Dönem: 22 Yasama Yılı: 4
TBMM (S. Sayısı: 1002)
Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair
Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/1071)
Not : Tasarı, Başkanlıkça Adalet ve Dışişleri Komisyonlarına havale
edilmiştir.
T.C. |
|
|
Başbakanlık 30.6.2005 |
|
|
Kanunlar ve Kararlar |
|
|
Genel Müdürlüğü |
|
|
Sayı: B.02.0.KKG.0.10/101-1135/3125 |
Konu : Kanun Tasarısı
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Dışişleri Bakanlığınca hazırlanan ve Başkanlığınıza arzı
Bakanlar Kurulunca 20.6.2005 tarihinde kararlaştırılan “Çocuklarla Kişisel
İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna
Dair Kanun Tasarısı” ile gerekçesi ilişikte gönderilmiştir.
Gereğini arz ederim.
Recep Tayyip Erdoğan
Başbakan
GEREKÇE
15 Mayıs 2003 tarihli ve
192 No’lu Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi ülkemiz
adına 15 Temmuz 2003 tarihinde Strazburg’da imzalanmıştır.
Çocuklarla Kişisel İlişki
Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi; Türkiye’nin taraf olduğu Birleşmiş
Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin ana ve babasından veya bunlardan birinden
ayrılmasına karar verilen çocuğun, ana ve babasıyla veya yakın aile bağlarının
bulunduğu kimselerle güvenli ve düzenli bir biçimde kişisel ilişki kurma
hakkını öngören 9 uncu maddesi ile, İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerinin
Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 8 inci maddesindeki, çocuğun ana ve
babası ile kişisel ilişkisinin güvenceye kavuşturulmasını öngören hükümlerin
uygulamaya geçirilmesi amacıyla hazırlanmıştır.
Sözleşmede, ilke olarak
kişisel ilişki kurma hakkının, çocuğun yüksek yararları ile uluslararası
hukukta tanınmış temel haklarına uygun olarak gerçekleştirilmesini sağlamak
için genel ve müşterek kurallar tespit edilmektedir. Sözleşmenin diğer bir
gayesi de, kişisel ilişki süresi sonunda çocuğun mutat olarak yaşadığı ülkeye
derhal dönmesini sağlayacak güvence ve denetim mekanizmalarının oluşturulmasına
yönelik bulunmaktadır. Sözleşmenin uygulanmasında, “kişisel ilişki” kavramı,
çocuğun devamlı olarak yanında yaşamadığı ana ve babası ya da büyükanne ve
büyükbaba gibi yakın aile bağlarının bulunduğu kimselerle belirli bir süre
kalması yahut görüşmesi olarak tarif edilmiştir.
Sözleşmenin en önemli
özelliği, kişisel ilişki kurulmasında çocuğun en fazla yararının korunması
ilkesini esas almasıdır. Çocuk ile ana veya baba ya da yakın aile bağlarının
bulunduğu şahıslar arasında, kişisel ilişki kurulmasının, çocuğun yararlarına
aykırı düşmesi durumunda, bu ilişki sınırlandırılabilecek veya
engellenebilecek, yahut gözetim altında gerçekleştirilmesi ya da diğer kişisel
ilişki şekillerinin göz önünde tutulması mümkün olabilecektir. Sözleşmede,
çocuğun bulunduğu Devletin adlî makamlarının kişisel ilişki kurulmasına izin
vermeleri için aranan şartlar da, çocuğun yararlarının güvence altına alınması
bakımından önem taşımaktadır.
Sözleşmede Taraf
Devletlerin gerektiğinde ilgili uluslararası belgelere uygun olarak kişisel
ilişki ve velayet haklarına ilişkin diğer Taraf Devletlerde verilmiş kararların
tanınması ve tenfizi için bir sistem ve bu kararların talep edilen devlette
kişisel ilişki kurulmadan önce tanınabilmesi ve tenfiz edilebilmesi için bir
usul öngörecekleri belirtilmiştir. Bir Taraf Devlette, verilen kişisel ilişki
kurulmasına dair bir kararın, diğer bir Taraf Devlette tanınması veya tenfiz
edilmesi durumunda, bu Devletin adlî makamı, söz konusu kişisel ilişki
kararının ve buna ekli güvencelerin uygulanma koşullarını belirleyebilecektir.
Sözleşme 18 yaşın
altındaki çocukları kapsamaktadır.
Sözleşme, kişisel ilişki
kurulmasına uygulanacak hukuk bakımından herhangi bir kanunlar ihtilafı kuralı
getirmemiştir. Taraf devletlerin millî hukukları yine geçerliliklerini
korumaktadır.
Sözleşme, Türk Medeni
Kanununun, çocuğun yüksek yararlarına bağlı olarak kişisel ilişkileri
düzenleyen hükümleri ile de uyumluluk göstermektedir.
|
Türkiye Büyük Millet Meclisi |
|
|
|
|
Dışişleri Komisyonu |
18.10.2005 |
|
|
Esas No. : 1/1071 |
|
|
|
Karar No. : 96 |
|
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa
Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
Komisyonumuzun 13 Ekim 2005 tarihli 22
nci toplantısında Dışişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı temsilcilerinin
katılmalarıyla görüşülmüştür.
Söz konusu Sözleşmede anne ve babadan veya bunlardan birinden
ayrılmasına karar verilen çocuğun ana ve babalarıyla ya da diğer yakınlarıyla
çocuğun menfaatleri doğrultusunda düzenli ve güvenli kişisel ilişki
kurulmasının sağlanması amaçlanmaktadır.
