Dönem : 22 Yasama Yılı : 3
T.B.M.M. (S. Sayısı : 804)
İcra ve İflas Kanunu ile Ceza Evleriyle Mahkeme Binaları
İnşası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve Mahkûmlara Ödettirilecek Yiyecek
Bedelleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı ve
Adalet
Komisyonu Raporu (1/541)
Not: Tasarı, Başkanlıkça Plan ve Bütçe ile Adalet
komisyonlarına havale edilmiştir.
T.C.
Başbakanlık
Kanunlar ve Kararlar
Genel Müdürlüğü 14.3.2003
Sayı :
B.02.0.KKG.0.10/101-512/1163
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Adalet Bakanlığınca hazırlanan ve Başkanlığınıza arzı
Bakanlar Kurulunca 3.12.2002 tarihinde kararlaştırılan “İcra ve İflas Kanunu
ile Ceza Evleriyle Mahkeme Binaları İnşası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve
Mahkûmlara Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunda Değişiklik
Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı” ile gerekçesi ilişikte gönderilmiştir.
Gereğini arz ederim.
Abdullah
Gül
Başbakan
GENEL GEREKÇE
İcra ve İflas Kanununun
bazı maddelerinde önceki tarihlerde değişiklikler yapılmış ise de, günümüzün
değişen sosyal ve ekonomik koşulları nedeniyle, adaletin hızlandırılmasına
yönelik adlî reform çalışmaları çerçevesinde, alacaklı ile borçlunun menfaatlerinin
bağdaştırılması ve Kanunun aksayan yönlerinin düzeltilmesi, Kanundaki
boşlukların doldurulması bazı kötüniyetli kişilerin bu boşluklardan yararlanma
teşebbüslerinin önlenmesi, uygulamada tereddütlerin giderilmesi ve bazı
konulara açıklık getirilmesi amacı ile bu Tasarı hazırlanmıştır. Ancak,
Tasarıda İcra ve İflas Kanununun bütün hükümleri ele alınmamış, öncelik arz
eden değişiklikler yapılmıştır. Öte yandan, Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri
ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun
Tasarısı ile ilk derece mahkemelerince verilen kararların olaylara, maddî
hukuka ve usul hükümlerine uygunluğunu denetlemek üzere bölge adliye
mahkemeleri kurulmuş ve bu mahkemelerce verilmiş olup da temyiz olunan
kararların yalnızca hukuka uygunluğunu denetleme ve içtihat mahkemesi olma
görevi Yargıtaya verilmiş olduğundan, icra tetkik mercii kararlarına karşı
“istinaf yolu”na başvurma olanağı getirilmesine yönelik düzenlemeler yapılması
zorunlu hale gelmiştir.
Tasarıyla genel olarak;
İcra ve İflâs Kanununun
1, 10/a, 11, 13, 16, 17, 21, 24, 32, 33, 36, 38, 40, 49, 69, 82, 97, 99, 110,
149/a, 150/a, 164, 169/a, 177, 182, 227, 254, 262, 265, 269/b, 273, 275, 288,
297, 299, 307, 320, 327, 328, 353, 363, 364, 365 ve 366 ncı maddelerinde
değişiklik yapılmış; Kanuna 205/a maddesi ile 368 inci maddeden sonra gelmek
üzere ek 1 inci madde eklenmiş ve 57 nci maddesi, yürürlükten kaldırılmıştır.
İcra ve İflâs Kanununda
köklü değişiklik yapılıncaya kadar, bu Kanunda yer alan hukukî terimler
bakımından bir karışıklığa sebep olmamak için Tasarıda da aynı terimlerin
mümkün olduğunca kullanılması yoluna gidilmiştir. Öte yandan aynı düşünceyle,
bölge adliye mahkemelerinin kuruluşunun gerektirdiği değişiklikler yapılmış,
günümüzün ekonomik ve malî koşulları göz önünde tutularak parasal sınırlar
artırılmıştır.
Bu bağlamda Tasarıyla
yapılan düzenlemelerle;
İcra kâtiplerinin
Bakanlıkça atanmaları öngörülmüştür. Atanmaları bakımından icra müdür ve
yardımcılarıyla aynı statüye getirilen kâtiplerin uzmanlaşmaları sağlanarak
icra işlemlerinin daha verimli ve düzenli yürütülmesi amaçlanmış, icra ve iflâs
dairelerinin yaptıkları işlemlerin "kamu düzenine aykırı olması" hâli
"süresiz şikâyet" nedeni olarak kabul edilmiştir.
Bölge adliye
mahkemelerinden de icranın geri bırakılması kararı alınabilmesi olanağı
sağlanmış, malûlen emekli olanlara ve bunların dul ve yetimlerine verilen
emekli maaşlarının özellikleri gereği haczedilemeyeceği esası benimsenmiştir.
İflâsın açıldığı tarihte
tahakkuk etmiş ve kesinleşmiş her türlü vergi alacakları ile iflâsın açıldığı
tarihte tahakkuk etmemiş olsa bile vergiyi doğuran olayın iflâsın açılmasından
önce meydana gelmiş olması kaydıyla her türlü vergi alacaklarının iflâs
masasına kaydedileceği hükmü getirilmek suretiyle özellikle vergi alacaklarının
iflâs masasına kayıt ve kabulünde ortaya çıkan sorunların giderilmesi
amaçlanmıştır.
Kambiyo senetlerine
dayanan bir alacağın rehin veya temlik cirosu ile alacaklıya devir ve teslim
edilmiş olmasının, alacağın ve alacaklının nisaba dahil edilmesine engel
oluşturmayacağı hususu düzenlenmiştir.
İstinaf yoluna başvurma
süresi 363 üncü maddeyle on gün olarak belirlenmiştir. Ancak icra tetkik
merciinin icra suçlarına ilişkin verdiği kararlara karşı istinaf yoluna
başvurma süresi yedi gün olarak belirlenmek suretiyle Ceza Muhakemeleri Usulü
Kanununun 310 uncu maddesiyle de paralellik sağlanmıştır.
Mahkemelerin yeniden
teşkilâtlanmasıyla hukuk sistemine giren istinaf yoluna başvurma usulü
düzenlenmiştir. Bu kanun yolunun kabul edilmesi nedeniyle İcra ve İflâs
Kanununun çeşitli maddelerinde gerekli uyumu sağlamak üzere değişiklikler
yapılmıştır. İstinaf yoluna başvurma usulü İcra ve İflâs Kanununun 363 üncü
maddesinde yapılan değişiklikle düzenlenmektedir. Böylece 363 üncü maddenin
bölüm başlığı "Kanun Yollarına Başvurma ve Son Maddeler" ve kenar
başlığı "İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar ve kötüniyet" olarak
değiştirilmiştir. İcra tetkik merciinin İcra ve İflâs Kanununun 85 inci
maddesinin uygulama biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekâlet ücreti,
İcra ve İflâs Kanununun 103 üncü maddesinin uygulama biçimi ve davetiyenin
içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların
muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikâyet, ihaleye katılabilmek için
teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilânının
iptali süresi içinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, İcra ve
İflâs Kanununun 263 üncü maddesinin uygulanma biçimi, iflâs idaresinin
oluşturulması, iflâs idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap
pusulası ve İcra ve İflâs Kanununun 36 ncı maddesine göre icranın geri
bırakılmasına ilişkin kararlar dışındaki kararlarına karşı, ait olduğu alacak,
hak ve malın değer veya miktarının beşyüzmilyon lirayı geçmesi şartıyla kararın
tefhim ve tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabileceği
hüküm altına alınmıştır.
İcra tetkik merci
kararları aleyhine kötüniyetle istinaf yoluna başvurulması halinde, Hukuk Usulü
Muhakemeleri Kanununun 422 nci maddesi hükmünün uygulanacağı belirtilmiştir.
Ayrıca, istinaf yoluna başvurunun satıştan başka icra işlemlerini
durdurmayacağı vurgulanmıştır. İhalenin feshi ve istihkak davalarında bölge
adliye mahkemesi hukuk dairelerince verilen ve miktar ve değeri ikimilyar
lirayı geçen nihaî kararlara karşı temyiz yoluna başvurulması imkânı getirilmiş
ve temyiz yoluna başvurmanın usulü ile temyiz edenin Devlet olması hâlinde
teminat gösterme zorunluğu olmadığı hususu düzenlenmiştir.
Diğer yandan, 4301 sayılı
Kanunun 7 nci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde, 30.6.1934 tarihli ve
2548 sayılı Ceza Evleriyle Mahkeme Binaları İnşası Karşılığı Olarak Alınacak
Harçlar ve Mahkûmlara Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunun 1 inci
maddesine göre tahsil edilen harçlar, İşyurtları Kurumunun sermaye kaynakları
arasında gösterilmiştir. Ancak, 2548 sayılı Kanunun 1 inci maddesi hükmüne göre
alınan harçlar tahsilat yapılma durumunda söz konusu olup, takipten vazgeçme
hâlinde harç alınamamaktadır. Oysa, 2.7.1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar
Kanununun 23 üncü maddesinde, icra takibinden vazgeçilmesi beyanının tutanağa
geçirilmesi için tahsil harcının alınacağı öngörülmüştür. 2548 sayılı Kanunun 1
inci maddesinde yapılan değişiklikle icra takibinden vazgeçilmesi hâlinde de
harç alınması öngörülerek 492 sayılı Kanunun 23 üncü maddesi ile paralellik
sağlamak suretiyle İşyurtları Kurumunun sermaye kaynaklarının artırılması
öngörülmüştür.
MADDE GEREKÇELERİ
Madde 1.- İcra ve İflâs
Kanununun 1 inci maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklikle, icra
dairelerinde çalışan kâtiplerin Bakanlıkça atanmaları öngörülmüştür. Bu
suretle, İcra müdür ve yardımcılarıyla aynı yöntemle atanan kâtiplerin
uzmanlaşmaları ve icra işlemlerinin daha verimli ve düzenli yürütülmesi
amaçlanmıştır.
İcra ve İflâs Kanununun 1
inci maddesinin beşinci fıkrasında yapılan değişiklikle, asliye mahkemesinin
birden fazla dairesi bulunan yerlerde, bu mahkemelerin her biri "asliye
mahkemesinin dairesi" konumunda bulunduğundan, maddede bu konuya açıklık
getirilerek, "birden ziyade asliye mahkemesi olan yerlerde" ibaresi
yerine "asliye mahkemesinin birden fazla dairesi olan yerlerde"
denilmiştir.
Madde 2.- İstinaf yoluna
uyum amacıyla maddede gerekli düzenlemeler yapılmıştır.
Madde 3.- İcra ve İflâs
Kanununun 11 inci maddesinin birinci cümlesinde yer alan "Tetkik"
sözcüğünden sonra diğer maddelerle paralelliğin sağlanması amacıyla
"mercii" sözcüğü eklenmiştir.
Madde 4.- Maddeyle İcra
ve İflâs Kanununun 1 inci maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişikliğe uyum
sağlanmıştır.
