Dönem : 22 Yasama Yılı : 3
T.B.M.M. (S. Sayısı : 680)
Aile Hekimliği Pilot
Uygulaması Hakkında Kanun Tasarısı ile
Sağlık, Aile, Çalışma
ve Sosyal İşler ile Plan ve Bütçe
Komisyonları Raporları (1/855)
T.C.
Başbakanlık 14.7.2004
Kanunlar ve Kararlar
Genel Müdürlüğü
Sayı :
B.02.0.KKG.0.10/101-924/3444
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Sağlık Bakanlığınca hazırlanan ve Başkanlığınıza arzı
Bakanlar Kurulunca 5.7.2004 tarihinde kararlaştırılan “Aile Hekimliği Pilot
Uygulaması Hakkında Kanun Tasarısı” ile gerekçesi ilişikte gönderilmiştir.
Gereğini arz ederim.
Recep Tayyip Erdoğan
Başbakan
GENEL GEREKÇE
Anayasanın 56 ncı
maddesi, Devlete herkesin beden ve ruh sağlığı içinde hayatını sürdürmesini
sağlama görevini vermiştir. Aynı maddede, Devletin bu görevi insan ve madde
gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla
sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenleyeceği de
hükme bağlanmıştır. 181 sayılı Sağlık Bakanlığının Teşkilât ve Görevleri
Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 1 inci maddesi ile Anayasada Devlete
yüklenen bu görev, Sağlık Bakanlığına verilmiştir.
Yine Anayasanın 41 inci
maddesinde, ailenin Türk toplumunun temeli olduğu vurgulandıktan sonra; Devletin,
ailenin huzur ve refahı için gerekli tedbirleri alacağı belirtilmiştir.
Ülkedeki bütün insanların
bedenen ve ruhen sağlıklı olarak hayatlarını sürdürebilmeleri için, sağlık
hizmetlerinin en temel toplum birimi olan aileye kadar etkili bir şekilde yaygınlaştırılması
gereklidir. Bunun için, birinci basamak sağlık hizmetlerinin sürekli eğitimle
geliştirilmesi, güçlendirilmesi, çalışan sağlık elemanlarının özendirilmesi,
birey ihtiyaçları göz önünde bulundurularak koruyucu sağlık hizmetlerine
ağırlık verilmesi, kişisel sağlık kayıtlarının tutulması ve sevk sisteminin
hayata geçirilmesi ve bu hizmetlere eşit ve ücretsiz erişimin sağlanması
öncelikli hedefler arasındadır. Bu hedeflere ulaşmak amacıyla, ülkemizde
yapılacak düzenlemeleri belirleme çalışmaları çerçevesinde, çeşitli sağlık
sistemleri incelenmiş, ülkemizin birikimleri gözden geçirilmiş ve farklı
ülkelerdeki uygulamalar bizzat yerinde gözlenerek sonuçlan değerlendirilmiştir.
Etkili bir sağlık sistemi
kurulabilmesi ve genel sağlık sigortasının uygulanabilmesine zemin
hazırlanabilmesi için aile hekimliği uygulamasına geçilmesi gerekmektedir:
Aile hekimi, kişiyi,
ailesi ve içinde yaşadığı toplum ile birlikte bir bütün halinde ele alarak,
koruyucu sağlık hizmetleri ile tedavi hizmetlerini bir arada sunan ve kendi
sorumluluğu altındaki kişilerin hem bedensel, hem ruhsal, hem de sosyal yönleri
ile ilgilenen, kişilerin kendi seçtikleri hekimdir. Uygulamanın yapıldığı
ülkelerde, aile hekimliği sayesinde kişi memnuniyeti artmış, hekim-birey
irtibatı süreklilik kazanmıştır.
Tasarı; bu konuda
hazırlanmakta olan kanun çalışmalarına pratik veri temin etmek, sağlık
çalışanlarında ve vatandaşlarda davranış değişiklikleri oluşturacak dinamikleri
tespit etmek ve böylece uygulamanın ülke geneline problemsiz olarak
yaygınlaştırılmasını sağlamak için Sağlık Bakanlığının tespit edeceği illerde
pilot olarak uygulanmasını sağlamak üzere hazırlanmıştır.
MADDE GEREKÇELERİ
Madde 1. - Uygulamaya
geçilmesi öngörülen aile hekimliği sisteminin
pilot uygulaması için, aile hekiminin ve aile sağlığı elemanının
nitelikleri, kimlerin aile hekimi ve aile sağlığı elemanı olabileceği; bunların
temin ve istihdam şekilleri ile mali hakları tespit edilmiştir.
Aile hekimliği
hizmetlerinin ücretsiz olduğu belirtildikten sonra, aile hekimliği uygulamasına
geçilen yerlerde acil haller ve mücbir sebepler dışında aile hekiminin sevki
olmaksızın sağlık kurum ve kuruluşlarına müracaat edenlerden katkı payı
alınacağı; alınacak katkı payı tutarının, Sağlık, Maliye ve Çalışma ve Sosyal
Güvenlik bakanlıklarınca müştereken belirleneceği ve buralarda diğer kanunların
sevk ve müracaat usulüne ilişkin hükümlerinin uygulanmayacağı öngörülmüştür.
Aile hekimlerinin kayıt
ve belgelerinin, resmi kayıt ve belge niteliğinde olduğu ve ilgili mevzuatta
birinci basamak sağlık kuruluşları ve resmi tabiplerce düzenlenmesi öngörülen
her türlü rapor, sevk evrakı, reçete ve sair belgelerin, aile hekimliği
uygulamasına geçilen yerlerde aile hekimleri tarafından düzenleneceği; aile
hekimleri ve aile sağlığı elemanlarının Bakanlık, ilgili mülki idare ve sağlık
idaresinin denetimine tâbi olduğu, aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarının,
işledikleri ve kendilerine karşı işlenen suçlarda devlet memurları gibi kabul
edilecekleri belirtilmiştir.
Aile hekimi ve aile
sağlığı elemanlarının nitelikleri, hak ve yükümlülükleri; çalışılan yer, kurum
ve statülerine göre öncelik sıralaması; aile hekimliği uygulamasına geçişe ve
nakillere ilişkin puanlama sistemi ve sayıları; aile sağlığı merkezi şartları;
meslek ilkeleri, iş tanımları; performans ve hizmet kalite standartları; hasta
sevk evrakı, reçete rapor ve diğer kullanılacak belgelerin şekli ve içeriği,
kayıtların tutulması ve çalışma ve denetime ilişkin usul ve esasların Sağlık
Bakanlığınca; aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarıyla yapılacak sözleşmede
yer alacak hususlar ve maddede belirlenen esaslar çerçevesinde bunlara
yapılacak ödeme tutarları ile bu ücretlerden indirim oran ve şartları ile
sözleşmenin feshini gerektiren nedenlerin, Bakanlar Kurulunca çıkarılacak
yönetmeliklerle düzenleneceği öngörülmektedir.
Madde 2. - Yürürlük
maddesidir.
Madde 3. - Yürütme
maddesidir.
Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Raporu
Türkiye Büyük Millet
Meclisi
Sağlık, Aile, Çalışma
ve Sosyal İşler Komisyonu 26.10.2004
Esas No. : 1/85
Karar No. : 2
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Sağlık Bakanlığınca hazırlanarak Bakanlar
Kurulunca, 14.7.2004 tarihinde Başkanlığınıza sunulan, "Aile Hekimliği
Pilot Uygulaması Hakkında Kanun Tasarısı", Başkanlığınızca 14.7.2004
tarihinde esas komisyon olarak Plan ve Bütçe Komisyonuna ve tali komisyon
olarak da Komisyonumuza havale edilmiş ve Komisyonumuz, 26.10.2004 tarihli
ikinci toplantısında, Sağlık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Maliye ve Adalet
bakanlıkları ile ilgili sivil toplum örgütleri temsilcilerinin de katılımıyla
Tasarıyı inceleyip görüşmüştür.
Tasarı ile etkili bir sağlık sistemi
kurulabilmesi ve genel sağlık sigortasının uygulanabilmesine zemin
hazırlanabilmesi için aile hekimliği uygulamasına geçilmesi amaçlanmakta ve bu
alanda, pilot olarak belirlenecek illerde aile hekimliği uygulamasının
başlatılmasına olanak tanınmaktadır.
Tasarının tümü üzerinde yapılan görüşmeler
sırasında Tasarının lehinde şu görüşler ileri sürülmüştür:
- Sağlık Bakanlığına bağlı kuruluşlarda,
bu yıl içinde bugüne kadar 25 milyon vatandaşa hizmet verilmiştir ve bu sayının
yıl sonuna kadar 35 milyona ulaşması beklenmektedir.
- SSK'lı vatandaşlardan geçen yıl 68
milyon kişi SSK'dan hizmet alırken bu sayı bugün 100 milyona ulaşmıştır.
- Bu rakamlar hizmet sunumunda bir
iyileşme olduğunun göstergesidir.
