ENTEGRE
DEVRE TOPOĞRAFYALARININ KORUNMASI
HAKKINDA
KANUN
Kanun No. 5147 |
|
Kabul Tarihi : 22.4.2004 |
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam ve
Tanımlar
Amaç ve kapsam
MADDE l. - Bu Kanunun amacı, bu Kanun hükümlerine uygun
entegre devre topoğrafyalarının korunmasını, bu
alanda rekabet ortamının oluşturulmasını ve bu suretle sanayinin gelişmesini
sağlamaktır.
Bu Kanun, tescilli entegre devre
topoğrafyalarının korunmaları ile ilgili esasları,
kuralları ve şartları kapsar. Bu Kanun kapsamında entegre devre topoğrafyalarına sağlanan koruma, hak sahiplerinin diğer
kanunlarla getirilen korumalardan yararlanmalarına engel teşkil etmez.
Tanımlar
MADDE 2. - Bu Kanunda geçen;
a) Entegre devre: Elektronik bir
işlevi veya bunun gibi diğer işlevleri yerine getirmek üzere tasarlanmış, en az
bir aktif elemanı olan ve ara bağlantılarından bir kısmının ya
da tümünün bir parça malzeme içerisinde ve/veya üzerinde bir araya getirilmiş
ara veya son formdaki bir ürünü,
b) Entegre devre topoğrafyası: Entegre devreyi oluşturan tabakaların üç boyutlu dizilimini gösteren, üretim amacıyla hazırlanmış ve herhangi bir formatta sabitlenmiş görüntüler dizisi olup, her görüntü entegre devrenin üretiminin herhangi bir aşamasındaki yüzeyinin tamamının veya bir kısmının görünümünü,
c) Enstitü: Türk Patent
Enstitüsünü,
d) Sicil: Entegre Devre Topoğrafyaları Sicilini,
e) Lisans: Kullanım hakkını,
f) Lisans sözleşmesi: Entegre
devre topoğrafyası hakkı sahibinin entegre devre topoğrafyasının kullanım hakkını üçüncü kişilere verdiği
sözleşmeyi,
g) Bülten: Sicile kaydedilen
entegre devre topoğrafyalarının yayımlandığı bülteni,
h) Yeniden İnceleme ve
Değerlendirme Kurulu: Sınaî mülkiyet haklarının tescil işlemleri ile ilgili
Enstitünün almış olduğu kararlara karşı başvuru sahibi veya üçüncü kişiler tarafından
yapılacak itirazları inceleyen ve değerlendiren Kurulu,
ı) Mahkeme: İhtisas
mahkemelerini,
İfade eder.
İKİNCİ BÖLÜM
Korumadan
Yararlanacak Kişiler, Korumanın Konusu, Şartları ve Süresi
MADDE 3. - Bu Kanun ile sağlanan korumadan; Türkiye
Cumhuriyeti vatandaşları, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde ikametgâhı olan
ve sınaî veya ticarî faaliyette bulunan gerçek ve tüzel kişiler ile ilgili
uluslararası anlaşmaların hükümleri dahilinde başvuru hakkına sahip kişiler yararlanır.
Birinci fıkra hükmü kapsamı
dışında kalmasına rağmen, Türkiye Cumhuriyeti uyruğundaki kişilere kanunen veya
fiilen entegre devre topoğrafyası koruması tanıyan
devletlerin uyruğundaki gerçek ve tüzel kişiler de karşılıklılık ilkesi
gözetilerek Türkiye'de bu haktan yararlanırlar.
Korumanın konusu
MADDE 4. - Orijinal niteliğe sahip entegre devre topoğrafyaları, tescil belgesi verilerek korunur. Koruma;
entegre devre topoğrafyasının dayandığı içerik, işlem
süreci, sistem, teknik veya topoğrafyanın kendisi
dışında topoğrafyada sabitlenmiş bilgiye uygulanmaz.
Bu Kanun kapsamındaki korumadan
yararlanma, yapısında koruma altına alınmış bir entegre devre topoğrafyası bulunduran entegre devrenin, herhangi bir
üründe kullanılıp kullanılmamasına bağlı değildir.
Orijinallik
MADDE 5. - Bir entegre devre topoğrafyası,
tasarlayıcısının kendi fikrî çabası sonucu ortaya çıkmış ve tasarlama sırasında
entegre devre üreticileri ve entegre devre topoğrafyası
tasarlayıcıları arasında bilinmiyorsa orijinal sayılır.
Bilinen elemanların ve ara
bağlantıların düzenlenmesinden oluşan bir entegre devre topoğrafyası,
bütün olarak ele alındığında, bir araya getirilmiş şekli bakımından orijinallik
şartını taşıyorsa korumadan yararlanır.
Korumanın başlangıcı ve süresi
MADDE 6. - Bu Kanuna göre entegre devre topoğrafyasına sağlanan korumanın başlangıcı; entegre devre
topoğrafyasının, hak sahibi tarafından veya onun
izniyle üçüncü bir kişi tarafından, yurt içinde veya yurt dışında ilk kez
ticarî açıdan piyasaya sürüldüğü tarihten itibaren iki yıl içinde tescil
başvurusunun da yapılmış olması kaydıyla; sözü edilen piyasaya sürülme tarihi
veya ticarî açıdan piyasaya sürümün olmadığı hâllerde, tescil başvurusunun
yapıldığı tarihtir.
Koruma süresi, birinci fıkrada
belirtilen başlangıç tarihinden itibaren on yıl olup, bu süre onuncu takvim
yılının bitiminde sona erer.
Entegre devre topoğrafyası gizlilik gerektiren hâller dışında, ticarî
olarak kullanılmamışsa ve tasarlandığı tarihten itibaren onbeş
yıl içerisinde Enstitüye tescil için başvurulmamışsa entegre devre topoğrafyasını koruma hakkı talep edilemez.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Hak Sahipliği, Hak
Sahibinin Yetkileri ve Koruma Hakkının Sınırlandırılması
Hak sahipliği
MADDE 7. - Entegre devre topoğrafyasını
koruma hakkı, tasarlayıcısına veya onun hukukî haleflerine aittir.
