Dönem : 22
Yasama Yılı : 3
T.B.M.M. (S. Sayısı : 669)
9.7.2004 Tarihli ve 5215 Sayılı Belediye Kanunu ve
Anayasanın 89 uncu ve 104 üncü Maddeleri Gereğince Cumhurbaşkanınca Bir Daha
Görüşülmek Üzere Geri Gönderme Tezkeresi ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu
(1/871)
Not : Kanun, Başkanlıkça;
Anayasa ile Plan ve Bütçe komisyonlarına havale edilmiştir.
T.C.
Cumhurbaşkanlığı 22.7.2004
Sayı : B.01.0.KKB.01-18/A-6-2004-850
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
İLGİ: 12.07.2004 günlü,
A.01.0.GNS.0.10.00.02-4879/16867 sayılı yazınız.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel
Kurulu'nca 09.07.2004 gününde kabul edilen 5215 sayılı "Belediye
Kanunu" incelenmiştir:
1- İncelenen Yasa'nın 3. maddesinin (c) bendinde,
"belde"nin, belediyesi bulunan yerleşim yeri olduğu belirtilmiş; (a)
bendinde de, belediye,
"Beldenin ve belde sakinlerinin
mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar
organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idari ve mali özerkliğe
sahip kamu tüzel kişisi"
biçiminde tanımlanmıştır.
Görüldüğü gibi, yapılan düzenlemede
belediye tanımlanırken, "belde halkı" yanında "belde"
ayrıca belirtilerek, beldenin yerel ortak gereksinimlerini karşılama görevi de
belediyelere verilmiştir.
Bu ayrımla belediyeler, genel yönetimle
ilgili konuları da kapsayacak biçimde, genel yetkili yönetim birimi gibi
tanımlanmış olmaktadır.
Anayasanın 126 ve 127. maddelerine göre,
illerde, merkezi yönetimin uzantısı olan ve "yetki genişliği" esasına
göre oluşturulan il genel yönetimi ile, yerel yönetim örgütlenmesi olan ve
"idari vesayet" ilkesine göre oluşturulan il özel yönetimi ve
belediye bulunmaktadır.
İl halkının ortak yerel gereksinmelerinin
karşılanması il özel yönetiminin, belde halkının ortak yerel gereksinmesinin
karşılanması belediyenin, il ve belde halkının ortak yerel gereksinmeleri
dışında kalanlar ile belde de dahil "il"in tüm hizmetlerinin
karşılanması da il genel yönetiminin görev alanına girmektedir.
Ayrıca, Anayasanın yerel yönetimleri
düzenleyen 127. maddesinde, yerel yönetimlerin, "il, belediye veya köy
halkının mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamak üzere..." kurulacakları
açık biçimde belirtilmiştir.
Bu nedenle, incelenen Yasa'nın,
"belde halkı" yanında "belde" hizmetlerini de içeren 3.
maddesinin (a) bendi Anayasanın 126 ve 127. maddeleriyle bağdaşmamaktadır.
2- İncelenen Yasa'nın 14. maddesinin
birinci fıkrasında,
"Belediye, kanunlarla münhasıran
başka bir kamu kurum ve kuruluşuna verilmeyen mahalli müşterek nitelikteki her
türlü görev ve hizmeti yapar veya yaptırır, gerekli kararları alır, uygular ve
denetler."
denilerek, belediyenin görev ve
sorumlulukları genel ve soyut olarak belirtilmiştir.
Bu fıkraya göre belediyelere, yasalarla
"münhasıran" başka bir kamu kurum ve kuruluşuna verilmeyen yerel
ortak nitelikteki hizmetleri yapmak ya da yaptırmak, gerekli kararları almak,
uygulamak ve denetlemek görevi verilmiştir. Böylece belediyeler, kamu
hizmetlerinin görülmesi yönünden "genel görevli" kılınmıştır.
Anayasanın 126. maddesinde, merkezi
yönetimin örgütlenmesine ilişkin ölçütler "coğrafya durumu, ekonomik
koşullar ve kamu hizmetlerinin gerekleri" olarak sayılmıştır. Maddede,
merkezi yönetimin görevlerini belirginleştiren ya da sınırlayan bir düzenleme
yapılmamıştır.
Buna karşın, Anayasanın 127. maddesinde,
yerel yönetimlerin örgütlenmesi hem "coğrafya" hem de
"konu" yönünden sınırlandırılmıştır. Maddeye göre, yerel yönetimler,
ancak yöresel olarak örgütlenebilmekte ve yalnızca yerel ortak gereksinimlerin
karşılanması yönünden görevlendirilebilmektedir.
Anayasada, merkezi yönetimin, Devlet
iktidarını yansıtacak biçimde tüm kamu hizmetlerinin yürütülmesini sağlamak
üzere ülke genelinde, yerel yönetimlerin ise, sınırlı bir coğrafyada ortak yerel
gereksinimlerin karşılanması gibi sınırlı bir konuda örgütlenmesi
öngörülmüştür.
Buna göre, yönetsel örgütlenmede, merkezi
yönetim konu yönünden genel, yerel yönetimler ise özel görevlidir. Bunun sonucu
olarak, yasalarda, merkezi yönetimin görevleri soyut ve genel, yerel
yönetimlerin görevleri somut ve belirgin biçimde düzenlenmelidir.
Oysa, yukarıda açıklandığı gibi, incelenen
Yasa'nın 14. maddesinin birinci fıkrası ile belediyeler, kamu hizmetlerinin
yürütülmesi yönünden "genel görevli" kılınmıştır.
Maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarında,
belediyelerin öncelikle yapmak ya da yaptırmakla yükümlü olduğu kimi asli
görevleri; dördüncü fıkrasında da yapılması belediyelerin inisiyatifine
bırakılan kimi görevleri belirlenmiştir. Maddenin diğer fıkralarında ise,
görev, yetki ve sorumluluk alanının yer yönünden sınırı düzenlenmiştir.
Maddenin birinci fıkrasında, her ne kadar
"yasalarla münhasıran başka bir kamu kurum ve kuruluşuna verilmeyen",
"mahalli müşterek nitelikteki" görevlerden söz edilerek konu yönünden
sınır getirilmiş izlenimi yaratılmaya çalışılmış ise de, bu ölçütler soyut
olup, belediyeleri "genel görevli" konumdan çıkarmaya yetmemektedir.
Çünkü, merkezi yönetim örgütlenmesinde yer
alan kamu kurum ve kuruluşlarının görevi kapsamında sayılmayan ya da genel
görevli bir kamu kurum ya da kuruluşunun görev alanında yer almakta iken,
yapılacak bir yasal düzenleme ile o kurum ya da kuruluşun görev kapsamından
çıkarılan her türlü kamusal hizmet, bu madde nedeniyle, başkaca bir yasal
düzenlemeye gerek kalmaksızın belediyelerin görev alanına girecektir.
Hatta, yapılan düzenlemeden, kamu kurum ve
kuruluşlarının görevli kılınması durumunda da belediyenin aynı alandaki
görevinin sona ermediği; ancak, kamu kurum ve kuruluşlarına yasayla
"münhasıran" görev verilmesi durumunda belediyenin o alandaki
görevinin sona erdiği anlaşılmaktadır.
"Münhasıran" sözcüğüyle merkezi
yönetimin görev ve yetki alanının daha da daraltıldığı, buna karşılık
belediyelerin görev ve yetki alanının genişletildiğini vurgulamak gerekmektedir.
Ayrıca, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel
Kurulu'nda kabul edilen "Kamu Yönetiminin Temel İlkeleri ve Yeniden
Yapılandırılması Hakkında Kanun"da yer verilen ilgili kurallara kısaca
değinilmesi, konunun açıklığa kavuşturulması yönünden gerekli görülmüştür.
Yasa'nın 7. maddesinde, merkezi yönetimce
yürütülecek görevler sayılarak sınırlandırılmış; 8. maddesinde ise, yerel ortak
gereksinimlere ilişkin tüm görev, yetki ve sorumlulukların yerel yönetimlerce
yerine getirileceğinin belirtilmesi yeterli görülmüştür.
Madde gerekçelerinde de, merkezi
yönetimler ile yerel yönetimlerin görev, yetki ve sorumluluklarının, getirilen
yeni kamu yönetimi anlayışına uygun olarak ele alındığı; merkezi yönetimin
görev ve yetkilerinin sayılarak sınırlandırıldığı, bunlar dışında kalanların
yerel yönetimlerce yürütülmesinin öngörüldüğü belirtilmiştir.
Bu Yasa'nın 7 ve 8. maddeleri ile
incelenen Yasa'nın 14. maddesinin birlikte değerlendirilmesinden, yerel
yönetimlerin, bu bağlamda belediyelerin, kamu hizmetlerinin görülmesinde genel
görevli örgüt durumuna getirildiği görülmektedir.
Öte yandan, bir yerel yönetim birimi olan
il özel idaresine ilişkin Yasa'nın 78. maddesine 3360 sayılı Yasa'yla eklenen
13. bendin ikinci tümcesindeki "İl özel idarelerinin görevli olduğu
mahalli ve müşterek ihtiyaçların kapsamı ve sınırı Bakanlar Kurulu'nca tespit
olunur." kuralının iptaline ilişkin, Anayasa Mahkemesi'nin 22.06.1988
günlü, E.1987/18, K.1988/23 sayılı kararında,
"Yerel yönetimlere ilişkin temel
kavramlar üzerinde yapılan bu açıklamalar da göstermektedir ki, yerel
yönetimlerin kuruluş esasları, karar organlarının oluşumu, görev ve
yetkilerinin belirlenmesi, merkezi yönetimle bağ ve ilgileri, bunlar üzerinde
uygulanacak idari vesayet yetkisi, yasal bir düzenlemeyi gerektirmekte,
'yasallık' vazgeçilmez bir koşul olmaktadır. Anayasanın 123. ve 127. maddeleri
bu koşulu açık-seçik vurgulamaktadır. O halde:
1- İl Özel İdaresi Kanunu (İUVKM.)'nun 78.
maddesine, 3360 sayılı Yasanın 2. maddesiyle eklenen 13. bendin ikinci tümcesiyle
'İl Özel İdarelerinin görevli olduğu mahalli ve müşterek ihtiyaçların kapsamı
ve sınırı...'nın saptanması yetkisinin Bakanlar Kurulu'na verilmesi, yasallık
ilkesi ile çatışmaktadır. Burada Bakanlar Kurulu kararı, yasa yerini
almaktadır.
Bakanlar Kurulu'na bu yetkinin yasayla
verilmiş olması da, Anayasa açısından yasal düzenleme koşulunun yerine
getirildiği biçiminde yorumlanamaz. Anayasa Mahkemesi'nin konuya ilişkin
kararlarında ortaya koyduğu ölçütlere göre, yasa koyucu, genel kuralları koyarak
yönetime, takdir yetkisine göre düzenleyebileceği bir alan bırakırken,
Anayasanın öngördüğü yönetimin yargısal denetiminin etkinliğini engellemiyecek
nesnel kurallara bağlamalıdır."
denilerek, yasallık ilkesi gereği, yerel
yönetimlerin görevlerinin yasada sayılarak belirtilmesi gerektiği kabul
edilmiştir.
Yasama organının, herşeyden önce bir
hizmetin yerel mi, yoksa ülke düzeyinde mi olduğunu belirlemesi; yerel düzeyde
görülen hizmetlerin yasada tek tek sayılması gerekmektedir.
Tersi durumda, yurttaşlara standart bir
kamu hizmeti sunma olanaksızlaşacak, hizmetler yönünden bölgesel ve yerel
dengesizlikler artacaktır.
İncelenen Yasa'nın 14. maddesinin birinci
fıkrasında, belediyelerin görevlerinin sınırlı ve belirgin değil, genel ve
soyut kavramlar kullanılarak düzenlendiği görülmektedir. Bu genel ve soyut
kavramların içeriğinin belirginleştirilmesinde belediyelerin yetkili
organlarının etkili olması kaçınılmazdır.
Bu durumda, Anayasa Mahkemesi'nin yukarıda
açıklanan kararıyla Bakanlar Kurulu yönünden Anayasaya uygun görülmeyen bir
yetkinin belediyelere tanındığı sonucuna varılmaktadır ki, bunun olanaksızlığı
açıktır.
Bu nedenle de, incelenen Yasa'nın 14.
maddesi Anayasanın 126 ve 127. maddesindeki ilkelerle bağdaşmamaktadır.
3- İncelenen Yasa'nın geçici 4.
maddesinde,
"Konusu suç teşkil etmemek ve
kesinleşmiş bir yargı kararına müstenit olmamak kaydıyla, bu Kanunun yayımı
tarihine kadar, memur temsilcileri ile toplu iş sözleşmesi akdederek veya başka
bir tasarrufta bulunarak belediye, büyükşehir belediyesi ve il özel idaresinde
çalışan kamu personeline her ne ad altında olursa olsun ek ödemede bulunmaları
nedeniyle kamu görevlileri haklarında idari, adli veya mali yargılama ve
takibat yapılamaz, başlatılanlar işlemden kaldırılır."
denilmektedir.
a- Maddede, konusu suç oluşturmamak ve
kesinleşmiş yargı kararına dayanmamak koşuluyla bu Yasa'nın yayımlandığı güne
kadar yerel yönetimlerde çalışan kamu personeline yasal dayanağı bulunmadan
yapılan ek ödemeden dolayı başta belediye başkanları olmak üzere sorumlular
için başlatılan idari, adli ya da mali yargılama ve soruşturmanın işlemden
kaldırılması öngörülmekte, bu nedenle soruşturma ve yargılama yapılamayacağı
belirtilmektedir.
Maddedeki "konusu suç teşkil etmemek
ve kesinleşmiş bir yargı kararına müstenit olmamak kaydıyla" anlatımından,
madde kapsamına giren idari, adli ya da malî yargılama ve soruşturmanın suç
oluşturabilecek nitelikteki eylemleri de içerdiği anlaşılmaktadır.
Bu içerikteki yargılama ve soruşturmanın
yapılmasını engelleyen ya da işlemden kaldırılmasını öngören düzenleme af
niteliğindedir.
Anayasanın, 03.10.2001 günlü, 4709 sayılı
Yasa'yla değişik 87. maddesinde, "hürriyeti bağlayıcı ceza-para
cezası" ya da "adli ceza-idari ceza" ayrımı yapılmadan genel ve
özel af ilanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tam sayısının beşte üç
çoğunluğunun kararına bağlanmıştır.
87. maddenin nitelikli çoğunluk öngörülen
bu özel düzenlemesi karşısında, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin afla ilgili
yasa kurallarını kabulünde, Anayasanın genel düzenleme içeren 96. maddesinin
uygulanamayacağı ve bu maddede öngörülen karar yetersayısının geçerli
olamayacağı açıktır.
Başka bir anlatımla, incelenen Yasa'nın
geçici 4. maddesinde yapılan düzenleme af niteliğinde olduğu için, Türkiye
Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının beşte üç çoğunluğunun oyu ile kabul
edilmesi anayasal zorunluluktur.
Tutanakların incelenmesinden, geçici 4.
maddenin kabulünde sayı belirlenmediği görülmekte, bu nedenle maddenin üye tam
sayısının beşte üç çoğunluğunun oyu ile kabul edilip edilmediği
anlaşılamamaktadır.
Anayasada, genel kuraldan ayrılarak
toplantı ve karar yetersayısı için özel düzenlemeler bulunan durumlarda,
herhangi bir itiraz olmasa da, sonradan ortaya çıkacak duraksama ve
tartışmalara neden olmamak için toplantı ve karar yetersayılarının tutanaklara
geçirilmesi gerekmektedir.
Tutanaklarda böyle bir açıklık
bulunmadığından geçici 4. maddenin kabulü için gerekli yetersayının
oluşturulamadığı sonucuna varılmaktadır.
Ayrıca, tutanakların incelenmesinden,
Yasanın tümünün de 235 oyla kabul edildiği görülmektedir ki, bu sayı da af için
gerekli karar yetersayısının altında kalmaktadır.
Bu nedenle, geçici 4. madde biçimsel
yönden Anayasanın 87. maddesiyle bağdaşmamaktadır.
b- Öte yandan, geçici madde ile getirilen
af, haklarında kesinleşmiş yargı kararı bulunanları kapsamamaktadır.
Böylece, yargılama ve takibat aşamasında
bulunan kamu görevlileri af kapsamına alınırken, haklarında kesinleşmiş yargı
kararı bulunanlar aftan yararlandırılmamışlardır.
Anayasanın 2. maddesinde, "hukuk
devleti" ilkesi Türkiye Cumhuriyeti'nin nitelikleri arasında sayılmış; 10.
maddesinde de, herkesin yasa önünde eşit olduğu, hiçbir kişiye, aileye, zümreye
ya da sınıfa ayrıcalık tanınamayacağı, devlet organları ile yönetimin tüm
işlemlerinde eşitlik ilkesine uygun davranmak zorunda oldukları belirtilmiştir.
Hukuk devleti, yurttaşlarına hukuk
güvenliği sağlayan ve adil bir hukuk düzeni kurup, bu düzeni sürdürmek için
gerekli önlemleri alan devlettir.
Yurttaşların devlete karşı güven duygularının
zedelenmemesi için hukuk güvenliğinin sağlanması, yasaların adil olması ve
eşitlik ilkesine uygun kurallar içermesi gerekmektedir.
Hukuk ve adalet toplumun ve devletin
temeli ve amacı; eşitlik ise adaletin temel öğesidir. Benzer durumlarda eşitlik
ilkesine uygun davranılması adil hukuk düzeninin gereğidir; farklı uygulama
yapılması ise, adalet duygusunu zedeleyecektir.
Yasa önünde eşitlik, eylemli değil,
hukuksal anlamdadır. Eşitlik ilkesi, yurttaşlar arasında hukuksal ayrım
yapılmasını önlemek için getirilmiştir. Bu ilke, yasal düzenlemelerin,
niteliği, görev, yetki ve sorumluluğu, görülen hizmetin özellikleri ve
ayrıntıları aynı ya da benzer olan kişiler arasında ayrım yapılmasına izin
vermemektedir.
