DÖNEM : 20                                     CİLT : 25                                   YASAMA YILI : 1

 

 

T. B. M. M.

TUTANAK DERGİSİ

 

82 nci Birleşim

11 . 4 . 1997  Cuma

 

 

 

İ Ç İ N D E K İ L E R

  I. – GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

 II. – GELEN KÂĞITLAR

III. – BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Devlet Bakanı Fehim Adak’a, dönüşüne kadar, Devlet Bakanı Ahmet Cemil Tunç’un vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/752)

2. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Devlet Bakanı Nevzat Ercan’a, dönüşüne kadar, Devlet Bakanı Mehmet Salim Ensarioğlu’nun vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/753)

3. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Devlet Bakanı Sabri Tekir’e, dönüşüne kadar, Kültür Bakanı İsmail Kahraman’ın vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/754)

4. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Devlet Bakanı Lütfü Esengün’e, dönüşüne kadar, Devlet Bakanı Abdullah Gül’ün vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/755)

5. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Bayındırlık ve İskân Bakanı Cevat Ayhan’a, dönüşüne kadar, Devlet Bakanı Mehmet Altınsoy’un vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/756)

6. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Çevre Bakanı M. Ziyattin Tokar’a, dönüşüne kadar, Tarım ve Köyişleri Bakanı Musa Demirci’nin vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/757)

7. – TBMM Dışişleri Komisyonundan bir parlamento heyetinin, Arnavutluk’u ziyaretine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/758)

8. – Arnavutluk’u ziyaret edecek olan parlamento heyetinde yer alan milletvekillerine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/759)

IV. – SEÇİMLER

A) KOMİSYONLARDA AÇIK BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM

1. – Dışişleri Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

V. – KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER

1. – 926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununa Bir Geçici Madde Eklenmesine İlişkin 488 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Millî Savunma Komisyonu Raporu (1/215) (S. Sayısı : 23)

2. – 17.7.1964 Tarihli, 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 2.9.1971 Tarihli, 1479 Sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile 17.10.1983 Tarihli, 2926 Sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa Göre Tahakkuk EdenPrim ve Diğer Alacakların Tahsilatının Hızlandırılması Hakkında Kanun Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Raporu (1/573) (S. Sayısı : 250)

3. – Türkiye Cumhuriyeti ve Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Konsolosluk Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/324) (S. Sayısı : 117)

VI. – SORULAR VE CEVAPLAR

A)YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Konya Milletvekili Mehmet Keçeciler’in, yurt dışından nükleer veya kimyasal atık sokulduğu iddialarına ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı Lütfü Esengün’ün yazılı cevabı (7/2143)

2. – Giresun Milletvekili Burhan Kara’nın, Fiskobirlik’e yapılan işçi alımlarına ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez’in yazılı cevabı (7/2226)

3. – Erzincan Milletvekili Mustafa Kul’un, Erzincan Şeker Fabrikasının üretim kapasitesinin arttırılmasıyla ilgili bir projenin olup olmadığına ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez’in yazılı cevabı (7/2251)

4. – Tokat Milletvekili Hanefi Çelik’in, ilköğretim müfettişlerinin özlük haklarına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam’ın yazılı cevabı (7/2291)

5. – Bursa Milletvekili Ali Rahmi Beyreli’nin, otomobillerde LPG dönüşüm projesine ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez’in yazılı cevabı (7/2292)

6. – Bursa Milletvekili Ali Rahmi Beyreli’nin, MKE Genel Müdürünün görevden alınmasının nedenine ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez’in yazılı cevabı (7/2293)

7. – Bursa Milletvekili Yüksel Aksu’nun, Türk Telekom Tarafından yapılan bir ihaleyi kazanan firmalara ilişkin sorusu ve Ulaştırma Bakanı Ömer Barutçu’nun yazılı cevabı (7/2304)

8. – Niğde Milletvekili Akın Gönen’in, organize sanayi bölgelerine sağlanan kredilere uygulanan faiz oranlarına ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez’in yazılı cevabı (7/2322)

9. – Erzincan Milletvekili Mustafa Kul’un, Erzincan-Merkeze bağlı Sütpınar Köyünde depremden hasar gören konutlara ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Cevat Ayhan’ın yazılı cevabı (7/2324)

10. – Hatay Milletvekili Fuat Çay’ın, İskenderun’da bulunan bir binanın kiraya verilip verilmediğine ilişkin sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik’in yazılı cevabı (7/2350)

I. – GEÇEN TUTANAK ÖZETİ

 

TBMM Genel Kurulu saat 14.00’te açılarak üç oturum yaptı.

Tekirdağ Milletvekili Bayram Fırat Dayanıklı, laikliğin kabulünün 69 uncu Yıldönümüne,

Samsun Milletvekili Ayhan Gürel de, Samsun’da Futbol Federasyonu Temsilciliği kurulması gerektiğine,

İlişkin gündemdışı birer konuşma yaptılar.

İstanbul Milletvekili Necdet Menzir’in, Türk Polis Teşkilatının kuruluşunun 152 nci Yıldönümüne ilişkin gündemdışı konuşmasına, Devlet Bakanı Nevzat Ercan cevap verdi.

Refah Partisi Grubunca, Kuzey Atlantik ve Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblelerine aday gösterilen yedek üyelere ilişkin Başkanlık tezkereleri Genel Kurulun bilgisine sunuldu.

Aydın Milletvekili Yüksel Yalova ve 24 arkadaşının, DHMİ’nce gerçekleştirilen bazı ihaleler ile Antalya Havalimanı ve Yeni Dışhatlar Terminal Binası ihalesiyle ilgili yolsuzluk ve usulsüzlük  iddialarını araştırmak amacıyla bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/181) Genel Kurulun bilgisine sunuldu; önergenin gündemdeki yerini alacağı ve öngörüşmesinin, sırasında yapılacağı açıklandı.

Gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleriyle Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” kısmının 39 uncu sırasında yer alan 117 sıra sayılı kanun tasarısının bu kısmın 6 ncı sırasına, 40 ıncı sırasında yer alan 119 sıra sayılı kanun tasarısının 7 nci sırasına, 41 inci sırasında yer alan 121 sıra sayılı kanun tasarısının 8 inci sırasına, 42 nci sırasında yer alan 116 sıra sayılı kanun tasarısının 9 uncu sırasına, 43 üncü sırasında yer alan 118 sıra sayılı kanun tasarısının 10 uncu sırasına, 132 nci sırasında yer alan 278 sıra sayılı kanun tasarısının 11 inci sırasına, 123 üncü sırasında yer alan 264 sıra sayılı kanun tasarısının 12 nci sırasına, 49 uncu sırasında yer alan 139 sıra sayılı kanun tasarısının 13 üncü sırasına, 56 ncı sırasında yer alan 156 sıra sayılı kanun tasarısının 14 üncü sırasına, 58 inci sırasında yer alan 158 sıra sayılı kanun tasarısının 15 inci sırasına alınmasına ve diğer kanun tasarı ve tekliflerinin sırasının buna göre teselsül ettirilmesine ilişkin Danışma Kurulu önerisi kabul edildi.

Arnavutluk’ta başgösteren krizin bertaraf edilmesi için, Arnavut halkının acil yardım ihtiyacının düzenli bir şekilde karşılanabilmesini teminen, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 28 Mart 1997 tarihli ve 1101 sayılı kararı çerçevesinde oluşturulması öngörülen ve yardımın süratle, güvenli bir şekilde anılan ülkeye ulaştırılması ve dağıtımı, ayrıca kurulacak sivil misyonların korunması için Arnavutluk’ta polis hizmeti yapması planlanan askerî misyona katılmak üzere, lüzum, hudut, şümul ve zamanı Hükümetçe takdir ve tespit edilmek kaydıyla, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Arnavutluk’a gönderilmesine, Anayasanın 92 nci maddesi uyarınca izin verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresi, yapılan görüşmelerden sonra, kabul edildi.

Gündemin “Kanun Tasarı ve Teklifleriyle Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” kısmının :

1 inci sırasında bulunan 23 sıra sayılı kanun hükmünde kararnameye ilişkin kanun tasarısının müzakeresi, komisyon yetkilileri Genel Kurulda hazır bulunmadığından, ertelendi.

5 inci sırasında bulunan, 17.7.1964 Tarihli, 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 2.9.1971 Tarihli, 1479 Sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile 17.10.1983 Tarihli, 2926 Sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa Göre Tahakkuk Eden Prim ve Diğer Alacakların Tahsilatının Hızlandırılması Hakkında Kanun Tasarısının (1/573) (S. Sayısı : 250) müzakeresine başlanacağı sırada, grupların, çoğunluk olmadığı konusundaki mutabakatı üzerine,

Alınan karar gereğince, kanun tasarı ve tekliflerini görüşmek için, 11 Nisan 1997 Cuma günü saat 14.00’te toplanmak üzere, birleşime 18.02’de son verildi.

Uluç Gürkan

Başkanvekili

                           Kemalettin Göktaş                                  Zeki Ergezen

                                   Trabzon                                                 Bitlis

                                 Kâtip Üye                                           Kâtip Üye

 

 

 

II. –  GELEN KÂĞITLAR

11 . 4 . 1997 CUMA

Rapor

1. – 17.7.1964 Tarih ve 506 Sayılı Kanun, 24.5.1983 Tarih ve 2829 Sayılı Kanun ile 17.10.1983 Tarih ve 2925 Sayılı Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı ile İstanbul Milletvekili Emin Kul’un ve İstanbul Milletvekili Cevdet Selvi ve Altı Arkadaşının; Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler komisyonları raporları (1/572, 2/378, 2/387) (S. Sayısı : 286) (Dağıtma tarihi : 11.4.1997) (GÜNDEME)

BİRİNCİ OTURUM

Açılma Saati : 14.00

11 Nisan 1997 Cuma

BAŞKAN : Başkanvekili Uluç GÜRKAN

KÂTİP ÜYELER : Zeki ERGEZEN (Bitlis), Kadir BOZKURT (Sinop)

 

 

BAŞKAN – Türkiye Büyük Millet Meclisinin 82 nci Birleşimini açıyorum; görüşmelere geçiyoruz.

Başkanlığın Genel Kurula Sunuşları vardır.

Cumhurbaşkanlığı tezkereleri vardır; okutuyorum.

III. – BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) TEZKERELER VE ÖNERGELER

1. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Devlet Bakanı Fehim Adak’a, dönüşüne kadar, Devlet Bakanı Ahmet Cemil Tunç’un vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/752)

                                                                                                                        10 Nisan 1997

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

11 Nisan 1997 tarihinde Suudî Arabistan’a gidecek olan Devlet Bakanı Fehim Adak’ın dönüşüne kadar; Devlet Bakanlığına, Devlet Bakanı Ahmet Cemil Tunç’un vekâlet etmesinin, Başbakanın teklifi üzerine, uygun görülmüş olduğunu bilgilerinize sunarım.

                                                                                                       Süleyman Demirel

                                                                                                          Cumhurbaşkanı

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Diğer tezkereyi okutuyorum.

2. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Devlet Bakanı Nevzat Ercan’a, dönüşüne kadar, Devlet Bakanı Mehmet Salim Ensarioğlu’nun vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/753)

                                                                                                                        10 Nisan 1997

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

11 Nisan 1997 tarihinde Suudî Arabistan’a gidecek olan Devlet Bakanı Nevzat Ercan’ın dönüşüne kadar; Devlet Bakanlığına, Devlet Bakanı M. Selim Ensarioğlu’nun vekâlet etmesinin, Başbakanın teklifi üzerine, uygun görülmüş olduğunu bilgilerinize sunarım.

                                                                                                       Süleyman Demirel

                                                                                                          Cumhurbaşkanı

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Diğer tezkereyi okutuyorum.

3. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Devlet Bakanı Sabri Tekir’e, dönüşüne kadar, Kültür Bakanı İsmail Kahraman’ın vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/754)

                                                                                                                        10 Nisan 1997

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

11 Nisan 1997 tarihinde Suudî Arabistan’a gidecek olan Devlet Bakanı Prof. Dr. Sabri Tekir’in dönüşüne kadar; Devlet Bakanlığına, Kültür Bakanı İsmail Kahraman’ın vekâlet etmesinin, Başbakanın teklifi üzerine, uygun görülmüş olduğunu bilgilerinize sunarım.

                                                                                                       Süleyman Demirel

                                                                                                          Cumhurbaşkanı

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Diğer tezkereyi okutuyorum.

4. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Devlet Bakanı Lütfü Esengün’e, dönüşüne kadar, Devlet Bakanı Abdullah Gül’ün vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/755)

                                                                                                                        10 Nisan 1997

Türkiye Büyük Millet Meclis Başkanlığına

11 Nisan 1997 tarihinde Suudî Arabistan’a gidecek Devlet Bakanı Lütfü Esengün’ün dönüşüne kadar; Devlet Bakanlığına, Devlet Bakanı Doç. Dr. Abdullah Gül’ün vekâlet etmesinin, Başbakanın teklifi üzerine, uygun görülmüş olduğunu bilgilerinize sunarım.

                                                                                                       Süleyman Demirel

                                                                                                          Cumhurbaşkanı

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Diğer tezkereyi okutuyorum.

5. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Bayındırlık ve İskân Bakanı Cevat Ayhan’a, dönüşüne kadar, Devlet Bakanı Mehmet Altınsoy’un vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/756)

                                                                                                                        10 Nisan 1997

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

11 Nisan 1997 tarihinde Suudî Arabistan’a gidecek olan Bayındırlık ve İskân Bakanı Cevat Ayhan’ın dönüşüne kadar; Bayındırlık ve İskân Bakanlığına, Devlet Bakanı Mehmet Altınsoy’un vekâlet etmesinin, Başbakanın teklifi üzerine, uygun görülmüş olduğunu bilgilerinize sunarım.

                                                                                                       Süleyman Demirel

                                                                                                          Cumhurbaşkanı

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Son tezkereyi okutuyorum.

6. – Suudî Arabistan’a gidecek olan Çevre Bakanı M. Ziyattin Tokar’a, dönüşüne kadar, Tarım ve Köyişleri Bakanı Musa Demirci’nin vekâlet etmesinin uygun görüldüğüne ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi (3/757)

                                                                                                                        10 Nisan 1997

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

11 Nisan 1997 tarihinde Suudî Arabistan’a gidecek olan Çevre Bakanı M. Ziyattin Tokar’ın dönüşüne kadar; Çevre Bakanlığına, Tarım ve Köy İşleri Bakanı Musa Demirci’nin vekâlet etmesinin, Başbakanın teklifi üzerine, uygun görülmüş olduğunu bilgilerinize sunarım.