Entegre devre topoğrafyasının birden çok kişi tarafından tasarlandığı
durumlarda, aralarında aksine bir sözleşme yoksa, koruma hakkı bu kişiler
tarafından müştereken kullanılır.
Hizmet ilişkisinde hak sahipliği
MADDE 8. - Aralarındaki sözleşmede aksine bir hüküm
yoksa; memur, hizmetli ve işçilerin işlerini görürken tasarladıkları entegre
devre topoğrafyasının koruma hakkı işverenlere
aittir.
Sözleşmesi gerektirmediği hâlde
memur, hizmetli veya işçinin; işyerindeki bilgiler ya
da araçlardan faydalanarak, bir entegre devre topoğrafyası
yapması durumunda, yapılan entegre devre topoğrafyasının
koruma hakkı işverenlere ait olur. Bu durumda memur, hizmetli veya işçiye
yaptığı entegre devre topoğrafyasının önemi göz önüne
alınarak, tespit edilecek bir bedel ödenir. Tarafların bedel konusunda
anlaşamamaları hâlinde, söz konusu bedel mahkemece belirlenir.
Üniversite mensuplarının hak sahipliği
MADDE 9. - Üniversitelere bağlı fakülte ve yüksek
okullarda bilimsel çalışma yapmakta olan öğretim elemanlarınca tasarlanan
entegre devre topoğrafyaları üzerindeki hak, öğretim
elemanlarına aittir.
Öğretim kurumu, entegre devre topoğrafyasıyla sonuçlanan araştırmalar için özel olarak
belli araç ve gereçleri sağlamak suretiyle harcamalarda bulunmuşsa, öğretim elemanları
öğretim kurumuna entegre devre topoğrafyasının
değerlendirildiğini yazı ile bildirmekle, talep hâlinde, entegre devre topoğrafyasının değerlendirme şekli ve elde edilen kazanç
miktarı hakkında bilgi vermekle yükümlüdür. Öğretim kurumu, kendisine yapılan
yazılı bildirim tarihinden itibaren üç ay içinde elde edilen kazançtan uygun
bir miktarın verilmesini talep edebilir. Ancak, talep edilecek miktar öğretim
kurumu tarafından yapılan harcamaları aşamaz.
Hizmet sözleşmesi dışında kalan sözleşmelerde hak sahipliği
MADDE 10. - Hizmet sözleşmesi dışında kalan iş görme
sözleşmeleri çerçevesinde tasarlanan entegre devre topoğrafyalarının
hak sahibi, aksine bir anlaşma yoksa işi veren kişidir.
Entegre devre topoğrafyası hak sahibinin
yetkileri
MADDE 11. - Entegre devre topoğrafyası
hak sahibi, izni dışında yapılan aşağıdaki fiilleri önleme konusunda inhisarî yetkilere sahiptir:
a) Orijinal olma şartlarını haiz
bulunmayan parçaların çoğaltılması hariç olmak üzere, koruma altındaki entegre
devre topoğrafyasının bütününün veya bir kısmının,
bir entegre devre içine alınması ya da bunun dışında
herhangi bir şekilde çoğaltılması.
b) Korunan bir entegre devre topoğrafyasının, korunan entegre devre topoğrafyasını
içeren bir entegre devrenin ya da yasal olmayan bir
biçimde çoğaltılmış entegre devre topoğrafyasını
içeren ürünün ithali, satışı veya ticarî amaçlı dağıtılması.
Koruma hakkının sınırlandırıldığı durumlar
MADDE 12. - Aşağıda sayılan fiiller entegre devre topoğrafyası koruma hakkı kapsamı dışındadır:
a) Koruma altındaki entegre
devre topoğrafyasının ticarî olmayan kişisel amaçlar
için veya yalnızca değerlendirme, analiz, araştırma ya
da eğitim amaçları için çoğaltılması.
b) (a) bendinde belirtilen
analiz ve değerlendirme sonucu ortaya çıkan ve orijinal olan entegre devre topoğrafyasının 11 inci maddedeki fiillere konu edilmesi.
c) Korunan entegre devre topoğrafyasının veya bu entegre devre topoğrafyasını
üzerinde bulunduran entegre devrenin, hak sahibi tarafından veya onun onayı ile
yurt içinde veya yurt dışında piyasaya sürülmesinden sonra, söz konusu entegre
devre topoğrafyası veya entegre devrenin ithalatı,
satılması veya ticarî amaçlı dağıtımı.
d) 11 inci maddenin (b) bendinde
belirtilen fiillerin, bu tür bir fiili gerçekleştiren veya gerçekleştirilmesini
isteyen şahsın, söz konusu entegre devreyi ya da bu
entegre devre üzerinde kullanılan herhangi bir entegre devre topoğrafyasını edinirken, bunun kanunlara aykırı tarzda
çoğaltılmış bir entegre devre ya da entegre devre topoğrafyası olduğunu bilmediği ya
da bilmesinin mümkün olmadığı ancak, bu kişinin entegre devre ya da entegre devre topoğrafyalarının
kanunlara aykırı tarzda çoğaltılmış olduğunu fark ettiği andan sonra, yalnızca
o zamana kadar elinde tuttuğu ya da sipariş ettiği
mallar üzerinden 11 inci maddenin (b) bendinde belirtilen fiilleri
gerçekleştirmek ve hak sahibine bu entegre devre ya
da entegre devre topoğrafyaları ile ilgili olarak
makul bir bedel ödemek şartıyla işlenmesi.
e) Üçüncü bir kişi tarafından
bağımsız olarak tasarlanmış orijinal ve birebir aynı olan bir entegre devre topoğrafyasına ilişkin olarak 11 inci maddenin (b)
bendindeki fiillerden herhangi birinin gerçekleştirilmesi.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Başvuru Şartları ve
Tescil
Tescil mercii
MADDE 13. - Entegre devre topoğrafyalarının
tescilinde yetkili kuruluş, Enstitüdür. Tescil başvuruları yazılı olarak ve her
entegre devre topoğrafyası için ayrı yapılır.