İncelenen Yasa'nın geçici 4. maddesinde
aynı hukuksal konumda olan kişiler arasında af konusunda farklılık
yaratılmıştır.
Bu nedenle, anılan madde, hukuk devleti ve
eşitlik ilkelerine uygun düşmemektedir.
Yayımlanması yukarıda açıklanan
gerekçelerle uygun görülmeyen 5215 sayılı "Belediye Kanunu", 3, 14 ve
geçici 4. maddelerinin Türkiye Büyük Millet Meclisince bir kez daha görüşülmesi
için, Anayasanın değişik 89 ve 104. maddeleri uyarınca ilişikte geri
gönderilmiştir.
Ahmet Necdet Sezer
Cumhurbaşkanı
Türkiye Büyük Millet
Meclisi
Plan ve Bütçe
Komisyonu
Esas No. : 1/871 27.10.2004
Karar No. : 2
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Türkiye Büyük Millet
Meclisince görüşülerek kabul edilen ve yayımlanmak üzere 12.7.2004 tarihinde
Cumhurbaşkanlığı Makamına sunulan 9.7.2004 tarihli ve 5215 sayılı Belediye
Kanunu, Sayın Cumhurbaşkanınca Anayasanın 89 ve 104 üncü maddeleri gereğince
yayımlanması kısmen uygun bulunmayarak, 3, 14 ve geçici 4 üncü maddeleri bir
daha görüşülmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına geri
gönderilmiş ve Başkanlıkça, 4.8.2004 tarihinde gerekçeli geri gönderme
tezkeresi ile birlikte tali komisyon olarak Anayasa Komisyonuna, esas komisyon
olarak da Komisyonumuza havale edilmiştir.
Bu defa, Komisyonumuzun
26.10.2004 tarihinde yaptığı 2 nci birleşimde anılan Kanun ile geri gönderme
tezkeresi, Hükümeti temsilen İçişleri Bakanı Abdülkadir AKSU ile İçişleri
Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı ve Devlet Planlama Teşkilâtı
Müsteşarlığı temsilcilerinin de katılımlarıyla incelenip görüşülmüştür.
Sayın Cumhurbaşkanı geri
gönderme tezkeresinde;
İncelenen Yasa'nın 3 üncü
maddesinin (c) bendinde, "belde"nin, belediyesi bulunan yerleşim
yeri; (a) bendinde ise belediyenin; beldenin ve belde sakinlerinin mahalli müşterek
nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler
tarafından seçilerek oluşturulan, idari ve mali özerkliğe sahip kamu tüzel
kişisi biçiminde tanımlandığı, yapılan düzenlemede belediye tanımlanırken,
"belde halkı" yanında "belde" nin ayrıca belirtilerek,
beldenin yerel ortak gereksinimlerini karşılama görevinin de belediyelere
verildiği, bu ayrımla belediyelerin, genel yönetimle ilgili konuları da
kapsayacak biçimde genel yetkili yönetim birimi gibi tanımlanmış olduğu,
- Anayasa'nın 126 ve 127
nci maddeleri uyarınca il halkının ortak yerel gereksinmelerinin
karşılanmasının il özel yönetiminin, belde halkının ortak yerel gereksinmesinin
karşılanmasının belediyenin, il ve belde halkının ortak yerel gereksinmeleri
dışında kalanlar ile belde de dahil "il"in tüm hizmetlerinin
karşılanmasının da il genel yönetiminin görev alanına girdiği,
- Ayrıca, Anayasa'nın
yerel yönetimleri düzenleyen 127 nci maddesinde, yerel yönetimlerin il,
belediye veya köy halkının mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamak üzere
kurulacaklarının açıkça belirtilmiş olduğu,
- Bu açıklamalar
doğrultusunda, incelenen Yasa'nın, "belde halkı" yanında
"belde" hizmetlerini de içeren 3 üncü maddesinin (a) bendinin
Anayasa'nın 126 ve 127 nci maddeleriyle bağdaşmadığı,
Yasa'nın 14 üncü
maddesinin birinci fıkrasında, belediyenin görev ve sorumluluklarının genel ve
soyut olarak belirtilmiş olduğu, buna karşın, Anayasa'nın 127 nci maddesinde,
yerel yönetimlerin örgütlenmesinin hem "coğrafya" hem de "konu"
yönünden sınırlandırılmış olduğu,
- Bu fıkraya göre
belediyelere, yasalarla, münhasıran başka bir kamu kurum ve kuruluşuna
verilmeyen yerel ortak nitelikteki hizmetleri yapmak ya da yaptırmak, gerekli
kararları almak, uygulamak ve denetlemek görevinin verildiği, böylece
belediyelerin, kamu hizmetlerinin görülmesi yönünden genel görevli kılınmış
olduğu, Anayasa'nın 126 ncı maddesinde, merkezi yönetimin görevlerini
belirginleştiren ya da sınırlayan bir düzenleme bulunmadığı,
- Yönetsel örgütlenmede,
merkezi yönetimin konu yönünden genel, yerel yönetimlerin ise özel görevli
olduğu, bunun sonucu olarak yasalarda, merkezi yönetimin görevlerinin soyut ve
genel, yerel yönetimlerin görevlerinin somut ve belirgin biçimde düzenlenmesi
gerektiği,
- Maddenin birinci fıkrasında,
her ne kadar, yasalarla münhasıran başka bir kamu kurum ve kuruluşuna
verilmeyen mahalli müşterek nitelikteki görevlerden söz edilerek konu yönünden
sınır getirilmiş izlenimi yaratılmaya çalışılmış ise de, bu ölçütlerin soyut
olduğu ve belediyeleri genel görevli konumdan çıkarmaya yetmediği,
- Yasama organının, her
şeyden önce bir hizmetin yerel mi, yoksa ülke düzeyinde mi olduğunu
belirlemesinin ve yerel düzeyde görülen hizmetlerin yasada tek tek sayılmasının
gerektiği, tersi durumda, vatandaşlara standart bir kamu hizmeti sunmanın
olanaksızlaşacağı, bu durumun da hizmetler yönünden bölgesel ve yerel
dengesizlikleri artıracağı,
- Açıklanan nedenlerle
İncelenen Yasa'nın 14 üncü maddesinin Anayasa'nın 126 ve 127 nci maddelerindeki
ilkelerle bağdaşmadığı,
Yasa'nın geçici 4 üncü
maddesinde,
- Konusu suç oluşturmamak ve kesinleşmiş
yargı kararına dayanmamak koşuluyla bu Yasa'nın yayımlandığı güne kadar yerel
yönetimlerde çalışan kamu personeline yasal dayanağı bulunmadan yapılan ek
ödemeden dolayı başta belediye başkanları olmak üzere sorumlular için
başlatılan idari, adli ya da mali yargılama ve soruşturmanın işlemden
kaldırılmasının öngörüldüğü, bu nedenle soruşturma ve yargılama
yapılamayacağının belirtildiği,
-"Konusu suç teşkil
etmemek ve kesinleşmiş bir yargı kararına müstenit olmamak kaydıyla"
anlatımından, madde kapsamına giren idari, adli ya da mali yargılama ve
soruşturmanın suç oluşturabilecek nitelikteki eylemleri de içerdiğinin
anlaşıldığı, bu içerikteki yargılama ve soruşturmanın yapılmasını engelleyen ya
da işlemden kaldırılmasını öngören bir düzenlemenin af niteliğinde olduğu,
- Anayasa'nın 87 nci
maddesinde, hürriyeti bağlayıcı ceza-para cezası ya da adli ceza-idari ceza
ayrımı yapılmadan genel ve özel af ilanının, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye
tam sayısının beşte üç çoğunluğunun kararına bağlandığı,
- Tutanakların
incelenmesinden, geçici 4 üncü maddenin, üye tam sayısının beşte üç
çoğunluğunun oyu ile kabul edilip edilmediğinin anlaşılamadığı, bu nedenle
maddenin kabulü için gerekli yetersayının oluşturulamadığı sonucuna varıldığı,
- Ayrıca, tutanakların
incelenmesinden, Yasa'nın tümünün de 235 oyla kabul edilmiş olduğunun
görüldüğü, bu sayının da af için gerekli karar yetersayısının altında kaldığı,
bu nedenle, geçici 4 üncü maddenin biçimsel yönden Anayasa'nın 87 nci
maddesiyle bağdaşmadığı,
- Ayrıca getirilen affın,
haklarında kesinleşmiş yargı kararı bulunanları kapsadığı, böylece, yargılama
ve takibat aşamasında bulunan kamu görevlilerinin af kapsamına alınırken,
haklarında kesinleşmiş yargı kararı bulunanların aftan yararlandırılmadıkları,
bu durumun Anayasanın 2 nci maddesindeki hukuk devleti ilkesi ve 10 uncu
maddesinde yer alan, herkesin yasa önünde eşit olduğu, hiçbir kişiye, aileye,
zümreye ya da sınıfa ayrıcalık tanınamayacağı, Devlet organları ile yönetimin
tüm işlemlerinde eşitlik ilkesine uygun davranmak zorunda oldukları yönündeki
hükümlerine uygun düşmediği,
Şeklindeki
değerlendirmeler sonucunda yayımlanmasını kısmen uygun bulmadığı, 5215 sayılı
"Belediye Kanunu" nun 3, 14 ve geçici 4 üncü maddelerini, Türkiye
Büyük Millet Meclisi'nce bir kez daha görüşülmesi için, Anayasa'nın 89 ve 104
üncü maddeleri gereğince Türkiye Büyük Millet Meclisine iade etmiştir.
Komisyonumuzda, 5215
sayılı Kanunun yalnızca geri gönderme tezkeresine konu olan 3, 14 ve geçici 4
üncü maddelerinin görüşülmesine ilişkin bir önergenin kabulünü müteakip,
tezkerenin tümü ve söz konusu maddeler üzerindeki görüşmelere geçilmiştir.
Yapılan görüşmelerde;
- Anayasada idarenin kuruluş ve görevlerinin
merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayandırıldığı ve merkezi
yönetim açısından konu ve yer yönünden bir kısıtlama getirilmemişken yerinden
yönetim türlerinden biri olan yerel yönetimlerin konu ve coğrafya yönünden
kısıtlanmış olduğu, Cumhurbaşkanının geri gönderme gerekçesinde de belirttiği
üzere bu Kanunun hem 3, hem de 14 üncü maddeleriyle Anayasayla öngörülen
durumun dışında bir düzenleme yapılmış olduğu ve bu düzenlemenin de bu haliyle
Anayasaya aykırı olduğu,
- Amaç, belediyelerin hizmet
kapsamını genişletmekse, bu imkânın mevcut olduğu, 1580 sayılı Kanunda olduğu
gibi sayma yoluyla bu genişletmenin gerçekleştirilebileceği, üstelik böylece
Anayasaya aykırılığın da söz konusu olmayacağı,
-"Kanunlarla
münhasıran başka bir kamu kurum ve kuruluşuna verilmeyen mahalli müşterek
nitelikteki görevler" şeklindeki bir düzenlemenin belediyeleri merkezi
idare karşısında genel yetkili kıldığı ve bu durumun Anayasaya aykırı olduğu,
- Yerel yönetim
kanunlarıyla, merkezi yönetimin görevlerinin pek çoğunun yerel yönetimlere
bırakılmasının öngörüldüğü, ancak yerel yönetimlerin merkezi yönetimin
boşalttığı bu alanı dolduramayacağı,
- 1580 sayılı Kanunun
daha ileri düzeyde bir kanun olduğu, yeni Kanunun ancak dilde sadeleşme yönünde
bir yenilik getirdiği,
- Geçici 4 üncü maddeyle
yapılan düzenlemenin af niteliğinde olduğu, getirilen affın kesinleşmiş yargı
kararlarını da kapsayacak şekilde düzenlenmesi ya da metinden çıkarılması
gerektiği,
Şeklindeki görüş ve
değerlendirmeleri müteakip, Hükümet adına yapılan açıklamalarda ise;
- Bu Kanunda yer alan
düzenlemelerin bir çoğunun 1580 sayılı Kanunda da bulunduğu, esas itibariyle
tezkereye konu noktalarda yeni bir düzenlemenin söz konusu olmadığı,
- "Belde"
kelimesinin metinden çıkarılması suretiyle 3 üncü maddedeki sorunun
giderilebileceği,
- Diğer maddeler için de
Cumhurbaşkanının geri gönderme tezkeresinin gerekçesine uyularak düzenleme
yapılınca Anayasaya aykırılıkların ortadan kalkacağı,
İfade edilmiştir.
Cumhurbaşkanının geri
gönderme tezkeresi üzerinde yapılan görüşmelerden sonra, 5215 sayılı Kanunun
iadeye konu maddeleri görüşülerek geri gönderme tezkeresinin gerekçeleri
doğrultusunda yeniden düzenlenmiştir. Kanun;
- 3 üncü maddesinin, (a)
bendinde yer alan "Beldenin ve" ibaresinin metinden çıkarılması,
- 14 üncü maddesinin,
birinci fıkrasında yer alan "münhasıran" ibaresinin metinden
çıkarılması ve maddenin yeniden düzenlenmesi,
- Geçici 4 üncü
maddesinin metinden çıkarılması, suretiyle,
Komisyonumuzca kabul
edilmiştir. Kabul edilen önerge doğrultusunda, geçici 4 üncü maddenin metinden
çıkarılması nedeniyle Kanunun geçici 5, 6, 7, 8 ve 9 uncu maddeleri, geçici 4,
5, 6, 7 ve 8 inci maddeler olarak teselsül ettirilmiştir.
Raporumuz, Genel Kurulun
onayına sunulmak üzere Yüksek Başkanlığa saygı ile arz olunur.
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
Sait Açba |
M. Altan Karapaşaoğlu |
Sabahattin Yıldız |
|
Afyon |
Bursa |
Muş |
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
Mehmet Sekmen |
Halil Aydoğan |
Mehmet Melik Özmen |
|
İstanbul |
Afyon |
Ağrı |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Mehmet Zekai Özcan |
Osman Kaptan |
M. Mesut Özakcan |
|
Ankara |
Antalya |
Aydın |
|
|
(Ayrışık oy yazımız ektedir.) |
(Ayrışık oy yazısı ektedir.) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
A. Kemal Deveciler |
Ali Osman Sali |
Ahmet İnal |
|
Balıkesir |
Balıkesir |
Batman |
|
(Ayrışık oy ektedir.) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Osman Nuri Filiz |
A. Kemal Kumkumoğlu |
Birgen Keleş |
|
Denizli |
İstanbul |
İstanbul |
|
|
(Karşı oy yazım ektedir.) |
(Karşı oy yazısı ektedir.) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Kemal Kılıçdaroğlu |
M. Mustafa Açıkalın |
Bülent Baratalı |
|
İstanbul |
İstanbul |
İzmir |
|
(Ayrışık oy ektedir.) |
|
(Ayrışık oy yazısı ektedir.) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Fazıl Karaman |
Y. Selahattin Beyribey |
Mustafa Elitaş |
|
İzmir |
Kars |
Kayseri |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Taner Yıldız |
Mikail Arslan |
Muzaffer Baştopçu |
|
Kayseri |
Kırşehir |
Kocaeli |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Hasan Fehmi Kinay |
Muharrem Doğan |
Mustafa Özyürek |
|
Kütahya |
Mardin |
Mersin |
|
|
|
(Karşı oy eklidir.) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Gürol Ergin |
O. Seyfi Terzibaşıoğlu |
Osman Seyfi |
|
Muğla |
Muğla |
Nevşehir |
|
(Ayrışık oy yazım ektedir.) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Cemal Uysal |
İmdat Sütlüoğlu |
Musa Uzunkaya |
|
Ordu |
Rize |
Samsun |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Sabahattin Cevheri |
Enis Tütüncü |
Faruk Nafiz Özak |
|
Şanlıurfa |
Tekirdağ |
Trabzon |
|
|
(Ayrışık oy yazısı ektedir.) |
|
|
|
Üye |
|
|
|
M. Akif Hamzaçebi |
|
|
|
Trabzon |
|
|
|
(Ayrışık oy yazısı ektedir.) |
|
AYRIŞIK OY
9.7.2004 tarihli ve 5215 sayılı Belediye
Kanununun Sayın Cumhurbaşkanımızca TBMM tarafından bir kez daha görüşülmesi
istenen maddelerine ilişkin görüşlerimiz aşağıdadır.
Belediye Kanununun geneline ilişkin olarak
komisyonun önceki görüşmelerinde ileri sürdüğümüz ve komisyon raporlarına
yansımış olan görüşlerimiz geçerliliğini korumaktadır.
Kanunun 14 üncü maddesinin birinci
fıkrasında yer alan “belediye, kanunlarla münhasıran başka bir kamu kurum ve
kuruluşuna verilmeyen mahalli müşterek nitelikteki her türlü görev ve hizmeti
yapar veya yaptırır, gerekli kararları alır, uygular ve denetler” hükmündeki
“münhasıran başka bir kamu kurum ve
kuruluşuna verilmeyen mahalli müşterek nitelikteki her türlü görev ve hizmet”in belediyelere ait olması yönündeki
düzenleme Anayasanın 126 ve 127 nci maddelerine aykırıdır. Zira bu düzenleme
ile belediyeler merkezi yönetim gibi genel görevli kurum haline
gelebileceklerdir.
Anılan fıkranın komisyonca benimsenen
“belediye, kanunlarla başka bir kamu kurum ve kuruluşuna verilmeyen mahalli
müşterek nitelikli diğer görev ve hizmetleri de yapar veya yaptırır” şeklindeki
yeni düzenlemesi ise yine Anayasaya uygun değildir. Kanunda yer alan
“münhasıran” kelimesinin metinden çıkarılmış olması düzenlemeyi tümüyle
Anayasaya uygun hale getirmeye yetmemektedir.
