TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE BOSNA HERSEK ARASINDA
GELİR VE SERVET ÜZERİNDEN ALINAN VERGİLERDE ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME
ANLAŞMASININ ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA
DAİR KANUN
Kanun No. 5514 |
|
Kabul Tarihi : 1/6/2006 |
Madde 1- 16 Şubat 2005 tarihinde Saraybosna’da imzalanan "Türkiye
Cumhuriyeti ile Bosna Hersek Arasında Gelir ve Servet Üzerinden Alınan
Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması"nın onaylanması uygun
bulunmuştur.
Madde 2- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Madde 3- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
İLE
BOSNA HERSEK
ARASINDA
GELİR VE SERVET ÜZERİNDEN ALINAN VERGİLERDE
ÇİFTE
VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMASI
TÜRKİYE
CUMHURİYETİ
İLE
BOSNA HERSEK
Gelir ve
servet üzerinden alınan vergilerde çifte vergilendirmeyi önleyen bir anlaşma
yapmak isteğiyle,
Aşağıdaki
şekilde anlaşmışlardır:
Madde 1
KAPSANAN
KİŞİLER
Bu Anlaşma, Âkit Devletlerden birinin veya her ikisinin
mukimi olan kişilere uygulanacaktır.
Madde 2
KAVRANAN
VERGiLER
1. Bu Anlaşma, ne şekilde alındığına bakılmaksızın, bir
Âkit Devlet veya politik alt bölümleri ya da mahalli idareleri tarafından gelir
ve servet üzerinden alınan vergilere uygulanacaktır.
2. Menkul veya gayrimenkul varlıkların devrinden doğan
kazançlara uygulanan vergiler ile teşebbüsler tarafından ödenen ücret veya
maaşların toplam tutarları üzerine uygulanan vergiler ve bunun yanı sıra
sermaye değer artış kazançlarına uygulanan vergiler dahil olmak üzere, toplam
gelir, toplam servet veya gelirin ya da servetin unsurları üzerinden alınan tüm
vergiler, gelir ve servetten alınan vergiler olarak kabul edilecektir.
3. Anlaşmanın uygulanacağı şu anda geçerli olan
vergiler özellikle:
a) Türkiye'de:
i) gelir vergisi;
ii) kurumlar vergisi;
(Bundan böyle "Türk vergisi" olarak
bahsedilecektir);
b) Bosna Hersek'te:
i) maaş üzerinden alınan vergi;
ii) teşebbüslerin kazancı üzerinden alınan vergi;
iii) iktisadi ve mesleki faaliyetlerden elde edilen
kazanç üzerinden alınan vergi;
iv) tarımsal faaliyetlerden elde edilen gelir üzerinden
alınan vergi;
v) mülk üzerinden alınan vergi;
vi) mülkiyet ve mülkiyet haklarından elde edilen gelir
üzerinden alınan vergi;
vii) telif hakları, patentler ve teknik yeniliklerden
elde edilen gelir üzerinden alınan vergi;
viii) gerçek kişilerin gayrisafi gelirleri üzerinden
alınan vergi;
(Bundan böyle "Bosna Hersek vergisi" olarak
bahsedilecektir).
4. Anlaşma aynı zamanda, Anlaşmanın imza tarihinden
sonra mevcut vergilere ilave olarak veya onların yerine alınan ve mevcut
vergilerle aynı nitelikte olan veya onlara önemli ölçüde benzeyen vergilere de
uygulanacaktır. Âkit Devletlerin yetkili makamları, vergi mevzuatlarında
yapılan önemli değişiklikleri birbirlerine bildireceklerdir.
Madde 3
GENEL
TANIMLAR
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından, metin aksini
öngörmedikçe:
a) "Bir Âkit Devlet" ve "Diğer Âkit
Devlet" terimleri, metnin gereğine göre, Türkiye veya Bosna Hersek
anlamına gelir;
b) "Türkiye" terimi, Türkiye'nin egemenlik
alanını, karasularını, bunun yanı sıra uluslararası hukuka uygun olarak doğal
kaynakların aranması, işletilmesi ve korunması amacıyla yargı yetkisi veya
egemenlik haklarının kullanıldığı deniz alanlarını ifade eder;
c) "Bosna Hersek" terimi, Bosna Hersek'in
egemenlik alanını, karasularını, bunun yanı sıra uluslararası hukuka uygun
olarak doğal kaynakların aranması, işletilmesi ve korunması amacıyla yargı
yetkisi veya egemenlik haklarının kullanıldığı deniz alanlarını ifade eder;
d) "Politik alt bölüm" terimi, Bosna Hersek
yönünden, Bosna Hersek Federasyonunu, Republika Srpska'yı ve Brcko bölgesini
ifade eder;
e) Bir Âkit Devlet bakımından "vatandaş"
terimi:
i) O Âkit Devletin milliyetine veya vatandaşlığına
sahip herhangi bir gerçek kişiyi;
ii) O Âkit Devlette yürürlükte olan mevzuata göre statü
kazanan herhangi bir tüzel kişiliği, ortaklığı veya derneği
ifade eder;
f) "Kişi" terimi bir gerçek kişi, bir şirket
ve kişilerin oluşturduğu diğer herhangi bir kuruluşu kapsar;
g) "Şirket" terimi, herhangi bir kurum veya
vergileme yönünden kurum olarak muamele gören herhangi bir kuruluş anlamına
gelir;
h) "Bir Âkit Devletin teşebbüsü" ve
"diğer Âkit Devletin teşebbüsü" terimleri sırasıyla, bir Âkit
Devletin mukimi tarafından işletilen bir teşebbüs ve diğer Âkit Devletin mukimi
tarafından işletilen bir teşebbüs anlamına gelir;
i) "Uluslararası trafik" terimi, yalnızca
diğer Âkit Devlet sınırları içinde gerçekleştirilen gemi, uçak veya kara nakil
vasıtası işletmeciliği hariç olmak üzere, bir Âkit Devlette etkin yönetim
merkezine sahip bir teşebbüs tarafından gemi, uçak veya kara nakil vasıtası
işletilerek yapılan her türlü taşımacılığı ifade eder;
j) "Yetkili makam" terimi:
(i) Türkiye'de: Maliye Bakanı'nı veya yetkili
temsilcisini;
(ii) Bosna Hersek'te: Maliye ve Hazine Bakanlığı'nı
veya yetkili temsilcisini
ifade eder.