                                                                                                       Süleyman Demirel

                                                                                                          Cumhurbaşkanı

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının bir tezkeresi vardır; okutup, oylarınıza sunacağım:

7. – TBMM Dışişleri Komisyonundan bir parlamento heyetinin, Arnavutluk’u ziyaretine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/758)

                                                                                                                        11 Nisan 1997

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna

Arnavutluk’taki son gelişmeler muvacehesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Dışişleri Komisyonundan 5 kişilik bir Parlamento Heyetimizin Arnavutluk’u ziyaret etmesi Dışişleri Bakanlığının 8 Nisan 1997 tarihli yazısıyla telkin edilmektedir.

Türkiye Büyük Millet Meclisini temsilen 5 kişilik bir Parlamento Heyetinin anılan ülkeyi ziyareti hususu, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında 3620 sayılı Kanunun 10 uncu maddesi uyarınca Genel Kurulun tasviplerine sunulur.

                                                                                                         Mustafa Kalemli

                                                                                              Türkiye Büyük Millet Meclisi

                                                                                                                Başkanı

BAŞKAN – Başkanlığın tezkeresini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının bir başka tezkeresi vardır; okutuyorum:

8. – Arnavutluk’u ziyaret edecek olan parlamento heyetinde yer alan milletvekillerine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/759)

                                                                                                                        11 Nisan 1997

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna

Türkiye Büyük Millet Meclisini temsilen 5 kişilik bir Parlamento Heyetinin, Arnavutluk’u ziyaret etmesi hususu, Genel Kurulun 11 Nisan 1997 tarihli ve 82 nci Birleşiminde kararlaştırılmıştı.

Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında 3620 sayılı Kanunun 2 nci maddesi uyarınca belirlenen Parlamento Heyetimizin isim listesi Genel Kurulun bilgilerine sunulur.

                                                                                                         Mustafa Kalemli

                                                                                              Türkiye Büyük Millet Meclisi

                                                                                                                Başkanı

Ali Rahmi Beyreli (Bursa)

Halil Yıldız (Isparta)

Ercan Karakaş (İstanbul)

Hüseyin Kansu (İstanbul)

Enis Sülün (Tekirdağ)

BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.

Gündemin “Seçim” kısmına geçiyoruz.

IV. – SEÇİMLER

A) KOMİSYONLARDA AÇIK BULUNAN ÜYELİKLERE SEÇİM

1. – Dışişleri Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim

BAŞKAN – Dışişleri Komisyonunda boş bulunan ve Demokratik Sol Parti Grubuna düşen 1 üyelik için, Sakarya Milletvekili Teoman Akgür aday gösterilmiştir.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Sayın milletvekilleri, gündemin “Kanun Tasarısı ve Teklifleriyle Komisyonlardan Gelen Diğer İşler” kısmına geçiyoruz.

Önce, sırasıyla, yarım kalan işlerden başlıyoruz.

V. – KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN

DİĞER İŞLER

1. – 926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununa Bir Geçici Madde Eklenmesine İlişkin 488 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Millî Savunma Komisyonu Raporu (1/215) (S. Sayısı : 23)

BAŞKAN – 926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununa Bir Geçici Madde Eklenmesine İlişkin 488 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle ilgili tasarının görüşmesine kaldığımız yerden devam edeceğiz.

Komisyon?.. Yok.

Görüşme ertelenmiştir.

2. – 17.7.1964 Tarihli, 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 2.9.1971 Tarihli, 1479 Sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile 17.10.1983 Tarihli, 2926 Sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa Göre Tahakkuk EdenPrim ve Diğer Alacakların Tahsilatının Hızlandırılması Hakkında Kanun Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Raporu (1/573) (S. Sayısı : 250)

BAŞKAN – 17.7.1964 Tarihli, 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 2.9.1971 Tarihli, 1479 Sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile 17.10.1983 Tarihli, 2926 Sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa Göre Tahakkuk Eden Prim ve Diğer Alacakların Tahsilatının Hızlandırılması Hakkında Kanun Tasarısının görüşmesine kaldığımız yerden devam edeceğiz.

Komisyon?.. Yok.

Görüşme ertelenmiştir.

MURAT BAŞESGİOĞLU (Kastamonu) – Sayın Başkan, Hükümetten kimse yok. Oylamalarda karar yetersayısını bulmak açısından da zorluğumuz olacak...

BAŞKAN – Bir dakika efendim... Uluslararası sözleşmelere geçelim de...

3. – Türkiye Cumhuriyeti ve Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Konsolosluk Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/324) (S. Sayısı : 117)

BAŞKAN – Türkiye Cumhuriyeti ve Kazakistan Cumhuriyeti Arasında Konsolosluk Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının görüşmesine başlayacağız.

Komisyon?.. Yok.

Sayın milletvekilleri, uluslararası anlaşmaları görüşme konusunda da komisyonun ve Hükümetin Genel Kurulda bulunmadığını görüyorum.

Ayrıca, birbiri ardına görüşülmesi gereken 10 uluslararası sözleşme var. Açık oylamaya tabi bu işlemlerde de, toplantı yetersayısı ve karar yetersayısının bulunması konusunda tereddütlerim var. Eğer, grupların bir itirazı yok ise, birleşimi kapatmak durumundayım.

MURAT BAŞESGİOĞLU (Kastamonu) – Tamam Sayın Başkan.

HASAN HÜSAMETTİN ÖZKAN (İstanbul) – İtirazımız yok Sayın Başkan.

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, daha önce alınan karar gereğince, sözlü soruları görüşmek ve TPAO adlı tankerde meydana gelen yangın ve boğazlardan geçen gemilerin oluşturduğu tehlikeler konusundaki Meclis araştırması önergelerinin öngörüşmesini yapmak için, 22 Nisan 1997 Salı günü saat 15.00’te toplanmak üzere, birleşimi kapatıyorum.

Kapanma Saati: 14.11

 

 

 

 

VI. – SORULAR VE CEVAPLAR

A) YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI

1. – Konya Milletvekili Mehmet Keçeciler’in, yurt dışından nükleer veya kimyasal atık sokulduğu iddialarına ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı Lütfü Esengün’ün yazılı cevabı (7/2143) (1)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki soruların Sayın Başbakan tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                        Mehmet Keçeciler

                                                                                                                 Konya

Soru : Son günlerde bazı basın yayın organlarında, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu eski başkanının “Türkiye’de ismini veremeyeceğim bir yere 1150 ton yüksek seviyede nükleer atığın gömüldüğü ve bunun dışında 800 ton nükleer atığın da bir un fabrikasında yakıldığı”na dair iddialar yer almaktadır, Bu nedenle;

1. Ülkemize dış ülkelerden nükleer veya kimyasal atık sokulmuş mudur?

Eğer sokuldu ise hangi ülke veya ülkelerden, hangi yıllarda, ne kadar miktarda, ne amaçla sokulmuştur? Bu atık maddelerin niteliği nedir?

2. Eğer bu atık maddeler ülkemizde imha edilmiş ise hangi şekillerde hangi vilayetlerde ve ne kadar miktarda imha edilmiştir? Bu olayı izleyen yıllarda imha işlemlerinin gerçekleştiği bölgelerde resmî kurumlara intikal eden anormal çocuk doğumları veya ölümler olmuş mudur? Bu bölgelerde çevresel dengelerde ve tarımsal üretimde bir tahribata rastlanmış mıdır?

3. Bu atık maddelerin ülkeye girişinde gümrük giriş beyannameleri tutulmuş mudur; eğer iddia edildiği gibi bu maddeler tekrar yurt dışına yollandı ise, bunların gümrük çıkış beyannameleri de tutulmuş mudur? Bu atık maddelerin ülkeye giriş ve ülkeden çıkış miktarı aynı mıdır? Bu atık maddelerin hangi gümrük idarelerinde giriş ve çıkışları yapılmıştır?

4. Aynı basın yayın organlarında bazı Konya’lı vatandaşlarımızın “Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinden Konya’ya sürekli olarak trenle buğday ve petrol taşıdığı söylenen konteynerlerin geldiği ancak bu konteynerlerin şahsa özel olduğu için açılıp kontrol edilmediği”ne dair şikâyetlerine yer verilmiştir. Bu iddialar doğru mudur? Eğer doğruysa niçin bu konteynerlerin gümrük yetkililerince incelemesi yapılmamıştır? Söz konusu ürünlerin ithalatı için Tarım Bakanlığı ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığından izin alınmış mıdır?

5. Yine aynı basın yayın organlarında Sayın Çevre Bakanı’nın “Atıkların Türkiye’ye getirilmesi ancak 1994’ün sonunda yasaklandı” ifadesi yer almıştır. Bu atık maddelerin hem canlı hemde çevre sağlığına olan zararlarının yüksek derecelerde olduğu bilinmesine rağmen niçin bunların ülkemize sokulmasına 1995 yılına kadar göz yumulmuştur? Nükleer atıkları fabrikalarında imha ettikleri iddia edilen kişilerin siyasi bağlantıları var mıdır?

                                 T.C.

                       Devlet Bakanlığı                                                            10.4.1997

                Sayı : B.02.0.0010/02593

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi a) TBMM Başkanlığının 27.2.1997 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/2143-5497/15550 sayılı yazısı.

b) Başbakanlık Kan. ve Kar. Gen. Müd.’nün 5.3.1997 tarih ve B.02.0.KKG/106-473-27/922 sayılı yazısı.

Konya Milletvekili Sayın Mehmet Keçeciler’in; Sayın Başbakanımıza tevcih ettiği ve Sayın Başbakanımızın da kendileri adına Bakanlığım koordinatörlüğünde cevaplandırılması istenilen ilgi (b) yazı ekindeki yazılı soru önergesi cevabı ekte sunulmuştur.

Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.

                                                                                                           Lütfü Esengün

                                                                                                           Devlet Bakanı

                                 T.C.

         Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı

             Gümrükler Genel Müdürlüğü                                                   4.4.1997

Sayı : B.02.1.GÜM.0.06.00.17521-5444.014100

Devlet Bakanlığına

(Sn. Lütfü Esengün)

İlgi : 10.3.1997 tarih B.02.0.0010/02185 sayılı yazınız.

Sayın Başbakanımızın kendileri adına Bakanlığınız koordinatörlüğünde cevaplandırılmasını istediği ilgide kayıtlı yazınız eki Konya Milletvekili Mehmet Keçeciler’in yazılı soru önergesi incelendi.

Bilindiği üzere; 27.8.1995 tarih 22387 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği”nin 8 inci bölümü ile; tehlikeli atıkların sınırlarötesi taşınımına düzenlemeler getirilmiştir. Buna göre atıkların ithalatı yasaklanmış ancak, ekonomik değere haiz atıkların sağlık, araştırma, yakıt ve benzeri amaçlarla kullanıldığını belgeleyenlere, Dış Ticaret Müsteşarlığı’nca 25.12.1996 tarih 22858 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Madde ve Atıklara İlişkin Tebliğ Dış Ticarette Standardizasyon (97/3)” doğrultusunda izin verilmektedir.

Bahis konusu eşyanın ihracında ise herhangi bir kısıtlama olmayıp, ihraç konusu atıkların taşınması, atık ithalatçısı ülke ve transit ülkelerin iznini müteakip Çevre Bakanlığınca düzenlenmiş onayın bulunmasına bağlıdır.

Yukarıda belirtilenler dışında kalan ve gerek taraf olduğumuz Anlaşmalar gerekse buna dayanılarak alınan kararlar ile ithali yasaklanan atıklar için Gümrük Giriş Beyannamesi düzenlenmesi de mümkün bulunmamaktadır.

Önergenin 4 üncü maddesinde; bazı Konyalı vatandaşlarımızın, Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinden Konya’ya sürekli olarak trenle buğday ve petrol taşıdığı söylenen konteynerlerin geldiği ancak bu konteynerlerin şahsa özel olduğu için açılıp kontrol edilmediğine dair şikâyetlerine basında yer verildiği belirtilmişse de; yapılan araştırma sonucunda, 1986-1996 yılları arasında Konya’ya trenle buğday ve petrol sevkiyatının olmadığı, sadece 1996 yılında Romanya’dan karayoluyla peyderpey buğday geldiği anlaşılmıştır.

Bilgilerinize arz olunur.

                                                                                                            Ayfer Yılmaz

                                                                                                           Devlet Bakanı

                                 T.C.

                        Çevre Bakanlığı

Çevre Kirliliğini Önleme ve Kontrol Genel Müdürlüğü

      Sayı : B.190.ÇKÖ.0080001/862-1879

                   Konu : Soru Önergesi

T.C.

Devlet Bakanlığına

(Sayın Lütfü Esengün)

İlgi : a) 10.3.1997 tarih ve B.02.0.0010/02184 sayılı yazınız.

b) 10.3.1997 tarih ve B.02.0.0010/02185 sayılı yazınız.

İlgi yazılar ile, Konya Milletvekili Mehmet Keçeciler ile İzmir Milletvekili Hakan Tartan’ın Sayın Başbakanımıza tevcih ettiği yazılı soru önergesine cevap verilmesi istenmektedir.

Sözkonusu soru önergesine ait cevaplar, Türkiye Büyük MilletMeclisi Başkanlığına ve Başbakanlığa gönderilmiş olup, Ekte sunulmaktadır.

Gereğini bilgilerinize arz ederim.

                                                                                                        M. Ziyattin Tokar

                                                                                                            Çevre Bakanı

Cevaplar (İlgi b)

1. Ülkemize dış ülkelerden nükleer atık getirilmemiştir. Ancak Aralık 1987 yılında Isparta Göltaş çimento fabrikası tarafından, Batı Almanya Weber GMBH firmasından 27.3.20B gümrük, tarife ve istatistik numarası ile 1580 ton katı yakıt ithal edilmiştir. Söz konusu yakıtla ilgili olarak mahallî basın ve 18 Ocak 1988 tarihli Cumhuriyet Gazetesi haberi üzerine Başbakanlık Çevre Genel Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı tarafından gerekli işlemlerin yapılması için Isparta Valiliğine talimatlar verilmiştir. Isparta Valiliğince gerekli incelemeler yapılıncaya kadar ilgili katı atığın yakılmaması ve herhangi bir yere naklinin önlenmesi amacıyla yasal prosedür tamamlanarak katı atık muhafaza altına alınmıştır.

Başbakanlık Çevre Genel Müdürlüğü’nün 22.1.1988 tarihli emirleri gereği, atığın muhteviyatının belirlenmesi amacıyla numune almak üzere Isparta’ya teknik heyet gönderilmiştir. Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde yapılan analiz sonuçlarına göre söz konusu yakıtın odun talaşına emdirilmiş endüstriyel atık olduğu ve PCB (Poliklorlu bifeniller) ile birlikte çeşitli tehlikeli kimyasallar içerdiği tespit edilmiştir.

