Dönem : 22           Yasama Yılı : 2

 

              T.B.M.M.    (S. Sayısı : 336)

 

Afyon Milletvekili Ahmet Koca ve 2 Milletvekilinin, Telgraf ve Telefon Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun

Teklifi ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (2/234)

                               

                                           

NOT : Teklif, Başkanlıkça; Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm ve Plan ve Bütçe komisyonlarına havale edilmiştir.

                               

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Telgraf ve Telefon Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifimiz gerekçesi ile birlikte ilişikte sunulmuştur.

Gereğini arz ederiz.       6.1.2004

                       

Ahmet Koca

H. İbrahim Yılmaz

Mahmut Göksu

              Afyon                  Kütahya               Adıyaman

 

GENEL GEREKÇE

Dünyada Telekomünikasyon sektöründe büyük bir değişim yaşanmaktadır. Bu değişim, tekel durumundaki sektörün rekabetçi piyasaya dönüştürülmesi yönündedir. Bu nedenle Türk Telekom, günümüzde dünyanın en önemli sektörlerinden biri olan bilgi ve iletişim teknolojilerinin gerektirdiği çağdaş hizmet sunumuna ve dinamik bir yapıya kavuşturulmak zorundadır.

Türk Telekom, bugün itibariyle sermayesinin tamamı Hazine Müsteşarlığına ait olmak üzere, her türlü telekomünikasyon hizmeti sunmakta ve bu hizmetlerin yürütülmesi için gerekli diğer işleri de yerine getirmektedir. Hazine Müsteşarlığı Türk Telekom üzerinde pay sahibinin haklarına sahip bulunmaktadır. Ulaştırma Bakanlığı ise yılların sektör birikimi ve uzmanlığı ile Türk Telekom üzerinde gerek Kanundan gerekse Ana Sözleşmeden doğan bir kısım yetkileri haiz bulunmaktadır. Bu durum, Türk Telekom'u hantal bir hale getirmekte ve gelişen teknolojilere ayak uyduramaması nedeniyle de gün geçtikçe rekabet gücü azalmaktadır.

Oysa; Ülkemizin haberleşme altyapısını kuran ve hizmetlerini geliştiren Türk Telekom, yarının rekabetçi ortamına hazırlanmak, etkinlik ve verimliliğini artırmak ve uluslararası standartlarda hizmet vermek zorundadır.

Türk Telekom'un, telekomünikasyon şebekeleri üzerinden sunulan ulusal ve uluslararası ses iletimini ihtiva eden telefon hizmetleri, tüm telekomünikasyon altyapısının kurulması ve işletilmesi hususlarındaki tekel hakkı sona ermiş bulunmaktadır. Dolayısıyla, Telekomünikasyon sektörünün dinamik yapısı ve uluslararası boyutları sebebiyle rekabet edilebilir bir yapının oluşturulması zorunluluğu bulunmaktadır.

Bu Kanun, telekomünikasyon hizmetlerinin etkin, güvenilir ve verimli olarak yeni teknolojik gelişmeler ile ortaya çıkan ve giderek artan ihtiyaçlara özel sektör anlayışı çerçevesinde cevap verebilecek şekilde yeniden düzenlenmesi ve Hazine Müsteşarlığı ile Ulaştırma Bakanlığının Türk Telekom üzerindeki yetkilerini açıkça ve tereddüde yer vermemek üzere düzenlenmesini teminen hazırlanmıştır.

Bu cümleden olarak, Hazine Müsteşarlığının Türk Telekom'daki pay sahipliğine dayalı oy, yönetim, temsil, denetim gibi hak ve yetkilerinin geçmişten gelen bir sektöre birikimi ile uzmanlığına sahip Ulaştırma Bakanlığınca kullanılması, buna karşın özelleştirme bedelinin Hazine Müsteşarlığına aktarılması ve pay sahipliğine dayalı malî hakların da Hazine Müsteşarlığınca kullanılması zorunluluğu ortaya çıkmıştır.

Diğer taraftan; 01.8.2003 tarih ve 4971 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununa eklenen Geçici 7 nci madde ile Türk Telekom tarafından, GSM 1800 mobil telefon hizmeti sunmak üzere kurulmuş bulunan Aycell Haberleşme ve Pazarlama Hizmetleri Anonim Şirketinin, GSM 1800 imtiyaz sözleşmesi imzalayarak faaliyet yürüten başka bir işletmeci şirket ile Türk Ticaret Kanunu hükümleri çerçevesinde kurulacak yeni bir şirket aracılığı ile birleşebilmesi düzenlenmiş idi.