2. Bu Anlaşmanın bir Âkit Devlet tarafından herhangi
bir tarihte uygulanmasına ilişkin olarak, Anlaşmada tanımlanmamış herhangi bir
terim, metin aksini öngörmedikçe, Anlaşmanın uygulanacağı vergiler bakımından,
o tarihte bu Devletin mevzuatında öngörülen anlamı taşıyacak ve bu Devletin
yürürlükteki vergi mevzuatında yer alan bir anlam, bu Devletin diğer
mevzuatında bu terime verilen anlama göre üstünlük taşıyacaktır.
Madde 4
MUKİM
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından, "Bir Âkit
Devletin mukimi" terimi, bu Devlet, herhangi bir politik alt bölümü veya
mahalli idaresi dahil olmak üzere, o Devletin mevzuatı gereğince ev, ikametgah,
kanuni merkez, yönetim yeri veya benzer yapıda diğer herhangi bir kriter
nedeniyle mükellefiyet altına giren kişi anlamına gelir. Bununla birlikte bu
terim, yalnızca o Devletteki kaynaklardan elde edilen gelir veya o Devletteki
servet nedeniyle orada vergiye tabi tutulan herhangi bir kişiyi kapsamaz.
2. 1 inci fıkra hükümleri dolayısıyla bir gerçek kişi
her iki Âkit Devlettin de mukimi olduğunda, bu kişinin durumu aşağıdaki şekilde
belirlenecektir:
a) Bu kişi, yalnızca daimi olarak kalabileceği bir evin
bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir. Eğer kişinin her iki Devlette de
daimi olarak kalabileceği bir evi varsa, bu kişi, yalnızca kişisel ve ekonomik
ilişkilerinin daha yakın olduğu Devletin mukimi kabul edilecektir (hayati
menfaatlerin merkezi);
b) Eğer kişinin hayati menfaatlerinin merkezinin yer
aldığı Devlet saptanamazsa veya her iki Devlette de daimi olarak kalabileceği
bir evi yoksa, bu kişi yalnızca kalmayı adet edindiği evin bulunduğu Devletin
mukimi kabul edilecektir;
c) Eğer kişinin her iki Devlette de kalmayı adet
edindiği bir ev varsa veya her iki Devlette de böyle bir ev söz konusu değilse,
bu kişi yalnızca vatandaşı olduğu Devletin mukimi kabul edilecektir;
d) Eğer kişi her iki Devletin de vatandaşı ise veya her
iki Devletin de vatandaşı değilse, Âkit Devletlerin yetkili makamları sorunu
karşılıklı anlaşmayla çözeceklerdir.
3. Gerçek kişi dışındaki bir kişi, 1 inci fıkra
hükümleri dolayısıyla her iki Âkit Devletin de mukimi olduğunda, bu kişi
yalnızca etkin yönetim yerinin bulunduğu Âkit Devletin mukimi kabul
edilecektir.
Madde 5
İŞYERİ
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından "işyeri"
terimi, bir teşebbüsün işinin tamamen veya kısmen yürütüldüğü işe ilişkin sabit
bir yer anlamına gelir.
2. "işyeri" terimi özellikle şunları
kapsamına alır:
a) Yönetim yeri;
b) Şube;
c) Büro;
d) Fabrika;
e) Atölye;
f) Maden ocağı, petrol veya doğal gaz kuyusu, taş ocağı
veya doğal kaynakların çıkarıldığı diğer herhangi bir yer.
3. 12 ayı aşan bir süre devam eden bir inşaat
şantiyesi, yapım, montaj veya kurma projesi veya bunlarla ilgili gözetim
faaliyetleri bir işyeri oluşturur.
4. Bu maddenin daha önceki hükümleriyle bağlı
kalınmaksızın, "işyeri" teriminin aşağıdaki hususları kapsamadığı
kabul edilecektir:
a) Tesislerin, teşebbüse ait malların veya ticari
eşyanın yalnızca depolanması, teşhiri veya teslimi amacıyla kullanılması;
b) Teşebbüse ait mal veya ticari eşya stoklarının
yalnızca depolama, teşhir veya teslim amacıyla elde tutulması;
c) Teşebbüse ait mal veya ticari eşya stoklarının,
yalnızca bir başka teşebbüse işlettirilmesi amacıyla elde tutulması;
d) İşe ilişkin sabit bir yerin yalnızca teşebbüse mal
veya ticari eşya satın alma veya bilgi toplama amacıyla elde tutulması;
e) İşe ilişkin sabit bir yerin teşebbüs için yalnızca
hazırlayıcı veya yardımcı karakter taşıyan diğer herhangi bir işin yürütülmesi
amacıyla elde tutulması;
f) İşe ilişkin sabit bir yerin yalnızca (a) ila (e)
bentlerinde bahsedilen faaliyetlerin birkaçını bir arada yürütmek için elde
tutulması; ancak, işe ilişkin sabit yerdeki bütün bu faaliyetlerin bir arada
yürütülmesi sonucunda oluşan faaliyetin hazırlayıcı veya yardımcı karakterde
olması şarttır.
5. Bu maddenin 1 inci ve 2 nci fıkralarının
hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, bir kişi -bu maddenin 6 ncı fıkrasının
uygulanacağı bağımsız nitelikteki bir acente dışında- bir Âkit Devlette, bir
teşebbüs adına hareket eder ve bu teşebbüs adına mukavele akdetme yetkisine
sahip olup, bu yetkisini mutaden kullanırsa, bu kişinin faliyetleri, bu
maddenin 4 üncü fıkrasında belirtilen ve işe ilişkin sabit bir yerden yapılması
durumunda bu fıkra hükümlerine göre bu yeri işyeri haline getirmeyen
nitelikteki faaliyetlerle sınırlı olmadıkça, bu teşebbüs, bu Devlette, söz
konusu kişinin teşebbüs için gerçekleştirdiği her türlü faaliyet dolayısıyla
bir işyerine sahip kabul edilecektir.
6. Bir teşebbüs, bir Âkit Devlette, işlerini yalnızca
kendi işlerine olağan şekilde devam eden bir simsar, genel komisyon acentesi
veya bağımsız statüde diğer herhangi bir acente vasıtasıyla yürüttüğü için o
Devlette bir işyerine sahip kabul olunmayacaktır.
7. Bir Âkit Devletin mukimi olan bir şirket, diğer Âkit
Devletin mukimi olan veya bu diğer Devlette ticari faaliyette bulunan (bir
işyeri vasıtasıyla veya diğer bir şekilde) bir şirketi kontrol eder ya da onun
tarafından kontrol edilirse, şirketlerden her biri diğeri için bir işyeri
oluşturmayacaktır.