Madde 5.- Öğreti ve
Yargıtay kararlarında "işlemin kamu düzenine aykırı olması" durumu
"süresiz şikâyet" sebebi olarak kabul edildiğinden, bu konuda gerekli
düzenlemelere yer verilmiştir.
Madde 6.- Şikâyetin
tetkik merciince kabul edilmesi hâlinde, şikâyet olunan muamelenin teknik
anlamda bozulması değil iptal edilmesi söz konusu olduğundan maddede gerekli
düzeltme yapılmıştır.
Madde 7.- İcra ve İflâs
Kanununun 21 ve 57 nci maddelerinde icra tebliğleri düzenlenmiş bulunduğundan
57 nci maddede yer alan hükümler 21 inci maddeye alınmak suretiyle madde
yeniden düzenlenmiştir.
Madde 8.- Maddeyle
taşınır teslimine dair ilâmların icrasında bölge adliye mahkemesinden de
icranın geri bırakılması kararı alınabilmesi olanağı sağlanmıştır.
Madde 9.- Maddeyle bölge
adliye mahkemesinden de icranın geri bırakılması kararı alınabilmesi olanağı
sağlanmıştır.
Madde 10.- Yapılan
değişiklikle istinaf yoluna uyum sağlanmıştır.
Madde 11.- Yapılan
değişiklikle istinaf yoluna uyum sağlanmıştır.
Madde 12.- Maddeyle ilâm
mahiyetini haiz belgeler arasına istinaf yoluna başvururken alınan
kefaletnameler de ilave edilmiştir.
Madde 13.- Yapılan
değişiklikle istinaf yoluyla uyum sağlanmıştır.
Madde 14.- Rehin
karşılığı yapılan ödünç verme işlerinde yürürlükteki metinde yollama yapılan
T.C. Ziraat Bankası ve Türkiye Emlak Kredi Bankası'nın özel kanunları
10.10.1983 tarihli 107 ve 109 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler ile
yürürlükten kaldırılmıştır. 15.11.2000 tarih ve 4603 sayılı T.C. Ziraat
Bankası, Türkiye Halk Bankası Anonim Şirketi, Türkiye Emlak Bankası Anonim
Şirketi Hakkında Kanunda rehin ve ödünç verme işlerine ilişkin hüküm
bulunmamaktadır. Diğer yandan 20.6.2001 tarihli ve 4684 sayılı Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 2 nci maddesi
ile 4603 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası, Türkiye Halk Bankası Anonim
Şirketi ve Türkiye Emlak Bankası Anonim Şirketi Hakkındaki Kanuna eklenen
Geçici 3 üncü maddesinin verdiği yetkiye istinaden Bankacılık Düzenleme ve
Denetleme Kurumu kararıyla Emlak Bankasının bankacılık faaliyetleri sona
erdirildiğinden, maddede bu Kanunlara yapılan yollamalar çıkartılmıştır.
Madde 15.- Yapılan
değişiklikle istinaf yoluna uyum sağlanmıştır.
Madde 16.- Maddeyle
malûlen emekli olanlara ve bunların dul ve yetimlerine verilen emekli
maaşlarının da haczedilemeyeceği esası benimsenmiştir.
Madde 17.- Maddenin
beşinci fıkrasında yapılan değişiklikle, takibin devamına dair verilen tetkik
mercii kararının kesin olacağı hükmü getirilmiştir. Sekizinci fıkrada ise sadece
"takibin ertelenmesine karar verilen durumlarda açılan istihkak davası
sırasında 106 ncı maddedeki satış isteme müddetlerinin işlemeyeceği" hükmü
getirilmiştir. Ayrıca istinaf yoluyla uyum sağlamak amacıyla ondördüncü fıkraya
"istinaf" sözcüğü eklenmiştir.
Madde 18.- Maddeyle
istihkak davalarında 97 nci maddeye yollama yapılarak, aynı hükümlerin
uygulanması amaçlanmıştır.
Madde 19.- Maddede, satış
talebinin geri alınması halinde satış isteme süresinin en fazla ne kadar
uzayacağı konusunda uygulamada ortaya çıkan tereddütlerin giderilmesi amacıyla
açıklık getirilmiştir.
Madde 20.- Maddeyle
istinaf yoluna başvurulduğunda teminat karşılığında satışın durdurulması
olanağı sağlanmıştır.
Madde 21.- İstinaf
yoluyla uyumu sağlamak amacıyla maddede gerekli düzenlemeler yapılmıştır.
Madde 22.- Maddeyle
istinaf yoluna uyum sağlamak amacıyla gerekli düzenlemeler yapılmıştır.
Madde 23.- Maddenin son
fıkrasında yapılan değişiklikle istinaf yoluyla uyum sağlanmıştır.
Madde 24.- Maddeyle ilâm
niteliğindeki belgeye dayanılarak takip yapılmış olması halinde "doğrudan
doğruya iflâs" yoluna gidilebilmesi esası getirilmiştir.
Madde 25.- Maddeyle
iflâsın kalkması kararına karşı kanun yollarına başvurma esası getirilerek
bunun hangi usullerle yerine getirileceği belirtilmiştir.
Madde 26.- Maddeyle vergi
alacaklarının iflâs masasına kayıt ve kabulünde ortaya çıkan sorunların
giderilmesi amacıyla yeni düzenlemelere yer verilmiştir.
Madde 27.- Maddeyle
istinaf yoluna uyum sağlanmıştır.
Madde 28.- Maddeyle
iflâsın kapanması hakkındaki karara karşı kanun yollarına başvurma esası
benimsenerek, bunun hangi usullerle yerine getirileceği belirtilmiştir.
Madde 29.- Maddeyle
ihtiyati haciz tutanağının tebliğinin 103 üncü maddeye göre yapılması esası
benimsenerek İcra ve İflâs Kanununun 262 nci maddesinin ikinci fıkrası 103 üncü
madde ile uyumlu hâle getirilmiştir.
Madde 30.- İstinaf
yoluyla uyum sağlamak amacıyla maddede düzenleme yapılmıştır.
Madde 31.- Maddeyle
alacaklının itirazın kaldırılmasını ve ihtar müddeti içinde paranın ödenmemesi
sebebiyle kiralananın tahliyesini isteyebilmesi için altı aylık süre
öngörülmüştür.
Madde 32.- Maddeyle
borçlunun icra tetkik merciinin tahliye sonucunu doğuran kararları hakkında
İcra ve İflâs Kanununun icranın geri bırakılmasına ilişkin 36 ncı maddesinden
yararlanma olanağı getirilmiştir.
Madde 33.- Maddede,
kiralayanın hangi süre içerisinde itirazın kaldırılmasını isteyebileceği
belirtilmiştir.
Bu suretle, İcra ve İflâs
Kanununun 275 inci maddesi, Tasarıyla kira borcunun ödenmemesi (temerrüt)
nedeniyle tahliye takiplerinde tetkik merciinde itirazın kaldırılması süresini
düzenleyen İcra ve İflâs Kanununun 269/b maddesiyle uyumlu hale getirilmiştir.
Madde 34.- İstinaf yoluna
uyum amacıyla maddede gerekli düzenlemeler yapılmıştır.
Madde 35.- Maddede,
kambiyo senetlerine dayanan bir alacağın rehin veya temlik cirosu ile
alacaklıya devir ve teslim edilmiş olmasının, alacağın ve alacaklının nisaba
dahil edilmesine engel oluşturmayacağı hükme bağlanmıştır.
Madde 36.- Maddede,
konkordato hakkında verilen hükme karşı kanun yollarına başvurma şekli
düzenlenmiştir.
Madde 37.- İstinaf yoluna
uyum amacıyla maddede gerekli düzenlemeler yapılmıştır.
Madde 38.- İstinaf yoluna
uyum amacıyla maddede gerekli düzenlemeler yapılmıştır.
Madde 39.- İstinaf yoluna
uyum amacıyla maddede gerekli düzenlemeler yapılmıştır.
Madde 40.- İstinaf yoluna
uyum amacıyla maddede gerekli düzenlemeler yapılmıştır.
Madde 41.- İstinaf yoluna
uyum amacıyla maddede gerekli düzenlemeler yapılmıştır.
Madde 42.- Mahkemelerin
yeniden teşkilâtlanmasıyla hukuk sistemimize giren istinaf yoluna başvurma
usulü İcra ve İflâs Kanununun 363 üncü maddesinde bu maddeyle yapılan
değişiklikle düzenlenmektedir. Böylece 362 nci maddeden sonra gelen bölüm
başlığı "KANUN YOLLARINA BAŞVURU VE SON MADDELER" ve 363 üncü
maddenin kenar başlığı "İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar ve kötü
niyet" olarak değiştirilmiştir.
Maddenin birinci
fıkrasıyla icra tetkik merciinin İcra ve İflâs Kanununun 85 inci maddesinin
uygulama biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti, İcra ve
İflâs Kanununun 103 üncü maddesinin uygulama biçimi ve davetiyenin içeriği,
yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza
şekli, kıymet takdirine ilişkin şikâyet, ihaleye katılabilmek için teminat
yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilânının iptali,
süresi içinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, İcra ve İflâs
Kanununun 263 üncü maddesinin uygulanma biçimi, iflâs idaresinin oluşturulması,
iflâs idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası ve İcra ve
İflâs Kanununun 36 ncı maddesine göre icranın geri bırakılmasına ilişkin
kararlar dışındaki kararlarına karşı, ait olduğu alacak, hak ve malın değer
veya miktarının beşyüzmilyon lirayı geçmesi şartıyla, kararın tefhim ve
tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabileceği hüküm
altına alınmıştır.
Maddenin ikinci fıkrası
ile de icra tetkik merci kararları aleyhine kötü niyetle istinaf yoluna
başvurulması halinde, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 422 nci maddesi
hükmünün uygulanacağı belirtilmiştir.
Maddenin son fıkrasında
istinaf yoluna başvurunun satıştan başka icra işlemlerini durdurmayacağı
vurgulanmıştır.
Madde 43.- Maddeyle İcra
ve İflâs Kanununun 364 üncü maddesi değiştirilmek suretiyle, ihalenin feshi ve
istihkak davalarında bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerince verilen ve
miktar veya değeri ikimilyar lirayı geçen nihaî kararlara karşı temyiz yoluna
başvurulması imkânı getirilmiş ve temyiz yoluna başvurmanın usulü
düzenlenmiştir. Temyiz edenin Devlet olması halinde teminat gösterme zorunluğu
olmadığı belirtilmiştir.
Madde 44.- Maddeyle İcra
ve İflâs Kanununun 365 inci maddesi başlığıyla birlikte değiştirilerek, istinaf
dilekçesinin tetkik mercii hâkimliğince reddi düzenlenmiştir.
Madde 45.- Maddeyle İcra
ve İflâs Kanununun 366 ncı maddesi başlığıyla birlikte değiştirilerek, bölge
adliye mahkemesi ve Yargıtayın inceleme usulü gösterilmiştir.
