Dönem: 22
Yasama Yılı: 3
T.B.M.M. (S.
Sayısı: 920)
Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri
Hakkında Kanun Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum ile Plan ve Bütçe Komisyonları
Raporları (1/950)
Not: Tasarı, Başkanlıkça
Avrupa Birliği Uyum, İçişleri, Adalet ile Plan ve Bütçe komisyonlarına havale
edilmiştir.
T.C.
Başbakanlık 19.1.2005
Kanunlar ve Kararlar
Genel Müdürlüğü
Sayı: B.02.0.KKG.0.10/101-939/280
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Başkanlığınıza arzı Bakanlar Kurulunca 15.10.2004 tarihinde
kararlaştırılan “Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri
Hakkında Kanun Tasarısı” ile gerekçesi ilişikte gönderilmiştir.
Gereğini arz ederim.
Recep Tayyip Erdoğan
Başbakan
GENEL GEREKÇE
Ulusal kalkınmanın, çeşitli toplum
kesimleri ve bölgeler arasında dengeli bir işbölümü ile gerçekleştirilmesi ve
buna paralel olarak kalkınmanın getirilerinin de kesimler ve bölgeler arasında
dengeli dağılımı hükümet programları ve kalkınma planlarının en öncelikli
konuları arasında yer almıştır. Ekonomik refahın, toplum kesimleri ve iller,
bölgeler arasında, kısacası mekanda dengeli dağılımının sağlanması, günümüz
toplumlarında sosyal devlet anlayışının bir gereği olarak ortaya çıkmaktadır.
Bu politika, aynı zamanda ekonomik ve sosyal uyum ile toplumsal istikrarın
önemli unsurları arasında yer almaktadır.
Günümüzün gelişmiş toplumlarında, genel
büyüme oranı ve ortalama gelir düzeyi kalkınmışlığın tek göstergesi olarak
görülmemektedir. Artık bu gelirin nasıl bir yapıda, hangi kesimlerin katkısıyla
üretildiği ve kesimler arasında ve mekanda nasıl dağıldığı da gelişmişlik
göstergeleri arasında zikredilmektedir. Ayrıca, büyümenin ve gelişmenin
sürdürülebilirliği bu hususları dikkate alan bir yönetim ve üretim yapısının
varlığıyla doğru orantılı görülmektedir. Dengeli dağılımı dikkate almayan
yönetim anlayışı ve politikaları, sadece sosyal adaletten uzaklaşmış olmamakta,
aynı zamanda istikrarı temin etmekte de zorlanmakta ve sürdürülebilir bir
gelişme performansı yakalayamamaktadır.
Yerel ve bölgesel gelişme, diğer kalkınma
planlarında olduğu gibi halen yürürlükte olan 8. Beş Yıllık Kalkınma Planının
(8. BYKP) da en öncelikli alanlarından biri olmuştur. Planın temel amaç, ilke
ve politikaları arasında "İnsanımızın hak ettiği yaşam düzeyinin
sağlanması amacıyla gelir dağılımının düzeltilmesine, yoksullukla mücadeleye ve
bölgesel gelişmişlik farklarının azaltılmasına önem verilecektir." (madde
185) ifadesi zikredilmektedir. Diğer taraftan, Kalkınma Planının, bölgesel
gelişme, bölge planlama, kalkınmada öncelikli yörelerin geliştirilmesi, kamu
yatırımları, yatırımlarda devlet yardımları ve kırsal kalkınma ile ilgili amaç,
ilke ve politikaları arasında da bölgesel ve yerel kalkınmanın önemi açıkça
vurgulanmıştır.
Planda ayrıca; dünyada ve Türkiye'de Yerel
Sanayi Odaklarının, küresel ekonomi ve rekabet anlayışında meydana gelen
değişimlerin birer ürünü olarak ortaya çıktığı ve yerel kurumların ortak
hedefler doğrultusunda organize olması yanında, belirli sektörlerde uzmanlaşmış
ve kendi aralarında bütünleşmeyi sağlamış KOBİ'lerin yer aldığı küçük ve orta
boy kentlerin dünya ekonomisinde önemini giderek artırdığı vurgulanmaktadır.
Ülkemizin sanayileşme sürecinde, ulusal kaynakların en etkili ve verimli
şekilde kullanılmasını teminen, Türkiye'nin sanayi haritasının çıkarılarak,
birbirini besleyen, birbirinin altyapısını tesis eden yatırımlar ile bölgesel
gelişmeye yönelik projelerin destekleneceği belirtilmektedir.
Bununla birlikte, kırsal kalkınma
açısından; kırsal alanda istihdamın artırılması, insangücü kaynaklarının
geliştirilmesi, kırsal nüfusun gelirini artırıcı ekonomik faaliyetlerin
desteklenmesi, yaşam kalitesinin iyileştirilmesi, etkili örgütlenme ve her
düzeyde katılımcılığın önem taşıdığı
vurgulanmış, sivil toplum örgütlerinin kalkınma sürecine katılımlarını artırıcı
tedbirlerin alınması öngörülmüştür.
Bu kapsamda, 8. BYKP'de; planların,
programların ve bölgesel planların hazırlık, uygulama, koordinasyon ve izleme
aşamalarının etkinliğini artırmak üzere, ihtiyaç duyulan merkezlerde birimlerin
oluşturulması için Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı gerekli düzenlemeleri
yapmakla görevlendirilmiştir.
Ülkemizde bölgeler arası gelişmişlik
farklarının dengeli bir yapıya kavuşturulması, bölgesel ve yerel kalkınmanın
hızlandırılması ve sürdürülebilir dengeli bir gelişmenin sağlanması için
çeşitli politikalar ve araçlar uygulanmıştır. Bunların başında, çeşitli
büyüklükteki bölgeleri hedef alan bölge planları yer almaktadır. Bölge planları,
kalkınma planlarının hedef ve stratejileri çerçevesinde bölgeler arası
gelişmişlik farklarının azaltılması, geri kalmış yörelerde yaşayan nüfusun
refah düzeyinin yükseltilmesi, metropollere büyük yük getiren göç eğilimlerinin
istikrarlı bir dinamiğe kavuşturulması, plansız kentleşme nedeniyle oluşan
sorunların çözüme ulaştırılması amacıyla bölgelerin özellikleri, farklılıkları,
gelişmişlik düzeyleri ve temel sorunları ile potansiyellerinin belirlenmesine
yönelik olarak merkezde hazırlanmaktadır.
Kalkınma planlarının sektörel öncelikleri
ile mekansal boyutların bütünleştirilmesine yönelik olarak, bölgeler arası
gelişmişlik farklarını azaltmak ve sürdürülebilir kalkınmayı gerçekleştirmek
amacıyla, çeşitli dönemlerde muhtelif bölgesel gelişme planları hazırlanmıştır.
Bunların başlıcaları; Doğu Marmara Planlama Projesi, Antalya Projesi, Çukurova
Bölgesi Projesi, Güneydoğu Anadolu Projesi, Zonguldak-Bartın-Karabük Bölgesel
Gelişme Projesi, Doğu Anadolu Projesi Ana Planı ve Doğu Karadeniz Bölgesel
Gelişme Planı'dır.
Ancak, çoğu zaman kalkınmada öncelikli
yöreleri hedef alan destek uygulamaları, organize sanayi bölgeleri politikası,
yatırımlarda devlet yardımları ve kırsal kalkınma projeleri ile birlikte
yürürlüğe konulan bölge planları, bölgeler arası gelişmişlik farklarının
azaltılmasında ve hedeflenen gelişme düzeyini ve ortamını oluşturmada beklenen
etkiyi doğuramamıştır. Anılan bölgesel kalkınma projelerinden GAP dışında
kalanlar kapsamlı bir uygulama şansı bulamamıştır. Baştan bir enerji ve sulama projesi olarak başlatılan ve daha
sonra entegre bir bölgesel kalkınma projesine dönüştürülen ve büyük ölçekli
sektörel kamu yatırımları ile desteklenen Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) hariç
olmak üzere hazırlanan bölge planlarının hemen hemen tamamı beklenen başarıya
ulaşamamıştır. Planlı dönemde sağlanan olumlu gelişmelere rağmen, gerek
Türkiye'nin tam üye olarak katılmayı hedeflediği AB ülkeleriyle olan gelir
farkı, gerekse ülke içinde bölgeler arası gelir ve gelişmişlik farklılıkları
somut gelişmeler sağlanması gereken önemli bir sorun alanı olarak gündemdeki
yerini korumaya devam etmektedir.
2001 yılı kişi başı gayri safi yurt içi
hasıla verilerine göre, ülkemizin en yüksek gelire sahip ili (Kocaeli, 6.165
ABD Doları) ile en düşük gelire sahip ili (Ağrı, 568 ABD Doları) arasında
yaklaşık 11 kata varan bir gelir farkı bulunmaktadır (Ek: tablo-1). 2003 yılı
illerin sosyo ekonomik gelişmişlik sıralaması çalışmasına göre ise özellikle
Ankara'nın doğusunda yer alan illerin sosyo ekonomik gelişmişlik düzeylerinin,
genel olarak ülke ortalamasının altında kaldığı gözlenmektedir. Bu durumdan
daha da kötüsü, gelişmişlik düzeyi itibarıyla ülke ortalamasının altında yer
alan bu illerden çoğunun sıralamadaki yerinin, bir önceki araştırma dönemine
(1996) göre, daha aşağılara inmiş olmasıdır (Ek: tablo-2). Bu göstergelerden de
görülebileceği gibi, başta kaynak sorunu ve bölgesel gelişme alanındaki
kurumsal yapının yetersizliği gibi nedenlerden dolayı bölgeler arası
gelişmişlik farklarının azaltılması ve bölgeler arası dengeli büyüme ve
gelişmenin sağlanmasında arzu edilen düzeyde bir iyileşme sağlanamamıştır.
Diğer taraftan, AB'ye üyelik ve uyum
sürecinde, ülkemizin satın alma gücü paritesine göre kişi başına ortalama gelir
düzeyinin, son genişleme öncesinde AB ortalamasının yaklaşık üçte biri
düzeyinde olduğu sıkça ifade edilmektedir. Aynı kapsamda özellikle ülke içi gelir ve gelişmişlik farklarının
azaltılmasının önemi vurgulanarak, bu alanda katılım öncesi mali yardımı da
etkileyen şekilde AB'nin bölgesel gelişme politikası ve uygulamalarına paralel
yeni bir yaklaşım, yöntem ve kurumsal örgütlenme modeline dikkat çekilmektedir.
Bölgesel gelişme alanında AB'ye uyum sürecinin bir gereği olarak, yerleşme
merkezlerinin kademelenmesini, iller arasındaki fonksiyonel ilişkileri, coğrafi
koşulları, istatistik toplama ve plan yapma amacına uygunluğu da dikkate
alarak, AB istatistiki sınıflandırmasına (NUTS) paralel bir şekilde, üç düzey
halinde İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması (İBBS) yapılmıştır. AB
yetkilileri tarafından da onaylandıktan sonra, 28 Ağustos 2002 tarih ve
2002/4720 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan bu
sınıflandırmanın, yine aynı Karar kapsamında bölgesel politikaların
çerçevesinin belirlenmesinde esas alınması kararlaştırılmıştır.
Bu çerçevede, bölgesel gelişme alanında,
Türkiye'den 2003 Yılı Katılım Ortaklığı Belgesinde Ulusal Kalkınma Planı ve
İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması (İBBS) Düzey 2'lerde (NUTS 2)
bölgesel kalkınma planları hazırlanması suretiyle,
- Bölgesel farklılıkları azaltmayı
amaçlayan bir ulusal ekonomik ve sosyal uyum politikasının geliştirilmesi,
- Bu başlık altındaki mevzuatın
uygulanmasını kolaylaştıracak yasal çerçevenin kabul edilmesi,
- Bölgelere yönelik kamu yatırımlarına
ilişkin öncelik kriterlerini ortaya koyan çok yıllı bütçeleme usullerinin
oluşturulması,
- Bölgesel kalkınmayı yürütecek idari
yapıların güçlendirilmesi ve
- Bölgesel kalkınma planlarını uygulamak
üzere, NUTS 2 düzeyinde bölge birimlerinin kurulması istenmektedir.
Katılım Ortaklığı Belgesi temelinde, AB'ye
ekonomik ve sosyal uyum sürecinin çerçevesini oluşturan ve 2004-2006 dönemini
içine alan Ön Ulusal Kalkınma Planı, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT)
Müsteşarlığı tarafından hazırlanarak Yüksek Planlama Kurulu tarafından
onaylanmıştır. Ekonomik ve sosyal uyumun en önemli yatay önceliği olarak
bölgesel gelişmeye ağırlık veren Plan'da, finansman desteğinin en geniş olduğu
alan bölgesel gelişme olarak tespit edilmiştir. Planda yönetim otoritesi olarak
DPT Müsteşarlığı belirlenmiş olup, uygulamaya ilişkin görevlerin sektörel ve
bölgesel kurumlar gibi "ara kurumlar" ile paylaşılması, bölgesel
gelişme politikalarını yerel bazda uygulayacak kurumsal bir mekanizmanın
geliştirilmesi ve bu alandaki program ve projelerin yönetimine ilişkin bazı
görevlerin Kalkınma Ajanslarına (KA) devredilmesi öngörülmüştür.
Ajansların kuruluşu 58. Hükümet tarafından
hazırlanarak yürürlüğe konulan ve 59. Hükümet tarafından da aynen benimsenen
Acil Eylem Planının (AEP) gerçekleştirmeyi öngördüğü en önemli hukuki, kurumsal
ve yapısal düzenlemeler arasında yer almaktadır. Planda ifade edildiği
şekliyle, kaynakların hem yerinde ve daha etkin kullanılması, hem de iller ve
bölgeler arası gelişmişlik farklılıklarının azaltılması ve yerel yönetimlerin
güçlendirilmesi amacıyla İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması
(NUTS-İBBS) dikkate alınarak alt bölge düzeyinde; planlama, koordinasyon,
uygulama, izleme ve değerlendirme fonksiyonları olan yeni hizmet bölgeleri ve
birimlerinin oluşturulması hedeflenmektedir.
AEP amaçlarına uygun olarak, bölgeler
arası gelişmişlik farklılıklarını azaltıcı politikalar merkezi yönetim
tarafından, yereldeki ve iller arasındaki gelişmişlik farklılıklarının
giderilmesine yönelik çalışmalar ise merkezin koordinasyonu ve yönlendirmesi
altında hizmet bölgeleri (Ajanslar) tarafından yürütülecektir.
Ajanslar başta eski ve yeni AB üyesi
ülkeler ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) olmak üzere birçok gelişmiş ülkede
bölgesel ve yerel kalkınmanın en önemli kurumları arasında yer almaktadır.
Başta İngiltere olmak üzere çok çeşitli ülkelerde, farklı yapılarda, statülerde
ve işlevlerde kurulmuş olan ajanslar, 1950'li yıllardan bu yana hizmet
vermektedir. Bölgesel gelişme ve bölge planlama anlayışının köklü
değişikliklere uğradığı 1980'li ve 1990'lı yıllarda ajanslar daha da yaygın
hale gelmiş ve bölgesel gelişme çabalarının odağında yer alan kurumsal
kapasiteleriyle, özellikle Avrupa'da AB yapısal fonlarının da desteğiyle bazı
bölgelerin geliştirilmesinde asli rol üstlenmiştir. Günümüzde Avrupa
ülkelerinde kendi bölgelerinin kalkınması amacıyla ulusal ve uluslararası
düzeyde faaliyet gösteren farklı nitelik, yapı ve statüde 200'ü aşkın kalkınma
ajansı bulunmaktadır. Bunların büyük bir kısmının, özellikle Brüksel gibi
önemli dış merkezlerde temsilcilikleri bulunduğu gibi Avrupa genelinde 150
üyeye sahip örgütlenmiş bir üst kuruluşları da (Avrupa Bölgesel Kalkınma
Ajansları Birliği-EURADA-European Association of Regional Development Agencies)
bulunmaktadır.
Bölgesel gelişme, bölge planlama ve yerel
kalkınma alanında oluşan bilgi ve tecrübe birikimi, günümüzde "dengeli
dağılım" hedefinin yalnızca sanayi faaliyetlerinin yer seçimini etkilemeye
yönelik bölgesel politikalara bağlı olamayacağını göstermiştir. Bölgesel
gelişme ve bölge planlama alanında, dünyadaki anlayış ve uygulamalar son 20
yılda çok büyük bir değişim göstermiştir. Her şeyden önce bölgesel gelişmenin
ülke içi ve dışı çok yönlü bir etkileşim sürecini gerektirdiği anlaşılmış ve
merkezden yönlendirilen, sadece içe dönük yerel, kırsal, kentsel veya bölgesel
gelişme modellerinin başarılı olamadığı görülmüştür. Aynı şekilde yerel
aktörlerin hem planlama, hem de uygulama safhalarında sürekli aktif olması,
sahiplenme göstermesi, araştırma ve proje üretme kapasitesi geliştirmesi ve
bunu kurumsallaştırması başarılı bölgesel/yerel kalkınma modellerinin en önemli
özelliği haline gelmiştir. Buna bağlı olarak, zaman ve mekan boyutunda,
planların esnek, dinamik ve paylaşımcı bir anlayışla yapılmasını ve
uygulanmasını gerektiren bu değişimi zorlayan etkenlerden biri de küreselleşme
olmuştur.
Küresel rekabet süreci, karşılaştırmalı
üstünlükler temelinde, yerel ve bölgesel uzmanlaşma sürecini de
hızlandırmaktadır. Yerel girişimcilik, yerel kaynakların harekete geçirilmesi,
bilgi ve beceri birikimi ve diğer yerel potansiyellere de bağımlı olarak,
belirli sektörlerde uzmanlaşabilen yöreler, dünya ekonomisi içerisinde
karşılaştırmalı üstünlük elde edebilmekte ve bu sayede ülke ortalamasından daha
fazla büyüme ve gelişme şansı bulurken, ülkenin genel büyümesine, refah ve istikrarına
da daha fazla katkı sağlayabilmektedir. Mevcut şartlar altında, ülkeler arası
rekabetin artık kentler ve bölgeler arası rekabete dönüştüğü gözlenmektedir.
Bölge ekonomilerinin, yeni ulusal ve yerel rekabet koşullarına ayak uydurma
yeteneğini geliştirmek ve bunun için gerekli her türlü altyapıyı
hazırlayabilmek için ise, çabuk karar alıp uygulayabilen, esnek ve dinamik yeni
kurumsal yapılara ihtiyaç bulunmaktadır.
Bu bağlamda, artık, bütün dünyada bölgesel
gelişme planlarının hareket noktası sadece bölgeler arası gelişmişlik
farklılıklarını gidermeye yönelik değildir. Yeni bölgesel gelişme ve planlama
anlayışının en önemli özellikleri; sürdürülebilir, dengeli, insan odaklı,
esnek, rekabetçi, katılımcı olması ve yerel aktörlerin çabalarını, yerel potansiyelleri
ve dinamikleri, stratejik yaklaşımı, öğrenmeye dayalı uygulamaları
içermesidir. Bu bakımdan,
yerel/bölgesel dinamiklerin ve potansiyelin tespiti, bunların ulusal öncelikler
ile uyumlu olarak yerinde ve katılımcı bir anlayışla, ortak akıl kullanılarak
planlanması, esnek, aksiyona dayalı, rol paylaşımına açık ve insan odaklı
programlar, gelişme politikaları ve rekabetçi projeler ile desteklenmesi
aşamalarında yerelde teknik kapasitesi yüksek bir kurum gerekli olmaktadır. Bu
bakımdan, bölgesel gelişme uygulamalarımız ile bölge planlarımızın etkinliğinin
ve başarısının yükseltilmesi, bölgelerin ülkemizin genel büyümesi, gelişmesine,
refahına ve istikrarına katkısının artırılması, sosyal uyum ve adaletin temini
ve değişen küresel rekabet şartlarına adaptasyonun sağlanması amacıyla, çağdaş
gereklere uygun olarak, gelişmiş ülkelerde bir çok örnekleri görülen Kalkınma
Ajanslarının (KA) en kısa zamanda kuruluşu ve işler hale getirilmesi gerekli
görülmektedir.
Bu kapsamda ajansların yukarıda genel
olarak ifade edilen işlevleri ve faydalarının ayrıntılı olarak
değerlendirilmesi yerinde olacaktır:
1) Ajanslar yerel aktörler ve dinamikler
arasında sinerji oluşturacak bütün kaynakları harekete geçirecek ve
yerel/bölgesel kalkınma çabalarının etkisini artıracaktır. Burada, Ajansın
girişimci ve KOBİ desteği sağlama, devlet yardımlarını uygulama, kırsal
kalkınma faaliyetlerini destekleme, altyapı ve çevre projelerini gerçekleştirme
gibi alanlarda faaliyet gösteren kurum ve kuruluşların yerine geçmemesi ve
doğrudan uygulama yapmaması esas olacaktır. Ajanslar, elinde bulundurduğu
kaynaklar ve teknik birikimi ile bu kurum ve kuruluşlar da dahil olmak üzere
bütün ilgili tarafları (paydaşları) destekleyecek ve bunlar arasında
koordinasyonu sağlayacak, onların faaliyet ve projelerini özellikle bölgesel
ölçekte birbirini tamamlar hale getirecek ve dolayısıyla daha yüksek bir
büyüme, gelir ve istihdam etkisi meydana getirecektir. Bir diğer ifadeyle,
ajanslar uygulayıcı kuruluş ve yerel aktörleri destekleyecek ve bunlar arasında
koordinatör, organizatör ve katalizör konumunda olacaktır.
2) Ajanslar yerel düzeyde planlama,
programlama, proje üretme ve uygulama kapasitesini artıracaktır. Özellikle
yerel yönetimler reformunun hayata geçirilmesinden sonra, yerele çok önemli
miktarda kaynak ve yetki transferinin yapılması beklenmektedir. Ancak, reformun
ilk yıllarında uygulamada beklenen etkinlik artışının sağlanabilmesi ve ciddi
oranlı bir büyüme, gelir artışı ve istihdam etkisi oluşturulabilmesi için başta
yerel yönetimlerin kendileri olmak üzere, bütün yerel aktörlerin teknik
kapasitesinin desteklenmesine ihtiyaç duyulacaktır. Ajanslar yüksek nitelikli
personeli, esnek kaynak ve istihdam yapısı ile bütün yerel aktörlerin,
özellikle başlangıçta ihtiyaç duyacağı planlama, programlama, projelendirme,
koordinasyon ve izleme kapasitelerinin geliştirilmesine destek olacaktır.
3) Ajanslar bölgelerde ve yerelde
kaynakların yerinde ve etkin kullanılmasına yardımcı olacaktır. Hem teknik
kapasitesinin sağladığı bilgi birikimini, hem de aracılık ettiği kaynakları
etkin bir şekilde kullanarak birden çok ili ilgilendiren projelerin ve
faaliyetlerin mükerrerliklere yol açmadan ve kaynak israfı oluşturmadan
gerçekleştirilmesini sağlayacaktır. Bölgesel niteliği olan havaalanı, ihtisas
hastaneleri, bazı yükseköğretim yatırımları, havza ve kıyı koruma ve geliştirme
projeleri, bataklık projeleri, kırsal kalkınma projeleri, organize sanayi
bölgeleri gibi projelerin Ajanslar aracılığıyla ulusal, bölgesel ve yerel
önceliklere göre planlanması ve desteklenmesi geçmiş yıllarda yanlış
örneklerine sıkça rastlanan gereksiz ve verimsiz yatırım israfına mani
olacaktır. Ajanslar, bu tür bölgesel nitelikli projelerin en uygun yer seçimine
göre, ideal büyüklükte, en uygun şartlarda ve nitelikte ve yeterli finansmanla
gerçekleştirilmesi konusunda etkin rol oynayacaktır.
4) Makro ve mikro ölçekli planlama
deneyimleri, aslında her iki ölçeğin arasında ihtiyaç duyulan optimum bir plan
ölçeğinin ve plan bölgesinin gerekliliğine işaret etmektedir. Esnek olmayan,
son derece katı, detaylı, durağan ve her şeyi en ince ayrıntısına kadar kontrol
etmeye yönelik olarak merkezden yapılan plan çalışmaları yerelde yeterli
sahiplenme oluşturmadığı gibi, yerel ve bireysel farklılıkların hayata
geçirilmesine bazen engel bile olmaktadır. Diğer taraftan, fiziksel planlar
gibi yerelde yapılan planlama çalışmaları ise ulusal öncelikleri yansıtan,
bölgeler arası etkin işbölümüne ve rekabetçi üstünlüklere dayalı stratejik bir
vizyon ve hedeften yoksun olmaktadır. Sonuç olarak, yerleşmelerin sorunları
uzaktan planlama ile çözülememekte; imkanları, potansiyeli, içerdiği
"gömülü" yerel gelişme bilgileri ise uzaktan algılanamamaktadır. Yeni
planlama ve idari örgütlenme anlayışı içinde, uygun kurumsal altyapının
oluşturulmasıyla birlikte planlamanın ilgili yerleşmelerde, yukarıdan-aşağıya
değil aşağıdan-yukarıya başlatılan etkileşimli bir süreçle yapılması ve
uygulanması sağlanacaktır. Gelişmiş ülke deneyimleri göstermiştir ki, bunun
için en uygun ölçek bölgesel plan ölçeği, en uygun alan ise genellikle birden
çok idari sınırı (ili) kapsayan ve
Ajansların kuruluşuna baz teşkil edecek olan optimum "plan
bölgesi"dir.
5) Artan eğitim seviyesi, ulusal ve
uluslararası piyasalarda etkin rekabet için gerekli örgütlenme ve dayanışma
kültürü, son yıllarda yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle kalkınma amaçlı
kullanılabilecek kamu kaynaklarının reel olarak artmaması gibi nedenlerden
dolayı yerel aktörlerin kendi sorunlarına çözüm amacıyla oluşturdukları yerel
örgütlenmeler ile bunların talepleri ülkemizin bütün yörelerinde hızla
artmaktadır. Bu, bir bakıma, gelişen yerel ve bölgesel kalkınma bilincinin bir
göstergesi olarak görülmektedir. Bunlara örnek olarak, fahri bir ajans vazifesi
gören Ege Ekonomisini Güçlendirme Vakfını (EGEV) ve Mersin Ticaret Odası bünyesinde
kurulmuş olan ve aynı zamanda EURADA üyesi de olan Mersin Kalkınma Ajansını
vermek mümkündür. Ancak, genellikle, özel kesimin ve sivil toplum
kuruluşlarının sektörel uzmanlaşma, üretim ilişkileri, sosyal dayanışma, çevre
koruma, hemşehrilik dayanışması ve yerel kalkınma temelinde oluşturdukları bu
yerel girişimler çoğu zaman teknik açıdan proje üretme ve uygulama
kapasitesinden yoksun durumdadır. Diğer taraftan bu kapasiteye sahip olan kurum
ve kuruluşlar ise kendilerine yerelde rehberlik edecek, yerel aktörler arasında
koordinasyon ile yeterli kaynak ve destek sağlayacak kurumsal bir yapının
eksikliğini hissetmektedir. Ajanslar, gelişen bu dayanışma içinde rekabet ve
kalkınma bilincini doğru yöne ve alanlara kanalize etmede çok önemli bir işlev
yüklenecek, yerelde bu alanda çok ciddi bir boşluğu dolduracaktır. Ayrıca,
karar alma ve uygulama yapılarının katılımcılığa açık olması sayesinde toplumun
kalkınma sürecine doğrudan ve aktif katılımını sağlayarak, yerel sahiplenmeyi
oluşturacak ve pekiştirecektir.
6) Ulusal ve küresel rekabet, özellikle
esnek ve dinamik üretim yapılarıyla değişen koşullara kolay ayak uydurabilen
KOBİ'ler için önemli avantajlar sunmaktadır. Bu kapsamda, yerel girişimciliğe
ve KOBİ'lere dayalı bir kalkınma modeli bölgelerin ve ülkelerin yerel, ulusal
ve küresel piyasalara entegre olabilme şansını artırırken, kalkınmanın
sürdürülebilirliğini de temin etmektedir. Bu kalkınma modelinde, yerel
girişimcilere ve KOBİ'lere sağladıkları destekler ile ajanslar özel bir önem
kazanmaktadır.
7) Küreselleşme süreci, bütün toplumlara
ve yerel-bölgesel ekonomilere tehditler yöneltirken, aynı zamanda bazı
fırsatlar da sunmaktadır. Yerel aktörlerin küreselleşmenin tehditlerine karşı
koyabilme yeteneğinin geliştirilmesi ve sunduğu fırsatlardan azami faydanın
elde edilebilmesi, bu faktörleri iyi teşhis eden, yorumlayabilen ve bunlara
uygun politikalar geliştirebilen kurumların varlığını gerektirmektedir.
Ajanslar, bu bağlamda, bir taraftan küresel düzeyde yaşanan gelişmeleri yerel
düzeye aktarırken, diğer taraftan da yerel potansiyeli, varlıkları,
üstünlükleri ve özgünlükleri küresel pazarlara taşıyacaktır. Burada, hem
küresel şartların iyi yorumlanması ve yerele iyi aktarılması, hem de yerel
potansiyelin tespiti ve toplanan yerel-bölgesel bilginin küresel piyasaya özgün
ürünler veya hizmetler halinde pazarlanması ajanslar türünde teknik kapasitesi
yüksek, uzmanlaşmış bir kurumun varlığını gerektirmektedir. Ajanslar aynı
zamanda, uluslararası düzeyde yapılacak tanıtımlara ve bu tanıtımlardan sorumlu
birimlere her türlü desteği sağlayacaktır.
8) Ülkemizde proje yapma ve uygulama
anlayışı, genelde kendi içine kapalı bir ortamda geliştirilen projelere
topyekûn bir finansman aranması mantığına dayalıdır. Oysa özellikle
uluslararası kurum ve kuruluşların çeşitli ülkelerde uyguladığı farklı
nitelikteki projeler göstermiştir ki, projelerin başarısında yararlanıcının
sağlayacağı maliyet paylaşımı veya eş finansmanın çok önemli bir rolü
bulunmaktadır. Maliyet paylaşımı yararlanıcın "elini taşın altına koyması"
yaklaşımını yansıtmakta ve projelerde baştan ciddi bir sahiplenme ve ortaklık
ruhu meydana getirmektedir. Ancak, projenin başarısında bu kadar önemli bir
etkiye sahip olan bu uygulamayı yerel/bölgesel kalkınma hedefi doğrultusunda
kullanabilecek esnek bir kurumsal yapıya ihtiyaç duyulmaktadır. Ajanslar, bu
bakımdan da sağlayacağı proje ve faaliyet desteklerinde kişi, kurum ve
kuruluşların eş finansmana dayalı ortak proje üretme kültürü ve yeteneğini
geliştirecektir. Bu sayede, farklı tarafların kaynakları gerçekten öncelikli
projeler üstünde yoğunlaştırılabilecek ve bu projelerin kısa sürede hayata
geçirilmesi sağlanmış olacaktır.
9) Ajansların yürüttüğü faaliyetler sadece
yerel ve bölgesel kalkınma ile sınırlı kalmayacaktır. Normalde üreten bölgeler
tarafından sübvanse edilen, gelişme zorluğu yaşayan bölgelerin zaman içinde
kendi ayakları üzerinde durabilmelerini sağlayacaktır. Gelişme zorluğu çeken bölgelerin ve
yörelerin çoğunda, girişimcilik ruhunu ve kültürünü harekete geçirip,
yönlendirecek ve bunun için gerekli ilk destekleri sağlayacak kurumsal kapasite
bulunmamaktadır. Ajanslar bu alanda faaliyet gösteren kurumlarla aktif
işbirliği ve koordinasyon içinde kritik destekler sağlayarak, bölgenin
girişimcilik potansiyelini harekete geçirecek ve sürekli olarak
geliştirecektir.
İleri aşamalarda, bu bölgeler ülke
ortalamasından daha hızlı bir gelişme ivmesi yakalarken, bölgeler arası
gelişmişlik farkları azalacak, bu bölgelerin gelişmiş yörelerin kaynaklarına
mutlak bağımlılığı azalacaktır. Sonuç olarak, belli bir gelişme eşiğini ve
ivmesini yakalayan bölgeler ciddi bir ekonomik hareketlilik yaşarken, ulusal
ekonomiye sağladıkları katma değer artacak, ulusal ölçekte oluşturacakları
gelir ve istihdam etkisiyle ülkenin genel ekonomik performansına da olumlu katkı
sağlayacaktır. Bu etkinin sağlanabilmesi için, bölgesel düzeyde kalkınma
politikalarının oluşumuna yardım edecek ve bunların stratejik plan mantığıyla
hayata geçirilmesini, izlenmesini ve değerlendirmesini sağlayacak, bölgesel
nitelikli teknik bir kurumun (ajansın) varlığına ihtiyaç bulunmaktadır.
