Dönem: 22            Yasama Yılı: 4

 

TBMM  (S. Sayısı: 1227)

 

8.6.2006 Tarihli ve 5518 Sayılı Bazı Kamu Alacaklarının Tahsil ve Terkinine İlişkin Kanun ve Anayasanın 89 uncu ve 104 üncü Maddeleri Gereğince Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri Gönderme Tezkeresi ile

Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/1221)

 

 

                             

Not: Kanun; Başkanlıkça Anayasa ile Plan ve Bütçe komisyonlarına havale edilmiştir.

 

                        T. C.

  Cumhurbaşkanlığı              23/06/2006

                        Sayı: B.01.0.KKB.01-18/A-6-2006-463

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

İlgi: 09.06.2006 günlü, A.01.0.GNS.0.10.00.02-20467/51661 sayılı yazınız.

           Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nca 08.06.2006 gününde kabul edilen 5518 sayılı "Bazı Kamu Alacaklarının Tahsil ve Terkinine İlişkin Kanun" incelenmiştir.

1-Yasanın 1. maddesiyle 08.04.1929 günlü, 1416 sayılı "Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Kanun"a eklenen geçici 1. maddenin ikinci fıkrasında,

"Bunlardan borçlarını mecburi hizmet yaparak ödemek isteyenler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içerisinde Milli Eğitim Bakanlığına müracaat etmeleri halinde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen genel şartları taşımaları kaydıyla, müracaat tarihinden itibaren üç ay içerisinde atamaları yapılır ve atandıkları kurumlarında, yurt içinde veya yurt dışında görmüş oldukları öğrenim sürelerine ilişkin olarak genel hükümler çerçevesinde belirlenen mecburi hizmet yükümlülüklerini yerine getirirler ve ilgililer adına öğrenimleri nedeniyle çıkarılmış olan her türlü borç tutarlarının takibinden vazgeçilerek tahsilat işlemine son verilir. Bunların daha önce ödemiş oldukları tutarların bulunması halinde, bu meblağa isabet eden süreler faiz borcu dikkate alınmaksızın ilgililerin mecburi hizmet sürelerinden indirilir."

düzenlemesine yer verilmiştir.

Yasa'nın 1. maddesiyle 1416 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 1. maddenin birinci fıkrasında, zorunlu hizmet karşılığı yurt dışına gönderilenlerden, bu maddenin yürürlüğe girdiği günden önce,

- Eğitimin herhangi bir aşamasında öğrencilikle ilişkileri kesilenlerin,

- Öğrenim sürelerinin bitiminde zorunlu hizmetlerini tamamlamak üzere göreve başlamayanların,

- Göreve başlayıp da yükümlü bulunduğu zorunlu hizmet süresini bitirmeden görevden ayrılanların,

- Göreve başladıktan sonra zorunlu hizmet süresi içinde kadrolarıyla ilişiği kesilenlerin,

zorunlu hizmet süreleriyle ilgili borçları yeniden yapılandırılmakta ve bu borçlar için ödeme kolaylığı getirilmektedir.

Geçici 1. maddenin ikinci fıkrasında ise, birinci fıkra kapsamına girenlerden borçlarını zorunlu hizmet yaparak ödemek isteyenlerin, kamu görevlerine atanmalarına olanak sağlanmaktadır. Bunun için maddede öngörülen koşul, üç ay içinde Milli Eğitim Bakanlığı'na başvurmak ve 657 sayılı Devlet Memurları Yasası'nın 48. maddesinde yazılı genel koşulları taşımaktır.

Devlet memurluğuna alınma ile ilgili düzenlemelere 657 sayılı Yasa'nın 46-53. maddelerinde yer verilmiş; bu arada, 50. maddesinde, kamu hizmet ve görevlerine Devlet memuru olarak atanacakların açılacak sınava girmeleri ve sınavı kazanmalarının zorunlu olduğu belirtilmiştir.

Öte yandan, aynı Yasa'nın,

- "Memurluktan çekilenlerin yeniden atanmaları" başlıklı 92. maddesinde,

"İki defadan fazla olmamak üzere memurluktan kendi istekleriyle çekilenlerden veya bu Kanun hükümlerine göre çekilmiş sayılanlardan tekrar memurluğa dönmek isteyenler, ayrıldıkları sınıfta boş kadro bulunmak ve bu sınıfın niteliklerini taşımak şartıyla ayrıldıkları tarihte almakta oldukları aylık derecesine eşit bir derecenin aynı kademesine veya 71 inci madde hükümlerine uyulmak suretiyle diğer bir sınıfta eşit derecedeki kadrolara atanabilirler.

657 sayılı Kanuna tabi olmayan personelden kendi istekleri ile görevinden çekilmiş olanlar, boş kadro bulunmak ve gireceği sınıfın niteliklerini taşımak kaydı ile bu Kanuna tabi kurumlardaki memuriyetlere atanabilirler...",

- "Çekilen ve çekilmiş sayılanların yeniden atanmaları" başlıklı 97. maddesinde de,

"Memurlardan mali ve cezai sorumlulukları saklı kalmak üzere;

A) 94 üncü maddenin 2 nci ve 3 üncü fıkrasına uygun olarak memuriyetten çekilenler altı ay geçmeden,

B) Bu Kanuna göre çekilmiş sayılanlar ile 94 üncü maddenin 2 nci fıkrasına uymadan görevlerinden ayrılanlar bir yıl geçmeden,

C) 95 inci maddede yazılı zorunluluklara uymayanlar 3 yıl geçmeden,

D) 96 ncı maddeye aykırı hareket edenler hiçbir surette,

Devlet memurluğuna alınmazlar."

kurallarına yer verilerek, memurluktan çekilen ve çekilmiş sayılanların yeniden memurluğa atanmaları konusunda kimi kısıtlamalar getirilmiş; ayrıca, yönetime de kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınırlı olarak takdir yetkisi tanınmıştır.

Oysa, 5518 sayılı Yasa ile eklenen geçici 1. maddenin ikinci fıkrasında, yukarıda da belirtildiği gibi, madde kapsamında bulunanlara, sınav koşuluna ve herhangi bir sınırlayıcı süreye bağlı olmadan Devlet memurluğuna atanabilme olanağı getirilmektedir.

Anayasa'nın,

- 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğu,

- 10. maddesinde, herkesin, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasal düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri nedenlerle ayırım gözetilmeksizin yasa önünde eşit olduğu; hiçbir kişiye, aileye, zümreye ya da sınıfa ayrıcalık tanınamayacağı; Devlet organları ve yönetimin tüm işlemlerinde yasa önünde eşitlik ilkesine uygun olarak davranmak zorunda bulundukları,

- 70. maddesinde, her Türk'ün kamu hizmetine girme hakkına sahip olduğu; hizmete alınmada görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemeyeceği,

belirtilmiştir.

Hukuk devleti, insan haklarına dayanan, hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, eylem ve işlemleri hukuka uygun olan, her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa'ya aykırı tutum ve durumlardan kaçınan, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, Anayasa ve hukukun üstün kurallarıyla kendini bağlı sayan, yargı denetimine açık, yasaların üstünde yasa koyucunun bozamayacağı temel hukuk ilkeleri ve Anayasa'nın bulunduğu bilincinde olan devlettir.

Yasa önünde eşitlik, hukuksal durumları aynı olanlar için söz konusudur. Eşitlik ilkesi ile eylemli değil, hukuksal eşitlik öngörülmektedir.

Eşitlik ilkesinin amacı, aynı durumda bulunan kişilerin yasalarca aynı işleme bağlı tutulmalarını sağlamak ve kişilere yasa karşısında ayırım yapılmasını ve ayrıcalık tanınmasını önlemektir.

Bu ilkeyle, aynı durumda bulunan kişi ve topluluklara ayrı kurallar uygulanarak yasa karşısında eşitliğin zedelenmesi önlenmiştir.

