TÜRKİYE
CUMHURİYETİ İLE ÇEK CUMHURİYETİ ARASINDA GELİR
ÜZERİNDEN
ALINAN VERGİLERDE ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ
ÖNLEME
VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA ENGEL OLMA ANLAŞMASININ
VE
EKİ PROTOKOLUN ONAYLANMASININ UYGUN
BULUNDUĞUNA
DAİR KANUN
Kanun No. 4922 |
|
Kabul Tarihi : 9.7.2003 |
MADDE 1. - 12 Kasım 1999 tarihinde Ankara’da imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti ile Çek Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması”nın ve eki “Protokol”un onaylanması uygun bulunmuştur.
MADDE 2. - Bu Kanun
yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3. - Bu Kanun
hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE ÇEK CUMHURİYETİ
ARASINDA GELİR ÜZERİNDEN ALINAN
VERGİLERDE ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME
VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA ENGEL OLMA
ANLAŞMASI
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
İLE
ÇEK CUMHURİYETİ
Gelir üzerinden alınan vergilerde çifte
vergilendirmeyi önleyen ve vergi kaçakçılığına engel olan bir Anlaşma yapmak
isteğiyle
AŞAĞIDAKİ ANLAŞMAYA VARMIŞLARDIR :
Madde 1
KAPSANAN KİŞİLER
Bu Anlaşma, Âkit Devletlerden birinin veya her
ikisinin mukimi olan kişilere uygulanacaktır.
Madde 2
KAPSANAN VERGİLER
1. Bu Anlaşma, ne şekilde alındığına bakılmaksızın,
bir Âkit Devlet veya politik alt bölümleri ya da mahallî idareleri tarafından
gelir üzerinden alınan vergilere uygulanacaktır.
2. Menkul veya gayrimenkul varlıkların devrinden
doğan kazançlara uygulanan vergiler ile ücretin veya maaşın toplam tutarı
üzerinden teşebbüsler tarafından ödenen vergiler ve sermaye değer artışlarına
uygulanan vergiler dahil olmak üzere, toplam gelir veya gelir unsurları
üzerinden alınan tüm vergiler, gelirden alınan vergiler olarak kabul
edilecektir.
3. Bu Anlaşmanın uygulanacağı mevcut vergiler
özellikle :
a) Çek Cumhuriyeti’nde :
i) gerçek
kişilerin gelirleri üzerinden alınan vergi;
ii)
tüzelkişilerin gelirleri üzerinden alınan vergi;
(Bundan
böyle “Çek vergisi” olarak bahsedilecektir);
b) Türkiye’de
i) gelir
vergisi;
ii)
kurumlar vergisi;
iii) gelir
vergisi ve kurumlar vergisi üzerinden alınan fon payı;
(Bundan
böyle “Türk vergisi” olarak bahsedilecektir).
4. Anlaşma aynı zamanda, Anlaşmanın imza tarihinden
sonra mevcut vergilere ilave olarak veya onların yerine alınan ve mevcut
vergilerle aynı nitelikte olan veya onlara önemli ölçüde benzeyen vergilere de
uygulanacaktır. Âkit Devletlerin yetkili makamları, ilgili vergi yasalarında
yapılan önemli değişiklikleri birbirlerine bildireceklerdir.
Madde 3
GENEL TANIMLAR
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından, metin aksini
öngörmedikçe :
a) “Çek Cumhuriyeti” terimi, Çek Cumhuriyeti’nin uluslararası
hukuk uyarınca egemenlik haklarını uygulayabileceği Çek Cumhuriyeti
topraklarını ifade eder;
b) “Türkiye” terimi, karasuları ve hava sahası dahil
olmak üzere Türkiye’nin sahip olduğu egemenlik alanını, aynı zamanda
uluslararası hukuka uygun olarak doğal kaynakların araştırılması, işletilmesi
ve korunması amaçlarıyla yargı yetkisi veya egemenlik haklarına sahip olduğu
deniz alanlarını ifade eder;
c) “Bir Âkit Devlet” ve “diğer Âkit Devlet”
terimleri, metnin gereğine göre Çek Cumhuriyeti veya Türkiye anlamına gelir;
d) “Vergi” terimi, bu Anlaşmanın 2 nci maddesinde
kavranan herhangi bir vergi anlamına gelir;
e) “Kişi” terimi, bir gerçek kişiyi, bir şirketi ve
diğer herhangi bir kuruluşu kapsar;
f) “Şirket” terimi, herhangi bir kurum veya vergileme
yönünden kurum olarak muamele gören herhangi bir kuruluş anlamına gelir;
g) “Bir Âkit Devletin teşebbüsü” ve “diğer Âkit
Devletin teşebbüsü” terimleri sırasıyla, bir Âkit Devlet mukimi tarafından
işletilen bir teşebbüs ve diğer Âkit Devlet mukimi tarafından işletilen bir
teşebbüs anlamına gelir;
h) “Vatandaş” terimi :
i) bir
Âkit Devletin vatandaşlığına sahip herhangi bir gerçek kişiyi;
ii) Bir
Âkit Devlette yürürlükte olan mevzuata göre statü kazanan herhangi bir hükmî
şahsı, ortaklığı veya derneği
ifade eder;
i) “Uluslararası trafik” terimi, yalnızca diğer Âkit
Devletin sınırları içinde gerçekleştirilen gemi, uçak, kara veya demiryolu
vasıtaları işletmeciliği hariç olmak üzere, bir Âkit Devlet mukimi tarafından
gemi, uçak, kara veya demiryolu vasıtaları işletilerek yapılan taşımacılığı
ifade eder;
j) “Yetkili makam” terimi :
i) Çek
Cumhuriyeti yönünden, Maliye Bakanını veya onun yetkili temsilcisini;
ii) Türkiye
yönünden, Maliye Bakanını veya onun yetkili temsilcisini
ifade eder;
2. Bu Anlaşmanın bir Âkit Devlet tarafından herhangi
bir tarihte uygulanmasına ilişkin olarak, Anlaşmada tanımlanmamış herhangi bir
terim, metin aksini öngörmedikçe, Anlaşmanın uygulanacağı vergilerin amaçları
bakımından, o tarihte bu Devletin mevzuatında sahip olduğu anlamı taşıyacak ve
bu Devletin yürürlükteki vergi mevzuatında yer alan bir anlam, bu Devletin
diğer mevzuatında bu terime verilen anlama göre üstünlük taşıyacaktır.
