T.B.M.M. (S. Sayısı : 141)
Türk Ceza Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı ve Adalet Komisyonu
Raporu (1/441)
T.C.
Başbakanlık
Kanunlar ve Kararlar 22.6.1999
Genel Müdürlüğü
Sayı : B.02.0.KKG/196-342/2695
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Önceki yasama döneminde hazırlanıp Başkanlığınıza sunulan ve İçtüzüğün 77 nci maddesi uyarınca hükümsüz sayılan ilişik listede adları belirtilen kanun tasarılarının yenilenmesi Bakanlar Kurulunca uygun görülmüştür.
Gereğini arz ederim.
Bülent Ecevit
Başbakan
1/818 Türk Ceza Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı
T.C.
Başbakanlık
Kanunlar ve Kararlar 3.9.1998
Genel Müdürlüğü
Sayı : B.02.0.KKG.0.11/101-896/5039
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Başkanlığınıza arzı Bakanlar Kurulunca 14.8.1998 tarihinde kararlaştırılan “Türk Ceza Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı” ile gerekçesi ilişikte gönderilmiştir.
Gereğini arz ederim.
Mesut Yılmaz
Başbakan
GENEL GEREKÇE
İşkenceye ve Diğer Zalimane; Gayriinsanî veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesinin 1 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasında “işkence” terimi, “bir şahsa veya bir üçüncü şahsa, bu şahsın veya üçüncü şahsın işlediği veya işlediğinden şüphe edilen bir fiil sebebiyle, cezalandırmak amacıyla bilgi veya itiraf elde etmek için veya ayırım gözeten herhangi bir sebep dolayısıyla, bir kamu görevlisinin veya bu sıfatla hareket eden bir başka şahsın teşviki veya rızası veya muvafakatıyla uygulanan fizikî veya manevî ağır acı veya ıstırap veren bir fiil” olarak tanımlanmış; ancak bunun “yalnızca yasal müeyyidelerin uygulanmasından doğan, tabiatında olan veya arızî olarak husule gelen acı ve ıstırabı” içermediği belirtilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 17 nci maddesine göre, “Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz; kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tabi tutulamaz.”
Gerek Anayasamızda, gerek insan haklarına ilişkin uluslararası hukuk kurallarında insanlık suçu olarak kabul edilen işkence ve kötü muamelenin önlenmesi için Türk Ceza Kanununun konuya ilişkin 243 ve 245 inci maddeleri ile bu suçların gizlenmesinin önüne geçmek için aynı Kanunun 354 üncü maddesinde değişiklik yapılması zorunluğu duyulmuştur.
Bu çerçeve içinde Türk Ceza Kanununun 243 üncü maddesinde işkence suçu genişletilerek yeniden düzenlenmiş ve cezası artırılmıştır. Aynı biçimde 245 inci maddede öngörülen ceza da artırılmaktadır.
Türk Ceza Kanununun 354 üncü maddesinde yapılan değişiklikle de cezalar artırılmakta; bu arada gerçeğe aykırı belgenin işlenmiş bir suçu yahut işkence veya diğer zalimane davranışların delillerini gizlemek veya bu delilleri yok etmek için düzenlenmiş olması hali, ağırlaştırıcı sebep olarak kabul edilmektedir.
Tasarı, caydırıcı nitelikteki yeni hükümleriyle insan haklarının korunmasını daha etkili bir şekilde sağlayacaktır.
MADDE GEREKÇELERİ
Madde 1. – Anayasanın 17 nci maddesinin üçüncü fıkrasında “Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz; kimse insan haysiyeti ile bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tabi tutulamaz” hükmüne yer verilmiştir. Bir kişide şiddetli fizikî veya ruhî ıstırap husule getirmek için kasten uygulanan her türlü eylem işkencedir.