Ancak; bu birleşmenin, sorunsuz bir şekilde gerçekleşmesinde, Ülkenin stratejik ve ekonomik öncelik ve çıkarları mevcut olmakla birlikte, 4971 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemenin bu ihtiyaca cevap vermekten uzak olduğu anlaşılmıştır. Bu cümleden olarak, bu birleşmenin usul ve şartlarının da ayrıntılı olarak düzenlenmesi bir zorunluluk olarak ortaya çıkmıştır.

MADDE GEREKÇELERİ

Madde 1. - Türk Telekomünikasyon A.Ş.nin özelleştirilmesi yıllardan beri tartışılan, fakat bir türlü gerçekleştirilememiş çok önemli bir konudur. Bugüne kadar gelinen noktada bu konuda daha fazla gecikilmesinin sakıncaları görülmüş ve sürecin hızlandırılması ihtiyacı hissedilmiştir. Türk Telekomun tekel hakkının 01.01.2004 tarihi itibariyle ortadan kalktığı ve alanın rekabete açıldığı da dikkate alındığında, Ulaştırma Bakanlığı'nın telekomünikasyon sektöründeki birikim ve uzmanlığından yararlanılması bir zorunluluk olarak görülmektedir.

Bu itibarla, Kanunun birinci maddesiyle, sermayesinin tamamı Hazine Müsteşarlığına ait olan Türk Telekomun, Hazine Müsteşarlığının mülkiyet hakkı ile kâr payı hakkına halel gelmemesi ve Kamunun pay sahipliğinden kaynaklanan bütün malî hakların Hazine Müsteşarlığı'nda kalması ve bu pay sahipliğine dayanan oy hakkı, yönetim ve temsil ile denetim hakları gibi hakların Ulaştırma Bakanlığı tarafından kullanılması öngörülmektedir. Ayrıca bu çerçevede, Türk Telekom özelleştirildiğinde, özelleştirme bedelinin de Hazine Müsteşarlığına aktarılması hükme bağlanmaktadır.

Bu değişikliğin amacı, özelleştirilmesi uzun yıllardır gündemde bulunan Türk Telekomun özelleştirmeye hazırlık aşamasında, telekomünikasyon alanında görevli ve uzman bir bakanlık tarafından idare edilmesini sağlamaktır. Türk Telekomun Ulaştırma Bakanlığı bünyesindeki uzman kadrolar tarafından idare edilerek özelleştirilmeye hazır hale getirilmesindeki kamu yararı, maddenin bu şekilde düzenlenmesinde etkili olmuştur. Hüküm bu haliyle, mevzuatımıza da yabancı değildir. Zira 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu'nda 27 Ocak 2000 tarih ve 4502 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önce, bu yetkiler Ulaştırma Bakanlığına ait bulunmaktaydı. Öte yandan, böyle bir düzenleme, Ulaştırma Bakanlığı'nı yetkili kılan 3348 sayılı Ulaştırma Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun, 2813 sayılı Telsiz Kanununun ve Türk Telekom'un görev ve yetkileri ile ilgili düzenlemeleri içeren 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu'nun hükümleriyle de uyumlu olacaktır.

Madde 2. - Bu Kanunun ikinci maddesiyle, Kanunun birinci maddesinde yapılan değişikliğin doğal bir neticesi olarak, imtiyazlı hisseyi temsil eden üyenin Ulaştırma Bakanlığınca atanması öngörülmektedir.

Madde 3. - Türk Telekomun hisselerine sahip olduğu Aycell Haberleşme ve Pazarlama A.Ş.nin başka bir işletmeci şirketle birleşmesi, Türk ekonomisi ve telekomünikasyon sektörü açısından önemli görülmektedir. Ayrıca, böyle bir birleşmenin abonelere yansıyacak dikkate değer avantajları bulunmaktadır. Bu tür bir birleşmenin, ayrıntı sayılabilecek hususlarının yasama organının takdirine sunulmasının ve onun direktifleri doğrultusunda işlem yapılmasının öngörülmesinin sebebi, aslî yetkiye sahip Türkiye Büyük Millet Meclisine ilk elden ve önceden denetleme olanağı sağlamaktır.

Maddede, birleşmenin gerçekleşebilmesi, ülkenin stratejik ve ekonomik önceliklerinin gözetilmesi şartına bağlanmıştır. Böylece, özellikle, daha önce Anayasa Mahkemesi kararlarında da vurgulandığı gibi ülke savunması ve güvenliği açısından büyük önem taşıyan telekomünikasyon hizmetlerinin ulusal çıkarlara uygun biçimde yürütülmesi garanti altına alınmıştır.