Madde 6
GAYRİMENKUL
VARLIKLARDAN ELDE EDİLEN GELİR
1. Bir Âkit Devlet mukiminin diğer Âkit Devlette
bulunan gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir (tarım veya ormancılıktan
elde edilen gelir dahil), bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. "Gayrimenkul varlık" terimi, söz konusu
varlığın bulunduğu Âkit Devletin mevzuatına göre tanımlanacaktır.Terim her
halükarda, gayrimenkul varlığa müteferri varlıkları, tarım (balık üretimi ve
yetiştiriciliği dahil) ve ormancılıkta kullanılan araçları ve hayvanları, özel
hukuk hükümlerinin uygulanacağı gayrimenkul mülkiyetine ilişkin hakları,
gayrimenkul intifa haklarını ve maden ocaklarının, kaynakların ve diğer doğal
kaynakların işletilmesi veya işletme hakkı karşılığında doğan sabit ya da
değişken ödemeler üzerindeki hakları kapsayacaktır. Gemiler, uçaklar ve kara
nakil vasıtaları gayrimenkul varlık olarak kabul edilmeyecektir.
3. 1 inci fıkra hükümleri, gayrimenkul varlığın
doğrudan kullanımından, kiralanmasından veya diğer herhangi bir şekilde
kullanımından elde edilen gelire uygulanacaktır.
4. Bu maddenin 1 inci ve 3 üncü fıkra hükümleri aynı
zamanda, bir teşebbüsün gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir ile serbest
meslek faaliyetlerinin icrasında kullanılan gayrimenkul varlıklardan elde
edilen gelire de uygulanacaktır.
Madde 7
TİCARİ
KAZANÇLAR
1. Bir Âkit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu
teşebbüs diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla orada ticari
faaliyette bulunmadıkça, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Eğer
teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, teşebbüsün
kazançları yalnızca işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere bu
diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bu maddenin 3 üncü fıkra hükümleri saklı kalmak üzere,
bir Âkit Devlet teşebbüsü diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla
orada ticari faaliyette bulunduğunda, her iki Âkit Devlette de bu işyerine
atfedilecek kazanç, bu işyeri aynı veya benzer koşullar altında, aynı veya
benzer faaliyetlerde bulunan ayrı ve bağımsız bir teşebbüs olsaydı ve işyerini
oluşturduğu teşebbüsten tamamen bağımsız bir nitelik kazansaydı ne kazanç elde
edecek ise aynı miktarda bir kazanç olacaktır.
3. Bir işyerinin kazancı belirlenirken, işyerinin
bulunduğu Devlette veya başka yerde yapılan, yönetim ve genel idare giderleri
de dahil olmak üzere işyerinin amaçlarına uygun olan giderlerin indirilmesine
müsaade edilecektir.
4. Bir Âkit Devlette, bir işyerine atfedilebilir
kazancın, teşebbüs toplam kazancının muhtelif birimlere paylaştırılması esasına
göre belirlenmesi mutad olduğu takdirde, bu maddenin 2 nci fıkrasında öngörülen
hiçbir hüküm, bu Âkit Devletin, vergilendirilebilir kazancı mutaden uyguladığı
böyle bir paylaştırma yöntemi ile belirlemesine engel olmayacaktır. Bununla
beraber, uygulanacak paylaştırma yöntemi öyle olacaktır ki, sonuç bu maddede
belirlenen prensiplere uygun olacaktır.
5. İşyerine, bu işyeri tarafından teşebbüs adına
yalnızca mal veya ticari eşya satın alınması dolayısıyla hiç bir kazanç
atfedilmeyecektir.
6. Bu maddenin bundan önceki fıkralarının amaçları
bakımından, bir işyerine atfedilen kazanç, aksine makul ve geçerli bir neden
olmadıkça, her yıl aynı yöntemle belirlenecektir.
7. Kazanç, bu Anlaşmanın diğer maddelerinde ayrı olarak
düzenlenen gelir unsurlarını da kapsamına aldığında, o maddelerin hükümleri bu
madde hükümlerinden etkilenmeyecektir.
Madde 8
DENİZ, HAVA
VE KARA TAŞIMACILIĞI
1. Uluslararası trafikte gemi, uçak veya kara nakil
vasıtası işletmeciliğinden elde edilen kazançlar, yalnızca teşebbüsün etkin
yönetim merkezinin bulunduğu Âkit Devlette vergilendirilecektir.
2. Bu maddenin amaçları bakımından, bir Âkit Devlet
teşebbüsünün uluslararası trafikte gemi, uçak veya kara nakil vasıtası
işletmeciliğinden elde ettiği kazançlar,1 inci fıkra hükümlerinin uygulanacağı
kazançlara bağlı olarak arızi şekilde elde edilmesi koşulu ile konteynerlerin
kullanımından veya kiralanmasından elde edilen kazançları da kapsayacaktır.
3. Bir gemicilik teşebbüsünün etkin yönetim merkezi
geminin bordası ise, bu teşebbüsün, geminin kayıtlı olduğu limanın bulunduğu
Âkit Devlette, eğer geminin kayıtlı olduğu böyle bir liman yoksa, gemiyi
işletenin mukim olduğu Âkit Devlette yerleşik olduğu kabul edilecektir.
4. 1 inci fıkra hükümleri aynı zamanda, bir ortaklığa,
bir ortak teşebbüse veya uluslararası işletilen bir acenteye iştirak
dolayısıyla elde edilen kazançlara da uygulanacaktır.
Madde 9
BAĞIMLI
TEŞEBBÜSLER
1. a) Bir Âkit Devlet teşebbüsü doğrudan veya dolaylı
olarak diğer Âkit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine
katıldığında; veya
b) Aynı kişiler doğrudan veya dolaylı olarak bir Âkit
Devlet teşebbüsünün ve diğer Âkit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya
sermayesine katıldığında
ve her iki halde de, iki teşebbüs arasındaki ticari
veya mali ilişkilerde oluşan veya oluşturulan koşullar, bağımsız teşebbüsler
arasında oluşması gereken koşullardan farklılaştığında, olması gereken, fakat
oluşan veya oluşturulan koşullar nedeniyle teşebbüslerden birinde kendini
göstermeyen kazanç, o teşebbüsün kazancına eklenir ve buna göre
vergilendirilebilir.
2. Bir Âkit Devletin kendi teşebbüsünün kazancına dahil
edip vergilendirdiği kazanç, diğer Âkit Devlette vergilendirilen diğer Devletin
teşebbüsünün kazancını içermesi ve aynı zamanda ilk bahsedilen Devletin kavradığı
kazanç, iki teşebbüs arasında olması gereken koşullar göz önünde tutularak
sonradan ilk bahsedilen Devletçe yapılan hesaplamalar sonucunda belirlenen
kazanç olması durumunda, diğer Devlet bu belirlemenin yerinde olduğu kanaatine
varırsa, söz konusu kazanç üzerinden aldığı verginin miktarında gerekli
düzeltmeleri yapacaktır. Bu düzeltme yapılırken, bu Anlaşmanın diğer hükümleri
göz önünde tutulacak ve gerektiğinde Âkit Devletlerin yetkili makamları
birbirlerine danışacaklardır.
