Dönem
: 21 Yasama Yılı : 4
T.B.M.M. (S. Sayısı : 790)
Kamu Kurum
ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda
DeğişiklikYapılması Hakkında Kanun Tasarısı ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu
(1/939)
|
T.C. |
|
|
Başbakanlık |
21.12.2001 |
|
Kanunlar ve Kararlar |
|
|
Genel Müdürlüğü |
|
|
Sayı : B.02.0.KKG.0.10/101-247/5896 |
|
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Başkanlığınıza
arzı Bakanlar Kurulunca 13.12.2001 tarihinde kararlaştırılan “Kamu Kurum ve
Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı” ile gerekçesi ilişikte gönderilmiştir.
Gereğini arz
ederim.
Bülent Ecevit
Başbakan
GENEL GEREKÇE
Bilindiği gibi uygulanmakta olan ve uluslararası malî
kuruluşlarca da desteklenen “Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı”, Türkiye
ekonomisinin uzun yıllardır birikerek kronikleşen temel sorunlarına, yapısal
reformlar ile güçlü malî ve parasal politikalarla kökten çözüm getirmeyi; bunun
sonucunda da sürdürülebilir büyüme sürecine girilmesini, makro ekonomik
istikrarın tesis edilmesini, toplumsal refah seviyesinin yükseltilerek
gelecekte Türkiye’nin çağdaş sanayileşmiş ülkeler arasında yer almasını
hedeflemektedir.
Bu çerçevede yürütülen çalışmaların önemli bir
aşamasını oluşturan bazı malî tedbirlerin alınması amacıyla hazırlanan Tasarı
ile, söz konusu hedeflere ulaşabilmek için gerekli kanunî düzenlemelerin
yapılması amaçlanmaktadır.
I. Bazı kurum ve kuruluşlarca üretilen mal ve hizmet
bedellerinde, 1005 sayılı İstiklâl Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatanî Hizmet
Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun, 2330 sayılı Nakdî Tazminat
ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu
uyarınca uygulanan ücretsiz veya indirimli tarifeler hariç olmak üzere,
31.12.2001 tarihinden itibaren hiçbir kişi veya kuruma ücretsiz veya indirimli
tarife uygulanmaması ve bu hükmün uygulanmasında muafiyetleri belirlemeye
Bakanlar Kurulunun yetkili kılınması öngörülmektedir.
II. Bilindiği üzere, İmar Kanununun 31 inci maddesinde
kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılarda izin alınıncaya kadar elektrik,
su ve kanalizasyon hizmetlerinden ve tesislerinden faydalandırılamayacağı hükme
bağlanmıştır. Anılan hüküm nedeniyle söz konusu yapılarda elektrik aboneliği
tesis edilememektedir. Bununla birlikte, söz konusu yapıların bir çoğuna
belediyelerce yol, su, kanalizasyon ve doğalgaz gibi alt yapı hizmetleri
götürülmektedir.
Bu nedenle, kullanma izni verilmeyen ve alınmayan
yapılara belediyelerce yol, su, kanalizasyon, doğalgaz gibi alt yapı
hizmetlerinin birinin veya birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde bir
defaya mahsus olmak üzere Kanunun yayımı tarihinden itibaren altı ay içerisinde
başvurulması üzerine kullanma izni alınıncaya kadar geçici olarak elektrik
bağlanabilmesine imkân tanınmaktadır. Bu düzenlemeyle, kaçak elektrik
kullanımının önüne geçilmesi ve Devletin ekonomik olarak zarara uğramasının
önlenmesi amaçlanmaktadır.
III. Sağlık sigortası giderlerinin, mevcut prim
oranlarına göre toplanan primlerle finanse edilmesi mümkün bulunmamakta ve
BAĞ-KUR’un gelir gider dengesi her geçen yıl daha da bozulmaktadır. Kurumun
sağlık sigortasına ilişkin gelir gider dengesinin oluşturulabilmesi ve
faydalanan sigortalılar bakımından da adil bir uygulamanın sağlanabilmesi için
1479 sayılı Kanunda gerekli değişiklikler yapılmaktadır.
IV. Son yıllarda, büyükşehir belediyelerinin bulunduğu
illere diğer illerden devamlı göçün olması, büyükşehir belediyelerinin var olan
sorunlarını ve ihtiyaçlarını daha da artırmış olup, bu sorunların çözümü büyük
önem taşımaktadır.
Devam eden bu göç olgusunun sonucu büyük kentlerde
yaşayan insanlarımızın yol, su, kanalizasyon ve doğalgaz gibi alt yapı
yatırımlarına olan ihtiyaçları ile büyük kentlerde yaşamanın gerektirdiği diğer
ihtiyaçlar gözönüne alındığında, büyükşehir belediyelerinin finansmana olan
ihtiyaçları açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır.
Büyükşehir belediyelerinin ortaya çıkan finansman
ihtiyaçlarının, yine bu büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde
yaşayan halk tarafından karşılanması, sosyal adalet ilkelerine de uygun
bulunmaktadır.
Yapılan düzenlemeyle, büyükşehir belediye sınırları ve
mücavir alanlar içinde bulunan taşınmaz mallardan alınacak verginin bir kat
fazla alınması ve bu suretle fazla tahsil edilen verginin büyükşehir
belediyelerine devredilmesi öngörülmektedir. Bu suretle, Devletin genel bütçe
vergi gelirleri tahsilâtından ayırdığı paylardan büyükşehir belediyelerince
yapılan harcamaları aşan yatırım harcamalarının, büyükşehirlerde yaşamanın bir
bedeli olarak, kentte yaşayanların ilave katkıları ile karşılanmasına imkân
sağlanmaktadır.
V. 3074 sayılı Akaryakıt Tüketim Vergisi Kanunu
çerçevesinde bazı petrol ürünlerinin vergilendirilmesi söz konusudur. Bu
vergilemede, bir yandan söz konusu ürünlerin kullanılmasının yarattığı çevresel
etkilerle bağlantılı ekonomik etkinlik kavramı diğer yandan maliye politikası
kapsamında gelir yaratma fonksiyonu dikkate alınmaktadır. Vergilemede
etkinliğin sağlanabilmesinin, piyasalarda rekabetin sağlanması ve
yaygınlaştırılmasıyla birlikte düşünülmesi gerektiği açıktır. Bu çerçevede,
petrol ürünlerine ilişkin vergilemeden beklenen amacın sağlanabilmesi ve
rekabetin geliştirilebilmesi, yapılan vergilemede mümkün olduğunca geniş bir
ürün yelpazesinin kavranması ile yakından ilgilidir. Mevcut durum
incelendiğinde, akaryakıt tüketim vergisi (ATV) kapsamındaki ürünlerin,
kullanım amaçları ve yerleri itibariyle, çoğu durumda birbirlerini ikame
edebilme özelliğine sahip oldukları görülmektedir. Ayrıca, ATV kapsamındaki
ürünlere alternatif olma vasfı taşımalarına rağmen, ATV kapsamında olmayan
ürünler de söz konusudur. Bu durum ise ATV’ye tâbi olmayan ürünlerin fiyat
avantajının artmasına, dolayısıyla alternatif ürünler ile arasındaki mevcut
fiyat farkının daha da açılmasına sebebiyet vermektedir. Bir diğer deyişle, ATV
nedeniyle üzerlerindeki malî yük farklılaşan alternatif veya birbirini ikame
eden ürünlerin varlığı, gerek bu ürünleri üretip pazarlayanlar gerekse bu
ürünleri kullananlar arasında rekabet eşitsizliğine neden olmaktadır.
Dolayısıyla, gerek vergilemede etkinlik sağlanması, gerekse rekabetin
geliştirilmesi esasları çerçevesinde, sözü edilen hususların dikkate alınması
zorunludur. Bu çerçevede, ATV’ye tâbi ürünlerin kapsamının genişletilmesi ve
alternatif ürün olarak kullanılan ve üzerinde KDV dışında herhangi bir vergi
olmayan nafta ile doğal gazın kapsama dahil edilmesinin, söz konusu ürünler
arasındaki malî yükün eşit dağılımını sağlayacağı düşünülerek 3074 sayılı
Kanunda değişiklik yapılmaktadır.
MADDE GEREKÇELERİ
Madde 1. – Bazı kurum ve kuruluşlarca üretilen mal ve
hizmet bedellerinde, 1005 sayılı İstiklâl Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatanî
Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun, 2330 sayılı Nakdî
Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ve 3713 sayılı Terörle Mücadele
Kanunu uyarınca uygulanan ücretsiz veya indirimli tarifeler hariç olmak üzere,
31.12.2001 tarihinden itibaren hiçbir kişi veya kuruma ücretsiz veya indirimli
tarife uygulanmaması ve bu hükmün uygulanmasında muafiyetleri belirlemeye
Bakanlar Kurulunun yetkili kılınması öngörülmektedir.