Yine aynı şekilde, maddede, Aycell ve GSM 1800 imtiyaz sözleşmesi imzalayarak faaliyet yürüten başka bir işletmeci şirketin birleşme şartları ve usulü açıkça hükme bağlanmak suretiyle Anayasaya uygun bir yol izlenmiş ve olası bir birleşmenin sorunsuz ve hızlı bir şekilde gerçekleşmesinin önü açılmıştır. Aynı gerekçeyle, birleşmenin, Türk Ticaret Kanununun, birleşme usulü hakkındaki hükümleri uygulanmaksızın gerçekleştirilmesi öngörülmüş; ticaret hukuku ve malî hukuk açısından, birleşme sözleşmesinin genel kurullarca onaylandığı tarihdeki bilançoların esas alınması hükme bağlanmış; birleşmenin, birleşen şirketlerin genel kurulları tarafından kabulünü takiben, birleşme kararının ticaret siciline tescil ve ilanı ile birlikte tamamlanacağı düzenlenmiştir. Burada yalnızca, Türk Ticaret Kanunu'nun birleşme süreci ve birleşmenin usulüne ilişkin hükümlerinden ayrılınmış olup, birleşme sonrasında Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin uygulanacağı, bu çerçevede, alacaklılarının da adı geçen kanun çerçevesinde korunacağı açıktır. Maddede ayrıca, birleşmeden beklenen kamusal yarar gözetilerek ve birleşmeye ilave bir külfet yüklenmemesini teminen, birleşme nedeniyle ve neticesinde doğacak malî yükümlülüklerden arındırılması öngörülmüştür.

Birinci maddenin gerekçeleri de gözetilmek suretiyle, bu maddenin uygulanmasına ilişkin usulî işlemlerin Ulaştırma Bakanlığınca yürütüleceği hükme bağlanmıştır.

Madde 4. - Bu Kanunun yayımı tarihinde yürürlüğe girmesi öngörülmüştür.

Madde 5. - Bu Kanun hükümlerinin Bakanlar Kurulunca yürütüleceği belirtilmiştir.


Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu

                       

Türkiye Büyük Millet Meclisi

 

 

 

Plan ve Bütçe Komisyonu

 

 

Esas No. :  2/234

14.1.2004

 

Karar No. : 70

 

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

6.1.2004 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına sunulan ve aynı tarihte tali komisyon olarak Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonuna, esas komisyon olarak da Komisyonumuza havale edilen, Afyon Milletvekili Ahmet Koca ve iki milletvekilinin; "Telgraf ve Telefon Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi", Komisyonumuzun 14.1.2004 tarihinde, Hükümeti temsilen, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile Maliye Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı ve Türk Telekom Genel Müdürlüğü temsilcileri ile teklif sahiplerinden Afyon Milletvekili Ahmet Koca'nın da katılımlarıyla yaptığı 27 nci birleşiminde incelenip, görüşülmüştür.

Bilindiği gibi; Dünyada, tekel durumunda bulunan telekomünikasyon sektörünün rekabetçi bir piyasaya dönüştürülmesi yönünde bir değişim söz konusudur. Yaşanan bu gelişmeler ışığında Türk Telekom'un da, dünyanın en önemli sektörlerinden biri olan bilgi ve iletişim teknolojilerinin gerektirdiği çağdaş hizmet sunumu noktasında geliştirilmesi ve dinamik bir yapıya kavuşturulması büyük önem arz etmektedir.

Bugün itibariyle Türk Telekom'un sermayesinin tamamı Hazine Müsteşarlığına ait bulunmaktadır. Ulaştırma Bakanlığı ise, Türk Telekom üzerinde Kanundan ve Ana Sözleşmeden kaynaklanan bir kısım yetkilere sahip bulunmakta ancak,  yılların sektör birikimi ve uzmanlığını yeterince kullanamamaktadır. Bu yetki sorunu Türk Telekom'un gelişen teknolojilere ayak uydurmasını engellemekte ve rekabet gücünü kırmaktadır. Ülkemizin haberleşme alt yapısını kuran ve hizmetlerini geliştiren Kurumun, rekabetçi piyasa yapısına uyum sağlamasını, etkinlik ve verimliliğini artırarak uluslararası standartlarda hizmet vermesini sağlayacak düzenlemelere ihtiyaç bulunmaktadır.

