TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE BANGLADEŞ HALK
CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA GELİR ÜZERİNDEN
ALINAN VERGİLERDE ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME
VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA ENGEL OLMA ANLAŞMASININ
ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA
DAİR KANUN
Kanun No. 4930
|
|
Kabul Tarihi : 15.7.2003 |
MADDE 1. - 31 Ekim 1999 tarihinde Ankara'da imzalanan "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Bangladeş Halk Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması"nın onaylanması uygun bulunmuştur.
MADDE 2. - Bu Kanun
yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3. - Bu Kanun
hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
TÜRKİYE
CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE BANGLADEŞ HALK
CUMHURİYETİ
HÜKÜMETİ ARASINDA GELİR ÜZERİNDEN ALINAN
VERGİLERDE
ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME VE VERGİ
KAÇAKÇILIĞINA
ENGEL OLMA ANLAŞMASI
TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ
VE
BANGLADEŞ HALK CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ
Gelir üzerinden alınan vergilerde çifte vergilendirmeyi önleyen ve vergi
kaçakçılığına engel olan bir Anlaşma yapmak isteğiyle
AŞAĞIDAKİ ANLAŞMAYA VARMIŞLARDIR :
Madde 1
KİŞİLERE İLİŞKİN KAPSAM
Bu Anlaşma, Âkit Devletlerden birinin veya her ikisinin mukimi olan
kişilere uygulanacaktır.
Madde 2
KAVRANAN VERGİLER
1. Bu Anlaşma, ne şekilde
alındığına bakılmaksızın, bir Âkit Devlet veya politik alt bölümleri ya da
mahallî idareleri tarafından veya bunlar adına gelir üzerinden alınan vergilere
uygulanacaktır.
2. Menkul veya gayrimenkul
varlıkların devrinden doğan kazançlara uygulanan vergiler ile ücretin veya
maaşın toplam tutarı üzerinden teşebbüsler tarafından ödenen vergiler dahil
olmak üzere, toplam gelir veya gelirin unsurları üzerinden alınan tüm vergiler,
gelirden alınan vergiler olarak kabul edilecektir.
3. Anlaşmanın uygulanacağı şu
anda geçerli olan vergiler özellikle :
a) Türkiye'de :
i) gelir vergisi;
ii) kurumlar vergisi; ve
iii) gelir vergisi ve
kurumlar vergisi üzerinden alınan fon payı;
(Bundan böyle
"Türk vergisi" olarak bahsedilecektir)
b) Bangladeş'te :
gelir vergisi;
(Bundan böyle
"Bangladeş vergisi" olarak bahsedilecektir).
4. Bu Anlaşma aynı zamanda, Anlaşmanın imza tarihinden sonra mevcut
vergilere ilave olarak veya onların yerine alınan ve mevcut vergilerle aynı
nitelikte olan veya onlara önemli ölçüde benzeyen vergilere de uygulanacaktır.
Âkit Devletlerin yetkili makamları, ilgili vergi mevzuatlarında yapılan önemli
değişiklikleri birbirlerine bildireceklerdir.
Madde 3
GENEL TANIMLAR
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından metin aksini öngörmedikçe :
a) i) "Türkiye" terimi, Türkiye'nin sahip olduğu egemenlik
alanını, karasularını, aynı zamanda uluslararası hukuka uygun olarak doğal
kaynakların araştırılması, işletilmesi ve korunması amaçlarıyla yargı yetkisi
veya egemenlik haklarına sahip olduğu deniz alanlarını ifade eder.
ii) "Bangladeş"
terimi, Bangladeş'in sahip olduğu egemenlik alanını, karasularını, aynı zamanda
uluslararası hukuka uygun olarak doğal kaynakların araştırılması, işletilmesi
ve korunması amaçlarıyla yargı yetkisi veya egemenlik haklarına sahip olduğu
deniz alanlarını ifade eder.
b) "Bir Âkit Devlet" ve "diğer Âkit Devlet"
terimleri, metnin gereğine göre, Türkiye veya Bangladeş anlamına gelir;
c) "Vergi" terimi, bu Anlaşmanın 2 nci maddesinde kavranan
herhangi bir vergi anlamına
gelir;
d) "Kişi" terimi, bir gerçek kişiyi, bir şirketi ve kişilerin
oluşturduğu diğer herhangi bir kuruluşu kapsamına alır;
e) "Şirket" terimi, herhangi bir kurum veya vergileme yönünden
kurum olarak muamele gören herhangi bir kuruluş anlamına gelir.
f) "Kanunî merkez" terimi, Türkiye açısından Türk Ticaret
Kanununa göre tescil edilen kayıtlı merkez anlamına gelir.
g) "Vatandaş" terimi, ilgili Âkit Devletlerin vatandaşlığına
ve uyruğuna sahip bütün gerçek kişileri ve aynı zamanda ilgili Âkit Devletlerin
yürürlükte olan mevzuatlarına göre statü kazanan herhangi bir hükmî şahsı,
ortaklığı veya derneği ifade eder;
h) "Bir Âkit Devletin teşebbüsü" ve "diğer Âkit Devletin
teşebbüsü" terimleri sırasıyla, bir
Âkit Devletin bir mukimî tarafından işletilen bir teşebbüs ve diğer Âkit Devletin bir mukimi tarafından
işletilen bir teşebbüs anlamına gelir;
i) "Yetkili makam" terimi :
i) Türkiye'de, Maliye
Bakanını veya onun yetkili temsilcisini; ve
ii) Bangladeş'te, Ulusal Gelir
İdaresini veya onun yetkili temsilcisini
ifade eder;
j) "Uluslararası trafik" terimi, yalnızca bir Âkit Devlet
sınırları içinde gerçekleştirilen gemi, uçak veya kara nakil vasıtası işletmeciliği
hariç olmak üzere gemi, uçak veya kara nakil vasıtası işletilerek yapılan
taşımacılığı ifade eder.