Madde 46.- İcra ve İflâs
Kanununa eklenen Ek 1 inci maddeyle, aynı Kanunun 363 ve 364 üncü
maddelerindeki parasal sınırların, paranın satın alma gücünde ve ekonomik
koşullarda meydana gelen değişime uyum sağlaması için, 213 sayılı Vergi Usul
Kanununun mükerrer 298 inci maddesinde yer alan yeniden değerleme oranında her
takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılması ve bu şekilde belirlenen
sınırların onmilyon lirayı aşmayan kısımlarının dikkate alınmaması
öngörülmüştür. Ayrıca yapılan değişiklikle, 363 ve 364 üncü maddelerdeki her
takvim yılı başından geçerli olmak üzere uygulanacak parasal sınırlardaki
artışların, artışın yürürlüğe girdiği tarihten önce icra tetkik merciince nihaî
olarak karara bağlanmış davalar ile bölge adliye mahkemesi kararı üzerine
yeniden bakılan davalarda ve Yargıtayın bozma kararı üzerine kararı bozulan
mahkemece yeniden bakılan davalarda uygulanmayacağı düzenlenmiştir.
Madde 47.- Bu maddede;
İcra ve İflâs Kanununun 21 ve 57 nci maddeleri, "icra tebliğleri"
başlığını taşıyan ve içerikleri aynı olan maddeler olduğundan, uygulamadaki
tereddütleri gidermek için, daha uygun olan 21 inci maddede birleştirildiğinden
57 nci maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.
Madde 48.- İcra
takibinden vazgeçilmesi durumunda, 2.7.1964 tarihli ve 492 sayılı Kanunun 23
üncü maddesine göre harç alınmasına karşılık, 30.6.1934 tarihli ve 2548 sayılı
Kanun uyarınca harç alınamamaktadır. İşyurtları Kurumunun sermaye kaynaklarının
artırılması ve 492 sayılı Kanun ile 2548 sayılı Kanun arasında paralelliğin
sağlanması bakımından 2548 sayılı Kanunun 1 inci maddesine fıkra eklenerek buna
ilişkin düzenlemeler getirilmiştir.
Madde 49.- Maddeyle İcra
ve İflâs Kanununa geçici maddeler eklenmiştir.
Geçici 3 üncü maddeyle,
Tasarıyla 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununda geçen "icra reisi",
"İcra hâkim yardımcısı" ve "icra hâkimliği" ibareleri
kaldırıldığından bunların yerine "icra tetkik mercii hakimi" ibaresi
getirilmiştir. Ayrıca maddeyle 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî
Kanununda yer alan terimlerle uygunluğun sağlanması için "ikametgâh",
"menkul" ve "gayrimenkul" terimleri sırasıyla,
"yerleşim yeri", "taşınır" ve "taşınmaz" olarak
değiştirilmiştir.
Geçici 4 üncü maddeyle,
halen görülmekte olan davalar bakımından İcra ve İflâs Kanununun 364 üncü
maddesindeki temyize ilişkin parasal sınırın Kanunun yürürlüğe girmesinden
sonra açılacak davalarda uygulanması öngörülmüştür.
Geçici 5 inci maddeyle,
bölge adliye mahkemelerinin Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye
Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2 nci
maddesi uyarınca Resmî Gazetede ilan edilecek göreve başlama tarihinde;
Yargıtayda bulunan
davalar hakkında ne gibi işlemler yapılacağı belirtilmiştir. Maddeyle ayrıca,
Yargıtay icra ve iflâs dairesi ile hukuk ve ceza genel kurulları tarafından
karara bağlanmış dava dosyaları bakımından istinaf yolunun uygulanmayacağı
belirtilmiş ve bu dava dosyaları hakkında mahkemelerin ısrar veya yeniden hüküm
kurmak suretiyle verdikleri kararlar hakkında İcra ve İflâs Kanununun bu
Kanunla yapılan değişiklikten önceki temyize ilişkin hükümleri uyarınca yalnız
temyiz yoluna başvurulabileceği hükme bağlanmıştır.
Geçici 6 ncı maddeyle,
bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, İcra ve İflâs
Kanununun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin uygulanacağı
belirtilmiştir.
Madde 50.- Yürürlükle
ilgilidir.
Madde 51.- Yürütmeyle
ilgilidir.
Adalet Komisyonu Raporu
Türkiye Büyük Millet
Meclisi
Adalet
Komisyonu 21.2.2005
Esas No. :1/541
Karar No.: 69
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Başkanlığınızca 23.3.2003 tarihinde esas
komisyon olarak Komisyonumuza, tali komisyon olarak Plan ve Bütçe Komisyonuna
havale edilmiş olan "İcra ve İflâs Kanunu ile Ceza Evleriyle Mahkeme
Binaları İnşası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve Mahkûmlara Ödettirilecek
Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
Tasarısı", Adalet Bakanı Sayın Cemil Çiçek ile Adalet Bakanlığı
temsilcilerinin de katılmalarıyla, Komisyonumuzun 9.2.2005 tarihli 12 nci
toplantısında incelenip görüşülmüş, geneli üzerindeki görüşmeleri tamamlanarak maddelerine
geçilmesi kabul edilmiş, ancak maddelerinin ayrıntılı bir biçimde incelenerek
gerekli değişiklik ve düzenlemelerin yapılması amacıyla maddeler üzerinde
verilen önergelerle birlikte Tasarı, üç kişilik bir alt komisyona havale
edilmiştir.
Tasarı, Komisyonumuzun 17.2.2005 tarihli
13 üncü toplantısında Adalet Bakanlığı temsilcilerinin ve alt komisyonun ilgili
bakanlık temsilcilerinin katılmalarıyla yaptığı toplantı sonunda Komisyonumuza
sunduğu rapor ve metin esas alınarak incelenip görüşülmüştür.
İcra ve İflâs Kanunu ile Ceza Evleriyle
Mahkeme Binaları İnşası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve Mahkûmlara
Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin
Kanun Tasarısının ilk hazırlanma amacı, değişen ve gelişen sosyo-ekonomik
koşullar ve karşılaştırmalı hukuktaki gelişmeler de göz önünde bulundurulmak suretiyle, 9.6.1932 tarihli ve 2004
sayılı İcra ve İflâs Kanununda uygulamadan kaynaklanan aksaklıkların
giderilmesi, bu alandaki işlemlere etkinlik ve hız kazandırılması, istinaf
yoluna ilişkin usul hükümlerinin düzenlenmesi şeklinde özetlenebilir. Tasarıyı
hazırlamak üzere kurulan Komisyon çalışmalarına 3.3.2000 tarihinde başlamış ve
Komisyonca hazırlanan Tasarı, 26.11.2002 tarihinde Başbakanlığa sevk
edilmiştir. Ardından 14.3.2003 tarihinde ise Başbakanlık tarafından Türkiye
Büyük Millet Meclisine kanunlaşması amacıyla sunulmuştur.
Bilindiği üzere, Tasarının Türkiye Büyük
Millet Meclisine gönderilmesinden sonraki tarihlerde İcra ve İflâs Kanununda
iki ayrı değişiklik yapılmıştır. Bunlardan birincisi, 17.7.2003 tarihli ve 4949
sayılı İcra ve İflâs Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanundur. 107
maddeden oluşan bu Kanun ile İcra ve İflâs Kanununda kapsamlı bir değişiklik
yapılmıştır. Diğeri 12.2.2004 tarihli ve 5092 sayılı İcra ve İflâs Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanundur. Bu Kanunla, İcra ve İflâs Kanununda bazı
değişiklikler yapılmış ve bazı yeni kurumlar kabul edilmiştir.
Tasarının Başbakanlık’a sevk edildiği
26.11.2002 tarihinden sonra uzun bir süre kanunlaşamamış olması nedeniyle bu
tarihten sonra İcra ve İflâs Kanununda yapılan değişikliklerle Tasarıdaki bazı
hükümler, İcra ve İflâs Kanununa girmiş, Tasarıdaki hükümlerden bazılarının
hiçbir anlamı kalmamış ve Tasarıdaki hükümlerden bazılarının ise İcra ve İflâs
Kanununun bütünlüğü içerisinde yeniden değerlendirilmesi ihtiyacı ortaya
çıkmıştır.
Ayrıca, 26.9.2004 tarihli ve 5235 sayılı
Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş,
Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun 1.4.2005 tarihinde yürürlüğe gireceğinden,
Tasarıdaki istinafa ilişkin hükümlerin bu tarihe kadar kanunlaşması zarureti de
bulunmaktadır. Bu nedenle Tasarıda yer alan istinaf yolu dışındaki hükümlerin,
ileride İcra ve İflâs Kanununun tamamının değerlendirileceği daha kapsamlı bir
çalışma sırasında ele alınmasının daha uygun olacağı düşünülmektedir. Bu
aşamada; Tasarı ile sadece istinaf yoluna ilişkin hükümlerin düzenlenmesi uygun
görülmüştür.
Bu görüş doğrultusunda, maddeler
üzerindeki kabul, ilave ve değişiklikler sırasıyla aşağıda açıklanmıştır.
30.6.1934 tarihli ve 2548 sayılı Ceza
Evleriyle Mahkeme Binaları İnşası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve
Mahkûmlara Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunda değişiklik yapan
Tasarının 48 inci maddesi metinden çıkarıldığı için Tasarının adı "İcra ve
İflâs Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" şeklinde
değiştirilmiştir.