2. Bu atıklar ülkemizde imha edilmemiştir. Katı yakıta ilişkin analiz raporlarının mahallinde değerlendirilmesi amacıyla dönemin Valisi Selami Teker başkanlığında 13.4.1988 tarihinde toplanan İl Mahallî Çevre Kurulu bu atıkların ithal edilen ülkeye en kısa sürede geri gönderilmesi için gerekli işlemlere başlanması kararını almıştır. Bunun üzerine Göltaş Çimento Fabrikası yetkilileri tarafından gerekli yasal prosedür tamamlanarak 25.7.1988 tarihinde katı atıklar usulüne uygun olarak kamyonlara yüklenerek yetkililer denetiminde Antalya Limanına gönderilmiş ve buradan da ithal edilen ülkeye iadesi sağlanmıştır.

3. Sözkonusu yakıt 27.3.20B gümrük, tarife ve istatistik pozisyon numarası ile Mersin Gümrüğünden ithal edilmiştir. Aynı yakıt Antalya Gümrük çıkış beyannamesi ile tekrar Almanya’ya gönderilmiştir. Yakıt giriş miktarı 1580 ton, çıkış miktarı ise nem kaybı ile 1460 ton’dur.

4. Bu iddialara ilişkin herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmamıştır.

5. 1983 yılında yürürlüğe giren 2872 sayılı Çevre Kanununun : “Çevre Korunmasına İlişkin Önlemler ve Yasaklar” bölümünde, her türlü atık ve atığı, çevreye zarar verecek şekilde ilgili yönetmeliklerde belirlenen standartlara ve yöntemlere aykırı olarak doğrudan ve dolaylı biçimde alıcı ortama verme, depolama, taşıma, uzaklaştırma ve benzeri faaliyetlerde bulunma yasağı getirilmiştir.

Çevre Kanununun bu bölümünde Mart 1988 de yapılan yeni bir değişiklikle, “İlgili yönetmelikler yürürlüğe girinceye kadar her türlü yakıt, atık, artık ve kimyasal maddenin ithali Çevre Bakanının onayına tabidir.” hükmü getirilmiştir.

Ülkemiz tehlikeli atıkların sınırlarötesi hareketlerinin önlenmesi amacıyla, 1989 yılında Birleşmiş Milletler Çevre Programı bünyesinde hazırlanan “Tehlikeli Atıkların Sınırlarötesi Hareketlerinin ve Bertarafının Kontrolü”ne ilişkin Basel Sözleşmesini imzalamıştır. Sözleşme tehlikeli atık taşımacılığının getirdiği sorunlara dünya kamuoyunun dikkatini çekmesi ve bu konuda hukuk dışı, yanlış ve ihmalkâr uygulamalara karşı caydırıcı ve önleyici bir fonksiyon oynaması açısından önem arzetmektedir. Ülkemiz 20 Eylül 1994 yılında Sözleşmeye resmen taraf olmuştur. Sözkonusu Sözleşme baz alınarak ulusal mevzuatımız hazırlanmıştır.

27 Ağustos 1995 tarih ve 22387 Sayılı Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren “Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ile atıkların üretiminden nihai bertarafına kadar toplanması, taşınması, arıtılması, yeniden kullanılması, yakılması ve depolanmasına ilişkin usul ve esaslar belirlenmiştir. Bu yönetmelikte, atıkların Türkiye’nin yetkisi altında bulunan sahalara ve serbest bölgelere ithalatının yasak olduğu hükme bağlanmıştır.

                                 T.C.

             Tarım ve Köyişleri Bakanlığı

      Araştırma Planlama ve Koordinasyon

                      Kurulu Başkanlığı                                                            1.4.1997

         Sayı : KDD-BŞV-2-02-840.23682

                   Konu : Soru Önergesi

Devlet Bakanlığına

(Sn. Lütfü Esengün)

İlgi : 10.3.1997 tarih ve B.02.0.0010/02185 sayılı yazınız.

İlgi yazınız ekinde gönderilen Konya Milletvekili Sn. Mehmet Keçeciler’e ait yazılı soru önergesinin 4 üncü maddesinde Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinden Konya’ya sürekli olarak trenle buğday ve petrol taşıdığı söylenen konteynerlerin şahsa özel olduğu için açılıp kontrol edilmediğine ve sözkonusu ürünlerin ithalatı için Bakanlığımızdan izin alınıp alınmadığı sorulmaktadır.

Ülkemize ithal edilen üretim ve tüketim amaçlı tüm buğdaylardan, giriş yapılan gümrük kapılarında görevli Zirai Karantina İnspektörlerince numuneler alınmakta, Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüklerinde bu numuneler analiz edilmekte ve analiz raporlarında temiz olduğu belirtilen malların girişine Zirai Karantina İnspektörleri tarafından izin verilmektedir. Ülkemize girişi sakıncalı olan hastalık ve zararlılarla bulaşık olduğu tespit edilen buğdaylar ise mahrecine iade edilmektedir.

Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.

                                                                                                           Musa Demirci

                                                                                                 Tarım ve Köyişleri Bakanı

 

                                 T.C.

       Sağlık Bakanlığı Hukuk Müşavirliği                                              1.4.1997

    Sayı : B.10.0.HKM.0.00.00.00-9239/659

        Konu : Yazılı Soru Önergesi Cevabı

Devlet Bakanlığına

(Sayın Lütfü Esengün)

İlgi : 27.3.1997 tarih ve B.02.0.0010/02185 sayılı yazıları.

Konya Milletvekili Mehmet Keçeciler tarafından Sayın Başbakan’a tevcih ve Sayın Başbakanımızca da Bakanlıklarınca cevaplandırılması tensip olunan yazılı soru önergesine cevap verilmesine esas olmak üzere, Bakanlığımızın vazife sahasını ilgilendiren hususlar hakkında hazırlanan cevap metni taslağı ilişikte sunulmaktadır.

Arz ederim.

                                                                                                         Dr. Aytun Çıray

                                                                                                               Bakan A.

                                                                                                               Müsteşar

Konya Milletvekili Mehmet Keçeciler tarafından, Sayın Başbakanımıza tevcih edilen ve Başbakanca da Devlet Bakanı Sayın Lütfü Esengün’ün koordinatörlüğünde cevaplandırılması tensip olunan “Nükleer Atıkar” ile alakalı yazılı soru önergesinin Sağlık Bakanlığımızı ilgilendiren sorularının cevabıdır.

Sorular :

Son günlerde bazı basın yayın organlarında Türkiye Atom Enerjisi Kurumu eski Başkanının “Türkiye’de ismini veremeyeceği bir yere 1150 ton yüksek seviyede nükleer atığın gömüldüğü ve bunun dışında 800 ton nükleer atığın da bir un fabrikasında yakıldığı”na dair iddialar yeralmaktadır. Bu nedenle;

Soru 1. – Ülkemize dış ülkelerden nükleer veya kimyasal atık sokulmuş mudur? Eğer sokuldu ise hangi ülke veya ülkelerden hangi yıllarda ne kadar miktarda ne amaçla sokulmuştur? Bu atık maddelerin niteliği nedir?

Soru 2. – Eğer bu atık maddeler ülkemizde imha edilmiş ise hangi şekillerde hangi vilayetlerde ve ne kadar miktarda imha edilmiştir? Bu olayı izleyen yıllarda imha işlemlerinin gerçekleştiği bölgelerde resmî kurumlara intikal eden anormal çocuk doğumları veya ölümler olmuş mudur? Bu bölgelerde çevresel dengelerde ve tarımsal üretimde bir tahribata rastlanmış mıdır?

Soru 3. – Bu atık maddelerin ülkeye girişinde gümrük giriş beyannameleri tutulmuş mudur? Eğer iddia edildiği gibi bu maddeler tekrar yurt dışına yollandı ise bunların gümrük çıkış beyannameleri de tutulmuş mudur? Bu atık maddelerin ülkeye giriş ve ülkeden çıkış miktarı aynı mıdır? Bu atık maddelerin hangi gümrük idarelerinde giriş ve çıkışları yapılmıştır?

Soru 4. – Aynı basın yayın organlarında bazı Konyalı vatandaşlarımızın “Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinden Konya’ya sürekli olarak trenle buğday ve petrol taşıdığı söylenen konteynerlerin geldiği ancak bu konteynerlerin şahsa özel olduğu için açılıp kontrol edilmediğine dair şikâyetlerine yer verilmiştir. Bu iddialar doğru mudur? Eğer doğru ise niçin bu konteynerlerin gümrük yetkililerince incelenmesi yapılmamıştır? Sözkonusu ürünlerin ithalatı için Tarım Bakanlığı ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığından izin alınmış mıdır?

Soru 5. – Yine aynı basın yayın organlarında Sayın Çevre Bakanı’nın “atıkların Türkiye ye getirilmesi ancak 1994 ün sonunda yasaklandı” ifadesi yeralmıştır. Bu atık maddelerin hem canlı hem de çevre sağlığına olan zararlarının yüksek derecelerde olduğu bilinmesine rağmen niçin bunların ülkemize sokulmasına 1995 yılına kadar göz yumulmuştur? Nükleer atıkları fabrikalarında imha ettikleri iddia edilen kişilerin siyasi bağlantıları var mıdır?

Cevaplar :

25 Aralık 1987 tarihinde 1580 ton katı atık madde Almanya’dan ithal edilerek Antalya Gümrüğünden yurda sokulmuştur. Talaş’a emdirilmiş sanayi atığı olarak tanımlanmış katı atık madde, başta Üniversite temsilcileri olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşların katılımı ile incelenmiş ve analiz ettirilmiştir.

Ortadoğu Teknik Üniversitesi Kimya ve Kimya Mühendisliği Bölümünün 10.02.1988-10.04.1988 tarihli raporunda ithal edilen sözkonusu atıkta radyoaktif artık bulunmadığı belirtilmiştir.

Ülkeye girişinden iadesine kadar her türlü tedbir alınarak bekletilen sözkonusu atığın insan ve çevre sağlığına muhtemel etkileri gözönünde bulundurularak, 25-27 Temmuz 1988 tarihleri arasında Antalya Limanı’ndan yüklenip ithal edildiği ülke Almanya’ya iade edilmiştir.

Soru önergesinde yeralan Konya iline atık girmesi konusu ise Konya Valiliğine intikal ettirilmmiş, anılan cevabi yazıda böyle bir hususun sözkonusu olmadığı belirtilmiştir.

Konu ile alakalı raporlar ekte sunulmuştur.

2. – Giresun Milletvekili Burhan Kara nın, Fiskobirlik’e yapılan işçi alımlarına ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez’in yazılı cevabı (7/2226)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Sanayi ve Ticaret Bakanı Sayın Yalım Erez tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arzederim.

                                                                                                         Dr. Burhan Kara

                                                                                                                Giresun

1. 16.1.1997 günü Giresun’da düzenlediğiniz basın toplantısında Fiskobirlik’te fazla işçi çalıştırılmakta olduğunu, fazlalıkların azaltılacağını, verimsiz kooperatiflerin kapatılacağını, Fiskobirliğin özel sektör gibi çalıştırılacağını ifade ettiniz.

Aradan çok kısa bir zaman geçmesine rağmen Fiskobirlik’te ne değiştiki sayıları 500’e yaklaşan yeni işçi alımı yaptınız?

2. Fiskobirlik henüz Avrupa Ülkeleri ile fındık satışı ile ilgili herhangi bir bağlantı yapmadığı halde alınan bu kişileri nerede çalıştırmayı düşünüyorsunuz?

3. Kurumu zarara uğrattığını daha önce ifade ettiğiniz partizanca işçi alımlarına devam edecek misiniz?

                                 T.C.

              Sanayi ve Ticaret Bakanlığı

       Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği                                              7.4.1997

                Sayı : B.140.BHİ.01-129

              Konu : Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : 10.3.1997 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-5123 sayılı yazınız.

Giresun Milletvekili Burhan Kara’nın, “Fiskobirlik’e yapılan işçi alımlarına” ilişkin olarak tarafımdan cevaplandırılmasını istediği (7/2226) esas nolu yazılı soru önergesiyle ilgili cevabımız ekte takdim edilmiştir.

Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.

                                                                                                             Yalım Erez

                                                                                                  Sanayi ve Ticaret Bakanı

Giresun Milletvekili Burhan Kara’nın Yazılı Sorularına Cevaplarımız

Cevap 1. Fiskobirliğe bağlı bulunan 14 Fındık Tarım Satış Kooperatifine ait 16 adet Fındık Kırma Fabrikasında 1286 adet fabrika işçisi çalıştırılması gerekli iken, emeklilik, istifa, ölüm v.s. nedenlerle işçilerin işten ayrılması sonucu 16 Fındık Kırma Fabrikalarında çalışan işçi sayısı 326 sı daimî, 124 ü geçici olmak üzere 450 ye düşmüştür.

Stoklarımızda yağlığa tahsis edilen ve kırımı devam eden 29 500 000 kg. 1994 ürünü fındık olması, bunun yanında 24 206 498 kg. 1995 ürünü kabuklu fındık bulunması ve 1996 ürünü alımlarının da yoğun bir şekilde devam etmesi nedeniyle Birliğimize bağlı bulunan kooperatiflere ait fındık kırma fabrikalarının rantabl bir şekilde çalıştırılabilmesi için 16 Fındık Kırma Fabrikasında ihtiyaç duyulan 836 adet fabrika işçisi ile 30 teknik elemanın ihtiyaç duyuldukça ve geçici personel statüsünde (mevsimlik işçi olarak) dışarıdan alınması ve işin gerektirdiği sürece çalıştırılması uygun görülmüştür.

Öte yandan, 1994 ürünü yağlı iç fındıkların kırımına devam edilmesi ve 1995 ürünü fındıkların satış işlemlerine başlanması nedeniyle Şubat 1997 ayı içinde geçici personel (mevsimlik işçi olarak) çalıştırılmak üzere; Fiskobirliğe bağlı Fatsa, Ordu, Bulancak, Tirebolu ve Görele kooperatiflerine ait Fındık Kırma Fabrikalarında 228 bayan mevsimlik işçi ve 9 teknik eleman geçici personel olarak işe başlatılmıştır.

Bayan işçiler fındık kırma fabrikalarında üretim olduğu sürece çalıştırılmakta ve iş bittiğinde iş akitleri askıya alınarak evlerine gönderilmektedir.

Diğer taraftan 1995 ürünü fındıkları işlenmiş olarak satıldığından, Entegre Fındık İşleme Tesisinde işlenmektedir.

