Dönem: 22 Yasama Yılı: 5
TBMM (S.
Sayısı: 1384)
22/2/2007 Tarihli ve 5584 Sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ve
Anayasanın 89 uncu ve 104 üncü Maddeleri Gereğince Cumhurbaşkanınca
Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri Gönderme Tezkeresi ile Sanayi, Ticaret,
Enerji, Tabiî Kaynaklar,
Bilgi
ve Teknoloji Komisyonu Raporu (1/1330)
Not: Kanun Başkanlıkça;
Anayasa ile Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji
komisyonlarına havale edilmiştir.
T.C.
Cumhurbaşkanlığı
Sayı: B.01.0.KKB.01.18/A-3-2007-170
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
İLGİ:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunca
22.02.2007 gününde
1- Yasanın “İdari yaptırımlar
ve uygulama” başlıklı 10. maddesinde,
“(1) Bu Kanun kapsamında,
idari para cezası vermeye yetkili olanlar tarafından yapılan tespit
ve/veya denetimler sonucu gerçek veya tüzel kişilere aşağıdaki
esaslar çerçevesinde idarî yaptırımlar uygulanır.
a) İdarî yaptırım gerektiren
haller şunlardır:
1) 5 inci madde kapsamında
yetkilendirmelerle ilgili yürürlüğe konulacak yönetmelik hükümlerine
aykırı hareket edilmesi halinde, yetkilendirme anlaşmalarında
tanımlanan usul ve esaslara göre yetkilendirilmiş kurumların yetki
belgesi Kurul onayı ile Genel Müdürlük tarafından, şirketlerin yetki
belgeleri ise anlaşma yaptıkları kurum tarafından iptal edilir. Yetki
belgesi iptal edilen yetkilendirilmiş kurumlara veya şirketlere
en az beş yıl süre ile yetki belgesi verilmez. Yetki belgesi iptal
edilen yetkilendirilmiş kurumlar tarafından şirketler ile yapılan
yetkilendirme anlaşmaları Genel Müdürlük tarafından incelemeye
alınır ve yönetmelikte tanımlanan şartları haiz olmayanlar iptal
edilir. Gerekli şartları haiz olanların anlaşmaları Genel Müdürlük
tarafından yenilenir.
2) 5 inci, 7 nci, 8 inci
ve 9 uncu maddeler kapsamında istenen bilgilerin ve inceleme yapma
imkanının verilmemesi halinde istenen bilgi ve/veya iznin verilmesi
için otuz günlük süre tanınır. Verilen süre sonunda istenen bilgilerin
yanlış veya noksan verilmesi halinde onbin Türk Lirası, hiçbir bilgi
verilmemesi ve/veya yerinde inceleme imkanının tanınmaması halinde
ellibin Türk Lirası idari para cezası verilir.
3) Bu bendin (2) numaralı
alt bendi dışında bu Kanun ve ilgili yönetmelikler kapsamında istenen
gerekli diğer bilgilerin otuz gün içinde, doğru olarak ve gerektiği
şekilde verilmemesi halinde beşyüz Türk Lirası idari para cezası
verilir.
4) 5 inci maddenin birinci
fıkrasının (c) bendindeki ticari sırları kendilerinin veya başkalarının
yararına kullananların bu Kanun kapsamına giren kuruluşlarda görev
yapmaları iki yıldan aşağı olmamak üzere yasaklanır.
5) 5 inci maddenin birinci
fıkrasının (ç) bendinin (2) numaralı alt bendi kapsamında bu Kanun
ve çıkarılan yönetmelik hükümlerine aykırı hareket ettiği tespit
edilerek Genel Müdürlüğe bildirilen şirketlere bu bendin (1) numaralı
alt bendi hükümleri uygulanır.
6) 6 ncı maddenin birinci
fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendinde yer alan yayın yükümlülüğünü
yerine getirmeyenler hakkında 3984 sayılı Kanun hükümleri uygulanır.
7) 6 ncı maddenin birinci
fıkrasının (c) bendinin (2) numaralı alt bendi ile ilgili hükümlerin
yerine getirilmemesi halinde, ilgili tüzel kişilere beşbin Türk
Lirası idari para cezası verilir.
8) Endüstriyel işletmeler
ve binaların sahipleri veya yönetimleri, 7 nci maddenin birinci
fıkrasının (a) bendi ve ilgili yönetmelik hükümlerine aykırı hareket
edilmesi halinde, aykırılığın giderilmesi için ihtar edilir. Aykırılığın
otuz gün içerisinde giderilmemesi halinde; endüstriyel işletmeye,
bina sahibine veya bina yönetimine yirmibin Türk Lirası idari para
cezası verilir.
9) 7 nci maddenin birinci
fıkrasının (ğ) ve (h) bentlerine aykırı olarak satış yapan gerçek
ve tüzel kişilere, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından yirmibin
Türk Lirası idari para cezası verilir.
b) Bu fıkranın (a) bendinin
(9) numaralı alt bendi hariç olmak üzere, idari para cezası uygulanmasını
takip eden bir yıl içinde aynı fiilin tekrarlanması halinde idari para
cezaları iki kat artırılarak uygulanır.
c) Bu fıkranın (a) bendinin
(2), (3) ve (8) numaralı alt bentleri gereğince endüstriyel işletmelere,
bina sahibine veya bina yönetimine verilmiş olan ceza miktarlarının,
cezaya muhatap gerçek veya tüzel kişinin bir önceki mali yıla ilişkin
toplam enerji harcamalarının yüzde yirmisini veya tüzel kişinin
bir önceki mali yılına ilişkin bilançosunda yer alan gelirlerinin
yüzde beşini geçmesi halinde, otuz gün içerisinde bilanço ve enerji
harcamalarına ilişkin belgelerin ibraz edilmesi şartıyla, her iki
sınıra göre hesaplanan tutarlardan düşük olanı ceza miktarı olarak
hesaplanır.
ç) Bu Kanuna göre,
bir başka kamu kurum veya kuruluşu tarafından uygulanması öngörülmeyen
idari yaptırımlar Genel Müdürlük tarafından uygulanır.
d) İdari para cezalarında
tüzel kişilerin sorumluluğu, 29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk
Ticaret Kanununun 65 inci maddesine göre tayin olunur.”
düzenlemesine yer
verilmiştir.
Düzenlemede, Yasa
ve Yasa uyarınca yürürlüğe konulacak yönetmelikler kurallarına
uymayan gerçek ya da tüzel kişilere, yapılan saptama ve denetimler
sonunda yetkili kurumlarca uygulanacak, “yetki belgesi iptali”
ve “idari para cezası” gibi idari yaptırımlar öngörülmektedir.
Yasa'nın 10. maddesinin
(1). fıkrasının (a) bendinin 1. alt bendinde, yetki belgesi iptali
yaptırımı düzenlenmekte; bu idari yaptırım yetkisi, “yetkilendirilmiş
kurumlar” yönünden Enerji Verimliliği Koordinasyon Kurulu onayı
ile Elektrik İşleri Etüt İdaresi Genel Müdürlüğü'ne; “şirketler” yönünden
ise, anlaşma yaptıkları “yetkilendirilmiş kurum”a verilmektedir.
Enerji Verimliliği
Koordinasyon Kurulu, Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı müsteşar
yardımcısının başkanlığında, İçişleri, Maliye, Millî Eğitim, Bayındırlık
ve İskân, Ulaştırma, Sanayi ve Ticaret, Enerji ve Tabiî Kaynaklar,
Çevre ve Orman bakanlıkları, Devlet Planlama ve Hazine müsteşarlıkları,
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Türk Standartları Enstitüsü,
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu, Türkiye Odalar
ve Borsalar Birliği, Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği ve
Türkiye Belediyeler Birliği'nin birer üst düzey temsilcisinden
oluşmaktadır.
Elektrik İşleri Etüt
İdaresi Genel Müdürlüğü, Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı'nın
ilgili kuruluşudur.
Yetkilendirilmiş kurum
ise, Yasa'nın 3. maddesinin (1). fıkrasının (f) bendinde, düzenlenen
yetkilendirme anlaşmaları çerçevesinde, eğitim, yetkilendirme
ve izleme etkinliklerini yürütmek üzere, Enerji Verimliliği Koordinasyon
Kurulu onayı ile Elektrik İşleri Etüt İdaresi Genel Müdürlüğü'nce
yetkilendirilen ve aynı fıkranın (ç) bendinde “kamu kesimi” içinde
sayılan “meslek odaları” ile “üniversiteler” olarak belirlenmiştir.
Yasa'nın 10. maddesinin
1. fıkrasının (a) bendi dışındaki bentlerinde öngörülen diğer idari
yaptırımların hangi idare birimince uygulanacağı belirtilmemiştir.
Ancak, aynı fıkranın (ç) bendinde, Yasa'da bir başka kamu kurum ya da
kuruluşuna bırakılmayan idari yaptırımların Elektrik İşleri
Etüt İdaresi Genel Müdürlüğü'nce uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
Böylece, yetki belgesi iptali dışındaki idari yaptırımların bu
bağlamda idari para cezalarının Genel Müdürlük'ce verileceği anlaşılmaktadır.
Yukarıda yapılan
açıklamalardan da görüleceği gibi, Yasa'da, öngörülen idari yaptırımları
uygulama yetkisi kamu kurum ve kuruluşlarına verilmiştir.
Başka bir anlatımla,
düzenlemelerle idareye, denetime ilişkin kamu görevini etkinlikle
yerine getirebilmesi için, denetlemekle görevli ve yetkili olduğu
gerçek ve tüzel kişilere, kurallara aykırı eylemleri nedeniyle
idari yaptırım uygulama yetkisi getirilmiştir.
Anayasanın 9. maddesinde,
yargı yetkisinin, Türk Ulusu adına bağımsız mahkemelerce kullanılacağı;
125. maddesinde, idarenin her türlü eylem ve işlemine karşı yargı
yolunun açık olduğu; 140. maddesinde, yargıçlar ve savcıların adli
ve idari yargı yargıç ve savcıları olarak görev yapacakları; 155.
maddesinde, Danıştay'ın, idari mahkemelerce verilen, yasanın başka
bir idari yargı yerine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme
mercii olduğu, yasada gösterilen belli davalara da ilk ve son derece
mahkemesi olarak bakacağı vurgulanmıştır.
Söz konusu kurallarda,
Anayasa'da idari ve adli yargı ayrılığının kabul edildiği görülmektedir.
Bu ayrım uyarınca, idarenin kamu gücü kullanarak oluşturduğu ve kamu
hukuku alanına giren işlem ve eylemlerinin idari yargı, özel hukuk
alanına giren işlemlerinin de adli yargı denetimine bağlı olacağı
açıktır.
Anayasa'nın anılan kuralları
karşısında, idari yargının görev alanına giren bir uyuşmazlığın çözümünde
adli yargının görevlendirilmesi konusunda yasakoyucunun takdir
hakkı bulunmamaktadır. Nitekim, Anayasa'nın 155. maddesinde, “yasanın
başka bir idari yargı merciine bırakmadığı” denilerek, yasakoyucuya
verilen takdir yetkisi idari yargı yerini belirlemekle sınırlandırılmıştır.
İdare hukuku ilkelerine
göre oluşturulan bir idari işlemin, yalnızca para cezası yaptırımı
içermesine bakılarak denetiminin idari yargı alanından çıkarılıp
adli yargıya bırakılması, yukarıda açıklanan anayasal kurallar
nedeniyle olanaklı görülemez.
Açıklanan anayasal
kurallara uygun olarak, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasası'nın
2. maddesinde, idari işlemlere ilişkin davaların idari yargı yerlerinde
görüleceği belirtilmiştir.
Bu nedenle, bir idari
işlemden doğan uyuşmazlığa ilişkin davanın idari yargı yerinde görülmesi
zorunlu olup, bunun için yasalara kural konulmasına gerek yoktur. İncelenen
Yasa'nın 10. maddesine de bu yolda bir kural konulmamıştır.
Ne var ki, 5326 sayılı
Kabahatler Yasası'nın,
- 2. maddesinde, “kabahat”
deyiminden, karşılığında “idari yaptırım” uygulanması öngörülen
haksızlıkların anlatıldığı,
- 3. maddesinde, diğer
yasalarda tersine kural bulunmaması durumunda, idari yaptırım
kararlarına karşı bu Yasa kurallarının uygulanacağı,
- 16. maddesinde, kabahatler
karşılığında uygulanacak idari yaptırımların, idari para cezaları
ve idari önlemler olduğu,
- 27. maddesinde, idari
para cezalarına ilişkin idari yaptırım kararlarına karşı sulh ceza
mahkemesine başvurulabileceği,
kurala bağlanmıştır.