10) Bölge planlarının yeterli başarı elde
edememesinin başlıca nedenleri, kendine özgü bir finansman (bütçe)
mekanizmasının bulunmayışı ve yerelde etkin bir kurumsal yapıyla
desteklenmemesi olmuştur. Ajansların kuruluşunu öngören mevcut tasarı, bölgesel
gelişme çabalarının ve bölge planlarının uygulama şansını önemli derecede
etkileyen bütçe ve kurumsal yapı sorununa da etkin bir çözüm getirmektedir. Bu
sayede, bölgesel gelişme planları ve programlarının daha gerçekçi hazırlanması
sağlandığı gibi uygulama şansı da büyük oranda artmış olacaktır.
11) Önerilen yapılanma ile Devlet Planlama
Teşkilatının genel koordinasyonu içinde ulusal düzeydeki plan ve stratejiler
kullanılarak bölgeler arası gelişmişlik farkları giderilirken, ajansların
yürüteceği çalışmalar ve projelerle aynı zamanda bölge içi gelişmişlik
farklarının giderilmesi hedefi de gözetilmiş olacaktır. Diğer taraftan ajanslar
şeklinde önerilen bu yeni yapılanmada; sektörel ve bölgesel politikaların etkin
bir şekilde planlanması ve entegre bir şekilde uygulanabilmesi de mümkün
olacaktır.
12) Öngörülen bu kurumsal yapılanma ile
birlikte, bölgesel gelişme alanında faaliyet gösteren merkezi düzeydeki kurum
ve kuruluşlar arasındaki koordinasyon daha da hız kazanacağı gibi bu konudaki
hizmet kapasite ve etkinlikleri de artmış olacaktır. Ajanslar kritik nitelikteki yerel bilginin merkeze taşınmasında
ve sürekliliğinin sağlanmasında çok önemli bir işlev yüklenecekler ve özellikle
program ve proje uygulamalarının izlenmesini kolaylaştıracaklardır. Bu
işbirliği sayesinde, başta DPT olmak üzere merkezi kuruluşlar, daha üst ölçekli
politikaların ve uygulamaların geliştirilmesindeki enerji ve kapasitelerini
daha etkin kullanabilecektir. Performansa dayalı kaynak tahsis mekanizması
kullanılabilecek ve bölgesel gelişme, yerel kalkınma alanında verimlilik ve
etkinlik teşvik edilmiş olacaktır.
13) Ajansların asli fonksiyonlarından
birisi olan uygulamanın izlenmesi ve değerlendirilmesi ile planlamanın ve proje
uygulamanın en önemli unsurlarından olan, ancak şu ana kadar
gerçekleştirilememiş olan izleme ve değerlendirme etkin hale getirilmiş
olacaktır. İzleme ve değerlendirme faaliyetleri ile projelerin genel gidişatı
takip edilecek, projenin sorunları ve darboğazları gecikilmeden giderilecek,
kaynakların etkin ve yerinde kullanımı sağlanacak, proje ve faaliyetlerin
başarısı ölçülebilecek ve performansa dayalı kaynak tahsisi için bir
değerlendirme tabanı kurulmuş olacaktır. Ajansların izleme ve değerlendirme
faaliyetleri kapsamında derlediği bilgiler gelecekte tasarlanacak politikalar,
program ve projeler için de çok değerli girdiler sağlayacaktır. Böylece, ulusal
düzeyde genel planlama ve kalkınma çalışmalarının etkinliğini destekleyen bir
mekanizma oluşacaktır.
14) Ajanslarla işbirliği içinde
hazırlanacak olan bölgesel gelişme stratejileri ve planları il düzeyinde
yürütülen fiziksel plan çalışmaları için stratejik bir çerçeve oluşturacaktır.
Ajansların yerel yönetimlerin planlama çalışmalarına sağlayacağı destek;
planların mekansal, bölgesel ve sektörel bütünlüğüne katkı sağlarken, yerel
ölçekte bu alanda oluşabilecek teknik açığı da kapatacaktır. Bu sayede plan
yapma pratiği merkezden yerele doğru mekan planlamasını da içerecek şekilde
uygun bir kademelenme ve uyum içinde gerçekleştirilmiş olacaktır.
15) Bölgesel gelişme alanında AB
müktesebatına uyum için çok önemli bir adım atılmış ve Katılım Ortaklığı
Belgesinde taahhüt altına alınan üyelik yükümlülüklerinden, ekonomik ve sosyal
uyum alanındaki en önemlilerinden bir tanesi hayata geçirilmiş olacaktır. AB'ye
tam üyelik müzakereleriyle ilgili kararın verileceği bu yıl içinde, bu konuda
sağlanan gelişmenin, üyelik perspektifinin ekonomik ve sosyal uyum boyutuna
yatayda tümden kesen bir husus olarak çok olumlu katkı sağlayabileceği
düşünülmektedir. Halen katılım öncesi mali yardımların en yoğun olarak
kullanılmaya başlandığı bölgesel gelişme programlarının etkin, verimli,
başarılı ve AB koşullarına uygun bir şekilde yürütülebilmesi için programları
yerel düzeyde yürütecek bölgesel koordinasyon birimlerine ihtiyaç
bulunmaktadır. Halihazırda, bu ihtiyaç DPT tarafından bölgelerde kurulan ancak
hukuki statüsü, bütçesi, yaptırım gücü ve etkisi itibarıyla sorunlarla
karşılaşılan Program Koordinasyon Birimleri marifetiyle giderilmeye çalışılmaktadır.
Ajansların kuruluşu ve işler hale getirilmesiyle AB katılım öncesi hibeleriyle
desteklenen bölgesel programların yerelde bu birimler tarafından koordine
edilmesi planlanmaktadır. Proje birimlerinde bu alanda elde edilen bilgi,
deneyim ve teknik altyapının ise geçici maddelerde yapılan düzenleme ile
ajanslara aktarılması ve kaybolmaması sağlanacaktır. Ajanslar bu alanda da çok
önemli bir ihtiyacı karşılayacak ve gelecekte genişleyerek devam etmesi
beklenen AB destekli bölgesel kalkınma programlarının, yereldeki uygulama ve
koordinasyon altyapısını meydana getirecektir.
Türkiye-AB ilişkileri çerçevesinde AB
tarafından 2004-2006 döneminde sağlanacak olan Ekonomik ve Sosyal Uyuma yönelik
katılım öncesi mali yardımların kullanımına temel teşkil etmek üzere Ön Ulusal
Kalkınma Planı (ÖUKP) hazırlanmıştır. ÖUKP, başta Uzun Vadeli Strateji
(2001-2023), Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı (2001-2005) ve 2003 Yılı
Katılım Öncesi Ekonomik Programı olmak üzere diğer ulusal belge ve dokümanlar
dikkate alınarak hazırlanmıştır. ÖUKP'nin uygulanması ile katılım öncesi mali
yardımların etkili bir şekilde kullanımı ve üyelik sonrası yapısal fonların
kullanımına ilişkin altyapının oluşturulmaya başlanması hedeflenmektedir. Diğer
AB üyesi ve aday ülkelerde olduğu gibi, ÖUKP'nin en öncelikli hedefi, bölgeler
arası gelişmişlik farklarının azaltılması ve bu hedef ile sektörel hedefler
arasında etkin bir entegrasyonun sağlanmasıdır. Bu amaçla, ÖUKP kapsamında
sosyo-ekonomik gelişmişlik göstergeleri itibarıyla öncelikli olarak tespit
edilen 12 bölgede AB katılım öncesi mali yardımı ile desteklenen bölgesel
kalkınma programlarının başlatılması öngörülmüştür.
Halihazırda, ÖUKP hedefleriyle uyumlu
olarak 11 bölgede bölgesel kalkınma programları başlatılmıştır. Ayrıca, ÖUKP
dışında sınır bölgelerinin geliştirilmesi amacıyla Bulgaristan ve Yunanistan
ile sınır ötesi işbirliği programları da uygulamaya konmaktadır. Mevcut
durumda, uygulaması başlatılan veya hazırlıkları devam eden sınır ötesi
işbirliği programları ve bölgesel programlar toplam 43 ili kapsamaktadır.
Bunların toplam bütçesi 232 milyon Euro'su AB hibesi, 42.36 milyon Euro'su
Türkiye katkısı olmak üzere 274.36 milyon Euro'ya ulaşmış bulunmaktadır.
AB ile müzakerelerin başlaması halinde
bölgesel gelişme için tahsis edilecek kaynakların katlanarak artacağı
düşünülmektedir. Bununla birlikte, AB'nin 2007-2013 dönemine ilişkin olarak
hazırladığı yeni düzenleme ile AB'ye yeni üye olan ülkelerin müzakereler
sürecinde yararlandıkları PHARE, ISPA, SAPARD gibi büyük finansal imkân
sağlayan programların benzerlerinin ülkemiz için de uygulanması beklenmektedir.
Bu nedenle, ülkemizin hem müzakere sürecinde yararlanılabilecek büyük ölçekli
hibe kaynaklardan, hem de üyelik sonrasında kullandırılacak olan yapısal
fonlardan etkin bir şekilde yararlanabilmesi fırsatını yakalayabilmesi,
bölgelerde kurumsal altyapının hazırlanmasını bir zorunluluk haline
getirmektedir. Aksi takdirde kurumsallaşma sağlanamadığı için ülkemize Ekonomik
ve Sosyal Uyum başlığı altında sağlanan hibelerin büyük miktarını oluşturan
bölgesel programlara ayrılan kaynaklar kullanılamayacaktır. Bu hem hibelerin
geri dönmesi hem de yapısal fonlara hazırlıkta büyük ve önemli bir eksiklik
anlamına gelecektir.
Diğer taraftan, 2004 yılı İlerleme
Raporunda da AB'nin bölgesel politikasına uyum sağlanması ve bölgesel
politikaların uygulanması amacıyla, merkezi ve bölgesel düzeyde yeterli
kapasitenin oluşturulması gerektiği hususu yeniden vurgulanmıştır. Halihazırda
yürütülen programların koordinasyonu, DPT tarafından bölgelerde kurulan ancak
hukuki statüsü, bütçesi, yaptırım gücü ve etkisi itibariyle sorunlarla
karşılaşan Proje Koordinasyon (Uygulama) Birimleri marifetiyle sağlanmaya
çalışılmaktadır. İlerleme Raporunda ayrıca, bölgesel düzeyde kurulan geçici
uygulama birimlerinin ileride yapısal fonları yerelde uygulayacak niteliklere
sahip olmadığı belirtilmekte; izleme, değerlendirme, mali yönetim ve kontrol
konularında yereldeki işlevleri etkin bir şekilde yerine getiremeyeceği
hatırlatılmaktadır.
Ajansların kuruluşu ve işler hale
getirilmesiyle, AB katılım öncesi hibeleriyle desteklenen bölgesel programların
yerelde bu birimler tarafından koordine edilmesi ve uygulanması
planlanmaktadır. Proje birimlerinde bu alanda elde edilen bilgi, deneyim ve
teknik altyapının ise geçici maddelerde yapılan düzenleme ile ajanslara
aktarılması ve kaybolmaması sağlanacaktır. Ajanslar bu alanda da çok önemli bir
ihtiyacı karşılayacak ve gelecekte genişleyerek devam etmesi beklenen AB
destekli bölgesel kalkınma programlarının, yereldeki uygulama ve koordinasyon
altyapısını meydana getirecektir.
Yukarıda sayılan faydalar çerçevesinde;
- Yerel-bölgesel potansiyeli, dinamikleri
ve özgünlükleri ortaya çıkararak bunları en iyi şekilde değerlendirip
planlayabilecek;
- Potansiyeli ve dinamikleri rekabetçi,
katılımcı, esnek, aksiyona dayalı bir yaklaşımla harekete geçirebilecek ve
ulusal, uluslararası pazarlarda ekonomik, sosyal, kültürel birer değer haline
dönüştürebilecek;
- Bütün kurum, kuruluş ve şahıslara
sağladığı idari, mali, teknik desteklerle başta girişimciler olmak üzere bütün
kesimlerde bir kalkınma bilinci ve ivmesi oluşturabilecek;
- Yenilikçi, rekabete dayalı kaynak
tahsisi mekanizması, etkin izleme ve değerlendirme işlevleri ile kalkınma
planları, bölgesel gelişme planları ve programların uygulama kapasitesini
geliştirecek ve
- Hem ulusal, hem de bölgesel-yerel
düzeyde, başta istihdam ve gelir olmak üzere ekonomik ve sosyal göstergelerin
iyileştirilmesine, bölgeler arası ve bölge içi gelişmişlik farklarının
azaltılmasına ve dolayısıyla ülkenin genel refah ve istikrarına olumlu katkılar
sağlayacak olan
Kalkınma Ajanslarının kuruluşu, Sekizinci
Beş Yıllık Kalkınma Planı, 58 ve 59 uncu Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin Acil
Eylem Planının hedefleri ve AB Katılım Ortaklığı Belgesinde yer alan
taahhütlerimiz çerçevesinde gerekli görülmektedir.
Ajanslar, kamu-özel sektör ortaklığı
anlayışına uygun bir yapıda kurulmaktadır. Bu bakımdan, normal kamu kuruluşu
niteliğinde bir kurum olmadığı gibi tasarıda düzenlenmeyen bütün işlemlerinde
özel hukuk hükümlerine tabi olarak faaliyet gösterecektir. Bu yapı, ajansların
istihdam ve harcama usullerinde, kamu kurum ve kuruluşlarının tabi olduğu genel
bütçe, harcama, ihale, işe alma, işten çıkarma, personel ücret ödemesi,
muhasebe yöntemlerinden bağımsız olarak esnek hareket edebilen, küçük fakat
etkin ve dinamik bir birim olmasını sağlayacaktır. Hantal, büyük ölçekli, geniş
kadrolu bir kuruluş olmayacak, bilakis küçük, etkin, çekirdek bir teknik
kadroyla çalışan, destek hizmetlerinin hemen hemen tamamını maliyet etkin bir
yöntemle hizmet satın alması ile temin eden, oluşan yeni şartlara çabuk adapte
olabilen esnek bir yapı olacaktır.
Ajansların teşkilat yapısı, danışma işlevi
daha ağırlıklı olan geniş katılımlı bir
Kalkınma Kurulundan, karar alma organı olarak kamu-özel sektör işbirliği
ile çalışacak bir yönetim kurulundan ve teknik kapasitesi yüksek, etkin bir
özel sektör kuruluşu gibi faaliyet gösterecek olan icra organı niteliğindeki
Genel Sekreterlikten Tek Durak Ofislerinden oluşmaktadır. Karar alma organları,
özel sektör ve sivil toplumun artık lider bir rol üstlenebileceği Ankara,
İstanbul ve İzmir illerinin oluşturduğu tek illi bölgeler hariç olmak üzere,
kamu temsilcilerinin çoğunlukta olacağı şekilde tasarlanmaktadır. Bunun temel
nedeni ajansların ağırlıklı olarak kamu kaynaklarından oluşan bir kaynak
havuzundan proje ve faaliyetlere doğrudan destek verecek olmasıdır. Ancak,
kamu-özel sektör ortaklığı anlayışını teşkilat yapısına yansıtmak, özel sektör
ve sivil toplum örgütlerinin bölgesel ve yerel kalkınmada hem sahiplenmesini,
hem de sorumluluğunu geliştirmek için karar alma organlarında özel sektör ve
sivil toplum örgütlerinin temsilcilerine de yer verilmektedir. Ayrıca, özel
sektör ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin gelişmiş yörelerde geniş
katılımlı Kalkınma Kurulu tarafından demokratik yollarla, seçimle tayin
edilmesi öngörülmektedir. Ayrıca, özel sektör temsilinin aynı yaklaşımla
sağlanması amacıyla sanayi ve/veya ticaret odalarının yönetimde doğrudan
temsili için gerekli şartlar oluşturulmaktadır.
Ajansların, genel koordinasyondan sorumlu
DPT tarafından tanımlanan performans kriterleri, sağlanan bütçe tahsisleri, iyi
tarif edilen asgari idari ve mali standartlar ve sorumluluklara göre hareket
serbestisi içinde çalışmaları esas olacaktır. Ancak, çalışmalarının,
yürüttükleri faaliyetlerin, kişi, kurum ve kuruluşlara sağladıkları desteklerin
sonuçlarından şahsen ve hukuken sorumlu olmalarını sağlayacak asgari şartları
içeren, ikincil mevzuat veya düzenlemeler de oluşturulmuş olacaktır. Bu
kapsamda düşünülen uygulama sistemi en üst seviyeden, en alt seviyeye kadar
sorumluluğu dağıtacak olan bir sözleşmeler silsilesinin kurulmasıdır. Buna
ilave olarak, kademeli ve sürekli bir izleme ve değerlendirme yöntemiyle
kaynakların en alt seviyedeki faaliyet ve projelerden, en üst seviyedeki plan
ve programlara kadar etkin, verimli, kurallara uygun ve yerinde kullanılması
garanti altına alınmış olacaktır. Ayrıca, kaynakların tahsisinden önce gerekli
bütün performans değerlendirme kriterlerinin ve göstergelerin karşılıklı
yükümlülüğün bir parçası haline gelmesi zorunluluğu bulunacaktır. Bu bakımdan
yerelden merkeze doğru işleyen kademeli bir sorumluluk, izleme, değerlendirme
ve denetleme sistemi kurulacaktır.
İstihdam usulleri hem seçim ve işe alma,
hem de ücret ödemede uzmanlığa, performansa dayalı ve başarıya odaklı
tasarlanacaktır. Çalışanların tamamında istihdam garantisi ancak performansa,
takım çalışmasının devamına, hizmet verme heyecanına, kurum içi ve dışında
sağlıklı iş ilişkilerine bağlı olacaktır. Ajansın statüsü gereği, çalışanların
iş akdiyle istihdam edilmeleri öngörülmekte ve kamu görevlisi istihdamının
oluşturduğu verimlilik sorununun bu şekilde aşılması arzu edilmektedir.
Çalışanların kendi alanlarında uzman kişilerden objektif, şeffaf yöntemlerle
yarışma esasına göre seçilmesi temin edilecek ve ajansın asli fonksiyonlarının
bu uzman nitelikli personel eliyle yürütülmesi sağlanacaktır. Bunun bir gereği
olarak tasarıya özellikle uzman personel için asgari bir oran konmuş ve bunlar
için yabancı dil (İngilizce) yeterliliği gibi asgari bir takım nitelikler
tanımlanmıştır. Personel istihdamının gider bütçesi üzerinde yük oluşturmaması
için personel giderlerine de sınırlama getirilmektedir. Ayrıca, bölgelerin
ihtiyaçları, potansiyelleri ve gelişmişlik seviyeleri dikkate alınarak
yapılacak ikincil düzenlemelerle, bu personelin iş tanımları ve nitelikleri
daha açık bir şekilde tarif edilecektir.
Ajanslar yerel yönetimlerin normal
işlevlerinde bir mükerrerlik veya bir daralma meydana getirmeyecektir. Bilakis
onlara teknik ve idari destek sağlayacak, hem planlama, hem de kalkınma amaçlı
uygulamalarında onların kurumsal kapasitelerine katkı verecektir. Ayrıca, yerel
yönetimler ile yöredeki kamu kuruluşları diğer kurum ve kuruluşlar gibi hazırlayacakları
projelerle ajanstan destek alabilecekler, sağlanan desteklerin yararlanıcısı
durumuna gelebileceklerdir. Bu itibarla, ajanslar bölgedeki veya yereldeki kamu
kuruluşları ve yerel yönetimlerin yerel kalkınma odaklı, bölgesel nitelikli
faaliyetlerine ve projelerine maliyet paylaşımı esasına dayalı olarak ilave
destek sağlayacaktır. Bu sayede ajanslar, özellikle bölgesel-yerel kalkınma
odaklı, iş ortamını ve yaşam kalitesini iyileştirmeye yönelik kritik orta ve
küçük ölçekli altyapı, çevre projelerinin hayata geçirilmesine yardımcı
olacaktır.
Önerilen Kalkınma Ajansları, il düzeyinde
oluşturulacak her türlü vakıf, dernek, birlik gibi sivil toplum
örgütlenmelerine, özel sektör üst kuruluşları ve bunların kurdukları uzmanlaşma
örgütlerine engel olmayacak, onların yerine geçmeyecektir. Tüm bu farklı
nitelikteki organizasyonlar için katılımcı, etkin temsile önem veren, karar
alma ve uygulama aşamalarında işbirliği ortamı sağlayan ortak bir platform
oluşturacaktır. Yapılanma içinde özel sektör ve sivil toplum kuruluşları
temsilcilerinin ilgisinin, etkisinin, sorumluluğunun ve dolayısıyla
sahiplenmesinin en ideal düzeyde sağlanması ve sürdürülmesi esas olacaktır.
Paylaşılan bu yetki ve sorumluluğun bir gereği olarak da bu kesimlerin ajansın
finansman mekanizması içinde maliyet paylaşımı veya eş finansman modeline
sınırlı da olsa katkı sağlamaları doğal olacaktır.
Ajansların kuruluşu aşamalı olarak
gerçekleştirilecektir. Bunun için her bir ajansın kuruluşu Kuruluş Kararnamesi
şeklinde isimlendirilen bir Bakanlar Kurulu kararı ile yapılacaktır. Bundan
maksat, özellikle öncelikli bir takım bölgelerde pilot uygulamalar yaptıktan
sonra buradan çıkarılacak derslere göre ajansların yaygınlaştırılmasını
sağlamaktır. Başarılı olduğu takdirde, bütün bölgelere, bölgelerin özgün
şartları dikkate alınarak yaygınlaştırılacaktır. Burada ajans kuruluşlarının,
ayrı ayrı kuruluş kararnameleri ile yapılmasının nedenlerinden birisi de
bölgelerin özgün şartları ve yapılarına göre teşkilat yapılarının,
birimlerinin, büyüklüklerinin ve diğer yapısal özelliklerinin özelleştirilmesi
ihtiyacının bulunmasıdır. Bu farklılaştırma ancak ayrı ayrı kuruluş
kararnameleri ile mümkün olabilecektir. Bu konuda ikincil düzenlemelerden de
yararlanılabilecektir.
26 Kalkınma Ajansının kurulması halinde,
bu kuruluşların kullanabileceği toplam kamu kaynağının tutarı yıllık yaklaşık
666 Trilyon TL. olarak hesaplanmaktadır.
Söz konusu 666 Trilyonluk bu kaynağın; yüzde 68'inin (450 Trilyon TL.)
Genel Bütçe vergi gelirlerinden yapılacak transfer ile, yüzde 19'unun (127
Trilyon TL.) Belediyelerin, yüzde 13'ünün (89 Trilyon TL.) ise İl Özel
İdarelerinin bütçelerinden transfer edilmesi suretiyle karşılanması
öngörülmektedir. Ayrıca, bölgede bulunan illerin sanayi ve/veya ticaret
odalarının da ajanslar tarafından kullanılabilecek bütçeye ortaklık ve maliyet
paylaşımı esasına dayalı olarak katkı sağlamaları öngörülmüştür.
Ajansların pilot bölgelerden başlamak
üzere tedricen kurulacağı düşünüldüğünden, kurulacak her bir kalkınma ajansının
getireceği muhtemel yıllık malî yük yukarıdaki tahminler doğrultusunda yaklaşık
25,6 Trilyon TL. olacaktır. Ancak, yapılan tahminlere göre, ortalama bir
ajansın işletme (cari) giderlerinin bu harcama toplamı içinde ortalama yüzde
4,6 gibi cüzi bir paya sahip olması beklenmektedir. Bütçenin geri kalan kısmı
kalkınma amaçlı proje ve faaliyetlere destek amacıyla kullanılacaktır.
Ajansların merkezi düzeyde koordinasyonu
Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) tarafından sağlanacaktır. DPT içinde bölge
planı yapma ve yaptırma, bölgesel gelişme politikalarını oluşturma ve AB
destekli bölgesel programların yürütülmesi görevini üstlenmiş olan Bölgesel
Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü, ajansların genel koordinasyonunu ve
izlemesini de yapacaktır. Düşünülen yapılanma içinde ulusal düzeyde bölgesel,
yerel kalkınma stratejileri ile üst ölçekli bölge planları yeni bir yöntem ve
içerikle DPT tarafından yapılmaya/yaptırılmaya devam edecektir. İBBS Düzey 2
bölgelerinin plan ve stratejileri ise ajanslar tarafından DPT ile etkileşimli
bir süreç içinde karşılıklı işbirliği ile hazırlanacak ve DPT'nin onayına
sunulacaktır. Böylece, Düzey 2 gelişme
planı ve stratejilerinin, bu çerçevede desteklenecek faaliyet ve projelerin
genel makro hedeflere, ulusal kalkınma planları ve politikalarına, ulusal
önceliklere ve bölgeler, kentler arası etkin bir işbölümüne, rol paylaşımına
uygun olması sağlanacaktır.
Ajansların, yerel düzeyde uygulayıcı
nitelikteki kamu kuruluşları ve yerel yönetimler bakımından üstlendiği
koordinatörlük ve katalizörlük işlevi, benzer şekilde merkezde DPT tarafından
yürütülecektir. Ajansların başarısı merkezde; Maliye Bakanlığı, İçişleri
Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı, Dış Ticaret Müsteşarlığı, Millî Eğitim
Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı,
Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, Çevre ve Orman Bakanlığı, Kültür ve Turizm
Bakanlığı, Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı (KOSGEB), Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK),
Kalkınma Bankası, Halk Bankası gibi kuruluşların sürece etkin katılım ve katkı
sağlamalarıyla da doğru orantılıdır. Bu katkı ve katılımın merkezde DPT
koordinatörlüğünde yapılması yerinde olacaktır. Ajansların uygulayıcı ve
yatırımcı kurum ve kuruluşların yerine geçmemesi, doğrudan uygulama yaparak mükerrerliklere
ve gereksiz yetki çatışmalarına girmemesi esastır. Bölgesel ve yerel kalkınma
gibi çok sektörlü, yatay ve mekan boyutu olan bir konuda koordinatör,
organizatör, katalizör rol alması, kaynak tahsis mekanizmasını kullanarak bütün
ilgili kurum ve kuruluşları yönlendirmesi, yerel aktörleri harekete geçirmesi,
özel sektöre, yerel yönetimlere, sivil topluma ve kamu kuruluşlarına teknik,
idari ve mali destek sağlayarak uygulamaların ve yatırımların
bölgesel/yerel/ulusal kalkınma bakımından etkinliğinin artırılmasını sağlaması,
ajansın esas fonksiyonu olacaktır. Merkezi kuruluşlar Kamu Yönetimi Reformu ve
Mahalli İdareler Reformu sonrasındaki yeni standart koyucu, düzenleyici,
uygulayıcı, yatırımcı ve denetleyici rollerine devam edeceklerdir. Bu bakımdan
ajansların onların ve yerel yönetimlerin uygulama alanına mükerrer bir
uygulayıcı olarak girmemesi, onların işlevlerini kalkınma amacına yönlendirici,
tamamlayıcı, destekleyici olması gerekmektedir.
Bir örnek vermek gerekirse, Hazine
Müsteşarlığı ülkemize daha çok yabancı sermaye çekilmesi ve doğrudan yabancı
sermaye yatırımlarının artırılması gibi bir işleve sahiptir ve bu açıdan
yabancı sermayeye yönelik bir promosyon yapması gereklidir. Ajansların ise
bölgesel/yerel, potansiyeli, dinamikleri tespit edip değerlendirerek, yerel
aktörleri örgütleyerek bu potansiyeli ulusal ve uluslararası piyasalara,
yatırımcılara hazır bir paket halinde sunma kapasitesi olacaktır. Bu bakımdan,
ajansların, Hazine Müsteşarlığı kanalıyla, yabancı yatırımcıya yer seçimi de dahil
bütün ilgili destekleri ve potansiyelleri içeren somut önerileri bir paket
halinde sunması Hazine Müsteşarlığının yabancı sermaye alanındaki işlevini
tamamlayıcı, destekleyici ve etkinleştirici olacaktır. Bir bakıma, bu
kuruluşlar Hazine Müsteşarlığının yurt içi destek ağı gibi çalışabileceklerdir.
Ajansların buna benzer uygulamaları yatırımı ve girişimciyi destekleme, kırsal
kalkınma, küçük altyapının temini, turizm ve çevre gibi alanlarda da ilgili
bütün kuruluşlarla işbirliği içinde yürütmesi hedeflenmektedir.
Sonuç olarak;
- bölgeler arası gelişmişlik
farklılıkları,
- yerel ve küresel rekabetteki değişimler,
- AB'ye uyum sürecindeki yükümlülükler,
- finansal ve beşeri kaynakların rasyonel
dağılımı zorunluluğu,
- çevresel duyarlılıktaki artış,
- yerel kalkınma ve örgütlenme
taleplerinin artışı ve bu taleplerin etkin yönlendirilmesi ihtiyacı gibi
nedenler;
- katılımcı,
- esnek bir yapıya sahip,
- teknik kapasitesi güçlü,
yerel ve bölgesel gelişmeyi hızlandırmaya
odaklı kalkınma birimleri konumundaki söz konusu kalkınma ajanslarının
oluşumunu ihtiyaçtan öte bir zorunluluk haline getirmiştir.
