DÖ­NEM: 22                          CİLT: 141                                 YA­SA­MA YI­LI: 5

 

 

 

TÜR­Kİ­YE BÜ­YÜK MİL­LET MEC­Lİ­Sİ

TU­TA­NAK DER­Gİ­Sİ

 

 

38’in­ci Bir­le­şim

20 Ara­lık 2006 Çar­şam­ba

 

 

 

  I. - GE­ÇEN TU­TA­NAK ÖZE­Tİ

 II. - YOK­LA­MA

III. - BAŞ­KAN­LI­ĞIN GE­NEL KU­RU­LA SU­NUŞ­LA­RI

A) ÇE­ŞİT­Lİ İŞ­LER

1.- Ge­nel Ku­ru­lu zi­ya­ret eden Gür­cis­tan Dev­let Baş­ka­nı Mi­ha­il Saa­kaş­vi­li’ye Baş­kan­lık­ça "hoş gel­di­niz" de­nil­me­si

IV. - KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER

1.- 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­ye Da­hil Da­ire­ler ve  İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271)

 

A) MİLLΠ SA­VUN­MA BA­KAN­LI­ĞI

 

1.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

 

2.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

 

B) SA­VUN­MA SA­NA­Yİİ MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI

 

1.- Sa­vun­ma Sa­na­yi Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

 

C) ULAŞ­TIR­MA BA­KAN­LI­ĞI

 

1.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

 

2.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

 

D) TE­LE­KO­MÜ­Nİ­KAS­YON KU­RU­MU

 

1.- Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

 

E) DE­NİZ­Cİ­LİK MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI

 

1.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

 

2.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

 

F) Sİ­VİL HA­VA­CI­LIK GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

 

1.- Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

 

G) ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR  BA­KAN­LI­ĞI

 

1.- Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

 

H) ENER­Jİ Pİ­YA­SA­SI DÜ­ZEN­LE­ME KU­RU­MU

1.- Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

İ) ULU­SAL BOR ARAŞ­TIR­MA ENS­Tİ­TÜ­SÜ

1.- Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

J) ELEK­TRİK İŞ­LE­Rİ ETÜD İDA­RE­Sİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Elek­trik İş­le­ri Etüd İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

K) TÜR­Kİ­YE ATOM ENER­Jİ­Sİ KU­RU­MU

1.- Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

L) MA­DEN TET­KİK VE ARA­MA GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Ma­den Tet­kik ve Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

M) PET­ROL İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

 

2.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

N) DEV­LET SU İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

V. - AÇIK­LA­MA­LAR VE SA­TAŞ­MA­LA­RA İLİŞ­KİN KO­NUŞ­MA­LAR

1.- İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Cen­giz Kap­ta­noğ­lu’nun, An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Na­il Ka­ma­cı’nın, ko­nuş­ma­sın­da, ile­ri sür­müş ol­du­ğu gö­rüş­ler­den fark­lı gö­rüş­le­ri ken­di­si­ne at­fet­me­si ne­de­niy­le ko­nuş­ma­sı

2.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li K. Ke­mal Ana­dol’un, Ada­na Mil­let­ve­ki­li Ay­han Zey­nep Te­kin Bö­rü’nün, ko­nuş­ma­sın­da, Gru­bu­na sa­taş­ma­sı ne­de­niy­le ko­nuş­ma­sı

VI. - SO­RU­LAR VE CE­VAP­LAR

A) YA­ZI­LI SO­RU­LAR VE CE­VAP­LA­RI

1.- Mer­sin Mil­let­ve­ki­li Hü­se­yin ÖZ­CAN’ın, YİM­PAŞ’a yö­ne­lik so­ruş­tur­ma­nın sav­sak­lan­dı­ğı id­di­ala­rı­na iliş­kin so­ru­su ve İçiş­le­ri Ba­ka­nı Ab­dül­ka­dir AK­SU’nun ce­va­bı (7/18741)

2.- Ar­da­han Mil­let­ve­ki­li En­sar ÖĞÜT’ün, Ar­da­han Hükûmet Ko­na­ğı­na ay­rı­la­cak öde­ne­ğe iliş­kin so­ru­su ve Ma­li­ye Ba­ka­nı Ke­mal UNA­KI­TAN’ın ce­va­bı (7/18805)

3.- Ada­na Mil­let­ve­ki­li Ke­mal SAĞ’ın, ka­mu ku­rum ve ku­ru­luş­la­rı­na da­ğı­tı­mı ya­pıl­ma­yan Te­le­kom per­so­ne­li­ne iliş­kin so­ru­su ve Ma­li­ye Ba­ka­nı Ke­mal UNA­KI­TAN’ın ce­va­bı (7/18937)

4.- Niğ­de Mil­let­ve­ki­li Or­han ERAS­LAN’ın, Niğ­de-Çift­lik’te­ki elek­t-rik ke­sin­ti­le­ri­ne iliş­kin so­ru­su ve Ma­li­ye Ba­ka­nı Ke­mal UNA­KI­TAN’ın ce­va­bı (7/18975)

5.- İz­mir Mil­let­ve­ki­li Bü­lent BA­RA­TA­LI’nın, bir il­köğ­re­tim oku­lun­da öğ­ren­ci­le­re ro­man da­ğı­tıl­ma­sı­na iliş­kin so­ru­su ve Millî Eği­tim Ba­ka­nı Hü­se­yin ÇE­LİK’in ce­va­bı (7/18983)

6.- Mer­sin Mil­let­ve­ki­li Hü­se­yin GÜ­LER’in, Türk Ba­rış Gü­cü’nün Lüb­nan’da ko­nuş­lan­dı­ğı böl­ge­de rad­yo­ak­tif ka­lın­tı ol­du­ğu id­di­ası­na iliş­kin so­ru­su ve Millî Sa­vun­ma Ba­ka­nı M. Vec­di GÖ­NÜL’ün ce­va­bı (7/18986)

7.- Si­vas Mil­let­ve­ki­li Nu­ret­tin SÖ­ZEN’in, Si­vas İl Halk Sağ­lı­ğı La­bo­ra­tu­var Mü­dür­lü­ğü­ne iliş­kin so­ru­su ve Sağ­lık Ba­ka­nı Re­cep AK­DAĞ’ın ce­va­bı (7/18997)

8.- Er­zin­can Mil­let­ve­ki­li Erol TI­NAS­TE­PE’nin, özel­leş­tir­me­le­ri er­te­le­nen şe­ker fab­ri­ka­la­rı­na ve pan­car ko­ta­sı­na iliş­kin so­ru­su ve Sa­na­yi ve Ti­ca­ret Ba­ka­nı Ali COŞ­KUN’un ce­va­bı (7/19003)

9.- Ka­ra­man Mil­let­ve­ki­li Mev­lüt AK­GÜN’ün, Ha­zi­ne ara­zi­le­ri­ne iliş­kin so­ru­su ve Ma­li­ye Ba­ka­nı Ke­mal UNA­KI­TAN’ın ce­va­bı (7/19090)

 

 

I. - GE­ÇEN ­TU­TA­NAK ÖZE­Tİ

TBMM Ge­nel Ku­ru­lu sa­at 11.00’de açı­la­rak al­tı otu­rum yap­tı.

Bir ilâ Üçün­cü Otu­rum­lar

Ge­nel Ku­ru­lu zi­ya­ret eden Türk Kül­tür ve Sa­nat­la­rı Or­tak Yö­ne­ti­mi Da­imi Kon­se­yi­ne üye ül­ke­le­rin kül­tür ba­kan­la­rı ve be­ra­be­rin­de­ki he­ye­te Baş­kan­lık­ça "hoş gel­di­niz" de­nil­di.

2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­li Da­ire­ler ve İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı­nın (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) gö­rüş­me­le­ri­ne de­vam olu­na­rak;

Sos­yal Hiz­met­ler ve Ço­cuk Esir­ge­me Ku­ru­mu Ge­nel Mü­dür­lü­ğü,

Ça­lış­ma ve Sos­yal Gü­ven­lik Ba­kan­lı­ğı,

2007 yı­lı büt­çe­le­ri ve 2005 ma­li yı­lı ke­sin­he­sap­la­rı ile;

Özür­lü­ler İda­re­si Baş­kan­lı­ğı,

Ai­le ve Sos­yal Araş­tır­ma­lar Ge­nel Mü­dür­lü­ğü,

Ka­dı­nın Sta­tü­sü Ge­nel Mü­dür­lü­ğü,

2007 yı­lı büt­çe­le­ri;

Üze­rin­de bir sü­re gö­rü­şül­dü.

2006 yı­lı Şu­bat ayın­da ya­pı­lan 94’ün­cü Ulus­la­ra­ra­sı De­niz­ci­lik Ça­lış­ma Kon­fe­ran­sın­da ka­bul edi­len 186 sa­yı­lı De­niz Ça­lış­ma Söz­leş­me­si; 2006 yı­lı Ha­zi­ran ayın­da ya­pı­lan 95’in­ci Ulus­la­ra­ra­sı Ça­lış­ma Kon­fe­ran­sın­da ka­bul edi­len 187 sa­yı­lı İş Sağ­lı­ğı ve Gü­ven­li­ği­ni Teş­vik Çer­çe­ve Söz­leş­me­si; 197 sa­yı­lı İş Sağ­lı­ğı ve Gü­ven­li­ği­ni Teş­vik Çer­çe­ve­si İçin Tav­si­ye Ka­ra­rı ve 198 sa­yı­lı İs­tih­dam İliş­ki­si Hak­kın­da Tav­si­ye Ka­ra­rı hak­kın­da Ça­lış­ma ve Sos­yal Gü­ven­lik Ba­ka­nı ta­ra­fın­dan büt­çe mü­za­ke­re­le­ri sı­ra­sın­da Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­ne bil­gi su­nu­la­ca­ğı­na iliş­kin Baş­ba­kan­lık tez­ke­re­si okun­du; Ulus­la­ra­ra­sı Ça­lış­ma Teş­ki­la­tı Ana­ya­sa­sı ge­re­ğin­ce, tez­ke­re üze­rin­de, Ça­lış­ma ve Sos­yal Gü­ven­lik Ba­ka­nı Mu­rat Ba­şes­gi­oğ­lu ta­ra­fın­dan Ge­nel Ku­ru­la bil­gi ve­ril­di.

Sa­at 15.35’te top­lan­mak üze­re, bir­le­şi­me 15.25’te ara ve­ril­di.

Sa­dık Yakut

Baş­kan Ve­ki­li

                          Ha­run Tüfekci                                   Bay­ram Özçelik

                                 Kon­ya                                                Bur­dur

                              Kâtip Üye                                           Kâtip Üye

Ah­met Küçük

Ça­nak­ka­le

Kâtip Üye

Dört ilâ Al­tın­cı Otu­rum­lar

2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­li Da­ire­ler ve İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı­nın (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) gö­rüş­me­le­ri­ne de­vam olu­na­rak;

Sos­yal Hiz­met­ler ve Ço­cuk Esir­ge­me Ku­ru­mu Ge­nel Mü­dür­lü­ğü,

Ça­lış­ma ve Sos­yal Gü­ven­lik Ba­kan­lı­ğı,

Sağ­lık Ba­kan­lı­ğı,

Hu­dut ve Sa­hil­ler Sağ­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü,

İçiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı,

Em­ni­yet Ge­nel Mü­dür­lü­ğü,

Jan­dar­ma Ge­nel Ko­mu­tan­lı­ğı,

Sa­hil Gü­ven­lik Ko­mu­tan­lı­ğı,

2007 yı­lı büt­çe­le­ri ve 2005 ma­li yı­lı ke­sin­he­sap­la­rı ile;

Özür­lü­ler İda­re­si Baş­kan­lı­ğı,

Ai­le ve Sos­yal Araş­tır­ma­lar Ge­nel Mü­dür­lü­ğü,

Ka­dı­nın Sta­tü­sü Ge­nel Mü­dür­lü­ğü,

Tür­ki­ye ve Or­ta-Do­ğu Am­me İda­re­si Ens­ti­tü­sü,

2007 yı­lı büt­çe­le­ri;

Ka­bul edil­di.

20 Ara­lık 2006 Çar­şam­ba gü­nü, alı­nan ka­rar ge­re­ğin­ce sa­at 11.00’de top­lan­mak üze­re, bir­le­şi­me 22.26’da son ve­ril­di.

Nev­zat Pakdil

Baş­kan Ve­ki­li

                          Meh­met Daniş                               Türkân Miçooğulları

                             Ça­nak­ka­le                                               İz­mir

                              Kâtip Üye                                           Kâtip Üye

Ha­run Tüfekci

Kon­ya

Kâtip Üye

 

 

20 Ara­lık 2006 Çar­şam­ba

Bİ­RİN­Cİ OTU­RUM

Açıl­ma Sa­ati: 11.04

BAŞ­KAN: Baş­kan Ve­ki­li İs­ma­il ALP­TE­KİN

KÂTİP ÜYE­LER: Bay­ram ÖZ­ÇE­LİK (Bur­dur), Türkân Mİ­ÇO­OĞUL­LA­RI (İz­mir)

BAŞ­KAN – Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin 38’in­ci Bir­le­şi­mi’ni açı­yo­rum.

Top­lan­tı ye­ter sa­yı­sı var­dır, gö­rüş­me­le­re baş­lı­yo­ruz.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı üze­rin­de­ki gö­rüş­me­le­re kal­dı­ğı­mız yer­den de­vam ede­ce­ğiz.

Prog­ram uya­rın­ca, bu­gün iki tur gö­rüş­me ya­pa­ca­ğız. Do­ku­zun­cu tur­da, Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı, Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı, Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu, De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı, Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü büt­çe­le­ri yer al­mak­ta­dır.

IV. - KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN

GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER

1.- 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­ye Da­hil Da­ire­ler ve  İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) (x)

A) MİLLΠ SA­VUN­MA BA­KAN­LI­ĞI

1.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

B) SA­VUN­MA SA­NA­Yİİ MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI

1.- Sa­vun­ma Sa­na­yi Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

C) ULAŞ­TIR­MA BA­KAN­LI­ĞI

1.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

D) TE­LE­KO­MÜ­Nİ­KAS­YON KU­RU­MU

1.- Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

E) DE­NİZ­Cİ­LİK MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI

1.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

F) Sİ­VİL HA­VA­CI­LIK GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

BAŞ­KAN – Ko­mis­yon ve Hükûmet ye­rin­de.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, tur­da yer alan büt­çe­ler­le il­gi­li ola­rak so­ru sor­mak is­te­yen mil­let­ve­kil­le­ri­nin, gö­rüş­me­le­rin bi­ti­mi­ne ka­dar so­ru­la­rı­nı so­ra­bil­me­le­ri için, şif­re­le­ri­ni ya­zıp par­mak iz­le­ri­ni ta­nıt­tık­tan son­ra ek­ran­da­ki söz is­te­me bu­to­nu­na bas­ma­la­rı ge­rek­mek­te­dir. Mik­ro­fon­la­rın­da­ki kır­mı­zı ışık­la­rı ya­nıp sön­me­ye baş­la­yan mil­let­ve­kil­le­ri­nin söz ta­lep­le­ri ka­bul edil­miş ola­cak­tır.

(x) 1269, 1270, 1271 S.Sayılı Basmayazılar ve Ödenek Cetvelleri 15/12/2006 tarihli 33’üncü Birleşim Tutanağına eklidir.

Tur üze­rin­de­ki gö­rüş­me­ler bit­tik­ten son­ra, so­ru sa­hip­le­ri, ek­ran­da­ki sı­ra­ya gö­re  so­ru­la­rı­nı ye­rin­den so­ra­cak­lar­dır. So­ru sor­ma iş­le­mi on da­ki­ka için­de ta­mam­la­na­cak­tır. Ce­vap iş­le­mi için de on da­ki­ka sü­re ve­ri­le­cek­tir. Ce­vap iş­le­mi on da­ki­ka­dan ön­ce bi­ti­ril­di­ği tak­dir­de, ge­ri ka­lan sü­re için sı­ra­da­ki so­ru sa­hip­le­ri­ne söz ve­ri­le­cek­tir.

Bil­gi­le­ri­ni­ze arz edi­yo­rum.

Do­ku­zun­cu tur­da grup­lar ve şa­hıs­lar adı­na söz alan sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri­nin isim­le­ri­ni oku­yo­rum.

Grup­lar adı­na: Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Şük­rü Mus­ta­fa Elek­dağ, on beş da­ki­ka; An­ka­ra Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Eş­ref Er­dem, on beş da­ki­ka; Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ke­mal De­mi­rel, ye­di bu­çuk da­ki­ka; An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Na­il Ka­ma­cı, ye­di bu­çuk da­ki­ka. Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na Kı­rık­ka­le Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mu­rat Yıl­ma­zer, ye­di bu­çuk da­ki­ka; Ak­sa­ray Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ah­met Ya­şar, ye­di bu­çuk da­ki­ka; Çan­kı­rı Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Tev­fik Ak­bak, ye­di bu­çuk da­ki­ka; De­niz­li Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Meh­met Yük­sek­te­pe, ye­di bu­çuk da­ki­ka; An­ka­ra Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mus­ta­fa Tu­na, ye­di bu­çuk da­ki­ka; Sa­kar­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Re­cep Yıl­dı­rım, ye­di bu­çuk da­ki­ka ko­nu­şa­cak­lar­dır. Ana­va­tan Par­ti­si Gru­bu adı­na Mer­sin Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Hü­se­yin Öz­can, yir­mi da­ki­ka; Şan­lı­ur­fa Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Tu­ran Tüy­süz, yir­mi beş da­ki­ka ko­nu­şa­cak­lar­dır.

Şa­hıs­la­rı adı­na: Leh­te, Ada­na Mil­let­ve­ki­li Ay­han Zey­nep Te­kin Bö­rü, on da­ki­ka sü­re­si; aleyh­te ol­mak üze­re, Ba­lı­ke­sir Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Se­dat Pe­ker, on da­ki­ka sü­rey­le ko­nu­şa­cak­lar­dır.

Şim­di, ilk ko­nuş­ma­cı­yı kür­sü­ye da­vet edi­yo­rum.

Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Şük­rü Mus­ta­fa Elek­dağ, sü­re­si on beş da­ki­ka efen­dim.

Bu­yu­run.

CHP GRU­BU ADI­NA ŞÜK­RÜ MUS­TA­FA ELEK­DAĞ (İs­tan­bul) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım; 2007 yı­lı büt­çe ka­nu­nu ta­sa­rı­sın­da­ki Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si üze­rin­de Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu­nun gö­rüş­le­ri­ni açık­la­mak üze­re söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. He­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Tür­ki­ye’nin kar­şı­laş­tı­ğı ulus­la­ra­ra­sı, böl­ge­sel ve iç teh­dit al­gı­la­ma­la­rı hak­kın­da kı­sa bir de­ğer­len­dir­me ya­pa­cak, son­ra da bu de­ğer­len­dir­me ışı­ğın­da yü­ce he­ye­ti­ni­ze ba­zı öne­ri­ler­de bu­lu­na­ca­ğım.

2006 yı­lın­da glo­bal te­rör­le mü­ca­de­le­de her­han­gi bir iler­le­me kay­de­dil­me­miş­tir. Ame­ri­ka’nın te­rör­le mü­ca­de­le stra­te­ji­si, te­rö­rü bas­tır­mak şöy­le dur­sun, bi­la­kis az­dır­mak­ta­dır. Ame­ri­kan yö­ne­ti­mi, ra­di­kal İs­lam’ı ko­mü­niz­me ben­ze­te­rek, ide­olo­jik düş­man ilan et­mek­te, ama bu­nu ya­par­ken, be­ce­rik­siz­ce, tüm İs­lam’ı kar­şı­sı­na al­mak­ta ve me­de­ni­yet­ler ça­tış­ma­sı­nı kö­rük­le­ye­rek te­rö­rü da­ha da yay­gın­laş­tır­mak­ta­dır. Öte yan­dan, Ame­ri­ka’nın Irak’ı iş­ga­li ve bu­ra­da yü­rüt­tü­ğü sa­va­şın, hem bu ül­ke­yi hem de Or­ta Do­ğu’nun di­ğer böl­ge­le­ri­ni Ame­ri­ka’ya kar­şı öf­ke ve düş­man­lı­ğın yo­ğun­laş­tı­ğı, ye­ni te­rör odak­la­rı­nın tü­re­di­ği ve te­rör ajan­la­rı­nın ye­tiş­ti­ği müm­bit tar­la­lar hâli­ne ge­tir­di­ği­ni gö­rü­yo­ruz.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, İn­gil­te­re’nin en say­gın dü­şün­ce ve araş­tır­ma ku­ru­lu­şu olan Chat­ham Ho­use ta­ra­fın­dan kı­sa sü­re ön­ce ya­yım­la­nan bir ra­por, Irak’ın için­de bu­lun­du­ğu du­rum hak­kın­da ay­rın­tı­lı bir ana­liz içe­ri­yor. Ra­por, bu­gün İran’ın Irak’ta Ame­ri­ka’dan çok da­ha et­ki­li bir ko­num­da ol­du­ğu­nun al­tı­nı çi­zi­yor. Ra­po­ra gö­re, nük­le­er si­lah imal et­ti­ği ge­rek­çe­siy­le İran’ın Ame­ri­ka ve­ya İs­ra­il ta­ra­fın­dan ha­va bom­bar­dı­ma­nı yo­luy­la vu­rul­ma­sı hâlin­de İran’ın Irak’ta­ki Şii güç­le­ri kul­la­na­rak mi­sil­le­me­de bu­lu­na­ca­ğı­nı ve bu du­rum­da da İn­gi­liz kuv­vet­le­ri­nin Bas­ra’da çok kı­sa bir sü­re da­hi ba­rı­na­ma­ya­ca­ğı be­lir­til­mek­te­dir. Ra­po­ra gö­re, böy­le bir du­rum­da Ame­ri­ka da Irak’ı sü­rat­le terk et­mek du­ru­mun­da ka­la­cak­tır.

Hâlen Irak’ta du­ru­mun va­ha­me­ti­ni an­la­mak için Irak Baş­ba­ka­nı El Ma­li­ki’nin son al­dı­ğı ka­ra­rı dik­ka­te al­mak kâfi­dir de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım. El Ma­li­ki, Ba­as­çı ol­ma­sı ne­de­niy­le üç yıl ön­ce fes­he­di­len Irak or­du­sun­da bu­lu­nan as­ker­le­ri şim­di ge­ri ça­ğır­ma ka­ra­rı al­mış­tır. Ya­ni, Sad­dam’ın Sün­ni olan su­bay­la­rı ve as­ker­le­ri mes­lek­le­ri­ne ge­ri dö­ne­cek­ler ve bu şe­kil­de Şii-Sün­ni den­ge­si­nin sağ­lan­ma­sı­na hiz­met ede­cek­ler­dir. Yal­nız, bu­ra­da, ta­bi­atıy­la, bü­yük bir so­run var. Bu da, Irak dev­le­ti or­du­sun­dan bel­ki de çok da­ha güç­lü olan Meh­di or­du­su­nun ba­şın­da bu­lu­nan El Sadr’ın bu­na mü­sa­ade edip et­me­ye­ce­ği.

Ame­ri­ka’da­ki 7 Ka­sım se­çim­le­ri­nin so­nuç­la­rı Ame­ri­kan ka­mu­oyu­nun Irak sa­va­şı­nı des­tek­le­me­di­ği­ni ve Ame­ri­kan as­ker­le­ri­nin ge­cik­me­den Irak’tan çe­kil­me­si­ni is­te­di­ği­ni or­ta­ya koy­muş­tur. Bun­dan böy­le, Kon­gre’nin iki ka­na­dı­na da hâkim olan De­mok­rat­la­rın dış si­ya­se­te ağır­lık­la­rı­nı koy­ma­la­rı bek­len­me­li­dir. Was­hing­ton’da de­ği­şen si­ya­si den­ge­ler ne­de­niy­le, iki yıl son­ra ya­pı­la­cak Baş­kan­lık se­çim­le­ri­ne ka­dar Baş­kan Bush ül­ke­yi, De­mok­rat Kon­gre’yle bir koa­lis­yon or­tak­lı­ğı zih­ni­ye­tiy­le yö­net­mek zo­run­da ka­la­cak­tır.

Ame­ri­ka’nın Irak’ta kar­şı kar­şı­ya ol­du­ğu va­him kri­zi aş­ma­sı için çö­züm yol­la­rı öne­ren “Irak Ça­lış­ma Gru­bu Ra­po­ru”nun eş baş­kan­la­rı es­ki Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı Ja­mes Ba­ker ile es­ki Tem­sil­ci­ler Mec­li­si Dı­şiş­le­ri Ko­mis­yo­nu Baş­ka­nı Lee Ha­mil­ton bu hu­su­su ra­po­ru açık­lar­ken di­le ge­tir­miş­ler ve ra­po­ru, böy­le bir or­tak­lık zih­ni­ye­tiy­le ha­zır­la­dık­la­rı­nı be­lirt­miş­ler­dir.

Ame­ri­kan mu­ha­rip bir­lik­le­ri­nin 2008 yı­lı­nın ilk çey­re­ğin­de ge­ri çe­kil­me­si­ni ön­gö­ren bu ra­por, Irak so­ru­nu­na çö­züm için İran ve Su­ri­ye ile di­ya­lo­ğu da öner­mek­te ve bü­tün­cül bir yak­la­şım be­nim­se­ye­rek Arap-İs­ra­il so­ru­nu­na el at­ma­dan Or­ta Do­ğu’da­ki yan­gı­nın sön­dü­rü­le­me­ye­ce­ği­ni vur­gu­la­mak­ta­dır. An­cak, Irak’ta­ki so­run­la­ra akıl­cı ve isa­bet­li çö­züm­ler öne­ren ve ge­nel­lik­le Tür­ki­ye’nin de gö­rüş­le­riy­le ör­tü­şen bu ra­po­run Baş­kan Bush ta­ra­fın­dan be­nim­sen­me­di­ği an­la­şı­lı­yor.

Ra­por­da yer alan ve Tür­ki­ye açı­sın­dan öne­mi bu­lu­nan nok­ta­la­rın bi­rin­ci­si, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Irak’ta PKK’ya kar­şı ye­ter­li ön­lem­le­rin alın­ma­mış ol­du­ğu­nu vur­gu­la­mış ol­ma­sı­dır. Bu, Bush yö­ne­ti­mi­nin­kin­den de­ği­şik bir ba­kış­tır. Bu­gü­ne ka­dar Bush yö­ne­ti­mi, PKK ko­nu­sun­da Tür­ki­ye’yi oya­la­mış ve ra­por­da be­lir­ti­len şe­kil­de ger­çek­çi bir de­ğer­len­dir­me yap­mak­tan ka­çın­mış­tır.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Tür­ki­ye’nin ge­nel teh­dit al­gı­la­ma­sın­da önem­li bir ye­ri olan PKK teh­di­di üze­rin­de kı­sa­ca dur­ma­mız­da ya­rar var. Ön­ce şu so­ru­ya bir ya­nıt ara­ya­lım: 2002 yı­lın­da ko­lu ka­na­dı kı­rıl­mış ve gü­cü­nü yi­tir­miş du­rum­da­ki PKK’nın Kan­dil Da­ğı’nda­ki ele­man­la­rı, ça­re­siz­lik için­de ka­der­le­ri­nin te­cel­li­si­ni bek­ler­ken, na­sıl ol­du da PKK bir­den­bi­re can­la­nıp Tür­ki­ye’ye kar­şı te­rör ey­lem­le­ri­ne baş­la­dı? PKK’nın can­lan­ma­sı­nın kay­na­ğın­da, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin 1 Mart 2003’te Hükûmet tez­ke­re­si­ni red­det­miş ol­ma­sı var­dır. Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin bu tu­tu­mu­na tep­ki gös­te­ren Ame­ri­kan as­ke­ri ma­kam­la­rı, Tür­ki­ye’yi ce­za­lan­dır­ma yo­lu­na git­miş­ler ve bu amaç­la PKK’yı he­def lis­te­sin­den çı­kar­mış­lar­dır. Ame­ri­ka’nın bu tu­tu­mu PKK’ya can üf­le­miş­tir. Çün­kü, Sa­yın Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı Ab­dul­lah Gül’ün de bir açık­la­ma­sın­da be­lirt­miş ol­du­ğu gi­bi, bu or­tam­da Ku­zey Irak­lı Kürt li­der­ler PKK’ya her tür­lü yar­dım­da bu­lun­muş­lar­dır. Bar­za­ni ve Ta­la­ba­ni, her ne ka­dar PKK ile bir il­gi­le­ri ol­ma­dı­ğı­nı söy­lü­yor­lar­sa da, PKK’nın Tür­ki­ye’ye sal­dı­rı için kur­du­ğu üs­ler Kür­dis­tan De­mok­ra­tik Par­ti­si (KDP) ile Kür­dis­tan Yurt­se­ver Bir­li­ği (KYP) ta­ra­fın­dan kon­trol edi­len ara­zi üze­rin­de­dir.

PKK üs­le­ri­ne elek­trik, ya­kıt, gı­da mad­de­le­ri, si­lah, cep­ha­ne, pa­ra ve tak­vi­ye bir­lik­le­ri Kür­dis­tan De­mok­ra­tik Par­ti­si ve Kür­dis­tan Yurt­se­ver Bir­li­ği yö­ne­ti­min­de­ki top­rak­lar üze­rin­den ulaş­mak­ta­dır.

PKK te­rö­rist­le­ri­nin ön­de ge­len­le­rin­den Mu­rat Ka­ra­yı­lan Ku­zey Irak’ta Bar­za­ni kon­tro­lün­de­ki böl­ge­de ya­şa­mak­ta ve sık sık Kür­dis­tan De­mok­ra­tik Par­ti­si­nin resmî te­le­viz­yon ka­na­lı olan Kür­dis­tan TV’ye çık­mak­ta, ko­nuş­ma­lar yap­mak­ta­dır.

Du­rum gün gi­bi açık­tır. PKK, Bar­za­ni ve Ta­la­ba­ni’nin hoş­gö­rü­süy­le, on­la­rın ver­dik­le­ri izin ve des­tek­le Kan­dil Da­ğı’nda üs kur­muş ve on­lar ta­ra­fın­dan sağ­la­nan lo­jis­tik imkânlar, si­lah ve cep­ha­ney­le Tür­ki­ye’ye sal­dır­mış ve yüz­ler­ce va­tan­da­şı­mı­zı ve gü­ven­lik gö­rev­li­mi­zi öl­dür­müş, ül­ke­miz­de­ki fa­na­tik Kürt­çü­lü­ğü de az­dır­mış­tır. Ta­bi­atıy­la Kürt li­der­ler Tür­ki­ye’ye kar­şı bu düş­man­lı­ğı bel­li bir amaç­la yap­mak­ta­dır­lar. Bu­na bi­raz­dan te­mas ede­ce­ğim.

Fa­kat, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, ta­bi­atıy­la, bu­ra­da Ame­ri­ka’nın so­rum­lu­lu­ğu­nu göz­den ka­çı­ra­ma­yız. Çün­kü, Ame­ri­ka Irak’ta iş­gal kuv­ve­ti­dir ve hu­ku­ken Irak’ta­ki asa­yiş ve dü­zen­den so­rum­lu­dur. So­rum­lu ol­ma­sı­na rağ­men, Ame­ri­ka, bü­tün bu olan bi­te­ne se­yir­ci kal­mak­ta­dır, oy­sa, PKK ay­nen El Ka­ide gi­bi bir te­rör ör­gü­tü­dür.

Ame­ri­ka’nın PKK’ya kar­şı hiç­bir ön­lem al­ma­ma­sı ve Tür­ki­ye’nin ope­ras­yon yap­ma­sı­nı da ön­le­me­si PKK’yı hi­ma­ye­si­ne al­ma­sı de­mek­tir. Bu­nun baş­ka tür­lü bir iza­hı yok­tur.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu ifa­de­le­ri­mi­zi, biz, Ame­ri­kan yet­ki­li­le­riy­le de kar­şı­laş­tı­ğı­mız za­man de­vam­lı ola­rak ele alı­yo­ruz ve bu nok­ta­la­rın al­tı­nı çi­zi­yo­ruz.

Bir Ame­ri­kan ku­ru­lu­şu olan PEW ta­ra­fın­dan ya­pı­lan an­ket­ler Türk hal­kı­nın yüz­de 88’inin Ame­ri­ka’ya ha­sım bir ül­ke ola­rak bak­tı­ğı­nı gös­te­ri­yor.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu, son de­re­ce en­di­şe ve­ri­ci bir du­rum­dur. Ame­ri­ka, yol aç­tı­ğı bu du­ru­mu dü­zelt­mek için cid­di bir ön­lem al­mı­yor. Ne ya­pa­ca­ğı ve yet­ki­le­ri açık­lık­la bel­li ol­ma­yan ve bir ara ken­di­si­ne “ko­or­di­na­tör” de­ni­len bir Ame­ri­ka­lı or­ge­ne­ra­li PKK iş­le­ri­nin so­rum­lu­su ola­rak ta­yin et­mek su­re­tiy­le oya­la­ma tak­tik­le­ri­ni sür­dü­rü­yor.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, önem­li bir nok­ta­nın al­tı­nı çi­ze­ce­ğim. PKK’ya, ya­kın za­man­la­ra ka­dar, Gü­ney­do­ğu Böl­ge­si­ni kı­sa va­de­de özerk­li­ğe, or­ta va­de­de de fe­de­ras­yon ve ba­ğım­sız bir Kürt dev­le­ti­nin ku­rul­ma­sı­na gö­tür­me­yi amaç­la­yan bir pro­je­nin as­kerî ko­lu ola­rak bak­mak ve ör­gü­tü böy­le bir çer­çe­ve için­de de­ğer­len­dir­mek ka­bil­di. Oy­sa, Ku­zey Irak’ta­ki Kürt li­der­ler ta­ra­fın­dan di­le ge­ti­ri­len ve Tür­ki­ye’nin gü­ney­do­ğu­su üze­rin­den Ak­de­niz’e çık­ma­yı he­def­le­yen bü­yük Kür­dis­tan pro­je­si bağ­la­mın­da de­ğer­len­di­ril­di­ğin­de, PKK teh­di­di­nin da­ha de­ği­şik bir bo­yut ka­zan­dı­ğı an­la­şı­lı­yor.

Bar­za­ni ve Ta­la­ba­ni’nin PKK’ya inat­la ver­dik­le­ri des­tek ve bu ör­gü­tü Tür­ki­ye’ye kar­şı bir koz ola­rak el­de tut­ma ve sö­zü­nü et­ti­ği­miz pro­je­le­rin­de PKK’dan ya­rar­lan­ma is­te­ği, PKK teh­di­di­nin Tür­ki­ye açı­sın­dan kap­sa­mı­nı ve ağır­lı­ğı­nı ar­tı­rı­yor. Bu du­rum, ül­ke­miz için en­di­şe ve­ri­ci bir tab­lo­dur. An­cak, Ame­ri­ka’nın da PKK’ya kol ka­nat ger­me­si, bu du­ru­ma çok da­ha va­ha­met ka­zan­dır­mak­ta­dır ve ol­ma­dık kuş­ku­la­ra yol aç­mak­ta­dır. Bu ba­kım­dan, emi­nim, bu ko­nu­ya gös­ter­di­ğim has­sa­si­ye­ti be­nim­le he­pi­niz pay­la­şı­yor­su­nuz­dur.

Bu so­ru­nun üze­ri­ne, teh­di­din izah et­ti­ğim bo­yu­tu ve ni­te­li­ği dik­ka­te alı­na­rak ve ge­rek­li cid­di­yet­le gi­dil­me­di­ği de mu­hak­kak­tır. Çün­kü, ge­rek­li bi­linç ve cid­di­yet­le bu ko­nu ele alın­say­dı de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, o za­man ya bu so­run hal­le­dil­me­den Was­hing­ton’da Stra­te­jik Viz­yon Bel­ge­si im­za­lan­maz­dı, ya da anı­lan bel­ge im­za­lan­dık­tan son­ra Ame­ri­ka ge­rek­li ön­lem­le­ri alır ve Kan­dil Da­ğı’nda­ki PKK so­ru­nu bı­çak gi­bi ke­si­lir­di.

Şim­di, çok önem­li bir di­ğer ko­nu üze­rin­de du­ra­ca­ğım. Tür­ki­ye’nin önün­de pat­la­ma­ya ha­zır bir ba­rut fı­çı­sı da­ha var, bu da Ker­kük so­ru­nu­dur. Baş­ba­kan Er­do­ğan, fil­ha­ki­ka 17 Ka­sım­da ül­ke­mi­zi zi­ya­ret eden Irak Baş­ba­ka­nı Nu­ri El Ma­li­ki ile yap­tı­ğı or­tak ba­sın top­lan­tı­sın­da, Ker­kük so­ru­nu­na de­ğin­di ve bel­li bir et­nik gru­bun bu ken­ti et­ki­si al­tı­na al­mak için ha­re­ke­te geç­ti­ği­ni be­lir­te­rek, Sa­yın Baş­ba­kan, bu tu­tu­mun cid­di sı­kın­tı­la­ra yol aça­ca­ğı hu­su­sun­da mu­ha­ta­bı­nı uyar­mış­tır. An­cak, bu uya­rı­la­rın, bun­dan iki yıl ön­ce Kürt li­der­le­rin Ker­kük’ün de­mog­ra­fik ya­pı­sı­nı kit­le­sel bi­çim­de de­ğiş­tir­me­ye ve seç­men lis­te­le­ri­ni Ker­kük’ü Kürt oto­nom böl­ge­si­ne il­hak et­me amaç­la­rı­na uy­gun bi­çim­de tah­rif et­me­ye baş­la­dık­la­rı dö­nem­de ya­pıl­ma­sı ge­re­kir­di. Uya­rı­la­rı­mız dik­ka­te alın­ma­dı­ğı tak­dir­de de Tür­ki­ye’nin yap­tı­rım­la­ra git­me­si ge­rek­li olur­du.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Türk Hükûme­ti Ker­kük so­ru­nu­nu gün­de­me ge­tir­mek­te ma­ale­sef ge­cik­miş­tir. Bu ne­den­le, Ker­kük’ün du­ru­mu son de­re­ce en­di­şe ve­ri­ci bir ni­te­lik arz et­mek­te­dir. Kürt li­der­ler, Ku­zey Irak’ta kur­mak ta­sav­vu­run­da ol­duk­la­rı ba­ğım­sız Kürt dev­le­ti­nin eko­no­mik açı­dan ayak­la­rı üze­rin­de du­ra­bil­me­si için zen­gin pet­rol kay­nak­la­rı­na sa­hip bu­lu­nan ve ge­le­nek­sel bir Türk­men ken­ti olan Ker­kük’ü Kürt böl­ge­si­ne mu­hak­kak il­hak ede­cek­le­ri­ni be­lir­ti­yor ve bu amaç­la, sa­vaş dâhil her şe­yi gö­ze ala­bi­le­cek­le­ri­ni ima edi­yor­lar.

Ame­ri­ka, Bar­za­ni ve Ta­la­ba­ni’nin gay­ri­hu­ku­ki bir şe­kil­de ken­tin de­mog­ra­fik ya­pı­sı­nı de­ğiş­tir­me­le­ri­ne se­yir­ci kal­mış­tır. Ay­nı şe­kil­de, Ame­ri­ka, ida­ri ya­sa­da Ker­kük için ön­gö­rü­len ve den­ge­li bir ni­te­li­ğe sa­hip olan özerk­lik for­mü­lü­nün de­ğiş­ti­ril­me­si­ne ve 2007 Ka­sı­mın­da ya­pı­la­cak ma­hal­li re­fe­ran­dum­la ken­tin ge­le­ce­ği­nin sap­tan­ma­sı­nın ye­ni Ana­ya­sa’nın 140’ın­cı mad­de­si­ne der­ce­dil­me­si­ne ses çı­kar­ma­mış­tır.  Bu du­rum­da, Kürt li­der­le­rin Ker­kük’ü Kürt özerk böl­ge­si top­rak­la­rı­na kat­ma­la­rı için ön­le­rin­de hiç­bir en­gel kal­ma­dı­ğı gö­rül­mek­te­dir.

An­cak, bu hak­sız dü­zen­le­me­le­re, sa­de­ce Türk­men­ler de­ğil, Sün­ni Arap­lar ile Şi­ile­rin bir bö­lü­mü de kuv­vet­le iti­raz et­mek­te­dir­ler. Bu ne­den­le, Ker­kük, hâlen, her an pat­la­ya­cak bir ba­rut fı­çı­sı­na dö­nüş­müş­tür.

Ker­kük hak­kın­da 18 Tem­muz 2006’da bir ra­por ha­zır­la­yan “Ulus­la­ra­ra­sı Kriz Gru­bu” ad­lı si­vil top­lum ör­gü­tü, Ker­kük’te tır­ma­nan ger­gin­li­ğe dik­ka­ti çe­ke­rek, ulus­la­ra­ra­sı top­lum mü­da­ha­le et­me­di­ği tak­dir­de bu­ra­da­ki or­ta­mın ka­osa dö­nü­şe­ce­ği­nin al­tı­nı çiz­miş­tir ve şöy­le bir öne­ri­de bu­lun­muş­tur:

1) 2007’de ya­pı­la­cak re­fe­ran­du­mun ip­ta­li,

2) Ker­kük’e on yıl­lık ge­çi­ci bir sta­tü ve­ril­me­si,

3) Bir­leş­miş Mil­let­le­rin bu so­run için il­gi­li ta­raf­la­rı uz­laş­tı­ra­cak bir özel tem­sil­ci ta­yin et­me­si.

Kriz Gru­bu, bu açık­la­ma­la­rıy­la, Tür­ki­ye’nin si­ya­si gi­ri­şim­ler­de bu­lun­ma­sı­na ve so­ru­nun ulus­la­ra­ra­sı ör­güt­le­re gö­tü­rül­me­si için son de­re­ce mü­sa­it bir or­tam ya­rat­mış­tı. Ma­ale­sef, bu fır­sat­tan ya­rar­la­na­ma­dık.

Ko­nu, Tür­ki­ye’nin gü­ven­li­ği açı­sın­dan ya­şam­sal önem­de­dir de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım. Ker­kük’ün, hak­sız şe­kil­de Kürt grup­la­rın eli­ne geç­me­si, ba­ğım­sız Kürk dev­le­ti­nin ku­rul­ma­sı yö­nün­de kri­tik aşa­ma­yı oluş­tu­ra­cak­tır. Bu aşa­ma­dan son­ra, Kürt dev­le­ti­nin ba­ğım­sız­lı­ğı­nın ila­nı için önün­de hiç­bir en­gel kal­ma­ya­cak, Ku­zey Irak­lı li­der­ler ba­ğım­sız­lık adı­mı­nı at­mak için en uy­gun si­ya­si kon­jonk­tü­rü bek­le­ye­cek­ler­dir.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

ŞÜK­RÜ MUS­TA­FA ELEK­DAĞ (De­vam­la) – Sa­yın Baş­kan, te­şek­kür edi­yo­rum.

Bu du­rum kar­şı­sın­da, Ker­kük’ün Kürt böl­ge­si­ne il­ha­kı­nı ön­gö­ren sü­re­cin ke­sin­lik­le dur­du­rul­ma­sı için, Tür­ki­ye, ge­rek­li si­ya­si, eko­no­mik ve di­ğer cay­dı­rı­cı ön­lem­le­ri al­mak du­ru­mun­da­dır. Tür­ki­ye, Kriz Gru­bu ta­ra­fın­dan ya­pı­lan öne­ri­ye sa­hip çık­ma­lı ve bu­nun uy­gu­lan­ma­sı için aza­mi ça­ba­yı gös­ter­me­li­dir.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bi­raz ön­ce de­ğin­di­ğim Irak Ça­lış­ma Gru­bu Ra­po­ru, Tür­ki­ye’nin bu yol­da gi­ri­şim­de bu­lun­ma­sı için ga­yet uy­gun bir or­tam ya­rat­mış­tır. Zi­ra, ra­po­run 2’nci mad­de­sin­de, Ker­kük ko­nu­sun­da “kar­şı­lık­lı ola­rak ka­bul edi­le­bi­lir uz­laş­ma” öne­ril­mek­te­dir. Ay­rı­ca, ra­po­run 30’un­cu mad­de­sin­de, re­fe­ran­du­mun er­te­len­me­si ve so­ru­nun ulus­la­ra­ra­sı plat­form­da çö­zül­me­si yer al­mak­ta­dır.

Bun­la­ra ek ola­rak, ra­po­run 28’in­ci mad­de­sin­de, Irak pet­rol­le­ri­nin mer­ke­zi hükûmet ta­ra­fın­dan kon­trol edil­me­si ge­rek­li­li­ği be­lir­til­miş­tir.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim, ko­nuş­ma­nı­zı lüt­fen ta­mam­la­yı­nız.

ŞÜK­RÜ MUS­TA­FA ELEK­DAĞ (De­vam­la) – Sa­yın Baş­ka­nım, lü­tufkâr hoş­gö­rü­nü­ze muh­ta­cım.

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

ŞÜK­RÜ MUS­TA­FA ELEK­DAĞ (De­vam­la) – Sağ olun.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Türk Hükûme­ti bu fır­sa­tı ka­çır­ma­ma­lı, Dı­şiş­le­ri Ba­kan­lı­ğı­nın ve dev­le­tin tüm imkânla­rı­nı ve kay­nak­la­rı­nı se­fer­ber ede­rek, Bir­leş­miş Mil­let­ler ve di­ğer ulus­la­ra­ra­sı ku­ru­luş­lar ve dev­let­ler nez­din­de dip­lo­ma­tik gi­ri­şim­ler­de bu­lu­na­rak, Kriz Gru­bu’nun öne­ri­le­ri­nin ger­çek­leş­ti­ril­me­si­ne ça­lış­ma­lı­dır.

Ay­rı­ca, Ku­zey Irak­lı Kürt li­der­le­re de bu ko­nu­da Tür­ki­ye’nin ka­rar­lı­lı­ğı­nı or­ta­ya ko­yan me­saj­lar ve­ril­me­li ve Tür­ki­ye, baş­vu­ra­ca­ğı cay­dı­rı­cı ön­lem­le­ri his­set­tir­me­li­dir.

So­nuç:

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu söy­le­dik­le­ri­min Tür­ki­ye’nin kar­şı­laş­tı­ğı teh­di­di oluş­tu­ran un­sur­lar ve bun­la­rın bo­yut­la­rı hak­kın­da açık ve net bir fi­kir ver­di­ği­ni zan­ne­di­yo­rum.

Ger­çek şu ki de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu­gün kar­şı­laş­tı­ğı­mız teh­dit so­ğuk sa­vaş dö­ne­min­de­kin­den şu ne­den­ler­le üç açı­dan ağır­dır:

Bi­rin­ci­si: So­ğuk sa­vaş dö­ne­min­de kar­şı­laş­tı­ğı­mız teh­dit net ve açık­tı ve gü­ve­ni­lir müt­te­fik­le­ri­miz var­dı. Şim­di ise, müt­te­fik ola­rak bak­tı­ğı­mız bir­çok dev­let kar­şı­laş­tı­ğı­mız teh­dit­le­rin pa­laz­lan­ma­sı­na yar­dım­cı ol­mak­ta­dır. 

İkin­ci­si: Teh­di­din, Tür­ki­ye’nin bu­gü­ne ka­dar çöz­me ira­de­si­ni gös­te­re­me­di­ği bir iç bo­yu­tu var­dır.

Üçün­cü­sü de: Türk Hükûme­ti­nin, teh­di­di, bu­gü­ne ka­dar­ki tu­tum ve po­li­ti­ka­sıy­la, izah et­ti­ğim bü­tün­lük, kap­sam ve ni­te­li­ğiy­le de­ğer­len­di­re­me­miş ol­ma­sı­dır. Bu du­rum­da Tür­ki­ye’nin kır­mı­zı çiz­gi­le­ri inan­dı­rı­cı­lı­ğı­nı kay­bet­miş, si­lin­miş ve ye­ni­le­ri oluş­tu­ru­la­ma­mış­tır.

Bu ba­kım­dan, Tür­ki­ye’nin, bu teh­di­din tüm un­sur­la­rı­nı ve bo­yut­la­rı­nı ele alan bü­tün­cül bir stra­te­ji­ye sa­hip ol­ma­sı ya­şam­sal bir önem ta­şı­yor de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım. Ne ya­zık ki böy­le bir stra­te­ji­miz yok. Stra­te­ji ol­ma­yın­ca da si­li­nen kır­mı­zı çiz­gi­le­rin ye­ri­ne ye­ni­le­ri ko­nu­la­mı­yor ve Tür­ki­ye olay­la­ra edil­gen­lik için­de se­yir­ci ka­lı­yor.

Bu ba­kım­dan, ge­rek­li stra­te­ji­nin un­sur­la­rı­nın oluş­tu­rul­ma­sı, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­sin­de bu ko­nu­la­rın ay­rın­tı­lı bi­çim­de tar­tı­şı­la­ca­ğı bir ge­nel gö­rüş­me çer­çe­ve­sin­de ele alın­ma­lı­dır. Bu bağ­lam­da, ge­rek Ku­zey Irak’lı Kürt par­ti­le­rin ge­rek­se Ame­ri­ka’nın, Tür­ki­ye’nin bu ko­nu­da­ki du­yar­lı­lı­ğı­nı an­la­ya­bil­me­le­ri için ne gi­bi yap­tı­rım­la­ra baş­vu­ra­ca­ğı­mız da di­le ge­ti­ril­me­li­dir, tar­tı­şıl­ma­lı­dır.

Bun­lar ya­pıl­ma­dı­ğı tak­dir­de, Hükûmet, Ker­kük’ün al­tın bir tep­si için­de Kürt oto­nom böl­ge­si­ne ik­ram edil­me­si­nin, bu su­ret­le ba­ğım­sız Kürt dev­le­ti­nin ku­rul­ma­sı­na kat­kı­da bu­lun­ma­sı­nın ve PKK’nın bü­yük Kür­dis­tan ta­sa­rı­mı bağ­la­mın­da Tür­ki­ye’nin bö­lün­me­si­ne yö­ne­lik ola­rak kul­la­nıl­ma­sı­nın so­rum­lu­lu­ğu­nu ta­şı­ya­cak­tır.

Hiç va­kit ge­çi­ril­me­den, Ker­kük’e iliş­kin ola­rak öner­di­ği­miz for­mül, Tür­ki­ye’nin kır­mı­zı çiz­gi­si ola­rak ilan edil­me­li­dir. Sö­zü­nü et­ti­ğim di­ğer iki ko­nu­ya iliş­kin kır­mı­zı çiz­gi­le­rin de na­sıl for­mü­le edi­le­ce­ği Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin özel bir otu­ru­mun­da ele alın­ma­lı­dır.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, be­ni din­le­di­ği­niz için te­şek­kür edi­yo­rum ve Millî Sa­vun­ma büt­çe­si­nin ül­ke­miz için ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum. (Al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Elek­dağ.

Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na ikin­ci ko­nuş­ma­cı An­ka­ra Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Eş­ref Er­dem. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Sa­yın Er­dem, sü­re­niz on beş da­ki­ka.

CHP GRU­BU ADI­NA EŞ­REF ER­DEM (An­ka­ra) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si­nin hiç de­ğil­se bir bö­lü­mü üze­rin­de Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si­nin gö­rüş­le­ri­ni ifa­de et­mek üze­re hu­zu­ru­nuz­da­yım. Yü­ce he­ye­ti­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ta­bii, bu ko­mis­yon mü­za­ke­re­le­ri sı­ra­sın­da­ki sü­re ile Ge­nel Ku­rul ara­sın­da­ki sü­re­yi de­ğer­len­dir­di­ği­miz­de ger­çek­ten büt­çe­le­rin Ge­nel Ku­rul­da ye­te­rin­ce gö­rü­şül­me­di­ği­ni söy­le­mek müm­kün­dür. Ni­çin bu hâle gel­dik onu da bi­le­mi­yo­rum. Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı gi­bi de­va­sa bir ba­kan­lı­ğı, alt al­ta bağ­lı bi­rim­le­ri­ni, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si­ni, il­gi­li bi­rim­le­ri alt al­ta sı­ra­la­ma­ya kalk­sa­nız ve her bi­ri için bir cüm­ley­le bir şey söy­le­me­ye kalk­sa­nız, bu, beş da­ki­ka sü­re tu­tar. Do­la­yı­sıy­la, Mec­lis yö­ne­ti­mi­mi­ze, bir son­ra­ki büt­çe de­ğer­len­di­ri­lir­ken, da­nış­ma ku­rul­la­rı­mı­zın bu­nu dik­ka­te al­ma­sı­nı ve büt­çe mü­za­ke­re­le­ri­nin Ge­nel Ku­ru­lu­muz­da da­ha ma­kul sü­rey­le gö­rü­şül­me­si­nin ya­rar­lı ola­ca­ğı­nı dü­şü­nü­yo­rum. Çün­kü, ni­ha­yet, bir ik­ti­da­rın, bir ba­kan­lı­ğın, bir ön­ce­ki yı­la dö­nük ça­lış­ma­la­rı­nı ve onu iz­le­yen yıl­da­ki prog­ra­mı­nı, tas­la­ğı­nı, ta­sa­rı­la­rı­nı, pers­pek­tif­le­ri­ni, viz­yon­la­rı­nı ko­nu­şa­ca­ğız. Bun­la­rı, şim­di on beş da­ki­ka­da ne­yi ko­nu­şa­ca­ğız Ge­nel Ku­ru­lun tak­dir­le­ri­ne bı­ra­kı­yo­rum. O ne­den­le, bel­ki ba­zı yer­le­ri sa­de­ce sa­tır ba­şıy­la gi­rip ba­zı yer­ler­de bir mik­tar gö­rüş ifa­de et­me­ye ça­lı­şa­ca­ğım.

Sa­yın Ba­ka­nı­mız iki iki bu­çuk sa­at ka­dar, hem de bir su­num­lu, gös­te­ri­li bir de­ğer­len­dir­me yap­mış. Ni­çin bu ka­dar ko­nuş­tu de­mi­yo­rum. Ko­nuş­ma­sın­da ya­rar var. Çün­kü, ne ka­dar çok ko­nu­şur­sak, ne ka­dar çok ka­tı­lı­mı sağ­lar­sak, ne ka­dar çok pay­la­şım­cı olur­sak, o ka­dar sağ­lık­lı bir so­nuç el­de et­miş olu­ruz. Ni­te­kim bun­lar, Ge­nel Ku­rul ça­lış­ma­la­rı sı­ra­sın­da da böy­le, ge­rek tek­lif ve ta­sa­rı gö­rüş­me­le­rin­de ge­rek Mec­lis de­ne­ti­miy­le il­gi­li öner­ge­ler üze­rin­de gö­rü­şür­ken, âde­ta, bir an ön­ce bi­ti­ril­me­si­ni ve çok ça­buk­ça çı­ka­rıl­ma­sı­nı sağ­la­ma­ya dö­nük bir ça­lış­ma tar­zı gö­tü­rü­yo­ruz ve ba­zen şu­nun­la da övü­nü­yo­ruz: “On da­ki­ka­da ya­sa­yı ge­çir­dik.” Ne ka­dar bü­yük iş yap­tık! “Fa­lan ay­da, şu ay­da, şu dö­nem­de şu ka­dar ya­sa çı­kar­dık…” Bu ka­dar ya­sa çı­kar­mak önem­li de­ğil, o ya­sa­nın ka­lı­cı ol­ma­sı önem­li. O ya­sa­da, o tek­lif­te, o ta­sa­rı­da, Tür­ki­ye’yle il­gi­li, tüm il­gi­li çev­re­le­rin bu tar­tış­ma­ya ka­tıl­mış ol­ma­sı ge­re­kir. Bu ka­tı­lım­la­rın so­nun­da sağ­lık­lı bir ya­sa çı­ka­rı­la­bi­lir ve o tak­dir­de de o ya­sa ka­lı­cı ola­bi­lir. Ni­te­kim, çok hız­lı çı­kar­mak­la övün­dü­ğü­müz ya­sa ta­sa­rı­la­rı­nın ar­ka­sın­dan da, ne ya­zık ki, sık sık de­ği­şik­lik yap­mak zo­run­da ka­lı­yo­ruz.

Ta­bii, bun­la­rı ko­nu­şur­ken, ne ya­pa­lım, ya­ni, ya­sa böy­le, İç Tü­zük böy­le, Ana­ya­sa böy­le di­ye­bi­li­riz. Ben­ce, bun­la­ra sı­ğın­ma­ma­lı­yız. Çün­kü, ni­ha­yet, eli­miz­de, 12 Ey­lü­lün or­ta­ya koy­du­ğu, âde­ta bir ya­sak­lar man­zu­me­si olan bir Ana­ya­sa var, 12 Ey­lül hu­ku­ku­nun bir bö­lü­mü hâlâ ge­çer­li. Bun­la­rı, bu Mec­lis de­ğiş­tir­me­li ve ger­çek­ten, de­mok­ra­tik, çağ­daş, ka­tı­lım­cı ya­sa­lar­la, bu­nu te­min et­me­li­dir.

Ta­bii, bu­ra­sı mil­le­tin kür­sü­sü. Bu­ra­da ül­ke so­run­la­rı­nı ko­nuş­ma­ya­cak­sak ne­re­de ko­nu­şa­ca­ğız? Bu­ra­da ko­nuş­ma­lı­yız, bu­ra­da de­ğer­len­dir­me­li­yiz ve bu de­ğer­len­dir­me­yi ya­pa­bil­mek için de ko­nuş­ma­cı­la­ra, ha­tip­le­re ma­kul sü­re­le­rin ve­ril­me­sin­de ya­rar var. Bun­la­rın ulaş­tır­may­la ne il­gi­si var di­ye­bi­li­riz, var, var. Çün­kü, her şey onun­la olu­yor, po­li­ti­ka­lar da onun­la sap­ta­nı­yor. Po­li­ti­ka­lar­da da çağ­daş, ile­ri­ci dü­şün­ce, de­mok­rat, ka­tı­lım­cı bir an­la­yış­la ya­sa çı­ka­rı­lı­yor, yok­sa ge­ri ka­fa­lı -ile­ri­ye dö­nük, çağ­daş- Or­ta Çağ zih­ni­ye­tin­de­ki bir­ta­kım an­la­yış­lar­la bu so­nu­cu el­de et­mek ne ya­zık ki müm­kün de­ğil.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, ulaş­tır­ma bir hiz­met­tir; ki­şi­le­re ve eş­ya­ya yer ve za­man ya­ra­rı sağ­la­mak­tır. Bu an­lam­da da ulaş­tır­ma alt­ya­pı ya­tı­rım­la­rı, her tür­lü fa­ali­ye­tin ke­siş­me nok­ta­sı­dır. Ulaş­tır­ma, ge­nel­de, tür­le­ri iti­ba­rıy­la ka­ra, de­niz, ha­va ve de­mir yol­la­rı gi­bi ana tür­le­ri, bo­ru hat­la­rı, su yol­la­rı gi­bi alt tür­le­ri de var. Bun­lar, ta­bii, bi­zim, alt tür­ler bir mik­tar ça­lış­ma­mı­zın dı­şın­da. Ka­ra, de­niz, ha­va, de­mir yol­la­rı, dört ana tür.

Bu­ra­da da bir şey söy­le­mek is­ti­yo­rum: Ba­şın­dan be­ri, ben, uzun sü­re­dir, Ba­yın­dır­lık büt­çe­le­ri üze­rin­de, bu­ra­lar­da, kür­sü­ler­de ko­nuş­ma ya­pan bir ar­ka­da­şı­nı­zım, 1987’den be­ri, ne ya­zık ki, ye­te­rin­ce çağ­daş bir re­or­ga­ni­zas­yo­na gi­re­mi­yo­ruz. Key­fi­miz is­te­yin­ce ba­kan­lık­tan bir bi­rim alı­yo­ruz, bir ba­kan­lı­ğa bağ­lı­yo­ruz, ho­şu­mu­za git­mez­se ora­dan alı­yo­ruz, bir baş­ka ba­kan­lı­ğa bağ­lı­yo­ruz. Bu da, iş­le­rin, mer­kezî bir plan­la­ma içe­ri­sin­de ya­pıl­ma­sı­nı en­gel­le­yen te­mel un­sur­lar­dan bir ta­ne­si­dir.

Şim­di, ulaş­tır­ma bir bü­tün; ka­ra­nın da, de­ni­zin de, de­mir yo­la­rı­nın  da, ha­va mey­dan­la­rı­nın da, tü­mü­nün de bir mer­kezî oto­ri­te­nin al­tın­da bu­lun­ma­sı ge­re­kir. Bu­gün, bu ulaş­tır­may­la il­gi­li ko­nu­şu­yo­ruz, ka­ra yol­la­rı Ba­yın­dır­lık Ba­kan­lı­ğı­na bağ­lı, ora­da kal­dı. Es­ki­den, De­mir­yol­la­rı, Li­man­lar, Ha­va Mey­dan­la­rı İn­şa­atı Ge­nel Mü­dür­lü­ğü, bir dö­nem, üç ay­rı ge­nel mü­dür­lük­ken, son­ra­dan tek­rar tek ge­nel mü­dür­lük hâli­ne ge­ti­ril­di, on­lar bu­gün Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­na bağ­lı.

