Dönem: 22 Yasama Yılı: 5
TBMM (S.
Sayısı: 1247)
Sağlık Hizmetleri Temel
Kanunu, Sağlık Personelinin
Tazminat ve Çalışma Esaslarına Dair Kanun ile Tababet ve Şuabatı
San’atlarının Tarzı İcrasına Dair
Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Sağlık,
Aile, Çalışma
ve Sosyal İşler Komisyonu Raporu (1/1226)
Not: Tasarı; Başkanlıkça Plan ve Bütçe, Sanayi, Ticaret, Enerji,
Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji, Avrupa Birliği Uyum ile Sağlık,
Aile, Çalışma ve Sosyal İşler komisyonlarına havale edilmiştir.
|
T.C. |
|
|
|
|
Başbakanlık |
|
|
|
Kanunlar
ve Kararlar |
|
|
|
Genel
Müdürlüğü |
|
|
|
Sayı:
B.02.0.KKG.0.10/101-1274/3291 |
|
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Sağlık
Bakanlığınca hazırlanan ve Başkanlığınıza arzı Bakanlar Kurulunca
Gereğini
arz ederim.
Recep
Tayyip Erdoğan
Başbakan
GENEL GEREKÇE
1)
Tabiplik, doğrudan insan hayatını konu aldığı için çok dikkat ve özveri
gerektiren bir meslektir. Tanı ve tedavi uygulamaları
çoğu zaman riskler içermekte, kanıta dayalı tıp uygulamalarına
rağmen kesin bilimsel veriler bile zamanla değişiklik göstermektedir.
Tıbbî uygulamalarda tedavinin istenmeyen etkilerinin
Yeni
Türk Ceza Kanununun yürürlüğe girmesi ve Sağlık Bakanlığının hasta
hakları uygulamasının başlamasından itibaren tabipler, yukarıda
sözü edilen durumlarla karşılaştıklarında daha fazla itham edilmektedir. Özellikle komplikasyon
ile malpraktis (tıbbî kötü uygulama) arasındaki ayrımın halk nezdinde
anlaşılamaması, tabiplerin riskli tıbbî uygulamalardan kaçınmasına,
böylece esas gerekli olan tedavileri ihmal etmesine yol açabilmektedir.
Bu durum, tabiplerin çalışma performanslarını ve sağlık hizmetlerini
ve dolayısıyla halk sağlığını olumsuz etkileyebilmektedir.
Diğer taraftan, tabiplerin haftalık çalışma süresi
45 saattir ve sıklıkla nöbetlerde hiç dinlenmeden 36 saat çalışmak
zorunda kalmaktadırlar. Bu çalışma temposu, tabiplerin hata yapma
ihtimalini artırmaktadır. Keza genel olarak bir tabip için kabul
edilen günlük hasta sayısı 20’dir. Ancak ülkemizde hasta yoğunluğu
ve tabip yetersizliği sebebiyle bir çok tabip günde 100 ve daha üzeri
hastaya bakma mecburiyetindedir. Bu kadar hastaya tıbbî ve etik kuralları
dikkate alarak kâmilen bakmak mümkün değildir. Bu durum da malpraktis
ihtimalini artırmaktadır.
Ayrıca, tıbbî işlemlerde kullanılan malzeme kalitesi
ve ilaçlar da tedavinin sonucuna doğrudan tesir edebilmektedir.
Geri ödeme kurumları ise bu konuda sınırlamalar
getirmekte ve tabipleri belirli malzeme ve ilaçları kullanmak zorunda
bırakmaktadır. Bunlara bağlı muhtemel problemler de tabipler için
risk oluşturmaktadır. Kaldı ki, aynı tedavi metodu, hastalık aynı
olmasına rağmen farklı hastalarda farklı neticeler ortaya çıkarabilmektedir.
Hastanın kendi bünye ve fiziki özelliklerinden kaynaklanan komplikasyonlar
da tabip için büyük risk oluşturmaktadır.
Anayasanın 129 uncu maddesinin beşinci fıkrası, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin
yetkilerini kullanırken işledikleri kusurlardan doğan tazminat
davalarının, kendilerine rücû edilmek kaydıyla ve kanunun gösterdiği
şekil ve şartlara uygun olarak ancak idare aleyhine açılabileceği
hükmünü amir olup; bu ana kurala göre kamuda görevli sağlık personelinin
fiilleriyle ortaya çıkan zararlardan dolayı tazminat talepli davalar
ancak idare aleyhine açılabilmektedir.
Kamu dışında görev yapan sağlık personelinin
hizmet kusurları sebebiyle verdikleri zararların tazmini için
ise borçlar hukukunun genel ilkeleri muvacehesinde adlî yargıda
tazminat davası açılabilmektedir.
Ancak uygulamada, hükmolunan tazminatların
ödenmesinde güçlükler ortaya çıkmaktadır. Gerçekten, hükmolunan
tazminat miktarının yüksek olması durumunda, kusurlu kişinin bu
tazminatı ödemeye gücünün yetmediği hâller sıkça gündeme gelmektedir.
Bu sebeple, tazminat ödenmesinde yaşanan zorlukları ortadan kaldırarak
ilgililerin haklarına daha çabuk ve tam olarak kavuşmalarını sağlamak;
ortaya çıkabilecek problemlerin asgariye indirilmesi ve çözümlerinin
hızlandırılması ile ilgililerin haklarının teminat altına alınmasını
sağlamak zorunluluğu bulunmaktadır. Diğer taraftan, tabiplerin
de böyle bir sigorta şemsiyesi altında kendilerini daha güvende
hissedecekleri ve hizmet motivasyonlarının yükseleceği açıktır.
Bu motivasyonla birlikte, sigorta sisteminin bütün kurallarıyla
yürümeye başlaması otokontrolü de getirecek ve böylece bir yandan
vatandaşlarımızın ve tabiplerimizin güvence seviyeleri yükseltilirken
bir yandan da sağlık hizmetlerinde kalitenin yükselmesi sağlanacaktır.
Öngörülen sigorta sisteminin ülkemiz bakımından
yeni bir sistem olması açısından, prim tespit sisteminin nasıl çalışacağının
tam olarak tahmin edilememesi yanında, kamuda çalışan tabiplerin
en uygun şartlarda sigorta yaptırabilmesini teminen, Sağlık Bakanlığının,
sigorta şirketleri arasında bir ihale açarak, prim ve teminat kapsamı
bakımından en uygun taahhütte bulunan bir veya birden fazla sigorta
şirketini bir yıllık süre ile yetkili kılması yoluna gidilmesi,
hem sistemin işleyişinin yerine oturmasını ve hem de kamu personelinin
malî hakları bakımından bir korumayı beraberinde getirecektir.
2) İyonlaştırıcı radyasyon ile teşhis, tedavi veya
araştırmanın yapıldığı yerler ile iş veya işlemlerde çalışan personelin
çalışma saatleri bakımından son yıllarda uygulamada pek çok problemle
karşılaşılmaktadır. Bunun sebebi, 3153 sayılı Kanuna istinaden
çıkarılan ve 1939 yılında yürürlüğe giren ve o günün teknik şartlarına
göre hazırlanan “Radyoloji, Radiyom ve Elektrikle Tedavi Müesseseleri
Hakkında Nizamname”de fiilen 5 saat çalışma şartı getirilmiş olmasıdır.