Türk Ceza Kanununun yürürlükteki 243 üncü maddesinde sadece mahkemeler ve meclisler başkan ve üyeleri ile sair hükümet memurlarınca maznuna cürmünü söyletmek için işkence edilmesi cezalandırılmıştır. Yapılan değişiklikle memur veya diğer kamu görevlilerince mağdura, şahsî davacıya, davaya katılana, tanıklara, hatta olayı ihbar etmek isteyen kimselere işkence edilmesi veya zalimane veya gayriinsanî veya haysiyet kırıcı muamele yapılması suç olarak cezalandırıldığı gibi; işkence suçunun cezası da ağırlaştırılmıştır.
Madde 2. – Türk Ceza Kanununun 245 inci maddesi, zor kullanma yetkisine sahip olan memurlarla tüm zabıta ve ihzar memurlarının görevlerini icra veya amirlerinin emirlerini yerine getirme sırasında kanun ve nizamların dışına çıkarak kişilere kötü muamele yapmalarını veya cismen eza vermelerini, darp veya cerh eylemelerini cezalandırmaktadır. Ancak, bu fiil için öngörülen üç senelik tavan ceza yeterli görülmediğinden, bu ceza beş seneye çıkarılmıştır.
Madde 3. – Tasarının bu maddesiyle Türk Ceza Kanununun 354 üncü maddesindeki fıkraların sıralaması yeniden düzenlenmekte ve maddedeki ceza miktarları artırılmak suretiyle caydırıcı olmaları sağlanmaktadır.
Maddeye ayrıca yeni bir fıkra eklenmek suretiyle; hekim, eczacı, sağlık memuru veya diğer bir sağlık mesleği mensubu tarafından gerçeğe aykırı olarak, işlenmiş olan bir suçu veya işkence veya gayriinsanî diğer fillerin delillerini gizlemek veya bu delilleri yok etmek için gerçeğe aykırı belge düzenlenmesi, ağırlaştırıcı sebep olarak cezalandırılmıştır. Önerilen bu hükümlerle insan hakları ihlâllerine karşı gerekli tedbirlerden biri daha alınmış olmaktadır.
Madde 4. – Yürürlük maddesidir.
Madde 5. – Yürütme maddesidir.
Adalet Komisyonu Raporu
Türkiye Büyük Millet Meclisi Adalet Komisyonu 11.8.1999 Esas No. : 1/441 Karar No. : 8
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Komisyonumuzun 5.8.1999 tarihli 7 nci birleşiminde görüşülerek, geneli üzerindeki görüşmeleri tamamlanan ve maddelerine geçilmesi kabul edilen, ancak maddelerinin ayrıntılı bir biçimde incelenerek düzenlenmesi için alt komisyona havale edilen Türk Ceza Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı, Komisyonumuzun 10.8.1999 tarihli 8 inci birleşiminde Adalet Bakanı Sayın Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, Devlet Bakanı Sayın M. Ali İrtemçelik’in, Adalet ve İçişleri Bakanlıkları ile Jandarma Genel Komutanlığı temsilcilerinin de katılmalarıyla incelenip görüşülmüştür.
Alt Komisyon raporu ve metni üzerinde yapılan görüşmeler sonunda, Alt Komisyon metni oylanmış, ancak görüşmelerin Tasarı metni esas alınarak yapılmasına karar verilmiştir.
Tasarının çerçeve 1 inci maddesiyle değiştirilmesi öngörülen Türk Ceza Kanununun 243 üncü maddesinin birinci fıkrasına yapılan ilave ile fıkra metninde sayılan sebepler arasına “diğer herhangi bir sebep” de dahil edilmiştir.
Tasarının 2 nci maddesi aynen kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 3 üncü maddesi ile değiştirilmesi öngörülen Türk Ceza Kanununun 354 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki “kullanan” kelimesinin başına “bilerek” kelimesi ilave edilerek gerçeğe aykırı olarak düzenlenmiş bir belgeyi kullanan kimsenin bunu bilerek kullanması gerektiği hususuna açıklık getirilmiştir.
Tasarının yürürlüğü ilişkin 4 ve yürütmeye ilişkin 5 inci maddeleri aynen kabul edilmiştir.