Başvuru şartları
MADDE 14. - Entegre devre topoğrafyası
tescil başvuru dilekçesi aşağıdaki bilgi ve belgeleri ihtiva eder:
a) Başvuru sahibinin adı ve adresi.
b) Entegre devre topoğrafyası hakkında özet bilgi.
c) Başvuru ücretinin ödendiğine
dair belge.
d) Entegre devre topoğrafyasının ilk ticarî kullanım tarihi veya böyle bir
kullanımın gerçekleşmediğine dair beyan.
e) 7, 8, 9 ve 10 uncu maddelere
göre hak sahipliğinin ne şekilde elde edildiğinin beyanı.
f) Başvuru vekil aracılığı ile
yapılıyorsa vekâletname.
g) Başvuru tüzel kişi adına
yapılıyor ise imza sirküleri.
h) Entegre devrenin yerine
getirdiği elektronik işlevleri tanımlayan bilgileri de içeren entegre devre topoğrafyası kopya veya çizimleri.
Ancak, ibraz edilen kopya veya
çizimlerin entegre devre topoğrafyasının tanınmasına
yeterli olması durumunda, entegre devrenin üretimiyle ilgili parçalara ait
kopya veya çizimler verilmeyebilir.
Başvuruya ilişkin usul ve
esaslar yönetmelikle düzenlenir.
Şekli inceleme ve başvuru tarihinin kesinleşmesi
MADDE 15. - Başvurunun 14 üncü maddedeki koşullara ve
yönetmeliğe uygun bir şekilde yapılmadığı durumlarda; Enstitü başvuru sahibine
bildirimde bulunarak eksiklikleri gidermesi için tebliğ tarihinden itibaren iki
aylık süre verir.
Ancak;
a) Başvuru dilekçesi,
b) Başvuru sahibinin kimliğine
ilişkin bilgiler,
c) Entegre devre topoğrafyasının kopyaları ya da
çizimleri,
Başvuru sırasında verilmiş ise,
başvuru Enstitüye verildiği tarih itibarıyla kesinleşir.
Başvurunun Enstitüye verildiği
tarihte, ikinci fıkrada sayılan koşullarda eksiklik olması halinde başvuru,
eksikliklerin giderildiği tarih itibarıyla kesinleşir.
Eksiklikler verilen süre
içerisinde giderilmediği takdirde, başvuru yapılmamış sayılır.
Tescil ve yayımlama
MADDE 16. - Başvurunun kesinleşmesiyle Enstitü;
başvuruyu, başvuru dilekçesinde belirtilen bilgilerin doğruluğunu, başvuru
yapanın başvuru yapma hakkına sahip olup olmadığını, entegre devre topoğrafyasının orijinal olup olmadığını incelemeksizin
Sicile kaydeder.
Sicil alenidir. Ücretin ödenmesi
koşuluyla sicil örneği alınabilir. Ücretler, Enstitü tarafından yayımlanacak
tebliğ ile belirlenir.
Sicile kaydı yapılmış entegre
devre topoğrafyası, Bültende yayımlanır.
Sicilde yer alacak bilgiler
yönetmelikle belirlenir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Devir, İntikal,
Rehin, Haciz ve Lisans
Devir, intikal, rehin ve haciz
MADDE 17. - Entegre devre topoğrafyası
başvurusu veya tescilinden doğan haklar başkasına devredilebilir ve miras
yoluyla intikal eder. Bu haklar üzerinde ölüme bağlı tasarrufların yapılması
mümkündür.
Başvuru ve tescilden doğan hak,
kanunî veya akdî rehne ve hacze konu olabilir. Bu
durumda taraflardan birinin talebi üzerine ilgili haklar Sicile kaydedilir ve
Bültende yayımlanır. Rehin hakkı ve haciz bakımından 4721 sayılı Türk Medenî
Kanunu ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun ilgili hükümleri uygulanır.
Başvuru ve tescilden doğan hak
üzerinde yapılacak sağlararası işlemler yazılı şekle
tâbidir.
Başvuru ve tescilden doğan
entegre devre topoğrafyası hakkının devri veya miras
yolu ile intikali, tebliğde öngörülen ücretin ödenmesi ile Sicile kaydedilir ve
Bültende yayımlanır. Yayım tarihi üçüncü şahıslara karşı hüküm ifade etme
tarihidir.
Lisans
MADDE 18. - Başvuru ve tescilden doğan hakla ilgili
olarak lisans sözleşmesi yapılabilir. Taraflardan birinin talebi üzerine lisans
sözleşmesi Sicile kayıt ve ilân edilir. Enstitü, ibraz edilen sözleşmeye ait
gizli bilgileri dosyalayarak saklar. Lisans sözleşmesi Sicile kaydedilmediği
sürece üçüncü kişilere karşı ileri sürülemez.
Lisans, inhisarî
lisans veya inhisarî olmayan lisans şeklinde
verilebilir. Aksi sözleşmede kararlaştırılmamışsa lisans inhisarî
değildir. Lisans veren, entegre devre topoğrafyasını
kendi kullanabileceği gibi, üçüncü kişilere aynı entegre devre topoğrafyasına ilişkin başka lisanslar da verebilir.
İnhisarî lisans söz konusu olduğu zaman, lisans veren
başkasına lisans veremez ve hakkını açıkça saklı tutmadıkça, kendisi de entegre
devre topoğrafyasını kullanamaz.
