TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE KATAR DEVLETİ
HÜKÜMETİ ARASINDA GELİR ÜZERİNDEN ALINAN VERGİLERDE ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ
ÖNLEME ANLAŞMASININ
ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA
DAİR KANUN
Kanun No. 5513 |
|
Kabul Tarihi : 1/6/2006 |
MADDE 1- 25 Aralık 2001
tarihinde Ankara’da imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Katar Devleti
Hükümeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi
Önleme Anlaşması”nın onaylanması uygun bulunmuştur.
MADDE 2- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ
İLE
KATAR DEVLETİ HÜKÜMETİ ARASINDA
GELİR ÜZERİNDEN ALINAN VERGİLERDE
ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMASI
TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ
İLE
KATAR DEVLETİ HÜKÜMETİ
Gelir üzerinden alınan vergilerde çifte
vergilendirmeyi önleyen bir Anlaşma yapmak isteğiyle
Aşağıdaki Anlaşmaya varmışlardır:
Madde 1
KİŞİLERE İLİŞKİN KAPSAM
Bu
Anlaşma, Âkit Devletlerden birinin veya her ikisinin mukimi olan kişilere
uygulanacaktır.
Madde 2
KAVRANAN VERGİLER
1. Bu
Anlaşma, ne şekilde alındığına bakılmaksızın, bir Âkit Devlette veya politik
alt bölümlerinde ya da mahallî idarelerinde gelir üzerinden alınan vergilere
uygulanacaktır.
2.
Menkul veya gayrimenkul varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazançlara
uygulanan vergiler dahil olmak üzere, toplam gelir veya gelir unsurları
üzerinden alınan tüm vergiler, gelirden alınan vergiler olarak kabul
edilecektir.
3. Bu
Anlaşmanın uygulanacağı şu anda geçerli olan vergiler özellikle:
a) Türkiye'de:
i) gelir vergisi;
ii) kurumlar vergisi;
iii) gelir vergisi ve kurumlar vergisi
üzerinden alınan fon payı;
(Bundan böyle "Türk vergisi"
olarak bahsedilecektir);
b) Katar Devleti'nde:
gelir üzerinden alınan vergiler
(Bundan böyle "Katar vergisi"
olarak bahsedilecektir).
4.
Anlaşma aynı zamanda, Anlaşmanın imza tarihinden sonra mevcut vergilere ilave
olarak veya onların yerine alınan ve mevcut vergilerle aynı nitelikte olan veya
onlara önemli ölçüde benzeyen vergilere de uygulanacaktır. Âkit Devletlerin
yetkili makamları, ilgili vergi mevzuatlarında yapılan önemli değişiklikleri birbirlerine
bildireceklerdir.
Madde 3
GENEL TANIMLAR
1. Bu
Anlaşmanın amaçları bakımından, metin aksini öngörmedikçe:
a) i)
"Türkiye" terimi, Türkiye'nin sahip olduğu egemenlik alanını,
karasularını, hava sahasını, aynı zamanda uluslararası hukuka uygun olarak
doğal kaynakların araştırılması, işletilmesi ve korunması amaçlarıyla yargı
yetkisi veya egemenlik haklarına sahip olduğu deniz alanlarını ifade eder;
ii)
"Katar Devleti" terimi, Katar Devleti'nin sahip olduğu egemenlik
alanını ve uluslararası hukuka uygun olarak üzerinde yargı yetkisi veya
egemenlik haklarına sahip olduğu karasuları ve kıta sahanlığı dahil deniz
alanlarını ifade eder;
b)
"Bir Âkit Devlet" ve "diğer Âkit Devlet terimleri, metnin
gereğine göre Türkiye veya Katar Devleti anlamına gelir;
c)
"Kişi" terimi, bir gerçek kişiyi, bir şirketi ve kişilerin
oluşturduğu diğer herhangi bir kuruluşu
kapsamına alır;
d)
"Şirket' terimi, herhangi bir kurum veya vergileme yönünden kurum olarak
muamele gören herhangi bir kuruluş anlamına gelir;
e)
"Vatandaş" terimi:
i) Bir Âkit Devletin vatandaşlığına sahip
herhangi bir gerçek kişiyi;
ii) Bir Âkit Devlette yürürlükte olan
mevzuata göre statü kazanan herhangi bir hükmi şahsı, ortaklığı veya derneği
ifade
eder;
f)
"Bir Âkit Devletin teşebbüsü" ve "diğer Âkit Devletin
teşebbüsü" terimleri, sırasıyla, bir Âkit Devlet mukimi tarafından
işletilen bir teşebbüs ve diğer Âkit Devlet mukimi tarafından işletilen bir
teşebbüs anlamına gelir;
g)
"Yetkili makam" terimi:
i) Türkiye'de, Maliye Bakanını veya onun
yetkili temsilcisini; ve
ii) Katar Devleti’nde, Maliye, Ekonomi ve
Ticaret Bakanını veya onun yetkili temsilcisini
ifade
eder;
h)
"Uluslararası trafik" terimi, yalnızca diğer Âkit Devletin sınırları
içinde gerçekleştirilen gemi, uçak veya kara nakil vasıtası işletmeciliği
hariç, bir Âkit Devlet teşebbüsü tarafından gemi, uçak veya kara nakil vasıtası
işletilerek yapılan taşımacılığı ifade eder.