- Ancak buna rağmen sağlık hizmetlerinin
dağınıklığı, altyapı, personel, kaynak yetersizlikleri memnuniyetsizliklere
neden olmaktadır.
- Sağlık ocakları vatandaşlar tarafından
tercih edilmemekte ve bu ocaklar bir tür sevk merkezi olarak çalışmaktadırlar.
- Polikliniklerde yeterli hizmet
sunulamamakta ve kuyruklar oluşmaktadır.
- Aile hekimliği sistemi bu sorunların
üstesinden gelebilecek olan bir sistemdir.
- Tasarıdaki düzenlemeler Avrupa'da uzun
zamandan beri uygulanmaktadır ve sağlık sorunlarının çözümünde önemli katkıları
olmuştur.
Tasarının tümünün görüşülmesi sırasında
Tasarıya şu eleştiriler yapılmıştır.
- Tasarının birinci maddesinde bir pilot
ilden söz edilmektedir ve bu il de Düzce ili olarak seçilmiş bulunmaktadır.
- Pilot uygulamanın tek ilde değil en az
iki ilde başlatılması gerekirdi. Çünkü ancak bu yolla test edilmesi olanaklı
olabilirdi.
- Pilot uygulamalarda devletin bütün
kaynakları pilot bölgeye aktarılmakta ve aslında uygulamanın gerçek sonucu
olmayan sonuçlar elde edilmektedir.
- Pilot iller seçilirken gelişmişlik
bakımından çok geri olan bir il ile ileri bir il seçilmeli ve bunların
sonuçları karşılaştırılmalıydı. Bu yolla sistemin aksayan yönleri daha
rahatlıkla görülebilirdi.
- Sistemi değiştirmek yerine mevcut sistem
rehabilite edilmeliydi. Sağlık ocakları koruyucu sağlık hizmetleri alanında çok
önemli işler yürütmüşlerdir. Bu sistemin geliştirilmesi yoluyla sağlık
sorunlarının üstesinden gelinebilirdi.
- Tasarı kendi içinde çelişkiler
taşımaktadır. Çünkü bir taraftan genel sağlık sigortasının temeli yapılmaya
çalışılırken, diğer taraftan sistemden ücretsiz yararlanılacağı belirtilmiştir.
- Aile hekimleri, daha çok para kazanmak
amacıyla hastalarını ikinci derece sağlık kuruluşlarına sevke eğilimli
olmayacaklardır ve bu da sağlık hizmetlerinin gereği gibi yürümesini
engelleyecektir.
- Tasarı, sağlık hizmetlerinde
özelleştirmeyi öngörmektedir ki bu özelleştirme sağlık hizmetlerinde önemli bir
aksamaya neden olacaktır.
Tasarının tümü üzerindeki görüşmeler
tamamlandıktan sonra Tasarının tümü ile genel gerekçesi benimsenmiş ve
maddelerinin görüşülmesine geçilmesi kararlaştırılmıştır.
Tasarının 1 inci maddesi üzerinde beş
önerge verilmiştir.
Önergelerden birincisi ile maddenin
birinci fıkrasında geçen "Aile hekimliği ve genel sağlık sigortası ile
ilgili yeni bir düzenleme yapılıncaya kadar," ibaresinin madde metninden
çıkarılması amaçlanmaktadır. Sağlık Bakanlığı pilot olarak belirleyeceği
illerde aile hekimliği uygulamasını yürütecektir. Bu uygulama, uygulama
sonuçları alınıncaya kadar devam edecektir. Dolayısıyla geçici sürenin ne kadar
olacağı belli değildir. Yeni düzenleme yapıldığında ise pilot bölge uygulaması
zorunlu olarak sona erecektir. Bu nedenle bu ifade fazla ve gereksizdir.
Önergelerden ikincisi, maddenin altıncı
fıkrasında geçen "ve pozisyonları" ibaresinin madde metninden
çıkarılmasını öngörmektedir. Kamu personel rejimimizde sözleşmeli pozisyon
bulunmamaktadır ve sözleşmeli pozisyon sözkonusu rejim ile uyuşmamaktadır.
Dolayısıyla bu ibarenin madde metninden çıkarılması gerekmektedir.
Üçüncü önerge, kamu görevlisi olmayan aile
sağlığı elemanlarının mali haklarına açıklık getirmektedir.
Dördüncü önerge, ödenecek olan ücretlerden
damga vergisi hariç kesinti yapılamayacağı hükme bağlanarak kesintiler konusuna
açıklık getirilmektedir.
Son önerge maddenin fıkralarını farklı
başlıklar altında toplamakta ve fıkraları yedi madde olarak yeniden
düzenlemektedir. Birinci maddeye bakıldığında, tanımlardan ücrete kadar çok
değişik konularda düzenleme yapıldığı görülmektedir. Bu tür bir düzenleme kanun
tekniğine uygun değildir. Önerge maddeyi kanun tekniğine uygun hale
getirmektedir.
Önergeler Komisyonumuzca kabul edilmiş ve
madde önergelerde öngörülen değişikliklerle birlikte yedi madde olarak yeniden
yazılmıştır.
Tasarının yürürlük ve yürütmeye ilişkin 2
ve 3 üncü maddeleri, Komisyonumuzca, madde sıralamasına uygun olarak 8 ve 9
uncu maddeler olarak kabul edilmiştir.
Raporumuz, Plan ve Bütçe Komisyonuna sunulmak
üzere arz olunur.
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
|
|
|
|
Cevdet Erdöl |
Nevzat Doğan |
Sabri Varan |
|
|
|
|
|
Trabzon |
Kocaeli |
Gümüşhane |
|
|
|
|
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
|
|
|
|
Mehmet Kılıç |
Reyhan Balandı |
Mehmet Kerim Yıldız |
|
Konya |
Afyon |
Ağrı |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
|
|
Bayram Meral |
Remziye Öztoprak |
Osman Akman |
|
|
|
|
|
Ankara |
Ankara |
Antalya |
|
|
|
|
|
(İmzada bulunamadı) |
|
|
|
|
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
|
|
Agah Kafkas |
İrfan Rıza Yazıcıoğlu |
Lokman Ayva |
|
|
|
|
|
Çorum |
Diyarbakır |
İstanbul |
|
|
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
|
|
Enver Öktem |
İzzet Çetin |
Hüseyin Tanrıverdi |
|
|
|
|
|
İzmir |
Kocaeli |
Manisa |
|
|
|
|
|
(Muhalifim. Muhalefet şerhi |
(Muhalifim. Muhalefet şerhi |
|
|
|
|
|
|
ektedir) |
ektedir) |
|
|
|
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
|
|
Mahmut Duyan |
Ali Arslan |
Medeni Yılmaz |
|
|
|
|
|
Mardin |
Muğla |
Muş |
|
|
|
|
|
(Muhalefet şerhi ektedir. |
|
|
|
|
|
|
|
Aile hekiminin Türkiye’de |
|
|
|
|
|
|
|
yeterince olmadığından muhalifim) |
|
|
|
|
|
|
|
Üye |
|
Üye |
|
|
|
|
|
İdris Sami Tandoğdu |
|
Alim Tunç |
|
|
|
|
|
Ordu |
|
Uşak |
|
|
|
|
MUHALEFET ŞERHİ
Tasarı ile amaçlanan aile hekimliği
uygulamasından çok Genel Sağlık Sigortasının uygulanabilmesine zemin hazırlamak
olduğu tasarının gerekçesinde de belirtilmektedir.
Hemen belirtmek zorundayız ki, Genel
Sağlık Sigortası rejimleri bir örgütlenme ya da sağlık hizmeti sunum modelleri
değil, fakat bir finansman yoludur. Pahalıdır, yılların deneyimi ile zengin ülkelerin
bile işletemediğini ortaya koymuştur. Dolayısıyla terk edilmektedir. Genel
Sağlık Sigortası, sağlıkta özelleştirme gibi politikalar, sağlık alanına yeter
kamusal kaynak ayırmak istemeyen sağ siyasal iktidarların bu seçimlerinin
sonuçlarıdır ve eşitsiz biçimde hizmet yükünü halkın sırtına yıkmaktadır.
Sağlıkta eşitsizlikler kabul edilemez biçimde derinleşmekte, ülkemizin sağlık
düzeyi göstergeleri kimi Afrika ülkelerine yaklaşmaktadır.
Genel Sağlık Sigortası aslında sağlık
değil, ödenen primle sınırlı bir hastalık sigortasıdır ve pahalıdır. Asıl
gerekli, bilimsel ve ekonomik olan ise, sanıldığının tersine insanların
sağlıklarının korunup geliştirilmesi ve sürdürülmesi ile tedavi edici
hizmetlere olan gereksinimin en aza indirilmesidir. Ancak bu tür koruyucu
sağlık hizmetler tüm dünyada kamu eliyle sunulmakta ve ticarî kazanç
sağlamamakta, kamusal yarar doğurmaktadır. Özel kesim ise sağlık sektöründe
kazanç peşindedir. Bu yüzden, Genel Sağlık Sigortası dayatılmakta, halk
yığınları acımasızca aldatılmaktadır.
