Dönem
: 22 Yasama Yılı : 2
T.B.M.M. (S. Sayısı : 641)
Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ile Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Tasarısı ile Adana Milletvekili Atilla Başoğlu’nun; Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
Teklifi ile Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor
Komisyonu
Raporu (1/848, 2/175)
Not :Tasarı,
Başkanlıkça; Plan ve Bütçe, İçişleri, Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm
ile Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor komisyonlarına havale edilmiştir.
|
|
T.C. |
|
|
|
Başbakanlık |
2.7.2004 |
|
|
Kanunlar ve Kararlar |
|
|
|
Genel Müdürlüğü |
|
|
|
Sayı : B.02.0.KKG.0.10/101-907/3183 |
|
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Kültür ve
Turizm Bakanlığınca hazırlanan ve Başkanlığınıza arzı Bakanlar Kurulunca
28.6.2004 tarihinde kararlaştırılan “Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma
Kanunu ile Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı” ile
gerekçesi ilişikte gönderilmiştir.
Gereğini arz
ederim.
Recep Tayyip
Erdoğan
Başbakan
GENEL GEREKÇE
Dünya kültüre yöneliyor, ülkeler kültürlerini yeniden
keşfediyor. Küreselleşmenin ortaya çıkardığı fırsatları değerlendirmek ve yol
açtığı tehditlerle baş etmek için kültür; hem bir sığınma hem de kendini ifade
etmenin kaynağı olarak öne çıkıyor. Nedeni ne olursa olsun kültür ve değerler;
ülkelerin kendi kimliklerini, farklılıklarını, özgünlüklerini ve
zenginliklerini ifade etmenin ve göstermenin yoludur. Günümüzde ülkeler hem
küresel rekabete katılmak hem de insanlığa katkıda bulunmak için kendi özgün
değerlerine dayanmaya çalışmaktadırlar. Bu çerçevede başta UNESCO olmak üzere
uluslar arası kuruluşlar ve çağdaş ülkeler kültür politikalarını gözden
geçirmekte, yeni arayışlara yönelmekte, yeni yaklaşım ve stratejiler
geliştirmektedirler. Bu süreçte kültür alanının yönetimi, ademi merkezileşme,
kültür finansmanı gibi konular öne çıkmış bulunmaktadır. Kısaca çağdaş ülkeler
kültür alanında bir yeniden yapılanma sürecini yaşamaktadırlar.
Türkiye her yönüyle bu gelişmelerin ortasında,
merkezinde yer almak zorundadır. Kültür politikalarımızın güvenlik, dış
politika, kalkınma ve küresel rekabet bağlamında yaşanan çağdaş gelişmeler
çerçevesinde ve ülkemizin, halkımızın ihtiyaçları ve öncelikleri doğrultusunda
gözden geçirilmesi ve bu alanda yeni açılımlar getirilmesi zorunludur. Türkiye
sahip olduğu kültür, uygarlık ve tarih birikimini daha etkin, daha verimli,
daha güçlü bir şekilde ayağa kaldıracak bu yeniden yapılanmayı daha fazla
geciktiremez. Her köşesinde bir uygarlık kalıntısı bulunduran ve her yöresinde
ayrı bir kültür zenginliği yaşayan Anadolu, bu uygarlıkların maddi ve manevi
değerlerini bünyesinde barındırmaktadır. Kültür varlıklarımızın ve
değerlerimizin, tarihsel ve kültürel gelişimin esaslı bir unsuru olduğu göz
ardı edilemez. Çağdaş dünyaya koşut olarak bu alanın yeniden yapılandırılması
Türkiye'nin uygarlığa katkısının önünü açacak, kültürel değerlerimizin küresel
alana taşınması için bereketli bir iklimin oluşmasına hizmet edecektir.
Binlerce yıllık geçmişe sahip, büyük uygarlıklara
beşiklik etmiş ülkemiz kültürel mirasının korunması konusunda insanlığa karşı
evrensel sorumluluklar taşımaktadır. Tarihi ve kültürel değerlerimiz ve
varlıklarımız sadece geçmişten kalan bir miras değil, daha da önemlisi gelecek
nesillere mutlaka aktarmamız gereken emanetlerdir. Hem kendi kültürel
kimliğimize hem de insanlığın kültür birikimine sahip çıkılmasının kaçınılmaz
yolu bu emanetlerin korunması, geliştirilmesi ve değerlendirilmesidir.
Hepimize emanet olan kültür değerlerimizin yaşatılması,
korunması, dünyayla buluşturulması için yapılması gereken en doğru iş;
korumanın temel aktörü olarak vatandaşı merkeze alan yeni bir modeli ortaya
koymak ve bu amaçla bu işe gönül verenlerin ve girişimcilerimizin önünü açmak,
yönlendirmek, desteklemek ve teşvik etmektir.
Kültürün ancak toplumla birlikte korunacağı ve
yaşatılacağı bilinciyle, vatandaşlarımızın kültür varlıklarına sahip çıkması
sağlanmakta, içinde bulunduğu yapıyı korumak isteyen vatandaşın işi
kolaylaştırılmaktadır. Bu amaçla hem 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını
Koruma Kanunu'nda yeni bir yaklaşım getirilmektedir.
Bu yeni yaklaşım dünyadaki eğilime paralel şekilde
kültür varlıklarının "bütünleşmiş koruma" yaklaşımı ile ele
alınmaktadır. Kültürel ve doğal değerlerin korunması çevre, kentleşme, insan
hakları, hukuk, mimarlık ve planlama gibi pek çok konuyu aynı anda ilgilendiren
ve çok boyutlu ele alınması gereken kapsamlı bir konudur.1975'te Avrupa Mimari
Miras yılında ortaya atılan "Bütünleşmiş Koruma" kavramı, korumanın
değerlendirme, kullanma, günümüz gereksinmelerine uyarlama, gereken hallerde
yenileme anlamları da taşıdığı, ilke olarak benimsenmiştir. Ayrıca koruma
etkinliklerinden, kullanıcıların da mağdur olmaması, aksine onları benimsemesi
ve sahip çıkmasının sağlanması bu yaklaşımın temelini oluşturmaktadır.
Ülkemizdeki koruma olgusunun gelişmesi bu dengenin sağlanmasına bağlıdır.
Bu dengenin sağlanması ve uygulanabilir olması için
gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir. Ülke genelinde korumanın
gerçekleşmesi merkezi ve yerel yönetimleri kapsayan bir koruma politikasının
olmasına, bu politikanın yürütülmesi için yeterli yasal, parasal ve örgütsel
altyapının oluşturulmasına, bu politikanın geniş kitlelere anlatılmasına ve
benimsetilmesine bağlıdır.
Her geçen gün daha çok sayıda vatandaşımızı
ilgilendiren kültürel ve doğal değerlerimizin, çeşitli nedenlerle ve giderek
daha artan bir hızla tahrip ve yok olmasından ötürü, daha etkili önlemlerle
bütünleştirilmesi gereken koruma olgusu, başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak
üzere birçok kurum ve kuruluşun temel uğraşılarından birisi haline gelmiştir.
Nitekim, Uzun Vadeli Strateji ve Sekizinci Beş Yıllık (2001-2005) Kalkınma
Planı, Türkiye Büyük Millet Meclisinde 27.6.2000 tarihinde 697 sayılı kararla
onaylanmış ve bu planın;
· 886. maddesinde "Kültür ve Tabiat Varlıklarını
Koruma Kanunu günün şartlarına uygun haline getirilecektir."
· 1826. maddesinde " Doğal Kaynakların
sürdürülebilir kullanımını temin etmek üzere gerekli yasal ve kurumsal
düzenlemeler yapılacaktır. Bu bağlamda, 6831 sayılı Orman Kanunu, 3194 sayılı
İmar Kanunu, 3621 sayılı Kıyı Kanunu, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını
Koruma Kanunu, 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununda ve çevreyle ilgili yönetmeliklerde
gerekli düzenlemeler yapılacaktır." kararları yer almaktadır.
Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu'nun 25.04.2000
tarih ve B.Ol.0.DDK-52-147 sayılı yazıları ekinde Başbakanlığa intikal
ettirilen "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu ve Koruma
Kurullarının İş ve İşlemlerinin İncelenmesi ve Devletin İşlerliği Açısından
Değerlendirilmesi ve Bu Kurullarca Alınan Kararlardaki Gecikme Nedenlerinin ve
Çözüm Yollarının Araştırılması" ile ilgili Devlet Denetleme Kurulunca
yapılan araştırma ve denetleme sonunda 9.2.2000 tarih, 2000/4 sayılı rapor
hazırlanmıştır.
Söz konusu raporda;
· Koruma kurullarının karar almada gecikmelerini
önleyici, başka bir deyişle çalışmalarını olması gereken düzeyde yapmalarını
sağlayıcı yasal düzenlemelerin yapılması,
· Özel mülk sahibi olan vatandaşların, kurul
kararlarını uzun süre beklemesini engelleyici tedbirlerin ivedilikle alınması,
· Kurul çalışmalarının yoğunluğunu artıran veya
kararların alınmasını gerektiren bürokratik işlemlerin azaltılması,
· Kurul Müdürlüklerinin bölge müdürlüğü haline
getirilmesi için yasal düzenlemelerin sağlanması, hususları yer almıştır.
Bu kapsamda dünyadaki eğilimler ve yukarıda değinilen
hususlar göz önüne alınarak 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma
Kanununun gözden geçirilerek çağdaş gelişmeleri, kavram ve uygulama araçlarının
ülkeye kazandırılması gereği ortaya çıkmıştır. Korumanın özünde bulunan kamu
yararını ön planda tutan, geniş halk kitlelerine yardımcı ve yol gösterici
olan, konuyla doğrudan veya dolaylı olarak ilgili diğer mevzuatlarla uyumlu,
merkezi ve yerel yönetim birimlerinin görevlerini yeniden düzenleyen bir
değişiklik paketi hazırlanmıştır.
2863 sayılı Yasada geliştirilen yeni yaklaşımla kamu
yararı adına mülkiyet hakkını kısıtladığımız ve yapının koruma sorumluluğunun
tümüyle vatandaşa bırakıldığı sistem değiştirilerek kamu yararı- özel mülkiyet
dengesini gözeten makul, uygulanabilir ve çağdaş bir sistem kurulmaktadır. Bu
kapsamda kesin yapılaşma yasağı getirilen alanlar dışında müktesep haklar ile
zilyetlik uygulamaları yeniden düzenlenmekte, sadece belediyelerin değil tüm
kamu kurum ve kuruluşlarına da tescilli yapıların korunması amacıyla
kamulaştırma imkânı verilmektedir. Ayrıca belediyeler ve valiliklere imar
haklarının kısıtlandığı alanlardaki maliklerin imar haklarını imar planlarıyla
aktarım alanı olarak tespit edilmiş yapılaşmaya açık alanlara aktarma, kendi
mülkiyetlerindeki gayrimenkullerle değiştirme yetkisi verilmektedir.
Korumanın bir uzmanlık ve disiplinler arası bir iş, planlamanın
ise korumanın ayrılmaz unsuru olduğu gerçeğinden hareketle koruma planlarının
yapımını zorlayan ama zorlaştırmayan bir düzenleme yapılmaktadır. Ayrıca koruma
planlarının yapımını desteklemek amacıyla belediyelere dağıtılmak üzere İller
Bankası bütçesine ve il özel idarelerine ödenek aktarımı imkânı tanınmaktadır.
Klasik imar planı yaklaşımı değiştirilmekte, koruma
planlarını ve bu kapsamdaki projeleri disiplinlerarası uzman ekiplerin
hazırlaması zorunluluğu getirilmektedir. Hem yerel hem merkezi idarelerde
uzmanlık denetimine ve sorumluluğuna odaklı işleyen bir mekanizma
kurulmaktadır. Bu çerçevede koruma, uygulama ve denetim büroları kurulması ve
koruma amaçlı imar planı yapılması koşuluyla, esaslı onarımlar dışında tüm
parsellerdeki inşai ve fiziki uygulamalara ilişkin izin ve denetim yetkisi
belediyelere devredilmektedir. Ayrıca tescilli yapılardaki basit onarımlar da
belediyelere aktarılmaktadır. Böylece basit onarım işlerinin bile esaslı onarım
işleri gibi aynı sürece tabi olmasına son verilmektedir.
Koruma kurullarındaki farklı disiplinlerden gelen uzman
üye sayısı artırılarak ve kurul kararlarının yasal ve bilimsel temellere
dayandırılmasını sağlayan gerekçelendirme esası getirilerek kararların bilimsel
niteliği güçlendirilmektedir. Bununla birlikte kurulların karar verme
sürelerine tahdit konulmak ve çalışma sistemini yeniden düzenlenmek suretiyle
karar mekanizması daha hızlı ve etkin bir işleyişe kavuşturulmaktadır.
Getirilen son derece önemli değişikliklerden biri de
kültür varlıklarının korunması için yeni mali kaynak yaratılmasıdır. Kültür
varlıklarının onarımına katkı fonu yeni gelirlerle desteklenmekte, önemli
oranda artırılmaktadır. Böylece vatandaşların elindeki tescilli yapıların
korunması için maliklerine mali yardım sağlanması amaçlanmaktadır.
Tescilli yapıların yaşatılması amacıyla rölöve,
restorasyon ve restitüsyon projelerine KDV indirimi sağlanmakta, bu yapılar
için çeşitli vergi ve harçlarda istisnalar getirilmektedir. Ayrıca Toplu Konut
Fonundan verilecek kredilerin %10’unun kültürel varlıkların bakımı ve onarımı
için kullanılması sağlanmaktadır.
Kültürel varlıklarımızın etkin bir şekilde korunması,
koruma, planlama, işletme ve tanıtım hizmetlerinin etkin şekilde
yürütülebilmesi, toplumun bu varlıklara sahip çıkmasını sağlamak amacıyla
yönetişim ve yerel sahiplik ilkesine uygun şekilde yeni yönetim modelleri
geliştirilmektedir. Bu kapsamda gerek UNESCO dünya miras listesine alınmış
yerler, gerekse de diğer ören yerleri için alan yönetimi, müzeler için müze
başkanı, müze müdürü, işletme müdürü ve müze kuruluna dayalı müze yönetimi ile
anıt eserler için anıt eser kurulu oluşturulmaktadır.
MADDE GEREKÇELERİ
Madde 1. - Kültür varlıkları tanımı, uluslararası
sözleşmelerde yer alan tanımlara uygun olarak yeniden düzenlenmiştir. 2863
sayılı Kanunda geçen ancak tanımı bulunmayan "ören yeri" ve
"koruma amaçlı imar planı" tanımlanmaktadır. Bilindiği gibi 3194
sayılı İmar Kanunu'nda imar planları uygulama imar planı ve nazım imar planı
olarak tanımlanmakta ve sit alanlarında yapılan planlar yerleşik plan
hiyerarşisinde klasik bir imar planı olarak değerlendirilmektedir. Oysa sit
alanları için öngörülen koruma planlarının söz konusu Kanunda geçen tanımlar ve
ilgili yönetmelikleri çerçevesinde hazırlanması alanın sit statüsü nedeniyle yeterli
olmamaktadır. Bu nedenle bu Kanunda yazılmayan hükümlerde 3194 sayılı İmar
Kanunu'na tabi olmak üzere, sit alanlarında yapılacak koruma planlarına ilişkin
fiziksel plan kârları ile sınırlı olmayan, ekonomik stratejiler, uygulama
araçları gibi hususları da kapsayan çağdaş dünyadaki koruma amaçlı imar planı
yaklaşımı benimsenmektedir. Ören yerlerinde ise bu yerlerin planlı şekilde
korunması ve ziyaretçiye açılabilmesi için yapılması öngörülen çevre düzenleme
projesi tanımlanmaktadır. Ayrıca gerek UNESCO gibi uluslar arası kurumlarca
dünya miras listesinde yer almak üzere başvurulan kültür varlıklarımız, gerekse
de bu liste dışında ancak kültürel kimliğimiz ve uygarlık değerleri açısından
önem taşıyan diğer kültür varlıkları alanlarında, alanın etkileşim sahasında ya
da tabiî bütünlüğü içinde düşünülen bağlantı noktalarını da kapsayacak şekilde,
yetkili merkezî ve yerel idareler ile bu konuda uzmanlaşmış sivil toplum
kuruluşları arasında eşgüdümü ve hizmetlerin etkin şekilde yürütülmesini
sağlamak, bu alanları ulusal ve uluslar arası kurumlar nezdinde bir muhataba
kavuşturmak amacıyla yönetim alanı tanımlanmaktadır. Yönetim alanı olarak
belirlenen alanların ise korunması, yaşatılması, tanıtımı, içerisinde yapılacak
etkinliklerin organizasyonu, ziyaretçi yönetimi, çevre düzenlemesi,
restorasyon, bakım-onarım faaliyetleri, güvenliği, alan içerisindeki satış
üniteleri ve ürün gelişimi gibi hususların planlı olarak gelişimini ve
uygulamadan doğacak durumlarla geri beslemeli bir süreç olarak sürekli olarak
gözden geçirilmesini teminen yönetim planı tanımlanmaktadır.