Aksi sözleşmede
kararlaştırılmamışsa, lisans alanlar, sözleşmeden doğan haklarını üçüncü
kişilere devredemezler ve alt lisans veremezler.
Aksi sözleşmede
kararlaştırılmamışsa, inhisarî lisansa sahip olan
kişi, üçüncü bir kişi tarafından, entegre devre topoğrafyası
hakkı sahibinin tescilden doğan haklarına tecavüz edilmesi durumunda, entegre
devre topoğrafyası hakkı sahibinin bu Kanun uyarınca
açabileceği davaları, kendi adına açabilir. İnhisarî
olmayan lisans sahiplerinin dava açma hakları yoktur.
Entegre devre topoğrafyası hakkına tecavüz dolayısıyla dava açma hakkı
olmayan bir lisans alan, noter vasıtasıyla yapacağı bir bildirim ile dava
açmasını entegre devre topoğrafyası hakkı sahibinden
isteyebilir. Entegre devre topoğrafyası hakkı sahibinin,
bu talebi kabul etmemesi veya bildirimin alındığı tarihten itibaren üç ay
içerisinde dava açmaması hâlinde lisans alan, yaptığı bildirimi de ekleyerek
kendi adına dava açabilir. Lisans alan, dava açtığı takdirde, dava açtığını
entegre devre topoğrafyası hakkı sahibine bildirmekle
yükümlüdür. Lisans alan, ciddî bir zarar tehlikesi karşısında ve üç aylık
sürenin geçmesinden önce ihtiyati tedbire karar
verilmesini mahkemeden talep edebilir.
ALTINCI BÖLÜM
Hükümsüzlük Hâlleri,
Hakkın Sona Ermesi ve İşlem Yapma Yetkisi Olanlar
Hükümsüzlük talebi ve hükümsüzlük hâlleri
MADDE 19. - Aşağıdaki hâllerde entegre devre topoğrafyası hakkının hükümsüz sayılmasına, tüketici
dernekleri, 8.3.1950 tarihli ve 5590 sayılı Kanun ile 17.7.1964 tarihli ve 507
sayılı Kanuna tâbi kuruluşlar ve diğer menfaati olan kişilerin talebi üzerine
mahkemece karar verilir:
a) Entegre devre topoğrafyasının 4 üncü ve 5 inci maddelerde belirtilen
koruma şartlarını haiz olmadığı ispat edilmişse.
b) Entegre devre topoğrafyası hak sahipliğinin başka kişi veya kişilere ait
olduğu ispat edilmişse.
c) Entegre devre topoğrafyası tescil başvurusunun yapılmasından önce entegre
devre topoğrafyasının yurt içinde veya yurt dışında
ticarî kullanımı durumunda, söz konusu başvurunun, 6 ncı
maddenin birinci fıkrasında belirtilen süre içinde yapılmadığı ispat edilirse.
Hükümsüzlük nedenleri entegre
devre topoğrafyasının bir bölümüne ilişkin
bulunuyorsa, sadece ilgili bölümün hükümsüzlüğüne karar verilir.
Hükümsüzlük, karşı dava olarak
da ileri sürülebilir.
Mahkeme gerek dava açıldığında,
gerek kararın kesinleşmesi hâlinde durumu Enstitüye bildirir. Enstitü duyuru ve
kararı en kısa sürede Sicile kaydeder ve Bültende yayımlar.
Hükümsüzlüğün etkisi
MADDE 20. - Entegre devre topoğrafyasının
hükümsüzlüğüne karar verilmesi hâlinde, karar geçmişe etkili sonuçlar doğurur.
Entegre devre topoğrafyası hakkı sahibinin kötüniyetli
olarak hareket etmesinden kaynaklanan zararın giderilmesine ilişkin tazminat
talepleri saklı kalmak üzere, hükümsüzlüğün geriye dönük etkisi aşağıdaki
durumları etkilemez:
a) Entegre devre topoğrafyasının hükümsüz sayılmasından önce, bir entegre
devre topoğrafyasına tecavüz sebebiyle verilen
hukuken kesinleşmiş ve uygulanmış kararlar.
b) Entegre devre topoğrafyasının hükümsüzlüğüne karar verilmeden önce,
yapılmış ve uygulanmış sözleşmeler. Ancak, hâl ve şartlara göre, haklı sebepler
ve hakkaniyet ilkesi göz önünde bulundurularak sözleşme uyarınca ödenmiş
bedelin kısmen veya tamamen iadesi mümkündür.
Entegre devre topoğrafyasının hükümsüzlüğüne ilişkin kesinleşmiş karar,
herkese karşı hüküm doğurur.
Hakkın sona erme sebepleri
MADDE 21. - Entegre devre topoğrafyası
koruma hakkı; koruma süresinin dolması veya entegre devre topoğrafyası
hakkı sahibinin bu hakkından vazgeçmesi hâllerinden birinin gerçekleşmesi ile
sona erer.
Entegre devre topoğrafyası koruma hakkının sona ermesi hâlinde, sona erme
sebebinin gerçekleşmiş olduğu andan itibaren hakkın konusu kamu malı sayılır.
Bu husus Enstitü tarafından Bültende ilân edilir.
Koruma hakkından vazgeçme
MADDE 22. - Entegre devre topoğrafyası
koruma hakkı sahibi, başvuru veya tescilden doğan hakkından vazgeçebilir.
Vazgeçme isteğinin yazılı olarak
Enstitüye bildirilmesi gerekir. Vazgeçme, Sicile kayıt tarihi itibarıyla hüküm
doğurur.
Sicile kayıt edilmiş hakların ve
lisansların sahiplerinin izni olmadıkça, hak sahibi hakkından vazgeçemez.
Entegre devre topoğrafyası koruma hakkı üzerinde, üçüncü bir kişi
tarafından hak sahipliği iddia edilmekte ise onun izni olmadıkça, entegre devre
topoğrafyası koruma hakkından vazgeçilemez.