Kooperatiflere ait Fındık Kırma Fabrikalarında olduğu gibi emeklilik istifa vs. nedenlerle işten ayrılmalar sonucu, Entegre Fındık İşleme Tesisinde üretim ünitelerinde çalışan işçi sayısı azalmıştır. Tesis bünyesinde bulunan Fındık Kırma Fabrikasında çalışan bayan işçi kalmaması ve teknik personel sayısının da yeterli olmaması nedeniyle satışı yapılan 1995 ürünü fındıkların işlenebilmesi için Entegre Fındık İşleme Tesisine geçici personel olarak çalıştırılmak üzere 250 bayan işçi ve 38 vasıflı eleman alınmıştır.

Geçici olarak işe başlatılan bayan işçiler işin gerektirdiği sürece çalıştırılmakta ve işin bitiminde iş akitleri askıya alınarak evlerine gönderilmektedir.

Nitekim Ordu Fındık Tarım Satış Kooperatifine ait fındık kırma fabrikasında işe başlatılan 28 geçici fabrika işçisine önümüzdeki günlerde ihtiyaç duyulmayacağından iş akitleri askıya alınarak evlerine gönderilmiştir. Verimsiz kooperatiflerin kapatılacağı yolundaki açıklamama gelince;

Halen Fiskobirliğe bağlı olarak 70 Fındık Tarım Satış Kooperatifi faaliyette bulunmaktadır. Birliğe bağlı bazı Fındık Tarım Satış Kooperatiflerinde verimsiz olanların tespiti ve bu konuda yapılacak işlemlere ilişkin çalışmalar Bakanlığımda halen devam etmektedir.

Cevap 2. Şu anda Avrupa Ülkelerine fındık satışı yapılmamasına rağmen stoklarımızda bulunan 22 263 000 kg. 1995 ürünü kabuklu fındık karşılığı 5 400 000 kg. kavrulmuş iç fındık ve 4 450 000 kg. fındık püresinin iç piyasaya satışı yapılmıştır.

Bu nedenle alınan işçiler satışı yapılan bu ürünlerin hazırlanması ve işlenmesi işlerinde çalıştırılacaktır.

Cevap 3. Şu anda Batı Bölgesinde bulunan 5 adet fındık kırma fabrikası ile Trabzon da bulunan 2 fındık kırma fabrikasına yeni işçi alınmamıştır.

Stoklarımızda bulunan 1996 ürünü kabuklu fındıkların satışı gereçekleştiğinde Batı Bölgesinde bulunan fındık kırma fabrikalarımıza ihtiyaç durumuna göre yeni işçi alınması gerekecektir.

Ayrıca, Trabzon Bölgesinde 1995 ürünü 9 566 395 kg. 1995 ürünü kabuklu fındık bulunduğundan, bu fındıkların işlenebilmesi için Trabzon Kooperatifimize ait fındık kırma fabrikasına da yeni işçi alınacaktır.

3. – Erzincan Milletvekili Mustafa Kul’un, Erzincan Şeker Fabrikasının üretim kapasitesinin arttırılmasıyla ilgili bir projenin olup olmadığına ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez’in yazılı cevabı (7/2251)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Sanayi ve Ticaret Bakanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                             Mustafa Kul

                                                                                                                Erzincan

Erzincan’da 1956 yılında kurulan Şeker fabrikasına yapılan ilavelerle, kapasitesi 2000 ton/güne çıkarılmıştır.

Erzincan’daki ova sulamaları sonucunda pancar üretiminin önemli ölçüde artmış olması nedeniyle; Erzincan merkezine çok yakın olan Altınbaşak ekim bölgesi ile Çayırlı, Tercan, Mercan ve Altunkent bölgesinin pancarları bu yıl Erzurum şeker fabrikasına gönderilmiştir. Erzincan’a 190 km mesafede olan Erzurum’a pancarın gönderilmesi ve pancar ekicilerinin bütün işlerini Erzurum’dan takip etmeleri çiftçilerimizin haklı tepkilerine neden olmaktadır.

Halen devam eden Erzincan Barajı ile Erzincan ovasında, 5000 ha. alanın sulamaya açılacak olması ve önümüzdeki yıllarda programa teklif edilen 11 000 ha. alanı sulayacak olan Çayırlı Barajının devreye girmesiyle ilimizde pancar üretimi önemli ölçüde artmış olacaktır.

Daha önce yapılan bir etüd sonucunda 1 trilyon TL. lık bir yatırımla; Erzincan Şeker Fabrikasının üretim kapasitesinin iki katına (4 000 ton/gün) çıkarılmasının mümkün olduğu tespit edilmiştir. Böyle bir yatırımın yapılması sonucunda halen Erzurum Şeker Fabrikasına gönderilen, ilimiz Tercan, Çayırlı ilçeleri ile Mercan ve Altunkent beldelerinin ürünlerinin Erzincan’da değerlendirilmesi mümkün olabilecek ve çiftçilerimizin haklı şikâyetleri de giderilmiş olacaktır.

1. Erzincan Şeker Fabrikasının üretim kapasitesinin artırılması ilave bir projeyle mümkün olabilir mi?

2. Bu konuyla ilgili hazırlanmış herhangi bir etüd-proje var mı?

3. Erzincan’daki şeker pancarının Erzurum’a gönderilmesi nakliye nedeniyle, Erzurum şeker fabrikasının üretim maliyetine herhangi bir ilave yük getiriyor mu?

4. Bu konuyla ilgili hazırlanmış bir proje var ise, bu projeyi programa almayı ve Erzincan şeker fabrikasının üretim kapasitesini artırmayı düşünüyor musunuz?

                                 T.C.

              Sanayi ve Ticaret Bakanlığı

       Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği                                              7.4.1997

                Sayı : B.140. BHİ.01-140

              Konu : Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : 12.3.1997 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/2251-5717/16116 sayılı yazınız.

Erzincan Milletvekili Mustafa Kul’un, “Erzincan Şeker Fabrikasının Üretim kapasitesinin arttırılmasıyla” ilgili bir projenin olup olmadığına ilişkin olarak tarafımdan cevaplandırılmasını istediği (7/2251) esas nolu yazılı soru önergesiyle ilgili cevabımız ekte takdim edilmiştir.

Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.

                                                                                                             Yalım Erez

                                                                                                          Sanayi ve Ticaret Bakanı

Erzincan Milletvekili Mustafa Kul’un Yazılı Sorularına Cevaplarımız

Cevap 1. –

Önümüzdeki yıllarda oluşacak ülke şeker açığının :

– Mevcut kapasitenin verimli şekilde kullanımı,

– Teknolojik iyileştirmelerle verimin artırılması,

– Uygun fabrikaların kapasitelerinin büyütülmesi,

– Tamamlanmamış fabrikaların işletmeye alınması

ile kapatılması planlanmaktadır. Bu amaçla 1997 yılı için teklif edilen “Şeker Fabrikası Tevsii” Projesi D.P.T. Müsteşarlığı’nca uygun görülerek 1997 Yılı Yatırım Programına dahil edilmiştir.

Yapılacak etüd çalışmaları sonucunda, öncelik sırasında göre hangi fabrikaların tevsii edilebileceği ortaya çıkacaktır. Erzincan Şeker Fabrikası’nın kapasitesinin artırılması bu aşamada değerlendirilecektir.

Cevap 2. –

Şeker Fabrikası Tevsii” Projesinin Etüd-Proje kapsamına dahil edildiği 1997 Yılı Yatırım Programı 24 Ocak 1997 tarih ve 22887 mükarrer sayılı Resmî Gazete’de yayınlanmış olup, etüd-proje çalışmaları sürdürülmektedir.

Cevap 3. –

Erzincan İline bağlı Mercan ve Çayırlı bölgelerinden 1996/1997 kampanya döneminde Erzurum Şeker Fabrikası’na yaklaşık 100 bin ton fireli pancar gönderilmiştir. Bunlardan Mercan ve Çayırlı alım merkezleri Erzurum’a daha yakın mesafededirler.

Bu uygulama sonucu; Erzincan ve Erzurum Şeker Fabrikaları optimal kampanya sürelerinde çalışmışlardır.

Yapılan uygulama teşekkülümüz ve ülkemiz açısından ekonomik ve kârlı olmaktadır.

Cevap 4. –

Mevcut fabrikaların kapasitelerinin yükseltilmesinde;

– Yörenin pancar potansiyeli,

– Mevcut fabrikaların teknolojik düzeyi ve yaşı,

– Fabrikaların tevsiata uygun şekilde projelendirilip, projelendirilmediği gözönünde bulundurulan başlıca kriterlerdir. Bunlar hem teknolojik hem de ekonomik yönden önem taşımaktadırlar.

Yatırım Programına 2 ay önce alınan “Şeker Fabrikaları Tevsii” projesi etüdünün sonucunda, konuya ilişkin projelerin programa alınması gündeme gelebilecektir.

4. – Tokat Milletvekili Hanefi Çelik’in, ilköğretim müfettişlerinin özlük haklarına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam’ın yazılı cevabı (7/2291)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki soruların aracılığınızla Millî Eğitim Bakanı Sayın Prof. Dr. Mehmet Sağlam tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                            Hanefi Çelik

                                                                                                                  Tokat

                                                                                                     B.B.P. Gen. Sek. Yrd.

Sorular

1. İlköğretim Müfettişlerinin bazı özlük haklarının (Ek göstergeleriyle Özel Hizmet ve Denetim Tazminatı oranlarının diğer Kamu Denetim elemanları düzeyine çıkarılması, adaylıktan Müfettişliğe atanmada bir derece yükselmesi uygulanması vb.) iyileştirilmemesi hususunda Bakanlığın bir çalışması var mıdır? Varsa ne yapılmaktadır?

2. Bu soruların çözümüne yönelik olarak Tüm Eğitim Müfettişleri Sendikası, tarafından hazırlanarak 2 Ocak 1997 günü bizzat Sayın Bakana sunulan (657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 190 Sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’de değişiklik yapılmasına Dair) Kanun Hükmünde Kararname Taslağı sizce uygun mudur? Uygun görüyorsanız, 4217 Sayılı Yetki Kanunu çerçevesinde çözümlemeyi düşünüyor musunuz?

3. 418 Nolu Kanun Hükmünde Kararnamede Sigorta Müfettişleriyle aynı oranda (%7) denetim tazminatı alırlarken; bu durum, 547 Sayılı K.H.K. ile Sigorta Müfettişlerinin lehine olarak % 30’a çıkartılırken, İlköğretim Müfettişleri için bu oran % 20’de bırakılmıştır. Bu haksızlık, Özel Hizmet Tazminatında da aynen görülmektedir. Oysa ki bu süre içerisinde İlköğretim Müfettişliğinin önemi ve iş yükü azalmamış, bilakis artmıştır. Çünkü bağımsız Ortaokullarla İlköğretim Okullarının teftişi ile Lise ve Dengi Okulların incelemeyle soruşturulmaları da İlköğretim Müfettişlerince yapılmaktadır.

Bu haksızlığın giderilmesi için herhangi bir işlem yapmayı düşünüyor musunuz?

                                 T.C.

                  Milli Eğitim Bakanlığı

Araştırma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı                   10.4.1997

     Sayı : B.08.0.APK.0.03.01.00-022/944

                   Konu : Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : T.B.M.M. Başkanlığının 20.3.1997 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/2291-5758/16278 sayılı yazısı.

Tokat Milletvekili Sayın Hanefi Çelik’in “İlköğretim müfettişlerinin bazı özlük haklarının iyileştirilmesine ilişkin” yazılı soru önergesi incelenmiştir.

3.12.1996 tarih ve 22836 sayılı Gazete’de yayımlanan 4214 sayılı Memurlar, Diğer Kamu Görevlileri ile Bunların Emeklilerinin Malî ve Sosyal Haklarında Düzenlemeler Yapılmasına Dair Yetki Kanunu çerçevesinde, tüm kamu kurum ve kuruluşları çalışanlarının özlük haklarının iyileştirilmesine yönelik işlemler sonuçlandırılma aşamasına gelmiş bulunmaktadır. İlköğretim müfettişlerinin özlük haklarının da bu kapsamda değerlendirileceği düşünülmektedir.

Arz ederim.

                                                                                                  Prof. Dr. Mehmet Sağlam

                                                                                                      Millî Eğitim Bakanı

5. – Bursa Milletvekili Ali Rahmi Beyreli’nin, otomobillerde LPG dönüşüm projesine ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez’in yazılı cevabı (7/2292)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki soruların, Sanayi ve Ticaret Bakanı Sn. Yalım Erez tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını, İç Tüzüğün 99 ve 100 üncü maddeleri gereğince, arz ederim.

                                                                                                             Saygılarımla

                                                                                                        Ali Rahmi Beyreli

                                                                                                                  Bursa

Türkiye’de, özellikle 1990’dan sonra hızla yayılmaya başlayan “Otomobillerde LPG Dönüşümü” ile ilgili yasal düzenleme, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından, “Araçların İmal Tadil ve Montajı Hakkındaki Yönetmeliğin” 119 uncu maddesine bir alt bend eklenerek yapılmış ve 20 Mayıs 1996 tarihli Resmî Gazetede yayımlanmıştır. Yönetmelik genel hatları ile seri imalat, seri tadilat ve münferit tadilat ile tescil işlemleri, yükümlülükler ve emniyet ile ilgili hükümler içermektedir. Ancak yine de, bazı konularda belirsizlik vardır;

1. LPG dönüşüm projesi hazırlamak için makina mühendisleri, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nca hangi esaslara göre yetkilendirilmektedir?

2. Seri/Münferit tadilatta “Araç Tip Onayı (yakıt sistemi uygunluk raporu)” Teknik Üniversite/TSE tarafından hangi standarda göre yapılmaktadır? Emniyet ve dönüşümün performansı nasıl dikkate alınmaktadır?

3. Herbir müferit tadilat için, araç tip onayı (yakıt sistemi uygunluk raporu) verilmekte midir?

4. LPG dönüşümü gerçekleştirecek yetkili atölyelerde aranmakta olan özel donanım ve personel sertifikasyonu nedir?

5. LPG dönüşümü yapılmış araçların periyodik kontrolları, hangi standarda göre, kim tarafından yapılacaktır?

                                 T.C.

              Sanayi ve Ticaret Bakanlığı

       Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği                                              7.4.1997

                Sayı : B.140.BHİ.01-134

              Konu : Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : 20.3.1997 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-5884 sayılı yazınız.

Bursa Milletvekili Ali Rahmi Beyreli’nin, “‘Otomobillerde LPG dönüşüm projesine” ilişkin olarak tarafımdan cevaplandırılmasını istediği (7/2292) esas nolu yazılı soru önergesiyle ilgili cevabımız ekte takdim edilmiştir.

Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.

                                                                                                             Yalım Erez

                                                                                                  Sanayi ve Ticaret Bakanı

Ali Rahmi Beyreli’nin Yazılı Sorularına Cevaplarımız

Cevap 1. – 25.6.1996 tarih ve 22677 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Yakıt sistemleri Tadilatına ait Yönetmeliğin 3 üncü maddesinde, LPG dönüşüm projelerinin araç üreticilerinden temin edilmemesi halinde, tadilata ait projeler tadilatı yapacak veya yaptıracak olanlar tarafından Makina Mühendisleri Odası Büro Tescil Belgesi sahibi Proje Bürolarına çizdirilir. Bakanlıkça onaylanır veya onaylattırılır, hükmü bulunmaktadır.

Bakanlığımızca Yetki Belgesi verilecek Makina Mühendislerinden aşağıdaki belgeler istenir.

1. Diploma (Noterden tasdikli sureti),

2. Mühendis Odası Kayıt Belgesi,

3. İmza Sirküleri (Noterden tasdikli sureti),

4. Nüfus Cüzdanı (Noterden tasdikli sureti),

5. 2 Adet Fotoğraf,

6. Vergi Levhası (Özel ise),

7. Mak. Müh. Odası Serbest Müş. Büro Tescil Belgesi

8. Yetki Belgesi Ücret Dekontu.

Cevap 2. – Seri veya Münferit Tadilat uygulamaları 28.5.1996 tarih ve 22649 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 96/47-48 sayılı Tebliğ esaslarına göre yapılmaktadır.

Seri Tadilat

Prototip araçta kullanılan yakıt sistemi ve sistemi oluşturan aksam ve parçaların ECE R-67 (TSE-ECE R 67 Yanma Sistemlerinde Sıvılaştırılmış Petrol Gazı kullanılan Motorlu taşıtların Özel donanımlarının Onayları ile ilgili Hükümler) teknik esaslarına göre yapıldığının tespiti için aşağıdaki hususlar aranır.

a) Yakıt sistemi tadilatları Bakanlığımızdan Yetki Belgesi almış Makina Mühendisleri tarafından hazırlanacak projeye uygun olarak yapılır.

b) Yakıt sisteminde kullanılan ithal aksam ve parçalar için Uluslararası kabul görmüş kuruluşlar tarafından verilmiş “E”(Tip Onayı) işareti aranacaktır.

c) Bu sistemde kullanılan ve yerli imal edilan aksam ve parçaların ECE R-67 teknik esaslarına göre üretildiğinin Teknik Üniversiteler veya TSE tarafından uygunluk raporu ile tespit edilir.

d) “b” ve “c” maddelerinde belirtilen aksam ve parçaların prototip araç üzerine monte edilmesinden sonra Teknik Üniversiteler veya TSE tarafından verilecek Yakıt Sistemi Uygunluk Raporu aranır.

e) Yukarıdaki usul ve esaslar çerçevesinde yapılan tadilatlara ait Proje ve teknik belgeler Bakanlığımızca onaylanır.

Emniyet ve dönüşüm performansında yukarıdaki kuruluşlar tarafından sızdırmazlık ve basınç deneyleri uygulanır.

Cevap 3. – Münferit Tadilat

Yakıt sistemi ve bu sisteme dair aksam ve parçaların ECE R-67 nin Teknik esaslarına göre yapıldığının ve Uygunluğunun, yukarıda seri tadilat maddesinde belirtilen kuruluşlardan alınacak Uygunluk Raporu ile birlikte araç projelerinin çizimi konularında Yetkili Makina Mühendislerince hazırlanacak Proje ve Teknik Belgeler Bakanlığımızca onaylanır.

Cevap 4. – LPG dönüşümü gerçekleştirecek atölyelerin, yüksekliği ve genişliği uygun bir aracı alabilecek kapasitede olması lift, kompresör, motor test cihazı ve dönüşümleri ile ilgili alet edevat ile yangın söndürücüler ve çalışanların sosyal ihtiyaçlarını karşılayacakları yerlerin ve kullanacakları eşyaların bulunması gereklidir. Dönüşümle ilgili Personel Sertifikasyonu henüz yürürlüğe girmemiştir.

Cevap 5. – LPG dönüşümü yapılmış araçların periyodik kontrolleri Araç Muayene istasyonlarında yapılmaktadır.

6. – Bursa Milletvekili Ali Rahmi Beyreli’nin, MKE Genel Müdürünün görevden alınmasının nedenine ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez’in yazılı cevabı (7/2293)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki soruların, Sanayi ve Ticaret Bakanı Sn. Yalım Erez tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını, İç Tüzüğün 99 ve 100 üncü maddeleri gereğince, arz ederim.

                                                                                                             Saygılarımla

                                                                                                        Ali Rahmi Beyreli

                                                                                                                  Bursa

Sanayi ve Ticaret Bakanlığında başlatılmış bulunan tayin, görevden alma ve atama uygulamalarındaki yaklaşımlarla ilgili olarak daha önce tarafınıza yöneltmiş olduğum soru önergesine gelen yanıtta “deneyimli ve başarılı bürokratlarla çalışmanın her zaman temel ilkeniz olduğunu” ve MKEK Genel Müdürü Sn. Emin Gök’ün müfettiş raporları neticesinde görevden alındığını belirtmektesiniz.

1. Birinci Müfettiş İnceleme Raporu Personel Politikasındaki ve Uygulamadaki yanlışlardan söz etmektedir. Oysa kurumun TBMM KİT komisyonuna sunulan raporuna göre; personel sayısı 15 835 den 11 000’e düşmüş, personel sayısındaki % 30 düşüşe karşılık satışlarda Reel olarak %90 artış sağlanmış, personel harcamaları satışların % 56’ı iken % 13’e çekilmiş, kişi başına satış Reel rakamlarla % 160 artırılmıştır. Bir kurum yöneticisinden personel politikası ile ilgili daha ne beklenilmektedir?

2. 11 000 çalışanı olan bir kurumda, genel müdürü 80 adet personel alımında yanlışlıkla suçlamaktasınız. Oysa, kuruma alınan bütün özürlü ve hükümlülerin mevzuata uygun olarak İş ve İşçi Bulma Kurumu aracılığı ile alındığını ihmal ediyorsunuz. Ayrıca bu personelin hemen tamamı bağlı ortaklıklarda istihdam edilmiştir. Bu ortaklıkların yönetimleri sizinde bildiğiniz gibi, bakanlık tarafından oluşturulmaktadır. Bakanlık tarafından oluşturulan yönetimlerin sorumluluğundaki bir konu için Kurum Genel Müdürünü Suçlamak adaletli ve hukuka uygun bir yaklaşım mıdır?

3. İkinci müfettiş raporunda ise, günlük satışı 400 milyar TL civarında olan bir kurumun yönetimi ile ilgili olarak, 350 milyon TL’lık bir yolsuzluktan bahsedilmektedir. Oysa 13 yıldır süregelen ve yönetmeliklerde yer almış bir uygulamadan, üstelik ödeme yapılan kişiler tarafından geri iade edilmiş bulunan bir para için, usulsüzlük’ten söz etmek mümkün müdür?

4. Sonuçta mahkeme tüm suçlamaların asılsızlığını, haksızlığını yersizliğini ve dayanaktan yoksunluğunu, ilk celsede beraat kararı vererek ortaya koymuş ve genel müdürü görevine iade etmiştir Ancak görevine döndüğü gün genel müdür geçici görevle Sanayi ve Ticaret Bakanlığına alınmıştır. Bu durum da asıl usulsüzlük tarafınızca yapılmış olmuyor mu?

5. Yılda 5 milyar dolarlık savunma sanayi alımlarının gerçekleştirilmesi ile ilgili bir projenin, gündemde olduğu bu dönemde, MKEK’nun başarılı insanlarca yönetilerek bu pastadan, iş yoğunluğunu % 100 artırarak, devlet hesabına, 1-1.5 milyar doları alabilmesinin mümkün olduğu bir ortamda, MKEK nun belirsizliğe mahkûm edilerek, pasifize edilmesi kimin çıkarına olacaktır?

6. Güçlü bir MKEK, Türk özel sektörü ile işbirliği içinde savunma sanayi’nin yapacağı alımlarda % 70 oranı, yani 3.5 milyar dolarlık payı Türkiye’de bırakabilecektir. Kamunun ve Türk özel sektörünün, yanında olduğunuz hususunda hiçbir şüphem yok, ancak çevrenizde, MKEK Genel Müdürü ile ilgili mesnetsiz ve haksız yere bir takım dolaplar çevirerek sizi etkileyenler geleceğe yönelik, bu projelerden haberdar mıdırlar? Bu husus ile ilgili gelecekte Türkiye’nin olası zararının sorumluluğunu taşıyabilecek misiniz?

                                 T.C.

              Sanayi ve Ticaret Bakanlığı

        Basın ve Hakla İlişkiler Müşavirliği                                              7.4.1997

                Sayı : B.140.BHİ.01-127

              Konu : Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : 20.3.1997 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-5884 sayılı yazınız.

Bursa Milletvekili Ali Rahmi Beyreli’nin, “MKE Genel Müdürünün görevden alınmasının nedenine” ilişkin olarak tarafımdan cevaplandırılmasını istediği (7/2293) esas nolu yazılı soru önergesiyle ilgili cevabımız ekte takdim edilmiştir.

Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.

                                                                                                             Yalım Erez

                                                                                                  Sanayi ve Ticaret Bakanı

Bursa Milletvekili Ali Rahmi Beyreli’nin Yazılı Sorularına Cevaplarımız

1. 1980’li yıllardan başlamak üzere Kurumumuzda sistemli bir şekilde gerek işçi, gerekse memur, sözleşmeli personel azaltılması yönünde politikalar izlenmiştir. Hatta 1989 yılında Tekstil Makinaları ile Polatlı İnşaat ve Kazı Makinaları Fabrikaları kapatılmıştır. Bu dönemdeki personel azaltılması ve kısmi alımlar işletmeleri sarsacak, üretimleri ve Millî Savunma Bakanlığı ile yapılan protokollu satışları aksatacak boyutlara ulaşmamış olmakla birlikte, genel anlamda personel azaltılması politikası 1991 yılına kadar ılımlı bir şekilde izlenmiştir.

Kurumumuz merkez ve taşra teşkilatı ile bağlı ortaklık genel müdürlüklerinde 1993 yılında zorunlu emeklilik işlemi yapılmıştır. Bu işlem sonucunda 1 300 işçi, 227 memur ve sözleşmeli personel Kurumdan ayrılmak zorunda bırakılmış ve bunlardan 135 memur mahkeme kararıyla geri dönmüştür. Bu idarî tasarruf ile Kurumda büyük bir sosyal huzursuzluğa sebebiyet verilmiştir. Böylece bir taraftan çalışma barışı bozulurken, diğer taraftan bağlı ortaklıklarda personel yetersizliği nedeniyle üretimler önemli ölçüde aksamış, güvenlik hizmetleri yapılamaz hale geldiği tespit edilmiştir. Bu duruma ilaveten 1993-1996 yılları arasında toplam 4 260 işçi, 975 adet memur ve sözleşmeli statüde personel Kurumdan ayrılmıştır.

Bağlı ortaklık genel müdürlüklerinde ortaya çıkan ve yönetim basiretsizliğinden kaynaklanan sözkonusu olumsuzluklar, bizatihi işletmelerden Ocak 1997 ayında alınan yazılı belgelerden anlaşılmıştır.

Bu belgelere göre,

– Kurumca yürütülmekte olan sayıları 26’yı bulan ve ülke savunmasına dönük AR-GE ve yatırım projelerinin yürütülmesi aksamıştır. Ayrıca Kapsülsan A.Ş. de Av Saçması Barutsan A.Ş. de Fitil ve Karabarut, Çeliksan A.Ş. de Dökümhane ve Yay Atölyelerinde halen üretim yapılamamaktadır.

– Diğer taraftan Millî Savunma Bakanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarıyla yapılan protokola bağlanmış bir kısım ürünlerin zamanında üretilip teslimi aksamaktadır.

– Başta patlayıcı ve parlayıcı özelliklere sahip Mühimmatsan, Barutsan, Elroksan, Nitrosan, Kapsülsan, Çansaş, Silahsan, Hurdasan A.Ş. gibi şirketlerde nöbet tutulmayan kulübe ve noktalarla kurulamayan vardiyalar oluşmuş ve koruma hizmetleri telafisi mümkün olmayacak bir şekilde aksamakta olduğu görülmüştür.

– Sağlık hizmetleri önemli ölçüde aksatılmıştır.

– Personel yetersizliğinden ilk hesaplamalara göre 1997 yılında uğranılacak ciro kaybı 5 Trilyon üzerinde hesaplanmıştır.

– Şirketlerimizi ilgilendiren ve DPT onayından çıkmış bulunan Asilçelik, Kapsülsan, Barutsan, Çelbor, Çeliksan, Elroksan, Fişaksan, Silahsan, Mühimmatsan, Nitrosan, Pirinçsan ve Taksan A.Ş. genel müdürlüklerinde yürütülen ve 1996 yılında üretime geçen, deneme üretimi yapılan ve 1997 yılında üretime alınacak yeni tesisleri çalıştıracak gerek teknik, gerekse işçi personel bakımından önemli ölçüde sıkıntılar yaşanmaktadır.

Olaya yukarıdaki fiili durum muvacehesinde bakıldığında; personel azalmasıyla sağlanan faydadan çok, bilinçsiz bir şekilde nitelikli personel temin edilmesinden dolayı Kurumun uğradığı reel ciro kayıplarının çok fazla olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca yeni AR-GE yatırım projelerinin yürütülmesi önemli ölçüde aksamış ya da istenilen düzeyde yürütülmez hale gelmiştir.

Yukarıda sıralanan, ihmal, ilgisizlik ve takipsizlikten kaynaklandığı sonucuna varılan personel politikalarındaki noksanlıklar konusunda üretim birimleriyle işbirliği yapılarak Ocak 1997 ayından itibaren gerekli çalışmalara başlanılarak Kurum personel politikası yeniden tespit edilmiştir. Bu konuda yapılan çalışma ve tespit edilen taleplerimiz gerek Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, gerekse Devlet Personel Başkanlığı ile Hazine Müsteşarlığına iletilmiştir. Bu konudaki girişimlerimiz halen devam etmektedir.

2. Genel Müdür Emin Gök’ün görev yaptığı 6.1.1992 13.9.1996 yılları arasında yapılan personel alımlarında (özellikle sakat, eski hükümlülerde) cari mevzuat hükümlerine uyulmadığı, bu hususun Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Başmüfettişi Cengiz Özcan tarafından düzenlenen 3.5.1996 tarih ve 96/2 sayılı İnceleme Raporunda ayrıntılı bir biçimde yer aldığı tespit edilmiştir.

