TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE TAYLAND KRALLIĞI HÜKÜMETİ
ARASINDA GELİR ÜZERİNDEN ALINAN
VERGİLERDE ÇİFTE
VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA
Kanun No. 5157 |
|
Kabul Tarihi : 29.4.2004 |
MADDE 1. - 11 Nisan
2002 tarihinde Bangkok’da imzalanan “Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Tayland Krallığı Hükümeti Arasında Gelir Üzerinden
Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel
Olma Anlaşması ile Eki Protokol”ün onaylanması uygun bulunmuştur.
MADDE 2. - Bu Kanun
yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3. - Bu Kanun
hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE TAYLAND KRALLIĞI
HÜKÜMETİ ARASINDA GELİR ÜZERİNDEN ALINAN
VERGİLERDE ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME
VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA ENGEL OLMA ANLAŞMASI
TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ
İLE
TAYLAND KRALLIĞI HÜKÜMETİ
Gelir üzerinden alınan vergilerde çifte
vergilendirmeyi önleyen ve vergi kaçakçılığına engel olan bir Anlaşma yapmak
isteğiyle
AŞAĞIDAKİ ANLAŞMAYA VARMIŞLARDIR :
Madde 1
KİŞİLERE İLİŞKİN KAPSAM
Bu Anlaşma, Âkit Devletlerden birinin veya her
ikisinin mukimi olan kişilere uygulanacaktır.
Madde 2
KAVRANAN VERGİLER
1. Bu Anlaşma, ne şekilde alındığına bakılmaksızın,
bir Âkit Devlette veya politik alt bölümlerinde ya da
mahalli idarelerinde gelir üzerinden alınan vergilere uygulanacaktır.
2. Menkul veya gayrimenkul varlıkların devrinden
doğan kazançlara uygulanan vergiler ile ücretin veya maaşın toplam tutarı
üzerinden teşebbüsler tarafından ödenen vergiler ve sermaye değer artışlarına
uygulanan vergiler dahil olmak üzere, toplam gelir veya gelir unsurları
üzerinden alınan tüm vergiler, gelirden alınan vergiler olarak kabul
edilecektir.
3. Bu Anlaşmanın uygulanacağı şu anda geçerli olan
vergiler özellikle:
a) Türkiye'de:
i) gelir vergisi;
ii) kurumlar vergisi; ve
iii) gelir vergisi ve kurumlar
vergisi üzerinden alınan fon payı;
(Bundan böyle Türk vergisi" olarak
bahsedilecektir);
b) Tayland'da:
i) gelir vergisi; ve
ii) petrol gelir vergisi;
(Bundan-böyle "Tayland vergisi" olarak
bahsedilecektir)
4. Anlaşma aynı zamanda, Anlaşmanın imza tarihinden
sonra mevcut vergilere ilâve olarak veya onların yerine alınan ve mevcut
vergilerle aynı nitelikte olan veya onlara önemli ölçüde benzeyen vergilere de
uygulanacaktır. Âkit Devletlerin yetkili makamları, ilgili vergi mevzuatlarında
yapılan önemli değişiklikleri birbirlerine bildireceklerdir.
Madde 3
GENEL TANIMLAR
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından, metin aksini
öngörmedikçe:
a) i) “Türkiye” terimi, Türkiye'nin sahip olduğu
egemenlik alanını, karasularını, aynı zamanda uluslararası hukuka uygun olarak
doğal kaynakların araştırılması, işletilmesi ve korunması amaçlarıyla yargı
yetkisi veya egemenlik haklarına sahip olduğu deniz alanlarını ifade eder;
ii) "Tayland" terimi,
Tayland'ın sahip olduğu egemenlik alanını, karasularını, aynı zamanda
uluslararası hukuka uygun olarak doğal kaynakların araştırılması, işletilmesi
ve korunması amaçlarıyla yargı yetkisi veya egemenlik haklarına sahip olduğu
deniz alanlarını ifade eder;
b) “Bir Âkit Devlet” ve "diğer Âkit Devlet"
terimleri, metnin gereğine göre Türkiye veya Tayland anlamına gelir;
c) “Vergi" terimi, bu Anlaşmanın 2 nci maddesinde kavranan herhangi bir vergi anlamına gelir;
d) “Kişi” terimi, bir gerçek kişiyi, bir şirketi ve
kişilerin oluşturduğu diğer herhangi bir kuruluşu kapsamına alır;
e) “Şirket” terimi, herhangi bir kurum veya vergileme
yönünden kurum olarak muamele gören herhangi bir kuruluş anlamına gelir;
f) "Vatandaş" terimi:
i) Bir Âkit Devletin vatandaşlığına sahip herhangi
bir gerçek kişiyi;
ii) Bir Âkit Devlette
yürürlükte olan mevzuata göre statü kazanan herhangi bir hükmi şahsı, ortaklığı
veya derneği
ifade eder;
g) “Bir Âkit Devletin teşebbüsü" ve "diğer
Âkit Devletin teşebbüsü" terimleri sırasıyla, bir Âkit Devlet mukimi
tarafından işletilen bir teşebbüs ve diğer Âkit Devlet mukimi tarafından
işletilen bir teşebbüs anlamına gelir;
h) Yetkili makam" terimi:
i) Türkiye'de, Maliye Bakanını veya onun yetkili temsilcisini;
ve
ii) Tayland'da, Maliye Bakanını
veya onun yetkili temsilcisini
ifade eder;
i) “Uluslararası trafik” terimi, yalnızca diğer Âkit
Devletin sınırları içinde gerçekleştirilen gemi veya uçak işletmeciliği hariç,
bir Âkit Devlet teşebbüsü tarafından gemi veya uçak işletilerek yapılan
taşımacılığı ifade eder.
2. Bu Anlaşmanın bir Âkit Devlet tarafından herhangi
bir tarihte uygulanmasına ilişkin olarak, Anlaşmada tanımlanmamış herhangi bir
terim, metin aksini öngörmedikçe, Anlaşmanın uygulanacağı vergilerin amaçları
bakımından, o tarihte bu Devletin mevzuatında sahip olduğu anlamı taşıyacak ve
bu Devletin yürürlükteki vergi mevzuatında yer alan bir anlam, bu Devletin
diğer mevzuatında bu terime verilen anlama göre üstünlük taşıyacaktır.
Madde 4
MUKİM
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından, "bir Âkit
Devletin mukimi" terimi, bu Devlet, herhangi bir politik alt bölümü veya
mahalli idaresi de dahil olmak üzere, o Devletin mevzuatı gereğince ev,
ikametgah, kanuni merkez, kurumlaşılan yer, yönetim
yeri veya benzer yapıda diğer herhangi bir kriter nedeniyle vergi mükellefi
olan kişi anlamına gelir. Ancak bu terim, yalnızca o Devletteki kaynaklardan
elde edilen gelir nedeniyle o Devlette vergiye tâbi tutulan herhangi bir kişiyi
kapsamaz.