MADDE 23. - Entegre devre topoğrafyası
başvurusu yapan gerçek ve tüzel kişiler ile Sicile kayıtlı patent vekilleri
Enstitü nezdinde işlem yapabilir.
Tüzel kişiler, yetkili organları
tarafından tayin edilen kişi veya kişilerce temsil edilirler.
İkametgâhı yurt dışında bulunan
kişiler ancak, Sicile kayıtlı patent vekilleri vasıtasıyla temsil edilirler.
Vekil tayin edilmesi hâlinde,
tüm işlemler vekil vasıtasıyla yapılır. Vekile yapılan tebligat asile yapılmış
sayılır.
YEDİNCİ BÖLÜM
Tecavüz Sayılan
Fiiller, Davalar, Mahkemeler, İhtiyati Tedbirler ve Zamanaşımı
Hakka tecavüz sayılan fiiller
MADDE 24. - 12 nci maddede
sayılan fiiller hariç olmak üzere, 11 inci maddenin (a) ve (b) bentlerinde
sayılan fiillerin işlenmesi durumunda, bu fiillerin işlenmesinin önlenmesi
için, zarar görenin dava açma hakkı vardır.
Entegre devre topoğrafyası başvurusu, 16 ncı maddeye
göre Bültende yayımlandığı takdirde başvuru sahibi, entegre devre topoğrafyasına vaki tecavüzlerden dolayı dava açma hakkına
sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan veya kapsamından haberdar edilmiş ise
başvurunun Bültende yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa,
yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir.
Devir talebinde bulunma hakkı
MADDE 25. - Başvuruya konu olan temel unsurun, üçüncü bir
kişinin entegre devre topoğrafyasından izinsiz alınması
durumunda, bu üçüncü kişi başvurunun kendisine devredilmesini mahkemeden talep
edebilir.
Başvurunun tescil edilmiş olması
durumunda ise üçüncü kişi tescilin yayımlanmasından itibaren üç yıl içerisinde,
tescilin kendi adına devredilmesini ve Sicilin buna göre düzeltilmesini
mahkemeden talep edebilir.
Hak sahibinin hakları ve hukuk davalarında yetkili mahkeme
MADDE 26. - Başvuru veya tescilden doğan hakkı tecavüze
uğrayan entegre devre topoğrafyası hak sahibi,
mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir:
a) Tecavüz fiilini ispatlayacak
delillerin tespiti.
b) Fiilin tecavüz olup
olmadığının tespiti.
c) Tecavüzün giderilmesi ve
maddî-manevî zararın tazmini.
d) Entegre devre topoğrafyasından doğan haklara tecavüz suretiyle üretilen
veya ithal edilen ürünlere ve bunların üretiminde doğrudan doğruya kullanılan
araçlara el konulması.
e) Hakka tecavüz eden kişi
aleyhine verilen mahkeme kararının, masrafları tecavüz eden tarafından
karşılanarak ilgililere tebliğ edilmesi ve kamuya ilân yoluyla duyurulması.
f) Hakka tecavüzün durdurulması
ve devamını önlemek üzere tedbirlerin alınması, (d) bendine göre el konulan
ürünlerin ve araçların şekillerinin değiştirilmesi veya entegre devre topoğrafyasından doğan haklara tecavüzün önlenmesi
kaçınılmaz ise imhası.
g) Mümkün olduğu takdirde (d)
bendi uyarınca el konulan ürün ve araçlar üzerinde kendisine mülkiyet hakkı
tanınması. Bu durumda, söz konusu ürünlerin değeri, tazminat miktarından
düşülür. Bu değer, kabul edilen tazminatı aştığı takdirde, aşan miktar entegre
devre topoğrafyası hak sahibince karşı tarafa ödenir.
Tedbirler konusunda mahkeme,
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümlerine göre karar
verir.
Hak sahibi tarafından üçüncü
kişiler aleyhine açılacak hukuk davalarında yetkili mahkeme, davacının yerleşim
yerinin olduğu veya suçun işlendiği veya tecavüz fiilinin etkilerinin görüldüğü
yerdeki mahkemedir.
Davacının Türkiye'de yerleşim
yerinin olmaması hâlinde yetkili mahkeme, Sicile kayıtlı vekilin işyerinin
bulunduğu yerdeki ve eğer vekillik kaydı silinmiş ise Enstitü merkezinin
bulunduğu yerdeki mahkemedir.
Üçüncü kişiler tarafından
entegre devre topoğrafyası başvurusu veya entegre
devre topoğrafyası hakkı sahibi aleyhine açılacak
davalarda yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki
mahkemedir. Entegre devre topoğrafyası başvurusu veya
entegre devre topoğrafyası hakkı sahibinin Türkiye'de
ikamet etmemesi hâlinde, bu maddenin dördüncü fıkrası hükmü uygulanır.
Birden fazla mahkemenin yetkili
olduğu durumda yetkili mahkeme, ilk davanın açıldığı mahkemedir.
Tecavüzü kanıtlayan belgeleri talep etme
MADDE 27. - Entegre devre topoğrafyası
hak sahibi, entegre devre topoğrafyasının kendi izni
olmaksızın kullanılması sonucunda uğramış olduğu zarar miktarının belirlenmesi
için tazminat yükümlüsünden kullanım ile ilgili belgeleri vermesini talep
edebilir.
Yoksun kalınan kazanç
MADDE 28. - Entegre devre topoğrafyası
hak sahibinin uğradığı zarar, sadece fiilî kaybın değerini değil, ayrıca
tescilden doğan haklara tecavüz dolayısıyla yoksun kalınan kazancı da kapsar.