2. Bu
Anlaşmanın bir Âkit Devlet tarafından herhangi bir tarihte uygulanmasına
ilişkin olarak, Anlaşmada tanımlanmamış herhangi bir terim, metin aksini
öngörmedikçe, Anlaşmanın uygulanacağı vergilerin amaçları bakımından, o tarihte
bu Devletin mevzuatında sahip olduğu anlamı taşıyacak ve bu Devletin
yürürlükteki vergi mevzuatında yer alan bir anlam, bu Devletin diğer
mevzuatında bu terime verilen anlama göre üstünlük taşıyacaktır.
Madde 4
MUKİM
1. Bu
Anlaşmanın amaçları bakımından, "bir Âkit Devletin mukimi" terimi, bu
Devlet, herhangi bir politik alt bölümü veya mahalli idaresi de dahil olmak
üzere, o Devletin mevzuatı gereğince ev, ikametgah, kanuni merkez, yönetim yeri
veya benzer yapıda diğer herhangi bir kriter nedeniyle vergi mükellefi olan
kişi anlamına gelir. Ancak bu terim, yalnızca o Devletteki kaynaklardan elde
edilen gelir nedeniyle o Devlette vergiye tabi tutulan herhangi bir kişiyi
kapsamaz.
2. 1
inci fıkra hükümleri dolayısıyla bir gerçek kişi her iki Âkit Devlette de mukim
olduğunda, bu kişinin durumu aşağıdaki şekilde belirlenecektir:
a) Bu
kişi, yalnızca daimi olarak kalabileceği bir meskenin bulunduğu Devletin mukimi
kabul edilecektir. Eğer bu kişinin her iki Devlette de daimi olarak
kalabileceği bir meskeni varsa, bu kişi, kişisel ve ekonomik ilişkilerinin daha
yakın olduğu (hayati menfaatlerin merkezi olan) Devletin bir mukimi kabul
edilecektir;
b) Eğer
kişinin hayati menfaatlerinin merkezinin yer aldığı Devlet saptanamazsa veya
her iki Devlette de daimi olarak kalabileceği bir meskeni yoksa, bu kişi
yalnızca kalmayı adet edindiği evin bulunduğu Devletin bir mukimi kabul
edilecektir;
c) Eğer
kişinin her iki Devlette de kalmayı adet edindiği bir ev varsa veya her iki
Devlette de böyle bir ev sözkonusu değilse, bu kişi yalnızca vatandaşı olduğu
Devletin mukimi kabul edilecektir;
d) Eğer
kişi her iki Devletin de vatandaşıysa veya her iki Devletin de vatandaşı
değilse, Akit Devletlerin yetkili makamları sorunu karşılıklı anlaşmayla
çözeceklerdir.
3. 1
inci fıkra hükümleri dolayısıyla gerçek kişi dışındaki bir kişi her iki Âkit
Devletin de mukimi olduğunda, bu kişi yalnızca etkin yönetim yerinin bulunduğu
Âkit Devletin mukimi olarak kabul edilecektir.
Madde 5
İŞYERİ
1. Bu
Anlaşmanın amaçları bakımından "işyeri" terimi, bir teşebbüsün
işlerinin tamamen veya kısmen yürütüldüğü işe ilişkin sabit bir yer anlamına
gelir.
2.
"İşyeri" terimi özellikle şunları kapsamına alır:
a)
Yönetim yeri;
b)
Şube;
c)
Büro;
d)
Fabrika;
e)
Atölye,
f)
Maden ocağı, petrol veya doğal gaz kuyusu. taş ocağı veya doğal kaynakların
çıkarıldığı diğer herhangi bir yer, ve
g) 12
ayı aşan bir süre devam eden bir inşaat şantiyesi, yapım veya kurma projesi.
3. Bu
maddenin daha önceki hükümleri ile bağlı kalınmaksızın, "işyeri"
teriminin aşağıdaki hususları kapsamadığı kabul edilecektir:
a)
Teşebbüse ait tesislerin, teşebbüsün mallarının veya ticari eşyasının yalnızca
depolanması, teşhiri veya teslimi amacıyla kullanılması;
b)
Teşebbüse ait mal veya ticari eşya stoklarının, yalnızca depolama, teşhir veya
teslim amacıyla elde tutulması;
c)
Teşebbüse ait mal veya ticarî eşya stoklarının, yalnızca bir başka teşebbüse
işlettirilmesi amacıyla elde tutulması;
d) İşe
ilişkin sabit bir yerin, yalnızca teşebbüse mal veya ticari eşya satın alma
veya bilgi toplama amacıyla elde tutulması;
e) İşe
ilişkin sabit bir yerin, teşebbüs için yalnızca hazırlayıcı veya yardımcı
karakter taşıyan diğer herhangi bir işin yürütülmesi amacıyla elde tutulması;
f) İşe
ilişkin sabit bir yerin, yalnızca (a) ila (e) bentlerinde bahsedilen
faaliyetlerin bir veya birkaçını bir arada icra etmek için elde tutulması;
ancak, bu faaliyetlerin bir arada icra edilmesi sonucunda kendini gösteren
toplu faaliyetin hazırlayıcı veya yardımcı karakterde olması şarttır.