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı, as­lın­da hiz­met­çi bir ku­ru­luş­tur, iş­let­me­ci bir ba­kan­lık­tır. Oy­sa Ba­yın­dır­lık Ba­kan­lı­ğı, yüz­yıl­la­rın na­fia ba­kan­lı­ğı, ya­tı­rım­cı ve alt­ya­pı ya­tı­rım­la­rıy­la ya­kın­dan il­gi­li, o ko­nu­da ye­ter­li tek­no­lo­jik, tek­nik bi­ri­ki­me sa­hip bir ba­kan­lık­tır, ora­da kal­ma­sın­da ya­rar var­dır. Han­gi an­la­yış­la ora­ya bağ­lan­dı, onu da an­la­mak­ta zor­luk çe­ki­yo­rum. Ni­te­kim, de­ğer­len­di­rir­ken gör­dük ki, şim­di De­mir­yol­la­rı, Li­man­lar, Ha­va Mey­dan­la­rı İn­şa­atı Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün yap­ma­sı ge­re­ken de­mir yol­la­rı iha­le­le­ri, Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti Dev­let De­mir­yol­la­rı ta­ra­fın­dan ya­pıl­mak­ta­dır. Ni­çin bir alt ya­tı­rım­cı ku­ru­luş var, bu­nu an­la­mak­ta da zor­luk çe­ki­yo­rum. Do­la­yı­sıy­la, sis­te­min bü­tün­lü­ğü yok edil­miş­tir.

Ba­ka­nın su­nu­şu­na baş­lar­ken ifa­de et­ti­ği bir ula­şım ana pla­nı ya­pıl­ma­sı ko­nu­su son de­re­ce önem­li­dir. Bir ül­ke­de mas­ter bir plan yok­sa, bu­nun al­tı­nın dol­du­rul­ma­sı müm­kün de­ğil­dir, doğ­ru şey­ler yap­ma­nız da müm­kün de­ğil­dir, plan­lı şey­ler yap­ma­nız da müm­kün de­ğil­dir. Bu­gün, bir ulaş­tır­ma ana pla­nı gi­bi bir söz­den Sa­yın Ba­kan büt­çe mü­za­ke­re­si sı­ra­sın­da söz et­mek­te. Ama, be­nim gör­dü­ğüm -ka­lın­ca- İs­tan­bul Tek­nik Üni­ver­si­te­siy­le bir­lik­te ya­pı­lan de­ğer­len­dir­me­nin so­nu­cu ra­por bir ulaş­tır­ma ana pla­nı de­ğil­dir. Bel­ki, o ana pla­na esas ola­bi­le­cek olan stra­te­ji­le­ri ön­gö­rü­yor, ama bir plan de­ğil­dir. Hız­la, Tür­ki­ye’nin, bir ulaş­tır­ma ana pla­nı yap­ma­sı­na da ih­ti­ya­cı var­dır. Bu plan­da da ay­rın­tı­lı her şey gös­te­ril­me­li­dir. Geç­miş­te de bun­lar ya­pıl­dı. Ama, geç­miş­te ne ya­zık ki, bu ulaş­tır­ma ana plan­la­rın ön­gör­dü­ğü çer­çe­ve­de­ki de­ğer­len­dir­me­le­re, ya­tı­rım­la­ra, ne ya­zık ki uyul­ma­dı. Bir ula­şım po­li­ti­ka­sın­da te­mel po­li­ti­ka­lar, il­ke­ler, sis­tem­ler -ya­ni, sis­tem de­di­ğim, ka­ra, de­niz, ha­va, de­mir yo­lu- ara­sın­da den­ge ol­ma­lı; bir­bir­le­riy­le ya­rı­şan de­ğil, bir­bir­le­ri­ni ta­mam­la­yan un­sur­lar ol­ma­lı­dır­lar; en az ener­jiy­le ça­lış­ma­lı, en az ya­tı­rım ge­rek­tir­me­li, dı­şa en az ba­ğım­lı ol­ma­lı, gü­ven­li ol­ma­lı, hız­lı ve kon­for­lu bir eri­şim sağ­la­ma­lı ve de çev­re dos­tu ol­ma­lı. Ta­bii, bun­la­rı ay­rı ay­rı aç­mak müm­kün, ama, sü­re­ye ba­kı­yo­rum, elim­de faz­la bir şey yok. Ül­ke­miz­de du­rum bu­nun tam ter­si, her­kes, her bil­di­ği­ni, her za­man ya­pa­bi­li­yor.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, ha­va mey­dan­la­rı­nı Dev­let Ha­va Mey­dan­la­rı İş­let­me­si iha­le eder hâle gel­miş­tir. Li­man­lar, bir ül­ke­nin bay­rak­la­rı­nın dal­ga­lan­dı­ğı yer­ler­dir. Ka­bo­taj Bay­ra­mı bu­nun için ya­pıl­mış­tır. Bu­gün, li­man­la­rı­mız, ül­ke­nin gü­zi­de kö­şe­le­ri, Ku­şa­da­sı, Hay­dar­pa­şa Ga­rı gi­bi yer­ler Ofer­le­re, şeyh­le­re peş­keş çe­kil­mek­te­dir ve­ya çe­kil­mek is­ten­mek­te­dir.

An­ka­ra’da lev­ha­lar­da yer yer gö­rü­rüz: “Bu yol AS­Kİ ta­ra­fın­dan ya­pıl­mak­ta­dır.” AS­Kİ, be­nim bil­di­ğim suy­la gö­rev­li bir ku­ru­luş. Man­tık ay­nı man­tık, ka­fa ay­nı ka­fa; her yer­de ay­nı şe­yi ya­pı­yo­ruz, il­gi­siz bir ku­ru­lu­şa bir baş­ka işi yap­tır­ma­ya ça­lı­şı­yo­ruz.

Yap-iş­let-dev­ret mo­de­liy­le ha­va­alan­la­rı in­şa edi­yo­ruz, onu da yi­ne DLH yap­mı­yor, Dev­let Ha­va Mey­dan­la­rı İş­let­me­si iha­le edi­yor. Bu­ra­lar­da da, Sa­yın Ba­kan çık­ma­lı, bu he­sa­bı açık­ça or­ta­ya koy­ma­lı­dır.

Esen­bo­ğa için ve­ri­len yol­cu sa­yı­sı ga­ran­ti­si­nin ne ol­du­ğu açık­la­nır­sa, bü­tün va­tan­daş­la­rı­mız ca­ka için ne öde­di­ği­mi­zi öğ­re­nir­ler. Bu alan­da pist­ler, şu an­da yüz­de 30 ora­nın­da kul­la­nı­lır­ken, üçün­cü bir pis­tin ya­pıl­ma­sı için ça­lış­ma baş­la­tıl­mış­tır. Bu­nu an­la­mak­ta da zor­luk çe­ki­yo­rum. Bu ga­ran­ti­ler açık­la­nır­sa, in­san­la­rın An­ka­ra’dan Ga­zi­an­tep’e gi­der­ken ni­çin İs­tan­bul üze­rin­den do­laş­tı­rıl­dık­la­rı­nı da çok ko­lay an­la­ya­cak­lar­dır.

Ne ol­muş­tur da ulu­sal gü­ven­li­ği­miz açı­sın­dan önem­li, önem­li ol­du­ğu ka­dar da kârlı bir ku­ru­luş olan Te­le­kom, or­tak­la­rı­nı bi­le bil­me­di­ği­miz, kim ol­du­ğu­nu tam ola­rak bil­me­di­ği­miz Oger­le­re peş­keş çe­kil­miş­tir. Ne­dir bu özel­leş­tir­me aş­kı Al­lah’ını­zı se­ver­se­niz!

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu­gün li­be­ra­liz­min be­şi­ği olan Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri’nde yük ve yol­cu ta­şı­ma­cı­lı­ğı da­ha ön­ce­le­ri özel sek­tör­dey­di, ama, mil­yar­ca li­ra za­ra­ra uğ­ra­yın­ca, Ame­ri­ka’da yol­cu ta­şı­ma­cı­lı­ğı “Am­trak” adı al­tın­da, yük ta­şı­ma­la­rı ise “Con­ra­il” adı al­tın­da dev­let­leş­ti­ril­miş­tir ve bu­gün, mil­yar­lar­ca kâr eden ku­ru­luş­lar hâli­ne gel­miş­ler­dir. İn­gil­te­re’de özel­leş­ti­ril­me­ye ça­lı­şıl­mış­tır, bu­gün İn­gil­te­re to­par­la­ma­ya ça­lı­şı­yor, ye­ni­den de­mir yol­la­rı­nı dev­let­leş­tir­me­ye ça­lı­şı­yor. Ne ya­zık ki, ta­bii bü­tün bun­la­rı eni­ne bo­yu­na ko­nu­şa­cak bir sü­re­miz yok.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, kı­sa­ca, de­mir yol­la­rın­dan özet ola­rak bah­set­mek is­ti­yo­rum. De­mir yol­la­rı, aşa­ğı yu­ka­rı -ka­ba­ca, yu­var­lak ra­kam söy­lü­yo­rum, ay­rın­tı­la­rı söy­ler ar­ka­daş­lar- 10 bin ki­lo­met­re ci­va­rın­da de­mir yo­lu­muz var. Bu­nun 4 bin ki­lo­met­re­si­ni bu ül­ke Os­man­lı’dan dev­ral­dı, 4 bin ki­lo­met­re­si ise, 1923 ile 1950 ara­sın­da, za­man za­man ge­ri­ye dö­nüp du­dak bük­tü­ğü­müz o tek par­ti ik­ti­da­rı dö­ne­min­de, o zor ko­şul­lar­da in­şa edil­miş­tir. Son yıl­la­ra ka­dar da, aşa­ğı yu­ka­rı 500 ki­lo­met­re de­mir yo­lu ray dü­zelt­me ve ona­rım, vi­raj dü­zelt­me­si ya­pıl­mış­tır, bu­nun dı­şın­da faz­la bir şey yok­tur.

Bu­gün, Sa­yın Ba­kan, de­mir yo­lu in­şa et­mek­le övü­nü­yor. Övün­mek­te hak­lı­dır, ol­ma­lı­dır, bu den­ge ku­rul­ma­lı­dır, ama is­te­ni­len öl­çü­de de­mir yol­la­rı­na ağır­lık ve­ril­di­ği­ni söy­le­mek de müm­kün de­ğil­dir. Da­ha ön­ce­le­ri, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Sin­can-Ari­fi­ye ara­sın­da, 1975’te ya­tı­rım prog­ra­mı­na alı­nan Sin­can-Ari­fi­ye hat­tın­dan ni­ye vaz­ge­çil­di, bu­nu an­la­mak­ta zor­luk çe­ki­yo­rum. Fi­zi­bil olan, An­ka­ra-İs­tan­bul ara­sı­nı bir bu­çuk-iki sa­ate in­di­re­cek olan bu hat, ya­pı­lan he­sap­lar­da 3-3,5-4 mil­yar do­la­ra bi­te­cek iken, bun­dan vaz­ge­çil­di. Bun­dan geç­miş­te vaz­ge­çil­di. Ni­çin vaz­ge­çil­di? Çün­kü dö­ne­min Cum­hur­baş­ka­nı “Ba­na de­mir yo­lu de­mir yo­lu de­me­yin, de­mir yo­lu ko­mü­nist işi­dir.” di­yor­du. Ama bu ko­mü­nist işi­nin ar­ka­sın­dan Tür­ki­ye, 1.600 ki­lo­met­re, bir­den­bi­re oto­yol in­şa et­me­ye baş­la­dı. Ne tra­fik sa­yım­la­rı ne ge­rek­li­lik… İh­ti­yaç de­ğil­ken 1.600 ki­lo­met­re oto­yol in­şa edil­di, 16,5 mil­yar do­lar pa­ra öden­di. Be­nim elim­de­ki son ra­kam­dır, bel­ki de bu ra­kam art­mış­tır. Or­ta­la­ma bö­ler­se­niz de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Tür­ki­ye'de bir oto­yo­lun ki­lo­met­re­si­nin ma­li­ye­ti 10 mil­yon do­lar ol­muş­tur. Dün­ya­nın hiç­bir ye­rin­de, za­ten kıt olan kay­nak­la­rı, bi­zim gi­bi bir ül­ke kay­nak­la­rı­nı bu ka­dar ra­hat çar­çur et­mez, et­me­me­li­dir, çün­kü ka­fa “ben yap­tım ol­du” an­la­yı­şıy­la olu­yor.

Şim­di, Sa­yın Ba­kan, bu hat­tan vaz­geç­ti, bu­na se­çe­nek­miş gi­bi… Ön­ce den­di ki, es­ki de­mir yo­lu hat­tı­nı re­ha­bi­li­te ede­ce­ğiz. Gü­zel, re­ha­bi­li­te edin, onu yük ta­şı­ma­cı­lı­ğı için kul­la­na­lım. Ama bu hat­tı in­şa et­me­ye de­vam edin, bu da yol­cu ta­şı­ma­cı­lı­ğı yap­sın. Çün­kü, dün­ya­nın hiç­bir ye­rin­de hız­lı tren­ler­le yük ta­şı­ma­cı­lı­ğı ya­pıl­maz, ya­pıl­ma­ma­lı­dır.

Şim­di, re­ha­bi­li­tas­yon, hız­lı tre­ne ge­çi­ver­dik. Sa­yın Ba­kan bir sa­bah kal­kı­ve­ri­yor, “Ya ol­ma­dı, bu tren­le­ri hız­lan­dı­rı­ve­re­lim.” di­yor; “Ma­dem hız­lı tren in­şa ede­mi­yo­ruz, hız­lan­dı­rı­ve­re­lim.” di­yor. Hız­lan­dır­mak­la, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu iş ol­mu­yor ki, hız­lan­dır­mak­la…

Sa­yın Ge­nel Mü­dür, de­ne­me sı­ra­la­rın­da, bi­li­yor­su­nuz, bir haf­ta sü­rey­le kar­şı­lık­lı hat­lar ka­pa­tıl­dı ve on beş gün hat­lar ka­pa­lı olun­ca, hat­tı in­şa ede­cek­tik, her şe­yi imal ede­cek­tik ve hız­lı tren derhâl es­ki hat­tan dev­re­ye gir­miş ola­cak­tı. Sa­yın Ge­nel Mü­dür, Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti Dev­let De­mir­yol­la­rı Ge­nel Mü­dü­rü de­ne­me se­fer­le­ri sı­ra­sın­da di­yor ki “ma­ki­nis­te ‘bas, bas’ de­dim. Bas­tı, bir şey ol­ma­dı.” Ol­maz, ol­ma­ya­bi­lir şans ese­ri, ama, son­ra, bir gün ol­du ve ne ya­zık ki, 40’a ya­kın yurt­ta­şı­mı­zı kay­bet­tik.

Sa­yın Ba­kan, bir de­mok­ra­tik ül­ke­de, bir çağ­daş ül­ke­de, her­han­gi bir Av­ru­pa, bir Ba­tı ül­ke­sin­de bı­ra­kın 40’ı, 1 va­tan­daş bi­le böy­le bir ka­za­da ya­şa­mı­nı yi­tir­miş ol­say­dı, o sa­yın ba­kan bir sa­at bi­le ye­rin­de kal­maz­dı, ge­re­ği­ni ya­par ve is­ti­fa eder­di. Siz, hâlâ ora­da otur­ma­ya de­vam edi­yor­su­nuz. Bu­nu, der­li top­lu, ar­ka­daş­la­rı­mı­zın dü­şün­me­sin­de ya­rar var.

Ta­bii, yol di­ye­cek­tik, dub­le yol di­ye­cek­tik, Bo­lu Tü­ne­li di­ye­cek­tik, hiç­bir şey di­ye­mi­yo­ruz. 1990’da iha­le edi­len bir Bo­lu Tü­ne­li, 277 mil­yon do­la­ra iha­le edil­miş, on ye­di yıl son­ra bu­gün, he­nüz bit­me­miş. Dün al­dı­ğım ha­ber­le­re gö­re ni­sa­na sark­mış, ni­sa­na sark­mış ve 1 mil­yar do­la­ra ma­li­yet yak­laş­mış du­rum­da.

AH­MET YE­Nİ (Sam­sun) – Bi­ti­ri­yo­ruz, bi­ti­ri­yo­ruz.

EŞ­REF ER­DEM (De­vam­la) – Te­şek­kür ede­rim bi­tir­di­ği­niz için, ga­yet gü­zel de…

Oto­yol yap­mı­şız İs­tan­bul-An­ka­ra ara­sın­da 3x3. Nor­mal, bu­nun ka­pa­si­te­si gün­de 120 bin araç­tır. Ne ge­çi­yor bi­li­yor mu­su­nuz ar­ka­daş­lar bu­gün tra­fik sa­yım­la­rın­da? Bu yol­da 7 ilâ 10 bin araç ge­çi­yor. Oto­yol­la­rın ken­di­ni öde­di­ği, hikâye. Oto­yol­lar ge­lir­le­riy­le bir­lik­te, köp­rü ge­lir­le­ri de dâhil bü­tün ge­lir­ler, an­cak ve an­cak yol­la­rın ba­kım­la­rı­nı kar­şı­lı­yor.

Şim­di, bu ka­dar çar­çur et­ti­ği­miz şey­le­ri, Sa­yın Ba­kan…

Bu ye­ni hat­tı in­şa eder­ken, 3 kez fi­zi­bi­li­te ça­lış­ma­sı ya­pıl­mış. Ya­ni, An­ka­ra-Es­ki­şe­hir-İs­tan­bul hat­tın­da ne ya­pı­la­bi­lir di­ye bir ça­lış­ma ya­pı­lı­yor. Bu ça­lış­ma­da, 1999 yı­lın­da bir etüt ya­pı­lı­yor. 2010 yı­lı he­def alı­na­rak, muh­te­mel yol­cu 1 mil­yon 517 bin 670 ola­rak ön­gö­rü­lü­yor, bi­let üc­ret­le­ri o ta­rih­te 4,4 li­ra -YTL’ye çev­ril­miş ola­rak- de­ğer­len­di­ri­li­yor. So­nuç­ta, 1999 ça­lış­ma­la­rı ar­ka­sın­dan, fi­zi­bil de­ğil­dir de­ni­yor.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

EŞ­REF ER­DEM (De­vam­la) – Sa­yın Baş­ka­nım…

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

EŞ­REF ER­DEM (De­vam­la) – 2001’de bir etüt  da­ha ya­pı­lı­yor. Bu kez -ka­ba ra­kam­la söy­lü­yo­rum, yu­var­lak- 2010 yı­lı için po­tan­si­yel yol­cu 2,5 mil­yon ci­va­rın­da gö­rü­lü­yor, 437 mil­yon do­la­ra mal ola­cak -bir ön­ce­ki etüt­te 237 mil­yon do­la­ra mal ola­cak­tı- bu da fi­zi­bil çık­mı­yor. 2005 yı­lın­da, si­zin ik­ti­da­rı­nız­da, son etüt ya­pı­lı­yor. 2010 yı­lı için, yi­ne, 9 mil­yon 495 bin yol­cu­nun, bu tren­den, bu hat­tan ya­rar­la­na­ca­ğı var­sa­yı­la­rak bir he­sap çı­ka­rı­lı­yor, bi­let üc­ret­le­ri 30 av­ro­ya çı­ka­rı­lı­yor ve bu, ne hik­met­se fi­zi­bil çı­kı­yor.

Sa­yın Ba­kan, da­ha ön­ce Sin­can-Ari­fi­ye fi­zi­bil. Fi­zi­bil olan, fi­zi­bil ol­du­ğu­nu bil­di­ği­miz, ya­tı­rı­mı­nı bil­di­ği­miz ve bu ül­ke ora­ya ya­tı­rım yap­mış­ken, şu an­da o hat­ta bu ül­ke­nin 380 mil­yon do­la­rı top­ra­ğın al­tın­da. İki tü­nel açıl­mış, bel­li ça­lış­ma­lar yap­mış, şim­di ora­dan vaz­ge­çi­yo­ruz, bir­den­bi­re ken­di he­sap­la­rı­nı­za da­yan­dı­ra­rak, san­ki onun fi­zi­bil ol­ma­dı­ğı ve san­ki Es­ki­şe­hir hat­tı­nın fi­zi­bil ol­du­ğu­na da­ir ge­rek­çe ya­rat­ma­ya dö­nük bir etüt ça­lış­ma­sı ya­pı­lı­yor.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Efen­dim, ko­nuş­ma­nı­zı lüt­fen ta­mam­la­yın. Bu­yu­run.

EŞ­REF ER­DEM (De­vam­la) – Sa­yın Baş­ka­nım, te­şek­kür ede­rim, ama, iş­te, bit­mi­yor. İz­ni­niz­le, bir iki da­ki­ka­da to­par­la­ya­ca­ğım efen­dim.

Bu­nun fi­zi­bil ol­ma­dı­ğı bel­li. An­ka­ra-Es­ki­şe­hir ara­sı, gö­re­ce­li ola­rak da­ha ko­lay bir hat­tır; ya­pı­la­bi­lir, ya­pı­lı­yor. Bu­nu da baş­lan­gıç­ta, 437 mil­yon do­lar di­ye ke­şif çı­kar­mış­sı­nız, iha­le et­miş­si­niz bir kon­sor­si­yu­ma. Ar­ka­sın­dan gel­miş­si­niz, ya bu 200 ki­lo­met­re sü­rat yet­mi­yor, bu­ra­yı biz 250’ye çı­ka­rı­ver­sek di­ye baş­la­mış­sı­nız. 250 ki­lo­met­re sü­ra­te çı­ka­rı­lın­ca bü­tün her şey al­tüst ol­muş, etüt­ler de­ğiş­miş, an­la­yış de­ğiş­miş, viz­yon de­ğiş­miş ve bir­den­bi­re bir ke­şif gel­miş, 637 mil­yon av­ro­ya çık­mış. De­vam edi­yor. Bi­tip bit­me­ye­ce­ği bel­li de­ğil. Esen­kent-Sin­can ara­sı he­nüz çö­zü­me ka­vuş­muş de­ğil. Ve­zir­köp­rü-Es­ki­şe­hir ara­sı ya­hut İnö­nü-Es­ki­şe­hir ara­sı ye­ni iha­le edi­le­cek ya­hut edil­miş.

İkin­ci hat­ta ge­li­yo­ruz, ikin­ci ke­sim da­ha doğ­ru­su; Es­ki­şe­hir ile Kö­se­köy ara­sı­nın da iha­le edil­di­ği söy­le­ni­yor ikin­ci ke­sim­de, he­nüz bil­mi­yo­ruz. İd­di­aya gö­re, al­tın­cı sı­ra­da­ki, si­ze ya­kın ol­du­ğu ifa­de edi­len bir fir­ma­ya ve­ril­miş. KİK, bu sı­ra­la­ma­yı, bu de­ğer­len­dir­me­yi yan­lış gör­müş. Ka­mu İha­le Ku­ru­mu bu­nu ia­de edi­yor, yü­rüt­me­yi dur­dur­ma ta­le­biy­le mah­ke­me­ye gi­di­yor, ama, iş­ler sür­dü­rül­me­ye de­vam edi­yor.

Gö­rü­nen o ki, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, İs­tan­bul-An­ka­ra hat­tı­nın bir sü­rü tu­zak­lar­la do­lu ol­du­ğu­nu gör­mek­te­yiz. Söy­le­nen ra­kam­lar­la bu­ra­nın bit­me­si müm­kün de­ğil­dir. Söy­le­nen sü­re içe­ri­sin­de bu­ra­nın bit­me­si müm­kün de­ğil­dir. İd­dia odur ki, 3,5 mil­yar av­ro­dan aşa­ğı­ya ma­li­yet söz ko­nu­su de­ğil­dir. He­nüz so­run­la­rın bü­yük bö­lü­mü­nü çöz­me­mi­şiz. Tren­le­rin Kö­se­köy’den son­ra na­sıl de­ğer­len­di­ri­le­ce­ği­ni, ban­li­yö tren­le­ri ile hız­lı tren­le­rin ve kla­sik kon­van­si­yo­nel tren­le­rin na­sıl de­ğer­len­di­ri­le­ce­ği­ni bil­mi­yo­ruz. An­ka­ra çı­kı­şı­nın na­sıl de­ğer­len­di­ri­le­ce­ği­ni bil­mi­yo­ruz. “Ben yap­tım, ol­du.” olu­yor. An­ka­ra-Kon­ya ara­sı­na de­mir yo­lu ya­pı­yo­ruz; An­ka­ra’dan Kon­ya’ya gi­der­ken, gi­di­yo­ruz, Po­lat­lı’dan do­la­şıp  Kon­ya’ya gi­di­yo­ruz ne hik­met­se! Ara­zi mi bu ka­dar zor­du? An­ka­ra-Kon­ya ara­sın­da ara­zi, bir de­mir yo­lu in­şa­atı için ola­ğa­nüs­tü mü­sa­it­tir. Bu­nu, ne­den ora­dan do­laş­tı­ğı­mı­zı an­la­mak­ta da zor­luk çe­ki­yo­rum.

Bi­ti­ri­yo­rum Sa­yın Baş­ka­nım.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, ta­bii, bü­tün bun­la­rın ar­ka­sın­da si­ya­set var. Si­ya­set­te ber­rak ol­ma­dı­ğı­mız za­man, yap­tı­ğı­mız her şe­yin ar­ka­sın­dan bir şey ara­ma­ya ça­lı­şı­rız. El­bet­te, her­ke­sin her ye­re aday ol­ma­ya hak­kı var­dır de­mok­ra­si­ler­de. Bun­da hiç­bir te­red­düt yok­tur, ama, hak­kı­nız­da dos­ya var­sa ve dos­ya­lar bek­li­yor ise, be­nim tav­si­yem, ön­ce do­ku­nul­maz­lık­la­rı kal­dı­rın, yar­gı­la­nın, ak­la­nın ve al­nı­nı­zın akıy­la is­te­di­ği­niz ye­re se­çi­le­bi­lir­si­niz, is­te­di­ği­niz ye­re aday ola­bi­lir­si­niz. Bu­nun geç­miş­te ör­nek­le­ri var­dır: Sa­yın Su­at Hay­ri Ür­güp­lü, bu Ge­nel Ku­rul­da bir gen­so­ru ve­si­le­siy­le par­mak he­sa­bı ak­lan­mış ol­du­ğu hâlde ona iti­raz et­miş­tir, “Ben, bu­nu ak­lan­ma say­mı­yo­rum. Lüt­fen, be­ni, bu Ge­nel Ku­rul Yü­ce Di­va­na gön­der­sin. Ben Yü­ce Di­van­dan ak­la­nır­sam bu­ra­ya dö­ne­ce­ğim.” de­miş­tir. Onun ge­re­ği ya­pıl­mış­tır. Yü­ce  Di­va­na git­miş­tir ve ba­şı dik Ge­nel Ku­ru­la ye­ni­den dön­müş­tür. Siz­le­re de tav­si­yem bu­dur.

Sa­yın Baş­kan, sab­rı­nız için, ta­ham­mü­lü­nüz için te­şek­kür edi­yo­rum. Çok şe­yi söy­le­ye­me­dim, ama, ne ya­pa­lım, böy­le olu­yor.

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si­nin ül­ke­mi­ze, ulu­su­mu­za ha­yır­lı ve uğur­lu ol­ma­sı­nı di­li­yor, yü­ce he­ye­ti­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Er­dem.

Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na, Bur­sa Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ke­mal De­mi­rel.

Sa­yın De­mi­rel, bu­yu­run. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Sü­re­niz ye­di bu­çuk da­ki­ka. Ben, sü­re­yi se­kiz da­ki­ka­ya gö­re ayar­lı­yo­rum.

Bu­yu­run efen­dim.

CHP GRU­BU ADI­NA KE­MAL DE­Mİ­REL (Bur­sa) – Te­şek­kür ede­rim.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; 2007 yı­lı Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­nın büt­çe gö­rüş­me­le­rin­de, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na, he­pi­ni­zi en iç­ten sev­gi ve say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

İle­ti­şim, biz­le­ri bir­bi­ri­mi­ze bağ­la­yan en önem­li un­sur­lar­dan bi­ri. Tek­no­lo­ji ge­liş­tik­çe ile­ti­şim de ge­li­şi­yor ve çe­şit­le­ni­yor. Ev­le­ri­miz­de­ki te­le­fon­la­rı­mız ar­tık her yer­de, ya­nı­mız­da. Bil­gi­sa­yar tek­no­lo­ji­si her ge­çen gün ge­li­şi­yor ve bu sa­ye­de dün­ya­nın her ye­rin­de­ki ge­liş­me­le­re anın­da ula­şa­bi­li­yo­ruz. Özel­lik­le, son gün­ler­de İn­ter­net kul­la­nı­mı­nın or­ta­ya çı­kar­dı­ğı ço­cuk por­no­su skan­da­lı, ge­le­cek­te kar­şı­la­şı­la­bi­le­cek so­run­la­ra ör­nek oluş­tur­muş­tur. Ya­rar­lı bir sis­tem bir an­da kâbu­sa dö­ne­bil­mek­te­dir. Bu yüz­den, ye­rin­de ve za­ma­nın­da ya­sal ön­lem­ler alın­ma­lı ve al­dı­rıl­ma­lı­dır.

Her ge­çen gün gö­zü­mü­ze da­ha çok ba­tan ko­nu­lar­dan bi­ri de, rad­yo te­le­viz­yon ve­ri­ci­le­ri ve baz is­tas­yon­la­rın du­ru­mu. Bu ko­nu­da ge­rek­li ön­lem­ler alın­ma­lı ve hal­kı­mı­zın sağ­lı­ğı­na her açı­dan ge­rek­li önem ve­ril­me­li.

Hâlen ül­ke­miz­de te­le­viz­yon ve rad­yo ya­yın­la­rı ana­log sis­tem­le ya­pıl­mak­ta­dır. İn­san sağ­lı­ğı üze­ri­ne olum­suz et­ki­le­ri­nin azal­tıl­ma­sı ve gör­sel kir­li­lik ile fre­kans kir­li­li­ği­ne son ve­ril­me­si için ça­lış­ma­la­ra hız ve­ril­me­li ve Ulus­la­ra­ra­sı Ha­ber­leş­me Ör­gü­tü­nün de ka­ra­rı­na uyu­la­rak ana­log ya­yın­la­rın di­ji­ta­le çev­ril­me­si hız­lan­dı­rıl­ma­lı­dır.

Elek­tro­nik im­za ile gü­ven­li elek­tro­nik ser­ti­fi­ka sağ­la­yı­cı­la­rı­nın ni­te­lik­le­ri­nin be­lir­len­me­si ve de­ne­tim­le­ri­nin ya­pıl­ma­sı gö­re­vi Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu­na ve­ril­miş­ti. Bu yön­de ya­pı­lan ça­lış­ma­lar han­gi aşa­ma­da­dır? Bu ko­nu­da ge­rek­li açık­la­ma­lar ya­pıl­ma­mak­ta­dır. Ay­rı­ca, ül­ke­miz­de kaç ta­ne elek­tro­nik ser­ti­fi­ka sağ­la­yı­cı­sı var­dır ve bun­lar na­sıl be­lir­len­miş­tir? Elek­tro­nik im­zay­la il­gi­li ola­rak hu­ku­ki dü­zen­le­me­ler et­kin bir şe­kil­de ya­pıl­mış mı­dır? Bu ça­lış­ma­lar han­gi aşa­ma­da­dır?

İn­ter­net kul­la­nı­cı­sı sa­yı­sın­da son yıl­lar­da hız­lı bir ge­liş­me ya­şan­mak­ta­dır. Kul­la­nı­cı sa­yı­sı 2002’de 4,3 mil­yon­ken, ge­çen yıl 16 mil­yo­na, bu yıl so­nu iti­ba­rıy­la 19 mil­yo­na ula­şa­ca­ğı he­sap­lan­mak­ta­dır. İn­ter­net yo­ğun­lu­ğu yüz­de 6,2’den yüz­de 26’ya çık­mış­tır. Tür­ki­ye’de, 2002’de ge­niş bant yok­tu, 2003’ten iti­ba­ren bu ko­nu­da ge­liş­me ya­şan­ma­ya baş­lan­mış­tır.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; cep te­le­fon­la­rın­dan ile­ti­şim ver­gi­si­nin hâlen ne­den top­lan­dı­ğı me­rak edil­mek­te­dir. Dep­rem son­ra­sın­da in­san­lar, iyi ni­yet­le, o gü­nün şart­la­rın­da, bi­zim de dep­rem son­ra­sı kal­kın­ma­ya bir kat­kı­mız ol­sun di­ye dü­şü­ne­rek ile­ti­şim üze­ri­ne ola­ğa­nüs­tü bir ver­gi kon­ma­sı­nı ka­bul et­miş. Siz, şim­di, o dep­re­min mağ­dur­la­rı da dâhil ol­mak üze­re bü­tün yurt­taş­lar­dan bu dep­rem ver­gi­si­ni al­ma­ya de­vam edi­yor­su­nuz. Bu ko­nu­nun ye­ni­den göz­den ge­çi­ril­me­si ge­rek­mek­te­dir. Za­ten ma­aş­la­rın­dan oto­ma­tik ola­rak bu tür ke­sin­ti­ler ya­pı­lan ça­lı­şan­la­rı­mız ve emek­li­le­ri­miz de bu ver­gi yü­kü al­tın­da ezil­mek­te­dir.

TÜRK­SAT’ın 1B uy­du­su­nun kay­bol­du­ğu­nu 10 Ekim­de açık­la­dı­nız. An­cak, bu ko­nuy­la il­gi­li ola­rak 18 Ekim­de ver­di­ğim so­ru öner­ge­si­ne hâlen bir ce­vap ve­ril­me­miş­tir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Te­le­kom, yak­la­şık bir yıl ön­ce özel­leş­ti­ril­di. 6,650 mil­yar do­lar­lık bir özel­leş­tir­me be­de­liy­le Te­le­ko­mun yüz­de 55 his­se­si Oger Te­le­kom isim­li şir­ke­te dev­re­dil­di. Bu dev­rin ya­pıl­dı­ğı dö­nem­le­ri ha­tır­lı­yo­rum. Şir­ket “ge­re­kir­se, biz, bu­nu pe­şin öde­riz” şek­lin­de bir yak­la­şı­ma sa­hip­ken, pe­şin öden­me­di. Şir­ket, Te­le­kom his­se­le­ri­ni il­gi­li ban­ka­ya te­mi­nat ola­rak ve­ri­yor. Şu ana ka­dar Oger Te­le­kom, al­mış ol­du­ğu his­se­le­ri­nin, re­hin kar­şı­lı­ğı alı­nan kre­di­ler­le, borç öde­di­ği de öy­le de­vam edi­yor. Fa­kat, bu­nun so­nu­cun­da, bu sü­reç de­vam eder­se, so­nuç­ta, Te­le­kom his­se­le­ri­nin bel­ki yüz­de 49’u, bel­ki da­ha faz­la­sı, yüz­de 49’dan faz­la­sı için Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu­nun izin al­ma­sı ge­re­ki­yor. Bel­ki al­mış ol­du­ğu yüz­de 55’in ta­ma­mı, so­nuç­ta, hiç ar­zu edil­me­yen bir şe­kil­de, Te­le­ko­mun his­se­le­ri bir ya­ban­cı ban­ka­da re­hin­li ola­cak. Ya­ni, şu ih­ti­ma­li göz ar­dı et­me­ye­lim: Bu iş­le­min so­nu­cun­da, bir gün ala­cak­lı ban­ka, bir ta­ki­be ge­çe­bi­lir. Bu ko­nu­da bir ça­lış­ma ya­pıl­dı mı?

Te­le­kom, özel­leş­ti­ri­le­ne ka­dar, Tür­ki­ye’de, ver­gi­de bi­rin­ci ku­rum­du, en çok ku­rum­lar ver­gi­si öde­yen­ler sı­ra­la­ma­sın­da bi­rin­ciy­di. Te­le­kom, bi­li­şim sek­tö­rü­nün ver­gi lis­te­si­nin li­de­riy­di. Bir yıl­dır Te­le­kom or­ta­da yok. Me­rak edi­yo­rum, Te­le­ko­mun şu an­da­ki ver­gi­de­ki du­ru­mu ne­dir? Ge­çi­ci ver­gi be­yan dö­nem­le­rin­de aca­ba bu ko­nu de­vam edi­yor mu? Bi­li­şim sek­tö­rün­de­ki ko­nu­da, bil­mi­yo­rum, hâlâ id­di­alı mı de­ğil mi?

Sa­yın Baş­ba­kan, yap­tı­ğı açık­la­ma­lar­la “ile­ti­şim ver­gi­si bu sek­tör­de in­di­ri­le­cek” der­ken, Te­le­ko­mun mev­cut iş­let­me­ci­siy­le il­gi­li bir plan mı yap­mış­tır, yok­sa hal­kı­mı­zı mı dü­şün­müş­tür?

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; bü­tün sek­tör­ler­de ol­du­ğu gi­bi, ulaş­tır­ma sek­tö­rü de arz ve ta­lep doğ­rul­tu­sun­da ge­liş­mek zo­run­da­dır. Her ge­çen gün eko­no­mi­si bü­yü­yen ve zen­gin­le­şen dün­ya­da, bu ge­liş­me­ye pa­ra­lel ola­rak, da­ha gü­ven­li, da­ha eko­no­mik ve da­ha kon­for­lu bir ula­şım zo­run­lu­lu­ğu or­ta­ya çık­mak­ta­dır. Bu ko­nu­da, ne ya­zık ki, ül­ke­miz, ger­çek­ten, ula­şım­da, de­mir yol­la­rı­na -bi­raz ev­vel ko­nu­şan Ge­nel Baş­kan Yar­dım­cı­mın de­di­ği gi­bi- ge­re­ken önem, sa­de­ce ve sa­de­ce cum­hu­ri­yet dö­ne­min­de de­ğer ve­ril­miş ve de­mir yol­la­rı cum­hu­ri­yet dö­ne­min­de al­tın ça­ğı­nı ya­şa­mış­tır. Onun­cu Yıl Mar­şı’nda ol­du­ğu gi­bi, ül­ke­mi­zi de­mir ağ­lar­la ör­mü­şüz. Ama, ne ya­zık ki, 1950’den son­ra, Ame­ri­ka’nın bi­ze yol gös­ter­miş ol­du­ğu ka­ra yo­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğı öne çık­mış, de­mir yo­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğı ikin­ci pla­na bı­ra­kıl­mış ve bu­nun so­nu­cun­da, Tür­ki­ye’de tra­fik ka­za­la­rı al­mış ba­şı­nı git­miş.

Yap­tı­ğım araş­tır­ma­lar­da çok il­ginç ra­kam­lar­la or­ta­ya çı­kan ger­çe­ği de vur­gu­la­mak is­ti­yo­rum: 1900’den 2006’ya ka­dar ge­çen yüz al­tı yıl sü­re­si içe­ri­sin­de bu ül­ke­de ya­şa­nan dep­rem­ler­de ölen in­san sa­yı­sı 100 bin ci­va­rın­da iken, son yir­mi yıl­da Tür­ki­ye’de tra­fik ka­za­la­rın­da ölen in­san sa­yı­sı 125 bin. Ya­ni, biz, her gün, yol­lar­da za­ten dep­re­mi ya­şı­yo­ruz. Bu nok­ta­da de­mir yol­la­rı­nın ne ka­dar önem­li bir ula­şım ara­cı ol­du­ğu ger­çe­ği or­ta­ya çı­kı­yor.

Ay­rı­ca, bu nok­ta­da de­mir yol­la­rıy­la il­gi­li hız­lan­dı­rıl­mış tren pro­je­si var­dı ve ne ya­zık ki, bi­lim­sel ola­rak bu­nun ge­çer­li ol­ma­dı­ğı vur­gu­lan­ma­sı­na rağ­men, bi­lim adam­la­rı­nın, sen­di­ka­la­rın ve ula­şım­dan an­la­yan her­ke­sin bu­nun teh­li­ke­li ol­du­ğu­nu vur­gu­la­ma­sı­na rağ­men, hız­lan­dı­rıl­mış tren se­fe­re ko­nul­du ve ne ya­zık ki, o de­mir yo­lu ka­za­sı mey­da­na gel­di ve 38’e ya­kın va­tan­da­şı­mız ha­ya­tı­nı kay­bet­ti. Şim­di sor­mak la­zım, hız­lan­dı­rıl­mış tren pro­je­si­ni or­ta­ya ko­yan­lar mı suç­lu, yok­sa, on­la­ra ina­na­rak o tre­ne bi­nen in­san­lar mı suç­lu? Herhâlde tre­ne bi­nen in­san­lar suç­lu ola­rak kar­şı­mı­za çı­kar­tı­lı­yor di­ye bir yo­rum or­ta­ya çı­kı­yor. Ya­ni, va­tan­daş si­ze ina­na­rak tren­le­re bi­ni­yor, ama, ya­şa­dık­la­rı tren ka­za­la­rın­dan son­ra so­rum­lu san­ki va­tan­daş­lar olu­yor. Bu nok­ta­da so­nuç al­mak ger­çek­ten önem­li.

Ben, bu ara­da, bir Bur­sa Mil­let­ve­ki­li ola­rak, yıl­lar­ca -Sa­yın Ba­kan gö­re­ve gel­dik­ten son­ra- vur­gu­la­mak is­te­di­ğim Ban­dır­ma-Bur­sa-Bi­le­cik de­mir yo­luy­la il­gi­li gö­rüş­le­ri­mi ak­tar­mış­tım; dört yıl­dan be­ri, her plat­form­da di­le ge­ti­ri­yo­rum. Her şe­yi bit­miş ol­ma­sı­na rağ­men Ban­dır­ma-Bur­sa-Bi­le­cik de­mir yo­lu bir tür­lü ha­ya­ta ge­çi­ril­mi­yor. Bu ko­nuy­la il­gi­li, iş­te, gi­ri­şim­ler­de bu­lu­nu­yo­ruz di­yor­lar. Ben, Sa­yın Ba­kan­dan bu gi­ri­şim­le­rin ne ol­du­ğu­nu açık ve net ola­rak duy­mak is­ti­yo­rum. Ya­ni, ko­nu han­gi aşa­ma­da? Yap-iş­let-dev­ret mo­de­li mi, yok­sa, dev­le­tin ken­di imkânla­rıy­la mı bu­nu yap­mak is­ti­yor? Bu­nu, açık­ça öğ­ren­mek is­ti­yo­ruz.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

KE­MAL DE­Mİ­REL (De­vam­la) – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Baş­ka­nım.

Bu ko­nu ger­çek­ten çok önem­li. Ya­ni, biz­ler, ula­şım­da de­mir yol­la­rı­na ge­re­ken öne­mi ver­me­miz ge­rek­li, çün­kü, bu nok­ta­da ula­şım­da ba­ğım­sız ol­mak is­ti­yo­ruz.

De­mir yo­lu ba­ğım­sız­lık de­mek­tir, de­mir yo­lu öz­gür­lük de­mek­tir, de­mir yo­lu cum­hu­ri­yet de­mek­tir. Bu an­lam­da, cum­hu­ri­ye­te sa­hip çık­mak de­mir yo­luy­la eş de­ğer­de­dir. Sev­gi­li Mus­ta­fa Ke­mal Ata­türk, Kur­tu­luş Sa­va­şı’nda de­mir yo­lu­nun öne­mi­ni gör­müş ve şu­nu söy­le­miş­tir: “De­mir yol­la­rı bir ül­ke­nin top­tan, tü­fek­ten da­ha önem­li bir si­lah­tır.” Kur­tu­luş Sa­va­şı'nı ka­zan­ma­mız­da de­mir yol­la­rı­nın öne­mi­ni bil­di­ği, gör­dü­ğü ve ya­şa­dı­ğı için bu­nu or­ta­ya koy­muş­tur ve bu­nun için de Sa­yın Ba­ka­nım, bu ko­nu­da çok da­ha faz­la ti­tiz ve Hükûme­tin si­ya­si ira­de­yi gös­ter­me­si­ni is­ti­yo­ruz. Si­ya­si ira­de de­mir yo­lu ula­şı­mın­dan ya­na ol­ma­sı ge­rek­li.

Ay­rı­ca, Bur­sa’da ya­şa­nan bir ha­va­li­ma­nı var, Ye­ni­şe­hir Ha­va­li­ma­nı. Bu da bir tür­lü sağ­lık­lı bir şe­kil­de ula­şı­mı sür­dü­re­mi­yor. Bu nok­ta­da her­kes bir şey­ler  söy­lü­yor, “açıl­dı, açı­la­cak, iş­li­yor, iş­le­ye­cek” di­yor. Sa­yın Ba­ka­nın da bu ko­nu­da ge­rek­li has­sa­si­ye­ti gös­ter­me­si­ni is­ti­yo­rum. Ye­ni­şe­hir Ha­va­li­ma­nı’nın da mut­la­ka ulus­la­ra­ra­sı ha­va­li­ma­nı ola­rak ça­lış­ma­sı­nı is­ti­yo­ruz. Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Efen­dim, faz­la­sıy­la sü­re­ni­zi ver­dim.

Son cüm­le­ni­zi ri­ca ede­yim.

KE­MAL DE­Mİ­REL (De­vam­la) – Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si­nin ha­yır­lı, uğur­lu ol­ma­sı­nı di­li­yor, he­pi­ni­ze sev­gi ve say­gı­la­rı­mı su­nu­yo­rum. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın De­mi­rel.

Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na son ko­nuş­ma­cı, An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Na­il Ka­ma­cı.

Sü­re­niz ye­di bu­çuk da­ki­ka efen­dim, bu­yu­run. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

CHP GRU­BU ADI­NA NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; 2007 yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı’nda De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı hak­kın­da Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si­nin gö­rüş­le­ri­ni açık­la­mak üze­re hu­zur­la­rı­nız­da­yım. He­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

Bi­lin­di­ği üze­re, hız­la ge­li­şen ve de­ği­şen dün­ya­da de­niz­ci­lik sek­tö­rü son de­re­ce önem­li yer tut­mak­ta­dır. Özel­lik­le dış ti­ca­ret ge­liş­me­le­ri­nin gün­den gü­ne hız­lan­dı­ğı gü­nü­müz­de, di­ğer ti­ca­ret dal­la­rı ara­sın­da de­niz ti­ca­re­ti ve de­niz ulaş­tır­ma­sı gi­bi gün­dem­ler ön pla­na çık­mak­ta­dır. Öte yan­dan, baş­ka plat­form­lar­da sık­lık­la di­le ge­ti­ril­di­ği üze­re, ül­ke­miz, üç ta­ra­fı de­niz­le çev­ri­li bir yer­dir. Do­la­yı­sıy­la, de­niz­ci­lik, ge­rek dün­ya kon­jonk­tü­rü ge­rek­se ül­ke­mi­zin je­os­tra­te­jik ko­nu­mu açı­sın­dan önem­li­dir ve üze­rin­de şid­det­le eği­lin­me­si ge­rek­mek­te­dir.

An­cak, dört yıl­lık sü­reç­te, de­niz­ci­lik için çok olum­lu şey­ler­den bah­set­mek müm­kün gö­rül­me­mek­te­dir. Ön­ce­lik­li ola­rak be­lirt­mek ge­re­kir ki, de­niz­ci­lik mev­zu­su za­ten Hükûmet ta­ra­fın­dan da çok önem­se­nen bir ba­his de­ğil­dir. Ge­rek bu­gün­kü ik­ti­da­rın dev­let yö­ne­ti­mi­nin te­mel met­ni sa­yı­lan Acil Ey­lem Pla­nı, ge­rek­se Sa­yın Baş­ba­ka­nın oku­du­ğu 59’un­cu Hükûmet Prog­ra­mın­da de­niz­ci­lik­le il­gi­li bir tek cid­di po­li­ti­ka, öne­ri da­hi yok­tur. An­cak Ka­bi­ne üye­le­ri ve ik­ti­dar par­ti­si­ne men­sup mil­let­ve­kil­le­ri söz­lü ola­rak bir­çok va­at­ler­de bu­lun­muş­lar­dır, fa­kat bir so­mut po­li­ti­ka­la­ra ba­kıl­dı­ğın­da, ni­te­lik­li adım­la­rın atıl­ma­dı­ğı­nı özel­lik­le gö­rü­yo­ruz.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, özel­lik­le, bu ku­ru­mun ba­şı­na de­niz­ci­lik­le il­gi­li geç­mi­şi olan bir ba­kan ge­ti­ril­di­ği za­man, Tür­ki­ye’de ulaş­tır­ma ala­nın­da, özel­lik­le de­niz­ci­lik ala­nın­da si­vil top­lum ku­ru­luş­la­rı ve bü­tün ka­mu­oyu bir bek­len­ti içi­ne gir­miş­ti: Aca­ba, Sa­yın Ba­kan, ger­çek­ten, İs­tan­bul De­niz Oto­büs­le­ri İş­let­me­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü yap­tı, özel sek­tör­de çe­şit­li ge­nel mü­dür­lük­ler yap­tı, bu sek­tö­re gel­di­ği za­man bu sek­tö­rün önü­nü aça­bi­le­cek mi, da­ha da faz­la ge­liş­ti­re­bi­le­cek mi di­ye çok umut­lar bes­len­di, ama, ne ya­zık ki, Sa­yın Ba­kan, bu umut­la­rın he­men he­men hep­si­ni bo­şa çı­ka­ran ça­lış­ma­lar içi­ne gir­di.

Hat­ta, bu ko­nu­da 2003 yı­lın­da Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si ta­ra­fın­dan, ken­di­si hak­kın­da bir Mec­lis so­ruş­tur­ma­sı açıl­ma­sı ko­nu­su da Mec­li­se ge­ti­ril­di, an­cak, Mec­li­sin, bil­di­ği­niz gi­bi, ço­ğun­lu­ğu AKP’li mil­let­ve­kil­le­ri ol­du­ğun­dan do­la­yı red­de­dil­miş ol­du de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

Bu ko­nuy­la il­gi­li çe­şit­li dö­nem­ler­de ik­ti­dar par­ti­si mil­let­ve­kil­le­ri­nin yap­tı­ğı gö­rüş­me­ler var, ko­nuş­ma­lar var de­ğer­li ar­ka­daş­lar. Özel­lik­le, 2001 yı­lı büt­çe­si ve 2002 yı­lı büt­çe­si üze­ri­ne bir­kaç ke­re ko­nuş­ma ya­pan, geç­miş dö­nem­de, 2001 yı­lı büt­çe­si adı­na Meh­met Er­gün Dağ­cı­oğ­lu -Fa­zi­let Par­ti­si adı­na gö­rüş­me ya­pan bir ar­ka­da­şı­mız, şu an­da AKP mil­let­ve­ki­li ola­rak bu­lu­nu­yor- bu ko­nuş­ma­la­rın­da ço­ğu za­man sek­tö­rün ger­çek­ten da­ğı­nık­lık için­de ol­du­ğu­nu ve bir çok baş­lı­lı­ğın mey­da­na gel­di­ği­ni, bu çok baş­lı­lı­ğın bir yer­de top­lan­ma­sı ge­rek­ti­ği­ni de­fa­lar­ca an­lat­mış­tır. Fa­kat, bu­nun ya­nın­da, yi­ne de­niz­ci­lik sek­tö­rün­den ge­len Sa­yın Cen­giz Kap­ta­noğ­lu, İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li, ço­ğu za­man­lar­da de­niz­ci­lik sek­tö­rü­nün en önem­li ko­nu­la­rın­dan bir ta­ne­si­nin çok baş­lı­lık ol­du­ğu­nu ve bu­nun bir ba­kan­lık­la bir­leş­ti­ril­me­si ge­rek­ti­ği­ni her za­man söy­le­miş­tir. Hat­ta, bu ko­nu­da 8 Ka­sım 2002 ta­ri­hin­de Dün­ya ga­ze­te­si­ne bir de­meç ver­miş­tir. De­miş­tir ki -8 Ka­sım 2002 bi­li­yor­su­nuz, 3 Ka­sım se­çim­le­rin­den beş gün son­ra­ki bir ta­rih­tir- de­niz­ci­li­ğin hiç el atıl­ma­mış kay­nak ol­du­ğu­nu, ku­ru­la­cak ye­ni hükûme­tin kay­nak ya­rat­ma­da de­niz­ci­lik sek­tö­rü­nü göz ar­dı et­me­ye­ce­ği­ni… Kap­ta­noğ­lu, “De­niz­ci­lik sek­tö­rü, Tür­ki­ye’de iş­len­me­miş ma­den­dir. Uy­gu­la­ma­ya so­ka­ca­ğı­mız pro­je­ler­le iki se­ne­de 20 mil­yar do­lar kay­nak sağ­la­ya­ca­ğız” an­la­mın­da söz­ler söy­le­miş­tir. Fa­kat, bu­gün gel­di­ği­miz nok­ta­da, Tür­ki­ye’de de­niz­ci­lik sek­tö­rü­nün kat­ma de­ğer ola­rak ül­ke­mi­ze ka­zan­dır­dı­ğı pa­ra yak­la­şık 9 mil­yar do­lar­dır, dört yıl sü­re­sin­ce gel­di­ği­miz nok­ta 9 mil­yar do­lar­dır. Ya­ni, bek­len­ti, iki yıl içe­ri­sin­de bek­le­nen pa­ra 20 mil­yar do­lar, fa­kat, ül­ke­mi­zin bu­gün gel­di­ği nok­ta ise an­cak ve an­cak 9 mil­yar do­lar­dır. Bu­nu, tak­dir­le­ri­ni­ze su­nu­yo­rum de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

ZE­YİD AS­LAN (To­kat) – Da­ha ön­ce ne ka­dar­dı?

NA­İL KA­MA­CI (De­vam­la) – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, da­ha ön­ce­ki­ni söy­le­mi­yo­rum, si­zin ko­nuş­ma­la­rı­nız­dan bah­se­di­yo­rum bu­ra­da.

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (İs­tan­bul) – Doğ­ru… Doğ­ru…

NA­İL KA­MA­CI (De­vam­la) – Evet.

Yi­ne ay­nı şe­kil­de -yi­ne mil­let­ve­ki­li­niz Er­gün Dağ­cı­oğ­lu’nun ko­nuş­ma­sın­dan bah­se­di­yo­rum- ucuz ve gü­ve­ni­lir ta­şı­ma­cı­lı­ğın de­niz yo­luy­la ya­pım, ta­şı­ma sis­te­mi ol­du­ğu­nu, ta­şı­ma­cı­lık­ta de­niz yo­lu­na önem ve­ril­me­si, ta­şı­ma­cı­lı­ğın ka­ra yo­lun­dan gü­ven­li şe­kil­de de­niz yol­la­rı­na kay­dı­rıl­ma­sı ge­rek­ti­ği­ni, bir­çok ke­re­ler, geç­miş­te AKP’nin mu­ha­le­fet par­ti­si mil­let­ve­ki­li ola­rak, geç­miş­te Fa­zi­let Par­ti­si­nin mu­ha­le­fet mil­let­ve­ki­li ola­rak bu Mec­lis kür­sü­le­rin­den de­fa­lar­ca be­lirt­miş­ler­dir. Ama, şu­nu sor­mak is­ti­yo­rum: Bu iki mil­let­ve­ki­li­miz, şu an­da bu­ra­da, Cen­giz Kap­ta­noğ­lu, AKP mil­let­ve­ki­li, İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li, Sa­yın Dağ­cı­oğ­lu da yi­ne mil­let­ve­ki­li. Dört yıl bo­yun­ca, bu ko­nuş­ma­la­rın hep­si­ne, bir mu­ha­le­fet par­ti­si mil­let­ve­ki­li ola­rak im­za­mı atı­yo­rum. Aca­ba, ne­re­de­ler? Han­gi ko­nu­la­rı Mec­lis gün­de­mi­ne ta­şı­mış­lar? Bir ba­kan­lık oluş­tu­rul­ma­sı ko­nu­sun­da han­gi öner­ge­le­ri, han­gi tav­si­ye­le­ri ka­mu­oyu­na sun­muş­lar? Me­rak edi­yo­rum.

Za­ten, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, so­ru­nu­muz, si­ya­se­ten inan­dı­rı­cı ola­ma­mak. Geç­miş­te mu­ha­le­fet par­ti­si sı­ra­la­rın­da bu­lu­nup ar­ka­sın­dan ik­ti­dar par­ti­si sı­ra­la­rı­na gel­di­ği za­man o inan­dı­rı­cı­lı­ğı kay­bet­me­miz, si­ya­se­tin kir­len­me­si­ne ne­den olu­yor de­ğer­li ar­ka­daş­lar. Bu­nu, ge­çen gün, Ça­lış­ma Ba­ka­nı Sa­yın Ba­şes­gi­oğ­lu bu kür­sü­den bah­set­ti “Geç­miş dö­nem­ler­de, mil­let­ve­kil­le­ri Kı­zı­lay’a mil­let­ve­ki­li ro­ze­tiy­le gi­de­mi­yor­du.” de­di. Çok gü­zel bir an­la­tım­la, bu­nu Mec­li­si­mi­ze ve ka­mu­oyu­na an­lat­ma ge­re­ği his­set­ti.

Aca­ba, sor­mak ge­re­kir de­ğer­li ar­ka­daş­lar: Ge­çen dö­nem­ler­de, Mu­rat Ba­şes­gi­oğ­lu ve di­ğer ba­zı Ana­va­tan Par­ti­li mil­let­ve­kil­le­ri o hükûmet­te ba­kan­lık yap­mı­yor­lar mıy­dı de­ğer­li ar­ka­daş­lar? De­mek ki, si­ya­set­te inan­dı­rı­cı­lı­ğı­nı­zı yi­tir­di­ği­niz za­man, ken­di­ni­zi bir baş­ka tre­ne atıp ken­di­ni­zi kur­tar­ma şan­sı ya­ka­la­ya­bi­li­yor­su­nuz. Si­ya­set­te­ki en bü­yük kir­len­me bu­dur. Mu­ha­le­fet­tey­ken fark­lı şey­ler söy­le­mek, ik­ti­da­ra gel­di­ği­niz za­man bun­la­rı yap­ma­mak­tır de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

Yi­ne, ay­nı şe­kil­de, bu sa­tır­la­rı söy­le­mek çok önem­li. Ar­tık, yü­ce Mec­lis­te bu söz­le­ri de­ğer­len­dir­me­nin vak­ti gel­miş­tir.

Ba­kı­nız, sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, kom­şu­muz Yu­na­nis­tan’ın nü­fu­su 8 mil­yon ci­va­rın­da­dır. Bi­zim nü­fu­su­muz 70 mil­yon ci­va­rın­da. Ya­ni, ara­mız­da 9 kat fark var. Ama, Yu­na­nis­tan’ın de­niz­ci­lik sek­tö­rü millî ge­li­re yak­la­şık 120 mil­yar do­lar kat­kı yap­mak­ta­dır. Bi­zim 13 ka­tı­mız ci­va­rın­da­dır. Za­ten, Tür­ki­ye’de­ki son eko­no­mik kriz­le­rin ço­ğu da ca­ri açık­lar­dan­dır. Eğer, bu ca­ri açık­la­rı de­niz­ci­lik sek­tö­rüy­le ka­pa­ta­bil­miş ol­say­dık, şu an­da eko­no­mik kriz­le il­gi­li ko­nuş­ma­lar ya­pıl­ma­mış olur­du de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

Tür­ki­ye’de, dev­le­tin dü­zen­le­me ih­ti­ya­cı duy­du­ğu alan­lar­da fa­ali­yet gös­te­ren ba­ğım­sız ida­ri oto­ri­te­ler var­dır. Bu­nun ha­ri­cin­de, ül­ke eko­no­mi­si açı­sın­dan önem­li alan­lar ba­kan­lık şek­lin­de ör­güt­len­miş­tir. An­cak, de­niz­ci­lik gi­bi önem­li bir ala­nın Baş­ba­kan­lı­ğa bağ­lı bir Müs­te­şar­lık şek­lin­de dü­zen­len­me­si ka­bul edi­le­cek bir şey  de­ğil­dir de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, siz gel­di­ği­niz za­man, Tür­ki­ye’de 2000 yı­lın­da 30 mil­yon yol­cu/ki­lo­met­re ta­şı­ma ya­pıl­mış­ken, bu ra­kam 2004 yı­lın­da 20 mil­yon yol­cu/ki­lo­met­re­ye düş­müş­tür. Ya­ni, AKP ik­ti­da­rın­da, de­niz ulaş­tır­ma­sı bı­ra­kın iler­le­me­yi açık bi­çim­de ge­ri­le­miş­tir de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

Yi­ne, sö­zü­nü et­ti­ğim bu ya­pı­sal so­run­la­rın ya­nı sı­ra, Türk de­niz­ci­li­ği pra­tik an­lam­da iyi yer­ler­de de­ğil­dir. Ba­kı­nız, De­niz Ti­ca­ret Oda­sı­nın ya­yın­la­mış ol­du­ğu fa­ali­yet  ra­po­run­da ba­zı nok­ta­lar son de­re­ce il­gi çe­ki­ci­dir. Türk de­niz ti­ca­ret fi­lo­su­nun de­ği­şi­mi­ni gös­te­ren tab­lo­da…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

NA­İL KA­MA­CI (De­vam­la) – … ül­ke­miz, 2002 yı­lın­da fi­lo bü­yük­lü­ğü 19 iken, 2003’te 20’nci­li­ğe, 2004’te 23’ün­cü­lü­ğe, 2005’te 24’ün­cü­lü­ğe düş­müş­tür de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

Şim­di, De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı­nın de­niz­le­ri bü­yüt­mek­le, de­niz­de­ki fi­lo­la­rı­mı­zı bü­yüt­mek­le il­gi­li ol­du­ğu­nu söy­le­mek müm­kün de­ğil de­ğer­li ar­ka­daş­lar. De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğın­da­ki ba­zı sa­lon­lar, AKP’li il­çe baş­kan­la­rı­nın top­lan­tı­la­rı için özel­lik­le tu­tu­lu­yor de­ğer­li ar­ka­daş­lar. Bu­nu ge­çen gün­ler­de ga­ze­te man­şet­le­rin­de gör­mek müm­kün ol­du. Dev­le­tin bir ku­ru­mu­nun top­lan­tı sa­lo­nu, An­ka­ra’nın gö­be­ğin­de, 400 bin li­ra ki­ray­la AKP Çan­ka­ya il­çe ör­gü­tü ta­ra­fın­dan tu­tu­lu­yor ve bu­ra­ya, Baş­ba­ka­nın, AKP’nin pos­ter­le­ri ya­pış­tı­rı­lı­yor de­ğer­li ar­ka­daş­lar. Ben bu­ra­dan öne­ri­yo­rum ve An­ka­ra­lı­la­ra ses­le­ni­yo­rum: Dü­ğün yap­mak is­te­yen­ler, me­ra­sim yap­mak is­te­yen­ler, iş­te 400 bin li­ra­lık ki­ra­lık sa­lon, git­sin­ler, o sa­lon­da bu dü­ğün­le­ri­ni yap­ma­ya ça­lış­sın­lar de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

Ay­nı şe­kil­de, be­şin­ci ay­da İs­tan­bul’da vu­ku bu­lan bir yol­suz­luk­la il­gi­li ko­nu.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Sa­yın Ka­ma­cı, son cüm­le­ni­zi ri­ca edi­yo­rum. Sü­re­ni­zi aş­tı­nız.