Madde 4
MUKİM
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından, “bir Âkit Devletin
mukimi” terimi, bu Devlet, herhangi bir politik alt bölümü veya mahallî idaresi
de dahil olmak üzere, o Devletin mevzuatı gereğince ev, ikametgâh, kanunî
merkez, yönetim yeri veya benzer yapıda diğer herhangi bir kriter nedeniyle
vergi mükellefi olan kişi anlamına gelir.
2. 1 inci fıkra hükümleri dolayısıyla bir gerçek kişi
her iki Âkit Devletin de mukimi olduğunda, bu kişinin durumu aşağıdaki şekilde
belirlenecektir.
a) Bu kişi, yalnızca daimî olarak kalabileceği bir
meskenin bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir.Eğer bu kişinin her iki
Devlette de daimî olarak kalabileceği bir meskeni varsa, bu kişi, kişisel ve
ekonomik ilişkilerinin daha yakın olduğu (hayatî menfaatlerin merkezi olan)
Devletin mukimi kabul edilecektir;
b) Eğer kişinin hayatî menfaatlerinin merkezinin yer
aldığı Devlet saptanamazsa veya her iki Devlette de daimî olarak kalabileceği
bir meskeni yoksa, bu kişi yalnızca kalmayı âdet edindiği evin bulunduğu
Devletin mukimi kabul edilecektir;
c) Eğer kişinin her iki Devlette de kalmayı âdet
edindiği bir ev varsa veya her iki Devlette de böyle bir ev söz konusu değilse,
bu kişi yalnızca vatandaşı olduğu Devletin mukimi kabul edilecektir;
d) Eğer kişi her iki Devletin de vatandaşıysa veya
her iki Devletin de vatandaşı değilse, Âkit Devletlerin yetkili makamları
sorunu karşılıklı anlaşmayla çözeceklerdir.
3. Gerçek kişi dışındaki bir kişi 1 inci fıkra
hükümleri dolayısıyla her iki Âkit Devletin de mukimi olduğunda, Âkit
Devletlerin yetkili makamları sorunu karşılıklı anlaşma yoluyla çözeceklerdir.
Madde 5
İŞYERİ
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından “işyeri” terimi,
bir teşebbüsün işlerinin tamamen veya kısmen yürütüldüğü işe ilişkin sabit bir
yer anlamına gelir.
2. “İşyeri” terimi özellikle şunları kapsamına alır :
a) Yönetim yeri;
b) Şube;
c) Büro;
d) Fabrika;
e) Atölye, ve
f) Maden ocağı, petrol veya doğalgaz kuyusu, taş
ocağı veya doğal kaynakların çıkarıldığı diğer herhangi bir yer.
3. “İşyeri” terimi aynı zamanda :
a) Oniki ayı aşan bir süre devam eden bir inşaat
şantiyesi, yapım, montaj veya kurma projesini veya bunlarla bağlantılı gözetim
faaliyetlerini;
b) Bir Âkit Devlet teşebbüsünün çalıştırdığı
elemanları veya diğer personeli aracılığıyla danışma veya yönetim hizmetleri de
dahil diğer Devlette herhangi bir oniki aylık dönemde toplam altı aydan fazla
devam eden hizmet tedariklerini
kapsamına alır.
4. Bu maddenin daha önceki hükümleri ile bağlı
kalınmaksızın, “işyeri” teriminin aşağıdaki hususları kapsamadığı kabul
edilecektir :
a) Teşebbüse ait tesislerin, teşebbüsün mallarının
veya ticarî eşyasının yalnızca depolanması, teşhiri veya teslimi amacıyla
kullanılması;
b) Teşebbüse ait mal veya ticarî eşya stoklarının,
yalnızca depolama, teşhir veya teslim amacıyla elde tutulması;
c) Teşebbüse ait mal veya ticarî eşya stoklarının,
yalnızca bir başka teşebbüse işlettirilmesi amacıyla elde tutulması;
d) İşe ilişkin sabit bir yerin, yalnızca teşebbüse
mal veya ticarî eşya satın alma veya bilgi toplama amacıyla elde tutulması;
e) İşe ilişkin sabit bir yerin, teşebbüs için
yalnızca hazırlayıcı veya yardımcı karakter taşıyan diğer herhangi bir işin
yürütülmesi amacıyla elde tutulması;
f) İşe ilişkin sabit bir yerin yalnızca, (a) ile (e)
bentlerinde bahsedilen faaliyetlerin birini veya birkaçını bir arada yürütmek
için elde tutulması; ancak işe ilişkin sabit yerdeki bütün bu faaliyetlerin bir
arada yürütülmesi sonucunda oluşan faaliyetin hazırlayıcı veya yardımcı
nitelikte olması şarttır.
5. 1 inci ve 2 nci fıkraların hükümleriyle bağlı
kalınmaksızın, bir kişi -6 ncı fıkranın uygulanacağı bağımsız nitelikteki bir
acente dışında- bir Âkit Devlette, bir teşebbüs adına hareket eder ve bu
teşebbüs adına mukavele akdetme yetkisine sahip olup bu yetkisini mutaden
kullanırsa, bu kişinin faaliyetleri, 4 üncü fıkrada belirtilen ve işe ilişkin
sabit bir yerden yapılması durumunda bu yeri işyeri haline getirmeyen
nitelikteki faaliyetlerden olmadıkça bu teşebbüs, bu Devlette, bu kişinin
teşebbüs için gerçekleştirdiği her türlü faaliyet dolayısıyla bir işyerine
sahip kabul edilecektir.
6. Bir teşebbüs, bir Âkit Devlette işlerini yalnızca
kendi işlerine olağan şekilde devam eden bir simsar, genel komisyon acentesi
veya bağımsız statüde diğer herhangi bir acente vasıtasıyla yürüttüğü için bu
Devlette bir işyerine sahip kabul olunmayacaktır.
7. Bir Âkit Devletin mukimi olan bir şirket, diğer
Âkit Devletin mukimi olan veya bu diğer Devlette ticarî faaliyette bulunan (bir
işyeri vasıtasıyla veya diğer bir şekilde) bir şirketi kontrol eder ya da onun
tarafından kontrol edilirse, bu şirketlerden herhangi biri diğeri için bir
işyeri oluşturmayacaktır.