Ek Tablo-1: 2001 Yılı İller İtibariyle Kişi
Başına Gayri Safi Yurtiçi Hasıla Değeri
(ABD Doları)
|
SIRA |
İLLER |
$ |
|
SIRA |
İLLER |
$ |
|
1 |
Kocaeli |
6 165 |
|
41 |
Tunceli |
1 584 |
|
2 |
Bolu |
4 216 |
|
42 |
Kahramanmaraş |
1 584 |
|
3 |
Kırklareli |
3 590 |
|
43 |
Konya |
1 554 |
|
4 |
Yalova |
3 463 |
|
44 |
Isparta |
1 510 |
|
5 |
Muğla |
3 308 |
|
45 |
Trabzon |
1 506 |
|
6 |
İzmir |
3 215 |
|
46 |
Kırşehir |
1 488 |
|
7 |
İstanbul |
3 063 |
|
47 |
Sinop |
1 459 |
|
8 |
Zonguldak |
2 969 |
|
48 |
Giresun |
1 443 |
|
9 |
Ankara |
2 752 |
|
49 |
Amasya |
1 439 |
|
10 |
Kırıkkale |
2 725 |
|
50 |
Uşak |
1 436 |
|
11 |
Bilecik |
2 584 |
|
51 |
Malatya |
1 417 |
|
12 |
Eskişehir |
2 513 |
|
52 |
Sivas |
1 399 |
|
13 |
Bursa |
2 507 |
|
53 |
Tokat |
1 370 |
|
14 |
Tekirdağ |
2 498 |
|
54 |
Diyarbakır |
1 313 |
|
15 |
Manisa |
2 459 |
|
55 |
Afyonkarahisar |
1 263 |
|
16 |
İçel |
2 452 |
|
56 |
Batman |
1 216 |
|
17 |
Edirne |
2 403 |
|
57 |
Erzincan |
1 158 |
|
18 |
Adana |
2 339 |
|
58 |
Osmaniye |
1 157 |
|
19 |
Çanakkale |
2 335 |
|
59 |
Düzce |
1 142 |
|
20 |
Antalya |
2 193 |
|
60 |
Çankırı |
1 136 |
|
|
TÜRKİYE |
2 146 |
|
61 |
Siirt |
1 111 |
|
21 |
Artvin |
2 137 |
|
62 |
Gümüşhane |
1 075 |
|
22 |
Denizli |
2 133 |
|
63 |
Ordu |
1 064 |
|
23 |
Nevşehir |
2 117 |
|
64 |
Erzurum |
1 061 |
|
24 |
Sakarya |
2 108 |
|
65 |
Bartın |
1 061 |
|
25 |
Aydın |
2 017 |
|
66 |
Bayburt |
1 017 |
|
26 |
Karaman |
2 012 |
|
67 |
Şanlıurfa |
1 008 |
|
27 |
Balıkesir |
2 005 |
|
68 |
Mardin |
983 |
|
28 |
Burdur |
1 951 |
|
69 |
Aksaray |
966 |
|
29 |
Rize |
1 897 |
|
70 |
Adıyaman |
918 |
|
30 |
Kilis |
1 817 |
|
71 |
Kars |
886 |
|
31 |
Kayseri |
1 806 |
|
72 |
Van |
859 |
|
32 |
Kütahya |
1 805 |
|
73 |
Iğdır |
855 |
|
33 |
Kastamonu |
1 781 |
|
74 |
Yozgat |
852 |
|
34 |
Niğde |
1 781 |
|
75 |
Ardahan |
842 |
|
35 |
Hatay |
1 757 |
|
76 |
Hakkâri |
836 |
|
36 |
Elazığ |
1 704 |
|
77 |
Bingöl |
795 |
|
37 |
Samsun |
1 680 |
|
78 |
Bitlis |
646 |
|
38 |
Çorum |
1 654 |
|
79 |
Şırnak |
638 |
|
39 |
Gaziantep |
1 593 |
|
80 |
Muş |
578 |
|
40 |
Karabük |
1 587 |
|
81 |
Ağrı |
568 |
Ek Tablo-2: İllerin Sosyo-Ekonomik
Gelişmişlik Sıralaması (2003)
|
2003 |
1996 |
|
|
2003 |
|
1996 |
|
SIRASI |
SIRASI |
|
|
SIRASI |
|
SIRASI |
|
(81 İl İçinde) |
(76 İl İçinde) |
İL |
|
(81 İl İçinde) |
İL |
(76 İl İçinde) |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
1 |
İstanbul |
1 |
|
42 |
Kırşehir |
36 |
|
2 |
Ankara |
2 |
|
43 |
Artvin |
46 |
|
3 |
İzmir |
3 |
|
44 |
Afyon |
41 |
|
4 |
Kocaeli |
4 |
|
45 |
Düzce |
- |
|
5 |
Bursa |
5 |
|
46 |
Çorum |
44 |
|
6 |
Eskişehir |
6 |
|
47 |
Osmaniye |
- |
|
7 |
Tekirdağ |
8 |
|
48 |
K.Maraş |
50 |
|
8 |
Adana |
9 |
|
49 |
Niğde |
42 |
|
9 |
Yalova |
- |
|
50 |
Giresun |
45 |
|
10 |
Antalya |
7 |
|
51 |
Kastamonu |
43 |
|
11 |
Kırklareli |
14 |
|
52 |
Tunceli |
60 |
|
12 |
Denizli |
16 |
|
53 |
Sivas |
48 |
|
13 |
Muğla |
11 |
|
54 |
Kilis |
- |
|
14 |
Bolu |
28 |
|
55 |
Bartın |
51 |
|
15 |
Balıkesir |
13 |
|
56 |
Aksaray |
49 |
|
16 |
Edirne |
18 |
|
57 |
Sinop |
54 |
|
17 |
Mersin |
10 |
|
58 |
Erzincan |
47 |
|
18 |
Bilecik |
17 |
|
59 |
Çankırı |
53 |
|
19 |
Kayseri |
15 |
|
60 |
Erzurum |
56 |
|
20 |
Gaziantep |
25 |
|
61 |
Tokat |
52 |
|
21 |
Zonguldak |
19 |
|
62 |
Ordu |
55 |
|
22 |
Aydın |
12 |
|
63 |
Diyarbakır |
57 |
|
23 |
Sakarya |
27 |
|
64 |
Yozgat |
58 |
|
24 |
Çanakkale |
20 |
|
65 |
Adıyaman |
61 |
|
25 |
Manisa |
22 |
|
66 |
Bayburt |
64 |
|
26 |
Konya |
24 |
|
67 |
Kars |
62 |
|
27 |
Karabük |
- |
|
68 |
Şanlıurfa |
59 |
|
28 |
Isparta |
21 |
|
69 |
Iğdır |
69 |
|
29 |
Hatay |
26 |
|
70 |
Batman |
65 |
|
30 |
Uşak |
23 |
|
71 |
Gümüşhane |
63 |
|
31 |
Burdur |
29 |
|
72 |
Mardin |
66 |
|
32 |
Samsun |
35 |
|
73 |
Siirt |
68 |
|
33 |
Kırıkkale |
30 |
|
74 |
Ardahan |
72 |
|
34 |
Nevşehir |
32 |
|
75 |
Van |
67 |
|
35 |
Karaman |
40 |
|
76 |
Bingöl |
73 |
|
36 |
Elazığ |
33 |
|
77 |
Hakkâri |
70 |
|
37 |
Rize |
37 |
|
78 |
Şırnak |
75 |
|
38 |
Trabzon |
34 |
|
79 |
Bitlis |
71 |
|
39 |
Amasya |
39 |
|
80 |
Ağrı |
74 |
|
40 |
Kütahya |
31 |
|
81 |
Muş |
76 |
|
41 |
Malatya |
38 |
|
|
|
|
MADDE GEREKÇELERİ
Madde 1.- Kalkınma Ajanslarının
kurulmasıyla ulaşılması öngörülen hedefler bu maddede belirtilmektedir. Piyasa
mekanizması ya da merkezi hükümet uygulamalarının yerelde kamu kesimi, özel
kesim ve sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini geliştirmekte yetersiz
kalması, bölgesel gelişme ve yerel kalkınma anlayışının kurumsallaşmasının
sağlanamaması, sektör bazlı kaynak kullanımından mekan bazlı kaynak kullanımına
dönüşümün gerçekleşmesi, yerelde Kalkınma Ajansları gibi esnek, şeffaf ve
katılımcı kurumların oluşturulmasını kaçınılmaz kılmıştır. Bunun yanında,
kaynakların etkin ve verimli bir şekilde kullanılabilmesi ancak bu kaynakların
kullanımının yerelde izlenmesi, değerlendirilmesi ve denetimiyle mümkün
olmaktadır. Zira, merkezi bir denetim mekanizması, çoğu zaman kaynakların
yerinde ve verimli kullanılmasını temin edememekte, yalnızca hukuki bir denetim
ile yetinmek zorunda kalmaktadır.
Bu Kanun ile; Türkiye'de selektif olmayan
teşvikler ve yerel ekonomik stratejilerden yoksun "yerleşik bölgesel
politikalardan" uzaklaşılarak; her yerel/bölgesel ekonominin kendine has
sosyo-ekonomik dokusuna ait kaynaklarının harekete geçirilmesi sonucunda
"bölgesel rekabetçi üstünlüğü" ön plana çıkaran, "modern/yeni
bölgesel politikalara" geçiş yapılması hedeflenmektedir.
Yerel/bölgesel ekonomide gelişmenin
sağlanması kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum kuruluşlarının karşılıklı
etkileşimli işbirliğinin "kurumsal bir yapıya" kavuşmasını zorunlu
kılmaktadır. Bölge ölçeğinde kamu kesimi-özel kesim ve sivil toplum kuruluşları
arasında etkileşim ve çok düzeyli yönetişim, bu kanunun temel prensibi olarak
karşımıza çıkmaktadır. Kanunda belirtilen "kaynakların yerinde ve etkin
kullanımını sağlamak" ifadesi ile "hizmette halka yakınlık ve yerinden
uygulama ilkesinin" de gözetildiği ve hatta bu temel ilkenin kanunun tüm
ruhuna yansıtılmış olduğu açıktır.
Madde 2.- Kanunda geçen bazı terim ve
kavramların tanımı yapılmıştır. Bu maddede "bölge" kavramı ile
"Düzey 2 İstatistiki Bölge Birimi" ifade edilmekte olup; böylece
ajansların kuruluş ölçekleri "subjektif kararlara" değil, bilimsel
olarak tespit edilmiş "plan bölgelerine" dayandırılmıştır.
Madde 3.- Bu madde ile Kalkınma
Ajanslarının kurulması düzenlenmektedir. 28.8.2002 tarihli ve 2002/4720 sayılı
Bakanlar Kurulu Kararı ile ülkemizdeki bölge tanımını netleştiren ve Avrupa
Birliği'ne uyum için gerekli olan İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması
belirlenmiştir. Bu kararnamede; bölgesel istatistiklerin toplanması,
geliştirilmesi, bölgelerin sosyo-ekonomik analizlerinin yapılması, bölgesel
politikaların çerçevesinin belirlenmesi ve Avrupa Birliği Bölgesel İstatistik
Sistemine uygun karşılaştırılabilir istatistiki veri tabanı oluşturulması için
İstatistiki Bölge Birimlerinin temel birimler olduğu ifade edilmiştir.
Ayrıca; Avrupa Birliği fonlarının önemli
bir kısmı, bölgesel gelişme amacıyla Düzey 2 İstatistiki Bölge Birimleri esas
alınarak kullandırılmaktadır. Buna paralel olarak, İlerleme Raporlarında,
Avrupa Birliği ile uyum çerçevesinde bölgesel düzeyde yapıların kurulması
gerektiği ifade edilmektedir.
Tüm bu nedenlerle Kalkınma Ajanslarının
Düzey 2 İstatistiki Bölge Birimleri esas alınarak kurulması öngörülmektedir.
Ancak; Kalkınma Ajanslarının işleyişinin
izlenmesi, altyapı ve kapasitenin oluşması, işleyişteki aksaklıkların tespit
edilip çözülmesi amacıyla ajansların 26 adet Düzey 2 İstatistiki Bölge
Biriminde bir anda kurulması yerine, Avrupa Birliği bölgesel programlarının
uygulandığı bölgelerimize öncelik verilerek birkaç bölgede pilot uygulama
başlatılacaktır. Uygulama sonuçlarına ve ajansların performanslarına göre
gerekli düzenlemeler yapılarak, diğer bölgelerimizde de ajansların tedricen
yaygınlaştırılması öngörülmektedir. Böylece hem görece geri kalmış bölgelerin
gelişmişlik düzeylerinin ülke ortalamalarına yakınlaşma süreci hızlandırılmış
olacak, hem de Avrupa Birliğine uyum süreci ivme kazanacaktır.
Diğer taraftan, her bölgenin kendine özgü
sorunları, potansiyeli ve gelişme öncelikleri bulunmakta, bölgeler farklı
sosyo-ekonomik özellikler sergilemektedir. Buna bağlı olarak ajansların
yapıları farklılık arz edecektir. Bu nedenlerle; esneklik sağlamak ve dinamik
bir yapı oluşturmak için, ajansların kuruluşuna dair düzenleme yapma yetkisi
Bakanlar Kuruluna verilmektedir.
Kalkınma Ajanslarının; bürokratik
hiyerarşiyi ve işlemleri esas alan bir kamu kuruluşu şeklinde yapılanması
yerine, bölgelerin rekabet gücünü arttırmak üzere hızlı karar alabilen, hızla
hizmet sunabilen, değişen koşullara uyum sağlayabilen, özel sektör mantığı ile
çalışan, bölgedeki tarafları katılımcı bir platformda toplayarak ortak bölgesel
kalkınma hedefi doğrultusunda yönlendirebilen, hesap verebilir, saydam, esnek
bir yapıda kurulmaları öngörülmektedir. Bu nedenle Kalkınma Ajansları bu kanun
hükümleri dışında özel hukuk hükümlerine tabidir. Diğer taraftan, 25 inci madde
ile kademeli bir denetim yapısı öngörülmektedir. Böylece, kamu kaynaklarının
saydamlık ve hesap verebilirlik ilkeleri çerçevesinde kullanılması
tasarlanmaktadır. Bunun yanında, ajansın icra organı özel kesim mantığıyla
çalışacak, kamu kurumlarının hantallığından uzak, etkin ve dinamik bir
mekanizmanın oluşturulması sağlanmış olacaktır.
Madde 4.- Madde ile ajansların ulusal
düzeyde koordinasyonu ile ilgili görev ve yetkiler Devlet Planlama Teşkilatına
verilmektedir.
Ajanslar arası eşgüdümün sağlanması ve
yerel/bölgesel kalkınma politikalarının etkisinin ve başarısının artırılması
amacıyla; ulusal düzeyde genel koordinasyon Devlet Planlama Teşkilatınca
yapılacaktır. Ajanslar kuruldukları bölgelerin ekonomik, sosyal ve kültürel
gelişimine yerel ve mikro bazda yaklaşırken, Devlet Planlama Teşkilatı makro
bazda bölgeler arası gelişmişlik farklarını asgariye indirme, ulusal kalkınmayı
hızlandırma ve uluslararası rekabet gücünü artırma misyonunu ifa edecektir.
Diğer taraftan; her ajans kendi bölgesinin
rekabet gücünü artırmak suretiyle ekonomik ve sosyal gelişimini hızlandırma
çabasına girişirken; aynı zamanda ajans faaliyetlerinin ulusal kalkınma
sürecine katkıda bulunmak üzere yönlendirilmesi, bölgeler arası rekabetin aynı
zamanda bölgeler arası ortak proje geliştirme ve işbirliği zeminine
dayandırılması ve yerel inisiyatifler arasında sinerji yaratılması ile ulusal
bazda ekonomik ve sosyal gelişim mümkün olacaktır.
Ajansların faaliyetlerini en iyi şekilde
yerine getirebilmeleri önemli ölçüde kurumsal ve teknik kapasitelerinin
gelişimine bağlı kalmaktadır. Planlama, programlama ve projelendirme gibi
teknik işlerin gerçekleştirilebilmesi ve Avrupa Birliği ve diğer yabancı
kaynaklardan sağlanan fonların finansman anlaşmaları çerçevesinde en iyi
şekilde kullanılabilmesi, ajanslara gerekli teknik yardım ve danışmanlık
hizmetlerinin sağlanması ile mümkün olacaktır. Aynı zamanda ajansların
tecrübelerini birbirleri ile paylaşmaları ve iyi uygulama örneklerinin yaygınlaştırılması
Devlet Planlama Teşkilatınca sağlanacaktır. Bu durum, rehberlik ve danışmanlık
hizmetlerinin önemli bir aracı olacaktır.
Ajansların verimli ve etkin çalışmaları,
birbirleri ile eşgüdüm içinde olmaları kadar ulusal düzeydeki kurum ve kuruluşlarla
da eşgüdüm içinde olmalarına bağlıdır. Bu kapsamda, Devlet Planlama
Teşkilatının üstleneceği diğer bir görev, merkezi düzeydeki kurum ve
kuruluşlarla ajansların işbirliği ve koordinasyon içinde çalışmasını sağlamak
olacaktır.
İzleme ve değerlendirme süreçleri sonuca
yönelik planlamanın en önemli halkalarından birini oluşturmaktadır. Uygulama
süresince edinilen deneyimlerin sistematik biçimde gelecekteki planlama ve
programlama çalışmalarına ışık tutması, hem ajansların hem bölgelerin
performanslarının değerlendirilmesi kaynak tahsisinin rasyonel ve performansı
dikkate alan bir şekilde yapılmasını sağlayacaktır. Bu çerçevede; diğer
ölçütlerin (nüfus, gelişmişlik düzeyi gibi) yanında, ajansların ve programların
performansları kaynak tahsisini belirlemede etkili olacaktır. Böylece, ajanslar
ve bölgedeki diğer aktörlerin daha fazla kaynak sağlayabilmek amacıyla
performanslarını artırmaları yönünde, rekabete dayalı, teşvik edici bir
mekanizma konulmaya çalışılmaktadır.
Bu gereklilikler doğrultusunda, ajansların
ulusal düzeyde koordinasyonu ile ilgili ikincil mevzuatın oluşturulmasını
teminen plan ve programlara, yapılacak yardım ve transferlere, personelin
nitelik ve istihdamına, bütçe ve muhasebe standartlarının kullanımına, faaliyet
raporlarına, izleme, değerlendirme ve denetime ilişkin esas ve usuller ile Tek
Durak Ofislerin çalışma esas ve usullerini (başvuruların kapsamı, hangi yatırım
ve tesisler, hangi izin, ruhsat, iş ve işlemler için yapılacağı, izin, ruhsat,
iş ve işlemler için alınacak ücretler ve bunlara ilişkin usul ve esaslar),
ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının görüşünü de almak suretiyle belirleme
yetkisi Devlet Planlama Teşkilatına verilmektedir.
Madde 5.- Madde ile ajansın görev ve
yetkileri düzenlenmektedir. Ajansların temel görevi; bölgedeki kamu kesimi,
özel kesim ve sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini geliştirmek ve
bölgedeki tarafların karar alma ve uygulama süreçlerine katılımını sağlamaktır.
Ayrıca; bölge plan ve programları
hedeflerine ulaşılmasında bölgedeki faaliyet ve projelere destek verilmesi, söz
konusu faaliyet ve projelerin izlenmesi, değerlendirilmesi ve sonuçların DPT
Müsteşarlığına bildirilmesi görevi ajanslara verilmektedir. Faaliyet ve
projelere destek verilmesi sadece mali destek sağlanması ile sınırlı kalmayacak,
özellikle nispeten az gelişmiş bölgelerimizde teknik ve idari kapasitenin
geliştirilmesi suretiyle de bölgedeki tarafların proje oluşturma becerisi
geliştirilecektir.
Bölgelerde gelişmenin sağlanması, önemli
ölçüde bölgeye yatırım yapılması ile mümkün olmaktadır. Bölgede bulunan tabii,
iktisadi ve beşeri kaynak ve imkanların tespit edilmesi ve rekabet gücünü
artırmaya yönelik araştırmalar yapılması; bölge potansiyelinin ve gelişme
önceliklerinin yatırım imkanlarını da dikkate alarak, bölgenin girişimciler
için cazibe merkezi haline getirilmesi
konusunda atılacak ilk adımdır. Bölgenin iş ve yatırım imkanlarının tanıtılması
bölge dışından bölgeye yatırımcı çekilmesini sağlarken; yönetim, üretim,
tanıtım, pazarlama, teknoloji, finansman, örgütlenme ve işgücü eğitimi gibi
konularda, küçük ve orta ölçekli işletmeler ve yeni girişimcilere destekler
sunulması da bölgesel gelişme hedeflerine uygun olarak bölgede girişimciliğin
gelişmesine olanak sağlayacaktır.
Ülkemizde çevre, sağlık, işçi sağlığı ve
iş güvenliği gibi temel konularda ve ayrıca gıda, ilaç, madencilik, turizm gibi
sektörel konularda çeşitli mevzuatla düzenlenen izinler bulunmaktadır. Gıda,
madencilik, turizm sektörlerindeki izinlerin genel olarak ilgili bakanlık veya
kuruluşça verilmesi düzenlenmiş bulunmaktadır. Ancak diğer izinler ilgili
bakanlık ve kuruluşların merkez teşkilatları, taşra teşkilatları, valilikler,
büyükşehir belediye başkanlıkları veya diğer belediye başkanlıklarınca
verilmektedir. İlgili mevzuatında izinlerin verilmesi için çok sayıda ve kısmen
mükerrer belgeler istenmekle birlikte, bazı izin başvurularının cevaplanması
için de süreler tanımlanmamıştır. Ayrıca, yatırımcıların her izin için ayrı
ayrı makamlara başvurması gerekmekte, izin başvurularında diğer bazı izin belgelerinin
beyanı istenmektedir.
Yukarıda belirtilen sorunları çözmek
üzere; yatırımcının "tek merci"e mümkün olduğu kadar az sayıda
başvuruda bulunarak izinleri alması ve izinlerle ilgili işlemlere mutlaka
süreler getirilmesi; sektörel izinlerin çevresel etki değerlendirilmesi,
yatırım aşaması ve işletmeye alma aşaması olarak 3 aşamada toplulaştırılması;
yatırımcının sektörel izinlerle ilgili tek muhatabının Tek Durak Ofislerin
olması; Tek Durak Ofisler bünyesinde izin başvurularının hızlı ve etkin şekilde
takip edilerek sonuçlandırılması amaçlanmıştır.
Madde 6.- Madde ajansın bilgi toplama
yetkisini düzenlemektedir.
4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu
demokratik ve şeffaf yönetimin gereği olan eşitlik, tarafsızlık ve açıklık
ilkelerine uygun olarak kişilerin bilgi edinme hakkını kullanmalarına ilişkin
esas ve usulleri düzenlemektedir.
Bu madde hükümleri ile ajans tarafından
özel kanunlarla gizli tutulması güvence altına alınmış bilgiler dışındaki tüm
bilgilerin kurum ve kuruluşlarından zamanında edinilmesi sağlanacaktır.
Madde 7.- Madde ile ajansın; Kalkınma
Kurulu, Yönetim Kurulu, Genel Sekreterlik ve Tek Durak Ofislerden oluşan
teşkilat yapısı düzenlenmektedir. Ajansın, danışma ve yönlendirme organı olarak
Kalkınma Kurulu, karar alma organı olarak Yönetim Kurulu ve icra organı olarak
da Genel Sekreterlik belirlenmiştir. Ayrıca, bölge illerinde yapılacak
yatırımlar bakımından girişimciye kolaylık sağlamak ve izin ve ruhsat gibi
işlemlerin daha kısa sürede sonuçlanmasını sağlamak üzere Tek Durak Ofisler oluşturulmuştur.
Ajansın teşkilat yapısı ortaya konurken; kamu kesimi ile özel kesim ve sivil
toplum kuruluşları arasında dengenin gözetildiği, karmaşıklıktan uzak, sade,
basit, anlaşılır, organların fonksiyonlarının net olarak tanımlandığı, dikey
hiyerarşiden ziyade yatay hiyerarşik yapının ön planda olduğu bir iç yapının
oluşturulması amaçlanmıştır.
Madde 8.- Madde ile ajansta, Yönetim
Kuruluna üye seçme göreviyle birlikte daha çok danışma fonksiyonu icra edecek
olan Kalkınma Kurulu oluşturulmaktadır. Kurulun oluşturulmasındaki temel amaç;
bir yandan bölgedeki yerel potansiyeli harekete geçirmek üzere, kamu ve özel
kesim ile sivil toplum kuruluşları arasındaki ortak iş yapabilme kapasitesini
artırarak bölgenin gelişmesinde yerel tarafları söz sahibi yapmak; diğer yandan
da, bölgede demokratik katılımcılık, paylaşım ve işbirliği kültürünü
yerleştirerek bunu kurumsal bir çerçeveye oturtmaktır.
Ajansta ortak aklı harekete geçiren,
yörenin sosyal sermayesini ajansa taşıyan ve böylece ajans faaliyetlerini
yönlendiren bir mekanizma, ancak Kalkınma Kurulu gibi yörenin hemen hemen
örgütlü tüm kesimlerinin temsil edildiği bir platformun oluşturulmasıyla mümkün
olacaktır. Böylece, hem ajansın yöre insanınca sahiplenmesi sağlanacak hem de
yöre halkının yaşam kalitesini artırmada ajans önemli bir fonksiyon icra etmiş
olacaktır.
Kalkınma Kurulu en fazla yüz kişiden
oluşacaktır. Kalkınma Kuruluna katılacak temsilci sayıları belirlenirken iller
arasında denge gözetilecektir. Buradaki en önemli husus; herhangi bir ilin, aynı
bölgede bulunan diğer iller üzerinde haksız bir şekilde üstünlük sağlamasının
ve olası yıkıcı rekabetin önüne geçilmesidir. Ancak; bölge içindeki illerde
özel sektör ve sivil toplum kuruluşları sayıca ve gelişmişlik düzeyleri
bakımından heterojen yapı arz etmektedir. Bu nedenle, illerin Kalkınma Kuruluna
eşit sayıda temsilci göndermesinin mümkün bulunmadığı illerimizde de denge
sağlayıcı tedbirler Devlet Planlama Teşkilatınca alınacaktır.
Madde 9.- Madde ile Kalkınma Kurulunun
görev ve yetkileri düzenlenmektedir.
Kalkınma Kurulu; ajansın yıllık faaliyet
ve iç denetim raporlarını görüşmek, değerlendirmek ve önerilerde bulunmakla
görevlendirilmiş, ajansın tüm faaliyetlerinde katılım, hesap verebilirlik ve
saydamlık ilkelerine uygunluk gözetilmiştir.
Kalkınma Kurulunda bölgenin potansiyeli,
öncelikleri ve sorunları hemen hemen bütün toplum kesimlerinin katılımı ile
tartışılarak, ortak akılla oluşturulan çözüm önerileri gerek Yönetim Kuruluna,
gerekse bir bildiri ile kamuoyuna iletilmektedir. Böylece, hem ajansı
yönlendirme görevi yerine getirilmekte, hem de bölge ile ilgili konular yöre
halkının ilgisine sunulmuş olmaktadır.
Kalkınma Kurulunun görevlerinden biri de,
tek ilden oluşan bölgelerde Yönetim Kuruluna yedekleriyle birlikte özel kesim
ve/veya sivil toplum kuruluşu temsilcilerini seçmektir. Bu yolla, Kalkınma
Kurulunda temsil edilen kesimlerin kendi inisiyatifleri ile karar alma
süreçlerine de katılım imkanı sağlanmaktadır.
Yönetim Kuruluna bu kapsamda seçilecek
yedek üyeler; Yönetim Kurulu özel kesim ve/veya sivil toplum kuruluşu
temsilcilerinin görevlerinin sona ermesi durumunda, görev almak üzere, Kalkınma
Kurulu tarafından sırasıyla belirlenecektir.
Madde 10.- Madde ile karar organı olan
Yönetim Kurulunun yapısı, çalışma usul ve esasları düzenlenmiştir. Yönetim
Kurulu oluşturulurken; katılımcılık, iller ve taraflar arası eşgüdüm ve her
ilin eşit temsili ilkeleri göz önünde bulundurulmaya çalışılmıştır. Kesimler
arası denge ise; kamu kesimini temsilen valiler; yerel siyaseti temsilen
büyükşehir veya büyükşehir belediyesi bulunmayan illerde il merkezinin
bulunduğu yerlerin belediye başkanları; özel kesim ve sivil toplum
kuruluşlarını temsilen de il ticaret ve sanayi odası başkanlarına Yönetim
Kurulunda yer verilmek suretiyle sağlanmaktadır.
Bir ilden oluşan bölgelerde (Ankara,
İstanbul ve İzmir) kamusal yatırımlardan ziyade, katma değeri yüksek,
teknoloji, inovasyon ve hizmet sektörü odaklı uluslar arası rekabete konu özel
sektör yatırımlarına yönelik politikalar ön planda olacaktır. Bu bölgelerin gelişmiş
olması, özel sektörün ve sivil toplum kuruluşlarının yaygın ve etkin çalışması
nedeniyle, bu bölgelerde kurulacak ajansların Yönetim Kurulunda özel sektör ve
sivil toplum kuruluşlarına ağırlık verilmektedir. Söz konusu bölgelerde,
Yönetim Kuruluna, ticaret ve sanayi odaları temsilcilerinin yanında Kalkınma
Kurulu tarafından seçilecek üç özel kesim ve/veya sivil toplum kuruluşu
temsilcisi dahil edilmektedir.
Diğer bölgelerde ise, Yönetim Kurulu kamu
kesimi ağırlıklıdır. Genelde az gelişmiş veya gelişmekte olan söz konusu
bölgelerimizde; kamusal altyapı yatırımlarına daha çok gereksinme duyulmakta;
özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının kurumsal kapasiteleri de dikkate
alındığında, kamunun kurumsal kapasitesinden, yönlendirmesinden ve liderliğinden
daha fazla yararlanma ihtiyacı bulunmaktadır.
Birden fazla ilden oluşan bölgelerimizde,
Yönetim Kurulu Başkanlığı; kuruluş aşamasındaki yoğun işlemlerin yürütülmesini
teminen, ilk yıla mahsus olmak üzere ajansın kurulacağı ilin valisi tarafından;
müteakip yıllarda ise illerin alfabetik sırasına göre, bölge illerinin valileri
tarafından bir yıl süre ile yürütülecektir.
Yönetim Kurulunda; valiler, belediye
başkanları ve ticaret ve sanayi odaları başkanlarının üyelik süresi,
kurumlarındaki görev süreleri ile sınırlı tutulmakta; tek ilden oluşan
bölgelerimizde Kalkınma Kurulu tarafından seçilecek özel sektör ve sivil toplum
kuruluşu temsilcilerinin görev süresi ise iki yıl olarak belirlenmektedir.
Kalkınma Kurulu tarafından seçilecek özel
sektör ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin görev süreleri dolmadan,
herhangi bir şekilde üyeliklerinin sona ermesi halinde; yedek üyeler, Kalkınma
Kurulu tarafından belirlenen sırayla asil üyenin görev süresini
tamamlayacaktır.
İcra organının başında bulunan Genel Sekreterin,
oy hakkı bulunmaksızın Yönetim Kurulu toplantılarına katılmasına imkan
sağlanarak; Yönetim Kuruluna karar verirken ihtiyaç duyacağı teknik bilginin
anında sağlanması hedeflendiği gibi, icra organının alınan kararları anlayıp,
hızlı ve etkin şekilde uygulaması amaçlanmaktadır. Genel Sekreterin oy hakkının
bulunmaması, aynı zamanda icra organının karar organına karşı hesap
verebilirliğini kolaylaştırıcı ve muhtemel bir çıkar ilişkisi sorununun ortaya
çıkmasını engelleyici bir düzenlemedir.
Madde 11.- Bu maddede Yönetim Kurulunun
görev ve yetkileri belirlenmektedir. Yönetim Kurulu, karar organı olarak
ajansın sevk ve idaresine ilişkin görevleri ifa etmekte, bölgenin gelişimine
yönelik genel politikaları belirlemektedir.
Bölgesel ve yerel kalkınma kapsamında
önemli görülen ve Genel Sekreterlik tarafından sunulan program, proje ve
faaliyetlerin desteklenmesine karar vermek ve yapılacak yardımları onaylamak
Yönetim Kurulunun görevleri arasındadır.
Ajansın mali yapısı ile ilgili olarak,
kurul; yıllık çalışma programını Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığının
onayına sunmak ve bütçeyi Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına göndermek,
ajansa yapılacak bağış ve hibeleri kabul etmek, yıl içinde ihtiyaçlara göre
bütçeyi revize etmek ve yıllık mali raporu ve kesinleşen bütçe sonuçlarını
onaylamakla görevli ve yetkili kılınmıştır. Ayrıca, Yönetim Kurulu; kesinleşen
bütçeyi ve çalışma programını, altı aylık ara rapor ve yıllık faaliyet
raporunu, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına gönderecektir.
Kanunda icra organının başında yer alacak
olan Genel Sekreterin ve diğer personelin seçimine özel bir önem verilmiştir.
Ajans Genel Sekreter adaylarını uygunluğuna karar verilmek üzere Devlet
Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına sunma ve diğer personelin işe alınması ve
işine son verilmesi hakkında karar verme görevleri Yönetim Kuruluna
bırakılmıştır.
Ajansın esnek çalışabilmesi ve değişik
bölgelerin nüfusu, sektörel yapısı, öncelikleri, potansiyeli ve sorunları gibi
kendine özgü nitelikleri ile değişen koşullara uyum sağlayabilmesi amacıyla,
Genel Sekreterliğin yapısı ve hizmet birimlerinin, Genel Sekreterin teklifi ile
Yönetim Kurulu tarafından belirlenmesi veya değiştirilmesi öngörülmüştür.
Ajans faaliyetlerinin hızlı ve etkin bir
şekilde yürütülebilmesi açısından, Yönetim Kurulu gerekli gördüğü hallerde
görev ve yetkilerinden bir kısmını, sınırlarını açıkça belirlemek şartıyla
Genel Sekretere devredebilmektedir.
Madde 12.- Madde ile ajansın icra organı
olan Genel Sekreterliğe ilişkin düzenleme yapılmıştır. Genel Sekreterliğin ve
Tek Durak Ofislerin en üst amiri Genel Sekreterdir. Genel Sekreter ajansın
icraatı ile ilgili olarak Yönetim Kuruluna karşı sorumludur.
Madde 13.- Madde ile Genel Sekreterin
nitelikleri belirlenmiştir. Genel Sekreterliğin görev ve yetkileri
incelendiğinde, hizmetin gerektirdiği nitelik ve koşulları haiz bilgili ve
deneyimli bir Genel Sekreterin istihdamı zorunluluk arz etmektedir. Bu nedenle
yüksek öğrenim şartının yanında, yüksek öğrenim sonrasında kamu ya da özel
kesimde uzmanlık gerektiren konularda en az on yıl çalışmış olmak şartı
aranmaktadır.
Diğer taraftan; başta Avrupa Birliği ile
olmak üzere ülkemizin katıldığı ikili ve çok taraflı uluslararası program ve
projeler ajans faaliyetleri içerisinde büyük öneme sahip olup, Genel Sekreter
bunların sevk ve idaresinden sorumlu bulunmaktadır. Ayrıca, konuyla ilgili
literatür ve mevzuat ile uluslararası kurumlar ve kişilerle ilişkilerde
ağırlıklı olarak İngilizce dili kullanılmaktadır. Bu nedenlerle, Genel
Sekreterin; Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavında (KPDS)
İngilizce dilinden asgari (70) düzeyinde puan almış veya buna denk kabul edilen
uluslararası geçerliliği bulunan belgeye sahip olan adaylar arasından istihdam
edilmesi gerekmektedir.
Madde 14.- Bu madde ile Genel Sekreterin
görev ve yetkileri düzenlenmektedir. Genel Sekreter, ajansın bütçe imkanları
çerçevesinde etkin ve verimli çalışarak görevlerini tam ve zamanında ifa
etmesinden ve ajansın ulusal ve uluslararası bütün temas ve ilişkilerinden
sorumludur. Genel Sekreter, bölgenin kalkınma öncelikleriyle uyumlu olacak
şekilde; bölgedeki kişi, kurum ve kuruluşların proje üretme ve uygulama
kapasitesini geliştirici faaliyetlerde bulunmak; özel kesim, sivil toplum
kuruluşları ve yerel yönetimlerin proje ve faaliyet tekliflerini
değerlendirerek, mali destek sağlamak üzere Yönetim Kuruluna öneri götürmek;
desteklenen proje ve faaliyetleri izlemek, değerlendirmek, denetlemek ve
raporlamak; yerel yönetimlerin planlama çalışmalarına teknik destek sağlamak
konusundaki görevleri, planlama ve programlama süreçlerini tamamlayıcı ve
destekleyici faaliyetler olmaktadır. Böylece, mali destek verilmekle
yetinilmeyerek, kamu ve özel kesim ile sivil toplum kuruluşlarının idari ve
teknik kapasitelerinin geliştirilmesi ve bölgede proje üretiminin artırılması
sağlanmış olacaktır.
