Dönem : 22 Yasama Yılı : 3
T.B.M.M. (S. Sayısı : 686)
Bazı Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Ait Sağlık Birimlerinin
Sağlık Bakanlığına Devredilmesine Dair Kanun Tasarısı ile Sağlık, Aile, Çalışma
ve Sosyal İşler ile Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/918)
|
|
|
|
|
|
T.C. |
|
|
|
Başbakanlık |
28.10.2004 |
|
|
Kanunlar ve Kararlar |
|
|
|
Genel Müdürlüğü |
|
|
|
Sayı :
B.02.0.KKG.0.10/101-958/5022 |
|
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Başkanlığınıza arzı Bakanlar Kurulunca 18.10.2004 tarihinde
kararlaştırılan “Bazı Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Ait Sağlık Birimlerinin
Sağlık Bakanlığına Devredilmesine Dair Kanun Tasarısı” ile gerekçesi ilişikte
gönderilmiştir.
Gereğini arz ederim.
Recep Tayyip Erdoğan
Başbakan
GENEL GEREKÇE
Sağlık, doğuştan kazanılmış
bir insanlık hakkıdır. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinde de yer alan bu
hükme göre sağlıklı yaşamın temel olmadığı ve sağlanamadığı hiçbir durumda
insan haklarının gerçekleştirildiğinden söz edilemez.
Anayasanın 56 ncı
maddesinde herkesin, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip
olduğu belirtildikten sonra;
“Devlet, herkesin
hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde
gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla
sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler.
Devlet, bu görevini kamu
ve özel kesimlerdeki sağlık ve sosyal kurumlarından yararlanarak, onları
denetleyerek yerine getirir.
Sağlık hizmetlerinin
yaygın bir şekilde yerine getirilmesi için kanunla genel sağlık sigortası
kurulabilir.”
hükümlerine yer
verilmektedir.
Acil Eylem Planında, “Bir
yıl içinde; Devlet hastanesi, sigorta hastanesi, kurum hastanesi ayrımının
kaldırılmasına ve hastanelerin idarî ve malî yönden özerkliğinin sağlanmasına
yönelik çalışmaların başlatılacağı” öngörülmüştür.
59 uncu Hükümet
Programında, Devletin halka hizmet etme aracı olduğu, bir sınıf ve kesimin
değil bütün vatandaşlarımızın refah ve mutluluğunu sağlayacak sosyal
politikaların yürütüleceği ifade edilmiş, bu bağlamda yoksullar, bakıma muhtaç
yaşlılar, çocuklar ve işsizler için özel programlar oluşturulacağı, zor
durumdaki vatandaşlara, terkedilmişlik ve kimsesizlik duygusu yaşatılmayacağı,
işsizleri, fakirleri, düşkünleri, hastaları, özürlüleri gözeten onların insan
onuruna yakışacak şekilde yaşamalarını
sağlayacak bir sosyal devlet anlayışının uygulamaya koyulacağı belirtilmiştir.
Aynı Programda, mevcut
sağlık sisteminin bütün yönleriyle çağdaş gelişmelerin gerisinde kaldığı;
maliyetlerin, sistemdeki kaçaklar nedeniyle çok arttığı, sağlık hizmetlerinin
ulaşılamaz hale geldiği, standart birliğinin kalmadığı tespitleri yapılarak
sağlıklı bir nesil yetiştirebilmek için, sağlık hizmetlerinin tüm vatandaşların
ulaşabileceği bir yapıya kavuşturulmasının kaçınılmaz hale geldiği
vurgulanmıştır.
Diğer taraftan, sosyal
güvenlik kuruluşlarının sağlık hizmeti sunuculuğu yapmasının, bu kuruluşların
aslî hizmetlerini vermedeki performansını düşürdüğü, kaynak israfına ve
plansızlığa sebebiyet verdiği görüldüğünden, 59 uncu Hükümetin köklü
değişiklikler yaparak herkesin ulaşabileceği nitelikli ve etkin çalışan bir
sağlık sistemini oluşturmakta kararlı olduğu ifade edilmiştir.
Etkin ve kaliteli bir
sağlık sisteminin, nitelikli bir toplum için şart olduğunu bilen ve sağlık
hizmetlerinin yerine getirilmesini “sosyal devlet” anlayışının vazgeçilmez
unsurları arasında gören 59 uncu Hükümet döneminde, Devletin, herkesin temel
sağlık hizmetlerini, gerekirse özel sektörle işbirliği yaparak yerine
getireceği, sağlık hizmetlerinin bütünsel bir anlayışla ele alınacağı, yeni bir
yapılanma ve işbirliğine gidileceği vurgulanmış ve bu çerçevede Sağlık
Bakanlığınca yürütülmekte olan “Sağlıkta Dönüşüm Programı” uygulamaya
konulmuştur.
Bilindiği üzere, Sağlıkta
Dönüşüm Programı halka hızlı, adil ve etkili bir sağlık hizmeti verebilmek,
sağlık hizmetleri sunumunda etkinliği artırmak, toplum ve bireyler için daha
kaliteli sağlık bakım hizmeti sunmak, ülkemizin sağlık politikasını rasyonel ve
verimli bir çerçeveye kavuşturmak amacıyla uygulamaya konulmuş bulunmaktadır.
Sağlıkta Dönüşüm Programı insan merkezli, etkili, katılımcı ve gelişime açık
bir perspektif getirmektedir. Sağlık kurumlarının tek çatı altında toplanarak
rehabilite edilmesi ve bunu takiben özerkleştirilmesi de aynı amaca yöneliktir.
Sağlıkta Dönüşüm
Programında da tespit edilmiş olduğu gibi, Ülkemizde sağlık hizmetlerinin
organizasyon ve sunumu bugün karmaşık ve çok başlı bir yapı arz etmektedir.
Sağlık hizmeti sunmakta olan Sağlık Bakanlığı, Sosyal Sigortalar Kurumu ve
diğer kurumlar ve bunlara ait olan sağlık kuruluşları arasında yeterli
koordinasyon sağlanamadığından, hizmet ve yatırım planlamaları toplumsal
ihtiyaçlarımıza uygun olarak yapılamamaktadır. Emekli Sandığı, SSK ve Bağ-Kur
mensupları gibi farklı sosyal güvenlik kurumlarına tâbi olanların ve aktif kamu
çalışanlarının farklı sağlık tesislerinden farklı şartlarla hizmet alıyor
olmaları da hizmet verimini ve kaliteyi azaltmakta, standart eksikliğini ve
eşitsizliği getirmektedir.
Sosyal statüsü ve bağlı
olduğu sosyal güvenlik kuruluşu ne olursa olsun tüm halkımıza aynı standartta,
etkili, kaliteli, eşit ve ulaşılabilir sağlık hizmeti vermek Hükümetin temel ve
öncelikli hedeflerindendir. Böylece Devlete tevdi edilmiş olan herkesin
hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini temin etmek; insan ve madde
gücünde tasarruf sağlamak, verimi artırmak, işbirliğini gerçekleştirmek ve bu
maksatlarla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini
düzenlemek şeklindeki Anayasal görev layıkıyla yerine getirilmiş olacaktır.
Bu hedefi
gerçekleştirmenin ilk adımı olarak uygulamaya konulmuş bulunan “Sağlık
Bakanlığı ve SSK Sağlık Tesislerinin Ortak Kullanımına İlişkin Protokol” ile
tüm halkımıza aynı standartta, daha kaliteli, eşit, ulaşılabilir ve maliyet
etkili sağlık hizmeti verilmeye çalışılmıştır. Ayrıca SSK mensuplarının birinci
basamak sağlık hizmetlerinden faydalanma alışkanlığı artırılmış ve bu suretle
de daha çok ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmeti sunan SSK sağlık
tesislerindeki yığılmanın kısmen önüne geçilmiştir.
Gerçekten de, 2004
yılının ilk sekiz ayında Sağlık Bakanlığına ait sağlık kuruluşlarına 24 743 121
SSK’lı hasta başvurmuş ve bunların 10 133 449’u birinci basamak sağlık
kuruluşlarından hizmet almıştır. Böylece, Sağlık Bakanlığı kuruluşlarından
hizmet alan toplam hasta sayısının yaklaşık % 30’luk kısmını SSK’lı hastalar
oluşturmaya başlamıştır. Bu arada birinci basamak sağlık hizmetlerinin daha
kolay ulaşılabilir ve maliyet etkili olduğunu belirtmeye hacet bulunmamaktadır.
Yine söz konusu
Protokolün uygulanması ile, SSK tarafından Sağlık Bakanlığından sağlık hizmeti
satın almanın, bizzat hizmet sunmaktan daha pahalıya mal olmadığı net olarak
ortaya çıkmıştır.
Nitekim, 2004 yılının ilk
sekiz ayında Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşlarına müracaat eden
hastalara yaklaşık 696 trilyon TL tahakkuk ettirilmiş olup, hasta başı tahakkuk
28 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Tahakkuk eden bu meblağdan SSK tarafından
yaklaşık % 10 kesinti yapılmaktadır. Böylece beklenen tahsilat miktarı yaklaşık
626 trilyon TL ve bir hastanın ortalama maliyeti de yaklaşık 25 milyon TL
olmaktadır.
2003 yılı verileriyle SSK
sağlık tesislerinde 68 milyon müracaatla hizmet sunulduğu dikkate alındığında
ve bu hizmetin tamamen Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşlarınca verildiği
farz edildiğinde, maliyetin 1,7 katrilyon TL (68 milyon x 25 milyon TL) olacağı
görülmektedir. Yani SSK’lı vatandaşlarımızın sağlık hizmetini SSK’nın kendi
sağlık kuruluşlarından değil de Sağlık Bakanlığından almasının yıllık bedeli
(ilaç ve sarf malzemesi hariç) 1,7 katrilyon olacaktır. Bu miktar ancak, hizmet
kalitesinin ve ulaşılabilirliğin artmasından kaynaklanan talep ve kullanım
artışına bağlı olarak artabilir. Kalite ve ulaşılabilirliğin artması ise
“sosyal devlet” anlayışının bir gereğidir.
Diğer taraftan, ilk sekiz
ayda Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşlarına başvuran önemli sayıdaki
SSK’lı hasta sayısına rağmen, kapasite kullanımının artırılması ve performansa
dayalı prim sistemi uygulamasıyla, hizmet kalitesinde bir azalma olmamış,
aksine hasta memnuniyetinde artış gözlenmiştir.
Uygulamaya daha ziyade
SSK’lı hastaların Sağlık Bakanlığından hizmet alması şeklinde yansıyan ortak
kullanım protokolü ile elde edilen göstergeler, Tasarının Ülke kaynaklarının
etkili ve verimli olarak kullanımını ve kaliteli sağlık hizmeti sunumunu
sağlamaya yönelik hazırlanma amacına da delil oluşturmaktadır.
Tasarı kapsamında bulunan
sağlık kuruluşlarının Sağlık Bakanlığı çatısı altında toplanması ile şu
sonuçların elde edilmesi beklenmektedir.
- Sağlık hizmetlerinin
tek elden planlanması, sağlık politikalarının Ülke genelinde aynı şekilde
uygulanması ile kurumsal farklılıkların ortadan kaldırılması sağlanacaktır.
- Sağlık hizmetlerinin
sunumunda standardizasyonun teminine yönelik çalışmalar hızlanacaktır.
- Sağlık kurum ve
kuruluşlarının açılış, kapanış ve denetimlerinde de aynı standartlar
uygulanabilecektir.
- Koruyucu sağlık
hizmetlerine ağırlık vermek daha kolay hale gelecektir.
- Eş zamanlı olarak
başlatılacak aile hekimliği hizmetleriyle birlikte, etkili bir sevk
mekanizmasının oluşturulması mümkün olacaktır.
- Sağlık
hizmetlerinin maliyetlerinin daha iyi
kontrol edilmesi sağlanabilecektir.
- Tıbbî cihaz, ilaç ve
diğer tıbbî sarfların temininde ortak yöntemlerin kullanılması sağlanacak ve
kaynak kullanımı rasyonel hale gelecektir.
- Sağlık yatırımları ve
sağlık insan gücü planlamasının daha gerçekçi olarak yapılması ve uygulanması
temin edilecektir.
- Sağlık personelinin
farklı kurumlarda çalışmalarından kaynaklanan özlük ve diğer malî haklarındaki
farklılıklar ortadan kalkacaktır.
- Ülke genelinde bütün
hastaların ayakta ve yatarak tedavileri sırasında kullanacakları ilaçlar aynı
standartlarda temin edilecek, geri ödeme mümkün olacak ve bu konuda mağduriyet
yaşanmasının önüne geçilecektir.
- Kurumlara ait binalar
ve donanım daha verimli kullanılacaktır.
- Halkımız sağlık
hizmetine daha kolay ulaşmaya başlayacak, daha kaliteli bir hizmeti eşit
şartlarda almış olacaktır.
Bilindiği üzere kamu
yönetimi reformu ve yeniden yapılanma çevresinde sağlık kuruluşları mahallî
idarelere devredilecektir. Ancak, mevcut durumda farklı kamu kurumlarına ait
bulunan sağlık kuruluşlarının çok farklı yapıda ve farklı standartlarda olduğu
bilinmektedir. Bundan dolayı nihaî olarak mahallî idarelere devredilmesi
planlanan sağlık kuruluşlarının, devirden önce rehabilite edilmesi, belirli
standarda ve homojen ve üstün bir hizmet anlayışına kavuşturulması gereği
ortadadır.
Kamu yönetimi reformunda
sağlık kuruluşlarının mahallî idarelere devri için öngörülen beş yıllık geçiş süreci
içinde tüm sağlık kuruluşlarının aynı standartta kaliteli ve maliyet etkili
hizmet sunacak şekilde rehabilite edilmeleriyle birlikte mahallî idarelere
devri nihaî hedeftir.