Ulusal geliri yeterli ve dengeli dağıtılan
ülkelerde uygulanabilir. Bununla birlikte, son yıllarda pahalılığı nedeniyle
sınırlanmaktadır. 1980’ler ortasındaki Krankenkasse deneyimi çok öğreticidir.
Bölgeler arasında uçurum düzeyinde
kalkınma, gelişme farklılıkları olmayan ülkeler için uygundur.
Genel Sağlık Sigortası için Türkiye’nin
yapısal engelleri vardır.
Bunlar;
- Ulusal gelir yetersizliği, bunun
olağanüstü adaletsiz dağılımı,
- Sağlık hizmetlerinin, personelinin,
donanımının yetersizliği ve yurda dengesiz dağılımıdır.
Dolayısıyla bu engeller aşılmadan Genel
Sağlık Sigortası için dayatmak usa ve bilime, ülkemizin çıkarlarına aykırıdır.
Aile Hekimliği de Genel Sağlık
Sigortası’nın hekim tipidir. Genel Sağlık Sigortası başarılamayınca, aile
hekimi yetiştirmenin de bir mantığı kalmamaktadır. Türkiye’nin gereksinim
duyduğu, Sağlık Ocaklarında görevlendirileceği hekim tipi, Genel Pratisyenlik
Uzmanlık Eğitimi almış hekimlerdir. Zaten Sağlık Bakanlığı da artık aile
hekimliğini pek dile getirmemektedir.
Ayrıca, Anayasamıza göre devletin aslî
görevleri kamu görevlileri (memurlar) eliyle yürütülür. Tasarıda ise
sözleşmelilik esas alınmakta güvensiz çalıştırma kamu da bile
yaygınlaşmaktadır. Ayrıca, tasarı yeterli açıklıktan yoksundur. Pilot uygulama
yapılacak iller belli olmadığı gibi pek çok konuda Sağlık Bakanlığına
bırakılmaktadır.
Bu ve benzer nedenlerden dolayı tasarıya
karşıyız.
|
İzzet
Çetin |
Enver
Öktem |
|
Kocaeli |
İzmir |
MUHALEFET ŞERHİ
Türkiye’de şu anda 1200
aile hekimi mevcut ama Aile Hekimliği Tasarısı Türkiye’de uygulanabilmesi için
25 bin aile hekimine ihtiyaç vardır. Bu nedenle bu işin alt yapısı hazır
olmadığından dolayı Türkiye’de bu şartla uygulanması doğru değildir.
Dr. Mahmut Duyan
Mardin
Sağlık Komisyonu Üyesi
SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER
KOMİSYONUNUN
KABUL ETTİĞİ METİN
AİLE
HEKİMLİĞİ PİLOT UYGULAMASI HAKKINDA KANUN TASARISI
Amaç ve
kapsam
MADDE 1. - Sağlık Bakanlığı, pilot olarak
belirleyeceği illerde, kişilerin sağlığını korumak ve geliştirmek üzere aile
hekimliği uygulamasını yürütür.
Tanımlar
MADDE 2. - Aile hekimi; kişiye yönelik
koruyucu sağlık hizmetleri ile birinci basamak teşhis, tedavi ve rehabilite
edici sağlık hizmetlerini yaş, cinsiyet ve hastalık ayrımı yapmaksızın her
kişiye kapsamlı ve devamlı olarak belli bir mekanda vermekle yükümlü, gerektiği
ölçüde gezici sağlık hizmeti veren ve tam gün esasına göre çalışan aile
hekimliği uzmanı veya Sağlık Bakanlığının öngördüğü eğitimleri alan uzman tabip
veya tabiptir.
Aile sağlığı elemanı; aile hekimi ile
birlikte hizmet veren hemşire, ebe, sağlık memuru gibi sağlık elemanıdır.
Personelin
statüsü ve malî haklar
MADDE 3. - Sağlık Bakanlığı, kamu
personeli olan uzman tabip, tabip ve aile sağlığı elemanı olarak çalıştırılacak
sağlık personelini, kendilerinin talebi ve kurumlarının muvafakati üzerine, 657
sayılı Devlet Memurları Kanunu ile diğer kanunların sözleşmeli personel
çalıştırılması hakkındaki hükümlerine bağlı olmaksızın, sözleşmeli olarak
çalıştırmaya veya bu nitelikteki Bakanlık personelini aile hekimliği
uygulamaları için görevlendirmeye yetkilidir.
Aile sağlığı elemanları, aile hekimi
tarafından belirlenen ve Sağlık Bakanlığı tarafından uygun görülen,
kurumlarınca da muvafakati verilen kamu personeli arasından seçilir ve bunlar
sözleşmeli olarak çalıştırılır. Bu suretle eleman temin edilememesi halinde,
Sağlık Bakanlığı, personelini bu hizmetler için görevlendirebilir. İhtiyaç
duyulması halinde, Türkiye'de mesleğini icra etmeye yetkili ve 657 sayılı
Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin (A) bendinin (4), (5) ve (7)
numaralı alt bentlerindeki şartları taşıyan kamu görevlisi olmayan uzman tabip,
tabip ve aile sağlığı elemanları; Sağlık Bakanlığının önerisi, Maliye
Bakanlığının uygun görüşü üzerine sözleşme yapılarak aile hekimliği
uygulamalarını yürütmek üzere çalıştırılabilir.
Sözleşmeli olarak çalışmak isteyen aile
hekimi ve aile sağlığı elemanları kurumlarında aylıksız veya ücretsiz izinli
sayılırlar ve bunların kadroları ile ilişkileri devam eder. Bu personel,
talepleri halinde eski görevlerine atanırlar ve sözleşmeli statüde geçen
süreleri kazanılmış hak derece ve kademelerinde veya kıdemlerinde
değerlendirilir. Sözleşmeli personel statüsünde çalışmakta iken aile hekimi ve
aile sağlığı elemanı statüsüne geçenlerden önceki sözleşmeli personel statüsüne
dönmek isteyenler, eski kurumlarındaki boş pozisyonlara öncelikle atanırlar ve
bu madde kapsamındaki çalışmaları hizmet sürelerinde dikkate alınır.
Kadroya bağlı olarak veya sözleşmeli
personel pozisyonlarında görev yapan personelden Sağlık Bakanlığınca aile
hekimi ve aile sağlığı elemanı olarak görevlendirilenlere, 209 sayılı Sağlık ve
Sosyal Yardım Bakanlığına Bağlı Sağlık Kuruluşları ile Esenlendirme
(Rehabilitasyon) Tesislerine Verilecek Döner Sermaye Hakkında Kanun uyarınca ek
ödeme yapılmaz. Bunlara, aylıklarına ilaveten, çalıştıkları günler dikkate
alınarak aşağıdaki fıkrada belirlenen miktarların yarısını aşmamak üzere tespit
edilecek tutarda ödeme yapılır.
Sözleşme yapılan aile hekimi ve aile
sağlığı elemanlarına, 657 sayılı Kanunun 4/B maddesine göre belirlenen en
yüksek brüt sözleşme ücretinin aile hekimi için (6) katını, aile sağlığı
elemanı için (1,5) katını aşmamak üzere tespit edilecek tutar, çalışılan ay
sonuçlarının ilgili sağlık idaresine bildiriminden itibaren onbeş gün
içerisinde ödenir. Aile sağlığı elemanı kamu görevlisi olmaması halinde aile
hekimine bağlı iş akdi ile çalıştırılabilir ve ücreti işe yeni başlayan muadili
devlet memurunun maaşından az olmamak üzere aile hekimliğince ödenir. Bu
takdirde, 657 sayılı Kanunun 4/B maddesi uyarınca belirlenen ücretin (1,5)
misli ücret aile hekimliğine aktarılır.
Sözleşmeli olarak çalışmaya başlayanların,
daha önce bağlı oldukları sosyal güvenlik kuruluşlarıyla ilişkileri aynı
şekilde devam ettirilir. Ancak, her türlü prim, kesenek ve kurum karşılıkları
bu fıkrada belirtilen ücretlerden kesilerek ilgili sosyal güvenlik kuruluşuna
aktarılır. Bunlar önceki durumları çerçevesinde tedavi yardımlarından
yararlanmaya devam ederler.
Aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarının
durumları ve aile hekimliği uzmanlık eğitimi almış olup olmadıkları da dikkate
alınmak suretiyle yapılacak ödeme tutarlarının tespitinde; çalıştığı bölgenin
sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyi, aile
sağlığı merkezi giderleri, tetkik ve sarf malzemesi giderleri, kayıtlı kişi
sayısı ve bunların risk grupları, gezici sağlık hizmetleri ile aile hekimi
tarafından karşılanmayan gider unsurları gibi kriterler esas alınır. Sağlık
Bakanlığınca belirlenen standartlara göre, koruyucu hekimlik hizmetlerinin eksik
uygulaması veya hasta sevk oranlarının yüksek olması halinde bu ödeme
tutarından brüt ücretin % 20'sine kadar indirim yapılır. Ücretin tespitinde
sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyi, aile sağlığı merkezi giderleri, tetkik ve
sarf malzemesi giderleri, gezici sağlık hizmetleri ile aile sağlığı elemanı
için aile hekimliğine ödenen miktarlardan
Damga Vergisi hariç kesinti yapılmaz.
