Dönem : 22           Yasama Yılı : 2

 

              T.B.M.M.    (S. Sayısı : 427)

 

Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik

Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/740)

 

                           

Not : Tasarı Başkanlıkça, Plan ve Bütçe ile Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ve Adalet komisyonlarına havale edilmiştir.

 

                         T.C.

            Başbakanlık              31.12.2003

Kanunlar ve Kararlar

    Genel Müdürlüğü

Sayı : B.02.0.KKG.0.10/101-708/5928

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca hazırlanan ve Başkanlığınıza arzı Bakanlar Kurulunca 22.12.2003 tarihinde kararlaştırılan “Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” ile gerekçesi ilişikte gönderilmiştir.

Gereğini arz ederim.

                        Recep Tayyip Erdoğan

                                       Başbakan

GENEL GEREKÇE

Sınaî hakların korunmasının arkasında yatan nedenler arasında, yaratıcılığın teşviki suretiyle teknolojik gelişmenin sağlanması önemli bir yer işgal etmektedir.

Teknoloji; tarım, sanayi ve ticarette, mal üretim ve hizmet sunumunda kullanılan sistematik bilgi olarak tanımlanabilir. Sınaî haklar, teknoloji olarak da isimlendirilen sistematik, bilginin dış dünyada hukuk sistemlerince tanınan yansıma şekilleridir. Sistematik bilginin bu yansıması; bazen korunan bir buluş, bazen faydalı model, bir endüstriyel tasarım gibi şekillerde olabilmektedir.

Yaratıcılığı teşvik etmek, bilginin yayılmasını sağlamak, dürüst ticareti teşvik amacıyla sınaî haklar hukukî düzenlemelerle korumaya konu olmuşlardır.

Türkiye'de teknolojik gelişmenin bir aracı olan bu haklar; 24.6.1995 tarihli ve 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 24.6.1995 tarihli ve 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 24.6.1995 tarihli ve 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile 24.6.1995 tarihli ve 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile korunmaktadır.

Kanun Tasarısı, ilgili mevzuatta tespit edilen bazı aksaklıkların giderilmesi ve işlemlerde açıklık, sadelik ve kolaylık sağlamak, ülkemize ait coğrafi değerlerin koruma altına alınmasının özendirilerek millî değerlerimizin yurt dışında başka devletler tarafından kendilerine ait değerlermiş gibi tescil ettirilmesinin önüne geçilmesi amacıyla hazırlanmıştır.

MADDE GEREKÇELERİ

Madde l. - Maddeyle, 24.6.1995 tarihli ve 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 54 üncü maddesinde değişiklik yapılarak, adresi değişen ancak söz konusu değişikliği Enstitüye bildirmeyen hak sahiplerinin en son adresine yapılan bildirimin geçerli olması öngörülmektedir.

Madde 2. - Maddeyle, Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 73/A maddesinde üç önemli değişiklik yapılmaktadır. Bunlardan ilki; aynı Kararnamede düzenlenen faydalı modellerin, ihlâl halinde patent ihlâlleri ile paralel yaptırımlara tâbi tutulmasıdır. İkinci husus yargıca, öngörülen özgürlüğü bağlayıcı ceza ve para cezasını, olayın özellikleri ve suçun ağırlığını değerlendirerek şahsileştirebilmesi imkânının tanınmasıdır. Bu imkân, terditli ceza oluşturmak suretiyle, yaptırımlar "veya" bağlacı ile bağlanarak tesis edilmiştir. Hukuk sistemimizde benzer terditli ceza; Türk Ticaret Kanununun, haksız rekabet halinde cezaî yaptırımlar öngören 64 üncü maddesinde düzenlenmiştir.

Değişiklik ile getirilen üçüncü husus ise; önceki kanunda öngörülen ve sadece "para cezası" olarak ifade edilen yaptırımın "ağır para cezası" olduğu hususudur. Para cezalarının düzeyi; 1995 yılında yürürlüğe giren 4128 sayılı Kanunun, zaman içinde, para cezalarında, Türk Ceza Kanununun ek 2 nci maddesinde yapılan değişikliklerle yapılması gereken artırımlar dikkate alınarak saptanmıştır.

Madde 3. - 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 136 ncı maddesinin üçüncü fıkrası patent başvuru sahibinin tecavüz olaylarına karşı önlem girişiminde bulunabilmesi için kural olarak başvurunun yayımlanmasının aranacağını belirtmektedir. Bununla beraber iki özel durumda yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilmiştir. Patent başvurusu, başvuru sahibine geçici bir koruma sağlamaktadır. Patent başvurularının patentlenebilir olup olmadığının belirlenebilmesi uzun bir süreci gerektirdiğinden ve hem araştırma hem de inceleme raporlarının düzenlenmesi sonrasında başvuru sahibi tarafından istemlerde değişiklikler yapılması söz konusu olduğundan, bu geçici korumanın da kısıtlı bir düzeyde tutulması gerekmektedir. Bu nedenle, patent başvurusu yayımlandıktan sonra, tecavüz hallerinde dava açılabilmesi mümkün ise de, açılan davada mahkemece, patentin tescil edildiğinin Resmî Patent Bülteninde yayımlanmasından önce karar verilemeyeceği hükmü getirilmektedir.

Madde 4. - Maddeyle, 24.6.1995 tarihli ve 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile düzenlenen hukukî ilişkiler nedeniyle açılabilecek davalarda, görevli mahkemenin ihtisas mahkemeleri olması öngörülmektedir.

Madde 5. - Maddeyle, 24.6.1995 tarihli ve 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 32 nci maddesinde değişiklik yapılarak, adresi değişen ancak söz konusu değişikliği Enstitüye bildirmeyen hak sahiplerinin en son adresine yapılan bildirimin geçerli olması öngörülmektedir.

Madde 6. - Maddeyle, 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 48/A maddesi değiştirilerek, tasarım hakkının ihlâli ile ilgili cezalar, terditli ceza olarak düzenlenmekte ve yargıcın cezayı şahsileştirebilmesine imkân tanınmaktadır.