NA­İL KA­MA­CI (İs­tan­bul) – He­men, he­men…

İs­tan­bul Böl­ge Mü­dü­rü ve İs­tan­bul Böl­ge Mü­dü­rü yar­dım­cı­la­rı­nın eş­le­ri­nin kur­du­ğu şir­ket­ler va­sı­ta­sıy­la, ar­ma­tör­le­re, şun­la­rı kul­la­na­cak­sı­nız, şu can ye­lek­le­ri­ni ala­cak­sı­nız, şu kur­tar­ma bot­la­rı­nı ala­cak­sı­nız di­ye ça­lış­ma­lar ya­pıl­mış­tır. De­ğer­li ar­ka­daş­lar, İs­tan­bul Böl­ge Mü­dü­rü­nün bu­gün­kü ser­ve­ti 502 mil­yar­dır. Ben şu­nu gö­rü­yo­rum: Bu Böl­ge Mü­dü­rü, si­zin dö­ne­mi­niz­de böl­ge mü­dür­lü­ğü­ne ge­ti­ril­miş­tir; de­mek olu­yor ki, si­zin vü­cut di­li­niz­den iyi an­lı­yor Sa­yın Ba­kan, özel­lik­le Sa­yın Baş­ba­ka­nın.

He­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (CHP sı­ra­la­rın al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Ka­ma­cı.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, İç Tü­zük’ün 69’un­cu mad­de­si­ne gö­re, İs­tan­bul Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Cen­giz Kap­ta­noğ­lu, bi­raz ön­ce kür­sü­de ko­nu­şan An­tal­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Na­il Ka­ma­cı’nın is­min­den açık­ça bah­se­de­rek yan­lış an­la­ma­ya mey­dan ve­re­cek bir atıf­ta bu­lun­du­ğu­nu ifa­de ede­rek, açık­la­ma ta­le­bin­de bu­lun­muş­tur; İç Tü­zük’e gö­re böy­le bir hak­kı var.

Bu­yu­run Sa­yın Kap­ta­noğ­lu, sa­de­ce bu ko­nu­da açık­la­ma yap­mak üze­re si­ze söz ve­ri­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

V. - AÇIKLAMALAR VE SATAŞMALARA İLİŞKİN KONUŞMALAR

1.- İstanbul Milletvekili Cengiz Kaptanoğlu’nun, Antalya Milletvekili Nail Kamacı’nın, konuşmasında, ileri sürmüş olduğu görüşlerden farklı görüşleri kendisine atfetmesi nedeniyle konuşması

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (İs­tan­bul) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; he­pi­ni­zi say­gıy­la, sev­giy­le se­lam­lı­yo­rum, ama, Na­il kar­de­şim ga­li­ba ko­nu­la­rı iyi ta­kip et­me­di. Söy­le­di­ği doğ­ru­dur. Ne­dir o? Bi­zim de­niz­ci­lik sek­tö­rü­nün bir ça­tı al­tın­da ol­ma­ma­sı, ama, bir ba­şa­rı­mız var, son dört se­ne­de onu yap­tık ve özel­lik­le de, bu­ra­da­ki, esa­sın­da be­nim ge­çen se­ne, da­ha ev­vel­ki se­ne yap­tı­ğım ko­nuş­ma­lar­da, De­niz­ci­lik Müs­te­şa­rı­mı ve Sa­yın Ba­ka­nı­mı, fev­ka­la­de biz­le il­gi­li ba­kan­lık­lar ara­sın­da dört dört­lük ko­or­di­nas­yo­nu sağ­la­dı­ğı­nı, hat­ta, şu Sev­gi­li Müs­te­şa­rı­mın bi­zi çok ya­kın­dan ta­kip et­ti­ği ka­nun­lar­da, bü­tün ba­kan­lık­lar­da, bü­tün top­lan­tı­lar­da, hat­ta, ge­nel mü­dür se­vi­ye­sin­de -ken­di rüt­be­si­ni unu­ta­rak- gel­di­ği­ni ve olay­la­rı ta­kip et­ti­ği­mi­zi söy­le­dik.

Ba­kın, ben si­ze se­vin­di­ri­ci bir ha­ber ve­re­yim. Şu ki­lom­la, şu si­nir­li­li­ğim­le hiç tan­si­yo­num yok. Çok mut­lu­yum. Ni­ye bi­li­yor mu­su­nuz? De­niz­ci­lik dön­mez bir yol al­dı­ğı için. Şim­di si­ze, Na­il kar­de­şi­me söy­le­ye­yim: 9 mil­yar do­lar siz­den çık­tı­ğı için çok se­vinç­li­yim. Ama, ben ni­ye gu­rur­lu­yum? İki par­ti­nin de, ana mu­ha­le­fe­tin, üç par­ti­nin de, de­niz­ci­lik sek­tö­rü­ne ba­kış açı­sı için he­pi­ni­ze te­şek­kür edi­yo­rum.

Bir tek de­niz ti­ca­ret fi­lo­mu­zu ör­nek ve­re­ce­ğim si­ze. De­niz ti­ca­ret fi­lo­muz, he­pi­mi­zin sa­ye­sin­de, al­dı­ğı­mız ka­rar­lar­la 7,5 mil­yon to­na düş­müş­tü ve yaş or­ta­la­ma­sı yir­mi beş­ti. Bi­zim ik­ti­da­rı­mız­da bu­gün 15 mil­yon ton.

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Şim­di ol­ma­dı!.. Ba­kan de­ğil­si­niz.

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Kap­ta­noğ­lu, Na­il Be­yin de­di­ği doğ­ruy­sa, ni­çin ko­nu­şu­yor­su­nuz?

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Sa­yın Kap­ta­noğ­lu, ba­kan de­ğil­si­niz siz. Ha­yır, ki­şi­sel sa­taş­ma­ya…

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (De­vam­la) – Ha­yır, tek ça­tı de­ğil, bir ra­kam söy­le­ye­ce­ğim. Ba­kın, ba­na sa­ta­şır­sa­nız, ce­vap…

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – De­di­ği doğ­ruy­sa, ni­çin ko­nu­şu­yor­su­nuz?

BAŞ­KAN – Sa­yın Ek­mek­ci­oğ­lu, siz ni­ye mü­da­ha­le edi­yor­su­nuz? Din­le­ye­lim. Yan­lış­sa yan­lış.

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Çİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan, onun için kür­sü­ye çık­tı.

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (De­vam­la) – Ba­na sa­taş­ma­yın. De­niz­ci­lik sek­tö­rü­dür… (CHP sı­ra­la­rın­dan gü­rül­tü­ler)

BAŞ­KAN – Sa­yın Er­sin, lüt­fen… Açık­la­ma ya­pı­yor.

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Ama, ko­nu de­ğiş­ti.

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (De­vam­la) – Ha­yır, ama, bir ra­ka­mı bu­la­ca­ğım.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Ba­kan de­ğiş­ti ga­li­ba!

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (De­vam­la) – Ha­yır, sab­re­din. Siz böy­le ne ta­ham­mül­süz­sü­nüz.

BAŞ­KAN – Sa­yın Kap­ta­noğ­lu, bir da­ki­ka­nı­zı ri­ca ede­yim.

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (De­vam­la) – Bak, Ke­mal Ağa­be­yin­le yap­tı­ğım iş bir­li­ği söy­le­rim. Ören Be­le­di­ye­si…

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Yap­ma­yın!

BAŞ­KAN – Sa­yın Kap­ta­noğ­lu, efen­dim, siz de din­le­mi­yor­su­nuz be­ni.

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Din­le­mi­yor ta­bii.

BAŞ­KAN – Siz kür­sü­ye, o ta­ra­fa ba­kar mı­sı­nız.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, gör­dü­ğüm ka­da­rıy­la, An­tal­ya Mil­let­ve­ki­lin­de bir he­ye­can var, hep­sin­de.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Biz gü­ney­li­yiz efen­dim.

BAŞ­KAN – De­niz­ci­lik sa­de­ce An­tal­ya’yı il­gi­len­dir­mi­yor. Sa­kin ola­lım efen­dim, din­le­ye­lim. Be­ğen­me­ye­bi­li­riz.

Bu­yu­run efen­dim, siz açık­la­ma­nı­zı ya­pı­nız, ko­nuş­ma­nı­zı bi­ti­rin.

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (De­vam­la) – Sa­yın Baş­ka­nım, o ka­dar gü­zel bir şey söy­le­di­niz ki, An­tal­ya böy­le he­ye­can­lıy­sa, Ka­ra­de­niz’e ya­kın­laş­tıy­sa, de­niz­ci­lik sek­tö­rü ya­kın­da Yu­na­nis­tan’ı ge­çer. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Şim­di ba­kın, bir şey söy­le­ye­yim, onu arz ede­yim. Ören Be­le­di­ye Baş­ka­nı­mı­zın yu­ka­rı­da ma­sa­da ba­na şük­ran pla­ke­ti var, Ören Be­le­di­ye Baş­ka­nı­nın, Kâzım Bey’in.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Ne il­gi­si var?

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (De­vam­la) – Şim­di bir şey di­ye­ce­ğim. Şim­di ba­kın, bir de­niz­ci­lik…

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Sa­yın Kap­ta­noğ­lu, o za­man si­zi bir ba­kan ola­rak ata­sak iş bi­te­cek.

BAŞ­KAN – Sa­yın Emek, lüt­fen… Si­ze hiç uy­mu­yor. Efen­dim, din­le­ye­lim.

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (De­vam­la) – Ba­kın, ama, din­le­ye­cek­si­niz. Ba­kın, söy­lü­yo­rum.          9 mil­yar do­la­rı, biz, de­niz­ci­lik sek­tö­rü, de­niz ti­ca­ret fi­lo­su, 15 mil­yon to­na gel­di. İla­ve et­ti­ği­miz     7,5 mil­yon ton­la, hem de or­ta­la­ma­sı 2’dir. Sırf, or­ta­la­ma de­niz ti­ca­ret…

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan, sa­taş­ma için söz al­ma­dı mı?

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (De­vam­la) …fi­lo­su­nun dün­ya­da­ki pa­yı 500 mil­yar do­lar­dır. Bu 800 bin ton to­najda yüz­de 2 eder. Sırf, de­niz ti­ca­ret fi­lo­sun­dan ül­ke­mi­ze ge­ti­ri­len pa­ra 10 mil­yar do­lar­dır.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Be­nim de­dik­le­ri­min doğ­ru ol­du­ğu­nu ko­nu­şu­yor­su­nuz.

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan, ko­nu dı­şı­na çık­tı, ne an­la­tı­yor.

BAŞ­KAN – Sa­yın Kap­ta­noğ­lu, açık­la­ma­nız ye­ter­li­dir…

CEN­GİZ KAP­TA­NOĞ­LU (De­vam­la) – Ya­ni, 15 mil­yon do­la­rı geç­miş­tir. De­niz­ci­lik sek­tö­rü fev­ka­la­de hı­zı­nı al­dı gi­di­yor.

Ben, bu açık­la­ma­yı ba­na yap­tır­dı­ğı­nız için Sa­yın Baş­ka­nı­ma te­şek­kür edi­yor, say­gı­lar su­nu­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar, CHP ve Ana­va­tan Par­ti­si sı­ra­la­rın­dan gü­rül­tü­ler)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Kap­ta­noğ­lu.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan… Sa­yın Baş­kan, is­mim geç­ti.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­taş­may­la ne il­gi­si var?

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­taş­ma­dan do­la­yı söz al­ma­dı mı Sa­yın Baş­kan?

BAŞ­KAN – El­bet­te bah­se­de­cek. Si­zin bah­set­me­niz se­be­biy­le söz ver­dim Sa­yın Ka­ma­cı. Öy­le bir usul yok, bu­nun so­nu gel­mez.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Ha­yır…

BAŞ­KAN – Öy­le bir şey yok efen­dim. Bu­yu­run otu­run ye­ri­ni­ze lüt­fen.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan…

BAŞ­KAN – Öy­le bir usu­lü­müz yok.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan…

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, AK Par­ti Gru­bu adı­na Kı­rık­ka­le Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mu­rat Yıl­ma­zer.

SÜ­LEY­MAN SA­RI­BAŞ (Ma­lat­ya) – Sa­yın Baş­kan böy­le bir usul yok. Böy­le bir usul var mı?

BAŞ­KAN – Efen­dim, biz gö­re­vi­mi­zi bi­li­yo­ruz.

SÜ­LEY­MAN SA­RI­BAŞ (Ma­lat­ya) – Sa­yın Baş­kan, ken­di­si­ni öv­mek­ten baş­ka bir şey söy­le­me­di. Böy­le bir usul yok. Böy­le usul ya­rat­ma­yın.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan…

BAŞ­KAN – Sa­yın Ka­ma­cı, kür­sü­ye ge­le­mez­si­niz, bu alış­kan­lı­ğı­nız… Otu­run ye­ri­ni­ze… Otu­run ye­ri­ni­ze... Bu­yu­run efen­dim.

SÜ­LEY­MAN SA­RI­BAŞ (Ma­lat­ya) – O za­man ben de çı­ka­yım… Böy­le bir usul yok Sa­yın Baş­kan.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan, Ak­de­niz­li mil­let­ve­kil­le­ri ola­rak söz is­ti­yo­ruz.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Her gel­di­ğin­de böy­le ya­pı­yor­sun, ka­rış­tı­rı­yor­sun Mec­li­si, ta­raf­lı­sı­nız.

IV. - KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN

GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER (Devam)

1.- 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­ye Da­hil Da­ire­ler ve  İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) (Devam)

A) MİLLΠ SA­VUN­MA BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

B) SA­VUN­MA SA­NA­Yİİ MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI (Devam)

1.- Sa­vun­ma Sa­na­yi Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

C) ULAŞ­TIR­MA BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

D) TE­LE­KO­MÜ­Nİ­KAS­YON KU­RU­MU (Devam)

1.- Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

E) DE­NİZ­Cİ­LİK MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI (Devam)

1.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

F) Sİ­VİL HA­VA­CI­LIK GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

BAŞ­KAN – Sa­yın Yıl­ma­zer, sü­re­niz ye­di bu­çuk da­ki­ka, ama se­kiz da­ki­ka ola­rak ve­ri­yo­rum, ona gö­re de­ğer­len­di­rin.

Bu­yu­run.

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA MU­RAT YIL­MA­ZER (Kı­rık­ka­le) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si üze­ri­ne, AK Par­ti Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Yü­ce Mec­li­si say­gı­la­rım­la se­lam­lı­yo­rum.

Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si de­yin­ce, ak­la si­lah­lı kuv­vet­le­rin büt­çe­si, gü­ven­lik büt­çe­si ge­lir, gü­ven­lik ih­ti­ya­cı ge­li­yor he­men. Tür­ki­ye’nin, özel­lik­le dış sa­vun­ma­sın­dan so­rum­lu Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin büt­çe­si­ni, ay­nı za­man­da ta­bii ki iç gü­ven­lik­te de so­rum­lu bir ku­ru­lu­şun büt­çe­si­ni gö­rü­şü­yo­ruz. Gü­ven­lik ve sa­vun­ma ih­ti­ya­cı, dün ol­du­ğu gi­bi, bu­gün ve ya­rın da ola­cak­tır. Sa­vun­ma­nın güç­lü ola­bil­me­si si­zin ora­ya ayır­dı­ğı­nız kay­nak­lar­la oran­tı­lı­dır. Tür­ki­ye, sa­vun­ma­sı­na çok önem ver­mek­te­dir. Çün­kü, Tür­ki­ye, coğ­ra­fi ko­nu­mu ge­re­ği bu­nu yap­mak zo­run­da­dır. Tür­ki­ye’nin ta­rih­ten bu­gü­ne ba­zı de­ğer­le­ri ko­ru­ma ih­ti­ya­cı var­dır.

Mer­kezî yö­ne­tim büt­çe­miz ge­çen yı­la gö­re yüz­de 17’lik bir ar­tış­la ha­zır­lan­mış, bu büt­çe içe­ri­sin­de Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­mı­zın büt­çe­si de yüz­de 9,9 gi­bi bir bü­yü­mey­le kar­şı­mız­da, eği­tim büt­çe­sin­den son­ra yer al­mak­ta­dır.

Ba­kan­lık büt­çe­si­ni fonk­si­yo­nel ola­rak sı­nıf­lan­dır­dı­ğı­mız­da, yüz­de 99 ora­nın­da­ki bir tu­ta­rın sa­vun­ma hiz­met­le­ri­ne ay­rıl­dı­ğı gö­rü­le­cek­tir. An­cak, büt­çe içe­ri­sin­de­ki per­so­nel gi­de­ri yüz­de 38 gi­bi bir oran teş­kil et­mek­te­dir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; mil­le­ti­miz, ta­rih bo­yu en iyi sa­vun­ma ve en üs­tün si­lah­la­rı kul­la­na­rak gel­miş bir mil­let­tir. Or­du­la­rı ta­rih bo­yu en güç­lü or­du­lar ara­sın­da yer al­mış­tır. Özel­lik­le İm­pa­ra­tor­luk dö­ne­min­de, top ve sa­vaş ge­mi­le­ri gi­bi za­ma­nın en üs­tün si­lah­la­rı­nı asır­lar bo­yu kul­lan­mış, dün­ya­da üs­tün­lü­ğü­nü ka­bul et­tir­miş bir mil­let­tir. An­cak, za­man­la Av­ru­pa’nın sa­na­yi dev­ri­mi yap­ma­sı ne­de­niy­le, İm­pa­ra­tor­luk, eko­no­mik çö­kü­şe pa­ra­lel ola­rak si­lah üre­ti­min­de de bir ge­ri­le­me ya­şa­mış­tır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, cum­hu­ri­yet dö­ne­min­de sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin dev­let ta­ra­fın­dan yön­len­di­ri­le­rek ge­liş­ti­ril­me­si ön­gö­rül­müş­tür. Kar­şı­la­şı­lan tüm ik­ti­sa­di ve tek­no­lo­jik olum­suz­luk­la­ra rağ­men, cum­hu­ri­ye­tin ilk yıl­la­rın­da ulu­sal sa­vun­ma sa­na­yi­mi­zin te­me­li­ni oluş­tu­ra­cak ni­te­lik­te ba­zı ya­tı­rım­lar ya­pıl­mış­tır. Bu çer­çe­ve­de, As­kerî Fab­ri­ka­lar Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün ilk ku­ru­lu­şu sağ­lan­mış, si­lah, mü­him­mat ve ha­va­cı­lık sek­tö­rün­de önem­li aşa­ma­lar ger­çek­leş­ti­ril­miş­tir. Ta­bii ki, bu aşa­ma­da, Kı­rık­ka­le’miz­de de Ma­ki­ne ve Kim­ya En­düs­tri­si Ku­ru­mu ku­rul­muş­tur si­lah ve mü­him­mat­ta… Rah­met­li, o za­ma­nın Kı­rık­köy­lü Hü­se­yin Kah­ya’nın ara­zi ba­ğı­şıy­la, Ulu Ön­der Ata­türk ve ar­ka­daş­la­rı, 1925-26 yıl­la­rın­dan iti­ba­ren, Kı­rık­ka­le’de, sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin ana te­me­li­ni teş­kil ede­cek fab­ri­ka­la­rın te­me­li­ni at­mış­tır. Ben, ken­di­le­ri­ni rah­met­le anı­yo­rum. Ha­lil Ağa­bey de ba­kı­yor, Ha­lil Ağa­be­yin ata­sı­dır ay­nı za­man­da rah­met­li Hü­se­yin Kah­ya.

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Te­şek­kür ede­rim.

MU­RAT YIL­MA­ZER (De­vam­la) – O za­ma­nın sa­vun­ma­sı­na yö­ne­lik ba­rut, çe­lik, si­lah, mü­him­mat ve sa­vun­ma­ya ne gi­bi ih­ti­yaç­lar var­sa, hep­si Ma­ki­ne Kim­ya­nın o bü­yük en­teg­re te­si­si içe­ri­sin­de yıl­lar­dır Tür­ki­ye’nin sa­vun­ma­sı­na des­tek ver­miş, ay­nı za­man­da Tür­ki­ye’nin sa­na­yi­si­ne tek­nik per­so­nel, tek­no­lo­ji­de de çok bü­yük kat­kı­sı ol­muş­tur. Şim­di de, AK Par­ti İk­ti­da­rıy­la Ma­ki­ne Kim­ya ye­ni atı­lım­lar sağ­la­mak üze­re, ye­ni­den ya­pı­lan­ma­ya, ye­ni bir ya­sa ta­sa­rı­sıy­la da­ha güç­lü bir sa­vun­ma­ya ha­zır­la­nı­yor. İn­şal­lah, bu ko­nu­da da bü­yük atı­lım­lar ger­çek­le­şe­cek­tir.

Bu­ra­da, geç­me­den müj­de­li bir ha­ber de ve­ri­yo­rum: Sa­yın Ge­nel Mü­dü­rü­müz de bu­ra­da, 155 mm/52 ka­lib­re uzun men­zil­li top nam­lu­su­nun ar-ge ça­lış­ma­sı ba­şa­rıy­la ne­ti­ce­len­miş. Ken­di­le­ri­ni teb­rik edi­yo­rum.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, sa­vaş son­ra­sı dö­nem­de Tru­man Dok­tri­ni ve Mars­hall Pla­nı çer­çe­ve­sin­de ABD ta­ra­fın­dan sağ­la­nan yar­dım­lar, he­nüz ku­ru­luş aşa­ma­sın­da bu­lu­nan Türk sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin ge­liş­me­si­ni de olum­suz et­ki­le­miş­tir. Kıb­rıs ha­rekâtın­dan son­ra si­lah­lı kuv­vet­ler va­kıf­la­rı­nın ön­cü­lü­ğün­de AS­PİL­SAN, TU­SAŞ, İş­bir, HA­VEL­SAN gi­bi sa­vun­ma sa­na­yi­si­ne yö­ne­lik şir­ket­ler ku­rul­ma­sı­na rağ­men, bu ku­ru­luş­la­rın da sa­vun­ma sa­na­yi­sin­de­ki fa­ali­yet­le­ri sı­nır­lı kal­mış­tır. Millî sa­na­yi­mi­zi sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin ih­ti­yaç­la­rı­na gö­re ye­ni­den or­ga­ni­ze ve en­teg­re et­mek, ih­ti­yaç du­yu­lan mo­dern si­lah, araç ve ge­reç­le­ri­nin özel ve ka­mu ku­ru­luş­la­rı­nın ima­la­tı­nı plan­la­mak, mo­dern si­lah sis­tem­le­ri­ni araş­tır­mak ve ge­liş­tir­mek için, 1985 yı­lın­da 3238 sa­yı­lı Ka­nun’la Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı ku­rul­muş­tur. İlk ku­ru­cu müs­te­şa­rı da içi­miz­de, Va­hit Er­dem Bey.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ça­ğı­mız­da cay­dı­rı­cı ve güç­lü or­du­la­ra sa­hip ol­mak, güç­lü bir eko­no­mi ile giz­li ve özel­lik arz eden tek­no­lo­ji­le­re sa­hip ol­mak­la müm­kün­dür. Bu amaç­la, yer­li sa­na­yi­den aza­mi de­re­ce­de fay­da­lan­mak ve bu yön­de yurt için­de ar-ge fa­ali­yet­le­ri­ne ge­re­ken öne­mi ve des­te­ği ver­mek, ye­ni tek­no­lo­ji­le­ri ge­liş­tir­mek icap et­mek­te­dir. Do­la­yı­sıy­la, je­opo­li­tik açı­dan dün­ya­nın en kri­tik böl­ge­sin­de bu­lu­nan Tür­ki­ye’nin kar­şı kar­şı­ya bu­lun­du­ğu teh­dit­ler de dik­ka­te alın­dı­ğın­da, yük­sek tek­no­lo­ji­yi içe­ren sa­vun­ma ih­ti­yaç­la­rı­nın kar­şı­lan­ma­sın­da yurt içi kay­nak­la­rı­nın kul­la­nıl­ma­sı önem arz et­mek­te­dir.

Bu çer­çe­ve­de, Sa­vun­ma Sa­na­yi­inin ku­ru­lu­şun­da -10’un­cu mad­de­sin­de- ken­di­si­ne ve­ri­len yet­ki çer­çe­ve­sin­de, Müs­te­şar­lı­ğın 2007-2011 Yıl­la­rı Stra­te­jik Pla­nı’nda yer­li -yurt için­den kar­şı­la­nan- ser­ma­ye ve tek­no­lo­ji yüz­de 50’ler ola­rak he­def­len­miş­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, için­de bu­lun­du­ğu­muz je­opo­li­tik or­tam­da, eko­no­mi­si güç­lü Tür­ki­ye’nin ulu­sal, böl­ge­sel ve kü­re­sel bo­yut­ta oy­na­ya­ca­ğı rol ve iş­lev­ler da­ha da önem­li hâle gel­mek­te­dir. Eko­no­mik an­la­yı­şı­mız ve il­ke­le­ri­miz de bu ko­nu­ya ver­di­ği­miz öne­mi gös­ter­mek­te­dir.

Gü­ven­li­ğin dev­le­tin as­li ve vaz­ge­çil­mez iş­le­vi ol­ma­sı, iç ve dış gü­ven­lik do­na­nım­la­rı ko­nu­sun­da dı­şa ba­ğım­lı­lı­ğın as­ga­ri­ye in­di­ril­me­si­nin millî çı­kar­la­rı­mı­zın ge­re­ği ol­ma­sı, bu ne­den­le, ulu­sal sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin uzun va­de­li bir pers­pek­tif­le ge­liş­ti­ri­le­ce­ği­ni, Tür­ki­ye’nin uzun va­de­li gü­ven­li­ği­nin ül­ke­mi­zin eko­no­mik kal­kın­ma­sı­nı ger­çek­leş­tir­mek­ten geç­ti­ği­ni…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim, ko­nuş­ma­nı­zı lüt­fen ta­mam­la­yın.

MU­RAT YIL­MA­ZER (De­vam­la) – …Hükûmet Prog­ra­mı­mız­da da muh­te­mel her tür­lü teh­di­di cay­dır­ma­da böl­ge­sel ve kü­re­sel ba­rış, is­tik­rar ve gü­ven­li­ğin sağ­lan­ma­sın­da çok önem­li bir rol oy­na­yan si­lah­lı kuv­vet­le­ri­mi­zin, NA­TO ve Bir­leş­miş Mil­let­ler baş­ta ol­mak üze­re, dış ör­güt­ler­de­ki fa­ali­yet­le­re de­vam et­me­si için ge­re­ken imkânla­rın sü­rek­li ge­liş­ti­ril­me­si Hükûme­ti­mi­zin ön­ce­lik­le­ri ara­sın­da­dır.

Tür­ki­ye’nin coğ­ra­fi ko­nu­mu ve böl­ge­de mey­da­na ge­len ge­liş­me­ler dik­ka­te alın­dı­ğın­da, gü­ven­lik ve sa­vun­ma ko­nu­la­rın­da Hükûme­ti­mi­zin çok da­ha du­yar­lı ola­ca­ğı, gü­ven­li­ği­miz ve sa­vun­ma­mız ne­yi ge­rek­ti­ri­yor­sa bu ko­nu­da hiç­bir fe­dakârlık­tan ka­çı­nıl­ma­ya­ca­ğı vur­gu­lan­mış­tır.

Bu za­ma­na ka­dar Hükûme­ti­miz ta­ra­fın­dan Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­ne su­nu­lan tüm ka­nun ta­sa­rı­la­rı ve bu he­def…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

MU­RAT YIL­MA­ZER (De­vam­la) – Baş­ka­nım, se­lam­la­ya­yım.

BAŞ­KAN – Efen­dim, son cüm­le­ni­zi ri­ca ede­yim Sa­yın Yıl­ma­zer. Bu­yu­run.

MU­RAT YIL­MA­ZER (De­vam­la) – De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si, Tür­ki­ye’nin Millî As­kerî Stra­te­ji­si, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri müş­te­rek ha­re­ket kon­sep­ti Plan­la­ma ve Prog­ram­la­ma Di­rek­ti­fi, Stra­te­jik He­def Pla­nı ve On Yıl­lık Te­da­rik Prog­ra­mı dik­ka­te alı­na­rak ha­zır­lan­mış­tır.

Bu büt­çe­mi­zin Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­mı­za ve ül­ke­mi­ze ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yor, yü­ce Mec­li­si say­gı­la­rım­la se­lam­lı­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Yıl­ma­zer.

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na ikin­ci ko­nuş­ma­cı, Ak­sa­ray Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ah­met Ya­şar.

Bu­yu­run efen­dim. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA AH­MET YA­ŞAR (Ak­sa­ray) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı büt­çe­si üze­rin­de AK Par­ti Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Yü­ce Mec­li­si en de­rin say­gı­la­rım­la se­lam­lı­yo­rum.

Gü­nü­müz­de sa­vun­ma sa­na­yi­si tek­no­lo­ji­le­rin­de hız­lı bir de­ği­şim ya­şan­mak­ta­dır. An­cak, ya­şa­nan de­ği­şim so­nu­cu or­ta­ya çı­kan ye­ni tek­no­lo­ji­ler bel­li baş­lı dev­let­le­rin te­ke­lin­de bu­lun­mak­ta­dır. Özel­lik­le, kri­tik dö­nem­ler­de, sa­tı­cı ül­ke­le­rin, stra­te­jik sa­vun­ma si­lah, araç ve ge­reç­le­riy­le as­kerî mal­ze­me sa­tı­şı ko­nu­sun­da olum­suz tu­tum­la­rıy­la kar­şı­la­şı­la­bi­lin­mek­te ve bu du­rum millî sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin ku­rul­ma­sı­nı za­ru­ri hâle ge­tir­mek­te­dir. Ni­te­kim, Kıb­rıs Ba­rış Ha­rekâtı son­ra­sı ül­ke­mi­ze uy­gu­la­nan am­bar­go ve 1990’lı yıl­lar­da dost ve müt­te­fik ül­ke­ler­den te­da­rik edi­len sis­tem­le­rin kul­la­nı­mın­da kar­şı kar­şı­ya kal­dı­ğı­mız kı­sıt­la­ma­lar sa­vun­ma sis­tem te­da­ri­kin­de dı­şa ba­ğım­lı­lı­ğın ne ka­dar za­rar­lı ola­bi­le­ce­ği­ni açık­ça gös­ter­miş­tir.

Di­ğer ta­raf­tan, ge­li­şen tek­no­lo­ji­le­rin, harp si­lah, araç ve ge­reç­le­ri­ne uy­gu­lan­ma­sıy­la mo­dern ve güç­lü si­lah sis­tem­le­ri or­ta­ya çık­mış­tır. An­cak, bu si­lah sis­tem­le­ri­nin yük­sek ma­li­yet­le­ri ge­liş­miş ül­ke­le­rin eko­no­mi­le­ri için bi­le önem­li bir yük ol­mak­ta­dır. Özel­lik­le, Tür­ki­ye gi­bi bü­yük bir si­lah­lı gü­cü elin­de bu­lun­du­ran ve coğ­ra­fi ko­nu­mu do­la­yı­sıy­la bu gü­cü ile­ri tek­no­lo­ji ürü­nü sis­tem­ler­le do­nat­ma­ya ih­ti­yaç du­yu­lan bir ül­ke­nin bu sis­tem­le­ri te­da­rik et­me­si ma­li yön­den bü­yük kül­fet­ler ge­tir­mek­te­dir.

Mo­dern sis­tem­le­rin eko­no­mi­ye da­ha faz­la yük ge­tir­me­me­si için mo­dern sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin ül­ke için­de ku­rul­ma­sı ve ge­liş­ti­ril­me­si bir mec­bu­ri­yet hâli­ni al­mış­tır. Esa­sen, önem­li bir sa­na­yi da­lı olan sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin Tür­ki­ye’de ku­rul­ma­sı si­vil sa­na­yi­mi­zin de tek­no­lo­jik se­vi­ye, ka­li­te kon­trol ve yö­ne­tim açı­sın­dan di­ğer ül­ke­ler­le re­ka­bet ede­bi­lir se­vi­ye­ye ge­ti­ril­me­si­ne kat­kı­da bu­lun­muş ola­cak­tır.

Yu­ka­rı­da ifa­de et­me­ye ça­lış­tı­ğım ger­çek­ler, stra­te­jik bir böl­ge­de bu­lu­nan ül­ke­mi­zin sa­vun­ma­sıy­la il­gi­li hiz­met­le­rin mo­der­ni­ze edil­me­si ve dı­şa ba­ğım­lı­lı­ğın en aza in­di­ril­me­si, millî imkânlar öl­çü­sün­de sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin ge­liş­ti­ril­me­si ve des­tek­len­me­si ge­rek­ti­ği so­nu­cu­nu or­ta­ya çı­kar­mış­tır. Bu ih­ti­yaç­lar göz önü­ne alı­na­rak mo­dern sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin ge­liş­ti­ril­me­si ve Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin mo­der­ni­zas­yo­nu­nun sağ­lan­ma­sı ama­cıy­la 1985 yı­lın­da 3238 sa­yı­lı Ka­nun’la Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı ku­rul­muş ve Sa­vun­ma Sa­na­yii Des­tek­le­me Fo­nu teş­kil edil­miş­tir. 3238 sa­yı­lı Ka­nun çer­çe­ve­sin­de ge­liş­ti­ri­len yer­li sa­vun­ma sa­na­yi­si po­li­ti­ka­sı­nın en önem­li özel­li­ği di­na­mik bir ya­pı­ya ka­vuş­muş, ih­ra­cat po­tan­si­ye­li­ne sa­hip, ye­ni tek­no­lo­ji­le­re adap­te ol­mak­ta güç­lük çek­me­yen, tek­no­lo­jik ge­liş­me ve ken­di­ni ye­ni­le­me ka­bi­li­ye­ti bu­lu­nan, Tür­ki­ye’yi di­ğer ül­ke­ler kar­şı­sın­da sü­rek­li alı­cı du­ru­mun­dan kur­ta­rıp, den­ge­li iş bir­li­ği­ni müm­kün kı­lan bir sa­vun­ma sa­na­yi­si ku­rul­ma­sı­dır.

Bu çer­çe­ve­de fa­ali­yet­le­ri­ni sür­dü­ren Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı, bu­gü­ne ka­dar, ka­ra, ha­va, de­niz, elek­tro­nik ve ro­ket, fü­ze alan­la­rın­da 50’den faz­la pro­je­yi ba­şa­rıy­la ta­mam­la­ya­rak, il­gi­li sis­tem­le­ri Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri en­van­te­ri­ne tes­lim et­miş, hâli­ha­zır­da ise, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin ih­ti­yaç­la­rı­nın kar­şı­lan­ma­sı­na yö­ne­lik yak­la­şık 110 pro­je­yi yü­rüt­mek­te­dir.

Bu­gü­ne ka­dar yü­rü­tü­len fa­ali­yet­ler kap­sa­mın­da 15,7 mil­yar Ame­ri­kan do­la­rı kay­nak kul­la­nıl­mış olup, söz ko­nu­su kay­nak­lar yer­li sa­vun­ma sa­na­yi­si şir­ket­le­ri­ne yön­len­di­ri­le­rek, kay­nak­la­rın yurt için­de kal­ma­sı sağ­lan­dı­ğı gi­bi, ya­ban­cı fir­ma­lar­dan alı­nan of­set ta­ah­hüt­le­riy­le, yurt dı­şı­na gi­den kay­na­ğın tek­rar ül­ke eko­no­mi­si­ne ka­zan­dı­rıl­ma­sı sağ­lan­mış­tır. Özel­lik­le son dört yıl­lık dö­nem­de yü­rür­lü­ğe gi­ren 15 adet of­set söz­leş­me­siy­le, fir­ma­lar­dan 2 mil­yar Ame­ri­kan do­la­rı tu­ta­rın­da ta­ah­hüt alın­mış­tır. Uy­gu­la­ma­ya ak­ta­rı­lan pro­je­ler çer­çe­ve­sin­de, te­mel sa­vun­ma sa­na­yi­si te­sis­le­ri­nin ku­rul­ma­sı, ge­liş­me­si sağ­lan­mış ve bu­gün ge­li­nen nok­ta­da Türk sa­vun­ma sa­na­yi­si şir­ket­le­ri­nin ci­ro­su 1,6 mil­yar Ame­ri­kan do­la­rı­na, ih­ra­ca­tı ise 2005 yı­lın­da, bir ön­ce­ki yı­la gö­re, yüz­de 72’lik ar­tış­la yak­la­şık 340 mil­yon Ame­ri­kan do­la­rı­na ulaş­mış­tır. Özel­lik­le son dö­nem­de yer­li ta­sa­rı­ma ve üre­ti­me da­ya­lı kap­sam­lı bir öz­gün ge­liş­tir­me prog­ra­mı yü­rür­lü­ğe kon­muş­tur. Bu kap­sam­da, top­lam de­ğe­ri 2 mil­yar Ame­ri­kan do­la­rı olan 33 adet öz­gün ge­liş­tir­me pro­je­si, Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı ta­ra­fın­dan yer­li sa­vun­ma sa­na­yi­si fir­ma­la­rı­na yön­len­di­ril­miş ve söz ko­nu­su pro­je­le­rin yurt için­de ger­çek­leş­ti­ril­me­si plan­lan­mış­tır.

Di­ğer ta­raf­tan, ar-ge har­ca­ma­la­rı­nın, gay­ri­sa­fi yurt içi ha­sı­la içe­ri­sin­de­ki pa­yı­nın ar­tı­rıl­ma­sı he­de­fi is­ti­ka­me­tin­de, 2005 yı­lı büt­çe­sin­de ar-ge için ay­rı­lan 416 mil­yon ye­ni Türk li­ra­sı kay­na­ğın, ön­ce­lik­li ola­rak, sa­vun­ma ve uzay araş­tır­ma­la­rı ama­cıy­la kul­la­nıl­ma­sı ka­rar­laş­tı­rıl­mış­tır.

Bu me­yan­da, Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı ta­ra­fın­dan yü­rü­tü­len pro­je fa­ali­yet­le­ri­nin öz­gün ta­sa­rım­la­ra imkân ve­re­cek şe­kil­de ger­çek­leş­ti­ril­me­si­ni te­mi­nen, ar-ge için ay­rı­lan kay­na­ğın önü­müz­de­ki yıl­lar­da da ar­tan oran­lar­da tah­sis edil­me­si bü­yük önem arz et­mek­te­dir.

Bu­nun­la bir­lik­te, Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı Stra­te­jik Pla­nı’nda, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin mo­der­ni­zas­yon ih­ti­yaç­la­rı­nın yurt için­den kar­şı­lan­ma ora­nı­nın yüz­de 50’ye çı­ka­rıl­ma­sı he­def­len­mek­te­dir. Ge­li­nen bu nok­ta­da ger­çek­leş­ti­ri­len fa­ali­yet­ler ve he­def­ler, Tür­ki­ye açı­sın­dan dik­ka­te de­ğer­dir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; so­nuç ola­rak, yu­ka­rı­da ifa­de et­miş ol­du­ğum gö­rev­le­ri ye­ri­ne ge­ti­ren ve yer­li sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin ku­rul­ma­sın­da ve ge­liş­me­sin­de çok önem­li kat­kı­la­rı olan Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı­nın 2007 yı­lı büt­çe­si­nin mil­le­ti­mi­ze ha­yır­lı ol­ma­sı­nı te­men­ni eder, yü­ce he­ye­ti­ni­zi say­gıy­la se­lam­la­rım. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Ya­şar.

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na üçün­cü ko­nuş­ma­cı, Çan­kı­rı Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Tev­fik Ak­bak.(AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Bu­yu­run efen­dim.

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA TEV­FİK AK­BAK (Çan­kı­rı) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li ar­ka­daş­lar; Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­mı­zın büt­çe­si üze­rin­de, AK Par­ti Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum ve yü­ce he­ye­ti­ni­zi bu ve­si­ley­le say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, ma­lu­mu­nuz ol­du­ğu üze­re, gü­nü­müz­de tek­no­lo­jik, eko­no­mik ve kül­tü­rel de­ği­şim ve ge­li­şim, ulaş­tır­ma ve ha­ber­leş­me ala­nıy­la iç içe­dir. Di­ğer bir ifa­dey­le, ula­şım­da­ki ge­li­şim ül­ke ge­li­şi­miy­le bir pa­ra­lel­lik arz et­mek­te­dir.

Do­la­yı­sıy­la, bü­tün sek­tör­ler­le iliş­ki­si olan ulaş­tır­ma­nın te­mel ama­cı, eko­no­mik ve sos­yal he­def­le­rin ge­rek­tir­di­ği ulaş­tır­ma hiz­me­ti­ni ça­ğın tek­no­lo­ji­si­ne uy­gun, ulus­la­ra­ra­sı ku­ral­la­ra uy­gun, en uy­gun, gü­ve­ni­lir ve çev­re­ye say­gı­lı bir şe­kil­de in­sa­nı­mı­zın hiz­me­ti­ne sun­mak­tır. Böy­le­si önem­li bir gö­re­vi üst­le­nen Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­mız bağ­lı, il­gi­li ve iliş­ki­li ku­rum­la­rıy­la bir­lik­te 135 bin ça­lı­şa­nı ve millî ge­lir­de­ki pa­yı yüz­de 15’i oluş­tu­ran hiz­met ala­nıy­la ül­ke­miz­de en et­kin ve en ve­rim­li ça­lış­ma­la­rı sür­dür­mek­te­dir.

Ba­kan­lı­ğı­mız, 2007 yı­lı büt­çe­sin­de, da­ha ön­ce­ki yıl­lar­da ol­du­ğu gi­bi, ken­di­si­ne ay­rı­lan büt­çe­nin en bü­yük kıs­mı­nı ya­tı­rım­la­ra ayır­mak­ta­dır. Bu yıl­ki büt­çe içe­ri­sin­de Ba­kan­lı­ğı­mı­zın bağ­lı, il­gi­li ve iliş­ki­li ku­rum­la­rı­nın da top­lam ya­tı­rı­mı dik­ka­te alın­dı­ğın­da, ya­tı­rım tu­ta­rı­mız 1 mil­yar 158 mil­yon 400 bin YTL’ye ulaş­mak­ta­dır.

Hükûme­ti­miz gö­re­ve gel­di­ği ilk gün­den bu­gü­ne, her alan­da ol­du­ğu gi­bi ulaş­tır­ma ala­nın­da da ile­ri­ye dö­nük sağ­lık­lı plan­la­ma­lar yap­mış, stra­te­ji­ler ge­liş­tir­miş ve yıl­la­rın bi­rik­miş prob­lem­le­ri­ni ve ih­mal­le­ri­ni, ta­şı­ma tür­le­ri ara­sın­da­ki den­ge­siz­lik­le­ri, ka­yıt dı­şı­lı­ğı, ba­şı­boş­lu­ğu or­ta­dan kal­dır­mak için hız­la ça­lış­ma­ya baş­la­mış­tır. Yıl­la­rın ih­ma­liy­le, bu­gün, ula­şı­mı­nın ne­re­dey­se ta­ma­mı­nı ka­ra yo­luy­la ger­çek­leş­ti­ren, prob­lem­li ve den­ge­siz bir ulaş­tır­ma sis­te­mi­ne sa­hi­biz. 2000 yı­lı ra­kam­la­rıy­la, ta­şı­ma­cı­lı­ğı­mı­zın yüz­de 94’ünün ka­ra yo­lu, ka­lan yüz­de 6’sı­nın ise ha­va, de­niz ve de­mir yol­la­rıy­la ger­çek­leş­ti­ği­ni gör­mek­te­yiz.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, dik­ka­ti­ni­zi çek­mek is­te­rim ki, ül­ke­miz, 8.400 ki­lo­met­re sa­hi­le, 11 bin ki­lo­met­re de­mir yo­lu ağı­na, 70’in üze­rin­de ha­va­ala­nı­na sa­hip ol­ma­sı­na rağ­men, ma­ale­sef, de­niz­ci­li­ğin, ha­va­cı­lı­ğın ve de­mir yol­la­rı­nın ulaş­tır­ma­da­ki pa­yı, yüz­de 6 ka­dar kü­çük­tür. Bu den­ge­siz­lik, ve­rim­siz­lik, an­cak sağ­lık­lı plan­la­ma­lar­la hal­le­di­le­bi­lir, ki, iş­te AK Par­ti, bu dö­nem­de bun­la­rı baş­lat­mış­tır.

Dö­ne­mi­miz­de, AK Par­ti­mi­zin dö­ne­min­de ulaş­tır­ma sek­tö­rün­de ya­pı­lan­la­ra bir göz ata­cak olur­sak, ön­ce­lik­le, Hükûme­ti­miz, Ula­şım Ana Pla­nı ça­lış­ma­la­rı­nı baş­lat­mış­tır. 4 üni­ver­si­te­den 40’a ya­kın bi­lim ada­mı, 29 il­gi­li ku­ru­luş­tan uz­man­lar­la, iki yıl bo­yun­ca fe­dakârca ça­lı­şa­rak, bu ça­lış­ma­yı 11 Ekim 2005 ta­ri­hin­de bi­tir­miş­tir.

Ba­kan­lı­ğı­mı­zın öde­nek da­ğı­lı­mı­na bak­tı­ğı­mız­da, ya­tı­rım büt­çe­mi­zin en bü­yük kıs­mı­nı Dev­let De­mir­yol­la­rı­mı­za  ayır­mış bu­lun­mak­ta­yız. De­ğer­li ar­ka­daş­lar, cum­hu­ri­ye­tin ku­ru­lu­şun­dan son­ra, 1920 ile 1950 ara­sın­da, ger­çek­ten ül­ke­miz­de, Dev­let De­mir­yol­la­rı­na, de­mir yo­lu ağı­na bir önem ve­ril­miş­tir. Ne ya­zık ki, 1950 ile bi­zim ik­ti­da­ra gel­di­ği­miz dö­nem ara­sın­da Dev­let De­mir­yol­la­rı­mız ih­mal edil­miş­tir. Do­la­yı­sıy­la, biz, dö­ne­mi­miz­de, de­mir yol­la­rı­mı­zı ye­ni­den bir dev­let po­li­ti­ka­sı hâli­ne dö­nüş­tür­me­yi he­def­le­dik. Tür­ki­ye’de ilk de­fa 13 Ara­lık 2006’da Ulus­la­ra­ra­sı De­mir yo­lu Sem­poz­yu­mu ya­pıl­dı ve 130 bil­di­ri su­nul­du. İk­ti­da­rı­mız, bü­tün bu alan­lar­da ol­du­ğu gi­bi, ulaş­tır­ma ala­nın­da da çok bü­yük…

BAŞ­KAN – Sa­yın Ak­bak, bir da­ki­ka­nı­zı ri­ca ede­bi­lir mi­yim.

III. - BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI

A) ÇEŞİTLİ İŞLER

1.- Genel Kurulu ziyaret eden Gürcistan Devlet Başkanı Mihail Saakaşvili’ye Başkanlıkça "hoş geldiniz" denilmesi

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Cum­hur­baş­ka­nı Ah­met Nec­det Se­zer’in ko­nu­ğu ola­rak ül­ke­miz­de bu­lu­nan Gür­cis­tan Dev­let Baş­ka­nı Sa­yın Mi­ha­il Saa­kaş­vi­li Ge­nel Ku­rul Sa­lo­nu­nu teş­rif et­miş­tir.

Ken­di­le­ri­ne, yü­ce Mec­lis adı­na hoş gel­di­niz di­yo­rum. (Al­kış­lar)

IV. - KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN

GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER (Devam)

1.- 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­ye Da­hil Da­ire­ler ve  İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) (Devam)

A) MİLLΠ SA­VUN­MA BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

B) SA­VUN­MA SA­NA­Yİİ MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI (Devam)

1.- Sa­vun­ma Sa­na­yi Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

C) ULAŞ­TIR­MA BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

D) TE­LE­KO­MÜ­Nİ­KAS­YON KU­RU­MU (Devam)

1.- Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

E) DE­NİZ­Cİ­LİK MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI (Devam)

1.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

F) Sİ­VİL HA­VA­CI­LIK GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

TEV­FİK AK­BAK (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, yi­ne, biz, yüz­yı­lın pro­je­si ola­rak ad­lan­dır­dı­ğı­mız ve çok önem­se­di­ği­miz Mar­ma­ray Pro­je­miz, Dev­let De­mir­yo­lla­rı­mı­zın ta­ki­bi al­tın­da­dır. Mar­ma­ray Pro­je­si, As­ya’yı Av­ru­pa’ya bağ­la­ya­cak olan İs­tan­bul Bo­ğa­zı De­mir yo­lu Bo­ğaz Tüp Ge­çiş Pro­je­si’dir. Te­me­li, 9 Ma­yıs 2004 ta­ri­hin­de Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mız ta­ra­fın­dan atı­lan ve üç ana grup­tan olu­şan pro­je­nin, araç­lar ha­riç, ma­li­ye­ti yak­la­şık 2 mil­yar 73 mil­yon do­lar olup, in­şa­at sü­re­si el­li al­tı ay ola­rak he­sap­lan­mış­tır. Pro­jenin ta­mam­lan­ma­sıy­la As­ya-Av­ru­pa ara­sın­da sa­at­te tek yön­de­ki yol­cu sa­yı­sı 5 kat ar­ta­rak 75 bi­ne ula­şa­cak­tır. Bu, on iki şe­rit­li bir ka­ra yo­lu­na denk bir ula­şım sağ­la­ma­sı de­mek­tir. Ay­rı­ca, yi­ne, de­niz al­tın­dan ge­çe­cek İs­tan­bul Bo­ğa­zı Ka­ra­yo­lu Tü­nel Ge­çiş Pro­jemiz de -bi­zim bu dö­nem çok önem­se­di­ği­miz- iki şe­rit hâlin­de ya­pı­la­cak ve iki kat­lı ola­rak in­şa edi­le­cek ve yal­nız­ca kü­çük oto­büs, mi­ni­büs ve oto­mo­bil­le­rin ge­çi­şi için kul­la­nı­la­cak olan bu tü­nel ge­çi­şi­mi­zin, in­şal­lah ha­ya­ta geç­ti­ğin­de, ül­ke eko­no­mi­si­ne yıl­da 125 mil­yon do­lar­lık bir ka­zan­cı ola­cak­tır.

Ma­ale­sef üzü­le­rek ifa­de et­mek is­ti­yo­rum, mu­ha­le­fet söz­cü­le­ri­nin ten­kit et­ti­ği, ama ne­den­se bir tür­lü se­be­bi­ni bu­la­ma­dı­ğım hız­lı tren ça­lış­ma­la­rı­mız, ger­çek­ten, Tür­ki­ye’nin her ke­si­min­de tak­dir­le kar­şı­lan­mak­ta­dır.

Evet, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, biz ik­ti­dar ol­du­ğu­muz­dan bu­gü­ne, ül­ke­miz­de­ki tüm de­ği­şim ve ge­li­şim­le­ri, her şe­yi­ni tam ma­na­sıy­la ya da bü­tün ar­zu et­ti­ği­miz he­def­le­re ulaş­tı­ğı­mı­zı id­dia et­mi­yo­ruz, ama bir şey­de çok id­di­alı­yız: Baş­la­dı­ğı­mız gün­den bu­gü­ne, tüm alan­lar­da ol­du­ğu gi­bi, ula­şım sek­tö­rün­de, özel­lik­le de­mir yo­lu ve ha­va yo­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğın­da baş­la­dı­ğı­mız gün­le bu­gün kı­yas­lan­dı­ğın­da gel­di­ği­miz nok­ta, inkârı müm­kün de­ğil­dir. Bu, an­cak, ya­pı­lan hiz­met­le­ri gör­mez­lik­ten gel­mek ça­ba­sı­dır, ki, bu­nun ne ik­ti­da­ra ne mu­ha­le­fe­te ne de aziz mil­le­ti­mi­ze bir fay­da­sı ol­ma­ya­cak­tır.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, hız­lı tren pro­je­sin­de özel­lik­le An­ka­ra-İs­tan­bul, An­ka­ra-Kon­ya, An­ka­ra-İz­mir ara­sın­da­ki ça­lış­ma­la­rı­mız ta­mam­lan­dı­ğın­da, ula­şı­mı­mız, ne­re­dey­se, bu­gün­kü gün­le kı­yas­lan­dı­ğın­da, dört­te 1 ka­dar kı­sa bir sü­re içe­ri­sin­de, va­tan­da­şı­mız bu il­le­ri­miz ara­sın­da se­ya­hat imkânı bu­la­cak­lar­dır ve de­mir yol­la­rı­mı­zın bu gü­zergâhta­ki pay­la­rı yüz­de 10’dan yüz­de 78’le­re yük­se­le­cek­tir. Kon­ya-An­ka­ra ara­sı, on sa­at otuz üç da­ki­ka­lık se­ya­hat sü­re­si, bir sa­at on beş da­ki­ka­ya ine­cek­tir. Mu­ha­le­fet söz­cü­sü­nün “An­ka­ra-Kon­ya ara­sın­da ne­den Po­lat­lı’dan ge­çil­di” ten­ki­di­ni... De­ğer­li ar­ka­daş­lar, tak­dir eder­si­niz, biz, ül­ke­nin kıt kay­nak­la­rı­nı ve sı­nır­lı imkânla­rı­nı en ve­rim­li şe­kil­de kul­lan­mak nok­ta­sın­da gay­ret edi­yo­ruz.

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Sen Ma­li­ye Ba­ka­nı mı­sın?

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Bel­li!

TEV­FİK AK­BAK (De­vam­la) – Zi­ra, eğer İs­tan­bul’dan Kon­ya’ya ula­şı­mı, Po­lat­lı’yı dü­şün­me­di­ği­niz tak­dir­de, ye­ni bir hat ola­cak­tır ki...

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

TEV­FİK AK­BAK (De­vam­la) – ... el­bet­te gön­lü­müz is­ter­di ama, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, he­nüz bu ül­ke­nin büt­çe­sin­de yak­la­şık 50 mil­yar YTL’lik bir fa­iz öde­me­si­nin ol­du­ğu ve 2002 ön­ce­sin­de bu ül­ke­yi han­gi büt­çey­le, han­gi imkânlar­la dev­ral­dı­ğı­mı­zı ve aziz mil­le­ti­miz ik­ti­da­rıy­la mu­ha­le­fe­tiy­le, bi­ze bu dö­nem­de en ve­rim­li hiz­met­le­ri ye­ri­ne ge­tir­me­miz nok­ta­sın­da­ki 2002 Ka­sı­mın­da­ki ter­cih­le­ri -mev­cut si­ya­si par­ti­le­rin ta­ma­mı­nı tas­fi­ye ede­rek- yep­ye­ni bir an­la­yış bek­le­mek­te­dir. İş­te, biz, bu dö­nem­de bu ye­ni an­la­yı­şı ve ye­ni bek­len­ti­le­rin hiz­me­ti­ni ver­mek­le meş­gu­lüz. Biz, çok ko­nuş­mak­tan zi­ya­de çok ça­lış­ma­yı ve mil­le­ti­mi­ze bek­le­di­ği, yıl­la­rın ge­cik­miş hiz­met­le­ri­ni sun­mak için ça­lı­şı­yo­ruz.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Laf­la mı?

TEV­FİK AK­BAK (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, söy­le­ne­cek çok söz var.

Ha­va yo­lun­da­ki ge­li­şi­mi­mi­zi, de­niz yo­lun­da­ki ve de­mir yol­la­rın­da­ki ge­li­şi­mi­mi­zi ül­ke­mi­zin dört bir ya­nın­da­ki aziz mil­le­ti­miz çok iyi iz­le­mek­te­dir. Ta­bii, de­min de ifa­de et­ti­ğim gi­bi…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BA­KAN – Efen­dim, son cüm­le­ni­zi ri­ca edi­yo­rum Sa­yın Ak­bak.

TEV­FİK AK­BAK (De­vam­la) – … ek­sik­lik ve ak­sak­lık­la­rı­mı­zı za­man içe­ri­sin­de te­la­fi ede­ce­ğiz.

Ben, 2007 Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­mi­zin mil­le­ti­mi­ze, mem­le­ke­ti­mi­ze ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum. Bu ha­yır­lı ça­lış­ma­lar­da eme­ği ge­çen De­ğer­li Ba­ka­nı­mı­za, onun de­ğer­li bü­rok­rat­la­rı­na ba­şa­rı­lar di­li­yo­rum.

İn­şal­lah, iler­le­yen gün­ler­de ül­ke­mi­zin bek­le­di­ği da­ha ha­yır­lı hiz­met­le­ri yi­ne bu Mec­lis ça­tı­sı al­tın­da hep be­ra­ber yap­ma­yı umut edi­yo­rum ve siz­le­ri say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Ak­bak.

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na, De­niz­li Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Meh­met Yük­sek­te­pe. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Bu­yu­run efen­dim.

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA MEH­MET YÜK­SEK­TE­PE (De­niz­li) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu 2007 yı­lı büt­çe­si gö­rüş­me­le­ri ne­de­niy­le AK Par­ti Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Yü­ce he­ye­ti­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, he­pi­miz bi­li­yo­ruz ki için­de bu­lun­du­ğu­muz çağ ile­ti­şim ça­ğı­dır. Dün­ya­nın bü­tün oto­ri­te­le­ri ça­ğı­mı­zı böy­le ta­nım­la­mak­ta, hat­ta yo­ğun ile­ti­şim tek­no­lo­ji­si sa­ye­sin­de, için­de ya­şa­dı­ğı­mız ça­ğın ar­tık ev­ren­sel kü­çük bir köy hâli­ne gel­di­ği­ni ifa­de et­mek­te­dir­ler. Hükûme­ti­miz ile­ti­şim ve e-dö­nü­şüm ala­nın­da bu­gü­ne ka­dar ce­sur adım­lar at­mış ve ge­li­nen bu nok­ta­da, Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mı­zın ifa­de­siy­le, dev­let­ler kü­re­sel sis­te­me en­teg­re olan­lar ve ol­ma­yan­lar di­ye iki­ye ay­rı­lı­yor. Yi­ne, alt grup­lar­da, kü­re­sel sis­te­me en­teg­re ol­ma­ya nam­zet ya da ba­şa­rı­sız olan­lar şek­lin­de ta­nım­la­na­bi­li­yor.

Yi­ne, Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mı­zın ifa­de­siy­le İn­ter­net ter­mi­no­lo­ji­sin­de sı­nıf­la­ya­cak olur­sak, on-li­ne dev­let­ler ve off-li­ne dev­let­ler ola­rak da iki­ye ayı­ra­bi­li­riz ve bü­yük bir mem­nu­ni­yet­le söy­le­ye­bi­li­riz ki, Tür­ki­ye, son yıl­lar­da ger­çek­leş­ti­ri­len bü­yük atı­lım­lar­la ar­tık yir­mi dört sa­at on­li­ne dev­let ol­muş­tur.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu, dev­le­ti­mi­zin bu sek­tör­de­ki de­ne­tim ve dü­zen­le­me gö­re­vi­ni ya­pan genç bir teş­ki­lat­tır. Bu teş­ki­la­tı­mız, akıl al­maz bir hız­la ge­li­şen ile­ti­şim sek­tö­rü­nü di­sip­li­ne et­me­ye ça­lış­mak­ta, bil­gi­le­ri­ni ka­yıt al­tı­na al­mak­ta, pi­ya­sa­yı dü­zen­le­mek­te ve ül­ke­mi­zi ulus­la­ra­ra­sı ör­güt­ler­de tem­sil et­mek­te­dir.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, özel­lik­le bir ko­nu­nun al­tı­nı çiz­mek is­ti­yo­rum. Ka­sım ayın­da, Sa­yın Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mız ve Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu­nun ön­cü­lü­ğün­de, An­tal­ya’da, Ulus­la­ra­ra­sı Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Bir­li­ği (ITU)’nin Tam Yet­ki­li Tem­sil­ci­ler Kon­fe­ran­sı ger­çek­leş­ti­ril­di. Bu, ül­ke­miz açı­sın­dan son de­re­ce önem­liy­di; ki, bu­ra­ya 166 ül­ke­den 2 bi­nin üze­rin­de de­le­gas­yon ka­tıl­dı ve bu de­le­gas­yon­lar da 100 ci­va­rın­da ba­kan dü­ze­yin­de ka­tıl­dı. Bu­ra­dan tek­rar Sa­yın Ba­ka­nı­ma te­şek­kür edi­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bil­gi ve ile­ti­şim sek­tö­rü, bu­gün iti­ba­rıy­la, 2006 yı­lı ra­kam­la­rı­na bak­tı­ğı­mız­da, yak­la­şık 27 mil­yar YTL’ye ulaş­mış­tır. Gö­rül­dü­ğü gi­bi çok cid­di bir ra­kam­dır. Yi­ne, yıl­lar­dır özel­leş­ti­ril­me­si gün­de­me ge­len, ama bir tür­lü özel­leş­ti­ri­le­me­yen Te­le­kom ko­nu­su­nu gün­de­me ge­tir­mek is­ti­yo­rum, siz­ler­le pay­laş­mak is­ti­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, CHP mil­let­ve­ki­li ar­ka­da­şı­mız da bu­ra­da di­le ge­tir­di. Her hükûmet Te­le­ko­mu ko­nuş­tu, ko­nuş­tu, ko­nuş­tu ama ger­çek­leş­ti­re­me­di. Eğer, bu­gün bu­nu biz ba­şar­dıy­sak, ben şu­nu bek­li­yo­rum bir bi­rey ola­rak, bir Türk ev­la­dı ola­rak. Hükûme­ti bu nok­ta­da kut­la­mak ge­re­ki­yor. Ni­ye kut­la­mak ge­re­ki­yor? Ba­kın, ar­ka­daş­lar, Ka­sım 2005’te Te­le­ko­mun yüz­de 55’i 6.550 mil­yar do­la­ra özel­leş­ti­ril­di. Bu­nun içe­ri­sin­de Türk­sat yok, kab­lo­lu TV yok, kı­yı em­ni­yet gü­ven­li­ği yok ve bu ra­kam­la­rı dik­ka­te al­dı­ğı­mız­da bu­gün iti­ba­rıy­la, Te­le­ko­mun de­ğe­ri di­ğer şey­ler­le be­ra­ber 24 mil­yar do­lar ci­va­rın­da. Ama bu­nun sa­de­ce yüz­de 55’ini ger­çek­leş­tir­dik.

