TÜRKİYE CUMHURİYETİ VE LÜBNAN CUMHURİYETİ ARASINDA YATIRIMLARIN TEŞVİKİ
VE KARŞILIKLI KORUNMASINA İLİŞKİN ANLAŞMANIN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA
DAİRKANUN
Kanun No. 5298 |
|
Kabul Tarihi : 3.2.2005 |
MADDE 1. - 12 Mayıs 2004 tarihinde Ankara’da
imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti ve Lübnan Cumhuriyeti Arasında Yatırımların
Teşviki ve Karşılıklı Korunmasına İlişkin Anlaşma”nın onaylanması uygun
bulunmuştur.
MADDE 2. - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe
girer.
MADDE 3. - Bu Kanun hükümlerini Ba-kanlar
Kurulu yürütür.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
VE
LÜBNAN CUMHURİYETİ
ARASINDA
YATIRIMLARIN TEŞVİKİ VE KARŞILIKLI
KORUNMASINA İLİŞKİN
ANLAŞMA
Türkiye
Cumhuriyeti ve Lübnan Cumhuriyeti bundan sonra “Âkit Taraflar” olarak anılacaklardır,
Her
iki Devletin de karşılıklı menfaatine ekonomik işbirliğini teşvik etme
arzusuyla,
Bir
Âkit Tarafın yatırımcılarının, diğer Âkit Tarafın ülkesindeki yatırımları için
elveriş1i koşullar yaratmayı ve bu koşulları sürdürmeyi niyet ederek,
Bu
gibi yatırımları teşvik etmenin ve akdi olarak korunmanın özel girişimleri
teşvik edeceğini ve her iki Devletin refahını artıracağını kabul ederek,
Aşağıdaki
şekilde anlaşmaya varmışlardır :
MADDE 1
Tanımlar
İşbu
Anlaşmanın amaçları bakımından:
1.
Her iki Âkit Taraf ile ilgili olarak "Yatırımcı" terimi diğer Âkit
Tarafın ülkesinde bir yatırım yapmış olan:
(a)
Âkit Tarafın hukukuna göre vatandaşı sayılan gerçek kişileri,
(b)
firmalar, şirketler, iş ortaklıkları ve holding veya offshore şirketler de
dahil olmak üzere diğer kuruluşları da içerecek şekilde, Âkit Tarafın hukukuna
göre kurulmuş veya diğer şekillerde teşekkül ettirilmiş ve yönetim merkezleri
bu Tarafın ülkesinde bulunan, her iki Âkit Tarafta kayıtlı tüzel kişileri ifade
eder.
2.
"Yatırım" terimi, bir Âkit Tarafın bir yatırımcısı tarafından diğer
Âkit Tarafın ülkesinde, bu Âkit Tarafın kanunlarına ve nizamlarına uygun olarak
kurulan veya edinilen her türlü malvarlığını, ve özellikle, bunlarla kısıtlı
olmamak koşuluyla, aşağıdakileri içerir:
(a)
taşınır ve taşınmaz mallar, aynı zamanda ipotek, rehin gibi diğer, ayni haklar;
(b)
hisseler, hisse senetleri ya da şirketlere iştirakin diğer şekilleri;
(c)
para alacakları veya bir yatırımla ilgili mali değeri olan diğer haklar;
(d)
telif hakları, patentler, sınai tasarımlar veya modeller, ticari veya hizmet
markaları, ticari isimler, teknik prosesler, know-how ve peştemaliye yanında
Âkit Tarafların kanunlarınca tanınan diğer benzer haklar; ve
(e)
doğal kaynakların aranması, çıkarılması veya kullanılması yanında, kanun,
sözleşme veya hukuka uygun olarak ilgili yetkili merciin kararı ile verilmiş
imtiyazları da kapsayacak şekilde, kanuni iş imtiyazları.