Madde 6
GAYRİMENKUL VARLIKLARDAN ELDE EDİLEN GELİR
1. Bir Âkit Devlet mukiminin diğer Âkit Devlette
bulunan gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir (tarım veya ormancılıktan
elde edilen gelir dahil), bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. “Gayrimenkul varlık”terimi, söz konusu varlığın
bulunduğu Âkit Devletin mevzuatına göre tanımlanacaktır. Terim her halükârda,
gayrimenkul varlığa müteferri varlıkları, tarım (balık üretimi ve yetiştiriciliği
dahil) ve ormancılıkta kullanılan araçları ve hayvanları, özel hukuk
hükümlerinin uygulanacağı gayrimenkul mülkiyetine ilişkin hakları, gayrimenkul
intifa haklarını ve maden ocaklarının, kaynakların ve diğer doğal kaynakların
işletilmesi veya işletme hakkı karşılığında doğan sabit ya da değişken ödemeler
üzerindeki hakları kapsayacak; gemiler ve uçaklar gayrimenkul varlık olarak
kabul edilmeyecektir.
3. 1 inci fıkra hükümleri, gayrimenkul varlığın
doğrudan kullanımından, kiralanmasından veya diğer herhangi bir şekilde
kullanımından elde edilen gelire uygulanacaktır.
4. 1 inci ve 3 üncü fıkra hükümleri aynı zamanda, bir
teşebbüsün gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir ile serbest meslek
faaliyetlerinin icrasında kullanılan gayrimenkul varlıklardan elde edilen
gelire de uygulanacaktır.
Madde 7
TİCARÎ KAZANÇLAR
1. Bir Âkit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu
teşebbüs diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette
bulunmadıkça, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda
bahsedilen şekilde ticarî faaliyette bulunursa, teşebbüsün kazancı bu diğer
Devlette yalnızca işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere
vergilendirilebilir.
2. 3 üncü fıkra hükümleri saklı kalmak üzere,bir Âkit
Devlet teşebbüsü diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî
faaliyette bulunduğunda, her iki Âkit Devlette de bu işyerine atfedilecek
kazanç, bu işyeri aynı veya benzer koşullar altında aynı veya benzer
faaliyetlerde bulunan, tamamen ayrı ve bağımsız bir teşebbüs olsaydı ve
işyerini oluşturduğu teşebbüsten tamamen bağımsız bir nitelik kazansaydı ne
kazanç elde edecek ise aynı miktarda bir kazanç olacaktır.
3. İşyerinin kazancı belirlenirken, işyerinin
bulunduğu Devlette veya başka yerde yapılan, yönetim ve genel idare giderleri
de dahil olmak üzere işyerinin amaçlarına uygun olan giderlerin indirilmesine
müsaade edilecektir.
4. İşyerine, bu işyeri tarafından teşebbüs adına
yalnızca mal veya ticarî eşya satın alınması dolayısıyla hiçbir kazanç
atfedilmeyecektir.
5. Kazançlar, bu Anlaşmanın diğer maddelerinde ayrı
olarak düzenlenen gelir unsurlarını da kapsamına aldığında, o maddelerin
hükümleri bu madde hükümlerinden etkilenmeyecektir.
Madde 8
ULUSLARARASI TRAFİK
1. Bir Âkit Devlet mukiminin uluslararası trafikte
gemi, uçak, kara veya demiryolu vasıtası işletmeciliğinden elde ettiği
kazançlar, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
2. 12 nci maddenin 3 üncü fıkra hükümlerine
bakılmaksızın, bu Anlaşmanın amaçları bakımından, uluslararası trafikte gemi
veya uçak işletmeciliğinden elde edilen kazançlar :
a) Gemi veya uçakların çıplak olarak kiralanmasından
elde edilen kazançları ve
b) Malların taşınmasında kullanılan konteynerlerin
(treyler ve konteyner taşımacılığı için gerekli ekipman dahil) kullanımından,
bakımından veya kiralanmasından elde edilen kazançları
söz konusu kullanım, bakım veya kiralamaların
uluslararası trafikte gemi veya uçak işletmeciliğinin yanı sıra arızi olarak
yapılması halinde, kapsayacaktır.
3. 1 inci fıkra hükümleri aynı zamanda, bir
ortaklığa, bir ortak teşebbüse veya uluslararası işletilen bir acenteye iştirak
dolayısıyla elde edilen kazançlara da uygulanacaktır.
Madde 9
BAĞIMLI
TEŞEBBÜSLER
1.a) Bir Âkit Devlet teşebbüsü doğrudan veya dolaylı
olarak diğer Âkit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine
katıldığında, veya
b) Aynı kişiler doğrudan veya dolaylı olarak bir Âkit
Devlet teşebbüsünün ve diğer Âkit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya
sermayesine katıldığında
ve her iki halde de, iki teşebbüs arasındaki ticarî
veya malî ilişkilerde oluşan veya empoze edilen koşullar, bağımsız teşebbüsler
arasında oluşması gereken koşullardan farklılaştığında, bu teşebbüslerden
birisinde olması gereken, fakat bu koşullar dolayısıyla kendini göstermeyen
kazanç, o teşebbüsün kazancına eklenir ve buna göre vergilendirilebilir.
2. Bir Âkit Devletin kendi teşebbüsünün kazancına
dahil edip vergilendirdiği kazanç, diğer Âkit Devlette vergilendirilen diğer
Devletin teşebbüsünün kazancını içermesi ve aynı zamanda iki teşebbüs arasında
olması gereken koşullar gözönünde tutularak, sonradan ilk bahsedilen Devletçe
yapılan hesaplamalar sonucunda belirlenen kazanç olması durumunda, diğer Devlet
söz konusu kazanç üzerinden aldığı verginin miktarında gerekli düzeltmeleri
yapacaktır. Bu düzeltme yapılırken, bu Antlaşmanın diğer hükümleri gözönünde
tutulacak ve gerektiğinde Âkit Devletlerin yetkili makamları birbirlerine
danışacaklardır.
3. Kaçakçılık, ihmal veya kasıt durumunda 2 nci fıkra
hükümleri uygulanmayacaktır.