Anılan nedenlerle Yasaya katılmıyoruz.
|
Enis Tütüncü |
M. Akif Hamzaçebi |
Mustafa Özyürek |
|
Tekirdağ |
Trabzon |
Mersin |
|
Osman Kaptan |
Kemal Kılıçdaroğlu |
Birgen Keleş |
|
Antalya |
İstanbul |
İstanbul |
|
Bülent Baratalı |
Ali Kemal Deveciler |
Gürol Ergin |
|
İzmir |
Balıkesir |
Muğla |
|
A. Kemal Kumkumoğlu |
M. Mesut Özakcan |
|
|
İstanbul |
Aydın |
|
ANAYASANININ
89 UNCU VE 104 ÜNCÜ MADDELERİ GEREĞİNCE CUMHURBAŞKANINCA BİR DAHA GÖRÜŞÜLMEK
ÜZERE GERİ GÖNDERİLEN KANUN
BELEDİYE
KANUNU
Kanun No. 5215 Kabul Tarihi : 9.7.2004
Genel
Hükümler
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam ve Tanımlar
Amaç
MADDE 1. - Bu Kanunun amacı, belediyenin
kuruluşunu, organlarını, yönetimini, görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma
usul ve esaslarını düzenlemektir.
Kapsam
MADDE 2. - Bu Kanun belediyeleri kapsar.
Tanımlar
MADDE 3. - Bu Kanunun uygulanmasında;
a) Belediye: Beldenin ve belde
sakinlerinin mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere
kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idarî ve malî
özerkliğe sahip kamu tüzel kişisini,
b) Belediyenin organları: Belediye
meclisini, belediye encümenini ve belediye başkanını,
c) Belde: Belediyesi bulunan yerleşim
yerini,
d) Mahalle: Belediye sınırları içerisinde
yer alan, ortak ihtiyaç ve öncelikleri benzer özellikler gösteren ve sakinleri
arasında komşuluk ilişkisi bulunan insanların yaşadığı idarî birimi,
İfade eder.
İKİNCİ BÖLÜM
Belediyenin Kuruluşu ve Sınırları
Kuruluş
MADDE 4. - Nüfusu 5.000 ve üzerinde olan
yerleşim birimlerinde belediye kurulabilir. İl ve ilçe merkezlerinde belediye
kurulması zorunludur.
İçme ve kullanma suyu havzaları ile sit ve
diğer koruma alanlarında ve meskûn sahası kurulu bir belediyenin sınırlarına
5.000 metreden daha yakın olan yerleşim yerlerinde belediye kurulamaz.
Köylerin veya muhtelif köy kısımlarının
birleşerek belediye kurabilmeleri için, meskûn sahalarının, merkez kabul
edilecek yerleşim yerinin meskûn sahasına azami 5.000 metre mesafede bulunması
ve nüfusları toplamının 5.000 ve
üzerinde olması gerekir.
Bir veya birden fazla köyün köy ihtiyar
meclisinin kararı veya seçmenlerinin en az yarısından bir fazlasının mahallîn
en büyük mülkî idare amirine yazılı başvurusu ya da valinin kendiliğinden buna
gerek görmesi durumunda, valinin bildirimi üzerine, mahallî seçim kurulları,
onbeş gün içinde köyde veya köy kısımlarında kayıtlı seçmenlerin oylarını alır
ve sonucu bir tutanakla valiliğe bildirir.
İşlem dosyası valinin görüşüyle birlikte
İçişleri Bakanlığına gönderilir. Danıştayın görüşü alınarak müşterek kararname
ile o yerde belediye kurulur.
Yeni iskân nedeniyle oluşturulan ve nüfusu
5.000 ve üzerinde olan herhangi bir yerleşim yerinde, İçişleri Bakanlığının
önerisi üzerine müşterek kararnameyle belediye kurulabilir.
Sınırların
tespiti
MADDE 5. - Yeni kurulan bir belediyenin
sınırları, kuruluşu izleyen altı ay içinde aşağıdaki şekilde tespit edilir:
a) Eskiden beri beldeye ait sayılan tarla,
bağ, bahçe, çayır, mera, otlak, yaylak, zeytinlik, palamutluk, fundalık gibi
yerler ile kumsal ve plajlar belediye sınırı içine alınır.
b) Belediye sınırlarını dere, tepe, yol
gibi belirli ve sabit noktalardan geçirmek esastır. Bunun mümkün olmaması
durumunda, sınır düz olarak çizilir ve işaretlerle belirtilir.
c) Belediyenin sınırları içinde kalan ve
eskiden beri komşu belde veya köy halkı tarafından yararlanılan yayla, çayır,
mera, koru, kaynak ve mesirelik gibi yerlerden geleneksel yararlanma hakları
devam eder. Bu haklar için sınır kâğıdına şerh konulur.
d) Çizilen sınırların geçtiği yerlerin
bilinen adları sınır kâğıdına yazılır. Ayrıca yetkili fen elemanı tarafından
düzenlenen kroki sınır tespit tutanağına eklenir.
Sınırların
kesinleşmesi
MADDE 6. - Belediye sınırları, belediye
meclisinin kararı ve kaymakamın görüşü üzerine valinin onayı ile kesinleşir.
Kesinleşen sınırlar, valilikçe yerinde
uygulanmak suretiyle taraflara gösterilir ve durum bir tutanakla belirlenir.
Kesinleşen sınır kararları ile dayanağı olan belgelerin birer örneği;
belediyesine, mahallî tapu dairesine, il özel idaresine ve o yerin mülkî idare
amirine gönderilir.
Kesinleşen sınırlar zorunlu nedenler
olmadıkça beş yıl süre ile değiştirilemez.
Sınır
uyuşmazlıklarının çözümü
MADDE 7. - Bir il dahilindeki beldeler
veya köyler arasında sınır uyuşmazlığı çıkması halinde ilgili belediye meclisi
ve köy ihtiyar meclisi ile kaymakamın görüşleri otuz gün süre verilerek
istenir. Vali, bu görüşleri değerlendirerek sınır uyuşmazlığını karara bağlar.
Büyükşehir belediyesi sınırları içinde kalan ilçe ve ilk kademe belediyelerinin
sınır değişikliklerinde büyükşehir belediye meclisinin de görüşü alınır.
İl ve ilçe sınırlarının değiştirilmesini
gerektirecek sınır uyuşmazlıklarında 10.6.1949 tarihli ve 5442 sayılı İl
İdaresi Kanunu hükümleri uygulanır.
Birleşme ve
katılmalar
MADDE 8. - Bir belde veya köyün veya
bunların bazı kısımlarının meskûn sahasının, komşu bir beldenin meskûn sahası
ile birleşmesi halinde, iltihak olunacak belde sakinlerinin oylarına
başvurulmaksızın, katılmak isteyen köy veya belde veya bunların kısımlarında yapılan oy verme sonucuna
ait evrak, valilikçe iltihak olunacak belediyeye gönderilir. Belediye meclisi
evrakın gelişinden itibaren otuz gün içerisinde istek hakkındaki kararını
verir. Belediye meclisinin kabulüyle katılım gerçekleşir. Katılma talebinin
belediye meclisi tarafından reddi durumunda, kararın tebliğinden itibaren onbeş
gün içinde istek sahiplerinin itirazı üzerine, valinin görüşüyle birlikte
dosya, İçişleri Bakanlığı tarafından görüşü alınmak üzere Danıştaya gönderilir.
Danıştayın görüşü üzerine 4 üncü maddedeki usule göre işlem tamamlanır.
Belde, köy veya bunların bazı kısımlarının
meskûn sahaları arasında 5.000 metre ve altında mesafe bulunması, birleşmiş
sayılmalarına yeterlidir.
Bir beldenin bazı kısımlarının komşu bir
beldeye katılmasında, belde nüfusunun 5.000'den aşağı düşmemesi şarttır.
Bu madde uyarınca gerçekleşen
katılmalarda, iltihak olunan belde ile bazı kısımları veya tümü iltihak olan
köy veya belde arasında; taşınır ve taşınmaz mal, hak, alacak ve borçların
devri ve paylaşımı, aralarında düzenlenecek protokolle belirlenir.
Birleşme ve katılma işlemlerinde bu
maddede düzenlenmeyen hususlarda 4 üncü madde hükmüne göre işlem yapılır.
Mahalle ve
yönetimi
MADDE 9. - Mahalle, muhtar ve ihtiyar
heyeti tarafından yönetilir.
Belediye sınırları içinde mahalle
kurulması, kaldırılması, birleştirilmesi, bölünmesi, adlarıyla sınırlarının
tespiti ve değiştirilmesi, belediye meclisinin kararı ve kaymakamın görüşü
üzerine valinin onayı ile olur.
Muhtar, mahalle sakinlerinin gönüllü
katılımıyla ortak ihtiyaçları belirlemek, mahallenin yaşam kalitesini
geliştirmek, belediye ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilişkilerini
yürütmek, mahalle ile ilgili konularda görüş bildirmek, diğer kurumlarla iş
birliği yapmak ve kanunlarla verilen diğer görevleri yapmakla yükümlüdür.
Belediye, mahallenin ve muhtarlığın
ihtiyaçlarının karşılanması ve sorunlarının çözümü için bütçe imkanları
ölçüsünde gerekli yardım ve desteği sağlar; kararlarında mahallelinin ortak
isteklerini göz önünde bulundurur ve hizmetlerin mahallenin ihtiyaçlarına uygun
biçimde yürütülmesini sağlamaya çalışır.
Belde
adının değiştirilmesi
MADDE 10. - Bir beldenin adı, belediye
meclisi üye tam sayısının en az dörtte üç çoğunluğunun kararı ve valinin görüşü
üzerine İçişleri Bakanlığının onayı ile değiştirilir. Bu karar Resmî Gazetede
yayımlanır.
Tüzel
kişiliğin sona erdirilmesi
MADDE 11. - Belediye sınırı veya meskûn
sahası, bağlı olduğu il veya ilçe belediyesi ile nüfusu 50.000 ve üzerinde olan
bir belediyenin sınırına, 5.000 metreden daha yakın duruma gelen belediye ve
köylerin tüzel kişiliği; genel imar düzeni veya temel alt yapı hizmetlerinin
gerekli kılması durumunda, Danıştayın görüşü alınarak, İçişleri Bakanlığının
teklifi üzerine müşterek kararname ile kaldırılarak bu belediyeye katılır.
Tüzel kişiliği kaldırılan belediyenin mahalleleri, katıldıkları belediyenin
mahalleleri hâline gelir. Tüzel kişiliği kaldırılan belediye ile köylerin
taşınır ve taşınmaz mal, hak, alacak ve borçları katıldıkları belediyeye
intikal eder.
Nüfusu 2.000'in altına düşen belediyeler,
Danıştayın görüşü alınarak, İçişleri Bakanlığının önerisi üzerine müşterek
kararname ile köye dönüştürülür. Tüzel kişiliği kaldırılan belediyenin
tasfiyesi il özel idaresi tarafından yapılır. Bu belediyenin taşınır ve
taşınmaz malları ile hak, alacak ve borçları ilgili köy tüzel kişiliğine
intikal eder. İntikal eden borçların karşılanamayan kısımları il özel idaresi
tarafından üstlenilir ve vali tarafından İller Bankasına bildirilir. İller
Bankası bu miktarı, takip eden ayın genel bütçe vergi gelirleri tahsilat
toplamının belediyelere ayrılan kısmından keserek ilgili il özel idaresi
hesabına aktarır.
Kararlarının
uygulanması ve nüfus tespiti
MADDE 12. - 4 üncü, 6 ncı, 7 nci, 8 inci,
9 uncu ve 10 uncu maddelerde belirtilen kararlar kesinleşme tarihini takip eden
yılın ocak ayının birinci gününden itibaren yürürlüğe girer. 4 üncü maddeye
göre belediye kurulan yerlerde 18.1.1984 tarihli ve 2972 sayılı Mahallî
İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanunun 29 uncu maddesine göre seçim yapılır.
8 inci maddede geçen birleşme ve
katılmalara, 9 uncu maddede geçen mahalle kaldırılmasına, 11 inci maddede geçen
belediye ve köy tüzel kişiliğinin kaldırılmasına veya bir beldenin köye
dönüştürülmesine dair kararlar ilk mahallî idareler seçimlerinde uygulanır ve
seçimler bu yerlerin yeni durumlarına göre yapılır.
Yerleşim yerlerinin bu Kanunda öngörülen
nüfusları Devlet İstatistik Enstitüsü Başkanlığınca tespit edilir.
Hemşehri
hukuku
MADDE 13. - Herkes ikamet ettiği beldenin
hemşehrisidir. Hemşehrilerin, belediye karar ve hizmetlerine katılma, belediye
faaliyetleri hakkında bilgilenme ve belediye idaresinin yardımlarından
yararlanma hakları vardır. Yardımların insan onurunu zedelemeyecek koşullarda
sunulması zorunludur.
Belediye, hemşehriler arasında sosyal ve
kültürel ilişkilerin geliştirilmesi ve kültürel değerlerin korunması konusunda
gerekli çalışmaları yapar. Bu çalışmalarda, üniversitelerin, kamu kurumu
niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendikaların, sivil toplum kuruluşları ve
uzman kişilerin katılımını sağlayacak önlemler alınır.
Belediye sınırları içinde oturan, bulunan
veya ilişiği olan her şahıs, belediyenin, kanunlara dayanan kararlarına,
emirlerine ve duyurularına uymakla ve belediye vergi, resim, harç, katkı ve
katılma paylarını ödemekle yükümlüdür.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Belediyenin Görev, Yetki ve Sorumlulukları
Belediyenin
görev ve sorumlulukları
MADDE 14. - Belediye, kanunlarla
münhasıran başka bir kamu kurum ve kuruluşuna verilmeyen mahallî müşterek nitelikteki
her türlü görev ve hizmeti yapar veya yaptırır, gerekli kararları alır, uygular
ve denetler.
Belediye öncelikle imar, su ve
kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel alt yapı; çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve
katı atık; zabıta, itfaiye, acil yardım, kurtarma ve ambulans; şehir içi
trafik; defin ve mezarlıklar; ağaçlandırma, park ve yeşil alanlar; konut;
kültür ve sanat, turizm ve tanıtım, gençlik ve spor; sosyal hizmet ve yardım,
evlendirme, meslek ve beceri kazandırma; ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi
hizmetlerini yapar veya yaptırır. Büyükşehir belediyeleri ile nüfusu 50.000’i
geçen belediyeler, kadınlar ve çocuklar için koruma evleri açar.
Belediye, coğrafi ve kent bilgi
sistemlerini kurar.
Belediye, okul öncesi eğitim kurumları
açabilir; Devlete ait her derecedeki okul binalarının inşaatı ile bakım ve
onarımını yapabilir veya yaptırabilir, her türlü araç, gereç ve malzeme
ihtiyaçlarını karşılayabilir; sağlıkla ilgili her türlü tesisi açabilir ve
işletebilir; kültür ve tabiat varlıkları ile tarihî dokunun ve kent tarihi
bakımından önem taşıyan mekânların ve işlevlerinin korunmasını sağlayabilir, bu
amaçla bakım ve onarımını yapabilir, korunması mümkün olmayanları aslına uygun
olarak yeniden inşa edebilir.
Hizmetlerin yerine getirilmesinde öncelik sırası,
belediyenin malî durumu ve hizmetin ivediliği dikkate alınarak belirlenir.
Belediye hizmetleri, vatandaşlara en yakın
yerlerde ve en uygun yöntemlerle sunulur. Hizmet sunumunda özürlü, yaşlı,
düşkün ve dar gelirlilerin durumuna uygun yöntemler uygulanır.
Belediyenin görev, sorumluluk ve yetki
alanı, belediye sınırlarını kapsar.
Belediye meclisinin kararı ile mücavir
alanlara da belediye hizmetleri götürülebilir.
4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri
Kanunu ile organize sanayi bölgelerine tanınan yetki ve sorumluluklar bu Kanun
kapsamı dışındadır.
Belediyenin
yetkileri ve imtiyazları
MADDE 15. - Belediyenin yetkileri ve
imtiyazları şunlardır:
a) Belde sakinlerinin mahallî müşterek
nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla her türlü faaliyet ve girişimde
bulunmak.
b) Kanunların belediyeye verdiği yetki
çerçevesinde yönetmelik çıkarmak, emir vermek, belediye yasakları koymak ve
uygulamak, kanunlarda belirtilen cezaları vermek.
c) Gerçek ve tüzel kişilerin faaliyetleri
ile ilgili olarak kanunlarda belirtilen izin veya ruhsatı vermek.
d) Özel kanunları gereğince belediyeye ait
vergi, resim, harç, katkı ve katılma paylarının tarh, tahakkuk ve tahsilini
yapmak; vergi, resim ve harç dışındaki özel hukuk hükümlerine göre tahsili
gereken doğalgaz, su, atık su ve hizmet karşılığı alacakların tarh, tahakkuk ve
tahsilini yapmak veya yaptırmak.
e) Müktesep haklar saklı kalmak üzere;
içme, kullanma ve endüstri suyu sağlamak; atık su ve yağmur suyunun
uzaklaştırılmasını sağlamak; bunlar için gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak,
işletmek ve işlettirmek; kaynak sularını işletmek veya işlettirmek.
f) Toplu taşıma yapmak; bu amaçla otobüs,
deniz ve su ulaşım araçları, tünel, raylı sistem dâhil her türlü toplu taşıma
sistemlerini kurmak, kurdurmak, işletmek ve işlettirmek.
g) Katı atıkların toplanması, taşınması,
ayrıştırılması, geri kazanımı, ortadan kaldırılması ve depolanması ile ilgili
bütün hizmetleri yapmak ve yaptırmak.
h) Mahallî müşterek nitelikteki
hizmetlerin yerine getirilmesi amacıyla, belediye sınırları ve mücavir alanlar
içerisinde taşınmaz malları almak, kamulaştırmak, satmak, kiralamak veya kiraya
vermek, trampa etmek, tahsis etmek, bunlar üzerinde sınırlı aynî hak tesis
etmek.
i) Borç almak, bağış kabul etmek.
j) Toptancı ve perakendeci halleri, otobüs
terminali, fuar alanı, yat limanı ve mezbaha kurmak, kurdurmak, işletmek,
işlettirmek veya bu yerlerin gerçek ve tüzel kişilerce açılmasına izin vermek.
k) Vergi, resim ve harçlar dışında kalan
ve miktarı yirmibeşmilyar Türk Lirasına kadar olan dava konusu uyuşmazlıkların,
anlaşmayla tasfiyesine karar vermek.
l) Gayri sıhhî müesseseler ile umuma açık
istirahat ve eğlence yerlerini ruhsatlandırmak ve denetlemek.
m) Beldede ekonomi ve ticaretin
geliştirilmesi ve kayıt altına alınması amacıyla izinsiz satış yapan seyyar
satıcıları faaliyetten men etmek, izinsiz satış yapan seyyar satıcıların
faaliyetten men edilmesi sonucu, cezası ödenmeyerek iki gün içinde geri
alınmayan gıda maddelerini gıda bankalarına, cezası ödenmeyerek otuz gün içinde
geri alınmayan gıda dışı malları yoksullara vermek.
n) Reklam panoları ve tanıtıcı tabelalar
konusunda standartlar getirmek.
o) Hafriyat toprağı ve moloz döküm
alanlarını; sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) depolama sahalarını; inşaat
malzemeleri, odun, kömür ve hurda depolama alanları ve satış yerlerini
belirlemek; bu alan ve yerler ile taşımalarda çevre kirliliği oluşmaması için
gereken tedbirleri almak.