Buna göre;

– Dev-Yol üyesi eski hükümlüler

– Gasp, sahtecilik fiillerinden mahkûm olanlar

– Sıkıyönetim mahkemesinde mahkûm olanlar

– T.C.K. nun 159, 195 ve 536 ncı maddelerinden mahkûm olanlar

– Adam öldürmekten mahkûm olanlar

– İş talep dilekçesi bulunmayanlar

– İlkokul mezunları

– Diploması olmayanlar

Ülkemizin savunma gereksinimlerini karşılamakla görevlendirilen MKE Kurumu ve bağlı ortaklık genel müdürlüklerinde işe başlatılmışlardır.

Sözkonusu kişilerin işe başlatılmalarında 83/6526 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan “Sakatların Devlet Memurluğuna Alınması Şartları ile Hangi İşlerde Çalıştırılacakları Hakkında Yönetmelik”, Bakanlar Kurulunun 83/6750 sayılı Kararı ile yürürlüğe konulan “Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Daimi Kadrolarına İlk Defa İşçi Olarak Atanacaklar Hakkında Uygulanacak Sınav Yönetmeliği” ile Bakanlar Kurulunun 87/11545 sayılı Kararıyla kabul edilen “Sakatların İstihdamı Hakkında Tüzük” yine Bakanlar Kurulunun 87/11546 sayılı Kararıyla yürürlüğe konulan “Eski Hükümlülerin İstihdamı Hakkında Tüzük” Hükümlerine uyulmadığı tespit edilmiştir. Böylece adı geçenin, yasal yetkilerini aşmak, mevzuatla tayin edilen usul ve esaslara uymayarak personel alımı yapmak suretiyle görevini kötüye kullandığı sonucuna varılmıştır.

Tüm bağlı ortaklıklara alınan personel MKE Kurumu Genel Müdürü Emin Gök’ün tasarrufu altında yapılmıştır. Zira tüm atama yetkileri 7.2.1992 tarih ve 19 sayılı sirkülerle Genel Müdür Emin Gök tarafından üstlenilmiş ve bu tarihten itibaren tüm atama işlemlerine ilişkin idarî tasarruflar adı geçen tarafından bizatihi yapılmıştır.

3. Konu, gerek MKE Kurumu Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığı Müfettişi, gerekse Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müfettişince düzenlenen raporlarda yer almıştır. Genel Müdür Emin Gök tarafından verilen talimatlarla Kurum Kütüphane ve Yayım İşleri Yönetmeliğine konulan ve Yönetim Kurulu’ndan geçirilen 27 Temmuz 1995 tarih ve 117 sayılı kararla yürürlüğe konulan yönetmelik maddeleriyle Genel Müdür İdarî Yardımcısına, bazı daire başkanlarına, daire başkan yardımcıları ile şube müdürlerin her ayın 1 inci günü net ücret ödemelerinde bulunulduğu, bu ödemeler için bordro tanzim edilmediği ve sadece Genel Müdür Emin Gök’ün Olur u ile Malî İşler Daire Başkanlığınca ödemede bulunulduğu tespit edilmiştir. Yapılan ödemelerin tespiti sonrasında  durdurulması yönünde yapılan ikazlar dikkate alınmamak suretiyle yasal olmayan ödemelere devam edilmiştir. Ödemeler ancak Sanayi ve Ticaret Bakanlığının yazılı talimatları sonucu durdurulabilmiştir.

Memurlarla ilgili ödemeler Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 128 inci maddesinin ikinci bendinde “Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir.” hükmü yer almıştır.

Diğer taraftan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 146 ncı maddesinin 1 ve 2 nci fıkralarında “Bu kanunun birinci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren memurlar aylık, ücret, ödenek hizmetle ilgili her çeşit ödeme ve bunları şekil ve şartları bakımından bu kanundaki hükümlere, aynı kanunun ikinci fıkrası kapsamına giren memurlar özel kanunlardaki hükümlere tabidir.

Memurlara kanun, tüzük ve yönetmeliklerin ve amirlerin tayin ettiği görevler karşılığında bu kanunla sağlanan haklar dışında ücret ödenemez, hiçbir yarar sağlanamaz” hükmüne amir bulunmaktadır.

Bu bağlamda, memurlara yapılacak ödeme çeşitleri aynı kanunun 147 nci maddesinde tek tek sayılmıştır.

Diğer taraftan,399 sayılı KHK nin Malî ve Sosyal Haklar bölümünde de bu Kararnameye tabi personele yapılacak ödemeler (madde : 25-37) ve haklar maddeler halinde sayılmıştır.

Söz konusu mevzuat maddelerinden de görüleceği üzere; bazı kurum elemanlarına ayrıcalıklı ücret ödenmesine olanak sağlayacak bir kanun maddesi bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, yasalar çiğnenerek bazı kurum mensuplarına yapılan ödemeler, yine yasalar çerçevesinde ilgililerden yasal faizleriyle birlikte geri alınma yoluna gidilmiş olup, ilgili yönetmelik maddeleri MKEK Yönetim Kurulunun 25 Aralık 1996 tarih ve 180 sayılı kararı ile yürürlükten kaldırılmıştır.

Genel Müdür Emin Gök, bu fiil ve eylemiyle usulsüzlük yanında, yetkisini kötüye kullanmak suretiyle Anayasa ve Kanunun hükümlerinin ihlal edilmesine sebebiyet vermiştir.

4. Genel Müdür Emin Gök, diğer bazı personelle birlikte T.C. Ankara 13 üncü Asliye Ceza Mahkemesinin Esas No : 1996/00981, Karar No : 1996/01016 sayılı kararıyla bazı personele yasal olmayan bir yolla ücret ödemesi yaptırılma olayından beraat etmiştir. Kararı tenkit etmek yetkimize ve iştigal alanımıza girmemekle birlikte;

– Ödemelerin yasalara aykırılığı gündeme getirilmemiştir.

– Ödemelerin 399 sayılı KHK nin 15 inci maddesindeki eğitim ve öğretim kapsamı nedeniyle yorumlanarak ödendiği belirtilmiş olup, bu kararnamenin 15 inci maddesinde böyle bir husus yer almamaktadır.

– Genel Müdür Emin Gök ve diğer Yönetm Kurulu Üyelerinin ilgili kurullarda görev alıp ücret almadıkları ve kendilerine çıkar sağlamadıkları, sadece yönetmelik değişikliği yaptıkları varsayılmıştır. Yetkilerini kullanırken Anayasa ve 657 sayılı kanun hükümlerinin ihlal edilmesine hiç değinilmemiştir.

– Davalıların konuyla ilgili eylemlerine ilişkin hesapları teftiş kurullarından geçmiş, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu incelenmiş ve onaylanmış ve KİT Alt Komisyonunda görüşülerek ibra edilmiş noktalarına bakılmış, konusu suç teşkil eden eylemin tartışılması yapılmammıştır.

– Kanuna aykırı olarak tesis edilen idarî işlemler sonucu adı geçenlere ödenen paralar ilgililerden 1997 yılında tahsili yoluna gidilmesine ve halen bu tahsilat işlemleri sonuçlandırılmamasına karşın, mahkeme kararında yayın ve yürütme kuruluna ödenen paralar şahıslardan faizleri ile birlikte geri ödenmiştir. Kurumun herhangi bir zararı sözkonusu değildir sonucuna varılmıştır.

Genel Müdür Emin Gök hakkında verilen mahkeme kararı, bu konudaki suçlamaların asılsızlığını, haksızlığını, yetersizliğini ve dayanaktan yoksunluğunu değil, bu olayda beraat etmiş olsa bile mahkeme kararı içinde yapılan işlem sonucu ilgili şahıslara yasa ve hukuk dışı yapılan ödemelerin faizi ile birlikte geri alındığı belirtilmektedir. Bu durum bile yasa dışı bir işlem yapıldığının bir kanıtıdır.

Diğer taraftan, MKEK Genel Müdürü Emin Gök bu olaydan alınan beraat kararına dayanılarak göreve iade edilmemiştir. Adı geçenin Danıştay’dan aldığı “Yürütmeyi durdurma kararı” usul noksanlığındaki prosedür eksikliğinden kaynaklanmıştır.

Bakanlığımızca Genel Müdür Emin Gök’ün geçici görevle Sanayi ve Ticaret Bakanlığında görevlendirilmesi hizmetin bir gereği olup, yasalara aykırı bir idarî tasarruf sözkonusu değildir.

5. Yılda 5 Milyar dolarlık savunma sanayi alımlarının gerçekleştirilmesi ile ilgili bir projenin gündemde olduğu bu dönemde, MKEK’nun bu pastadan iş yoğunluğunu % 100 artırarak Devlet hesabına, 1-1,5 Milyar doları alabilmesi mümkün kılabilmek için MKEK, bir taraftan mevcut tesislerinin modernizasyonuna ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin yeni ihtiyaç duyduğu silah ve mühimmat sistemlerinin üretimine yönelik 300 Milyon $ lık bir yatırım hamlesini başlatmış, diğer taraftan da yine Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaç duyduğu bazı silah ve mühimmat sistemlerinin dışarıdan teknoloji almadan millî kaynaklarla üretilebilmesi için toplam 24 adet Araştırma ve Geliştirme Projesi üzerindeki çalışmalarını hızlandırmıştır. Bu çalışmaların mümkün olan en kısa zamanda sonuçlandırılabilmesini temin etmek için de, geçmiş yıllarda ihmal edilen aşağıdaki konularda ya gerekli kararlar alınarak uygulamaya geçilmiş ya da gerekli girişimler başlatılmıştır :

– Türkiye ve MKEK için büyük önemi haiz “roket” konularındaki çalışmaları koordine etmek için bir “Roket Dairesi Başkanlığı” kurulmuştur.

– Yukarıda konu edilen büyük amaçlara ulaşılmasında üzerine büyük görevler düşen Yatırım Planlama Dairesi ile Bağlı Ortaklıklar ve İştirakler Dairesinin çok uzun süredir boş bırakılan Daire Başkanlıklarına çok ehil ve nitelikli kişiler tayin edilerek, sözkonusu Dairelerin işlerlik kazanması temin edilmiştir.

– Yukarıda sözkonusu edilen Yatırım ve AR-GE projelerinin yürütülmesi için gerekli olan nitelikli eleman ihtiyacının karşılanması amacıyla bir taraftan özelleştirme idaresine devredilen kamu kuruluşlarından belirli sayıda nitelikli mühendis temin edilmiş, diğer taraftan da nitelikli eleman ihtiyacının tamamının karşılanabilmesi için Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığı ve Hazine Müsteşarlığı nezdinde gerekli müracaat işlemleri Şubat 1997 ayında tekemmül ettirilmiş olup, bu konudaki girişimlerimiz devam etmektedir.

– Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaç duyduğu harp silah ve araçlarının azami ölçüde yurtiçi üretimle karşılanması için Millî Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı’nın başlattığı kapsamlı çalışmasının mümkün olan en üst düzeyde başarılı olmasını temin etmek için MKEK’nun savunma sanayiinde yoğunlaşmasını hedefleyen bir “Yeniden Yapılanma” çalışması başlatılmıştır.

Yukarıda verilen bilgilerden de anlaşılacağı gibi MKEK, her geçen gün aktivitesini artırarak çok belirli bir hedefe yönelik olarak kararlı ve tutarlı adımları yürümektedir.

6. Türk Silahlı Kuvvetleri ihtiyaçlarının halen ana sistem bazında % 79’u yurtdışından karışılanmaktadır. Önümüzdeki 25 yılda Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaç duyduğu ana sistem bazındaki savunma sanayi ürünlerinin parasal değeri 150 Milyar dolardır. Bu ihtiyaçların azami ölçüde yurtiçi üretimle karşılanması için Millî Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı kapsamlı bir çalışma başlatmıştır. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ve MKEK doğal olarak bu çalışmaların içinde yer almakta ve konuları yakından takip etmektedir. Bu çalışmalar kapsamında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin On Yıllık Tedarik Planı OYDEP’in MKEK’nu ilgilendiren bölümleri ilk defa 1997 Yılında MKEK’na “Gizli” olarak verilmiştir. MKEK’da OYDEP’in gerektirebileceği ilave yatırım ve AR-GE projelerini tespit etmek üzere bir çalışma başlatılmıştır.

“Gelecekte Türkiye’nin olası zararının sorumluluğunu taşımak” yerine, gelecekte Türkiye’de bu konuda iyi şeyler yapmış olmanın onurunu taşımak amacıyla sözkonusu projeler Türk Silahlı Kuvvetlerinin her kademesine mensup yetkililerle yakın bir işbirliği içerisinde büyük bir titizlikle takip edilmekte ve gerekleri yerine getirilmektedir.

7. – Bursa Milletvekili Yüksel Aksu’nun, Türk Telekom Tarafından yapılan bir ihaleyi kazanan firmalara ilişkin sorusu ve Ulaştırma Bakanı Ömer Barutçu’nun yazılı cevabı (7/2304)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Ulaştırma Bakanı Sayın Ömer Barutçu tarafından yazılı olarak yanıtlanması için gereğinin yapılmasını arz ederim.

                                                                                                              14.3.1997

                                                                                                            Yüksel Aksu

                                                                                                                  Bursa

Türk Telekom A.Ş. Genel Müdürlüğü Teknik İşletme ve Bakım Daire Başkanlığınca TTŞ.O.09.04-22001/051 sayı ve 13.1.1997 tarihli yazı ile İl Başmüdürlüklerinize bir genelge yayınladığını öğrenmiş bulunmaktayız. Bu genelgede özetle; “Türkiye genelinde bulunan 160 adet X-Bar N5 3 tipi santralin role değişimi, arıza ıslahı ve teknik işlerinin Türk Telekomda yeterli sayıda teknik eleman olmadığından yapılamadığı, bu sebeple varolan durumun abone şikayetlerine neden olduğu” belirtilmektedir. Bu şikayetleri ortadan kaldırmak için de anılan işlerin daha iyi yapılabilmesi için ihale usulü ile ETAŞ ve İNFO adlı şirketlerle anlaşmaya varıldığı ifade edilmektedir.

Bu nedenle;

1. Bahsedilen santrallar sadece Türkiye de Türk Telekomda bulunmaktadır, dolayısıyla bu konunun uzmanları yalnızca Türk Telekom içinde mevcuttur. Bu kadar hassas ve özel konumu olan santrallar telekominikasyon alanında hiç bir hizmet vermemiş, teknik tecrübelerden yoksun bu firmalara neden verilmiştir?