Yi­ne, eğer bi­li­şim­de­ki ge­liş­me­le­ri dik­ka­te al­dı­ğı­mız­da, Te­le­ko­mun iki yıl, üç yıl, dört yıl son­ra han­gi aşa­ma­ya gel­di­ği­ni çok net bir şe­kil­de gö­re­bi­li­riz.

Ba­kın, si­ze bir­kaç ra­kam ver­mek is­ti­yo­rum: Te­le­ko­mun sa­bit abo­ne sa­yı­sı 2002’de 18 mil­yon 914’tür, 2003’te 18 mil­yon 916, 2004’te 18 mil­yon 125 bin, 2005’te 18 mil­yon 978 bin, 2006’da ise 18 mil­yon 800 bin. He­men cep te­le­fo­nu nok­ta­sın­da­ki ge­liş­me­ler­den siz­le­re bah­set­mek is­ti­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, GSM ope­ra­tör­le­ri 1994’te ilk de­fa cep­ten alo de­me­ye baş­la­dı. 2002’de 23 mil­yon abo­ne var­mış bu ül­ke­de ve bu­gün iti­ba­rıy­la, yak­la­şık 52 mil­yon abo­ne var ve 68 mil­yon adet de cep te­le­fo­nu var. Eğer bu ra­kam­la­ra, bu ge­liş­me­ye bak­tı­ğı­mız­da -Te­le­kom, Te­le­kom ku­ru­mu üç yıl ve­ya beş yıl son­ra ha­zi­ne­den des­tek ve­ri­len bir ku­rum hâli­ne dö­nü­şe­cek­tir- bu nok­ta­da ne ka­dar akıl­lı bir ka­rar al­dı­ğı­mı­zı ve akıl­lı bir adım at­tı­ğı­mı­zı ben bu­ra­da tek­rar vur­gu­la­mak is­ti­yo­rum.

Yi­ne, sa­yın ve­ki­li­miz hak­lı ola­rak ile­ti­şim ver­gi­le­ri­ni gün­de­me ge­tir­di. Doğ­ru­dur, 99’da dep­rem­den son­ra ge­çi­ci ile­ti­şim ver­gi­le­ri ko­nul­muş­tur, ama ka­lı­cı hâle ge­ti­ril­miş­tir. Ama bi­raz ön­ce ver­di­ğim ra­kam­la­ra da bak­tı­ğı­mız­da, tüm bu ver­gi­le­re rağ­men, ver­gi yü­kü­ne rağ­men ve 99’da ik­ti­dar­da kim var­dı, onu da dik­ka­te al­mak is­ti­yo­rum.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Ka­lı­cı hâle kim ge­tir­di?

MEH­MET YÜK­SEK­TE­PE (De­vam­la) – Ve ka­lı­cı hâle ge­ti­ril­di ve gö­rü­yo­ruz ki, tüm bu ver­gi yü­kü­ne rağ­men ile­ti­şim de ve bi­li­şim de bu hız­la bir ge­liş­me gös­ter­mek­te­dir.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, yi­ne, in­şal­lah, biz 2007’de bu ver­gi­le­ri dü­şü­re­ce­ğiz.

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Söz ve­ri­yor mu­sun?

MEH­MET YÜK­SEK­TE­PE (De­vam­la) – Ve yi­ne, 2007’ye ka­dar Tür­ki­ye’ye gi­ren cep te­le­fo­nu sa­yı­sı­nı az ön­ce ver­dim. Bu cep te­le­fo­nu ci­haz­la­rı 94’ten  iti­ba­ren gel­me­ye baş­la­dı. Hiç kim­se, bun­ca sa­yı­da, bu ül­ke­nin va­tan­da­şı­nın kul­lan­dı­ğı cep te­le­fo­nuy­la il­gi­li bu ku­ru­luş­la­ra, No­ki­aya, Mo­to­ro­la­ya ve di­ğer­le­ri­ne, ar­ka­daş, bu ka­dar bu­ra­da pa­za­rı­nız var, ge­lin bu­ra­da ya­tı­rım ya­pın den­me­di. Bu­nun al­tı­nı çiz­mek is­ti­yo­rum, ama, ba­kın, üçün­cü ne­sil ge­li­yor, üçün­cü ne­sil cep te­le­fo­nu gö­rüş­me­le­ri ve biz, in­şal­lah, Hükûmet ola­rak şu ka­rar­lı­lık­ta­yız: İş­te mil­li­yet­çi­lik, iş­te dev­le­te sa­hip çık­ma, iş­te mil­le­te sa­hip çık­ma. Di­ye­ce­ğiz ki, o li­san­sı alan fir­ma­la­ra: Ar­ka­daş, eğer li­san­sı al­dı­ğı­nız­da bu­ra­ya, ül­ke­mi­ze, tek­no­lo­jik ya­tı­rım yap­ma zo­run­lu­lu­ğu­nu­zu ge­ti­re­ce­ğiz. Eğer -Çin’in yap­tı­ğı gi­bi, biz de- siz, bu li­san­sı ala­cak­sa­nız, kul­la­na­cak­sa­nız, de­ğer­len­di­re­cek­se­niz, bu­ra­ya ya­tı­rım yap­mak zo­run­da­sı­nız, çün­kü, bi­zim genç­le­ri­miz, bi­zim be­yin­le­ri­miz de bu­na ih­ti­ya­cı var­dır.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, yi­ne, bu nok­ta­da, yer­li üre­tim­le il­gi­li bir­kaç cüm­le ko­nuş­mak is­ti­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, özel­lik­le, ben iki ci­haz ge­tir­dim; üçün­cü ci­ha­zı ge­ti­re­me­dim, da­ha bü­yük­tü. Bun­la­rın bir ta­ne­si, yer­li cep te­le­fo­nu üre­ti­mi, ilk de­fa ül­ke­miz­de… Yi­ne, ADSL bağ­lan­tı­la­rın­da mo­dem ola­rak kul­lan­dı­ğı­mız yer­li üre­tim. Ha, bu pa­zar pa­yın­da­ki pa­yı ne­dir di­ye dü­şü­nün­ce, çok az ola­bi­lir, ama, bu, be­nim için bü­yük bir he­ye­can, ül­kem için bü­yük bir he­ye­can, çün­kü, bi­li­şim sek­tö­rün­de tek­no­lo­jik ya­tı­rım­la­rı ne ka­dar hız­lan­dı­rır­sa, ül­ke­mi­zin ge­le­cek­te­ki onu­ru, şe­re­fi o ka­dar güç­lü ola­cak­tır.

Yi­ne, bir di­ğer üçün­cü ci­haz ise, AIS ci­ha­zı de­di­ği­miz, Bo­ğaz­la­rın tüm kon­tro­lü, de­ne­ti­mi, en kü­çük bir ha­re­ket­li cis­mi ta­kip eden ci­ha­zı da Türk mü­hen­dis­le­ri yap­mış­tır, Türk mü­hen­dis­le­ri­nin alın te­ri­dir ve bun­dan do­la­yı, bu ar­ka­daş­la­rı­mı­zı kut­lu­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bir di­ğer ko­nu da, millî eği­tim­de, ar­ka­daş­lar, çok cid­di ge­liş­me­ler, özel­lik­le, okul­la­rı­mız­da­ki İn­ter­net eri­şim sis­tem­le­ri.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; 2003 yı­lın­da 1.750 oku­lu­muz­da İn­ter­net bağ­lan­tı­sı var­dı. Bu­gün iti­ba­rıy­la, 2006 yı­lı­na bak­tı­ğı­mız­da 17.500 oku­lu­mu­za İn­ter­net eriş­tir­mi­şiz.

 (Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

MEH­MET YÜK­SEK­TE­PE (De­vam­la) – Ya­ni, genç­le­ri­mi­zi, yav­ru­la­rı­mı­zı hız­lı ve gü­ve­ni­lir bir şe­kil­de İn­ter­ne­te ka­vuş­tur­mu­şuz. Ge­ri ka­lan­la­ra ise, in­şal­lah, önü­müz­de­ki ay­lar içe­ri­sin­de, ge­niş bant sis­te­miy­le kır­sal ke­sim­de­ki okul­la­rı­mız­da İn­ter­net eri­şi­mi­ni ger­çek­leş­ti­re­ce­ğiz.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bir di­ğer ko­nu da, he­men iz­ni­niz­le, Türk­sat ko­nu­su. Şim­di, ba­sın­dan oku­yo­ruz. Sa­yın mil­let­ve­ki­li­miz söy­le­di, de­di ki: “Uy­du kay­bol­du.” De­ğer­li ar­ka­daş­lar, çok özür di­li­yo­rum, ama, kaz güt­mü­yo­ruz, kaz kay­bet­me­dik. Uy­du­dan bah­se­di­yo­ruz. Lüt­fen, uy­duy­la il­gi­li, gi­dip Türk­sat’a, ka­pı­sı­nı ça­lıp “Ya, bu me­se­le ne­dir?” ve­ya te­le­fo­nu açıp  “Alo, bu ko­nu ne­dir?” di­ye gün­de­me gel­di mi, ko­nuş­tu­nuz mu? Ha­yır. Bir ba­sın­da çı­kan ha­ber­ler…

Ba­kın, Türk­sat Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün biz uy­du­yu kay­bet­tik di­ye bir açık­la­ma­sı yok. Ba­kın, 1B uy­du­su 94 yı­lın­da atıl­mış ve 2004 yı­lın­da öm­rü­nü ta­mam­la­mış ve sa­lı­nı­ma bı­ra­kıl­mış ITU’nun de­ne­ti­mi, gö­ze­ti­mi ve bil­gi­si dâhi­lin­de ve da­ha son­ra da uzay çöp­lü­ğün­de ger­çek­leş­ti­ril­miş. Ben bu­ra­dan şu­nu ifa­de et­mek is­ti­yo­rum Türk­sat’la il­gi­li: Şu an­da Türk­sat 3B uy­du­su ya­pı­mı de­vam edi­yor ve bu­nun ya­pı­mın­da 28 ta­ne mü­hen­di­si­miz ça­lı­şı­yor.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Efen­dim, son cüm­le­ni­zi alı­yo­rum Sa­yın Yük­sek­te­pe.

MEH­MET YÜK­SEK­TE­PE (De­vam­la) – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Baş­ka­nım.

Ben o mü­hen­dis­le­ri­mi­zi zi­ya­ret et­tim ve göz­le­rin­de­ki ışıl­tı­yı, yü­rek­le­rin­de­ki he­ye­ca­nı his­set­tim ve bun­dan son­ra­ki uy­du­yu Türk mü­hen­dis­le­ri, Türk genç­le­ri­miz ya­pa­cak di­yo­rum.

Te­şek­kür edi­yor, he­pi­ni­ze say­gı­lar su­nu­yo­rum, ha­yır­lı ol­sun di­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Yük­sek­te­pe.

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na, An­ka­ra Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mus­ta­fa Tu­na. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Bu­yu­run efen­dim.

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA MUS­TA­FA TU­NA (An­ka­ra) – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Baş­kan.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu­ra­da mu­ha­le­fet söz­cü­le­ri­ni dik­kat­le din­le­dim. Be­nim­le be­ra­ber tüm va­tan­daş­la­rı­mız da bu söz­cü­le­ri, bu­ra­da ko­nu­şu­lan­la­rı din­li­yor­lar. Şim­di, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, Mec­li­sin içe­ri­sin­de, or­ta­da­ki mu­ha­le­fet, ke­nar­da­ki mu­ha­le­fet, kö­şe­de­ki mu­ha­le­fet, hat­ta Mec­li­sin dı­şın­da­ki mu­ha­le­fet par­ti­le­ri bu ül­ke­nin yö­ne­ti­min­de hiç bu­lun­ma­dı­lar mı? Bu­gü­ne ka­dar cum­hu­ri­yet hükûmet­le­rin­de hiç, şu ve­ya bu şe­kil­de, gö­rev al­ma­dı­lar mı? Va­tan­daş bun­la­rı so­ru­yor. Bu­ra­da eleş­ti­ri ya­par­ken “Biz şu ta­şın üs­tü­ne şu ta­şı koy­duk. Ey ik­ti­dar, sen koy­du­ğun ta­şı yan­lış ko­yu­yor­sun.” de­me­li­ler, de­dik­le­ri za­man inan­dı­rı­cı ola­bi­lir­ler. Ak­si hâlde, va­tan­daş bun­la­ra iti­bar et­mi­yor. Ay­rı­ca, taş­la­rı düz­gün koy­muş ol­say­dı­nız, mil­let si­zi ora­la­ra de­ğil, bu­ra­la­ra ge­ti­rir­di.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Siz bu­lun­ma­dı­nız mı? Siz bu­lun­ma­dı­nız mı hükûmet­ler­de?

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Ya­hu, bı­rak şim­di…

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, ben da­ha ön­ce bu kür­sü­de bir ifa­de­de bu­lun­dum. Bu tür ko­nuş­ma­lar za­bıt­la­ra “gü­rül­tü” ola­rak geç­mek­te­dir. Za­bıt­lar­da bu kür­sü­de ve Sa­yın Baş­kan­lı­ğı­mı­zın ifa­de­le­ri yer al­mak­ta­dır.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Si­zin Gru­bu­nuz­dan ba­kan­lık ya­pan yok mu bu Grup­tan?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Ben, onun için iti­bar et­mi­yo­rum. Hiç he­ye­can­lan­ma­yın, hiç he­ye­can­lan­ma­yın.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu de­niz­ci­lik­le il­gi­li ko­nu­şan ar­ka­daş­la­rı­mı­za ses­le­ni­yo­rum: AK Par­ti İk­ti­da­rı­na ka­dar Tür­ki­ye’nin üç ta­ra­fı de­niz­le çev­ri­li de­ğil miy­di?

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Se­la­met za­ma­nın­da ney­di? Se­la­met za­ma­nın­da de­niz yok muy­du?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – 2003 yı­lın­da mı, 3 Ka­sım 2002 yı­lın­da mı Tür­ki­ye’nin üç ta­ra­fı de­niz­ler­le çev­ril­di? De­niz­ci­lik­le il­gi­li ne yap­tı­lar? De­niz­ci­lik şu an­da al­tın ça­ğı­nı ya­şı­yor.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Ayıp ya­hu! Öy­le şey olur­mu?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Bu­nu ke­li­me­ler­le an­lat­mak, Sa­yın Baş­ka­nın ver­di­ği ye­di bu­çuk da­ki­ka­da de­ğil, ye­di bu­çuk sa­at­te bit­mez.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Re­fah­yol dö­ne­min­de de­niz yok muy­du?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bir baş­ka hu­su­sa gel­mek is­ti­yo­rum.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Süt­ten çık­mış ak ka­şık…

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – De­mir­yol­la­rıy­la il­gi­li, sa­yın ko­nuş­ma­cı şöy­le bir ifa­de­de bu­lun­du.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Mec­li­se ye­ni  gel­di­niz!

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – “Yak­la­şık 10 bin ki­lo­met­re de­mir yo­lu ağı­mız var, 4 bin ki­lo­met­re­si Os­man­lı Dö­ne­min­den, ge­ri­ye ka­lan 4 bin ki­lo­met­re­si de 1950 yı­lı­na ka­dar ya­pıl­dı.” de­di. 1950 yı­lın­dan bu­gü­ne ka­dar hep AK Par­ti hükûmet­le­ri mi var­dı? Bu bi­raz ön­ce say­dı­ğım mu­ha­le­fet par­ti­le­ri yö­ne­tim­de de­ğil miy­di? Ni­ye yap­ma­dı­lar? 1950’den son­ra ni­ye bir çi­vi çak­ma­dı­lar?

SA­LİH GÜN (Ko­ca­eli) – Fab­ri­ka­la­rı kim yap­tı?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Bir baş­ka hu­sus… Sin­can-Ari­fi­ye de­mir yo­luy­la il­gi­li ko­nuş­ma­ya da şöy­le bir ce­vap ver­mek is­ti­yo­rum: Be­nim il­çem olan, se­çim böl­gem, Ayaş Tü­ne­li’yle il­gi­li ko­nu­şu­yor­lar­sa, bu­nu bi­raz in­ce­le­me­le­ri ge­re­ki­yor. Ben, bu işi bi­len bir ada­mım. Yan­lış yer­de yan­lış şey ko­nu­şu­yor­su­nuz. Bu­nu, baş­ka yer­de, baş­ka tür­lü ko­nu­şa­bi­lir­si­niz; ama, bu­ra­da, ben bun­la­rın ce­va­bı­nı ver­mek du­ru­mun­day­dım.

ÖZ­LEM ÇER­Çİ­OĞ­LU (Ay­dın) – Sa­na mı so­ra­ca­ğız na­sıl ko­nu­şa­ca­ğı­mı­zı, sa­na mı so­ra­ca­ğız?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, Sin­can-Ari­fi­ye De­mir Yo­lu Pro­je­si’nin adı var, ken­di yok. Pro­je yok, pro­je. Ya­ni, ne de­mek is­ti­yo­rum: Pla­nı yok, en ke­si­ti yok, boy ke­si­ti yok, ne ka­dar ka­zı ya­pı­la­cak bel­li de­ğil, ne ka­dar dol­gu ya­pı­la­cak bel­li de­ğil, ka­ça mal ola­cak bel­li de­ğil. Böy­le pro­je olur mu? Bu­na pro­je de­nir mi? Ayaş Tü­ne­li’nin iha­le­si­ni kim­le­rin, ki­me, ne za­man, ne şe­kil­de iha­le et­tik­le­ri­ni de lüt­fen araş­tı­rın. Bun­la­rı da bi­lin.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Sen söy­le.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Kim­le­ri zen­gin et­mek için Ayaş Tü­ne­li’nde ne gi­bi iş­lem­ler ya­pıl­dı­ğı­nı da lüt­fen ta­kip edin.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Söy­le, söy­le.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ko­nuş­ma­la­rı­mı­za dik­kat ede­lim. Son­ra…

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Söy­le, söy­le... Söy­le­ye­mez­sin. Bi­zim­le ala­ka­sı yok onun.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Bir pro­je ne­dir? Bir pro­je, bir va­tan­daş bir ev yap­tı­ra­cak, beş kat­lı; efen­dim, bi­rin­ci kat­ta ne ya­pa­cak, kaç ta­ne ko­lon var, kaç ton de­mir gi­der, ne ka­dar, kaç met­re küp be­ton gi­der, ne ka­dar ka­lıp var, ne ka­dar du­var var, bu bel­li­dir, be­şin­ci kat­ta ne var... Ha, pa­ra­sı yok­tur, o pro­je­ye gö­re bi­rin­ci ka­tı­nı ya­par, ikin­ci ka­tı­nı ya­par, üçün­cü kat­ta du­rur, pa­ra­sı olun­ca dör­dün­cü ka­tı­nı ya­par, be­şin­ci ka­tı­nı ya­par. Ama, pro­je­si bel­li­dir. Bu Sin­can-Ari­fi­ye de­mir yo­lu­nun pro­je­si yok, pro­je­si. Keyfî ola­rak “git, şu­ra­yı kaz, eş” de­miş­ler. Bun­lar ay­rı.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Suç­la­dı­ğı­nın is­mi­ni söy­le.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Ayaş Tü­ne­li’ni kim iha­le et­ti, onu söy­le.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Ge­le­lim bir de hız­lı tren me­se­le­si­ne. Bir ar­ka­da­şı­mız şöy­le bir ifa­de­de bu­lun­du de­ğer­li ar­ka­daş­lar: Bi­lim adam­la­rı bu pro­je­nin doğ­ru ol­ma­dı­ğı­nı söy­le­miş­ler. Ben bir bi­lim ada­mı­yım. Eğer bi­lim­de her­kes ay­nı nok­ta­da bu­luş­say­dı bi­lim­de ge­liş­me ol­maz­dı. Bi­lim­de bi­lim adam­la­rı da fark­lı gö­rüş­ler su­na­bi­lir, bi­li­min ge­liş­me­si de fark­lı gö­rüş­ler­le olur.

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Han­gi bi­lim ada­mı­sın, han­gi bi­lim araş­tır­ma­sı­nı yap­tın sen?

ÖZ­LEM ÇER­Çİ­OĞ­LU (Ay­dın) – Han­gi ko­nu­da bi­lim ada­mı­sın?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Ay­rı­ca, hız­lı tren­le il­gi­li bu­ra­da gün­de­me gel­di, bu­nun üze­rin­de çok şey­ler ko­nu­şul­du. Ben tek­rar bu ko­nu­la­ra gir­mek is­te­mi­yo­rum. Ge­re­kir­se gi­re­rim de.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Ölen­ler suç­lu, ölen­ler! Hız­lı tren­de ölen­ler suç­lu! Her­kes suç­suz, ölen­ler suç­lu! Utan­ma­dan onu da söy­le.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım…

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, lüt­fen mü­da­ha­le et­me­ye­lim.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Sa­yın Baş­kan, siz hiç en­di­şe et­me­yin, za­bıt­la­ra “gü­rül­tü” di­ye ge­çi­yor.

BAŞ­KAN – Efen­dim, siz Ge­nel Ku­ru­la hi­tap edin.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Ben hi­tap edi­yo­rum, ben 66’ncı mad­de­nin ge­re­ği ola­rak ko­nu­şu­yo­rum Sa­yın Baş­ka­nım, hiç en­di­şe et­me­yin.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Ölen va­tan­daş­lar suç­lu!

ÖZ­LEM ÇER­Çİ­OĞ­LU (Ay­dın) – Ölen­le­rin ke­mik­le­ri­ni sız­lat­ma.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu hız­lı tren­le il­gi­li de ya­pı­lan­la­rı hiç söy­le­mi­yor­lar. Bir de­fa, hız­lı tren ka­za­sı düz yol­da ya­pıl­ma­mış­tır.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Ne­re­de ya­pıl­mış­tır?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Kurp­ta ya­pıl­mış­tır. Kurp­ta da hız ar­tı­rı­mı ge­ti­ril­me­miş­tir. Hız ar­tı­rı­mı ol­ma­yan bir böl­ge­de tren ka­za­sı­nı bu pro­je­ye bağ­la­mak, bu iş­te ya ka­sıt var ya bil­gi­siz­lik var. Eğer ar­zu eder­se­niz, bun­la­rı da an­la­tı­rım.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – An­lat­tı­nız ne ol­du?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Bun­lar be­nim ko­num. Ben, bun­la­rı bi­le­rek ko­nu­şu­yo­rum, ez­be­re ko­nuş­mu­yo­rum ba­zı­la­rı gi­bi.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Araş­tır­ma­ya izin ver­sey­di­niz, her şey or­ta­ya çı­kar­dı.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, kıy­met­li va­tan­daş­la­rı­ma ses­le­ni­yo­rum, 73 mil­yon mem­le­ket ev­la­dı­na: Yurt için­de ve yurt dı­şın­da bir mem­le­ket ev­la­dı di­ye­bi­lir mi, ha­ya­tı bo­yun­ca bir mal ve hiz­me­tin be­de­li düş­tü AK Par­ti İk­ti­da­rı­na ka­dar? Bu­nun bir ör­ne­ği var mı? AK Par­ti İk­ti­da­rın­dan ön­ce her­han­gi bir mal ve hiz­me­tin be­de­li düş­tü mü, söy­le­yin?

AB­DUL­LAH ER­DEM CAN­Tİ­MUR (Kü­tah­ya) – Düş­me­di…

İB­RA­HİM KÖŞ­DE­RE (Ça­nak­ka­le) – Düş­me­di…

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Ma­zot ne ol­du?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Efen­dim, ben, si­ze sa­ya­yım: De­niz yol­la­rın­da, de­niz­ci­lik­te­ki ÖTV’nin kal­dı­rıl­ma­sı, li­man ver­gi­le­ri­nin azal­tıl­ma­sı, efen­dim, ha­va yol­la­rın­da­ki bu­gün­kü in­di­rim­ler…

ŞEV­KET ARZ (Trab­zon) – Fın­dık 6 mil­yon­dan 2 mil­yo­na düş­tü be… Utan­maz!

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Be­ye­fen­di, gel­di­ği­niz nok­ta bel­li!

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Efen­dim, ilaç­ta­ki yüz­de 50’ye va­ran in­di­rim­ler, dört se­ne­dir elek­trik­te­ki fa­tu­ra­la­rın ya­rı­ya in­me­si, fa­tu­ra be­del­le­ri­nin ya­rı­ya in­me­si. Bun­la­rın da­ha han­gi­si­ni sa­ya­yım. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Ben Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti va­tan­da­şı ola­rak, bu­gü­ne ka­dar her­han­gi bir va­tan­da­şı­mız -bi­zi yurt dı­şın­dan da iz­li­yor­lar- hiç­bir kim­se, hiç­bir Al­lah’ın ku­lu di­ye­mez ki, bir mal ve hiz­me­tin be­de­li bu ik­ti­dar dö­ne­mi­ne ka­dar düş­müş­tür.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Her şey düş­tü…

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Var­sa, ge­ti­rin söy­le­yin. Yok…

O za­man, bu­ra­da yap­ma­dı­ğı­nız, ya­pa­ma­dı­ğı­nız iş­le­ri de­ğil, bi­zim ar­ka­daş­la­rı­mı­zın ken­di ara­sın­da­ki bay­rak ya­rı­şı­nı gün­de­me ge­ti­ri­yor­lar. İş­te, fa­lan­ca ar­ka­da­şı­mız şöy­le bir pro­je ge­tir­miş, bir baş­ka ar­ka­da­şı­mız bir baş­ka pro­je ge­tir­miş. Bi­zim ken­di ya­rı­şı­mı­zı gün­de­me ge­tir­mek du­ru­mun­da ka­lı­yor­lar. Bun­la­rı da za­ten va­tan­daş bi­li­yor. Hiç en­di­şe et­me­yin.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Gö­re­ce­ğiz… Er­ken se­çi­me ka­rar ve­rin, va­tan­daş, ak mı ka­ra mı or­ta­ya çı­kar­sın! Bu­yu­run… Hod­ri mey­dan!  “AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan “Za­ma­nı­nı bek­le” ses­le­ri)

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Ben, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım…

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Za­ma­nı­nı bek­le ta­bii!.. Za­ma­nı­nı bek­le!.. (CHP ve AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan gü­rül­tü­ler)

BAŞ­KAN – Efen­dim, siz de­vam edin, bu­yu­run.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Ben hiç et­ki­len­mi­yo­rum Sa­yın Baş­ka­nım, siz hiç şey yap­ma­yın.

Si­ze bir iki not da­ha ver­mek is­ti­yo­rum. Ge­mi­le­ri­miz, ka­ra lis­te­dey­di, tu­tul­ma oran­la­rı­na gö­re. 2001 yı­lın­da ge­mi­le­ri­mi­zin 211 ta­ne­si yurt dı­şın­da­ki li­man­lar­da tu­tu­lur­ken, bu­gün, 45 ta­ne­si tu­tu­lu­yor ve ka­ra lis­te­den çık­ma du­ru­mun­da.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – 44 ta­ne… 44 ta­ne ge­mi şu an­da ya­ban­cı ül­ke­ler­de tu­tu­lu­yor. Ha­be­rin var mı bun­dan?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – …ve De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı­mız…

BAŞ­KAN – Sa­yın Ka­ma­cı, lüt­fen, ri­ca edi­yo­rum.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Yan­lış bil­gi ve­ri­yor.

BAŞ­KAN – Ola­bi­lir, siz dü­zel­tir­si­niz.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Ben dü­zel­ti­yo­rum.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım…

Sa­yın Baş­ka­nım, zan­ne­di­yo­rum bu in­kı­ta­la­rı ek­le­ye­ce­ği­ni­zi de…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Ta­bii, bi­ze ek­le­di ya, sa­na da ek­ler.

ZE­YİD AS­LAN (To­kat) – Din­le­me­si­ni öğ­ren­se­ne kar­de­şim! Ko­nuş­ma be!

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Sen ko­nuş­ma!

ZE­YİD AS­LAN (To­kat) – Ayıp ya!

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Sen mu­ha­ta­bım de­ğil­sin!

BAŞ­KAN – Lüt­fen… Lüt­fen…

Sa­yın Tu­na, sü­re­ni­zi uza­tı­yo­rum, lüt­fen ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yın.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Baş­ka­nım.

Sa­yın Baş­ka­nım, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı­mız bün­ye­sin­de Ara­ma ve Kur­tar­ma Ko­or­di­nas­yon Mer­ke­zi haf­ta­nın ye­di gü­nü, yir­mi dört sa­at ke­sin­ti­siz ola­rak hiz­met ver­mek­te­dir. Ter­sa­ne­le­ri­miz 2010 yı­lı­na ka­dar do­lu­dur. 2002 yı­lın­da 34 ge­mi in­şa edi­lir­ken, 2005 yı­lın­da 81 ge­mi in­şa edil­miş­tir. 2002 yı­lın­da 147 bin dwt ge­mi in­şa edi­lir­ken, bu yıl 500 bin dwt’lik ge­mi in­şa edil­mek­te­dir. Bun­la­rın ben han­gi bi­ri­ni an­la­ta­yım.

2002 yı­lın­da 37 adet ter­sa­ne mev­cut­ken, bu­gün ter­sa­ne­le­ri­mi­zin sa­yı­sı 61’e çık­mış­tır.

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Sat­tık­la­rı­nı­zı siz mi yap­tı­nız?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – İla­ve ola­rak 69 adet ter­sa­ne­nin de pro­je­si ta­mam­lan­mak üze­re ve 127’ye çı­ka­cak­tır.

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Sat­tık­la­rı­nı­zı kim yap­tı?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Şim­di, si­ze bir şey da­ha söy­le­ye­yim de­ğer­li ar­ka­daş­lar: Her­kes ken­di­si­ni kar­şı­sın­da­ki gi­bi gö­rür, doğ­ru söy­le­yen doğ­ru söy­lü­yor zan­ne­der, ya­lan söy­le­yen ya­lan söy­lü­yor zan­ne­der. Şim­di…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Sen öy­le mi sa­nı­yor­sun ken­di­ni? Sen öy­le gö­rü­yor­sun herhâlde?

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Sa­yın Baş­kan, cüm­le­mi bi­tir­mem la­zım.

BAŞ­KAN – Sa­yın Tu­na, son cüm­le­ni­zi ri­ca edi­yo­rum.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Bi­tir­mem la­zım Sa­yın Baş­ka­nım.

Ba­zı ar­ka­daş­la­rı­mız iha­le­ler­de ken­di yap­tık­la­rı gi­bi zan­ne­di­yor­lar, ken­di dö­nem­le­rin­de yap­tık­la­rı gi­bi zan­ne­di­yor­lar.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – An­lat­tım de­min sa­na. 502 mil­yar li­ra…

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Ya­ni, şu­nu ha­tır­la­ta­yım: Tek­lif zarf­la­rı­nın Baş­ba­kan­lık ko­nu­tun­da açıl­dı­ğı gi­bi zan­ne­di­yor­lar.

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – İsim söy­le!

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Ban­ka iha­le­le­ri­ni yap­tık­la­rı gi­bi zan­ne­di­yor­lar.

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – İsim söy­le!

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Han­gi par­ti ol­du­ğu­nu söy­le!

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – İS­Kİ’de­ki iha­le­le­ri yap­tık­la­rı gi­bi zan­ne­di­yor­lar.

BAŞ­KAN – Sa­yın Tu­na, lüt­fen, se­lam­la­ma cüm­le­ni­zi ala­ca­ğım.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Onun için, bu iha­le­ler­de de…

BAŞ­KAN – Lüt­fen efen­dim. Ta­mam… Son cüm­le­ni­zi ala­yım.

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Kim aç­tıy­sa zar­fı isim söy­le, ak­si hâlde na­mert­sin.

MUS­TA­FA TU­NA (De­vam­la) – Si­zi kır­mak is­te­mem Sa­yın Baş­ka­nım.

Ben, tek­rar, yü­ce he­ye­te say­gı­la­rı­mı su­nu­yo­rum. Bu büt­çe­nin ha­yır­la­ra ve­si­le ol­ma­sı­nı te­men­ni edi­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) De­ğer­li ar­ka­daş­la­rı­mız­dan da­ha doğ­ru bil­gi­ler­le gün­de­me ge­tir­me­le­ri­ni bek­li­yo­rum.

Te­şek­kür edi­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – O iha­le zarf­la­rı­nı aça­nı söy­le­mez­sen na­mert­sin.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Tu­na.

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na son ko­nuş­ma, Sa­kar­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Re­cep Yıl­dı­rım’a ait. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Bu­yu­run Sa­yın Yıl­dı­rım.

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA RE­CEP YIL­DI­RIM (Sa­kar­ya) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün 2007 büt­çe­si üze­rin­de AK Par­ti Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lun­mak­ta­yım. Bu ve­si­ley­le yü­ce he­ye­ti say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­nın ha­va yo­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğın­da ge­liş­tir­di­ği pro­je ve sağ­la­dı­ğı imkânlar­la sek­tör­de bü­yük ge­liş­me­ler kay­de­dil­miş­tir. Ha­va­cı­lık sek­tö­rün­de dün­ya­da ya­şa­nan hız­lı ge­liş­me­le­re pa­ra­lel ola­rak bu alan­da­ki ül­ke­miz ih­ti­yaç­la­rı­nın gi­de­ril­me­si ve bu su­ret­te ulus­la­ra­ra­sı plat­form­lar­da­ki iti­ba­rı­nın ve re­ka­bet gü­cü­nün ar­tı­rıl­ma­sı ko­nu­sun­da Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­mı­zın üs­tün gay­ret­le­ri tak­di­re şa­yan­dır.

Bi­lin­di­ği üze­re, 11 Ey­lül­den son­ra dün­ya ha­va­cı­lı­ğı cid­di öl­çü­de kri­ze gir­miş­tir. Bu­na rağ­men Türk Ha­va Yol­la­rı ve Türk özel ha­va yo­lu şir­ket­le­ri var­lı­ğı­nı sür­dür­müş, yol­cu ve kar­go ta­şı­ma­cı­lı­ğın­da önem­li atı­lım­lar ger­çek­leş­tir­miş­ler­dir.

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı, ön­ce­lik­le uçuş em­ni­ye­ti ile ha­va­cı­lık gü­ven­li­ği­ni sağ­la­mak ama­cıy­la ça­lış­ma­la­rı­nı sür­dür­müş, Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel  Mü­dür­lü­ğü ye­ni­den ya­pı­lan­dı­rı­la­rak bu iki ko­nu­da­ki uyu­mun kon­tro­lü ama­cıy­la de­ne­tim ça­lış­ma­la­rı­nı yo­ğun­laş­tır­mış­tır. Bu kap­sam­da ha­va ta­şı­ma iş­let­me­le­ri, fa­ali­yet­le­ri­ni ulus­la­ra­ra­sı stan­dart­la­ra uy­gun ola­rak sür­dür­me­si için sü­rek­li de­ne­tim ve gö­ze­ti­me ta­bi tu­tul­muş­tur. 2006 yı­lın­da top­lam 178 de­ne­tim ger­çek­leş­ti­ril­miş­tir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­nın baş­lat­tı­ğı böl­ge­sel ha­va­cı­lık pro­je­siy­le özel sek­tö­rün önün­de­ki en­gel­ler kal­dı­rıl­mış, bu su­ret­le si­vil ha­va­cı­lık sek­tö­rü de âde­ta şa­ha kalk­mış ve cid­di bir atı­lım yap­mış­tır. Ül­ke­miz­de böl­ge­sel ha­va­cı­lı­ğın ge­liş­ti­ri­lip yay­gın­laş­tı­rı­la­rak atıl du­rum­da bu­lu­nan ha­va­alan­la­rı­nın bu­lun­duk­la­rı böl­ge tu­riz­mi­ne ve do­la­yı­sıy­la ge­rek böl­ge ge­rek­se de ül­ke eko­no­mi­si­ne ka­zan­dı­rıl­ma­sı adı­na önem­li me­sa­fe­ler alın­mış­tır. Bu kap­sam­da, 2002 yı­lın­da 150 olan ha­va yo­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğın­da­ki uçak sa­yı­sı bu­gün iti­ba­rıy­la 264’e ulaş­mış, bu pa­ra­lel­de yol­cu sa­yı­sın­da önem­li ar­tış­lar ya­şan­mış­tır. Ay­rı­ca, kul­la­nıl­ma­yan atıl ka­pa­si­te­de­ki ha­va­alan­la­rı ül­ke eko­no­mi­si­ne ka­zan­dı­rıl­mış­tır. Bin­ler­ce ki­şi­ye iş imkânı, on bin­ler­ce ki­şi­ye aş imkânı sağ­lan­mış­tır. 2002’de 8,5 mil­yon ki­şi uç­muş ol­ma­sı­na rağ­men, bu­gün 2006 Ka­sım ayı so­nu iti­ba­rıy­la bu ra­kam 26,5 mil­yon ki­şi­ye ulaş­mış­tır. Bu uçuş­lar­da 5 mil­yon in­sa­nı­mız ha­ya­tın­da ilk de­fa uça­ğa bin­miş ve uçak yol­cu­lu­ğu ar­tık lüks ol­mak­tan çık­mış­tır.

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğıy­la doğ­ru­dan il­gi­si ol­ma­sa da, çok bü­yük ya­tı­rım­lar­la ya­pıl­mış olan Sa­bi­ha Gök­çen Ha­va­ala­nı’nın bel­li bir et­kin­li­ğe ka­vuş­tu­rul­muş ol­ma­sı ne­de­niy­le, bu ha­va­ala­nı­nın atıl po­zis­yon­dan ak­tif bir ko­nu­ma ge­le­bil­me­si için ola­ğa­nüs­tü gay­ret ve ça­ba gös­te­ren Sa­yın Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mı­zı kut­la­mak is­ti­yo­rum.

İn­sa­noğ­lu için ulaş­mak amaç ise, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı için ulaş­tır­mak he­def ol­muş­tur. Ül­ke­mi­zin muh­te­lif il­le­rin­de açı­lan ye­ni uçuş nok­ta­la­rıy­la di­rekt se­fer­le­rin baş­la­tıl­ma­sı so­nu­cun­da, ha­va­cı­lı­ğı­mı­zın Ana­do­lu’da­ki ağı git­gi­de art­mak­ta, son ola­rak To­kat ve Ça­nak­ka­le ha­va­alan­la­rı­na uçuş­lar baş­la­mış bu­lun­mak­ta­dır.

Son dört yıl içe­ri­sin­de Türk Ha­va Yol­la­rı yol­cu sa­yı­sı­nı ar­tı­rır­ken, özel ha­va yo­lu şir­ket­le­ri de Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­nın doğ­ru po­li­ti­ka­la­rı sa­ye­sin­de cid­di öl­çü­de yol­cu ve yük ta­şı­ma­cı­lı­ğın­dan pay alır du­ru­ma gel­miş­ler­dir. İç hat­la­rın özel sek­tö­re açıl­ma­sın­dan, 2006 yı­lı so­nu­na, ya­ni bu­gü­ne ka­dar, özel sek­tör ta­ra­fın­dan 350 mil­yon do­lar­lık ci­ro, 6 mil­yon do­lar­lık KDV, 15 mil­yon eu­ro ha­va­ala­nı ver­gi­si, 20 mil­yon eu­or­luk kon­trol pa­yın­dan DHMİ’ye dü­şen pay, ha­va yol­la­rı, yer hiz­met­le­ri, ha­va­alan­la­rı, acen­te­ler ve ik­ram ku­ru­luş­la­rın­da gö­rev­li ol­mak üze­re top­lam 20 bin per­so­nel is­tih­da­mı ger­çek­leş­ti­ril­miş­tir.

İç hat­lar­da, 2002-2003 dö­ne­min­de sa­de­ce Türk Ha­va Yol­la­rın­ca 2 mer­kez­den top­lam 25 nok­ta­ya uçuş ya­pı­lır­ken, bu­gün beş fark­lı ha­va yo­lu ta­ra­fın­dan kul­la­nı­lan 6 mer­kez­den 38 nok­ta­ya se­fer dü­zen­len­mek­te­dir. 2003 yı­lın­da özel ha­va yo­lu iş­let­me­le­ri­nin se­fer dü­zen­le­dik­le­ri yurt için­de­ki ha­va­ala­nı sa­yı­sı 8’iken, böl­ge­sel ha­va­cı­lık­ta ya­şa­nan ge­liş­me­ler­le, bu sa­yı 38’e yük­sel­miş­tir. Böl­ge­sel ha­va­cı­lı­ğın bir son­ra­ki adı­mın­da ise, özel­lik­le Er­zu­rum, Trab­zon, Ga­zi­an­tep, Ada­na gi­bi mer­kez­ler­den yurt dı­şı­na ta­ri­fe­li uçuş­la­rın baş­la­ma­sı he­def­len­miş­tir.

Ay­rı­ca, ha­va­ala­nı ve ha­va­li­man­la­rı­mız hız­la ge­liş­me­ye de­vam et­mek­te­dir. İs­tan­bul-Ata­türk, An­ka­ra-Esen­bo­ğa, An­tal­ya, Ad­nan Men­de­res, Trab­zon Ha­va­li­man­la­rı ile Kay­se­ri, Kars, Ma­lat­ya, To­kat, Si­irt, Van-Fe­rit Me­len, GAP, Gök­çe­ada ve Ha­tay ha­va­alan­la­rın­da­ki ge­liş­tir­me, ye­ni­le­me ve mo­der­ni­zas­yon ça­lış­ma­la­rı­na yo­ğun bi­çim­de de­vam edil­miş­tir. Ha­va­alan­la­rı­mı­zın ge­liş­ti­ril­me­si, mo­der­ni­ze edil­me­si ve et­nik kul­la­nı­mı için, yap-iş­let-dev­ret mo­de­liy­le, ba­zı ha­va­li­man­la­rı­mı­za ait ter­mi­nal­le­rin iş­le­ti­mi özel sek­tö­re dev­re­dil­miş­tir. AK Par­ti Hükûme­ti­miz dö­ne­min­de, yap-iş­let-dev­ret mo­de­liy­le, dev­let ka­sa­sın­dan bir ku­ruş çık­ma­dan ba­şa­rıy­la ta­mam­la­nan An­tal­ya Ha­va­li­ma­nı İkin­ci Dış Hat­lar, Da­la­man Ha­va­li­ma­nı Dış Hat­lar, İz­mir-Ad­nan Men­de­res Ha­va­li­ma­nı Dış Hat­lar ter­mi­nal­le­ri ile son ola­rak da An­ka­ra-Esen­bo­ğa Hava Li­ma­nı İç ve Dış Hat­lar ter­mi­nal­le­ri ger­çek­leş­ti­ri­le­rek hal­kı­mı­zın hiz­me­ti­ne su­nul­muş­tur. Bun­lar­da, mil­yar­lar­ca do­lar kat­kı büt­çe­mi­ze ila­ve edil­miş­tir.

Bu atı­lım­lar so­nu­cun­da, ha­va­alan­la­rı­mı­za, ila­ve ola­rak 26,5 mil­yon yol­cu ka­pa­si­te­si ka­zan­dı­rıl­mış, ya­tı­rım dö­ne­min­de şan­ti­ye­ler­de 25 bin per­so­nel, ter­mi­nal­le­rin iş­let­me­ye baş­la­ma­sıy­la bir­lik­te ise 8.500 ki­şi­ye ek is­tih­dam sağ­lan­mış­tır. Ay­rı­ca, bu sa­ye­de…

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – De­ve­ler de bek­li­yor, de­ve­ler!

RE­CEP YIL­DI­RIM (De­vam­la) – …yan sa­na­yi­ye 670 mil­yon do­lar­lık kat­kı sağ­lan­mış­tır.

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – De­ve­le­ri de ke­si­yor­su­nuz! (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan “de­vam et” ses­le­ri)

RE­CEP YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Evet, ko­nuş­ma­ya de­vam ede­yim.

Bun­lar, ge­çen dö­nem­ler­de ol­ma­yan, si­vil ha­va­cı­lık­ta çağ at­la­yan olu­şum­lar­dır. Siz ne ka­dar ba­ğı­rıp ça­ğı­rır­sa­nız ça­ğı­rın, Sa­yın Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mı­zın bü­yük gay­ret­le­riy­le ve bü­tün per­so­ne­liy­le bir­lik­te, bu geç­miş dö­nem­de ya­şa­na­ma­yan ic­ra­at­lar ya­pıl­mış, teb­rik edi­yor, kut­lu­yo­ruz. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Ay­rı­ca, bu sa­ye­de, yan sa­na­yi­ye de 670 mil­yon do­lar­lık kat­kı sağ­lan­mış­tır. İş­let­me dö­ne­mi so­nun­da, dev­le­te 200 mil­yon do­lar­lık ku­rum­lar ver­gi­si öden­me­si he­sap­lan­mış­tır.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; AK Par­ti İk­ti­da­rı­na gü­ven­me­ye de­vam edi­niz. Hem gü­ve­ni­ni­ze la­yık ol­mak hem de tat­mak­tan bü­yük haz duy­du­ğu­muz hal­kı­mı­za hiz­met et­me mut­lu­lu­ğu­nu sü­rek­li ya­şat­mak ama­cıy­la hiz­met­le­ri­mi­ze de­vam ede­ce­ğiz. Bu amaç­la, da­ha faz­la gay­ret gös­te­rip ül­ke­miz ula­şım stan­dart­la­rı­nı da­ha da ile­ri nok­ta­la­ra gö­tür­me gay­re­tin­de ola­ca­ğız. Ha­va­cı­lık sek­tö­rü­nün gün­lük ya­şan­tı­mız­da da­ha faz­la rol al­ma­sı ve yer tut­ma­sı için ça­ba­la­rı­mı­za ka­rar­lı şe­kil­de de­vam ede­ce­ğiz.

Bu duy­gu ve dü­şün­ce­ler­le, De­ğer­li Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mı­zı hu­zur­la­rı­nız­da, ay­nı za­man­da Baş­ba­ka­nı­mız ve ba­kan­la­rı­mı­zı teb­rik edi­yo­rum. Ay­nı za­man­da, siz yü­ce he­ye­ti teb­rik edi­yo­rum ve Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­mı­zın 2007 ma­li yı­lı büt­çe­si­nin ha­yır­la­ra ve­si­le ol­ma­sı­nı Ce­na­bı Hak’tan ni­yaz eder­ken, tüm mil­le­ti­mi­zin ve siz­le­rin Kur­ban Bay­ra­mı’nı teb­rik eder, 2007 yı­lı­nın ba­şa­rı­lar­la kat­la­na­rak de­vam et­me­si­ni Ce­na­bı Hak’tan ni­yaz eder, he­pi­ni­zi hür­met­le, mu­hab­bet­le se­lam­la­rım; sağ olun, var olun. (AK Par­ti sı­ra­la­rın al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Yıl­dı­rım.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, sa­at 14.15’te top­lan­mak üze­re, bir­le­şi­me ara ve­ri­yo­rum.

Ka­pan­ma Sa­ati: 13.11

 

 

 

 

İKİN­Cİ OTU­RUM

Açıl­ma Sa­ati: 14.20

BAŞ­KAN: Baş­kan Ve­ki­li İs­ma­il ALP­TE­KİN

KÂTİP ÜYE­LER: Bay­ram ÖZ­ÇE­LİK (Bur­dur), Türkân Mİ­ÇO­OĞUL­LA­RI (İz­mir)

 

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin 38’in­ci Bir­le­şi­mi’nin İkin­ci Otu­ru­mu’nu açı­yo­rum.

Do­ku­zun­cu tur gö­rüş­me­le­re kal­dı­ğı­mız yer­den de­vam ede­ce­ğiz.

IV. - KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN

GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER (Devam)

1.- 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­ye Da­hil Da­ire­ler ve  İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) (Devam)

A) MİLLΠ SA­VUN­MA BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

B) SA­VUN­MA SA­NA­Yİİ MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI (Devam)

1.- Sa­vun­ma Sa­na­yi Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

C) ULAŞ­TIR­MA BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

D) TE­LE­KO­MÜ­Nİ­KAS­YON KU­RU­MU (Devam)

1.- Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

E) DE­NİZ­Cİ­LİK MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI (Devam)

1.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

F) Sİ­VİL HA­VA­CI­LIK GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

BAŞ­KAN – Ko­mis­yon ve Hükûmet ha­zır.

Do­ku­zun­cu tur üze­rin­de şim­di söz sı­ra­sı, Ana­va­tan Par­ti­si Gru­bu adı­na, Mer­sin Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Hü­se­yin Öz­can’a ait­tir.

Sü­re­niz yir­mi da­ki­ka.

Bu­yu­run efen­dim.

ANA­VA­TAN PAR­Tİ­Sİ GRU­BU ADI­NA HÜ­SE­YİN ÖZ­CAN (Mer­sin) – Faz­la za­ma­nım kal­dı­ğın­da Grup Baş­kan Ve­ki­li­me ve­re­bi­li­rim Sa­yın Baş­ka­nım. Baş­tan be­lir­te­yim de.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­nın 2007 ma­li yı­lı büt­çe­si hak­kın­da Ana­va­tan Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Yü­ce Mec­li­si say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­nın büt­çe­si, Tür­ki­ye’nin için­de bu­lun­du­ğu şart­lar, böl­ge­de­ki as­kerî, si­ya­si ge­liş­me­ler, mev­cut eko­no­mik ve sos­yal po­li­ti­ka­lar, kal­kın­ma plan­la­rı, eko­no­mik is­tik­ra­rı sağ­la­ma ve enf­las­yon­la mü­ca­de­le prog­ra­mı çer­çe­ve­sin­de ha­zır­la­nır ve bu büt­çey­le Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin zo­run­lu ih­ti­yaç­la­rı dü­zen­le­nir.

İyi de, baş­ta Irak’ta­ki Türk­men kar­deş­le­ri­mi­zin terk edil­miş du­rum­la­rı, Ker­kük’ün iş­ga­li ve PKK’nın tek si­lah­lı güç ola­rak ABD, KDP ve IKDP kon­tro­lün­de hâlen es­ki gü­cüy­le bir­lik­te böl­ge­de bu­lun­ma­sı ne­de­niy­le kır­mı­zı çiz­gi­le­ri­mi­zin yok edil­me­si, Kıb­rıs so­ru­nu­nun Bir­leş­miş Mil­let­ler Ge­nel Sek­re­te­ri­nin gö­ze­ti­min­de­ki gö­rüş­me pra­ti­ğin­den alı­nıp ABD’nin bir üs so­ru­nu hâli­ne ge­ti­ril­me­si, AB’yle iliş­ki­ler­de sü­rek­li ta­viz­ler ve­ril­me­si, Or­ta As­ya Türk cum­hu­ri­yet­le­ri­nin so­run­la­rıy­la il­gi­le­nil­me­me­si, cid­di bir en­teg­ras­yo­na git­me an­la­yı­şı­nın ol­ma­ma­sı, böl­ge­miz­de sö­zü­mü­zün geç­me­me­si ve cid­di bir ak­tör ol­ma ko­nu­mu­muz­dan hız­la düş­me­miz, stra­te­jik önem adı­na sa­de­ce ener­ji ge­çiş ül­ke­si ol­ma­mı­zı ak­lı­na ge­ti­ren bir zih­ni­yet -kal­dı ki, onun da va­na­la­rı baş­ka ül­ke­le­rin elin­de- bu hu­sus­lar çer­çe­ve­sin­de, han­gi millî sa­vun­ma, han­gi millî stra­te­ji­den söz ede­bi­li­riz ki? Bu kap­sam­da, do­na­nım­lı mo­bil, ateş ve ha­va gü­cü yük­sek bir or­du­muz var ol­ma­lı­dır ve ol­ma­sı­nı da is­ti­yo­ruz.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, şim­di, bu iti­bar­la yok si­lah­lan­ma­ya şu ka­dar pa­ra git­ti, yok sa­vun­ma büt­çe­si­nin al­dı­ğı pay yük­sel­di, yok or­du si­ya­se­te mü­da­ha­le et­ti, yok Ge­nel­kur­ma­yı Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­na bağ­la­ya­lım… Bü­tün bun­lar as­lın­da boş laf­lar­dan iba­ret­tir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; 11 Ey­lül sal­dı­rı­sı son­ra­sı gün­de­me ge­len asi­met­rik teh­dit­le bir­lik­te, gü­nü­müz­de gü­ven­lik kav­ra­mı, geç­miş­te ol­du­ğun­dan fark­lı al­gı­lan­ma­ya baş­lan­mış­tır. Dü­zen­li or­du­la­rın oluş­tu­rul­du­ğu kla­sik an­lam­da­ki teh­dit­ler, ye­ri­ni, te­rö­rizm, mik­ro mil­li­yet­çi­lik, kit­le im­ha si­lah­la­rı­nın kon­trol­süz ola­rak ya­yıl­ma­sı, çev­re so­run­la­rı ve or­ga­ni­ze suç­lar, uyuş­tu­ru­cu ka­çak­çı­lı­ğı gi­bi çok yön­lü teh­dit­le­re bı­rak­mış­tır.

Dün­ya­nın en is­tik­rar­sız böl­ge­si­nin je­opo­li­tik kav­şak nok­ta­sın­da bu­lu­nan bir ül­ke­nin kon­jonk­tü­re gö­re al­dı­ğı ted­bir­ler­le ayak­ta kal­ma­sı müm­kün de­ğil­dir, dü­şü­nü­le­mez bi­le.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, asi­met­rik teh­di­din en önem­li un­su­ru te­rö­rizm­dir. As­kerî ter­mi­no­lo­ji­de bu kav­ra­mın kar­şı­lı­ğı “sa­vaş dı­şı araç­lar kul­la­nı­la­rak ya­pı­lan sal­dı­rı” ola­rak ta­nım­lan­mak­ta­dır. Ül­ke­miz, yıl­lar­dır te­rö­re kar­şı mü­ca­de­le ver­miş, bu sı­kın­tı­la­rı mad­di, ma­ne­vi ola­rak tek ba­şı­na kar­şı­la­mış ve ya­şa­mış­tır. Bu mü­ca­de­le, 35 bin ki­şi­nin ha­ya­tı­nı kay­bet­me­si­ne, ül­ke kay­nak­la­rı­nın he­ba edil­me­si­ne, kal­kın­ma­mı­zın ge­ri­le­me­si­ne ve ül­ke­miz­de ge­ri­de unu­tul­maz acı­lar bı­rak­ma­sı­na se­bep ol­muş­tur. Bu has­sas ve je­opo­li­tik alan üze­rin­de, ne bü­tün­lü­ğü­mü­zü mu­ha­fa­za ede­bi­lir ne de dün­ya­dan uzak­la­şa­bi­li­riz kon­jonk­tü­rü kay­bet­ti­ği­miz tak­dir­de. Bu, böy­le bi­lin­me­li­dir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­mi­zin si­lah, mü­him­mat ve uçak ko­nu­sun­da dı­şa ba­ğım­lı ol­ma­ma­sı için yer­li ağır sa­na­yi­mi­zi ge­liş­tir­me­miz ge­re­kir. Bu bağ­lam­da, Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­na bağ­lı ar-ge ve Tek­no­lo­ji Da­ire­si Baş­kan­lı­ğı, millî harp sa­na­yi­mi­zi araş­tır­ma, ge­liş­tir­me ve tek­no­lo­jik fa­ali­yet­le­ri­ni yü­rüt­mek­te­dir. He­pi­mi­zin bil­di­ği gi­bi, 1974 Kıb­rıs Ba­rış Ha­rekâtı son­ra­sı ül­ke­mi­ze uy­gu­la­nan si­lah am­bar­go­su, sa­vun­ma sa­na­yi­mi­zin millî ol­ma­sı­nın öne­mi­ni bir kez da­ha or­ta­ya koy­muş­tur. Bu sü­reç için­de or­du­muz­da, sa­yı üs­tün­lü­ğü ye­ri­ne, et­ki üs­tün­lü­ğü­nün oluş­tu­rul­ma­sı esas ola­rak alın­ma­lı­dır. Kü­çül­mey­le bir­lik­te da­ha az sa­yı­da, fa­kat mo­dern si­lah gü­cü­ne sa­hip, vu­ru­cu gü­cü faz­la pro­fes­yo­nel or­du ça­ğı­nın ge­re­ği ol­du­ğu­nu, al­tı­nı çi­ze­rek be­lirt­me­li­yiz.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ül­ke­le­rin sa­vun­ma sa­na­yi­si po­tan­si­ye­li ile eko­no­mik po­tan­si­ye­li ara­sın­da bir iliş­ki bu­lun­mak­ta­dır. Bu sı­nır­la­rın aşıl­ma­sı, ül­ke­le­rin eko­no­mik ve sos­yal de­ğer­le­rin­de bo­zuk­luk mey­da­na ge­ti­rir. Her si­lah­lan­ma te­şeb­bü­sü ve sa­vun­ma sa­na­yi­si ya­tı­rı­mı ül­ke­ye bir güç ka­zan­dı­rır­ken, ül­ke­nin kon­fo­run­dan da bir şey­le­ri gö­tür­mek­te­dir. Bu­gü­ne ka­dar ida­re eden­le­rin bi­lin­cin­de olan bu ger­çek, ar­tık de­mok­ra­tik­leş­me se­be­biy­le va­tan­daş­lar ta­ra­fın­dan da ya­kın­dan iz­len­mek­te­dir.

Di­ğer yan­dan, sa­vun­ma teç­hi­za­tı te­da­ri­ki­nin da­yan­dı­ğı üç önem­li fak­tör “uy­gun tek­no­lo­ji­yi, za­ma­nın­da, ada­let­li al” şek­lin­de özet­len­mek­te­dir. Söz ko­nu­su sa­vun­ma ve gü­ven­lik te­da­rik ma­li­ye­ti Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti’nde yıl­lık or­ta­la­ma 5 mil­yar ABD do­la­rı tah­min edil­di­ğin­de, yir­mi yıl­lık bir pers­pek­ti­fin 100 mil­yar do­la­ra ulaş­tı­ğı gö­rü­lü­yor. Her yir­mi yıl­da ba­zı ana sis­tem­le­rin ye­ni­len­me­si de 100 mil­yar do­lar­lık ila­ve  bir ma­li­yet ge­rek­tir­di­ğin­de top­lam 200 mil­yar do­lar­lık bir ha­cim­le kar­şı­la­şı­lır. Tür­ki­ye’nin iç ve dış borç­la­rı top­la­mı da yak­la­şık 350 mil­yar do­lar ola­rak ifa­de edi­li­yor. Az ve­ya çok ol­ma­sı ta­bii ki ko­nu­muz de­ğil. Ge­re­kir­se da­ha da çok büt­çe ay­rı­la­bi­lir. Gü­ven­ce ne ge­rek­ti­ri­yor­sa o ya­pı­la­cak­tır. Gü­ven­ce ol­ma­dan hiç­bir şey ol­maz.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bun­lar­dan baş­ka, Av­ru­pa ve Ame­ri­ka ül­ke­le­ri, sa­vun­ma sa­na­yi­si sek­tö­rün­de hem Av­ru­pa Bir­li­ğin­de hem de NA­TO’da ar-ge ve tek­no­lo­jik üre­tim bir­lik­te­li­ği ara­mak­ta­dır­lar. Ar-ge ve tek­no­lo­ji ke­şif­le­ri ya­pıl­ma­sı­nın bu aşa­ma­dan son­ra zor­lu­ğu bi­lin­mek­le be­ra­ber, bu ke­şif­ler ya­pı­la­bil­di­ği tak­dir­de öne­mi de o de­re­ce bü­yük ola­bil­mek­te­dir. Bu ke­şif­ler, san­ki ye­ni baş­la­mış gi­bi et­kin bir ar-ge fa­ali­ye­ti dün­ya­da ön­ce­lik­li uğ­ra­şı ala­nı­dır. Tür­ki­ye’de tek­no­lo­ji keş­fi ve üre­ti­mi ya­pıl­dı­ğı gün dün­ya­da­ki top­yekûn en­düs­tri ve sa­vun­ma sek­tö­rün­de Tür­ki­ye’nin önem­li bir ye­ri ola­bi­lir. Me­se­le, tek­no­lo­ji üret­me­yi plan­la­mak­tır.

Sek­tör­de­ki so­run­lar ise, baş­lı­ca; sek­tö­rün önem­li pa­za­rı­nın Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri ol­ma­sı, yurt dı­şı sa­tış­la­rın ve Tür­ki­ye’nin teş­vi­kiy­le iyi iliş­ki­ler kap­sa­mın­da sı­nır­lı ol­ma­sı­dır. Tür­ki­ye’nin eko­no­mik gü­cü­nün, sa­vun­ma sa­na­yi­si ya­tı­rım­la­rı için mü­sa­it gö­rül­me­me­si, sek­tö­rün ih­ti­sa­sı ge­rek­tir­me­si ve ih­ti­sa­sın yö­ne­tim­de ve top­lum­da al­be­ni­si ye­ter­li ol­ma­ma­sı, sek­tör­de pa­ra, araş­tır­ma ve tek­no­lo­ji üre­ti­mi­nin bu­lun­ma­ma­sı.