Madde 7. - Maddeyle, 24.6.1995 tarihli ve 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile düzenlenen hukukî ilişkiler nedeniyle açılabilecek davalarda, görevli mahkemenin ihtisas mahkemeleri olması öngörülmektedir.

Madde 8. - Maddeyle, 24.6.1995 tarihli ve 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 9 uncu maddesinde değişiklik yapılarak, adresi değişen ancak söz konusu değişikliği Enstitüye bildirmeyen hak sahiplerinin en son adresine yapılan bildirimin geçerli olması öngörülmektedir.

Madde 9. - Maddeyle, 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 24/A maddesi değiştirilerek, coğrafi işaret hakkının ihlâli ile ilgili cezalar, terditli ceza olarak düzenlenmekte ve yargıcın cezayı şahsileştirebilmesine imkân tanınmaktadır.

Madde 10. - Maddeyle, 24.6.1995 tarihli ve 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile düzenlenen hukukî ilişkiler nedeniyle açılabilecek davalarda, görevli mahkemenin ihtisas mahkemeleri olması öngörülmektedir.

Madde 11. - Maddeyle, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesinin birinci fıkrasındaki geçen "ambalajlarının" ifadesi "ambalajları" olarak değiştirilmektedir.

Aynı maddenin ikinci fıkrasının sonuna yapılan ekleme ile, tescil belgesi üzerinde yer alan fakat inhisari hak sağlamayan unsurların belirtilmesi öngörülmektedir. Bu düzenleme ile inceleme ve değerlendirme sırasında karar tutanaklarına "şekil markası olarak değerlendirilmiştir" veya "ve ibaresi marka olma niteliğine haiz olmadığından ibaresi marka olarak görülmüştür." gibi ifadeler yazılmakta, ancak bu durum marka sahibine resmen bildirilmemektedir. Bu tür bildirimler marka sahibinin ne üzerinde hak sahibi olduğunu açıkça anlaması ve karar aşamasında da tereddütte kalınmaması, ayrıca, daha önceki kararların hangi kriterler çerçevesinde verildiğinin bilinmesi bakımından faydalı olacaktır.

Madde 12. - Maddeyle, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 7 nci maddesinin (b) bendinde yer alan "ayırt edilemeyecek kadar aynı" ibaresi "ayırt edilemeyecek kadar benzer" olarak ve son fıkrada yer alan "(b), (c), (d)" ibaresi "(a), (c) ve (d)" olarak değiştirilmektedir. Bu düzenleme ile, daha önce aynı veya aynı türden mal ve hizmetler için tescil edilmiş ya da başvurusu yapılmış markaların, başkaları tarafından kullanımı sonucu kazanılan ayırt edici nitelik nedeniyle mükerrer tescili mümkün kılan hükmün aykırılığı nedeniyle değiştirilmesi amaçlanmıştır.

Madde 13. - Maddeyle, 24.6.1995 tarihli ve 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 22 nci maddesinde değişiklik yapılarak, adresi değişen ancak söz konusu değişikliği Enstitüye bildirmeyen hak sahiplerinin en son adresine yapılan bildirimin geçerli olması öngörülmektedir.

Madde 14. - Maddeyle, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 42 nci maddesinin son fıkrasındaki "(b), (c), (d)" ibaresi "(a), (c) ve (d)" olarak değiştirilmektedir.

Madde 15. - Maddeyle, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesi değiştirilerek, marka hakkının ihlâli ile ilgili cezalar, terditli ceza olarak düzenlenmekte ve yargıcın cezayı şahsileştirebilmesine imkân tanınmaktadır.

Madde 16. - Maddeyle, 24.6.1995 tarihli ve 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile düzenlenen hukukî ilişkiler nedeniyle açılabilecek davalarda, görevli mahkemenin ihtisas mahkemeleri olması öngörülmektedir.

Madde 17. - Maddeyle, 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 165 inci maddesinde yer alan faydalı model belgesinin hükümsüzlüğünü talep edebilmek için, daha önce başvuruya itiraz edilmesi kaydını taşıyan hüküm; Anayasanın hak arama hürriyeti ile ilgili 36 ncı maddesine aykırı bulunduğundan yürürlükten kaldırılmaktadır.

Madde 18. - Yürürlük maddesidir.

Madde 19. - Yürütme maddesidir.

Adalet Komisyonu Raporu

Türkiye Büyük Millet Meclisi

              Adalet Komisyonu                26.4.2004

Esas No. : 1/740

Karar No. : 51

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Başkanlığınızca 12.1.2004 tarihinde tali komisyon olarak Plan ve Bütçe ile Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji komisyonlarına, esas komisyon olarak da Komisyonumuza havale edilmiş olan "Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik  Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı", Komisyonumuzun 22.4.2004 tarihli 43 üncü toplantısında Adalet, Sanayi ve Ticaret ve Maliye bakanlıkları ile Türk Patent Enstitüsü Başkanlığı temsilcilerinin de katılmalarıyla incelenip görüşülmüş, gerekçesi uygun görülerek maddelerine geçilmesi kabul edilmiş ve maddeler üzerindeki kabul, ek ve değişiklikler sırasıyla aşağıda açıklanmıştır.

Tasarının 1 ve 2 nci maddeleri aynen kabul edilmiştir.

İlaç ruhsatları başvuruları için gerekli olan testler, deneyler ve yeterli miktarda üretimin yapılabilmesi konusunda Türkiye ile Avrupa Birliği arasında 2/97 sayılı ortaklık konseyi kararı, Ticaretle Bağlantılı Fikri Mülkiyet Haklar Anlaşmasının 39/3 maddesi ve 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 83 üncü maddesinin üçüncü fıkrası hükmü etrafında değişik görüşler ileri sürülmektedir.

