Dönem
: 21 Yasama Yılı : 4
T.B.M.M. (S. Sayısı : 840)
Vergi Usul Kanunu, Emlak Vergisi Kanunu ve Harçlar Kanununda
Değişiklik Yapılmasına İlişkin 7.3.2002 Tarihli ve 4746 Sayılı Kanun ve
Anayasanın 89 uncu Maddesi Gereğince Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere
Geri Gönderme Tezkeresi ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Raporu
(1/961)
T.C.
Cumhurbaşkanlığı 18.3.2002
Sayı : B.01.0.KKB.01-18/A-2-2002-185
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
İlgi :8.3.2002 günlü, A.01.0.GNS.0.10.00.02-13697/32591
sayılı yazınız.
Türkiye Büyük Millet Meclisince 7.3.2002 gününde kabul
edilen 4746 sayılı “Vergi Usul Kanunu, Emlak Vergisi Kanunu ve Harçlar
Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun” incelenmiştir.
Yasa ile vergi adaletinin ve vergilemede kolaylığın
sağlanması amacıyla getirilen olumlu değişikliklerden birisi de emlak
vergisinde 1972 yılından bu yana uygulanagelmekte olan beyan esasının
kaldırılmasıdır. Bu sonuca yönelik düzenlemelere koşut olarak 4746 sayılı
Yasa’nın çerçeve 6 ncı maddesinin (B) fıkrasının (b) bendiyle 1319 sayılı Emlak
Vergisi Yasası’nın 40 ıncı maddesinde yapılan ibare değişikliği, açık bir
hatanın ürünü olduğu anlaşılmakla birlikte, uygulamada sakıncalar doğurabilecek
niteliktedir.
1319 sayılı Yasanın 8.12.1980 tarihli ve 2350 sayılı
Yasa ile değişik 40 ıncı maddesinde, “Beyan dışı kalan bina ve arazinin vergi
ve cezalarında zamanaşımı, bu bina ve arazinin beyan edilmediğinin idarece
öğrenildiği tarihi takip eden yılın başından itibaren başlar” kuralına yer
verilmektedir.
4746 sayılı Yasanın sözü edilen çerçeve 6 ncı
maddesinin (B) fıkrasının gerek Hükümet Tasarısında, gerek TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonunda kabul edilen metninde; değinilen 40 ıncı maddede geçen “Beyan
dışı” ibaresinin “Bildirim dışı”, “beyan edilmediğinin” ibaresinin ise
“bildiriminde bulunulmadığının” biçiminde değiştirilmesi kabul edilmiştir.
T.B.M.M. Genel Kurulunda da, çerçeve 6 ncı maddenin
(B)fıkrası yukarıda belirtildiği biçimiyle okunarak görüşülmeye başlanılmış,
madde üzerindeki görüşmelerin sonunda, biri Hükümete ilişkin dört değişiklik
önergesi verilmiştir.
Hükümet tarafından verilen değişiklik önergesinde, Medenî
Yasada yapılan değişiklik sonucu “iştirak halinde mülkiyet”in “elbirliği
mülkiyet”, “müşterek mülkiyet”in ise “paylı mülkiyet” adı altında düzenlendiği
gerekçesiyle, 1319 sayılı Yasanın 3 üncü ve 13 üncü maddelerinin ikinci
fıkralarında geçen “iştirak halinde mülkiyet” ve “müşterek mülkiyet”
ibarelerinin değiştirilmesi ve Yasanın çerçeve 6 ncı maddesinin (B) fıkrasına
bu amaçla (a) bendinin eklenmesi; ayrıca sözü edilen maddenin (b) bendi olarak;
1319 sayılı Yasanın 40 ıncı maddesinde geçen “Beyan dışı” ibaresinin
“bildirimde bulunulmadığının” biçiminde değiştirilip yasalaştırılması
önerilmiştir.
Bu önergenin T.B.M.M. Genel Kurulunca kabulüyle,
çerçeve 6 ncı maddeye değişiklik önergesine uygun olarak (a) bendi eklenmiş;
1319 sayılı Yasanın 40 ıncı maddesinde ibare değişikliğini öngören (b) bendinin
görüşülmesi sırasında ise; Hükümet Tasarısı ile Plan ve Bütçe Komisyonunda
kabul edilen metin bir yana bırakılarak, 40 ıncı maddede geçen “Beyan dışı”
ibaresinin “bildirimde bulunulmadığının” biçiminde değiştirilmesiyle
yetinilmiştir.
Bu değişikliğin sonucu olarak 1319 sayılı Yasanın 40
ıncı maddesi; “Bildirimde bulunulmadığının kalan bina ve arazinin vergi ve
cezalarında zamanaşımı, bu bina ve arazinin beyan edilmediğinin idarece
öğrenildiği tarihi takip eden yılın başından itibaren başlar” biçimini
almıştır.
Böylece, hem madde metni, Türkçe’nin tümce yapısına
aykırı içeriği nedeniyle anlam bütünlüğünü yitirmiş, hem de emlak vergisinde
beyan esasının kaldırılmasına karşın vergi ve cezalarda zamanaşımı süresini
bina ve arazinin “beyan” edilmediğinin idarece öğrenildiği tarihi izleyen
yıldan başlatan kural yürürlükte bırakılarak hukuksal terminoloji yönünden
önemli bir çelişki yaratılmıştır.
