Dönem: 22 Yasama Yılı: 4
TBMM (S. Sayısı: 998)
2.7.2005 Tarihli ve 5382 Sayılı Eleman Temininde Güçlük
Çekilen Yerlerde Sözleşmeli Sağlık Personeli Çalıştırılması ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, Sağlık
Hizmetleri Temel Kanunu ve Sağlık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun ve Anayasanın 89 uncu ve 104 üncü Maddeleri Gereğince
Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri Gönderme Tezkeresi ile Plan ve
Bütçe Komisyonu Raporu (1/1068)
|
T.C. |
|
|
Cumhurbaşkanlığı |
19.7.2005 |
|
Sayı: B.01.0.KKB.01-18/A-12-2005-601 |
|
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
İLGİ: 04.07.2005 günlü,
A.01.0.GNS.0.10.00.02-11719/34504 sayılı yazınız.
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Genel Kurulu'nca 02.07.2005 gününde kabul edilen 5382 sayılı
"Eleman Temininde Güçlük Çekilen Yerlerde Sözleşmeli Sağlık Personeli
Çalıştırılması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun, Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu ve Sağlık Bakanlığının Teşkilat
ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında
Kanun" incelenmiştir:
İncelenen Yasa'nın 6.
maddesi ile 07.05.1987 günlü, 3359 sayılı "Sağlık Hizmetleri Temel
Kanunu"nun ek 1. maddesinin ikinci fıkrasının sonuna eklenen tümcelerde,
"Sağlık Bakanlığı
eğitim ve araştırma hastanelerinde klinik şefi ve klinik şef yardımcılığı
kadrolarına; ilgili dalda uzman olan profesör veya doçentler ile ilgili dal
tabipleri arasından Bakanlık tarafından atama yapılır. Ancak, profesör veya
doçent unvanına sahip olmayan uzman tabiplerin klinik şefi ve klinik şef
yardımcılığı kadrolarına atanmalarında, yapılan sınavlarda başarılı olma şartı
aranır. Sınavların usul ve esasları, Bakanlık tarafından hazırlanan ve bu Kanunun
yayımı tarihinden itibaren altı ay içerisinde yürürlüğe konulan yönetmelikle
belirlenir."
düzenlemesine yer
verilmiştir.
Düzenlemede, Sağlık
Bakanlığı eğitim ve araştırma hastanelerinde klinik şefi ve şef yardımcılığı
kadrolarına,
- İlgili dalda uzman olan
profesör ya da doçentler arasından doğrudan,
- İlgili dal doktorları
arasından ise yapılacak sınav sonucuna göre,
Bakanlık'ça atama
yapılacağı öngörülmektedir.
Yürürlükteki kurallara
göre de, Tababet Uzmanlık Tüzüğü kapsamında uzman olan profesör ve doçentlere
Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma hastanelerindeki klinik şefi ve şef
yardımcılığı kadrolarına sınavsız atanma olanağı tanınmış; ancak, sınavsız
atanacakların sayısının, kadroların yüzde 25'ini geçemeyeceği belirtilmiştir.
Ne var ki, bu olanağı
sağlayan Tababet Uzmanlık Yönetmeliği kuralları, Danıştay Beşinci Dairesi'nin
16.06.2004 ve 23.06.2004 günlü kararlarıyla iptal edildiği için yaklaşık bir
yıldır klinik şefi ve şef yardımcısı kadrolarına sınavsız atama yapılamamıştır.
Profesör ve doçentlerin
Sağlık Bakanlığı'na bağlı eğitim ve araştırma hastanelerinde klinik şefi ve şef
yardımcılığı kadrolarına sınavsız atanmalarına ilişkin iptal edilen yönetmelik
düzenlemesi, incelenen Yasa'nın 6. maddesi ile, bu kez yasa kuralı olarak
yeniden yapılmaktadır. Maddeye göre, profesör ya da doçent unvanını almış olmak
klinik şefi ve şef yardımcılığı kadrolarına atanmak için yeterli olup, bu
unvana sahip kişilerin anılan kadrolara atanabilmesi için ayrıca bir koşul ya
da ek nitelik aranmamakta, bu tür atamalar için bir sınır da getirilmemektedir.