Bu kurallar uyarınca,
incelenen Yasa'nın 10. maddesinde tersine bir düzenleme yapılmadığı
için, bu maddede öngörülen idari para cezalarına karşı, sulh ceza
mahkemelerine başvurulabilecektir.
Böylece, idari yargının
görev alanında olması gereken idari para cezalarından doğan uyuşmazlıklara
ilişkin davaların adli yargı yerlerinde görülmesine olanak sağlanmaktadır.
Oysa, 5326 sayılı Kabahatler
Yasası'nın 3. maddesinin önceki düzenlemesinde bulunan, “Bu Kanunun
genel hükümleri diğer kanunlardaki kabahatler hakkında da uygulanır”
kuralı, idari yargının görev alanına giren işlemleri de kapsadığı
için, Anayasa'nın 125 ve 155. maddelerine aykırı bulunarak, Anayasa
Mahkemesi'nin 01.03.2006 günlü, E.2005/108, K.2006/35 sayılı kararıyla
iptal edilmiştir.
İptalden sonra doğan
hukuksal boşluk, Kabahatler Yasası'nın 3. maddesinde 06.12.2006 günlü,
5560 sayılı Yasa'yla yapılan değişiklikle doldurulmaya çalışılmıştır.
Anılan 3. madde, yapılan değişiklikle,
"Bu Kanunun,
a) İdari yaptırım kararlarına
karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm
bulunmaması halinde,
b) Diğer genel hükümleri,
idari para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını
gerektiren bütün fiiller hakkında uygulanır.”
biçiminde yeniden
düzenlenmiştir.
Ancak, bu düzenlemede
de maddenin, Anayasa Mahkemesi kararıyla Anayasa'ya aykırı olduğu
saptanan eski içeriğinin korunduğu görülmektedir. Yasalarda tersine
kural olmadığı durumlarda, idari yaptırım kararlarından doğan
uyuşmazlıklara ilişkin davalar, Kabahatler Yasası'nın 27. maddesi
uyarınca, yine sulh ceza mahkemelerinde görülebilecektir.
Kabahatler Yasası'nın
3. maddesi uyarınca, bir idari yaptırım kararından doğan uyuşmazlığa
ilişkin davanın idari yargı yerinde görülebilmesi için, idari yaptırım
kuralı içeren yasal düzenlemede, ya o idari yaptırım kararına karşı
yapılacak itirazlarda 5326 sayılı Yasa'nın uygulanmayacağının
belirtilmiş ya da itiraz merciinin idari yargı yeri olduğunun açıkça
gösterilmiş olması gerekmektedir.
İncelenen Yasa'nın
10. maddesinde ise, bu maddede öngörülen idari yaptırımlara yapılacak
itirazlar konusunda yukarıda belirtilen yönde açık bir kurala yer
verilmediği için, bu maddede öngörülen idari para cezalarına karşı
itirazın, Kabahatler Yasasının genel kurallarına bağlı olacağı
ve sulh ceza mahkemesinde görüleceği açıktır.
İncelenen Yasanın
10. maddesinde öngörülen, idare hukuku esaslarına göre oluşturulan
bir idari işlem niteliğindeki idari para cezasının yargısal denetiminin,
maddede tersine düzenleme yapılmayarak adli yargı yerine bırakılması,
Anayasa'nın 125 ve 155. maddeleriyle bağdaşmamaktadır.
Ayrıca, incelenen
Yasanın 10. maddesinde yer verilen idari yaptırımların, kamu hukuku
esaslarına göre oluşturulan idari işlemler olduğu için kabahat
olarak nitelendirilmesi de uygun değildir.
2- İncelenen Yasa'nın
5. maddesinin,
- (1). fıkrasının,
(a) bendinde,
“(1) Enerji verimliliği
hizmetlerinin yürütülmesine yönelik yetkilendirmeler ve bu kapsamdaki
faaliyetler aşağıdaki esaslar çerçevesinde gerçekleştirilir.
a) Yetkilendirmeler
ve yetki belgesine ilişkin işlemler şunlardır:
1) Üniversitelere
ve meslek odalarına uygulamalı eğitim yapabilmeleri ve şirketleri
yetkilendirebilmeleri için Kurul onayı ile Genel Müdürlük tarafından
yetki belgesi verilir. Bu belgeler bu Kanun ve ilgili yönetmeliklerde
belirlenen usul ve esaslara aykırı bir durum olmadıkça her beş yılda
bir yenilenir. Yetki belgesi yenilenmeyen kurumların şirketlere
verdikleri yetki belgeleri ile ilgili işlemler, süreleri doluncaya
kadar Genel Müdürlük tarafından yürütülür.
2) Şirketlere eğitim,
etüt, danışmanlık ve uygulama faaliyetlerini yürütmek üzere Genel
Müdürlük ve/veya yetkilendirilmiş kurumlar tarafından yetki belgesi
verilir. Bu belgeler bu Kanun ve ilgili yönetmeliklerde belirlenen
usul ve esaslara aykırı bir durum olmadıkça her üç yılda bir yenilenir.
Şirketler, yetki belgesi bedelinin tamamını ve enerji yöneticisi
sertifikası bedelinin yüzde onundan fazla olmamak kaydıyla Kurul
tarafından belirlenen bölümünü yetkilendirme anlaşması yaptıkları
kurum veya kuruluşa öder.”,
(ç) bendinin 2. alt
bendinde,
“2)Yetkilendirilmiş
kurumlar yetki belgesi verdikleri şirketlerin faaliyetlerini izler,
bu Kanun ve bu Kanunun uygulanmasına yönelik olarak Bakanlık tarafından
yürürlüğe konulacak yönetmelik hükümlerine aykırılık teşkil
eden hususları otuz gün içerisinde Genel Müdürlüğe bildirir.”,
- 2. fıkrasında da,
“(2) Yetki belgesinin
verilmesine, yetkilendirilecek kurumlarda ve şirketlerde aranacak
niteliklere, yetki belgesi ve enerji yöneticisi sertifikasına
ilişkin hususlar ile bu madde kapsamındaki yetkilendirmelere, faaliyetlere
ve görevlere ilişkin usul ve esaslar Bakanlık tarafından yürürlüğe
konulacak yönetmelikle düzenlenir.”,
düzenlemelerine
yer verilmiştir.
Düzenlemelerde, yetki
belgesinin verilmesine, yetkilendirilecek kurumlarda ve şirketlerde
aranacak niteliklere, yetki belgesi ve enerji yöneticisi sertifikasına
ilişkin hususlar ile 5. madde kapsamındaki yetkilendirmelere, etkinliklere
ve görevlere ilişkin yöntem ve ilkelerin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanlığı'nca yürürlüğe konulacak yönetmeliklerle düzenleneceği
belirtilmiştir.
Ayrıca, Yasa'nın 7.
maddesinin (1). fıkrasının,
- (a) bendinin 4. alt
bendinde,
“4) Enerji yöneticileri
ile enerji yönetim birimlerinin görev ve sorumluklarına ilişkin
usul ve esaslar, Bakanlık tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikle
belirlenir. Millî Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda ise enerji yöneticisi
görevlendirilmesine ilişkin usul ve esaslar, Bakanlık ile müştereken
hazırlanarak Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulacak
bir yönetmelikle düzenlenir.”,
- (ç) bendinde,
“ç) Toplam inşaat alanı
yönetmelikte belirlenen mesken amaçlı kullanılan binalarda, ticari
binalarda ve hizmet binalarında uygulanmak üzere mimari tasarım,
ısıtma, soğutma, ısı yalıtımı, sıcak su, elektrik tesisatı ve aydınlatma
konularındaki normları, standartları, asgari performans kriterlerini,
bilgi toplama ve kontrol prosedürlerini kapsayan binalarda enerji
performansına ilişkin usul ve esaslar, Türk Standartları Enstitüsü
ve Genel Müdürlük ile müştereken hazırlanarak Bayındırlık ve İskân
Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulacak bir yönetmelikle düzenlenir.
Yönetmelik hükümlerine aykırı hareket edilmesi halinde ilgili
idare tarafından yapı kullanma izni verilmez.”,
- (d) bendinde,
“d) Bayındırlık ve İskân
Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulacak yönetmeliğe göre hazırlanan
yapı projeleri kapsamında enerji kimlik belgesi düzenlenir. Enerji
kimlik belgesinde binanın enerji ihtiyacı, yalıtım özellikleri,
ısıtma ve/veya soğutma sistemlerinin verimi ve binanın enerji tüketim
sınıflandırması ile ilgili bilgiler asgari olarak bulundurulur.
Belgede bulundurulması gereken diğer bilgiler ile belgenin yenilenmesine
ve mevcut binalar da dahil olmak üzere uygulamaya ilişkin usul ve
esaslar, Bakanlık ile müştereken hazırlanarak Bayındırlık ve İskan
Bakanlığınca yürürlüğe konulacak yönetmelikle belirlenir. Mücavir
alan dışında kalan ve toplam inşaat alanı bin metrekareden az olan
binalar için enerji kimlik belgesi düzenlenmesi zorunlu değildir.”,
- (f) bendinde,
“f) Ulaşımda enerji
verimliliğinin artırılması ile ilgili olarak; yurt içinde üretilen
araçların birim yakıt tüketimlerinin düşürülmesine, araçlarda
verimlilik standartlarının yükseltilmesine, toplu taşımacılığın
yaygınlaştırılmasına, gelişmiş trafik sinyalizasyon sistemlerinin
kurulmasına ilişkin usul ve esaslar, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı
ile müştereken hazırlanarak Ulaştırma Bakanlığı tarafından yürürlüğe
konulacak yönetmelikle düzenlenir.”,
- (ğ) bendinde,
“ğ) Yakma tesislerinde
yer alan kazanlardan, brülörlerden, kat kaloriferi ve kombilerden
Genel Müdürlük ile müştereken hazırlanarak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı
tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikte belirlenen asgari
verimlilik değerlerini sağlamayanların satışına izin verilmez.”,
- h) bendinde de,
“h) Elektrik motorlarının,
klimaların, elektrikli ev aletlerinin ve ampullerin sınıflandırılmasına
ve asgari verimlerinin belirlenmesine ilişkin usul ve esaslar Genel
Müdürlük ile müştereken hazırlanarak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı
tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikle düzenlenir ve asgari
sınırları sağlamayanların satışına izin verilmez.”,
denilmektedir.
Öte yandan, Yasa'nın
10. maddesinin (1). fıkrasının (a) bendinin,
- 1. alt bendinde, 5.
madde kapsamında yetkilendirmelerle ilgili yönetmelik kurallarına
aykırı davranılması,
- 3. alt bendinde, yönetmelikler
kapsamında istenen gerekli bilgilerin otuz gün içinde, doğru ve gerektiği
biçimde verilmemesi,
- 5. alt bendinde, 5.
maddenin (1). fıkrasının (ç) bendinin 2. alt bendi kapsamında çıkarılan
yönetmelik kurallarına aykırı davranılması,
- 8. alt bendinde, 7.
maddenin (1). fıkrasının (a) bendi ve ilgili yönetmelik kurallarına
aykırı davranılması,
idari yaptırım gerektiren
durumlar olarak sayılmıştır.
Böylece, incelenen
Yasa'nın belirtilen maddelerinde yönetmelikle düzenlenmesi öngörülen
hususlara uyulmaması, idari yaptırım konusu yapılmıştır.
Anayasa'nın 2. maddesinde,
Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğu belirtilmiştir.
Hukuk devleti ilkesinin gerektirdiği suç ve cezalarla ilgili düzenlemeler
Anayasa'nın 38. maddesinde yapılmıştır.
Maddede, kimsenin,
işlendiği zaman yürürlükte bulunan yasanın suç saymadığı bir eylemden
dolayı cezalandırılamayacağı belirtilerek suç ve cezada yasallık
ilkesi kabul edilmiştir.
Suç ve cezada yasallık
ilkesi, her şeyden önce bir hak ve özgürlük güvencesidir ve hukuk
devleti niteliğinin vazgeçilmez ilkesidir.