Bölgesel kalkınma ile ilgili diğer
kurumlarla karşılıklı bilgi ve tecrübe aktarımını teminen Genel Sekreterlik
yurt içinde ve dışındaki kuruluş ve ajanslarla işbirliği yapma ve ortak proje
geliştirme konusunda yetkili kılınmıştır. Genel Sekreter, Ajans Genel
Sekreterliğini temsilen; bölgesel gelişme ile ilgili ulusal ve uluslar arası
toplantılara katılır ve temasları yürütür. Bu kapsamda değişik bölgeler
arasında koordinasyonun sağlanmasına ve işbirliği imkanlarının geliştirilmesine
katkıda bulunmakla da görevlidir.
Ayrıca, Genel Sekreter; Yönetim Kurulu
kararlarını uygulamak, Kanunda öngörülen idari ve mali işlemleri yürütmek,
ajansın Yönetim Kurulunun yanında Kalkınma Kurulunun da sekretarya işlerini ve
görev alanına giren diğer hizmetleri yürütmek ve Yönetim Kurulunun devrettiği
yetkileri kullanmakla görevlendirilmiştir.
Madde 15.- Bölge illerinde yatırımcıların
kamu kurum ve kuruluşlarının görev ve yetki alanına giren izin ve ruhsat
işlemleri ile diğer idari iş ve işlemlerini, ilgili mevzuatta belirtilen süre
içinde sonuçlandırmak üzere tek elden takip ve koordine etmek amacıyla bölge
illerinde, Yönetim Kurulu kararı ile biri koordinatör olmak üzere, en çok beş
uzmandan oluşan Tek Durak Ofisler teşkil edilir. Tek Durak Ofisler, görevleri
ile ilgili olarak Genel Sekreterliğe karşı sorumludur. Ayrıca buralara müracaat
edenlerin ek bir maliyetle karşılaşmasını önlemek için sunulan hizmetlerin
ücretsiz olması öngörülmüştür.
Madde 16.- Bu madde ile Tek Durak Ofislerin
görev ve yetkileri düzenlenmektedir.
Tek Durak Ofisler ile yatırımcının, izin ve ruhsat işlemlerinde çok sayıdaki
kurumla muhatap olması yerine, tek nokta ile muhatap olması hedeflenmiştir. Bu
merkezlerin temel görevi, yatırım ortamının iyileştirilmesi kapsamında
yatırımcılara, yatırım öncesi ve yatırım döneminde işletme ruhsatı verilene
kadar izin ve onayları yatırımcı adına takip etmek ve sonuçlandırmak olacaktır.
Söz konusu özel sektör yatırımlarının işletmeye açıldıktan sonra da il ve bölge
ekonomilerine katkıları izlenecektir.
Madde 17.- Madde ile özellikle küçük
ölçekli yatırımcıların, Tek Durak Ofislere başvurmadan daha basit bir şekilde
ilgili kuruluşlardan doğrudan izin almaları imkanı getirilmiştir. Ayrıca
öngörülen sistemin çalıştırılabilmesi için, öncelikle izin başvuruları
konusunda diğer kanunlarda yapılması gereken değişiklikler düzenlenmiştir.
Madde 18.- Madde ile ajans personelinin
nitelik, statü ve hakları düzenlenmektedir. Ajansa bu kanun kapsamında
yüklenilen görevlerin istenilen şekilde ifa edilebilmesi için nitelikli Genel
Sekreterin altında çalışacak, ajans hizmetlerinin gerektirdiği nitelik ve
koşulları haiz yeterli uzman personel ve ajansın iç denetimine ilişkin
faaliyetleri yürütecek tecrübeli bir iç denetçi istihdamı zorunlu olmaktadır.
İstihdam edilecek iç denetçide; ajansın
faaliyetlerinin niteliği gereği, kamuda en az on yıl denetim elemanı olarak
çalışma şartı aranmaktadır.
Ancak, yapının daha esnek olabilmesi,
çalışanların performanslarının değerlendirilebilmesi açısından personelin 4857
sayılı İş Kanunu hükümlerine göre iş akdiyle istihdam edilmesi önem arz
etmektedir. Böylece, ajanslar klasik kamu kurumlarının hantallığından uzak,
dinamik bir yapıda kurulmuş olacaktır. Ajansın teknik kapasitesi yüksek, esnek
ve etkin bir personel yapısına sahip olmasını teminen, destek personeli
sayısının toplam personel sayısına oranı da yüzde yirmi olarak belirlenmiştir.
Diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan
personelin de ajansta istihdam edilebilme imkanı bulunmaktadır. Bu yolla, diğer
kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan, özellikle bölgesel gelişme ve proje
yönetimi konularında tecrübesi olan personelden de faydalanma imkanı doğmuş
olacaktır. Kamu kurum ve kuruluşlarında ajansın ihtiyaç duyduğu nitelikli
personelin ajanslarda çalışmalarını özendirmek amacıyla, ajanstan ayrıldıktan
sonra eski kurumlarına dönebilme imkanı sağlanmaktadır. Bu kişilerden müşterek
kararname ile atanması gerekenlerin kurumlarına dönüşünde bu uzun sürecin
yaşanmaması için yalnızca ilgili bakan onayı aranmıştır. Kişilerin kurumlarına
geri dönüşünde bu imkan sağlanırken, bu kişilerin önceki görevlerindeki idari
unvanlara (genel müdür, daire başkanı gibi) göre atanma zorunluluğu
bulunmamaktadır. Burada kişilerin kariyerlerine (uzman gibi) göre atanması amaçlanmaktadır.
Ancak, ajansın idari kapasitesinin tamamıyla kamu kurumlarından gelen
personelle sınırlandırılmaması ve özel sektör ile sivil toplum kuruluşlarının
da kapasitelerinden yararlanılmasının sağlanması, genç ve nitelikli işgücünün
ajansta istihdam edilebilmesi yolunun açılması için, bu şekilde istihdam
edilecek olan personelin sayısı da toplam ajans personeli sayısının yüzde otuzu
ile sınırlandırılmıştır.
Kamu kurum ve kuruluşlarından muvafakat
almaksızın ajansta istihdam edilenlerin ajansta görevlerinin son bulması ve
ayrılmış oldukları kurum ve kuruluşlara geri dönmeleri nedeniyle yapılacak
işlemler genel hükümlere tabidir.
Ajans Genel Sekreteri ile uzman personel
ve iç denetçinin ücret ve sosyal hakları için; iş akdi hükümlerine göre
çalıştırılmaları, emeklilik ve sosyal güvenlik yönünden 506 sayılı Sosyal
Sigortalar Kanununa tabi olmaları, iş güvencelerinin sınırlılığı, taşrada
nitelikli eleman bulmanın ve istihdam etmenin zorluğu gibi nedenler söz konusu
olduğundan asgari; ajans personeline keyfi yüksek ücret ödenmesi suretiyle
kaynakların israf edilmesinin önüne geçilmesi bakımından da azami sınırların
belirlenmesi zorunluluk arz etmektedir. Bu hususlarda Yüksek Planlama Kurulu
yetkili kılınmıştır.
Madde 19.- Madde ile ajansın gelirleri
düzenlenmiştir. Kalkınma Ajanslarının başarısını belirleyen önemli bir husus da
ajansın sürekli ve yeterli bir finansal kaynağa sahip olmasıdır. Dünya
örneklerinde, Kalkınma Ajanslarının gelirleri hizmet ettikleri alana, yasal
yapılarına ve sundukları hizmetlere göre farklılık göstermektedir. Ancak,
birçok kalkınma ajansı özerk bir yapıya sahip olmasına rağmen, finansal
yapısının sağlam olması için özellikle kuruluş aşamasında ağırlıklı olarak
ajanslar kamu tarafından finanse edilmektedir. Bu nedenle, genel bütçe vergi
gelirlerinin binde beşi oranında bir payın bölgesel gelişme için ayrılması
öngörülmüştür. Bu kaynak Yüksek Planlama Kurulunca nüfus, gelişmişlik düzeyi ve
performans ölçütleri dikkate alınmak suretiyle ajanslara tahsis edilecektir.
Performans ölçütlerinin dikkate alınması, ajansların performanslarını
geliştirmeleri için özendirici bir işlev görecektir.
Diğer taraftan, Yönetim Kurulunun
yapısının bir yansıması olarak, bölgedeki tarafların ajans faaliyetleri ve
ortak bölgesel kalkınma hedeflerini sahiplenmelerinin ve kalkınmanın
faydalarından yararlanmalarının yanında maliyetlerine de iştirak etmelerinin
sağlanması açısından, bölgedeki il özel idareleri için yüzde beş, belediyeler
ile sanayi ve ticaret odaları için ise bir önceki yıl kesinleşmiş bütçe gelirlerinin
yüzde biri oranında bir payın cari yıl bütçesinden bölgelerindeki ajansa
aktarılması öngörülmüştür.
Avrupa Birliği fonlarından sağlanacak
kaynaklar ve ajans faaliyetlerinden sağlanan gelirler de ajans bütçesi için
büyük önem arzetmektedir.
Madde 20.- Madde ile ajansın giderleri
düzenlenmektedir. Ajansın bölge plan ve programlarında öngörülen hedeflere
ulaşabilmesi için kaynaklarını ekonomik olarak en verimli alanlarda
değerlendirmesi gerekmektedir. Ayrıca, ajans bütçesinden araştırma ve geliştirme
faaliyetlerine, tanıtıma ve eğitime de kaynak ayrılmıştır. Böylece, bölgesel
gelişme anlayışına sürdürülebilir bir perspektif kazandırmak amaçlanmaktadır.
Ajans kaynaklarının etkinliğinin ve
verimliliğinin sağlanması bakımından, ajansın personel giderleri, gerçekleşen
en son yıl bütçe gelirlerinin yüzde onbeşi ile sınırlandırılmıştır.
Madde 21.- Bütçenin hazırlanmasında, genel
kabul görmüş olan saydamlık, hesap verebilirlik, açıklık ve alenilik ilkeleri
esastır.
Madde 22.- Madde ile ajansın bütçesi
düzenlenmektedir. Ajans büçesinin, ulusal ve bölgesel plan ve programlar ile
yıllık çalışma programına uygun ve gerçekçi bir şekilde hazırlanması
gerekmektedir. Ayrıca, ajansların harcamalarının kontrol edilebilmesi ve mali
gücü oranında harcama ve yükümlülük altına girmesi için bütçe dışı harcamalara
izin verilmemiştir. Ajans bütçesi ulusal ve bölgesel programlara uygun olarak
hazırlanacaktır.
Madde 23.- Madde ile bütçenin hazırlanma
ve kabul süreci düzenlenmiştir. Bu madde ile Yüksek Planlama Kurulunun gösterge
niteliğinde pay tavanlarını belirlemesinden başlayarak Yönetim Kurulunda kabulü
ve kesinleşmesine kadar geçen süreç ve bu süreç içinde göz önünde
bulundurulması gereken nüfus, gelişmişlik düzeyi, ajansın bir önceki yıl
içerisindeki performansı, ulusal ve bölgesel plan ve programlara, çalışma
programına uygunluk, gelir ve gider tahminlerinin gerçekliği gibi ölçütler
düzenlenmiştir.
Madde 24.- Bu maddede bütçe sonuçları ile
ilgili düzenlemeler yer almaktadır.
Madde 25.- Madde ile ajansın iç ve dış denetim
esasları belirlenmektedir. Klasik denetim anlayışından farklı olarak, iş ve
işlemlerin yalnızca hukuki denetimi değil performans denetiminin de yapılması
öngörülmektedir.
İç denetim faaliyetlerinin sürekliliğinin
sağlanması, gerek ajans faaliyetlerinin hesap verilebilirliği ve şeffaflığı,
gerekse ajans faaliyetleri ile ilgili risklerin zamanında tespit edilerek
gerekli tedbirlerin alınması açısından büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle
denetim konusunda uzmanlaşmış bir iç denetim istihdamı öngörülmektedir.
Ayrıca, Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel
Sekretere de iç denetim konusunda yetki verilmektedir. Yönetim Kurulu Başkanı
ve Genel Sekreter, ajans faaliyetlerini görevlerinin gerektirdiği gibi yerine
getirmek ve bu konuda gerekli tedbirleri almakla görevlidirler.
Dış denetimin ise; hukuka uygunluk
açısından İçişleri Bakanlığı, performans değerlendirmesi açısından ise Devlet
Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı tarafından gerçekleştirilmesi öngörülmektedir.
Ajans faaliyetlerinin hukuka uygunluğu, yerindeliği, etkinliği ve verimliliği
ile ajansların performansı, her bir bölgenin niteliği ve her ajansın faaliyeti
de dikkate alınmak suretiyle belirli aralıklarla incelenerek denetime tabi
tutulacaktır.
İlgili mevzuat hükümleri ile düzenlenen
Sayıştayın denetim yetkisi saklıdır.
Madde 26.- Bu maddede ajansın muaf olduğu
vergi, resim, harç ve katkı payları belirtilmektedir.
Madde 27.- Bu maddede uygulanmayacak
hükümler düzenlenmektedir.
Ajans, mali özerkliğinin korunması, esnek
ve dinamik yapısıyla değişen şartlara kolay uyum sağlayıp ihtiyaçlara acilen
cevap verebilmesi amacıyla, ilgili bazı kanunların kapsamı dışında
bırakılmıştır.
Madde 28.- Bu madde ile 540 sayılı Devlet
Planlama Teşkilatı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin
ilgili hükümlerinde gerekli değişiklikler yapılmıştır.
Madde 29.- Bu madde ile 540 sayılı Devlet
Planlama Teşkilatı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin
ilgili hükümlerinde gerekli değişiklikler yapılmıştır.
Geçici Madde 1.- Kalkınma Ajansları
Bakanlar Kurulu kararları ile aşamalı olarak kurulacaktır. Bunun için, 26 adet
Kalkınma Ajansının tamamı kuruluncaya kadar genel bütçe vergi gelirlerinden
gerçekleştirilecek olan transferin kurulmuş ajans sayısı dikkate alınarak
düzenlenmesi gerekmektedir. Ayrıca ajanslar yıl içerisinde kuruldukları tarih
itibarıyla yılın geri kalanı için kendilerine düşen payı kullanabileceklerdir.
Geçici Madde 2.- Bu madde ile ilk yıl için ajansta çalıştırılacak olan azami
personel sayısının kuruluş kararnamesinde belirtileceği hükmü getirilmiştir.
Geçici Madde 3.- Türkiye - Avrupa Birliği
Mali İşbirliği kapsamında Güneydoğu Anadolu Bölgesi hariç toplam dört bölgede
bölgesel program yürütülmektedir. Doğu Anadolu Kalkınma Programı kapsamında Van
ilinde "Proje Koordinasyon Merkezi"; Samsun-Kastamonu-Erzurum NUTS II
Bölgeleri Kalkınma Programı kapsamında, merkezi Amasya'da olmak üzere
Yeşilırmak Havzası İl Özel İdareleri Hizmet Birliği, merkezi Kastamonu'da olmak
üzere Orta Karadeniz Kalkınma Birliği ve merkezi Erzurum'da olmak üzere
Erzurum-Erzincan-Bayburt İlleri Kalkınma Birliği kurulmuştur. Söz konusu
programların başarıyla yürütülmesi için bölgelerde programların yürütülmesinden
sorumlu birimlerin kurulması ön koşuldur. Kalkınma Ajansları henüz
kurulmadığından, geçici olarak bu görevleri üstlenecek olan proje birimleri
kurulmuş ve bu kapsamda personel istihdam edilmiştir. Söz konusu bölgelerde
Kalkınma Ajanslarının kurulması ile birlikte bu birimlerin yürütmekte olduğu iş
ve işlemler, bunlara ilişkin hak ve yükümlülükler ile her türlü taşınır
malların ilgili ajanslara devredilmesi gerekmektedir. Ayrıca, bu birimlerde
oluşan teknik kapasitenin ve bilgi birikiminin korunması ve uygulanan bölgesel
programların devamlılığının sağlanması için; zaten detaylı bir inceleme ve ön
eleme sonucunda seçilen proje birimi personelinin istekleri halinde ve yeterli
nitelikleri taşımaları şartı ile ajanslarda istihdamı sağlanacaktır.
Geçici Madde 4.- Bu madde ile Kalkınma
Kurulunun ilk toplantısına ilişkin düzenlemeler yapılmaktadır.
Geçici Madde 5.- Güneydoğu Anadolu Projesi
Bölge Kalkınma İdaresine ve bu İdarenin görev alanına giren illeri kapsayan
Ajansların bir yıl içerisinde kurularak İdarenin yürüttüğü projeler ve bunlarla
ilgili görev, yetki ve sorumlulukları da devralmasına ilişkin düzenlemeler
yapılmaktadır.
Bu maddede; bir taraftan tasfiye sürecinde
hizmette herhangi bir aksamaya meydan vermemek üzere gerekli tedbirler
alınırken, diğer taraftan çalışanların mağdur edilmemesine yönelik
düzenlemelere de yer verilmiştir.
Ayrıca, Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Teşkilatında çalışan personelin, bölgesel gelişme ve proje
yönetimi konularındaki bilgi ve tecrübelerinden yararlanılması amacıyla
bölgedeki ajanslarda çalışmalarına da imkan sağlanmaktadır.
Avrupa Birliği
Uyum Komisyonu Raporu
Türkiye Büyük
Millet Meclisi
Avrupa Birliği Uyum
Komisyonu 15.2.2004
Esas
No.: 1/950
Karar
No.: 1
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Bakanlar Kurulunca hazırlanarak 19.1.2005
tarihinde Başkanlığınıza sunulan “Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu
ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı”, Başkanlığınızca 28.1.2005 tarihinde,
esas Komisyon olarak Plan ve Bütçe Komisyonuna; tali komisyon olarak da
İçişleri ve Adalet komisyonlarının yanı sıra Komisyonumuza havale edilmiştir.
Komisyonumuz, 15.2.2005 tarihli onuncu
toplantısında, Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Sn. Abdüllatif Şener ile
Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı ve Avrupa Birliği Genel Sekreterliği
temsilcilerinin de katılımlarıyla Tasarıyı inceleyip görüşmüştür.
Tasarı ile;kamu kesimi, özel kesim ve
sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini geliştirmek, kaynakların
yerinde ve etkin kullanımını sağlamak, ulusal kalkınma programlarında
belirtilen ilke ve politikalar doğrultusunda bölgesel gelişmeyi hızlandırmak ve
bölge içi farklılıkları azaltmak üzere oluşturulacak kalkınma ajanslarının
kuruluş, görev ve yetkileri düzenlenmektedir.
Komisyonumuzda Tasarının geneli üzerinde
yapılan görüşmeler sırasında şu görüşler ileri sürülmüştür:
- Tasarı ile AB’ye uyum sürecindeki
yükümlülüklerimizden biri yerine getirilerek Avrupa Birliğinin bölgesel
kalkınma fonlarının kullanımını sağlayacak bir organizasyon oluşturulmaktadır.
- Küresel değerlerin yaygınlık
kazanmasıyla birlikte yerel potansiyellerin harekete geçirilerek ekonomik birer
güce dönüştürülmeleri önem kazanmıştır.
- Türkiye’nin AB’ye Üyelik perspektifi
içinde, daha önceki aday ülkelerin ekonomik ve sosyal uyum amacıyla
yararlandıkları fonlardan etkin bir şekilde yararlanabilmesi için kurulması
gereken mekanizmalardan biride Kalkınma Ajanslarıdır.
- Tasarının yasalaşması ile birlikte
Ajansların bölgesel kalkınmaya katkıları artacak ve bu kuruluşlar kalkınmada
öncülük yapacaklardır.
- Kurulacak Ajansların gelirleri değişik
kaynaklardan sağlanmaktadır. Genel bütçenin vergi, il özel idare, belediye,
sanayi ve ticaret odaları gelirlerinin belirli oranlardaki kısımları ile Avrupa
Birliği Fonları da kalkınma ajanslarının önemli bir gelir kaynağını
oluşturacaktır.
Avrupa Birliği tarafından Türkiye’ye
tahsis edilen fonların yaklaşık üçte biri bölgesel kalkınma amacıyla
kullanılmaktadır. AB’nin 2007-2013 bütçe döneminde ise bu oranın yaklaşık yüzde
elliye yükselmesi beklenmektedir.
- Kurulacak ajanslar sağladıkları
gelirlerini, hedefledikleri amaçlar doğrultusunda kullandırabilmek için AB
ölçüleri ve kriterleri dikkate alınarak, ülkemiz NUTS 2 denilen 26 kalkınma
bölgesine ayrılacaktır. Ankara, İstanbul ve İzmir tek başlarına bir bölge
oluştururken geri kalan 23 bölge iki veya daha fazla ilden meydana gelecektir.
Tasarının Geneli Üzerinde Tartışma Konusu
Olan Hususlar
- Tasarının geneli üzerindeki görüşmeler
sırasında; üyelerimiz; AB Üyesi Ülkelerdeki kalkınma ajanslarının yapıları
dikkate alındığında ülkemizde kurulacak olanların Tasarıda öngörüldüğü gibi DPT’nin genel koordinasyonunda
olmasının uyum açısından AB tarafından eleştiri konusu olabileceğini ifade
etmişlerdir.
Gerek Avrupa Birliği Genel Sekreterliği
gerekse de Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı yetkilileri cevaben; kalkınma
ajanslarının yapılarının her bir AB Üyesi Ülkede farklı bir karakter
gösterdiğini, AB yetkilileri ile yapılan görüşmelerde ajansların teşkilat
yapısının nasıl olması gerektiğinden ziyade Türkiye’ye AB tarafından tahsis
edilen fonların yönetimini ve denetimini sağlayacak ve bu alandaki boşluğu
dolduracak bir idari otoritenin ivedilikle kurulması gerektiğini
belirttiklerini ifade etmişlerdir.
- Tasarı, kurulacak ajansların iç ve dış
denetim esaslarını da belirlemektedir. İlgili madde gereği; ajansların dış
denetimi, hukuka uygunluk açısından İçişleri Bakanlığı performans
değerlendirmeleri bakımından ise Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı
tarafından gerçekleştirilmesi öngörülmektedir. Komisyon Üyelerimizin bir kısmı,
hukuka uygunluk açısından denetimin İçişleri Bakanlığı yerine mali konularda
uzmanlaşmış Maliye Bakanlığı yetkililerince veya uluslararası alanda kabul
görmüş bağımsız denetim şirketlerince yapılmasının daha uygun olacağını
belirtmişlerdir.
Avrupa Birliği Genel Sekreterliği
yetkilisi ise; AB Üyesi Ülkelerde faaliyet gösteren söz konusu ajansların
yapılarının ülkeden ülkeye farklılık göstermesine rağmen, Avrupa Birliğinde dış
denetim denilince akla, bağımsız bir yüksek denetim otoritesi tarafından
parlamentoya yapılan raporlama geldiğini, Türkiye’de ise söz konusu bağımsız
denetim fonksiyonunu yerine getiren kurumun “Sayıştay” olduğunu ifade etmiştir.
Bu gerekçe ile yetkili, “Denetim” başlıklı madde metninden dış denetim görevini
yerine getirecekler arasında Sayıştayın da yer almasıyla birlikte, Tasarının
geneli üzerindeki tek tereddütlerinin de ortadan kalkacağını belirtmiştir.
Hükümet temsilcisi ise cevaben; herhangi
bir yere kamu tahsisi yapıldığında doğal olarak Sayıştayın orayı denetleme
yükümlülüğü olduğunu, Sayıştayın iş yükü nedeniyle düzenli bir denetim
yapamayabileceği düşüncesiyle denetimin aksamaması için İçişleri Bakanlığına bu
görevin verildiğini belirtmiştir. Ayrıca temsilci, söz konusu madde
gerekçesinde; “İlgili mevzuat hükümleri ile düzenlenen Sayıştayın denetim
yetkisi saklıdır.” ibaresinin yer aldığını, Avrupa Birliği ile yapılan
görüşmeler sonucunda; ajansların idari yapılarının nasıl olması gerektiğinden
ziyade Düzey2 (Nuts2) bazında idari yapıların acilen oluşturulmasının üzerinde
durulduğunu ifade etmiştir.
Geneli üzerindeki görüşmelerin ardından,
Tasarı ve gerekçesi Komisyonumuzca benimsenerek maddelerin görüşülmesine karar
verilmiştir.
Tasarının bütün maddeleri aynen kabul
edildiğinden, ayrı bir metin düzenlenmesine gerek görülmemiştir.
Raporumuz, Plan ve Bütçe Komisyonuna sunulmak
üzere saygı ile arz olunur.
|
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
|
Yaşar
Yakış |
Ali Rıza
Alaboyun |
Öner
Gülyeşil |
|
|
Düzce |
Aksaray |
Siirt |
|
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
|
Nevin
Gaye Erbatur |
Necdet
Budak |
Zekeriya
Akçam |
|
|
Adana |
Edirne |
İzmir |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Musa
Sıvacıoğlu |
Ömer İnan |
Aydın
Dumanoğlu |
|
|
Kastamonu |
Mersin |
Trabzon |
|
|
|
Üye |
|
|
|
|
Afif
Demirkıran |
|
|
|
|
Batman |
|
Türkiye Büyük
Millet Meclisi
Plan ve Bütçe
Komisyonu
Esas
No.: 1/950 3.6.2005
Karar No.: 38
TÜRKİYE
BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Bakanlar Kurulunca 19.1.2005 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına sunulan ve Başkanlıkça 28.1.2005
tarihinde tali komisyon olarak Avrupa Birliği Uyum Komisyonu, İçişleri
Komisyonu ve Adalet Komisyonuna, esas komisyon olarak da Komisyonumuza havale
edilen 1/950 esas numaralı "Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu
ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı"; Komisyonumuzun 23.3.2005 ve
21.4.2005 tarihlerinde yaptığı 41 inci ve 47 nci birleşimlerde, Hükümeti
temsilen Devlet Bakanı Abdüllatif ŞENER
ile Maliye Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Enerji
ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Devlet Planlama
Teşkilatı Müsteşarlığı, Devlet Personel Başkanlığı ve Güneydoğu Anadolu
Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı temsilcilerinin katılımlarıyla
incelenip görüşülmüştür.
Bilindiği gibi gelişme olgusu, ülke genelinde toplumsal, siyasal,
kültürel ve benzeri kurumlardaki yapısal değişimleri kapsayan çok boyutlu bir
öze sahiptir. Toplumların gelişmesi; kişi başına düşen milli gelirin
artırılması şeklinde özetlenebilecek iktisadi büyüme kavramıyla beraber,
yapısal ve insani gelişmeyi içine alan ve ölçebildiğimiz bütün sosyal
değişkenleri içermektedir. Son yıllarda toplumsal gelişmenin en önemli yönünü,
ulusal kalkınmanın çeşitli toplum
kesimleri ve bölgeler arasında dengeli bir işbölümü ile gerçekleştirilmesi ve
buna paralel olarak kalkınmanın getirilerinin de kesimler ve bölgeler arasında
dengeli dağılımı teşkil etmeye başlamıştır.
Ekonomik refahın, toplum kesimleri ve iller, bölgeler arasında, kısacası
mekanda dengeli dağılımının sağlanması, günümüz toplumlarında sosyal devlet
anlayışının bir gereği olarak ortaya çıkmaktadır. Bu politika, aynı zamanda
ekonomik ve sosyal uyum ile toplumsal istikrarın önemli unsurları arasında yer
almaktadır. Kalkınma düşüncesinde diğer önemli faktör ise gelişmenin
sürdürülebilir olmasıdır.
Günümüzde, sürdürülebilir gelişme iktisadi büyüme yanında sosyo-kültürel,
mekansal, çevresel ve benzeri boyutları içine alan dengeli bir süreci temel
almaktadır. Gelişmiş toplumlarda, genel büyüme oranı ve ortalama gelir düzeyi
geri kalkınmışlığın tek göstergesi
olarak görülmemektedir. Artık bu gelirin nasıl bir yapıda, hangi kesimlerin
katkısıyla üretildiği ve kesimler arasında ve mekanda nasıl dağıldığı da
gelişmişlik göstergeleri arasında zikredilmektedir. Büyümenin ve gelişmenin
sürdürülebilirliği bu hususları dikkate alan bir yönetim ve üretim yapısının
varlığıyla doğru orantılı görülmektedir.
Doğal ve toplumsal kaynakların mekan
üzerinde dağılımı, mutlak anlamda eşitlik arz etmediğinden, gelişme de mutlak
anlamda dengeli bir süreçten geçmemektedir. Diğer bir deyişle ekonomik ve
sosyal gelişme yeryüzünde zaman ve mekan bakımından farklılık göstermektedir.
Ülkeler arasında gelişmiş, gelişmekte olan ve az gelişmiş gibi tanımlamalarla
nitelenen gelişmişlik farklılıkları, ülkelerin farklı yörelerinde de ortaya
çıkmaktadır. Dinamik bir yapıya sahip olan gelişme sürecine yön veren iktisadi
ve sosyal faktörlerin ülke mekanı üzerinde farklı yoğunluklarda dağılımı,
bölgelerarası gelişmişlik farklılıklarının nedeni olarak ortaya çıkmaktadır.
Ülkemizde bölgelerarası gelişmişlik
farklarının dengeli bir yapıya kavuşturulması, bölgesel ve yerel kalkınmanın
hızlandırılması ve sürdürülebilir dengeli bir gelişmenin sağlanması için
çeşitli politikalar ve araçlar uygulanmıştır. Bunların başında, çeşitli
büyüklükteki bölgeleri hedef alan bölge planları yer almaktadır. Bölge
planları, kalkınma planlarının hedef ve stratejileri çerçevesinde bölgelerarası
gelişmişlik farklarının azaltılması, geri kalmış yörelerde yaşayan nüfusun
refah düzeyinin yükseltilmesi, metropollere büyük yük getiren göç eğilimlerinin
istikrarlı bir dinamiğe kavuşturulması, plansız kentleşme nedeniyle oluşan
sorunların çözüme ulaştırılması amacıyla bölgelerin özellikleri, farklılıkları,
gelişmişlik düzeyleri ve temel sorunları ile potansiyellerinin belirlenmesine
yönelik olarak merkezde hazırlanmaktadır.
Kalkınma planlarının sektörel öncelikleri
ile mekansal boyutların bütünleştirilmesine yönelik olarak, bölgelerarası
gelişmişlik farklarını azaltmak ve sürdürülebilir kalkınmayı gerçekleştirmek
amacıyla, çeşitli dönemlerde muhtelif bölgesel gelişme planları hazırlanmıştır.
Bunların başlıcaları; Doğu Marmara Planlama Projesi, Antalya Projesi, Çukurova
Bölgesi Projesi, Güneydoğu Anadolu Projesi, Zonguldak-Bartın-Karabük Bölgesel
Gelişme Projesi, Doğu Anadolu Projesi Ana Planı ve Doğu Karadeniz Bölgesel
Gelişme Planı'dır.
Ancak, çoğu zaman kalkınmada öncelikli
yöreleri hedef alan destek uygulamaları, organize sanayi bölgeleri politikası,
yatırımlarda devlet yardımları ve kırsal kalkınma projeleri ile birlikte
yürürlüğe konulan bölge planları, bölgelerarası gelişmişlik farklarının
azaltılmasında ve hedeflenen gelişme düzeyini ve ortamını oluşturmada beklenen
etkiyi doğuramamıştır. Anılan bölgesel kalkınma projelerinden GAP dışında
kalanlar kapsamlı bir uygulama şansı bulamamıştır. Başta bir enerji ve sulama projesi olarak başlatılan ve daha
sonra entegre bir bölgesel kalkınma projesine dönüştürülen ve büyük ölçekli
sektörel kamu yatırımları ile desteklenen Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) hariç
olmak üzere hazırlanan bölge planlarının hemen hemen tamamı beklenen başarıya
ulaşamamıştır. Planlı dönemde sağlanan olumlu gelişmelere rağmen, gerek
Türkiye'nin tam üye olarak katılmayı hedeflediği AB ülkeleriyle olan gelir
farkı, gerekse ülke içinde bölgelerarası gelir ve gelişmişlik farklılıkları
somut gelişmeler sağlanması gereken önemli bir sorun alanı olarak gündemdeki
yerini korumaya devam etmektedir.