Malvarlıklarının
yatırıldığı veya tekrar yatırıldığı biçimdeki herhangi bir değişiklik bunların
yatırım olarak nitelendirilmesini etkilemez.
Anılan
terim, ülkesinde yatırım yapılan Tarafın kanunlarına ve nizamlarına uygun
olarak yapılan tüm doğrudan yatırımları ifade etmektedir.
3.
"Doğrudan yatırımlar" terimi Âkit Taraflardan birinin yatırımcısınca
diğer Âkit Tarafın ülkesinde kurulmuş veya teşekkül ettirilmiş bir müessesede,
sıradan hisselerin veya oy gücünün yüzde 10'unun veya daha fazlasına tekabül
eden sermaye payının sahipliğinin elde edilerek uzun dönemli bir menfaat
edinilmesi anlamına gelir.
4.
"Gelirler" terimi, bir yatırımdan elde edilen ve bunlarla kısıtlı
olmamak kaydıyla, kâr, temettüler, faiz, sermaye kazançları, royaltiler,
yönetim ve teknik yardım ücretleri veya diğer ücretleri ifade eder.
5.
"Ülke" terimi, karasuları yanında, Âkit Tarafın uluslararası hukuka
uygun olarak, deniz yatağına bitişik suların ve deniz yatağının veya altındaki
toprağın, canlı veya cansız tabii kaynaklarının araştırılması ve işletilmesi,
korunması ve yönetilmesi amacıyla, üzerinde egemenlik haklarını icra ettiği
münhasır ekonomik bölgeyi de içermek üzere, her bir Âkit Tarafın ülkesini ifade
eder.
MADDE 2
Yatırımların
Teşviki ve Korunması
1.
Her bir Âkit Taraf, kendi ülkesindeki diğer Âkit Tarafın yatırımcılarının
yatırımlarını teşvik edecek ve bu gibi
yatırımları, herhangi üçüncü bir ülkenin yatırımcılarının yatırımlarına benzer,
durumda uygulanandan daha az elverişli olmayan koşullarda, ilgili kanun ve
nizamlarına uygun olarak kabul edecektir.
2.
Bir Âkit Taraf ülkesine bir yatırımı kabul ettiğinde, milliyetleri ne olursa
olsun yatırımcıların tercihleri olan üst düzey yönetici ve teknik personel
istihdam etmek için gerekli izinler de dahil olmak üzere, bu gibi bir yatırımla
bağlantılı gerekli izinleri kanun ve nizamlarına uygun olarak verecektir.
3.
Her iki Âkit Tarafın yatırımcılarının yatırımları diğer Âkit Tarafın ülkesinde
tam koruma ve güvenliğe sahip olacaktır. Her bir Âkit Taraf diğer Âkit Tarafın
yatırımcılarınca kanun ve nizamlarına uygun olarak ülkesinde yapılmış
yatırımları koruyacak ve bu gibi yatırımların yönetimine, sürdürülmesine,
kullanılmasına, faydalanılmasına, genişletilmesine, satışına veya tasviye
edilmesine makul olmayan veya ayrımcı tedbirlerle engel olmayacaktır.
MADDE 3
Yatırımlara
Uygulanacak Muamele
1.
Her bir Âkit Taraf ülkesindeki diğer Âkit Tarafın yatırımcılarının
yatırımlarına adil ve eşit bir muameleyi garanti edecektir. Bu muamele, her bir
Âkit Tarafın ülkesinde kendi yatırımcılarınca yapılan yatırımlara garanti
ettiği muameleden, veya, eğer bu muamele daha elverişli ise, her bir Âkit
Tarafın ülkesinde herhangi bir üçüncü devlet yatırımcılarınca yapılan
yatırımlara garanti ettiğinden daha az elverişli olmayacaktır.
2.