Belirtilen bu durum nedeniyle, yayımlanması kısmen
uygun bulunmayan 4746 sayılı “Vergi Usul Kanunu, Emlak Vergisi Kanunu ve
Harçlar Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun”, Anayasanın 89 uncu
maddesinin 3.10.2001 günlü, 4709 sayılı Yasa ile değişik ikinci fıkrası ile 104
üncü maddesi uyarınca, 6 ncı maddesinin (B) fıkrasının (b) bendinin Türkiye
Büyük Millet Meclisince yeniden görüşülmesi için ekte geri gönderilmiştir.
Ahmet
Necdet Sezer
Cumhurbaşkanı
Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu
|
Türkiye Büyük Millet Meclisi |
|
|
|
|
Plan ve Bütçe Komisyonu |
22.3.2002 |
|
|
Esas No. : 1/961 |
|
|
|
Karar No. : 94 |
|
TÜRKİYE
BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Türkiye Büyük Millet Meclisince görüşülerek kabul edilen ve onaylanmak
üzere 8.3.2002 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Yüce Makamına sunulan 7.3.2002 tarih
ve 4746 sayılı "Vergi Usul Kanunu, Emlak Vergisi Kanunu ve Harçlar
Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun", Sayın Cumhurbaşkanınca
yayımlanması kısmen uygun bulunmayarak,
Anayasanın 89 uncu maddesinin
değişik ikinci fıkrası ile 104 üncü maddesi uyarınca, 6 ncı maddesinin (B)
fıkrasının (b) bendi bir defa daha
görüşülmek üzere, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına geri gönderilmiş ve
Başkanlıkça 19.3.2002 tarihinde gerekçeli geri gönderme tezkeresi ile birlikte
esas komisyon olarak Komisyonumuza havale edilmiştir.
Bu defa, Komisyonumuzun 21.3.2002 tarihinde yaptığı 36 ncı birleşiminde
anılan Kanun ile geri gönderme tezkeresi, Hükümeti temsilen Maliye Bakanı Sümer
ORAL ile Maliye Bakanlığı ve Devlet
Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı temsilcilerinin de katılımlarıyla incelenip,
görüşülmüştür.
Cumhurbaşkanının geri gönderme tezkeresinde; Türkiye Büyük Millet
Meclisi Genel Kurulunda 4746 sayılı
Kanunun çerçeve 6 ncı maddesi
üzerindeki görüşmeler sırasında verilen
bir değişiklik önergesinin kabulü üzerine, çerçeve 6 ncı maddenin (B) fıkrasına değişiklik önergesine uygun
olarak (a) bendinin eklendiği, emlak
vergisinde beyan usulünün kaldırılmasına paralel olarak 1319 sayılı Kanunun 40
ıncı maddesinde geçen "Beyan dışı" ibaresinin "Bildirim
dışı", "beyan edilmediğinin" ibaresinin ise "bildiriminde
bulunulmadığının" şeklinde değiştirilmesini öngören mevcut düzenlemenin ise, sadece "Beyan
dışı" ibaresinin "Bildirimde bulunulmadığının" şeklinde fıkraya
(b) bendi olarak yerleştirildiği, (b) bendinde yapılan değişikliğin açık bir hatanın ürünü olduğu anlaşılmakla
birlikte, uygulamada sözkonusu madde
metninin, hem Türkçe tümce yapısına aykırı içeriği nedeniyle anlam
bütünlüğünü yitirmesine, hem de emlak vergisinde beyan esasının kaldırılmasına
karşın, vergi ve cezalarda zaman aşımı süresini bina ve arazinin
"beyan" edilmediğinin idarece öğrenildiği tarihi izleyen yıldan
başlatan kural yürürlükte bırakılarak, hukuksal terminoloji yönünden önemli bir
çelişki yaratılmasına sebep olacağı belirtilmiştir. Bu nedenle, 4746 sayılı Kanunun yayımlanması kısmen
uygun bulunmayarak, Anayasanın 89 uncu maddesinin değişik ikinci fıkrası ile
104 üncü maddesi uyarınca, 6 ncı maddesinin (B) fıkrasının (b) bendi bir kez
daha görüşülmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisine iade edilmiştir.
Cumhurbaşkanınca, Anayasanın 89 uncu maddesi hükümleri çerçevesinde bir
daha görüşülmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisine geri gönderilen sözkonusu
4746 sayılı Kanunun Geri Gönderme Tezkeresinde belirtilen gerekçeler
doğrultusunda, sadece 6 ncı maddesinin
(B) fıkrasının (b) bendinin görüşülmesine geçilmesi Komisyonumuzca kabul
edilmiş ve yapılan görüşmelerde;
– Sözkonusu Kanunun Cumhurbaşkanınca
bir kez daha görüşülmek üzere iade edilen 6 ncı maddesinin (B)
fıkrasına, Genel Kuruldaki görüşmeler sırasında eklenen (a) bendi için
düzenlenen önergeye mevcut hükmün (b) bendi olarak monte edilmesi sırasında
ibarenin eksik yerleştirilmesinden ortaya
çıkan boşluğun giderilmesine ihtiyaç olduğu,
– Kanunların herkes tarafından anlaşılır olmasının temel ilke olduğu,
kanunların içeriğinin yanında kanun yapma tekniği konusunda da gerekli özenin gösterilmesinin önemli
olduğu,
Belirtilmiştir.