(l) bendinde belirtilen gayri sıhhî
müesseselerden birinci sınıf olanların ruhsatlandırılması ve denetlenmesi,
büyükşehir ve il merkez belediyeleri dışındaki yerlerde il özel idaresi
tarafından yapılır.
Belediye, (e), (f) ve (g) bentlerinde
belirtilen hizmetleri Danıştayın görüşü ve İçişleri Bakanlığının kararıyla
süresi kırkdokuz yılı geçmemek üzere imtiyaz yoluyla devredebilir; toplu taşıma
hizmetlerini imtiyaz veya tekel oluşturmayacak şekilde ruhsat vermek suretiyle
yerine getirebileceği gibi toplu taşıma hatlarını kiraya verme veya 67 nci
maddedeki esaslara göre hizmet satın alma yoluyla yerine getirebilir.
İl sınırları içinde büyükşehir
belediyeleri, belediye ve mücavir alan sınırları içinde il belediyeleri ile
nüfusu 50.000’i geçen belediyeler, meclis kararıyla; turizm, sağlık, sanayi ve
ticaret yatırımlarının ve eğitim kurumlarının su, termal su, kanalizasyon,
doğalgaz, yol ve aydınlatma gibi alt yapı çalışmalarını faiz almaksızın on yıla
kadar geri ödemeli veya ücretsiz olarak yapabilir veya yaptırabilir, bunun
karşılığında yapılan tesislere ortak olabilir; sağlık, eğitim, sosyal hizmet ve
turizmi geliştirecek projelere İçişleri Bakanlığının onayı ile ücretsiz veya
düşük bir bedelle amacı dışında kullanılmamak kaydıyla arsa tahsis edebilir.
Belediye, belde sakinlerinin belediye
hizmetleriyle ilgili görüş ve düşüncelerini tespit etmek amacıyla kamuoyu
yoklaması ve araştırması yapabilir.
Belediye mallarına karşı suç işleyenler
Devlet malına karşı suç işlemiş sayılır.
Belediyenin proje karşılığı borçlanma
yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen
kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç
gelirleri haczedilemez.
Belediyeye
tanınan muafiyetler
MADDE 16. - Belediyenin kamu hizmetine
ayrılan veya kamunun yararlanmasına açık, gelir getirmeyen taşınmaz malları ile
bunların inşa ve kullanımları her türlü vergi, resim, harç, katılma ve katkı
paylarından muaftır.
İKİNCİ
KISIM
Belediyenin
Organları
BİRİNCİ BÖLÜM
Belediye Meclisi
Belediye
meclisi
MADDE 17. - Belediye meclisi, belediyenin
karar organıdır ve ilgili kanunda gösterilen esas ve usullere göre seçilmiş
üyelerden oluşur.
Meclisin
görev ve yetkileri
MADDE 18. - Belediye meclisinin görev ve
yetkileri şunlardır:
a) Stratejik plân ile yatırım ve çalışma
programlarını, belediye faaliyetlerinin ve personelinin performans ölçütlerini
görüşmek ve kabul etmek.
b) Bütçe ve kesin hesabı kabul etmek,
bütçede kurumsal kodlama yapılan birimler ile fonksiyonel sınıflandırmanın
birinci düzeyleri arasında aktarma yapmak.
c) Belediyenin imar plânlarını görüşmek ve
onaylamak, büyükşehir ve il belediyelerinde il çevre düzeni plânını kabul
etmek.
d) Borçlanmaya karar vermek.
e) Taşınmaz mal alımına, satımına,
takasına, tahsisine, tahsis şeklinin değiştirilmesine veya tahsisli bir
taşınmazın kamu hizmetinde ihtiyaç duyulmaması halinde tahsisin kaldırılmasına;
üç yıldan fazla kiralanmasına ve süresi yirmibeş yılı geçmemek kaydıyla bunlar
üzerinde sınırlı aynî hak tesisine karar vermek.
f) Kanunlarda vergi, resim, harç ve
katılma payı konusu yapılmayan ve ilgililerin isteğine bağlı hizmetler için
uygulanacak ücret tarifesini belirlemek.
g) Şartlı bağışları kabul etmek.
h) Vergi, resim ve harçlar dışında kalan
ve miktarı beşmilyardan yirmibeşmilyar Türk Lirasına kadar, dava konusu olan
belediye alacaklarının anlaşma ile tasfiyesine karar vermek.
i) Bütçe içi işletme ile Türk Ticaret
Kanununa tabi ortaklıklar kurulmasına veya bu ortaklıklardan ayrılmaya, sermaye
artışına ve gayrimenkul yatırım ortaklığı kurulmasına karar vermek.
j) Belediye adına imtiyaz verilmesine ve
belediye yatırımlarının yap-işlet veya yap-işlet-devret modeli ile yapılmasına;
belediyeye ait şirket, işletme ve iştiraklerin özelleştirilmesine karar vermek.
k) Meclis başkanlık divanını ve encümen
üyeleri ile ihtisas komisyonları üyelerini seçmek.
l) Norm kadro çerçevesinde belediyenin ve
bağlı kuruluşlarının kadrolarının ihdas, iptal ve değiştirilmesine karar
vermek.
m) Belediye tarafından çıkarılacak
yönetmelikleri kabul etmek.
n) Meydan, cadde, sokak, park, tesis ve
benzerlerine ad vermek; mahalle kurulması, kaldırılması, birleştirilmesi,
adlarıyla sınırlarının tespiti ve değiştirilmesine karar vermek; beldeyi
tanıtıcı amblem, flama ve benzerlerini kabul etmek.
o) Diğer mahallî idarelerle birlik
kurulmasına, kurulmuş birliklere katılmaya veya ayrılmaya karar vermek.
p) Yurt içindeki ve İçişleri Bakanlığının
izniyle yurt dışındaki belediyeler ve mahallî idare birlikleriyle karşılıklı
işbirliği yapılmasına; kardeş kent ilişkileri kurulmasına; ekonomik ve sosyal
ilişkileri geliştirmek amacıyla kültür, sanat ve spor gibi alanlarda faaliyet
ve projeler gerçekleştirilmesine; bu çerçevede arsa, bina ve benzeri tesisleri
yapma, yaptırma, kiralama veya tahsis etmeye karar vermek.
r) Fahrî hemşehrilik payesi ve beratı
vermek.
s) Belediye başkanıyla encümen arasındaki
anlaşmazlıkları karara bağlamak.
t) Mücavir alanlara belediye hizmetlerinin
götürülmesine karar vermek.
u) İmar plânlarına uygun şekilde
hazırlanmış belediye imar programlarını görüşerek kabul etmek.
Başkanlık
divanı
MADDE 19. - Belediye meclisi, seçim
sonuçlarının ilânını takip eden beşinci gün belediye başkanının başkanlığında
kendiliğinden toplanır. Meclis bu toplantıda, üyeleri arasından, gizli oyla
meclis birinci ve ikinci başkan vekili ile en az iki kâtip üyeyi ilk iki yıl
için görev yapmak üzere seçer. İlk iki yıldan sonra seçilecek başkanlık divanı
yapılacak ilk mahallî idareler seçimlerine kadar görev yapar.
Başkanlık divanı seçimi üç gün içinde
tamamlanır.
Meclise belediye başkanı, katılamaması
durumunda meclis birinci başkan vekili, onun da katılamaması durumunda ikinci
başkan vekili başkanlık eder. Ancak yıllık faaliyet raporunun görüşüldüğü
meclis toplantısı meclis başkan vekilinin başkanlığında yapılır.
Başkanlık divanında boşalma olması
durumunda kalan süreyi tamamlamak üzere yenisi seçilir.
Meclis başkanı, meclis çalışmalarında
düzeni sağlamakla yükümlüdür.
Meclisin çalışmalarına ve katılıma ilişkin
esas ve usuller İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle
düzenlenir.
Meclis
toplantısı
MADDE 20. - Belediye meclisi, kendisi
tarafından belirlenecek bir aylık tatil hariç her ayın ilk haftası, meclis
tarafından önceden belirlenen günde, mutat toplantı yerinde toplanır. Ekim ayı
toplantısı dönem başı toplantısıdır.
Bütçe görüşmesine rastlayan toplantı
süresi en çok yirmi gün, diğer toplantıların süresi en çok beş gündür.
Mutat toplantı yeri dışında
toplanılmasının zorunlu olduğu durumda üyelere önceden bilgi vermek kaydıyla
meclis başkanının belediye sınırları içerisinde belirlediği yerde toplantı
yapılır. Ayrıca, toplantının yeri ve zamanı mutat usullerle belde halkına
duyurulur.
Meclis toplantıları açıktır. Meclis
başkanının veya üyelerden herhangi birinin gerekçeli önerisi üzerine,
toplantıya katılanların salt çoğunluğuyla kapalı oturum yapılmasına karar
verilebilir.
Meclis görüşmeleri görevlilerce tutanağa
geçirilir, başkan ve kâtip üyeler tarafından imzalanır. Toplantılar, meclisin
kararıyla sesli ve görüntülü cihazlarla da kaydedilebilir.
Gündem
MADDE 21. - Gündem, belediye başkanı
tarafından belirlenir ve üyelere en az üç gün önceden bildirilir. Ayrıca
çeşitli yöntemlerle halka duyurulur.
Meclis üyeleri de belediyeye ait işlerle
ilgili konuların gündeme alınmasını önerebilir. Öneri, toplantıya katılanların
salt çoğunluğuyla kabul edildiği takdirde gündeme alınır.
Toplantı ve
karar yeter sayısı
MADDE 22. - Belediye meclisi, üye tam
sayısının salt çoğunluğuyla toplanır ve katılanların salt çoğunluğuyla karar
verir. Ancak, karar yeter sayısı, üye tam sayısının dörtte birinden az olamaz.
Oylamada eşitlik çıkması durumunda meclis başkanının bulunduğu taraf çoğunluk
sayılır. Gizli oylamalarda eşitlik çıkması durumunda oylama tekrarlanır,
eşitliğin bozulmaması durumunda meclis başkanı tarafından kur’a çekilir.
Meclisin toplanmasında, üye tam sayısının
salt çoğunluğu sağlanamadığı takdirde başkan, gün ve saatini tespit ederek en
geç üç gün içinde toplanmak üzere meclisi tatil eder. Gelecek toplantı, üye tam
sayısının dörtte birinden az olmayan üye sayısı ile yapılır.
Görüşmeler sırasında başkan veya üyelerden
birinin talebi üzerine yapılacak yoklamada karar yeter sayısının bulunmadığı
anlaşılırsa, ikinci fıkradaki hükümler uygulanır.
Üyeler oylarını bizzat kullanır. Gizli oy
kullanmaya fizikî bakımdan engelli üyeler, tayin edecekleri kişi eliyle oy
kullanabilirler.
Oylama gizli, işaretle veya ad okunarak
yapılır. Oy verme kabul, ret veya çekimser şeklinde olur.
Kararlar, meclis başkanı ve kâtip üyeler
tarafından imzalanır ve bir sonraki toplantıda üyelere dağıtılır.
Meclis
kararlarının kesinleşmesi
MADDE 23. - Belediye başkanı, hukuka
aykırı gördüğü meclis kararlarını, gerekçesini de belirterek yeniden görüşülmek
üzere beş gün içinde meclise iade
edebilir.
Yeniden görüşülmesi istenilmeyen kararlar
ile yeniden görüşülmesi istenip de belediye meclisi üye tam sayısının salt
çoğunluğuyla ısrar edilen kararlar kesinleşir.
Belediye başkanı, meclisin ısrarı ile
kesinleşen kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargıya başvurabilir.
Kararlar kesinleştiği tarihten itibaren en
geç yedi gün içinde mahallin en büyük mülkî idare amirine gönderilir. Mülkî
idare amirine gönderilmeyen kararlar yürürlüğe girmez.
Mülkî idare amiri hukuka aykırı gördüğü
kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargıya başvurabilir.
Kesinleşen meclis kararlarının özetleri
yedi gün içinde uygun araçlarla halka duyurulur.
İhtisas
komisyonları
MADDE 24. - Belediye meclisi, her dönem
başı toplantısında, üyeleri arasından seçilecek en az üç en fazla beş kişiden
oluşan ihtisas komisyonları kurabilir.
İhtisas komisyonları, her siyasî parti
grubunun ve bağımsız üyelerin meclisteki üye sayısının meclis üye tam sayısına
oranlanması suretiyle oluşturulur. İl ve ilçe belediyeleri ile nüfusu 10.000'in
üzerindeki belediyelerde plân ve bütçe ile imar komisyonlarının kurulması
zorunludur.
Meclis toplantısını müteakip imar
komisyonu en fazla on iş günü, diğer komisyonlar ise beş iş günü içinde
kendilerine havale edilen işleri sonuçlandırır. Komisyonlar kendilerine havale
edilen işlerle ilgili raporlarını bu sürenin sonunda meclise sunmadıkları
takdirde, konu meclis başkanı tarafından doğrudan gündeme alınır.
İhtisas komisyonlarının görev alanına
giren işler bu komisyonlarda görüşüldükten sonra belediye meclisinde karara
bağlanır.
Mahalle muhtarları ve ildeki kamu
kuruluşlarının amirleri ile ildeki kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları,
üniversiteler, sendikalar ve gündemdeki konularla ilgili sivil toplum
örgütlerinin temsilcileri, oy hakkı olmaksızın kendi görev ve faaliyet
alanlarına giren konuların görüşüldüğü ihtisas komisyonu toplantılarına
katılabilir ve görüş bildirebilir.
Komisyon çalışmalarında uzman kişilerden
yararlanılabilir.
Komisyon raporları alenîdir, çeşitli
yollarla halka duyurulur ve isteyenlere meclis tarafından maliyetlerini aşmamak
üzere belirlenecek bedel karşılığında verilir.
Denetim
komisyonu
MADDE 25. - İl ve ilçe belediyeleri ile
nüfusu 10.000'in üzerindeki belediyelerde, belediye meclisi, her ocak ayı
toplantısında belediyenin bir önceki yıl gelir ve giderleri ile hesap ve
işlemlerinin denetimi için kendi üyeleri arasından gizli oyla ve üye sayısı üçten
az beşten çok olmamak üzere bir denetim komisyonu oluşturur. Komisyon, her
siyasî parti grubunun ve bağımsız üyelerin meclisteki üye sayısının meclis üye
tam sayısına oranlanması suretiyle oluşur.
Komisyon, belediye başkanı tarafından
belediye binası içinde belirlenen yerde çalışır ve çalışmalarında kamu
kuruluşları personelinden, gerektiğinde uzman kişi ve kuruluşlardan
yararlanabilir. Bu kişi veya kuruluşlara ödenecek ücret, meclis tarafından
kararlaştırılır.
Komisyon belediye birimleri ve bağlı kuruluşlarından
her türlü bilgi ve belgeyi isteyebilir. Bu istekler gecikmeksizin yerine
getirilir.
Komisyon, çalışmasını şubat ayı sonuna
kadar tamamlar ve buna ilişkin raporunu izleyen ayın onbeşine kadar meclis
başkanlığına sunar.
Konusu suç teşkil eden hususlarla ilgili
olarak meclis başkanlığı tarafından yetkili mercilere suç duyurusunda
bulunulur.
Meclisin
bilgi edinme ve denetim yolları
MADDE 26. - Belediye meclisi, bilgi edinme
ve denetim yetkisini faaliyet raporunu değerlendirme, denetim komisyonu, soru,
genel görüşme ve gensoru yoluyla kullanır.
Meclis üyeleri, meclis başkanlığına önerge
vererek belediye işleriyle ilgili konularda sözlü veya yazılı soru sorabilir.
Soru, belediye başkanı veya görevlendireceği kişi tarafından sözlü veya yazılı
olarak cevaplandırılır.
Meclis üyelerinin en az üçte biri, meclis
başkanlığına istekte bulunarak, belediyenin işleriyle ilgili bir konuda genel
görüşme açılmasını isteyebilir. Bu istek meclis tarafından kabul edildiği
takdirde gündeme alınır.
Belediye başkanınca meclise sunulan bir
önceki yıla ait faaliyet raporundaki açıklamalar, meclis üye tam sayısının
dörtte üç çoğunluğuyla yeterli görülmezse yetersizlik kararıyla görüşmeleri
kapsayan tutanak, meclis başkan vekili tarafından mahallin mülkî idare amirine
gönderilir.
Vali, dosyayı gerekçeli görüşüyle birlikte
Danıştaya gönderir.
Yetersizlik kararı, Danıştayca uygun
görüldüğü takdirde belediye başkanı, başkanlıktan düşer.
