DÖNEM
: 21 CİLT : 95 YASAMA YILI : 4
T. B.
M. M.
TUTANAK
DERGİSİ
102
nci Birleşim
21 .
5 . 2002 Salı
İ
Ç İ N D E K İ L E R
I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
II. - GELEN KÂĞITLAR
III.
- YOKLAMA
IV. -
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A)
GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR
1. - Hatay Milletvekili Süleyman
Metin Kalkan'ın, Hatay İlinde tarım sektörü ve ticaret
alanında karşılaşılan sorunlara ilişkin
gündemdışı konuşması
2. - Balıkesir Milletvekili
İsmail Özgün'ün, 1919 yılında Balıkesir'de
başlatılan Kuvayı Milliye hareketinin önemine ve bu yıl ilk
defa kutlanılmaya başlanılan Kuvayı Milliye Haftasına
ilişkin gündemdışı konuşması
3. - Iğdır Milletvekili
Ali Günerin, sınır ticaretinin önemine ve sınır ticaretine
getirilen kısıtlamaların yarattığı sorunlara
ilişkin gündemdışı konuşması
B)
TEZKERELER VE ÖNERGELER
1. - Tacikistan-Türkiye
Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Yusufcan Ahmedov'un
beraberinde bir parlamento heyetiyle ülkemize davet edilmelerine ilişkin
Başkanlık tezkeresi (3/1082)
2. - Kayseri Milletvekili Sevgi
Esen'in (9/5) esas numaralı Meclis Soruşturması Komisyonu
üyeliğinden çekildiğine ilişkin önergesi (4/487)
3. - Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı A. Mesut Yılmaz'ın 14-16
Nisan 2002 tarihleri arasında Belçika'ya yaptığı resmî
ziyarete katılmaları uygun görülen milletvekillerine ilişkin
Başbakanlık tezkeresi (3/1083)
C)
GENSORU, GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS
ARAŞTIRMASI ÖNERGELERİ
1. - İzmir Milletvekili Rahmi
Sezgin ve 90 arkadaşının, tarımda ilaç, gübre ve hormon
kullanımı konusunda Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/284)
2. - Malatya Milletvekili Tevfik
Ahmet Özal ve 23 arkadaşının, 8 inci Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'ın uğradığı suikast girişimi ile
ölümü üzerindeki iddiaların araştırılması amacıyla
Meclis araştırması açılmasına ilişkin önergesi
(10/285)
D)
ÇEŞİTLİ İŞLER
1. - Genel Kurulu ziyaret eden
Tacikistan-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı
Yusufcan Ahmedov ve beraberindeki heyete Başkanlıkça "Hoş
geldiniz" denilmesi
V. -
ÖNERİLER
A)
SİYASÎ PARTİ GRUBU ÖNERİLERİ
1. - Genel Kurulun çalışma
gün ve saatleriyle gündemdeki sıralamanın yeniden düzenlenmesine
ilişkin DSP, MHP ve ANAP Gruplarının müşterek önerisi
2. - (10/136) esas numaralı,
Konya Milletvekili Veysel Candan ve 21 arkadaşının, belediyelerin
kaynak sorunları ve denetimi konusunda Meclis araştırması
açılmasına dair önergesinin 28.5.2002 Salı günü
görüşülmesine ilişkin SP Grubu önerisi
VI. -
GENSORU, GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS
ARAŞTIRMASI
A)
GÖRÜŞMELER
1. - Saadet Partisi Grubu adına
Grup Başkanvekilleri Çorum Milletvekili Yasin Hatiboğlu, Konya
Milletvekili Veysel Candan ve Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi
Hatipoğlu'nun, tabiî afetler nedeniyle gelir kaybı ve altyapı
hasarına uğrayan belediyelerin belirlenmesinde ve bunlara
yapılan yardımlarda yanlı davranarak partizanlık
yaptığı ve afetler sonrasında gerekli tedbirleri
zamanında almayıp yanlış uygulamalarla tahribatın
artmasına neden olduğu iddiasıyla Başbakan Bülent Ecevit ve
Bakanlar Kurulu Üyeleri hakkında gensoru açılmasına ilişkin
önergesi (11/28)
VII.
- SEÇİMLER
A)
SAYIŞTAY BİRİNCİ BAŞKANLIĞI SEÇİMİ
1. - Sayıştay Birinci
Başkanlığı İçin Yapılacak Seçim (S.
Sayısı : 860)
B)
KOMİSYONDA AÇIK BULUNAN ÜYELİĞE SEÇİM
1. - (9/5) esas numaralı Meclis
Soruşturması Komisyonunda açık bulunan üyeliğe seçim
VIII.
- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN GELEN
DİĞER İŞLER
1. - İzmir Milletvekili Rifat
Serdaroğlu'nun; İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı'nın;
Amasya Milletvekili Ahmet İyimaya'nın; Ankara Milletvekili
Yıldırım Akbulut'un; Şırnak Milletvekili Mehmet Salih
Yıldırım'ın; Gaziantep Milletvekili Ali Ilıksoy, Konya
Milletvekili Ömer İzgi ve Ankara Milletvekili Nejat Arseven'in;
İstanbul Milletvekili Ziya Aktaş ve 42 Arkadaşının;
Zonguldak Milletvekili Hasan Gemici'nin ve İzmir Milletvekili
Işılay Saygın'ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi
İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair
İçtüzük Teklifleri ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/94, 2/232, 2/286, 2/307,
2/310, 2/311, 2/325, 2/442, 2/449) (S. Sayısı : 527)
2. - Ceza İnfaz Kurumları
ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri Kanunu Tasarısı ve
Adalet ve Plan ve Bütçe Komisyonları raporları (1/744) (S.
Sayısı : 786)
3. - Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve
Anayasa Komisyonu Raporu (1/777) (S. Sayısı : 557)
4. - Devlet Meteoroloji
İşleri Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/886) (S.
Sayısı : 827)
5. - 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar
İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve
Cezaların Ertelenmesine Dair Kanunda Değişiklik
Yapılmasına İlişkin 25.4.2002 Tarihli ve 4754
Sayılı Kanun ve Anayasanın 89 uncu Maddesi Gereğince
Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri Gönderme Tezkeresi
ve Anayasa ve Adalet Komisyonları raporları (1/975) (S.
Sayısı : 858)
6. - Kamu Kurum ve
Kuruluşlarının Yurtdışı Teşkilatı
Hakkında 189 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve
Dışişleri Komisyonu Raporu (1/53) (S. Sayısı : 433)
7. - Sosyal Güvenlik Kurumu
Teşkilatının Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında
618 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilâtının
Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı; Kayseri Milletvekili
Hasan Basri Üstünbaş ve Üç Arkadaşının Sosyal Güvenlik
Kurumu Teşkilatının Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında
Kanun Teklifi ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal
İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları raporları (1/755,
1/689, 2/699) (S. Sayısı : 666)
8. - Türkiye İş Kurumunun
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında 617 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararname; Türkiye İş Kurumu Kanunu Tasarısı
ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan
ve Bütçe Komisyonları raporları (1/754, 1/692) (S. Sayısı :
675)
9. - Esnaf ve Sanatkârlar ve
Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar
Kurumu Kanunu, Tarımda Kendi Adına ve Hesabına
Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında
619 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Aynı Mahiyetteki Kanun
Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal
İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları raporları (1/756,
1/691) (S. Sayısı : 676)
10. - Sosyal Sigortalar Kurumu
Başkanlığının Kurulması ve Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında 616 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Sosyal Sigortalar
Kurumu Kanunu Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma
ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları raporları
(1/753, 1/690) (S. Sayısı : 685)
IX. -
SORULAR VE CEVAPLAR
A)
YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI
1. - Karaman Milletvekili Zeki
Ünal'ın, sosyal ve ekonomik sorunlara karşı alınan
tedbirlere ve kamudaki ücret dengesizliğinin düzeltilmesine ilişkin
Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'in cevabı
(7/6572)
2. - İzmir Milletvekili Suha
Tanık'ın;
Kamu bankalarında
çalışan bir kısım personelin mükerrer maaş
aldıkları iddiasına,
Kamu bankalarının
kapatılacak şubelerine ve aktarılacak personeline,
Kamu bankaları Ortak Yönetim
Kurulu Üyeleri, banka yöneticileri ve dışarıdan getirilen
personele yapılan ödemelere,
Kamu Bankaları Ortak Yönetim
Kurulu Üyelerinin maaşlarına,
Kamu Bankaları Ortak Yönetim
Kurulu Üyelerine temettü ödendiği iddiasına,
- Kayseri Milletvekili Sadık
Yakut'un;
Kamu bankalarında kredilerle
ilgili disiplin cezası alıp, üst yönetime atanan personele,
İlişkin soruları ve
Devlet Bakanı Kemal Derviş'in cevabı (7/6614, 6615, 6618, 6619,
6621, 6632)
3. - Erzurum Milletvekili Aslan
Polat'ın, Türkiye Bankalar Birliğince yaptırılan
dalgalı kur rejimi araştırmasının tespitlerine
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'in cevabı
(7/6627)
4. - Erzurum Milletvekili Aslan
Polat'ın, basın kuruluşlarına uygulanan promosyon
yasağının kaldırılacağı iddiasına
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'in cevabı
(7/6747)
5. - Karaman Milletvekili Zeki
Ünal'ın, doğal kaynak sularının değerlendirilmesine
ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Sümer Oral'ın cevabı
(7/6808)
6. - Sinop Milletvekili Kadir
Bozkurt'un, İmralı Cezaevindeki koşullara ilişkin sorusu ve
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün cevabı (7/6852)
7. - Karaman Milletvekili Zeki
Ünal'ın, İsdemir'in malî durumuna ve bir firmayla
yaptığı sözleşmeye ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı Yılmaz Karakoyunlu'nun cevabı (7/6900)
8. - Şanlıurfa
Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz'ın, okullarda bilgisayar
kullanımına ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı
Metin Bostancıoğlu'nun cevabı (7/6908)
9. - Aydın Milletvekili Ali
Rıza Gönül'ün, Şartla Salıverme Kanunundan yararlananlara
ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün cevabı
(7/6936)
10. - Erzurum Milletvekili Aslan
Polat'ın, yatırım programlarından çıkarılan
projelere ilişkin sorusu ve Ulaştırma Bakanı Oktay
Vural'ın cevabı (7/6944)
11. - Erzurum Milletvekili Aslan
Polat'ın, yatırım programlarından çıkarılan
projelere ilişkin sorusu ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü
Yusuf Gökalp'in cevabı (7/6946)
12. - Ankara Milletvekili M. Zeki
Çelik'in, Bakanlık Müsteşarına ilişkin sorusu ve
Bayındırlık ve İskân Bakanı Abdülkadir Akcan'ın
cevabı (7/6951)
13. - Aksaray Milletvekili Ramazan
Toprak'ın, bir kamu bankası genel müdürü hakkında bir gazetede
çıkan habere ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı
Kemal Derviş'in cevabı (7/6960)
14. - Aksaray Milletvekili Ramazan
Toprak'ın, Türk Devleti ve milletine yönelik tahkir ve tezyif edici sözler
sarf eden Ankara İtalyan Kültür Merkezi Müdiresine ilişkin
Başbakandan sorusu ve Dışişleri Bakanı İsmail
Cem'in cevabı (7/6963)
15. - Gaziantep Milletvekili
Nurettin Aktaş'ın, Afganistan'daki ISAF komutasının
Türkiye'ye verilmesine ilişkin Başbakandan sorusu ve Millî Savunma
Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu'nun cevabı (7/6965)
16. - Adıyaman Milletvekili
Mahmut Göksu'nun, Adapazarı traktör fabrikasına ilişkin sorusu
ve Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu'nun cevabı (7/6966)
17. - Adıyaman Milletvekili
Mahmut Göksu'nun, Silahlı Kuvvetlerin modernizasyonuna ilişkin sorusu
ve Millî Savunma Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu'nun cevabı
(7/6972)
18. - Erzincan Milletvekili Tevhit
Karakaya'nın, lise diplomaları için çizilen ay ve yıldız
şekillerine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Metin
Bostancıoğlu'nun cevabı (7/6975)
19. - Karaman Milletvekili Zeki
Ünal'ın, M-60 tanklarının modernizasyonuna ilişkin sorusu
ve Millî Savunma Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu'nun cevabı
(7/6984)
20. - Ankara Milletvekili Cemil
Çiçek'in, ÖİK Başkanının görevden alınma nedenine ve
özelleştirme çalışmalarına ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı Yılmaz Karakoyunlu'nun cevabı (7/6991)
21. - Konya Milletvekili Remzi
Çetin'in, mısır ithalatına ve ekimine ilişkin sorusu ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp'in cevabı
(7/7005)
22. - Bursa Milletvekili
Ertuğrul Yalçınbayır'ın, tarım reformu uygulama
projesine ilişkin Başbakandan sorusu ve Tarım ve Köyişleri
Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp'in cevabı (7/7010)
23. - Balıkesir Milletvekili
İsmail Özgün'ün, Balıkesir SEKA Fabrikasına ilişkin sorusu
ve Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu'nun cevabı (7/7011)
24. - İstanbul Milletvekili
Emre Kocaoğlu'nun, İstanbul'daki köprü ve viyadüklerin depreme
karşı güçlendirilmesinde kullanılacak krediye ilişkin
sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Abdülkadir
Akcan'ın cevabı (7/7048)
25. - Çankırı Milletvekili
Hüseyin Karagöz'ün;
Çankırı'daki köylerin içme
suyu sorununa ve Saraycık grup içme suyu projesine,
Yaprak-Tosya yol
çalışması ile Çankırı'daki sulama kanalı ve arazi
tapulaştırılması projelerine,
İlişkin soruları ve
Devlet Bakanı Mustafa Yılmaz'ın cevabı (7/7049, 7050)
26. - Karaman Milletvekili Zeki
Ünal'ın, son on yılda görevlerinden alınan ve mahkeme
kararı ile görevlerine iade edilen bürokratlara ilişkin sorusu ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp'in cevabı
(7/7074)
27. - Ardahan Milletvekili Saffet
Kaya'nın, Kars-Ardahan demiryolu ve Ardahan Havaalanı projelerine
ilişkin sorusu ve Ulaştırma Bakanı Oktay Vural'ın
cevabı (7/7089)
28. - Manisa Milletvekili Rıza
Akçalı'nın, Manisa'daki tütün işletmelerinde çalışan
işçilerin ve tütün üreticilerinin durumuna ilişkin sorusu ve Devlet
Bakanı Yılmaz Karakoyunlu'nun cevabı (7/7108)
29. - Konya Milletvekili Lütfi
Yalman'ın, bazı konulardaki değerlendirmelerine ilişkin
sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı A.
Mesut Yılmaz'ın cevabı (7/7111)
30. - İstanbul Milletvekili
Bülent Akarcalı'nın, her tekneden sağlık belgesi isteme
uygulamasına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Ramazan
Mirzaoğlu'nun cevabı (7/7116)
31. - Adıyaman Milletvekili
Mahmut Göksu'nun, Adıyaman'ın öğretmen ihtiyacına
ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Metin
Bostancıoğlu'nun cevabı (7/7128)
32. - Ankara Milletvekili M. Zeki
Çelik'in, sermayenin ve şirketlerin teşvikine ilişkin sorusu ve
Devlet Bakanı Kemal Derviş'in cevabı (7/7197)
I. -
GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
TBMM Genel Kurulu saat 15.00'te
açılarak dört oturum yaptı.
Samsun Milletvekili Tarık
Cengiz, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramına,
Aydın Milletvekili Ali
Uzunırmak, Formula-1 yarışlarının Türkiye'de
yapılmasına,
İlişkin
gündemdışı birer konuşma yaptılar.
Niğde Milletvekili Mükerrem
Levent'in, Türkiye'deki rüzgâr enerjisi ve hidrolik santrallara ilişkin
gündemdışı konuşmasına Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanı Zeki Çakan cevap verdi.
Devlet Bakanı Reşat
Doğru'nun, Atatürk'ün Nutku'nun Kırgızca çevirisinin
tanıtım törenlerine katılmak ve görüşmelerde bulunmak üzere
Kırgızistan'a,
Sağlık Bakanı Osman
Durmuş'un, görüşmelerde bulunmak üzere Özbekistan'a,
Devlet Bakanı Reşat
Doğru'nun, temas ve görüşmelerde bulunmak üzere Kosova ve
Makedonya'ya,
Yaptıkları resmî
ziyaretlere katılacak milletvekillerine ilişkin Başbakanlık
tezkereleri kabul edildi.
Görüşmeleri önceki
birleşimde tamamlanan, Vakıflar Genel Müdürlüğünün Teşkilat
ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye Bir Geçici Madde
Eklenmesi Hakkında Kanun Tasarısının (1/973, 1/821) (S. Sayısı
: 862), yapılan oylamadan sonra, kabul edildiği ve
kanunlaştığı açıklandı.
Gündemin "Kanun Tasarı ve
Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler"
kısmında bulunan:
TBMM İçtüzüğünde
Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifleri ve
Anayasa Komisyonu raporunun (2/94, 2/232, 2/286, 2/307, 2/310, 2/311, 2/325,
2/442, 2/449) (S. Sayısı : 527) görüşmeleri, daha önce geri
alınan maddelere ilişkin Komisyon raporu henüz
hazırlanmadığından;
Ceza İnfaz Kurumları ve
Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri (1/744) (S. Sayısı :
786),
Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılmasına Dair (1/777) (S. Sayısı :
557),
Devlet Meteoroloji İşleri
Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunda
Değişiklik Yapılmasına Dair (1/886) (S. Sayısı :
827),
Kamu Kurum ve
Kuruluşlarının Yurtdışı Teşkilatı Hakkında
189 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye İlişkin (1/53) (S.
Sayısı : 433),
Sosyal Güvenlik Kurumu
Teşkilatının Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında
618 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Sosyal Güvenlik Kurumu
Teşkilatının Kuruluş ve Görevleri Hakkında (1/755,
1/689, 2/699) (S. Sayısı : 666),
Türkiye İş Kurumunun
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında 617 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararname; Türkiye İş Kurumu (1/754, 1/692) (S.
Sayısı : 675),
Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer
Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu,
Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal
Sigortalar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında 619 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararname ile Aynı Mahiyetteki (1/756, 1/691) (S.
Sayısı : 676),
Sosyal Sigortalar Kurumu
Başkanlığının Kurulması ve Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında 616 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Sosyal
Sigortalar Kurumu (1/753, 1/690) (S. Sayısı : 685),
Gümrük
Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri
Hakkında 485 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Gümrük
Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri
Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Bazı Hükümlerinin
Değiştirilmesine Dair 541 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye
İlişkin (1/209, 1/228) (S. Sayısı : 861),
Çocuk Haklarına Dair
Sözleşmeye Ek Çocukların Silahlı Çatışmalara Dahil
Olmaları Konusundaki İhtiyarî Protokolün Onaylanmasının
Uygun Bulunduğu Hakkında (1/894) (S. Sayısı : 796),
Avrupa Çevre Ajansına ve Avrupa
Bilgi ve Gözlem Ağına Türkiye Cumhuriyetinin Katılımı
ile İlgili Olarak Avrupa Topluluğu ve Türkiye Cumhuriyeti
Arasında Yapılan Anlaşmanın Kabul Edilmesi ile İlgili
Müzakerelerin Nihaî Senedinin ve Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Topluluğu
Arasında Türkiye Cumhuriyetinin Avrupa Çevre Ajansı ve Avrupa Bilgi
ve Gözlem Ağına Katılımı Anlaşmasının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair (1/805) (S.
Sayısı : 715),
Avrupa Peyzaj Sözleşmesinin
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair (1/853) (S.
Sayısı : 716),
Kanun Tasarılarının
görüşmeleri, ilgili komisyon yetkilileri Genel Kurulda hazır
bulunmadıklarından,
Ertelendi;
Cumhurbaşkanınca bir daha
görüşülmek üzere geri gönderilen, 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar
İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve
Cezaların Ertelenmesine Dair Kanunda Değişiklik
Yapılmasına İlişkin 25.4.2002 Tarihli ve 4754
Sayılı Kanunun (1/975) (S. Sayısı : 858) tümü üzerindeki
görüşmeler tamamlandı; maddelerine geçilmesi sırasında
istem üzerine elektronik cihazla yapılan yoklamalarda Genel Kurulda
toplantı yetersayısı bulunmadığı
anlaşıldığından;
21 Mayıs 2002 Salı günü
saat 15.00'te toplanmak üzere, birleşime 21.23'te son verildi.
Yüksel
Yalova
Başkanvekili
|
Levent
Mıstıkoğlu |
Kemal
Albayrak |
|
Hatay |
Kırıkkale |
|
Kâtip Üye |
Kâtip Üye |
No. : 143
II. - GELEN KÂĞITLAR
17 . 5 . 2002 CUMA
Tasarılar
1. -
Eşyanın Geçici İthalatına İlişkin İstanbul
Sözleşmesine Katılmamızın Uygun Bulunduğu
Hakkında Kanun Tasarısı (1/982) (Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî
Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ve Dışişleri Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi : 9.5.2002)
2. - Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ve Ukrayna Hükümeti Arasında Uzayın
Araştırma ve Kullanımı Konularında
İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı (1/983) (Sanayi,
Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ve
Dışişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa
geliş tarihi : 9.5.2002)
3. - Türkiye
Cumhuriyeti ve Yemen Cumhuriyeti Arasında Yatırımların
Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına
İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/984) (Plân ve Bütçe ve
Dışişleri Komisyonlarına) (Başkanlığa
geliş tarihi : 9.5.2002)
4. - Türkiye
Cumhuriyeti ve Makedonya Cumhuriyeti Arasında Konsolosluk
Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna
Dair Kanun Tasarısı (1/985) (Dışişleri Komisyonuna)
(Başkanlığa geliş tarihi : 9.5.2002)
5. - Türk Patent
Enstitüsü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı
(1/986) (Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ve Plân
ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi :
14.5.2002)
6. - Atatürk
Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanunu ile Devlet Memurları Kanununda
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı
(1/987) (Plân ve Bütçe ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 14.5.2002)
7. - Özel Tüketim
Vergisi Kanunu Tasarısı (1/988) (Plân ve Bütçe Komisyonuna)
(Başkanlığa geliş tarihi : 17.5.2002)
Teklifler
1. - Çorum
Milletvekili Melek Denli Karaca'nın; 14.1.1970 Tarihli 1211
Sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanununa Geçici Bir
Madde Eklenmesine İlişkin Kanun Teklifi (2/972) (Sanayi, Ticaret,
Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ve Plân ve Bütçe
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 8.5.2002)
2. - Antalya
Milletvekili Salih Çelen'in; Yükseköğretim Kurumları
Teşkilâtı Kanununda Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Teklifi (2/973) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor
ve Plân ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş
tarihi : 14.5.2002)
Tezkere
1. - Kocaeli
Milletvekili Kemal Köse'nin; Yasama Dokunulmazlığının
Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi
(3/1080) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyona)
(Başkanlığa geliş tarihi : 13.5.2002)
Sözlü Soru Önergeleri
1. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Çevre Bakanından sözlü
soru önergesi (6/1846) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
2. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Millî Eğitim
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1847) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
3. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin İçişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1848) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
4. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Bayındırlık
ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi (6/1849)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
5. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Maliye Bakanından
sözlü soru önergesi (6/1850) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
6. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Sanayi ve Ticaret
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1851) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
7. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından
(Edip Safder Gaydalı) sözlü soru önergesi (6/1852)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
8. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından
(Faruk Bal) sözlü soru önergesi (6/1853) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
9. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından
(Fikret Ünlü) sözlü soru önergesi (6/1854) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
10. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Adalet Bakanından
sözlü soru önergesi (6/1855) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
11. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/1856)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
12. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Dışişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1857) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
13. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Kültür Bakanından
sözlü soru önergesi (6/1858) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
14. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Kemal
Derviş) sözlü soru önergesi (6/1859) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
15. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından
(Mehmet Keçeciler) sözlü soru önergesi (6/1860) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
16. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Turizm Bakanından
sözlü soru önergesi (6/1861) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
17. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından
(Mustafa Yılmaz) sözlü soru önergesi (6/1862) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
18. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Orman Bakanından sözlü
soru önergesi (6/1863) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
19. - Bursa Milletvekili
Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Nejat Arseven)
sözlü soru önergesi (6/1864) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
20. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Ulaştırma
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1865) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
21. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Sağlık
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1866) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
22. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından
(Ramazan Mirzaoğlu) sözlü soru önergesi (6/1867)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
23. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından
(Şuayip Üşenmez) sözlü soru önergesi (6/1868)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
24. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından
(Şükrü Sina Gürel) sözlü soru önergesi (6/1869) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
25. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından
(Tunca Toskay) sözlü soru önergesi (6/1870) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
26. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanından sözlü soru önergesi (6/1871)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
27. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanından
(Yılmaz Karakoyunlu) sözlü soru önergesi (6/ 1872)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
28. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısından (A. Mesut Yılmaz) sözlü soru
önergesi (6/1873) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
29. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısından (H. Hüsamettin Özkan) sözlü soru
önergesi (6/1874) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
30. - Bursa
Milletvekili Faruk Çelik'in, atamalara ilişkin Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısından (Devlet Bahçeli) sözlü soru
önergesi (6/1875) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
Yazılı Soru Önergeleri
1. - Yozgat
Milletvekili İlyas Arslan'ın, yurt dışında
yaşayan vatandaşlarımızın
karşılaştıkları sorunlar ve bunların çözümlerine
ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7393) (Başkanlığa geliş tarihi : 9.5.2002)
2. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, 23 Nisan Millî Egemenlik ve Çocuk
Bayramında çocuklara dağıtılan bir kitaba ilişkin
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanından yazılı soru
önergesi (7/7394) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
3. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, doğalgaz alım taahhütlerine ve
şehirlerdeki doğalgaz yatırımlarına ilişkin
Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7395) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
4. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, bir lise müdür
yardımcısının görevden alınmasına ilişkin
Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/7396)
(Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
5. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, YÖK Başkanının Musevi
öğrencilere yönelik üniversitelere gönderdiği genelgeye ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7396)
(Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
6. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, tank modernizasyonu ihalesine ilişkin
Millî Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/7398)
(Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
7. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, Avrupa Birliği Komisyonunun
desteğiyle çıkan bir broşürde bazı yasadışı
örgütlerin legal parti gibi gösterildiği iddialarına ilişkin
Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7399) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
8. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, Bafra'da Atatürkçü Düşünce
Derneğinin düzenlediği konferansa zorla katılım
sağlandığı iddialarına ilişkin Millî Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7400) (Başkanlığa
geliş tarihi : 15.5.2002)
9. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, evrim teorisinin müfredattaki yerine
ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7401) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
10. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, İstanbul Üniversitesi Rektörünün
Sarıyer-Zekeri-yaköy'deki villasına ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7402)
(Başkanlığa geliş tari-hi : 15.5.2002)
11. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, S.S.K'nın ihalesiz alımlarına
ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7403) (Başkanlığa geliş
tarihi : 15.5.2002)
12. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, bazı kişiler hakkındaki
ajanlık iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7404) (Başkanlığa geliş
tarihi : 15.5.2002)
13. - Konya
Milletvekili Lütfi Yalman'ın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde
Türkiye aleyhine açılan davalara ve verilen kararlara ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7405)
(Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
14. -
Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz'ın, Türkiye ile
Yunanistan arasındaki doğalgaz boru hattı
çalışmalarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7406)
(Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
15. - Van
Milletvekili Hüseyin Çelik'in, Bosna'daki Birleşmiş Milletler
görevlileriyle ilgili bir gazetede çıkan habere ilişkin
Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7407) (Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
16. - Van
Milletvekili Hüseyin Çelik'in, Bosna'daki Birleşmiş Milletler
görevlileriyle ilgili bir gazetede çıkan habere ilişkin Devlet
Bakanından (Nejat Arseven) yazılı soru önergesi (7/7408)
(Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
17. - İstanbul
Milletvekili Azmi Ateş'in, elektrik fiyatlarına ve şebeke
kayıplarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7409) (Başkanlığa geliş tarihi
:15.5.2002)
18. - İstanbul
Milletvekili Azmi Ateş'in, hidroelektrik santrallerinde elektrik
üretiminin durdurulduğu iddialarına ve doğalgaz alım
taahhütlerine ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7410) (Başkanlığa geliş
tarihi : 15.5.2002)
19. - İstanbul
Milletvekili Azmi Ateş'in, elektrik üretimi ve tüketimi ile elektrik
teminindeki maliyetlere ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7411) (Başkanlığa geliş
tarihi : 15.5.2002)
20. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir
atamalarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/7412) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
21. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Kemal
Derviş) yazılı soru önergesi (7/7413) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
22. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Tunca
Toskay) yazılı soru önergesi (7/7414) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
23. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Yılmaz
Karakoyunlu) yazılı soru önergesi (7/7415) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
24. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Faruk Bal)
yazılı soru önergesi (7/7416) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
25. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Şükrü
Sina Gürel) yazılı soru önergesi (7/7417) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
26. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Nejat
Arseven) yazılı soru önergesi (7/7418) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
27. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Edip Safder
Gaydalı) yazılı soru önergesi (7/7419)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
28. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Şuayip
Üşenmez) yazılı soru önergesi (7/7420)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
29. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Adalet Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7421) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
30. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Millî Savunma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7422) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
31. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7423) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
32. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7424)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
33. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan müşavir
atamalarına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (A. Mesut Yılmaz) yazılı soru
önergesi (7/7425) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
34. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (Devlet Bahçeli) yazılı soru önergesi
(7/7426) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
35. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7427) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
36. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7428) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
37. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7429)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
38. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7430) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
39. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7431)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
40. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Kültür Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7432) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
41. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Çevre Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7433) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
42. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Orman Bakanından yazılı
soru önergesi (7/7434) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
43. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (H. Hüsamettin Özkan) yazılı soru
önergesi (7/7435) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
44. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet
Keçeciler) yazılı soru önergesi (7/7436) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
45. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Turizm Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7437) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
46. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Dışişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7438)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
47. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Recep Önal)
yazılı soru önergesi (7/7439) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
48. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7440) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
49. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Hasan
Gemici) yazılı soru önergesi (7/7441) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
50. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Ramazan
Mirzaoğlu) yazılı soru önergesi (7/7442)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
51. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Mustafa
Yılmaz) yazılı soru önergesi (7/7443) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
52. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7444) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
53. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Reşat
Doğru) yazılı soru önergesi (7/7445) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
54. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü)
yazılı soru önergesi (7/7446) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
55. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan
müşavir atamalarına ilişkin Bayındırlık ve
İskân Bakanından yazılı soru önergesi (7/7447) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
56. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Hasan Gemici)
yazılı soru önergesi (7/7448) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
57. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı
soru önergesi (7/7449) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
58. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7450) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
59. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7451) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
60. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7452) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
61. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Enerji ve Tabiî kaynaklar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7453) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
62. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Kültür Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7454) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
63. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Çevre Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7455) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
64. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Orman Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7456) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
65. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Ramazan Mirzaoğlu)
yazılı soru önergesi (7/7457) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
66. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Mustafa Yılmaz)
yazılı soru önergesi (7/7458) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
67. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7459) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
68. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Reşat Doğru)
yazılı soru önergesi (7/7460) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
69. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Fikret Ünlü)
yazılı soru önergesi (7/7461) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
70. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Bayındırlık ve İskân
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7462)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
71. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Kemal Derviş)
yazılı soru önergesi (7/7463) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
72. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Nejat Arseven)
yazılı soru önergesi (7/7464) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
73. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Şükrü Sina Gürel)
yazılı soru önergesi (7/7465) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
74. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Faruk Bal)
yazılı soru önergesi (7/7466) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
75. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Yılmaz Karakoyunlu)
yazılı soru önergesi (7/7467) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
76. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Tunca Toskay)
yazılı soru önergesi (7/7468) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
77. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Edip Safder Gaydalı)
yazılı soru önergesi (7/7469) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
78. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Şuayip Üşenmez)
yazılı soru önergesi (7/7470) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
79. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7471) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
80. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Millî Savunma Bakanından yazılı
soru önergesi (7/7472) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
81. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7473) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
82. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7474)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
83. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (A.Mesut Yılmaz) yazılı soru
önergesi (7/7475) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
84. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (Devlet Bahçeli) yazılı soru önergesi
(7/7476) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
85. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet Keçeciler)
yazılı soru önergesi (7/7477) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
86. - Ankara Milletvekili
M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Turizm Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7478) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
87. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Dışişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7479) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
88. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Devlet Bakanından (Recep Önal)
yazılı soru önergesi (7/7480) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
89. - Ankara
Milletvekili M. Zeki Çelik'in, son beş yılda yapılan bürokrat
atamalarına ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7481) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
No. : 144
20.5.2002
PAZARTESİ
Teklifler
1. - Şanlıurfa
Milletvekili Yahya Akman'ın; Yükseköğretim Kurumları
Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Teklifi (2/974) (Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor
ve Plan ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş
tarihi : 15.5.2002)
2. - Ankara Milletvekili Ayşe
Gürocak ve 5 Arkadaşının; Millî Eğitim
Bakanlığı Mensupları Sağlık ve Sosyal Yardım
Sandığı Kanunu Teklifi (2/975) (Millî Eğitim, Kültür,
Gençlik ve Spor ve Plan ve Bütçe Komisyonlarına)
(Başkanlığa geliş tarihi : 15.5.2002)
3. - Balıkesir Milletvekili
Mustafa Güven Karahan'ın; Maden Kanununda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/976) (Sanayi, Ticaret,
Enerji, Tabiî Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji ve Plan ve Bütçe
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi : 17.5.2002)
Raporlar
1. - Erzurum Milletvekili Mücahit
Himoğlu'nun, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler
Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Teklifi ve İçtüzüğün 37 nci Maddesine Göre Doğrudan Gündeme
Alınmasına İlişkin Önergesi (2/458) (S. Sayısı:
865) (Dağıtma tarihi : 20.5.2002) (GÜNDEME)
2. - Antalya Milletvekili Mehmet
Zeki Okudan ile Burdur Milletvekili Mustafa Örs'ün, Yüksek Öğretim
Kurumları Teşkilatı Kanununda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ve İçtüzüğün 37 nci
Maddesine Göre Doğrudan Gündeme Alınmasına İlişkin
Önergesi (2/767) (S. Sayısı: 866) (Dağıtma tarihi :
20.5.2002) (GÜNDEME)
3. - Anti-Personel
Mayınların Kullanımının, Depolanmasının,
Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların
İmhası ile İlgili Sözleşmeye Katılmamızın
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Dışişleri Komisyonu Raporu (1/974) (S. Sayısı : 867)
(Dağıtma tarihi : 20.5.2002) (GÜNDEME)
4. - Sosyal Sigortalar Kanunu,
Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu, Türkiye Cumhuriyeti
Emekli Sandığı Kanunu, Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer
Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu
ile Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal
Sigortalar Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Tasarısı ve Sağlık, Aile,
Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları
Raporları (1/981) (S. Sayısı : 868) (Dağıtma tarihi :
20.5.2002) (GÜNDEME)
Süresi
İçinde Cevaplandırılmayan Yazılı Soru Önergeleri
1. - Şanlıurfa
Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz'ın, okul servislerinin sürücülerine
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/6860)
2. - Sivas Milletvekili Abdüllatif
Şener'in, endüstri bölgelerinin belirlenmesine ilişkin Sanayi ve
Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/6864)
3. - Denizli Milletvekili Mustafa
Kemal Aykurt'un, KDV oranlarına ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/6870)
4. - İstanbul Milletvekili
Bülent Akarcalı'nın, SSK'lılara verilecek elektronik kart
projesine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/6872)
5. - İstanbul Milletvekili
Bülent Akarcalı'nın, Bursa Havaalanındaki eksikliklere
ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/6873)
6. - Ankara Milletvekili M. Zeki
Çelik'in, uygulanan ekonomik politikalara ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/6879)
7. - Ankara Milletvekili M. Zeki
Çelik'in, dış borçlara ve ekonominin iyileştirilmesine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/6880)
8. - İstanbul Milletvekili
Mustafa Verkaya'nın, İstanbul'daki kap-kaç olaylarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/6882)
9. - Trabzon Milletvekili Şeref
Malkoç'un, Karadeniz Bölgesinde jandarmanın ticari araç şoförlerine
yasadışı uygulamalar yaptığı iddialarına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/6888)
10. - Rize Milletvekili Mehmet
Bekaroğlu'nun, ODTÜ'deki öğrenci yemek ücretlerine ilişkin Millî
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/6889)
11. - Erzurum Milletvekili Lütfü
Esengün'ün, siyasi parti faaliyetlerinin polis kamerasıyla
kaydedildiği iddiasına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/6890)
12. - Adıyaman Milletvekili
Dengir Mir Mehmet Fırat'ın, Millî Savunma
Bakanlığının çeşitli gelirlerine ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/6898)
13. - Karaman Milletvekili Zeki
Ünal'ın, İsrail'in Filistin'i işgalinde hükümetin izleyeceği
politikaya ilişkin Dışişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/6901)
14. - Karaman Milletvekili Zeki
Ünal'ın, ülkemizdeki satanizm faaliyetlerine ve satanistlere ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/6903)
15. - Giresun Milletvekili Turhan
Alçelik'in, fındık üretim alanlarının belirlenmesine
yönelik düzenlemelerin sonuçlarına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/6909)
16. - Giresun Milletvekili Turhan
Alçelik'in, FİSKOBİRLİK ve çiftçilerin kredi borçlarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/6910)
17. - Adıyaman Milletvekili
Mahmut Göksu'nun, Ağrı Belediyesinin gelir-gider, personel ve
yatırımlarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/6917)
18. - Aksaray Milletvekili Ramazan
Toprak'ın, İstanbul-Küçükçekmece İlçesindeki kaçak
inşaatlara ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/6919)
19. - Aksaray Milletvekili Ramazan
Toprak'ın, İstanbul-Şişli İlçesindeki kaçak
inşaatlara ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/6920)
20. - Aksaray Milletvekili Ramazan
Toprak'ın, İstanbul-Beşiktaş İlçesindeki kaçak
inşaatlara ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/6921)
21. - Kayseri Milletvekili Salih
Kapusuz'un, karayolu nakliyeciliğine ve liman ücretlerine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/6930)
22. - İstanbul Milletvekili
Azmi Ateş'in, M-60 tanklarının modernizasyonuna ve
İsrail'in, Filistin'i işgaline karşı izlenen politikaya
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/6932)
23. - Aydın Milletvekili Ali
Rıza Gönül'ün, ekonomik kriz nedeniyle kapanan işletmelere ve
işten çıkarılanlara ilişkin Devlet Bakanından (Kemal
Derviş) yazılı soru önergesi (7/6935)
24. - Sakarya Milletvekili Nezir
Aydın'ın, belediyelerin teftişine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/6938)
No.