Madde 10
TEMETTÜLER
1. Bir Âkit Devletin mukimi olan bir şirket
tarafından diğer Âkit Devletin bir mukimine ödenen temettüler, bu diğer
Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber söz konusu temettüler, temettüyü
ödeyen şirketin mukim olduğu Âkit Devlette ve bu Devletin mevzuatına göre de
vergilendirilebilir; ancak, temettünün gerçek lehdarı diğer Âkit Devletin bir
mukimi ise, bu şekilde alınacak vergi gayrisafi temettü tutarının yüzde 10'unu
aşmayacaktır.
Bu fıkra, içinden temettü ödemesi yapılan kazançlar
yönünden şirketin vergilendirilmesini etkilemeyecektir.
3. Bu maddede kullanılan "temettü" terimi,
hisse senetlerinden, intifa senetlerinden veya intifa haklarından, madencilik
hisselerinden, kurucu hisse senetlerinden veya alacak niteliğinde olmayıp kazanca
katılmayı sağlayan diğer haklardan elde edilen gelirler ile yatırım fonu ve
yatırım ortaklığından elde edilen gelirleri ve dağıtımı yapan şirketin mukim
olduğu Devletin mevzuatına göre, vergileme yönünden hisse senetlerinden elde
edilen gelirle aynı muameleyi gören diğer gelirleri ifade eder.
4. Diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri
vasıtasıyla ticarî faaliyette bulunan bir Âkit Devlet şirketinin kazancı, 7 nci
maddeye göre vergilendirildikten sonra, kalan kısım işyerinin bulunduğu Âkit
Devlette ve bu maddenin 2 nci fıkrasına uygun olarak vergilendirilebilir.
5. Bir Âkit Devlet mukimi olan temettünün gerçek
lehdarı, temettüyü ödeyen şirketin mukim olduğu diğer Âkit Devlette yer alan
bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer
alan sabit bir yer vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve söz
konusu temettü elde ediş olayı ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir
bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu
durumda, olayına göre 7 nci veya 14 üncü madde hükümleri uygulanacaktır.
6. 4 üncü
fıkra hükümleri saklı kalmak üzere, bir Âkit Devlet mukimi olan bir şirket,
diğer Âkit Devletten kazanç veya gelir elde ettiğinde, bu diğer Devlet,
temettülerin kendi mukimlerinden birisine ödenmesi veya temettü elde edilmesi
ile bu diğer Devlette bulunan bir işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ
bulunması durumları hariç olmak üzere, bu şirket tarafından ödenen temettüler
üzerinden herhangi bir vergi alamaz. Aynı şekilde bu diğer Devlet, ödenen
temettülerin veya dağıtılmamış kazancın tamamen veya kısmen bu diğer Devlette
elde edilen kazanç veya gelir olup olmadığına bakmaksızın, bu şirketin
dağıtılmayan kazançları üzerinden dağıtılmayan kazançlara uygulanan bir vergi
alamaz.
Madde 11
FAİZ
1. Bir Âkit Devlette doğan ve diğer Âkit Devletin bir
mukimine ödenen faiz, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber bu faiz, elde edildiği Âkit
Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak, faizin
gerçek lehdarı diğer Âkit Devletin bir mukimi ise, bu şekilde alınacak vergi
faizin gayrisafi tutarının yüzde 10'unu aşmayacaktır.
3. 2 nci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Âkit
Devlette doğan ve;
a) diğer Âkit Devletin Hükümeti, politik alt bölümü
veya mahallî idaresi; veya
b) (i) Türkiye yönünden, Türkiye Merkez Bankası ve
Türk Eximbank; ve
(ii) Çek Cumhuriyeti yönünden, Çek Ulusal Bankası ve
Çek İhracat Bankası, veya
c) Âkit Devletlerin yetkili makamları arasında zaman
zaman mutabık kalınabilecek tamamı diğer Âkit Devletin Hükümetine ait diğer
herhangi bir kurum
tarafından elde edilen faiz bu Devlette vergiden muaf
tutulacaktır.
4. Bu maddede kullanılan "faiz" terimi,
ipotek garantisine bağlı olsun olmasın veya borçlunun kazancına katılma hakkını
tanısın tanımasın, her nevi alacaktan doğan gelirleri ve özellikle kamu menkul
kıymetleri ile tahvil veya borç senetlerinden elde edilen gelirler ile söz
konusu menkul kıymet, tahvil veya borç senetlerine ilişkin prim ve ikramiyeleri
ifade eder. Geç ödemeden kaynaklanan gecikme faizleri bu maddenin amaçları
bakımından faiz olarak nitelendirilmeyecektir. "Faiz" terimi, 10 uncu
maddenin 3 üncü fıkrası hükümleri uyarınca temettü olarak kabul edilen gelir
unsurlarını kapsamayacaktır.
5. Bir Âkit Devlet mukimi olan faizin gerçek lehdarı,
faizin elde edildiği diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî
faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer alan sabit bir yer vasıtasıyla
serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve söz konusu faizin ödendiği alacak ile
bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, 1, 2 ve 3 üncü
fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına göre 7 nci veya 14 üncü
madde hükümleri uygulanacaktır.
6. Bir Âkit Devlet mukimi tarafından ödenen faizin, o
Âkit Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, faiz ödeyen
kişi, bir Âkit Devletin mukimi olsun veya olmasın, bir Âkit Devlette faiz
ödemeye neden olan borç-alacak ilişkisiyle bağlantılı bir işyerine veya sabit
yere sahip olduğunda ve faiz bu işyeri veya sabit yerden kaynaklandığında, söz
konusu faizin, işyerinin veya sabit yerin bulunduğu Devlette elde edildiği
kabul olunacaktır.
7. Alacak karşılığında ödenen faizin miktarı, ödeyici
ile gerçek lehdar arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında var olan
özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ve
lehdar arasında kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde hükümleri
yalnızca en son bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu
Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir Âkit Devletin
mevzuatına göre vergilendirilecektir.
Madde 12
GAYRİMADDÎ HAK
BEDELLERİ
1. Bir Âkit Devlette doğan ve diğer Âkit Devletin bir
mukimine ödenen gayrimaddî hak bedelleri, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, söz konusu gayrimaddî hak
bedelleri elde ettikleri Âkit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de
vergilendirilebilir; ancak, gayrimaddî hak bedelinin gerçek lehdarı diğer Âkit
Devletin bir mukimi ise, bu şekilde alınacak vergi, gayrimaddî hak bedelinin
gayrisafi tutarının yüzde 10 unu aşmayacaktır.