Madde 2. - Kültür varlıkları tanımı genişletilerek daha
önce tabiat varlığı kapsamında yer alan, peri bacaları, tarihi mağaralar ve
kaya sığınaklarının, Kanunun 6 ncı maddesinde sayılan taşınmaz kültür varlığı
özelliklerini göstermeleri nedeniyle kültür varlıkları kapsamına alınması
düzenlenmektedir.
Madde 3. - Anıtsal ve sivil mimarlık örneği yapılar tüm
insanlığın tarihi belgeleridir. Bu yapıların çağdaş kullanımı, sürekli bakım
yapmak suretiyle aslını yaşatmak ve bu varlıkları sürdürülebilir kılmaktır. Bu
bağlamda madde kapsamına korunması gerekli kültür ve tabiat varlıklarının yanı
sıra bunların koruma alanları ve sit alanları da alınmıştır. Ancak, koruma ve
onarım ilkelerine aykırı yapılacak her türlü izinsiz müdahalenin bu yapıların
bozulmasına neden olacağı kabul edilmekle birlikte, uzman bürolar denetiminde
ruhsata tabi olmayan tadilat ve tamiratların; yapının sürdürülebilirliğini ve
yaşanabilirliğini sağlamak amacıyla Kanunun ilgili maddesinde yerel idareler
tarafından yapılması öngörülürken, inşai ve fiziki müdahale tanımı esaslı
onarıma daraltılmaktadır.
Madde 4. - Kültür varlıklarının korunması ve
değerlendirilmesi amacıyla Bakanlıkça vakıf kurulabileceği hükmü, vakıflarla
ilgili yeni yasal düzenlemelere paralel olarak kaldırılmıştır. Yerel
yönetimlerin koruma etkinliklerinde rolü ve öneminin tüm dünyada arttığı
günümüzde, merkezî ve yerel idare arasında bu kapsamdaki görev bölüşümünün
yeniden tayin edilmesinin önemi büyüktür. Yerel yönetimlerin alan ölçeğinde ve
parsel bazında koruma sürecine katılması 3386 sayılı Kanunla bir ölçüde
çözülmüştür. Ancak bu katılımın yeterli olmadığı dikkate alınarak, bu hükümle
yerel yönetimlerin koruma ile ilgili teknik kadrolarını kurmaları kaydıyla
koruma hizmetlerinin mahallinde daha kısa sürede çözümlenmesine olanak
sağlanmaktadır.
Madde 5. - Zilyetlikle ilgili uygulamada çıkan sorunlar
ve bu konuda alınmış yargı kararları dikkate alınarak, zilyetlik yeniden
düzenlenmektedir. Yeni düzenlemeyle sit alanlarındaki taşınmazların da
zilyetlik yoluyla iktisap edilemeyeceği düzenlenmektedir.
Madde 6. - Her gerçekçi koruma eyleminin arkasında
ekonomik bir güç olmalıdır. Bugüne dek ülkemizdeki uygulamalar irdelendiğinde
sorunun ekonomik yanının çok fazla önemsenmediği gözlenmektedir. Gerekli
kaynakların yaratılmasında devlet yeterince etkin olamamış, mal sahipleri
korunması gerekli tescilli yapıları kendi öz kaynakları ile korumaya, restore
etmeye çalışmışlardır.
Kültür varlıkları tescil olduğu tarihten itibaren devlet
malı niteliğine dönüşmekte, malikinin mülkiyet hakkına kamu yararı gerekçesiyle
sınırlamalar getirilmekte, bu yapıların korunması sorumluluğu malike
yüklenmektedir. Buna karşın sözkonusu yapının korunmasına yönelik kamu
kaynaklarının devreye girmesi sağlanamamaktadır. Dolayısıyla malik, kamu yararı
için tescil edilen bir kültür varlığını kendi kaynakları ile kamu adına
korumaya zorlanmaktadır. Yapı sahiplerine katkı konusu gündeme gelse de daha
önce yasada var olan "Onarıma Katkı Fonu" dışında bir açılım
geliştirilememiş ve bu fon 2001 yılında yapılan değişiklik ile kaldırılmış ve
kültür varlıklarının korunması bütçe imkânları ile sınırlı kalmıştır.
Ancak genel bütçe içerisinde Bakanlığın payının çok
düşük olması, bu bütçe içinde özel ve tüzel kişilerin mülkiyetindeki yapıların
onarımı için verilen kaynağın yetersizliği nedeniyle bu maddede yeni mali
kaynak oluşturmak ile ilgili düzenleme yapılması zarureti ortaya çıkmıştır.
Mali kaynak sıkıntısının yerel yönetimler için de
geçerli olması nedeniyle, sadece kültür varlıklarının projelendirme,
kamulaştırma, planlama ve uygulama konularında kullanılmak üzere yerel
yönetimlere katkı payı adı altında kaynak sağlanmaktadır. Bu kaynağın il
sınırları içinde toplanarak, valinin onayı ile ve proje bazında kültür varlığı
yoğun olan belediyelerle bu varlıkların fazlaca bulunmadığı belediyeler
arasında dengeli bir kaynak dağılımı sağlanması hedeflenmektedir. Kültür
varlıklarının bir ilin kimliğini oluşturan en önemli unsur olduğu ve o ilde
yaşayan herkes için bir değer yarattığı göz önüne alınarak servetten alınan
emlak vergisinin tahakkuk eden meblağına ilave %10’luk bir miktarın bu amaçla
ayrılması düzenlenmekte ve bu durum bireysel ve toplumsal sorumluluğun bir
parçası olarak görülmektedir.
Yeni konut alanları açmak yerine mevcut konutların
kullanılması ve yaşatılmasını teşvik etmek amacıyla Toplu Konut İdaresinin
görevleri arasında sayılan kültür varlıklarının onarımına işlerlik
kazandırılması bakımından, bu kurumca verilen kredilerin %10’nun kültür
varlıklarının bakım ve onarımı için kullandırılması amaçlanmaktadır.
Madde 7. - Hazineye ve diğer kamu kurum kuruluşlarına
ait korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının kamu kurum ve
kuruluşlarına tahsisine, kamu yararına çalışan derneklere, vergi muafiyeti
tanınan vakıflar ile gerçek ve tüzel kişilere kiraya verilmesine ve irtifak
hakkı tesisine ilişkin usul ve esasların, Maliye Bakanlığı ile Kültür ve Turizm
Bakanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirleneceği
düzenlenmektedir.
Madde 8. - Kamu kurum ve kuruluşlarının yapı
konseptinde genellikle yeni betonarme inşaatlar bulunmaktadır. Tescilli kültür
varlığı yapılarının onarılarak, kendi bünyelerindeki hizmetlerinde kullanılmak
üzere koruma bölge kurullarınca uygun görülen işlevde kullanımı, kültür
varlıklarının korunmasının sağlanması bakımından doğru bir yaklaşım olarak
görülmekte, dünyadaki koruma kavramının "kullanarak koruma" şeklinde
gelişmesine paralel olarak tescilli yapıların belediyeler dışında, kamu kurum
ve kuruluşları, il özel idareleri ve mahalli idare birliklerince onarılarak
kullanılması amacıyla kamulaştırılması imkânı getirilmektedir.
Madde 9. - a) Sit alanlarının önemi ve ülkenin kalkınma
potansiyelindeki yeri konusunda koruma ile ilgili tarafların, merkezi yönetim,
yerel yönetimlerin, bilimsel kuruluşların, plancıların ve ilgili diğer
kuruluşların benimsediği ortak politikalara gereksinim vardır. Koruma, mekansal
ve fiziksel plan üretiminin yanı sıra, ekonomik ve sosyal boyutları da
içermektedir. Bu Yasada getirilen yeni koruma amaçlı imar planı tanımı
çerçevesinde ortaya konulan yaklaşımın bir sonucu olarak bu planların müellifi
şehir plancısı olmak şartıyla disiplinler arası bir ekip tarafından yapılması,
planların kamu idarelerince yapılıp, yaptırıldığı hususu dikkate alınarak
zorunlu kılınmaktadır.
Korumanın temel aracının planlama olduğundan hareketle,
sit alanlarının yönetişimci bir anlayışla etkin şekilde korunabilmesi amacıyla
koruma planlarının yetkili idarelerce yapımını zorlayıcı bir düzenleme
getirilmektedir.
Ayrıca, 3386 sayılı Kanunda belirtilen "müktesep
haklarla" ilgili hükmün Anayasa Mahkemesinin 28.06.1988 gün ve E:1987/21
sayılı, K:1988/25 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle, Anayasa
Mahkemesinin iptal gerekçesi gözönüne alınarak yeniden düzenlenmiştir.
b) Halihazırda koruma planlarıyla kesin yapı yasağı
getirilmiş alanlarda hazine arazilerinde takas uygulaması mevzuatımızda
bulunmaktadır. Ancak valilikler ve belediyelerin arazilerinin de bu amaçla
kullanılabilmesi gerekmektedir.
c) Takas uygulaması ile birebir arazi değişimi
sözkonusu olmakta, bu ise özellikle kentlerdeki uygulamalarda her zaman
beklenilen sonucu vermemektedir. Bu nedenle koruma planlarıyla veya taşınmaz
tescil kararlarıyla kamu yararı için yapılanma hakları kısıtlanmış taşınmaz
maliklerine, kısıtlanan haklarının tamamen veya kısmen imar planlarıyla önceden
yapılanma, yoğunluk, sosyal ve teknik altyapı kapasitesi belirlenmiş aktarım
alanlarına taşınabilmesi olanağı getirilerek, kamu yararı ve özel mülkiyet
arasında bir denge sağlanmakta, ayrıca bu alanların ihya edilmesi teşvik
edilmektedir.
Aktarımdan hedeflenen sadece mülkiyet hakkını değil,
yapılanma hakkını da dikkate alarak hak transferinin sağlanması olup, arsa
takası odaklı olmayan bu yaklaşımla yapılanma ve mülkiyet hakları kısmen
kısıtlanan taşınmaz maliklerine kısıtlanan hak kadar bir payı menkul kıymet
olarak vermek suretiyle yapılanmaya açık ve imar planında bu amaçla ayrılmış
alanlara aktarılma imkânı getirilmektedir.
Kesin yapılanma yasağı getirilen taşınmazlarda ise bu
haktan tamamen yararlanılması sözkonusu olacağından mülkiyet hakkı ilgili
idareye devredilmektedir. Ancak yapılanma hakları kısmen kısıtlananlar
bakımından mevcut yerlerindeki mülkiyet hakları korunmakta, ancak sınırlanan
hakkın karşılığı olan bir değerin başka bir alana aktarılması sağlanmaktadır.
Tescilli taşınmaz kültür varlıkları maliklerinin bu
haktan yararlanmaları için yapılarını ihya etme şartı getirilerek, bunların
korunması sağlanmaktadır.
Madde 10. - Kültür varlıklarının korunması, bakım,
onarımı ve restorasyonu özel ihtisas alanlarını gerektirmektedir. Bu
hizmetlerin doğru bir biçimde yerine getirilebilmesi için ihtiyaç duyulan
meslek elemanları tanımlanarak, restorasyon çalışmalarında uzmanlaşmış
kişilerin yer alması sağlanmaktadır. Ayrıca, koruma bölge kurullarınca onaylı
projesine uygun olarak uygulamaların gerçekleştirilmesi amacıyla, uygulama
sorumluluğu ve yükümlülüğü getirilmektedir.
Madde 11. - 3386 sayılı Kanunda yer almaması ve
uygulamada çıkan sorunların giderilmesi amacıyla koruma kurullarının Bakanlıkça
belirlenen üyelerinin görev süreleri düzenlenmiştir. Koruma bölge kurullarında
görev yapan üyelerin etik açıdan, taraf oldukları konularda karar almamaları
gerektiğinden bu konuya açıklık getirilmiştir. Ayrıca, huzur hakları günün şartlarına
uygun olarak yeniden düzenlenmiştir.
Madde 12. - Koruma bölge kurullarının çalışmalarını
daha sağlıklı yürütmesini sağlamak amacıyla madde yeniden düzenlenerek ek
hükümler getirilmiştir. Hizmetin yerinde yürütülmesi amacıyla, ruhsata tabi
olmayan bakım ve basit onarımla ilgili uygulamaların belediyelerin ve
valiliklerin izin ve denetimi ile yapılması hükmü getirilmiştir.
Yerel yönetimler, korumadan yetkili ve sorumlu
tutularak, koruma sürecine katılmaları, bu süreçte uygulamaların bekletilmeden
kısa sürede yerinde çözümlenmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda koruma planlarının
yürürlüğe girmesiyle plan koşulları doğrultusunda, tescilli kültür varlığı
olmayan parsellerde de yeni yapılanma ve esaslı onarımlara belediyelerce izin
verilmesi sağlanmaktadır.
Vakıflar Genel Müdürlüğü idaresinde bulunan vakıfların
mülkiyetindeki kültür varlıklarının bakım ve basit onarımları ile ilgili
düzenleme getirilmiştir.
Madde 13. - Koruma bölge kurulu kararlarının hukuksal
boyutunun da bulunması nedeniyle karar sürecine hukukçu üyenin de katılması
öngörülmektedir. Ayrıca, kurulların kamu kurum kuruluş temsilcileri ile ilgili
düzenleme yapılmıştır.
Madde 14. - Sit ölçeğinde alınan kurul kararlarına
karşı, plan yapma ve onama yetkisi bulunan kamu kurum ve kuruluşları ile belediye
ve valiliklerin itirazlarının bir üst kurulda değerlendirilmesi amacıyla yeni
düzenleme yapılmaktadır. İtiraz süresine ve konuların değerlendirilmesine
ilişkin müeyyide getirilmektedir.
Madde 15. - 2863 sayılı Kanunun 9 uncu maddesine aykırı
uygulama yapanlarla ilgili cezai hükümler yeniden düzenlenmiştir.
Madde 16. - 2863 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesiyle
kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurullarının, kültür ve tabiat varlıkları
koruma bölge kurullarına, kültür ve tabiat varlıklarını koruma büro
müdürlüklerinin de kültür ve tabiat varlıklarını koruma bölge müdürlüklerine
dönüşeceği hükmü getirilmektedir. Ayrıca, yeni yönetmeliklerin bir yıl içinde
çıkarılması ve bu düzenlemeler yapılıncaya kadar hizmetin aksamaması amacıyla,
çalışmaların mevcut yönetmelikler kapsamında yürütülmesi sağlanmaktadır.
Madde 17. - Kanunda geçen koruma kurulu ibaresi yerine
koruma bölge kurulu ibaresinin yer alması hükmü getirilmektedir.
Ayrıca sit alanlarının ve etkileşim sahalarının
korunması, değerlendirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla bir alan yönetimi
oluşturulması ve bu yönetime yerel yönetimler ile sivil toplum örgütlerinin
katılımı sağlanarak kültür varlıklarımızın yönetiminin eşgüdüm içinde
gerçekleştirilmesi amaçlanmaktadır.
Aynı gerekçelerle müzelerde de işbölümüne gidilerek,
bilimsel nitelikli işler ile işletmeye dönük işler birbirinden ayrıştırılmakta,
müze başkanı, müze müdürü, işletme müdürü ve müze kurulundan oluşan bir müze
yönetimi öngörülmekte ve sivil toplum örgütlerinin, meslek odalarının müze
yönetimine katılımı sağlanmaktadır.