Sözleşmenin, ülkemizin taraf olduğu Birleşmiş Milletler Çocuk
Hakları Sözleşmesinin, ana ve babasından veya bunlardan birinden ayrılmasına
karar verilen çocuğun ana ve babasıyla veya yakın aile bağlarının bulunduğu
kimselere güvenli ve düzenli bir biçimde kişisel ilişki kurma hakkını öngören 9
uncu maddesi ile İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerinin Korunmasına Dair Avrupa
Sözleşmesinin 8 inci maddesindeki, çocuğun ana ve babası ile kişisel
ilişkisinin güvenceye kavuşturulmasını öngören hükümlerin uygulanmaya
geçirilmesinde hukuki zemin oluşturacağı ve taraf devletler arasında işbirliği
ve uyum sağlanması suretiyle çocuğun menfaatlerini korumada faydalı olacağı öngörülen
Tasarı, Komisyonumuzca benimsenmiş ve maddelerine geçilmesine karar
verilmiştir. Tasarının 1 inci, 2 nci, 3 üncü maddeleri ile tümü aynen kabul
edilmiştir.
Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak üzere Başkanlığa saygı
ile arz olunur.
|
Başkan |
Başkanvekili |
Kâtip |
|
|
|
Mehmet Dülger |
Eyyüp Sanay |
Metin Yılmaz |
|
|
Antalya |
Ankara |
Bolu |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Ramazan Toprak |
Ahmet Edip Uğur |
Aziz Akgül |
|
|
Aksaray |
Balıkesir |
Diyarbakır |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Abdülbaki Türkoğlu |
Muzaffer Gülyurt |
Şükrü Mustafa Elekdağ |
|
|
Elazığ |
Erzurum |
İstanbul |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Hüseyin Kansu |
Onur Öymen |
Ufuk Özkan |
|
|
İstanbul |
İstanbul |
Manisa |
|
|
|
Üye |
|
|
|
|
Nihat Eri |
|
|
|
|
Mardin |
|
HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ
METİN
ÇOCUKLARLA KİŞİSEL İLİŞKİ KURUL- MASINA DAİR AVRUPA SÖZLEŞMESİNİN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA
DAİR KANUN TASARISI
MADDE 1. - Türkiye
Cumhuriyeti tarafından 15 Temmuz 2003 tarihinde Strazburg’da imzalanan
“Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi”nin beyan ile
onaylanması uygun bulunmuştur.
MADDE 2. - Bu Kanun
yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3.- Bu Kanun
hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
DIŞİŞLERİ KOMİSYONUNUN
KABUL ETTİĞİ METİN
ÇOCUKLARLA KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASINA DAİR AVRUPA SÖZLEŞMESİNİN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA
DAİR KANUN TASARISI
MADDE 1- Tasarının 1 inci maddesi Komisyonumuzca aynen kabul
edilmiştir.
MADDE 2- Tasarının 2 nci maddesi Komisyonumuzca aynen kabul
edilmiştir.
MADDE 3-Tasarının 3 üncü maddesi Komisyonumuzca aynen kabul
edilmiştir.
|
Recep Tayyip Erdoğan |
|
|
|
|
|
|
|
Başbakan |
|
|
|
|
|
|
Dışişleri
Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
|
|
|
|
A. Gül |
A. Şener |
M. A. Şahin |
|
|
|
|
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
|
|
|
|
B. Atalay |
A. Babacan |
M. Aydın |
|
|
|
|
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
Adalet
Bakanı |
|
|
|
|
N. Çubukçu |
K. Tüzmen |
C. Çiçek |
|
|
|
|
Millî
Savunma Bakanı |
İçişleri
Bakanı |
Maliye
Bakanı |
|
|
|
|
M. V. Gönül |
A. Aksu |
K. Unakıtan |
|
|
|
|
Millî
Eğitim Bakanı |
Bayındırlık
ve İskân Bakanı |
Sağlık
Bakanı |
|
|
|
|
H. Çelik |
F. N. Özak |
R. Akdağ |
|
|
|
|
Ulaştırma
Bakanı |
Tarım ve
Köyişleri Bakanı |
Çalışma
ve Sos. Güv. Bakanı V. |
|
|
|
|
B. Yıldırım |
M. M. Eker |
A. Coşkun |
|
|
|
|
Sanayi
ve Ticaret Bakanı |
En. ve
Tab. Kay. Bakanı |
Kültür
ve Turizm Bakanı |
|
|
|
|
A. Coşkun |
M. H. Güler |
A. Koç |
|
|
|
|
|
Çevre ve
Orman Bakanı |
|
|
|
|
|
|
O. Pepe |
|
|
|
Avrupa
Sözleşmeleri Külliyatı - No. 192
ÇOCUKLARLA KİŞİSEL İLİŞKİ
KURULMASINA DAİR AVRUPA
SÖZLEŞMESİ
Strazburg,
15.V.2003
Başlangıç
Avrupa Konseyi üyesi Devletler ile bu
Sözleşmeyi imzalayan diğer Devletler,
20 Mayıs 1980 tarihli Çocukların
Velayetine İlişkin Kararların Tanınması ve Tenfizi ile Çocukların Velayetinin
Yeniden Tesisine İlişkin Avrupa Sözleşmesini (105 nolu Sözleşme) göz önünde
bulundurarak;
25 Ekim 1980 tarihli, Uluslararası Çocuk
Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi ve 19 Ekim 1996 tarihli
,Velayet Sorumluluğu ve Çocukların Korunmasına Yönelik Tedbirler Yönünden
Yetki, Uygulanacak Hukuk, Tanıma, Tenfiz ve İşbirliği Hakkında Lahey
Sözleşmesini dikkate alarak;
Her İki Eşin Çocuklarına İlişkin Velayet
Sorumluluğu Konuları ile Evliliğe İlişkin Konularda Kararların Tanınması,