Ayrıca, madde ile; bu Kanunun yayımı tarihinden önce
ikinci fıkrada belirtilen kanunlar dışında; kanun, kanun hükmünde kararname,
tüzük, yönetmelik, genelge ve benzeri düzenleyici işlemler ile diğer idarî
işlemlerle tesis edilmiş bulunan ücretsiz veya indirimli tarife uygulamalarına
31.12.2001 tarihinden itibaren son verilmesi öngörülmektedir.
Madde 2. – İmar Kanununun 31 inci maddesinde kullanma
izni verilmeyen ve alınmayan yapılarda izin alınıncaya kadar elektrik, su ve
kanalizasyon hizmetlerinden ve tesislerinden faydalandırılamayacağı hükme bağlanmıştır.
Anılan hüküm nedeniyle söz konusu yapılarda elektrik aboneliği tesis
edilememektedir. Bununla birlikte, söz konusu yapıların bir çoğuna
belediyelerce yol, su, kanalizasyon ve doğal gaz gibi alt yapı hizmetleri
götürülmektedir.
İmar Kanununa eklenen geçici 10 uncu madde ile,
kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara belediyelerce yol, su,
kanalizasyon, doğal gaz gibi alt yapı hizmetlerinin birinin veya birkaçının
götürüldüğünün belgelenmesi halinde bir defaya mahsus olmak üzere Kanunun yayımı
tarihinden itibaren altı ay içerisinde başvurulması üzerine, kullanma izni
alınıncaya kadar geçici olarak elektrik bağlanabilmesine imkân tanınmaktadır.
Bununla birlikte, bu şekilde elektrik bağlanmasının herhangi bir kazanılmış hak
teşkil etmeyeceği de hükme bağlanmaktadır.
Madde 3. – Sağlık sigortası giderlerinin, mevcut prim
oranlarına göre toplanan primlerle finanse edilmesi mümkün bulunmamakta ve
BAĞ-KUR’un gelir gider dengesi her geçen yıl daha da bozulmaktadır. Kurumun
sağlık sigortasına ilişkin gelir gider dengesinin oluşturulabilmesi ve
faydalanan sigortalılar bakımından da adil bir uygulamanın sağlanabilmesi için
madde ile gerekli değişiklikler yapılmaktadır.
Madde 4. – (A) fıkrası ile; bina vergisi oranına
ilişkin Emlak Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin birinci fıkrası yeniden
düzenlenmektedir.
Büyükşehir belediyelerinin devamlı göç alması,
büyükşehir belediyelerinin sürekli alt yapı yatırımı yapmalarını gerekli
kılmaktadır. Büyükşehir belediyelerinin gerek alt yapı yatırımlarını sürdürmeleri,
gerekse büyükşehirlerde yaşamın gerektirdiği diğer ihtiyaçlar gözönüne
alındığında, büyükşehir belediyelerinin finansman ihtiyacı açık bir şekilde
ortaya çıkmaktadır.
Büyükşehir belediyelerinin ortaya çıkan gelir
ihtiyaçlarının büyükşehir belediye sınırları içinde oturanlardan karşılanması,
sosyal adalete daha uygun düşmektedir.
Bu amaçla büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alan
içinde bulunan bina vergisi oranlarının % 100 artırımlı uygulanması ve bu
suretle fazla tahsil edilen verginin büyükşehir belediyelerine aktarılması
öngörülmektedir.
Buna göre, büyükşehir belediye ve mücavir alan
sınırları içinde bulunan belediyeler, meskenlerden binde 2, diğer binalardan
ise binde 4 oranında emlak vergisi tahsil edeceklerdir.
(B) fıkrası ile; arazi vergisi oranına ilişkin Emlak
Vergisi Kanununun 18 inci maddesi yeniden düzenlenmektedir.
Yapılan düzenleme ile büyükşehir belediye ve mücavir
alan sınırları içinde, arazi ve arsaya ilişkin vergi oranlarının % 100
artırımlı uygulanması öngörülmektedir.
Buna göre, büyükşehir belediye sınırları ve mücavir
alanlar içinde halen binde 1 olarak uygulanan arazi vergisi oranı binde 2,
binde 3 olarak uygulanan arsa vergisi oranı ise binde 6 olarak uygulanacaktır.
(C) fıkrası ile; belediyeler tarafından tahsil olunan
emlak vergisinden il özel idarelerine ve büyükşehir belediyelerine verilecek
payların miktarı ile bu payların aktarılmasına ilişkin hususlar
düzenlenmektedir.
Halen uygulanan madde hükmüne göre, tüm belediyelerce
tahsil olunan emlak vergisinin % 15’i il özel idareleri payı olarak
ayrılmaktadır. 3030 sayılı Kanunun uygulandığı büyükşehirlerde ise il özel
idareler payı ayrıldıktan sonra kalan miktarın % 20’si büyükşehir payı olarak
ayrıca ayrılmakta ve tahsilâtı takip eden ayın sonuna kadar ilgili il özel
idarelerine ve büyükşehir belediyelerine ödenmektedir.
Yeniden düzenlenen maddeye göre, 3030 sayılı Kanunun
uygulandığı büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde tahsil
edilen bina, arsa ve arazi vergisi tutarının yarısı büyükşehir belediyesi payı,
bu pay ayrıldıktan sonra kalan tutarın yüzde 15’i il özel idareler payı olarak
ayrılacaktır. İl özel idareler payının hesaplanmasına esas olan tutardan il
özel idareler payının düşülmesinden sonra kalan kısmın % 20’si oranında
büyükşehir belediyesine ayrıca pay verilecektir.
3030 sayılı Kanunun uygulandığı büyükşehir belediyesi
dışında kalan belediyelerde ise, tahsil edilen bina ve arazi vergilerinin %
15’i daha önce olduğu gibi ilgili il özel idareler payı olarak ayrılacaktır.
Belediyeler bu suretle ayırmış oldukları il özel
idarelerine ve büyükşehir belediyelerine ait payları tahsilâtı takip eden ayın
yedinci günü akşamına kadar ilgili il özel idarelerine ve büyükşehir
belediyelerine bir bildirimle beyan edecekler ve aynı süre içinde
ödeyeceklerdir.
Belediyeler tahsil ettikleri emlak vergisinden il özel
idarelerine ve büyükşehir belediyelerine ayırdıkları payları süresi içinde
ödememeleri halinde, 6183 sayılı Âmme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun
hükümlerine göre, il özel idarelerine ve büyükşehir belediyelerine gecikme
zammı ödeyeceklerdir.
Ayrıca, söz konusu payların il özel idarelerine ve
büyükşehir belediyelerine tam ve zamanında yatırılmasından belediye başkanları
sorumlu olacaklardır. Bu yükümlülüğe uymayanlar adına ilgili özel idareler ve
büyükşehir belediyeleri tarafından ödenmeyen payların % 10’u kadar ceza
kesilecek ve bu ceza ilgililerden 6183 sayılı Kanun hükümleri uyarınca müşterek
ve müteselsil sorumluluk esasına göre tahsil edilecektir.
(D) fıkrası ile; Emlak Vergisi Kanununa geçici bir
madde eklenmektedir.
Bilindiği gibi, 17 Ağustos 1999 tarihinde Sakarya
İlinde deprem felaketi yaşanmıştır. Bu deprem, Sakarya’da ciddî boyutta
tahribata ve zarara neden olmuştur. Bu durum dikkate alınarak, Emlak Vergisi
Kanununun bu Kanunla değişik 8 inci maddesinin birinci fıkrası ile 18 inci
maddesi hükümlerine göre büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar
içinde uygulanacak artırımlı vergi oranlarının, 2002 ila 2005 yıllarında
Sakarya Büyükşehir Belediye sınırları ve mücavir alanlarda uygulanmaması
sağlanmaktadır.
Bu suretle, Sakarya Büyükşehir Belediye sınırları ve
mücavir alanlar içindeki belediyelere mükellefler 2002 ila 2005 yıllarında
normal oranda bina ve arazi vergisi ödeyeceklerdir.
Madde 5. – Madde ile; yurt dışına çıkış yapan Türk
vatandaşlarından alınan harç, uygulamadaki güçlükleri gidermek üzere Türk
Lirası olarak belirlenmiştir. Ayrıca, Bakanlar Kuruluna tanınan harç miktarını
artırma yetkisi üç kat olarak yeniden düzenlenmiştir.