Şim­di de, ya­pı­lan olum­lu bir iş­ten bah­set­mek is­ti­yo­rum. Sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin ye­ni­den ya­pı­lan­dı­rıl­ma­sı kap­sa­mın­da, sa­vun­ma tek­no­lo­ji­le­ri hol­ding ça­tı­sı al­tın­da ilk aşa­ma­da TU­SAŞ, TAI, ASEL­SAN ve HA­VEL­SAN ile Ro­ket­sa­nın bir­leş­ti­ril­me­si, söz ko­nu­su şir­ket­le­rin or­tak bir şem­si­ye al­tın­da top­lan­ma­sı ve or­tak bir stra­te­jiy­le yö­ne­til­me­si, hiç şüp­he­siz et­kin­lik ve ve­rim­li­lik­le­ri­ni da­ha da ar­tı­ra­cak­tır.

Bu, ye­ni­den ya­pı­lan­dı­rıl­ma ile hol­din­gi oluş­tu­ru­lan şir­ket­le­rin or­tak fonk­si­yon­la­rı­nın tek mer­kez­de top­lan­ma­sı, mev­cut ka­bi­li­yet­le­ri­nin ve ya­tı­rım­la­rı­nın tek­ra­rı­nın en­gel­len­me­si, şir­ket­le­rin da­ha eko­no­mik öl­çek­le­re ulaş­tı­rıl­ma­sı he­def­len­miş­tir. Böy­le­ce, sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin ih­ti­yaç­la­rı­nı kar­şı­la­ma ora­nı­nın yük­sel­til­me­si­nin müm­kün ola­ca­ğı de­ğer­len­di­ril­mek­te­dir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Ka­ra Kuv­vet­le­ri­mi­zin ge­le­cek­te­ki baş­lı­ca he­de­fi de, kon­van­si­yo­nel ve asi­met­rik risk ve teh­dit­le­ri kar­şı­la­ya­bi­le­cek, her or­tam­da ve şart­ta, ge­ce ve gün­düz ke­sin­ti­siz ha­rekât ic­ra ede­bi­le­cek, düş­man­dan hız­lı ka­rar ve­re­bi­le­cek, onun sa­hip ol­du­ğu si­lah­la­rın men­zi­lin­den da­ha uzun men­zi­le et­ki ede­bi­le­cek, ni­te­lik ola­rak üs­tün, da­ha kü­çük, an­cak da­ha et­kin, mo­dern ve cay­dı­rı­cı bir kuv­vet ya­pı­sı­na ulaş­mak ol­ma­lı­dır.

Bun­lar­dan baş­ka, sa­vun­ma sa­na­yi­si ko­nu­sun­da ge­liş­miş ül­ke­ler, ör­ne­ğin bir si­lah sis­te­mi­ni sa­tı­şa su­nar­ken, bir üst mo­de­li­ni ken­di kul­lan­ma­ya, on­dan son­ra­ki mo­de­li­ni de ge­liş­tir­me­ye baş­lı­yor­lar. Tek­no­lo­jik ge­liş­me­ler de bu sü­re­ce ayak uy­dur­ma­yı zor­laş­tı­rı­yor. Ya­ni, so­run, cid­di alt­ya­pı ya­tı­rı­mı ge­rek­ti­ri­yor. Bu ne­fes ke­sen so­ru­nu aş­ma­nın tek yo­lu ise, ken­di üre­tim ve ge­liş­tir­me fa­ali­yet­le­ri­ni ül­ke­le­rin ken­di­si­nin yap­ma­sı­dır. Ya­ni, mo­dern bir ya­pı kur­mak ve bu­nu sü­rek­li gün­cel­le­mek zo­run­lu­lu­ğu var­dır. İş­te, Tür­ki­ye, bu ba­ğım­lı­lı­ğı kır­mak için uzun sü­re­dir di­din­mek­te­dir.

Ba­kı­nız, so­mut bir ör­nek ve­rir­sek: Tür­ki­ye’de 2005 yı­lı baş­la­rı iti­ba­rıy­la sa­vun­ma sa­na­yi­si ürün­le­rin­de yer­li kat­kı ora­nı or­ta­la­ma yüz­de 20 dü­ze­yin­de­dir. Tür­ki­ye’den çok son­ra­la­rı ku­rul­muş İs­ra­il’de bu oran yüz­de 79’dur. İtal­ya’da ise yüz­de 66’dır. Hat­ta, bir di­ğe­ri ise, dü­ne ka­dar yer al­tı zen­gin­li­ği ol­ma­yan Gü­ney Ko­re’de bi­le bu oran yüz­de 48’dir.

O hâlde, sa­vun­ma sa­na­yi­si ala­nın­da ge­li­nen nok­ta­yı, ba­şa­rı­sız hükûmet­le­rin po­li­ti­ka­la­rı­nı ve ül­ke sa­vun­ma­sı­nı za­fi­ye­te uğ­ra­tan bu stra­te­ji yok­sun­lu­ğu­nu sor­gu­la­mak zo­run­da­yız.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ek ola­rak, Do­ğu Ak­de­niz’in her gün bü­yü­yen öne­mi ve Or­ta Do­ğu me­se­le­si, Tür­ki­ye’nin, et­kin ha­va sa­vun­ma­sı ya­pa­bi­len fır­ka­teyn­le­re ve de­niz yol­la­rı­nı açık -özel­lik­le eko­no­mik- tu­ta­bi­le­cek ka­ra­kol ge­mi­le­ri­ne ih­ti­yaç duy­ma­sı­na ne­den ol­mak­ta­dır ve bu ih­ti­yaç ke­sin­lik­le acil­dir. İş­te bu örüm­cek ağı­nın yır­tıl­ma­sı için ge­liş­ti­ri­len pro­je­ler­den bi­ri de MİL­GEM’dir. Ya­ni “Millî Ge­mi” pro­je­si. Esa­sen, baş­ta ABD ol­mak üze­re, sa­vun­ma sa­na­yi­sin­de ge­liş­miş ül­ke­le­rin de tek kay­gı­sı, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin ken­di ba­şı­na bir güç hâli­ne dö­nüş­me­ye baş­la­ma­sı ve bu­nu, dı­şa­rı­ya ba­ğım­lı ol­ma­dan üre­te­bi­li­yor ol­ma­sı­dır.

İş­te, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, bü­tün bu ne­den­ler­le, Tür­ki­ye’nin je­opo­li­tik ve je­os­tra­te­jik ko­nu­mu dik­ka­te alı­na­rak, mev­cut sa­vun­ma sa­na­yi­si ku­ru­luş­la­rı­nın da­ha et­kin ve da­ha ve­rim­li ça­lış­ma­sı­nı sağ­la­ya­cak mev­zu­at alt­ya­pı­sı­nı ger­çek­leş­tir­me­si, ay­rı­ca, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin, üni­ver­si­te­ler, yer­li sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin ve araş­tır­ma ku­rum­la­rı­nın da­ha iyi bir ko­or­di­nas­yon için­de ça­lış­ma­sı­nı sağ­la­ya­cak or­ta­mı ge­liş­tir­me­si ge­rek­li­dir. Da­ha­sı, Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı da­ha ba­ğım­sız ve ob­jek­tif ka­rar al­ma­lı ve yurt içi ima­lat oran­la­rı­nın ka­de­me­li ola­rak ar­tı­rıl­ma­sı ge­rek­mek­te­dir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Ku­zey Irak’ta olu­şa­bi­le­cek bü­tün ih­ti­mal­le­re müdâhil ol­mak bi­zim en ta­bii hak­kı­mız­dır. Bu­ra­da­ki oto­ri­te boş­lu­ğun­dan kim­se ce­sa­ret­len­me­sin. Bi­zim bay­ra­ğı­mız, bi­zim san­ca­ğı­mız, bi­zim top­ra­ğı­mız çok kut­sal­dır, cüm­le âlem bu­nu böy­le bil­me­li­dir. Bu iti­bar­la, Tür­ki­ye’yle kim­se oyun oy­na­ma­ya kalk­ma­ma­lı­dır.

Şim­di, ba­kın, ka­çır­dı­ğı­mız çok cid­di bir fır­sat­tan so­mut bir ör­nek ver­mek is­ti­yo­rum; o za­man bel­ki ne de­mek is­te­di­ğim da­ha iyi an­la­şı­lır: Ha­tır­lar­sı­nız, 20 Mart 2003 ta­ri­hin­de, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si ta­ra­fın­dan ka­bul edi­len bir, Irak’a yö­ne­lik tez­ke­re var­dı. Bah­se ko­nu tez­ke­re­de, Tür­ki­ye’nin Ku­zey Irak’ta­ki cay­dı­rı­cı as­kerî mev­cu­di­ye­ti­nin son de­re­ce önem­li ol­du­ğu be­lir­til­miş ve Türk as­kerî bir­lik­le­ri­ne sı­nır öte­sin­de üç önem­li gö­rev ve­ril­me­si ön­gö­rül­müş­tür:

Bi­rin­ci­si: Ku­zey Irak’ta­ki PKK te­rör ör­gü­tü­nün, kriz or­ta­mın­dan ya­rar­la­na­rak, Tür­ki­ye aley­hi­ne ye­ni ter­tip­ler içi­ne gir­me­si­ni ön­le­ye­cek ted­bir­le­rin Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri ta­ra­fın­dan alın­ma­sı­nın zo­run­lu ol­ma­sı.

İkin­ci­si: Yi­ne, tez­ke­re­de “Ame­ri­ka’nın as­kerî mü­da­ha­le­si ne­de­niy­le, Ku­zey Irak’ta, ül­ke­nin et­nik te­mel­de par­ça­lan­ma­sı­na yol aça­cak ça­ba­la­rın yo­ğun­luk ka­zan­dı­ğı bil­di­ril­mek­te­dir. Bu iti­bar­la, Tür­ki­ye’nin, böl­ge­de et­kin bir as­kerî mev­cu­di­yet ida­me ede­rek, ku­zey­de ba­ğım­sız bir dev­le­tin ku­rul­ma­sı yö­nün­de­ki gi­ri­şim­le­ri cay­dır­ma­sı ha­ya­ti önem­de­dir.” de­nil­me­si. Bu­nun için de, yi­ne, Ku­zey Irak’ta, cay­dı­rı­cı güç ola­rak Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin bu­lun­ma­sı­nın vur­gu­lan­ma­sı.

Üçün­cü­sü: Irak’ta­ki is­tik­rar­sız­lık or­ta­mın­da Türk­men­le­rin mal ve can gü­ven­li­ği teh­li­ke­ye düş­tü­ğü tak­dir­de, Tür­ki­ye’nin Ku­zey Irak’ta­ki as­kerî mev­cu­di­ye­ti­nin Türk­men­le­rin gü­ven­li­ği için bir te­mi­nat oluş­tu­ra­ca­ğı­nın be­lir­til­me­si.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, tez­ke­re­de be­lir­ti­len bu cay­dı­rı­cı gö­rev­le­ri ger­çek­leş­ti­re­bil­me­si için, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin, Ku­zey Irak’ta ye­ter­li kuv­vet dü­ze­yin­de ol­ma­sı, et­kin si­lah­lar­la do­na­tıl­ma­sı ve böl­ge­de ye­ter­li bir de­rin­lik­te ko­nuş­lan­dı­rıl­ma­sı ge­re­ki­yor­du.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, el­bet­te, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­mi­zi, Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı­mı­zı ve Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­mı­zı kut­lu­yo­ruz. Ger­çek­ten, bü­yük ça­ba­lar içe­ri­sin­de ol­muş­lar­dır. Hat­ta, bu ça­ba­la­rı­nın ürü­nü ola­rak, yurt dı­şı­na da, üret­tik­le­ri araç ve ge­reç­le­ri sat­ma­sı ve ül­ke­mi­ze dö­viz ka­zan­dır­ma­sı ko­nu­sun­da bü­tün ça­lı­şan­la­ra, baş­ta Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri men­sup­la­rı­na çok te­şek­kür edi­yo­ruz, ba­şa­rı­lar di­li­yo­ruz.

El­bet­te ki, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin en üst ka­de­me­sin­den uz­man er­ba­şı­na ka­dar eko­no­mik so­run­la­rı ol­du­ğu­nu gö­rü­yo­ruz. Bu eko­no­mik so­run­lar­dan, ön­ce­lik­le tek­nik ola­rak bir pi­lo­tun ye­tiş­ti­ril­me­si, bir tek­nik ele­ma­nın ye­tiş­ti­ril­me­si, bir ma­ki­nis­tin ye­tiş­ti­ril­me­si, ha­va, ka­ra ve de­niz­de ça­lı­şan bu in­san­la­rın el­bet­te ki öz­lük hak­la­rı­nın da­ha güç­len­di­ril­me­si ge­re­kir. Ta­bii, bu in­san­lar, ni­ha­yet, ya­şam şart­la­rı zor­laş­tı­ğın­da -özel sek­tör da­ha faz­la pa­ra ve­re­rek- bu ku­rum­la­rı­mız­dan, yıl­lar­ca bi­ri­kim­le­riy­le, tec­rü­be­siy­le, tek­ni­ğiy­le ye­ti­şen -pi­lot­la­rı­mız baş­ta ol­mak üze­re- bir sü­rü per­so­ne­li­miz özel sek­tör­le­re git­mek­te­dir. Bu­na en­gel ol­mak için da­ha ve­rim­li, da­ha güç­lü bir or­du ya­rat­mak için bun­la­rın öz­lük hak­la­rı­nın iyi­leş­ti­ril­me­sin­de ya­rar var­dır.

Bu ara­da, ge­çen­ler­de ver­miş ol­du­ğu­muz, özel­lik­le 50 bin ci­va­rın­da olan uz­man er­baş ve ça­vuş­lar­la il­gi­li ya­sa tek­li­fi­miz Mec­li­sin gün­de­mi­ne alın­ma­dı. Ger­çek­ten bu in­san­la­rın sı­kın­tı­la­rı­nı gö­rü­yo­ruz, du­yu­yo­ruz ve bun­da da du­yar­lı ol­mak zo­run­da­yız. Yet­ki­li­ler, bu in­san­la­rın öz­lük hak­la­rıy­la il­gi­li, emek­li­lik­le­riy­le il­gi­li, de­re­ce­le­riy­le il­gi­li, sos­yal te­sis­le­riy­le il­gi­li ta­lep­le­ri var, bun­la­rı göz önün­de bu­lun­du­ra­rak bu in­san­la­rın mağ­dur ol­ma­sı­nı ön­le­me­nin yol­la­rı­nı ara­ma­lı­dır. Baş­ta Hükûmet ve si­lah­lı kuv­vet­le­ri­miz men­sup­la­rı ola­rak or­tak bir de­ğer­len­dir­mey­le, bu, 50 bi­nin üze­rin­de olan in­san­la­rın sos­yal gü­ven­ce­le­ri ko­nu­sun­da­ki sı­kın­tı­la­rı­nı gi­der­me­nin yol­la­rı­nı ara­mak zo­run­da­yız.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bu büt­çe­mi­zin, sa­vun­ma büt­çe­mi­zin ve Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı büt­çe­mi­zin ül­ke­mi­ze ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yor, siz­le­re sağ­lık ve esen­lik­ler di­li­yo­ruz. (Ana­va­tan Par­ti­si sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Öz­can.

SÜ­LEY­MAN SA­RI­BAŞ (Ma­lat­ya) – Sü­re­yi ta­mam­la­mak üze­re söz is­ti­yo­rum Sa­yın Baş­kan…

BAŞ­KAN – Sa­yın Sa­rı­baş, bu­yu­run.

ANA­VA­TAN PAR­Tİ­Sİ GRU­BU ADI­NA SÜ­LEY­MAN SA­RI­BAŞ (Ma­lat­ya) – Çok te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Baş­kan.

Çok önem­li bir Ba­kan­lı­ğı­mı­zın, ül­ke­mi­zi iç ve dış teh­dit­le­re kar­şı cay­dı­rı­cı­lık un­su­ru ih­ti­va eden bir Ba­kan­lı­ğı­mı­zın büt­çe­si­ni gö­rü­şü­yo­ruz. Böy­le bir Ba­kan­lı­ğın büt­çe­sin­de Mec­lis sı­ra­la­rı­nın bu ka­dar boş ol­ma­sı­nı ön­ce bir sor­gu­la­ma­mız ge­re­ki­yor.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, güç­lü bir si­lah­lı kuv­vet­le­re ih­ti­ya­cı olan ül­ke­le­rin mut­la­ka teh­dit al­gı­la­ma­la­rı­nı çok iyi yap­ma­la­rı la­zım. Ba­kın, ül­ke­mi­zin dört ta­ra­fı teh­dit­ler­le çev­ri­li. İç teh­dit­le­ri­miz var, dış teh­dit­le­ri­miz var. Böl­ge­de, ye­ni­den “Bü­yük Or­ta Do­ğu Pro­je­si” de­ni­len, eş baş­kan­lı­ğı­nı yap­tı­ğı­mız, ama esa­sı­nı kur­gu­la­ma­dı­ğı­mız, için­de ol­ma­dı­ğı­mız, bi­ze da­nı­şıl­ma­yan, hat­ta “sı­nır­la­rı de­ğiş­ti­re­ce­ğiz” id­di­ala­rı­nın or­ta­ya atıl­dı­ğı, ül­ke­miz açı­sın­dan da ha­ki­ka­ten cid­di teh­dit­ler, un­sur­lar içe­ren bir pro­je var yü­rür­lük­te. Yi­ne, ke­za, he­men ya­kı­nı­mız­da, nük­le­er si­lah sa­hi­bi ol­mak is­te­yen dev­let­ler var. Böy­le bir du­rum­da, mut­la­ka cay­dı­rı­cı bir si­lah­lı kuv­vet­le­re ih­ti­ya­cı­mız ol­du­ğu­nu her­kes bil­me­li. Güç­lü bir si­lah­lı kuv­vet­ler, cay­dı­rı­cı bir si­lah­lı kuv­vet­ler hem dış po­li­ti­ka­da un­su­ru­nuz olur, güç­lü bir ar­gü­ma­nı­nız­dır hem iç gü­ven­li­ği­ni­zin teh­dit­le­ri­ne cay­dı­rı­cı­lık ve­rir hem de dost­la­rı­nı­zı se­vin­di­rir, düş­man­la­rı­nı­zı üzer.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, şu Or­ta Do­ğu Pro­je­si’nin ne aşa­ma­da ol­du­ğu­nu Sa­yın Ba­ka­nın bu­ra­dan an­lat­ma­sı­nı is­ti­yo­rum. Me­se­la, bu Or­ta Do­ğu Pro­je­si’nde, Bü­yük Or­ta Do­ğu Pro­je­si’nde bir Kürt dev­le­ti var mı­dır? Yok­sa, bu ko­or­di­na­tör ata­ma­sı ne­yin ne­si­dir Sa­yın Ba­ka­nım? Ne­yi pa­zar­lık edi­yo­ruz biz bu ko­or­di­na­tör­le Ame­ri­ka­lı­lar­la? Bir pa­zar­lı­ğın için­dey­sek, bu­nu bi­zim bil­me­miz la­zım. Ba­kın, ata­na­lı bir bu­çuk ay ol­du, bir bu­çuk-iki ay ol­du; aca­ba, PKK’yı ev­cil­leş­ti­rip, bi­ze de on­la­rın ev­cil­leş­ti­ril­di­ği­ni ka­bul et­ti­rip te­rö­rist­le­ri af­fet­me­mi­zi mi is­te­ye­cek­ler so­nuç­ta? Böy­le bir teh­li­key­le kar­şı kar­şı­ya­yız. Ku­zey Irak’ta bir Kürt dev­le­ti­nin ku­rul­ma­sı­nı ve o dev­le­tin ta­nın­ma­sı­nı, ta­nın­ma­sı da yet­mez, ica­ze­ti­ni, hi­ma­ye­si­ni bi­ze ka­bul et­tir­me­ye mi ça­lı­şa­cak­lar? Eğer böy­le bir şey­ler var­sa, bu­nu biz bil­mek is­ti­yo­ruz. Yok, şa­yet… Irak’ın top­rak bü­tün­lü­ğü de­di­ği­miz şe­yin ne ka­dar inan­dı­rı­cı­lı­ğı kal­dı? Şii­ler ile Sün­ni­ler, Kürt­ler hep­sin­den ay­rı, bir­bi­ri­ne gir­miş bir Irak’ta Irak’ın top­rak bü­tün­lü­ğün­den bah­set­mek ar­tık bir si­ya­sa mı­dır?

Sa­yın Ba­kan, Lüb­nan’da olan­lar, Lüb­nan’da ya­şa­nan­lar, ya­ni, Hiz­bul­lah’ın si­lah­sız­lan­dı­rıl­ma­sı, İs­ra­il’in ge­le­cek­te da­ha sağ­lam gü­ven­li­ği­nin sağ­lan­ma­sı, ola­sı bir İran, Su­ri­ye ha­re­ke­tin­de İs­ra­il’e kar­şı teh­dit­le­rin şim­di­den ön­len­me­si ama­cıy­la bi­zim Lüb­nan’da ne işi­miz var­dı? Bu­ra­da hep söy­le­dik, ne işi­miz var? Mut­lu mu­yuz?

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ha­ki­ka­ten böl­ge­miz­de cid­di olay­lar olu­yor ve bu Par­la­men­to bu olay­lar­dan ha­ber­siz. On da­ki­ka­da, on beş da­ki­ka­da Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­mı­zın gü­ven­lik kon­sep­ti­mi­zi, sa­vun­ma kon­sep­ti­mi­zi tar­tı­şa­ca­ğız… Bu müm­kün de­ğil. Da­ha ev­vel de, Ge­nel Ku­ru­la bu­nun bir gün­dem mad­de­si ola­rak ge­ti­ril­me­si, ge­re­kir­se bir gün, ka­pa­lı otu­rum­la…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Sa­yın Sa­rı­baş…

SÜ­LEY­MAN SA­RI­BAŞ (De­vam­la) – Ta­mam­la­ya­ca­ğım.

BAŞ­KAN – Bu­yu­run.

SÜ­LEY­MAN SA­RI­BAŞ (De­vam­la) – …ge­niş ge­niş tar­tış­ma­mız ge­rek­ti­ği­ni, Mec­li­sin bu hu­sus­la­rı mü­za­ke­re et­me­si ge­rek­ti­ği­nin, as­lın­da, Hükûme­ti yer­mek de­ğil, Hükûme­tin eli­ni güç­len­dir­mek ola­ca­ğı­nı ifa­de et­me­ye ça­lış­tık. Ama, ma­ale­sef, dört se­ne­lik dö­nem­de, Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti Bü­yük Mil­let Mec­li­si, Tür­ki­ye’nin teh­dit kon­sept­le­ri­ni, gü­ven­lik kon­sept­le­ri­ni tar­tı­şa­maz, mü­za­ke­re ede­mez hâle gel­di.

Ken­din­den ma­kul da­nış­man­lar yö­ne­ti­yor bu ül­ke­yi, ken­din­den ma­kul da­nış­man­lar Tür­ki­ye adı­na baş­ka yer­le­re söz ve­ri­yor. Böy­le bir şey ola­bi­lir mi? “Da­nış­ma­nın mı­dır” di­ye sor­duk, “ha­yır” den­di. Ama, baş­ka yer­ler­de da­nış­ma­nı ola­rak ge­çen in­san­lar, kü­re­sel güç­le­re gi­dip, Tür­ki­ye adı­na ta­ah­hüt­ler­de, Tür­ki­ye adı­na söz­ler­de bu­lu­nu­yor­lar. Böy­le bir dev­let cid­di­ye­ti ola­bi­lir mi, böy­le bir ül­ke cid­di­ye­ti ola­bi­lir mi? On­dan son­ra, o da­nış­ma­la­ra gü­ve­nen­ler, Tür­ki­ye üze­rin­den si­ya­set yap­ma, Tür­ki­ye üze­rin­den po­li­ti­ka ge­liş­tir­me yol­la­rı­na gir­di­ler ve bu, mil­le­ti­mi­zin haz­met­ti­ği, mil­le­ti­mi­zin ka­bul­len­di­ği bir du­rum de­ğil­dir.

Sa­yın Ba­kan, şu çu­val me­se­le­si­ni na­sıl haz­met­tik, biz hâlâ an­la­mış de­ği­liz. Bu ne ol­du? Ne za­man özür di­le­ye­cek­ler bun­lar? Dev­ri ik­ti­da­rı­nız­da, ya­ni ba­şı­nı­za çu­val ge­çirt­miş bir Sa­vun­ma Ba­ka­nı ola­rak na­sıl du­ra­bi­lir­si­niz? Dün­ya­nın han­gi ül­ke­sin­de ol­say­dı, sa­vun­ma ba­kan­la­rı is­ti­fa eder­di; ama, siz, ma­ale­sef, üs­tü­nü­ze bi­le al­ma­dı­nız.

Say­gı­lar su­nu­yo­rum Sa­yın Baş­kan. (Ana­va­tan Par­ti­si sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Sa­rı­baş.

Ana­va­tan Par­ti­si Gru­bu adı­na Şan­lı­ur­fa Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Tu­ran Tüy­süz... (Ana­va­tan Par­ti­si sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

ANA­VA­TAN PAR­Tİ­Sİ GRU­BU ADI­NA TU­RAN TÜY­SÜZ (Şan­lı­ur­fa) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; 2007 yı­lı Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı ve bağ­lı ku­ru­luş­la­rın büt­çe­le­ri üze­rin­de Ana­va­tan Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Şah­sım ve Gru­bum adı­na yü­ce Mec­li­si say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

2007 yı­lı büt­çe­si, sos­yal dev­let il­ke­le­ri­nin ge­rek­le­ri­ni ye­ri­ne ge­tir­me an­la­yı­şın­dan tü­müy­le uzak­laş­tı­rı­la­rak, ta­ma­mıy­la bir iç ve dış borç öde­me büt­çe­si­ne in­dir­gen­miş­tir. Yüz­de 6,5 fa­iz dı­şı faz­la he­de­fi­nin sür­dü­rül­me­si, bu­nun da açık bir gös­ter­ge­si­dir.

Ge­lir da­ğı­lı­mı son de­re­ce bo­zul­muş ve ül­ke için­de yok­sul sa­yı­sı art­mış­tır. Bu­na bağ­lı ola­rak, aç­lık, se­fa­let, asa­yiş so­run­la­rı, suç iş­le­me oran­la­rı art­mış­tır.

Hükûme­tin son büt­çe­si olan bu büt­çe­nin ye­ni bir IMF an­laş­ma­sı­nın göl­ge­sin­de ha­zır­lan­dı­ğı da or­ta­da­dır. Bu­gü­ne ka­dar IMF ile an­laş­ma ya­pan bü­tün ül­ke­ler­de eko­no­mik ve top­lum­sal do­ku­nun iyi­le­şe­me­di­ği ve tam ter­si­ne za­rar gör­dü­ğü or­ta­ya çık­mış­tır.

Bu top­lum­sal do­ku­nun en önem­li ke­sim­le­ri de “or­ta di­rek” di­ye ad­lan­dır­dı­ğı­mız me­mur, iş­çi, emek­li, es­naf ve sa­natkârlar­dan olu­şan ke­sim­ler­dir ve ma­ale­sef, bu ke­sim­ler de, bu büt­çe­den ye­te­rin­ce pay ala­ma­mış­lar­dır.

Bu ke­sim­le­rin ge­nel büt­çe­den in­san­ca ya­şa­ma adı­na al­dık­la­rı yüz­de 25, öde­dik­le­ri ise yüz­de 75 bir ver­gi­dir. Bu ada­let­siz da­ğı­tım ora­nı AKP Hükûme­tin­de da­ha da be­lir­gin­leş­miş­tir. Ya­ni, Tür­ki­ye, içe­ri­sin­de bu­lun­du­ğu prob­lem­le­ri ken­di öz kay­nak­la­rıy­la çöz­me imkânla­rı­nı kul­la­na­ma­mak­ta­dır. Bu­nun ye­ri­ne, gü­nü kur­tar­ma, çı­kar­cı­lık ve ka­mu­da pay kap­ma ya­rı­şı­na en­deks­len­miş bir ya­pı­sal sis­te­min ya­rat­tı­ğı büt­çe ger­çe­ğiy­le kar­şı kar­şı­ya­yız.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ge­liş­mek­te olan ül­ke­ler­de eko­no­mik ge­liş­me ve ya­şam ka­li­te­si­nin ar­tı­rıl­ma­sı için ulaş­tır­ma po­li­ti­ka­la­rın­da top­yekûn bir dö­nü­şüm ka­çı­nıl­maz­dır.

Tür­ki­ye’nin ulaş­tır­ma sek­tö­rün­de, ha­va yo­lu, de­niz yo­lu, de­mir yo­lu, ka­ra yo­lu ve bo­ru hat­tı ta­şı­ma­cı­lı­ğın­da ağır prob­lem­ler var­dır. Bu prob­lem­le­rin ba­şın­da ka­mu yö­ne­ti­mi­nin ve ik­ti­da­ra gel­miş hükûmet­le­rin de ro­lü çok bü­yük­tür.

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı baş­ta ol­mak üze­re Güm­rük Müs­te­şar­lı­ğı, Dış Ti­ca­ret Müs­te­şar­lı­ğı, Dev­let De­mir­yol­la­rı, Türk Ha­va Yol­la­rı gi­bi tüm iri­li ufak­lı ku­rum­lar, yet­kin ve bi­ri­kim­li in­san­lar­dan zi­ya­de si­ya­si oto­ri­te­nin gü­dü­mün­de, par­ti­li ve ta­raf­tar­la­rın elin­de nü­fuz ala­nı ola­rak kul­la­nıl­mış­tır.

Gü­nü­müz­de, Ak­de­niz ve Ka­ra­de­niz çev­re­sin­de bü­tün lo­jis­tik mer­kez­ler ti­ca­ret ha­cim­le­ri­ni kat­la­ya­rak bü­yü­tür­ken, Tür­ki­ye’nin bu alan­da ye­te­rin­ce yol ala­ma­dı­ğı­nı gös­ter­mek­te­dir.

İz­mir ve Mer­sin li­man­la­rı ra­kip­le­ri­nin çok ge­ri­sin­de­dir. Tür­ki­ye, kü­re­sel ti­ca­ret hat­la­rın­dan, do­ğu-ba­tı ve ku­zey-gü­ney gü­zergâhı için­de­ki ko­nu­mu, de­niz yo­lu, ka­ra yo­lu, ha­va yo­lu ve de­mir yo­lu açı­sın­dan hiç­bir za­man de­ğer­len­dir­me­miş ve se­yir­ci kal­ma­ya de­vam edil­miş­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, de­niz yo­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğı, bir de­fa­da çok faz­la yük ta­şı­ma ola­na­ğı, gü­ve­ni­lir­li­ği ve sı­nır aşı­mı ol­ma­ma­sı, mal za­yi­at­la­rı­nın mi­ni­mum dü­zey­de ol­ma­sı, ha­va yo­lu­na gö­re 14 kat, ka­ra yo­lu­na gö­re 7 kat, de­mir yo­lu­na gö­re ise 3,5 kat da­ha ucuz ol­ma­sı se­be­biy­le, son yıl­lar­da en faz­la ter­cih edi­len ta­şı­ma şek­li­dir.

De­niz yo­lu eş­ya ve yol­cu ta­şı­ma­cı­lı­ğı çok sı­nır­lı­dır. Ter­sa­ne­ler, ma­ri­na ve yat­çı­lık dı­şın­da olum­lu bir ge­liş­me­nin yok de­ne­cek ka­dar az ol­du­ğu­nu gör­mek­te­yiz. Özel­leş­ti­ri­len li­man­lar di­na­mizm ve iç pa­za­ra dö­nük bir şe­kil­de bü­yü­me gös­te­rir­ken, Dev­let De­mir­yol­la­rı yö­ne­ti­min­de­ki li­man­la­rı­mı­zın hâli de or­ta­da­dır.

Ulus­la­ra­ra­sı pa­zar­la­ma viz­yon ek­sik­li­ği, şe­hir için­de ka­lan kı­sıt­lı li­man ka­pa­si­te­le­ri, de­po­la­ma alan­la­rı, de­rin­lik so­run­la­rı, ma­ki­ne, teç­hi­zat, alt­ya­pı imkânla­rı­nın ye­ter­siz­li­ği gi­bi prob­lem­ler de­vam et­mek­te­dir. Te­da­rik zin­ci­ri yö­ne­ti­mi ve lo­jis­tik an­la­yı­şı­nın yer­leş­me­si­ni kı­sa va­de­de bek­le­mek, ha­yal­ci­lik­ten öte­ye ge­çe­me­ye­cek­tir. Ge­nel kar­go, dök­me yük, kon­tey­ner ve ener­ji ta­şı­ma­cı­lı­ğı­nın ge­tir­di­ği li­man ve ge­mi iş­let­me­ci­li­ği ko­nu­sun­da dün­ya­da trend­ler iyi bir şe­kil­de ana­liz edil­me­li ve bu alan­lar­da de­niz ti­ca­ret sek­tö­rü­nün önü hız­la açıl­ma­lı­dır.

Bi­linç­li ve­ya bi­linç­siz sür­dü­rü­len po­li­ti­ka­lar, de­niz ti­ca­ret hac­min­de ve ya­şa­nan çev­re fe­la­ket­le­riy­le ken­di­si­ni gös­ter­mek­te­dir. Ul­la Ge­mi­si ör­ne­ğin­de ol­du­ğu gi­bi, yıl­lar­ca sü­ren oto­ri­te boş­lu­ğu ve hu­ku­ki alan­da de­vam eden geç ka­rar al­ma sü­reç­le­ri bir çev­re fe­la­ke­ti­ne dö­nüş­mek­te­dir. Ne ya­zık ki, bu du­rum, ilk de­ğil­dir ve son da ol­ma­ya­cak­tır.

Di­ğer bir çar­pı­cı ör­nek ise, Bo­ğaz­lar­da yük­sek ka­pa­si­te­li tan­ker ge­çiş­le­ri, ulus­la­ra­ra­sı hu­kuk ve söz­leş­me al­dat­ma­ca­sıy­la, Ame­ri­ka, Rus­ya, Fran­sa ve İn­gil­te­re’nin ini­si­ya­ti­fi­ne bı­ra­kıl­mış­tır. 15 mil­yon­dan faz­la ki­şi­nin ika­met et­ti­ği ta­rih ve kül­tür şeh­ri İs­tan­bul, her an bir tan­ker fa­ci­asıy­la kar­şı kar­şı­ya­dır. Tür­ki­ye, bu alan­da ini­si­ya­tif alan ta­raf ol­ma­dık­ça risk bü­yü­ye­rek art­mak­ta­dır.

Tür­ki­ye, İs­tan­bul’un ta­şı­dı­ğı risk­le­rin ma­li­ye­ti­ni can ve mal gü­ven­li­ği, ta­rih ve do­ğa fe­la­ke­ti gi­bi açı­lar­dan dü­şün­me­li, alı­şı­la­gel­miş ulus­la­ra­ra­sı ti­ca­ret ve hu­kuk viz­yo­nu­nun uzan­tı­sı olan bu­gün­kü du­ru­ma da­ha faz­la kat­lan­ma­ma­lı­dır.

Bu ne­den­le, bü­yük li­man ya­tı­rım­la­rı­nın ge­nel büt­çe dı­şın­da, dış kre­di­li ve yap-iş­let-dev­ret mo­de­li ile ger­çek­leş­ti­ril­me­si ka­çı­nıl­maz hâle gel­miş­tir. Yal­nız, Sa­yın Ba­ka­nım, bu yap-iş­let-dev­ret mo­de­li si­zin Ofer’e ver­di­ği­niz şek­liy­le ol­ma­ma­lı, da­ha çok ka­mu­ya açık bir şe­kil­de, her­ke­se açık ola­bi­le­cek şe­kil­de bu­nun ya­pıl­ma­sı sağ­lan­ma­lı­dır.

Li­man­la­rın özel­leş­ti­ril­me­si ile bu li­man­lar­dan ya­pı­la­cak tran­sit ta­şı­ma­cı­lık­tan Tür­ki­ye mil­yar­lar­ca do­lar ge­lir el­de ede­bi­le­ce­ği gi­bi, ba­zı ürün­le­rin Tür­ki­ye’de üre­tim ve mon­ta­jı­na yö­ne­lik sa­na­yi te­sis­le­rin ku­rul­ma­sı­nı sağ­la­ya­bi­lir.

Doğ­ru bü­yük­lük­te, doğ­ru za­man­da, doğ­ru yer­de, doğ­ru özel­lik­te plan­lan­ma­sı­nı te­mi­nen, li­man­lar mas­ter pla­nı­nın ger­çek­leş­ti­ril­me­si önem­li bir ih­ti­yaç­tır. Sa­yın Ba­ka­nım, li­man­la­rı Rum­la­ra aç­mak ye­ri­ne, li­man­lar­la il­gi­li bir mas­ter pla­nı ha­zır­lar­sa­nız, ben­ce, bu halk için da­ha iyi şey­ler yap­mış ola­cak­sı­nız.

Kı­sa­ca­sı, ün­lü bil­gin Eins­te­in’ın de­di­ği gi­bi, bu­gü­nün so­run­la­rı­nı dü­nün bil­gi­le­riy­le çöz­me­miz müm­kün de­ğil­dir. Ça­ğı­mız­da­ki hız­lı ge­li­şim ve de­niz yo­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğı­nın bü­yü­me­siy­le or­ta­ya çı­kan so­run­lar, an­cak cid­di bir ulaş­tır­ma po­li­ti­ka­sı ve özerk­lik­le sağ­la­na­bi­lir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, di­ğer ta­raf­tan, ha­va yol­cu ta­şı­ma­cı­lı­ğın­da­ki iyi­leş­tir­me­ler ve re­ka­be­tin önü­nün açıl­ma­sıy­la sek­tö­re ye­ni gi­riş­ler olum­lu kar­şı­lan­mak­ta ise de, bu­ra­da dik­kat edil­me­si ge­re­ken hu­sus, re­ka­bet şart­la­rın­da ka­li­te­nin ve gü­ven­li­ğin ris­ke edil­me­me­si­dir.

Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün 2006 yı­lı içe­ri­sin­de ya­yın­la­nan Tek­nik De­net­çi­le­rin Gö­rev, Yet­ki ve So­rum­lu­luk­la­rı Yö­net­me­li­ği içe­ri­sin­de ya­pı­lan de­ne­tim­ler­de, özel­lik­le ka­mu­oyu­nun me­rak­la bek­le­di­ği ve özel­lik­le be­nim Plan ve Büt­çe­de si­ze sor­du­ğum bir so­ru var­dı: CIA uçak­la­rı­nın ya da Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri uçak­la­rı­nın SA­NA de­ne­ti­mi­ne bı­ra­kı­lıp bı­ra­kıl­ma­dı­ğı­nı, de­ne­tim­den ge­çip geç­me­di­ği­ni öğ­ren­mek gi­bi bir so­ru sor­muş­tum, ama, bu­na da Sa­yın Ba­ka­nım, siz, ce­vap ver­me­miş­ti­niz. Çün­kü, bil­di­ği­miz gi­bi de Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri, özel­lik­le Gu­an­ta­na­mo ve­ya top­la­dık­la­rı, Müs­lü­man ke­sim­den top­la­mış ol­du­ğu in­san­la­rı ora­da iş­ken­ce­ye ta­bi tut­mak­ta­dır.

Pa­za­ra ye­ni gi­ren ha­va yol­la­rı­nın, özel­lik­le kı­sa me­sa­fe­li hat­lar­da re­ka­bet ede­bil­mek için da­ha sık se­fer dü­zen­le­me­le­ri ge­re­ke­ce­ğin­den, slot ta­lep­le­ri faz­la ola­cak, ay­rı­ca iş­lek sa­at­ler içe­ri­sin­de slo­ta sa­hip ol­ma­la­rı hay­li önem ka­za­na­cak­tır. Ar­tık, ha­va ula­şı­mın­da ye­ni stra­te­ji­ler ge­liş­tir­mek zo­run­da­yız. Ha­va ta­şı­ma­cı­lı­ğın­da uçu­cu per­so­ne­le ye­ni dü­zen­le­me­ler ge­ti­ren Ha­va İş Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı’nın bir ön­ce ya­sa­laş­ma­sı da ül­ke­mi­zin ha­va­cı­lık sek­tö­rü­nün önü­nü aça­cak­tır.

De­mir yol­la­rın­da­ki iyi­leş­tir­me­ler de­vam eder­ken, ka­za ve sa­bo­taj­la­rın sa­yı­sı da art­mak­ta­dır. Cum­hu­ri­ye­tin ilk yıl­la­rın­dan son­ra ih­mal edi­len bu ta­şı­ma tü­rün­de­ki alt­ya­pı prob­le­mi­nin kı­sa za­man­da aşıl­ma­sı, kay­nak ye­ter­siz­li­ği ne­de­niy­le müm­kün gö­rün­me­mek­te­dir. Hükûmet, iş ba­şı­na gel­di­ği gün­den bu ya­na de­mir yo­lu­nu bir dev­let po­li­ti­ka­sı ola­rak ele al­dık­la­rı­nı ve çok önem ver­dik­le­ri­ni, cum­hu­ri­yet ta­ri­hin­de en çok ya­tı­rı­mın 58’in­ci ve 59’un­cu Hükûmet­ler dö­ne­min­de ya­pıl­dı­ğı­nı söy­le­mek­te­dir. Pe­ki, de­mir yo­lu ya­tı­rı­mı ne an­lam ifa­de et­mek­te­dir? Bi­rin­ci ola­rak, ye­ni hat­lar ve ye­ni yol­lar yap­mak; ikin­ci ola­rak, mev­cut hat­la­rı ye­ni­le­me­yi ifa­de eder.

Ba­kı­nız, siz­le­re, Dev­let De­mir­yol­la­rı­nın 2002 yı­lın­dan iti­ba­ren öde­nek­le­ri­ni oku­mak is­ti­yo­rum: 2002 yı­lın­da Dev­let De­mir­yol­la­rı­na ay­rı­lan öde­nek 300 bin YTL, öde­ne­ğin har­ca­ma mik­ta­rı ise 111 bin YTL; 2003’te 255 bin YTL ay­rıl­mış, 192 bin YTL har­can­mış; 2004’te 713 bin YTL ay­rıl­mış öde­nek ola­rak, 383 bin har­can­mış; 2005’te 855 bin YTL ay­rıl­mış, 446 bi­ni har­can­mış; 2006 yı­lın­da 1 mil­yon 145 bin YTL ay­rıl­mış, 294 bi­ni har­can­mış.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, hız­lı tren de­nin­ce, ki­mi nok­ta­la­rı ha­tır­lat­mak is­te­rim si­ze: Bu pro­je hat re­ha­bi­li­tas­yo­nu ola­rak baş­la­mış, da­ha son­ra hız­lı tren pro­je­si­ne çev­ril­miş­tir. İlk etap An­ka­ra-Es­ki­şe­hir eta­bı 437 mil­yon eu­ro­ya iha­le edil­miş, ama bu, da­ha son­ra fi­yat far­kıy­la 650 mil­yon eu­ro­ya çı­ka­rıl­mış­tır. Son alı­nan 120 mil­yon eu­ro­luk an­laş­ma bu­nun dı­şın­da­dır. Üs­te­lik An­ka­ra-Es­ki­şe­hir ola­rak açık­la­nan kı­sım, esa­sın­da Esen­kent-Es­ki­şe­hir ara­sı­nı kap­sa­mak­ta­dır. Sin­can-Esen­kent ara­sı ise 2005 yı­lın­da iha­le edil­miş­tir. An­ka­ra-Sin­can ara­sı­nın ne ola­ca­ğı da meç­hul­dür.

Yi­ne ha­tır­lat­mak is­te­rim ki, Ha­zi­ran 2003 yı­lın­da te­mel at­ma tö­re­nin­de ko­nu­şan Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mız, 5 Ara­lık 2005 ta­ri­hin­de hız­lı tren se­fer­le­ri­ne baş­la­na­ca­ğı­nı ve ilk bi­le­ti de ken­di­si­nin sa­ta­ca­ğı­nı söy­le­miş­tir. Şim­di, An­ka­ra-İs­tan­bul ara­sı­nı, bı­ra­ka­lım bu­nu, Sin­can-Es­ki­şe­hir ara­sın­da bi­le ne za­man se­fe­re baş­la­na­ca­ğı bi­lin­me­mek­te­dir. Ekim so­nu iti­ba­rıy­la Esen­kent-Es­ki­şe­hir ara­sı­nın fi­zi­ki ger­çek­leş­me­si yüz­de 70’tir. Ne za­man bi­te­cek, ne za­man se­fe­re baş­la­na­cak, bi­lin­me­mek­te­dir.

Sa­yın Ba­kan 2007 yı­lın­da de­ne­me se­fer­le­ri­ne baş­la­ya­ca­ğı­nı Plan Büt­çe ko­nuş­ma­sın­da söy­le­miş­ti. İn­şal­lah açı­lır, biz de gö­rü­rüz. Üs­te­lik ikin­ci etap de­ni­len Es­ki­şe­hir-İs­tan­bul ara­sı­nın iha­le­si he­nüz so­nuç­lan­ma­mış­tır. Za­ten bu ke­sim­de de Kö­se­köy’e ka­dar olan ke­sim iha­le edi­le­cek­tir. Kö­se­köy’den son­ra­sı­nın ne ola­ca­ğı da bi­lin­me­mek­te­dir.

Sa­yın Ba­ka­nım, Kö­se­köy’le Hay­dar­pa­şa ara­sın­da­ki me­sa­fe 100 ki­lo­met­re­dir. Aca­ba bu ara­yı oto­büs­le mi ta­şı­ma­yı dü­şü­nü­yor­su­nuz? Bü­tün va­tan­daş­la­rın, si­vil top­lum ku­ru­luş­la­rı­nın, ak­lı ba­şın­da ki­şi ve ku­rum­la­rın kar­şı çık­ma­sı­na rağ­men, gö­zü­nü rant bü­rü­yen ve “Hay­dar­pa­şa’yı sa­ta­ca­ğım” di­yen ik­ti­dar hız­lı tren­le­ri ne­re­de son du­rak ya­pa­ca­ğı­nı bil­me­mek­te­dir. Bu na­sıl bir dev­let po­li­ti­ka­sı­dır? Bu, ol­sa ol­sa kap­tı kaç­tı po­li­ti­ka­sı olur. Hay­dar­pa­şa’yı sa­tıp, pa­ra­sıy­la ye­ni yol ve gar­lar ya­pa­cak­la­rı­nı açık­lı­yor sa­yın ik­ti­dar. Dört se­ne­de ya­pa­ma­dı­ğı­nı Hay­dar­pa­şa’yı sa­ta­rak mı ya­pa­cak­sın Sa­yın Ba­ka­nım? Ha­ni Türk Te­le­ko­mun özel­leş­ti­ril­me­siy­le el­de edi­le­cek ge­lir ye­ni de­mir yo­lu ya­pı­mı­na ak­ta­rı­la­cak­tı? Ak­ta­rı­la­ma­dı. Ben mil­let adı­na so­ru­yo­rum si­ze Sa­yın Ba­ka­nım: Türk Te­le­ko­mun özel­leş­tir­me ge­li­ri­nin ne ka­da­rı ye­ni de­mir yo­lu ya­pı­mı­na har­can­dı? Hiç har­ca­ma­dı­nız. Bu, Hay­dar­pa­şa’yı sat­tık­la­rın­da da böy­le ola­cak. Hay­dar­pa­şa Ga­rı’nın bir ör­ne­ği­ni İs­tan­bul’un ne­re­sin­de ya­pa­cak­sa­nız? Bi­ze söy­ler­se­niz se­vi­ni­riz. Şim­di bi­le ye­ter­siz kal­dı­ğı için ge­liş­ti­ril­me­si ge­re­ken bu ga­rı ne­re­de in­şa ede­cek­si­niz? Yok­sa, de­mir yol­la­rı­nı önem­si­yo­ruz di­ye­rek yok et­me­ye mi ça­lı­şı­yor­su­nuz Sa­yın Ba­ka­nım? Bu öde­nek ve har­ca­ma ra­kam­la­rıy­la za­ten so­nun­da ola­cak olan odur. Bu öde­nek­ler ve har­ca­ma ra­kam­la­rıy­la hız­lı tren de­ğil, ya­vaş tren hat­tı bi­le ya­pa­ma­yız, müm­kün de­ğil.

De­mir yol­la­rı­nın uzun­lu­ğu 10 bin ki­lo­met­re­dir, ray öm­rü ise yir­mi beş yıl­dır. Ya­ni, yıl­da or­ta­la­ma 400-500 ki­lo­met­re yol ye­ni­le­me ça­lış­ma­sı ge­rek­mek­te­dir.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, dev­let po­li­ti­ka­sın­dan söz eden ar­ka­daş­la­rı­mı­zın 2002 ve 2006 yıl­la­rı ara­sın­da yap­tı­ğı yol ye­ni­le­me ça­lış­ma­sı 455 ki­lo­met­re­dir. Bir yıl­da ya­pıl­ma­sı ge­re­ken yak­la­şık ola­rak beş yıl­da ya­pıl­mış­tır. Bu­nun ne­re­si ba­şa­rı?

Sa­yın Baş­ba­kan, de­mir yo­luy­la il­gi­li yap­tı­ğı açık­la­ma­da, Onun­cu Yıl Mar­şı’nı kas­te­de­rek “Marş­la de­mir yo­lu ol­maz.” di­yor­du. Sa­yın Ba­ka­nım, siz ne yap­tı­nız? Bu Hükûmet için de­mir yo­lu dev­let po­li­ti­ka­sı de­ğil, ol­sa ol­sa çar­çur et­me, ka­mu kay­nak­la­rı­nı he­ba et­me, yan­daş­la­rı­nı ka­yır­ma po­li­ti­ka­sı ola­bi­lir.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ay­nı pa­ra­lel­de yü­rü­tü­len Mar­ma­ray ve Tüp Ge­çiş Pro­je­le­rin­de ise, hız­lı tren­le­rin son nok­ta­la­rı­nın hiç­bir şe­kil­de dik­ka­te alın­ma­dı­ğı gö­rül­mek­te­dir. Mar­ma­ray Pro­je­si Bo­ğa­zi­çi Tüp Ge­çit’in Hay­dar­pa­şa ile Ahır­ka­pı ara­sı­na sa­de­ce tü­pün ma­li­ye­ti öde­ne­rek ya­pıl­ma­sı ak­lın yo­lu iken, top­ra­ğı oyup, ay­rı­ca ki­lo­met­re­ler­ce tü­nel ge­rek­ti­ren Üs­kü­dar-Sir­ke­ci ara­sı­na yer­leş­ti­ril­me­si­nin man­tı­ğı sa­vu­nu­la­maz.

Kal­dı ki, bu yan­lış çö­züm, mil­yar do­lar­lar­la öl­çü­le­cek ma­li­yet ar­tı­şı­nın öte­sin­de, Sir­ke­ci-Ye­ni­ka­pı ara­sın­da var­lı­ğı bi­li­nen top­rak al­tın­da­ki ar­ke­olo­jik ka­lın­tı­la­rı da ke­sin­lik­le tah­rip ede­cek­tir. An­cak yö­ne­ti­min bu yön­de doğ­ru bir ka­rar ve­re­bi­le­ce­ği ko­nu­sun­da umu­du­mu­zu, İs­tan­bul­lu­lar adı­na hâlâ yi­tir­me­dik. Sa­yın Ba­ka­nın da bu yön­de uya­rı­la­rı­mı­zı dik­ka­te ala­ca­ğı­nı te­men­ni edi­yo­ruz.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye, ka­ra yol­la­rı odak­lı ba­kış açı­sı­nı ve onun yan­sı­ma­sı olan 40 bin çe­ki­ci ve 600 bin kam­yon sa­yı­sıy­la övün­me­yi bir ke­na­ra bı­rak­ma­lı­dır. Ulus­la­ra­ra­sı ka­ra yo­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğı­nı dü­zen­le­yen ve Tür­ki­ye'nin et­kin bi­çim­de ya­rar­lan­dı­ğı TIR kar­ne­si sis­te­mi­ne yö­ne­lik son dö­nem­de or­ta­ya çı­kan ge­liş­me­le­rin, dün­ya TIR kar­ne­si kul­la­nı­mı­nın yak­la­şık 600 bin ci­va­rın­da ol­du­ğu­nu ve bu ra­ka­mın yüz­de 20’si Tür­ki­ye ta­ra­fın­dan re­zerv edil­mek­te­dir.

Tür­ki­ye dış ti­ca­re­ti­nin yüz­de 40’ı da Türk tır fi­lo­suy­la ya­pıl­dı­ğı­na gö­re, bu sis­te­min kal­dı­rıl­ma­sı hâlin­de 80 mil­yar do­lar­lık Türk ih­ra­ca­tı­nın yüz­de 40’ını tır fi­lo­su­nun ta­şı­dı­ğı dik­ka­te alın­dı­ğın­da, ko­nu­nun ha­ya­ti bir öne­me sa­hip ol­du­ğu­nu bir kez da­ha di­le ge­tir­mek is­ti­yo­rum.

Tür­ki­ye, yıl­lık ola­rak Ba­tı’ya 300 bin se­fer dü­zen­le­mek­te­dir. TIR kar­ne­si­ne gö­re ya­pı­lan bu ta­şı­ma­cı­lık ucuz ma­li­yet­le ya­pıl­mak­ta­dır. Eğer bu sis­tem kal­kar­sa, Türk tır­la­rı her ge­çiş yap­tık­la­rı ül­ke­nin güm­rük ka­pı­sı­na pa­ra öde­mek zo­run­da ka­la­cak­lar­dır. Mev­cut TIR kar­ne­si sis­te­mi kal­dı­rıl­dı­ğın­da Tür­ki­ye, sa­de­ce 25 ül­ke­ye ta­şı­ma­cı­lık ya­pa­bi­le­cek­tir. AB’ye üye ol­ma­yan 30 ül­ke­ye, ya­ni, Or­ta As­ya’ya, Or­ta Do­ğu’ya ta­şı­ma iş­le­mi ger­çek­leş­ti­re­me­ye­ce­ği­nin Ba­kan­lı­ğın bü­rok­rat­la­rı ta­ra­fın­dan bi­lin­me­si ge­rek­mek­te­dir Sa­yın Ba­ka­nım.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ül­ke­miz­de­ki ka­dar oto­büs­le yol­cu ta­şı­ma­cı­lı­ğı ve kam­yon yük ta­şı­ma­cı­lı­ğı ya­pan baş­ka bir Av­ru­pa ül­ke­si yok­tur. 500’den faz­la fir­ma ve 10 bi­ne ya­kın oto­büs­le kent­ler ara­sı yol­cu ta­şı­ma­cı­lı­ğı ya­pı­lı­yor. Ül­ke­mi­zi baş­tan ba­şa ka­te­den, ge­ce gün­düz de­me­den hiz­met üre­ten, 3 mil­yar do­lar iş hac­mi, 7,5 mil­yar do­lar ya­tı­rım ve 350 bin in­sa­na is­tih­dam ya­ra­tan oto­büs­çü­le­ri­mi­zin sek­tör­de ayak­ta du­ra­bil­me­le­ri için şe­hir­ler ara­sı yol­cu ta­şı­ma­cı­lı­ğı ya­pan fir­ma­la­ra ÖTV ve KDV oran­la­rın­da cid­di bir dü­şüş ger­çek­leş­ti­ril­me­si ge­re­ki­yor.

Sa­yın Ba­ka­nım, bu­nu da­ha ön­ce Ha­ri­ri ai­le­si­ne yap­mış­tı­nız, bu­nu ha­tır­lat­mak is­te­rim. Bu­nu ken­di kam­yon­cu­la­rı­mız ve ken­di oto­büs­çü­le­ri­miz için ya­par­sak, ger­çek­ten, ben ken­di adı­ma, Ana­va­tan Par­ti­si adı­na Hükûme­ti­ni­ze, si­ze ge­lip te­şek­kür ede­ce­ğim.

Ka­ra yol­la­rın­da, ay­rı­ca, 20 yaş üs­tü ta­şı­ma ve yük araç­la­rıy­la tra­fi­ğe çı­kan kam­yon­la­rın hem çev­re hem de tra­fik so­run­la­rı­na yol aç­tı­ğı­nı da­ha ön­ce ben de­fa­lar­ca bu­ra­da söy­le­miş­tim. Bu araç­la­rın tra­fik­ten çe­kil­me­si ve araç­la­rın ye­ni­len­me­si için bir teş­vik sis­te­mi­nin oluş­tu­rul­ma­sı ge­re­ki­yor.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Te­le­kom sek­tö­rü­nü re­ka­be­te aç­ma­yı amaç­la­yan bir di­zi dü­zen­le­me ge­çen yıl ya­pıl­ma­sı­na rağ­men, Türk Te­le­kom ve dev­let ta­ra­fın­dan ya­ra­tı­lan pi­ya­sa­ya gi­riş en­gel­le­ri bu dü­zen­le­me­le­ri kâğıt üze­rin­de bı­rak­tı. Ör­ne­ğin, uzak me­sa­fe te­le­fon hiz­me­ti li­san­sı alan fir­ma­lar, Türk Te­le­ko­mun ara bağ­lan­tı üc­ret­le­ri için te­kel­ci fi­yat po­li­ti­ka­sı iz­le­me­si yü­zün­den pi­ya­sa­ya gi­re­me­di­ler.

Bir di­ğer ör­nek de, kab­lo­lu TV ya­yın­la­rı için­dir. Kab­lo­lu TV ya­yın­la­rı, re­ka­be­tin en hız­lı oluş­tu­ru­la­bi­le­ce­ği alan­lar­dan bi­ri­si ol­du­ğu için, bu­gün, dün­ya ge­ne­lin­de alt sek­tö­re re­ka­bet şart­la­rı hâkim­dir. Bu­gün, Af­ri­ka’nın ta­ma­mın­da, Av­ru­pa’nın yüz­de 89’un­da, Ame­ri­ka’nın yüz­de 87’sin­de, As­ya Pa­si­fik’in yüz­de 75’in­de kab­lo­lu TV ya­yın­la­rı re­ka­be­te açık bir pi­ya­sa oluş­tur­mak­ta­dır. Ül­ke­miz­de bu işin son de­re­ce ama­tör el­ler­de, hâlâ dev­let te­ke­lin­de sür­dü­rül­me­si için ıs­rar edil­mek­te­dir.

Müm­kün olan en kı­sa za­man için­de kab­lo­lu TV ala­nın­da re­ka­be­ti ya­ra­ta­cak şart­lar ya­ra­tıl­ma­lı­dır. Bir­çok fir­ma işe baş­lar­ken al­dık­la­rı ele­man­la­rı iş­ten çı­kar­ma­ya baş­la­dı. Re­ka­bet Ku­ru­lu ve Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Üst Ku­ru­lu da bu ola­yı tri­bün­ler­den sey­ret­me­ye ça­lı­şı­yor.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, özel­leş­tir­me ya­pı­lır­ken dik­ka­te alın­ma­sı ge­re­ken en önem­li un­sur­lar, özel bir te­ke­lin ya­ra­tıl­ma­ma­sı ve sek­tö­rü dü­zen­le­yi­ci bir sis­te­min ça­lı­şı­yor ol­ma­sı­dır di­ye­rek bu kür­sü­den di­le ge­tir­miş­tik. Şim­di ne ol­du? İk­ti­sat bi­li­min­de bir ku­ral var­dır Sa­yın Ba­ka­nım: Özel te­kel­den da­ha kö­tü bir pi­ya­sa olu­şu­mu yok­tur. Hü­kü­me­tin Te­le­ko­mun yüz­de 55 his­se­si­ni Su­udi Ara­bis­tan kö­ken­li Ha­ri­ri ai­le­si şir­ke­ti olan Öger’e sat­ma ka­ra­rı bir özel te­ke­lin ya­ra­tıl­ma­sı­na ne­den ol­muş­tur. Ku­rum­lar ver­gi­si in­di­ri­mi ise Ha­ri­ri ai­le­si­ne su­nu­lan özel bir jest­tir. Ku­rum­lar ver­gi­si­nin 10 pu­an dü­şü­rü­le­ce­ği, Te­le­kom sa­tı­şın­dan ön­ce ka­mu­oyu­na açık­lan­mış ol­say­dı, Te­le­ko­mun  de­ğe­ri da­ha faz­la ol­maz mıy­dı Sa­yın Ba­ka­nım? İş­te, si­zin va­tan sev­gi­ni­zin en ba­riz gös­ter­ge­le­rin­den bir ta­ne­si bu­dur.