Durum ve konumlarındaki özellikler, kimi kişiler ya da topluluklar için değişik kuralları gerektirebilir. Aynı hukuksal durumlar aynı, ayrı hukuksal durumlar ayrı kurallara bağlı tutulursa Anayasa'da öngörülen eşitlik ilkesi zedelenmiş olmaz. Ancak, nitelikleri ve durumları özdeş olanlar için değişik kurallar konulamaz.

Kamu hizmetine alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka ayrım gözetilememesi de anayasal gerekliliktir.

Hukuk devleti ve eşitlik ilkeleri, aynı durumda olanların, hangi nedenle olursa olsun Devlet memurluğuna girişte farklı statüye bağlı tutulmalarına olanak vermemektedir.

Oysa, geçici 1. maddenin ikinci fıkrasında, birinci fıkra kapsamına girip de borçlarını zorunlu hizmet yaparak ödemek isteyenlere, Devlet memurluğuna girmek isteyen diğer yurttaşlara kıyasla, sınav koşulu ve sınırlayıcı süre yönünden ayrıcalık tanınmaktadır.

Bu nedenle, söz konusu kural hukuk devleti ve eşitlik ilkeleriyle, kamu yararı ve hizmetin gerekleriyle bağdaşmamakta ve Anayasa'nın 2, 10 ve 70. maddelerine uygun düşmemektedir.

1416 sayılı Yasa uyarınca öğrenciler zorunlu hizmet karşılığı yurt dışına eğitim için gönderilmekte, bunlardan başarılı olarak dönenler zorunlu hizmetlerini yapmak üzere bir göreve atanmaktadırlar.

5518 sayılı Yasa ile eklenen geçici 1. maddenin birinci fıkrasındaki kural ise, ya eğitimini tamamlayamayanlar ya da zorunlu hizmet yükümlülüğünü yerine getirmeyenlerle ilgilidir.

Maddenin birinci fıkrasında, bu gibi kimselerin Devlet'e olan borçları yeniden yapılandırıldıktan sonra, ikinci fıkrasında, bu borçları ödeyebilmek için kendilerine yeni bir zorunlu hizmet olanağı sunulmaktadır. Yeniden yapılandırılan borcu, zorunlu hizmet yaparak ödemek isteyenlerin borçları, zorunlu hizmet süresi dolduktan sonra silinmektedir.

Geçici 1. maddenin ikinci fıkrasıyla tanınan borcu zorunlu hizmetle ödeme olanağı 1416 sayılı Yasa ile öngörülen zorunlu hizmetten farklıdır. 1416 sayılı Yasa'ya göre eğitim için yurt dışına gidip başarılı olan herkes öncelikle zorunlu hizmet yapmakla yükümlüdür. Ancak, zorunlu hizmet yükümlülüğünü yerine getirmeyenler Devlet'e borçlandırılmaktadır.

Oysa, 5518 sayılı Yasa ile getirilen geçici 1. maddede, Yasa'ya göre borçlandırılanların bu borcu ödeme yöntemi ya da seçeneği olarak zorunlu hizmet yapma olanağı getirilmiştir.

Bu nedenle, Devlet memurluğuna girmek isteyen kişi ile 5518 sayılı Yasa kapsamında borcunu ödemek için Devlet memurluğuna girme seçeneğini yeğleyen kişi arasında fark yoktur. Başka bir deyişle, geçici 1. madde ile yaratılan farklılık haklı bir nedene dayanmamaktadır. Her iki kesime de Devlet memurluğuna girmede aynı yasal koşulların uygulanması eşitlik ilkesinin gereğidir.

2- Yasa'nın 2. maddesiyle, 04.11.1981 günlü, 2547 sayılı Yükseköğretim Yasası'na eklenen geçici 53. maddenin,

- Birinci fıkrasında,

".... Yükseköğretim Kurulunca atanması uygun görülmeyenler altmış gün içerisinde yargı yoluna başvurabilirler. Yükseköğretim Kuruluna başvurmayanlar ile Yükseköğretim Kurulunca ataması uygun görülmeyenlerden, yargı yoluna müracaat etmeyenler ve yargı kararı ile öğretim elemanı olarak atanmaları uygun görülmeyenler ise bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde Devlet Personel Başkanlığına müracaat ederler. Bunlar, personel ihtiyacı dikkate alınarak anılan Başkanlıkça belirlenecek kamu kurum ve kuruluşlarının boş memur kadrolarına sınav şartı aranmaksızın ve açıktan atamaya ilişkin sınırlamalara tabi tutulmaksızın altı ay içinde atanırlar.",

- İkinci fıkrasında,

"Ancak bunlardan yüksek lisans eğitimini başarıyla tamamlayamamış olanlar, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içerisinde Devlet Personel Başkanlığına müracaat etmeleri halinde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen genel şartları taşımaları kaydıyla müracaat tarihinden itibaren üç ay içerisinde, personel ihtiyacı dikkate alınarak anılan Başkanlıkça belirlenecek kamu kurum ve kuruluşlarının boş memur kadrolarına sınav şartı aranmaksızın ve açıktan atamaya ilişkin sınırlamalara tabi tutulmaksızın atanırlar. Bunlardan halihazırda Devlet memuru statüsünde çalışanların ise çalıştıkları kurumlarda mecburi hizmetlerini yapmalarına müsaade edilir.",

düzenlemelerine yer verilmiştir.

2547 sayılı Yasa'nın 33 ve 35. maddelerinde, öğretim elemanı olarak yetiştirilmek üzere araştırma görevlilerinin yurt dışı ve yurt içindeki diğer üniversitelere zorunlu hizmet karşılığında gönderilmelerine ilişkin kurallar bulunmaktadır.

5518 sayılı Yasa ile getirilen geçici 53. maddenin birinci fıkrasında, 33. maddeye göre lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla yurt dışına gönderilenler ile 35. maddeye göre yurt içinde başka bir üniversiteye lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla gönderilenlerden,

- Lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla yurt dışında kalmaları gereken süre içinde öğrenimlerini tamamlayamamaları nedeniyle kadroları ile ilişikleri kesilenlerin ya da ilişiği kesilmeyip öğrenimlerini sürdürenlerin ve başka bir kamu kurumuna naklen atananların,

- Eğitimin herhangi bir aşamasında, her ne nedenle olursa olsun Türkiye'ye çağrılmış olanların,

- Lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla yurt içindeki başka bir üniversitede kalmaları gereken süre içinde öğrenimlerini tamamlayamamaları nedeniyle kadroları ile ilişikleri kesilenlerin,

- Eğitimlerinin herhangi bir aşamasında istifa etmiş olmaları nedeniyle kadrolarıyla ilişikleri kesilenlerin, sürelerinin bitiminde zorunlu hizmetlerini tamamlamak üzere görevlerine başlamayıp çekilmiş sayılanlar ile görevlerine başlayıp da yükümlü bulundukları zorunlu hizmeti bitirmeden görevlerinden ayrılanların,

- Herhangi bir üniversitede görev yaparken yeniden atanmayarak üniversite ile ilişiği kesilenlerin,

en az yüksek lisans (master) eğitimini "başarıyla tamamlamış olmaları", bu maddenin yürürlüğe girdiği günden başlayarak üç ay içinde Yükseköğretim Kurulu'na başvurmaları, 657 sayılı Yasa'nın 48. maddesinde öngörülen genel koşulları taşımaları ve atanmalarının Yükseköğretim Kurulu'nca uygun bulunması durumunda, Kurul'un belirleyeceği yükseköğretim kurumlarındaki durumlarına uygun öğretim elemanı kadrolarına atanmalarına olanak sağlanmaktadır.