Türk Telekom'un, telekomünikasyon şebekeleri üzerinden sunulan ulusal ve uluslararası ses iletimini içeren telefon hizmetleri ile tüm telekomünikasyon alt yapısının kurulması ve işletilmesi hususundaki tekel hakkı 31.12.2003 tarihinde sona ermiş bulunmaktadır. Bu nedenle rekabetçi bir yapının oluşturulması kaçınılmaz hale gelmektedir.

Teklif ve gerekçesi incelendiğinde;

- Telekomünikasyon hizmetlerinin etkin, güvenilir ve verimli bir biçimde, yeni teknolojik gelişmelerle ortaya çıkan ve giderek artan ihtiyaçlara özel sektör anlayışı çerçevesinde cevap verebilecek şekilde yeniden düzenlenmesinin,

- Hazine Müsteşarlığı ile Ulaştırma Bakanlığının Türk Telekom üzerindeki yetkilerinin açıkça ve tereddüte yer vermeyecek şekilde düzenlenmesinin,

- Hazine Müsteşarlığının mülkiyet hakkı ile kâr payı hakkına halel gelmemesi ve kamunun pay sahipliğinden kaynaklanan bütün malî hakların Hazine Müsteşarlığında kalması, bu pay sahipliğine dayanan oy hakkı, yönetim ve temsil ile denetim hakları gibi hakların Ulaştırma Bakanlığı tarafından kullanılmasının,

- Aycell Haberleşme ve Pazarlama Hizmetleri A.Ş.'nin başka bir işletmeci şirketle birleşmesinin şartları ve usullerinin düzenlenmesinin,

Öngörüldüğü anlaşılmaktadır.

Komisyonumuzda, Teklifin tümü üzerinde yapılan görüşmelerde;

Teklif sahiplerinden Sayın Koca; özelleştirme kapsamında bulunan Türk Telekom'un, Hazine Müsteşarlığının kâr payı hakkına halel gelmeden, pay sahipliğine dayanan oy, yönetim, temsil ve denetim gibi hak ve yetkilerinin Ulaştırma Bakanlığı tarafından kullanılmasının öngörüldüğü, böylece uygulamada ortaya çıkan uyumsuzluğun ve yetki sorunlarının çözümlenmesinin amaçlandığı, imtiyazlı hisse senedi sahibinin de Ulaştırma Bakanlığı tarafından atanmasına yönelik düzenlemenin bu tür sorunları çözmeye yönelik  olduğu, ayrıca yapılan bu düzenlemelerle özelleştirmenin de hızlandırılmasının amaçlandığını dile getirmiştir.

Ayrıca;

- Teklifin sorunları çözmekten uzak ve dar bir çerçevede değişiklikler öngördüğü, bu konuda daha kapsamlı, kalıcı ve uzun dönemli düzenlemelere ihtiyaç bulunduğu,

- Türkiye'nin 1980'li yıllarda Telekom alanında bir atılım gerçekleştirdiği ancak, aynı yıllarda bu alanda çok önemli bir role sahip olan Teletaş'ın özelleştirilmesinin bu atılımlara darbe vurduğu ve bu alanda teknolojisini dışarıdan ithal eden bir ülke konumuna düştüğümüz,

- Telekom'un satış zamanlaması ve getirisi üzerinde yapılan tartışmaların yerinde olmadığı, ülkenin halen iletişim alanında alt yapı yatırımlarına ihtiyacı bulunduğu ve özelleştirme konusunda acele edilmemesi gerektiği,

- Telekomünikasyon alanında yaşanmaya başlanan serbestleşmenin tüketici açısından bir faydası olmadığı ve bu alanda bir ucuzlama sağlamadığı, birleşmeyle de toplumun ne kazanacağı ve fiyatların ne oranda düşeceği konusunda bir veri bulunmadığı, fiyat düşüşünün de firma sayısının üçe indirilmesi suretiyle sağlanamayacağı, çünkü bu durumda rekabetçi bir  piyasanın değil oligopol bir piyasanın söz konusu olacağı,

- Sektörde faaliyet gösteren GSM operatörlerinin Ar-Ge çalışmaları yapmalarına yönelik zorlayıcı tedbirler öngören düzenlemelere ihtiyaç olduğu, aksi takdirde bu sürecin kendiliğinden işlemeyeceği, bu konuda somut adımlar atılması gerektiği, böylece yapılan Ar-Ge çalışmaları neticesinde gelişen teknolojilerle birlikte sunulan hizmetin kalitesinin yükseleceği ve fiyatın düşeceği,

- Telekomun yönetiminde hangi bakanlığın yetkili olacağı tartışmalarının ülkemizde bir süredir yapılageldiği,  Hazinenin pay sahibi olmasının Kurumun hantallaşmasında olumsuz bir etkisi olmadığı, pay sahipliğinden kaynaklanan hakların ve yetkilerin kullanımı konusunun bakanlıklararası anlaşmayla çözülebileceği bu konuda bir yasal düzenlemeye ihtiyaç bulunmadığı,