3. Bu maddede kullanılan "gayrimaddî hak
bedelleri" terimi, sinema filmleri ile radyo ve televizyon yayınlarında
kullanılan bantlar dahil olmak üzere edebi, sanatsal veya bilimsel her nevi
telif hakkının, her nevi patentin, alameti farikanın, desen veya modelin,
planın, gizli formül veya üretim yönteminin veya sınaî, ticarî veya bilimsel
techizatın kullanımı veya kullanım hakkı karşılığında veya sınaî, ticarî veya
bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikimi karşılığında elde edilen her türlü
ödemeyi ifade eder.
4. Bir Âkit Devlet mukimi olan gayrimaddî hak
bedelinin gerçek lehdarı, söz konusu bedelin elde edildiği diğer Âkit Devlette
yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette bulunursa veya bu diğer
Devlette yer alan sabit bir yer vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde
bulunursa ve söz konusu bedelin ödendiği hak veya varlık ile bu işyeri veya
sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri
uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına göre 7 nci veya 14 üncü madde hükümleri
uygulanacaktır.
5. Bir Âkit Devlet mukimi tarafından ödenen
gayrimaddî hak bedelinin, o Âkit Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.
Bununla beraber, gayrimaddî hak bedelini ödeyen kişi, bir Âkit Devletin mukimi
olsun veya olmasın, bir Âkit Devlette gayrimaddî hak bedelini ödeme yükümlülüğü
ile bağlantılı bir işyerine veya sabit
yere sahip olduğunda ve gayrimaddî hak bedeli bu işyeri veya sabit yerden
kaynaklandığında, söz konusu gayrimaddî hak bedelinin, işyerinin veya sabit
yerin bulunduğu Âkit Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.
6. Kullanım, hak veya bilgi karşılığında ödenen
gayrimaddî hak bedelinin miktarı, ödeyici ile gerçek lehdar arasında veya her
ikisi ile bir başka kişi arasında var olan özel ilişki nedeniyle, böyle bir
ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ile gerçek lehdar arasında
kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde hükümleri yalnızca en son
bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme kısmı, bu Anlaşmanın
diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir Âkit Devletin mevzuatı uyarınca
vergilendirilecektir.
Madde 13
SERMAYE DEĞER
ARTIŞ KAZANÇLARI
1. Bir Âkit Devlet mukimince, diğer Âkit Devlette yer
alan ve 6 ncı maddede belirtilen gayrimenkul varlıkların elden çıkarılmasından
sağlanan kazançlar, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Âkit Devlet teşebbüsünün diğer Âkit Devlette
sahip olduğu bir işyerinin ticarî varlığına dahil menkul varlıkların veya bir
Âkit Devlet mukiminin diğer Âkit Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek
üzere kullandığı sabit bir yere ait menkul varlıkların elden çıkarılmasından
doğan kazançlar, bu işyerinin (yalnız veya tüm teşebbüsle birlikte) veya sabit
yerin elden çıkarılmasından doğan kazanç da dahil olmak üzere, bu diğer
Devlette vergilendirilebilir.
3. Bir Âkit Devlet mukimince uluslararası trafikte
işletilen gemi, uçak, kara veya demiryolu vasıtalarının veya söz konusu gemi,
uçak, kara veya demiryolu vasıtalarının işletilmesiyle ilgili menkul varlıkların
elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar, yalnızca bu Devlette
vergilendirilecektir.
4. 1, 2 ve 3 üncü fıkrada belirtilenlerin dışında
kalan varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazançlar, yalnızca elden
çıkaranın mukim olduğu Âkit Devlette vergilendirilecektir. Bununla birlikte bu
hüküm, Âkit Devletlerden birinin mukimi tarafından çıkarılan tahvil veya hisse
senetlerinin, diğer Âkit Devletin bir mukimi tarafından elden çıkarılmasından
sağlanan kazançların, iktisap ve elden çıkarma arasındaki sürenin bir yılı
aşmaması kaydıyla, ilk bahsedilen Âkit Devlet tarafından kendi vergi
kanunlarına göre vergilendirilmesi hakkını etkilemeyecektir.
Madde 14
SERBEST MESLEK
FAALİYETLERİ
1. Bir Âkit Devlet mukiminin, serbest meslek
faaliyetleri veya bağımsız nitelikteki
diğer faaliyetler dolayısıyla elde ettiği gelirler, aşağıdaki diğer Âkit
Devlette de vergilendirilebilme durumları hariç, yalnızca bu Devlette
vergilendirilecektir :
a) Eğer bu kişi, faaliyetlerini icra etmek için diğer
Âkit Devlette düzenli olarak kullanabileceği sabit bir yere sahip ise, yalnızca
bu sabit yere atfedilebilen gelir bu diğer Âkit Devlette vergilendirilebilir;
veya
b) Eğer bu kişi, diğer Devlette ilgili malî yıl
içinde başlayan veya sona eren herhangi bir oniki aylık dönemde bir veya bir
kaç seferde toplam 183 günü aşan bir süre kalırsa, yalnızca diğer Devlette icra
ettiği faaliyetlerden elde ettiği gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. "Serbest meslek faaliyetleri" terimi,
özelikle bağımsız olarak yürütülen bilimsel, edebî, sanatsal, eğitici veya
öğretici faaliyetleri, bunun yanısıra doktorların, avukatların, mühendislerin,
mimarların, dişçilerin ve muhasebecilerin bağımsız faaliyetlerini kapsamına
alır.