Anıt eserlerin ise yapının tasarruf hakkına sahip kurum
temsilcisi ile sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve o eser için bağışta
bulunanların katılımı ile oluşturulacak bir yönetimle korunması, yaşatılması ve
değerlendirilmesi öngörülmektedir.
Madde 18. - Kültür ve tabiat varlıklarının kamu yararı
gerekçesiyle korunması nedeniyle mülk sahiplerinin mülkiyet haklarına ciddi
sınırlamalar getirilmekte ve maliyeti yüksek olan bakım ve onarım işleri
prosedürü uzun süreçlerle tamamlanabilmektedir. Bu nedenle veraset veya intikal
yoluyla devir işlemlerine maliklerin veraset ve intikal vergisinden istisna
tutulması öngörülmüştür.
Madde 19. - Kültür ve tabiat varlıklarının kamu yararı
gerekçesiyle korunması nedeniyle mülk sahiplerinin mülkiyet haklarına ciddi
sınırlamalar getirilmekte ve maliyeti yüksek olan bakım ve onarım işleri
prosedürü uzun süreçlerle tamamlanabilmektedir. Bu taşınmazlarla ilgili
projelere ilişkin hizmet alımları ve bunların uygulanmasına ilişkin mal teslimleri
KDV istisna edilmiştir.
Madde 20. - Kültür ve tabiat varlıklarının kamu yararı
gerekçesiyle korunması nedeniyle mülk sahiplerinin mülkiyet haklarına ciddi
sınırlamalar getirilmekte ve maliyeti yüksek olan bakım ve onarım işleri
prosedürü uzun süreçlerle tamamlanabilmektedir. Bu taşınmazların devir ve
iktisabına ilişkin tapu işlemlerinin harçtan müstesna tutulması öngörülmüştür
Madde 21. - Kültür ve tabiat varlıkları ile arkeolojik
kazılarda mal ve hizmet alımlarına ilişkin ihaleler Kültür ve Turizm
Bakanlığınca gerçekleştirilmekte, ancak aslına uygun olarak onarımının
gerçekleştirilmesi esası; proje uygulamasının aslına uygunluğunun kurullarca
denetlenmesi, orijinal malzemenin temininde fiyat tahminleri yapılmasının
zorluğu, uygulama aşamasında ortaya çıkan süreçlerin özellikle arkeolojik
kazılarda önceden tahmin edilememesi hususları dikkate alındığında tahmini
bedellerin belirlenmesi konusunda sorunlar yaşanmaktadır. Ayrıca, eserin
özgünlüğünün sağlanması açısından belirlenecek kriterlerin 2863 sayılı Kanun
uyarınca kurulların yetkisinde olması da İhale Kanunu çerçevesinde kalınmasının
uygulamada yarattığı diğer bir sorundur. Bu nedenlerle konuya ilişkin
sorunların çözümlenmesi bakımından 4734 sayılı Kanuna istisna getirilmektedir.
Madde 22. - Kültür ve tabiat varlıkları ile arkeolojik
kazılarda mal ve hizmet alımlarına ilişkin ihaleler Kültür ve Turizm
Bakanlığınca gerçekleştirilmekte, ancak aslına uygun olarak onarımının
gerçekleştirilmesi esası; proje uygulamasının aslına uygunluğunun kurullarca
denetlenmesi, orijinal malzemenin temininde fiyat tahminleri yapılmasının
zorluğu, uygulama aşamasında ortaya çıkan süreçlerin özellikle arkeolojik
kazılarda önceden tahmin edilememesi hususları dikkate alındığında tahmini
bedellerin belirlenmesi konusunda sorunlar yaşanmaktadır. Ayrıca, eserin
özgünlüğünün sağlanması açısından belirlenecek kriterlerin 2863 sayılı Kanun
uyarınca kurulların yetkisinde olması da İhale Kanunu çerçevesinde kalınmasının
uygulamada yarattığı diğer bir sorundur. Bu nedenlerle konuya ilişkin
sorunların çözümlenmesi bakımından 4734 sayılı Kanuna istisna getirilmektedir.
Madde 23. - Tasarının 22. maddesindeki düzenlemeye
paralel olarak bu kapsamdaki röleve, restitüsyon projeleri tanımları madde
metninden çıkarılmaktadır.
Madde 24. - Tasarının 21, 22 ve 23. madde
düzenlemelerine uygun olarak konu hakkında uygulamada bir boşluk doğmaması için
konularda yapılacak mal ve hizmet alımlarına ilişkin hususların Maliye
Bakanlığı, Kamu İhale Kurumu ve Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle
belirleneceği düzenlenmektedir.
Madde 25. - Kültür yatırımları ve girişimlerini teşvik
işlemleri kapsamında yapılacak denetleme, sınıflandırma ve belgelendirme
işlemleri ile müze başkanlığı görevini yürütmek üzere ihtiyaç duyulan kadrolar
ihdas edilmektedir.
Madde 26. - Yeni ihdas edilen müze başkanı kadrosunun
ek göstergesine ilişkin düzenleme yapılmaktadır.
Madde 27. - Kamu İhale Kanununda istisna
düzenlendiğinden bu Kanundaki ilgili hükümler kaldırılmaktadır.
Madde 28. - Yürürlük maddesidir.
Madde 29. - Yürütme maddesidir.
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma
Kanununda değişiklik yapılması hakkındaki kanun teklifim ve gerekçesi ilişikte
sunulmuştur.
Gereğini saygılarımla arz ederim.
Atilla
Başoğlu
Adana
GEREKÇE
Anayasamızın Tarih, Kültür ve Tabiat Varlıklarının
Korunması başlıklı 63 üncü maddesinde, "Devlet, tarih, kültür ve tabiat
varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlar, bu amaçla destekleyici ve
teşvik edici tedbirleri alır. Bu varlıklar ve değerlerden özel mülkiyet konusu
olanlara getirilecek sınırlamalar ve bu nedenle hak sahiplerine yapılacak
yardımlar ve tanınacak muafiyetler kanunla düzenlenir."denmek suretiyle
ortaya konan prensipte tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin
korunması, geliştirilmesi hususunda devlet görevli kılınmıştır.
Ancak gene anayasamızın, sosyal ve ekonomik hakların
sınırı başlıklı 65 inci maddesinde devletin bu türden görevlerini malî
kaynaklarının yeterliliği ölçüsünde yerine getireceği belirtilmiş, bu konudaki
yasal düzenlemelerde de bu ilkeye sıkça yer verilmiş ve "devletin malî
kaynaklarının yeterliliği" hususu adeta tarih, kültür ve tabiat
varlıklarımızın korunması konusundaki ulusal aymazlığımızın bir gerekçesi gibi
kullanılmıştır.
Ne yazık ki anayasa ve yasalarımızdaki bu ilke, amacına
aykırı olarak, konuyla ilgili ve yetkili idarî birimlerin görevlerini yerine
getirmede, koruyucu ve kollayıcı tedbirler almada, sorunlara uygun yeni çözüm
yolları ve alternatifler yaratmadaki başarısızlığını peçelemede kullanılmış;
tarihimizde çok önemli olaylara sahne olmuş, millî servetimizin, kültür
mirasımızın önemli örnekleri kimi zaman sahiplerince yıkılıp yerlerine
betonarme çok katlı binalar inşa edilmiş kimi zaman otopark mafyalarınca yakılıp
yıkılmış ve otopark alanları yaratılmış ve belki en kötüsü kâr güdüsü ile
yıllardır böylesi kültür hazinelerini mahvedenlerin karşısında görevli kılınmış
ve yetkilendirilmiş idarî birimlerin hâlâ kentlerinin tarihi eser
envanterlerini imar planlarına aktarma işini dahi bitirmemiş olmalarıdır.
Bu kadar önemli ve geniş kapsamlı bir çalışma
gerektiren böylesi bir alanda, her ne kadar tüm sorunları çözemeyecekse de
atılması gereken acil ve önemli bir adım olduğuna inandığımız çalışmamızda,
kasıtlı olarak, yeni yer açmak ya da farklı amaçlarla kullanmak üzere korunması
gerekli kültür mirasımız olan eserlerimizin kısmen ya da tamamen tahrip
edilmesinin önüne geçilmeye çalışılmıştır.
ADANA MİLLETVEKİLİ ATİLLA BAŞOĞLU’NUN TEKLİFİ
KÜLTÜR VE
TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN
TEKLİFİ
MADDE 1. - 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını
Koruma Kanununda yedinci maddenin ikinci fıkrasına aşağıdaki hüküm eklenmiştir.
Herhangi bir inşai veya fiziki müdahale, kaza ya da
tabiî afet sonucu kısmen ya da tamamen hasar gören ve korunması gerekli kültür
varlığı olduğu anlaşılan eserlerin, tescil olunup olunmadığına bakılmaksızın,
kültür ve sanat tarihimizdeki yerlerine uygun olarak korunması ve
değerlendirilmesi amaçlı çalışmalar Kültür ve Turizm Bakanlığı ve bu Kanunla
yetkili kılınmış idarî birimler tarafından derhal gerçekleştirilir. Bu amaç ve
ilkelere aykırı olarak yerlerine herhangi bir inşaat ve yapılaşmaya izin
verilmez.
MADDE 2. - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3. - Bu Kanun hükümlerini, Bakanlar Kurulu
yürütür.
Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor
Komisyonu Raporu
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve
Spor Komisyonu
Esas No. :1/848, 2/175 8.7.2004
Karar No. : 35
TÜRKİYE
BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Başkanlıkça, 2.7.2004 tarihinde tali olarak Plan ve Bütçe; İçişleri;
Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm komisyonlarına esas olarak Millî Eğitim,
Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonuna havale edilen "Kültür ve Tabiat Varlıklarını
Koruma Kanunu ile Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
Tasarısı (1/848)" ile 21.7.2003 tarihinde esas olarak Millî Eğitim,
Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonuna havale edilen Adana Milletvekili Atilla
Başoğlu'nun; Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/175), Komisyonumuzun 7.7.2004 tarihli
toplantısında görüşülmüştür.
1/848 esas no'lu Tasarı ile;
- Kültür varlıkları tanımı, uluslararası sözleşmelerde yer alan
tanımlara uygun olarak yeniden düzenlenmekte,
- Peri bacaları kültür varlıkları kapsamına alınmakta,
- Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları yanı sıra
bunların koruma ve sit alanları da madde kapsamına alınmakta,
- Kültür varlıklarının korunması ve değerlendirilmesi amacıyla
Bakanlıkça vakıf kurulabileceği hükmü kaldırılmakta, bu konuda yerel yönetimler
daha etkin hale getirilmekte,
- Zilyetlik yeniden düzenlenmekte,
- Kültür ve tabiat varlıklarını korumaya yönelik malî kaynak yaratma
amacı taşıyan düzenlemeler öngörülmekte,
- Tescilli yapıların; belediyeler dışında, kamu kurum ve kuruluşları, il
özel idareleri ve mahalli idare birliklerince onarılarak kullanılması amacıyla
kamulaştırılması imkanı getirilmekte,
- Koruma planlarının yetkili idarelerce yapımını zorlayıcı bir düzenleme
öngörülmekte,
- Müktesep haklarla ilgili hüküm yeniden düzenlenmekte,
- Kamu yararı ve özel mülkiyet arasında bir denge sağlanarak koruma
alanındaki yerlerin ihya edilmesinin teşviki amaçlanmakta,
- Kültür varlıklarının korunması, bakımı, onarımı ve restorasyonu ile
ilgili ihtiyaç duyulan meslek elemanları tanımlanmakta,
- Koruma kurullarının görev süreleri ve huzur hakları günün şartlarına
uygun olarak yeniden tanımlanmakta,
- Kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulları, kültür ve tabiat
varlıkları koruma bölge kurullarına dönüştürülmekte,
- Koruma bölge kurullarının çalışmalarını daha sağlıklı yürütmelerini
sağlamaya yönelik düzenlemeler yapılmakta,
- Kurul kararlarına karşı itiraz konusu düzenlenmekte,
- Vergi ile ilgili düzenlemeler yapılmakta,
- Kültür ve tabiat varlıkları ile arkeolojik kazılarda mal ve hizmet
alımlarına ilişkin olarak Kültür ve Turizm Bakanlığınca gerçekleştirilen
ihalelerle ilgili İhale Kanununa istisna getirilmekte,
- Yönetmelik maddesine yer verilmekte,
- İhtiyaç duyulan kadrolar ihdas edilmektedir.
2/175 esas no'lu Kanun Teklifi ile herhangi bir inşai veya fiziki
müdahale, kaza ya da tabii afet sonucu hasar gören kültür varlıklarının derhal
korumaya alınarak daha fazla zarar görmelerinin önlenmesi öngörülmektedir.
Toplantımıza Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Erkan Mumcu, Maliye, Adalet,
İçişleri, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı yetkilileri katılmışlardır.
Toplantımızda öncelikle Tasarı ve Teklifin aynı konuda düzenlemeler
öngörmeleri nedeniyle birleştirilerek görüşülmesi ve Tasarının esas alınması
kararlaştırılmıştır.
Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Erkan Mumcu Tasarıyı sunuş konuşmasında
şunları belirtmiştir:
- Bu tasarı ilgili tüm çevrelerle müzakere edilerek (sivil toplum
kuruluşları, UNESCO gibi uluslararası kuruluşlar, mahalli idareler, koruma ile
ilgili kuruluşlar gibi) geliştirilmiştir.
- Konuyla ilgili siyasi parti grupları ile görüşmeler yapılarak
görüşleri değerlendirilmiştir.
- Tasarının düzenlediği alan yerine ikamesi mümkün olmayan son derece
önemli bir alandır.
- Kültürel mirasın korunması hepimizin ortak duyarlı ve sorumlu olduğu
bir konudur.
Tasarının maddelerine geçilmesi ve üyelerimizin görüşlerini madde
üzerinde belirtmeleri Komisyonumuzca oybirliği ile kabul edilmiştir.
Tasarının 1 inci maddesi "ören yeri" tanımının Avrupa Mimari
Mirasını Koruma Sözleşmesi doğrultusunda değiştirilmesini içeren bir önergenin
kabulü sonucu oybirliği ile benimsenmiştir.
2/175 Esas nolu Kanun teklifiyle 2863 sayılı Kanunun 7 nci maddesine
eklenmesi öngörülen fıkra, Koruma Yüksek Kurulu ilke kararında aynı amaca
yönelik düzenlemelerin yer alması nedeniyle kabul edilmemiştir.
Tasarının 7 nci maddesinin metinden çıkarılması yolunda önerge
Komisyonumuzca benimsenmiş ve sonraki madde numaraları teselsül ettirilmiştir.
Mevcut düzenlemede yer alan izin müessesesinin devam etmesinin uygun olacağı
değerlendirilmiştir.
Tasarının 9 uncu maddesi; 8 inci madde olarak görüşülmüş ve ( c ) bendi
"menkul kıymetlerin basılması, saklanması, el değiştirme işlemlerinin
onaylanması ve veri tabanının oluşturulması ve denetlenmesi İller Bankasınca
yapılır" hükmü eklenmek suretiyle yeniden düzenlenmesini öngören önerge
ile "valilikler" ibaresinin "il özel idareleri" şeklinde
değiştirilmesini içeren bir önerinin benimsenmesi doğrultusunda kabul
edilmiştir.
Verilen bir önergenin kabulü ile Tasarıya yeni 15 inci madde
eklenmiştir. Bu Madde ile 2863 sayılı Kanunun 75 inci maddesine bir fıkra
eklenmiş ve taşınır kültür varlıklarına zarar verilmesi durumunda ilgili Türk
Ceza Kanunu hükümlerini ağırlaştırıcı düzenleme getirilmiştir. Tasarının
sonraki maddeleri teselsül ettirilmiştir.
Tasarının, üzerinde önerge verilen bu maddeleri dışındaki maddeleri tek
tek görüşülmüş, oya sunulmuş ve Komisyonumuzca oybirliği ile kabul edilmiştir.