Konunun ulusal ilaç sanayiinde araştırma-geliştirme çabaları, jenerik ilaçların ruhsatlanma ilaçları yönünde hayati önem vardır. Bu nedenle "İlaçların ruhsatlandırılması ve bunun için gerekli test ve deneyler de dahil olmak üzere, ruhsat konusu buluşu içeren deneme amaçlı fiiller"i de 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 75 inci maddesi kapsamına almak amacıyla, Tasarıya yeni çerçeve 3 üncü madde eklenmiştir.

Tasarının 3 üncü maddesi 4 üncü madde olarak aynen kabul edilmiştir.

         Tasarının çerçeve 4 üncü maddesiyle 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 146 ncı maddesinin tek fıkra olarak düzenlenerek değiştirilmesi öngörülmektedir. Yargıda etkinliğin sağlanması ihtisaslaşmaya bağlıdır. Kararnamede öngörülen davalarda görevli mahkemenin ihtisas mahkemesi olması öngörülmektedir. Konu ihtisaslaşmayı gerektirdiğinden, bu konuda ihtisas yapmış hâkim ihtiyacına cevap verebilmek açısından, ihtisas mahkemelerinin tek hâkimli olacağı konusuna açıklık getirilmiş, ayrıca maddenin mevcut üçüncü fıkrasının; idari ve adli yargı mercileri arasında aynı konuda çelişkili kararların çıkmasını önlenmek amacıyla fıkrada bulunan "görevli" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve yetkili" ibaresi eklenmek, Ankara'da bulunan Türk Patent Enstitüsü kararlarına karşı ve Enstitü aleyhine açılacak davaların Ankara İhtisas Mahkemelerince karara bağlanacağı hususuna açıklık getirmek ve bu konuda verilen kararlarda yeknesaklığı sağlamak amacıyla "ihtisas mahkemeleridir." ibaresinden önce "Ankara" ibaresi eklenerek, muhafaza edilmesi uygun görülmüş ve 146 ncı madde, bu görüşler doğrultusunda iki fıkra halinde düzenlenmiş ve çerçeve 5 inci madde olarak kabul edilmiştir.

Tasarının 5 inci maddesi 6 ncı, 6 ncı maddesi 7 nci madde olarak aynen kabul edilmiştir.

         Tasarının çerçeve 7 nci maddesiyle 554 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 58 inci maddesinin tek fıkra şeklinde değiştirilmesi öngörülmektedir. Tasarının çerçeve 4 üncü maddesinde yapılan değişikliğe paralel olarak ve aynı gerekçelerle madde iki fıkra şeklinde yeniden düzenlenmiş ve çerçeve 8 inci madde olarak kabul edilmiştir.

Tasarının 8 inci maddesi 9 uncu, 9 uncu maddesi 10 uncu madde olarak aynen kabul edilmiştir.

Tasarının çerçeve 10 uncu maddesiyle 555 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 30 uncu maddesinin tek fıkra olarak değiştirilmesi öngörülmektedir. Tasarının çerçeve 4 ve 7 nci maddelerde yapılan değişikliklere paralel olarak madde iki fıkra halinde yeniden düzenlenmiş ve çerçeve 11 inci madde olarak kabul edilmiştir.

Tasarının çerçeve 11 inci maddesinde yer alan "ifadesi" kelimesi "ibaresi" şeklinde değiştirilmiş ve çerçeve 12 nci madde olarak kabul edilmiştir.

Tasarının 12 nci maddesi 13 üncü, 13 üncü maddesi 14 üncü, 14 üncü maddesi 15 inci, 15 inci maddesi 16 ncı madde olarak aynen kabul edilmiştir.

Tasarının çerçeve 16 ncı maddesiyle 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 71 inci maddesinin tek fıkra şeklinde değiştirilmesi öngörülmektedir. Tasarının 4, 7 ve 10 uncu maddelerinde yapılan değişikliklere paralel olarak madde iki fıkra halinde düzenlenmiş ve çerçeve 17 nci madde olarak kabul edilmiştir.

Tasarının 17 nci maddesiyle 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 165 inci maddesinin üçüncü fıkrasının yürürlükten kaldırılması öngörülmektedir. Anayasa Mahkemesinin 21.4.2004 tarih ve 25440 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 23.3.2004 tarihli ve E.2001/1, K.2004/36 sayılı kararı ile anılan fıkra iptal edilmiştir. Bu nedenle bu fıkranın yürürlükten kaldırılması ihtiyacı ortadan kalktığından madde Tasarı metninden çıkarılmıştır.

Kanun Hükmünde Kararnamelerin madde başlıklarında yer alan "Delillerin Tesbit Davası" ibaresi uygulamada Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 368 ve devamı maddelerinde düzenlenen "Delillerin Tesbiti"ne dair hükümleri neredeyse uygulanamaz hale getirmektedir. Haklarının ihlal edildiğini ve acil olarak durumun mahkemece belirlenerek tedbir alınmasını isteyen hak sahiplerinin başvurması hallerinde işin dava olarak nitelendirilmesi nedeniyle esasa kaydedilmesi hallerinde Kanun Hükmünde Kararnamelerle elde edilmek istenen amaç hasıl olmamaktadır. Bu nedenle anılan Kanun Hükmünde Kararnamelerin "Delillerin Tesbiti Davası" olan madde başlıklarını "Delillerin Tesbiti", madde metinlerinde yer alan "Tesbit davaları" ibarelerini "Tesbit talepleri" şeklinde değiştirmek amacıyla Tasarıya çerçeve 18 inci madde ilave edilmiştir.

Tasarının yürürlüğe ilişkin 18 inci maddesi 19, yürütmeye ilişkin 19 uncu maddesi 20 nci madde olarak aynen kabul edilmiştir.

Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak üzere saygı ile arz olunur.