Madde 10
TEMETTÜLER
1. Bir Âkit Devletin mukimi olan bir şirket tarafından
diğer Âkit Devletin bir mukimine ödenen temettüler, bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber söz konusu temettüler, aynı zamanda
temettü ödemesini yapan şirketin mukim olduğu Âkit Devlette ve bu Devletin
mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak, temettünün gerçek lehdarı diğer
Âkit Devletin mukimi ise, bu şekilde alınacak vergi aşağıdaki oranları
aşmayacaktır:
a) Gerçek lehdar, temettü ödeyen şirketin sermayesinin
doğrudan doğruya en az yüzde 25 ini elinde tutan bir şirket (ortaklık hariç)
ise, gayrisafi temettü tutarının yüzde 5 i;
b) Tüm diğer durumlarda gayrisafi temettü tutarının
yüzde 15 i.
Âkit Devletlerin yetkili makamları, bu sınırlamaların
uygulama yöntemini karşılıklı anlaşma yoluyla belirleyeceklerdir.
Bu fıkra, içinden temettü ödemesi yapılan kazançlar
yönünden şirketin vergilendirilmesini etkilemeyecektir.
3. Bu maddede kullanılan "temettü" terimi,
hisse senetlerinden, intifa senetlerinden veya intifa haklarından, madencilik
hisselerinden, kurucu hisse senetlerinden veya alacak niteliğinde olmayıp
kazanca katılmayı sağlayan diğer haklardan elde edilen gelirler ile dağıtımı
yapan şirketin mukim olduğu Devletin mevzuatına göre, vergileme yönünden hisse
senetlerinden elde edilen gelirle aynı muameleyi gören diğer şirket haklarından
elde edilen gelirleri ve Türkiye yönünden, aynı zamanda yatırım fonu ve yatırım
ortaklığından elde edilen gelirleri de ifade eder.
4. Diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla
ticari faaliyette bulunan bir Âkit Devlet şirketinin kazancı, 7 nci maddeye
göre vergilendirildikten sonra, kalan kısım üzerinden işyerinin bulunduğu Âkit
Devlette bu maddenin 2 nci fıkrasına uygun olarak vergilendirilebilir.
5. Bir Âkit Devlet mukimi olan temettünün gerçek
lehdarı, temettüyü ödeyen şirketin mukim olduğu diğer Âkit Devlette yer alan
bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer
alan sabit bir yer vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve söz
konusu temettü elde ediş olayı ile bu işyeri veya sabit yer arasında önemli bir
bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu
durumda, olayına göre bu Anlaşmanın 7 nci veya 14 üncü maddesi hükümleri
uygulanacaktır.
6. Bu maddenin 4 üncü fıkrası hükümleri saklı kalmak
üzere, bir Âkit Devlet mukimi olan bir şirket, diğer Âkit Devlette kazanç veya
gelir elde ettiğinde, bu diğer Devlet temettülerin kendi mukimlerinden birine
ödenmesi veya temettü elde edilmesi ile bu diğer Devlette bulunan bir işyeri veya
sabit yer arasında etkin bir bağ bulunması durumları hariç olmak üzere, bu
şirket tarafından ödenen temettüler üzerinden herhangi bir vergi alamaz. Aynı
şekilde bu diğer Devlet, bu şirketin dağıtılmayan kazançları üzerinden de bir
dağıtılmayan kazanç vergisi alamaz. Dağıtılan temettülerin veya dağıtılmamış
kazancın tamamen veya kısmen bu diğer Devlette elde edilen kazanç veya gelirden
oluşması durumu değiştirmez.
Madde 11
FAİZ
1. Bir Âkit Devlette doğan ve diğer Âkit Devletin bir
mukimine ödenen faiz, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber bu faiz, elde edildiği Âkit Devlette
ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak faizin gerçek
lehdarı diğer Âkit Devletin bir mukimi ise, bu şekilde alınacak vergi faizin
gayrisafi tutarının yüzde 10 unu aşmayacaktır.
Âkit Devletlerin yetkili makamları, bu sınırlamanın
uygulama yöntemini karşılıklı anlaşma yoluyla belirleyeceklerdir.
3. 2 nci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, Hükümet
kredilerinden kaynaklanan faiz;
a) Türkiye'de doğar ve Bosna Hersek Hükümetine veya
Bosna Hersek Merkez Bankası'na ödenirse Türkiye'de vergiden muaf tutulacaktır;
b) Bosna Hersek'te doğar ve Türkiye Hükümetine, Türkiye
Cumhuriyet Merkez Bankası'na veya Türk Eximbank'a ödenirse Bosna Hersek'te
vergiden muaf tutulacaktır.
4. Bu maddede kullanılan "faiz" terimi,
ipotek garantisine bağlı olsun olmasın veya borçlunun kazancına katılma hakkını
tanısın tanımasın, her nevi alacaktan doğan gelirleri ve özellikle, kamu menkul
kıymetleri ile tahvil veya borç senetlerinden elde edilen gelirler ile söz
konusu menkul kıymet, tahvil veya borç senetlerine bağlı prim ve ikramiyeleri
ifade eder.
5. Bir Âkit Devlet mukimi olan faizin gerçek lehdarı,
faizin elde edildiği diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari
faaliyette bulunursa veya bu diğer Devlette yer alan sabit bir yer vasıtasıyla
serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve söz konusu faizin ödendiği alacak ile
bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, bu maddenin 1
inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına göre bu
Anlaşmanın 7 nci veya 14 üncü maddesi hükümleri uygulanacaktır.
6. Bir Âkit Devletin kendisi, bir politik alt bölümü,
mahalli idaresi veya bu Devletin bir mukimi tarafından ödenen faizin, o
Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, faiz ödeyen kişi,
bir Âkit Devletin mukimi olsun veya olmasın, bir Âkit Devlette faiz ödemeye
neden olan borç-alacak ilişkisiyle bağlantılı bir işyerine veya sabit yere
sahip olduğunda ve faiz bu işyeri veya sabit yerden kaynaklandığında, söz
konusu faizin, işyerinin veya sabit yerin bulunduğu Âkit Devlette elde edildiği
kabul olunacaktır.