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si üze­ri­ne ko­nu­şur­ken, hem ula­şım po­tan­si­ye­li­mi­zi hem ula­şım so­run­la­rı­nı ifa­de et­tim. Ula­şım sek­tö­rü ve ulaş­tır­ma hiz­met­le­riy­le il­gi­li ya­pıl­ma­sı zo­run­lu iş­ler var­dır. Bu Hükûmet bu iş­le­ri ba­şa­ra­ma­mış­tır. Ulaş­tır­ma sek­tö­rü açı­sın­dan eş­ya ha­re­ke­ti­nin ser­best­leş­ti­ril­me­si ve ta­şı­ma po­li­ti­ka­la­rı bir ara­da dü­şü­nül­me­li­dir. Ül­ke­miz­de her bir ta­şı­ma tü­rün­de hu­ku­ki yön­den ve ya­pı­sal alan­da kök­lü re­form­la­ra ih­ti­yaç var­dır. Ka­ra­yo­lu dı­şın­da­ki ta­şı­ma sek­tö­rü el­li yıl­dır ih­mal edil­miş­tir ve ya­kın va­de­de Hükûme­ti­niz ta­ra­fın­dan da ta­şı­ma tür­le­ri ara­sın­da bir den­ge­nin sağ­lan­ma­sı bek­len­me­mek­te­dir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı, sos­yal so­rum­lu­luk ve va­tan­da­şa hiz­met nok­ta­sın­da, ça­lış­ma­la­rı­nı, ob­jek­tif kri­ter­ler içe­ri­sin­de, ça­ğın ge­tir­di­ği tek­no­lo­jik do­na­nım­lar­la yap­mak mec­bu­ri­ye­tin­de­dir. Yok­sa, kâğıt üze­rin­de…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim, ek sü­re ver­dim, lüt­fen ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yın.

TU­RAN TÜY­SÜZ (De­vam­la) – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Baş­kan, bi­ti­ri­yo­rum.

Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mı­zın de­di­ği gi­bi, Tür­ki­ye on-li­ne’dır, fa­kat, bu­ra­da Hükûme­ti­miz off-li­ne ol­du di­ye dü­şü­nü­yo­rum ben. (ANAP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Bu dü­şün­ce­ler­le 2007 Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si­nin ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yor ve yü­ce Mec­li­si  say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Baş­kan. (Ana­va­tan Par­ti­si sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Tüy­süz.

Grup­lar adı­na ko­nuş­ma­lar ta­mam­lan­mış­tır.

Şim­di,  şa­hıs­lar adı­na ko­nuş­ma ta­le­bi var.

Leh­te ol­mak üze­re, Ada­na Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ay­han Zey­nep Te­kin Bö­rü. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Sü­re­niz on da­ki­ka efen­dim. Bu­yu­run.

AY­HAN ZEY­NEP TE­KİN BÖ­RÜ (Ada­na) – Te­şek­kür ede­rim.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; 2007 Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı’nın do­ku­zun­cu tu­run­da Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı ve bağ­lı ku­ru­luş­lar büt­çe­si­nin le­hi­ne ki­şi­sel gö­rü­şü­mü be­lirt­mek üze­re söz al­mış bu­lun­mak­ta­yım. Bu ve­si­ley­le 2007 büt­çe­si­nin ül­ke­mi­ze, mil­le­ti­mi­ze şim­di­den ha­yır­lı uğur­lu ol­ma­sı­nı te­men­ni edi­yor, siz­le­ri ve ek­ran­la­rı ba­şın­da büt­çe gö­rüş­me­le­ri­ni ta­kip eden va­tan­daş­la­rı­mı­zı say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Ön­ce­lik­le, gö­rüş­me­le­rin baş­la­dı­ğı gün­den bu ya­na özel­lik­le mu­ha­le­fet mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rı­mı­zın büt­çe ka­nu­nuy­la il­gi­si ol­ma­yan ve işi âde­ta ge­cik­tir­me­ye yö­ne­lik bir­ta­kım ko­nuş­ma­lar yap­tık­la­rı­na şa­hit ol­ma­nın üzün­tü­sü­nü ya­şı­yo­rum.

Büt­çe, ül­ke­mi­zin en önem­li ka­nun­la­rın­dan bi­ri­dir ve bu­ra­da işin esa­sı üze­rin­de du­ra­rak mev­zu­yu tar­tış­mak amaç ol­ma­sı ge­rek­ti­ği hâlde, işi, er­ken se­çim saf­sa­ta­la­rı, Cum­hur­baş­kan­lı­ğı se­çi­mi, re­jim me­se­le­le­ri…

ALİ RI­ZA BO­DUR (İz­mir) – De­mok­ra­si­ler­de er­ken se­çim saf­sa­ta di­ye anıl­maz.

AY­HAN ZEY­NEP TE­KİN BÖ­RÜ (De­vam­la) – …Baş­ba­kan­lık Müs­te­şa­rı gi­bi, son de­re­ce su­ni, gün­de­mi­miz­le uzak­tan ya­kın­dan il­gi­si ol­ma­yan mev­zu­lar­la tı­ka­ma­ya  kal­kış­mak, Mec­li­sin bir sa­at­lik ça­lış­ma­sı­nın va­tan­da­şa ne­ye mal ol­du­ğu­nu bi­le bi­le, hem za­ma­nı­mı­zı hem de mad­di kay­nak­la­rı­mı­zın is­raf edil­di­ği­ni ha­tır­lat­mak is­te­rim.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Sa­yın Baş­kan, ce­vap hak­kı do­ğu­yor, dik­ka­ti­ni­zi çe­ke­rim.

AY­HAN ZEY­NEP TE­KİN BÖ­RÜ (De­vam­la) – Ben, ko­nuş­ma­mı, za­ma­nım el­ver­di­ğin­ce büt­çe ka­nu­nu is­ti­ka­me­tin­de kul­lan­mak ar­zu­sun­da­yım.

Ulaş­tır­ma ve ha­ber­leş­me fa­ali­yet­le­ri, millî ge­li­ri­mi­zin yüz­de 15’ini oluş­tu­ran bir hiz­met ala­nı­dır ve Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı, bağ­lı il­gi­li ve iliş­ki­li ku­ru­luş­la­rı yak­la­şık 135 bin ça­lı­şa­nı ile bu hiz­met­le­ri ver­mek­te­dir.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Zey­nep Ha­nım, mu­ha­le­fet ko­nuş­ma­ya­cak mı?

AY­HAN ZEY­NEP TE­KİN BÖ­RÜ (De­vam­la) – Ba­kan­lı­ğın 2007 yı­lı için ön­gö­rül­müş büt­çe mik­ta­rı yak­la­şık 821 mil­yon ye­ni Türk li­ra­sı­dır. Bu büt­çe­nin ken­di için­de­ki da­ğı­lı­mı­na göz at­tı­ğı­mız­da “ser­ma­ye gi­der­le­ri” di­ye ad­lan­dı­rı­lan ya­tı­rım­lar yak­la­şık 600 mil­yon YTL olup bu­nun da 350 mil­yon YTL gi­bi bü­yük bir kıs­mı­nın de­mir yo­lu sek­tö­rü­ne ay­rıl­dı­ğı­nı gör­mek­te­yiz. Ay­rı­ca, ha­ber­leş­me, ev­ren­sel hiz­met­ler için 91 mil­yon, ha­va yo­lu sek­tö­rü için 37 mil­yon, ka­mu­laş­tır­ma­ya 32 mil­yon, li­man­lar ve ba­lık­çı ba­rı­nak­la­rı için 42 mil­yon, tu­rizm­de­ki li­man­lar sek­tö­rü­ne 50 mil­yon ye­ni Türk li­ra­sıy­la bir­lik­te ya­tı­rım büt­çe­si­nin şe­kil­len­di­ği­ne şa­hit olu­yo­ruz. İk­ti­da­rı­mız ön­ce­si ken­di gi­der­le­ri­ni da­hi kar­şı­la­mak­ta zor­la­nan bir ba­kan­lık büt­çe­si­nin 2007’de yüz­de 75’i ya­tı­rım­la­ra ay­rıl­mak­ta, ka­lan kıs­mı da di­ğer har­ca­ma­la­ra git­mek­te­dir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; ulaş­tır­ma­da ül­ke­mi­zin coğ­ra­fi du­ru­mu dik­ka­te alın­dı­ğın­da acı bir ger­çek or­ta­ya çık­mak­ta­dır. 2002 yı­lın­dan ön­ce ulaş­tır­ma sek­tö­rün­de te­ra­zi­nin bir ke­fe­si sü­rek­li ka­ra­yol­la­rı le­hi­ne ol­duk­ça ağır­laş­tı­rı­lır­ken 8.400 ki­lo­met­re sa­hi­li, 70’in üze­rin­de ha­va­ala­nı, 11 bin ki­lo­met­re­lik de­mir yo­lu olan ül­ke­miz­de ne ya­zık ki ta­şı­ma­cı­lık­ta yüz­de 6’lık bir ora­na bu üç ta­şı­ma sis­te­mi­miz sı­kış­mış du­rum­day­dı.

Pek çok alan­da el­li yıl­dır bi­rik­miş­li­ğin, ih­mal edil­miş­li­ğin üze­ri­ne ge­len AK Par­ti İk­ti­da­rı, yet­ki ve so­rum­lu­lu­ğu­nu üze­ri­ne al­dı­ğı gün­den bu ya­na du­ru­mun dü­zel­til­me­si yö­nün­de­ki ça­lış­ma­lar­da, ic­ra­atın için­de olan­la­rı bir ya­na bı­ra­kın, ül­ke­mi­zin ya­şa­dı­ğı de­ği­şim, ra­hat­lık­la, her­kes­çe fark edil­mek­te­dir.

Ba­kan­lık, bu­gü­ne ka­dar el yor­da­mıy­la ya­pı­lan bu uy­gu­la­ma­yı Tür­ki­ye’nin gün­de­min­den çı­kart­mış, bir plan dâhi­lin­de fa­ali­yet­le­ri­ne şe­kil ve­ril­me­si hu­su­su­nu oturt­muş­tur. Bu sis­tem, Ba­kan­lık ta­ra­fın­dan 2005 yı­lın­da ta­mam­la­na­rak yü­rür­lü­ğe kon­muş­tur. Bu plan­da, ka­ra, de­niz, ha­va, de­mir yo­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğı­nın bir­bi­ri­ne pa­ra­lel ge­liş­me­si ve ya­pı­la­cak pro­je­ler­le de­niz, ha­va ta­şı­ma­cı­lı­ğı ile de­mir yo­lu iş­let­me­ci­li­ği ön­ce­lik­li ol­mak üze­re, ula­şım tür­le­ri ara­sın­da­ki den­ge­yi be­lir­li bir pe­ri­yot, be­lir­li bir prog­ram dâhi­lin­de sağ­la­mak amaç­lan­mış­tır. Bu­nun için or­ta­ya çı­kan plan, bir an­lam­da ulaş­tır­ma sek­tö­rü­mü­ze re­fe­rans kod­la­rı ge­tir­miş­tir.

AK Par­ti İk­ti­da­rıy­la bir­lik­te sek­tö­rel ça­lış­ma­lar, Ba­kan­lı­ğın her ge­çen gün bü­yü­yen ve iv­me ka­tet­ti­ği­ni gös­ter­mek­te­dir. Me­se­la, de­mir yo­lu sek­tö­rü ya­tı­rım öde­ne­ği, 2002’de 230 mil­yon YTL iken, dört yıl­lık sü­re içe­ri­sin­de sü­rek­li bir ar­tış ya­şan­mış ve 1 mil­yar 145 mil­yon YTL’ye ulaş­mış­tır.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; dik­kat edil­me­si ge­re­ken nok­ta, son kırk yıl içe­ri­sin­de de­mir yol­la­rı­mı­za ay­rı­lan ya­tı­rım öde­nek­le­ri­nin tam 2 ka­tı­nı, dört yıl­da Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı bu sek­tö­re ayır­mış­tır. Tür­ki­ye, de­mir yol­la­rı­nı, geç de ol­sa dev­let po­li­ti­ka­sı ola­rak ka­bul et­ti. Bu­nun en bü­yük ka­nı­tı da bu sek­tö­re ay­rı­lan kay­nak mik­ta­rı­dır.

Hız­lı de­mir yo­lu iş­let­me­ci­li­ği­ni ilk gi­ri­şi­mi de AK Par­ti dö­ne­min­de baş­la­tıl­mış­tı. Hâli­ha­zır­da, An­ka­ra-İs­tan­bul, An­ka­ra-Kon­ya ara­sı aşa­ğı yu­ka­rı 745 ki­lo­met­re­lik par­kur in­şa­atı de­vam et­mek­te­dir ve ül­ke­mi­zin pek çok ye­rin­de in­şa­atı de­vam eden on­lar­ca ve her bi­ri Tür­ki­ye için ha­ya­ti de­ğer­de dev pro­je­ler, Ba­kan­lı­ğın İn­ter­net si­te­sin­de gö­rü­le­cek­tir. İn­şa­atı de­vam eden yol­lar ve tü­nel­ler­le bir­lik­te, şe­hir­ler ara­sın­da­ki me­sa­fe, bu sa­ye­de da­ki­ka­lar­la ifa­de edi­lir bir sü­re­ye in­miş ola­cak­tır. Bu yol­lar, Tür­ki­ye’yi çağ­daş Ba­tı’nın, Ata­türk’ün bi­ze he­def gös­ter­di­ği ge­liş­miş mil­let­le­rin de­mir yo­lu iş­let­me­ci­li­ği­ne ka­vuş­tu­ra­cak­tır.

1912’den be­ri el atıl­ma­mış de­mir yol­la­rı var­dı ve bu hâliy­le tren yol­la­rı kul­la­nıl­ma­ya de­vam edil­mek­tey­di. Ta­bii, bir yan­dan lo­ko­mo­tif­le­ri­mi­zi ye­ni­le­me­miz ve mev­cut iş­let­me­ci­li­ği de de­vam et­tir­me­miz ge­rek­mek­te­dir. Bu yüz­den, TÜ­LOM­SAŞ’ta, Es­ki­şe­hir’de yer­li kat­kı ora­nı yüz­de 51 olan ilk de­fa lo­ko­mo­tif ima­lat­la­rı­na baş­la­nıl­mış ve Ekim 2006 iti­ba­rıy­la, 38 adet lo­ko­mo­tif üre­til­miş­tir.

Ba­kan­lı­ğın yü­rüt­tü­ğü bir önem­li pro­je de 1860’tan bu ya­na bir rü­ya hâli­ne ge­len, 2004 ta­ri­hin­de Baş­ba­ka­nı­mız ta­ra­fın­dan te­mel­le­ri atı­lan, hem İs­tan­bul’un top­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğı­nı fe­rah­la­ta­cak hem de do­ğu-ba­tı ara­sın­da­ki İpek Yo­lu­nu âde­ta ye­ni­den ha­ya­ta ge­çi­re­cek Mar­ma­ray Pro­je­si­dir. Sa­at­te 150 bin yol­cu­nun fay­da­la­na­ca­ğı bu pro­je, ça­ğın bü­yük ya­pıt­la­rın­dan bi­ri­ni oluş­tur­mak­ta­dır.

Hükûme­ti­miz dö­ne­min­de, üç ta­ra­fı de­niz­ler­le çev­ri­li ül­ke­miz­de de­niz­ci­lik ala­nın­da da bü­yük atı­lım­lar ya­pıl­mış­tır. Ro-Ro ta­şı­ma­cı­lı­ğın­da Tür­ki­ye, dün­ya­da üçün­cü, Av­ru­pa’da ise bi­rin­ci sı­ra­ya yük­sel­miş­tir. Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­mı­zın ha­va yo­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğın­da ge­liş­tir­di­ği pro­je ve sağ­la­dı­ğı imkânlar, sek­tör­de bü­yük ge­liş­me kay­det­tir­miş­tir. Bu­nun so­nu­cun­da, ruh­sat alan iş­let­me­ler ba­zın­da 2003 yı­lın­da sa­de­ce 162 adet uça­ğı­mız var­ken, bu­gün 259 adet uçak sa­yı­sı­na ula­şıl­mış­tır. 2003 yı­lın­da 13 iş­let­me fa­ali­yet gös­te­rir­ken, bu sa­yı 2006 so­nun­da 20’ye ulaş­mış­tır. Ta­şı­nan yol­cu ve yük mik­ta­rı da ay­nı oran­da art­mış­tır.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı büt­çe­siy­le il­gi­li de bir­kaç cüm­ley­le gö­rüş­le­ri­mi ifa­de et­mek is­ti­yo­rum.

Tür­ki­ye’nin millî sa­vun­ma po­li­ti­ka­sı­nı yön­len­di­ren te­mel il­ke, Ulu Ön­de­ri­mi­zin “Yurt­ta sulh, ci­han­da sulh.” ve­ci­ze­siy­le be­lir­til­miş­tir. Bu te­mel gö­rüş­ten ha­re­ket­le, Tür­ki­ye, ulu­sal bir­li­ğin ve ulus­la­ra­ra­sı an­laş­ma­lar­dan do­ğan hak­la­rı­nın ko­run­ma­sı pren­si­bi­ni esas ala­rak, bü­tün ül­ke­ler­le dost­luk ve iş bir­li­ği te­me­li­ne da­ya­lı ola­rak iliş­ki­le­ri­ni ge­liş­tir­mek­te­dir.

13 mil­yar 524 mil­yon YTL’lik Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 yı­lı büt­çe tek­li­fi, mev­cut eko­no­mik ve sos­yal po­li­ti­ka­lar, or­ta va­de­li prog­ram ve enf­las­yon­la mü­ca­de­le prog­ra­mı çer­çe­ve­sin­de ka­mu açık­la­rı­nın sı­nır­lı bir bo­yut­ta tu­tul­ma­sı ama­cıy­la alı­nan ted­bir­le­rin ge­rek­tir­di­ği ka­mu har­ca­ma­la­rı­nın azal­tıl­ma­sı ça­lış­ma­la­rı ve Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin zo­run­lu ih­ti­yaç­la­rı ile ulus­la­ra­ra­sı si­ya­sal du­rum dik­ka­te alı­na­rak aza­mi ta­sar­ruf pren­si­biy­le ha­zır­lan­mış­tır.

Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­mız ge­rek yurt içi ge­rek yurt dı­şın­da mey­da­na ge­len ge­liş­me­le­ri dik­kat­li­ce iz­le­mek­te ve ya­pı­sal re­form­la­rı­nı bu kap­sam­da ele al­mak­ta­dır. He­def­le­ri­nin so­nu­cu için, mil­let­çe ay­nı his ve duy­gu­la­rı pay­laş­mak­ta­yız.

Mil­le­tin her za­man sof­ra­sın­da, si­ne­sin­de, kal­bin­de olan AK Par­ti, ken­din­den ön­ce­ki dö­nem­de ya­şa­nan sı­kın­tı­la­rı aşıp yep­ye­ni bir Tür­ki­ye he­de­fin­de iler­ler­ken, es­ki ik­ti­dar­la­rın borç yü­kü­nü de sır­tı­na al­dı. IMF’ye olan borç, ka­rar­lı eko­no­mi po­li­ti­ka­la­rı sa­ye­sin­de 22 mil­yar 79 mil­yon do­lar­dan 9 mil­yar 673 mil­yon do­la­ra in­di. Uy­gu­la­dı­ğı ka­rar­lı eko­no­mi po­li­ti­ka­lar, Tür­ki­ye’yi, otuz se­kiz yıl son­ra enf­las­yon­da tek ha­ne­li ra­kam­lar­la ta­nış­tır­dı.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Müt­hiş ba­şa­rı ol­muş! Ku­zey Irak’a gir­di­niz!

AY­HAN ZEY­NEP TE­KİN BÖ­RÜ (De­vam­la) – Bi­tir­mek üze­re­yim…

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

AY­HAN ZEY­NEP TE­KİN BÖ­RÜ (De­vam­la) – AK Par­ti, hükûmet so­rum­lu­lu­ğu üst­len­di­ği ilk gün­den bu ya­na, dış po­li­ti­ka­da, Tür­ki­ye’nin ta­rihî bi­ri­ki­mi­ne, mis­yo­nu­na ya­kı­şan adım­la­rı ka­rar­lı ve hız­lı bir bi­çim­de atar­ken, dört yıl­da sağ­la­dı­ğı ba­şa­rı­yı, millî ge­lir­de­ki ar­tış­tan, kal­kın­ma hı­zın­dan, enf­las­yon ve fa­iz­de­ki dü­şüş­ler­den, ya­pı­lan ba­şa­rı­lı özel­leş­tir­me­ler­den, ulus­la­ra­ra­sı iliş­ki­ler­den ve ka­za­nım­lar­dan gö­re­bil­mek müm­kün­dür.

Bu duy­gu ve dü­şün­ce­ler­le, da­ha faz­la kal­kın­mış, ge­liş­miş, gü­ven­li, dün­ya­da ve yurt­ta ba­rı­şı te­sis eden bir Tür­ki­ye için Ulaş­tır­ma ve Millî Sa­vun­ma  Ba­kan­lı­ğı­mı­zın 2007 yı­lı büt­çe­si­nin ha­yır­la­ra ve­si­le ol­ma­sı­nı te­men­ni edi­yor, ül­ke­mi­ze ye­ni yı­lın ve bay­ra­mın gü­zel­lik­ler ge­tir­me­si te­men­ni­siy­le, yü­ce Mec­li­si tek­rar say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Ha­yır­la­ra ve­si­le ol­sun!

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­riz Sa­yın Te­kin Bö­rü .

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Sa­yın Baş­ka­nım, Sa­yın Ko­nuş­ma­cı, ko­nuş­ma­sı­nın ba­şın­da is­men Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu­nu kas­te­de­rek ko­nuş­ma­cı­la­rı­mı­zın üs­lu­buy­la il­gi­li be­yan­da bu­lun­muş­tur, içe­ri­ğiy­le ay­nı za­man­da. İs­ter ye­rim­den, is­ter… Uy­gun gö­rür­se­niz, çok kı­sa, ye­ni bir tar­tış­ma­ya ma­hal ver­me­den…

BAŞ­KAN – Bu­yu­run.

Sa­yın Ana­dol’a ta­le­bi doğ­rul­tu­sun­da kı­sa bir açık­la­ma için söz ve­ri­yo­rum.

V. - AÇIKLAMALAR VE SATAŞMALARA İLİŞKİN KONUŞMALAR (Devam)

2.- İzmir Milletvekili K. Kemal Anadol’un, Adana Milletvekili Ayhan Zeynep Tekin Börü’nün, konuşmasında, Grubuna sataşması nedeniyle konuşması

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Sa­yın Baş­ka­nım, si­ze çok te­şek­kür edi­yo­rum söz ver­di­ği­niz için.

Şim­di, Da­nış­ma Ku­ru­lun­da plan­lan­dı­ğı gi­bi, şu an­da Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­sin­de bu­lu­nan üç par­ti gru­bu­na ay­rı­lan kırk be­şer da­ki­ka­lık sü­re için­de Cum­hu­ri­yet  Halk Par­ti­sin­den gö­rev­li söz­cü­le­ri­miz, bil­gi­li, do­na­nım­lı, ha­zır­lık­lı bi­çim­de bu sü­rü­le­ri dol­du­ra­rak Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si­nin gö­rüş­le­ri­ni di­le ge­tir­mek­te­dir­ler. Bu ko­nu­da, sü­re­yi ar­tır­ma, za­ma­nı bo­şa har­ca­ma ve Mec­li­sin me­sa­isi­ni ço­ğalt­ma gi­bi bir du­ru­mun söz ko­nu­su ol­ma­dı­ğı açık­tır. Hiç­bir par­ti­nin di­ğe­rin­den da­ha faz­la söz hak­kı yok­tur, kırk be­şer da­ki­ka­lık sü­re için­de. Eğer za­man aşı­lı­yor­sa, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si­ne sa­ta­şı­la­rak, be­ni ce­vap ver­me mec­bu­ri­ye­tin­de bı­ra­kan ar­ka­daş gi­bi, söz­cü­le­rin sa­taş­ma­la­rı yü­zün­den za­man art­mak­ta ve otu­ru­mun ma­li­ye­ti on­dan yük­sel­mek­te­dir; bu bir.

İkin­ci­si, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­li ko­nuş­ma­cı­lar, el­bet­te is­te­sek de is­te­me­sek de Tür­ki­ye’nin gün­de­mi­ne otu­ran Cum­hur­baş­kan­lı­ğı se­çi­mi, er­ken se­çim gi­bi ko­nu­lar­da par­ti­mi­zin ta­lep­le­ri­ni tek­rar­la­ya­cak­lar­dır. Bu, büt­çe gö­rüş­me­le­ri­nin dı­şın­da, ona en­gel olan bir hu­sus de­ğil­dir.

Kal­dı ki, her fır­sat­ta AKP’nin bi­rin­ci par­ti ola­ca­ğı, AKP’nin an­ket­ler­de hep ön­de git­ti­ği id­di­ala­rın­dan rü­cu mu et­ti ar­ka­daş­la­rı­mız? Er­ken se­çi­mi, de­mok­ra­si­ler­de saf­sa­ta ola­rak ni­te­le­ye­cek bir nok­ta­ya gel­di­ler ve er­ken se­çim­den kor­kar du­ru­ma gel­di­ler. Bu so­ru­la­rı­mın da al­tı­nı çi­zi­yo­rum. Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si­nin tu­tar­lı çiz­gi­si­nin bir da­ha be­lir­len­di­ği bu şe­kil­de ka­nıt­lan­mış olu­yor.

Te­şek­kür edi­yo­rum.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Ana­dol.

AH­MET YE­Nİ (Sam­sun) – Se­çim, za­ma­nın­da ya­pı­la­cak Sa­yın Ana­dol.

IV. - KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN

GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER (Devam)

1.- 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­ye Da­hil Da­ire­ler ve  İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) (Devam)

A) MİLLΠ SA­VUN­MA BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı  2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

B) SA­VUN­MA SA­NA­Yİİ MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI (Devam)

1.- Sa­vun­ma Sa­na­yi Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

C) ULAŞ­TIR­MA BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

D) TE­LE­KO­MÜ­Nİ­KAS­YON KU­RU­MU (Devam)

1.- Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

E) DE­NİZ­Cİ­LİK MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI (Devam)

1.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

F) Sİ­VİL HA­VA­CI­LIK GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Hükûme­tin söz is­te­ği var.

İlk söz, Millî Sa­vun­ma Ba­ka­nı­mız Sa­yın Vec­di Gö­nül ta­ra­fın­dan ta­lep edil­miş­tir ve sü­re­si yir­mi da­ki­ka.

Bu­yu­run Sa­yın Ba­kan. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

MİLLÎ SA­VUN­MA BA­KA­NI MEH­MET VEC­Dİ GÖ­NÜL (Ko­ca­eli) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­nın 2007 yı­lı büt­çe­siy­le il­gi­li açık­la­ma­la­rı­ma geç­me­den ev­vel, za­tı­ali­ni­zi ve de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri­mi­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Hu­zur­la­rı­nı­za ge­ti­ri­len 13 mil­yar 52 mil­yon YTL’lik Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 yı­lı büt­çe tek­li­fi, mev­cut eko­no­mik ve sos­yal po­li­ti­ka­lar, or­ta va­de­li prog­ram ve enf­las­yon­la mü­ca­de­le prog­ra­mı çer­çe­ve­sin­de ka­mu açık­la­rı­nın sı­nır­lı bir bo­yut­ta tu­tul­ma­sı ama­cıy­la alı­nan ted­bir­le­rin ge­rek­tir­di­ği ka­mu har­ca­ma­la­rı­nın azal­tıl­ma­sı ça­lış­ma­la­rı ve Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin zo­run­lu ih­ti­yaç­la­rı ile ulus­la­ra­ra­sı si­ya­sal du­rum dik­ka­te alı­na­rak aza­mi ta­sar­ruf pren­si­biy­le ha­zır­lan­mış­tır.

Ulu­sal ve ulus­la­ra­ra­sı gü­ven­li­ği et­ki­le­yen, çok yön­lü, ön­gö­rül­me­si güç ve sı­nır ta­nı­ma­yan, ön­ce­lik­le te­rö­rizm ol­mak üze­re asi­met­rik teh­dit ve risk­le­rin oluş­tur­du­ğu is­tik­rar­sız­lık­la­rın mer­ke­zin­de ka­lan Tür­ki­ye’yi iç ve dış teh­dit­le­re kar­şı sa­vun­mak­la yü­küm­lü olan Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin cay­dı­rı­cı­lık gü­cü­nü ida­me et­tir­me­si, es­ki Sov­yet­ler Bir­li­ği’nin da­ğıl­ma­sın­dan son­ra mey­da­na ge­len be­lir­siz­lik or­ta­mın­da da­ha da bü­yük bir önem ta­şı­mak­ta­dır.

Ay­rı­ca, de­mok­ra­tik, la­ik ve çağ­daş Tür­ki­ye’nin, ön­ce­lik­le ken­di böl­ge­sin­de ol­mak üze­re ulus­la­ra­ra­sı alan­da da ba­rış, gü­ven­lik ve is­tik­ra­rın sağ­lan­ma­sı yö­nün­de ta­rih­ten kay­nak­la­nan so­rum­lu­luk­la­rı bu­lun­mak­ta­dır. Tür­ki­ye, gü­nü­mü­zün teh­dit­le­riy­le mü­ca­de­le­de, ge­li­şen her ye­ni du­rum kar­şı­sın­da, millî men­fa­at­le­ri doğ­rul­tu­sun­da uy­gun po­li­ti­ka­la­ra yö­nel­mek ve je­opo­li­tik imkânla­rı et­kin bir şe­kil­de kul­lan­mak su­re­tiy­le kü­re­sel or­tam­da­ki et­kin­li­ği­ni ar­tı­ra­bi­le­cek ve böl­ge­sel ini­si­ya­tif sa­hi­bi ül­ke du­ru­mu­nu güç­len­di­re­bi­le­cek­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye, alt­mış yıl­dır Bir­leş­miş Mil­let­ler, el­li yı­lı aş­kın bir sü­re­dir NA­TO üye­si­dir. Ko­re Ha­rekâtı’yla baş­la­yan ba­rı­şı des­tek­le­me viz­yo­nu­muz, hâlen, Bir­leş­miş Mil­let­ler şem­si­ye­si al­tın­da Lüb­nan, NA­TO şem­si­ye­si al­tın­da Ko­so­va ve Af­ga­nis­tan ve Av­ru­pa Bir­li­ği şem­si­ye­si al­tın­da Bos­na-Her­sek’te yü­rü­tü­len ba­rı­şı des­tek­le­me gö­rev­le­ri­ne kat­kı­la­rı­na de­vam et­mek­te­dir. Bir­leş­miş Mil­let­ler şem­si­ye­si al­tın­da Lüb­nan’da teş­kil edi­len ba­rış gü­cü­ne ka­tı­lan Tür­ki­ye, hâli­ha­zır­da bir is­tihkâm in­şa­at bö­lü­ğü ko­nuş­lan­dır­mış, ay­nı mak­sat­la oluş­tu­ru­lan de­niz gö­rev gü­cün­de bir fır­ka­teyn gö­rev­len­dir­miş­tir.

Tür­ki­ye, NA­TO fa­ali­yet­le­ri kap­sa­mın­da, Af­ga­nis­tan’da, Ağus­tos 2006 ayın­dan iti­ba­ren Fran­sa ve İtal­ya’yla bir­lik­te teş­kil edi­len Kâbil Böl­ge Ko­mu­tan­lı­ğı bün­ye­sin­de gö­re­ve baş­la­mış­tır. Tür­ki­ye, Kâbil Böl­ge Ko­mu­tan­lı­ğı gö­re­vi­ni, Ni­san-Ara­lık 2007 dö­ne­min­de ko­mu­tan ola­rak ic­ra ede­cek­tir. Ay­rı­ca, Af­ga­nis­tan’da da Kâbil’e 30 ki­lo­met­re me­sa­fe­de­ki Var­dak ilin­de bir böl­ge­sel imar eki­bi oluş­tu­rul­muş­tur. Bu imar eki­bi­nin ko­run­ma­sı da Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin ora­da­ki gü­cü va­sı­ta­sıy­la ya­pı­la­cak­tır.

NA­TO şem­si­ye­si al­tın­da ic­ra edi­len bir baş­ka ba­rı­şı ko­ru­ma gö­re­vi de Ko­so­va’da yü­rü­tü­len, KFOR ola­rak ad­lan­dı­rı­lan Ko­so­va Ha­rekâtı’dır. Al­man­ya ve Avus­tur­ya’yla bir­lik­te oluş­tu­ru­lan KFOR Gü­ney Çok Ulus­lu Gö­rev Kuv­ve­ti’ne bir ma­nev­ra ta­bu­ruy­la kat­kı­da bu­lu­nan Tür­ki­ye, Ma­yıs 2007 ayın­dan iti­ba­ren bir yıl­lık sü­rey­le gö­rev kuv­ve­ti­nin li­der­li­ği­ni de üst­le­ne­cek­tir.

Tür­ki­ye, NA­TO’nun sü­rek­li­lik arz eden, ça­ğın ge­rek­le­ri­ne gö­re ger­çek­leş­ti­ri­len ye­ni­den ya­pı­lan­ma ve bu kap­sam­da teş­kil eden mü­kem­me­li­yet mer­kez­le­ri­ne de bü­yük önem ver­mek­te­dir. Ağus­tos ayın­da ak­re­di­tas­yo­nu onay­la­nan Te­rör­le Mü­ca­de­le Mü­kem­me­li­yet Mer­ke­zi, Ha­zi­ran 25 ayın­da çok ulus­lu ola­rak teş­kil edil­miş, bu­gü­ne ka­dar 82 ül­ke­den 870 per­so­nel eği­til­miş­tir. 1998 yı­lın­dan be­ri fa­ali­ye­ti­ni sür­dü­ren NA­TO Müt­te­fik Kuv­vet­le­ri­ne de açık olan Ba­rış İçin Or­tak­lık Eği­tim Mer­ke­zin­de ise bu­gü­ne ka­dar 64 ül­ke­den top­lam 6.568 per­so­ne­le eği­tim ve­ril­miş­tir. NA­TO’nun Irak gü­ven­lik güç­le­rin­de Irak eği­tim mis­yo­nu kap­sa­mın­da ver­di­ği eği­tim des­te­ği­ne Tür­ki­ye de ge­re­ken yar­dım ve des­te­ği sağ­la­mak­ta­dır. Irak­lı gü­ven­lik güç­le­rin­den 89 per­so­nel Tür­ki­ye’de eği­tim al­mış­tır.

Sa­yın Baş­kan, sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri; Av­ru­pa Bir­li­ği üye­si ol­ma yo­lun­da mü­ca­de­le­si­ni sür­dü­ren Tür­ki­ye için Av­ru­pa Gü­ven­lik ve Sa­vun­ma Po­li­ti­ka­sın­da yer ala­bil­mek de stra­te­jik bir önem ve ön­ce­li­ğe sa­hip­tir. Bu kap­sam­da, Tür­ki­ye, Av­ru­pa Bir­li­ği­nin Bos­na-Her­sek’te 2004 yı­lın­da NA­TO’dan dev­ral­dı­ğı ve NA­TO imkân ve ye­te­nek­le­ri­ni de kul­la­na­rak baş­la­tı­lan EU­FOR-ALT­HEA Ha­rekâtı ve Ha­zi­ran 2006 ayın­da Kon­go De­mok­ra­tik Cum­hu­ri­ye­ti’nde baş­lat­tı­ğı EU­FOR RD CON­GO Ha­rekâtı­na da  kat­kı sağ­la­mak­ta­dır.

Tür­ki­ye’nin Bal­kan­lar’da ba­rış ve is­tik­ra­rın ida­me­si mak­sa­dıy­la 1998 yı­lın­da ku­ru­lu­şu­na ön­cü­lük et­ti­ği Gü­ney­do­ğu Av­ru­pa Tu­ga­yı bu yı­lın şu­bat-ağus­tos ay­la­rı ara­sın­da Af­ga­nis­tan’da ba­şa­rıy­la gö­rev yap­mış­tır. Anı­lan Tu­ga­yın ka­rargâhı Ağus­tos 2007 yı­lın­dan iti­ba­ren dört yıl sü­rey­le İs­tan­bul’da ko­nuş­lan­dı­rı­la­cak­tır.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Sa­yın Baş­kan; ül­ke­miz Av­ru­pa Bir­li­ği­nin aday ül­ke­si­dir ve ni­hai he­def olan tam üye­lik için ge­re­ken her şe­yi yap­mak­ta­dır. An­cak, na­sıl ki, da­ha ön­ce te­sis edi­len güm­rük bir­li­ğiy­le eko­no­mik en­teg­ras­yon bü­yük öl­çü­de Av­ru­pa Bir­li­ğiy­le ger­çek­leş­miş ise, bu­gün An­ka­ra-Was­hing­ton An­laş­ma­la­rı (Ni­ce Imp­le­men­ta­ti­on Do­cu­ment) ve Ber­lin Plus An­laş­ma­la­rıy­la Tür­ki­ye, yu­ka­rı­da arz edi­len AB (Av­ru­pa Bir­li­ği) müş­te­rek ha­rekâtla­rı­na ila­ve ola­rak mu­ha­re­be grup­la­rı (He­ad-li­ne Go­al 2010) Pro­je­le­rin­de de yer al­mış ve arz et­ti­ğim eko­no­mik en­teg­ras­yo­na ben­zer bir şe­kil­de, Tür­ki­ye, bu­gün, Av­ru­pa Bir­li­ğiy­le sa­vun­ma en­teg­ras­yo­nu­nu da ger­çek­leş­tir­me yo­lun­da bü­yük me­sa­fe­ler ka­tet­miş­tir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; ge­rek böl­ge­sel ve ge­rek­se kü­re­sel gü­ven­lik or­ta­mın­da ya­şa­nan ge­liş­me­ler kap­sa­mın­da, özel­lik­le Kaf­kas­lar ve Ha­zar Hav­za­sı’nda bu­lu­nan ener­ji kay­nak­la­rı­nın Ba­tı­lı kul­la­nı­cı­la­ra ulaş­tı­rıl­ma­sı ba­kı­mın­dan, Ka­ra­de­niz, ulus­la­ra­ra­sı top­lu­mun dik­ka­ti­ni çek­miş, kü­re­sel ak­tör­le­rin bu böl­ge­ye il­gi­si önem­li öl­çü­de, son za­man­lar­da, art­mış­tır. Ka­ra­de­niz’de­ki gü­ven­lik gi­ri­şi­mi­ne ön­ce­lik eden Tür­ki­ye, gi­ri­şim­le­rin­de, Ka­ra­de­niz’in de­niz gü­ven­li­ği­nin, ön­ce­lik­le sa­hil­dar ül­ke­ler­ce alı­na­cak ted­bir­ler­le kar­şı­lan­ma­sı pren­si­bi­ni sa­vun­muş­tur. Bu çer­çe­ve­de, Tür­ki­ye’nin ini­si­ya­ti­fiy­le 2001 yı­lın­da baş­la­tı­lan Ka­ra­de­niz İş­bir­li­ği Gö­rev Gru­bu (BLACK­SE­AFOR) yıl­lık plan­la­ma dâhi­lin­de fa­ali­yet­le­ri­ne de­vam et­mek­te­dir. Bu ini­si­ya­ti­fe ila­ve ola­rak, Türk De­niz Kuv­vet­le­ri­nin Mart 2004 ayı ba­şın­da yi­ne Ka­ra­de­niz’de baş­lat­tı­ğı Ka­ra­de­niz Uyum Ha­rekâtı ve NA­TO’nun Ak­de­niz Et­kin Ça­ba Ha­rekâtı’nı bü­tün­le­yi­ci ni­te­lik­te, te­rö­rizm ve ya­sa dı­şı fa­ali­yet­le­re kar­şı ted­bir alın­ma­sı, böl­ge­nin da­ha gü­ven­li hâle ge­ti­ril­me­si­ni amaç­la­mak­ta­dır. Rus­ya Fe­de­ras­yo­nu, Ka­sım 2006 ayın­dan iti­ba­ren Ka­ra­de­niz Uyum Ha­rekâtı’na res­men ka­tıl­mış­tır.

Ak­de­niz’de, Bakû-Cey­han pet­rol hat­tı­nın hiz­me­te gir­me­siy­le böl­ge­sel kü­re­sel ener­ji gü­ven­li­ği açı­sın­dan Mer­sin ve İs­ken­de­run böl­ge­le­ri­nin öne­mi ol­duk­ça art­mış­tır. Bu ge­liş­me­ler, de­niz ula­şım yol­la­rı­na gü­ven­lik ted­bir­le­ri­nin alın­ma­sı­nı za­ru­ri hâle ge­tir­miş, bu ne­den­le, De­niz Kuv­vet­le­ri Ko­mu­tan­lı­ğı ta­ra­fın­dan, böl­ge­de bu­lu­nun Ha­va Kuv­vet­le­ri Ko­mu­tan­lı­ğı, Sa­hil Gü­ven­lik Ko­mu­tan­lı­ğı ve De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı un­sur­la­rı­nın da ka­tı­lı­mıy­la “Ak­de­niz Kal­ka­nı” ola­rak ad­lan­dı­rı­lan bir de­niz gü­ven­lik gi­ri­şi­mi baş­la­tıl­mış­tır.

Sa­yın Baş­kan, yü­ce Mec­li­sin de­ğer­li üye­le­ri; Tür­ki­ye, için­de bu­lun­du­ğu böl­ge­de­ki ge­liş­me­ler, mev­cut eko­no­mik ve sos­yal po­li­ti­ka­lar, kal­kın­ma plan­la­rı, eko­no­mik is­tik­ra­rı sağ­la­ma ve enf­las­yon mü­ca­de­le prog­ra­mı çer­çe­ve­sin­de ha­zır­la­nan Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı 2006 yı­lı büt­çe­si, 11 mil­yar 877 mil­yon YTL ola­rak ka­nun­laş­mış idi. Hu­zur­la­rı­nı­za ge­ti­ri­len 13 mil­yar 52 mil­yon YTL’lik Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 yı­lı büt­çe tek­li­fi, mev­cut eko­no­mik ve sos­yal po­li­ti­ka­lar, or­ta va­de­li prog­ram ve enf­las­yon­la mü­ca­de­le prog­ra­mı çer­çe­ve­sin­de, ka­mu açık­la­rı­nın sı­nır­lı bir bo­yut­ta tu­tul­ma­sı ama­cıy­la, alı­nan ted­bir­le­rin ge­rek­tir­di­ği ka­mu har­ca­ma­la­rı­nın azal­tıl­ma­sı ça­lış­ma­la­rı ve Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin zo­run­lu ih­ti­yaç­la­rı ile ulus­la­ra­ra­sı si­ya­sal du­rum dik­ka­te alı­na­rak aza­mi ta­sar­ruf pren­si­biy­le ha­zır­lan­mış­tır.

Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­nın 2007 yı­lı büt­çe tek­li­fi­nin oluş­tu­rul­ma­sı aşa­ma­sın­da Ge­nel­kur­may Baş­kan­lı­ğı ve kuv­vet ko­mu­tan­lık­la­rın­dan alı­nan büt­çe tek­lif­le­ri top­la­mı 14 mil­yar 643 mil­yon YTL’dir. An­cak, Yük­sek Plan­la­ma Ku­ru­lu­nun ka­rar­la­rı doğ­rul­tu­sun­da, 2007 yı­lı büt­çe tek­lif ta­ba­nı 1,6 mil­yar da­ha aşa­ğı çe­ki­le­rek 13 mil­yar 52 mil­yon YTL ola­rak hu­zur­la­rı­nı­za ge­ti­ril­miş bu­lun­mak­ta­dır.

Mal ve hiz­met alım gi­der­le­ri kap­sa­mın­da 6 mil­yar 684 mil­yon, yüz­de 50’si, si­lah­lı kuv­vet­le­rin per­so­ne­li­nin ba­rın­ma, bes­len­me, gi­yim gi­bi, ya­sa­lar­la be­lir­le­nen ya­sal is­tih­kak­la­rı, akar­ya­kıt, ya­ka­cak, ta­şı­ma, ula­şım gi­bi tü­ke­tim mal ve hiz­met alım­la­rı; yüz­de 50’si ise, Stra­te­jik He­def Pla­nı-2007 prog­ra­mı doğ­rul­tu­sun­da mo­der­ni­zas­yon ih­ti­ya­cı için plan­lan­mış bu­lun­mak­ta­dır.

Büt­çe tek­li­fi­miz­de 82,7 mil­yon YTL ola­rak yer alan ca­ri trans­fer gi­der­le­ri, NA­TO baş­ta ol­mak üze­re, üye­si bu­lun­du­ğu­muz ulus­la­ra­ra­sı ku­ru­luş­la­ra ya­pı­la­cak üye­lik ai­dat­la­rı­nın öden­me­si ve Türk cum­hu­ri­yet­le­ri ile di­ğer dost ül­ke­ler­den eği­tim mak­sa­dıy­la ge­len per­so­ne­lin mas­raf­la­rı­nın kar­şı­lan­ma­sı için har­ca­na­cak­tır.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı, 3238 sa­yı­lı Ka­nun’la 1985 yı­lın­da ku­rul­muş olup söz ko­nu­su Ka­nun’la Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı­na tev­di edi­len gö­rev­le­rin ye­ri­ne ge­ti­ril­me­sin­de ih­ti­yaç du­yu­la­cak kay­na­ğın is­tik­rar­lı, ge­niş ta­ban­lı fi­nans­man mo­de­li çer­çe­ve­sin­de te­mi­ni mak­sa­dıy­la, Müs­te­şar­lı­ğın em­rin­de ve Tür­ki­ye Cum­hu­ri­yet Mer­kez Ban­ka­sı nez­din­de Sa­vun­ma Sa­na­yii Des­tek­le­me Fo­nu oluş­tu­rul­muş­tur.

Sa­vun­ma Sa­na­yii Des­tek­le­me Fo­nu ge­lir­le­ri, 3238 sa­yı­lı Ka­nun’un ama­cı­na uy­gun ola­rak yü­rü­tü­len Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri pro­je­le­ri­nin fi­nans­ma­nın­da kul­la­nıl­mak­ta­dır. 3238 sa­yı­lı Ka­nun’un 9’un­cu mad­de­sin­de yer alan “Müs­te­şar­lı­ğın büt­çe­si, Sa­vun­ma Sa­na­yii Des­tek­le­me Fo­nu’nun yüz­de 2’si­ni aş­ma­ya­cak mik­tar­dan mey­da­na ge­lir” hük­mü ge­re­ği, Sa­vun­ma Sa­na­yii 2007 yı­lı büt­çe­si tek­li­fi, Sa­vun­ma Sa­na­yii Des­tek­le­me Fo­nu’nun yak­la­şık yüz­de 1’in­den oluş­mak­ta­dır.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Yük­sek Plan­la­ma Ku­ru­lu ta­ra­fın­dan tes­pit edi­len ta­van­lar ve Sa­vun­ma Sa­na­yii Stra­te­jik Pla­nı dik­ka­te alı­na­rak ha­zır­la­nan Müs­te­şar­lı­ğın 2007 yı­lı top­lam büt­çe tek­li­fi 27 mil­yon 527 bin YTL’dir.

Sa­vun­ma Sa­na­yii ta­ra­fın­dan uy­gu­lan­ma­ya ak­ta­rı­lan her pro­je­de bel­li bir tek­no­lo­jik alt­ya­pı he­def­len­miş ve Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin ih­ti­yaç­la­rı doğ­rul­tu­sun­da ana hat­la­rıy­la elek­tro­nik, krip­to, uzay ha­va­cı­lık avi­onik sis­tem en­teg­ras­yo­nu, mo­del­le­me ve si­mü­las­yon de­ni­zal­tı sa­vun­ma har­bi, sen­sör, bir­le­şim ve ya­zı­lım alan­la­rın­da önem­li tek­no­lo­ji­ler ka­za­nıl­mış­tır.

Hâli­ha­zır­da Sa­vun­ma Sa­na­yii ta­ra­fın­dan ka­ra, ha­va, elek­tro­nik sis­tem­ler, de­niz araç­la­rı, elek­tro­nik harp al­gı­la­yı­cı­lar, ro­ket, fü­ze, mü­him­mat ve ar-ge, araş­tır­ma ge­liş­tir­me pro­je­le­ri çer­çe­ve­sin­de yak­la­şık 100 pro­je yü­rü­tül­mek­te­dir. Bu, ta­ma­men Tür­ki­ye ma­lı olan, yü­rü­tü­len pro­je­ler bir bro­şür şek­lin­de siz­le­re tak­dim edil­miş­tir. Bu­ra­da önem­li pro­je­ler se­çil­miş­tir. Me­se­la, Ma­ki­ne Kim­ya­nın yıl­lar­dır üret­ti­ği ve if­ti­har et­ti­ği­miz ba­zı pro­je­ler yer al­ma­mış­tır. Bu se­bep­le bu pro­je­le­ri siz­le­re te­ker te­ker say­ma­ya­ca­ğım.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; 233 sa­yı­lı Ka­mu İk­ti­sa­di Te­şeb­büs­le­ri ve Hak­kın­da­ki Ka­nun Hük­mün­de Ka­rar­na­me hü­küm­le­ri­ne ta­bi bir ik­ti­sa­di dev­let te­şek­kü­lü ola­rak Ma­ki­ne Kim­ya En­düs­tri­si Ku­ru­mu, 17 Ha­zi­ran 2000 ta­ri­hin­den iti­ba­ren Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı ile il­gi­len­di­ril­miş­tir. Ku­ru­mun ana gö­re­vi, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin her tür­lü si­lah, mü­him­mat, ro­ket, sa­vaş araç ve ge­reç­le­ri­ni üret­mek­tir. Ma­ki­ne Kim­ya, fa­ali­yet­le­ri da­ha et­kin ve ve­rim­li bir şe­kil­de ger­çek­leş­tir­mek mak­sa­dıy­la on üç yıl­dır uy­gu­la­nan on iki ay­rı ge­nel mü­dür­lük­ten olu­şan bağ­lı or­tak­lık mo­de­li kal­dı­rıl­mış, 1 Ni­san 2003 ta­ri­hin­den iti­ba­ren tek ge­nel mü­dür­lük ve fab­ri­ka iş­let­me mo­de­li­ne dö­nü­şül­müş­tür. Ku­rum, ye­ni­den ya­pı­lan­ma so­nu­cu alı­nan ted­bir­le­re bağ­lı ola­rak üre­ti­min­de ve­rim­li­li­ğin art­ma­sı ve 2005 yı­lın­da 358 mil­yon YTL’lik sa­tış hac­miy­le Tür­ki­ye’de­ki 500 şir­ket içe­ri­sin­de 120’nci sı­ra­dan 81’in­ci sı­ra­ya yük­sel­miş­tir. Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­nin ta­lep­le­ri­ne yö­ne­lik alan­lar­da, Ku­ru­ma da­ha az ma­li­yet yük­le­yen usul­ler­le mo­der­ni­zas­yon ve ye­ni ürü­ne yö­ne­lik ya­tı­rım imkânı sağ­la­ma ça­lış­ma­la­rı hâlen de­vam et­mek­te­dir.

Sa­yın Baş­kan, yü­ce Mec­li­sin de­ğer­li üye­le­ri; 2007 yı­lı büt­çe tek­li­fi­miz, aza­mi ta­sar­ruf ve kay­nak­la­rın et­kin kul­la­nı­mı il­ke­le­ri te­mel alı­na­rak ha­zır­lan­mış­tır. Büt­çe­miz­de­ki söz­leş­me­le­ri de­vam eden pro­je­ler, ya­sal is­tih­kak­lar, se­fer sto­ku ta­mam­la­ma ih­ti­ya­cı, ulus­la­ra­ra­sı gö­rev­ler, iş­let­me ba­kım ida­me ih­ti­yaç­la­rı, dost ül­ke­ler­de­ki bir­lik­le­ri­mi­zin ih­ti­yaç­la­rı için plan­la­nan öde­nek­ler­den vaz­ge­çil­me­si el­bet­te müm­kün de­ğil­dir. Bu se­bep­le, di­ğer ih­ti­yaç­la­rın bir bö­lü­mü ge­le­cek yıl­la­ra er­te­len­mek su­re­tiy­le ida­me ve mo­der­ni­zas­yon ih­ti­yaç­la­rı­nın kıs­men kar­şı­lan­ma­sı he­def­len­miş­tir.

Sa­yın Baş­kan, yü­ce Mec­li­sin de­ğer­li üye­le­ri; söz­le­ri­min bu­ra­sın­da, ko­nuş­ma­la­rıy­la büt­çe­mi­ze kat­kı­da bu­lu­nan de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri­mi­ze ve da­ha ev­vel de sevk et­ti­ği­miz ka­nun­la­rı en kı­sa za­man­da ger­çek­leş­ti­ren siz­le­re, Büt­çe Ko­mis­yo­nun­da bi­ze bü­yük des­tek ve­ren sa­yın Ko­mis­yon üye­le­ri­ne ay­rı ay­rı te­şek­kür edi­yo­rum.

Sa­vun­ma ala­nın­da gös­ter­di­ği­niz il­gi so­nu­cu, sa­vun­ma sa­na­yi­sin­de­ki yer­li kat­kı ora­nı, bi­zim gö­re­ve gel­di­ği­miz­de yüz­de 20’ler ci­va­rın­day­dı, şim­di yüz­de 30’la­ra çık­mış bu­lu­nu­yor ve he­de­fi­miz, bu­nu, yüz­de 50’le­rin üze­ri­ne çı­kart­mak­ta­dır. Ay­rı­ca, sa­vun­ma sa­na­yi­sin­de Bü­yük Ata­türk’ün vak­tiy­le Mec­lis açı­şın­da söy­le­di­ği sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin yer­li imkânlar­la sağ­lan­ma­sı he­de­fi de bü­tün ku­ru­luş­la­rı­mı­zın bir he­de­fi ola­rak her za­man kar­şı­mız­da tut­tu­ğu­muz bir ga­ye şek­lin­de ger­çek­leş­mek­te­dir.

Sa­vun­ma ih­ti­yaç­la­rı­mı­zı bü­yük fe­dakârlık­lar­la kar­şı­la­yan ve as­ke­ri­ne “Meh­met­çik” is­mi ve­re­rek as­ker­li­ği­ni ken­di­siy­le öz­deş­leş­ti­ren bü­yük Türk mil­le­ti­nin tem­sil­ci­si olan siz­le­rin hu­zu­ru­nu­za ge­ti­ri­len Ba­kan­lık büt­çe­mi­zin ay­nen ka­bu­lü­nü tak­dir­le­ri­ni­ze su­nar; bu ve­si­ley­le, ye­ni yı­lı­nı­zı ve bay­ra­mı­nı­zı teb­rik eder, he­pi­ni­ze say­gı­la­rı­mı su­na­rım. (Al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­ka­na te­şek­kür edi­yo­rum.

Hükûmet adı­na Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mız Sa­yın Bi­na­li Yıl­dı­rım ka­lan sü­re­yi ta­mam­la­ya­cak efen­dim.

Ka­lan sü­re­yi ila­ve et­tim efen­dim.

Bu­yu­run. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (İs­tan­bul) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı ile bağ­lı ku­ru­luş­la­rı De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı, Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü ve Ba­kan­lı­ğı­mı­zın iliş­ki­li ku­ru­lu­şu Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu­nun 2007 yı­lı büt­çe tek­li­fi­nin gö­rü­şül­me­si ve­si­le­siy­le he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Ba­kan­lı­ğı­mı­zın, bu­ra­da ko­nuş­ma­cı­la­rın da ifa­de et­ti­ği gi­bi, he­pi­mi­zin gün­lük ya­şa­mı­nın üç­te 2’si­ni doğ­ru­dan il­gi­len­di­ren çok ge­niş bir gö­rev ala­nı ol­du­ğu­nu ha­tır­lat­mak is­ti­yo­rum. Bu yüz­den de ta­bii, bu­ra­da, bi­ze ay­rı­lan kı­sıt­lı za­man içe­ri­sin­de, Ba­kan­lı­ğı­mı­zın so­rum­lu ol­du­ğu mer­kez ve on dört bağ­lı, il­gi­li, iliş­ki­li ku­ru­ma ait fa­ali­yet­le­ri dört ba­şı ma­mur an­lat­mak ga­yet ta­bii ki çok müm­kün ol­ma­ya­cak. Her bi­ri­ne 2 da­ki­ka ayır­sak bi­le, 28 da­ki­ka eder ki, bi­zim top­lam sü­re­mi­zin üze­rin­de bir za­man­dır.

Ben, her şey­den ön­ce, bu­ra­da, ge­rek AK Par­ti Gru­bun­dan ge­rek ana mu­ha­le­fet par­ti­si Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­sin­den ge­rek­se Ana­va­tan Gru­bu­nun söz­cü­le­ri­nin bu­ra­da yap­tık­la­rı de­ğer­len­dir­me­ler, gö­rüş­ler ve hat­ta ten­kit­ler için te­şek­kür edi­yo­rum. Böy­le­ce, bi­ze ve yü­ce Mec­lis va­sı­ta­sıy­la, mil­le­ti­mi­ze, ulaş­tır­ma­da, ha­ber­leş­me­de bu ik­ti­dar dö­ne­min­de ne­ler ya­pıl­dı ne­ler ya­pı­la­ma­dı, bun­la­rı bir kez da­ha siz­ler­le pay­laş­ma imkânı bul­duk.

Ay­rı­ca, bu­ra­da di­le ge­ti­ri­len, zan­ne­di­yo­rum bil­gi ek­sik­li­ğin­den kay­nak­la­nan ba­zı yan­lış an­la­şıl­ma­ya ne­den ola­cak hu­sus­la­rı da açık­lı­ğa ka­vuş­tur­mak müm­kün ola­cak­tır.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­mı­zın mer­kez büt­çe­si 807 mil­yon YTL’dir. Bu­nu, eğer, bağ­lı, il­gi­li, iliş­ki­li ku­rum­lar­la be­ra­ber top­la­dı­ğı­mız za­man, bu ra­kam 1 mil­yar 158 mil­yo­na ulaş­mak­ta­dır. Bu büt­çey­le, mem­le­ke­tin ulaş­tır­ma ve ha­ber­leş­me so­run­la­rı­nı en ras­yo­nel, kay­nak­la­rı en iyi şe­kil­de kul­lan­mak su­re­tiy­le yap­ma­nın gay­re­ti içe­ri­sin­de­yiz.

Siz­le­re, ça­lış­ma oda­la­rı­nı­za bı­ra­kı­lan şöy­le bir do­kü­man, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­nın ulaş­tır­ma ve ha­ber­leş­me­de dört yıl içe­ri­sin­de yap­mış ol­du­ğu fa­ali­yet­le­ri çok de­tay­lı ola­rak ih­ti­va et­mek­te­dir. Eğer, boş va­kit bu­lup bir ba­ka­bi­lir­se­niz, bu­ra­da an­la­ta­cak­la­rım­dan çok da­ha faz­la­sı­nı bu­ra­da gör­me imkânı­na sa­hip ola­cak­sı­nız. Zi­ra, be­nim sü­rem bu­ra­da bun­la­rı an­lat­ma­ya yet­me­ye­cek­tir.

De­di­ği­miz gi­bi, ulaş­tır­ma­dan baş­lar­sak, de­mir yol­la­rı­mız var, de­niz yol­la­rı­mız var, ha­va ta­şı­ma­cı­lı­ğı var ve ka­ra yo­lu ulaş­tır­ma­sı var.

Şim­di, de­mir yol­la­rıy­la is­ter­se­niz ko­nuş­ma­mı­zı sür­dü­re­lim. Çün­kü, de­mir yol­la­rı bü­tün ulu­su­mu­zun hep gün­de­min­de ol­muş; ba­zen iyi gün­le­ri ol­muş, ba­zen kö­tü gün­le­ri ol­muş. Bu­ra­da ifa­de edil­di, cum­hu­ri­yet dö­ne­min­den ön­ce sa­hip ol­du­ğu­muz top­rak­lar­da 14.500 ki­lo­met­re de­mir yo­lu ağı­na ulaş­mı­şız, 1856 ile 1920 ara­sın­da. Ama, Kur­tu­luş Sa­va­şı’ndan son­ra eli­miz­de, ka­la ka­la 4.158 ki­lo­met­re yol ağı­mız kal­mış.

“De­mir yo­lu bir ül­ke­ye üm­ran ve re­fah tev­lit eder.” di­yen Bü­yük Ata­türk de­mir yo­lu se­fer­ber­li­ği­ni baş­lat­mış ve 1950’le­re ka­dar baş­la­tı­lan bu ham­le so­nu­cu 8 bin ki­lo­met­re de­mir yo­lu ağı­na ulaş­mı­şız. O dö­nem­de de­mir yo­lu­nu önem­li bir ön­ce­lik­li ula­şım po­li­ti­ka­sı ola­rak be­lir­le­yen Yü­ce Ata­türk ve eme­ği ge­çen­le­ri bu­ra­da yad et­mek is­ti­yo­rum, şük­ran­la­rı­mı sun­mak is­ti­yo­rum. An­cak 1950’den 2003 yı­lı­na ge­lin­ce­ye ka­dar de­mir yol­la­rın­da çok cid­di bir ma­kas de­ği­şik­li­ği gö­rü­yo­ruz. Bu ma­kas de­ği­şik­li­ği de, de­mir yol­la­rı­na ya­tı­rı­mın git­tik­çe azal­tıl­ma­sı, hat­ta ve hat­ta hiç­bir ya­tı­rım ay­rıl­ma­dı­ğı dö­nem­le­ri gö­rü­yo­ruz. Bu, ül­ke­miz için, de­mir yol­la­rı­mız için ka­yıp bir ya­rım asır ol­muş­tur, ma­ale­sef. An­cak, bu gi­di­şe bir dur de­me­nin za­ma­nı gel­miş­ti. Yıl 2003 ve gö­re­ve gel­di­ği­miz­de ilk işi­miz, bu ül­ke­nin ula­şım­la il­gi­li ön­ce­lik­le­ri­ni, so­run­la­rı­nı bir plan çer­çe­ve­sin­de or­ta­ya koy­mak, bu­na gö­re ön­ce­lik­le­ri be­lir­le­mek ve ge­rek­li pro­je­le­ri ha­ya­ta ge­çir­mek­ti.