 

Başkan

Başkanvekili

Sözcü

 

Köksal Toptan

Halil Özyolcu

Ramazan Can

 

Zonguldak

Ağrı

Kırıkkale

 

 

(Toplantıya katılmadı)

 

 

Kâtip

Üye

Üye

 

HasanKara

Mehmet Ziya Yergök

Feridun Fikret Baloğlu

 

Kilis

Adana

Antalya

 

(Toplantıya katılmadı)

(Bu yasadaki terditli ceza

(Bu yasadaki terditli ceza

 

 

uygulamalarına ilişkin

uygulamalarına ilişkin

 

 

düzenlemelere karşıyım)

düzenlemelere karşıyım)

 

Üye

Üye

Üye

 

Orhan Yıldız

Yüksel Çorbacıoğlu

Semiha Öyüş

 

Artvin

Artvin

Aydın

 

 

(Toplantıya katılmadı)

(Toplantıya katılmadı)

 

Üye

Üye

Üye

 

Feridun Ayvazoğlu

Muzaffer Külcü

Mahmut Durdu

 

Çorum

Çorum

Gaziantep

 

(Toplantıya katılmadı)

 

 

 

Üye

Üye

Üye

 

Esat Canan

Recep Özel

Mehmet Yılmazcan

 

Hakkâri

Isparta

Kahramanmaraş

 

(Toplantıya katılmadı)

(Toplantıya katılmadı)

(Toplantıya katılmadı)

 

Üye

Üye

Üye

 

Hakkı Köylü

Harun Tüfekçi

Kerim Özkul

 

Kastamonu

Konya

Konya

 

Üye

Üye

Üye

 

Muharrem Kılıç

İsmail Bilen

Orhan Eraslan

 

Malatya

Manisa

Niğde

 

(Bu yasadaki terditli ceza

 

(Toplantıya katılmadı)

 

uygulamalarına ilişkin

 

 

 

düzenlemelere karşıyım)

 

 

 

Üye

Üye

Üye

 

Ömer Kulaksız

Mehmet Nuri Saygun

Bekir Bozdağ

 

Sivas

Tekirdağ

Yozgat

 

(Toplantıya katılmadı)

(Bu yasadaki terditli ceza

 

 

 

uygulamalarına ilişkin

 

 

 

düzenlemelere karşıyım)

 

 

 

 

HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ METİN

 

BazI kanun hükmünde kararna-melerde değİşİklİk yapIlmasIna

daİr kanun tasarIsI

 

MADDE 1. - 24/6/1995 tarihli ve 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 54 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

"Bildirim adresinde bir değişiklik olması durumunda, adres değişikliğinin yazılı olarak Enstitüye bildirilmesi zorunludur. Bu bildirimin yapılmaması halinde, Enstitüde mevcut en son adrese yapılmış bildirimler geçerlidir."

MADDE 2. - 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 73/A maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 73/A. - Bu Kanun Hükmünde Kararname kapsamında:

a) 44 üncü maddede yazılı açıklamayı patent veya faydalı model başvurusu açısından gerçeğe aykırı olarak yapanlar, patentli veya faydalı modelli bir eşya veya ambalajı üzerine haklı olarak konulmuş patent veya faydalı model olduğunu belirten işareti yetkisi olmadan kaldıranlar veya kendisini haksız olarak patent veya faydalı model başvurusu sahibi veya patent veya faydalı model sahibi olarak gösterenler hakkında bir yıldan iki yıla kadar hapis cezasına veya ondörtmilyar liradan yirmiyedimilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine,

b) Mevcut olmadığını veya üzerinde tasarruf yetkisi bulunmadığını bildiği veya bilmesi gerektiği halde 86 ncı maddede yazılı haklardan birini veya bu hakla ilgili lisansı başkasına devreden, veren, rehneden, bu haklar üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunanlar ile patent veya faydalı modelle korunan bir buluşun sahibi olmadığı veya bunların koruma süresinin bittiği veya 129, 133 veya 165 inci maddelerde yazılı sebeple patentin veya faydalı modelin hükümsüzlüklerine veya sona ermelerine karar verilmesine rağmen, satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticarî evrakına veya ilânlarına, korunan bir patentle veya faydalı modelle ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde işaretler koyan veya ilân ve reklamlarda bu tarzda yazı ve işaretler kullananlar hakkında iki yıldan üç yıla kadar hapis cezasına veya yirmiyedimilyar liradan kırkaltımilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine,

c) 136 ncı maddede yazılı fiillerden birini gerek faydalı model, gerek patentli buluş açısından işleyenler hakkında iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına veya yirmiyedimilyar liradan kırkaltımilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine, ayrıca işyerlerinin bir yıldan az olmamak üzere kapatılmasına ve aynı süre ticaretten men edilmelerine,

hükmolunur.

(a), (b) ve (c) bentlerinde sayılan suçlar, hizmetlerini yaptıkları sırada bir işletmenin çalışanları tarafından doğrudan doğruya veya emir üzerine işlenmişse çalışanlar ve suçun işlenmesine mani olmayan işletme sahibi, müdür veya temsilcisi ve hangi unvan ve sıfatla olursa olsun işletmeyi fiilen yöneten kişi de aynı surette cezalandırılır. Bir tüzel kişinin işleri yürütülürken, 136 ncı maddede sayılan suçlardan biri işlenirse, tüzelkişi, masraflar ve para cezasından müteselsilen sorumlu olur. Fiile iştirak edenler hakkında, olayın mahiyetine göre 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 64, 65, 66 ve 67 nci maddeleri hükümleri uygulanır. Yukarıda sayılan suçlardan dolayı kovuşturma şikâyete bağlıdır.

Bu madde hükümlerinin uygulanmasında 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 344 üncü maddesinin birinci fıkrasının (8) numaralı bendi uygulanmaz. Patentten veya faydalı modelden doğan hakları tecavüze uğrayandan başka, 136 ncı maddede sayılanlar dışında kalan suçlarda Enstitü, 44 üncü maddede yazılı açıklamanın gerçeğe aykırı olarak yapılması ile patent veya faydalı modelle korunan bir buluşun sahibi olmadığı veya patentin veya faydalı modelin koruma süresinin bittiği veya hükümsüzlüğü veya sona erme durumlarında, kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticarî evrakına veya ilânlarına, korunan bir patent veya faydalı modelle ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde, işaretler koyma veya bu amaçla ilân ve reklamlarda bu tarzda yazı ve işaretler kullanılması durumlarında, 8/3/1950 tarihli ve 5590 sayılı Kanun veya 17/7/1964 tarihli ve 507 sayılı Kanuna tâbi kuruluşlar ve tüketici dernekleri de şikâyet hakkına sahiptir. Şikâyetin, fiil ve failden haberdar olma tarihinden itibaren iki yıl içinde yapılması gerekir.