Tasarının tümü ve Komisyonumuza redaksiyon yetkisi verilmesi oya
sunulmuş ve Komisyonumuzca oybirliği ile kabul edilmiştir.
Raporumuz, Genel Kurulun tasviplerine arze dilmek üzere Yüksek
Başkanlığa saygı ile sunulur.
|
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
|
Tayyar Altıkulaç |
Hikmet Özdemir |
Hacı Biner |
|
|
İstanbul |
Çankırı |
Van |
|
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
|
Recep Garip |
Zekeriya Akıncı |
Mehmet Tomanbay |
|
|
Adana |
Ankara |
Ankara |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Burhan Kılıç |
Ali Aydınlıoğlu |
Faruk Anbarcıoğlu |
|
|
Antalya |
Balıkesir |
Bursa |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Mustafa Özyurt |
Mustafa Gazalcı |
Ömer Özyılmaz |
|
|
Bursa |
Denizli |
Erzurum |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Temel Yılmaz |
Muharrem Karslı |
Berhan Şimşek |
|
|
Gümüşhane |
İstanbul |
İstanbul |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Mehmet Sayım Tekelioğlu |
Hüseyin Özcan |
Osman Kılıç |
|
|
İzmir |
Mersin |
Sivas |
HÜKÜMETİN TEKLİF
ETTİĞİ METİN
KÜLTÜR
VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNU İLE ÇEŞİTLİ KA-NUNLARDA DEĞİŞİKLİK
YAPILMASI HAKKINDA KANUN TASARISI
MADDE 1. -
21.7.1983 tarih ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 3
üncü maddesinin; (a) bendinin (1)inci alt bendi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş, üçüncü alt bendine "kent kalıntıları" ibaresinden
sonra gelmek üzere "kültür varlıklarının yoğun olarak bulunduğu sosyal
yaşama konu olmuş veya" ibareleri ile aynı bende (7), (8), (9), (10), (11)
ve (12) inci alt bentler eklenmiş, (b) bendinin (3) üncü alt bendi aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
"(1)
"Kültür varlıkları"; tarih öncesi ve tarihi devirlere ait bilim,
kültür, din ve güzel sanatlarla ilgili bulunan veya tarih öncesi ya da tarihi
devirlerde sosyal yaşama konu olmuş bilimsel ve kültürel açıdan özgün değer
taşıyan yer üstünde, yeraltında veya su altındaki bütün taşınır ve taşınmaz
varlıklardır.
(7)
"Ören yeri"; Tarih öncesinden günümüze kadar gelen çeşitli
uygarlıkların yeraltında ve yer üstündeki kalıntılarını, yaşadıkları devirleri,
sosyal, ekonomik, mimari vb. özelliklerini bir bütünlük içinde yansıtan her
türlü kültür eserlerinin yer aldığı alanlardır.
(8)
"Koruma amaçlı imar planı"; Bu Kanun uyarınca belirlenen sit
alanlarında, alanın etkileşim-geçiş sahasını da göz önünde bulundurarak, kültür
ve tabiat varlıklarının sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda korunması
amacıyla, arkeolojik, tarihi, doğal, mimari, demografik, kültürel,
sosyo-ekonomik, mülkiyet ve yapılaşma verilerini içeren alan araştırmasına
dayalı olarak; hali hazır haritalar üzerine, koruma alanı içinde yaşayan hane
halkları ve faaliyet gösteren işyerlerinin sosyal ve ekonomik yapılarını
iyileştiren, istihdam ve katma değer yaratan stratejileri, koruma esasları ve
kullanma şartları ile yapılaşma sınırlamalarını, sağlıklaştırma, yenileme alan
ve projelerini, uygulama etap ve programlarını, açık alan sistemini, yaya
dolaşımı ve taşıt ulaşımını, altyapı tesislerinin tasarım esasları, yoğunluklar
ve parsel tasarımlarını, yerel sahiplilik, uygulamanın finansmanı ilkeleri
uyarınca katılımcı alan yönetimi modellerini de içerecek şekilde hazırlanan,
hedefler, araçlar, stratejiler ile planlama kararları, tutumları, plan notları
ve açıklama raporu ile bir bütün olan nazım ve imar planlarının gerektirdiği
ölçekteki planlardır.
(9)
"Çevre düzenleme projesi"; Ören yerlerinin arkeolojik potansiyelini
koruyacak şekilde, denetimli olarak ziyarete açmak, tanıtımını sağlamak, mevcut
kullanım ve dolaşımdan kaynaklanan sorunlarını çözmek, alanın ihtiyaçlarını
çağdaş, teknolojik gelişmelerin gerektirdiği donatılarla gidermek amacıyla her
ören yerinin kendi özellikleri göz önüne alınarak hazırlanacak 1/500, 1/200 ve
1/100 ölçekli düzenleme projeleridir.
(10)
"Yönetim Alanı"; Sit alanları, ören yerleri ve etkileşim sahalarının
doğal bütünlüğü içerisinde etkin bir şekilde korunması, yaşatılması,
değerlendirilmesi, belli bir vizyon ve tema etrafında geliştirilmesi, toplumun
kültürel ve eğitsel ihtiyaçlarıyla buluşturulması amacıyla, planlama ve koruma
konusunda yetkili merkezi ve yerel idareler ile sivil toplum kuruluşları
arasında eşgüdümü sağlamak için oluşturulan ve sınırları ilgili idarelerin
görüşleri alınarak Bakanlıkça belirlenen yerlerdir.
(11)
"Yönetim Planı"; Yönetim alanının korunmasını, yaşatılmasını,
değerlendirilmesini sağlamak amacıyla, işletme projesini, kazı planı ve çevre
düzenleme projesi veya koruma amaçlı imar planını dikkate alarak oluşturulan
koruma ve gelişim projesinin, yıllık ve beş yıllık uygulama etaplarını ve
bütçesini de gösteren, her beş yılda bir gözden geçirilen planlardır.
(12)
"Bağlantı noktası"; Yönetim alanı sınırlarında yer almamakla
birlikte, arkeolojik, coğrafi, kültürel ve tarihi nedenlerle veya aynı vizyon
ve tema etrafında yönetim ve gelişiminin sağlanması bakımından bu yer ile
irtibatlandırılan kültürel varlıklardır.
(3)
"Koruma Bölge Kurulu"; Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge
Kurulunu,"
MADDE 2. -
2863 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrasına "mozaikler"
ibaresinden sonra gelmek üzere "peri bacaları" ibaresi eklenmiştir.
MADDE 3. -
2863 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Madde
9. - Koruma Yüksek Kurulunun ilke kararları çerçevesinde koruma bölge
kurullarınca alınan kararlara aykırı olarak, korunması gerekli taşınmaz kültür
ve tabiat varlıkları ve koruma alanları ile sit alanlarında inşai ve fiziki
müdahalede bulunulamaz, bunlar yeniden kullanıma açılamaz veya kullanımları
değiştirilemez. Esaslı onarım, inşaat, tesisat, sondaj, kısmen veya tamamen
yıkma, yakma, kazı veya benzeri işler inşai ve fiziki müdahale sayılır."
MADDE 4. -
2863 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan
"yapmak" ibaresinden sonra gelmek üzere "veya kamu kurum ve
kuruluşları ile belediyeler ve valiliklere yaptırmak" ibaresi eklenmiş ve
söz konusu maddenin sekizinci fıkrası yürürlükten kaldırılarak maddeye
aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
"Büyükşehir
belediyeleri, valilikler, Bakanlıkça izin verilen belediyeler bünyesinde kültür
varlıkları ile ilgili işlemleri ve uygulamaları yürütmek üzere sanat tarihi,
mimarlık, şehir planlama, mühendislik, arkeoloji gibi meslek alanlarından
uzmanların görev alacağı koruma, uygulama ve denetim büroları kurulur. Ayrıca,
il özel idareleri bünyesinde, kültür varlıklarının korunmasına yönelik rölöve,
restitüsyon, restorasyon projelerini hazırlayacak ve uygulayacak proje büroları
ve sertifikalı yapı ustalarını yetiştirecek eğitim birimleri kurulur.
Belediyeler
belediye sınırları ve mücavir alanları içerisinde, Valilikler ise bu sınırlar
dışında yetkilidir.
Bu bürolar
koruma bölge kurulları tarafından uygun görülen koruma amaçlı imar planı, proje
ve malzeme değişiklikleri ile inşaat denetimi de dahil olmak üzere uygulamayı
denetlemekle yükümlüdürler.
Alanın
özelliği göz önüne alınarak, bu büroların hangi uzmanlık dallarından teşekkül
edeceği, çalışma, izin usul ve esasları; Bakanlık ve İçişleri Bakanlığınca
hazırlanacak bir yönetmelikle belirlenir."
MADDE 5. -
2863 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer
alan "koruma alanları" ibaresinden sonra gelmek üzere ", sit
alanları" ibaresi eklenmiştir.
MADDE 6. -
2863 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin başlığı "Taşınmaz Kültür
Varlıklarının Onarımına Yardım Sağlanması ve Katkı Payı" olarak
değiştirilmiş, birinci fıkrasındaki "ve kredi verilir" ibaresi ile
ikinci fıkrası madde metninden çıkartılmış ve maddeye aşağıdaki fıkralar
eklenmiştir.
"Bu
amaçla, Bakanlık bütçesine yeterli ödenek konulur. Bakanlıkça yapılacak
yardımlara ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.
Belediyelerin
görev alanlarında kalan kültür varlıklarının korunması ve değerlendirilmesi
amacıyla kullanılmak üzere 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nun 8 inci ve 18
inci maddeleri uyarınca mükellef hakkında tahakkuk eden emlak vergisinin % 10'u
nispetinde "Taşınmaz Kültür Varlıklarının Korunmasına Katkı Payı"
tahakkuk ettirilir ve ilgili belediyesince emlak vergisi ile birlikte tahsil
edilir.
Tahsil
edilen miktar, il özel idaresi tarafından açılacak özel hesapta toplanır. Bu
miktar; belediyelerce kültür varlıklarının korunması ve değerlendirilmesi
amacıyla hazırlanan projeler kapsamında kamulaştırma, projelendirme, planlama
ve uygulama konularında kullanılmak üzere il sınırları içindeki belediyelere
vali tarafından aktarılır ve bu pay valinin denetiminde kullanılır.
Bu madde
uyarınca tahakkuk eden katkı payları hakkında 1319 sayılı Kanunun üçüncü kısmı
hükümleri uygulanır. Katkı paylarına ilişkin usul ve esaslar İçişleri Bakanlığı
ile Bakanlık tarafından belirlenir.
2985 sayılı
Toplu Konut Kanunu uyarınca verilecek kredilerin %10’u tescilli taşınmaz kültür
varlıklarının bakımı, onarımı ve restorasyonu işlemlerine ilişkin başvurularda
kullandırılır. Bu kapsamdaki öncelikli projeler Bakanlık ile Toplu Konut
İdaresi Başkanlığınca müştereken belirlenir."
MADDE 7. -
2863 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"Hazineye
ve diğer kamu kurum kuruluşlarına ait korunması gerekli taşınmaz kültür ve
tabiat varlıklarının kamu kurum ve kuruluşlarına tahsisine, kamu yararına
çalışan derneklere, vergi muafiyeti tanınan vakıflar ile gerçek ve tüzel
kişilere kiraya verilmesine ve irtifak hakkı tesisine ilişkin usul ve esaslar,
Maliye Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığınca müştereken çıkarılacak
yönetmelikle belirlenir."
MADDE 8. -
2863 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin ikinci
alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Kamu
kurum ve kuruluşları, belediyeler, il özel idareleri ve mahalli idare
birlikleri tescilli taşınmaz kültür varlıklarını, koruma bölge kurullarının
belirlediği fonksiyonda kullanılmak kaydıyla kamulaştırabilirler."
MADDE 9. -
2863 sayılı Kanunun 17 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"Sit
alanlarında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları ile koruma amaçlı
imar planı
Madde 17. -
a) Bir alanın koruma bölge kurulunca sit olarak ilanı, bu alanda her ölçekteki
plan uygulamasını durdurur. Sit alanının etkileşim çevresine ilişkin varsa
1/25.000 ölçekli plan kararları ve notları alanın sit statüsü dikkate alınarak
yeniden gözden geçirilir.
Koruma
amaçlı imar planı yapılıncaya kadar, koruma bölge kurulu tarafından üç ay
içinde geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları belirlenir.
Belediyeler, valilikler ve ilgili kurumlar söz konusu alanda ilgili meslek
odaları, sivil toplum kuruluşları ve plandan etkilenen hemşerilerin katılımı
ile toplantılar düzenleyerek koruma amaçlı imar planını hazırlatıp, incelenmek
ve sonuçlandırılmak üzere koruma bölge kuruluna vermek zorundadır. İki yıl
içinde koruma amaçlı imar planı yapılmadığı takdirde, geçiş dönemi koruma
esasları ve kullanma şartlarının uygulanması koruma amaçlı imar planı
yapılıncaya kadar durdurulur.
Bu iki
yıllık süre içinde zorunlu nedenlerle plan yapılamadığı takdirde koruma bölge
kurulunca bu süre bir yıl daha uzatılabilir.
Koruma bölge
kurulunda görüşülen ve uygun görülen koruma planları onaylanmak üzere ilgili
idarelere gönderilir.
İlgili
idareler, koruma amaçlı imar planını en geç iki ay içinde görüşür ve varsa
değişmesini istediği hususları koruma bölge kuruluna bildirir. Koruma bölge
kurulunda bu hususlar da değerlendirilir ve kurul tarafından uygun görülen
haliyle planlar ilgili idarelere onaylanmak üzere gönderilir. Altmış gün
içerisinde onaylanmayan planlar kesinleşerek yürürlüğe girer. Koruma amaçlı
imar planının yürürlüğe girmesiyle geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma
şartları ayrıca karar almaya gerek kalmadan ortadan kalkar.
Ören
yerlerinde çevre düzenleme projesi yapımı ve değişiklikleri, ilgili koruma
bölge kurulunun uygun görüşü doğrultusunda Bakanlıkça yapılır, yaptırılır ve
onaylanır.
Koruma
amaçlı imar planları ve çevre düzenleme projelerinde yapılacak değişiklikler
yukarıdaki usullere tabidir.
Koruma
amaçlı imar planları; müellifi şehir plancısı olmak üzere; alanın konumu, sit
statüsü ve özellikleri göz önünde bulundurularak mimar, restoratör mimar, sanat
tarihçisi, arkeolog, sosyolog, mühendis, peyzaj mimarı gibi meslek gruplarından
Bakanlıkça belirlenecek uzmanlar tarafından hazırlanır.
Koruma
amaçlı imar planları ve çevre düzenleme projelerinin hazırlanması, gösterimi,
uygulaması, denetimi ve plan müelliflerinin yeterliliği ile görev, yetki ve
sorumluluklarına ilişkin usul ve esaslar, Bakanlık ile Bayındırlık ve İskân
Bakanlığı'nca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.
Koruma
amaçlı imar planlarının yapımı için belediyelere aktarılmak üzere İller Bankası
Genel Müdürlüğü Bütçesine yeteri kadar ödenek konur. Valilikler ise
bütçelerinde koruma amaçlı imar planlarının yapımı için ödenek ayırırlar.
Koruma bölge
kurulunca sit alanı olarak ilan edilen yerlerde; bu kararın ilanından önce imar
mevzuatına ve onanlı imar planlarına uygun olarak alınmış yapı ruhsatı ve
eklerine göre subasman seviyesi tamamlanmış yapıların inşasına devam edilebilir,
ancak bu maddenin ( c) bendi uyarınca yapılanma hakkı aktarımını resen
uygulamaya da ilgili idareler yetkilidir. Subasman seviyesi tamamlanmamış
yapıların yapı ruhsatları iptal edilir. Kesin yapılanma yasağı bulunan sit
alanlarında bu madde hükümlerinden faydalanılamaz.
b) Koruma
amaçlı imar planlarıyla kesin yapılanma yasağı getirilen sit alanlarında
bulunan gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerinin mülkiyetindeki taşınmazlar
malikin başvurusu üzerine, belediye ve il özel idaresine ait taşınmazlarla
takas edilebilir.
c) Koruma
amaçlı imar planlarıyla veya tescilli taşınmaz kültür varlığı ve koruma
alanlarında yapılanma hakları kısıtlanmış taşınmazlara ait hakların kısıtlanmış
bölümünü, imar planlarıyla aktarım alanı olarak ayrılmış ilgili idarenin mülkiyetindeki
yapılanmaya açık diğer alanlara aktarmaya, aktarılacak alandaki arsanın
mülkiyetini aktarılan hak oranında devretmeye, belediye sınırları ve mücavir
alanlar içinde belediyeler, bunların dışında valilikler yetkilidir.