2. 1 inci fıkra hükümleri dolayısıyla bir gerçek kişi
her iki Âkit Devlette de mukim olduğunda, bu kişinin durumu aşağıdaki şekilde
belirlenecektir:
a) Bu kişi, yalnızca daimi olarak kalabileceği bir
meskenin bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir. Eğer bu kişinin her iki Devlette
de daimi olarak kalabileceği bir meskeni varsa, bu kişi, kişisel ve ekonomik
ilişkilerinin daha yakın olduğu (hayati menfaatlerin merkezi olan) Devletin bir
mukimi kabul edilecektir;
b) Eğer kişinin hayati menfaatlerinin merkezinin yer
aldığı Devlet saptanamazsa veya her iki Devlette de daimi olarak kalabileceği
bir meskeni yoksa, bu kişi yalnızca kalmayı adet edindiği evin bulunduğu
Devletin bir mukimi kabul edilecektir;
c) Eğer kişinin her iki Devlette de kalmayı adet
edindiği bir ev varsa veya her iki Devlette de böyle bir ev söz konusu değilse,
bu kişi yalnızca vatandaşı olduğu
Devletin mukimi kabul edilecektir;
d) Eğer kişi her iki Devletin de vatandaşıysa veya
her iki Devletin de vatandaşı değilse, Âkit Devletlerin yetkili makamları
sorunu karşılıklı anlaşmayla çözeceklerdir.
3. 1 inci fıkra hükümleri dolayısıyla gerçek kişi
dışındaki bir kişi her iki Âkit Devletin de mukimi olduğunda, Âkit Devletlerin
yetkili makamları, bu kişinin, bu Anlaşmanın amaçları bakımından hangi Devletin
mukimi kabul edileceğini karşılıklı anlaşmayla belirleyeceklerdir.
Madde 5
İŞYERİ
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından
"işyeri" terimi, bir teşebbüsün işlerinin tamamen
veya kısmen yürütüldüğü işe ilişkin sabit bir yer
anlamına gelir.
2. "İşyeri" terimi özellikle şunları
kapsamına alır:
a) Yönetim yeri;
b) Şube;
c) Büro;
d) Fabrika;
e) Atelye, ve
f) Maden ocağı, petrol veya doğal gaz kuyusu, taş
ocağı veya doğal kaynakların çıkarıldığı diğer herhangi bir yer.
3. “İşyeri” terimi aynı zamanda:
a) Oniki ayı aşan bir süre
devam eden bir inşaat şantiyesi veya yapım projesini;
b) Altı ayı aşan bir süre devam eden kurma veya
montaj projesini veya bunlarla bağlantılı gözetim faaliyetlerini;
c) Bir Âkit Devlet mukiminin çalıştırdığı elemanları
veya personeli aracılığıyla aynı veya bağlı proje için, diğer Âkit Devlette
herhangi bir oniki aylık dönemde altı aydan fazla
devam eden danışmanlık hizmetleri dahil hizmet tedariklerini kapsamına alır.
4. Bu maddenin daha önceki hükümleri ile bağlı
kalınmaksızın, "işyeri" teriminin aşağıdaki hususları kapsamadığı
kabul edilecektir.
a) Teşebbüse ait tesislerin, teşebbüsün mallarının
veya ticarî eşyasının yalnızca depolanması veya teşhiri amacıyla kullanılması;
b) Teşebbüse ait mal veya ticarî eşya stoklarının,
yalnızca depolama veya teşhir amacıyla elde tutulması;
c) Teşebbüse ait mal veya ticarî eşya stoklarının,
yalnızca bir başka teşebbüse işlettirilmesi amacıyla elde tutulması:
d) İşe ilişkin sabit bir yerin, yalnızca teşebbüse
mal veya ticarî eşya satın alma veya bilgi toplama amacıyla elde tutulması;
e) İşe ilişkin sabit bir yerin, teşebbüs için
yalnızca hazırlayıcı veya yardımcı karakter taşıyan diğer herhangi bir işin
yürütülmesi amacıyla elde tutulması;
5. 1 inci ve 2 nci fıkra
hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, bir kişi-6 ncı
fıkra hükmünün uygulanacağı bağımsız nitelikteki bir acente dışında - bir Âkit
Devlette, diğer Âkit Devletin bir teşebbüsü namına hareket ederse ve eğer bu
kişi:
a) Faaliyetleri teşebbüs için mal veya ticarî eşya
satın alma ile sınırlı olmamak üzere ilk bahsedilen Devlette teşebbüs adına
mukavele akdetme yetkisine sahip olur ve bu yetkisini mutaden
kullanırsa;
b) Böyle bir yetkisi olmamasına rağmen, teşebbüsten
siparişte bulunduğu veya teşebbüs adına teslimde bulunduğu mallardan veya
ticarî eşyadan ilk bahsedilen Devlette mutaden mal
veya ticarî eşya stoku bulundurursa; veya
c) Böyle bir yetkisi olmamakla birlikte, ilk
bahsedilen Devlette tamamen veya çoğunlukla bu teşebbüs için veya bu teşebbüsçe
kontrol edilen veya kontrol hakkına sahip olunan teşebbüs ve diğer teşebbüsler
için sipariş temininde bulunursa
söz konusu teşebbüs, ilk bahsedilen Âkit Devlette bir
işyerine sahip kabul edilecektir.
6. Bir Âkit Devlet teşebbüsü, diğer Âkit Devlette
işlerini yalnızca kendi işlerine olağan şekilde devam eden bir simsar, genel
komisyon acentesi veya bağımsız statüde diğer herhangi bir acente vasıtasıyla
yürüttüğü için bu diğer Devlette bir işyerine sahip kabul olunmayacaktır.
Bununla birlikte, söz konusu acente faaliyetlerinin tamamını veya tamamına
yakın bir kısmını bu teşebbüse tahsis etmesi halinde, bu fıkrada belirtilen
anlamda bağımsız statüde bir acente olarak kabul edilmeyecektir.
7. Bir Âkit Devletin mukimi olan bir şirket, diğer
Âkit Devletin mukimi olan veya bu diğer Devlette ticarî faaliyette bulunan (bir
işyeri vasıtasıyla veya diğer bir şekilde) bir şirketi kontrol eder ya da onun tarafından kontrol edilirse, bu şirketlerden
herhangi biri diğeri için, bir işyeri oluşturmayacaktır.