En Ziyade Müsadeye Mazhar Millet muamelesi bir Âkit Tarafın diğer Âkit Tarafın
yatırımcılarına ve yatırımlarına aşağıda sayılanlardan kaynaklanan bir avantajı
sağlamakla yükümlü olduğu şeklinde yorumlanmayacaktır.
a)
Âkit Taraflardan her ikisinin de üye olduğu veya olacağı, herhangi bir mevcut
veya gelecekte kurulacak gümrük birliği veya ekonomik birlik, serbest ticaret
bölgesi veya bölgesel ekonomik teşkilat,
b)
Tamamen veya genel olarak vergilendirme ile ilişkili herhangi bir uluslararası
anlaşma veya düzenleme.
3.
İşbu Madde'nin birinci paragrafının hükümleri, Âkit Tarafların her ikisinin de
gayrimenkul sahipliği ve diğer ayni haklarla ilgili olarak kendi
yatırımcılarına garanti ettiği muameleyi diğer Âkit Tarafın yatırımcılarına ve
yatırımlarına tanımak zorunda olduğu şeklinde yorumlanmayacaktır. Ayrıca, Âkit
Taraflar gayrimenkul sahipliği ve diğer ayni haklarla ilgili olarak, işbu Madde'nin
birinci paragrafını karşılıklı olarak uygulayacaklardır.
MADDE 4
Kamulaştırma ve
Tazminat
1.
Âkit Taraflardan hiçbiri, kanunda tespit edildiği şekilde kamu yararına,
ayrımcı olmayacak biçimde ve hukuka ve işbu Anlaşma'nın üçüncü Maddesi'nin
hükümlerine uygun olarak tedbirler alınmadıkça ve etkin ve yeterli tazminat
öngören şartlar sağlanmadıkça, diğer Âkit Tarafın yatırımcılarının
yatırımlarına karşı, doğrudan veya dolaylı olarak, kamulaştırma, millileştirme
veya benzer özellikte olan veya etkide bulunan tedbirler almayacaktır.
2.
Bu gibi bir tazminat, kamulaştırılan yatırımın, gerçekleşen veya olması yakın
kamulaştırma, millileştirme veya benzer tedbirlerin kamuya ilanından hemen
önceki tarihteki piyasa değerine eşit olacaktır. Tazminat kamulaştırma
tarihinde ödenecektir. Gecikme halinde, tazminat ödeme tarihine kadar eşit
vadeli kamu borçları için ödenen en yüksek faiz üzerinden bir faiz oranı
içerecek, etkin olarak gerçekleştirilebilir ve serbestçe transfer edilebilir
olacaktır. Bu gibi bir kamulaştırma, millileştirme veya benzer tedbirin
yasallığı ve tazminat miktarı hukuk çerçevesinde gözden geçirilebilir
olacaktır.
MADDE 5
Zararlar veya
Kayıplar için Tazminat
Yatırımları
savaş veya diğer silahlı çatışma, devrim, olağanüstü hâl, veya isyan sebebiyle
diğer Âkit Tarafın ülkesinde zarara uğrayan her bir Âkit Tarafın yatırımcıları,
tazminat ödenmesi veya diğer değerlendirmeler ile ilgili olarak, hangisi daha
elverişli ise, ülkesinde yatırım yapılan Âkit Tarafın kendi yatırımcılarına
veya herhangi bir üçüncü ülke yatırımcılarına uyguladığından daha az elverişli
olmayan bir muameleye tabi tutulacaktır. Bu gibi ödemeler serbestçe transfer
edilebilir olacaktır.
MADDE 6
Serbest Transfer
1.