2. Bu Anlaşmanın bir Âkit Devlet tarafından herhangi bir tarihte
uygulanmasına ilişkin olarak, Anlaşmada tanımlanmamış herhangi bir terim, metin
aksini öngörmedikçe, Anlaşmanın uygulanacağı vergilerin amaçları bakımından, o
tarihte bu Devletin mevzuatına sahip olduğu anlamı taşıyacak ve bu Devletin
yürürlükteki vergi mevzuatında yer alan bir anlam, bu Devletin diğer
mevzuatında bu terime verilen anlama göre üstünlük taşıyacaktır.
Madde 4
MUKİM
1. Bu Anlaşmanın amaçları
bakımından, "bir Âkit Devletin mukimi" terimi, bu Devlet, herhangi
bir politik alt bölüm veya mahallî idare de dahil olmak üzere, o Devletin
mevzuatı gereğince ev, ikametgâh, kanunî merkez, yönetim yeri veya benzer
yapıda diğer herhangi bir kriter nedeniyle vergi mükellefi olan kişi anlamına
gelir. Ancak bu terim, yalnızca o devletteki kaynaklardan elde edilen gelir
nedeniyle o Devlette vergiye tâbi tutulan herhangi bir kişiyi kapsamaz.
2. 1 inci fıkra hükümleri
dolayısıyla bir gerçek kişi her iki Âkit Devlette de mukim olduğunda, bu
kişinin durumu aşağıdaki şekilde belirlenecektir :
a) Bu kişi, daimi olarak kalabileceği bir meskenin bulunduğu Âkit
Devletin mukimi kabul edilecektir. Eğer bu kişinin her iki Âkit Devlette de
daimi olarak kalabileceği bir meskeni varsa, bu kişi, kişisel ve ekonomik
ilişkilerinin daha yakın olduğu (hayatî menfaatlerin merkezi) Âkit Devletin
mukimi kabul edilecektir;
b) Eğer kişinin hayatî menfaatlerinin merkezinin yer aldığı Âkit Devlet
saptanamazsa veya her iki Âkit Devlette de daimi olarak kalabileceği bir
meskeni yoksa, bu kişi kalmayı adet edindiği evin bulunduğu Âkit Devletin
mukimi kabul edilecektir;
c) Eğer kişinin her iki Âkit
Devlette de kalmayı adet edindiği bir ev varsa veya her iki Âkit Devlette de böyle bir ev söz konusu
değilse, bu kişi vatandaşı bulunduğu
Âkit Devletin mukimi kabul edilecektir;
d) Eğer kişi her iki Âkit Devletin de vatandaşıysa veya her iki Âkit
Devletin de vatandaşı değilse, Âkit
Devletlerin yetkili makamları sorunu karşılıklı anlaşmayla çözeceklerdir.
3. 1 inci fıkra hükümleri
dolayısıyla gerçek kişi dışındaki bir kişi her iki Âkit Devletin de mukimi
olduğunda, bu kişi etkin yönetim yerinin bulunduğu Âkit Devletin mukimi kabul
edilecektir. Bununla beraber, bu kişi Âkit Devletlerden birinde etkin yönetim
yerine, diğerinde kanunî merkeze sahip olduğunda, bu kişinin bu Anlaşmanın
amaçları bakımından hangi Âkit Devletin
mukimi kabul edileceğini, Âkit Devletlerin yetkili makamları karşılıklı
anlaşmayla belirleyeceklerdir.
Madde 5
İŞYERİ
1. Bu Anlaşmanın amaçları
bakımından "işyeri" terimi, bir teşebbüsün işinin tamamen veya kısmen
yürütüldüğü işe ilişkin sabit bir yer anlamına gelir.
2. "İşyeri" terimi
özellikle şunları kapsamına alır :
a) Yönetim yeri;
b) Şube;
c) Büro;
d) Fabrika;
e) Atölye;
f) Yalnızca başkaları için depoloma kolaylıkları sağlayan kişiyle ilgili
olmak kaydıyla depo; ve
g) Maden ocağı, petrol veya doğal gaz kuyusu, taş ocağı veya doğal kaynakların
çıkarıldığı diğer herhangi bir yer;
3. Oniki ayı aşan bir süre devam
eden bir inşaat şantiyesi, yapım, kurma veya montaj projesi bir işyeri
oluşturur.
4. Bu maddenin daha önceki
hükümleri ile bağlı kalınmaksızın, "işyeri" teriminin aşağıdaki
hususları kapsamadığı kabul edilecektir :
a) Tesislerin, teşebbüse ait malların veya ticarî eşyanın yalnızca
depolanması, teşhiri veya teslimi amacıyla kullanılması;
b) Teşebbüse ait mal veya ticarî eşya stoklarının yalnızca depolama,
teşhir veya teslim amacıyla elde tutulması;
c) Teşebbüse ait mal veya ticarî eşya stoklarının yalnızca bir başka
teşebbüse işlettirilmesi amacıyla elde tutulması;
d) İşe ilişkin sabit bir yerin yalnızca teşebbüse mal veya ticarî eşya
satın alma veya bilgi toplama amacıyla elde tutulması;
e) İşe ilişkin sabit bir yerin teşebbüs için yalnızca reklam, bilgi
sağlama, bilimsel araştırma veya hazırlayıcı veya yardımcı karakter taşıyan
benzer bir faaliyetin yapılması amacıyla elde tutulması;
f) İşe ilişkin sabit bir yerin, yalnızca (a) ila (e) bentlerinde
bahsedilen faaliyetlerin birini veya birkaçını bir arada icra etmek için elde
tutulması; ancak, işe ilişkin sabit yerdeki bütün bu faaliyetlerin bir arada
yürütülmesi sonucunda oluşan faaliyetin hazırlayıcı veya yardımcı karakterde
olması şarttır.
5. 1 inci ve 2 nci fıkra
hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, bir kişi -6 ncı fıkranın uygulanacağı
bağımsız nitelikteki bir acente dışında- bir Âkit Devlette bir teşebbüs adına
hareket eder ve bu teşebbüs adına mukavele akdetme yetkisine sahip olup, bu
yetkisini mutaden kullanırsa, söz konusu kişinin faaliyetleri 4 üncü fıkrada
belirtilen ve işe ilişkin sabit bir yerden
yapılması durumunda bu yeri işyeri haline getirmeyen nitelikteki
faaliyetlerle sınırlı olmamak kaydıyla, bu teşebbüs, bu kişinin teşebbüs adına
gerçekleştirdiği her türlü faaliyet dolayısıyla bu Devlette bir işyerine sahip
kabul edilecektir.