Tasarının
kanunlaşmasıyla, Sağlık Bakanlığı çalışmalarını sağlık hizmeti sunumunun
geliştirilmesi konusunda yoğunlaştırmış olacaktır. Böylece Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı ise çalışmalarının kamu sigortacılığı, kamu sağlık
sigortacılığı ve sağlık finansmanı konularında yoğunlaştırma imkânına
kavuşacaktır.
Özünde temel insan
haklarından olan sağlık hakkını gerçekleştirmek üzere, uluslararası hukuk
normları ile Anayasanın emredici hükümleri çerçevesinde hazırlanmış olan
Tasarıda, Anayasanın ilgili bütün hükümleri gözetilmiş bu kapsamda özellikle
SSK’nın mülkiyet hakkı korunmuş, kamu hizmeti görevlileriyle ilgili özel
hükümler sevk edilerek malî haklar ve özlük hakları yönünden mağduriyete yol
açılmamasına hassasiyet gösterilmiştir.
Ayrıca, sağlık
birimlerinin devir işlemleri hazırlık sürecini gerektirdiğinden, devredilecek
birimlerin taşınır, taşınmaz, tıbbî donanım ve personelinin tespiti ve SSK’ya
ait olan mal bedellerinin tespiti için oluşturulması öngörülen komisyonların
bir an evvel çalışmaya başlaması gerekli bulunmaktadır. Bundan dolayı bu hususa
ilişkin hükümlerin yayım tarihinde diğer hükümlerin ise 1.1.2005 tarihinde
yürürlüğe girmesi yolunda düzenleme getirilmiştir.
MADDE GEREKÇELERİ
Madde 1. - Madde ile Kanunun amacı
belirlenmektedir. Kanunun amacı, kapsama dahil kamu kurum ve kuruluşlarına ait
kurum tabipliği dışındaki hastane, dispanser, sağlık merkezi veya istasyonu
gibi her ne ad altında olursa olsun insan sağlığı ile ilgili hizmet sunan
birimlerin Sağlık Bakanlığına devredilmesidir.
Madde 2. - Madde ile Kanunun kapsamı
belirlenmektedir. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Cumhurbaşkanlığı, yüksek
mahkemeler, Türk Silahlı Kuvvetleri, üniversiteler, mahalli idareler ve mazbut
vakıflara ait sağlık birimleri ile Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüne ait sporcu
eğitim ve sağlık merkezleri Kanun kapsamı dışında tutulmaktadır. Bakanlıklar,
bakanlıkların bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşları ile tüm kamu kurum ve
kuruluşları Kanunun kapsamına girmektedir.
Madde 3. - Madde ile Kanunda geçen bazı
ifadelerin tanımı yapılmaktadır.
Madde 4. - Madde ile kapsama dahil kamu
kurum ve kuruluşlarına ait sağlık birimlerinin, her türlü hak ve
yükümlülükleri, taşınırları, taşınmazları ve taşıtları ile birlikte Sağlık
Bakanlığı 'na devredildiği hükme bağlanmakta ve devre ilişkin usul ve esaslar
belirlenmektedir. Sosyal Sigortalar Kurumuna ait olan sağlık birimleri bedeli
karşılığında, diğer kamu kurum ve kuruluşlarına ait olanlar ise bedelsiz olarak
Sağlık Bakanlığına devredilmektedir. Sosyal Sigortalar Kurumuna ait sağlık
birimlerinin devre konu taşınır, taşınmaz ve taşıtlarının komisyonlarca tespit
edilecek bedelinin, ödenme süresi ve şartları Bakanlar Kurulu tarafından
belirlenecek ve bu bedel Hazine tarafından karşılanacaktır.
Madde 5. - Madde ile Sağlık Bakanlığına
devredilecek sağlık birimlerinde çalışan personelin de Sağlık Bakanlığı'na
devredilmesi ve devredilen personelin mali ve özlük haklarına ilişkin düzenleme
yapılması öngörülmektedir.
Madde 6. - Madde ile kamu kurum ve
kuruluşları bünyesinde kurulan kurum tabipliklerinin standartlarının Sağlık
Bakanlığınca bir ay içerisinde belirlenmesi ve bu standartların dışında kalan
kurum tabipliklerinin taşınır, taşınmaz, taşıt ve personelinin Sağlık
Bakanlığına devredilmesi öngörülmektedir.
Madde 7. - Madde ile devir ve tespit
işlemleri ile komisyon çalışmalarında ortaya çıkacak ihtilafları gidermeye
Başbakan yetkili kılınmaktadır.
Madde 8. - Madde ile Kanunda öngörülen
bütün geçiş, devir, temlik ve intikal işlemleri ile düzenlenecek belgeler her
türlü vergi, resim, harç, ücret ve fondan müstesna tutulmaktadır.
Madde 9. - Madde ile mevzuatta bu Kanunla
devredilen kamu kurum ve kuruluşlarına ait sağlık birimlerine yapılan atıfların
Sağlık Bakanlığına ait sağlık birimlerine yapılmış sayılacağı hükme
bağlanmakta, kapsama giren kurum ve kuruluşların mevzuatında yer alan sağlık
hizmeti sunumuna ilişkin hükümler yürürlükten kaldırılmaktadır.
Madde 10. - Yürürlük maddesidir.
Madde 11. - Yürütme maddesidir.
Sağlık, Aile, Çalışma ve
Sosyal İşler Komisyonu Raporu
|
|
Türkiye Büyük
MilletMeclisi |
|
|
|
Sağlık, Aile, Çalışma
ve Sosyal İşler |
|
|
|
Komisyonu |
10. 11. 2004 |
|
|
Esas No: 1/918 |
|
|
|
Karar No: 6 |
|
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Bakanlar Kurulunca 28.10.2004 tarihinde
Başkanlığınıza sunulan "Bazı Kurum ve Kuruluşlarına Ait Sağlık
Birimlerinin Sağlık Bakanlığına Devredilmesine Dair Kanun Tasarısı",
Başkanlığınızca 5.11.2004 tarihinde esas komisyon olarak Plan ve Bütçe
Komisyonuna ve tali komisyon olarak da Komisyonumuza havale edilmiş ve
Komisyonumuz, 9.11.2004 tarihli dördüncü toplantısında Sağlık, Çalışma ve
Sosyal Güvenlik, Maliye ve Adalet bakanlıkları; Devlet Personel Başkanlığı,
Sosyal Sigortalar Kurumu, PTT Genel Müdürlüğü ile ilgili sivil toplum örgütleri
temsilcilerinin de katılımıyla Tasarıyı inceleyip görüşmüştür.
Tasarı ile etkili bir sağlık sistemi
kurulabilmesi amacıyla, Anayasamızın 56 ncı maddesindeki "Devlet…sağlık
kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler" kuralı
doğrultusunda, kamu kurum ve kuruluşlarına ait sağlık birimlerinin Sağlık
Bakanlığına devri amaçlanmaktadır.
Tasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandıktan
sonra Tasarının tümü ile genel gerekçesi benimsenmiş ve maddelerinin
görüşülmesine geçilmesi kararlaştırılmıştır.
Tasarının 1 ve 3 üncü maddeleri
Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.
Tasarının 2 nci maddesi kapsamı
düzenlemektedir. Buna göre özellikleri olan bazı kamu kurum ve kuruluşları
Tasarının kapsamı dışında bırakılmaktadır. Madde üzerinde verilen bir önerge
ile "Türkiye Büyük Millet Meclisi" ve "Gençlik ve Spor Genel
Müdürlüğüne ait sporcu eğitim ve sağlık merkezleri" istisna olmaktan
çıkarılmaktadır. Diğer bir ifadeyle bu kurumlar Tasarı kapsamına alınmaktadır.
Önerge sahipleri Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Tasarı kapsamı dışında
tutulmasının kamuoyunda çeşitli yanlış anlamalara yol açabileceğini ve
milletvekillerinin de vatandaşla birlikte aynı sağlık kuruluşlarından hizmet
almasının daha uygun olacağını, bu nedenle TBMM'nin istisna olmaktan
çıkarılması gerektiğini ifade etmişlerdir. Komisyonumuz önergeyi kabul etmiş ve
2 nci maddeyi önergede öngörülen değişikliklerle birlikte kabul etmiştir.
Tasarının 4 üncü maddesi sağlık
birimlerinin Sağlık Bakanlığına devri yöntemini belirlemektedir. Madde üzerinde
iki önerge verilmiştir. Önergelerden birincisi ile kurumlardaki sağlık yardım
sandıklarının hakları korunmaya çalışılmaktadır. Buna göre devredilen sağlık
birimlerinde sağlık yardım birimlerine ait malvarlığı varsa, bunların bedeli
söz konusu sandıklara ödenecektir. İkinci önerge devirden sonra davalar ile
icra takipleri, hak, alacak ve borçların akıbetine açıklık kazandırmaktadır. Buna
göre bütün davalar değil sağlık hizmeti sunumundan doğan davalar ve sağlık
hizmeti sunmakla yükümlü personelle ilgili olarak açılmış ve açılacak olan
davalar Sağlık Bakanlığına geçecektir. Önerge sahipleri bu davalar dışındaki
davaların devrinin yapılan düzenlemeyle bağdaşmayacağını ifade etmişlerdir.
Komisyonumuz her iki önergeyi de kabul etmiş ve maddeyi önergelerde öngörülen
değişikliklerle birlikte kabul etmiştir.
Tasarının 5 inci maddesi, personelin
devrine ilişkindir. Maddenin tümüne bakıldığında değişik statüdeki personelin
devri ile ilgili olarak değişik tarihlerden söz edilmektedir. Bir personel
grubu için birimlerin "devir tarihi" belirlenmişken, diğer bir grup
için 15.10.2004 tarihinden söz edilmektedir. Komisyonumuzda verilen bir önerge
ile bu farklılık kaldırılmakta ve devir tarihindeki personelin devredilmesine
olanak tanınmaktadır. Bu amaçla maddede geçen 15.10.2004 tarihleri devir tarihi
olarak değiştirilmektedir. 5 inci madde önergede öngörülen bu değişiklikle
birlikte kabul edilmiştir.
Tasarının kurum tabipliklerinin devrini
düzenleyen 6 ncı maddesi Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.
Tasarının 7 nci maddesi, devir ve tespit
işlemlerinde ve komisyonun çalışmalarında ortaya çıkacak uzlaşmazlıklarda
anlaşmazlık ve tereddütleri gidermeye Başbakanı yetkili kılmaktadır. Ancak
yürütme maddesine bakıldığında kanunu yürütme görevinin Bakanlar Kuruluna
verildiği görülmektedir. Anayasamızın 112 nci maddesine göre ise Başbakan,
Bakanlar Kurulunun başkanı olup bakanlıklar arasında işbirliğini sağlar ve
hükümetin genel siyasetinin yürütülmesini gözetir. Dolayısıyla bu yetki zaten
Başbakandadır. Bu tür bir düzenleme malumu ilandan başka bir anlam
taşımamaktadır. Komisyon üyelerimiz, bu tür bir düzenlemenin, Başbakanı
sıkıntıya sokmaktan ve spekülasyonlara yol açmaktan öteye bir işe yaramayacağı
gerekçesiyle maddenin Tasarı metninden çıkarılmasını öngören bir önerge
vermişlerdir. Önerge Komisyonumuzca kabul edilmiş ve 7 nci madde Tasarı
metninden çıkarılmıştır. Madde teselsülü bu değişiklikten sonra yeniden
yapılmıştır.
7 nci madde olarak kabul edilen Tasarının
8 inci maddesi, vergi istisnasını düzenlemektedir. Maddenin görüşülmesi
sırasında KDV istisnası için, KDV’nin açıkça yazılması gerektiği
"vergi" biçimindeki genel düzenlemenin uygulamada KDV'yi kapsar
biçimde anlaşılmadığı belirtilmiştir. Komisyonumuz bu konudaki değişikliği
ihtisas komisyonu olan Plan ve Bütçe Komisyonunun dikkatlerine sunmayı uygun
bulmuştur.
8 inci madde olarak kabul edilen Tasarının
9 uncu maddesi, atıfları ve yürürlükten kaldırılan hükümleri düzenlemektedir.
SSK'nın sağlık hizmeti satın almasında boşluk oluşmaması için bu konudaki
düzenlemelerin kaldırılmaması gerekmektedir. Madde üzerinde verilen bir önerge
ile SSK'nın sağlık hizmeti satın almasına ilişkin hükümler kaldırılacak
hükümler dışına çıkarılmaktadır. Komisyonumuz verilen önergeyi kabul etmiş ve
maddeyi önergede öngörülen değişiklikle birlikte kabul etmiştir.
Tasarının yürürlük ve yürütmeye ilişkin 10
ve 11 inci maddeleri, Komisyonumuzca, madde sıralamasına uygun olarak 9 ve 10
uncu maddeler olarak kabul edilmiştir.
Raporumuz, Plan ve Bütçe Komisyonuna
sunulmak üzere arz olunur.
|
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
|
Cevdet Erdöl |
Nevzat Doğan |
Sabri Varan |
|
|
Trabzon |
Kocaeli |
Gümüşhane |
|
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
|
Mehmet Kılıç |
Mehmet Kerim Yıldız |
Muzaffer R.
Kurtulmuşoğlu |
|
|
Konya |
Ağrı |
Ankara |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Bayram Meral |
Remziye Öztoprak |
Osman Akman |
|
|
Ankara |
Ankara |
Antalya |
|
|
(Muhalefet şerhi ektedir) |
|
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Şerif Birinç |
Agah Kafkas |
İrfan Riza Yazıcıoğlu |
|
|
Bursa |
Çorum |
Diyarbakır |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Lokman Ayva |
Enver Öktem |
İzzet Çetin |
|
|
İstanbul |
İzmir |
Kocaeli |
|
|
|
(Muhalifim, |
(Muhalifim, |
|
|
|
muhalefet şerhi ektedir) |
muhalefet şerhi ektedir) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Hüseyin Tanrıverdi |
Ali Arslan |
Medeni Yılmaz |
|
|
Manisa |
Muğla |
Muş |
|
|
|
(Muhalefet şerhi ektedir) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
İdris Sami Tandoğdu |
Feramus Şahin |
Alim Tunç |
|
|
Ordu |
Tokat |
Uşak |
|
|
(Muhalifim, |
(Muhalifim, |
|
|
muhalefet şerhi ektedir) |
muhalefet şerhi ektedir) |
|
|
MUHALEFET ŞERHİ
SSK, Kuruluş Kanununda belirtildiği gibi,
“idarî ve malî açıdan özerk ve özel hukuk hükümlerine tâbi” kamu kurumu
niteliğinde bir kuruluştur.