Her bir Âkit Taraf, diğer Âkit Tarafın yatırımcılarınca yapılan yatırımlarla
ilgili bütün ödemelerin kendi ülkesinden içeri ve dışarıya gecikme olmaksızın
serbestçe transfer edilmesini garanti edecektir. Bu tür transferler bunlarla
sınırlı olmamak kaydıyla özellikle aşağıdakileri içerir:
(a)
sermaye ve gelirler,
(b)
yatırımla ilgili kredilerle bağlantılı meblağlar veya üstlenilmiş diğer akdi
yükümlülükler,
(c)
bir yatırımın tamamının veya bir kısmının satışı veya tasfiyesinden elde edilen
meblağlar,
(d)
diğer Âkit Tarafın ülkesindeki bir yatırımla ilgili olarak çalışmasına izin
verilmiş yabancı personelin
kazançları ve diğer tazminatları,
(e)
sermaye ve yatırımı sürdürmek veya artırmak için ek meblağlar,
(f)
İşbu Anlaşmanın 4. ve 5. Maddeleri çerçevesinde ödenecek tazminatlar, ve
(g)
bir yatırım uyuşmazlığının çözümünden kaynaklanan ödemeler.
2.
Aksi yatırımcı ve evsahibi Âkit Tarafça kararlaştırılmadıkça, transferler,
transfer tarihinde geçerli piyasa kuru üzerinde herhangi bir konvertibl para
birimi üzerinden yapılacaktır.
MADDE 7
Halefiyet Prensibi
1.
Bir Âkit Tarafın yatırımcısı, kanunla kurulmuş bir sistem dahilinde, bir
yatırımla ilgili olarak taraf olduğu ticari olmayan risklere karşı bir sigorta
sözleşmesi kapsamında bir ödeme aldığında, diğer Âkit Taraf sigortalayanın
lehine olmak üzere sigortalayanın yatırımcının sahip olduğu herhangi bir hak
veya ünvana halefiyetini tanıyacaktır.
2.
Diğer Âkit Taraf sigortalayanın bu gibi herhangi bir hak veya ünvana
halefiyetinden dolayı yatırımcı ile aynı dereceye kadar hak iddia etmesini de
tanıyacaktır.
3.
Bir Âkit Taraf ile sigortalayan arasındaki uyuşmazlıklar, işbu Anlaşmanın 8.
Maddesi hükümleri uyarınca
çözümlenecektir.
MADDE 8
Bir Âkit Taraf ile
Diğer Âkit Tarafın bir Yatırımcısı Arasındaki Uyuşmazlıkların Çözümü
1.
Âkit Taraflardan biri ile diğer Âkit Tarafın bir yatırımcısı arasında,
yatırımlarla ilgili olarak ihtilaf çıkması halinde, sözkonusu uyuşmazlığı
çözmeye yönelik olarak ilgili taraflar arasında mümkün olduğunca iyi niyetli
görüşmeler yapılacaktır.
2.
Eğer uyuşmazlıklar, çözüm için yazılı talep tarihinden itibaren altı ay içinde
çözümle sonuçlanmazsa; yatırımcı, kendi kararı uyarınca, uyuşmazlığı çözüm için
aşağıdaki mercilere sunulabilir:
a)
ülkesinde sözkonusu yatırımın yapıldığı Âkit Tarafın yetkili mahkemesi, veya
b)
18 Mart 1965 tarihinde Washington'da imzaya açılan "Devletler ile Diğer
Devletlerin Vatandaşları Arasındaki Yatırım Uyuşmazlıklarının Çözümü
Sözleşmesi" ile kurulmuş olan Yatırım Uyuşmazlıklarının Çözümü için
Uluslararası Merkez (ICSID),
(c)
Aksi uyuşmazlığın taraflarınca kararlaştırılmadıkça, Birleşmiş Milletler
Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu'nun Tahkim Kurallarına (UNCITRAL) göre
kurulacak bir tahkim mahkemesi.
3.
yukarıda alt paragraf a, b ve c'de yapılan seçimler nihai olacaktır.
4.