Aktarım
esnasında, iki alan arasındaki sosyo-ekonomik değer farklılıkları dikkate
alınarak, arsanın ve varsa yapının değerlerinin ekonomik olarak
denkleştirilmesi esastır. Ancak aktarıma konu hak tescilli taşınmaz kültür
varlığına ilişkin ise yapı değeri dikkate alınmaz.
Bu taşınmazlar
için, kısıtlanmış yapılanma haklarının imar planlarıyla aktarım alanı olarak
ayrılmış yapılanmaya açık diğer alanlarda kullanılmasını sağlayacak ve bu hakkı
hamiline yazılı menkul kıymete dönüştürecek belgeler düzenlemeye ilgili
idareler yetkilidir.
İlgili
idareler, bu belgeleri yapılanma hakları kısıtlanmış alan olarak gösterilen ve
tapuda bu konuda şerh düşülen alanlardaki taşınmaz sahiplerinden hak sahibi
olanlara vermeye, imar planında aktarım alanı olarak ayrılmış ve tapuda bu
konuda şerh düşülen alanlarda ise ruhsat vermek için toplamaya yetkilidir.
Bu alanlarda
kesin yapılanma yasağı gelmesi nedeniyle yapılanma hakkının tamamen aktarılması
halinde, yapılanma hakkı kısıtlanan taşınmaz mütemmimi ile birlikte ilgili
idare mülkiyetine geçer ve parseller ilgili idare adına tescil edilir ve hiçbir
koşulda satışa konu edilemez.
Aktarıma
konu parselde malikin korunabilir yapılanma hakkı kalması halinde ise yapılanma
hakkı kısmen aktarılır. Bu durumda, malikin yapılanma hakkı kısıtlanmış
alandaki mülkiyeti devam eder.
Ancak,
aktarıma konu hak, tescilli taşınmaz kültür varlığı üzerinde ise malikin bu
haktan yararlanabilmesi, bu varlığın korunması ve yaşatılması için gerekli
bakım, onarım ve restorasyon çalışmasını tamamlamasına bağlıdır.
Yukarıdaki fıkranın
uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, İçişleri
Bakanlığı ve Bakanlıkça hazırlanacak bir yönetmelikle belirlenir."
MADDE 10. -
2863 sayılı Kanunun 18 inci maddesine birinci fıkradan sonra gelmek üzere
aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
"Tescilli
taşınmaz kültür varlıklarının rölöve, restorasyon ve restitüsyon projeleri ve
bunların uygulanmasında restoratör mimar veya mimarın bulunması zorunludur.
Bunlardan I. grup kapsamında olanların rölöve, restorasyon ve restitüsyon projelerinin
uygulama çalışmaları, yapının özelliğine göre kalem işleri, ahşap, demir, taş
işleri ve restorasyon konularında uzmanlaşmış kişilerce yapılır.
Sit
alanları, korunması gerekli kültür varlıkları ve bunların koruma alanlarında
onaylı plan ve proje dışı uygulama yapan veya yapılmasına yol açan
sorumlularının, koruma bölge kurulları ile ilgili konularda plan ve proje
düzenlemesi ve uygulama sorumluluğu yapması beş yıl süre ile yasaklanır.
Uygulama sorumlularının denetimi, ilgili belediye veya valilikçe yapılarak,
aykırı hareket edenler Bakanlığa ve ilgili meslek odasına bildirilir.
Proje
uygulanması safhasında herhangi bir nedenle uygulama sorumlusunun ayrılması
halinde bu husus Bakanlığa bildirilir, yenisi tayin edilmedikçe uygulamaya
devam edilemez.
Yapı
esasları, denetim ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar
yönetmelikle belirlenir."
MADDE 11. -
2863 sayılı Kanunun 55 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Madde
55. - Koruma Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurullarının kurum temsilcisi
üyelerinin üyelikleri kurumlarındaki görevleri süresince devam eder.
Koruma bölge
kurullarının Bakanlıkça ve Yüksek Öğretim Kurulunca seçilen üyelerinin görev
süresi beş yıldır.
Koruma
Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurulu üyeleri, görev ve yetki alanlarına giren
konularda doğrudan veya dolaylı olarak taraf olamaz ve hiçbir menfaat
sağlayamazlar. Aksine davrandığı tespit edilenlerin kurul üyeliği Bakanlıkça
sona erdirilir.
Koruma
Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurulu üyelerine, ayda altı toplantıyı geçmemek
üzere her toplantı için devlet memur aylık katsayısının (3000) gösterge rakamı
ile çarpımı sonucunda bulunacak miktarda huzur hakkı ödenir.
Herhangi bir
nedenle bir yıl içinde yıllık izin, hastalık ve mazeret izinleri hariç dört
veya üst üste iki toplantıya katılmayan koruma bölge kurulu üyelerinin
üyelikleri sona erer."
MADDE 12. -
2863 sayılı Kanunun 57 nci maddesinin; (c) bendinde yer alan "bir ay"
ibaresi "üç ay" olarak, "onamak" ibaresi "karar
almak", (g) bendinde yer alan "ilgili" ibaresi "sit
alanlarına ilişkin" olarak değiştirilmiş ve (g) bendinden sonra gelen
fıkralar aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Koruma
bölge kurullarının başkan ve yardımcıları, üyeler arasından kurulca seçilir.
Başkanın yokluğunda kurula başkan yardımcısı başkanlık eder.
Koruma bölge
kurulları, toplantıya katılması gereken üyelerin salt çoğunluğuyla toplanır ve
toplantıya katılan üyelerin salt çoğunluğu ile karar alırlar. Ancak karar yeter
sayısı Bakanlık ve Yüksek Öğretim Kurulunca seçilen üye sayısının salt
çoğunluğundan az olamaz. Alınan kararlar bu Kanun ve ilke kararlarındaki
dayanakları ile bilimsel gerekçeleri belirtilerek yazılır.
Koruma bölge
kurullarının teknik ve idari hizmetleri, koruma bölge kurulu müdürlükleri
tarafından yürütülür.
Koruma bölge
kurulu, belgeleri tam olarak koruma bölge kuruluna ibraz edildiği tarihten
itibaren, koruma amaçlı imar planlarını en geç altı ay, uygulamaya yönelik
projeleri ise en geç üç ay içinde karara bağlar.
Taşınmaz
kültür ve tabiat varlıkları, bunların koruma alanları ve sit alanlarında, 3194
sayılı İmar Kanunu'nun 21 inci maddesi kapsamına giren ruhsata tabi olmayan
tadilat ve tamiratlar; özgün biçim ve malzemeye uygun olarak, bünyesinde
koruma, uygulama ve denetim büroları kurulmuş idarelerin izin ve denetimi ile
yapılır. Bunların dışında her türlü inşai ve fiziki müdahale koruma bölge
kurulunun izni ile yapılır.
Ancak,
koruma amaçlı imar planı onaylanmış sit alanlarında, taşınmaz kültür varlığının
bulunduğu parseller dışındaki inşai ve fiziki müdahaleler, koruma amaçlı imar
planı hükümleri doğrultusunda, bünyesinde koruma, uygulama ve denetim büroları
kurulmuş idarelerin izin ve denetimi ile yapılır.
Vakıflar
Genel Müdürlüğü idare ve denetiminde olan mazbut vakıfların veya mülhak
vakıfların mülkiyetindeki kültür varlıklarının 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 21
inci maddesi kapsamına giren ruhsata tabi olmayan tadilat ve tamiratları, özgün
biçim ve malzemeye uygun olarak Vakıflar Genel Müdürlüğünce yaptırılır.
Taşınmaz
kültür ve tabiat varlıkları ile bunların koruma alanlarında yapılan tadilat ve
tamiratlara ilişkin uygulama öncesi ve sonrasına ait rapor ve belgeleri, ilgili
idareler ve Vakıflar Genel Müdürlüğünce ilgili koruma bölge kurulu
müdürlüklerine gönderilir.
Bu maddenin
uygulanmasına ilişkin hususlar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle
belirlenir."
MADDE 13. -
2863 sayılı Kanunun 58 inci maddesinin (a) bendinde yer alan
"müzecilik" ibaresi "hukuk", "üç" ibaresi
"beş", (d) bendinde yer alan "iki" ibaresi "bir",
(f) bendinde yer alan "Orman Genel Müdürlüğü" ibaresi "Çevre ve
Orman Bakanlığı" olarak değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki (g) bendi ile
maddenin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"g)
Görüşülecek konunun müze müdürlüğünü ilgilendirmesi halinde ilgili müze
müdürü,"
"İlgili
meslek odaları koruma bölge kurulu toplantılarına gözlemci olarak
katılabilirler."
MADDE 14. -
2863 sayılı Kanunun 61 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde
yeniden düzenlenmiştir.
"Kararlara
Uyma Zorunluluğu
Madde 61. -
Kamu kurum ve kuruluşları ve belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler, Koruma
Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurullarının kararlarına uymak zorundadır. Koruma
Yüksek Kurulunun ilke kararları Resmi Gazetede yayımlanır.
Planlama
yetkisi bulunan kamu kurum ve kuruluşları ile il özel idareleri ve belediyeler,
kurullarca alınmış ve alınacak sit alanı, derecelendirilmesi, sit geçiş dönemi
koruma esasları ve kullanma şartları, koruma amaçlı imar planları ve
revizyonlarına ilişkin kararlara karşı altmış gün içerisinde Koruma Yüksek
Kuruluna itiraz edebilirler.
Bu
itirazlar, Koruma Yüksek Kurulunca incelenir ve en geç altı ay içinde karar
verilir. Koruma Yüksek Kuruluna yapılacak itirazlarla ilgili usul ve esaslar
yönetmelikle belirlenir."
MADDE 15. -
2863 sayılı Kanunun 65 inci maddesinin (a) ve (c) bentlerinde yer alan
"elli bin liradan iki yüz bin liraya kadar" ibareleri," beş
milyar liradan on milyar liraya" olarak ve (b) bendi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş ve maddeye (d) bendi eklenmiştir.
"(b)
Sit alanlarında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarına, koruma
amaçlı imar planlarına ve koruma bölge kurullarınca belirlenen koruma
alanlarında öngörülen şartlara aykırı izinsiz inşai ve fiziki müdahale yapanlar
veya yaptıranlar, iki yıldan beş yıla kadar ağır hapis ve beş milyar liradan on
milyar liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılırlar."
"(d)
Bünyesinde koruma, uygulama ve denetim büroları kurulmuş idarelerden bu Kanunun
57inci maddesinin altıncı ve yedinci fıkraları uyarınca izin almaksızın veya
izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapanlar ile izinsiz inşai ve fiziki
müdahale yapanlar veya yaptıranlar bir yıldan üç yıla kadar ağır hapis ve üç
milyar liradan altı milyar liraya kadar ağır para cezası ile
cezalandırılırlar."
MADDE 16. -
2863 sayılı Kanunun Geçici 3 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Geçici
Madde 3. - Kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulları, Kanunun yürürlüğe
girdiği tarihte kültür ve tabiat varlıklarını koruma bölge kurullarına, kültür
ve tabiat varlıklarını koruma kurulu büro müdürlükleri, Kanunun yürürlüğe
girdiği tarihte kültür ve tabiat varlıklarını koruma bölge kurulu
müdürlüklerine dönüşür.
Kanunda
belirtilen yönetmelikler yayım tarihinden itibaren bir yıl içinde çıkartılır.
Bu düzenlemeler yapılıncaya kadar mevcut yönetmeliklerin bu Kanuna aykırı
olmayan hükümleri uygulanır."
MADDE 17. -
2863 sayılı Kanunun birinci ek maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve
aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
"Ek
Madde 1. - Bu Kanunda yer alan 'Koruma Kurulu' ibareleri 'koruma bölge kurulu',
'koruma amaçlı imar planı' ibareleri 'koruma amaçlı imar planı' olarak
değiştirilmiştir."
"Alan
Yönetimi, Müze Yönetimi ve Anıt Eser Kurulu
EK MADDE 2.
- Yönetim alanlarında alan yönetimi, ulusal nitelikli müzelerde ise müze
yönetimi, anıt eserlerde anıt eser kurulu kurulur.
a) Yönetim
alanları ile bunların bağlantı noktalarının korunması, değerlendirilmesi ve
geliştirilmesi amacıyla kentsel sitlerde birden fazla belediyeyi ilgilendirmesi
halinde Büyükşehir belediyesi eşgüdümünde ilgili belediyeler, tek bir belediyenin
görevi alanına girmesi halinde ilgili belediye, diğer yerlerde ise Bakanlıkça
yönetim planı taslağı hazırlanır veya hazırlattırılır.
Hazırlanan
taslağın karara bağlanması ve uygulanması konusunda önerilerde bulunmak
amacıyla, alanda mülkiyet hakkı bulunanlar, meslek odaları ve sivil toplum
örgütleri ile üniversitelerin ilgili bölüm temsilcilerinden oluşan bir danışma
kurulu kurulur.
Eşgüdümün
sağlanması amacıyla, kentsel sitlerde ilgili belediye diğer yerlerde Bakanlıkça
bir alan başkanı belirlenir. Bakanlıkça belirlenen alan başkanlığı görevini
fiilen yürütenlere Devlet memurları aylık katsayısının (20000) gösterge rakamı
ile çarpımı sonucu bulunacak tutarı aşmamak kaydıyla Bakan tarafından
belirlenecek miktarda, damga vergisi hariç her hangi bir vergiye tabi
tutulmaksızın çalışmayı takip eden her ay başında Kültür Bakanlığı Döner
Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü bütçesinden ödeme yapılır.
Yönetim plan
taslağı kapsamında hizmetine ihtiyaç duyulan idarelerin birer temsilcisi ve
danışma kurulunca seçilecek iki üyenin katılımıyla eşgüdüm ve denetleme kurulu
kurulur. Alan başkanı, kurulun da başkanıdır. Kurul, bu taslağı inceleyip
mutabakata varmak suretiyle yönetim planını altı ay içerisinde onaylamaya ve bu
planın uygulanmasını denetlemeye yetkilidir.
Kurulun
denetim görevini yerine getirebilmesi amacıyla ilgili kurum uzman personelinden
ve denetim elemanlarından oluşan bir denetim birimi kurulabilir. Bu birim,
ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile üçüncü kişilerden yönetim planı ve
uygulaması ile ilgili her türlü bilgi ve belgeyi istemeye yetkilidir.
Kamu kurum
ve kuruluşları, belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler, eşgüdüm ve denetleme
kurulunca onaylanan yönetim planına uymak, ilgili idareler, plan kapsamındaki
hizmetlere öncelik vermek ve bu amaçla bütçelerine gerekli ödenekleri ayırmak
zorundadır.
b)
Bakanlıkça belirlenen ulusal nitelikli müzelerde, müze başkanı ve ona bağlı
müze müdürü ile işletme müdürü ve müze kurulundan oluşan müze yönetimi kurulur.
Müzelerde;
kayıt, tescil, envanter, depolama, eserlerin her türlü bakım ve onarımı,
sergilenmesi ve korunması, kültürel, eğitim ve bilimsel faaliyetler müze müdürü
tarafından; tanıtım, satış üniteleri yönetimi, etkinlik organizasyonu,
ziyaretçi yönetimi, çevre düzenlemesi, bakım-onarım, temizlik işleri işletme
müdürü tarafından yürütülür.
Müze
başkanı, kendisine bağlı müdürlüklerin faaliyetlerinin eşgüdüm ve denetimi ile
müzenin ulusal ve uluslar arası kurum ve kuruluşlar nezdinde temsiline
yetkilidir.