Avrupa Birliği Konseyinin, 96/29/Euratom Direktifi,
doğrudan çalışma saati düzenlemesine yer vermemekte; bunun yerine
radyasyona maruz kalma kriterini esas almaktadır. Bu Direktifin,
9 uncu maddesinde, radyasyona maruz kalanlar için etkili dozun her
bir yılda maksimum 50 mSv (milisivert); birbirini izleyen beş yıllık
sürede ise 100 mSv olduğu kararlaştırılmıştır.
Avrupa Birliğinde esas alınan bu düzenlemeye uygun
olarak, iyonlaştırıcı radyasyon ile teşhis, tedavi veya araştırmanın
yapıldığı yerler ile bu iş veya işlemlerde çalışan personelin, tıbben
kabul gören radyasyon dozu limitleri içinde çalıştırılması; bu limitlerin
ise, Avrupa Birliği kriterleri esas alınarak Sağlık Bakanlığınca
düzenlenmesi uygun olacaktır.
3)
Ülkemizdeki tabip sayısının ve dağılımının istenilen şekilde
sağlık hizmeti verilmesine kâfi gelmediği bilinen bir gerçektir. Gerçekten, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre hâlen ülkemiz,
tabip sayısı bakımından Avrupa bölgesindeki 52 ülke arasında sonuncu
sırada bulunmaktadır. Tıp fakültelerinin bugünkü
kapasitesi ile ülkemizdeki tabip açığının kapatılması ve Avrupa
ortalamasına ulaşılması da mümkün bulunmamaktadır. Diğer taraftan, ülkemiz sağlık hizmetlerine ve tıp bilimine
katkı sağlayacak yabancı tabiplerin ülkemizde sağlık hizmeti verebilmeleri
de mer’i mevzuatımıza göre mümkün değildir.
Ülkemizdeki
hekim sayısının artmasına katkı sağlamak, başarılı yabancı tabiplerin
ülkemizde çalışmalarının önündeki engelleri kaldırmak ve Avrupa
Birliğine tam üyelik sürecinde kişi ve hizmetlerin serbest dolaşımı önündeki engellerin kaldırılması
amacına uygun olarak, Türkiye’de tababet icra edebilmek için Türk olmak
şartının kaldırılması gerekmektedir.
4)
Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliğinin 137 nci maddesinde,
“Anestezi teknisyeni; anestezi uzmanı veya bunun bulunmadığı hallerde
ameliyathane sorumlu uzmanının sorumluluğu altında, bunların
ve ameliyatı yapan uzmanın direktiflerine göre ameliyatın ve narkozun
salimen ve rahat bir şekilde sonuçlanması için gerekenleri yapar.”
hükmü yer almaktadır.
Ülkemizde
genel olarak tabip ve özellikle anestezi uzmanı yetersizliğinden
dolayı birçok hastanede anestezi uzmanı bulunmamaktadır. Yeni Türk Ceza Kanununun
da yürürlüğe girmesiyle birlikte anestezi uzmanının bulunmadığı
durumlarda cerrahi müdahalelerin yapılmasında tereddütler yaşanmaktadır.
Bu sebeple, ilgili uzmanın gözetiminde ve direktifleri
doğrultusunda anestezi teknisyenlerinin iş ve işlem yapabilmesine
kanunî dayanak oluşturulması ve bu suretle uygulamadaki tereddütlerin
giderilmesi gereklidir.
Tasarı,
yukarıda yer verilen gerekçeler çerçevesinde hazırlanmıştır.
MADDE
GEREKÇELERİ
Madde
1- Madde ile, tabipler için zorunlu malî sorumluluk sigortası yapılmasını
sağlamak ve bu sigorta sisteminin usul ve esaslarını belirlemek
üzere, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununa dört madde eklenmesi
öngörülmektedir.
Ek
8 inci madde ile; Genel Gerekçede belirtilen sebeplerle, mesleklerini
serbest olarak icra eden tabiplerin kendileri için; döner sermaye
işletmesi olup personeline ek ödeme yapan kamuya ait sağlık kurum
ve kuruluşları ile özel hukuk kişilerine ait sağlık kurum ve kuruluşlarının
ise çalıştırdıkları tabipler için zorunlu malî sorumluluk sigortası
yaptırmaları ile sigortanın yer bakımından kapsamı ve sağlık kurum
ve kuruluşlarında görev yapan tabiplerin sigortalarını yaptırmaktan
sorumluluk ve sigorta ettirenin sigortalının fiili sebebiyle
tazminata mahkûm olması hâlinde, sigorta edenin zarar görene doğrudan
tazminatı ödemesi düzenlenmiştir.
Ek
9 uncu madde ile; kamuya ait sağlık kurum ve kuruluşlarında görev
yapan tabiplerin gelirlerinde bir azalmaya sebebiyet vermemek
üzere, bu Kanun ile getirilen zorunlu malî sorumluluk sigortası
primlerinin yüzde ellisinin kuruma ait döner sermaye gelirlerinden;
kalan yüzde ellisinin ise sigortalının döner sermaye ek ödemesinden
karşılanması öngörülmektedir.
Aynı
sebeple, kurum ve kuruluşlarca ve istihdam edenlerce, ilgili tabip
için ödenen sigorta priminin hiçbir isim altında ve hiçbir şekilde
sigorta edilenin maaş ve sâir malî haklarından kesilemeyeceği, bu
yolda hüküm ihtiva
Diğer
taraftan, bir tabibin kusuru ile sebep olduğu hâller sebebiyle
emsâllerine göre daha yüksek prim ödenmesi hâlinde, hem bu tabibi daha
dikkatli olmaya sevk etmek ve hem de diğer tabipler aleyhine bir eşitsizliğe
sebep olmamak gerekçesi ile, aradaki farkın ilgili tabipten tahsili
suretiyle karşılanması öngörülmüştür; ayrıca, sigortanın asgarî
teminat çerçevesi, şartları ve tutarları ile tarifelerin Sağlık
Bakanlığının görüşü alındıktan sonra, Hazine Müsteşarlığının
bağlı olduğu bakanlıkça tespit olunacağı da hükme bağlanmaktadır.
Ek
10 uncu madde ile; bu Kanun ile getirilen zorunlu malî sorumluluk sigortasının,
Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu bakanlıkça ilgili dalda
ruhsat verilmiş sigorta şirketleri tarafından yapılması hükme
bağlanmıştır.
Ayrıca,
maddede kamuda görev yapan tabiplerin sigorta primlerinin düşük
olmasını sağlamak ve böylece Hazine menfaatini korumak üzere,
Sağlık Bakanlığının, kamuda görevli tabiplerin en uygun şartlarda
sigortalanabilmesini teminen, yetkili sigorta şirketleri arasından
prim ve teminat kapsamı bakımından en uygun taahhütte bulunan bir
veya sigorta teminatı bakımından riski paylaştırmak üzere birden
fazla sigorta şirketini bir yıllık süre ile yetkili kılmak için ihaleye
çıkabilmesi hükme bağlanmıştır.
Ek
11 inci madde ile; getirilen zorunlu malî sorumluluk sigortası sisteminin
iyi işlemesi bakımından, aksine davranışların müeyyidelendirilmesini
sağlamak üzere, sigorta yapılmaması ve yaptırılmaması hâlinde
idarî para cezası verilmesi ve bu cezanın 5326 sayılı Kabahatler
Kanunundaki usul ve esaslara tâbi olması öngörülmüştür.
Madde
2- Madde ile, iyonizan radyasyon kaynakları ile çalışan personelin
çalışma sistemlerinin günümüz şartlarına uygun olarak düzenlenmesi
amaçlanmıştır.