: 145
21.5.2002 SALI
Sözlü Soru
Önergeleri
1. - İstanbul Milletvekili
Ahmet Güzel'in, MTA'nın sosyal tesislerine yapılan harcamalara
ilişkin Devlet Bakanından (Edip Safder Gaydalı) sözlü soru
önergesi (6/1876) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
2. - Bursa Milletvekili Faruk
Çelik'in, Artvin İlindeki altın arama çalışmalarına
ilişkin Çevre Bakanından sözlü soru önergesi (6/1877)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
3. - Bursa Milletvekili Faruk
Çelik'in, elektrik enerjisi ihtiyacına ve nasıl
karşılandığına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1878) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
4. - Bursa Milletvekili Faruk
Çelik'in, Çoruh havzasında yapılacak barajlara ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından sözlü soru önergesi (6/1879)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
5. - Bursa Milletvekili Faruk
Çelik'in, Artvin İlindeki altın rezervlerine ve altın
araması yapan şirketlere ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1880) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
6. - Bursa Milletvekili Faruk
Çelik'in, fen ve anadolu liseleri öğrencilerinin ortaöğretim
başarı puanlarının üniversite giriş sınavına
etkisine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1881) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
7. - Bursa Milletvekili Faruk
Çelik'in, Yusufeli İlçesinin yerleşim yerinin yapımı
düşünülen baraj nedeniyle değiştirileceği iddiasına
ilişkin İçişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/1882) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
8. - Bursa Milletvekili Faruk
Çelik'in, arsa sahiplerinin inşaat yapımında
karşılaştıkları sorunlara ilişkin
Bayındırlık ve İskân Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1883) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
9. - Bursa Milletvekili Faruk Çelik'in,
tahakkuk eden ve tahsil edilen vergi miktarlarına ilişkin Maliye Bakanından sözlü soru önergesi (6/1884)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
10. - Bursa Milletvekili Faruk
Çelik'in, Devlet memurluğu ve
işçi sınavlarına katılım ve başarı durumuna ilişkin
Devlet Bakanından (Recep Önal)
sözlü soru önergesi (6/1885) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
11. - Tunceli Milletvekili Kamer
Genç'in, CS-2-Anbarlı Kompresör İstasyonu yapımını
üstlenen firmaya ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1886)
(Başkanlığa geliş tarihi : 17.5.2002)
12 . - Tunceli Milletvekili Kamer
Genç'in, gaz ve petrol boru hattı ihalelerine ilişkin Başbakandan sözlü soru
önergesi (6/1887) (Başkanlığa geliş tarihi : 17.5.2002)
Yazılı
Soru Önergeleri
1. -
Konya Milletvekili Hüseyin Arı'nın, ihale sistemine
ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7482) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
2. - Batman Milletvekili Alaattin
Sever Aydın'ın, Batman-Sason karayoluna ilişkin
Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7483) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
3. - Batman Milletvekili Alaattin
Sever Aydın'ın, Ilısu Barajının yapımına ne
zaman başlanacağına ilişkin Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7484) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
4. - Batman Milletvekili Alaattin
Sever Aydın'ın, Batman İlindeki yolu ve içme suyu olmayan
köylere ilişkin Devlet
Bakanından (Mustafa Yılmaz) yazılı soru önergesi
(7/7485) (Başkanlığa geliş tarihi :16.5.2002)
5. - Batman Milletvekili Alaattin Sever
Aydın'ın, bölge hastanesi inşaatının ne zaman
bitirileceğine ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7486) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
6. - Batman Milletvekili Alaattin
Sever Aydın'ın, Batman ve Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki tütün alımı,
fiyatı ve alternatif ürün yardımlarına ilişkin Devlet
Bakanından (Yılmaz Karakoyunlu) yazılı soru önergesi
(7/7487) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
7. - Batman Milletvekili Alaattin
Sever Aydın'ın, nimesulit etken maddeli ilaçlar konusunda çalışma
yapılıp yapılmadığına ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/7488)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
8. - Ankara Milletvekili M. Zeki
Çelik'in, TRT'deki personel istihdamına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/7489) (Başkanlığa geliş
tarihi :16.5.2002)
9. - Ankara Milletvekili M. Zeki
Çelik'in, Anadolu Ajansının statüsü, mali durumu ve personeline
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7490)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
10. - Konya Milletvekili Lütfi
Yalman'ın, İstanbul'da ilköğretim okullarında
yapıldığı iddia edilen bir anket ve sonuçlarına
ilişkin Millî Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7491) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
11. - Çankırı Milletvekili Hüseyin Karagöz'ün, il ve merkez
valilerine sağlanan imkânlara ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7492)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
12. - Batman Milletvekili Alaattin
Sever Aydın'ın, basında çıkan, bir çocuk
hastanesindeki kanser ilacı
israfı iddialarına
ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7493) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
13. - Manisa Milletvekili Rıza
Akçalı'nın, THK'nın borçlarına, personeline ve
faaliyetlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/7494) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
14. - Diyarbakır Milletvekili
Sacit Günbey'in, Emekli Sandığı Diyarbakır Bölge
Müdürlüğünün kapatılması kararına ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7495) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
15. - Şanlıurfa
Milletvekili Mustafa Niyazi Yanmaz'ın, yurt dışında
çalışmış olanların alamadıkları emekli
keseneklerine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7496) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
16. - İstanbul Milletvekili
Rıdvan Budak'ın, vali ve emniyet müdürlerinin konser ve kutlama izni
konusundaki yetkilerine ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7497) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
17. - Nevşehir Milletvekili
Mehmet Elkatmış'ın, Türkçe Sözlük alımlarına ve bir
şirketle ilgili iddialara ilişkin Millî Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7498) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
18. - Nevşehir Milletvekili
Mehmet Elkatmış'ın, Türkçe Sözlük'ün yayın hakkına
ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından
(Devlet Bahçeli) yazılı soru önergesi (7/7499)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
19. - Kırıkkale
Milletvekili Kemal Albayrak'ın, özürlü sayısı ve
eğitimlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/7500) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
20. - Nevşehir Milletvekili
Mehmet Elkatmış'ın, Ankara ve İstanbul Büyükşehir
Belediyelerinin teftişlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7501)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
21. - Nevşehir Milletvekili
Mehmet Elkatmış'ın, kamu yararına çalışan dernek
ve vakıflara ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/7502) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
22. - Nevşehir Milletvekili
Mehmet Elkatmış'ın, doğrudan gelir desteği ödemelerine
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/7503) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
23. - Nevşehir Milletvekili
Mehmet Elkatmış'ın, Nevşehir'in kanalizasyon arıtma
tesisi ihtiyacına ilişkin Çevre
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7504) (Başkanlığa
geliş tarihi :16.5.2002)
24. - Nevşehir Milletvekili
Mehmet Elkatmış'ın, kooperatif ve şirketlere verilen
teşvik ve kredilere ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7505)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
25. - Nevşehir Milletvekili
Mehmet Elkatmış'ın, İller Bankasının
belediyelerden alacaklarını tahsiline ilişkin
Bayındırlık ve İskân
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7506)
(Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
26. - Bursa Milletvekili Faruk
Çelik'in, TBMM sağlık ünitesinin hizmetlerine ilişkin Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanından yazılı soru önergesi
(7/7507) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
27. - Diyarbakır Milletvekili
Osman Aslan'ın, Sinop Belediye Başkanı ve bazı meclis
üyeleri hakkındaki iddialara ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7508) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
28. - Diyarbakır Milletvekili
Osman Aslan'ın, Diyarbakır-Ergani Devlet Hastanesindeki uzman hekim
açığına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7509) (Başkanlığa geliş
tarihi : 16.5.2002)
29. - Gaziantep Milletvekili
Nurettin Aktaş'ın, fondan yapılan harcama ve yardımlar ile
soruşturma konusu olmuş ÇED raporlarına ilişkin Çevre
Bakanından yazlı soru önergesi (7/7510) (Başkanlığa
geliş tarihi : 16.5.2002)
30. - Kırıkkale
Milletvekili Kemal Albayrak'ın, İller Bankasından
Kırıkkale Belediyesine yapılan ödemelere ilişkin
Bayındırlık ve İskân Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7511) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
31. - Van Milletvekili Maliki Ejder
Arvas'ın, BAĞ-KUR sigortalılarının ilaç temininde ve
tedavi masraflarının ödenmesinde
karşılaştıkları sorunlara ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7512) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
32. - Van Milletvekili Maliki Ejder
Arvas'ın, demiryolu taşımacılığına
ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7513) (Başkanlığa geliş tarihi : 16.5.2002)
33. - Ankara Milletvekili Saffet
Arıkan Bedük'ün, Devlet Demiryollarında çalışan geçici
işçilere ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı
soru önergesi (7/7514) (Başkanlığa geliş tarihi :
16.5.2002)
34. - Adıyaman Milletvekili
Mahmut Göksu'nun, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp
Fakültesinde düzenlenen bir konferansa başörtülü hastaların
alınmamasına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (A.Mesut Yılmaz) yazılı soru
önergesi (7/7515) (Başkanlığa geliş tarihi : 9.5.2002)
35. - Kocaeli Milletvekili Mehmet
Batuk'un, lösemi hastası çocukların tedavilerine ve yeşil kart
sahibi vatandaşların sayısına ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7516) (Başkanlığa
geliş tarihi : 17.5.2002)
36. - Hatay Milletvekili Metin
Kalkan'ın, deprem bölgesindeki misyonerlik faaliyetlerine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7517)
(Başkanlığa geliş tarihi : 20.5.2002)
37. - Ankara Milletvekili Cemil
Çiçek'in, Başbakan'ın rahatsızlığı sonrası
yapılan Hazine borçlanmasına ilişkin Devlet Bakanından
(Kemal Derviş) yazılı soru önergesi (7/7518)
(Başkanlığa geliş tarihi : 20.5.2002)
38. - Ankara Milletvekili Cemil
Çiçek'in, 4756 sayılı Kanunla yapılan düzenlemelerin Avrupa
Birliği normlarına uygun olup olmadığına ilişkin
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından
(A. Mesut Yılmaz) yazılı soru önergesi (7/7519)
(Başkanlığa geliş tarihi : 20.5.2002)
Meclis
Araştırması Önergeleri
1. - İzmir Milletvekili Rahmi
Sezgin ve 90 Arkadaşının, tarımda ilaç, gübre ve hormon kullanımı
konusunda Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci
maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/284) (Başkanlığa
geliş tarihi : 15.5.2002)
2. - Malatya Milletvekili Tevfik
Ahmet Özal ve 23 Arkadaşının, 8 inci Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'ın uğradığı suikast girişimi ile
ölümü üzerindeki iddiaların araştırılması
amacıyla Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci
maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/285) (Başkanlığa
geliş tarihi : 17.5.2002)
BİRİNCİ
OTURUM
Açılma Saati :
15.00
21 Mayıs 2002
Salı
BAŞKAN :
Başkanvekili Yüksel YALOVA
KÂTİP ÜYELER :
Mehmet BATUK (Kocaeli), Mehmet AY (Gaziantep)
BAŞKAN - Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 102 inci Birleşimini açıyorum.
III.
-Y O K L A M A
BAŞKAN - Elektronik cihazla
yoklama yapacağız.
Yoklama için 5 dakika süre
vereceğim.
Sayın milletvekillerinin, oy
düğmelerine basarak salonda bulunduklarını bildirmelerini, bu
süre içerisinde elektronik sisteme giremeyen milletvekillerinin salonda hazır
bulunan teknik personelden yardım istemelerini; buna rağmen sisteme
giremeyen üyelerin ise, yoklama pusulalarını teknik personel
aracılığıyla 5 dakikalık süre içerisinde
Başkanlığa ulaştırmalarını rica ediyorum.
Yoklama işlemini
başlatıyorum.
(Elektronik cihazla yoklama
yapıldı)
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, toplantı yetersayısı vardır.
Görüşmelere
başlıyoruz.
Değerli arkadaşlarım,
Meclis Başkanvekillerimizden Sayın Ali Ilıksoy, geçirdiği
küçük bir rahatsızlık nedeniyle, bugün oturuma başkanlık
edemedi. Yine, Meclis Başkanvekillerimizden Sayın Murat
Sökmenoğlu, bu sabah, başarılı bir by-pass ameliyatı
geçirdi. Her iki arkadaşıma da Başkanlık ve sizler
adına acil şifalar diliyorum.
Gündeme geçmeden önce, üç
arkadaşıma gündemdışı söz vereceğim.
Gündemdışı ilk söz,
Hatay'ın sorunları hakkında söz isteyen, Hatay Milletvekili
Metin Kalkan'a aittir.
Buyurun Sayın Kalkan.
IV. -
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A)
GÜNDEMDIŞI KONUŞMALAR
1. -
Hatay Milletvekili Süleyman Metin Kalkan'ın, Hatay İlinde tarım
sektörü ve ticaret alanında karşılaşılan sorunlara
ilişkin gündemdışı konuşması
SÜLEYMAN METİN KALKAN (Hatay) -
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sizleri; yine, ülkemizin
stratejik bir kenti olan Hatay'ın, Hatay halkının kangrene
dönüşmek üzere olan sorunlarının çaresizliği ve
ümitsizliğiyle selamlıyorum.
BAŞKAN - Sayın Kalkan, bir
saniye, izninizle...
Değerli arkadaşlarım,
sayın hatibi izlemek, duyabilmek, gerçekten mümkün değil. Özellikle,
ayaktaki sayın milletvekillerinden istirham ediyorum...
Buyurun Sayın Kalkan.
SÜLEYMAN METİN KALKAN (Devamla)
- Değerli milletvekillerimize, bir kez daha, ben de, gerçekten, Hatay
halkı adına, Hatay'ın sorunlarını Meclis usulüne uygun
olarak dinlemelerini rica ediyorum.
Halkımızın,
hükümetine olan güven katsayısı her geçen gün düşmektedir;
çünkü, verilen sözlerin hiçbirisi yerine getirilmediği gibi,
kazanılmış hakları bir bir ellerinden
alınmaktadır. IMF'yi memnun etmek için tütün üreticisi, pamuk
üreticisi, pancar üreticisi perişan edildi. Taban fiyatları hâlâ
açıklanmayan buğday üreticisi de, çok büyük tedirginlik
içerisindedir.(Gürültüler)
BAŞKAN - Sayın Kalkan,
özür diliyorum...
Sayın milletvekilleri...
Sayın milletvekilleri... Değerli arkadaşlarım, gerçekten,
konuşmalar izlenemiyor; rica ediyorum...
Buyurunuz Sayın Kalkan.
SÜLEYMAN METİN KALKAN
(Devamla)- Ben de en az, Hatay'ın sorunlarına ilgi gösterileceği
umuduyla, bu sessizliğe de olsa, yine teşekkür ediyorum.
Evine ekmek götüremeyen, işsiz,
ekonomik sıkıntı nedeniyle psikolojik bunalım yaşayan
vatandaş, borç batağında kıvranan çiftçiler, atölyesini
açamayan küçük sanayicimiz, dükkanında siftah yapamayan esnaf,
aybaşını getiremeyen işçi, memurumuz; rantiye
dışındaki herkes feryat ederken, Hatay, her zaman dışarıdan
işçi alırken, göç alırken, bu ülkenin genel sorunlarından
dolayı şimdi, kendisi de yurtdışına ve şehir
dışına göç vermektedir.
Evet, rantiye
dışındaki her kesim feryat etmektedir. Hükümet, ülkemdeki bu
yurttan sesler korosuna kulaklarını tıkamış,
duymamakta, aslında duymak istememektedir; ama, vatandaşın
beklemeye tahammülü kalmadı. Bugün açıklanan anketlerde, ekonomik
sıkıntı nedeniyle bunalıma giren vatandaşlar,
evlerinden dışarıya dahi çıkmak istememektedirler. Yoksa,
kaderiyle başbaşa evinde ümitsizliğe ve çaresizliğe mahkûm
etmek hükümetin işine mi geliyor diye aklımıza geliyor.
Vatandaşı bu duruma düşürmeye kimsenin hakkı yoktur ve
olamaz da. Bunların hesabı elbette, mutlaka, sorulacaktır; ama,
hâlâ, ümidimiz, bunlara bir çözüm bulacak bu Meclistedir.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; tarım cenneti olan Hatay'da, çiftçi değişik
illerden gelip çalışırken, şimdi, Hataylı çiftçinin
kendisi, Moldavya, Bulgaristan, Macaristan, Letonya gibi ülkelere çiftçilik
yapmaya gitmektedir. İşte, tarımda uygulanan yanlış
politikalar, çiftçimizi, başkasına el açar duruma
düşürmüştür. Bu da gösteriyor ki, dört yıl, beş yıl,
önce kendisine yeten, dışarıdan göç alan, ülke ekonomisine ve
civar illere ekonomik ve sosyal faydası olan bir il, şimdi, göç verir
ve büyük ekonomik sıkıntılar yaşar duruma
düşmüştür.
Yıllardır ülkemizin
gönüllü bekçiliğini yapmış, toprağını ekip
biçmiş çiftçilerimizin toprağı, şimdi, Köy Hizmetleri
vasıtasıyla, onu işleyen çiftçilerin elinden alınmakta ve
başka illerden gelenlere verilmektedir. Hataylıyı perişan
en çok eden bu, 10'ar dönüm meselesidir. Yıllardır, ıslah ederek
tarıma elverişli hale getirdiği topraklarının birden
bire ellerinden alınıp başkalarına verildiğini gören
Hataylı ve Hatay çiftçisi, bu durumu, bu ülkenin nasıl
yaptığına, bu yönetimin nasıl yaptığına bir
türlü akıl sır erdirememektedir.
Burada ikinci bir sorun daha var:
Bunu, başkalarına verilmiş bu toprağı,
başkalarından icarla alan halk, bu sefer, doğrudan tarım
desteğinden de mahrum kalmaktadır. Bundan evvel, bu destek, bir şekilde,
içinde bizzat ekimi, ziraatı yapana verilebiliyordu; ama, şimdi, mal
sahibine verilerek, gerçek üretici mağdur edilmektedir.
Hatay, bir sınır kentidir;
ama, sınır kentinin sınır giriş-çıkış
kapıları çok büyük problemler içerisindedir. Örneğin, Cilvegözü
sınır kapısında, son günlerdeki baskılar nedeniyle,
kamyonların, taksilerin günübirlik giriş çıkışı
engellenmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
SÜLEYMAN METİN KALKAN (Devamla)
- Hatay'da durdurulan sanayie ve esnafın alışveriş ve
ticaret hayatına bir de, Suriye sınır kapısındaki
sıkıntı nedeniyle ticaret yapmaları,
alışverişlerinin engellenmesi eklenmiştir. Biz, şimdi,
ne yaparız da bu yasaklama zihniyetinden çıkarak, insanımıza
iş sahası, memleketimize gelir ve ticaret yapabilirizi
araştıracağımız yerde, ne yaparız da her gün
bürokrasinin korkusu, paranoyası gereği, uydurduğu bir
yasağı hayata hâkim kılarızın
çalışmalarını veriyoruz. Eğer, biz, bu sınır
kapılarında, hiç olmazsa ticareti serbest bırakırsak,
serbest ticaret bölgesi -Reyhanlı, Samandağı, İskenderun,
Antakya gibi- veya bavul ticareti oluşturursak yalnız Hatay'da
değil bu bölgede ve komşu vilayetlerde de çok derin bir ticarî
gelişme sağlayacağız.
Hatay, Türkiye'nin üçte 1 yaş
sebze-meyve ihracatını yaptığı halde, bugün, bu
yaş sebze-meyve ihracatının da önüne, gerek ziraî ilaçlar
bahanesiyle gerek birtakım ülkelerin kamyonlarımızı
sokmaması dolayısıyla son derece ciddî engeller
getirilmiştir. Şimdi, sormak istiyorum; acaba, dünyada, Türkiye'den
daha çok, yasağı serbestiyetinden fazla olan bir ülke var mı? Bu
kadar yasak karşısında, elbette insanlar işsiz kalır.
Bu kadar yasak karşısında, sınır boylarında
onbinlerce dönüm arazi, hâlâ, birtakım güvenlik kuşkularıyla,
çiftçinin girip çıkmasını engelleyecek şekilde
zorlaştırmalara tabi tutulmaktadır. Örneğin Altınözü,
Reyhanlı ve Kırıkhan sınır boylarındaki
topraklarda, vatandaş, en çalışılabilecek, güneşin
yakıcı olmadığı saatlerde, jandarma kontrolüyle,
güvenlik kontrolüyle kendi tarlasına girmekte ve 17.00'de de tarlayı
terk etmek mecburiyetinde kalmaktadır.
Değerli Meclis, gelin, bütün bu
yasaklamaların ötesinde, insanımızın üreticiliğine
imkân tanıyalım, insanımızı rahatlatalım. Şu
ekonomik kaosta, insanları intihara, bunalıma sürükleyen bu keyfî
uygulamalardan, kendimize olan özgüvenimizle çıkalım, ekmeği
bollaştıralım; bundan kimseye zarar gelmez, fayda gelir.
Yasaklamakla bütün sıkıntıların oluştuğunu da
hatırımızdan çıkarmayalım.
Ben, acilen, Altınözü
yöresinde, Avsuyu ve Hacıpaşa yörelerinde zuhur eden sel felaketinde
hükümetinizin, asla particilik yapmadan, buraları da sel felaketi
kapsamına alıp, en azından yıkılan köprüleri
onarıp, ulaşımını sağlamaya yönelik bir
uygulamasını bekliyorum.
Ülkemizin her yerinde olduğu
gibi, Hatay da, bir an evvel, devletinden dertlerine çözüm bulacak acil
uygulamaları, bilhassa tarım sektöründe ve ticaret alanında
yapmasını bekliyor; bu vesileyle, bu sorunları dinlediğiniz
için Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (SP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum
Sayın Kalkan.
Gündemdışı ikinci söz,
Kuvayı Milliye ve Balıkesir hakkında söz isteyen Balıkesir
Milletvekili İsmail Özgün'e aittir.
Buyurun Sayın Özgün. (AK Parti
sıralarından alkışlar)
2. -
Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün'ün, 1919 yılında
Balıkesir'de başlatılan Kuvayı Milliye hareketinin önemine
ve bu yıl ilk defa kutlanılmaya başlanılan Kuvayı
Milliye Haftasına ilişkin gündemdışı
konuşması
İSMAİL ÖZGÜN
(Balıkesir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri,
hepinizi en derin hürmetlerimle selamlıyorum, saygılarımı
sunuyorum.
Değerli milletvekilleri, 18
Mayıs 1919'da, bundan tam seksenüç yıl önce Balıkesir'de küçük
bir mahalle mescidi olan Alacamescitte Reddiilhak Cemiyetini kurup düşmana
karşı silahlı mücadeleyi başlatan 41 bayrak adamı rahmet
ve minnetle anarak sözlerime başlamak istiyorum.