Madde 6
GAYRİMENKUL VARLIKLARDAN ELDE EDİLEN GELİR
1. Bir Âkit Devlet mukiminin diğer Âkit Devlette
bulunan gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir (tarım veya ormancılıktan
elde edilen gelir dahil), bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. "Gayrimenkul varlık" terimi, söz konusu
varlığın bulunduğu Âkit Devletin mevzuatına göre tanımlanacaktır. Terim her
halükarda, gayrimenkul varlığa müteferri varlıkları,
tarım ve ormancılıkta kullanılan araçları ve hayvanları (balık üretimi ve
yetiştiriciliği dahil), özel hukuk hükümlerinin uygulanacağı gayrimenkul
mülkiyetine ilişkin hakları, gayrimenkul intifa haklarını ve maden ocaklarının,
kaynakların ve diğer doğal kaynakların işletilmesi veya işletme hakkı
karşılığında doğan sabit ya da değişken ödemeler
üzerindeki hakları kapsayacak; gemiler, vapurlar ve uçaklar gayrimenkul varlık
olarak kabul edilmeyecektir.
3. 1 inci fıkra hükümleri, gayrimenkul varlığın
doğrudan kullanımından, kiralanmasından veya diğer herhangi bir şekilde
kullanımından elde edilen gelire uygulanacaktır.
4. 1 inci ve 3 üncü fıkra hükümleri aynı zamanda, bir
teşebbüsün gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir ile serbest meslek
faaliyetlerinin icrasında kullanılan gayrimenkul varlıklardan elde edilen
gelire de uygulanacaktır.
Madde 7
TİCARİ KAZANÇLAR
1. Bir Âkit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu
teşebbüs diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette
bulunmadıkça, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda
bahsedilen şekilde ticarî faaliyette bulunursa, teşebbüsün kazançları yalnızca:
a) bu işyerine
b) diğer Devlette, bu işyeri vasıtasıyla satılan mal
veya ticarî eşya ile aynı veya benzer nitelikteki mal veya ticarî eşya
satışlarına; veya
c) diğer Devlette, bu işyeri vasıtasıyla
gerçekleştirilen faaliyetlerle aynı veya benzer nitelikli diğer ticarî
faaliyetlere
atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere bu diğer
Devlette vergilendirilebilir.
2. 3 üncü fıkra hükümleri saklı kalmak üzere, bir
Âkit Devlet teşebbüsü diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla
ticarî faaliyette bulunduğunda, her iki Âkit Devlette de bu işyerine
atfedilecek kazanç, bu işyeri aynı veya benzer koşullar altında, aynı veya
benzer faaliyetlerde bulunan tamamen ayrı ve bağımsız bir teşebbüs olsaydı ve
işyerini oluşturduğu teşebbüsten tamamen bağımsız bir nitelik kazansaydı ne
kazanç elde edecek ise aynı miktarda bir kazanç olacaktır.
3. Bir işyerinin kazancı belirlenirken, işyerinin
bulunduğu Devlette veya başka herhangi bir yerde yapılan, yönetim ve genel
idare giderleri de dahil olmak üzere, işyerinin amaçlarına uygun olan
giderlerin indirilmesine müsaade edilecektir.
Bununla birlikte işyerinin, ana merkezin veya;
yurtdışında bulunan diğer işyerlerinin gider ve zararlarına katılmasına ve aynı
şekilde işyeri tarafından teşebbüsün ana merkezine veya diğer işyerlerine
yapılan gayrimaddî hak bedeli, faiz, komisyon veya
diğer benzeri ödemelerin gider olarak indirilmesine müsaade edilmeyecektir.
4. İşyerine, bu işyeri tarafından teşebbüs adına
yalnızca mal veya ticarî eşya alınması dolayısıyla hiç bir kazanç
atfedilmeyecektir.
5. Kazançlar, bu Anlaşmanın diğer maddelerinde ayrı
olarak düzenlenen gelir unsurlarını da kapsamına aldığında, o maddelerin
hükümleri bu madde hükümlerinden etkilenmeyecektir.
Madde 8
DENİZ VE HAVA TAŞIMACILIĞI
1. Bir Âkit Devlet teşebbüsünün uluslararası trafikte
uçak işletmeciliğinden elde ettiği kazançlar, yalnızca bu Âkit Devlette
vergilendirilebilecektir.
2. Bir Âkit Devlet teşebbüsünün uluslararası trafikte
gemi taşımacılığından elde ettiği kazançlar diğer Âkit Devlette
vergilendirilebilir, ancak, bu diğer Devlette alınacak vergi, alınması gereken verginin % 50'sine eşit bir tutarda
indirilecektir.
3. 1 inci ve 2 nci fıkra
hükümleri aynı zamanda, bir ortaklığa, bir ortak teşebbüse veya uluslararası
işletilen bir acenteye iştirak dolayısıyla elde edilen kazançlara da
uygulanacaktır.
Madde 9
BAĞIMLI TEŞEBBÜSLER
1. a) Bir Âkit Devlet teşebbüsü doğrudan veya dolaylı
olarak diğer Âkit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine
katıldığında; veya
b) Aynı kişiler doğrudan veya dolaylı olarak bir Âkit
Devlet teşebbüsünün ve diğer Âkit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya
sermayesine katıldığında ve her iki halde de, iki teşebbüs arasındaki ticarî
veya malî ilişkilerde oluşan veya empoze edilen koşullar, bağımsız teşebbüsler
arasında oluşması gereken koşullardan farklılaştığında, bu teşebbüslerden
birisinde olması gereken, fakat bu koşullar dolayısıyla kendini göstermeyen
kazanç, o teşebbüsün kazancına eklenir ve buna göre vergilendirilebilir.
2. Bir Âkit Devletin kendi teşebbüsünün kazancına
dahil edip vergilendirdiği kazanç, diğer Âkit Devlette vergilendirilen diğer
Devletin teşebbüsünün kazancını içermesi ve aynı zamanda ilk bahsedilen
Devletin kavradığı kazanç, iki teşebbüs arasında olması gereken koşullar gözönünde tutularak, sonradan ilk bahsedilen Devletçe
yapılan hesaplamalar sonucunda belirlenen kazanç olması durumunda diğer Devlet
bu belirlemenin yerinde olduğu kanaatine varırsa, söz konusu kazanç üzerinden
aldığı verginin miktarında gerekli düzeltmeleri yapacaktır. Bu düzeltme
yapılırken, bu Anlaşmanın diğer hükümleri gözönünde
tutulacak ve gerektiğinde Âkit Devletlerin yetkili makamları birbirlerine
danışacaklardır.