Komisyonumuzda, sözkonusu geri gönderme tezkeresine konu olan 6 ncı
maddenin (B) fıkrasının (b) bendi; emlak vergisinde beyan esası kaldırılmış
bulunduğundan, Emlak Vergisi Kanununun
emlak vergisinde zaman aşımını düzenleyen 40 ıncı maddesinde yer alan
"Beyan dışı" ibaresinin "Bildirim dışı", “beyan
edilmediğinin" ibaresinin ise "bildirim dışı bırakıldığının"
şeklinde değiştirilmesine yönelik düzenlemenin
metne ilave edilmesi suretiyle kabul edilmiştir.
Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak üzere Yüksek Başkanlığa saygı
ile arz olunur.
|
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
|
Metin Şahin |
Hayrettin Özdemir |
AhmetKabil |
|
|
Antalya |
Ankara |
Rize |
|
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
|
Cafer Tufan Yazıcıoğlu |
Dengir Mir M.Fırat |
Gaffar Yakın |
|
|
Bartın |
Adıyaman |
Afyon |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Sait Açba |
M. Zeki Sezer |
Cengiz Aydoğan |
|
|
Afyon |
Ankara |
Antalya |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
M.Güven Karahan |
Hüseyin Arabacı |
Necati Yöndar |
|
|
Balıkesir |
Bilecik |
Bingöl |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Zeki Ergezen |
Hayati Korkmaz |
Oğuz Tezmen |
|
|
Bitlis |
Bursa |
Bursa |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
M.Altan Karapaşaoğlu |
Hakkı Duran |
Aslan Polat |
|
|
Bursa |
Çankırı |
Erzurum |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Mehmet Sadri Yıldırım |
Mehmet Dönen |
Aydın Ayaydın |
|
|
Eskişehir |
Hatay |
İstanbul |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Bülent Ersin Gök |
Celal Adan |
Hasan Çalış |
|
|
İstanbul |
İstanbul |
Karaman |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Arslan Aydar |
Mehmet Serdaroğlu |
Necdet Tekin |
|
|
Kars |
Kastamonu |
Kırklareli |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Kemal Köse |
Süleyman Çelebi |
Ş. Ramis Savaş |
|
|
Kocaeli |
Mardin |
Sakarya |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Cevat Ayhan |
Kemal Kabataş |
Lütfi Ceylan |
|
|
Sakarya |
Samsun |
Tokat |
|
|
|
Üye |
|
|
|
|
Bekir Gündoğan |
|
|
|
|
Tunceli |
|
ANAYASANIN
89 UNCU MADDESİ GEREĞİNCE CUMHURBAŞKANINCA BİR DAHA GÖRÜŞÜLMEK ÜZERE GERİ
GÖNDERİLEN KANUN
VERGİ USUL KANUNU, EMLÂK VERGİSİ KANUNU
VE HARÇLAR KANU-NUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA
İLİŞKİN KANUN
Kanun No. 4746 Kabul Tarihi : 7.3.2002
MADDE 1. - A) 4.1.1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 49
uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Mükerrer
Madde 49. - a) Maliye ve Bayındırlık ve İskân bakanlıkları 1319 sayılı Emlâk
Vergisi Kanununun 29 uncu maddesi hükmü ile aynı Kanunun 31 inci maddesi
uyarınca hazırlanan tüzük hükümlerine göre bina metrekare normal inşaat maliyet
bedellerini, uygulanacağı yıldan dört ay önce müştereken tespit ve Resmî Gazete
ile ilân eder.
Türkiye
Ticaret, Sanayi, Deniz Ticaret Odaları ve Ticaret Borsaları Birliği bu
bedellere karşı Resmî Gazete ile ilânını izleyen onbeş gün içinde Danıştayda
dava açabilir.
b) Takdir komisyonlarının
arsalara ve araziye ait asgari ölçüde birim değer tespitine ilişkin dört yılda
bir yapacakları takdirler, tarh ve tahakkuk işleminin (Emlâk Vergisi Kanununun
33 üncü maddesinin (8) numaralı fıkrasına göre yapılacak takdirler dahil)
yapılacağı sürenin başlangıcından en az altı ay önce karara bağlanarak,
arsalara ait olanlar takdirin ilgili bulunduğu il ve ilçe merkezlerindeki
ticaret odalarına, ziraat odalarına ve ilgili mahalle ve köy muhtarlıkları ile
belediyelere, araziye ait olanlar il merkezlerindeki ticaret ve ziraat
odalarına ve belediyelere imza karşılığında verilir.