Ayrıca, geçici 53 maddenin birinci ve ikinci fıkralarında, kapsama girenlerden Yükseköğretim Kurulu'na başvurmayanlar, Kurul'ca atanması uygun görülmeyenlerden yargı yoluna başvurmayanlar ya da yargı kararı ile öğretim elemanı olarak atanmaları uygun görülmeyenlerin bir yıl içinde; yüksek lisans eğitimini başarıyla tamamlayamamış olanların ise üç ay içinde Devlet Personel Başkanlığı'na başvurmaları ve 657 sayılı Yasa'nın 48. maddesinde öngörülen genel koşulları taşımaları durumunda, kamu kurum ve kuruluşlarının boş memur kadrolarına, sınav koşulu aranmaksızın ve açıktan atamaya ilişkin sınırlamalara bağlı olmaksızın atanacakları belirtilmektedir.

Lisansüstü eğitimlerini tamamlamalarına karşın herhangi bir nedenle öğretim elemanı olarak çalışmaları uygun görülmeyenler ile lisansüstü eğitimlerini tamamlayamamaları nedeniyle yeniden öğretim elemanı olarak atanmalarına yasal olanak bulunmayan kişilerin, yükseköğretim kurumları dışındaki diğer kurumların Devlet memurluğu kadrolarına atanma yönünden durumları, herhangi bir yükseköğrenimi bitirerek Devlet memurluğuna atanmayı bekleyen kişilerden farklı değildir.

Buna karşın, sözkonusu kişilerin istemleri üzerine doğrudan, sınavsız ve kimi sınırlamalara bağlı olmaksızın Devlet memurluğuna atanmalarına olanak sağlayan kurallar, haklı bir nedene dayanmayan ayrıcalık sonucunu doğuracağından, Anayasa'nın 2. ve 10. maddelerine aykırı düşmektedir.

Öte yandan, geçici 53. maddenin birinci fıkrasında, Yükseköğretim Kurulu'nca öğretim elemanı kadrosuna ataması uygun görülmeyenlerden açtıkları dava reddedilenlere de Devlet memuru olma olanağı tanınmaktadır.

Oysa, kişinin öğretim elemanı olamayacağına ilişkin yargı kararı bir gerekçeye dayanacağına göre, o gerekçenin aynı kişinin Devlet memuru olmasını engelleyebileceği gözden uzak tutulmaktadır. Başka bir anlatımla, sözkonusu kural, dolaylı yoldan yargı kararının sonuçsuz kalmasına da neden olabilecektir.

Bu nedenle, geçici 53. maddenin birinci fıkrasının sözü edilen kuralı, Anayasa'nın yargı kararlarının bağlayıcılığını öngören 138. maddesiyle de bağdaşmamaktadır.

Sonuç olarak, 5518 sayılı Yasa ile 1416 ve 2547 sayılı yasalara eklenen sırasıyla geçici 1 ve geçici 53. madde kapsamına girenlere, başarı durumları, görevlerine ya da eğitimlerine son verilme nedenleri, önceki dönemde Devlet'e olan zorunlu hizmet borçlarını yerine getirmekteki isteksizlikleri, benzer durumda olan ve iş arayan yetişmiş ve hiçbir olumsuzluğu saptanmamış işsizler gözetilmeden, Devlet memuriyetine atanmada ayrıcalık tanınması, hukuk devletinde bulunması gereken adalet anlayışıyla, eşitlik ilkesiyle, kamu yararı ve hizmetin gerekleriyle bağdaşmamakta ve Anayasa'nın 2, 10 ve 70. maddelerine aykırılık içermektedir.

Yayımlanması yukarıda açıklanan gerekçelerle uygun görülmeyen 5518 sayılı "Bazı Kamu Alacaklarının Tahsil ve Terkinine İlişkin Kanun", 1 ve 2. maddelerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce bir kez daha görüşülmesi için, Anayasa'nın değişik 89 ve 104. maddeleri uyarınca ilişikte geri gönderilmiştir.

                        Ahmet Necdet SEZER

                           Cumhurbaşkanı


Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu

 

Türkiye Büyük Millet Meclisi

 

 

Plan ve Bütçe Komisyonu

28/6/2006

 

Esas No: 1/1221

 

 

Karar No: 105

 

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunca görüşülerek kabul edilen ve yayımlanmak üzere 9.6.2006 tarihinde Cumhurbaşkanlığı makamına sunulan 8.6.2006 tarihli ve 5518 sayılı "Bazı Kamu Alacaklarının Tahsil ve Terkinine İlişkin Kanun" Anayasanın değişik 89 ve 104 üncü maddeleri uyarınca yayımlanması kısmen uygun bulunmayarak; 1 ve 2 nci maddeleri tekrar görüşülmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına geri gönderilmiş ve Başkanlıkça 26.6.2006 tarihinde gerekçeli geri gönderme tezkeresi ile birlikte tali komisyon olarak Anayasa Komisyonuna, esas komisyon olarak da Komisyonumuza havale edilmiştir.

Komisyonumuzun 27.6.2006 tarihinde yaptığı 82 nci birleşiminde anılan Kanun ile geri gönderme tezkeresi, Hükümeti temsilen Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile Maliye Bakanlığı ve Millî  Eğitim Bakanlığı temsilcilerinin katılımıyla incelenip, görüşülmüştür.

Cumhurbaşkanının geri gönderme tezkeresinde;

• Yasanın 1 inci maddesiyle;

- Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Kanuna eklenen geçici 1 inci maddenin birinci fıkrasıyla yurtdışına mecburi hizmet karşılığı eğitim için gönderilenlerden, eğitimin herhangi bir aşamasında öğrencilikle ilişkileri kesilenlerin; öğrenim sürelerinin bitiminde zorunlu hizmetlerini tamamlamak üzere göreve başlamayanların; göreve başlayıp da yükümlü bulunduğu zorunlu hizmet süresini bitirmeden görevden ayrılanların ve göreve başladıktan sonra zorunlu hizmet süresi içinde kadrolarıyla ilişiği kesilenlerin, zorunlu hizmet süreleriyle ilgili borçlarının yeniden yapılandırıldığı ve bu borçlar için ödeme kolaylığının getirildiği,

- Geçici 1 inci maddenin ikinci fıkrasında, borçlarını zorunlu hizmet yaparak ödemek isteyenlerin kamu görevlerine atanmalarına olanak sağlandığı, bunun için maddede öngörülen koşulun, üç ay içinde Milli Eğitim Bakanlığına başvurmak ve 657 sayılı Devlet Memurları Yasasının 48 inci maddesinde yazılı genel koşulları taşımak olduğu,

- 657 sayılı Yasanın ilgili maddelerinde Devlet memurluğuna alınma, memurluktan çekilenlerin yeniden atanmaları; çekilen ve çekilmiş sayılanların yeniden atanmalarına ilişkin hususların düzenlendiği ve memurluktan çekilen ve çekilmiş sayılanların yeniden memurluğa atanmaları konusunda kimi kısıtlamaların getirilmiş olmasının yanı sıra yönetime de kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınırlı takdir yetkisinin tanındığı,

- 5518 sayılı Yasa ile eklenen geçici 1 inci maddenin ikinci fıkrasında ise madde kapsamında bulunanlara, sınav koşuluna ve herhangi bir sınırlayıcı süreye bağlı olmadan Devlet memurluğuna atanabilme olanağının getirildiği,

- Geçici 1 inci maddenin ikinci fıkrasında, birinci fıkra kapsamına girip de borçlarını zorunlu hizmet yaparak ödemek isteyenlere, Devlet memurluğuna girmek isteyen diğer yurttaşlara kıyasla, sınav koşulu ve sınırlayıcı süre yönünden ayrıcalık tanındığı, bu nedenle, söz konusu düzenlemenin Anayasanın; 2 nci maddesinde Türkiye Cumhuriyetinin bir hukuk devleti olduğu, 10 uncu maddesinde yasa önünde eşitlik ve 70 inci maddesinde kamu hizmetine alınmada görevin gerektirdiği niteliklerden başka ayırım gözetilemeyeceği hususlarındaki düzenlemelere uygun düşmediği,