De­mir yol­la­rı­nın, ar­tık, ka­de­ri­ne terk edil­me vak­ti geç­miş­ti, de­mir yol­la­rı­nın aya­ğa kalk­ma za­ma­nı gel­miş­ti. İş­te, bu nok­ta­dan ha­re­ket­le, bu ül­ke­nin gün­de­mi­ni yıl­lar­ca iş­gal eden pro­je­le­ri te­ker te­ker ha­ya­ta ge­çir­me­ye baş­la­dık. Bun­lar han­gi­le­ri, bu pro­je­ler ne­dir, bun­la­rı, iz­ni­niz­le, siz­ler­le pay­laş­mak is­ti­yo­rum.

1860 yı­lın­da Sul­tan Adül­me­cit bir pro­je yap­tı­rı­yor; As­ya Kı­ta­sı ile Av­ru­pa Kı­ta­sı’nı de­niz al­tın­dan bir tü­nel­le bir­leş­ti­re­cek. 1904 yı­lın­da II. Ab­dül­ha­mit pro­je­le­ri çiz­di­ri­yor ve in­şa­ata baş­la­ya­cak, an­cak, öm­rü ve­fa et­mi­yor. Ara­dan yüz yıl ge­çi­yor, pro­je ül­ke­nin gün­de­min­de ve yıl 2004: Hükûme­ti­miz, Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mı­zın da iş­ti­ra­kiy­le, ar­tık, bu pro­je­nin, bu ka­dar ge­ci­ken bu pro­je­nin da­ha da ge­cik­me­me­si ge­rek­ti­ği­ne ka­rar ve­ri­yor ve Mar­ma­ray Tüp Ge­çiş Pro­je­si’nin te­me­li­ni atı­yo­ruz. Şu an­da Mar­ma­ray Tüp Ge­çiş Pro­je­si tüm hı­zıy­la de­vam edi­yor. Ya­rın dört nok­ta­dan -Sö­güt­lü­çeş­me’den iki, Kaz­lı­çeş­me’den iki ol­mak üze­re- 13,5 met­re­lik tü­nel­le­rin oto­ma­tik del­me ma­ki­ne­siy­le açıl­ma­sı­na baş­la­na­cak. Bu­nun için bir tö­ren dü­zen­le­dik, bü­tün mil­let­ve­kil­le­ri­mi­zi ve İs­tan­bul­lu­la­rı bu­ra­da bu­lun­ma­ya da­vet edi­yo­rum, çün­kü, ta­rihî bir olay.

Efen­dim, şim­di, bu Mar­ma­ray Pro­je­si­ni bi­raz an­lat­mak is­ti­yo­rum, Sa­yın Baş­kan, iz­ni­niz­le: Mar­ma­ray Pro­je­si, sa­de­ce As­ya ile Av­ru­pa’yı de­ni­zin 60 met­re al­tın­dan bir­leş­ti­ren bir pro­je de­ğil. Mar­ma­ray Pro­je­si, ay­nı za­man­da, hem İs­tan­bul’un top­lu ula­şı­mı­na kök­lü çö­züm­ler ge­ti­re­cek bir pro­je; bu­nun ya­nı sı­ra da, yıl­lar yı­lı, ba­tı­dan-do­ğu­ya, do­ğu­dan-ba­tı­ya “İpek Yo­lu” di­ye anı­lan ula­şım ko­ri­do­ru­nu ta­mam­la­yan en önem­li kıs­mı. İş­te, bu Pro­je, 2010 yı­lın­da hiz­me­te gir­di­ğin­de, çok önem­li bir ula­şım ek­sik­li­ği gi­de­ril­miş ola­cak.

Pro­je’nin üç kı­sım­dan iba­ret ol­du­ğu­nu da ifa­de et­mem ge­re­ki­yor. Bi­rin­ci kıs­mı, 13,5 ki­lo­met­re­lik yer al­tı ve de­niz al­tı tü­nel. İkin­ci kıs­mı, Geb­ze’den Hay­dar­pa­şa’ya de­vam eden 44 ki­lo­met­re­lik ban­li­yö hat­la­rı ve üçün­cü tran­sit hat ol­mak üze­re, me­ka­ni­zas­yo­nu ve sin­ya­li­zas­yo­nu is­tas­yon­la­rın ye­ni­len­me­si. Son kıs­mı da, bü­tün de­mir yol­la­rın­da­ki çe­ken ve çe­ki­len araç­la­rın ta­ma­men ye­ni­len­me­si.

Bu pro­je­yi ya­par­ken bir şe­yi da­ha ger­çek­leş­tir­dik, de­dik ki: “Pro­je, sa­de­ce iha­le edi­lip ya­pı­lan bir pro­je ol­ma­sın.” Ya ne ol­sun? “Bu­ra­da, Tür­ki­ye’de de bir tek­no­lo­ji ol­sun.” Onun için, Sa­kar­ya’da ku­ru­lu TÜ­VA­SAŞ Fab­ri­ka­mı­zın ya­nın­da bir hız­lı tren üre­tim fab­ri­ka­sı kur­duk. Özel sek­tör, Dev­let De­mir­yol­la­rı ve Ko­re or­tak­lı­ğıy­la ger­çek­leş­ti­ri­len bu fab­ri­ka da önü­müz­de­ki yı­lın so­nun­da hız­lı tren ima­la­tı­na baş­lı­yor. Böy­le­ce, Tür­ki­ye, hız­lı tren üre­ten ül­ke hâli­ne ge­li­yor ve böy­le­ce, sa­de­ce Tür­ki­ye de­ğil, Tür­ki­ye’yi çev­re­le­yen on­lar­ca ül­ke­nin ih­ti­ya­cı­nı da kar­şı­la­ya­cak çok önem­li bir te­sis, bu­gün, Sa­kar­ya’da yük­se­li­yor.

Ay­rı­ca, ta­bii, Tür­ki­ye’de yi­ne yıl­lar­dan be­ri, 1975’ten be­ri bu ül­ke­nin gün­de­min­de olan bir An­ka­ra-İs­tan­bul Sü­rat De­mir Yo­lu Pro­je­si var. Sa­yın Eş­ref Er­dem’e te­şek­kür edi­yo­rum, ha­ki­ka­ten, bu ül­ke­nin ib­ret­lik bir işi­ni bu­ra­da gün­de­me ta­şı­dı; bi­ze de bu Pro­je­nin ne olup ne ol­ma­dı­ğı­nı açık­la­ma fır­sa­tı ver­di.

Bil­di­ği­niz gi­bi, yıl 1975… 73 yı­lın­da ben li­se son sı­nıf öğ­ren­ci­si­yim ve se­çim pro­pa­gan­da­la­rı­mız­da ku­la­ğı­mı­za bir laf ge­li­yor: “An­ka­ra-İs­tan­bul ara­sı sü­rat de­mir yo­lu ola­cak, üç sa­at­te se­ya­hat edi­le­cek.” Ne ka­dar gü­zel de­ğil mi! Ama, 75 ge­çi­yor… 75’te te­mel atı­yor­lar, doğ­ru, 75’te bir te­mel atı­lı­yor, atı­lan te­mel bu­gün hâlâ ora­da. 75, 85, 95, 2005; kaç se­ne? Otuz iki se­ne. Ya­ni, Ab­dül­ha­mit’in taht­ta kal­dı­ğı sü­re bo­yun­ca, biz, mil­le­ti­miz hız­lı tren bek­le­di, hız­lı tren gel­me­di.

Şim­di, bu pro­je ne, Kı­sa­ca: An­ka­ra’dan Ari­fi­ye’yi bir­leş­ti­re­cek bir hat dü­şü­nül­müş. Dü­şü­nü­lür­ken de dü­şün­ce şu: İki nok­ta ara­sın­da­ki en kı­sa me­sa­fe bir doğ­ru­dur. Cet­vel­le çi­zil­miş. İha­le yap­mış­lar, pro­je yok bir şey yok, 85 ki­lo­met­re­si iha­le edil­miş. Tü­nel­le­re bir gir­miş­ler, için­den çı­ka­ma­mış­lar. Bu­gün­kü pa­ray­la 800 tril­yon top­ra­ğın al­tı­na gö­mül­müş. İşin ne ka­da­rı­nı tu­tu­yor di­ye me­rak et­tim, bak­tım, ya­pı­lan bu 800 tril­yon, har­ca­nan bu 800 tril­yon, 55 ki­lo­met­re­lik tü­nel, işin, sa­de­ce, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, yüz­de 5’ine te­ka­bül edi­yor.

Pe­ki, pro­je ne za­man bi­te­cek? Bel­li de­ğil. Ka­ça mal ola­cak? O da bel­li de­ğil. Dip­siz ku­yu.

Pe­ki, bu­na biz de­vam mı et­sey­dik de­ğer­li ar­ka­daş­lar? Bu ül­ke­nin kay­nak­la­rı o ka­dar çok mu faz­la? Top­ra­ğa gö­me­cek da­ha faz­la pa­ra­mız yok. He­sap ki­tap ya­pa­cak­sı­nız, çün­kü, bu ül­ke­nin sır­tı­na sı­van­mış, kö­tü yö­ne­tim­ler­den mil­yar­lar­ca do­lar borç var; hem bor­cu öde­ye­cek­si­niz hem de bu ül­ke­nin geç kal­mış hiz­met­le­ri­ni gö­re­cek­si­niz. Bu iki işi bir ara­da ba­şa­ra­cak bir ik­ti­dar var, o da AK Par­ti. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

İş­te, bu pro­je­yi biz in­ce­le­dik ve da­ha faz­la ka­mu kay­na­ğı is­raf edil­me­sin di­ye bir ke­na­ra koy­duk. Onun ye­ri­ne, mev­cut de­mir yo­lu hat­tı­nın ya­nı­na, ta­ma­men hız­lı tren stan­dar­dın­da, bir gi­diş, bir ge­liş ol­mak üze­re in­şa­atı baş­la­dı.

Bu­nun için de ba­zı ar­ka­daş­la­rı­mız ba­zı şey­ler söy­le­di. Ta­bii, söy­le­nen o ka­dar yan­lış şey var ki, ben bu­nun ne­re­si­ni dü­zel­te­yim, ne ka­dar za­man­da dü­zel­te­yim, doğ­ru­su şaş­kın va­zi­yet­te­yim.

Şim­di, An­ka­ra-İs­tan­bul ara­sın­da­ki hız­lı de­mir yo­lu­nun mev­cut hat­la hiç­bir ala­ka­sı yok, mev­cut hat ora­da gi­di­yor. Ta­ma­men düz, hiç­bir yo­lu kes­me­den -ya ka­ra­yo­lu üst­ten ge­çi­yor ya alt­tan ge­çi­yor- An­ka­ra-Es­ki­şe­hir yo­lu­nu dört se­fer köp­rüy­le ge­çen bir pro­je; 4.300 ki­lo­met­re vi­ya­dük­le, Tür­ki­ye’nin en uzun vi­ya­dü­ğü­ne sa­hip olan bir pro­je. Şu an­da in­şa­atı yüz­de 90’la­rı geç­ti ve 2007’de, hız­lı tren, An­ka­ra-Es­ki­şe­hir ara­sın­da de­ne­me se­fer­le­ri­ne baş­la­ya­cak. 255 ki­lo­met­re bir sa­at beş da­ki­ka­da An­ka­ra’dan Es­ki­şe­hir’e git­mek müm­kün hâle ge­le­cek. İş­te, bu­nu yap­tı­ğı­mız za­man, Tür­ki­ye de, dün­ya­da 8’in­ci ül­ke, hız­lı tren ta­şı­ma­cı­lı­ğı­na ge­çen 8’in­ci ül­ke ol­ma un­va­nı­nı da böy­le­ce ka­zan­mış olu­yor.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bu­ra­da, dik­kat eder­se­niz, ko­nuş­ma­cı­lar ne yap­ma­dı­ğı­mı­zı an­lat­mı­yor­lar, yap­tı­ğı­mız şey­le­rin, ek­sik bil­giy­le, yan­lış ol­du­ğu­nu ifa­de et­me­ye ça­lı­şı­yor­lar. Ben de, gö­re­vim… Bu­nun için te­şek­kür edi­yo­rum. Yan­lış da ol­sa, ek­sik de ol­sa, ya­pı­la­nı an­lat­mış ol­ma­nız bir ka­zanç­tır, ül­ke için bir ka­zanç­tır.

Bu ve­si­ley­le şu­nu söy­le­mek is­ti­yo­rum: Ata­türk dö­ne­min­de 200 ki­lo­met­re de­mir yo­lu ya­pı­lır iken yıl­da, 1950-2003 ara­sı 10 ki­lo­met­re­ye düş­müş. Bi­zim dö­ne­mi­miz­de ulaş­tı­ğı­mız ra­kam 200 ki­lo­met­re­dir. Ata­türk dö­ne­mi­nin, de­mir yol­la­rı­na ne ka­dar önem ver­diy­se, bu dö­nem de de­mir yol­la­rı­na o ka­dar önem ve­ril­miş­tir. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Sek­sen se­ne­de ay­nı se­vi­ye­ye ulaş­tı­nız ya­ni!

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Şu ka­da­rı­nı söy­le­ye­yim: De­ğer­li ar­ka­daş­lar, son üç yıl­da de­mir yol­la­rı­na ayır­dı­ğı­mız kay­nak 6 kat­ril­yon­dur. Ra­kam­lar ya­lan söy­le­mez. İn­san­lar yan­lış söy­le­ye­bi­lir, ama, ra­kam­lar or­ta­da, ya­pı­lan iş or­ta­da. Ben siz­le­re tav­si­ye edi­yo­rum. Bir gün, or­ga­ni­ze ede­ce­ğim, bu­ra­dan tren­le gi­de­ce­ğiz Es­ki­şe­hir’e ka­dar, ne ya­pıl­mış ne ya­pıl­ma­mış, biz bu­ra­da il­lüz­yon mu ya­pı­yo­ruz, o za­man gö­rür­sü­nüz.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Aman aman, is­te­me­yiz, ba­şı­mı­za bir iş ge­lir.

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Ön­ce AKP’li­le­ri gö­tür, AKP’li­ler gel­sin.

MU­HAR­REM DO­ĞAN (Mar­din) – Sa­yın Ba­kan, biz ge­li­riz.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – İş­te, bu­nun­la da kal­ma­dık, An­ka­ra-Kon­ya Hız­lı Tren Pro­je­si’ne de bu dö­nem­de baş­la­dık. Şim­di, An­ka­ra-Kon­ya Tren Pro­je­si’nde alt­ya­pı sü­rat­le de­vam edi­yor. Üst­ya­pı için…

AH­MET IŞIK (Kon­ya) – Bra­vo!

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Te­şek­kür ede­rim Ah­met Bey.

Efen­dim, ba­kın, şim­di za­ma­nı­mız hız­la ge­çi­yor. Şim­di, Kon­ya’nın üst­ya­pı­sı iha­le­si­ne de çı­kı­yo­ruz.

Yüz yıl içe­ri­sin­de ba­kı­mı ya­pıl­ma­yan hat­lar var. Dört yıl içe­ri­sin­de ba­kı­mı­nı ger­çek­leş­tir­di­ği­miz hat mik­ta­rı 500 ki­lo­met­re­dir. Kim di­yor de­mir yol­la­rı­na önem ve­ril­mi­yor? İş­te, Ha­lep ora­day­sa, ar­şın Mec­lis­te. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) İş­te, şu ki­tap­ta hep­si­ni gö­re­cek­si­niz. Bu­ra­da bu ki­tap, dört yıl­lık Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı fa­ali­yet­le­ri­nin ulaş­tır­ma ve ha­ber­leş­me­de ül­ke­yi ne­re­den ne­re­ye ta­şı­dı­ğı­mı­zın en açık ka­nı­tı­dır de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri.

Şim­di, za­ma­nı­mız su gi­bi akı­yor. De­mir yol­la­rı­na da­ha çok za­man ayı­ra­cak­tım; an­cak, mü­sa­ade­niz­le di­ğer sek­tör­le­re geç­mek is­ti­yo­rum…

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Du­va­ra mı çarp­tı?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Du­va­ra fi­lan çarp­ma­yız, bu AK Par­ti Hükûme­ti du­va­ra çarp­maz, ül­ke­nin önü­ne çe­ki­len du­var­la­rı kal­dı­rır. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Du­va­ra çar­pan­lar, bu ül­ke­ye hiz­met­le­ri­ni ge­çik­ti­ren­ler, du­va­ra çar­pan­lar, yıl­lar­ca laf eden­ler, iş yap­ma­yan­lar­dır. Bu­nu hal­kı­mız çok iyi bi­li­yor.

HA­LİL ÜN­LÜ­TE­PE (Af­yon­ka­ra­hi­sar) – Sa­yın Ba­kan, sen kaç yurt­ta­şı­mı­zın ölü­mü­ne se­bep ol­dun, bi­li­yor mu­sun?

AH­MET YE­Nİ (Sam­sun) – Din­le… Din­le…

HA­LİL ÜN­LÜ­TE­PE (Af­yon­ka­ra­hi­sar) – Vic­da­nın­la baş ba­şa ka­lı­yor mu­sun. Kaç yurt­ta­şın ölü­mü­ne se­bep ol­dun?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Onun da ce­va­bı­nı ve­re­yim si­ze.

HA­LİL ÜN­LÜ­TE­PE (Af­yon­ka­ra­hi­sar) – Ve­re­cek­sin… Ve­re­cek­sin…

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Çok ko­nu­şul­du, onun da ce­va­bı­nı ve­re­yim si­ze.

HA­LİL ÜN­LÜ­TE­PE (Af­yon­ka­ra­hi­sar) – Ve­re­mez­sin.

HA­LİL AK­YÜZ (İs­tan­bul) – Onun he­sa­bı­nı Al­lah’a ve­re­cek­sin, bi­ze de­ğil.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Şim­di, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ha­re­ket eden her şey risk al­tın­da­dır…(AK Par­ti ve CHP sı­ra­la­rın­dan kar­şı­lık­lı gü­rül­tü­ler)

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – De­ve mi ke­se­lim?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, lüt­fen din­ler­se­niz…

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li ar­ka­daş­lar; bu…

BAŞ­KAN – Sa­yın Ka­ma­cı lüt­fen…

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Ama laf atı­yor.

BAŞ­KAN – Ar­ka­daş­lar, bir­bi­ri­ni­ze laf atar­sa­nız Sa­yın Ba­ka­nın an­lat­tık­la­rı­nı din­le­ye­me­yiz.

Lüt­fen!..

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Re­fah Par­ti­sin­dey­ken köp­rü­le­re kar­şı çık­tı­lar şim­di çık­mı­yor­lar, tu­haf ka­çı­yor.

BAŞ­KAN – Bu­yu­run Sa­yın Ba­kan.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Sa­yın Baş­kan, bu Pa­mu­ko­va tren ka­za­sı za­man za­man gün­de­me ge­ti­ri­li­yor. Şim­di, hem ül­ke­miz­de hem dün­ya­da yıl­da bin­ler­ce in­san ka­za­lar­da ha­ya­tı­nı kay­be­di­yor. Ka­za­lar… Ha­re­ket eden her şey risk al­tın­da­dır. So­ka­ğa çık­sa­nız ka­za ris­kiy­le­si­niz, oto­mo­bil­le gi­der­se­niz ka­za ris­ki­niz var, tren­le gi­der­se­niz, uçak­la gi­der­se­niz, va­pur­la gi­der­se­niz…

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – De­ve ke­se­lim de ka­za yap­ma­ya­lım.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ka­za­ya ge­li­yo­rum: Şim­di, bu ka­za hız aşı­mın­dan kay­nak­la­nan bir ka­za­dır.

AY­HAN ZEY­NEP TE­KİN BÖ­RÜ (Ada­na) – Sa­yın Ba­kan, her ül­ke­de olu­yor.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Efen­dim, şim­di, mü­sa­ade eder­se­niz, bu, 80 ki­lo­met­rey­le gi­dil­me­si ge­re­ken bir nok­ta­da 132 ki­lo­met­rey­le gi­din­ce bu ka­za­nın ol­ma­ma­sı bir mu­ci­ze olur­du, bu ka­za ol­du. Bu keş­ke ol­ma­say­dı. Ama, bu ne ilk ola­cak ne de son. Biz­den son­ra Ja­pon­ya’da ol­du, İtal­ya’da ol­du, İs­veç’te ol­du, Ka­ra­dağ’da ol­du, İran’da ol­du, Hin­dis­tan’da ol­du. Bu­nu sa­vun­mak için söy­le­mi­yo­rum.

Ge­le­lim Tür­ki­ye’ye: Yıl 1979, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti azın­lık hükûme­ti, 5 Ka­sım, 11 Ka­sım, iki ta­ne tren ka­za­sı, ölü sa­yı­sı 48.

FA­RUK AN­BAR­CI­OĞ­LU (Bur­sa) – CHP’li­ler yok­tu o za­man, baş­ka CHP’li­ler var­dı.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – 5 Ka­sım, 12 Ka­sım, açın ba­kın.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Çar­pış­tı­lar.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – O za­man Gü­neş Ön­güt Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı, Sa­yın Bay­kal Ener­ji Ba­ka­nı.

FA­RUK AN­BAR­CI­OĞ­LU (Bur­sa) – AK Par­ti­den miy­di on­lar?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Her za­man ka­za ola­bi­lir. Şim­di bu ka­za…

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – O ka­zay­la bu ka­za­nın ne ala­ka­sı var?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Efen­dim, şim­di… (CHP sı­ra­la­rın­dan gü­rül­tü­ler)

RA­SİM ÇA­KIR (Edir­ne) – Ba­ka­nın ih­ma­li var mı, o ka­zay­la bu ka­za bir mi?

BAŞ­KAN – Efen­dim, mü­da­ha­le et­me­ye­lim, lüt­fen!.. (CHP sı­ra­la­rın­dan gü­rül­tü­ler)

Efen­dim, açık­la­ma is­te­di­niz, açık­la­ma ya­pı­yor Sa­yın Ba­kan.

Lüt­fen, mü­da­ha­le et­me­ye­lim.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Eğer o gü­nün ga­ze­te­le­ri­ni açıp ba­kar­sa­nız…

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Sen “tek­no­lo­ji­yi ge­tir­dim” di­yor­sun ya­hu.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – O ka­zay­la il­gi­li söy­le­nen­le­ri bir okur­sa­nız on­dan son­ra ge­lir­si­niz bu ko­nu­yu ko­nu­şu­ruz.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Oku­duk.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ben şu­nu de­mek is­ti­yo­rum.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, bir de­ve ke­se­lim, ol­sun bit­sin.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ka­za her dö­nem­de ola­bi­lir, her za­man ola­bi­lir ve ka­za­la­rın se­be­bi­nin de yüz­de 85’i, yüz­de 90’ı in­san ha­ta­sın­dan­dır. Bun­lar bi­lim­sel ola­rak ka­nıt­lan­mış şey­ler­dir. Şim­di, bu ko­nu­yu…

RA­SİM ÇA­KIR (Edir­ne) – Ba­ka­nın ha­ta­sı var­sa ne ola­cak?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Şim­di, bu ko­nu­yu bir ka­za­dan çı­ka­rıp, bir si­ya­set ka­za­sı­na dö­nüş­tü­rür­se­niz, bu­nu, hiç kim­se hoş kar­şı­la­maz de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım.

RA­SİM ÇA­KIR (Edir­ne) – Ba­ka­nın yan­lış ka­ra­rın­dan kay­nak­la­nı­yor­sa bu ka­za ne ola­cak?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ha­yır, ben… Ra­por­lar ora­da, bi­lim ku­ru­lu ra­por­la­rı ora­da, ya­pı­lan ça­lış­ma­lar ora­da, ola­yın dos­ya­sı ora­da. Hiç­bir şey­den, hiç­bir so­rum­lu­luk­tan kaç­mı­yo­ruz. Yap­tı­ğı­mız her şe­yin so­nu­na ka­dar ar­ka­sın­da­yız. Lüt­fen, bu ko­nu­yu da­ha is­tis­mar et­me­ye­lim. Şim­di, kal­kıp bu­gün de­se­niz ki, şu­ra­da ka­za ola­cak, ke­ha­net­te bu­lun­sa­nız, ka­za ol­du di­ye siz hak­lı mı­sı­nız? Böy­le bir şey ka­bul edi­le­bi­lir mi de­ğer­li ar­ka­daş­lar?

MU­HAR­REM KARS­LI (İs­tan­bul) – Ha­va yol­la­rı­na va­kit kal­ma­dı.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Evet, şim­di ge­li­yo­ruz ha­va yol­la­rı­na. Ha­va yol­la­rın­da, in­sa­nı­mız, va­tan­da­şı­mı­zın ço­ğun­lu­ğu ne di­yor­du bi­li­yor mu­su­nuz? “Öm­rüm gel­di geç­ti, gö­züm açık gi­de­cek, aca­ba uça­ğa bi­ne­bi­le­cek mi­yim?” Öy­le miy­di ar­ka­daş­lar?

AH­MET IŞIK (Kon­ya) – Doğ­ru söy­lü­yor­su­nuz, doğ­ru. Ay­nen doğ­ru söy­lü­yor­su­nuz.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ne ol­du? Ne ol­du? Şim­di, se­pe­ti­ni alan, ço­cu­ğu­nu alan, fi­le­si­ni alan ha­va­ala­nı­na ko­şu­yor de­ğer­li va­tan­daş­la­rım. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – De­ve­si­ni alan ha­va­ala­nı­na gi­di­yor!

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Bu ül­ke­de, bu ül­ke­de, 2003 yı­lın­da…

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – De­ve­si­ni alan mü­dür olu­yor, ki­min de­ve­si var­sa mü­dür olu­yor.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – As­ga­ri üc­ret 380 mil­yon li­ra Sa­yın Ba­kan.

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, siz Ge­nel Ku­ru­la hi­tap edin.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, as­ga­ri üc­ret 380 mil­yon li­ra, kim bi­ne­cek uça­ğa?

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, siz ko­nuş­ma­nı­za de­vam edin.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Evet, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, ha­va ta­şı­ma­cı­lı­ğı ar­tık ta­ba­na ya­yıl­dı.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, se­nin bu la­fın de­ve­de ku­lak, de­ve­de ku­lak.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – İm­ti­yaz­lı ta­şı­ma­cı­lık ol­mak­tan çık­tı. Bu ül­ke­de 8 mil­yon uça­ğa bi­ner­ken, bu­gün 21 mil­yon va­tan­da­şı­mız uça­ğa bi­ni­yor. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Laf de­ğil iş ya­pı­yo­ruz.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – De­ve­de ku­lak!

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – 5 mil­yon, 5 mil­yon va­tan­da­şı­mız ilk de­fa uça­ğa bin­di, ilk de­fa…

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – De­ve, de­ve…

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – De­ve ne­re­de? (CHP sı­ra­la­rın­dan gü­rül­tü­ler)

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Kes­ti­niz de­ve­yi!

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Ap­ron­da…

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bu da yet­mez. 2003 yı­lın­da Tür­ki­ye’de 150 uçak var­ken, bu­gün 264 uçak var.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Kaç de­ve var?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Tür­ki­ye’de 16 ta­ne ha­va­ala­nı açık­ken, bu­gün 38 ta­ne ha­va­ala­nı açık. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan “Bra­vo” ses­le­ri, al­kış­lar)

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Hay­van­la­rı Ko­ru­ma Der­ne­ği ey­lem ya­pa­cak şim­di.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Tür­ki­ye’de, sa­de­ce İs­tan­bul ve An­ka­ra’dan bir­kaç şeh­ri­mi­ze uçuş ya­pı­lır­ken, şim­di Trab­zon’dan Ada­na’ya, İz­mir’den Ma­lat­ya’ya, Di­yar­ba­kır’a, Er­zu­rum’a ve Ga­zi­an­tep’e se­fer var.

AH­MET YE­Nİ (Sam­sun) – Sam­sun’dan İz­mir’e…

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Sam­sun’dan İz­mir’e se­fer var. Al­tı nok­ta­dan, bu­gün, 38 ha­va­ala­nı­mı­za se­fer ya­pı­lı­yor. He­de­fi­miz, 73 mil­yon in­sa­nı­mı­zı uça­ğa bin­di­rin­ce­ye ka­dar bu pro­je­ye de­vam ede­ce­ğiz. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Şim­di, ha­va­ala­nı… Sa­yın Er­dem, “An­ka­ra’da ha­va­ala­nı yap­tı­nız, fi­ya­ka ya­pı­yor­su­nuz” de­di. Eğer, Tür­ki­ye’nin baş­ken­ti­ne bu ha­va­ala­nı­nı çok gö­rü­yor­sa, be­nim di­ye­cek bir şe­yim yok. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan “Bra­vo” ses­le­ri, al­kış­lar)

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Öy­le de­me­di!

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ama, şu­nu söy­lü­yo­rum: “Bu­nun be­de­li ne­dir?” di­ye sor­du. “Han­gi be­de­le yap­tı­ğı­nı­zı da söy­le­yin” de­di.

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Hah, onu söy­le­di…

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Onu da açık­lı­yo­rum, dik­kat­le din­le­yin.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Efen­dim, şim­di,  An­ka­ra Esen­bo­ğa Ha­va­ala­nı’nın mev­cut yol­cu sa­yı­sı 3 mil­yon 830 bin. Biz, gö­re­ve gel­di­ği­miz­de 1 mil­yon 800 bin. Biz, bu ha­va­ala­nı­nı, ter­mi­na­li yap­tır­mak için ne ka­dar yol­cu ga­ran­ti­si ver­dik? 1 mil­yon 250 bin Sa­yın Ana­dol. Fi­ya­ka mı ya­pı­yo­ruz, iş mi ya­pı­yo­ruz, iş­te bu­ra­da, ce­vap bu­ra­da. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Ba­kan, Sa­yın Er­dem pist­ten bah­set­ti, pist­ten.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Bu­gün ger­çek­le­şen yol­cu sa­yı­sı­nın üç­te 1’in­den da­ha az bir ga­ran­tiy­le 500 tril­yon­luk te­si­si yir­mi üç ay­da, bu ül­ke­nin baş­ken­ti­ne ya­ra­şır hâlde yap­tık mı yap­ma­dık mı? (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan “Bra­vo” ses­le­ri, al­kış­lar)

İş­te, eser ora­da, kim­se­yi kan­dır­mı­yo­ruz. Bak, An­ka­ra’dan çı­kı­yor­su­nuz, bul­var­la, üç gi­diş, üç ge­liş­li yol­la, gü­zel gü­zel, ra­hat ra­hat Esen­bo­ğa’ya gi­di­yor­su­nuz. Ge­çen, bir es­ki si­ya­si­miz, bi­li­nen bir si­ma, ilk de­fa ge­lin­ce “biz han­gi ül­ke­ye gel­dik” di­ye sor­muş. (CHP sı­ra­la­rın­dan gü­lüş­me­ler)

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Vay bee!..

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – İş­te, de­ği­şi­mi ta­kip ede­me­yen­ler var, bir de de­ği­şi­min lo­ko­mo­ti­fi olan­lar var; fark bu­ra­da de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Efen­dim, şim­di, ha­va…

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Ko­nu­şup du­ru­yor­su­nuz bu­ra­da, hal­ka so­run; bu­ra­da övü­nüp du­ru­yor­su­nuz!

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Bu ba­şa­rı­yı kut­la­ya­lım, Mec­lis­te bir de­ve ke­se­lim. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan “De­ve­ye ta­kı­lıp kal­ma” ses­le­ri)

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Şim­di, sen, bu de­ve işi­ni çok faz­la önem­si­yor­sun ama ora­ya gir­me­ye­ce­ğim, me­rak et­me, onu ay­rı­ca ko­nu­şu­ruz. Onun ce­va­bı­nı biz ver­dik, ka­mu­oyu ne dü­şün­dü­ğü­mü­zü bi­li­yor, ce­va­bı­nı anın­da ver­dik.

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Bir de Mec­lis­te din­le­ye­lim.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ama, onun o nok­ta­ya gel­me­si­nin ar­ka pla­nı­nı ben si­ze an­la­ta­yım. Yi­ne, bu, bir tor­tu, geç­miş­ten ge­len tor­tu­la­rın so­nu­cu.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Yi­ne mi biz suç­lu­yuz?

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – De­ve mi?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Onu da ko­nu­şu­ruz.

Eğer, gi­der öy­le bir uçak ki­ra­lar­sa­nız, uça­ğın iş­let­me mas­raf­la­rı ma­li­ye­ti­nin 2 ka­tı­na çı­kı­yor­sa, bu uçak­lar­dan kur­tul­mak için de­ve bi­le az ge­lir. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Bak ne gü­zel an­lat­tı!

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ama, ya­pı­lan işin ye­ri ve za­ma­nı yan­lış­tır.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Siz­den al­mış­lar iz­ni de­mek ki!

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Bu yan­lış­tır, ye­ri, za­ma­nı yan­lış­tır. De­mek ki, ar­ka­daş­lar o ka­dar il­lal­lah et­miş ki, bu kö­tü kon­trat­tan an­cak ve an­cak de­ve kes­mek­le kur­tu­lur de­miş­ler.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, de­ve­yi ke­sim ta­li­ma­tı­nı siz ver­miş­si­niz gi­bi ko­nu­şu­yor­su­nuz!

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ama yan­lış yer­de, yan­lış za­man­da yap­mış­lar. Bu­nu, ka­pa­lı bir me­kan­da, gi­dip evin­de ve­ya bir kur­ban ye­rin­de kes­se da­ha düz­gün bir iş yap­mış olur­du.

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – De­ve az ge­lir, fil ke­se­lim Sa­yın Ba­kan!

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ba­kın, Türk Ha­va Yol­la­rı, dö­ne­mi­miz­de 3 kat bü­yü­müş­tür, ci­ro­su 1 mil­yar 100 mil­yon­dan 3 mil­ya­ra yük­sel­miş­tir. Sa­de­ce Türk Ha­va Yol­la­rı de­ğil, Türk Ha­va Yol­la­rı­nın ta­şı­ma­cı­lık­ta­ki pa­yı yüz­de 100’den yüz­de 62’ye ge­ri­le­me­si­ne rağ­men, ta­şı­dı­ğı yol­cu 8,5 mil­yon­dan 20 mil­yo­na yük­sel­miş­tir.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Aman Sa­yın Ba­kan, eve­le­me de­ve­le­me se­nin­ki!

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – O za­man ni­ye gö­rev­den al­dı­nız Ge­nel Mü­dü­rü?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Efen­dim, şim­di…

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­lar mı­sı­nız.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Efen­dim, za­ma­nım yok, da­ha faz­la…

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Se­nin­ki eve­le­me de­ve­le­me!

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Şim­di, ge­le­lim, bir de, ha­ber­leş­me­den… De­niz­ci­li­ğe hiç gi­re­me­dik. De­niz­ci­lik­te, bu­ra­da, bir şey­ler söy­len­di. De­niz­ci­lik­te Tür­ki­ye ka­ra lis­te­dey­di de­ğer­li ar­ka­daş­lar, ka­ra lis­te. Türk ge­mi­le­ri, ka­ra su­la­rı­mız­dan dı­şa­rı çı­kın­ca tu­tu­lu­yor­du, git­ti­ği ilk li­man­da tu­tu­lu­yor­du. 2002 yı­lı so­nu, 800 kü­sur ge­mi de­net­len­miş, 211 ta­ne­si tu­tul­muş. Ni­ye?.. Ba­kı­mı, tu­tu­mu iyi ya­pıl­ma­dı­ğı için, stan­dart­la­rı dü­şük ol­du­ğu için. Şim­di ne ol­muş? Ge­mi­le­ri­miz ka­ra lis­te­den ak lis­te­ye geç­miş. AK Par­ti­ye ya­kı­şan da bu­dur. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) 2006 yı­lın­da tu­tu­lan ge­mi sa­yı­sı, dik­ka­ti­ni­zi çe­ki­yo­rum, 45’tir, 45; 211’den, 45’e gel­mi­şiz. Bun­lar laf­la ol­mu­yor. Ehil in­san­la­rı işin ba­şı­na ge­ti­re­cek­si­niz, işi­ni­zi iyi ya­pa­cak­sı­nız, la­uba­li­lik yap­ma­ya­cak­sı­nız, ti­tiz­ce işi­ni­zi ta­kip ede­cek­si­niz, bu so­nu­cu ala­cak­sı­nız. İş­te, Tür­ki­ye’nin hak­kı ak lis­tey­di, ak lis­te­ye de AK Par­ti İk­ti­da­rın­da geç­miş ol­duk.

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Sa­yın Ba­kan, si­zin oğ­lan da ge­mi alı­yor…

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, şim­di…

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Si­zin oğ­lan da 1,5 mil­yon li­ra­ya ge­mi alı­yor…

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Şim­di…

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Oğ­la­nın ge­mi­sin­den de bah­se­de­cek mi­si­niz?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar…

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­lar mı­sı­nız.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Efen­dim, ta­mam­lı­yo­rum Sa­yın Baş­ka­nım.

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Sa­yın Ba­kan, oğ­lan ge­mi al­dı mı al­ma­dı mı?

SÜ­LEY­MAN SA­RI­BAŞ (Ma­lat­ya) – Kırk beş da­ki­ka…

BAŞ­KAN – Efen­dim, bi­li­yor­su­nuz ki ay­nı ta­le­bi siz de ya­pı­yor­su­nuz. O ka­dar çok mü­da­ha­le ol­du ki, onu na­za­ra alı­yo­rum Sa­yın Baş­kan.

Sa­yın Ba­kan, ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yın lüt­fen.

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Sa­yın Ba­kan, ge­mi­ler ak ise, oğ­lu­nuz ge­mi al­dı mı, al­ma­dı mı?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Bu ül­ke­de de­niz­ci­lik­te…

HA­LİL AK­YÜZ (İs­tan­bul) – Sa­yın Ba­ka­nın ver­di­ği ra­kam­lar doğ­ru de­ğil bey­ler, in­ce­le­yin lüt­fen.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Be­nim ver­di­ğim ra­kam­la­rın hep­si doğ­ru.

HA­LİL AK­YÜZ (İs­tan­bul) – Doğ­ru de­ğil!

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Bu­nu da, ge­lir si­ze gös­te­ri­rim.

HA­LİL AK­YÜZ (İs­tan­bul) – İn­ce­le­ye­ce­ğiz za­ten.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ben bu­ra­da mil­le­tin hu­zu­run­da ko­nu­şu­yo­rum.

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Sa­yın Ba­kan, si­zin oğ­lan ge­mi al­dı mı al­ma­dı mı?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ben mil­let­ve­kil­le­ri­nin hu­zu­run­da gö­rü­şü­yo­rum. Be­nim yan­lış ra­kam ver­me lük­süm yok de­ğer­li ar­ka­daş­lar. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Sa­yın Ba­kan, si­zin ba­kan­lık dö­ne­mi­niz­de, oğ­lu­nuz ge­mi al­dı mı al­ma­dı mı?

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, lüt­fen mü­da­ha­le et­me­ye­lim.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Oğ­lum ge­mi al­dı, ne ol­du?

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Si­zin ba­kan­lık dö­ne­miz­de de­ğil mi? Ak lis­te­den kas­tı­nız buy­sa...

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, siz Ge­nel Ku­ru­la hi­tap ede­rek son söz­le­ri­ni­zi söy­le­yin.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Bu­nun­la il­gi­li ka­zan­dı­ğı­mız yir­mi bir ta­ne da­va var, 100 mil­ya­rın üze­rin­de taz­mi­nat al­dık. Onu da, eği­tim gö­ren ço­cuk­la­ra ver­dik. Evet, ce­va­bı bu!

SÜ­LEY­MAN SA­RI­BAŞ (Ma­lat­ya) – Gü­le gü­le har­ca Sa­yın Ba­kan.

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – CHP ik­ti­da­rın­da ne ola­ca­ğı­nı gö­re­cek­si­niz?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ce­va­bı bu... Ce­va­bı bu...

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Yü­ce Di­van­da gö­rü­şe­ce­ğiz, bi­zim ik­ti­dar­da.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Ne­re­de is­ter­sen gö­rü­şü­rüz. Ona git­me­den mil­le­tin önü­ne gi­de­ce­ğiz, ora­da gö­rü­şe­ce­ğiz. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, siz ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yın lüt­fen. Sa­yın Ba­kan, çok geç­ti­niz sü­re­ni­zi, lüt­fen...

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Siz bu Yü­ce Di­van kor­ku­la­rı­nı sal­ma­ya de­vam edin. Mil­let si­zi ib­ret­le iz­li­yor!

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, ic­ra­atın ba­şı sen­sin, ni­ye...

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, siz ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yın.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Yap­tı­ğı­nız yol­suz­luk­la­ra bak­mı­yor­sun, Ali Di­bo­la­ra bak­mı­yor­sun, mu­ha­le­fe­te laf söy­lü­yor­sun.

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­yın­dır, çok he­ye­can­lan­ma­yın, lüt­fen... Sa­yın Ba­yın­dır, sa­kin olun, sa­kin olun efen­dim.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Efen­dim, ta­bii...

Sa­yın Baş­ka­nım bi­raz sü­re ve­re­bi­lir mi­si­niz?

BAŞ­KAN – Ve­re­mem efen­dim, çok aş­tık sü­re­mi­zi. Son cüm­le­le­ri­ni­zi ri­ca edi­yo­rum.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – Efen­dim te­le­ko­mü­ni­kas­yon sek­tö­rün­de çok önem­li...

BAŞ­KAN – So­ru-ce­vap kıs­mın­da ba­zı ko­nu­la­ra da ce­vap ve­rir­si­niz.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (De­vam­la) – ... önem­li ko­nu­lar var­dı, ama sü­re­miz yet­me­di gör­dü­ğü­nüz gi­bi.

Ben, büt­çe­mi­zin ül­ke­mi­ze, ula­şım sek­tö­rü­ne, ha­ber­leş­me sek­tö­rü­ne, mil­le­ti­mi­ze ha­yır­lı uğur­lu ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum ve bu­ra­da ya­pı­lan ko­nuş­ma­lar­la ya­pı­lan kat­kı­lar­dan do­la­yı da te­şek­kür­le­ri­mi su­nu­yo­rum.

Sağ olun, var olun. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Ba­kan.

Aleyh­te ol­mak üze­re son ko­nuş­ma, Ba­lı­ke­sir Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Se­dat Pe­kel. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Sa­yın Ba­kan, oğ­lan ge­mi­yi kaç pa­ra­ya al­dı, söy­le­me­di­niz.  Be­nim duy­du­ğum 1,5 mil­yon eu­ro, doğ­ru mu?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (İs­tan­bul) – Yan­lış, ya­nı­ma  gel doğ­ru­su­nu söy­le­ye­yim.

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Ben ora­ya ge­le­mem, ben se­nin da­ire baş­ka­nın mı­yım aya­ğı­na ge­le­yim, mil­let­ve­ki­li­yim!

BAŞ­KAN – Sü­re­niz on da­ki­ka efen­dim.

SE­DAT PE­KEL (Ba­lı­ke­sir) – Aleyh­te şah­sım adı­na söz al­dı­ğım do­ku­zun­cu tur gö­rüş­me­le­riy­le il­gi­li ko­nuş­ma­ma baş­la­ma­dan ön­ce, yü­ce he­ye­ti­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı ile di­ğer ku­rum ve ku­ru­luş­lar­la il­gi­li ola­rak Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si­nin gö­rüş, eleş­ti­ri ve öne­ri­le­ri­ni ar­ka­daş­la­rım di­le ge­tir­di­ler. Ben de ko­nuş­mam­da önem­li gör­dü­ğüm ve de­ği­nil­me­yen ko­nu­la­ra dik­kat çek­me­ye ça­lı­şa­ca­ğım.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­nın 2007 büt­çe­si 822 mil­yon YTL ola­rak tek­lif edil­miş ve bu­nun yak­la­şık 600 mil­yon YTL’si ya­tı­rım­la­ra ay­rıl­mış­tır. Ya­tı­rım­lar için­de de de­mir yol­la­rı­na 350, ha­va yol­la­rı­na 34, ha­ber­leş­me ve ev­ren­sel hiz­met­le­re 91, ka­mu­laş­tır­ma­ya 32, li­man­lar ve ba­lık­çı ba­rı­nak­la­rı­na da 50 mil­yon YTL öde­nek ay­rıl­mış­tır. Fa­kat, bu­ra­da dik­kat edil­me­si ge­re­ken esas nok­ta şu­dur: 998 mil­yon YTL olan 2006 yı­lı öde­ne­ği ile 2007 yı­lı öde­ne­ği­ni kar­şı­laş­tır­dı­ğı­mız­da yüz­de 19,2 ora­nın­da bir ge­ri­le­me gö­rül­mek­te­dir.

Di­ğer yan­dan, ha­va, de­niz ve ka­ra, ay­rı­ca ha­ber­leş­me gi­bi stra­te­jik hiz­met­le­ri kap­sa­yan Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­nın büt­çe­si, ne dü­şün­dü­rü­cü­dür ki, 1 mil­yar 638 mil­yon YTL’lik Di­ya­net İş­le­ri Baş­kan­lı­ğı­mı­zın büt­çe­si­nin çok al­tın­da ka­la­bil­mek­te­dir. Bu da, AKP Hükûme­ti­nin bir ma­li yö­ne­tim, plan­la­ma ve prog­ram­la­ma za­fi­ye­ti­nin için­de ol­du­ğu­nu açık­ça or­ta­ya koy­mak­ta­dır.

Ba­kı­nız, İs­tan­bul-İz­mir ar­te­rin­de de­niz-ka­ra ula­şı­mı­nın önem­li bir aya­ğı olan Ban­dır­ma-İz­mir tren se­fer­le­ri­nin de­mir yo­lu iyi­leş­tir­me ça­lış­ma­la­rı­nın ta­mam­lan­mış ol­ma­sı­na rağ­men hâlâ baş­la­tı­la­ma­mış ol­ma­sı, AKP Hükûme­ti­nin bu ko­nu­da­ki za­fi­ye­ti­ni açı­ğa çı­ka­ran en so­mut ör­nek­ler­den bi­ri ola­rak kar­şı­mız­da dur­mak­ta­dır. Cum­hu­ri­yet­le bir­lik­te yur­dun dört bir ya­nı­nı de­mir ağ­lar­la ören bir ulu­sun ço­cuk­la­rı, AKP dö­ne­min­de Ban­dır­ma’dan İz­mir’e tren­le gi­de­me­mek­te­dir. Üst dü­zey yet­ki­li­le­rin ve Sa­yın Ba­ka­nın tak­vi­me bağ­lı söz­le­ri­ne rağ­men, hal­kı­mız, bı­ra­kın hız­lan­dı­rıl­mış tre­ni, üç yıl­dır nor­mal tre­ne bi­le bi­ne­me­mek­te­dir­ler. 101 ki­lo­met­re­lik de­mir yo­lu için 40 mil­yon YTL har­ca­yan Ba­kan­lı­ğın, bu yo­lun de­ne­ti­mi için 1 mil­yon eu­ro­yu ve­re­me­ye­rek se­fer­le­ri baş­la­ta­ma­ma­sı, öde­nek so­ru­nun­dan de­ğil, biz­ce yö­ne­tim an­la­yı­şın­dan kay­nak­lan­mak­ta­dır.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, AKP İk­ti­da­rı­nın za­fi­ye­ti, ne ya­zık ki ka­ra yo­lu ya­tı­rım­la­rın­da da ya­şan­mak­ta­dır. Yi­ne, bu­nun en so­mut ör­ne­ği­ni ken­di böl­gem­den ver­mek is­ti­yo­rum. AKP Hükûme­ti­nin Acil Ey­lem Pla­nı kap­sa­mın­da ya­pıl­ma­sı­na söz ver­di­ği İs­tan­bul-İz­mir ka­ra yo­lun­da önem­li ar­ter­ler­den bi­ri olan Ban­dır­ma-Su­sur­luk bö­lün­müş yo­lun­da son de­re­ce bü­yük so­run­lar ya­şan­mak­ta­dır. Yo­lun mü­te­ah­hi­di­ne ke­si­len yük­sek ce­za, ka­mu­laş­tır­ma ve mal­ze­me te­mi­ni gi­bi çe­şit­li so­run­lar ne­de­niy­le ça­lış­ma­lar yak­la­şık bir bu­çuk yıl dur­muş, bu sü­re için­de tek bir çi­vi bi­le ça­kıl­ma­mış­tır. Yo­lun, bö­lün­müş yol se­vi­ye­sin­de ta­mam­la­na­rak tra­fi­ğe açı­la­bil­me­si için 11 mil­yon YTL öde­ne­ğe ih­ti­yaç var­dır.

Bir di­ğer ya­tı­rım olan Ban­dır­ma-Gö­nen ara­sın­da­ki bö­lün­müş yol için, AKP, 2006 yı­lın­da 2,5 mil­yon YTL’ye ih­ti­yaç du­yu­lur­ken, Hükûmet sa­de­ce 294 bin YTL öde­nek ayır­mış, bu­na bağ­lı ola­rak yo­lun in­şa­atı­nı alan fir­ma, öde­nek ye­ter­siz­li­ği­ni ge­rek­çe gös­te­re­rek yol ya­pım ça­lış­ma­la­rı­nı dur­dur­muş­tur. Yo­lun bi­ti­ri­le­bil­me­si için 6,7 mil­yon YTL’ye ih­ti­yaç du­yul­mak­ta­dır.

Ka­ra yo­lu­nu bi­ti­re­me­yen, de­mir yo­lu­nu bi­ti­re­me­yen AKP İk­ti­da­rı el­bet­te ki boş dur­ma­mış, Ba­lı­ke­sir’imiz için ak­la ge­le­cek ne ka­dar olum­suz­luk var­sa ha­ya­ta ge­çir­miş­tir.

Hükûmet, Ban­dır­ma Li­ma­nı’nı özel­leş­tir­me kap­sa­mı­na al­mış, Te­ke­li, TMO’yu ve seb­ze to­hum üret­me is­tas­yo­nu­nu ka­pat­mış, SE­KA’yı âde­ta peş­keş çek­miş, Eti Hol­din­gin mer­ke­zi­ni An­ka­ra’ya ta­şı­mış, kül­tür mer­kez­le­ri­ne, fa­kül­te in­şa­atı­na ye­ter­li öde­ne­ği ayır­ma­mış­tır. Ya­tı­rım­la­ra ye­ter­li öde­nek­le­rin ve­ril­me­me­si du­ru­mun­da is­tih­da­mın art­ma­sı ve böl­ge eko­no­mi­si­nin kal­kın­ma­sı el­bet­te bek­le­ne­mez. Bir­çok be­le­di­ye baş­kan­lı­ğı ve 5 mil­let­ve­ki­li­ni AKP’ye su­nan Ba­lı­ke­sir bu­nu hak et­me­mek­te­dir. Gö­rül­dü­ğü gi­bi, ya­tı­rım­lar, bu ye­ter­siz öde­nek­ler ve bu an­la­yış­la da ko­lay ko­lay bi­ti­ri­le­me­ye­cek­tir. An­cak, gö­rü­nen odur ki, bu gi­diş­le AKP İk­ti­da­rı san­dık­ta bi­te­cek­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye’de si­vil ha­va­cı­lık sek­tö­rü­ne cum­hu­ri­ye­tin ku­ru­lu­şun­dan bu ya­na bü­yük önem ve­ril­miş­tir. 16 Şu­bat 1925’te ku­ru­lan Türk Ha­va Ku­ru­mu, ulu­sal ha­va­cı­lı­ğı­mı­zın en önem­li ku­rum­la­rın­dan bi­ri ola­rak Türk ulu­su­na, Türk genç­li­ği­ne eği­tim ve hiz­met ver­mek­te­dir. Ku­ru­mun, Yü­ce Ön­der Ata­türk ta­ra­fın­dan ve­ri­len gö­re­vi la­yı­kıy­la ya­pa­bil­me­si için ye­ter­li ve is­tik­rar­lı kay­na­ğa ih­ti­ya­cı bu­lun­mak­ta­dır. Ku­ru­mun asıl ge­lir kay­na­ğı olan kur­ban de­ri­le­ri ül­ke­mi­zin si­vil ha­va­cı­lı­ğı­nın güç­len­me­si için önem arz et­mek­te­dir. Son yıl­lar­da çı­kan tar­tış­ma­la­rın Türk Ha­va Ku­ru­mu­nun de­ri ge­lir­le­ri­ni azalt­tı­ğı­nı bi­li­yo­ruz. AKP Hükûme­ti­nin bu nok­ta­da Türk Ha­va Ku­ru­mu­nu des­tek­le­yi­ci ta­vır ser­gi­le­me­si, Ata­türk’ün ar­ma­ğa­nı olan Ku­ru­mun Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti ile son­su­za dek ya­şa­ma­sı­nı sağ­la­ya­cak­tır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, cum­hu­ri­ye­tin ku­ru­lu­şun­dan bu ya­na bü­yük önem ve­ril­miş ulu­sal ve stra­te­jik ku­ru­luş olan Türk Ha­va Yol­la­rı 1933’te ku­rul­muş, 90’da özel­leş­tir­me kap­sa­mı­na alın­mış ve bu yı­lın ha­zi­ran ayın­da da özel sek­tör sta­tü­sü­ne geç­miş­tir.

Türk Ha­va Yol­la­rı­nı ya­kın­dan ta­kip eden KİT Ko­mis­yo­nu­nun bir üye­si ola­rak dik­kat çek­mek is­te­di­ğim di­ğer nok­ta da, Türk Ha­va Yol­la­rı­nın özel­leş­ti­ril­me­si­nin ulu­sal ve ka­mu­sal açı­dan ya­rar­lı ol­ma­yı­şı­dır, hat­ta çe­liş­ki­li du­rum­lar da söz ko­nu­su­dur. 4046 sa­yı­lı Özel­leş­tir­me Ka­nu­nu’nda özel­leş­tir­me­le­rin ama­cı, eko­no­mi­de ve­rim­li­lik ar­tı­şı ve ka­mu gi­der­le­rin­de azal­ma sağ­la­mak ola­rak be­lir­til­mek­te­dir.

Bu­gü­ne ka­dar ger­çek­leş­ti­ri­len özel­leş­tir­me­le­rin eko­no­mi­ye sağ­la­dı­ğı ve­rim­li­lik tar­tış­ma­sı bir ya­na, Türk Ha­va Yol­la­rı­nın özel­leş­ti­ril­me­si, ka­nun­da be­lir­ti­len man­tık­la da çe­liş­mek­te­dir, çün­kü, Türk Ha­va Yol­la­rı, özel­leş­tir­me kap­sa­mı­na alın­dı­ğı gün­den bu ya­na, si­ya­si bas­kı­la­ra açık ku­rum­sal ya­pı­sı­nın ba­rın­dır­dı­ğı de­za­van­taj­la­ra ve Kör­fez kri­zi, eko­no­mik kriz, 99 dep­re­mi, 11 Ey­lül sal­dı­rı­la­rı gi­bi tüm olum­suz­luk­la­ra kar­şın, ol­duk­ça yük­sek bir ba­şa­rı gra­fi­ği çiz­miş bir ku­ru­luş­tur.

Ma­li gös­ter­ge­le­re ba­kıl­dı­ğın­da, özel­leş­tir­me­ye ge­rek­çe ola­rak gös­te­ri­len is­tih­dam faz­la­lı­ğı ve dü­şük ve­rim­li­lik id­di­ala­rı­nın son on yıl­da Türk Ha­va­yol­la­rı için ge­çer­siz ol­du­ğu da ay­rı bir ger­çek­lik­tir. Türk Ha­va Yol­la­rı gi­bi ger­çek­ten stra­te­jik ku­ru­luş­la­rın, ku­rum­la­rın, KİT’le­rin özel­leş­ti­ril­me­si, ulu­sal çı­kar­la­rı­mız için son de­re­ce bü­yük bir teh­dit oluş­tur­mak­ta ve önem­li bir kay­bı da be­ra­be­rin­de ge­tir­mek­te­dir.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Türk Ha­va Yol­la­rı, ar­tık, Ba­kan­lı­ğı­mı­za bağ­lı ku­ru­luş ol­ma­sa da, ulu­sal ha­va­cı­lı­ğı­mız açı­sın­dan bir sem­bol­dür, ulus­la­ra­ra­sı plat­form­da bir ta­nı­tım ima­jı­mız­dır; an­cak, Türk Ha­va Yol­la­rı, AKP İk­ti­da­rı dö­ne­min­de ma­ale­sef imaj kay­bet­miş­tir. Ba­kı­nız, ge­çen haf­ta Ata­türk Ha­va­li­ma­nı’nda ya­şa­nan­lar tam bir skan­dal­dır. İa­de edi­len bir uçak için de­ve kur­ban edil­me­si, de­ve­nin Türk Ha­va Yol­la­rı­na fa­tu­ra edil­me­si, de­ve­nin ap­ro­na izin­siz yol­lar­dan so­kul­ma­sı ve bü­tün bu iş­le­rin ba­şın­da, Türk Ha­va Yol­la­rı Tek­nik AŞ’nin üst dü­zey bir yet­ki­li­si­nin bu­lun­ma­sı, ulu­sal ve ulus­la­ra­ra­sı ka­mu­oyun­da imaj kay­bet­ti­ren bir skan­dal ola­rak yer al­mış­tır. AKP İk­ti­da­rı an­la­yı­şı, Türk ula­şım sek­tö­rü­nü, de­ve skan­da­lıy­la ve çöl kül­tü­rüy­le ker­van­cı­lı­ğa…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

ÜNAL KA­CIR (İs­tan­bul) – Se­dat, sen de mi ta­kıl­dın de­ve­ye? Sen ba­ri ta­kıl­ma!

AH­MET YE­Nİ (Sam­sun) – Sa­yın Ve­ki­lim, KİT Ko­mis­yo­nun­da öy­le ko­nuş­mu­yor­du­nuz ama, KİT Ko­mis­yo­nun­da met­he­dip du­ru­yor­du­nuz.

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

SE­DAT PE­KEL (De­vam­la) – … dö­nüş­tür­me yo­lun­da hız­la iler­le­mek­te­dir.

Bir di­ğer skan­dal ise, Türk Ha­va Yol­la­rı­nın VIP ve CIP sa­lon­la­rın­da gö­rev ala­cak per­so­ne­lin cin­sel­lik ve dinî içe­rik­li so­ru­lar­la se­çil­me­si için an­ket ya­pıl­mış ol­ma­sı­dır. Baş­ba­ka­nın İs­tan­bul Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye­sin­de­ki kad­ro­su­na da­ya­lı an­la­yış, Türk Ha­va Yol­la­rı­nı, da­ha ge­niş kap­sam­da da Tür­ki­ye’yi iyi yö­ne­te­me­mek­te­dir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; söz­le­ri­me son ve­rir­ken, ulus­la­ra­ra­sı re­ka­bet ça­ğın­da, mil­yar do­lar­lık ku­rum ve ku­ru­luş­la­rı­mı­zı ce­ma­at-ta­ri­kat iliş­ki­le­riy­le ida­re et­me­ye ça­lı­şan AKP İk­ti­da­rı­nın ba­kan­lık­la­rın­da ve be­le­di­ye­ler­de de ay­nı an­la­yı­şı sür­dür­me­ye ça­lış­tı­ğı­nı gör­mek­te­yiz. Mu­ha­le­fe­ti “İki ko­yun güt­me­yi bil­mez­ler.” di­ye­rek eleş­ti­ren Sa­yın Baş­ba­kan Er­do­ğan…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Efen­dim, son cüm­le­ni­zi ri­ca ede­yim, sü­re­niz ta­mam­lan­dı.

SE­DAT PE­KEL (De­vam­la) – …Sa­yın Baş­ba­kan Er­do­ğan, Ka­bi­ne­sin­de, yor­gun, ak­lı ka­rı­şık ve skan­dal­la­ra ka­rış­ma­sı­na kar­şın gö­rev­de tut­tu­ğu ba­kan­lar­la dört yıl­dır Tür­ki­ye’yi ida­re et­mek­te­dir. An­cak, ar­tık, san­dık önü­mü­ze gel­miş­tir. Halk, mut­fa­ğın­da ne piş­ti­ği­ne, sos­yal ya­şa­mın­da ne de­ğiş­ti­ği­ne, iş­siz­li­ğin han­gi aşa­ma­da ol­du­ğu­na, ge­le­cek­ten umut­lu olup ol­ma­dı­ğı­na ba­ka­rak, skan­dal­la­rı ha­tır­la­ya­rak oy ve­re­cek­tir. Si­ya­set-ti­ca­ret-ta­ri­kat üç­ge­nin­de, ar­tık, yo­lun so­nu­na ge­lin­miş­tir.

2007 büt­çe­si­nin ül­ke­miz ve hal­kı­mız için ya­rar­lı ol­ma­sı­nı di­li­yor, ay­rı­ca, yü­ce Türk ulu­su­nun ye­ni yı­lı­nı ve Kur­ban Bay­ram­la­rı­nı kut­lu­yor, he­pi­ni­ze say­gı­lar su­nu­yo­rum. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Pe­kel.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, şim­di so­ru­la­ra ge­çi­yo­ruz. So­ru­la­rın kı­sa, net ve açık so­rul­ma­sı­nı özel­lik­le ri­ca edi­yo­rum, çün­kü, bir­çok so­ru sor­mak is­te­yen ar­ka­da­şı­mız var. Hep­si­ne müm­kün ol­du­ğu ka­dar imkân sağ­la­ya­lım. So­ru on da­ki­ka­lık bir sü­re içe­ri­sin­de so­ru­la­cak ve on da­ki­ka ta­mam­lan­dı­ğın­da ce­va­ba ge­çe­ce­ğiz.

Sa­yın Işık, bu­yu­run.

Kı­sa ve öz ri­ca edi­yo­rum.

AH­MET IŞIK (Kon­ya) – Sa­yın Baş­ka­nım, te­şek­kür edi­yo­rum.

So­rum Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mı­za.