Başka bir anlatımla,
anılan maddede, profesör ve doçentler arasından klinik şefliği ve şef
yardımcılığına atanacak kişilerin seçiminin nasıl ve hangi ölçütlere göre
yapılacağı konusunda herhangi bir düzenlemeye yer verilmediği için, atamayı
yapacak Sağlık Bakanlığı'nın bu konuda mutlak bir takdir yetkisine sahip
kılındığı açıktır. Ayrıca, klinik şefi ve şef yardımcılarının tümü bu yöntemle
atanabilecektir.
Eğitim ve araştırma
hastanelerinin temel işlevi öğretim, eğitim ve araştırma yapmak ve uzman ve
ileri dal uzmanları yetiştirmektir. Bu hastanelerin kurallarla ayrıntılı olarak
saptanmış görevlerini en iyi ve etkin biçimde yerine getirebilmeleri,
kliniklere şef ve şef yardımcısı olarak atanacak kişilerin nitelikleriyle doğru
orantılıdır. Klinik şefi ve şef yardımcılarının iyi bir "eğitimci ve
uygulayıcı" niteliğine sahip bulunmaları, hastanelerin eğitim ve araştırma
işlevini en iyi biçimde yapabilmesinin de temel koşuludur.
Öte yandan, anılan
hastanelerde eğitimlerini tamamlayarak yurdun çeşitli yerlerinde
görevlendirilecek doktorların mesleklerini yetkin biçimde uygulamaları
aldıkları eğitimle yakından ilgilidir. Bu durum, uzmanlık eğitimi veren sağlık
kamu hizmetini yürüten klinik şefi ve şef yardımcılarının mesleki bilgi ve
uygulama yönlerinden yetkin kişiler olmasını gerektirmektedir.
Sağlık hizmetlerinin
kusursuz biçimde sunulmasında nitelikli uzman doktor yetiştirmenin belirleyici
rolünün bulunduğu yadsınamaz bir gerçektir. Eğitim ve araştırma hastanelerinde
bu görev çoğunlukla klinik şefi ve şef yardımcılarına düşmektedir.
Eğitim ve araştırma
hastanelerindeki klinik şefliği ve şef yardımcılıkları görevinin belirtilen
işlevinden kaynaklanan önemine karşın, bu görevlere profesör ya da doçentler
arasından atama yapılırken en uygununun seçilmesi yönünde hiçbir nesnel ölçüt
öngörülmemiş olması kamu yararı ile bağdaşmamaktadır.
Çünkü, bu tür atamalar,
siyasal kimliği önde gelen ve çeşitli baskılar altında bulunan Bakan'ın öznel
değerlendirmelerine ve mutlak takdirine bırakılmış olmaktadır.
Klinik şefi ve şef
yardımcılığına atama yapılırken "göreve en uygun olanın" seçilmesi
yerine siyasal yandaşlık ölçütünün yeğlenmesini olanaklı kılan sistemin işyeri
huzurunu ve çalışma barışını bozacağı, hizmet kalitesini ve verimini düşüreceği
açıktır.
Bu nedenlerle, incelenen
Yasa'nın 6. maddesiyle getirilen kural hizmet gereklerine ve kamu yararına
uygun düşmemekte, dolayısıyla hukuka uygun bulunmamaktadır.
Yayımlanması yukarıda
açıklanan gerekçelerle uygun görülmeyen 5382 sayılı "Eleman Temininde
Güçlük Çekilen Yerlerde Sözleşmeli Sağlık Personeli Çalıştırılması ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun,
Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu ve Sağlık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri
Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun",
6. maddesinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce bir kez daha görüşülmesi için,
Anayasa'nın değişik 89 ve 104. maddeleri uyarınca ilişikte geri gönderilmiştir.