Tasarı, 17.7.2003 tarihli ve 4949 sayılı
İcra ve İflas Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ve 12.2.2004 tarihli
ve 5092 sayılı İcra ve İflas Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunundan
önce Türkiye Büyük Millet Meclisine gönderilmiş olduğundan Tasarıdaki
değişikliklerin İcra ve İflas Kanununun bütünlüğü içerisinde yeniden
değerlendirilmesi ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Bu nedenle Tasarının istinaf yolu
dışındaki hükümleri içeren maddeleri,
metninden çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 1 inci maddesi metinden
çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 2 nci maddesinde,
17.7.2003 tarihli ve 4949 sayılı İcra ve İflas Kanununda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanunla getirilen Geçici 6 ncı maddeye uyum sağlamak amacıyla değişiklik
yapılmış ve çerçeve 1 inci madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 3, 4, 5, 6 ve 7 nci maddeleri metinden çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 8 inci maddesinde, 4949
sayılı Kanunla getirilen Geçici 6 ncı maddeye uyum sağlamak amacıyla değişiklik
yapılmış ve çerçeve 2 nci madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 9 uncu maddesi çerçeve 3
üncü madde olarak aynen, çerçeve 10 uncu maddesi redaksiyon yapılarak çerçeve 4
üncü madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 11 inci maddesinde, 4949
sayılı Kanunla getirilen Geçici 6 ncı maddeye uyum sağlamak ve beşinci fıkrada
bölge adliye mahkemesince başvurunun haklı görülmesi hâlinde teminatın geri
verilip verilmeyeceği hakkındaki kararın nihaî kararı beklemeden verilebilmesi
konusundaki tereddütleri gidermek amacıyla değişiklik yapılmış ve çerçeve 5
inci madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 12 nci maddesi çerçeve 6
ncı madde olarak aynen kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 13 üncü maddesinde, bir
ilâm hükmü icra edildikten sonra bölge adliye mahkemesince verilebilecek
kararlar konusundaki tereddütleri gidermek amacıyla değişiklik yapılmış ve
çerçeve 7 nci madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 14 üncü maddesi metinden
çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 15 inci maddesi çerçeve
8 inci madde olarak aynen kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 16 ncı maddesi metinden
çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 17 nci maddesiyle
değiştirilen İcra ve İflâs Kanununun 97 nci maddesinin sekizinci fıkrasıyla
ilgili değişiklik istinafla ilgili olmadığından metinden çıkarılarak iki fıkra
halinde düzenlenmiş ve çerçeve 9 uncu madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 18 ve 19 uncu maddeleri
metinden çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 20 nci maddesi, 4949
sayılı Kanunla getirilen Geçici 6 ncı maddeye uyum sağlamak amacıyla
değiştirilmiş ve çerçeve 10 uncu madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 21 inci maddesi çerçeve
11 inci madde olarak aynen kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 22 nci maddesiyle
değiştirilen İcra ve İflâs Kanununun 164 üncü maddesinin son fıkrasında, iflâs
kararının bölge adliye mahkemesince kaldırılacağı konusuna açıklık getirilmiş
ve çerçeve 12 nci madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 23 üncü maddesi çerçeve
13 üncü madde olarak aynen kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 24 üncü maddesi metinden
çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 25 inci maddesinde
değiştirilen maddenin kenar başlığına uymayan ve tereddütlere neden olan
"kalması" ibareleri "kaldırılması" şeklinde değiştirilmiş
ve çerçeve 14 üncü madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 26 ncı maddesi metinden
çıkarılmıştır.
İcra tetkik merciinin şikayet üzerine
verdiği kararlara karşı istinaf yolunun açılması daha uygun görülerek 363 üncü
maddede bu amaçla bir değişiklik yapıldığından Tasarının 227 nci maddesinin
ikinci fıkrasında değişiklik öngören çerçeve 27 nci maddesi metinden
çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 28 inci maddesi çerçeve
15 inci madde olarak aynen kabul edilmiştir.
İcra ve İflâs Kanununun 258 inci
maddesinin üçüncü fıkrasında, "kanun yoluna başvuru" şeklinde genel
bir ifade kullanılmıştır. Bunun doktrinde bölge adliye mahkemelerinin kuruluşu
ile birlikte istinaf olarak anlaşılması gerektiği kabul edilmektedir. Ayrıca,
para alacakları için geçici hukuki koruma olan ihtiyati haczin, temyiz
incelemesine tâbi kılınması da niteliğine aykırı olduğu gibi, mümkün olduğunca
kısa sürede bu incelemenin yapılıp karara bağlanması yönünden de, temyiz yerine
istinaf yoluna başvurulması zorunludur. Bu şekilde istinaf yolunun amacına
uygun davranılmış, istinaf yoluna da uyum sağlanmış olacaktır. Bölge adliye
mahkemesinin bu konudaki incelemeyi öncelikle yapması ve kesin bir şekilde
karara bağlaması ise, ihtiyati haczin özelliğinden kaynaklanmaktadır. İhtiyati
haczin mümkün olduğunca kısa sürede karara bağlanması geçici hukuki koruma
olmasının bir gereği ve sonucudur. Bunun dışında geçici hukuki koruma
niteliğinde olan ihtiyati haciz hakkında verilecek kararın istinaf yolu ile
sonuçlandırılması ve temyiz yoluna başvuru imkanının kapatılması da bu
özelliğinin bir sonucudur. Zira, davanın esası hakkında istinaftan sonra temyiz
yoluna başvurma imkanı genel hükümler çerçevesinde zaten vardır; geçici hukuki
koruma olan ihtiyati haciz hakkındaki karar için, temyiz yolunun tanınmaması bu
yönüyle de bir hak kaybına sebep olmayacaktır. Bu görüş doğrultusunda Tasarıya
yeni çerçeve 16 ncı madde ilave edilmiştir.
Tasarının çerçeve 29 uncu maddesi metinden
çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 30 uncu maddesinde,
çerçeve 16 ncı maddeye uygun olarak değişiklik yapılmış ve çerçeve 17 nci madde
olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 31, 32, 33, 34 ve
35 inci maddeleri metinden
çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 36 ncı maddesi çerçeve
18 inci madde olarak aynen kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 37 nci maddesiyle
değiştirilen İcra ve İflâs Kanununun 307 nci maddesinin ikinci fıkrasında bölge
adliye mahkemesi kararına karşı temyiz yoluna başvurulup, başvurulamayacağı
konusundaki tereddütleri gidermek amacıyla bir cümle ilave edilmiş ve çerçeve
19 uncu madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 38 inci maddesinde, 4949
sayılı Kanunla getirilen Geçici 6 ncı maddeye uyum sağlamak amacıyla değişiklik
yapılmış ve çerçeve 20 nci madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 39 uncu maddesinde yer
alan "üçüncü cümlesinde" ibaresi "ikinci cüm-lesinde"
olarak düzeltilmiş ve çerçeve 21 inci madde olarak, çerçeve 40 ncı maddesi
çerçeve 22 nci madde olarak aynen kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 41 inci maddesinde, 4949
sayılı Kanunla getirilen Geçici 6 ncı
maddeye uyum sağlamak amacıyla değişiklik yapılmış ve çerçeve 23 üncü
madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 42 nci maddesinde,
maddenin kenar başlığını Kanunun 364 üncü maddesiyle paralel hale getirmek,
icra mahkemesinin iflâs idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği
kararlara istinaf yolunu açmak ve 4949 sayılı Kanunla getirilen Geçici 6 ncı
maddeye uyum sağlamak amacıyla değişiklik yapılmış ve çerçeve 24 üncü madde
olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 43 üncü maddesiyle
değiştirilen İcra ve İflâs Kanununun 364 üncü maddesinde yapılan değişiklikle,
Yargıtay'ın iş yükü de düşünülerek temyiz yoluna başvurulabilmesi için gerekli
parasal sınır onbin liraya çıkarılmış, uygulanmakta olan İcra ve İflâs
Kanununun 364 üncü maddesinde yer alan temyizin satıştan başka icra işlemlerini
durdurmayacağına ilişkin hükme uygun olarak temyiz ve istinafta icranın
durdurulması bakımından paralellik sağlanmıştır. Ayrıca temyiz yoluna
başvurmada aranan % 15 'lik teminat hak arama özgürlüğüne müdahale olarak
görülüp, tasarı metninden çıkarılmış, başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş
ve çerçeve 25 inci madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 44 üncü maddesiyle
değiştirilen İcra ve İflâs Kanununun 365 inci maddesinin birinci fıkrasında
4949 sayılı Kanunla getirilen Geçici 6 ncı maddeye uyum sağlamak amacıyla
değişiklik yapılmış ve çerçeve 26 ncı madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 45
inci maddesinde karar düzeltme yolunu kapatmak ve "ısrar" ibaresi
yerine "direnme" ibaresini getirmek amacıyla değişiklik yapılmış ve
çerçeve 27 nci madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 46 ncı maddesi, 4949
sayılı Kanunla bu değişiklik Ek Madde 1 olarak İcra ve İflâs Kanununa
girdiğinden metinden çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 47 nci maddesi,
Tasarıdan istinaf yolu dışındaki hükümlerin çıkartılması uygun görüldüğünden
İcra ve İflâs Kanununun 57 nci maddesini yürürlükten kaldıran hüküm metinden
çıkarılmış, yerine Kanunun 363 üncü maddesinde yapılan değişikliğe uyum
sağlamak amacıyla İcra ve İflâs Kanununun 227 nci maddesinin ikinci fıkrasını
yürürlükten kaldıran madde, çerçeve 28 inci madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının çerçeve 48 inci maddesi, 14.7.2004 tarihli ve 5217 sayılı Özel Gelir
ve Özel Ödeneklerin Düzenlenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 14 üncü maddesinde bu konu
hakkında düzenleme yapıldığından metinden çıkarılmıştır.
Tasarının çerçeve 49 uncu maddesiyle, İcra
ve İflâs Kanununa Geçici 3, 4, 5 ve 6 ncı maddelerin eklenmesi öngörülmektedir.
Geçici Madde 3 ile yapılması öngörülen değişiklik 4949 sayılı Kanun ile İcra ve
İflas Kanununa Geçici 3 üncü madde olarak girmiş olduğundan; aynı Kanunla
Geçici Madde 6'ya kadar yeni geçici maddeler eklenmesi nedeniyle Tasarıdaki
geçici maddenin numaralarının buna göre teselsül ettirilmesi gerektiğinden,
Geçici 4, 5 ve 6 ncı maddelerle düzenlenen değişiklikler tek bir madde şeklinde
Geçici 7 nci madde olarak düzenlenmiş ve çerçeve 29 uncu madde olarak kabul
edilmiştir.
Tasarının yürürlüğe ilişkin 50 nci
maddesi, 26.9.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile
Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun yürürlük maddesi ile uyum sağlamak amacıyla
yürürlük tarihi "1 Nisan 2005"
olarak düzenlenmiş ve 30 uncu madde olarak kabul edilmiştir.
Tasarının yürütmeye ilişkin 51 inci
maddesi 31 inci madde olarak aynen kabul edilmiştir.
Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak
üzere saygı ile arz olunur.
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
Köksal
Toptan |
Recep
Özel |
Ramazan
Can |
|
Zonguldak |
Isparta |
Kırıkkale |
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
Hasan
Kara |
Fehmi Hüsrev Kutlu |
Halil
Ünlütepe |
|
Kilis |
Adıyaman |
Afyonkarahisar |
|
|
(Toplantıya katılmadı) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Halil
Özyolcu |
Haluk
İpek |
Feridun Fikret Baloğlu |
|
Ağrı |
Ankara |
Antalya |
|
|
|
(Toplantıya katılmadı) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Yüksel
Çorbacıoğlu |
Orhan
Yıldız |
Mehmet Küçükaşık |
|
Artvin |
Artvin |
Bursa |
|
|
|
(İmzada bulunamadı) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Feridun Ayvazoğlu |
Muzaffer
Külcü |
Mahmut
Durdu |
|
Çorum |
Çorum |
Gaziantep |
|
(Toplantıya katılmadı) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Nimet
Çubukçu |
Mehmet Yılmazcan |
Hakkı
Köylü |
|
İstanbul |
Kahramanmaraş |
Kastamonu |
|
|
(Toplantıya katılmadı) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Muharrem Kılıç |
Orhan Eraslan |
Enver
Yılmaz |
|
Malatya |
Niğde |
Ordu |
|
(Toplantıya katılmadı) |
(Toplantıya katılmadı) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Mehmet Nuri Saygun |
Ahmet
Çağlayan |
Bekir
Bozdağ |
|
Tekirdağ |
Uşak |
Yozgat |
|
(Toplantıya katılmadı) |
|
|
HÜKÜMETİN
TEKLİF ETTİĞİ METİN
İCRA VE
İFLÂS KANUNU İLE CEZA
EVLERİYLE
MAHKEME BİNALARI
İNŞASI
KARŞILIĞI OLARAK ALINACAK HARÇLAR VE MAHKÛMLARA ÖDETTİRİLECEK YİYECEK BEDELLERİ
HAKKINDA KANUNDA DEGİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN TASARISI
MADDE 1.- 9.6.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununun
1 inci maddesinin ikinci ve beşinci fıkraları aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"Her icra dairesinde Adalet Bakanlığınca atanacak bir
icra müdürü ile yeteri kadar yardımcı, kâtip, mahallince atanacak mübaşir ve
müstahdemler bulunur."