• Yasanın 2 nci maddesiyle;

- Yükseköğretim Yasasının 33 ve 35 inci maddelerine göre, öğretim elemanı olarak yetiştirilmek üzere araştırma görevlilerinden yurt dışı ve yurt içindeki diğer üniversitelere zorunlu hizmet karşılığında gönderilenlerden; 5518 sayılı Yasa ile Yükseköğretim Yasasına eklenen geçici 53 üncü maddenin birinci fıkra kapsamına girenlerden, en az yüksek lisans (master) eğitimini başarıyla tamamlamış olanların, üç ay içinde Yükseköğretim Kuruluna başvurmaları, 657 sayılı Yasanın 48 inci maddesinde öngörülen genel koşulları taşımaları ve atanmalarının Yükseköğretim Kurulunca uygun bulunması durumunda, Kurulun belirleyeceği yükseköğretim kurumlarındaki durumlarına uygun öğretim elemanı kadrolarına atanmalarına olanak sağlandığı,

- Yükseköğretim Yasasına eklenen Geçici 53 üncü maddenin birinci ve ikinci fıkra kapsamına girenlerden; Yükseköğretim Kuruluna başvurmayanlar, Kurulca atanması uygun görülmeyenlerden yargı yoluna başvurmayanlar ya da yargı kararı ile öğretim elemanı olarak atanmaları uygun görülmeyenlerin bir yıl içinde, yüksek lisans eğitimini başarıyla tamamlayamamış olanların ise üç ay içinde Devlet Personel Başkanlığı'na başvurmaları ve 657 sayılı Yasanın 48 inci maddesinde öngörülen genel koşulları taşımaları durumunda, kamu kurum ve kuruluşlarının boş memur kadrolarına, sınav koşulu aranmaksızın ve açıktan atamaya ilişkin sınırlamalara bağlı olmaksızın atanacaklarının belirtildiği,

- Lisansüstü eğitimlerini tamamlamalarına karşın herhangi bir nedenle öğretim elemanı olarak çalışmaları uygun görülmeyenler ile lisansüstü eğitimlerini tamamlayamamaları nedeniyle yeniden öğretim elemanı olarak atanmalarına yasal olanak bulunmayan kişilerin, yükseköğretim kurumları dışındaki diğer kurumların Devlet memurluğu kadrolarına atanmalarının, herhangi bir yükseköğrenimi bitirerek Devlet memurluğuna atanmayı bekleyen kişilerden farklı olmadığı, buna karşın, sözkonusu kişilerin istemleri üzerine doğrudan, sınavsız ve kimi sınırlamalara bağlı olmaksızın Devlet memurluğuna atanmalarına olanak sağlayan hükümlerin, haklı bir nedene dayanmayan ayrıcalık sonucunu doğuracağından, Anayasanın 2 nci ve 10 uncu maddelerine aykırı olduğu,

- Ayrıca geçici 53 üncü maddenin birinci fıkrasında, Yükseköğretim Kurulunca öğretim elemanı kadrosuna atanması uygun görülmeyenlerden açtıkları dava reddedilenlere de Devlet memuru olma olanağının tanındığı, oysa, kişinin öğretim elemanı olamayacağına ilişkin yargı kararının bir gerekçeye dayanacağı ve bu gerekçenin aynı kişinin Devlet memuru olmasını engelleyebileceğinin göz önünde bulundurulması gerektiği, sözkonusu kuralın, dolaylı yoldan yargı kararının sonuçsuz kalmasına da neden olabileceği, bu nedenle Anayasanın yargı kararlarının bağlayıcılığını öngören 138 inci maddesiyle de bağdaşmadığı,

• Sonuç olarak, 5518 sayılı Yasa ile 1416 ve 2547 sayılı yasalara eklenen geçici 1 ve geçici 53 üncü madde kapsamına girenlere; başarı durumları, görevlerine ya da eğitimlerine son verilme nedenleri, önceki dönemde Devlete olan zorunlu hizmet borçlarını yerine getirmekteki isteksizlikleri, benzer durumda olan ve iş arayan yetişmiş ve hiçbir olumsuzluğu saptanmamış işsizler gözetilmeden Devlet memuriyetine atanmada ayrıcalık tanınmasının, hukuk devletinde bulunması gereken adalet anlayışıyla, eşitlik ilkesiyle, kamu yararı ve hizmetin gerekleriyle bağdaşmadığı,

şeklindeki değerlendirmeler sonucunda, 5518 sayılı Yasanın; 1 ve 2 nci maddeleri Türkiye Büyük Millet Meclisince bir kez daha görüşülmesini teminen, Anayasanın 89 ve 104 üncü maddeleri uyarınca iade edilmiştir.

Komisyonumuzda, Yasanın sadece Cumhurbaşkanı tarafından geri gönderilen 1 ve 2 nci maddelerinin görüşülmesine ilişkin bir önerge kabul edilmiş ve yapılan görüşmeler sonucunda anılan maddeler aynen kabul edilmiştir.

Raporumuz, Genel Kurulun onayına sunulmak üzere Yüksek Başkanlığa saygı ile arz olunur.

 

                      

Başkan

Başkanvekili

Sözcü

 

 

Sait Açba

M.Altan Karapaşaoğlu

Sabahattin Yıldız

 

Afyonkarahisar

Bursa

Muş

 

Kâtip

Üye

Üye

 

Mehmet Sekmen

Halil Aydoğan

Mehmet Zekai Özcan

 

İstanbul

Afyonkarahisar

Ankara

 

Üye

Üye

Üye

 

M. Mesut Özakcan

A. Kemal Deveciler

Ali Osman Sali

 

Aydın

Balıkesir

Balıkesir

 

(İmzada bulunamadı)

(İmzada bulunamadı)

 

 

Üye

Üye

Üye

 

Ahmet İnal

Osman Nuri Filiz

Muhsin Koçyiğit

 

Batman

Denizli

Diyarbakır

 

Üye

Üye

Üye

 

Alaattin Büyükkaya

A. Kemal Kumkumoğlu

Birgen Keleş

 

İstanbul

İstanbul

İstanbul

 

 

 

(Karşı oy yazım ektedir)

 

Üye

Üye

Üye

 

Kemal Kılıçdaroğlu

M. Mustafa Açıkalın

Bülent Baratalı

 

İstanbul

İstanbul

İzmir

 

 

 

(İmzada bulunamadı)

 

Üye

Üye

Üye

 

Fazıl Karaman

Selami Yiğit

Y. Selahattin Beyribey

 

İzmir

Kars

Kars

 

Üye

Üye

Üye

 

Mustafa Elitaş

Taner Yıldız

Muzaffer Baştopçu

 

Kayseri

Kayseri

Kocaeli

 

Üye

Üye

Üye

 

Mustafa Ünaldı

Hasan Fehmi Kinay

O. Seyfi Terzibaşıoğlu

 

Konya

Kütahya

Muğla

 

Üye

Üye

Üye

 

Osman Seyfi

Musa Uzunkaya

Enis Tütüncü

 

Nevşehir

Samsun

Tekirdağ

 

 

 

(Karşı oy yazısı ektedir)

 

Üye

Üye

 

 

M.Ergun Dağcıoğlu

M.Akif Hamzaçebi

 

 

Tokat

Trabzon

 

 

 

 

 

 


KARŞI OY

Aşağıdaki nedenlerle, Geçici 53 üncü maddeye karşıyım.