Büyükşehir belediyesi bulunan illerde takdir komisyonu
kararları, vali veya vekalet vereceği memurun başkanlığında, defterdar veya
vekalet vereceği memur, vali tarafından görevlendirilecek tapu sicil müdürü ile
ticaret odası, serbest muhasebeci mali müşavirler odası ve esnaf ve
sanatkârlar odaları birliğince görevlendirilecek birer üyeden oluşan merkez
komisyonuna imza karşılığında verilir. Merkez komisyonu kendilerine tebliğ
edilen kararları onbeş gün içinde inceler ve inceleme sonucu belirlenen
değerleri ilgili takdir komisyonuna geri gönderir. Merkez komisyonunca farklı
değer belirlenmesi halinde bu değerler ilgili takdir komisyonlarınca yeniden
takdir yapılmak suretiyle dikkate alınır.
Takdir
komisyonlarının bu kararlarına karşı kendilerine karar tebliğ edilen daire,
kurum, teşekküller ve ilgili mahalle ve köy muhtarlıkları onbeş gün içinde
ilgili vergi mahkemesi nezdinde dava açabilirler. Vergi mahkemelerince verilecek
kararlar aleyhine onbeş gün içinde Danıştaya başvurulabilir.
Kesinleşen
asgari ölçüde arsa ve arazi birim değerleri, ilgili belediyelerde ve
muhtarlıklarda uygun bir yere asılmak suretiyle tarh ve tahakkukun yapıldığı
yılın başından Mayıs ayı sonuna kadar ilân edilir.
Bakanlar
Kurulu bu fıkrada yer alan dört yıllık süreyi sekiz yıla kadar artırmaya veya
iki yıla kadar indirmeye yetkilidir.
c)
Yukarıdaki fıkralara göre, Danıştay ve vergi mahkemelerinde dava açılması
halinde, davalının onbeş gün içinde vereceği tek savunma ile dosya tekemmül
etmiş sayılır. Danıştay ve vergi mahkemelerince bu davalar, dosyanın tekemmül
ettiği tarihten itibaren en geç bir ay içinde karara bağlanır.
d) (a) ve
(b) fıkralarındaki bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri ile arsalara
ve araziye ait asgari ölçüde birim değer tespitlerine ilişkin süreleri
gerektiği ölçüde kısaltmaya Maliye Bakanlığı yetkilidir.
B) 213
sayılı Kanunun 268 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Madde 268. -
Vergi değeri, bina ve arazinin Emlâk Vergisi Kanununun 29 uncu maddesine göre
tespit edilen değeridir.
MADDE 2. - A) 29.7.1970 tarihli ve 1319 sayılı
Emlâk Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
Bina vergisi
mükellefiyeti;
a) 33 üncü
maddenin (1) ilâ (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden
sebeplerin doğması halinde bu değişikliklerin vuku bulduğu, aynı maddenin (8)
numaralı fıkrasında yazılı halde ise bu duruma bağlı olarak takdir işleminin
yapıldığı tarihi,
b) Dört
yılda bir yapılan takdir işlemlerinde takdir işleminin yapıldığı tarihi,
c)
Muafiyetin sükût ettiği tarihi,
Takip eden
bütçe yılından itibaren başlar.
B) 1319
sayılı Kanunun 11 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Madde 11. -
Bina vergisi, ilgili belediye tarafından;
a) Dört yılda bir defa olmak üzere takdir
işlemlerinin yapıldığı yılı takip eden bütçe yılının Ocak ve Şubat aylarında,
b) 33 üncü
maddenin (1) ilâ (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden
sebeplerle bildirim verilmesi icabeden hallerde, vergi değerini tadil eden sebeplerin meydana geldiği bütçe yılını
takip eden yılın Ocak ayı içinde, vergi değerini tadil eden sebep yılın son üç
ayı içinde vuku bulmuş ve bildirim, vergi değerini tadil eden sebebin meydana
geldiği bütçe yılını takip eden yılda verilmiş ise bildirimin verildiği
tarihte,
c) 33 üncü
maddenin (8) numaralı fıkrasında yazılı
hallerde, takdir işlemlerinin yapıldığı bütçe yılını takip eden yılın Ocak ve
Şubat aylarında,
29 uncu
maddeye göre hesaplanan vergi değeri esas alınarak yıllık olarak tarh olunur.
Bildirim posta ile gönderilmiş ise vergi, bildirim verme süresinin son gününü
takip eden yedi gün içinde tarh olunur. Bu suretle tarh olunan vergiler, tarh
edilen tarihte tahakkuk etmiş sayılır ve mükellefe bir yazı ile bildirilir.
Yapılan tarh
ve tahakkuku takip eden yıllarda, 29 uncu maddeye göre tespit edilen vergi
değeri üzerinden hesaplanan bina vergisi, her bütçe yılının başından itibaren o
yıl için tahakkuk etmiş sayılır.
Bir il veya
ilçe hududu içerisinde birden fazla belediye olması halinde, belediye ve
mücavir alan sınırları dışında bulunan binaya ait bina vergisini tarha yetkili
olacak belediye, ilgili valiler tarafından belirlenir.