Madde 15
BAĞIMLI
FAALİYETLER
1. 16, 18, 19 ve 20 nci maddelerin hükümleri saklı
kalmak üzere, bir Âkit Devlet mukiminin bir hizmet dolayısıyla elde ettiği
maaş, ücret ve diğer benzeri gelirler, bu hizmet diğer bir Âkit Devlette ifa
edilmedikçe, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Hizmet diğer Devlette
ifa edilirse, buradan elde edilen söz konusu gelir bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
2. 1 inci fıkra hükümlerine bakılmakısızın, bir Âkit
Devlet mukiminin diğer Âkit Devlette ifa ettiği bir hizmet dolayısıyla elde
ettiği gelir, aşağıdaki tüm koşulların topluca yerine getirilmesi halinde
yalnızca ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir.
a) Gelir elde eden, diğer Devlette ilgili malî yıl
içinde başlayan veya biten herhangi bir oniki aylık dönemde bir veya birkaç
seferde toplam 183 günü aşmamak üzere istihdam edilirse, ve
b) Ödeme, diğer Devletin mukimi olmayan bir işveren
tarafından veya böyle bir işveren adına yapılırsa, ve
c) Ödeme, işverenin diğer Devlette sahip olduğu bir
işyerinden veya sabit yerden yapılmazsa.
3. Bu maddenin bundan önceki hükümlerine
bakılmaksızın, bir Âkit Devlet mukimi tarafından uluslararası trafikte
işletilen bir gemi, uçak, kara veya demiryolu vasıtasında ifa edilen bir hizmet
dolayısıyla elde edilen gelir bu Devlette vergilendirilebilir.
Madde 16
YÖNETİCİLERE
YAPILAN ÖDEMELER
Bir Âkit Devlet mukiminin, diğer Âkit Devlet mukimi
olan bir şirketin yönetim kurulu veya benzeri diğer herhangi bir organının
üyesi olması dolayısıyla elde ettiği ücret ve diğer benzeri ödemeler, bu diğer
Devlette vergilendirilebilir.
Madde 17
SANATÇI VE
SPORCULAR
1. 14 ve 15 inci maddelerin hükümlerine
bakılmaksızın, bir Âkit Devlet mukimi olan tiyatro, sinema, radyo veya
televizyon sanatçısı gibi bir sanatçının, bir müzisyenin veya bir sporcunun
diğer Âkit Devlette icra ettiği şahsî faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği
gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir sanatçının ya da sporcunun icra ettiği şahsî
faaliyetlerden doğan gelir, sanatçının veya sporcunun kendisine değil de bir
başkasına yönelirse, bu gelir 7, 14 ve 15 inci maddelerin hükümleriyle bağlı
kalınmaksızın, sanatçı ya da sporcunun faaliyetlerinin icra edildiği Âkit
Devlette vergilendirilebilir.
Madde 18
EMEKLİ MAAŞLARI
VE DÜZENLİ ÖDEMELER
1. 19 uncu maddenin 2 nci fıkrası hükümleri saklı
kalmak üzere, bir Âkit Devlet mukimine geçmiş çalışmalarının karşılığında
ödenen emekli maaşları ile böyle bir mukime yapılan düzenli ödemeler yalnızca
bu Devlette vergilendirilecektir.
2. "Düzenli ödeme" terimi, tam ve yeterli
geri ödemede bulunma taahhüdü ile para veya para ile ölçülebilir menfaat olarak
bir gerçek kişiye yaşamı boyunca veya belirli ya da belirlenebilir bir süre ile
ödenebilecek belirli bir meblağı ifade eder.
Madde 19
KAMU GÖREVİ
1. a) Bir Âkit Devletin kendisine, politik alt
bölümüne veya mahallî idaresine bir gerçek kişi tarafından verilen hizmetler
karşılığında, bu Devlet, alt bölüm veya idare tarafından yapılan ve emekli
maaşı dışında kalan ücret, maaş ve diğer benzeri ödemeler, yalnızca bu Devlette
vergilendirilecektir.
b) Bununla beraber, hizmet diğer Devlette sunulduğunda
ve hizmeti sunan gerçek kişi bu Devletin bir mukimi olduğunda, yapılan ücret,
maaş ve diğer benzeri ödemeler, yalnızca bu diğer Âkit Devlette
vergilendirilecektir. Ancak bu kişinin :
i) Bu Devletin vatandaşı olması; veya
ii) Yalnızca hizmet sunmak için bu Devletin mukimi
durumuna geçmemiş olması
zorunludur.
2. a) Bir Âkit Devletin kendisine, politik alt
bölümüne veya mahalli idaresine bir gerçek kişi tarafından verilen hizmetler
karşılığında, bu Devlet, alt bölüm veya idare tarafından veya bunlarca
oluşturulan fonlardan ödenen emekli maaşları, yalnızca bu Devlette
vergilendirilecektir.
b) Bununla beraber, gerçek kişinin diğer Âkit
Devletin bir mukimi ve vatandaşı olması halinde, söz konusu emekli maaşı
yanlızca bu Devlette vergilendirilecektir.
3. Bir Âkit Devletin kendisi, politik alt bölümü veya
mahallî idaresi tarafından yürütülen ticarî faaliyetlerle bağlantılı hizmetler
karşılığında yapılan ücret, maaş ve diğer benzeri ödemeler ile emekli
maaşlarına 15, 16, 17 ve 18 inci madde hükümleri uygulanacaktır.
Madde 20
ÖĞRENCİLER,
STAJYERLER VE ÇIRAKLAR
1. Bir Âkit Devletin vatandaşı olan ve diğer Âkit
Devlette yalnızca öğrenim veya meslekî eğitim amacıyla bulunan bir öğrenci,
stajyer veya çırağa geçimini, öğrenimini veya meslekî eğitimini karşılamak
üzere diğer Devletin dışındaki kaynaklardan yapılan ödemeler, bu diğer Devlette
vergilendirilmeyecektir.
2. Bir Âkit Devletin vatandaşı olan bir öğrenci,
stajyer veya çırağın diğer Âkit Devlette, öğrenimi veya mesleği ile ilgili
uygulama alışkanlıkları kazanmak amacıyla ilgili malî yıl içinde başlayan veya
biten herhangi bir oniki aylık dönemde toplam 183 günü aşmayan bir süre veya
sürelerdeki çalışması karşılığında elde ettiği gelirler bu diğer Devlette
vergilendirilmeyecektir.
3. Bu madde hükümleri, 1 inci madde hükümlerine
bakılmaksızın, Âkit Devletlerden birinin veya her ikisinin mukimi olmayan
kişilere de uygulanacaktır.
Madde 21
DİĞER GELİRLER
1. Bir Âkit Devlet mukiminin, nerede doğarsa doğsun,
bu Anlaşmanın daha önceki maddelerinde ele alınmayan gelir unsurları, yalnızca
bu Devlette vergilendirilebilecektir.