Ahmet Necdet SEZER
Cumhurbaşkanı
|
Türkiye Büyük Millet
Meclisi |
|
|
Plan ve Bütçe Komisyonu |
|
|
Esas No.: 1/1068 |
12.10.2005 |
|
Karar No.: 52 |
|
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Türkiye Büyük Millet Meclisince görüşülüp
kabul edilen ve yayımlanmak üzere 4.7.2005 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Makamına
sunulan 2.7.2005 tarihli ve 5382 sayılı “Eleman Temininde Güçlük Çekilen
Yerlerde Sözleşmeli Sağlık Personeli Çalıştırılması ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, Sağlık Hizmetleri
Temel Kanunu ve Sağlık Bakanlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun
Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”, Sayın
Cumhurbaşkanınca Anayasanın 89 ve 104 üncü maddeleri gereğince yayımlanması
kısmen uygun bulunmayarak, 6 ncı maddesi sebebiyle, bir daha görüşülmek üzere
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına geri gönderilmiş ve Başkanlıkça,
19.9.2005 tarihinde gerekçeli geri gönderme tezkeseri ile birlikte
Komisyonumuza havale edilmiştir.
Bu defa, Komisyonumuzun 11.10.2005
tarihinde yaptığı 2 nci birleşiminde anılan Kanun ile geri gönderme tezkeresi,
Hükümeti temsilen Sağlık Bakanı Recep AKDAĞ ile Maliye Bakanlığı, Sağlık
Bakanlığı, Sosyal Sigortalar Kurumu ve Devlet Personel Başkanlığı
temsilcilerinin de katılımlarıyla incelenip görüşülmüştür.
Komisyonumuzda 5382 sayılı Kanunun
yalnızca geri gönderme tezkeresine konu olan 6 ncı maddesinin görüşülmesinin
kabulünü müteakip;
Cumhurbaşkanlığının geri gönderme
tezkeresinde;
- İncelenen Kanunun 6 ncı maddesi ile
7.5.1987 tarihli ve 3359 sayılı “Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu”nun ek 1 inci
maddesinin ikinci fıkrasının sonuna eklenen cümlelerde; Sağlık Bakanlığı eğitim
araştırma hastanelerinde klinik şefi ve şef yardımcılığı kadrolarına, ilgili
dalda uzman olan profesör veya doçentler arasından doğrudan, ilgili dal
doktorları arasından ise yapılacak sınav sonucuna göre, Bakanlıkça atama
yapılacağına ilişkin düzenlemenin bulunduğu,
- Danıştay Beşinci Dairesinin 16.6.2004 ve
23.6.2004 günlü kararıyla iptal edilen Tababet Uzmanlık Yönetmeliğindeki;
Tababet Uzmanlık Tüzüğü kapsamında uzman olan profesör ve doçentlere, Sağlık
Bakanlığı eğitim ve araştırma hastanelerindeki klinik şefi ve şef yardımcılığı
kadrolarına mevcut kadrolarının yüzde 25’ini geçmemek şartıyla sınavsız
atanmalarına olanak sağlayan düzenlemenin, incelenen Kanunun 6 ncı maddesi ile
yasa kuralı olarak yeniden düzenlendiği; ancak profesör ve doçentler arasından
bu kadrolara atanacakların seçiminin nasıl ve hangi ölçülere göre yapılacağına
ilişkin bir düzenlemeye yer verilmediği,
- Sağlık Bakanlığının bu atamalarda mutlak
bir takdir yetkisine sahip kılındığı, ayrıca tüm klinik şef ve yardımcılarının
bu yöntemle atanmasına imkan tanındığı,
- Sağlık hizmetlerinin kusursuz biçimde
sunulmasında nitelikli uzman ve doktor yetiştirmenin belirleyici rol oynadığı,
eğitim ve uygulama hastanelerinde bu görevin çoğunlukla klinik şefi ve şef
yardımcılarına düştüğü ve bu görevin en iyi şekilde yerine getirilebilmesinin
göreve atanacak kişilerin nitelikleriyle doğru orantılı olduğu,
- Eğitim ve araştırma hastanelerinde
klinik şefi ve şef yardımcılıkları görevinin önemine karşı bu göreve atanacak
profesör ve doçentler arasından en uygun olanın belirlenmesine yönelik nesnel
ölçütlerin bulunmadığı ve bu durumun kamu yararı ile bağdaşmadığı,
- Bu tür atamaların siyasal kimliği önde
gelen ve çeşitli baskılar altında bulunan Bakan’ın öznel değerlendirme ve
mutlak takdirine bırakıldığı, bu göreve atama yapılırken “göreve en uygun
olanın” seçilmesi yerine siyasal tercihlerin öne çıkabileceği, bu durumun
işyeri huzuru ve çalışma barışını bozacağı, hizmet kalitesini ve verimini
düşüreceği,
Gibi hususlara yer verilmiştir.