Gerek Anayasamızda, gerek insan haklarına ilişkin uluslararası hukuk kurallarında insanlık suçu olarak kabul edilen işkence ve kötü muamelenin önlenmesi için Türk Ceza Kanununun konuya ilişkin 243 ve 245 inci maddeleri ile bu suçların gizlenmesinin önüne geçmek için aynı Kanunun 354 üncü maddesinde değişiklik yapan ve caydırıcı nitelikteki yeni hükümleriyle insan haklarının korunmasını daha etkili bir şekilde sağlayacak olan Tasarının, biran önce kanunlaşmasını uygun gören Komisyonumuz, İçtüzüğün 52 nci maddesi gereğince, Genel Kurulda öncelikle görüşülmesine oybirliği ile karar vermiştir.
Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak
üzere saygı ile arz olunur.
Başkan | Başkanvekili | |||
Emin Karaa | Turhan Tayan | |||
Kütahya | Bursa | |||
Sözcü | Kâtip | |||
Mehmet Nacar | Mustafa İlimen | |||
Kilis | Edirne | |||
(İmzada bulunamadı) | ||||
Üye | Üye | |||
Adnan Fatih Özdemir | Dengir Mir Mehmet Fırat | |||
Adana | Adıyaman | |||
(İmzada bulunamadı) | ||||
Üye | Üye | |||
Ramazan Toprak | Aydın Gökmen | |||
Aksaray | Balıkesir | |||
Üye | Üye | |||
Ali Arabacı | Yasin Hatiboğlu | |||
Bursa | Çorum | |||
(1 inci maddeye karşı oyum vardır.) | (Söz hakkım baki muhalefet şerhim eklidir) | |||
Üye | Üye | |||
Beyhan Aslan | Mustafa Kemal Aykurt | |||
Denizli | Denizli | |||
Üye | Üye | |||
Mehmet Sadri Yıldırım | Süleyman Turan Çirkin | |||
Eskişehir | Hatay | |||
Üye | Üye | |||
İsmail Aydınlı | A. Nazlı Ilıcak | |||
İstanbul | İstanbul | |||
(İmzada bulunamadı) | ||||
Üye | Üye | |||
Nazire Karakuş | Edip Özbaş | |||
İstanbul | Kahramanmaraş | |||
(Toplantıya katılmadı) | ||||
Üye | Üye | |||
Sevgi Esen | Cemal Özbilen | |||
Kayseri | Kırklareli | |||
(Toplantıya katılmadı) | ||||
Üye | Üye | |||
İsmail Çevik | Yekta Açıkgöz | |||
Nevşehir | Samsun | |||
Üye | Üye | |||
Yaşar Topçu | Yahya Akman | |||
Sinop | Şanlıurfa | |||
(Söz hakkım saklıdır) | ||||
Üye | ||||
Kamer Genç | ||||
Tunceli |
ADALET KOMİSYONU SAYIN BAŞKANLIĞINA
Konu: 29.6.1999 tarih ve 1/441 havale sayılı Kanun Tasarısının kabul edilen şekline karşı muhalefet gerekçem
Muhalefetime konu tasarı TCK’nun 243, 245 ve 354 maddelerinin yeniden düzenlenmesine dairdir.
Bu düzenlemelerle “işkence”nin önlenmesi hedeflenmektedir.
Hedef doğrudur. Çünkü: Hiçbir gerekçe, ya da bahane, işkenceyi savunulur kılamaz, meşrû saydıramaz.
Zira işkencenin muhatabı insan ve insanın hayati önemi haiz değerleridir.
Milletimizin bin yıllık tarihi insana, insanın hayatına verdiği öneme dair sayısız örneklerle doludur.
Uluslararası düzenlemeler de, işkenceye karşı gerekli tedbirleri almıştır. Ne var ki, bu tedbirlerin, ülkemiz açısından “yeterli” olduğunu söylemek kolay değildir. Esasen, bu eksiği gidermek için işbu tasarı sevk edilmiş olmalıdır.