- Özelleştirmenin amacının rekabeti artırmak, tüketiciye daha ucuz ve kaliteli hizmet sunmak, tüketicinin refahını artırmak ve kamuya gelir sağlamak olduğu,

- Piyasaya sonradan giren şirketlere yönelik olarak, Devletin GSM hatlarının işletilmesinin devri konusunda yaptığı ihalelerin başarılı olmadığı, lisans fiyatının 2,5 milyar Dolar gibi yüksek bir düzeyde tutulması nedeniyle bugünkü sıkıntıların ortaya çıktığı, ayrıca piyasanın dördüncü bir şirketi kaldırabilecek bir kapasiteye sahip bulunmadığı,

- Devletin  İş-Tim'e  vermiş olduğu sözleri tutamamış olması neticesinde bu ortaklığın zor duruma düştüğü, bunun sonucunda yabancı ortak olan Telekom İtalia'nın uluslar arası tahkime gittiği hatta yatırımlarını tasfiye ederek ülkemizden ayrılması durumunun söz konusu olduğu ve ülkemizin zor duruma düştüğü,

- Birleşmenin usul ve esaslarını kanunla belirlemenin ileride ayrılmaya ilişkin bir durum ortaya çıkması halinde, özel hukuk hükümlerine tabi özel şirketlerin ayrılmasının  yine kanun konusu yapılması sonucunu doğuracağı, bu nedenle bu düzenlemenin sakıncalı olduğu,

- Birleşmenin ülkenin stratejik ve ekonomik önceliklerinin gözetilerek gerçekleştirileceği ifadesinin muğlak bir ifade olduğu, bu konuda yapılacak çalışmaların veya alınacak tedbirlerin belirlenmemiş olduğu,

- Aycell'in yakın zamana kadar zarar eden bir kurum olduğu ve yeni yeni kâra geçtiği, bu haliyle Türk Telekom üzerinde bir yük olduğu ve bu yükten bir an önce kurtulmak gerektiği, birleştirmenin doğru olduğu ancak dağılımı yapılan hisse oranlarının gözden geçirilmesi gerektiği,

- Birleşme neticesinde doğacak işlemlerden kurumlar vergisi alınmayacağına ilişkin düzenlemenin teknik açıdan hatalı olduğu ve bu haliyle işlerlik kazanamayacağı,

Şeklindeki görüş ve eleştirileri takiben, Hükümet adına yapılan açıklamalarda ise;

- 57 nci Hükümet öncesinde Türk Telekom'un yönetiminin Ulaştırma Bakanlığında olduğu, bu durumun 57 nci Hükümet tarafından değiştirilerek Hazine Müsteşarlığının yetkili kılındığı, bu yetki karmaşasının sonucu olarak da Telekomda işlerin yavaşladığı, yatırımların yapılamadığı ve yönetimde çok başlılığın baş göstermesi gibi sorunların ortaya çıktığı,

- Telekomünikasyon hizmetlerinin Ulaştırma Bakanlığı tarafından yerine getirildiği ve bu alandaki mevcut tüm yetkinin de bu Bakanlıkta bulunması gerektiği, böylece bu alanda işlerin hızlandırılabileceği ve kalitenin artırılabileceği,

- Telekomünikasyon sektörünün özelleştirilmesi ve serbestleştirilmesinin dünyada 1990'lı yılların başında başladığı ve her ülkenin özelleştirme ve serbestleştirmenin sıralaması konusunda farklı bir yöntem izlediği, ülkemizde de önce özelleştirmenin başladığı,  daha sonra serbestleşme konusunda adımlar atılmış olduğu, 2003 yılı sonunda da ses tekelinin ortadan kalkmasıyla serbestleşmenin tam olarak sağlanmış olduğu,

- Türkiye'de telekomünikasyon alanında serbestleşmenin 1998 yılında GSM lisanslarının verilmesiyle başlamış olduğu,

- İş  Bankası, Telekom İtalia ortaklığı olan İş-Tim'den lisans bedeli olarak KDV dahil Hazinenin 3 milyar dolara yakın bir kazancının olduğu, bu miktarın yabancı sermayenin ülkemize son yıllarda yapmış olduğu en büyük yatırım rakamlarından birine tekabül ettiği,