7. Alacak karşılığında ödenen faizin miktarı, ödeyici
ile faizin gerçek lehdarı arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında
varolan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici
ile faizin gerçek lehdarı arasında kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu
madde hükümleri yalnızca en son bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda
ilave ödeme kısmı, bu Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir
Âkit Devletin mevzuatına göre vergilendirilecektir.
Madde 12
GAYRİMADDİ
HAK BEDELLERİ
1. Bir Âkit Devlette doğan ve diğer Âkit Devletin bir
mukimine ödenen gayrimaddi hak bedelleri, bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, söz konusu gayrimaddi hak bedelleri
elde edildikleri Âkit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de
vergilendirilebilir; ancak, gayrimaddi hak bedelinin gerçek lehdarı diğer Âkit
Devletin bir mukimi ise, bu şekilde alınacak vergi gayrimaddi hak bedelinin
gayrisafi tutarının yüzde 10 unu aşmayacaktır.
Âkit Devletlerin yetkili makamları, bu sınırlamanın
uygulama yöntemini karşılıklı anlaşma yoluyla belirleyeceklerdir.
3. Bu maddede kullanılan "gayrimaddi hak
bedelleri" terimi, sinema filmleri ile radyo veya televizyon yayınlarında
kullanılan filmler ve bantlar dahil olmak üzere edebi, sanatsal veya bilimsel
her nevi telif hakkının, her nevi patentin, alameti farikanın, desen veya
modelin, planın, gizli formül veya üretim yönteminin kullanımı veya kullanım
hakkı karşılığında veya sınai, ticari veya bilimsel tecrübeye dayalı bilgi
birikimi karşılığında yapılan her türlü ödemeyi ifade eder.
4. Bir Âkit Devletin mukimi olan gayrimaddi hak
bedelinin gerçek lehdarı, söz konusu bedelin elde edildiği diğer Âkit Devlette
yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa veya bu diğer
Devlette yer alan sabit bir yer vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde
bulunursa ve söz konusu bedelin ödendiği hak veya varlık ile bu işyeri veya
sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, bu maddenin 1 inci ve 2 nci
fıkrası hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına göre, bu Anlaşmanın 7
nci veya 14 üncü maddesi hükümleri uygulanacaktır
5. Bir Âkit Devletin kendisi, bir politik alt bölümü,
mahalli idaresi veya bu Devletin bir mukimi tarafından ödenen gayrimaddi hak
bedelinin o Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber,
gayrimaddi hak bedelini ödeyen kişi bir Âkit Devletin mukimi olsun veya
olmasın, bir Âkit Devlette gayrimaddi hak bedelini ödemeye neden olan
yükümlülük ile bağlantılı bir işyerine veya sabit yere sahip olduğunda ve
gayrimaddi hak bedeli bu işyerinden veya sabit yerden kaynaklandığında, söz
konusu gayrimaddi hak bedelinin işyerinin veya sabit yerin bulunduğu Devlette
elde edildiği kabul olunacaktır.
6. Kullanım, hak veya bilgi karşılığında ödenen
gayrimaddi hak bedelinin miktarı, ödeyici ile gayrimaddi hak bedelinin gerçek
lehdarı arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında var olan özel
ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ile gerçek
lehdar arasında kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde hükümleri
yalnızca en son bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme
kısmı, bu Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir Âkit Devletin
mevzuatına göre vergilendirilecektir.
Madde 13
SERMAYE DEĞER
ARTIŞ KAZANÇLARI
1. Bir Âkit Devlet mukimince, diğer Âkit Devlette yer
alan ve 6 ncı maddede belirtilen gayrimenkul varlıkların elden çıkarılmasından
sağlanan kazançlar, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Âkit Devlet teşebbüsünün diğer Âkit Devlette
sahip olduğu bir işyerinin ticari varlığına dahil menkul varlıkların veya bir
Âkit Devlet mukiminin diğer Âkit Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek
üzere kullandığı sabit bir yere ait menkul varlıkların elden çıkarılmasından
doğan kazanç, bu işyerinin (yalnız veya tüm teşebbüsle birlikte) veya sabit
yerin elden çıkarılmasından doğan kazanç da dahil olmak üzere, bu diğer
Devlette vergilendirilebilir.
3. Uluslararası trafikte işletilen gemi, uçak veya kara
nakil vasıtalarının veya söz konusu gemi, uçak veya kara nakil vasıtalarının
işletilmesiyle ilgili menkul varlıkların elden çıkarılmasından sağlanan
kazançlar, yalnızca teşebbüsün etkin yönetim merkezinin bulunduğu Âkit Devlette
vergilendirilecektir.
4. Bu maddenin 1, 2 ve 3 üncü fıkralarında
belirtilenlerin dışında kalan varlıkların elden çıkarılmasından sağlanan
kazanç, yalnızca elden çıkaranın mukim olduğu Âkit Devlette vergilendirilecektir.
Madde 14
SERBEST
MESLEK FAALİYETLERİ
1. Bir Âkit Devlet mukiminin serbest meslek hizmetleri
veya bağımsız nitelikteki diğer faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği gelir,
yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir, ancak;
a} Eğer bu kişi, diğer Âkit Devlette faaliyetlerini
sürekli olarak icra edebileceği sabit bir yere sahipse, bu durumda, yalnızca
söz konusu sabit yere atfedilebilen gelir bu diğer Âkit Devlette
vergilendirilebilir; veya
b) Eğer kişi, diğer Âkit Devlette ilgili mali yıl
içinde bir veya birkaç dönemde toplam 183 gün veya daha fazla kalırsa, bu
durumda, diğer Âkit Devlette icra edilen faaliyetlerden elde edilen gelir bu
diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. "Serbest meslek hizmetleri" terimi,
özellikle bağımsız olarak yürütülen bilimsel, edebi, sanatsal, eğitici veya
öğretici faaliyetleri, bunun yanı sıra doktorların, avukatların, mühendislerin,
mimarların, dişçilerin ve muhasebecilerin bağımsız faaliyetlerini kapsamına
alır.
Madde 15
BAĞIMLI
FAALİYETLER
1. Bu Anlaşmanın 16, 18, 19, 20 ve 21 inci maddesi
hükümleri saklı kalmak üzere, bir Âkit Devlet mukiminin bir hizmet dolayısıyla
elde ettiği ücret, maaş ve diğer benzeri gelirler, bu hizmet diğer Âkit
Devlette ifa edilmedikçe, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Hizmet
diğer Devlette ifa edilirse, buradan elde edilen gelir bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
2. Bu maddenin 1 inci fıkrası hükümlerine
bakılmaksızın, bir Âkit Devlet mukiminin diğer Âkit Devlette ifa ettiği bir
hizmet dolayısıyla elde ettiği gelir, eğer:
a) Gelir elde eden kişi, diğer Devlette ilgili mali yıl
içinde başlayan veya biten herhangi bir oniki aylık dönemde bir veya birkaç
seferde toplam 183 günü aşmamak üzere kalırsa, ve
b) Ödeme, diğer Devletin mukimi olmayan bir işveren
tarafından veya böyle bir işveren adına yapılırsa, ve
c) Ödeme, işverenin diğer Devlette sahip olduğu bir
işyerinden veya sabit yerden kaynaklanmazsa,
yalnızca ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir.