AKP Hükümeti, “kamu kurum ve kuruluşlarına
ait Sağlık Birimlerinin Sağlık Bakanlığına Devredilmesine Dair Kanun Taslağı”
SSK’dan yararlanan 35 milyon kişiyi, yani nüfusun % 50’den fazlasını ve 54 bin
sağlık çalışanını olumsuz etkileyecek sonuçlar doğuracaktır.
Tasarı “ben yaptım oldu” anlayışı ile
adeta sosyal taraflardan kaçırılarak hazırlanmıştır. AKP Hükümetinin
programında “katılımcılığa” yaptığı vurgunun ve “sosyal diyaloğa” önem
vereceğini belirtmesinin, kamuoyunu ikna etmek için propaganda olduğunu açığa
çıkarmıştır. Ekim ayında toplanan ve 12 yıl aradan sonra toplandığı için
övünülen “çalışma Meclisinde” dahi konu gündeme getirilmemiştir.
Tasarı incelendiğinde, SSK hastanelerinin
etkinliğinin artmayacağı, mevcut sağlık hizmetlerinin aksayacağı, hastanelerin
tek el içinde tutulamayacağı, yerel birimlere devredileceği, kamu hizmeti olan
sağlık hizmetinin, piyasa hizmetine dönüştürüleceği görülmektedir. Kamu
çalışanı olan sağlık emekçileri de piyasa koşullarına tâbi çalışan haline
getirilecektir.
Tasarı bir bütün olarak Anayasada
belirtilen devletin sosyal rolüne büyük bir darbe vuracak, toplumun geleceğe
olan umudu ve güveni ciddi biçimde sarsılacaktır.
Bu nedenlerle,
1. - Hükümet etme amacı, toplumun geniş
kesimlerinin refahını artırma olan bir Hükümetin, toplumun geniş kesimlerinin
sağlık, sosyal güvenlik ihtiyacına darbe vuran, sosyal devlet işlevini
zedeleyen bu tasarıya ortak olunamaz.
2. - Topluma sunulan sağlık hizmetinin
iyileştirilmesine, yararlanamayan kesimlerin sağlık hizmetine kavuşmasına,
kayıt dışı ile mücadele edilerek kaynakların artırılmasına ihtiyaç vardır. Bu
konularda da tarafların katılımı ile çok ciddi hazırlıklar yapılması
gerekmektedir. Tasarı hem böyle bir amaca hizmet etmediği gibi gayri ciddi
olarak hazırlanmış izlenimi vermektedir.
3. - Tasarı kurumla dolaysız ilgileri olan
DİSK, Türk-İş, KESK, TTB, TİSK gibi tarafların katılımı olmaksızın
hazırlanmıştır. Söz konusu kuruluşlar üyeleri ve meslek mensupları nedeniyle
dolaysız olarak Kamu Sağlık kuruluşlarının ve SSK’nın unsurları durumundadır.
Bu kurumlara rağmen hazırlanan tasarı gerek demokratik katılımcılığın ihlal
edilmesi gerekse aidat ödeyen milyonlarca çalışanın yok sayılması anlamına
gelmektedir.
4. - Tasarı, genel sağlık sorunları, genel
sosyal güvenlik sistemi bütünlüğü gözetilmemiş, genel sağlık sorunları
gözetilmeden, sistemin bütün olarak iyileştirilme ihtiyacı dikkate alınmadan
hazırlanmıştır.
5. - SSKkaynakları, işçilerin ücretlerinden
kesilen ve işçiler adına işverenlerin yatırdıkları primlerden oluşmaktadır. Bu
nedenle kurumun gerçek sahipleri dikkate alınmadan devredilmesi hem hukuki
temelden yoksundur, hem de milyonlarca insana ve onları temsil eden kurumlara
saygısızlık anlamına gelmektedir.
6. - Tasarıda öngörülen devir hukukî
temellere sahip değildir. Satış, hibe, takas gibi mülkiyetin el değiştirmesi
sonucunu doğuran hukukî tasarruflar mutlak olarak iki taraflıdır. Bu tasarıda
öngörülen devirde ise böylesi iki taraf yoktur. Hem devreden hem de devralan
Hükümettir. Bu nedenle tasarıda öngörülen devir işlemini hukuk sistemi içinde
tanımlamak, açıklayıcı bir zemine oturtmak mümkün değildir.
7. - Tasarıda önce devir işleminin
yapılması, daha sonra rayiç bedelin komisyonca belirlenerek ödeneceği
öngörülmektedir. Bu düzenleme “tüccar devlet anlayışına” bile aykırı bir
uygulamadır. Rayiç bedel devirden önce belirlenmez mi? Sağlık kuruluşlarının
devir bedellerini ve ödeme sürelerini belirleme yetkisi Bakanlar Kuruluna bırakılmaktadır.
Bu sürenin süresi bile belli değildir.
8. - 4958 sayılı SSK Kanununun (7. ve 22.)
maddeleri uyarınca SSK gayrimenkulleri üzerinde tasarruf yetkisi Kurum Yönetim
Kuruluna aittir. Tasarıda bu durumun dikkate alınmaması Anayasa ve idarî
teamüllere aykırıdır.
9. - Hastanelerin Sağlık Bakanlığına devri
pratikte “sağlık hizmetinin tek elde toplanmasına” neden olmayacak, tam
tersine, malî, idarî, personel koordinasyonu sorunları doğacak, hizmet kalitesi
düşecektir. Kaldı ki Hükümet sağlık hizmetinin “tek elde toplanmasına” yönelik
diğer tamamlayıcı konularda hiçbir düzenleme hazırlığı içinde değildir.
Yalnızca bu durum bile amacın tek elde
toplama olmadığını, SSK’yı ve diğer sağlık kurumlarını önce bir havuza aktarma,
sonra piyasa koşullarına terk etmeyi amaçladığını ortaya koymaktadır.
10. - 2003 yılı verilerine göre kişi
başına sağlık harcaması SSK’da 186 milyon TL, Bağ-Kur’da 512 milyon TL, Emekli
Sandığında 996 milyon TL’dir. SSKnüfusun yüzde 51’ine hizmet vermektedir.
Diğer yandan SSK Türkiye’deki toplam hasta
yataklarının % 17’sine, toplam sağlık çalışanının % 8’ine sahiptir. SSK’da
tesisleri kullanım oranı % 88’lere ulaşmıştır.
Neredeyse ülkenin ağır yükünü üstlenen
SSK’nın devredilmesi halinde, Kurum sağlık hizmetini bırakmış olacaktır. Ama
sosyal güvenlik hizmeti vermekle sorumlu olduğu milyonlarca kişi için sağlık
hizmeti satın alır hale gelecektir. Bu durumun “açık” olarak sunulan malî
sorunları ağırlaştıracağı tabiîdir.
11. - Tasarıda öngörülen devir işlemi ile
2005 yılı için SSK sağlık harcamalarına yaklaşık 4,2 katrilyon ek yük geleceği
hesaplanmaktadır. (TİSK-Kasım 2004) Bu durum çok şikayet edilen SSK açıklarının
gerçek gerekçe olmadığını, devir için bahane amacıyla kullanıldığını ortaya
koymaktadır.
9 Kasım
2004
|
|
İzzet Çetin |
Enver Öktem |
Bayram Meral |
|
|
Kocaeli |
İzmir |
Ankara |
|
|
Ali Arslan |
İ. Sami Tandoğdu |
Feramus Şahin |
|
|
Muğla |
Ordu |
Tokat |
SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE
SOSYAL İŞLER KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN
BAZI KAMU
KURUM VE KURULUŞLARINA AİT SAĞLIK BİRİMLERİNİN SAĞLIK BAKANLIĞINA
DEVREDİLMESİNE DAİR KANUN TASARISI
Amaç
MADDE 1. - Tasarının 1 inci maddesi,
Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.
Kapsam
MADDE 2. - Bu Kanun; Cumhurbaşkanlığı,
yüksek mahkemeler, Türk Silahlı Kuvvetleri, üniversiteler, mahalli idareler ve
mazbut vakıflara ait sağlık birimleri hariç olmak üzere, bakanlıkları,
bakanlıkların bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşlarını ve diğer kamu kurum ve
kuruluşlarını kapsar.
Tanımlar
MADDE 3. - Tasarının 3 üncü maddesi
Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.
Sağlık
birimlerinin Bakanlığa devri
MADDE 4. - Kamu kurum ve kuruluşlarına ait
tüm sağlık birimleri; bunlara ilişkin her türlü görev, hak ve yükümlülükler,
taşınırlar, taşınmazlar ve taşıtlarla birlikte, Sosyal Sigortalar Kurumuna ait
olanlar rayiç bedeli karşılığında, diğerleri bedelsiz olarak aşağıdaki usul ve
esaslar çerçevesinde Bakanlığa devredilmiştir.
a) Genel ve katma bütçeli idarelerden
devredilen sağlık birimlerinde istihdam edilen personele ve buralarda
kullanılan araç, gereç, malzeme, demirbaş ve taşıt alımı ile bunların bakım ve
onarım giderlerine ilişkin olarak belirlenmiş bütçe ödeneklerinin devir tarihi
itibarıyla kalan tutarı, devirle birlikte Bakanlık bütçesine aktarılmıştır.
b) Bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren
üç ay içinde;
1) Devredilen her bir sağlık birimi için
biri Maliye Bakanlığı, biri Bakanlık ve biri de sağlık birimi devredilen kamu
kurum ve kuruluşlarından olmak üzere üç kişilik bir komisyon kurulur.
Komisyonun başkanlığını Maliye Bakanlığı adına görevlendirilen kişi yapar.
Komisyonlar tarafından sağlık birimlerinin devre konu taşınırları,
taşınmazları, taşıtları ve mevcut personeli tespit edilerek tutanağa bağlanır.
Komisyonların personel tespitine ilişkin tutanakları ile devredilen sağlık
birimlerine ait boş kadro ve pozisyonlar Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel
Başkanlığınca kesinleştirilir.
2) Sosyal Sigortalar Kurumuna ait sağlık
birimlerinin devre konu taşınır, taşınmaz ve taşıtlarının bedeli Maliye
Bakanlığı temsilcisinin koordinatörlüğünde, Bakanlık ve Sosyal Sigortalar
Kurumu temsilcilerinden oluşan komisyonlar tarafından tespit edilir. Anılan
bedel Hazine tarafından karşılanır. Bu bedelin ödenme süresi ve şartları
Bakanlar Kurulu tarafından belirlenir. Komisyonlar, bedel tespit ederken
gerektiğinde, bedelin hesabında kullanılacak fiyatları, belediye, ticaret
odası, sanayi odası, borsa gibi kuruluşlardan veya bilirkişilerden soruşturur.
Taşınmazlarda bu işler için kanunların verdiği yetkiye dayanılarak ilgili
dairelerce tespit edilmiş birim fiyatlar varsa, bunlar da dikkate alınır.
Komisyonların teşkili ile çalışma usûl ve esasları Bakanlık ve Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlığının görüşü alınarak Maliye Bakanlığınca belirlenir.
c) Devredilen sağlık birimleri ile ilgili
olarak; kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılmış olan sözleşmeler, kredi
anlaşmaları, yatırım projeleri ile kamu kurum ve kuruluşları leh ve aleyhine
sağlık hizmeti sunumundan doğan davalar ve bu hizmeti sunmakla yükümlü
personelle ilgili olarak adli ve idari yargıda açılmış ve açılacak olan davalar
ile icra takipleri, bütün hak, yetki, yükümlülük, alacak ve borçlarıyla
birlikte Bakanlığa geçer.
Devredilen sağlık birimleriyle alakalı
olarak açılan davalar nedeniyle kamu kurum ve kuruluşları muhatap alınarak
bankalarca verilmiş olan teminat mektupları ile ipotek belgeleri hiçbir işleme
gerek olmadan Bakanlık muhatap alınarak verilmiş sayılır.
d) Devredilen sağlık birimleri ile bunlara
ait taşınır, taşınmaz ve taşıtlardan ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına şartlı
olarak bağışlananların, devirden sonra da bağışlama şartlarına uygun olarak
kullanılmasına devam edilir.
e) Devredilen sağlık birimlerinin, kamu
kurum ve kuruluşlarına ait arazi, arsa ve binaların bir kısmında hizmet vermesi
halinde, bunların komisyonlarca tespit edilecek kısımları gerektiğinde ifraz
edilerek veya kat mülkiyeti ya da kat irtifakı kurularak Bakanlığa devredilir.
Bu kısımların tespitinde hizmetin etkin ve verimli sunulması ve geleceğe
yönelik kapasite ihtiyacı göz önünde bulundurulur. Binaların bir kısmında
hizmet sunulan sağlık birimlerinin devrinde komisyonlarca, devrin taşınır,
taşıtlar ve personel ile sınırlı tutulmasına da karar verilebilir.
f) Bu Kanunla Bakanlığa devredilen sağlık
birimlerine ait taşınmazların mülkiyeti tapuda resen Hazine adına tescil
edildikten sonra bu taşınmazlar Bakanlığa tahsis edilmiş sayılır.
Ancak devredilen sağlık birimlerinde
sağlık yardım sandıklarına ait malvarlığının bulunması halinde, bunların
Komisyonca belirlenecek bedeli bu sandıklara ödenir.