Hazineye
ait taşınmazların kullanımı
MADDE 4. - Hazineye ait taşınmazlardan
aile sağlığı merkezi olarak kullanılması uygun görülenler, Maliye Bakanlığınca
bu amaçla kullanılmak üzere doğrudan aile hekimine kiraya verilebilir .
Hizmetin
esasları
MADDE 5. - Aile hekimliği uygulamasına
geçilen yerlerde kişilerin aile hekimine kaydı yapılır. Bakanlıkça belirlenen
süre sonunda kişiler aile hekimlerini değiştirebilirler. Her bir aile hekimi
için kayıtlı kişi sayısı; asgari 1000, azami 4000'dir. Aralıksız iki ayı
aşmayan süreyle kayıtlı kişi sayısı 1000'den az olabilir.
Aile hekimliği hizmetleri ücretsizdir;
acil haller hariç, haftada kırk saatten az olmamak kaydı ile ilgili aile
hekiminin talebi ve o yerin sağlık idaresince onaylanan çalışma saatleri içinde
yerine getirilir. Aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde acil haller ve
mücbir sebepler dışında, kişi hangi sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olursa
olsun, aile hekiminin sevki olmaksızın
sağlık kurum ve kuruluşlarına müracaat edenlerden katkı payı alınır. Alınacak
katkı payı tutarı, Sağlık, Maliye ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlıklarınca
müştereken belirlenir. Aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde diğer
kanunların sevk ve müracaat usulüne ilişkin hükümler uygulanmaz. Yabancılar
hakkında ilgili mevzuat hükümleri uygulanır.
Aile hekimlerinin kayıtları ilgili il ve
ilçe sağlık idare birimlerinde tutulur. Aile hekimlerinin kullandığı basılı
veya elektronik ortamda tutulan kayıtlar, kişilerin sağlık dosyaları ile
raporlar, sevk belgesi ve reçete gibi belgeler resmi kayıt ve evrak
niteliğindedir. Bu kayıt ve belgeler, hekimin ayrılması veya kişinin hekim
değiştirmesi halinde eksiksiz olarak devredilir. İlgili mevzuatta birinci
basamak sağlık kuruluşları ve resmî tabiplerce düzenlenmesi öngörülen her türlü
rapor, sevk evrakı, reçete ve sair belgeler, aile hekimliği uygulamasına
geçilen yerlerde aile hekimleri tarafından düzenlenir.
Denetim,
sorumluluk ve mal bildirimi
MADDE 6. - Aile hekimleri ve aile sağlığı
elemanları, mevzuat ve sözleşme hükümlerine uygunluk ile diğer konularda
Bakanlık, ilgili mülki idare ve sağlık idaresinin denetimine tabidir. Aile
hekimi ve aile sağlığı elemanları, işledikleri ve kendilerine karşı işlenen
suçlarda devlet memurları gibi kabul edilir. Aile hekimi ve aile sağlığı
elemanları, 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu gereğince
mal bildiriminde bulunmakla yükümlüdür.
Yönetmelikler
MADDE 7. - Aile hekimi ve aile sağlığı
elemanlarının nitelikleri, hak ve yükümlülükleri; çalışılan yer, kurum ve
statülerine göre öncelik sıralaması; aile hekimliği uygulamasına geçişe ve
nakillere ilişkin puanlama sistemi ve sayıları; aile sağlığı merkezi olarak
kullanılacak yerlerde aranacak fiziki ve teknik şartlar; meslek ilkeleri; iş
tanımları; performans ve hizmet kalite standartları; hasta sevk evrakı, reçete,
rapor ve diğer kullanılacak belgelerin şekli ve içeriği, kayıtların tutulması
ile çalışma ve denetime ilişkin usul ve esaslar, Sağlık Bakanlığınca
çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
Aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarıyla
yapılacak sözleşmede yer alacak hususlar ve bu maddede belirlenen esaslar
çerçevesinde bunlara yapılacak ödeme tutarları ile bu ücretlerden indirim oran
ve şartları, sözleşmenin feshini gerektiren nedenler, Maliye Bakanlığının uygun
görüşü alınarak, Sağlık Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar kurulunca
çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
Yürürlük
MADDE 8. - Bu Kanun yayımı tarihinde
yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 9. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar
Kurulu yürütür.
Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu
Türkiye Büyük Millet
Meclisi
Plan ve Bütçe
Komisyonu 9.11.2004
Esas No. : 1/855
Karar No. : 4
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Sağlık Bakanlığınca
hazırlanarak Bakanlar Kurulunca 14.7.2004 tarihinde Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına sunulan ve Başkanlıkça aynı tarihte tali komisyon olarak
Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonuna, esas komisyon olarak da
Komisyonumuza havale edilen 1/855 esas numaralı "Aile Hekimliği Pilot
Uygulaması Hakkında Kanun Tasarısı", Komisyonumuzun 8.11.2004 tarihinde
yapmış olduğu 9 uncu birleşiminde Hükümeti temsilen Sağlık Bakanı Recep Akdağ
ile Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı,
Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı ve Devlet Personel Başkanlığı temsilcilerinin katılımlarıyla incelenip
görüşülmüştür.
Bilindiği gibi,
Anayasanın "Sağlık hizmetleri ve çevrenin korunması" başlıklı 56 ncı
maddesi, vatandaşların hayatlarını beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesi
konusunda Devlete görev ve sorumluluk vermiştir. Ayrıca, "Ailenin
korunması" başlıklı 41 inci maddesi Türk toplumunun temelini ailenin
oluşturduğunu, ailenin huzur ve refahının önemini vurgulamıştır. Ülkemizde, bu
temel ilkeler doğrultusunda, 181 sayılı Kanun ile vatandaşlara sunulacak sağlık
hizmetlerinin Sağlık Bakanlığı aracılığıyla yürütülmesi düzenlenmiştir.
Sağlık alanında hizmetin
en iyi şekilde yerine getirilmesi, birinci basamak sağlık hizmetlerinin sürekli
eğitimle güçlendirilmesi, sağlık elemanlarının özendirilmesi, koruyucu sağlık
hizmetlerine ağırlık verilmesi, her vatandaşın sağlık kayıtlarının tutulması,
sağlık hizmetlerine vatandaşlarımızın zamanında, eşit ve ücretsiz erişiminin
sağlanması hedeflerini göz önünde tutmayı gerektirmektedir.
Bu çerçevede, ülkemizin
birikimleri ve çalışmaları, çeşitli ülkelerin sağlık sistemlerinin incelenmesi
sonucu etkili bir sağlık sisteminin kurulabilmesi ve genel sağlık sigortasının
uygulanabilmesine zemin hazırlanabilmesi için aile hekimliği uygulamasına
geçilmesi gerekmektedir.
Aile hekimliği uygulaması
birey-aile-toplum ilişkilerinin bir bütün olarak kurulabilmesine olanak sağlar.
Uygulamanın yapıldığı ülke deneyimleri de göstermektedir ki, koruyucu sağlık
hizmetleri ve tedavi hizmetlerinin birlikte ve bireylerin kendi seçtikleri
hekimler tarafından sunulması, vatandaşların memnuniyetini artırmaktadır.
Aile hekimliği sisteminin
uygulanmasına ülke düzeyinde geçilmeden önce, seçilecek bazı illerde pilot
olarak başlanılması, hem bu konuda pratik verilerin teminine; hem de uygulamada
sağlık çalışanı ve vatandaşların davranışlarının gözlenmesi suretiyle bazı
sonuçlara ulaşılmasına imkan sağlayacaktır.
Tasarı ile, aile
hekimliği müessesesinin pilot uygulaması için aile hekiminin ve aile sağlığı
çalışanlarının niteliği, temini, istihdam koşulları ve mali hakları
düzenlenmektedir.