6. Bir teşebbüs, bir Âkit Devlette, işlerini yalnızca kendi işlerine
olağan şekilde devam eden bir simsar, genel komisyon acentesi veya bağımsız
statüde diğer herhangi bir acente vasıtasıyla yürüttüğü için bu Devlette bir
işyerine sahip kabul olunmayacaktır.
7. Bir Âkit Devletin mukimi olan
bir şirket, diğer Âkit Devletin mukimi olan veya bu diğer Devlette ticarî
faaliyette bulunan (bir işyeri vasıtasıyla veya diğer bir şekilde) bir şirketi
kontrol eder ya da onun tarafından kontrol edilirse, bu şirketlerden herhangi
biri diğeri için bir işyeri oluşturmayacaktır.
Madde
6
GAYRİMENKUL VARLIKLARDAN ELDE EDİLEN GELİR
1. Bir Âkit Devlet mukiminin
diğer Âkit Devlette bulunan gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir (tarım
veya ormancılıktan elde edilen gelir dahil), bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
2. "Gayrimenkul
varlık" terimi, söz konusu varlığın bulunduğu Âkit Devletin mevzuatına
göre tanımlanacaktır. Terim her halükârda, gayrimenkul varlığa müteferri
varlıkları, tarım ve ormancılıkta kullanılan araçları ve hayvanları, özel hukuk
hükümlerinin uygulanacağı gayrimenkul mülkiyetine ilişkin hakları, gayrimenkul
intifa haklarını ve maden ocaklarının, kaynakların ve diğer doğal kaynakların
işletilmesi veya işletme hakkı karşılığında doğan sabit ya da değişken ödemeler
üzerindeki hakları kapsayacak; gemiler, vapurlar ve uçaklar gayrimenkul varlık
olarak kabul edilmeyecektir.
3. 1 inci fıkra hükümleri,
gayrimenkul varlığın doğrudan kullanımından, kiralanmasından veya diğer
herhangi bir şekilde kullanımından elde edilen gelire de uygulanacaktır.
4. 1 inci ve 3 üncü fıkra
hükümleri aynı zamanda, bir teşebbüsün gayrimenkul varlıklardan elde ettiği
gelir ile serbest meslek faaliyetlerinin icrasında kullanılan gayrimenkul
varlıklardan elde edilen gelire de uygulanacaktır.
Madde 7
TİCARÎ KAZANÇLAR
1. Bir Âkit Devlet teşebbüsüne
ait kazanç, söz konusu teşebbüs diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri
vasıtasıyla ticarî faaliyette bulunmadıkça, yalnızca bu Devlette
vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticarî
faaliyette bulunursa, teşebbüsün kazançları bu diğer Devlette, yalnızca bu
işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere vergilendirilebilir.
2. 3 üncü fıkra hükümleri saklı
kalmak üzere, bir Âkit Devlet teşebbüsü
diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette
bulunduğunda, her iki Âkit Devlette de bu işyerine atfedilecek kazanç, bu
işyeri aynı veya benzer koşullar altında, aynı veya benzer faaliyetlerde
bulunan tamamen ayrı ve bağımsız bir teşebbüs olsaydı ve işyerini oluşturduğu
teşebbüsten tamamen bağımsız bir nitelik kazansaydı ne kazanç elde edecek ise
aynı miktarda bir kazanç olacaktır.
3. Bir işyerinin kazancı
belirlenirken, işyerinin bulunduğu Devlette veya başka herhangi bir yerde
yapılan, yönetim ve genel idare giderleri de dahil olmak üzere, işyerinin
amaçlarına uygun olan giderlerin indirilmesine müsaade edilecektir.
4. İşyerine, bu işyeri
tarafından teşebbüs adına yalnızca mal veya ticarî eşya satın alınması
dolayısıyla hiçbir kazanç atfedilmeyecektir.
5. Önceki fıkraların amaçları
bakımından, işyerine atfedilebilen kazançlar, aksine makul ve geçerli bir neden
olmadıkça her yıl aynı yöntemle belirlenecektir.
6. Kazanç, bu Anlaşmanın diğer
maddelerinde ayrı olarak düzenlenen gelir unsurlarını da kapsamına aldığında, o
maddelerin hükümleri bu madde hükümlerinden etkilenmeyecektir.
Madde 8
DENİZ, HAVA VE KARA TAŞIMACILIĞI
1. Bir Âkit Devlet teşebbüsünün,
uluslararası trafikte uçak veya kara nakil vasıtası işletmeciliğinden elde
ettiği gelir, yalnızca bu Devlette vergilendirilebilecektir.
2. Bir Âkit Devlet teşebbüsünün
uluslararası trafikte gemi işletmeciliğinden diğer Âkit Devlette elde ettiği
gelir, bu diğer Âkit Devlette
vergilendirilebilir. Ancak, diğer Devlette bu gelir üzerinden alınacak vergi,
alınması gereken verginin yüzde ellisine eşit bir tutarda indirilecektir.
3. Bu maddenin amaçları bakımından, bir
Âkit Devlet teşebbüsünün uluslararası trafikte gemi veya uçak
işletmeciliğinden elde ettiği gelir, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümlerinin
uygulanacağı gelirlerin yanı sıra arızî olarak konteynerlerin kullanımı veya
kiralanmasından elde edilen gelirleri de kapsayacaktır.
4. Bu maddenin 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri aynı zamanda bir
ortaklığa, ortak teşebbüse veya uluslararası işletilen bir acenteye iştirak
dolayısıyla elde edilen kazançlara da uygulanacaktır.