Suç ve cezada yasallık
ilkesi, suç oluşturacak işlem ve eylemlerin ve bunlara uygulanacak
cezaların yasada açıkça belirtilmesini, bu konuların idari düzenleyici
işlemlere bırakılmamasını gerektirmektedir. Çünkü, suç oluşturacak
işlem ve eylemlere yasada belirgin biçimde yer verilmemesi, bu konunun
idari düzenleyici işlemlere bırakılması belirsizlik yaratacak
ve yasallık ilkesinin ihlali anlamına gelecektir.
Anayasa Mahkemesi'nin
çeşitli kararlarında da belirttiği gibi, Anayasa'nın 38. maddesinde
“adli-idari” ayrımı yapılmadığı için idari suç ve cezalar da bu madde
kapsamına girmektedir. Dolayısıyla, idari suç oluşturan eylemlerin
ve bunların cezasının da, açıkça ve yeterli belirginlikte yasayla
düzenlenmesi anayasal zorunluluktur.
Yukarıda yapılan
açıklamalarda belirtildiği gibi, incelenen Yasa'da, maddelerin
kendi içinde ya da 10. maddede idari yaptırımlar düzenlenmiş olmakla
birlikte, suç oluşturacak eylemlerin belirlenmesi yönetmeliğe
bırakılmıştır. Başka bir anlatımla, Yasa'da, yönetmelikle saptanan
eylemlere uyulmaması idari yaptırım nedeni sayılmıştır.
Bu durumda incelenen
Yasa'nın 5, 7 ve 10. maddelerindeki düzenlemeleri suç ve cezada yasallık
ilkesi ve hukuk devleti niteliğiyle bağdaştırmak olanaksızdır.
Yayımlanması yukarıda
açıklanan gerekçelerle uygun görülmeyen 5584 sayılı “Enerji Verimliliği
Kanunu”, 5, 7 ve 10. maddelerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce
bir kez daha görüşülmesi için, Anayasa'nın değişik 89 ve 104. maddeleri
uyarınca ilişikte geri gönderilmiştir.
Ahmet Necdet SEZER
Cumhurbaşkanı
Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar Bilgi ve
Teknoloji Komisyonu Raporu
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Sanayi,
Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar
Bilgi
ve Teknoloji Komisyonu
Esas No.: 1/1330 26/3/2007
Karar No.: 71
TÜRKİYE
BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Başkanlığınız
tarafından 14/03/2007 tarihinde esas komisyon olarak Komisyonumuza
havale edilmekle birlikte tali komisyon olarak Anayasa Komisyonuna
havale edilmiş bulunan 1/1330 esas sayılı "22.2.2007 Tarihli ve
5584 Sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ve Anayasanın 89 uncu ve 104
üncü Maddeleri Gereğince Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek
Üzere Geri Gönderme Tezkeresi"; Komisyonumuzun 21/03/2007 tarihinde
Hükümeti temsilen Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Sayın Hilmi
Güler ile beraberinde Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Maliye
Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı,
Ulaştırma Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Çevre ve Orman
Bakanlığı, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Türkiye Bilimsel
ve Teknik Araştırma Kurumu, Hazine Müsteşarlığı, Devlet Planlama
Müsteşarlığı, Avrupa Birliği Genel Sekreterliği, Elektrik İşleri
Etüt İdaresi Genel Müdürlüğü ve ilgili sivil toplum kuruluşları
temsilcilerinin katılımlarıyla yaptığı, 52 nci birleşiminde incelenip
görüşülmüştür.
Suç; isnat kabiliyetine sahip olan bir
kimsenin kusurlu iradesinden doğan hukuka aykırı, kanunda yazılı
tipe uygun ve karşılığında ceza tayin edilmiş fiil olarak tanımlanmaktadır. Ceza ise suç işleyen kişiye
hukuka aykırılığın ve kusurluluğun ağırlığına göre uygulanan
ve kişiyi yoksunluklara uğratan yaptırımlar olarak tanımlanmaktadır.
Ceza hukukunun temel ilkelerinden biri olan ve Anayasamızın 38 inci
maddesinde düzenlenen "kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesi"
ise, işlendiği zamanın kanunu tarafından açıkça suç sayılmayan
bir fiili kanun tarafından açıkça tespit edilmeyen bir ceza ile cezalandırma
yasağını ifade etmektedir. Gerek yürütme gerekse
yargı organları tarafından ceza hukuku alanındaki keyfi uygulamalar
nedeniyle ortaya çıkan söz konusu ilke ile kişilerin yasak eylemleri
ve bunlar için uygulanacak cezaları önceden bilmelerini sağlamak
amaçlanmıştır. Bu ilke ile kişiler için sağlanan
en önemli üç hukuki güvencenin ise; gerek suçların gerekse suçlar
için öngörülen cezaların yazılı ve açık olması, aleyhe olan kanunun geçmişe
yürümesi yasağı, kıyas yasağı ile örf ve âdete dayanarak suç ve ceza oluşturma
yasağı olduğu belirtilmektedir. Hem Devletin ve çeşitli organların
yetkilerini sınırlayan hem de kişilere güvence sağlayan bu ilke
gereğince; suç ve cezaların yasayla konulup kaldırılabilmesinin
yanı sıra bunları düzenleyen kuralların kuşkuya yer vermeyecek
biçimde açık olması gerekmektedir.
Bazı hafif ihlallerin suç olmaktan çıkarılması
suretiyle mahkemelerin iş yükünü azaltmak ve kısa sürede icra
edilmeleri sayesinde yaptırımların etkinliklerini artırmak gayesiyle,
idari organlara yaptırım uygulama yetkisi tanınmıştır. Yasaların açıkça yetki
verdiği veya yasaklamadığı durumlarda, araya yargısal bir karar
girmeden, idarenin doğrudan bir işlemi ile idare hukukuna özgü
usullerle vermiş olduğu cezalara "İdari Yaptırım" adı verilmektedir.
İdari yaptırımlar, çeşitli kriterlere göre ayrıma
tabi tutulmakla birlikte en genel manada ikiye ayrılmaktadırlar.
Bunlardan birincisi idari
22.2.2007
tarihli ve 5584 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ile Cumhurbaşkanı
Tezkeresi incelendiğinde 5584 sayılı Kanunun;
• 5 inci ve 7 nci maddelerinde yönetmelikle
düzenlenmesi öngörülen hususların, 10 uncu maddede idari yaptırım
konusu yapıldığı, bu durumun kaynağını Anayasa'nın 38 inci maddesinden
alan suç ve cezada yasallık ilkesi ile bağdaşmadığı,
• 10 uncu maddesinde öngörülen idari
yaptırımların kamu kurum ve kuruluşları tarafından uygulanmasına
rağmen bu yaptırımlara karşı yapılacak itirazlar için 5326 sayılı
Kabahatler Kanununun 3 üncü ve 27 nci maddeleri gereğince sulh ceza
mahkemelerine başvurulacak olmasının; Anayasamızda kabul edilen
adli ve idari yargı ayrımı ile çeliştiği ve bu nedenle 5326 sayılı
Kanunun 3 üncü maddesi dikkate alınarak idari para cezalarının
yargısal denetiminin idari yargı yerine bırakılmasına ilişkin
hükmün eklenmesi gerektiği,
belirtilerek 5, 7 ve 10 uncu maddelerinin Anayasanın
89 uncu ve 104 üncü maddeleri gereğince bir daha görüşülmek üzere
geri gönderildiği anlaşılmaktadır.
Komisyonumuzda geneli üzerindeki görüşmeler
sırasında gerek Hükümet gerekse üyelerimiz tarafından, Cumhurbaşkanının
5584 sayılı Kanunu geri göndermesinin tamamen hukuki gerekçelere
dayandığının ifade edilmesinin ardından maddelere geçilmesi kabul
edilmiştir. Ancak İçtüzüğün 35 inci maddesi gereğince sadece Cumhurbaşkanı
tarafından yayımlanması uygun görülmeyerek bir daha görüşülmek
üzere geri gönderilen maddelerin görüşülmesi kararlaştırılarak
5, 7 ve 10 uncu maddeler üzerinde açılan görüşmeler sırasında Hükümet
tarafından;
• Kanunla çıkartılması
emredilen yönetmeliklerin tamamının konusunun enerji verimliliğinin
sağlanmasına ilişkin teknik standartlar olacağı,
• 5584 sayılı Kanunda
suç teşkil eden eylemin açık bir şekilde yönetmeliklere aykırı hareket
etmek olarak düzenlendiği ve bu suç için uygulanacak cezanın da Kanunda
mevcut olduğu, dolayısıyla kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesi ile
çelişen ve Anayasaya aykırı herhangi bir durumun söz konusu olmadığı,
• Benzer nitelikteki
hükümlerin halen yürürlükte bulunan birçok kanunda bulunduğu,
normlar hiyerarşisi dikkate alındığında yönetmeliklerin kanunlara,
uluslararası anlaşmalara ve Anayasaya aykırı olamayacağı,
• İdari yaptırımlara
yapılan itirazların sulh ceza mahkemelerinde görülmesi ile ilgili
olarak Kabahatler Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin Adalet
Bakanlığı tarafından gerekli çalışmaların yürütüldüğü, ayrıca
kanunda bulunmayan bir hükmün Anayasaya aykırılık iddiasının konusu
olmayacağı,
şeklinde görüşlerin ifade edilmesinin ardından
üyelerimiz ve diğer katılımcılar tarafından;
- Cumhurbaşkanımızın hukukçu olduğu ve bu nedenle
geri gönderme tezkeresinin gerekçesinde belirtilen hususlar dikkate
alınarak gerekli düzeltmelerin yapılması gerektiği,
- İdari kararlara yönelik itirazların adli mahkemelerde
görüşülmesinin yanlış olduğu,
- Anayasa Mahkemesinin 2006/35 sayılı Kararının
gerekçesinde, konunun idare hukukundan çok ceza hukukunu ilgilendirmesi
halinde bazı idari para cezalarına karşı yapılacak başvurularda
adli yargının görevli olasının doğal olduğuna değinildiği,
- İdari suç oluşturan eylemlerin ve bunların cezasının
açıkça ve belirgin bir şekilde kanunla düzenlenmesinin Anayasal
bir zorunluluk olduğu,
- İdare hukuku esaslarına göre oluşturulan idari
işlem niteliğindeki idari para cezalarına karşı itirazın Kabahatler
Yasasının genel kurallarına bağlı olarak maddede tersine düzenleme
yapılmayarak sulh ceza mahkemesinde görülmesinin, Anayasanın
125 ve 155 inci maddeleriyle bağdaşmadığı,
- Maddede düzenlenen idari yaptırımların uygulanması
halinde yapılacak itirazların sulh ceza mahkemesinde görülmesinin
nedeninin 5326 sayılı Kanunun ilgili maddeleri olduğu, bunların
halen yürürlükte olması nedeniyle ancak mahkemeler aracılığı
ile iptal davasına konu edilebileceği,
- 5584 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin Anayasada
öngörülen adli-idari yargı ayrımına aykırılık nedeniyle Anayasa
Mahkemesinde açılacak iptal davasına konu edilemeyeceği,
- Yetkilendirilmiş kurumlar arasında yer alan
üniversiteler ve meslek odaları için ceza öngörülmesinin devlet
yapımız ile çeliştiği,
ifade edilmiştir. 5584 sayılı Kanunun 5, 7 ve 10
uncu maddeleri ayrı ayrı görüşülerek aynen kabul edilmiştir.
Raporumuz, Genel Kurula sunulmak üzere Yüce Başkanlığınıza
arz olunur.
|
Başkan |
Başkanvekili |
Sözcü |
|
Soner Aksoy |
Hasan Ali Çelik |
Hasan Angı |
|
Kütahya |
Sakarya |
|
|
Kâtip |
Üye |
Üye |
|
Fatma Şahin |
Ahmet Rıza Acar |
Mehmet Güner |
|
|
Aydın |
Bolu |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Fahri Çakır |
Nejat Gencan |
Mehmet Vedat Yücesan |
|
Düzce |
|
Eskişehir |
|
|
(Muhalefet
şerhimiz vardır) |
(Muhalefet
şerhimiz vardır) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Ahmet Büyükakkaşlar |
Hasan Ören |
Nuri Çilingir |
|
|
Manisa |
Manisa |
|
|
(Muhalefet
şerhimiz vardır) |
(Muhalefet
şerhimiz vardır) |
|
Üye |
Üye |
Üye |
|
Hüseyin Özcan |
Vahit Çekmez |
Şükrü Ünal |
|
|
|
Osmaniye |
|
(Muhalefet
şerhim vardır) |
(Muhalefet
şerhimiz vardır) |
|
|
Üye |
|
Üye |
|
Mustafa Öztürk |
|
Mehmet Özlek |
|
Sinop |
|
Şanlıurfa |
KARŞI
OY YAZISI
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nca
1.