Tasarının geneli üzerinde
yapılan müzakerelerde;
- Sağlık alanında
getirilen böyle önemli bir konunun toplumsal uzlaşmanın sağlanması açısından
önemli bir zemin olan Ekonomik ve Sosyal Konsey gündeminde ele alınmamasının
büyük bir eksiklik olduğu,
- Kamu görevlilerinin hak
ve yükümlülüklerinin kanunla düzenlenmesi gerektiği, özlük işlerinin yönetmelik
ile düzenlenmesinin Anayasaya aykırılık oluşturacağı,
- Aile hekimliği uygulamasının ağız ve diş sağlığı
hizmetlerini de kapsayacak şekilde
genişletilmesinin çağdaş bir zorunluluk olduğu,
- Aile hekimliği hizmetinin
ücretsiz verileceğine ilişkin hüküm ile Hazine taşınmazlarının kullanımının
kiraya konu olması arasında bir çelişki bulunduğu,
- Aile hekimliği
uygulamasının, sağlık alanında yapılacak reformların önemli bir aşaması olduğu,
- Sağlık alanının makro
düzeyde bir yaklaşımla ele alınmasının gerektiği, parçacı ve geçici nitelikli önlemlerin sorunların çözümüne
katkısının sınırlı olacağı,
- Sağlık alanında temel
düzenleme olan 1961 tarihli ve 224 sayılı Sağlık Hizmetlerinin
Sosyalleştirilmesi Hakkında Kanunun içerdiği son derece önemli hususların zaman
içinde fiili olarak uygulanmadığı,
- Anayasanın 56 ncı
maddesi doğrultusunda sağlık hizmetlerinin tek elden planlanıp tek çatı altında
toplanması gerektiği, reformlara öncelikle Sağlık Bakanlığı'nın yeniden
yapılandırılmasıyla başlanmasının önemli olduğu,
- Sağlık Bakanlığı ile
sosyal güvenlik kurumlarının sağlık harcamaları içinde ilaç harcamalarına
ilişkin payın farklılık gösterdiği; aile hekimliği uygulaması ile ilaç
tüketiminde de tasarrufun sağlanacağı,
Şeklindeki görüş,
eleştiri ve temennileri müteakip Hükümet adına yapılan tamamlayıcı
açıklamalarda ise;
- Bulgaristan ve Çek
Cumhuriyetinin 12 yıldır aile hekimliği sistemine geçtikleri için özel
ilgilerine konu olduğu, bu örnekler dışında Kıta Avrupası' ndan Küba' ya kadar
dünya uygulamalarının gözden geçirildiği,
- Çeşitli ülke
deneyimlerinde kayıtlı kişi başına veya hizmet başına ödemeler olmak üzere iki
farklı uygulamanın bulunduğu, ülkemiz koşulları açısından kayıtlı kişi başına
uygulamasının tercih edildiği,
- 224 sayılı Kanunun,
1960'lı yılların ortamı ve demografik şartları içinde ileri bir yasa olduğu,
söz konusu reform anlayışının temel karakterinin farklılık arzetmediği, ancak
çağdaş gelişmeler içinde yeniden ele alındığı,
- Aile hekimliğine
ilişkin düzenlemelerin, teorik ve pratik anlamda detaylı çalışmaların bir
sonucu olduğu, pilot uygulamasında ortaya çıkacak ihtiyaçlar doğrultusunda
uygulamanın geliştirileceği,
- Hazırlıklarını Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının yürütmekte olduğu Genel Sağlık Sigortasına
ilişkin Tasarının yakında Parlamentoya sunulacağı,
- Genel sağlık sigortası
ile hükümetlerin müdahele edemeyecekleri özelliklere sahip sandıklar oluşturulacağı, yoksul
vatandaşlarımızın sigorta primlerinin devlet tarafından karşılanacağı, herkese
eşit nitelikli ve hakkaniyet içinde
hizmet sunulacağı,
- SSK'nın hastane hizmetlerinin, sigorta hizmetlerinden ayrılmasının
ihtisaslaşmanın bir gereği olduğu, birkaç istisna dışında dünyada geçerli
anlayışın bu yönde olduğu,
- Vatandaşların aile
hekimlerini serbestçe seçebilecekleri ve değiştirebilecekleri, ancak dünya
uygulamalarına da paralel altı ay veya bir yıl gibi bir süre sonunda değişimin
yapılabileceği,
- Danışmanlık, rehberlik,
koruyucu hekimlik hizmetlerinin yanısıra çevre ile olan ilişkileri sürekli
gözeten aile hekimliği uygulamasının genelde pratisyen hekimler tarafından
yerine getirildiği, bu konuda ihtisaslaşmak üzere, ilk defa 2003 yılında
araştırma görevlisi kadrosu açıldığı,
İfade edilmiştir.
Komisyonumuzda, Tasarının
geneli üzerindeki görüşmeleri takiben verilen bir önerge ile Tasarının görüşmelerinde Tali Komisyon
olan Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu metninin esas alınması
kabul edilmiştir.
Tali Komisyon metninin;
- 1 inci maddesi; Kanunun
amaç ve kapsamının açıklayıcı ve anlaşılır olmasını teminen değiştirilmesi
suretiyle,
- 2 nci maddesi; aynen,
- 3 üncü maddesi; birinci
fıkrasının Sağlık Bakanlığı personelinin de aile hekimliği uygulamasında
çalıştırılmasını sağlamak amacıyla değiştirilmesi, ikinci fıkrasının aile sağlığı elamanı olarak çalıştırılacakların
temini konusuna açıklık getirilmesi amacıyla değiştirilmesi, üçüncü fıkrasında
yer alan "çalışmak isteyen" ibaresinin "çalışan" olarak
redaksiyona tabi tutulması, dördüncü fıkrasında "ve" ibaresinin
"veya" olarak değiştirilmesi, aylıklara ibaresinden sonra gelmek
üzere "ve ücretlerine" ibaresinin eklenmesi, beşinci fıkrasının
ikinci ve üçüncü cümlelerinin metinden çıkarılması, son fıkrasının son cümlesinin
sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyi ücretine açıklık getirilmesi ve
"herhangi bir" ibaresinin eklenmesi suretiyle,
- 4 üncü maddesi; mahalli
idarelerin taşınmazlarının da aile hekimliği uygulamasında kullanılmasını
teminen madde başlığı ile birlikte değiştirilmesi suretiyle,
- 5 inci maddesi; ikinci
fıkrasının dördüncü cümlesi, normlar arasında bir uyumsuzluğa ve uygulamada
tereddütlere yol açmaması için değiştirilmesi suretiyle,
-6 ncı maddesi;
"Aile hekimi ve aile sağlığı elemanları", ibaresinden sonra gelmek
üzere "görevleriyle ilgili ya da
görevleri başında" ibaresinin eklenmesi suretiyle,
-Genel Sağlık Sigortası
sistemine geçiş aşamasında diş hekimliği hizmetlerinin uygulanmasındaki
muhtemel aksaklıkların tespiti ve buna ilişkin tedbirlerin öngörülebilmesi
amacıyla yeni bir maddenin, 7 inci
madde olarak eklenmesi ve madde
numaralarının teselsül ettirilmesi suretiyle,
-7 nci maddesi; birinci
fıkrasında yer alan "nitelikleri, hak ve yükümlülükleri"
ibaresinin "çalışma usul ve
esasları" olarak değiştirilmesi, kanun tekniğine uygunluğunun sağlanması
amacıyla "madde" ibaresinin "Kanunda" olarak redaksiyona
tabi tutulması suretiyle 8 inci madde olarak,
-Yürürlük ve yürütmeye
ilişkin 8 ve 9 uncu maddeleri; 9 ve 10 uncu maddeler olarak aynen,
Kabul edilmiştir.
Ayrıca, metnin tamamı
kanunların hazırlanmasında uygulanan esas ve usuller doğrultusunda redaksiyona
tabi tutulmuştur.
Raporumuz, Genel Kurulun
onayına sunulmak üzere Yüksek Başkanlığa saygı ile arz olunur.
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
Sait Açba |
M. Altan
Karapaşaoğlu |
Sabahattin
Yıldız |
|
Afyon |
Bursa |
Muş |
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
Mehmet
Sekmen |
Mehmet
Melik Özmen |
Mehmet
Zekai Özcan |
|
İstanbul |
Ağrı |
Ankara |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Osman
Kaptanoğlu |
M. Mesut
Özakcan |
A. Kemal
Deveciler |
|
Antalya |
Aydın |
Balıkesir |
|
(Karşı oy yazımız ektedir) |
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Ali Osman
Sali |
Ahmet
İnal |
Osman
Nuri Filiz |
|
Balıkesir |
Batman |
Denizli |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
A. Kemal
Kumkumoğlu |
Birgen
Keleş |
Kemal
Kılıçdaroğlu |
|
İstanbul |
İstanbul |
İstanbul |
|
(Karşı oy yazım ektedir) |
(Karşı oy yazım ektedir) |
(Ayrışık oy ektedir) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Bülent
Baratalı |
Fazıl
Karaman |
Y.