"Asliye mahkemesinin birden fazla dairesi olan yerlerde
Adalet Bakanlığı icra dairelerini bir arada bulundurmaya ve aynı tetkik
merciine bağlamaya yetkilidir."
MADDE 2.- İcra ve İflâs Kanununun 10/a maddesi kenar başlığı
ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İcra tetkik mercii hâkiminin reddi
Madde 10/a. - İcra tetkik mercii hâkimi reddedildiği
takdirde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunundaki hükümler uygulanır. Ret talebinde
bulunan, dilekçesinde ret sebeplerini delilleri ile birlikte bildirmek zorundadır.
Ret talebinin reddi hakkındaki karara karşı istinaf yoluna
başvurulması, hâkimin işe bakıp karar vermesine engel değildir. Ret talebinin
reddi hakkındaki kararın kaldırılması hâlinde reddedilen hâkimin verdiği karar
yerine getirilmez. Bu durumda dosya, bölge adliye mahkemesince icra tetkik
merciinin başka bir dairesine, o yerde icra tetkik merciinin başka bir dairesi
yoksa en yakın icra tetkik mercii hâkimliğine gönderilir. 40 ıncı madde
hükümleri kıyas yoluyla uygulanır."
MADDE 3.- İcra ve İflâs Kanununun 11 inci maddesinin birinci
cümlesinde yer alan "tetkik" sözcüğünden sonra gelmek üzere
"mercii" sözcüğü eklenmiştir.
MADDE 4.- İcra ve İflâs Kanununun 13 üncü maddesinin ikinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İcra ve iflâs müdür ve yardımcıları ile kâtiplerin
disiplin cezasını gerektiren fiil ve hâllerinden dolayı, haklarında Devlet
Memurları Kanununun disiplin cezalarına ilişkin hükümleri uygulanır."
MADDE 5.- İcra ve İflâs Kanununun 16 ncı maddesinin ikinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz
sürüncemede bırakılmasından yahut işlemin kamu düzenine aykırı olmasından
dolayı her zaman şikâyet olunabilir."
MADDE 6.- İcra ve İflâs Kanununun 17 nci maddesinin birinci
fıkrası şekilde değiştirilmiştir.
"Şikâyet tetkik merciince kabul edilirse şikâyet olunan
muamele iptal edilir veya düzeltilir."
MADDE 7.- İcra ve İflâs Kanununun 21 inci maddesinin birinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye üçüncü fıkradan sonra gelmek
üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
"İcraya ait tebliğler, yazı ile ve Tebligat Kanunu
hükümlerine göre yapılır. Bu tebliğler makbuz karşılığında doğrudan doğruya
tevdi suretiyle de yapılabilir."
"Borçlu, kendilerine kanun gereğince temsilci tâyin olunması
gereken şahıslardan ise icra müdürü kısa bir zamanda temsilci tâyin edilmesini
ait olduğu makamdan ister.
Tebliğ, Türk Medenî Kanununun 453 üncü maddesine göre izin
verilenlerin meslek veya sanatına ilişkin işlemlerden doğmuş bir borca ait ise
kendilerine yapılır."
MADDE 8.- İcra ve İflâs Kanununun 24 üncü maddesinin ikinci
fıkrasında yer alan "tetkik merciinden" ibaresinden sonra gelmek
üzere "veya istinaf" ibaresi eklenmiştir.
MADDE 9.- İcra ve İflâs Kanununun 32 nci maddesinin ikinci
cümlesinde yer alan "temyiz yahut" ibaresi "istinaf veya temyiz
yahut" şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 10.- İcra ve İflâs Kanununun 33 üncü maddesinin üçüncü
fıkrasında yer alan "temyiz süresi" ibaresi "istinaf veya temyiz
yoluna başvuru süresi", "temyiz yoluna gidebilir." ibaresi
"istinaf veya temyiz yoluna başvurabilir." şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 11.- İcra ve İflâs Kanununun 36 ncı maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İcranın geri bırakılması için verilecek süre
Madde 36.- İlâma karşı istinaf veya temyiz yoluna başvuran
borçlu hükmolunan para veya eşyanın resmî bir mercie depo edildiğini ispat eder
yahut hükmolunan para veya eşya kıymetinde merci tarafından kabul edilecek
taşınır rehni veya esham veya tahvilât veya taşınmaz rehni veya muteber banka
kefaleti gösterirse veya borçlunun hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak malı
mahcuz ise icranın geri bırakılması için bölge adliye mahkemesi veya
Yargıtaydan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre
verilir. Bu süre ancak zorunluk hâlinde uzatılabilir.
Borçlu, Devlet veya adlî yardımdan yararlanan bir kimse ise
teminat gösterme zorunluluğu yoktur.
Ücreti ilgililer tarafından verilirse bölge adliye mahkemesi
veya Yargıtayca icranın geri bırakılması hakkındaki karar icra dairesine en
uygun vasıtalarla bildirilir.
Nafaka hükümlerinde böyle bir süre verilemez.
Bölge adliye mahkemesince başvurunun haklı görülmesi hâlinde
teminatın geri verilip verilmeyeceği de kararda belirtilir. Yargıtayca hükmün bozulması
hâlinde borçlunun başvurusu üzerine, bozmanın mahiyetine göre teminatın geri
verilip verilmeyeceğine mahkemece kesin olarak karar verilir.
Bölge adliye mahkemesince başvurunun esastan reddine karar
verilmesi veya Yargıtayca hükmün onanması halinde alacaklının istemi üzerine
başkaca işleme gerek kalmaksızın teminata konu olan para alacaklıya ödenir. Mal
ve haklar ise, malın türüne göre icra dairesince paraya çevrilir. İlâm
alacaklısının teminat üzerinde rüçhan hakkı vardır."
MADDE 12.- İcra ve İflâs Kanununun 38 inci maddesinde yer
alan "noter senetleri ve" ibaresi "noter senetleri, istinaf
ve" şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 13.- İcra ve İflâs Kanununun 40 ıncı maddesinin
birinci ve ikinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Bir ilâmın bölge adliye mahkemesince kaldırılması veya
temyizen bozulması icra muamelelerini olduğu yerde durdurur.
Bir ilâm hükmü icra edildikten sonra bölge adliye
mahkemesince kaldırılıp veya Yargıtayca bozulup da aleyhine icra takibi
yapılmış olan kimsenin hiç veya o kadar borcu olmadığı kesin bir ilâmla
tahakkuk ederse, ayrıca hükme hacet kalmaksızın icra tamamen veya kısmen eski
hâline iade olunur."
MADDE 14.- İcra ve İflâs Kanununun 49 uncu maddesi aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
"Rehin karşılığı yapılan ödünç verme işlerinde Türk
Medenî Kanunu ile özel kanunlardaki paraya çevirmeye dair hükümler
saklıdır."
MADDE 15.- İcra ve İflâs Kanununun 69 uncu maddesinin
dördüncü fıkrasında yer alan "kararı temyiz eden" ibaresi
"karara karşı istinaf yoluna başvuran" şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 16.- İcra ve İflâs Kanununun 82 nci maddesinin birinci
fıkrasının (9) numaralı bendinin birinci paragrafı aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"Malûlen emekli olanlar ile bunların dul ve yetimlerine
verilen emekli maaşları ve tazminatlar ile ordu, zabıta ve diğer kamu
hizmetlerinden birinin ifası nedeniyle ölenlerin ailelerine bağlanan maaşlar ve
ordunun hava ve denizaltı mensuplarına verilen uçuş, atlayış ve dalış tazminat
ve ikramiyeleri,"
MADDE 17.- İcra ve İflâs Kanununun 97 nci maddesinin
beşinci, sekizinci ve ondördüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Takibin devamına dair verilen merci kararı
kesindir."
"Takibin ertelenmesine karar verilen durumlarda açılan
istihkak davası sırasında, 106 ncı maddedeki müddetler işlemez,"
"Davanın reddi hakkındaki karara karşı istinaf veya
temyiz yoluna başvuran istihkak davacısı icra dairesinden 36 ncı maddeye göre
mühlet isteyebilir."
MADDE 18.- İcra ve İflâs Kanununun 99 uncu maddesinin sonuna
aşağıdaki cümle eklenmiştir.
"Dava ikame edilirse, tetkik mercii davayı niteliğine
uyduğu ölçüde 97 nci maddeye göre çözer."
MADDE 19.- İcra ve İflâs Kanununun 110 uncu maddesi
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Bir malın satılması kanunî müddet içinde istenmez veya
talep geri alınıp da kalan müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haciz
kalkar."
MADDE 20.- İcra ve İflâs Kanununun 149/a maddesinin ikinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Tetkik merciinin geri bırakılma isteminin reddine
ilişkin kararına karşı istinaf yoluna başvuran borçlu veya üçüncü şahıs, takip
konusu alacağın yüzde onbeşi nispetinde teminat yatırmadığı takdirde satış
durmaz. Bölge adliye mahkemesince talebin reddi halinde bu teminat, ayrıca
hükme hacet kalmaksızın alacaklıya tazminat olarak ödenir."
MADDE 21.- İcra ve İflâs Kanununun 150/a maddesinin (2)
numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"2. İtirazın kaldırılması kararına karşı istinaf yoluna
başvurulması halinde 149/a maddesinin ikinci fıkrası hükmü kıyas yoluyla
uygulanır."
MADDE 22.- İcra ve İflâs Kanununun 164 üncü maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Kanun yollarına başvurma
Madde 164.- Ticaret mahkemesince verilen nihaî kararlar, 160
ıncı maddenin son fıkrasına göre alınan masraftan karşılanmak suretiyle
mahkemece re'sen taraflara tebliğ olunur.
Bu kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde
istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı da tebliğ
tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. İstinaf ve
temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılır.