Tenfizi ve Yetkiye Dair 29 Mayıs 2000 tarih ve 1347/2000 sayılı Konsey Tüzüğünü
dikkate alarak;
Avrupa Konseyinin birçok hukuki belgesinde
olduğu gibi 20 Kasım 1989 tarihli Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları
Sözleşmesinin 3. maddesinde de öngörülen, çocuğun yüksek yararlarının temel
düşünce olması gerektiğini kabul ederek;
Çocuk ile ailesi ve çocukla aile bağları
olan diğer kişiler arasındaki kişisel ilişkileri güvence altına almak için 4
Kasım 1950 tarihli İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına Dair Avrupa
Sözleşmesinin (5 Nolu Sözleşme) 8. maddesiyle korunan daha ileri hükümlerin
kabul edilmesi gerekliliğinin bilincinde olarak;
Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin çocuğun
yüksek yararına aykırı olmadıkça, ana ve babasından ya da bunlardan birinden
ayrı olan çocuğun ana ve babasıyla düzenli biçimde kişisel ilişki kurma ve
doğrudan görüşme hakkını tanıyan 9. maddesini dikkate alarak;
Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin ana ve
babası ayrı Devletlerde oturan çocuğun olağanüstü durumlar hariç, hem anası hem
de babası ile düzenli biçimde kişisel ilişki kurma ve doğrudan görüşme hakkını
öngören 10. maddesinin 2. fıkrasını dikkate alarak;
Sadece ana ve babanın değil çocukların da
hak sahibi olarak kabul edilmesinin arzu edilir olduğunun bilincinde olarak;
Bunun sonucunda, "çocuklara yönelik
ziyaret hakkı" kavramını "çocuklara ilişkin kişisel ilişki"
kavramı ile değiştirmeyi kabul ederek;
Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin
Avrupa Sözleşmesi (160 Nolu Sözleşme) ile çocukların ana ve babaları ile aile
bağları bulunan diğer şahıslarla kişisel ilişkilerine dair konularda çocuklara
yardımcı olabilecek tedbirlerin artırılmasının arzu edilir olduğunu göz önünde
tutarak;
Çocukların yalnız ana ve babaları ile
değil, çocuklarla aile bağları bulunan diğer belirli kişilerle de kişisel
ilişki kurma ihtiyacının ve ana ve baba ile söz konusu diğer şahısların çocukla
iletişim halinde kalmalarının onlar için önemini, çocuğun yüksek yararlarına
riayet etmek kaydıyla kabul ederek,
Devletlerin çocuklara ilişkin kişisel
ilişki konusunda, özellikle bu konudaki uluslararası belgelerin uygulanmasını
kolaylaştırmak için ortak ilkeler kabul etmelerinin gerekliliğini tespit
ederek;
Çocuklar hakkında kişisel ilişkilere dair
yabancı mahkeme kararlarının uygulanabilmesi için kurulan mekanizmaların, söz
konusu yabancı kararların dayandığı ilkelerin, yabancı kararları uygulamaya
koyacak devletteki ilkelerle benzerlik göstermesi durumunda memnuniyet verici
sonuçlar almanın kuvvetle muhtemel olduğunu idrak ederek;
Çocuklar ile ana ve babalar ve çocuklarla
aile bağları bulunan diğer şahıslar ayrı devletlerde yaşadığı takdirde, adli
makamları sınırötesi kişisel ilişkilere daha sık izin vermeye teşvik etmenin ve
aynı zamanda tüm ilgililerin kişisel ilişki sonunda çocuğun iade edileceği
hususunda güvenlerini artırmanın gerekliliğini kabul ederek;
Özellikle sınırötesi kişisel ilişki
sonunda çocuğun geri dönmesinin sağlanması için etkin koruma tedbirleri ve ek
garantiler öngören hükümlerin gerekliliğini tespit ederek;
Özellikle çocuklara ilişkin sınırötesi
kişisel ilişki ile ilgili çözümler öngören uluslararası bir ek belgenin gerekli
olduğunu kaydederek;
Çocuklar ile ana ve babalarının ve bu
çocuklarla ailevi bağları bulunan diğer şahıslar arasındaki kişisel ilişkiyi
gerçekleştirmek ve geliştirmek için tüm merkezi makamlar ve yetkili organlar
arasında işbirliğini tesis etmeyi ve özellikle sınırötesi kişisel ilişki
olaylarında adli işbirliğini geliştirmeyi arzu ederek,
Aşağıdaki hususlarda mutabık kalmışlardır:
Bölüm I-
Sözleşmenin amaçları ve tanımlar
Madde 1-
Sözleşmenin amaçları
İşbu Sözleşmenin amacı:
a) Kişisel ilişkilere dair kararlara
uygulanacak genel ilkeleri belirlemek;
b) Kişisel ilişkinin düzgün şekilde
kullanılması ve kişisel ilişki süresinin sonunda çocuğun derhal geri dönmesini
sağlamaya yönelik uygun koruma tedbirlerini ve garantileri tespit etmek;
c) Merkezi makamlar, adli makamlar ve
diğer kurumlar arasında çocuklar ile ana ve babalarının ve çocuklarla aile
bağları bulunan diğer şahıslar arasında kişisel ilişkiyi ilerletmek ve geliştirmek
için işbirliğini oluşturmaktır.