4. 1
inci ve 2 nci fıkra hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, bir kişi - 5 inci
fıkranın uygulanacağı bağımsız nitelikteki bir acente dışında- bir Âkit
Devlette bir teşebbüs adına hareket eder ve bu teşebbüs adına mukavele akdetme
yetkisine sahip olup bu yetkisini mutaden kullanırsa, sözkonusu kişinin
faaliyetleri, 3 üncü fıkrada belirtilen ve işe ilişkin sabit bir yerden
yapılması durumunda bu yeri işyeri haline getirmeyen nitelikteki faaliyetlerle
sınırlı olmadıkça, bu teşebbüs, bu kişinin teşebbüs için gerçekleştirdiği her
türlü faaliyet dolayısıyla bu Devlette bir işyerine sahip kabul edilecektir.
5. Bir
Akit Devlet teşebbüsü, diğer Âkit Devlette işlerini yalnızca kendi işlerine
olağan şekilde devam eden bir simsar, bir genel komisyon acentesi veya bağımsız
statüde diğer herhangi bir acente vasıtasıyla yürüttüğü için bu diğer Devlette
bir işyerine sahip kabul olunmayacaktır.
6. Bir
Âkit Devletin mukimi olan bir şirket, diğer Âkit Devletin mukimi olan veya bu
diğer Devlette ticarî faaliyette bulunan (bir işyeri vasıtasıyla veya diğer bir
şekilde) bir şirketi kontrol eder ya da onun tarafından kontrol edilirse, bu
şirketlerden herhangi biri diğeri için bir işyeri oluşturmayacaktır.
Madde 6
GAYRİMENKUL VARLIKLARDAN ELDE EDİLEN GELİR
1. Bir
Âkit Devlet mukiminin diğer Âkit Devlette bulunan gayrimenkul varlıklardan elde
ettiği gelir (tarım veya ormancılıktan elde edilen gelir dahil), bu diğer
Devlette vergilendirilebilir.
2.
"Gayrimenkul varlık" terimi, sözkonusu varlığın bulunduğu Âkit
Devletin mevzuatına göre tanımlanacaktır. Terim her halükarda, gayrimenkul
varlığa müteferri varlıkları, tarım (balık üretimi ve yetiştiriciliği dahil) ve
ormancılıkta kullanılan araçları ve hayvanları, özel hukuk hükümlerinin
uygulanacağı gayrimenkul mülkiyetine ilişkin hakları, gayrimenkul intifa
haklarını ve maden ocaklarının, kaynakların ve diğer doğal kaynakların
işletilmesi veya işletme hakkı karşılığında doğan sabit ya da değişken ödemeler
üzerindeki hakları kapsayacak; gemiler, vapurlar ve uçaklar gayrimenkul varlık
olarak kabul edilmeyecektir.
3. 1
inci fıkra hükümleri, gayrimenkul varlığın doğrudan kullanımından,
kiralanmasından veya diğer herhangi bir şekilde kullanımından elde edilen
gelire uygulanacaktır.
4. 1
inci ve 3 üncü fıkra hükümleri aynı zamanda, serbest meslek faaliyetlerinin
icrasında kullanılan gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelire de
uygulanacaktır.
Madde 7
TİCARİ KAZANÇLAR
1. Bir
Âkit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, sözkonusu teşebbüs diğer Âkit Devlette yer
alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette bulunmadıkça, yalnızca bu
Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari
faaliyette bulunursa, teşebbüsün kazançları yalnızca bu işyerine atfedilebilen
miktarla sınırlı olmak üzere bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. 3
üncü fıkra hükümleri saklı kalmak üzere, bir Âkit Devlet teşebbüsü diğer Âkit
Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunduğunda, her
iki Âkit Devlette de bu işyerine atfedilecek kazanç, bu işyeri aynı veya benzer
koşullar altında, aynı veya benzer faaliyetlerde bulunan tamamen ayrı ve
bağımsız bir teşebbüs olsaydı ve işyerini oluşturduğu teşebbüsten tamamen
bağımsız bir nitelik kazansaydı ne kazanç elde edecek ise aynı miktarda bir
kazanç olacaktır.
3. Bir
işyerinin kazancı belirlenirken, işyerinin bulunduğu Devlette veya başka
herhangi bir yerde yapılan, yönetim ve genel idare giderleri de dahil olmak
üzere, işyerinin amaçlarına uygun olan giderlerin indirilmesine müsaade
edilecektir. Bununla birlikte, ana veya esas merkez giderlerine işyerinin
katılımı olarak yapılacak indirimler, işyerinin gayrisafi hasılatının % 3’ünü
aşamayacaktır.
4.
İşyerine, bu işyeri tarafından teşebbüs adına yalnızca mal veya ticari eşya
alınması dolayısıyla hiç bir kazanç atfedilmeyecektir.
5.
Kazançlar, bu Anlaşmanın diğer maddelerinde ayrı olarak düzenlenen gelir
unsurlarını da kapsamına aldığında, o maddelerin hükümleri bu madde
hükümlerinden etkilenmeyecektir.
Madde 8
DENİZ, HAVA VE KARA TAŞIMACILlĞI
1. Bir
Âkit Devlet teşebbüsünün uluslararası trafikte gemi, uçak veya kara nakil
vasıtası işletmeciliğinden elde ettiği kazançlar, yalnızca bu Devlette
vergilendirilebilecektir.
2. Bu
Anlaşmanın 1 inci madde hükümlerine bakılmaksızın, Katar Devleti yönünden
önceki fıkranın amaçları bakımından, uçak terimi Katar Devleti'nin hissesi
bulunduğu sürece Körfez Hava Yolları Şirketini ifade eder.