Selahattin Beyribey |
|
İzmir |
İzmir |
Kars |
|
(Karşı oy yazım ektedir) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Mustafa
Elitaş |
Taner
Yıldız |
Mikail
Arslan |
|
Kayseri |
Kayseri |
Kırşehir |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Muzaffer
Baştopçu |
Hasan
Fehmi Kinay |
Muharrem
Doğan |
|
Kocaeli |
Kütahya |
Mardin |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Mustafa
Özyürek |
Gürol
Ergin |
O. Seyfi
Terzibaşıoğlu |
|
Mersin |
Muğla |
Muğla |
|
(Ayrışık oy yazım eklidir) |
(Ayrışık oy yazım eklidir) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Osman
Seyfi |
Cemal
Uysal |
İmdat
Sütlüoğlu |
|
Nevşehir |
Ordu |
Rize |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Musa
Uzunkaya |
Sabahattin
Cevheri |
Enis
Tütüncüoğlu |
|
Samsun |
Şanlıurfa |
Tekirdağ |
|
|
|
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
|
|
Üye |
|
|
|
M. Akif
Hamzaçebi |
|
|
|
Trabzon |
|
|
|
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
|
AYRIŞIK
OY
Tasarı hazırlığında gerekli özen
gösterilmemiştir. Özellikle genel gerekçe başta olmak üzere Tasarının
gerekçelerinde mevcut sorunlar ve bu sorunlar karşısında neden aile hekimliğine
ihtiyaç duyulduğu yeteri kadar açıklanmamıştır. Örneğin Tasarının birinci
maddesi iki sahifeden oluşurken genel gerekçe ve madde gerekçelerinin toplamı
yaklaşık bir sahifedir. Sayın Sağlık Bakanının açıklamaları da konuya yeterli
derinliği sağlayamamıştır.
Ayrıca genel sağlık sigortası, Sağlık
Bakanlığının yeniden yapılandırılması, sağlık hizmetlerinin sunumu ile
finansmanı konularının birbirinden ayrılması gibi temel konular bir yana
bırakılarak sadece “aile hekimliği” konusunun ele alınarak düzenlenmesi önemli
bir eksikliktir.
Tasarının 1 inci maddesinin birinci
fıkrasında aile hekimliği uygulamasının “Aile hekimliği ve genel sağlık
sigortası ile ilgili yeni bir düzenleme yapılıncaya kadar” pilot olarak seçilen
illerde Sağlık Bakanlığınca yürütüleceği belirtilmektedir. Bunun anlamı aile
hekimliğine ihtiyaç gösteren sorunlar Aile Hekimliği ve Genel Sağlık Sigortası
konularında yapılacak temel düzenlemelerle çözülecektir. Ancak bu temel
düzenlemeler yapılıncaya kadar şimdilik bu yasayla bazı illerde pilot
uygulamalar yapılacaktır.
AKP hükümetlerinin toplumla yapılmış bir
sözleşme olarak niteledikleri Acil Eylem Planı (AEP) nda ise genel sağlık
sigortasının 12 ay içinde gerçekleştirileceği taahhüt edilmiştir. AKP
İktidardaki üçüncü yılına girmiştir ancak henüz genel sağlık sigortasındaki
düzenlemeyi yapamamıştır. Öte yandan bazı hükümet yetkililerinin genel sağlık
sigortasına ilişkin yasa tasarısının hazır olduğuna dair beyanları vardır.
Nitekim Sağlık Bakanı da Komisyonda vermiş olduğu bilgide Genel Sağlık
Sigortasına ilişkin yasa tasarısının 2004 yılı sonuna kadar TBMM’ne
sunulacağını ifade etmiştir. Ancak Plan ve Bütçe Komisyonunca kabul edilen
metinde Tasarıdaki “Aile hekimliği ve genel sağlık sigortası ile ilgili yeni
bir düzenleme yapılıncaya kadar” ifadesinin çıkarılması ve hükümetin de buna
katılması hükümetin genel sağlık sigortasında yakın bir gelecekte bir düzenleme
yapmayacağının kabulü olmaktadır. Bunu çok önemli bir eksiklik olarak
görüyoruz.
Bu çerçevede Tasarının sağlıkta yaşanan
sorunlara daha iyi cevap verebilmesi, iyileştirilmesi ve muhtemel bir genel
sağlık sigortası ile bağının kurulabilmesi açılarından öncelikle kurulacak bir
alt komisyonda görüşülmesi yönündeki önerimiz kabul görmemiştir.
Tasarıyı, bu nedenlerle eksik ve yetersiz
buluyoruz.
M. Akif
Hamzaçebi |
Kemal
Kılıçdaroğlu |
A. Kemal
Deveciler |
|
|
Trabzon |
İstanbul |
Balıkesir |
|
Enis
Tütüncü |
Osman
Kaptan |
Gürol
Ergin |
|
Tekirdağ |
Antalya |
Muğla |
|
M. Mesut
Özakcan |
Birgen
Keleş |
A. Kemal
Kumkumoğlu |
|
Aydın |
İstanbul |
İstanbul |
|
Mustafa
Özyürek |
Bülent
Baratalı |
|
|
Mersin |
İzmir |
|
HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ METİN
AİLE HEKİMLİĞİ PİLOT
UYGULAMASI HAKKINDA KANUN TASARISI
MADDE 1.- Aile hekimliği ve genel sağlık sigortası ile
ilgili yeni bir düzenleme yapılıncaya kadar; Sağlık Bakanlığı, pilot olarak
belirleyeceği illerde, kişilerin sağlığını korumak ve geliştirmek üzere aile
hekimliği uygulamasını yürütür.
Aile hekimi; kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile
birinci basamak teşhis, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerini yaş,
cinsiyet ve hastalık ayrımı yapmaksızın her kişiye kapsamlı ve devamlı olarak
belli bir mekânda vermekle yükümlü, gerektiği ölçüde gezici sağlık hizmeti
veren ve tam gün esasına göre çalışan aile hekimliği uzmanı veya Sağlık
Bakanlığının öngördüğü eğitimleri alan uzman tabip veya tabiptir.
Aile sağlığı elemanı; aile hekimi ile birlikte hizmet veren
hemşire, ebe, sağlık memuru gibi sağlık elemanıdır.
Sağlık Bakanlığı, kamu personeli olan uzman tabip, tabip ve
aile sağlığı elemanı olarak çalıştırılacak sağlık personelini, kendilerinin
talebi ve kurumlarının muvafakati üzerine, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu
ile diğer kanunların sözleşmeli personel çalıştırılması hakkındaki hükümlerine
bağlı olmaksızın, sözleşmeli olarak çalıştırmaya veya bu nitelikteki Bakanlık
personelini aile hekimliği uygulamaları için görevlendirmeye yetkilidir.
Aile sağlığı elemanları, aile hekimi tarafından belirlenen
ve Sağlık Bakanlığı tarafından uygun görülen, kurumlarınca da muvafakati
verilen kamu personeli arasından seçilir ve bunlar sözleşmeli olarak
çalıştırılır. Bu suretle eleman temin edilememesi hâlinde, Sağlık Bakanlığı,
personelini bu hizmetler için görevlendirebilir. İhtiyaç duyulması hâlinde,
Türkiye’de mesleğini icra etmeye yetkili ve 657 sayılı Devlet Memurları
Kanununun 48 inci maddesinin (A) bendinin (4), (5) ve (7) numaralı alt
bentlerindeki şartları taşıyan kamu görevlisi olmayan uzman tabip, tabip ve
aile sağlığı elemanları; Sağlık Bakanlığının önerisi, Maliye Bakanlığının uygun
görüşü üzerine sözleşme yapılarak aile hekimliği uygulamalarını yürütmek üzere
çalıştırılabilir.
Sözleşmeli olarak çalışmak isteyen aile hekimi ve aile
sağlığı elemanları, kurumlarında aylıksız veya ücretsiz izinli sayılırlar ve
bunların kadroları ve pozisyonları ile ilişkileri devam eder. Bu personel,
talepleri hâlinde eski görevlerine atanırlar ve sözleşmeli statüde geçen
süreleri kazanılmış hak derece ve kademelerinde veya kıdemlerinde
değerlendirilir. Sözleşmeli personel statüsünde çalışmakta iken aile hekimi ve
aile sağlığı elemanı statüsüne geçenlerden önceki sözleşmeli personel statüsüne
dönmek isteyenler, eski kurumlarındaki boş pozisyonlara öncelikle atanırlar ve
bu madde kapsamındaki çalışmaları hizmet sürelerinde dikkate alınır.
Kadroya bağlı olarak veya sözleşmeli personel
pozisyonlarında görev yapan personelden Sağlık Bakanlığınca aile hekimi ve aile
sağlığı elemanı olarak görevlendirilenlere, 209 sayılı Sağlık ve Sosyal Yardım
Bakanlığına Bağlı Sağlık Kuruluşları ile Esenlendirme (Rehabilitasyon)
Tesislerine Verilecek Döner Sermaye Hakkında Kanun uyarınca ek ödeme yapılmaz.
Bunlara, aylıklarına ilâveten, çalıştıkları günler dikkate alınarak aşağıdaki
fıkrada belirlenen miktarların yarısını aşmamak üzere tespit edilecek tutarda
ödeme yapılır.
Sözleşme yapılan aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarına,
657 sayılı Kanunun 4/B maddesine göre belirlenen en yüksek brüt sözleşme
ücretinin aile hekimi için (6) katını, aile sağlığı elemanı için (1,5) katını
aşmamak üzere tespit edilecek tutar, çalışılan ay sonuçlarının ilgili sağlık
idaresine bildiriminden itibaren onbeş gün içerisinde ödenir.