Sayın Cumhurbaşkanı geri gönderme gerekçesinde, Anayasa kurallarına göre, idari
işlemden doğan uyuşmazlığa ilişkin davanın idari yargı yerinde görülmesinin
zorunlu olduğunu, idare hukuku ilkelerine göre oluşturulan bir idari işlemin,
yalnızca para cezası yaptırımı içermesine bakılarak denetiminin idari yargı
alanından çıkarılıp adli yargıya bırakılmasının mümkün olmadığını belirtmiştir.
Sayın Cumhurbaşkanı geri gönderme gerekçesinde,
5326 sayılı Kabahatler Kanununun 3.
maddesindeki Anayasaya aykırı kural nedeniyle;
yasalarda tersine kural konulmadığı durumlarda idari yaptırım kararlarından
doğan uyuşmazlıklara ilişkin davaların Kabahatler Kanununun 27. maddesine göre sulh ceza mahkemelerinde görüleceğinin altını
çizerek, Enerji Verimliliği Kanununun 10. maddesinde, bu maddede öngörülen
idari yaptırımlara yapılacak itirazlar konusunda açık bir kurala yer
verilmediği için para cezalarına karşı itirazın, Kabahatler Yasasının genel kurallarına
bağlı olacağı ve sulh ceza mahkemesinde görüleceğini, idari işlem niteliğindeki
idari para cezasının yargısal denetiminin, maddede tersine düzenleme
yapılmayarak adli yargı yerine bırakılmasının, Anayasanın 125 ve 155. maddeleriyle bağdaşmadığı uyarısında bulunmuştur.
Sayın Cumhurbaşkanı ayrıca, Yasanın 10. maddesinde yer alan
idari yaptırımların, kamu hukuku esaslarına göre oluşturulan idari işlemler
olduğunu, bunların kabahat olarak nitelendirilmesinin de uygun olmadığını
belirtmiştir.
2.
Sayın Cumhurbaşkanı’nın geri gönderme gerekçesinde uyarıda bulunduğu bir diğer
konu, Yasanın 5., 7. ve 10. maddesi ile ilgilidir.
Yasanın 5. maddesinin fıkra ve
bentlerindeki düzenlemelerde yetki belgesinin verilmesine, yetkilendirilecek
kurumlarda ve şirketlerde aranacak niteliklere, yetki belgesi ve enerji
yöneticisi sertifikasına ilişkin hususlar ile 5. madde
kapsamındaki yetkilendirmelere, etkinliklere ve görevlere ilişkin yöntem ve
ilkelerin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığınca yürürlüğe konulacak yönetmeliklerle
düzenleneceği belirtildiğini,
Yasanın 7. maddesinin (a),
(ç), (d), (f), (ğ) ve (h) bentlerinde yönetmelikle düzenlenmesi öngörülen
hususların düzenlendiğini,
Yasanın 10. maddesinde ise,
yönetmelikle düzenlenmesi öngörülen hususlara uyulmamasının, idari yaptırım
konusu yapıldığını belirtmiştir.
Sayın
Cumhurbaşkanı bu tespitleri yaptıktan sonra, suç oluşturacak işlem ve
eylemlerin ve bunlara uygulanacak cezaların yasada açıkça belirtilmesinin
zorunlu olduğunu, hukuk devletinin temel ilkelerinden olan suç ve cezada
yasallık ilkesinin, bu konuların idari düzenleyici işlemlere bırakılmamasını
gerektirdiğini, suç oluşturacak işlem ve eylemlere yasada belirgin biçimde yer
verilmemesinin, bu konunun idari düzenleyici işlemlere bırakılmasının
belirsizlik yaratacağını ve bunun yasallık ilkesinin ihlali anlamına geleceğini
belirtmiştir.
Yasada, yönetmelikle saptanan eylemlere
uyulmamasının idari yaptırım nedeni sayılmasının Anayasaya aykırı olduğunu
belirten Sayın Cumhurbaşkanı 5584 sayılı “Enerji Verimliliği Kanunu”nun 5, 7 ve
10. maddelerinin Türkiye Büyük Millet Meclisince bir kez daha
görüşülmesini istemiştir.
Sanayi,
Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonunda yapılan
görüşmelerde Sayın Cumhurbaşkanı’nın geri gönderme yazısında açıkladığı haklı
görüşler doğrultusunda, CHP’li üyelerin hazırladığı değişiklik önergeleri
|
Nuri Çilingir |
M. Vedat Yücesan |
Nejat Gencan |
|
Manisa |
Eskişehir |
|
|
Hüseyin Özcan |
Vahit Çekmez |
Hasan Ören |
|
|
|
Manisa |
ANAYASANIN
89 UNCU VE 104 ÜNCÜ MADDELERİ GEREĞİNCE CUMHURBAŞKANINCA BİR DAHA
GÖRÜŞÜLMEK ÜZERE GERİ GÖNDERİLEN KANUN
ENERJİ VERİMLİLİĞİ
KANUNU
Kanun No. 5584
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam ve Tanımlar
Amaç
MADDE
1- (1) Bu Kanunun
amacı; enerjinin etkin kullanılması, israfının önlenmesi, enerji
maliyetlerinin ekonomi üzerindeki yükünün hafifletilmesi ve
çevrenin korunması için enerji kaynaklarının ve enerjinin kullanımında
verimliliğin artırılmasıdır.
Kapsam
MADDE 2- (1) Bu Kanun; enerjinin üretim, iletim,
dağıtım ve tüketim aşamalarında, endüstriyel işletmelerde, binalarda,
elektrik enerjisi üretim tesislerinde, iletim ve dağıtım şebekeleri
ile ulaşımda enerji verimliliğinin artırılmasına ve desteklenmesine,
toplum genelinde enerji bilincinin geliştirilmesine, yenilenebilir
enerji kaynaklarından yararlanılmasına yönelik uygulanacak
usûl ve esasları kapsar.
(2)
Enerji verimliliğinin artırılmasına yönelik önlemlerin uygulanması
ile özellik veya görünümleri kabul edilemez derecede değişecek
olan sanayi alanlarında işletme ve üretim faaliyetleri yürütülen,
ibadet yeri olarak kullanılan, planlanan kullanım süresi iki yıldan
az olan, yılın dört ayından daha az kullanılan, toplam kullanım alanı
elli metrekarenin altında olan binalar, koruma
altındaki bina veya anıtlar, tarımsal binalar ve atölyeler, bu Kanun
kapsamı dışındadır.
Tanımlar
MADDE 3- (1) Bu Kanunun uygulanmasında;
a) Bakanlık: Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığını,
b) Genel Müdürlük: Elektrik İşleri Etüt İdaresi
Genel Müdürlüğünü,
c) Kurul: Enerji Verimliliği Koordinasyon Kurulunu,
ç) Kamu kesimi: Kamu kurum ve kuruluşları, kamu
kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, üniversiteler ve mahallî
idareleri,
d) Meslek odaları: Elektrik ve makina mühendisleri
odalarını,
e) Şirket: Genel Müdürlük veya yetkilendirilmiş
kurumlar ile yaptıkları yetkilendirme anlaşması çerçevesinde,
enerji verimliliği hizmetlerini yürütmek üzere yetki belgesi verilen
enerji verimliliği danışmanlık şirketlerini,
f) Yetkilendirilmiş kurumlar: Düzenlenen yetkilendirme
anlaşması çerçevesinde, eğitim, yetkilendirme ve izleme faaliyetlerini
yürütmek üzere Genel Müdürlük tarafından, Kurul onayı ile yetkilendirilen
meslek odaları ve üniversiteleri,
g) TEP: Ton Eşdeğer Petrolü,
ğ) Atık: Kullanılmış lastikler, boya çamurları,
solventler, plastikler, Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından yakıt
olarak kullanılması uygun görülen atık yağlar ve diğer atıkları,
h) Bina sahibi: Binanın maliki, varsa intifa
hakkı sahibi, ikisi de yoksa binaya malik gibi tasarruf edeni,
ı) Endüstriyel işletme: Elektrik üretim faaliyeti
gösteren lisans sahibi tüzel kişiler dışındaki yıllık toplam enerji
tüketimleri bin TEP ve üzeri olan, ticaret ve sanayi odası, ticaret
odası veya sanayi odasına bağlı olarak faaliyet gösteren ve her türlü
mal üretimi yapan işletmeleri,
i) Enerji kimlik belgesi: Asgarî olarak binanın
enerji ihtiyacı ve enerji tüketim sınıflandırması, yalıtım özellikleri
ve ısıtma ve/veya soğutma sistemlerinin verimi ile ilgili bilgileri
içeren belgeyi,
j) Enerji verimliliği: Binalarda yaşam standardı
ve hizmet kalitesinin, endüstriyel işletmelerde ise üretim kalitesi
ve miktarının düşüşüne yol açmadan enerji tüketiminin azaltılmasını,
k) Etüt: Enerji verimliliğinin artırılmasına
yönelik imkânların ortaya çıkarılması için yapılan ve bilgi toplama,
ölçüm, değerlendirme ve raporlama aşamalarından oluşan çalışmaları,
l) Enerji verimliliği hizmetleri: Enerji verimliliği
konusunda danışmanlık, eğitim, etüt ve uygulama hizmetlerini,
m) Enerji yoğunluğu: Bir birim hasıla üretebilmek
için tüketilen enerji miktarını,
n) Enerji yöneticisi ve sertifikası: Bu Kanun
kapsamına giren endüstriyel işletmelerde ve binalarda enerji yönetimi
ile ilgili faaliyetleri yerine getirmekle sorumlu ve enerji yöneticisi
sertifikasına sahip kişi ile Genel Müdürlük, yetkilendirilmiş kurumlar
veya enerji verimliliği danışmanlık şirketleri tarafından enerji
yöneticileri için düzenlenen belgeyi,
o) Enerji yönetimi: Enerji kaynaklarının ve enerjinin
verimli kullanılmasını sağlamak üzere yürütülen eğitim, etüt, ölçüm,
izleme, planlama ve uygulama faaliyetlerini,
ö) Geri ödeme süresi: Endüstriyel işletmelerin
mevcut sistemlerinde enerji verimliliğinin artırılması amacıyla
hazırladıkları veya şirketlere hazırlattıkları projelerde ihtiyaç
duyulan yatırım harcamalarının projede öngörülen tasarruflarla
geri kazanılmasını sağlayan süreyi,
p) Kojenerasyon: Isı ve elektrik ve/veya mekanik
enerjinin aynı tesiste eş zamanlı olarak üretimini,
r) Uygulama anlaşması: Etüt çalışmaları ile belirlenen
önlemlerin uygulanmasını gerçekleştirmek amacıyla şirketlerin
yaptıkları anlaşmayı,
s) Yakma tesisleri: Yakıtın yandığı yer ile bu yere
bağlı parçalar ve atık gaz tertibatlarının dâhil olduğu ısı elde edilen
tesisleri,
ş) Yetki belgesi: Düzenlenen yetkilendirme anlaşmaları
çerçevesinde, üniversitelere ve meslek odalarına eğitim, yetkilendirme
ve izleme faaliyetlerini yürütmek üzere Kurul onayı ile Genel Müdürlük
tarafından, şirketlere ise eğitim, etüt, danışmanlık ve uygulama
faaliyetlerini yürütmek üzere Genel Müdürlük, meslek odaları veya
üniversiteler tarafından verilen belgeyi,
ifade eder.
İKİNCİ BÖLÜM
Kurul ve Yetkilendirmeler
Enerji Verimliliği Koordinasyon Kurulu
MADDE 4- (1) Enerji verimliliği çalışmalarının ülke genelinde
tüm ilgili kuruluşlar nezdinde etkin olarak yürütülmesi, sonuçlarının
izlenmesi ve koordinasyonu amacıyla Enerji Verimliliği Koordinasyon
Kurulu oluşturulur. Kurulca alınan kararların uygulanmasının takibi
ve sekreterlik hizmetleri Genel Müdürlük tarafından yürütülür.