Kanun Teklifinin 2 nci maddesi ile 2547 sayılı Kanuna eklenmesi öngörülen Geçici 53 üncü madde, Teklifin gerekçesinde yer alan krizlerin etkisini azaltmak, yurtdışına gönderilen öğrencilerin, akademik personelin borçlarını yeniden yapılandırmak gibi unsurları aşan olanaklar sağlamaktadır. Gerekçede yer alan unsurları aşan bu olanaklar, her şeyden önce, Anayasanın eşitlik ilkesine ve ilgili yasal kurallara aykırı düzenlemelere yol açmaktadır. Şöyleki,

2547 sayılı Yasanın 33 üncü maddesine göre lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla yurt dışına gönderilenler ile 35 inci maddeye göre yurt içinde başka bir üniversiteye lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla gönderilenlerden veya üniversitelerinde görev yapanlardan bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar,

a) Lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla yurt dışında kalmaları gereken süre içerisinde öğrenimlerini tamamlayamamaları nedeniyle kadroları ile ilişkileri kesilenlerden veya ilişkisi kesilmeyip devam edenler ile başka bir kamu kurumuna naklen atananlardan,

b) Eğitimin herhangi bir aşamasında, her ne sebeple olursa olsun, Türkiye’ye çağrılmış olanlardan,

c) Lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla yurt içindeki başka bir üniversitede kalmaları gereken süre içersinde öğrenimlerini tamamlayamamaları nedeniyle kadroları ile ilişkileri kesilenlerden,

d) Eğitimlerinin herhangi bir aşamasında istifa etmiş olmaları nedeniyle kadrolarıyla ilişkileri kesilenler, sürelerinin bitiminde mecburi hizmetlerini tamamlamak üzere görevlerine başlamayıp çekilmiş sayılanlar ile görevlerine başlayıp da yükümlü bulundukları mecburi hizmetini bitirmeden görevlerinden ayrılanlardan,

e) Herhangi bir üniversitede görev yaparken yeniden atanmamak suretiyle üniversite ile ilişiği kesilenlerden,

En az yüksek lisans (master derecesi) eğitimini başarıyla tamamlamış olanlar bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 ay içersinde Yükseköğretim Kuruluna müracaat etmeleri halinde, atanmaları Yükseköğretim Kurulunca uygun görülenler, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen genel şartları taşımaları kaydıyla müracaat tarihinden itibaren 3 ay içersinde yükseköğretim kurumlarında durumlarına uygun öğretim elemanı kadrolarından birine atanabileceklerdir.

Durumları (a), (b), (c), (d), (e) bentlerine uyanlar için kullanılmak üzere, yılda bir defa yapılmasına ilişkin sınırlamaya tabi olmaksızın, 78 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 1 inci maddesi hükmü uyarınca Bakanlar Kurulu Kararıyla, ihtiyaca göre öğretim elemanları kadrolarında unvan ve derece değişiklikleri yapılabilir. Yükseköğretim Kurulunca atanması uygun görülmeyenler altmış gün içinde yargı yoluna başvurabilirler. Yükseköğretim Kuruluna başvurmayanlar, Yükseköğretim Kurulunca atanması uygun görülmeyenlerden yargı yoluna müracaat etmeyenler ile Yargı Kararı ile öğretim elemanlığına başvurması uygun görülmeyenler, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 1 yıl içinde Devlet Personel Başkanlığına müracaat ederler. Bunlar personel ihtiyacı dikkate alınarak Başkanlıkça belirlenecek kamu kurum ve kuruluşlarının boş memur kadrolarına sınav şartı aranmaksızın ve açıktan atanmaya ilişkin sınırlamalara tabi tutulmaksızın 6 ay içinde atanırlar.

(a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde tanımlananlara yani yüksek lisans eğitimlerini sadece master düzeyinde yapmış olan ama herhangi bir nedenle Türkiye’ye geri çağrılanlara, mecburi hizmetlerini yapmayan veya yarım bırakanlara, kadroları ile ilişkileri kesinlenlere, herhangi bir üniversitede görev yaparken yeniden atanmayarak üniversiteyle ilişkileri kesilenlere üniversiteye dönme; olmadığı takdirde, Devlet memuru olma olanağı tanınmaktadır. Bu yapılırken de söz konusu görevler için aranan nitelikler ve uygulanan atama yöntemlerinin de uygulanmaması öngörülmekte ve gerektiği kadar unvan ve derece değişikliği yapılacağı belirtilmektedir.

Bu durumda,

- Yükseköğretim Kuruluna tek tek başvuranlara muhatap olmak gibi bir görev verilmektedir. Oysa, halen bu konuda Yükseköğretim Kurulunun görevi sadece genel kuralları koymaktır.

- Üniversite kademelerinin söz hakkı gaspedilmektedir. Bölüm Başkanı, Anabilim Dalı Başkanı, Fakülte Yönetim Kurulu, Dekan, Rektör devre dışı kalmaktadır.

- Atanacak olanlarda gerekli niteliklerin aranacağı ve atamalarda mevcut yöntemlere uyulacağı belirtilmemektedir. Diğer bir deyişle, atamalarda 657 sayılı Yasanın 48 inci maddesinde belirtilen genel şartlar dışında, gerekli niteliklerin aranmayacağı ve mevcut yöntemlere uyulmayacağı anlaşılmaktadır. Kaldı ki, Devlet Personel Başkanlığına yapılan başvurularda sınav şartı aranmaksızın ve açıktan atamaya ilişkin sınırlamalara tabi olmaksızın atama yapılacağı açıkça belirtilmektedir. Ayrıca, unvan ve derece değişikliklerinin yılda bir kez yapılmasını öngören sınırlamaya da uyulmayacağı ifade edilmektedir.

Teklifin 2 nci maddesi ile getirilen Geçici 53 üncü madde yasalar önünde eşitlik ilkesi ile çelişmektedir ve adil değildir.

Belirli niteliklere sahip olmayı gerektiren ve atamaları belli yöntemlerle yapılan görevlere, söz konusu niteliklere sahip olmayanların, öngörülen kurallara uyulmadan atanmasına olanak sağlamaktadır. Bu durumun adalet duygusu ve hukuk devleti olmanın gerekleriyle bağdaşmadığı açıktır.

 

                       

Enis Tütüncü

Birgen Keleş

 

 

Tekirdağ

İstanbul

 

ANAYASANIN 89 UNCU VE 104 ÜNCÜ MAD-DELERİ GEREĞİNCE CUMHURBAŞKA-NINCA BİR DAHA GÖRÜŞÜLMEK ÜZERE

GERİ GÖNDERİLEN KANUN

BAZI KAMU ALACAKLARININ TAHSİL

VE TERKİNİNE İLİŞKİN KANUN

 

Kanun No.: 5518     Kabul Tarihi:  8/6/2006

MADDE 1- 8/4/1929 tarihli ve 1416 sayılı Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Kanuna aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.

"GEÇİCİ MADDE 1- Bu Kanun uyarınca mecburi hizmet karşılığı yurt dışına gönderilenlerden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, eğitimin herhangi bir aşamasında öğrencilikle ilişikleri kesilenler, öğrenim sürelerinin bitiminde mecburi hizmetlerini tamamlamak üzere görevlerine başlamayanlar, görevlerine başlayıp da yükümlü bulundukları mecburi hizmetini bitirmeden görevlerinden ayrılanlar ile göreve başladıktan sonra mecburi hizmetle yükümlü bulundukları süre içerisinde kadrolarıyla ilişiği kesilenlerden haklarında borç takibi işlemi devam edenler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içerisinde başvurmaları halinde, kendilerine döviz olarak yapılmış olan her türlü masraflar için, imzaladıkları yüklenme senedi ile muteber imzalı müteselsil kefalet senedi hükümleri dikkate alınmaksızın ve ilgililere ödeme yapma sonucunu doğurmaksızın,  14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ek 34 üncü maddesinin ikinci fıkrası hükümlerine göre bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki süreler için faiz uygulanmaksızın hesaplanacak tutarlarla yükümlü tutulurlar. Ancak, 657  sayılı  Devlet Memurları Kanununun ek 34 üncü maddesinin yürürlüğe girdiği tarihten önce yüklenme senedi ile muteber imzalı müteselsil kefalet senedi alınanların döviz borçları, ilgili adına fiilen ödemenin yapıldığı tarihteki T.C. Merkez Bankasınca tespit ve ilân edilen efektif satış kuru üzerinden Türk Lirasına çevrilerek bunlar adına Türk Lirası olarak yapılan harcama tutarına eklenir. Bu şekilde hesaplanacak borç, sarf tarihinden bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar geçen süre için 1/1/2006 tarihinden geçerli olmak üzere tespit ve ilân edilen kanunî faiz işletilerek hesaplanır. Bu şekilde hesaplanacak borç miktarından ilgilinin bu zamana kadar yaptığı tüm ödemeler mahsup edilir; fazla ödenen tutar var ise ilgililere geri ödeme zorunluluğu doğurmaz. Kalan borç var ise ilgilinin durumu ve ödettirilecek meblağ dikkate alınarak azamî beş yıla kadar taksitlendirilebilir.