Tahkim Heyeti uyuşmazlık için vereceği kararı, işbu Anlaşmanın hükümlerine,
uluslararası hukukun uygulanabilir kural ve prensiplerine ve uygulanabilir
olduğu takdirde ulusal hukuka uygun olarak alacaktır. Tahkim kararı nihai
olacak ve uyuşmazlığın tarafları için bağlayıcı olacaktır. Her bir Âkit Taraf
bu gibi herhangi bir kararı gecikme olmaksızın uygulayacak ve bu gibi bir
kararı iç hukukuna uygun olarak tatbik edecektir.
5.
Uyuşmazlığa taraf olan Âkit Taraf yatırım uyuşmazlığı ile ilgili duruşmalar
süresince, hiçbir zaman, hiçbir şekilde dokunulmazlığını veya sözkonusu
yatırımcının meydana gelen zararın tümünü veya bir kısmını kapsayan bir sigorta
sözleşmesi çerçevesinde tazminat almış olmasını bir savunma olarak öne süremez.
MADDE 9
Âkit Taraflar
Arasındaki Uyuşmazlıkların Çözümü
1.
Âkit Taraflar arasında işbu Anlaşmanın hükümlerinin yorumlanması veya
uygulanması ile ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar diplomatik yollardan
çözülecektir.
2.
Eğer Âkit Taraflar, görüşmelerin başlamasından itibaren altı ay içinde bir
anlaşmaya ulaşamazlarsa, sözkonusu uyuşmazlık Âkit Taraflardan birinin talebi
üzerine üç üyeli bir tahkim heyetine sunulacaktır. Her bir Âkit Taraf bir
hakemi atayacak, ve atanmış bu iki hakem üçüncü bir devlet vatandaşını başkan
olarak tayin edeceklerdir.
3.
Eğer Âkit Taraflardan birisi iki ay içinde kendi hakemini tayin etmemişse ve
diğer Âkit Tarafın bu atamayı yapma davetine icabet etmemişse, bu hakem diğer
Âkit Tarafın talebi üzerine Uluslararası Adalet Divanı Başkanı tarafınca
atanacaktır.
4.
Eğer iki hakem, atanmalarından itibaren iki ay içinde Heyet Başkanının seçimi
konusunda anlaşma sağlayamazlarsa, Heyet Başkanı, Âkit Taraflardan birinin
talebi üzerine Uluslararası Adalet Divanı Başkanı tarafından seçilecektir.
5.
Uluslararası Adalet Divanı Başkanı, işbu Maddenin üçüncü ve dördüncü
paragraflarında belirtilen hallerde görevini yerine getirmekten alıkonulursa
veya bu şahıs Âkit Taraflardan birinin vatandaşı ise, seçim Başkan Yardımcısı
tarafından yapılacaktır ve eğer Başkan Yardımcısı da anılan görevi yerine
getirmekten alıkonulursa veya Âkit Taraflardan birinin vatandaşı ise seçim Âkit
Taraflardan birinin vatandaşı olmayan en kıdemli Divan üyesi tarafından
yapılacaktır.
6.
Tahkim Heyeti kararlarını oy çokluğu ile alacaktır.
7.
Tahkim Heyeti kararını, iç hukuk ile işbu Anlaşmanın hükümleri yanında uluslararası
hukukun evrensel olarak kabul edilmiş prensiplerine saygı temelinde verecektir.
8.
Âkit Taraflarca yapılacak diğer hükümlere tabii olarak, Tahkim Heyeti usul
kurallarını belirleyecektir.
9.
Her bir Âkit Taraf atadığı hakemin ve tahkim sırasındaki temsilinden
kaynaklanan masraflarını karşılayacaktır. Başkan’ın masrafları ve diğer kalan
masraflar Âkit Taraflarca eşit olarak üstlenilecektir. Tahkim Heyeti
masraflarla ilgili olarak farklı bir düzenleme yapabilecektir.
10.
Tahkim Heyeti’nin kararları her bir Âkit Taraf için nihai ve bağlayıcı
olacaktır.
11.