İflâs kararına karşı kanun yoluna başvurulması, iflâsın
ilânına ve masanın teşkiline mâni değildir. Yalnız ikinci alacaklılar
toplantısı, iflâs kararı kesinleşmedikçe yapılamaz.
İflâs kararı kaldırılırsa, borçlunun malları üzerindeki
tedbirler devam eder. Şu kadar ki, ticaret mahkemesi davanın seyrine göre bu
tedbirleri değiştirmeye veya kaldırmaya yetkilidir."
MADDE 23.- İcra ve İflâs Kanununun 169/a maddesinin son
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İtirazın reddi kararına karşı istinaf yoluna
başvurulması, hiçbir icra muamelesini durdurmaz. Şu kadar ki, borçlu 33 üncü
maddenin üçüncü fıkrasına göre teminat gösterirse icra durur."
MADDE 24.- İcra ve İflâs Kanununun 177 nci maddesinin
birinci fıkrasının (4) numaralı bendi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.
"4- İlâma veya ilâm niteliğindeki belgeye dayanan
alacak icra emriyle istenildiği hâlde ödenmemişse.
Yukarıda belirtilen hâllerde Türkiye'de bir yerleşim yeri
veya temsilcisi bulunan borçlu dinlenmek için kısa bir müddette mahkemeye
çağrılır."
MADDE 25.- İcra ve İflâs Kanununun 182 nci maddesinin ikinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İflâsın kalkmasına, alacak hakkındaki taleplerin kaydı
için muayyen müddetin bitmesinden iflâsın kapanmasına kadar karar verilir.
İflâsın kalkması hakkında verilen hükme karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün
içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi, kararına karşı
tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. İstinaf
ve temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü Muhake-meleri Kanunu hükümlerine göre
yapılır."
MADDE 26.- İcra ve İflâs Kanununa 205 inci maddesinden sonra
gelmek üzere aşağıdaki 205/a maddesi eklenmiştir.
"Vergi borçları
Madde 205/a.-
İflâsın açıldığı tarihte tahakkuk etmiş ve kesinleşmiş her türlü vergi
alacakları ile iflâsın açıldığı tarihte tahakkuk etmemiş olsa bile vergiyi
doğuran olayın iflâsın açılmasından önce meydana gelmiş olması kaydıyla oluşan
her türlü vergi alacakları iflâs masasına kaydedilir. İflâs idaresi, müflisin
başvurabileceği yollara kayıt talebi tarihinden itibaren otuz gün içinde
başvurabilir."
MADDE 27.- İcra ve İflâs Kanununun 227 nci maddesinin ikinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İflâs idaresi, icra tetkik merciinin şikâyet üzerine
verdiği kararlara karşı istinaf yoluna başvuramaz."
MADDE 28.- İcra ve İflâs Kanununun 254 üncü maddesine üçüncü
fıkradan sonra gelmek üzere" aşağıdaki fıkra eklenmiş, diğer fıkra buna
göre teselsül ettirilmiştir.
"İflâsın kapanması hakkında verilen hükme karşı tebliğ
tarihinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye
mahkemesi kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna
başvurulabilir. İstinaf ve temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu
hükümlerine göre yapılır."
MADDE 29.- İcra ve İflâs Kanununun 262 nci maddesinin ikinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İcra dairesi, ihtiyatî haciz tutanağının birer
suretini üç gün içinde haciz sırasında hazır bulunmayan alacaklı ve borçluya ve
icabında üçüncü şahsa 103 üncü maddeye göre tebliğ eder."
MADDE 30.- İcra ve İflâs Kanununun 265 inci maddesinin
birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İhtiyatî haciz kararına karşı istinaf yoluna
başvurulamaz. Ancak, borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin
dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuruyla yapılan
hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği
tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatIa itiraz edebilir."
MADDE 31.- İcra ve İflâs Kanununun 269/b maddesinin birinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve bu fıkradan sonra gelmek üzere
aşağıdaki fıkra eklenmiş, sonraki fıkralar buna göre teselsül ettirilmiştir.
"Borçlu itirazında kira akdini ve varsa mukavelenamede
kendisine izafe olunan imzayı reddettiği takdirde alacaklı; noterlikçe re'sen
tanzim veya imzası tasdik edilmiş bir mukavelenameye istinat ediyorsa itirazın
kendisine tebliğinden itibaren altı ay içinde tetkik merciinden itirazın
kaldırılmasını ve ihtar müddeti içinde paranın ödenmemesi sebebiyle kiralananın
tahliyesini isteyebilir."
"İtirazın kaldırılması ile birlikte tahliye istememiş
olan alacaklı, itirazın kaldırılması kararının kesinleşmesinden itibaren altı
ay içinde tetkik merciinden kiralananın tahliyesini isteyebilir."
MADDE 32.- İcra ve İflâs Kanununun 273 üncü maddesinin
birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Müddeti içinde itiraz olunmaz veya itiraz kaldırılırsa
kiralanan taşınmaz müddetin hitamında zorla tahliye ve kiralayana teslim
olunur. Ancak tahliye emrindeki müddetin geçmesi gerekir. Borçlu, itirazın
kaldırılması kararı hakkında 36 ncı madde hükümlerinden faydalanabilir."
MADDE 33.- İcra ve İflâs Kanununun 275 inci maddesinin
birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İtiraz vukuunda kiralayan, itirazın kendisine
tebliğinden itibaren altı ay içinde tetkik merciinden itirazın kaldırılmasını
isteyebilir."
MADDE 34.- İcra ve İflâs Kanununun 288 inci maddesinin son
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Tetkik mercii, bu itirazların hepsini tarafları
dinleyerek bir kararla halleder. Alacaklının itirazının reddine dair kararlar
ile 287 nci maddeye göre borçlu ya mühlet verilmesine veya verilmiş mühletin
uzatılmasına dair merci kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulamaz. İtiraz
mühletin cereyanını durdurmaz."
MADDE 35.- İcra ve İflâs Kanununun 297 nci maddesinin üçüncü
fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.
"Ancak, alacağın geri ödenmesini temin için alacaklıya
rehin veya temlik cirosu ile devir ve teslim edilmiş kambiyo senetlerinin
varlığı, alacağın ve alacaklının nisaba dahil edilmesine engel teşkil
etmez."
MADDE 36.- İcra ve İflâs Kanununun 299 uncu maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Kanun yollarına başvurma
Madde 299.- Konkordato hakkında verilen hükme karşı tebliğ
tarihinden itibaren on gün içinde borçlu ve itiraz eden her alacaklı tarafından
istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı tebliğ
tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. İstinaf ve
temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre
yapılır."
MADDE 37.- İcra ve İflâs Kanununun 307 nci maddesinin ikinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Fesih talebi üzerine verilecek hükmün tebliğinden
itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir."
MADDE 38.- İcra ve İflâs Kanununun 320 nci maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İstinaf yoluna başvurma
Madde 320.- Karar hakkında tebliğ tarihinden itibaren on gün
içinde borçlu ile alacaklılardan her biri tarafından istinaf yoluna
başvurulabilir.
Tetkik mercii tarafından verilmiş olan fevkalade mühletin
hükmü, bölge adliye mahkemesinin kesin kararına kadar geçerlidir."
MADDE 39.- İcra ve İflâs Kanununun 327 nci maddesinin
beşinci fıkrasının üçüncü cümlesinde geçen "temyize müracaat
olunabilir." ibaresi, "istinaf yoluna başvurulabilir."; altıncı
fıkrasında geçen "Temyiz" ibaresi "Bölge adliye mahkemesi"
şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 40.- İcra ve İflâs Kanununun 328 inci maddesinin
ikinci fıkrasının üçüncü cümlesinde geçen "temyiz de " ibaresi
"bölge adliye mahkemesi de" şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 41.- İcra ve İflâs Kanununun 353 üncü maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İstinaf yoluna başvurma
Madde 353.- Tetkik merciinin duruşma yaparak verdiği
kararlara karşı tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde sanık
veya şikayetçi veya Cumhuriyet savcısı tarafından istinaf yoluna
başvurulabilir.
Başvuru, dilekçeyle veya tutanağa geçirilecek sözlü beyanla
tetkik merciine yapılır. Dilekçe veya beyan üzerine dosya hemen bölge adliye mahkemesine
gönderilir.
Bölge adliye mahkemesi ceza dairesinin bu kararlarına karşı
temyiz yoluna başvurulamaz. "
MADDE 42.- İcra ve İflâs Kanununun 362 nci maddesinden sonra
gelen bölüm başlığı "KANUN YOLLARINA BAŞVURMA VE SON MADDELER"
olarak, 363 üncü maddesi ise kenar başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar ve kötü niyet
Madde 363.- Tetkik merciince 85 inci maddenin uygulanma
biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti, 103 üncü maddenin
uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti,
yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet
takdirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve
teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış
istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263 üncü maddenin uygulanma biçimi,
iflâs idaresinin oluşturulması, iflâs idare memurunun ücret ve masrafları
hakkındaki hesap pusulası ve 36 ncı maddeye göre icranın geri bırakılmasına
ilişkin kararları dışındaki kararlarına karşı, ait olduğu alacak, hak veya
malın değer veya miktarının beşyüzmilyon lirayı geçmesi şartıyla istinaf yoluna
başvurulabilir. İstinaf yoluna başvuru süresi tefhim veya tebliğ tarihinden
itibaren on gündür.
İcra tetkik mercii kararları aleyhine işlemleri uzatmak gibi
kötü niyetle istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılırsa Hukuk Usulü Muhake-meleri
Kanununun 422 nci maddesi hükmü uygulanır.
Kesin bir karara karşı kötü niyetle istinaf yoluna
başvuranlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.
İstinaf yoluna başvuru satıştan başka icra işlemlerini
durdurmaz. İcranın devamı için gereken evrak alıkonularak bunların birer örneği
bölge adliye mahkemesine gönderilecek dosyaya konulur."
MADDE 43.- İcra ve İflâs Kanununun 364 üncü maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Temyiz yoluna başvurma ve incelemesi
Madde 364.- İhalenin feshi ve istihkak davalarında bölge
adliye mahkemesi hukuk dairelerince verilen ve miktar veya değeri iki milyar
lirayı geçen nihai kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabilir.
Yukarıda belirtilen kararlara karşı temyiz yoluna başvurma
ve incelemesi Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılır. Bu
durumda da 363 üncü maddenin ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri uygulanır.
Temyiz yoluna başvurma, satış dahil icra işlemlerini
durdurmaz. Ancak, temyiz eden gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın
yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında Yargıtay
ilgili hukuk dairesinden icranın durdurulması yoluyla icra veznesindeki paranın
alacaklıya ödenmemesini isteyebilir. Temyiz eden Devlet ise teminat gösterme
zorunluluğu yoktur. Temyiz edilen kararın Yargıtayca onanması halinde
gösterilen teminat, alacaklıya tazminat olarak ödenir."