- Telekom İtalia'nın imtiyaz sözleşmesinde öngörülen ulusal dolaşım gibi bazı hakları elde edemediği gerekçesiyle 2003 yılının Nisan ayı başında Türkiye'den çekildiğini açıkladığı ve Türkiye aleyhine yaklaşık 4,2 milyar dolarlık tahkim davası açmış olduğu, Teklifte, birleşme için öngörülen düzenlemeyle ülkenin yabancı sermaye nezdindeki itibarının yeniden sağlanacağı, yabancı sermayeye yönelik güven mesajı  verilmiş olacağı ve böylece davanın da ortadan kaldırılmasının beklendiği,

- Sektöre önce girmiş olan iki şirketin sektördeki pazardan azami oranda pay aldıkları ve sektöre sonradan giren iki şirketin pazardan yeterli payı alamadığı, bu nedenle birleşmenin olumlu olacağının düşünüldüğü, birleşme sonucu ortaya çıkacak olan sinerjiyle bu şirketlerin rekabet edebilecek potansiyele ulaşabileceği,

- Teklifte getirilen düzenlemeyle birleşmenin hukuki alt yapısındaki eksiklikler giderilerek birleşmenin fiilen gerçekleşebileceği,

- Telekomünikasyon sektöründeki tüm hizmetlerin, kısmi özelleştirme nedeniyle kamu tarafından sunulmadığı, bu nedenle piyasada düzenleyici ve denetleyici bir kurum olarak 2000 yılında Telekomünikasyon Kurumunun kurulmuş olduğu, Kurum yeni olduğu için kurumsal hafızasının gelişmemiş ve tecrübesiz olduğu, ancak zamanla tecrübe kazanacağı,

- Telekomünikasyon alanındaki tekelin ortadan kalkması ve rekabetçi bir piyasaya geçilmesinin, Türk Telekom açısından avantajlı olduğu, çünkü Türk Telekom'un alt yapı konusunda diğer kuruluşlardan üstün ve ileride olduğu,

- Özelleştirme gerçekleştirilirken güvenlik alanındaki milli politikaların altın hisse sayesinde güven altında tutulabileceği,

- İş-Tim'in Türkiye'ye yapmış olduğu yatırım ve sağlamış olduğu sermaye transferinin ekonomik krizin atlatılmasında önemli katkısı olduğu,

- Birleşmenin üç şirket arasında gerçekleşeceği, pazarlıklar yapılarak ve dengeler gözetilmek suretiyle hisse dağılımının gerçekleştirildiği,  Aycell' in hisselerin %40' ına sahip olması konusunda anlaşmaya varıldığı, böylece Aycell' in özelleşme sürecinin de tamamlanmış olacağı,      

İfade edilmiştir.

Teklifin geneli üzerindeki görüşmelerin ardından, Teklif ve gerekçesi Komisyonumuzca da benimsenerek maddelerinin görüşülmesine geçilmiştir.

Teklifin;

- 1 inci maddesi; kanun yapma tekniğine uygunluğun sağlanması gerekçesiyle verilen bir önerge doğrultusunda 2 nci madde olarak aynen,

- 2 nci maddesi; 1 inci madde olarak aynen,

- 3 üncü maddesi ile 406 sayılı Kanunun geçici 7 nci maddesine eklenen üçüncü ve dördüncü fıkraların anlatıma açıklık kazandırılmak amacıyla verilen bir önerge doğrultusunda yeniden düzenlenmesi, birleşme nedeniyle ve birleşme neticesinde doğacak işlemler ve bu işlemlerle ilgili her türlü sözleşme, protokol ve kâğıtların katma değer vergisi, kurumlar vergisi ve damga vergisi de dahil her türlü malî yükümlülükten istisna tutulmasını öngören beşinci fıkrası, düzenlemenin netleştirilmesi ve yanlış anlama ihtimalinin ortadan kaldırılması amacıyla birleşme nedeniyle ve birleşme neticesinden doğacak kazancın kurumlar vergisinden istisna tutulmasını öngören bir düzenlemenin fıkraya eklenmesi suretiyle,

- Yürürlük ve yürütmeye ilişkin 4 ve 5 inci maddeleri ise,

Aynen kabul edilmiştir.

Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak üzere Yüksek Başkanlığa saygı ile arz olunur.

 

                       

Başkan

Başkanvekili

Sözcü

 

 

Sait Açba

M. Altan Karapaşaoğlu

Sabahattin Yıldız

 

Afyon

Bursa

Muş

 

Kâtip

Üye

Üye

 

Mehmet Sekmen

Mahmut Göksu

Mehmet Melik Özmen

 

İstanbul

Adıyaman

Ağrı

 

Üye

Üye

Üye

 

Ruhi Açıkgöz

Mehmet Zekai Özcan

Yakup Kepenek

 

Aksaray

Ankara

Ankara

 

 

 

(Karşı oy yazım ektedir.)