Madde 2-
Tanımlar
İşbu Sözleşme'nin amaçları bakımından:
a) "Kişisel ilişki", aşağıdaki
anlamları ifade eder.
i) çocuğun mutat olarak birlikte
yaşamadığı, 4 veya 5. maddelerde belirtilen kişinin yanında sınırlı bir süre
için birlikte kalması veya görüşmesi;
ii) Çocukla söz konusu kişi arasındaki her
türlü iletişim şekli;
iii) Söz konusu kişiye çocuk hakkında, ya
da çocuğa bu kişi hakkında bilgi aktarımını.
b) "Kişisel ilişki kararı",
yetkili bir adli makam tarafından onaylanmış veya resmi şekilde düzenlenmiş
veya asıl belge olarak kaydedilmiş ve icra edilebilir olan kişisel ilişki
kurulmasına dair bir anlaşma da dahil olmak üzere kişisel ilişki kurulması
hakkında bir adli makam kararını ifade eder.
c) "Çocuk", bir Taraf Devlette
hakkında kişisel ilişkiye dair bir karar verilebilen yada icra edilebilen, 18
yaşından küçük kişiyi ifade eder.
d) "aile bağları," bir çocuk ile
büyükana ve büyükbabası ya da erkek ve kız kardeşleri arasındaki mevcut
ilişkiler gibi hukuki yada fiili aile ilişkisinden kaynaklanan yakın ilişkileri
ifade eder.
e) "adli makam", bir mahkeme
veya eşit yetkileri haiz idari makamı ifade eder.
Bölüm II -
Kişisel ilişki kararlarına uygulanacak genel ilkeler
Madde 3-
İlkelerin uygulanması
Taraf Devletler, adli makamlar tarafından
kişisel ilişkiye dair kararlar verilirken, değiştirilirken, ertelenirken yada
iptal edilirken bu bölümde yer alan ilkelerin, uygulanmasını sağlamak üzere
gerekli olabilecek yasal ve diğer tedbirleri kabul edeceklerdir.
Madde 4-
Çocuk ile ana ve babası arasında kişisel ilişki
1) Bir çocuk ile ana ve babası
birbirleriyle düzenli şekilde kişisel ilişkiyi elde etmek ve sürdürmek hakkına
sahiptirler.
2) Bu tür kişisel ilişki, çocuğun sadece
yüksek yararları gerektirdiği takdirde, kısıtlanabilir veya engel olunabilir.
3) Çocuğun, gözetim olmaksızın ana veya
babasından birisiyle kişisel ilişkisinin sürdürülmesi, onun yüksek yararına
değilse, ana veya babasıyla gözetim altında kişisel ilişki kurma imkanı ya da
diğer şekillerde ilişki kurma imkanı da öngörülecektir.
Madde 5-
Çocukla ana ve babası dışındaki şahıslar arasında kişisel ilişki
1) Çocuğun yüksek yararına bağlı olarak,
çocukla, ana ve babası dışındaki aile bağları bulunan şahıslar arasında kişisel
ilişki kurulabilir.
2) Taraf Devletler, bu hükmün kapsamını,
1. fıkrada sözü edilen kimselerden başkalarına da genişletmekte serbesttirler
ve böyle bir genişletme durumunda, devletler, 2. maddenin (a) bendinde
tanımlanan kişisel ilişki türlerinden hangisinin uygulanacağı hususunda
serbestce karar verebilirler.
Madde 6-
Çocuğun bilgilendirilme, danışılma ve görüşlerini ifade etme hakkı
1) İç hukukuna göre yeterli ayırt edebilme
yeteneğine sahip olduğu kabul edilen bir çocuk kendi yüksek yararlarına açıkça
aykırı olmadıkça aşağıdaki haklara sahip olacaktır:
- ilgili tüm bilgileri almak;
-
danışılmak;
- görüşlerini ifade etmek.
2) Çocuğun, söz konusu görüşleri ile
anlaşılabilir istek ve duygularına gereken önem verilecektir.
Madde 7-
Kişisel ilişkiler ile ilgili uyuşmazlıkların çözümü
Kişisel ilişkiler ile ilgili
uyuşmazlıkların çözümünde adli makamlar aşağıdaki tüm uygun tedbirleri
alacaklardır:
a) Ana ve babanın her ikisinin
çocuklarıyla düzenli şekilde kişisel ilişki kurulmasının ve sürdürülmesinin
çocuk ve her ikisi yönünden taşıdığı önem hakkında bilgilendirilmelerini
sağlamak,
b) Ana ve baba ile çocukla aile bağları
olan diğer şahısları kişisel ilişki kurulması konusunda, özellikle uyuşmazlığın
çözümü için aile arabuluculuğu ve diğer yöntemlere başvurmak suretiyle dostane
çözüme ulaşmaları için teşvik etmek;
c) Karar vermeden önce, çocuğun yüksek
yararlarına uygun bir karar vermek için, özellikle velayet sorumluluğuna sahip
olanlardan yeterli bilgilerin alınmasını sağlamak ve gerektiğinde, diğer ilgili
kurum ve kişilerden ek bilgiler temin etmek.
Madde 8-
Kişisel ilişki anlaşmaları
1) Taraf Devletler, uygun gördükleri
usullerle, ana ve baba ile çocukla aile bağları bulunan diğer şahısları,
çocukla ilgili olarak kişisel ilişki anlaşması yapılması veya anlaşmanın değiştirilmesi
sırasında 4. ila 7. maddelerde öngörülen ilkelere riayet etmelerini teşvik
edeceklerdir. Bu anlaşmalar tercihen yazılı olmalıdır.
2) Talep üzerine, adlî makamlar, iç
hukukta aksine bir hüküm bulunmamak kaydıyla, çocukla kişisel ilişkiye dair bir
anlaşmayı, bu anlaşma çocuğun yüksek yararlarına aykırı olmadıkça tasdik
edecektir.
Madde 9-
Kişisel ilişkiye dair kararların uygulaması
Taraf Devletler kişisel ilişki kurulmasına
dair kararların uygulanmasını sağlamak için tüm uygun tedbirleri alacaklardır.