Bunlardan borçlarını mecburi hizmet yaparak ödemek isteyenler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içerisinde Milli Eğitim Bakanlığına müracaat etmeleri halinde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen genel şartları taşımaları kaydıyla, müracaat tarihinden itibaren üç ay içerisinde atamaları yapılır ve atandıkları kurumlarında, yurt içinde veya yurt dışında görmüş oldukları öğrenim sürelerine ilişkin olarak genel hükümler çerçevesinde belirlenen mecburi hizmet yükümlülüklerini yerine getirirler ve ilgililer adına öğrenimleri nedeniyle çıkarılmış olan her türlü borç tutarlarının takibinden vazgeçilerek tahsilat işlemine son verilir. Bunların daha önce ödemiş oldukları tutarların bulunması halinde, bu meblağa isabet eden süreler faiz borcu dikkate alınmaksızın ilgililerin mecburi hizmet sürelerinden indirilir.

Bu Kanun kapsamında yurt dışına gönderilen öğrenciler, yurt dışında resmî öğrenci olarak geçirmiş oldukları öğrenim sürelerinin 18 yaşının tamamlanmasından sonraki döneme ait olan kısmını, halen tâbi oldukları sosyal güvenlik kurumuna bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren üç ay içinde müracaat etmeleri ve müracaat tarihi itibarıyla bulundukları görev ile derece ve kademe ya da basamak ya da prime esas kazanç tutarı üzerinden bu süreye ilişkin olarak hesaplanacak prim, kesenek, kurum karşılığı gibi toplam yükümlülük tutarını müracaatın kabul tarihinden itibaren oniki ayda eşit taksitler halinde ödemek suretiyle borçlanabilirler. Taksit ödeme dönemi sonunda borcunun tamamını ödemiş olduğu tespit olunanların borçlanmış oldukları bu süreler, emekliliğe tâbi toplam hizmet süresinin hesabında ve sigortalılık ya da iştirakçiliğin başlangıç tarihinin tespitinde dikkate alınır. Aylık taksitlerini zamanında ödemeyenlerin önceki aylara ilişkin olarak ödemiş oldukları tutarlar, süresi geçen son taksit tarihinden itibaren otuz gün içinde ilgililere iade olunur. Başvuru tarihi itibarıyla herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tâbi olmayanlardan, daha önce herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tâbi çalışması olanlar en son tâbi oldukları sosyal güvenlik kurumuna, daha önce herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tâbi çalışması olmayanlar ise Sosyal Güvenlik Kurumuna (Bağ-Kur Genel Müdürlüğüne) müracaatta bulunurlar ve bunların borçlanacakları süreye ilişkin olarak ödeyecekleri toplam tutar, 8/5/1985 tarihli ve 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanunun 4 üncü maddesi uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen günlük tutar esas alınarak tespit olunur."

"GEÇİCİ MADDE 2- Bu Kanun uyarınca mecburi hizmet karşılığı yurt dışına gönderilenlerden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, borcunun tamamını ödemeden veya mecburi hizmetini tamamlamadan vefat edenlerin borç yükümlülükleri ortadan kalkar. Buna bağlı olarak, borçlunun kendisi, mirasçıları ve kefilleri hakkındaki her türlü borç yükümlülükleri ortadan kaldırılır ve her türlü borç takibi işlemlerine son verilir."

MADDE 2- 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununa aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.

"GEÇİCİ MADDE 52- Kısmî statüde görev yapanlara 15/3/2004 tarihinden önceki dönem için ödenmiş olan makam ve görev tazminatları geri alınmaz; ödendiği halde herhangi bir nedenle geri alınanlara geri alınan tutar iade edilir. Bunlara, 15/1/2003 ile 14/3/2004 tarihleri arasındaki dönem için ödenmeyen makam ve görev tazminatları, müstahak olunan tarihteki miktarlar üzerinden ödenir."

"GEÇİCİ MADDE 53- 33 üncü maddeye göre lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla yurt dışına gönderilenler ile 35 inci maddeye göre yurt içinde başka bir üniversiteye lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla gönderilenlerden veya üniversitelerinde görev yapanlardan bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar;

a) Lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla yurt dışında kalmaları gereken süre içerisinde öğrenimlerini tamamlayamamaları nedeniyle kadroları ile ilişikleri kesilenlerden veya ilişiği kesilmeyip devam edenler ile başka bir kamu kurumuna naklen atananlardan,

b) Eğitimin herhangi bir aşamasında, her ne sebeple olursa olsun Türkiye'ye çağrılmış olanlardan,

c) Lisansüstü eğitim-öğretim amacıyla yurt içindeki başka bir üniversitede kalmaları gereken süre içerisinde öğrenimlerini tamamlayamamaları nedeniyle kadroları ile ilişikleri kesilenlerden,

d) Eğitimlerinin herhangi bir aşamasında istifa etmiş olmaları nedeniyle kadrolarıyla ilişikleri kesilenler, sürelerinin bitiminde mecburi hizmetlerini tamamlamak üzere görevlerine başlamayıp çekilmiş sayılanlar ile görevlerine başlayıp da yükümlü bulundukları mecburi hizmetini bitirmeden görevlerinden ayrılanlardan,

e) Herhangi bir üniversitede görev yaparken yeniden atanmamak suretiyle üniversite ile ilişiği kesilenlerden,

en az yüksek lisans (master) eğitimini başarıyla tamamlamış olanlar; bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içerisinde Yükseköğretim Kuruluna müracaat etmeleri halinde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen genel şartları taşımaları kaydıyla, Yükseköğretim Kurulunca atanmalarının uygun bulunması üzerine müracaat tarihinden itibaren üç ay içerisinde, (öncelikle daha önce kadrolarının bulunduğu kurumlar olmak üzere) Kurulun belirleyeceği yükseköğretim kurumlarındaki durumlarına uygun öğretim elemanı kadrolarından birine atanabilirler.  Bunlardan durumları yukarıdaki (a), (b), (c), (d) ve (e) bentlerine uyanlar için kullanılmak üzere yılda bir defa yapılmasına ilişkin sınırlamaya tâbi olmaksızın 78 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 1 inci maddesi hükmü uyarınca Bakanlar Kurulu kararıyla ihtiyaca göre öğretim elemanları kadrolarında unvan ve derece değişiklikleri yapılabilir. Yükseköğretim Kurulunca atanması uygun görülmeyenler altmış gün içerisinde yargı yoluna başvurabilirler. Yükseköğretim Kuruluna başvurmayanlar ile Yükseköğretim Kurulunca ataması uygun görülmeyenlerden, yargı yoluna müracaat etmeyenler ve yargı kararı ile öğretim elemanı olarak atanmaları uygun görülmeyenler ise bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren  bir yıl içerisinde Devlet Personel Başkanlığına müracaat ederler. Bunlar, personel ihtiyacı dikkate alınarak anılan Başkanlıkça belirlenecek kamu kurum ve kuruluşlarının boş memur kadrolarına sınav şartı aranmaksızın ve açıktan atamaya ilişkin sınırlamalara tâbi tutulmaksızın altı ay içinde atanırlar.