3. Bu
maddenin amaçları bakımından, bir Akit Devlet teşebbüsünce uluslararası
trafikte gemi veya uçak işletmeciliğinden elde edilen kazançlar, 1 inci fıkra
hükümlerinin uygulanacağı kazançların yanısıra arızi olarak elde edilmesi
koşuluyla konteynerlerin kullanımı veya kiralanmasından elde edilen kazançları
da kapsayacaktır.
4. Bu
maddenin 1 inci fıkra hükümleri aynı zamanda, bir ortaklığa, bir ortak
teşebbüse veya uluslararası işletilen bir acenteye iştirak dolayısıyla elde
edilen kazançlara da uygulanacaktır.
Madde 9
BAĞIMLI TEŞEBBÜSLER
1. a)
Bir Âkit Devlet teşebbüsü doğrudan veya dolaylı olarak diğer Âkit Devlet
teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında; veya
b) Aynı kişiler doğrudan veya dolaylı
olarak bir Âkit Devlet teşebbüsünün ve diğer Âkit Devlet teşebbüsünün yönetim,
kontrol veya sermayesine katıldığında ve
her iki
halde de, iki teşebbüs arasındaki ticari veya mali ilişkilerde oluşan veya
empoze edilen koşullar, bağımsız teşebbüsler arasında oluşması gereken
koşullardan farklılaştığında, bu teşebbüslerden birisinde olması gereken, fakat
bu koşullar dolayısıyla kendini göstermeyen kazanç, o teşebbüsün kazancına
eklenir ve buna göre vergilendirilebilir.
2. Bir
Âkit Devletin kendi teşebbüsünün kazancına dahil edip vergilendirdiği kazanç,
diğer Âkit Devlette vergilendirilen diğer Devletin teşebbüsünün kazancını
içermesi ve aynı zamanda ilk bahsedilen Devletin kavradığı kazanç, iki teşebbüs
arasında olması gereken koşullar gözönünde tutularak, sonradan ilk bahsedilen
Devletçe yapılan hesaplamalar sonucunda belirlenen kazanç olması durumunda
diğer Devlet bu belirlemenin yerinde olduğu kanaatine varırsa, sözkonusu kazanç
üzerinden aldığı verginin miktarında gerekli düzeltmeleri yapacaktır. Bu
düzeltme yapılırken, bu Anlaşmanın diğer hükümleri gözönünde tutulacak ve
gerektiğinde Âkit Devletlerin yetkili makamları birbirlerine danışacaklardır.
Madde 10
TEMETTÜLER
1. Bir
Âkit Devletin mukimi olan bir şirket tarafından diğer Âkit Devletin bir
mukimine ödenen temettüler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2.
Bununla beraber sözkonusu temettüler, temettüyü ödeyen şirketin mukim olduğu
Âkit Devlette ve bu Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak,
temettü elde eden temettünün gerçek lehdarı ise, bu şekilde alınacak vergi
aşağıdaki oranları aşmayacaktır:
a)
Temettünün gerçek lehdarı, temettü ödeyen şirketin sermayesinin doğrudan
doğruya en az yüzde 25'ini elinde tutan bir şirket ise (ortaklıklar hariç)
gayrisafi temettü tutarının yüzde 10'u;
b) Tüm
diğer durumlarda gayrisafi temettü tutarının yüzde 15'i.
3. Bu
maddede kullanılan "temettü" terimi, hisse senetlerinden, intifa
senetlerinden veya intifa haklarından, kurucu hisse senetlerinden veya alacak
niteliğinde olmayıp kazanca katılmayı sağlayan diğer haklardan elde edilen
gelirler ile dağıtımı yapan şirketin mukim olduğu Devletin mevzuatına göre,
vergileme yönünden hisse senetlerinden elde edilen gelirle aynı muameleyi gören
diğer şirket haklarından elde edilen gelirler ile yatırım fonu ve yatırım
ortaklığından elde edilen gelirleri ifade eder.
4.
Diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticarî faaliyette bulunan
bir Âkit Devlet şirketinin kazancı, 7 nci maddeye göre vergilendirildikten
sonra, kalan kısım üzerinden bu işyerinin bulunduğu Âkit Devlette bu maddenin 2
nci fıkrasına uygun olarak vergilendirilebilir.
5. Bir
Âkit Devlet mukimi olan temettünün gerçek lehdarı, temettüyü ödeyen şirketin
mukim olduğu diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari
faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer alan sabit bir yer vasıtasıyla
serbest meslek faaliyeti icra ederse ve sözkonusu temettü elde ediş olayı ile
bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci
fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına göre 7 nci veya 14 üncü
madde hükümleri uygulanacaktır.
Madde 11
FAİZ
1. Bir
Âkit Devlette doğan ve diğer Âkit Devletin bir mukimine ödenen faiz, bu diğer
Devlette vergilendirilebilir.
2.
Bununla beraber bu faiz, elde edildiği Âkit Devlette ve o Devletin mevzuatına
göre de vergilendirilebilir; ancak, faiz elde eden faizin gerçek lehdarı ise,
bu şekilde alınacak vergi faizin gayrisafi tutarının yüzde 10'unu aşmayacaktır.
3. 2
nci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Âkit Devlette doğan ve;
i) diğer Âkit Devletin Hükümeti, politik
alt bölümü veya mahalli idaresince;
ii) diğer Âkit Devletin Merkez Bankasınca,
gerçek
lehdar olarak elde edilen faizler, bu Devlette vergiden istisna edilecektir.