Madde
3- Mesleklerini kanun gereği serbest olarak icra etme hak ve yetkisine
sahip bulunan sağlık personelinin mesai saatleri dışında çalışabilmeleri,
2368 sayılı Sağlık Personelinin Tazminat ve Çalışma Esaslarına Dair
Kanun ile kimi tazminat ve ödenekler bakımından kurallara bağlanmıştır.
Aynı Kanuna 5371 sayılı Kanunla ilave olunan bir hüküm ile, hastanelerimizde
uygulanan performans sisteminin bir gereği olarak ve birinci basamak
sağlık hizmetlerinde etkinliğin artırılabilmesi ve bu hizmetlerin
daha düzenli yürütülebilmesi maksadıyla, il sağlık müdürlüğü ve
başhekimlik görevini yürütenlerin serbest olarak çalışamayacakları
hükme bağlanmıştır. Ancak, Sağlık Bakanlığınca uygulanan sistemin
dışında oldukları için askerî sağlık kurum ve kuruluşlarında görev
yapan başhekimlerin serbest çalışma yasağı
kapsamından çıkarılması gerekli bulunmaktadır.
Madde
4- Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre halen ülkemiz, tabip sayısı
bakımından Avrupa bölgesindeki 52 ülke arasında sonuncu sırada
bulunmaktadır.
Tıp fakültelerinin bugünkü kapasitesi ile ülkemizdeki
tabip açığının kapatılması ve Avrupa ortalamasına ulaşılması
da mümkün bulunmamaktadır. Bu sebeple hem ülkemizdeki tabip
sayısının artmasına katkı sağlamak, hem başarılı yabancı tabiplerin
ülkemizde çalışmalarının önündeki engelleri kaldırmak ve hem de
Avrupa Birliğine tam üyelik sürecinde, kişi ve hizmetlerin serbest
dolaşımı önündeki engellerin kaldırılması amacına uygun olarak
Türkiye’de tababet icra edebilmek için Türk olma şartının kaldırılması
öngörülmektedir.
Madde
5- Anestezi uzmanının bulunmadığı hâllerde anestezi teknisyenlerinin,
ilgili tabibin sorumluluğu altında ve onun direktiflerine göre
anestezi iş ve işlemlerini yapabilmeleri amaçlanmaktadır.
Madde 6- Madde ile; 5 inci maddede belirtilen gerekçeyle,
“ izinli Türk hekimlerinin” ibaresi, “mezun hekimlerin” olarak değiştirilmektedir.
Madde 7- Madde ile; tıpta uzmanlık eğitimine ilişkin
hususların günün şartlarına uygun olarak daha dinamik şekilde düzenlenebilmesini
teminen, ihtisas belgelerinin alınması ve bu hususta uyulması gereken
usul ve esasların, Sağlık Bakanlığınca hazırlanıp Bakanlar Kurulunca
yürürlüğe konulacak yönetmelikle düzenlenmesi ve bu yönetmelik
yürürlüğe konuluncaya kadar, mevcut düzenlemelerin uygulanmasına
devam edilmesi öngörülmektedir.
Madde 8- Madde, yürürlük maddesi olup; getirilen
sigorta sisteminin alt yapı çalışmalarının hazırlanması için, bu
Kanunun 1 inci maddesiyle 7/5/1987 tarihli ve 3359 sayılı Kanuna
ilave olunan maddelerin, ek 9 uncu maddenin son fıkrası hariç olmak
üzere, 1/1/2007 tarihinde, diğer maddelerinin ise yayımı tarihinde
yürürlüğe girmesi öngörülmektedir.
Madde
9- Yürütme maddesidir.
Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu
Raporu
|
Türkiye Büyük Millet Meclisi |
|
|
|
|
Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler |
|
|
|
Komisyonu |
|
|
|
Esas
No.: 1/1226 |
|
|
|
Karar
No.: 44 |
|
TÜRKİYE
BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Sağlık
Bakanlığınca hazırlanarak Bakanlar
Kurulunca 26/6/2006 tarihinde Başkanlığınıza sunulan, “ Sağlık
Hizmetleri Temel Kanunu, Sağlık Personelinin Tazminat ve Çalışma
Esaslarına Dair Kanun ile Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı
İcrasına Dair Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” Başkanlığınızca 30/6/2006 tarihinde
esas komisyon olarak Komisyonumuza; tali komisyon olarak da Plan ve
Bütçe Komisyonu, Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi
ve Teknoloji Komisyonu ile Avrupa Birliği Uyum Komisyonuna havale
edilmiştir. Komisyonumuz, 12/6/2006 tarihli otuzsekizinci toplantısında
Sağlık, Adalet, Sanayi ve Ticaret, Maliye Bakanlıkları, Hazine
Müsteşarlığı, Kamu İhale Kurumu, Devlet Planlama Teşkilatı, Yükseköğretim
Kurulu, Türk Tabipler Birliği ile Türk Diş Hekimleri Birliği temsilcilerinin katılımlarıyla Tasarıyı inceleyip
görüşmüştür.
Tasarı
ile tabipler ile sağlık kurum ve kuruluşları için zorunlu mali sorumluluk
sigortası yapılması ve buna aykırı davrananlar için para cezası
verilmesi; iyonizen radyasyon kaynakları ile çalışan personelin
radyasyon limitleri içinde çalıştırılması; yabancı doktorların
Türkiye'de çalışabilmesi; anestezi uzmanının bulunmadığı hallerde
anestezi teknisyenlerinin ilgili tabibin sorumluluğunda anestezi
işini yapabilmeleri öngörülmektedir.
Tasarının
Komisyonumuzda görüşülmesi sırasında Komisyon toplantısına katılan
Sağlık Bakanı tarafından bazı bilgiler verilmiştir.
Sayın
Bakan ;
Bazı
kanunlarda yapılan değişikliklerin, vermekte oldukları sağlık
hizmetinin pratik anlamda biraz daha kolaylaştırılmasına yönelik
değişiklikler olduğunu ve bunlardan birincisinin tabipler için
zorunlu malî sorumluluk sigortası yapılmasını sağlamak olduğunu
ve bu sigorta sisteminin usul ve esaslarını belirlemek üzere 3359
sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununa eklenen maddelerle, hekimlere
mali sorumluluk sigortası yapma imkanının getirildiğini belirtmişlerdir.
Sayın Bakan ayrıca Tasarı ile;
İyonizan radyasyon kaynakları ile çalışan personelin
çalışma sistemlerinin günümüz şartlarına uygun olarak düzenlendiğini,
Dünya’daki ve Avrupa’daki uygulamaların dikkate alınarak, çalışanların
sağlıklarını koruyacak şekilde çalışma sürelerinin yeniden düzenlendiğini,
Askerî sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan
başhekimlerin serbest çalışma yasağı kapsamından çıkarıldıklarını,
Hem ülkemizdeki tabip sayısının artmasına katkı
sağlamak, hem başarılı yabancı tabiplerin ülkemizde çalışmalarının
önündeki engelleri kaldırmak hem de Avrupa Birliğine tam üyelik sürecinde,
kişi ve hizmetlerin serbest dolaşımı önündeki engellerin kaldırılması
amacına uygun olarak Türkiye’de tababet icra edebilmek için Türk olma
şartının kaldırıldığı,
Anestezi uzmanının bulunmadığı hâllerde anestezi
teknisyenleriyle birlikte, uzman doktorların, cerrahların da anestezi
iş ve işlemlerini yapabilmelerinin önünün açıldığı,
Tıpta uzmanlık eğitimine ilişkin hususların günün
şartlarına uygun olarak daha dinamik şekilde düzenlenebilmesini
teminen, ihtisas belgelerinin alınması ve bu hususta uyulması gereken
usul ve esasların Sağlık Bakanlığı’nca hazırlanıp Bakanlar Kurulu’nca
yürürlüğe konulacak yönetmelikle düzenleneceği gibi hükümlerin
düzenlendiği,
belirtilmiştir.