Madde 10
TEMETTÜLER
1. Bir Âkit Devletin mukimi olan bir şirket
tarafından diğer Âkit Devletin bir mukimine ödenen temettüler, bu diğer
Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber söz konusu temettüler, temettüyü ödeyen şirketin mukim olduğu Âkit Devlette ve bu
Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak, temettünün
gerçek lehdarı diğer Âkit Devletin bir mukimi ise, bu
şekilde alınacak vergi aşağıdaki oranları aşmayacaktır:
a) Temettünün gerçek lehdarı, temettü ödeyen şirketin sermayesinin doğrudan
doğruya en az yüzde 25'ini elinde tutan bir şirket ise (ortaklıklar hariç) gayrisafi temettü tutarının yüzde 10'u;
b) Tüm diğer durumlarda gayrisafi
temettü tutarının yüzde 15'i.
3. Bu maddede kullanılan "temettü" terimi,
hisse senetlerinden, intifa senetlerinden veya intifa haklarından, kurucu hisse
senetlerinden veya alacak niteliğinde olmayıp kazanca katılmayı sağlayan diğer
haklardan elde edilen gelirler ile dağıtımı yapan şirketin mukim olduğu
Devletin mevzuatına göre, vergileme yönünden hisse senetlerinden elde edilen
gelirle aynı muameleyi gören diğer şirket haklarından elde edilen gelirleri
ifade eder.
4. Diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri
vasıtasıyla ticarî faaliyette bulunan bir Âkit Devlet şirketinin kazancı, 7 nci maddeye göre vergilendirildikten sonra, kalan kısım
üzerinden bu işyerinin bulunduğu Âkit Devlette bu maddenin 2 nci fıkrasına uygun olarak vergilendirilebilir.
5. Bu maddenin 4 üncü fıkra hükümleri saklı kalmak
üzere, bir Âkit Devlet mukimi olan bir şirket, diğer Âkit Devletten kazanç veya
gelir elde ettiğinde, bu diğer Devlet, temettülerin kendi mukimlerinden
birisine ödenmesi veya temettü elde edilmesi ile bu diğer Devlette bulunan bir
işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunması durumları hariç olmak
üzere, bu şirket tarafından ödenen temettüler üzerinden herhangi bir vergi
alamaz. Aynı şekilde, bu diğer Devlet, ödenen temettülerin veya dağıtılmamış
kazancın tamamen veya kısmen bu diğer Devlette elde edilen kazanç olup
olmadığına bakmaksızın, bu şirketin dağıtılmayan kazançları üzerinden
dağıtılmayan kazançlara uygulanan bir vergi alamaz.
6. Bir Âkit Devlet
mukimi olan temettünün gerçek lehdarı, temettüyü ödeyen
şirketin mukim olduğu diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla
ticarî faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer alan sabit bir yer
vasıtasıyla serbest meslek faaliyeti icra
ederse ve söz konusu temettü elde ediş olayı ile bu işyeri veya sabit
yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci
fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına göre 7 nci veya 14 üncü
madde hükümleri uygulanacaktır.
Madde 11
FAİZ
1. Bir Âkit Devlette doğan ve diğer Âkit Devletin bir
mukimine ödenen faiz, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber bu faiz, elde edildiği Âkit
Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak, faizin
gerçek lehdarı diğer Âkit Devletin bir mukimi ise, bu
şekilde alınacak vergi aşağıdaki oranları aşmayacaktır:
a) Herhangi bir fınansal
kurum (sigorta şirketi dahil) tarafından alınan faizin gayrisafi
tutarının yüzde 10'u,
b) Diğer durumlarda faizin gayrisafi
tutarının yüzde 15'i.
3. 2 nci fıkra hükümlerine
bakılmaksızın:
a) Tayland'da doğan ve Türkiye Hükümetine veya
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'na veya Türk Eximbank'a
ödenen faizler Tayland vergisinden muaf tutulacaktır;
b) Türkiye'de doğan ve Tayland Hükümetine, Tayland
Bankasına veya Tayland İhracat-İthalat Bankası'na ödenen faizler Türk
vergisinden muaf tutulacaktır.
4. Bu maddede kullanılan "faiz" terimi,
ipotek garantisine bağlı olsun olmasın
veya borçlunun kazancına katılma hakkını tanısın tanımasın, her nevi
alacaktan doğan gelirleri ve özellikle kamu menkul kıymetleri ile tahvil veya
borç senetlerinden elde edilen gelirler ile bu gelirin elde edildiği Âkit
Devletin vergi mevzuatına göre ikrazat geliri sayılan
gelirleri ifade eder.
5. Bir Âkit Devlet mukimi olan faizin gerçek lehdarı, faizin elde edildiği diğer Âkit Devlette yer alan
bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer
alan sabit bir yer vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve söz
konusu faizin ödendiği alacak ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir
bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra bükümleri
uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına göre 7 nci
veya 14 üncü madde hükümleri uygulanacaktır.
6. Bir Âkit Devletin kendisi, politik alt bölümü,
mahalli idaresi veya bu Devletin bir mukimi tarafından ödenen faizin, o Âkit
Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, faiz ödeyen kişi,
bir Âkit Devletin mukimi olsun veya olmasın, bir Âkit Devlette faiz ödemeye
neden olan borç-alacak ilişkisiyle bağlantılı bir işyerine veya sabit yere
sahip olduğunda ve faiz bu işyeri veya sabit yerden kaynaklandığında, söz
konusu faizin, işyerinin veya sabit yerin bulunduğu Devlette elde edildiği
kabul olunacaktır.
7. Alacak karşılığında ödenen faizin miktarı, ödeyici
ile gerçek lehdar arasında veya her ikisi ile bir
başka kişi arasında var olan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin
olmadığı durumlarda ödeyici ve lehdar arasında
kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde hükümleri yalnızca en son
bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu Anlaşmanın diğer
hükümleri de dikkate alınarak, her bir Âkit Devletin mevzuatına göre
vergilendirilecektir.
Madde 12
GAYRİMADDİ HAK BEDELLERİ
1. Bir Âkit Devlette doğan ve diğer Âkit Devletin bir
mukimine ödenen gayrimaddî hak bedelleri, bu diğer
Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, söz konusu gayrimaddî
hak bedelleri elde edildikleri Âkit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de
vergilendirilebilir; ancak, gayrimaddî hak bedelinin
gerçek lehdarı diğer Âkit Devletin bir mukimi ise, bu
şekilde alınacak vergi, gayrimaddî hak bedelinin gayrisafi tutarının yüzde 15 ini aşmayacaktır.
3. Bu maddede kullanılan "gayrimaddî
hak bedelleri" terimi, sinema filmleri ile radyo ve televizyon
yayınlarında kullanılan bantlar dahil olmak üzere edebî, sanatsal veya bilimsel
her nevi telif hakkının, her nevi patentin, alameti farikanın, desen veya
modelin, planın, gizli formül veya üretim yönteminin devri, kullanımı veya
kullanım hakkı veya sınai, ticarî veya bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikimi
karşılığında veya bilimsel teçhizatın kullanımı veya kullanım hakkı
karşılığında elde edilen her türlü ödemeyi kapsar.