(2) Kurul; Bakanlığın Genel Müdürlüğün ilgilendirildiği
müsteşar yardımcısı başkanlığında, İçişleri Bakanlığı, Maliye
Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı,
Ulaştırma Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Bakanlık, Çevre
ve Orman Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı, Hazine
Müsteşarlığı, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Türk Standartları
Enstitüsü, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu, Türkiye
Odalar ve Borsalar Birliği, Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği
ve Türkiye Belediyeler Birliğinin birer üst düzey temsilcisinden
oluşur.
(3) Kurulun görev, yetki ve sorumlulukları şunlardır:
a) Ulusal düzeyde enerji verimliliği stratejileri,
planları ve programları hazırlamak, bunların etkinliğini değerlendirmek,
gerektiğinde revize edilmelerini, yeni önlemlerin alınmasını
ve uygulanmasını koordine etmek.
b) Genel Müdürlük tarafından yürütülen enerji
verimliliği çalışmalarını yönlendirmek ve enerji verimliliği
hizmetlerinin yaygınlaştırılmasında, Genel Müdürlük tarafından
meslek odalarına ve üniversitelere verilen yetki belgelerini
onaylamak.
c) 8 inci maddenin birinci fıkrasının (a) bendi
ve 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki uygulamalardan
yararlanmak isteyen endüstriyel işletmelerin yaptıkları veya
şirketlere hazırlattıkları uygulama projelerini, 8 inci maddenin
birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki gönüllü anlaşmaları
onaylamak ve uygulamanın sonuçlarını izlemek.
ç) Kurula verilen görevler kapsamında ve gerekli
gördüğü hallerde, giderleri Genel Müdürlük bütçesinden karşılanmak
üzere, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının, üniversitelerin,
özel sektörün ve sivil toplum kuruluşlarının katılımı ile geçici
ihtisas komisyonları oluşturmak.
d) Yetkilendirilmiş kurumların, şirketlerin,
kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ve sivil toplum
kuruluşlarının katılımı ile her yıl Kasım ayında Genel Müdürlük tarafından
düzenlenecek danışma kurulu toplantılarının gündemini ve toplantıya
katılacak kuruluşları belirlemek, toplantı sonuç değerlendirmelerini
ve önlem önerilerini onaylamak.
e) Her yıl Ocak ayı içinde yetki belgesi ve enerji
yöneticisi sertifikası bedellerini belirlemek ve yayımlamak.
(4) Kurul her yıl Mart, Haziran, Eylül ve Aralık aylarında
olmak üzere, dört kez olağan olarak toplanır. Ayrıca, Kurul Başkanının
gerekli görmesi halinde, yapılan çağrı üzerine olağanüstü olarak
da toplanır. Toplantı yeter sayısı için üçte iki çoğunluk aranır ve
kararlar toplantıya katılanların oy çokluğu ile alınır. Oyların
eşit olması halinde Başkanın oyu iki oy sayılır.
(5) Genel Müdürlük bütçesinden karşılanmak üzere,
her toplantı günü için, Kurul Başkanı ve üyelerine, yılda dörtten
fazla olmamak üzere uhdesinde kamu görevi bulunanlara (2.000), uhdesinde
herhangi bir kamu görevi bulunmayanlara ise (3.000) gösterge rakamının
memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucunda bulunacak miktarda
huzur hakkı ödenir.
Yetkilendirmeler
MADDE 5- (1) Enerji verimliliği hizmetlerinin yürütülmesine
yönelik yetkilendirmeler ve bu kapsamdaki faaliyetler aşağıdaki
esaslar çerçevesinde gerçekleştirilir.
a) Yetkilendirmeler ve yetki belgesine ilişkin
işlemler şunlardır:
1) Üniversitelere ve meslek odalarına uygulamalı
eğitim yapabilmeleri ve şirketleri yetkilendirebilmeleri için
Kurul onayı ile Genel Müdürlük tarafından yetki belgesi verilir. Bu
belgeler bu Kanun ve ilgili yönetmeliklerde belirlenen usûl ve
esaslara aykırı bir durum olmadıkça her beş yılda bir yenilenir.Yetki
belgesi yenilenmeyen kurumların şirketlere verdikleri yetki belgeleri
ile ilgili işlemler, süreleri doluncaya kadar Genel Müdürlük tarafından
yürütülür.
2) Şirketlere eğitim, etüt, danışmanlık ve uygulama
faaliyetlerini yürütmek üzere Genel Müdürlük ve/veya yetkilendirilmiş
kurumlar tarafından yetki belgesi verilir. Bu belgeler bu Kanun ve
ilgili yönetmeliklerde belirlenen usûl ve esaslara aykırı bir durum
olmadıkça her üç yılda bir yenilenir. Şirketler, yetki belgesi bedelinin
tamamını ve enerji yöneticisi sertifikası bedelinin yüzde onundan
fazla olmamak kaydıyla Kurul tarafından belirlenen bölümünü yetkilendirme
anlaşması yaptıkları kurum veya kuruluşa öder.
b) Yetkilendirilmiş kurumlar ve şirketler, Genel
Müdürlük tarafından kamuoyuna duyurulur.
c) Genel Müdürlük, yetkilendirilmiş kurumlar ve
şirketler ile bunlar adına hareket eden görevlileri, enerji verimliliği
ile ilgili çalışmaları sırasında elde ettikleri ve müşterilerinin
ticarî ilişkilerine zarar verecek ticarî sırları gizli tutmakla
yükümlüdür. Bu sırları gizli tutmakla yükümlü olanlar, görevlerinden
ayrılmış olsalar dahi bu sırları kendi menfaatlerine ve başkalarının
lehine kullanamaz.
ç) Genel Müdürlük ve yetkilendirilmiş kurumlar
tarafından yürütülecek faaliyetler şunlardır:
1) Genel Müdürlük veya yetkilendirilmiş kurumlar,
şirketlere yetki belgesi verir, enerji yöneticisi eğitimi ve sertifikalandırma
faaliyetlerini yürütür.
2) Yetkilendirilmiş kurumlar yetki belgesi verdikleri
şirketlerin faaliyetlerini izler, bu Kanun ve bu Kanunun uygulanmasına
yönelik olarak Bakanlık tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelik
hükümlerine aykırılık teşkil eden hususları otuz gün içerisinde
Genel Müdürlüğe bildirir.
3) Genel Müdürlük, televizyon ve radyo kanallarında
yayınlanmak üzere bilinçlendirme ve bilgilendirme amaçlı eğitim
programları, yarışmalar, kısa süreli film ve/veya çizgi filmler hazırlar
veya hazırlattırır.
4) Yetkilendirilmiş kurumlar Genel Müdürlüğe
her yıl faaliyet raporu sunar.
d) Şirketlerin görevleri şunlardır:
1) Eğitim, sertifikalandırma, endüstriyel işletmeler,
bina sahipleri veya yönetimleri ile aralarında yapılan hizmet anlaşmaları
çerçevesinde, etüt ve danışmanlık faaliyetleri yürütmek.
2) Enerji verimliliği etüt çalışması ile belirledikleri
önlemlerin uygulanmasına yönelik projeyi hazırlamak.
3) Uygulama anlaşması kapsamındaki tadilatları
proje doğrultusunda gerçekleştirmek ve enerji tasarruf miktarını
garanti etmek.
4) Yetki aldıkları kuruma her yıl faaliyet raporu
sunmak.
e) Enerji tasarruf miktarı ile ilgili olarak yapılan
uygulama anlaşması kapsamında garanti ettiği taahhüdünü, uygulama
öncesi ve sonrası yapacağı ölçümlerle endüstriyel işletmenin ve
yetkilendirildiği kurumun temsilcileri huzurunda kanıtlayamayan
şirket, yetkilendirildiği kurum tarafından internet üzerinden
ilan edilir. En fazla üç uygulama anlaşmasındaki taahhüdünü yerine
getiremeyen şirketin yetki belgesi, bir yıl sonra yenilenebilmek
üzere iptal edilir.
f) Şirketlerin uygulama anlaşmaları kapsamında
ölçümlerle kanıtladıkları tasarruf miktarları, yetkilendirildikleri
kurumlar tarafından internet üzerinden ilan edilir.
(2) Yetki belgesinin verilmesine, yetkilendirilecek
kurumlarda ve şirketlerde aranacak niteliklere, yetki belgesi ve
enerji yöneticisi sertifikasına ilişkin hususlar ile bu madde kapsamındaki
yetkilendirmelere, faaliyetlere ve görevlere ilişkin usûl ve esaslar
Bakanlık tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikle düzenlenir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Eğitim, Bilinçlendirme ve Uygulamalar
Eğitim ve bilinçlendirme
MADDE 6- (1) Enerji verimliliği hizmetlerinin etkinliğini
ve enerji bilincini artırmak amacıyla aşağıdaki esaslar çerçevesinde
eğitim ve bilinçlendirme faaliyetleri gerçekleştirilir.
a) Bakanlık tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikte
tanımlanan usûl ve esaslar çerçevesinde;
1) Şirketler için Genel Müdürlük ve/veya yetkilendirilmiş
kurumlar tarafından, enerji yöneticileri için Genel Müdürlük, yetkilendirilmiş
kurumlar ve şirketler tarafından teorik ve uygulamalı eğitim programları
düzenlenir.
2) Genel Müdürlük veya yetkilendirilmiş kurumlar,
yetkilendirme anlaşması yaptıkları şirketlerin eğitim programlarına
laboratuvar kullanım desteği sağlar.
b) Enerji ve enerji verimliliği ile ilgili temel
kavramlar, Türkiye’nin genel enerji durumu, enerji kaynakları, enerji
üretim teknikleri, günlük hayatta enerjinin verimli kullanımı ile
iklim değişikliği ve çevrenin korunmasında enerji verimliliğinin
önemi konularında teorik ve pratik bilgiler verilmek üzere, Millî
Savunma Bakanlığı tarafından, askeri liseler ile er-erbaş eğitim
merkezlerinde ders ve eğitim programları yürütülür; örgün ve yaygın
eğitim kurumlarının ders programlarında Millî Eğitim Bakanlığı tarafından,
kamu kurum ve kuruluşlarının hizmet içi eğitimlerinde ilgili kurum
ve kuruluşlar tarafından gerekli düzenlemeler yapılır.
c) Enerjinin verimli kullanımının yaygınlaştırılması
amacıyla kamuoyunun bilinçlendirilmesine yönelik yapılacak faaliyetler
şunlardır:
1) Ulusal ve/veya bölgesel yayın yapan televizyon
ve radyo kanalları, Genel Müdürlük tarafından hazırlanan veya hazırlattırılan
enerjinin verimli kullanılması ile ilgili eğitim programlarını,
yarışmaları, kısa süreli film ve/veya çizgi filmleri, 13/4/1994 tarihli
ve 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında
Kanunun 31 inci maddesi gereğince bilinçlendirme ve bilgilendirme
amaçlı eğitim programları kapsamında, toplam yayın süresi ayda asgarî
otuz dakikadan az olmamak üzere 07:00 ila 23:00 saatleri arasında yayınlar.
2) Lisansları kapsamında elektrik ve/veya doğal
gaz satışı yapan tüzel kişiler bir önceki malî yıla ait tüketim miktarı
ve bu miktara karşılık gelen tüketim bedelini içeren aylık bazdaki
bilgileri internet ortamında müşterilerinin bilgisine sunar.
3) Üreticiler ve ithalatçılar, Sanayi ve Ticaret
Bakanlığı tarafından tespit ve ilan edilen Türkçe kullanım ve tanıtma
kılavuzu ile satılmak zorunda olan enerji tüketen malların kullanım
kılavuzlarında, malın enerji tüketimi açısından verimli kullanımı
ile ilgili bilgilere ayrı bir bölümde yer verir. Bu hükmün uygulanması
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından denetlenir.
4) Millî Eğitim Bakanlığı, Türkiye Bilimsel ve
Teknolojik Araştırma Kurumu, meslek odaları ve Türkiye Odalar ve
Borsalar Birliği işbirliği ile Genel Müdürlük tarafından her yıl
Ocak ayının ikinci haftasında Enerji Verimliliği Haftası etkinlikleri
düzenlenir. Bu kapsamdaki etkinliklerin nitelikleri Kurul tarafından
belirlenir.