Meclis üye tam sayısının en az üçte biri
oranındaki üyenin imzasıyla belediye başkanı hakkında gensoru önergesi
verilebilir. Gensoru önergesi, meclis üye tam sayısının salt çoğunluğunun oyu
ile gündeme alınır ve üç tam gün geçmedikçe görüşülemez.
Gensoru önergesinin karara bağlanmasında
dördüncü fıkraya göre işlem yapılır.
Başkan ve
meclis üyelerinin görüşmelere katılamayacağı durumlar
MADDE 27. - Belediye başkanı ve meclis
üyeleri, münhasıran; kendileri, ikinci derece dâhil kan ve kayın hısımları ve
evlatlıkları ile ilgili işlerin görüşüldüğü meclis toplantılarına katılamazlar.
Başkan ve meclis üyelerinin yükümlülükleri
MADDE 28. - Belediye başkanı görevi
süresince veya görevinin sona ermesinden itibaren üç yıl süreyle, meclis
üyeleri ise görevleri süresince ve görevlerinin sona ermesinden itibaren iki
yıl süreyle, belediye ve bağlı kuruluşlarına karşı doğrudan doğruya veya
dolaylı olarak taahhüde giremez, komisyonculuk ve temsilcilik yapamaz.
Meclis
üyeliğinin sona ermesi
MADDE 29. - Meclis üyeliği, ölüm ve istifa
durumunda kendiliğinden sona erer. Meclis üyeliğinden istifa dilekçesi belediye
başkanlığına verilir ve başkan tarafından meclisin bilgisine sunulur.
Özürsüz veya izinsiz olarak arka arkaya üç
birleşim günü veya bir yıl içinde yapılan toplantıların yarısına katılmayan
üyenin üyeliğinin düşmesine, savunması alındıktan sonra üye tam sayısının salt
çoğunluğuyla karar verilir.
Belediye meclisi üyeliğine seçilme
yeterliğinin kaybedilmesi durumunda, valinin bildirmesi üzerine Danıştay
tarafından üyeliğin düşmesine karar verilir.
Meclisin
feshi
MADDE 30. - Belediye meclisi;
a) Kendisine kanunla verilen görevleri
süresi içinde yapmayı ihmal eder ve bu durum belediyeye ait işleri sekteye veya
gecikmeye uğratırsa,
b) Belediyeye verilen görevlerle ilgisi
olmayan siyasî konularda karar alırsa,
İçişleri Bakanlığının bildirisi üzerine
Danıştayın kararı ile feshedilir.
İçişleri Bakanlığı gerekli gördüğü
takdirde meclisin feshine dair bildiri ile birlikte karar verilinceye kadar
meclis toplantılarının ertelenmesini de ister. Danıştay, bu hususu en geç bir
ay içinde karara bağlar.
Bu şekilde feshedilen meclisin yerine
seçilen meclis, kalan süreyi tamamlar.
Boşalan meclisin görevinin yerine getirilmesi
MADDE 31. - Belediye meclisinin;
a) Danıştay tarafından feshi veya meclis
toplantılarının ertelenmesi,
b) Meclis üye tam sayısının yarıdan
fazlasının tutuklanması,
c) Yedek üyelerin getirilmesinden sonra da
meclis üye tam sayısının yarısından aşağı düşmesi,
d) Geçici olarak görevden
uzaklaştırılması,
Hallerinde, meclis çalışabilir duruma
gelinceye veya yeni meclis seçimi yapılıncaya kadar meclis görevi, belediye
encümeninin memur üyeleri tarafından yürütülür.
Huzur ve
izin hakkı
MADDE 32. - Meclis başkan ve üyelerine,
meclis toplantılarına ve ihtisas komisyonları toplantılarına katıldıkları her
gün için, 39 uncu madde uyarınca belediye başkanına ödenmekte olan aylık brüt
ödeneğin günlük tutarının üçte birini geçmemek üzere meclis tarafından
belirlenecek miktarda huzur hakkı ödenir. Huzur hakkı ödenecek gün sayısı, 20
nci maddenin ikinci fıkrasında ve 24 üncü maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen
toplantı günü sayısından fazla olamaz.
Meclis üyeleri hastalıkları süresince
izinli sayılır. Ayrıca mazeretleri durumunda, bir yıl içindeki toplantı
süresinin yarısını aşmamak şartıyla istekleri üzerine meclis tarafından izin
verilebilir.
İKİNCİ BÖLÜM
Belediye Encümeni
Belediye
encümeni
MADDE 33. - Belediye encümeni, belediye
başkanının başkanlığında;
a) İl belediyelerinde ve nüfusu 100.000'in
üzerindeki belediyelerde, belediye meclisinin her yıl kendi üyeleri arasından
bir yıl için, gizli oyla seçeceği dört üye ile biri malî hizmetler birim amiri
olmak üzere belediye başkanının her yıl birim amirleri arasından seçeceği dört
üyeden,
b) Diğer belediyelerde, belediye
meclisinin her yıl kendi üyeleri arasından bir yıl için gizli oyla seçeceği üç
üye ile biri malî hizmetler birim amiri olmak üzere belediye başkanının her yıl
birim amirleri arasından seçeceği üç üyeden,
Oluşur.
Belediye başkanının katılamadığı
toplantılarda, belediye başkanının görevlendireceği başkan yardımcısı veya encümen
üyesi, encümene başkanlık eder.
Encümen toplantılarına gündemdeki
konularla ilgili olarak ilgili birim amirleri, belediye başkanı tarafından oy
hakkı olmaksızın görüşleri alınmak üzere çağrılabilir.
Encümenin
görev ve yetkileri
MADDE 34. - Belediye encümeninin görev ve
yetkileri şunlardır:
a) Stratejik plân ve yıllık çalışma
programı ile bütçe ve kesin hesabı inceleyip belediye meclisine görüş
bildirmek.
b) Yıllık çalışma programına alınan
işlerle ilgili kamulaştırma kararlarını almak ve uygulamak.
c) Öngörülmeyen giderler ödeneğinin
harcama yerlerini belirlemek.
d) Bütçede fonksiyonel sınıflandırmanın
ikinci düzeyleri arasında aktarma yapmak.
e) Kanunlarda öngörülen cezaları vermek.
f) Vergi, resim ve harçlar dışında kalan
ve miktarı beşmilyar Türk Lirasına kadar, dava konusu olan belediye
alacaklarının anlaşma ile tasfiyesine karar vermek.
g) Taşınmaz mal satımına, trampasına ve
tahsisine ilişkin meclis kararlarını uygulamak; süresi üç yılı geçmemek üzere
kiralanmasına karar vermek.
h) Umuma açık yerlerin açılış ve kapanış
saatlerini belirlemek.
ı) Diğer kanunlarda belediye encümenine
verilen görevleri yerine getirmek.
Encümen
toplantısı
MADDE 35. - Belediye encümeni, haftada
birden az olmamak üzere önceden belirlenen gün ve saatte toplanır. Belediye
başkanı acil durumlarda encümeni toplantıya çağırabilir.
Encümen üye tam sayısının salt
çoğunluğuyla toplanır ve katılanların salt çoğunluğuyla karar verir. Oyların
eşitliği durumunda başkanın bulunduğu taraf çoğunluk sayılır. Çekimser oy kullanılamaz.
Encümen gündemi belediye başkanı
tarafından hazırlanır. Encümen üyeleri başkanının uygun görüşü ile gündem
maddesi teklif edebilir. Belediye başkanı tarafından havale edilmeyen konular
encümende görüşülemez.
Encümene havale edilen konular bir hafta
içinde görüşülerek karara bağlanır.
Alınan kararlar başkan ve toplantıya
katılan üyeler tarafından imzalanır. Karara muhalif kalanlar gerekçelerini de
açıklar.
Encümen başkan ve üyeleri, münhasıran;
kendileri, ikinci derece dâhil kan ve kayın hısımları ve evlatlıkları ile
ilgili işlerin görüşüldüğü encümen toplantılarına katılamazlar.
Encümen
üyelerine verilecek ödenek
MADDE 36. - Belediye encümeni başkan ve
üyelerine, nüfusu 10.000'e kadar olan belediyelerde 3.500, nüfusu
10.001-50.000'e kadar olan belediyelerde 4.500, 50.001-200.000'e kadar olan
belediyelerde 6.000 ve 200.001'in üzerinde olan belediyelerde ise 7.500 gösterge rakamının Devlet memurları için
belirlenen aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda aylık brüt ödenek
verilir. Encümenin memur üyelerine bu tutarın yarısı ödenir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Belediye Başkanı
Belediye
başkanı
MADDE 37. - Belediye başkanı, belediye
idaresinin başı ve belediye tüzel kişiliğinin temsilcisidir. Belediye başkanı,
ilgili kanunda gösterilen esas ve usullere göre seçilir.
Belediye başkanı, görevinin devamı
süresince siyasi partilerin yönetim ve denetim organlarında görev alamaz;
profesyonel spor kulüplerinin başkanlığını yapamaz ve yönetiminde bulunamaz.
Belediye
başkanının görev ve yetkileri
MADDE 38. - Belediye başkanının görev ve
yetkileri şunlardır:
a) Belediye teşkilâtının en üst amiri
olarak belediye teşkilâtını sevk ve idare etmek, belediyenin hak ve
menfaatlerini korumak.
b) Belediyeyi stratejik plâna uygun olarak
yönetmek, belediye idaresinin kurumsal stratejilerini oluşturmak, bu
stratejilere uygun olarak bütçeyi, belediye faaliyetlerinin ve personelinin
performans ölçütlerini hazırlamak ve uygulamak, izlemek ve değerlendirmek,
bunlarla ilgili raporları meclise sunmak.
c) Belediyeyi Devlet dairelerinde ve
törenlerde, davacı veya davalı olarak da yargı yerlerinde temsil etmek veya
vekil tayin etmek.
d) Meclise ve encümene başkanlık etmek.
e) Belediyenin taşınır ve taşınmaz
mallarını idare etmek.
f) Belediyenin gelir ve alacaklarını takip
ve tahsil etmek.
g) Yetkili organların kararını almak
şartıyla sözleşme yapmak.
h) Meclis ve encümen kararlarını
uygulamak.
i) Bütçeyi uygulamak, bütçede meclis ve
encümenin yetkisi dışındaki aktarmalara onay vermek.
j) Belediye personelini atamak.
k) Belediye ve bağlı kuruluşları ile
işletmelerini denetlemek.
l) Şartsız bağışları kabul etmek.
m) Belde halkının huzur, esenlik, sağlık
ve mutluluğu için gereken önlemleri almak.
n) Bütçede yoksul ve muhtaçlar için
ayrılan ödeneği kullanmak, özürlülere yönelik hizmetleri yürütmek ve özürlüler
merkezini oluşturmak.
o) Kanunlarla belediyeye verilen ve
belediye meclisi veya belediye encümeni kararını gerektirmeyen görevleri yapmak
ve yetkileri kullanmak.
Belediye
başkanının özlük hakları
MADDE 39. - Belediye başkanına nüfusu;
a) 10.000’e kadar olan beldelerde 60.000,
b) 10.001’den 50.000’e kadar olan
beldelerde 70.000,
c) 50.001’den 100.000’e kadar olan
beldelerde 90.000,
d) 100.001’den 250.000’e kadar olan
beldelerde 110.000,
e) 250.001’den 500.000’e kadar olan
beldelerde 130.000,
f) 500.001’den 1.000.000’a kadar olan
beldelerde 150.000,
g) 1.000.001’den 2.000.000’a kadar olan
beldelerde 190.000,
h) 2.000.001’den fazla olan beldelerde
230.000,
Gösterge rakamının Devlet memurları için
belirlenen aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda aylık brüt ödenek
ödenir.
Belediye başkanının görevli, izinli ve
hasta bulunduğu sürelerde ödeneği kesilmez.
Belediye başkanlığı yapmış olanların,
personel kanunlarına tabi bir kadroya atanmaları halinde belediye başkanlığında
geçen süreleri memuriyette geçmiş sayılır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu
uyarınca Devlet memurları ile bakmakla yükümlü bulundukları için uygulanan
sosyal hak ve yardımlar, aynı esas ve usullere göre belediye başkanları ile bakmakla
yükümlü bulundukları için de uygulanır.
Başkan
vekili
MADDE 40. - Belediye başkanı, izin ve
hastalık nedeniyle veya görevli olarak görevden ayrılması hallerinde bu süre
içinde kendisine vekâlet etmek üzere belediye meclisi üyeleri arasından birini
başkan vekili olarak görevlendirir.
Başkan vekili, başkanın yetkilerine
sahiptir.
Başkan vekiline, görev süresince başkana
ödenen aylık net ödeneğin gün hesabı üzerinden ödenek verilir.
Stratejik
plân ve performans plânı
MADDE 41. - Belediye başkanı, mahallî
idareler genel seçimlerinden itibaren altı ay içinde; kalkınma plânı ve
programı ile varsa bölge plânına uygun olarak
stratejik plân ve ilgili olduğu yıl başından önce de yıllık performans
plânı hazırlayıp belediye meclisine sunar.
Stratejik plân, varsa üniversiteler ve
meslek odaları ile konuyla ilgili sivil toplum örgütlerinin görüşleri alınarak
hazırlanır ve belediye meclisi tarafından kabul edildikten sonra yürürlüğe
girer.
Nüfusu 50.000'in altında olan
belediyelerde stratejik plân yapılması zorunlu değildir.
Stratejik plân ve performans plânı
bütçenin hazırlanmasına esas teşkil eder ve belediye meclisinde bütçeden önce
görüşülerek kabul edilir.
Yetki devri
MADDE 42. - Belediye başkanı, görev ve
yetkilerinden bir kısmını uygun gördüğü takdirde, yöneticilik sıfatı bulunan
belediye görevlilerine devredebilir.
İhtilâf
hali
MADDE 43. - Belediye başkanının
kendisinin, birinci ve ikinci derecedeki kan ve kayın hısımlarının ve
evlatlıklarının, belediye ile ihtilâflı olduğu durumlarda dava açılması ve bu
davada belediyenin temsili, meclis birinci başkan vekili, bulunmadığı takdirde
ikinci başkan vekili veya bunların yetkilendireceği kişiler tarafından yerine
getirilir.
Belediye
başkanlığının sona ermesi
MADDE 44. - Belediye başkanlığı, ölüm ve
istifa hallerinde kendiliğinden sona erer.
Belediye başkanının;
a) Mazeretsiz ve kesintisiz olarak yirmi
günden fazla görevini terk etmesi ve bu durumun mahallin mülkî idare amiri
tarafından belirlenmesi,
b) Seçilme yeterliğini kaybetmesi,
c) Görevini sürdürmesine engel bir
hastalık veya sakatlık durumunun yetkili sağlık kuruluşu raporuyla
belgelenmesi,
d) Meclisin feshine neden olan eylem ve
işlemlere katılması,
Hallerinden birinin meydana gelmesi
durumunda İçişleri Bakanlığının başvurusu üzerine Danıştay kararıyla başkanlık
sıfatı sona erer.
Belediye
başkanlığının boşalması halinde yapılacak işlemler
MADDE 45. - Belediye başkanlığının
herhangi bir nedenle boşalması durumunda, vali tarafından belediye meclisinin
on gün içinde toplanması sağlanır. Meclis, birinci başkan vekilinin, onun
bulunmaması durumunda ikinci başkan vekilinin, onun da bulunmaması durumunda en
yaşlı üyenin başkanlığında toplanarak;
a) Belediye başkanlığının boşalması veya
seçim dönemini aşacak biçimde kamu hizmetinden yasaklanma cezasının verilmiş
olması durumunda bir başkan,
b) Başkanın görevden uzaklaştırılması,
tutuklanması veya seçim dönemini aşmayacak biçimde kamu hizmetinden yasaklama
cezası alması durumunda bir başkan vekili,
Seçer.
Belediye başkanı veya başkan vekili belediye
meclis üyeleri arasından ve gizli oyla seçilir. İlk iki oylamada üye tam
sayısının üçte iki ve üçüncü oylamada üye tam sayısının salt çoğunluğu aranır.
Üçüncü oylamada salt çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki aday
için dördüncü oylama yapılır. Dördüncü oylamada en fazla oy alan üye, belediye
başkanı veya başkan vekili seçilmiş olur. Oyların eşitliği durumunda kur'a
çekilir.
Birinci fıkranın (b) bendi uyarınca başkan
vekili seçildikten sonra, belediye başkanlığının (a) bendinde belirtilen
nedenlerle boşalması durumunda bu maddeye göre belediye başkanı seçilir.
Yeni seçilen belediye başkanının görev
süresi, yerine seçildiği başkanın görev süresi ile sınırlıdır. Başkan vekili,
yeni başkan seçilinceye veya görevden uzaklaştırılmış ya da tutuklanmış olan
başkan göreve dönünceye kadar görev yapar.
Belediye başkanı veya başkan vekili
seçilinceye kadar belediye başkanlığı görevi, meclis birinci başkan vekili,
bulunmaması durumunda ikinci başkan vekili, onun da bulunmaması durumunda vali
tarafından görevlendirilecek bir kamu görevlisi tarafından yürütülür.
Belediye başkanı veya başkan vekili seçimi
en geç onbeş gün içinde tamamlanmadığı takdirde belediye meclisinin feshine
ilişkin hükümler uygulanır.
Belediye
başkanı görevlendirilmesi
MADDE 46. - Belediye başkanlığının
herhangi bir nedenle boşalması ve yeni belediye başkanı veya başkan vekili
seçiminin yapılamaması durumunda, seçim yapılıncaya kadar, belediye
başkanlığına büyükşehir ve il belediyelerinde İçişleri Bakanı, diğer
belediyelerde vali tarafından görevlendirme yapılır. Görevlendirilecek kişinin
belediye başkanı seçilme yeterliğine sahip olması şarttır.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Organlara İlişkin Ortak Hükümler
Görevden
uzaklaştırma
MADDE 47. - Görevleriyle ilgili bir suç
nedeniyle haklarında soruşturma veya kovuşturma açılan belediye organları veya
bu organların üyeleri, geçici bir önlem olarak kesin hükme kadar görevden
uzaklaştırılabilir.