4. Bir Âkit Devlet mukimi olan gayrimaddî
hak bedelinin gerçek lehdarı, söz konusu bedelin elde
edildiği diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette
bulunursa veya bu diğer Devlette yer alan sabit bir yer vasıtasıyla serbest
meslek faaliyetinde bulunursa ve söz konusu bedelin ödendiği hak veya varlık
ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına
göre 7 nci veya 14 üncü madde hükümleri
uygulanacaktır.
5. Bir Âkit Devletin kendisi, politik alt bölümü,
mahalli idaresi veya bu Devletin bir mukimi tarafından ödenen gayrimaddî hak bedelinin, o Âkit Devlette elde edildiği
kabul olunacaktır. Bununla beraber, gayrimaddî hak
bedelini ödeyen kişi, bir Âkit Devletin mukimi olsun veya olmasın, bir Âkit
Devlette gayrimaddî hak bedelini ödemeye neden olan
hak veya varlık ile bağlantılı bir işyerine veya sabit yere sahip olduğunda ve gayrimaddî hak bedeli bu işyeri veya sabit yerden
kaynaklandığında, söz konusu gayrimaddî hak
bedelinin, işyerinin veya sabit yerin bulunduğu Âkit Devlette elde edildiği
kabul olunacaktır.
6. Kullanım, hak veya bilgi karşılığında ödenen gayrimaddî hak bedelinin miktarı, ödeyici ile gerçek lehdar arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında
var olan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici
ile gerçek lehdar arasında kararlaştırılacak miktarı
aştığında, bu madde hükümleri yalnızca en son bahsedilen miktara
uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu Anlaşmanın diğer hükümleri de
dikkate alınarak, her bir Âkit Devletin mevzuatına göre vergilendirilecektir.
Madde 13
SERMAYE DEĞER ARTIŞ KAZANÇLARI
1. Bir Âkit Devlet mukimince, diğer Âkit Devlette yer
alan ve 6 ncı maddede belirtilen gayrimenkul
varlıkların elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
2. Bir Âkit Devlet teşebbüsünün diğer Âkit Devlette
sahip olduğu bir işyerinin ticarî varlığına dahil menkul varlığın veya bir Âkit
Devlet mukiminin diğer Âkit Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek üzere
kullandığı sabit bir yere ait menkul varlığın elden çıkarılmasından doğan
kazanç, bu işyerinin (yalnız veya tüm teşebbüsle birlikte) veya sabit yerin
elden çıkarılmasından doğan kazanç da dahil olmak üzere, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
3. Bir Âkit Devlet teşebbüsünce uluslararası trafikte
işletilen gemi veya uçakların veya söz konusu gemi veya uçakların
işletilmesiyle ilgili menkul varlıkların elden çıkarılmasından sağlanan
kazançlar, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
4. Bu maddenin 1, 2 ve 3 üncü fıkraları ile 12 nci maddenin 3 üncü fıkrasında belirtilenlerin dışında
kalan varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazançlar, yalnızca elden
çıkaranın mukim olduğu Âkit Devlette vergilendirilecektir. Bununla birlikte,
yukarıdaki cümlede bahsedilen ve diğer Âkit Devlette elde edilen sermaye değer
artış kazançları, iktisap ve elden çıkarma arasındaki süre bir yılı aşmadığı
takdirde diğer Âkit Devlette vergilendirilebilecektir.
Madde 14
SERBEST MESLEK FAALİYETLERİ
1. Bir Âkit Devlet mukiminin, serbest meslek
faaliyetleri veya bağımsız nitelikteki diğer faaliyetler dolayısıyla elde
ettiği gelirler, aşağıdaki durumlar hariç, yalnızca bu Devlette,
vergilendirilecektir. Aşağıdaki durumlarda ise söz konusu gelir, aynı zamanda diğer
Âkit Devlette de vergilendirilebilir:
a) Eğer bu kişi, faaliyetlerini icra etmek için diğer
Âkit Devlette sürekli kullanabileceği sabit bir yere sahip ise, yalnızca bu
sabit yere atfedilebilen gelir bu diğer Âkit Devlette vergilendirilebilir; veya
b) Eğer bu kişi, diğer Âkit Devlette herhangi bir oniki aylık dönemde bir veya birkaç seferde toplam 183 gün
veya daha fazla kalırsa, yalnızca diğer Devlette icra ettiği faaliyetlerden
elde ettiği gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. "Serbest meslek faaliyetleri" terimi,
özellikle bağımsız olarak yürütülen bilimsel, edebi, sanatsal, eğitici veya
öğretici faaliyetleri, bunun yanısıra doktorların,
avukatların, mühendislerin, mimarların, dişçilerin ve muhasebecilerin bağımsız
faaliyetlerini kapsamına alır.
Madde 15
BAĞIMLI FAALİYETLER
1. 16, 18, 19 ve 20 nci
maddelerin hükümleri saklı kalmak üzere, bir Âkit Devlet mukiminin bir hizmet
dolayısıyla elde ettiği maaş, ücret ve diğer benzeri gelirler, bu hizmet diğer
Âkit Devlette ifa edilmedikçe, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
Hizmet diğer Devlette ifa edilirse, buradan elde edilen söz konusu gelir bu
diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. 1 inci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Âkit
Devlet mukiminin diğer Âkit Devlette ifa ettiği bir hizmet dolayısıyla elde
ettiği gelir eğer:
a) Gelir elde eden kişi, diğer Devlette ilgili takvim
yılı içinde başlayan veya biten herhangi bir oniki
aylık dönemde bir veya bir kaç seferde toplam 183 günü aşmamak üzere kalırsa,
ve
b) Ödeme, diğer Devletin mukimi olmayan bir işveren
tarafından veya böyle bir işveren adına yapılırsa, ve
c) Ödeme, işverenin diğer Devlette sahip olduğu bir
işyerinden veya sabit yerden yapılmazsa yalnızca ilk bahsedilen Devlette
vergilendirilecektir.
3. Bu maddenin bundan önceki hükümlerine
bakılmaksızın, bir Âkit Devlet teşebbüsü tarafından uluslararası trafikte
işletilen bir gemi veya uçakta ifa edilen bir hizmet dolayısıyla elde edilen
gelir yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
Madde 16
MÜDÜRLERE YAPILAN ÖDEMELER
Bir Âkit Devlet mukiminin, diğer Âkit Devlet mukimi
olan bir şirketin yönetim kurulu üyesi olması dolayısıyla elde ettiği ücret ve
diğer benzeri ödemeler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
Madde 17
SANATÇI VE
SPORCULAR
1. 14 ve 15 inci maddelerin hükümlerine bakılmaksızın,
bir Âkit Devlet mukimi olan tiyatro, sinema, radyo veya televizyon sanatçısı
gibi bir sanatçının, bir müzisyenin veya bir sporcunun diğer Âkit Devlette icra
ettiği şahsi faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği gelir, bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
2. Bir sanatçının ya da
sporcunun icra ettiği şahsi faaliyetlerden doğan gelir, sanatçının veya
sporcunun kendisine değil de bir başkasına yönelirse, bu gelir 7, 14 ve 15 inci
maddelerin hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, sanatçı ya
da sporcunun faaliyetlerinin icra edildiği Âkit Devlette vergilendirilebilir.