2. 6 ncı maddenin 2 nci fıkrasında tanımlanan
gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelirler hariç olmak üzere, bir Âkit
Devlet mukimi olan söz konusu gelir lehdarının diğer Âkit Devlette yer alan bir
işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette veya sabit bir yer vasıtasıyla serbest
meslek faaliyetinde bulunması ve gelirin ödendiği hak veya varlık ile bu işyeri
veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunması halinde bu gelire 1 inci fıkra hükümleri
uygulanmayacaktır. Bu durumda olayına göre, 7 nci veya 14 üncü madde hükümleri
uygulanacaktır.
Madde 22
ÇİFTE
VERGİLENDİRMENİN ÖNLENMESİ
1. Bir Âkit Devlet mukimi, bu Anlaşma hükümlerine
uygun olarak diğer Âkit Devlette
vergilendirilebilen bir gelir elde ettiğinde, ilk bahsedilen Devlet bu mukimin
gelirine isabet eden vergiden, diğer Devlette gelir üzerinden ödediği vergiye
eşit bir tutarın mahsubuna müsaade edecektir.
Bununla birlikte söz konusu mahsup, diğer Devlette
vergilendirilebilir gelir için, mahsuptan önce hesaplanan gelir üzerinden
ödenen vergi miktarını aşmayacaktır.
2. Bir Âkit
Devlet mukiminin Anlaşma hükümlerine uygun olarak bu Devlette vergiden istisna
edilen bir gelir elde etmesi halinde, bu Devlet, bu mukimin geriye kalan gelirinin
vergisini hesaplarken, istisna edilen geliri de dikkate alabilir.
Madde 23
AYRIM
YAPILMAMASI
1. Bir Âkit Devletin vatandaşları, diğer Âkit Devlette, bu diğer Devletin
vatandaşlarının aynı koşullarda karşı karşıya kaldıkları veya kalabilecekleri
vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden, özellikle mukimlik yönünden,
değişik veya daha ağır bir vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tâbi
tutulmayacaklardır.
Bu hüküm, 1 inci madde hükümlerine
bakılmaksızın, Âkit Devletlerden
birinin veya her ikisinin mukimi olmayan kişilere de uygulanacaktır.
2. 10 uncu maddenin 4 üncü fıkrası hükümleri saklı
kalmak üzere, bir Âkit Devlet mukiminin
diğer Âkit Devlette bulunan işyeri veya
sabit yeri, diğer Devlette, bu diğer Devletin aynı faaliyetleri yürüten
mukimlerine göre daha az lehe bir vergileme ile karşı karşıya kalmayacaktır.
3. Bu Anlaşmadaki hiçbir şey, bir Âkit Devletin kendi
mukimlerine şahsî veya ailevi durumları dolayısıyla uyguladığı şahsî
indirimleri, vergi ve matrah indirimlerini diğer Âkit Devlet mukimlerine de
uygulama zorunda olduğu yönünde anlaşılmayacaktır.
4. 9 uncu maddenin 1 inci fıkrası, 11 inci maddenin 7
nci fıkrası veya 12 nci maddenin 6 ncı fıkrası hükümlerinin uygulanacağı
durumlar hariç olmak üzere, bir Âkit Devlet teşebbüsünün diğer Âkit Devletin
bir mukimine ödediği faiz, gayrimaddî hak bedeli ve diğer ödemeler, bu
teşebbüsün vergilendirilebilir kazancının belirlenmesi amacıyla, ilk bahsedilen
Devletin bir mukimine ödenmiş gibi indirilebilecektir.
5. Bir Âkit Devletin, diğer Âkit Devletin bir veya
bir kaç mukimi tarafından, doğrudan veya dolaylı olarak, kısmen veya tamamen
sermayesine sahip olunan veya kontrol edilen teşebbüsleri, ilk bahsedilen
Devlette, bu Devletin benzeri teşebbüslerinin tâbi oldukları veya olabilecekleri
vergilemeden veya buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır
vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tâbi tutulmayacaklardır.
Madde 24
KARŞILIKLI
ANLAŞMA USULÜ
1. Bir kişi,
Âkit Devletlerden birinin veya her ikisinin işlemlerinin kendisi için bu
Anlaşmanın hükümlerine uygun düşmeyen bir vergileme yarattığı veya yaratacağı
kanaatine vardığında, bu Devletlerin iç mevzuatlarında öngörülen müracaat
usulleriyle bağlı kalmaksızın, durumu mukimi olduğu Âkit Devletin yetkili
makamına veya durumu 23 üncü maddenin 1 inci fıkrasına uygun düşerse, vatandaşı
olduğu Âkit Devletin yetkili makamına
başvurabilir. Söz konusu müracaatın,
Âkit Devletlerin iç mevzuatlarında öngörülen süre içerisinde yapılması
gerekmektedir.
2. Söz konusu yetkili makam, itirazı haklı bulmakla
beraber kendisi tatminkâr bir çözüme ulaşamadığı takdirde, Anlaşmaya ters düşen
bir vergilemeyi önlemek amacıyla, diğer
Âkit Devletin yetkili makamıyla karşılıklı anlaşmaya gayret
sarfedecektir.
3. Âkit Devletlerin yetkili makamları, Anlaşmanın
yorumundan veya uygulanmasından kaynaklanan her türlü güçlüğü veya tereddütü
karşılıklı anlaşmayla çözmek için gayret göstereceklerdir. Yetkili makamlar
aynı zamanda, Anlaşmada ele alınmayan durumlardan kaynaklanan çifte
vergilendirmenin ortadan kaldırılması için de birbirlerine danışabilirler.
4. Âkit
Devletlerin yetkili makamları, bundan önceki fıkralarda belirtilen hususlarda
anlaşmaya varabilmek için ortak bir komisyon dahil olmak üzere birbirleriyle
doğrudan haberleşebilirler.