Tasarının tümü üzerinde yapılan görüşmeler sırasında
;
Radyoloji bölümlerinin çok azının Avrupa standartlarına
uygun olduğu, bu nedenle beş saatlik sınırın kalkmasının doğru olmadığı,
Anestezi teknisyenlerine; anestezi uzmanı veya
onun bulunmadığı hallerde ameliyatı yapan uzmanın gözetiminde
anestezi iş ve işlemlerini yapması için yetki vermenin sorunların
çözümünde ve sorumluluğun üstlenilmesinde kargaşaya yol açacağı,
Hekimlerin özlük haklarına bakıldığında hangi
nitelikte hekimlerin ülkemize geleceğinin iyi düşünülmesi gerektiği
ve salt hekim sayısını artırmanın sorunların çözümünde etkin olamayacağı,
Kamuya ait döner sermayeli sağlık kurum ve kuruluşlarında
görev yapan tabiplerin zorunlu mali sorumluluk sigorta primlerinin
yüzde ellisinin kurum ve kuruluşlara ait döner sermaye gelirinden,
yüzde ellisinin ise bizzat sigortalının döner sermaye ek ödeme payından
karşılanmasının Anayasa’ya aykırı olduğu,
belirtilmiştir.
Sigortanın gönüllülük esasına bağlı olması gerektiği,
isteyen hekimin kendi uygulamalarına yönelik sigorta yaptırabilmesi
gerektiği yönünde bazı görüş ve eleştiriler de olmuştur.
Bu görüş ve eleştirilere karşılık olmak üzere,
Radyasyon bölümünde çalışan personel açısından
Avrupa Birliği doz limitlerine uyum konusunda azami gayretin gösterileceği,
Anestezi teknisyenlerine yönetmelikle zaten
söz konusu yetkinin verildiği ve burada yapılanın kanunla hukuki
dayanağının kuvvetlendirilmesinden ibaret olduğu,
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, Avrupa
Bölgesi’ndeki ülkeler arasında hekim sayısı bakımından ülkemizin
52 ülke arasında son sırada bulunduğu ve şu anki hekim sayısıyla
hekim açığının kapatılmasının mümkün olmadığı, düzenlemenin sağlık
turizmine de destek sağlayacağı ve YÖK’ün denklikle ilgili gerekleri
yerine getirmeye devam edeceği,
Hekimlere getirilen zorunlu mali sorumluluk
sigortasıyla kendilerinin yüksek miktarlı tazminat taleplerine
karşı koruma altına alındıkları ve hekimlerin kendilerini daha
güvende hissetmesinin sağlandığı, sağlık turizmi ve buna benzer
alanlarda istihdamın da önünün açıldığı,
Hekimlerin istediği sigorta şirketiyle sigorta
sözleşmesi yapmasının önünde bir engel bulunmadığı yönünde tasarıyı
destekleyen görüşler,
belirtilmiştir.
Tasarının tümü üzerindeki görüşmelerden sonra,
tasarı ile gerekçesi uygun bulunmuş ve maddelerinin görüşülmesine
geçilmesi kabul edilmiştir.
Tasarının maddelerinin görüşülmesi sırasında,
maddeler üzerinde verilen bazı önergeler ve sözlü öneriler kabul
edilmiş ve metin bu doğrultuda yeniden düzenlenmiştir.
Kabul edilen önergeler ve öneriler doğrultusunda;
Tasarının;
Çerçeve 1 inci maddesi ile yapılan düzenlemede
3359 sayılı Kanuna ek maddeler eklenmektedir. Tasarının Komisyonumuza
havale tarihi ile görüşülme tarihi arasındaki zamanda Kanuna yeni
ek madde eklendiği görülmüş ve ek madde numaraları bu doğrultuda
yeniden düzenlenmiştir.
Bu anlamda Ek Madde 8 Ek madde 9 olmak üzere ve madde
metnindeki “bir fiil” ibaresinin “bilfiil” olarak düzeltilmesi suretiyle,
Ek Madde 9 Ek Madde 10 olmak üzere ve 3 üncü fıkrasındaki
“ile sebep olduğu haller” ibaresinin madde metninden çıkarılması
ve 4 üncü fıkrasının zorunlu malî sorumluluk sigortasına ilişkin
genel şartların yeniden düzenlenmesi
suretiyle,
Ek
Madde 10 Ek Madde 11 olmak üzere,
Ek Madde 11 Ek
Madde 12 olmak üzere ve 5326 sayılı Kanunun kabul tarihinin de madde
numarasına eklenmesi suretiyle,
Ayrıca “Ek Madde”
ibaresinin çerçeve maddede de ifade edilmesi suretiyle kabul edilmiştir.
Çerçeve 2 nci madde olmak üzere yeni bir madde ilavesini
öngören önergenin kabul edilmesi ile, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri
Temel Kanununun 1 inci maddesinin ikinci fıkrası değiştirilmiş,
ayrıca bu fıkradan sonra gelmek üzere maddeye iki yeni fıkra eklenmiştir.
Önerge ile, 20.10.2005 tarih ve 5413 sayılı Kanun ile Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma
hastanelerindeki klinik şefi ve şef yardımcısı unvanlı kadrolara
yapılacak atamalarla ilgili yapılan düzenlemenin Anayasa Mahkemesi
tarafından yürürlüğünün durdurulması dikkate alınarak bu kadrolara
yapılacak atamalarla ilgili usul ve esasların yeniden belirlenmesi
amaçlanmıştır. Diğer taraftan, klinik şefi ve şef yardımcılarının,
bilimsel çalışmalarının bilimsel ve performans kriterlerine göre
değerlendirilmeleri ve bu kriterleri yerine getirenlerin görevlerine
devam etmeleri, getiremeyenlerin ise uzmanlık kadrolarına atanmaları
ile Sağlık Bakanlığı hastanelerine Baştabip olarak atanabilecek
kimselerin nitelikleri belirlenmiştir.
Çerçeve 7 nci madde, çerçeve 8 inci madde olmak
üzere verilen bir önergenin kabul
edilmesi ile 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San'atlarının Tarzı İcrasına
Dair Kanunun 9 uncu maddesi yeniden düzenlenerek Sağlık Bakanlığının
sürekli kurulu niteliğinde Tıpta Uzmanlık Kurulu teşkil edilmiş ve Kurul üyeleri ile görevleri
düzenlenmiştir.
Bu çerçeve Madde ile ayrıca 1219 sayılı Kanuna bir geçici madde eklenmektedir.
Geçici madde çıkarılacak yönetmelikle ilgilidir. Yönetmelik
hükmü, Kanunun değiştirilen 9 uncu maddesinde düzenlendiğinden
çerçeve madde metinden çıkarılmıştır.
Çerçeve 9 uncu madde olmak üzere verilen bir önergenin
kabul edilmesi ile 181 sayılı Sağlık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri
Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 31 inci maddesinin beşinci
ve yedinci fıkraları değiştirilmiş ve adli dosyaların karara bağlanması
sürecini hızlandırmak amacıyla Yüksek Sağlık Şurasına bağlı olarak
ihtisas komisyonlarının oluşturulması sağlanmıştır.
Çerçeve 10 uncu madde olmak üzere verilen bir
önergenin kabul edilmesi ile 181 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin
ek 3 üncü maddesi yeniden düzenlenmiş ve Sağlık Bakanlığı döner
sermaye ücretlerinin genel bütçeden de karşılanarak sözleşmeli personel çalıştırılması
sağlanmıştır.