Medeni, hukuka saygılı her ülkenin insan unsuruna büyük önem atfettiği bilinmektedir.
Esasen, özellikle temel insan hakları hususunda uluslar ayrımı gücünü yitirmiş birlik ve beraberliğe yönelinmiştir.
İkinci Cihan Harbinden bu yana insanî değerlere daha ziyade önem verilerek, hukuk kurallarına insan ve insanî değerlerden yana kuvvet kazandırılmıştır.
Mesela:
1. Bizim de 3441 sayılı Kanunla onaylayarak iştirak ettiğimiz Birleşmiş Milletler Sözleşmesi işkenceyi, zâlimane muameleyi, haysiyet kırıcı eylemi yasaklamıştır.
2. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin 5 inci maddesinde şu hükme yer verilmiştir: Hiç kimse işkenceye, zâlimane, gayri insanî, haysiyet kırıcı cezalara veya muamelelere tabî tutulamaz.
3. 6366 sayılı yasayla bizim de onaylayarak iştirak ettiğimiz “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi”nin 3 üncü maddesinde şu hükme yer verilmiştir: “Hiç kimse işkenceye, gayri insani yahut haysiyet kırıcı ceza veya muameleye tabi tutulamaz.
4. İç hukuk düzenlemelerimizde de işkenceyi önlemeye yönelik tedbirler alınmak istenilmiş ancak kifâyetsiz kalmıştır.
5. Gerçi Anayasanın 17 nci maddesinde: “herkes yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.
Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz; kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tabi tutulamaz” hükmüne yer verildiği; TCK’nun 243 ve müteakip maddelerinde de efrada karşı irtikap olunacak su-i muameleler yasaklanmak istenildiği halde yeterli olmadıkları toplumsal hayatın gidişatından açıkça anlaşılmaktadır.
Modern hukuk kuralları, medeni tuplumlar işkenceyi insanlık suçu saymış, haklılığı iddiasının dayandırıldığı hiçbir gerekçeye iltifat etmemiştir.
1876 tarihli Teşkilât-ı Esasiyye Kanun 26., 1924 Anayasa 73., 1961 Anayasısının 14., halen merî Anayasanın ise 17 nci maddesinde işkence her şekliyle yasaklanmıştır.
Bir kötülüğü önlemenin yolu elbette tek başına hukukî düzenleme değildir. Toplumsal eğitim, yüceltilmiş kültürel seviyedir.
Ancak gene de; önleyici, caydırıcı cezalandırıcı tedbirlere de ihtiyaç vardır.
Komisyonumuzun kabul ettiği şekliyle bu tasarı maksadın husulüne yeterli değildir.
Arz ve teklif ettiğim önergelerden her ne kadar ikisi komisyonca kabul edilmemişse de tasarının caydırıcılık niteliği kazanmasına yeterli olduğu söylenemez.
Eksikliklerin, Genel Kurul Çalışmaları esnasında tadil teklifleriyle giderilebileceği ümidimi muhafaza etmekteyim.
Bu sebeple Tasarıya muhalifim; tadil teklifi verme, söz söyleme hakkımı mahfuz tutuyorum.
Saygılarımla.
10.8.1999 Yasin Hatiboğlu Çorum
HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ METİN
TÜRK CEZA KANUNUNUN BAZI MADDELERİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI
HAKKINDA KANUN TASARISI
MADDE 1. – 1.3.1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 243 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bir kimseye cürümlerini söyletmek,
mağdurun, şahsî davacının, davaya katılan kimsenin veya bir tanığın olayları
bildirmesini engellemek, şikâyet veya ihbarda bulunmasını önlemek için
yahut şikâyet veya ihbarda bulunması veya tanıklık etmesi sebebiyle işkence
eden veya zalimane veya gayriinsanî veya haysiyet kırıcı muamelelere başvuran
memur veya diğer kamu görevlilerine sekiz yıla kadar ağır hapis ve sürekli
veya geçici olarak kamu hizmetlerinden mahrumiyet cezası verilir.”