Bu kapsamdaki suçlarla ilgili şikâyetler, acele işlerden sayılır. Patent veya faydalı model başvurusu veya patentten veya faydalı modelden doğan haklara tecavüz dolayısıyla üretilmesi veya kullanılması cezayı gerektiren eşya ile bu eşyaları üretmeye yarayan araç, gereç, cihaz, makine gibi vasıtaların zapt edilmesi veya el konulması veya yok edilmesinde, 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 36 ncı maddesi hükmü ile 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun ilgili hükümleri uygulanır."

MADDE 3. - 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 136 ncı maddesinin son fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.

"Ancak mahkeme, patent veya faydalı modelin verildiğine ilişkin ilânın ilgili bültende yayımlanmasından önce, öne sürülen iddiaların geçerliliğine ilişkin olarak karar veremez."

MADDE 4. - 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 146 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 146. - Bu Kanun Hükmünde Kararnamede öngörülen davalarda görevli mahkeme ihtisas mahkemeleridir. Asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas mahkemesi olarak görevlendirileceğini ve bu mahkemelerin yargı çevresini, Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu belirler."

MADDE 5. - 24/6/1995 tarihli ve 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 32 nci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

"Bildirim adresinde bir değişiklik olması durumunda, adres değişikliğinin yazılı olarak Enstitüye bildirilmesi zorunludur. Bu bildirimin yapılmaması halinde, Enstitüde mevcut en son adrese yapılmış bildirimler geçerlidir."

MADDE 6. - 554 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 48/A maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 48/A. - Bu Kanun Hükmünde Kararname kapsamında:

a) Tasarım hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildirimini gerçeğe aykırı olarak yapanlar veya tasarım koruması olan bir eşya veya ambalajı üzerine konulmuş, tasarım koruması olduğunu belirten işareti, yetkisi olmadan kaldıranlar veya kendisini haksız olarak tasarım başvurusu veya tasarım hakkı sahibi olarak gösterenler hakkında bir yıldan iki yıla kadar hapis cezasına veya ondörtmilyar liradan yirmiyedimilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine,

b) Mevcut olmadığını veya üzerinde tasarruf yetkisi bulunmadığını bildiği veya bilmesi gerektiği halde, 39 uncu maddede belirtilen haklardan birini veya bu hakla ilgili lisansı başkasına devreden, veren, rehneden, bu haklar üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunanlar ile korunan bir tasarım hakkının sahibi olmadığı veya koruma süresinin bittiği veya tasarım hakkının hükümsüzlüğü veya tasarım korunmasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında, kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticarî evrakına veya ilânlarına, hukuken korunan bir tasarım hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde işaretler koyanlar veya bu amaçla ilân ve reklamlarda, bu tarz yazı, işaret veya ifadeleri kullananlar hakkında, iki yıldan üç yıla kadar hapis cezası veya yirmiyedimilyar liradan kırkaltımilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine,

c) 48 inci maddede yazılı fiillerden birini işleyenler hakkında iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına veya yirmiyedimilyar liradan kırkaltımilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine, ayrıca işyerlerinin bir yıldan az olmamak üzere kapatılmasına ve aynı süre ticaretten men edilmelerine,

hükmolunur.

(a), (b) ve (c) bentlerinde sayılan suçlar, hizmetlerini yaptıkları sırada, bir işletmenin çalışanları tarafından doğrudan doğruya veya emir üzerine işlenmişse çalışanlar ve suçun işlenmesine mani olmayan, işletme sahibi, müdür veya temsilcisi ve hangi unvan ve sıfatla olursa olsun işletmeyi fiilen yöneten kişi de aynı surette cezalandırılır. Bir tüzel kişinin işleri yürütülürken, 48 inci maddede sayılan suçlardan biri işlenirse, tüzel kişi, masraflar ve para cezasından müteselsilen sorumlu olur. Fiile iştirak edenler hakkında olayın mahiyetine göre 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 64, 65, 66 ve 67 nci maddeleri hükümleri uygulanır. Yukarıda sayılan suçlardan dolayı kovuşturma şikâyete bağlıdır.

Bu madde hükümlerinin uygulanmasında 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 344 üncü maddesinin birinci fıkrasının (8) numaralı bendi uygulanmaz. Tasarım korumasından doğan hakları tecavüze uğrayandan başka, 48 inci maddede sayılanlar dışında kalan suçlarda Enstitü; tasarım hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildiriminin gerçeğe aykırı olarak yapılması ile korunan bir tasarım hakkının sahibi olmadığı veya koruma süresinin bitmesi veya herhangi bir sebeple tasarım hakkının hükümsüzlüğü veya tasarım korumasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticari evrakına veya ilanlarına hukuken korunan bir tasarım hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde, işaretler koyma veya bu amaçla ilan ve reklamlarda bu tarzda yazı, işaret ve ifadelerin kullanılması durumlarında, 8/3/1950 tarihli ve 5590 sayılı Kanun veya 17/7/1964 tarihli ve 507 sayılı Kanuna tâbi kuruluşlar ve tüketici dernekleri de şikâyet hakkına sahiptir. Şikayetin fiil ve failden haberdar olma tarihinden itibaren iki yıl içinde yapılması gerekir.