3. Bu maddenin bundan önceki hükümlerine bakılmaksızın,
bir Âkit Devlet mukimince elde edilen gelir, söz konusu gelirin;
a) Diğer Devlette işyeri oluşturmayan 12 aylık süre
içinde bir inşaat şantiyesi, yapım, montaj veya kurma projesi ya da bunlarla
ilgili kontrol faaliyetleri ile bağlantılı olarak ifa edilen hizmetler,
b) Uluslararası trafikte işletilen bir gemi, uçak veya
kara nakil vasıtasında ifa edilen hizmetler
dolayısıyla ödenmesi halinde bu Devlette
vergilendirilecektir.
Madde 16
MÜDÜRLERE
YAPILAN ÖDEMELER
Bir Âkit Devlet mukiminin, diğer Âkit Devletin mukimi
olan bir şirketin yönetim kurulu üyesi olması dolayısıyla elde ettiği ücret ve
diğer benzeri ödemeler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
Madde 17
SANATÇI VE
SPORCULAR
1. 14 ve 15 inci maddelerin hükümlerine bakılmaksızın,
bir Âkit Devlet mukimi olan tiyatro, sinema, radyo veya televizyon sanatçısı
veya bir müzisyen gibi bir sanatçının veya bir sporcunun diğer Âkit Devlette
icra ettiği şahsi faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği gelirler, bu diğer Âkit
Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir sanatçının ya da sporcunun icra ettiği şahsi
faaliyetlerden doğan gelir, sanatçının veya sporcunun kendisine değil de bir
başkasına yönelirse, söz konusu gelir, bu kişi bir Âkit Devletin mukimi olsun
ya da olmasın 7, 14, ve 15 inci maddelerin hükümleriyle bağlı kalınmaksızın,
sanatçı ya da sporcunun faaliyetlerinin icra edildiği Âkit Devlette
vergilendirilebilir.
3. Bu maddedeki fıkraların hükümlerine bakılmaksızın,
bir Âkit Devlet mukimi olan bir sanatçı veya sporcunun diğer Âkit Devlette icra
ettiği şahsi faaliyetlerden elde ettiği gelir, söz konusu faaliyetlerin her iki
Âkit Devletçe de onaylanan kültürel veya sportif değişim programı çerçevesinde
icra edilmesi halinde, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
Madde 18
EMEKLİ
MAAŞLARI
Bu Anlaşmanın 19 uncu maddesinin 2 nci fıkrası hükümleri
saklı kalmak üzere, bir Âkit Devlet mukimine geçmiş çalışmalarının karşılığında
ödenen emekli maaşları ve diğer benzeri gelirler, yalnızca bu Devlette
vergilendirilecektir.
Madde 19
KAMU GÖREVİ
1. a) Bir Âkit Devletin kendisine, bir politik alt
bölümüne veya mahalli idaresine bir gerçek kişi tarafından verilen hizmetler
karşılığında bu Devlet, alt bölüm veya idare tarafından sağlanan ve emekli
maaşı dışında kalan ücret, maaş, ve diğer benzeri ödemeler, yalnızca bu
Devlette vergilendirilecektir.
b) Bununla beraber, hizmet diğer Âkit Devlette ifa
edildiğinde ve gerçek kişi o devletin bir mukimi olduğunda, söz konusu ücret,
maaş ve diğer benzeri ödemeler yalnızca bu diğer Devlette vergilendirilecektir.
Ancak bu kişinin:
i) bu Devletin vatandaşı olması; veya
ii) yalnızca bu hizmeti ifa etmek için bu Devletin
mukimi durumuna geçmemiş olması
zorunludur.
2. a) Bir Âkit Devletin kendisi, bir politik alt bölümü
veya bir mahalli idaresi tarafından veya bunlarca oluşturulan fonlardan, bu
Devlete, alt bölüme veya mahalli idareye yapılan hizmetler karşılığında bir
gerçek kişiye ödenen emekli maaşları yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
b) Bununla beraber, gerçek kişinin diğer Âkit Devletin
bir mukimi ve vatandaşı olması halinde, söz konusu emekli maaşı yalnızca bu
diğer Âkit Devlette vergilendirilecektir.
3. Bir Âkit Devletin kendisi, politik alt bölümü veya
bir mahalli idaresi tarafından yürütülen ticari faaliyetlerle bağlantılı
hizmetler karşılığında yapılan ücret, maaş ve diğer benzeri ödemeler ile emekli
maaşlarına 15, 16, 17 ve 18 inci maddelerin hükümleri uygulanacaktır.
Madde 20
ÖĞRENCİLER
1. Bir Âkit Devleti ziyareti sırasında veya hemen
öncesinde diğer Âkit Devletin mukimi olan ve ilk bahsedilen Devlette yalnızca
öğrenim veya mesleki eğitim amacıyla bulunan bir öğrenci veya stajyerin, geçim,
öğrenim veya mesleki eğitim masrafları için bu Devletin dışındaki kaynaklardan
yapılan ödemeler, bu Devlette vergilendirilmeyecektir.
2. Bağışlar, burslar ve bu maddenin 1 inci fıkrasında
kapsanmayan çalışmalardan elde edilen ödemeler açısından, 1 inci fıkrada
bahsedilen bir öğrenci veya stajyer ayrıca, öğrenim veya mesleki eğitimleri
süresince, ziyaret ettikleri Âkit Devletin mukimleri için geçerli olan
vergilere ilişkin aynı muafiyet, istisna veya indirimlere de hak kazanacaktır.
Madde 21
PROFESÖRLER
VE ÖĞRETMENLER
1. Bir Âkit Devleti, bu Devletteki bir üniversite,
yüksekokul, okul veya diğer genel kabul görmüş eğitim kurumlarında öğretim veya
bilimsel araştırma yapmak amacıyla ziyaret eden ve bu ziyareti sırasında veya
hemen öncesinde diğer Âkit Devletin mukimi olan bir gerçek kişinin, bu Devlete
söz konusu amaç için ilk ziyaret tarihinden itibaren iki yılı aşmayan bir süre
içinde, söz konusu öğretim veya araştırma karşılığında bu Devletin dışındaki
kaynaklardan elde ettiği gelirler ilk bahsedilen Devlette vergiden istisna
edilecektir.