C) 1319
sayılı Kanunun 19 uncu maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
Arazi
vergisi mükellefiyeti;
a) 33 üncü
maddenin (1) ilâ (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden
sebeplerin doğması halinde bu değişikliklerin vuku bulduğu tarihi, aynı
maddenin (8) numaralı fıkrasında yazılı halde ise bu duruma bağlı olarak takdir
işleminin yapıldığı tarihi,
b) Dört
yılda bir yapılan takdir işlemlerinde takdir işleminin yapıldığı tarihi,
c)
Muafiyetin sükût ettiği tarihi,
Takip eden
bütçe yılından itibaren başlar.
D) 1319
sayılı Kanunun 21 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Madde 21. -
Arazi vergisi, ilgili belediye tarafından;
a) Dört yılda bir defa olmak üzere takdir
işlemlerinin yapıldığı yılı takip eden yılın Ocak ve Şubat aylarında,
b) 33 üncü
maddenin (1) ilâ (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden
sebeplerle bildirim verilmesi icabeden hallerde, vergi değerini tadil eden sebeplerin meydana geldiği bütçe yılını
takip eden yılın Ocak ayı içinde, vergi değerini tadil eden sebep bütçe yılının
son üç ayı içinde vuku bulmuş ve bildirim, vergi değerini tadil eden sebebin
meydana geldiği bütçe yılını takip eden yılda verilmiş ise bildirimin verildiği
tarihte,
c) 33 üncü
maddenin (8) numaralı fıkrasında yazılı hallerde, takdir işlemlerinin yapıldığı
bütçe yılını takip eden yılın Ocak ve Şubat aylarında,
29 uncu
maddeye göre hesaplanan vergi değeri esas alınarak yıllık olarak tarh olunur.
Bildirim posta ile gönderilmiş ise vergi, bildirim verme süresinin son gününü
takip eden yedi gün içinde tarh olunur.
Bu suretle tarh olunan vergiler, tarh edilen tarihte tahakkuk etmiş
sayılır ve mükellefe bir yazı ile bildirilir.
Yapılan tarh
ve tahakkuku takip eden yıllarda, 29 uncu maddeye göre tespit edilen vergi
değeri üzerinden hesaplanan arazi vergisi, her bütçe yılının başından itibaren o yıl için tahakkuk etmiş sayılır.
Bir il veya
ilçe sınırları içerisinde birden fazla belediye olması halinde, belediye ve
mücavir alan sınırları dışında bulunan araziye ait arazi vergisini tarha
yetkili olacak belediye, ilgili valiler tarafından belirlenir.
E) 1319
sayılı Kanunun 23 üncü maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
Bildirim
verme ve süresi:
Madde 23. -
Bu Kanunun 33 üncü maddesinde (8 numaralı fıkra hariç) yazılı vergi değerini
tadil eden nedenlerin bulunması halinde (geçici ve daimi muafiyetten
faydalanılması hali dahil) emlâk vergisi bildirimi verilmesi zorunludur. Devlete
ait arazi için bildirim verilmez.
Bildirimler;
a) Yeni inşa
edilen binalar için, inşaatın sona erdiği veya inşaatın sona ermesinden evvel
kısmen kullanılmaya başlanmış ise her kısmın kullanılmasına başlandığı bütçe
yılı içerisinde,
b) Bu
Kanunun 33 üncü maddesinde (8 numaralı fıkra hariç) yazılı vergi değerini tadil
eden sebeplerin doğması halinde, değişikliğin vuku bulduğu bütçe yılı içerisinde,
Emlâkın
bulunduğu yerdeki ilgili belediyeye verilir.
Yukarıdaki
fıkralarda yazılı haller bütçe yılının son üç ayı içinde vuku bulduğu takdirde
bildirim, olayın vuku bulduğu tarihten itibaren üç ay içinde verilir. Elbirliği
mülkiyetinde mükellefler müşterek imzalı bir bildirim verebilecekleri gibi,
münferiden de bildirim verebilirler. Paylı mülkiyet halinde ise bildirim
münferiden verilir.
Elbirliği
mülkiyetinde münferiden bildirim verildiği takdirde, gayrimenkule ait vergi
değeri üzerinden hissedarların adedine göre ayrı ayrı tarh ve tahakkuk yapılır.
Bildirimlerin
şekli ve kapsamı Maliye Bakanlığınca belirlenir.
F) 1319
sayılı Kanunun 29 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Madde 29. -
Vergi değeri;
a) Arsa ve
araziler için, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun asgari ölçüde birim değer
tespitine ilişkin hükümlerine göre takdir komisyonlarınca arsalar için her
mahalle ve arsa sayılacak parsellenmemiş arazide her köy için cadde, sokak veya
değer bakımından farklı bölgeler (turistik bölgelerdeki cadde, sokak veya değer
bakımından farklı olanlar ilgili valilerce tespit edilecek pafta, ada veya
parseller), arazide her il veya ilçe
için arazinin cinsi (kıraç, taban, sulak)
itibarıyla takdir olunan birim değerlere göre,
b) Binalar
için, Maliye ve Bayındırlık ve İskân bakanlıklarınca müştereken tespit ve ilân
edilecek bina metrekare normal
inşaat maliyetleri ile (a) bendinde
belirtilen esaslara göre bulunacak arsa veya arsa payı değeri esas alınarak 31
inci madde uyarınca hazırlanmış bulunan tüzük hükümlerinden yararlanılmak suretiyle,
Hesaplanan
bedeldir.