4. Bu
maddede kullanılan "faiz" terimi, ipotek garantisine bağlı olsun
olmasın veya borçlunun kazancına katılma hakkını tanısın tanımasın, her nevi
alacaktan doğan gelirleri ve özellikle kamu menkul kıymetleri ile tahvil veya
borç senetlerinden elde edilen gelirleri ifade eder.
5. Bir
Âkit Devlet mukimi olan faizin gerçek lehdarı, faizin elde edildiği diğer Âkit
Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa veya bu
diğer Devlette yer alan sabit bir yer vasıtasıyla meslek faaliyetinde bulunursa
ve sözkonusu faizin ödendiği alacak ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin
bir bağ bulunmaktasya, 1 inci veya 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu
durumda, olayına göre 7 nci veya 14 üncü madde hükümleri uygulanacaktır.
6. Bir
Âkit Devletin kendisi, politik alt bölümü, mahalli idaresi veya bu Devletin bir
mukimi tarafından ödenen faizin, o Âkit Devlette elde edildiği kabul
olunacaktır. Bununla beraber, faiz ödeyen kişi, bir Âkit Devletin mukimi olsun
veya olmasın, bir Âkit Devlette faiz ödemeye neden olan borç-alacak ilişkisiyle
bağlantılı bir işyerine veya sabit yere sahip olduğunda ve faiz bu işyeri veya
sabit yerden kaynaklandığında, sözkonusu faizin, işyerinin veya sabit yerin
bulunduğu Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.
7.
Alacak karşılığında ödenen faizin miktarı, ödeyici ile gerçek lehdar arasında
veya her ikisi ile bir başka kişi arasında var olan özel ilişki nedeniyle,
böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ve lehdar arasında
kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde hükümleri yalnızca en son
bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu Anlaşmanın diğer
hükümleri de dikkate alınarak, her bir Âkit Devletin mevzuatına göre
vergilendirilecektir.
Madde 12
GAYRİMADDİ HAK BEDELLERİ
1. Bir
Âkit Devlette doğan ve diğer Âkit Devletin bir mukimine ödenen gayrimaddi hak
bedelleri, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2.
Bununla beraber, sözkonusu gayrimaddi hak bedelleri elde edildikleri Âkit
Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak gayrimaddi
hak bedeli elde eden, gayrimaddi hak bedelinin gerçek lehdarı ise, bu şekilde
alınacak vergi, gayrimaddi hak bedelinin gayrisafi tutarının yüzde 10'unu aşmayacaktır.
3. Bu
maddede kullanılan "gayrimaddi hak bedelleri" terimi, sinema filmleri
ile radyo ve televizyon yayınlarında kullanılan bantlar dahil olmak üzere
edebi, sanatsal veya bilimsel her nevi telif hakkının, her nevi patentin,
alameti farikanın, desen veya modelin, planın, gizli formül veya üretim
yönteminin kullanımı veya kullanım hakkı veya sınaî, ticarî veya bilimsel
tecrübeye dayalı bilgi birikimi karşılığında elde edilen her türlü ödemeyi
kapsar.
4. Bir
Âkit Devlet mukimi olan gayrimaddi hak bedelinin gerçek lehdarı, sözkonusu
bedelin elde edildiği diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla
ticari faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer alan sabit bir yer
vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve sözkonusu bedelin ödendiği
hak veya varlık ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ
bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda,
olayına göre 7 nci veya 14 üncü madde hükümleri uygulanacaktır.
5. Bir
Âkit Devletin kendisi, politik alt bölümü, mahalli idaresi veya bu Devletin bir
mukimi tarafından ödenen gayrimaddi hak bedelinin, o Âkit Devlette elde
edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, gayrimaddi hak bedelini ödeyen
kişi, bir Âkit Devletin mukimi olsun veya olmasın, bir Âkit Devlette gayrimaddi
hak bedelini ödemeye neden olan hak veya varlık ile bağlantılı bir işyerine
veya sabit yere sahip olduğunda ve gayrimaddi hak bedeli bu işyeri veya sabit
yerden kaynaklandığında, sözkonusu gayrimaddi hak bedelinin, işyerinin veya
sabit yerin bulunduğu Âkit Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.
6.
Kullanım, hak veya bilgi karşılığında ödenen gayrimaddi hak bedelinin miktarı,
ödeyici ile gerçek lehdar arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında
var olan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici
ile gerçek lehdar arasında kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde
hükümleri yalnızca en son bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave
ödeme, bu Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir Âkit Devletin
mevzuatına göre vergilendirilecektir.
Madde 13
SERMAYE DEĞER ARTIŞ KAZANÇLARI
1. Bir
Âkit Devlet mukimince, diğer Âkit Devlette yer alan ve 6 ncı maddede belirtilen
gayrimenkul varlıkların elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar, bu diğer
Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir
Âkit Devlet teşebbüsünün diğer Âkit Devlette sahip olduğu bir işyerinin ticari
varlığına dahil menkul varlığın veya bir Âkit Devlet mukiminin diğer Âkit
Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek üzere kullandığı sabit bir yere
ait menkul varlığın elden çıkarılmasından doğan kazanç, bu işyerinin (yalnız
veya tüm teşebbüsle birlikte) veya sabit yerin elden çıkarılmasından doğan
kazanç da dahil olmak üzere, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
3. Bir
Âkit Devlet teşebbüsünce uluslararası trafikte işletilen gemi, uçak veya kara
nakil vasıtalarının veya söz konusu gemi, uçak veya kara nakil vasıtalarının
işletilmesiyle ilgili menkul varlıkların elden çıkarılmasından sağlanan
kazançlar, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
4. l, 2
ve 3 üncü fıkralarda belirtilenlerin dışında kalan varlıkların elden
çıkarılmasından doğan kazançlar, yalnızca elden çıkaranın mukim olduğu Âkit
Devlette vergilendirilecektir. Bununla birlikte, yukarıdaki cümlede bahsedilen
ve diğer Âkit Devlette elde edilen sermaye değer artış kazançları, iktisap ve
elden çıkarma arasındaki süre bir yılı aşmadığı takdirde diğer Âkit Devlette
vergilendirilebilecektir.