Madde 6. – Madde ile; Bakanlar Kurulunun büyükşehir
belediyesinin bulunduğu il merkezinde yapılan genel bütçe vergi gelirleri
tahsilat toplamı üzerinden büyükşehir belediyesine % 3 olarak ayrılmakta olan
pay oranının % 6’ya kadar artırılması hususunda sahip olduğu yetkisi,
artırılmış oranları kanunî had olan % 3 oranına kadar indirebilme yönünde
genişletilmektedir.
Madde 7. – (A) fıkrası ile; akaryakıt tüketim vergisine
tâbi olmayan nafta ve doğal gaz, alternatif ürünler arasındaki malî yük
kaynaklı rekabet eşitsizliğini ortadan kaldırmak amacıyla vergi kapsamına
alınmıştır. Ayrıca, 4646 sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanunu ile getirilen
düzenlemelere paralellik sağlamak açısından, sözü edilen Kanunda tanımlanan
“doğalgaz üretim şirketleri” ibaresi kullanılmıştır. Bunun yanı sıra, mevcut 4
üncü maddede sayılan ürünler, yine paralellik sağlamak amacıyla kapsam
içerisinde sayılmaktadır.
(B) fıkrası ile; akaryakıt tüketim vergisinin
mükellefleri arasına doğal gaz üretim şirketleri eklenmektedir.
(C) fıkrası ile; nafta ve doğal gaza uygulanacak maktu tutarlar
belirlenmektedir.
(D) fıkrası ile; 3074 sayılı Kanunun beyan ve ödemeye
ilişkin 5 inci maddesine doğal gaz üretim şirketleri ibaresi eklenmek suretiyle
anılan Kanunun mükelleflerin belirlendiği 2 nci maddesiyle paralellik
sağlanmaktadır.
Madde 8. – Yürürlük maddesidir.
Madde 9. – Yürütme maddesidir.
Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu
|
Türkiye Büyük Millet Meclisi |
|
|
Plan ve Bütçe Komisyonu |
28.12.2001 |
|
Esas No. : 1/939 |
|
|
Karar No. : 80 |
|
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Bakanlar Kurulunca 21.12.2001 tarihinde Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına sunulan, Başkanlıkça aynı tarihte Komisyonumuza
havale edilen “Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet
Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı”
Komisyonumuzun 26.12.2001 tarihinde
yapmış olduğu 21 inci birleşimde Hükümeti temsilen Maliye Bakanı Sümer Oral ile
Maliye Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilâtı Müsteşarlığı ve Hazine Müsteşarlığı
temsilcilerinin de katılımlarıyla incelenip, görüşülmüştür.
Bilindiği gibi, uygulanmakta olan “Güçlü Ekonomiye
Geçiş Programı”, Ülkemizin temel sorunlarına, yapısal reformlar ve güçlü malî
ve finansal politikalarla çözüm bulmayı ve sürdürülebilir bir büyüme sürecine
girilmesini ve bu suretle toplumsal refahımızın artırılmasını amaçlamaktadır.
Program çerçevesindeki hedeflere ulaşılabilmesi için bazı malî tedbirlerin
alınması gerekmekte olup, Tasarı bu amaçla hazırlanmıştır.
Tasarı ve gerekçesi incelendiğinde;
– Bazı kurum ve kuruluşlarca üretilen mal ve hizmet
bedellerinden; 1005 sayılı İstiklâl Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatanî
Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun ve 2330 Sayılı Nakdî
Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ile 3713 Sayılı Terörle Mücadele
Kanunu uyarınca uygulanan ücretsiz veya indirimli tarifeler hariç olmak üzere,
31.12.2001 tarihinden itibaren hiçbir kişi veya kuruma ücretsiz veya indirimli
tarife uygulanmamasının ve bu hükmün uygulanmasında muafiyetleri belirlemeye
Bakanlar Kurulunun yetkili kılınmasının,
– Kullanma izni bulunmayan yapılarda, belediyelerce
yol, su, kanalizasyon, doğal gaz gibi altyapı hizmetlerinden birinin veya
birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde, kullanma izni alınıncaya kadar
geçici olarak elektrik bağlanabilmesinin ve böylece kaçak elektrik kullanımına
caydırıcılık getirilmesinin,
– Sağlık sigortası giderlerinin sigorta primleri ile
karşılanabilmesi ve BAĞ-KUR’un gelir-gider dengesinin korunabilmesini teminen,
sağlık sigortası priminin % 15’den % 20’ye çıkarılmasının ve sigortalının eşi,
bakmakla yükümlü olduğu çocukları ile ana-babasının her biri için yukarıda
yazılı prim oranının % 5’i oranında prim ödeme koşulunun getirilmesinin,
– Büyükşehir belediyelerinin göç olgusu nedeniyle artan
finansman ihtiyacının büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde
yaşayanlar tarafından karşılanması amacıyla, büyükşehir belediyesi sınırları
içindeki taşınmazlardan alınan verginin bir kat fazla alınmasının, bu
suretle elde edilecek gelirin
büyükşehir belediyelerine aktarılmasının, belirlenen yeni oranların Sakarya
Büyükşehir Belediyesi sınırları ve mücavir alanlar içinde 2002 ila 2005
yıllarında uygulanmamasının,
– Yurtdışına çıkış yapan vatandaşlarımızdan alınan harcın, uygulamadaki güçlükleri gidermek
amacıyla Türk Lirası olarak alınması ve Bakanlar Kuruluna bu miktarı üç katına
kadar artırma yetkisi verilmesinin,
– Vergilemede adaletin sağlanması, haksız rekabetin
önlenmesi ve gelir yaratma fonksiyonunun işletilmesi amacıyla şimdiye kadar
Akaryakıt Tüketim Vergisi kapsamına girmeyen doğal gaz ve naftanın da bu
verginin kapsamına dahil edilmesinin,
Amaçlandığı anlaşılmaktadır.
Komisyonumuzda Tasarının geneli üzerinde yapılan
görüşmelerde;
– Türk malî sisteminde yeni bir model oluşturulmaya
çalışıldığı, ancak bu modelin tutarsızlıkları da bulunduğu, vergi
sistematiğinin ve bütünlüğünün bozulması pahasına yeni gelir kaynakları
yaratılmak zorunda kalındığı, Tasarının da bu çerçevede hazırlanmış olduğu,
– Uygulanmakta olan ekonomik programın, ülkemizde
ekonomik istikrarın sağlanması bakımından büyük önem taşıdığı, ancak programın
sosyal boyutuna yeterince önem verilmediği, kamu kurum ve kuruluşlarının
ürettikleri mal ve hizmetlerden yararlanmada ücretsiz veya indirimli tarife
uygulamasının sosyal amaçlarla getirildiği, gelir yönünden yeterince
desteklenemeyen kesimlerin bu şekilde desteklenmesine çalışıldığı, söz konusu
indirimlerden vazgeçilmesi halinde bu kesimlerin mağduriyetlerinin söz konusu
olacağı,
– Kamu kurum ve kuruluşlarının ürettikleri mal ve
hizmetlerden yararlanmada ücretsiz veya indirimli tarife uygulanmasının zaman
zaman sosyal adaleti zedeleyici düzeye ulaştığı, bazı kamu kuruluşlarının
personeline sağlanan ayrıcalıkların kaldırılmasının ekonomik programa verilen
desteği artıracağı, ancak, devletin himayesine muhtaç kesimler için indirimli
tarifenin devam ettirilmesinin sosyal bir zorunluluk olduğu, ayrıca; indirimli
tarife uygulama yetkisinin Bakanlar Kuruluna bırakılması yerine Tasarı ile
belirlenmesinin daha uygun olacağı,
– İndirimli tarife uygulamasında, sistemin tamamen
değiştirilmesi gerektiği, örneğin indirim neticesinde doğan zararın yararlanan
kişinin mensup olduğu kuruluş tarafından karşılanmasının daha adaletli bir
çözüm olacağı,
– BAĞ-KUR primlerinin artırılmasının, halen primlerini
tahsil etmekte büyük sıkıntıları olan söz konusu kuruluşun prim tahsilatını
daha da zorlaştıracağı, diğer taraftan BAĞ-KUR’a prim ödeyen esnaf ve
sanatkârın ekonomik kriz nedeniyle içine düştüğü olumsuz şartları daha da
ağırlaştıracağı, esasen Tasarı ile getirilen ve BAĞ-KUR’lunun eşi, çocukları ve
ana-babası için prim ödemesine ilişkin düzenlemenin diğer sosyal güvenlik
kuruluşlarında bulunmadığı, bu nedenle de Anayasanın eşitlik ilkesine de aykırı