Yerel ve bölgesel gelişme, diğer kalkınma
planlarında olduğu gibi halen yürürlükte olan 8 inci Beş Yıllık Kalkınma
Planında; bölgesel gelişme, bölge planlama, kalkınmada öncelikli yörelerin
geliştirilmesi, kamu yatırımları, yatırımlarda devlet yardımları ve kırsal
kalkınma ile ilgili amaç, ilke ve politikalar arasında da bölgesel ve yerel
kalkınmanın önemi açıkça vurgulanmıştır. Planda ayrıca; Dünyada ve Türkiye'de
yerel sanayi odaklarının, küresel ekonomi ve rekabet anlayışında meydana gelen
değişimlerin birer ürünü olarak ortaya çıktığı ve yerel kurumların ortak
hedefler doğrultusunda organize olması yanında, belirli sektörlerde uzmanlaşmış
ve kendi aralarında bütünleşmeyi sağlamış KOBİ'lerin yer aldığı küçük ve orta
boy kentlerin dünya ekonomisinde önemini giderek artırdığı vurgulanmaktadır.
8 inci
Beş Yıllık Kalkınma Planında Ülkemizin sanayileşme sürecinde, ulusal
kaynakların en etkili ve verimli şekilde kullanılmasını teminen, Türkiye'nin
sanayi haritasının çıkarılarak, birbirini besleyen, birbirinin altyapısını
tesis eden yatırımlar ile bölgesel gelişmeye yönelik projelerin destekleneceği
belirtilerek; kırsal kalkınma açısından; kırsal alanda istihdamın artırılması,
insangücü kaynaklarının geliştirilmesi, kırsal nüfusun gelirini artırıcı
ekonomik faaliyetlerin desteklenmesi, yaşam kalitesinin iyileştirilmesi, etkili
örgütlenme ve her düzeyde katılımcılığın sağlanmasına ve sivil toplum örgütlerinin kalkınma sürecine
katılımlarını artırmaya yönelik
tedbirlerin alınması öngörülmüştür. Bu kapsamda, 8 inci Beş Yıllık
Kalkınma Planında programların ve
bölgesel planların hazırlık, uygulama, koordinasyon ve izleme aşamalarının
etkinliğini artırmak üzere, ihtiyaç duyulan merkezlerde birimlerin oluşturulması
için Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı gerekli düzenlemeleri yapmakla
görevlendirilmiştir.
Diğer taraftan, 2001 yılı kişi başı gayri
safi yurt içi hasıla verilerine göre, ülkemizin en yüksek gelire sahip ili
(Kocaeli, 6.165 ABD Doları) ile en düşük gelire sahip ili (Ağrı, 568 ABD Doları)
arasında yaklaşık 11 kata varan bir gelir farkı bulunmaktadır. 2003 yılı
illerin sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralaması çalışmasına göre ise; özellikle
Ankara'nın doğusunda yer alan illerin sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeylerinin,
genel olarak ülke ortalamasının altında kaldığı; bununla birlikte, gelişmişlik
düzeyi itibarıyla ülke ortalamasının altında yer alan bu illerden çoğunun
sıralamadaki yerinin, bir önceki araştırma dönemine (1996) göre, daha aşağılara
inmiş olduğu görülmektedir. Bu göstergelerden de anlaşılacağı üzere, başta
kaynak sorunu ve bölgesel gelişme alanındaki kurumsal yapının yetersizliği gibi
nedenlerden dolayı bölgelerarası gelişmişlik farklarının azaltılmasında ve
bölgelerarası dengeli büyüme ve gelişmenin sağlanmasında arzu edilen düzeyde
bir iyileşme sağlanamamıştır.
AB'ye üyelik ve uyum sürecinde, ülkemizin
satın alma gücü paritesine göre kişi başına ortalama gelir düzeyinin, son
genişleme öncesinde AB ortalamasının yaklaşık üçte biri düzeyinde olduğu sıkça
ifade edilmektedir. Aynı kapsamda
özellikle ülke içi gelir ve gelişmişlik farklarının azaltılmasının önemi
vurgulanarak, bu alanda katılım öncesi mali yardımı da etkileyen şekilde AB'nin
bölgesel gelişme politikası ve uygulamalarına paralel yeni bir yaklaşım, yöntem
ve kurumsal örgütlenme modeline dikkat çekilmektedir. Bölgesel gelişme alanında
AB'ye uyum sürecinin bir gereği olarak, yerleşme merkezlerinin kademelenmesini,
iller arasındaki fonksiyonel ilişkileri, coğrafi koşulları, istatistik toplama
ve plan yapma amacına uygunluğu da dikkate alarak, AB istatistiki
sınıflandırmasına (NUTS) paralel bir şekilde, üç düzey halinde İstatistiki
Bölge Birimleri Sınıflandırması (İBBS) yapılmıştır. AB standartlarına uygun
olarak hazırlanarak 28 Ağustos 2002
tarihli ve 2002/4720 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan bu
sınıflandırmanın, bölgesel
politikaların çerçevesinin belirlenmesinde esas alınması kararlaştırılmıştır.
Katılım Ortaklığı Belgesi temelinde, AB'ye
ekonomik ve sosyal uyum sürecinin çerçevesini oluşturan ve 2004-2006 dönemini
içine alan Ön Ulusal Kalkınma Planı, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı tarafından hazırlanarak Yüksek
Planlama Kurulu tarafından onaylanmıştır. Ekonomik ve sosyal uyumun en önemli
yatay önceliği olarak bölgesel gelişmeye ağırlık veren Plan'da, finansman
desteğinin en geniş olduğu alan bölgesel gelişme olarak tespit edilmiştir.
Planda yönetim otoritesi olarak Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı
belirlenmiş olup, uygulamaya ilişkin görevlerin sektörel ve bölgesel kurumlar
gibi "ara kurumlar" ile paylaşılması, bölgesel gelişme politikalarını
yerel bazda uygulayacak kurumsal bir mekanizmanın geliştirilmesi ve bu alandaki
program ve projelerin yönetimine ilişkin bazı görevlerin, kalkınma ajansları
olarak adlandırılan bu ara kuruluşlara
devredilmesi öngörülmüştür. Kalkınma
Ajanslarının kurulması konusu,
58 inci Hükümet tarafından hazırlanarak yürürlüğe konulan ve 59 uncu Hükümet tarafından da aynen benimsenen Acil
Eylem Planında gerçekleştirilmesi
öngörülen en önemli hukuki, kurumsal ve yapısal düzenlemeler arasında yer
almaktadır.
Dünya uygulamalarına bakıldığında
ajanslar, AB üyesi ülkeler ve Amerika
Birleşik Devletleri (ABD) olmak üzere birçok gelişmiş ülkede bölgesel ve yerel
kalkınmanın en önemli kurumları arasında yer almaktadır. Başta İngiltere olmak
üzere çok çeşitli ülkelerde, farklı yapılarda, statülerde ve işlevlerde
kurulmuş olan ajanslar, 1950'li yıllardan bu yana hizmet vermektedir. Bölgesel
gelişme ve bölge planlama anlayışının köklü değişikliklere uğradığı 1980'li ve
1990'lı yıllarda ajanslar daha da yaygın hale gelmiş ve bölgesel gelişme
çabalarının odağında yer alan kurumsal kapasiteleriyle, özellikle Avrupa'da AB
yapısal fonlarının da desteğiyle bazı bölgelerin geliştirilmesinde asli rol
üstlenmiştir.
Günümüzde Avrupa ülkelerinde kendi
bölgelerinin kalkınması amacıyla ulusal ve uluslararası düzeyde faaliyet
gösteren farklı nitelik, yapı ve statüde 200'ü aşkın kalkınma ajansı
bulunmaktadır. Bunların büyük bir kısmının, özellikle Brüksel gibi önemli dış
merkezlerde temsilcilikleri bulunduğu gibi, Avrupa genelinde 150 üyeye sahip
örgütlenmiş bir üst kuruluşları da (Avrupa Bölgesel Kalkınma Ajansları
Birliği-EURADA-European Association of Regional Development Agencies)
bulunmaktadır.
Bölgesel gelişme ve bölge planlama
alanında, dünyadaki anlayış ve uygulamalar son 20 yılda çok büyük bir değişim
göstermiştir. Her şeyden önce bölgesel gelişmenin ülke içi ve dışı çok yönlü
bir etkileşim sürecini gerektirdiği anlaşılmış ve merkezden yönlendirilen,
sadece içe dönük yerel, kırsal, kentsel veya bölgesel gelişme modellerinin
başarılı olamadığı görülmüştür. Yeni bölgesel gelişme ve planlama anlayışının
en önemli özellikleri; sürdürülebilir, dengeli, insan odaklı, esnek, rekabetçi,
katılımcı olması ve yerel aktörlerin çabalarını, yerel potansiyelleri ve
dinamikleri, stratejik yaklaşımı, öğrenmeye dayalı uygulamaları
içermesidir. Küresel rekabet süreci,
karşılaştırmalı üstünlükler temelinde, yerel ve bölgesel uzmanlaşma sürecini de
hızlandırmaktadır. Yerel girişimcilik, yerel kaynakların harekete geçirilmesi,
bilgi ve beceri birikimi ve diğer yerel potansiyellere de bağımlı olarak,
belirli sektörlerde uzmanlaşabilen yöreler, dünya ekonomisi içerisinde
karşılaştırmalı üstünlük elde edebilmekte ve bu sayede ülke ortalamasından daha
fazla büyüme ve gelişme şansı bulurken, ülkenin genel büyümesine, refah ve
istikrarına da daha fazla katkı sağlayabilmektedir. Bu bakımdan, yerel/bölgesel
dinamiklerin ve potansiyelin tespiti, bunların ulusal öncelikler ile uyumlu
olarak yerinde ve katılımcı bir anlayışla, ortak akıl kullanılarak planlanması,
esnek, aksiyona dayalı, rol paylaşımına açık ve insan odaklı programlar,
gelişme politikaları ve rekabetçi projeler ile desteklenmesi aşamalarında
yerelde teknik kapasitesi yüksek bir kurum gerekli olmaktadır.
Yukarıda sayılan faydalar çerçevesinde;
– Yerel-bölgesel potansiyeli, dinamikleri
ve özgünlükleri ortaya çıkararak bunları en iyi şekilde değerlendirip
planlayabilecek,
– Potansiyeli ve dinamikleri rekabetçi,
katılımcı, esnek, aksiyona dayalı bir yaklaşımla harekete geçirebilecek ve
ulusal, uluslararası pazarlarda ekonomik, sosyal, kültürel birer değer haline
dönüştürebilecek,
– Bütün kurum, kuruluş ve şahıslara
sağladığı idari, mali, teknik desteklerle başta girişimciler olmak üzere bütün
kesimlerde bir kalkınma bilinci ve ivmesi oluşturabilecek,
– Yenilikçi, rekabete dayalı kaynak
tahsisi mekanizması, etkin izleme ve değerlendirme işlevleri ile kalkınma
planları, bölgesel gelişme planları ve programların uygulama kapasitesini
geliştirecek,
– Hem ulusal, hem de bölgesel-yerel
düzeyde, başta istihdam ve gelir olmak üzere ekonomik ve sosyal göstergelerin
iyileştirilmesine, bölgelerarası ve bölgeiçi gelişmişlik farklarının
azaltılmasına ve dolayısıyla ülkenin genel refah ve istikrarına olumlu katkılar
sağlayacak
Kalkınma ajanslarının kuruluşu, 8 inci Beş
Yıllık Kalkınma Planı, 58 ve 59 uncu Türkiye Cumhuriyeti Hükümetlerinin Acil
Eylem Planlarının hedefleri ve AB Katılım Ortaklığı Belgesinde yer alan
taahhütlerimiz çerçevesinde gerekli görülmektedir.
– 1/950 esas numaralı Tasarı ile;
l Kamu-özel sektör ortaklığı anlayışına uygun bir yapıda,
özel hukuk hükümlerine tabi, istihdam ve harcama usullerinde, kamu kurum ve
kuruluşlarının tabi olduğu bütçe,
harcama, ihale, işe alma, işten çıkarma, personel ücret ödemesi ve muhasebe
yöntemlerinden bağımsız olarak esnek hareket edebilen bölge kalkınma
ajanslarının kuruluş, görev ve sorumluluklarının düzenlenmesinin,
l Kalkınma ajanslarının 2002 yılında oluşturulmuş olan 26
adet Düzey II bölgeleri esas alınarak kurulmasının, iki veya daha fazla ilden
oluşan 26 bölgeden sadece Ankara, İstanbul ve İzmir’in tek başına bir bölge
niteliğinde olmasının,
l Kalkınma ajanslarının teşkilatının kalkınma kurulu, yönetim kurulu, genel sekreterlik ve tek durak ofislerden oluşmasının,
l Bölgedeki kamu kurum ve kuruluşları, özel kesim, sivil
toplum kuruluşları, üniversiteler ve yerel yönetimler arasında işbirliğini
geliştirmek ve ajansı yönlendirmek üzere kurulacak kalkınma kuruluna
temsilci gönderecek kamu kurum ve kuruluşları ile özel kesim ve sivil
toplum kuruluşlarının gönderecekleri temsilcilerin sayısı, görev süresi ve
tekrar atanma usullerinin kuruluş kararnamesi ile belirlenmesinin,
l Ajansın
karar organı olacak yönetim kurulunun
Ankara, İstanbul ve İzmir gibi
tek ilden oluşan bölgelerde vali, büyükşehir belediye başkanı, sanayi odası
başkanı, ticaret odası başkanı ile kalkınma kurulu tarafından seçilecek üç özel
kesim ve/veya sivil toplum kuruluşu temsilcisinden; birden fazla ilden oluşan
bölgelerde il valileri, büyükşehir belediye başkanları veya büyükşehir olmayan
illerde il merkezi belediye başkanları
ve her ilden birer kişi olmak kaydıyla ticaret ve sanayi odası başkanlarından
oluşmasının,
l Ajansların icra organı olacak genel sekreterliğin ajansın icraatı ile ilgili olarak Yönetim
Kuruluna karşı sorumlu ve tek durak
ofislerin en üst amiri olarak oluşturulmasının,
l Genel sekreter kurulacak bölge ajanslarında bölge
kapsamındaki her ilde, o ile yatırım yapmak isteyen girişimcilerin müracaat ve işlemlerinin
tek elden yürütülmesinden sorumlu olacak,
bölge merkezinde bulunan genel sekreterliğe bağlı, biri koordinatör olmak üzere en fazla beş kişiden meydana gelecek tek
durak ofislerinin kurulmasının,
l DPT'nin ajansların
genel koordinasyonundan sorumlu olmasının,
l Ajansın hizmetlerinin iş mevzuatı hükümlerine göre istihdam
edilecek ajans görevlerini ifa etmekle yükümlü uzman personel ve destek
personeli eliyle yürütülmesinin, bu personelin emeklilik ve sosyal güvenlik
yönünden 506 sayılı Sosyal Sigortalar
Kanununa tâbi olmasının, sekreterlik, halkla ilişkiler, arşiv, idari, mali ve
personelle ilgili işlemler gibi işleri yürütecek olan destek personelinin
sayısının, ajans toplam personel sayısının yüzde yirmisini geçmemesinin,
ajansın yıllık personel giderleri toplamının, gerçekleşen en son yıl bütçe
gelirlerinin yüzde on beşini aşamamasının,
l Ajansın gelirlerinin;
bir önceki yıl kesinleşmiş genel bütçe vergi gelirlerinin binde beşi
oranında her yıl ayrılacak transfer ödeneğinden, Yüksek Planlama Kurulunca
nüfus, gelişmişlik düzeyi ve performans ölçütlerine göre belirlenecek
paydan, Avrupa Birliği ve diğer
uluslararası fonlardan sağlanacak kaynaklardan, faaliyet gelirlerinden, bir önceki yıl kesinleşmiş bütçe gelirleri
üzerinden bölgedeki il özel idareleri için yüzde beş ve belediyeler için yüzde
bir oranında cari yıl bütçesinden aktarılacak paydan, bölgedeki sanayi ve ticaret odalarının, bir önceki yıl
kesinleşmiş bütçe gelirlerinin yüzde biri oranında cari yıl bütçesinden
aktarılacak paydan, Ulusal ve
uluslararası kurum ve kuruluşlarca yapılan bağış ve yardımlardan ve bir önceki yıldan devreden gelirlerden
teşekkül etmesinin,
l Ajansın faaliyetleri, hesapları, işlemleri ve performansı
yönetim kurulu başkanı veya genel sekreter ile bir iç denetçi tarafından iç
denetiminin yapılmasının, İçişleri
Bakanlığı ve Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığınca müştereken belirlenecek
esas ve usullere göre ise dış denetiminin yapılmasının veya yaptırılmasının,
amaçlandığı anlaşılmaktadır.
Tasarının geneli üzerinde yapılan
müzakerelerde;
l Ajansların yerel aktörler ve dinamikler arasında sinerji
oluşturarak bölgenin bütün kaynaklarını
harekete geçirerek bölgesel kalkınmayı hızlandıracağı, böylece dengeli
kalkınmanın kısa sürede gerçekleştirilmesinin sağlanacağı,
l Kalkınma ajansları adı altında Anayasa'da yer alan Devlet
teşkilat yapısına uymayan bir idari yapının
öngörüldüğü,
l Tasarı ile görev
süresi 2007 yılına kadar uzatılan GAP Bölge Kalkınma İdaresi Teşkilatının
kapatılmasının öngörüldüğü, ancak, Tasarıda GAP çerçevesinde götürülen birçok
hizmetin nasıl yürütüleceği konusunda
bir düzenlemenin yer almadığı,
l Ajansların bölgelerde ve yerelde kaynakların yerinde ve
etkin kullanılmasına yardımcı olacağı,
l Ajansların
performans denetiminin DPT tarafından yapılmasının öngörüldüğü, DPT'nin
performans denetimi yapacak bir donanımı bulunmadığı, bu nedenle
ajansların performans denetiminin
Sayıştay gibi dış denetim kuruluşları tarafından yapılmasının daha uygun
olacağı,
l Kalkınma ajanslarının
yerel girişimciliğe ve KOBİ'lere dayalı bir kalkınma modeli anlayışı
ile bölgelerin ve ülkenin yerel, ulusal
ve küresel piyasalara entegre olabilme şansını arttırmanın yanında kalkınmanın
sürdürülebilirliğini de temin edeceği,
l Anayasa'ya göre yürütme organının ancak kanun ile asli
olarak düzenlenmiş olan bir alanda düzenleme yetkisi kullanabileceği, bu
nedenle bölge kalkınma ajanslarının kurulmasında veya kaldırılmasında Bakanlar Kuruluna yetki verilmesinin
Anayasaya aykırılık teşkil edebileceği,
l Tasarı ile öngörülen kurumsal yapılanma ile birlikte,
bölgesel gelişme alanında faaliyet gösteren merkezi düzeydeki kurum ve
kuruluşlar arasındaki koordinasyonun daha da hız kazanacağı,
l Ülkemizde uygulanan bölgesel kalkınma planlarından yeterli
başarı elde edilememesinin başlıca nedenleri arasında kendine özgü bir
finansman mekanizmasının bulunmamasının
ve yerelde etkin bir kurumsal yapıyla desteklenmemesinin gösterilebileceği,
l Tasarı ile bölgesel
gelişme çabalarını ve bölge planlarının uygulanma şansını önemli derecede
etkileyen bütçe ve kurumsal yapı sorunlarına da etkin bir çözüm
getirildiği,
l Devlet Planlama Teşkilatının genel koordinasyonu içinde
ulusal düzeydeki plan ve stratejiler kullanılarak bölgelerarası gelişmişlik
farkları giderilirken, ajansların yürüteceği çalışmalar ve projelerle aynı
zamanda bölgeiçi gelişmişlik farklarının giderilmesi hedefinin de gözetilmiş
olacağı,
l Bölge çapında yatırımları
harekete geçirecek herhangi bir kaynağın bulunmadığı durumlarda nasıl
kaynak aktarılacağına açıklık kazandırılması gerektiği,
l Ajanslar şeklinde önerilen
yapılanmada; sektörel ve bölgesel politikaların etkin bir şekilde
planlanması ve entegre bir şekilde uygulanabilmesinin mümkün olacağı,
l Kurulacak ajansların
hukuki statüsüne açıklık
getirilmesi gerektiği, zira Tasarıda
kamu kurumu oldukları açıkça belirtilmese
de kamu gücü ayrıcalıkları ile donatılan ajansların, kamu idaresinde konumunun tereddütlere yol açabileceği,
l Tasarının özü itibariyle olumlu karşılandığı, ancak
ülkemizde aynı ilin ilçeleri arasındaki gelişmişlik farkları giderilmemiş iken
farklı illeri kapsayan ajansların bu farkı
nasıl gidereceği,
l Avrupa Birliği
müktesebatına uyum sağlanması
için yapılan düzenlemelerin Ülkemiz gerçekleri ile ihtiyaçları dikkate alınarak
yapılması gerektiği,
l İkinci düzey istatistiksel verilere dayanan ve homojen
olmayan bölgesel yapılanmanın sağlıklı olamayacağı,
l 20 yıl önce bölgesel kalkınmanın, gelişmiş ülkelerde daha
merkezi bir yapı ile gerçekleştirildiği, bu tür bir süreçten
geçerek bölgesel kalkınmışlık
farklılıklarını gideren ülkelerin merkezi olmayan yeni model kalkınma ajansları
kurarak kalkınma çabalarına devam ettikleri,
l Türkiye'de önce merkezi planlamaya dayanan bölgesel
kalkınma çabalarının gerçekleştirilmesi gerektiği, daha sonra yerel örgütler
eliyle kalkınma çabalarının sürdürülmesinin etkili olacağı,
l Tasarı ile
kurulması öngörülen bölge kalkınma
ajanslarının kaynak sorununun
çözümlenmesi gerektiği,
l Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresinin
özellikle köy içme sularının temini konusunda önemli başarılar sağladığı,
l Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresinde çalışan
geçici işçilerin mağdur edilmeden, haklarını koruyacak bir düzenleme yapılmasının adalet ve hakkaniyete uygun
olacağı,
l Avrupa Birliğinin bölgesel kalkınma fonlarından
yararlanacak illerin kriterlerinin nasıl belirleneceği, kriter olarak il genelinde kişi başına düşen milli gelir oranının alınmasının gerçekçi olamayacağı, zira aynı
ilin ilçeleri hatta köyleri arasında büyük gelişmişlik farklarının bulunduğu,
l Tasarıda kamuda hizmet tekrarı olan bir yapılanmanın
öngörüldüğü, bu yapılanma içinde yer alacak ajansların KOSGEB gibi bazı kamu
kuruluşlarının amaçlarına paralel
görevler ile donatıldığı,
l Avrupa Birliği müktesebatına uyum sağlamak amacıyla
kalkınma ajansları kurulmasına gerek olup olmadığı ve Avrupa Birliği tarafından
sağlanan fonların Devlet Planlama Teşkilatı tarafından da kullanılıp
kullanılamadığı konularına açıklık getirilmesinin yararlı olacağı,
l Dünya uygulamalarına bakıldığında bölge kalkınma kuruluşlarının, ülkelerin sosyal ve ekonomik
şartlarına bağlı olarak statülerinin de
farklı şekillerde belirlendiği,
l Kalkınma ajanslarının temel hedeflerinin yerel potansiyelin
harekete geçirilmesi olduğu,
lGüneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresinin,
kalkınma ajanslarının bir alternatifi olarak değerlendirilemeyeceği, Güneydoğu
Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresinin bölgede planlama yapma yetkisine
sahip bir yapı arz ettiği,
lAjansların İçişleri Bakanlığı ile ilişkilendirilmesinin
doğru olamayacağı, Tasarıda bölge
kalkınma ajanslarının yararlanacağı AB fonlarının hangi kriterlere göre
kullandırılacağına açıklık getirilmesinin daha uygun olacağı,
l Mevcut kamu yönetimi içinde aynı görevi yapan kuruluşlar
arasında görev çatışmasına neden olacak bir örgütlenmeye gidilmemesi gerektiği,
l Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresinin halen
yürütmekte olduğu projelerin, bu Kuruluşun kapatılmasından sonra nasıl devam
ettirileceği,
şeklindeki görüş ve eleştirileri müteakip,
Hükümet tarafından yapılan tamamlayıcı açıklamalarda ise;
l Tasarının amacının kamu sektörü, özel sektör ve sivil
toplum kuruluşları arasında işbirliğini geliştirmek, kaynakların yerinde ve
etkin kullanımını sağlamak, yerel potansiyeli harekete geçirmek, AB
müktesebatına uyumu ve AB fonlarının kullanımını gerçekleştirmek olduğu,
l Ajansların devlet
yardımlarını uygulama, kırsal kalkınma faaliyetlerini destekleme, altyapı ve
çevre projelerini gerçekleştirme gibi alanlarda faaliyet gösteren kurum ve
kuruluşların yerine geçmemesi ve doğrudan uygulama yapmamasının esas olduğu,
l Ajansların; ellerinde
bulundurdukları kaynaklar ve teknik birikim ile kamu kurum ve kuruluşları da dahil olmak üzere bütün
ilgili taraflar arasındaki koordinasyonu sağlayacağı; bunların faaliyet ve
projelerini özellikle bölgesel ölçekte birbirini tamamlar hale getireceği,
böylece daha yüksek bir büyüme, gelir ve istihdam etkisinin yaratılacağı,
l Ajansların yüksek nitelikli personel, esnek kaynak ve istihdam yapısı ile bütün
yerel aktörlerin, özellikle başlangıçta ihtiyaç duyacağı planlama, programlama,
projelendirme, koordinasyon ve izleme kapasitelerinin geliştirilmesinin
destekleneceği,
l Makro ve mikro ölçekli
planlama arasında bir denge sağlayacak yeni planlama ve idari örgütlenme
anlayışı çerçevesinde uygun kurumsal altyapının oluşturulmasıyla birlikte
planlamanın ilgili yerleşmelerde, yukarıdan-aşağıya değil aşağıdan-yukarıya
başlatılan etkileşimli bir süreçle yapılmasının ve uygulanmasının mümkün
olacağı,
l Ulusal ve küresel rekabetin, özellikle esnek ve dinamik
üretim yapılarıyla değişen koşullara kolay ayak uydurabilen KOBİ'ler için
önemli avantajlar sunduğu, bu kapsamda, yerel girişimciliğe ve KOBİ'lere dayalı
bir kalkınma modelinin bölgelerin ve ülkelerin yerel, ulusal ve küresel
piyasalara entegre olabilme şansını artırırken, kalkınmanın
sürdürülebilirliğinin de sağlanacağı,
l Küreselleşme sürecinin, bütün toplumlara ve yerel-bölgesel
ekonomilere tehditler yöneltirken, aynı zamanda bazı fırsatlar da sunduğu,
yerel aktörlerin küreselleşmenin tehditlerine karşı koyabilme yeteneğinin
geliştirilmesi ve sunduğu fırsatlardan azami faydanın elde edilebilmesi, bu
faktörleri iyi teşhis eden, yorumlayabilen ve bunlara uygun politikalar
geliştirebilen kurumların varlığını gerektirdiği,
l Ajansların, bir taraftan küresel düzeyde yaşanan
gelişmeleri yerel düzeye aktarırken, diğer taraftan da yerel potansiyeli,
varlıkları, üstünlükleri ve özgünlükleri küresel pazarlara taşıyacağı,
l Türkiye'nin koşulları dikkate alınarak kalkınma
ajanslarının yönetim kurulu üye yapısının daha çok kamu ağırlıklı olarak
belirlendiği, ajans yönetim kurulunun üstünde
100 kişiyi geçmeyen Kalkınma Meclisinin yer alacağı, bunun üyelerinin
büyük ölçüde yerel katılıma olanak sağlayacağı,
l Kalkınma
ajanslarının fonksiyonlarını yürütecek mevcut kamu yönetimi sisteminde
bir teşkilatın bulunmadığı,
l Avrupa Birliği Fonlarının il bazında değil,
bölge bazında kullanılabildiği,
ajansların Devlet Planlama
Teşkilatı'nın taşra teşkilatı gibi düşünülmediği, Devlet Planlama Teşkilatı'nın
sadece koordinasyon görevinin olacağı,
l Güneydoğu Anadolu Projesi Bölgesel Kalkınma İdaresinin
kaldırılacağı, Güneydoğu Anadolu Projesi kapsamında yürütülen yatırımların
ilgili kamu kuruluşu tarafından yürütülmesine devam edileceği, Güneydoğu Anadolu Projesi Bölgesel Kalkınma
İdaresinin üstlendiği bölgesel
kalkınmanın koordinasyonu görevlerinin kurulacak ajans tarafından yürütüleceği,
l Devlet Planlama Teşkilatı'nın ulusal kalkınma planları ile
bölgesel kalkınma planlarının uyumunu sağlayacağı,
l Kalkınma ajanslarının yeni bir kamu idare kademesi olmadığı, zira bu kuruluşların kamu tüzel kişiliğinin bulunmadığı, bunların
sadece plan bölgeleri olarak değerlendirilmesi gerektiği,
l Kalkınma ajanslarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip ve
özel hukuk hükümlerine tabi kuruluşlar
olduğu,
lKamu kaynağı kullanacak bu ajansların mali denetiminin
Sayıştay tarafından yapılmasına engel bir durumun olmadığı,
l Kalkınma ajanslarının yıllık çalışma programları ile diğer ikincil mevzuatı hazırlayacak olan
Devlet Planlama Teşkilatı'nın performans denetimi yapmasının gayet normal
olduğu, bunun hukuki bir denetim olarak
değerlendirilmemesi gerektiği,
İfade edilmiştir.
Geneli üzerinde yapılan görüşmeleri
müteakip Tasarı ve gerekçesi Komisyonumuzca da benimsenerek maddeler üzerindeki
görüşmelere geçilmesi kabul edildikten sonra, verilen bir önergeyle konunun daha ayrıntılı bir şekilde
incelenebilmesine imkan sağlamak üzere bir alt komisyon kurulmasına karar
verilmiştir.
Alt Komisyon; 25.4.2005, 26.4.2005,
27.4.2005 ve 28.4.2005 tarihlerinde ilgili kurumların temsilcilerinin de
katılımıyla yapmış olduğu kapsamlı değerlendirmeler sonucunda çalışmalarını
tamamlamıştır.