Ancak bunlardan yüksek lisans eğitimini başarıyla tamamlayamamış olanlar, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içerisinde Devlet Personel Başkanlığına müracaat etmeleri halinde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen genel şartları taşımaları kaydıyla müracaat tarihinden itibaren üç ay içerisinde, personel ihtiyacı dikkate alınarak anılan Başkanlıkça belirlenecek kamu kurum ve kuruluşlarının boş memur kadrolarına sınav şartı aranmaksızın ve açıktan atamaya ilişkin sınırlamalara tâbi tutulmaksızın atanırlar. Bunlardan halihazırda Devlet memuru statüsünde çalışanların ise çalıştıkları kurumlarda mecburi hizmetlerini yapmalarına müsaade edilir.

Bunlar, atandıkları kurumlarında, halihazırda kamu kurumlarında görev yapanlar ise bu kurumlarında yurt içinde veya yurt dışında görmüş oldukları öğrenim sürelerine ilişkin olarak genel hükümler çerçevesinde belirlenen mecburi hizmet yükümlülüklerini yerine getirirler ve ilgililer adına öğrenimleri nedeniyle çıkarılmış olan borç tutarlarının takibinden vazgeçilerek tahsilat işlemine son verilir. Bunların daha önce ödemiş oldukları tutarların bulunması halinde, bu meblağa isabet eden süreler ilgililerin mecburi hizmet sürelerinden indirilir. Ancak, üniversiteye veya başka bir kamu kurumuna dönmek istemeyenlerden mecburi hizmet karşılığı olarak, hizmetleri karşılığında aldıkları yurt içi maaşlar talep edilemez. Bu maaşlar haricinde eğitimleri için yapılan diğer ödemeler talep edilir.

Birinci fıkranın (a), (b) veya (c) bentlerinde sayılan durumların gerçekleşmesine rağmen, geçici 47 nci madde uyarınca öğrenim hakkı tanınanlardan ataması yapılmış olanlar ile kadrolarıyla ilişikleri kesilmeyenlerden haklarında borç takibi yapılanlar kadrolarında bırakılır; bunlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır. Bunların yükseköğretim kurumlarında çalışmış oldukları süreler mecburi hizmetlerinden indirilir.

Bu madde kapsamına girenlerden öğretim elemanı kadrosuna atananlardan tekrar mecburi hizmet yükümlülüğü öngörülen bir görevlendirme yapılmış veya yapılacakların, söz konusu görevlendirme çerçevesinde lisansüstü eğitim-öğretimlerini başarılı bir şekilde tamamlamış olmaları veya tamamlamaları halinde, bu görevde çalışmış oldukları süreler ilk görevlendirmeye ilişkin mecburi hizmetlerinden indirilir ve ikinci görevlendirmeye ilişkin mecburi hizmet yükümlülüğü devam eder; başarısız olmaları halinde ise bu görevlendirmeden kaynaklanan mecburi hizmet yükümlülük süreleri önceki mecburi hizmet yükümlülük sürelerine ilave edilir.

Yukarıda belirtilen hükümler çerçevesinde öğretim elemanı veya memur kadrolarına atandıktan sonra yükümlü bulundukları mecburi hizmeti bitirmeden görevlerinden ayrılan veya bir ceza sebebiyle görevine son verilenler ile bu madde kapsamına girdiği halde müracaat etmemeleri veya Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen genel şartları taşımadıkları için atanamamaları nedeniyle mecburi hizmet yükümlülüğünü yerine getirmeyenlerin yükümlü tutulacakları tutar, imzaladıkları yüklenme senedi ile muteber imzalı müteselsil kefalet senedi hükümleri dikkate alınmaksızın ve ilgililere ödeme yapma sonucu doğurmaksızın, kendilerine döviz olarak yapılmış olan her türlü masraflar için;

a) Bunlardan 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ek 34 üncü maddesinin yürürlüğe girdiği 5/8/1996 tarihinden sonra yüklenme senedi ile muteber imzalı müteselsil kefalet senedi alınanlar hakkında, anılan maddenin ikinci fıkrası hükümlerine göre bu Kanunun yayımı tarihinden önceki süreler için faiz uygulanmaksızın hesaplama yapılır.

b) 5/8/1996 tarihinden önce yüklenme senedi ile muteber imzalı müteselsil kefalet senedi alınanlar hakkında, ilgili adına fiilen ödemenin yapıldığı tarihteki T.C. Merkez Bankasınca tespit ve ilân edilen efektif satış kuru üzerinden Türk Lirasına çevrilerek bulunacak tutar ile bu tutara sarf tarihinden bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar geçen süre için 1/1/2006 tarihinden geçerli olmak üzere tespit ve ilân edilen kanunî faiz işletilerek hesaplama yapılır. Ancak, bu hükümlere göre hesaplama yapılması sonucunda borçlunun aleyhine bir durum ortaya çıkması halinde (a) bendi  hükümleri uygulanır.

Hesaplanan borç miktarı, ilgilinin durumu ve ödettirilecek meblağ dikkate alınarak azamî beş yıla kadar taksitlendirilebilir. Bunların daha önce ödemiş oldukları tutar ile mecburi hizmetlerinde değerlendirilen sürelere isabet eden tutar, anılan madde uyarınca belirlenecek tutardan düşülür."

"GEÇİCİ MADDE 54- Bu Kanun uyarınca mecburi hizmet karşılığı yurt dışına gönderilenlerden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, borcunun tamamını ödemeden veya mecburi hizmetini tamamlamadan vefat edenlerin borç yükümlülükleri ortadan kalkar. Buna bağlı olarak, borçlunun kendisi, mirasçıları ve kefilleri hakkındaki her türlü borç yükümlülükleri ortadan kaldırılır ve her türlü borç takibi işlemlerine son verilir."

MADDE 3- 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

"GEÇİCİ MADDE 34- 78 inci maddeye göre yurt dışına gönderilenlerden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, eğitimin herhangi bir aşamasında istifa etmiş olmaları nedeniyle kadrolarıyla ilişikleri kesilenler, sürelerinin bitiminde mecburi hizmetlerini tamamlamak üzere görevlerine başlamayıp çekilmiş sayılanlar, görevlerine başlayıp da yükümlü bulundukları mecburi hizmetini bitirmeden görevlerinden ayrılanlar, mecburi hizmetle yükümlü bulundukları süre içerisinde memurluktan çıkarılmış olanlar ile yükümlü bulundukları mecburi hizmetini bitirmeden mecburi hizmetin devredilmesine imkân bulunmayan başka bir göreve geçmiş olanlardan haklarında borç takibi işlemi devam edenler, bu maddenin yürürlüğe girmesinden itibaren üç ay içerisinde başvurmaları halinde, kendilerine döviz olarak yapılmış olan her türlü masraflar için, imzaladıkları yüklenme senedi ile muteber imzalı müteselsil kefalet senedi hükümleri dikkate alınmaksızın ve ilgililere ödeme yapma sonucunu doğurmaksızın, kendilerine döviz olarak yapılmış olan her türlü masraflar için;

a) Bunlardan 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ek 34 üncü maddesinin yürürlüğe girdiği 5/8/1996 tarihinden sonra yüklenme senedi ile muteber imzalı müteselsil kefalet senedi alınanlar hakkında, anılan maddenin ikinci fıkrası hükümlerine göre bu Kanunun yayımı tarihinden önceki süreler için faiz uygulanmaksızın hesaplama yapılır.

b) 5/8/1996 tarihinden önce  yüklenme senedi ile muteber imzalı müteselsil kefalet senedi alınanlar hakkında, ilgili adına fiilen ödemenin yapıldığı tarihteki T.C. Merkez Bankasınca tespit ve ilân edilen efektif satış kuru üzerinden Türk Lirasına çevrilerek bulunacak tutar ile bu tutara sarf tarihinden bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar geçen süre için 1/1/2006 tarihinden geçerli olmak üzere tespit ve ilân edilen kanunî faiz işletilerek hesaplama yapılır. Ancak, bu hükümlere göre hesaplama yapılması sonucunda borçlunun aleyhine bir durum ortaya çıkması halinde (a) bendi hükümleri uygulanır.