 

Üye

Üye

Üye

 

Mehmet Mesut Özakcan

Ali Osman Sali

Ali KemalDeveciler

 

Aydın

Balıkesir

Balıkesir

 

(Karşı oy yazım ektedir.)

 

(Karşı oy yazısı ektedir.)

 

Üye

Üye

Üye

 

Aziz Akgül

Nurettin Canikli

Mustafa Zeydan

 

Diyarbakır

Giresun

Hakkâri

 

Üye

Üye

Üye

 

M. Emin Murat Bilgiç

Nazım Ekren

Birgen Keleş

 

Isparta

İstanbul

İstanbul

 

 

 

(Karşı oy yazım ektedir.)

 

Üye

Üye

Üye

 

Ali Kemal Kumkumoğlu

Kemal Kılıçdaroğlu

M. Mustafa Açıkalın

 

İstanbul

İstanbul

İstanbul

 

(İmzada bulunamadı.)

(Karşı oy yazım ektedir.)

 

 

Üye

Üye

Üye

 

Hakkı Akalın

Mehmet Ceylan

Y. Selahattin Beyribey

 

İzmir

Karabük

Kars

 

(Karşı oy yazısı ektedir.)

 

 

 

Üye

Üye

Üye

 

Taner Yıldız

Mustafa Ünaldı

Ali Er

 

Kayseri

Konya

Mersin

 

Üye

Üye

Üye

 

Gürol Ergin

Kazım Türkmen

Abdülkadir Kart

 

Muğla

Ordu

Rize

 

(Karşı oy yazım ektedir.)

(İmzada bulunamadı.)

 

 

Üye

Üye

Üye

 

Erol Aslan Cebeci

Musa Uzunkaya

Faruk Nafiz Özak

 

Sakarya

Samsun

Trabzon

 

Üye

 

Üye

 

Mehmet Akif Hamzaçebi

 

Osman Coşkunoğlu

 

Trabzon

 

Uşak

 

(Karşı yazısı ektedir.)

 

(Karşı oy yazısı ektedir.)


KARŞI OY YAZISI

Tasarıya aşağıdaki hususlarda katılmıyoruz.

1. Teklif son derece önemli konuları düzenlemektedir. Bu kadar önemli konuların Hükümet Tasarısı olarak düzenlenmesi daha doğru olurdu.

2. Hazine Müsteşarlığının Türk Telekomdaki pay sahipliğine dayanan oy, yönetim, temsil, denetim gibi hak ve yetkilerinin Ulaştırma Bakanlığına devri konusunda yasal düzenlemeye gerek bulunmamaktadır. Amaç Ulaştırma Bakanlığının telekomünikasyon sektöründeki birikim ve uzmanlığından yararlanılması ise bu hususun yasa değişikliği yapılmadan da gerçekleştirilmesi mümkündür.

 

M. Akif Hamzaçebi

Yakup Kepenek

Birgen Keleş

 

Trabzon

Ankara

İstanbul

 

Osman Coşkunoğlu

Gürol Ergin

Hakkı Akalın

 

Uşak

Muğla

İzmir

 

Kemal Kılıçdaroğlu

Ali Kemal Deveciler

M. Mesut Özakcan

 

İstanbul

Balıkesir

Aydın


AFYON MİLLETVEKİLİ AHMET KOCA VE 2 MİLLETVEKİLİNİN TEKLİFİ

TELGRAF VE TELEFON KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA

DAİR KANUN TEKLİFİ

MADDE 1. - 4.2.1924 tarihli ve 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununa aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

EK MADDE 30. - Özelleştirme bedeli Hazine Müsteşarlığına aktarılmak ve Hazine Müsteşarlığının mülkiyet hakkı ile kâr payı hakkına halel gelmemek ve Kamunun pay sahipliğinden kaynaklanan bütün malî hakları Hazine Müsteşarlığında kalmak kaydıyla, Hazine Müsteşarlığının Türk Telekom’daki pay sahipliğine dayanan oy, yönetim, temsil, denetim gibi hak ve yetkileri Ulaştırma Bakanlığı tarafından kullanılır.

MADDE 2. - 4.2.1924 tarih ve 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununun Ek 17 nci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Türk Telekom yönetim kurulunda imtiyazlı hisseyi temsilen bir üye bulundurulur. Bu üye Ulaştırma Bakanlığınca atanır. İmtiyazlı hisse sahibinin Genel Kurula katılma ve konuşma hakkı vardır. İmtiyazlı hisse sahibi, sermaye artırımlarına katılmaz ve kârdan pay almaz.