Uygulamalar
MADDE 7- (1) Enerji verimliliğinin artırılması amacıyla
aşağıdaki uygulamalar gerçekleştirilir.
a) Enerji yönetimi ile ilgili olarak yürütülecek
faaliyetler şunlardır:
1) Endüstriyel işletmeler, çalışanları arasından
enerji yöneticisi görevlendirir. Organize sanayi bölgelerinde,
bölgedeki bin TEP’ten daha az enerji tüketimi bulunan endüstriyel
işletmelere hizmet vermek üzere enerji yönetim birimi kurulur.
2) Toplam inşaat alanı en az yirmibin metrekare
veya yıllık enerji tüketimi beşyüz TEP ve üzeri olan ticarî binaların,
hizmet binalarının ve kamu kesimi binalarının yönetimleri, yönetimlerin
bulunmadığı hallerde bina sahipleri, enerji yöneticisi görevlendirir
veya enerji yöneticilerinden hizmet alır.
3) Kamu kesimi dışında kalan ve yıllık toplam
enerji tüketimleri ellibin TEP ve üzeri olan endüstriyel işletmelerde,
enerji yöneticisinin sorumluluğunda enerji yönetim birimi kurulur.
Organizasyonlarında kalite yönetim birimi bulunan endüstriyel
işletmeler, bu birimlerini enerji yönetim birimi olarak da görevlendirebilir.
4) Enerji yöneticileri ile enerji yönetim birimlerinin
görev ve sorumluluklarına ilişkin usûl ve esaslar, Bakanlık tarafından
yürürlüğe konulacak yönetmelikle belirlenir. Millî Eğitim Bakanlığına
bağlı okullarda ise enerji yöneticisi görevlendirilmesine ilişkin
usûl ve esaslar, Bakanlık ile müştereken hazırlanarak Millî Eğitim
Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulacak bir yönetmelikle düzenlenir.
b) İzleme, analiz ve projeksiyon çalışmalarına
yönelik olarak aşağıdaki faaliyetler yürütülür:
1) Ülke genelinde, endüstriyel işletmelerde ve
binalardaki enerji verimliliğinin gelişimini bölge ve sektör bazında
ortaya koyan envanter ve geleceğe yönelik projeksiyonlar yetkilendirilmiş
kurumların işbirliği ile Genel Müdürlük tarafından, kamu kesimi
ile ilgili olarak kendi tespit ve değerlendirmelerini içeren yıllık
raporlar ise Genel Müdürlük tarafından hazırlanır ve yayımlanır.
2) Endüstriyel işletmeler ve enerji yöneticisi
çalıştırmakla yükümlü olan bina sahipleri ve/veya yönetimleri istenen
bilgileri, kamu kesiminde enerji yöneticisi çalıştırmakla yükümlü
olan kurum ve kuruluşlar ise formatı Genel Müdürlük tarafından belirlenen
enerji tüketim bilgileri ve kendi tespitlerini içeren raporları
her yıl Mart ayı sonuna kadar Genel Müdürlüğe verir. Endüstriyel işletmeler,
Genel Müdürlüğün yerinde yapacağı incelemelere imkân tanır.
c) Merkezî ısıtma sistemine sahip binalarda, merkezî
veya lokal ısı veya sıcaklık kontrol cihazları ile ısınma maliyetlerinin
ısı kullanım miktarına bağlı olarak paylaşımını sağlayan sistemler
kullanılır. Buna aykırı olarak hazırlanan projeler ilgili mercilerce
onaylanmaz.
ç) Toplam inşaat alanı yönetmelikte belirlenen
mesken amaçlı kullanılan binalarda, ticarî binalarda ve hizmet binalarında
uygulanmak üzere mimarî tasarım, ısıtma, soğutma, ısı yalıtımı, sıcak
su, elektrik tesisatı ve aydınlatma konularındaki normları, standartları,
asgarî performans kriterlerini, bilgi toplama ve kontrol prosedürlerini
kapsayan binalarda enerji performansına ilişkin usûl ve esaslar,
Türk Standartları Enstitüsü ve Genel Müdürlük ile müştereken hazırlanarak
Bayındırlık ve İskân Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulacak
bir yönetmelikle düzenlenir. Yönetmelik hükümlerine aykırı hareket
edilmesi halinde ilgili idare tarafından yapı kullanma izni verilmez.
d) Bayındırlık ve İskân Bakanlığı tarafından yürürlüğe
konulacak yönetmeliğe göre hazırlanan yapı projeleri kapsamında
enerji kimlik belgesi düzenlenir. Enerji kimlik belgesinde binanın
enerji ihtiyacı, yalıtım özellikleri, ısıtma ve/veya soğutma sistemlerinin
verimi ve binanın enerji tüketim sınıflandırması ile ilgili bilgiler
asgarî olarak bulundurulur. Belgede bulundurulması gereken diğer
bilgiler ile belgenin yenilenmesine ve mevcut binalar da dâhil olmak
üzere uygulamaya ilişkin usûl ve esaslar, Bakanlık ile müştereken
hazırlanarak Bayındırlık ve İskân Bakanlığınca yürürlüğe konulacak
yönetmelikle belirlenir. Mücavir alan dışında kalan ve toplam inşaat
alanı bin metrekareden az olan binalar için enerji kimlik belgesi düzenlenmesi
zorunlu değildir.
e) Elektrik enerjisi üretim tesisleri ile iletim
ve dağıtım şebekelerinde enerji verimliliğinin artırılmasına,
talep tarafı yönetimine, termik santrallerin atık ısılarından yararlanılmasına,
açık alan aydınlatmalarına, biyoyakıt ve hidrojen gibi alternatif
yakıt kullanımının özendirilmesine ilişkin usûl ve esaslar, Bakanlık
tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikle belirlenir.
f) Ulaşımda enerji verimliliğinin artırılması
ile ilgili olarak; yurt içinde üretilen araçların birim yakıt tüketimlerinin
düşürülmesine, araçlarda verimlilik standartlarının yükseltilmesine,
toplu taşımacılığın yaygınlaştırılmasına, gelişmiş trafik sinyalizasyon
sistemlerinin kurulmasına ilişkin usûl ve esaslar, Sanayi ve Ticaret
Bakanlığı ile müştereken hazırlanarak Ulaştırma Bakanlığı tarafından
yürürlüğe konulacak yönetmelikle düzenlenir.
g) Endüstriyel işletmelerde ve binalarda yapılan
etüt çalışmaları sırasında, akredite olmuş ulusal veya uluslararası
kuruluşlar tarafından kalibrasyonu yapılmış ve etiketlenmiş cihazların
kullanılması zorunludur.
ğ) Yakma tesislerinde yer alan kazanlardan, brülörlerden,
kat kaloriferi ve kombilerden Genel Müdürlük ile müştereken hazırlanarak
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikte
belirlenen asgarî verimlilik değerlerini sağlamayanların satışına
izin verilmez.
h) Elektrik motorlarının, klimaların, elektrikli
ev aletlerinin ve ampullerin sınıflandırılmasına ve asgarî verimlerinin
belirlenmesine ilişkin usûl ve esaslar Genel Müdürlük ile müştereken
hazırlanarak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından yürürlüğe
konulacak yönetmelikle düzenlenir ve asgarî sınırları sağlamayanların
satışına izin verilmez.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Destekler ve Diğer Uygulamalar
Destekler
MADDE 8- (1) Enerji verimliliği uygulama projelerinin
desteklenmesi, enerji yoğunluğunun azaltılması, araştırma ve geliştirme
projeleri ile ilgili uygulamalar aşağıdaki usûl ve esaslara göre
yürütülür.
a) Enerji verimliliği uygulama projeleri aşağıdaki
esaslara göre desteklenir:
1) Endüstriyel işletmeler tarafından Genel Müdürlüğe
sunulan, Genel Müdürlüğün uygun görüşü ile Kurul tarafından onaylanan,
geri ödeme süresi en fazla beş yıl ve projesinde belirlenmiş bedelleri
en fazla beşyüzbin Türk Lirası olan uygulama projeleri bedellerinin
en fazla yüzde yirmisi oranında desteklenir.
2) Verimlilik artırıcı projeleri desteklenen
tüzel kişiler, bu projelerini işletmelerinde iki yıl içinde uygular.
Bu süreyi aşan veya projesinden farklı yapılan uygulamalar desteklenmez.Uygulama
öncesi ve sonrası bilgi ve görüntüleri ihtiva eden uygulama raporları
Genel Müdürlüğe gönderilir. Uygulama sonuçları Genel Müdürlük
tarafından yerinde kontrol edilir.
3) Enerji verimliliğini artırıcı uygulama projelerinin
desteklenmesi ile ilgili usûl ve esaslar Bakanlık tarafından yürürlüğe
konulacak yönetmelikle düzenlenir.
b) Enerji yoğunluğunun azaltılmasına yönelik
aşağıdaki uygulamalar gerçekleştirilir:
1) Herhangi bir endüstriyel işletmesi için üç yıl
içerisinde enerji yoğunluğunu ortalama olarak en az yüzde on oranında
azaltmayı taahhüt ederek Genel Müdürlük ile gönüllü anlaşma yapan
ve taahhüdünü yerine getiren gerçek veya tüzel kişilerin ilgili
endüstriyel işletmesinin, ödenek imkânları gözönüne alınmak ve yüzbin
Türk Lirasını geçmemek kaydıyla, anlaşmanın yapıldığı yıla ait
enerji giderinin yüzde yirmisi karşılanır.
2) Bu bendin (1) numaralı alt bendi kapsamında taahhütlerin
yerine getirildiği endüstriyel işletmelerde, daha sonraki yıllarda
enerji yoğunluklarını artıran gerçek veya tüzel kişiler Genel Müdürlük
ile ikinci defa anlaşma yapamaz.
3) Gönüllü anlaşma yapan gerçek veya tüzel kişilerin
endüstriyel işletme içinde tükettikleri enerjiden; atıkları modern
yakma teknikleri ile ısı ve elektrik enerjisine dönüştüren tesislerinde,
9 uncu maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde tanımlanan ve yurt
içinde imal edilen kojenerasyon tesislerinde veya hidrolik,
rüzgâr, jeotermal, güneş ve biyokütle kaynaklarını kullanarak ürettikleri
enerji, enerji yoğunluğu hesabına dâhil edilmez.
4) Bünyesinde birden fazla endüstriyel işletme
bulunan gerçek veya tüzel kişilerin gönüllü anlaşma yapmadıkları
endüstriyel işletmelerindeki enerji yoğunluğu değişimleri, Genel
Müdürlük tarafından ayrıca incelenir.
5) Gönüllü anlaşma yapılacak endüstriyel işletmelerde
aranacak nitelikler, enerji yoğunluğu hesaplama yöntemleri ve
mücbir sebep halleri de dâhil olmak üzere gönüllü anlaşmalarda bulunması
gereken diğer esaslar Bakanlık tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikle
belirlenir.
c) Enerji verimliliği uygulama projelerinin
desteklenmesi ve enerji yoğunluğunun azaltılması uygulamalarına
yönelik olarak Genel Müdürlük bütçesine gerekli ödenek konulur. Destekler
için ayrılan ve kullanılan ödenekler, desteklenen projeler, gönüllü
anlaşmalar, enerji yoğunluklarını azaltan ve artıran endüstriyel
işletmeler, eğitim ve bilinçlendirme etkinlikleri Genel Müdürlüğün
internet sayfasında ilan edilir.
ç) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu,
enerji verimliliğinin artırılması ile yeni ve yenilenebilir
enerji kaynaklarından yararlanılmasına yönelik araştırma ve geliştirme
projelerini öncelikle destekler; bu projelerin yönlendirilmesinde
ve değerlendirilmesinde Genel Müdürlüğün görüşünü alır.
Diğer uygulamalar
MADDE 9- (1) Enerji verimliliğinin artırılması amacıyla
aşağıdaki uygulamalar gerçekleştirilir:
a) Endüstriyel işletmelerin mevcut sistemlerinde
enerji verimliliğinin artırılmasına yönelik olarak hazırlanan,
Kurul tarafından onaylanan ve asgarî yatırım büyüklükleri Bakanlar
Kurulu tarafından belirlenen miktarın üzerinde olan projeler ile
kullandıkları yakıt türleri ve teknolojilerine bağlı olarak Bakanlık
tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikte tanımlanan yıllık
ortalama verim değerlerini sağlayan kojenerasyon yatırımları,
Hazine Müsteşarlığınca yatırım teşviklerinden yararlandırılır.
b) Küçük ve orta ölçekli işletmelere yönelik
olarak, 12/4/1990 tarihli ve 3624 sayılı Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı Kurulması Hakkında
Kanunda tanımlanan işletmelerin enerji verimliliğine yönelik
alacakları eğitim, etüt ve danışmanlık hizmetleri, Küçük ve Orta Ölçekli
Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı tarafından
desteklenir. Bu uygulama ile ilgili usûl ve esaslar, Bakanlık ile
müştereken hazırlanarak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından
yürürlüğe konulacak yönetmelikle düzenlenir.
c) Vakıflar tarafından kurulan şirketlerden yetki
belgesi ve enerji yöneticisi sertifikasına ilişkin herhangi bir
bedel alınmaz.