Madde 9
BAĞIMLI TEŞEBBÜSLER
1. a) Bir Âkit Devlet teşebbüsü doğrudan veya dolaylı olarak diğer Âkit
Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında, veya
b) Aynı kişiler, doğrudan veya
dolaylı olarak bir Âkit Devlet teşebbüsünün ve diğer Âkit Devlet teşebbüsünün
yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında ve her iki halde de, iki
teşebbüs arasındaki ticarî veya malî ilişkilerde oluşan veya empoze edilen
koşullar, bağımsız teşebbüsler arasında oluşması gereken koşullardan
farklılaştığında, bu teşebbüslerden birisinde olması gereken, fakat bu koşullar
dolayısıyla kendini göstermeyen kazanç, o teşebbüsün kazancına eklenir ve buna
göre vergilendirilebilir.
2. Bir Âkit Devletin kendi teşebbüsünün kazancına dahil edip
vergilendirdiği kazanç, diğer Âkit Devlette vergilendirilen diğer Devletin
teşebbüsünün kazancını içermesi ve aynı zamanda ilk bahsedilen Devletin
kavradığı kazanç, iki teşebbüs arasında olması gereken koşullar gözönünde
tutularak belirlenen kazanç olması durumunda, diğer Devlet söz konusu kazanç
üzerinden aldığı verginin miktarında gerekli düzeltmeleri yapacaktır. Bu
düzeltme yapılırken,bu Anlaşmanın diğer hükümleri gözönünde tutulacak ve
gerektiğinde Âkit Devletlerin yetkili makamları birbirlerine danışacaklardır.
Madde 10
TEMETTÜLER
1. Bir Âkit Devletin mukimi olan bir şirket tarafından diğer Âkit
Devletin bir mukimine ödenen temettüler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber söz konusu temettüler, ödemeyi yapan şirketin mukim
olduğu Âkit Devlette ve bu Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir;
ancak, temettü elde eden temettünün gerçek lehdarı ise, bu şekilde alınacak
vergi, gayrisafî temettü tutarının yüzde 10'unu aşmayacaktır. Bu fıkra
hükümleri, içerisinden temettülerin ödendiği şirket kazançlarının
vergilendirilmesini etkilemeyecektir.
3. Bu maddede kullanılan "temettü" terimi, hisse
senetlerinden, intifa senetlerinden veya intifa haklarından, maden
hisselerinden, kurucu hisse senetlerinden veya alacak niteliğinde olmayıp
kazanca katılmayı sağlayan diğer haklardan elde edilen gelirler ile dağıtımı
yapan şirketin mukim olduğu Devletin mevzuatına göre, vergileme yönünden hisse
senetlerinden elde edilen gelirle aynı muameleyi gören diğer şirket haklarından
elde edilen gelirleri ifade eder.
4. Bir Âkit Devlet mukimi olan temettünün gerçek lehdarı, temettüyü
ödeyen şirketin mukim olduğu diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri
vasıtasıyla ticarî faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer alan sabit
bir yer vasıtasıyla serbest meslek faaliyeti icra ederse ve söz konusu temettü elde
ediş olayı ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, 1
inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda temettüler, diğer
Âkit Devlette bu Devletin kanunlarına göre vergilendirilebilecektir.
5. Diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette
bulunan bir Âkit Devlet şirketinin kazancı, 7 nci maddeye göre
vergilendirildikten sonra, kalan kısım üzerinden bu işyerinin bulunduğu Âkit
Devlette bu maddenin 2 nci fıkrasına uygun olarak vergilendirilebilir.
Madde 11
FAİZ
1. Bir Âkit Devlette doğan ve diğer Âkit Devletin bir mukimine ödenen
faiz, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber bu faiz, elde edildiği Âkit Devlette ve o Devletin
mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak, faiz elde eden kişi faizin
gerçek lehdarı ise, bu şekilde alınacak vergi faizin gayrisafî tutarının yüzde
10'unu aşmayacaktır.
3. 2 nci fıkra hükümlerine bakılmaksızın;
a) Türkiye'de doğan ve Bangladeş Hükümeti'ne veya Bangladeş Bankası'na
ödenen faizler Türk vergisinden muaf tutulacaktır;
b) Bangladeş'te doğan ve Türkiye Hükümeti'ne veya Türkiye Cumhuriyet
Merkez Bankası'na ödenen faizler Bangladeş vergisinden muaf tutulacaktır.
4. Bu maddede kullanılan "faiz" terimi, ipotek garantisine
bağlı olsun olmasın veya borçlunun kazancına katılma hakkını tanısın tanımasın,
her nevi alacaktan doğan gelirleri ve özellikle kamu menkul kıymetleri ile
tahvil veya borç senetlerinden elde edilen gelirler ile söz konusu menkul
kıymet, tahvil veya borç senetlerine ilişkin prim ve ikramiyeleri ifade eder.
5. Bir Âkit Devlet mukimi olan faizin gerçek lehdarı, faizin elde
edildiği diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette
bulunursa veya bu diğer Devlette yer alan sabit bir yer vasıtasıyla serbest
meslek faaliyetinde bulunursa ve söz konusu faizin ödendiği alacak ile bu
işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, 1, 2 ve 3 üncü
fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda faiz, diğer Âkit Devlette, bu
Devletin kanunlarına göre vergilendirilebilecektir.
6. Bir Devletin kendisi, politik alt bölümü, mahallî idaresi veya bu
Devletin bir mukimi tarafından ödenen faizin, o Âkit Devlette elde edildiği
kabul olunacaktır. Bununla beraber, faiz ödeyen kişi, bir Âkit Devletin mukimi
olsun veya olmasın, bir Âkit Devlette faiz ödemeye neden olan borç-alacak
ilişkisiyle bağlantılı bir işyerine veya sabit yere sahip olduğunda ve faiz bu
işyeri veya sabit yerden kaynaklandığında, söz konusu faizin işyerinin veya
sabit yerin bulunduğu Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.
7. Alacak karşılığında ödenen faizin miktarı, ödeyici ile gerçek lehdar
arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında var olan özel ilişki
nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ve lehdar arasında
kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde hükümleri yalnızca en son
bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu Anlaşmanın diğer
hükümleri de dikkate alınarak her bir Âkit Devletin mevzuatına göre
vergilendirilebilecektir.