Devredilen
personel
MADDE 5. - Devredilen sağlık birimlerinde
devir tarihinde sürekli işçi kadrolarında çalışan personel, devir tarihi
itibarıyla kadroları ile birlikte Bakanlığa devredilir. Bu fıkra hükümlerine
göre Bakanlığa geçmek istemeyen işçilerin kanuni hakları ödenerek Kurum ile ilişikleri
kesilir.
Bakanlığa devredilen sağlık birimlerinde,
devir tarihinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi olarak çalışan
memurlar devir tarihi itibarıyla kadroları ile birlikte Bakanlığa devredilir.
Devredilen memur kadroları adet, sınıf, unvan
ve dereceleri itibarıyla bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içinde
Bakanlar Kurulunca tespit edilerek Resmi Gazetede yayımlanır ve bu kadrolar
aynı tarih itibarıyla 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde
Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Sağlık Bakanlığına ilişkin bölümüne
eklenmiş, ilgili kurumun kadro cetvellerinden çıkarılmış sayılır. Devredilen
kadro unvanlarından Bakanlıkça ihtiyaç duyulmayan kadro unvanlarında çalışan
personel durumlarına uygun diğer kadrolara atanırlar. Bu çerçevede ihtiyaç
duyulan kadro değişiklikleri, 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 9 uncu
maddesinin son fıkrası hükmü uygulanmaksızın anılan Kanun Hükmünde Kararname
hükümleri uyarınca yapılır.
Bakanlığa devredilen sağlık birimlerinde,
devir tarihi itibarıyla çalışmakta olan personelden;
a) 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki
(II) sayılı cetvele tabi pozisyonlarda çalışan sözleşmeli personel, mevcut
pozisyon unvanları da dikkate alınarak devir tarihi itibarıyla 657 sayılı
Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) fıkrası hükmü uyarınca
istihdam edilmek üzere Bakanlığa devredilir. Bunlar hakkında, 399 sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamenin 21 inci, 22 nci, 23 üncü, 24 üncü ve 32 nci maddelerinin
uygulanmasına devam edilir. Bunların Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı ile
ilişkileri devam eder.
b) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4
üncü maddesinin (B) fıkrası uyarınca çalışan sözleşmeli personel devir tarihi
itibarıyla aynı statüde Bakanlığa devredilir.
c) Diğer kanun hükümlerine göre çeşitli
statülerde sözleşmeli olarak çalışanlar, devir tarihi itibarıyla, 657 sayılı
Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) fıkrası hükmü uyarınca
istihdam edilmek üzere Bakanlığa devredilir.
Dördüncü fıkra uyarınca devredilen
personel, benzer birimde aynı unvanlı kadroda çalışan ve hizmet yılı aynı olan
emsali Bakanlık personeli esas alınarak döner sermaye ek ödemesinden
yararlandırılır ve bunlara yapılacak ek ödeme hiçbir şekilde emsaline
yapılabilecek ek ödeme üst sınırını geçemez.
Bu Kanun uyarınca devredilen sağlık
birimlerinde çalışanlardan birinci, ikinci ve dördüncü fıkralarda
belirtilenlerin dışındaki personel ile Sosyal Sigortalar Kurumunun satın
alacağı sağlık hizmetlerinin provizyon, fatura kontrol ve ödeme işlerinde
çalıştırılmak üzere Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığının önerisi, Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanının onayı ile tespit edilen personel Bakanlığa
devredilmez.
Birinci, ikinci ve dördüncü fıkralar
uyarınca Bakanlığa devredilen sağlık birimlerine ait pozisyonlar, bu birimlere
ait serbest memur kadroları ve sürekli işçi kadrolarından boş olanlar ile
tutulan memur kadroları, devir tarihinden itibaren başkaca bir işleme gerek
kalmaksızın iptal edilmiş ve ilgili kurumların kadro veya pozisyon
cetvellerinden çıkarılmış sayılır.
Devredilen personele devir tarihinden
sonra yapılması gereken aylık veya ücret ödemeleri Bakanlıkça yapılır ve bu
ödemeler hakkında kurumlar arasında herhangi bir hesaplaşma yapılmaz.
Kurum
tabipliklerinin devri
MADDE 6. - Tasarının 6 ncı maddesi Komisyonumuzca
aynen kabul edilmiştir.
Vergi
istisnası
MADDE 7. - Tasarının 8 inci maddesi
Komisyonumuzca 7 nci madde olarak kabul edilmiştir.
Atıflar ve
yürürlükten kaldırma
MADDE 8. - Mevzuatta bu Kanunla Bakanlığa
devredilen kamu kurum ve kuruluşlarına ait sağlık birimlerine yapılan atıflar,
Bakanlığa ait sağlık birimlerine yapılmış sayılır.
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 123
üncü maddesinin ikinci fıkrası ve Sosyal Sigortalar Kurumunun sağlık hizmeti
satın almasına ilişkin hükümleri hariç, bu Kanun kapsamına giren Bakanlık
dışındaki kurum ve kuruluşların mevzuatında yer alan sağlık hizmeti sunumuna
ilişkin hükümler yürürlükten kaldırılmıştır.
Yürürlük
MADDE 9. - Tasarının 10 uncu maddesi
Komisyonumuzca 9 uncu madde olarak kabul edilmiştir.
Yürütme
MADDE 10. - Tasarının 11 inci maddesi
Komisyonumuzca 10 uncu madde olarak kabul edilmiştir.
Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Plan ve Bütçe Komisyonu 26.11.2004
Esas No. : 1/918
Karar No. : 5
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Sağlık Bakanlığınca hazırlanarak Bakanlar Kurulunca 28.10.2004
tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına sunulan ve Başkanlıkça
5.11.2004 tarihinde tali komisyon olarak
Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonuna, esas komisyon olarak da
Komisyonumuza havale edilen 1/918 esas numaralı "Bazı Kamu Kurum ve
Kuruluşlarına Ait Sağlık Birimlerinin Sağlık Bakanlığına Devredilmesine
Dair Kanun Tasarısı", Komisyonumuzun 24.11.2004 tarihinde yapmış olduğu
15 inci Birleşiminde, Hükümeti temsilen Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile
Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı,
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı,
Devlet Personel Başkanlığı temsilcilerinin de katılımlarıyla incelenip,
görüşülmüştür.
Bilindiği üzere, temel
haklardan olan sağlıklı yaşama hakkı, herkesin hayatını beden ve ruh sağlığı
içerisinde sürdürebilmesini gerekli kılar ve bu anlamda karşılanması gereken
temel toplumsal ihtiyaçların başında gelir. Bu itibarla, İnsan Hakları Evrensel
Bildirgesinde yer alan çağdaş anlayış, Anayasamıza da "Sosyal Devlet" ilkesi çerçevesinde, "Herkes
sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir." şeklinde
yansımış ve bu amaca yönelik olarak Devlete ve vatandaşlara ödevler
yüklemiştir.
Ülkemizin ekonomik ve
sosyal gelişimine paralel olarak sağlık alanında da önemli ilerlemeler sağlanmıştır. Bununla birlikte, sağlık
hizmeti sunan kuruluşlar arasında ortak norm ve standartların oluşturulamaması,
yeterince eşgüdüm sağlanamaması, sağlık hizmetlerinden yararlananlar arasında
büyük eşitsizliklerin olması, kaynak yetersizliğinin yanı sıra israfın da ciddi
boyutlara ulaşması, temel sorunlar olarak kendini göstermektedir.
Bu sorunların
giderilmesine yönelik olarak gerek Acil
Eylem Planında ve gerekse 59 uncu
Hükümet Programında kapsamlı kurumsal ve işlevsel nitelikli düzenlemeler
yapılacağı öngörülmektedir. Bu doğrultuda, Sağlık Bakanlığınca yürütülmekte olan "Sağlıkta Dönüşüm Programı"nın temel amacı,
halkımıza standart, etkili, kaliteli, eşit ve ulaşılabilir sağlık hizmeti
sunmaktır.
İlk adım olarak,
"Sağlık Bakanlığı ve SSK Sağlık Tesislerinin Ortak Kullanımına İlişkin
Protokol" yapılmış, SSK mensuplarının birinci basamak sağlık hizmetlerinden
yararlanma düzeyi artırılmış, ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetleri
sunan SSK sağlık tesislerindeki yığılma
azaltılmıştır.
2003 ve 2004 yılında elde
edilen göstergeler ışığında sağlık kuruluşlarının Sağlık Bakanlığı çatısı
altında toplanmasının ülke kaynaklarının rasyonel kullanımı ve nitelikli sağlık
hizmeti sunulması noktasında çok önemli iyileşmeler getireceği anlaşılmıştır.
Tasarı ile;
- Kapsama dahil kamu
kurum ve kuruluşlarına ait kurum tabipliği dışındaki hastane, dispanser, sağlık
merkezi veya istasyonu gibi sağlık hizmeti sunan birimlerin Sağlık Bakanlığına
devredilmesi,
- Türkiye Büyük Millet
Meclisi, Cumhurbaşkanlığı, Yüksek Mahkemeler, Türk Silahlı Kuvvetleri,
üniversiteler, mahalli idareler ve mazbut vakıflara ait sağlık birimleri ile
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüne ait sporcu eğitim ve sağlık merkezlerinin
kapsam dışı tutulması,
- Sağlık birimlerinin
Sağlık Bakanlığına devrine ilişkin olarak her türlü hak ve yükümlülükler,
taşınır ve taşınmazlar ile taşıtlara ilişkin temel usul ve esaslarının düzenlenmesi,
- Devredilen personelin
mali ve özlük haklarına ilişkin
düzenleme yapılması,
Öngörülmektedir.
Komisyonumuzda Tasarının
geneli üzerinde yapılan müzakerelerde;
- Tasarının, Anayasanın
2, 8, 11, 35 ve 60 ıncı maddelerine aykırılık taşıdığı, SSK'ya ait sağlık
birimlerindeki taşınırlar, taşınmazlar ve taşıtların devri noktasında SSK
Yönetim Kurulunun iradesine yer verilmesi gerektiği,
SSK hastanelerinin Sağlık
Bakanlığı'na devredilmesini takiben yerel yönetimlere devredileceği, reform adı
altında getirilen tasarılar arasında ciddi çelişkiler bulunduğu, sağlık
alanında yapılacak kapsamlı değişikliklerden önce Sağlık Bakanlığı'nın yeniden
yapılandırılması gerektiği,
SSK'nın özel hukuk
hükümlerine göre faaliyet gösteren bir
kurum olduğu, idari ve mali açıdan özerk bir niteliğinin bulunduğu,
malvarlığının işçi ve işveren primleri tarafından oluşturulduğu,
Toplumun önemli bir
bölümünü ilgilendiren bu tür düzenlemelerin
geniş bir toplumsal mutabakatla çıkarılmasının demokrasinin vazgeçilmez
bir koşulu olduğu,
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Tasarıda getirilen
düzenlemelere karşı olduğu, hazırlamış olduğu raporunda da konuya ilişkin pek
çok hususa yer verdiği,
Sağlık hizmetleri ile
sigortacılık faaliyetlerinin
birbirinden ayrılması konusunda herkesin uzlaşma içinde olduğu, sağlık
hizmetlerinin Kurum sorumluluğunda bulunmasının sigortacılık hizmetlerinde verimsizliğe yol açtığı,
Kamunun sağlık alanında
sarfettiği kaynakları tek elden planlamasının hizmetin rasyonel yürütülmesi açısından önemli olduğu,
personel ve mali açıdan dengesiz ve adil olmayan bir dağılımın söz konusu
olduğu,
Avrupa Birliğine uyum
sürecinde, ülkemizin uyum sorunu yaşayacağı alanların en başında tarım sektörü
ile birlikte sağlık sektörünün de geldiği,
SSK'nın 1980'li yılların
ortalarına kadar çok önemli hizmetler
yürüttüğü, ancak bu tarihten sonra performansında bir düşüş yaşandığı,
Sağlık birimlerinin devri
ile birlikte harcamalarda bir miktar artış yaşanacağı, kişi başına ortalama
maliyetlerin yükselebileceği, ilaç ve tıbbi malzeme konusunun da tüm
boyutlarıyla ele alınması gerektiği,
Hükümetin sağlık
alanındaki üç temel hedefinden
birincisinin, sosyal güvenlik kurumlarının tek çatı altında toplanmasının
sağlanması; ikincisinin, sosyal güvenceden yoksun vatandaşlarımızın da kapsam
içine alınarak Genel Sağlık Sigortasının uygulamaya geçirilmesi; üçüncüsünün de
sosyal güvenlik reformunun gerçekleştirilmesi olduğu; ancak, Acil Eylem
Planında öngörülen süreler içinde söz
konusu hedeflere ulaşılamadığı,
Şeklindeki görüş,
eleştiri ve temennileri takiben, Hükümet adına yapılan tamamlayıcı
açıklamalarda ise;
Sağlık Bakanlığı, Sosyal
Sigortalar Kurumu, diğer kurumlar ve bunlara ait olan sağlık kuruluşları
arasında yeterli koordinasyonun sağlanamamasından dolayı hizmet ve yatırım
planlamalarının toplumsal ihtiyaçlarımıza uygun yapılamadığı,
Emekli Sandığı, SSK ve
Bağ-Kur mensupları gibi farklı sosyal güvenlik kurumlarına tabi olanların ve
aktif kamu çalışanlarının farklı sağlık tesislerinden hizmet alıyor olmalarının
da hizmetin verimini ve kalitesini azalttığı, standart eksikliği ve eşitsizliği
getirdiği,
Tasarının sadece SSK'ya
ait sağlık tesislerini değil, Emniyet Genel Müdürlüğü, PTT, TCDD, TEDAŞ vb.
kamu kurum ve kuruluşlarına ait sağlık birimlerini de kapsadığı,
Ortak Kullanım Protokolü çerçevesinde
2004 yılının ilk sekiz ayında Sağlık Bakanlığı kurum ve kuruluşlarından hizmet
alan toplam hasta sayısının yaklaşık % 30'luk kısmını SSK'lı hastaların
oluşturduğu,
2004 yılının ilk sekiz
ayı itibarıyla, Sağlık Bakanlığına müracaat eden hastaların kişi başına ortalama maliyetinin 25 milyon lira
olduğu; 2003 yılı verilerine göre 68 milyon hasta müracaatı göz önüne
alındığında yaklaşık 1,7 katrilyon liralık bir maliyetin söz konusu olacağı,
Kamu yönetimi reformu ve
yeniden yapılanma çerçevesinde, sağlık kuruluşlarının mahalli idarelere
devredileceği, ancak öncelikle sağlık kuruluşlarının rehabilite edilmesi,
belirli standarda ve homojen bir yapıya ve üstün bir hizmet anlayışına kavuşturulması gerektiği,
Tasarıda Anayasanın
ilgili bütün hükümlerinin gözetildiği; bu kapsamda özellikle SSK'nın mülkiyet
hakkının korunduğu, kamu görevlileri ile ilgili özel hükümler çerçevesinde mali haklar ve özlük hakları yönünden mağduriyete yol
açılmamasına hassasiyet gösterildiği,
İfade edilmiştir.