2. Bu firmalar kimlere aittir? Gerçekten bu ihaleye Türk Telekomun ihtiyacı var mıdır?

3. İhale aşamasındaki uygulamalarda şaibeli durumların olduğu iddia edilmektedir, sizce bu ihalede gerekli hukuksal özen sergilenmiş midir?

4. Bugüne kadar ihaleye gerekçe olarak gösterilen işleri nasıl yürütüyordunuz? Bu işlerin yürütülmediğine ilişkin İl Müdürlüklerinizden ihaleye ilişkin işlerin yürütülmediğini ve teknik elaman yetersizliğini bildiren yazılar aldınız mı? Bu tür bildirimler elinize ulaştıysa çözmek için ne tür tedbirler aldınız?

5. İlgili firmaların işi yürütmek için gerekli teknik alt yapı ve personel yetersizliği iddiaları ortada. Bu firmaların teknik altyapı ve eleman durumuna ilişkin veriler nedir?

6. İlgili yazıda bu firmaların yılda iki kez (altı ayda bir) gelip çalışma yapacağı belirtilmektedir. Tahminen bu çalışmaların 15 gün süreceği iddia ediliyor, geriye kalan 350 günde ihaleyi gerektiren sorunların oluşması halinde kim müdahale edecektir? Eğer bunu kendi personeliniz yapacak ise ihalenin gerekçesini nasıl izah ediyorsunuz?

                                 T.C.

                     Ulaştırma Bakanlığı

Araştırma Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı                    10.4.1997

Sayı : B.11.0.APK.0.10.01.21.EA/-521-7691

Konu : Bursa Milletvekili Yüksel Aksu’nun

                    Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük MilletMeclisi Başkanlığına

İlgi : TBMM Başkanlığının 21.3.1997 gün ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/2304-5812-16330 sayılı yazısı.

Bursa Milletvekili Yüksel Aksu’nun Bakanlığıma yönelttiği 7/2304-5812 sayılı yazılı soru önergesinin cevabı ekte sunulmuştur.

Bilgilerinize arz ederim.

                                                                                                           Ömer Barutçu

                                                                                                         Ulaştırma Bakanı

Bursa Milletvekili Yüksel Aksu’nun 7/2304-5812 Sayılı

Yazılı Soru Önergesi ve Cevabı

Sorular :

Türk Telekom A.Ş. Genel Müdürlüğü Teknik İşletme ve Bakım Daire Başkanlığınca TTŞ.O.09.04.22001/051 sayı ve 13.1.1997 tarihli yazı ile il Başmüdürlüklerinize bir genelgede yayınlandığını öğrenmiş bulunmaktayız. Bu genelgede özetle; “Türkiye genelinde bulunan 160 adet X-Bar N5 3 tipi santralin role değişimi, arıza islahı ve teknik işlerinin Türk Telekomda yeterli sayıda teknik eleman olmadığından yapılamadığı, bu sebeple varolan durumun abone şikayetlerine neden olduğu” belirtilmektedir. Bu şikayetleri ortadan kaldırmak için de anılan işlerin daha iyi yapılabilmesi için ihale usulü ile ETAŞ ve INFO adlı şirketlerle anlaşmaya varıldığı ifade edilmektedir.

Bu nedenle;

1. Bahsedilen santrallar sadece Türkiye de Türk Telekomda bulunmaktadır, dolayısıyla bu konunun uzmanları yalnızca Türk Telekom içinde mevcuttur. bu kadar hassas ve özel konumu olan santrallar telekominikasyon alanında hiç bir hizmet vermemiş, teknik tecrübelerden yoksun bu firmalara neden verilmiştir?

2. Bu firmalar kimlere aittir? Gerçekten bu ihaleye Türk Telekomun ihtiyacı var mıdır?

3. İhale aşamasındaki uygulamalarda şaibeli durumların olduğu iddia edilmektedir, sizce bu ihalede gerekli hukuksal özen sergilenmiş midir?

4. Bugüne kadar ihaleye gerekçe olarak gösterilen işleri nasıl yürütüyordunuz? Bu işlerin yürütülmediğine ilişkin İl Müdürlüklerinizden ihaleye ilişkin işlerin yürütülmediğini ve teknik eleman yetersizliğini bildiren yazılar aldınız mı? Bu tür bildirimler elinize ulaştıysa çözmek için ne tür tedbirler aldınız?

5. İlgili firmaların işi yürütmek için gerekli teknik alt yapı ve personel yetersizliği iddiaları ortada. Bu firmaların teknik alt yapı ve eleman durumuna ilişkin veriler nedir?

6. İlgili yazıda bu firmaların yılda iki kez (altı ayda bir) gelip çalışma yapacağı belirtilmektedir. Tahminen bu çalışmaların 15 gün süreceği iddia ediliyor, geriye kalan 350 günde ihaleyi gerektiren sorunların oluşması halinde kim müdahale edecektir? Eğer bunu kendi personeliniz yapacak ise ihalenin gerekçesini nasıl izah ediyorsunuz?

Cevap :

Türk Telekom bünyesinde 263 adet X-Bar santralı çalışmaktadır. Bu santrallarda çalışan abone sayısı yaklaşık 2 100 000 dır.

Bu santralların ilki 1969 yılında, sonuncusu ise 1986 yılında kurulmuştur.

1988 yılından bu yana hariçten hiç bir branş için teknisyen ataması yapılmamıştır.

Mevcut personelin emeklilik vb. sebeplerle ayrılması sonucu sistemlerin işletilmesinde ciddi sıkıntılarla karşılaşılmaktadır.

Türk Telekom bünyesindeki bütün sistemlerde firmalardan ücreti karşılığı bakım ve tamir desteği alınmaktadır.

Türkiye genelindeki X-Bar santralların bir çoğunda personel dahi bulunamaz hale gelmiştir. Çık az sayıda santrallarda personel kısmen yeterli olarak sayılabilir. Ancak bu tip yerlerdeki personelin hizmet süreleri 20-25 yılı bulduğu dikkate alındığında kısa süre sonunda bu az sayıdaki santrallarda da personel yetersizliğinin baş göstereceği kaçınılmazdır.

İşletmenin sağlıklı olarak yapılamadığı bir çok santralda abone şikayetleri ileri derecelere gelmiştir. Bu tip santralların bulunduğu ünitelere diğer ünitelerden teknik personel görevlendirilmesi yapılarak arızalara müdahale edilme yoluna gidilmektedir. Bu durum abone şikayetlerini gidermeyi engelleyememektedir.

X-Bar santral konusunda tecrübeli ve uzman personel Türk Telekom haricinde başka firmalarda da bulunmaktadır. Türk Telekom X-Bar ile ilgili her türlü montaj demontaj ve büyük boyutlu modifikasyon işlerini bu firmalara yaptırmaktadır. Örnek olarak; Bursa, İstanbul-Ümraniye ve Adana daki X-Bar santrallarında çıkan yangınlar sonucunda oluşan hasarlar firmalar tarafından düzeltilmiştir. Aynı şekilde 1993 yılında telefon numaralarında yeni kod sistemine geçişte X-Bar santrallarda yapılacak işlerde firmalardan destek alınmıştır.

X-Bar santralların modernizasyonu için gerekli sistem ilaveleri idarenin kendisi tarafından değil firmalara yaptırılmıştır. Dolayısı ile ihaleye katılan bütün firmalar X-Bar konusunda uzman personele sahiptirler.

Bu nedenle Türkiye genelindeki tüm X-Bar santarallarını kapsayan, cihazların temizliği ve periyodik bakımının yapılması amacıyla X-Bar santrallar konusunda yeterliliğe sahip firmalar arasında ve Türk Telekom ihale yönetmeliğine göre ihale yapılmıştır. İhale en uygun teklifi veren iki firmada kalmıştır. Bu firmalardan biri İNFO, diğeri ETAŞ firmalarıdır.

X-Bar santral bir elektromekanik santral olduğu için çalışan cihazların tozdan ve oksitlenmeden arındırılması ve korunması önemlidir.

Çok az sayıda kalan mevcut personel sadece çok acil arızalara yetişebilmektedirler. Daha önceki yıllarda Türk Telekom personeli ile (yeterli sayıda olduğu için) yapılabilen periyodik bakımlar yapılamaz hale gelmiştir.

Mevcut personelin büyük bir çoğunluğu hizmet süresi 20 yılın üzerindedir. Bu personelinde emekli olması durumunda X-Bar santralların tamamen hizmet veremez hale gelmesi kaçınılmazdır.

Böyle bir durumda kısa bir süre sonra bu santralların tamamının sökülerek atılması sözkonusu olacaktır ki bununda bedeli 300 Milyon US$ a yakındır.

Yapılan ihale X-Bar santral teçhizatının toz ve oksitten arındırmak için yılda iki kez yapılacak temizlik ve periyodik bakım ihalesidir. Normal işletme az sayıdaki mevcut personel ile yürütülmeye devam edecektir.

 

8. – Niğde Milletvekili Akın Gönen’in, organize sanayi bölgelerine sağlanan kredilere uygulanan faiz oranlarına ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez’in yazılı cevabı (7/2322)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Organize Sanayi Bölgeleri’ne sağlanan kredilere uygulanan faiz oranları konusundaki sorularımın, Sayın Sanayi ve Ticaret Bakanı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

Saygılarımla.

                                                                                                              18.3.1997

                                                                                                             Akın Gönen

                                                                                                                  Niğde

1. Bakanlığınızın 14.1.1997 gün ve 592 Sayılı talimatı gereğince, Organize Sanayi Bölgelerine Bakanlığınızca sağlanan kredilere uygulanan faiz oranlarının yükseltilerek yaklaşık iki katına çıkarılması sonucu, çoğu sanayicilerin de iddia ettikleri üzere “altyapı inşaatlarının dahi yapılmasının mümkün olamayacağı” görüşüne katılır mısınız? Sizce bu görüşün doğruluk derecesi nedir?

2. Yine bu uygulama sonucu, arsa maliyetlerinin çok yükseleceği ve sanayicileri zorlayacağı görüşüne katılır mısınız?

3. Kredi faiz oranlarının yükseltilmesinin Sanayi Bölgelerinin gelişimini engelleyeceği ve zorluklar yaşanacağı yönündeki sanayici görüşleri yanında bu uygulamadan beklenilen yarar ve uygulamanın amacı sizce nedir?

                                 T.C.

              Sanayi ve Ticaret Bakanlığı

       Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği                                              7.4.1997

                Sayı : B.140.BHİ.01-138

              Konu : Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : 24.3.1997 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/2322-5855/16474 sayılı yazınız.

Niğde Milletvekili Akın Gönen’in, “Organize Sanayi Bölgelerine sağlanan kredilere uygulanan faiz oranlarına” ilişkin olarak tarafımdan cevaplandırılmasını istediği (7/2322) esas nolu yazılı soru önergesiyle ilgili cevabımız ekte takdim edilmiştir.

Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.

                                                                                                             Yalım Erez

                                                                                                  Sanayi ve Ticaret Bakanı

Niğde Milletvekili Akın Gönen’in Yazılı Sorularına Cevaplarımız

Cevaplar : 1. Organize Sanayi Bölgelerine Bakanlığımızca kullandırılan kredilerin faiz oranları 1.1.1987 tarihinden beri yıllık % 15-18-20-22 olarak uygulanmakta idi. Ancak sözkonusu faiz oranlarının enflasyon oranlarının çok altında kalması, her yıl proje sayısının çok artmasına karşılık, bütçeden ayrılan kaynakların gittikçe azalması sebebiyle, kredi faiz oranlarının yeniden ayarlanmasını zorunlu kılmıştır.

Devlet Planlama Teşkilatı ve Hazine Müsteşarlıkları Yetkilileri ile Bakanlığımız koordinasyonunuda yapılan toplantıda; geri ödeme süreleri (2-5 yılı ödemesiz, toplam 9-15 yıl) aynı kalmak üzere faiz oranlarının 1.1.1997 tarihinden itibaren;

– Kalkınmada 1 inci Derecede Öncelikli Yörelerde % 25

– Normal Yörelerde                                              % 40

– Gelişmiş Yörelerde                                            % 50

olarak uygulanmasına karar verilmiştir.

Ancak, bölgelerin gelişmişlik derecelerine göre, Bakanlığımızca kullandırılan kredilerin;

– Oranı % 90 ila % 99,

– Geri ödeme süresi 2 ila 5 yılı ödemesiz devre olmak üzere toplam 9 ila 15 yıl, olarak aynen muhafaza edildiğinden ve ayrıca sanayicilerin kendilerine tahsis edilen arsanın altyapılı maliyet bedelini, yine bölgelerin gelişmişlik düzeyine göre % 10-% 25 arasında peşinatla ve kalan borcu 4 ila 10 yılda, 8 ila 20 eşit taksitle ödeyebilmeleri nedeniyle, “altyapı inşaatlarının yapılmasının dahi mümkün olamayacağı,” görüşüne iştirak edilmemektedir.

2. Organize Sanayi Bölgelerine kullandırılan krediler geri ödeme sürelerine göre incelendiğinde; uygulanan faizler ve enflasyon karşısında büyük değer kaybıyla geri döndüğü görülmektedir. Kredi geri dönüşlerinin de ek ödenek olarak değerlendirildiği dikkate alındığında, kaynak artışı dolayısıyla projelerin bir an önce bitirilmesi sağlanacak, dolayısıyla yıllık fiyat artışlarından daha az etkileneceğinden maliyet artışları bir ölçüde önlenecektir.

Esasen gelişmiş ve normal yörelerde, gerek kamulaştırma gerekse altyapı için gerekli finansman Bölgede yatırım yapacak müteşebbislerin katkıları ile sağlanmaya başlamıştır.

3. Bakanlığımızca verilen kredilerin geri ödeme sürelerinin çok uzun olduğu dikkate alındığında ve gerek Bankalarca gerekse diğer kaynaklardan kullandırılan kredilerin geri ödeme koşulları ve faiz oranları ile karşılaştırıldığında yeni uygulamaya konulan faiz oranlarının yüksek olmadığı anlaşılacaktır.

Bundan böyle, devletin kısıtlı kaynakları ile öncelikle geri kalmış yörelerdeki Organize Sanayi Bölgeleri desteklenecektir. Bu düşünce ile 1 inci Derecede Kalkınmada Öncelikli Yörelerde yıllık faiz oranı % 25 olarak tespit edilmiştir.

Gelişmiş ve normal yörelerdeki Organize Sanayi Bölgelerinde müteşebbislerin arsa taleplerinin gittikçe yoğunlaştığı gözlenmektedir.