Değerli milletvekilleri, 15
Mayıs 1919'da İzmir'in işgali üzerine, o günkü Balıkesir
Belediye Reisi Keçecizade Mehmet Emin Efendinin çağrısıyla,
başta Mehmet Vehbi Bolak Bey olmak üzere, şehrin bütün ileri
gelenleri 16 Mayıs 1919'da, şimdiki Kuvayı Milliye Müzesinin
bulunduğu yerde, okuma yurdunda toplanırlar ve yapılan
konuşmalarda işgalin protesto edilmesi, telgraflar çekilmesi
istenirken, topluluktan birisi "İngiliz mandası isteyelim"
deyince arka sıralarda toplantıyı izleyen, esnaftan birisi olan
Leblebici Raşit Efendi "bırakın bu boş lafları,
düşmanı geri döndürecek olan kuvvet namlunun ucundadır"
diyerek Kuvayı Milliye kıvılcımını orada
ateşlemiştir.
Değerli milletvekilleri, tarih
milletlerin boy aynasıdır. Milletler, geleceklerini
şekillendirirken, geçmişten mutlaka ders almalıdırlar.
Tarih, sadece geçmiş değildir; tarih, aynı zamanda bugündür ve
yarındır. Acaba biz bugün millet olarak tarihten gerekli dersleri
çıkarabiliyor muyuz; zannediyorum ki, tarihten gerekli dersleri maalesef
çıkaramıyoruz, çünkü ülkenin bugün içine düştüğü borç
batağı ve IMF'nin dayatmaları beni bu şekilde
konuşmaya mecbur ediyor. Ben soruyorum, nerede milliyetçilik, nerede
vatanseverlik, nerede Türkiye sevdalıları?!
Değerli milletvekilleri,
Kuvayı Milliyenin en önemli kilometre taşlarından birisi olan
okuma yurdundaki bu toplantıdan sonra, 18 Mayıs 1919'da,
Alacamescitte Malmüdürüzade Mehmet Efendinin okuduğu mevlitten sonra,
Mehmet Vehbi Bolak Bey ayağa kalkarak, İzmir'deki faciadan bahsettikten
sonra, "bu facianın Balıkesir'in de başına gelmesi
yakındır" diyerek,
yapılacak ilhakın reddi için, bir reddiilhak cemiyetinin
kurulmasını istemişti. Yapılan konuşmalardan sonra, her
türlü karar almayla yetkili 41 kişi belirlenmiştir. Bu 41
kişinin arasında kimler yoktur ki, Karesi Mebusu Vehbi Bolak Bey,
Belediye Reisi Keçecizade Mehmet Emin Bey, Yırcalızade Şükrü
Efendi, Hasan Basri Çantay Hoca ve diğerleri.
Değerli milletvekilleri, bu
toplantıdan çok geçmeden, bir gün sonra, 19 Mayıs 1919'da,
Yunanlıların Ayvalık'a asker çıkarmasına
karşılık ilk asker kurşunu Ayvalık'ta
ateşlenmiştir.
Bütün bunların, Gazi Mustafa
Kemal'in 19 Mayıs 1919'da Samsun'a hareketinden önceki tarihlerde
olması dikkat çekicidir.
Bütün bunlar, ilk kongrenin
Balıkesir'de toplandığını, ilk asker kurşununun Balıkesir'de,
Ayvalık'ta ateşlendiğini, son kurşunun da Bandırma'da
atıldığını göstermektedir.
Bundan böyle, 16-23 Mayıs
tarihleri arasında Kuvayı Milliyenin beşiği olan
Balıkesir'de, her sene Kuvayı Milliye haftası
kutlanacaktır; ilki de, geçtiğimiz perşembe günü, 16 Mayıs
2002'de Kuvayı Milliye yürüyüşüyle başlamış ve
Balıkesir'de 60 000-70 000 vatandaşın katılımıyla
gerçekleştirilmiştir. Şu anda Kuvayı Milliye Fuarı etkinlikleriyle
kutlamalar devam etmektedir. Başta Balıkesir Valimiz Sayın Utku
Acun olmak üzere, emeği geçen herkesi kutluyorum.
Ulusal Kurtuluş
Savaşının başlangıcında ve sonrasında önemli
bir yeri ve rolü olan Balıkesir İlimizin bir istiklal
madalyasıyla onurlandırılmasını istiyoruz. Biz,
Balıkesirliler olarak, bunun ötesinde, hükümetin ve devletin
Balıkesir İline ilgi ve desteğini istiyoruz.
İşsizliğin kol
gezdiği, doğru dürüst bir sanayiin olmadığı
Balıkesir'e, öncelikle organize sanayiin kurulmasını, organize
sanayi bölgesinin nitelikli endüstri bölgesi haline getirilmesini, kültürde, eğitimde,
üniversitede ve ulaşımda görülen önemli sorunlarımızın
çözülmesini istiyoruz.
Değerli milletvekilleri,
şu anda Balıkesir İlinde kutlanmakta olan Kuvayı Milliye
Haftası vesilesiyle, kahraman şehitlerimizi ve gazilerimizi, bir kere
daha minnetle, şükranla anıyorum; Muhterem Heyetinizi saygıyla,
hürmetle selamlıyorum. (AK Parti sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkürler
Sayın Özgün.
Biz de, Türkiye Büyük Millet Meclisi
olarak, Balıkesir Kuvayı Milliye Haftasını kutluyoruz.
Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz, gazilerimize de minnetlerimizi
ifade ediyoruz.
Gündemdışı üçüncü
söz, sınır ticareti hakkında söz isteyen Iğdır
Milletvekili Ali Güner'e aittir.
Buyurun Sayın Güner.
3. -
Iğdır Milletvekili Ali Günerin, sınır ticaretinin önemine
ve sınır ticaretine getirilen kısıtlamaların
yarattığı sorunlara ilişkin gündemdışı
konuşması
ALİ GÜNER (Iğdır) -
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sınır
ticaretiyle ilgili gündemdışı söz almış bulunuyorum;
bu vesileyle, Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Sınır ticareti, bölge için
gerçekten bacasız bir fabrika durumundadır. Ülkemizin sahil
bandında turizm ne kadar önemliyse, doğu ve güneydoğu için de
sınır ticareti o kadar önemlidir; ancak, sınır ticaretinin
son zamanlarda aldığı yeni şekille, bu ticaretin
yapılma amaç ve istenilen hedeflerinden ne kadar
uzaklaştırıldığını görmekteyiz.
Geçimlerini bu ticarete
bağlamış milyonlarca bölge insanı bu durumdan tedirgin
olmuş ve endişeli bir bekleyiş içine girmiştir. Zaman zaman
basında çıkan haberlerden ve atılan manşetlerden
anlaşılıyor ki, sınır ticareti üzerinde yeni yeni
senaryoların üretilmeye başlandığı bir gerçektir.
Türkiye'deki gümrük
kapılarında veya denizlerde gemilerle yapılan veya yapılmaya
çalışılan yüzbinlerce ton motorin
kaçakçılığının tümünün faturasını Doğu
ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerindeki gümrük kapılarına
çıkarmak akıl ve mantık işi değildir diye
düşünüyorum.
Gümrük kapılarındaki
bazı suiistimallerin önüne geçilmesi için, kontrol
mekanizmasının iyi ve etkin bir şekilde oluşturulması
lazımdır ve elzemdir; ancak, sunî olarak yaratılmak istenen
senaryolar, özellikle büyük holdinglerin ve petrolle iştigal eden büyük
patronların uzaktan kumandalı bir şekilde ortaya
attıkları tezlerdir diyorum. O patron ve holding sahiplerine bu
kürsüden şöyle sesleniyorum: Gelin, terörden dolayı ve şu anda
içerisinde bulunduğumuz ekonomik krizin etkileri neticesinde, köyünü,
evini, bağını bahçesini terk edip şehirlere göç eden ve
elinde avucunda hiçbir şeyi kalmayan halka, çektiği fakirliğe,
yoksulluğa, açlığa, sefalete, karamsarlığa
karşı yardımcı olalım. Bölgede, vatanını
seven, devletine güven duyan, yarınlarına umutla bakan,
geleceğin parlak olacağı kanaatini taşıyan bir toplum
kazanılmasına, beraber, elbirliğiyle gayret edelim ve
kazancımızın zekâtını o bölge insanı için
harcayalım.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; ayrıca, bölgede görev yapan üst düzey yöneticilerin,
Ankara'yla yaptıkları yazışmalarda, sınır
ticaretini engellemek için gayret sarf ettikleri duyumlarını
almaktayız. Devleti temsil eden bir yöneticinin yaptığı bir
yazışmadan pasajları, aynen, bilgilerinize sunuyorum:
"Özellikle Iğdır
İlinde bulunan belli çıkar grupları ve siyasîler ile
Nahcivanlı yöneticiler arasında doğrudan çıkar
ilişkisi olduğu aşikârdır. Değerlendirmelerde bu husus
ciddî olarak göz önüne alınmalıdır."
Değerli milletvekilleri,
10.5.2002 tarihli Star Gazetesinin "Derin Kulis" köşesindeki
köşe yazısında, 20.05.2002 tarihli Radikal Gazetesinde
sürmanşet olarak ve ayrıca Posta Gazetesinde yayımlanan
haberlerde yer alan, Iğdır Valisi Mustafa Tamer tarafından
yazılan bir rapor ve bu raporda şahsımla ilgili olarak ileri
sürülen iddialara değinmek istiyorum. Gazete manşetleri burada
efendim: "Validen Vekillere Suçlama" , "Valinin
Feryadı" , "Validen Yeni Vekil İsmi"
Sayın arkadaşlar,
değerli milletvekilleri; ben bu manşetleri okurken, dört şekilde
üzüntü duydum: Birincisi Iğdır halkı adına; ikincisi kendi
adıma; üçüncüsü -Sayın Bakanım buradadır; annem vefat
etmiştir, Sayın Valimle evime gelip bir fatiha vermiştir-
Sayın Valimin, yarım saat içerisindeki bir görüşmeyi
kaçakçılıkla ilgilendirmesi; en son üzüntü duyduğum konu da,
devleti temsil eden Iğdır Valisi içindir.
Sayın Valim,
kaçakçılık olayını dile getirmiş. Sayın
arkadaşlar, ben, bu konuyla ilgili, bütün arkadaşların
odalarına, kaçakçılık belgesi nedir ve...
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın
Güner.
ALİ GÜNER (Devamla) -
Sayın Valimin iddia ettiği konu elimde ve bu konu mahkemeye intikal
ettiği için, üzerinde fazla konuşmak istemiyorum.
İşin özeti şu:
"Ek 30" diye, basına ve mahkemeye vermiştir. Malumunuz,
sınır bölgemizde, Nahcivan'da, üç ayda, dört ayda sırası
gelen araç karşı tarafa geçer ve 4 ton veya 8 ton mazot getirir; bu,
vatandaşın yasal hakkıdır. O gün, annem vefat etmiştir
sayın milletvekilleri ve bizim örf, âdet ve geleneklerimize göre, hatta
dinî inancımıza göre, benim kardeşim, o gün, elindeki araçla
karşıya geçmemiştir, belli bir süre sonra geçmiştir. Zaten,
döndükten sonra, gümrükte bütün rutin işlemleri yapıldıktan
sonra, bu araba, tekrar Türkiye'ye sokulmuştur. Eğer, Sayın
Valim bunu kaçakçılık belgesi olarak birilerine lanse ediyorsa, ben,
bunu da Yüce Meclisin takdirine bırakıyorum.
Söz konusu rapordaki iddialarla
ilgili olarak, İçişleri Bakanlığı mülkiye
müfettişlerince yapılan inceleme neticesinde, Valinin ileri
sürdüğü tüm iddiaların yalan ve iftira olduğu
belgelenmiştir. Bu soruşturma neticesinde, Vali hakkında,
devleti zarara uğrattığı gerekçesiyle soruşturma
başlatılmış olup, ayrıca, diğer iddialarla ilgili
olarak da kademe indirme cezasıyla tecziye edilmiştir.
BAŞKAN - Sayın Güner,
bitirebilirseniz sevinirim.
ALİ GÜNER (Devamla) -
Soruşturma raporunda belgelenen husus, tıpkı
atalarımızın dediği gibi "yavuz hırsız ev
sahibini bastırır" misalidir.
Bu kürsüden, tekrar, Valiye ve tüm
yetkililere sesleniyorum: Hodri meydan!.. Gerek şahsım gerekse
kardeşlerimle ilgili olarak iddia edilen motorin
kaçakçılığını ispatlamaları halinde,
milletvekilliğinden istifa edeceğim. İspat edemezler; çünkü, ben
ve kardeşlerim, devletine ve milletine karşı ulvî duygular
taşıyan bir ailenin helal süt emmiş evlatlarıyız;
midemizde haram lokmanın yeri yoktur.
BAŞKAN - Sayın Güner,
bitirebilir misiniz.
ALİ GÜNER (Devamla) - Aynı
Valinin yazmış olduğu raporda ileri sürdüğü iftira ve
bühtanlardan dolayı, mahkeme nezdinde dava açmış
bulunmaktayım.
Yine aynı yönetici,
yazdığı raporda, motorin ticaretiyle ilgili olarak şöyle
diyor: "Böyle olmaması gerektiği halde, Türkiye-Nahcivan
ilişkilerini asıl belirleyici noktanın motorin ticareti
olduğu açıktır. Diğer bütün ilişkiler motorinin
gölgesinde kalmakta ve asıl belirleyici olan, motorin ticareti
olmaktadır. Bu konunun süratle bertaraf edilmesi kaçınılmazdır."
BAŞKAN - Sayın Güner, size
teşekkür ediyorum. 3 dakika oldu; lüften bağlayın cümlenizi...
ALİ GÜNER (Devamla) - Bir
konuya girmek istiyorum efendim, mümkünse...
BAŞKAN - Efendim, konusu
değil... Tam 3 dakika oldu; yargıya intikal etmiş bir hususu,
burada daha fazla...
ALİ GÜNER (Devamla) -
Hayır, ben, o konuya girmek istemiyorum efendim.
BAŞKAN - Bitiriniz lütfen.
ALİ GÜNER (Devamla) - Ben,
müsaadenizle, buradan, Iğdır Milletvekili olarak şunu söylemek
istiyorum: Özellikle, üç tarafı Ermenistan ve İran ile çevrili olan
ve yalnız Hasret Köprüsüyle ülkemize giriş ve çıkış
yapabilen, 400 000 nüfuslu Nahcivan halkını ne İran'ın ne
de Ermenistan'ın kucağına itmeye kimsenin hakkı
olmadığını ve onlara ancak ve ancak bizim sahip
çıkacağımızı ve buna bağlantılı olarak,
Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün, daha o günlerde, eski
Sovyetler Birliğinin dağılabileceği ve Ortaasya'da bulunan
Türklerle sosyal bağların güçlendirilmesinin önemini 1933'te ifade
eden şu sözlerine dikkatinizi çekmek istiyorum.
BAŞKAN - Sayın Güner, çok
teşekkür ediyorum.
ALİ GÜNER (Devamla)-
"Bugün Sovyetler Birliği dostumuzdur, komşumuzdur,
müttefikimizdir; bu dostluğa ihtiyacımız vardır; fakat,
yarın ne olacağını kimse kestiremez; tıpkı
Osmanlı gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan gibi
parçalanabilir..."
BAŞKAN - Sayın Güner, çok
teşekkür ediyorum. 3,5 dakika oldu, istirham ederim...
ALİ GÜNER (Devamla)- Efendim,
Atatürk ile ilgili bir konuyu konuşuyorum.
BAŞKAN - Efendim, konuşun;
ama, süre 5 dakikayla sınırlı. Bakın, size de diğer
arkadaşlarıma tanıdığım imkânı
tanıdım.
ALİ GÜNER (Devamla)- Efendim,
Atatürk ile ilgili bir konuyu konuşuyorum.
BAŞKAN - Sayın Güner,
burada konuşmanın bir süresi var. Ben, size, 2 dakika, diğer
arkadaşlarıma verdiğim kadar süre verdim; tam 4 dakika oldu.
İstirham ederim... Lütfen, saygınızı sununuz, bitiriniz.
ALİ GÜNER (Devamla) -
"...Dünya yeni bir dengeye ulaşabilir; işte, o zaman Türkiye ne
yapacağını bilmelidir. Bizim, bu dostumuzun idaresinde, dini
bir, inancı bir, özü bir kardeşlerimiz vardır; onlara sahip
çıkmaya hazır olmalıyız; hazır olmak yalnız susup
o günü beklemek değildir, hazırlanmak lazımdır. Milletler
buna nasıl hazırlanırlar; manevî köprülerini sağlam
tutarak. Dil bir köprüdür, inanç bir köprüdür, tarih bir köprüdür; köklerimize
inmeli ve olayların böldüğü tarihimiz içinde bütünleşmeliyiz.
Onların (dış Türklerin) bize yaklaşmasını
bekleyemeyiz, bizim onlara yaklaşmamız gereklidir" diye
sözlerini bitirmişlerdir.
Yukarıdaki sözlerin iyi
anlaşılması gerektiğine inanıyor ve mevkii,
makamı ne olursa olsun, aksini yapanları ve yapmak için...
BAŞKAN - Çok teşekkür
ediyorum. Kusura bakmayın...
ALİ GÜNER (Devamla)-
...uğraşanları Ulu Önder Atatürk'e şikâyet edeceğimi
duyurmak istiyorum.
BAŞKAN - Sayın Güner,
teşekkür ediyorum.
ALİ GÜNER (Devamla)- Beni
sabırla dinlediğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. (ANAP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Sağ olun.
Başkanlığın
Genel Kurula diğer sunuşları vardır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığının bir tezkeresi vardır; okutmadan
önce, Divan Üyesi arkadaşımın oturduğu yerden okuması
hususunu oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Kabul edilmiştir.
Tezkereyi okutuyorum:
B)
TEZKERELER VE ÖNERGELER
1. -
Tacikistan-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı
Yusufcan Ahmedov'un beraberinde bir parlamento heyetiyle ülkemize davet
edilmelerine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/1082)
20
Mayıs 2002
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel
Kuruluna
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlık Divanının 14 Mayıs 2002 tarih ve 102
sayılı Kararıyla, Tacikistan-Türkiye Parlamentolararası
Dostluk Grubu Başkanı Yusufcon Ahmedov'un beraberinde bir parlamento
heyetiyle birlikte ülkemizi ziyaret etmesi
kararlaştırılmıştır.
Söz konusu heyetin ülkemizi
ziyareti, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin
Düzenlenmesi Hakkında 3620 sayılı Kanunun 7 nci maddesi
gereğince Genel Kurulun bilgisine sunulur.
Ömer
İzgi
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
BAŞKAN - Bilgilerinize
sunulmuştur.
Komisyondan istifa önergesi
vardır; okutuyorum:
2. -
Kayseri Milletvekili Sevgi Esen'in (9/5) esas numaralı Meclis
Soruşturması Komisyonu üyeliğinden çekildiğine ilişkin
önergesi (4/487)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Üyesi bulunduğum (9/5) esas
numaralı Meclis Soruşturması Komisyonundan istifa ediyorum.
Gereğini bilgilerinize
saygılarımla arz ederim.
Sevgi
Esen
Kayseri
BAŞKAN - Bilgilerinize
sunulmuştur.
İki adet Meclis
araştırması önergesi vardır; okutuyorum:
C)
GENSORU, GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE MECLİS
ARAŞTIRMASI ÖNERGELERİ
1. -
İzmir Milletvekili Rahmi Sezgin ve 90 arkadaşının, tarımda
ilaç, gübre ve hormon kullanımı konusunda Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/284)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Son günlerde basında sıkça
yer alan ve insan sağlığını doğrudan ilgilendiren
bilinçsiz, yetersiz ve kontrolsüz hormon ve ilaç kullanımı konusunda
yapılan açıklamalar kamuoyunda ve vatandaşlarımızda
olumsuz bir etki yaratmıştır. Bu konuda yetkili makamlarca
yapılan çelişkili açıklamalar da kamuoyunda oluşan
tedirginliği gidermediği gibi, bu konudaki belirsizliği daha da
artırmıştır.
Ülkemizde bitki koruma
alanında, gerek kimyasal mücadele gerekse biyolojik mücadele ve kültürel
önlemler gibi alternatif koruma yöntemleriyle ilgili tüm
araştırmaların konunun uzmanlarınca
yapıldığı Ziraî
Mücadele ve Ziraî Karantina Genel Müdürlüğünün kapatılması
nedeniyle sorun sahipsiz ve denetimsiz kalmıştır.
Tarım ilaçları ve hormon
kullanımı konusunda yapılması gerekenlerin ortaya
konulması ve kamuoyunda oluşan olumsuzlukların giderilmesi
amacıyla, Anayasamızın 98 inci ve Türkiye Büyük Millet Meclisi
İçtüzüğünün 104 ve 105 inci maddeleri gereğince bir Meclis
araştırması açılmasını arz ederiz.
Saygılarımızla.
1 - Rahmi Sezgin (İzmir)
2 - Mahmut Erdir (Eskişehir)
3 - Hasan Gülay (Manisa)
4 - Ziya Aktaş (İstanbul)
5 - Halit Dikmen (Aydın)
6 - Zeki Sezer (Ankara)
7 - Salih Dayıoğlu
(İzmir)
8 - Güler Aslan (İzmir)
9 - Sebahat Vardar (Bilecik)
10 - Hasan Suna (Yalova)
11 - İsmet Vursavuş
(Adana)
12 - Kemal Vatan (İzmir)
13 - Mehmet Kocabatmaz (Denizli)
14 - Şadan Şimşek
(Edirne)
15 - Hasan Macit (Burdur)
16 - Mustafa Karslıoğlu
(Bolu)
17 - Fikret Uzunhasan (Muğla)
18 - Sadık Kırbaş
(Çanakkale)
19 - Yekta Açıkgöz (Samsun)
20 - Ali Günay (Hatay)
21 - Şenel Kapıcı
(Samsun)
22 - Hasan Akgün (Giresun)
23 - M. Hadi Dilekçi (Kastamonu)
24 - Mustafa Kemal Tuğmaner
(Mardin)
25 - Numan Gültekin (Balıkesir)
26 - Necdet Saruhan (İstanbul)
27 - Edip Özgenç (İçel)
28 - Süleyman Yağız
(İstanbul)
29
- Ayşe Gürocak (Ankara)
30 - Ergün Bayrak (Artvin)
31 - Mustafa Vural (Antalya)
32 - Hayati Korkmaz (Bursa)
33 - Emin Karaa (Kütahya)
34 - Masum Türker (İstanbul)
35 - Ali Ahmet Ertürk (Edirne)
36 - Perihan Yılmaz
(İstanbul)
37 - Tarık Cengiz (Samsun)
38 - Ali Tekin (Adana)
39 - Zeki Eker (Muş)
40 - Melda Bayer (Ankara)
41 - Ahmet Tan (İstanbul)
42 - M. Cihan Yazar (Manisa)
43 - Bahri Sipahi (İstanbul)
44 - Hasan Metin (İzmir)
45 - Abdulsamet Turgut
(Diyarbakır)
46 - Cahit Savaş
Yazıcı (İstanbul)
47 - Gönül Saray Alphan (Amasya)
48 - Oğuz Aygün (Ankara)
49 - M. Turhan İmamoğlu
(Kocaeli)
50 - Erol Al (İstanbul)
51 - Musa Demirci (Sıvas)
52 - Yasin Hatiboğlu (Çorum)
53 - Rıza Ulucak (Ankara)
54 - Ali Oğuz (İstanbul)
55 - Süleyman Arif Emre
(İstanbul)
56 - Tayyibe Gülek (Adana)
57 - Nural Karagöz (Kırklareli)
58 - Ahmet Güzel (İstanbul)
59 - Mustafa İlimen (Edirne)
60 - Evliya Parlak (Hakkâri)
61 - Hasan Özgöbek (Uşak)
62 - Necati Albay (Eskişehir)
63 - Ali Arabacı (Bursa)
64 - Ahmet Arkan (Kocaeli)
65 - Tunay Dikmen (Muğla)
66 - Fadlı Ağaoğlu
(İstanbul)
67 - Bülent Ersin Gök
(İstanbul)
68 - B. Suat Çağlayan
(İzmir)
69 - Ertuğrul Kumcuoğlu
(Aydın)
70 - Halil Çalık (Kocaeli)
71 - Burhan
Bıçakçıoğlu (İzmir)
72 - Esvet Özdoğu (Ankara)
73 - Işılay Saygın
(İzmir)
74 - Halil İbrahim Özsoy
(Afyon)
75 - Turhan Tayan (Bursa)
76 - Nihat Gökbulut
(Kırıkkale)
77 - İbrahim Yaşar Dedelek
(Eskişehir)
78 - Beyhan Aslan (Denizli)
79 - Sefer Ekşi (Kocaeli)
80 - Ömer Üstünkol (Zonguldak)
81 - Faruk Demir (Ardahan)
82 - Ahmet Zamantılı
(Tekirdağ)
83 - Mehmet Yaşar Ünal
(Uşak)
84 - Sulhiye Serbest (İstanbul)
85- Hasan Erçelebi (Denizli)
86- Bekir Gündoğan (Tunceli)
87- Ahmet Sancar Sayın
(Antalya)
88- Turhan Güven (İçel)
89- Rıza Akçalı (Manisa)
90- Mahmut Nedim Bilgiç
(Adıyaman)
91- M. Güven Karahan (Balıkesir)
Gerekçe:
Tüm dünyada, nüfus
artışıyla birlikte tarımda kimyasal ilaç, gübre ve hormon
kullanımı artış göstermişse de, gelişmiş
ülkeler son yıllarda bu tür kimyasal maddelerin insan
sağlığına ve doğaya olan zararlı etkileri
nedeniyle kullanımlarını en aza indirmek amacıyla ekolojik
veya organik tarıma yöneliş ve kimyasal mücadeleye alternatif
bazı koruma yöntemlerine ağırlık verme önem
kazanmıştır. Bütün bunlara rağmen tarımda kimyasal
mücadele de uygulanmak durumundadır; ancak, kimyasal mücadelede kurallarına
uyma ve denetim asla ihmal edilmemesi gereken öğelerdir.
Ülkemizde ise kimyasal ilaç, hormon
ve gübre kullanımda aşırı doz, yanlış ilaç
kullanma, son ilaçlama tarihi ile hasat arasında geçmesi gereken süreye
dikkat edilmesi gibi pek çok sorun yaşanmakta ve 1984 yılına
kadar bu konuları denetim altında tutan Ziraî Mücadele ve Ziraî
Karantina Genel Müdürlüğünün kapatılması nedeniyle kontrolden
çıkmış durumdadır. Buna tarım ilaçlarının
ruhsatlandırılması ve ürünlerdeki ilaç
kalıntılarının saptanmasından kaynaklanan yetersiz
denetimi de eklersek, sorunun ulaştığı boyutlar daha da
önem kazanır.
Bütün uyarılara rağmen
devam eden bu durum, tarım ürünleri ihracatımızı zora
sokarak ülkemizin ihracat pazarlarını kaybetme tehlikesini de
beraberinde getirmiş ve getirmektedir.
Son günlerde basın yayın
organlarında da sıkça yer alan bu konunun Türkiye Büyük Millet
Meclisi tarafından araştırılarak, alınacak önlemlerin
belirlenmesi amacıyla bu araştırma önergesini vermiş
bulunmaktayız.
BAŞKAN - Bilgilerinize sunulmuştur.
Diğer önergeyi okutuyorum:
2. -
Malatya Milletvekili Tevfik Ahmet Özal ve 23 arkadaşının, 8 inci
Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın uğradığı
suikast girişimi ile ölümü üzerindeki iddiaların
araştırılması amacıyla Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/285)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
17 Nisan 1993 tarihinde vefat eden
büyük devlet adamı 8 inci Cumhurbaşkanımız merhum Turgut
Özal'ın ani ölümü üzerine, gerek kamuoyunda gerekse medyada ileri sürülen
iddia ve isnatların yarattığı şüpheler toplum
vicdanını rahatsız etmiş ve konu, çeşitli kesimler
tarafından her vesileyle dile getirilmiştir.
Aradan geçen uzun süreye rağmen
gündemdeki yerini ve sıcaklığını koruyan söz konusu
iddia ve şüphelerin ortadan kaldırılması ve olayın tüm
boyutlarıyla bir an önce aydınlatılması Türk
Halkının da beklentisi haline gelmiştir.
Merhum Turgut Özal'ın ani ölümü
nedeniyle ortaya çıkan şüphelerin giderilmesi ve ayrıca, 19
Haziran 1988 tarihli Anavatan Partisi 2 nci Olağan Kongresinde
uğramış olduğu suikast girişimi üzerindeki sis
perdesinin aralanmasını temin etmek üzere, Anayasanın 98 inci,
İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri gereğince bir Meclis
araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.
Saygılarımızla.
07.05.2002
1- Tevfik Ahmet Özal (Malatya)
2- Nihat Gökbulut
(Kırıkkale)
3- İbrahim Yaşar Dedelek
(Eskişehir)
4- Aydın Ayaydın
(İstanbul)
5- Beyhan Aslan (Denizli)
6- Abdulbaki Erdoğmuş
(Diyarbakır)
7- Ali Kemal Başaran (Trabzon)
8- Ekrem Pakdemirli (Manisa)
9- Birkan Erdal (Ankara)
10-Cavit Kavak (İstanbul)
11- Cengiz Aydoğan (Antalya)
12- Hakkı Oğuz Aykut
(Hatay)
13- Erkan Kemaloğlu (Muş)
14- Yaşar Eryılmaz
(Ağrı)
15- İlhan Aküzüm (Kars)
16- Ali Güner (Iğdır)
17- Şükrü Yürür (Ordu)
18- Mehmet Salih
Yıldırım (Şırnak)
19- Mehmet Fuat Fırat
(İstanbul)
20- Ahmet Kabil (Rize)
21- Sefer Ekşi (Kocaeli)
22- Kenan Sönmez (Bursa)
23- Musa Öztürk (Adana)
24- Celal Esin (Ağrı)
Gerekçe:
Büyük devlet ve siyaset adamı 8
inci Cumhurbaşkanımız merhum Turgut Özal, uzlaşmacı
kişiliği ve ilişkileriyle birlikte, icraatlarıyla alçakgönüllü
ve hoşgörüsüyle Türk Halkının sevgi, takdir ve teveccühünü
kazanmış gerçek bir liderdir.
Çağın temel dinamiklerini
doğru okuyarak dünyanın nereye yöneldiğini fark eden Özal,
Türkiye'yi dünyadan tecrit eden duvarları kaldırarak hür
teşebbüse dayalı ve serbest rekabete açık bir piyasa ekonomisine
geçmeyi, böylece Türkiye'nin tıkanan kanallarını açmayı
hedeflemiştir. Tüm bunları yaparken taşların yerinden
oynayacağını, bundan da bazı çıkar çevrelerinin
hoşlanmadıklarını biliyordu. Nitekim, 19 Haziran 1988
tarihli Anavatan Partisi 2 nci Olağan Kongresinde uğramış
olduğu silahlı saldırı girişimi, çıkarları
bozulan birtakım karanlık güçlerin ondan kurtulma çabasından
başka bir şey değildir. Ancak, birçok araştırma
yapılmasına rağmen bu suikast saldırısının
üzerindeki sis perdesi henüz aralanmış değildir.