olabileceği,
– Kullanım izni verilmemiş olmakla birlikte, su, doğal
gaz, yol gibi altyapı hizmetlerinden yararlanan konutların elektrik
hizmetlerinden de yararlandırılmasının, kaçak elektrik kullanımının önlenmesi
ve devlete gelir sağlanması açısından son derece olumlu bir düzenleme olduğu,
benzer bir yaklaşımın su ve doğal gaz konusunda da sergilenmesi gerektiği, zira
su ve doğal gazda da önemli ölçüde kaçak kullanım olduğu,
– Emlak Vergisinin nitelik itibariyle mahallî bir vergi
olduğu, ancak yeterince etkin kullanılamadığı, Tasarı ile emlak vergisine
ilişkin olarak radikal bir çözüm getirilmediği, sadece gelir amacının ön planda
tutulduğu,
– Büyükşehir belediyelerinin gelirlerinin
artırılmasının yerinde olduğu, ancak belediyelerin mevcut gelirlerini son
derece savurgan ve etkinlikten uzak bir şekilde kullandıkları, belediyelerin
gelirlerini rasyonel bir şekilde kullanmalarını sağlayacak düzenlemelere
ihtiyaç duyulduğu,
– Tasarı ile büyükşehir belediyelerine ilave kaynak
sağlanmadığı, emlak vergisindeki artıştan sağlanacak gelir fazlasının, genel
bütçeden aktarılan payların azaltılması ile değerleneceği,
– Ekonomik programın sürdürülebilmesi amacıyla
Hükümetin yeni gelir kaynakları arayışına girdiği, ancak programın sosyal
boyutunun ihmal edildiği, bu çerçevede doğal gazın da Akaryakıt Tüketim Vergisi
kapsamına alınmasının sosyal sorunlara yol açacağı, zira doğal gazın fiyatının
dolara endeksli olması ve kur artışı nedeniyle son derece pahalılaştığı,
uygulanacak vergi nedeniyle dar gelirli açısından fiyatın daha da artacağı,
nitekim halihazırda vatandaşların doğal gaz kullanımından vazgeçerek linyit
kömürü gibi alternatif enerji kaynaklarına yöneldiği, bu durumun da çevre
sorunlarını ağırlaştıracağı,
– Doğal gaz satıcısı ülkeler ile yapmış olduğumuz
anlaşmalar dolayısıyla önümüzdeki yıllarda doğal gaz arz fazlası oluşacağı,
anlaşmalar gereği almayı taahhüt ettiğimiz doğal gazı almasak bile parasını
ödemek zorunda kalacağımız, bu nedenle doğal gazın fiyatının düşürülerek,
kullanımın yaygınlaştırılması gerektiği,
– Tasarı ile getirilen düzenlemeler sonucunda; doğal
gazın vergi kapsamına alınmasından, emlak vergisinde artıştan, indirimli tarife
uygulamasının kaldırılmasından ve elektrik kaçaklarının önlenmesinden ne kadar
gelir beklendiği,
Şeklindeki görüş, eleştiri ve soruları takiben Hükümet
adına yapılan tamamlayıcı açıklamalarda;
– Hükümetin öncelikli hedefinin, 2002 bütçesinin
hedeflerinin gerçekleştirilmesi suretiyle, bütçenin sağlam bir temele
oturtulması olduğu, 2001 yılında uygulanan malî ve parasal politikalar
sayesinde dünya ekonomik koşullarındaki gerilemenin en az hasarla atlatıldığı,
bu sonucun alınmasında da; bütçenin sağlam dengelere oturtulmasının önemli rol
oynadığı, ekonomik programa olan güvenin yeniden tesisinde, iç ve dış destek
ile kur istikrarının sağlanmasında esas olarak sıkı bir maliye politikasının
rol oynadığı,
– Tasarı ile Kamu İktisadî Teşebbüslerinin ürettikleri
mal ve hizmetlerden yararlanmada sosyal ve ticarî amaç dışında kalan
indirimlerin kaldırılmasının öngörüldüğü, emlak vergisinin malî boyutu yanında
sosyal boyutunu da içeren bir düzenleme getirildiği,
– Elektrik kaçağının önlenmesi, BAĞ-KUR'a ödenen sağlık
sigortası primlerinin artırılması, doğal gazın ve naftanın Akaryakıt Tüketim
Vergisi kapsamına alınması gibi yeniliklerin sıkı bir maliye politikasının bir
gereği olduğu, 2002 yılının ekonomik programın
en çetin yılı olacağı, bu yılın en önemli malî enstrümanın da bütçe olduğu, bu nedenle bütçe
dengelerine önem verildiği,
– Dar gelirlilerin vergi yükünün azaltılması görüşünün
Hükümetçe de benimsendiği, esasen indirimli tarife uygulaması kaldırılmakla
beraber sosyal bakımdan korunması gereken kesimlerin bu uygulamadan yararlanmaya devam edecekleri,
– İndirimli tarifelerin kaldırılmasından 160 Trilyon
lira, elektrik kaçağının önlenmesinden 150 Trilyon lira, emlak vergisindeki
değişiklikten 300 Trilyon lira, doğal gaz ve naftanın ATV kapsamına
alınmasından 100 Trilyon lira, BAĞ-KUR primlerinin artırılmasından ise 170 Trilyon lira civarında gelir beklendiği,
İfade edilmiştir.
Yapılan
görüşmeleri müteakip Tasarı ve gerekçesi Komisyonumuzca da benimsenerek
maddelerinin görüşülmesine geçilmiştir.
Tasarının;
– 1 nci maddesi; birinci fıkrasının, bazı meslek
mensuplarına uygulanan indirimler ile sosyal ve ekonomik bakımdan korunmaya
muhtaç toplum kesimleri olan malul, yaşlı ve öğrencilerin yararlandıkları
indirimlerin devam ettirilmesini, özelleştirme işlemleri tamamlanıncaya kadar
özelleştirme kapsamındaki kuruluşlar ile özel hukuk hükümlerine tâbi olmakla
birlikte kamunun çoğunluk hissesine sahip olduğu kuruluşların ürettikleri mal
ve hizmetlerde de indirimli tarife uygulamasına son verilmesini teminen yeniden
düzenlenmesi suretiyle,
– 2 nci maddesi; yapılar için kullanma izni alınmamış
olmakla beraber belediyelerce yol, su, doğal gaz gibi altyapı hizmetlerinin
birinin veya bir kaçının götürülmesi halinde elektrik bağlanabilmesinin
yanısıra telefon da bağlanabilmesini teminen "elektrik" ibaresini
takiben "ve/veya telefon" ibaresinin
eklenmesi suretiyle,
– 3 üncü
maddesi ile 1479 sayılı Kanunun ek 15
inci maddesine ilave edilmesi öngörülen (b) bendinin, Sosyal Güvenlik
Kuruluşları ile ilgili olarak yapılan düzenlemeler arasında ve halen Genel Kurul Gündeminde bulunan sözkonusu
yasada da yer alması nedeniyle,
metinden çıkarılması ve madde
çerçevesinin buna göre yeniden düzenlenmesi suretiyle,
– 4 üncü maddesi; (B) fıkrası ile yapılan düzenlemenin
"Madde 18" olarak numaralandırılması, (D) fıkrası ile 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununa eklenmesi
öngörülen geçici 19 uncu maddede geçen "Sakarya Büyükşehir
Belediyesi" ibaresinin "Adapazarı Büyükşehir Belediyesi"
şeklinde düzeltilmesi ve sözkonusu ilin yaşanan deprem felaketinde uğramış
olduğu ciddî boyuttaki tahribat ve
zarar gözönünde bulundurularak maddenin sonuna, 27.6.1984 tarih ve 3030 sayılı
Kanunun 18 inci maddesinin (b) fıkrası uyarınca ayrılacak payın 2002 ila 2005
yıllarında % 5 olarak uygulanmasına ilişkin bir hükmün ilave edilmesi
suretiyle,
– 5, 6 ve 7 nci maddeleri aynen,
– 4.7.2001 tarihli ve 631 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin 11 inci maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 1
inci maddesine eklenen (C) bendi
gereğince kapsama dahil memur ve kamu görevlilerine Bakanlar Kurulunca
belirlenecek gösterge rakamları üzerinden ödenecek görev tazminatının benzer
makam ve temsil tazminatlarında olduğu gibi damga vergisi dışındaki vergilerden
muaf tutulması ve bu tazminata hak kazanma ve ödemelerde aylıklara ilişkin
hükümlerin uygulanmasına dair düzenlemenin Tasarıya yeni 8 inci madde olarak
eklenmesi suretiyle,
– Yürürlüğe ilişkin 8 inci maddesi; Tasarının yasalaşma
takvimi dikkate alınarak yeniden düzenlenmesi ve madde numarasının metne
eklenen madde nedeniyle teselsül ettirilmesi suretiyle,
– Yürütmeye ilişkin 9 uncu maddesi, 10 uncu madde olarak aynen,
Kabul edilmiştir.
Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak üzere Yüksek
Başkanlığa saygı ile arz olunur.
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
Metin Şahin |
Hayrettin Özdemir |
Ahmet Kabil |
|
Antalya |
Ankara |
Rize |
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
Cafer Tufan Yazıcıoğlu |
Dengir Mir
Mehmet Fırat |
Gaffar Yakın |
|
Bartın |
Adıyaman |
Afyon |
|
|
(İmzada
bulunamadı) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Sait Açba |
M. Zeki Sezer |
Cengiz Aydoğan |
|
Afyon |
Ankara |
Antalya |
|
(Muhalefet
şerhim eklidir) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
M. Güven Karahan |
Hüseyin Arabacı |
Hayati Korkmaz |
|
Balıkesir |
Bilecik |
Bursa |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Oğuz Tezmen |
M. Altan Karapaşaoğlu |
Hakkı Duran |
|
Bursa |
Bursa |
Çankırı |
|
(Muhalefet
şerhim eklidir) |
(Muhalefet
şerhim eklidir) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Aslan Polat |
Mehmet Sadri Yıldırım |
S. Metin Kalkan |
|
Erzurum |
Eskişehir |
Hatay |
|
(Muhalefet
şerhim eklidir) |
(Muhalefet
şerhim eklidir) |
(Muhalefet
şerhim eklidir) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Aydın Ayaydın |
Masum Türker |
Nesrin Nas |
|
İstanbul |
İstanbul |
İstanbul |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Celal Adan |
Hasan Çalış |
Arslan Aydar |
|
İstanbul |
Karaman |
Kars |
|
(Muhalefet
şerhim eklidir) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Mehmet Serdaroğlu |
Necdet Tekin |
Metin Ergun |
|
Kastamonu |
Kırklareli |
Muğla |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Ş. Ramis Savaş |
Cevat Ayhan |
Kemal Kabataş |
|
Sakarya |
Sakarya |
Samsun |
|
|
(Muhalefet
şerhim eklidir) |
(Muhalefet
şerhim eklidir) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Yaşar Topçu |
Lütfi Ceylan |
Bekir Gündoğan |
|
Sinop |
Tokat |
Tunceli |
MUHALEFET ŞERHİ
PLAN VE BÜTÇE
KOMİSYONU BAŞKANLIĞINA
Görüşülmekte olan yasa tasarısına aşağıdaki
gerekçelerle muhalifiz. 27.12.2001
|
Oğuz Tezmen |
Kemal Kabataş |
Celal Adan |
|
Bursa |
Samsun |
İstanbul |
|
|
M. Sadri Yıldırım |
|
|
|
Eskişehir |
|
1. Bu yasa tasarısı ile Hükümet ekonomik programdan en
çok zarar gören orta gelir kesimine yeni yükler getirmekte örneği çeşitli
ülkelerde görülen sosyal patlama ortamının oluşmasına yol açmaktadır.
2. Bağ-Kur üyesi esnaf, sanatkâr ve çiftçilerin sağlık
primleri % 15’den % 20’ye çıkartılmaktadır. Zaten prim tahsilatında ciddî
sorunları olan Bağ-Kur’un bu artış nedeniyle prim tahsilatındaki zorlukları çok
daha fazla olacaktır. Yaklaşık 2 katrilyon TL. prim alacağını tahsil edemeyen
Bağ-Kur’un zaten iflas eşiğinde ve yoksulluk içinde bulunan esnaf, sanatkâr ve
çiftçilerden bu primleri tahsil etmesi mümkün değildir. Finansman sorunu olan
Bağ-Kur, kaynaklarını etkin kullanmak yerine lüks yeni genel müdürlük inşaatına
harcamaktadır. Bu oran artışı yanlıştır.
3. Bu tasarı ile Büyükşehir Belediye sınırları içinde
olan bina, arsa ve arazilerden alınmakta olan emlak vergisi % 100
artırılmaktadır. Bu artış ile vatandaşa yeni yükler getirilirken bu vergi ne
bunu tahsil eden ve ciddî yükler üstlenmiş olan ilçe belediyelerine ne de
büyükşehir belediyelerine yarar sağlayacaktır. Zira, hükümet bu ek vergiyi
büyükşehir belediyelerinin genel bütçe vergi gelirlerinden aldığı payları
azaltmak suretiyle genel bütçeye aktaracaktır. Belediye sınırları içindeki
emlak vergisi mükelleflerinin ödedikleri bu vergiler kendilerine hizmet olarak
dönmeyecek, herhangi bir yarar sağlamayacaktır. Bu kaynaklar genel bütçe
giderlerinin ve borç faizlerinin ödenmesinde kullanılacaktır.
4. Yine bu yasa tasarısı ile yurt dışına çıkışlarda
alınmakta olan 50 dolarlık harç Türk Lirasına çevrilmektedir. Ancak, bu
ödemeden muaf olacakları Bakanlar Kurulu belirleyecektir. Bu hüküm Anayasanın
73 üncü maddesine aykırıdır. Zira, bu düzenleme ile herhangi bir sınır
getirmeden Bakanlar Kuruluna harçlardan muafiyet getirme yetkisi tanınmaktadır.
5. Yine bu tasarı ile birçok il ve ilçede çevre
kirliliğini önlemek için kullanılması zorunlu hale getirilen doğal gaz
geçtiğimiz aylarda yapılan KDV artışı ve devalüasyondan kaynaklanan fiyat
artışları yanında akaryakıt tüketim vergisi kapsamına alınarak bir kez daha
pahalılandırılmaktadır. Türkiye Rusya’dan, İran’dan ve diğer kaynaklardan doğal
gaz temin anlaşmaları yapmıştır. Bu anlaşmalar sonucu Türkiye almayı taahhüt
ettiği doğal gazı almazsa bedelini bu ülkelere ödeyecektir. Doğal gazın
pahalılanması nedeniyle birçok aile doğal gaz kullanımından vazgeçmekte, hava
kirliliğine yol açan kirli yakıtlara yönelmektedir. Bunun sonucu tüketim
azalmakta, ülkemiz toplayacağı bu vergilerin çok daha fazlasını yabancı
ülkelere alamadığı gazın bedeli olarak ödeyecektir. Bu yanlış uygulamadan
vazgeçilerek çağdaş enerji kaynağı olan doğal gaz kullanımının teşvik edilmesi
gerekmektedir.
Arz ederiz.
MUHALEFET ŞERHİ
1. Yasa bazı maddeleri itibariyle bir vergi yasasıdır.
Türkiye’de vergileme sınırları aşılmıştır. Kriz ortamında mükelleflerin pekçoğu
vergi ödeme gücünü yitirmiştir. Mal ve hizmetlerden alınan vergilere karşı
toplumda bir vergi ödememe direnci oluşmuştur.
2. Yasada Akaryakıt Tüketim Vergisinin alanı
genişletilmekte ve doğal gaz ve nafta Akaryakıt Tüketim Vergisi kapsamına
alınmaktadır. Doğal gaz ısınma faturaları aile bütçelerinde önemli bir yere
sahiptir, hatta bazı aileler doğal gaz yerine başka ısınma yöntemlerine
yönelmişlerdir. Yeni bir vergi ile tüketimde bir gerileme olacaktır. Bedelini
ödediğimiz doğal gazın yüksek fiyatlardan dolayı tüketiminin gerilemesi
dışarıya yaptığımız zorunlu ödemelerden dolayı Hazinemiz zarar görecektir.
3. Emlak vergisi % 100 artırılmakta ve geliri
Büyükşehirlere verilmektedir. Diğer taraftan büyükşehir paylarının % 3
düşürülmesi ve BKK ile % 6 artırılması ile ilgili yetki alınmaktadır. Hükümet
bütçe vergi gelirlerinden aktardığı payları düşürecek ve emlak vergisi ile
vatandaşın sırtına yüklediği yeni yükle sözde tasarruf edecektir, bütçe
açıklarını kapatacaktır.
4. Tasarı 880 trilyonluk bir kaynağın kamu kesimine
kazandırılmasına yöneliktir, ekonomik ve sosyal göstergelerin bütün
olumsuzluklarına rağmen IMF ve Dünya Bankası direktifleriyle yasa hazırlamak
Türkiye’nin yararına değildir.
5. Bağ-Kur sağlık primlerinin artırılmasına yönelik
düzenleme Dünya Bankasının baskısıyla getirilmiştir. Halbuki Genel Kurulda
bekleyen Bağ-Kur yasasında bu konuda düzenlemeler sözkonusudur.
6. Ücretsiz ve indirimli tarifeler uygulamalarına son
vermek şeklinde bir düzenlemenin muafiyetlerinin BKK verilmesi yerinde
değildir. Ücretsiz ve indirimli tarifeler konusunda bir şeffaflık da yoktur.