Tasarının;
- 1 inci maddesi aynen,
- 2 nci maddesi; istisna kapsamında bulunan
kurumlara, nitelikleri ve yürüttükleri hizmetlerin özellikleri dikkate alınarak
Sayıştay ve Milli İstihbarat Teşkilatının da dahil edilmesini teminen
değiştirilmesi ve maddenin redaksiyona tabi tutulması suretiyle,
- 3 üncü maddesi aynen,
- 4 üncü maddesi; birinci
fıkranın ( a ) bendi, Bakanlık bütçesinin ilgili tertiplerine aktarma
yapmaya Maliye Bakanlığının yetkili kılınmasını teminen değiştirilmesi; (c) bendi, sadece sağlık hizmetleri ve iyileştirici
tıbbi malzeme ile sağlık hizmetlerinin sunumuyla ilgili personeli ilgilendiren
davaların ve icra takiplerinin Sağlık Bakanlığı husumetiyle yürütüleceğinin
düzenlenmesi suretiyle; ayrıca, devredilen sağlık birimleriyle ilgili sözleşmeler,
kredi anlaşmaları, yatırım projeleri, teminat mektupları ile ipotek
belgelerinin hiçbir işleme gerek kalmaksızın Bakanlık muhatap alınarak
verildiğini düzenleyen yeni bir alt bendin eklenmesi suretiyle; (e) bendi,
arazi, arsa ve binaların devredilecek kısımlarının belirlenmesinde Sosyal
Sigortalar Kurumunun ihtiyaçlarının da göz önünde bulundurularak değiştirilmesi
suretiyle; (f) bendi, sağlık yardım sandıklarına devir bedeli verilmesine
ilişkin yeni bir alt bent eklenmesi suretiyle; her türlü bütçe ve muhasebe
işlemleri ile gerekli düzenlemelerin yapılabilmesini teminen Maliye Bakanının
yetkili kılınmasını düzenleyen hükmün yeni
(g) bendi olarak eklenmesi suretiyle,
- 5 inci maddesi;
uygulama birliği sağlamak amacıyla tek tarihin esas alınmasını teminen
"15.10.2004" ibarelerinin "devir" olarak değiştirilmesi,
399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında sözleşmeli statüde görev yapan
personelin memur kadrolarına atanması ve bunların intibak hükümlerinin
düzenlenmesi doğrultusunda dördüncü fıkrasının (a) bendinin değiştirilmesi,
devredilen personelin mali haklarında oluşabilecek olası kaybın önlenmesi
amacıyla altıncı fıkra olarak yeni bir fıkranın metne eklenmesi, ayrıca, PTT
hastanelerinin devrinde hizmetin aksamaması için öncelikle kurum personelinden
yararlanılmasına imkan veren yeni bir fıkranın metne eklenmesi suretiyle,
- 6 ncı maddesi; kurum
tabipliklerinin belirlenecek standart üstü personelinin devrine açıklık
kazandırılabilmesini teminen "4 üncü" ibaresinden sonra "5
inci" ibaresinin eklenmesi ve maddenin redaksiyona tabi tutulması
suretiyle,
- 7 nci maddesi; Kanunun
Bakanlar Kurulu tarafından yürütüleceği ve dolayısıyla böyle bir düzenlemeye
gerek duyulmayacağı düşüncesiyle metinden çıkarılması suretiyle,
- 8 inci maddesi; 7 nci madde
olarak aynen,
Devredilen sağlık
birimlerinde döner sermaye sistemi kurulup işlerlik kazanıncaya kadar sunulacak
sağlık hizmetinde aksama meydana gelmemesi için avans ödemesine yönelik yeni
bir maddenin, 8 inci madde olarak metne eklenmesi suretiyle,
- 9 uncu maddesi; Sosyal
Sigortalar Kanununun 33 üncü maddesinin (c) bendi ile SSK'nın sağlık hizmeti almasına ilişkin hükümlerinin, yürürlükten
kaldırılan hükümler kapsamından çıkarılması doğrultusunda düzenlenmesi ve madde
başlığının redaksiyona tabi tutulması suretiyle,
Yürürlüğe ilişkin 10 uncu
maddesi; 4 üncü maddenin (g) bendinin de Kanunun yayımı tarihinde yürürlüğe
girmesini teminen değiştirilmesi suretiyle,
Yürütmeye ilişkin 11 inci
maddesi aynen,
Kabul edilmiştir.
Raporumuz, Genel Kurulun
onayına sunulmak üzere Yüksek Başkanlığa saygı
ile arz olunur.
|
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
|
|
Sait Açba |
M. Altan Karapaşaoğlu |
Taner Yıldız |
|
|
|
Afyon |
Bursa |
Kayseri |
|
|
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
|
|
Mehmet Sekmen |
Halil Aydoğan |
Mehmet Melik Özmen |
|
|
|
İstanbul |
Afyon |
Ağrı |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
Mehmet Zekai Özcan |
Osman Kaptan |
Mehmet Mesut Özakcan |
|
|
|
Ankara |
Antalya |
Aydın |
|
|
|
|
(Karşı oy yazımız ektedir) |
(Karşı oy yazımız ektedir) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
A. Kemal Deveciler |
Ali Osman Sali |
Ahmet İnal |
|
|
|
Balıkesir |
Balıkesir |
Batman |
|
|
|
(Ayrışık oy yazım ektedir) |
|
|
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
Osman Nuri Filiz |
Alaattin Büyükkaya |
Ali Kemal Kumkumoğlu |
|
|
|
Denizli |
İstanbul |
İstanbul |
|
|
|
|
|
(Ayrışık oy yazım ektedir) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
Birgen Keleş |
Kemal Kılıçdaroğlu |
M. Mustafa Açıkalın |
|
|
|
İstanbul |
İstanbul |
İstanbul |
|
|
|
(Karşı oy yazım ektedir) |
(Karşı oy yazım ektedir) |
|
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
Bülent Baratalı |
Fazıl Karaman |
Y. Selahattin Beyribey |
|
|
|
İzmir |
İzmir |
Kars |
|
|
|
(Karşı oy yazım ektedir) |
|
|
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
Mustafa Elitaş |
Mikail Arslan |
Muzaffer Baştopçu |
|
|
|
Kayseri |
Kırşehir |
Kocaeli |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
Hasan Fehmi Kinay |
Muharrem Doğan |
Mustafa Özyürek |
|
|
|
Kütahya |
Mardin |
Mersin |
|
|
|
|
|
(Ayrışık oyum var) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
Gürol Ergin |
O. Seyfi Terzibaşıoğlu |
Osman Seyfi |
|
|
|
Muğla |
Muğla |
Nevşehir |
|
|
|
(Ayrışık oy yazımız ektedir) |
|
|
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
Cemal Uysal |
Kazım Türkmen |
İmdat Sütlüoğlu |
|
|
|
Ordu |
Ordu |
Rize |
|
|
|
|
(Ayrışık oy ekte) |
|
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
Musa Uzunkaya |
Sabahattin Cevheri |
M. Ergun Dağcıoğlu |
|
|
|
Samsun |
Şanlıurfa |
Tokat |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
|
Enis Tütüncü |
Faruk Nafiz Özak |
M. Akif Hamzaçebi |
|
|
|
Tekirdağ |
Trabzon |
Trabzon |
|
|
|
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
|
(Ayrışık oy yazımız ektedir) |
|
AYRIŞIK OY
Hükümet Sosyal Güvenlik
Kurumlarının tek bir çatı altında toplanması, Genel Sağlık Sigortası, Sosyal
Güvenlik Reformu gibi üç temel konuyu gündemine aldığını ve bu konularda
çalışmalar yaptığını kamuoyuna duyurmuştur. Durum böyle olduğu yani bu
konularda Hükümet tarafından hiçbir tasarı TBMM’nin gündemine getirilmediği
halde başta SSK olmak üzere bazı kamu kurum ve kuruluşlarına ait sağlık
birimlerinin Sağlık Bakanlığına devredilmesine ilişkin bir Tasarının hazırlanıp
gündeme getirilmiş olmasını tutarlı bulmuyoruz. Hükümet tarafından “reform”
olarak ilan edilen bu çalışmalar içerisinde nereye oturduğu belli olmaksızın
bir konunun çekilip alınarak yasalaştırılmaya çalışılmasını son derece yanlış
buluyoruz.
Ayrıca Tasarı sosyal
tarafların görüşleri alınmaksızın hazırlanmış olup her türlü temelden
yoksundur. Sağlık hizmetlerinin tek elden yürütülmesi gibi bir amacın yanında
“sağlık sistemindeki maliyetlerin sistemdeki kaçaklar nedeniyle çok arttığı”
Tasarının gerekçesi olarak ifade edilmektedir. Bu maliyetlerin ne olduğu ve
artan maliyetlerin hangi alanlardan kaynaklandığı açıklanmış değildir. Ayrıca
konuya ilişkin olarak yapılan bir çalışmada Tasarının gerekçesinde belirtilen
aksine bazı veriler bulunmaktadır. Bu verilere göre SSK’nın Bağ-Kur ve T. C.
Emekli Sandığına göre kişi başına sağlık giderleri önemli ölçüde düşük
seviyelerde oluşmaktadır. 2003 yılı verilerine göre kişi başına sağlık
harcaması; SSK’da 186.718.570 lira iken, bu harcama Bağ-Kur’da 512.000.000
lira, Emekli Sandığında ise 995.718.570 lira olarak gerçekleşmiştir. Buna göre
SSK sağlık hizmetlerini diğer sosyal güvenlik kurumlarından daha ucuza mal
etmektedir.
Tasarı ayrıca şu
yanlışlık ve eksiklikleri de taşımaktadır.
Tasarının 4 üncü
maddesinde “Kamu kurum ve kuruluşlarına ait tüm sağlık birimleri; bunlara
ilişkin her türlü görev, hak ve yükümlülükler, taşınırlar, taşınmazlar ve
taşıtlarla birlikte, Sosyal Sigortalar Kurumuna ait olanlar rayiç bedeli
karşılığında, diğerleri bedelsiz olarak aşağıdaki usul ve esaslar çerçevesinde
Bakanlığa devredilmiştir” hükmüne yer verildikten sonra (b) fıkrasının (2)
numaralı bendinde de rayiç bedelin tespiti ve ödenmesine ilişkin olarak yapılan
düzenlemede de “Bu bedelin ödenme süresi ve şartları Bakanlar Kurulu tarafından
belirlenir” denilmiştir.
Bu hükümler ile kamu
tüzelkişiliğine sahip, kamu kurum ve kuruluşları ve bu bağlamda idarî ve malî
özerkliğe sahip Sosyal Sigortalar Kurumuna ait tüm sağlık birimleri rayiç
bedeli karşılığında Sağlık Bakanlığına devredilmekte, bedelin ödenme süresi ve
şartlarının da Bakanlar Kurulu tarafından belirleneceği öngörülmektedir.
1. Sosyal Sigortalar
Kurumuna ait tüm sağlık birimlerinin bunlara ilişkin her türlü görev, hak ve
yükümlülükler, taşınırlar, taşınmazlar ve taşıtlarla birlikte Sağlık
Bakanlığına devrine ilişkin düzenleme “yasaların kamu yararına dayanması”
ilkesiyle bağdaştırılması mümkün olmayan, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri
Koruma Sözleşmesine ek Protokolün 1 inci maddesine ve Anayasanın 2 nci, 8 inci,
11 inci, 35 inci ve 60 ıncı maddelerine aykırı olan bir düzenlemedir.
4792 sayılı Kanun ile
kurulmuş olan ve 29.7.2003 tarih ve 4958 sayılı Kanunla yeniden yapılandırılan
Sosyal Sigortalar Kurumu; sigortalı emekli ve bunların eş ve çocuklarından
oluşan 20 milyon vatandaşımızın sosyal güvenliğini sağlayan malî ve idarî
bakımdan özerk bir kamu tüzel kişisidir. Kurumun gelirleri büyük ölçüde işveren
ve işçilerin ödedikleri primlerden oluşmaktadır. Bu nedenle, Sosyal Sigortalar
Kurumu mal varlığının, işçi ve işveren primlerinden elde edilen gelir sayesinde
kazanıldığı kuşkusuzdur. Bu mal varlığı üzerindeki her türlü tasarruf yetkisi
ise kurumun en yetkili organı olan yönetim kuruluna aittir.
Tasarı ile getirilen
düzenleme kurumun iradesi dışında mallarının Sağlık Bakanlığına devrini
öngörerek yönetim kuruluna ait olan bir karar yetkisini ortadan kaldırmaktadır.