3. Bir sanatçı veya sporcunun bir Âkit Devlette icra
ettiği faaliyetlerden elde ettiği gelir, bu Devlete yapılan ziyaretin tamamen
veya önemli ölçüde diğer Âkit Devletin, politik alt bölümünün veya mahalli
idaresinin kamusal fonlarından desteklenmesi halinde, bu Devlette vergiden
istisna edilecektir.
Madde 18
EMEKLİ MAAŞLARI
1. 19 uncu maddenin 1 inci fıkrası hükümleri saklı
kalmak üzere, bir Âkit Devlet mukimine geçmiş çalışmalarının karşılığında ödenen
emekli maaşları ve diğer benzeri ödemeler yalnızca bu Devlette
vergilendirilebilecektir. Bu hüküm aynı zamanda, bir Âkit Devlet mukimine ömür
boyu sağlanan düzenli ödemelere de uygulanacaktır.
2. Uğranılan şahsi zararları tazmin etmek üzere, bir
Âkit Devlet veya politik alt bölümleri tarafından ödenen emekli maaşları ve
yapılan düzenli ödemeler ile diğer devamlı veya arızi ödemeler yalnızca bu
Devlette vergilendirilebilecektir.
Madde 19
KAMU GÖREVİ
1. Bir Âkit Devletin kendisine, politik alt bölümüne
veya mahalli idaresine bir kamu görevi dolayısıyla bir gerçek kişi tarafından
verilen hizmetler karşılığında, bu Devlet, alt bölüm veya idare tarafından
yapılan maaş, ücret ve diğer benzeri ödemeler, emekli maaşları da dahil
yalnızca bu Devlette vergilendirilebilecektir.
2. Bir Âkit Devletin kendisi, politik alt bölümü veya
mahalli idaresi tarafından yürütülen ticarî faaliyetlerle bağlantılı hizmetler
karşılığında yapılan maaş, ücret ve diğer benzeri ödemeler ile emekli
maaşlarına 15, 16, 17 ve 18 inci madde hükümleri uygulanacaktır.
Madde 20
ÖĞRENCİLER
Bir Âkit Devleti ziyareti sırasında veya ziyaretinden
hemen önce diğer Âkit Devletin mukimi durumunda olan ve ilk bahsedilen Âkit
Devleti yalnızca;
a) Bir üniversite veya diğer kabul görmüş eğitim
kurumlarında öğrenim görmek; veya
b) Bir iş veya mesleki beceri kazanmak üzere
uygulamalı eğitim görmek; veya
c) Kamusal, dinsel, yardımsal, bilimsel, edebi veya
eğitsel bir kurum tarafından sağlanan burs, yardım veya ödül karşılığında
öğrenim görmek veya araştırma yapmak amacıyla ziyaret eden bir gerçek kişinin;
i) geçimini, öğrenimini, çalışmasını, araştırmasını
veya mesleki uygulama eğitimini sağlamak amacıyla yurtdışındaki kaynaklardan
elde ettiği ödemeler; ve
ii) burs, yardım veya ödüller
ilk bahsedilen Devlette vergiden istisna edilecektir.
Madde 21
PROFESÖR, ÖĞRETMEN VE ARAŞTIRMACILAR
Bir Âkit Devleti ziyareti sırasında veya ziyaretinden
hemen önce diğer Âkit Devletin , mukimi durumunda olan ve ilk bahsedilen Âkit
Devletteki herhangi bir üniversite, yüksek okul, okul veya diğer benzeri bir
öğretim kurumunun davetlisi olarak, bu tür öğretim kurumlarında iki yılı
aşmayan bir süre için esas itibariyle öğretim veya araştırma veya her ikisini
yapmak amacıyla ilk bahsedilen devleti ziyaret eden bir gerçek kişinin öğretim
veya araştırma karşılığında bu diğer devletin dışındaki kaynaklardan elde
ettiği gelir, bu diğer Âkit Devlette vergiden muaf tutulacaktır.
2. Bir gerçek kişi tarafından üstlenilen araştırmanın
belirli kişi veya kişilerin özel menfaatlerine yönelik olması halinde, söz
konusu araştırma karşılığında elde edilen gelire 1 inci fıkra hükümleri
uygulanmayacaktır.
Madde 22
DİĞER GELİRLER
Bir Âkit Devlet mukiminin, bu Anlaşmanın daha önceki
maddelerinde belirtilmeyen gelir unsurları, bu gelirin doğduğu Devlette vergilendirilebilir.
Madde 23
ÇİFTE VERGİLENDİRMENİN ÖNLENMESİ
1. Türkiye mukimleri için çifte vergilendirme
aşağıdaki şekilde önlenecektir:
a) Bir Türkiye mukimi, (b) bendinde kavranan gelirler
hariç olmak üzere bu Anlaşma hükümlerine göre Tayland'da vergilendirilebilen
bir gelir elde ettiğinde, Türkiye, bu geliri vergiden muaf tutacak; ancak, bu
kişinin geriye kalan gelirine ilişkin vergiyi hesaplarken, muaf tutulan geliri
vergiden muaf değilmiş gibi dikkate alarak bir vergi oranı uygulayabilecektir.
b) Bir Türkiye mukimi, bu Anlaşmanın 10, 11 ve 12 nci maddeleri ile13 üncü maddesinin 4 üncü fıkrasına göre
Tayland'da vergilendirilebilen bir gelir elde ettiğinde, Türkiye, bu kişinin
gelirine isabet eden vergiden, Tayland'da ödenen vergiye eşit bir tutarın mahsubuna
müsaade edecektir. Bununla birlikte söz konusu mahsup, Tayland'da
vergilendirilebilir gelir için, mahsuptan önce hesaplanan vergi miktarını
aşmayacaktır.
c) 1(b) fıkrasında bahsedilen mahsubun amaçları
bakımından, "Tayland'da ödenen vergi" terimi herhangi bir yılda
Tayland vergisi olarak ödenmesi gereken; ancak, Tayland'da ekonomiyi teşvik
etmek amacıyla Yatırımları Teşvik Kanunu (B.E. 2520) veya Gelirler Kanunu (B.E.