Madde 14
SERBEST MESLEK FAALİYETLERİ
1. Bir
Âkit Devlet mukiminin, serbest meslek faaliyetleri veya bağımsız nitelikteki
diğer faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği gelir, bu kişi diğer Âkit Devlette
faaliyetlerini icra etmek amacıyla sürekli kullanabileceği sabit bir yere sahip
olmadığı sürece, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Kişinin böyle bir
sabit yere sahip olması durumunda gelir, yalnızca söz konusu sabit yere
atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere, bu diğer devlette
vergilendirilebilir.
2.
"Serbest meslek faaliyetleri" terimi, özellikle bağımsız olarak
yürütülen bilimsel, edebi, sanatsal, eğitici veya öğretici faaliyetleri, bunun
yanı sıra doktorların, avukatların, mühendislerin, mimarların, dişçilerin ve
muhasebecilerin bağımsız faaliyetlerini kapsamına alır.
Madde 15
BAĞIMLIFAALİYETLER
1. 16,
18, 19 ve 20 nci maddelerin hükümleri saklı kalmak üzere, bir Âkit Devlet
mukiminin bir hizmet dolayısıyla elde ettiği maaş, ücret ve diğer benzeri
gelirler, bu hizmet diğer Âkit Devlette ifa edilmedikçe, yalnızca bu Devlette
vergilendirilecektir. Hizmet diğer Devlette ifa edilirse, buradan elde edilen
söz konusu gelir bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. 1
inci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Âkit Devlet mukiminin diğer Âkit
Devlette ifa ettiği bir hizmet dolayısıyla elde ettiği gelir, eğer:
a)
Gelir elde eden kişi, diğer Devlette ilgili takvim yılı içinde başlayan veya
biten herhangi bir on iki aylık dönemde bir veya birkaç seferde toplam 183 günü
aşmamak üzere kalırsa, ve
b)
Ödeme, diğer Devletin mukimi olmayan bir işveren tarafından veya böyle bir
işveren adına yapılırsa, ve
c)
Ödeme, işverenin diğer Devlette sahip olduğu bir işyerinden veya sabit yerden
yapılmazsa
yalnızca
ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir.
3. 1 ve
2 nci fıkraların hükümlerine bakılmaksızın, bir Âkit Devlet mukimince, diğer
Âkit Devlet teşebbüsü tarafından uluslararası trafikte işletilen bir gemi, uçak
veya kara nakil vasıtasında ifa edilen bir hizmet dolayısıyla elde edilen maaş,
ücret ve diğer benzeri gelirler bu diğer Âkit Devlette vergilendirilebilir.
Madde 16
MÜDÜRLERE YAPILAN ÖDEMELER
Bir
Âkit Devlet mukiminin, diğer Âkit Devlet mukimi olan bir şirketin yönetim
kurulu üyesi olması dolayısıyla elde ettiği ücret ve diğer benzeri ödemeler, bu
diğer Devlette vergilendirilebilir.
Madde 17
SANATÇIVE SPORCULAR
1. 14
ve 15 inci maddelerin hükümlerine bakılmaksızın, bir Âkit Devlet mukimi olan
tiyatro, sinema, radyo veya televizyon sanatçısı gibi bir sanatçının, bir
müzisyenin veya bir sporcunun diğer Âkit Devlette icra ettiği şahsi
faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir
sanatçının ya da sporcunun icra ettiği şahsi faaliyetlerden doğan gelir,
sanatçının veya sporcunun kendisine değil de bir başkasına yönelirse, bu gelir
7, 14 ve 15 inci maddelerin hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, sanatçı ya da
sporcunun faaliyetlerinin icra edildiği Âkit Devlette vergilendirilebilir.
3. Bir
sanatçı veya sporcunun Âkit Devlette icra ettiği faaliyetlerden elde ettiği
gelir, bu Devlete yapılan ziyaretin tamamen veya önemli ölçüde diğer Âkit
Devletin, politik alt bölümünün veya mahalli idaresinin kamusal fonlarından
desteklenmesi halinde, bu Devlette vergiden istisna edilecektir.
Madde 18
EMEKLİ MAAŞLARI
19 uncu
maddenin 1 inci fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, bir Âkit Devlet mukimine
geçmiş çalışmalarının karşılığında ödenen emekli maaşları ve diğer benzeri
ödemeler yalnızca bu Devlette vergilendirilebilecektir. Bu hüküm aynı zamanda,
bir Âkit Devlet mukimine ömür boyu sağlanan düzenli ödemelere de
uygulanacaktır.