Ölümü anında yanında
bulunanların ifadeleri ve kronolojik gelişmeler
değerlendirildiğinde, merhum Cumhurbaşkanımızın
aniden ölümü ve ölüm sonrası otopsi yapılmadan defnedilmiş
olması, daha sonraki gelişmeler, bu konuda birtakım
kuşkuların doğmasına neden olmuştur.
Ülkemizin jeopolitik konumu,
rahmetli Özal'ın Türkiye'yi dünya siyasetinde söz sahibi yapan lider
kişiliği ve Türk cumhuriyetleriyle kurmuş olduğu olumlu
gelişmeler göz önüne alındığında, böylesine önemli bir
liderin kaybının pek çok çevreyi yakından ilgilendireceği
gözden uzak tutulmaması gereken bir husustur.
Hal böyleyken, devlet olarak bir
araştırmaya gerek duyulmadan, hatta otopsi dahi yapılmadan
sıradan bir ölüm gibi değerlendirilerek ebedî istirahatgâhına
tevdi edilmesi pek çok kuşkuyu da beraberinde getirmiştir.
Tüm bu şüpheleri ortadan
kaldırmak ve olayı her yönüyle araştırarak, toplum
vicdanını rahatlatmak amacıyla önergemiz
hazırlanmıştır.
BAŞKAN - Bilgilerinize
sunulmuştur.
Önergeler gündemde yerini alacak,
Meclis araştırması açılıp açılmaması
konusundaki öngörüşmeler, sırası geldiğinde
yapılacaktır.
Başbakanlığın,
Anayasanın 82 nci maddesine göre verilmiş bir tezkeresi vardır;
okutup, oylarınıza sunacağım:
B)
TEZKERELER VE ÖNERGELER (Devam)
3. -
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı A. Mesut
Yılmaz'ın 14-16 Nisan 2002 tarihleri arasında Belçika'ya
yaptığı resmî ziyarete katılmaları uygun görülen
milletvekillerine ilişkin Başbakanlık tezkeresi (3/1083)
10.5.2002
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın, 15-16 Nisan 2002
tarihlerinde Brüksel'de düzenlenen AB Konvansiyonu Toplantısına
katılmak üzere bir heyetle birlikte 14-16 Nisan 2002 tarihlerinde Belçika'ya
yapacağı resmî ziyarete, ekli listede adları yazılı
milletvekillerinin de iştirak etmesi uygun görülmüş ve bu konudaki
Bakanlar Kurulu kararının sureti ilişikte gönderilmiştir.
Anayasamızın 82 nci
maddesine göre gereğini arz ederim.
Bülent
Ecevit
Başbakan
Liste :
Ali Tekin (Adana)
Kürşat Eser (Aksaray)
Ayfer Yılmaz (İçel)
Emre Kocaoğlu (İstanbul)
BAŞKAN - Kabul edenler... Kabul
etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Demokratik Sol Parti, Milliyetçi
Hareket Partisi ve Anavatan Partisi Gruplarının, İçtüzüğün
19 uncu maddesine göre verilmiş müşterek önerileri vardır; önce,
tümünü okutup işleme alacağım; sonra, ayrı ayrı okutup
oylarınıza sunacağım:
V. -
ÖNERİLER
A)
SİYASÎ PARTİ GRUBU ÖNERİLERİ
1. -
Genel Kurulun çalışma gün ve saatleriyle gündemdeki
sıralamanın yeniden düzenlenmesine ilişkin DSP, MHP ve ANAP
Gruplarının müşterek önerisi
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Danışma Kurulunun 21
Mayıs 2002 Salı günü yaptığı toplantıda siyasî
parti grupları arasında oybirliği
sağlanamadığından, Gruplarımızın ekteki
müşterek önerisinin Genel Kurulun onayına sunulmasını arz
ve teklif ederiz.
Saygılarımızla.
|
Aydın Tümen |
Koray Aydın |
İbrahim Yaşar Dedelek |
|
DSP Grubu Başkanvekili |
MHP Grubu Başkanvekili |
ANAP Grubu Başkanvekili |
Öneriler:
1- 20 Mayıs 2002 tarihli
"Gelen Kâğıtlar"da yayımlanan 868 sıra
sayılı kanun tasarısının, 48 saat geçmeden, gündemin
"Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer
İşler" kısmının 12 nci sırasına
alınması önerilmiştir.
2- Genel Kurulun, 21 Mayıs 2002
Salı, 22 Mayıs 2002 Çarşamba günleri 15.00-19.00, 20.00-23.00
saatleri arasında çalışması; 21 Mayıs 2002 Salı
günü (11/28) esas numaralı gensoru önergesinin gündeme alınıp
alınmayacağı hususundaki görüşmeler ile Sayıştay
Birinci Başkanlığı için yapılacak seçimin
tamamlanmasından sonra diğer denetim konularının
görüşülmeyerek kanun tasarı ve tekliflerinin görüşülmesi; 22
Mayıs 2002 Çarşamba günü gündemin 13 üncü sırasına kadar
olan kanun tasarı ve tekliflerinin görüşmelerinin saat 23.00'e kadar
tamamlanamaması halinde, görüşmelerin bitimine kadar çalışma
süresinin uzatılması; 22 Mayıs 2002 Çarşamba günü sözlü
soruların görüşülmemesi önerilmiştir.
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, istekleri halinde, lehte ve aleyhte ikişer üyeye,
İçtüzüğümüze göre 10'ar dakika süreyle konuşma hakkı
veriyoruz.
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Söz talebimiz vardı efendim...
BAŞKAN - Var efendim.
Önerinin lehinde, Denizli
Milletvekili Sayın Beyhan Aslan.
Buyurunuz Sayın Aslan. (ANAP
sıralarından alkışlar)
BEYHAN ASLAN (Denizli) - Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; Yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum.
Danışma Kuruluna iktidar
partileri olarak götürdüğümüz öneriler, muhalefet partileri
tarafından kabul edilmemiş ve bugün, grup önerisi olarak huzurunuza
getirilmiştir.
Konuşulan ve görüşülmesi
istenilen konular neydi: Bir kere, her iki konuda da, aciliyet ifade eden,
yani, Anayasa Mahkemesince iptal edilen ve bu iptal sonucu bir
boşluğun meydana geldiği ve en azından, esas
açısından olduğu gibi, şeklî açıdan da bir
boşluğun doldurulması gerektiği konusu vardır. Bunun
birisi, Şartla Salıverilmedir; diğeri de, Sosyal Sigortalar
Kanunu, Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu, Türkiye
Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu, Esnaf ve Sanatkârlar ve
Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar
Kurumu Kanunu ile Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar
Sosyal Sigortalar Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı ve Sağlık,
Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe
Komisyonları raporlarıdır. Bunları görüşeceğiz.
Şimdi, her ikisi de Anayasa
Mahkemesince iptal edilmiş ve toplumda bir kesim tarafından
çıkarılması beklenilen yasalardır. Bu yasaların
görüşülmesinin elzem olduğunu takdirlerinize sunuyorum. Onun
dışında da, yine, sırada olan, daha önce görüştüğümüz
ve yarım kalan işlerden olan konulara Meclisimizin öncelik vermesi
gayet doğaldır ve toplumun beklentilerine cevaptır. Ayrıca,
gerek yarım kalan işlerin çokluğu ve gerekse, özellikle,
Şartla Salıverilme ve SSK'yla ilgili yasa konusunda, Anayasa
Mahkemesinin iptalinden sonra doğan boşluğu yasal olarak
doldurma gereğinden ötürü, mutlaka bunları görüşmek
durumundayız; çünkü, bir belirsizlik vardır; bu belirsizliğin
giderilmesi gerekir; toplumda bu konuda bir istek vardır. Bu nedenle,
gayet doğal olan bu öneriyi oylarınızla kabul edeceğinizi
tahmin ediyorum.
Yine, bunların bitirilebilmesi
için çalışma süreleri uzatılmıştır ve bugün
itibariyle saat 15.00-19.00, 20.00-23.00 olarak belirlenmiştir. Bu da
gayet doğaldır. Yaz tatiline yaklaştığımız
bu günlerde, Meclisimizin, yarım kalan işlerimizi bitirebilmesi ve
elzem kanunları çıkarabilmesi konusundaki
duyarlılığını da biliyoruz. Bu nedenle, grup
önerimizin lehinde oy kullanmanızı talep ediyorum ve Yüce Meclisi
saygıyla selamlıyorum. (ANAP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum
Sayın Aslan.
Sayın Hatiboğlu, isterseniz
önce sizi davet edeyim.
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Fark etmez Sayın Başkan.
BAŞKAN - Aleyhte olmak üzere,
birinci olarak, Çorum Milletvekilimiz Yasin Hatiboğlu
konuşacaklardır.
Buyurun Sayın Hatiboğlu.
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Sayın Başkan, Yüce Meclisin değerli üyeleri; gündemi
bir kere daha düzenleme talebiyle Danışma Kurulunu toplantıya
çağıran iktidar gruplarının tekliflerini, Danışma
Kurulunda enine boyuna tartıştık; neler söylediğimizi,
hangi bölümlere neden karşı
çıktığımızı, sizinle, Yüce Heyetinizle
paylaşmak istiyorum.
Değerli milletvekilleri,
iktidar grupları, çalışma sürelerini yerleşik sürenin
ötesine taşıralım diyorlar. Gerçi, bizlerde âdet oldu; bu
Parlamento, özellikle 21 inci Dönem, mutadı ortadan kaldırdı; 21
inci Dönem, olağanı ortadan kaldırdı; hep, olağanüstü
yaşıyoruz, olağandışı yaşıyoruz.
Yerleşmiş bir Tüzük düzenlememiz var; Türkiye Büyük Millet Meclisi
hangi günler çalışır, hangi saatler arasında
çalışır... Türkiye Büyük Millet Meclisinin, Meclis üyelerinin
sorumlulukları, işlevleri, yalnız kanun yapmak ya da
araştırma ve soruşturma önergeleriyle mi sınırlı,
başka görevi yok mu? Biz, seçmenlerimizle ne zaman görüşeceğiz?
Aç, susuz, perişan, borçlu, icra tazyiki ve tehdidi altında kalan bu
insanlar, değerli kardeşlerim, iki gözüm, nur-u aynım
kardeşlerim benim, sizin kapılarınızı çalmıyorlar
mı, zorlamıyorlar mı? Siz, onları, hiç olmazsa -çare
bulamazsanız- 10 dakika dinleme ihtiyacı duymuyor musunuz? Peki, duyuyorsanız,
bu zamanı nereden buluyorsunuz? Ya buradaki Meclis çalışmalarından
ayrılıp gideceksiniz ya da oradaki insanları ihmal edip, buraya
geleceksiniz.
Bu İçtüzük yapıcı,
enine boyuna düşünmüş; demiş ki, milletvekilinin görevleri var,
bölgesiyle görüşecek, gelen insanlarla istişare edecek, kanun
çalışması yapacak, bu kanunlara hazırlık yapacak,
kütüphaneye gidecek, inceleme ve araştırma yapacak... Olabilir,
içinizde, arkadaşlarımızın bazıları çok allâme-i
benamdan sayabilir kendisini, hiç araştırma ihtiyacı
duymayabilir; ama, biz, beşeriz, araştırma ihtiyacı
duyuyoruz, olgun ve dolgun fikirlerle gelme ihtiyacı duyuyoruz. Bu
fırsatı elimizden hangi hakla alıyorsunuz? "Zaman"
diyorsunuz; değerli dostum Aslan buyurdular ki "eh, tatil
yaklaşıyor, biraz da daraldık, şu işlerimiz
var..." Doğru, katılıyorum; ama, siz, zamanı, bu güzel
zamanı...
Değerli milletvekilleri, bir
büyük diyor ki "yakutla, elinizdeki en değerli madenle zamanı
satın alamazsınız" yani, "el vaktü latüşterâbil
yakut..." diye başlıyor. Zamanı yakutla satın
alamazsınız; ama, yakutu, zamanı iyi kullanmak suretiyle
alabilirsiniz. Zaman bu kadar önemli. Zamanı çarçur ediyorsunuz; hâk ile
yeksan ediyorsunuz, yok ediyorsunuz zamanı, sonra gelip, zaman
darlığından şikâyet ediyorsunuz. Buna ne hakkımız
var beyler?! Bunu nereden biliyorum; beraber bakalım nereden bildiğimize.
Bakınız, kanun yaptık
biz. Kanun hükmünde kararnameler, kanunlar dahil, 47 tanesi için iptal
davası açtık. Bunların 30 tanesi Anayasa Mahkemesince iptal
edildi. Bunun anlamı nedir biliyor musunuz; o 30 tane kanunu, silbaştan,
burada bir kere daha görüşeceğiz. Hani, zaman çok önemliydi, hani
zamana değer veriyorduk!..
Değerli milletvekilleri, ne
olur yani, millet yararına ortaya koyduğumuz şu muhalefet
tekliflerini dikkate alsanız, o tekliflerimiz istikametinde düzenleme
yapsanız, şu 30 tane kanun iptal edilmese ve biz, o şimdi
geldiği zaman... Çünkü, bunlar, süreli geliyor. Mesela, yarın,
emeklilikle ilgili bir kanun tasarısı geliyor; son günü, biliyor
musunuz, son günü. 6 aylık süre dolmuş. Peki, bunu son günlere
sıkıştırmasanız, iptale gitmeseniz de, gidilmese de...
Niye zamanı iyi kullanmıyorsunuz? İade; 9 tane kanun iade
edildi, bugün RTÜK Yasası için iptale gidildi. Bizim gönlümüzdeki iadeydi,
doğru olan da oydu; ama, Sayın Cumhurbaşkanı öyle takdir ettiler,
iptale gittiler yürütmeyi durdurma talebiyle birlikte. Umuyorum ki, iptal
edilecek. Peki, biz, oturacağız, yine, sabah 4'lere kadar RTÜK'ü
tartışacağız; toplum gerilecek, insanlar strese girecek.
Yazık ve günah değil mi, zaman böyle mi güzel kullanılır,
bizim derdimiz bitti mi? Hâlâ icranın önünde köylülerimiz bekliyor!..
Bir gün bir ziraat odası
temsilcisine dedim ki: "54 üncü hükümet döneminde siz şu caddede
traktör yaktınız 'bu hükümeti istemiyoruz' dediniz, şimdi niye
yakmıyorsunuz?" Döndü dedi ki: "Başkanım, vallahi,
elimizde traktör mü kaldı ki yakalım." Ülke bu haldedir. Beyler,
biraz ülkenin öncelikli, ivedilikli dertlerine lütfen parmak basın.
Şimdi, bakın, binlerce
çocuğumuz... Eğitim diyoruz, uçan kuştan eğitime katkı
alıyorsunuz, uçan kuştan; insaf etmek lazım. Alın, helal
olsun; ama, ne yaptınız, eğitimi nereden nereye getirdiniz!..
Eğer, iyiliğe götürdünüzse satanistler niye; eğer, iyiye
götürdünüzse ülkedeki bu sosyolojik patlamalar niye?!
Değerli milletvekilleri,
bakın, şimdi, önümüzdeki on onbeş gün içerisinde binlerce evladımızın,
derse girememekten bir yılı heba olacak, devamsızlıktan
sınıfta koyacaklar. Gelin, buna bir çözüm bulalım, bir af
getirelim. Diyelim ki, bu çocukların günahı yok, suçlu
olduklarından değil, bunların yöneticileri suçludur, bu
yöneticilerin başındaki Bakanı suçludur, bu Bakanı
zapturapt altına almayan hükümet suçludur; ama, hiç olmazsa, biz,
Parlamento olarak, bu kusurumuzu, bu eksiğimizi bir afla düzeltelim, bu
çocuklara imtihanlara girme imkânı verelim, bir zaman bulalım;
bunlarla uğraşalım. Hayır, maşallah, barekallah
hükümetimizin böyle bir derdi yok. Hükümet, nereden kalksan, hangi mesele olsa,
tamamen duygusal!.. Tamamen duygusal!.. İşi gücü para... Şimdi
imtihan açıyorsunuz değil mi efendim?.. Milyonlarca çocuktan,
gençten, aşsız, işsiz, çay parası bulamayan o gençten, her
gün sabah büyük bir eziklik içerisinde babasının eline bakan, çay
parasını verebilir mi ki, kahvehanede mahcup olmayayım diye
anasının eline bakan çocuktan 30 000 000 lira alacaksınız,
imtihana sokacaksınız; o çocuk imtihanda başarılı
olacak ve siz, onu işe koyacaksınız! Siz, bu oyunu bundan bir
sene kadar önce oynamadınız mı? Binlerce insana
"kazandın" demediniz mi; dediniz. Kaçını
aldınız; yüzde 5'ini. Yüzde 95'i nerede?!. Bunlar, bir daha imtihana
girecek, bir daha girecek. Tahmin edilen gelir...
Şu işe bakın
değerli milletvekilleri, üzülerek ifade ediyorum aziz milletim, bu
sayın iktidar gruplarına derdimizi anlatamıyoruz; siz bari bizi
anlayın... Siz bari bizi anlayın... Milyonlarca insanı imtihana
aldınız, beklettiniz, ümit verdiniz, şimdi ortada sürünüyor,
perişan. Yeni bir imtihan açıyorsunuz. Dünyanın hiçbir yerinde
görülmemiş. İmtihan şunun için açılır: Kalite,
yeterlilik tespiti için açılır ya da aynı seviyede çok
sayıda insan varsa müsabaka imtihanı açılır; kim kimi
geçecekse onun tespiti için açılır. Hayır, bu iktidarın
hesabı o değil. Bu iktidar oturuyor hesap ediyor, kaç insanı
alırsam kaç lira kazancım olur diye. (SP sıralarından
alkışlar) Bu imtihandan ne bekliyorlar biliyor musunuz; 97 trilyon
lira. Böyle bir hesap olabilir mi?! Bunların, bu iktidarın bütçeleri
de böyle. Hiçbir ülkenin, demokrat bir ülkenin, hukuk devletiyle yönetilen
hiçbir ülkenin sosyal gailesi ve sosyal endişesi olan hiçbir devletin
bütçesinde ceza kalemi olmaz. Ha, elbette olur; temsili bir miktar
koyarsanız, olur ya, oradan para gelirse bu fasla kaydedilsin diye.
Bu siyasî iktidar, trafik
cezalarına 19 trilyon lira gelir koymuştur, 19 trilyon!.. Bunun
anlamı şu: Sayın Bakan emniyet müdürlüklerine, sayın
emniyet müdürlükleri bölge polislerine, bölge polisleri ilçe polislerine
talimat veriyor, diyor ki: "Arkadaş, akşama kadar şu kadar
makbuz keseceksin ha, kesmezsen yandın." Böyle mantık olur mu,
böyle devlet olur mu?!
Değerli milletvekilleri, bütün
bunları, şunun için söylüyorum: Yaptığınız işlerde
halkın kârına, halkın yararına, halkın hayrına
bir iş olmadığı için de hayrını görmüyoruz.
Burada kanunu kavga dövüş yapıyorsunuz...
Şimdi, ben, İçtüzüğün
57 nci maddesine göre en tabiî hakkım olan yoklama
yapılmasını istiyorum "bu, hakkın suiistimalidir"
diyorsunuz, tepki gösteriyorsunuz; halbuki, Tüzük hükmü çok açık,
suiistimal yok; ama, koskoca komisyon, koskoca hükümet oraya oturuyor
"biz, bu önergeye katılıyoruz, isabetli bir önergedir"
diyor ve oylamaya geçince de oy vermiyor. Niye yapıyor bunu; milletvekili
5 dakika konuşacak, milletvekilinin söz hakkını kesmek için. Bu,
olacak iş değildir. Buradan hayır bulmuyorsunuz,
bulamıyorsunuz.
Sayın Başkanım,
farkına varmadan sürem geçmiş, özür diliyorum.
Sayın Başkan, değerli
arkadaşlarım; bu grup önerisine ret oyu vereceğiz.
Bakın, bunun arkasından,
milletimizi çok yakından ilgilendiren mahallî yönetimlerle ilgili bir
teklifimiz, bir talebimiz var, buna destek rica ediyoruz.
Sayın Başkan, size ve
Heyete saygı sunuyorum efendim. (SP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Ben de teşekkür
ediyorum Sayın Hatiboğlu.
Aleyhte olmak üzere, ikinci söz,
Aydın Milletvekili Ali Rıza Gönül'e aittir.
Buyurunuz Sayın Gönül.
ALİ RIZA GÖNÜL (Aydın) -
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Muhterem Heyetinizi
saygıyla selamlıyorum.
İktidar gruplarının
getirmiş oldukları önerinin aleyhinde yine
huzurlarınızdayız. Yine, aleyhte, görüş ve
düşüncelerimizi Muhterem Heyetinize sunmak için söz almış
bulunuyorum.
Sayın Aslan, lehteki
konuşmasının bir bölümünde, iktidar partilerinin getirmiş
olduğu bu öneriye, muhalefetin, Danışma Kurulunda
katılmadığını, tasvip etmediğini ve bu nedenle
de, üçlü imzayla grup önerisini Genel Kurula indirdiklerini belirttiler. Tabiî
ki, siz, bizim, her zaman söylediğimiz, her zaman
eleştirdiğimiz, dikkate alınmasını özellikle
istediğimiz hususlara yer vermezseniz, bizim, sizin doğrultunuzda
getirdiğiniz öneriye evet dememiz beklenemez. Zaten, ısrarla bu
tutumunuzda devam etmektesiniz. İstiyorsunuz ve diyorsunuz ki, biz böyle
düşündük, böyle olmasını istiyoruz, muhalefet olarak siz de buna
evet diyeceksiniz. Yok... Bizim böyle bir mecburiyetimiz yok ve muhalefet
olarak da böyle bir mecburiyetimizin olması ve buna evet dememiz de bizden
kesinlikle beklenemez.
Değerli milletvekilleri,
özellikle, öneri incelendiğinde, yine her zamanki gibi, görüşülecek
kanun tasarılarının yerleri değiştiriliyor, yine
çalışma saatleri yeniden tespit ediliyor ve denetim konusu olan sözlü
soruların görüşülmesi, çalışmalardan
çıkarılıyor.
Bizim, çalışma saatleriyle
ilgili taleplerinize hiçbir itirazımız yok. Daha çok
çalışılması gerektiğini vurguluyorsanız ve
istiyorsanız, muhalefet olarak, biz, istediğiniz kadar
çalışmaya hazırız. Üzülerek ifade edeyim ki, çalışma
kararını alan sizsiniz, çalışma saatlerini uzatan sizsiniz;
ama, buna uymayan da sizsiniz. Buna uymuyorsunuz...
Şimdi, benim elimde,
getirmiş olduğunuz bu önerilerle ilgili bir çalışmamız
var; baktık, geçmiş üç ay içerisinde toplam 11-12 defa
Danışma Kurulunu toplantıya çağırmışsınız
ve yine, toplam 27 güne ait bir çalışma şeklini ve
görüşülecek konuları belirlemişsiniz. Bu 27 günlük
çalışma programının 15 gününde, yeterli çoğunluk
bulunamadığından, öngörülen çalışma süresine ulaşılamadan
Genel Kurul çalışmaları sona ermiş; 12 gününde ise, talep
edilen süreye ulaşılmış ve Genel Kurul
çalışmaları sonuçlandırılmış.
Şimdi, siz "bitinceye
kadar çalışalım" diyorsunuz "saat 23.00'e kadar
çalışalım" diyorsunuz; ama, çalışma saatine
uymayan, çalışma saati dolmadan karar yetersayısını
bulamamakla, toplantı yetersayısını bulamamakla Genel
Kurulun çalışmasını önleyen, yine, sizsiniz. Sizin
sayısal bir probleminiz yok; çünkü, takriben 351'le kurulan hükümetin
arkasında bugün 340 civarında milletvekili desteğiniz var. Bu
önerileri, istediğiniz gibi, buradan oylatıp geçiriyorsunuz; ama,
koyduğunuz çalışma saatlerine riayet etmeyen, uymayan ve
uygulayamayan gruplar da sizsiniz; bunu, özellikle, muhterem milletvekili
arkadaşlarımın bilgisine arz etmek istiyorum.
Şimdi, biz ne diyoruz; bizim
dediğimiz ve istediğimiz çok şey değil: Şu yasalar
görüşülürken, İçtüzüğün hükümlerine riayet edelim,
İçtüzükte belirlenen sürelere riayet edelim. Belki, sizler,
konuşmayabilirsiniz, bu kürsüye gelmeyebilirsiniz, görüşülen yasa
üzerinde olumlu veya olumsuz görüş ve düşüncelerinizi bu kürsüden,
Muhterem Genel Kurula, Heyete ve yüce millete anlatma ve aksettirme
ihtiyacını duymayabilirsiniz; ama, biz, muhalefet olarak, ülkenin
çıkarına gördüğümüz her yasada veya toplumun aleyhine
gördüğümüz her yasada olumlu veya olumsuz düşüncemizi arz etmek,
olumlu veya olumsuz katkıda bulunmayı da bir görev kabul ediyoruz.
Siz, belki, görüşülmeden, konuşulmadan ve
tartışılmadan bir aceleye getirerek yasaları buradan
çıkarmak isteyebilirsiniz; ama, çıkardığınız o
yasaların, nasıl, bir yerlere tosladığını,
nasıl, geri döndüğünü, nasıl, veto edildiğini, nasıl,
Anayasa Mahkemesinden iptal kararıyla döndüğünü hepimiz görüyoruz ve
milletimiz de görüyor.
Ne olur, bizi dinleseniz, bu
tasarıları, makul süre içerisinde, düşünerek,
tartışarak, konuşarak, muhalefetin haklı uyarılarına
kulak vererek düzenleyip ve o şekilde görüşülerek
yasalaşmasını sağlasanız; acaba, ülke, bundan
kazançlı mı çıkar, zararlı mı çıkar?! Acaba,
Parlamento, işte, bunların yaptığı her yasa ya
Cumhurbaşkanlığından dönüyor ya da Anayasa Mahkemesinden
dönüyor şeklinde bir eleştiriye tabi tutulacağına, Genel
Kurul ve Türkiye Büyük Millet Meclisi, tasarı ve teklifleri fevkalade
güzel inceliyor, fevkalade dikkatle ve özenle eleştiriyor, doğruyu ve
yanlışı birbirinden ayırmak suretiyle bu tasarı ve
teklifleri de yasalaştırıyor denilse; bu, toplumumuz için, bu,
Meclisimiz için; bu, demokrasimiz için olumlu bir puan olmaz mı, olumlu
bir kazanç olmaz mı; ama, görüyoruz ki, siz, 18 Nisan 1999 akabinde
kurulan bu hükümetin grupları olarak, grup yönetimleri olarak, hâlâ bu
yanlışta ısrar ediyorsunuz.
Değerli milletvekilleri, o
nedenle, biz, gerek çalışma saatlerine ve gerekse her hafta getirilen
bu yeni düzenlemeye karşı çıkıyoruz.
Şimdi, elimde gündem var;
bakıyoruz: 8 inci sıradaki 786 sıra sayılı ceza infaz
kurumları ve tutukevleriyle ilgili yasa tasarısının,
aylardan beri 4 üncü maddesinde çakılıp kalmışız,
yarım bekliyor. Bu tasarı önemli değil mi, bu tasarı için
komisyon ve sayın bakan gelip buraya oturmuyor mu, görüşmeleri
başlatıp, bir an evvel yasalaşması için de bir çaba
göstermiyor mu ve bu, ülke için gerekli değil mi?! Aylardır bu
tasarı yarım olarak bekliyor.
Geliyoruz, 9 uncu sıradaki 557
sıra sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısına. Bunun da aylardan beri 2
nci maddesinde kaldık; bu da yarım bekliyor.
Geliyoruz, 827 sayılı yasa
tasarısına; o da yarım bekliyor.
Geliyoruz, 11 inci sıradaki 23
Nisan 1999 tarihine kadar işlenen suçlarla... O da yarım bekliyor.
Geliyoruz, yine, 868 sıra
sayılı yasa tasarısına; bu da yarım bekliyor.
Değerli arkadaşlarım,
iktidar partilerine mensup değerli milletvekili arkadaşlarım,
özellikle istirham ediyorum ve sesleniyorum: Gruplarınızın ve
grup yönetimlerinizin bu yanlış, taraflı ve yapılan tüm
uyarılara kulak tıkayan davranışına karşı,
lütfen, ülkemiz için, milletimiz için bir tepki koymalısınız.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
ALİ RIZA GÖNÜL (Devamla) - Grup
yönetimleri ve grup başkanvekili arkadaşlarımız bunu
huzurunuza böyle getirebilirler; ama, siz, elinizi vicdanınıza
koyarak, aslı bozup hep yanlışta ısrar eden iktidar
gruplarının önerilerine destek verme gibi bir mecburiyetle
bağımlı ve yükümlü değilsiniz.
O nedenle, asıl olan,
gündemdeki sıranın takip edilmesidir ve iktidar partisi
gruplarının ve özellikle muhalefet partisi gruplarının ve
milletvekillerinin, özgürce düşünme, inceleme, irdeleme,
araştırma yapma ve kanun hakkındaki görüş ve
düşüncelerini, buradan, açıkça, Yüce Milletimize ifade etme yönündeki
olumlu katkılarını sağlayabilmek için bir zamana, bir
çalışma zamanına ihtiyaçları var; ama, görüyoruz ki,
getirilen her yasa tasarısına, olumlu olumsuz, fakirin fukaranın
meselesini çözüyor mu çözmüyor mu; nereden ve kimin kumandası altında
getirildiğini götürüldüğünü araştırmadan; ülke ekonomisini,
esnafını, çiftçisini, vatandaşını, memurunu,
emeklisini nasıl olumsuz etkileyeceği konusunda en küçük bir
düşünme ve araştırma yapma gereğini duymadan, hep,
parmaklarınızı kaldırıyorsunuz ve kabul ediyorsunuz;
ama, unutmayınız ki, bir gün, vatandaş da, günü geldiğinde,
herhalde, size elini kaldıracaktır. Bunu biliyor musunuz, bunu
bekliyor musunuz? Onun için...
BEYHAN ASLAN (Denizli) -
Kaldırdı, kaldırdı; Armutlu'da kaldırdı...
ALİ RIZA GÖNÜL (Devamla) -
Şimdi, tabiî, ne zaman kaldırır, nasıl kaldırır;
Sayın Aslan, onu hep beraber göreceğiz, onu hep beraber
yaşayacağız ve göreceksiniz, burada oturanlar, buraya da
almayacak, herhalde, yukarıya, balkona çıkacaksınız;
çıkmak zorundasınız; çünkü, millet sizi affetmeyecektir. Memleketimizi
ekonomik krizin göbeğine götüren ve merkezinde siyasî bir krizin
müsebbibi, yaratıcısı, sahibi olan iktidar partilerini ve bu
hükümeti, Yüce Türk Milleti, mutlaka, o sandık önüne geldiğinde
değerlendirecek ve herhalde, sizlere, yeşil kart değil,
kırmızı kart gösterecektir.