Vergi
değeri, mükellefiyetin başlangıç yılını takip eden yıldan itibaren her yıl, bir
önceki yıl vergi değerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca aynı
yıl için tespit edilen yeniden değerleme oranının yarısı nispetinde artırılması
suretiyle bulunur.
33 üncü
maddeye (8 numaralı fıkra hariç) göre mükellefiyet tesisi gereken hallerde
vergi değerinin hesaplanmasında, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 49 uncu maddesinin (b)
fıkrasına göre belirlenen arsa ve arazi birim değerleri, takdir işleminin
yapıldığı yılı takip eden ikinci yıldan başlamak suretiyle her yıl, bir önceki
yıl birim değerinin, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca aynı yıl
için tespit edilen yeniden değerleme oranının yarısı nispetinde artırılması
suretiyle dikkate alınır.
Vergi
değerinin hesabında on milyon liraya kadar olan kesirler dikkate alınmaz.
Bakanlar Kurulu,
bu maddede belirtilen artış oranını sıfıra kadar indirmeye veya yeniden
değerleme oranına kadar artırmaya yetkilidir. Bakanlar Kurulu bu yetkisini,
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 95 inci maddesi uyarınca belirlenen
belediye grupları itibarıyla farklı oranlar tespit etmek suretiyle de
kullanabilir.
G) 1319
sayılı Kanunun 32 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
Bildirim
verilmemesi halinde yapılacak işlemler:
Madde 32. -
Bildirimin süresinde verilmemesi halinde, vergi idarece tarh edilir. İdarece
tarhiyatta her yıla ilişkin vergi değeri, 29 uncu madde hükmü dikkate alınarak
hesaplanır.
MADDE 3.-
1319 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
EK MADDE 2.
- a) Emlâk vergisi mükellefleri tarafından en son verilmiş bulunan emlâk
vergisi beyannameleri belediyelerce
muhafaza edilir ve bu Kanuna göre ilgili belediyelerce yapılacak tarhiyat
sırasında, bina veya araziye ilişkin olarak bu beyannamelerde yer alan bilgiler
dikkate alınır.
b) Köylerde
bulunan bina ve araziye ilişkin olarak 1998 yılı genel beyan döneminde
muhtarlar tarafından doldurulup belediyelere teslim edilen köy kıymet beyanı
defterleri ilgili belediyelerce muhafaza edilir. Köy kıymet beyanı defterlerinde
kayıtlı bina ve arazilerin vergi değerlerinin tespiti gereken hallerde
belediyeler, 29 uncu maddeye göre
gerekli tespiti yapar ve ilgililere bildirir.
MADDE 4. -
1319 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.
GEÇİCİ MADDE
20. - a) Emlâk vergisi mükellefleri,
2001 yılı bina, arsa ve arazi vergisi tarhına esas olan vergi matrahlarının
aynı yıla ait yeniden değerleme oranında artırılması sonucu bulunacak tutarlar
üzerinden, 8 ve 18 inci maddelerde yazılı vergi oranlarına göre hesaplanan
tutarın yarısı kadar tahakkuk ettirilecek emlâk vergisini, 2002 yılına ait
bina, arsa ve arazi vergisinin birinci taksiti olarak, aynı yılın Mart, Nisan
ve Mayıs ayları içinde öderler.
2001 yılında
ortaya çıkan ve vergi değerini tadil eden nedenlerle mükellefiyeti 2002 yılında
başlayan mükellefler ise 1998 yılı genel beyan dönemine ilişkin olarak asgari
ölçüde takdir olunan arsa ve arazi birim metrekare değerleri ile 2001 yılına
ait bina metrekare normal inşaat maliyet bedeli dikkate alınarak bulunan asgari
beyan değerinin 2001 yılına ait yeniden değerleme oranında artırılmış tutarları
üzerinden, 8 ve 18 inci maddelerde yazılı vergi oranlarına göre hesaplanan
tutarın yarısı kadar tahakkuk ettirilecek emlâk vergisini, 2002 yılına ait
emlâk vergisinin birinci taksiti olarak aynı yılın Mart, Nisan ve Mayıs ayları
içinde öderler.
b) 2002
yılında yapılacak genel beyana esas olmak üzere 2001 yılında yapılmış olan arsa
ve arazilere ait asgari ölçüde birim değer tespitlerine ilişkin takdir
kararları, takdir komisyonlarınca bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren
otuz gün içinde incelenerek, arsa ve arazilerin takdir işleminin yapıldığı
tarihteki asgari ölçüde birim değerleri yeniden takdir edilmek suretiyle karara bağlanır. Bu kararlar hakkında, Büyükşehir belediyesi bulunan illerde 213
sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 49 uncu maddesinin (b) fıkrasının ikinci bendi hükmü uygulanır.