Çerçeve 11 inci madde olmak üzere verilen bir
önergenin kabul edilmesi ile 4924 sayılı Kanununun 3 üncü maddesinin
üçüncü fıkrasına eklenen cümle ile sözleşmeli personel pozisyonlarının
bulunduğu hizmet birimlerinin, hizmetin gerektirdiği durumlarda
birleştirilmesi, niteliklerinin değiştirilmesi veya isimlerinin
değiştirilmesi gibi işlemler için Maliye Bakanlığı vizesinin yeterli olacağı kabul edilmiştir.
Çerçeve 5 inci maddesi çerçeve 6 ncı madde olmak
üzere ve çerçeve hükmü “1219 sayılı
Kanunun 3 üncü maddesine ikinci fıkrasından sonra gelmek üzere
aşağıdaki fıkra eklenmiştir.” şeklinde düzeltilmiştir.
Tasarı başlığı Tasarıya eklenen yeni kanun değişiklikleri
nedeniyle, “Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” olarak değiştirilmiştir.
Tasarının,
Çerçeve 2 nci maddesi çerçeve 3, çerçeve 3 üncü
maddesi çerçeve 4, çerçeve 4 üncü maddesi çerçeve 5, çerçeve 6 ncı maddesi çerçeve 7 nci maddeler
olmak üzere aynen,
Yürürlüğe ilişkin 8 inci maddesi 12 nci madde olmak
üzere ve “Ek 9 uncu” ibaresinin “ek 10 uncu” olarak düzeltilmesi suretiyle,
yürütmeye ilişkin 9 uncu maddesi ise 13 üncü madde olmak üzere aynen
kabul edilmiştir.
Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak üzere
Yüksek Başkanlığa saygı ile arz olunur.
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
|
|
Cevdet Erdöl |
Nevzat Doğan |
Sabri Varan |
|
|
Trabzon |
Kocaeli |
Gümüşhane |
|
|
|
|
(İmzada bulunamadı) |
|
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
|
Mehmet Kılıç |
Mehmet Kerim Yıldız |
Ahmet Yaşar |
|
|
Konya |
Ağrı |
Aksaray |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Muzaffer Kurtulmuşoğlu |
Bayram Meral |
Remziye Öztoprak |
|
|
Ankara |
Ankara |
Ankara |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Osman Akman |
Turhan Çömez |
Şerif Birinç |
|
|
Antalya |
Balıkesir |
Bursa |
|
|
|
(İmzada bulunamadı) |
|
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
Agah Kafkas |
İrfan Rıza Yazıcıoğlu |
Lokman Ayva |
|
|
Çorum |
Diyarbakır |
İstanbul |
|
|
|
(İmzada bulunamadı) |
(İmzada bulunamadı) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
İzzet Çetin |
Hüseyin Tanrıverdi |
Ali Arslan |
|
|
Kocaeli |
Manisa |
Muğla |
|
|
(İmzada bulunamadı) |
|
(İmzada bulunamadı) |
|
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
|
İdris Sami
Tandoğdu |
Feramus Şahin |
Alim Tunç |
|
|
Ordu |
Tokat |
Uşak |
|
|
(İmzada bulunamadı) |
|
|
HÜKÜMETİN TEKLİF ETTİĞİ
METİN
SAĞLIK HİZMETLERİ TEMEL KANUNU, SAĞLIK PERSONELİNİN TAZMİNAT
VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR KANUN İLE TABABET VE ŞUABATI SAN’ATLARININ
TAR-ZI İCRASINA DAİR KANUNDA DEĞİŞİKLİK
YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
MADDE 1- 7/5/1987 tarihli ve
3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununa aşağıdaki maddeler eklenmiştir.
“Zorunlu malî sorumluluk sigortası
EK MADDE 8- Tıbbî hizmetlerden kaynaklanan her türlü
tazminat taleplerinin karşılanmasını teminen;
a) Serbest olarak mesleğini icra eden tabipler
kendileri için,
b) Personelin katkısıyla elde edilen döner sermaye
gelirlerinden personele ödeme yapılan kamuya ait döner sermayeli
sağlık kurum ve kuruluşları ile özel hukuk kişilerine ait sağlık kurum
ve kuruluşları çalıştırdıkları tabipler için,
zorunlu malî sorumluluk sigortası yaptırmak zorundadır.
(b) bendi kapsamındaki kamu kurum ve kuruluşlarında
görev yapan tabipler için çalıştıkları kurum ve kuruluşça yaptırılan
sigorta, ilgili tabibin mesleğini serbest olarak icra etmesi hâlini
kapsamaz.
Sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışan tabiplerin
zorunlu malî sorumluluk sigortasının yaptırılmasından, ilgilinin
çalıştığı sağlık kurum ve kuruluşunun amiri birinci derecede sorumludur.
Bu Kanunla getirilen zorunlu sigorta kapsamındaki
bir fiil veya hâl sebebi ile sigorta yaptıranın tazminata mahkûm
edilmesi hâlinde; sigorta yapan, zorunlu malî sorumluluk sigortasında
öngörülen sınırlar içinde tazminatı doğrudan zarar görene öder.
Sigorta primleri ve tarifeler
EK MADDE 9- Kamuya
ait döner sermayeli sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan tabiplerin
bu Kanun ile getirilen zorunlu malî sorumluluk sigortası primlerinin
yüzde ellisi kurum ve kuruluşa ait döner sermaye gelirlerinden;
yüzde ellisi ise bizzat sigortalının döner sermaye ek ödemesi payından
karşılanır.
Kamu kurum ve kuruluşları dışındaki kurum ve kuruluşlarca
istihdam edilen tabiplerin sigorta primleri istihdam eden veya işverence
karşılanır. Bu maddenin birinci fıkrasındaki yüzde ellilik pay ve
üçüncü fıkrasındaki hâl istisna olmak üzere, sigortalılar için ödenen
sigorta primi hiçbir isim altında ve hiçbir şekilde sigortalının
maaş ve sair malî haklarından kesilemez, bu yolda hüküm ihtiva eden
sözleşme yapılamaz.
Bir tabibin kusuru ile sebep olduğu hâller sebebiyle,
o tabip için emsallerine göre daha
yüksek prim ödenmesi hâlinde, aradaki fark ilgili tabibin döner sermaye
gelirinden kesilmek suretiyle karşılanır.
Zorunlu malî sorumluluk sigortasına ilişkin teminatın
çerçevesi, şartları, tutarları, genel şartlar ile tarifeler, Sağlık
Bakanlığının görüşü alınarak Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu
bakanlıkça belirlenir ve Resmi Gazetede yayımlanır.
Sigorta yapma yetkisi
EK MADDE 10- Bu
Kanun ile getirilen zorunlu malî sorumluluk sigortası, Hazine Müsteşarlığının
bağlı olduğu bakanlıkça ilgili dalda ruhsat verilmiş sigorta şirketleri
tarafından yapılır.
Sağlık Bakanlığı, kamuda görevli tabiplerin en
uygun şartlarda sigortalanabilmesini teminen, birinci fıkrada
belirtilen sigorta şirketleri arasından prim ve teminat kapsamı
bakımından en uygun taahhütte bulunan bir veya birden fazla sigorta
şirketini bir yıllık süre ile yetkili kılmak için kamu ihale mevzuatına
göre ihaleye çıkabilir. Bu durumda, kamuda çalışan tabiplerin zorunlu
malî sorumluluk sigortası, sadece bu ihale neticesinde tespit olunacak
sigorta şirketince yapılabilir.