O nedenle, bu görüşlerinize ve
önerinize katılmamız mümkün değil; katılmıyoruz,
olumsuz oy vereceğiz; ama, biliyoruz ki, milletimiz, günü geldiğinde,
o olumsuz oyunu, sandıkta, sizlere, ders alasınız diye, çok net,
çok açık gösterecektir.
BAŞKAN - Sayın Gönül,
teşekkür edebilir miyim...
ALİ RIZA GÖNÜL (Devamla) -
Yalnız, şunu söyleyeyim: Bugün siz gülüyorsunuz; ama, yarın
milletimiz gülecektir ve sizler de ağlayacaksınız.
HASAN GÜLAY (Manisa) - Size
gülüyoruz, size...
ALİ RIZA GÖNÜL (Devamla) -
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (DYP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkürler
Sayın Gönül.
IV. -
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI (Devam)
D)
ÇEŞİTLİ İŞLER
1. -
Genel Kurulu ziyaret eden Tacikistan-Türkiye Parlamentolararası Dostluk
Grubu Başkanı Yusufcan Ahmedov ve beraberindeki heyete Başkanlıkça
"Hoş geldiniz" denilmesi
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, Tacikistan-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu
Başkanı Sayın Yusufcan Ahmetov ve beraberindeki heyet Genel
Kurulumuzu onurlandırmışlardır.
Kendilerine, Yüce Heyetiniz
adına, hoş geldiniz diyorum. (Alkışlar)
V. -
ÖNERİLER (Devam)
A)
SİYASÎ PARTİ GRUBU ÖNERİLERİ (Devam)
1. -
Genel Kurulun çalışma gün ve saatleriyle gündemdeki
sıralamanın yeniden düzenlenmesine ilişkin DSP, MHP ve ANAP
Gruplarının müşterek önerisi (Devam)
BAŞKAN - Şimdi, önerileri
ayrı ayrı okutup, oylarınıza sunacağım.
Birinci öneriyi okutuyorum:
1- 20 Mayıs 2002 tarihli gelen
kâğıtlarda yayımlanan 868 sıra sayılı kanun
tasarısının, 48 saat geçmeden, gündemin "Kanun Tasarı
ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler"
kısmının 12 nci sırasına alınması
önerilmiştir.
BAŞKAN - Oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.
İkinci öneriyi okutup,
oylarınıza sunacağım:
2- Genel Kurulun, 21 Mayıs 2002
Salı, 22 Mayıs 2002 Çarşamba günleri 15.00-19.00, 20.00-23.00
saatleri arasında çalışması, 21 Mayıs 2002 Salı
günü (11/28) esas numaralı gensoru önergesinin gündeme alınıp
alınmayacağı hususundaki görüşmeler ile Sayıştay
Birinci Başkanlığı için yapılacak seçimin
tamamlanmasından sonra diğer denetim konularının
görüşülmeyerek kanun tasarı ve tekliflerinin görüşülmesi, 22
Mayıs 2002 Çarşamba günü gündemin 13 üncü sırasına kadar
olan kanun tasarı ve tekliflerinin görüşmelerinin saat 23.00'e kadar
tamamlanamaması halinde, görüşmelerin bitimine kadar çalışma
süresinin uzatılması, 22 Mayıs 2002 Çarşamba günü sözlü
soruların görüşülmemesi önerilmiştir.
SALİH KAPUSUZ (Kayseri) -
Sayın Başkan, karar yetersayısının
aranılmasını istiyoruz.
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, bu önerinin oylanmasında karar yetersayısının
aranılması istenmiştir; arayacağım.
Oylarınıza sunuyorum:
Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir; karar
yetersayısı vardır.
Saadet Partisi Grubunun,
İçtüzüğün 19 uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi
vardır; önce okutacağım, sonra oylarınıza
sunacağım:
2. -
(10/136) esas numaralı, Konya Milletvekili Veysel Candan ve 21
arkadaşının, belediyelerin kaynak sorunları ve denetimi
konusunda Meclis araştırması açılmasına dair
önergesinin 28.5.2002 Salı günü görüşülmesine ilişkin SP Grubu
önerisi
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Danışma Kurulunun
21.5.2002 Salı -bugün- günü saat 12.00'de yaptığı
toplantıda, siyasî parti grupları arasında anlaşma
sağlanamadığından, İçtüzüğün 19 uncu maddesine
göre, aşağıdaki önerimizin Genel Kurulun onayına
sunulmasını saygılarımla arz ederim.
Yasin
Hatiboğlu
Saadet
Partisi Grubu Başkanvekili
Öneri:
Gündemin "Genel Görüşme ve
Meclis Araştırması Yapılmasına Dair
Öngörüşmeler" kısmının 99 uncu sırasında
bulunan (10/136) esas numaralı Konya Milletvekili Veysel Candan ve 21
arkadaşının, belediyelerin kaynak sorunları ve denetimi
konusunda, Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci
maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesinin 28.5.2002 Salı günü
görüşülmesi.
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, Saadet Partisi Grubu önerisiyle ilgili iki adet lehte söz
talebi vardır.
İlk olarak, Sakarya
Milletvekili Nezir Aydın.
Buyurunuz Sayın Aydın. (SP
sıralarından alkışlar)
NEZİR AYDIN (Sakarya)-
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Veysel Candan ve 21
arkadaşının, belediyelerin kaynak sorunları ve denetimi
konusundaki araştırma önergesinin gündeme alınması ve
görüşülmesi lehinde söz almış bulunuyorum; bu vesileyle, Yüce
Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Muhterem arkadaşlar, hepimiz
biliyoruz ki, ziyaretlerimizde ve buraya geldiklerinde bize şikâyetlerinde
görüyoruz ki, şu anda tüm belediyelerimiz bir ekonomik kriz içindedir,
ülkemiz bir ekonomik kriz içindedir; ama, ülkenin krizi yanında
belediyeler ikinci defa bir kriz içindedir.
Şimdi, bu önergenin,
esasında, öncelikli olarak Türkiye Büyük Millet Meclisimizde
görüşülmesi gerekmektedir. Neden; çünkü, biz milletvekilleri ve halka,
seçmenlerine birçok vaat vererek seçilen belediye başkanlarımız,
İller Bankasından kendilerine neden yeterli para
aktarılmadığını, neden çok kesintiler
yapıldığını, neden afet kararnamelerinde adaletsizlik
olduğunu merak ediyorlar. Bu görüşülecek ki, burada, iktidarın
değerli milletvekilleri, iktidarın sayın bakanı,
bakanları, Başbakanı, bu konuda bilgi verecekler; hem milletimiz
bilgilenecek hem sayın belediye başkanları bilgilenecek ve
sayın milletvekilleri de bilgilenecek; ama, bugüne kadar ne soru
önergelerine yeterli cevap alınabilmektedir ne de bu konuda doyurucu bir
bilgi verilebilmektedir.
Şu anda, maalesef, Türkiye'de
tüm belediyelerin İller Bankası kesintilerinden oldukça mustarip
olduğunu biliyoruz; ama, acaba, gerçekten, İller Bankasında para
yok, İller Bankasının kaynakları bitik, onun için mi
veremiyor; yoksa, burada başka şeyler mi var, burada adaletsizlik mi
var?! Bunu bilmek mecburiyetindeyiz, bunu anlamak zorundayız.
Değerli arkadaşlar,
şu anda, yüzlerce belediyeden -ismini vermeden- sadece birisinin son dört
beş ayına ilişkin kesintilerini, yani, İller Bankası
tahakkuk ve tediyelerini -tahakkuk edilen, kesilen ve ödenen miktarları-
okumak istiyorum; ayların da ismini vermiyorum, belediyelerin de ismini
vermiyorum: Birinci ay -yani okuduğum aydan itibaren- tahakkuk 7 181 436
000, kesilen 6 217 319 000, ödenen 964 000 000.
Akabinde bir diğer ay: Tahakkuk
11 523 000 000 -yuvarlak okuyorum- kesilen 9 794 000 000, ödenen 1 728 000 000;
yani, 11 milyarın, 9 700 000 000 kesilmiş, 1 700 000 000
ödenmiş.
Bir diğer ay: Tahakkuk 10 596
000 000, ödenen 1 580 000 000. Bu aylar böyle devam edip gidiyor.
Şimdi, bir şeyi
dikkatinize sunmak istiyorum. Bu bahsettiğim belediyenin SSK'ya borcu yok,
bu belediyenin Maliyeye borcu yok, muhtasar kesintisi de yapılmıyor.
Ya ne yapılıyor bu belediyeye; arkadaşlar, birinci ay tahakkukunda
"6 217 000 000 lira su içme" yazıyor; aynen böyle; burada
yanımdadır. Tahakkukunda, su içme kesintisi 6 milyar!
İkinci ay; tahakkuk 11 milyara
çıkmış. Bu defa su içme kesintisi 9 784 000 000.
Tahakkuk sonra 6 milyara
düşmüş; çünkü, Maliye Bakanlığından, toplanan
vergilere göre aktarılıyor, nüfusa göre
dağıtılıyor. Bu paranın, tahakkukun yükselmesini ve
düşmesini anlamak son derece mümkün; ama,o ay bakıyorsunuz ki, 6
milyar tahakkuk edince 5 milyar kesiliyor. Allahaşkına, bu işin
bir oranı, bu işin bir statüsü, bu işin bir hesabı,
kitabı yok mu?! Tahakkuk 11 milyar olursa 9 milyar kesinti, tahakkuk 6
milyar olursa 5 milyar kesinti, tahakkuk 7 milyar olursa 6 milyar kesinti!..
Yani, tahakkuk 100 milyar olsa 99 milyar kesinti... Ve belediyelerin
birçoğunun ifadesi, İller Bankasının bu uygulamasından,
faizlerinin yüksekliğinden dolayı, yapılan bir su
şebekesinin bedelini ödemek ömrü billah mümkün olmayacaktır
şeklindedir.
Değerli arkadaşlar, bu
meseleyi neden bugün görüşmemiz gerekiyor? Bakın, Meclis
gündemimizde, milletvekili arkadaşlarımız tarafından
verilmiş 246 tane araştırma önergesi var. Bunlarla, oldukça
önemli meselelerin araştırılması isteniyor; ama, 57 nci
hükümet -ne hikmetse- göreve başladığı günden beri,
araştırma günü olan salı günlerini, daima, grup önerisi
getirerek kanun görüşmeye... Nasıl kanun görüştüğünü,
tabiî, Türk Milleti ve herkes çok iyi biliyor. RTÜK gibi kanunlarla zamanı
harcıyoruz.
Değerli arkadaşlar, tabiî,
bu meseleyi görüşmemiz gerekiyor; neden; çünkü, bizim, bugün
görüşeceğimiz bir gensoru önergesi vardı Sayın Başbakan
ve Bakanlar Kurulu hakkında; ama, Saadet Partisi olarak istedik ki,
Sayın Başbakanımız, burada söyleyeceğimiz gerçekleri,
hastane odasında dinlemesinler, burada dinlesinler, onun için bunu
erteledik. Ama, bu meseleler hallolmuyor; bu meselelerin mutlaka
görüşülmesi gerekir. Madem onu erteledik, o halde, belediyelerin
sıkıntılarını, belediyelerin sorunlarını
dile getiren bu araştırma önergesinin bugün görüşülmesi
gerekirdi.
Muhterem arkadaşlar,
bakın, bir afet kararnamesi yayımlandı; niçin
yayımlandı... Burada, İskân Bakanlığının bir
genelgesi vardır. Bu genelgede ifade edilen şudur: "Bir yıl
içerisinde olan afetler yetkililerce tespit edilir ve hazırlanan bu
keşifler neticesinde, zarar gören tesislerin afet öncesi haline
getirilmesiyle sınırlı olarak, gereken yapılır."
Değerli arkadaşlar, 2
Şubat 2001 tarihinde bir afet kararnamesi yayımlandı ve bu afet
kararnamesinin 3 üncü maddesinde aynen şu ifade vardı: "2001
yılının ilk altı ayını kapsayan bu kararnameden
sonra tekrar kararname yayımlanacaktır." Yani, altıncı
ayı müteakiben 2001 yılında tekrar kararname
yayımlanacağı yayımlanan kararnamede yazıyor;
Bakanların ve Başbakanın imzasıyla taahhüt altına
alınmış; ama, arkadaşlar, bırakın 2001
yılının ikinci altı ayını neredeyse 2002
yılının ilk altı ayında kararname
yayımlanamayacaktı. 2001 yılının ikinci altı
ayı kararnamesiz geçti. Bu arada, biliyorsunuz, nisan, mayıs
aylarında -Allah bir daha hiçbir bölgemize, hiçbir ilimize, hiçbir yere
afet vermesin- Hatay ve İçel'de, kasım ayında da Rize'de büyük sel
felaketleri oldu. Nisan ve mayıstaki afetzedeler, kararnameye girmeyi,
zararlarını izale etmek için, maalesef, hükümetin, bakanların
anlaşmasını beklemek mecburiyetindeydi; ama, 2001
yılının ikinci altı ayında, maalesef,
anlaşamadılar, anlaşıp kararname çıkaramadılar,
dağıtamadılar; ancak 13.4.2002 tarihinde bir kararname
çıktı. Kararname çıktı; ama, evlere şenlik bir
kararname, tam bir kararname, çok enteresan bir kararname, neresinden
başlayıp neresinde bitireceğimizi bilemediğimiz bir
kararname. Zamanım yok; ama, bu kısa sürede birkaç başlık
sunacağım.
Bakın arkadaşlar "bir
yıl içerisinde olan afetlere kararnamede yer verilir" deniyor; ama,
yüksek derecede, en yüksek oranda katsayı verilen bir ilimizde, belediyede
araştırma yaptık -ismini vermiyorum; herkese para verilsin, para
verilmesine karşı değiliz; ama, adil verilsin- bu ilde
yaptığımız araştırmada, en son afetin yirmi
yıl önce, şehir içinden geçen bir derenin
taştığını hatırlıyorlar, başka hiçbir
afet, elhamdülillah, olmamış, hatırlamıyorlar; ama, bu
belediyemiz, afet kararnamesinde...
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Lütfen
tamamlayınız.
NEZİR AYDIN (Devamla) - Tamam
Sayın Başkanım.
Bir başka ilin il merkezinde
afet olmuş, sel taşkını olmuş, belediye, gerçekten,
altyapı zararına uğramış; ama, hiç afet olmayan bir
başka ilçesi afet kapsamına alınmış; neden; nedeni
gayet açık; il merkezindeki belediye CHP'li, afet kararnamesine giren
belediye MHP'li... 17 tane ilden 20 belediye afet kapsamına
alınmış, bunların tamamı -tesadüf olamaz- MHP'li.
ORHAN BIÇAKÇIOĞLU (Trabzon) -
Hangi belediyeler?..
NEZİR AYDIN (Devamla) -
Şimdi, değerli arkadaşlar, çok enteresan bir şey daha var
burada. Bakınız, Türkiye'deki tüm belediyelerin, yaklaşık
olarak üçte 1'i MHP'li ve ANAP'lı belediyelerden oluşuyor; ama,
şu son afet kararnamesindeki payların tamamının yüzde
52'sini MHP'li ve ANAP'lı belediyeler almışlar.
BAŞKAN - Sayın Aydın,
lütfen sonuçlandırınız.
NEZİR AYDIN (Devamla) -
Bitiriyorum Sayın Başkanım; bu önemli...
Burada enteresan bir şey daha
var. Bu, kendi içlerindeki taksim. Demek, bunun için anlaşamadılar,
bunun için on ay kararname yayımlanamadı Türkiye'de.
Bakın, ANAP'ın 792
belediyesi var; afet kararnamesinden aldığı pay oranı yüzde
20,6; MHP'nin 501 belediyesi var; aldığı yüzde 31,2...
ORHAN BIÇAKÇIOĞLU (Trabzon) -
700'ü geçti, 700'ü...
NEZİR AYDIN (Devamla) - Yani,
şimdi, ikisinin aldığı, yüzde 51'i geçkin, yüzde 52...
Şimdi, tabiî, bütün bunlar bu
şekilde olup bitiyorken, Adapazarı'nın yerle bir olan, şu
anda hiçbir mahallesinde 1 metre asfalt olmayan 60 000 nüfuslu belde belediyesi
afet kapsamında değil; ondan para kesilecek, sadece ve sadece tek
afeti. DYP'den istifa etmiş, MHP'ye geçmiş diye afet kapsamına
alınan belediyeye ödenecek... İsmi burada, merak edenlere veririm;
merak edenlere, konuşmamdan sonra veririm. Şimdi, peki, bunun, adalet
neresinde?! Bugün, biz, bunu görüşmeyeceğiz de arkadaşlar, neyi
görüşeceğiz allahaşkına?!
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum
Sayın Aydın.
NEZİR AYDIN (Devamla) -
Şartla salıverme; affın bir başka boyutu... Tabiî,
iktidarın parmak sayısı fazla olduğu için, istediği
gibi, istediğini, bugün, burada yapabiliyor; ama, bu, gerçekleri örtmüyor,
bu, gerçekleri gizlemiyor.
İnşallah, temennim odur
ki, bu önerimiz dikkate alınır ve bu meseleleri daha detaylı bir
şekilde, burada görüşme imkânı buluruz diyor, hepinize
saygılar sunuyorum.
ORHAN BIÇAKÇIOĞLU (Trabzon) -
Trabzon'da 72 belediye var; 15'i MHP'li; hiç biri giremedi. Bu kararnameyi ben
de kınıyorum.
BAŞKAN - Lehte ikinci söz,
Ankara Milletvekili Zeki Çelik'e aittir.
Buyurunuz Sayın Çelik.
MEHMET ZEKİ ÇELİK (Ankara)
- Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; belediyelerin kaynak
sorunları ve denetimi konusunda, Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergemizin salı günü görüşülmesi
hakkında Saadet Partisi Grubu önerisi üzerinde görüşlerimi
açıklarken, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar,
belediyeler, insanların doğumundan ölümüne kadar her konuda hizmet
veren, çok önemli kuruluşlarımızdır. Suyumuz akmasa,
çöpümüz toplanmasa, ayağımız taşa değse,
arabamızın tekeri çukura düşse, hava kirliliği olsa -hemen,
çevremizde hoş olmayan görüntüleri, eğer, takip edersek- seyyar
satıcısından otobüs şoförüne, taksicisinden berberine,
lokantacısından fırıncısına kadar şikâyetçi
olduğumuz her şeyin çözümünü belediyelerden bekleriz. Belediyelerin,
bütün bu hizmetlere uygun birtakım çalışmaları
yapmaları için, idarî ve malî yapıya sahip olmaları gerekir.
İdarî yapı, tamamen merkeziyetçi bir hüviyete bürünmüş ve
iş yapamaz hale getirmiştir. Bir tayin yapılması için
ilgili bakanlığın onayı gerekiyor. Oysa, alacağı
bir mühendis, bir mimar veya avukat veya başka bir meslek grubu mensubu
için bu tür formalitelerle uğraşılmaması gerekir ve
gerçekten, bunu, belediye başkanının çok rahatlıkla
yapması lazım. Bu işleri, böyle bir formaliteye boğmamak
lazım.
Bakanın, istediği zaman,
istediği belediye başkanını, bazı gerekçelerin
arkasına sığınarak görevden almaması gerekir. Bunlar,
halkın oylarıyla seçilmiş, bölgelerinde sevilen, sayılan
insanlardır. "Soruşturmanın selameti
açısından" diyerek böyle bir gerekçenin arkasına
sığınmak suretiyle, seçilmiş birini böyle bir muameleye
reva görmek, doğrusu, hakikaten haksızlıktır.
Bunu ifade ederken, istedikleri her
şeyi sorumsuzca yapsınlar veya bunu yapabilirler demek istemiyorum;
ama, ülkemizde, yaralı bir demokrasi var, yaralı bir demokrasi
tatbikatı var, insan hakları ihlalleri var, özgürlüklerin
kısıtlanması var ve hukukun, adamına göre
çalışması var; bunlar, yaşanan şeylerdir.
Bakınız, geçtiğimiz
hafta içerisinde KİT Komisyonunda bir olay oldu; Toplu Konut İdaresi
görüşülürken karşılaştığımız durumu
dikkatlerinize sunmak istiyorum. Toplu Konut İdaresi, Samsun'daki
konutlarını pazarlamak için bir firmayla anlaşmış.
Yüksek Denetleme Kurulu da, bunun, Başbakanlık Tasarruf Genelgesine
aykırı olduğunu ifade ederek soruşturma istemiş ve
soruşturma başlatılmış.
Başbakanlığın iki müfettişi, yaptıkları
soruşturma sonucunda, raporda "burada devletin bir zararı söz
konusu değil, usulsüz bir işlem yapılmamış; ancak, bir
de Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından bu işin
soruşturulması uygun olur" diyorlar. Haydi, pes doğrusu!..
Gelin bu işin içinden çıkın!.. Eğer, usulsüzlük yoksa,
neden cumhuriyet savcılığı bir daha bu işi
soruştursun?!
Tabiî, bunun anlamını biz
çözemediğimiz için KİT Komisyonunda, Başbakanlık
Teftiş Kurulunun bunu cevaplamasını istedik. Başbakan
adına, Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı,
vermiş olduğu cevapta, yani, ince bir imayla "siz bu işlerden
ne anlıyorsunuz" gibisinden, istihza ifade eden yazılar
yazmıştır.
ORHAN BIÇAKÇIOĞLU (Trabzon)
-Ayıp etmiş..
MEHMET ZEKİ ÇELİK
(Devamla) - Evet, işte bürokrasi budur. Biz, bunun çözülmesini istiyoruz,
bunun ortadan kaldırılmasını istiyoruz.
Bir de, denetim adına
belediyelere gönderilen müfettişlerin haddi hesabı yok.
İşlerine geldiği zaman, istedikleri yerlere istedikleri kadar
müfettiş gönderip bunları baskı altına alıyor,
çalıştırmama gayretleri içerisine giriyorlar.
Değerli arkadaşlar, bütün
bürokratları aradığınız zaman, en az, bizim
belediyelerimizde iki-üç müfettişe hesap verdiklerini ve bu yüzden iş
yapamadıklarını söylüyorlar. Şimdi, tabiî, burada, siyasî
iradenin yıpratılmaması ve bu konuda ciddî bir tedbirin
alınması lazım. Eski tabirle, belediye başkanları,
şehrülemindir, yani, şehrin en emin insanlarıdır;
hataları varsa elbet sorgulanmalı, denetime tabi tutulmalı; ama,
belediye hizmetlerini yaparken, halka hesap vermek durumunda olduğundan,
bu rahatlığın sağlanacağı şartlar içerisinde
hizmet yapmaları gerekir. Belediye hizmet yapacak, peki neyle; elemanla;
neyle; araç gereçle; neyle, plan programla ve bir de parayla yapacaktır.
Peki, bunun malî kaynakları nelerdir; birincisi vergilerdir, ikincisi de
devletin kendisine tanımış olduğu, vermiş olduğu
paylardır. Vergiler, bugünün piyasa şartları ve enflasyon
şartları altında, maalesef, bir mana ifade etmemektedir. Emlak
Vergisi, temizlik vergisi ve benzerleri gibi vergiler, bunların, mutlaka,
güncel hale getirilip, belediyelere gelir ve imkân sağlayacak bir noktaya
taşınması gerekir.
Devlet katkısının
yüzde 6 olduğu ifade ediliyor; ama, bu, yüzde 4'leri bile geçmiyor, belki,
zaman zaman daha düşük seviyelere geliyor. Eğer, bir belediye, bir de
faiz belasına düşmüşse, o zaman iflah olması hiç mümkün
değil. Bakınız, İller Bankasından kredi
almışsa ve borcu varsa olay bitmiştir, elini vermişse
artık kolunu kurtaramaz misali. Mesela, Ankara'da, şurada Mamak
Belediyemiz var; kendisine bir hizmet binası yapmıştır,
astarı yüzünden pahalıya mal olmuştur ve bugün, o faizlerin altından
kurtulma imkânı yok. Buna benzer bir yığın belediye örnek
verilebilir. SSK ve vergi borçlarını zamanında ödeyemedikleri
için, ayrıca içerisine düşmüş oldukları bir
sıkıntı vardır. Devletten alacağını
zamanında alamayan belediyelere, bir de, afet paylarıyla
haksızlık yapılmakta ve artık bunların iflah olması
mümkün değil.
Değerli arkadaşlar, biz,
belediyelere yardım yapılmasına karşı değiliz.
Şayet, ayrı bir fondan belediyelere yardım yapılacaksa,
gene, belli bir ölçüde bunun izahı bulunabilir; ama, bütün belediyelere
ait, toplanmış olan bir havuzdan, tutup da, birkısım
belediyelere haksız paralar verir, onların hakkı olmayan,
başkalarının hakkını onlara verirseniz, işte, bu
haksızlığın karşısında, bizlerin, bunları
ifade etmemiz gerekir.
Bakınız, burada, benim
elimde, çıkarılmış bir yığın kararname var;
bu kararnameler çeşitli tarihlerde çıkarılmış; kimi 8
Şubat 2000, kimi 14 Ağustos 2000, kimi 2 Şubat 2001 ve en son 13
Nisan 2002 tarihini taşıyor. Şimdi, bir Sayın Bakan buna
imza atmamış; bununla ilgili olarak şu örneği veriyor ve
diyor ki: "Hatay'da geçen yıl sel felaketi oldu; Hatay'ın
Reyhanlı İlçesi, iki senedir afet kararnamesinde olmasına
rağmen bugüne kadar afet yüzü görmedi, son sel baskınından da
etkilenmedi. Aynı şekilde, Kumlu ve Payas İlçeleri de selden
zarar görmedi. Buna rağmen, Reyhanlı'ya 2,93, Kumlu'ya 2,73, Payas'a
1,86 katsayı verilmiş; ama, selin neredeyse haritadan sildiği
Karaali'ye 1,77, Ekinci'ye 1,66 verilmiş. Bu
insafsızlıktır, peşkeştir." Bunu, Sayın
Bakan söylüyor.
Değerli arkadaşlar, Ankara
Yenimahalle Belediyesi CHP'lidir. Onun İller Bankasından alması
gereken payını alıp, Iğdır Belediyesine veriyorsunuz;
bunu, afet kararnameleriyle yapıyorsunuz. Peki, Iğdır'da deprem
mi oldu; hayır, orası deprem kuşağında bile
değil; heyelan mı oldu; hayır, kar bile yağmıyor
Iğdır'a; fakat, siz, Yenimahalle'yi cezalandırıp,
Iğdır'daki yandaş belediyeye kaynak aktarıyorsunuz. Bunu
yaparken, burada yaşayan bütün partili vatandaşlara
haksızlık ediyorsunuz ve faturayı vatandaşa ödetiyorsunuz.
Bakınız, 8 Şubat 2000
tarihli kararnamede, Ankara'da -kendi ilim olduğu için söylüyorum- ne
haksızlıklar yapılmıştır; 19 tane belediye afet
yardımı almış. Şimdi, burada, komşu ilçeler var;
Sincan'a, 1,21 afet payı veriyorsunuz; Sincan'ın bu tarafındaki
Etimesgut Belediyesi 2,04 alıyor, öbür tarafındaki Yenikent beldesi 3
katsayı alıyor. Bu 19 belediyenin 14 tanesi MHP'lidir. Yani, bu kadar
insafsızlık olmaz! Bundan sonra çıkan ikinci kararname hangi
tarihte; 14 Ağustos 2000 tarihinde. Aynen o şekilde, 19 tane
belediyeye yardım yapılmış, bu belediyelerin tamamı
MHP'li belediyeler; katsayılara bakıyorsunuz, sayılar
olduğundan fazla.
Değerli arkadaşlar, 2
Şubat 2001 tarihli kararnameye bakıyorsunuz; 17 tane belediye var, 13
tanesi MHP'li. El insaf; yani, sadece onlar mı hizmet üretiyor; bu havuzda
toplanan parayı sadece onlara mı vermekle mükellefsiniz?!
Bu arada, genel
başkanların memleketlerine verilen paylar var. Rize'ye, Zonguldak'a,
Osmaniye'ye; ne afetler, neler oldu da hep 3 katsayı olarak, bütün
kararnamelerde yer veriyorsunuz, bütün payları tutup oralara
aktarıyorsunuz; diğer iller, bu devletin, bu Türkiye hudutları
içerisinde olan iller değil mi?!
Değerli arkadaşlar, en son
çıkan kararnamede de, Ankara'nın bir Beypazarı İlçesi var,
sadece ona 1,98 katsayı vermişler; halbuki, Uruş diye bir
beldemizde deprem oldu, tahribata uğradı, hiçbir şekilde bu
kararnamelerin içerisine alınmadı. Bu haksızlıkları,
her vesileyle, buradan ifade etmeyi bir
borç biliyorum.
Değerli arkadaşlar, tabiî,
bu konuda söylenecek daha çok şeyler var. Ben, deprem komisyonunda da görev
aldığım için, bu olayları yakından takip ediyorum.
Geçtiğimiz hafta, Flash-TV'de, depremzedeler de gelmiş ve bu
çalışmaların içerisine katılmış,
sıkıntılarını ifade etmişlerdi.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Lütfen... Bitiriniz...
MEHMET ZEKİ ÇELİK
(Devamla) - Değerli arkadaşlar, bakınız, bu son
kararnamede, 267 tane belediyeye yardım yapılmış. Tabiî,
sadece, hep MHP'ye çattık, olmaz, ANAP'lılar da bu işin
içerisinde büyük bir parsayı götürmüşler ve bu son kararnameden
istifade eden, yardım alan 138
tane belediyeden yüzde 55'i ANAP'lı
ve MHP'li belediyeler.
Bu arada, Sayın Başkan,
müsaade ederseniz, son bir afetten daha bahsetmek istiyorum. Gittiğimiz
her yerde karşılaştığımız, bize
geldiklerinde söyledikleri şeyler var. Bir sosyal afet de
çalışan personelle ilgilidir. Birçok kurumda olduğu gibi, Devlet
İstatistik Enstitüsü çalışanları "diğer kurumlara
işçi ve memur statüsü tanınırken bizler neden geçici personel
olarak adlandırılıyoruz; bu kurumda kadro alma umudunu
sürdürürken, bizler, neden üvey evlat muamelesi görüyoruz; derdimizi anlatacak
muhatapları biz sadece seçim zamanı mı bulacağız"
diye soruyorlar ve bütün Türkiye'ye yayılan bölge müdürlüklerinde 1 700
kişinin bu durumda olduğunu söylüyor, çare bekliyorlar.