MADDE 2. – Türk Ceza Kanununun 245 inci maddesinin birinci cümlesindeki “üç seneye kadar hapis” ibaresi, “beş seneye kadar hapis”şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 3. – Türk Ceza Kanununun 354 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Madde 354. – Hekim, eczacı, sağlık memuru veya diğer bir sağlık mesleği mensubu, Hükümetçe emniyet ve itimat olunacak bir belgeyi hatır için gerçeğe aykırı olarak verir ise, altı aydan iki yıla kadar hapis ve yüzmilyon liradan üçyüzmilyon liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılır. Gerçeğe aykırı olarak düzenlenmiş böyle bir belgeyi kullanan kimse hakkında dahi aynı ceza tertip olunur.
Eğer bu gibi gerçeğe aykırı bir belgeye dayanılarak, sinir ve akıl hastalıkları kurumlarına kabul ve orada ikamete mecbur edilmesi gerekmeyen bir kimse bu kurumlara kabul ve orada ikamete mecbur edilir veya başkaca fahiş bir zarar meydana gelir ise, failin göreceği ceza iki yıldan dört yıla kadar hapistir.
Eğer birinci fıkrada yazılı fiil, failin kendisine yahut başkasına verilmiş veya vaat ve temin olunmuş para ve sair menfaat karşılığında işlenmiş ise, failin göreceği ceza üç yıldan beş yıla kadar hapistir. Eğer düzenlenen belgeden ikinci fıkrada yazılı olan fahiş zarar meydana gelmiş ise, faile verilecek ceza dört yıldan altı yıla kadar hapistir.
Eğer gerçeğe aykırı belge, işlenmiş bir suçu yahut işkence, zalimane veya gayriinsanî diğer fiillerin delillerini gizlemek veya bu delilleri yok etmek için düzenlenmiş ise faile verilecek ceza, dört yıldan sekiz yıla kadar hapistir.
Her halde bu cezalar ile birlikte birinci fıkradaki ağır para cezası, ikinci ve üçüncü fıkradaki hallerde iki kat, dördüncü fıkradaki halde üç kat olarak hükmolunur.
Gerçeğe aykırı belge düzenlemesi için para veren veya vaat eden yahut menfaat temin veya vaat eden kimse hakkında dahi bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası hükmolunur ve verilip alınan para ve sair eşya da müsadere edilir.”
MADDE 4. – Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 5. – Bu Kanun hükümlerini BakanlarKurulu
yürütür.
A. Mesut Yılmaz | ||
Başbakan | ||
Dev. Bakanı ve Başb. Yard. | Millî Sav. Bak. ve Başb. Yard. | |
B. Ecevit | İ. Sezgin | |
Devlet Bakanı | Devlet Bakanı | |
G. Taner | H. Özkan | |
Devlet Bakanı | Devlet Bakanı | |
Y. Seçkiner | I. Saygın | |
Devlet Bakanı | Devlet Bakanı | |
Prof. Dr. H. S. Türk | Prof. Dr. S. Yıldırım | |
Devlet Bakanı | Devlet Bakanı | |
R. Serdaroğlu | M. Gürdere | |
Devlet Bakanı V. | Devlet Bakanı | |
H. Uluğbay | Prof. Dr. A. Andican | |
Devlet Bakanı | Devlet Bakanı | |
Dr. I. Çelebi | M. Yılmaz | |
Devlet Bakanı | Devlet Bakanı | |
R. Şahin | B. Kara | |
Devlet Bakanı | Devlet Bakanı | |
C. Kavak | E. Aşık | |
Devlet Bakanı | Devlet Bakanı | |
R. K. Yücelen | H. Gemici | |
Devlet Bakanı | Adalet Bakanı | |
M. Batallı | H. Denizkurdu | |
İçişleri Bakanı | Dışişleri Bakanı | |
K. Aktaş | İ. Cem | |
Maliye Bakanı | Millî Eğitim Bakanı | |
Z. Temizel | H. Uluğbay | |
Bayındırlık ve İskân Bakanı | Sağlık Bakanı | |
Y. Topçu | H. İ. Özsoy | |
Ulaştırma Bakanı | Tarım ve Köyişleri Bakanı | |
A. A. Denizolgun | M. Taşar | |