Para cezası
EK MADDE 11- Bu Kanunda öngörülen zorunlu malî sorumluluk
sigortasını; kendileri yaptırmak zorunda oldukları hâlde yaptırmayan
tabiplere ve çalıştırdıkları tabipleri sigorta ettirmek zorunda
olanlardan, bu sigortayı yaptırmayanlara sigorta yaptırmadığı
süre için ödemesi gereken primin beş katı idarî para cezası verilir.
Bu para cezası, 5326 sayılı Kabahatler Kanunundaki usul ve esaslara
tabidir.
Kamu kurum ve kuruluşlarında, sigorta yaptırılmamasından
dolayı verilen idarî para cezasından o kurum ve kuruluşun amiri
şahsen sorumludur.”
MADDE 2- 31/12/1980 tarihli ve
2368 sayılı Sağlık Personelinin Tazminat ve Çalışma Esaslarına Dair
Kanunun 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 2- Kamu
sağlık hizmetlerinde çalışan personelin
haftalık kanunî çalışma süresi 45 saat, 4 üncü maddede tanınmış
olan haktan yararlananlar için ise 40 saattir. Personelin günlük çalışma
saatleri, 657 ve 926 sayılı kanunlardaki hükümlere göre tespit
edilir. Ancak, bu personelden iyonlaştırıcı radyasyon ile teşhis,
tedavi veya araştırmanın yapıldığı yerler ile bu iş veya işlemlerde
çalışan personel, Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikte
belirlenen radyasyon dozu limitleri içinde çalıştırılabilir.”
MADDE 3- 2368 sayılı Kanunun
4 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 4- 1 inci madde kapsamına giren personelden,
özel kanunlarına göre meslek ve sanatlarını serbest olarak icra etme
hak ve yetkisine sahip olanlar istedikleri takdirde 1 inci maddede
öngörülen tazminat hakkından yararlanmamak şartı ile mesai saatleri
dışında serbest olarak çalışabilirler. Bunlara iş güçlüğü, iş riski
ve teminindeki güçlük zamları veya bu mahiyetteki zamlar ödenmez.
Ancak, il sağlık müdürlüğü ve başhekimlik görevini yürütenler serbest
olarak çalışamazlar. Askerî sağlık kurum ve kuruluşlarında görev
yapan başhekimler serbest çalışma yasağına tâbi değildir.”
MADDE 4- 11/4/1928 tarihli ve
1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San'atlarının Tarzı İcrasına Dair
Kanunun 1 inci maddesindeki “ve Türk bulunmak” ibaresi madde metninden
çıkarılmıştır.
MADDE 5- 1219 sayılı Kanunun 3 üncü maddesine ikinci fıkrasından
sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş, diğer fıkralar buna
göre teselsül ettirilmiştir.
“Anestezi teknisyenleri; anestezi uzmanı veya
bunun bulunmadığı hâllerde ameliyatı yapan ilgili uzmanın gözetiminde
ve direktiflerine uygun olarak anestezi iş ve işlemlerini yaparlar.”
MADDE 6- 1219 sayılı Kanunun
4 üncü maddesinin birinci cümlesindeki “izinli Türk hekimlerinin”
ibaresi, “mezun hekimlerin” olarak değiştirilmiştir.
MADDE 7- 1219 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş ve Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“MADDE 9- İhtisas belgelerinin alınması ve bu hususta
uyulması gereken usul ve esaslar, Sağlık Bakanlığınca hazırlanıp
Bakanlar Kurulunca yürürlüğe konulacak yönetmelikle düzenlenir.”
“GEÇİCİ MADDE 7- 9 uncu maddede öngörülen yönetmelik
yürürlüğe konuluncaya kadar, mevcut düzenlemelerin uygulanmasına
devam olunur.”
MADDE 8- Bu Kanunun 1 inci
maddesiyle 7/5/1987 tarihli ve 3359 sayılı Kanuna eklenen maddeler,
ek 9 uncu maddenin son fıkrası hariç olmak üzere 1/1/2007 tarihinde,
diğer maddeleri ise yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 9- Bu Kanun hükümlerini
Bakanlar Kurulu yürütür.
SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA
VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN
BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK
YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
MADDE 1- 7/5/1987 tarihli ve
3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununa aşağıdaki Ek maddeler eklenmiştir.
“Zorunlu malî sorumluluk sigortası
EK MADDE 9- Tıbbî hizmetlerden kaynaklanan her türlü
tazminat taleplerinin karşılanmasını teminen;
a) Serbest olarak mesleğini icra eden tabipler
kendileri için,
b) Personelin katkısıyla elde edilen döner sermaye
gelirlerinden personele ödeme yapılan kamuya ait döner sermayeli
sağlık kurum ve kuruluşları ile özel hukuk kişilerine ait sağlık kurum
ve kuruluşları çalıştırdıkları tabipler için,
zorunlu malî sorumluluk sigortası yaptırmak zorundadır.
(b) bendi kapsamındaki kamu kurum ve kuruluşlarında
görev yapan tabipler için çalıştıkları kurum ve kuruluşça yaptırılan
sigorta, ilgili tabibin mesleğini serbest olarak icra etmesi hâlini
kapsamaz.
Sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışan tabiplerin
zorunlu malî sorumluluk sigortasının yaptırılmasından, ilgilinin
çalıştığı sağlık kurum ve kuruluşunun amiri birinci derecede sorumludur.
Bu Kanunla getirilen zorunlu sigorta kapsamındaki
bilfiil veya hâl sebebi ile sigorta yaptıranın tazminata mahkûm
edilmesi hâlinde; sigorta yapan, zorunlu malî sorumluluk sigortasında
öngörülen sınırlar içinde tazminatı doğrudan zarar görene öder.
Sigorta primleri ve tarifeler
EK MADDE 10- Kamuya
ait döner sermayeli sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan tabiplerin
bu Kanun ile getirilen zorunlu malî sorumluluk sigortası primlerinin
yüzde ellisi kurum ve kuruluşa ait döner sermaye gelirlerinden;
yüzde ellisi ise bizzat sigortalının döner sermaye ek ödemesi payından
karşılanır.
Kamu kurum ve kuruluşları dışındaki kurum ve kuruluşlarca
istihdam edilen tabiplerin sigorta primleri istihdam eden veya işverence
karşılanır. Bu maddenin birinci fıkrasındaki yüzde ellilik pay ve
üçüncü fıkrasındaki hâl istisna olmak üzere, sigortalılar için ödenen
sigorta primi hiçbir isim altında ve hiçbir şekilde sigortalının
maaş ve sair malî haklarından kesilemez, bu yolda hüküm ihtiva eden
sözleşme yapılamaz.
Bir tabibin kusuru sebebiyle, o tabip için emsallerine göre daha yüksek prim ödenmesi
hâlinde, aradaki fark ilgili tabibin döner sermaye gelirinden kesilmek
suretiyle karşılanır.
Zorunlu malî sorumluluk sigortasına ilişkin genel
şartlar Hazine Müsteşarlığınca, tarife ve talimatlar ise Hazine
Müsteşarlığının bağlı olduğu bakanlıkça, Sağlık Bakanlığının görüşü
alınarak belirlenir ve Resmi Gazetede yayımlanır.
Sigorta yapma yetkisi
EK MADDE 11- Bu
Kanun ile getirilen zorunlu malî sorumluluk sigortası, Hazine Müsteşarlığının
bağlı olduğu bakanlıkça ilgili dalda ruhsat verilmiş sigorta şirketleri
tarafından yapılır.