Komisyonumuz geri gönderilen Kanunun
kısmen görüşülmesine karar vermiş ve komisyonumuzda Kanunun geri gönderilen
maddesi üzerinde yapılan görüşmelerde;
- Kanunun 6 ncı maddesinde yer alan
düzenleme ile eğitim hastanelerinde halen çalışmakta olan uzman tabiplere
haksızlık yapıldığı, bu tabiplerin geleceğe yönelik beklentilerinin olumsuz
yönde etkileneceği ve motivasyon düşüşlerine yol açabileceği,
- Klinik şefi ve şef yardımcılığı
kadrolarına profesör ve doçentler arasından atama yapılırken nesnel ölçüt
belirlenmesi gerektiği, birden fazla profesör veya doçent arasından seçim
yapılırken objektifliğin sağlanmasının önemli olduğu,
- Kamu yönetiminde öznel değerlendirmeler
ve mutlak takdirin çalışma barışını zedeleyebileceği, bunun sonucunda da hizmet
kalitesinin ve verimin düşeceği,
- Siyaset kurumunun sürekli kayırmacı ve
hatalı tercihlerde bulunacağına ilişkin önyargılardan arınılması gerektiği,
siyasal sorumluluğa sahip makamların halka karşı hizmetlerin sunumuna ilişkin
doğrudan sorumluluklarının bulunduğu,
- Takdir yetkisinin bakanlıkta bulunması
gerektiği, bilimsel yeterlilik açısından unvanlarıyla kendilerini kanıtlamış
kişiler arasından yapılacak tercihlere ilişkin yetkilendirmenin yönetimin
ahenkli bir bütün oluşturması için gerekli olduğu,
Şeklindeki görüş ve eleştirileri müteakip,
Hükümet adına yapılan tamamlayıcı açıklamalarda;
- Klinik şefi ve şef yardımcılarının
eğitim, uygulamalı hekimlik ve yöneticilik olmak üzere üç temel görevi yerine
getirdiği,
- Profesör veya doçentlik unvanlarının
kazanılmasının akademik alanda uzun yıllar süren yoğun çabaları gerektirdiği
dolayısıyla, bu görevlerin gerektirdiği niteliklere, anılan akademik unvanları
taşıyan öğretim üyelerinin zaten sahip olduğu,
- Çağdaş ülke uygulamalarının hiçbirinde
profesör veya doçentlerin sınava tabi tutulmadığı, atamalarda çeşitli kurul
veya makamlara takdir yetkisinin tanındığı,
- Uzmanlarla profesör veya doçentleri aynı
sınava tabi tutmanın uzmanlar aleyhine sonuçlar doğurabileceği, ayrıca
Bakanlıkça atanabilecek bahse konu unvanlara sahip öğretim üyesi sayısının
sınırlı olduğu,
İfade edilmiştir.
Komisyonumuzca, Kanunun geri gönderme
tezkeresine konu olan 6 ncı maddesi aynen kabul edilmiştir.
Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak
üzere Yüksek Başkanlığa saygıyla arz olunur.