Alt Komisyonda Tasarının;
l 1 inci ve 12 nci maddeleri anlama açıklık kazandırılması ve
uygulamada tereddütlere yol açılmaması amacıyla redaksiyona tabi tutulması
suretiyle,
l Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığının ajanslarla ilgili
genel koordinasyon yetkilerini düzenleyen 4 üncü, ajansların görev ve
yetkilerini düzenleyen 5 inci, kalkınma kurulu ile ilgili hususlar ile görev ve
yetkileri düzenleyen 8 inci ve 9 uncu
ve yönetim kuruluyla ilgili hususlar
ile görev ve yetkileri düzenleyen 10 uncu ve 11 inci maddeleri; DPT'nin
ajanslarla ilgili koordinasyon, yetki ve sorumluluklarına açıklık getirilmesi,
ajans kurumlarının görev ve sorumluluklarının mevzuat çerçevesinde yeniden
tanımlanması ve bu görev ve
sorumlulukların ajans kurumları arasındaki dağılımının, uygulamada tereddütlere
yol açılmaması amacıyla redaksiyona
tabi tutulması suretiyle,
l Teşkilat yapısını tadat eden 7 nci maddesi; (d) bendinde
sayılan "Tek Durak Ofisler" ibaresinin, maksadın daha iyi ifade
edilmesi amacıyla "Yatırım destek
ofisleri" olarak değiştirilmesi ve müteakip maddelerdeki ifadelerin de bu
doğrultuda düzenlenmesi suretiyle,
l Genel sekreterin nitelikleri ile görev ve yetkilerini
düzenleyen 13 üncü ve 14 üncü maddeleri; genel sekreterin niteliklerinin
uygulamada tereddütlere yol açılmaması amacıyla genel personel mevzuatı
doğrultusunda yeniden tadat edilmesi ve genel sekreterin görev ve yetkilerinin
yetki ve sorumluluk dengesi çerçevesinde hesap verebilirliği temin etmeye
yönelik olarak tanımlanması suretiyle,
l Adı yatırım destek ofisleri olarak değiştirilen tek durak
ofislerle ilgili hususlar ve anılan ofislerin görev ve yetkileri düzenleyen 15
inci ve 16 ncı maddeleri; uygulamada tereddütlere yol açılmaması amacıyla yeniden düzenlenmesi, bu ofislere
yatırımcıların başvurusu ile ilgili hususları düzenleyen 17 nci maddesi,
uygulamada başvuru süreleri ile ilgili tereddütlere yol açabilecek konuların
açıklığa kavuşturulması ve ofislerin etkin bir şekilde hizmet sunması amacıyla
yeniden düzenlenmesi suretiyle,
l Ajans personelinin nitelik, statü ve hakları ile ilgili
hususları düzenleyen 18 inci maddesi; uzman personel ve iç denetçilerin
niteliklerine açıklık getirilmesi, kamu kurum ve kuruluşlarından ajanslarda
istihdam edileceklerin tazminatları ile ilgili olarak uygulamada çıkması
muhtemel tereddütlerin giderilmesine yönelik bir ifadenin eklenmesi ve yönetim
kurulu üyeleri ile genel sekreter ve ajansta istihdam edilecek tüm personelde
aranacak şartlara açıklık getirilmesi suretiyle,
l Gelirler ve yönetilecek fonlarla ilgili hususları
düzenleyen 19 uncu, mali saydamlık ve hesap verme sorumluluğu ile ilgili
hususları düzenleyen 21 inci ve denetim
ile ilgili hususları düzenleyen 25 inci
maddeleri; genel bütçe, il özel idareleri ve belediyelerden ajanslara
aktarılması öngörülen paylara açıklık getirilmesi, il özel idarelerinin borçlanma, tahsisi
mahiyetteki gelirler ile genel, katma ve özel bütçeli kuruluşlardan alınan yardım
kalemleri hariç, cari yıl bütçesinden aktarılacak yüzde beşlik payın, yüzde
bire indirilmesi, Bakanlar Kuruluna, il özel idareleri için belirlenen oranı
yüzde beşe kadar yükseltme yada Tasarıda belirlenen oranına kadar indirme;
belediyeler için belirlenen oranı ise yüzde ellisine kadar indirme yada
Tasarıda belirlenen oranına kadar çıkarma konusunda yetki verilmesi, denetim ve hesap verebilirliğin sağlanması
amacıyla ajansların iç ve dış denetimi ile ilgili konuların, genel kabul görmüş
denetim standartları dikkate alınarak yeniden belirlenmesi doğrultusunda
düzenlenmesi suretiyle,
l Ajanslarla ilgili vergisel muafiyeti düzenleyen 26 ncı
maddesi; vergi mevzuatına uygunluk açısından yeniden düzenlenmesi suretiyle,
l Teşkilatı ile birlikte görev süresi 31.12.2005 tarihi
itibariyle sona erecek olan Güneydoğu
Anadolu Projesi (GAP) Bölge Kalkınma İdaresinin kuruluş ve görevlerini
düzenleyen; 27.10.1989 tarihli ve 388
sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile bu Kanun Hükmünde Kararnamede değişiklik
yapan 11.12.1997 tarihli ve 4314 sayılı Kanunun yürürlükten kaldırılmasıyla
ilgili düzenlemenin 28 inci madde olarak metne eklenmesi ve müteakip madde
numaralarının teselsül ettirilmesi suretiyle,
l Geçici 1 inci ve 3 üncü maddelerinin redaksiyona tabi
tutulması suretiyle,
l Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Bölge Kalkınma İdaresi ile
ilgili hususları düzenleyen Geçici 5 inci maddesi; Güneydoğu Anadolu Projesi
(GAP) Bölge Kalkınma İdaresinin görev süresine açıklık getirilmesi, kapatılan,
tasfiye edilen ya da yeniden teşkilatlanma nedeniyle istihdam fazlası personel
durumuna düşen çalışanların diğer kamu kurum ve kuruluşlarına nakline ilişkin
mevcut uygulamalara paralellik sağlanması, bu personelin nakledildikleri
kurumlarda yapılacak ödemeler açısından
tereddütler yaşanmaması, kadro karşılığı olmaksızın 5434 sayılı Türkiye
Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa tabi sözleşmeli personel ile geçici
işçilerin mağduriyetlerinin
önlenmesi ve GAP Bölge Kalkınma
İdaresinin tasfiyesi konusuna açıklık getirilmesi amacıyla yeniden düzenlenmesi
suretiyle,
l 2 nci, 3 üncü, 6 ncı, 20 nci, 22 nci, 23 üncü, 24 üncü ve
27 nci maddeleri ile geçici 2 nci ve 4 üncü maddeleri aynen,
l Yürürlüğe ilişkin 30 uncu maddesinin yeniden düzenlenmesi
ve madde numarasının 31 olarak değiştirilmesi suretiyle,
l 28 inci ve 29 uncu maddeleri ile yürütmeye ilişkin 31 inci
maddesi, 29 uncu, 30 uncu ve 32
nci maddeler olarak aynen,
Kabul edilmiştir.
l Tasarının tamamı
yazım kurallarına uygunluk sağlanması
amacıyla redaksiyona tabi tutulmuştur.
l Ayrıca, Alt Komisyonumuz, Tasarı üzerinde yapılan
görüşmeler esnasında; Yönetim kurulunun teşkilini düzenleyen 10 uncu maddesi
ile ajanslara genel bütçeden, il özel idareleri ve belediyelerden aktarılacak
paylarla ilgili hususlarını düzenleyen 19 uncu maddesinin, Komisyonumuzda
değerlendirilmesine karar vermiştir.
– Bu defa, Komisyonumuzun 10.5.2005,
12.5.2005 ve 31.5.2005 tarihlerinde
Hükümeti temsilen Devlet Bakanı Abdüllatif ŞENER ile Maliye Bakanlığı, Sanayi
ve Ticaret Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı,
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı, Devlet
Personel Başkanlığı ve Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Başkanlığı temsilcilerinin katılımlarıyla yaptığı 51 inci, 52 nci ve 55
inci birleşimlerde, 1/950 esas numaralı Tasarının maddeleri üzerindeki görüşmelere,
Alt Komisyon tarafından hazırlanan metin
esas alınması suretiyle başlanmıştır.
Alt Komisyon Metninin;
l 1,2,3,4,5,6,7,8 ve
9 uncu maddeleri aynen,
l 10 uncu maddesi; 2 nci fıkrasına, kalkınma ajanslarına
finansman desteği sağlayacak il özel idarelerinin başkanlarının da yönetim
kurulunda temsil edilmelerinin sağlanması amacıyla tek ilden oluşan ajans
yönetim kurullarına o ildeki il genel başkanının, birden çok ilden oluşan
ajanslarda ise kapsama giren tüm il genel meclisi başkanlarının katılmasına
yönelik ibarelerin eklenmesi suretiyle,
l 11,12,13,14,15,16,17,18,19,20,21,22,23 ve 24 üncü maddeleri
aynen,
l 25 inci maddesinin 3 üncü fıkrasının ilk cümlesinin;
ajanslarda dış denetimin yapılacağı periyodik süreye ve bağımsız denetim
kuruluşlarının niteliğine açıklık getirilmesi doğrultusunda yeniden
düzenlenmesi, ikinci cümlesinin anlama açıklık kazandırılması amacıyla
redaksiyona tabi tutulması ve bu fıkradan sonra gelmek üzere, ajansın dış
denetimini gerçekleştirecek olan bağımsız denetim kuruluşlarının ve bunların
ortak, yönetici ve çalışanlarının sorumluluğuna açıklık getiren bir fıkranın eklenmesi suretiyle,
l 28 inci maddesi;
Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Bölge Kalkınma İdaresinin kuruluş ve
görevlerini düzenleyen; 27.10.1989 tarihli ve 388 sayılı Kanun Hükmünde
Kararname ile bu Kanun Hükmünde Kararnamede değişiklik yapan 11.12.1997 tarihli
ve 4314 sayılı Kanunun yürürlükte kalması amacıyla, maddedeki düzenlemeye
ihtiyaç kalmadığından metinden çıkarılması ve müteakip madde numaralarının
teselsül ettirilmesi suretiyle,
l 29 ve 30 uncu maddeleri, 28 ve 29 uncu maddeler olarak
aynen,
l GAP kapsamına giren illerde imar planlarının revizyonu ile
değişikliklerin mahallinde ilgili idarelere bırakılarak uygulama ve denetleme
görevlerinin müştereken yürütülmesi ve plan yapma sürecinin azaltılması
amacıyla Güneydoğu Anadolu Projesi
Bölge Kalkınma İdaresi Teşkilatının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun
Hükmünde Kararnamenin 2 nci maddesinin
(f) bendini "nazım ve uygulama imar planlarını yapmak veya yaptırmak"
şeklinde değiştiren ve aynı Kanun
Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesinin
son fıkrasını yürürlükten kaldıran bir düzenlemenin 30 uncu madde olarak metne
eklenmesi ve müteakip madde numaralarının teselsül ettirilmesi suretiyle,
l Geçici 1 inci, 2 nci, 3 üncü ve 4 üncü maddeleri aynen,
l Geçici 5 inci maddesi; Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresinin görev alanına giren illerde kurulacak ajansların, GAP Bölge Kalkınma İdaresinin teşkilat, görev ve faaliyet süresi ile
ilgili hususları düzenleyen 388 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede öngörülen
görev süresinin bitiminde faaliyete geçmelerinin, GAP Bölge Kalkınma İdaresi
tarafından yürütülen projelerin ve programların tamamlanması açısından daha
yararlı olacağından metinden çıkarılması suretiyle,
l Yürürlüğe ilişkin 31 inci maddesi, 28 inci maddenin
metinden çıkarılmasından dolayı yeniden düzenlenmesi suretiyle,
l Yürütmeye ilişkin 32 nci maddesi aynen,
kabul edilmiştir.
Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak
üzere Yüksek Başkanlığa saygı ile arz olunur.
|
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
|
Sait Açba |
M. Altan Karapaşaoğlu |
Sabahattin Yıldız |
|
|
Afyonkarahisar |
Bursa |
Muş |
|
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
|
Mehmet Sekmen |
Halil Aydoğan |
Mehmet Melik Özmen |
|
|
İstanbul |
Afyonkarahisar |
Ağrı |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Mehmet Zekai Özcan |
Osman Kaptan |
M. Mesut Özakcan |
|
|
Ankara |
Antalya |
Aydın |
|
|
|
(Karşı oy yazımız ektedir) |
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
A. Kemal Deveciler |
Ali Osman Sali |
Ahmet İnal |
|
|
Balıkesir |
Balıkesir |
Batman |
|
|
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
|
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Osman Nuri Filiz |
Alaattin Büyükkaya |
A. Kemal Kumkumoğlu |
|
|
Denizli |
İstanbul |
İstanbul |
|
|
|
|
(Karşı oy yazımız ektedir) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Birgen Keleş |
Kemal Kılıçdaroğlu |
M. Mustafa Açıkalın |
|
|
İstanbul |
İstanbul |
İstanbul |
|
|
(Karşı oy yazısı ektedir) |
(Ayrışık oy ektedir) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Bülent Baratalı |
Fazıl Karaman |
Y. Selahattin Beyribey |
|
|
İzmir |
İzmir |
Kars |
|
|
(Karşı oy yazısı ektedir) |
|
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Mustafa Elitaş |
Taner Yıldız |
Mikail Arslan |
|
|
Kayseri |
Kayseri |
Kırşehir |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Muzaffer Baştopçu |
Hasan Fehmi Kinay |
Muharrem Doğan |
|
|
Kocaeli |
Kütahya |
Mardin |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Mustafa Özyürek |
Gürol Ergin |
O. Seyfi Terzibaşıoğlu |
|
|
Mersin |
Muğla |
Muğla |
|
|
(Ayrışık oyum var) |
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Osman Seyfi |
Cemal Uysal |
Kazım Türkmen |
|
|
Nevşehir |
Ordu |
Ordu |
|
|
|
|
(Karşı oy yazısı ekte) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
İmdat Sütlüoğlu |
Musa Uzunkaya |
Sabahattin Cevheri |
|
|
Rize |
Samsun |
Şanlıurfa |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
M. Ergun Dağcıoğlu |
Enis Tütüncü |
Faruk Nafiz Özak |
|
|
Tokat |
Tekirdağ |
Trabzon |
|
|
|
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
|
|
|
|
Üye |
|
|
|
|
M. Akif Hamzaçebi |
|
|
|
|
Trabzon |
|
|
|
|
(Ayrışık oy yazımız ektedir) |
|
AYRIŞIK
OY
Tasarıya göre Kalkınma
Ajansları kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum kuruluşları arasındaki
işbirliğini geliştirmek, kaynakların yerinde ve etkin kullanımını sağlamak ve
yerel potansiyeli harekete geçirmek suretiyle, ulusal kalkınma planı ve
programlarda öngörülen ilke ve politikalarla uyumlu olarak, bölgesel gelişmeyi
hızlandırmak, sürdürülebilirliğini sağlamak ve bölge içi gelişmişlik farklarını
azaltmak üzere oluşturulmaktadır. Tasarının bu amacına katılmakla birlikte
düzenlemelerden bir kısmını eksik veya yetersiz buluyoruz.
1. Tasarıya göre kalkınma
ajansları Türkiye’nin istatistik bölge düzeyi (Düzey2) esas alınmak suretiyle
26 bölgede kurulmaktadır. Ajanslar her ne kadar bir yönetim kademesi olarak
tasarlanmış olmasa da Türkiye’nin idari yapısına paralel değildir. Bu çerçevede
ajansların il düzeyinde kurulması Türkiye’nin idari yapısına uygun olması bir
yana yönetim açısından da kolaylık sağlayacak bir düzenleme olurdu.
2. Tasarının 4 üncü
maddesinde “Ajansların ulusal düzeyde koordinasyonundan Devlet Planlama
Teşkilatı sorumludur” denildikten sonra sekiz bent halinde sayılan çok çeşitli
görev DPT’ye verilmiştir. Bunlardan bölgelerarası ve bölgeiçi gelişmişlik farklarının
azaltılması yönündeki görev esasen DPT’nin temel görevlerindendir. Bu görevin
kanun tekniği açısından Kalkınma Ajanslarına ilişkin teşkilat yasasında yer
almaması gerekir.
3. Tasarının 1 inci
maddesine komisyon görüşmeleri sırasında eklenen hükme göre Kalkınma
Ajanslarının kuruluş amaçlarından biri de bölgelerarası gelişmişlik farklarını
gidermektir. Yine biraz önce belirtildiği üzere 4 üncü maddeye göre DPT
bölgelerarası gelişmişlik farklarını gidermekle görevlidir. Ayrıca Tasarının
5/b maddesine göre “desteklenen faaliyet ve projelerin uygulama sürecini
izlemek, değerlendirmek ve sonuçlarını Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına
bildirmek” de ajansların görevlerindendir. Bütün bunlar Devlet Planlama
Teşkilatının 4 üncü maddedeki bazı görevleri ile birarada değerlendirildiğinde
gerçekte öyle tasarlanmamış olmakla birlikte ajanslar fiiliyatta bir anlamda
DPT’nin bölge birimleri olarak çalışmak durumunda olacaklardır. Ajansların DPT
gibi genel bütçeye dahil bir kuruluşun bölge teşkilatı olarak algılanmasına yol
açabilecek bu düzenlemeler bu kuruluşların Türkiye’nin idari yapısında yeni bir
yönetim kademesi olduğu yönündeki görüş ve eleştirilere temel olmaktadır.
4. Kalkınma Ajanslarının
kullandıracağı fonların kullandırılmasına ilişkin temel ilkeler Tasarıda
bulunmamaktadır. Ayrıca bu fonların DPT tarafından hazırlanan Kalkınma
Planlarındaki öncelikler, ilkeler ve teşviki öngörülen sektörler dikkate
alınarak kullanılacağı konusunda Tasarıda bir hüküm bulunmamaktadır.
5. Kalkınma Ajanslarının
yapılanması ve görevleri konusunda benimsenen yaklaşım personel istihdamı
konusunda sorunlar yaratmaktadır. Bu çerçevede ajanslarca yürütülen bazı
görevlerin kamu görevi olup olmadığı sorunu ortaya çıkmaktadır.
18 inci maddedeki
düzenlemelere göre ise ajans hizmetleri iş mevzuatı hükümlerine göre istihdam
edilen personel eliyle yürütülecektir. Ajans personeline ilişkin tüm ihtilaflar
iş mahkemelerinde görülecektir.
6. Ajansların
gelirlerinin bir bölümü belediyeler tarafından sağlanmaktadır. Belediyelerin
önemli bir kısmının SSK ve Emekli Sandığı primlerini bile ödeyemeyen, yatırım
yapamayan kuruluşlar olduğu dikkate alındığında bunların ajanslara sağlayacağı
katkı sınırlı olacaktır.
7. Kalkınma ajansları bir
kamu kuruluşu olarak tanımlanmamış olmakla birlikte bu kuruluşların kamu
kaynaklarını kullanacakları açıktır. Dolayısıyla kamu kaynağını kullanan her
kurumun hesap verilebilirlik açısından daha sağlıklı bir yönetsel yapıya
kavuşturulması büyük önem taşımaktadır. Tasarıda bu konuda yer alan hükümlerin
yeterli olduğu söylenemez.
8. Ajansların yönetim
kurulunda ziraat odalarından bir temsilcinin olmaması ciddi bir eksikliktir.
Tarım sektörünün ekonomideki payı ve özellikle bazı bölgelerimizde tarım
sektörünün çok büyük bir ağırlığa sahip olduğu dikkate alındığında bunu
Tasarının amacı ile bağdaşır bulmuyoruz.
9. Tasarının 25 inci
maddesinde iç denetim ile dış denetim düzenlenmiştir. Tasarıdaki düzenlemeye
göre, iç denetimde, ajansın faaliyetleri, hesapları, işlemleri ve performansı
yönetim kurulu başkanı veya genel sekreter ile bir denetçi tarafından
denetlenecektir.
Uluslararası genel kabul
görmüş denetim standartlarına göre, denetim faaliyetleri profesyonelce ve
mesleği denetçi olanlarca yürütülmesi gereken bir faaliyettir. Ajansın yönetim
kurulu başkanı ve genel sekreteri, mesleği denetçilik olan kişiler değildir. Bu
görevliler, elbette yürütme görevleri içinde kurumun faaliyetlerini hesap ve
işlemlerini, performansını inceleyerek, gerektiğinde önlemler alabilirler.
Ancak, bunların inceleme ve değerlendirmelerini uluslararası genel kabul görmüş
denetim standartlarına göre yapılmış bir iç denetim faaliyeti olarak kabul
etmek mümkün değildir.
Tasarının 25 inci
maddesinde, dış denetimin Sermaye Piyasası Kurulu mevzuatına göre kurulmuş
bağımsız denetim kuruluşlarına yaptırılacağı da hükme bağlanmaktadır. Büyük
ölçüde kamu fonu kullanacak olan Kalkınma Ajanslarının dış denetimi kapsamında
Sayıştay denetimi öngörülmediğinden TBMM, ajanslara aktarılan kamu fonlarının
mevzuata uygun, verimli ve etkin kullanılıp kullanılmadığı konusunda bilgi ve
söz sahibi olmayacaktır.
Kamu hizmeti sunumunda ve
türlerinde meydana gelen değişmeler nedeniyle kamu parasının kullanımı da
farklılaşmaya başlamıştır. Kamu hizmetleri farklı idari yapılar aracılığıyla
sunulduğu için, kamu parasını yeniden tanımlama gereği ortaya çıkmıştır. Bugün
artık genel kabul gören tanıma göre, hangi kaynaktan alınırsa alınsın kamunun
elde ettiği bütün paralar, kamu kurumlarından alınan paralar, özel kurumların
belli statü ve yetki kullanarak elde ettiği paralar kamu parası olarak kabul
edilmektedir.
Bu tanımdan yola çıkarak,
tüzel kişiliğe sahip kamu kurumu olan ve kamu parası kullanan kalkınma
ajanslarının kamu denetimine tabi olması gerektiği ve kamusal hesap verme
sorumluluğu olduğu açıktır. Bu nedenle kalkınma ajanslarının parlamento adına
denetim yapan Sayıştay denetimine tabi olmaması şeffaflık ve hesap verma
sorumluluğu ilkelerine ve genel kabul görmüş denetim standartlarına aykırı bir
uygulamadır.
Kalkınma ajanslarının dış
denetiminin Sayıştayca yapılmasına ek olarak ayrıca isteğe bağlı olarak bu
kuruluşların Sermaye Piyasası Kurulu mevzuatına göre kurulmuş bağımsız denetim
kuruluşlarına da denetim yaptırabilmesi başka ülkelerde görülen bir uygulama
olmakla birlikte, bu Tasarı ile getirilen hükmün bundan farklı bir uygulama
olduğu çok açıktır.
Tasarı, dış denetimin
İçişleri Bakanlığı ve DPT Müsteşarlığınca müştereken belirlenecek esas ve
usullere göre Sermaye Piyasası Kurulu mevzuatına göre kurulmuş bağımsız denetim
kuruluşlarına yaptırılmasını hükme bağlamaktadır. Denetim sonucu suç teşkil
eden hususlarla ilgili işlemleri yapma görevi İçişleri Bakanlığına,
performansla ilgili değerlendirmeler yapma ve gerekli tedbirleri alma görevi
DPT Müsteşarlığınca verilmiştir.
İçişleri Bakanlığına
verilen suç konusu teşkil eden fiillerle ilgili denetim yetkisi de uygulamada
etkili bir şekilde işlemeyecek olan bir yetkidir. Sayıştay, mali denetim
yapmayacaktır. İç denetçi ise, işinin mahiyeti gereği iç kontrol sistemlerinin
yeterliliği ile ilgilenecektir. Bu durumda hesap incelenmeden suç konusu
fiillerin ortaya çıkması ve İçişleri Bakanlığı’nın suç konusu oluşturan
işlemleri inceleme olasılığı sadece Sermaye Piyasası Kurulu mevzuatına göre
kurulmuş bağımsız denetim kuruluşlarının yaptığı mali denetime bırakılmıştır.
Sermaye Piyasası Kurulu mevzuatına göre kurulmuş bağımsız denetim
kuruluşlarının yaptığı mali denetim, teftiş ve soruşturma yapma yetkisini
içermediğinden ve daha çok sunulan mali tabloların güvenilirliğini doğrulamaya
yönelik olduğundan, suç konusu oluşturan işlemleri saptama olasılığının çok
düşük olduğu açıktır.
|
|
Enis
Tütüncü |
Gürol
Ergin |
M. Akif
Hamzaçebi |
|
|
Tekirdağ |
Muğla |
Trabzon |
|
|
Birgen
Keleş |
A. Kemal
Kumkumoğlu |
Kazım
Türkmen |
|
|
İstanbul |
İstanbul |
Ordu |
|
|
M. Mesut
Özakcan |
Kemal Kılıçdaroğlu |
Osman
Kaptan |
|
|
Aydın |
İstanbul |
Antalya |
|
|
A. Kemal
Deveciler |
Bülent
Baratalı |
Mustafa
Özyürek |
|
|
Balıkesir |
İzmir |
Mersin |
HÜKÜMETİN
TEKLİF ETTİĞİ METİN
KALKINMA
AJANSLARININ KURULUŞU, KOORDİNASYONU VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN TASARISI
BİRİNCİ
BÖLÜM
Amaç
ve Kapsam, Tanımlar, Kuruluş, Genel Koordinasyon
Amaç ve kapsam
MADDE 1.- Bu Kanunun amacı; kamu kesimi, özel kesim ve sivil
toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini geliştirmek, kaynakların yerinde ve
etkin kullanımını sağlamak ve yerel potansiyeli harekete geçirmek suretiyle,
ulusal kalkınma planı ve programlarda öngörülen ilke ve politikalarla uyumlu
olarak, bölgesel gelişmeyi hızlandırmak, sürdürülebilirliğini sağlamak ve bölge
içi gelişmişlik farklarını azaltmak üzere oluşturulacak Kalkınma Ajanslarının
kuruluş, görev ve yetkileri ile koordinasyonuna ilişkin esas ve usulleri
düzenlemektir.
Tanımlar
MADDE 2.- Bu Kanunun uygulanmasında;
a) Bölge: EK 1 listede belirtilen Düzey 2 İstatistiki Bölge
Birimini,
b) Ajans: Kalkınma Ajansını,
c) Kuruluş kararnamesi: Kalkınma Ajanslarının kuruluşuna
dair Bakanlar Kurulu kararını,
İfade eder.
Kuruluş
MADDE 3.- Ajanslar, bölgeler esas alınarak, Devlet Planlama
Teşkilatı Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu
kararı ile kurulur. Ajans merkezinin bulunacağı il, kuruluş kararnamesinde
belirtilir.
EK 1 listede belirtilen bölgelerin yeniden düzenlenmesine ve
kurulmuş olan Ajansın kaldırılmasına Bakanlar Kurulu yetkilidir.
Ajanslar, tüzel kişiliği haiz ve bu Kanunla düzenlenmemiş bütün
işlemlerinde özel hukuk hükümlerine tâbidir.
Genel koordinasyon
MADDE 4.- Ajansların ulusal düzeyde koordinasyonundan Devlet
Planlama Teşkilatı sorumludur.
Bu kapsamda Devlet Planlama Teşkilatı;
a) Planlama, programlama ve projelendirme konularında
ajanslara rehberlik ve danışmanlık yapar, plan ve programların uygulanmasını
izler ve değerlendirir,
b) Ajansların kurumsal performansları ile yürütülen
programların performanslarının ölçülmesine dair usul ve esasları belirler,
c) Bölgesel gelişmeye yönelik iç ve dış kaynaklı fonların
ajanslara tahsisi ile bunların kullanımına ilişkin usul ve esasları belirler,
d) Ajanslar arası işbirliğini sağlar ve ortak proje
üretimini destekler,
e) Ajansların işlevlerini etkili ve verimli olarak yerine
getirebilmesi için merkezi düzeyde ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği ve
koordinasyonu sağlar,
f) Ajansların yıllık çalışma programlarını onaylar,
g) Yönetim Kurulu tarafından teklif edilen ajans Genel
Sekreter adaylarının uygunluğuna karar verir,
h) Plan ve programlara, yapılacak yardım ve transferlere,
personelin nitelik ve istihdamına, bütçe ve muhasebe standartlarının
kullanımına, faaliyet raporlarına, izleme, değerlendirme ve denetime ilişkin
esas ve usuller ile Tek Durak Ofislerinin çalışma esas ve usullerini ilgili
kamu kurum ve kuruluşlarının görüşünü alarak belirler.
İKİNCİ
BÖLÜM
Görev
ve Yetkiler
Ajansın görev ve
yetkileri
MADDE 5.- Ajansın görev ve yetkileri şunlardır:
a) Yerel yönetimlerin planlama çalışmalarına teknik destek
sağlamak,
b) Bölge plan ve programlarının uygulanmasını sağlayıcı
faaliyet ve projelere destek olmak; bu kapsamda desteklenen faaliyet ve
projelerin uygulama sürecini izlemek, değerlendirmek ve sonuçlarını Devlet
Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına bildirmek,
c) Bölge plan ve programlarına uygun olarak, bölgenin kırsal
kalkınma ile ilgili kapasitesinin geliştirilmesine katkıda bulunmak ve bu
kapsamdaki projelere destek sağlamak,
d) Bölgede kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum
kuruluşları tarafından yürütülen ve bölge plan ve programları açısından önemli
görülen diğer projeleri izlemek,
e) Bölgesel gelişme hedeflerini gerçekleştirmeye yönelik
olarak; kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum kuruluşları arasındaki
işbirliğini geliştirmek,
f) 4 üncü maddenin ikinci fıkrasının (c) bendi çerçevesinde
ajansa tahsis edilen kaynakları, bölge planı ve programlarına uygun olarak
kullanmak veya kullandırmak,
g) Bölgenin tabii, iktisadi ve beşeri kaynak ve imkanlarını
tespit etmeye, ekonomik gelişmeyi hızlandırmaya ve rekabet gücünü artırmaya
yönelik araştırmalar yapmak, yaptırmak, başka kişi, kurum ve kuruluşların
yaptığı araştırmaları desteklemek,
h) Bölgenin iş ve yatırım imkanlarının, ilgili kuruluşlarla
işbirliği halinde ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtımını yapmak veya yaptırmak;
i) Bölge illerinde yatırımcıların, kamu kurum ve
kuruluşlarının görev ve yetki alanına giren izin ve ruhsat işlemleri ile diğer
idari iş ve işlemlerini, ilgili mevzuatta belirtilen süre içinde sonuçlandırmak
üzere tek elden takip ve koordine etmek,
j) Yönetim, üretim, tanıtım, pazarlama, teknoloji,
finansman, örgütlenme ve işgücü eğitimi gibi konularda, ilgili kuruluşlarla
işbirliği sağlayarak küçük ve orta ölçekli işletmelerle yeni girişimcileri
desteklemek,
k) Türkiye'nin katıldığı ikili veya çok taraflı uluslararası
programlara ilişkin faaliyetlerin bölgede tanıtımını yapmak ve bu programlar
kapsamında proje geliştirilmesine katkı sağlamak.
Bilgi toplama
MADDE 6.- Ajans, görevleri kapsamında gerekli gördüğü
bilgileri kurum ve kuruluşlardan istemeye yetkilidir. Kendilerinden bilgi
istenilenler bu bilgileri zamanında vermekle yükümlüdür.
ÜÇÜNCÜ
BÖLÜM
Ajansın
Teşkilatı
Teşkilat yapısı
MADDE 7.- Ajansın teşkilat yapısı aşağıdaki gibidir:
a) Kalkınma Kurulu,
b) Yönetim Kurulu,
c) Genel Sekreterlik,
d) Tek Durak Ofisler.
Kalkınma Kurulu
MADDE 8.- Bölgesel gelişme hedefine yönelik olarak;
bölgedeki kamu kurum ve kuruluşları, özel kesim, sivil toplum kuruluşları,
üniversiteler ve yerel yönetimler arasında işbirliğini geliştirmek ve ajansı
yönlendirmek üzere Kalkınma Kurulu oluşturulur.
Kalkınma Kurulu, illerin dengeli şekilde temsilini
sağlayacak yapıda, en fazla yüz üyeden oluşur.
Kalkınma Kuruluna temsilci gönderecek kamu kurum ve
kuruluşları ile özel kesim ve sivil toplum kuruluşlarının gönderecekleri
temsilcilerin sayısı, görev süresi ve tekrar atanma usulleri kuruluş
kararnamesi ile belirlenir.
Kalkınma Kurulu, yapacağı ilk toplantıda kendi üyeleri
arasından bir Başkan ve bir Başkan Vekili seçer. Başkan ve Başkan Vekilinin
görev süresi iki yıldır.
Başkan ve Başkan Vekilinin temsil ettiği kurum ile
mensubiyeti sona erdiğinde Kurul Başkanlığı ve Başkan Vekilliği görevleri de
sona erer ve ilk toplantıda yeniden başkan ve başkan vekili seçimi yapılır.
Kalkınma Kurulu, Kurul Başkanının daveti üzerine yılda en az
iki defa toplanır. Ayrıca Kurul, üye tam sayısının beşte birinin talebi üzerine
Kurul Başkanı tarafından toplantıya çağrılır.
Kalkınma Kurulu, üye tam sayısının yarıdan bir fazlası ile
toplanır, katılanların çoğunluğu ile karar alır. Toplantı yeter sayısı
sağlanamayan hallerde on beş günü aşmayacak şekilde yeni toplantı tarihi başkan
tarafından belirlenir ve bu toplantıda toplantı yeter sayısı aranmaz.
Kalkınma Kurulunun görev
ve yetkileri
MADDE 9.- Kalkınma Kurulunun görev ve yetkileri şunlardır:
a) Bir ilden oluşan bölgelerde Yönetim Kurulunda yer alacak
özel kesim ve/veya sivil toplum kuruluşları temsilcilerini ve iki katı
yedeklerini sırasıyla seçmek,
b) Ajansın yıllık faaliyet ve iç denetim raporlarını
görüşmek, değerlendirmek ve Yönetim Kuruluna önerilerde bulunmak,
c) Bölgenin tanıtımına, potansiyeline, önceliklerine,
sorunlarına ve çözüm önerilerine yönelik olarak Yönetim Kuruluna tavsiyelerde
bulunmak,
d) Toplantı sonuçlarını Devlet Planlama Teşkilatı
Müsteşarlığına raporlamak ve toplantıya ilişkin bir sonuç bildirisi yayımlamak.
Yönetim Kurulu
MADDE 10.- Yönetim Kurulu, Ajansın karar organıdır.
Yönetim Kurulu, bir ilden oluşan bölgelerde vali, büyükşehir
belediye başkanı, sanayi odası başkanı, ticaret odası başkanı ile Kalkınma
Kurulu tarafından seçilecek üç özel kesim ve/veya sivil toplum kuruluşu
temsilcisinden; birden fazla ilden oluşan bölgelerde il valileri, büyükşehir
belediye başkanları veya büyükşehir olmayan illerde il merkezi olan yerlerdeki
belediye başkanları ve her ilden birer kişi olmak kaydıyla ticaret ve sanayi
odası başkanlarından oluşur. Ancak, birden fazla ilden oluşan bölgelerdeki
illerde; ticaret ve sanayi odalarının ayrı ayrı kurulmuş bulunması halinde,
Yönetim Kurulunda yer alacak temsilci Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği
Yönetim Kurulu tarafından belirlenir.
Ajansı, Yönetim Kurulu Başkanı temsil eder. Yönetim
Kurulunun Başkanı validir. Yönetim Kurulu ilk toplantısında üyeleri arasından
bir Başkan vekili seçer.
Birden fazla ilden oluşan bölgelerde Yönetim Kurulu
Başkanlığı; ilk yıl ajans merkezi olarak tespit edilen ilin valisi tarafından,
müteakip yıllarda illerin alfabetik sırasına göre bölgedeki valiler tarafından
birer yıl süreyle dönüşümlü olarak yürütülür.