Yoksun kalınan kazanç, zarar
gören hak sahibinin seçimine bağlı olarak aşağıdaki değerlendirme usullerinden
birine göre hesap edilir:
a) Tecavüz edenin rekabeti
olmasaydı, entegre devre topoğrafyası hak sahibinin
entegre devre topoğrafyasını kullanması ile elde
edebileceği muhtemel gelire göre.
b) Tecavüz edenin, entegre devre
topoğrafyasını kullanmakla elde ettiği kazanca göre.
c) Tecavüz edenin, entegre devre
topoğrafyasını bir lisans anlaşması ile hukuka uygun
şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken lisans bedeline göre.
Yoksun kalınan kazancın
hesaplanmasında, entegre devre topoğrafyasının
ekonomik önemi, topoğrafyadan doğan haklara tecavüz
edildiği anda geçerlilik süresi ve tecavüz sırasında entegre devre topoğrafyasına ilişkin lisansların sayısı ve çeşidi gibi
etkenler göz önünde tutulur.
Entegre devre topoğrafyası koruma hakkı üzerinde tasarruf yetkisi olan
kişi, yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, bu maddede belirtilen
değerlendirme usullerinden birini seçmişse mahkeme, ürünün üretilmesi için
entegre devre topoğrafyasının ekonomik bakımdan
önemli bir katkısının bulunduğu kanaatine vardığı takdirde, kazancın
hesaplanmasında makul bir payın daha eklenmesine karar verir.
Zamanaşımı
MADDE 29. - Entegre devre topoğrafyasından
doğan haklara tecavüzden kaynaklanan özel hukuka ilişkin taleplerde, 818 sayılı
Borçlar Kanununun zamanaşımına ilişkin hükümleri uygulanır.
Enstitü kararlarına karşı itiraz ve dava açılması
MADDE 30. - Başvuru sahibi Enstitü kararlarına karşı,
kararın tebliğinden itibaren iki ay içerisinde yazılı olarak Enstitüye itirazda
bulunabilir. İtiraz, Enstitü Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunca
incelenerek karara bağlanır.
Yeniden İnceleme ve
Değerlendirme Kurulunun söz konusu kararlarına karşı, kararın tebliğ tarihinden
itibaren altmış gün içinde görevli ve yetkili mahkemede dava açılabilir.
Görevli mahkeme
MADDE 31. - Bu Kanunda öngörülen davalarda görevli
mahkeme ihtisas mahkemeleridir. Bu mahkemeler tek hakimli olarak görev
yaparlar. Asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas
mahkemesi olarak görevlendirileceğini ve bu mahkemelerin yargı çevresini,
Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu
belirler.
Enstitünün bu Kanun hükümlerine
göre aldığı bütün kararlara karşı açılacak davalarda ve Enstitünün
kararlarından zarar gören üçüncü kişilerin Enstitü aleyhine açacakları
davalarda görevli ve yetkili mahkeme, bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen
mahkemelerden, Ankara ihtisas mahkemeleridir.
Hükmün ilânı
MADDE 32. - Dava sonucunda haklı çıkan taraf, haklı bir
sebebin veya menfaatinin bulunması hâlinde, masrafları karşı tarafa ait olmak
üzere, kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya
özet olarak ilân edilmesini talep etme hakkına sahiptir. İlân hakkı, kararın
kesinleşmesinden sonra üç ay içinde talep edilmezse düşer. İlânın şekli ve
kapsamı mahkemece belirlenir.
Tecavüzün yokluğunun tespiti
MADDE 33. - Menfaati olan herkes, hak sahibine karşı dava
açarak, fiillerinin entegre devre topoğrafyasından
doğan haklara tecavüz teşkil etmediğine karar verilmesini talep edebilir.
Birinci fıkrada belirtilen
davanın açılmasından önce, menfaati olanlar Türkiye'de giriştikleri veya
girişecekleri sınaî faaliyetin veya bu amaçla yapmış oldukları fiilî
girişimlerin entegre devre topoğrafyasından doğan
haklara tecavüz teşkil edip etmediği konusunda hak sahibinden görüşlerini
bildirmesini noter aracılığı ile talep edebilirler. Bu talebin kendisine
tebliğinden itibaren hak sahibinin bir ay içinde cevap vermemesi veya verilen
cevabın menfaat sahibi kişi tarafından kabul edilmemesi hâlinde, menfaat sahibi
birinci fıkrada belirtilen talebi içeren davayı açabilir.
Bu dava, entegre devre topoğrafyasından doğan haklara tecavüzden dolayı kendisine
karşı dava açılmış bir kişi tarafından açılamaz.
Dava, entegre devre topoğrafyası üzerinde hak sahibi bulunan ve Sicile kayıt edilmiş olan bütün hak sahiplerine tebliğ edilir.
Bu maddede belirtilen dava,
hükümsüzlük davasıyla birlikte de açılabilir.
İhtiyatî tedbir talebi ve tedbirin niteliği
MADDE 34. - Bu Kanunda öngörülen davaları açan veya
açacak olan kişiler, davanın etkinliğini temin etmek üzere görevli ve yetkili
mahkemeden ihtiyatî tedbire karar verilmesini talep edebilir.
İhtiyatî tedbir, dava açılmadan
önce veya dava ile birlikte ya da karar kesinleşene
kadar istenebilir. İhtiyatî tedbir talebi, davadan ayrı olarak incelenir.
İhtiyatî tedbir, verilecek
hükmün etkinliğini tamamen sağlayacak nitelikte olmalı ve aşağıda belirtilen
hususları kapsamalıdır:
a) Davacının entegre devre topoğrafyasından doğan haklarına tecavüz teşkil eden
fiillerin durdurulması.
b) Entegre devre topoğrafyasından doğan haklara tecavüz edilerek üretilen
veya ithal edilen şeylere Türkiye sınırları içinde veya gümrük ve serbest liman
veya bölge gibi alanlar dahil, bulundukları her yerde el konulması ve bunların
muhafazası.
c) İleride doğması muhtemel bir
zararın tazmini bakımından teminat verilmesi.