Bu kapsamdaki suçlarla ilgili şikâyetler acele işlerden sayılır. Tasarım hakkı başvurusu veya tasarım korumasından doğan haklara tecavüz dolayısıyla üretilmesi veya kullanılması cezayı gerektiren eşya ile bu eşyaları üretmeye yarayan araç, gereç, cihaz, makine gibi vasıtaların zaptedilmesi veya el koyulması veya yok edilmesinde, 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 36 ncı maddesi hükmü ile 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun ilgili hükümleri uygulanır."

MADDE 7. - 554 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 58 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 58. - Bu Kanun Hükmünde Kararnamede öngörülen davalarda görevli mahkeme ihtisas mahkemeleridir. Asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas mahkemesi olarak görevlendirileceğini ve bu mahkemelerin yargı çevresini, Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu belirler."

MADDE 8. - 24/6/1995 tarihli ve 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 9 uncu maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

"Bildirim adresinde bir değişiklik olması durumunda, adres değişikliğinin yazılı olarak Enstitüye bildirilmesi zorunludur. Bu bildirimin yapılmaması halinde, Enstitüde mevcut en son adrese yapılmış bildirimler geçerlidir."

MADDE 9. - 555 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 24/A maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 24/A. -Bu Kanun Hükmünde Kararname kapsamında:

a) Coğrafi işaret hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildirimini gerçeğe aykırı olarak yapanlar, coğrafi işaret koruması olan bir eşya veya ambalajı üzerine konulmuş, coğrafi işaret koruması olduğunu belirten işareti yetkisi olmadan kaldıranlar, kendisini haksız olarak coğrafi işaret başvurusu veya coğrafi işaret hakkı sahibi olarak gösterenler hakkında bir yıldan iki yıla kadar hapis veya ondörtmilyar liradan yirmiyedimilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine,

b) Korunan bir coğrafi işaret hakkının sahibi olmadığı, herhangi bir sebeple coğrafi işaret hakkının hükümsüzlüğü, coğrafi işaret korumasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında, kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticarî evrakına veya ilânlarına, hukuken korunan bir coğrafi işaret hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde, işaretler koyan veya bu amaçla ilân ve reklamlarda, bu tarzda yazı, işaret veya ifadeleri kullananlar hakkında iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına veya yirmiyedimilyar liradan kırkaltımilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine,

c) 24 üncü maddede yazılı fiillerden birini işleyenler hakkında, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına veya yirmiyedimilyar liradan kırkaltımilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine, ayrıca işyerlerinin bir yıldan az olmamak üzere kapatılmasına ve aynı süre ticaretten men edilmelerine,

hükmolunur.

(a), (b) ve (c) bentlerinde sayılan suçlar, hizmetlerini yaptıkları sırada bir işletmenin çalışanları tarafından doğrudan doğruya veya emir üzerine işlenmişse, çalışanlar ve suçun işlenmesine mani olmayan işletme sahibi, müdür veya temsilcisi ve hangi unvan ve sıfatla olursa olsun işletmeyi fiilen yöneten kişi de aynı surette cezalandırılır. Bir tüzel kişinin işleri yürütülürken, 24 üncü maddede sayılan suçlardan biri işlenirse, tüzel kişi, masraflar ve para cezasından müteselsilen sorumlu olur. Fiile iştirak edenler hakkında olayın mahiyetine göre 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 64, 65, 66 ve 67 nci maddeleri hükümleri uygulanır. Yukarıda sayılan suçlardan dolayı kovuşturma şikâyete bağlıdır.

Bu madde hükümlerinin uygulanmasında 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 344 üncü maddesinin birinci fıkrasının (8) numaralı bendi uygulanmaz. Coğrafi işaret korunmasından doğan hakları tecavüze uğrayandan başka 24 üncü maddede sayılanlar dışında kalan suçlarda Enstitü; coğrafi işaret hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildiriminin gerçeğe aykırı olarak yapılması ile korunan bir coğrafi işaret hakkının sahibi olmadığı veya herhangi bir sebeple coğrafi işaret hakkının hükümsüzlüğü veya coğrafi işaret korumasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında, kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticari evrakına veya ilanlarına hukuken korunan bir coğrafi işaret hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde, işaretler koyma veya bu amaçla ilan ve reklamlarda bu tarzda yazı, işaret ve ifadelerin kullanılması durumlarında, 8/3/1950 tarihli ve 5590 sayılı Kanun veya 17/7/1964 tarihli ve 507 sayılı Kanuna tâbi kuruluşlar ve tüketici dernekleri de şikâyet hakkına sahiptir. Şikayetin fiil ve failden haberdar olma tarihinden itibaren iki yıl içinde yapılması gerekir.

Bu kapsamdaki suçlarla ilgili şikâyet, acele işlerden sayılır. Coğrafi işaret hakkı başvurusu veya coğrafi işaret korumasından doğan haklara tecavüz dolayısıyla üretilmesi cezayı gerektiren eşya ile bu eşyaları üretmeye yarayan araç, gereç, cihaz, makine gibi vasıtaların zaptedilmesi veya el koyulması veya yok edilmesinde, 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 36 ncı maddesi hükmü ile 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun ilgili hükümleri uygulanır."

MADDE 10. - 555 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 30 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 30. - Bu Kanun Hükmünde Kararnamede öngörülen davalarda görevli mahkeme ihtisas mahkemeleridir. Asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas mahkemesi olarak görevlendirileceğini ve bu mahkemelerin yargı çevresini, Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu belirler."

MADDE 11. - 24/6/1995 tarihli ve 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesinin birinci fıkrasındaki "ambalajlarının" ifadesi "ambalajları" olarak değiştirilmiş ve ikinci fıkrasının sonuna "İnhisari hak sağlamayan bu tür unsurlar tescil belgesi üzerinde açıkça belirtilir." cümlesi eklenmiştir.

MADDE 12. - 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ile ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"b) Aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetle ilgili olarak tescil edilmiş veya daha önce tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olan markalar,"

"Bir marka tescil tarihinden önce kullanılmış ve tescile konu mallar veya hizmetlerle ilgili olarak bu kullanım sonucu ayırt edici bir nitelik kazanmış ise (a), (c) ve (d) bentlerine göre tescili reddedilemez."