Sait Açba M.
Altan Karapaşaoğlu
Afyon Bursa
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU
BAŞKANLIĞINA
1/939 sayılı Kanun tasarısı ile ilgili muhalefet
şerhimiz :
Tasarı ile,
1. Kamu kurum ve kuruluşlarının ürettikleri mal ve
hizmetlerin tarifelerinde indirimli özel tarifeler kaldırılmakta,
2. İskân ruhsatı almadığı için elektrik ve telefon
bağlanamayan binalara 6 ay içinde abone olma imkânı getiriyor.
3. Bağ-Kur üyeleri sağlık primi yüzde 15’den yüzde
20’ye yükseltiliyor.
4. Büyükşehir bölgelerinde emlak vergisine yüzde yüz
artış getiriliyor.
5. Yurt dışı çıkışlarında 50 dolar olan harç 70 milyon
TL. olarak değiştiriliyor.
6. Büyükşehir Belediyelerine il merkezi genel bütçe
vergi gelirlerinden ayrılan yüzde 6 payın, yüzde 3’e düşürülmesi için Bakanlar
Kuruluna yetki verilmektedir.
7. Akaryakıt Tüketim Vergisi nafta ve doğal gaza da
teşmil edilmektedir.
8. Memur tazminatlarına vergi muafiyeti uygulaması kamu
kurum ve kuruluşlarının ürettikleri mal ve hizmetlerin indirimli özel
tarifelerin kaldırılması ile 160 trilyon lira tasarruf veya gelir temin
edileceği ifade edilmektedir. Genellikle sabit ve dar gelirliler için uygulanan
bu tarifeler bir nevi sosyal transferdir. Başka şekilde telafi etmeden
kaldırılması faydalananların bütçesine yük getirecektir. Aniden kaldırılması
yerine kademeli uygulama ile yumuşak geçiş uygun olurdu.
Kaçak elektrik kullananları abone haline getirmek için
getirilen kolaylıkla 151 trilyon lira gelir beklenmektedir. Madde kaçak
elektrik kullanmayı önleyecek bir tedbir getirmemektedir.
Bağ-Kur sağlık priminin 5 puan artışı ile 171 trilyon
ek gelir beklenmektedir. Esnaf, sanatkâr ve çiftçilerin çok zor şartlarda
yaşadıkları, normal primleri dahi ödeyemedikleri bir dönemde primlerin
artırılması bu zümrenin geçim şartlarını daha da ağırlaştıracaktır.
Emlak vergilerinin büyükşehir bölgelerinde artırılması
yeni bir vergidir. Öyle görünüyor ki hükümet rantiyeye faiz ödemelerini
aksatmamak için vatandaşı vergi ile ezmeye devam edecektir. Halen toplanan
vergiden ilçe belediyeleri yüzde 68 pay alırken değişiklikle bu pay yüzde 34’e
düşürülmektedir. Vergiyi tahsil eden, külfetini taşıyan ilçe belediyelerine
haksızlık edilmektedir. Hükümetin niyeti büyükşehir belediyelerinin il merkezi
genel bütçe vergi gelirleri payını azaltmak bu azalışı kısmen emlak vergisi
artışı ile telafi etmektir. Vergi gelirleri faiz ödemelerini karşılamadığı için
hükümet belediyelere vergi gelirlerinden yaptığı ödemeyi azaltma yoluna
gitmektedir.
Yurt dışı çıkışlarda alınan harç, komşu ülkelerle sınır
ticaretini zorlaştırmaktadır. Ayrıca karşılıklı olarak ziyareti ve kaynaşmayı
engellemektedir. Nihayet 10-20 milyon TL’ye gidip gelebildiğimiz bir komşu
ülkeye çıkış için 70 milyon TL. ödenmesi yük oluşturmaktadır.
Doğal gaza getirilen Akaryakıt Tüketim Vergisi, KDV de
dikkate alınırsa tüketimi azaltacaktır. Bu husus ailelerin bütçesine getirdiği
yük, kömürle ısıtmanın hava kirliliği ve sanayiin enerji girdi maliyetini
artırması yönünde değerlendirilmelidir. Bazı sanayi dallarında, seramik ve
benzeri, doğal gaz pişirmede kullanılması sebebi ile temel maliyet unsurudur.
Bu bakımdan ihraç ürünlerinin rekabet kabiliyetini de düşürecektir. Doğal gaz
tedarik anlaşmaları miktar olarak yapıldığından tüketilemeyen gazın da bedeli
ödenecektir. İktisadî kriz sebebiyle enerji tüketimi dahi gerilediği için 2002
yılında gaz arzında fazlalık olacaktır. Hükümet, gaz fiyatlarını buna göre
belirlemektedir.
28.12.2001
|
Cevat Ayhan |
Aslan Polat |
Metin Kalkan |
|
Sakarya |
Erzurum |
Hatay |
HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ METİN
KAMU KURUM VE KURULUŞLARININ ÜRETTİKLERİ
MAL VE HİZMET TARİFELERİ İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA
KANUN TASARISI
MADDE 1. - Genel bütçeye dahil daireler ile katma bütçeli idareler,
bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulan fonlar, kefalet
sandıkları, sosyal güvenlik kuruluşları, genel ve katma bütçelerin transfer
tertiplerinden yardım alan kuruluşlar, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı
ortaklıkları ile müesseseleri, il özel idareleri ve belediyeler ile bunların
kurdukları birlik, müessese ve işletmeler, özel bütçeli kuruluşlar,
özelleştirme programına alınmış kamu payı ağırlıklı kuruluşlar, kamu banka ve
kuruluşları ile bunlara bağlı iş yerleri ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca
üretilen mal ve hizmet bedellerinde herhangi bir kişi veya kuruma ücretsiz veya
indirimli tarife uygulanmaz.
24.2.1968 tarihli ve 1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara
Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun, 3.11.1980
tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ve
12.4.1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun ücretsiz veya
indirimli tarife uygulanması ile ilgili hükümleri saklıdır.
Bakanlar Kurulu birinci fıkra hükmünden muaf tutulacak kişi veya
kurumları tespit etmeye yetkilidir.
Bu Kanunun yayımı tarihinden önce ikinci fıkrada belirtilen kanunlar
dışında; kanun, kanun hükmünde kararname, tüzük, yönetmelik, genelge ve benzeri
düzenleyici işlemler ile diğer idarî işlemlerle tesis edilmiş bulunan ücretsiz
veya indirimli tarife uygulamalarına 31.12.2001 tarihinden itibaren son
verilir.
MADDE 2. - 3.5.1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununa aşağıdaki
geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 10. - Kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara
belediyelerce yol, su, kanalizasyon, doğalgaz gibi alt yapı hizmetlerinin
birinin veya birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde ilgili
yönetmelikler doğrultusunda fennî gereklerin yerine getirilmiş olması ve bu
Kanunun yayımı tarihinden itibaren altı ay içerisinde başvurulması üzerine
kullanma izni alınıncaya kadar geçici olarak elektrik bağlanabilir.
Bu madde kapsamında elektrik bağlanması herhangi bir kazanılmış hak
teşkil etmez.”
MADDE 3. - 2.9.1971 tarihli ve 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer
Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun ek 15 inci maddesinin
(a) bendinde yer alan “% 15’i” ibaresi “% 20’si” olarak değiştirilmiş, (a)
bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (b) bendi eklenmiş ve mevcut (b) ve (c)
bentleri (c) ve (d) olarak teselsül ettirilmiştir.
“b) Sigortalının eşi, bakmakla yükümlü olduğu çocukları ile ana ve
babasının her biri için ayrı ayrı sigortalının (a) bendi gereğince ödeyeceği
sağlık sigortası priminin % 5’i oranında ödenecek sağlık sigortası primleri,”
MADDE 4. - A) 29.7.1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 8
inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bina vergisinin oranı meskenlerde binde 1, diğer binalarda ise binde
2’dir. Bu oranlar, 3030 sayılı Kanunun uygulandığı büyükşehir belediye
sınırları ve mücavir alanlar içinde % 100 artırımlı uygulanır. Bakanlar Kurulu,
vergi oranlarını yarısına kadar indirmeye veya üç katına kadar artırmaya
yetkilidir.”
B) 1319 sayılı Kanunun 18 inci maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Arazi vergisinin oranı binde 1, arsalarda ise binde 3’dür. Bu oranlar,
3030 sayılı Kanunun uygulandığı büyükşehir belediye sınırları ve mücavir
alanlar içinde % 100 artırımlı uygulanır. Bakanlar Kurulu, vergi oranlarını
yarısına kadar indirmeye veya üç katına kadar artırmaya yetkilidir.”