Madde 19
KAMU GÖREVİ
1. Bir
Âkit Devletin kendisine, politik alt bölümüne veya mahalli idaresine bir kamu
görevi dolayısıyla bir gerçek kişi tarafından verilen hizmetler karşılığında,
bu Devlet, alt bölüm veya idare tarafından yapılan maaş, ücret ve diğer benzeri
ödemeler, emekli maaşları da dahil yalnızca bu Devlette
vergilendirilebilecektir.
2. Bir
Âkit Devletin kendisi, politik alt bölümü veya mahalli idaresi tarafından
yürütülen ticari faaliyetlerle bağlantılı hizmetler karşılığında yapılan maaş,
ücret ve diğer benzeri ödemeler ile emekli maaşlarına 15, 16, 17 ve 18 inci
madde hükümleri uygulanacaktır.
Madde 20
ÖĞRENCİLER
Bir
Âkit Devletin vatandaşı olan ve diğer Âkit Devlette yalnızca öğrenim veya
mesleki eğitim amacıyla bulunan bir öğrenci veya stajyere geçim, öğrenim veya
mesleki eğitimini karşılamak üzere diğer Devletin dışındaki kaynaklardan
yapılan ödemeler, bu diğer Devlette vergilendirilmeyecektir.
Madde 21
DİĞERGELİRLER
Bir
Âkit Devlet mukiminin, nerede doğarsa doğsun, bu anlaşmanın daha önceki
maddelerinde belirtilmeyen gelir unsurları, yalnızca bu Devlette
vergilendirilebilecektir.
Madde 22
ÇİFTE VERGİLENDİRMENİN ÖNLENMESİ
1. Bir
Âkit Devlet mukimi, bu Anlaşma hükümlerine uygun olarak diğer Âkit Devlette
vergilendirilebilen bir gelir elde ettiğinde, ilk bahsedilen Devlet bu mukimin
gelirine isabet eden vergiden, diğer Devlette ödediği gelir vergisine eşit bir
tutarın mahsubuna müsaade edecektir.
Bununla
birlikte söz konusu mahsup, diğer Devlette vergilendirilebilir gelir için,
mahsuptan önce hesaplanan gelir vergisi miktarını aşmayacaktır.
2. Bir
Âkit Devlet mukiminin Anlaşma hükümlerine uygun olarak bu Devlette vergiden
istisna edilen bir gelir elde etmesi halinde, bu Devlet, bu mukimin geriye
kalan gelirinin vergisini hesaplarken, istisna edilen geliri de dikkate
alabilir.
Madde 23
AYRIMYAPILMAMASI
1. Bir
Âkit Devletin vatandaşları, diğer Âkit Devlette, bu diğer Devletin
vatandaşlarının aynı koşullarda karşı karşıya kaldıkları veya kalabilecekleri
vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden, özellikle mukimlik yönünden,
değişik veya daha ağır bir vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi
tutulmayacaklardır.
2. 10
uncu maddenin 4 üncü fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, bir Âkit Devlet
teşebbüsünün diğer Âkit Devlette sahip olduğu bir işyeri, diğer Devlette, bu
diğer Devletin aynı faaliyetleri yürüten teşebbüslerine göre daha az lehe bir
vergileme ile karşı karşıya kalmayacaktır.
3. Bir
Âkit Devletin, diğer Âkit Devletin bir veya birkaç mukimi tarafından, doğrudan
veya dolaylı olarak, kısmen veya tamamen sermayesine sahip olunan veya kontrol
edilen teşebbüsleri, ilk bahsedilen Devlette, bu Devletin benzeri
teşebbüslerinin tabi oldukları veya olabilecekleri vergilemeden veya buna bağlı
mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı
mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır.
4. Bu
hükümler, bir Âkit Devletin kendi mukimlerine şahsî veya ailevi durumları
dolayısıyla uyguladığı şahsî indirimleri, vergi ve matrah indirimlerini diğer
Âkit Devlet mukimlerine de uygulama zorunda olduğu yönünde anlaşılmayacaktır.
Madde 24
KARŞILIKLI ANLAŞMA USULÜ
1. Bir
Âkit Devlet mukimi, Âkit Dev!etlerden birinin veya her ikisinin işlemlerinin
kendisi için bu Anlaşma hükümlerine uygun düşmeyen bir vergileme yarattığı veya
yaratacağı kanaatine vardığında, bu Devletlerin iç mevzuatlarında öngörülen
müracaat usulleriyle bağlı kalmaksızın, durumu mukimi olduğu Âkit Devletin
yetkili makamına arz edebilir. Bu kişinin durumu 23 üncü maddenin 1 inci
fıkrasına uygun düşerse, o zaman vatandaşı olduğu Âkit Devletin yetkili
makamına başvurabilir. Söz konusu müracaatın, Âkit Devletlerin iç
mevzuatlarında belirtilen süre içerisinde yapılması gerekmektedir.
2. Söz
konusu yetkili makam, itirazı haklı bulmakla beraber kendisi tatminkar bir
çözüme ulaşamadığı takdirde, Anlaşmaya ters düşen bir vergilemeyi önlemek
amacıyla, diğer Âkit Devletin yetkili makamıyla karşılıklı anlaşmaya gayret
sarfedecektir.
3. Âkit
Devletlerin yetkili makamları, Anlaşmanın yorumundan veya uygulanmasından
kaynaklanan her türlü güçlüğü veya tereddütü karşılıklı anlaşmayla çözmek için
gayret göstereceklerdir. Yetkili makamlar aynı zamanda, Anlaşmada ele alınmayan
durumlardan kaynaklanan çifte vergilendirmenin ortadan kaldırılması için de
birbirlerine danışabilirler.