Yönetim kurulu mevcut sistemde gerek görürse gayrimenkullerini satışa çıkarmaya
her zaman yetkilidir. Getirilen düzenleme ise mülkiyeti işçilere ait olan kurum
mallarının yönetim kurulu yetkisi dışında satışını öngörmektedir. Sosyal
Sigortalar Kurumunun gelirleri kamu kaynaklı gelirlerdir. Kurumun mal varlığı
temelde sigortalılardan ve işverenden alınan primlerden oluşmuştur. Kurumun
işçi ve işverenden aldığı primler ile diğer gelirleri kanunlarla belirlenmiş ve
bu gelirlerin tahsili diğer devlet gelirleri gibi kanunlarla güvence altına
alınmıştır. Kurumun mal varlığı yasalarımıza göre devlet malı ve kurumun
kendisi de devlet kurumudur.
Sosyal Sigortalar
Kurumunun malları diğer devlet mallarından daha farklı niteliktedir. Devlet,
gerek Hazine gerekse kamu tüzelkişileri üzerlerinde bulunan mal varlığının
mülkiyetinde değişiklikler yapabilir. Bunların mülkiyetini yeniden
düzenleyebilir veya hazine üzerinde toplayabilir. Devlet mallarının yönetimi,
anayasal sınırlar içinde hizmet anlayışına ve siyasal takdire göre yasalarda
değişik tarzda biçimlenebilir. Ancak SSK’nın mal varlığı tıpkı vakıf mallarda
olduğu gibi devletin yönetiminde ve siyasetinde olmasına rağmen devletin
(hazine veya diğer kamu tüzelkişileri) mamelekinde değildir. Bunların yasa
hükümlerinde devlet malı olarak isimlendirilmeleri ancak üçüncü şahıslara ve
yöneticilerine karşı korunmaları yönündendir. SSK mallarının herhangi bir
yönetim işlemi düzeyini aşan bir tarzda tümüyle hazineye devri mümkün değildir.
Anayasamızın 35 inci maddesi mülkiyet hakkını güvence altına almıştır. Mülkiyet
hakkının verdiği güvence, özel kişilere karşı devlete koruyuculuk görevi
yüklediği gibi, devlete de yasa düzenlemede ve yönetimde mülkiyete saygılı
olmayı emretmektedir. Yasama gücü özel mal varlıklarına el atma biçiminde
kullanılamaz. Sosyal Sigortalar Kurumunun temelinde sosyal güvenlik, sosyal
güvenliğin temelinde ise bireyin karşılaşacağı ve yaşamı için tehlike oluşturan
olaylara karşı bir güvence arayışı yatmaktadır. SSK malvarlığı geçmişten
geleceğe pek çok kuşağın teminatı ve varlığıdır. Bunların kanun hükmü ile
devlete devri Anayasanın 35 inci maddesi ile 60 ıncı maddelerine aykırılık
oluşturur.
Anayasanın 60 ıncı
maddesinde, herkesin sosyal güvenlik hakkına sahip olduğu, Devletin bu
güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alacağı ve teşkilâtı kuracağı
belirtilmiştir. Sosyal güvenlikle ilgili konularda, Anayasa ile
görevlendirilmiş olan Devletin, yalnız bu alandaki teşkilâtı kurmakla değil,
kurulmuş olanları da, en verimli biçimde sürdürmekle yükümlü olduğu açıktır. Bu
yükümlülük, Anayasanın 35 inci maddesindeki “mülkiyet hakkının kullanılması
toplum yararına aykırı olamaz” biçimindeki kuralla birlikte
değerlendirildiğinde, yaptığı hizmet nedeniyle mallarının devredilmesinin
Anayasa Mahkemesinin kararlarında vurgulandığı üzere, hukuk devletinin
vazgeçilmez ögeleri içinde yer alan “yasaların kamu yararına dayanması”
ilkesiyle bağdaştırılması da mümkün değildir.
Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığı
tarafından düzenlenen ve 24.9.2004 tarih ve 2986 sayılı yazı ekinde
Başbakanlığa gönderildiği basında yer alan İnceleme Raporunda;
- SSK Hastahanelerinin Sağlık Bakanlığına
devredilmesi halinde, 2004 yılında SSK’ya 3,7 katrilyon TL, 2005 yılında ise
4,2 katrilyon TL ek yük getireceği,
- Hizmet satın alım çalışmalarının SSK
tarafından tamamlanmamış olmasının maliyetleri artıracağı,
- İşletme özerkliği sağlanmadığı sürece
ilaç ve tıbbî malzeme alımında maliyet artışları olmasının kaçınılmaz olduğu,
- Sağlık sisteminin tek çatı altında
toplanması ve Genel Sağlık Sigortasına geçilmesi düşünülen bir ortamda bilgi
teknolojileri alt yapısı kurulmadan uygulamanın ciddi maliyet artışları ile
sonuçlanacağı,
açıklanmıştır. Bütün bu hususlar da,
Tasarının “yasaların kamu yararına dayanması” ilkesiyle bağdaştırılmasının
mümkün olmadığının açık bir göstergesidir.
Yine mal ve mülk edinme hürriyeti, insan
haklarının en önemlilerinden biridir. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi 17 nci
maddesiyle bu hakkı açıkladıktan sonra
hiç kimsenin keyfî olarak mal ve mülkünden yoksun edilemeyeceğini ilân
etmiştir. Bunun gibi devletimizin de 6366 sayılı Kanunla katıldığı İnsan
Haklarını ve Ana Hürriyetleri Koruma Sözleşmesine ek Protokolün 1 inci
maddesinde her gerçek veya tüzel kişinin mallarının dokunulmazlığına riayet
edilmesi hakkına sahip olduğu, herhangi bir kimsenin ancak kamu yararına olarak
kanunun öngördüğü şartlar ve devletler hukukunun genel prensipleri içinde
mülkünden yoksun edilebileceği açıklanmıştır.
2. SSK başta olmak üzere kamu kurum ve
kuruluşlarının sağlık birimlerinin Sağlık Bakanlığına devri “kazanılmış
hakların” korunması ilkesine de aykırılık teşkil eder.
Diğer taraftan yasa ile yapılan
düzenlemelerde, Anayasanın kanun önünde eşitlik ilkesine, hukuk devleti
ilkesine uygun hareket edilmesi ve ilgililerin kazanılmış haklarına
dokunulmaması gerekir. Kazanılmış hakların korunması, hukuk devleti ilkesinin
gereğidir. Hukuk devletinde bütün devlet faaliyetlerinin hukuk kurallarına
uygun olması önemli ve temel bir ilkedir. Tasarı ile yapılan düzenleme sosyal
sigortalı olanların kazanılmış haklarını ihlal eden bir düzenlemedir. Zira
yukarıda da değinildiği üzere Kurumun mal varlığı temelde sigortalılardan ve
işverenden alınan primlerden oluşmuştur ve SSK malvarlığı geçmişten bugüne pek
çok kuşağın (sigortalının) teminatı ve varlığıdır ve bu onlar için kazanılmış
bir hak oluşturur.
Anayasada yer alan hukuk devleti ilkesi, Anayasanın
temel ilkelerinden biridir. Hukuk devleti; yönetilenlere hukuk güvenliği
sağlayan, adaletli bir hukuk sistemine dayanan devlet düzeninin adıdır. Hukuka
güvenin, kamu düzeninin ve istikrarın korunması da kazanılmış hakların
korunması ilkesine bağlılık ile mümkündür.
Kazanılmış haklar, hukuk devleti
kavramının temelini oluşturan en önemli unsurdur. Kazanılmış hakları ortadan
kaldırıcı nitelikte sonuçlara yol açan uygulamalar Anayasanın 2 nci maddesinde
açıklanan “Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir hukuk devletidir.” hükmüne aykırılık
oluşturacağı gibi, toplumsal kararlılığı ve hukuksal güvenceyi ortadan
kaldırır, belirsizlik ortamına neden olur ve kabul edilemez.
Tasarı ile yapılan söz konusu
düzenlemeler, açıklanan ilke ve hükümler ile karşılaştırılarak incelendiği
zaman yapılan bu düzenlemenin kamu yararına olarak geleceği düzenleyici,
mücerret şahsi olmayan, genel hukuk kuralları koymadığı, aksine olarak
yayımlanmasından önce kazanılmış hakları ortadan kaldıran, SSK’nın iradesi
dışında mallarına adeta özel bir müsadere hükmü getirdiği açıkça görülmektedir.
Bu nedenle söz konusu düzenleme, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Koruma
Sözleşmesine ek Protokolün 1 inci maddesine ve Anayasanın 2 nci, 8 inci, 11
inci, 35 inci ve 60 ıncı maddelerine aykırılık teşkil etmektedir.
3. Tasarının 4 üncü maddesinin (b)
fıkrasının (2) numaralı bendinde de rayiç bedelin tespiti ve ödenmesine ilişkin
olarak yapılan düzenlemede de “Bu bedelin ödenme süresi ve şartları Bakanlar
Kurulu tarafından belirlenir” denilmiştir. Bu düzenleme Anayasanın 2 nci, 8
inci ve 35 inci maddelerine aykırıdır.
Anayasanın 35 inci maddesi, mülkiyet
hakkını Anayasal bir kurum olarak düzenlemekte ve Anayasal güvenceye
bağlamaktadır. Bu maddeye göre, herkes mülkiyet hakkına sahiptir; bu hak kamu
yararı amacıyla yasa ile sınırlanabilir ve bu hakkın kullanılması toplum
yararına aykırı olamaz. SSK’nın sağlık birimlerine ait taşınır ve taşınmaz
mallarının Sağlık Bakanlığına devri nedeniyle bu Kuruma ait kamu mülkiyeti
konusunda sınırlama getirilmektedir. Buna ilişkin usul ve esasların sadece
biçimsel olarak değil gerçek anlamda yasa ile düzenlenmesi, Anayasanın 35 inci
maddesinin gereğidir. Anayasanın 35 inci maddesinin kişiler için öngördüğü
güvenceden malik sıfatıyla devletin ve diğer kamu kuruluşlarının yararlanması
doğaldır. Çünkü 35 inci maddede; gerçek kişi-tüzel kişi ayrımı yapılmaksızın,
mülkiyet hakkı herkes için öngörülmüştür. Bu maddenin gerekçesinde malik
sıfatını taşıyan gerçek ve tüzel kişilerin bu güvenceden yararlanabilecekleri ve
onu dermeyan edebilecekleri açık olarak belirtilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin birçok kararında
belirtildiği gibi, Anayasada yasayla düzenlenmesi öngörülen konularda, yürütme
organına (bakanlar kuruluna) genel sınırsız, esasları ve çevçevesi belirsiz
takdir yetkisinin çok geniş olarak kullanılmasına yol açabilecek düzenleme
yetkisi verilemez. Yürütmeye devredilen yetkinin Anayasaya uygun sayılabilmesi
için yasada temel esaslar belirlenerek bir çerçeve çizilmesi, bunun içinde
kalan konuların düzenlenmesinin ise yürütme organına bırakılması gerekmektedir.
Yürütmenin düzenleme yetkisi sınırlı, tamamlayıcı ve bağımlı bir yetkidir.
Yetki devrinin yasayla yapılmış olması da yasayla düzenleme anlamına gelmez.
Anayasanın 8 inci maddesinde “yürütme yetkisi ve görevi, Anayasa ve kanunlara
uygun olarak kullanılır ve yerine getirilir” biçiminde tanımlanan “idarenin
kanuniliği” ilkesi de, bir konuda yapılacak düzenlemenin, yasama yetkisinin
devrine yol açmayacak belirginlikte olmasını gerektirir.
Oysa, Tasarının 4 üncü maddesinin (b)
fıkrasının (2) numaralı bendinde “bedelin ödenme süresi ve şartları” konusunda
hiçbir ölçüt getirilmemiştir. Bu durumda, Bakanlar Kurulu, Kurumun sağlık
birimleri ile bu birimlerdeki taşınır ve taşınmaz mallarının ödenme süresi ve
şartlarını herhangi bir sınırlamaya bağlı olmaksızın istediği gibi
belirleyebilecektir. İdareye tanınan bu geniş yetkinin açık bir yetki devri
oluşturduğunda duraksamaya yer yoktur.
2003 tarihi itibariyle Sosyal Sigortalar
Kurumuna ait 148 adet yataklı sağlık tesisi ve 425 adet de yataksız sağlık
tesisi olmak üzere toplam 573 adet sağlık tesisi bulunmaktadır. Bütün bu
tesislerin taşınır, taşınmaz malları ve taşıtları ile birlikte rayiç bedelinin
ödenme süre ve şartlarını herhangi bir sınırlamaya bağlı olmaksızın istediği
gibi belirleyebilme yetkisinin Bakanlar Kuruluna verilmesinin hiçbir şekilde
“Hukuk Devleti” ilkesi ile bağdaştırılması da mümkün bulunmamaktadır.
4. Tasarının 7 nci maddesindeki “Devir ve
tesbit işlemlerinde ve komisyon çalışmalarında bu Kanunun uygulanmasından
dolayı ortayı çıkacak anlaşmazlık ve tereddütleri gidermeye Başbakan
yetkilidir” şeklindeki hüküm kamu yönetiminde örneğine rastlanmayan, idare
hukukunun esaslarına aykırı sakıncalar yaratacak bir düzenlemedir.
Bu nedenlerle Tasarıya katılmıyoruz.
|
|
M. Akif Hamzaçebi |
Ali Kemal Kumkumoğlu |
Ali Kemal Deveciler |
|
|
Trabzon |
İstanbul |
Balıkesir |
|
|
Osman Kaptan |
M. Mesut Özakcan |
Bülent Baratalı |
|
|
Antalya |
Aydın |
İzmir |
|
|
Kemal Kılıçdaroğlu |
Birgen Keleş |
Enis Tütüncü |
|
|
İstanbul |
İstanbul |
Tekirdağ |
|
|
Gürol Ergin |
Kazım Türkmen |
Mustafa Özyürek |
|
|
Muğla |
Ordu |
Mersin |
HÜKÜMETİN
TEKLİF ETTİĞİ METİN
BAZI KAMU KURUM VE
KURULUŞLARI-NA AİT SAĞLIK
BİRİMLERİNİN SAĞLIK BAKANLIĞINA DEVREDİLMESİNE DAİR
KANUN TASARISI
Amaç
MADDE 1. - Bu Kanunun amacı, kamu kurum ve kuruluşlarına ait
sağlık birimlerinin Sağlık Bakanlığına devredilmesiyle ilgili usul ve esasları
belirlemektir.