BEŞİNCİ BÖLÜM
İdarî Yaptırımlar ve Çeşitli Hükümler
İdarî yaptırımlar ve uygulama
MADDE 10- (1) Bu Kanun kapsamında, idarî para cezası vermeye
yetkili olanlar tarafından yapılan tespit ve/veya denetimler sonucu
gerçek veya tüzel kişilere aşağıdaki esaslar çerçevesinde idarî
yaptırımlar uygulanır.
a) İdarî yaptırım gerektiren haller şunlardır:
1) 5 inci madde kapsamında yetkilendirmelerle
ilgili yürürlüğe konulacak yönetmelik hükümlerine aykırı hareket
edilmesi halinde, yetkilendirme anlaşmalarında tanımlanan usûl
ve esaslara göre yetkilendirilmiş kurumların yetki belgesi Kurul
onayı ile Genel Müdürlük tarafından, şirketlerin yetki belgeleri
ise anlaşma yaptıkları kurum tarafından iptal edilir. Yetki belgesi
iptal edilen yetkilendirilmiş kurumlara veya şirketlere en az beş
yıl süre ile yetki belgesi verilmez. Yetki belgesi iptal edilen yetkilendirilmiş
kurumlar tarafından şirketler ile yapılan yetkilendirme anlaşmaları
Genel Müdürlük tarafından incelemeye alınır ve yönetmelikte tanımlanan
şartları haiz olmayanlar iptal edilir. Gerekli şartları haiz olanların
anlaşmaları Genel Müdürlük tarafından yenilenir.
2) 5 inci, 7 nci, 8 inci ve 9 uncu maddeler kapsamında
istenen bilgilerin ve inceleme yapma imkânının verilmemesi halinde
istenen bilgi ve/veya iznin verilmesi için otuz günlük süre tanınır.
Verilen süre sonunda istenen bilgilerin yanlış veya noksan verilmesi
halinde onbin Türk Lirası, hiçbir bilgi verilmemesi ve/veya yerinde
inceleme imkânının tanınmaması halinde ellibin Türk Lirası idarî
para cezası verilir.
3) Bu bendin (2) numaralı alt bendi dışında bu Kanun
ve ilgili yönetmelikler kapsamında istenen gerekli diğer bilgilerin
otuz gün içinde, doğru olarak ve gerektiği şekilde verilmemesi halinde
beşyüz Türk Lirası idarî para cezası verilir.
4) 5 inci maddenin birinci fıkrasının (c) bendindeki
ticarî sırları kendilerinin veya başkalarının yararına kullananların
bu Kanun kapsamına giren kuruluşlarda görev yapmaları iki yıldan
aşağı olmamak üzere yasaklanır.
5) 5 inci maddenin birinci fıkrasının (ç) bendinin
(2) numaralı alt bendi kapsamında bu Kanun ve çıkarılan yönetmelik
hükümlerine aykırı hareket ettiği tespit edilerek Genel Müdürlüğe
bildirilen şirketlere bu bendin (1) numaralı alt bendi hükümleri
uygulanır.
6) 6 ncı maddenin birinci fıkrasının (c) bendinin
(1) numaralı alt bendinde yer alan yayın yükümlülüğünü yerine getirmeyenler
hakkında 3984 sayılı Kanun hükümleri uygulanır.
7) 6 ncı maddenin birinci fıkrasının (c) bendinin
(2) numaralı alt bendi ile ilgili hükümlerin yerine getirilmemesi
halinde, ilgili tüzel kişilere beşbin Türk Lirası idarî para cezası
verilir.
8) Endüstriyel işletmeler ve binaların sahipleri
veya yönetimleri, 7 nci maddenin birinci fıkrasının (a) bendi ve
ilgili yönetmelik hükümlerine aykırı hareket edilmesi halinde,
aykırılığın giderilmesi için ihtar edilir. Aykırılığın otuz gün
içerisinde giderilmemesi halinde; endüstriyel işletmeye, bina
sahibine veya bina yönetimine yirmibin Türk Lirası idarî para cezası
verilir.
9) 7 nci maddenin birinci fıkrasının (ğ) ve (h)
bentlerine aykırı olarak satış yapan gerçek ve tüzel kişilere, Sanayi
ve Ticaret Bakanlığı tarafından yirmibin Türk Lirası idarî para cezası
verilir.
b) Bu fıkranın (a) bendinin (9) numaralı alt bendi
hariç olmak üzere, idarî para cezası uygulanmasını takip eden bir
yıl içinde aynı fiilin tekrarlanması halinde idarî para cezaları
iki kat artırılarak uygulanır.
c) Bu fıkranın (a) bendinin (2), (3) ve (8) numaralı
alt bentleri gereğince endüstriyel işletmelere, bina sahibine
veya bina yönetimine verilmiş olan ceza miktarlarının, cezaya muhatap
gerçek veya tüzel kişinin bir önceki malî yıla ilişkin toplam enerji
harcamalarının yüzde yirmisini veya tüzel kişinin bir önceki
malî yılına ilişkin bilançosunda yer alan gelirlerinin yüzde beşini
geçmesi halinde, otuz gün içerisinde bilanço ve enerji harcamalarına
ilişkin belgelerin ibraz edilmesi şartıyla, her iki sınıra göre hesaplanan
tutarlardan düşük olanı ceza miktarı olarak hesaplanır.
ç) Bu Kanuna göre, bir başka kamu kurum veya kuruluşu
tarafından uygulanması öngörülmeyen idarî yaptırımlar Genel Müdürlük
tarafından uygulanır.
d) İdarî para cezalarında tüzel kişilerin sorumluluğu,
29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 65 inci maddesine
göre tayin olunur.
Bakanlığın yetkileri
MADDE 11- (1) Bakanlık, diğer maddelerde sayılan yetkilerinin
dışında:
a) Kurul vasıtası ile bu Kanun kapsamındaki yükümlülüklerin
uygulanmasını, yönlendirilmesini, izlenmesini, değerlendirilmesini,
alınacak tedbirlerin planlanmasını ve uygulanmasında koordinasyonu
sağlar.
b) 7 nci maddenin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında enerji yöneticisi görevlendirilmesine ve enerji yönetim
birimi kurulmasına ilişkin olarak tanımlanan rakamsal sınır değerlerini
yarısına kadar azaltmaya ve iki katına kadar artırmaya yetkilidir.
c) 8 inci maddenin birinci fıkrasının (a) bendinin
(1) numaralı alt bendi kapsamında belirtilen proje bedeli miktarını
ve projelere verilebilecek destekleme oranını yarısına kadar
azaltmaya ve iki katına kadar artırmaya, 8 inci maddenin birinci
fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi kapsamında belirtilen
enerji yoğunluğu azaltma oranını ve destekleme miktarını yarısına
kadar azaltmaya ve iki katına kadar artırmaya yetkilidir.
İstisnalar
MADDE 12- (1) Türk Silahlı Kuvvetleri, Millî Savunma Bakanlığı
ve bağlı kuruluşları ile Millî İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı,
7 nci maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) numaralı alt bendi
ve (d) bendi hükümlerinden muaftır. Aynı maddenin (a) bendi kapsamındaki
hükümlere ilişkin uygulama usûl ve esasları ise bu kurumlar tarafından
belirlenir.
MADDE 13- 14/6/1935 tarihli ve 2819 sayılı Elektrik İşleri
Etüd İdaresi Teşkiline Dair Kanunun 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“MADDE 2- E.İ.E. İdaresinin görevleri şunlardır:
a) Ülkenin hidrolik, rüzgâr, jeotermal, güneş, biyokütle
ve diğer yenilenebilir enerji kaynakları öncelikli olmak üzere
tüm enerji kaynaklarının değerlendirilmesine yönelik ölçümler
yapmak, fizibilite ve örnek uygulama projeleri hazırlamak; araştırma
kurumları, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliği
yaparak pilot sistemler geliştirmek, tanıtım ve danışmanlık faaliyetleri
yürütmek.
b) Sanayide ve binalarda enerjinin rasyonel kullanımı
ile ilgili olarak, bilinçlendirme ve eğitim hizmetleri vermek, üniversiteleri,
meslek odalarını ve tüzel kişileri aynı hizmetleri verebilmeleri
için yetkilendirmek ve denetlemek, Enerji Verimliliği Koordinasyon
Kurulunun sekretaryasını yürütmek.
c) Ulaşımda, elektrik enerjisi üretim tesislerinde,
iletim ve dağıtım sistemlerinde enerjinin etkin ve verimli kullanılması
yönünde ilgili bakanlık ve kuruluşlar tarafından yürütülen çalışmaları
izlemek, değerlendirmek, önlem ve/veya proje önerileri geliştirmek.
ç) Enerji Verimliliği Koordinasyon Kurulu tarafından
onaylanan enerji verimliliği uygulama projelerini ve araştırma
ve geliştirme projelerini izlemek ve denetlemek.
d) Enerji tüketim noktalarında çevreyi ilgilendiren
zararlı atık ve emisyonların gelişimini izlemek, değerlendirmek,
projeksiyonlar üretmek ve önlem önerileri hazırlamak.
e) Ülkede ve dünyada enerji alanındaki çalışmaları
ve gelişmeleri izlemek ve değerlendirmek, ülkenin ihtiyaç ve şartlarına
uygun olarak araştırma ve geliştirme hedef ve önceliklerini belirlemek,
bu doğrultuda araştırma ve geliştirme çalışmaları yapmak, yaptırmak,
çalışma sonuçlarını ekonomik analizleri ile birlikte kamuoyuna
sunmak.
f) Enerji ile ilgili tüm paydaşların, doğru ve güncel
bilgiye hızla erişebilmelerini sağlamak; ulusal enerji envanterini
oluşturmak ve güncel tutmak; planlama, projeksiyon, izleme ve değerlendirme
çalışmalarına destek vermek üzere ulusal enerji bilgi yönetim merkezi
kurmak ve işletmek.
g) Yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının
değerlendirilmesine ve enerji verimliliğinin artırılmasına yönelik
projeksiyonlar ve öneriler geliştirmek.
ğ) Toplum genelinde enerji bilincinin geliştirilmesi
ve yeni enerji teknolojilerinden yararlanılması amacıyla faaliyette
bulunmak.
h) Enerji verimliliği ile ilgili olarak kamu kurum
ve kuruluşları, üniversiteler, özel sektör ve sivil toplum örgütleri
arasında etkili ve verimli işbirliğinin geliştirilmesi yönünde
koordinasyonu sağlamak.
ı) Enerji ile ilgili konularda kamuoyunu bilgilendirmek
ve bilinçlendirmek amacıyla faaliyetlerde bulunmak.
i) Diğer ülkelerdeki benzer ulusal ve uluslararası
kuruluşlarla işbirliği yapmak ve bilgi alışverişinde bulunmak.
j) 20/2/2001 tarihli ve 4628 sayılı Elektrik Piyasası
Kanunu ve bu Kanuna istinaden çıkarılmış olan Elektrik Piyasası
Lisans Yönetmeliğine göre rüzgâr enerjisine dayalı lisans almak
maksadı ile yapılan başvurulara ilişkin olarak Bakanlık tarafından
çıkarılacak yönetmelik çerçevesinde görüş oluşturmak.
E.İ.E. İdaresinin görevleri aşağıdaki esaslar
çerçevesinde yerine getirilir:
a) E.İ.E. İdaresi görevleri kapsamında, gerekli
gördüğü her türlü bilgiyi gerçek ve tüzel kişilerden istemeye yetkilidir.