4. Âkit
Devletlerin yetkili makamları, bundan önceki fıkralarda belirtilen hususlarda
anlaşmaya varabilmek için birbirleriyle doğrudan doğruya haberleşebilirler.
Anlaşmaya varabilmek için sözlü görüş alış verişi gerekli görüldüğünde, bu
görüşme, Âkit Devletlerin yetkili makamlarının temsilcilerinden oluşan bir
komisyon kanalıyla yürütülebilir.
Madde 25
BİLGİ DEĞİŞİMİ
1. Âkit
Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşma hükümlerinin uygulanması için gerekli
olan bilgileri veya Anlaşma ile uyumsuzluk göstermediği sürece, Anlaşma
kapsamına giren vergiler ile ilgili iç mevzuat hükümlerinin yürütülmesi için
gerekli olan bilgileri değişime tabi tutacaklardır. Bir Âkit Devlet tarafından
alınan her türlü bilgi, o Devletin kendi iç mevzuatı çerçevesinde elde ettiği
bilgiler gibi gizli tutulacak ve yalnızca bu Anlaşmada belirtilen vergilerin
tahakkuk veya tahsilleri veya cebri icra ya da cezasıyla, ve bu hususlardaki
şikayet ve itirazlara bakmakla görevli kişi veya makamlara (adlî makamlar ve
idari kuruluşlar dahil) verilebilecektir. Bu kişi veya makamlar söz konusu
bilgileri yalnızca bu amaçlar doğrultusunda kullanacaklardır. Bu kişi veya
makamlar söz konusu bilgileri mahkeme duruşmalarında veya adli kararlar
alınırken açıklayabilirler.
2. 1
inci fıkra hükümleri, hiçbir surette bir Âkit Devleti:
a)
Kendisinin veya diğer Âkit Devletin mevzuatına ve idari uygulamalarına
uymayacak idari önlemler alma;
b)
Kendisinin veya diğer Âkit Devletin mevzuatı veya normal idari işlemleri
çerçevesinde elde edilemeyen bilgileri sunma;
c)
Herhangi bir ticari, sınai, mesleki sırrı veya ticari işlemi aleni hale getiren
bilgileri veya aleniyeti kamu düzenine aykırı düşen bilgileri verme
yükümlülüğü
altına sokacak şekilde yorumlanamaz.
Madde 26
DİPLOMAT HÜVİYETİNDEKİ MEMURLAR VE KONSOLOSLUK
MEMURLARI
Bu Anlaşma hükümleri, diplomat hüviyetindeki memurlar veya konsolosluk memurlarının uluslararası hukukun genel kuralları veya özel anlaşma hükümleri uyarınca yararlandıkları mali ayrıcalıkları etkilemeyecektir.
Madde 27
MENFAATLERİN SINIRLANDIRILMASI
Âkit
Devletlerin yetkili makamları, Anlaşmanın amaçlarının kötüye kullanıldığına
ilişkin koşulların oluştuğu konusunda görüş birliğine varmaları halinde,
herhangi bir kişinin veya işlemin bu Anlaşmanın sağladığı menfaatlerden
yararlanmasını karşılıklı anlaşma ile reddedebilirler.
Madde 28
YÜRÜRLÜĞE GİRME
Akit
Devletlerden her biri, bu Anlaşmanın yürürlüğe girmesi için iç mevzuatlarında
gerekli olan işlemlerin tamamlandığını diğerine bildirecektir. Bu Anlaşma, bu
bildirimlerin sonuncusunun alındığı tarihte yürürlüğe girecek ve hükümleri,
Anlaşmanın yürürlüğe girmesini izleyen yılın Ocak ayının birinci günü veya daha
sonra başlayan her vergilendirme dönemine ilişkin vergiler için hüküm ifade
edecektir.
Madde 29
YÜRÜRLÜKTEN KALKMA
Bu
Anlaşma, bir Âkit Devlet tarafından feshedilinceye kadar yürürlükte kalacaktır.
Âkit Devletlerden her biri, herhangi bir takvim yılının bitiminden en az altı
ay önce diplomatik kanallardan fesih ihbarnamesi vermek suretiyle bu Anlaşmayı
feshedebilir. Bu durumda Anlaşma, fesih ihbarnamesinin verilmesini izleyen
yılın Ocak ayının birinci günü veya daha sonra başlayan her vergilendirme
dönemine ilişkin vergiler için hüküm ifade etmeyecektir.
BU HUSUSLARI TEYİDEN,
aşağıda imzaları bulunan tam yetkili temsilciler, bu Anlaşmayı imzaladılar ve
mühürlerini vaz’ettiler.
Türkçe,
Arapça ve İngilizce dillerinde, 2001 Aralık ayının 25 inci gününe tekabül eden
Hicri 1422 yılının 10 uncu ayının 10 uncu gününde Ankara’da düzenlenmiştir. Her
üç metin de aynı derecede geçerlidir. Metinler arasında farklılık olması
halinde, İngilizce metin geçerli olacaktır.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ KATAR DEVLETİ HÜKÜMETİ
ADINA ADINA
Sümer ORAL Yousef Hussain KAMAL
Maliye Bakanı Maliye,
Ekonomi ve Ticaret
Bakanı