Sözleşmeli olarak çalışmaya başlayanların, daha önce bağlı
oldukları sosyal güvenlik kuruluşlarıyla ilişkileri aynı şekilde devam
ettirilir. Ancak, her türlü prim, kesenek ve kurum karşılıkları bu fıkrada
belirtilen ücretlerden kesilerek ilgili sosyal güvenlik kuruluşuna aktarılır.
Bunlar, önceki durumları çerçevesinde tedavi yardımlarından yararlanmaya devam
ederler.
Aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarının durumları ve aile
hekimliği uzmanlık eğitimi almış olup olmadıkları da dikkate alınmak suretiyle
yapılacak ödeme tutarlarının tespitinde; çalıştığı bölgenin sosyo-ekonomik
gelişmişlik düzeyi, aile sağlığı merkezi giderleri, tetkik ve sarf malzemesi
giderleri, kayıtlı kişi sayısı ve bunların risk grupları, gezici sağlık
hizmetleri ile aile hekimi tarafından karşılanmayan gider unsurları gibi
kriterler esas alınır. Sağlık Bakanlığınca belirlenen standartlara göre,
koruyucu hekimlik hizmetlerinin eksik uygulanması veya hasta sevk oranlarının
yüksek olması hâlinde bu ödeme tutarından brüt ücretin % 20’sine kadar indirim
yapılır.
Hazineye ait taşınmazlardan aile sağlığı merkezi olarak
kullanılması uygun görülenler, Maliye Bakanlığınca bu amaçla kullanılmak üzere
doğrudan aile hekimine kiraya verilebilir.
Aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde kişilerin aile
hekimine kaydı yapılır. Bakanlıkça belirlenen süre sonunda kişiler aile
hekimlerini değiştirebilirler. Her bir aile hekimi için kayıtlı kişi sayısı;
asgari 1000, azami 4000’dir. Aralıksız iki ayı aşmayan süreyle kayıtlı kişi
sayısı 1000’den az olabilir.
Aile hekimliği hizmetleri ücretsizdir; acil hâller hariç,
haftada kırk saatten az olmamak kaydı ile ilgili aile hekiminin talebi ve o
yerin sağlık idaresince onaylanan çalışma saatleri içinde yerine getirilir.
Aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde acil hâller ve mücbir sebepler
dışında, kişi hangi sosyal güvenlik kuruluşuna tâbi olursa olsun, aile
hekiminin sevki olmaksızın sağlık kurum ve kuruluşlarına müracaat edenlerden
katkı payı alınır. Alınacak katkı payı tutarı, Sağlık, Maliye ve Çalışma ve
Sosyal Güvenlik bakanlıklarınca müştereken belirlenir. Aile hekimliği
uygulamasına geçilen yerlerde diğer kanunların sevk ve müracaat usulüne ilişkin
hükümler uygulanmaz. Yabancılar hakkında ilgili mevzuat hükümleri uygulanır.
Aile hekimlerinin kayıtları ilgili il ve ilçe sağlık idare
birimlerinde tutulur. Aile hekimlerinin kullandığı basılı veya elektronik
ortamda tutulan kayıtlar, kişilerin sağlık dosyaları ile raporlar, sevk belgesi
ve reçete gibi belgeler resmi kayıt ve evrak niteliğindedir. Bu kayıt ve
belgeler, hekimin ayrılması veya kişinin hekim değiştirmesi halinde eksiksiz
olarak devredilir. İlgili mevzuatta birinci basamak sağlık kuruluşları ve resmî
tabiplerce düzenlenmesi öngörülen her türlü rapor, sevk evrakı, reçete ve sair
belgeler, aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde aile hekimleri
tarafından düzenlenir.
Aile hekimleri ve aile sağlığı elemanları, mevzuat ve
sözleşme hükümlerine uygunluk ile diğer konularda Bakanlık, ilgili mülkî idare
ve sağlık idaresinin denetimine tâbidir. Aile hekimi ve aile sağlığı
elemanları, işledikleri ve kendilerine karşı işlenen suçlarda devlet memurları
gibi kabul edilir. Aile hekimi ve aile sağlığı elemanları, 3628 sayılı Mal
Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu gereğince
mal bildiriminde bulunmakla yükümlüdür.
Aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarının nitelikleri, hak
ve yükümlülükleri; çalışılan yer, kurum ve statülerine göre öncelik sıralaması;
aile hekimliği uygulamasına geçişe ve nakillere ilişkin puanlama sistemi ve
sayıları; aile sağlığı merkezi olarak kullanılacak yerlerde aranacak fizikî ve
teknik şartlar; meslek ilkeleri, iş tanımları; performans ve hizmet kalite
standartları; hasta sevk evrakı, reçete, rapor ve diğer kullanılacak belgelerin
şekli ve içeriği, kayıtların tutulması ile çalışma ve denetime ilişkin usul ve
esaslar, Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
Aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarıyla yapılacak
sözleşmede yer alacak hususlar ve bu maddede belirlenen esaslar çerçevesinde
bunlara yapılacak ödeme tutarları ile bu ücretlerden indirim oran ve şartları,
sözleşmenin feshini gerektiren nedenler, Maliye Bakanlığının uygun görüşü
alınarak, Sağlık Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca çıkarılacak
yönetmelikle düzenlenir.
MADDE 2.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
|
Recep Tayyip Erdoğan |
|
|
|
Başbakan |
|
|
|
Dışişleri
Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
|
A. Gül |
A. Şener |
M. A. Şahin |
|
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
|
B. Atalay |
A. Babacan |
M. Aydın |
|
Devlet
Bakanı V. |
Devlet
Bakanı |
Adalet
Bakanı |
|
A. Aksu |
K. Tüzmen |
C. Çiçek |
|
Millî
Savunma Bakanı |
İçişleri
Bakanı |
Maliye
Bakanı |
|
M. V. Gönül |
A. Aksu |
K. Unakıtan |
|
Millî
Eğitim Bakanı |
Bayındırlık
ve İskân Bakanı |
Sağlık
Bakanı |
|
H. Çelik |
Z. Ergezen |
R. Akdağ |
|
Ulaştırma
Bakanı |
Tarım
ve Köyişleri Bakanı |
Çalışma
ve Sos. Güv. Bakanı |
|
B. Yıldırım |
S. Güçlü |
M. Başesgioğlu |
|
Sanayi
ve Ticaret Bakanı |
En.
ve Tab. Kay. Bakanı |
Kültür
ve Turizm Bakanı |
|
A. Coşkun |
M. H. Güler |
E. Mumcu |
|
|
Çevre
ve Orman Bakanı |
|
|
|
O. Pepe |
|
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ
METİN
AİLE HEKİMLİĞİ PİLOT
UYGULAMASI HAKKINDA KANUN TASARISI
Amaç ve kapsam
MADDE 1. - Bu Kanunun amacı; Sağlık Bakanlığının pilot
olarak belirleyeceği illerde, birinci basamak sağlık hizmetlerinin
geliştirilmesi, birey ihtiyaçları doğrultusunda koruyucu sağlık hizmetlerine
ağırlık verilmesi, kişisel sağlık kayıtlarının tutulması ve bu hizmetlere eşit
erişimin sağlanması amacıyla aile hekimliği hizmetlerinin yürütülebilmesini
teminen görevlendirilecek veya çalıştırılacak sağlık personelinin statüsü ve
malî hakları ile hizmetin esaslarını düzenlemektir.
Tanımlar
MADDE 2. - Aile hekimi; kişiye yönelik koruyucu sağlık
hizmetleri ile birinci basamak teşhis, tedavi ve rehabilite edici sağlık
hizmetlerini yaş, cinsiyet ve hastalık ayrımı yapmaksızın her kişiye kapsamlı
ve devamlı olarak belli bir mekanda vermekle yükümlü, gerektiği ölçüde gezici
sağlık hizmeti veren ve tam gün esasına göre çalışan aile hekimliği uzmanı veya
Sağlık Bakanlığının öngördüğü eğitimleri alan uzman tabip veya tabiptir.
Aile sağlığı elemanı; aile hekimi ile birlikte hizmet veren
hemşire, ebe, sağlık memuru gibi sağlık elemanıdır.
Personelin statüsü ve
malî haklar
MADDE 3. - Sağlık Bakanlığı; Bakanlık veya diğer kamu kurum
veya kuruluşları personeli olan uzman tabip, tabip ve aile sağlığı elemanı
olarak çalıştırılacak sağlık personelini, kendilerinin talebi ve kurumlarının
veya Bakanlığın muvafakatı üzerine, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile
diğer kanunların sözleşmeli personel çalıştırılması hakkındaki hükümlerine
bağlı olmaksızın, sözleşmeli olarak çalıştırmaya veya bu nitelikteki Bakanlık
personelini aile hekimliği uygulamaları için görevlendirmeye yetkilidir.