2. Kamu menfaati için değil de, özellikle belirli kişi
ya da kişilerin menfaatlerine yönelik olarak yürütülen araştırma karşılığında
elde edilen gelirlere bu maddenin 1 inci fıkrası hükümleri uygulanmayacaktır.
Madde 22
DİĞER
GELİRLER
1. Bir Âkit Devlet mukiminin, nerede doğarsa doğsun, bu
Anlaşmanın daha önceki maddelerinde belirtilmeyen gelir unsurları, yalnızca bu
Devlette vergilendirilecektir.
2. 6 ncı maddenin 2 nci fıkrasında tanımlanan
gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelir hariç olmak üzere, bir Âkit Devlet
mukimi olan söz konusu gelirin lehdarı, diğer Âkit Devlette yer alan bir işyeri
vasıtasıyla ticari faaliyette veya bu diğer Devlette yer alan sabit bir yer
vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve gelirin ödendiği hak veya
varlık ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmakta ise, bu
gelire 1 inci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda, olayına göre bu
Anlaşmanın 7 nci veya 14 üncü maddesi hükümleri uygulanacaktır.
Madde 23
SERVET
1. Bir Âkit Devlet mukiminin bu Anlaşmanın 6 ncı
maddesinde bahsedilen gayrimenkul varlıklardan oluşan ve diğer Âkit Devlette
bulunan serveti, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Âkit Devlet teşebbüsünün, diğer Âkit Devlette
sahip olduğu bir işyerinin aktifine dahil menkul varlıklardan veya bir Âkit
Devlet mukiminin diğer Âkit Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek üzere
kullanabileceği sabit bir yere ait menkul varlıklardan oluşan servet, bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
3. Uluslararası trafikte işletilen gemi, uçak veya kara
nakil vasıtaları ile söz konusu gemi, uçak veya kara nakil vasıtalarının
işletilmesi ile ilgili menkul varlıklardan oluşan servet, yalnızca teşebbüsün
etkin yönetim merkezinin bulunduğu Âkit Devlette vergilendirilecektir.
4. Bir Âkit Devlet mukiminin diğer bütün servet
unsurları, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
Madde 24
ÇİFTE
VERGİLENDİRMENİN ÖNLENMESİ
1. Bir Âkit Devlet mukimi, bu Anlaşma hükümlerine uygun
olarak diğer Âkit Devlette vergilendirilebilen bir gelir elde ettiğinde veya
servete sahip olduğunda, ilk bahsedilen Devlet;
(i) bu mukimin gelirine isabet eden vergiden, diğer
Devlette gelir üzerinden ödediği vergiye eşit bir tutarın,
(ii) bu mukimin servetine isabet eden vergiden, diğer
Devlette ödediği servet vergisine eşit bir tutarın
mahsubuna müsaade edecektir.
Bununla birlikte söz konusu mahsup, her iki durumda da,
diğer Devlette vergilendirilebilen gelir veya servete atfedilebilen, mahsuptan
önce hesaplanan miktarı aşmayacaktır.
Bu Anlaşma hükümlerine uygun olarak, bir Âkit Devlet
mukimi tarafından elde edilen gelir ya da sahip olunan servet bu Devlette
vergiden muaf tutulursa, bu Devlet, bu mukimin geriye kalan gelirinin veya
servetinin vergisini hesaplarken, muaf tutulan geliri ya da serveti de dikkate
alabilir.
2. Bir Âkit Devletteki mahsubun amaçları bakımından,
diğer Âkit Devlette ödenen verginin, diğer Devlette ödenecek olan, ancak bu
Devletteki ekonomik kalkınmayı hızlandırmak amacıyla düzenlenmiş vergi
teşviklerine ilişkin yasal hükümler gereğince indirilen veya hiç alınmayan
vergileri de kapsayacağı kabul edilmiştir. Bu fıkra hükümleri, bu Anlaşmanın
yürürlüğe girdiği tarihten sonraki 6 yıllık bir dönem için uygulanacaktır. Bu
süre, yetkili makamlar arasındaki karşılıklı anlaşmayla uzatılabilir.
Madde 25
AYRIM
YAPILMAMASI
1. Bir Âkit Devletin vatandaşları, diğer Âkit Devlette,
bu diğer Devletin aynı koşullardaki vatandaşlarının, özellikle mukimlik
yönünden, karşı karşıya kaldıkları veya kalabilecekleri vergilemeden ve buna
bağlı mükellefiyetlerden, değişik veya daha ağır vergilemeye veya buna bağlı
mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır.
2. 10 uncu maddenin 4 üncü fıkra hükümleri saklı kalmak
üzere, bir Âkit Devlet teşebbüsünün diğer Âkit Devlette sahip olduğu bir
işyeri, diğer Devlette, bu diğer Devletin aynı faaliyetleri yürüten
teşebbüslerine göre daha az lehe bir vergileme ile karşı karşıya kalmayacaktır.
Bu hüküm, bir Âkit Devletin kendi mukimlerine şahsi veya ailevi durumları
dolayısıyla uyguladığı şahsi indirimleri, vergi ve matrah indirimlerini diğer
Âkit Devletin mukimlerine de uygulama zorunda olduğu yönünde anlaşılmayacaktır.
3. Bu Anlaşmanın 9 uncu maddesi, 11 inci maddesinin 7
nci fıkrası veya 12 nci maddesinin 6 ncı fıkrası hükümlerinin uygulanacağı
durumlar hariç olmak üzere, bir Âkit Devlet teşebbüsünce diğer Âkit Devletin
bir mukimine ödenen faiz, gayrimaddi hak bedeli ve diğer ödemeler, bu
teşebbüsün vergilendirilebilir kazancının belirlenmesinde, söz konusu ödemeler
aynı koşullarda ilk bahsedilen Devletin bir mukimine yapılmış gibi
indirilebilecektir. Aynı şekilde, bir Âkit Devlet teşebbüsünün, diğer Âkit
Devletin bir mukimine olan borçları, bu teşebbüsün vergilendirilebilir
servetinin belirlenmesinde, sözleşmeler aynı koşullarda ilk bahsedilen Devletin
mukimiyle yapılmış gibi indirilebilecektir.
4. Bir Âkit Devletin, diğer Âkit Devletin bir veya
birkaç mukimi tarafından, doğrudan veya dolaylı olarak, kısmen veya tamamen
sermayesine sahip olunan veya sermayesi kontrol edilen teşebbüsleri, ilk
bahsedilen Devlette, bu Devletin diğer benzeri teşebbüslerinin tabi oldukları
veya olabilecekleri vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya
daha ağır vergilemeye veya buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır.