Müze
başkanlığı görevini yürütmek üzere; arkeoloji, sanat tarihi, antropoloji,
etnoloji, iktisat, işletme, kamu yönetimi gibi dallarda eğitim görmüş kimseler
arasından Bakanlıkça bir müze başkanı atanır.
Tüm
müzelerde o müzeye münhasıran ayrıca müze kurulu oluşturulur. Müze kurulu
müzenin bulunduğu yerdeki üniversitelerin ilgili bölümlerinden öğretim üyeleri,
meslek odaları, sivil toplum örgütü temsilcileri ve yerel yönetimlerin
temsilcileri ile müzeye bağışta bulunanlardan Bakanlıkça uygun görülen
kişilerden oluşur. Müze kurulu bünyesinden bir başkan seçer.
Müze
kurulunun görüşleri doğrultusunda müze için mekansal ve fiziksel gelişim,
tematik gelişim ve vizyon, eser, koleksiyon korunması ve geliştirilmesi,
tanıtım ve teşhir gibi konuları kapsayan yıllık ve beş yıllık koruma ve
geliştirme projesi hazırlanır. Koruma ve geliştirme projesi kapsamında
uygulamaları denetlemek müzenin tanıtımını yapmak, müzeye bağış toplamak,
onursal müze dostu ödülü vermek müze kurulunun yetkisindedir. Müze kurulu
müzenin işleyişine dair her yıl düzenli olarak rapor hazırlar. Bakanlık bu
raporları değerlendirmeye almak zorundadır.
c) Taşınmaz
kültür varlığı niteliğindeki anıt eserler için ise o esere münhasır anıt eser
kurulu oluşturulur. Kurul; eserin bulunduğu yerdeki üniversitelerin ilgili
bölümlerinden öğretim üyeleri, meslek odaları, sivil toplum örgütü temsilcileri
ve yerel yönetimlerin temsilcileri ile eserin korunması ve geliştirilmesi için
bağışta bulunanlardan Bakanlıkça uygun görülen kimseler ile bu eserler için
tasarruf yetkisine sahip idarenin temsilcisinden oluşur. İlgili idarenin
temsilcisi bu kurulun başkanıdır.
Kurul, eser
için mekansal ve fiziksel gelişim, tematik gelişim ve vizyon, eserin korunması
ve geliştirilmesi, tanıtım ve teşhir gibi konuları kapsayan yıllık ve beş
yıllık koruma ve geliştirme projesi hazırlar. Koruma ve geliştirme projesi
kapsamındaki uygulamalar, anıt eserin tanıtımını yapmak, anıt eser için bağış
toplamak, onursal ödüller vermek anıt eser kurulunun yetkisindedir. Kurul
eserin korunması, yaşatılması ve geliştirilmesine ilişkin her yıl düzenli
olarak rapor hazırlar. İlgili idareler bu raporları değerlendirmeye almak
zorundadır.
Bu maddenin
uygulanması ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça hazırlanacak bir yönetmelikle
düzenlenir."
"EK
MADDE 3. - 383 sayılı Özel Çevre Koruma
Kurumu Başkanlığı kurulmasına dair kanun hükmünde kararname, 2873 sayılı Milli
Parklar Kanunu, 4915 Sayılı Kara Avcılığı Kanunu, 4533 Sayılı Gelibolu
Yarımadası Milli Tarihi Milli Parkı Kanunu ile belirlenen alanlarda Ek-2
maddenin (a) fıkrası hükümleri uygulanmaz. "
MADDE 18. -
8.6.1959 tarih ve 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 4 üncü
maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki (m) bendi eklenmiştir.
"m)
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki tescilli
taşınmaz kültür varlıklarının veraset ve intikal yoluyla devir ve iktisabına
ilişkin işlemler."
MADDE 19. -
25.10.1984 tarih ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin
ikinci fıkrasına aşağıdaki (d) bendi eklenmiştir.
"d)
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki tescilli
taşınmaz kültür varlıklarının rölöve, restorasyon ve restitüsyon projelerine
münhasır olmak üzere, bu projelendirmelerden yararlananlara verilen mimarlık
hizmetleri ile projelerin uygulanması kapsamında yapılacak teslimler.
İstisna
kapsamına girecek mal ve hizmetler ile bunların asgari standartları ve bu
bendin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca çıkarılacak
bir yönetmelikle belirlenir."
MADDE 20. -
2.7.1964 tarih ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 59 uncu maddesinin birinci
fıkrasına aşağıdaki (m) bendi eklenmiştir.
"m)
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki tescilli
taşınmaz kültür varlıklarının devir ve iktisabına ilişkin işlemler"
MADDE 21. -
4.1.2002 tarih ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3 üncü maddesine aşağıdaki
(i) bendi eklenmiştir.
"i)
21.07.1983 tarih ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu
kapsamındaki kültür varlıklarının rölöve, restorasyon, restitüsyon projeleri ve
bunların uygulamaları ile değerlendirme, muhafaza, nakil işleri ve kazı
çalışmalarına ilişkin mal ve hizmet alımları"
MADDE 22. -
4734 sayılı Kanunun "Tanımlar" başlıklı 4 üncü maddesinde yer alan
"Rölöve projesi", "Restorasyon projesi" ve
"Restitüsyon projesi" tanımları Kanun metninden çıkartılmıştır.
MADDE 23. -
4734 sayılı Kanunun 62 nci maddesinin (c) bendindeki "Kültür varlıklarının
rölöve, restorasyon ve restitüsyon projelerine göre yapılacak onarım işleri,
her bir kalem iş için birim fiyat teklif almak suretiyle ihale edilebilir"
cümlesi Kanun metninden çıkartılmıştır.
MADDE 24. -
4734 sayılı Kanunun Geçici 4 üncü maddesine son fıkra olarak aşağıdaki hüküm
eklenmiştir.
"Bu
Kanunun 3 üncü maddesinin (i) bendine ilişkin esas ve usuller Maliye Bakanlığı,
Kamu İhale Kurumu ve Bakanlık tarafından çıkartılacak bir yönetmelikle
belirlenir."
MADDE 25. -
Ekli listede yer alan kadrolar ihdas edilerek 190 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Kültür ve Turizm Bakanlığı'na ilişkin
bölümüne eklenmiştir.
MADDE 26. -
14.7.1965 tarih ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun eki (II) sayılı Ek
Gösterge Cetvelinin "4. Başbakanlık ve Bakanlıklarda" bölümüne,
"emlak müdürü (Maliye Bakanlığı)" ibaresinden sonra gelmek üzere
"Müze Başkanı (Kültür ve Turizm Bakanlığı)" ibareleri eklenmiştir.
MADDE 27. -
2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkrası yürürlükten
kaldırılmıştır.
MADDE 28. -
Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 29. -
Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
|
|
Recep Tayyip Erdoğan |
|
|
|
|
|
|
Başbakan |
|
|
|
|
|
|
Dışişleri
Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
|
|
|
|
A. Gül |
A. Şener |
M. A. Şahin |
|
|
|
|
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
|
|
|
|
B. Atalay |
A. Babacan |
M. Aydın |
|
|
|
|
Devlet
Bakanı |
Devlet Bakanı |
Adalet
Bakanı |
|
|
|
|
G. Akşit |
K. Tüzmen |
C. Çiçek |
|
|
|
|
Millî
Savunma Bakanı |
İçişleri
Bakanı |
Maliye
Bakanı |
|
|
|
|
M. V. Gönül |
A. Aksu |
K. Unakıtan |
|
|
|
|
Millî
Eğitim Bakanı |
Bayındırlık
ve İskân Bakanı |
Sağlık
Bakanı |
|
|
|
|
H. Çelik |
Z. Ergezen |
R. Akdağ |
|
|
|
|
Ulaştırma
Bakanı |
Tarım ve
Köyişleri Bakanı |
Çalışma
ve Sos. Güv. Bakanı |
|
|
|
|
B. Yıldırım |
S. Güçlü |
M. Başesgioğlu |
|
|
|
|
Sanayi
ve Ticaret Bakanı |
En. ve
Tab. Kay. Bakanı |
Kültür
ve Turizm Bakanı |
|
|
|
|
A. Coşkun |
M. H. Güler |
E. Mumcu |
|
|
|
|
|
Çevre ve
Orman Bakanı |
|
|
|
|
|
|
O. Pepe |
|
|
|
MİLLÎ EĞİTİM, KÜLTÜR,
GENÇLİK VE SPOR KOMİSYONUNUN
KABUL ETTİĞİ METİN
KÜLTÜR
VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNU İLE ÇEŞİTLİ KA-NUNLARDA DEĞİŞİKLİK
YAPILMASI
HAKKINDA KANUN TASARISI
MADDE 1.-
21.7.1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun
3 üncü maddesinin; (a) bendinin (1)
numaralı alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, (3) numaralı alt bendine
"kent kalıntıları" ibaresinden sonra gelmek üzere "kültür
varlıklarının yoğun olarak bulunduğu sosyal yaşama konu olmuş veya"
ibareleri ile aynı bende (7), (8), (9), (10), (11) ve (12) numaralı alt bentler
eklenmiş, (b) bendinin (3) üncü alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"(1)
"Kültür varlıkları"; tarih öncesi ve tarihi devirlere ait bilim,
kültür, din ve güzel sanatlarla ilgili bulunan veya tarih öncesi ya da tarihi
devirlerde sosyal yaşama konu olmuş bilimsel ve kültürel açıdan özgün değer
taşıyan yer üstünde, yer altında veya su altındaki bütün taşınır ve taşınmaz
varlıklardır.
(7)
"Ören yeri"; tarih öncesinden günümüze kadar gelen çeşitli
uygarlıkların ürünü olup, topoğrafik olarak tanımlanabilecek derecede yeterince
belirgin ve mütecanis özelliklere sahip, aynı zamanda tarihsel, arkeolojik,
sanatsal, bilimsel, sosyal veya teknik bakımlardan dikkate değer, kısmen inşa
edilmiş, insan emeği kültür varlıkları ile tabiat varlıklarının birleştiği
alanlardır.
(8)
"Koruma amaçlı imar planı"; bu Kanun uyarınca belirlenen sit
alanlarında, alanın etkileşim-geçiş sahasını da göz önünde bulundurarak, kültür
ve tabiat varlıklarının sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda korunması
amacıyla arkeolojik, tarihi, doğal, mimari, demografik, kültürel,
sosyo-ekonomik, mülkiyet ve yapılaşma verilerini içeren alan araştırmasına
dayalı olarak; hali hazır haritalar üzerine, koruma alanı içinde yaşayan hane
halkları ve faaliyet gösteren iş yerlerinin sosyal ve ekonomik yapılarını
iyileştiren, istihdam ve katma değer yaratan stratejileri, koruma esasları ve
kullanma şartları ile yapılaşma sınırlamalarını, sağlıklaştırma, yenileme alan
ve projelerini, uygulama etap ve programlarını, açık alan sistemini, yaya
dolaşımı ve taşıt ulaşımını, alt yapı tesislerinin tasarım esasları,
yoğunluklar ve parsel tasarımlarını, yerel sahiplilik, uygulamanın finansmanı
ilkeleri uyarınca katılımcı alan yönetimi modellerini de içerecek şekilde
hazırlanan, hedefler, araçlar, stratejiler ile planlama kararları, tutumları,
plan notları ve açıklama raporu ile bir bütün olan nazım ve uygulama imar
planlarının gerektirdiği ölçekteki planlardır.
(9)
"Çevre düzenleme projesi"; ören yerlerinin arkeolojik potansiyelini
koruyacak şekilde, denetimli olarak ziyarete açmak, tanıtımını sağlamak, mevcut
kullanım ve dolaşımdan kaynaklanan sorunlarını çözmek, alanın ihtiyaçlarını
çağdaş, teknolojik gelişmelerin gerektirdiği donatılarla gidermek amacıyla her
ören yerinin kendi özellikleri göz önüne alınarak hazırlanacak 1/500, 1/200 ve
1/100 ölçekli düzenleme projeleridir.
(10)
"Yönetim alanı"; sit alanları, ören yerleri ve etkileşim sahalarının
doğal bütünlüğü içerisinde etkin bir şekilde korunması, yaşatılması,
değerlendirilmesi, belli bir vizyon ve tema etrafında geliştirilmesi, toplumun
kültürel ve eğitsel ihtiyaçlarıyla buluşturulması amacıyla, planlama ve koruma
konusunda yetkili merkezi ve yerel idareler ile sivil toplum kuruluşları arasında
eşgüdümü sağlamak için oluşturulan ve sınırları ilgili idarelerin görüşleri
alınarak Bakanlıkça belirlenen yerlerdir.
(11)
"Yönetim planı"; yönetim alanının korunmasını, yaşatılmasını,
değerlendirilmesini sağlamak amacıyla, işletme projesini, kazı planı ve çevre
düzenleme projesi veya koruma amaçlı imar planını dikkate alarak oluşturulan
koruma ve gelişim projesinin, yıllık ve beş yıllık uygulama etaplarını ve
bütçesini de gösteren, her beş yılda bir gözden geçirilen planlardır.
(12)
"Bağlantı noktası"; yönetim alanı sınırlarında yer almamakla
birlikte, arkeolojik, coğrafi, kültürel ve tarihi nedenlerle veya aynı vizyon
ve tema etrafında yönetim ve gelişiminin sağlanması bakımından bu yer ile
irtibatlandırılan kültürel varlıklardır.
(3)
"Koruma Bölge Kurulu"; Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge
Kurulunu,"
MADDE 2. -
2863 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrasına "mozaikler"
ibaresinden sonra gelmek üzere ",peri bacaları" ibaresi eklenmiştir.
MADDE 3. -
2863 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Madde
9. - Koruma Yüksek Kurulunun ilke kararları çerçevesinde koruma bölge
kurullarınca alınan kararlara aykırı olarak, korunması gerekli taşınmaz kültür
ve tabiat varlıkları ve koruma alanları ile sit alanlarında inşai ve fiziki
müdahalede bulunulamaz, bunlar yeniden kullanıma açılamaz veya kullanımları
değiştirilemez. Esaslı onarım, inşaat, tesisat, sondaj, kısmen veya tamamen
yıkma, yakma, kazı veya benzeri işler inşai ve fiziki müdahale sayılır."
MADDE 4. - 2863
sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan
"yapmak" ibaresinden sonra gelmek üzere "veya kamu kurum ve
kuruluşları ile belediyeler ve valiliklere yaptırmak" ibaresi
eklenmiş, sekizinci fıkrası yürürlükten
kaldırılmış ve maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
"Büyükşehir
belediyeleri, valilikler, Bakanlıkça izin verilen belediyeler bünyesinde kültür
varlıkları ile ilgili işlemleri ve uygulamaları yürütmek üzere sanat tarihi,
mimarlık, şehir planlama, mühendislik, arkeoloji gibi meslek alanlarından
uzmanların görev alacağı koruma, uygulama ve denetim büroları kurulur. Ayrıca,
il özel idareleri bünyesinde, kültür varlıklarının korunmasına yönelik rölöve,
restitüsyon, restorasyon projelerini hazırlayacak ve uygulayacak proje büroları
ve sertifikalı yapı ustalarını yetiştirecek eğitim birimleri kurulur.
Belediyeler
belediye sınırları ve mücavir alanları içerisinde, valilikler ise bu sınırlar
dışında yetkilidir.
Bu bürolar
koruma bölge kurulları tarafından uygun görülen koruma amaçlı imar planı, proje
ve malzeme değişiklikleri ile inşaat denetimi de dahil olmak üzere uygulamayı
denetlemekle yükümlüdürler.
Alanın
özelliği göz önüne alınarak, bu büroların hangi uzmanlık dallarından teşekkül
edeceği, çalışma, izin usul ve esasları; Bakanlık ve İçişleri Bakanlığınca
hazırlanacak bir yönetmelikle belirlenir."
MADDE 5. -
2863 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer
alan "koruma alanları" ibaresinden sonra gelmek üzere ",sit
alanları" ibaresi eklenmiştir.
MADDE 6. -
2863 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin başlığı "Taşınmaz kültür
varlıklarının onarımına yardım sağlanması ve katkı payı" olarak
değiştirilmiş, birinci fıkrasındaki "ve kredi verilir" ibaresi ile
dördüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmış ve maddeye aşağıdaki fıkralar
eklenmiştir.