Ayrıca, şeker
fabrikalarında çalışan geçici işçiler, mağdur
olduklarını söylüyor, devletin kendilerine el atmalarını
bekliyor.
Bu arada, işçi emeklileri, 4447
sayılı Sosyal Güvenlik Yasası yürürlüğe girdiğinde, bu
1 Ocak 2000 tarihi baz alındığında, işçi emekli, dul
ve yetimleri 19 ve 21 Ocak tarihlerinde maaşlarını
aldıklarından, burada 19 ve 21 günlük bir maaş eksiği
ödemesiyle mağdur edilmişlerdir. Bunların ödenmesi konusunda da
Yüce Meclisin huzurunda talepte bulunuyorum.
Biz, bu belediyelerin içinde
bulunduğu sıkıntılar ve onlara yapılacak
yardımlarla ilgili önergemizin salı günü görüşülmesi talebimizin
kabulünü diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (SP
sıralarından alkışlar)
ORHAN BIÇAKÇIOĞLU (Trabzon) -
Aynen kabul edeceğim.
BAŞKAN - Teşekkürler
Sayın Çelik.
Sayın milletvekilleri, son
olarak, aleyhte olmak üzere, Erzurum Milletvekili Sayın İsmail Köse
söz alacaktır.
Buyurunuz Sayın Köse. (MHP
sıralarından alkışlar)
İSMAİL KÖSE (Erzurum) -
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; konuşmama
başlarken, Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, Saadet
Partimizin vermiş olduğu mahallî idarelerle ilgili bu
araştırma önergesinin gerçekten önemli talep olduğunu,
Türkiyemizde mahallî idarelerin içerisinde bulunmuş olduğu
sıkıntıları Yüce Meclisin araştırma önergesi
vesilesiyle gündeme getirmesinden fevkalade haz
duyacağımızı ifade ettim ve bu önerimi Sayın ANAP Grup
Başkanvekiline ve Sayın DSP Grup Başkanvekiline rica ettim.
Değerli arkadaşlarımızla birlikte, Saadet Partisinin
vermiş olduğu mahallî idarelerle ilgili bu önergeyi kabul
edeceğimizi ifade etmemize rağmen, üzülerek ifade ediyorum, onun için
söz aldım, Saadet Partili iki değerli konuşmacı
arkadaşımız -Saadet Partisinin daha önce vermiş olduğu
mahallî idarelerle ilgili, daha doğrusu afet kararnamesiyle ilgili bir
gensoru önergesi vardır ve gensoru önergesinin geri
alındığı ifade edilmiştir- maalesef afet kararnamesini
konuştular. Yani, bugün kendi önerileri olan mahallî idarelerin içerisinde
bulunmuş olduğu sıkıntıların görüşülmesiyle
ilgili bir parti önerisi olarak değil, daha önce vermiş
oldukları gensoru önergesinin, burada hemen hemen üç aşağı
beş yukarı, yüzde 80'ini konuştular.
Şimdi, tabiî,
konuşmacı arkadaşımızın niçin böyle
konuştuğu, neden böyle konuştuğu konusuna pek fazla girmek
istemiyorum; ancak, olayları birbirinden ayırmamız lazım.
Biz Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak şunu söylüyoruz, mahallî
idarelerin önemli bir kurumumuz olduğunu yirmi yıldan bu yana
duyuyoruz; yani -ben, ihtilali bir milat kabul ediyorum- 12 Eylülden bu yana
teşekkül eden meclislerde her yıl gündeme gelir, her iktidarda
gündeme gelir mahallî idareler yasa tasarısı, mahallî idarelerle
ilgili kanun çıkacak denilir ve her siyasî partinin görüşüne göre,
hükümeti kuran koalisyon ortaklarına göre mahallî idareler kanun
tasarıları hazırlanır; ancak, seçim olur ve
dolayısıyla, tasarılar da kadük olur.
Şu anda, Partimizin de
iştirak etmiş olduğu, hükümetimizin tasarısı olarak
gelen Mahallî İdareler Kanunu Tasarısı, Plan ve Bütçe
Komisyonunda beklemektedir. Birinci derecede önem verdiğimiz bu kanun
tasarısının, özellikle bu yıl, Meclisimiz tatile girmeden
gündeme gelmesi gerekiyor. Onun için, Plan ve Bütçe Komisyonunda bu
tasarının görüşülmesi gerekiyor. Birinci talebimiz budur.
İkincisi, kötü emsal... Tabiî,
kötü örnekler vardır, geçmişte uygulanmıştır; hangi
siyasî parti iktidar olursa olsun, heyelan, su baskını veya deprem
dolayısıyla çıkarılan kararnameye bakarsanız, belki,
onların içerisinde, üç aşağı beş yukarı, bu tabiî
afetlere maruz kalan ilçeler vardır; ama, yüzde 50'si, bu olaylarla ilgisi
olmayan ilçelerdir; yani, bugüne kadar çıkan afet kararnamelerine
baktığınızda, değerli konuşmacı
arkadaşımızın da bulunduğu hükümetler zamanında çıkan
kararnamelerde de, hiç afete maruz kalmayan belediyeler bunun içine
girmiştir.
Doğrusu nedir; doğrusu,
ilkeli hareket etmektir, işin kriterini, prensibini koymaktır. Bir
yerde deprem varsa afet kararnamesine girmelidir, bir yerde sel felaketi
olmuşsa afet kararnamesine girmelidir; ama, hiç böyle bir olay yoksa, bu
da o kararnameye girmemelidir. Kaldı ki -bir örnek daha vereyim izin
verirseniz- kendi vilayetim Erzurum'da, 5 tane Milliyetçi Hareket Partisine
mensup belediye afet kararnamesine girmemiştir, 2 tane Saadet Partisine
mensup belediye afet kararnamesine girmiştir.
HALİL ÇALIK (Kocaeli) - Birisi
İspir mi?
İSMAİL KÖSE (Devamla) -
Evet, bunu da söyleyeyim, birisi İspir, diğeri de Hınıs
İlçesi; ikisi de Saadet Partilidir ve bu 2 belediye afet kararnamesine
girmiştir. Onun için, yapılan uygulamaları, motamo, doğrudur,
yanlıştır diye değerlendirmek değil,
şartları göz önünde bulundurmak suretiyle -ancak benimsediğimi
de ifade etmiyorum- doğrusunu yapmak gerekir. Bugüne kadar verilen
örnekler kötü örneklerdir; bundan sonra yapılmaması en büyük
dileğimizdir.
Biz, Saadet Partisinin vermiş
olduğu, mahallî idarelerin içerisinde bulunmuş olduğu
sıkıntıları dile getiren bu araştırma önergesinin
-varsa diğer önergeler de ilave edilmek suretiyle- önümüzdeki hafta
konuşulması önerisini Milliyetçi Hareket Partisi olarak kabul ediyoruz
ve müspet oy kullanacağımızı ifade ediyor, Yüce Heyetinizi
saygıyla selamlıyorum. (MHP, DSP, ANAP ve SP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkürler
Sayın Köse.
Değerli milletvekilleri -az
önce son olarak demiştim- aleyhte olmak üzere, İstanbul Milletvekili
Mustafa Baş söz istemiştir.
Buyurun Sayın Baş. (AK
Parti sıralarından alkışlar)
MUSTAFA BAŞ (İstanbul) -
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; sözlerime başlarken
hepinizi hürmetle selamlıyorum.
Bugün, bir gerçek var, mahallî
yönetimler, belediyeler, halka en yakın yönetimlerdir. Kimin, bir beldede
hangi problemi varsa ve o problem hangi kurumu ilgilendirirse ilgilendirsin,
koşup kapısını çaldığı,
kapısını vurduğu kurum belediyelerdir, belediye
başkanlarıdır. Bundan dolayı, belediyeler, merkezî
hükümetin, birçok kurumun yapması gereken faaliyetleri de yapıyorlar,
üstleniyorlar. Bunları yapabilmek için kaynak gerekmektedir; ama, Mahallî
İdareler Yasa Tasarısını, Plan ve Bütçe Komisyonundan,
Anayasa Komisyonundan geçirip Genel Kurulun gündemine almamıza rağmen,
maalesef, geçen dönem kadük oldu, geçiremedik, bu dönem de hâlâ beklemektedir.
Sayın bakanlar, sayın hükümet sözcüleri, sık sık, Mahallî
İdareler Yasasını çıkaracağımızı ve
belediyelere kaynak imkânı sağlayacağımızı vaat
etmelerine rağmen, söylemelerine rağmen, bugün, hâlâ, bu yasa
çıkarılamamıştır. Zaten, mevcut, komisyonlardan geçen
şekliyle çıkarılsa, yine de, maalesef, yaralara merhem olmayacak
şekilde düzenlenmiştir.
Kaynak sıkıntısı
çeken belediyelerin karşılaşmış olduğu ikinci bir
husus da hükümetin partizanca tutumudur. Hükümet, afetleri, selleri,
felaketleri bahane ederek, vesile ederek, âdeta -böyle bir afet, böyle bir sel,
böyle bir felaket oldu- bundan kendisine bir kazanç temin etmek için, kendi
belediyelerine bir kazanç temin etmek için, bunu bir vesile kılarak bu
afet kararnamelerini çıkarıyor ve çıkan bütün afet
kararnamelerinin hepsi adaletsiz olarak çıkıyor. Birkısım
belediyelerden kesilen paralar, hükümet ortağı partilerin belediyelerine
haksız olarak aktarılıyor. Bunu, bir muhalefet sözcüsü olarak,
muhalefet olsun diye söylemiyoruz; bu konuda yargı kararları var,
Danıştayın vermiş olduğu bir değil birçok karar
var. Danıştayın vermiş olduğu, yargının
vermiş olduğu bu kararlarda yargı diyor ki: Hükümet
haksızlık yapmıştır. Hükümet, diğer belediyelerin
gelirlerini kısmış, hak etmediği halde başka
belediyelere vermiştir. Bunlarla ilgili tazminat davalarının
bile açılabileceğine, faiziyle geri ödenmesi davalarının
bile açılabileceğine yargı kararlarında işaret
edilmiştir. Yani, bu hükümet, bu afet kararnameleriyle, sadece muhalefetin
söylemlerinde mahkûm olmuyor; bizzat, yargı kararlarıyla da mahkûm
edilmiştir; haksızlık yaptığı, adaletsizlik
yaptığı yargı kararlarıyla tespit edilmiştir.
Diğer taraftan, İller
Bankasından belediyelerin paylarının kesintisiyle ilgili de son
derece hatalı kesintilerin yapıldığı, taraflı
kesintilerin yapıldığını bilmeyen yoktur.
Bunların ortaya çıkarılması lazım.
En canlı örneklerden bir tanesi
de şudur: Biz, burada, bir yasa çıkardık. Bu yasayı
çıkarırken, Sayın Maliye Bakanı orada oturuyordu.
Büyükşehir belediyelerinin gelirleriyle ilgili bir yasaydı. Hükümet,
Türkiye Büyük Millet Meclisinden, Genel Kuruldan, genel bütçeden ayrılan
payın yüzde 6'ya çıkarılabilmesi ve yüzde 3'e indirilebilmesiyle
ilgili yetki istedi. O zaman, Doğru Yol Partisi, AK Parti ve Saadet
Partisi sıralarındaki muhalefet milletvekilleri, Sayın Bakana
"siz, bu yetkiyi alıyorsunuz, bu payları aşağı
mı çekeceksiniz" diye sordular. Zabıtlarda var. Sayın
Maliye Bakanı "hayır, biz, bu payları aşağı
çekmeyeceğiz; ama, kanun tekniği itibariyle yüzde 6'ya
çıkarmayı yazdığımız gibi, eksiltmeyi de
yazmamız lazım; bu, bir kanun tekniğidir, kesinlikle bu
payları aşağı çekmeyeceğiz" diye söz vermiş
olmasına rağmen, Maliye Bakanı, Bakanlığı
adına ve hükümeti adına söz vermiş olmasına rağmen,
kanun çıktıktan sonra, bu söze dayanarak Genel Kuruldan yetki
almış olmasına rağmen, kanun çıktıktan bir hafta
sonra, bir de baktık ki, büyükşehirlerin payını yüzde 5'ten
yüzde 4,1'e indirmiştir, düşürmüştür.
Bu büyükşehirlerden bir tanesi
İstanbul'dur. İstanbul, deprem bölgesidir; İstanbul'a daha çok
yatırımın yapılması lazım; ama, görüyoruz ki,
hükümet, maalesef, Genel Kurula, kanun çıkarken, kararnameyle ilgili yetki
alırken vermiş olduğu sözü bir hafta sonra çiğniyor ve bir
hafta sonra, tam tersini yapıyor. Bundan dolayı, bizim size güvenimiz
kalmamıştır; bizim güvenimiz kalmadığı gibi,
milletin de güveni kalmamıştır. Milletin niye güveni
kalmamıştır; siz, burada, bu sözleri veriyorsunuz, bir hafta
sonra tersini yapıyorsunuz. Milletin niye güveni
kalmamıştır; aralarında 10 kilometre olan, 20 kilometre
olan, 30 kilometre olan yerlerde, aynı statüdeki belediyelerden birini
afet kararnamesine alıyorsunuz, katsayısını 3
yapıyorsunuz, 3 kat fazla para gönderiyorsunuz, diğerini
almıyorsunuz; kaldı ki, ondan kesinti yaparak, diğer belediyeye
aktarıyorsunuz. Halkımız, bunları yaşamaktadır.
İş, sadece bunlarla
kalmıyor. Bu hafta, biz, AK Parti olarak, İstanbul'da, belediye
başkanlarımızla toplantı yaptık. Güngören Belediye Başkanımız,
Yahya Baş kardeşimiz diyor ki "eskiden, biz, rutin olarak,
müfettişlerle karşılaşırdık. Bu müfettişler
gelirlerdi, teftiş yaparlardı, giderlerdi. Şimdi, müfettişler,
âdeta bizim personelimiz gibi, kadrolu elemanımız gibi oldu.
Artık, özel, sadece müfettişlerin devamlı oturacağı
odalar tahsis ettik, onlara sekreterler, arabalar tahsis ettik; âdeta,
müfettişlerimiz, bizim personelimiz oldu." Peki, bu müfettişler
gidip ne yapıyorlar; yaptıkları iş, sadece ve sadece,
oralarda halka hizmet etmek aşkıyla yanan ve halkın takdirini
kazanmış olan bu bir kısım hizmet ehli belediyelerin
yapmış olduğu hizmetleri engellemek. Merkezi hükümet, âdeta,
belediyeleri, kendisine rakip görüyor, yetkiyi devretmiyor "devredeceğim"
diyor, devretmiyor; kaynaklarını kesiyor, gelirlerini
kısıyor ve âdeta onların hizmetlerini engellemeye
çalışıyor, onları kendisine rakip görüyor. Bu
yanlış bir yoldur. Hükümeti, bu yoldan dönmeye
çağırıyoruz.
Aslında, bugün, gensoru
görüşülmüş olsaydı, çok daha geniş bir zaman içerisinde,
sizin niçin bir gün dahi orada oturmamanız gerektiğinin sebebini 15
madde halinde açıklayacaktık. Buna fırsatımız
olmadı; fakat, bu Meclis araştırması önergesinin, Türkiye
Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilerek, bu belediyelerle ilgili
gelirlerin dağılımı ve kesintilerle ilgili konuların,
Parlamentoda oluşacak bir komisyon tarafından ortaya
çıkarılması, incelenmesi ve hatta, bundan sonra,
haksızlıkların olmaması için, tekliflerin bu komisyon tarafından
hazırlanmasının hayırlı bir adım, faydalı
bir adım olacağı düşüncesindeyiz ve bu önergenin gündeme
alınmasını, şahsen ve arkadaşlarım adına
arzu ediyoruz.
Bu duygularla, hepinizi hürmetle
selamlıyorum, hayırlı günler diliyorum. (AK Parti
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Aleyhte söz
alınca ikisi uyuşuyor, değil mi Sayın Baş?
Saadet Partisi Grubunun önerisini
okutup, oylarınıza sunacağım.
NEVZAT ERCAN (Sakarya) - Sayın
Başkan, müsaadenizle, yerimden bir cümle söylemek istiyorum.
BAŞKAN - Buyurun Sayın
Ercan.
NEVZAT ERCAN (Sakarya) -
Değerli Başkanım, çok teşekkür ediyorum.
Değerli milletvekilleri, bu,
söz konusu afet kararnamesi kapsamında 267 belediye var; malumunuz, bu
belediyelerin çoğu da MHP'li. İlgili Sayın Bakan,
Bayındırlık Bakanı, esasen, basına da, bunun çoğunun
MHP'li olmasının tamamen bir tesadüf olduğu şeklinde bir
açıklama yapmıştı. Hiç tereddüt yok ki, bu, bir
partizanlık örneğidir.
İzninizle, bir hususu
belirteyim: Depremden en çok etkilenen, Sakarya merkez, Adapazarı
olmuştur. Takdir edersiniz ki, 25
000 konutun yıkıldığı, 7 000 işyerinin yerle bir
olduğu ve altyapısının da tamamen harap olduğu bir
Adapazarı merkezi... Aradan geçen üç yıla rağmen, bugün,
mahallelerine girilemez, sokaklarında, caddelerinde dolaşılamaz,
toz toprak içerisinde, kışın çamur, insanların
sağlık sorunları önemli boyutlarda artmış, böylesine
bir Adapazarı'nda, bu Afet Kararnamesinin kapsamında 3 belediye var
Sayın Başkanım, 3 belediye... Kaldı ki, bunların
katsayıları da 1,5 civarında. Tamamen yıkılmış
bir Adapazarı'nın merkez belediyelerinin çoğu, bu Afet
Kararnamesi kapsamı dışındadır; ama, bir önceki
Danıştay kararında da açıkça zikredildiği gibi, iptal
konusu, 11 inci Dairenin iptal ettiği bir önceki Afet Kararnamesinin iptal
gerekçesinde zikredildiği gibi, afete uğramadıkları halde,
tamamen partisel yaklaşımlarla, bir parti taassubuyla hareket
edilerek, kararname, tamamen objektif kriterlerden uzak düzenlenmiştir.
Partizanlık yapılmıştır. Devletin hazinesi, bir parti
taassubuyla birilerine peşkeş çekilmiştir. Umarım, inşallah,
en kısa zamanda, temennimiz -bunu, hemen her vesileyle değişik
zeminlerde dile getirdik; biz, belediyelere verilmesin demiyoruz; ama, afete
uğramış, yıkılmış belediyeler
kapsamdışı, afeti yaşamamış belediyeler kapsama
dahil edilirse, bu, haksızlıktır; bu, adaletsizliktir ve
partizanlıktır diyoruz- bu bakımdan, bir ek kararnameyle, afete
uğramış belediyelerimizin, gelirleri azalmış, ama, o
oranda da ihtiyaçları artmış belediyelerin süratle, bu kapsama,
ek bir kararnameyle dahil edilmelerini diliyoruz ve bu öneriyi de DYP Grubu
olarak destekliyoruz.
Söz verdiğiniz için
teşekkür ediyorum; saygı sunuyorum değerli Yüce Heyetinize. (DYP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, Saadet Partisi Grubunun önerisini okutup, oylarınıza
sunacağım:
Öneri:
Gündemin "Genel Görüşme ve
Meclis Araştırması Yapılmasına Dair
Öngörüşmeler" kısmının 99 uncu sırasında
bulunan (10/136) esas numaralı Konya Milletvekili Veysel Candan ve 21
arkadaşının, belediyelerin kaynak sorunları ve denetimi
konusunda, Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci
maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesinin 28.5.2002 Salı günü
görüşülmesi.
BAŞKAN - Kabul edenler... Kabul
etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Gündemin "Özel Gündemde Yer
Alacak İşler" kısmına geçiyoruz.
Saadet Partisi Grubu adına Grup
Başkanvekilleri Çorum Milletvekili Yasin Hatiboğlu, Konya
Milletvekili Veysel Candan ve Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi
Hatipoğlu'nun, tabiî afetler nedeniyle gelir kaybı ve altyapı
hasarına uğrayan belediyelerin belirlenmesinde ve bunlara
yapılan yardımlarda yanlı davranarak partizanlık
yaptığı ve afetler sonrasında gerekli tedbirleri
zamanında almayıp yanlış uygulamalarla tahribatın
artmasına neden olduğu iddiasıyla Başbakan Bülent Ecevit ve
Bakanlar Kurulu üyeleri hakkındaki (11/28) esas numaralı gensoru önergesinin
gündeme alınıp alınmayacağı hususundaki
görüşmelere başlayacağız.
VI. - GENSORU,
GENEL GÖRÜŞME, MECLİS SORUŞTURMASI VE
MECLİS
ARAŞTIRMASI
A)
GÖRÜŞMELER
1. -
Saadet Partisi Grubu adına Grup Başkanvekilleri Çorum Milletvekili
Yasin Hatiboğlu, Konya Milletvekili Veysel Candan ve Diyarbakır
Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu'nun, tabiî afetler nedeniyle gelir
kaybı ve altyapı hasarına uğrayan belediyelerin
belirlenmesinde ve bunlara yapılan yardımlarda yanlı davranarak
partizanlık yaptığı ve afetler sonrasında gerekli
tedbirleri zamanında almayıp yanlış uygulamalarla
tahribatın artmasına neden olduğu iddiasıyla Başbakan
Bülent Ecevit ve Bakanlar Kurulu Üyeleri hakkında gensoru
açılmasına ilişkin önergesi (11/28)
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Sayın Başkanım, bir şey arz etmek istiyorum.
BAŞKAN - Buyurunuz Sayın
Hatiboğlu.
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Sayın Başkanım, zatıâlinizin de ifade
buyurduğu gibi, Saadet Partisi Grubumuz, önergeyi, Sayın
Başbakan ve hükümeti aleyhinde vermişti. Anayasanın 99 uncu
maddesi, bu müzakerelerde aslolan, Sayın Başbakanın, onun
bulunmaması halinde bir bakanın hükümeti savunması
esasını derpiş etmiştir.
Şimdi, Sayın
Başbakanımıza, hep, acil şifalar diliyoruz. Biliyoruz ki,
Sayın Başbakanımız hastanede, tedavi görüyorlar, şifa
temennimizi tekrar ediyoruz.
Biz, Saadet Partisi olarak, hep,
şunu savunageldik; hep, dedik ki, savunma ve iddia aynı şartlar
içerisinde bulunmalıdır, aynı imkânlara sahip
olmalıdır. Biz, şimdi, burada iddiaları serdedeceğiz;
ama, olabilir ki, Sayın Başbakan kendisi savunma ihtiyacı
duyacaktı. Sayın Başbakan bu imkândan mahrum.
Dolayısıyla, biz, Sayın Başbakanın
rahatsızlığı nedeniyle, bu önergemizi şimdilik geri
çekiyoruz efendim. (DSP, MHP ve ANAP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum
Sayın Hatiboğlu.
Hem size hem Genel
Başkanımız Sayın Recai Kutan Beyefendiye ve Grubunuza da,
gösterdiğiniz bu asilane tavır nedeniyle teşekkürlerimi,
takdirlerimi sunuyorum.
Sayın milletvekilleri, biz, bir
kelimeyi kullanıyorsak, hak ettiğine inandığımız
için kullanıyoruz.
Sayın milletvekilleri, gensoru
önergesi imza sahiplerince geri alındığından, gündemden
çıkarılmış ve işlemden
kaldırılmıştır.
Gündemin "Seçim"
kısmına geçiyoruz.
VII.
- SEÇİMLER
A)
SAYIŞTAY BİRİNCİ BAŞKANLIĞI SEÇİMİ
1. -
Sayıştay Birinci Başkanlığı İçin
Yapılacak Seçim (S. Sayısı : 860) (1)
BAŞKAN - Şimdi, bu
kısımda yer alan Sayıştay Birinci
Başkanlığı için, 832 numaralı Sayıştay
Kanununun 5 inci maddesi hükmü uyarınca, gizli oyla yapılacak seçime
başlıyoruz.
Sayıştay Başkanı
ve Üyeleri Önseçim Geçici Komisyonunca Sayıştay Birinci
Başkanlığı için belirlenen 2 adayın adları,
birleşik oy pusulası şeklinde düzenlenerek Başkanlıkça
bastırılmıştır. Toplantı ve karar
yetersayısı mevcut olmak şartıyla, seçimde 2 adaydan en çok
oyu olan aday, Sayıştay Birinci
Başkanlığına seçilmiş olacaktır.
(1)
860 S. Sayılı Basmayazı tutanağa eklidir.
Gizli oylamanın ne şekilde
yapılacağını arz ediyorum: Komisyon sıralarında
yer alan Kâtip Üye, adı okunan milletvekiline mühürlü oy pusulası ile
zarf verecek ve milletvekilini yoklama cetvelinde işaretleyecektir. Oyunu
kullanacak sayın milletvekili, birleşik oy pusulası ve
zarfı aldıktan sonra, oy hücresine girecek, oy pusulasında adları
yazılı adaylardan hangisine oy verecekse, o adayın
karşısındaki kareyi çarpı işaretiyle
işaretledikten sonra, oy pusulasını hücrede zarfa koyacak,
bilahara, hücreden çıkacak ve Başkanlık Divanı kürsüsünün
önüne konulan oy kutusuna zarfı atacaktır.
Sayın üyelerin oylamada dikkat
edecekleri hususları arz ediyorum: Hücrelere aynı renk tükenmez
kalemler konulmuştur. Sayın üyeler bu kalemleri
kullanacaklardır. Aynı zarftan birden çok oy pusulası
çıkması veya her iki adayın işaretlenmiş olduğu hallerde
bu oy pusulaları geçersiz sayılacaktır. Ayrıca, oy pusulalarında
oyun kime ait olduğunu belirleyecek bir işaret, imza, karalama veya
hücredeki kalemlerden başka renkli kalem kullanma gibi durumlarda da oy,
geçersiz sayılacaktır. Geçerli oy, hiçbir surette işaret
taşımayacaktır.
Oy pusulaları ve zarflar, Sayın
Kâtip Üyeye verilsin.
Oyların sayım ve dökümü
için, adçekme suretiyle, 5 kişilik bir tasnif komisyonu tespit
edeceğim.
Yekta Açıkgöz?.. Yok.
Bayram Fırat
Dayanıklı?.. Yok.
Hasan Gemici?.. Burada.
DEVLET BAKANI HASAN GEMİCİ
(Zonguldak) - Sayın Başkanım, evet; ama, benim programım
var...
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, Sayın Hasan Gemici, milletvekili sıfatıyla
kabul etti; ama, bakan sıfatıyla da mazeretini beyan etti. Saat
18.00'de bir programına yetişecekmiş; onun için, yeniden ad
çekeceğiz...
Remzi Çetin?.. Yok.
Ali Gebeş?.. Burada.
Ali Bey, tasnif komisyonunda birinci
üyemiz.
Mehmet Pak?.. Yok.
Şükrü Ünal?..
ŞÜKRÜ ÜNAL (Osmaniye) -
Rahatsızım Sayın Başkan...
BAŞKAN -
Rahatsızsınız?.. Geçmiş olsun.
Mehmet Gölhan?.. Yok.
Mehmet Ali Yavuz?.. Yok.
Sadık Kırbaş?.. Yok.
Ahmet Kabil?.. Burada.
Sayın Kabil, tasnif heyetinde
ikinci üyemiz.
Erkan Kemaloğlu?.. Burada.
Sayın Kemaloğlu, tasnif
heyetinde üçüncü üyemiz.
Abdullah Gül?.. Yok.
Hasan Fehmi Konyalı?.. Yok.
Mustafa Enöz?.. Yok.
Teoman Rıza Güneri?.. Burada.
Turhan İmamoğlu?.. Burada.
Böylece, tasnif heyeti için
beşinci üyemizi de seçmiş bulunuyoruz.
Oylamaya Adana İlinden
başlıyoruz.
(Oyların
toplanılmasına başlanıldı)
BAŞKAN- Sayın
milletvekilleri, Devlet Bakanı Nejat Arseven, Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın yerine,
Enerji ve Tabiî Kaynaklar
Bakanı Zeki Çakan, Turizm Bakanı Mustafa Taşar'ın yerine,
İçişleri Bakanı
Rüştü Kâzım Yücelen, Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler'in yerine,
Maliye Bakanı Sümer Oral,
Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu'nun yerine,
Devlet Bakanı Edip Safder
Gaydalı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar
Okuyan'ın yerine,
Devlet Bakanı Şuayip
Üşenmez, Devlet Bakanı Ramazan Mirzaoğlu'nun yerine.
Sağlık Bakanı Osman
Durmuş, Bayındırlık ve İskân Bakanı Abdülkadir
Akcan'ın yerine,
Sanayi ve Ticaret Bakanı Ahmet
Kenan Tanrıkulu, Devlet Bakanı Tunca Toskay'ın yerine,
Tarım ve Köyişleri
Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp, Devlet Bakanı Faruk Bal'ın yerine,
Ulaştırma Bakanı
Oktay Vural, Devlet Bakanı Reşat Doğru'nun yerine,
Vekâleten oy kullanacaklardır.
(Oyların
toplanılmasına devam edildi)
BAŞKAN - Oyunu kullanmayan
sayın üye var mı? Yok.
Oy verme işlemi
tamamlanmıştır.
Oy kutuları
kaldırılsın.
Tasnif Komisyonu üyeleri Sayın
Ahmet Kabil, Sayın Erkan Kemaloğlu, Sayın Teoman Rıza
Güneri, Sayın Turhan İmamoğlu ve Sayın Ali Gebeş,
lütfen yerlerini alsınlar.
(Oyların ayırımı
yapıldı)
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, Sayıştay Birinci Başkanlığı için
yapılan seçime ait Tasnif Komisyonu tutanağı gelmiştir;
okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Sayıştay Birinci
Başkanlığı için yapılan seçime 409 üye
katılmış, kullanılan oyların
dağılımı aşağıda gösterilmiştir.
Saygılarımızla arz
olunur.
Tasnif Komisyonu
|
Turhan
İmamoğlu |
Ali
Gebeş |
Teoman
Rıza Güneri |
|
Kocaeli |
Konya |
Konya |
|
Erkan
Kemaloğlu |
Ahmet
Kabil |
|
|
Muş |
Rize |
|
Mehmet Damar : 202
Biltekin Özdemir : 192
Geçersiz : 15
Toplam : 409
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, bu duruma göre, adaylardan hiçbiri seçilmek için, oylamaya
katılanların salt çoğunluğunun oyunu
alamamıştır. Bu nedenle, oylama yenilenecektir; ancak,
oylamayı yarın yapacağız; çünkü, vekâleten oy kullanan
sayın bakanlar da gitti, birçok sayın milletvekili de gitti. Grup
başkanvekillerinin ortak arzusu doğrultusunda, şimdi, diğer
kısma geçeceğim, oylamayı daha sonraki günlerde
tekrarlayacağım.