Eğer bir uyuşmazlık, işbu Anlaşmanın 8. Maddesi uyarınca bir uluslararası
tahkim mahkemesine sunulmuşsa ve hâlâ mahkeme önündeyse, aynı uyuşmazlık işbu
Madde hükümleri uyarınca başka bir uluslararası tahkim mahkemesine
sunulmayacaktır. Bu, her iki Taraf arasında doğrudan ve anlamlı görüşmeler
yoluyla bağlantı kurmayı engellemeyecektir.
MADDE 10
Diğer Yükümlülükler
1.
Eğer Âkit Taraflardan birinin mevzuatı veya uluslararası hukuk çerçevesinde
mevcut veya işbu Anlaşmaya ek olarak Âkit Taraflar arasında tesis edilmiş bir
yükümlülük, diğer Âkit Tarafın yatırımcılarının yatırımlarına işbu Anlaşma ile
sağlanandan daha elverişli bir muameleyi öngören, genel veya özgül bir hüküm
ihtiva ediyorsa, bu gibi bir hüküm daha elverişli olduğu ölçüye kadar işbu
Anlaşmadan üstün olacaktır.
2.
Her bir Âkit Taraf diğer Âkit Tarafın yatırımcılarının ülkesindeki yatırımları
ile ilgili üstlenmiş olduğu herhangi bir diğer yükümlülüğe riayet edecektir.
MADDE 11
Anlaşmanın Uygulanması
İşbu
Anlaşma, Âkit Taraflardan birinin ülkesinde, bu Âkit Tarafın kanunlarına ve
nizamlarına uygun olarak diğer Âkit Tarafın yatırımcılarınca işbu Anlaşmanın
yürürlüğe girmesinden önce yapılanlar yanında sonrasında yapılmış yatırımlara
da uygulanacaktır. İşbu Anlaşma, çözülmüş hak talepleri veya işbu Anlaşma’nın
yürürlüğe girmesinden önce başlatılmış işlemlere uygulanmayacaktır.
MADDE 12
Nihai Hükümler
1.
Her bir Taraf diğerine, işbu Anlaşmanın yürürlüğe girmesi için ülkesinde
gereken anayasal işlemlerin tamamlandığını yazılı olarak bildirecektir. İşbu
Anlaşma, iki bildirimden sonuncusunun tarihinde yürürlüğe girecektir.
2.
Anlaşma on yıllık bir dönem için yürürlükte kalacaktır. On yıllık dönemin
ardından Anlaşma, Âkit Taraflardan biri 12 ay öncesinden yazılı olarak feshi
ihbarda bulunmadıkça süresiz olarak yürürlükte kalacaktır.
3.
İşbu Anlaşma Âkit Taraflar arasında yazılı bir anlaşma ile değiştirilebilir.
Herhangi bir değişiklik, Âkit Taraflardan her birinin diğerine değişikliğin
yürürlüğe girmesi için gerekli tüm anayasal işlemlerin tamamlandığını haber
veren bildirim mektuplarının sonuncusunun tarihinde yürürlüğe girecektir.
4.
İşbu Anlaşmanın sona erme tarihinden önce yapılan ya da gerçekleşen ve bu
Anlaşmanın uygulanacağı yatırımlarla ilgili olarak, bu Anlaşmanın diğer bütün
Maddelerinin hükümleri, söz konusu sona erme tarihinden itibaren ilave bir on
yıl daha yürürlükte kalacaktır.
Bu
Anlaşmayı Tarafların tam yetkili temsilcileri, huzurlarında imzalamışlardır.
Ankara’da,
12 Mayıs 2004 tarihinde, İngilizce dillerinde iki asıl olarak ve her biri eşit
derecede olmak üzere imzalanmıştır.
TÜRKİYE
CUMHURİYETİ LÜBNAN
CUMHURİYETİ
HÜKÜMETİ ADINA HÜKÜMETİ ADINA
Kürşat
TÜZMEN Fouad
SİNİORA