2481) veya Tayland'da ekonomiyi teşvik etmek amacıyla mevcut Kanunlara ilave veya
değişiklik getirebilecek Kanunlar uyarınca bu yıl veya yılın herhangi bir kısmı
için muafiyete veya indirime tâbi tutulan tutarı da kapsadığı kabul
edilecektir.
d) 1 inci fıkranın (c) bendi, bu Anlaşmanın yürürlüğe
girişini takip eden takvim yılının Ocak ayının birinci gününden itibaren 3 yıl
sonra hüküm ifade etmeyecektir.
2. Tayland mukimleri için çifte vergilendirme
aşağıdaki şekilde önlenecektir:
Bir Tayland mukimince, Türkiye'de doğan gelir veya
kazançlar dolayısıyla hem Türkiye'de hem de Tayland'da vergiye tâbi tutulmuş
olan ve bu Anlaşma hükümleri ve Türkiye mevzuatı uyarınca doğrudan veya mahsup
yoluyla ödenebilen Türk vergisi tutarının, söz konusu gelir veya kazançlar
dolayısıyla ödenebilen Tayland vergisinden mahsup edilmesine müsaade edilecektir;
ancak, söz konusu mahsup, Türkiye'de doğan gelir veya kazanca isabet eden
Tayland vergi miktarını (mahsuptan önce hesaplanan) aşmayacaktır.
Madde 24
AYRIM YAPILMAMASI
1. Bir Âkit Devletin vatandaşları, diğer Âkit
Devlette, bu diğer Devletin vatandaşlarının aynı koşullarda karşı karşıya
kaldıkları veya kalabilecekleri vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden,
özellikle mukimlik yönünden, değişik veya daha ağır bir vergilemeye ve buna
bağlı mükellefiyetlere tâbi tutulmayacaklardır.
2. 10 uncu maddenin 4 üncü fıkrası hükümleri saklı
kalmak üzere, bir Âkit Devlet teşebbüsünün diğer Âkit Devlette sahip olduğu bir
işyeri, diğer Devlette, bu diğer Devletin aynı faaliyetleri yürüten
teşebbüslerine göre daha az lehe bir vergileme ile karşı karşıya kalmayacaktır.
3. Bir Âkit Devletin, diğer Âkit Devletin bir veya
bir kaç mukimi tarafından, doğrudan veya dolaylı olarak, kısmen veya tamamen
sermayesine sahip olunan veya kontrol edilen teşebbüsleri, ilk bahsedilen
Devlette, bu Devletin benzeri teşebbüslerinin tâbi oldukları veya
olabilecekleri vergilemeden veya buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya
daha ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tâbi tutulmayacaklardır.
4. Bu hükümler, bir Âkit Devletin kendi mukimlerine
şahsi veya ailevi durumları dolayısıyla uyguladığı şahsi indirimleri, vergi ve
matrah indirimlerini diğer Âkit Devlet mukimlerine de uygulama zorunda olduğu
yönünde anlaşılmayacaktır.
5. Bu madde hükümleri yalnızca, bu Anlaşmaya tâbi
olan vergilere uygulanacaktır.
Madde 25
KARŞILIKLI ANLAŞMA USULÜ
1. Bir Âkit Devlet mukimi, Âkit Devletlerden birinin
veya her ikisinin işlemlerinin kendisi için bu Anlaşma hükümlerine uygun
düşmeyen bir vergileme yarattığı veya yaratacağı kanaatine vardığında, bu
Devletlerin iç mevzuatlarında öngörülen müracaat usulleriyle bağlı kalmaksızın
durumu mukimi olduğu Âkit Devletin yetkili makamına arz edebilir. Bu kişinin
durumu 24 üncü maddenin 1 inci fıkrasına uygun düşerse, o zaman vatandaşı
olduğu Âkit Devletin yetkili makamına başvurabilir. Söz konusu müracaatın, Âkit
Devletlerin iç mevzuatlarında belirtilen süre içerisinde yapılması
gerekmektedir.
2. Söz konusu yetkili makam, itirazı haklı bulmakla
beraber kendisi tatminkar bir çözüme ulaşamadığı takdirde, Anlaşmaya ters düşen
bir vergilemeyi önlemek amacıyla, diğer Âkit Devletin yetkili makamıyla
karşılıklı anlaşmaya gayret sarfedecektir. Anlaşmaya
varılan her husus, Âkit Devletlerin iç mevzuatlarında öngörülen süre içerisinde
uygulanacaktır.
3. Âkit Devletlerin yetkili makamları, Anlaşmanın
yorumundan veya uygulanmasından kaynaklanan her türlü güçlüğü veya tereddüdü
karşılıklı anlaşmayla çözmek için gayret göstereceklerdir. Yetkili makamlar
aynı zamanda, Anlaşmada ele alınmayan durumlardan kaynaklanan çifte
vergilendirmenin ortadan kaldırılması için de birbirlerine danışabilirler.
4. Âkit Devletlerin yetkili makamları, bundan önceki
fıkralarda belirtilen hususlarda anlaşmaya varabilmek için birbirleriyle
doğrudan doğruya haberleşebilirler. Anlaşmaya varabilmek için sözlü görüş alış
verişi gerekli görüldüğünde, bu görüşme, Âkit Devletlerin yetkili makamlarının
temsilcilerinden oluşan ortak bir komisyon kanalıyla yürütülebilir.
Madde 26
BİLGİ DEĞİŞİMİ
1. Âkit Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşma
hükümlerinin uygulanması için gerekli olan bilgileri veya Anlaşma ile
uyumsuzluk göstermediği sürece, Anlaşma kapsamına giren vergiler ile ilgili iç
mevzuat hükümlerinin yürütülmesi için gerekli olan bilgileri değişime tâbi
tutacaklardır. Bir Âkit Devlet tarafından alınan her türlü bilgi, o Devletin
kendi iç mevzuatı çerçevesinde elde ettiği bilgiler gibi gizli tutulacak ve
yalnızca bu Anlaşmada belirtilen vergilerin tahakkuk veya tahsilleri veya cebri
icra ya da cezasıyla ve bu hususlardaki şikayet ve
itirazlara bakmakla görevli kişi veya makamlara (adli makamlar ve idari kuruluşlar
dahil) verilebilecektir. Bu kişi veya makamlar söz konusu bilgileri yalnızca bu
amaçlar doğrultusunda kullanacaklardır. Bu kişi veya makamlar söz konusu
bilgileri mahkeme duruşmalarında veya adli kararlar alınırken açıklayabilirler.