Madde 10-
Kişisel ilişki ile ilgili olarak alınacak koruma tedbirleri ve garantiler
1) Her Taraf Devlet, koruma tedbirleri ve
garantilerin kullanılmasını sağlayacak ve geliştirecektir. Söz konusu Devletler
merkezi makamları aracılığıyla, Avrupa Konseyi Genel Sekreterine, bu Taraf
Devlet açısından, işbu Sözleşme'nin yürürlüğe girmesini izleyen 3 ay içinde,
söz konusu Sözleşme'nin 14. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde ve 4.
maddesinin 3. fıkrasında öngörülen koruma tedbirlerine ve garantilere ek
olarak, bu Devletin iç hukukunda mevcut koruma tedbirleri ve garantilerden en
az 3 kategoriyi bildirecektir. Mevcut koruma tedbirleri ve garantilere ilişkin
değişiklikler mümkün olan en kısa süre içinde bildirilecektir.
2) Hal ve şartlar gerektirdiğinde, adli
makamlar, her zaman hem kararın uygulanmasını, hem de çocuğun kişisel ilişki
süresinin sonunda mutat olarak yaşadığı yere dönmesini ya da hukuka uygun
olmayan bir şekilde yerinin değiştirilmemesini sağlamak amacıyla koruma tedbiri
veya garantilere tabi olarak bir kişisel ilişki kararı verebilir.
a) Kararın yerine getirilmesini sağlayan
güvence ve garantiler özellikle aşağıdaki hususları ihtiva edebilir:
- Kişisel ilişkinin gözetim altında
tutulması;
- Bir kişinin çocuğun ve gerektiğinde ona
refakat eden başka bir kimsenin seyahat ve ikamet giderlerini karşılamasından
yükümlü tutulması;
- Kişisel ilişki talep eden kimsenin böyle
bir ilişkiden yoksun bırakılmamasını sağlamak için çocuğun mutat olarak yanında
yaşadığı kişi tarafından teminat verilmesi;
- Çocuğun mutat olarak yanında yaşadığı
kimseye, bu kimse kişisel ilişkiye dair karara riayet etmeyi reddettiği
takdirde, para cezası verilmesi.
b) Çocuğun iadesini veya haksız olarak
yerinin değiştirilmesinin önlenmesine yönelik güvence ve garantiler özellikle
aşağıdaki hususları ihtiva edebilir:
- Pasaport veya kimlik belgelerinin ile
gerektiğinde, kişisel ilişki için başvuruda bulunan kimsenin, yetkili
konsolosluk makamına kişisel ilişki süresinde bu teslimat ile ilgili bildirimde
bulunduğunu belirten belgenin teslimi;
-Malî teminatları;
-Mallar üzerindeki ayni teminatları;
-Mahkemelere olan yükümlülükler ve
taahhütler;
-Çocukla kişisel ilişki kuran kimsenin,
çocukla birlikte kişisel ilişkinin kurulacağı yerdeki polis karakolu veya
gençlik sosyal hizmet kurumu gibi yetkili bir makama düzenli olarak görünmek
zorunluluğunu;
- Çocukla kişisel ilişki için başvuruda
bulunan kimsenin kişisel ilişki kararı verilmeden ya da kişisel ilişki
gerçekleşmeden önce bir velayet veya kişisel ilişki kararına veya her ikisine
ilişkin tanımayı ve icra edilebilme beyanını onaylayan, kişisel ilişkinin tesis
edileceği Devlet tarafından verilmiş bir belgeyi ibraz etmek yükümlülüğünü;
- Kişisel ilişkinin gerçekleşeceği yer ile
ilgili şartların konulmasını ve gerektiğinde herhangi bir ulusal veya
sınırötesi bilgi sistemine çocuğun, kişisel ilişkinin kurulacağı Devletten
ayrılmasını önleyen bir yasaklamanın kaydedilmesini;
3) Söz konusu koruma tedbirleri ve
garantiler yazılı olacak veya yazılı olarak ispat edilecek ve kişisel ilişkiye
dair kararın veya tasdik edilmiş anlaşmanın bir parçasını teşkil edecektir.
4) Eğer koruma tedbirleri veya garantiler
başka bir Taraf Devlette uygulanacak ise, adli makam tercihen, söz konusu Taraf
Devlette uygulanabilir türden koruma tedbiri ve garantilere karar verecektir.
Bölüm III-
Sınırötesi kişisel ilişkinin geliştirilmesi ve artırılmasına yönelik tedbirler
Madde 11-
Merkezi makamlar
1) Her Taraf Devlet, sınırötesi kişisel
ilişki hallerinde, işbu Sözleşme de öngörülen görevleri yerine getirmek üzere
bir merkezi makam atayacaktır.
2) Federal Devletler, birden fazla hukuk
sistemine sahip Devletler veya özerk ülkesel birlikleri olan Devletler birden
fazla merkezi makam tayin etmekte ve bunların görevlerinin kişisel veya ülkesel
boyutlarını belirlemekte serbesttir. Bir Devletin birden fazla merkezi makam
atamış olması halinde bu Devlet dahilinde, bir yazışmayı uygun merkezi makama
intikal ettirilmek üzere gönderilebileceği merkezi makamı tayin edecektir.
3 ) Avrupa Konseyi Genel Sekreteri, bu
maddeye göre yapılan herhangi bir atamadan haberdar edilecektir.