Kapsam
MADDE 2. - Bu Kanun; Türkiye Büyük Millet Meclisi,
Cumhurbaşkanlığı, yüksek mahkemeler, Türk Silahlı Kuvvetleri, üniversiteler,
mahalli idareler ve mazbut vakıflara ait sağlık birimleri ile Gençlik ve Spor
Genel Müdürlüğüne ait sporcu eğitim ve sağlık merkezleri hariç olmak üzere,
bakanlıkları, bakanlıkların bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşlarını ve diğer
kamu kurum ve kuruluşlarını kapsar.
Tanımlar
MADDE 3. - Bu Kanunun uygulanmasında;
a) Bakanlık: Sağlık Bakanlığını,
b) Kamu kurum ve kuruluşu: Bu Kanunun kapsamına giren kurum
ve kuruluşları,
c) Kurum tabipliği: Kamu kurum ve kuruluşlarında, kurum
personeline yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile birinci basamak teşhis,
tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerinin verildiği, hizmet kapasitesi
Bakanlıkça belirlenen birimleri,
d) Sağlık birimi: Kurum tabiplikleri hariç olmak üzere, kamu
kurum ve kuruluşlarına ait hastane, dispanser, sağlık merkezi veya istasyonu
ile her ne ad altında olursa olsun insan sağlığı ile ilgili hizmet sunan tüm
birimleri,
İfade eder.
Sağlık birimlerinin
Bakanlığa devri
MADDE 4. - Kamu kurum ve kuruluşlarına ait tüm sağlık
birimleri; bunlara ilişkin her türlü görev, hak ve yükümlülükler, taşınırlar,
taşınmazlar ve taşıtlarla birlikte, Sosyal Sigortalar Kurumuna ait olanlar
rayiç bedeli karşılığında, diğerleri bedelsiz olarak aşağıdaki usul ve esaslar
çerçevesinde Bakanlığa devredilmiştir.
a) Genel ve katma bütçeli idarelerden devredilen sağlık
birimlerinde istihdam edilen personele ve buralarda kullanılan araç, gereç,
malzeme, demirbaş ve taşıt alımı ile bunların bakım ve onarım giderlerine
ilişkin olarak belirlenmiş bütçe ödeneklerinin devir tarihi itibarıyla kalan
tutarı, devirle birlikte Bakanlık bütçesine aktarılmıştır.
b) Bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içinde;
1) Devredilen her bir sağlık birimi için biri Maliye
Bakanlığı, biri Bakanlık ve biri de sağlık birimi devredilen kamu kurum ve
kuruluşlarından olmak üzere üç kişilik bir komisyon kurulur. Komisyonun
başkanlığını Maliye Bakanlığı adına görevlendirilen kişi yapar. Komisyonlar
tarafından sağlık birimlerinin devre konu taşınırları, taşınmazları, taşıtları
ve mevcut personeli tespit edilerek tutanağa bağlanır. Komisyonların personel
tespitine ilişkin tutanakları ile devredilen sağlık birimlerine ait boş kadro
ve pozisyonlar Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığınca
kesinleştirilir.
2) Sosyal Sigortalar Kurumuna ait sağlık birimlerinin devre
konu taşınır, taşınmaz ve taşıtlarının bedeli Maliye Bakanlığı temsilcisinin
koordinatörlüğünde, Bakanlık ve Sosyal Sigortalar Kurumu temsilcilerinden
oluşan komisyonlar tarafından tespit edilir. Anılan bedel Hazine tarafından
karşılanır. Bu bedelin ödenme süresi ve şartları Bakanlar Kurulu tarafından
belirlenir. Komisyonlar, bedel tespit ederken gerektiğinde, bedelin hesabında
kullanılacak fiyatları, belediye, ticaret odası, sanayi odası, borsa gibi
kuruluşlardan veya bilirkişilerden soruşturur. Taşınmazlarda bu işler için
kanunların verdiği yetkiye dayanılarak ilgili dairelerce tespit edilmiş birim
fiyatlar varsa, bunlar da dikkate alınır. Komisyonların teşkili ile çalışma
usûl ve esasları Bakanlık ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının görüşü
alınarak Maliye Bakanlığınca belirlenir.
c) Devredilen sağlık birimleri ile ilgili olarak; kamu kurum
ve kuruluşları tarafından yapılmış olan sözleşmeler, kredi anlaşmaları, devam
eden yatırım projeleri ile kamu kurum ve kuruluşları leh ve aleyhine açılmış ve
açılacak olan davalar ile icra takipleri, bütün hak, yetki, yükümlülük, alacak
ve borçlarıyla birlikte Bakanlığa geçer.
d) Devredilen sağlık birimleri ile bunlara ait taşınır,
taşınmaz ve taşıtlardan ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına şartlı olarak
bağışlananların, devirden sonra da bağışlama şartlarına uygun olarak
kullanılmasına devam edilir.
e) Devredilen sağlık birimlerinin, kamu kurum ve
kuruluşlarına ait arazi, arsa ve binaların bir kısmında hizmet vermesi halinde,
bunların komisyonlarca tespit edilecek kısımları gerektiğinde ifraz edilerek
veya kat mülkiyeti ya da kat irtifakı kurularak Bakanlığa devredilir. Bu
kısımların tespitinde hizmetin etkin ve verimli sunulması ve geleceğe yönelik
kapasite ihtiyacı göz önünde bulundurulur. Binaların bir kısmında hizmet
sunulan sağlık birimlerinin devrinde komisyonlarca, devrin taşınır, taşıtlar ve
personel ile sınırlı tutulmasına da karar verilebilir.
f) Bu Kanunla Bakanlığa devredilen sağlık birimlerine ait
taşınmazların mülkiyeti tapuda resen Hazine adına tescil edildikten sonra bu
taşınmazlar Bakanlığa tahsis edilmiş sayılır.
Devredilen personel
MADDE 5. - Devredilen sağlık birimlerinde 15.10.2004
tarihinde sürekli işçi kadrolarında çalışan personel, devir tarihi itibarıyla
kadroları ile birlikte Bakanlığa devredilir. Bu fıkra hükümlerine göre
Bakanlığa geçmek istemeyen işçilerin kanuni hakları ödenerek Kurum ile
ilişikleri kesilir.
Bakanlığa devredilen sağlık birimlerinde, 15.10.2004
tarihinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi olarak çalışan memurlar
devir tarihi itibarıyla kadroları ile birlikte Bakanlığa devredilir.
Devredilen memur kadroları adet, sınıf, unvan ve dereceleri
itibarıyla bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içinde Bakanlar
Kurulunca tespit edilerek Resmi Gazetede yayımlanır ve bu kadrolar aynı tarih
itibarıyla 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin
eki (I) sayılı cetvelin Sağlık Bakanlığına ilişkin bölümüne eklenmiş, ilgili
kurumun kadro cetvellerinden çıkarılmış sayılır. Devredilen kadro unvanlarından
Bakanlıkça ihtiyaç duyulmayan kadro unvanlarında çalışan personel durumlarına
uygun diğer kadrolara atanırlar. Bu çerçevede ihtiyaç duyulan kadro
değişiklikleri, 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 9 uncu maddesinin son
fıkrası hükmü uygulanmaksızın anılan Kanun Hükmünde Kararname hükümleri
uyarınca yapılır.
Bakanlığa devredilen sağlık birimlerinde, 15.10.2004 tarihi
itibarıyla çalışmakta olan personelden;
a) 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki (II) sayılı
cetvele tabi pozisyonlarda çalışan sözleşmeli personel, mevcut pozisyon
unvanları da dikkate alınarak devir tarihi itibarıyla 657 sayılı Devlet
Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) fıkrası hükmü uyarınca istihdam
edilmek üzere Bakanlığa devredilir. Bunlar hakkında, 399 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin 21 inci, 22 nci, 23
üncü, 24 üncü ve 32 nci maddelerinin
uygulanmasına devam edilir. Bunların Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı ile
ilişkileri devam eder.
b) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin
(B) fıkrası uyarınca çalışan sözleşmeli personel devir tarihi itibarıyla aynı
statüde Bakanlığa devredilir.
c) Diğer kanun hükümlerine göre çeşitli statülerde
sözleşmeli olarak çalışanlar, devir tarihi itibarıyla, 657 sayılı Devlet
Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) fıkrası hükmü uyarınca istihdam
edilmek üzere Bakanlığa devredilir.
Dördüncü fıkra uyarınca devredilen personel, benzer birimde
aynı unvanlı kadroda çalışan ve hizmet yılı aynı olan emsali Bakanlık personeli
esas alınarak döner sermaye ek ödemesinden yararlandırılır ve bunlara yapılacak
ek ödeme hiçbir şekilde emsaline yapılabilecek ek ödeme üst sınırını geçemez.
Bu Kanun uyarınca devredilen sağlık birimlerinde çalışanlardan
birinci, ikinci ve dördüncü fıkralarda belirtilenlerin dışındaki personel ile
Sosyal Sigortalar Kurumunun satın alacağı sağlık hizmetlerinin provizyon,
fatura kontrol ve ödeme işlerinde çalıştırılmak üzere Sosyal Sigortalar Kurumu
Başkanlığının önerisi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının onayı ile tespit
edilen personel Bakanlığa devredilmez.
Birinci, ikinci ve dördüncü fıkralar uyarınca Bakanlığa
devredilen sağlık birimlerine ait pozisyonlar, bu birimlere ait serbest memur
kadroları ve sürekli işçi kadrolarından boş olanlar ile tutulan memur
kadroları, devir tarihinden itibaren başkaca bir işleme gerek kalmaksızın iptal
edilmiş ve ilgili kurumların kadro veya pozisyon cetvellerinden çıkarılmış
sayılır.
Devredilen personele devir tarihinden sonra yapılması
gereken aylık veya ücret ödemeleri Bakanlıkça yapılır ve bu ödemeler hakkında
kurumlar arasında herhangi bir hesaplaşma yapılmaz.
Kurum tabipliklerinin
devri
MADDE 6. - Kamu kurum ve kuruluşları bünyesinde hizmet sunan
kurum tabipliklerinin, kurum tabiplikleri için Bakanlıkça bir ay içinde
belirlenecek standartları aşan taşınır, taşınmaz, taşıt ve personeli de 4 üncü
maddeye göre Bakanlığa devredilir.
Anlaşmazlık ve
tereddütlerin giderilmesi
MADDE 7. - Devir ve tespit işlemlerinde ve komisyonların
çalışmalarında bu Kanunun uygulanmasından dolayı ortaya çıkacak anlaşmazlık ve
tereddütleri gidermeye Başbakan yetkilidir.
Vergi istisnası
MADDE 8. - Bu Kanunda öngörülen bütün geçiş, devir, temlik
ve intikal işlemleri ile düzenlenecek belgeler her türlü vergi, resim, harç,
ücret ve fondan müstesnadır.
Atıflar ve yürürlükten
kaldırma
MADDE 9. - Mevzuatta bu Kanunla Bakanlığa devredilen kamu
kurum ve kuruluşlarına ait sağlık birimlerine yapılan atıflar, Bakanlığa ait
sağlık birimlerine yapılmış sayılır.
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 123 üncü maddesinin
ikinci fıkrası hariç, bu Kanun kapsamına giren Bakanlık dışındaki kurum ve
kuruluşların mevzuatında yer alan sağlık hizmeti sunumuna ilişkin hükümler
yürürlükten kaldırılmıştır.
Yürürlük
MADDE 10. - Bu Kanunun 4 üncü maddesinin (b) bendi, 5 inci
maddesinin üçüncü fıkrası ve 6 ncı maddesi yayımı tarihinde, diğer hükümleri
1/1/2005 tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 11. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
|
Recep Tayyip Erdoğan |
|
|
|
|
|
Başbakan |
|
|
|
|
Dışişleri
Bak. ve Başb. Yrd. V. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet
Bak. ve Başb. Yrd. |
|
|
M. V. Gönül |
A. Şener |
M. A. Şahin |
|
|
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
|
|
B. Atalay |
A. Babacan |
M. Aydın |
|
|
Devlet
Bakanı |
Devlet
Bakanı |
Adalet
Bakanı |
|
|
G. Akşit |
K. Tüzmen |
C. Çiçek |
|
|
Millî
Savunma Bakanı |
İçişleri
Bakanı |
Maliye
Bakanı |
|
|
M. V. Gönül |
A. Aksu |
K. Unakıtan |
|
|
Millî
Eğitim Bakanı |
Bayındırlık
ve İskân Bakanı |
Sağlık
Bakanı |
|
|
H. Çelik |
Z. Ergezen |
R. Akdağ |
|
|
Ulaştırma
Bakanı |
Tarım ve
Köyişleri Bakanı |
Çalışma
ve Sos. Güv. Bakanı |
|
|
B. Yıldırım |
S. Güçlü |
M. Başesgioğlu |
|
|
Sanayi
ve Ticaret Bakanı V. |
En. ve
Tab. Kay. Bakanı |
Kültür
ve Turizm Bakanı |
|
|
C. Çiçek |
M. H. Güler |
E. Mumcu |
|
|
|
Çevre ve
Orman Bakanı |
|
|
|
|
O. Pepe |
|
PLAN
VE BÜTÇE KOMİSYONUNUN
KABUL
ETTİĞİ METİN
BAZI KAMU KURUM VE
KURULUŞLARI-NA AİT SAĞLIK
BİRİMLERİNİN SAĞLIK BAKANLIĞINA DEVREDİLMESİNE DAİR
KANUN TASARISI
Amaç
MADDE 1. - Tasarının 1 inci maddesi aynen kabul edilmiştir.
Kapsam
MADDE 2. - Bu Kanun; Türkiye Büyük Millet Meclisi,
Cumhurbaşkanlığı, yüksek mahkemeler, Sayıştay, Türk Silahlı Kuvvetleri, Milli
İstihbarat Teşkilatı, üniversiteler, mahalli idareler ve mazbut vakıflara ait sağlık
birimleri hariç olmak üzere, bakanlıkları, bakanlıkların bağlı, ilgili ve
ilişkili kuruluşları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarını kapsar.
Tanımlar
MADDE 3. - Tasarının
3 üncü maddesi aynen kabul edilmiştir.
Sağlık birimlerinin
Bakanlığa devri
MADDE 4. - Kamu
kurum ve kuruluşlarına ait tüm sağlık birimleri; bunlara ilişkin her türlü
görev, hak ve yükümlülükler, taşınırlar, taşınmazlar ve taşıtlarla birlikte,
Sosyal Sigortalar Kurumuna ait olanlar rayiç bedeli karşılığında, diğerleri
bedelsiz olarak aşağıdaki usul ve esaslar çerçevesinde Bakanlığa
devredilmiştir.
a) Genel ve katma bütçeli idarelerden devredilen sağlık
birimlerinde istihdam edilen personele ve buralarda kullanılan araç, gereç,
malzeme, demirbaş ve taşıt alımı ile bunların bakım ve onarım giderlerine
ilişkin olarak belirlenmiş bütçe ödeneklerinin devir tarihi itibarıyla kalan
tutarlarını, Bakanlık bütçesinin ilgili tertiplerine aktarmaya Maliye Bakanı
yetkilidir.
b) Bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içinde;
1) Devredilen her bir sağlık birimi için biri Maliye
Bakanlığı, biri Bakanlık ve biri de sağlık birimi devredilen kamu kurum ve
kuruluşlarından olmak üzere üç kişilik bir komisyon kurulur. Komisyonun
başkanlığını Maliye Bakanlığı adına görevlendirilen kişi yapar. Komisyonlar
tarafından sağlık birimlerinin devre konu taşınırları, taşınmazları, taşıtları
ve mevcut personeli tespit edilerek tutanağa bağlanır. Komisyonların personel
tespitine ilişkin tutanakları ile devredilen sağlık birimlerine ait boş kadro
ve pozisyonlar Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığınca
kesinleştirilir.
2) Sosyal Sigortalar Kurumuna ait sağlık birimlerinin devre
konu taşınır, taşınmaz ve taşıtlarının bedeli Maliye Bakanlığı temsilcisinin
koordinatörlüğünde, Bakanlık ve Sosyal Sigortalar Kurumu temsilcilerinden
oluşan komisyonlar tarafından tespit edilir. Anılan bedel Hazine tarafından
karşılanır. Bu bedelin ödenme süresi ve şartları Bakanlar Kurulu tarafından
belirlenir. Komisyonlar, bedel tespit ederken gerektiğinde, bedelin hesabında
kullanılacak fiyatları, belediye, ticaret odası, sanayi odası, borsa gibi
kuruluşlardan veya bilirkişilerden soruşturur. Taşınmazlarda bu işler için
kanunların verdiği yetkiye dayanılarak ilgili dairelerce tespit edilmiş birim
fiyatlar varsa, bunlar da dikkate alınır. Komisyonların teşkili ile çalışma
usûl ve esasları Bakanlık ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının görüşü
alınarak Maliye Bakanlığınca belirlenir.
c) Devredilen sağlık birimleri ile ilgili olarak; bu Kanunun
yürürlüğe girdiği tarihe kadar, Sosyal Sigortalar Kurumunun sağlık hizmeti
satın almasına ilişkin sözleşmeleri hariç, kamu kurum ve kuruluşları tarafından
yapılmış sözleşmeler, kredi anlaşmaları, yatırım projeleri ile kamu kurum ve
kuruluşları leh ve aleyhine adli ve idari yargıda sağlık hizmeti sunumundan,
iyileştirici tıbbi malzeme alımından dolayı ve sağlık hizmeti sunan personelle
ilgili açılmış ve açılacak davalar ile icra takipleri, Bakanlık husumetiyle
yürütülür, bütün hak, yetki, yükümlülük, alacak ve borçlarıyla birlikte
Bakanlığa geçer.
Devredilen sağlık birimleriyle ilgili kamu kurum ve
kuruluşlarına; sözleşmeler, kredi anlaşmaları, yatırım projeleri ve davalar
dolayısıyla bankalarca verilmiş olan teminat mektupları ile ipotek belgeleri
hiçbir işleme gerek olmadan Bakanlık muhatap alınarak verilmiş sayılır.
d) Devredilen sağlık birimleri ile bunlara ait taşınır,
taşınmaz ve taşıtlardan ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına şartlı olarak
bağışlananların, devirden sonra da bağışlama şartlarına uygun olarak
kullanılmasına devam edilir.
e) Devredilen sağlık birimlerinin, kamu kurum ve
kuruluşlarına ait arazi, arsa ve binaların bir kısmında hizmet vermesi halinde,
bunların komisyonlarca tespit edilecek kısımları gerektiğinde ifraz edilerek
veya kat mülkiyeti ya da kat irtifakı kurularak Bakanlığa devredilir. Bu
kısımların tespitinde; Sosyal Sigortalar Kurumunun ihtiyacı, hizmetin etkin ve
verimli sunulması ve geleceğe yönelik kapasite ihtiyacı göz önünde
bulundurulur. Binaların bir kısmında hizmet sunulan sağlık birimlerinin
devrinde komisyonlarca, devrin taşınır, taşıtlar ve personel ile sınırlı
tutulmasına da karar verilebilir.
f) Bu Kanunla Bakanlığa devredilen sağlık birimlerine ait
taşınmazların mülkiyeti tapuda resen Hazine adına tescil edildikten sonra bu
taşınmazlar Bakanlığa tahsis edilmiş sayılır.
Sağlık yardım sandıklarının fiilen devredilen sağlık
birimleri tarafından kullanılmakta olan taşınır ve taşınmazlarının komisyonca
belirlenecek bedeli, sandıkça kabul edilmesi halinde bu sandıklara ödenir.
g) Bu Kanunla kamu kurum ve kuruluşlarına ait sağlık
birimlerinin Bakanlığa devredilmesi ile ilgili olarak gerekli görülen her türlü
bütçe ve muhasebe işlemleri ile bu işlemlere ilişkin gerekli düzenlemeleri
yapmaya, esas ve usulleri belirlemeye Maliye Bakanı yetkilidir.
Devredilen personel
MADDE 5. - Devredilen sağlık birimlerinde devir tarihinde
sürekli işçi kadrolarında çalışan personel, devir tarihi itibarıyla kadroları
ile birlikte Bakanlığa devredilir. Bu fıkra hükümlerine göre Bakanlığa geçmek
istemeyen işçilerin kanuni hakları ödenerek Kurum ile ilişikleri kesilir.
Bakanlığa devredilen sağlık birimlerinde, devir tarihinde
657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi olarak çalışan memurlar devir tarihi
itibarıyla kadroları ile birlikte Bakanlığa devredilir.
Devredilen memur kadroları adet, sınıf, unvan ve dereceleri
itibarıyla bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içinde Bakanlar
Kurulunca tespit edilerek Resmi Gazetede yayımlanır ve bu kadrolar aynı tarih
itibarıyla 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin
eki (I) sayılı cetvelin Sağlık Bakanlığına ilişkin bölümüne eklenmiş, ilgili
kurumun kadro cetvellerinden çıkarılmış sayılır. Devredilen kadro unvanlarından
Bakanlıkça ihtiyaç duyulmayan kadro unvanlarında çalışan personel, durumlarına
uygun diğer kadrolara atanırlar. Bu çerçevede ihtiyaç duyulan kadro
değişiklikleri, 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 9 uncu maddesinin son
fıkrası hükmü uygulanmaksızın anılan Kanun Hükmünde Kararname hükümleri uyarınca
yapılır.
Bakanlığa devredilen sağlık birimlerinde, devir tarihi
itibarıyla çalışmakta olan personelden;
a) 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki (II) sayılı
cetvele tabi pozisyonlarda çalışan sözleşmeli personel, mevcut pozisyon
unvanları da dikkate alınarak devir tarihi itibarıyla Bakanlıkta durumlarına
uygun boş kadrolara atanırlar. Söz konusu kadrolara ataması yapılan personelin,
kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarında sözleşmeli statüde geçen
hizmet süreleri, öğrenim durumları itibarıyla, yükselebilecekleri dereceyi
aşmamak koşuluyla, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ek geçici 1, 2 ve 3
üncü maddeleri ile anılan Kanuna 458 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile
eklenen ek geçici madde hükümleri dikkate alınarak kazanılmış hak aylık derece
ve kademelerinin tespitinde değerlendirilir.
b) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin
(B) fıkrası uyarınca çalışan sözleşmeli personel devir tarihi itibarıyla aynı
statüde Bakanlığa devredilir.
c) Diğer kanun hükümlerine göre çeşitli statülerde
sözleşmeli olarak çalışanlar, devir tarihi itibarıyla, 657 sayılı Devlet
Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) fıkrası hükmü uyarınca istihdam
edilmek üzere Bakanlığa devredilir.
Dördüncü fıkra uyarınca devredilen personel, benzer birimde
aynı unvanlı kadroda çalışan ve hizmet yılı aynı olan emsali Bakanlık personeli
esas alınarak döner sermaye ek ödemesinden yararlandırılır ve bunlara yapılacak
ek ödeme hiçbir şekilde emsaline yapılabilecek ek ödeme üst sınırını geçemez.
İkinci ve dördüncü fıkralar ile 6 ncı madde kapsamında
Bakanlığa devredilen personelin devir tarihinde eski kadro veya pozisyonlarına
bağlı olarak almakta oldukları aylık, ek gösterge, her türlü zam ve
tazminatları, sözleşme ücreti ile diğer mali hakları (fazla çalışma ücreti ile
nöbet ücreti hariç) toplam net tutarının, atandıkları yeni kadro veya
pozisyonlarının aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları, sözleşme
ücreti ile döner sermayeden yapılacak ek ödeme de dahil olmak üzere, diğer her
türlü mali hakları toplam net tutarından fazla olması halinde, aradaki fark
tutarı, atandıkları kadro veya pozisyonlarda kaldıkları sürece, kapanıncaya
kadar herhangi bir kesintiye tabi tutulmaksızın ayrıca tazminat olarak ödenir.
Bu Kanun uyarınca devredilen sağlık birimlerinde
çalışanlardan birinci, ikinci ve dördüncü fıkralarda belirtilenlerin dışındaki
personel ile Sosyal Sigortalar Kurumunun satın alacağı sağlık hizmetlerinin
provizyon, fatura kontrol ve ödeme işlerinde çalıştırılmak üzere Sosyal
Sigortalar Kurumu Başkanlığının önerisi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının
onayı ile tespit edilen personel Bakanlığa devredilmez.
Birinci, ikinci ve dördüncü fıkralar uyarınca Bakanlığa
devredilen sağlık birimlerine ait pozisyonlar, bu birimlere ait serbest memur
kadroları ve sürekli işçi kadrolarından boş olanlar ile tutulan memur
kadroları, devir tarihinden itibaren başkaca bir işleme gerek kalmaksızın iptal
edilmiş ve ilgili kurumların kadro veya pozisyon cetvellerinden çıkarılmış
sayılır.
Devredilen personele devir tarihinden sonra yapılması
gereken aylık veya ücret ödemeleri Bakanlıkça yapılır ve bu ödemeler hakkında
kurumlar arasında herhangi bir hesaplaşma yapılmaz.
PTT Sağlık Yardım Sandığında 15.10.2004 tarihi itibarıyla
çalışmakta olanlardan sağlık ve yardımcı sağlık hizmeti sunanlara, Bakanlıkça
yapılacak sağlık hizmeti alımlarında öncelik verilir.
Kurum tabipliklerinin
devri
MADDE 6. - Kamu kurum ve kuruluşları bünyesinde hizmet sunan
kurum tabipliklerinin, kurum tabiplikleri için Bakanlıkça bir ay içinde belirlenecek
standartları aşan taşınır, taşınmaz, taşıt ve personeli de 4 ve 5 inci maddelere göre Bakanlığa
devredilir.
Vergi istisnası
MADDE 7. - Tasarının
8 inci maddesi 7 nci madde olarak aynen kabul edilmiştir.
Avans ödemesi
MADDE 8. - Sosyal Sigortalar Kurumundan sağlık yardımı alan
ve devredilen sağlık birimlerinde muayene ve tedavisi yapılan kişiler için
ödenecek hizmet bedellerinden mahsup edilmek üzere Sosyal Sigortalar Kurumu
tarafından bu birimlere her ay, bakılan hasta sayısı ile orantılı miktarda
avans ödenir.
Atıflar
ve yürürlükten kaldırılan hükümler
MADDE 9. - Mevzuatta, bu Kanunla Bakanlığa devredilen kamu
kurum ve kuruluşlarına ait sağlık birimlerine yapılan atıflar, Bakanlığa ait
sağlık birimlerine ve Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından belirlenecek sağlık
kurum ve kuruluşlarına yapılmış sayılır.
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun
33 üncü maddesinin ( C ) bendi ile 123 üncü maddesinin ikinci fıkrası ve Sosyal
Sigortalar Kurumunun sağlık hizmeti satın almasına ilişkin hükümleri hariç, bu
Kanun kapsamına giren Bakanlık dışındaki kurum ve kuruluşların mevzuatında yer
alan sağlık hizmeti sunumuna ilişkin hükümler yürürlükten kaldırılmıştır.
Yürürlük
MADDE 10. - Bu Kanunun 4 üncü maddesinin (b) ve (g) bendi, 5
inci maddesinin üçüncü fıkrası ve 6 ncı maddesi yayımı tarihinde, diğer
hükümleri 1.1.2005 tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 11. - Tasarının 11 inci maddesi aynen kabul
edilmiştir.