Görevden uzaklaştırma önlemi iki ayda bir
gözden geçirilir. Devamında kamu yararı bakımından yarar görülmeyen görevden
uzaklaştırma önlemi kaldırılır.
Soruşturma veya kovuşturma sebebiyle
görevden uzaklaştırılan belediye organları veya bu organların üyeleri hakkında;
4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanuna
göre soruşturma izni verilmemesi, takipsizlik, kamu davasının düşmesi veya
beraat kararı verilmesi, davanın genel af ile ortadan kaldırılması veya
görevden düşürülmeyi gerektirmeyen bir suçla mahkûm olunması durumunda görevden
uzaklaştırma önlemi kaldırılır.
Görevden uzaklaştırılan belediye
başkanına, görevden uzak kaldığı sürece aylık ödeneğinin üçte ikisi ödenir ve
bu süre içinde diğer sosyal hak ve yardımlardan yararlanmaya devam eder.
ÜÇÜNCÜ
KISIM
Belediye
Teşkilâtı
BİRİNCİ BÖLÜM
Belediye Teşkilâtı ve Personeli
Belediye
teşkilâtı
MADDE 48. - Belediye teşkilâtı, norm
kadroya uygun olarak yazı işleri, malî hizmetler, fen işleri ve zabıta
birimlerinden oluşur.
Beldenin nüfusu, fizikî ve coğrafî yapısı,
ekonomik, sosyal ve kültürel özellikleri ile gelişme potansiyeli dikkate
alınarak, norm kadro sistemine uygun olarak gerektiğinde sağlık, itfaiye, imar,
insan kaynakları, hukuk işleri ve ihtiyaca göre diğer birimler oluşturulabilir.
Bu birimlerin kurulması, kaldırılması veya birleştirilmesi belediye meclisinin
kararıyla olur.
Norm kadro
ve personel istihdamı
MADDE 49. - Norm kadro ilke ve
standartları İçişleri Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığı tarafından
müştereken belirlenir. Bu ilke ve standartlar çerçevesinde norm kadro
çalışmasını belediye yapar veya yaptırır.
Belediye personeli, belediye başkanı
tarafından atanır. Birim müdürlüğü ve üstü yönetici kadrolarına yapılan
atamalar ilk toplantıda belediye meclisinin bilgisine sunulur.
Belediyede, norm kadroya uygun olarak
çevre, sağlık, veterinerlik, teknik, hukuk, sosyal ve ekonomi, kültür ve sanat,
bilişim ve iletişim, plânlama, araştırma ve geliştirme, eğitim ve
danışmanlık alanlarında tabip,
uzman tabip, veteriner,
avukat, mühendis, çözümleyici ve programcı, mimar, ebe, hemşire, teknisyen, tekniker gibi
ihtiyaç duyulan uzman ve teknik personel, süreleri seçim döneminin bitiminden
itibaren otuz günü geçmemek üzere, sözleşme ile çalıştırılabilir. Bu şekilde
sözleşmeli olarak çalıştırılacakların, yürütecekleri hizmetlere ilişkin nitelikleri
taşımaları şarttır. Sözleşmeli personel eliyle yürütülen hizmetlere ilişkin boş
kadrolara ayrıca atama yapılamaz.
Üçüncü fıkra uyarınca sözleşmeli olarak
istihdam edileceklerin ücret miktarı, yılları bütçe kanunlarında belirlenecek
ücret tavanını aşmamak üzere, Bakanlar Kurulunca belirlenen sınırlar içerisinde
belediye meclisi tarafından kararlaştırılır. Bu şekilde çalıştırılacaklara her
ne ad altında olursa olsun sözleşme ücreti dışında herhangi bir ödeme yapılamaz
ve ücret mahiyetinde aynî ya da nakdi menfaat temin edilemez. Söz konusu
personel hakkında bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda, vize hariç 657 sayılı
Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) fıkrasına göre istihdam
edilenler hakkındaki hükümler uygulanır.
Kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam
edilen memurlar, belediye başkanının talebi, kendilerinin ve kurumlarının
muvafakatiyle, süreleri seçim döneminin bitiminden itibaren otuz günü geçmemek
üzere, belediyelerin birim müdürü ve üstü yönetici kadrolarında
görevlendirilebilirler. Bu şekilde görevlendirmelerde Devlet Memurları
Kanununun 68 inci maddesinin (B) fıkrasında öngörülen şartlar dikkate alınır.
Belediyelerde bu şekilde istihdam edilen personel kurumlarından izinli
sayılırlar. Bu personelin görevlendirildikleri süre zarfındaki,
görevlendirildikleri kadroya ait her türlü malî hakları ile kurumları
tarafından karşılanması gereken sosyal güvenlik ve benzeri diğer hakları
belediye tarafından ödenir. İzinli oldukları müddet, terfi ve emekliliklerinde
hesaba katılır ve terfi haklarını kazananlar başkaca bir işleme lüzum
kalmaksızın terfi ettirilirler. Bu şekilde görevlendirilenler, görevlendirme
süresinin sona ermesinden itibaren onbeş gün içerisinde yazılı olarak
kurumlarına başvurmaları halinde en geç bir ay içerisinde kadrolarına,
kadroları kaldırılmış veya zorunlu sebeplerle kadrolarına atama yapılmış ise
durumlarına uygun bir kadroya atanırlar.
Norm kadrosunda belediye başkan yardımcısı
bulunan belediyelerde norm kadro sayısına bağlı kalınmaksızın; belediye
başkanı, zorunlu gördüğü takdirde, nüfusu 50.000’e kadar olan belediyelerde
bir, nüfusu 50.001-250.000 arasında olan belediyelerde iki, nüfusu
250.001-500.000 arasında olan belediyelerde üç, nüfusu 500.000 ve fazla olan
belediyelerde dört belediye meclis üyesini belediye başkan yardımcısı olarak
görevlendirebilir. Bu şekilde görevlendirilen meclis üyelerine belediye
başkanına verilen ödeneğin 2/3’ünü aşmamak üzere belediye meclisi tarafından
belirlenecek aylık ödenek verilir. Bu şekilde görevlendirme, memuriyete geçiş,
sözleşmeli veya işçi statüsünde çalışma dahil ilgililer açısından herhangi bir
hak teşkil etmez ve belediye meclisinin görev süresini aşamaz.
Belediyenin yıllık toplam personel
giderleri, gerçekleşen en son yıl bütçe gelirlerinin 213 sayılı Vergi Usul
Kanununda belirlenen yeniden değerleme katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak
miktarın yüzde otuzunu aşamaz. Nüfusu 10.000'in altında olan belediyelerde bu
oran yüzde kırk olarak uygulanır. Yıl içerisinde aylık ve
ücretlerde beklenmedik bir artışın meydana gelmesi sonucunda personel
giderlerinin söz konusu oranları aşması durumunda, cari yıl ve izleyen yıllarda
personel giderleri bu oranların altına ininceye kadar yeni personel alımı
yapılamaz. Yeni personel alımı nedeniyle bu oranın aşılması sebebiyle oluşacak
kamu zararı, zararın oluştuğu tarihten itibaren hesaplanacak kanunî faiziyle
birlikte belediye başkanından tahsil edilir. Personelin her türlü alacakları
zamanında ve öncelikle ödenir.
Sözleşmeli ve işçi statüsünde çalışanlar
hariç belediye memurlarına, başarı durumlarına göre toplam memur sayısının
yüzde onunu ve Devlet memurlarına uygulanan aylık katsayının 20.000 gösterge
rakamı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarı geçmemek üzere, hastalık ve yıllık
izinleri dahil olmak üzere, çalıştıkları sürelerle orantılı olarak encümen
kararıyla yılda en fazla iki kez ikramiye ödenebilir.
Personel
devri
MADDE 50. - Bu Kanunun 8 inci ve 11 inci
maddeleri uyarınca tüzel kişiliği kaldırılan belediyelerin kadroları ve
personeli; katılma halinde katıldıkları belediyeye, köye dönüştürülme halinde
ilgili il özel idaresine devredilir. Devredilen personelden kadro ve görev
unvanları değişmeyenler, aynı unvanlı kadrolara atanmış sayılırlar. Devredilen
personelden durumlarına uygun boş kadro olmayanların veya mevcut kadro unvanı
ile atamaları yapılamayanların kadro unvanları üç ay içerisinde ilgili belediye
meclisi veya il genel meclisince aynı sınıf içerisinde kalmak kaydıyla
değiştirilir. Bu değişiklikten itibaren bir ay içerisinde ilgililerin
durumlarına uygun kadrolara atamaları yapılır. Söz konusu personel, atama
işlemleri yapılıncaya kadar, devredildikleri belediye veya il özel idaresince
ihtiyaç duyulan işlerde
görevlendirilebilirler. Bunlar yeni bir kadroya atanıncaya kadar, eski
kadrolarına ait aylık, ücret, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları ile
diğer malî haklarını devredildikleri belediye veya il özel idaresinden almaya
devam ederler. Devredilen personelden memur statüsünde görev yapanların,
atandıkları yeni kadrolarının aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları
ile diğer malî hakları toplamının net tutarının, eski kadrolarına bağlı olarak
en son ayda almakta oldukları aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları
ile diğer malî hakları toplamı net tutarından az olması halinde aradaki fark
giderilinceye kadar atandıkları kadrolarda kaldıkları sürece herhangi bir
kesintiye tabi olmaksızın tazminat olarak ödenir.
Tüzel kişiliği kaldırılan belediyelerde
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 4 üncü maddesinin (B) fıkrasına
göre istihdam edilen sözleşmeli personelin pozisyonları, avukat unvanlı
pozisyonlar hariç olmak üzere, başka bir işleme gerek kalmaksızın
devredildikleri belediye veya il özel idaresi adına vize edilmiş sayılır.
Tüzel kişiliği kaldırılan belediyelerde
geçici iş pozisyonlarında görev yapan personel, aynı statüde pozisyonlarıyla
birlikte ilgili belediye veya il özel idaresine devredilir.
İKİNCİ BÖLÜM
Belediye Zabıtası, İtfaiye ve Acil Durum
Plânlaması
Zabıtanın
görev ve yetkileri
MADDE 51. - Belediye zabıtası, beldede
esenlik, huzur, sağlık ve düzenin sağlanmasıyla görevli olup bu amaçla,
belediye meclisi tarafından alınan ve belediye zabıtası tarafından yerine
getirilmesi gereken emir ve yasaklarla bunlara uymayanlar hakkında mevzuatta
öngörülen ceza ve diğer yaptırımları uygular.
Görevini yaparken zabıtaya karşı gelenler,
Devlet zabıtasına karşı gelenler gibi cezalandırılır.
Belediye zabıta teşkilâtının çalışma usul
ve esasları, çalışanların görev ve yetkileri, memurluğa alınması için
taşımaları gereken nitelikler, alacakları meslek içi eğitim, görevde yükselme,
meslekten çıkarılma, giyecekleri kıyafet ve savunma amaçlı olarak
kullanacakları aletler ile zabıta teşkilâtında hizmet gereklerine göre
oluşturulacak birimler, İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle
düzenlenir. Belediye, bu yönetmeliğe aykırı olmamak üzere ek düzenlemeler
yapabilir.
Belediye zabıta ve özel güvenlik
hizmetlerinde fiilen çalışanlara fazla mesai karşılığı olarak yılı bütçe
kanununda belirlenen üst sınırı aşmamak kaydıyla belediye meclisi kararı ile
tespit edilen miktar, fazla çalışma ücreti olarak maktuen ödenir.
İtfaiye
MADDE 52. - İtfaiye teşkilâtının çalışma
usul ve esasları, çalışanların görev ve yetkileri, memurluğa alınması için
taşımaları gereken nitelikler, alacakları meslek içi eğitim, görevde yükselme,
meslekten çıkarılma, giyecekleri kıyafet ve savunma amaçlı olarak
kullanacakları aletler ile itfaiye teşkilâtında hizmet gereklerine göre
oluşturulacak birimler, İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle
düzenlenir. Belediye bu yönetmeliğe aykırı olmamak üzere ek düzenlemeler
yapabilir.
Belediye itfaiye teşkilatında fiilen
çalışanlara fazla mesai karşılığı olarak yılı bütçe kanununda belirlenen üst
sınırı aşmamak kaydıyla belediye meclisi kararı ile tespit edilen miktar, fazla
çalışma ücreti olarak maktuen ödenir.
Acil durum
plânlaması
MADDE 53. - Belediye; yangın, sanayi
kazaları, deprem ve diğer doğal afetlerden korunmak veya bunların zararlarını
azaltmak amacıyla beldenin özelliklerini de dikkate alarak gerekli afet ve acil
durum plânlarını yapar, ekip ve donanımı hazırlar.
Acil durum plânlarının hazırlanmasında
varsa il ölçeğindeki diğer acil durum plânlarıyla da koordinasyon sağlanır ve
ilgili bakanlık, kamu kuruluşları, meslek teşekkülleriyle üniversitelerin ve
diğer mahallî idarelerin görüşleri alınır.
Plânlar doğrultusunda halkın eğitimi için
gerekli önlemler alınarak ikinci fıkrada sayılan idareler, kurumlar ve
örgütlerle ortak programlar yapılabilir.
Belediye, belediye sınırları dışında
yangın ve doğal afetler meydana gelmesi durumunda, bu bölgelere gerekli yardım
ve destek sağlayabilir.
DÖRDÜNCÜ
KISIM
Belediyelerin
Denetimi
Denetimin
amacı
MADDE 54. - Belediyelerin denetimi;
faaliyet ve işlemlerinde hataların önlenmesine yardımcı olmak, çalışanların ve
belediye teşkilâtının gelişmesine, yönetim ve kontrol sistemlerinin geçerli,
güvenilir ve tutarlı duruma gelmesine rehberlik etmek amacıyla; hizmetlerin
süreç ve sonuçlarını mevzuata, önceden belirlenmiş amaç ve hedeflere,
performans ölçütlerine ve kalite standartlarına göre tarafsız olarak analiz
etmek, karşılaştırmak ve ölçmek; kanıtlara dayalı olarak değerlendirmek, elde
edilen sonuçları rapor hâline getirerek ilgililere duyurmaktır.
Denetimin
kapsamı ve türleri
MADDE 55. - Belediyelerde iç ve dış
denetim yapılır. Denetim, iş ve işlemlerin hukuka uygunluk, malî ve performans
denetimini kapsar.
İç ve dış denetim 5018 sayılı Kamu Malî
Yönetimi ve Kontrol Kanunu hükümlerine göre yapılır.
Ayrıca, belediyenin malî işlemler dışında
kalan diğer idarî işlemleri, idarenin bütünlüğüne ve kalkınma plânı ve
stratejilerine uygunluğu açısından İçişleri Bakanlığı, belediye başkanı veya
görevlendireceği elemanlar tarafından
da denetlenir.
Belediyelere bağlı kuruluş ve işletmeler
de yukarıdaki esaslara göre denetlenir.
Denetime ilişkin sonuçlar kamuoyuna
açıklanır ve meclisin bilgisine sunulur.
Faaliyet
raporu
MADDE 56. - Belediye başkanı, Kamu Malî
Yönetimi ve Kontrol Kanununun 41 inci maddesinin dördüncü fıkrasında belirtilen
biçimde; stratejik plân ve performans hedeflerine göre yürütülen faaliyetleri,
belirlenmiş performans ölçütlerine göre hedef ve gerçekleşme durumu ile meydana
gelen sapmaların nedenlerini ve belediye borçlarının durumunu açıklayan
faaliyet raporunu hazırlar. Faaliyet raporunda, bağlı kuruluş ve işletmeler ile
belediye ortaklıklarına ilişkin söz konusu bilgi ve değerlendirmelere de yer
verilir.
Faaliyet raporu mart ayı toplantısında
belediye başkanı tarafından meclise sunulur. Raporun bir örneği İçişleri
Bakanlığına gönderilir ve kamuoyuna da açıklanır.
Hizmetlerde
aksama
MADDE 57. - Belediye hizmetlerinin ciddi
bir biçimde aksatıldığının ve bu durumun halkın sağlık, huzur ve esenliğini
hayati derecede olumsuz etkilediğinin İçişleri Bakanlığının talebi üzerine
yetkili sulh hukuk hâkimi tarafından belirlenmesi durumunda İçişleri Bakanı,
hizmetlerde meydana gelecek aksamanın giderilmesini, hizmetin özelliğine göre
makul bir süre vererek belediye başkanından ister.
Aksama giderilemezse, söz konusu hizmetin
yerine getirilmesini o ilin valisinden ister. Bu durumda vali, aksaklığı
öncelikle belediyenin araç, gereç, personel ve diğer kaynaklarıyla giderir.
Mümkün olmadığı takdirde diğer kamu kurum ve kuruluşlarının imkanlarını da
kullanabilir. Ortaya çıkacak maliyet vali tarafından İller Bankasına bildirilir
ve İller Bankasınca o belediyenin müteakip ay genel bütçe vergi gelirleri
tahsilâtı toplamı üzerinden belediyeye ayrılan paydan valilik emrine
gönderilir.
İçişleri Bakanlığının talebi üzerine sulh
hukuk hâkimi tarafından alınan karara karşı ilgili belediyece asliye hukuk
mahkemesine itiraz edilebilir.
Denetimle
ilgili diğer hükümler
MADDE 58. - Denetimin yapılması ve
faaliyet raporunun hazırlanması hususunda bu Kanunda hüküm bulunmayan
durumlarda Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile diğer kanunların ilgili
hükümleri uygulanır.