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
Sait Açba |
M. Altan Karapaşaoğlu |
Sabahattin Yıldız |
|
Afyonkarahisar |
Bursa |
Muş |
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
Mehmet Sekmen |
Halil Aydoğan |
Mehmet Zekai Özcan |
|
İstanbul |
Afyonkarahisar |
Ankara |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Osman Kaptan |
M. Mesut Özakcan |
Ali Osman Sali |
|
Antalya |
Aydın |
Balıkesir |
|
(İmzada bulunamadı) |
(Ayrışık oy yazımız ektedir) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Ahmet İnal |
Osman Nuri Filiz |
Alaattin Büyükkaya |
|
Batman |
Denizli |
İstanbul |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Birgen Keleş |
Kemal Kılıçdaroğlu |
M. Mustafa Açıkalın |
|
İstanbul |
İstanbul |
İstanbul |
|
(Karşı oy yazısı ektedir) |
(Ayrışık oy ektedir) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Bülent Baratalı |
Fazıl Karaman |
Mustafa Elitaş |
|
İzmir |
İzmir |
Kayseri |
|
(Ayrışık oy ektedir) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Taner Yıldız |
Mikail Arslan |
Muzaffer Baştopçu |
|
Kayseri |
Kırşehir |
Kocaeli |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Hasan Fehmi Kinay |
Muharrem Doğan |
Mustafa Özyürek |
|
Kütahya |
Mardin |
Mersin |
|
|
|
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Gürol Ergin |
O. Seyfi Terzibaşıoğlu |
Osman Seyfi |
|
Muğla |
Muğla |
Nevşehir |
|
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Cemal Uysal |
Kazım Türkmen |
İmdat Sütlüoğlu |
|
Ordu |
Ordu |
Rize |
|
|
(İmzada bulunamadı) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Musa Uzunkaya |
M. Ergun Dağcıoğlu |
Enis Tütüncü |
|
Samsun |
Tokat |
Tekirdağ |
|
|
|
(İmzada bulunamadı) |
|
|
Üye |
|
|
|
M. Akif Hamzaçebi |
|
|
|
Trabzon |
|
|
|
(Ayrışık oy yazısı ektedir) |
|
AYRIŞIK OY
Sayın Cumhurbaşkanı’nın
bir kez daha görüşülmesi için TBMM'ye gönderdiği 5382 sayılı Kanunun 6 ncı
maddesi ile 7.5.1987 günlü, 3359 sayılı "Sağlık Hizmetleri Temel
Kanunu"nun Ek 1 inci maddesinin ikinci fıkrasının sonuna eklenen tümcelerde;
profesör ve doçentler arasından klinik şefliği ve şef yardımcılığına atanacak
kişilerin seçiminin nasıl ve hangi ölçütlere göre yapılacağı konusunda herhangi
bir düzenlemeye yer verilmediği için, atamayı yapacak Sağlık Bakanlığı bu konuda
mutlak bir takdir yetkisine sahip kılınmıştır.
Cumhurbaşkanı'nın geri
gönderme gerekçesinde özetle; Eğitim ve araştırma hastanelerindeki klinik
şefliği ve şef yardımcılıkları görevinin belirtilen işlevinden kaynaklanan
önemine binaen bu görevlere profesör ya da doçentler arasından atama yapılırken
en uygununun seçilmesi yerine siyasal kimliği önde gelen ve çeşitli baskılar
altında bulunan Bakan'ın öznel değerlendirmelerine ve mutlak takdirine bırakan
böyle bir düzenlemenin işyeri huzurunu ve çalışma barışını bozacağı, hizmet
kalitesini ve verimini düşüreceği için kamu yararı ile bağdaşmayacağı için
hukuka uygun bulunmadığı ifade edilmiştir.
Bir kamu hukuku tasarrufu
olan kanunların partizan ve özel maksatlarla değil, "kamu yararı"
amacı ile çıkarılması gerektiği Anayasa Mahkemesi'nin yerleşmiş kararlarının da
bir gereğidir.
Diğer taraftan, profesör
veya doçent unvanına sahip olmayan uzman tabiplerin klinik şefi ve klinik şef
yardımcılığı kadrolarına atanmalarında, yapılacak sınavların usul ve
esaslarının, Bakanlık tarafından hazırlanan ve bu Kanunun yayımı tarihinden
itibaren altı ay içerisinde yürürlüğe konulan yönetmelikle belirleneceğine
ilişkin düzenleme de Anayasa'ya aykırı düşmektedir.