Takdir
kararlarından; arsalara ait olanlar, takdirin ilgili bulunduğu il ve ilçe
merkezlerindeki ticaret odalarına, ziraat odalarına ve ilgili mahalle ve köy
muhtarlıkları ile belediyelere, araziye ait olanlar ise il merkezlerindeki ticaret
ve ziraat odaları ile belediyelere imza karşılığında verilir. Kendilerine karar tebliğ edilmiş bulunan daire, kurum,
teşekkül ve ilgili mahalle ve köy muhtarlıkları otuz gün içinde ilgili vergi
mahkemesi nezdinde dava açabilirler. Vergi mahkemeleri nezdinde açılan davalar
hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 49 uncu maddesinin (b) ve (c) fıkraları uygulanır.
c) 2002
yılına ait emlâk vergisi, mükellefler tarafından belediyelere en son verilmiş
bulunan emlâk vergisi beyannamelerinde yer alan bilgiler ile 2002 yılı genel
beyan dönemi için (b) fıkrasına göre takdir komisyonlarınca tespit edilerek
kesinleşen arsa ve arazi birim metrekare değerleri ve bu yıla ait bina
metrekare normal inşaat maliyet bedelleri dikkate alınarak 29 uncu maddeye göre
bulunan vergi değeri üzerinden, ilgili belediyelerce 2002 yılının Kasım ayı
içinde hesaplanan vergiden, (a) fıkrasına göre birinci taksit olarak tahakkuk
ettirilen vergi mahsup edilerek, kalan kısım 2002 yılının Kasım ayı içinde tarh
edilir ve ikinci taksit olarak ödenir. 2002 yılı için hesaplanan emlâk vergisi,
birinci taksit olarak tahakkuk ettirilen vergiden az ise aradaki fark, verginin
ödenmiş olması halinde mükellefin diğer vergi borçlarına mahsup edilir, vergi
borcunun bulunmaması halinde ise mükellefe red ve iade olunur. Vergi ödenmemişse tahakkuktan terkin edilir.
Bu madde
hükmüne göre tarh olunan vergiler mükellefe tebliğ olunmaz ve tahakkuk eden
vergiler mükellefe bir yazı ile bildirilir.
Bu maddenin
yürürlük tarihinden önce 2002 yılı genel beyan dönemi ile ilgili olarak emlâk
vergisi beyannamesi vermek suretiyle adlarına vergi tahakkuk ettirilen
mükelleflerin vergileri, bu madde hükmüne göre tahakkuk ettirilecek vergiler dikkate
alınarak düzeltilir.
Bu maddenin
uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
GEÇİCİ MADDE
21. - 1.1.2002 tarihinden önceki dönemlerde meydana gelen vergiyi doğuran olaylar nedeniyle bu tarihe kadar
mükellefiyetini tesis ettirmemiş bulunan bina ve arazi vergisi mükelleflerinin
bildirimde bulunmak suretiyle mükellefiyetlerini tesis ettirmeleri ve 1998-2001
yıllarına ilişkin olarak idarece tarh ve tahakkuk ettirilecek
vergilerini her yıl için ayrı ayrı % 50 fazlasıyla 2002 yılı Mayıs ayı sonuna
kadar ödemeleri halinde, 1998 yılından önceki vergilendirme dönemlerine ait
emlâk vergileri aranmaz, 1998-2001 yıllarına ilişkin olarak yapılan tarhiyatlar
hakkında vergi cezası kesilmez ve gecikme faizi uygulanmaz. Bu maddede belirtilen süre içinde bildirim vermeyen ve
ödemelerini tam yapmayan mükellefler bu madde hükmünden yararlanamazlar.
MADDE 5. - 2.7.1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar
Kanununun 63 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Madde 63. -
Bu Kanunda sözü edilen "kayıtlı değer" veya " emlâk vergisi
değeri" deyimi; 1319 sayılı Emlâk Vergisi Kanununun 29 uncu maddesine
göre belirlenen vergi değerini ifade eder.
Tapu ve
kadastro harcı, vergi değeri ile mükellef tarafından beyan edilmiş olan
değerlerden yüksek olanı üzerinden hesaplanır.
Mükelleflerin
vergi değerinden daha düşük beyanda bulunmaları halinde, harcın hesabında vergi
değeri esas alınır. Aradaki farka isabet eden harç, 213 sayılı Vergi Usul
Kanununa göre hesaplanan vergi ziyaı cezası % 25 oranında uygulanmak suretiyle
ikmalen tarh edilir.
Harcın
hesabında on milyon liraya kadar olan matrah kesirleri dikkate alınmaz.
Bu maddenin
uygulanmasına ilişkin usul ve esasları tespite Maliye Bakanlığı yetkilidir.