BEŞİNCİ
KISIM
Malî
Hükümler
BİRİNCİ BÖLÜM
Belediyenin Gelir ve Giderleri
Belediyenin
gelirleri
MADDE 59. - Belediyenin gelirleri
şunlardır:
a) Kanunlarla gösterilen belediye vergi,
resim, harç ve katılma payları.
b) Genel bütçe vergi gelirlerinden ayrılan
pay.
c) Genel ve özel bütçeli idarelerden
yapılacak ödemeler.
d) Taşınır ve taşınmaz malların kira,
satış ve başka suretle değerlendirilmesinden elde edilecek gelirler.
e) Belediye meclisi tarafından belirlenecek
tarifelere göre tahsil edilecek hizmet karşılığı ücretler.
f) Faiz ve ceza gelirleri.
g) Bağışlar.
h) Her türlü girişim, iştirak ve
faaliyetler karşılığı sağlanacak gelirler.
i) Diğer gelirler.
Büyükşehir belediyelerinde büyükşehir
sınırları ve mücavir alanları içinde belediyelerince tahsil edilen emlak
vergisi tutarının tamamı ilgili ilçe ve ilk kademe belediyeleri tarafından
alınır. Bunlardan büyükşehir belediyesine veya özel idareye ayrıca pay
kesilmez.
Belediyenin
giderleri
MADDE 60. - Belediyenin giderleri
şunlardır:
a) Belediye binaları, tesisleri ile araç
ve malzemelerinin temini, yapımı, bakımı ve onarımı için yapılan giderler.
b) Belediyenin personeline ve seçilmiş
organlarının üyelerine ödenen maaş, ücret, ödenek, huzur hakkı, yolluklar,
hizmete ilişkin eğitim harcamaları ile diğer giderler.
c) Her türlü alt yapı, yapım, onarım ve
bakım giderleri.
d) Vergi, resim, harç, katılma payı,
hizmet karşılığı alınacak ücretler ve diğer gelirlerin takip ve tahsili için
yapılacak giderler.
e) Belediye zabıta ve itfaiye hizmetleri
ile diğer görev ve hizmetlerin yürütülmesi için yapılacak giderler.
f) Belediyenin kuruluşuna katıldığı
şirket, kuruluş ve katıldığı birliklerle ilgili ortaklık payı ve üyelik aidatı
giderleri.
g) Mezarlıkların tesisi, korunması ve
bakımına ilişkin giderler.
h) Faiz, borçlanmaya ilişkin diğer
ödemeler ile sigorta giderleri.
i) Dar gelirli, yoksul, muhtaç ve
kimsesizler ile özürlülere yapılacak sosyal hizmet ve yardımlar.
j) Dava takip ve icra giderleri.
k) Temsil, tören, ağırlama ve tanıtım
giderleri.
l) Avukatlık, danışmanlık ve denetim
hizmetleri karşılığı yapılacak ödemeler.
m) Yurt içi ve yurt dışı kamu ve özel
kesim ile sivil toplum örgütleriyle birlikte yapılan ortak hizmetler ve proje
giderleri.
n) Sosyo-kültürel, sanatsal ve bilimsel
etkinlikler için yapılan giderler.
o) Belediye hizmetleriyle ilgili olarak
yapılan kamuoyu yoklaması ve araştırması giderleri.
p) Kanunla verilen görevler ve hizmetlerin
yürütülmesi için yapılan diğer giderler.
r) Şartlı bağışlarla ilgili yapılacak
harcamalar.
s) İmar düzenleme giderleri.
t) Her türlü proje giderleri.
İKİNCİ BÖLÜM
Belediye Bütçesi
Belediye
bütçesi
MADDE 61. - Belediyenin stratejik plânına
uygun olarak hazırlanan bütçe, belediyenin malî yıl ve izleyen iki yıl içindeki
gelir ve gider tahminlerini gösterir, gelirlerin toplanmasına ve harcamaların
yapılmasına izin verir.
Bütçeye ayrıntılı harcama programları ile
finansman programları eklenir.
Bütçe yılı Devlet malî yılı ile aynıdır.
Bütçe dışı harcama yapılamaz.
Belediye başkanı ve harcama yetkisi
verilen diğer görevliler, bütçe ödeneklerinin verimli, tutumlu ve yerinde
harcanmasından sorumludur.
Bütçenin
hazırlanması ve kabulü
MADDE 62. - Belediye başkanı tarafından
hazırlanan bütçe tasarısı eylül ayının birinci gününden önce encümene sunulur
ve İçişleri Bakanlığına gönderilir. İçişleri Bakanlığı belediye bütçe
tahminlerini konsolide eder ve Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu uyarınca
merkezi yönetim bütçe tasarısına eklenmek üzere eylül ayı sonuna kadar Maliye
Bakanlığına bildirir. Encümen, bütçeyi inceleyerek görüşüyle birlikte kasım
ayının birinci gününden önce belediye meclisine sunar.
Meclis bütçe tasarısını yılbaşından önce,
aynen veya değiştirerek kabul eder. Ancak, meclis bütçe denkliğini bozacak
biçimde gider artırıcı ve gelir azaltıcı değişiklikler yapamaz. Kabul edilen
bütçe, malî yılbaşından itibaren yürürlüğe girer.
Harcama
yetkilisi
MADDE 63. - Belediye bütçesiyle ödenek
tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisidir.
Kesin hesap
MADDE 64. - Her yıl bütçesinin kesin
hesabı, belediye başkanı tarafından hesap döneminin bitiminden sonra mart ayı
içinde encümene sunulur. Kesin hesap, belediye meclisinin mayıs ayı
toplantısında görüşülerek karara bağlanır.
Kesin hesabın görüşülmesi ve
kesinleşmesinde, bütçeye ilişkin hükümler uygulanır.
Bütçe
sistemi
MADDE 65. - Belediye bütçesi ile muhasebe
işlemlerine ilişkin esas ve usuller Maliye Bakanlığının görüşü alınarak
İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
Geçmiş yıl
bütçesinin devamı
MADDE 66. - Herhangi bir nedenle yeni yıl
bütçesi kesinleşmemiş ise yeni bütçenin kesinleşmesine kadar geçen yıl bütçesi
uygulanır.
Bütçenin kabulüne kadar yapılan işlemler
yeni yıl bütçesine göre yapılmış sayılır.
Gelecek
yıllara yaygın hizmet yüklenmeleri
MADDE 67. - Belediyede belediye
meclisinin, belediyeye bağlı kuruluşlarda yetkili organın kararı ile park,
bahçe, sera, refüj, kaldırım ve havuz bakımı ve tamiri; araç kiralama, kontrollük,
temizlik, güvenlik ve yemek hizmetleri; makine-teçhizat bakım ve onarım işleri;
bilgisayar sistem ve santralleri
ile elektronik bilgi erişim hizmetleri; sağlıkla ilgili
destek hizmetleri; fuar, panayır ve sergi hizmetleri; baraj, arıtma ve katı
atık tesislerine ilişkin hizmetler; kanal bakım ve temizleme, alt yapı ve
asfalt yapım ve onarımı, trafik sinyalizasyon ve aydınlatma bakımı, sayaç okuma
ve sayaç sökme-takma işleri ile ilgili hizmetler; toplu ulaşım ve taşıma
hizmetleri; sosyal tesislerin işletilmesi ile ilgili işler, süresi ilk mahallî idareler genel
seçimlerini izleyen altıncı ayın sonunu geçmemek üzere ihale yoluyla üçüncü
şahıslara gördürülebilir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Borçlanma ve İktisadî Girişimler
Borçlanma
MADDE 68. - Belediye, görev ve hizmetlerinin
gerektirdiği giderleri karşılamak amacıyla aşağıda belirtilen usul ve esaslara
göre borçlanma yapabilir ve tahvil ihraç edebilir:
a) Dış borçlanma, 4749 sayılı Kamu
Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun hükümleri çerçevesinde
sadece belediyenin yatırım programında yer alan projelerinin finansmanı
amacıyla yapılabilir.
b) İller Bankasından yatırım kredisi ve
nakit kredi kullanan belediye, ödeme plânını bu bankaya sunmak zorundadır.
İller Bankası hazırlanan geri ödeme plânını yeterli görmediği belediyenin kredi
isteklerini reddeder.
c) Tahvil ihracı yatırım programında yer
alan projelerin finansmanı için ilgili mevzuat hükümleri uyarınca yapılır.
d) Belediye ve bağlı kuruluşları ile
bunların sermayesinin yüzde ellisinden fazlasına sahip oldukları şirketlerin,
faiz dahil iç ve dış borç stok tutarı, en son kesinleşmiş bütçe gelirleri
toplamının 213 sayılı Vergi Usul Kanununda belirlenen yeniden değerleme
oranıyla artırılan miktarını aşamaz. Bu miktar büyükşehir belediyeleri için bir
buçuk kat olarak uygulanır.
e) Belediye ve bağlı kuruluşları ile
bunların sermayesinin yüzde ellisinden fazlasına sahip oldukları şirketler, en
son kesinleşmiş bütçe gelirlerinin, 213 sayılı Vergi Usul Kanununda belirlenen
yeniden değerleme oranıyla artırılan miktarının yılı içinde toplam yüzde onunu
geçmeyen iç borçlanmayı belediye meclisinin kararı; yüzde onunu geçen iç
borçlanma için ise meclis üye tam sayısının salt çoğunluğunun kararı ve
İçişleri Bakanlığının onayı ile yapabilir.
f) Belediyelerin, ileri teknoloji ve büyük
tutarda maddi kaynak gerektiren alt yapı yatırımlarında Devlet Plânlama
Teşkilatı Müsteşarlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca kabul edilen
projeleri için yapılacak borçlanmalar (d) bendindeki miktarın hesaplanmasında dikkate
alınmaz. Dış kaynak gerektiren projelerde Hazine Müsteşarlığının görüşü alınır.
Yukarıda belirtilen usul ve esaslara
aykırı olarak borçlanan belediye yetkilileri hakkında, fiilleri daha ağır bir
cezayı gerektirmeyen durumlarda Türk Ceza Kanununun 240 ıncı maddesi hükümleri
uygulanır.
Belediye, varlık ve yükümlülüklerinin
ayrıntılı bir şekilde yer aldığı malî tablolarını üçer aylık dönemler halinde
İçişleri ve Maliye bakanlıkları ile Devlet Plânlama Teşkilatı ve Hazine
müsteşarlıklarına gönderir.
Arsa ve
konut üretimi
MADDE 69. - Belediye; düzenli kentleşmeyi
sağlamak, beldenin konut, sanayi ve ticaret alanı ihtiyacını karşılamak
amacıyla belediye ve mücavir alan sınırları içinde, özel kanunlarına göre
korunması gerekli yerler ile tarım arazileri hariç imarlı ve alt yapılı arsalar
üretmek, konut, toplu konut yapmak, satmak, kiralamak ve bu amaçlarla arazi
satın almak, kamulaştırma yapmak, bu arsaları trampa etmek, bu konuda ilgili
diğer kamu kurum ve kuruluşları ve bankalarla işbirliği yapmak ve gerektiğinde
onlarla ortak projeler gerçekleştirmek yetkisine sahiptir.
Belediye, bu amaçla bütçesinden gerekli
parayı ayırmak suretiyle işletme tesis edebilir.
Arsalar hariç üretilen konutların satışı
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerine tâbi değildir. O belediye ve
mücavir alan sınırları içinde kendisine, eşine veya onsekiz yaşından küçük
çocuklarına ait konutu olmayan dar gelirli kişiler ile afete maruz kalanlara,
sanayi bölgelerinden nakledileceklere ve üyelerinin tamamı bu durumda olan
kooperatiflere, bedeli 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümlerine göre
oluşturulan takdir komisyonu tarafından belirlenecek tutardan aşağı olmamak
üzere arsa tahsisi yapılabilir. Durumları 775 sayılı Gecekondu Kanununun 25
inci maddesine uyan kimselere de bu maddeye göre arsa ve konut sağlanabilir. Bu
fıkranın uygulama esasları, İçişleri Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskân
Bakanlığı tarafından müştereken hazırlanacak çerçeve yönetmeliğe uygun olarak
belediye meclisleri tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.
Şirket
kurulması
MADDE 70. - Belediye kendisine verilen
görev ve hizmet alanlarında, ilgili mevzuatta belirtilen usullere göre şirket
kurabilir.
İşletme
tesisi
MADDE 71. - Belediye, özel gelir ve gideri
bulunan hizmetlerini İçişleri Bakanlığının izniyle bütçe içinde işletme kurarak
yapabilir.
Borç ve
alacakların takas ve mahsubu
MADDE 72. - 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve
Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun kapsamındaki Hazine alacakları
hariç olmak üzere belediyenin, genel bütçeli kuruluşlardan, sosyal güvenlik
kuruluşlarından, mahalli idarelerden ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarından
olan özel hukuk ve kamu hukukuna tâbi alacak ve borçları takas ve mahsup
edilir. Bu amaçla kurum ve kuruluşların bütçelerine yeterli ve gerekli ödenek konur.
Bu madde gereğince yapılacak takas ve
mahsup işlemlerine ilişkin esas ve usuller, İçişleri Bakanlığının olumlu görüşü
alınarak, Maliye Bakanlığı tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.
ALTINCI
KISIM
Çeşitli ve
Son Hükümler
BİRİNCİ BÖLÜM
Çeşitli Hükümler
Kentsel
dönüşüm ve gelişim alanı
MADDE 73. - Büyükşehir belediyeleri,
büyükşehir belediyeleri sınırları içindeki ilçe ve ilk kademe belediyeleri ve
il belediyeleri ile nüfusu 50.000'in üzerindeki belediyeler; kentin gelişimine
uygun olarak eskiyen kent kısımlarını yeniden inşa ve restore etmek; konut
alanları, sanayi ve ticaret alanları, teknoloji parkları ve sosyal donatılar
oluşturmak, deprem riskine karşı tedbirler almak veya kentin tarihî ve kültürel
dokusunu korumak amacıyla kentsel dönüşüm ve gelişim projeleri uygulayabilir.
Kentsel dönüşüm ve gelişim projelerine
konu olacak alanlar, meclis üye tam sayısının salt çoğunluğunun kararı ile ilân
edilir.
Kentsel dönüşüm ve gelişim proje
alanlarında yıkılarak yeniden yapılacak münferit yapılarda ilgili resim ve
harçların dörtte biri alınır.
Bir yerin kentsel dönüşüm ve gelişim proje
alanı olarak ilân edilebilmesi için; o yerin belediye veya mücavir alan
sınırları içerisinde bulunması ve en az ellibin metrekare olması şarttır.
Kentsel dönüşüm ve gelişim proje
alanlarında bulunan yapıların boşaltılması, yıkımı ve kamulaştırmasında anlaşma
yolu esastır. Kentsel dönüşüm ve gelişim projesi kapsamında bulunan mülk
sahipleri tarafından açılacak davalar, mahkemelerde öncelikle görüşülür ve karara
bağlanır.
Yurt dışı
ilişkileri
MADDE 74. - Belediye, belediye meclisinin
kararına bağlı olarak görev alanıyla ilgili konularda faaliyet gösteren
uluslararası teşekkül ve organizasyonlara, kurucu üye veya üye olabilir.
Belediye, bu teşekkül, organizasyon ve
yabancı mahallî idarelerle ortak faaliyet ve hizmet projeleri
gerçekleştirebilir veya kardeş kent ilişkisi kurabilir.
Birinci ve ikinci fıkra gereğince
yapılacak faaliyetlerin, dış politikaya ve uluslararası anlaşmalara uygun
olarak yürütülmesi ve önceden İçişleri Bakanlığının izninin alınması
zorunludur.
Diğer
kuruluşlarla ilişkiler
MADDE 75. - Belediye, belediye meclisinin
kararı üzerine yapacağı anlaşmaya uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarına
giren konularda;
a) Mahallî idareler ile diğer kamu kurum
ve kuruluşlarına ait yapım, bakım, onarım ve taşıma işlerini bedelli veya
bedelsiz üstlenebilir veya bu kuruluşlar ile ortak hizmet projeleri
gerçekleştirebilir ve bu amaçla gerekli kaynak aktarımında bulunabilir. Bu
takdirde iş, işin yapımını üstlenen kuruluşun tâbi olduğu mevzuat hükümlerine
göre sonuçlandırılır.
b) Mahallî idareler ile merkezî idareye
ait aslî görev hizmetlerin yerine getirilmesi amacıyla gerekli aynî ihtiyaçları
karşılayabilir, geçici olarak araç ve personel temin edebilir.
c) Kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşları, kamu yararına çalışan dernekler, Bakanlar Kurulunca vergi
muafiyeti tanınmış vakıflar ve 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanunu
kapsamına giren meslek odaları ile ortak hizmet projeleri gerçekleştirebilir.
d) Kendilerine ait taşınmaz malları, aslî
görev ve hizmetlerinde kullanılmak üzere bedelli veya bedelsiz olarak mahallî
idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına devredebilir veya süresi
yirmibeş yılı geçmemek üzere tahsis edebilir. Bu taşınmazlar aynı kuruluşlara
kiraya da verilebilir. Bu taşınmazların, tahsis amacı dışında kullanılması
hâlinde, tahsis işlemi iptal edilir. Tahsis süresi sonunda, aynı esaslara göre
yeniden tahsis mümkündür.
Kamu kurum ve kuruluşlarına belediyeler,
bağlı kuruluşları ve belediye şirketlerince devir veya tahsis edilen
taşınmazlar, kamu konutu ve sosyal tesis olarak kullanılamaz.
Kent
konseyi
MADDE 76. - Kent konseyi, kent yaşamında;
kent vizyonunun ve hemşehrilik bilincinin geliştirilmesi, kentin hak ve hukukunun
korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma ve
dayanışma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım ve yerinden yönetim
ilkelerini hayata geçirmeye çalışır.
Belediyeler, kamu kurumu niteliğindeki
meslek kuruluşlarının, sendikaların, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili
sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin, kamu kurum ve kuruluşlarının ve
mahalle muhtarlarının temsilcileri ile diğer ilgililerin katılımıyla oluşan
kent konseyinin faaliyetlerinin etkili ve verimli yürütülmesi konusunda yardım
ve destek sağlar.
Kent konseyinde oluşturulan görüşler
belediye meclisinin ilk toplantısında gündeme alınarak değerlendirilir.