Madde 12
GAYRİMADDÎ HAK BEDELLERİ
1. Bir Âkit Devlette doğan ve diğer Âkit Devletin bir mukimine ödenen
gayrimaddî hak bedelleri, bu diğer Âkit Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, söz konusu gayrimaddî hak bedelleri elde edildikleri
Âkit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak,
gayrimaddî hak bedeli elde eden kişi gayrimaddî hak bedelinin gerçek lehdarı
ise, bu şekilde alınacak vergi gayrimaddî hak bedelinin gayrisafî tutarının
yüzde 10'unu aşmayacaktır.
3. Bu maddede kullanılan "gayrimaddî hak bedelleri" terimi,
sinema filmleri dahil olmak üzere, edebî, sanatsal veya bilimsel her nevi telif
hakkının, her nevi patentin, alameti farikanın, desen veya modelin, planın,
gizli formül veya üretim yönteminin kullanımı veya kullanım hakkı karşılığında
veya sınaî, ticarî veya bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikimi karşılığında
elde edilen her türlü ödemeyi kapsar.
4. Bir Âkit Devlet mukimi olan gayrimaddî hak bedelinin gerçek lehdarı,
söz konusu bedelin elde edildiği diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri
vasıtasıyla ticarî faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer alan sabit
bir yer vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve söz konusu bedelin
ödendiği hak veya varlık ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ
bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda
gayrimaddî hak bedelleri, diğer Âkit Devlette, bu Devletin kanunlarına göre
vergilendirilebilecektir.
5. Bir Âkit Devletin kendisi, politik alt bölümü, mahallî idaresi veya bu
Devletin bir mukimi tarafından ödenen gayrimaddî hak bedelinin, o Âkit Devlette
elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, gayrimaddî hak bedelini
ödeyen kişi, bir Âkit Devletin mukimi olsun veya olmasın, bir Âkit Devlette
gayrimaddî hak bedeli ödeme yükümlülüğü ile bağlantılı bir işyerine veya sabit
bir yere sahip olduğunda ve gayrimaddî hak bedeli bu işyeri veya sabit yerden
kaynaklandığında, söz konusu gayrimaddî hak bedelinin, işyerinin veya sabit
yerin bulunduğu Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.
6. Kullanım, hak veya bilgi karşılığında ödenen gayrimaddî hak bedelinin
miktarı, ödeyici ile gerçek lehdar arasında veya her ikisi ile bir başka kişi
arasında var olan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı
durumlarda ödeyici ile gerçek lehdar arasında kararlaştırılacak miktarı
aştığında, bu madde hükümleri yalnızca en son bahsedilen miktara
uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu Anlaşmanın diğer hükümleri de
dikkate alınarak, her bir Âkit Devletin mevzuatına göre vergilendirilecektir.
Madde 13
SERMAYE DEĞER ARTIŞ KAZANÇLARI
1. Bir Âkit Devlet mukimince, diğer Âkit Devlette yer alan ve 6 ncı
maddede belirtilen gayrimenkul varlıkların elden çıkarılmasından sağlanan
kazançlar, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Âkit Devlet teşebbüsünün diğer Âkit Devlette sahip olduğu bir
işyerinin ticarî varlığına dahil menkul varlıkların veya bir Âkit Devlet
mukiminin diğer Âkit Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek üzere
kullandığı sabit bir yere ait menkul varlıkların elden çıkarılmasından doğan
kazanç, bu işyerinin (yalnız veya tüm teşebbüsle birlikte) veya sabit yerin
elden çıkarılmasından doğan kazanç da dahil olmak üzere, bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
3. Uluslararası trafikte işletilen gemi, uçak veya kara nakil
vasıtalarının veya söz konusu gemi, uçak veya kara nakil vasıtalarının
işletilmesiyle ilgili menkul varlıkların elden çıkarılmasından sağlanan
kazançlar, yalnızca teşebbüsün mukim olduğu Âkit Devlette vergilendirilecektir.
4. 1, 2 ve 3 üncü fıkralarda belirtilenlerin dışında kalan varlıkların
elden çıkarılmasından doğan kazançlar, yalnızca elden çıkaranın mukim olduğu
Âkit Devlette vergilendirilecektir.
Madde 14
SERBEST MESLEK FAALİYETLERİ
1. Bir Âkit Devlet mukiminin, serbest meslek faaliyetleri veya bağımsız
nitelikteki diğer faaliyetler dolayısıyla elde ettiği gelirler, aşağıdaki
durumlar hariç, yalnızca bu Âkit Devlette vergilendirilecektir. Aşağıdaki
durumlarda ise söz konusu gelir, diğer Âkit Devlette de vergilendirilebilir :
a) Eğer bu kişi, faaliyetlerini icra etmek için diğer Âkit Devlette
sürekli kullanabileceği sabit bir yere sahip ise, yalnızca bu sabit yere
atfedilebilen gelir, bu diğer Âkit Devlette vergilendirilebilir; veya
b) Eğer bu kişi, diğer Âkit Devlette ilgili malî yıl içinde bir veya bir
kaç seferde toplam 183 gün veya daha fazla kalırsa, yalnızca diğer Devlette
icra ettiği faaliyetlerden elde ettiği gelir, bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
2. "Serbest meslek faaliyetleri" terimi, özellikle bağımsız
olarak yürütülen bilimsel, edebî, sanatsal, eğitici veya öğretici faaliyetleri,
bunun yanısıra doktorların, cerrahların, avukatların, mühendislerin,
mimarların, dişçilerin ve muhasebecilerin bağımsız faaliyetlerini kapsamına
alır.