Uygulanacak hükümler
MADDE 35. - Tespit davaları ve ihtiyatî tedbirlerle
ilgili olarak, bu Kanunda düzenlenmeyen hususlarda 1086 sayılı Hukuk Usulü
Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygulanır.
Gümrüklerde el koyma
MADDE 36. - Aynısının üretilmesi hak sahibinin
yetkilerine tecavüz oluşturması nedeniyle cezayı gerektiren taklit mallara,
ithalat sırasında hak sahibinin veya temsilcisinin talebi üzerine, gümrük
idareleri tarafından 4458 sayılı Gümrük Kanununun 57 nci
maddesi çerçevesinde işlem yapılır.
Gümrük idarelerindeki el koyma
kararı, kararın tebliğinden itibaren on iş günü içinde esas hakkında ihtisas
mahkemesinde dava açılmaz veya mahkemeden tedbir niteliğinde karar alınmazsa
ortadan kalkar.
SEKİZİNCİ BÖLÜM
Zorunlu Lisansın
Genel Şartları ve Sona Ermesi
Zorunlu lisansın verilme şartları
MADDE 37. - Bir entegre devre topoğrafyasını,
hak sahibinin izni olmaksızın bir kamu kurumunun veya üçüncü bir kişinin
kullanmasına;
a) Kamu yararı, ulusal güvenlik,
genel sağlık veya ulusal ekonominin diğer hayati sektörlerinin kalkındırılması
nedenleri ile korunan bir entegre devre topoğrafyasının
ticarî olmayan amaçlarla kullanılmasına ihtiyaç duyulması,
b) Korunan bir entegre devre topoğrafyasının, hak sahibince veya lisans hakkı sahibince
gerçekleştirilen kullanım şeklinin, rekabeti ortadan kaldırıcı nitelikte
olduğunun adlî ya da idarî makamlar tarafından tespiti
hâlinde, bu menfi durumun ortadan kaldırılmasına ihtiyaç duyulması,
Koşullarından birinin
mevcudiyeti halinde Bakanlar Kurulunca karar verilebilir.
Entegre devre topoğrafyası hak sahibinden sözleşmeye dayalı lisans
talebinde bulunan bir kamu kurumu veya üçüncü kişi, makul ticarî koşullar
dahilinde ve makul bir süre içinde talebinin kabul edilmemesi durumunda,
kullanım hakkı için Enstitüye başvurabilir. Başvuruda, sözleşmeye dayalı lisans
talebinde bulunulduğunu tevsik eden bilgi ve belgeler yer almalıdır. Enstitünün
görüşü ve Enstitünün bağlı olduğu bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu
kararıyla, birinci fıkrada belirtilen esaslar dahilinde, zorunlu lisans
verilerek kullanım hakkı tanınır. Olağanüstü hallerde ve aciliyet
gerektiren durumlarda Bakanlar Kurulu kararı çıkarılması için bu fıkrada
öngörülen koşulların yerine getirilmiş olması aranmaz.
Entegre devre topoğrafyasının kullanımının millî savunma, ulusal
ekonominin hayatî sektörlerinin geliştirilmesi veya genel sağlık bakımından
önemli olması hâlinde, zorunlu lisansın verilmesi teklifi Enstitünün bağlı
olduğu bakanlık ile ilgili bakanlıklar tarafından birlikte hazırlanır. Millî
savunma bakımından önemli olması dolayısıyla, zorunlu lisans verilmesine
ilişkin karar, entegre devre topoğrafyasının bir veya
bir kaç işletme tarafından kullanılması ile sınırlandırılabilir.
Bu madde kapsamında tanınan
entegre devre topoğrafyasının kullanımı, kapsam ve
süre bakımından yetkili kılındığı amaçla sınırlı ve sadece iç piyasanın
talebini karşılayacak nitelikte olmalıdır.
Söz konusu bu hak inhisarî değildir. Bu kullanım hakkının verilmesi hâlinde,
entegre devre topoğrafyası hakkı sahibine, gerçek
değere esas kullanım bedeli ödenir. Kullanım bedeli Bakanlar Kurulunun verdiği
yetkinin ekonomik değeri ve uygulandığı yerde rekabeti ortadan kaldırıcı
uygulamaları telafi etme ihtiyacı göz önüne alınarak, yönetmelikte düzenlenecek
esaslar çerçevesinde Enstitüce belirlenir. Kullanım bedelini kullanım hakkı
sahibi öder.
Bakanlar Kurulu kararı ile
üçüncü kişiye verilen kullanım hakkı devredilebilir. Ancak bu devrin
yapılabilmesi için, işletmenin tümünün ya da sadece
bu kullanımdan yararlanan kısmının devredilmesi gerekir. Taraflardan birinin
talebi halinde devir, Enstitü tarafından Sicile kayıt edilir. Sicile
kaydedilmeyen devir üçüncü kişilere karşı ileri sürülemez.
Kullanım hakkı sahibi, alt
lisans veremez. Bu amaçla yapılan işlem geçersiz sayılır.
Birinci fıkranın (b) bendinde
belirtilen hâllerde, kullanım hakkının verilmesi durumunda dördüncü fıkra
hükümleri uygulanmaz.
MADDE 38. - Zorunlu lisansın verilme kararına neden olan
hâlin ortadan kalktığı ve yeniden gerçekleşmesinin mümkün bulunmadığı
durumlarda, entegre devre topoğrafyası hak sahibinin
talebi, Enstitünün uygun görüşü ve Enstitünün bağlı olduğu bakanlığın teklifi
üzerine Bakanlar Kurulunca zorunlu lisansın iptaline karar verilebilir.