Türk millî eğitim
politikasına aykırı, keyfî ve ideolojik uygulamalarıyla
eğitim ve öğretimde kargaşaya sebep olduğu, toplumsal
gerilime yol açtığı, eğitim sistemini Avrupa Birliği
ve uluslararası standartlardan uzaklaştırdığı
iddialarıyla Millî Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu
hakkında kurulan (9/5) esas numaralı Meclis Soruşturması
Komisyonunda boş bulunan ve Doğru Yol Partisi Grubuna düşen 1
üyelik için seçim yapacağız.
B)
KOMİSYONDA AÇIK BULUNAN ÜYELİĞE SEÇİM
1. -
(9/5) esas numaralı Meclis Soruşturması Komisyonunda açık
bulunan üyeliğe seçim
BAŞKAN - Doğru Yol Partisi
Grubunun 1 üyelik için 3 kat olarak gösterdiği adayların
adlarını okuyorum:
Murat Akın (Aksaray)
Salih Çelen (Antalya)
Saffet Kaya (Ardahan)
Adayların adları torbaya
konulmuştur; torbadan 1 isim çekeceğiz:
Salih Çelen (Antalya)
(9/5) esas numaralı Meclis
Soruşturması Komisyonu üyeliğine Antalya Milletvekili Salih
Çelen seçilmiştir.
Alınan karar gereğince,
sözlü sorularla diğer denetim konularını görüşmüyor ve
gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen
Diğer İşler" kısmına geçiyoruz.
Önce, yarım kalan işlerden
başlayacağız.
VIII. - KANUN
TASARI VE TEKLİFLERİYLE KOMİSYONLARDAN
GELEN
DİĞER İŞLER
1. -
İzmir Milletvekili Rifat Serdaroğlu'nun; İstanbul Milletvekili
Bülent Akarcalı'nın; Amasya Milletvekili Ahmet İyimaya'nın;
Ankara Milletvekili Yıldırım Akbulut'un; Şırnak
Milletvekili Mehmet Salih Yıldırım'ın; Gaziantep Milletvekili
Ali Ilıksoy, Konya Milletvekili Ömer İzgi ve Ankara Milletvekili
Nejat Arseven'in; İstanbul Milletvekili Ziya Aktaş ve 42
Arkadaşının; Zonguldak Milletvekili Hasan Gemici'nin ve
İzmir Milletvekili Işılay Saygın'ın; Türkiye Büyük
Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına
Dair İçtüzük Teklifleri ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/94, 2/232, 2/286,
2/307, 2/310, 2/311, 2/325, 2/442, 2/449) (S. Sayısı : 527)
BAŞKAN - Türkiye Büyük Millet
Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair
İçtüzük Tekliflerinin görüşülmeyen maddeleriyle ilgili komisyon
raporu Başkanlığa verilmediğinden, teklifin
görüşmelerini erteliyoruz.
Ceza İnfaz Kurumları ve
Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri Kanunu Tasarısının
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
2. -
Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri
Kanunu Tasarısı ve Adalet ve Plan ve Bütçe Komisyonları
Raporları (1/744) (S. Sayısı : 786)
BAŞKAN - Komisyon?.. Yok.
Ertelenmiştir.
Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının görüşmelerine kaldığımız
yerden devam edeceğiz.
3. -
Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ve Anayasa Komisyonu
Raporu (1/777) (S. Sayısı : 557)
BAŞKAN - Komisyon?.. Yok.
Ertelenmiştir.
Devlet Meteoroloji İşleri
Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının görüşmelerine kaldığımız
yerden devam edeceğiz.
4. -
Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü Teşkilat ve
Görevleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/886) (S.
Sayısı : 827)
BAŞKAN - Komisyon?.. Yok.
Ertelenmiştir.
23 Nisan 1999 Tarihine Kadar
İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve
Cezaların Ertelenmesine Dair Kanunda Değişiklik
Yapılmasına İlişkin 25.4.2002 Tarihli ve 4754
Sayılı Kanun ve Anayasanın 89 uncu Maddesi Gereğince
Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri Gönderme
Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Raporlarının
görüşmelerine kaldığımız yerden devam ediyoruz.
5. -
23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı
Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair
Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 25.4.2002
Tarihli ve 4754 Sayılı Kanun ve Anayasanın 89 uncu Maddesi
Gereğince Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri
Gönderme Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Raporları
(1/975) (S. Sayısı : 858) (1)
BAŞKAN - Komisyon ve Hükümet
yerlerini aldılar.
Sayın milletvekilleri, kanunun
tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştı. Maddelerine
geçilmesini oylarınıza sunacağım; ancak, maddelere
geçilmesinin oylamasının açık oylama şeklinde
yapılmasına dair bir önerge vardır. Önergeyi okutup, imza
sahiplerini arayacağım:
Sayın Başkanlığa
Tasarının maddelerine
geçişinin açık oylama suretiyle yapılmasını arz
ederiz.
BAŞKAN - Sayın Yasin
Hatiboğlu?.. Burada.
Sayın Mustafa Geçer?.. Burada.
Sayın Ali Oğuz?..
EYÜP FATSA (Ordu) - Takabbül
ediyorum.
(1)
858 S. Sayılı Basmayazı 16.5.2002 tarihli 101 inci Birleşim
tutanağına eklidir.
BAŞKAN - Sayın Eyüp Fatsa
takabbül etti.
Sayın Rıza Ulucak?..
Burada.
Sayın Sacit Günbey?.. Burada.
Sayın Yaşar Canbay?..
MUSTAFA NİYAZİ YANMAZ
(Şanlıurfa) - Takabbül ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Niyazi
Yanmaz takabbül etti.
Sayın Süleyman Arif Emre?..
FETHULLAH ERBAŞ (Van) -
Takabbül ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Fethullah
Erbaş takabbül etti.
Fehim Adak?..
BAHRİ ZENGİN
(İstanbul) - Takabbül ediyorum.
BAŞKAN - Bahri Zengin takabbül
etti.
Turhan Güven?.. Burada.
Saffet Arıkan Bedük?..
İBRAHİM KONUKOĞLU
(Gaziantep) - Takabbül ediyorum.
BAŞKAN - Sayın
Konukoğlu takabbül ediyor.
Sayın Mehmet Gözlükaya?..
HACI FİLİZ
(Kırıkkale) - Takabbül ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Hacı
Filiz Takabbül ediyor.
İlhan Aytekin?..
ALİ RIZA GÖNÜL (Aydın) -
Takabbül ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Ali
Rıza Gönül takabbül etti.
Sayın Ramazan Toprak?..
İSMAİL ALPTEKİN
(Bolu) - Takabbül ediyorum.
BAŞKAN - Sayın İsmail
Alptekin takabbül etti.
Sayın Mehmet Ali Şahin?..
Burada.
Sayın Osman Aslan?..
ÖZKAN ÖKSÜZ (Konya) - Takabbül
ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Özkan Öksüz
takabbül etti.
Sayın Maliki Ejder Arvas?..
Burada.
Sayın Musa Uzunkaya?.. Burada.
Sayın Yahya Akman?.. Burada.
Sayın Mehmet Çiçek?.. Burada.
Sayın Mehmet Altan
Karapaşaoğlu?..
MAHFUZ GÜLER (Bingöl) - Takabbül
ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Mahfuz
Güler takabbül ediyor.
Sayın Sait Açba?..
ALİ COŞKUN (İstanbul)
- Takabbül ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Ali
Coşkun takabbül ediyor.
Açık oylamanın şekli
hakkında Genel Kurulun kararını alacağım.
Açık oylamanın elektronik
cihazla yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Alınan karar gereğince,
açık oylama elektronik cihazla yapılacaktır.
Oylama için 5 dakika süre
vereceğim. Bu süre içerisinde sisteme giremeyen sayın üyelerin teknik
personelden yardım istemelerini, bu yardıma rağmen de sisteme
giremeyen sayın üyelerin, oy pusulalarını, oylama için öngörülen
5 dakikalık süre içerisinde Başkanlığa
ulaştırmalarını rica ediyorum.
Ayrıca, vekâleten oy kullanacak
sayın bakanlar varsa, hangi bakana vekâleten oy
kullandığını, oyunun rengini ve kendisinin ad ve
soyadı ile imzasını da taşıyan oy
pusulasını, yine oylama için öngörülen 5 dakikalık süre
içerisinde Başkanlığa ulaştırmalarını rica
ediyorum.
Oylamayı
başlatıyorum.
(Elektronik cihazla oylama
yapıldı)
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, 858 sıra sayılı kanunun maddelerine
geçilmesinin açık oylaması sonuçlarını okuyorum: (1)
Oy sayısı : 224
Kabul : 184
Ret : 39
Çekimser : 1
Buna göre, maddelere geçilmesi kabul
edilmiştir
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Sayın Başkan, izin verir misiniz? (Gürültüler)
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, ayaktaki sayın milletvekilleri, istirham ediyorum...
Buyurun Sayın Hatiboğlu.
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Sayın Başkanım, bizim açık oylama istemedeki
maksadımız şu idi: Nitelikli çoğunluğun bulunup
bulunmadığını tespit. Şimdi yapılan oylamada,
zatıâlinizin de ifade buyurduğundan anlaşılıyor ki,
nitelikli çoğunluk, yani, kabul istikametinde 330 sayısı
bulunamamıştır.
Bu bir özel af mıdır,
şartlı salıverme midir tartışmasını burada
yapamayız. Niye yapamayız; bir, bütün bilim adamları bunun bir
özel af niteliğinde olduğunu ifade ediyor, Anayasa Komisyonu
Başkanımız -her ne kadar Sayın Adalet Bakanımız
bu görüşlere tebessümle yaklaşıyor ise de- bu meseleyi
tartışan Anayasa Komisyonu Başkanımız "bu bir
özel aftır, nitelikli çoğunluk aranmalıdır" diyor,
barolar böyle diyor, Cumhurbaşkanı böyle diyor, Anayasa Mahkemesi bu
gerekçeyle kanunu iptal edip gönderiyor, bizim görüşümüz bu istikamette...
Bütün bunlara rağmen, bir sıradan oylamaymış gibi adi çoğunlukla
bu meseleyi çözemeyiz. Yeterli sayıda kabul oyu
çıkmamıştır. Dolayısıyla, maddelere geçilmesi
reddedilmiştir bize göre.
(1) Açıkoy
tablosu tutanağa eklidir.
İşlemin buna göre
yapılmasını arz ederim efendim. (MHP sıralarından
"Bravo" sesleri)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum
Sayın Hatiboğlu.
Sayın milletvekilleri, burada,
bir partinin grup başkanvekili kendi içinde tutarlı bir mantık
sistemiyle, üstelik de, anayasal, yasal gerekçeleri ileri sürerek bir iddiada
bulunuyorsa, Başkanlığın, bunu, bir kere, iyi takip edebilmesi
gerekir. Lütfen, istirham ediyorum...
Sayın Hatiboğlu, ben,
sizin bu iddiada bulunma hakkınıza, elbette saygı duyarım.
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN - Oylamaya geçmeden
önce, maddelere geçilmesinin açık oylama şeklinde
yapılmasına dair bir önerge olduğunu, bu önergeyi okutup, imza
sahiplerini arayacağımı ve maddelerine geçilmesini
oylarınıza sunacağımı ifade etmiştim. Sonuçta,
usulü, siz, Genel Kurul iradesiyle belirlediniz; elektronik cihazla
oylamayı yaptık ve maddelere geçilmesi de kabul edildi.
Eğer, bu konuda
ısrarınız varsa, ben, ancak, İçtüzüğün bana
tanıdığı yetki çerçevesinde bir usul
tartışması açmakla yetkiliyim. Onun ötesinde, sizin bu
görüşünüzü, saygıyla karşıladığım
görüşünüzü zabıtlara geçirdik. İleriki aşamalarda, elbette
sizin düşüncenizi besleyecek bir kanıt olacaktır diyorum ve 1
inci maddeyi, izninizle, okutuyorum.
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Sayın Başkanım, usul tartışması
açmanıza bendenizin de rızası olmaz, hukuken doğru da
olmaz; çünkü, usul tartışmasında, biz, Anayasa Mahkemesinin
iptal kararını tartışmış oluruz netice
itibariyle; bu doğru değildir.
BAŞKAN - Teşekkür
ediyorum; ama, ben, en azından sormakla kendimi yükümlü addettim.
1 inci maddeyi okutuyorum:
23
NİSAN 1999 TARİHİNE KADAR İŞLENEN SUÇLARDAN DOLAYI
ŞARTLA SALIVERİLMEYE, DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİNE DAİR
KANUNDA
DEĞİŞİKLİK
YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN
Kanun No. : 4754 Kabul
Tarihi : 25.4.2002
MADDE 1. - 21.12.2000 tarihli ve
4616 sayılı 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı
Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair
Kanunun Anayasa Mahkemesince bir bölümü iptal edilen 1 inci maddesinin (2), (4)
ve (9) numaralı bentleri aşağıdaki şekilde yeniden
düzenlenmiştir.
2. Müebbet ağır hapis
cezasına hükümlü olanların veya şahsî hürriyeti
bağlayıcı cezaya mahkûm edilenlerin ya da aldıkları
ceza herhangi bir nedenle şahsî hürriyeti bağlayıcı cezaya
dönüştürülenlerin tâbi oldukları infaz hükümlerine göre çekmeleri
gereken toplam cezalarından on yıl indirilir. İndirim, verilen
her bir ceza için ayrı ayrı değil, toplam ceza üzerinden bir
defaya mahsus yapılır. Ancak bir kişinin muhtelif
suçlarından dolayı cezaları ayrı ayrı tarihlerde
verilmiş olsa bile, bu cezaların toplamı üzerinden
yapılacak indirim on yılı geçemez.
Birinci paragraf hükümlerine göre
çekmeleri gereken toplam cezalarından on yıllık indirim
yapıldıktan sonra ceza süresi dolmuş olanlar, iyi halli olup
olmadıklarına bakılmaksızın ve istemleri olmaksızın
derhal; toplam cezaları on yıldan fazla olanlar kalan
cezalarını çektikten sonra şartla salıverilirler.
4. 23 Nisan 1999 tarihine kadar
işlenmiş ve ilgili kanun maddesinde öngörülen şahsî hürriyeti
bağlayıcı cezanın üst sınırı on
yılı geçmeyen suçlardan dolayı haklarında henüz takibata geçilmemiş
veya hazırlık soruşturmasına girişilmiş olmakla
beraber dava açılmamış veya son soruşturma
aşamasına geçilmiş olmakla beraber henüz hüküm verilmemiş
veya verilen hüküm kesinleşmemiş ise davanın açılması
veya kesin hükme bağlanması ertelenir; varsa tutukluluk halinin
kaldırılmasına karar verilir. Bu suçlarla ilgili dosya ve
deliller, her bir suçun dava zamanaşımı süresinin sonuna kadar
muhafaza edilir.
Erteleme konusu suçun dava
zamanaşımı süresi içinde bu suç ile aynı cins veya daha
ağır şahsî hürriyeti bağlayıcı cezayı
gerektiren bir suç işlendiğinde, erteleme konusu suçtan dolayı
da dava açılır veya daha önce açılmış bulunan davaya
devam edilerek hüküm verilir. Bu süre, erteleme konusu suç ile aynı cins
veya daha ağır şahsî hürriyeti bağlayıcı
cezayı gerektiren bir suç işlenmeksizin geçirildiğinde,
ertelemeden yararlanan hakkında kamu davası açılmaz;
açılmış olan davanın ortadan kaldırılmasına
karar verilir.
Bu bentle ilgili olarak bu Kanunun
yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde dosyanın
bulunduğu yargı merciine başvurmak suretiyle soruşturmaya
veya davaya devam edilmesini istediklerini bildirenler hakkında
soruşturma veya davaya devam olunur. Mahkûmiyet halinde verilen ceza, dava
zamanaşımı süresince ertelenir. Bu süre içinde erteleme konusu
suç ile aynı cins veya daha ağır şahsî hürriyeti
bağlayıcı cezayı gerektiren bir suç işlendiğinde
ertelenen ceza da infaz edilir. Aynı süre, erteleme konusu suç ile
aynı cins veya daha ağır şahsî hürriyeti
bağlayıcı cezayı gerektiren bir suç işlenmeksizin
geçirildiğinde, mahkûmiyet vaki olmamış sayılır.
9. Haklarında yakalama,
tutuklama ve mahkûmiyet kararı bulunup da firar halinde olanlar bu Kanunun
yürürlüğe girmesinden itibaren üç ay içinde resmî mercilere başvurup
teslim olmadıkları takdirde bu madde hükmünden yararlanamazlar.
BAŞKAN - Değerli
arkadaşlarım, 1 inci madde üzerinde Mustafa Geçer ve Erdoğan
Sezgin arkadaşlarımızın söz talepleri var, saat 19.00'a 5
var. Nasıl yapalım, nasıl uygun görürsünüz?
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Arkadaşlar da uygun görürse, bitirelim efendim. Sayın
Bakanımızı fazla yormayalım, sık sık gidip
geliyor; bitirelim efendim.
AYDIN TÜMEN (Ankara) - Sayın
Başkanım, devam edelim efendim.
İSMAİL KÖSE (Erzurum) -
Sayın Başkan, bitirelim.
BAŞKAN - Sayın Köse,
duyamıyorum.
AYDIN TÜMEN (Ankara) - Devam edelim
Başkan, devam edelim.
BAŞKAN - 19.00-20.00
arası, çalışma saatleri, ara verme şeklinde gözüküyor.
İki arkadaşımdan sonra, diğer yürürlük maddeleri var, bir
de geçici madde var...
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Bir tek madde efendim, yürürlük maddeleri yok.
BAŞKAN - Peki efendim.
Değerli arkadaşlarım,
çalışma süremizin görüşmenin sonuna kadar olması hususunu
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Saadet Partisi Grubu adına,
Hatay Milletvekili Mustafa Geçer; buyurunuz efendim. (SP sıralarından
alkışlar)
Süreniz 5 dakika.
SP GRUBU ADINA MUSTAFA GEÇER (Hatay)
- Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 858 sıra
sayılı, 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan
Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine
Dair Kanunda -4616 sayılı Yasada- Değişiklik
Yapılmasına İlişkin 25.4.2002 Tarihli ve 4754
sayılı Kanunun Anayasanın 89 uncu maddesi gereğince
Sayın Cumhurbaşkanı tarafından bir defa daha
görüşülmek üzere Meclise gönderilmesi sonucu hazırlanan tasarının
1 inci maddesi üzerinde Saadet Partisi adına söz almış
bulunuyorum; bu vesileyle, Yüce Heyetinizi selamlıyor, saygılar
sunuyorum.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; bu af yasası, tabiî, çok tartışıldı;
Meclise defalarca geldi, beş altı defa geldi. Tabiî, Türkiye'de, af
gerekli midir gerekli değil midir noktasında tartışmalar
oldu. Affın gerekli olduğuna sürekli herhalde Türkiye'de karar
verilmiştir ki, bugüne kadar ellinin üzerinde af kanunu çıktı
Meclisten. Tabiî, affın gerekliliği noktasında pek tartışma
olmadı; ama, afların hangi alanları kapsayacağı, hangi
maddeleri kapsayacağı konusunda, yani, affın kapsamı
konusunda tartışma oldu ve bu, kamu vicdanında da bazı
sıkıntılara sebebiyet verdi.
Her şeye rağmen bu yasa
çıktı; 4616 sayılı Yasa... Bu yasanın 1 inci
maddesinin 2, 4 ve 9 numaralı bentleri, yerel mahkemelerden gelen
anayasaya aykırılık iddiaları neticesinde görüşme
üzerine, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. Bunun üzerine,
25.4.2002 tarihli, 4754 sayılı Kanun yapıldı,
değişiklik yapıldı. Bu kanunun da, gerek Sayın
Cumhurbaşkanı tarafından gerek diğer akademisyenler
tarafından gerekse değişik kesimler tarafından, özel af
niteliği taşıdığı gerekçesiyle Anayasanın 87
nci maddesine göre Meclisin beşte 3 çoğunluğuyla karar verilmesi
hususu gündeme geldi ve aynı gerekçeyle de Sayın
Cumhurbaşkanı, tekrar, 4754 sayılı bu Yasayı Meclise
geri gönderdi ve bunun üzerinde görüşme yapıyoruz.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz 1 inci madde, aslında,
fazla bir değişiklik yok, daha öncekiyle aşağı
yukarı aynı şekilde düzenlenmiş. Burada, maddenin ikinci
fıkrasında, müebbet ağır hapis cezasına hükümlü olanların veya
şahsî hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkûm edilenlerin ya da
aldıkları cezaların değişik sebeplerle şahsî
hürriyeti bağlayıcı cezaya çevrilmiş olanların infaz
hükümlerine göre çekmeleri gereken toplam cezalarından on yıl
indirilmesini öngörüyor; yani, toplam cezadan değil, çekmeleri gereken
toplam cezadan on yıl indirilmesini gerektiriyor.
Birinci paragraf hükümlerine göre,
çekmeleri gereken toplam cezalarından on yıllık indirim
yapıldıktan sonra ceza süresi dolanların rızasına
başvurulmadan derhal salıverilmesi öngörülüyor. Daha fazla süresi
kalanlar da, o süreyi tamamladıktan sonra salıverilecek.
Diğer taraftan, burada, tabiî, işlemiş
olduğu suçtan dolayı öngörülen
şahsî hürriyeti bağlayıcı ceza miktarlarının üst
sınırı on yılı geçmeyen durumlarda, haklarında
kovuşturma açılanlar ve ön soruşturma yapılanlar veya
haklarında hüküm verip, hüküm kesinleşmemiş olanlar da salıverilecek;
bunları da düzenliyor.
Diğer taraftan, aslında,
bu maddeyle, bu düzenlemeyle gelen önemli bir paragraf var. Son paragrafta,
aslında, daha önce bu sorun da olmuştu ve burada düzenlenmesinin
isabet olduğu inancındayım; çünkü, herhangi bir kovuşturma
veya yargılama sona ermeden 4616 sayılı Yasadan salıverilenler veya dosyaları
kaldırılanlar, beklemeye alınanlar hakkında birtakım
sıkıntılar olmuştu. Zira, vatandaşların, o zaman,
bu yasanın ilk çıkışında, aklanma adına
yargılanmayı tercih etme seçenekleri yoktu. Burada, son paragrafla,
bu istisnadan faydalanmak istemeyenlerin, yani, bu düzenlemeden faydalanıp
dosyalarının kaldırılmasını istemeyen
sanıkların, üç ay içinde müracaat ederek, davanın sonuçlanmasını,
yargılamanın devamını isteme hakları var. Burada, bu,
isabetli bir düzenleme diye düşünüyorum; çünkü, herhangi bir memuriyet
veya herhangi bir iş taleplerinde vatandaşlardan sabıka
kaydı istendiğinde, işte, 4616'ya göre ertelenmiştir,
beş yıl bekle, beş yılın sonunda... Çünkü, dava ve
suçlu olup olmadığı neticelenmediği için, kesin bir
şeye bağlanmadığı için bekliyorlar veya hakkında
şu suçtan dolayı kovuşturma var şeklinde kayıt
düşüldüğünde mağdur oluyorlardı. Şimdi, bu maddenin
son paragrafındaki bu düzenlemeyle, bu durumda olan sanıkların,
üç ay içinde, yargılamayı talep hakları vardır ve üç ay
içinde yargılamanın devam etmesi ve hükmün kesinleşmesiyle
birlikte, tekrar, mahkûmiyet süreleri, zamanaşımı süresini
geçmiyorsa ertelenmesi ve o erteleme süresi içinde de bu tip suç
işlememeleri veya bundan daha ağır bir hürriyeti
bağlayıcı ceza gerektiren suçları işlememeleri
durumunda, mahkûmiyet vaki olmamış sayılması, önemli bir
düzenleme diye düşünüyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Geçer,
bitirirseniz sevinirim.
MUSTAFA GEÇER (Devamla) - Hemen
bitiriyorum.
Bu yasanın hayırlı
olmasını temenni ediyor, saygılar sunuyorum. (SP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Çok teşekkür
ederim Sayın Geçer.
İkinci olarak, Doğru Yol
Partisi Grubu adına, Samsun Milletvekilli Erdoğan Sezgin.
Buyurunuz Sayın Sezgin.
DYP GRUBU ADINA ERDOĞAN
SEZGİN (Samsun) - Çok Sayın Başkanım, değerli
arkadaşlarım; 1999 yılından beri yılan hikâyesine
dönen bu Af Yasasını hâlâ daha konuşuyoruz. Şimdi, eğer
o Af Yasası Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından uygun ve düzgün
çıkarılabilmiş olsaydı, bugün bu meseleyi burada
konuşmuyor olacaktık.
Değerli arkadaşlarım,
Türkiye Büyük Millet Meclisinde gerek komisyonlarda gerek Genel Kurulda
kanunların virgülüne dokundurmayanlara ithaf olunur. 1 Eylül 1999 tarihinde
dokuzuncu Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel, 17.12.2000
tarihinde ve 27 Nisan 2002 tarihinde Sayın Ahmet Necdet Sezer'in
vetoları vardır. Bu vetoların dışında,
ayrıca, Anayasa Mahkemesinin, bu konuyla ilgili çok ciddî bir kararı
vardır. Çok rica ettik, çok dikkatlerinizi çektik; bugün, Anayasa
Mahkemesi kararı, Türkiye Büyük Millet Meclisi iradesinin üzerine
çıkmıştır; tıpkı, 1974 yılında
çıkarılan Af Yasası gibi, bu karar da, Türkiye Büyük Millet
Meclisi iradesinin, millet iradesinin üzerine çıkmıştır ve
bugün, bu boşluğu doldurmak için, Yüce Meclise Anayasa Mahkemesi
altı ay süre tanımış olmasına rağmen ve bu süreye
iki gün kala bu kanun getirilmiş ve Türkiye, bugün, bir
başıboşluğa ve bir belirsizliğe itilmiştir.
Sanki, Türkiye eyalet sistemiyle idare ediliyor gibi, Trabzon'da, Bolu'da ve
birtakım yerlerde, bu boşluğu, cumhuriyet savcıları ve
infaz hâkimleri doldurmaktadır ve tahliyeler yapmaktadır; ama,
diğer bölgelerde, hâlâ daha, Türkiye Büyük Millet Meclisinden, bu
boşluğun doldurulması istenilmektedir. O halde, Türkiye Büyük
Millet Meclisi olarak bu konuda fevkalade ihmalimizin olduğunu ifade etmek
istiyorum. Esasında, Sayın Bakanlığın, bu kanunu,
Anayasa Mahkemesinin verdiği altı aylık süreye iki gün kala
getirmesini de, bütün iyiniyetime rağmen, bir suiniyet ifadesi olarak
görüyorum.
Değerli arkadaşlarım,
Anayasa Mahkemesi, bunun, bir erteleme yasası değil, bir af
yasası olduğunu ifade etmiştir ve Sayın
Cumhurbaşkanı, veto gerekçesinde de, Anayasanın 85 inci
maddesine göre, bu yasanın Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabulünde
nitelikli çoğunluk aramaktadır. Bu çoğunluk nedir; 330'dur, 87
nci madde sarihtir.
Şimdi, biz bu yasayı,
Anayasanın öngördüğü nitelikli çoğunluğu bulmadan
çıkarıyoruz. Peki ne olacak; çıkacak bu yasa, yarın bir
yargı önüne gittiği zaman -eski tabirle keenlemyekûn- yok farz
edilecek. Peki, siz, yarın, saldığınız tutuklu ve
hükümlüleri, bağdan bahçeden nasıl toparlayacaksınız?!
Bunun müsebbibi, gerçekten ve gerçekten, getirilen yasaların
kılına dokundurmayan yetkili bakanlardır ve bu da, Yüce Meclisin
bu konuda yeterli hassasiyeti göstermemesinden kaynaklanmaktadır. Nitekim,
1999 yılında bu ilk af çıkarken, Yüce Meclisin çok dikkatini
çektik, bu 1974 affına dönüşmesin dedik ve nitekim, vetolar, iptal
kararları, bu affı 1974 affına dönüştürmüştür.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz.
ERDOĞAN SEZGİN (Devamla) -
Hemen ifade edeyim, Yüce Meclisin iradesi, mevcut cezanın brütünden 10
sene indirimi kabul etmiştir; ama, bugün, yatacağı net miktardan
10 sene inmiştir. Bunun hukukî sonuçları şudur: Üç defa,
beş defa idama mahkûm olmuş bir kişinin cezası, mevcut
yasalarla zaten müebbete çevrilmiştir. Müebbet hapsin infaz hukukundaki
durumu, otuzaltı sene üzerinden infaz edilmektedir ve bugün, üç defa idama
mahkûm olmuş kişinin yatacağı onbeş senenin on senesi
bu yasayla gittiğine göre, bu yasa sayesinde dört beş seneyle
kurtulmaktadır. Esasında, ceza sisteminde
caydırıcılık, ıslah edicilik, rehabilitasyon
vasıfları unutulmuş, alelusul, siyasî amaçlı
çıkarılan bu aflarla herkes dışarı
salınmaktadır. Bunun vebalini, bu kanunu getirenlere,
kılına dokundurmayanlara ithaf ediyor; Yüce Meclise saygılar
sunuyorum. (DYP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum
Sayın Sezgin.
Son olarak, Adalet ve Kalkınma
Partisi Grubu adına, Şanlıurfa Milletvekili Yahya Akman
konuşacaklardır.
Buyurun Sayın Akman. (AK Parti
sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA YAHYA
AKMAN (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, sayın
milletvekilleri; görüşülmekte olan 858 sıra sayılı, 23
Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla
Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanunun 1 inci
maddesi üzerinde AK Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum; bu
vesileyle Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar bizim
artık, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında
görüşüyor olmaktan bıktığımız,
vatandaşımızın artık bunları dinlemekten
bıktığı bir kanunu bilmem kaçıncı defa tekrar
görüşüyoruz. Her şeyden önce, diğer arkadaşların
değinmediği bir tersliğe dikkat çekmek istiyorum. Bu
tasarının ilk şekli -arkadaşlarımızın
hatırladığı üzere- 12-13 madde halinde Meclise sevk
edilmiş ve özellikle komisyonda görüşülmesi sırasında ve
Genel Kurulda çeşitli önergelerle kapsamı konusunda bazı
tartışmalara neden olmuştu. Ama, yine hatırlayacağınız
üzere, iktidarımız, değiştirmiş olduğu ve
muhalefetin sesini kısmış olduğu İçtüzük
değişikliklerine rağmen, bu yasayı, tek madde halinde
Meclis gündemine getirdi. Öyle garip ve enteresan bir kanun tekniğiyle
hazırlandı ki, şahsen, bunu ifade etmekte
zorlandığım gibi, bu hususta birçok insan da zorlandı.