Sağlık Bakanlığı, kamuda görevli tabiplerin en
uygun şartlarda sigortalanabilmesini teminen, birinci fıkrada
belirtilen sigorta şirketleri arasından prim ve teminat kapsamı
bakımından en uygun taahhütte bulunan bir veya birden fazla sigorta
şirketini bir yıllık süre ile yetkili kılmak için kamu ihale mevzuatına
göre ihaleye çıkabilir. Bu durumda, kamuda çalışan tabiplerin zorunlu
malî sorumluluk sigortası, sadece bu ihale neticesinde tespit olunacak
sigorta şirketince yapılabilir.
Para cezası
EK MADDE 12- Bu Kanunda öngörülen zorunlu malî sorumluluk
sigortasını; kendileri yaptırmak zorunda oldukları hâlde yaptırmayan
tabiplere ve çalıştırdıkları tabipleri sigorta ettirmek zorunda
olanlardan, bu sigortayı yaptırmayanlara sigorta yaptırmadığı
süre için ödemesi gereken primin beş katı idarî para cezası verilir.
Bu para cezası, 30.3.2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunundaki
usul ve esaslara tabidir.
Kamu kurum ve kuruluşlarında, sigorta yaptırılmamasından
dolayı verilen idarî para cezasından o kurum ve kuruluşun amiri
şahsen sorumludur.”
MADDE 2- Sağlık Hizmetleri Temel
Kanununun Ek 1 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş ve bu fıkradan sonra gelmek üzere maddeye aşağıdaki
fıkralar eklenmiştir.
“Klinik şefi, klinik şef yardımcısı, başasistan
ve asistan kadrolarına, açıktan atama izni alınmaksızın ilgili mevzuatı
çerçevesinde atama yapılır. Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma
hastanelerindeki klinik şefi ve şef yardımcılığı kadrolarına,
ilgili dalda uzman olan profesör ve doçentler ile ilgili dal uzman
tabipleri arasından Bakanlık tarafından atama yapılır. Profesör
ve doçentler, Bakanlıkça ilan edilen kadrolar için, gerekli belge,
bilimsel çalışma ve yayınları ile birlikte Bakanlığa başvururlar.
Bakanlık, ilgili dalda üçü eğitim ve araştırma hastaneleri klinik
şeflerinden ve ikisi de üniversite öğretim üyelerinden olmak üzere
beş kişilik bir jüri teşkil eder. İlgili dalda yeteri kadar şef veya
öğretim üyesi bulunmadığı taktirde jüri en yakın daldaki şef veya
öğretim üyelerinden tamamlanır. Jüri, adayların bilimsel çalışma
ve yayınlarını inceler ve her bir aday için rapor düzenler. Bu raporlar
ışığında Bakanlıkça belirlenen en uygun adaylar klinik şefi ve şef yardımcılığı kadrolarına
atanırlar. Profesör ve doçent unvanına sahip olmayan uzman tabiplerin
klinik şefi ve şef yardımcılığı ve başasistan kadrolarına atanmalarında
yapılan sınavlarda başarılı olmaları şartı aranır.
Klinik şefi, şef yardımcılığı ve başasistan kadrolarına
atananlar beş yıllık sürelerde bilimsel ve performans kriterleri
bakımından Bakanlıkça değerlendirilirler. Bu değerlendirme sonucunda
bilimsel ve performans bakımından yeterli görülenler bu görevlere
yeniden atanırlar.Yeterli görülmeyenler ise uzmanlık kadrolarına nakledilirler.
Yapılacak klinik şefi, şef yardımcılığı ve başasistan sınavları,
profesör ve doçentlerden yapılacak atamaların değerlendirilme
kriterleri ile bilimsel ve performans kriterlerine ilişkin usul ve
esaslar Bakanlık tarafından hazırlanan ve bu Kanunun yayımı tarihinden
itibaren altı ay içinde yürürlüğe konulan yönetmelikle belirlenir.
Servis ve laboratuar şefleri veya şef yardımcıları
ile tıp alanında doçent veya profesör tabipler eğitim ve araştırma
hastanelerine; uzman tabipler veya tıp alanında doktora yapmış tabipler
veyahut hukuk, kamu yönetimi, iktisat, işletme ve sağlık yönetimi
alanlarında lisans, yüksek lisans veya doktora eğitimi almış tabipler
diğer hastanelere baştabip olarak atanabilirler.”
MADDE 3- 31/12/1980 tarihli ve
2368 sayılı Sağlık Personelinin Tazminat ve Çalışma Esaslarına Dair
Kanunun 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 2- Kamu
sağlık hizmetlerinde çalışan personelin
haftalık kanunî çalışma süresi 45 saat, 4 üncü maddede tanınmış
olan haktan yararlananlar için ise 40 saattir. Personelin günlük çalışma
saatleri, 657 ve 926 sayılı kanunlardaki hükümlere göre tespit
edilir. Ancak, bu personelden iyonlaştırıcı radyasyon ile teşhis,
tedavi veya araştırmanın yapıldığı yerler ile bu iş veya işlemlerde
çalışan personel, Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikte
belirlenen radyasyon dozu limitleri içinde çalıştırılabilir.”
MADDE 4- 2368 sayılı Kanunun
4 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 4- 1 inci madde kapsamına giren personelden,
özel kanunlarına göre meslek ve sanatlarını serbest olarak icra etme
hak ve yetkisine sahip olanlar istedikleri takdirde 1 inci maddede
öngörülen tazminat hakkından yararlanmamak şartı ile mesai saatleri
dışında serbest olarak çalışabilirler. Bunlara iş güçlüğü, iş riski
ve teminindeki güçlük zamları veya bu mahiyetteki zamlar ödenmez.
Ancak, il sağlık müdürlüğü ve başhekimlik görevini yürütenler serbest
olarak çalışamazlar. Askerî sağlık kurum ve kuruluşlarında görev
yapan başhekimler serbest çalışma yasağına tâbi değildir.”
MADDE 5- 11/4/1928 tarihli ve
1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San'atlarının Tarzı İcrasına Dair
Kanunun 1 inci maddesindeki “ve Türk bulunmak” ibaresi madde metninden
çıkarılmıştır.
MADDE 6-1219 sayılı Kanunun 3 üncü maddesine ikinci fıkrasından
sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Anestezi teknisyenleri; anestezi uzmanı veya
bunun bulunmadığı hâllerde ameliyatı yapan ilgili uzmanın gözetiminde
ve direktiflerine uygun olarak anestezi iş ve işlemlerini yaparlar.”
MADDE 7- 1219 sayılı Kanunun
4 üncü maddesinin birinci cümlesindeki “izinli Türk hekimlerinin”
ibaresi, “mezun hekimlerin” olarak değiştirilmiştir.
MADDE 8- 1219 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“MADDE 9- Eğitim kurumlarına eğitim yetkisi verilmesi
ve eğitim yetkisinin kaldırılmasına ilişkin teklifleri karara
bağlamak, uzmanlık ana dallarının rotasyonlarını belirlemek, uzmanlık
sınavı jürilerini tespit etmek, yabancı ülkelerde asistanlık yapanların
bilimsel değerlendirilmesini yapacak fakülteleri belirlemek,
tıpta uzmanlık eğitimi ve uzman insan gücü ile ilgili görüşler vermek,
uzmanların tıbbi gelişmeleri izlemesini sağlayıcı inceleme ve
araştırmalar yapmakla görevli olmak üzere, Sağlık Bakanlığının sürekli
kurulu niteliğinde Tıpta Uzmanlık Kurulu teşkil olunmuştur.