Madde 12-
Merkezi makamların görevleri
Taraf Devletlerin merkezi makamları:
a) Birbirleriyle işbirliği yapacak ve bu
Sözleşmenin amaçlarına ulaşmak için kendi ülkelerinde, adli makamlar da dahil
olmak üzere yetkili makamlar arasında işbirliğini artıracaktır. Söz konusu
merkezi makamlar en hızlı usullerle hareket edecektir.
b) Bu Sözleşmenin yürütülmesini
kolaylaştırmak amacıyla, talep üzerine birbirlerine, 10. maddenin 1. fıkrasında
öngörülmüş olanlara ilave olarak, koruma tedbirleri ve garantilerle ilgili daha
ayrıntılı bilgiler, kişisel ilişki dahil velayet sorumluluğuyla ilgili
mevzuatı, bunları elde edilebilir kılan hizmetler (yasal hizmetler, kamusal
fonlar veya başka şekilde karşılanması dahil) ile ilgili bilgilerin yanı sıra
söz konusu mevzuat ve hizmetlerde herhangi değişikliğe ilişkin bilgileri
sağlayacaktır;
c) Çocuğun yerini bulmak için bütün uygun
önlemleri alacaktır;
d) Görülmekte olan davalarla ilgili olarak
yasal veya maddi olaylar ve yetkili makamlardan bilgi için gelen taleplerin
iletilmesini sağlayacaktır;
e) İşbu Sözleşmenin uygulanmasından
doğabilecek her türlü güçlüklerden birbirlerini haberdar etmeyi sürdürecek ve
mümkün olduğu ölçüde işbu Sözleşmenin uygulanmasındaki engelleri ortadan
kaldıracaktır.
Madde 13-
Uluslararası işbirliği
1) Adli makamlar, merkezi makamlar ve
Taraf Devletlerin sosyal ve diğer ilgili kurumları, herbirinin kendi yetki
alanı içinde, sınırötesi kişisel ilişkiyle ilgili davalar hakkında işbirliği
yapacaktır.
2) Özellikle, merkezi makamlar, Taraf
Devletlerin adli makamlarının birbiriyle iletişim kurmalarında ve Sözleşmenin
amaçlarına ulaşmak için gerekli olabilecek bilgi ve yardımı temin etmelerinde
yardım edecektir.
3) Sınırötesi olaylarda, merkezi makamlar,
çocuklara, ana ve babalara ve çocukla aile bağları bulunan diğer şahıslara,
özellikle sınırötesi kişisel ilişkiyle ilgili davaların açılmasında yardım
edeceklerdir.
Madde 14-
Sınırötesi kişisel ilişki kararlarının tanınması ve tenfizi
1) Taraf Devletler, ilgili uluslararası
belgelere göre uygulanabilirliği de dahil olmak üzere aşağıdaki hususları
sağlayacaktır:
a) Diğer Taraf Devletlerde kişisel ilişki
ve velayet haklarıyla ilgili olarak verilmiş kararların tanınması ve tenfizi
için bir sistem;
b) Taraf Devletlerde kişisel ilişki ve
velayet hakları ile ilgili olarak verilen kararların, muhatap Devlette kişisel
ilişki tesis edilmeden önce tanınmasını ve tenfiz edilebilirliğini bildiren bir
usul;
2) Eğer bir Taraf Devlet yabancı bir kararın
tanınmasını veya tenfizini veya her ikisini, bir anlaşma veya karşılıklılık
mevcudiyetinin şartına bağlı tutmakta ise, işbu Sözleşmeyi yabancı bir kişisel
ilişki kararının tanınması veya tenfizi veya her ikisi için yasal bir temel
olarak kabul edebilir.
Madde 15-
Sınırötesi kişisel ilişki kararlarının uygulanmasının şartları
Başka bir Taraf Devlette verilen
sınırötesi kişisel ilişki kararının uygulanacağı Taraf Devletin adli makamı,
böyle bir kişisel ilişki kararının tanınmasında veya tenfiz edilebilirliğin
bildirilmesinde veya daha sonraki herhangi bir aşamada , kararın esaslı
unsurlarına uyulması koşuluyla ve özellikle, şartlardaki bir değişikliği ve
ilgili kişilerce yapılan düzenlemeleri dikkate alarak, bu kişisel ilişkinin
kurulmasını kolaylaştırmak için gerekli ise, kararın icrası için şartların yanı
sıra bu karara ekli her türlü koruma tedbirleri veya garantileri uyarlayabilir
veya tespit edebilir. Yabancı karar hiçbir koşulda esastan incelenemez.
Madde 16-
Çocuğun iadesi
1) Bir kişisel ilişki kararına dayanan
sınırötesi kişisel ilişki süresinin sonunda çocuk iade edilmezse, yetkili
makamlar, talep üzerine, gerektiğinde, uluslararası belgelerin ve iç hukukun
ilgili hükümlerini uygulamak ve uygun olduğu takdirde kişisel ilişki kararında
öngörülebilecek söz konusu koruma tedbirlerini ve garantileri uygulamak
suretiyle çocuğun derhal iadesini sağlayacaktır.
2) Çocuğun iadesi hakkında bir karar,
mümkün olduğu ölçüde bir iade başvurusunun yapıldığı tarihten itibaren altı
hafta içinde verilecektir.
Madde 17-
Masraflar
Geri dönme masrafı hariç olmak üzere her
Taraf Devlet, o Devletin merkezi makamı tarafından bu Sözleşmeye göre başvuran
adına alınan herhangi bir tedbir yönünden başvurandan herhangi bir ödeme talep
etmemeyi taahhüt eder.
Madde 18- Dil
şartı
1) İlgili merkezi makamlar arasında
yapılan herhangi bir özel anlaşma saklı kalmak üzere:
a) Muhatap Devletin merkezi makamı ile
yazışmalar, işbu Devletin resmi dilinde veya resmi dillerinden birinde
yapılacak veya söz konusu dilde yapılmış birer tercümesi eklenecektir;
b) Bununla birlikte muhatap Devletin
merkezi makamı İngilizce veya Fransızca yapılan yazışmaları veya bu dillerden
birinde birer tercümesi eklenen yazışmaları kabul edecektir.