Profesör veya doçent
unvanına sahip olmayan uzman tabiplerin Anayasa'nın 128 inci maddesi bağlamında
kamu görevlisi olduğunda kuşku bulunmamaktadır. Buna göre, düzenleme,
Anayasa'nın "Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri,
atanmaları, görev ve yetkileri... diğer özlük işleri kanunla düzenlenir."
Diyen 128 inci maddesine aykırıdır. Devletin yürütmekle yükümlü olduğu kamu
hizmetlerini yerine getirenlerin görev ve sorumluluklarının yasalarla
belirlenmesi ve buna uygun davranılması hukuk devletinin gereğidir. Anayasa'nın
açıkça kanunla düzenleneceğini belirttiği bir konunun yönetmelikle düzenlenmesi
Anayasa'nın, 128 inci maddesine ve yasa ile düzenlemenin, yasa ile
yetkilendirme olmadığı Anayasa Mahkemesi'nce birçok kez karara bağlandığı için
Anayasa'nın 7 nci maddesine aykırıdır.
Açıklanan nedenlerle 5382
sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin Anayasa kurallarına uygun olarak yeniden
düzenlenmesi gerekmektedir.
|
M. Akif Hamzaçebi |
Gürol Ergin |
M. Mesut Özakcan |
|
Trabzon |
Muğla |
Aydın |
|
Bülent Baratalı |
Kemal Kılıçdaroğlu |
Birgen Keleş |
|
İzmir |
İstanbul |
İstanbul |
|
|
Mustafa Özyürek |
|
|
|
Mersin |
|
ANAYASANIN 89 UNCU VE 104
ÜNCÜ MADDELERİ GEREĞİNCE CUMHURBAŞKANINCA BİR DAHA GÖRÜŞÜLMEK ÜZERE GERİ
GÖNDERİLEN
KANUN
ELEMAN
TEMİNİNDE GÜÇLÜK ÇEKİLEN YERLERDE SÖZLEŞMELİ SAĞLIK PERSONELİ ÇALIŞTIRILMASI
İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİ-ŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA
KANUN, SAĞLIK HİZMETLERİ TEMEL KANUNU VE SAĞLIK BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE
GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMEDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA
KANUN
Kanun No. 5382 Kabul Tarihi : 2.7.2005
MADDE 1.- 10.7.2003
tarihli ve 4924 sayılı Eleman Temininde Güçlük Çekilen Yerlerde Sözleşmeli
Sağlık Personeli Çalıştırılması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının
ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Tabipler hariç olmak üzere, herhangi bir sosyal güvenlik
kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı alanlar sözleşmeli personel olarak
istihdam edilmezler.
MADDE 2.- 4924 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin altıncı
fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki
fıkra eklenmiştir.
Sözleşmeli personelin haftalık çalışma süresi emsali Devlet
memurları ile aynıdır.
Sözleşmeli personel, istihdam edildiği hizmet biriminde
gereği halinde başhekim, başhekim yardımcısı ve başhemşire olarak
görevlendirilebilir. Bu görevleri yürüttükleri sürece kendilerine bu
görevlerine istinaden başka bir ücret ödenmez.
MADDE 3.- 4924
sayılı Kanunun 7 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile dördüncü
fıkrasının son cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Sözleşmeli personel, iki ay önceden yazılı ihbarda bulunmak
şartıyla sözleşmeyi tek taraflı olarak her zaman feshedebilir. Bakanlık, hizmet
sözleşmesinde belirtilen koşullara uymaması nedeniyle sicil veya disiplin
amirleri tarafından yazılı olarak ikaz edilenlerden söz konusu koşullara uymama
halinin tekerrürü durumu ile norm pozisyon sayısında değişiklik olması,
sözleşmeli personel pozisyonlarının vizelendiği birimlerin kapatılması veya bu
birimlerde sözleşmeli personel istihdam edilmesinden vazgeçilmesi veya söz
konusu birimlerde bazı unvanlarda sözleşmeli personel istihdamından
vazgeçilmesi hallerinde, sözleşmeli personelin sözleşmesini bir ay önceden
yazılı ihbarda bulunmak şartıyla feshedebilir. Bakanlık sözleşmeyi sona
erdirmek istediği takdirde gerekçesini karşı tarafa bildirmek zorundadır.