Bilgi istenen gerçek ve tüzel kişiler gereken bilgileri vermekle
yükümlüdürler. E.İ.E. İdaresi, sağladığı bilgilerden ülkenin emniyetine,
güvenliğine ve ekonomik çıkarlarına, gerçek ve tüzel kişilerin
ticarî ilişkilerine zarar verecek bilgi ve belgelerin gizliliğine
riayet eder.
b) E.İ.E. İdaresinde projelerin hazırlanması faaliyetleri
ile İdarenin görev alanına giren konularda ve uzmanlık isteyen işlerde,
bakanlıklar ile bağlı ve ilgili kuruluşlardan, üniversitelerden
ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarından proje ve araştırmaların gerektirdiği
niteliklere sahip yeterli sayıda personel, süre ve çalışma konusu
belirtilmek şartıyla geçici olarak kurumlarının ve ilgili personelin
muvafakati ve Bakan onayı ile görevlendirilebilir. Ancak bu şekilde
görevlendirilen personelin çalışma süresi iki yılı ve her halde
proje süresini aşamaz. Proje süresinin iki yılı aşması halinde,
ilgili kurumun ve personelin muvafakati kaydıyla çalışma süresi
Bakan onayı ile bir katına kadar uzatılabilir. Bu şekilde görevlendirilen
personel kurumlarından izinli sayılır ve görevlendirilen personelin
aylık, ödenek, her türlü zam ve tazminatları ile diğer malî ve sosyal
hak ve yardımları kurumlarınca ödenir.
c) E.İ.E. İdaresi Genel Müdürlüğü bu görevlerini
yerine getirirken Hidrometrik Ölçüm İstasyonları kurar, işletir
ve sondajlar yapar. Merkezde Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı
ihdas edilir. Bu Daire Başkanlığı 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve
Kontrol Kanununun 60 ıncı maddesinde sayılan görevleri yürütür.
ç) E.İ.E. İdaresine ait mallar ile her çeşit mevcutları
aleyhine işlenen suçlara 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza
Kanununun 247 ila 266 ncı maddelerinde yer alan cezalar uygulanır.”
MADDE 14- 20/2/2001 tarihli ve 4628 sayılı Elektrik Piyasası
Kanununun 1 inci maddesinin üçüncü fıkrasına aşağıdaki bentler
eklenmiştir.
“51. Kojenerasyon: Isı ve elektrik ve/veya mekanik
enerjinin aynı tesiste eş zamanlı olarak üretimini,
52. Mikro kojenerasyon tesisi: Elektrik enerjisine
dayalı kurulu gücü 50 kilovat ve altında olan kojenerasyon tesisini,”
MADDE 15- 4628 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin sonuna
aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“Yalnızca kendi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla,
Bakanlık tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikte tanımlanan
değerin üzerinde verimi olan kojenerasyon tesisi kuran gerçek ve
tüzel kişilerden lisans alma ve şirket kurma yükümlülüğünden muaf
tutulacaklar, ilgili yönetmelikte düzenlenir.
Yalnızca kendi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla;
yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı, kurulu gücü azami ikiyüz
kilovatlık üretim tesisi ile mikro kojenerasyon tesisi kuran gerçek
ve tüzel kişiler, lisans alma ve şirket kurma yükümlülüğünden muaftır.
Kurum, mevcut üretim lisanslarında ve lisans başvurularında
teminat ister. Teminat alınması ve irat kaydedilmesine ilişkin hususlar
ilgili yönetmelikle düzenlenir.”
MADDE 16- 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun
42 nci maddesinin dördüncü ve beşinci fıkraları aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"Kat maliklerinden birinin isteği üzerine
ısı yalıtımı, ısıtma sisteminin yakıt dönüşümü ve ısıtma sisteminin
merkezi sistemden ferdi sisteme veya ferdi sistemden merkezi sisteme
dönüştürülmesi, kat maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğu ile
verecekleri karar üzerine yapılır. Ancak toplam inşaat alanı ikibin
metrekare ve üzeri olan binalarda merkezi ısıtma sisteminin ferdi
ısıtma sistemine dönüştürülmesi, kat maliklerinin sayı ve arsa
payı olarak oybirliği ile verecekleri karar üzerine yapılır. Bu
konuda yapılacak ortak işlerin giderleri arsa payı oranına göre
ödenir. Merkezi ısıtma sistemlerinde ısınma giderlerinin paylaştırılmasına
ilişkin usûl ve esaslar Bayındırlık ve İskân Bakanlığı tarafından yürürlüğe
konulacak yönetmelikle düzenlenir.
Isıtma sisteminin merkezi sistemden ferdi sisteme
veya ferdi sistemden merkezi sisteme dönüştürülmesine karar verilmesi
halinde, yönetim planının bu karara aykırı hükümleri değiştirilmiş
sayılır.”
MADDE 17- 10/5/2005 tarihli ve 5346 sayılı Yenilenebilir
Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına
İlişkin Kanunun 6 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 6- Bu Kanun kapsamındaki yenilenebilir
enerji kaynaklarından elektrik enerjisi üretim ve ticaretinde, lisans
sahibi tüzel kişiler aşağıdaki uygulama esaslarına tâbidirler:
a) Perakende satış lisansı sahibi tüzel kişiler,
bu Kanun kapsamındaki yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik
enerjisi üreten YEK Belgeli tesislerin işletmede on yılını tamamlamamış
olanlarından, bu maddede belirlenen esaslara göre elektrik enerjisi
satın alırlar.
b) Bu Kanun kapsamındaki uygulamalardan yararlanabilecek
YEK Belgeli elektrik enerjisi miktarına ilişkin bilgiler her yıl
EPDK tarafından yayınlanır. Perakende satış lisansı sahibi tüzel
kişilerin her biri, bir önceki takvim yılında sattıkları elektrik
enerjisi miktarının ülkede sattıkları toplam elektrik enerjisi
miktarına oranı kadar, YEK Belgeli elektrik enerjisinden satın alırlar.
c) Bu Kanun kapsamında satın alınacak elektrik
enerjisi için uygulanacak fiyat; her yıl için, EPDK’nın belirlediği
bir önceki yıla ait Türkiye ortalama elektrik toptan satış fiyatıdır.
Ancak uygulanacak bu fiyat 5 Euro Cent/kWh karşılığı Türk Lirasından
az, 5,5 Euro Cent /kWh karşılığı Türk Lirasından fazla olamaz. Ancak
5,5 Euro Cent /kWh sınırının üzerinde serbest piyasada satış imkânı
bulan yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı lisans sahibi tüzel
kişiler bu imkândan yararlanırlar.
Bu madde kapsamındaki uygulamalar 31/12/2011 tarihinden
önce işletmeye giren tesisleri kapsar. Ancak Bakanlar Kurulu uygulamanın
sona ereceği tarihi, 31/12/2009 tarihine kadar Resmî Gazetede yayımlanmak
şartıyla en fazla 2 yıl süreyle uzatabilir.”
MADDE 18- 5346 sayılı Kanunun 8 inci maddesi aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 8- Orman veya Hazinenin özel mülkiyetinde
ya da Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan her türlü taşınmazın
bu Kanun kapsamındaki yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik
enerjisi üretimi yapmak amacıyla kullanılması halinde tesis, ulaşım
yolları ve şebekeye bağlantı noktasına kadarki enerji nakil hattı
için kullanılacak arazilere ilişkin olarak Çevre ve Orman Bakanlığı
veya Maliye Bakanlığı tarafından bedeli karşılığında izin verilir,
kiralama yapılır, irtifak hakkı tesis edilir veya kullanma izni
verilir. 2011 yılı sonuna kadar devreye alınacak bu tesislerden
ulaşım yollarından ve şebekeye bağlantı noktasına kadarki enerji
nakil hatlarından yatırım ve işletme dönemlerinin ilk on yılında
izin, kira, irtifak hakkı ve kullanma izni bedellerine yüzde seksenbeş
indirim uygulanır. Orman arazilerinde ORKÖY ve Ağaçlandırma Özel
Ödenek Gelirleri alınmaz.”
Yönetmeliklerin düzenlenmesi
GEÇİCİ MADDE 1- (1) Bu Kanunda yürürlüğe konulması öngörülen
yönetmelikler, bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl, 7
nci maddenin (ç) ve (d) bentleri kapsamında Bayındırlık ve İskân Bakanlığı
tarafından yürürlüğe konulması öngörülen yönetmelikler ise iki
yıl içinde çıkarılır. Anılan yönetmelikler yürürlüğe girinceye
kadar, mevcut yönetmeliklerin bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin
uygulanmasına devam edilir.
Mevcut yetki belgeleri ve enerji yöneticisi sertifikalarının
geçerliliği
GEÇİCİ MADDE 2- (1) Genel Müdürlük tarafından verilmiş olan mevcut
yetki belgeleri, süreleri doluncaya kadar geçerliliklerini korur.
Bu Kanunun yayımı tarihinde mevcut olan enerji yöneticisi sertifikaları
bir yıl içerisinde ücretsiz olarak yenilenir.
Yükümlülüklere ilişkin ilk bilgilerin verilmesi
GEÇİCİ MADDE 3- (1) Endüstriyel alanda faaliyet gösteren tüm işletmeler
ve yapım aşamasında hazırlanmış uygulama projelerinde veya tadilat
projelerinde toplam inşaat alanı onbin metrekare ve üzeri olan binaların
sahipleri veya yönetimleri, Genel Müdürlük tarafından bu Kanunun
yayımı tarihinden itibaren iki ay içerisinde Genel Müdürlüğün internet
sayfasında yayınlanan formatta istenen bilgileri bu Kanunun yayımı
tarihinden itibaren üç ay içerisinde Genel Müdürlüğe bildirir.
Genel Müdürlüğün yetkilendirme görevi
GEÇİCİ MADDE 4- (1) 5 inci maddenin birinci fıkrasının (a) bendinin
(2) numaralı alt bendi kapsamında, Genel Müdürlüğün şirketleri
yetkilendirme faaliyeti, bu Kanunun yayımlandığı tarihten itibaren
iki yıl sonra yetkilendirilmiş kurum sayısının onu aşması halinde
sona erer. İki yıl içinde yetkilendirilmiş kurum sayısı onu bulmazsa,
Genel Müdürlüğün yetkilendirme faaliyeti toplam sayı on olana kadar
devam eder.
Eğitim ve bilinçlendirme uygulamaları
GEÇİCİ MADDE 5- (1) 6 ncı maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde
öngörülen gerekli düzenlemeler bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren
iki yıl içinde ilgili kurumlar tarafından yapılır.
(2) 6 ncı maddenin birinci fıkrasının (c) bendinin
(2) ve (3) numaralı alt bentlerinde yer alan hükümler bu Kanunun yayımı
tarihini takip eden birinci yılın sonundan itibaren uygulanır.
Mevcut binalar ve endüstriyel işletmeler, inşaatı devam eden binalar
ve asgarî sınırları sağlama
GEÇİCİ MADDE 6- (1) Bu Kanunun yayımı tarihinden önce mevcut
olan binalar ile inşaatı devam edip henüz yapı kullanım izni alınmamış
olan binalar için, bu Kanunun 7 nci maddesinin birinci fıkrasının
(c) bendi, bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren beş yıl süreyle uygulanmaz.
(2) Bu Kanunun yayımı tarihinde mevcut olan veya
yapı ruhsatı alınmış binalar hakkında 7 nci maddenin birinci fıkrasının
(d) bendi hükmü, bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren on yıl süreyle
uygulanmaz.
(3) Bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç yıl
süreyle 7 nci maddenin birinci fıkrasının (ğ) ve (h) bentlerinde
yer alan asgarî sınırları sağlama şartı aranmaz.
GEÇİCİ MADDE 7- (1) Bu Kanunda geçen Türk Lirası ibaresi karşılığında,
uygulamada 28/01/2004 tarihli ve 5083 sayılı Türkiye Cumhuriyeti
Devletinin Para Birimi Hakkında Kanun hükümleri gereğince ülkede
tedavülde bulunan para Yeni Türk Lirası olarak adlandırıldığı sürece
bu ibare kullanılır.
Yürürlük
MADDE 19- (1) Bu Kanunun;
a) 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin
(8) numaralı alt bendi yayımı tarihinden iki yıl sonra,
b) Diğer hükümleri yayımı tarihinde,
yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 20- (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİÎ KAYNAKLAR, BİLGİ VE
TEKNOLOJİ KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN
ENERJİ VERİMLİLİĞİ KANUNU
MADDE 5- Kanunun 5 inci maddesi aynen kabul edilmiştir.
MADDE 7- Kanunun 7 nci maddesi aynen kabul edilmiştir.
MADDE 10- Kanunun 10 uncu maddesi aynen kabul edilmiştir.