Şu anda yürürlükte olan kanunun 1 inci maddesinde numaralar verilmiş,
ayrıca paragraflar var; bunlar fıkra mıdır, bent midir,
kanunî anlamda, yasa tekniği açısından nasıl ifade etmek
gerektiğini şahsen bilemiyorum, zorlanıyorum. Nitekim bu
zorlanmadan kaynaklanıyor olmalı ki, Sayın
Cumhurbaşkanının bu yasayı veto gerekçesinin son
paragrafında bir enteresanlık var.
Bildiğiniz gibi, bugün,
değiştirilmiş olan Anayasadan sonra, kanunların, Cumhurbaşkanı
tarafından kısmen veto edilmesi mümkün. Bu kısmen veto edilme,
herkesin anladığı gibi, birkısım maddelerinin,
Anayasaya aykırılığı veya çeşitli nedenlerle
uygun görülmeyerek Meclise tekrar iadesi anlamını taşıyor
olmasına rağmen, Cumhurbaşkanının bu yasayı iade
gerekçesinin son paragrafına baktığımız zaman
"...kabul edilmeyen ikinci bendinin Türkiye Büyük Millet Meclisince bir
kez daha görüşülmesi" şeklinde bir iade yazısı söz
konusu; sadece bir bendi, aradan cımbızlayarak -tabiri caizse-
Meclise iade etmiş.
Değerli arkadaşlar, zaten,
bu yasa tasarısına, ben şahsen "cımbızlama
yasası" diyorum. İlk günden itibaren, Ceza Kanunundaki veya ceza
öngören bazı kanunlardaki maddeler, iktidar ortaklarının
arzuları doğrultusunda cımbızlanmak suretiyle, bu yasa
içerisine yerleştirildi; ilk şeklinden itibaren, insanların
gönlündeki adalet duyguları zedelendi, Anayasanın eşitlik ilkesi
ihlal edildi.
Anayasada bazı suçların
affedilemeyeceğine dair bazı kurallar, hükümler var; ama, öyle
zannediyorum ki, hiç kimsenin içine sinmeyen bu yasa tasarısı,
Mecliste kabul edildikten sonra, ne yazık ki üzülerek ifade etmemiz
lazım ki, Anayasa Mahkemesi de aynı cımbızlamaya devam
etti. İşin açıkçası, Anayasa Mahkemesinin bu iptal
gerekçelerini okuduğum zaman, ben şahsen, hangi mantıkla hangi
maddelerin hariç veya dahil tutulduğunu anlamakta zorluk çektim. Bugün,
Cumhurbaşkanı da bir cımbızlama daha yaparak, bir bendini
Meclise iade etti. Usulden iade ettiği anlaşılıyor; ama, doğrusu,
vatandaşın esas itibariyle içine sinmeyen deminki o usulî
tersliklerin yanında, işin esası olmuştur.
İşin esasına da
baktığımız zaman -kanunun geneli üzerinde konuşan
birkısım arkadaşlarımız ifade ettiler- çok adaletsiz
bir kanun çıkarıldı. Öyle ki, birkaç aylık hafif cezayı
gerektiren bazı mahkûmiyetler dahi, kamu düzenine karşı
işlenmiş suçlar gerekçesiyle veya -tırnak içerisinde ifade
ediyorum- devlete karşı işlenmiş suçlar çerçevesinde kabul
edildiği için, Af Yasasının veya Şartla Salıverilme
Yasasının dışında tutuldu; ama, bunun yanında,
birkaç tane cinayeti bir arada işleyen insanların işlemiş
olduğu suçların yasa kapsamı içerisinde kabul edildiğine
hep beraber şahit olduk. Bu adaletsizlik getirdi, bu tatminsizlik getirdi.
Bugün, açıkça söylemem gerekir ki, mahkûmlar şikâyetçi, mahkûm
yakınları şikâyetçi, sanıklar şikâyetçi, sanık
yakınları şikâyetçi, hâsılı kelam, toplumun her kesimi
bu yasadan şikâyetçi.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın
Akman.
YAHYA AKMAN (Devamla) - Bir de
tabiî, bu yasanın yürürlüğe girmesiyle beraber veya Anayasa
Mahkemesinin iptal süresinin dolmasıyla beraber ortaya çıkan bir
gariplik var -arkadaşlar ona da değindiler- şu gün, Türkiye'nin
bir kısmında "de facto" bir durum meydana geldi; yani, yasa
çıkmadığı halde, Anayasa Mahkemesinin verdiği altı aylık sürenin
dolmuş olması nedeniyle, kendiliğinden tahliyeler meydana geldi,
cumhuriyet başsavcıları bu anlamda kararlar aldılar; bir
kısmı da bu yasanın çıkmasını bekliyorlar.
Değerli arkadaşlar,
dolayısıyla, her yönüyle garip olan bir yasanın, ümit ederim ki,
son görüşmesini yapıyoruz. Her şeye rağmen
hayırlı olsun diyor, hepinize saygılar sunuyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum
Sayın Akman.
Sayın milletvekilleri, madde
üzerinde 2 adet önerge vardır.
Önergeleri, önce geliş
sıralarına göre okutacağım, sonra
aykırılıklarına göre işleme alacağım.
İlk önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Görüşülmekte olan 858 sıra
sayılı yasa tasarısının 1 inci maddesinin ikinci
bendinin baş kısmına "Kaçakçılığın Men
ve Takibine Dair Kanunun 26, 16, 30 ve 33 üncü maddelerinden ceza alanlar
dahil" ibaresinin eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Fethullah
Erbaş
Van
BAŞKAN - İkinci önergeyi
okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
858 sıra sayılı kanun
tasarısının başlığında geçen "23 Nisan
1999" tarihinin "23 Nisan 2002", 1 inci maddesinin dördüncü
bendinde geçen "23 Nisan 1999" tarihinin de "23 Nisan 2002"
olarak değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
|
Lütfü
Esengün |
Mustafa
Kamalak |
Rıza
Ulucak |
|
Erzurum |
Kahramanmaraş |
Ankara |
|
Mustafa
Geçer |
Ali
Oğuz |
|
|
Hatay |
İstanbul |
|
BAŞKAN - Son okunan önerge en
aykırı önergeydi, şimdi onu işleme alacağım.
Komisyon önergeye
katılıyor mu?
ADALET KOMİSYONU BAŞKANI
EMİN KARAA (Kütahya) - Katılmıyoruz Sayın
Başkanım.
BAŞKAN - Hükümet önergeye
katılıyor mu?
ADALET BAKANI HİKMET SAMİ
TÜRK (Trabzon) - Katılmıyoruz.
BAŞKAN - Önergeniz
hakkında konuşacak mısınız; yoksa?..
LÜTFÜ ESENGÜN (Erzurum) -
Konuşacağım Sayın Başkan.
BAŞKAN - Peki, buyurun
Sayın Esengün.
Süreniz 5 dakikadır.
LÜTFÜ ESENGÜN (Erzurum) - Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla
selamlıyorum.
Bugün, yine Af Kanununu
görüşüyoruz. Öyle bir Af Kanunu ki, Anayasa Mahkemesi iptal etmiş,
sonra Cumhurbaşkanı iade etmiş. Özellikle,
Cumhurbaşkanı tarafından, değişen Anayasa metnine
göre, Anayasanın 87 nci maddesine göre, bunun Anayasa Mahkemesi
kararında belirtildiği şekilde bir af kanunu, toplu özel af
kanunu niteliğinde olduğu; dolayısıyla, 87 nci maddedeki
beşte 3 çoğunluğa göre Meclisten kabul görmesi gerektiği
gerekçesiyle iade edilmiş. Şimdi hayretle izliyoruz ki, hükümet,
Anayasa Mahkemesi kararını ve Cumhurbaşkanının
vetosunu hiçe sayıyor; Anayasa Komisyonu ve Adalet Komisyonu, aynı
vurdumduymazlık içerisinde; Sayın Adalet Bakanı, Anayasaya
aykırılığı apaçık olan bu görüşmelerde, bu
tasarının müzakeresinde hazır bulunuyor ve Anayasanın 153
üncü maddesi de bu haliyle hiçe sayılıyor.
Değerli arkadaşlar,
Anayasanın 153 üncü maddesine göre, Anayasa Mahkemesi kararları
yasamayı, yürütmeyi ve yargıyı bağlar. Tabiî ki, yürütme
derken, yasama derken, Sayın Adalet Bakanını da bağlar,
Sayın Meclis Başkanını da bağlar ve bugün bu oturumu
yöneten Sayın Meclis Başkanvekilini de bağlar. "Sadece usul
tartışması açabilirim" şeklinde bir gerekçeyle bu
tasarıyı görüşmek mümkün değildir. Anayasaya
aykırılığı apaçık olan, Anayasa Mahkemesi
kararıyla hüküm altına alınmış olan bir
tasarının burada kesinlikle görüşülmemesi veya
görüşülürken, maddelerine geçilirken, beşte 3 çoğunlukla kabul
edilmesi gerektiği apaçık ortadadır; ama, şimdi, hükümet de
Anayasaya karşı direniyor, Sayın Adalet Bakanı da Anayasa
Mahkemesine karşı, dolayısıyla Anayasaya karşı
direncini, direnmesini sürdürüyor.
Değerli arkadaşlar, ceza
hukukunda, adliyelerde, tatbikattan gelen arkadaşlarımız
bilirler ki, en önemli konu, üzerinde en titizlikle durulan konu infaz
konusudur. Hiçbir mahkûm, ne 1 saat evvel tahliye edilir ne de 1 saat fazla
içeride tutulabilir. Bu konuda en ufak ihmali görülen her cumhuriyet
savcısı hakkında hemen tahkikat açılır ki, doğrudur
ve geçmişten bugüne kadar da adliye mekanizmamızda infazla ilgili
bütün uygulamalar fevkalade güzel yapılmıştır, yasalara
uygun şekilde düzenlenmiştir. Ama, şimdi görüyoruz ki, şu
son yasanın Cumhurreisinden, Cumhurbaşkanlığından
iadesinden bugüne kadar geçen süre içerisinde tam bir kargaşa
yaşanıyor. Bazı cumhuriyet savcıları, Anayasa
Mahkemesinin verdiği mühlet dolduğu için bu mahkûmları tahliye
ediyor, bazıları tereddüt içinde, içeride bekletiyorlar; sonuçta,
infaz hukukumuz tam bir kargaşa içerisinde. Cumhuriyet tarihinin hiçbir
döneminde böyle bir başıboşluk, böyle bir vurdumduymazlık,
böyle bir keşmekeş, kargaşa yaşanmamış idi.
Sayın Adalet Bakanımızın sayesinde... Sayesinde diyorum;
çünkü, bu yasayı tam altı ay önce Anayasa Mahkemesi iptal etti,
altı ay mühlet verdi; altı ay içerisinde bu Meclisten nice gereksiz
yasalar geçti, önemsiz denebilecek yasalar geçti; ama, bu önemli yasanın
Mecliste görüşmeleri, altı aylık sürenin bitimine tam iki gün
kala, 25 Nisanda yapılabildi. Şimdi, Sayın Bakanım, 25
Nisana kadar neredeydiniz?! Bunu, niye birinci ay getirmediniz? Bu
keşmekeşe, bu kargaşaya niye sebebiyet verdiniz ve şimdi
Adalet Bakanlığı koltuğunda nasıl oturabiliyorsunuz?
İstifa diye bir müesseseyi acaba düşünmüyor musunuz? Sizin, adalete,
Adliyeye bu kadar ağır şekilde darbe vurmanıza
hakkınız yok.
Değerli arkadaşlar,
önergemde, 23 Nisan 1999'a kadar işlenilen ve affedilen suçların,
cezaların, 23 Nisan 2002'ye çekilmesini istiyorum. 23 Nisan 1999'a kadar
işlenilmiş olup da affedilen suçlar ve suçlular ne kadar masum ise,
ne kadar affa layık ise, 2002'ye kadar suç işlemiş olanlar da,
aynı mantıkla hareket edilirse, aynı şekilde affa
layıktırlar.
Değerli arkadaşlar, önemli
olan, affetmek değil... 23 Nisan 1999'a kadar olan suçlar affedildiyse,
2002'ye kadar olanlar da affedilsin denilebilir; ben şimdi onu diyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
LÜTFÜ ESENGÜN (Devamla) -
Bitiriyorum Sayın Başkanım.
BAŞKAN - Lütfen, bitiriniz.
LÜTFÜ ESENGÜN (Devamla) - Yarın
bir arkadaşımız da "2005'e kadar olan suçlar
affedilsin" diyebilir. Sonuçta da, bu afla, Türkiye'de adaleti yok ederiz,
mülkün temelini yok ederiz.
Millet, bizden af istemiyor. Millet,
bizden adalet istiyor, adalet mekanizmasının tam olarak
çalışmasını istiyor. Suçlara adil cezaların verilmesi
lazımdır. Olağanüstü dönemlerde hukukun
siyasallaşmaması ve birtakım suçluların özel muamele
görmesi, birtakım suçluların da hak ettiğinden fazla ceza
alması gibi yanlışlıkların artık olmaması
lazım gelir diyoruz. Türkiye, afla
uğraşılacağına, adliye mekanizmasının,
mahkemelerin, cezaevlerinin iyileştirildiği, suçluların
gerçekten adil şekilde cezalandırıldığı, kamuoyu
vicdanını tatmin eder şekilde cezalara
çarptırıldığı bir düzen istiyor. Bu adaletsizlik, bu
yanlışlık devam ettiği sürece, Anayasaya beşte 3
çoğunluğu da koysanız, bu Meclisten daha nice af kanunları
geçer. Maalesef, Türkiye'de mülkün temeli sarsılmıştır,
adalet sarsılmıştır; bu getirdiğiniz yasa da, bu
sarsıntının yeni bir yansımasıdır.
Önergeme destek vereceğiniz
ümidiyle hepinize saygılar sunuyorum. (SP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkürler...
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmemiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Görüşülmekte olan 858 sıra
sayılı yasa tasarısının 1 inci maddesinin ikinci
bendinin baş kısmına "Kaçakçılığın Men
ve Takibine Dair Kanunun 26 16, 30 ve 33 üncü maddelerinden ceza alanlar
dahil" ibaresinin eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Fethullah
Erbaş
Van
BAŞKAN - Komisyon önergeye
katılıyor mu?
ADALET KOMİSYONU BAŞKANI
EMİN KARAA (Kütahya) - Katılmıyoruz.
BAŞKAN - Hükümet önergeye
katılıyor mu?
ADALET BAKANI HİKMET SAMİ
TÜRK (Trabzon) - Katılmıyoruz.
BAŞKAN - Konuşacak
mısınız Sayın Erbaş?
FETHULLAH ERBAŞ (Van) - Evet
efendim.
BAŞKAN - Buyurunuz.
Süreniz 5 dakika.
FETHULLAH ERBAŞ (Van) -
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; önergemle, mevcut kanuna
çok küçük bir ilave yapıyoruz. Bu ilave, aslında, bir hakkın
teslim edilmesi manasınadır.
Şimdi, bu kanunla, birçok
suçlunun suçu erteleniyor; af kanunu değil diyoruz ve erteleniyor.
Herkesin suçu ertelenirken, ekonomik suç işleyen birkısım
insanların suçu ertelenmiyor. Benim bölgeme bir bakın! Sanayi; zaten
yok. Tarım; buğday ekilir, bire 3, bire 5 verdiği zaman köylü
şapkasını havaya atar, yani çok geldi, bire 3, bire 5...
Çektiği emek zaten gider; hiçbir şey yok, onda da bir şey yok.
Hayvancılık; senelerdir meralar, yaylalar yasak edildi, bitti
gitti... Sayın Tarım Bakanımızın birtakım
uygulamalarıyla, herkesin hayvan sayısı belli, belirlenmiş;
herkesin hayvanına küpe takıldı. O da bitti, onun da ruhuna
rahmet okuduk, hayvancılık da bitti... Elimizde bir sınır
ticaretimiz kalmıştı; sağ olsun, 57 nci hükümet, bu
sınır ticaretini de kıstı, kıstı,
kıstı; en sonunda o da kalktı.
Değerli arkadaşlar,
şimdi, bölgede, küçük cerikanlar halinde gelen mazotlar var. Bu mazotla
yakalanan adamın deposu standart depo. Depoda mazot biraz fazla olursa,
aracı müsadere ediliyor, adam cezaevine giriyor. Şu anda, bu af
yasasından, bu erteleme yasasından istifade edenler hiç mesabesinde;
çünkü, 5-6 kişi istifade edebildi. İstifade edemeyen cezaevlerinin
başında Van Cezaevi geliyor; hiç kimse istifade edemedi. Niye; çünkü,
çoğu, kaçakçılık suçu işlemiş. Yaptıkları
iş ne; 5-10 litre fazla mazot getirmişler; arabaları müsadere
edilmiş, kendileri içeride. İran'dan 3-5 tane hayvan geçmiş; bu
hayvanın menşei İranlıdır dediler -hayvanlara da
milliyet koydular- o yüzden, hayvanlar da müsadere edildi. Müsadere edilen
hayvanlar yediemine teslim edildi; hayvanlar oradan kayboldu gitti, öldü
dediler; adamlar iflas etti ve hapishaneye girdi.
Hayvancılığın bu şekilde bitmesinden sonra, ne
diyebileceğiz... Zaten, insanların yapabileceği bir şey
yok.
Ben, geçen, Kilis'teydim; Kilisli
vatandaşım şunu diyor: Yahu, sınır ticareti yok...
Karşı tarafa geçiyoruz, aynı gün dönemezsek, 70 milyon lira
ödememiz lazım. 70 milyon lirayı ödemediğimiz takdirde, zaten
geri dönemiyoruz; bu sefer, ceza geliyor...
Değerli arkadaşlar,
Kilis'te, karşı tarafa, yani, Suriye'ye gidip gelenler, 5 kilogramdan
fazla çay getirdikleri zaman, çayları ellerinden alınıyor. Bir
taksi gider, fazla benzin getirirse, müsadere ediliyor, sahibi hakkında
işlem yapılıyor; ama, Suriye'den gelen bir araç, sonuna kadar,
deposuna 100 litre, 150 litreden fazla benzin de koysa, kimse sormuyor; yani,
kendi vatandaşımıza eziyet ediyoruz, karşı tarafa bir
şey yok.
Şimdi, ben şunu
söylüyorum: Orman Kanunu da var bu işin içerisinde. Anayasamıza göre,
orman suçu işleyenler affedilemez; doğru. Madem bu kanun af kanunu
değil, erteleme kanunudur, peki, orman köylülerini niye bu ertelemenin
içine sokmuyorsunuz? Yani, herkes girsin; ama, mağdur olan köylü,
mağdur olan insanlar, bunlar girmesin; bu mantığı anlamak
mümkün değil.
İşte, ben, bu nedenlerle,
hem Van cezaevindeki insanlarımız hem kaçakçılık suçundan
hüküm giymiş olan diğer insanlarımız bu ertelemeden
yararlansın diyorum. Önergemi kabul ettiğiniz takdirde, bu
insanların büyük bir bölümü dışarıya
çıkacaklardır ve belki de, bunlara iş imkânı
sağladığımız takdirde, bu insanlar bir daha
kaçakçılık yapmayacaklardır; ama, iş imkânı
sağlamadığınız sürece de, biliniz ki, ne kadar hapis
cezası verirseniz verin, bunlar bu kaçakçılığı
yapacaklar ve siz, devlet olarak, bunları hapishanelerde besleyeceksiniz,
bunlar vergi de ödemeyecekler; çünkü, hapishanedeki bir insanın vergi
ödemesi mümkün değildir diyorum ve önergeme destek vermenizi istirham
ediyorum.
MUSTAFA GÜVEN KARAHAN
(Balıkesir) - Bu sefer vereceğim!..
FETHULLAH ERBAŞ (Devamla) -
Sayın milletvekillerimin de alay etmelerini aynen kendilerine iade ediyorum
ve hepinizi saygıyla selamlıyorum. (SP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim.
Gayet tabiî efendim, kimse kimseyle
alay edemez Sayın Erbaş.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir.
1 inci maddeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.
İçtüzüğün 86 ncı
maddesine göre, son söz kuralı gereği, aleyhte, Çorum Milletvekili
Sayın Yasin Hatiboğlu; buyurun. (SP sıralarından
alkışlar)
YASİN HATİBOĞLU
(Çorum) - Sayın Başkanım, Yüce Meclisin değerli üyeleri;
bir tasarıyı daha görüştük, şimdi, tümü oylanacak; ben,
oyumun rengini Yüce Heyetinize arz etmek maksadıyla huzurunuzdayım.
Oyumun rengi kırmızıdır; yani, ret oyu vereceğim.
Hangi sebeple:
1- Bu, Anayasa Mahkemesinin kabulü,
Anayasa Komisyonu Sayın Başkanımızın ve Anayasa
Komisyonunun bazı üyelerinin kabulüne göre, bilim adamlarının
kabulüne göre, meslek odalarının kabulüne göre bir af düzenlemesidir,
özel bir af yasasıdır; dolayısıyla, oylamalarda nitelikli
çoğunluk aranmalıydı. Maddelerine geçişte bu nitelikli
çoğunluğun aranmasına gayret edilmediği ya da o istikamette
oylama yapılmadığı için bu düzenlemeye olumlu oy
veremiyorum.
2- Bir fiilin, bir suçun ahlakî
redaeti kendi içerisinde vardır; yani, fiil işlendiği zaman
şu suç, şu fiil daha çirkindir, şu fiilin maşeri
vicdanı zedelemesi daha güçlüdür diye ayırım yapabilirsiniz.
Esasen, fiiller arasındaki ağırlığı dikkate alan
ceza yasası yapıcı, fiillerin cezalarını birbirinden
farklı görmüştür; birine hakaretin cezası farklıdır,
ırza geçmenin cezası farklıdır, cinayetin cezası
farklıdır... O farklılıklar sadece yargılama
safhasında olur; ama, insanlar mahkûm edildikten sonra infaz safhası
başlar, infaz safhasından sonra insanlar ve fiiller arasında
fark yoktur. O takdirde, siz, bir af kanunu, erteleme kanunu düzenlemesi
yaparken, şu fiili şu ağırlığı sebebiyle,
redaeti sebebiyle affın dışında tutuyorum, şartlı
salıvermenin dışında tutuyorum diyemezsiniz. Bu
düzenlemeye, böyle yanlış bir düzenlemeyi derpiş ettiği
için olumlu oy veremiyorum.
Bir başka şey daha:
Değerli milletvekilleri, gerek Anayasanın 87 ve gerekse
Anayasanın 169 uncu maddesinde, orman fiillerinin, suçlarının
affedilemeyeceği esası getirilmiştir; bundan yanayım, hiç
kuşkunuz olmasın; ama, siz ne yapıyorsunuz affetmemek suretiyle;
Torosların kenarında, benim bölgemi alalım -Osmancık,
Kargı, Dodurga, Alpagut, Akdağlar- Erzurum'u, Kars'ı
alalım, bu ormanların kenarlarında, ufak tefek dökülmüş
dalları, çırpıları toplayan insanları bu affın
dışında tutuyorsunuz. Asıl ormanı yiyen, asıl
ormanı soyan, asıl ormanı vuran insanlar için yapılabilen
bir şey var mı?
Ben, şimdi, buradan size ve
yüce milletime sesleniyorum: Aziz milletim, bulunduğunuz yerlerdeki o
güzel güzel ormanları bir gözden geçirin. Ortalarında,
budanmış, kesilmiş, tıraş edilmiş nice yüz
senelik, üçyüz senelik çamların arasında villalar var; beylerin,
beyefendilerin, ağaların, paşaların villaları var.
Bunları mahkûm edebiliyor musunuz; hayır. Bunlar, yine, mesned-i
izzette serefraz, birkaç kuruşu mürtekibin cây-i kürektir! (SP
sıralarından alkışlar) Yani, bunlara itibar edeceksiniz,
iltifat edeceksiniz...
Şimdi, ben, bu konuşmadan
sonra, orman köylülerine sesleniyorum: Lütfen, bu villaların nerelerde
olduğunu, bölgelerini bize gönderin; bize gönderin, sizin
hakkınızı savunalım. Ormanı koruyacaksak, böyle
koruruz. Sayısız villalar var... Böyle bir yanlış düzenleme
olduğu için, olumlu oy veremiyorum.
Hemen toparlıyorum Sayın
Başkanım, sabrınızı taşırmamaya gayret
ediyorum.
Bir başka şey daha var:
Değerli milletvekilleri, tahliye edilenler, şartla
salıverilenler, affedilenler, içeride kalanlar, bunlar bizim
evlatlarımız, bizim çocuklarımız. Öz be öz olmayabilir;
ama, kardeşçe çocuklarımız bunlar. Bunları şimdi
çıkaracağız sokaklara. Var mı ellerine vereceğimiz bir
iş? Var mı ellerine vereceğimiz üç kuruş? Var mı
sofrasına koyacağımız aş? Ne hazırladık,
neyi hazırladık da, ey efendi, gel, sen bir hata etmişsin, al şu
işini, al şu aşını, bundan sonra bu haltı
işleme diyeceğiz(!) Bunu nasıl diyeceğiz?!.
Bunu demenin
şartlarını getirmediğiniz için, bu insanların,
sokağa çıkınca tekrar dönecekleri; yani, mükerrir
olacakları endişesini taşıdığım için, bu
kanuna olumlu oy veremiyor, hepinize saygılar sunuyorum. (SP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkürler
Sayın Hatiboğlu.
Şimdi, kanunun tümünü
oylarınıza sunacağım; ancak, kanunun tümünün
oylamasının açık oylama şeklinde yapılmasına dair
bir önerge vardır; önergeyi okuyup, imza sahiplerini arayacağım.
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Görüşülmekte olan 858 sıra
sayılı tasarının tümünün oylamasının, Meclis
İçtüzüğünün 143/1 maddesi doğrultusunda ve açık oylama
şeklinde yapılmasını saygıyla arz ve talep ederiz.
Ramazan Toprak?.. Burada.
Mehmet Ali Şahin?.. Burada.
Özkan Öksüz?.. Burada.
Mehmet Elkatmış?.. Burada.
Maliki Ejder Arvas?.. Burada.
Yahya Akman?..
AVNİ DOĞAN
(Kahramanmaraş) - Tekabbül ediyorum.
BAŞKAN - Ali Sezal?.. Burada.
Hüseyin Kansu?.. Burada.
Eyüp Fatsa?..
SADIK YAKUT (Kayseri) - Tekabbül
ediyorum.
BAŞKAN - Peki.
İsmail Alptekin?.. Burada.
Fethullah Erbaş?.. Burada.
Yasin Hatiboğlu?.. Burada.
Sacit Günbey?.. Burada.
Niyazi Yanmaz?.. Burada.
Yaşar Canbay?.. Burada.
Rıza Ulucak?.. Burada.
Fahrettin Kukaracı?.. Burada.
Musa Demirci?.. Burada.
Hüseyin Karagöz?.. Burada.
Nezir Aydın?.. Burada.
Açık oylamanın şekli
hakkında Genel Kurulun kararını alacağım. Açık
oylamanın elektronik oylama makinesiyle yapılmasını
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Oylama için beş dakika süre
vereceğim. Bu süre içerisinde sisteme giremeyen üyelerin teknik
personelden yardım istemelerini ve bu yardıma rağmen de sisteme
giremeyen üyelerin, oy pusulalarını oylama için öngörülen beş
dakikalık süre içerisinde Başkanlığa
ulaştırmalarını rica ediyorum.
Ayrıca, vekaleten oy kullanacak
sayın bakanlar varsa, hangi bakana vekaleten oy
kullandığını, oyun rengini ve kendisinin ad ve soyadı
ile imzasını da taşıyan oy pusulasını, yine
oylama için öngörülen beş dakikalık süre içerisinde
Başkanlığa ulaştırmalarını rica ediyorum.
Oylama işlemini
başlatıyorum.
(Elektronik cihazla oylama
yapıldı)
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, 858 sıra sayılı kanunun tümünün açık
oylaması tamamlanmıştır: (1)
Kullanılan oy : 206
Kabul : 174
Ret : 32
AHMET İYİMAYA (Amasya) -
Reddedildi.
BAŞKAN - Böylece, kanun kabul
edilmiştir.
NEVZAT ERCAN (Sakarya) - Nasıl
oluyor?
BAŞKAN - Kamu Kurum ve
Kuruluşlarının Yurtdışı Teşkilâtı
Hakkında 189 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ilişkin
Kanun Tasarısının müzakerelerine başlayacağız.
6. -
Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Yurtdışı
Teşkilâtı Hakkında 189 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname
ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/53) (S. Sayısı : 433)
BAŞKAN - Komisyon?.. Yok.
Ertelenmiştir.
Sosyal Güvenlik Kurumu
Teşkilatının Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında
Kanun Tasarısının müzakerelerine başlayacağız.
(1)
Açıkoy tablosu tutanağa eklidir.
7. -
Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilâtının Kurulması ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında 618 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Sosyal Güvenlik
Kurumu Teşkilâtının Kuruluş ve Görevleri Hakkında
Kanun Tasarısı; Kayseri Milletvekili Hasan Basri Üstünbaş ve Üç
Arkadaşının Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilâtının
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ve
Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve
Bütçe Komisyonları Raporları (1/755, 1/689, 2/699) (S.
Sayısı : 666)
BAŞKAN - Komisyon?.. Yok.
Ertelenmiştir.
Türkiye İş Kurumunun
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında 617 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararname; Türkiye İş Kurumu Kanun
Tasarısının müzakerelerine başlayacağız.
8. -
Türkiye İş Kurumunun Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında
617 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname; Türkiye İş Kurumu
Kanunu Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve
Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları
(1/754, 1/692) (S. Sayısı : 675)
BAŞKAN - Komisyon?.. Yok.
Ertelenmiştir.
Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer
Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu,
Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal
Sigortalar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında 619 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararnameye ilişkin Kanun Tasarısının
müzakerelerine başlayacağız.
9. -
Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar
Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu, Tarımda Kendi Adına ve Hesabına
Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında
619 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Aynı Mahiyetteki Kanun
Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal
İşler ve Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/756,
1/691) (S. Sayısı : 676)
BAŞKAN - Komisyon?.. Yok.
Ertelenmiştir.
Sosyal Sigortalar Kurumu
Başkanlığının Kurulması ve Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
Hakkında 616 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Sosyal
Sigortalar Kurumu Kanunu Tasarısının müzakerelerine
başlayacağız.
10. -
Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığının Kurulması
ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılması Hakkında 616 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname
ile Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu Tasarısı ve Sağlık,
Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ve Plan ve Bütçe
Komisyonları Raporları (1/753, 1/690) (S. Sayısı : 685)
BAŞKAN - Komisyon?.. Yok.
Ertelenmiştir.
Alınan karar gereğince,
Sayıştay Birinci Başkanlığı için seçim yapmak ve
kanun tasarı ve tekliflerini sırasıyla görüşmek için, 22
Mayıs 2002 Çarşamba günü saat 15.00'te toplanmak üzere,
birleşimi kapatıyorum.
Kapanma
Saati : 19.48