Bir ilden oluşan bölgelerde Kalkınma Kurulu tarafından
seçilen Yönetim Kurulu üyelerinin görev süresi iki yıl olup görev sürelerini
tamamlamadan her hangi bir şekilde üyeliklerinin sona ermesi halinde, kalan
süreleri sırasına göre yedek üyelerince tamamlanır. Görevi sona eren üyeler
tekrar seçilebilir. Yönetim Kurulu üyeliği, üyelerin temsil ettikleri kurum ve
kuruluşlardaki görevlerini sürdürmelerine engel teşkil etmez.
Yönetim Kurulu üyeleri ajans ile ilgili gizlilik taşıyan
bilgileri ve bu Kanunun uygulanması sırasında öğrendikleri çalışma
alanlarındaki sırları, görevlerinden ayrılmış olsalar bile ifşa edemezler,
kendilerinin veya başkalarının menfaatine kullanamazlar.
Yönetim Kurulu üyeleri, kendileri, eşleri ve üçüncü dereceye
kadar kan ve kayın hısımlarını doğrudan ilgilendiren konular ile sahibi ya da
ortağı oldukları ticari işletmelere ilişkin toplantıya ve oylamaya katılamaz.
Yönetim Kurulu, Başkanın daveti üzerine üye tam sayısının
yarısından bir fazlası ile her ay en az bir kere toplanır. Yönetim Kurulu
toplantılarına Başkanın yokluğunda Başkan vekili başkanlık eder.
Yönetim Kurulu, toplantıya katılanların oy çokluğu ile karar
alır. Eşitlik durumunda, Başkanın oyu yönünde karar alınır.
Ajans Genel Sekreteri, oy hakkı olmamak kaydı ile Yönetim
Kurulu toplantılarına katılır.
Yönetim Kurulunun görev
ve yetkileri
MADDE 11.- Yönetim Kurulunun görev ve yetkileri şunlardır:
a) Yıllık çalışma programını Devlet Planlama Teşkilatı
Müsteşarlığının onayına sunmak,
b) Yıl içinde ihtiyaçlara göre bütçeyi revize etmek,
c) Yıllık malî raporu ve kesinleşen bütçe sonuçlarını
onaylamak,
d) Taşınmaz alımına, satımına ve kiralanmasına karar vermek,
e) Altı aylık ara rapor ile yıllık faaliyet raporunu Devlet
Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına sunmak,
f) Ajans bütçesini onaylayarak Devlet Planlama Teşkilatı
Müsteşarlığına sunmak,
g) Genel sekreterlik tarafından sunulan program, proje ve
faaliyetlerin desteklenmesine ilişkin teklifler ile kişi ve kuruluşlara
yapılacak yardımları onaylamak,
h) Ajansa yapılacak bağış ve hibeleri kabul etmek,
i) Personelin işe alınması ve işine son verilmesi
konularında karar vermek,
j) Genel Sekreterce belirlenen çalışma birimlerini, bunlar
arasındaki işbölümünü onaylamak ve teklif üzerine değiştirmek,
k) Genel Sekreter adaylarını, uygunluğuna karar verilmek
üzere Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına sunmak.
Yönetim Kurulu gerekli gördüğü hallerde yukarıda sayılan
görev ve yetkilerinden bir kısmını, sınırlarını açıkça belirlemek şartıyla
Genel Sekretere devredebilir.
Genel Sekreterlik
MADDE 12.- Genel Sekreterlik Ajansın icra organıdır. Genel
Sekreterliğin ve Tek Durak Ofislerin en üst amiri Genel Sekreterdir. Genel
Sekreter ajansın icraatı ile ilgili olarak Yönetim Kuruluna karşı sorumludur.
Genel sekreterin
nitelikleri
MADDE 13.- Genel Sekreter, yurt içi ya da yurt dışında
hukuk, iktisat, işletme, siyasal bilgiler, iktisadi ve idari bilimler, şehir ve
bölge planlama, sosyoloji ile mühendislik alanlarında en az dört yıl yüksek
öğrenim veren fakülte ve yüksek öğretim kurumlarından mezun olmuş, yeterli
bilgi ve deneyime sahip, yüksek öğrenimi bitirdikten sonra kamu ve/veya özel
kesimde uzmanlık gerektiren işlerde en az on yıl çalışmış, Kamu Personeli
Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavında İngilizce dilinden en az 70 puan
almış veya buna denk kabul edilen uluslararası geçerliliği bulunan belgeye
sahip adaylar arasından istihdam edilir.
Genel Sekreterin görev ve
yetkileri
MADDE 14.- Genel Sekreterin görev ve yetkileri şunlardır:
a) Yönetim Kurulu kararlarını uygulamak,
b) Yıllık çalışma programı ile bütçeyi hazırlamak ve Yönetim
Kuruluna sunmak,
c) Ajans gelirlerini toplamak, 4 üncü maddeye göre
belirlenecek usul ve esaslar ile bütçe ve yönetim kurulu kararlarına uygun
olarak harcamaları yapmak,
d) Taşınır alımına, satımına ve hizmet alımına karar vermek,
e) Bölgedeki kişi, kurum ve kuruluşların proje üretme ve
uygulama kapasitesini geliştirici faaliyetlerde bulunmak,
f) Özel kesim, sivil toplum kuruluşları ve yerel
yönetimlerin proje ve faaliyet tekliflerini değerlendirerek, malî destek sağlamak
üzere Yönetim Kuruluna öneri götürmek,
g) Desteklenen proje ve faaliyetleri izlemek,
değerlendirmek, denetlemek ve raporlamak,
h) Bölgesel kalkınmayla ilgili yurt içindeki ve dışındaki
ajans ve kuruluşlarla işbirliği yapmak ve ortak projeler geliştirmek,
i) Yerel yönetimlerin planlama çalışmalarına teknik destek
sağlamak,
j) Personelin performans ölçütlerini belirlemek ve
performansını değerlendirmek,
k) Personelin işe alınması ve işine son verilmesini Yönetim
Kuruluna teklif etmek,
l) Ajans genel sekreterliğini temsilen, bölgesel gelişme ile
ilgili ulusal ve uluslararası toplantılara katılmak ve yurtdışı temaslarda
bulunmak,
m) Ajansın sekreterya işlerini ve görev alanına giren diğer
hizmetleri yürütmek,
n) Yönetim Kurulunun devrettiği yetkileri kullanmak.
Tek Durak Ofisler
MADDE 15.- Bölge illerinde, Yönetim Kurulu kararı ile biri
koordinatör olmak üzere, en çok beş uzmandan oluşan Tek Durak Ofisler teşkil
edilir.
Tek Durak Ofisler görevleri ile ilgili olarak Genel
Sekreterliğe karşı sorumludur.
Tek Durak Ofislerde yatırımcılara sunulan hizmetler tamamen
ücretsizdir.
Tek Durak Ofislerin görev
ve yetkileri
MADDE 16.- Tek Durak Ofislerin görev ve yetkileri şunlardır:
a) Bölge illerinde, yatırımcıların kamu kurum ve
kuruluşlarının görev ve yetki alanına giren izin ve ruhsat işlemleri ile diğer
idari iş ve işlemleri ilgili mevzuatta belirtilen süre içerisinde
sonuçlandırmak üzere Yönetim Kurulu adına tek elden takip ve koordine etmek,
yatırımları izlemek,
b) İlgili mevzuattaki başvuru koşulları ve istenen belgeler
doğrultusunda yatırımcıya bilgi vermek ve yol göstermek,
c) Başvurular hakkında ön inceleme yapmak,
d) 4 üncü madde uyarınca çıkarılacak olan düzenlemelerde
belirtilen işlemleri yapmak,
e) İş ve işlemler konusunda valiliğe ve genel sekreterliğe
bilgi vermek.
Tek Durak Ofislere
başvuru
MADDE 17.- Yatırımcılar, ilgili mevzuatlarda belirtilen
bilgi ve belgelerle Tek Durak Ofislere başvurur. Ancak, yatırımcıların bu Kanun
kapsamında Tek Durak Ofislere başvurması isteğine bağlıdır.
14.6.1989 tarihli ve 3572 sayılı İşyeri Açma ve Çalışma
Ruhsatlarına Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair
Kanunun 5 inci maddesi gereğince ruhsat verecek mercie yapılacak müracaatlar
Tek Durak Ofislere yapılabilir. Bu şekilde yapılan müracaatlar sözkonusu mercie
yapılmış sayılır.
22.5.2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 78 inci
maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen "Kurma İzni ve İşletme
Belgesine" ilişkin müracaatlar Tek Durak Ofislere yapılabilir. Bu şekilde
yapılan müracaatlar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ilgili teşkilatına
yapılmış sayılır.
DÖRDÜNCÜ
BÖLÜM
Personel
Rejimi, Bütçe ve Denetim
Ajans personelinin
nitelik, statü ve hakları
MADDE 18.- Ajans hizmetleri iş mevzuatı hükümlerine göre
istihdam edilen, ajans görevlerini ifa etmekle yükümlü uzman personel ve destek
personeli eliyle yürütülür. Ayrıca, ajanslarda iç denetim yapmak üzere bir iç
denetçi istihdam edilir. Sekreterlik, halkla ilişkiler, arşiv, idari, mali ve
personelle ilgili işlemler gibi işleri yürütecek olan destek personelinin
sayısı, ajans toplam personel sayısının yüzde yirmisini geçemez.
Uzman personel ve iç denetçi, yurt içi ya da yurt dışında
hukuk, iktisat, işletme, siyasal bilgiler, iktisadi ve idari bilimler,
matematik, şehir ve bölge planlama, istatistik, sosyoloji ile mühendislik
alanlarında en az dört yıl yüksek öğrenim veren fakülte ve yüksek öğretim
kurumlarından mezun olmuş, Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit
Sınavında İngilizce dilinden en az 70 puan almış veya buna denk kabul edilen
uluslararası geçerliliği bulunan belgeye sahip adaylar arasından istihdam
edilir. Ayrıca, iç denetçide kamuda denetim elemanı olarak en az on yıl
çalışmış olma şartı aranır.
Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlardan, yukarıdaki
fıkrada belirtilen nitelikleri taşıyanlar, kendilerinin isteği ve kurumlarının
muvafakati ile ajansta uzman personel olarak istihdam edilebilir. Bunların
kurumlarıyla olan ilişkileri iş akdinin yapılmasıyla son bulur. Bunlara
verilecek ücret ile diğer malî ve sosyal haklar yapılacak iş akdi ile
belirlenir. Bu şekilde istihdam edilenler, ajanstaki görevleri sona erdiğinde,
öğrenim durumları, hizmet yılı ve idari unvanları hariç olmak üzere unvanları
dikkate alınarak önceki kurumlarında kariyerlerine veya durumlarına uygun bir
kadro veya pozisyona en geç üç ay içinde atanırlar ve herhangi bir işleme gerek
kalmaksızın en geç bir ay içerisinde göreve başlatılırlar. Bu kişilerden,
önceki kamu kurum ve kuruluşlarındaki kadrolarına müşterek kararname ile
atananların, bu fıkraya göre yapılacak atama işlemleri ilgili bakan onayı ile
yapılır. Bu fıkra uyarınca önceki kurumlarına dönen kişilerin ajansta geçen
hizmetleri kazanılmış hak aylık derece ve kademelerinde değerlendirilir. Bu
şekilde görevlendirilecek personel sayısı toplam personel sayısının yüzde
otuzunu aşamaz.
Ajans personeli, emeklilik ve sosyal güvenlik yönünden
17.7.1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tâbidir.
Yönetim Kurulu üyeleri ile Genel Sekreter ve ajansta
istihdam edilecek tüm personelde;
a) Türk Vatandaşı olmak,
b) Kamu haklarından mahrum bulunmamak,
şartları aranır.
Genel Sekreter ile diğer personelin ücret ve gündelikleri
ile diğer malî ve sosyal hakları Yüksek Planlama Kurulu kararıyla tespit edilen
alt ve üst limitleri geçmemek üzere Yönetim Kurulunca belirlenir.
Ajans personeline ilişkin tüm ihtilaflar iş mahkemelerinde
görülür.
Gelirler
MADDE 19.- Ajansın gelirleri şunlardır:
a) Bir önceki yıl kesinleşmiş genel bütçe vergi gelirlerinin
binde beşi oranında her yıl ayrılacak transfer ödeneğinden, Yüksek Planlama
Kurulunca nüfus, gelişmişlik düzeyi ve performans ölçütlerine göre belirlenecek
pay,
b) Avrupa Birliği ve diğer uluslararası fonlardan sağlanacak
kaynaklar,
c) Faaliyet gelirleri,
d) Bir önceki yıl kesinleşmiş bütçe gelirleri üzerinden,
bölgedeki il özel idareleri için yüzde beş ve belediyeler için yüzde bir
oranında, cari yıl bütçesinden aktarılacak pay,
e) Bölgedeki sanayi ve ticaret odalarının, bir önceki yıl
kesinleşmiş bütçe gelirlerinin yüzde biri oranında, cari yıl bütçesinden
aktarılacak pay,
f) Ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlarca yapılan
bağış ve yardımlar,
g) Bir önceki yıldan devreden gelirler.
Birinci fıkranın (d) ve (e) bentlerinde belirtilen paylar,
ilgili idare ve kuruluşlar tarafından Haziran ayının sonuna kadar ajans
hesabına aktarılır. (d) bendinde belirtilen paylar, süresi içerisinde
aktarılmadığı takdirde, bu idarelere genel bütçe vergi gelirleri tahsilat
toplamı üzerinden ayrılan paydan ilgisine göre Maliye Bakanlığı ve/veya İller
Bankasınca kesilerek ilgili ajans hesabına aktarılır.
Diğer alacakların tahsilinde, genel hükümlere göre işlem
yapılır.
Giderler
MADDE 20.- Ajansın giderleri şunlardır:
a) Plan, program ve proje giderleri,
b) Proje ve faaliyet destekleme giderleri,
c) Araştırma ve geliştirme giderleri,
d) Tanıtım ve eğitim giderleri,
e) Taşınır ve taşınmaz mal ile hizmet alım giderleri,
f) Yönetim ve personel giderleri,
g) Görevlerle ilgili diğer giderler.
Ajansın yıllık personel giderleri toplamı, gerçekleşen en
son yıl bütçe gelirlerinin, yüzde on beşini aşamaz.
Malî Saydamlık ve Hesap
Verme Sorumluluğu
MADDE 21.- Ajanslar, finansal
kaynaklarının elde edilmesi ve kullanılmasında, denetimin sağlanması amacıyla,
kamuoyunu zamanında bilgilendirmekle yükümlüdür. Bu amaçla;
a) Görev, yetki ve sorumlulukların açık olarak tanımlanması,
b) Yıllık çalışma programı ile bütçenin hazırlanması,
yetkili organlarda görüşülmesi, uygulanması ve uygulama sonuçları ile
raporların kamuoyuna açık ve ulaşılabilir olması,
c) Ajanslar tarafından proje ve
faaliyetlere sağlanan desteklerin bir yılı geçmemek üzere belirli dönemler
itibarıyla kamuoyuna açıklanması,
d) Ajans hesaplarının standart bir muhasebe sistemi ve genel
kabul görmüş muhasebe prensiplerine uygun bir muhasebe düzenine göre
oluşturulması,
zorunludur.
Ajansların finansal kaynaklarının elde edilmesi ve
kullanılmasında görevli ve yetkili olanlar, kaynakların etkili, ekonomik,
verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından,
muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için
gerekli önlemlerin alınmasından sorumludur.
Bütçe
MADDE 22.- Ulusal ve bölgesel düzeyde plan ve programlara,
Yüksek Planlama Kurulunca belirlenen ödenek tavanına ve yıllık çalışma
programına göre hazırlanan bütçe, ajansın bütçe yılı içindeki gelir ve gider
tahminlerini gösterir. Bütçe yılı takvim yılıdır. Bütçe dışı harcama yapılamaz.
Bütçenin hazırlanması ve
kabulü
MADDE 23.- Ajans, Yüksek Planlama Kurulunca, 19 uncu
maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen ölçütlere göre her yıl
Haziran ayında genel bütçeden ajanslara yapılacak transferlere ilişkin gösterge
niteliğinde belirlenen payların tavanları ile diğer gelir kalemlerine ilişkin
tahminleri dikkate alarak bir sonraki yılın bütçesini hazırlar. Ulusal ve
bölgesel düzeydeki plan ve programlar dikkate alınarak Genel Sekreterlikçe
hazırlanacak bütçe taslağı ve çalışma programı, Ağustos ayı başında Yönetim
Kuruluna sunulur.
Bütçe taslağı Yönetim Kurulunca kabul edildikten sonra,
çalışma programı ile birlikte en geç Eylül ayı başına kadar görüş alınmak üzere
Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına gönderilir. Bütçe, Genel Bütçe
Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren on beş gün içinde
kesinleştirilerek Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına sunulur.
19 uncu maddenin birinci fıkrasının (a) bendine göre
yapılacak transfer ödeneği, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı bütçesinde
gösterilir. Bu ödenek aylık harcama programına göre Devlet Planlama
Teşkilatınca ajanslara kullandırılır.
Bütçenin kesinleşme tarihine kadar, devam eden işler için
yapılacak harcamalar yılı bütçesi ile ilişkilendirilir.
Bütçe sonuçları
MADDE 24.- Bütçe sonuçları, Genel Sekreter tarafından bütçe
döneminin bitiminden sonraki Mart ayı içinde Yönetim Kuruluna sunulur; Yönetim
Kurulunda görüşülerek karara bağlanır.
Bütçe sonuçları onaylanmadığı takdirde İçişleri Bakanlığı ve
Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına gönderilir. Bu kurumlar bu Kanunun
ve/veya diğer ilgili kanunların ilgili hükümlerine göre işlem tesis eder.
Denetim
MADDE 25.- Ajanslarda iç ve dış denetim yapılır.
İç denetimde; ajansın faaliyetleri, hesapları, işlemleri ve
performansı Yönetim Kurulu Başkanı veya Genel Sekreter ile bir iç denetçi
tarafından denetlenir. İç denetim raporları Yönetim Kuruluna ve Kalkınma
Kuruluna sunulur.
Dış denetim; İçişleri Bakanlığı ve Devlet Planlama Teşkilatı
Müsteşarlığınca müştereken belirlenecek esas ve usullere göre yapılır veya
yaptırılır. Denetim sonucu suç teşkil eden hususlarla ilgili gerekli işlemleri
yapmaya İçişleri Bakanlığı; performansla ilgili değerlendirmeleri yapmaya ve
gerekli tedbirleri almaya Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı yetkilidir.
BEŞİNCİ
BÖLÜM
Çeşitli
Hükümler
Muafiyetler
MADDE 26.- Ajans; yapılacak her türlü devir, intikal, bağış
ve yardımlardan kaynaklanan vergiler ile damga vergisinden ve düzenlenecek
sözleşmelerden doğacak diğer vergi, resim, harç ve katkı paylarından muaftır.
Uygulanmayacak hükümler
MADDE 27.- Ajans, 10.12.2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu
Malî Yönetim ve Kontrol Kanunu, 8.9.1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale
Kanunu ve 4.1.2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümlerine tâbi
değildir.
MADDE 28.- 19.6.1994 tarihli ve 540 sayılı Devlet Planlama
Teşkilatı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 2 nci
maddesine aşağıdaki bent eklenmiştir.
"l) Kalkınma Ajanslarının koordinasyonunu sağlamak ve
bunlarla ilgili iş ve işlemleri yürütmek."
MADDE 29.- 540 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14 üncü
maddesine "yapısal uyum politikalarının uygulanması sırasında ortaya
çıkabilecek sorunların çözümü amacıyla projeler geliştirmek ve bu konularda
yapılacak çalışmaları koordine etmek," ifadesinden sonra gelmek üzere
"Kalkınma Ajanslarının genel koordinasyonunu sağlamak ve bunlarla ilgili
iş ve işlemleri yürütmek," ifadesi eklenmiştir.
GEÇİCİ MADDE 1.- Bütün ajanslar kurulup faaliyete geçene
kadar, 19 uncu maddenin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca tahsis edilecek
transfer ödeneği miktarı, kurulmuş ajans sayısı dikkate alınarak belirlenir. Ajanslar
kuruldukları tarih itibariyle yılın geri kalanı için kendilerine düşen payı
kullanma hakkını kazanır.
GEÇİCİ MADDE 2.- İlk yıl için ajansta istihdam edilebilecek
olan azami personel sayısı kuruluş kararnamesinde belirtilir.
GEÇİCİ MADDE 3.- Türkiye-Avrupa Birliği Malî İşbirliği
kapsamında yürütülen bölgesel programların; bölgelerde yürütülmesi ve
koordinasyonu amacıyla oluşturulan proje birimlerinin yürütmekte olduğu iş ve
işlemler, bunlara ilişkin hak ve yükümlülükler ile her türlü taşınır mallar,
kuruluş kararnamesinin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç bir ay içinde
ilgili ajansa devredilir.
Söz konusu proje birimlerinde çalışan personelden; görevli
olduğu bölgede kurulan ajansın kuruluş kararnamesinin yürürlüğe girdiği
tarihten itibaren altı ay içerisinde ilgili ajansa başvuranlardan, 18 inci
maddesinin ikinci fıkrasındaki niteliklere sahip olanlar uzman personel,
diğerleri ise destek personeli olarak bu Kanunun ilgili hükümlerine göre
öncelikle istihdam edilir.
GEÇİCİ MADDE 4.- Kalkınma Kurulu, kuruluş kararnamesinin
yayımlandığı tarihten itibaren bir ay içinde, ajans merkezi olarak tespit
edilen ilin valisinin başkanlığında ilk toplantısını yapar.
GEÇİCİ MADDE 5.- 27.10.1989 tarihli ve 388 sayılı Kanun
Hükmünde Kararname ile kurulan Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Bölge Kalkınma
İdaresinin görev süresi 31.12.2005 tarihi itibariyle sona ermiştir.
GAP Bölge Kalkınma İdaresinin görev ve yetki alanında
bulunan Adıyaman, Gaziantep, Kilis, Diyarbakır, Şanlıurfa, Batman, Mardin,
Şırnak ve Siirt illerini kapsayan ajanslar en geç 31.12.2005 tarihine kadar
kurulur ve faaliyete geçer.
GAP Bölge Kalkınma İdaresinde çalışmakta olanlardan; ilgili
ajansın kuruluş kararnamesinin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay
içerisinde ajansa başvuranlardan, 18 inci maddede belirtilen niteliklere sahip
olanlar bu Kanunun ilgili hükümlerine göre öncelikle istihdam edilir.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte GAP Bölge Kalkınma
İdaresinde çalışmakta olanlardan;
a) Kadrosu başka kurum ve kuruluşlarda olan personelin GAP
Bölge Kalkınma İdaresi ile ilişkileri, GAP Bölge Kalkınma İdaresi tarafından en
geç 31.12.2005 tarihine kadar sona erdirilir ve bu kişiler kurumlarına iade
edilir.
b) Memur statüsünde bulunanlar, GAP Bölge Kalkınma İdaresi
tarafından en geç 31.12.2005 tarihine kadar istihdam fazlası personel olarak
Devlet Personel Başkanlığına bildirilir. Söz konusu personelin diğer kamu kurum
ve kuruluşlarına nakledilmeleri hakkında, 4046 sayılı Kanunun 22 nci ve diğer
ilgili maddelerinde belirtilen usul ve esaslar uygulanır. 388 sayılı Kanun
Hükmünde Kararname ile ihdas edilen kadrolara atanmış olanların bu Kanun
Hükmünde Kararnameyle öngörülen eski kadrolarına ait her türlü hakları,
durumlarına uygun yeni bir kadroya atanıncaya kadar devam eder.
c) Sözleşmeli personel, işçi ve geçici işçi statüsünde
çalışanların sözleşmeleri, GAP Bölge Kalkınma İdaresi tarafından en geç
31.12.2005 tarihine kadar feshedilir. Bunlar hakkında, 4046 sayılı Kanunun 21
inci ve diğer ilgili maddelerinde belirtilen usul ve esaslar uygulanır.
Bu madde gereğince diğer kamu kurum ve kuruluşlarına
yapılacak nakil sebebiyle boşalan kadro ve pozisyonlar hiçbir işleme gerek
kalmaksızın boşaldıkları tarihten itibaren iptal edilmiş sayılır ve bu kadrolar
190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ilgili bölümünden çıkarılır.
GAP Bölge Kalkınma İdaresinin tasfiyesi amacıyla, teşkilatın
alacak ve borçları, taşınır ve taşınmazları, ödenekleri ve yürüttüğü projeler
ve bunlarla ilgili görev, yetki ve sorumluluklar; Devlet Planlama Teşkilatı ve
GAP Bölge Kalkınma İdaresi arasında yapılacak protokollerle ilgili ajanslara ve
kamu kurum ve kuruluşlarına devir ve intikal ettirilir. Devlet Planlama
Teşkilatı Müsteşarlığının bağlı olduğu bakan, GAP Bölge Kalkınma İdaresinin
tasfiyesine ilişkin her türlü işlemi yapmaya yetkilidir.
Yürürlük
MADDE 30.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 31.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
PLAN
VE BÜTÇE KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN
KALKINMA
AJANSLARININ KURULUŞU, KOORDİNASYONU VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN TASARISI
BİRİNCİ
BÖLÜM
Amaç
ve Kapsam, Tanımlar, Kuruluş, Genel Koordinasyon
Amaç ve kapsam
MADDE 1.- Bu Kanunun amacı; kamu kesimi, özel kesim ve sivil
toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini geliştirmek, kaynakların yerinde ve
etkin kullanımını sağlamak ve yerel potansiyeli harekete geçirmek suretiyle,
ulusal kalkınma planı ve programlarda öngörülen ilke ve politikalarla uyumlu
olarak, bölgesel gelişmeyi hızlandırmak, sürdürülebilirliğini sağlamak,
bölgeler arası ve bölge içi gelişmişlik farklarını azaltmak üzere oluşturulacak
kalkınma ajanslarının kuruluş, görev ve yetkileri ile koordinasyonuna ilişkin
esas ve usulleri düzenlemektir.
Tanımlar
MADDE 2.- Bu Kanunun uygulanmasında;
a) Bölge: EK 1 listede belirtilen Düzey 2 İstatistiki Bölge
Birimini,
b) Ajans: Kalkınma ajansını,
c) Kuruluş kararnamesi: Kalkınma ajanslarının kuruluşuna
dair Bakanlar Kurulu kararını,
İfade eder.
Kuruluş
MADDE 3.- Ajanslar, bölgeler esas alınarak, Devlet Planlama
Teşkilatı Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu
kararı ile kurulur. Ajans merkezinin bulunacağı il, kuruluş kararnamesinde
belirtilir.
EK 1 listede belirtilen bölgelerin yeniden düzenlenmesine ve
kurulmuş olan Ajansın kaldırılmasına Bakanlar Kurulu yetkilidir.
Ajanslar, tüzel kişiliği haiz ve bu Kanunla düzenlenmemiş
bütün işlemlerinde özel hukuk hükümlerine tâbidir.
Genel koordinasyon
MADDE 4.- Ajansların ulusal düzeyde koordinasyonundan Devlet
Planlama Teşkilatı sorumludur.
Devlet Planlama Teşkilatı;
a) Bölgeler arası ve bölge içi gelişmişlik farklarını
azaltıcı tedbirleri alır; planlama, programlama ve projelendirme konularında
ajanslara rehberlik ve danışmanlık yapar, plan ve programların uygulanmasını
izler ve değerlendirir,
b) Ajansların kurumsal performansları ile yürütülen
programların performanslarının ölçülmesine dair usul ve esasları belirleyerek,
bunların değerlendirmesini yapar veya yaptırır,
c) Bölgesel gelişmeye yönelik iç ve dış kaynaklı fonların
ajanslara tahsisi ile bunların kullanımına ilişkin usul ve esasları belirler,
d) Ajanslar arası işbirliğini sağlar ve ortak proje
üretimini destekler,
e) Ajansların işlevlerini etkili ve verimli olarak yerine
getirebilmesi için merkezi düzeyde ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği ve
koordinasyonu sağlar,
f) Ajansların yıllık çalışma programlarını onaylar,
g) Yönetim kurulu tarafından, nitelikleri uygun kişiler
arasında seçilen ve teklif edilen ajans genel sekreterini onaylar,
h) Plan ve programlara, yapılacak yardım ve transferlere,
personelin nitelik ve istihdamına, bütçe ve muhasebe standartlarının
kullanımına, faaliyet raporlarına, izleme, değerlendirme ve denetime ilişkin
esas ve usuller ile yatırım destek ofislerinin çalışma esas ve usullerini
ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının görüşünü alarak belirler.
İKİNCİ
BÖLÜM
Görev
ve Yetkiler
Ajansın görev ve
yetkileri
MADDE 5.- Ajansın görev ve yetkileri şunlardır:
a) Yerel yönetimlerin planlama çalışmalarına teknik destek
sağlamak,
b) Bölge plan ve programlarının uygulanmasını sağlayıcı
faaliyet ve projelere destek olmak; bu kapsamda desteklenen faaliyet ve
projelerin uygulama sürecini izlemek, değerlendirmek ve sonuçlarını Devlet
Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına bildirmek,
c) Bölge plan ve programlarına uygun olarak, bölgenin kırsal
ve yerel kalkınma ile ilgili kapasitesinin geliştirilmesine katkıda bulunmak ve
bu kapsamdaki projelere destek sağlamak,
d) Bölgede kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum
kuruluşları tarafından yürütülen ve bölge plan ve programları açısından önemli
görülen diğer projeleri izlemek,
e) Bölgesel gelişme hedeflerini gerçekleştirmeye yönelik
olarak; kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum kuruluşları arasındaki
işbirliğini geliştirmek,
f) 4 üncü maddenin ikinci fıkrasının (c) bendi çerçevesinde
ajansa tahsis edilen kaynakları, bölge plan ve programlarına uygun olarak
kullanmak veya kullandırmak,
g) Bölgenin kaynak ve olanaklarını tespit etmeye, ekonomik
ve sosyal gelişmeyi hızlandırmaya ve rekabet gücünü artırmaya yönelik
araştırmalar yapmak, yaptırmak, başka kişi, kurum ve kuruluşların yaptığı
araştırmaları desteklemek,
h) Bölgenin iş ve yatırım imkanlarının, ilgili kuruluşlarla
işbirliği halinde ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtımını yapmak veya
yaptırmak,
i) Bölge illerinde yatırımcıların, kamu kurum ve
kuruluşlarının görev ve yetki alanına giren izin ve ruhsat işlemleri ile diğer
idari iş ve işlemlerini, ilgili mevzuatta belirtilen süre içinde sonuçlandırmak
üzere tek elden takip ve koordine etmek,
j) Yönetim, üretim, tanıtım, pazarlama, teknoloji,
finansman, örgütlenme ve işgücü eğitimi gibi konularda, ilgili kuruluşlarla
işbirliği sağlayarak küçük ve orta ölçekli işletmelerle yeni girişimcileri
desteklemek,
k) Türkiye'nin katıldığı ikili veya çok taraflı uluslararası
programlara ilişkin faaliyetlerin bölgede tanıtımını yapmak ve bu programlar
kapsamında proje geliştirilmesine katkı sağlamak,
l) Ajansın faaliyetleri, mali yapısı ve ajansla ilgili diğer
hususların güncel olarak yayınlanacağı bir internet sitesi oluşturmak.
Bilgi toplama
MADDE 6.- Ajans, görevleri kapsamında gerekli gördüğü
bilgileri kurum ve kuruluşlardan istemeye yetkilidir. Kendilerinden bilgi
istenilenler bu bilgileri zamanında vermekle yükümlüdür.
ÜÇÜNCÜ
BÖLÜM
Ajansın
Teşkilatı
Teşkilat yapısı
MADDE 7.- Ajansın teşkilat yapısı aşağıdaki gibidir:
a) Kalkınma kurulu,
b) Yönetim kurulu,
c) Genel sekreterlik,
d) Yatırım destek ofisleri.
Kalkınma kurulu
MADDE 8.- Bölgesel gelişme hedefine yönelik olarak;
bölgedeki kamu kurum ve kuruluşları, özel kesim, sivil toplum kuruluşları,
üniversiteler ve yerel yönetimler arasında işbirliğini geliştirmek ve ajansı
yönlendirmek üzere kalkınma kurulu oluşturulur.
Kalkınma kurulu, illerin dengeli şekilde temsilini
sağlayacak yapıda, en fazla yüz üyeden oluşur.
Kalkınma kuruluna temsilci gönderecek kamu kurum ve
kuruluşları ile özel kesim ve sivil toplum kuruluşlarının gönderecekleri
temsilcilerin sayısı, görev süresi ve diğer hususlar kuruluş kararnamesi ile belirlenir.