C) 1319 sayılı Kanunun mükerrer 38 inci maddesi başlığı ile birlikte
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Payların dağılımı:
Mükerrer Madde 38. - 3030 sayılı Kanunun uygulandığı büyükşehir belediye
sınırları ve mücavir alanlar içinde belediyelerce tahsil edilen emlak vergisi
tutarının yarısı büyükşehir belediyesi payı, bu pay ayrıldıktan sonra kalan
tutarın % 15’i il özel idareler payı olarak ayrılır. İl özel idareler payının
hesaplanmasına esas olan tutardan il özel idareler payının düşülmesinden sonra
kalan kısmın % 20’si büyükşehir belediyesi payına ayrıca ilave edilir.
Birinci fıkra kapsamı dışında kalan belediyeler tarafından tahsil edilen
emlak vergisinin % 15’i il özel idareler payı olarak ayrılır.
Yukarıdaki hükümlere göre, il özel idareleri ve büyükşehir belediyeleri
payı olarak ayrılan miktarlar tahsil edildiği ayı takip eden ayın yedinci günü
akşamına kadar il özel idareleri ve büyükşehir belediyelerine bir bildirim ile
beyan edilerek aynı süre içinde ödenir. Tahsil ettikleri vergiyi yukarıda
belirtilen süre içinde il özel idarelerine ve büyükşehir belediyelerine
yatırmayan belediyelerden, yatırmaya mecbur oldukları paylar 6183 sayılı Amme
Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre gecikme zammı tatbik
edilerek tahsil edilir.
Belediye başkanları, belediyelerin tahsil ettikleri vergilerden il özel
idarelerine ve büyükşehir belediyelerine ödemeleri gereken payları, zamanında
ve tam olarak ödenmesini sağlamakla yükümlüdür. Bu yükümlülüğe uymayanlar
adına, zamanında ödenmeyen payların % 10’u tutarında ceza kesilir ve bu ceza
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca
müşterek ve müteselsilen sorumluluk esasına göre tahsil edilir.”
D) 1319 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 19. - 8 inci maddenin birinci fıkrası ile 18 inci madde
hükümlerine göre, büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde
uygulanan artırımlı vergi oranı, Sakarya Büyükşehir Belediye sınırları ve
mücavir alanlar içinde 2002 ila 2005 yıllarında uygulanmaz.”
MADDE 5. - 29.6.2001 tarihli ve 4705 sayılı Yurt Dışına Çıkışlardan Harç
Alınması ve 4481 Sayılı Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1 inci
maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Madde 1. - Yurt dışına çıkış yapan (Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
hariç) Türk vatandaşlarından çıkış başına 70 000 000 lira harç alınır.
Bakanlar Kurulu bu harçtan muaf tutulacaklar ile harcın ödenmesine
ilişkin usul ve esasları belirlemeye ve harç miktarını üç katına kadar
artırmaya veya kanunî haddine kadar indirmeye yetkilidir.”
MADDE 6. - 27.6.1984 tarihli ve 3030 sayılı Büyük Şehir Belediyelerinin
Yönetimi Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin DeğiştirilerekKabulü Hakkında
Kanunun 18 inci maddesinin son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bakanlar Kurulu, (b) fıkrasındaki % 3 pay oranını % 6 oranına kadar
artırmaya veya kanunî haddine kadar indirmeye yetkilidir.”
MADDE 7. - A) 7.11.1984 tarihli ve 3074 sayılı Akaryakıt Tüketim Vergisi
Kanununun 1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Madde 1. - Rafineri şirketleri, doğalgaz üretim şirketleri ve ithalatı
gerçekleştiren kuruluşlarca yapılan benzin türleri, likit petrol gazı, gazyağı,
motorin, marine diesel, kalorifer yakıtı, fuel-oil, nafta ve doğalgaz satışları
akaryakıt tüketim vergisine tabidir.”
B) 3074 sayılı Kanunun 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Madde 2. - Akaryakıt tüketim vergisinin mükellefi; bu verginin konusuna
giren ürünlerin satışını yapan rafineri şirketleri, doğalgaz üretim şirketleri
ve ithalatı gerçekleştiren kuruluşlardır.”
C) 3074 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının sonuna
“Sıvılaştırılmış petrol gazı çeşitleri (LPG, bütan, propan)” ibaresinden sonra
gelmek üzere aşağıdaki ifade eklenmiştir.
“Doğalgaz 5.000 TL/m3
Nafta 2.000 TL/kg”
D) 3074 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasına “rafineri
şirketleri” ibaresinden sonra gelmek üzere “doğalgaz üretim şirketleri” ibaresi
eklenmiştir.
MADDE 8. - Bu Kanunun;
a) 4 üncü maddesinin (A), (B) ve (D) fıkraları ile 7 nci maddesi
1.1.2002 tarihinde,
b) 4 üncü maddesinin (C) fıkrası 1.3.2002 tarihinde,
c) 5 inci maddesi yayımını izleyen aybaşında,
d) Diğer maddeleri yayımı tarihinde,
Yürürlüğe girer.
MADDE 9. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
PLAN VE BÜTÇE
KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN
KAMU KURUM VE KURULUŞLARININ ÜRETTİKLERİ
MAL VE HİZMET TARİFELERİ İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA
KANUN TASARISI
MADDE 1. - Genel bütçeye dahil daireler ile katma
bütçeli idareler, bunlara bağlı döner
sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulan fonlar, kefalet sandıkları, sosyal
güvenlik kuruluşları, genel ve katma bütçelerin transfer tertiplerinden yardım
alan kuruluşlar, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları ile
müesseseleri, il özel idareleri ve belediyeler ile bunların kurdukları birlik,
müessese ve işletmeler, (malûl, yaşlı, öğrenci ve basın kimlik kartı sahiplerine
uygulanacak indirimler hariç), özel bütçeli kuruluşlar, özelleştirme işlemleri
tamamlanıncaya kadar, 24.11.1994 tarihli ve 4046 sayılı Kanuna tâbi kuruluşlar
ve özel hukuk hükümlerine tâbi, kamunun çoğunluk hissesine sahip olduğu kuruluşlar,
kamu banka ve kuruluşları ile bunlara bağlı iş yerleri ve diğer kamu kurum ve
kuruluşlarınca üretilen mal ve hizmet bedellerinde işletmecilik gereği
yapılması gereken ticarî indirimler hariç herhangi bir kişi veya kuruma ücretsiz
veya indirimli tarife uygulanmaz.
24.2.1968
tarihli ve 1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet
Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun, 3/11/1980 tarihli ve 2330
sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ve 12/4/1991 tarihli
ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun ücretsiz veya indirimli tarife
uygulanması ile ilgili hükümleri saklıdır.
Bakanlar
Kurulu birinci fıkra hükmünden muaf tutulacak kişi veya kurumları tespit etmeye
yetkilidir.
Bu Kanunun
yayımı tarihinden önce ikinci fıkrada belirtilen kanunlar dışında; kanun, kanun
hükmünde kararname, tüzük, yönetmelik, genelge ve benzeri düzenleyici işlemler
ile diğer idari işlemlerle tesis edilmiş bulunan ücretsiz veya indirimli tarife
uygulamalarına 31.12.2001 tarihinden itibaren son verilir.
MADDE 2. -
3.5.1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununa aşağıdaki geçici madde
eklenmiştir.
"GEÇİCİ
MADDE 10. - Kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara belediyelerce yol,
su, kanalizasyon, doğalgaz gibi alt yapı hizmetlerinin birinin veya birkaçının
götürüldüğünün belgelenmesi halinde ilgili yönetmelikler doğrultusunda fenni
gereklerin yerine getirilmiş olması ve bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren
altı ay içerisinde başvurulması üzerine
kullanma izni alınıncaya kadar geçici olarak elektrik ve/veya telefon bağlanabilir.
Bu madde
kapsamında elektrik ve/veya telefon bağlanması herhangi bir kazanılmış hak
teşkil etmez. "
MADDE
3. - 2.9.1971 tarihli ve 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer
Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun ek 15 inci maddesinin
(a) bendinde yer alan "% 15'i" ibaresi "% 20'si" olarak
değiştirilmiştir.
MADDE 4. - A) 29.7.1970 tarihli ve 1319 sayılı
Emlak Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"Bina
vergisinin oranı meskenlerde binde 1, diğer binalarda ise binde 2'dir. Bu
oranlar, 3030 sayılı Kanunun uygulandığı büyükşehir belediye sınırları ve
mücavir alanlar içinde % 100 artırımlı uygulanır. Bakanlar Kurulu, vergi
oranlarını yarısına kadar indirmeye veya üç katına kadar artırmaya
yetkilidir."