Madde 25
BİLGİ DEĞİŞİMİ
1. Âkit Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşma
hükümlerinin uygulanması için gerekli olan bilgileri bunun yanısıra bu Anlaşma
ile uyumsuzluk göstermediği sürece, Anlaşma kapsamına giren vergiler ile ilgili
iç mevzuat hükümlerinin yürütülmesi için gerekli olan bilgileri değişime tâbi
tutacaklardır. Bilgi değişimi 1 inci madde ile sınırlı değildir. Bir Âkit
Devlet tarafından alınan her türlü bilgi, o Devletin kendi iç mevzuatı
çerçevesinde elde ettiği bilgiler gibi gizli tutulacak ve yalnızca bu Anlaşmada
belirtilen vergilerin tahakkuk veya tahsilleri veya cebri icra ya da
kovuşturulmasıyla veya bu hususlardaki şikâyet ve itirazlara bakmakla görevli
kişi veya makamlara (adlî makamlar ve idarî kuruluşlar dahil) verilebilecektir.
Bu kişi veya makamlar söz konusu bilgileri yalnızca bu amaçlar doğrultusunda
kullanacaklardır. Bu kişi veya makamlar söz konusu bilgileri mahkeme
duruşmalarında veya adlî kararlar alınırken açıklayabilirler.
2. 1 inci fıkra hükümleri, hiçbir surette bir Âkit
Devleti :
a) Kendisinin veya diğer Âkit Devletin mevzuatına ve
idarî uygulamalarına uymayacak idarî önlemler alma;
b) Kendisinin veya diğer Âkit Devletin mevzuatı veya
normal idarî işlemleri çerçevesinde elde edilemeyen bilgileri sunma;
c) Herhangi bir ticarî, sınaî, meslekî sırrı veya
ticarî işlemi aleni hale getiren bilgileri veya aleniyeti kamu düzenine aykırı
düşen bilgileri verme
yükümlülüğü altına sokacak şekilde yorumlanamaz.
Madde 26
DİPLOMAT
HÜVİYETİNDEKİ MEMURLAR
VE KONSOLOSLUK
MEMURLARI
Bu Anlaşma hükümleri, diplomat hüviyetindeki memurlar
veya konsolosluk memurlarının uluslararası hukukun genel kuralları veya özel
anlaşma hükümleri uyarınca yararlandıkları malî ayrıcalıkları etkilemeyecektir.
Madde 27
YÜRÜRLÜĞE GİRME
Âkit Devletlerden herbiri bu Anlaşmanın yürürlüğe
girmesi için iç mevzuatlarında gerekli olan işlemlerin tamamlandığını diğerine
bildirecektir. Bu Anlaşma bu bildirimlerin sonuncusunun alındığı tarihte
yürürlüğe girecek ve hükümleri, Anlaşmanın yürürlüğe girmesini izleyen yılın Ocak
ayının birinci günü veya daha sonra başlayan her vergilendirme dönemine ilişkin
vergiler için hüküm ifade edecektir.
Madde 28
YÜRÜRLÜKTEN
KALKMA
Bu Anlaşma bir Âkit Devlet tarafından feshedilinceye
kadar yürürlükte kalacaktır. Âkit Devletlerden herbiri, Anlaşmanın yürürlüğe
girdiği tarihten itibaren beş yıllık bir sürenin bitimini takip eden herhangi
bir takvim yılının sonundan en az altı ay önce diplomatik kanallardan fesih
ihbarnamesi vermek suretiyle Anlaşmayı feshedebilir. Bu durumda Anlaşma, fesih
ihbarnamesinin verilmesini izleyen yılın Ocak ayının birinci günü veya daha
sonra başlayan her vergilendirme döne-mine ilişkin vergiler için hüküm ifade
etmeyecektir.
BU HUSUSLARI TEYİDEN, aşağıda imzaları bulunan tam
yetkili temsilciler, bu Anlaşmayı imzaladılar.
İngiliz dilinde, 12 Kasım 1999 tarihinde, Ankara'da
düzenlenmiştir.
TÜRKİYE
CUMHURİYETİ ÇEK
CUMHURİYETİ
ADINA ADINA
Sümer ORAL Pavel
MERTLIK
Maliye
Bakanı Başbakan
Yardımcısı ve
Maliye
Bakanı
PROTOKOL
Türkiye Cumhuriyeti ile Çek Cumhuriyeti arasında
Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte
Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşmasının
imzalanması sırasında imzalayan taraflar, aşağıdaki hükümlerin Anlaşmanın
ayrılmaz bir parçasını oluşturduğu hususunda anlaşmaya varmışlardır.
1. 14 üncü maddenin 1 inci fıkrasının (b) bendinde
bahsedilen sürenin hesaplanmasında aşağıdaki günler dahil edilecektir :
a) Varış ve ayrılış günleri dahil olmak üzere fizikî
olarak kalınan tüm günler, ve
b) Faaliyette bulunulan Devlet dışında, sonradan bu
Devlette faaliyete devam etmek üzere geçirilen cumartesi, pazar, ulusal tatil
ve tatil günleri ile hizmet verenin bu Devletteki faaliyetleri ile doğrudan
ilgili iş gezilerinde harcanan günler.
2. 15 inci maddenin 2 nci fıkrasının (a) bendinde
bahsedilen sürenin hesaplanmasında aşağıdaki günler dahil edilecektir :
a) Varış ve ayrılış günleri dahil olmak üzere fizikî
olarak kalınan tüm günler, ve
b) Faaliyette bulunulan Devlet dışında, sonradan bu
Devlette faaliyete devam etmek üzere geçirilen cumartesi, pazar, ulusal tatil
ve tatil günleri ile hizmet verenin bu Devletteki istihdamı ile doğrudan ilgili
iş gezilerinde harcanan günler.
3. 15 inci
maddenin 2 nci fıkrasının (b) bendinde bahsedilen "işveren" terimi,
iş icrasıyla ilgili risk ve sorumluluğu üstlenen ve yapılan iş üzerinde hak
sahibi olan kişiyi ifade eder.
4. 16 ncı maddede bahsedilen "bir şirketin
benzeri diğer herhangi bir organı" terimi, örneğin şirketin denetim
kurulunu kapsar.
BU HUSUSLARI TEYİDEN, aşağıda imzaları bulunan tam
yetkili temsilciler, bu Protokol'ü imzaladılar.
İngiliz dilinde, 12 Kasım 1999 tarihinde, Ankara'da
düzenlenmiştir.
TÜRKİYE
CUMHURİYETİ ÇEK
CUMHURİYETİ
ADINA ADINA
Sümer ORAL Pavel
MERTLIK
Maliye
Bakanı Başbakan
Yardımcısı ve
Maliye
Bakanı