Aile sağlığı elemanları, aile hekimi tarafından belirlenen
ve Sağlık Bakanlığı tarafından uygun görülen, kurumlarınca da muvafakatı
verilen Bakanlık veya diğer kamu kurum ve kuruluşları personeli arasından
seçilir ve bunlar sözleşmeli olarak çalıştırılır. Bu suretle eleman temin
edilememesi halinde, Sağlık Bakanlığı, personelini bu hizmetler için
görevlendirebilir. İhtiyaç duyulması halinde, Türkiye'de mesleğini icra etmeye
yetkili ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin (A)
bendinin (4), (5) ve (7) numaralı alt bentlerindeki şartları taşıyan kamu
görevlisi olmayan uzman tabip, tabip ve aile sağlığı elemanları; Sağlık
Bakanlığının önerisi, Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine sözleşme
yapılarak aile hekimliği uygulamalarını yürütmek üzere çalıştırılabilir.
Sözleşmeli olarak çalışan aile hekimi ve aile sağlığı
elemanları kurumlarında aylıksız veya ücretsiz izinli sayılırlar ve bunların
kadroları ile ilişkileri devam eder. Bu personel, talepleri halinde eski görevlerine
atanırlar ve sözleşmeli statüde geçen süreleri kazanılmış hak derece ve
kademelerinde veya kıdemlerinde değerlendirilir. Sözleşmeli personel statüsünde
çalışmakta iken aile hekimi ve aile sağlığı elemanı statüsüne geçenlerden
önceki sözleşmeli personel statüsüne dönmek isteyenler, eski kurumlarındaki boş
pozisyonlara öncelikle atanırlar ve bu madde kapsamındaki çalışmaları hizmet
sürelerinde dikkate alınır.
Kadroya bağlı olarak veya sözleşmeli personel
pozisyonlarında görev yapan personelden Sağlık Bakanlığınca aile hekimi veya
aile sağlığı elemanı olarak görevlendirilenlere, 209 sayılı Sağlık ve Sosyal
Yardım Bakanlığına Bağlı Sağlık Kuruluşları ile Esenlendirme (Rehabilitasyon)
Tesislerine Verilecek Döner Sermaye Hakkında Kanun uyarınca ek ödeme yapılmaz.
Bunlara, aylıklarına ve ücretlerine ilaveten, çalıştıkları günler dikkate
alınarak aşağıdaki fıkrada belirlenen miktarların yarısını aşmamak üzere tespit
edilecek tutarda ödeme yapılır.
Sözleşme yapılan aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarına,
657 sayılı Kanunun 4/B maddesine göre belirlenen en yüksek brüt sözleşme
ücretinin aile hekimi için (6) katını, aile sağlığı elemanı için (1,5) katını
aşmamak üzere tespit edilecek tutar, çalışılan ay sonuçlarının ilgili sağlık
idaresine bildiriminden itibaren onbeş gün içerisinde ödenir.
Sözleşmeli olarak çalışmaya başlayanların, daha önce bağlı
oldukları sosyal güvenlik kuruluşlarıyla ilişkileri aynı şekilde devam
ettirilir. Ancak, her türlü prim, kesenek ve kurum karşılıkları bu fıkrada
belirtilen ücretlerden kesilerek ilgili sosyal güvenlik kuruluşuna aktarılır.
Bunlar önceki durumları çerçevesinde tedavi yardımlarından yararlanmaya devam
ederler.
Aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarının durumları ve aile
hekimliği uzmanlık eğitimi almış olup olmadıkları da dikkate alınmak suretiyle
yapılacak ödeme tutarlarının tespitinde; çalıştığı bölgenin sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyi, aile sağlığı merkezi
giderleri, tetkik ve sarf malzemesi giderleri, kayıtlı kişi sayısı ve bunların
risk grupları, gezici sağlık hizmetleri ile aile hekimi tarafından
karşılanmayan gider unsurları gibi kriterler esas alınır. Sağlık Bakanlığınca
belirlenen standartlara göre, koruyucu hekimlik hizmetlerinin eksik uygulaması
veya hasta sevk oranlarının yüksek olması halinde bu ödeme tutarından brüt
ücretin % 20'sine kadar indirim yapılır. Sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyi
ücreti, aile sağlığı merkezi giderleri, tetkik ve sarf malzemesi giderleri ve
gezici sağlık hizmetleri ödemelerinden Damga Vergisi hariç herhangi bir kesinti
yapılmaz.
Kamuya ait taşınmazların
kullanımı
MADDE 4. - Hazine, belediye veya il özel idaresine ait
taşınmazlardan aile sağlığı merkezi olarak kullanılması uygun görülenler,
Maliye Bakanlığı, belediye veya il özel idarelerince bu amaçla kullanılmak
üzere doğrudan aile hekimine kiraya verilebilir.
Hizmetin esasları
MADDE 5. - Aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde
kişilerin aile hekimine kaydı yapılır. Bakanlıkça belirlenen süre sonunda
kişiler aile hekimlerini değiştirebilirler. Her bir aile hekimi için kayıtlı
kişi sayısı; asgari 1000, azami 4000'dir. Aralıksız iki ayı aşmayan süreyle
kayıtlı kişi sayısı 1000'den az olabilir.
Aile hekimliği hizmetleri ücretsizdir; acil haller hariç,
haftada kırk saatten az olmamak kaydı ile ilgili aile hekiminin talebi ve o
yerin sağlık idaresince onaylanan çalışma saatleri içinde yerine getirilir.
Aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde acil haller ve mücbir sebepler
dışında, kişi hangi sosyal güvenlik kuruluşuna tâbi olursa olsun, aile
hekiminin sevki olmaksızın sağlık kurum
ve kuruluşlarına müracaat edenlerden katkı payı alınır. Alınacak katkı payı
tutarı, Sağlık, Maliye ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlıklarınca müştereken
belirlenir. Aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde, diğer kanunların aile
hekimliği hizmetleri kapsamındaki hizmetlerin sunumu ile sevk ve müracaata
ilişkin hükümleri uygulanmaz. Yabancılar hakkında ilgili mevzuat hükümleri
uygulanır.
Aile hekimlerinin şahsi kayıtları ilgili il ve ilçe sağlık
idare birimlerinde tutulur. Aile hekimlerinin kullandığı basılı veya elektronik
ortamda tutulan kayıtlar, kişilerin sağlık dosyaları ile raporlar, sevk belgesi
ve reçete gibi belgeler resmî kayıt ve evrak niteliğindedir. Bu kayıt ve
belgeler, hekimin ayrılması veya kişinin hekim değiştirilmesi halinde eksiksiz
olarak devredilir. İlgili mevzuatta birinci basamak sağlık kuruluşları ve resmî
tabiplerce düzenlenmesi öngörülen her türlü rapor, sevk evrakı, reçete ve sair
belgeler, aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde aile hekimleri tarafından
düzenlenir.
Denetim, sorumluluk ve
mal bildirimi
MADDE 6. - Aile hekimleri ve aile sağlığı elemanları,
mevzuat ve sözleşme hükümlerine uygunluk ile diğer konularda Bakanlık, ilgili
mülki idare ve sağlık idaresinin denetimine tâbidir. Aile hekimi ve aile
sağlığı elemanları, görevleriyle ilgili ya da görevleri başında işledikleri
veya kendilerine karşı işlenen suçlarda devlet memurları gibi kabul edilir.
Aile hekimi ve aile sağlığı elemanları, 3628 sayılı Mal Bildiriminde
Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla
Mücadele Kanunu gereğince mal bildiriminde bulunmakla yükümlüdür.
Ağız ve diş sağlığı
hizmetleri
MADDE 7. - Kişilerin ağız ve diş sağlığını korumak ve bu
hizmetlerin daha etkili ve verimli yürütülmesini sağlamak amacıyla, Sağlık
Bakanlığınca tespit edilecek illerde pilot uygulama yapılır.
Bu hizmetler karşılığında yapılacak ödemelerin, hizmetten
yararlananların ilgisine göre bağlı bulundukları kurum bütçelerinden veya
sosyal güvenlik kuruluşlarından karşılanması ile diğer hususlara ilişkin usul
ve esaslar Maliye, Sağlık ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıkları tarafından
müştereken belirlenir.
Yönetmelikler
MADDE 8. - Aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarının çalışma
usul ve esasları; çalışılan yer, kurum ve statülerine göre öncelik sıralaması;
aile hekimliği uygulamasına geçişe ve nakillere ilişkin puanlama sistemi ve
sayıları; aile sağlığı merkezi olarak kullanılacak yerlerde aranacak fiziki ve
teknik şartlar; meslek ilkeleri; iş tanımları; performans ve hizmet kalite
standartları; hasta sevk evrakı, reçete, rapor ve diğer kullanılacak belgelerin
şekli ve içeriği, kayıtların tutulması ile çalışma ve denetime ilişkin usul ve
esaslar, Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
Aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarıyla yapılacak sözleşmede
yer alacak hususlar ve bu Kanunda belirlenen esaslar çerçevesinde bunlara
yapılacak ödeme tutarları ile bu ücretlerden indirim oran ve şartları,
sözleşmenin feshini gerektiren nedenler, Maliye Bakanlığının uygun görüşü
alınarak, Sağlık Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar kurulunca çıkarılacak
yönetmelikle düzenlenir.
Yürürlük
MADDE 9. - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 10. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.