DOKUZUNCU BÖLÜM
Cezalar ve Şikâyet Hakkı
Hakka tecavüz hallerinde uygulanacak cezalar
MADDE 39. - Aşağıda yazılı fiilleri bilerek işleyenler
bir yıldan iki yıla kadar hapis ve onmilyar liradan yirmimilyar liraya kadar ağır para cezası ile
cezalandırılırlar:
a) Entegre devre topoğrafyası hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken
kimlik bildirimini gerçeğe aykırı olarak yapanlar.
b) Korunan bir entegre devre topoğrafyasının, korunan bir entegre devre topoğrafyasını içeren entegre devrenin ya
da koruma altında olan bir entegre devre topoğrafyasını
içeren ürünün veya ambalajının üzerine konulmuş entegre devre topoğrafyası koruması olduğunu belirten işareti yetkisi
olmadan kaldıranlar.
c) Kendilerini haksız olarak
entegre devre topoğrafyası başvurusu veya entegre
devre topoğrafyası hakkı sahibi olarak gösterenler.
Aşağıda yazılı fiilleri
işleyenler hakkında, iki yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmimilyar
liradan otuzmilyar liraya kadar ağır para cezasına hükmolunur:
a) Hakkı olmadığını veya
tasarruf yetkisi bulunmadığını bilmesi gerektiği hâlde, bu Kanunun devir,
intikal, rehin ve haciz ile ilgili maddelerinde yazılı haklardan birini veya bu
hakla ilgili lisansı başkasına devreden, veren, rehneden
ya da bu haklar üzerinde herhangi bir tasarrufta
bulunanlar.
b) Korunan bir entegre devre topoğrafyası hakkının sahibi olmayan veya koruma süresi
biten veya entegre devre topoğrafyası hakkı hükümsüz
kalan veya entegre devre topoğrafyası korumasından
doğan hakkı sona erdiği halde; kendisinin veya başkasının imal ettiği veya
satışa çıkardığı eşyaya veya
ambalajlarına veya ticarî evrakına
veya ilânlarına, hukuken korunan bir entegre devre topoğrafyası koruma hakkı ile ilgili olduğu kanısını
uyandıracak şekilde işaretler koyanlar veya bu amaçla yazılı ve görsel
basındaki ilân ve reklamlarda bu tarz yazı, işaret veya ifadeleri kullananlar.
11 inci maddenin (a) ve (b)
bentlerinde sayılan fiilleri işleyenler hakkında, iki yıldan dört yıla kadar
hapis ve yirmimilyar liradan otuzmilyar
liraya kadar ağır para cezasına, ayrıca işyerlerinin bir yıldan iki yıla kadar
kapatılmasına ve aynı süre ticaretten menedilmelerine
hükmolunur.
Bu maddede yazılı fiillerin tekerrürü hâlinde, yukarıdaki cezalar yarı oranında artırılarak hükmolunur.
Yukarıda yazılı suçlar,
hizmetlerini yaptıkları sırada bir işletmenin çalışanları tarafından doğrudan
doğruya veya emir üzerine işlenmişse, çalışanlar ile birlikte suçun işlenmesine
mani olmayan işletme sahibi, müdür veya temsilcisi ve hangi unvan ve sıfatla
olursa olsun işletmeyi fiilen yöneten kişi de aynı şekilde cezalandırılır.
Bir tüzel kişinin işleri
yürütülürken bu maddede sayılan suçlardan biri işlenirse tüzel kişi, masraflar
ve para cezasından müteselsilen sorumlu olur. Fiile
iştirak edenler hakkında, olayın mahiyetine göre 765 sayılı Türk Ceza Kanununun
64, 65, 66 ve 67 nci maddeleri hükümleri uygulanır.
Bu maddede sayılan suçlardan
dolayı kovuşturma yapılması şikayete bağlıdır.
Şikâyet hakkına sahip olanlar
MADDE 40. - Entegre devre topoğrafyası
korumasından doğan hakları tecavüze uğrayandan başka, 24 üncü maddede
sayılanlar dışında kalan suçlarda Enstitü; entegre devre topoğrafyası
hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildiriminin gerçeğe aykırı
olarak yapılması ile korunan bir entegre devre topoğrafyası
hakkının sahibi olmayan veya koruma süresi biten veya entegre devre topoğrafyası hakkı hükümsüz kalan veya entegre devre topoğrafyası korumasından doğan hakkı sona eren bir
kişinin; kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya
veya ambalajlarına veya ticarî evrakına veya ilânlarına, hukuken korunan bir
entegre devre topoğrafyası koruma hakkı ile ilgili
olduğu kanısını uyandıracak şekilde işaretler koyması veya bu amaçla yazılı ve
görsel basındaki ilân ve reklamlarda, bu tarz yazı, işaret veya ifadeleri
kullanması durumlarında 8.3.1950 tarihli ve 5590 sayılı Kanun ile 17.7.1964
tarihli ve 507 sayılı Kanuna tâbi kuruluşlar ve tüketici dernekleri de şikâyet
hakkına sahiptir. Şikâyetin fiil ve failden haberdar olma tarihinden itibaren
iki yıl içinde yapılması gerekir.
Bu kapsamdaki suçlarla ilgili
şikâyetler acele işlerden sayılır.
Bu madde hükümlerinin
uygulanmasında 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 344 üncü
maddesinin birinci fıkrasının (8) numaralı bendi uygulanmaz.
Bu Kanun hükümlerine göre
başvuru veya tescilden doğan haklara tecavüz dolayısıyla üretilmesi cezayı
gerektiren eşya ile bu eşyaları üretmeye yarayan araç, gereç, cihaz, makine
gibi vasıtaların zaptedilmesi veya el konulması veya
yok edilmesinde 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 36 ncı
maddesi hükmü ile 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun ilgili
hükümleri uygulanır.
Yönetmelik
MADDE 41. - Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler, Kanunun
yayımı tarihinden itibaren altı ay içinde Enstitü tarafından hazırlanarak
yürürlüğe konulur.
Yürürlük
MADDE 42. - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 43. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.