MADDE 13. - 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 22 nci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

"Bildirim adresinde bir değişiklik olması durumunda, adres değişikliğinin yazılı olarak Enstitüye bildirilmesi zorunludur. Bu bildirimin yapılmaması halinde, Enstitüde mevcut en son adrese yapılmış bildirimler geçerlidir."

MADDE 14. - 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 42 nci maddesinin son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Bir marka tescil tarihinden önce kullanılmış ve tescile konu mallar veya hizmetlerle ilgili olarak bu kullanım sonucu ayırt edici bir nitelik kazanmış ise 7 nci maddenin birinci fıkrasının (a), (c) ve (d) bentlerine göre tescili hükümsüz sayılamaz."

MADDE 15. - 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 61/A. -Bu Kanun Hükmünde Kararname kapsamında:

a) Marka hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildirimini gerçeğe aykırı olarak yapanlar, marka koruması olan bir eşya veya ambalajı üzerine konulmuş, marka koruması olduğunu belirten işareti yetkisi olmadan kaldıranlar, kendisini haksız olarak marka başvurusu veya marka hakkı sahibi olarak gösterenler hakkında, bir yıldan iki yıla kadar hapis cezasına veya ondörtmilyar liradan yirmiyedimilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine,

b) Mevcut olmadığını veya üzerinde tasarruf yetkisi bulunmadığını bildiği veya bilmesi gerektiği halde bu Kanun Hükmünde Kararnamenin devir, intikal, rehin ve haciz ile ilgili maddelerinde yazılı haklardan birini veya bu hakla ilgili lisansı başkasına devreden, veren, rehneden, bu haklarla ilgili herhangi bir tasarrufta bulunanlar ile korunan bir marka hakkının sahibi olmadığı veya koruma süresinin bittiği veya marka hakkının hükümsüzlüğü veya marka korunmasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında; kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticarî evrakına veya ilânlarına, hukuken korunan bir marka hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde işaretler koyan veya bu amaçla ilân ve reklamlarda, bu tarzda yazı, işaret veya ifadeleri kullananlar hakkında, iki yıldan üç yıla kadar hapis cezasına veya yirmiyedimilyar liradan kırkaltımilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine,

c) 61 inci maddede yazılı fiillerden birini işleyenler hakkında, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına veya yirmiyedimilyar liradan kırkaltımilyar liraya kadar ağır para cezasına veya her ikisine, ayrıca işyerlerinin bir yıldan az olmamak üzere kapatılmasına ve aynı süre ticaretten men edilmelerine,

hükmolunur.

(a), (b) ve (c) bentlerinde sayılan suçlar, hizmetlerini yaptıkları sırada bir işletmenin çalışanları tarafından doğrudan doğruya veya emir üzerine işlenmişse çalışanlar ve suçun işlenmesine mani olmayan işletme sahibi, müdür veya temsilcisi ve hangi unvan ve sıfatla olursa olsun işletmeyi fiilen yöneten kişi de aynı surette cezalandırılır. Bir tüzel kişinin işleri yürütülürken bu maddede sayılan suçlardan biri işlenirse, tüzel kişi, masraflar ve para cezasından müteselsilen sorumlu olur. Fiile iştirak edenler hakkında olayın mahiyetine göre 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 64, 65, 66 ve 67 nci maddeleri hükümleri uygulanır. Bu maddede sayılan suçlardan dolayı kovuşturma şikâyete bağlıdır.

Bu madde hükümlerinin uygulanmasında 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 344 üncü maddesinin birinci fıkrasının (8) numaralı bendi uygulanmaz. Marka korumasından doğan hakları tecavüze uğrayandan başka, 61 inci maddede sayılanlar dışında kalan suçlarda Enstitü; marka hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildiriminin gerçeğe aykırı olarak yapılması ile korunan bir marka hakkının sahibi olmadığı veya koruma süresinin bittiği veya herhangi bir sebeple marka hakkının hükümsüzlüğü veya marka korumasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında; kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticari evrakına veya ilanlarına, hukuken korunan bir marka hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde, işaretler koyma veya bu amaçla ilan ve reklamlarda bu tarzda yazı, işaret veya ifadelerin kullanılması durumlarında, 8/3/1950 tarihli ve 5590 sayılı Kanun veya 17/7/1964 tarihli ve 507 sayılı Kanuna tâbi kuruluşlar ve tüketici dernekleri de şikâyet hakkına sahiptir. Şikayetin fiil ve failden haberdar olma tarihinden itibaren iki yıl içinde yapılması gerekir.

Bu kapsamdaki suçlarla ilgili şikâyet, acele işlerden sayılır. Marka hakkı başvurusu veya marka korumasından doğan haklara tecavüz dolayısıyla üretilmesi cezayı gerektiren eşya ile bu eşyaları üretmeye yarayan araç, gereç, cihaz, makine gibi vasıtaların zaptedilmesi veya el koyulması veya yok edilmesinde, 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 36 ncı maddesi hükmü ile 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun ilgili hükümleri uygulanır."

MADDE 16. - 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 71 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 71. - Bu Kanun Hükmünde Kararnamede öngörülen davalarda görevli mahkeme ihtisas mahkemeleridir. Asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas mahkemesi olarak görevlendirileceğini ve bu mahkemelerin yargı çevresini, Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu belirler."

MADDE 17. - 24/6/1995 tarihli ve 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 165 inci maddesinin üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 18. - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer .

MADDE 19. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

 

                           

Recep Tayyip Erdoğan

 

 

 

 

Başbakan

 

 

 

Dışişleri Bak. ve Başb. Yrd.

Devlet Bak. ve Başb. Yrd.

Devlet Bak. ve Başb. Yrd.