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı | Sanayi ve Ticaret Bakanı | |
Prof. Dr. N. Çağan | Y. Erez | |
Enerji ve Tabiî Kay. Bakanı | Kültür Bakanı | |
M. C. Ersümer | İ. Talay | |
Turizm Bakanı | Orman Bakanı | |
İ. Gürdal | E. Taranoğlu | |
|
||
|
ADALET KOMİSYONUNUN
KABUL ETTİĞİ METİN
TÜRK CEZA KANUNUNUN BAZI MADDELERİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI
HAKKINDA KANUN TASARISI
MADDE 1. — 1.3. 1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 243 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bir kimseye cürümlerini söyletmek, mağdurun, şahsî davacının, davaya katılan kimsenin veya bir tanığın olayları bildirmesini engellemek, şikâyet veya ihbarda bulunmasını önlemek için yahut şikâyet veya ihbarda bulunması veya tanıklık etmesi veya diğer herhangi bir sebeple işkence eden veya zalimane veya gayriinsanî veya haysiyet kırıcı muamelelere başvuran memur veya diğer kamu görevlilerine sekiz yıla kadar ağır hapis ve sürekli veya geçici olarak kamu hizmetlerinden mahrumiyet cezası verilir.”
MADDE 2. — Tasarının 2 nci maddesi
Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.
MADDE 3. — Türk Ceza Kanununun 354 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Madde 354. — Hekim, eczacı, sağlık memuru veya diğer bir sağlık mesleği mensubu, Hükümetçe emniyet ve itimat olunacak bir belgeyi hatır için gerçeğe aykırı olarak verir ise, altı aydan iki yıla kadar hapis ve yüzmilyon liradan üçyüzmilyon liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılır. Gerçeğe aykırı olarak düzenlenmiş böyle bir belgeyi bilerek kullanan kimse hakkında dahi aynı ceza tertip olunur.
Eğer bu gibi gerçeğe aykırı bir belgeye dayanılarak, sinir ve akıl hastalıkları kurumlarına kabul ve orada ikamete mecbur edilmesi gerekmeyen bir kimse bu kurumlara kabul ve orada ikamete mecbur edilir veya başkaca fahiş bir zarar meydana gelir ise, failin göreceği ceza iki yıldan dört yıla kadar hapistir.
Eğer birinci fıkrada yazılı fiil, failin kendisine yahut başkasına verilmiş veya vaat ve temin olunmuş para ve sair menfaat karşılığında işlenmiş ise, failin göreceği ceza üç yıldan beş yıla kadar hapistir. Eğer düzenlenen belgeden ikinci fıkrada yazılı olan fahiş zarar meydana gelmiş ise, faile verilecek ceza dört yıldan altı yıla kadar hapistir.
Eğer gerçeğe aykırı belge, işlenmiş bir suçu yahut işkence, zalimane veya gayriinsanî diğer fiillerin delillerini gizlemek veya bu delilleri yok etmek için düzenlenmiş ise faile verilecek ceza, dört yıldan sekiz yıla kadar hapistir.
Her halde bu cezalar ile birlikte birinci fıkradaki ağır para cezası, ikinci ve üçüncü fıkradaki hallerde iki kat, dördüncü fıkradaki halde üç kat olarak hükmolunur.
Gerçeğe aykırı belge düzenlenmesi için para veren veya vaat eden yahut menfaat temin veya vaat eden kimse hakkında dahi bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası hükmolunur ve verilip alınan para ve sair eşya da müsadere edilir.”
MADDE 4. — Tasarının 4 üncü maddesi Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.
MADDE 5. — Tasarının 5 inci maddesi Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.
SIRA SAYISI 141’İN SONU