Norm pozisyon sayısında değişiklik olması, sözleşmeli personel
pozisyonlarının vizelendiği birimlerin kapatılması veya bu hizmet birimlerinde
sözleşmeli personel istihdamından vazgeçilmesi veya söz konusu birimlerde bazı
unvanlarda sözleşmeli personel istihdamından vazgeçilmesi sebebiyle söz konusu
sözleşmeli personel pozisyonları, bu Kanunun 1 ve 3 üncü maddelerindeki esaslar
çerçevesinde yeniden belirlenebilir. Bu şekilde yeniden belirlenen sözleşmeli
personel pozisyonları için yıl içerisinde ihtiyaç duyulması halinde ayrıca
Bakanlar Kurulu kararı ve Maliye Bakanlığı vizesi alınır. Sözleşmeli personel
pozisyonlarının bu şekilde yeniden belirlenmesi halinde, pozisyonları iptal edilen
personel, tercihleri alınarak boş sözleşmeli personel pozisyonlarına en çok üç
ay içerisinde yerleştirilir. Bu durumlarda yerleştirme işlemi, sınavla ataması
öngörülen pozisyonlar için sınav puanına göre, kura ile ataması öngörülen
pozisyonlar için kura yöntemi ile yapılır. Bu durumda olanlar hariç olmak üzere
sözleşmesi feshedilenler ile hizmet sözleşmesini feshedenler fesih tarihinden
itibaren iki yıl süreyle sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam
edilemezler. Bunların sözleşmeli statüde geçirdikleri süreler, yeniden
sözleşmeli personel pozisyonlarına atanmalarında kazanılmış hak doğurmaz.
Bu hakkı elde etmiş personelin sözleşmesi, 657 sayılı Kanuna
göre Devlet memurluğundan çıkarma cezası verilmesini veya sözleşmenin
feshedilmesini gerektirecek bir fiil işlemedikçe emeklilik hakkını elde edene
kadar Bakanlık tarafından tek taraflı olarak feshedilemez.
MADDE 4.- 4924 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin üçüncü
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Devlet memuru olarak çalışmaktayken bu Kanun çerçevesinde
sözleşmeli personel statüsüne geçenler, sözleşmelerinin bitiminde istekleri
halinde 657 sayılı Kanunun ilgili hükümlerine göre söz konusu statüye geçerken
çalıştığı il emrindeki Bakanlığa ait boş Devlet memurluğu kadrolarına naklen
atanırlar. Ancak, durumlarına uygun kadronun bulunmaması ve ilgilinin talebi
halinde Bakanlığın uygun göreceği il emrindeki Bakanlığa ait boş Devlet
memurluğu kadrolarına naklen atanırlar.
MADDE 5.- 13.12.1983 tarihli ve 181 sayılı Sağlık
Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye
aşağıdaki ek maddeler eklenmiştir.
EK MADDE 3.- Kadrolu istihdamın mümkün olmadığı hallerde,
ücretleri döner sermayeden karşılanmak kaydıyla 657 sayılı Devlet Memurları
Kanununun 36 ncı maddesinde belirtilen sağlık hizmetleri ve yardımcı sağlık
hizmetleri sınıfındaki unvanlarda çalıştırılmak üzere merkezi sınav sonuçlarına
göre 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (B) fıkrasına tabi sözleşmeli
personel çalıştırılabilir. Bu şekilde sözleşmeli olarak çalıştırılan personele,
aynı birimde aynı unvanlı çalışan ve hizmet yılı aynı olan emsali kadrolu
personel esas alınarak görev yaptığı birimde bulunan döner sermayeden ilgili
mevzuat dahilinde ek ödeme yapılabilir. Bunlara yapılabilecek ek ödeme hiçbir
şekilde emsaline yapılabilecek ek ödeme üst sınırını geçemez.