MADDE 44.- İcra ve İflâs Kanununun 365 inci maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İstinaf dilekçesinin reddi
Madde 365.- İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten
sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara
veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikâyetin reddine yahut süresi geçmiş bir
şikâyete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri
gereğince istem tetkik merciince reddedilir.
İstinaf yoluna başvuran kişi ret kararını kabul etmezse,
istinaf dilekçesi diğer tarafa tebliğ edildikten sonra, karar sureti ve
verilirse cevap dilekçesiyle birlikte yetkili bölge adliye mahkemesine
gönderilir. Şu kadar ki bu halde satış dahil hiçbir icra işlemi durmaz.
Bölge adliye mahkemesi, birinci fıkra kapsamına girdiği
halde reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara
bağlar."
MADDE 45.- İcra ve İflâs Kanununun 366 ncı maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Bölge adliye mahkemesi ve Yargıtay kararları
Madde 366. - İstinaf ve temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü
Muhakemeleri Kanununa göre yapılır ve onbeş gün içinde karara bağlanır.
İlgili ister ve ücretini verir veya gönderirse karar özeti
en seri vasıtalarla mahalline bildirilir.
Yargıtayın icra ve iflâs işlerine bakan hukuk dairesinin
kararlarına karşı genel hükümlere göre
ısrar olunabilir. Israr kararları, Hukuk Genel Kurulunda acele işlerden
sayılır. Yargıtayın icra ve iflâs işlerine bakan dairesi ve Hukuk Genel Kurulu
kararları aleyhine on gün içinde karar düzeltme yoluna gidilebilir.
Yargıtayın bozma kararı veya bölge adliye mahkemesinin
kaldırma, düzelterek veya yeniden esas hakkında vereceği kararları üzerine icra
ve iflâs işlerinde 40 ıncı madde hükmü kıyas yoluyla uygulanır."
MADDE 46.- İcra ve İflâs Kanununa 368 inci maddesinden sonra
gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
"EK MADDE 1.- Bu Kanunun 363 ve 364 üncü maddelerindeki
parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda
uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanununun
mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit
ve ilân edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu
şekilde belirlenen sınırların on milyon lirayı aşmayan kısımları dikkate
alınmaz.
363 ve 364 üncü maddelerdeki yukarıdaki fıkra uyarınca her
takvim yılı başından geçerli olmak üzere uygulanan parasal sınırların artışı,
artışın yürürlüğe girdiği tarihten önce icra tetkik merciince nihaî olarak
karara bağlanmış olan davalar ile bölge adliye mahkemesi kararı üzerine yeniden
bakılan davalarda ve Yargıtayın bozma kararı üzerine kararı bozulan mahkemece
yeniden bakılan davalarda uygulanmaz. "
MADDE 47.- İcra ve İflâs Kanununun 57 nci maddesi
yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 48.- 30.6.1934 tarihli ve 2548 sayılı Ceza Evleriyle
Mahkeme Binaları İnşası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve Mahkumlara
Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunun 1 inci maddesinin birinci
fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra ikinci fıkra olarak eklenmiş,
mevcut ikinci fıkra buna göre teselsül ettirilmiştir.
"Her ne sebep ve suretle olursa olsun, icra takibinden
vazgeçildiğinin tutanağa yazılması için, miktar ve kıymeti belli olan ilâmlı ve
ilâmsız alacaklardan vazgeçilen miktara ait harcın yarısı alınır. Ancak
haczedilen mal satılıp paraya çevrildikten sonra vazgeçilirse birinci fıkraya
göre harç tam olarak alınır."
MADDE 49.- İcra ve İflâs Kanununa aşağıdaki geçici maddeler
eklenmiştir.
GEÇİCİ MADDE 3.- Bu Kanunda geçen "icra reisi",
"icra hâkim yardımcısı" ve "icra hâkimliği" terimleri
"icra tetkik mercii hâkimi"; "ikametgâh",
"menkul" ve "gayrimenkul" terimleri sırasıyla
"yerleşim yeri", "taşınır" ve "taşınmaz" olarak
değiştirilmiştir.
GEÇİCİ MADDE 4.- Bu Kanunun 364 üncü maddesi, bu Kanunun
yürürlüğe girdiği tarihten sonra verilecek kararlara karşı yapılacak temyiz
başvuruları hakkında uygulanır.
GEÇİCİ MADDE 5.- Bölge adliye mahkemelerinin, Adli Yargı İlk
Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri
Hakkında Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca Resmî Gazetede ilan edilecek
göreve başlama tarihinde
1. Yargıtayda incelenmekte bulunan ve henüz karara
bağlanmamış olan davalar bölge adliye mahkemelerine gönderilir.
2. Yargıtay icra ve iflâs dairesi ile Hukuk ve Ceza Genel
Kurulları tarafından karara bağlanmış dava dosyaları bakımından bu Kanunun
istinaf yoluna ilişkin hükümleri uygulanmaz. Bu dava dosyaları hakkında mahkemelerin
ısrar veya yeniden hüküm kurmak suretiyle verdikleri kararlar hakkında İcra ve
İflâs Kanununun bu Kanunla yapılan değişiklikten önceki temyize ilişkin
hükümleri uyarınca yalnız temyiz yoluna başvurulabilir.
GEÇİCİ MADDE 6.- Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama
tarihine kadar, İcra ve İflâs Kanununun temyize ilişkin yürürlükteki
hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.
MADDE 50. - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 51. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
|
Abdullah Gül |
|
|
|
Başbakan |
|
|
|
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
|
A. Şener |
M. A. Şahin |
E. Yalçınbayır |
|
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
|
M. Aydın |
B. Atalay |
A. Babacan |
|
Devlet
Bakanı V. |
Adalet
Bakanı |
Millî
Savunma Bakanı |
|
M. Aydın |
C. Çiçek |
M. V. Gönül |
|
İçişleri
Bakanı |
Dışişleri
Bakanı |
Maliye
Bakanı |
|
A. Aksu |
Y. Yakış |
K. Unakıtan |
|
Millî
Eğitim Bakanı |
Bayındırlık
ve İskân Bakanı |
Sağlık
Bakanı |
|
E. Mumcu |
Z. Ergezen |
R. Akdağ |
|
Ulaştırma
Bakanı V. |
Tarım
ve Köyişleri Bakanı |
Çalışma
ve Sos. Güv. Bakanı |
|
M. H. Güler |
S. Güçlü |
M. Başesgioğlu |
|
Sanayi
ve Ticaret Bakanı |
En.
ve Tab. Kay. Bakanı |
Kültür
Bakanı |
|
A. Coşkun |
M. H. Güler |
H. Çelik |
|
Turizm
Bakanı |
Orman
Bakanı |
Çevre
Bakanı |
|
G. Akşit |
O. Pepe |
İ. Sütlüoğlu |
ADALET
KOMİSYONUNUN
KABUL
ETTİĞİ METİN
YAPILMASINA
DAİR KANUN TASARISI
MADDE 1.- 9.6.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununun 10/a maddesi kenar başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İcra mahkemesi hâkiminin reddi
Madde 10/a.- İcra mahkemesi hâkimi reddedildiği takdirde
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunundaki hükümler uygulanır. Ret talebinde bulunan,
dilekçesinde ret sebeplerini delilleri ile birlikte bildirmek zorundadır.
Ret talebinin reddi hakkındaki karara karşı istinaf yoluna
başvurulması, hâkimin işe bakıp karar vermesine engel değildir. Ret talebinin
reddi hakkındaki kararın kaldırılması hâlinde reddedilen hâkimin verdiği karar
yerine getirilmez. Bu durumda dosya, bölge adliye mahkemesince icra
mahkemesinin başka bir dairesine, o yerde icra mahkemesinin başka bir dairesi
yoksa en yakın icra mahkemesine gönderilir. 40 ıncı madde hükümleri kıyas
yoluyla uygulanır."
MADDE 2.- İcra ve İflâs Kanununun 24 üncü maddesinin ikinci
fıkrasında yer alan "icra mahkemesinden" ibaresinden sonra gelmek
üzere "veya istinaf" ibaresi eklenmiştir.
MADDE 3.- İcra ve İflâs Kanununun 32 nci maddesinin ikinci
cümlesinde yer alan "temyiz yahut" ibaresi "istinaf veya temyiz
yahut" şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 4.- İcra ve İflâs Kanununun 33 üncü maddesinin üçüncü
fıkrasında yer alan "temyiz süresi" ibareleri "istinaf veya
temyiz yoluna başvuru süresi", "temyiz yoluna gidebilir."
ibaresi "istinaf veya temyiz yoluna başvurabilir." şeklinde
değiştirilmiştir.
MADDE 5.- İcra ve İflâs Kanununun 36 ncı maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İcranın geri bırakılması için verilecek süre
Madde 36.- İlâma karşı istinaf veya temyiz yoluna başvuran
borçlu hükmolunan para veya eşyanın resmî bir mercie depo edildiğini ispat eder
yahut hükmolunan para veya eşya kıymetinde icra mahkemesi tarafından kabul
edilecek taşınır rehni veya esham veya tahvilât veya taşınmaz rehni veya
muteber banka kefaleti gösterirse veya borçlunun hükmolunan para ve eşyayı
karşılayacak malı mahcuz ise icranın geri bırakılması için bölge adliye
mahkemesi veya Yargıtaydan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine
uygun bir süre verilir. Bu süre ancak zorunluk hâlinde uzatılabilir.
Borçlu, Devlet veya adlî yardımdan yararlanan bir kimse ise
teminat gösterme zorunluğu yoktur.
Ücreti ilgililer tarafından verilirse bölge adliye mahkemesi
veya Yargıtayca icranın geri bırakılması hakkındaki karar icra dairesine en
uygun vasıtalarla bildirilir.
Nafaka hükümlerinde böyle bir süre verilemez.
Bölge adliye mahkemesince başvurunun haklı görülmesi hâlinde
teminatın geri verilip verilmeyeceğine karar verilir. Yargıtayca hükmün
bozulması hâlinde borçlunun başvurusu üzerine, bozmanın mahiyetine göre
teminatın geri verilip verilmeyeceğine mahkemece kesin olarak karar verilir.
Bölge adliye mahkemesince başvurunun esastan reddine karar
verilmesi veya Yargıtayca hükmün onanması hâlinde alacaklının istemi üzerine
başkaca işleme gerek kalmaksızın teminata konu olan para alacaklıya ödenir. Mal
ve haklar ise, malın türüne göre icra dairesince paraya çevrilir. İlâm
alacaklısının teminat üzerinde rüçhan hakkı vardır."
MADDE 6.- İcra ve İflâs Kanununun 38 inci maddesinde yer
alan "noter senetleri ve" ibaresi "noter senetleri, istinaf
ve" şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 7.- İcra ve İflâs Kanununun 40 ıncı maddesinin birinci
ve ikinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Bir ilâmın bölge adliye mahkemesince kaldırılması veya
temyizen bozulması icra muamelelerini olduğu yerde durdurur.