Hesaplanan borç miktarı, ilgilinin durumu ve ödettirilecek meblağ dikkate alınarak azamî beş yıla kadar taksitlendirilebilir. Bunların daha önce ödemiş oldukları tutar ile mecburi hizmetlerinde değerlendirilen sürelere isabet eden tutar, anılan madde uyarınca belirlenecek tutardan düşülür.

Bu Kanun uyarınca mecburi hizmet karşılığı yurt dışına gönderilenlerden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, borcunun tamamını ödemeden veya mecburi hizmetini tamamlamadan vefat edenlerin borç yükümlülükleri ortadan kalkar. Buna bağlı olarak, borçlunun kendisi, mirasçıları ve kefilleri hakkında her türlü borç yükümlülükleri ortadan kaldırılır ve her türlü borç takibi işlemlerine son verilir."

MADDE 4-  İlgili trafik sicilinde adlarına kayıt ve tescilli bulunan motorlu kara taşıtlarını; bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 31/12/2006 tarihine kadar ilgili yönetmelik hükümleri gereğince kayıt ve tescillerinin silinmesi ve hurdaya çıkarılması suretiyle il özel idarelerine bedelsiz olarak teslim eden gerçek ve tüzel kişilerden, bu Kanunun yayımlandığı tarih itibariyle yük ve yolcu taşımacılığı dışında bilanço esasına göre defter tutmayı gerektiren başkaca ticarî veya meslekî faaliyetten dolayı mükellefiyeti bulunmayanların, hurdaya çıkarılan taşıta ilişkin olarak tahakkuk etmiş ve ödenmemiş olan motorlu taşıtlar vergisi ile bu vergiye ilişkin gecikme zammı, gecikme faizi ve vergi cezaları terkin edilir. İl özel idarelerinin, bu kapsamda teslim aldıkları hurda taşıtların satışından elde ettikleri kazançları ile bu faaliyetlerle ilgili olarak yapılan işlemler ve düzenlenen kâğıtlar her türlü vergi, resim ve harçtan müstesnadır.

Motorlu kara taşıtlarını noter satış senedi ile iktisap edip ilgili trafik tescil kuruluşunda adlarına kayıt ve tescil ettirmemiş olan ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibariyle yük ve yolcu taşımacılığı dışında bilanço esasına göre defter tutmayı gerektiren başkaca ticarî  veya meslekî faaliyetten dolayı mükellefiyeti bulunmayan gerçek ve tüzel kişiler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 31/12/2006 tarihine kadar kayıt ve tescil işlemlerini tamamlayarak bu maddenin öngördüğü diğer şartları da yerine getirmeleri halinde bu madde hükmünden yararlanabilirler. Hurdaya çıkarılacak taşıt üzerine 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tatbik edilmiş olan hacizler kaldırılır. Uygulamaya ilişkin usûl ve esaslar Maliye Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığınca belirlenir.

MADDE 5- 1/1/2004 tarihinden önce yapılan kadastro yenileme işlemleri dolayısıyla 492 sayılı Harçlar Kanununa göre harç tahakkuk ettirilmez. Tahakkuk ettirilmiş ancak tahsil edilememiş olan harçlar ile bunlara ilişkin vergi cezaları ve fer'i alacaklar terkin  edilir. Tahsil edilmiş tutarlar, mükelleflerin bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yazılı başvuruları üzerine red ve iade edilir. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir.

MADDE 6- Mazbut vakıflara ait taşınmazların kiralanması dolayısıyla 1/1/2004 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak yapılan kira ödemeleri üzerinden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren gelir (stopaj) vergisi tarhiyatı yapılmaz. Bu dönemlere ilişkin olarak beyan üzerine veya ikmalen ya da re'sen tarh ve tahakkuk ettirilen ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla tahsil edilmemiş olan vergiler ile bu vergilere uygulanan vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları terkin edilir. Bu konuda açılmış olan davalar sürdürülmez; tahsil edilmiş tutarlar, mükelleflerin bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yazılı başvuruları üzerine red ve iade edilir. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir.

MADDE 7- Kamu hizmetlerini veya personelini desteklemek üzere kurulmuş olup, 22/1/2004 tarihli ve 5072 sayılı Dernek ve Vakıfların Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İlişkilerine Dair Kanun uyarınca bu faaliyetlerine son vermesi gereken dernek ve vakıfların, Maliye Bakanlığına bağlı vergi dairelerince 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında takip ve tahsil işlemleri yürütülen borçlarından; bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlere ait olanlar ile vade tarihi bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce bulunanlardan, dernek veya vakfın mal varlığından tahsil edilemeyen veya edilemeyeceği anlaşılan kısmı terkin edilir.

Bu hüküm, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlere ilişkin olarak söz konusu dernek ve vakıflar adına tarh ve tahakkuk ettirilecek olan amme alacakları ile bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ödeme süresi geçmemiş olan amme alacakları için de uygulanır.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir.

MADDE 8- 1/7/1964 tarihli ve 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun "IV- Ticari ve medeni işlerle ilgili kâğıtlar" başlıklı bölümünün (34) numaralı fıkrasının sonuna  "ile Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinde belirtilen ücretlere ilişkin kâğıtlar." ibaresi eklenmiştir.

MADDE 9- 7/3/1954  tarihli ve 6326 sayılı Petrol Kanununun 116 ncı maddesinin (3) numaralı fıkrası gereğince yapılan transferler nedeniyle, 1995, 1996 ve 1997 Malî Yılları Bütçe Kanunlarında yer alan "6326 Sayılı Petrol Kanunu Gereğince Ödenecek Kur Farkları" ve "Petrol Arama ve Petrolle İlgili Faaliyetleri Düzenleme Fonuna Ait Hizmetler" harcama kalemlerinden 1995, 1996 ve 1997 yıllarında yapılan kur farkı ödemeleri, ilgililer adına kişilerden alacaklar hesabına alınarak fer'ileriyle birlikte terkin edilir.

MADDE 10- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 11- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.


PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONUNUN

KABUL ETTİĞİ METİN

 

 

BAZI KAMU ALACAKLARININ TAHSİL

VE TERKİNİNE İLİŞKİN KANUN

 

 

MADDE 1- Kanunun 1 inci maddesi aynen kabul edilmiştir.

 

 

GEÇİCİ MADDE 1- Kanunun 1 inci maddesine bağlı geçici 1 inci madde aynen kabul edilmiştir.

 

 

 

 

 

GEÇİCİ MADDE 2- Kanunun 1 inci maddesine bağlı geçici 2 nci madde aynen kabul edilmiştir.

 

 

 

MADDE 2- Kanunun 2 nci maddesi aynen kabul edilmiştir.

 

GEÇİCİ MADDE 52- Kanunun 2 nci maddesine bağlı geçici 52 nci madde aynen kabul edilmiştir.

 

 

 

 

 

 

GEÇİCİ MADDE 53- Kanunun 2 nci maddesine bağlı geçici 53 üncü madde aynen kabul edilmiştir.

 

GEÇİCİ MADDE 54- Kanunun 2 nci maddesine bağlı geçici 54 üncü madde aynen kabul edilmiştir.