 

A. Gül

A. Şener

M. A. Şahin

 

Devlet Bakanı

Devlet Bakanı

Devlet Bakanı

 

B. Atalay

A. Babacan

M. Aydın

 

Devlet Bakanı

Devlet Bakanı

Adalet Bakanı

 

G. Akşit

K. Tüzmen

C. Çiçek

 

Millî Savunma Bakanı

İçişleri Bakanı

Maliye Bakanı

 

M. V. Gönül

A. Aksu

K. Unakıtan

 

Millî Eğitim Bakanı

Bayındırlık ve İskân Bakanı

Sağlık Bakanı

 

H. Çelik

Z. Ergezen

R. Akdağ

 

Ulaştırma Bakanı

Tarım ve Köyişleri Bakanı

Çalışma ve Sos. Güv. Bakanı

 

B. Yıldırım

S. Güçlü

M. Başesgioğlu

 

Sanayi ve Ticaret Bakanı

En. ve Tab. Kay. Bakanı

Kültür ve Turizm Bakanı

 

A. Coşkun

M. H. Güler

E. Mumcu

 

 

Çevre ve Orman Bakanı

 

 

 

O. Pepe

 

 

Adalet Komİsyonunun Kabul Ettİğİ Metİn

BazI kanun hükmünde kararna-melerde değİşİklİk yapIlmasIna

daİr kanun tasarIsI

 

MADDE 1. - Tasarının 1 inci maddesi Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 2. - Tasarının 2 nci maddesi Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 3. - 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 75 inci maddesine aşağıdaki (f) bendi eklenmiştir.

"f) İlaçların ruhsatlandırılması ve bunun için gerekli test ve deneyler de dahil olmak üzere, ruhsat konusu buluşu içeren deneme amaçlı fiiller."

MADDE 4. - Tasarının 3 üncü maddesi 4 üncü madde olarak Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 5. - 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 146 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 146. - Bu Kanun Hükmünde Kararnamede öngörülen davalarda, görevli mahkeme ihtisas mahkemeleridir. Bu mahkemeler tek hâkimli olarak görev yaparlar. Asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas mahkemesi olarak görevlendirileceği ve bu mahkemelerin yargı çevresini, Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu belirler.

Enstitü'nün bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre aldığı bütün kararlara karşı açılacak davalarda ve Enstitü'nün kararlarından zarar gören üçüncü kişilerin Enstitü aleyhine açacakları davalarda görevli ve yetkili mahkeme, bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen mahkemelerden, Ankara İhtisas Mahkemeleridir."

MADDE 6. - Tasarının 5 inci maddesi 6 ncı madde olarak Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 7. - Tasarının 6 ncı maddesi 7 nci madde olarak Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 8. - 554 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 58 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 58. - Bu Kanun Hükmünde Kararnamede öngörülen davalarda, görevli mahkeme ihtisas mahkemeleridir.  Bu mahkemeler tek hâkimli olarak görev yaparlar. Asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas mahkemesi olarak görevlendirileceği ve bu mahkemelerin yargı çevresini, Adalet Bakanlığı'nın teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu belirler.

Enstitü'nün bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre aldığı bütün kararlara karşı açılacak davalarda ve Enstitü'nün kararlarından zarar gören üçüncü kişilerin Enstitü aleyhine açacakları davalarda görevli ve yetkili mahkeme, bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen mahkemelerden, Ankara İhtisas Mahkemeleridir."

MADDE 9. - Tasarının 8 inci maddesi 9 uncu madde olarak  Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 10. - Tasarının 9 uncu maddesi 10 uncu madde olarak Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 11. - 555 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 30 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 30. - Bu Kanun Hükmünde Kararnamede öngörülen davalarda, görevli mahkeme ihtisas mahkemeleridir.  Bu mahkemeler tek hâkimli olarak görev yaparlar. Asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas mahkemesi olarak görevlendirileceği ve bu mahkemelerin yargı çevresini, Adalet Bakanlığı'nın teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu belirler.

Enstitü'nün bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre aldığı bütün kararlara karşı açılacak davalarda ve Enstitü'nün kararlarından zarar gören üçüncü kişilerin Enstitü aleyhine açacakları davalarda görevli ve yetkili mahkeme, bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen mahkemelerden, Ankara İhtisas Mahkemeleridir."

MADDE 12. - 24/6/1995 tarihli ve 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesinin birinci fıkrasındaki "ambalajlarının" ibaresi "ambalajları" olarak değiştirilmiş ve ikinci fıkrasının sonuna "İnhisari hak sağlamayan bu tür unsurlar tescil belgesi üzerinde açıkça belirtilir." cümlesi eklenmiştir.

MADDE 13. - Tasarının  12 nci maddesi 13 üncü madde olarak Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 14. - Tasarının 13 üncü maddesi 14 üncü madde olarak Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 15. - Tasarının 14 üncü maddesi 15 inci madde olarak Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 16. - Tasarının 15 inci maddesi 16 ncı madde olarak Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 17. - 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 71 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 71. - Bu Kanun Hükmünde Kararnamede öngörülen davalarda, görevli mahkeme ihtisas mahkemeleridir.  Bu mahkemeler tek hâkimli olarak görev yaparlar. Asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas mahkemesi olarak görevlendirileceği ve bu mahkemelerin yargı çevresini, Adalet Bakanlığı'nın teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu belirler.

Enstitü'nün bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre aldığı bütün kararlara karşı açılacak davalarda ve Enstitü'nün kararlarından zarar gören üçüncü kişilerin Enstitü aleyhine açacakları davalarda görevli ve yetkili mahkeme, bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen mahkemelerden, Ankara İhtisas Mahkemeleridir."

MADDE 18. - 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 150 nci, 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 62 nci, 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 33 üncü, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 75 inci maddelerinin kenar başlıkları "Delillerin Tesbiti"; 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 153 üncü, 554 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 65 inci, 555 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 36 ncı, 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 78 inci maddelerinde geçen "Tesbit davaları" ibareleri "Tesbit talepleri" şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 19. - Tasarının 18 inci maddesi 19 uncu madde olarak Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.

MADDE 20. - Tasarının 19 uncu maddesi 20 nci madde olarak Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.