2) Yapılan araştırmaların sonuçları da
dahil olmak üzere, muhatap Devletin merkezi makamından gelen yazışmalar, söz
konusu Devletin resmi dilinde veya resmi dillerinden birinde yahut İngilizce
veya Fransızca yapılabilir,
3) Ancak, bir Taraf Devlet, Avrupa Konseyi
Genel Sekreterine beyanda bulunmak suretiyle kendi merkezi makamlarına
gönderilecek herhangi bir başvuru, yazışma veya diğer belgelerde bu maddenin 1.
ve 2. fıkraları gereğince İngilizce veya Fransızcanın kullanılmasına karşı
çıkabilir.
Bölüm IV-
Diğer belgelerle ilişki
Madde 19-
Çocukların Velayetine İlişkin Kararların Tanınması ve Tenfizi ve Velayetin
Yeniden Tesisi Hakkında Avrupa Sözleşmesi ile ilişki
20 Mayıs 1980 tarihli Çocukların
Velayetine İlişkin Kararların Tanınması ve Tenfizi ile Velayetin Yeniden Tesisi
Hakkında Avrupa Sözleşmesi 'nin (105 Nolu Sözleşme) 11. maddesinin 2. ve 3.
fıkraları ayrıca mevcut Sözleşmeye taraf olan Devletler arasındaki ilişkilere
uygulanmayacaktır.
Madde 20-
Diğer belgelerle ilişkiler
Bu Sözleşme, mevcut Sözleşmeye taraf olan
Devletlerin taraf olduğu veya taraf olacağı ve bu Sözleşme ile düzenlenen
konularda hükümler ihtiva eden herhangi bir uluslararası belgeyi
etkilemeyecektir. Özellikle, bu Sözleşme aşağıdaki, hukuki belgelerin
uygulanmasına halel getirmeyecektir:
a) Küçüklerin Korunması Konusunda Makamların
Yetkisine ve Uygulanacak Kanuna Dair 5 Ekim 1961 tarihli Lahey Sözleşmesi,
b) Yukarıdaki 19. maddeye tabi olmak
kaydıyla Çocukların Velayetine İlişkin Kararların Tanınması ve Tenfizi ile
Çocukların Velayetinin Yeniden Tesisine İlişkin Avrupa Anlaşması,
c) Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki
Veçhelerine Dair 25 Ekim 1980 tarihli Lahey Sözleşmesi,
d) Velayet Sorumluluğu ve Çocukların
Korunmasına yönelik Tedbirler yönünden Yetki, Uygulanacak Hukuk, Tanıma, Tenfiz
ve İşbirliği Hakkında 19 Ekim 1996 tarihli Lahey Sözleşmesi.
2) Bu Sözleşmedeki hiçbir hüküm,
Tarafları, bu Sözleşmenin hükümlerini geliştiren veya tamamlayan veya bunların
uygulanma alanını genişleten uluslararası anlaşmaları akdetmelerine engel
teşkil etmeyecektir.
3) Karşılıklı ilişkilerde, Avrupa
Topluluğuna üye olan Taraf Devletler, Topluluk kurallarını uygulayacak ve
bundan ötürü, ilgili bulunduğu belirli bir konuyu düzenleyen Topluluk Kuralının
bulunmaması durumu ayrık olmak üzere, bu Sözleşmeden ortaya çıkan kuralları
uygulamayacaktır.
Bölüm V-
Sözleşmeye yönelik değişiklikler
Madde 21 -
Değişiklikler
1) Bir Tarafca işbu Sözleşmeye karşı
yapılan bir değişiklik önerisi, Avrupa Konseyine üye Devletlere, her imza
edene, her Taraf Devlete, Avrupa Topluluğuna, 22. maddenin hükümlerine uygun
olarak bu Sözleşmeyi imzalamaya davet edilen her Devlete ve 23. madde
hükümlerine uygun olarak bu Sözleşmeye katılmaya davet edilen her Devlete
gönderilmek üzere Avrupa Konseyi Genel Sekreterine iletilecektir.
2) Bir Tarafın önerdiği herhangi bir değişiklik,
önerilen değişiklik hakkındaki görüşlerini Bakanlar Komitesi'ne sunacak olan
Hukuki İşbirliği Hakkında Avrupa Komitesine (CDCS) iletilecektir.
3) Bakanlar Komitesi, önerilen değişikliği
ve Hukuki İşbirliği Hakkında Avrupa Komitesi (CDCS) tarafından sunulan görüşü
inceledikten ve Avrupa Konseyine üye olmayan Sözleşmenin Tarafları ile
istişarelerde bulunduktan sonra değişikliği kabul edebilir.
4) Bu maddenin 3. fıkrasına uygun olarak
Bakanlar Komitesi tarafından kabul edilen değişiklik metni kabul için Taraflara
gönderilecektir.
5) Bu maddenin 3. fıkrasına uygun olarak
kabul edilen her değişiklik, bütün Tarafların, bu değişikliği kabul ettiklerini
Genel Sekretere bildirdikleri tarihten itibaren bir aylık sürenin bitimini
izleyen ayın birinci gününde yürürlüğe girecektir.
Bölüm VI-
Nihai hükümler
Madde 22-
İmza ve yürürlüğe giriş
1) İşbu Sözleşme, Avrupa Konseyine üye
Devletlerin, bu Sözleşmenin hazırlanmasına katılan üye olmayan Devletlerin ve
Avrupa Topluluğunun imzasına açıktır.
2) İşbu Sözleşme onay, kabul veya tasdike
tabidir. Onay, kabul veya tasdik belgeleri Avrupa Konseyi Genel Sekreterine
tevdi edilecektir.
3) İşbu Sözleşme, Avrupa Konseyine üye en
az iki Devletin dahil olduğu üç Devletin, önceki fıkranın hükümlerine uygun
olarak, bu Sözleşme ile bağlı olma rızalarını açıkladıkları tarihten itibaren
üç aylık sürenin bitimini izleyen ayın birinci gününde yürürlüğe girecektir.