Kalkınma kurulu, yapacağı ilk toplantıda kendi üyeleri
arasından bir Başkan ve bir Başkan Vekili seçer. Başkan ve Başkan Vekilinin
görev süresi iki yıldır.
Başkan ve Başkan Vekilinin temsil ettiği kurum ile
mensubiyeti sona erdiğinde Kurul Başkanlığı ve Başkan Vekilliği görevleri de
sona erer ve ilk toplantıda yeniden Başkan ve Başkan Vekili seçimi yapılır.
Kalkınma kurulu, Kurul Başkanının daveti üzerine yılda en az
iki defa toplanır. Ayrıca Kurul, üye tam sayısının beşte birinin talebi üzerine
Kurul Başkanı tarafından toplantıya çağrılır.
Kalkınma kurulu, üye tam sayısının yarıdan bir fazlası ile
toplanır, katılanların çoğunluğu ile karar alır. Toplantı yeter sayısı
sağlanamayan hallerde on beş günü aşmayacak şekilde yeni toplantı tarihi Başkan
tarafından belirlenir ve bu toplantıda toplantı yeter sayısı aranmaz.
Kalkınma kurulunun görev
ve yetkileri
MADDE 9.- Kalkınma kurulunun görev ve yetkileri şunlardır:
a) Tek ilden oluşan bölgelerde yönetim kurulunda yer alacak
özel kesim ve/veya sivil toplum kuruluşları temsilcilerini ve iki katı
yedeklerini sırasıyla seçmek,
b) Ajansın yıllık faaliyet ve iç denetim raporlarını
görüşmek, değerlendirmek ve yönetim kuruluna önerilerde bulunmak,
c) Bölgenin sorunlarına ve çözüm önerilerine, tanıtımına,
potansiyeline ve önceliklerine yönelik olarak yönetim kuruluna tavsiyelerde
bulunmak,
d) Toplantı sonuçlarını Devlet Planlama Teşkilatı
Müsteşarlığına raporlamak ve toplantıya ilişkin bir sonuç bildirisi yayımlamak.
Yönetim kurulu
MADDE 10.- Yönetim kurulu, ajansın karar organıdır.
Yönetim kurulu, tek ilden oluşan bölgelerde vali, büyükşehir
belediye başkanı, il genel meclisi başkanı,
sanayi odası başkanı, ticaret odası başkanı ile kalkınma kurulu
tarafından özel kesim ve/veya sivil toplum kuruluşlarından seçilecek üç temsilciden;
birden fazla ilden oluşan bölgelerde il valileri, büyükşehir belediye
başkanları veya büyükşehir olmayan illerde il merkez belediye başkanları, il genel meclisi başkanları ve her ilden
birer kişi olmak kaydıyla ticaret ve sanayi odası başkanlarından oluşur. Ancak,
birden fazla ilden oluşan bölgelerdeki illerde; ticaret ve sanayi odalarının
ayrı ayrı kurulmuş bulunması halinde, yönetim kurulunda yer alacak temsilci
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği yönetim kurulu tarafından belirlenir.
Ajansı, yönetim kurulu başkanı temsil eder. Yönetim
kurulunun başkanı validir. Yönetim kurulu ilk toplantısında üyeleri arasından
bir başkan vekili seçer.
Birden fazla ilden oluşan bölgelerde yönetim kurulu
başkanlığı; ilk yıl ajans merkezi olarak tespit edilen ilin valisi tarafından,
müteakip yıllarda illerin alfabetik sırasına göre bölgedeki valiler tarafından
birer yıl süreyle dönüşümlü olarak yürütülür.
Tek ilden oluşan bölgelerde kalkınma kurulu tarafından
seçilen yönetim kurulu üyelerinin görev süresi iki yıl olup görev sürelerini
tamamlamadan her hangi bir şekilde üyeliklerinin sona ermesi halinde, kalan
süreleri sırasına göre yedek üyelerce tamamlanır. Görevi sona eren üyeler
tekrar seçilebilir. Yönetim kurulu üyeliği, üyelerin temsil ettikleri kurum ve
kuruluşlardaki görevlerini sürdürmelerine engel teşkil etmez.
Yönetim kurulu üyeleri ajans ile ilgili gizlilik taşıyan
bilgileri ve bu Kanunun uygulanması sırasında öğrendikleri çalışma
alanlarındaki sırları, görevlerinden ayrılmış olsalar bile ifşa edemezler,
kendilerinin veya başkalarının menfaatine kullanamazlar.
Yönetim kurulu üyeleri, kendileri, eşleri ve ikinci dereceye
kadar kan ve kayın hısımlarını doğrudan ilgilendiren konular ile sahibi ya da
ortağı oldukları ticari işletmelere ilişkin toplantıya ve oylamaya katılamaz.
Yönetim kurulu, başkanın daveti üzerine üye tam sayısının
yarısından bir fazlası ile her ay en az bir kere toplanır. Yönetim kurulu
toplantılarına başkanın yokluğunda başkan vekili başkanlık eder.
Yönetim kurulu, toplantıya katılanların oy çokluğu ile karar
alır. Eşitlik durumunda, başkanın oyu yönünde karar alınır.
Ajans genel sekreteri, oy hakkı olmamak kaydı ile yönetim
kurulu toplantılarına katılır.
Yönetim kurulunun görev
ve yetkileri
MADDE 11.- Yönetim kurulunun görev ve yetkileri şunlardır:
a) Yıllık çalışma programını kabul etmek ve Devlet
Planlama Teşkilatı Müsteşarlığının onayına sunmak.
b) Yıl içinde ihtiyaçlara göre bütçeyi revize etmek.
c) Yıllık malî raporu ve kesinleşen bütçe sonuçlarını
onaylamak.
d) Taşınır ve taşınmaz mal alımı, satımı ve kiralanması ile
hizmet alımına karar vermek.
e) Altı aylık ara rapor ile yıllık faaliyet raporunu Devlet
Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına göndermek.
f) Ajans bütçesini onaylamak ve Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına göndermek.
g) Genel sekreterlik tarafından sunulan program, proje ve
faaliyetlerin desteklenmesine ilişkin teklifler ile kişi ve kuruluşlara
yapılacak yardımları onaylamak.
h) Ajansa yapılacak bağış ve hibeleri kabul etmek.
i) Personelin işe alınması ve işine son verilmesine karar
vermek.
j) Genel sekreterce belirlenen çalışma birimlerini ve bunlar arasındaki işbölümünü onaylamak.
k) Genel sekreteri belirlemek ve Devlet Planlama Teşkilatı
Müsteşarlığının onayına sunmak.
l) Taşıt dışındaki taşınır malların alımı, satımı ve kiralanması ile hizmet alımı konularında genel sekreterin yetkili olacağı
sınırları tespit etmek.
Yönetim kurulu gerekli gördüğü hallerde yukarıda sayılan
yetkilerinden bir kısmını. sınırlarını açıkça belirlemek şartıyla genel
sekretere devredebilir.
Genel sekreterlik
MADDE 12.- Genel sekreterlik Ajansın icra organıdır. Genel
sekreterliğin ve yatırım destek ofislerinin en üst amiri genel sekreterdir.
Genel sekreter yönetim kuruluna karşı
sorumludur.
Genel sekreterin
nitelikleri
MADDE 13.- Genel sekreter olarak istihdam edileceklerin aşağıda belirtilen niteliklere sahip
olmaları şarttır:
a) Hukuk, iktisat, maliye, işletme, kamu yönetimi,
uluslararası ilişkiler, istatistik, çalışma ekonomisi ve endüstri ilişkileri,
matematik, sosyoloji, mimarlık, şehir ve bölge planlama ile mühendislik dallarından veya bunlara
denkliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen yurt dışındaki yüksek öğretim
kurumlarından lisans düzeyinde mezun olmak.
b) Ajansın faaliyet alanına giren konularda yeterli bilgi ve
deneyime sahip; uzmanlık gerektiren işlerde en az on yıl fiilen çalışmış olmak.
c) Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit
Sınavında İngilizce dilinden en az 70 puan almış veya buna denk kabul edilen uluslararası geçerliliği
bulunan belgeye sahip olmak.
Genel sekreterin görev ve
yetkileri
MADDE 14.- Genel sekreterin görev ve yetkileri şunlardır:
a) Yönetim kurulu kararlarını uygulamak.
b) Yıllık çalışma programı ile bütçeyi hazırlamak ve Yönetim
kuruluna sunmak.
c) Ajans gelirlerini toplamak, 4 üncü maddeye göre belirlenecek
usul ve esaslar ile bütçe ve yönetim kurulu kararlarına uygun olarak
harcamaları yapmak.
d) Yönetim kurulu tarafından tespit edilecek sınırlar
içerisinde, taşıt dışındaki taşınır malların alımına, satımına, kiralanmasına
ve hizmet alımına karar vermek.
e) Bölgedeki kişi, kurum ve kuruluşların proje üretme ve
uygulama kapasitesini geliştirici faaliyetlerde bulunmak.
f) Özel kesim, sivil toplum kuruluşları ve yerel
yönetimlerin proje ve faaliyet tekliflerini değerlendirerek, malî destek sağlamak
üzere yönetim kuruluna öneri götürmek.
g) Desteklenen proje ve faaliyetleri izlemek,
değerlendirmek, denetlemek ve raporlamak.
h) Bölgesel kalkınmayla ilgili yurt içindeki ve dışındaki
ajans ve kuruluşlarla işbirliği yapmak ve ortak projeler geliştirmek.
i) Yerel yönetimlerin planlama çalışmalarına teknik destek
sağlamak.
j) Personelin performans ölçütlerini belirlemek ve
performansını değerlendirmek.
k) Personelin işe alınması ve işine son verilmesini yönetim
kuruluna teklif etmek.
l) Ajans genel sekreterliğini temsilen, bölgesel gelişme ile
ilgili ulusal ve uluslararası toplantılara katılmak ve yurtdışı temaslarda
bulunmak.
m) Ajansın sekretarya işlerini ve görev alanına giren diğer
hizmetleri yürütmek.
n) Yönetim kurulunun devrettiği yetkileri kullanmak.
Yatırım destek ofisleri
MADDE 15.- Bölge illerinde, yönetim kurulu kararı ile biri
koordinatör olmak üzere, en çok beş uzmandan oluşan yatırım destek ofisleri
teşkil edilir. Yatırım destek ofislerinde çalışan uzman personel sayısı, bölge
ve ilin ihtiyaçlarına cevap veremez hale geldiği takdirde, bu sayı, yönetim
kurulu kararı ve Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığının onayı ile
artırılabilir.
Yatırım destek ofisleri görevleri ile ilgili olarak genel
sekreterliğe karşı sorumludur.
Yatırım destek ofislerinde yatırımcılara sunulan hizmetler
tamamen ücretsizdir.
Yatırım
destek ofislerinin görev ve yetkileri
MADDE 16.- Yatırım destek ofislerinin görev ve yetkileri şunlardır:
a) Bölge illerinde, özel kesimdeki yatırımcıların kamu kurum
ve kuruluşlarının görev ve yetki alanına giren izin ve ruhsat işlemleri
ile diğer idari iş ve işlemlerini
ilgili mevzuatta belirtilen süre içerisinde, ilgili mevzuatta bir süre
belirtilmemişse öncelikle ve ivedilikle
sonuçlandırmak üzere yönetim kurulu adına tek elden takip ve koordine etmek,
yatırımları izlemek.
b) İlgili mevzuattaki başvuru koşulları ve istenen belgeler
doğrultusunda yatırımcıya bilgi vermek ve yol göstermek.
c) Başvurular hakkında ön inceleme yapmak.
d) 4 üncü madde uyarınca çıkarılacak olan düzenlemelerde
belirtilen işlemleri yapmak.
e) İş ve işlemler konusunda valiliğe ve genel sekreterliğe
bilgi vermek.
Yatırım destek ofislerine
başvuru
MADDE 17.- Yatırımcılar, ilgili mevzuatta belirtilen bilgi
ve belgelerle yatırım destek ofislerine başvurur. Bu başvuru sonucunda yatırım
destek ofislerinde geçen süreler, ilgili mevzuatta belirtilen sürelerden
sayılmaz. Yatırımcıların bu Kanun kapsamında yatırım destek ofislerine
başvurması kendi isteklerine bağlıdır.
İzin ve ruhsat işlemleri ile diğer idari iş ve işlemler için
yatırım destek ofisleri tarafından ilgili mercilere yapılan başvurular,
yatırımcı tarafından yapılmış sayılır.
Yatırım destek ofislerine hangi yatırım ve işlemlerle ilgili
başvuru yapılacağı, 4 üncü maddenin (h) bendi uyarınca çıkarılacak düzenlemeler
kapsamında belirlenir.
DÖRDÜNCÜ
BÖLÜM
Personel
Rejimi, Bütçe ve Denetim
Ajans personelinin
nitelik, statü ve hakları
MADDE 18.- Ajans hizmetleri iş mevzuatı hükümlerine göre
istihdam edilen uzman personel ve
destek personeli eliyle yürütülür. Ayrıca, ajanslarda iç denetim yapmak üzere
bir iç denetçi istihdam edilir. Sekreterlik, halkla ilişkiler, arşiv, idari,
mali ve personelle ilgili işlemler gibi işleri yürütecek olan destek
personelinin sayısı, ajans toplam personel sayısının yüzde yirmisini geçemez.
Uzman personel ve iç denetçi, hukuk, iktisat, maliye,
işletme, kamu yönetimi, uluslararası ilişkiler, istatistik, çalışma ekonomisi
ve endüstri ilişkileri, matematik, sosyoloji, mimarlık, şehir ve bölge
planlama ile mühendislik dallarından
veya bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen yurt dışındaki
yüksek öğretim kurumlarından lisans düzeyinde mezun olmuş, Kamu Personeli
Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavında İngilizce dilinden en az 70 puan
almış veya buna denk kabul edilen uluslararası geçerliliği bulunan belgeye
sahip adaylar arasından istihdam edilir. Ayrıca, iç denetçide kamuda denetim
elemanı olarak en az on yıl çalışmış olma şartı aranır.
Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlardan, bu Kanunda
belirtilen nitelikleri taşıyanlar, kendilerinin isteği ve kurumlarının
muvafakati ile ajansta genel sekreter, iç denetçi veya uzman personel olarak
istihdam edilebilir. Bunların kurumlarıyla olan ilişkileri iş akdinin
yapılmasıyla son bulur. Bunlara verilecek ücret ile diğer malî ve sosyal haklar
yapılacak iş akdi ile belirlenir. Bu şekilde istihdam edilenler, ajanstaki
görevleri sona erdiğinde, öğrenim durumları, hizmet yılı ve unvanları dikkate
alınarak önceki kurumlarında kariyerlerine veya durumlarına uygun boş bir kadro
veya pozisyona en geç üç ay içinde atanırlar ve herhangi bir işleme gerek
kalmaksızın en geç bir ay içerisinde göreve başlatılırlar. Ancak, bu kişilerin
atanmalarında, önceki kurumlarındaki idari unvanlar dikkate alınmaz. Bu fıkra
kapsamındaki kişilerden, önceki kamu kurum ve kuruluşlarındaki kadrolarına
müşterek kararname ile atananların, bu fıkraya göre yapılacak atama işlemleri
ilgili bakan onayı ile yapılır. Bu fıkra uyarınca önceki kurumlarına dönen
kişilerin ajansta geçen hizmetleri kazanılmış hak aylık derece ve kademelerinde
değerlendirilir. Bu durumda kıdem tazminatları ödenmez ve bu süreler emeklilik
ikramiyesinin hesabında dikkate alınır. Bu şekilde görevlendirilecek personel
sayısı toplam personel sayısının yüzde otuzunu aşamaz.
Ajans personeli, emeklilik ve sosyal güvenlik yönünden
17.7.1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tâbidir.
Yönetim kurulu üyeleri ile genel sekreter ve ajansta
istihdam edilecek tüm personelde;
a) Türk Vatandaşı olmak,
b) Kamu haklarından mahrum bulunmamak,
c) Affa uğramış olsalar bile Devletin şahsiyetine karşı
işlenen suçlarla, zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık,
sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref
ve haysiyeti kırıcı suçtan veya istimal ve istihlak kaçakçılığı hariç
kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını
açığa vurma suçlarından dolayı hükümlü bulunmamak.
Şartları aranır.
Genel sekreter ile diğer personelin ücret ve gündelikleri
ile diğer malî ve sosyal hakları Yüksek Planlama Kurulu kararıyla tespit edilen
alt ve üst limitleri geçmemek üzere yönetim kurulunca belirlenir.
Ajans personeline ilişkin tüm ihtilaflar iş mahkemelerinde
görülür.
Gelirler ve yönetilecek
fonlar
MADDE 19.- Ajansın gelirleri ve yöneteceği fonlar şunlardır:
a) Bir önceki yıl gerçekleşen genel bütçe vergi gelirleri tahsilatından, vergi iadeleri ile
mahalli idarelere ve fonlara aktarılan paylar düşüldükten sonra kalan tutar
üzerinden, binde beş oranında her yıl ayrılacak transfer ödeneğinden, Yüksek
Planlama Kurulunca her bir ajans için nüfus, gelişmişlik düzeyi ve performans
ölçütlerine göre belirlenecek pay,
b) Avrupa Birliği ve diğer uluslararası fonlardan sağlanacak
kaynaklar,
c) Faaliyet gelirleri,
d) Bir önceki yıl
gerçekleşen bütçe gelirleri üzerinden, bölgedeki il özel idareleri için;
borçlanma, tahsisi mahiyetteki gelirler ile genel, katma ve özel bütçeli
kuruluşlardan alınan yardım kalemleri hariç tutulmak üzere yüzde bir; belediyeler için; borçlanma ve tahsisi
mahiyetteki gelir kalemleri hariç tutulmak üzere yüzde bir oranında, cari yıl
bütçesinden aktarılacak pay,
e) Bölgedeki sanayi ve ticaret odalarının, bir önceki yıl
kesinleşmiş bütçe gelirlerinin yüzde biri oranında, cari yıl bütçesinden aktarılacak
pay,
f) Ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlarca yapılan
bağış ve yardımlar,
g) Bir önceki yıldan devreden gelirler.
Bakanlar Kurulu, il özel idareleri için belirlenen oranı
yüzde beş'e kadar yükseltmeye ya da bu Kanunda belirlenen oranına kadar
indirmeye: Belediyeler için belirlenen oranı ise; yarısına kadar indirmeye ya
da bu Kanunda belirlenen oranına kadar yükseltmeye yetkilidir.
Birinci fıkranın (d) ve (e) bentlerinde belirtilen paylar,
ilgili idare ve kuruluşlar tarafından Haziran ayının sonuna kadar ajans
hesabına aktarılır. (d) bendinde belirtilen paylar, süresi içerisinde
aktarılmadığı takdirde, bu idarelere genel bütçe vergi gelirleri tahsilat
toplamı üzerinden ayrılan paydan ilgisine göre Maliye Bakanlığı ve/veya İller
Bankasınca kesilerek ilgili ajans hesabına aktarılır. Diğer alacakların
tahsilinde, genel hükümlere göre işlem yapılır.
Giderler
MADDE 20.- Ajansın giderleri şunlardır:
a) Plan, program ve proje giderleri,
b) Proje ve faaliyet destekleme giderleri,
c) Araştırma ve geliştirme giderleri,
d) Tanıtım ve eğitim giderleri,
e) Taşınır ve taşınmaz mal ile hizmet alım giderleri,
f) Yönetim ve personel giderleri,
g) Görevlerle ilgili diğer giderler.
Ajansın yıllık personel giderleri toplamı, gerçekleşen en
son yıl bütçe gelirlerinin, yüzde on beşini aşamaz.
Malî saydamlık ve hesap
verme sorumluluğu
MADDE 21.- Ajanslar, finansal
kaynaklarının elde edilmesi ve kullanılmasında, denetimin sağlanması amacıyla,
kamuoyunu zamanında bilgilendirmekle yükümlüdür. Bu amaçla;
a) Görev, yetki ve sorumlulukların açık olarak tanımlanması,
b) Yıllık çalışma programı ile bütçenin hazırlanması,
yetkili organlarda görüşülmesi, uygulanması ve uygulama sonuçları ile
raporların kamuoyuna açık ve ulaşılabilir olması,
c) Ajanslar tarafından proje ve
faaliyetlere sağlanan desteklerin bir yılı geçmemek üzere belirli dönemler
itibarıyla kamuoyuna açıklanması,
d) Ajans hesaplarının standart bir muhasebe sistemi ve genel
kabul görmüş muhasebe prensiplerine uygun bir muhasebe düzenine göre oluşturulması,
zorunludur.
Ajansların mali ve finansal kaynaklarının elde edilmesi,
kullanılması ve mali denetiminin sağlanmasında
görevli ve yetkili olanlar, kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve
hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından,
muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için
gerekli önlemlerin alınmasından sorumludur.
Bütçe
MADDE 22.- Ulusal ve bölgesel düzeyde plan ve programlara,
Yüksek Planlama Kurulunca belirlenen ödenek tavanına ve yıllık çalışma
programına göre hazırlanan bütçe, ajansın bütçe yılı içindeki gelir ve gider
tahminlerini gösterir. Bütçe yılı takvim yılıdır. Bütçe dışı harcama yapılamaz.
Bütçenin hazırlanması ve
kabulü
MADDE 23.- Ajans, Yüksek Planlama Kurulunca, 19 uncu
maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen ölçütlere göre her yıl
Haziran ayında genel bütçeden ajanslara yapılacak transferlere ilişkin gösterge
niteliğinde belirlenen payların tavanları ile diğer gelir kalemlerine ilişkin
tahminleri dikkate alarak bir sonraki yılın bütçesini hazırlar. Ulusal ve
bölgesel düzeydeki plan ve programlar dikkate alınarak genel sekreterlikçe
hazırlanacak bütçe taslağı ve çalışma programı, Ağustos ayı başında yönetim
kuruluna sunulur.
Bütçe taslağı yönetim kurulunca kabul edildikten sonra,
çalışma programı ile birlikte en geç Eylül ayı başına kadar görüş alınmak üzere
Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına gönderilir. Bütçe, Genel Bütçe
Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren on beş gün içinde
kesinleştirilerek Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına sunulur.
19 uncu maddenin birinci fıkrasının (a) bendine göre
yapılacak transfer ödeneği, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı bütçesinde
gösterilir. Bu ödenek aylık harcama programına göre Devlet Planlama
Teşkilatınca ajanslara kullandırılır.
Bütçenin kesinleşme tarihine kadar, devam eden işler için
yapılacak harcamalar yılı bütçesi ile ilişkilendirilir.
Bütçe sonuçları
MADDE 24.- Bütçe sonuçları, genel sekreter tarafından bütçe
döneminin bitiminden sonraki Mart ayı içinde yönetim kuruluna sunulur; yönetim
kurulunda görüşülerek karara bağlanır.
Bütçe sonuçları onaylanmadığı takdirde İçişleri Bakanlığı ve
Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına gönderilir. Bu kurumlar bu Kanunun
ve/veya diğer ilgili kanunların ilgili hükümlerine göre işlem tesis eder.
Denetim
MADDE 25.- Ajanslarda iç ve dış denetim yapılır.
İç denetimde, ajansın faaliyetleri, hesapları, işlemleri ve
performansı yönetim kurulu başkanı veya genel sekreter ile bir iç denetçi
tarafından denetlenir. İç denetim raporları yönetim kuruluna ve kalkınma
kuruluna sunulur.
Dış denetimde, İçişleri Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı ile
Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığınca müştereken belirlenecek esas ve
usullere göre ajansın her türlü hesap ve işlemleri, yönetim kurulu tarafından
her yıl en geç mart ayında ve gerekli
görülen hallerde her zaman Sermaye
Piyasası Kurulu mevzuatına göre kurulmuş bağımsız denetim kuruluşlarına
inceletilir. Bağımsız dış denetim kuruluşları, hazırladıkları raporu eş zamanlı
olarak İçişleri Bakanlığı ve Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına sunar. Denetim sonucu suç teşkil eden
hususlarla ilgili gerekli işlemleri yapmaya İçişleri Bakanlığı; performansla
ilgili değerlendirmeleri yapmaya ve gerekli tedbirleri almaya Devlet Planlama
Teşkilatı Müsteşarlığı yetkilidir.
Bu maddeye göre bağımsız denetim yapan kuruluşların
ortakları, yöneticileri ve çalışanlarının cezai sorumluluğu hakkında 28.7.1981
tarihli ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 47 nci maddesinin (B)
bendinin (3) numaralı alt bendi ile
48 ve 49 uncu maddeleri
hükümleri uygulanır.
BEŞİNCİ
BÖLÜM
Çeşitli
Hükümler
Muafiyet
MADDE 26.- Ajanslar; bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili iş ve
işlemlerde her türlü vergi, resim ve
harçtan muaftır.
Uygulanmayacak hükümler
MADDE 27.- Ajans, 10.12.2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu
Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu, 8.9.1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale
Kanunu ve 4.1.2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümlerine tâbi
değildir.
MADDE 28.- 19.6.1994 tarihli ve 540 sayılı Devlet Planlama
Teşkilatı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 2 nci
maddesine aşağıdaki bent eklenmiştir.
"l) Kalkınma Ajanslarının koordinasyonunu sağlamak ve
bunlarla ilgili iş ve işlemleri yürütmek."
MADDE 29.- 540 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14 üncü
maddesine "yapısal uyum politikalarının uygulanması sırasında ortaya
çıkabilecek sorunların çözümü amacıyla projeler geliştirmek ve bu konularda
yapılacak çalışmaları koordine etmek," ifadesinden sonra gelmek üzere "Kalkınma
Ajanslarının genel koordinasyonunu sağlamak ve bunlarla ilgili iş ve işlemleri
yürütmek," ifadesi eklenmiştir.
MADDE 30.- 27.10.1989 tarihli ve 388 sayılı Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Teşkilatının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde
Kararnamenin 2 nci maddesinin (f) bendi
"nazım ve uygulama imar planlarını yapmak veya yaptırmak" şeklinde
değiştirilmiş ve 3 üncü maddesinin son fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
GEÇİCİ MADDE 1.- Bütün ajanslar kurulup faaliyete geçene
kadar, 19 uncu maddenin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca tahsis edilecek
transfer ödeneği, kurulmuş ajans sayısı dikkate alınarak belirlenir. Ajanslar
kuruldukları tarih itibariyle yılın geri kalanı için kendilerine düşen payı
kullanma hakkını kazanır.
GEÇİCİ MADDE 2.- İlk yıl için ajansta istihdam edilebilecek
olan azami personel sayısı kuruluş kararnamesinde belirtilir.
GEÇİCİ MADDE 3.- Türkiye-Avrupa Birliği Malî İşbirliği
kapsamında yürütülen bölgesel programların; bölgelerde yürütülmesi ve
koordinasyonu amacıyla oluşturulan proje birimlerinin yürütmekte olduğu iş ve
işlemler, bunlara ilişkin hak ve yükümlülükler ile her türlü taşınır mallar,
kuruluş kararnamesinin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç bir ay içinde
ilgili ajansa devredilir.
Söz konusu proje birimlerinde çalışan personelden; görevli
olduğu bölgede kurulan ajansın kuruluş kararnamesinin yürürlüğe girdiği
tarihten itibaren altı ay içerisinde ilgili ajansa başvuranlardan, 18 inci
maddenin ikinci fıkrasında belirtilen öğrenim dalı dışındaki niteliklere sahip
olanlar uzman personel, diğerleri ise destek personeli olarak bu Kanunun ilgili
hükümlerine göre öncelikle istihdam edilir.
GEÇİCİ MADDE 4.- Kalkınma kurulu, kuruluş kararnamesinin
yayımlandığı tarihten itibaren bir ay içinde, ajans merkezi olarak tespit
edilen ilin valisinin başkanlığında ilk toplantısını yapar.
Yürürlük
MADDE 31.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 32.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
|
|
Recep Tayyip Erdoğan |
|
|
|
|
Başbakan |
|
|
|
|
Dışişleri
Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. V. |
|
|
A. Gül |
A. Şener |
M. Aydın |
|
|
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
|
|
B. Atalay |
A. Babacan |
M. Aydın |
|
|
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
Adalet
Bakanı |
|
|
G. Akşit |
K. Tüzmen |
C. Çiçek |
|
|
|
|
|
|
|
Millî
Savunma Bakanı |
İçişleri
Bakanı |
Maliye
Bakanı |
|
|
M. V. Gönül |
A. Aksu |
K. Unakıtan |
|
|
Millî
Eğitim Bakanı |
Bayındırlık
ve İskân Bakanı |
Sağlık
Bakanı |
|
|
H. Çelik |
Z. Ergezen |
R. Akdağ |
|
|
Ulaştırma
Bakanı |
Tarım
ve Köyişleri Bakanı |
Çalışma
ve Sos. Güv. Bakanı |
|
|
B. Yıldırım |
S. Güçlü |
M. Başesgioğlu |
|
|
Sanayi
ve Ticaret Bakanı V. |
En.
ve Tab. Kay. Bakanı |
Kültür
ve Turizm Bakanı |
|
|
C. Çiçek |
M. H. Güler |
E. Mumcu |
|
|
|
Çevre
ve Orman Bakanı |
|
|
|
|
O. Pepe |
|
HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ
METNE EKLİ LİSTE
EK 1: İstatistiki Bölge
Birimleri Sınıflandırması
TR1: İstanbul
TR10: İstanbul
TR2: Batı Marmara
TR21: Edirne, Kırklareli,Tekirdağ
TR22: Balıkesir, Çanakkale
TR3: Ege
TR31: İzmir
TR32: Aydın, Denizli, Muğla
TR33: Afyonkarahisar, Kütahya, Manisa, Uşak
TR4: Doğu Marmara
TR41: Bilecik, Bursa, Eskişehir
TR42: Bolu, Düzce, Kocaeli, Sakarya, Yalova
TR5: Batı Anadolu
TR51: Ankara
TR52: Karaman, Konya
TR6: Akdeniz
TR61: Antalya, Burdur, Isparta
TR62: Adana, Mersin
TR63: Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye
TR7: Orta Anadolu
TR71: Aksaray, Kırıkkale, Kırşehir, Niğde, Nevşehir,
TR72: Kayseri, Sivas, Yozgat
TR8: Batı Karadeniz
TR81: Bartın, Karabük, Zonguldak
TR82: Çankırı, Kastamonu, Sinop
TR83: Amasya, Çorum, Samsun, Tokat
TR9: Doğu Karadeniz
TR90: Artvin, Giresun, Gümüşhane, Ordu, Rize, Trabzon
TRA: Kuzeydoğu Anadolu
TRA1: Bayburt, Erzincan, Erzurum
TRA2: Ağrı, Ardahan, Iğdır, Kars
TRB: Ortadoğu Anadolu
TRB1: Bingöl, Elazığ, Malatya, Tunceli
TRB2: Bitlis, Hakkâri, Muş, Van
TRC: Güneydoğu Anadolu
TRC1: Adıyaman, Gaziantep, Kilis
TRC2: Diyarbakır, Şanlıurfa
TRC3: Batman, Mardin, Şırnak, Siirt
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONUNUN
KABUL
ETTİĞİ METNE EKLİ LİSTE
EK 1: İstatistiki Bölge
Birimleri Sınıflandırması
TR1: İstanbul
TR10: İstanbul
TR2: Batı Marmara
TR21: Edirne, Kırklareli,Tekirdağ
TR22: Balıkesir, Çanakkale
TR3: Ege
TR31: İzmir
TR32: Aydın, Denizli, Muğla
TR33: Afyonkarahisar, Kütahya, Manisa, Uşak
TR4: Doğu Marmara
TR41: Bilecik, Bursa, Eskişehir
TR42: Bolu, Düzce, Kocaeli, Sakarya, Yalova
TR5: Batı Anadolu
TR51: Ankara
TR52: Karaman, Konya
TR6: Akdeniz
TR61: Antalya, Burdur, Isparta
TR62: Adana, Mersin
TR63: Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye
TR7: Orta Anadolu
TR71: Aksaray, Kırıkkale, Kırşehir, Niğde, Nevşehir
TR72: Kayseri, Sivas, Yozgat
TR8: Batı Karadeniz
TR81: Bartın, Karabük, Zonguldak
TR82: Çankırı, Kastamonu, Sinop
TR83: Amasya, Çorum, Samsun, Tokat
TR9: Doğu Karadeniz
TR90: Artvin, Giresun, Gümüşhane, Ordu, Rize, Trabzon
TRA: Kuzeydoğu Anadolu
TRA1: Bayburt, Erzincan, Erzurum
TRA2: Ağrı, Ardahan, Iğdır, Kars
TRB: Ortadoğu Anadolu
TRB1: Bingöl, Elazığ, Malatya, Tunceli
TRB2: Bitlis, Hakkâri, Muş, Van
TRC: Güneydoğu Anadolu
TRC1: Adıyaman, Gaziantep, Kilis
TRC2: Diyarbakır, Şanlıurfa
TRC3: Batman, Mardin, Şırnak, Siirt