5. Bu madde hükümleri, bu Anlaşmanın 2 nci maddesinde
bahsedilen vergilere uygulanacaktır.
Madde 26
KARŞILIKLI
ANLAŞMA USULÜ
1. Bir kişi, Âkit Devletlerden birinin veya her
ikisinin işlemlerinin kendisi için bu Anlaşma hükümlerine uygun olmayan bir
vergileme yarattığı veya yaratacağı kanaatine vardığında, bu Devletlerin iç
mevzuatlarında öngörülen müracaat usulleriyle bağlı kalmaksızın, olayı mukimi
olduğu Âkit Devletin yetkili makamına veya durumu 24 üncü maddenin 1 inci
fıkrasına uygun düşerse, vatandaşı olduğu Âkit Devletin yetkili makamına arz
edebilir. Söz konusu müracaat, Anlaşma hükümlerine aykırı düşen bir
vergilemeyle sonuçlanan eylemin ilk bildiriminden itibaren üç yıl içerisinde
yapılmalıdır.
2. Söz konusu yetkili makam itirazı haklı bulur ve
kendisi tatminkar bir çözüme ulaşamaz ise, bu Anlaşmaya ters düşen bir
vergilemeyi önlemek amacıyla, diğer Âkit Devletin yetkili makamıyla karşılıklı
anlaşmaya gayret sarfedecektir. Anlaşmaya varılan her husus, Âkit Devletlerin
iç mevzuatlarındaki zaman sınırlamalarına bağlı kalınmaksızın uygulanacaktır.
3. Âkit Devletlerin yetkili makamları, Anlaşmanın
yorumundan veya uygulanmasından kaynaklanan her türlü güçlüğü veya tereddütü
karşılıklı anlaşma yoluyla çözmek için gayret göstereceklerdir. Yetkili
makamlar aynı zamanda, Anlaşmada ele alınmayan durumlardan kaynaklanan çifte
vergilendirmenin ortadan kaldırılması için de birbirlerine danışabilirler.
4. Âkit Devletlerin yetkili makamları, bundan önceki
fıkralarda belirtilen hususlarda anlaşmaya varabilmek için birbirleriyle
doğrudan doğruya haberleşebilirler. Anlaşmaya varabilmek için sözlü görüş
alış-verişi gerekli görüldüğünde, bu görüşme Âkit Devletlerin yetkili
makamlarının temsilcilerinden oluşan bir Komisyon kanalıyla yürütülebilir.
Madde 27
BİLGİ
DEĞİŞİMİ
1. Âkit Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşma
hükümlerinin yürütülmesi için gerekli olan bilgileri veya Anlaşma ile
uyumsuzluk göstermediği sürece, Anlaşma kapsamına giren vergilerle ilgili iç
mevzuat hükümlerinin yürütülmesi için gerekli olan bilgileri değişime tabi
tutacaklardır. Bilgi değişimi, bu Anlaşmanın 1 inci ve 2 nci maddeleriyle
sınırlı değildir. Bir Âkit Devlet tarafından alınan her türlü bilgi, o Devletin
kendi iç mevzuatı çerçevesinde elde ettiği bilgiler gibi gizli tutulacak ve
yalnızca bu Anlaşmada belirtilen vergilerin tahakkuk veya tahsilleri veya cebri
icra ya da cezasıyla ve bu hususlardaki şikayet ve itirazlara bakmakla görevli
kişi veya makamlara (adli makamlar ve idari kuruluşlar dahil) verilebilecektir.
Bu kişi veya makamlar söz konusu bilgileri yalnızca bu amaçlar doğrultusunda
kullanacaklardır. Bu kişi veya makamlar söz konusu bilgileri mahkeme
duruşmalarında veya adli kararlar alınırken açıklayabilirler.
2. 1 inci fıkra hükümleri, hiçbir surette bir Âkit
Devleti:
a) Kendisinin veya diğer Âkit Devletin mevzuatına veya
idari uygulamalarına uymayacak idari önlemler alma;
b) Kendisinin veya diğer Âkit Devletin mevzuatı veya
normal idari işlemleri çerçevesinde elde edilemeyen bilgileri sunma;
c) Herhangi bir ticari, sınai, mesleki sırrı veya ticari
işlemi aleni hale getiren bilgileri veya aleniyeti kamu düzenine aykırı düşen
bilgileri verme;
yükümlülüğü altına sokacak şekilde yorumlanamaz.
Madde 28
DİPLOMAT
HÜVİYETİNDEKİ MEMURLAR VE KONSOLOSLUK MEMURLARI
Bu Anlaşma hükümleri, diplomat hüviyetindeki memurların
veya konsolosluk memurlarının uluslararası hukukun genel kuralları veya özel
anlaşma hükümleri uyarınca yararlandıkları mali ayrıcalıkları etkilemeyecektir.
Madde 29
YÜRÜRLÜĞE
GİRME
Âkit Devletlerden her biri, bu Anlaşmanın yürürlüğe
girmesi için kendi iç mevzuatında öngörülen işlemlerin tamamlandığını
diplomatik yollardan diğerine bildirecektir. Bu Anlaşma, bu bildirimlerden
sonuncusunun yapıldığı tarihte yürürlüğe girecek ve hükümleri, Anlaşmanın
yürürlüğe girdiği yılı takip eden Ocak ayının birinci günü veya daha sonra
başlayan her vergilendirme dönemine ilişkin vergiler için hüküm ifade
edecektir.
Madde 30
YÜRÜRLÜKTEN
KALKMA
Bu Anlaşma, bir Âkit Devlet tarafından feshedilinceye
kadar yürürlükte kalacaktır. Âkit Devletlerden her biri, Anlaşmanın yürürlüğe
girdiği tarihten itibaren altı yıllık bir süreden sonraki herhangi bir takvim
yılının bitiminden en az altı ay önce diplomatik yollardan fesih ihbarnamesi
vermek suretiyle Anlaşmayı feshedebilir. Bu durumda Anlaşma, fesih
ihbarnamesinin verildiği yılı takip eden Ocak ayının birinci günü veya daha
sonra başlayan her vergilendirme dönemine ilişkin vergiler için hüküm ifade
etmeyecektir.
BU HUSUSLARI TEYİDEN, aşağıda imzaları bulunan tam
yetkili temsilciler, bu Anlaşmayı imzaladılar.
İngiliz dilindeki nüshalarda, 16 Şubat 2005 tarihinde,
Saraybosna'da düzenlenmiştir.
TÜRKİYE
CUMHURİYETİ BOSNA
HERSEK
ADINA ADINA
(İmza) (İmza)