Bir ilâm hükmü icra edildikten sonra bölge adliye
mahkemesince kaldırılır veya yeniden esas hakkında karar verilir ya da
Yargıtayca bozulup da aleyhine icra takibi yapılmış olan kimsenin hiç veya o
kadar borcu olmadığı kesin bir ilâmla tahakkuk ederse, ayrıca hükme hacet
kalmaksızın icra tamamen veya kısmen eski hâline iade olunur."
MADDE 8.- İcra ve İflâs Kanununun 69 uncu maddesinin
dördüncü fıkrasında yer alan "kararı temyiz eden" ibaresi
"karara karşı istinaf yoluna başvuran" şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 9.- İcra ve İflâs Kanununun 97 nci maddesinin beşinci
ve ondördüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Takibin devamına dair verilen icra mahkemesi kararı
kesindir."
"Davanın reddi hakkındaki karara karşı istinaf veya
temyiz yoluna başvuran istihkak davacısı icra dairesinden 36 ncı maddeye göre
mühlet isteyebilir."
MADDE 10.- İcra ve İflâs Kanununun 149/a maddesinin ikinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İcra mahkemesinin geri bırakılma isteminin reddine
ilişkin kararına karşı istinaf yoluna başvuran borçlu veya üçüncü şahıs, takip
konusu alacağın yüzde onbeşi nispetinde teminat yatırmadığı takdirde satış
durmaz. Bölge adliye mahkemesince talebin reddi hâlinde bu teminat, ayrıca
hükme hacet kalmaksızın alacaklıya tazminat olarak ödenir."
MADDE 11.- İcra ve İflâs Kanununun 150/a maddesinin (2)
numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"2. İtirazın kaldırılması kararına karşı istinaf yoluna
başvurulması hâlinde 149/a maddesinin ikinci fıkrası hükmü kıyas yoluyla
uygulanır."
MADDE 12.- İcra ve İflâs Kanununun 164 üncü maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Kanun yollarına başvurma
Madde 164.- Ticaret mahkemesince verilen nihaî kararlar, 160
ıncı maddenin son fıkrasına göre alınan masraftan karşılanmak suretiyle
mahkemece re'sen taraflara tebliğ olunur.
Bu kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde
istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı da tebliğ
tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. İstinaf ve
temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılır.
İflâs kararına karşı kanun yoluna başvurulması, iflâsın
ilânına ve masanın teşkiline mâni değildir. Yalnız ikinci alacaklılar
toplantısı, iflâs kararı kesinleşmedikçe yapılamaz.
Bölge adliye mahkemesince iflâs kararı kaldırılırsa,
borçlunun malları üzerindeki tedbirler devam eder. Şu kadar ki, ticaret
mahkemesi davanın seyrine göre bu tedbirleri değiştirmeye veya kaldırmaya
yetkilidir."
MADDE 13.- İcra ve İflâs Kanununun 169/a maddesinin son
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İtirazın reddi kararına karşı istinaf yoluna
başvurulması, hiçbir icra muamelesini durdurmaz. Şu kadar ki, borçlu 33 üncü
maddenin üçüncü fıkrasına göre teminat gösterirse icra durur."
MADDE 14.- İcra ve İflâs Kanununun 182 nci maddesinin ikinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İflâsın kaldırılmasına, alacak hakkındaki taleplerin
kaydı için muayyen müddetin bitmesinden iflâsın kapanmasına kadar karar
verilir. İflâsın kaldırılması hakkında verilen hükme karşı tebliğ tarihinden
itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi
kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.
İstinaf ve temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü Muhake-meleri Kanunu hükümlerine
göre yapılır."
MADDE 15.- İcra ve İflâs Kanununun 254 üncü maddesine üçüncü
fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş, diğer fıkra buna göre
teselsül ettirilmiştir.
"İflâsın kapanması hakkında verilen hükme karşı tebliğ
tarihinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye
mahkemesi kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna
başvurulabilir. İstinaf ve temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu
hükümlerine göre yapılır."
MADDE 16.- İcra ve İflâs Kanununun 258 inci maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"İhtiyati haciz talebinin reddi halinde alacaklı istinaf
yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve
verdiği karar kesindir."
MADDE 17.- İcra ve İflâs Kanunun 265 inci maddesinin beşinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna
başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve
verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyati haciz kararının
icrasını durdurmaz."
MADDE 18.- İcra ve İflâs Kanununun 299 uncu maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Kanun yollarına başvurma
Madde 299. - Konkordato hakkında verilen hükme karşı tebliğ
tarihinden itibaren on gün içinde borçlu ve itiraz eden her alacaklı tarafından
istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı tebliğ
tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. İstinaf ve
temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre
yapılır."
MADDE 19.- İcra ve İflâs Kanununun 307 nci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"Fesih talebi üzerine verilecek hükmün tebliğinden
itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi
kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna
başvurulabilir."
MADDE 20.- İcra ve İflâs Kanununun 320 nci maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İstinaf yoluna başvurma
Madde 320.- Karar hakkında tebliğ tarihinden itibaren on gün
içinde borçlu ile alacaklılardan her biri istinaf yoluna başvurabilir.
İcra mahkemesi tarafından verilmiş olan fevkalâde mühletin
hükmü, bölge adliye mahkemesinin kesin kararına kadar geçerlidir."
MADDE 21.- İcra ve İflâs Kanununun 327 nci maddesinin
beşinci fıkrasının ikinci cümlesinde geçen "temyize müracaat olunabilir."
ibaresi, "istinaf yoluna başvurulabilir."; altıncı fıkrasında geçen
"Temyiz" ibaresi "Bölge adliye mahkemesi" şeklinde
değiştirilmiştir.
MADDE 22.- İcra ve İflâs Kanununun 328 inci maddesinin
ikinci fıkrasının üçüncü cümlesinde geçen "temyiz de" ibaresi
"bölge adliye mahkemesi de" şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 23.- İcra ve İflâs Kanununun 353 üncü maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İstinaf yoluna başvurma
Madde 353 .- İcra mahkemesinin duruşma yaparak verdiği
kararlara karşı tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde sanık
veya şikâyetçi veya Cumhuriyet savcısı tarafından istinaf yoluna
başvurulabilir.
Başvuru, dilekçeyle veya tutanağa geçirilecek sözlü beyanla
icra mahkemesine yapılır. Dilekçe veya beyan üzerine dosya hemen bölge adliye
mahkemesine gönderilir.
Bölge adliye mahkemesi ceza dairesinin bu kararlarına karşı
temyiz yoluna başvurulamaz."
MADDE 24.- İcra ve İflâs Kanununun 362 nci maddesinden sonra
gelen bölüm başlığı "KANUN YOLLARINA BAŞVURMA VE SON MADDELER"
olarak, 363 üncü maddesi ise kenar başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"İstinaf yoluna başvurma ve incelenmesi
Madde 363.- İcra mahkemesince 85 inci maddenin uygulanma
biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekâlet ücreti, 103 üncü maddenin
uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti,
yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet
takdirine ilişkin şikâyet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve
teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilânının iptali, süresinde satış
istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263 üncü maddenin uygulanma biçimi,
iflâs idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri
hakkında şikâyet üzerine verdiği kararlara karşı, iflâs idare memurunun ücret
ve masrafları hakkındaki hesap pusulası ve 36 ncı maddeye göre icranın geri
bırakılmasına ilişkin kararları dışındaki kararlarına karşı, ait olduğu alacak,
hak veya malın değer veya miktarının bin lirayı geçmesi şartıyla istinaf yoluna
başvurulabilir. İstinaf yoluna başvuru süresi tefhim veya tebliğ tarihinden
itibaren on gündür.
İcra mahkemesi kararları aleyhine işlemleri uzatmak gibi
kötü niyetle istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılırsa Hukuk Usulü Muhakeme-leri
Kanununun 422 nci maddesi hükmü uygulanır.
Kesin bir karara karşı kötü niyetle istinaf yoluna
başvuranlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.
İstinaf yoluna başvuru satıştan başka icra işlemlerini
durdurmaz. İcranın devamı için gereken evrak alıkonularak bunların birer örneği
bölge adliye mahkemesine gönderilecek dosyaya konulur."
MADDE 25.- İcra ve İflâs Kanununun 364 üncü maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Temyiz yoluna başvurma ve incelenmesi
Madde 364.- Bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerince
verilen ve miktar veya değeri onbin lirayı geçen nihaî kararlara karşı temyiz
yoluna başvurulabilir.
Yukarıda belirtilen kararlara karşı temyiz yoluna başvurma
ve incelemesi Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılır. Bu
durumda da 363 üncü maddenin ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri uygulanır.
Temyiz yoluna başvurma, satıştan başka icra işlemlerini
durdurmaz."
MADDE 26.- İcra ve İflâs Kanununun 365 inci maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"İstinaf dilekçesinin reddi
Madde 365.- İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten
sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara
veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikâyetin reddine yahut süresi geçmiş bir
şikâyete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri
gereğince istem icra mahkemesince reddedilir.
İstinaf yoluna başvuran kişi ret kararını kabul etmezse,
istinaf dilekçesi diğer tarafa tebliğ edildikten sonra, karar sureti ve
verilirse cevap dilekçesiyle birlikte yetkili bölge adliye mahkemesine
gönderilir. Şu kadar ki bu hâlde satış dahil hiçbir icra işlemi durmaz.
Bölge adliye mahkemesi, birinci fıkra kapsamına girdiği hâlde
reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara
bağlar."
MADDE 27.- İcra ve İflâs Kanununun 366 ncı maddesi kenar
başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Bölge adliye mahkemesi ve Yargıtay kararları
Madde 366.- İstinaf ve temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü
Muhakemeleri Kanununa göre yapılır ve onbeş gün içinde karara bağlanır.
İlgili ister ve ücretini verir veya gönderirse karar özeti
en seri vasıtalarla mahalline bildirilir.
Yargıtayın icra ve iflâs işlerine bakan hukuk dairesinin
kararlarına karşı genel hükümlere göre direnme kararı verebilir. Direnme
kararları, Hukuk Genel Kurulunda acele işlerden sayılır.
Yargıtayın bozma kararı veya bölge adliye mahkemesinin
kaldırma, düzelterek veya yeniden esas hakkında vereceği kararları üzerine icra
ve iflâs işlerinde 40 ıncı madde hükmü kıyas yoluyla uygulanır."
MADDE 28.- İcra ve İflâs Kanununun 227 nci maddesinin ikinci
fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 29.- İcra ve İflâs Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
"GEÇİCİ MADDE 7.- Bölge adliye mahkemelerinin,
26.9.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge
Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2 nci
maddesi uyarınca göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında,
kesinleşinceye kadar İcra ve İflâs Kanununun bu Kanununla yapılan değişiklikten
önceki temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin hükümleri uygulanır."
MADDE 30.- Bu Kanun 1 Nisan 2005 tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 31.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.