B) 1319
sayılı Kanunun 18 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Madde
18. - Arazi vergisinin oranı binde 1, arsalarda ise binde 3'tür. Bu oranlar,
3030 sayılı Kanunun uygulandığı büyükşehir belediye sınırları ve mücavir
alanlar içinde % 100 artırımlı uygulanır. Bakanlar Kurulu, vergi oranlarını yarısına
kadar indirmeye veya üç katına kadar artırmaya yetkilidir."
C) 1319
sayılı Kanunun mükerrer 38 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"Payların
dağılımı:
Mükerrer
Madde 38. - 3030 sayılı Kanunun uygulandığı büyükşehir belediye sınırları ve
mücavir alanlar içinde belediyelerce tahsil edilen emlak vergisi tutarının
yarısı büyükşehir belediyesi payı, bu pay ayrıldıktan sonra kalan tutarın %
15'i il özel idareler payı olarak ayrılır. İl özel idareler payının
hesaplanmasına esas olan tutardan il özel idareler payının düşülmesinden sonra
kalan kısmın %20'si büyükşehir belediyesi payına ayrıca ilave edilir.
Birinci
fıkra kapsamı dışında kalan belediyeler tarafından tahsil edilen emlak
vergisinin % 15'i il özel idareler payı olarak ayrılır.
Yukarıdaki
hükümlere göre, il özel idareleri ve büyükşehir belediyeleri payı olarak
ayrılan miktarlar tahsil edildiği ayı takip eden ayın yedinci günü akşamına
kadar il özel idareleri ve büyükşehir belediyelerine bir bildirim ile beyan
edilerek aynı süre içinde ödenir. Tahsil ettikleri vergiyi yukarıda belirtilen
süre içinde il özel idarelerine ve büyükşehir belediyelerine yatırmayan
belediyelerden, yatırmaya mecbur oldukları paylar 6183 sayılı Amme
Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre gecikme zammı tatbik
edilerek tahsil edilir.
Belediye
başkanları, belediyelerin tahsil ettikleri vergilerden il özel idarelerine ve
büyükşehir belediyelerine ödemeleri gereken payları, zamanında ve tam olarak
ödenmesini sağlamakla yükümlüdür. Bu yükümlülüğe uymayanlar adına, zamanında
ödenmeyen payların % 10'u tutarında ceza kesilir ve bu ceza 6183 sayılı Amme
Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca müşterek ve
müteselsilen sorumluluk esasına göre tahsil edilir."
D) 1319
sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde
eklenmiştir.
"GEÇİCİ
MADDE 19. - 8 inci maddenin birinci
fıkrası ile 18 inci madde hükümlerine göre, büyükşehir belediye sınırları ve
mücavir alanlar içinde uygulanan artırımlı vergi oranı, Adapazarı Büyükşehir Belediye sınırları ve mücavir
alanlar içinde 2002 ila 2005 yıllarında uygulanmaz. 27.6.1984 tarihli ve 3030 Sayılı Kanunun 18 inci maddesinin
(b) fıkrasına göre Adapazarı Büyükşehir Belediyesine ayrılacak payın oranı,
2002 ila 2005 yıllarında % 5 olarak uygulanır."
MADDE 5. -
29.6.2001 tarihli ve 4705 sayılı Yurt Dışına Çıkışlardan Harç Alınması ve 4481
Sayılı Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Madde
1. - Yurt dışına çıkış yapan (Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hariç) Türk
vatandaşlarından çıkış başına 70.000.000 lira harç alınır.
Bakanlar
Kurulu bu harçtan muaf tutulacaklar ile harcın ödenmesine ilişkin usul ve
esasları belirlemeye ve harç miktarını üç katına kadar artırmaya veya kanuni
haddine kadar indirmeye yetkilidir."
MADDE 6. - 27.6.1984 tarihli ve 3030 sayılı Büyük
Şehir Belediyelerinin Yönetimi Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin
Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanunun 18 inci maddesinin son fıkrası aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
"Bakanlar
Kurulu, (b) fıkrasındaki % 3 pay oranını % 6 oranına kadar artırmaya veya
kanuni haddine kadar indirmeye yetkilidir."
MADDE 7. - A) 7/11/1984 tarihli ve 3074 sayılı
Akaryakıt Tüketim Vergisi Kanununun 1 inci maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"Madde
1. - Rafineri şirketleri, doğalgaz üretim şirketleri ve ithalatı gerçekleştiren
kuruluşlarca yapılan benzin türleri, likit petrol gazı, gazyağı, motorin,
marine diesel, kalorifer yakıtı, fuel-oil, nafta ve doğalgaz satışları akaryakıt
tüketim vergisine tâbidir."
B) 3074
sayılı Kanunun 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Madde
2. - Akaryakıt tüketim vergisinin mükellefi; bu verginin konusuna giren
ürünlerin satışını yapan rafineri şirketleri, doğalgaz üretim şirketleri ve
ithalatı gerçekleştiren kuruluşlardır."
C) 3074
sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının sonuna "Sıvılaştırılmış petrol gazı çeşitleri (LPG, bütan,
propan)" ibaresinden sonra gelmek üzere aşağıdaki ifade eklenmiştir.
"Doğalgaz 5.000TL/M³ Nafta 2.000TL/KG"
D) 3074
sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasına "rafineri
şirketleri" ibaresinden sonra
gelmek üzere "doğalgaz üretim şirketleri" ibaresi eklenmiştir.
MADDE 8. -
27.6.1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 1 inci maddesinin
(C) bendine aşağıdaki (4) numaralı alt
bent eklenmiştir.
"4-
Görev tazminatı, damga vergisi hariç herhangi bir vergiye tabi tutulmaz ve bu
tazminata hak kazanmada ve ödemelerde aylıklara ilişkin hükümler
uygulanır."
MADDE 9. - Bu Kanunun;
a) 4
üncü maddesinin (A), (B) ve (D)
fıkraları 1.1.2002 tarihinden geçerli
olmak üzere yayımı tarihinde,
b) 4 üncü maddesinin (C) fıkrası 1.3.2002 tarihinde,
c) 5 ve
7 nci maddeleri 1.2.2002 tarihinde,
d) 8 inci
maddesi 15.1.2002 tarihinde,
e) Diğer
maddeleri yayımı tarihinde,
Yürürlüğe
girer.
MADDE 10. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu
yürütür.
Bülent Ecevit |
|
|
|
|
|
Başbakan |
|
|
|
|
Devlet Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet Bak. ve Başb. Yrd. |
|
|
D. Bahçeli |
H. H. Özkan |
M. Yılmaz |
|
|
Devlet Bakanı |
Devlet Bakanı |
Devlet Bakanı |
|
|
K. Derviş |
Prof. Dr. T. Toskay |
M. Keçeciler |
|
|
Devlet Bakanı |
Devlet Bakanı |
Devlet Bakanı V. |
|
|
Prof. Dr. Ş. S. Gürel |
F. Bal |
R. K. Yücelen |
|
|
Devlet Bakanı |
Devlet Bakanı |
Devlet Bakanı V. |
|
|
M. Yılmaz |
Prof. Dr. R. Mirzaoğlu |
E. S. Gaydalı |
|
|
Devlet Bakanı |
Devlet Bakanı |
Devlet Bakanı |
|
|
H. Gemici |
Prof. Dr. Ş. Üşenmez |
E. S. Gaydalı |
|
|
Devlet Bakanı |
Devlet Bakanı V. |
Devlet Bakanı |
|
|
F. Ünlü |
Prof. Dr. Ş. Üşenmez |
R. Önal |
|
|
Adalet Bakanı |
Millî Savunma Bakanı |
İçişleri Bakanı |
|
|
Prof. Dr. H. S. Türk |
S. Çakmakoğlu |
R. K. Yücelen |
|
|
Dışişleri Bakanı |
Maliye Bakanı |
Millî Eğitim Bakanı |
|
|
İ. Cem |
S. Oral |
M. Bostancıoğlu |
|
|
Bayındırlık ve İskân Bakanı |
Sağlık Bakanı V. |
Ulaştırma Bakanı |
|
|
Prof. Dr. A. Akcan |
Prof. Dr. H. Y. Gökalp |
E. Vural |
|
|
Tarım ve Köyişleri Bakanı |
Çalışma ve Sos. Güv. Bakanı |
Sanayi ve Ticaret Bakanı |
|
|
Prof. Dr. H. Y. Gökalp |
Y. Okuyan |
A. K. Tanrıkulu |
|
|
En. ve Tab. Kay. Bakanı |
Kültür Bakanı |
Turizm Bakanı |
|
|
Z. Çakan |
M. İ. Talay |
M. Taşar |
|
|
Orman Bakanı |
|
Çevre Bakanı |
|
|
Prof. Dr. N. Çağan |
|
F. Aytekin |
|