MADDE 3. - 4.2.1924 tarih ve 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununun, 1.8.2003 tarih ve 4971 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile eklenen Geçici 7 nci maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir:

Birleşme, ülkenin stratejik ve ekonomik öncelikleri gözetilmek kaydıyla gerçekleşebilir.

Türk Telekom, Aycell Haberleşme ve Pazarlama Hizmetleri A.Ş.’ni borçtan arındırarak, birleşme neticesinde ortaya çıkan ödenmiş toplam lisans ücretinin en fazla % 10’unu da ödemek suretiyle bünyesinde birleşilen şirketin % 40 payına sahip olur.

Birleşme, Türk Ticaret Kanununun, birleşme süreci ve birleşme usulü hakkındaki hükümleri uygulanmaksızın, birleşme sözleşmesinin birleşen şirketlerin genel kurulları tarafından kabulünü takiben, birleşme kararının ticaret siciline tescil ve ilanıyla tamamlanmış olur. Birleşmede, birleşme sözleşmesinin birleşen şirketlerin genel kurulları tarafından onaylandığı tarihteki bilançoları esas alınır.

Birleşme nedeniyle ve birleşme neticesinde doğacak bütün devir, temlik ve intikal işlemleri ile bu işlemlerle ilgili olarak düzenlenecek her türlü sözleşme, protokol ve kâğıtlara, Katma Değer Vergisi, Kurumlar Vergisi, Damga Vergisi dahil her türlü vergi, resim, harç, ücret ve benzeri malî yükümlülüklere ilişkin kanun hükümleri uygulanmaz.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usulî işlemler Ulaştırma Bakanlığınca yürütülür.

MADDE 4. - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 5. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.


PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN

TELGRAF VE TELEFON KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA

DAİR KANUN TEKLİFİ

MADDE 1.- 4.2.1924 tarihli ve 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununun Ek 17 nci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Türk Telekom yönetim kurulunda imtiyazlı hisseyi temsilen bir üye bulundurulur. Bu üye Ulaştırma Bakanlığınca atanır. İmtiyazlı hisse sahibinin Genel Kurula katılma ve konuşma hakkı vardır. İmtiyazlı hisse sahibi, sermaye artırımlarına katılmaz ve kârdan pay almaz."

MADDE 2.- Telgraf  ve Telefon  Kanununa aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

"EK MADDE 30.- Özelleştirme bedeli Hazine Müsteşarlığına aktarılmak ve Hazine Müsteşarlığının mülkiyet hakkı ile kâr payı hakkına halel gelmemek ve Kamunun pay sahipliğinden kaynaklanan bütün malî hakları Hazine Müsteşarlığında kalmak kaydıyla, Hazine Müsteşarlığının Türk Telekom’daki pay sahipliğine dayanan oy, yönetim, temsil, denetim gibi hak ve yetkileri Ulaştırma Bakanlığı tarafından kullanılır."

MADDE 3.- Telgraf ve Telefon Kanununun geçici 7 nci maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

"Birleşme, ülkenin stratejik ve ekonomik öncelikleri gözetilmek kaydıyla gerçekleşebilir.

Türk Telekom, Aycell Haberleşme ve Pazarlama Hizmetleri A.Ş.'ni borçtan arındırarak ve birleşme sonrasında bünyesinde birleşilen şirketin kayıtlarındaki toplam lisans ücreti tutarının en fazla % 10'unu da ödemek suretiyle bünyesinde birleşilen şirketin % 40 payına sahip olur.

Birleşme, Türk Ticaret Kanununun, birleşme süreci ve birleşme usulü hakkındaki hükümleri uygulanmaksızın, birleşme sözleşmesinin ve bilançolarının mevcut haliyle birleşen şirketlerin genel kurulları tarafından kabulünü takiben, birleşme kararının ticaret siciline tescil ve ilanıyla tamamlanmış olur.

Birleşme nedeniyle ve birleşme neticesinde doğacak kazanç, kurumlar vergisinden; birleşmeyle ilgili bütün devir, temlik ve intikal işlemleri ve bu işlemlerle ilgili olarak düzenlenecek her türlü sözleşme, protokol ve kâğıtlar katma değer vergisi ve damga vergisi dahil her türlü vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülüklerden istisnadır.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usulî işlemler, Ulaştırma Bakanlığınca yürütülür."

MADDE 4.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 5.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.