Madde 15
BAĞIMLI FAALİYETLER
1. 16, 18, 19, 20 ve 21 inci maddelerin hükümleri saklı kalmak üzere,
bir Âkit Devlet mukiminin bir hizmet dolayısıyla elde ettiği ücret, maaş ve
diğer benzeri gelirler, bu hizmet diğer Âkit Devlette ifa edilmedikçe, yalnızca
bu Devlette vergilendirilecektir. Hizmet diğer Devlette ifa edilirse, buradan
elde edilen söz konusu gelir bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. 1 inci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Âkit Devlet mukiminin
diğer Âkit Devlette ifa ettiği bir hizmet dolayısıyla elde ettiği gelir, eğer :
a) Gelir elde eden kişi, diğer Devlette, ilgili vergilendirme yılında
bir veya bir kaç seferde toplam 183 günü aşmamak üzere kalırsa; ve
b) Ödeme, diğer Devletin mukimi olmayan bir işveren tarafından veya
böyle bir işveren adına yapılırsa; ve
c) Ödeme, işverenin diğer Devlette sahip olduğu bir işyerinden veya
sabit yerden yapılmazsa yalnızca ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir.
3. Bu maddenin bundan önceki hükümlerine bakılmaksızın, bir Âkit Devlet
teşebbüsü tarafından uluslararası trafikte işletilen bir gemi, uçak veya kara
nakil vasıtalarından ifa edilen bir hizmet karşılığında elde edilen gelir
yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
Madde 16
MÜDÜRLERE YAPILAN ÖDEMELER
Bir Âkit Devlet mukiminin, diğer Âkit Devlet mukimi olan bir şirketin
yönetim kurulu üyesi olması dolayısıyla elde ettiği ücret ve diğer benzeri
ödemeler, bu diğer Âkit Devlette vergilendirilebilir.
Madde 17
SANATÇI VE SPORCULAR
1. 14 ve 15 inci maddelerin hükümlerine bakılmaksızın, bir Âkit Devlet
mukimi olan tiyatro; sinema radyo veya televizyon sanatçısı gibi bir
sanatçının, bir müzisyenin veya bir sporcunun diğer Âkit Devlette icra ettiği
şahsî faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği gelir, bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
2. Bir sanatçının ya da sporcunun icra ettiği şahsî faaliyetlerden doğan
gelir, sanatçının veya sporcunun kendisine değil de bir başkasına yönelirse, bu
gelir 7, 14 ve 15 inci maddelerin hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, sanatçı ya
da sporcunun faaliyetlerinin icra edildiği Âkit Devlette vergilendirilebilir.
3. Bir Âkit Devlete yapılan ziyaretin tamamen veya önemli ölçüde diğer
Âkit Devletin kamusal fonlarından desteklenmesi halinde, sanatçı ve sporcuların
faaliyetlerine bu maddenin 1 ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır.
Madde 18
EMEKLİ MAAŞLARI
19 uncu maddenin 1 inci fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, bir Âkit
Devlet mukimine geçmiş çalışmalarının karşılığında ödenen emekli maaşları ve
diğer benzeri ödemeler yalnızca bu Devlette vergilendirilebilecektir.
Madde 19
KAMU GÖREVİ
1. Bir Âkit Devletin kendisine, politik alt bölümüne veya mahallî
idaresine bir kamu görevi dolayısıyla bir gerçek kişi tarafından verilen
hizmetler karşılığında, bu Devlet, alt bölüm veya idare tarafından yapılan
ücret, maaş ve diğer benzeri ödemeler, emekli maaşları da dahil yalnızca bu
Devlette vergilendirilebilecektir.
2. Bir Âkit Devletin kendisi, politik alt bölümü veya mahallî idaresi
tarafından yürütülen ticarî faaliyetlerle bağlantılı hizmetler karşılığında
yapılan ücret, maaş ve diğer benzeri ödemeler ile emekli maaşlarına 15, 16, 17
ve 18 inci madde hükümleri uygulanacaktır.
Madde 20
ÖĞRETMENLER VE ARAŞTIRMACILAR
Diğer Âkit Devleti ziyareti sırasında veya ziyaretinden hemen önce bir
Âkit Devletin mukimi durumunda olan ve herhangi bir üniversite, yüksek okul,
okul veya diğer Âkit Devletin yetkili makamlarınca tanınan benzeri eğitim
kurumlarının davetlisi olarak, bu tür eğitim kurumlarında yalnızca öğretim veya
araştırma veya her ikisini yapmak amacıyla iki yılı aşmayan bir süre için diğer
Âkit Devleti ziyaret eden bir gerçek kişinin, bu öğretim veya araştırma
karşılığında elde ettiği gelirler diğer Âkit Devlette vergiden muaf
tutulacaktır.
Madde 21
ÖĞRENCİLER VE STAJYERLER
1. Bir Âkit Devleti ziyaretinden hemen önce diğer Âkit Devletin mukimi
durumunda olan bir gerçek kişinin ilk bahsedilen Âkit Devleti ziyareti,
yalnızca;
a) Bir üniversite veya diğer kabul görmüş eğitim kurumlarında öğrenim
görmek;
b) Bir iş veya meslekî beceri kazanmak üzere uygulamalı eğitim görmek;
veya
c) Bir kamu kurumu, dinî kurum, yardım kurumu, bilim, edebiyat veya
eğitim kurumu tarafından sağlanan burs, yardım veya ödülün lehdarı olarak
öğrenim görmek veya araştırma yapmak
amacıyla ziyaret eden bir gerçek kişinin;
i) geçimini, öğrenimini, eğitimini, araştırmasını veya meslekî uygulama
eğitimini sağlamak amacıyla yurt dışındaki kaynaklardan elde ettiği ödemeler;
ve
ii) burs, yardım veya ödüller
ilk bahsedilen Devlette vergiden istisna edilecektir.
Madde 22
DİĞER GELİRLER
1. Bir Âkit Devlet mukiminin, nerede doğarsa doğsun, bu Anlaşmanın daha
önceki maddelerinde belirtilmeyen gelir unsurları, yalnızca bu Devlette
vergilendirilebilecektir.
2. 6 ncı maddenin 2 nci fıkrasında tanımlanan gayrimenkul varlıklardan
elde edilen gelir hariç olmak üzere, bir Âkit Devlet mukimi olan gelir lehdarı,
diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette bulunursa
veya bu diğer Devlette yer alan sabit bir yer vasıtasıyla serbest meslek
faaliyetinde bulunursa ve söz konusu hak veya varlık ile bu işyeri veya sabit
yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, bu gelire 1 inci fıkra hükümleri
uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına göre 7 nci veya 14 üncü madde hükümleri
uygulanacaktır.