Yatırımcıları geri kalmış yörelerdeki Organize Sanayi Bölgelerine çekebilmek için mevcut teşvik sisteminin yeterli olmadığı belirtilerek, özellikle Fon Kaynaklı Kredi şartlarına ilişkin önerilerimiz 20.8.1996 tarih ve 11.416 sayılı yazımızla Hazine Müsteşarlığı’na intikal ettirilmiştir.

9. – Erzincan Milletvekili Mustafa Kul’un, Erzincan-Merkeze bağlı Sütpınar Köyünde depremden hasar gören konutlara ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Cevat Ayhan’ın yazılı cevabı (7/2324)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Bayındırlık ve İskân Bakanı tarafından Yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

                                                                                                             Mustafa Kul

                                                                                                                Erzincan

Erzincan Merkez’e bağlı Sütpınar köyü, 13 Mart 1992 depreminden en çok etkilenen köylerimizden birisidir. Bu köyümüzde birçok ev ağır hasar görürken, köyün geri kalan diğer konutlarına ise orta ve hafif raporu verilmiştir.

Sütpınar köyünün yerleşim yerinde heyelan ve çığ tehdidi olduğundan dolayı depremde ağır hasar gören konutlar yeni tespit edilen yerleşim yerinde yapılırken, orta ve hafif hasarlı konutlar ise onarılmamıştır. Köyün yerinin değiştirilmesi konusunda Jeolojik raporlar olduğundan dolayı sözkonusu konutların onarılmasına izin verilmemektedir.

1. Sütpınar köyünde 13 Mart 1992 depreminde hasar gören kaç konut vardı?

2. Hasarlı konutların kaç tanesi yapıldı? Yapılmamış olan kaç konut kalmıştır?

3. EYY metoduyla yapılan konutların hak sahipleri kimlerdir?

4. Köyde heyelan ve çığ tehdidi var mıdır?

5. Bu heyelan ve çığ nedeniyle düzenlenmiş olan herhangi bir Jeolojik rapor var mı?

6. Köyün yerinin değiştirilmesi yönünde herhangi bir görüş mevcut mudur?

7. Yeni hak sahibi olan kişiler kimlerdir?

8. Yeni hak sahiplerinin borçlanmaları yapılmış mıdır?

9. Hak sahipliği konusunda bir itiraz var mıdır? İtiraz edenler kimlerdir?

10. Bu itirazlar karara bağlanmış mıdır?

11. Hak sahibi olan kişilerin konutları 1997 yılı programına alınmış mıdır?

12. Bu konutların yapımına ne zaman başlanacaktır?

 

 

 

 

 

 

 

                                 T.C.                                                                                                                                Bayındırlık ve İskân Bakanlığı                                                                                                                                                                Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği                                    10.4.1997

      Sayı : B.09.0.BHİ.0.00.00.25/2-A/736

              Konu : Erzincan Milletvekili

        Mustafa Kul’un yazılı soru önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : T.B.M.M.’nin 24 Mart 1997 gün ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-7/2324-5863/16537 sayılı yazısı.

İlgi yazı ekinde alınan, Erzincan Milletvekili Mustafa Kul’un Bakanlığımıza yönelttiği yazılı soru önergesi incelenmiştir.

Soru 1.Erzincan  Merkez’e bağlı  Sütpınar Köyü, 13 Mart 1992 depreminden en çok etkilenen köylerimizden birisidir. Bu köyümüzde birçok ev ağır hasar görürken, köyün geri kalan diğer konutlarına ise orta ve hafif hasar raporu verilmiştir.

Sütpınar köyünün yerleşim yerinde heyelan ve çığ tehdidi olduğundan dolayı depremde ağır hasar gören konutlar yeni tespit edilen yerleşim yerinde yapılarken, orta hafif hasarlı konutlar ise onarılmamıştır. Köyün yerinin değiştirilmesi konusunda Jeolojik raporlar olduğundan dolayı söz konusu konutların onarılmasına izin verilmemektedir.

Sütpınar köyünde 13 Mart 1992 depreminde hasar gören kaç konut vardır?

Cevap 1. 13.3.1992 tarihinde meydana gelen depremde Sütpınar Köyünde 13 konutun yıkık-ağır, 12 konutun orta, 22 konutun da az derecede hasar gördüğü Bakanlığımız teknik elemanlarınca belirlenmiştir.

Soru 2. Hasarlı konutların kaç tanesi yapıldı? Yapılamamış olan kaç konut kalmıştır?

Soru 3. EYY metoduyla yapılan konutların hak sahipleri kimlerdir?

Cevap 2,3. Konutları yıkık-ağır hasar gören ve hak sahibi kabul edilen 13 ailenin konutları Evini Yapana yardım Yöntemiyle 1992 yılında bitirilmiştir. (1 nolu liste)

Konutları orta derecede hasar gören ve hak sahibi kabul edilen 11 aileden 10’una 3838 Sayılı Kanuna göre orta hasarlı konutlarını yıkıp, yeniden yapmak koşuluyla 65 000 000 er TL. kredi açılmış ve bu aileler 1993 yılında konutlarını bitirmişlerdir. (2 nolu liste)

Orta hasardan hak sahibi kabul edilen ve 3838 Sayılı Kanuna göre konut talep etmeyen Yesmen oğlu Hüseyin Ünay’ın orta hasarlı konutunu onarması için 30 000 000.– TL onarım yardımı yapılmıştır.

Konutları az derecede hasar görüp hak sahibi kabul edilen 22 aileye 5 000 000’er TL onarım yardımı yapılmıştır. (Ek : 3 nolu liste)

Deprem nedeniyle yıkık-ağır hasar gören konutlarla, orta hasar gören konutlardan 3838 Sayılı Kanun kapsamına girenler yeniden yapılmış, onarım yardımı yapılması gerekenlere de onarım yardımları yapılmıştır. Deprem nedeniyle yeni konut veya onarım yardımı yapılacak hak sahibi bulunmamaktadır.

Soru 4. Köyde heyelan ve çığ tehdidi var mıdır?

Soru 5. Bu heyelan ve çığ nedeniyle düzenlenmiş olan herhangi bir Jeolojik rapor var mı?

Cevap 4-5. Sütpınar Köyünde yapılan jeolojik etüt sonucu düzenlenen 2.10.1995 günlü raporla 19, 14.8.1996 günlü rapor ile 3 konut olmak üzere toplam 22 konutun çığ ve heyelan nedeniyle nakli önerilmiştir.

Soru 6. Köyün yerinin değiştirilmesi yönünde herhangi bir görüş mevcut mudur?

Cevap 6. Çığ ve heyelan afetine maruz konutlar için 13.12.1995 günlü yer seçim protokolü ile köy sınırları içerisinde şahıs malı “Okulyanı Mevkii” seçilmiştir.

Soru 7. Yeni hak sahibi olan kişiler kimlerdir?

Cevap 7. 2.10.1995 günlü rapora göre nakli önerilen 19 aile ile ilgili hak sahipliği işlemleri tamamlanmış olup, hak sahiplerine ait liste ektedir. (Ek : 4 nolu liste)

14.8.1996 günlü rapora göre nakli önerilen 3 ailenin hak sahipliğinin yapılması konusunda 26.11.1996 gün ve 15810 sayılı yazımız ile Erzincan Valiliğine (Bayındırlık ve İskân Müdürlüğü) talimat verilmiştir.

Soru 8. Yeni hak sahiplerinin borçlanmaları yapılmış mıdır?

Cevap 8. Bakanlığımıza verilen yatırım ödenekleri kısıtlı olduğundan yatırım programına alınmayan işlerin borçlandırılması yapılmamaktadır. Bu nedenle de Sütpınar Köyündeki çığ ve heyelan afetine maruz hak sahiplerinin borçlandırılmaları yapılmamıştır.

Soru 9. Hak sahipliği konusunda bir itiraz var mıdır? İtiraz edenler kimlerdir?

Soru 10. Bu itirazlar karara bağlanmış mıdır?

Cevap 9-10. Hak sahipliği konusunda herhangi bir itiraz bulunmamaktadır.

Soru 11. Hak sahibi olan kişilerin konutları 1997 yılı programına alınmış mıdır?

Cevap 11. 1997 programı hazırlanırken Afet İşleri Genel Müdürlüğünce programa alınıp, yapılması gereken yaklaşık 32 000 konut bulunmakta idi. Bunların arasında eski depremlerden (1966 Varto depremi dahil) yapılmayan yaklaşık 9 000 konut da yer almaktadır.

1997 programı hazırlanırken;

– Yangın afetlerine,

– Geçici İskân kira yardımı yapılanlara,

– Etüt raporlarında durumlarının acil olduğu belirtilen işlere,

öncelik verilmiş; bunun dışında da her ilde bekleyen işlerin olup veya etüt tarihi dikkate alınmak üzere o ilin en eski afetlerine öncelik verilmek suretiyle 32 000 konuttan 80 ilimizden programa yaklaşık 6 000 konut alınmıştır. Halen programa alınacak yaklaşık 26 000 konut daha bulunmaktadır.

Buna göre Erzincan ilinden;

– Deprem afetinden 3 yerde 9 konut,

– Diğer afetlerden de 1980 yılından beri programa alınmayı bekleyen 4 yerde 44 konut 1997 programına yeni iş olarak alınmıştır.

8 inci maddede belirtildiği gibi Bakanlığımıza verilen yatırım ödeneklerinin kısıtılı olması ve Sütpınar Köyü 1995 yılı afeti olduğundan programa alınamamıştır.

Soru 12. Bu konutların yapımına ne zaman başlanacaktır?

Cevap 12. Çığ ve heyelan afeti nedeniyle hak sahibi kabul edilen ailelerin konutlarının yapımı, bütçe imkânları nispetinde yatırım programına alındığında yapılabilecektir.

Bilgilerinize arz ederim.

                                                                                                            Cevat Ayhan

                                                                                                Bayındırlık ve İskân Bakanı

10. – Hatay Milletvekili Fuat Çay’ın, İskenderun’da bulunan bir binanın kiraya verilip verilmediğine ilişkin sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik’in yazılı cevabı (7/2350)

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Necati Çelik tarafından yazılı olarak cevaplandırılması hususunu saygılarımla arz ederim.

                                                                                                              18.3.1997

                                                                                                               Fuat Çay

                                                                                                                  Hatay

1. İskenderun Şehit Pamir Caddesi üzerinde bulunan Bakanlığınıza ait bina, kurum hizmetleri için kullanılmayarak kiraya verilmiş midir? Verildi ise bu uygulamanın gerekçesi nedir?

2. Bu bina kaç yıllığına, kaç liraya ve kime kiralanmıştır? Ödeme şartları nedir?

3. Kiralama ihale açılarak mı yapılmıştır? Kaç kişi katılmıştır?

4. Sözkonusu bina Bakanlığınız tarafından daha önce hangi hizmete tahsisi edilmişti?

                                 T.C.

      Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı

Sosyal Güvenlik Kuruluşları Genel Müdürlüğü                                   11.4.1997

Sayı : B.13.0.SGK.0.13.00.01/2835.010191

              Konu : Yazılı Soru Önergesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

İlgi : 27.3.1997 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02.7/2350-5926/16688 sayılı yazınız.

Hatay Milletvekili Fuat Çay tarafından hazırlanan “İskenderun’da bulunan Bakanlığımıza ait bir binanın kiraya verilip verilmediğine ilişkin” 7/2350 Esas No’lu yazılı soru önergesi Bakanlığımca incelenmiştir.

Mülkiyeti Bakanlığımıza bağlı İş ve İşçi Bulma Kurumuna ait olan ve İskenderun Şehit Pamir Caddesi No : 35/A adresinde bulunan ve iki blok halinde, İşgücü Eğitim Merkezi ve Sosyal Tesis olarak inşa edilen hizmet binasının (B) Bloku halen İskenderun Büro Şefliği hizmet binası olarak kullanılmaktadır. Kurumca uzun zamandan beri eğitim hizmetleri için boş bırakılan (A) Bloku ise, binanın bakım ve onarım gerektirdiği, ancak tasarruf tedbirleri nedeniyle bakım ve onarımının yapılamaması ayrıca Kurumun eğitim hizmetleri için Aydın-Söke İlçesinde modern bir eğitim merkezine sahip olması ve 1.9.1996 tarihinden itibaren eğitim faaliyetlerini, bu eğitim merkezinde sürdürmesinden dolayı kiraya verilmiştir.

Binanın kiraya verilmesi ile ilgili olarak 7.11.1996 tarihli ve 2279 sayılı günlük siyasi bağımsız Ses Gazetesine ilan verilmiş ve ekli listede belirtilen 7 firma ihaleye katılmıştır. İhale Komisyonu Adana Bölge Müdürlüğü personelinden oluşturulmuştur.

Buna göre; bina, en yüksek fiyatı veren özel Nesim Eğitim Merkezi Ltd. Şirketine, aylık ödemeler halinde tüm vergi ve harçlar kiracıya ait olmak üzere 1 yıllığına 3 751 000 000 TL. bedelle kiraya verilmiştir.

Bilgilerinize arz ederim.

                                                                                                             Necati Çelik

                                                                                          Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı

Sıra                              İhaleye Katılan                                          Teklif Edilen

No :                             Firma Adı ve Adresi                                 Miktar (TL)  

 

1.                                 Bestami Kılınç Körfez                              1 650 000 000

                                    Kültür ve Eğitim Vakfı

                                    Kanatlı Cad. Sk. 95 No : 2

                                                              İskenderun

2.                                 Şaban Ekinci                                             1 750 000 000

                                    Ekinci Demir Çelik A.Ş.

                                    Sincan Yolu Üzeri No : 3

                                                              Payas

3.                                 E. Ercan Ergun                                          1 610 000 000

                                    Karadeniz İş Merkezi No : 3

                                                              Payas

4.                                 Özel Başak Dersanesi

                                    Adına Hamdi Erses                                   3 600 000 000

                                    Şehit Pamir Cad.

                                    Gür Pasajı No : 5, 6, 7

                                                              İskenderun

5.                                 Mehmet Hazırlar                                       1 710 000 000

                                    Şehit Pamir Cad.

                                    İhlas Tic. Üz.

                                    Tempo A.Ş.

                                                              İskenderun

6.                                 Hizmet Vakfı Genel Merkezi                    1 600 000 000

                                    Savaş Mah. Ziya Gökalp Cad.

                                    Gercis Ap. No : 15/K-2

                                                              İskenderun

7.                                 Recep Kadıoğlu Özel Nesim

                                    Eğitim Merkez Ltd. Şti.                             3 751 000 000

                                    Şehit Pamir Cad. Denizli Pasajı Kat : 2

                                                              İskenderun

 

TUTANAĞIN SONU