Belediye
hizmetlerine gönüllü katılım
MADDE 77. - Belediye; sağlık, eğitim,
spor, çevre, sosyal hizmet ve yardım, kütüphane, park, trafik ve kültür
hizmetleriyle, yaşlılara, kadın ve çocuklara, özürlülere, yoksul ve düşkünlere
yönelik hizmetlerin yapılmasında beldede dayanışma ve katılımı sağlamak,
hizmetlerde etkinlik, tasarruf ve verimliliği artırmak amacıyla gönüllü
kişilerin katılımına yönelik programlar uygular.
Gönüllülerin nitelikleri ve
çalıştırılmalarına ilişkin usul ve esaslar İçişleri Bakanlığı tarafından
çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
Yazışma
MADDE 78. - Belediye, kamu kurum ve
kuruluşlarıyla doğrudan yazışabilir.
Belediye
tasarrufundaki yerler
MADDE 79. - Diğer kanunlarla getirilen
hükümler saklı kalmak üzere, mezarlıklar ile belediye sınırları içinde bulunan
ve sahipsiz arazi niteliğinde olan seyrangâh, harman yeri, koruluk, dinlenme
yerleri, meydanlar, bataklık, çöp döküm sahaları, yıkılmış kale ve kulelerin
arsaları ve enkazı ve benzeri yerler belediyenin tasarrufundadır.
Belediye tarafından deniz, akarsu ve
gölden doldurma suretiyle kazanılan alanlar, Kıyı Kanunu ve ilgili mevzuata
uygun olarak kullanılmak şartıyla Maliye Bakanlığı tarafından belediyelerin,
büyükşehirlerde büyükşehir belediyelerinin tasarrufuna bırakılır.
Şehirlerarası
özel otobüs terminali işletmesi ve akaryakıt istasyonları
MADDE 80. - Belediye sınırları ve mücavir
alanları içinde, kara yolu ile yolcu taşıma hakkına sahip gerçek ve tüzel
kişilerin şehirlerarası otobüs terminali kurmalarına ve işletmeleri ile her
türlü akaryakıt ile sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) ve sıvılaştırılmış doğal
gaz (NPG) istasyonlarına nazım imar ve uygulama imar plânına uygun olmak
kaydıyla belediye tarafından izin verilebilir. Akaryakıt istasyonlarına izin
verilmesi için nazım imar plânında akaryakıt istasyonu olarak gösterilmesi
şarttır. Bu istasyonlara çalışma ruhsatı büyükşehirlerde büyükşehir belediyesi
tarafından verilir.
Ad verme,
tanıtıcı amblem ve flama kullanımı
MADDE 81. - Cadde, sokak, meydan, park,
tesis ve benzerlerine ad verilmesi ve beldeyi tanıtıcı amblem, flama ve
benzerlerinin tespitine ilişkin kararlarda; belediye meclisinin üye tam
sayısının salt çoğunluğu, bunların değiştirilmesine ilişkin kararlarda ise
meclis üye tam sayısının üçte iki çoğunluğunun kararı aranır. Bu kararlar mülkî
idare amirinin onayı ile yürürlüğe girer.
Avukatlık
ücretinin dağıtımı
MADDE 82. - Belediye lehine sonuçlanan
dava ve icra takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraftan tahsil olunan
vekâlet ücretlerinin; kadroya bağlı olarak çalışan avukatlara ve hukuk
servisinde fiilen görev yapan memurlara dağıtımı hakkında 2.2.1929 tarihli ve
1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti
Vekâlet Hakkında Kanun hükümleri kıyas yolu ile uygulanır.
Yeniden
değerleme oranının uygulanması
MADDE 83. - Bu Kanunun 15, 18 ve 34 üncü
maddelerinde belirtilen parasal miktarlar, her yıl 213 sayılı Vergi Usul
Kanununa göre belirlenecek yeniden değerleme oranına göre artırılır.
Uygulanmayacak
hükümler
MADDE 84. - Bu Kanunla, belediyenin
sorumlu ve yetkili kılındığı görev ve hizmetlerle ilgili olarak, 24.4.1930
tarihli ve 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu, 4.7.1934 tarihli ve 2559
sayılı Polis Vazife ve Selâhiyet Kanunu, 10.6.1949 tarihli ve 5442 sayılı İl
İdaresi Kanunu, 12.9.1960 tarihli ve 80 sayılı 1580 Sayılı Belediye Kanununun
15 inci Maddesinin 58 inci Bendine Tevfikan Belediyelerce Kurulan Toptancı
Hal'lerinin Sureti İdaresi Hakkında Kanun, 2.7.1964 tarihli ve 492 sayılı
Harçlar Kanunu, 3.5.1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanunu, 14.6.1989 tarihli
ve 3572 sayılı İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Kanun Hükmünde
Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair Kanun, 27.5.2004 tarihli ve 5179
sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi Ve Denetlenmesine Dair Kanun Hükmünde
Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun, 10.7.2003 tarihli ve 4925
sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile 14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet
Memurları Kanununda bu Kanun hükümlerine aykırılık bulunması durumunda bu Kanun
hükümleri uygulanır.
İKİNCİ BÖLÜM
Değiştirilen Hükümler
MADDE 85. - 8.6.1949 tarihli ve 5434
sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun değişik 12 nci maddesinin
(II) işaretli fıkrasının (n) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
n) Sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi
görevlerde bulunmadan veya bu kuruluşlara tabi olarak çalışmakta iken illerin
daimi komisyon üyeliğine veya belediye başkanlığına seçilen ve atananlar ile
Sandıktan veya diğer sosyal güvenlik kuruluşlarından emekli, yaşlılık veya
malullük aylığı almakta iken belediye başkanlığına seçilen ve atananlar,
istekleri üzerine istek dilekçelerinin Sandık kayıtlarına geçtiği tarihi takip
eden ay başından itibaren emekli
kesenekleri kendilerince, karşılıkları kurumlarca ödenmek ve emekli aylıkları Sandıkla ilgilendirildikleri tarihten
itibaren kesilmek suretiyle,
MADDE 86. - 5434 sayılı Kanunun ek 68 inci
maddesine üçüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
Sandıkça emekli aylığı bağlanan büyükşehir
belediye başkanlarına 7000, il belediye başkanlarına 6000, ilçe belediye
başkanlarına 3000, diğer belediye başkanlarına 1500 gösterge rakamı üzerinden,
bu maddede belirtilen usul ve esaslar dahilinde makam tazminatı, buna bağlı
olarak temsil veya görev tazminatı
ödenir. Bu tazminatlar ilgililere ödendikçe iki ay içinde faturası karşılığında
Hazineden tahsil olunur. Birinci fıkrada öngörülen iki yıllık sürenin hesabında iştirâkçi olup
olmadıklarına bakılmaksızın belediye başkanı olarak geçen sürelerin tamamı
dikkate alınır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Yürürlükten Kaldırılan Hükümler
Yürürlükten
kaldırılan hükümler
MADDE 87. - a) 3.4.1930 tarihli ve 1580
sayılı Belediye Kanunu ile bu Kanunun ek ve değişiklikleri,
b) 13.12.1983 tarihli ve 190 sayılı Genel
Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 2 nci maddesinin (b) bendi,
5 inci maddesi ve 11 inci maddesinin son fıkrası,
c) 24.5.1983 tarihli ve 2828 sayılı Sosyal
Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununun 18 inci maddesinin birinci
fıkrasının (ı) ve (j) bentleri,
d) 21.5.1986 tarihli ve 3289 sayılı
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanunun 14 üncü
maddesinin birinci fıkrasının (l) bendi ile ikinci ve üçüncü fıkraları,
e) 29.5.1986 tarihli ve 3294 sayılı Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununun 8 inci maddesinin birinci
fıkrasının (b) bendi ve ikinci fıkrası,
f) 30.4.1992 tarihli ve 3796 sayılı
İstanbul Kentinde Yapılacak Olimpiyat Oyunları Kanununun 11 inci maddesinin (e)
bendi,
g) 29.7.1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak
Vergisi Kanununun mükerrer 38 inci maddesi,
Yürürlükten kaldırılmıştır.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Geçici Hükümler
GEÇİCİ MADDE 1. - Özel mevzuat hükümlerine
göre devri mümkün olmayan, kamu hizmetlerinde kullanılan veya Maliye
Bakanlığınca üzerinde sınırlı aynî hak tesis edilmiş olanlar dışında kalan
Hazineye ait taşınmazlardan, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte 1/5000 ölçekli
nazım imar plânı içinde kalanlar; belediye ve mücavir alan sınırları içinde
belediyeye, büyükşehir belediye teşkilâtı kurulan yerlerde beşbin metrekarenin
üzerinde olanlar büyükşehir belediyesine bedelsiz devredilir. Bu şekilde
devredilen taşınmazlarla ilgili olarak yapılacak imar uygulaması sonucunda kamu
hizmeti alanı olarak ayrılan yerler, bedelsiz ve müstakil parsel olarak Hazine
adına resen tescil edilir. Bu hususta tapu kütüğüne şerh konulur.
Bunların satılması, kiralanması veya gelir
getirecek başka bir şekilde değerlendirilmesi halinde elde edilecek gelirin
yarısı Hazineye aktarılır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin esas ve
usuller İçişleri ve Maliye bakanlıklarınca müştereken belirlenir.
GEÇİCİ MADDE 2. - Bu Kanunun yayımı
tarihinde personel giderlerine ilişkin olarak 49 uncu maddede belirtilen
oranları aşmış olan belediyelerde bu oranların altına inilinceye kadar, boş
kadro ve pozisyon bulunması ve bütçe imkanlarının yeterli olması kaydıyla
mevcut memur ve sözleşmeli personel sayısının yüzde onunu geçmemek üzere
İçişleri Bakanlığınca zorunlu hallere münhasır olacak şekilde verilecek izin
dışında ilave personel istihdam edilemez. Geçici iş pozisyonları için önceki
yıldan fazla olacak şekilde vize yapılamaz.
GEÇİCİ MADDE 3. - Norm kadro uygulamasına
geçilinceye kadar belediyenin, bağlı kuruluşlarının ve mahallî idare
birliklerinin memur kadrolarının ihdas ve iptalleri ile boş kadro
değişiklikleri, İçişleri Bakanlığının teklifi, Maliye Bakanlığı ve Devlet
Personel Başkanlığının uygun görüşü üzerine Bakanlar Kurulu kararı ile yapılır.
Sürekli işçi kadroları ile iş pozisyonları
ise norm kadro uygulamasına geçilinceye kadar İçişleri Bakanlığının vizesine
tabidir. İçişleri Bakanlığı vize yetkisini valiliklere devredebilir.
GEÇİCİ MADDE 4. - Konusu suç teşkil
etmemek ve kesinleşmiş bir yargı kararına müstenit olmamak kaydıyla, bu Kanunun
yayımı tarihine kadar, memur temsilcileri ile toplu iş sözleşmesi akdederek
veya başka bir tasarrufta bulunarak belediye, büyükşehir belediyesi ve il özel
idaresinde çalışan kamu personeline her ne ad altında olursa olsun ek ödemede
bulunmaları nedeniyle kamu görevlileri haklarında idarî, adlî veya malî
yargılama ve takibat yapılamaz, başlatılanlar işlemden kaldırılır.
GEÇİCİ MADDE 5. - Bu Kanunun yayımlandığı
tarihte 2000 yılı genel nüfus sayımına göre nüfusu 2000' in altına düşen
belediyelerin tüzel kişiliklerinin kaldırılarak köye dönüştürme işlemi, bu
Kanunun 8 inci maddesi uygulamasından faydalanmak isteyen belediyeler için
31.12.2005 tarihine kadar uygulanmaz. Tüzel kişiliğin kaldırılmasında, birleşme
veya katılma sonrasında 2000 yılı genel nüfus sayımı sonucuna göre oluşan
toplam nüfus esas alınır.
GEÇİCİ MADDE 6. - Bu Kanunun yayımı
tarihinde görevde bulunan belediye meclisi başkan vekilleri, meclis katipleri,
ihtisas komisyonu üyeleri ve encümenin seçilmiş üyeleri seçildikleri devrenin
sonuna kadar göreve devam ederler. Bu Kanun uyarınca söz konusu görevlere
yapılacak seçimler bu devrenin sona ermesini takiben yapılır.
GEÇİCİ MADDE 7. - Bu Kanunun 41 inci maddesinde
öngörülen stratejik plânın hazırlanmasına dair altı aylık süre, Kanunun
yürürlüğünü müteakip hazırlanması gereken ilk stratejik plân için bir yıl
olarak uygulanır.
GEÇİCİ MADDE 8. - Belediyeler ve bağlı
kuruluşları ile sermayesinin yüzde ellisinden fazlası belediyelere ait
şirketlerin, 30.6.2004 tarihi itibarı ile kamu kurum ve kuruluşlarından olan
kamu ve özel hukuka tâbi alacakları, bunların diğer kamu kurum ve kuruluşlarına
olan borçlarına karşılık olmak üzere bu Kanunun yayımını izleyen altı ay içinde
mahsup edilir. Bu madde kapsamındaki alacak ve borç ifadesi bu alacak ve
borçlara ilişkin fer’ileri ve cezaları da kapsar.
Yukarıdaki fıkra kapsamında yer alan
kuruluşların mahsup işlemine konu olan veya olmayan borçları, genel bütçe vergi
gelirlerinden her ay ayrılacak paylarının yüzde kırkını geçmemek üzere kesinti
yapılarak tahsil edilir.
Bu maddeye göre yapılacak mahsup ve
kesinti işlemleri yılı bütçe kanunları ile ilişkilendirilmeksizin ilgili
kuruluş ile uzlaşma komisyonu tarafından belirlenir; Hazine Müsteşarlığının
bağlı olduğu Bakanın önerisi üzerine Bakanlar Kurulu tarafından karara
bağlanır. Bakanlar Kurulu, ilgili kuruluşların borç ödeme kapasitelerini de
dikkate alarak ödenecek tutarları taksitlendirmeye, taksitlendirilen kısma Kanunun
yayımını izleyen günden itibaren zam ve faiz uygulatmamaya, bu borçların fer’i
ve cezalarını geçmemek üzere indirim yapmaya yetkilidir.
Uzlaşma komisyonu Hazine Müsteşarlığının
bağlı olduğu Bakan tarafından görevlendirilecek bir başkan ile İçişleri Bakanlığı,
Maliye Bakanlığı, Devlet Plânlama Teşkilatı Müsteşarlığı, Hazine Müsteşarlığı,
Sayıştay Başkanlığı ve İller Bankası Genel Müdürlüğünden birer temsilciden
oluşur.
GEÇİCİ MADDE 9. - Bu Kanunun yayımı
tarihinde profesyonel spor kulüplerinin başkanlığını yapan veya yönetiminde
bulunan belediye başkanları, en geç 1.1.2005 tarihine kadar bu kulüplerin
başkanlığından ve yönetimindeki görevlerinden ayrılırlar.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Son Hükümler
Yürürlük
MADDE 88. - Bu Kanun yayımı tarihinde
yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 89. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar
Kurulu yürütür.
PLAN
VE BÜTÇE KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN
Tanımlar
MADDE 3. - Bu Kanunun uygulanmasında;
a) Belediye : Belde sakinlerinin mahallî müşterek
nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler
tarafından seçilerek oluşturulan, idarî ve malî özerkliğe sahip kamu tüzel
kişisini,
b) Belediyenin organları : Belediye meclisini, belediye
encümenini ve belediye başkanını,
c) Belde : Belediyesi bulunan yerleşim yerini,
d) Mahalle : Belediye sınırları içerisinde yer alan, ortak
ihtiyaç ve öncelikleri benzer özellikler gösteren ve sakinleri arasında
komşuluk ilişkisi bulunan insanların yaşadığı idarî birimi,
İfade eder.
Belediyenin görev ve sorumlulukları
MADDE 14. - Belediye, mahallî müşterek nitelikte olmak
şartıyla;
a) İmar, su ve kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel alt yapı;
coğrafî ve kent bilgi sistemleri; çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve katı
atık; zabıta, itfaiye, acil yardım, kurtarma ve ambulans; şehir içi trafik;
defin ve mezarlıklar; ağaçlandırma, park ve yeşil alanlar; konut; kültür ve
sanat, turizm ve tanıtım, gençlik ve spor; sosyal hizmet ve yardım, evlendirme,
meslek ve beceri kazandırma; ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi hizmetlerini
yapar veya yaptırır. Büyükşehir belediyeleri ile nüfusu
50 000’i geçen belediyeler, kadınlar ve çocuklar için koruma evleri açar.
b) Okul öncesi eğitim kurumları açabilir; Devlete ait her
derecedeki okul binalarının inşaatı ile bakım ve onarımını yapabilir veya
yaptırabilir, her türlü araç, gereç ve malzeme ihtiyaçlarını karşılayabilir;
sağlıkla ilgili her türlü tesisi açabilir ve işletebilir; kültür ve tabiat
varlıkları ile tarihî dokunun ve kent tarihi bakımından önem taşıyan mekânların
ve işlevlerinin korunmasını sağlayabilir, bu amaçla bakım ve onarımını
yapabilir; korunması mümkün olmayanları aslına uygun olarak yeniden inşa
edebilir.
Belediye, kanunlarla başka bir kamu kurum ve kuruluşuna
verilmeyen mahallî müşterek nitelikteki diğer görev ve hizmetleri de yapar veya
yaptırır.
Hizmetlerin yerine getirilmesinde öncelik sırası,
belediyenin malî durumu ve hizmetin ivediliği dikkate alınarak belirlenir.
Belediye hizmetleri, vatandaşlara en yakın yerlerde ve en
uygun yöntemlerle sunulur. Hizmet sunumunda özürlü, yaşlı, düşkün ve dar
gelirlilerin durumuna uygun yöntemler uygulanır.
Belediyenin görev, sorumluluk ve yetki alanı, belediye
sınırlarını kapsar.
Belediye meclisinin kararı ile mücavir alanlara da belediye
hizmetleri götürülebilir.