Madde 23
ÇİFTE VERGİLENDİRMENİN ÖNLENMESİ
1. Türkiye'de çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde önlenecektir :
a) Bir Türkiye mukimi, (b) bendinde kavranan gelirler hariç olmak üzere,
bu Anlaşma hükümlerine göre Bangladeş'te vergilendirilebilen bir gelir elde
ettiğinde, Türkiye, bu geliri vergiden istisna edecek; ancak, bu kişinin geriye
kalan gelirine ilişkin vergiyi hesaplarken, istisna edilen geliri, vergiden
istisna edilmemiş gibi dikkate alarak bir vergi oranı uygulayabilecektir.
b) Bir Türkiye mukimi, bu Anlaşmanın 10,11 ve 12 nci maddeleri
hükümlerine göre Bangladeş'te vergilendirilebilen bir gelir elde ettiğinde,
Türkiye, bu kişinin gelirine isabet eden vergiden, Bangladeş'te ödenen vergiye
eşit bir tutarın mahsubuna müsaade edecektir.
Bununla beraber söz konusu mahsup, Bangladeş'te vergilendirilebilen
gelir için, mahsuptan önce hesaplanan vergi miktarını aşmayacaktır.
2. Bangladeş'te çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde önlenecektir :
a) (c) bendi hükümleri saklı kalmak üzere, bir Bangladeş mukimi bu
Anlaşma hükümleri uyarınca Türkiye'de vergilendirilebilen bir gelir elde
ettiğinde, Bangladeş, bu mukimin gelirine isabet vergiden, Türkiye'de ödenen
vergiye eşit bir tutarın mahsubuna müsaade edecektir.
b) Bununla birlikte söz konusu mahsup, Türkiye'de vergilendirilen gelire
atfedilebilen, mahsuptan önce hesaplanan gelir vergisini aşmayacaktır.
c) Bir Bangladeş mukimi, bu Anlaşma hükümleri uyarınca yalnızca
Türkiye'de vergilendirilebilen bir gelir elde ettiğinde, Bangladeş, bu geliri
vergi matrahına dahil edebilir, ancak bu gelir vergisinden, Türkiye'de elde
edilen gelire atfedilebilen gelir vergisi tutarının mahsubuna müsaade
edilecektir.
Madde 24
AYRIM YAPILMAMASI
1. Bir Âkit Devletin vatandaşları, diğer Âkit Devlette, bu diğer
Devletin vatandaşlarının aynı koşullarda karşı karşıya kaldıkları veya
kalabilecekleri vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha
ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır. Bu
hüküm, 1 inci madde hükümlerine bakılmaksızın, Âkit Devletlerden birinin veya
her ikisinin mukimi olmayan kişilere de uygulanacaktır.
2. Bir Âkit Devlet teşebbüsünün diğer Âkit Devlette sahip olduğu bir
işyeri, bu diğer Devletin aynı faaliyetleri yürüten teşebbüslerine göre daha az
lehe bir vergilemeyle karşı karşıya kalmayacaktır. Bu hüküm, bir Âkit Devletin
kendi mukimlerine şahsî veya ailevi durumları dolayısıyla uyguladığı şahsî
indirimleri, vergi ve matrah indirimlerini diğer Âkit Devlet mukimlerine de
uygulama zorunda olduğu yönünde anlaşılmayacaktır.
3. 9 uncu maddenin 1 inci fıkrası ile 11 inci maddenin 7 nci fıkrası
veya 12 nci maddenin 6 ncı fıkrası hükümlerinin uygulaması hariç olmak üzere,
bir Âkit Devlet teşebbüsünce diğer Âkit Devletin bir mukimine ödenen faiz,
gayrimaddî hak bedeli ve diğer ödemeler, söz konusu teşebbüsün
vergilendirilebilir kazancının belirlenmesinde, bu ödemeler aynı koşullarda ilk
bahsedilen Devletin bir mukimine yapılmış gibi indirilebilecektir.
4. Bir Âkit Devletin, diğer Âkit Devletin bir veya birkaç mukimi
tarafından, doğrudan veya dolaylı olarak, kısmen veya tamamen sermayesine sahip
olunan veya kontrol edilen teşebbüsleri, ilk bahsedilen Devlette, bu Devletin
benzeri teşebbüslerinin tâbi oldukları veya olabilecekleri vergilemeden ve buna
bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı
mükellefiyetlere tâbi tutulmayacaklardır.
5. Bu maddedeki "vergileme" terimi, bu Anlaşmanın konusuna
giren vergileri ifade etmektedir.
Madde 25
KARŞILIKLI ANLAŞMA USULÜ
1. Bir kişi, Âkit Devletlerden birinin veya her ikisinin işlemlerinin
kendisi için bu Anlaşmanın hükümlerine uygun düşmeyen bir vergileme yarattığı
veya yaratacağı kanaatine vardığında, bu Devletlerin iç mevzuatlarında
öngörülen müracaat usulleriyle bağlı kalmaksızın, durumu mukimi olduğu Devletin
yetkili makamına arz edebilir. Bu kişinin durumu 24 üncü maddenin 1 inci fıkrasına
uygun düşerse, vatandaşı olduğu Âkit Devletin yetkili makamına başvurabilir.
Söz konusu müracaatın, Âkit Devletlerin iç mevzuatlarında belirtilen süre
içerisinde yapılması gerekmektedir.
2. Söz konusu yetkili makam, itirazı haklı bulmakla beraber kendisi
tatminkâr bir çözüme ulaşamadığı takdirde, Anlaşmaya ters düşen bir vergilemeyi
önlemek amacıyla, diğer Âkit Devletin yetkili makamıyla karşılıklı anlaşmaya
gayret sarfedecektir.