"Bu
amaçla, Bakanlık bütçesine yeterli ödenek konulur. Bakanlıkça yapılacak
yardımlara ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.
Belediyelerin
görev alanlarında kalan kültür varlıklarının korunması ve değerlendirilmesi
amacıyla kullanılmak üzere 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 8 inci ve 18
inci maddeleri uyarınca mükellef hakkında tahakkuk eden emlak vergisinin %10'u
nispetinde "Taşınmaz Kültür Varlıklarının Korunmasına Katkı Payı"
tahakkuk ettirilir ve ilgili belediyesince emlak vergisi ile birlikte tahsil
edilir.
Tahsil
edilen miktar, il özel idaresi tarafından açılacak özel hesapta toplanır. Bu
miktar; belediyelerce kültür varlıklarının korunması ve değerlendirilmesi
amacıyla hazırlanan projeler kapsamında kamulaştırma, projelendirme, planlama
ve uygulama konularında kullanılmak üzere il sınırları içindeki belediyelere
vali tarafından aktarılır ve bu pay valinin denetiminde kullanılır.
Bu madde
uyarınca tahakkuk eden katkı payları hakkında 1319 sayılı Kanunun üçüncü kısmı
hükümleri uygulanır. Katkı paylarına ilişkin usul ve esaslar İçişleri Bakanlığı
ile Bakanlık tarafından belirlenir.
2985 sayılı
Toplu Konut Kanunu uyarınca verilecek kredilerin en az %10'u tescilli taşınmaz
kültür varlıklarının bakımı, onarımı ve restorasyonu işlemlerine ilişkin
başvurularda kullandırılır. Bu kapsamdaki öncelikli projeler Bakanlık ile Toplu
Konut İdaresi Başkanlığınca müştereken belirlenir."
MADDE 7.-
2863 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin ikinci
paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Kamu
kurum ve kuruluşları, belediyeler, il özel idareleri ve mahalli idare
birlikleri tescilli taşınmaz kültür varlıklarını, koruma bölge kurullarının
belirlediği fonksiyonda kullanılmak kaydıyla kamulaştırabilirler."
MADDE 8. -
2863 sayılı Kanunun 17 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"Sit
alanlarında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları ile koruma amaçlı
imar planı
Madde 17.
- a) Bir alanın koruma bölge kurulunca
sit olarak ilanı, bu alanda her ölçekteki plan uygulamasını durdurur. Sit
alanının etkileşim çevresine ilişkin varsa 1/25.000 ölçekli plan kararları ve
notları alanın sit statüsü dikkate alınarak yeniden gözden geçirilerek, ilgili
idarelerce onaylanır.
Koruma
amaçlı imar planı yapılıncaya kadar, koruma bölge kurulu tarafından üç ay
içinde geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları belirlenir.
Belediyeler, valilikler ve ilgili kurumlar söz konusu alanda ilgili meslek
odaları, sivil toplum kuruluşları ve plandan etkilenen hemşerilerin katılımı
ile toplantılar düzenleyerek koruma amaçlı imar planını hazırlatıp, incelenmek
ve sonuçlandırılmak üzere koruma bölge kuruluna vermek zorundadır. İki yıl
içinde koruma amaçlı imar planı yapılmadığı takdirde, geçiş dönemi koruma
esasları ve kullanma şartlarının uygulanması, koruma amaçlı imar planı
yapılıncaya kadar durdurulur.
Bu iki
yıllık süre içinde zorunlu nedenlerle plan yapılamadığı takdirde koruma bölge
kurulunca bu süre bir yıl daha uzatılabilir.
Koruma bölge
kurulunda görüşülen ve uygun görülen koruma planları onaylanmak üzere ilgili
idarelere gönderilir.
İlgili
idareler, koruma amaçlı imar planını en geç iki ay içinde görüşür ve varsa
değişmesini istediği hususları koruma bölge kuruluna bildirir. Koruma bölge
kurulunda bu hususlar da değerlendirilir ve kurul tarafından uygun görülen
haliyle planlar ilgili idarelere onaylanmak üzere gönderilir. Altmış gün
içerisinde onaylanmayan planlar kesinleşerek yürürlüğe girer. Koruma amaçlı
imar planının yürürlüğe girmesiyle geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma
şartları ayrıca karar almaya gerek kalmadan ortadan kalkar.
Ören
yerlerinde çevre düzenleme projesi yapımı ve değişiklikleri, ilgili koruma
bölge kurulunun uygun görüşü doğrultusunda Bakanlıkça yapılır, yaptırılır ve
onaylanır.
Koruma
amaçlı imar planları ve çevre düzenleme projelerinde yapılacak değişiklikler
yukarıdaki usullere tabidir.
Koruma
amaçlı imar planları; müellifi şehir plancısı olmak üzere; alanın konumu, sit
statüsü ve özellikleri göz önünde bulundurularak mimar, restoratör mimar, sanat
tarihçisi, arkeolog, sosyolog, mühendis, peyzaj mimarı gibi meslek gruplarından
Bakanlıkça belirlenecek uzmanlar tarafından hazırlanır.
Koruma
amaçlı imar planları ve çevre düzenleme projelerinin hazırlanması, gösterimi,
uygulaması, denetimi ve plan müelliflerinin yeterliliği ile görev, yetki ve
sorumluluklarına ilişkin usul ve esaslar, Bakanlık ile Bayındırlık ve İskân
Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.
Koruma
amaçlı imar planlarının yapımı için belediyelere aktarılmak üzere İller Bankası
Genel Müdürlüğü Bütçesine yeteri kadar ödenek konur. İl özel idareleri ise
bütçelerinde koruma amaçlı imar planlarının yapımı için ödenek ayırırlar.
Koruma bölge
kurulunca sit alanı olarak ilan edilen yerlerde; bu kararın ilanından önce imar
mevzuatına ve onanlı imar planlarına uygun olarak alınmış yapı ruhsatı ve
eklerine göre subasman seviyesi tamamlanmış yapıların inşasına devam
edilebilir, ancak bu maddenin ( c) bendi uyarınca yapılanma hakkı aktarımını
re’sen uygulamaya da ilgili idareler yetkilidir. Subasman seviyesi
tamamlanmamış yapıların yapı ruhsatları iptal edilir. Kesin yapılanma yasağı
bulunan sit alanlarında bu madde hükümlerinden faydalanılamaz.
b) Koruma
amaçlı imar planlarıyla kesin yapılanma yasağı getirilen sit alanlarında
bulunan gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerinin mülkiyetindeki taşınmazlar
malikin başvurusu üzerine, belediye ve il özel idaresine ait taşınmazlarla
takas edilebilir.
c) Yapılanma
hakları kısıtlanmış tescilli taşınmaz kültür varlıklarına veya bunların koruma
alanlarında bulunan ya da koruma amaçlı imar planlarıyla yapılanma hakları
kısıtlanan taşınmazlara ait mülkiyet veya yapılanma haklarının kısıtlanmış
bölümünü, imar planlarıyla yapılanmaya açık aktarım alanı olarak ayrılmış,
mülkiyetlerindeki veya üçüncü şahıslara ait alanlara, aktarımdan yararlanacak
öncelikli hakları belirleyerek bir program dahilinde aktarmaya, belediye
sınırları ve mücavir alanlar içinde belediyeler, bunların dışında valilikler yetkilidir.
Aktarım
işleminde Sermaye Piyasası Kurulunca onaylı gayrimenkul değerleme şirketlerince
yapılacak rayiç değer denkleştirmesi esastır. Ancak aktarıma konu hak tescilli
taşınmaz kültür varlığına ilişkin ise yapı değeri dikkate alınmaz.
Bu taşınmazlar
için, kısıtlanmış yapılanma haklarının, imar planlarıyla aktarım alanı olarak
ayrılmış yapılanmaya açık diğer alanlarda kullanılmasını sağlayacak ve bu hakkı
hamiline yazılı menkul kıymete dönüştürecek belgeler düzenlemeye, bu belgeleri
yapılanma hakları kısıtlanmış alan olarak gösterilen ve tapuda bu konuda şerh
düşülen alanlardaki taşınmaz sahiplerinden hak sahibi olanlara vermeye, imar
planında aktarım alanı olarak ayrılmış ve tapuda bu konuda şerh düşülen
alanlarda ise ruhsat vermek için toplamaya ilgili idareler yetkilidir. Menkul
kıymetlerin basılması, saklanması, el değiştirme işlemlerinin onaylanması ve
veri tabanının oluşturulması ve denetlenmesi İller Bankasınca yapılır.
Bu alanlarda
kesin yapılanma yasağı gelmesi nedeniyle yapılanma hakkının tamamen aktarılması
halinde, yapılanma hakkı kısıtlanan taşınmaz mütemmimi ile birlikte ilgili
idare mülkiyetine geçer ve parseller ilgili idare adına tescil edilir ve hiçbir
koşulda satışa konu edilemez.
Aktarıma
konu parselde malikin korunabilir yapılanma hakkı kalması halinde ise yapılanma
hakkı kısmen aktarılır. Bu durumda, malikin yapılanma hakkı kısıtlanmış
alandaki mülkiyeti devam eder.
Ancak,
aktarıma konu hak, tescilli taşınmaz kültür varlığı üzerinde ise, malikin bu
varlığın korunması ve yaşatılması için gerekli bakım, onarım ve restorasyon
çalışmasını, ilgili idare ile imzalanacak protokole uygun olarak menkul
kıymetleri teslim almasını müteakip başlatarak tamamlaması zorunludur. Aksi
halde, ilgili idare teslim edilen menkul kıymet bedelini faiziyle birlikte
malikten tahsile yetkilidir. Bu hususlar ve protokol menkul kıymet tesliminden
önce ilgili idarece tapuya her türlü harçtan ve damga vergisinden muaf olarak
şerh edilir.
Kısıtlanmış
hakların bulunduğu belediye sınırları içerisinde, aktarım alanı tespit
edilmesinin mümkün olamaması halinde, ilgili idareler ortak program yürütmeye
yetkilidir.
Yukarıdaki
fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Bayındırlık ve İskân Bakanlığı,
İçişleri Bakanlığı ve Bakanlıkça hazırlanacak bir yönetmelikle
belirlenir."
MADDE 9. -
2863 sayılı Kanunun 18 inci maddesine birinci fıkradan sonra gelmek üzere
aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
"Tescilli
taşınmaz kültür varlıklarının rölöve, restorasyon ve restitüsyon projeleri ve
bunların uygulanmasında restoratör mimar veya mimarın bulunması zorunludur.
Bunlardan I. grup kapsamında olanların rölöve, restorasyon ve restitüsyon
projelerinin uygulama çalışmaları, yapının özelliğine göre kalem işleri, ahşap,
demir, taş işleri ve restorasyon konularında uzmanlaşmış kişilerce yapılır.
Sit
alanları, korunması gerekli kültür varlıkları ve bunların koruma alanlarında
onaylı plan ve proje dışı uygulama yapan veya yapılmasına yol açan
sorumlularının, koruma bölge kurulları ile ilgili konularda plan ve proje
düzenlemesi ve uygulama sorumluluğu yapması beş yıl süre ile yasaklanır.
Uygulama sorumlularının denetimi, ilgili belediye veya valilikçe yapılarak
aykırı hareket edenler, Bakanlığa ve ilgili meslek odasına bildirilir.
Proje
uygulanması safhasında herhangi bir nedenle uygulama sorumlusunun ayrılması
halinde bu husus Bakanlığa bildirilir, yenisi tayin edilmedikçe uygulamaya
devam edilemez.
Yapı
esasları, denetim ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar
Bakanlıkça hazırlanacak yönetmelikle belirlenir."
MADDE 10. -
2863 sayılı Kanunun 55 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Madde
55. - Koruma Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurullarının kurum temsilcisi
üyelerinin üyelikleri kurumlarındaki görevleri süresince devam eder.
Koruma bölge
kurullarının Bakanlıkça ve Yükseköğretim Kurulunca seçilen üyelerinin görev
süresi beş yıldır.
Koruma
Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurulu üyeleri, görev ve yetki alanlarına giren
konularda doğrudan veya dolaylı olarak taraf olamaz ve hiçbir menfaat
sağlayamazlar. Aksine davrandığı tespit edilenlerin kurul üyeliği Bakanlıkça
sona erdirilir.
Koruma
Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurulu üyelerine, ayda altı toplantıyı geçmemek
üzere her toplantı için Devlet memur aylık katsayısının (3000) gösterge rakamı
ile çarpımı sonucunda bulunacak miktarda huzur hakkı ödenir.
Herhangi bir
nedenle bir yıl içinde yıllık izin, hastalık ve mazeret izinleri hariç dört
veya üst üste iki toplantıya katılmayan koruma bölge kurulu üyelerinin
üyelikleri sona erer."
MADDE 11. -
2863 sayılı Kanunun 57 nci maddesinin; (c) bendinde yer alan "bir ay"
ibaresi "üç ay" olarak, (d) bendinde yer alan "onamak"
ibaresi "karar almak", (g) bendinde yer alan "ilgili"
ibaresi "sit alanlarına ilişkin" olarak değiştirilmiş ve (g)
bendinden sonra gelen fıkralar aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye
aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
"Koruma
bölge kurullarının başkan ve yardımcıları, üyeler arasından kurulca seçilir.
Başkanın yokluğunda kurula, başkan yardımcısı başkanlık eder.
Koruma bölge
kurulları, toplantıya katılması gereken üyelerin salt çoğunluğuyla toplanır ve
toplantıya katılan üyelerin salt çoğunluğu ile karar alırlar. Ancak karar yeter
sayısı Bakanlık ve Yükseköğretim Kurulunca seçilen üye sayısının salt
çoğunluğundan az olamaz. Alınan kararlar bu Kanun ve ilke kararlarındaki
dayanakları ile bilimsel gerekçeleri belirtilerek yazılır.
Koruma bölge
kurullarının teknik ve idari hizmetleri, koruma bölge kurulu müdürlükleri
tarafından yürütülür.
Koruma bölge
kurulu, belgeleri tam olarak koruma bölge kuruluna ibraz edildiği tarihten
itibaren, koruma amaçlı imar planlarını en geç altı ay, uygulamaya yönelik
projeleri ise en geç üç ay içinde karara bağlar.
Taşınmaz
kültür ve tabiat varlıkları, bunların koruma alanları ve sit alanlarında, 3194
sayılı İmar Kanununun 21 inci maddesi kapsamına giren ruhsata tabi olmayan
tadilat ve tamiratlar; özgün biçim ve malzemeye uygun olarak, bünyesinde
koruma, uygulama ve denetim büroları kurulmuş idarelerin izin ve denetimi ile
yapılır. Bunların dışında her türlü inşai ve fiziki müdahale koruma bölge
kurulunun izni ile yapılır.
Ancak,
koruma amaçlı imar planı onaylanmış sit alanlarında, taşınmaz kültür varlığının
bulunduğu parseller dışındaki inşai ve fiziki müdahaleler, koruma amaçlı imar
planı hükümleri doğrultusunda, bünyesinde koruma, uygulama ve denetim büroları
kurulmuş idarelerin izin ve denetimi ile yapılır.
Vakıflar
Genel Müdürlüğü idare ve denetiminde olan mazbut vakıfların veya mülhak
vakıfların mülkiyetindeki kültür varlıklarının 3194 sayılı İmar Kanununun 21
inci maddesi kapsamına giren ruhsata tabi olmayan tadilat ve tamiratları, özgün
biçim ve malzemeye uygun olarak Vakıflar Genel Müdürlüğünce yaptırılır.
Taşınmaz
kültür ve tabiat varlıkları ile bunların koruma alanlarında yapılan tadilat ve
tamiratlara ilişkin uygulama öncesi ve sonrasına ait rapor ve belgeleri, ilgili
idareler ve Vakıflar Genel Müdürlüğünce ilgili koruma bölge kurulu
müdürlüklerine gönderilir.
Bu maddenin
uygulanmasına ilişkin hususlar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle
belirlenir."