4) İşbu Sözleşme bağlı olma rızasını daha
sonra bildirmiş olan 1. fıkrada sözü edilen bir Devlet veya Avrupa Topluluğu
bakımından, onay, kabul veya tasdik belgesinin tevdi edildiği tarihten itibaren
üç aylık sürenin bitimini izleyen ayın birinci gününde yürürlüğe girecektir.
Madde 23 -
Sözleşmeye katılma
1) İşbu Sözleşmenin yürürlüğe girmesini
takiben, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Taraflarla istişarede bulunduktan
sonra, bu Sözleşmenin hazırlanmasına katılmayan Avrupa Konseyi üyesi olmayan
her Devleti, Avrupa Konseyi Statüsünün 20. maddesinde öngörülen çoğunlukla
alınan bir kararla ve Bakanlar Komitesine katılmaya yetkili olan Akit
Devletlerin temsilcilerinin oybirliği ile bu Sözleşmeye katılmaya davet
edebilir.
2) Katılan her Devlet yönünden, işbu
Sözleşme, katılım belgesinin Avrupa Konseyi Genel Sekreterine tevdi edildiği
tarihten itibaren üç aylık sürenin bitimini izleyen ayın birinci günü yürürlüğe
girecektir.
Madde 24 -
Ülkesel uygulama
1) Her Devlet veya Avrupa Topluluğu, imza
sırasında veya onay, kabul, tasdik, veya katılım belgesini tevdi ettiği sırada,
bu Sözleşmenin uygulanacağı ülke toprağını veya ülke topraklarını
belirleyebilir.
2) Her Taraf, daha sonraki bir tarihte,
Avrupa Konseyi Genel Sekreterine yapacağı bir beyan ile, beyanda belirttiği
uluslararası ilişkilerinden sorumlu olduğu veya adına taahhütlerde bulunmaya
yetkili bulunduğu diğer bir ülkeye bu Sözleşmenin uygulanma alanını
genişletebilir. Böyle bir ülke yönünden Sözleşme, söz konusu beyanın Genel
Sekreter tarafından alındığı tarihten itibaren üç aylık sürenin bitimini
izleyen ayın birinci gününde yürürlüğe girecektir.
3) Önceki iki fıkra uyarınca yapılan bir
beyan bu beyanda belirlenen herhangi bir ülkeyle ilgili olarak, Genel Sekretere
yapılacak bir bildiri ile geri alınabilir. Geri alma, Genel Sekreter tarafından
böyle bir bildirinin alındığı tarihten itibaren üç aylık sürenin bitimini izleyen
ayın birinci gününde hüküm ifade edecektir.
Madde 25-
Çekinceler
İşbu Sözleşmenin hiç bir hükmü yönünden
çekince konulamaz.
Madde 26-
Feshi ihbar
1) Her bir Taraf, her zaman, Avrupa
Konseyi Genel Sekreterine bir bildirimde bulunmak suretiyle işbu Sözleşmenin
feshini ihbar edebilir.
2) Böyle bir fesih ihbarı, bildirimin
Genel Sekreter tarafından alındığı tarihten itibaren üç aylık sürenin bitimini
izleyen ayın birinci gününde geçerli olacaktır.
Madde 27-
Bildirimler
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri; Avrupa
Konseyi üyesi Devletlere, imzalayan her Devlete, her Taraf Devlete, Avrupa
Topluluğuna, 22. maddenin hükümlerine uygun olarak bu Sözleşmeyi imzalamaya
davet edilen her Devlete, 23. maddenin hükümlerine uygun olarak bu Sözleşmeye
katılmaya davet edilen her Devlete aşağıdaki hususları bildirecektir:
a) her imzayı;
b) her onay, kabul, tasdik veya katılım
belgesinin tevdi;
c) İşbu Sözleşmenin 22. ve 23. maddelerine
uygun olarak yürürlüğe girdiği her tarihi;
d) 21. maddeye uygun olarak kabul edilen
her değişikliği ve böyle bir değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihi,
e) 18. maddenin hükümleri uyarınca yapılan
her beyanı;
t) 26. maddenin hükümleri uyarınca yapılan
her fesih ihbarını;
g) Özellikle, bu Sözleşmenin 10. ve 11.
maddeleriyle ilgili olarak, yapılan diğer her bir iş, bildiri veya iletişimi.
Bunu teyiden, usulüne uygun olarak yetkili
kılınan aşağıdaki imza sahipleri işbu Sözleşmeyi imzalamışlardır.
13 Mayıs 2003 tarihinde Strazburg'da iki
metin de aynı derecede geçerli olmak üzere, İngilizce ve Fransızca, tek nüsha
olarak düzenlenmiş olup, Avrupa Konseyi arşivine tevdi edilecektir.Avrupa
Konseyi Genel Sekreteri, Avrupa Konseyi üyesi Devletler, işbu Sözleşmenin
hazırlanmasına katılmış üye olmayan Devletler, Avrupa Topluluğu ile işbu Sözleşmeye
katılmaya davet edilen Devletin herbirine onaylı örneklerini gönderecektir.
Beyan :
15 Mayıs 2003 tarihli Çocuklarla Kişisel
İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 11 inci Maddesinin birinci
paragrafı uyarınca Sözleşme ile zorunlu kılınan görevleri Türkiye’de yerine
getirmek üzere aşağıdaki merkezi makam belirlenmiştir :
Adalet Bakanlığı
Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel
Müdürlüğü
Adres : Millî Müdafaa Caddesi No. 22 06659
Ankara, Türkiye
Telefon : 90 (312) 414 78 01
Fax : 90 (312) 425 02 90
e-mail : uhdigm@adalet.gov.tr