3. Âkit Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşmanın yorumundan veya
uygulanmasından kaynaklanan her türlü güçlüğü ve tereddütü karşılıklı
anlaşmayla çözmek için gayret göstereceklerdir. Yetkili makamlar aynı zamanda,
Anlaşmada ele alınmayan durumlardan kaynaklanan çifte vergilendirmenin ortadan
kaldırılması için de birbirlerine danışabilirler.
4. Âkit Devletlerin yetkili makamları, bundan önceki fıkralarda
belirtilen hususlarda anlaşmaya varabilmek için birbirleriyle doğrudan doğruya
haberleşebilirler. Anlaşmaya varabilmek için sözlü görüş alış verişi gerekli
görüldüğünde, bu görüşme, Âkit Devletlerin yetkili makamlarının
temsilcilerinden oluşan bir komisyon kanalıyla yürütülebilir.
Madde 26
BİLGİ DEĞİŞİMİ
1. Âkit Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşma hükümlerinin
uygulanması için gerekli olan bilgileri veya Anlaşma ile uyumsuzluk
göstermediği sürece, Anlaşma kapsamına giren vergiler ile ilgili iç mevzuat
hükümlerinin yürütülmesi için gerekli olan bilgileri değişime tâbi
tutacaklardır. Bilgi değişimi 1 inci madde ile sınırlı değildir. Bir Âkit
Devlet tarafından alınan her türlü bilgi, o Devletin kendi iç mevzuatı
çerçevesinde elde etttiği bilgiler gibi gizli tutulacak ve yalnızca bu
Anlaşmada belirtilen vergilerin tahakkuk veya tahsilleri veya cebri icra ya da
cezasıyla ve bu hususlardaki şikâyet ve itirazlara bakmakla görevli kişi veya
makamlara (adlî makamlar ve idarî kuruluşlar dahil) verilebilecektir. Bu kişi
veya makamlar söz konusu bilgileri yalnızca bu amaçlar doğrultusunda
kullanacaklardır. Bu kişi veya makamlar söz konusu bilgileri mahkeme
duruşmalarında veya adlî kararlar alınırken açıklayabilirler.
2. 1 inci fıkra hükümleri, hiçbir surette bir Âkit Devleti :
a) Kendisinin veya diğer Âkit Devletin mevzuatına veya idarî
uygulamalarına uymayacak idarî önlemler alma;
b) Kendisinin veya diğer Âkit Devletin mevzuatı veya normal idarî
işlemleri çerçevesinde elde edilemeyen bilgileri sunma;
c) Herhangi bir ticarî, sınaî, meslekî sırrı veya ticarî işlemi aleni
hale getiren bilgileri veya aleniyeti kamu düzenine aykırı düşen bilgileri
verme
yükümlülüğü altına sokacak şekilde yorumlanamaz.
Madde 27
DİPLOMAT HÜVİYETİNDEKİ MEMURLAR VE KONSOLOSLUK
MEMURLARI
Bu Anlaşma hükümleri, diplomat hüviyetindeki memurlar veya konsolosluk
memurlarının uluslararası hukukun genel kuralları veya özel anlaşma hükümleri
uyarınca yararlandıkları malî ayrıcalıkları etkilemeyecektir.
Madde 28
YÜRÜRLÜĞE GİRME
1. Âkit Devletlerin Hükümetleri, Anlaşmanın yürürlüğe girmesi için
gerekli anayasal işlemlerin tamamlandığını birbirlerine bildireceklerdir.
2. Anlaşma, 1 inci fıkrada belirtilen bildirimlerden sonuncusunun
alındığı tarihte yürürlüğe girecek ve hükümleri :
a) Türkiye'de :
i) Kaynakta tevkif edilen vergiler yönünden, Anlaşmanın yürürlüğe
girdiği tarihi izleyen Ocak ayının birinci günü veya daha sonra ödenen veya
borçlanılan miktarlar için; ve
ii) Diğer vergiler yönünden, Anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihi izleyen
Ocak ayının birinci günü veya daha sonra başlayan vergilendirme yılları için;
b) Bangladeş'te : vergiler yönünden, Anlaşmanın yürürlüğe girişini takip
eden takvim yılının Temmuz ayının birinci günü veya daha sonra başlayan
herhangi bir tahakkuk yılı için
hüküm ifade edecektir.
Madde 29
YÜRÜRLÜKTEN KALKMA
Bu Anlaşma, bir Âkit Devlet tarafından feshedilinceye kadar yürürlükte
kalacaktır. Âkit Devletlerden her biri, Anlaşmanın yürürlüğe girişini takip
eden beşinci yıldan sonraki herhangi bir takvim yılının Haziran ayının 30 uncu
gününden önce diplomatik kanallardan yazılı fesih ihbarnamesi vermek suretiyle
Anlaşmayı feshedebilir. Bu durumda Anlaşma :
a) Türkiye'de :
i) Kaynakta tevkif edilen vergiler yönünden, fesih ihbarnamesinin
verildiği takvim yılının bitiminden sonra ödenen veya borçlanılan miktarlar
için; ve
ii) Diğer vergiler yönünden, fesih ihbarnamesinin verildiği takvim
yılının bitiminden sonra başlayan vergilendirme yılları için;
b) Bangladeş'te : fesih ihbarnamesinin verildiği yılı izleyen takvim
yılının 1 Temmuz günü veya daha sonra başlayan herhangi bir tahakkuk yılı için
hüküm ifade etmeyecektir.
Bu hususları teyiden, Hükümetleri adına, aşağıda imzaları bulunan tam
yetkili temsilciler, bu Anlaşmayı imzaladılar.
Türk, Bangladeş ve İngiliz dillerinde, her üç metin de aynı derecede
geçerli olmak üzere, 31 Ekim 1999 tarihinde, Ankara'da düzenlenmiştir. Yorumda
farklılık olması halinde, İngilizce metin geçerli olacaktır.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ BANGLADEŞ HALK CUMHURİYETİ
HÜKÜMETİ ADINA HÜKÜMETİ ADINA
Erdoğan
ÖNER C. M.
Shafi SAMİ
Maliye Bakanlığı Müsteşarı Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı