Dönem: 22            Yasama Yılı: 3

 

              T.B.M.M.                                (S. Sayısı: 969)

 

Özürlüler Hakkında ve Bazı Kanunlar ile Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı; Tekirdağ Milletvekili Mehmet Nuri Saygun’un Özürlüler İdaresi Başkanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi; İstanbul Milletvekili Lokman Ayva’nın Özürlüler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ile Cumhuriyet Halk Partisi  Grup Başkanvekilleri İstanbul Milletvekili Ali Topuz, İzmir Milletvekili Kemal Anadol, Samsun Milletvekili Haluk Koç ile 46 Milletvekilinin    Özürlüler Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ile Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/1029, 2/215, 2/424, 2/437)

 

                         

Not: Başkanlıkça 1/1029 Esas No.lu Tasarı Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor; Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler; Adalet ile Plan ve Bütçe komisyonlarına, 2/215 Esas No.lu Teklif,  Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ile Plan ve Bütçe komisyonlarına, 2/424 Esas No.lu Teklif, Adalet; Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ile Plan ve Bütçe komisyonlarına, 2/437 Esas No.lu Teklif,   Millî Eğitim, Kültür, Gençlik  ve Spor; Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ile Plan ve Bütçe komisyonlarına havale edilmiştir.

 

                                   T.C.

                             Başbakanlık                                                                           5.5.2005

                     Kanunlar ve Kararlar

                         Genel Müdürlüğü

         Sayı: B.02.0.KKG.0.10/101-306/2125

 

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Başkanlığınıza arzı Bakanlar Kurulunca 14.3.2005 tarihinde kararlaştırılan “Özürlüler Hakkında ve Bazı Kanunlar ile Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı” ile gerekçesi ilişikte gönderilmiştir.

Gereğini arz ederim.

                                                                                                         Recep Tayyip Erdoğan

                                                                                                                   Başbakan

GENEL GEREKÇE

Anayasamızda özürlü bireylerin temel sorun alanları olan; eğitim, sağlık, çalışma hayatı, sosyal güvenlik ve toplumsal hayata uyum alanlarında özel düzenlemeler yapılmış ve özürlü bireylere bu alanlarda özel olarak korunacak grup olarak yer verilmiştir. Ancak, Anayasamızda yer alan bu hükümlere rağmen özürlü bireylerin sorunlarının azaltılmasında yeterli mesafe alınamamıştır. Mevzuatın dağınıklığı, hizmet sunumunun farklı kurumlar eliyle, koordinasyonsuz biçimde yürütülmesi ve standart uygulamaların olmaması özürlü bireylerin gereksinimlerinin karşılanamamasının başlıca nedenleridir. Özürlü bireylerin diğer toplum kesimleriyle birlikte gereksinimlerinin karşılanması, hizmetlerin sağlıklı bir biçimde planlanması ve toplumsal kaynakların rasyonel dağıtımı, konu ile ilgili özel politika ve hizmet modellerinin  oluşturulmasını gerektirmektedir. Bu nedenle, ülkemizde, mevzuat içinde dağınık şekilde bulunan özürlü bireylere yönelik yasal düzenlemelerin ilkesel düzeyde yasal bir bütünlüğe kavuşturulması zorunludur. Bu zorunluluğun yerine getirilmesi, özürlülük konusunda kapsamlı bir bakış açısının gerçekleşmesi ve sorunlara tüm toplum kesimlerinin farkındalık ve duyarlılığının sağlanarak ortak bir anlayışa ulaşılmasıyla mümkün olacaktır.

Bu bakış doğrultusunda dünya genelinde özürlülükle ilgili tartışmalar, insan hakları ve ayrımcılık noktalarında devam etmektedir. Son yıllarda özürlülerin oluşturduğu organizasyonlar, özürlülüğün pozisyonunun yeniden belirlenmesi, insan hakları ve vatandaşlık hakları açısından bir çok çalışmalarda bulunmuşlardır. Bugünkü özürlü politikası kişilerin görme, işitme, zihinsel ve bedensel yetersizlikleri olması gibi fiziksel özelliklerine odaklanmadan kişinin yeteneklerine, topluma kazandırabileceklerine ve vatandaş olarak, insan haklarına saygı duymaya odaklanmaktadır. Bu politika, özürlüler ile ilgili ayrımcılığı vurgulayan yasalarda, özürlülere ve haklarına zarar vermeden uygulanabilir yasal düzenlemelere gidilmesi yönündedir.

Özürlülük; özürlü bireyi, ailesini, yakın çevresini ve ait olduğu toplumsal yapıyı ilgilendiren bir olgudur. Özürlü bireylerin diğer toplum kesimlerinden farklı olmayan temel gereksinimleri bulunmaktadır. Sağlık, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanma, eğitim görme, meslek ve iş edinme, sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif etkinlikler ile siyasal yaşama katılma bunların başında gelmektedir. Ancak temel gereksinimler açısından bir farklılık bulunmamasına karşın, bir özel gereksinim grubu oluşturan özürlü bireyler, bu hizmetlere ulaşabilirlik açısından diğer bireylere göre eşit olmayan bir konuma sahiptir ve bu anlamıyla da ayrımcılık belirginleşmektedir.

Ayrımcılık açısından değerlendirildiğinde; toplumsal alan ve yaşam çevresi, özürlü bireyler gözetilmeden düzenlenmektedir. Bu yapılanma, özürlü bireyi korunmaya muhtaç ve dar bir çevreye bağımlı kılmakta, toplumsal yaşam içinde ulaşabilirliğini sınırlandırmakta ve engelli duruma getirmektedir.  Bu düzenlemelerdeki temel ilke; özürlü bireylerin gereksinimlerinin diğer bireylerinkiyle eşit önemde olduğu, bu gereksinimlerin toplumsal planlamalarda esas alınması ve bütün bireylere ayrımcılığı ortadan kaldıracak ve eşit katılım fırsatını tanıyacak biçimde kullanılması olmalıdır.

Bu doğrultuda özürlüler alanında olsun veya olmasın uluslararası ve ulusal mevzuatta yer alan bütün haklar özürlüler için de geçerlidir. Devletler bu hakları ırkı, rengi, dili, cinsiyeti, dini, siyasal veya diğer alanlardaki görüşleri, ulusal, etnik veya toplumsal kökeni, mülkiyet durumu, doğumla ya da başka türlü edinilmiş konumu, özrü nedeniyle hiçbir ayrım yapmaksızın tanırlar.

Bu bağlamda dünya ölçeğinde özürlülere yönelik yapılan her türlü çalışmanın ana hedefi özürlülerin toplumsal yaşama tam ve eşit katılımının sağlanması ve güçlendirilmesidir. İnsan hakları ve temel özgürlüklerin tam olarak hayata geçirilmesi, özürlülerin eşit fırsatlara sahip olmaları ve güçlendirilmeleri için esastır. Bölgesel farklılıkların, tarihsel, kültürel ve dini nedenlerin önemi akılda tutulurken, siyasi, ekonomik veya kültürel sistemlerine bakılmaksızın, tüm insan haklarının ve temel özgürlüklerin korunmasını ve geliştirilmesini sağlamak ana hedeftir. Özürlü olmakla hiç kimsenin; bağımsız yaşama, yaşamdan haz duyma, kendi tercihlerini kullanma, topluma katkıda bulunma, bir meslek sahibi olma, ekonomik, siyasi, sosyal, kültürel ve eğitsel alanlardan yararlanma, fırsat eşitliği, tam katılım, istihdam, iyi bir yaşam standardına ulaşma ve kendine yeterli olma, kendi sorunlarının çözümüyle ilgili konularda söz ve karar sahibi olma hakları kısıtlanamaz ve engellenemez. Özürlülerin kendine yeterli, toplumla kaynaşabilen, üretici bireyler olarak yetişmelerini sağlamak için eğitsel, kültürel, ekonomik ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanması gerekir. Bütün hizmetler, olanaklar ve avantajlar özürlülerin toplumla kaynaşmalarını engellemeyecek biçimde ve onların durumlarına ve ihtiyaçlarına uygun koşullarda düzenlenmelidir.

Ülkemizdeki özürlülük profiline ilişkin kapsamlı verilere ilk kez Türkiye Özürlüler Araştırması (2002) ile ulaşılmıştır. Bu veriler özürlüler konusunda acil sosyal politikalar oluşturulması ve yasal düzenlemeler yapılması gerekliliğini ortaya koymuştur. Araştırmanın sonuçlarına göre ülkemizde 8.431.937 kişi özürlü olarak yaşamını sürdürmektedir ve bunun genel  nüfusa oranı             % 12,29'dur. Bunların 2,58'i (yaklaşık 1,8 milyon) fiziksel özürlü, % 9,70'i (yaklaşık 6,6 milyon) ruhsal ve süreğen hastalığa sahiptir.

Özürlülük olgusu kendi içinde değerlendirildiğinde, özürlüler içinde en dezavantajlı grup, toplumsal hayata yeniden kazandırılması hayli güç olan bakıma muhtaçlardır. Ülkemizde bakıma muhtaç özürlülere yönelik sosyal bakım hizmetleri ise son derece yetersizdir. Bundan dolayı gerek kurumsal, gerekse eve yönelik bakım hizmetleri alanında bakıma muhtaç özürlülerin günlük yaşamlarını kolaylaştırıcı projelerin hayata geçirilmesi gerekmektedir. Ayrıca, özürlülük alanında temel hak ve hizmetlerden yararlanmada fırsat eşitliği yaratmanın yanı sıra, çalışabilir ve çalışamayacak durumda olan bakıma muhtaç özürlü bireylere yönelik hizmet sunumu ve uygulamalarının belirli bir standarda kavuşturulması, dil ve terminoloji birliğinin sağlanması gerekmektedir.

Tasarı, yukarıda belirtilen gerekçelerle hazırlanmıştır.

 

MADDE GEREKÇELERİ

Madde 1.- Madde ile, Kanunun amacı düzenlenmektedir. Özürlülerin sağlık, eğitim, rehabili-tasyon, istihdam, sosyal yardım alanlarında yaşadıkları sorunların çözümlenmesi ile özürlülere yönelik olarak hizmet veren kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyon sağlanması için özürlüler alanında yasal düzenlemelerin yeterli seviyeye çıkarılması ve ilkesel düzeyde yasal bir düzenleme yapılması ve mevzuat arasında uyum sağlanması gerekli bulunmaktadır.

Madde 2.- Madde ile, Kanunun kapsamı düzenlenmektedir.

Madde 3.- Madde ile, Kanun içinde geçen terimlerin tanımı yapılmaktadır.

Madde 4.- Özürlülere verilecek hizmetlerin, ulusal ve uluslararası politikalara ve normlara uygun olarak yürütülmesi gereklidir. Madde ile, Kanunda belirtilen hizmetlerin yerine getirilmesinde uyulacak esaslar düzenlenmektedir.

Madde 5.- Günümüzde kişinin fizyolojik, psikolojik veya anatomik yapı ve fonksiyonların kaybı ya da normalden sapmasına yönelik bir sınıflandırma sistemi kullanılmakta, bu sınıflandırmada kişinin bedensel, zihinsel, ruhsal, işitsel ve duyusal yeteneklerinin azalması veya kaybedilmesi, aktivitesinin ve katılımının sınırlandırılması ve kişisel çevresel faktörlerin etkisi üzerinde durulmamaktadır. Özürlülük yalnızca bedensel yapı ve fonksiyonel kısıtlılıklarla değil, çevresel ve kişisel etmenlerin etkisi altında kişinin aktivite ve katılımının kısıtlanması ile ortaya çıkan bir durum olduğuna göre, özürlülerin sınıflandırılmasında asıl temel alınması gereken nokta kişinin aktivite sınırlılığının yanı sıra katılım sınırlılıkları ve bunlara çevresel ve kişisel faktörlerin etkisidir. Kurum ve kuruluşların özürlülerin özür durumları ile ilgili ölçütleri arasında önemli farklılıklar olduğu gözlenmiştir. Ayrıca ülkeler arasında da benzer değerlendirme farklılıkları olması nedeniyle Dünya Sağlık Örgütü uluslararası ve sektörler arası standart dilin oluşturulmasını hedefleyen bir sınıflandırma sistemi olan fonksiyona göre uluslararası sınıflandırma sistemini (International Classification of Functioning = ICF) oluşturmuştur. Bu sınıflandırma sistemi insan fonksiyon ve yetersizliklerini aktivite kısıtlılıkları, katılım kısıtlılıkları, çevresel ve kişisel etkenlerle birlikte değerlendirmektedir. ICF sağlık bilgi sisteminin, sistematik bir kodlama sistemi oluşturmak, özürlülerle ilgili kurumlar arasında standart bir dil geliştirmek, ülkedeki sağlık sistemi ve hizmetlerinin değerlendirilmesini sağlamak gibi amaçları vardır. ICF sağlıkla ilgili bir sınıflandırma olmasına rağmen farklı sektörler tarafından kullanılabilecektir. Sigorta, sosyal güvenlik, insan hakları ve iş sağlığı, eğitim, ekonomi gibi alanlarda yapılacak araştırmalarda, plânlama ve politika oluşturma çalışmalarında kullanılabilir. Madde ile, Türkiye'de hâlihazırda kullanılan ve her kurum için farklı özellikler içeren özürlüler ile ilgili sınıflandırma sistemlerinin değiştirilerek, özürlülüğe yol açan bütün etmenlerin göz önünde tutulduğu standart uluslararası geçerliliği olan bir sınıflandırma sisteminin getirilmesi ve özürlülük tespitinin temellerini dünyada da cari olan bu sınıflandırmaya göre yapılması hedeflenmektedir.

Madde 6.- Özürlülük ölçütüne göre ağır özürlüler rehabilitasyon hizmeti alamamaktadırlar. Bakım hizmetlerine ihtiyacı olan kişinin bunu talep etmesi hakkıdır. Konuya insan hakları çerçevesinde yaklaşılması ve sosyal bakım hizmetlerine ihtiyacı olan kişinin bu hizmetleri talep etmesinin insan haklarından kaynaklanan bir hak olduğunun kabul edilmesi gerekmektedir. Madde ile, özürlü kişilerin bakım ve rehabilitasyonlarının yapılması, bunlardan ihtiyacı olanların geçici veya sürekli bakım altına alınması veya evde bakım hizmeti sunulması öngörülmektedir.

Madde 7.- Bakım hizmetlerinin sunumunda merkezî idarenin yanında yerel yönetimlerin, gönüllü kuruluşların, sosyal denetimli serbest piyasa modeline uygun olarak gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerinin de görev ve yetki sahibi olmasında yarar görülmektedir. Ancak yerel yönetim kurumlarının, gönüllü kuruluşlarının, gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerinin bu alanda hizmetlerini yaygınlaştırmalarını müteakiben merkezî idarenin uygulamadan çekilmesi hedeflenmektedir. Merkezî idareden beklenen; bu alanda hizmet sunacak kurum ve kişilere örnek hizmeti göstermesi, resmî ve özel kuruluşlar için yasal düzenlemeleri yapması, hizmetin standartlarını ve ilkelerini belirlemesi, rehberlik ve denetim hizmetlerini sunması, ulusal plânlama ve politikaları yönlendirmesidir. Madde ile, bakım hizmetlerini Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünden ruhsat alan gerçek ve tüzel kişiler ile kamu kurum ve kuruluşlarının verebilmesi öngörülmektedir.

Madde 8.- Sosyal hayatta pratik olarak uygulanması gereken bir hizmetin teorik ve akademik bir alt yapısının oluşturulması ve geliştirilmesi, toplam kalite anlayışı çerçevesinde kalıcı etkinliğinin sağlanması açısından şarttır. Nitekim bakım hizmetleri alanında ileri bir seviyede olan gelişmiş ülkelerde, bakım, geniş anlamda sosyal hizmetler, dar anlamda bakım bilimine ait alt dallardan oluşan disiplinler arası bir bilim dalı olarak yüksek okullarda okutulmaktadır. Sosyal bakım hizmetlerinin sunumunda kişinin psiko-sosyal, biyolojik ve fiziksel özelliklerinin ve ihtiyaçlarının bir bütün olarak ele alınmasında ve hizmetlerin bu anlayış çerçevesinde plânlanmasında fayda görülmektedir. Aksi hâlde biyolojik veya fiziksel ihtiyaçları giderilen, ancak psiko-sosyal ihtiyaçları ihmal edilen kişiye sunulan hizmetler yeterli olmayacağı gibi, bakıma muhtaç kişinin hayata bağlılığı da olumsuz yönde etkilenecektir. Sosyal bakım biliminin içeriğini, temel esaslarını ve aksiyon alanlarını belirlemek, sosyal bakım çerçevesinde sunulan ders programlarını güncelleştirmek, gerek eve gerekse kurumsal bakım hizmetlerine yönelik teorik olarak oluşturulan standart bakım modellerinin hayata geçirilmesindeki etkinlikleri değerlendirmek, bakım kalitesini artırıcı tedbirleri ve uygulamaları tasarlamak gibi bilimsel ve kurumsal yönden uzmanlık gerektiren bir çok konunun ve sorunun ortaklaşa yürütülmesi zaruridir. Ayrıca sosyal bakım hizmetleri kapsamında özürlüler önemli bir yer almaktadır. Bu nedenle madde ile, ortak çalışmaların koordinatörlüğü görevi Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğüne verilmektedir. Sosyal bakım hizmetleri, gerek bilimsel gerekse meslekî açıdan birçok disiplin ve çalışma alanı ile yakından ilgilidir. Bakıma muhtaç kişinin demografik ve şahsi özelliklerinin yanında hastalık veya özürlülük türüne göre de farklı branşların elemanlarına veya bu branşlarda da eğitim almış sosyal bakıcılara ihtiyaç vardır. Örneğin bakıma muhtaç yaşlıların, hastaların bakım ihtiyacının, gerontoloji ve geriatri, sosyal tıp ve sağlık psikolojisi gibi disiplinlerin temel eğitimini almış sosyal bakıcı tarafından karşılanması isabetli olacaktır.

Madde 9.- Evde bakım hizmetleri hastalık, özürlülük, yaşlılık ve analık durumunda aileye verilen her türlü desteği kapsar. Bu hizmetin temel amacı, muhtaç bireyin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayarak aileye destek vermek ve böylece hem bir bütün olarak ailenin hem de tüm aile üyelerinin işlevselliğini artırmaktır. Bakıma muhtaç birey için ise amaç, ev dışında kurumsal yardım almayı geciktirmek ve böylece bireylerin kendi evlerinde olabildiğince uzun, bağımsız, rahat ve huzurlu bir şekilde yaşamalarını sağlamaktır. Kurum bakımı ise,  sosyal ve ekonomik yoksunluk içinde bulunan veya evde bakım istemeyen bireylerin sağlık, sosyal, psikolojik ihtiyaçlarının giderildiği, boş zamanlarını değerlendirici etkinliklerin yapıldığı, sosyal ilişkilerinin ve aktivitelerinin artırıldığı, toplu bakımın yapıldığı kurum bakımıdır. Bakım hizmetlerinde; sürekli destek, bakım, tedavi ve korunmaya gereksinimi olan bireylere yaşadıkları ortamda yaşam desteği verecek hizmetlerin devamını sağlamak ve yaşam kalitelerini artırıcı önlemlerle, insanca ve özel ihtiyaçları karşılanarak yaşam haklarının güvence altına alınması hedeflenmektedir. Çevresel, fiziksel, sosyal ve duygusal gereksinimi olan  ve bakım hizmetinden yararlanmak isteyen bireylere geniş bir seçme özgürlüğü sunulmalıdır. Esas olan; bireyin özrünün etkisinin azaltılarak ev ve çevresel düzenlemelerle  bulunduğu ortam içinde bağımsızlığını sağlayarak destek vermektir. Ancak, özürlülük ve bağımlılık oranı yüksek olan bireylerin kurum bakımını, bağımlılık oranı düşük olanların ise evde bakım hizmetini seçme hakları vardır. Madde ile, bakım hizmetlerinin öncelikle kişinin sosyal ve fiziksel çevresinden ayrılmadan sunulması öngörülmektedir.

Madde 10.- Rehabilitasyonun özürlü bireyin günlük yaşamda, sosyoekonomik alanda bağımsızlığının geliştirilmesi ve sağlanmasında, toplumsal yaşam içerisinde tam ve eşit koşullarda yer almasının sağlanmasında çok büyük önemi bulunmaktadır. Bu hizmetin sunulması bütün özürlülerin hakkıdır. Özürlünün; özrünün türü, derecesi, nedeni, özürlünün sosyoekonomik seviyesi, yahut sair nedenlerle rehabilitasyon hizmetlerinin verilmesinde ayrım yapılarak, özürlü bireylerin bu hizmetlerden elde edebileceği yarar ve gelişme engellenemez. Rehabilitasyon hizmetlerinin bütün özürlülere verilmesinin yanı sıra, rehabilitasyonun her aşamasında özürlü ve ailelerinin aktif katılımının sağlanması rehabilitasyon hizmetlerinden beklenen yararın en üst düzeyde olmasını sağlayacaktır. Rehabilitasyon organizasyonunda, bireylerin yetenekleri, yaşam biçimleri ve beklentileri dikkate alınarak plânlama yapılması gerekir. Rehabilitasyon programlarının bireysel ihtiyaç ve taleplerini kapsayacak şekilde düzenlenmesi rehabilitasyondan elde edilecek yararların en üst düzeyde olması açısından önem taşımaktadır. Madde ile, özürlü bireylerin rehabilitasyon hizmetinden eşit şekilde yararlanmaları; rehabilitasyon programlarının bireysel ihtiyaçlarına, beklentilerine ve yaşam biçimlerine uygun olarak düzenlenmesi hedeflenmektedir.

Madde 11.- Özür oranının azaltılması; özürlülüğe yol açan risk faktörlerinin önlenmesi ile mümkündür ve bu rehabilitasyonun temel hedeflerinin başında gelir. Bu nedenle koruyucu hizmetleri, tarama ve erken müdahale programları önem kazanmaktadır. Özürlülüğün tümünü önlemek mümkün olmayabilir, ancak önlenebilecekler konusunda gerekli önlemleri almak, önlenemeyenlere yönelik rehabilite edici hizmetleri de nitelik ve nicelik olarak yeterli hâle getirmek gerekir. Rehabilitasyon, sadece özürlülük ortaya çıktıktan sonra devreye girmez, koruyucu ve tedavi edici sağlık hizmetlerini de içerir. Bu nedenle rehabilitasyon alanlarına göre hizmetler organize edilmelidir. Bir çok özürlülük önlenebilir niteliktedir. Özürlülüğün önlenmesindeki en önemli faktör, toplumun bilgi ve bilinç düzeyinin yükseltilmesidir. Bu nedenle özürlülükle ilgili; beslenme, gerekli vitamin kullanımı, enfeksiyon hastalıklarına karşı aşılama gibi koruyucu önlemler konusunda yapılacak toplumu bilgilendirici kampanyaların büyük önemi bulunmaktadır. Gelişim dönemleri içinde en önemli dönem 0-6 yaş dönemidir. Bu dönemde çocuğun gelişiminin desteklenmesi, fiziksel, motor, sosyal, ruhsal ve zihinsel gelişimlerinin izlenmesi, genetik geçişli ve özürlülüğe neden olabilecek hastalıkların erken teşhis edilmesinin ve erken müdahale edilmesinin sağlanması, özürlülüğün önlenmesi, var olan özrün şiddetinin olabilecek en düşük seviyeye çekilmesi, ilerlemesinin durdurulması çocuğun ruhsal, bedensel her açıdan sağlıklı bir yetişkinlik dönemi geçirilebilmesi için çok önemlidir. Bu dönemde ailelerin çok önemli rolü ve etkisi bulunmaktadır. Bu nedenle ailelere sosyal, ekonomik, psikolojik destek, danışmanlık ve rehberlik hizmetlerinin verilmesi gereklidir. Madde ile, yeni doğan, erken çocukluk ve çocukluğun her döneminde çocukların fiziksel, motor, sosyal, ruhsal ve zihinsel gelişimlerinin izlenmesi, genetik geçişli ve özürlülüğe neden olabilecek hastalıkların erken teşhis edilmesi sağlanarak, özürlülüğün önlenmesi, daha pahalı olan tedavi maliyetlerinin azaltılması, var olan özrün ilerlemesinin durdurulması amaçlanmaktadır.

Madde 12.- Özürlü bireylerin bireysel özellikleri, ilgi, istek ve yetenekleri doğrultusunda meslekî eğitim hizmetlerinden yararlanabilmeleri iş ve meslek analizlerinin yapılarak işin özellikleri ile bireyin özelliklerinin karşılaştırılması ile mümkün olabilecektir. Özürlüler için iş ve meslek analizlerinin yapılması ve bu doğrultuda özürlülerin kendileri için en uygun olan meslekte eğitim almaları hedeflenmektedir. Eğitim öğretimin her aşamasında özürlü bireylerin bireysel özellikleri, ilgi, istek ve yetenekleri doğrultusunda meslekî eğitime yönlendirilmeleri gerekmektedir. Madde ile, özürlü kişi ile işin özelliklerinin karşılaştırılmasına yönelik danışmanlık hizmetlerinin yerine getirilerek, meslekî yönlendirme hizmetlerinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması hükme bağlanmaktadır.

Madde 13.- Çağımızda çalışma, bir insan hakkı olarak değerlendirilmektedir. İnsan hakları kavramının gelişim süreci içinde bir sosyal hak olarak kabul gören çalışma; her çağdaş toplumda tüm bireyler için ulaşılmak istenen bir hedeftir. Herkes için temel bir hak olan çalışma, günümüzde insanlar için maddî kazanç sağlamak ve yaşamı devam ettirmenin ötesinde anlamlar taşımaktadır. Çalışma; aidiyet duygusu, kendine güven ve benlik saygısının gelişmesi ve sosyalleşme için, yani temelde psikolojik sağlığın korunması için gerekli bir koşuldur. Toplumun tüm bireyleri için önemli olan çalışma hakkı, özürlüler için, yaşadıkları topluma ulaşmada kilit rol oynamaktadır. Bir şey üretmek için bedensel ve zihinsel olarak çaba harcama anlamına gelen çalışma, birey ve içinde yaşadığı toplum açısından çok önemli anlamlar içermektedir. Her şeyden önce bireyin güven içinde var olabilmesi, kendini gerçekleştirebilmesi ve varlığını sürdürebilmesi çalışmasına bağlıdır. Herkes gibi özürlü bireyler de yetenekleri doğrultusunda istediği mesleği seçmekte ve çalışmak istediği alanı belirlemekte özgürdür. Ancak, toplumsal  önyargılar ve varsayımlar nedeniyle özürlü bireyler istedikleri mesleği seçmekte, çalışmak istedikleri alanı belirlemekte engellerle karşılaşmaktadırlar. Madde ile, özürlülerin mesleğini seçme ve bu alanda eğitim alma hakkı önündeki engellerin kaldırılması hedeflenmekte, ayrıca bu hizmetlerin belediyeler tarafından da verilebilmesi öngörülmektedir.

Madde 14.- Özürlülerin istihdam edilmeleri; hem özürlü hem de özürlünün ailesi ve çevresinde bulunan bireyler için yararlar sağlamaktadır. Buna karşılık özürlülerin toplumla bütünleşmesinde kilit rol oynayan istihdamın önündeki engeller çeşitlidir. Bu engellerden biri ülkenin ekonomik yapısından kaynaklanan işsizlik sorunudur. Özürlüler, işsizliğin ekonomik ve sosyal sonuçlarından en ağır şekilde etkilenen toplumsal kesimlerin başında gelmektedir. İşverenlerin özürlülere karşı salt özürlü olmalarından kaynaklanan bireyin çalışamayacağı veya belirli işleri yapamayacağına yönelik varsayımları, bilgi eksiklikleri ve önyargıları bulunmakta ve bu önyargılar özürlülerin istihdamında önemli bir engel teşkil etmektedir. Özürlüler işgücü piyasasında diğer bireylerle aynı eğitim düzeyine ve aynı vasıflara sahip olsalar bile tercih edilmemekte, özürleri nedeniyle işe alımda ayrımcılıkla karşılaşabilmektedirler. Özürlü bireylerin kişisel olarak değerlendirilmesi sonucu, işini yapmasına herhangi bir engeli yok ise ve işverenin özürlü bireyi istihdam etmesinde hiçbir zararı olmuyor ise özürlülük bireyin istihdam edilmesine hiçbir şekilde engel değildir. Özürlü bireyler diğer insanlara tanınan istihdam olanaklarından yoksun kalmamalıdır.

Özürlü bireylerin iş piyasasına entegrasyonlarını iyileştirmeye yönelik stratejilerin temel ilkelerinden birisi de, iş bulma aşamasında yaşanan güçlüklere özel bir önem verilmesidir. Bu süreçte yaşanan varsayımlar, bilgi eksikliği ve önyargılar nedeniyle özürlüler bir çok engelle karşılaşmaktadırlar. Bunun yanı sıra doğrudan işle ilgili olmayan özelliklerin aranması, örneğin; bir daktilograf alımında enerjik bireylerin arandığının ilan edilmesi gibi, başvuruların ve seçimin özürlüler için ulaşılabilir ve uygun olmayan mekanlarda yapılması, başvuru formunda uygun olmayan bilgilerin doldurulması veya elle yazılmasının istenmesi, istenen çalışma süreleri ve şartlarının özürlü bireye uygun olmaması gibi nedenler de özürlülerin iş başvurusunda ve seçim sürecinde karşılaştıkları engellerden bazılarını oluşturmaktadır. Bunlar özürlülerin fırsat eşitliğini engellemekte ve ayrımcılığa neden olabilmektedir.

Çalışan veya iş başvurusunda bulunan özürlüler diğer bireylere nazaran farklı uygulamalarla karşılaşabilmektedir. Özürlüler zaman zaman özrü nedeniyle işe tercih edilmeme, uygun olmayan şartlarda çalışmaya zorlanma, eşit işe eşit ücret alalamama, terfi ettirilmeme gibi adil olmayan davranışlarla karşılaşabilmektedirler. Madde ile, özürlü bireylerin işgücü piyasasında karşılaştıkları ayrımcı uygulamaların engellenmesi, özürlülerin iş başvurusunda, seçim sürecinde karşılaştıkları engellerin en aza indirilmesi, mümkünse ortadan kaldırılması, yarışma şartlarının eşitlenerek istihdamlarının kolaylaştırılması amaçlanmaktadır.

Madde 15.- Eğitim, uluslararası belgeler ile iç hukukumuzda özürlülere tanınması hükme bağlanmış temel bir haktır. Özürlü bireylerin de herkes gibi; genel kültürlerine katkıda bulanacak ve kendilerine eşit fırsatlar sunacak, yeteneklerini, düşünme yetisiyle, manevî ve sosyal sorumluluk duygusunu geliştirmelerini ve toplumun yararlı bir üyesi olmalarını sağlayacak eğitimden yararlanma hakkı vardır. Ancak, yasalar ile özürlülere tanınmış olmasına karşın, bu hak, ülkemizde yeterli düzeyde sağlanamamaktadır.

Yükseköğretim Kurulu bünyesinde kurulması öngörülen Özürlüler Danışma ve Koordinasyon Merkezi ile, üniversitelerde bulunan bu açık kapatılacak ve özürlü öğrencilere uygun eğitim, araştırma ve barındırma ortamları ile özel ders materyallerinin hazırlanması ve temini gibi konularda çalışmalar yapılacaktır.

Madde ile, özürlü bireylerin eğitim haklarını engellenmeden kullanmalarının sağlanması ve görme özürlüler için eğitim sisteminin her kademesinde ihtiyaç duydukları, kabartma kitap, sesli kitap ve benzeri materyallerin Millî Eğitim ve Kültür ve Turizm bakanlıklarınca temini öngörülmektedir.

Madde 16.- Özürlü çocukların alanında uzmanlaşmış kişilerden oluşan bir kurul tarafından eğitsel yönden değerlendirilmesi, tanılanması, ihtiyaçlarının tespit edilmesi ve bu doğrultuda eğitim plânlanması yapılmasının büyük önemi bulunmaktadır. Böylece çocuk her yönüyle değerlendirilebilecek, ihtiyaçları ve gereksinimleri belirlenebilecek, yeterlilikleri ve sınırlılıkları göz önünde bulundurularak, uygun düzenleme ve desteklerle eğitim alması ve bu eğitimden en yüksek seviyede yarar elde etmesi sağlanabilecektir. Bu değerlendirme ve plânlamada ailenin aktif ve etkin katılımının sağlanması da özellikle önemlidir. Çocuğu her yönüyle en iyi şekilde tanıyan, isteklerini beklentilerini en iyi şekilde bilen ailelerdir. Aileler bu anlamda yol göstericidir. Aynı zamanda eğitim, eğitim ortamında başlayıp, eğitim ortamında bitmez. Günün her saatinde ve her ortamda devam eden bir süreçtir. Burada ailenin katılımının ve desteğinin sağlanması gerekmektedir. Plânlanan eğitim programından beklenen yararın sağlanması plânlama aşamasından uygulamaya kadar ailenin her süreçte katılımıyla sağlanabilir. Eğitim programları her yıl gözden geçirilerek, yararı tartılmalı, eksikleri belirlenmeli ve çocukta yaşanan gelişmelere göre yeniden gözden geçirilerek, plân yenilenmelidir. Madde ile, özürlülerin eğitsel değerlendirme ve tanılamasının il millî  eğitim müdürlükleri rehberlik araştırma merkezlerinde uzman kişilerden oluşan ve özürlünün ailesinin de yer aldığı kurul tarafından yapılması ve eğitim plânlamasının geliştirilmesi öngörülmektedir.

Madde 17.- Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine hem Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğünce hem de Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünce açılış izni verilmesi uygulamada sorunlara yol açmaktadır. Madde ile, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine açılış izni verilmesi yetkisi Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğüne verilerek bu sorunun ortadan kaldırılması öngörülmektedir.

Madde 18.- Madde ile, daha önce 2828 sayılı Kanun hükümleri gereğince Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünce açılma izni verilmiş olan özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin 31.12.2006 tarihine kadar Millî Eğitim Bakanlığınca belirlenen esaslara uygun olarak açılış izinlerinin yenilemeleri öngörülmektedir.

Madde 19.- Mevcut yapılarda özürlüler için fizikî düzenlemeler bulunmamakta, bu düzenlemelerin gerçekleştirilmesi ise kat malikleri kurulunun oybirliğini gerektirmektedir. Madde ile, apartmanlarda özürlülere yönelik olarak yapılması gereken düzenlemelerin, oybirliği sağlanamaması durumunda, bir komisyon tarafından değerlendirilmesine yönelik düzenleme yapılmaktadır. Tadilatın yapılması halinde giderler, 634 sayılı Kanunun 42 nci maddesine göre yeniliklerden faydalanan tarafından faydalanma oranına göre karşılanacaktır.

Madde 20.- Madde ile, kariyer mesleği olan özürlülerin durumlarına uygun kadrolarda çalışabilmelerine yönelik düzenleme yapılmaktadır.

Madde 21.- Madde ile, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi çalışanların atamalarının, geçindirmekle yükümlü oldukları kişilerden, hayatını başkasının yardım ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede özürlü ve özel eğitim alması gerektiğini belgeleyenlerin eğitim göreceği il veya ilçe sınırları içine yapılması öngörülmektedir.

Madde 22.- Madde ile, ekonomik güçlükler yaşayan ve emsallerine oranla daha fazla harcama yapmak durumunda olan özürlülerin yurt sınırları içinde brüt 200 metrekareyi geçmeyen tek meskeni olması hâlinde emlak vergisi muafiyetinden yararlanmaları öngörülmektedir.

Madde 23.- Madde ile, görme özürlülerle, işitme ve konuşma özürlülerin noterlik işlemlerinde, isteğe bağlı olarak iki tanığa gerek kalmadan işlem yaptırabilmeleri öngörülmektedir.

Madde 24.- Madde ile, imza atabilen görme özürlülerin noterlik işlemlerinde mühür kullanması ve parmağının bastırılması zorunluluğunun kaldırılması öngörülmektedir.

Madde 25.- Madde ile, 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunda değişiklik yapılarak 65 yaşını doldurmadığı halde başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek şekilde malûl olduklarını tam teşekküllü hastanelerden alacakları sağlık kurulu raporu ile kanıtlayanlar ile herhangi bir işe yerleştirilemeyen özürlülere, anılan Kanun uyarınca yapılan aylık ödemelerin artırılması öngörülmektedir.

Madde 26.- Madde ile, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünce verilecek bakım hizmetine ilişkin olarak, ilgili mevzuata bakıma muhtaç özürlü tanımı eklenmiştir.

Madde 27.- Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin, Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından ruhsatlandırılmaları uygulamada sorunlara yol açmaktadır. Madde ile, bu merkezlerin ruhsatlandırılmasındaki  ikili uygulamanın kaldırılması amaçlanmaktadır.

Madde 28.- Madde ile, 2828 sayılı Kanuna iki madde eklenmektedir.

Ek 7 nci madde ile, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünce verilecek bakımın ağır özürlü hizmetine ilişkin olarak, ilgili mevzuatta hizmet sunumu, izin, denetim, ücretlendirme ve ödemelerin usul ve esasları düzenlenmektedir.

Ek 8 inci madde ile de, ülkemizde profesyonel olarak işaret dili tercümanlığı yapacak uzmanlar bulunmadığından Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünde işaret dili bilen personelin yetiştirilmesi amaçlanmaktadır.

Madde 29.- Madde ile, özürlülerin araçları için ayrılmış park yerlerine park etme yasağı getirilmekte ve çoğu dünya ülkesinde olduğu gibi özürlüler için ayrılmış park yerlerine park edenler için cezaların artırılması öngörülmektedir.

Madde 30.- Madde ile, özürlülerin eğitimleri, meslekleri ve günlük yaşamlarında kullanmaları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gerecin katma değer vergisinden muaf tutulması amaçlanmaktadır.

Madde 31.- Sportif aktivitelere katılan özürlüler, sağlam bireylerle bir araya gelerek bir gruba ait olma, paylaşma, işbirliği duygularını yaşayarak olumsuz duygulardan kurtulmakta, kendilerine ve topluma  karşı olumlu tutum geliştirmektedirler. Spor kişilere özrü ile başa çıkmasını ve özrünü hafifletmesini öğreten, kas ve sinir sistemini, zihinsel reaksiyonlarını, vücudun fizyolojik ve metabolik gelişimini destekleyen bir araçtır. Bu nedenle de spor konusunda teşvik edilmeleri ve önlerindeki engellerin kaldırılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Madde ile, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün görevleri arasına özürlülerin spor yapabilmelerinin sağlanması ve bunun yaygınlaştırılması hususu eklenmektedir.

Madde 32.- Madde ile, genel olarak işsizliğin özel olarak da özürlü işsizliğinin önlenmesinde çok önemli bir yere sahip olan çıraklık eğitiminden özürlülerin de fırsat eşitliği ilkesi doğrultusunda yararlanabilmeleri için özürlü bireyin bilgi, istek, yetenek ve becerileri doğrultusunda eğitim göreceği mesleği bir arada ele alacak olan ve bu alanda uzman kişilerden oluşan bir kurul oluşturulması öngörülmektedir.

Madde 33.- Rehabilite edici hizmetlerde kullanılan ortopedik ve diğer yardımcı araç ve gereçleri üreten kuruluşlar, standarda ve özürlü bireyin durumuna uygun olarak üretim yapmamakta, cihaza uyum için yeterli hizmetleri verememektedir. Madde ile, bu kuruluşların açılışının, işleyişinin, üretim ve personel standardı sağlanmasının Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülmesi öngörülmektedir.

Madde 34.- Madde ile görme, ortopedik, işitme, dil-konuşma, ses bozukluğu, zihinsel ve ruhsal özürlü çocuklardan Özel Eğitim Değerlendirme Kurulları tarafından, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine devam etmeleri uygun görülenlerin eğitim giderlerinin, uygulamada birliği sağlamak için her yıl bütçe uygulama talimatında belirlenen miktarı kadarının Millî Eğitim Bakanlığı bütçesine konulması öngörülmektedir.

Madde 35.- 3960 sayılı Kalıtsal Hastalıklarla Mücadele Kanununda, kalıtsal kan hastalıklarından thalassemia ve orak hücreli anemi dâhil olmak üzere bütün kan hastalıklarıyla koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında mücadele etmek hedeflenmiştir. Bu Kanunda belirtilen kalıtsal hastalıklar sadece kalıtsal kan hastalıkları ile sınırlı tutulmuştur. Madde ile, mücadele edilmesi düşünülen hastalıklar ihtiyaçlara göre yeniden düzenlenmektedir.

Madde 36.- Madde ile, radyo ve televizyon programlarında özürlülük olgusunun olumsuz bir biçimde yer almaması ve topluma bu şekilde yansıtılmaması öngörülmektedir.

Madde 37.- Madde ile, özürlü ve eski hükümlü çalıştırmamaktan doğan para cezalarının Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bölge müdürlüğü yerine Türkiye İş Kurumu bölge müdürlükleri tarafından tahakkuk ettirilerek işlemlerin uzamasının önlenmesi ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bölge müdürlüklerinin iş yüklerinin azaltılması öngörülmektedir.

Madde 38.- Ülkemizin toplam nüfusunun yarısına yakını büyükşehir belediyeleri sınırları içinde yaşamaktadır. Madde ile, özürlülerin yerel düzeydeki sorunlarının çözüme kavuşturulması amacıyla kendilerine  en yakın birimler olan belediyeler bünyesinde danışmanlık hizmeti vermek üzere büyükşehir belediyeleri, bağlı ilçe ve ilk kademe belediyelerinde özürlü hizmet birimleri oluşturulması öngörülmektedir.

Madde 39.- Madde ile, Özürlüler İdaresi Başkanlığının görevleri arasında bulunan özürlü kimlik kartı hazırlama veya verme yetkisinin ilgili kamu kurumlarına devrine imkan tanıyan düzenleme yapılmaktadır.

Madde 40.- Madde ile, Kültür ve Turizm bakanlıklarının birleştirilmesi sonucunda Özürlüler Yüksek Kurulunda açığa çıkan üyeliğe, duyulan ihtiyaç nedeniyle Devlet Personel Başkanının üyeliği öngörülmektedir. Yine, "en fazla üyesi bulunan işçi ve işveren konfederasyonlarının başkanı" ibaresi konuyla ilgili uzman katılımının sağlanabilmesi amacıyla "en fazla üyesi bulunan işçi ve işveren konfederasyonlarının temsilcileri" olarak değiştirilmekte ve Özürlüler Yüksek Kurulu üyeleri arasına Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürü, İçişleri Bakanlığı, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanlığı ve Türkiye Barolar Birliği Başkanlığını temsilen birer üyenin katılması öngörülmektedir.

Madde 41.- Madde ile, Özürlüler Yüksek Kurulunun görevleri arasına; özürlü haklarının korunması, geliştirilmesi, uygulanmasının izlenmesi, izleme sonuçlarının değerlendirilmesi ve mevzuatta ve uygulamada görülen aksaklıkların giderilmesi, ulusal mevzuat ile uluslararası mevzuat arasındaki uyumsuzlukların giderilmesi amacıyla özürlülerle ilgili hakları izlemek ve değerlendirmek ile özürlü haklarına ilişkin ulusal politikanın oluşturulmasına yardımcı olmak ve uygulamalarda birliktelik sağlamak görevlerinin eklenmesi öngörülmektedir.

Madde 42.- Görme, ortopedik, işitme, dil-konuşma, ses bozukluğu, zihinsel ve ruhsal özürlü çocuklardan özel eğitim değerlendirme kurullarınca özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine devam etmeleri uygun görülenlerin eğitim giderlerinin her yıl bütçe uygulama talimatında belirlenen miktarı kadarı Millî Eğitim Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanması öngörüldüğünden madde ile 506 sayılı Kanunun ek 37 nci maddesi yürürlükten kaldırılarak mükerrerliğin önlenmesi amaçlanmaktadır.

Geçici Madde 1.- Madde ile, Kanunda öngörülen yönetmeliklerin Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içinde yürürlüğe konulması amaçlanmaktadır.

Geçici Madde 2.- 1997 yılında 3194 sayılı İmar Kanununda yapılan değişikliğe rağmen mevcut yapı ve alanlarda özürlülere yönelik düzenlemelere rastlanmamaktadır. Bugün kullanılmakta olan ve tamamına yakını özürlüler için ulaşılabilir olmayan okul, hastane, belediye, sağlık ocağı gibi resmî binalar ile özel eğitim, özel sağlık, sinema, tiyatro, çarşı, otel, yurt, kütüphane, müze, konferans salonu gibi umumî binaların özürlüler açısından erişilebilir duruma getirilmesi büyük önem arz etmektedir. Aynı durum özürlüler için erişilebilirlik koşullarını taşımayan mevcut yaya yolları, yaya geçitleri ve açık alan düzenlemeleri için de geçerlidir. Madde ile, mevcut bina ve açık alanların uzun süre kullanılacağı göz önüne alındığında, mevcut resmî ve umumî binalar ve kamusal açık alanlar için makul düzenleme koşullarının tanımlanması ve bir uygulama programının yapılması, mevcut umumî yapı ve kamusal açık alanların beş yıl içinde özürlülerin erişimine uygun duruma getirilmesi amaçlanmaktadır.

Geçici Madde 3.-  Madde ile, beş yıl içerisinde, şehir içinde kullanılan belediye ve özel tüm toplu taşıma araçlarının özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirilmesi amaçlanmaktadır.

Madde 43.- Yürürlük maddesidir.

Madde 44.- Yürütme maddesidir.
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Özürlüler İdaresi Başkanlığı Teşkilatı ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifim gerekçesi ile birlikte ilişikte sunulmuştur.

Gereğini arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                          Mehmet Nuri Saygun

                                                                                                                    Tekirdağ

 

GEREKÇE

Özürlülerle ilgili olarak yapılacak çalışmaların ve planların, etkin ve verimli bir biçimde yapılabilmesi için özürlülerle ilgili güncel ve geçerli bilgilerin araştırmalar yoluyla elde edilebilmesine ve derlenmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Çeşitli yollardan edinilen bu bilgilerin tek bir yerde toplanarak, bir veri tabanı oluşturulması ve bunların güncelleştirilmesi gerekmektedir. Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığının kuruluş amacı doğrultusunda ulusal ve uluslar arası kurum ve kuruluşlar arasında etkin ve verimli şekilde işbirliği ve koordinasyonun sağlanması her şeyden önce çağdaş bilgi teknolojilerini kullanmaktan geçmektedir. Madde ile, Özürlüler İdaresi Başkanlığının görevleri çerçevesinde, özürlülerle ilgili tüm bilgilerin saklanması, değerlendirilmesi ve ihtiyaç sahiplerine en kısa yoldan ulaştırılması ve bilgilerin tek merkezde toplanması için değişiklik ihtiva edilen bilgilerin bir ay içinde gönderilmesi hükme bağlanmalıdır.

 


TEKİRDAĞ MİLLETVEKİLİ MEHMET NURİ SAYGUN’UN TEKLİFİ

ÖZÜRLÜLER İDARESİ BAŞKANLIĞI TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMEDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN

TEKLİFİ

MADDE 1.- 25.3.1997 tarihli ve 571 sayılı Özürlüler İdaresi Başkanlığı Teşkilatı ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

"Ek Madde 1.- Kamu kurum ve kuruluşları ile özel kuruluşlar, özürlülere ilişkin bilgilerdeki değişiklikleri, oluştuğu tarihten itibaren bir ay içinde Özürlüler İdaresi Başkanlığına gönderirler"

MADDE 2.- 571 sayılı Özürlüler İdaresi Başkanlığı Teşkilatı ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

"GEÇİCİ MADDE 1.- Kamu kurum ve kuruluşları ile özel kuruluşlar, özürlülere ilişkin mevcut bilgileri bu Kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde Özürlüler İdaresi Başkanlığına gönderirler"

MADDE 3.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 4.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Özürlüler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifim gerekçesi ile birlikte ilişikte sunulmuştur.

Gereğini arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                                  28.1.2005

                                                                                                                Lokman Ayva

                                                                                                                    İstanbul

GENEL GEREKÇE

Bütün dünya toplumlarında olduğu gibi bizim toplumumuz içinde de sakat, özürlü veya engelli olarak adlandırılan vatandaşlarımız vardır. Bu vatandaşlarımız bedensel veya zihinsel olarak toplumun çoğunluğuna göre çeşitli derecelerde farklılık gösterirler. Bu farklılıklar toplum tarafından negatif olarak algılanmaktadır. Bunun nedeni de toplumun, bu farklılıklara maruz kalmış kişilerin acı çektiği yargısına sahip olmalarıdır. Negatif algılanmanın altında yatan neden olarak farklılığından dolayı insanların acı çektiği yargısı karşımıza çıkmaktadır. Bir anne çocuğunun kör olmasına üzülür; çünkü, çocuğu kör olduğu için okuyamayacak, bir meslek edinemeyecek, evlenemeyecek, kendini koruyamayacak, dünyayı göremeyecek, herkes ona acıyacaktır. O anneye ve toplumsal paradigmaya göre bütün bu olamayacakların nedeni körlüktür. Halbuki eğitim gören, meslek edinen, evlenen, kendini koruyabilen, hatta terörist olan, durumuna gıpta edilen, tarihe malolmuş körler de vardır. Körlük dereceleri aynı olduğu halde hem zavallı, hem de tarihe malolmuş körler olabiliyorsa bu konuda tek belirleyici unsurun körlük olmadığı ortaya çıkıyor. Aslında aynı durum özürsüz vatandaşlarımız için de söz konusudur. Vücut özellikleri aynı olduğu halde insanlığa zarar veren veya zavallı ya da insanlığa katkısı olan insanlar var olmuş veya var olmaya da devam etmektedir. O halde vücut özellikleri etkili olmakla beraber aslolan şartların uygunluğudur. Vücut özellikleri ne olursa olsun şartlar o bireyin potansiyelini açığa çıkarmasını sağlayacak şekilde olmalıdır.

Bu Kanun Teklifi ile, sosyal ve fiziksel şartların, özürlü vatandaşlarımızın da varolan potansiyellerini ortaya çıkaracak şekilde oluşmasına katkıda bulunacaktır. Şartların bu şekilde oluşması özürlülerin lehine bir ayrıcalık olarak değil; eşitliğin gereği olarak telakki edilmelidir.

Eşitlik kavramını ele alırken temel kriterin ne olduğunun belirlenmesi gerekiyor. Eğer bir işyerinde temel kriter olarak erkek çalışanların özellikleri dikkate alınırsa doğum izni, emzirme odası gibi imkânlar kadınlar lehine birer ayrıcalık olarak görülebilir. Aynı şekilde 1,55 in boyundaki kişilerin boylarını temel kriter olarak alırsak, 1,70 ve yukarısı boy uzunluğuna sahip kişiler için alacağımız yüksek sandalye ve masalar uzun boylulara ayrıcalık, yapacağımız harcamalar ise ekstra gider olarak görülebilecektir. Bu ve benzeri örneklerden yola çıkarsak bu alandaki eşitliği, insanların kendilerinin belirleyemediği doğal özelliklerine uygun şartların hazırlanmasında eşit davranılması olarak görebiliriz. Toplumumuz ve ülkemizin bu konudaki hedefi, üretilen mal ve hizmetlerden, kurulan düzenlerden, oluşturulan organizasyonlardan toplumu oluşturan bütün fertlerin eşit olarak yararlanması veya bunlara katkıda bulunması ya da bunlarda yer alması olmalıdır. Başta ülkemiz ve toplumumuz olmak üzere insanlığın sahip olacağı böyle bir hedefin gerçekleşmesi özürlülerin evrensel temel hak ve hürriyetlere sahip olması anlamına gelecektir.

Temel hak ve hürriyetlerin hayat bulabilmesi için birtakım şartların gerçekleşmesi kaçınılmazdır. Gazete kağıdı üretiminin veya ithalatının ya da radyo ve televizyon cihazlarını elde etmenin imkânsız olduğu bir ortamda basın hürriyetinden söz edilemeyeceği gibi dinini öğrenme ve gereklerini yerine getirebileceği mabedi, okuyabileceği kutsal kitabı olmayan kişilerin inanç ve ibadet hürriyetinden söz edilemez. Aynı şekilde okuyabileceği kutsal kitabın kabartma versiyonunu bulamayan kör bir vatandaşın mabedine giremeyen tekerlekli sandalye kullanıcısının, dinini öğrenmesine imkân olmayan sağır dilsizin ibadet hürriyetinden söz edilemez. Öte yandan uygun şartların olmaması nedeniyle eğitim hakkını kullanamayan özürlü, dolaylı olarak, şartların uygun olmaması nedeniyle de doğrudan çalışma hakkını kullanamaz. Düşünce ve ifade hürriyeti, seyahat hürriyeti, dilekçe hakkı, seçme ve seçilme hakkı örneklerinde de olduğu gibi temel hak ve hürriyetlerin kullanılması şartların uygunluğuyla doğrudan ilgilidir.

Yukarıda sözünü ettiğimiz hususlar uluslararası düzeyde tartışılmış ve somut kararlar altına alınarak evrensel belgelere dönüştürülmüştür. Bu doğrultuda özürlüler alanında olsun ya da olmasın uluslararası ve ulusal mevzuatta yer alan bütün haklar özürlüler için de geçerlidir. Devletler bu hakları tüm vatandaşların ırkı, rengi, dili, cinsiyeti, dini, siyasal veya diğer alanlardaki görüşleri, ulusal, etnik veya toplumsal kökeni, mülkiyet durumu, doğumla ya da başka türlü ediniImiş konumu veya özrü nedeniyle hiçbir ayrım yapmaksızın tanırlar. Uluslararası belgelerde, insan haklarından tüm yurttaşların ve özürlülerin tam olarak yararlanmasını güvence altına almayı amaçlayan ilke ve kurallar bulunmaktadır. Çeşitli hükümlerde özürlülük durumu ayrımcılığa karşı korunmayı gerektiren özel bir durum olarak kabul görmektedir. Bu özürlülük ile insan hakları arasındaki ilişkinin giderek daha fazla kavranıp kabul edildiğini göstermektedir.

Günümüzde, herkesin yasalar karşısında eşit olma hakları ile ayrımcılığa karşı korunmaları evrensel haklardan sayılmaktadır. Bu haklar, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması ile İlgili Birleşmiş Milletler Konvansiyonu, Vatandaşlık ve Siyasal Haklarla Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara ilişkin Birleşmiş Milletler Antlaşmaları ile İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Avrupa Konvansiyonu tarafından benimsenmiştir. Bu belgeler üye ülkelerin hepsi tarafından kabul ve imza edilmiştir. Ayrıca, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)'nun 111 sayılı Konvansiyonu da istihdam ve çalışmada ayrımcılığı yasaklamaktadır. İşçilerin Temel Sosyal Hakları ile İlgili Topluluk Antlaşması, yaşlı ve özürlü kişilerin topluma katılmalarına ilişkin faaliyetlerin gerçekleştirilme gereği de dahil olmak üzere her türlü ayrımcılıkla mücadelenin önemini tanımaktadır.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun, Zihinsel Özürlülerin Haklarına İlişkin Bildirgesi (20 Aralık 1971) ile Özürlü Hakları Bildirgesi (9 Aralık 1975) uluslar arası tarihi bir belge niteliğinde olup, özürlü kişilerin toplumda gereken yerlerini alarak yaşamaları ve topluma üretken bireyler olarak katılmaları konusundaki haklarını ve aynı zamanda toplumun özürlülere karşı yükümIülüklerini belirlemektedir. Bu bildirgenin özellikle 3 üncü maddesi özürlü kişilerin, özürlerinin doğası ve derecesi ne olursa olsun, yaşıtları ile aynı temel haklara ve düzgün yaşam standartlarına sahip olduklarını vurgulamaktadıf. Buna göre, özürlü insanlar da diğer bütün insanlarla aynı kişisel ve siyasal haklara sahiptirler.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonunun bir alt birimi durumunda olan Ayrımcılığın Önlenmesi ve Azınlıkların Korunması Alt Komitesi, benimsediği 1982/1 sayılı tavsiye kararında hükümetlerin, özürlülerin evrensel ölçüde tanınmış insan haklarından yararlanmada karşılaştıkları güçlüklere önem vermelerini, bu durumda, olan insanların, kendi haklarına yönelik ihlaller söz konusu olduğunda, şikayetlerini yetkili bir organa ya da hükümete iletebilmesi gerektiğini belirtmektedir. Yine Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 1993 yılında yapılan toplantısında alınan 48/96 sayılı kararla "Engelliler İçin Fırsat Eşitliği Konusunda Standart Kurallar" başlığıyla kapsamlı ve ayrıntılı bir haklar bildirgesi kabul edilmiştir.

Ayrıca özürlülüğe insan hakları temelli yaklaşım Amsterdam Antlaşması ile de destek bulmuştur. Antlaşmanın 13 üncü maddesi gereğince; Birlik cinsiyet, inanç ve din, yaş, özürlülük ayrımcılığına karşı mücadele etme gücüne sahiptir. 13 üncü maddenin başlangıç noktası kullanılarak istihdamda eşit eğitim ve fırsatlar ile ilgili geniş bir çerçeve ayrımcılıkla mücadele için Toplum Hareketleri Programlarını kapsayacak şekilde geniş bir anti-ayrımcılık paketi kabul edilmiştir. Burada ayrımcılıkla mücadele alanında çıkarılan iki direktif bulunmaktadır: Her iki direktifte de "doğrudan ayrımcılık", "dolaylı ayrımcılık", "taciz" ve "mağduriyet" kavramları açıkça tanımlandıktan sonra ırk, etnik köken, din, inanç, özürlülük, yaş ve cinsel tercihe dayalı ayrımcılık yasaklanmış ve eşit muamele ilkesi getirilmiştir.

Bu bağlamda dünya ölçeğinde özürlülere yönelik yapılan her türlü çalışmanın ana hedefi özürlülerin toplumsal yaşama tam ve eşit katılımının sağlanması ve güçlendirilmesidir. İnsan hakları ve temel özgürlüklerin tam olarak hayata geçirilmesi, özürlülerin eşit fırsatlara sahip olmaları ve güçlendirilmeleri için esastır. Bölgesel farklılıkların, tarihsel, kültürel ve dini nedenlerin önemi akılda tutulurken, siyasi ekonomik veya kültürel sistemlerine bakılmaksızın, tüm insan haklarının ve temel özgürlüklerin korunmasını ve geliştirilmesini sağlamak ana hedeftir. Özürlü olmakla hiç kimsenin; bağımsız yaşama hakkı, yaşamdan haz duyma hakkı, kendi tercihlerini kullanma hakkı, topluma katkıda bulunma hakkı, bir meslek sahibi olma hakkı, ekonomik, siyasi, sosyal, kültürel ve eğitsel alanlardan yararlanma hakkı; fırsat eşitliği, tam katılım, istihdam, iyi bir yaşam standardına ulaşma ve kendine yeterli olma hakkı, kendi sorunlarının çözümüyle ilgili konularda söz ve karar sahibi olma hakkı kısıtlanamaz ve engellenemez. Özürlülerin kendine yeterli, toplumla kaynaşabilen, üretici bireyler olarak yetişmelerini sağlamak için eğitsel, kültürel, ekonomik ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanması gerekir. Bütün hizmetler, olanaklar ve avantajlar özürlülerin toplumla kaynaşmalarını engellemeyecek biçimde ve onların durumlarına ve ihtiyaçlarına uygun koşullarda düzenlenmelidir.

Anayasamızda yer alan eşitlikle ilgili hükümlerin özürlü vatandaşlarımıza yönelik olarak da gerçekleşebilmesi için fiziksel, sosyal, idarî, hukukî, iktisadî şartlarda birtakım uyarlamaların yapılması gerektiği açıkça görülmektedir. Bu uyarlamaların yapılmaması halinde Anayasamız'ın eşitlik hükümleri yerine getirilmemiş olacaktır. Bu sebeple adı geçen alanlarda uyarlamaların yapılabilmesi için bu kanun teklifine ihtiyaç vardır.

Bu Kanun Teklifi asırlardan beri oluşmuş bir paradigmanın dışına çıkarak gelişmiş bir bakış açısının sağlanması yönünde hükümleri ihtiva etmektedir. Bu bakış açısının gereklerinin yerine gelmesi esnasında uygulayıcıların içine düştüğü ikilemlerin, uygulayıcı ve vatandaş arasındaki uyuşmazlıkların veya bir takım hükümlerin uygulanmasının takibi için bir müracaat ve takip mekanizmasına ihtiyaç vardır. Toplumlarının böyle bir bakış açısına geçmesine karar vermiş ülkelerde bu tür mekanizmalar oluşturulmuştur. Bu sebeple, ülkemizde de neyin ayrımcılık olduğuna karar verebilecek, kurum ve kuruluşların kendilerine kanunla verilmiş yükümlülükleri yerine getirip getirmediklerini tespit ederek özürlü bireylerin refakatçisinin zorunlu olup olmadığı, özür çeşitleri ve tasnifleri gibi birçok hususta karar verebilecek ve kararları mahkemede bilirkişi niteliğinde olacak sürekli çalışan bağımsız bir kurula ihtiyaç vardır.

Günümüze kadar çeşitli kanunlardaki hükümlerin belli bir amaca yönelik olmaması, bir mantık örgüsüne sahip olmaması ve yukarıda sözü edilen türde mekanizmaların oluşmaması nedeniyle ilgili hükümler uygulanmamış, birbiriyle çelişmiş, birtakım adaletsizliklere yol açmış ya da aşırı formaliteler yüzünden uygulanamaz hale gelmiştir. Zaman zaman bir şekilde geliri olan kişiler gerek vergi muafiyetleri, gerekse sosyal güvenlik kuruluşlarının rehabilitasyon yardımlarıyla desteklenirken hiçbir geliri olmayan kişilere destek verilmediği görülmüştür. Kısmen hareket imkânı bulabilen kişilere otomobil almalarında destek verilirken hiçbir şekilde hareket imkânı olmayan kişilere hiçbir destek verilmemiş, sonradan ilgili hükümler düzeltilmiştir. Bu Kanun Teklifinde, yaşanan tecrübeler ışığında yukarıda zikredilen problemlerin oluşmaması için gerekli özen gösterilmiştir. Gerek burada yer verilen, gerekse atıfta bulunulan hükümlerle bireyin kendi kendine yetmesi, toplumun herhangi bir bireyi gibi toplum içinde var olması, temel hak ve hürriyetlere tam olarak sahip olabilmesi amaçlanmıştır . Yapılacak indirim, muafiyet gibi hususlarda temel ilke "Özründen kaynaklanan nedenlerden dolayı indirim veya muafiyet yapılır." ya da "Özründen dolayı bireyler herhangi bir insandan farklı olarak ne avantaja ne de dezavantaja sahip olmamalıdır." şeklindedir. "En çok destek, en çok ihtiyacı olana verilir." ilkesi bu kanun teklifinin temel dayanağıdır. Ayrıca, bu kanunla kurulacak olan "Özürlü Hakları Kurulu" belirsizliklere açıklık getirecek, gerek teknolojideki, gerekse bilimsel yöntemlerdeki gelişmelere göre kanunun doğru anlaşılmasını sağlayacak, uyuşmazlıklarda hakem görevini üstlenecek ve kamu kurum ve kuruluşlarına kanunlarla verilen görevlerin yerine getirilmesini izleyecektir. Dolayısıyla bu kanun dinamik bir yapı da kazanmaktadır.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 48/96 sayılı Kararla belirlediği Standart Kuralların "Yasama" başlıklı 15 inci maddesinde, özürlülerle ilgili kanunların, hakların ve yükümlülüklerin Anayasa kapsamı içine alınması ya da bunların özel bir kanun ile düzenlenmesi şeklinde iki ayrı biçim içerisinde oluşturulabileceği belirtilerek, yalnızca özürlülerle ilgili konuları ele alan özel bir kanunun çıkarılmasının daha yararlı olabileceğini ortaya koymaktadır. Bu tavsiye doğrultusunda birçok ülkede (Amerika Birleşik Devletleri,İsveç Kanada, Avustralya, İngiltere, Almanya gibi) özürlülere yönelik özel kanunlar çıkarılmıştır. Bu kanun teklifiyle ülkemiz özürlüler alanında milletler ailesinden geri kalmayacağı gibi gelişmiş ülkelerle beraber en önde yer alacaktır. Özürlü bireylerimizin bugünü ve geleceği için önemli gelişmeleri sağlamanın yanı sıra uluslararası sözleşmelere, kararlara uygun olarak da hareket edilmiş olacaktır.

 

MADDE GEREKÇELERİ

Madde 1.- Özürlülerin sağlık, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, sosyal yardım alanlarında yaşadıkları sorunların çözümlenmesi ile özürlülere yönelik olarak hizmet veren kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyon sağlanması için özürlüler alanında yasal düzenlemelerin yeterli seviyeye çıkarılması ve ilkesel düzeyde yasal bir düzenleme yapılması ve mevzuat arasında uyum sağlanması gerekli bulunmaktadır. Bu madde Kanunun amacını bu çerçevede düzenlemektedir.

Madde 2.- Bu madde Kanunun amaçları doğrultusunda kapsamını düzenlemektedir.

Madde 3.- Maddede, kanunun uygulanmasında önemli yer tutan bazı kavramlar tanımlanmıştır.

Madde 4.- Dünya birçok ülkesinde olduğu gibi, ülkemizde de yapılan konuyla ilgili çalışmalarda, hiç kimseye özrü nedeniyle ayrımcılık yapılamayacağı sıklıkla vurgulanmaktadır. Ancak, kasıtlı olmasa da özürlüler aleyhine bir ayrımcılık söz konusudur. Hiç kimseye ayrımcılık yapılamayacağı tezi bugüne kadar hiçbir yasal zemine dayandırılmamış,hoş bir temenni olarak kalmıştır. Bu Maddeyle,ayrımcılığın insanlık için bir suç olduğunun vurgulanması ve bu olgunun yasal bir zemine dayandırılması amaçlanmıştır.

Madde 5.- Maddeyle, ülkemizde yapılan özürlülerle ilgili çalışmalarda, konuya ilişkin düzenlemelerde ve özürlülerin günlük yaşamlarında karşı1aşabilecekleri çeşitli durumlarda tarafsız bir organ olarak yer alması planlanan Özürlü Hakları Kurulu kurulmuştur. Bu kurul birey-birey, birey-kurum ve kurum-kurumarası uyuşmazlıklarda hakem görevi görecek, anlaşılmayan kavram ve durumlara açıklık getirecek, kanunun uygulanmasını takip edecek bir kurul olacaktır. Kurulun kararları mahkemeler için bilirkişi kararı hükmünde olacaktır.

Madde 6.- Maddeyle Kurul üyelerinin belirlenmesi Kurulun toplantı ve başvuru esasları gibi unsurlar düzenlenmiştir.

Madde 7.- Maddeyle Kurul üyelerine ilişkin düzenlemeler yapılmıştır.

Madde 8.- Maddeyle illerde yeni bir kurul olan Eğitim Değerlendirme Kurulu oluşturulmaktadır.Şu anda bu tür değerlendirmeler hekimler aracılığıyla yapılmakta, dolayısıyla özürlü çocuğun sadece sağlık gelişimi tespit edilebilmektedir. Ayrıca, kaynaşmış eğitim, ne tür bir eğitim alacağı, okula kayıt veya özürlü çocuk için gerekli eğitim ortamları gibi konularda değerlendirme yapabilecek ve karar verebilecektir. Bu konuları bizden önce ele almış ülkelerdeki çözümler de bu şekildedir.

Madde 9.- Maddeyle Eğitim Değerlendirme Kurulunun görev ve yetkileri belirlenmektedir.

Madde 10.- Maddeyle Ülkemizde yasal zorunluluk olan ilköğretimin özürlülere verilmesinden Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Genel Müdürlüğü sorumludur. Eğitimin bu kısmı, genellikle, özürlüler için açılmış özel ve birçoğu yatılı olan okullarda verilmektedir. Ancak, ilköğretimin bitmesiyle, özürlü öğrencilerin eğitim-öğretim yaşamında ciddî sorunlar başlar. Bu dönemde en sık karşılaşılan sorun şudur: Özürlü öğrenci, kayıt yaptırmak istediği liseye gider ama,genellikle,okuldaki idareciler,çocuk özürlü olduğu için o okula kayıt yaptıramayacağını söylerler. Böylelikle uzun bir eğitim mücadelesi başlar. Büyük zorluklarla okula kayıt olur. Üniversiteye devam etmek istediğinde, başarabilirse fakültedeki sınavların kendisine nasıl verileceği, gerekli bütün koşullara sahip olduğu bir sınava girmek istediğinde, bu sorunları daha epeyce uzatmamız mümkün. Bütün bunlar, eğitim alanında da özürlüler aleyhine bir fırsat eşitsizliği yaratmaktadır. Bu maddeyle yapılan düzenlemelerin, bu eşitsizliği ortadan kaldırması hedeflenmektedir.

Madde 11.- Mevcut uygulamaya göre, Emekli Sandığı ve Sosyal Sigortalar Kurumu, mensuplarının özel eğitim ve rehabilitasyon merkezine devam eden özürlü çocuklarının eğitim giderlerinin, bütçe uygulama talimatıyla belirlenen kısmını karşılamaktadır. Bağ-Kur ve tarım işçileri sigortasında böyle bir uygulama yoktur. Herhangi bir sosyal güvencesi olmayan vatandaşlar ise, genellikle, bu merkezlerden yararlanamamaktadır. Öte yandan, bu amaçla mensuplarına ödeme yapmakta olan Emekli Sandığı ve Sosyal Sigortalar Kurumu bütçelerinde "eğitim" olarak belirlenmiş bir harcama kalemi olmadığından, söz konusu uygulamada kurumlar da çeşitli sorunlarla karşı karşıyadır. Bu maddeyle düzenlendiği gibi bahsedilen ödemelerin Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinde oluşturulacak bir harcama kaleminden yapılması hem hizmetten yararlanan vatandaşlar, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri ve sosyal güvenlik kurumları açısından ciddî kolaylıklar sağlayacak hem de "eğitim" hizmeti asli görevi olana ve ehline teslim edilmiş olacaktır.

Madde 12.- Halen ülkemizde sosyal ve meslekî rehabilitasyon kamu adına Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından verilmektedir. Bu tür hizmetlerin merkezi yönetimler tarafından verilmesi yerel özelliklerin bilinmemesi, farklı bilgilere gitmek zorunda kalma, ailelerin özürlü bireyin uzaklara gitmesine razı olmamaları, yetişkin evli özürlülerin uzun süre ailelerinden ayrı kalmak konusunda İsteksiz olmaları yatılı rehabilitasyon hizmetlerinin maliyetlerinin yüksek olmasından dolayı yaygın bir şekilde verilememesi veya kısa süreli rehabilitasyonların seyahat maliyetlerinin yüksek oluşu gibi nedenlerle yerel yönetimlerin bu işi yapmaları uygundur. Bu maddeyle sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetlerinin verilmesi sorumluluğu belediyelere devredilmektedir. Böylelikle, herhangi bir şehirde yaşamakta olan özürlüye ailesi, yakınları ve alışkın olduğu ortamdan ayrılma stresi yaşatılmadan, yerel kaynaklar kullanılarak ve bölgenin özelliklerine uygun bir rehabilitasyon hizmeti sunulacaktır.

Madde 13.- Kuşkusuz, İş sahibi olmak bir İnsanın en doğal haklarından biridir. Uygulamalarda görülmüş ve görülmektedir ki özürlü bireyin bir takım teknolojinin gelişimiyle özürlülerin yapabildiği birçok mesleği veya işi işverenin veya karar merciinin bilmemesi, inanmaması öğrenmek istememesi gibi nedenlerle hâlâ yapamayacağını zannederek ayrımcılık yapmaktadır. Körler konuşan tansiyon cihazıyla tansiyona bakabilmekte, konuşan termometreyle ateş ölçmekte,konuşan bilgisayarlarla bilgisayar kullanabilmekte, karakter tanıyıcı programlarla basılı metinleri okuyabilmektedirler. Yakın zamana kadar bunlar yoktu ve körler bunları yapamıyorlardı. Ayın şekilde birçok özür grubunun da hayatını kolaylaştıran, daha üretken, etkin ve verimli olmasını sağlayan teknikler, araç-gereç, geliştirilmiş ve geliştirilmeye devam edilmektedir. Bütün bunlardan dolayı bir takım insanların bilmemesi, inanmaması ya da öğrenmek istememesi gibi nedenlerle özürlü bireylerin çalışma haklarına engel olması kabul edilemez. Maddeyle, işe girme ve iş yaşamı sırasındaki uygulamalar sonucunda özürlüler aleyhine oluşan eşitsizliklerin ortadan kaldırılması amaçlanmaktadır.

Madde 14.- Maddeyle, özürlülerin iş yaşamına katılımlarını artıracak ve işyerindeki sıkıntılarını ortadan kaldıracak düzenlemelerin yasal bir zemine oturtulması amaçlanmıştır. Özürlü çalışanın daha üretken olabilmesi için ihtiyaç duyacağı araç-gerecin bütün yükünün işverene yüklenmesinin de bir adaletsizlik olması nedeniyle Özürlü Destek Fonu gibi bir kaynağın kullanılması öngörülmüştür.

Madde 15.- Özürlü bireylerin istihdamında en son çare olarak "korumalı işyeri" adı verilen ve alışılagelmiş işyerlerinde çalışması çok zor olan ağır özürlülerin çalışacakları, bir takım sübvansiyonlarla devamlılığı sağlanan istihdam yöntemleri geliştirilmiştir. Bu tür yöntemler bundan sonra da geliştirilmeye devam edecektir. O yüzden Özürlü Hakları Kurulu'na böyle bir yetki verilmesi gelişmelere doğru bir şekilde ayak uygulamayı kolaylaştıracaktır.Bu tür çalışmalar ülke çapında etkili olacak, ülke ekonomisini etkileyecek türde gelişmeler olamaz. O yüzden kanuni bir düzenleme doğru değildir. Ayrıca bu tür detaylı düzenlemeler uygulamada değişikliklere uyumu zorlaştıracak dinamik yerine statik bir yapı oluşturacaktır.

Madde 16.- Ayrımcılık temelli yaklaşımın gereği sağlık tesislerinde de yapılanma ve anlayış değişikliğine gidilmiştir. Çünkü, sağlık tesisi yöneticileri görme problemi olmayan kişilerin işlerini kolaylaştırmak için işaret ve işaretçiler koymakta, hastanın kendi dilinde hizmet vermekte, katlar arası hareketlerini kolaylaştırmak için merdivenler yapmaktadırlar. Bu sistemi biraz daha genişleterek özürlü bireyleri de içine alacak şekilde yeni bir yapılanma oluşturulabilir. Bu şekilde de toplumun tamamına hizmet verilmiş olacaktır.

Madde 17.- Maddeyle,özürlülerin sosyal ve kültürel hayata katılımına ilişkin düzenlemelerin yasal bir dayanağa oturtulması ve böylelikle konuyla ilgili mevcut belirsiz uygulamaların ortadan kaldırılması amaçlanmaktadır.

Madde 18.- Maddeyle, bakıma muhtaç ya da kimsesiz özürlülerin bakımlarına ilişkin belirsizliklerin ortadan kaldırılması amaçlanmaktadır.Bunlara ilişkin mevzuat henüz oluşmamıştır. Burada ülkemizde mevcut özellikle sosyal konuların yerel yönetimlere devredilmesiyle ilgili eğilim nedeniyle asıl görev yerel yönetimlere verilmiştir. Böylelikle verilecek hizmetlerde nitelik, etkinlik, çabukluk sağlanmış olacaktır.

Madde 19.- Şu anda özürlü vatandaşlarımıza yönelik olarak destek anlamında birçok başlık altında veya farklı durumlarda para ödenmektedir.

- Doğduktan itibaren özrü belgelenir belgelenmez, çocuğun özür derecesine göre babasından kesilen gelir vergisinde kısmen muafiyet vardır.

- Çocuk 18 yaşını geçtikten itibaren 2022 sayılı Kanunla Emekli Sandığından üç ayda bir maaş ödenir.

-  Özürlü birey ise girerse 2022 sayılı Kanunla aldığı para kesilir ve kendisinin ödemek zorunda olduğu gelir vergisinden özrüne göre vergi muafiyeti söz konusu olur.

- Eğer ise girememişse sosyal güvencesi olan anne veya babanın biri vefat edince emekli maaşını kısmen almaya devam eder.

- Yine her hangi bir geliri olmayan özürlü yetişkin birey VakıfIar Genel Müdürlüğünden maaş alır.

Dikkat edilirse bu paraların ödenmesinin veya vergi muafiyetlerinin temel gerekçesi bireyin özürlü olması, gelir elde etmesinin zor olduğu ve özürsüz bireylere göre yaşamak için daha fazla harcama yapma zorunluluğudur. Bu gerekçe son derece haklıdır. Başta gelişmiş ülkeler olmak üzere dünyada da uygulamalar bu şekildedir. Ancak, farklı kurumlarla ilişkiler çoğunlukla üzücü sonuçlar doğurmaktadır. Bazen farkında olmadan bazen de kötü niyetli olarak bu paralar mükerrer olarak alınmakta, anlaşılınca da icra yoluyla tahsil edilmekte, üzüntü verici tablolarla karşılaşılmaktadır. Ayrıca, 2022'den baba maaşını almaya, işe girince vergi muafiyetine geçişlerde hem ilgili kurum çalışanlarını, hem rapor için sağlık kuruluşlarını, hem de özürlü bireyleri aşırı derecede yoran, üzen gereksiz formalitelerle boğuşulmaktadır. Bütün bunların yerine bir kere yapılacak işlemle ilgili kişi ve kuruluşların tamamı rahatlayacaktır.

Özür derecelerine göre farklı ödeme yapılması halen de uygulanan özür derecelerine göre ihtiyaçların değişmesi nedeniyle doğru bir yöntemdir.

Bu fon uzman ve ilgili kuruluş olması hasebiyle Özürlüler İdaresi Başkanlığı bünyesinde düşünülmüştür.

Bu hükmün uygulamaya geçişi ekonomik ve idarî nedenler göz önünde tutularak 1 Ocak 2006 olarak kabul edilebilir.

"16 yaşından büyük kişiler için belirlenen asgari ücretin yarısından az olmamak" hükmü verilecek paranın insanların kısmen ihtiyaçlarını karşılaması fakat iş arama motivasyonlarını da kaybetmeleri için düşünülmüştür. Bakanlar Kurulu şartlara göre ayarlamalar yapabilecektir.

Bu maddeyle ödenmeye başlayacak para halen ödenmekte olan karmaşık ödemeleri derleyip toplama niteliğinde olduğu için bütçeye katlarca yük getirmeyecektir. İlave bir bütçe gibi görünen şu anda her hangi bir sosyal güvencesi olmayan ve 18 yaşından küçük çocuğu olan ailelere ödenecek para gibi olmakla beraber mükerrer ödemelerden doğacak kazanım bunu kapatacaktır. İlave bütçe sadece ödenen miktarın asgari ücretin yarısına yükseltilmekten doğacak fazlalıktır.

İnsanî ihtiyaçların kısmen de olsa karşılanması bağlamında bu artış sosyal adalete son derece uygundur.

Madde 20.- Bu maddeyle bireyin hayat boyu gelişimini ciddî bir şekilde etkileyecek olan özürlülüğün erken yaşta tespiti yapılabilmesi ile özürlü bireylerin kullandıkları araç-gerecin daha iyi şartlarda üretilmesi ve bu konuda yaşanan mağduriyetlerin önüne geçmek amaçlanmıştır.

Özürlüler yaşamlarının hemen her döneminde, çeşitli gerekçelerle durumlarını belgelemek için sağlık kurulu raporu almak durumunda kalmaktadır. Bu durum oldukça zor ve zahmetli olmasının yani sıra sosyal güvencesi olmayanlar için maddi külfet getirmektedir. Bu nedenle, sosyal güvencesi olmayan özürlülerin alacakları sağlık kurulu raporlarından ücret alınmaması öngörülmektedir.

Madde 21.- Özürlü bireyler bazen 657 sayılı kanuna tâbi bir ise girdiklerinde,özürlü bireyin, personel işlemleri yapan kişilerin ya da yöneticilerin ilgili mevzuatı bilmemesi, kayıt hataları gibi nedenlerle özürlü eleman olarak tescil edilmemekte ve vergi muafiyetleri olmasına rağmen emeklilik hakkını kullanamamaktalar. Mevcut uygulamaya göre; sakatlıkları sebebiyle ilgili mevzuat uyarınca göreve alınmayan memurlar özürlü olsalar dahi erken emeklilik hakkından yararlanamamaktadır.Yapılan düzenleme ile Emekli Sandığına tâbi çalışan özürlülerden,mevzuat uyarınca ise girmeyenIere de erken emeklilik hakkının tanınması amaçlanmaktadır.

Madde 22.- Bu maddeyle özürlülerle ilgili iki husus gerçekleştirilmektedir.Bunlardan birisi kendine bakamayacak durumdaki özürlü bireylerin bakımlarının gerek sigorta kuruluşları, gerekse sağlık giderlerini kendi bütçesiyle karşılayan kamu kuruluşları aracılığıyla toplumsal bir destekle sağlanmaktadır. Çünkü,

- Bakıma muhtaç özürlü bireylerin giderlerini sıradan bir gelire sahip bir ailenin tek başına karşılaması mümkün değildir.

- Toplumsal dayanışma ve her bireyin bakıma muhtaç duruma gelme ihtimali bağlamında böyle bir bireye toplumsal düzeyde kol kanat gerilmesi toplumun yarınına güvenle bakabilmesi açısından son derece önemli, gerekli ve doğaldır.

- Çalışanların işyerinde huzurlu, rahat, verimli ve etkin çalışması için yavrularının emin ellerde olması ve bakılması önemlidir.

- Kuruluşlar tarafından ödenecek bakım ücretleri ile aslında başka bir maliyet ortadan kaldırılmaktadır. O da iyi, bilinçli ve ehil kişiler tarafından bakılmayan kişilerin artacak sağlık giderleri ile onların sağlık ihtiyaçlarını karşılamak üzere yakınlarının işyerlerinden izin almaları nedeniyle ortaya çıkacak maliyetlerdir. Bunlar dikkate alındığında gerçek maliyetler zannedildiğinden daha azdır.

- Bu bakım hizmetinin gerçekleşmemesi halinde ailenin yaşayacağı sorunları, toplumun güveninin zedelenmesinden doğacak sonuçları tahmin ve tahayyül etmek bile mümkün değildir.

Bu maddeyle çözülecek diğer bir husus da özürlü yavrusu olan kamu kuruluşlarında çalışan kişilerin yavrusu olup eğitim alabilmeleri için eğitim kurumlarının olduğu yerleşim yerlerine tayinlerinin yapılmasının kolaylaştırılmasıdır. Böyle bir imkân olmadığı zaman özürlü çocuklar eğitim alamamaktadırlar. Aslında yöneticiler inisiyatif kullanabildikleri durumlarda bu kolaylığı sağlamaktadırlar. Bu değişiklikle kolaylık sağlama konusunda gerek duyulan kanuni zemin oluşturulmaktadır.

Madde 23.- Özürlülerin ulaşımın ihtiyaçlarını kolaylaştırabilmek amacıyla, kendi kullandıkları özel tertibatlı taşıtlar ve özürlünün taşınması amacıyla birinci derece yakını bir sürücü veya özürlü kişi tarafından iş akdine bağlı olarak istihdam edilen bir sürücü tarafından kullanılan özürlü adına kayıtlı taşıtlarla; özürlülerin eğitimleri, meslekleri ve günlük yaşamlarında kullanmak üzere özel olarak üretilmiş her türlü araç gerecin katma değer vergisinden muaf tutulması amaçlanmıştır. Özürlü bireylerin bu tür otomobil, araç-gereci kullanmaları özürsüz bir bireye göre çok daha önemlidir. Tekerlekli sandalye kullanan, hiperaktif zihinsel özürlü olan veya diğer ağır dereceli özürlü olan vatandaşlarımız toplu taşım araçlarını kullanamamakta, gidip gelme ihtiyaçlarını karşılayamamaktadır. Dolayısıyla otomobil türü araçlar adeta ayakları olmaktadır. Yine körlerin kullandığı özel geliştirilmiş ekran okuyucu programlar sayesinde bilgisayar kullanabilmekte ve bilgiye erişimlerini bağımsız bir şekilde gerçekleştirebilmektedirler. Bu durum eğitim, istihdam, toplum hayatlarını ciddî ölçüde etkilemektedir. İmkanlarının artırılması gerekmektedir. Bu maddeyle getirilecek olan KDV muafiyeti nedeniyle her hangi bir bütçeni her hangi bir gelir kaybı olmayacaktır. Çünkü, bu ürünlerin fiyatlarının çok yüksek olması nedeniyle özürlüler tarafından kolay kolay alınamamakta, dolayısıyla bütçeye vergi anlamında her hangi bir girdi olmamaktadır. Aksine satış yapan kuruluşların gelir vergisi, sigorta primleri gibi yollarla belki sözünü etmeye değmeyecek kadar bile olsa bir gelir artışı söz konusu olacaktır.

Madde 24.- Özürlülerin en çok zorlandığı yerler büyük şehirlerdir. Kent içinde bağımsız hareket yeteneği olmayan veya sınırlı olan özürlülerin ulaşılabilirliğinin sağlanması için toplu taşım araçlarının özürlülere uygun hale getirilmesi ve bağımsız hareket etmelerinin temin edilmesi gerekmektedir. Özürlüler özürlerinden dolayı yaşamın her alanında bir kurum veya kişi tarafından desteklenmedikçe diğerlerinden daha çok harcama yapmak durumundadırlar. Ayrıca yapılan düzenlemelere ve sağlanan gelişmelere rağmen istihdam olanakları kısıtlı kalmaktadır. Bu nedenle özürlülerin gelirleri korunamamakta ve ekonomik sorunlar yaşamaktadırlar. Sorunların azaltılması ve yaşamlarının kolaylaştırılması için büyükşehir belediyeleri tarafından maIî katkı sağlanması amacıyla madde hazırlanmıştır.

Madde 25.- Ülkemizin toplam nüfusunun yarısına yakını büyükşehir sınırları içinde yaşamaktadır. Madde ile, özürlülerin yerel düzeydeki sorunlarının çözüme kavuşturulması amacıyla kendilerine en yakın birimler olan belediyeler bünyesinde danışmanlık hizmeti vermek üzere büyükşehir belediyeleri, bağlı ilçe ve alt kademe belediyelerinde oluşturulan özürlü hizmet birimlerinin çalışma usul ve esaslarının belirlenmesi öngörülmektedir.

Madde 26.- Özürlülerin en çok zorlandığı yerler belediye mücavir alanları olan günlük yaşam alanlarıdır. Kent içinde bağımsız hareket yeteneği olmayan veya sınırlı olan özürlülerin ulaşılabilirliğinin sağlanması için toplu taşım araçlarının özürlülere uygun hale getirilmesi ve bağımsız hareket etmelerinin temin edilmesi gerekmektedir. Özürlüler özürlerinden dolayı yaşamın her alanında bir kurum veya kişi tarafından desteklenmedikçe diğerlerinden daha çok harcama yapmak durumundadırlar. Ayrıca yapılan düzenlemelere ve sağlanan gelişmelere rağmen istihdam olanakları kısıtlı kalmaktadır. Bu nedenle özürlülerin gelirleri korunamamakta ve ekonomik sorunlar yaşamaktadırlar. Sorunların azaltılması ve yaşamlarının kolaylaştırılması için büyükşehir belediyeleri tarafından malî katkı sağlanması amacıyla madde hazırlanmıştır.

Madde 27.- Madde ile, özürlülerin yerel düzeydeki sorunlarının çözüme kavuşturulması amacıyla kendilerine en yakın birimler olan belediyeler bünyesinde hizmet vermek üzere belediyeler, bağlı ilçe ve alt kademe belediyelerinde özürlü hizmet birimi oluşturulması öngörülmektedir.

Madde 28.- Bu maddeyle özürlü ve eski hükümlü çalıştırmamaktan doğan cezaların Çalışma Bölge Müdürlükleri yerine Türkiye İş Kurumu tarafından tahakkuk ettirilerek işlemlerin uzaması önlenecek, Çalışma Bölge Müdürlüklerinin iş yüklerinin azaltılması sağlanacaktır. Çünkü, Türkiye İş Kurumu İl Müdürlükleri dosyayı hazırlamakta, ilgili işveren veya işveren temsilcisi yerine Çalışma Bölge Müdürlükleri'ne göndermekte, Çalışma Bölge Müdürlükleri ve Bölge Teftiş Kurullarına dolayısıyla iş müfettişlerine göndermekte ve müfettişler de o dosya üzerinden cezayı tahakkuk ettirmektedir. Bu süreç içerisinde her hangi bir uyan, hatırlatma veya kısmı müeyyide almayan işveren veya işveren temsilcisinin cezası artmaktadır. Aslolan ceza da değil, istilıdarının gerçekleştirilmesidir. Mevcut uygulama adeta istihdamı değil, cezayı artırmayı gerçekleştirmektedir. O yüzden hızlanmış, etkili, işvereni uyarıcı ve tedbir almayı teşvik eden bu düzenleme hazırlanmıştır.

Madde 29.- Kariyer sahibi özürlülerin durumlarına uygun kadrolarda verimli ve etkin bir şekilde çalışabilmelerine yönelik durumu düzenlemektedir.

Madde 30.- Radyo ve televizyon programlarında özürlülük olgusunu olumsuz bir biçimde yer almaması ve topluma bu şekilde yansıtılmaması amacıyla değişiklik öngörülmüştür.

Madde 31.- Kalıtsal Hastalıklarla Mücadele Kanununda, kalıtsal kan hastalıklarından Thalassemia ve orak hücreli anemi dahil olmak üzere bütün kan hastalıklarıyla koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında mücadele etmek hedeflenmiştir. Bu kanunda belirtilen kalıtsal hastalıklar sadece kalıtsal kan hastalıkları ile sınırlı tutulmuştur. Bu kanunda mücadele edilmesi düşünülen hastalıkların Ülkemiz ihtiyaçlarına göre yeniden değerlendirilmesine yönelik olarak ilgili maddede değişiklik yapılması öngörülmektedir.

Madde 32.- Bu maddeyle görme ve işitme-konuşma özürlü bireylerin sözleşme ve yazılı işlem yapmalarıyla ilgili engeller kaldırılması için;

A) Görme özürlülerle, işitme ve konuşma özürlülerin noterlik işlemlerinde, isteğe bağlı olarak iki tanığa gerek kalmadan işlem yaptırabilmeleri öngörülmüştür.

B) İmza atabilen görme özürlülerin noterlik işlemlerinde mühür kullanma ve parmağını bastırma zorunluluğun kaldırılması öngörülmektedir.

C) Görme özürlü bireyler gelişen bakış acıları, teknolojilerle birlikte toplumsal hayatın her alanına dahil olmaya başladılar. Çok önceden konmuş bu madde körleri korumak yerine onların toplumsal hayata katılmalarına engel olmaya başlamıştı. Yanında tanık bulundurup bulundurmamaya, attığı imzanın ne anlama gelip gelmediğine ve o imzanın gereklerini yerine getirmeye görme özürlü bireylerin kendilerinin karar vermeye yetkili ve hakları olduğu doğal bir gerçektir. Bu değişiklikle görme özürlü bireylerin isterlerse tanıkla, isterlerse tanıksız olarak sözleşme veya her hangi bir yazılı işlem yapma imkânı sağlamaktadır.

Madde  33.- Halen SSK ve Emekli Sandığı mensubu özürlü çalışanların sahip oldukları isteğe bağlı erken emeklilik hakkından Bağ-Kur'a tâbi çalışanların da yararlanabilmeleri öngörülmektedir.

Madde 34.- Çalışma imkânı bulamayıp, ekonomik olarak kısmen iyi durumda olan ve sosyal güvenlik şemsiyesi altına girmek isteyen özürlülerin isteğe bağlı sigortalı olmalarını teşvik etmek amacıyla madde düzenlenmiştir.

Madde 35.- Kanunun yürüklükteki hükmünde; maddede sayılan gelirlerin % 5'e kadarının Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu Kurulu kararıyla Özürlüler İdaresi Başkanlığı emrine tahsis edilebileceği belirtilmiştir. Ayrıca Fondan sağlanan bu kaynak yılı içerisinde fon yönetim kurulunun onaylayacağı projeler için kullanılacaktır. Bunun, zaman süreci dikkate alındığında ertesi yıla devri mümkün olmayan kaynağın kullanılamaması sorunu ile karşılaşılmaktadır. Maddede yapılan değişiklikle gelirlerin % 1'inin Özürlüler İdaresi Başkanlığı bütçesine özel ödenek kaydedilmesi ve harcanmayan tutarların da gelecek yıllar bütçesine devredilmesi amaçlanmıştır.

Madde 36.- Ülkemizde profesyonel olarak işaret dili tercümanlığı yapacak uzmanlar bulunmamaktadır. Maddeyle söz konusu uzmanların yetiştirilmesi ve karakollar, mahkemeler, sağlık kuruluşları, noterler gibi birçok kuruluşta işitme özrü olan bireylerin iletişiminde tercümanlık yapmak üzere Sosyal Hizmetler ve Çocukk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünde istihdam edilmeleri amaçlanmaktadır.

Madde 37.- Bu maddeyle;

A. Özürlüler İdaresi Başkanlığı'nın uhdesinde olan" özürlü kimlik kartı" verme yetkisinin gerek görüldüğü durumlarda başka kurumlara devretmesi,

B. Özürlüler İdaresi Başkanlığı'nın görevleri arasında olan koordinasyonun sağlanabilmesi amacıyla özürlülerle ilgili kurum ve kuruluşların alanlarıyla ilgili bilgileri İdareye bildirmeleri hususları düzenlenmiştir.

Madde 38.- Başkanlığın yardımcı hizmet birimleri belirtilmekte, Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısı çerçevesinde Başkanlığımız bünyesindeki Personel ve İdarî ve Malî İşler Dairesi Başkanlığı yeniden yapılandırılmaktadır.Başkanlığımız hizmet birimlerinin iş ve işlemlerinin yapılabilmesine yardımcı olmak, Başkanlığın tüm idarî ve maIî işleri ile sivil savunma hizmetleri ve personel sayısının az olmasından dolayı çalışanların özlük hakları, hizmet içi eğitimleri gibi tüm işlemlerin tek bir daire başkanlığı tarafından yürütülmesi uygun olacağından Personel ve İdarî ve Malî İşler Daire Başkanlıklarının yerine İnsan Kaynakları ve Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı adı ile yeni bir daire başkanlığının oluşturulması uygun görülmüştür.

Özürlülere yönelik hizmetler birçok kurum ve kuruluşun görev ve yetki alanına girmekte ve ayrıca bu konuda hizmet veren birçok sayıda demek, vakıf ve gönüllü kuruluş bulunmaktadır. Özürlüler alanında hizmet sunan ulusal ve uluslar arası kurum ve kuruluşlar arasında verimli ve eşzamanlı ve koordinasyonun sağlanması her şeyden önce çağdaş bilgi teknolojilerini kullanmaktan geçmektedir. Özürlüler ve özürlülük alanındaki tüm bilgilerin sağlıklı, süratli ve sürekli bir süreç içinde tek elde toplanması ve bu bilgiler ışığında politikalar üretilmesi, ihtiyaçlara uygun projelerin geliştirilmesi, bilgisayar teknolojisini kullanabilen deneyimli personel istihdamı ve ilgili bir birim oluşturulmasını zorunlu kılmaktadır.Açıklanan bu nedenlerle Başkanlığın bilişim ve iletişim teknolojileri konusundaki koordinasyonunu sağlamak, bilişim ile ilgili iş ve işlemleri yürütmek ve gerekli tedbirleri almak üzere Bilgi İşlem ve Enformasyon Dairesi Başkanlığı kurulması öngörülmektedir.

Madde 39.- Kurumda çalışan personelin, kurum içinde ihtiyaç dikkate alınarak farklı birimlerde görevlendirilmesi için değişiklik öngörülmüştür.

Madde 40.- Kanunda hizmet birimlerine yönelik olarak gerekçeleri açıklanan değişiklik doğrultusunda 571 sayılı KHK ekinde yer alan cetvelde de gerekli değişiklik yapılmaktadır.

Madde 41.- Özürlüler İdaresi Başkanlığının yapısı özür grupları dikkate alınarak yeniden yapılandırılmaktadır. Çünkü özür gruplarının ihtiyaçları ve onlarla ilgili yapılacak çalışmalar birbirinden çok farklıdır. Özellikle birimlerin uzmanlaşması açısından bu değişiklik yararlı olacaktır.

Madde 42.- Bu maddeyle özür merkezli yapılandırma sonucu oluşan birimlerin görevleri tanımlanmıştır.

Madde 43.- Bu kanun ile yapılan yeni düzenleme ile kadro ve görev unvanları değişenlerin durumlarına uygun bir kadroya atanacakları ve atanıncaya kadar kazanılmış haklarının saklı tutulduğu genel düzenlemelere paralel olarak belirtilmektedir.

Madde 44.- Bu maddeyle 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin 7. Fıkrasında yer alan "görevini yapmaya mani engelinin olmaması" hükmü uygulamada kişiye bağlı yorumlar yapılmasına yol açmaktadır . Bu hükmün gereğini yerine getirecek kişilerin özürlü bireylerin daha verimli ve etkin çalışabilmesi için geliştirilen yöntem ve teknolojileri bilmemesi, tercihini başka türlü kullanmak için bu hükmü gerekçe göstermesi gibi birçok nedenle özürlü bireyler mağdur olmaktadır. Aynı iş için bir özürlü yapabilir kabul edilmekte, ayın özellikle sahip b aşka bir özürlü ise yapamaz kabul edildiği çok görülmüştür. Aslında hiç bir özürlü birey ve karar mekanizmasındaki kişi bu hüküm olmasa da yapılma imkânı olmayan bir ise ne girmek . için başvurur, ne de o iş için özürlüyü istihdam eder.

Özürlüler İdaresi Başkanlığının yapısı değiştirilerek özür merkezli bir yapı öngörülmüştür. Çünkü, bir görme problemi olan kişiyle, işitme problemi olan kişilerin eğitim, istihdam, rehabilitasyon, spor gibi hemen hemen her alanda farklı ihtiyaçlara sahip oldukları bilinmektedir. İhtiyaç, istek ve taleplere göre yapılanma gerçekçi bir yapılanma olacaktır. Bizden daha önce bu tür çalışmaları başlatmış ülkelerdeki tecrübeler de benzeri sonuçlara varmaktadır.

Ayrıca bu maddeyle Özürlüler Yüksek Kurulu ve ona bağlı olarak görevleri kaldırılmıştır. Çünkü, şu ana kadar yapılan uygulamalarda şartlar gereği toplantı yapmanın dışına çıkılamamıştır. Hiç bir bağlayıcılığı olmadığı için Yüksek Kurulu muhafaza etmek yerine benzeri toplantıları ilgili Bakanın gerek görmesi halinde yapmak mümkündür.

Geçici Madde 1.- Bu maddeyle bu kanun uyarınca çıkarılması gereken yönetmeliklerle ilgili hüküm yer almaktadır.

Geçici Madde 2.- 1997 yılında 3194 sayılı İmar Yasasında yapılan değişikliğe rağmen mevcut yapı ve alanlarda bu düzenlemelere rastlanmamaktadır. Özellikle bugün kullanılmakta olan ve yaklaşık tamamına yakını özürlüler için ulaşılabilir olmayan okul, hastane, belediye, sağlık ocağı gibi resmi binalar ile özel eğitim, özel sağlık, sinema, tiyatro, çarsı, otel, yurt, kütüphane,müze, konferans salonu gibi umumi binaların özürlüler açısından erişilebilir duruma getirilmesi büyük önem arz etmektedir. Aynı durum özürlüler için erişilebilirlik koşullarını taşımayan mevcut yaya yolları, yaya geçitleri ve açık alan düzenlemeleri için de geçerlidir. Mevcut bina ve açık alanların uzun süre daha kullanılacağı göz önüne alındığında, mevcut resmi ve umumi binalar ve kamusal açık alanlar için makul düzenleme koşullarının mutlaka tanımlanması ve bir uygulama programının yapılması gereklidir.

Ayrıca, mevcut umumî yapı ve kamusal açık alanların yedi yıl içinde özürlülerin erişimine uygun duruma getirilmesini temin en madde düzenlenmiştir.

Geçici Madde 3.- 572 sayılı KHK ile 3030 ve 1580 sayılı yasalara eklenen hüküm ile belediyelere ulaşım araçlarının özürlülerin kullanımına ve ulaşabilirliğine uygun olmasını sağlamak görevi verilmiştir. Ancak, bu düzenleme, mevcut toplu taşıma araçlarını ve kent içinde belediye denetiminde verilen özel toplu taşımacılık hizmetlerini kapsamamaktadır. Bu hükümle on yıl içerisinde, şehir içinde kullanılan belediye ve özel tüm toplu taşıma araçlarının özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirilmesi amaçlanmaktadır.

Madde 45.- Yürürlük maddesidir.

Madde 46.- Yürütme maddesidir.

 

İSTANBUL MİLLETVEKİLİ LOKMAN AYVA’NIN TEKLİFİ

ÖZÜRLÜLER VE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam ve Tanımlar

Amaç

MADDE 1.- Bu Kanunun amacı; özürlülerin sağlık, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, bakım ve sosyal güvenliğine ilişkin sorunlarının çözümü ile her bakımdan gelişmelerini ve önlerindeki engelleri kaldırmayı sağlayacak tedbirleri alarak, toplumsal hayata katılımlarını sağlamak ve bu hizmetlerin koordinasyonu için gerekli düzenlemeleri yapmaktır.

Kapsam

MADDE 2.- Bu Kanun özürlüleri, ailelerini, özürlülere yönelik hizmet veren gerçek ve tüzel kişiler İle kamu kurum ve kuruluşlarını kapsar.

Tanımlar

MADDE 3.- Bu kanunun uygulanmasında;

a) Özürlü: Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duygusal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılamada güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişiyi,

b) Kısmi özürlü: Bedensel, zihinsel, duyusal, duygusal ve ruhsal kayıp oranları % 40'ın altında olan kişileri,

c) Kurul: Özürlü Hakları Kurulu'nu,

d) Ayrımcılık: Bir kimsenin özrü nedeniyle bazı hak ve imkânlardan doğrudan veya dolaylı mahrum edilmesini,

e) Korumalı işyeri: Normal işgücü piyasasına kazandırılmaları güç olan özürlüler için mesleki rehabilitasyon ve istihdam oluşturmak amacıyla kamu tarafından teknik ve mali yönden desteklenerek çalışma ortamının özel olarak düzenlendiği işyerlerini,

İfade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Ayrımcılık ve Özürlü Hakları Kurulu

Ayrımcılık

MADDE 4.- Bedensel ve zihinsel özrü nedeniyle hiç kimseye ayrımcılık yapılamaz. Bedensel ve zihinsel özrü nedeniyle bazı hak ve imkânlardan doğrudan veya dolaylı mahrum eden gerçek ve tüzel kişiler ile kamu kurum ya da kuruluşları ayrımcılık yapmış sayılır. Ayrımcılık yapan kişi, kurum ya da kuruluş, özürlünün, yapılan ayrımcılık nedeniyle uğradığı maddi ve/veya manevî zararı tazminle yükümlüdür.

Özürlü Hakları Kurulu

MADDE 5.- Bu kanunla verilen görevleri yerine getirmek üzere Özürlü Hakları Kurulu kurulmuştur. 7 Asil ve 5 yedek üyeden oluşan kurul kamu kurumu statüsünü haizdir. Kurul üyeleri, en az biri hukukçu olmak üzere, özürlü çalışmaları konusunda yetkin ve en az 4 yıllık fakülte mezunu olan kişiler arasından Bakanlar Kurulu tarafından atanır. Üyeler 5 yıl süreyle görev yaparlar. Kurul başkanı, üyeler arasından ve üye sayısının salt çoğunluğunun oyu ile seçilir. Bir kimse yalnızca iki defa kurul üyeliğine seçilebilir. Herhangi bir nedenle görev süresini tamamlamadan ayrılan üyenin yerine gelen üye, yerine geldiği üyenin görev süresini tamamlar. Görev alanları ile ilgili olarak kurula gerçek ve tüzel kişiler ile kamu kurum ve kuruluşları başvurabilir. Kurul, görev alanlarıyla ilgili konularda bilirkişi kabul edilir.Kurulun sekretarya işlemleri Başbakanlık Özürlüler İdaresi tarafından yürütülür.

Kurulun çalışma usul ve esasları ile ve Kurula başvuru usul ve esasları, Başbakanlık tarafından çıkartılacak yönetmelikle düzenlenir.

Kurul üyelerine ilişkin düzenlemeler

MADDE 6.- Kurul üyelerine görevleri süresince, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile ek ve değişikliklerine göre en yüksek Devlet memurunun almakta olduğu aylık  (ek gösterge dahil), sosyal yardımlar ile zam ve tazminatlar ödenir.

Kamu görevlileri, seçildikleri görev süresince kurumlarından ücretsiz izinli sayılırlar. Ancak, bu görevde geçecek süre, mesleklerinde geçmiş ve mümtazen terfi etmiş sayılırlar.

Kurul üyeliğine seçilenlerin, seçilmeden önce tâbi oldukları sosyal güvenlik kuruluşları ile ilişkileri devam eder. Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşu ile ilgisi olmayanlar, istekleri halinde Sosyal Sigortalar Kurumu ile ilişkilendirilir. Emekli olanların ise emekli aylıklarının ödenmesine devam olunur.

Kurul üyeleri Türk Ceza Kanunu uygulaması bakımından Devlet Memuru sayılırlar. Kurul; tam gün esasına göre çalışır ve gündemindeki konuları görüşmek üzere en az haftada bir kez, buna ek olarak başkanın çağrısı ya da üyelerin salt çoğunluğunun yazılı talebiyle toplanır. Kurul kararları üye sayısının salt çoğunluğunun oyu ile alınır, oyların eşit olması halinde başkanın olduğu tarafın kararı kabul edilmiş sayılır.

Özürlü Hakları Kurulunun görevleri

MADDE 7.- Özürlü Hakları Kurulunun görevleri şunlardır:

a) Her türlü hizmet, ürün ve fiilin ayrımcılık ya da özürlü bireyin onurunu zedeleyici olup olmadığını tespit eder.

b) Yazılı, basılı, görüntülü, sesli yayınlardaki unsurların özürlülerin onurlarını zedeleyici veya ayrımcı olup olmadığını tespit eder.

c) Kasıtlı veya kasıtsız ayrımcı uygulamaların ortadan kaldırılması, özürlülerin aleyhine olan şartların iyileştirilmesine yönelik tavsiye kararları alır.

d) Kanun, tüzük, yönetmelik, genelge gibi mevzuattaki ayrımcılık içeren hükümleri tespit eder ve giderilmesi için girişimde bulunur.

e) Bilimsel çalışmalara dayanarak özürlülerle ilgili durum ve konuların açıklığa kavuşturulması için ürün, hizmet, kavram gibi tanımlarla sınıflandırmaları yapar.

f) Görev alanları ile ilgili yönetmelik hazırlayarak ilgili Bakanın onayına sunar ve kamu, kurum ve kuruluşları tarafından yapılacak mevzuat düzenlemeleri ile ilgili görüş bildirir.

g) Kısmî özürlülerle ilgili olarak,yapılacak düzenlemeler konusunda görüş bildirir.

h) Kanunla kendisine verilmiş diğer görevleri yerine getirir.

Eğitim Değerlendirme Kurulu

MADDE 8.- Her ilin Millî Eğitim Müdürlüğü Rehberlik Araştırma Merkezleri bünyesinde Eğitim Değerlendirme Kurulları kurulur.

Kurul; fizyoterapist, çocuk gelişimi ve eğitimcisi, psikolog, özel eğitimci, sosyal çalışmacı, dil ve konuşma terapisti, iş ve meslek danışmanı, iş-uğraşı terapisti, rehber öğretmen, odyolog ve eğitim odyoloğu meslek gruplarından seçilen birer temsilciden oluşur. Kurulun çalışma usul ve esasları ile kurul üyelerinin seçilme ve özlük haklarına ilişkin usul ve esaslar Millî Eğitim Bakanlığı tarafından Özürlü Hakları Kurulu'nun görüşü alınarak hazırlanacak bir yönetmelikle düzenlenir.

Eğitim Değerlendirme Kurulu'nun görev ve yetkileri

MADDE 9.- A) Özürlü bireyin başvurusu halinde, mesleki eğitime yönelik okul ve kurslarda hangi meslek dallarında eğitim almasının verimli olabileceğine dair yönlendirme yapar.

B) Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde eğitim gören özürlü çocukların anne-babalarının çalıştıkları kurumlarda, çocuğun eğitimi gerekçesiyle anne-babanın tayini, idari (Sosyal Sigortalar Kurumu kapsamında ücretsiz) izinli sayılması gibi konularda resmî evrak niteliğinde belge düzenler.

C) Kanunla verilen diğer görevleri yerine getirir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Eğitim, Rehabilitasyon, İstihdam, Sağlık, Sosyal Yaşama Katılım

Eğitim

MADDE 10.- Eğitim-öğretim süresince özürlü öğrencinin katılacağı eğitim, öğretim ve sınavlar, öğrencinin özrünün zorunlu kıldığı koşullar göz önüne alınarak: yapılır. Bu hükme aykırı davranan gerçek ve tüzel kişiler veya kamu kurum ya da kuruluşları ayrımcılık yapmış sayılırlar.

Özel eğitim ve rehabilitasyon giderleri

MADDE 11. - Yaşadığı yerleşim merkezinde özrüne uygun bir eğitim kurumu olmaması, mevcut eğitim kurumunda özrünün gerektirdiği eğitimlerin verilmemesi, kaynaşmış eğitime gidenler için özrüne uygun destek eğitimi alması gerektiği ya da devam edebileceği özrüne uygun okulda yer olmaması nedenleriyle illerde bulunan Eğitim Değerlendirme Kurulları tarafından özürlü (görme, ortopedik, işitme, dil-konuşma, ses bozukluğu, zihinsel ve ruhsal) çocukların özel eğitim rehabilitasyon merkezlerine devam etmeleri uygun görülenlerin eğitim giderleri,her yıl bütçe uygulama talimatında belirlenen miktarı Millî Eğitim Bakanlığı bütçesinden ödenir .

Rehabilitasyon

MADDE 12.- Sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri belediyeler tarafından verilir. Belediyeler, bu hizmetlerin sunumu sırasında gerekli gördüğü hallerde, Halk Eğitim ve Çıraklık Eğitim merkezleriyle işbirliği yapar. Başvuran özürlünün rehabilitasyon talebini karşılamaması halinde, özürlü, hizmeti en yakın merkezden alır ve ilgili belediye her yıl bütçe talimatında belirlenen miktarı öder.

İstihdam

MADDE 13.- Hiçbir özürlünün özrü ise alınmama gerekçesi olarak gösterilemez. Söz konusu iş için sınav yapılması halinde, özürlü adaya, özrünün zorunlu kıldığı koşullar göz önünde bulundurularak sınav yapılır. Hangi özrün hangi işi yapmaya engel olduğunun belirlenmesi konusunda Özürlü Hakları Kurulu yetkilidir. Bu kararlar verilirken hem işverenin özel şartları, hem de özürlü bireyin kişisel özellikler dikkate alınır.

İşyeri ortamına uyum

MADDE 14.- Herhangi bir işyerinde istihdam edilen özürlünün işyerine uyumu, işi yerine getirmesine engel oluşturacak durumun ortadan kaldırılması veya iş veriminin artması amacıyla kullanılmak üzere araç-gereç alınmasının gerektiği hallerde; işveren veya işveren vekilinin yazılı başvurusu üzerine 4857 Sayılı Kanunun 101 inci Maddesi uyarınca kurulan Özürlüler Destek Fonu yönetim  uygun görülmesi halinde, söz konusu araç-gerecin bedeli Özürlü Destek Fonundan karşılanır.

Korumalı işyeri

MADDE 15.- Korumalı işyerlerinin açılmasına, işletilmesine, kapatılmasına, denetimine, mevcut bir işyerinin "korumalı işyeri" statüsü almasına ve korumalı işyerlerine sağlanacak teknik ve mali desteğe ilişkin usul ve esaslar, Özürlü Hakları Kurulu tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle düzenlenir.

Sağlık

MADDE 16.- Sağlık kuruluşlarının hizmet birimleri, özürlüler için ulaşılabilir olmak zorundadır. Özürlünün ihtiyaç duyması halinde (görme özürlüler, tekerlekli sandalye kullanıcıları vb.), özürlü sağlık kuruluşundaki iş ve işlemlerini tamamlayana kadar, kuruluşun elemanlarından biri kendisine rehberlik eder. Sağlık kurum ve kuruluşlarında, işitme engelli hastalara yardımcı olunması için gerekli çözümü üretmek sağlık kurum ya da kuruluşunun yükümlülüğüdür. Aksi bir durum ayrımcılıktır.

Toplumsal hayata katılım

MADDE 17.- Kamuya açık alan ve kamuya yönelik hizmet özelliği olan;

a) Yeme, içme mekan ve hizmetleri,

b ) Barınma mekan ve hizmetleri,

c ) Eğlence ürün, mekan ve hizmetleri,

d) Tarihî ve kültürel unsurları gösterme,

e) Spor mekanları ve hizmetleri,

f) Her türlü tatil yerleri veya buralardaki hizmetler,

g) İbadet yerleri ve dini hizmetler

h) Millî günler ve bayramlar,

ı) Kütüphaneler, sergi, sinema, tiyatro, konser salonları, müzeler gibi mekanlar,

Ve buralardaki hizmetlerden özürlü bireylerin özrü gerekçe gösterilerek yararlanması engellenemez ve bu nedenle fazla ücret talep edilemez. Özürlü bireylerin hizmetlerden yararlanabilmesi için hizmeti sunan gerçek ve tüzel kişiler ve kamu kurum ya da kuruluşları gerekli tedbirleri almakla yükümlüdür. Aksine uygulama ayrımcılık sayılır.

Bakım

MADDE 18.- Yeme içme, ilaç kullanma, vücut temizliği, tuvalet ihtiyacını giderme, yaşadığı mekanı ısıtma, mekanını ve kıyafetlerini temizleme konularında yeterli olamayan bakıma muhtaç özürlülerden fakir veya kimsesiz olanlarının il özel idareleri ve belediyeler tarafından bakımlarının karşılanması ile bakım hizmetleri ve bu hizmetleri verecek olan gerçek ve tüzel kişilerin izin, çalışma usul ve esasları Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurum Genel Müdürlüğü koordinatörlüğünde, İç İşleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Mali Hükümler

Özürlü destek geliri

MADDE 19.- Sağlık kurulu raporu vermeye yetkili bir sağlık kuruluşundan almış olduğu sağlık kurulu raporuyla % 40 ve üzerinde özürlü olduğunu belgeleyen her Türk vatandaşı, Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından verilen Özürlü Destek Gelirini almaya hak kazanır. Alt sınırı 16 yaşından büyükler için belirlenen yıllık asgari ücretin yarısından az olmamak koşuluyla, özürlü destek gelirinin yıllık miktarı bakanlar kurulu tarafından belirlenir.

A grubu özürlü (% 80-% 100), özürlü destek gelirinin tamamını, B grubu (% 60-% 80) 4/5'ini ve C grubu (% 40-% 60) özürlü 3/5’ini alır. Özürlü destek gelirinin yürürlüğe girmesiyle eş zamanlı olarak  31.12.1960 tarih ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu uyarınca çalışan özürlülere ve özürlü anne-babalarına uygulanan gelir vergisi muafiyeti yürürlükten kalkar. Sosyal Sigortalar Kurumu, BAĞ-KUR, ve Emekli Sandığı'ndan annesi veya babasının veya her ikisinin vefatından dolayı aldığı maaşlar, 1.7.1976 tarihli ve 2022 sayılı Kanun uyarınca Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı'ndan malûllük maaşı alan malûl (özürlü) kişilerin adı geçen kanunla tanınan hakları yürürlükten kalkar.Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yapılan ödemeler Kurumun kurallarına bağlı olarak devam edebilir ve kaldırılabilir.

BEŞİNCİ BÖLÜM

Değiştirilen ve Yürürlükten Kaldırılan Hükümler

MADDE 20.- 5.7.1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri T emel Kanununun 3 üncü maddesinin (l) bendine aşağıdaki paragraf ve (1) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent ile 8 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "koruyucu sağlık hizmetleri" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve sosyal güvencesi bulunmayan özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları ile bunun için gerekli görülen muayene ve tetkik hizmetleri" ibaresi eklenmiştir.

Bilimsel gelişmelere paralel olarak, yeni doğanlarda çeşitli tarama yöntemleriyle tespiti mümkün olan özür ve hastalıklarla ilgili taramaların yapılması zorunludur.

m) Rehabilite edici hizmetlerde kullanılan ortopedik ve diğer yardımcı araç ve gereçleri üretmek amacıyla, kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulacak kuruluşların açılış iznini vermeye Sağlık Bakanlığı yetkilidir. Bu kurum ve kuruluşların açılış izninin verilmesine, üretim ve personel standardına, işleyiş ve denetimi ile daha önce açılmış olan kurum ve kuruluşların durumlarına ilişkin esaslar Sağlık Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 21.- 8.6.1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 39 üncü maddesinin (j) fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

j) Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe uygun olarak alınmış ve raporda sakatlık oranı en az % 40 olanlardan 15 yıl fiili hizmeti bulunanların istekleri üzerine;

MADDE 22.- a) 5434 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

EK MADDE 81.- Kurumdan sürekli iş görmezlik geliri, malûllük  veya yaşlılık aylığı almakta olanlar ile geçindirmekle yükümlü oldukları kişiler ve aylık alan ayın durumdakiler, hayatını başkasının yardım ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları sağlık kurulu raporu ile tespit edilenlerden resmî veya özel bakım merkezlerine gönderilenIerin veya evlerinde bakımı yapılanların bakımlarına ait ücret ve masraflar, bütçe uygulama talimatında belirlenen esas ve miktarlarda, kurumca karşılanır.

b) 657 sayılı Kanuna aşağıdaki ek maddeler eklenmiştir.

EK MADDE 40.- Kurumlarından aylık almakta olanlar ile geçindirmekle yükümlü oldukları kişilerden hayatını başkasının yardım ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları sağlık kurulu raporu ile tespit edilenlerden resmî veya özel bakım merkezlerine gönderilenIerin veya evlerinde bakımı yapılanların bakımlarına ilişkin ücretler, Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda kurumca karşılanır.

EK MADDE 41.- Kurumlarından aylık almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları kişilerden hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede özürlü olduklarını sağlık kurulu raporu ile tespit ettirenlerin o mahal dışında resmî veya özel eğitim ve öğretim kuruluşlarında eğitim ve öğretim yapacaklarının Özürlü Hakları Kurulu'nun uygun görüsü ile belgelendirilmesi halinde ilgilinin talebiyle eğitim ve öğretim kuruluşlarının bulunduğu il veya ilçe sınırlarında durumuna uygun münhal bir kadroya bir ay içerisinde ataması yapılır. ilgilinin durumuna uygun münhal bir kadronun bulunmadığı hallerde geçici görevlendirme yöntemine başvurulur. Bu maddede yazılı nedenlerden dolayı geçici görevlendirilenIerin durumuna uygun boşalacak ilk münhal kadroya öncelikle ataması yapılır.

c) 22.1.1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki ek maddeler eklenmiştir.

EK MADDE 3.- Kurumlarından aylık almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları kişilerden hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları sağlık kurulu raporu ile tespit edilenlerden resmî veya özel rehabilitasyon ve bakım merkezlerine gönderilenlerin veya evlerinde bakımı yapılanların bakımlarına ilişkin masraf ve ücretler, Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda kurumca ödenir.

EK MADDE 4.- Kurumlarından aylık almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları kişilerden hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede özürlü olduklarını sağlık kurulu raporu ile tespit ettirenlerin o mahal dışında resmî veya özel eğitim ve öğretim kuruluşlarında eğitim ve öğretim yapacaklarının Özürlü Hakları Kurulunun uygun görüsüyle belgelendirilmesi halinde ilgilinin talebiyle eğitim ve öğretim kuruluşlarının bulunduğu il veya ilçe sınırlarında durumuna uygun münhal bir kadroya bir ay içerisinde ataması yapılır. ilgilinin durumuna uygun münhal bir kadronun bulunmadığı hallerde geçici görevlendirme yöntemine başvurulur. Bu maddede yazılı nedenlerden dolayı geçici görevlendirilenlerin durumuna uygun boşalacak ilk münhal kadroya öncelikle ataması yapılır.

d) 1479 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

EK MADDE 22.- Sigortalılar ve kurumdan sürekli iş göremezlik geliri, malûllük veya yaşlılık aylığı almakta olanların yada hak kazandığı toptan ödemeyi almaktan vazgeçenlerin geçindirmekle yükümlü oldukları kişiler ile kurumdan hak sahibi olarak gelir ve aylık alan aynı durumdakiler, hayatını başkasının yardım ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları, sağlık kurulu raporu ile tespit edilenlerden resmî veya özel bakım merkezlerine gönderilenlerin veya evlerinde bakımı yapılanların bakımlarına ilişkin ücretler ve masraflar, Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda kurumca sağlanır.

e) 506 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

EK MADDE 49.- Sigortalılar ve kurumdan sürekli iş göremezlik geliri, malûllük veya yaşlılık aylığı alanların ya da hak kazandığı toptan ödemeyi almaktan vazgeçenlerin geçindirmekle yükümlü oldukları kişiler ile kurumdan hak sahibi olarak gelir ve aylık alan ya da hak kazandığı toptan ödemeyi almaktan vazgeçenlerle aynı durumdakiler, hayatını başkasının yardım ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları sağlık kurulu raporu ile tespit edilenlerden resmî veya özel bakım merkezlerine gönderilenlerin veya evlerinde bakımı yapılanların bakımlarına ilişkin ücretler ve masraflar Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen usul, esas ve miktarlarda kurumca sağlanır.

f) 17.10.1983 tarihli ve 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanununun 39 üncü maddesinin (a) bendine "Ek 38" ibaresinden sonra gelmek üzere "Ek 48" ibaresi eklenmiştir.

MADDE 23.- 25.10.1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin 4 üncü fıkrasına aşağıdaki bentler eklenmiştir.

n) Bizzat özürlüler tarafından kullanılan özel tertibatlı olarak imal edilmiş, sonradan özel tertibat takılmış ve ilave özel tertibat takılmış motorlu kara taşıtları ya da özürlünün taşınması amacıyla birinci dereceden yakını bir sürücü veya özürlü kişi tarafından iş akdine bağlı olarak istihdam edilen bir sürücü tarafından kullanılan özürlü adına trafik siciline kayıtlı motorlu kara taşıtları,

o) Özürlülerin eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç, özel bilgisayar programları ile fonksiyon kazandırıcı ortez-protez vb. yardımcı ve destekleyici cihazlar.

MADDE 24.- 10.7.2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (P) bendine aşağıdaki ibare eklenmiştir.

Belediyelerce işletilen veya belediyelerin işletim hakkını imtiyaz sözleşmeleriyle devrettiği her türlü toplu taşıma araçlarının ve duraklarının özürlülerin yararlanmasına ve ulaşabilirliği ile Türk Standartlarına uygunluğunu sağlamak, özürlüler ile öğretilebilir zihinsel özürlülerin ve tekerlekli sandalye kullanıcılarının veya diğer özürlüler için Özürlü Hakları Kurulu tarafından uygun görülen, zorunlu refakatçilerinin ücretsiz ulaşımları için gerekli tedbirleri almak, kiraya verilen büfe, otopark, tuvalet vb. işyerlerinin en az % 2'sinin öncelikli olarak özürlüler ve özürlülere hizmet veren vakıf ve dernekler tarafından işletilmesi ve istihdamını sağlamak (Adı geçen işyerlerinin tahsisinde 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümleri uygulanır).

MADDE 25.- 5216 sayılı Kanunun 7 nci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

Özürlü hizmetleri birimlerinin kuruluş, görev, yetki, sorumluluk ve işleyişine ilişkin usul ve esaslar İçişleri Bakanlığı tarafından Özürlü Hakları Kurulu görüşü alınarak hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 26.-3.4.1930 tarihli ve 1580 sayılı Belediye Kanununun 15 inci maddesinin 81 numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"81.- Özürlüler ile öğretilebilir zihinsel özürlülerin ve tekerlekli sandalye kullanıcılarının veya diğer özürlüler için Özürlü Hakları Kurulu tarafından uygun görülen zorunlu refakatçilerinin ücretsiz ulaşımları için gerekli tedbirleri almak, kiraya verilen büfe, otopark, tuvalet vb. işyerlerinin en az %10'unun öncelikli olarak özürlüler ve özürlülere hizmet veren vakıf ve dernekler tarafından işletilmesi ve istihdamını sağlamak, adı geçen işyerlerinin tahsisinde 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümleri uygulanır.

MADDE 27.- 1580 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

"EK MADDE 9.- İl belediyeleriyle son nüfus sayımına göre nüfusu 50.000 ve üzeri olan ilçe ve belde belediyelerinde bilgilendirme ve bilinçlendirme, yönlendirme ve özürlülerle ilgili her konuda sürekli danışmanlık hizmetleri dahil hizmet vermek üzere özürlü hizmetleri birimi oluşturulur. Bu birimler faaliyetlerini özürlülere hizmet amacıyla kurulmuş dernek, vakıf ve bunların üst kuruluşlarıyla işbirliği halinde sürdürürler. Özürlü hizmetleri birimlerinin kuruluş, görev, yetki, sorumluluk ve işleyişine ilişkin usul ve esaslar İçişleri Bakanlığı tarafından Özürlü Hakları Kurulu'nun görüşü alınarak hazırlanacak bir yönetmelikle belirlenir."

MADDE 28.- 22.5.2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 108 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Madde 108.- Bu kanunda öngörülen idari nitelikteki para cezaları, 101 inci maddeyle düzenlenen özürlü ve eski hükümlü çalıştırmayan işveren ve işveren vekilleri hakkındaki uygulama istisna tutulmak kaydıyla, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürünce verilir. Bu kanunda yazılı olan, 101 inci maddenin kapsamı dışındaki, idarî para cezaları o yerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürü tarafından verilir.

101 inci madde kapsamındaki idari para cezaları ise Türkiye İş Kurumu Bölge Müdürü tarafından verilir. Verilen idarî para cezalarına dair kararlar ilgililere 11.2.1995 tarihli ve 7201 Sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili idare mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz, idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Bu kanuna göre verilen idari para cezaları, 21.07.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur.

MADDE 29.- 14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 53 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Kariyer mesleği olan özürlülerin, bu mesleğe atanma şartlarına haiz olmaları halinde, mesleklerine uygun münhal kadrolara atanması,münhal kadrolarının bulunmaması halinde geçici görevle mesleklerinde çalıştırılmaları, bu durumda olanların kurumda ise başlama ve o kariyere çalışırken sahip olduysa sahip olduğu tarihler dikkate alınarak özürlü ve özürsüz çalışanlar arasında herhangi bir ayrımcılığa yol açmadan boşalacak münhal kadrolara atanır, mesleklerini icra veya infaza yardımcı her türlü araç ve gereç kurumlarınca temin edilir.

MADDE 30.- 13.4.1994 tarihli ve 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (u) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

u) Kadınlara, güçsüzlere, özürlülere ve küçüklere karşı şiddetin ve ayrımcılığın teşvik edilmemesi.

MADDE 31.- 28.12.1993 tarihli ve 3960 sayılı Kalıtsal Hastalıklarla Mücadele Kanununun       1 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Devlet, kalıtsal kan hastalıklarından Thalessemia ve Orak Hücreli Anemi dahil olmak üzere, bütün kalıtsal kan hastalıklarıyla ve özürlülüğe yol açan diğer kalıtsal hastalıklarla koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında mücadele eder.

MADDE 32.- a) 18.1.1972 tarihli ve 1512 sayılı Noterlik Kanununun 73 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 73.- Noter, ilgilinin işitme, konuşma veya görme özürlü olduğunu anlar ya da ilgili özürlü olduğunu beyan ederse, bütün işlemler özürlünün isteğine bağlı olmak üzere; iki tanık huzurunda ya da tanıksız yapılır. ilgilinin işitme veya konuşma özürlü olması ve yazı ile anlaşma imkânının da bulunmaması halinde, iki tanık ve yeminli tercüman bulundurulur."

b) 1512 sayılı Kanunun 75 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Bir noterlik işleminde imza atılmış veya imza yerine geçen el işareti yapılmış olmasına rağmen, ilgilinin istemiyle, işlemin niteliği, imzayı atan veya el işaretini yapan şahsın (adına işlem yapılan ve imza atabilen görme özürlüler hariç) durumu ve kimliği bakımından noter tarafından gerekli görülürse, yukarıdaki fıkradaki yöntem doğrultusunda tanık tercüman veya bilirkişinin parmağı da bastırılır. Mühür kullanılması halinde parmağının da bastırılması zorunludur.

 c) 22.4.1926 tarih ve 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 14 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

İmza, üzerine borç alan kimsenin el yazısı olmak lâzımdır.Bir alet vasıtasıyla vazolunan imza, ancak örf ve adetçe kabul olunan hallerde ve hususiyle çok miktarda tedavüle çıkarılan kıymetli evrakın imzası lâzım geldiği takdirde, kafi addolunur.

MADDE 33.- 2.9.1971 tarihli ve 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun 35 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

Sigortalının sigorta başlangıç tarihinde asgari % 40 oranında özürlü olduğunu belgelemeleri halinde 15 yıldan beri, sigortalı olmak ve 3600 gün prim ödemek şartıyla istekle yaşlılık aylığı bağlanır.

MADDE 34.- 17.7.1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun 85 inci maddesinin (C) bendine aşağıdaki alt bent eklenmiştir.

c) İsteğe bağlı olarak yaşlılık, malûlük, ve ölüm sigortasından yararlanmak isteyen özürlülerden, asgari % 80 oranında özürlü olanların primlerinin % 50'sı, asgari % 40 oranında özürlü olanların primlerinin % 25'i Hazine tarafından ödenir.

MADDE 35.- 29.5.1986 tarihli ve 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununun 4 üncü maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından özürlülere yönelik olarak hazırlanan veya hazırlatılan projeler ile Başkanlığın faaliyetlerinde kullanılmak üzere, bu maddede sayılan gelirlerin % 1'i Özürlüler İdaresi Başkanlığı bütçesine özel ödenek kaydedilir. Bu ödenekten harcanmayan  tutarlar, gelecek yıllar bütçesine devren ödenek kaydedilir.

MADDE 36.- 2828 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

EK MADDE 7.- İşitme ve konuşma özürlülere gerek görüldüğü hallerde tercümanlık yapmak üzere illerde işaret dili uzmanı personel istihdam edilir.

MADDE 37.- 25.3.1997 tarihli ve 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin;

a) 3 üncü maddesinin (h) bendine aşağıdaki paragraf eklenmiştir.

Başbakan veya Özürlüler İdaresi Başkanlığının bağlı olduğu Bakanlığın uygun görüsü ile özürlü kimlik kartı hazırlama ve/veya verme yetkisi ilgisi olan kamu kurum ve/veya kuruluşlara/idarelere devredilebilir. Özürlü Kimlik Kartı hazırlama ve verme usul ve esasları ilgili kurum ve/veya kuruluşlarla/idarelerle Özürlüler İdaresi Başkanlığınca hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

b) 23 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

Kamu kurum ve kuruluşları ile özürlülere hizmet veren özel kuruluşlar,özürlülere hizmet amacıyla kurulmuş vakıflar, Türkiye Sakatlar Konfederasyonu,üye federasyonlar ve dernekler özürlülere ilişkin bilgileri bu Kanunun yayımlandığı tarihten itibaren 3 ay içinde, bilgi değişikliklerini ise oluştuğu tarihten itibaren 1 ay içinde Özürlüler İdaresi Başkanlığı'na bildirir.

MADDE 38.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin;

a) 14 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Madde 14.- Başkanlığın yardımcı hizmet birimleri şunlardır: a) İnsan Kaynakları ve Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı. b) Bilgi İşlem ve Enformasyon Dairesi Başkanlığı.

b) 15 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

İnsan Kaynakları ve Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı

Madde 15.- İnsan Kaynakları ve Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Başkanlığın insan gücü planlaması ve personel politikasıyla  ilgili çalışmaları yapmak, personel sisteminin geliştirilmesiyle ilgili tekliflerde bulunmak,

b) Başkanlık personelinin atama, nakil, ücret, yükselme, izin,  disiplin,emeklilik ve diğer özlük işlemleri ile ilgili çalışmaları yürütmek,

c) Başkanlık personeliyle ilgili eğitim planını hazırlamak, hizmet öncesi ve hizmet içi eğitim programlarını düzenlemek ve uygulamak,

d) Yönetimi geliştirme çalışmalarını' yürütmek,

e) Başkanlığın donatım hizmetlerini yürütmek

f) Başkanlığın malî hizmetlerini yürütmek,

g) Kurum içi haberleşme, genel evrak ve arşiv hizmetlerini yürütmek,

h) Başkanlık personelinin ve ailelerinin sağlık işlemlerini düzenlemek ve yürütmek,

i) Başkanlığın yıllık bütçesini hazırlamak, bütçe ödeneklerinin zamanında yerinde ve gerçek gereksinmeler için kullanılmasını sağlamak,

j) Kuruma ilişkin satın alma, kiralama, temizlik, aydınlatma, ısıtma, bakım-onarım ve taşıma hizmetlerine ilişkin araç gereçler ile diğer mal ve hizmetleri temin etmek, sivil savunma ve seferberlik hizmetlerini planlamak ve yürütmek,Başkanlığın ve personelin her türlü sosyal hizmetlerini yürütmek, Başkanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak.

b) 16 ncı maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Bilgi İşlem ve Enformasyon Dairesi Başkanlığı

Madde 16.- Bilgi İşlem ve Enformasyon Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Başkanlık birimlerinin bilgi işlem ve otomasyon ihtiyacını karşılamak ve yürütmek,

b) Bilgi işlem teknolojilerindeki gelişmeleri takip etmek, yenilikleri izlemek, değerlendirmek ve temini için önerilerde bulunmak,

c) Özürlülere tanınan hak ve hizmetlerden yararlanma amacıyla kullanılmak üzere özürlüler kimlik kartı hazırlamak,

d) Başkanlık birimlerinin iş akışlarını izleyerek etkin ve verimli iş, bilgi akışı ve iletişim düzenini sağlamak, bunlara yönelik gelişmeleri izlemek ve geliştirmek için önerilerde bulunmak,

e) Bilgi portalını oluşturmak, yönetmek ve iletişim ağını sağlamak,

f) Veri tabanı ve bankasının oluşturulmasını sağlamak,

g) Verilerin derlenmesini, işlenmesini, değerlendirilmesini, sonuçlandırılmasını sağlamak ve bunları ilgili dairelere bildirmek,

h) Ulusal kurum ve kuruluşlardan özürlülere yönelik istatistiksel bilgilerin bilgi işlem ortamında toplanmasını sağlamak ve değerlendirmek,

i) Başkanın direktif ve emirlerini ilgililere duyurmak ve işlemleri takip etmek,

j) Başkanlığı ilgilendiren toplantı, brifing ve görüşmeleri düzenlemek, Özürlü Hakları Kurulu ve Özürlüler Şurasının sekreterya hizmetlerini yürütmek, önemli not ve tutanakları tutmak ve yayımlamak,

k) Başkanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak”

MADDE 39.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 31 inci maddesinin son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Kurum personeli yetiştirilmek, etkin ve verimli kılınmak ve hizmet gerekleri nedeniyle kurum içinde rotasyona tâbi tutulabilir.

MADDE 40.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (1) sayılı cetvelin "Ana Hizmet Birimleri" bölümü

"1. Körler Dairesi Başkanlığı",

"2. Ortopedik Özürlüler Dairesi Başkanlığı",

"3. Sağır ve Konuşma Özürlüler Dairesi Başkanlığı",

"4. Zihinsel Özürlüler Dairesi Başkanlığı'"

"5. Süreğen Hastalar Dairesi Başkanlığı

"6. Dış İlişkiler ve Tanıtım Dairesi Başkanlığı"

"7.- Araştırma Geliştirme Dairesi Başkanlığı" şeklinde "Yardımcı Hizmet Birimleri"

"1. İnsan Kaynakları ve Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı",

"2. Bilgi İşlem ve Enformasyon Dairesi Başkanlığı" şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE: 41.- 571 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 7 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Madde 7.- Başkanlığın ana hizmet birimleri şunlardır:

1. Körler Dairesi Başkanlığı.

2. Ortopedik Özürlüler Dairesi Başkanlığı.

3. Sağır ve Konuşma Özürlüler Dairesi Başkanlığı.

4. Zihinsel Özürlüler Dairesi Başkanlığı.

5. Süreğen Hastalar Dairesi Başkanlığı.

6. Dış İlişkiler ve Tanıtım Dairesi Başkanlığı.

7. Araştırma Geliştirme Dairesi Başkanlığı.

MADDE 42.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin;

a) 8 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Körler Dairesi Başkanlığı

Madde 8.- Körler Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Kör ve az görenlerin eğitim, istihdam, sosyal yaşama katılımı gibi konularda sorun tespiti yapmak, çözüm yöntemleri önermek, gerekli hallerde çözüm sürecini takip etmek, körlüğe ilişkin bütün konularda araştırma yapmak.

b) Kanunlar ve başkanlık tarafından verilen diğer görevleri yerine getirmek.

b) 9 uncu maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Ortopedik Özürlüler Dairesi Başkanlığı

Madde 9.- Ortopedik Özürlüler Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Ortopedik özürlülerin eğitim, istihdam, sosyal yaşama katılımı gibi konularda sorun tespiti yapmak, çözüm yöntemleri önermek, gerekli hallerde çözüm sürecini takip etmek, ortopedik özürlülüğe ilişkin bütün konularda araştırma yapmak.

b) Kanunlar ve başkanlık tarafından verilen diğer görevleri yerine getirmek.

c) 10 uncu maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Sağır ve Konuşma Özürlüler Dairesi Başkanlığı

Madde 10.- Sağır ve Konuşma Özürlüler Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) İşitme ve konuşma özürlülerin, özürleri nedeniyle eğitim, istihdam, sosyal yaşama katılımı gibi konularda sorun tespiti yapmak, çözüm yöntemi önermek, gerekli hallerde çözüm sürecini takip etmek, süreğen hastalar ve hastalıklarla ilgili bütün konularda araştırma yapmak,

b) Kanunlar ve başkanlık tarafından verilen diğer görevleri yetine getirmek.

d) 11 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Zihinsel Özürlüler Dairesi Başkanlığı

Madde 11.- Zihinsel Özürlüler Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Zihinsel özürlülerin eğitim, istihdam, sosyal yaşama katılımı gibi konularda sorun tespiti yapmak, çözüm yöntemleri önermek, gerekli hallerde çözüm sürecini takip etmek, zihinsel özürlülük1e ilgili bütün konularda araştırma yapmak,

b) Kanunlar ve başkanlık tarafından verilen diğer görevleri yerine getirmek,

e) 11 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 11/A, 11/B ve 11/C maddeleri eklenmiştir.

Süreğen Hastalar Dairesi Başkanlığı

MADDE 11/A.- Süreğen Hastalar Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Herhangi Süreğen Hastalar bir süreğen hastalık nedeniyle özürlü olanların eğitim, istihdam, sosyal yaşama katılımı gibi konularda sorun tespiti yapmak, çözüm yöntemi önermek, gerekli hallerde çözüm sürecini takip etmek, süreğen hastalar ve hastalıklarla ilgili bütün konularda araştırma yapmak,

b) Kanunlar ve başkanlık tarafından verilen diğer görevleri yetine getirmek.

Dış İlişkiler ve Tanıtım Dairesi Başkanlığı

MADDE 11/B.- Dış İlişkiler ve Tanıtım Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Yurt içi ve yurt dışında başkanlık ve çalışmalarının tanıtımını yapmak,

b) Özürlüler konusunda çalışmakta olan diğer ülkelerdeki kamu kurum ve kuruluşları ve sivil toplum örgütleri ile bağlantı kurmak, ortak çalışmalar yapmak,

c) Kanunlar ve başkanlık tarafından verilen diğer görevleri yerine getirmek.

Araştırma Geliştirme Dairesi Başkanlığı

MADDE 11/C.- Araştırma Geliştirme Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Özürlüler ve özürlülükle ilgili her türlü konuda araştırma yapmak, başkanlık dışında yapılan araştırmalara, gerekli hallerde, destek vermek,

b) Kanunlar ve başkanlık tarafından verilen diğer görevleri yeri Başkanlığı eğitim, istihdam, sosyal yaşama katılımı gibi konularda sorun tespiti yapmak, çözüm yöntemleri önermek, gerekli hallerde çözüm sürecini takip etmek, işitme ve konuşma özrüne ilişkin bütün konularda araştırma yapmak,

c) Kanunlar ve başkanlık tarafından verilen diğer görevleri yerine getirmek.

MADDE 43.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

GEÇİCİ MADDE 3.- Bu kanun ile yapılan yeni düzenleme sebebiyle kadro ve görev unvanları değişenler veya kaldırılanlar durumlarına uygun yeni kadrolara atanıncaya kadar eski kadrolarının aylıklarını almaya devam ederler. Diğer memurlardan aylık aldıkları kadro ve görev unvanları değişmeyenler yeni kadrolarına atanmış sayılırlar. Kadro ve görev unvanları değişenler veya kaldırılanlar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yeni bir kadroya atanırlar. Atama işlemi yapılıncaya kadar kurumca ihtiyaç duyulan işlerde görevlendirilebilirler. Bunlar yeni bir kadroya atanıncaya kadar eski kadrolarına ait aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları ile diğer mali haklarını almaya devam ederler. Söz konusu personelin atandıkları yeni kadroların aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları ile diğer malî haklarının toplam net tutarı, eski kadrolarına bağlı olarak en son ayda almakta oldukları aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları ile diğer mali hakları toplam net tutarından az olması halinde aradaki fark giderilinceye kadar atandıkları kadroda kaldıkları sürece herhangi bir kesintiye tâbi tutulmaksızın ödenir.

MADDE 44.- a) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin yedinci fıkrası,

b) 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 8, 9, 10, 11, 18 ve 19 uncu maddeleri,

Yürürlükten kaldırılmıştır.

GEÇİCİ MADDE 1.- Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler Kanunun yayım tarihinden itibaren bir yıl içerisinde çıkartılır.

GEÇİCİ MADDE 2.- Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmî yapılar, mevcut umumi binalar, belediyelerin tasarrufu altındaki mevcut yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları vb. sosyal ve kültürel altyapı alanları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 7 yıl içinde özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirilir. Yedinci yılın sonuna kadar erişebilirliği sağlamamış veya belli bir süre hiç çalışma yapmadığı ve kalan sürede de değişiklikleri tamamlayamayacağı tespit edilen yöneticiler müteselsilen ayrımcılık suçu işlemiş sayılırlar.

GEÇİCİ MADDE 3.- Büyükşehir Belediyeleri ve Belediyeler, şehir içinde kendilerince sunulan ya da denetimlerinde olan toplu taşıma hizmetlerinin özürlülerin erişilebilirliğine uygun olması için gereken tedbirleri alır. Mevcut özel ve kamu toplu taşıma araçları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 10 yıl içinde özürlüler için erişilebilir duruma getirilir.

Yürürlük

MADDE 45.- Bu Kanunun;

a) 10 ve 22 nci maddeleri 1.6.2006 tarihinde,

b) 11 ve 18 inci maddeleri 1.1.2006 tarihinde,

c) Diğer hükümleri yayımı tarihinde,

Yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 46.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.


TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Özürlüler Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifimiz, gerekçesi ile birlikte ilişikte sunulmuştur.

Gereğini arz ederiz.

Saygılarımızla.

 

Ali Topuz

Kemal Anadol

Haluk Koç

 

 

İstanbul

İzmir

Samsun

 

 

Ufuk Özkan

Halil Ünlütepe

Feridun Ayvazoğlu

 

 

Manisa

Afyonkarahisar

Çorum

 

 

Hasan Güyüldar

Nejat Gencan

Erol Tınastepe

 

 

Tunceli

Edirne

Erzincan

 

 

Mevlüt Coşkuner

Gökhan Durgun

Kemal Demirel

 

 

Isparta

Hatay

Bursa

 

 

Nurettin Sözen

Mustafa Özyurt

Erdal Karademir

 

 

Sivas

Bursa

İzmir

 

 

Abdülaziz Yazar

Şefik Zengin

Oya Araslı

 

 

Hatay

Mersin

Ankara

 

 

Yavuz Altınorak

Algan Hacaloğlu

Nevin Gaye Erbatur

 

 

Kırklareli

İstanbul

Adana

 

 

Ramazan Kerim Özkan

İdris Sami Tandoğdu

Gürol Ergin

 

 

Burdur

Ordu

Muğla

 

 

Mehmet Vedat Melik

Mehmet Semerci

Muharrem Kılıç

 

 

Şanlıurfa

Aydın

Malatya

 

 

Ali Cumhur Yaka

Feridun Fikret Baloğlu

Nadir Saraç

 

 

Muğla

Antalya

Zonguldak

 

 

Ali Arslan

Mustafa Gazalcı

Kemal Sağ

 

 

Muğla

Denizli

Adana

 

 

Mehmet Ziya Yergök

Muhsin Koçyiğit

Hüseyin Özcan

 

 

Adana

Diyarbakır

Mersin

 

 

Ferit Mevlüt Aslanoğlu

Mehmet Uğur Neşşar

Mehmet Ali Arıkan

 

 

Malatya

Denizli

Eskişehir

 

 

Vahit Çekmez

İzzet Çetin

Rasim Çakır

 

 

Mersin

Kocaeli

Edirne

 

 

Atilla Kart

Ahmet Yılmazkaya

Mustafa Yılmaz

 

 

Konya

Gaziantep

Gaziantep

 

 

Bihlun Tamaylıgil

Hüseyin Ekmekcioğlu

Mehmet Boztaş

 

 

İstanbul

Antalya

Aydın

 

 

 

Mehmet Mesut Özakcan

 

 

 

 

Aydın

 

 

 

GENEL GEREKÇE

Özürlülük; doğuştan ya da sonradan yaşanan bir sağlık sorunu nedeniyle bedenin yapı ve fonksiyonlarında bozulma sonucu kişinin yaşamsal aktivitelerinin kısıtlanması ve bunun sonucu olarak da toplumsal yaşama katılımının engellenmesi durumudur.

DİE Devlet İstatistik Enstitüsünün 2002 yılında 97.000 kişi ile görüşülerek yaptığı araştırmaya göre nüfusumuzun % 12.28'i özürlü insanlardan oluşuyor. Yine bu araştırma sonuçlarına göre: özürlülerin % 47’si özürleri ile ilgili hiç tedavi görmemişler; genel nüfus içinde okuma yazma bilmeyenlerin oranı % 12.94 iken bu oran özürlüler arasında % 36.34, ancak % 41'i ilkokul, % 6'sı ortaokul, % 7’si lise mezunudur, üniversite mezunu sayısı son derece düşüktür; % 77.81'i istihdama dahil değildir; % 50'den fazlasının sosyal güvenliği yoktur; % 70'i ailesi olmadığında ne olacağı endişesi ile yaşamaktadır; % 34'ü doğuştan, % 66'sı sonradan özürlü hale gelmiştir; en çok rahatsızlık duydukları husus, özürlerinden kaynaklanan sorunları yanında toplumun kendilerine olan yanlış ve önyargılı yaklaşımlarıdır.

Bu sonuçların da ortaya koyduğu gibi ülkemizdeki özürlüler yeterli sağlık, eğitim,rehabilitasyon ve istihdam olanaklarına sahip değillerdir.

Ülkemizdeki milyonlarca özürlünün sosyal, ekonomik ve eğitsel ihtiyaçlarının çağdaş ölçülerle sosyal hukuk devleti ilkelerine uygun çözümlere kavuşturulmasını Anayasamız 41,62 ve diğer maddeleriyle devlete görev olarak vermiştir. Yine ülkemizin kabul ettiği uluslararası sözleşmelerden 159 sayılı ILO sözleşmesi çocukların korunmasıyla ilgili sözleşmenin 23 üncü maddesi Avrupa Sosyal Şartı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi doğrudan veya dolaylı olarak ulus devletlere özürlülerle ilgili yapılacak düzenlemeler hakkında sorumluluklar yüklemiştir.

Avrupa Birliğinin çeşitli karar organları özürlülerle ilgili üyelerine uyulması gereken direktifler yayınlamıştır.

- 27 Kasım 2000, Konsey Kararı Ayrımcılığa karşı topluluk eylem planı oluşturulması (2001 - 2006)

- 27 Kasım 2000, Konsey Kararı İstihdamda ve işte eşit muamele konusunda genel çerçeve (2000/78 EC)

- Avrupa Birliği Temel Haklar Belgesi ( 2000/C 364/01)

l 15 Haziran 2003, Konsey İlke Kararı

Özürlü Bireylerin istihdamının ve toplumsal bütünleşmelerinin teşvik edilmesi (2003/C 175/01)

l 6 Mayıs 2003, Konsey İlke Kararı

Özürlü bireylere yönelik kültürel etkinlikler ve bu etkinliklere ulaşılabilirlik (2003/C 134/05)

l 5 Mayıs 2003, Konsey İlke Kararı

Özürlü öğrencilere eğitim ve mesleki eğitimde fırsat eşitliği sağlanması (2003/C 134/04)

l 17 Haziran 1999, Konsey İlke Kararı

Özürlü kişilere istihdamda fırsat eşitliği sağlanması (1999/C 186/02)

l  4 Haziran 1998, Konsey Tavsiye Kararı Özürlüler için park kartı verilmesi (1998/376/EC)

l 20 Aralık 1996, Konsey İlke Kararı

Özürlü bireylere tanınacak fırsat eşitliği (97/C/12/01)

l 31 Mayıs 1990, Konsey İlke Kararı

Özürlü çocuklar ve gençlerin genel öğretim sistemine katılımı (90/C 162/02)

Yakın zamana kadar gizlenen, evlerde saklanan görmezden gelinen bu insanlarımız ve aileleri artık sivil toplum kuruluşlarında örgütlenerek, sorunlarını dile getirmeye, insan ve yurttaş olmaktan doğan haklarını talep etmeye başladılar. Son on yıl içinde, özellikle 1997 yılından başlayarak; 571 ve 572 sayılı KHK'ler, Özürlüler İdaresi Başkanlığının kurulması, özürlü kimlik kartı, Sağlık Raporu Yönetmeliği, Özürlü istihdamının arttırılması, Özürlü çocuğu olan çalışanlara vergi indirimleri ve özel eğitim yardımları M.E.B. Özel Eğitim Yönetmelikleri, imarla ilgili yönetmelikler, özürlülerle ilgili T.S.E. standartları belirlenmesi vb. çok önemli kazanımlar elde ettiler.

Ancak zaman içinde kamuda çeşitli kurumları sorumluluğundaki hizmetlerin ve yasalardaki hakların yaşama geçirilmesinde karşılaşılan sorunlar ve yeni ihtiyaçlar sonucu çağdaş dünyadaki uygulamalar ve AB normlar dikkate alınarak özürlülerle ilgili hak ve hizmetleri bir bütünlük içinde ele alan bir yasal düzenleme gereksinimi ortaya çıktı.

Özürlüler sorunu, dolaylı olarak aileleri ile birlikte nüfusumuzun üçte birini ilgilendiren büyük bir toplumsal sorunumuzdur.

Özürlülerle ilgili çağdaş dünyadaki genel anlayış geleneksel acıma ve yardım duyguları ile yaklaşmak yerine; bu insanların kendi kendilerine yetecek, kendi kendilerine yardım edecek şekilde eğitilmeleri, donatılmaları ve korunmalarıdır.

Bu yasa ile toplumun en mağdur kesimi olan özürlülerin insan onuruna yakışır bir yaşam sürmeleri ve yaşamın tüm nimetlerinden zihinsel ve fiziksel yeteneklerinin el verdiği ölçüde yararlanmaları yönünde düzenlemeler öngörülmektedir.

MADDE GEREKÇELERİ

Madde 1.- Kanun Teklifinin amacı açıklanmaktadır.

Madde 2.- Kanun Teklifinde geçen ibarelerin tanımı ile ilgilidir.

Madde 3.- 571 sayılı KHK'nin Genel Esaslar başlıklı 2. maddesi yeniden düzenlenmiştir.

Madde 4.- Özürlülerle ilgili derecelendirmelerin, sınıflandırmaların, uluslar arası özürlülük sınıflandırması temel alınarak hazırlanacak özürlülük ölçütüne göre yapılması ve özürlülük ölçütünün tespiti ve uygulama esaslarının yönetmelikle yapılması amacıyla 571 sayılı KHK'ye Ek Madde 1 eklenmiştir.

Madde 5.- Başkanlıkça özürlülük ve özürlüler ile ilgili her türlü bilgileri içeren verilerin toplanması suretiyle veri tabanı oluşturulması amacıyla 571 sayılı KHK'ye Ek Madde 2 eklenmiştir.

Madde 6.- Özürlü kişilerin yaşamlarını öncelikle bulundukları ortamda sağlık, huzur ve güven içinde sürdürmesi, toplum içinde kendi kendilerini idare edebilecek ve üretken hale gelebilecek şekilde bakım ve rehabilitasyonlarının yapılması amacıyla bunlardan ihtiyacı olanların geçici veya sürekli bakım altına alınması veya evde bakım hizmeti sunulmasını temin etmeye yönelik yönetmelik düzenlenmesi amacıyla maddede düzenleme yapılmıştır.

Madde 7.- Bakım hizmetlerini, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünden ruhsat alan gerçek ve tüzel kişiler ile kamu kurum ve kuruluşlarının verebilmesi için 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü Kanununa bir madde eklenmiştir.

Madde 8.- Bakım hizmetlerinin standardizasyonu, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü Koordinasyonunda çalışmalar yürütülmesi amacıyla 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü Kanununa bir madde eklenmiştir.

Madde 9.- Erken çocukluk ve çocukluğun her dönemi fiziksel, işitsel, duyusal, sosyal, ruhsal ve zihinsel gelişimlerinin izlenmesi, genetik geçişli ve özürlülüğe neden olabilecek hastalıkların erken teşhis edilmesinin sağlanması, özürlülüğün önlenmesi, var olan özrün şiddetinin olabilecek en düşük seviyeye çekilmesi, ilerlemesinin durdurulması için yürütülecek hizmetlerin esaslarının belirlenmesi amaçlanmıştır.

Madde 10.- Özür türlerini dikkate alan iş ve meslek analizlerinin yapılması ve bu analizlerin ışığında, özürlülerin durumlarına uygun meslekî rehabilitasyon ve eğitim programlarının geliştirilmesi için 571 sayılı KHK'ye bir madde eklenmiştir.

Madde 11.- Gerçek veya tüzel kişilerce açılacak olan özel meslekî rehabilitasyon merkezleri, hastanelerdeki mesleki rehabilitasyon merkezleri, yetenek geliştirme merkezleri ve korumalı işyerlerinin değişik tipleri ile özel işyerlerinde bireylerin bireysel gelişimleri ve yeteneklerine uygun iş veya becerilerini geliştirici hizmetlerle ilgili esasların belirlenmesi için 571 sayılı KHK'ye bir madde eklenmiştir.

Madde 12.- Çalışan veya iş başvurusunda bulunan özürlülerin karşılaşabileceği engel ve güçlükleri azaltmaya veya ortadan kaldırmaya yönelik istihdam süreçlerindeki önlemlerin alınması amacıyla 571 sayılı KHK'ye bir madde eklenmiştir.

Madde 13.- Özürlülere karşı toplumdaki önyargıların ve olumsuz tutumların yok edilmesi, toplumun bilinçlendirilmesi yolunda eylem planları oluşturularak hayata geçirilmesi amacıyla 571 sayılı KHK'ye bir madde eklenmiştir.

Madde 14.- Rehabilitasyonun her alanında sorun tespit etme, bilinçlendirme, bilgilendirme, yönlendirme gibi her tür hizmeti vermek üzere; Özürlüler idaresi Başkanlığı, Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türkiye Sakatlar Konfederasyonu, üniversiteler ve yerel yönetimlerin görevlendireceği birer temsilciden oluşan Rehabilitasyon Danışma Merkezleri kurulması amacıyla düzenleme yapılmıştır.

Madde 15.- Özürlü çocuklara, gençlere ve yetişkinlere, özel durumları ve farklılıkları dikkate alınarak, bütünleştirilmiş ortamlarda ve her düzeyde, özürlü olmayanlarla eşit eğitim imkânı sağlanması amacıyla 571 sayılı KHK'ye bir madde eklenmiştir.

Madde 16.- Ailelerin, özürlü çocuğunun ihtiyaçları, çocuklarına yardımcı olma yolları ve destekleyebilecekleri konularda bilgilendirilmeleri için 571 sayılı KHK'ye bir madde eklenmiştir.

Madde 17.- Özürlülerin eğitsel değerlendirme ve tanılamasının uzman kişilerden oluşan ve ailesinin yer aldığı kurul tarafından yapılması ve eğitim planlamasının geliştirilmesi amacıyla 571 sayılı KHK'ye bir madde eklenmiştir.

Madde 18.- Bedensel ve zihinsel özrü nedeniyle hiç kimseye ayrımcılık yapılmaması, Ayrımcılık yapan kişi, kurum ya da kuruluşun uğranılan maddi veya manevi zararı tazminle yükümlü tutulması amacıyla 571 sayılı KHK'ye bir madde eklenmiştir.

Madde 19.- Korumalı işyerlerinin açılmasına, işletilmesine, kapatılmasına, denetimine ve mevcut bir işyerinin "korumalı işyeri" statüsü almasına ilişkin usul ve esasların, Özürlüler Yüksek Kurulu tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle düzenlenmesi için 571 sayılı KHK'ye bir madde eklenmiştir.

Madde 20.- Özürlülerin, aleyhlerine sonuç doğuracak ayrımcılığa karşı korunması için Özürlüler idaresi Başkanlığının bünyesinde "Özürlü Haklarının İzlenmesi Komisyonu" oluşturulması için 571 sayılı KHK'ye bir madde eklenmiştir.

Madde 21.- Özür oranlarını ve bu oranlara göre özür derecelerini belirlemek, ve bu hususlarla ilgili usul ve esasları düzenlemek amacıyla 571 sayılı Özürlüler idaresi Başkanlığı Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesine bir bent eklenmiştir.

Madde 22.- Özürlüler yüksek kurulunda işçi ve işveren sendikalarının başkanlarınca temsili öngörülmekte olup başkanların katılmamaları kurulun eksik sayıyla işçi ve işveren kesimlerinin yokluğunda toplanmaktadır. Başkanları ibaresi temsilci ibaresi ile değiştirilmektedir.

Ayrıca özürlüler yüksek kurulunda barolar birliği, sosyal dayanışmayı teşvik genel müdürü ve RTÜK temsilcilerinin yer almasında özürlüler yüksek kurulunun 5-6 yıllık çalışması dikkate alınarak yarar görülmektedir.

Madde 23.- Özürlülerle ilgili uygulamaları değerlendirecek ayrımcılığın önlenmesini amaçlayan bir kurumun oluşturulması önerilmektedir.

Madde 24.- Sakatlığın önlenmesi erken teşhis için sağlık alanında yapılması gerekenler düzenlenmektedir.

Madde 25.- Sağlık işletmelerinde koruyucu sağlık hizmetleri ve sosyal güvencesi bulunmayan özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları ile bunun için gerekli görülen muayene ve tetkik hizmetleri dışında teşhis, tedavi ve rehabilite edici hizmetler ücretli olup, sağlık işletmesince tahakkuk ettirilen masrafların ilgili kurumca herhangi bir kısıtlamaya tabi tutulmaksızın öncelik ve ivedilikle ve ödeme emri beklenilmeksizin ödenmesi için 3359 sayılı Kanunun 8 inci maddesi değiştirilmiştir.

Madde 26.- Sosyal hizmet kuruluşlarının açılış iznine, her türlü standartlarına ve işleyişlerine ilişkin esasları, varsa ücret tarifelerini tespit etmek, onaylamak, denetimini yapmak ve bu esaslara uymayanların faaliyetlerini durdurmak için 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununun 9 uncu maddesinin (g) bendi değiştirilmiştir.

Madde 27.- Resmî veya özel rehabilitasyon merkezlerinde eğitim görmesi uygun görülenlerin herhangi bir kurum veya kuruluş tarafından karşılanmayan rehabilitasyona ilişkin yardımları, bütçe uygulama talimatında belirlenen esas ve miktarlarda Fondan karşılanması amacıyla 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununa aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir.

Madde 28.- Önemli toplumsal görev üstlenen Türkiye Sakatlar Konfederasyonu ve bağlı federasyonların yasalarla verilen görevleri ve kendi tüzüklerinde yer alan amaçları gerçekleştirmek için yeterli ve sürekli gelir ihtiyaçlarının karşılanması amaçlanmaktadır.

Madde 29.- Özürlü tanımı ve derecelendirmesi SHÇEK mevzuatına da yerleştirilmektedir.

Madde 30.- Özürlülerin günlük yaşamları için temel gereksinimlerini asgari düzeyde karşılanması öngörülmektedir.

Madde 31.- işitme özürlülerin iletişim kurmadaki zorlukları hastane, karakol ve adliyelerde sorun olmakta bu iletişim işitme özürlü yurttaşlar ile ilgililer arasında genellikle çocukları aracılığıyla kurulmakta çocukların bu nedenle karşılaştıkları olaylar ruhsal bunalımlara neden olmaktadır. Örneğin bir annenin kadın hastalığını doktora 10-12 yaşındaki erkek çocuğu anlatmak zorunda kalmaktadır. Bu zorlukların giderilmesi amaçlanmaktadır.

Madde 32.- 2022 sayılı Muhtaç ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerinden istifade ederek aylık almaya başlayan özürlü kadınlardan sonradan evlenmek suretiyle aylık alma hakkını kaybedenlerin haksız yere aldıkları aylıkların hazinece geri tahsili için başlatılan işlemler bu kanununun yayımı tarihinden itibaren durdurulması amacıyla 2022 sayılı Muhtaç ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna Ek Madde eklenmiştir.

Madde 33.- 2022 sayılı Muhtaç ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 8 inci maddesinin son fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

Madde 34.- Özel eğitimden yararlanmanın ilk koşulu eğitim kurumuna ulaşabilmektir. Özellikle zihinsel özürlü bireylerin refakatçi olmaksızın bu kurumlara ulaşmaları mümkün olamamaktadır. Zorunlu durumlarda bu ebeveynlerin çocuklara refakatine olanak verecek bu düzenleme gereklidir.

Madde 35.- İş olanaklarının sınırlı olması özürlülerin iş aramakla geçirdikleri uzun yıllar yaşlarının ilerlemesine neden olmaktadır. Zorunlu emeklilik yaşı dikkate alındığında 15 yılda erken emekli olacak özürlülerin diğer memur adaylarına göre daha ileri yaşta memuriyete başlamalarına imkan verecek düzenleme sosyal gerekliliktir.

Madde 36.- Aile yardımı ödemelerinde özürlü çocukların özel ihtiyaçları dikkate alınmaktadır.

Madde 37.- Özürlü bireyler çeşitli zorluklara büyük azim ve özveri ile eğitimlerini bitirip meslek sahibi olmaktadırlar. Ne yazık ki çeşitli nedenlerle mesleklerinde ilerleyememektedirler. Aynı zamanda ekonomik kayıplara da yol açan bu durum insan haklarına aykırıdır.

Madde 38.- Özel eğitim kurumlarının bulunduğu merkezlerin dışında görev yapan memur çocuklarının eğitimleri bu nedenle aksamaktadır. Gündüzlü eğitim için bu memurların özel eğitim merkezlerinin bulunduğu illerde görev yapmaları sağlanmalıdır.

Madde 39.- Zihinsel özürlü çocukların hizmetli olarak veya başka kadrolarda çalıştırılmaları eğitim şartı dikkate alınmadığında mümkün olabilir.

Madde 40.- Emekli Sandığından malûllük veya yaşlılık aylığı alanlar ile hak sahibi olarak aylık alanlar içerisinden; bedensel, zihinsel ve ruhsal hastalık veya özürlülük ve yaşlılık sonucunda, sürekli veya geçici olarak günlük hayatın alışılmış gereklerini yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları özürlülere verilecek sağlık kurulu raporuyla tespit edilenlerden, bulundukları il sınırları içerisinde yardım ve bakımını üstlenecek kimsesi olmayanların, resmi veya özel bakım merkezlerinde veya evlerinde bakımlarının yapılması halinde, bakımlarına ilişkin ücretler, bakıma muhtaçlık derecelerine göre Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca karşılanması için 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanununa madde eklenmiştir.

Madde 41.- İştirakçinin özürlü olduğunu özürlülere verilen sağlık kurulu raporuyla belgeleyen özürlü çocuklarından herhangi bir sosyal güvenlik kurumu iştirakçisi olarak çalışmayanlardan asgari % 80 oranında özürlü olanlara emekli aylığının % 100'ü, asgari % 60 oranında özürlü olanlara % 75'i, asgari % 40 oranında özürlü olanlara % 50'si aylık olarak bağlanması amacıyla 5434 sayılı Kanununun 68 inci maddesinin (b) bendine aşağıdaki paragraf eklenmiştir.

Madde 42.- 5434 Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun Ek 29. maddesinde yer alan "(10)" ibaresi, "(5)" olarak değiştirilmiştir. Çalışanların çalışmayacak ölçüde malul olduklarında aylığa bağlanmaları için kurum iştirakçisi olarak çalıştıkları sürenin azaltılmasını öngören bu düzenleme sosyal devlet ilkesinin gereğidir.

Madde 43.- 15 yılda emekli edilen özürlülerin gelirlerindeki kaybın azaltılması amaçlanmaktadır.

Madde 44.- Özel eğitimden istifade etmenin ilk koşulu eğitim kurumuna ulaşabilmektir. Özellikle zihinsel özürlü bireylerin refakatçi olmaksızın bu kurumlara ulaşmaları mümkün olamamaktadır. Zorunlu durumlarda bu ebeveynlerin çocuklara refakatine olanak verilmektedir.

Madde 45.- Sigortalılar ve kurumdan sürekli işgöremezlik geliri, malûllük veya yaşlılık aylığı almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları görme, ortopedik, işitme, dil-konuşma ve ses bozukluğu, zihinsel, ruhsal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmiş özürlü çocukları ile kurumdan hak sahibi olarak gelir veya aylık alan aynı durumdaki çocuklardan, kurum sağlık tesisleri sağlık kurulu raporu ile resmi veya özel eğitim merkezlerine gönderilenlerin, gelişim ve eğitimlerine ilişkin yardımların, Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca sağlanması için 506 sayılı Kanunun Ek 37 nci maddesi değiştirilmiştir.

Madde 46.- Özel eğitimden istifade etmenin ilk koşulu eğitim kurumuna ulaşabilmektir. Özellikle zihinsel özürlü bireylerin refakatçi olmaksızın bu kurumlara ulaşmaları mümkün olamamaktadır. Zorunlu durumlarda bu ebeveynlerin çocuklara refakatine olanak verilmektedir.

Madde 47.- Kurumlarından aylık almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları kişilerden hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları sağlık kurulu raporu ile tespit edilenlerden resmi veya özel bakım merkezlerine gönderilenlerin veya evlerinde bakımı yapılanların bakımlarına ilişkin masraf ve ücretlerin, Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca ödenmesi için 399 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir.

Madde 48.- Özel eğitim kurumlarının bulunduğu merkezlerin dışında görev yapan memur çocuklarının eğitimleri bu nedenle aksamaktadır. Gündüzlü eğitim için bu memurların özel eğitim merkezlerinin bulunduğu illerde görev yapmalarının sağlanması.

Madde 49.- Emekli sandığında yer alan hizmet süresi SSK iştirakçileri içinde yeterli olmalıdır. Zaten 1981 yılında SSK kanununda yapılan bir değişiklikle bu uygulama 2003 yılına kadar sürdürülmüştür. 2003 yılında düzenleme 2 nci ve 3 üncü derecede özürlüler için 18-20 yıla çıkarılmak sureti ile özürlü haklarında geriye gidiş ortaya çıkmıştır.

Madde 50.- 506 sayılı Kanunun geçici 87. maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.

Madde 51.- Sigortalılar ve kurumdan sürekli iş görmezlik geliri; malûllük veya yaşlılık aylığı almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları görme, ortopedik, işitme, dil konuşma ve ses bozukluğu, zihinsel, ruhsal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmiş özürlü çocukları ile kurumdan hak sahibi olarak gelir veya aylık alan aynı durumdaki çocuklardan, kurum sağlık tesisleri sağlık kurulu raporları dikkate alınarak İl Millî Eğitim kurullarınca alınacak kararla resmi veya özel eğitim merkezlerine gönderilenlerin, gelişimi ve eğitimlerine ilişkin yardımların, Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca sağlanması için 506 sayılı Kanunun Ek 37 nci maddesi değiştirilmiştir.

Madde 52.- Bedensel, zihinsel ve ruhsal hastalık veya özürlülük ve yaşlılık sonucunda, sürekli veya geçici olarak günlük hayatın alışılmış gereklerini yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları özürlülere verilecek sağlık kurulu raporuyla tespit edilenlerden, bulundukları il sınırları içerisinde yardım ve bakımını üstlenecek kimsesi olmayanların, resmi veya özel bakım merkezlerinde veya evlerinde bakımlarının yapılması halinde, bakımlarına ilişkin ücretler, bakıma muhtaçlık derecelerine göre Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca karşılanması için 506 sayılı Kanuna Ek Madde eklenmiştir.

Madde 53.- Herhangi bir işte çalışamadığı için sosyal güvenlik kurumlarına iştirakçi olarak katılamayan özürlülerin geleceklerini kendi olanaklarıyla güvence altına almaya yönelik isteğe bağlı sigortalılığa devletin katkı yapması ve bu hizmetten yararlanacak özürlü sayısını artırmak sosyal devlet ilkesi gereğidir.

Madde 54.- 18 yaşını veya ortaöğrenim yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmamış yahut özürlü olduklarını özürlülere verilen sağlık kurulu raporuyla belgeleyenlerden herhangi bir sosyal güvenlik kurumu iştirakçisi olarak çalışmayanlardan asgari % 80 oranında özürlü olanlara toptan ödeme tutarının % 100'ü, asgari % 60 oranında özürlü olanlara % 75'i, asgari % 40 oranında özürlü olanlara % 50'si toptan ödeme yapılması için 506 sayılı Kanunda değişiklik yapılmıştır.

Madde 55- Bakanlığın özürlülere yönelik görevine açıklık getirilmektedir.

Madde 56.- Herhangi bir işyerinde istihdam edilen özürlünün işyerine uyumu, işi yerine getirmesine engel oluşturacak durumun ortadan kaldırılması veya iş veriminin artması amacıyla kullanılmak üzere araç - gereç alınmasının gerektiği hallerde; işveren veya işveren vekilinin yazılı başvurusu üzerine söz konusu araç-gerecin bedeli, Türkiye İş Kurumu bütçesinde açılacak özel bir hesapta toplanan para amaçlanmıştır.

Madde 57.- 4857 Sayılı iş Kanununun 101 inci maddesine aykırılık nedeniyle verilen para cezalarına yapılan itirazların duruşma yapılarak karara bağlanması için yasada değişiklik yapılmıştır.

Madde 58.- SSK ve Emekli Sandığı iştirakçisi özürlüler erken emeklilik hakkından yararlanmaktadırlar. (Emekli Sandığı Kanunu Madde 39-j, SSK Kanunu Madde 60) Bu olanağın Bağ-Kur iştirakçilerine tanınmaması özürlüler arasında hakkaniyeti ihlal eden uygulamadır. Özürlülerin ekonomik güce kavuşmaları istihdam edilmeleri için iş yasasının 30 uncu maddesinde yer alan düzenlemeyle işverenlere teşvik uygulanmaktadır. Kendi nam ve hesabına çalışarak kendi istihdamını sağlayan özürlülerin de teşviki aynı kapsamda düşünülmeli Bağ-Kur iştirakçisi özürlülerin erken emeklilikleri teşvik edilmelidir.

Madde 59.- SSK ve Emekli Sandığı iştirakçilerinin özürlü çocuklarına sağlanan bir olanakla özel eğitim kurumlarından yararlanmaktadırlar. Bu olanağın Bağ-Kur iştirakçilerine ve onların özürlü çocuklarına sağlanmalıdır.

Madde 60.- Bu Maddeyle Bağ-Kur'un sigorta hizmetlerine yeni bir sigorta hizmeti olarak bakım sigortası eklenmektedir. Bu hizmetin prim karşılığı yapılması mümkündür. Bakım hizmeti kadının iş ve eğitim hayatına katılımını hızlanarak artması yaşlılar ve özürlülerin bakımını sosyal bir problem haline getirmiştir. Emek yoğun hizmet olan bu hizmetin gerçekleşmesi ülkemizdeki işsizliğin önlenmesine de katkıda bulunacaktır.

Madde 61.- Bu Madde ile kurumdan ölüm aylığı (yetim aylığı) alacak özürlülerin sübjektif değerlendirmelerden uzak somut kriterlere tespit etmeyi amaçlayan düzenleme öngörülmektedir. Zira sübjektif değerlendirmelere olanak veren bu Madde haksızlıklara ve adaletsizliklere neden olmaktadır. Sigortalılardan kesilecek primlerin hesaplanmasında ölüm ve yetim aylıkları da dikkate alınarak hesap yapılmaktadır. Bu hesabın içinde yer alan özürlüler iştirakçinin iradesi arandığında ilk tercih edilecek varislerdir.

Madde 62.- Bağ-Kur yasasında önerilen değişikliklerin bu yasaya da aktarılması bu değişikliklerle gerçekleştirilmektedir.

Madde 63.- Bağ-Kur yasasında önerilen değişikliklerin bu yasaya da aktarılması bu değişikliklerle gerçekleştirilmektedir.

Madde 64. Özürlülere hizmet amacıyla kurulmuş vakıf ve derneklere değişik yasalarla vergi kolaylıkları sağlanmıştır. Sağlanan vergi kolaylıkları oldukça eski tarihlerde o günün koşullarının gerektirdiği kolaylıklar olup zamanında anlam taşımakta idi. Bu kolaylıklar günümüzün faaliyetlerinin gerektirdiği araçlara da uygulanması amaçlanmıştır.

Madde 65.- Özürlülere hizmet amacıyla kurulmuş vakıf ve derneklere değişik yasalarla vergi kolaylıkları sağlanmıştır. Sağlanan vergi kolaylıkları oldukça eski tarihlerde o günün koşullarının gerektirdiği kolaylıklar olup zamanında anlam taşımakta idi. Bu kolaylıklar günümüzün faaliyetlerinin gerektirdiği araçlara da uygulanması amaçlanmıştır.

Madde 66.- Temel barınma ihtiyacının kendi olanaklarıyla karşılayan özürlülerin teşviki sosyal devlet ilkesinin gereğidir.

Madde 67.- Özürlülerin ihtiyaçlarını karşılamak için bu araç gereç edinmeleri esnasında ve başkalarına intikalinde zorunluluk dikkate alınarak bu vergiden istisna edilmeleri gerekir.

Madde 68.- Özellikle sakatlıkları nedeni ile toplu taşım araçlarından yararlanamayan özürlülerin özel taşıtlarıyla hareketleri mümkündür bunun sağlanması bu taşıtların maliyetlerini azalacak vergi istisnaları gereklidir. Ayrıca özürlülerin günlük yaşamları ve eğitimleri için gerekli olan ekstra araç gereçten vergi almak sosyal devlet ilkesiyle bağdaştırılamaz. örneğin herhangi bir yurttaşın kullandığı yazı makinesinin 3 katı fiyatla alınan kabartma yazı makinesi bu dezavantajın yanı sıra 3 katı KOY ödenmesini de gerektirmektedir. Bu nedenle KOY'nin özel araç ve gereçlerden alınmaması sağlık harcamaları gibi düşünülmelidir.

Madde 69.- Ücret serbest meslek geliri elde eden özürlülere gelir vergisi indirimi uygulanarak bir destek sağlanmalıdır. Bu destek gerçek usulle vergilendirilen özürlülere sağlanmamaktadır. kendi işini kurmak isteyen özürlülerin teşvik edilmesi gereklidir. Bu nedenle vergi indirimi özürlüler arasında herhangi bir ayrım yapılmadan uygulanmalıdır.

Madde 70.- Gümrük kanununun bakanlar kuruluna verdiği yetki kullanılarak bizzat özürlüler tarafından ithal edilen özel araç ve gereç gümrük vergisinden istisna edilmiştir. Bu istisnanın ticari mal niteliğindeki özel araç gerece uygulanmaması ticari şirketlerin konuyla ilgilenmemelerine neden olmakta bu ilgisizlik yüzünden toplu alımlarda sağlanabilecek iskontolar teknolojik açıdan gelişmiş özel araç gerecin araştırılıp tespit edilmesi araç gereçlerle ilgili servis hizmetlerinin de sunulamamasına neden olmaktadır. Ticari şirketlerin bu tür mallarının çok düşük olan gümrük vergisinden istisna edilmesi yurtdışından alınacak bu malların daha ucuz alınmasını teknolojik olarak gelişmiş olanların temin edilmesini özürlülerin günlük ve eğitim yaşantılarında önemli kolaylıklar sağlayan araç gerecin yaygın kullanımını sağlayacaktır. Bu istisnanın katma değer vergisinde de gerekli olduğunu yukarıda açıkladığımız nedenlerle yeniden vurgulamak istiyoruz.

Madde 71.- Ortopedik özürlü bireylerin meskenlerine giriş çıkışlarını sağlamak için gerekli tadilatlar zaman zaman apartman sakinlerince kabul edilmemektedir. zorunlu olan bu tadilatların gerçekleştirilmesini sağlamak için bu düzenleme zorunludur.

Madde 72.- 572 sayılı KHK'nin 3 üncü maddesi ile özürlülere sağlanan bazı imkanlar ne yazık ki 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununda yer almamış verilen haklar adeta geri alınmıştır. Özürlülere sağlanacak olanakların belediyelere yasayla görev olarak verilmeleri alınan hakkın iadesi olacaktır. Çağdaş belediyecilik anlayışı bunu gerektirmektedir.

Madde 73.- 572 sayılı KHK'nin 3 üncü maddesi ile özürlülere sağlanan bazı imkânlar ne yazık ki 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununda yer almamış verilen haklar adeta geri alınmıştır. Özürlülere sağlanacak olanakların belediyelere yasayla görev olarak verilmeleri alınan hakkın iadesi olacaktır. Çağdaş belediyecilik anlayışı bunu gerektirmektedir.

Madde 74.- 572 sayılı KHK'nin 3 üncü maddesi ile özürlülere sağlanan bazı imkanlar ne yazık ki 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununda yer almamış verilen haklar adeta geri alınmıştır. Özürlülere sağlanacak olanakların belediyelere yasayla görev olarak verilmeleri alınan hakkın iadesi olacaktır. Çağdaş belediyecilik anlayışı bunu gerektirmektedir.

Madde 75.- Kamuoyunun özürlüler hakkında olumsuz imaj edilmesini önlemek için gerekli bir düzenlemedir.

Madde 76.- Özürlülerin kent yaşamına katılmalarını kolaylaştırıcı düzenlemeler öngörülmektedir.

Madde 77.- Görme özürlülerin noterlerde gerçekleştirdikleri işlemlerde imzalarıyla ilgili gereksiz bürokrasiyi ortadan kaldıran Braille yazı sisteminin noter mevzuatında yer almasını öngören düzenleme günümüz koşulları için gereklidir.

Madde 78.- Görme özürlülerin noterlerde gerçekleştirdikleri işlemlerde imzalarıyla ilgili gereksiz bürokrasiyi ortadan kaldıran Braille  yazı sisteminin noter mevzuatında yer almasını öngören düzenleme günümüz koşulları için gereklidir.

Madde 79.- Görme özürlülerin noterlerde gerçekleştirdikleri işlemlerde imzalarıyla ilgili gereksiz bürokrasiyi ortadan kaldıran Braille  yazı sisteminin noter mevzuatında yer almasını öngören düzenleme günümüz koşulları için gereklidir.

Madde 80.- Görme özürlülerin noterlerde gerçekleştirdikleri işlemlerde imzalarıyla ilgili gereksiz bürokrasiyi ortadan kaldıran Braille  yazı sisteminin noter mevzuatında yer almasını öngören düzenleme günümüz koşulları için gereklidir.

Madde 81.- Özürlülerin spor yapmalarını yaygınlaştırmak başarılarını teşvik etmek bu yolla toplumda oluşmuş önyargıları ortadan kaldırmak amaçlandırılmıştır.

Madde 82.- Özürlülerin spor yapmalarını yaygınlaştırmak başarılarını teşvik etmek bu yolla toplumda oluşmuş önyargıları ortadan kaldırmak amaçlanmıştır.

Madde 83.- Ülkemizde özürlülere hizmet amacıyla kurulmuş yüzlerce dernek mevcuttur. Bunlar tüzüklerinde yazılan amaçları gerçekleştirmek için yardım kampanyaları düzenlemektedirler. Uzman eleman yokluğu gerekli projelerin fizibilitesi yapılmadan uygulamaya konulmasına neden olduğu gibi mükerrer projelerin hazırlanmasına da neden olmaktadır. Özürlü bireylere gerekli ve yeterli hizmet imkanların azami ölçüde değerlendirilmesiyle mümkündür. Bu nedenle derneklerin üst kuruluşları olan federasyon ve konfederasyonun düzenlenen yardım kampanyalarından haberdar edilerek düşüncelerinin alınması bu alandaki dağınıklığı ve israfı önleyecektir.

Madde 84.- Özürlü anne ve babanın velayet hakkının bu nedenle ellerinden alınmasını önlemeye yönelik önerimiz aynı zamanda ayrımcılıkla mücadelenin gereğidir. Kanun metninde özürlü ibaresinin çıkarılması gerekli durumlarda karar merciini sair nedenler ibaresine dayanarak gerekli kararları almaya imkan verecek niteliktedir.

Madde 85.- Üretimi yapılan her türlü malın özürlülerin özel durumları dikkate alınarak üretilmesini sağlamak bu kurala aykırı olarak yapılan üretim sonunda ortaya çıkacak zararlardan üretim satış zincirinde görev alanların sorumluluklarını teyit etmektedir.

Madde 86.- 4046 sayılı Özelleştirme Yasasının 21. Maddesinde yer alan ve özürlüleri özelleştirmenin olumsuzluklarından koruyacak düzenleme 10 yıldan beri süren uygulamada amacı gerçekleştiremediği görülmüştür. Amacın istenilen biçimde gerçekleşmesi için bu düzenlemeye ihtiyaç duyulmuştur.

Madde 87.- Özürlülerin toplumsal ve sosyal yaşama daha çok katılmaları amaçlanmaktadır.

Madde 88.- Dernek gelirlerinin istismarının önlenmesi amaçlanmıştır.

Madde 89.- Bu kanunun öngördüğü yönetmeliklerin gecikmeden çıkarılması amaçlanmıştır.

Geçici Madde 1.- Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmi yapılar, mevcut tüm yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları vb. sosyal ve kültürel altyapı alanları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılmış ve umuma açık hizmet veren her türlü yapılar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 5 yıl içinde özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirilmesi amacıyla düzenlenmiştir.

Geçici Madde 2.- Büyükşehir belediyeleri ve belediyeler, şehir içinde kendilerince sunulan ya da denetimlerinde olan toplu taşıma hizmetlerinin özürlülerin erişilebilirliğine uygun olması için gereken tedbirleri alır. Mevcut özel ve kamu toplu taşıma araçları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 5 yıl içinde özürlüler için erişilebilir duruma getirilmesi amacıyla düzenlenmiştir.

Madde 90.- Yürürlük maddesidir.

Madde 91.- Yürütme maddesidir.


CUMHURİYET HALK PARTİSİ GRUP BAŞKANVEKİLLERİ İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ALİ TOPUZ, İZMİR MİLLETVEKİLİ KEMAL ANADOL, SAMSUN MİLLETVEKİLİ

HALUK KOÇ İLE 46 MİLLETVEKİLİNİN TEKLİFİ

 

ÖZÜRLÜLER KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE

KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ

MADDE 1.- Bu Kanunun amacı; özürlülüğün önlenmesi, özürlülerin sağlık, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, bakım ve sosyal güvenliğine ilişkin sorunlarının çözümü ile her bakımdan gelişmelerini ve önlerindeki engelleri kaldırmayı sağlayacak tedbirleri alarak topluma tam katılımlarını sağlamak ve bu hizmetlerin koordinasyonu için çeşitli Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde gerekli düzenlemeleri yapmaktır.

MADDE 2.- Bu Kanunun uygulanmasında;

Başkanlık: Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığını,

Bakım: Durumları gereği Rehabilitasyondan yararlanamayan veya rehabilitasyondan yararlandığı halde özel ilgi, destek ve korunmayı gerektirenlere verilen yatılı ve/veya gündüzlü hizmeti,

Bakıma muhtaç kişi: Bedensel, zihinsel ve ruhsal hastalık veya özürlülük ve yaşlılık sonucunda, sürekli veya geçici olarak günlük hayatın alışılmış gereklerini yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün olan kişiyi,

Bakım merkezi: Her yaştaki bakıma muhtaç kişilere veya özürlülere süreli veya sürekli bakım hizmetinin sağlandığı yatılı ve/veya gündüzlü merkezleri,

Evde bakım hizmeti: Temel bakıma ve ev idaresine yönelik günlük hizmetleri,

Korumalı işyeri: Normal işgücü piyasasına kazandırılmaları güç olan özürlüler için, meslekî rehabilitasyon ve istihdam oluşturmak amacıyla, gerektiğinde devlet tarafından teknik ve malî  yönden desteklenerek çalışma ortamının özel olarak düzenlendiği işyerlerini,

Korumalı işyeri statüsü: Çalışanlarının yönetmelikle belirlenen oranını özürlülerin oluşturduğu veya özürlülere yönelik çalışmaları ile korumalı işyerine sağlanan teknik ve malî destek sağlanma şartlarını taşımayı,

Koruyucu rehabilitasyon hizmetleri: Erken tanı ile bozukluk ve hastalıkların oluşmasının ya da ilerlemesinin önlenerek özür durumunun ortaya çıkmasının engellenmesi ve engellenebilir özürlülük nedenleri ile ilgili toplumsal duyarlılığın artırılmasına yönelik faaliyetlerin yapılması, sosyal ve çevresel engellerin ortadan kaldırılması, hastalık ya da özür durumunda ise bu hastalık ve özürden kaynaklanan etkilerin en aza indirilerek kişilerin geriye kalan fonksiyonel kapasitelerini en üst düzeye ulaştırması ve toplumla bütünleşmesini,

Meslekî rehabilitasyon hizmetleri: Herhangi bir mesleği olmayan, mesleğinde yetersiz olan veya meslek değiştirmek isteyen özürlülerin işgücü piyasasında ihtiyaç duyulan ve özür grubuna uygun meslekte yetiştirilerek, fizikî ve meslekî yönden en yüksek kapasiteye ulaştırılmalarını ve yetiştirildikleri meslekte istihdamlarını veya kendi işlerini kurmalarını sağlamak amacıyla; özürlünün fiziksel, zihinsel, değerlendirilmesi, meslekî rehberlik ve danışmanlık, hizmetlerinin bütününü,

Özürlü: Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılamada güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişiyi,

Özürlülük: Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal yeteneklerin bireysel düzeyde azalması veya kaybedilmesi sonucu oluşan durumu,

Özürlülük ölçütü: Uluslar arası ölçütler göz önünde bulundurularak hazırlanan ve gerek duyuldukça revize edilen ölçütleri,

Özürlü sağlık kurulu raporu: Sağlık kurulu tarafından özürlü bireye yönetmelikle belirlenen özürlülük ölçütüne göre verilen özür durumunu gösteren belgeyi,

Rehabilitasyon: Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle oluşan özrü ortadan kaldırmak veya özürlülüğün etkilerini mümkün olan en az düzeye indirmek, özürlüye yeniden fiziksel, zihinsel, psikolojik, ruhsal, sosyal, meslekî ve ekonomik yararlılık alanlarında başarabileceği en üst düzeyde yetenekler kazandırarak; evinde, işinde ve sosyal yaşamında kendine ve topluma yeterli olabilmesi ve özürlünün toplum ile bütünleşmesi, ayrımcılığa karşı tüm tedbirlerin alınması amacıyla verilen koruyucu, tıbbî, meslekî, eğitsel, rekreasyonal ve psiko - sosyal hizmetler bütününü,

Rehabilitasyon ekibi: Rehabilitasyon alanında uzman hekim, fizyoterapist, rehabilitasyon hemşiresi, iş ve uğraşı terapisti, psikiyatr/klinik psikoloğu, sosyal hizmet uzmanı, ortez - protez teknisyeni/teknikeri, konuşma terapisti, çocuk gelişim ve eğitimcisi, özel eğitim öğretmeni, rehber öğretmen, diyetisyen, meslek danışmanı, rehabilitasyon mühendisi, rekreasyon terapisti, optometrist, odyolog, odyometrist, psikolojik rehber ve danışman, konsültan hekimler, bu alanda özel yetiştirilmiş yardımcıları (rehabilitasyon yardımcıları),

Rehabilitasyon merkezi: Rehabilitasyonun amaçları doğrultusunda koruyucu, tıbbî, meslekî, rekreasyonal, eğitsel, psiko - sosyal rehabilitasyon hizmetlerinin tek tek veya bir bütün halinde, disiplinler arası bir modelde yataklı veya yataksız olarak verildiği resmî ya da özel kuruluşları,

Erken tanı ve rehabilitasyon hizmetleri: Bebeklik, erken çocukluk ve okul öncesi döneminde oluşan veya oluşabilecek fiziksel ve zihinsel gelişim geriliklerinin erken teşhis edilerek erken müdahale ile özrün önlenmesi ve erken başlanan rehabilitasyon hizmetlerini,

Sınıflandırma: Önemli bir sağlık öğesi olarak insan vücudunun fonksiyonu ve yetersizliğinin tanımı konusunda ortak ve standart bir dil ve çerçeve geliştirme çalışmasını,

Sosyal rehabilitasyon hizmetleri: Toplam rehabilitasyon sürecini zora sokabilen ekonomik sosyal yükümlülükleri azaltmak; özürlü bireyin ailesinin, toplumun ve mesleğinin taleplerinin bireye göre ayarlanmasına yardımcı olmak yoluyla topluma katılımını amaçlayan rehabilitasyon sürecini,

Tıbbî rehabilitasyon hizmetleri: Hastalık veya bozukluk sonucu ortaya çıkan özürlülük engellilik durumunu, fizyolojik, anatomik ve çevresel kısıtlamaların disiplinler arası bir yaklaşımla elverdiği ölçüde azaltmaya, mümkünse ortadan kaldırmaya yönelik tedavi uygulamalarını,

Toplum temelli rehabilitasyon: Özürlü engelli bireylerin, ailelerinin ve çevrelerinin yararlanabilecekleri kaynaklar oluşturmayı ve toplum düzeyinde önlemler almayı içeren süreci,

Yardımcı teknolojiler: Özürlü bireylerin fonksiyonel kapasitelerini korumak veya geliştirmek amacıyla kullanılan her türlü gereç - cihaz sistemini,

Yetersizlik: Fizyolojik, psikolojik veya anatomik yapı ve fonksiyonların kaybı ya da normalden sapma durumunu,

ifade eder.

MADDE 3.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Genel Esaslar başlıklı 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Madde 2.- Genel Esaslar

Bu hizmetin yürütülmesine ilişkin genel esaslar şunlardır:

1) Özürlülerin aleyhlerine sonuç doğuracak ayrımcılığa karşı korunması esastır.

2) Başkanlık özürlülüğün önlenmesine yönelik politikalar geliştirir.

3) Bakıma muhtaç özürlülere bakım güvencesi temin edilmesi esastır.

4) Başkanlık, insan onur ve haysiyetinin dokunulmazlığı temelinde, özürlülerin ve özürlülüğün her tür istismarına karşı sosyal politikalar geliştirir.

5) Özürlülükten doğan sosyal haklar, özürlünün cinsiyetine ve özürlülük sebebine bakılmaksızın eşitlik ilkesine göre düzenlenir.

6) Özürlülere verilecek hizmetler, belirlenen ulusal politikalar ve uygulama esasları doğrultusunda yürütülür. Ulusal politikalar, özürlülerin toplumla bir arada yaşaması için ihtiyaç duyulan şartların sağlanması esasına dayanır. Bu çerçevede, özürlülere hizmet veren kurum ve kuruluşların programları ve hizmetleri ile ilgili bilgilerin, ulaşılabilir şekilde özürlülere, ailelerine, bu alanda çalışanlara ve toplumun tüm bireylerine yayılması esastır.

7) Yeni doğacak ve doğmuş olanlarda tespiti mümkün olan özür ve hastalıklarla ilgili taramalar Sağlık Bakanlığınca ücretsiz yapılır. Bunun için gerekli ödenek Sağlık Bakanlığının yıllık bütçesine konur.

8) Kamu kurum ve kuruluşları ile diğer kuruluşların, özürlülerle ilgili olarak verdiği hizmetler Başkanlığın eşgüdümünde yürütülür.

9) Faaliyet ve programlar, devletin denetim ve gözetiminde, halkın gönüllü katkı ve katılımı da sağlanarak bir bütünlük içinde yürütülür.

10) Özürlülere yönelik hizmetlerde, uygulamalarda ve mevzuatta kamu kurum ve kuruluşları ile özel kuruluşlarca kullanılan tanım, kavram ve sınıflandırmalarda ortak terminoloji oluşturulması Başkanlığın eşgüdümünde sağlanır.

11) Özürlü bireyin, bağımsız olarak yaşayabilme, tıbbî bakım, rehabilitasyon veya bakım hizmetlerinden yararlanma, eğitim alma, meslek edinme, çalışma, sosyal güvenlik, sosyokültürel ve sportif yaşama katılma hakkı hiçbir şekilde kısıtlanamaz.

12) Özürlülük ölçütüne göre ağır özürlü sayılan özürlüler için rehabilitasyon hizmeti, bunu takiben bakım hizmeti sunulur.

13) Özürlülere yönelik, alınacak tüm kararlarda ve verilecek tüm hizmetlerde özürlülerin, ailelerinin ve gönüllü, uzman sivil toplum kuruluşlarının katılımı esastır.

14) Toplumun özürlüler ve özür konusunda bilgilendirilerek, özürlülere yönelik tutum ve davranışların olumlu yönde değiştirilmesi amacıyla eğitim programları Başkanlık tarafından koordine edilir ve kitle iletişim araçlarıyla duyurulur.

15) Kamu kurum ve kuruluşlarının hizmet planlama ve sunumu süreçlerinde, özürlülerin gereksinimleri göz önünde bulundurulur.

16) Özürlülerin sosyal, kültürel, eğitsel, sanatsal, sportif ve dini etkinliklere eşit katılımın önündeki engeller kaldırılır.

17) Özürlülere yönelik hizmetlerin sunumunda aile bütünlüğünün korunması esastır.

18) Başkanlık, özürlülerin yaşam kalitesini arttırmak amacıyla rehabilitasyon ve bakım hizmetlerine yönelik politika ve stratejileri belirler.

19) Rehabilitasyon alanlarında verilecek tüm hizmetlerin bütünlüğü ile bu hizmetlerin özürlülerin yaşam boyu gereksinimlerini karşılayacak biçimde düzenlenmesi esastır.

20) Yardımcı teknolojiler ve rehabilite edici hizmetlerin standardizasyonu ve takibi Başkanlık kanalıyla yapılır.

21) Koruyucu rehabilitasyon hizmetlerinin koordinasyonu Sağlık Bakanlığı, takibi Başkanlık tarafından yapılır.

22) Rehabilitasyon alanlarında verilen tıbbî, eğitsel, sosyal, psikolojik, gelişimsel, meslekî hizmetlerin ve bu alanda toplum düzeyinde önlemler alınmasının koordinasyon ve takibi Başkanlık tarafından yapılır.

23) Başkanlık, erken çocukluk dönemindeki özürlülere uygun rehabilitasyon programları geliştirir ve uygular.

24) Özürlülerin yaşamlarını kolaylaştıran, bağımsızlıklarını artıran, verimli ve üretken duruma gelmelerini sağlayan her türlü yardımcı araç gereçlerden, cihazlardan, sistemlerden ve yeni teknolojilerden yararlanma hakkı kısıtlanamaz.

25) Özürlülük alanında hizmet sunan kurum ve kuruluşların, özürlülere yönelik hazırlayacakları mevzuat düzenlemelerinde Başkanlığın görüşünü almaları esastır.

MADDE 4.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 1.- Özürlülerle ilgili derecelendirmeler, sınıflandırmalar, tanılamalar uluslar arası özürlülük sınıflandırması temel alınarak hazırlanacak özürlülük ölçütüne göre yapılır. Özürlülük ölçütünün tespiti ve uygulama esasları, Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşü alınarak ve Sağlık Bakanlığı, Türkiye iş Kurumu Genel Müdürlüğü temsilcilerinin yönetmelik çalışmalarına katılımı sağlanarak Özürlüler İdaresi Başkanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 5.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 2.- Başkanlıkça özürlülük ve özürlüler ile ilgili her türlü bilgileri içeren verilerin toplanması suretiyle veri tabanı oluşturulur. Bu veriler; özürlünün sağlık, eğitim, rehabilitasyon, sosyal, ekonomik ve kültürel haklarının kullanılması ile hizmetlerin, sosyal yardımların ve kaynakların rasyonel biçimde sunulması amacıyla kullanılır.

MADDE 6.- 2828 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 7.- Özürlü kişilerin yaşamlarını öncelikle bulundukları ortamda sağlık, huzur ve güven içinde sürdürmesi, toplum içinde kendi kendilerini idare edebilecek ve üretken hale gelebilecek şekilde bakım ve rehabilitasyonlarının yapılması, bunlardan ihtiyacı olanların geçici veya sürekli bakım altına alınması veya evde bakım hizmeti sunulması esastır.

Bakım hizmetlerinin kapsamı ve bu hizmetleri verecek olan gerçek ve tüzel kişilerin izin, çalışma usul ve esasları, Sağlık Bakanlığı, Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Türkiye iş Kurumu Genel Müdürlüğü temsilcilerinin yönetmelik çalışmalarına katılımı sağlanarak Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünce çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.

MADDE 7.- 2828 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 8.- Bakım hizmetlerini, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünden ruhsat alan gerçek ve tüzel kişiler ile kamu kurum ve kuruluşları verebilir.

MADDE 8.- 2828 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 9.- Bakım hizmetlerinin sunumunda kişinin biyolojik, fiziksel, psikolojik ve sosyal ihtiyaçları da dikkate alınır. Bakım hizmetlerinin standardizasyonu, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü Koordinasyonunda çalışmalar yürütülür.

Bakım hizmetleri ile bakımın nitelikli temini sağlanır.

Bakım hizmetleri, evde bakım veya kurum bakımı modelleriyle sunulabilir. Öncelikle kişinin sosyal ve fiziksel çevresinden ayrılmaksızın hizmetin sunulması esas alınır.

Rehabilitasyon hizmetleri tam katılım ve eşitlik temelinde özürlülerin bireysel ve toplumsal ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olarak verilir. Rehabilitasyon kararının alınması, planlanması, yürütülmesi, sonlandırılması dahil her aşamasında özürlü ve ailelerinin aktif ve etkili katılımı esastır. Hiçbir şekilde ayrımcılık yapılamaz.

Rehabilitasyonun her alanında ihtiyaç duyulan personelin yetiştirilmesine yönelik her düzeyde eğitim programları geliştirilir ve bu personelin istihdamı için gerekli önlemler alınır.

MADDE 9.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde  eklenmiştir:

EK MADDE 3.- Hastalık, yetersizlik ve kazaların önlenmesi veya azaltılmasına, erken tanı ile tedavileri ve bireyin özürlü duruma gelmesini önlemeye veya özürlülük düzeyini azaltmaya yönelik hizmetler Sağlık Bakanlığınca planlanır. Risk gruplarının takibinin yapılması, özürlülüğün tespiti ve önlenmesine yönelik tarama programlarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması esastır.

Erken çocukluk ve çocukluğun her dönemi fiziksel, işitsel, duyusal, sosyal, ruhsal ve zihinsel gelişimlerinin izlenmesi, genetik geçişli ve özürlülüğe neden olabilecek hastalıkların erken teşhis edilmesinin sağlanması, özürlülüğün önlenmesi, var olan özrün şiddetinin olabilecek en düşük seviyeye çekilmesi, ilerlemesinin durdurulması amacıyla çalışmalar yapılır ve ailelere psikolojik destek, danışmanlık ve rehberlik hizmetleri sağlanır. Bu hizmetlerin yürütülmesi ile ilgili usul ve esaslar, Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı temsilcilerinin yönetmelik çalışmalarına katılımı sağlanarak Özürlü/er İdaresi Başkanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.

MADDE 10.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 4.- Özür türlerini dikkate alan iş ve meslek analizleri, Özürlüler İdaresi Başkanlığının koordinatörlüğünde Millî Eğitim Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapılır. Bu analizlerin ışığında, özürlülerin durumlarına uygun meslekî rehabilitasyon ve eğitim programları, anılan kurumlarca geliştirilir.

MADDE 11.-  571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 5.- Gerçek veya tüzel kişilerce açılacak olan özel meslekî rehabilitasyon merkezleri, hastanelerdeki meslekî rehabilitasyon merkezleri, yetenek geliştirme merkezleri ve korumalı işyerlerinin değişik tipleri ile özel işyerlerinde bireylerin bireysel gelişimleri ve yeteneklerine uygun iş veya becerilerini geliştirici tedbirler alınır. Bu alandaki hizmetler ihtiyaçlara göre iş ve meslek analizi yapılarak hizmet satın alınması suretiyle temin edilebilir. Buna ilişkin usul ve esaslar, Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşü alınarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı temsilcilerinin yönetmelik çalışmalarına katılımı sağlanarak Özürlüler İdaresi Başkanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.

MADDE 12.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 6.- Çalışan veya iş başvurusunda bulunan özürlülerin karşılaşabileceği engel ve güçlükleri azaltmaya veya ortadan kaldırmaya yönelik istihdam süreçlerindeki önlemlerin alınması ve işyerinde fiziksel düzenlemelerin bu konuda görev, yetki ve sorumluluğu bulunan kurum ve kuruluşlar ile işyerleri tarafından yapılması zorunludur. Özürlülük durumları sebebiyle işgücü piyasasına kazandırılmaları güç olan özürlülerin istihdamı, öncelikle korumalı işyerleri aracılığıyla sağlanır.

Türkiye Sakatlar Konfederasyonu ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının görüşü alınarak Özürlüler İdaresi Başkanlığınca çıkarılacak Yönetmelikle belirlenen standartlara göre gerekli düzenlemeleri yapan işyerlerine, korumalı işyeri statüsü verilir.

MADDE 13.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 7.- Özürlülere fiziksel çevre, konut, ulaşım, sosyal ve sağlık hizmetleri, eğitim ve iş imkanları, kültürel, sportif ve dinlenme vb. gibi sosyal yaşama ilişkin her tür faaliyetlere katılımda fırsat eşitliği sağlanması esastır. Özürlülerin kendi hayatlarını düzenleyebilmeleri için bağımsızlıkları desteklenir.

Özür türü ve derecesi ne olursa olsun, bütün özürlüler için fiziksel çevrenin erişilebilir kılınmasına yönelik eylem programları geliştirilir, uygulamaya konur, bilgilendirme ve iletişime erişim sağlayacak önlemler alınır.

Özürlülere karşı toplumdaki önyargıların ve olumsuz tutumların yok edilmesi, toplumun bilinçlendirilmesi yolunda eylem planları oluşturularak hayata geçirilir ve bu yöndeki çalışmalar desteklenir.

MADDE 14.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 8.- Rehabilitasyon hizmetlerinde; rehabilitasyon kurumları esas olmakla birlikte, bu hizmetlerin ihtiyaç duyan tüm kesimlere ulaşması, özürlülerin, ailelerinin ve toplumun desteğinin ve katılımının sağlanması amacıyla toplum temelli rehabilitasyon hizmetlerine ağırlık verilir.

Rehabilitasyonun her alanında sorun tespit etme, bilinçlendirme, bilgilendirme, yönlendirme gibi her tür hizmeti vermek üzere; Özürlüler İdaresi Başkanlığı, Sağlık Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türkiye Sakatlar Konfederasyonu, üniversiteler ve yerel yönetimlerin görevlendireceği birer temsilciden oluşan Rehabilitasyon Danışma Merkezleri kurulur. Bu merkezler, kurulduğu ilin valiliği emrinde çalışır. Bunların kuruluş, işleyiş usul ve esasları Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı temsilcilerinin yönetmelik çalışmalarına katılımı sağlanarak Özürlüler İdaresi Başkanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.

MADDE 15.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 9.- Hiçbir gerekçeyle özürlülerin eğitim alması engellenemez. Özürlü çocuklara, gençlere ve yetişkinlere, özel durumları ve farklılıkları dikkate alınarak, bütünleştirilmiş ortamlarda ve her düzeyde, özürlü olmayanlarla eşit eğitim imkânı sağlanır.

Özürlü üniversite öğrencilerinin öğrenim hayatlarını kolaylaştırabilmek için Yükseköğretim Kurulu bünyesinde araç - gereç temini, özel ders materyallerinin hazırlanması, bunlara uygun eğitim, araştırma ve barındırma ortamlarının hazırlanmasının  temini, üniversite çağına gelmiş, üniversite eğitimine ulaşamayan özürlü gençlerin açık öğretim ve uzaktan öğretimle desteklenmesi gibi konularda sürekli çalışma yapacak "Özürlüler Danışma ve Koordinasyon Merkezi" kurulur. Bu merkezin kuruluşu ve işleyişi Milli Eğitim Bakanlığı ve Yüksek Öğretim Kurumu temsilcilerinin yönetmelik çalışmalarına katılımı sağlanarak Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle belirlenir.

Görme özürlülerin eğitim ve kültürel ihtiyaçlarını karşılamak üzere hazırlanacak kabartma kitap, sesli kitap ve materyal üretilmesini teminen gerekli işlemler ile işitme konuşma özürlülerin eğitim ve kitle iletişim ihtiyaçlarını görsel alanlarda karşılamak üzere "Türk işaret Dili" sistemi kurulur.

Bu sisteme göre işaret dili ders kitapları ile diğer yardımcı kitap ve yayımlar. İşitme konuşma özürlülerin her kademedeki eğitimlerinde kullanılır.

Bu sistemin kurulması ve uygulanmasını teminen yapılacak işlemler, Millî Eğitim Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Dil Kurumu ve Türkiye Sakatlar Konfederasyonu tarafından müştereken yürütülür.

MADDE 16.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 10.- Özürlülerin okulöncesi dönemi de içine alacak şekilde eğitimi ulusal eğitim planlama ve müfredat geliştirme sisteminin bütünleşmiş bir parçası olması, öğretmenlere, eğitim yöntemlerini bu çocukları da kapsayabilecek şekilde uyarlayabilmeleri için eğitim verilmesi, okullarda özürlü çocukların gereksinimlerine uygun düzenlenmelerin yapılması ve özürlüleri kapsayıcı bir sistemin geliştirilmesi, ailelerin, özürlü çocuğunun ihtiyaçları, çocuklarına yardımcı olma yolları ve destekleyebilecekleri konularda bilgilendirilmeleri esastır.

MADDE 17.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 11.- Özürlülerin eğitsel değerlendirme ve tanılaması uzman kişilerden oluşan ve ailesinin yer aldığı kurul tarafından yapılır ve eğitim planlaması geliştirilir. Bu planlama her yıl yeniden değerlendirilerek, gelişmeler doğrultusunda gözden geçirilir. Bu kurulun kuruluşu ve işleyişi ile ilgili esaslar, Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşü alınarak Millî Eğitim Bakanlığı ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu temsilcilerinin yönetmelik çalışmalarına katılımı sağlanarak Özürlüler İdaresi Başkanlığının hazırlayacağı yönetmelikle belirlenir.

MADDE 18.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 12.- Bedensel ve zihinsel özrü nedeniyle hiç kimseye ayrımcılık yapılamaz. Bedensel ve zihinsel özrü nedeniyle bazı hak ve imkanlardan doğrudan veya dolaylı mahrum eden gerçek ve tüzel kişiler ile kamu kurum ya da kuruluşları ayrımcılık yapmış sayılır. Ayrımcılık yapan kişi, kurum ya da kuruluş, özürlünün, yapılan ayrımcılık nedeniyle uğradığı maddi veya manevi zararı tazminle yükümlüdür.

MADDE 19.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

Ek Madde 13.- Korumalı işyerlerinin açılmasına, işletilmesine, kapatılmasına, denetimine ve mevcut bir işyerinin "korumalı işyeri" statüsü almasına ilişkin usul ve esaslar, Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 20.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 14.- Özürlülerin, aleyhlerine sonuç doğuracak ayrımcılığa karşı korunması için Özürlüler İdaresi Başkanlığının bünyesinde "Özürlü Haklarının İzlenmesi Komisyonu" oluşturulur. Komisyon; Başkanlığın Başkan Yardımcısının Başkanlığında, Başkanlık Hukuk Müşaviri, konu ile ilgili iki özürlüler uzmanı veya özürlüler uzman yardımcısı ve 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 18 inci maddesinin (ı) fıkrasına göre belirlenen üyelerden Özürlüler Yüksek Kurulunca belirlenecek iki üyeden oluşur.

Komisyon kendisine ulaşan talepleri inceler ve gereğinde ilgili kurum, kuruluş ve kişilerden görüş alarak hazırlayacağı raporu Özürlüler Yüksek Kuruluna gönderir.

Özürlü Haklarının İzlenmesi Komisyonunun çalışma usul ve esasları "Özürlüler İdaresi Başkanlığı Özürlüler Yüksek Kurulu Görev ve Çalışma Esasları Yönetmeliği"nde yapılacak değişiklikle belirlenir.

MADDE 21.- 571 sayılı Özürlüler İdaresi Başkanlığı Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesine aşağıdaki (j) bendi eklenmiştir:

j) Özür oranlarını ve bu oranlara göre özür derecelerini belirlemek, ve bu hususlarla ilgili usul ve esasları, Türkiye Sakatlar Konfederasyonu ile Sağlık Bakanlığının görüşünü alarak yönetmelikle düzenlemek.

MADDE 22.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 18 inci maddesinin birinci fıkrasının (h), (ı), ü) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve birinci fıkrasına (k), (I), (m), (n) ve (o) bentleri eklenmiştir:

h) En fazla üyesi bulunan işçi ve işveren konfederasyonlarının temsilcileri,

ı) Türkiye Sakatlar Konfederasyonu Başkanı ve Konfederasyona üye her özür grubunu temsil eden federasyonların belirleyeceği birer üye,

j) Başbakan tarafından en az biri üniversite öğretim üyelerinden olması kaydıyla özürlülerle ilgili konularda temayüz etmiş kişiler arasından seçilecek 2 üye,

k) İçişleri Bakanlığını temsilen bir üye ve Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu Genel Sekreteri,

l) Radyo Televizyon Üst Kurulu üyelerinden görevlendirilecek bir üye,

m) Türkiye Barolar Birliğince görevlendirilecek bir üye,

n) Yüksek Öğrenim Kurulunu temsilen görevlendirilecek bir üye,

o) Türkiye Mimar ve Mühendis Odalarını temsilen görevlendirilecek bir üye.

MADDE 23.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin, 19 uncu maddesine aşağıdaki bent eklenmiştir:

c) Kamu kurum ve kuruluşları ile her türlü özel kurum ve kuruluşun özürlülerle ilgili yaptığı düzenleme ve uygulamalara ilişkin şikayet ve itirazları inceleyip görüş oluşturmak. Şikâyet ve itirazların incelenip görüş oluşturulmasıyla ilgili usul ve esaslar Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşü alınarak İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı temsilcilerinin yönetmelik çalışmalarına katılımı sağlanarak Özürlüler idaresi Başkanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 24.- 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun 3 üncü maddesinin (l) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve (m) bendi eklenmiştir:

l) Özürlü çocuk doğumlarının önlenmesi için, gebelik öncesi ve gebelik döneminde tıbbi ve eğitsel çalışmalar yapılır. Yeni doğan bebeklerin metabolizma hastalıkları için gerekli olan testlerden geçirilerek risk taşıyanların belirlenmesine ilişkin tedbirler alınır.

Özel mevzuatına göre izin veya ruhsat alınmamış ilaç ve terkiplerin üretimi, ithali, satışı ile ruhsat veya izin alınmış dahi olsa ilaç ve terkiplerin bilimsel araştırma amacıyla Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı ve ilgili kişinin rızası olmadan insan üzerinde kullanımı yasaktır.

Bilimsel gelişmelere paralel olarak, anne karnındaki bebekler ile yeni doğanlarda çeşitli tarama yöntemleriyle tespiti mümkün olan özür ve hastalıklarla ilgili taramaların yapılması zorunludur.

m) Rehabilite edici hizmetlerde kullanılan ortopedik ve diğer yardımcı araç ve gereçleri üretmek amacıyla, kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulacak kuruluşların açılış iznini vermeye Sağlık Bakanlığı yetkilidir.

Bu kurum ve kuruluşların açılış izninin verilmesine, üretim ve personel standardına, işleyiş ve denetimi ile daha önce açılmış olan kurum ve kuruluşların durumlarına ilişkin esaslar, Özürlüler İdaresi Başkanlığı temsilcilerinin yönetmelik çalışmalarına katılımı sağlanarak Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 25.- 3359 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Sağlık işletmelerinde koruyucu sağlık hizmetleri ve sosyal güvencesi bulunmayan özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları ile bunun için gerekli görülen muayene ve tetkik hizmetleri dışında teşhis, tedavi ve rehabilite edici hizmetler ücretli olup, sağlık işletmesince tahakkuk ettirilen masraflar ilgili kurumca herhangi bir kısıtlamaya tabi tutulmaksızın öncelik ve ivedilikle ve ödeme emri beklenilmeksizin ödenir.

MADDE 26.- 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununun 9 uncu maddesinin (g) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

g) Kuruma bağlı olanlar ve rehabilitasyon ve eğitim merkezleri dışında kurulacak sosyal hizmet kuruluşlarının açılış iznine, her türlü standartlarına ve işleyişlerine ilişkin esasları, varsa ücret tarifelerini tespit etmek, onaylamak, denetimini yapmak ve bu esaslara uymayanların faaliyetlerini durdurmak.

MADDE 27.- 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununa aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 2.- Görme, ortopedik, işitme, dil-konuşma ve ses bozukluğu, zihinsel, ruhsal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmiş özürlülerle ilgili olarak; Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları dikkate alınarak, İl Millî Eğitim Kurullarınca, alacakları rehabilitasyon eğitimi tespit edilir. Resmî veya özel rehabilitasyon merkezlerinde eğitim görmesi uygun görülenlerin herhangi bir kurum veya kuruluş tarafından karşılanmayan rehabilitasyona ilişkin yardımları, bütçe uygulama talimatında belirlenen esas ve miktarlarda Fondan karşılanır. Bu yardımın yapılmasına ilişkin usul ve esaslar Başbakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.

MADDE 28.-  3294 sayılı Kanunun 4 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Fon Kurulu kararı ile bu maddede sayılan gelirlerin binde biri, kuruluş yasasında Konfederasyona verilen görevleri yerine getirmek amacı ile Türkiye Sakatlar Konfederasyonuna tahsis edilir. Aktarılan fonların tahsis edildiği amaçlar doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığının denetimine ilişkin esaslar Başbakanlıkça çıkarılacak yönetmelikte belirlenir.

MADDE 29.- 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

c) Özürlü, doğuştan veya sonradan herhangi bir hastalık veya kaza sonucu bedensel, zihinsel, ruhsal, duygusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle normal yaşamın gereklerine uymama durumunda olup; korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyacı olan kişiyi,

571 sayılı Özürlüler İdaresi Başkanlığı Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesinin (j) bendinde öngörülen yönetmeliğe göre hesap edilecek özür oranı asgari % 80 olanlar 1 inci derecede özürlü kişiyi, özür oranı asgari % 60 olanlar 2 nci derecede özürlü kişiyi, özür oranı asgari % 40 olanlar 3 üncü derecede özürlü kişiyi.

MADDE 30.- 2828 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 10.-

a) Özürlü olduklarını özürlülere verilen sağlık kurulu raporu ile belgeleyen T.C. vatandaşlarından asgari % 80 oranında özürlü olanlara 4000, asgari % 60 oranında özürlü olanlara 2500, asgari % 40 oranında özürlü olanlara 1500 gösterge rakamının her yıl bütçe kanunu ile tespit edilecek katsayı ile çarpımından bulunacak tutarda aylık verilir. Aybaşlarında peşin olarak ödenen aylıklar, damga vergisi hariç hiçbir vergi ve kesintiye tabi değildir.

b) Bu aylıktan yararlananlardan Sosyal Güvenlik Kurumlarının herhangi birinden sağlık yardımı almayanlara 3816 sayılı Kanuna göre verilen yeşil karttan verilir.

c) Özürlülerin aylıkları için kurum bütçesine her yıl yeterli ödenek konur.

d) Aylıklar; ilgilinin, veli veya vasisinin müracaatını izleyen ayın başından itibaren bağlanır.

e) Aylıkların bağlanmasıyla ilgili usul ve esaslar Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşleri alınarak Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu ve Özürlüler İdaresi Başkanlığı temsilcilerinin katılımı sağlanarak Maliye Bakanlığınca hazırlanacak yönetmelikle tespit edilir.

MADDE 31.- 2828 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 11.- İşitme ve konuşma özürlülere tercümanlık yapmak üzere illerde işaret dili uzmanı personel istihdam edilmesi, bunların işaret lisanı öğrenmeleri için gerekli kursların düzenlenmesi sağlanır. Uzmanların görev ve yetkileri, çalışma koşulları ile ilgili usul ve esaslar, Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun ve Özürlüler İdaresi Başkanlığının görüşleri alınarak Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 32.- 2022 sayılı Muhtaç ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 1.- 2022 sayılı Muhtaç ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerinden istifade ederek aylık almaya başlayan özürlü kadınlardan sonradan evlenmek suretiyle aylık alma hakkını kaybedenlerin haksız yere aldıkları aylıkların hazinece geri tahsili için başlatılan işlemler bu kanunun yayımı tarihinden itibaren durdurulur, bu nedenle hazinece tahsil edilen miktar ilgililere müracaatları üzerine 1 ay içinde geri ödenir. Bu durumları henüz tespit edilmemiş olan özürlü kadınlarla ilgili araştırmalara ve takibata bu kanunun yayımı tarihinden itibaren son verilir.

MADDE 33.- 2022 sayılı Muhtaç ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 8 inci maddesinin son fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 34.- 14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 104 üncü Maddesinin "ç" bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent eklenmiştir:

d) Rehabilitasyon ve özel eğitim merkez ve okullarında veya diğer okullarda eğitim öğretim gören ve bu kurumlara gidip gelebilmek, eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanabilmek için zorunlu bir ebeveyn refakatçi ihtiyacı bulunduğu eğitim-öğretim kurumunca belgelendirilen her yaştaki özürlünün ebeveynleri iş gününün ihtiyaç duyulan saatlerinde kurumlarınca idarî izinli sayılır. Konuyla ilgili usul ve esaslar, toplu görüşme çalışmalarına katılan memur konfederasyonları ve Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşü alınarak, Millî Eğitim Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığı temsilcilerinin katılımıyla Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığı tarafından hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 35.- 657 sayılı Kanunun 50 nci maddesine son fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Özürlüler için açılan sınavlarda azami yaş sınırı 45'tir. Yeterlilik sınavlarında alt sınır ve üzeri puan alan özürlüler ayrıca sözlü sınava tâbi tutulamaz. Sınavı kazanan özürlü sayısının atanacak özürlü sayısından fazla olduğu hallerde atama yüksek puandan düşük puana doğru sırası ile yapılır. Özürlüler için yapılacak olan sınavlarda Türkiye Sakatlar Konfederasyonunca önceden bildirilecek temsilcinin gözlemci olarak bulundurulması zorunludur.

MADDE 36.- 657 sayılı Kanunun 204 üncü maddesinin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Bu yardım, yüzde 40 ve üzerinde özürlü olduğu sağlık kurulu raporu ile belgelenen çocuklar için (0-6) yaş grubu farkı gözetilmeksizin 1250 gösterge rakamı üzerinden hesaplanır.

MADDE 37.- 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 53 üncü maddesinin kenar başlığı ve birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Özürlülerin devlet memurluğuna alınmaları ve görevlendirilmeleri

Özürlülerin mesleklerine uygun boş kadrolara atanması esastır. Meslekleriyle ilgili boş kadro olmaması halinde durumlarına uygun başka kadrolara atanan özürlüler, kadroya atamaları yapılana kadar yasaların izin verdiği ölçüde meslekleriyle ilgili görevlerde geçici görevle çalıştırılırlar. Bu durumdaki özürlüler boşalacak kadrolara öncelikle atanırlar. Mesleklerini icra veya infaza yardımcı her türlü araç ve gerecin kurumlarınca temin edilmesi esastır. Özürlülerin Devlet memurluğuna alınma şartları ile hangi işlerde çalıştırılacakları, mesleklerini icra ve infazda hangi yardımcı araç ve gereçlerin kurumlarınca temin edileceği hususları Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşleri alınarak Maliye, Sağlık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıkları, Özürlüler İdaresi Başkanlığı temsilcilerinin katılımı sağlanarak, Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 38.- 657 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 39.- Kurumlarından aylık almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları kişilerden hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede özürlü olduklarını sağlık kurulu raporu ile tespit ettirenlerin o mahal dışında resmi veya özel eğitim ve öğretim kuruluşlarında eğitim ve öğretim yapacaklarının belgelendirilmesi halinde ilgilinin talebiyle eğitim ve öğretim kuruluşlarının bulunduğu il veya ilçe sınırlarında durumuna uygun boş bir kadroya bir ay içerisinde ataması yapılır. İlgilinin durumuna uygun boş bir kadronun bulunmadığı hallerde yasaların izin verdiği ölçüde geçici görevle görevlendirilirler. Bu maddede yazılı nedenlerden dolayı nakil talebinde bulunanlar durumuna uygun boş kadroya öncelikle atanır.

MADDE 39.- 657 sayılı Kanunun 41 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Bu Kanun hükümlerine göre atanacak zihinsel özürlüler için asgari eğitim şartı aranmaz.

MADDE 40.- 5434 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 81.- Kurumdan malûllük veya yaşlılık aylığı alanlar ile hak sahibi olarak aylık alanlar içerisinden;

Bedensel, zihinsel ve ruhsal hastalık veya özürlülük ve yaşlılık sonucunda, sürekli veya geçici olarak günlük hayatın alışılmış gereklerini yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları özürlülere verilecek sağlık kurulu raporuyla tespit edilenlerden, bulundukları il sınırları içerisinde yardım ve bakımını üstlenecek kimsesi olmayanların, resmî veya özel bakım merkezlerinde veya evlerinde bakımlarının yapılması halinde, bakımlarına ilişkin ücretler, bakıma muhtaçlık derecelerine göre Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca karşılanır. Bakım hizmetlerinin yapılmasına ilişkin yönetmelik, Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşleri alınarak, Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü temsilcilerinin katılımı sağlanarak Özürlüler İdaresi Başkanlığınca hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 41.- 5434 sayılı Kanunun 68 inci maddesinin (b) bendine aşağıdaki paragraf eklenmiştir:

İştirakçinin özürlü olduğunu özürlülere verilen sağlık kurulu raporuyla belgeleyen özürlü çocuklarından herhangi bir sosyal güvenlik kurumu iştirakçisi olarak çalışmayanlardan asgari % 80 oranında özürlü olanlara emekli aylığının % 100'ü, asgari % 60 oranında özürlü olanlara % 75'i, asgari % 40 oranında özürlü olanlara % 50'si aylık olarak bağlanır.

MADDE 42.- 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun Ek 29 uncu maddesinde yer alan "(10)" ibaresi, "(5)" olarak değiştirilmiştir.

MADDE 43.- 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 41 inci maddesinin b fıkrasında yer alan "25 yıldan az olanlara her tam yıl için % 1 eksiği" ibaresinden sonra gelmek üzere aşağıdaki ibare eklenmiştir:

(Bu Kanunun 39 uncu maddesinin (j) fıkrası ile 53 üncü maddesini hükümlerine göre bağlanacak olan aylıklar 41 inci maddenin a fıkrasındaki usul ve esaslarla hesaplanan aylığın her halükarda % 70'inden az olamaz.)

MADDE 44.-  4857 sayılı İş Kanununa aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 1.- Rehabilitasyon ve özel eğitim merkez ve okullarında veya diğer okullarda eğitim - öğretim gören ve bu kurumlara gidip gelebilmek, eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanabilmek için zorunlu bir ebeveyn refakatçi ihtiyacı bulunduğu eğitim öğretim kurumunca belgelendirilen her yaştaki özürlünün ebeveynleri iş gününün ihtiyaç duyulan saatlerinde işyerlerinde ücretli izinli sayılır. Konuyla ilgili usul ve esaslar, en fazla üyeye sahip işçi ve işveren konfederasyonları ve Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşleri alınarak, Millî Eğitim Bakanlığı, Özürlüler İdaresi Başkanlığı, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü temsilcilerinin katılımı sağlanarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 45.- 506 sayılı Kanunun Ek 37 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Ek Madde 37.- Sigortalılar ve kurumdan sürekli iş göremezlik geliri, malullük veya yaşlılık aylığı almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları görme, ortopedik, işitme, dil konuşma ve ses bozukluğu, zihinsel, ruhsal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmiş özürlü çocukları ile kurumdan hak sahibi olarak gelir veya aylık alan aynı durumdaki çocuklardan, kurum sağlık tesisleri sağlık kurulu raporu ile resmi veya özel eğitim merkezlerine gönderilenlerin, gelişim ve eğitimlerine ilişkin yardımlar, Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca sağlanır.

MADDE 46.- 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 22 nci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Rehabilitasyon ve eğitim merkez ve okullarında veya diğer okullarda eğitim-öğretim gören ve bu kurumlara gidip gelebilmek, eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanabilmek için zorunlu bir ebeveyn refakatçi ihtiyacı bulunduğu eğitim - öğretim kurumunca belgelendirilen her yaştaki özürlünün ebeveynleri iş gününün belirli saatlerinde kurumlarınca idarî izinli sayılır. Konuyla ilgili usul ve esaslar, toplu görüşme çalışmalarına katılan memur konfederasyonları ve Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşleri alınarak Millî Eğitim Bakanlığı, Özürlüler İdaresi Başkanlığı, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü temsilcilerin katılımı sağlanarak Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığı tarafından hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 47.- 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 2.- Kurumlarından aylık almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları kişilerden hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları sağlık kurulu raporu ile tespit edilenlerden resmi veya özel bakım merkezlerine gönderilenlerin veya evlerinde bakımı yapılanların bakımlarına ilişkin masraf ve ücretler, Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca ödenir.

Bakım hizmetlerinin usul ve esasları, Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşleri alınarak, Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Sağlık Bakanlığı temsilcilerinin katılımı sağlanarak Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 48.- 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 3.- Kurumlarından aylık almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları kişilerden hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede özürlü olduklarını sağlık kurulu raporu ile tespit ettirenlerin o mahal dışında resmi veya özel eğitim ve öğretim kuruluşlarında eğitim ve öğretim yapacaklarının belgelendirilmesi halinde ilgilinin talebiyle eğitim ve öğretim kuruluşlarının bulunduğu il veya ilçe sınırlarında durumuna uygun boş bir kadroya 1 ay içerisinde ataması yapılır. İlgilinin durumuna uygun boş bir kadronun bulunmadığı hallerde yasaların izin verdiği ölçüde geçici görevle görevlendirilirler. Bu maddede yazılı nedenlerden dolayı nakil talebinde bulunanlar durumuna uygun boş kadroya öncelikle atanır.

MADDE 49.- 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 60 ncı maddesinin (C) bendinin (b) alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Özürlüler için verilen Sağlık Kurulu Raporu Yönetmeliğine uygun olarak alınmış sağlık kurulu raporunda sakatlık oranı en az % 40 olanlardan, yaşları ne olursa olsun, en az 15 yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 3600 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak şartıyla yaşlılık aylığından yararlanırlar.

MADDE 50.- 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun, geçici 87 nci maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 51.- 506 sayılı Kanunun Ek 37 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Sigortalılar ve kurumdan sürekli iş görmezlik geliri; malûllük veya yaşlılık aylığı almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları görme, ortopedik, işitme, dil - konuşma ve ses bozukluğu, zihinsel, ruhsal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmiş özürlü çocukları ile kurumdan hak sahibi olarak gelir veya aylık alan aynı durumdaki çocuklardan, kurum sağlık tesisleri sağlık kurulu raporları dikkate alınarak İl Millî Eğitim kurullarınca alınacak kararla resmî veya özel eğitim merkezlerine gönderilenlerin, gelişimi ve eğitimlerine ilişkin yardımlar, Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca sağlanır.

MADDE 52.- 506 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 50.- Kurumdan sürekli iş göremezlik geliri, malûllük veya yaşlılık aylığı alanlar ile hak sahibi olarak gelir ve aylık alanlar içerisinden; bedensel, zihinsel ve ruhsal hastalık veya özürlülük ve yaşlılık sonucunda, sürekli veya geçici olarak günlük hayatın alışılmış gereklerini yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporuyla tespit edilenlerden, bulundukları il sınırları içerisinde yardım ve bakımını üstlenecek kimsesi olmayanların, resmî veya özel bakım merkezlerinde veya evlerinde bakımlarının yapılması halinde, bakımlarına ilişkin ücretler, bakıma muhtaçlık derecelerine göre Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca karşılanır. Bakım hizmetlerinin yapılmasına ilişkin yönetmelik, Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşü alınarak, Özürlüler İdaresi Başkanlığı, Sağlık Bakanlığı, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü temsilcilerinin katılımı sağlanarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 53.- 506 sayılı Kanunun 85 inci maddesinin (B) bendine aşağıdaki cümle eklenmiştir:

İsteğe bağlı olarak yaşlılık, malûllük ve ölüm sigortasından yararlanmak isteyen özürlülerin primlerinin asgari % 80 oranında özürlü olanların yarısı, asgari % 40 oranında özürlü olanlarının     1/4’ü Maliye Bakanlığınca ödenir.

MADDE 54.- 506 sayılı Kanunun 71 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin (C) alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

c) 18 yaşını veya ortaöğrenim yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmamış yahut özürlü olduklarını özürlülere verilen sağlık kurulu raporuyla belgeleyenlerden herhangi bir sosyal güvenlik kurumu iştirakçisi olarak çalışmayanlardan asgari     % 80 oranında özürlü olanlara toptan ödeme tutarının % 100'ü, asgari % 60 oranında özürlü olanlara % 75'i, asgari % 40 oranında özürlü olanlara % 50'si toptan ödeme olarak ödenir.

MADDE 55.- 3146 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin (f) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

f) Özürlülerin mesleki rehabilitasyonu, istihdamı ve sosyal güvenlikleri ile ilgili temel politikaları üretmek ve tedbirleri almak.

MADDE 56.-  4857 sayılı Kanunun 101 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Herhangi bir işyerinde istihdam edilen özürlünün işyerine uyumu, işi yerine getirmesine engel oluşturacak durumun ortadan kaldırılması veya iş veriminin artması amacıyla kullanılmak üzere araç - gereç alınmasının gerektiği hallerde; işveren veya işveren vekilinin yazılı başvurusu üzerine söz konusu araç-gerecin bedeli, Türkiye İş Kurumu bütçesinde açılan özel bir hesapta toplanan para cezalarından karşılanır.

MADDE 57.- 4857 sayılı İş Kanununun 108 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Bu Kanunda yazılı olan idari para cezaları o yerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürü tarafından verilir. Verilen idari para cezalarına dair kararlar ilgililere 11.2.1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili idare mahkemesine itiraz edilebilir. itiraz, idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. itiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. (101 inci maddeye aykırılık nedeniyle verilen para cezalarına yapılan itirazlar duruşma yapılarak karara bağlanır.)

MADDE 58.- 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun 35 inci maddesinin (b) fıkrasından sonra gelmek üzere (c) fıkrası Eklenmiştir:

 c) Sigortalının başlangıcından asgarî % 40 oranında özürlü olduğunu belgeleyenlere 15 yıldan beri sigortalı olmak, 3600 gün prim ödemek şartıyla istekle emeklilik aylığı bağlanır.

MADDE 59.- 1479 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 22.- Sigortalılar ile Kurumdan malûllük veya yaşlılık aylığı almakta olanların geçindirmekle yükümlü oldukları görme, ortopedik, işitme, dil-konuşma ve ses bozukluğu, zihinsel, ruhsal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmiş özürlü çocukları ile kurumdan hak sahibi olarak gelir veya aylık alan aynı durumdaki çocuklarla ilgili olarak, Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları dikkate alınarak, İl Millî Eğitim Kurullarınca, alacakları rehabilitasyon eğitimi tespit edilir. Resmî veya özel rehabilitasyon merkezlerinde eğitim görmesi uygun görülenlerin gelişim ve eğitimlerine ilişkin yardımlar, Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca sağlanır.

MADDE 60.- 1479 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Madde Eklenmiştir:

EK MADDE 23.- Kurumdan malûllük veya yaşlılık aylığı alanlar ile hak sahibi olarak aylık alanlar içerisinden; bedensel, zihinsel ve ruhsal hastalık veya özürlülük ve yaşlılık sonucunda, sürekli veya geçici olarak günlük hayatın alışılmış gereklerini yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün oldukları Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporuyla tespit edilenlerden, bulundukları il sınırları içerisinde yardım ve bakımını üstlenecek kimsesi olmayanların, resmî veya özel bakım merkezlerinde veya evlerinde bakımlarının yapılması halinde, bakımlarına ilişkin ücretler, bakıma muhtaçlık derecelerine göre Bütçe Uygulama Talimatında belirtilen esas ve miktarlarda Kurumca karşılanır.

Bakım hizmetlerinin yapılmasına ilişkin yönetmelik, Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşleri alınarak Özürlüler İdaresi Başkanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü temsilcilerinin katılımı sağlanarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 61.- 1479 sayılı Kanunun 45 inci maddesinin (c) fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

c) Onsekiz yaşını, orta öğrenim yapması halinde yirmi yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde yirmibeş yaşını doldurmayan ve (18 yaşını doldurmayanlar hariç) bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan veya yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan kız çocuklarının her birine %25'i,

Yaşları ne olursa olsun çalışamayacak durumda malûl olan çocuklarla, özürlü olduğunu özürlülere verilecek sağlık kurulu raporuyla belgeleyen özürlülerden herhangi bir sosyal güvenlik kurumu iştirakçisi olarak çalışmayanlardan 1. derecede özürlü olanlara % 100'ü, 2. derecede özürlü olanlara % 75'i, 3 üncü derecede özürlü olanlara % 50'si,

MADDE 62.- 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununun Ek 3 üncü maddesine "Ek 19 uncu madde" ibaresinden sonra gelmek üzere "Ek 21" ve "Ek 22" ibareleri Eklenmiştir:

MADDE 63.- 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun 39 uncu maddesinin (a) fıkrasına "Ek 38" ibaresinden sonra gelmek üzere "Ek 37" ve "Ek 48" ibaresi Eklenmiştir:

MADDE 64.- 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin  birinci fıkrasının (c) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

c) Özürlülere hizmet amaçlı kurulmuş dernek, vakıf ve bunların üst kuruluşlarının çalışmalarında kullanılmak üzere iktisap edecekleri motorlu kara taşıtlarıyla, bizzat özürlüler tarafından kullanılan özel tertibatlı olarak imal edilmiş, sonradan özel tertibat takılmış veya ilave özel tertibat takılmış motorlu kara taşıtları ya da özürlünün taşınması amacıyla birinci derece yakını bir sürücü veya özürlü kişi tarafından iş akdine bağlı olarak istihdam edilen bir sürücü tarafından kullanılan trafik siciline özürlü adına kayıtlı motorlu kara taşıtları.

MADDE 65.- 6.6.2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

2. (II) sayılı listedeki kayıt ve tescile tabi mallardan, özürlülere hizmet amaçlı kurulmuş dernek, vakıf ve bunların üst kuruluşlarının çalışmalarında kullanılmak üzere iktisap edecekleri motorlu kara taşıtlarıyla, bizzat özürlüler tarafından kullanılan özel tertibatlı olarak imal edilmiş, sonradan özel tertibat takılmış veya ilave özel tertibat takılmış motorlu kara taşıtları ya da özürlünün taşınması amacıyla birinci derece yakını bir sürücü veya özürlü kişi tarafından iş akdine bağlı olarak istihdam edilen bir sürücü tarafından kullanılan trafik siciline özürlü adına kayıtlı motorlu kara taşıtlarının beş yılda bir defaya mahsus olarak ilk iktisabı.

MADDE 66.- 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasının birinci cümlesindeki "gazilerin" ibaresinden sonra gelmek üzere "özürlülerin" ibaresi Eklenmiştir:

MADDE 67.- 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 4 üncü maddesine (m) bendi Eklenmiştir:

m) Yurt içinden veya yurt dışından, malûl ve sakatlara hibe edilen ve özel surette imal edilmiş hareket ettirici tertibatı bulunan motorlu veya motorsuz koltuklar, bisiklet, motosiklet, motorlu kara taşıtları.

MADDE 68.- 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin "4 Diğer istisnalar" bendinin (r) alt bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bentler Eklenmiştir:

s) Özürlülere hizmet amaçlı kurulmuş dernek, vakıf ve bunların üst kuruluşlarının çalışmalarında kullanılmak üzere iktisap edecekleri motorlu kara taşıtlarıyla, sakatlık dereceleri      % 90 ve daha fazla olan malûl ve özürlülerin adlarına kayıtlı taşıtlar ile diğer malul ve özürlülerin, bu durumlarına uygun hale getirilmiş tertibatlı taşıtlar.

t) Özürlülerin eğitimleri, meslekleri, sportif faaliyetleri, günlük yaşamları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç, özel bilgisayar programları ile fonksiyon kazandırıcı ortez - protez vb. yardımcı ve destekleyici cihazlar.

MADDE 69.- 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun, 89 uncu maddenin birinci fıkrasının 3 nolu bendinde yer alan "Serbest meslek faaliyetinde bulunan" ibaresinden sonra gelmek üzere "ticarî faaliyette bulunan" ibaresi eklenmiş; parantez içindeki cümlede yer alan "serbest meslek" ibaresinden önce gelmek üzere "ticaret ve" ibaresi eklenmiştir:

MADDE 70.- 4458 sayılı Gümrük Kanununun 167 inci maddesinin birinci fıkrasının 12 nolu bendinin (a) alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

a) Özürlülerin yaşamlarını kolaylaştırmak için özel olarak onlara mahsus üretilmiş her türlü araç, gereç ve eşya ile bunların kullanılabilmesi için ihtiyaç duyulan yazılımlar ile benzeri elektronik eşyalar.

MADDE 71.- 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 19 uncu maddesinin 2 nci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir:

Ancak, özürlülerin yaşamı için zorunlu olan ya da yaşamını kolaylaştıracak tüm inşaat, onarım, tesis ve proje değişiklikleri, ilgili kat malikinin talebi üzerine, kat maliklerinin en geç 3 ay içerisinde yapacağı toplantıda görüşülerek salt çoğunlukla karara bağlanır. Toplantının bu süre içerisinde yapılamaması veya talebinin salt çoğunlukla kabul edilmemesi durumunda; ilgili kat malikinin talebi üzerine bina güvenliğinin tehlikeye sokulmadığını bildirir komisyon raporuna istinaden ilgili mercilerden alınacak tasdikli proje değişikliği veya krokiye göre inşaat, onarım ve tesis yapılabilir. İlgili merciler, tasdikli proje değişikliği veya kroki taleplerini en geç altı ay içinde sonuçlandırır.

Komisyonun teşkili, çalışma usul ve esasları, proje ve inşaat giderlerinin karşılanma usul ve esasları Türkiye Sakatlar Konfederasyonu ve Özürlüler İdaresi Başkanlığının görüşü alınarak Bayındırlık ve İskân Bakanlığı tarafından hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 72.- 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7 inci maddesinin birinci fıkrasının (p) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

p) Büyükşehir içindeki toplu taşıma hizmetlerini yürütmek ve bu amaçla gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak, işletmek veya işlettirmek, büyükşehir sınırları içindeki kara ve denizde taksi ve servis araçları dahil toplu taşıma araçlarına ruhsat vermek, belediyelerce işletilen veya belediyelerin işletim hakkını imtiyaz sözleşmeleriyle devrettiği her türlü toplu taşıma araçlarının ve duraklarının özürlülerin yararlanmasına ve ulaşabilirliği ile Türk Standartlarına uygunluğunu sağlamak, özürlüler ile öğretilebilir zihinsel özürlülerin ve tekerlekli sandalye kullanıcılarının veya diğer özürlüler için uygun görülen zorunlu refakatçilerinin ücretsiz ulaşımları için gerekli tedbirleri almak, kiraya verilen büfe, otopark, tuvalet vb. işyerlerinin en az % 2'sinin öncelikli olarak özürlüler ve özürlülere hizmet veren vakıf ve dernekler tarafından işletilmesi ve istihdamını sağlamak. (Adı geçen işyerlerinin tahsisinde 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümleri uygulanmaz.)

MADDE 73.- 5216 sayılı Kanunun 7 inci maddesinin son fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Büyükşehir belediyesi ile bağlı ilçe ve alt kademe belediyelerinde bilgilendirme ve bilinçlendirme, yönlendirme ve özürlülerle ilgili her konuda sürekli danışmanlık hizmetleri dahil hizmet vermek üzere Özürlü Hizmet Birimleri oluşturulur. Bu birimler faaliyetlerini özürlülere hizmet amacı ile kurulmuş dernek ve bunların üst kuruluşlarıyla işbirliği halinde sürdürürler. Özürlü hizmetleri birimlerinin kuruluş, görev, yetki, sorumluluk ve işleyişine ilişkin usul ve esaslar Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşü alınarak İçişleri Bakanlığınca hazırlanacak yönetmelikle belirlenir. Büyükşehir Belediyeleri Kanununda yer alan bu düzenlemeler Belediyeler için de uygulanır.

MADDE 74.- 5272 sayılı Belediye Kanununa aşağıdaki Ek Madde Eklenmiştir:

EK MADDE 1.- İl belediyeleriyle son nüfus sayımına göre nüfusu 50.000 ve üzeri olan ilçe ve belde belediyelerinde bilgilendirme ve bilinçlendirme, yönlendirme ve özürlülerle ilgili her konuda sürekli danışmanlık hizmetleri dahil hizmet vermek üzere Özürlü Hizmet Birimleri oluşturulur. Bu birimler faaliyetlerini özürlülere hizmet amacı ile kurulmuş dernek ve bunların üst kuruluşlarıyla işbirliği halinde sürdürürler. Özürlü hizmetleri birimlerinin kuruluş, görev, yetki, sorumluluk ve işleyişine ilişkin usul ve esaslar Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşü alınarak İçişleri Bakanlığınca hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 75.- 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (u) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

u) Kadınlara, güçsüzlere, özürlülere ve küçüklere karşı şiddetin ve ayrımcılığın teşvik edilmemesi.

MADDE 76.- 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 61 inci maddesinin birinci fıkrasına (n) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (o) bendi eklenmiş ve ikinci fıkrasına "(o) bendinin ihlali halinde para cezası iki kat artırılır" cümlesi eklenmiştir:

o) Özürlülerin araçları için ayrılmış park yerlerine.

MADDE 77.- 1512 sayılı Noterlik Kanununun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının 6 nolu bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

6. Belgeleri bir dilden diğer dile veya bir yazıdan başka bir yazıya çevirmek, (Braille yazı ve işaret dili farklı yazı ve dillerden sayılır.)

MADDE 78.- 1512 sayılı Noterlik Kanununun 73 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Madde 73.- Noter, ilgilinin işitme, konuşma veya görme özürlü olduğunu anlarsa, işlemler iki tanık huzurunda yapılır. Ancak malî sonuç doğurmayan iş ve işlemler özürlünün isteğine bağlı olmak üzere tanıksız da yapılabilir.

 İlgilinin işitme veya konuşma özürlü olması ve yazı ile anlaşma imkanının da bulunmaması halinde, iki tanık ve antlı tercüman bulundurulur.

MADDE 79.- 1512 sayılı Kanununun 75 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Bir noterlik işleminde imza atılmış veya imza yerine geçen el işareti yapılmış olmasına rağmen, ilgilisi isterse yukarıdaki fıkradaki usul dairesinde ilgili, tanık, tercüman veya bilirkişinin parmağı da bastırılır. Mühür kullanılması halinde parmağın da bastırılması zorunludur.

MADDE 80.- 1512 sayılı Kanunun 87 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Bu kanunun 60 ıncı maddesinin 6 ncı bendinde sayılmış olan yazı ve dillerden herhangi birini bilenler bakımından bu madde hükmü tatbik olunmaz.

MADDE 81.- 3289 sayılı Gençlik ve Spor Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 inci maddesinin birinci fıkrasının "o" bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent eklenmiştir:

p) Özürlü bireylerin spor yapabilmelerini sağlamak ve yaygınlaştırmak üzere; spor tesislerinin özürlülerin kullanımına uygun olmasını sağlamak, spor eğitim programları ve destekleyici teknolojiler geliştirmek, gerekli malzemeyi sağlamak, konu ile ilgili bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmaları ile yayınlar yapmak, spor adamları yetiştirmek, özürlü bireylerin spor yapabilmesi konusunda ilgili diğer kuruluşlarla işbirliği yapmak.

MADDE 82.- 3289 sayılı Kanunun 29 uncu Maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Özürlü sporcular ile görevli personel deplasman, yerel ve ferdî müsabakalara katıldıkları süre boyunca izinli sayılırlar.

MADDE 83.- 2860 sayılı Yardım Toplama Kanununun 9 uncu maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Özürlülere hizmet amacıyla birden fazla ilde düzenlenen yardım toplama faaliyetlerinde izin vermeye yetkili makamca Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun ilgili Federasyonun görüşünü de kapsayacak biçimde düşüncesi alınır. Bu görüşün 30 gün içinde bildirilmesi zorunludur.

MADDE 84.- 4721 sayılı Medeni Kanunun 348 inci maddesinin birinci fıkrasının 1 nolu bendi aşağıdaki gibi değiştirilmiştir:

1. Ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması, veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi.

MADDE 85.- 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna aşağıdaki Ek Madde Eklenmiştir:

EK MADDE 1.- Satıcı/sağlayıcı, tüketicinin özürlülüğü nedeniyle ürünün kullanımından doğabilecek sağlık, güvenliği ve ekonomik çıkarlarının korunması için gerekli önlemleri alır. Bu önlemleri almayan satıcı/sağlayıcı ürünün kullanımından kaynaklanacak olan özürlünün uğrayabileceği zararları tazminle yükümlüdür. Özürlünün sağlık, güvenlik ve ekonomik çıkarlarının nasıl sağlanacağı konusundaki tedbirler, Türkiye Sakatlar Konfederasyonunun görüşü alınarak Özürlüler İdaresi Başkanlığı, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı temsilcilerinin katılımı sağlanarak Sanayi ve Ticaret Bakanlığının hazırlayacağı yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 86.- 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamalarının Düzenlenmesine ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 21 inci maddesinin      1 inci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Bu Kanuna göre özelleştirme kapsamına alınan kuruluşlarda (iştirakler hariç) bir hizmet aktine dayalı olarak ücret karşılığı çalışırken bu kuruluşların özelleştirmeye hazırlanması, özelleştirilmesi, küçültülmesi veya faaliyetlerinin kısmen veya tamamen durdurulması, süreli veya süresiz kapatılması veya tasfiye edilmesi nedenleriyle; hizmet akitleri, tabi oldukları iş kanunları ve toplu iş sözleşmeleri gereğince tazminata hak kazanacak şekilde sona erenlere, kanunlardan ve yürürlükteki toplu iş sözleşmelerinden doğan tazminatları dışında ilave olarak iş kaybı tazminatı ödenir. Ayrıca bunlara yeni iş bulma, meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimi hizmetleri özelleştirme fonundan desteklenerek ve finanse edilerek, öncelikle sağlanır. Kapatma ve tasfiye halleri dışında sakat statüsü ile (ilgili kanunların öngördüğü i, ii ve iii. derece) çalışanlar işten çıkarılamaz. İş kaybı tazminatı ödenmesi ve sağlanabilecek diğer hizmetlere ilişkin işlemlerin yürütülmesinden İş ve İşçi Bulma Kurumu Genel Müdürlüğü görevli, yetkili ve sorumludur. Kapatma ve tasfiye halinde ise seçim hakkı işten çıkarılan sakat personele ait olmak üzere, ya iş kaybı tazminatı bu kanunun tanıdığı hakların iki katı oranında ödenir yada malî hakları bakımından en yakın olan ve özürlü kontenjan açığı bulunan kamu kuruluşuna öncelikle yerleştirilir. Yerleştirmenin gerçekleştiği zamana kadar sakat işçinin kazanılmış malî hakları korunur ve işsizlik fonundan ödenmeye devam edilir.

MADDE 87.- 571 sayılı Kanun hükmünde Kararnameye aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 15.- Devlet Demir Yolları, Deniz Yolları ve Türk Hava Yollarının ulaşım hizmetlerinden, Türk Telekomünikasyon A.Ş.'nin sabit ve mobil telefon görüşme ücretlerinden        1. derecede özürlüler için fatura bedellerinin yüzde ellisi, 2 nci ve 3 üncü derecede özürlüler için fatura bedellerinin 25'i oranında indirim sağlanır. Özürlülere hizmet amacıyla kurulmuş dernek ve vakıflar ile bunların üst kuruluşlarının adına kayıtlı olan ve faaliyetlerinde kullandıkları sabit ve mobil telefon görüşme ücretlerinin fatura bedelinin de % 50'si oranında indirim sağlanır. Bu indirimler anılan kuruluşlara ait işletmelerin devir ve imtiyaz sözleşmesiyle özelleştirilmesi halinde de uygulanmaya devam edilir.

MADDE 88.-  5253 sayılı Dernekler Kanununun 13 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Ancak dernek yönetim ve denetim kurullarının başkan ve üyelerine bu madde kapsamında ödenecek ücret ile her türlü ödenek, yolluk ve tazminatların tutarı o dönem içinde elde edilecek brüt gelirin % 10'unu aşamaz. Dönem sonuna bu ödemeler devredilemez.

MADDE 89.- Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler kanunun yayım tarihinde itibaren 1 yıl içerisinde çıkartılır.

GEÇİCİ MADDE 1.- Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmı yapılar, mevcut tüm yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları vb. sosyal ve kültürel altyapı alanları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılmış ve umuma açık hizmet veren her türlü yapılar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 5 yıl içinde özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirilir.

GEÇİCİ MADDE 2.- Büyükşehir belediyeleri ve belediyeler, şehir içinde kendilerince sunulan ya da denetimlerinde olan toplu taşıma hizmetlerinin özürlülerin erişilebilirliğine uygun olması için gereken tedbirleri alır. Mevcut özel ve kamu toplu taşıma araçları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 5 yıl içinde özürlüler için erişilebilir duruma getirilir.

MADDE 90.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 91. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.


Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Raporu

                              

        Türkiye Büyük Millet Meclisi

            Sağlık, Aile, Çalışma ve                                                               7.6.2005

            Sosyal İşler Komisyonu

      Esas No.: 1/1029, 2/424, 2/437

                   Karar No.: 21

 

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Bakanlar Kurulunca hazırlanarak 5.5.2005 tarihinde Başkanlığınıza sunulan "Özürlüler Hakkında ve Bazı Kanunlar ile Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı", 10.5.2005 tarihinde esas komisyon olarak Plan ve Bütçe Komisyonuna, tali komisyon olarak Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor, Adalet Komisyonları ile Komisyonumuza havale edilmiştir. Komisyonumuz tasarı ile beraber İstanbul Milletvekili Lokman Ayva'nın Özürlüler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi  ile Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekilleri İstanbul Milletvekili Ali Topuz, İzmir Milletvekili Kemal Anadol, Samsun Milletvekili Haluk Koç ile 46 Milletvekilinin; Özürlüler Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifini 17.5.2005 tarihli 19 uncu birleşiminde gündeme almıştır. Devlet Bakanı Güldal Akşit ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Bayındırlık Bakanlığı, Özürlüler İdaresi Başkanlığı, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü, Devlet Personel Başkanlığı, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Radyo Televizyon Üst Kurulu,  Noterler Birliği, Barolar Birliği, TİSK, DİSK, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ, MEMUR-SEN, KAMU-SEN, KESK, BASK yetkilileri ve  Türkiye Sakatlar Konfederasyonu Başkanı  ve konfederasyona bağlı Ortopedik Özürlüler Federasyonu, Türkiye İşitme Engelliler Millî Federasyonu, Zihinsel Özürlüler Federasyonu, Türkiye Körler Federasyonu, Demokratik Kör Dernekleri Federasyonu, Spastik Çocuklar ve Erişkinler Dernekleri Federasyonu Başkanlarının  katılımıyla ilk toplantı yapılmıştır.

Gündemimizde bulunan iki kanun teklifi, Tasarı ile aynı konuları düzenlediğinden Tasarı ile birleştirilmiş, Tasarının esas alınacağına karar verilmiştir.

- Tasarının tümü üzerindeki görüşmelerde Sayın Bakan Güldal Akşit özürlülüğün önlenmesi, özürlülerin sağlık, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, bakım ve sosyal güvenliğine ilişkin sorunlarının çözümü ile her bakımdan gelişmelerini ve önlerindeki engelleri kaldırmayı sağlayacak tedbirleri alarak topluma tam katılımlarını sağlamak ve bu hizmetlerin koordinasyonu için gerekli düzenlemeleri yapmak amacı ile Tasarıyı hazırladıklarını, sekizbuçukmilyon özürlü vatandaşımızın bu Kanunu beklediğini belirtmişlerdir. Özürlü konfederasyonu ile federasyonları da konuyla ilgili görüşlerini  ve isteklerini açıklamışlardır.

 Komisyonumuz, konunun daha ayrıntılı bir şekilde ele alınarak olgunlaştırılması ve gerekli düzenlemelerin yapılabilmesini sağlamak amacıyla bir alt komisyon kurulmasına karar vermiştir.

Adalet ve Kalkınma Partisinden Antalya Milletvekili Osman Akman, Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, İstanbul Milletvekili Lokman Ayva, Kocaeli Milletvekili Nevzat Doğan, Cumhuriyet Halk Partisinden İzmir Milletvekili Enver Öktem, Muğla Milletvekili Ali Arslan'ın seçildiği alt komisyon, başkanlığına İstanbul Milletvekili Lokman AYVA'yı seçerek çalışmalarına başlamıştır. Alt Komisyon; Maliye Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı,Özürlüler İdaresi Başkanlığı temsilcilerinin de katılımları ile 23.5.2005 ve 24.5.2005 tarihlerinde yaptığı toplantılarla çalışmalarını tamamlamış ve aşağıdaki değişiklikleri yapmıştır.

Tasarının başlığı "Özürlüler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı" olarak değiştirilmiştir:

Amaç başlıklı 1 inci maddede "topluma tam katılımlarını sağlamak" ibaresinden "tam" ibaresi çıkarılmıştır.

Tasarının 2 nci maddesi aynen kabul edilmiştir.

Tanımlar başlıklı 3 üncü maddesinin (a) bendiyle düzenlenen  "özürlü" tanımında  "günlük gereksinimlerini karşılamada" ibaresi daha geniş bir anlam ifade edebilmesi için "günlük gereksinimlerini karşılama"olarak değiştirilmiştir: (b) bendinde "özürlülük ölçütü" tanımlanırken "uluslar arası ölçütler göz önünde bulundurularak" ibaresi "uluslar arası temel ölçütler esas alınarak" şeklinde değiştirilmiştir: Maddeye "hafif özürlü"  tanımı (c) bendi olarak eklenmiş, diğer bentler teselsül ettirilmiştir.

Tasarının 4 üncü maddesi aynen kabul edilmiştir.

Tasarının sınıflandırma başlıklı 5 inci maddesinde özürlülük ölçütünün tespiti ve uygulama esasları konusunda yönetmelik çıkaracak bakanlıkların arasına Millî Eğitim Bakanlığı da alınmıştır.

Tasarının 6, 7, 8, 9, 10, 11 ve 12 nci maddeleri aynen kabul edilmiştir.

Mesleki rehabilitasyon başlıklı 13 üncü maddenin dördüncü fıkrasında sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetlerinin belediyeler tarafından verilebilmesi düzenlenirken belediyelerin mesleki rehabilitasyon konusunda çok başarılı olmaları nedeniyle bu görevin mutlaka belediyeler tarafından da yapılması gerektiği düşünülmüş, bu nedenle dördüncü fıkranın ilk cümlesi "sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri belediyeler tarafından da verilir" şeklinde değiştirilmiştir:

Tasarının 14 üncü maddesi aynen kabul edilmiştir.

Tasarının eğitim ve öğretim başlıklı 15 inci maddesine Türk işaret dili sisteminin oluşturulmasıyla ilgili dördüncü fıkra eklenmiş ve bu eklenen fıkradan sonra gelen  fıkra kapsamına "elekt-ronik kitap, alt yazılı filmlerin" de  alınması ve fıkranın gelişen teknoloji ile ortaya çıkacak materyalleri de kapsaması ve tüm özürlülere yönelik olması amacıyla söz konusu  fıkra "özürlülerin eğitim ve kültürel ihtiyaçlarını karşılamak üzere kabartma, sesli, elektronik kitap, noktalı ve alt yazılı film ve benzeri materyal üretilmesini teminen gerekli işlemler, Millî Eğitim Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığınca müştereken yürütülür." şeklinde düzenlenmiştir.

Tasarının eğitsel değerlendirme başlıklı 16 ncı maddesi 32 nci maddeyle birlikte değerlendirilmiştir. Bu maddelerin mevcut haliyle korunması durumunda Millî eğitim müdürlüklerindeki rehberlik araştırma merkezleri bünyesinde birbiriyle benzeşen işleri yapmak üzere hemen hemen aynı meslek grubu temsilcilerinden oluşan iki ayrı kurul kurulacağı için özürlülerin çıraklık eğitimine alınması hususunun Mesleki Eğitim Kanununda düzenlemek yerine 16 ncı maddeye "Çıraklık eğitimi almak isteyen özürlülerin ilgi, istek, yetenek ve becerileri doğrultusunda ve sağlık kurulu raporunu da dikkate almak suretiyle hangi meslek dalında eğitim alacaklarına kurul karar verir."  şeklinde ikinci fıkra eklenmiş ve 32 nci madde tasarıdan çıkarılmıştır.

2/424 esas numaralı Kanun Teklifinden  özürlülerle ilgili gerek kanunla verilen haklar gerekse önceden bilinemeyen durumlar hakkında görüş oluşturmak üzere bağımsız bir kurul  teşkil edilmesi amacıyla Özürlü Hakları Kuruluna ilişkin maddeler alınarak yeniden düzenlenmiş ve Tasarıya 17 ve 18 inci maddeler olarak eklenmiştir: Buna paralel olarak İkinci Bölüm başlığına "ile Özürlü Hakları Kurulu" eklenmiştir: Yeni eklenen maddeler nedeniyle  Tasarının diğer maddeleri teselsül ettirilmiştir.

Tasarının 17 nci maddesi 19, 18 inci maddesi 20, 19 uncu maddesi 21 olarak aynen kabul edilmiştir.

 Tasarının 20 inci maddesi 22 olarak değiştirilmiş ve bu madde ile 657 sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin değiştirilen birinci fıkrasına "Özürlülerin işe alınmaları için açılacak sınavlarda üst yaş sınırlaması konulamaz." cümlesi eklenmiştir:

Tasarının 21 nci maddesi 23 olarak değiştirilmiş çerçevede Ek Madde eklendiğine ilişkin düzeltme yapılmıştır. Bu madde ile 657 sayılı Kanuna ek madde eklenmektedir. 657 sayılı Kanuna tâbi çalışanların atamalarının, geçindirmekle yükümlü oldukları kişilerden hayatını başkasının yardım ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede özürlü ve özel eğitim alması gerektiğini belgeleyenlerin eğitim göreceği il veya ilçe sınırları içinde  yapılması hususunu düzenleyen maddeye çocukları ile kardeşlerine ek olarak "eşi" eklenmiş, belgelendirme yetkisinin Özel Eğitim ve Değerlendirme Kurulu tarafından kullanılacağı açıklığa kavuşturulmuştur.

Tasarının 22 nci maddesi 24 üncü madde olarak aynen kabul edilmiştir.

Tasarının 23 üncü maddesi 25 inci madde olarak değiştirilmiştir: Bu madde ile Noterlik Kanununun 73 üncü maddesi değiştirilmektedir. Maddeden  "asgari ücreti geçmeyecek oranda mali sonuç doğurmayan" ibaresi çıkarılmıştır.

Tasarının 24 üncü maddesi 26 ncı madde olarak aynen kabul edilmiştir.

Tasarının 25 inci maddesi 27 nci madde olarak değiştirilmiştir: Bu madde ile 2022 sayılı Kanunun 1 inci maddesinin dördüncü fıkrası değiştirilmektedir. Mevcut mevzuatta aylık alan erkeklerin evlenmesi durumunda hakları korunmakta, kadınların evlenmesi halinde aldıkları aylıklar kesilmektedir. Bu eşitsizliğin giderilmesi bakımından 2022 sayılı Kanunun 1 inci maddesinin ikinci fıkrasında da değişiklik yapmak gerekmiş, bu nedenle bu husus çerçeve maddeye yansıtılmış ve maddenin ikinci fıkrası "Yukarıdaki şartları taşıyanların medeni durumları bu Kanuna göre aylık bağlanmasında engel teşkil etmez" şeklinde değiştirilmiştir: Ayrıca Tasarı ile değiştirilen dördüncü fıkraya özürlü olduğu sağlık kurulu raporu ile belirlenen 18 yaşından küçük Türk vatandaşlarına, bakmakla yükümlü olanlarının hiçbir ekonomik gelirinin, ücretinin vs. olmaması halinde aylık bağlanması hususu eklenmiştir: Ayrıca fıkraya "katı" ibarelerinden sonra "tutarında" ibareleri eklenmiştir:

Tasarının 26 ncı maddesi 28 inci madde olarak aynen kabul edilmiştir.

Ülkemizde korunmaya, bakıma ve yardıma muhtaç çocuklara bakım hizmeti veren müesseseler kuran sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarının hukuki belirsizlikler içerisinde olduğu,  bunun 2828 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (a) ve (e) bentleri arasındaki çelişkiden kaynaklandığı düşüncesiyle 2828 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde yapılan değişiklik Tasarıya 29 uncu madde olarak eklenmiştir:

Tasarının 27 nci maddesi 30 uncu madde olarak aynen kabul edilmiştir.

Tasarının 28 inci maddesi 31 inci madde olarak değiştirilmiş ve çerçeve maddede ek maddeler eklendiğini belirten düzeltme yapılmıştır. Bu madde ile 2828 sayılı Kanuna eklenen ek 7 nci maddenin sonuna bir özürlüye aynı sebeple iki ayrı ödeme yapılmaması amacıyla "Bakım ücreti ödenen ya da kurum tarafından bakılan özürlüler, 1.1.1976 tarihli ve 2022 sayılı Kanunun 1 inci maddesinde düzenlenen aylık hakkından yararlanamaz." cümlesi eklenmiştir:

Tasarının 29 uncu maddesi 32 nci madde olarak değiştirilmiş,  "park yerlerine" ibaresi maddenin sistematiğine uygun olarak "park yerlerinde" olarak düzeltilmiştir.

Tasarının 30 uncu maddesi 33 üncü madde olarak aynen kabul edilmiştir.

Tasarının 31 inci maddesi 34 üncü madde olarak değiştirilmiş, "özürlülerin kullanımına uygun" ibaresi "özürlülerin kullanımına da uygun" şeklinde düzeltilmiştir.

18 yaş altındaki diabet hastalarının çok önemli kısmının genetik geçişli olduğu,  bu hastaların hayat boyu insülin kullanmaları gerektiği,  kullanmamaları halinde kalıcı körlük, böbrek yetmezliği ve uzuv kayıpları gibi sonuçlar ortaya çıktığı, bu hastaların sosyal güvenlik kurumlarına tâbi olmayanlarının ilacının karşılanması gerektiği gerekçesiyle  Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu kapsamına alınmalarını sağlamak amacıyla Tasarıya 35 inci madde ilave edilerek, 3294 sayılı Kanunun 2 nci maddesine fıkra eklenmiştir:

Özürlülere yönelik proje ve hizmetlerde kullanılmak üzere fonun gelirlerinin % 2 sinin Özürlüler İdaresi Başkanlığınca, % 2 sinin Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünce kullanılacağına ve % 1 inin ise özürlü konfederasyon ve federasyonlarına Özürlüler İdaresi Başkanlığı onayı ile aktarılacağına ilişkin düzenleme yapılması amacıyla yine 3294 sayılı Kanunun fonun gelirleri başlıklı 4 üncü maddesinin son fıkrası değiştirilerek, Tasarıya 36 ncı madde eklenmiştir:

Tasarının 32 nci maddesi daha önce 16 ncı madde ile yapılan düzenleme nedeniyle Tasarıdan çıkartılmıştır.

Tasarının 33 üncü maddesi 37 nci  madde olarak aynen kabul edilmiştir.

Tasarının 34 üncü maddesi 38 inci madde olarak değiştirilmiş, çerçeve maddeye ek madde eklendiğini belirtir ibare eklenmiştir:

Tasarının 35 inci maddesi 39 uncu madde olarak değiştirilmiştir: Madde ile Kalıtsal Hastalıklarla Mücadele Kanununun 1 inci maddesinin birinci fıkrasına özürlülüğe yol açan diğer kalıtsal hastalıklar eklenmektedir. Bu hususun maddenin ikinci fıkrasına da yansıtılması gerektiği düşüncesi ile söz konusu Kanunun 1 inci maddesi tümden değiştirilmiştir:

Tasarının 36 ncı maddesi 40 ıncı madde olarak aynen kabul edilmiştir.

2/437 esas nolu Kanun Teklifinin 84 üncü maddesi Tasarıya 41 inci madde olarak eklenmiştir: Bu madde ile Türk Medeni Kanununun 348 inci maddesinde değişiklik yapılmakta, özürlü anne ve babanın velayet hakkının özürlü olmaları nedeniyle ellerinden alınması önlenmektedir.

Tasarının 37 nci maddesi 42 nci madde olarak değiştirilmiş, Kabahatler Kanununa uyumlu hale getirmek amacıyla İş Kanununun 108 inci maddesinin tümünü değiştirmek yerine birinci fıkrası değiştirilmiş ve ikinci fıkrasının birinci cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır. Fıkrada "bölge müdürü" ibaresi "il müdürü " olarak düzeltilmiştir.

Tasarının 38 inci maddesi 43 üncü madde olarak değiştirilmiş, Büyükşehir Belediyesi ile bağlı ilçe ve ilk kademe belediyelerinde çeşitli hizmetler sunmak üzere özürlü hizmet birimleri oluşturulmasında  hizmetlerin içine "sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri" de alınmıştır.

Tasarıya Türk Ceza Kanununun 122 nci maddesinde değişiklik yapmak amacıyla 44 üncü madde eklenmiş ve Türk Ceza Kanununun 122 nci maddesinin (1 ) numaralı fıkrasına özürlülük eklenmiştir: Bu değişiklikle kişiye fiziksel ve zihinsel özürlülüğü nedeniyle de ayrımcılık yapmak suç kapsamına girmiştir.

Tasarıya Belediye Kanununun  75 inci maddesinde yapılan bir değişiklik 45 inci madde olarak eklenmiştir: Bu madde ile  Belediye Kanununun 75 inci maddesinin (c) bendinde değişiklik yapılarak belediyelerin, belediye meclisinin kararı üzerine yapacağı anlaşmaya uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarına giren konularda ortak hizmet projeleri gerçekleştireceği kuruluşlar arasına özürlü dernek ve vakıfları da alınmıştır.

Tasarının 39 uncu maddesi 46 ncı  madde olarak aynen kabul edilmiştir.

Özürlüler İdaresi Başkanlığının daha fonksiyonel hale getirilebilmesi için ana hizmet birimlerinin ve görev tanımlarının değiştirilmesi amacıyla Tasarıya 47, 48 ,49, 50 ve 51 inci maddeler eklenmiştir: Bu maddelerle Özürlüler İdaresi Başkanlığının ana hizmet birimleri değiştirilmiş ve görev tanımları bu duruma uygun olarak düzenlenmiştir. 

Tasarının  40  ıncı maddesi 52 nci madde olarak değiştirilmiş ve  571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 18 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) ve (h) bentlerinin değiştirilerek aynı fıkraya bentler eklenmesinden vaz geçilmiş, söz konusu 18 inci maddenin sonuna " Özürlüler Yüksek Kurulu görev alanlarıyla ilgili konularda bilirkişi olarak kabul edilir ve önerileri ilgili birimlerce dikkate alınır." Fıkrasının eklenmesi suretiyle madde değiştirilmiştir:

Tasarının 41 inci maddesi Tasarı metninden çıkarılmıştır.

Özürlüler İdaresi Başkanlığının ana hizmet birimlerinde yapılan değişiklik nedeniyle  571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye bir geçici madde eklenmesi amacıyla tasarıya 53 üncü madde eklenmiştir: Bu madde ile yapılan yeni düzenleme sebebiyle kadro ve görev unvanları değişenlerin ve kaldırılanların durumlarına uygun yeni kadrolara atanıncaya  kadar eski kadrolarına ait aylık ve diğer mali haklarını almaya devam etmeleri sağlanmıştır. Yine başkanlığın ana hizmet birimlerinde yapılan değişikliğin 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (1) sayılı cetvelde yansıması amacıyla Tasarıya bu cetvele ilişkin değişiklik 54 üncü madde olarak eklenmiştir: Yine Özürlüler İdaresi Başkanlığına ait bazı kadroların iptal ve bazı kadroların ihdas edilebilmesi amacıyla Tasarıya 55 inci madde ve kadrolara ilişkin   iki adet liste eklenmiştir:

Tasarının 42 nci maddesi 56  ncı madde olarak değiştirilmiş, Türk Ticaret Kanununun 668 inci maddesinin üçüncü fıkrası ile Borçlar Kanununun 14 üncü maddesinin son fıkrasının da yürürlükten kaldırılması amacıyla madde değiştirilmiştir: Bu hükümlerin yürürlükten kaldırılmasıyla âmâların  imzalarının tasdik olunması usulü ortadan kaldırılmaktadır.

Tasarının Geçici 1 inci maddesi aynen, Geçici 2 ve 3 üncü maddelerindeki beş yıllık süre  yedi yıla çıkarılmıştır.

Tasarının yürürlük maddesi olan 43 üncü maddesi 57 nci madde olarak değiştirilmiş ve   Kanunun  38 inci maddesi ile 56 ncı maddesinin (a) bendinin 1.6.2006 tarihinde yürürlüğe girmesi amacıyla maddede değişiklik yapılmıştır.

Tasarının yürütme maddesi olan 44 üncü madde 58 inci madde olarak aynen kabul edilmiştir.

Alt Komisyonumuz bu görüş ve değerlendirmeler çerçevesinde yaptığı çalışmaları bir rapor ve metin halinde Komisyonumuza sunmuştur.

Komisyonumuz 1.6.2005 tarihli, ilgili kurum ve kuruluşları da davet ettiği toplantısında, Alt Komisyon metnini esas alarak Tasarıyı inceleyip görüşmüştür.

Alt Komisyon metninin,

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13 ve 14 üncü maddeleri aynen,

İkinci Bölüm başlığından "ile özürlü Hakları Kurulu" ibaresinin çıkarılması suretiyle,

15 inci maddesi "Yükseköğretim Kurulu" ibaresinin "Yükseköğretim Kurumu"olarak redakte edilmesi ve son fıkrasına "özürlülerin," ibaresinden sonra gelmek üzere "her türlü" ibaresinin eklenmesi suretiyle,

16 ncı maddesi aynen,

17 ve 18 inci maddeleri Özürlü Hakları Kurulunun kurulmasının  Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve  Özürlüler Yüksek Kurulu  ile yetki karmaşasına sebep olacağı için metinden çıkarılması ve diğer maddelerin teselsül ettirilmesi suretiyle,

19, 20, 21 inci maddeler 17, 18, 19 olarak aynen,

22 nci madde 20 olarak ve madde ile değiştirilen matlaptan  madde içeriği ile uyuşmaması nedeni ile "ve görevlendirilmeleri" ibaresinin ve değiştirilen fıkranın son cümlesinin mevzuatta memurluğa alımda üst yaş sınırının olmaması nedeniyle çıkarılmaları suretiyle,

23, 24, 25, 26, 27, 28, 29 ve 30 uncu maddeler 21, 22, 23 , 24, 25, 26, 27 ve 28 olarak aynen,

Sosyal Hizmetler ve  Çocuk Esirgeme Kurumunun merkez teşkilatında değişiklik yapan yeni bir  madde 29 olarak,

31 inci madde 30 olarak ve bu maddeye bağlı ek 7 nci maddenin son fıkrasının son cümlesinin çıkarılması suretiyle,

32, 33, 34 ve 35 inci maddeler 31, 32, 33 ve 34 olarak aynen,

36 ncı madde fon gelirlerinin kullanımı ve özürlü federasyonları ile konfederasyonlarına aktarılması uygulamada zorluklara yol açacağı için maddenin  metinden çıkarılması suretiyle,

37, 38, 39, 40, 41 ve 42 nci maddeler 35, 36, 37, 38, 39 ve 40 olarak aynen,

43 üncü madde 41 olarak ve büyükşehir belediyelerinde özürlü hizmet birimlerinin açılmasının zorunlu tutulması, bağlı ilçe  ve ilk kademe belediyelerinde de kurulması ama zorunlu tutulmamaları için "Büyükşehir belediyesi ile bağlı ilçe ve ilk kademe belediyelerinde" ibaresinin "Büyükşehir belediyelerinde" olarak değiştirilmesi suretiyle,

44, 45, 46, 47, 48, 49, 50 ve 51 inci maddeler  42, 43, 44, 45, 46, 47, 48 ve 49 olarak aynen,

52 nci maddenin Özürlü Yüksek Kurulunun yapısı itibarıyla bilirkişi olarak görev yapması mevzuat karşısında uygun görülmediğinden metinden çıkarılması suretiyle,

53 üncü madde metne geçici madde olarak ilave edileceğinden çerçeve maddenin metinden çıkarılması suretiyle,

54 üncü madde 50 olarak aynen,

55 inci madde 51 olarak ve Sosyal Hizmetler ve  Çocuk Esirgeme Kurumunun merkez teşkilatı ile ilgili olarak yeni eklenen 29 uncu maddeye bağlı olarak 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede değişiklik yapılması amacıyla maddenin değiştirilmesi (ekli listelerle birlikte)suretiyle,

56 ncı madde 52 olarak ve Türk Ticaret Kanunu ile Borçlar Kanununda âmâların imzalarının tasdik edilmesi suretiyle geçerli olacağına ilişkin hükümlerin yürürlükten kaldırılmaması amacıyla (b) ve (c) bentlerinin metinden çıkarılması yönünde verilen önergenin red edilmesi suretiyle aynen,

Geçici 1, 2 ve 3 üncü maddeler aynen,

Özürlüler İdaresi Başkanlığı ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünün teşkilat kanunlarında yapılan yeni düzenleme nedeni ile çalışanların kadro ve görev unvanları ile ilgili geçici 4 üncü maddenin metne ilave edilmesiyle,

57 nci maddenin 53 olarak ve teselsüle göre maddenin içeriğindeki madde numaralarının düzeltilmesi suretiyle,

58 inci madde 54 olarak aynen,

Kabul edilmiştir.

Tasarı metninin tümü kanun tekniğine uygunluk sağlanması amacıyla redaksiyona tabi tutulmuştur.

Raporumuz, Plan ve Bütçe Komisyonuna  sunulmak üzere arz olunur.

 

Başkan

Başkanvekili

Sözcü

 

Cevdet Erdöl

Nevzat Doğan

Sabri Varan

 

Trabzon

Kocaeli

Gümüşhane

 

Üye

Üye

Üye

 

Mehmet Kerim Yıldız

Ahmet Yaşar

Muzaffer R. Kurtulmuşoğlu

 

Ağrı

Aksaray

Ankara

 

Üye

Üye

Üye

 

Remziye Öztoprak

Osman Akman

Turhan Çömez

 

Ankara

Antalya

Balıkesir

 

Üye

Üye

Üye

 

Şerif Birinç

İrfan Rıza Yazıcıoğlu

Lokman Ayva

 

Bursa

Diyarbakır

İstanbul

 

Üye

Üye

Üye

 

Enver Öktem

İzzet Çetin

Hüseyin Tanrıverdi

 

İzmir

Kocaeli

Manisa

 

(Bazı maddelere muhalifim,

 

 

 

gerekçem ektedir)

 

 

 

Üye

Üye

Üye

 

Ali Arslan

Medeni Yılmaz

İdris Sami Tandoğdu

 

Muğla

Muş

Ordu

 

(Bazı maddelere muhalifim,

 

 

 

gerekçem ektedir)

 

 

 

 

Üye

 

 

 

Alim Tunç

 

 

 

Uşak

 

 

MUHALEFET ŞERHİMİZ

 

Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunun kabul ettiği metnin 3 üncü maddesinin f ve g fıkrasındaki korumalı işyerlerine sağlanacak teşvik ve olanakların tanımlanması gerekir.

Metnin 18 inci maddesindeki düzenleme, bakım ve rehabilitasyon konusunda uzman kuruluş olan SHÇEK'in görevlerini M.E.B'na devretmektedir. Bu düzenlemelerle özel eğitim, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinde ortaya çıkacak kargaşa, mevcut hizmetleri de çıkmaza sokacaktır.

Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Alt Komisyonu'nun kabul ettiği metnin  36 ncı maddesinde:

29.5.1986 tarihli ve 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununun           4 üncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir: Özürlülere yönelik proje ve hizmetlerde kullanılmak üzere bu maddede sayılan gelirlerin % 2'si Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü'nce kullanılır, % 1'i ise özürlü konfederasyon ve federasyonlarına Özürlüler İdaresi Başkanlığı onayı ile aktarılır” denmektedir.

2908 sayılı eski Dernekler Kanununun 88 inci maddesinin emredici hükmüyle kurulan Türkiye Sakatlar Konfederasyonu ve bağlı federasyonlar çeşitli kanun ve yönetmeliklerle kendilerine verilen görevleri sürdürmektedirler. Bir tür kamu görevi sayılabilecek bu faaliyetler, araştırma ve incelemeyi gerektiren uzmanlık çalışmalarıdır. Bu işler ve tüzüklerinde yer alan amaçları gerçekleştirmek için yeterli gelirleri yoktur. İlgili kanunda yapılacak düzenleme ile Sosyal Dayanışmayı Teşvik Fonunun gelirlerinden Türkiye Sakatlar Konfederasyonu ve bağlı federasyonlara bir pay ayrılmalıdır.

                    Enver Öktem                                            Ali Arslan

                          İzmir                                                     Muğla


SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN

 

ÖZÜRLÜLER  VE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TASARISI

 

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Tanımlar ve Genel Esaslar

Amaç

MADDE 1.- Bu Kanunun amacı; özürlülüğün önlenmesi, özürlülerin sağlık, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, bakım ve sosyal güvenliğine ilişkin sorunlarının çözümü ile her bakımdan gelişmelerini ve önlerindeki engelleri kaldırmayı sağlayacak tedbirleri alarak topluma katılımlarını sağlamak ve bu hizmetlerin koordinasyonu için gerekli düzenlemeleri yapmaktır.

Kapsam

MADDE 2.- Bu Kanun özürlüleri, ailelerini, özürlülere yönelik hizmet veren kurum ve kuruluşlar ile diğer ilgilileri kapsar.

Tanımlar

MADDE 3.- Bu Kanunun uygulanmasında;

a) Özürlü: Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılama güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişiyi,

b) Özürlülük ölçütü: Uluslararası temel ölçütler esas alınarak hazırlanan ve gerek duyuldukça revize edilen ölçütleri,

c) Hafif özürlü: Özürlülük ölçütüne göre, hafif özürlü olarak tanımlanan kişiyi,

d) Ağır özürlü: Özürlülük ölçütüne göre, ağır özürlü olarak tanımlanan kişiyi,

e) Bakıma muhtaç özürlü: Özürlülük sınıflandırmasına göre resmi sağlık kurulu raporu ile ağır özürlü olduğu belgelendirilenlerden, günlük hayatın alışılmış, tekrar eden gereklerini önemli ölçüde yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün olan kişileri,

f) Korumalı işyeri: Normal işgücü piyasasına kazandırılmaları güç olan özürlüler için, meslekî rehabilitasyon ve istihdam oluşturmak amacıyla Devlet tarafından teknik ve malî yönden desteklendiği ve çalışma ortamının özel olarak düzenlendiği işyerini,

g) Korumalı işyeri statüsü: Çalışanlarının yönetmelikle belirlenen oranını özürlülerin oluşturduğu veya özürlülere yönelik çalışmaları ile korumalı işyerine sağlanan teknik ve malî destek sağlanma şartlarını taşımayı,

h) Rehabilitasyon: Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle oluşan özrü ortadan kaldırmak veya özürlülüğün etkilerini mümkün olan en az düzeye indirmek, özürlüye yeniden fiziksel, zihinsel, psikolojik, ruhsal, sosyal, meslekî ve ekonomik yararlılık alanlarında başarabileceği en üst düzeyde yetenekler kazandırarak; evinde, işinde ve sosyal yaşamında kendine ve topluma yeterli olabilmesi ve özürlünün toplum ile bütünleşmesi,  ayrımcılığa karşı tüm tedbirlerin alınması amacıyla verilen koruyucu, tıbbî, meslekî, eğitsel, rekreasyonal ve psiko-sosyal hizmetler bütününü,

i) Sınıflandırma: Önemli bir sağlık öğesi olarak insan vücudunun fonksiyonu ve yetersizliğinin tanımı konusunda ortak ve standart bir dil ve çerçeve geliştirme çalışmasını,

İfade eder.

Genel esaslar

MADDE 4.- Bu Kanun kapsamında bulunan hizmetlerin yerine getirilmesinde aşağıdaki esaslara uyulur:

a) Devlet, insan onur ve haysiyetinin dokunulmazlığı temelinde, özürlülerin ve özürlülüğün her tür istismarına karşı sosyal politikalar geliştirir. Özürlüler aleyhine ayrımcılık yapılamaz; ayrımcılıkla mücadele özürlülere yönelik politikaların temel esasıdır.

b) Özürlülere yönelik olarak alınacak kararlarda ve verilecek hizmetlerde özürlülerin, ailelerinin ve gönüllü kuruluşların katılımı sağlanır.

c) Özürlülere yönelik hizmetlerin sunumunda aile bütünlüğünün korunması esastır.

d) Kurum ve kuruluşlarca özürlülere yönelik mevzuat düzenlemelerinde Özürlüler İdaresi Başkanlığının görüşünün alınması zorunludur.

İKİNCİ BÖLÜM

Sınıflandırma,  Bakım, Rehabilitasyon, İstihdam, Eğitim,

İş ve Meslek Analizi

Sınıflandırma

MADDE 5.- Özürlülerle ilgili derecelendirmeler, sınıflandırmalar, tanılamalar uluslararası özürlülük sınıflandırması temel alınarak hazırlanan özürlülük ölçütüne göre yapılır. Özürlülük ölçütünün tespiti ve uygulama esasları, Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Millî Eğitim Bakanlığı ile Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Bakım

MADDE 6.- Özürlü kişilerin yaşamlarını öncelikle bulundukları ortamda sağlık, huzur ve güven içinde sürdürmesi, toplum içinde kendi kendilerini idare edebilecek ve üretken hâle gelebilecek şekilde bakım ve rehabilitasyonlarının yapılması, bunlardan ihtiyacı olanların geçici veya sürekli bakım altına alınması veya bunlara evde bakım hizmeti sunulması esastır.

Ruhsatlandırma

MADDE 7.- Özürlülere yönelik bakım hizmetlerini, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünden ruhsat alan gerçek ve tüzel kişiler ile kamu kurum ve kuruluşları verebilir.

Hizmet sunumu

MADDE 8.- Bakım hizmetlerinin sunumunda kişinin biyolojik, fiziksel, psikolojik ve sosyal ihtiyaçları da dikkate alınır. Bakım  hizmetlerinin standardizasyonu, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü koordinasyonunda çalışmalar yürütülür.

Bakım hizmetleri ile bakımın nitelikli temini sağlanır.

Bakım çeşitleri

MADDE 9.- Bakım hizmetleri, evde bakım veya kurum bakımı modelleriyle sunulabilir. Öncelikle kişinin sosyal ve fiziksel çevresinden ayrılmaksızın hizmetin sunulması esas alınır.

Rehabilitasyon

MADDE 10.- Rehabilitasyon hizmetleri toplumsal hayata katılım ve eşitlik temelinde özürlülerin bireysel ve toplumsal ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olarak verilir. Rehabilitasyon kararının alınması, plânlanması, yürütülmesi, sonlandırılması dâhil her aşamasında özürlü ve ailesinin aktif ve etkili katılımı esastır.

Rehabilitasyonun her alanında ihtiyaç duyulan personelin yetiştirilmesine yönelik eğitim programları geliştirilir ve bu personelin istihdamı için gerekli önlemler alınır.

Erken tanı ve koruyucu hizmetler

MADDE 11.- Yeni doğan, erken çocukluk ve çocukluğun her dönemi fiziksel, işitsel, duyusal, sosyal, ruhsal ve zihinsel gelişimlerinin izlenmesi, genetik geçişli ve özürlülüğe neden olabilecek hastalıkların erken teşhis edilmesinin sağlanması, özürlülüğün önlenmesi, var olan özrün şiddetinin olabilecek en düşük seviyeye çekilmesi ve ilerlemesinin durdurulmasına ilişkin çalışmalar Sağlık Bakanlığınca planlanır ve yürütülür.

İş ve meslek analizi

MADDE 12.- Özür  türlerini dikkate alan iş ve meslek analizleri, Özürlüler İdaresi Başkanlığının koordinatörlüğünde Millî Eğitim Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapılır. Bu analizlerin ışığında, özürlülerin durumlarına uygun meslekî rehabilitasyon ve eğitim programları, anılan kurumlarca geliştirilir.

Meslekî rehabilitasyon

MADDE 13.- Özürlülerin yeteneklerine göre mesleğini seçme ve bu alanda eğitim alma hakkı kısıtlanamaz.

Özürlülerin yetenekleri doğrultusunda yapabilecekleri bir işte eğitilmesi, meslek kazandırılması, verimli kılınarak ekonomik ve sosyal refahının sağlanması amacıyla meslekî rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanmasının sağlanması esastır.

Gerçek veya tüzel kişilerce açılacak olan özel meslekî rehabilitasyon merkezleri, yetenek geliştirme merkezleri ve korumalı işyerlerinin değişik tipleri ile özel işyerlerinde bireylerin bireysel gelişimleri ve yeteneklerine uygun iş veya becerilerini geliştirici tedbirler alınır. Bu alandaki hizmetler ihtiyaçlara göre iş ve meslek analizi yapılarak hizmet satın alınması suretiyle temin edilebilir. Buna ilişkin usul ve esaslar, Millî Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri belediyeler tarafından da verilir. Belediyeler bu hizmetlerin sunumu sırasında gerekli gördüğü hallerde, halk eğitim ve çıraklık eğitim merkezleri ile işbirliği yapar. Özürlünün rehabilitasyon talebinin karşılanamaması halinde, özürlü, hizmeti en yakın merkezden alır ve ilgili belediye her yıl bütçe talimatında belirlenen miktarı hizmetin satın alındığı merkeze öder.

İstihdam

MADDE 14.- İşe alımda; iş seçiminden, başvuru formları, seçim süreci, teknik değerlendirme, önerilen çalışma süreleri ve şartlarına kadar olan safhaların hiçbirinde özürlülerin aleyhine ayrımcı uygulamalarda bulunulamaz.

Çalışan özürlülerin aleyhinde sonuç doğuracak şekilde, özrüyle ilgili olarak diğer kişilerden farklı muamelede bulunulamaz.

Çalışan veya iş başvurusunda bulunan özürlülerin karşılaşabileceği engel ve güçlükleri azaltmaya veya ortadan kaldırmaya yönelik istihdam süreçlerindeki önlemlerin alınması ve işyerinde fiziksel düzenlemelerin bu konuda görev, yetki ve sorumluluğu bulunan kurum ve kuruluşlar ile işyerleri tarafından yapılması zorunludur. Özürlülük durumları sebebiyle işgücü piyasasına kazandırılmaları güç olan özürlülerin istihdamı, öncelikle korumalı işyerleri aracılığıyla sağlanır.

Korumalı işyerleriyle ilgili usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

Eğitim ve öğretim

MADDE 15.- Hiçbir gerekçeyle özürlülerin eğitim alması engellenemez. Özürlü çocuklara, gençlere ve yetişkinlere, özel durumları ve farklılıkları dikkate alınarak, bütünleştirilmiş ortamlarda ve özürlü olmayanlarla eşit eğitim imkânı sağlanır.

Özürlü üniversite öğrencilerinin öğrenim hayatlarını kolaylaştırabilmek için Yükseköğretim Kurulu bünyesinde araç-gereç temini, özel ders materyallerinin hazırlanması, özürlülere uygun eğitim, araştırma ve barındırma ortamlarının hazırlanmasının temini gibi konularda çalışma yapmak üzere Özürlüler Danışma ve Koordinasyon Merkezi kurulur.

Özürlüler Danışma ve Koordinasyon Merkezinin, çalışma usul ve esasları, Sağlık Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurumu ile Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken hazırlanan yönetmelikle belirlenir.

İşitme özürlülerin eğitim ve iletişimlerinin sağlanması amacıyla Türk Dil Kurumu Başkanlığı tarafından Türk işaret dili sistemi oluşturulur. Bu sistemin oluşturulmasına ve uygulanmasına yönelik çalışmaların esas ve usulleri Türk Dil Kurumu Başkanlığı koordinatörlüğünde, Millî Eğitim Bakanlığı, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Özürlülerin, her türlü eğitim ve kültürel ihtiyaçlarını karşılamak üzere kabartma, sesli, elekt-ronik kitap; alt yazılı film ve benzeri materyal üretilmesini teminen gerekli işlemler, Millî Eğitim Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığınca müştereken yürütülür.

Eğitsel değerlendirme

MADDE 16.- Özürlülerin eğitsel değerlendirme ve tanılaması il Millî eğitim müdürlükleri rehberlik araştırma merkezlerinde uzman kişilerden oluşan ve özürlü ailesinin yer aldığı özel eğitim değerlendirme kurulu tarafından yapılır ve eğitim plânlaması geliştirilir. Bu plânlama her yıl yeniden değerlendirilerek, gelişmeler doğrultusunda gözden geçirilir.

Çıraklık eğitimi almak isteyen özürlülerin ilgi, istek, yetenek ve becerileri doğrultusunda ve sağlık kurulu raporunu da dikkate almak suretiyle hangi meslek dalında eğitim alacaklarına kurul karar verir.

Kurulun teşkili ve çalışma usul ve esasları Millî Eğitim Bakanlığı ile Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Değiştirilen Hükümler

MADDE 17.- 8.6.1965 tarihli ve 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 1 inci maddesinde yer alan "öğrenci etüd eğitim merkezleri" ibaresinden sonra gelmek üzere "özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri," ibaresi eklenmiştir:

MADDE 18 .- 625 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir:

GEÇİCİ MADDE 2.- 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu hükümleri gereği izin almış olan özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri 31.12.2006 tarihine kadar Millî Eğitim Bakanlığınca belirlenen hükümlere uygun olarak açılış izinlerini yenilerler.

MADDE 19.- 23.6.1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 42 nci maddesinin birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Özürlülerin yaşamı için zorunluluk göstermesi hâlinde, proje tadili kat maliklerinin en geç üç ay içerisinde yapacağı toplantıda görüşülerek sayı ve arsa payı çoğunluğu ile karara bağlanır. Toplantının bu süre içerisinde yapılamaması veya tadilat talebinin çoğunlukla kabul edilmemesi durumunda; ilgili kat malikinin talebi üzerine bina güvenliğinin tehlikeye sokulmadığını bildirir komisyon raporuna istinaden ilgili mercilerden alınacak tasdikli proje değişikliği veya krokiye göre inşaat, onarım ve tesis yapılır. İlgili merciler, tasdikli proje değişikliği veya kroki taleplerini en geç altı ay içinde sonuçlandırır. Komisyonun teşkili, çalışma usulü ile özürlünün kullanımından sonraki süreç ile ilgili usul ve esaslar Bayındırlık ve İskân Bakanlığı ile Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından müştereken hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 20.- 14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 53 üncü maddesinin başlığı ve birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

"Özürlülerin Devlet memurluğuna alınmaları:"

Mevzuata uygun olmak kaydıyla; kariyer mesleği olan özürlülerin mesleklerine uygun münhal kadrolara atanması, mesleklerini icra veya infaza yardımcı araç ve gerecin kurumlarınca temin edilmesi esastır. Özürlülerin Devlet memurluğuna alınma şartları ile hangi işlerde çalıştırılacakları, mesleklerini icra ve infazda hangi yardımcı araç ve gereçlerin kurumlarınca temin edileceği, zihinsel özürlülerin hangi görevlere atanmasında asgari eğitim şartından istisna edileceği hususları Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Devlet Personel Başkanlığınca  müştereken hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 21.- 657 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

EK MADDE 39.- Devlet memurlarının, hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede özürlü olduğu sağlık kurulu raporu ile tespit edilen eşi, çocukları ile kardeşlerinin, memuriyet mahalli dışında resmî veya özel eğitim ve öğretim kuruluşlarında eğitim ve öğretim yapacaklarının Özel Eğitim Değerlendirme Kurulu tarafından belgelendirilmesi hâlinde, ilgilinin talebi üzerine eğitim ve öğretim kuruluşlarının bulunduğu il veya ilçe sınırları dahilinde kurumunda bulunan durumuna uygun boş bir kadroya ataması yapılır.

MADDE 22.- 29.7.1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "gazilerin" ibaresinden sonra gelmek üzere "özürlülerin," ibaresi eklenmiştir:

MADDE 23.- 18.1.1972 tarihli ve 1512 sayılı Noterlik Kanununun 73 üncü maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

İlgilinin işitme, konuşma veya görme özürlü olması:

Madde 73.- Noter, ilgilinin işitme, konuşma veya görme özürlü olduğunu anlarsa, işlemler özürlünün isteğine bağlı olmak üzere iki tanık huzurunda yapılır. İlgilinin işitme veya konuşma özürlü olması ve yazı ile anlaşma imkânının da bulunmaması hâlinde, iki tanık ve yeminli tercüman bulundurulur.

MADDE 24.- 1512 sayılı Kanunun 75 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Bir noterlik işleminde imza atılmış veya imza yerine geçen el işareti yapılmış olmasına rağmen, ilgilisi ister veya adına işlem yapılan ve imza atabilen görme özürlüler hariç olmak üzere noter, işlemin niteliği, imzayı atan veya el işaretini yapan şahsın durumu ve kimliği bakımından gerekli görürse, yukarıdaki fıkradaki usul dairesinde ilgili, tanık, tercüman veya bilirkişinin parmağı da bastırılır. Mühür kullanılması hâlinde parmağın da bastırılması zorunludur.

MADDE 25.- 1.7.1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 1 inci maddesinin ikinci ve dördüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Yukarıdaki şartları taşıyanların medeni durumları bu Kanuna göre aylık bağlanmasında engel teşkil etmez.

 65 yaşını doldurmadığı halde başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek şekilde malûl olduklarını tam teşekküllü hastanelerden alacakları sağlık kurulu raporu ile kanıtlayanlardan yukarıdaki şartları taşıyan Türk vatandaşlarına birinci fıkrada öngörülenin üç katı tutarında aylık bağlanır. Herhangi bir işe yerleştirilemeyen özürlülerden yukarıdaki şartları taşıyan Türk vatandaşları ile bakmakla yükümlü olanların yaş hariç  birinci fıkradaki şartları taşıması halinde, özürlü olduğu sağlık kurulu raporu ile belirlenen 18 yaşından küçük Türk vatandaşlarına da birinci fıkrada öngörülenin iki katı tutarında aylık bağlanır.

MADDE 26.- 24.5.1983 tarihli ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununun 3 üncü maddesinin (c) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (d) bendi eklenmiş ve mevcut (d), (e) ve (f) bentleri (e), (f) ve (g) olarak teselsül ettirilmiştir.

d) "Bakıma Muhtaç Özürlü"; özürlülük sınıflandırmasına göre resmi sağlık kurulu raporu ile ağır özürlü olduğu belgelendirilenlerden, günlük hayatın alışılmış, tekrar eden gereklerini önemli ölçüde yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün olan kişiyi,

MADDE 27.- 2828 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (a) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve  (e) bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

a) Bu Kanun kapsamına giren sosyal hizmetlere ilişkin faaliyetler, Devletin denetim ve gözetiminde, sivil toplum kuruluşları ile halkın gönüllü katkı ve katılımı da sağlanarak bir bütünlük içinde yürütülür. Sunulacak bakım ve diğer hizmetlerin kapsamı ve bu hizmetleri verecek olan gerçek ve tüzel kişilerin izin, çalışma usul ve esasları ve diğer hususlar Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 28.- 2828 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin (g) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

g) Kuruma bağlı olanlar dışında kurulacak sosyal hizmet kuruluşlarının, özel eğitim ve rehabilitasyon hizmeti verenler hariç olmak üzere açılış iznine, her türlü standartlarına ve işleyişlerine ilişkin esasları, varsa ücret tarifelerini tespit etmek, onaylamak, denetimini yapmak ve bu esaslara uymayanların faaliyetlerini durdurmak.

MADDE 29.-2828 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Kurumun merkez teşkilatı  bir Genel Müdür,  beş Genel Müdür Yardımcısı ile aşağıdaki esas birimlerden oluşur.

a) Hukuk Müşavirliği.

b) Teftiş Kurlu Başkanlığı.

c) Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı.

d) İnsan Kaynakları Dairesi Başkanlığı.

e) Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

f) Yapı İşleri Dairesi Başkanlığı.

g) Aile-Kadın ve Toplum Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

h) Çocuk Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

i) Gençlik Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

j) Özürlü Bakım Hizmetler Dairesi Başkanlığı.

k) Sosyal Hizmetler Eğitim Merkezi Başkanlığı.

l) Yaşlı Bakım Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

m) Sosyal Yardım Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

n) Döner Sermaye Merkez Müdürlüğü.

o) Özel Kalem Müdürlüğü.

p) Savunma Uzmanlığı.

MADDE 30.- 2828 sayılı Kanuna aşağıdaki Ek Maddeler eklenmiştir:

EK MADDE 7.- Sosyal güvenlik kurumlarına tabi olmayan, bakıma muhtaç özürlülerden ailesini kaybetmiş olanlar ile ailesi ekonomik veya sosyal yoksunluk içerisinde bulunanlara bakım hizmetinin resmi veya özel bakım kurumlarında ya da ikametlerinde verilmesi sağlanır.

Bakıma muhtaç özürlülere sunulacak bakım hizmetlerinin kapsamı ve bu hizmetleri verecek olan gerçek ve tüzel kişilerin izin, çalışma usul ve esasları, denetlenmeleri ile ücretlendirme ve ödemeleri Kurumun koordinatörlüğünde, Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Bakıma muhtaç özürlülere sunulacak bakım hizmetinin karşılığı olarak her ay için kişi başına belirlenecek tutar, iki aylık net asgari ücretten fazla olamaz.

Bakıma muhtaç özürlülerin, Kurumca bakılanlar dışındakilerin bakım ücreti bu amaçla Kurum bütçesine konulacak ödenekten karşılanır.

Ek Madde 8.- İşitme ve konuşma özürlülerine gerek görüldüğü hâllerde tercümanlık yapmak üzere illerde işaret dili bilen personel görevlendirilir. Personelin işaret lisanı öğrenmeleri için gerekli kursların düzenlenmesi sağlanır. Bu personelin görev ve yetkileri, çalışma koşulları ile ilgili usul ve esaslar Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünün müştereken hazırlayacakları yönetmelikle belirlenir.

MADDE 31.- 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 61 inci maddesinin birinci fıkrasına (n) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent ve ikinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir:

o) Özürlülerin araçları için ayrılmış park yerlerinde,

(o) bendinin ihlâli hâlinde para cezası iki kat artırılır.

MADDE 32.- 25.10.1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir:

s) Özürlülerin eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç ve özel bilgisayar programları.

MADDE 33.- 21.5.1986 tarihli ve 3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 nci maddesine (n) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (o) bendi eklenmiş ve mevcut (o) bendi (p) bendi olarak teselsül ettirilmiştir.

o) Özürlü bireylerin spor yapabilmelerini sağlamak ve yaygınlaştırmak üzere; spor tesislerinin özürlülerin kullanımına da uygun olmasını sağlamak, spor eğitim programları ve destekleyici teknolojiler geliştirmek, gerekli malzemeyi sağlamak, konu ile ilgili bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmaları ile yayınlar yapmak, spor adamları yetiştirmek, özürlü bireylerin spor yapabilmesi konusunda ilgili diğer kuruluşlarla işbirliği yapmak,

MADDE 34.- 29.5.1986 tarihli ve 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununun 2 nci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmayan 18 yaş altı diyabetik hastaların hastalığından dolayı zorunlu olarak kullanmaları gereken insülin ve benzeri her türlü ilaç giderleri de bu Kanun kapsamındadır.

MADDE 35.- 7.5.1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun  3 üncü maddesine aşağıdaki bent eklenmiştir:

m) Rehabilite edici tıbbî hizmetlerde kullanılan yardımcı araç ve gereçleri üretmek amacıyla, kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulacak kuruluşların açılış iznini vermeye Sağlık Bakanlığı yetkilidir. Bu kurum ve kuruluşların açılış izninin verilmesine, üretim ve personel standardına, işleyiş ve denetimi ile daha önce açılmış olan kurum ve kuruluşların durumlarına ilişkin esaslar Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 36.-30.4.1992 tarihli ve 3797 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında  Kanuna aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

Ek Madde 3.- Görme, ortopedik, işitme, dil-konuşma, ses bozukluğu, zihinsel ve ruhsal özürlü çocuklardan özel eğitim değerlendirme kurulları tarafından, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine devam etmeleri uygun görülenlerin eğitim giderlerinin, her yıl bütçe uygulama talimatında belirlenen miktarı Millî Eğitim Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanır.

MADDE 37.- 28.12.1993 tarihli ve 3960 sayılı Kalıtsal Hastalıklarla Mücadele Kanununun       1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Madde 1.- Devlet, kalıtsal kan hastalıklarından thalessemia ve orak hücreli anemi dahil olmak üzere, bütün kalıtsal kan hastalıklarıyla ve özürlülüğe yol açan diğer kalıtsal hastalıklarla koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında mücadele eder. Bunun için gerekli ödenek Sağlık Bakanlığı yılı bütçesine konulur.

Kalıtsal kan hastalıklarıyla ve özürlülüğe yol açan diğer kalıtsal hastalıklarla koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında mücadele için gerekli önlemler ve bu konuda uygulanacak usul ve esaslar Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 38.- 13.4.1994 tarihli ve 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (u) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

u) Kadınlara, güçsüzlere, özürlülere ve çocuklara karşı şiddetin ve ayrımcılığın teşvik edilmemesi.

MADDE 39.- 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 348 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

1) Ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi.

MADDE 40.- 22.5.2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 108 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve ikinci fıkrasının birinci cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır.

Bu Kanunda öngörülen idari para cezaları, 101 inci maddedeki idari para cezaları hariç, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürünce verilir. 101 inci madde kapsamındaki idari para cezaları ise, doğrudan Türkiye İş Kurumu İl Müdürü tarafından verilir.

MADDE 41.- 10.7.2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununa aşağıdaki Ek Madde eklenmiştir:

Ek Madde 1.- Büyükşehir belediyelerinde özürlülerle ilgili bilgilendirme, bilinçlendirme, yönlendirme, danışmanlık, sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri vermek üzere özürlü hizmet birimleri oluşturulur. Bu birimler, faaliyetlerini özürlülere hizmet amacıyla kurulmuş dernek ve bunların üst kuruluşlarıyla işbirliği hâlinde sürdürürler. Özürlü hizmet birimlerinin kuruluş, görev, yetki, sorumluluk ve işleyişine ilişkin usul ve esaslar Özürlüler İdaresi Başkanlığının görüşü alınarak İçişleri Bakanlığınca hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 42.- 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 122 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında geçen "dil, ırk, renk, cinsiyet," ibaresinden sonra gelmek üzere "özürlülük," ibaresi eklenmiştir:

MADDE 43.- 7.12.2004 tarihli ve 5272  sayılı Belediye Kanununun 75 inci maddesinin (c)  bendine "kamu yararına çalışan dernekler," ibaresinden sonra gelmek üzere "özürlü dernek ve vakıfları," ibaresi eklenmiştir:

MADDE 44.- 25.3.1997 tarihli ve 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesinin (h) bendine aşağıdaki paragraf eklenmiştir:

Başkanlığın bağlı olduğu Bakanın onayı ile özürlü kimlik kartı hazırlama veya verme yetkisi, valiliklere devredilebilir. Özürlü kimlik kartı hazırlama ve verme usul ve esasları, İçişleri Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığı ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünce müştereken hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 45.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 7 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Madde 7.- Başkanlığın ana hizmet birimleri şunlardır:

a) Rehabilitasyon ve Eğitim Dairesi Başkanlığı.

b) Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanlığı.

c) Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığı.

d) Proje ve Koordinasyon Dairesi Başkanlığı.

MADDE 46.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Rehabilitasyon ve Eğitim Dairesi Başkanlığı

Madde 8.- Rehabilitasyon ve Eğitim Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Özürlülerin rehabilitasyonu ve eğitimi sürecinde ilgili kurum ve kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyonu sağlamak.

b) Özürlülerin rehabilitasyonuna yönelik her türlü standardın oluşturulmasına yönelik çalışmalar yapmak.

c) Rehabilitasyon alanında faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlardaki yapılan çalışmaları takip etmek, sorunları ve çözüm yollarını araştırmak.

d) Rehabilitasyon ve eğitim alanları ile ilgili (panel, sempozyum, konferans vb.) etkinliklerde bulunmak.

e) İstihdamı kısıtlayan engellerin kaldırılmasını, istihdam alanlarının genişletilmesini ve özürlülerin kendi işini kurmalarına yönelik çalışmaları takip etmek ve tekliflerde bulunmak.

f) Özürlülerin günlük hayatlarında karşılaştıkları fiziki ve mimari engellerin kaldırılması ve bu konudaki standartların belirlenmesi için teklifler hazırlamak ve hazırlatmak.

g) Kamuya açık sosyal, kültürel, sportif tesis ve alanlar ile kitle iletişim ve ulaşım araçlarından özürlülerin faydalanmasını sağlayıcı tedbirleri araştırmak, değerlendirmek ve teklifler hazırlamak.

h) Özürlü çocuklara, gençlere, yetişkinlere bütünleştirilmiş ortamlarda ve her düzeyde eğitim imkanı sağlamaya yönelik çalışmaları takip etmek.

ı) Özürlülüğün önlenmesi, erken teşhisi, özürlülerin rehabilitasyonu, eğitimi ve sosyal

güvenlikleri ile ilgili konularda teklif ve projeler hazırlamak, hazırlatmak ve uygulatmak

i) Başkanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak.

MADDE 47.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 9 uncu maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanlığı

Madde 9.- Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Özürlülük politikasının belirlenmesine yönelik veri oluşturmak.

b) Özürlülük alanındaki çalışmaları takip etmek, değerlendirmek.

c) Özürlülerle ilgili mevzuatı derlemek, incelemek ve geliştirilmesine yönelik çalışma yapmak.

d) Özürlülere tanınan hak ve hizmetlerden yararlanma amacıyla kullanılmak üzere özürlüler kimlik kartı hazırlamak, hazırlatmak ve her türlü işlemleri takip etmek.

e)Başkanlık birimlerinin bilgi işlem ve otomasyon ihtiyacını karşılamak ve yürütmek,

f) Başkanlık birimlerinin iş akışlarını izleyerek etkin ve verimli iş, bilgi akışı ve iletişim düzenini sağlamak, bunlara yönelik gelişmeleri izlemek ve geliştirmek için önerilerde bulunmak.

g) Bilgi portalını oluşturmak, yönetmek ve iletişim ağını sağlamak.

h) Özürlüler ile ilgili veri tabanı oluşturulmasını sağlamak.

ı) Ulusal kurum ve kuruluşlardan özürlülere yönelik istatistiksel  bilgilerin bilgi işlem ortamında toplanmasını sağlamak ve değerlendirmek.

i) Başkanın direktif ve emirlerini ilgililere duyurmak ve işlemleri takip etmek.

j) Başkanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak.

MADDE 48.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 10 uncu maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığı

Madde 10.- Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Başkanlığın uluslararası ilişkilerini düzenlemek ve yürütmek.

b) Özürlülere yönelik oluşturulan sosyal politikaları uluslararası ve ülkeler ölçeğinde izlemek ve değerlendirmek.

c) Uluslararası düzeyde özürlülere yönelik faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlarla işbirliği kurmak, sürdürmek, geliştirmek, ilgili personelin bilgilendirilmesini sağlamak.

d) Avrupa Birliği ile özürlülük alanındaki çalışmaları yürütmek.

e) Özürlülere yönelik faaliyetlerde uluslararası kurum ve kuruluşlardaki gelişmeleri takip etmek, özürlülerin sorunlarını ve çözüm yollarını ortak araştırmak, ortaya çıkan sorunlar hakkında ortak inceleme ve araştırma yapmak, yaptırmak, bu konuda ortak proje ve teklifleri hazırlamak ve hazırlatmak.

f) Uluslararası kurum ve kuruluşlardan özürlülere yönelik istatistiksel bilgilerin toplanmasını sağlamak.

g) Özürlülerle ilgili uluslararası gelişmeleri takip etmek, antlaşma ve sözleşmelerin ülkemizdeki uygulamalarını izlemek ve değerlendirmek.

h)Başkanlığın koordinatörlüğündeki uluslararası düzeyde özürlülere yönelik faaliyetler için teşkil edilen kurulların ve organizasyonların sekretarya hizmetini yürütmek.

ı)Yabancı kaynaklı dokümanların temini, tercümesi ve ilgili birimlerin bilgilendirilmesini sağlamak.

i) Başkanlığın iç ve dış tanıtımını ve halkla ilişkiler hizmetlerini yürütmek.

j) Başkanlığın her türlü protokol işlerini düzenlemek ve yürütmek.

k) Başkanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak.

MADDE 49.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 11 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

Proje ve Koordinasyon Dairesi Başkanlığı

Madde 11.- Proje ve Koordinasyon Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Başkanlık birimlerince önerilen projelerin hazırlanması veya hazırlatılması ile ilgili çalışma yapmak ve uygulanmasına destek sağlamak.

b) Başkanlıkça yapılmasına karar verilen projelerin gerçekleşmesi amacıyla gerekli malî kaynakların sağlanması için ilgili birimlerle kurum ve kuruluşlarla iletişim kurmak.

c) Projenin tamamlanmasından sonra hazırlanacak proje sonuç raporunun ilgili birimler aracılığı ile duyurulmasını sağlamak.

d) Proje veri tabanının oluşturulmasını sağlamak.

e) Başkanlık süreli yayınının hazırlanması ve yayınlanması için  gerekli çalışmaları yapmak ve yaptırmak.

f) Başkanlıkça görevlendirildiğinde, genel yahut özel protokole bağlı işbirlikleri geliştirmek.

g) Başkanlığı ilgilendiren toplantı, brifing ve görüşmeleri düzenlemek, Özürlüler Yüksek Kurulu ve Özürlüler Şûrasının sekretarya hizmetlerini yürütmek, önemli not ve tutanakları tutmak ve yayımlamak.

h) Başkanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak.

MADDE 50.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (1) sayılı cetvelin " Ana Hizmet Birimleri" bölümü "1. Rehabilitasyon ve Eğitim Dairesi Başkanlığı, 2. Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanlığı, 3. Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığı, 4. Proje ve Koordinasyon Dairesi Başkanlığı" şeklinde değiştirilmiştir:

MADDE 51.- a)Ekli (1) sayılı listede yer alan kadrolar iptal edilerek 190 sayılı  Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü bölümünden çıkarılmış, ekli (2) sayılı listede yer alan kadrolar ihdas edilerek adı geçen Kanun Hükmünde Kararnameye bağlı (I) sayılı cetvelin adı geçen Genel Müdürlüğe ait  bölümüne eklenmiştir:

b) )Ekli (3) sayılı listede yer alan kadrolar iptal edilerek 190 sayılı  Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Özürlüler İdaresi Başkanlığı bölümünden çıkarılmış, ekli (4) sayılı listede yer alan kadrolar ihdas edilerek adı geçen Kanun Hükmünde Kararnameye bağlı (I) sayılı cetvelin adı geçen Başkanlığa ait bölümüne eklenmiştir:

Yürürlükten kaldırılan hükümler

MADDE 52.- a)17.7.1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun ek 37 nci maddesi,

 b) 29.6.1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 668 inci  maddesinin üçüncü fıkrası,

c) 22.4.1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanununun 14 üncü maddesinin son fıkrası,

Yürürlükten kaldırılmıştır.

GEÇİCİ MADDE 1.- Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içerisinde yürürlüğe konulur.

GEÇİCİ MADDE 2.- Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmî yapılar,  mevcut tüm yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları ve benzeri sosyal ve kültürel alt yapı alanları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılmış ve umuma açık hizmet veren her türlü yapılar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yedi yıl içinde özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirilir.

GEÇİCİ MADDE 3.- Büyükşehir belediyeleri ve belediyeler, şehir içinde kendilerince sunulan ya da denetimlerinde olan toplu taşıma hizmetlerinin özürlülerin erişilebilirliğine uygun olması için gereken tedbirleri alır. Mevcut özel ve kamu toplu taşıma araçları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yedi yıl içinde özürlüler için erişilebilir duruma getirilir.

GEÇİCİ MADDE 4.- Bu Kanunla Özürlüler İdaresi Başkanlığı ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü teşkilat kanunlarında yapılan yeni düzenleme sebebiyle kadro ve görev unvanları değişenler veya kaldırılanlar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde Başkanlıkta boş bulunan durumlarına uygun kadrolara atanırlar. Bunlar yeni bir kadroya atanıncaya kadar her türlü mali haklarını eski kadrolarına göre almaya devam ederler. Söz konusu personelin atandıkları yeni kadroların aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları ile diğer mali hakları toplamının net tutarı, eski kadrosunda en son ayda almakta oldukları aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları ile diğer mali hakları toplamı net tutarından az olması halinde aradaki fark giderilinceye kadar atandıkları kadroda kaldıkları sürece hiçbir vergi ve kesintiye tabi tutulmaksızın tazminat olarak ödenir. Kadro ve görev unvanı değişmeyenler ise aynı kadro ve görev unvanlarına atanmış sayılırlar.

Yürürlük

MADDE 53.- Bu Kanunun 36 ncı maddesi ile 52 nci maddesinin (a) bendi 1.6.2006 tarihinde, diğer maddeleri yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 54.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.


SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL  İŞLER KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METNE EKLİ LİSTELER

 

(1)  SAYILI LİSTE

İPTAL EDİLEN KADROLAR

 

KURUMU :  SOSYAL HİZMETLER VE ÇOCUK ESİRGEME KURUMU    

                    GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

TEŞKİLAT : MERKEZ

                                                                                                            Serbest   Tutulan

                                                                                                             Kadro     Kadro

Sınıfı    Unvanı                                                                  Derecesi      Adedi      Adedi    Toplam

GİH     Personel Dairesi Başkanı                                            1                1              -             1

GİH     Araştırma Planlama ve                                               1                1              -             1

            Koordinasyon Dairesi Başkanı

GİH     İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanı                             1                1              -             1

GİH     Genel Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı                   1                1              -             1

GİH     Ailenin Bütünlüğünün Korunması Dairesi Başkanı   1                1              -             1

GİH     Aile ve Çocuk Hizmetleri Dairesi Başkanı                 1                1              -             1

GİH     Yetiştirme Yurtları Dairesi Başkanı                           1                1              -             1

GİH     Yaşlı Hizmetleri Dairesi Başkanı                               1                1              -             1

ĞİH     Özürlülerin ve Felçlilerin Rehabilitasyonu                 1                1              -             1

            Dairesi Başkanı

            Toplam                                                                                                                      9  

 

(2)  SAYILI LİSTE

İHDAS EDİLEN KADROLAR

 

KURUMU :  SOSYAL HİZMETLER VE ÇOCUK ESİRGEME KURUMU

                    GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

TEŞKİLAT : MERKEZ

                                                                                                            Serbest   Tutulan

                                                                                                             Kadro     Kadro

Sınıfı    Unvanı                                                                  Derecesi      Adedi      Adedi    Toplam

GİH     Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı                            1                1              -             1

GİH     İnsan Kaynakları Dairesi Başkanı                              1                1              -             1

GİH     Destek Hizmetleri Dairesi Başkanı                            1                1              -             1

GİH     Aile-Kadın ve Toplum Dairesi Başkanı                     1                1              -             1

GİH     Çocuk Hizmetleri Dairesi Başkanı                             1                1              -             1

GİH     Gençlik Hizmetleri Dairesi Başkanı                           1                1              -             1

GİH     Özürlü Bakım Hizmetleri Dairesi Başkanı                 1                1              -             1

GİH     Yaşlı Bakım Hizmetleri Dairesi Başkanı                    1                1              -             1

GİH     Sosyal Yardım Hizmetleri Dairesi Başkanı                1                1              -             1

            Toplam                                                                                                                      9

(3)  SAYILI LİSTE

İPTAL EDİLEN KADROLAR

 

KURUMU : ÖZÜRLÜLER İDARESİ BAŞKANLIĞI    

TEŞKİLAT : MERKEZ

                                                                                                            Serbest   Tutulan

                                                                                                             Kadro     Kadro

Sınıfı    Unvanı                                                                  Derecesi      Adedi      Adedi    Toplam

GİH     Tıbbi Hizmetler  Dairesi Başkanı                               1                1              -             1

GİH     Eğitim Dairesi Başkanı                                               1                1              -             1

GİH     Mesleki Reh. ve İsth. Dairesi Başkanı                       1                1              -             1

GİH     Sosyal Hayata Uyum Dairesi Başkanı                       1                1              -             1

            Toplam                                                                                        4                            4

                                                                                                                                               

(4)   SAYILI LİSTE

İHDAS EDİLEN KADROLAR

 

KURUMU : ÖZÜRLÜLER İDARESİ BAŞKANLIĞI

TEŞKİLAT : MERKEZ

                                                                                                            Serbest   Tutulan

                                                                                                             Kadro     Kadro

Sınıfı    Unvanı                                                                  Derecesi      Adedi      Adedi    Toplam

GİH     Rehabilitasyon ve Eğitim Dairesi Başkanı                 1                1              -             1

GİH     Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanı                 1             1             - 1

GİH     Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanı          1                1              -             1

GİH     Proje ve Koordinasyon Dairesi Başkanı                    1                1              -             1

           Toplam                                                                                         4                            4

                                                                                                                  

 


Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu

                              

        Türkiye Büyük Millet Meclisi

          Plan ve Bütçe Komisyonu                                                             28.6.2005

Esas No.: 1/1029, 2/215. 2/424, 2/437

                   Karar No.: 46

 

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Bakanlar Kurulunca 5.5.2005 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına sunulan ve Başkanlıkça 10.5.2005 tarihinde tali komisyon olarak Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu ile Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonuna ve Adalet Komisyonuna, esas komisyon olarak da Komisyonumuza havale edilen 1/1029  esas numaralı "Özürlüler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı", Komisyonumuzun 28.6.2005 tarihinde Hükümeti temsilen Devlet Bakanı Nimet Çubukçu ile Maliye Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı, Hazine Müsteşarlığı, Özürlüler İdaresi Başkanlığı ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü temsilcilerinin de katılımlarıyla  yapmış olduğu  66 ncı birleşiminde Komisyonumuz portföyünde bulunan 2/215, 2/424, 2/437 esas numaralı Kanun Tekliflerinin sözkonusu Kanun Tasarısı ile ilgili olmaları nedeniyle İçtüzüğün 35 inci maddesine göre birleştirilerek  incelenip, görüşülmüştür.

Tasarı ile özürlülüğün önlenmesi, özürlülerin sağlık, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, bakım ve sosyal güvenliğe ilişkin sorunlarının çözümü ile her bakımdan gelişmelerini ve önlerindeki engelleri kaldırmayı sağlayacak tedbirleri alarak topluma katılımlarını sağlamak ve bu hizmetlerin koordinasyonu için gerekli düzenlemelerin yapılması amaçlanmıştır.

Komisyonumuzda Tasarının geneli üzerinde yapılan müzakerelerde; 

- Özürlü vatandaşlarımızın sorunlarının ağır olduğu,

- Özürlüler  İdaresi Başkanlığı ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü arasında eşgüdümün önemli olduğu,

- Tasarının yıllardır beklenen sorunlara çözüm getiren önemli düzenlemeler içerdiği,

şeklindeki görüşleri  müteakip, Hükümet adına yapılan tamamlayıcı açıklamalarda ise;

- Tasarının özürlülerin sınıflandırılmaları, bakım hizmetlerinin sunumu ve çeşitleri, rehabilitasyon ve çeşitleri, erken tanı-teşhis, iş ve meslek analizi, istihdam ve korumalı işyerleri, eğitim ve öğretim, eğitsel değerlendirme konularında çerçeve düzenlemeleri hüküm altına almakta olduğu,

- Özürlülerin eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç ve özel bilgisayar programlarının Katma Değer Vergisinden istisna tutulacağı, yine özürlülerin sahip olduğu bir konutun emlak vergisinden  muaf  tutulduğu,

- Özellikle ağır özürlülerin istihdamı için ilk defa korumalı işyeri tanımının yapıldığı, özürlülerin mesleki rehabilitasyonları konusunda ilgili kurumlara ve yerel yönetimlere yükümlülükler getirildiği,

- Korunmaya muhtaç çocuklar için sivil toplum kuruluşları ve halkın gönüllü katkı ve katılımıyla da sosyal hizmet sunumunun sağlanacağı,

 ifade edilmiştir. 

Komisyonumuzda, verilen bir önergenin kabul edilmesiyle görüşmelerde Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu metninin esas alınması kararlaştırılmıştır.

Tali Komisyon metninin;

-1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16  ve  çerçeve 17 nci maddeleri; aynen,

- Çerçeve 18 inci maddesi ile  625 sayılı Kanuna eklenen Geçici 2 nci maddede  yer alan "31/12/2006" ibaresinin bu Kanunun yürürlüğünden önce açılış izni almış olan özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin Millî Eğitim Bakanlığınca izinlerinin yenilenme süresinin bir yıl daha uzatılmasını teminen "31.12.2007" olarak değiştirilmesi ve "hükümlere" ibaresinin "şartlara" olarak  redaksiyona tabi tutulması suretiyle,

- Çerçeve 19 uncu maddesi; aynen,

- Çerçeve 20 nci maddesi; 657 sayılı Kanunun değiştirilen birinci fıkrasında yer alan "kariyer  mesleği olan" ibaresinin metinden çıkarılması suretiyle,

- Çerçeve 21, 22, 23, 24 ve 25 inci maddeleri; aynen,

- Çerçeve 26 ncı maddesi ile değiştirilen 2828 sayılı Kanunun 3 üncü maddesine koruma altındaki çocukların aynı yaş grubunda ve ev ortamında kalmalarına yönelik çocuk evleri tanımının eklenmesi suretiyle,

- Çerçeve 27, 28, 29, 30, 31, 32 ve 33 üncü maddeleri; aynen,

- Çerçeve 34 üncü maddesi; Tasarı metninden çıkarılması suretiyle, 

- Çerçeve 35, 36, 37, 38, 39, 40 ıncı maddeleri; 34, 35, 36, 37, 38  ve 39 uncu maddeleri olarak aynen,

- Çerçeve 41  inci maddesi ile 5216 sayılı Kanuna eklenen ek 1 inci maddede yer alan "dernek" ibaresinden önce gelmek üzere "vakıf" ibaresinin eklenmesi suretiyle 40 ıncı madde olarak,

- Çerçeve  42 nci maddesi; 41 inci madde olarak  aynen,

- Çerçeve 43 üncü maddesi; Tasarı metninden çıkarılması suretiyle, 

- Çerçeve 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50 ve 51 inci maddeleri; 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48 ve 49 uncu maddeleri olarak aynen;

- Özürlülerin araçlarına uygulanan özel tüketim vergisi istisnasının aracın başka birine devri sırasında tahsil edilmemesini düzenleyen hükmün metne 50 nci madde olarak ilave edilmesi  suretiyle,

- Özürlüler tarafından beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere dizel motorlu araçların ilk iktisaplarında sağlanan istisnanın 1600 cm3 den 2000 cm3'e çıkartılmasını temin eden hükmün metne 51 inci madde olarak ilave edilmesi suretiyle,

- Çerçeve 52 nci maddesi; Geçici 1, Geçici 2, Geçici 3 ve Geçici 4 üncü maddeleri; aynen,

- Yürürlüğe ilişkin 53 üncü maddesi; metinde yapılan değişiklikler doğrultusunda redaksiyona tabi tutulması suretiyle,

- Yürütmeye ilişkin 54 üncü maddesi; aynen,

kabul edilmiştir.

Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak üzere, Yüksek Başkanlığa saygı ile arz olunur.

 

Başkan

Başkanvekili

Sözcü

 

 

Sait Açba

M. Altan Karapaşaoğlu

Sabahattin Yıldız

 

 

Afyonkarahisar

Bursa

Muş

 

 

Kâtip

Üye

Üye

 

 

Mehmet Sekmen

Halil Aydoğan

Mehmet Melik Özmen

 

 

İstanbul

Afyonkarahisar

Ağrı

 

 

Üye

Üye

Üye

 

 

Mehmet Zekai Özcan

M. Mesut Özakcan

Ali Osman Sali

 

 

Ankara

Aydın

Balıkesir

 

 

Üye

Üye

Üye

 

 

Ahmet İnal

Osman Nuri Filiz

Alaattin Büyükkaya

 

 

Batman

Denizli

İstanbul

 

 

Üye

Üye

Üye

 

 

A. Kemal Kumkumoğlu

Birgen Keleş

Kemal Kılıçdaroğlu

 

 

İstanbul

İstanbul

İstanbul

 

 

Üye

Üye

Üye

 

 

M. Mustafa Açıkalın

Y. Selahattin Beyribey

Mustafa Elitaş

 

 

İstanbul

Kars

Kayseri

 

 

Üye

Üye

Üye

 

 

Mikail Arslan

Muzaffer Baştopçu

Hasan Fehmi Kinay

 

 

Kırşehir

Kocaeli

Kütahya

 

 

Üye

Üye

Üye

 

 

Mustafa Özyürek

Gürol Ergin

O. Seyfi Terzibaşıoğlu

 

 

Mersin

Muğla

Muğla

 

 

Üye

Üye

Üye

 

 

Osman Seyfi

Cemal Uysal

İmdat Sütlüoğlu

 

 

Nevşehir

Ordu

Rize

 

 

Üye

Üye

Üye

 

 

Musa Uzunkaya

Sabahattin Cevheri

M. Ergun Dağcıoğlu

 

 

Samsun

Şanlıurfa

Tokat

 

 

Üye

Üy

 

 

 

Enis Tütüncü

M. Akif Hamzaçebi

 

 

 

Tekirdağ

Trabzon

 

 

 


HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ METİN

ÖZÜRLÜLER HAKKINDA VE BAZI KANUNLAR İLE KANUN HÜKMÜNDE

KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN TASARISI

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Tanımlar ve Genel Esaslar

Amaç

MADDE 1.- Bu Kanunun amacı; özürlülüğün önlenmesi, özürlülerin sağlık, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, bakım ve sosyal güvenliğine ilişkin sorunlarının çözümü ile her bakımdan gelişmelerini ve önlerindeki engelleri kaldırmayı sağlayacak tedbirleri alarak topluma tam katılımlarını sağlamak ve bu hizmetlerin koordinasyonu için gerekli düzenlemeleri yapmaktır.

Kapsam

MADDE 2.- Bu Kanun özürlüleri, ailelerini, özürlülere yönelik hizmet veren kurum ve kuruluşları ile diğer ilgilileri kapsar.

Tanımlar

MADDE 3.- Bu Kanunun uygulanmasında;

a) Özürlü: Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılamada güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişiyi,

b) Özürlülük ölçütü: Uluslararası ölçütler göz önünde bulundurularak hazırlanan ve gerek duyuldukça revize edilen ölçütleri,

c) Ağır özürlü: Özürlülük ölçütüne göre, ağır özürlü olarak tanımlanan kişiyi,

d) Bakıma muhtaç özürlü: Özürlülük sınıflandırmasına göre resmi sağlık kurulu raporu ile ağır özürlü olduğu belgelendirilenlerden, günlük hayatın alışılmış, tekrar eden gereklerini önemli ölçüde yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün olan kişileri,

e) Korumalı işyeri: Normal işgücü piyasasına kazandırılmaları güç olan özürlüler için, meslekî rehabilitasyon ve istihdam oluşturmak amacıyla Devlet tarafından teknik ve malî yönden desteklendiği ve çalışma ortamının özel olarak düzenlendiği işyerini,

f) Korumalı işyeri statüsü: Çalışanlarının yönetmelikle belirlenen oranını özürlülerin oluşturduğu veya özürlülere yönelik çalışmaları ile korumalı işyerine sağlanan teknik ve malî destek sağlanma şartlarını taşımayı,

g) Rehabilitasyon: Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle oluşan özrü ortadan kaldırmak veya özürlülüğün etkilerini mümkün olan en az düzeye indirmek, özürlüye yeniden fiziksel, zihinsel, psikolojik, ruhsal, sosyal, meslekî ve ekonomik yararlılık alanlarında başarabileceği en üst düzeyde yetenekler kazandırarak; evinde, işinde ve sosyal yaşamında kendine ve topluma yeterli olabilmesi ve özürlünün toplum ile bütünleşmesi,  ayrımcılığa karşı tüm tedbirlerin alınması amacıyla verilen koruyucu, tıbbî, meslekî, eğitsel, rekreasyonal ve psiko-sosyal hizmetler bütününü,

h) Sınıflandırma: Önemli bir sağlık ögesi olarak insan vücudunun fonksiyonu ve yetersizliğinin tanımı konusunda ortak ve standart bir dil ve çerçeve geliştirme çalışmasını,

İfade eder.

Genel esaslar

MADDE 4.- Bu Kanun kapsamında bulunan hizmetlerin yerine getirilmesinde aşağıdaki esaslara uyulur:

a) Devlet, insan onur ve haysiyetinin dokunulmazlığı temelinde, özürlülerin ve özürlülüğün her tür istismarına karşı sosyal politikalar geliştirir. Özürlüler aleyhine ayrımcılık yapılamaz; ayrımcılıkla mücadele özürlülere yönelik politikaların temel esasıdır.

b) Özürlülere yönelik olarak alınacak kararlarda ve verilecek hizmetlerde özürlülerin, ailelerinin ve gönüllü kuruluşların katılımı sağlanır.

c) Özürlülere yönelik hizmetlerin sunumunda aile bütünlüğünün korunması esastır.

d) Kurum ve kuruluşlarca özürlülere yönelik mevzuat düzenlemelerinde Özürlüler İdaresi Başkanlığının görüşünün alınması zorunludur.

İKİNCİ BÖLÜM

Sınıflandırma,  Bakım, Rehabilitasyon, İstihdam, Eğitim,

İş ve Meslek Analizi

Sınıflandırma

MADDE 5.- Özürlülerle ilgili derecelendirmeler, sınıflandırmalar, tanılamalar uluslararası özürlülük sınıflandırması temel alınarak hazırlanan özürlülük ölçütüne göre yapılır. Özürlülük ölçütünün tespiti ve uygulama esasları, Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Bakım

MADDE 6.- Özürlü kişilerin yaşamlarını öncelikle bulundukları ortamda sağlık, huzur ve güven içinde sürdürmesi, toplum içinde kendi kendilerini idare edebilecek ve üretken hâle gelebilecek şekilde bakım ve rehabilitasyonlarının yapılması, bunlardan ihtiyacı olanların geçici veya sürekli bakım altına alınması veya bunlara evde bakım hizmeti sunulması esastır.

Ruhsatlandırma

MADDE 7.- Özürlülere yönelik bakım hizmetlerini, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünden ruhsat alan gerçek ve tüzel kişiler ile kamu kurum ve kuruluşları verebilir.

Hizmet sunumu

MADDE 8.- Bakım hizmetlerinin sunumunda kişinin biyolojik, fiziksel, psikolojik ve sosyal ihtiyaçları da dikkate alınır. Bakım  hizmetlerinin standardizasyonu, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü koordinasyonunda çalışmalar yürütülür.

Bakım hizmetleri ile bakımın nitelikli temini sağlanır.

Bakım çeşitleri

MADDE 9.- Bakım hizmetleri, evde bakım veya kurum bakımı modelleriyle sunulabilir. Öncelikle kişinin sosyal ve fiziksel çevresinden ayrılmaksızın hizmetin sunulması esas alınır.

Rehabilitasyon

MADDE 10.- Rehabilitasyon hizmetleri toplumsal hayata katılım ve eşitlik temelinde özürlülerin bireysel ve toplumsal ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olarak verilir. Rehabilitasyon kararının alınması, plânlanması, yürütülmesi, sonlandırılması dâhil her aşamasında özürlü ve ailesinin aktif ve etkili katılımı esastır.

Rehabilitasyonun her alanında ihtiyaç duyulan personelin yetiştirilmesine yönelik eğitim programları geliştirilir ve bu personelin istihdamı için gerekli önlemler alınır.

Erken tanı ve koruyucu hizmetler

MADDE 11.- Yeni doğan, erken çocukluk ve çocukluğun her dönemi fiziksel, işitsel, duyusal, sosyal, ruhsal ve zihinsel gelişimlerinin izlenmesi, genetik geçişli ve özürlülüğe neden olabilecek hastalıkların erken teşhis edilmesinin sağlanması, özürlülüğün önlenmesi, var olan özrün şiddetinin olabilecek en düşük seviyeye çekilmesi ve ilerlemesinin durdurulmasına ilişkin çalışmalar Sağlık Bakanlığınca planlanır ve yürütülür.

İş ve meslek analizi

MADDE 12.- Özür  türlerini dikkate alan iş ve meslek analizleri, Özürlüler İdaresi Başkanlığının koordinatörlüğünde Millî Eğitim Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapılır. Bu analizlerin ışığında, özürlülerin durumlarına uygun meslekî rehabilitasyon ve eğitim programları, anılan kurumlarca geliştirilir.

Meslekî rehabilitasyon

MADDE 13.- Özürlülerin yeteneklerine göre mesleğini seçme ve bu alanda eğitim alma hakkı kısıtlanamaz.

Özürlülerin yetenekleri doğrultusunda yapabilecekleri bir işte eğitilmesi, meslek kazandırılması, verimli kılınarak ekonomik ve sosyal refahının sağlanması amacıyla meslekî rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanmasının sağlanması esastır.

Gerçek veya tüzel kişilerce açılacak olan özel meslekî rehabilitasyon merkezleri, yetenek geliştirme merkezleri ve korumalı işyerlerinin değişik tipleri ile özel işyerlerinde bireylerin bireysel gelişimleri ve yeteneklerine uygun iş veya becerilerini geliştirici tedbirler alınır. Bu alandaki hizmetler ihtiyaçlara göre iş ve meslek analizi yapılarak hizmet satın alınması suretiyle temin edilebilir. Buna ilişkin usul ve esaslar, Milli Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri belediyeler tarafından verilebilir. Belediyeler bu hizmetlerin sunumu sırasında gerekli gördüğü hallerde, halk eğitim ve çıraklık eğitim merkezleri ile işbirliği yapar. Özürlünün rehabilitasyon talebinin karşılanamaması halinde, özürlü, hizmeti en yakın merkezden alır ve ilgili belediye her yıl bütçe talimatında belirlenen miktarı hizmetin satın alındığı merkeze öder.

İstihdam

MADDE 14.- İşe alımda; iş seçiminden, başvuru formları, seçim süreci, teknik değerlendirme, önerilen çalışma süreleri ve şartlarına kadar olan safhaların hiçbirinde özürlülerin aleyhine ayrımcı uygulamalarda bulunulamaz.

Çalışan özürlülerin aleyhinde sonuç doğuracak şekilde, özrüyle ilgili olarak diğer kişilerden farklı muamelede bulunulamaz.

Çalışan veya iş başvurusunda bulunan özürlülerin karşılaşabileceği engel ve güçlükleri azaltmaya veya ortadan kaldırmaya yönelik istihdam süreçlerindeki önlemlerin alınması ve işyerinde fiziksel düzenlemelerin bu konuda görev, yetki ve sorumluluğu bulunan kurum ve kuruluşlar ile işyerleri tarafından yapılması zorunludur. Özürlülük durumları sebebiyle işgücü piyasasına kazandırılmaları güç olan özürlülerin istihdamı, öncelikle korumalı işyerleri aracılığıyla sağlanır.

Korumalı işyerleriyle ilgili usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

Eğitim ve öğretim

MADDE 15.- Hiçbir gerekçeyle özürlülerin eğitim alması engellenemez. Özürlü çocuklara, gençlere ve yetişkinlere, özel durumları ve farklılıkları dikkate alınarak, bütünleştirilmiş ortamlarda ve özürlü olmayanlarla eşit eğitim imkânı sağlanır.

Özürlü üniversite öğrencilerinin öğrenim hayatlarını kolaylaştırabilmek için Yükseköğretim Kurulu bünyesinde araç-gereç temini, özel ders materyallerinin hazırlanması, özürlülere uygun eğitim, araştırma ve barındırma ortamlarının hazırlanmasının temini gibi konularda çalışma yapmak üzere Özürlüler Danışma ve Koordinasyon Merkezi kurulur.

Özürlüler Danışma ve Koordinasyon Merkezinin, çalışma usul ve esasları, Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu ile Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken hazırlanan yönetmelikle belirlenir.

Görme özürlülerin eğitim ve kültürel ihtiyaçlarını karşılamak üzere hazırlanacak kabartma kitap, sesli kitap ve materyal üretilmesini teminen gerekli işlemler, Millî Eğitim Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığınca müştereken yürütülür.

Eğitsel değerlendirme

MADDE 16.- Özürlülerin eğitsel değerlendirme ve tanılaması il milli eğitim müdürlükleri rehberlik araştırma merkezlerinde uzman kişilerden oluşan ve özürlü ailesinin yer aldığı özel eğitim değerlendirme kurulu tarafından yapılır ve eğitim plânlaması geliştirilir. Bu plânlama her yıl yeniden değerlendirilerek, gelişmeler doğrultusunda gözden geçirilir.

Kurulun teşkili ve çalışma usul ve esasları Milli Eğitim Bakanlığı ile Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Değiştirilen Hükümler

MADDE 17.- 8.6.1965 tarihli ve 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 1 inci maddesinde yer alan "öğrenci etüd eğitim merkezleri" ibaresinden sonra gelmek üzere "özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri" ibaresi eklenmiştir.

MADDE 18.- 625 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

"GEÇİCİ MADDE 2.- 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu hükümleri gereği izin almış olan özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri 31.12.2006 tarihine kadar Millî Eğitim Bakanlığınca belirlenen hükümlere uygun olarak açılış izinlerini yenilerler."

MADDE 19.- 23.6.1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 42 nci maddesinin birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

"Özürlülerin yaşamı için zorunluluk göstermesi hâlinde, proje tadili kat maliklerinin en geç üç ay içerisinde yapacağı toplantıda görüşülerek sayı ve arsa payı çoğunluğu ile karara bağlanır. Toplantının bu süre içerisinde yapılamaması veya tadilat talebinin çoğunlukla kabul edilmemesi durumunda; ilgili kat malikinin talebi üzerine bina güvenliğinin tehlikeye sokulmadığını bildirir komisyon raporuna istinaden ilgili mercilerden alınacak tasdikli proje değişikliği veya krokiye göre inşaat, onarım ve tesis yapılır. İlgili merciler, tasdikli proje değişikliği veya kroki taleplerini en geç altı ay içinde sonuçlandırır. Komisyonun teşkili, çalışma usulü ile özürlünün kullanımından sonraki süreç ile ilgili usul ve esaslar Bayındırlık ve İskân Bakanlığı ile Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından müştereken hazırlanacak yönetmelikle belirlenir."

MADDE 20.- 14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 53 üncü maddesinin başlığı ve birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Özürlülerin Devlet memurluğuna alınmaları ve görevlendirilmeleri:"

"Mevzuata uygun olmak kaydıyla; kariyer mesleği olan özürlülerin mesleklerine uygun münhal kadrolara atanması, mesleklerini icra veya infaza yardımcı araç ve gerecin kurumlarınca temin edilmesi esastır. Özürlülerin Devlet memurluğuna alınma şartları ile hangi işlerde çalıştırılacakları, mesleklerini icra ve infazda hangi yardımcı araç ve gereçlerin kurumlarınca temin edileceği, zihinsel özürlülerin hangi görevlere atanmasında asgari eğitim şartından istisna edileceği hususları Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Devlet Personel Başkanlığınca  müştereken hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir."

MADDE 21.- 657 sayılı Kanuna aşağıdaki madde eklenmiştir.

"EK MADDE 39.- Devlet memurlarının, hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede özürlü olduğu sağlık kurulu raporu ile tespit edilen çocukları ile kardeşlerinin, memuriyet mahalli dışında resmî veya özel eğitim ve öğretim kuruluşlarında eğitim ve öğretim yapacaklarının bu kuruluşlar tarafından belgelendirilmesi hâlinde, ilgilinin talebi üzerine eğitim ve öğretim kuruluşlarının bulunduğu il veya ilçe sınırları dahilinde kurumunda bulunan durumuna uygun boş bir kadroya ataması yapılır."

MADDE 22.- 29.7.1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "gazilerin" ibaresinden sonra gelmek üzere "özürlülerin" ibaresi eklenmiştir.

MADDE 23.- 18.1.1972 tarihli ve 1512 sayılı Noterlik Kanununun 73 üncü maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"İlgilinin işitme, konuşma veya görme özürlü olması:

Madde 73.- Noter, ilgilinin işitme, konuşma veya görme özürlü olduğunu anlarsa, asgarî ücreti geçmeyecek oranda malî sonuç doğurmayan işlemler özürlünün isteğine bağlı olmak üzere iki tanık huzurunda yapılır. İlgilinin işitme veya konuşma özürlü olması ve yazı ile anlaşma imkânının da bulunmaması hâlinde, iki tanık ve yeminli tercüman bulundurulur."

MADDE 24.- 1512 sayılı Kanunun 75 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Bir noterlik işleminde imza atılmış veya imza yerine geçen el işareti yapılmış olmasına rağmen, ilgilisi ister veya adına işlem yapılan ve imza atabilen görme özürlüler hariç olmak üzere noter, işlemin niteliği, imzayı atan veya el işaretini yapan şahsın durumu ve kimliği bakımından gerekli görürse, yukarıdaki fıkradaki usul dairesinde ilgili, tanık, tercüman veya bilirkişinin parmağı da bastırılır. Mühür kullanılması hâlinde parmağın da bastırılması zorunludur."

MADDE 25.- 1.7.1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 1 inci maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"65 yaşını doldurmadığı halde başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek şekilde malûl olduklarını tam teşekküllü hastanelerden alacakları sağlık kurulu raporu ile kanıtlayanlardan yukarıdaki şartları taşıyan Türk vatandaşlarına birinci fıkrada öngörülenin üç katı aylık bağlanır. Herhangi bir işe yerleştirilemeyen özürlülerden yukarıdaki şartları taşıyan Türk vatandaşlarına ise birinci fıkrada öngörülenin iki katı aylık bağlanır."

MADDE 26.- 24.5.1983 tarihli ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununun 3 üncü maddesinin (c) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (d) bendi eklenmiş ve mevcut (d), (e) ve (f) bentleri (e), (f) ve (g) olarak teselsül ettirilmiştir.

"d) "Bakıma Muhtaç Özürlü"; özürlülük sınıflandırmasına göre resmi sağlık kurulu raporu ile ağır özürlü olduğu belgelendirilenlerden, günlük hayatın alışılmış, tekrar eden gereklerini önemli ölçüde yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün olan kişiyi,"

MADDE 27.- 2828 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin (g) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"g) Kuruma bağlı olanlar dışında kurulacak sosyal hizmet kuruluşlarının, özel eğitim ve rehabilitasyon hizmeti verenler hariç olmak üzere açılış iznine, her türlü standartlarına ve işleyişlerine ilişkin esasları, varsa ücret tarifelerini tespit etmek, onaylamak, denetimini yapmak ve bu esaslara uymayanların faaliyetlerini durdurmak."

MADDE 28.- 2828 sayılı Kanuna aşağıdaki maddeler eklenmiştir.

"EK MADDE 7.- Sosyal güvenlik kurumlarına tabi olmayan, bakıma muhtaç özürlülerden ailesini kaybetmiş olanlar ile ailesi ekonomik veya sosyal yoksunluk içerisinde bulunanlara bakım hizmetinin resmi veya özel bakım kurumlarında ya da ikametlerinde verilmesi sağlanır.

Bakıma muhtaç özürlülere sunulacak bakım hizmetlerinin kapsamı ve bu hizmetleri verecek olan gerçek ve tüzel kişilerin izin, çalışma usul ve esasları, denetlenmeleri ile ücretlendirme ve ödemeleri Kurumun koordinatörlüğünde, Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Bakıma muhtaç özürlülere sunulacak bakım hizmetinin karşılığı olarak her ay için kişi başına belirlenecek tutar, iki aylık net asgari ücretten fazla olamaz.

Bakıma muhtaç özürlülerin, Kurumca bakılanlar dışındakilerin bakım ücreti bu amaçla Kurum bütçesine konulacak ödenekten karşılanır.

EK MADDE 8.- İşitme ve konuşma özürlülerine gerek görüldüğü hâllerde tercümanlık yapmak üzere illerde işaret dili bilen personel görevlendirilir. Personelin işaret lisanı öğrenmeleri için gerekli kursların düzenlenmesi sağlanır. Bu personelin görev ve yetkileri, çalışma koşulları ile ilgili usul ve esaslar Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünün müştereken hazırlayacakları yönetmelikle belirlenir."

MADDE 29.- 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 61 inci maddesinin birinci fıkrasına (n) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent ve ikinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.

"o) Özürlülerin araçları için ayrılmış park yerlerine,"

"(o) bendinin ihlâli hâlinde para cezası iki kat artırılır."

MADDE 30.- 25.10.1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.

"s) Özürlülerin eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç ve özel bilgisayar programları,"

MADDE 31.- 21.5.1986 tarihli ve 3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 nci maddesine (n) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (o) bendi eklenmiş ve mevcut (o) bendi (p) bendi olarak teselsül ettirilmiştir.

"o) Özürlü bireylerin spor yapabilmelerini sağlamak ve yaygınlaştırmak üzere; spor tesislerinin özürlülerin kullanımına uygun olmasını sağlamak, spor eğitim programları ve destekleyici teknolojiler geliştirmek, gerekli malzemeyi sağlamak, konu ile ilgili bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmaları ile yayınlar yapmak, spor adamları yetiştirmek, özürlü bireylerin spor yapabilmesi konusunda ilgili diğer kuruluşlarla işbirliği yapmak,"

MADDE 32.- 5.6.1986 tarihli ve 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanununun 10 uncu maddesinin ikinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

"Özürlülerin çıraklık eğitimine alınmalarında Bakanlıkça merkezde ve illerde; hekim, fizyoterapist, psikolog, çocuk gelişimi ve eğitimcisi, özel eğitimci, sosyal çalışmacı, dil ve konuşma terapisti, iş ve meslek danışmanı, iş-uğraşı terapisti, rehber öğretmen, odyolog, eğitim odyoloğu meslek gruplarından en az üçünün bir araya geleceği bir kurul oluşturulur. Özürlülerin  ilgi, istek, yetenek ve becerileri doğrultusunda ve sağlık kurulu raporunu da dikkate almak suretiyle hangi meslek dalında eğitim alacaklarına kurul karar verir.

Kurulun oluşturulması ve çalışma usul ve esasları Milli Eğitim Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir."

MADDE 33.- 7.5.1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun  3 üncü maddesine aşağıdaki bent eklenmiştir.

 "m) Rehabilite edici tıbbi hizmetlerde kullanılan yardımcı araç ve gereçleri üretmek amacıyla, kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulacak kuruluşların açılış iznini vermeye Sağlık Bakanlığı yetkilidir. Bu kurum ve kuruluşların açılış izninin verilmesine, üretim ve personel standardına, işleyiş ve denetimi ile daha önce açılmış olan kurum ve kuruluşların durumlarına ilişkin esaslar Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir."

MADDE 34.- 30.4.1992 tarihli ve 3797 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında  Kanuna aşağıdaki madde eklenmiştir.

"EK MADDE 3.- Görme, ortopedik, işitme, dil-konuşma, ses bozukluğu, zihinsel ve ruhsal özürlü çocuklardan özel eğitim değerlendirme kurulları tarafından, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine devam etmeleri uygun görülenlerin eğitim giderlerinin, her yıl bütçe uygulama talimatında belirlenen miktarı Milli Eğitim Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanır."

MADDE 35.- 28.12.1993 tarihli ve 3960 sayılı Kalıtsal Hastalıklarla Mücadele Kanununun       1 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Devlet, kalıtsal kan hastalıklarından thalessemia ve orak hücreli anemi dahil olmak üzere, bütün kalıtsal kan hastalıklarıyla ve özürlülüğe yol açan diğer kalıtsal hastalıklarla koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında mücadele eder. Bunun için gerekli ödenek Sağlık Bakanlığı yılı bütçesine konulur."

MADDE 36.- 13.4.1994 tarihli ve 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (u) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"u) Kadınlara, güçsüzlere, özürlülere ve çocuklara karşı şiddetin ve ayrımcılığın teşvik edilmemesi."

MADDE 37.- 22.5.2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 108 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Madde 108.- Bu Kanunda öngörülen idari para cezaları, 101 inci maddedeki idari para cezaları hariç, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürünce verilir. 101 inci madde kapsamındaki idari para cezaları ise, Türkiye İş Kurumu Bölge Müdürü tarafından verilir.

Verilen idari para cezalarına dair kararlar ilgililere 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir.

Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren en geç 7 gün içinde yetkili idare mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz, idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Bu Kanuna göre verilen idari para cezaları 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur."

MADDE 38.- 10.7.2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununa aşağıdaki madde eklenmiştir.

"EK MADDE 1.- Büyükşehir belediyesi ile bağlı ilçe ve ilk kademe belediyelerinde özürlülerle ilgili bilgilendirme, bilinçlendirme, yönlendirme ve danışmanlık hizmetleri vermek üzere özürlü hizmet birimleri oluşturulur. Bu birimler, faaliyetlerini özürlülere hizmet amacıyla kurulmuş dernek ve bunların üst kuruluşlarıyla işbirliği hâlinde sürdürürler. Özürlü hizmet birimlerinin kuruluş, görev, yetki, sorumluluk ve işleyişine ilişkin usul ve esaslar Özürlüler İdaresi Başkanlığının görüşü alınarak İçişleri Bakanlığınca hazırlanacak yönetmelikle belirlenir."

MADDE 39.- 25.3.1997 tarihli ve 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesinin (h) bendine aşağıdaki paragraf eklenmiştir.

"Başkanlığın bağlı olduğu Bakanın onayı ile özürlü kimlik kartı hazırlama veya verme yetkisi, valiliklere devredilebilir. Özürlü kimlik kartı hazırlama ve verme usul ve esasları, İçişleri Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığı ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünce müştereken hazırlanacak yönetmelikle belirlenir."

MADDE 40.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 18 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) ve (h) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı fıkraya aşağıdaki bentler eklenmiştir.

"d) Devlet Personel Başkanı,"

"h) En fazla üyesi bulunan işçi ve işveren konfederasyonlarının temsilcileri,"

"k) İçişleri Bakanlığını temsilen bir üye ve Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürü,

l) Radyo Televizyon Üst Kurulu üyelerinden görevlendirilecek bir üye,

m) Türkiye Barolar Birliğince görevlendirilecek bir üye."

MADDE 41.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 19 uncu maddesine aşağıdaki bentler eklenmiştir.

"c) Özürlülerle ilgili hakları izlemek ve değerlendirmek,

d) Özürlü haklarına ilişkin ulusal politikanın oluşturulmasına yardımcı olmak ve uygulamalarda birliktelik sağlamak."

Yürürlükten kaldırılan hükümler

MADDE 42.- 17.7.1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun ek 37 nci maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.

GEÇİCİ MADDE 1.- Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içerisinde yürürlüğe konulur.

GEÇİCİ MADDE 2.- Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmî yapılar,  mevcut tüm yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları ve benzeri sosyal ve kültürel alt yapı alanları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılmış ve umuma açık hizmet veren her türlü yapılar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş yıl içinde özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirilir.

GEÇİCİ MADDE 3.- Büyükşehir belediyeleri ve belediyeler, şehir içinde kendilerince sunulan ya da denetimlerinde olan toplu taşıma hizmetlerinin özürlülerin erişilebilirliğine uygun olması için gereken tedbirleri alır. Mevcut özel ve kamu toplu taşıma araçları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş yıl içinde özürlüler için erişilebilir duruma getirilir.

Yürürlük

MADDE 43.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 44.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

 

Recep Tayyip Erdoğan

 

 

 

Başbakan

 

 

 

Dışişleri Bak. ve Başb. Yrd. V.

Devlet Bak. ve Başb. Yrd.

Devlet Bak. ve Başb. Yrd.

 

K. Tüzmen

A. Şener

M. A. Şahin

 

Devlet Bakanı

Devlet Bakanı

Devlet Bakanı  V.

 

B. Atalay

A. Babacan

R. Akdağ

 

Devlet Bakanı

Devlet Bakanı

Adalet Bakanı

 

G. Akşit

K. Tüzmen

C. Çiçek

 

Millî Savunma Bakanı

İçişleri Bakanı

Maliye Bakanı

 

M. V. Gönül

A. Aksu

K. Unakıtan

 

Millî Eğitim Bakanı

Bayındırlık ve İskân Bakanı

Sağlık Bakanı

 

H.Çelik

Z. Ergezen

R. Akdağ

 

Ulaştırma Bakanı

Tarım ve Köyişleri Bakanı

Çalışma ve Sos. Güv. Bakanı

 

B. Yıldırım

S. Güçlü

M. Başesgioğlu

 

Sanayi ve Ticaret Bakanı V.

En. ve Tab. Kay. Bakanı

Kültür ve Turizm Bakanı V.

 

A. Aksu

M. H. Güler

B. Atalay

 

 

Çevre ve Orman Bakanı V.

 

 

 

M. H. Güler

 


PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN

 

ÖZÜRLÜLER  VE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TASARISI

 

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Tanımlar ve Genel Esaslar

Amaç

MADDE 1.- Bu Kanunun amacı; özürlülüğün önlenmesi, özürlülerin sağlık, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, bakım ve sosyal güvenliğine ilişkin sorunlarının çözümü ile her bakımdan gelişmelerini ve önlerindeki engelleri kaldırmayı sağlayacak tedbirleri alarak topluma katılımlarını sağlamak ve bu hizmetlerin koordinasyonu için gerekli düzenlemeleri yapmaktır.

Kapsam

MADDE 2.- Bu Kanun özürlüleri, ailelerini, özürlülere yönelik hizmet veren kurum ve kuruluşlar ile diğer ilgilileri kapsar.

Tanımlar

MADDE 3.- Bu Kanunun uygulanmasında;

a) Özürlü: Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılama güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişiyi,

b) Özürlülük ölçütü: Uluslararası temel ölçütler esas alınarak hazırlanan ve gerek duyuldukça revize edilen ölçütleri,

c) Hafif özürlü: Özürlülük ölçütüne göre, hafif özürlü olarak tanımlanan kişiyi,

d) Ağır özürlü: Özürlülük ölçütüne göre, ağır özürlü olarak tanımlanan kişiyi,

e) Bakıma muhtaç özürlü: Özürlülük sınıflandırmasına göre resmi sağlık kurulu raporu ile ağır özürlü olduğu belgelendirilenlerden, günlük hayatın alışılmış, tekrar eden gereklerini önemli ölçüde yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün olan kişileri,

f) Korumalı işyeri: Normal işgücü piyasasına kazandırılmaları güç olan özürlüler için, meslekî rehabilitasyon ve istihdam oluşturmak amacıyla Devlet tarafından teknik ve malî yönden desteklendiği ve çalışma ortamının özel olarak düzenlendiği işyerini,

g) Korumalı işyeri statüsü: Çalışanlarının yönetmelikle belirlenen oranını özürlülerin oluşturduğu veya özürlülere yönelik çalışmaları ile korumalı işyerine sağlanan teknik ve malî destek sağlanma şartlarını taşımayı,

h) Rehabilitasyon: Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle oluşan özrü ortadan kaldırmak veya özürlülüğün etkilerini mümkün olan en az düzeye indirmek, özürlüye yeniden fiziksel, zihinsel, psikolojik, ruhsal, sosyal, meslekî ve ekonomik yararlılık alanlarında başarabileceği en üst düzeyde yetenekler kazandırarak; evinde, işinde ve sosyal yaşamında kendine ve topluma yeterli olabilmesi ve özürlünün toplum ile bütünleşmesi,  ayrımcılığa karşı tüm tedbirlerin alınması amacıyla verilen koruyucu, tıbbî, meslekî, eğitsel, rekreasyonal ve psiko-sosyal hizmetler bütününü,

i) Sınıflandırma: Önemli bir sağlık öğesi olarak insan vücudunun fonksiyonu ve yetersizliğinin tanımı konusunda ortak ve standart bir dil ve çerçeve geliştirme çalışmasını,

İfade eder.

Genel esaslar

MADDE 4.- Bu Kanun kapsamında bulunan hizmetlerin yerine getirilmesinde aşağıdaki esaslara uyulur:

a) Devlet, insan onur ve haysiyetinin dokunulmazlığı temelinde, özürlülerin ve özürlülüğün her tür istismarına karşı sosyal politikalar geliştirir. Özürlüler aleyhine ayrımcılık yapılamaz; ayrımcılıkla mücadele özürlülere yönelik politikaların temel esasıdır.

b) Özürlülere yönelik olarak alınacak kararlarda ve verilecek hizmetlerde özürlülerin, ailelerinin ve gönüllü kuruluşların katılımı sağlanır.

c) Özürlülere yönelik hizmetlerin sunumunda aile bütünlüğünün korunması esastır.

d) Kurum ve kuruluşlarca özürlülere yönelik mevzuat düzenlemelerinde Özürlüler İdaresi Başkanlığının görüşünün alınması zorunludur.

İKİNCİ BÖLÜM

Sınıflandırma,  Bakım, Rehabilitasyon, İstihdam, Eğitim,

İş ve Meslek Analizi

Sınıflandırma

MADDE 5.- Özürlülerle ilgili derecelendirmeler, sınıflandırmalar, tanılamalar uluslararası özürlülük sınıflandırması temel alınarak hazırlanan özürlülük ölçütüne göre yapılır. Özürlülük ölçütünün tespiti ve uygulama esasları, Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı ile Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Bakım

MADDE 6.- Özürlü kişilerin yaşamlarını öncelikle bulundukları ortamda sağlık, huzur ve güven içinde sürdürmesi, toplum içinde kendi kendilerini idare edebilecek ve üretken hâle gelebilecek şekilde bakım ve rehabilitasyonlarının yapılması, bunlardan ihtiyacı olanların geçici veya sürekli bakım altına alınması veya bunlara evde bakım hizmeti sunulması esastır.

Ruhsatlandırma

MADDE 7.- Özürlülere yönelik bakım hizmetlerini, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünden ruhsat alan gerçek ve tüzel kişiler ile kamu kurum ve kuruluşları verebilir.

Hizmet sunumu

MADDE 8.- Bakım hizmetlerinin sunumunda kişinin biyolojik, fiziksel, psikolojik ve sosyal ihtiyaçları da dikkate alınır. Bakım  hizmetlerinin standardizasyonu, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü koordinasyonunda çalışmalar yürütülür.

Bakım hizmetleri ile bakımın nitelikli temini sağlanır.

Bakım çeşitleri

MADDE 9.- Bakım hizmetleri, evde bakım veya kurum bakımı modelleriyle sunulabilir. Öncelikle kişinin sosyal ve fiziksel çevresinden ayrılmaksızın hizmetin sunulması esas alınır.

Rehabilitasyon

MADDE 10.- Rehabilitasyon hizmetleri toplumsal hayata katılım ve eşitlik temelinde özürlülerin bireysel ve toplumsal ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olarak verilir. Rehabilitasyon kararının alınması, plânlanması, yürütülmesi, sonlandırılması dâhil her aşamasında özürlü ve ailesinin aktif ve etkili katılımı esastır.

Rehabilitasyonun her alanında ihtiyaç duyulan personelin yetiştirilmesine yönelik eğitim programları geliştirilir ve bu personelin istihdamı için gerekli önlemler alınır.

Erken tanı ve koruyucu hizmetler

MADDE 11.- Yeni doğan, erken çocukluk ve çocukluğun her dönemi fiziksel, işitsel, duyusal, sosyal, ruhsal ve zihinsel gelişimlerinin izlenmesi, genetik geçişli ve özürlülüğe neden olabilecek hastalıkların erken teşhis edilmesinin sağlanması, özürlülüğün önlenmesi, var olan özrün şiddetinin olabilecek en düşük seviyeye çekilmesi ve ilerlemesinin durdurulmasına ilişkin çalışmalar Sağlık Bakanlığınca planlanır ve yürütülür.

İş ve meslek analizi

MADDE 12.- Özür  türlerini dikkate alan iş ve meslek analizleri, Özürlüler İdaresi Başkanlığının koordinatörlüğünde Millî Eğitim Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapılır. Bu analizlerin ışığında, özürlülerin durumlarına uygun meslekî rehabilitasyon ve eğitim programları, anılan kurumlarca geliştirilir.

Meslekî rehabilitasyon

MADDE 13.- Özürlülerin yeteneklerine göre mesleğini seçme ve bu alanda eğitim alma hakkı kısıtlanamaz.

Özürlülerin yetenekleri doğrultusunda yapabilecekleri bir işte eğitilmesi, meslek kazandırılması, verimli kılınarak ekonomik ve sosyal refahının sağlanması amacıyla meslekî rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanmasının sağlanması esastır.

Gerçek veya tüzel kişilerce açılacak olan özel meslekî rehabilitasyon merkezleri, yetenek geliştirme merkezleri ve korumalı işyerlerinin değişik tipleri ile özel işyerlerinde bireylerin bireysel gelişimleri ve yeteneklerine uygun iş veya becerilerini geliştirici tedbirler alınır. Bu alandaki hizmetler ihtiyaçlara göre iş ve meslek analizi yapılarak hizmet satın alınması suretiyle temin edilebilir. Buna ilişkin usul ve esaslar, Milli Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri belediyeler tarafından da verilir. Belediyeler bu hizmetlerin sunumu sırasında gerekli gördüğü hallerde, halk eğitim ve çıraklık eğitim merkezleri ile işbirliği yapar. Özürlünün rehabilitasyon talebinin karşılanamaması halinde, özürlü, hizmeti en yakın merkezden alır ve ilgili belediye her yıl bütçe talimatında belirlenen miktarı hizmetin satın alındığı merkeze öder.

İstihdam

MADDE 14.- İşe alımda; iş seçiminden, başvuru formları, seçim süreci, teknik değerlendirme, önerilen çalışma süreleri ve şartlarına kadar olan safhaların hiçbirinde özürlülerin aleyhine ayrımcı uygulamalarda bulunulamaz.

Çalışan özürlülerin aleyhinde sonuç doğuracak şekilde, özrüyle ilgili olarak diğer kişilerden farklı muamelede bulunulamaz.

Çalışan veya iş başvurusunda bulunan özürlülerin karşılaşabileceği engel ve güçlükleri azaltmaya veya ortadan kaldırmaya yönelik istihdam süreçlerindeki önlemlerin alınması ve işyerinde fiziksel düzenlemelerin bu konuda görev, yetki ve sorumluluğu bulunan kurum ve kuruluşlar ile işyerleri tarafından yapılması zorunludur. Özürlülük durumları sebebiyle işgücü piyasasına kazandırılmaları güç olan özürlülerin istihdamı, öncelikle korumalı işyerleri aracılığıyla sağlanır.

Korumalı işyerleriyle ilgili usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

Eğitim ve öğretim

MADDE 15.- Hiçbir gerekçeyle özürlülerin eğitim alması engellenemez. Özürlü çocuklara, gençlere ve yetişkinlere, özel durumları ve farklılıkları dikkate alınarak, bütünleştirilmiş ortamlarda ve özürlü olmayanlarla eşit eğitim imkânı sağlanır.

Özürlü üniversite öğrencilerinin öğrenim hayatlarını kolaylaştırabilmek için Yükseköğretim Kurulu bünyesinde araç-gereç temini, özel ders materyallerinin hazırlanması, özürlülere uygun eğitim, araştırma ve barındırma ortamlarının hazırlanmasının temini gibi konularda çalışma yapmak üzere Özürlüler Danışma ve Koordinasyon Merkezi kurulur.

Özürlüler Danışma ve Koordinasyon Merkezinin, çalışma usul ve esasları, Sağlık Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurumu ile Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken hazırlanan yönetmelikle belirlenir.

İşitme özürlülerin eğitim ve iletişimlerinin sağlanması amacıyla Türk Dil Kurumu Başkanlığı tarafından Türk işaret dili sistemi oluşturulur. Bu sistemin oluşturulmasına ve uygulanmasına yönelik çalışmaların esas ve usulleri Türk Dil Kurumu Başkanlığı koordinatörlüğünde, Milli Eğitim Bakanlığı, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Özürlülerin, her türlü eğitim ve kültürel ihtiyaçlarını karşılamak üzere kabartma, sesli, elekt-ronik kitap; alt yazılı film ve benzeri materyal üretilmesini teminen gerekli işlemler, Millî Eğitim Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığınca müştereken yürütülür.

Eğitsel değerlendirme

MADDE 16.- Özürlülerin eğitsel değerlendirme ve tanılaması il milli eğitim müdürlükleri rehberlik araştırma merkezlerinde uzman kişilerden oluşan ve özürlü ailesinin yer aldığı özel eğitim değerlendirme kurulu tarafından yapılır ve eğitim plânlaması geliştirilir. Bu plânlama her yıl yeniden değerlendirilerek, gelişmeler doğrultusunda gözden geçirilir.

Çıraklık eğitimi almak isteyen özürlülerin ilgi, istek, yetenek ve becerileri doğrultusunda ve sağlık kurulu raporunu da dikkate almak suretiyle hangi meslek dalında eğitim alacaklarına kurul karar verir.

Kurulun teşkili ve çalışma usul ve esasları Milli Eğitim Bakanlığı ile Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Değiştirilen Hükümler

MADDE 17.- 8.6.1965 tarihli ve 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 1 inci maddesinde yer alan "öğrenci etüd eğitim merkezleri" ibaresinden sonra gelmek üzere "özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri," ibaresi eklenmiştir.

MADDE 18 .- 625 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

GEÇİCİ MADDE 2.- 24.5.1983 tarihli ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu hükümleri gereği izin almış olan özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri 31.12.2007 tarihine kadar Millî Eğitim Bakanlığınca belirlenen şartlara uygun olarak açılış izinlerini yenilerler.

MADDE 19.- 23.6.1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 42 nci maddesinin birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

Özürlülerin yaşamı için zorunluluk göstermesi hâlinde, proje tadili kat maliklerinin en geç üç ay içerisinde yapacağı toplantıda görüşülerek sayı ve arsa payı çoğunluğu ile karara bağlanır. Toplantının bu süre içerisinde yapılamaması veya tadilat talebinin çoğunlukla kabul edilmemesi durumunda; ilgili kat malikinin talebi üzerine bina güvenliğinin tehlikeye sokulmadığını bildirir komisyon raporuna istinaden ilgili mercilerden alınacak tasdikli proje değişikliği veya krokiye göre inşaat, onarım ve tesis yapılır. İlgili merciler, tasdikli proje değişikliği veya kroki taleplerini en geç altı ay içinde sonuçlandırır.  Komisyonun teşkili, çalışma usulü ile özürlünün kullanımından sonraki süreç ile ilgili usul ve esaslar Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ile Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından müştereken hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 20.- 14.7.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 53 üncü maddesinin başlığı ve birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"Özürlülerin Devlet memurluğuna alınmaları:"

Mevzuata uygun olmak kaydıyla; özürlülerin mesleklerine uygun münhal kadrolara atanması, mesleklerini icra veya infaza yardımcı araç ve gerecin kurumlarınca temin edilmesi esastır. Özürlülerin Devlet memurluğuna alınma şartları ile hangi işlerde çalıştırılacakları, mesleklerini icra ve infazda hangi yardımcı araç ve gereçlerin kurumlarınca temin edileceği, zihinsel özürlülerin hangi görevlere atanmasında asgari eğitim şartından istisna edileceği hususları Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Devlet Personel Başkanlığınca  müştereken hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 21.- 657 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

EK MADDE 39.- Devlet memurlarının, hayatını başkasının yardım veya bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede özürlü olduğu sağlık kurulu raporu ile tespit edilen eşi, çocukları ile kardeşlerinin, memuriyet mahalli dışında resmî veya özel eğitim ve öğretim kuruluşlarında eğitim ve öğretim yapacaklarının Özel Eğitim Değerlendirme Kurulu tarafından belgelendirilmesi hâlinde, ilgilinin talebi üzerine eğitim ve öğretim kuruluşlarının bulunduğu il veya ilçe sınırları dahilinde kurumunda bulunan durumuna uygun boş bir kadroya ataması yapılır.

MADDE 22.- 29.7.1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "gazilerin" ibaresinden sonra gelmek üzere "özürlülerin," ibaresi eklenmiştir.

MADDE 23.- 18.1.1972 tarihli ve 1512 sayılı Noterlik Kanununun 73 üncü maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

İlgilinin işitme, konuşma veya görme özürlü olması:

Madde 73.- Noter, ilgilinin işitme, konuşma veya görme özürlü olduğunu anlarsa, işlemler özürlünün isteğine bağlı olmak üzere iki tanık huzurunda yapılır. İlgilinin işitme veya konuşma özürlü olması ve yazı ile anlaşma imkânının da bulunmaması hâlinde, iki tanık ve yeminli tercüman bulundurulur.

MADDE 24.- 1512 sayılı Kanunun 75 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Bir noterlik işleminde imza atılmış veya imza yerine geçen el işareti yapılmış olmasına rağmen, ilgilisi ister veya adına işlem yapılan ve imza atabilen görme özürlüler hariç olmak üzere noter, işlemin niteliği, imzayı atan veya el işaretini yapan şahsın durumu ve kimliği bakımından gerekli görürse, yukarıdaki fıkradaki usul dairesinde ilgili, tanık, tercüman veya bilirkişinin parmağı da bastırılır. Mühür kullanılması hâlinde parmağın da bastırılması zorunludur.

MADDE 25.- 1.7.1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş, Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 1 inci maddesinin ikinci ve dördüncü fıkraları yürürlükten kaldırılmış ve aynı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

"EK MADDE 1.- 65 yaşını doldurmamış olmakla birlikte;

a) Başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek şekilde özürlü olduklarını tam teşekküllü hastanelerden alacakları sağlık kurulu raporu ile kanıtlayan, 18 yaşını dolduran ve kanunen bakmakla mükellef kimsesi  bulunmayan özürlülerden; her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamının aylık ortalamasına göre bu Kanunun 1 inci maddesinde belirtilen gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutardan daha az geliri olanlara, bu Kanunun 1 inci maddesine göre belirlenecek  aylık tutarının %300'ü tutarında,

b) 18 yaşını dolduran, kanunen bakmakla mükellef kimsesi olmayan ve herhangi bir işe yerleştirilememiş olan özürlülerden; her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamının aylık ortalamasına göre bu Kanunun 1 inci  maddesinde belirtilen gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutardan daha az geliri olanlara, bu Kanunun 1 inci maddesine göre belirlenecek aylık tutarının %200'ü tutarında,

c) Her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamının aylık ortalamasına göre bu Kanunun 1 inci maddesinde belirtilen gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutardan daha az geliri olduğu halde, kanunen bakmakla yükümlü olduğu 18 yaşını tamamlamamış özürlü yakını bulunanlara, bakım ilişkisi fiilen gerçekleşmek kaydıyla bu Kanunun 1 inci maddesine göre belirlenecek aylık tutarının %200'ü tutarında aylık bağlanır.

Aylık bağlanmasına esas oranı değişenlerin aylıkları durumlarına göre yeniden tespit olunur. Özürlülük oranları, bu Kanuna göre aylık bağlanması gereken oranının daha altına düşenler ile birinci fıkrada belirtilen aylık ortalama gelir tutarından daha fazla gelir elde etmeye başlayanlara aylık ödenmesine son verilir.

Aylık hakkından yararlanan 18 yaşından  küçük özürlülerin yalnızca kendileri bu Kanunun        7 nci maddesinde belirtilen tedavi hakkından yararlanır. Ancak, bu madde hükümlerine göre aylık alanlardan herhangi bir sosyal güvenlik kurumunun tedavi yardımı kapsamında bulunanlara tedavi yardımı yapılmaz.

Bu Kanunun 2, 3, 4, 5, 6, 7 ve 8 inci maddeleri birinci fıkra  hükümlerine göre aylık ödenecekler hakkında da uygulanır.

Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan malul olmaları sebebiyle yetim olarak aylık veya gelir almakta olan çocuklardan bu kurumlardan aldıkları aylık veya  gelir toplamı tutarları bu madde gereğince durumlarına göre ödenebilecek tutardan daha az olanlara; aradaki fark ilgili sosyal güvenlik kurumu tarafından (birden fazla sosyal güvenlik kurumundan aylık veya gelir alanlar için yalnızca tercih edecekleri bir sosyal güvenlik kurumu tarafından) ödenir ve bu şekilde ödenen tutarlar Hazine'den tahsil edilir."

MADDE 26.- 24.5.1983 tarihli ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununun 3 üncü maddesinin (c) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (d) bendi ve (e) bendine (11) numaralı alt bent eklenmiştir.

 d) "Bakıma Muhtaç Özürlü"; özürlülük sınıflandırmasına göre resmi sağlık kurulu raporu ile ağır özürlü olduğu belgelendirilenlerden, günlük hayatın alışılmış, tekrar eden gereklerini önemli ölçüde yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün olan kişiyi,

11- "Çocuk evleri"; 0-18 yaşlar arasındaki korunmaya muhtaç çocukların kaldığı ev birimlerini,"

MADDE 27.- 2828 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (a) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve  (e) bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

a) Bu Kanun kapsamına giren sosyal hizmetlere ilişkin faaliyetler, Devletin denetim ve gözetiminde, sivil toplum kuruluşları ile halkın gönüllü katkı ve katılımı da sağlanarak bir bütünlük içinde yürütülür. Sunulacak bakım ve diğer hizmetlerin kapsamı ve bu hizmetleri verecek olan gerçek ve tüzel kişilerin izin, çalışma usul ve esasları ve diğer hususlar Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 28.- 2828 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin (g) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

g) Kuruma bağlı olanlar dışında kurulacak sosyal hizmet kuruluşlarının, özel eğitim ve rehabilitasyon hizmeti verenler hariç olmak üzere açılış iznine, her türlü standartlarına ve işleyişlerine ilişkin esasları, varsa ücret tarifelerini tespit etmek, onaylamak, denetimini yapmak ve bu esaslara uymayanların faaliyetlerini durdurmak.

MADDE 29.- 2828 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Kurumun merkez teşkilatı  bir Genel Müdür,  beş Genel Müdür Yardımcısı ile aşağıdaki esas birimlerden oluşur.

a) Hukuk Müşavirliği.

b) Teftiş Kurulu Başkanlığı.

c) Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı.

d) İnsan Kaynakları Dairesi Başkanlığı.

e) Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

f) Yapı İşleri Dairesi Başkanlığı.

g) Aile-Kadın ve Toplum Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

h) Çocuk Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

i) Gençlik Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

j) Özürlü Bakım Hizmetler Dairesi Başkanlığı.

k) Sosyal Hizmetler Eğitim Merkezi Başkanlığı.

l) Yaşlı Bakım Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

m) Sosyal Yardım Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.

n) Döner Sermaye Merkez Müdürlüğü.

o) Özel Kalem Müdürlüğü.

p) Savunma Uzmanlığı.

MADDE 30.- 2828 sayılı Kanuna aşağıdaki ek maddeler eklenmiştir.

EK MADDE 7.- Sosyal güvenlik kurumlarına tabi olmayan, bakıma muhtaç özürlülerden ailesini kaybetmiş olanlar ile ailesi ekonomik veya sosyal yoksunluk içerisinde bulunanlara bakım hizmetinin resmi veya özel bakım kurumlarında ya da ikametlerinde verilmesi sağlanır.

Bakıma muhtaç özürlülere sunulacak bakım hizmetlerinin kapsamı ve bu hizmetleri verecek olan gerçek ve tüzel kişilerin izin, çalışma usul ve esasları, denetlenmeleri ile ücretlendirme ve ödemeleri Kurumun koordinatörlüğünde, Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığınca müştereken çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Bakıma muhtaç özürlülere sunulacak bakım hizmetinin karşılığı olarak her ay için kişi başına belirlenecek tutar, iki aylık net asgari ücretten fazla olamaz.

Bakıma muhtaç özürlülerin, Kurumca bakılanlar dışındakilerin bakım ücreti bu amaçla Kurum bütçesine konulacak ödenekten karşılanır.

EK MADDE 8.- İşitme ve konuşma özürlülerine gerek görüldüğü hâllerde tercümanlık yapmak üzere illerde işaret dili bilen personel görevlendirilir. Personelin işaret lisanı öğrenmeleri için gerekli kursların düzenlenmesi sağlanır. Bu personelin görev ve yetkileri, çalışma koşulları ile ilgili usul ve esaslar Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünün müştereken hazırlayacakları yönetmelikle belirlenir.

MADDE 31.- 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 61 inci maddesinin birinci fıkrasına (n) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent ve ikinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.

o) Özürlülerin araçları için ayrılmış park yerlerinde,

(o) bendinin ihlâli hâlinde para cezası iki kat artırılır.

MADDE 32.- 25.10.1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.

s) Özürlülerin eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç ve özel bilgisayar programları.

MADDE 33.- 21.5.1986 tarihli ve 3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 nci maddesine (n) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (o) bendi eklenmiş ve mevcut (o) bendi (p) bendi olarak teselsül ettirilmiştir.

o) Özürlü bireylerin spor yapabilmelerini sağlamak ve yaygınlaştırmak üzere; spor tesislerinin özürlülerin kullanımına da uygun olmasını sağlamak, spor eğitim programları ve destekleyici teknolojiler geliştirmek, gerekli malzemeyi sağlamak, konu ile ilgili bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmaları ile yayınlar yapmak, spor adamları yetiştirmek, özürlü bireylerin spor yapabilmesi konusunda ilgili diğer kuruluşlarla işbirliği yapmak,

MADDE 34.- 7.5.1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun 3 üncü maddesine aşağıdaki bent eklenmiştir.

m) Rehabilite edici tıbbi hizmetlerde kullanılan yardımcı araç ve gereçleri üretmek amacıyla, kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulacak kuruluşların açılış iznini vermeye Sağlık Bakanlığı yetkilidir. Bu kurum ve kuruluşların açılış izninin verilmesine, üretim ve personel standardına, işleyiş ve denetimi ile daha önce açılmış olan kurum ve kuruluşların durumlarına ilişkin esaslar Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 35.- 30.4.1992 tarihli ve 3797 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında  Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

EK MADDE 3.- Görme, ortopedik, işitme, dil-konuşma, ses bozukluğu, zihinsel ve ruhsal özürlü çocuklardan özel eğitim değerlendirme kurulları tarafından, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine devam etmeleri uygun görülenlerin eğitim giderlerinin, her yıl bütçe uygulama talimatında belirlenen miktarı Milli Eğitim Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanır.

MADDE 36.- 28.12.1993 tarihli ve 3960 sayılı Kalıtsal Hastalıklarla Mücadele Kanununun       1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Madde 1.- Devlet, kalıtsal kan hastalıklarından thalessemia ve orak hücreli anemi dahil olmak üzere, bütün kalıtsal kan hastalıklarıyla ve özürlülüğe yol açan diğer kalıtsal hastalıklarla koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında mücadele eder. Bunun için gerekli ödenek Sağlık Bakanlığı yılı bütçesine konulur.

Kalıtsal kan hastalıklarıyla ve özürlülüğe yol açan diğer kalıtsal hastalıklarla koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında mücadele için gerekli önlemler ve bu konuda uygulanacak usul ve esaslar Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 37.- 13.4.1994 tarihli ve 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (u) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

u) Kadınlara, güçsüzlere, özürlülere ve çocuklara karşı şiddetin ve ayrımcılığın teşvik edilmemesi.

MADDE 38.- 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 348 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

1) Ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi.

MADDE 39.- 22.5.2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 108 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve ikinci fıkrasının birinci cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır.

Bu Kanunda öngörülen idari para cezaları, 101 inci maddedeki idari para cezaları hariç, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürünce verilir. 101 inci madde kapsamındaki idari para cezaları ise, doğrudan Türkiye İş Kurumu İl Müdürü tarafından verilir.

MADDE 40.- 10.7.2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununa aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

EK MADDE 1.- Büyükşehir belediyelerinde özürlülerle ilgili bilgilendirme, bilinçlendirme, yönlendirme, danışmanlık, sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri vermek üzere özürlü hizmet birimleri oluşturulur. Bu birimler, faaliyetlerini özürlülere hizmet amacıyla kurulmuş vakıf, dernek ve bunların üst kuruluşlarıyla işbirliği hâlinde sürdürürler. Özürlü hizmet birimlerinin kuruluş, görev, yetki, sorumluluk ve işleyişine ilişkin usul ve esaslar Özürlüler İdaresi Başkanlığının görüşü alınarak İçişleri Bakanlığınca hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 41.- 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 122 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasında geçen "dil, ırk, renk, cinsiyet," ibaresinden sonra gelmek üzere "özürlülük," ibaresi eklenmiştir.

MADDE 42.- 25.3.1997 tarihli ve 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesinin (h) bendine aşağıdaki paragraf eklenmiştir.

Başkanlığın bağlı olduğu Bakanın onayı ile özürlü kimlik kartı hazırlama veya verme yetkisi, valiliklere devredilebilir. Özürlü kimlik kartı hazırlama ve verme usul ve esasları, İçişleri Bakanlığı ve Özürlüler İdaresi Başkanlığı ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünce müştereken hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.

MADDE 43.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 7 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Madde 7.- Başkanlığın ana hizmet birimleri şunlardır:

a) Rehabilitasyon ve Eğitim Dairesi Başkanlığı.

b) Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanlığı.

c) Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığı.

d) Proje ve Koordinasyon Dairesi Başkanlığı.

MADDE 44.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Rehabilitasyon ve Eğitim Dairesi Başkanlığı

Madde 8.- Rehabilitasyon ve Eğitim Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Özürlülerin rehabilitasyonu ve eğitimi sürecinde ilgili kurum ve kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyonu sağlamak.

b) Özürlülerin rehabilitasyonuna yönelik her türlü standardın oluşturulmasına yönelik çalışmalar yapmak.

c) Rehabilitasyon alanında faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlardaki yapılan çalışmaları takip etmek, sorunları ve çözüm yollarını araştırmak.

d) Rehabilitasyon ve eğitim alanları ile ilgili (panel, sempozyum, konferans vb.) etkinliklerde bulunmak.

e) İstihdamı kısıtlayan engellerin kaldırılmasını, istihdam alanlarının genişletilmesini ve özürlülerin kendi işini kurmalarına yönelik çalışmaları takip etmek ve tekliflerde bulunmak.

f) Özürlülerin günlük hayatlarında karşılaştıkları fiziki ve mimari engellerin kaldırılması ve bu konudaki standartların belirlenmesi için teklifler hazırlamak ve hazırlatmak.

g) Kamuya açık sosyal, kültürel, sportif tesis ve alanlar ile kitle iletişim ve ulaşım araçlarından özürlülerin faydalanmasını sağlayıcı tedbirleri araştırmak, değerlendirmek ve teklifler hazırlamak.

h) Özürlü çocuklara, gençlere, yetişkinlere bütünleştirilmiş ortamlarda ve her düzeyde eğitim imkanı sağlamaya yönelik çalışmaları takip etmek.

ı) Özürlülüğün önlenmesi, erken teşhisi, özürlülerin rehabilitasyonu, eğitimi ve sosyal güvenlikleri ile ilgili konularda teklif ve projeler hazırlamak, hazırlatmak ve uygulatmak.

i) Başkanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak.

MADDE 45.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 9 uncu maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanlığı

Madde 9.- Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Özürlülük politikasının belirlenmesine yönelik veri oluşturmak.

b) Özürlülük alanındaki çalışmaları takip etmek, değerlendirmek.

c) Özürlülerle ilgili mevzuatı derlemek, incelemek ve geliştirilmesine yönelik çalışma yapmak.

d) Özürlülere tanınan hak ve hizmetlerden yararlanma amacıyla kullanılmak üzere özürlüler kimlik kartı hazırlamak, hazırlatmak ve her türlü işlemleri takip etmek.

e) Başkanlık birimlerinin bilgi işlem ve otomasyon ihtiyacını karşılamak ve yürütmek,

f) Başkanlık birimlerinin iş akışlarını izleyerek etkin ve verimli iş, bilgi akışı ve iletişim düzenini sağlamak, bunlara yönelik gelişmeleri izlemek ve geliştirmek için önerilerde bulunmak.

g) Bilgi portalını oluşturmak, yönetmek ve iletişim ağını sağlamak.

h) Özürlüler ile ilgili veri tabanı oluşturulmasını sağlamak.

ı) Ulusal kurum ve kuruluşlardan özürlülere yönelik istatistiksel  bilgilerin bilgi işlem ortamında toplanmasını sağlamak ve değerlendirmek.

i) Başkanın direktif ve emirlerini ilgililere duyurmak ve işlemleri takip etmek.

j) Başkanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak.

MADDE 46.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 10 uncu maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığı

Madde 10.- Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Başkanlığın uluslararası ilişkilerini düzenlemek ve yürütmek.

b) Özürlülere yönelik oluşturulan sosyal politikaları uluslararası ve ülkeler ölçeğinde izlemek ve değerlendirmek.

c) Uluslararası düzeyde özürlülere yönelik faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlarla işbirliği kurmak, sürdürmek, geliştirmek, ilgili personelin bilgilendirilmesini sağlamak.

d) Avrupa Birliği ile özürlülük alanındaki çalışmaları yürütmek.

e) Özürlülere yönelik faaliyetlerde uluslararası kurum ve kuruluşlardaki gelişmeleri takip etmek, özürlülerin sorunlarını ve çözüm yollarını ortak araştırmak, ortaya çıkan sorunlar hakkında ortak inceleme ve araştırma yapmak, yaptırmak, bu konuda ortak proje ve teklifleri hazırlamak ve hazırlatmak.

f) Uluslararası kurum ve kuruluşlardan özürlülere yönelik istatistiksel bilgilerin toplanmasını sağlamak.

g) Özürlülerle ilgili uluslararası gelişmeleri takip etmek, antlaşma ve sözleşmelerin ülkemizdeki uygulamalarını izlemek ve değerlendirmek.

h) Başkanlığın koordinatörlüğündeki uluslararası düzeyde özürlülere yönelik faaliyetler için teşkil edilen kurulların ve organizasyonların sekretarya hizmetini yürütmek.

ı)Yabancı kaynaklı dokümanların temini, tercümesi ve ilgili birimlerin bilgilendirilmesini sağlamak.

i) Başkanlığın iç ve dış tanıtımını ve halkla ilişkiler hizmetlerini yürütmek.

j) Başkanlığın her türlü protokol işlerini düzenlemek ve yürütmek.

k) Başkanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak.

MADDE 47.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 11 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Proje ve Koordinasyon Dairesi Başkanlığı

Madde 11.-  Proje ve Koordinasyon Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:

a) Başkanlık birimlerince önerilen projelerin hazırlanması veya hazırlatılması ile ilgili çalışma yapmak ve uygulanmasına destek sağlamak.

b) Başkanlıkça yapılmasına karar verilen projelerin gerçekleşmesi amacıyla gerekli malî kaynakların sağlanması için ilgili birimlerle kurum ve kuruluşlarla iletişim kurmak.

c) Projenin tamamlanmasından sonra hazırlanacak proje sonuç raporunun ilgili birimler aracılığı ile duyurulmasını sağlamak.

d) Proje veri tabanının oluşturulmasını sağlamak.

e) Başkanlık süreli yayınının hazırlanması ve yayınlanması için  gerekli çalışmaları yapmak ve yaptırmak.

f) Başkanlıkça görevlendirildiğinde, genel yahut özel protokole bağlı işbirlikleri geliştirmek.

g) Başkanlığı ilgilendiren toplantı, brifing ve görüşmeleri düzenlemek, Özürlüler Yüksek Kurulu ve Özürlüler Şurasının sekretarya hizmetlerini yürütmek, önemli not ve tutanakları tutmak ve yayımlamak.

h) Başkanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak.

MADDE 48.- 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (1) sayılı cetvelin " Ana Hizmet Birimleri" bölümü "1. Rehabilitasyon ve Eğitim Dairesi Başkanlığı, 2. Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanlığı, 3. Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığı, 4. Proje ve Koordinasyon Dairesi Başkanlığı" şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 49.- a) Ekli (1) sayılı listede yer alan kadrolar iptal edilerek 190 sayılı  Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü bölümünden çıkarılmış, ekli (2) sayılı listede yer alan kadrolar ihdas edilerek adı geçen Kanun Hükmünde Kararnameye bağlı (I) sayılı cetvelin adı geçen Genel Müdürlüğe ait  bölümüne eklenmiştir.

b) Ekli (3) sayılı listede yer alan kadrolar iptal edilerek 190 sayılı  Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Özürlüler İdaresi Başkanlığı bölümünden çıkarılmış, ekli (4) sayılı listede yer alan kadrolar ihdas edilerek adı geçen Kanun Hükmünde Kararnameye bağlı (I) sayılı cetvelin adı geçen Başkanlığa ait bölümüne eklenmiştir.

MADDE 50.- 6.6.2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 15 inci maddesinin 2/a bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

2. a) (II) Sayılı mallardan kayıt ve tescile tabi olanların veraset yoluyla intikaller hariç ilk intisabında istisna uygulanan malların, 7 nci maddenin 2 nci bendinde sayılanlar hariç olmak üzere, istisnadan yararlananlar dışındakilere iktisabında, ilk iktisabındaki matrah esas alınarak adına kayıt ve tescil işlemi yapılandan kayıt ve tescili tarihinde geçerli olan oran üzerinden, bu tarihte özel tüketim vergisi alınır.

MADDE 51.- 4760 sayılı Kanunun 7 nci maddesinin (2) numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

"2. (II) sayılı listede yer alan kayıt ve tescile tabi mallardan:

a) 87.03 (motor silindir hacmi benzin motorlu araçlar için 1.600 cm3’ü Motor silindir hacmi dizel motorlu araçlar için 2.000 cm3’ü aşanlar hariç), 87.04 (motor silindir hacmi 2.800 cm3’ü aşanlar hariç) ve 87.11 G.T.İ.P numaralarında yer alanların sakatlık derecesi % 90 veya daha fazla olan malul ve engelliler tarafından,

b) 87.03 (motor silindir hacmi benzin motorlu araçlar için 1.600 cm3’ü, motor silindir hacmi dizel motorlu araçlar için 2.000 cm3 ü aşanlar hariç), 87.04 (motor silindir hacmi 2.800 cm3’ü aşanlar hariç) ve 87.11 G.T.İ.P numaralarında yer alanların bizzat kullanma amacıyla sakatlığına uygun hareket ettirici özel tertibat yaptıran malul ve engelliler tarafından,

Beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere ilk iktisabı,"

Yürürlükten kaldırılan hükümler

MADDE 52.- a)17.7.1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun ek 37 nci maddesi,

 b) 29.6.1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 668 inci  maddesinin üçüncü fıkrası,

c) 22.4.1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanununun 14 üncü maddesinin son fıkrası,

 Yürürlükten kaldırılmıştır.

GEÇİCİ MADDE 1.- Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içerisinde yürürlüğe konulur.

GEÇİCİ MADDE 2.- Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmî yapılar,  mevcut tüm yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları ve benzeri sosyal ve kültürel alt yapı alanları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılmış ve umuma açık hizmet veren her türlü yapılar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yedi yıl içinde özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirilir.

GEÇİCİ MADDE 3.- Büyükşehir belediyeleri ve belediyeler, şehir içinde kendilerince sunulan ya da denetimlerinde olan toplu taşıma hizmetlerinin özürlülerin erişilebilirliğine uygun olması için gereken tedbirleri alır. Mevcut özel ve kamu toplu taşıma araçları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yedi yıl içinde özürlüler için erişilebilir duruma getirilir.

GEÇİCİ MADDE 4.- Bu Kanunla Özürlüler İdaresi Başkanlığı ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü teşkilat kanunlarında yapılan yeni düzenleme sebebiyle kadro ve görev unvanları değişenler veya kaldırılanlar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde Başkanlıkta boş bulunan durumlarına uygun kadrolara atanırlar. Bunlar yeni bir kadroya atanıncaya kadar her türlü mali haklarını eski kadrolarına göre almaya devam ederler. Söz konusu personelin atandıkları yeni kadroların aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları ile diğer mali hakları toplamının net tutarı, eski kadrosunda en son ayda almakta oldukları aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları ile diğer mali hakları toplamı net tutarından az olması halinde aradaki fark giderilinceye kadar atandıkları kadroda kaldıkları sürece hiçbir vergi ve kesintiye tabi tutulmaksızın tazminat olarak ödenir. Kadro ve görev unvanı değişmeyenler ise aynı kadro ve görev unvanlarına atanmış sayılırlar.

Yürürlük

MADDE 53.- Bu Kanunun 35 inci maddesi ile 52 nci maddesinin (a) bendi 1.6.2006 tarihinde, diğer maddeleri yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 54.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

 


PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METNE EKLİ LİSTELER

 

(1)  SAYILI LİSTE

İPTAL EDİLEN KADROLAR

 

KURUMU :  SOSYAL HİZMETLER VE ÇOCUK ESİRGEME KURUMU    

                    GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

TEŞKİLAT : MERKEZ

                                                                                                            Serbest   Tutulan

                                                                                                             Kadro Kadro

Sınıfı    Unvanı                                                                  Derecesi      Adedi      Adedi    Toplam

GİH     Personel Dairesi Başkanı                                            1                1              -             1

GİH     Araştırma Planlama ve                                               1                1              -             1

            Koordinasyon Dairesi Başkanı

GİH     İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanı                             1                1              -             1

GİH     Genel Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı                   1                1              -             1

GİH     Ailenin Bütünlüğünün Korunması Dairesi Başkanı   1                1              -             1

GİH     Aile ve Çocuk Hizmetleri Dairesi Başkanı                 1                1              -             1

GİH     Yetiştirme Yurtları Dairesi Başkanı                           1                1              -             1

GİH     Yaşlı Hizmetleri Dairesi Başkanı                               1                1              -             1

ĞİH     Özürlülerin ve Felçlilerin Rehabilitasyonu                 1                1              -             1

            Dairesi Başkanı

            Toplam                                                                                                                      9   

(2)  SAYILI LİSTE

İHDAS EDİLEN KADROLAR

 

KURUMU :  SOSYAL HİZMETLER VE ÇOCUK ESİRGEME KURUMU

                    GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

TEŞKİLAT : MERKEZ

                                                                                                            Serbest   Tutulan

                                                                                                             Kadro     Kadro

Sınıfı    Unvanı                                                                  Derecesi      Adedi      Adedi    Toplam

GİH     Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı                            1                1              -             1

GİH     İnsan Kaynakları Dairesi Başkanı                              1                1              -             1

GİH     Destek Hizmetleri Dairesi Başkanı                            1                1              -             1

GİH     Aile-Kadın ve Toplum Dairesi Başkanı                     1                1              -             1

GİH     Çocuk Hizmetleri Dairesi Başkanı                             1                1              -             1

GİH     Gençlik Hizmetleri Dairesi Başkanı                           1                1              -             1

GİH     Özürlü Bakım Hizmetleri Dairesi Başkanı                 1                1              -             1

GİH     Yaşlı Bakım Hizmetleri Dairesi Başkanı                    1                1              -             1

GİH     Sosyal Yardım Hizmetleri Dairesi Başkanı                1                1              -             1

     Toplam                                                                                                                              9

 

 

 

(3)  SAYILI LİSTE

İPTAL EDİLEN KADROLAR

 

KURUMU : ÖZÜRLÜLER İDARESİ BAŞKANLIĞI    

TEŞKİLAT : MERKEZ

                                                                                                            Serbest   Tutulan

                                                                                                             Kadro     Kadro

Sınıfı    Unvanı                                                                  Derecesi      Adedi      Adedi    Toplam

GİH     Tıbbi Hizmetler  Dairesi Başkanı                               1                1              -             1

GİH     Eğitim Dairesi Başkanı                                               1                1              -             1

GİH     Mesleki Reh. ve İsth. Dairesi Başkanı                       1                1              -             1

GİH     Sosyal Hayata Uyum Dairesi Başkanı                       1                1              -             1

            Toplam                                                                                        4                            4    

(4)   SAYILI LİSTE

İHDAS EDİLEN KADROLAR

 

KURUMU : ÖZÜRLÜLER İDARESİ BAŞKANLIĞI

TEŞKİLAT : MERKEZ

                                                                                                            Serbest   Tutulan

                                                                                                             Kadro     Kadro

Sınıfı    Unvanı                                                                  Derecesi      Adedi      Adedi    Toplam

GİH     Rehabilitasyon ve Eğitim Dairesi Başkanı                 1                1              -             1

GİH     Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanı                 1             1             - 1

GİH     Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanı          1                1              -             1

GİH     Proje ve Koordinasyon Dairesi Başkanı                    1                1              -             1

           Toplam                                                                                         4                            4