EK MADDE 4.- Kadroları Sağlık Bakanlığında olup Tıpta
Uzmanlık Tüzüğü hükümlerince diğer kamu kurum ve kuruluşlarında uzmanlık
eğitimi veya yan dal uzmanlık eğitimi yapmak isteyen personel; döner sermaye ek
ödemesi hariç her türlü malî ve sosyal hakları Bakanlık tarafından karşılanmak
üzere, Bakanlıkça bu amaçla ilgili kurum ve kuruluşlarda görevlendirilebilir ve
bu şekilde görevlendirilenler eğitimlerinin bitiminde görevlendirme süresi
kadar Bakanlığa hizmet yapmakla yükümlüdürler. Söz konusu personelden örneği
Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanmış, "Yüklenme Senedi ile Muteber
İmzalı Müteselsil Kefalet Senedi" alınır. Anılan personelin hizmet
yükümlülüğünü yerine getirmeden veya tamamlamadan görevinden ayrılması, müstafi
sayılması, görevine son verilmesi veya Devlet memurluğundan çıkarılması
halinde, kendileri için Bakanlıkça yapılmış olan her türlü ödemeler
toplamından, hizmetin tamamlanan kısmı için hesaplanan miktar indirildikten
sonra bakiye miktar kendilerinden tahsil edilir. Tahsilat, borç miktarı ve
ilgilinin durumu dikkate alınarak azami beş yıla kadar taksitlendirilerek
yapılır.
İlgililerin uzmanlık eğitiminde başarısızlığı veya kendi
istekleri ile uzmanlık eğitimini bırakmaları durumunda ise, görevlendirme
süresi kadar Bakanlığa hizmet yapmaları zorunludur. Belirtilen hizmet süresi
kadar Bakanlığa hizmet yapmak istemeyenlere yapılmış olan her türlü masrafların
tamamı birinci fıkradaki esaslara göre ödettirilir.
EK MADDE 5.- Tıpta Uzmanlık Tüzüğüne göre uzman tabip
olanların uzmanlık alanlarında daha ileri seviyede yapacakları yan dal eğitimi
için asistanlık sınavları Bakanlıkça yapılır veya yaptırılır. Bu sınavlara
ilişkin usûl ve esaslar Bakanlık tarafından hazırlanacak ve bu Kanunun yayımı
tarihinden itibaren altı ay içerisinde yürürlüğe konulacak yönetmelikle
belirlenir.
MADDE 6.- 7.5.1987
tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun ek 1 inci maddesinin birinci fıkrasında yer
alan "kadrolarına" ibaresi "kadroları ile 399 sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamenin eki (II) sayılı cetvele tabi aynı unvanlı sözleşmeli
pozisyonlarına" olarak değiştirilmiş ve ikinci fıkrasının sonuna aşağıdaki
cümleler eklenmiştir.
Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma hastanelerinde klinik
şefi ve klinik şef yardımcılığı kadrolarına; ilgili dalda uzman olan profesör
veya doçentler ile ilgili dal tabipleri arasından Bakanlık tarafından atama
yapılır. Ancak, profesör veya doçent unvanına sahip olmayan uzman tabiplerin
klinik şefi ve klinik şef yardımcılığı kadrolarına atanmalarında, yapılan
sınavlarda başarılı olma şartı aranır. Sınavların usul ve esasları, Bakanlık
tarafından hazırlanan ve bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren altı ay
içerisinde yürürlüğe konulan yönetmelikle belirlenir.
MADDE 7.- Bu Kanun
yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 8.- Bu Kanun
hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
PLAN
VE BÜTÇE KOMİSYONUNUN
KABUL
ETTİĞİ METİN
ELEMAN
TEMİNİNDE GÜÇLÜK ÇEKİLEN YERLERDE SÖZLEŞMELİ SAĞLIK PERSONELİ ÇALIŞTIRILMASI
İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİ-ŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA
KANUN, SAĞLIK HİZMETLERİ TEMEL KANUNU VE SAĞLIK BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE
GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMEDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN
MADDE 6.- Kanunun 6
ncı maddesi Komisyonumuzca aynen kabul edilmiştir.