MADDE 6. -
A) 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 74 üncü maddesinin (b) ve (c) fıkralarında
yer alan "20 nci maddesinin ikinci fıkrası" ibareleri "29 uncu
maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi" şeklinde,
B) 1319
sayılı Emlâk Vergisi Kanununun;
a) 3 ve 13
üncü maddelerinin ikinci fıkralarında yer alan "müşterek mülkiyet" ibarele-rinin
"paylı mülkiyet", "iştirak halinde mülkiyette" ibarelerinin
"elbirliği mülkiyette" şeklinde,
b) 40 ıncı
maddesinde yer alan "beyan dışı" ibaresinin "bildirimde
bulunulmadığının" şeklinde,
C) 492
sayılı Harçlar Kanununa bağlı (4) sayılı tarifenin:
I - Tapu işlemleri başlıklı bölümünün;
a) (13.a)
bendinin üçüncü paragrafında yer alan "Emlâk Vergisi Beyannamesinin"
ibaresi "Emlâk Vergisi Bildiriminin" şeklinde,
b) (20.a)
bendinde yer alan ''gayrimenkulün devir ve iktisap bedelinden" ibaresi
''gayrimenkulün beyan edilen devir ve iktisap bedelinden'' şeklinde,
II -
Kadastro ve tapulama işlemleri başlıklı bölümünün sonunda yer alan "emlâk
vergisi beyannamesi verilmesini gerektirenlerin 1319 sayılı Emlâk Vergisi
Kanununun 27 nci maddesinde yazılı ek süre'' ibaresi ''emlâk vergisi bildirimi
verilmesini gerektirenlerin 1319 sayılı Emlâk Vergisi Kanununda yazılı bildirim
verme süresi'' şeklinde,
Değiştirilmiştir.
MADDE 7. -
a) 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 352 nci maddesinin üçüncü fıkrasının (1) numaralı bendinin sonunda yer alan parantez içi hükmü,
b) 1319
sayılı Emlâk Vergisi Kanununun 10, 20, 24, 25, 26, 27, 28 ve 36 ncı maddeleri,
Yürürlükten
kaldırılmıştır.
GEÇİCİ MADDE
1. - 2001 Mali Yılı Bütçe Kanunu ile Belediyeler Fonu adına ayrılan ve emanet
hesaplarına alınan bütçe ödeneği, İller Bankasının 2001 yılı Ocak ilâ Haziran
aylarına ait olmak üzere altı aylık dönem içinde tahakkuk eden mülga Belediyeler
Fonu borcuna mahsup edilir.
Ankara,
Mersin ve İzmit Büyükşehir Belediyelerinin İller Bankasına olan borçları,
27.6.1984 tarihli ve 3030 sayılı Büyükşehir Belediyelerinin Yönetimi Hakkında
Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun gereğince bu
belediyeler adına her ay tahakkuk eden paylardan Bakanlar Kurulunca tespit
edilecek esaslar dahilinde kesilerek İller Bankasının mülga belediyeler fonuna
olan borcuna mahsuben Hazine hesaplarına intikal ettirilir.
Bu mahsup
işlemlerinden sonra kalan borç İller Bankasınca bu Kanunun yürürlüğe girdiği
tarihi takip eden aydan başlamak üzere oniki ayda eşit taksitler halinde Hazine
hesaplarına aktarılır.
İller
Bankasının bu borcuna faiz uygulanmaz.
MADDE 8. - Bu Kanunun;
a) 1
inci maddesinin (B) fıkrası, 2 nci maddesinin (A), (C) ve (F) fıkraları ile 5 inci maddesi ve 6 ncı
maddesinin (C) fıkrasının (I) numaralı bendinin (b) alt bendi 1.1.2002
tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde,
b) Diğer hükümleri yayımı tarihinde,
Yürürlüğe
girer.
MADDE 9. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu
yürütür.
PLAN
VE BÜTÇE KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN
VERGİ USUL KANUNU, EMLÂK VERGİSİ KANUNU
VE HARÇLAR KANU-NUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA
İLİŞKİN KANUN
MADDE 6. - A) 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 74 üncü maddesinin (b) ve
(c) fıkralarında yer alan "20 nci maddesinin ikinci fıkrası"
ibareleri "29 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi" şeklinde,
B) 1319 sayılı Emlâk Vergisi Kanununun;
a) 3 ve 13 üncü maddelerinin ikinci fıkralarında yer alan "müşterek
mülkiyet" ibarelerinin “paylı mülkiyet", "iştirak halinde
mülkiyette" ibarelerinin "elbirliği mülkiyette" şeklinde,
b) 40 ıncı maddesinde yer alan "Beyan dışı" ibaresi
"Bildirim dışı", "beyan edilmediğinin" ibaresi
"bildirim dışı bırakıldığının" şeklinde,
C) 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (4) sayılı tarifenin:
I - Tapu işlemleri başlıklı bölümünün;
a) (13.a) bendinin üçüncü paragrafında yer alan "Emlâk Vergisi
Beyannamesinin" ibaresi
"Emlâk Vergisi
Bildiriminin" şeklinde,
b) (20.a) bendinde yer alan ''gayrimenkulün devir ve iktisap
bedelinden" ibaresi ''gayrimenkulün beyan edilen devir ve iktisap
bedelinden'' şeklinde,
II - Kadastro ve tapulama işlemleri başlıklı bölümünün sonunda yer alan
"emlâk vergisi beyannamesi verilmesini gerektirenlerin 1319 sayılı Emlâk
Vergisi Kanununun 27 nci maddesinde yazılı ek süre'' ibaresi ''emlâk vergisi
bildirimi verilmesini gerektirenlerin 1319 sayılı Emlâk Vergisi Kanununda
yazılı bildirim verme süresi'' şeklinde,
Değiştirilmiştir.