2. 1 inci fıkra hükümleri, hiçbir surette bir Âkit
Devleti:
a) Kendisinin veya diğer Âkit Devletin mevzuatına ve
idari uygulamalarına uymayacak idari önlemler alma;
b) Kendisinin veya diğer Âkit Devletin mevzuatı veya
normal idari işlemleri çerçevesinde elde edilemeyen bilgileri sunma;
c) Herhangi bir ticarî, sınai, mesleki sırrı veya
ticarî işlemi aleni hale getiren bilgileri veya aleniyeti kamu düzenine aykırı
düşen bilgileri verme
yükümlülüğü altına sokacak şekilde yorumlanamaz.
Madde 27
DİPLOMAT HÜVİYETİNDEKİ MEMURLAR
VE KONSOLOSLUK MEMURLARI
Bu Anlaşma hükümleri, diplomat hüviyetindeki memurlar
veya konsolosluk memurlarının uluslararası hukukun genel kuralları veya özel
anlaşma hükümleri uyarınca yararlandıkları malî ayrıcalıkları etkilemeyecektir.
Madde 28
YÜRÜRLÜĞE GİRME
1. Her bir Âkit Devlet, bu Anlaşmanın yürürlüğe
girmesi için kendi mevzuatında öngörülen işlemlerin tamamlandığını diğer Âkit
Devlete bildirecektir. Bu Anlaşma, bu bildirimlerden sonuncusunun alındığı
tarihte yürürlüğe girecektir.
2. Bu Anlaşmanın hükümleri:
a) Kaynakta tevkif edilen vergiler yönünden,
Anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihi izleyen Ocak ayının birinci günü veya daha
sonra ödenen veya borçlanılan miktarlar için; ve
b) Diğer vergiler yönünden, Anlaşmanın yürürlüğe
girdiği tarihi izleyen Ocak ayının birinci günü veya daha sonra başlayan
vergilendirme yılları veya hesap dönemleri için
hüküm ifade edecektir.
Madde 29
YÜRÜRLÜKTEN KALKMA
Bu Anlaşma, bir Âkit Devlet tarafından feshedilinceye
kadar yürürlükte kalacaktır. Âkit Devletlerden her biri, Anlaşmanın yürürlüğe
girdiği tarihten itibaren beş yıllık bir sürenin bitiminden sonra başlayan
herhangi bir takvim yılının sonundan en az altı ay önce diplomatik yollardan
fesih ihbarnamesi vermek suretiyle Anlaşmayı feshedebilir. Bu durumda Anlaşma:
a) Kaynakta tevkif edilen vergiler yönünden, fesih
ihbarnamesinin verildiği takvim yılının bitiminden sonra ödenen veya
borçlanılan tutarlar için; ve
b) Diğer vergiler yönünden, fesih ihbarnamesinin
verildiği takvim yılının bitiminden sonra başlayan vergilendirme yılları veya
hesap dönemleri için
hüküm ifade etmeyecektir.
BU HUSUSLARI TEYİDEN, aşağıda imzaları bulunan tam
yetkili temsilciler, bu Anlaşmayı imzaladılar ve mühürlerini vazettiler.
Türk, Tayland ve İngiliz dillerinde her üç metin de
aynı derecede geçerli olmak üzere, 11 Nisan 2002 tarihinde, Bangkok’da
düzenlenmiştir. Türk ve Tayland metinlerinin yorumunda farklılık olması
halinde, İngilizce metin geçerli olacaktır.
TÜRKİYE
CUMHURİYETİ TAYLAND
KRALLIĞI
ADINA ADINA
Önder ALAYBEYİ Dr.
Surakiart SATHİRATHAİ
Büyükelçi Dışişleri
Bakanı
PROTOKOL
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Tayland Krallığı
Hükümeti arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi
Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşmasını imzalayan taraflar,
aşağıdaki hükümlerin Anlaşmanın ayrılmaz bir parçasını oluşturduğu hususunda
anlaşmaya varmışlardır.
1. Bu Anlaşmaya ilişkin olarak:
a) Kazancın, geliri de ifade ettiği;
b)"Kanuni merkez" teriminin, Türkiye
açısından Türk Ticaret Kanunu gereğince tescil edilen kayıtlı merkezi ifade
edeceği
anlaşılacaktır.
2. 3 üncü maddenin 1/d fıkrasına ilişkin olarak:
"Kişi" teriminin, bir Âkit Devlette
yürürlükte olan Kanunlara göre statü kazanan diğer herhangi bir kuruluşu da
kapsayacağı kabul edilmiştir.
3. 7 nci maddeye ilişkin
olarak:
Bir Âkit Devletin vergi idaresinde mevcut olan
bilgiler, bir teşebbüsün işyerine ilişkin kazancın tespit edilmesinde yetersiz
kalırsa, bu maddedeki hiç bir şey, bu Devletin, bir kişinin vergi
yükümlülüğünün belirlenmesine ilişkin vergi kanunlarının uygulanmasını
etkilemeyecektir. Ancak, bu maddenin ilkeleriyle de mütenasip olarak mevcut
bilgilerin vergi idaresine izin verdiği ölçüde bu Kanunlar uygulanacaktır.
4.10 uncu maddenin 3 üncü fıkrasına ilişkin olarak:
Türkiye yönünden temettülerin, yatırım fonu ve
yatırım ortaklığından elde edilen gelirleri de kapsadığı kabul edilmiştir.
5. 25 inci maddenin 3 üncü fıkrasına ilişkin olarak:
"Hizmet Ticareti Genel Anlaşması"nın XXII nci maddesinin (Danışma) 3 üncü fıkrasının amaçları
yönünden, Âkit Devletler, bu fıkra ile bağlı kalmaksızın, bir uzlaşmazlığın bu
Anlaşma kapsamında yer alıp almadığı konusundaki her türlü ihtilafı, her iki
Âkit Devletin de rızası olması koşulu ile, bu fıkrada belirlendiği şekilde,
Hizmet Ticareti Konseyine götürebilirler. Bu fıkranın yorumu ile ilgili her
türlü tereddüt, bu Anlaşmanın 25 inci maddesinin 3 üncü fıkrasına göre
çözümlenecek veya bu yönteme göre uzlaşma sağlanamaması halinde, ihtilaf, her
iki Âkit Devletin de kabul ettiği diğer herhangi bir yönteme göre çözümlenecektir.
BU HUSUSLARI TEYİDEN, aşağıda imzaları bulunan tam
yetkili temsilciler, bu Protokol'ü imzaladılar.
Türk, Tayland ve İngiliz dillerinde, her üç metin de
aynı derecede geçerli olmak üzere, 11 Nisan 2002 tarihinde, Bangkok'da
düzenlenmiştir. Türk ve Tayland metinlerinin yorumunda farklılık olması
halinde, İngilizce metin geçerli olacaktır.
TÜRKİYE
CUMHURİYETİ TAYLAND
KRALLIĞI
ADINA ADINA
Önder ALAYBEYİ Dr.
Surakiart SATHİRATHAİ
Büyükelçi Dışişleri
Bakanı