MADDE 12. -
2863 sayılı Kanunun 58 inci maddesinin (a) bendinde yer alan
"müzecilik" ibaresi "hukuk", "üç" ibaresi
"beş", (d) bendinde yer alan "iki" ibaresi "bir",
(f) bendinde yer alan "Orman Genel Müdürlüğü" ibaresi "Çevre ve
Orman Bakanlığı" olarak değiştirilmiş ve aynı fıkraya aşağıdaki (g) bendi
ile maddenin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"g)
Görüşülecek konunun müze müdürlüğünü ilgilendirmesi halinde ilgili müze
müdürü."
"İlgili
meslek odaları koruma bölge kurulu toplantılarına gözlemci olarak
katılabilirler."
MADDE 13. -
2863 sayılı Kanunun mülga 61 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki
şekilde yeniden düzenlenmiştir.
"Kararlara
uyma zorunluluğu
Madde 61. -
Kamu kurum ve kuruluşları ve belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler, Koruma
Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurullarının kararlarına uymak zorundadır. Koruma
Yüksek Kurulunun ilke kararları Resmî Gazetede yayımlanır
Planlama
yetkisi bulunan kamu kurum ve kuruluşları ile valilik ve belediyeler,
kurullarca alınmış ve alınacak sit alanı, derecelendirilmesi, sit geçiş dönemi
koruma esasları ve kullanma şartları, koruma amaçlı imar planları ve
revizyonlarına ilişkin kararlara karşı altmış gün içerisinde Koruma Yüksek
Kuruluna itiraz edebilirler.
Bu
itirazlar, Koruma Yüksek Kurulunca incelenir ve en geç altı ay içinde karara
bağlanır. Koruma Yüksek Kuruluna yapılacak itirazlarla ilgili usul ve esaslar
Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir."
MADDE 14. -
2863 sayılı Kanunun 65 inci maddesinin (a) ve (c) bentlerinde yer alan
"ellibin liradan ikiyüzbin liraya kadar" ibareleri," beşmilyar
liradan on milyar liraya" olarak ve (b) bendi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki (d) bendi eklenmiştir.
"(b)
Sit alanlarında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarına, koruma
amaçlı imar planlarına ve koruma bölge kurullarınca belirlenen koruma
alanlarında öngörülen şartlara aykırı izinsiz inşai ve fiziki müdahale yapanlar
veya yaptıranlar, iki yıldan beş yıla kadar ağır hapis ve beşmilyar liradan
onmilyar liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılırlar."
"(d)
Bünyesinde koruma, uygulama ve denetim büroları kurulmuş idarelerden bu Kanunun
57 nci maddesinin altıncı ve yedinci fıkraları uyarınca izin almaksızın veya
izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapanlar ile izinsiz inşai ve fiziki
müdahale yapanlar veya yaptıranlar bir yıldan üç yıla kadar ağır hapis ve
üçmilyar liradan altımilyar liraya kadar ağır para cezası ile
cezalandırılırlar."
MADDE 15. -
2863 sayılı Kanunun 75 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"Türk
Ceza Kanununun ikinci kitap, onuncu babının yedinci faslında yazılı suçların
konusu, bu Kanun kapsamına giren taşınır kültür varlıkları ise, muayyen olan
ceza üçte birinden az olmamak üzere iki katına kadar artırılarak
hükmolunur."
MADDE 16. -
2863 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Geçici
Madde 3. - Kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulları, Kanunun yürürlüğe
girdiği tarihte kültür ve tabiat varlıklarını koruma bölge kurullarına, kültür
ve tabiat varlıklarını koruma kurulu büro müdürlükleri, Kanunun yürürlüğe
girdiği tarihte kültür ve tabiat varlıklarını koruma bölge kurulu
müdürlüklerine dönüşür.
Kanunda
belirtilen yönetmelikler, kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içinde
çıkarılır. Bu düzenlemeler yapılıncaya kadar mevcut yönetmeliklerin bu Kanuna
aykırı olmayan hükümleri uygulanır."
MADDE 17. -
2863 sayılı Kanunun birinci ek maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve
kanuna aşağıdaki ek maddeler eklenmiştir.
"Ek
Madde 1. - Bu Kanunda yer alan 'Koruma Kurulu' ibareleri 'koruma bölge kurulu'
olarak değiştirilmiştir."
"Alan
yönetimi, müze yönetimi ve anıt eser kurulu
EK MADDE 2.
- Yönetim alanlarında alan yönetimi, ulusal nitelikli müzelerde ise müze
yönetimi, anıt eserlerde anıt eser kurulu kurulur.
a) Yönetim
alanları ile bunların bağlantı noktalarının korunması, değerlendirilmesi ve
geliştirilmesi amacıyla kentsel sitlerde birden fazla belediyeyi ilgilendirmesi
halinde büyükşehir belediyesi eşgüdümünde ilgili belediyeler, tek bir belediyenin
görevi alanına girmesi halinde ilgili belediye, diğer yerlerde ise Bakanlıkça
yönetim planı taslağı hazırlanır veya hazırlattırılır.
Hazırlanan
taslağın karara bağlanması ve uygulanması konusunda önerilerde bulunmak
amacıyla, alanda mülkiyet hakkı bulunanlar, meslek odaları ve sivil toplum
örgütleri ile üniversitelerin ilgili bölüm temsilcilerinden oluşan bir danışma
kurulu kurulur.
Eşgüdümün
sağlanması amacıyla, kentsel sitlerde ilgili belediye diğer yerlerde Bakanlıkça
bir alan başkanı belirlenir. Bakanlıkça belirlenen alan başkanlığı görevini
fiilen yürütenlere, Devlet memurları aylık katsayısının (20000) gösterge rakamı
ile çarpımı sonucu bulunacak tutarı aşmamak kaydıyla Bakan tarafından
belirlenecek miktarda, damga vergisi hariç her hangi bir vergiye tabi
tutulmaksızın çalışmayı takip eden her ay başında Kültür Bakanlığı Döner
Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü bütçesinden ödeme yapılır.
Yönetim plan
taslağı kapsamında hizmetine ihtiyaç duyulan idarelerin birer temsilcisi ve
danışma kurulunca seçilecek iki üyenin katılımıyla eşgüdüm ve denetleme kurulu
kurulur. Alan başkanı, kurulun da başkanıdır. Kurul, bu taslağı inceleyip
mutabakata varmak suretiyle yönetim planını altı ay içerisinde onaylamaya ve bu
planın uygulanmasını denetlemeye yetkilidir.
Kurulun
denetim görevini yerine getirebilmesi amacıyla ilgili kurum uzman personelinden
ve denetim elemanlarından oluşan bir denetim birimi kurulabilir. Bu birim,
ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile üçüncü kişilerden yönetim planı ve
uygulaması ile ilgili her türlü bilgi ve belgeyi istemeye yetkilidir.
Kamu kurum
ve kuruluşları, belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler, eşgüdüm ve denetleme
kurulunca onaylanan yönetim planına uymak, ilgili idareler, plan kapsamındaki
hizmetlere öncelik vermek ve bu amaçla bütçelerine gerekli ödenekleri ayırmak
zorundadır.
b)
Bakanlıkça belirlenen ulusal nitelikli müzelerde, müze başkanı ve ona bağlı
müze müdürü ile işletme müdürü ve müze kurulundan oluşan müze yönetimi kurulur.
Müzelerde;
kayıt, tescil, envanter, depolama, eserlerin her türlü bakım ve onarımı,
sergilenmesi ve korunması, kültürel, eğitim ve bilimsel faaliyetler müze müdürü
tarafından; tanıtım, satış üniteleri yönetimi, etkinlik organizasyonu,
ziyaretçi yönetimi, çevre düzenlemesi, bakım-onarım, temizlik işleri işletme
müdürü tarafından yürütülür.
Müze
başkanı, kendisine bağlı müdürlüklerin faaliyetlerinin eşgüdüm ve denetimi ile
müzenin ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlar nezdinde temsiline
yetkilidir.
Müze
başkanlığı görevini yürütmek üzere; arkeoloji, sanat tarihi, antropoloji,
etnoloji, iktisat, işletme, kamu yönetimi gibi dallarda eğitim görmüş kimseler
arasından Bakanlıkça bir müze başkanı atanır.
Tüm
müzelerde o müzeye münhasıran ayrıca müze kurulu oluşturulur. Müze kurulu
müzenin bulunduğu yerdeki üniversitelerin ilgili bölümlerinden öğretim üyeleri,
meslek odaları, sivil toplum örgütü temsilcileri ve yerel yönetimlerin
temsilcileri ile müzeye bağışta bulunanlardan Bakanlıkça uygun görülen
kişilerden oluşur. Müze kurulu, bünyesinden bir başkan seçer.
Müze
kurulunun görüşleri doğrultusunda müze için mekansal ve fiziksel gelişim,
tematik gelişim ve vizyon, eser, koleksiyon korunması ve geliştirilmesi,
tanıtım ve teşhir gibi konuları kapsayan yıllık ve beş yıllık koruma ve
geliştirme projesi hazırlanır. Koruma ve geliştirme projesi kapsamında
uygulamaları denetlemek müzenin tanıtımını yapmak, müzeye bağış toplamak,
onursal müze dostu ödülü vermek müze kurulunun yetkisindedir. Müze kurulu
müzenin işleyişine dair her yıl düzenli olarak rapor hazırlar. Bakanlık bu
raporları değerlendirmeye almak zorundadır.
c) Taşınmaz
kültür varlığı niteliğindeki anıt eserler için ise, o esere münhasır anıt eser
kurulu oluşturulur. Kurul; eserin bulunduğu yerdeki üniversitelerin ilgili
bölümlerinden öğretim üyeleri, meslek odaları, sivil toplum örgütü temsilcileri
ve yerel yönetimlerin temsilcileri ile eserin korunması ve geliştirilmesi için
bağışta bulunanlardan Bakanlıkça uygun görülen kimseler ile bu eserler için
tasarruf yetkisine sahip idarenin temsilcisinden oluşur. İlgili idarenin
temsilcisi bu kurulun başkanıdır.
Kurul, eser
için mekansal ve fiziksel gelişim, tematik gelişim ve vizyon, eserin korunması
ve geliştirilmesi, tanıtım ve teşhir gibi konuları kapsayan yıllık ve beş
yıllık koruma ve geliştirme projesi hazırlar. Koruma ve geliştirme projesi
kapsamındaki uygulamalar, anıt eserin tanıtımını yapmak, anıt eser için bağış
toplamak, onursal ödüller vermek anıt eser kurulunun yetkisindedir. Kurul
eserin korunması, yaşatılması ve geliştirilmesine ilişkin her yıl düzenli
olarak rapor hazırlar. İlgili idareler bu raporları değerlendirmeye almak
zorundadır.
Bu maddenin
uygulanması ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça hazırlanacak bir yönetmelikle
düzenlenir."
"EK
MADDE 3. - 383 sayılı Özel Çevre Koruma
Kurumu Başkanlığı Kurulmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname, 2873 sayılı Milli
Parklar Kanunu, 4915 Sayılı Kara Avcılığı Kanunu, 4533 sayılı Gelibolu
Yarımadası Tarihi Millî Parkı Kanunu ile belirlenen alanlarda Ek-2 maddenin (a)
fıkrası hükümleri uygulanmaz. "
MADDE 18. -
8.6.1959 tarihli ve 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 4 üncü
maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki (m) bendi eklenmiştir.
"m)
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki tescilli
taşınmaz kültür varlıklarının veraset ve intikal yoluyla devir ve iktisabına
ilişkin işlemler."
MADDE 19. -
25.10.1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci
maddesinin (2) numaralı fıkrasına aşağıdaki (d) bendi eklenmiştir.
"d)
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki tescilli
taşınmaz kültür varlıklarının rölöve, restorasyon ve restitüsyon projelerine
münhasır olmak üzere, bu projelendirmelerden yararlananlara verilen mimarlık
hizmetleri ile projelerin uygulanması kapsamında yapılacak teslimler.
İstisna
kapsamına girecek mal ve hizmetler ile bunların asgari standartları ve bu
bendin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca çıkarılacak
bir yönetmelikle belirlenir."
MADDE 20. -
2.7.1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 59 uncu maddesinin birinci
fıkrasına aşağıdaki (m) bendi eklenmiştir.
"m)
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki tescilli
taşınmaz kültür varlıklarının devir ve iktisabına ilişkin işlemler."
MADDE 21. -
4.1.2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3 üncü maddesine aşağıdaki
(i) bendi eklenmiştir.
"i)
21.7.1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu
kapsamındaki kültür varlıklarının rölöve, restorasyon, restitüsyon projeleri ve
bunların uygulamaları ile değerlendirme, muhafaza, nakil işleri ve kazı
çalışmalarına ilişkin mal ve hizmet alımları,"
MADDE 22. -
4734 sayılı Kanunun "Tanımlar" başlıklı 4 üncü maddesinde yer alan
"Rölöve projesi", "Restorasyon projesi" ve "Restitüsyon
projesi" tanımları madde metninden çıkartılmıştır.
MADDE 23. -
4734 sayılı Kanunun 62 nci maddesinin (c) bendindeki "Kültür varlıklarının
rölöve, restorasyon ve restitüsyon projelerine göre yapılacak onarım işleri,
her bir kalem iş için birim fiyat teklif almak suretiyle ihale
edilebilir." cümlesi madde metninden çıkarılmıştır.
MADDE 24. -
4734 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesine son fıkra olarak aşağıdaki fıkra
eklenmiştir.
"Bu
Kanunun 3 üncü maddesinin (i) bendine ilişkin esas ve usuller Maliye Bakanlığı,
Kamu İhale Kurumu ve Bakanlık tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle
belirlenir."
MADDE 25. -
Ekli listede yer alan kadrolar ihdas edilerek 190 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Kültür ve Turizm Bakanlığına ilişkin
bölümüne eklenmiştir.
MADDE 26. -
14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun eki (II) sayılı Ek
Gösterge Cetvelinin "4. Başbakanlık ve Bakanlıklarda" bölümüne,
"emlak müdürü (Maliye Bakanlığı)" ibaresinden sonra gelmek üzere
"Müze Başkanı (Kültür ve Turizm Bakanlığı)" ibareleri eklenmiştir.
MADDE 27. -
2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkrası yürürlükten
kaldırılmıştır.
MADDE 28. -
Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 29. -
Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
HÜKÜMETİN TEKLİF
ETTİĞİ METNE EKLİ LİSTE
KURUMU
: KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI
TEŞKİLATI : MERKEZ
İHDAS EDİLEN
KADROLAR
|
|
|
|
|
SERBEST |
TUTULAN |
|
|
|
|
|
KADRO |
KADRO |
KADRO |
|
|
SINIFI |
UNVANI |
|
DERECESİ |
ADEDİ |
ADEDİ |
TOPLAM |
|
GİH |
Daire Başkanı |
1 |
2 |
- |
2 |
|
|
GİH |
Kontrolör |
|
5 |
25 |
- |
25 |
|
GİH |
Stajyer Kontrolör |
7 |
25 |
- |
25 |
|
|
GİH |
Müze Başkanı |
1 |
19 |
- |
19 |
|
|
|
TOPLAM
|
|
|
|
|
71 |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
MİLLÎ EĞİTİM, KÜLTÜR, GENÇLİK VE SPOR
KOMİSYONUNUN |
|
|
|
|
|
|
|
KABUL ETTİĞİ
METNE EKLİ LİSTE |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
KURUMU :
KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI |
|
|
|
|
|
|
|
TEŞKİLATI : MERKEZ |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
İHDAS EDİLEN
KADROLAR |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
SERBEST |
TUTULAN |
|
|
|
|
|
KADRO |
KADRO |
KADRO |
|
|
SINIFI |
UNVANI |
|
DERECESİ |
ADEDİ |
ADEDİ |
TOPLAM |
|
GİH |
Daire Başkanı |
1 |
2 |
- |
2 |
|
|
GİH |
Kontrolör |
|
5 |
25 |
- |
25 |
|
GİH |
Stajyer Kontrolör |
7 |
25 |
- |
25 |
|
|
GİH |
Müze Başkanı |
1 |
19 |
- |
19 |
|
|
|
TOPLAM
|
|
|
|
|
71 |