Tıpta Uzmanlık Kurulu;
a) Bakanlık Müsteşarı, ilgili genel müdür ve 1. Hukuk
Müşaviri,
b) Biri diş tabibi olmak üzere eğitim hastanelerinden
Bakanlığın seçeceği beş,
c) Dört tıp fakültesinden ve bir diş hekimliği fakültesinden
YÖK'ün seçeceği birer,
ç) Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve Fakültesinin
seçeceği bir,
d) Türk Tabipleri Birliğinin seçeceği bir,
e) Türk Diş Hekimleri Birliğinin seçeceği bir,
üyeden oluşur.
Kurumlar, seçecekleri
asıl üye sayısı kadar yedek üye de belirler.
Kurula seçilecek asıl ve yedek üyelerin uzman olmaları,
ayrıca en az üç yıllık klinik veya laboratuar şefi ya da profesör
unvanına sahip bulunmaları şarttır. Üyelerin görev süreleri üç
yıldır. Süresi bitenler tekrar seçilebilir.
Kurul, Bakanlığın daveti üzerine yılda en az iki
kez toplanır. Kurula Bakanlık Müsteşarı veya yapılacak ilk toplantıda
üyeler arasından seçilecek başkan vekili başkanlık eder. Kurul, üyelerden
en az beşinin teklifi ile olağanüstü toplanır.
Kurul, üyelerin üçte ikisinin katılımı ile toplanır.
Türk Tabipleri Birliği temsilcisi yalnızca tabiplerle ilgili,
Türk Diş Hekimleri Birliği temsilcisi de yalnızca diş tabipleri
ile ilgili konuların görüşüleceği toplantılara katılabilirler
ve kendi meslek alanları ile ilgili konularda oy kullanırlar. Kararlar
oyçokluğuyla alınır. Oyların eşitliği halinde başkanın bulunduğu
taraf çoğunluğu sağlamış sayılır. Ancak, kurumların eğitim yetkisinin
kaldırılmasına ilişkin toplantılarda katılanların en az üçte iki
çoğunluğu ile karar alınması şarttır.
Kurul toplantılarına üst üste iki kez mazeretsiz
olarak katılmayanların üyeliği düşer.
Kurulun çalışma usul ve esasları ile ilgili diğer
hususlarla ihtisas belgelerinin alınması ve uzmanlık eğitimi ile
ilgili diğer usul ve esaslar Sağlık Bakanlığınca hazırlanıp Bakanlar
Kurulunca yürürlüğe konulacak
yönetmelikle düzenlenir. Bu yönetmelik yürürlüğe konuluncaya
kadar, mevcut düzenlemelerin uygulanmasına devam edilir.”
MADDE 9- 13/12/1983 tarihli ve
181 sayılı Sağlık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun
Hükmünde Kararnamenin 31 inci maddesinin beşinci ve yedinci fıkraları
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bakanlık, ülkenin sağlık ile ilgili konularında
danışma fonksiyonu yapmak üzere Şura'ya bağlı olarak danışma kurulları
ve tababet şubeleri sanatlarını ifadan doğan adli konularda dosyaları
inceleyip Şura’ya sunmak üzere ihtisas komisyonları oluşturabilir.
Kurul ve Komisyon Başkanları, Sağlık Şurası toplantılarına tabii
üye olarak katılır. Kurul üyelerine 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha
Kanununun 16 ncı maddesinde tespit edilen huzur hakkı ödenir.
Şura'nın, danışma kurullarının ve ihtisas komisyonlarının
çalışma usul ve esasları Bakanlıkça hazırlanacak yönergede tespit
edilir.”
MADDE 10- 181 sayılı Sağlık Bakanlığının
Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 3
üncü maddesinde yer alan “ücretleri döner sermayeden karşılanmak
kaydıyla” ibaresi, “ücretleri döner sermayeden veya genel bütçeden
karşılanmak üzere” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 11- 10/7/2003 tarihli ve
4924 sayılı Eleman Temininde Güçlük Çekilen Yerlerde Sözleşmeli Sağlık Personeli Çalıştırılması ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin üçüncü
fıkrasına birinci cümleden sonra gelmek üzere, “Ancak, sözleşmeli
personel pozisyonlarının bulunduğu hizmet birimlerinin, birleşme,
nitelik değiştirme veya isim değiştirme gibi nedenlerle değişikliğe
uğraması halinde bu değişiklikler, il içinde olması kaydıyla, yılda
en fazla iki kez Bakanlar Kurulu Kararı aranmaksızın Maliye Bakanlığı
vizesiyle yapılabilir.” cümlesi eklenmiş ve dördüncü fıkrasının
ikinci cümlesi “Ancak sözleşmeli personel; deprem, yangın, su baskını,
yer kayması, çığ ve benzeri afetler, sıkıyönetim, olağanüstü hal,
seferberlik ve savaş hali ile yılda bir ayı geçmeyen hizmet içi eğitim
çalışmaları esnasında, tabip ve hemşireler diyaliz eğitimi amacıyla
en fazla bir defa ve toplam üç ayı geçmemek üzere ve bu sürenin dört katı
mecburi hizmet yükümlüsü olarak çalışmayı taahhüt etmek kaydıyla,
pozisyonunun tahsis edildiği yer dışındaki birimlerde geçici olarak
görevlendirilebilir.” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 12- Bu Kanunun 1 inci
maddesiyle 7/5/1987 tarihli ve 3359 sayılı Kanuna eklenen maddeler,
ek 10 uncu maddenin son fıkrası hariç olmak üzere 1/1/2007 tarihinde,
diğer maddeleri ise yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 13- Bu Kanun hükümlerini
Bakanlar Kurulu yürütür.
|
Recep Tayyip Erdoğan |
|
|
|
|
|
|
|
Başbakan |
|
|
|
|
|
|
Dışişleri Bak.
ve Başb. Yrd. |
Devlet Bak. ve Başb. Yrd. |
Devlet Bak. ve Başb. Yrd. |
|
|
|
|
A. Gül |
A. Şener |
M. A. Şahin |
|
|
|
|
Devlet Bakanı |
Devlet Bakanı |
Devlet Bakanı |
|
|
|
|
B.
Atalay |
A.
Babacan |
M.
Aydın |
|
|
|
|
Devlet Bakanı V. |
Devlet Bakanı |
Adalet Bakanı |
|
|
|
|
M.
Aydın |
K.
Tüzmen |
C.
Çiçek |
|
|
|
|
Millî Savunma
Bakanı V. |
İçişleri Bakanı
V. |
Maliye Bakanı |
|
|
|
|
A.
Coşkun |
R.
Akdağ |
K.
Unakıtan |
|
|
|
|
Millî Eğitim
Bakanı |
Bayındırlık ve
İskân Bakanı |
Sağlık Bakanı |
|
|
|
|
H.
Çelik |
F.
N. Özak |
R.
Akdağ |
|
|
|
|
Ulaştırma
Bakanı |
Tarım ve Köyişleri
Bakanı |
Çalışma ve Sos.
Güv. Bakanı V. |
|
|
|
|
B.
Yıldırım |
M.
M. Eker |
K.
Unakıtan |
|
|
|
|
Sanayi ve Ticaret
Bakanı |
En. ve Tab. Kay. Bakanı |
Kültür ve Turizm
Bakanı |
|
|
|
|
A.
Coşkun |
M.
H. Güler |
A.
Koç |
|
|
|
|
|
Çevre ve Orman
Bakanı |
|
|
|
|
|
|
O.
Pepe |
|
|
|