So­rum­dan ön­ce Sa­yın Ba­ka­nım, özel bir şey ifa­de et­mek is­ti­yo­rum İr­fan Bey mü­sa­ade eder­se…

BAŞ­KAN – Bir da­ki­ka…

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, özel­lik­le mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rı­mız­dan da ri­ca ede­yim. So­ru­lar so­ru­lur­ken ba­kan­la­rı­mız ve yar­dım­cı­la­rı not ala­cak­lar. So­ru­la­rın, ko­nuş­ma­nın ve hi­ta­bın da­ha net ve açık ol­ma­sı­nı ri­ca edi­yo­rum.

Bu­yu­run.

AH­MET IŞIK (Kon­ya) – Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mı­za ifa­de et­mek is­ti­yo­rum so­ru­mu. So­rum­dan ön­ce Sa­yın Ba­ka­nım, özel bir şey ifa­de et­mek is­ti­yo­rum. Bu­gün si­zin için ve sev­dik­le­ri­niz için önem­li bir gün. Bu­gün si­zin do­ğum gü­nü­nüz. Do­ğum gü­nü­nü­zü 2,5 mil­yon Kon­ya­lı hem­şeh­rim adı­na teb­rik edi­yo­rum. [CHP sı­ra­la­rın­dan “Aaa” ses­le­ri, al­kış­lar (!)]

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Ayıp, ayıp!

TU­RAN TÜY­SÜZ (Şan­lı­ur­fa) – Bra­vo!

AH­MET IŞIK (Kon­ya) – Yi­ne, 2,5 mil­yon Kon­ya­lı hem­şeh­rim adı­na yap­tır­mış ol­du­ğum pas­ta­yı  ve ha­zır­lat­tı­ğı­mız gül­le­ri si­ze bi­raz­dan tak­dim ede­ce­ğiz.

So­rum şu Sa­yın Ba­ka­nım: Kon­ya-An­ka­ra ara­sı  Hız­lı Tren Po­je­si’yle il­gi­li alt­ya­pı­nın fi­zik­sel ça­lış­ma­la­rı hız­lı bir şe­kil­de de­vam et­mek­te. Ger­çek­ten, Kon­ya’ya ta­rihî an­lar ya­şa­tı­yor­su­nuz. Fa­kat, üst­ya­pıy­la il­gi­li siz­den de­tay­lı bil­gi al­mak is­ti­yo­ruz Sa­yın Ba­ka­nım. Üst­ya­pı­nın iha­le­si ne za­man ger­çek­le­şe­cek? Üst­ya­pıy­la il­gi­li şu an biz­le­ri sey­ret­mek­te olan tüm Kon­ya­lı in­san­la­rı­mız me­rak­la bek­li­yor. Bu müj­de­yi siz­den ay­rın­tı­lı bir şe­kil­de al­mak is­ti­yo­ruz.

Tek­rar do­ğum gü­nü­nü­zü kut­lu­yo­rum. Pas­ta­nız ve gül­le­ri­niz ha­zır, bi­raz­dan tak­dim ede­ce­ğiz.

Te­şek­kür ede­rim.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­riz Sa­yın Işık.

MU­HAR­REM İN­CE (Ya­lo­va) – Sa­yın Baş­ka­nım, 1920’den be­ri bu Mec­lis böy­le so­ru gör­me­di, hat­ta, 1071’den be­ri gör­me­di.

BAŞ­KAN – Sa­yın Kap­tan, bu­yu­run efen­dim.

OS­MAN KAP­TAN (An­tal­ya) – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Baş­kan.

Sa­yın Millî Sa­vun­ma Ba­ka­nı­na iki so­rum var: Bi­rin­ci­si, “ko­or­di­na­tör” adıy­la Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri ta­ra­fın­dan Tür­ki­ye’ye gön­de­ri­len Emek­li Or­ge­ne­ral Rals­ton Irak’ta­ki tüm PKK bü­ro­la­rı­nın ka­pa­tıl­dı­ğı­nı söy­le­miş­ti. Oy­sa, Ker­kük ve Mu­sul’da ve Bağ­dat’ta PKK bü­ro­la­rı­nın açık ol­du­ğu ve fa­ali­yet­te ol­du­ğu yö­nün­de du­yum­lar alın­mak­ta­dır. Bu ko­nu­da, Sa­yın Ba­kan, bir açık­la­ma ya­par mı­sı­nız?

İkin­ci so­rum: Ker­kük ve Ku­zey Irak’ta mey­da­na ge­len ge­liş­me­ler ve fi­ilî olu­şum­lar kar­şı­sın­da Tür­ki­ye’nin kır­mı­zı çiz­gi­le­ri­ni ko­ru­mak ama­cıy­la sap­tan­mış po­li­ti­ka­la­rı­mız var mı­dır?

Sa­yın Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­na sor­mak is­ti­yo­rum. Bi­rin­ci­si: Tür­ki­ye’nin tu­rizm ger­çe­ği An­tal­ya’nın do­ğu­sun­da ve ba­tı­sın­da da ar­tık ulus­la­ra­ra­sı ni­te­lik­te bi­rer ha­va­ala­nı­na ih­ti­yaç var­dır. Bu ko­nu­da bir ça­lış­ma­nız var mı? Ga­zi­pa­şa Ha­va­ala­nı’nın son du­ru­mu ne­dir?

İkin­ci so­ru: Ba­kan­lı­ğı­nı­zın 2005 büt­çe­si Plan ve Büt­çe Ko­mis­yo­nun­da gö­rü­şü­lür­ken sor­du­ğum bir so­ru­ya “An­tal­ya-Bur­dur de­mir yo­lu ula­şım ana pla­nı­na alı­na­cak” de­miş­ti­niz. Alın­dı mı? Bu ko­nu­da son du­rum ne­dir?

Üçün­cü­sü: An­tal­ya’nın do­ğu ve ba­tı il­çe­le­ri­ni bir­bi­ri­ne ve mev­cut ha­va­ala­nı­na bağ­la­yan ray­lı ula­şım sis­te­mi ta­le­bi­miz var­dı. Bu ko­nu­da bir ça­lış­ma var mı?

Son so­ru: Ka­ra­yo­lu Ta­şı­ma Yö­net­me­li­ği son otuz dört ay­da ye­di de­fa de­ğiş­ti­ril­di. Kam­yon­cu­la­rı­mız ve nak­li­ye­ci­le­ri­miz bu ko­nu­dan çok mağ­dur olu­yor­lar. Sa­yın Ba­kan, bu de­ği­şik­lik­ler da­ha ne ka­dar de­vam ede­cek? Bu ko­nu­da bir açık­la­ma ya­par mı­sı­nız?

Te­şek­kür ede­rim.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Kap­tan.

Sa­yın Ba­loğ­lu, bu­yu­run.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Te­şek­kür edi­yo­rum.

Sa­yın Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­na so­ru­yo­rum. Bi­rin­ci­si: An­tal­ya’da, An­tal­ya Kör­fe­zi’nde de­niz ula­şı­mı­nın 2006 yı­lın­da ger­çek­le­şe­ce­ği söy­len­miş­ti, An­tal­ya’da ya­pı­lan açık­la­ma­lar­da. Bu ko­nu­da hiç­bir ge­li­şim sağ­lan­ma­dı. Sa­yın Ba­ka­nın bu ko­nu­da ha­zır­la­dı­ğı bir pro­je var mı? Bil­gi ve­re­bi­lir mi?

İkin­ci­si: Tür­ki­ye’de­ki oto­büs şir­ket­le­ri bi­rer bi­rer ba­tı­yor. Sa­yın Ba­kan, uçak­la in­san ta­şı­ma­nın çok hız­lı ge­liş­ti­ği­ni söy­lü­yor. Oy­sa­ki bu alan­da hâlâ ka­ra yo­lu in­san ta­şı­ma­cı­lı­ğı sek­tö­rün bü­yük bö­lü­mü­nü ger­çek­leş­ti­ri­yor. Oto­büs şir­ket­le­ri­nin bat­ma­sı, on bin­ler­ce oto­büs ça­lı­şa­nı­nın iş­siz kal­ma­sı kar­şı­sın­da bu sek­tö­re ver­gi ko­lay­lık­la­rı ger­çek­leş­tir­mek için Ba­kan­lar Ku­ru­lu­na bir öne­ri ge­ti­re­cek mi?

Tür­ki­ye’de uçak­la ta­şı­ma­da­ki in­san sa­yı­sı­nın 8 mil­yon­dan 21 mil­yo­na çık­tı­ğı­nı söy­le­di. Bu sü­reç için­de ka­ra yol­la­rı in­san ta­şı­ma­cı­lı­ğın­da­ki ge­ri­le­me­nin ora­nı­nı bi­li­yor mu?

Bir de son ola­rak şu­nu sor­mak is­ti­yo­rum: Sa­yın Ba­kan, sek­sen yıl ön­ce­ki 10 mil­yon­luk nü­fu­su olan genç cum­hu­ri­ye­tin yap­tı­ğı de­mir yo­lu ile sek­sen yıl son­ra bu­gün­kü 70 mil­yon­luk cum­hu­ri­ye­tin yap­tı­ğı de­mir yo­lu­nu kı­yas­lı­yor. Bu hak­sız bir kı­yas­la­ma. Sa­yın Ba­ka­nın öl­çü­le­ri­ni be­ğen­mi­yo­rum,  ken­di­si­ni bir da­ha göz­den ge­çi­re­cek mi bu ko­nu­da, me­rak edi­yo­rum?

Sağ olun.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Ba­loğ­lu.

Sa­yın Ek­mek­ci­oğ­lu…

MEH­MET IŞIK (Gi­re­sun) – An­tal­ya’nın çok so­ru­nu var Sa­yın Ba­kan.

BAŞ­KAN – Evet, bu­gün An­tal­ya…

Bu­yu­run.

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan, te­şek­kür edi­yo­rum.

Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mı­za üç so­rum var. An­tal­ya-Ma­nav­gat ve An­tal­ya-Dem­re-Bey­me­lek’te­ki tek­ne ya­pım ve çe­kek böl­ge­le­ri­nin An­tal­ya ve ül­ke eko­no­mi­si­ne sağ­la­ya­ca­ğı kat­kı, de­niz ve tu­riz­min ge­li­şi­mi­ne ve­re­ce­ği iv­me açı­sın­dan son de­re­ce önem­li bir pro­je­dir. Bu pro­je­nin kı­sa za­man­da bi­ti­ril­me­si için Ba­kan­lı­ğı­nız­ca bir ça­lış­ma yü­rü­tül­mek­te mi­dir?

İkin­ci so­rum: An­tal­ya’da­ki ba­lık­çı­lar, ti­ca­ri li­man içe­ri­sin­de ko­ru­nak­sız bir bi­çim­de iş­le­ri­ni yap­mak ve ba­rın­mak du­ru­mun­da­dır­lar. Bu ba­lık­çı­la­rın mo­dern bir ba­rı­na­ğa ih­ti­yaç­la­rı bu­lun­mak­ta­dır. An­tal­ya’da li­man dı­şın­da mo­dern bir ba­lık­çı ba­rı­na­ğı yap­ma­yı dü­şü­nü­yor mu­su­nuz?

Üçün­cü so­rum: An­tal­ya ser­best böl­ge­de­ki tek­ne ya­pım ter­sa­ne­le­ri­nin ba­şa­rı­la­rı­nı he­pi­miz bil­mek­te­yiz. Bu­ra­da her bi­ri 5-10, hat­ta 20 mil­yon do­lar­lık yat­lar üre­til­mek­te ve bu yat­la­rın Tür­ki­ye’nin dün­ya yat üre­ti­min­de dör­dün­cü sı­ra­ya yük­sel­me­sin­de­ki kat­kı­sı da çok bü­yük­tür. Son dö­nem­ler­de üre­ti­len yat­la­rın to­naj­la­rı 350-400 bin ton­la­ra ulaş­mış­tır. Ter­sa­ne üre­ti­ci­le­ri, yat­la­rın de­ni­ze in­di­ril­me­sin­de bü­yük sı­kın­tı­lar ya­şa­mak­ta­dır­lar. Ser­best böl­ge­miz­de ye­ter­li alt­ya­pı yok­tur. İl­gi­li Ba­kan­lık­ça da ile­ti­şi­me ge­çi­le­rek, alt­ya­pı­nın sağ­lık­lı bir du­ru­ma ge­ti­ril­me­si sağ­la­na­bi­lir mi?

Te­şek­kür edi­yo­rum.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Ek­mek­ci­oğ­lu.

Sa­yın Öz­do­ğan, bu­yu­run.

İB­RA­HİM ÖZ­DO­ĞAN (Er­zu­rum) – Te­şek­kür edi­yo­rum.

Sa­yın Millî Sa­vun­ma Ba­ka­nı­mı­za… Ku­zey Irak’ta de fac­to ola­rak etab­le edil­me­ye ça­lı­şı­lan Kürt dev­le­ti te­me­lin­de Ker­kük’ün de­mog­ra­fik ya­pı­sı de­ğiş­ti­ril­me­ye ça­lı­şıl­mak­ta­dır. Bu kap­sam­da Ker­kük’te­ki Kürt nü­fus ar­tı­rıl­mak­ta­dır. Ker­kük’te­ki Türk­men­le­rin var­lı­ğı ta­ma­men yok edil­me teh­li­ke­siy­le kar­şı kar­şı­ya­dır. Türk­men­ler, dev­le­ti­miz­den des­tek ve Ker­kük’te­ki var­lık­la­rı­nın or­ta­dan kal­dı­rıl­ma pla­nı­na kar­şı adım­lar at­ma­sı­nı bek­le­mek­te­dir­ler. Hükûme­ti­miz, Bü­yük Or­ta Do­ğu Pro­je­si çer­çe­ve­sin­de plan­la­nan Kürt dev­le­ti olu­şu­mun­dan mı ya­na, yok­sa, Türk­men­le­rin Ker­kük’te si­ya­si var­lık­la­rı­nın des­te­ği­ne mi ya­kın dur­mak­ta­dır? Hükûme­ti­miz, önü­müz­de­ki dö­nem­de, Ker­kük ko­nu­sun­da so­mut bir adım ata­cak mı­dır? Türk­men­ler­le iliş­ki­le­ri­niz ne du­rum­da? Türk­men­le­ri des­tek kap­sa­mın­da şu ana ka­dar at­mış ol­du­ğu­nuz bir adım var mı­dır?

İkin­ci so­rum: Da­ha ön­ce 40 mil­yon do­la­ra alı­nan F-16 uçak­la­rı si­zin ik­ti­da­rı­nız za­ma­nın­da 100 mil­yon do­la­ra alın­mak­ta­dır. Hâlbu­ki da­ha ge­liş­miş olan JSP uçak­la­rı 70 mil­yon do­la­ra alın­mak­ta­dır. Ara­da­ki bu fark ne­re­den kay­nak­lan­mak­ta­dır?

Te­şek­kür edi­yo­rum.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Öz­do­ğan.

Sa­yın Meh­met Ali Bu­lut, bu­yu­run.

MEH­MET ALİ BU­LUT (Kah­ra­man­ma­raş) – Sa­yın Baş­ka­nım, Millî Sa­vun­ma Ba­ka­nı­mı­za so­ra­ca­ğım.

Ba­sın­da ta­kip et­ti­ği­miz ka­da­rıy­la, 15 mil­yar do­lar­lık, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­ne sa­vaş uça­ğı ve jet alı­mı ça­lış­ma­la­rı ya­pı­lı­yor­muş, it­hal edi­le­cek­miş. Aca­ba -bu 15 mil­yar do­lar bü­yük bir pa­ra- bu­nu yer­li ya­tı­rı­ma yön­len­di­re­rek yer­li üre­te­mez mi­yiz?

Bir de, Türk Si­lah­lı Kuv­vet­le­ri­mi­zin si­lah ih­ti­ya­cı­nın ne ka­da­rı­nı yer­li ola­rak üre­ti­yo­ruz? Bun­la­rı öğ­ren­mek is­ti­yo­rum.

Te­şek­kür ede­rim.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Bu­lut.

So­ru sü­re­miz ta­mam­lan­dı. Sa­yın Ba­kan­la­rı­mız sı­ray­la…

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan, da­ha sü­re­miz var.

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Baş­ka­nım, bi­ze söz ver­miş­ti­niz, ne ol­du?

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­ka­nım, da­ha var sü­re­miz.

BAŞ­KAN – Bir da­ki­ka efen­dim.

Şim­di, oray­la be­nim bu­ra­da­ki şey bi­raz fark­lı, bu­ra­da­ki gö­rün­tü. Ta­mam, doğ­ru­dur, doğ­ru­dur.

Bir ki­şi­ye da­ha…Sa­yın Ün­lü­te­pe. Bu­ra­da­ki şe­ye gö­re…

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Be­nim de hak­kım var Baş­ka­nım. Ba­na söz ver­di­niz.

FE­RA­MUS ŞA­HİN (To­kat) – Sa­yın Baş­ka­nım, üç da­ki­ka var­dı ora­da.

BAŞ­KAN – Ci­ha­za ben… Ora­ya ka­rış­mı­yo­rum.

Sa­yın Ün­lü­te­pe, bu­yu­run efen­dim.

HA­LİL ÜN­LÜ­TE­PE (Af­yon­ka­ra­hi­sar) – Sa­yın Baş­kan, ara­cı­lı­ğı­nız­la Sa­yın Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mı­za so­ru sor­mak is­ti­yo­rum.

Af­yon­ka­ra­hi­sar ili kırk beş yıl ön­ce­si si­vil uçuş­lar­dan fay­da­la­nan bir ili­miz­di. Bu­gün si­vil uçuş­lar­dan ya­rar­la­na­ma­mak­ta­dır. Hâli­ha­zır­da 275-300 bin ci­va­rın­da yurt­ta­şı­mız yurt dı­şın­da ça­lış­mak­ta­dır. İli­miz­de­ki as­kerî ha­va­ala­nı­nı ulus­la­ra­ra­sı ve ulu­sal uçuş­la­ra aça­cak mı­sı­nız? Açı­la­cak­sa ne za­man?

Te­şek­kür edi­yo­rum.

FE­RA­MUS ŞA­HİN (To­kat) – Sa­yın Baş­kan, sü­re­miz var.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim.

Sa­yın Tir­ya­ki, bu­yu­run, kı­sa ve öz...

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Sa­yın Baş­kan, te­şek­kür ede­rim.

Türk sa­na­yi­si­ne ve Türk or­du­su­na alt­mış se­ne en üst dü­zey­de hiz­met ver­miş olan Ma­ki­ne Kim­ya En­düs­tri­si Ku­ru­mu ne ya­zık ki 1980 son­ra­sı bir en­kaz hâli gi­bi bo­şal­tıl­mış­tır. Dış güç­le­rin iş­ta­hı­nı ka­bar­tan bir hâl al­mış­tır. Ma­ki­ne Kim­ya En­düs­tri­si Ku­ru­mu içi bo­şal­tıl­mış, so­nun­cu, Tür­ki­ye ve Türk or­du­su­nun âde­ta ba­şı dı­şa ba­ğım­lı bir hâle ge­ti­ril­miş­tir.

Bir za­man­lar Kı­rık­ka­le 18 bin iş­çi­siy­le üç var­di­ya ça­lı­şır­ken, bu­gün 2.600 ka­dar me­mur ve iş­çi­siy­le ça­lış­mak­ta­dır.

AKP ik­ti­da­ra gel­me­den ön­ce, mey­dan­lar­da her gün Ma­ki­ne Kim­ya Ku­ru­mu­nu es­ki gün­le­ri­ne ge­ti­re­cek­le­ri­ni söy­lü­yor­lar­dı. An­cak, dört yıl­dır ik­ti­dar­da ol­ma­la­rı­na rağ­men hiç­bir ge­liş­me ol­ma­mış­tır. Mey­dan­lar­da in­san­la­rın oyu­nu al­mak için söy­le­dik­le­ri­nin ter­si­ne, bu­gün Ma­ki­ne Kim­ya Ku­ru­mu da­hi kö­tü du­rum­lar ya­şa­mak­ta­dır. Ara­dan ge­çen bu za­man içe­ri­sin­de ne bir tek­no­lo­ji ge­ti­ril­di ne de ye­ni­le­me ya­pıl­dı.

BAŞ­KAN – Sa­yın Tir­ya­ki, so­ru­nu­zu so­rar mı­sı­nız.

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – So­ru­yo­rum. Bir da­ki­ka Baş­ka­nım, so­ru­yo­rum.

BAŞ­KAN – Siz yo­rum­lu­yor­su­nuz, yo­rum yok.

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Tür­ki­ye’nin bir za­man­lar en ve­rim­li ku­ru­mu olan Ma­ki­ne Kim­ya En­düs­tri­si Ku­ru­mu, ne ya­zık ki, ilk baş­ta ÇEL­BOR özel­leş­ti­ril­di, git­ti.

İkin­ci­si -so­ru­yo­rum Ba­ka­nı­ma- bir za­man­lar Türk sa­na­yi­si­nin göz­de­si olan çe­lik fab­ri­ka­sı tezgâhla­rı hur­da fi­ya­tı­na, 60 ku­ruş­tan sa­tı­şa çı­ka­rıl­dı. Bun­lar­la il­gi­li, yet­mi­yor­muş gi­bi, bun­dan son­ra top fab­ri­ka­sı, mü­him­mat fab­ri­ka­sı, pi­rinç fab­ri­ka­sı da gi­de­cek mi? Ya­ni, bun­lar hur­da fi­ya­tı­na sa­tı­la­cak mı? Tür­ki­ye’nin ve Kı­rık­ka­le’nin ge­le­ce­ği olan Ma­ki­ne Kim­ya En­düs­tri­si Ku­ru­mu bu gi­diş­le ne du­ru­ma ge­le­cek­tir? Yok­sa, mey­dan­lar­da söy­le­dik­le­ri­ni­zi unu­tup, Kı­rık­ka­le’yi terk mi ede­cek­si­niz?

Te­şek­kür ede­rim Baş­ka­nım, sağ olun.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Tir­ya­ki.

Bi­raz uzun ol­du, ama, yo­ru­muy­la bir­lik­te… Sa­yın Ba­kan herhâlde ge­rek­li açık­la­ma­yı ya­par.

Bu­yu­run, Sa­yın Sa­vun­ma Ba­ka­nı­mız mı?

FE­RA­MUS ŞA­HİN (To­kat) – Bir ben kal­dım so­ra­cak Sa­yın Baş­kan.

BAŞ­KAN – Efen­dim, üç-dört da­ki­ka za­ten geç­tik.

Bu­yu­run Sa­yın Ba­ka­nım.

Ön­ce, Millî Sa­vun­ma Ba­ka­nı­mız ce­vap ve­re­cek.

MİLLÎ SA­VUN­MA BA­KA­NI MEH­MET VEC­Dİ GÖ­NÜL (Ko­ca­eli) – Sa­yın Baş­ka­nım, ön­ce Ma­ki­ne Kim­yay­la il­gi­li… Sa­yın Tir­ya­ki ta­bii Kı­rık­ka­le Mil­let­ve­ki­li ol­du­ğu için…

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Ba­ka­nım, şu ka­ta­log­da Kı­rık­ka­le’nin adı da­hi yok. Kim çı­kar­dıy­sa…

MİLLÎ SA­VUN­MA BA­KA­NI MEH­MET VEC­Dİ GÖ­NÜL (Ko­ca­eli) – En son say­fa­ya bak. En son say­fa­ya ba­kar mı­sı­nız.

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Tür­ki­ye’nin Kı­rık­ka­le’si…

MİLLÎ SA­VUN­MA BA­KA­NI MEH­MET VEC­Dİ GÖ­NÜL (Ko­ca­eli) – En son say­fa­ya ba­kar mı­sı­nız.

Kı­rık­ka­le­li ol­du­ğu için, ta­bii, ben ken­di­le­ri­ne, ne ka­dar has­sa­si­yet gös­ter­dik­le­ri­ni bi­li­yo­rum.

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Ak­ra­ba­yız, sen de Kı­rık­ka­le­li­sin Ba­ka­nım.

MİLLÎ SA­VUN­MA BA­KA­NI MEH­MET VEC­Dİ GÖ­NÜL (Ko­ca­eli) – Evet, doğ­ru.

Şim­di, Kı­rık­ka­le’nin ha­ya­ti bir me­se­le­si­dir bu, ama, Tür­ki­ye’nin de ha­ya­ti bir me­se­le­si­dir. An­cak, şu­nu söy­le­ye­yim, bu­gün, Ka­ra Kuv­vet­le­ri­mi­zin dı­şa­rı­ya muh­taç ol­ma­ma­sın­da en önem­li da­ya­na­ğı­mız Ma­ki­ne Kim­ya En­düs­tri­si­dir. Mer­mi­miz ora­da ya­pıl­mak­ta­dır, mü­him­ma­tı­mız ora­da ya­pıl­mak­ta­dır, tü­fe­ği­miz ora­da ya­pıl­mak­ta­dır, tank par­ça­la­rı ora­da ya­pıl­mak­ta­dır, 105’lik, 155’lik obüs­ler ora­da ya­pıl­mak­ta­dır nam­lu­la­rıy­la be­ra­ber. Bun­la­ra ila­ve­ten, son za­man­lar­da en if­ti­har ede­ce­ği­miz hu­sus “pan­ter” ve “fır­tı­na” de­di­ği­miz kun­da­ğı mo­tor­lu ho­wit­zer’ler de ora­da ya­pıl­mak­ta­dır.

Bi­raz ev­vel ko­nuş­mam­da da ifa­de et­ti­ğim gi­bi, alı­nan ted­bir­ler­le, Ma­ki­ne Kim­ya, Tür­ki­ye’de­ki 500 bü­yük fir­ma­nın ara­sın­da 120’nci sı­ra­dan 81’in­ci sı­ra­ya yük­se­le­bil­miş­tir. Ora­da ça­lı­şan in­san­la­rı­mı­zın ade­di­nin çok­lu­ğu de­ğil, ka­li­te­si­nin yük­sel­me­si önem­li­dir.

HA­LİL TİR­YA­Kİ (Kı­rık­ka­le) – Kı­rık­ka­le’ye bir şey yok Sa­yın Ba­ka­nım, Kı­rık­ka­le’ye bir şey yok!

MİLLÎ SA­VUN­MA BA­KA­NI MEH­MET VEC­Dİ GÖ­NÜL (Ko­ca­eli) – Biz de bu­na gay­ret edi­yo­ruz.

Bun­la­ra ila­ve­ten, son bir hu­su­su söy­le­ye­yim: Da­ha ye­ni, iki gün ön­ce, 12 mil­yon do­lar­lık üs­tün tek­no­lo­ji ürü­nü­nü yurt dı­şı­na sat­mak üze­re Ge­nel Mü­dü­rü­müz im­za at­mış­tır. Ben, ken­di­le­ri­ne de te­şek­kür edi­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Sa­yın Bu­lut’un so­ru­su­na… Evet, son gün­ler­de, 15 mil­yar do­lar ci­va­rın­da bir alış­ve­riş için Ame­ri­ka’yla pa­zar­lık ya­pıl­mak­ta­dır. Bu­nun 10-12 mil­yar do­lar­lık kıs­mı F-35’ler, ya­ni, Jo­int Stri­ke Figh­ter’lar, F-16’dan son­ra dün­ya­nın en iyi uçak­la­rı ola­rak kad­ro­mu­za gi­re­cek olan uçak­lar­dır. Bu­nu, do­kuz ül­ke üret­mek­te­dir. Do­kuz ül­ke­den bir ta­ne­si de Tür­ki­ye’dir. Üre­ti­me kat­kı­mız­dan do­la­yı, el­bet tek­no­lo­ji­ye de kat­kı­mız ol­mak­ta­dır. Bu­nun 4 ilâ 6 mil­yar do­lar­lık kıs­mı Tür­ki­ye’de üre­ti­le­cek­tir.

Bu­nun dı­şın­da, F-16’la­rın mo­der­ni­zas­yo­nu var. Bu da 1,5 mil­yar do­lar­lık bir hu­sus­tur. F-16’lar, biz­de­ki F-16’lar, ta­bii, çok es­ki­den alın­dı­ğı için, mo­der­ni­ze edil­mek ih­ti­ya­cın­day­dı­lar. Bun­la­rın mo­der­ni­zas­yo­nuy­la, Ame­ri­ka’nın elin­de­ki F-16’lar­la ay­nı se­vi­ye­ye ge­le­cek­ler­dir.

Bu­nun dı­şın­da da ba­zı di­ğer hu­sus­lar ek­le­nin­ce -ki, bun­lar­dan en önem­li­si ye­ni alı­na­cak F-16’dır- bun­lar­la be­ra­ber 12 ile 15 mil­yar ara­sın­da bir har­ca­ma önü­müz­de­ki on-on beş yıl içe­ri­sin­de ya­pı­la­cak­tır.

Bir baş­ka so­ru -zan­ne­di­yo­rum Sa­yın Öz­do­ğan sor­muş­tu- “Da­ha ön­ce alı­nan F-16’lar 50 mil­yon do­la­ra alın­dı, şim­di­ki­ler 100 mil­yon do­la­ra alı­na­cak” şek­lin­de. Ön­ce, bir bil­gi­si­ni dü­zel­te­yim. İlk alı­nan F-16’lar ki, Tür­ki­ye’de as­semb­le edil­miş­ti, mon­ta­jı ya­pıl­mış­tı. 160 uçak -ilk uçak- 50 mil­yon do­lar de­ğil, 20 mil­yon do­lar­dır. Da­ha son­ra alı­nan 80 uçak ise 30 mil­yon do­lar­dır. Şim­di alı­na­cak 30 F-16 için tek­lif bek­li­yo­ruz. Bu­nun da fi­ya­tı­nın 100 mil­yon do­lar de­ğil, 40 ile 50 mil­yon do­lar ara­sın­da ol­ma­sı bek­len­mek­te­dir. Ama, ta­bii, pa­zar­lık pa­yı var­dır. Bu­nun Tür­ki­ye’ye kat­kı­sı, pa­yı da hâlen pa­zar­lık hâlin­de­dir. Bu pa­zar­lık­la­rı ya­pan ar­ka­daş­la­rı­mız da bü­tün cid­di­yet­le­riy­le ça­lış­mak­ta­dır­lar. Ha­ki­ka­ten, ül­ke­le­ri­ne bü­yük hiz­met ver­mek­te­dir­ler. Hu­zur­la­rı­nız­da ken­di­le­ri­ne te­şek­kür edi­yo­rum.

Di­ğer so­ru­la­ra hem Sa­yın Ba­ka­nı­mı­za da za­man kal­sın di­ye hem de Dı­şiş­le­ri Ba­kan­lı­ğıy­la bi­zim Ba­kan­lık ara­sın­da­ki çiz­gi bi­raz has­sa­si­yet gös­ter­di­ği için, ya­zı­lı ola­rak ce­vap arz ede­ce­ğim.

Te­şek­kür ede­rim.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Ba­kan.

Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı­mı­za söz ve­ri­yo­rum, ce­vap­lan­dır­mak için.

Az bir sü­re­miz var Sa­yın Ba­kan. Bir ek sü­re ve­re­ce­ğim kar­şı­lık­lı tar­tış­ma se­be­biy­le, ama so­ru­la­rı na­sıl ce­vap­lan­dı­ra­cak­sı­nız onun pla­nı­nı siz ya­pın.

Bu­yu­run.

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (İs­tan­bul) – Te­şek­kür edi­yo­rum.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Af­yon Mil­let­ve­ki­li­miz Sa­yın Ün­lü­te­pe Af­yon As­kerî Ha­va­ala­nı’nın si­vil uçuş­la­ra ne­den açıl­ma­dı­ğı­nı sor­du. Bu ko­nu­da Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı­mı­za ge­rek­li mü­ra­ca­atı yap­tık ve olum­lu gö­rüş gel­me­si hâlin­de bu­ra­yı si­vil uçuş­la­ra aça­ca­ğız. Çün­kü, bil­di­ği­niz gi­bi, bu ha­va­ala­nı NA­TO amaç­lı ya­pıl­mış ve NA­TO hiz­met­le­ri dâhi­lin­de kul­la­nı­lan bir ha­va­ala­nı­dır, si­vil ha­va uçuş­la­rı­na ge­rek Ha­va Kuv­vet­le­ri­mi­zin ge­rek Ge­nel­kur­ma­yın en­van­te­rin­de bu­lu­nan 18 ha­va­ala­nı­nı or­tak kul­lan­mak­ta­yız, onun ce­va­bı­na gö­re ha­re­ket ede­ce­ğiz.

Sa­yın Ah­met Işık, An­ka­ra-Kon­ya Hız­lı Tren Pro­je­si’nin alt­ya­pı­sı de­vam edi­yor ve önü­müz­de­ki ay içe­ri­sin­de de üst­ya­pı­nın iha­le­si­ni ya­pa­ca­ğız. Böy­le­ce, Kon­ya-An­ka­ra ara­sın­da­ki hız­lı tren­le il­gi­li ya­pıl­ma­mış bir işi­miz kal­ma­ya­cak ve sü­re­si içe­ri­sin­de de ta­mam­la­ya­ca­ğız.

Di­ğer bir so­ru, Sa­yın Se­dat Pe­kel ko­nuş­ma­sı­nı ya­par­ken, ta­bii, Ban­dır­ma-İz­mir de­mir yo­luy­la il­gi­li, ne­den açıl­ma­dı­ğı­nı sor­du. Bu yo­lun uzun sü­re­den be­ri ba­kı­mı ya­pıl­ma­mış­tı, ba­kı­mı­nı yap­tır­dık, an­cak, ta­bii, bu ba­kı­lan yo­lun de­net­le­me­le­ri­nin ya­pıl­ma­sı, ge­rek­li ser­ti­fi­ka­la­rın ve­ril­me­si için bir za­ma­na ih­ti­yaç var­dı, bu za­man bi­raz ge­cik­ti, bu ba­kım­dan hak ve­ri­yo­rum. Ta­bii, ko­nuş­ma­sın­da da Sa­yın Pe­kel, sü­rek­li tek­rar et­tik­le­ri bir şe­yi tek­rar gün­de­me ge­tir­di: “Bu Hükûmet, ce­ma­at-ta­ri­kat iliş­ki­siy­le iş ya­pı­yor.” Ben bu­nu ken­di­le­ri­ne ya­kış­tı­ra­ma­dım. Bi­zim Hükûme­ti­miz mil­let­ten gü­cü­nü alır, mil­le­tin dı­şın­da baş­ka bir güç ta­nı­ma­yız. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Kim­sey­le de iliş­ki­ler içe­ri­sin­de de­ği­liz. Mil­le­ti­mi­zin ver­di­ği des­tek­le, mil­le­tin hiz­me­ti­ni gör­me­ye de­vam edi­yo­ruz. Bu ne­vi­den id­di­alar ve is­nat­lar, id­dia sa­hi­bi­ni bağ­lar ve is­pa­tı da ken­di­si­ne dü­şer di­ye ila­ve et­mek is­ti­yo­rum.

Bu­gün, An­tal­ya ve­kil­le­ri­mi­zin gü­nü, bü­tün An­tal­ya’yla il­gi­li so­run­lar da bu ve­si­ley­le gün­de­me ge­li­yor.

Sa­yın Ba­loğ­lu, Ga­zi­pa­şa Ha­va­ala­nı… Bir se­fer iha­le­ye çık­tık, ma­ale­sef, ta­lip­li çık­ma­dı; çün­kü, ha­va­ala­nı yan­lış ye­re ya­pıl­mış. Ha­va­ala­nı­nı yap­mış­lar, ama, he­men ya­nın­da­ki da­ğı unut­muş­lar. İş­te bu da, ka­mu kay­nak­la­rı­nın na­sıl çar­çur edil­di­ği­nin ti­pik bir ör­ne­ği. Bu­nu, uçuş oku­lu ola­rak de­ğer­len­dir­mek üze­re ye­ni bir ça­lış­ma baş­lat­tık, 2007’de bu­nu da ger­çek­leş­ti­re­ce­ğiz.

De­niz ulaş­tır­ma­sıy­la il­gi­li, be­le­di­ye­ye bir fi­zi­bi­li­te, ta­le­bi üze­ri­ne ver­dik. Biz de­niz­ci­lik­te ya­kı­tı, ÖTV’yi kal­dır­dık. Bun­dan son­ra dev­let ola­rak de­niz ta­şı­ma­cı­lı­ğı ya­pa­cak de­ği­liz. Mü­te­şeb­bis­le­rin önü­nü aç­tık. Kim An­tal­ya-Alan­ya ara­sın­da, Ke­mer-Alan­ya ara­sın­da de­niz ta­şı­ma­cı­lı­ğı ya­par­sa, bu fi­zi­bil bir iş­tir, bu­nu öne­ri­yo­ruz.

An­tal­ya Li­ma­nı dı­şın­da bir ba­lık­çı ba­rı­na­ğı ara­yı­şı­mız var­dır. An­cak, tu­rizm böl­ge­si ol­ma­sı ne­de­niy­le, böl­ge­de­ki ar­ke­olo­jik has­sa­si­yet de dik­ka­te alın­dı­ğın­da, bu ça­lış­ma­lar bi­raz ağır iler­li­yor, ama, de­vam edi­yor.

Ma­nav­gat’la il­gi­li yi­ne bir so­ru so­rul­du. Ha­ki­ka­ten ora­da ne­hir ağ­zın­da iri­li ufak­lı tek­ne ya­pı­mı var. Bun­la­rı bir si­te­de bir­leş­tir­mek ve bu şe­kil­de da­ha gü­zel, da­ha ve­rim­li ça­lış­ma­la­rı­nı sağ­la­mak için 1/25 öl­çek­li çev­re pla­nı ha­ri­ta­la­rı çi­zil­di, ge­rek­li izin­ler ya­pı­lı­yor ve bu­ra­ya da bir yat ima­lat si­te­si ya­kın za­man­da ger­çek­leş­ti­ri­le­cek. Ça­lış­ma­la­rı de­vam edi­yor.

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Ne za­man, Sa­yın Ba­kan?

ULAŞ­TIR­MA BA­KA­NI Bİ­NA­Lİ YIL­DI­RIM (İs­tan­bul) – Bun­la­rın iş­lem­le­ri var; ÇED plan­la­rı ya­pı­lı­yor, on­dan son­ra il­gi­li ku­rum­lar­dan izin­ler alı­nı­yor. Bu sü­re­ci ya­şı­yo­ruz. Bun­lar bi­zim kon­tro­lü­müz­de olan şey­ler de­ğil ama, ti­tiz­lik­le ta­kip edi­yo­ruz, onu söy­le­ye­bi­li­rim.

Siz ifa­de et­ti­niz yi­ne. Ha­ki­ka­ten ge­mi in­şa sek­tö­rü­müz bu dö­nem­de çok ge­liş­ti. Bu­nu siz de söy­le­di­niz. An­tal­ya ser­best böl­ge­sin­de sa­de­ce 3 ta­ne yat ima­lat­çı­sı var­ken, bu­gün 27’ye çık­tı ve Tür­ki­ye, yat ima­la­tın­da dün­ya­da üçün­cü sı­ra­ya yük­sel­di. Bu çok bü­yük bir ge­liş­me­dir. İş­te bu bi­zim dö­ne­mi­miz­de ol­du, bu­ra­da al­dı­ğı­mız teş­vik ted­bir­le­riy­le ol­du. Ben ora­ya iki se­fer git­tim, so­run­la­rı­nı din­le­dim, is­te­dik­le­ri ko­lay­lık­la­rı yap­tık. Bun­dan son­ra da ne is­ti­yor­lar­sa onu da, yi­ne müm­kün olan­la­rı­nı yap­ma­nın gay­re­tin­de ola­ca­ğız.

Ta­bii, An­tal­ya-Es­ki­şe­hir de­mir yo­lu bağ­lan­tı­sın­dan da söz edil­di. Bu bağ­lan­tı fi­zi­bi­li­te etüt­le­ri­ni 2007 ya­tı­rım prog­ra­mı­na koy­duk. Tak­dir eder­si­niz ki, de­mir yo­lu ya­tı­rım­la­rı, ma­li­ye­ti çok yük­sek pro­je­ler­dir. Ön­ce pro­je­le­ri­ni ha­zır­la­ya­ca­ğız. Önem sı­ra­sı­na da kay­nak bul­du­ğu­muz za­man… Bir de, pro­je yap­mak için za­man kay­bet­me­ye­lim di­ye böy­le bir ça­lış­ma içe­ri­si­ne gir­dik.

Sa­yın Kap­tan, Ka­ra­yo­lu Ta­şı­ma Ka­nu­nu, Tür­ki­ye’de ka­ra­yo­lu ta­şı­ma­cı­lı­ğı­na ye­ni baş­tan kök­lü bir dü­zen­le­me ge­tir­di. El­li yıl­dan be­ri el atıl­ma­yan bu sek­tör­de ya­pı­lan bu önem­li dü­zen­le­mey­le be­ra­ber, ba­zı ak­sak­lık­la­rın ol­ma­sı ga­yet do­ğal. Ama, bu­gün, bu Ka­nun’a gö­re çı­ka­rı­lan yö­net­me­li­ğe uyum ora­nı yüz­de 98’dir. Ta­bii, za­man za­man yö­net­me­lik­te çı­kan ak­sak­lık­lar dü­zel­til­miş­tir. Bun­dan son­ra da çı­kar­sa yi­ne dü­zel­ti­le­cek. Ama­cı­mız, sek­tör­de fa­ali­yet gös­te­ren­le­rin ha­ya­tı­nı ko­lay­laş­tır­mak. Ya­sa­la­rı in­san­la­rı­mı­zın ha­ya­tı­nı zor­laş­tır­mak de­ğil, on­la­rın hem iş­le­ri­ni ko­lay et­mek hem de ha­ya­tı­nı ko­lay­laş­tır­mak için ya­pı­yo­ruz. Bu de­ği­şik­lik­ler de bu cüm­le­den ya­pı­lan de­ği­şik­lik­ler­dir.

Di­ğer so­ru­la­rı, Sa­yın Baş­ka­nım iz­ni­niz­le, ya­zı­lı ola­rak bi­la­ha­re ce­vap­lan­dı­ra­ca­ğım.

Te­şek­kür edi­yo­rum.

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­ka­na te­şek­kür edi­yo­ruz.

So­ru-ce­vap fas­lı da ta­mam­lan­mış­tır.

Şim­di sı­ra­sıy­la, do­ku­zun­cu tur­da yer alan büt­çe­le­rin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si hu­su­su­nu ve bö­lüm­le­ri­ni ay­rı ay­rı oku­tup oy­la­rı­nı­za su­na­ca­ğım.

Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

09 - MİLLÎ SA­VUN­MA BA­KAN­LI­ĞI

1.– Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU        Açık­la­ma                                                                                            (YTL)

    01           Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                   51.650.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    02           Sa­vun­ma Hiz­met­le­ri                                                 12.987.998.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    10           Sos­yal Gü­ven­lik ve Sos­yal Yar­dım Hiz­met­le­ri               12.750.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                    TOP­LAM                                                                    13.052.398.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 ma­li yı­lı ke­sin­he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

2.– Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

BAŞ­KAN– (A) cet­ve­li­nin ge­nel top­la­mı­nı oku­tu­yo­rum:

Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

A – C E T V E L İ

                                                             .    (YTL)       

- Ge­nel Öde­nek Top­la­mı          : 14.935.061.678,13

- Top­lam Har­ca­ma                   : 10.282.349.658,13

- Öde­nek Dı­şı Har­ca­ma            :    200.442.114,24

- İp­tal Edi­len Öde­nek               : 4.830.602.005,30

- Er­te­si Yı­la Dev­re­den Öde­nek : 4.678.181.312,50

BAŞ­KAN– (A) cet­ve­li­ni ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 ma­li yı­lı ke­sin­he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

40.28- SA­VUN­MA SA­NA­Yİ MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI

1.– Sa­vun­ma Sa­na­yi Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU        Açık­la­ma                                                                                            (YTL)

    01           Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                     4.827.250

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    02           Sa­vun­ma Hiz­met­le­ri                                                        22.520.500

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    03           Ka­mu Dü­ze­ni ve Gü­ven­lik Hiz­met­le­ri                                 174.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    07           Sağ­lık Hiz­met­ler                                                                         5.250

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir

                    TOP­LAM                                                                           27.527.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

(B) cet­ve­li­ni oku­tu­yo­rum:

B – C E T V E L İ

KO­DU        Açık­la­ma                                                                                            (YTL)

    03           Te­şeb­büs ve Mül­ki­yet Ge­lir­le­ri                                         2.050.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    05           Di­ğer Ge­lir­ler                                                                    25.477.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                    TOP­LAM                                                                           27.527.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

16- ULAŞ­TIR­MA BA­KAN­LI­ĞI

1.– Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU         Açık­la­ma                                                                                           (YTL)

    01            Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                    6.275.740

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    02            Sa­vun­ma Hiz­met­le­ri                                                             272.220

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04            Eko­no­mik iş­ler ve Hiz­met­ler                                       815.060.040

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                    TOP­LAM                                                                        821.608.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 ma­li yı­lı ke­sin he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

2.– Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

BAŞ­KAN– (A) cet­ve­li­nin ge­nel top­la­mı­nı oku­tu­yo­rum:

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

A – C E T V E L İ

                                                             .    (YTL)       

- Ge­nel Öde­nek Top­la­mı          :    386.162.139,00

- Top­lam Har­ca­ma                   :    316.576.915,16

- Öde­nek Dı­şı Har­ca­ma            :         1.978.992,18

- İp­tal Edi­len Öde­nek               :       71.564.216,02

BAŞ­KAN– (A) cet­ve­li­ni ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı 2005 ma­li yı­lı ke­sin he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri  ka­bul edil­miş­tir.

Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

42.02 – TE­LE­KO­MÜ­Nİ­KAS­YON KU­RU­MU

1.– Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU        Açık­la­ma                                                                                            (YTL)

    01           Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                 129.097.145

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    03           Ka­mu Dü­ze­ni ve Gü­ven­lik Hiz­met­le­ri                             27.500.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04           Eko­no­mik İş­ler ve Hiz­met­ler                                        749.582.855

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   TOP­LAM                                                                          906.180.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

(B) cet­ve­li­ni oku­tu­yo­rum:

B – C E T V E L İ

KO­DU        Açık­la­ma                                                                                            (YTL)

    03           Te­şeb­büs ve Mül­ki­yet Ge­lir­le­ri                                     812.351.130

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    05           Di­ğer Ge­lir­ler                                                                    93.828.870

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   TOP­LAM                                                                          906.180.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu 2007 yı­lı mer­kezî yö­ne­tim büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2007 yı­lı mer­kezî yö­ne­tim büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

16.81 –  DE­NİZ­Cİ­LİK MÜS­TE­ŞAR­LI­ĞI

1.– De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU        Açık­la­ma                                                                                            (YTL)

    01           Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                      5.546.820

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    02           Sa­vun­ma Hiz­met­le­ri                                                              441.400

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    03           Ka­mu Dü­ze­ni ve Gü­ven­lik Hiz­met­le­ri                                       7.500

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir

    04           Eko­no­mik İş­ler ve Hiz­met­ler                                           58.812.180

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir

    07           Sağ­lık Hiz­met­le­ri                                                                   139.100

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   TOP­LAM                                                                            64.947.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2007 yı­lı mer­kezî yö­ne­tim büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2005 ma­li yı­lı ke­sin he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

2.– De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

BAŞ­KAN– (A) cet­ve­li­nin ge­nel top­la­mı­nı oku­tu­yo­rum:

De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

A – C E T V E L İ

                                                             .    (YTL)       

- Ge­nel Öde­nek Top­la­mı          :       62.692.265,20

- Top­lam Har­ca­ma                   :       33.797.330,63

- Öde­nek Dı­şı Har­ca­ma            :         3.461.923,22

- İp­tal Edi­len Öde­nek               :       32.356.857,79

- Er­te­si Yı­la Dev­re­den Öde­nek :      20.055.180,20

BAŞ­KAN– (A) cet­ve­li­ni ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı 2005 ma­li yı­lı ke­sin he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 yı­lı mer­kezî yö­ne­tim büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

40.28- Sİ­VİL HA­VA­CI­LIK GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.– Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU        Açık­la­ma                                                                                            (YTL)

    01           Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                     5.402.600

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    03           Ka­mu Dü­ze­ni ve Gü­ven­lik Hiz­met­le­ri                                  215.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04           Eko­no­mik İş­ler ve Hiz­met­ler                                          11.638.400

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir

                   TOP­LAM                                                                            17.256.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

(B) cet­ve­li­ni oku­tu­yo­rum:

B – C E T V E L İ

KO­DU        Açık­la­ma                                                                                            (YTL)

    03           Te­şeb­büs ve Mül­ki­yet Ge­lir­le­ri                                       23.656.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   TOP­LAM                                                                            23.656.000

BAŞ­KAN– Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 yı­lı mer­kezî yö­ne­tim büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, böy­le­ce Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı, Sa­vun­ma Sa­na­yii Müs­te­şar­lı­ğı, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı, Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu, De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı ve Si­vil Ha­va­cı­lık Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün 2007 yı­lı büt­çe­le­ri ile Millî Sa­vun­ma Ba­kan­lı­ğı, Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı ve De­niz­ci­lik Müs­te­şar­lı­ğı­nın 2005 ma­li yı­lı ke­sin­he­sap­la­rı ka­bul edil­miş­tir. Ha­yır­lı ol­ma­sı­nı te­men­ni edi­yo­rum.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, bir­le­şi­me on da­ki­ka ara ve­ri­yo­rum.

 

Ka­pan­ma Sa­ati : 17.07

 

 

ÜÇÜN­CÜ OTU­RUM

Açıl­ma Sa­ati: 17.29

BAŞ­KAN: Baş­kan Ve­ki­li İs­ma­il ALP­TE­KİN

KÂTİP ÜYE­LER: Bay­ram ÖZ­ÇE­LİK (Bur­dur), Türkân Mİ­ÇO­OĞUL­LA­RI (İz­mir)

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin 38’in­ci Bir­le­şi­mi’nin Üçün­cü Otu­ru­mu’nu açı­yo­rum.

IV. - KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN

GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER (Devam)

1.- 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­ye Da­hil Da­ire­ler ve  İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) (Devam)

G) ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR  BA­KAN­LI­ĞI

1.- Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

H) ENER­Jİ Pİ­YA­SA­SI DÜ­ZEN­LE­ME KU­RU­MU

1.- Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

İ) ULU­SAL BOR ARAŞ­TIR­MA ENS­Tİ­TÜ­SÜ

1.- Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

J) ELEK­TRİK İŞ­LE­Rİ ETÜD İDA­RE­Sİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Elek­trik İş­le­ri Etüd İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

K) TÜR­Kİ­YE ATOM ENER­Jİ­Sİ KU­RU­MU

1.- Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

L) MA­DEN TET­KİK VE ARA­MA GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Ma­den Tet­kik ve Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

M) PET­ROL İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

N) DEV­LET SU İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

BAŞ­KAN – Ko­mis­yon ve Hükûmet yer­le­rin­de.

Onun­cu tur gö­rüş­me­le­re baş­lı­yo­ruz.

Onun­cu tur­da, Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı, Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu, Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü, Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü, Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu, Ma­den Tet­kik ve Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü, Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü, Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü büt­çe­le­ri yer al­mak­ta­dır.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, alı­nan ka­rar ge­re­ğin­ce, tur üze­rin­de­ki gö­rüş­me­ler bit­tik­ten son­ra yir­mi da­ki­ka sü­rey­le so­ru-ce­vap iş­le­mi ya­pa­ca­ğız. So­ru sor­ma iş­le­miy­le il­gi­li açık­la­ma­la­rı da­ha ön­ce­le­ri de yap­tı­ğım için tek­rar­la­mı­yo­rum. So­ru sor­mak is­te­yen mil­let­ve­kil­le­ri gö­rüş­me­le­rin bi­ti­mi­ne ka­dar yer­le­rin­den so­ru so­ra­bi­lir­ler. So­ru sor­ma iş­le­mi­ni da­ha son­ra sı­ra­sı gel­di­ğin­de baş­la­ta­ca­ğım.

Bil­gi­le­ri­ni­ze arz edi­yo­rum.

Onun­cu tur­da grup­la­rı ve şa­hıs­la­rı adı­na söz alan sa­yın üye­le­rin isim­le­ri­ni şim­di Ge­nel Ku­ru­lun bil­gi­le­ri­ne arz edi­yo­rum:

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na: Si­nop Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mus­ta­fa Öz­türk, ye­di bu­çuk da­ki­ka; Muş Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Se­ra­cet­tin Ka­ra­ya­ğız, ye­di bu­çuk da­ki­ka; Düz­ce Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Fah­ri Ça­kır, ye­di bu­çuk da­ki­ka; Si­irt Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Öner Gül­ye­şil, ye­di bu­çuk da­ki­ka; Kü­tah­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Hüs­nü Or­du, ye­di bu­çuk da­ki­ka; İz­mir Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Tev­fik En­sa­ri, ye­di bu­çuk da­ki­ka;

Ana­va­tan Par­ti­si Gru­bu adı­na: Ma­lat­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mi­raç Ak­do­ğan, otuz beş da­ki­ka; Mar­din Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mu­har­rem Do­ğan, on da­ki­ka;

Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na: Ada­na Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ta­ci­dar Sey­han, on­beş da­ki­ka; Ba­lı­ke­sir Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Or­han Sür, al­tı da­ki­ka; İz­mir Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Se­dat Uzun­bay, al­tı da­ki­ka; Zon­gul­dak Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ha­run Akın, al­tı da­ki­ka; Ay­dın Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Meh­met Me­sut Özak­can, al­tı da­ki­ka; Is­par­ta Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mev­lüt Coş­ku­ner, al­tı da­ki­ka;

Sü­rey­le ko­nu­şa­cak­lar­dır.

Şa­hıs­la­rı adı­na söz is­te­ği var. Leh­te ol­mak üze­re, Kay­se­ri Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ta­ner Yıl­dız, on da­ki­ka; aleyh­te ol­mak üze­re, Zon­gul­dak Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Na­dir Sa­raç, on da­ki­ka.

Şim­di, Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na Si­nop Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mus­ta­fa Öz­türk, bu­yu­run efen­dim. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA MUS­TA­FA ÖZ­TÜRK (Si­nop) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı­mı­zın 2007 ma­li yı­lı büt­çe­si üze­rin­de AK Par­ti Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Bu ve­si­ley­le Gru­bu­muz ve şah­sım adı­na he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı­mız, ül­ke­mi­zin sı­nır­lı do­ğal kay­nak­la­rı­nı akıl­cı bir şe­kil­de kul­la­na­rak ye­ni tek­no­lo­ji­ler­le ener­ji üre­ti­mi­ni çe­şit­len­dir­miş, ay­nı za­man­da al­ter­na­tif ener­ji kay­nak­la­rı­nı in­san ve çev­re sağ­lı­ğı­nı da dik­ka­te ala­rak üre­tim port­fö­yü­mü­ze ka­zan­dır­mış­tır. Böy­le­lik­le, sür­dü­rü­le­bi­lir ener­ji ar­zı­nı sağ­la­ma yö­nün­de cid­di iler­le­me­ler kay­det­miş, sek­tör­ler­de ye­ni ya­sal dü­zen­le­me­ler ya­pı­la­rak do­ğal kay­nak­la­rı­mı­zın ve­rim­li kul­la­nı­mı­nı sağ­la­mış­tır. Bu kap­sam­da, Ma­den Ka­nu­nu'nda de­ği­şik­lik ya­pı­la­rak, sek­tö­rün ih­ti­yaç duy­du­ğu tek bir mev­zu­at olu­şu­mu sağ­lan­mış, bu­nun so­nu­cun­da üre­tim ve ih­ra­cat ar­tı­şı ger­çek­leş­miş­tir.

Bu Ka­nun ile, üret­ti­ği ma­de­ni yurt için­de ve ken­di te­si­sin­de iş­le­yip ila­ve kat­ma de­ğer sağ­la­yan­lar­dan dev­let hak­kı­nın yüz­de 50 da­ha az alın­ma­sı ön­gö­rü­le­rek, sek­tör­de cev­her zen­gin­leş­tir­me ve ni­hai ürün­le­re yö­ne­lik ya­tı­rım­lar teş­vik edil­miş­tir.

Yi­ne, mer­mer ve bor gi­bi önem­li ma­den­le­ri­miz­de hız­lı ih­ra­cat ar­tış­la­rı sağ­lan­mış­tır. 2006 yı­lı so­nun­da top­lam ma­den ih­ra­ca­tı­nın 2 mil­yar do­la­rı aş­ma­sı bek­len­mek­te­dir.

Ka­mu­nun elin­de­ki kö­mür sa­ha­la­rı özel sek­tör iş­let­me­ci­li­ği­ne açı­la­rak, ye­ni üre­tim ve is­tih­dam alan­la­rı oluş­tu­rul­mak­ta­dır.

Yurt için­de pet­rol ve do­ğal gaz ara­ma ya­tı­rım­la­rı­na bü­yük önem ve­ril­miş­tir; bu­gü­ne ka­dar bu alan­da 1,04 mil­yar do­lar ya­tı­rım ger­çek­leş­ti­ril­miş­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ül­ke­miz­de ilk de­fa 2005 yı­lın­da çı­ka­rı­lan bir ka­nun­la, ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji kay­nak­la­rı­nın özel sek­tör ma­ri­fe­tiy­le elek­trik üre­til­me­si imkânı sağ­lan­mış, fa­ali­yet­ler li­sans kap­sa­mı­na alı­na­rak, ya­tı­rım­cı­la­ra, ül­ke­mi­zin rüzgâr, ka­nal ti­pi hid­ro ve kü­çük re­zer­vu­ar­lı hid­ro­elek­trik üre­ti­mi için fi­zi­bi­li­te ya­pa­bil­me­le­ri sağ­lan­mış­tır.

Ay­rı­ca, Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün port­fö­yün­de­ki pro­je­le­rin su kul­la­nım hak­kı özel sek­tö­re açıl­mış­tır.

Bu­nun­la bir­lik­te, rüzgâra da­ya­lı elek­trik üre­ti­mi ya­pa­cak ya­tı­rım­cı­la­ra hiz­met et­mek üze­re ül­ke rüzgâr po­tan­si­ye­li ha­ri­ta­sı çı­ka­rıl­mış­tır.

Yi­ne, jeo­ter­mal ener­ji­den ya­rar­lan­may­la il­gi­li ya­sal boş­luk gi­de­ril­miş, bu po­tan­si­ye­li­mi­zin ül­ke ya­ra­rı­na kul­la­nı­mı­nı sağ­la­ya­cak Jeo­ter­mal Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ça­lış­ma­la­rı ta­mam­lan­mış ve Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­ne su­nul­muş­tur.

İk­ti­da­rı­mız dö­ne­min­de, “BO­REN” ola­rak isim­len­di­ri­len Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü ile Ulus­la­ra­ra­sı Hid­ro­jen Ener­ji­si Tek­no­lo­ji­le­ri Mer­ke­zi ku­rul­muş ve bo­run kul­la­nım alan­la­rı­nın ar­tı­rıl­ma­sı baş­ta ol­mak üze­re, bu alan­da olum­lu so­nuç­lar alın­ma­ya baş­lan­mış­tır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Do­ğu’nun zen­gin ener­ji kay­nak­la­rı­nın Ba­tı pi­ya­sa­la­rı­na ta­şın­ma­sı ve ül­ke­mi­zin ih­ti­yaç duy­du­ğu ener­ji­yi te­min et­me yö­nün­de Tür­ki­ye’yi bir ener­ji ti­ca­ret mer­ke­zi ko­nu­mu­na ge­tir­me ça­lış­ma­la­rın­da bü­yük bir me­sa­fe ka­te­dil­di­ği­ni gu­rur­la söy­le­mek is­te­rim. Bü­tün dün­ya­nın gıp­tay­la bak­tı­ğı ve ör­nek al­dı­ğı 4 mil­yar do­lar­lık Bakû-Tif­lis-Cey­han Pro­je­si, sı­fır­dan dev­ra­lı­na­rak ve eşi­ne az rast­la­nır bir ça­lış­may­la yak­la­şık üç yıl­da ta­mam­lan­mış­tır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ener­ji ma­li­yet­le­ri­nin dü­şü­rül­me­si Hükûme­ti­mi­zin ön­ce­lik­li he­def­le­rin­den­dir. Bu he­def­ler doğ­rul­tu­sun­da, dört yıl­dır elek­trik fi­yat­la­rı­na zam ya­pıl­ma­mış­tır. Bi­la­kis, sa­na­yi­de kul­la­nı­lan elek­tri­ğin fi­ya­tı or­ta­la­ma yüz­de 6,5; ko­nut­lar­da kul­la­nı­lan elek­tri­ğin fi­ya­tı or­ta­la­ma yüz­de 1,5 ora­nın­da in­di­ril­miş­tir. Elek­trik­te­ki ka­yıp ka­çak oran­la­rıy­la ya­pı­lan mü­ca­de­le so­nu­cun­da, ge­liş­miş ül­ke­le­rin 3 ka­tı­na ula­şan ka­yıp ka­çak oran­la­rı­mız yak­la­şık yüz­de 22’ler­den yüz­de 17’le­re dü­şü­rül­müş­tür.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, BO­TAŞ ta­ra­fın­dan it­hal edi­len do­ğal ga­zın tü­ke­tim nok­ta­la­rı­na ulaş­tı­rıl­ma­sı ve do­ğal ga­zın ül­ke sat­hı­na yay­gın­laş­tı­rıl­ma­sı için, ik­ti­da­rı­mız sü­re­sin­ce, 5.409 ki­lo­met­re uzun­lu­ğun­da 36 adet ye­ni hat in­şa edil­miş­tir. Biz­den ön­ce sa­de­ce do­kuz ili­mi­ze gaz ar­zı sağ­lan­mış­ken, şu an­da kırk üç ili­mi­ze gaz ar­zı sağ­lan­mak­ta­dır. 2008’de ise yet­miş ili­mi­ze do­ğal gaz ve­ril­miş ola­cak­tır.

Yi­ne, Dev­let Su İş­le­rin­de, Hükûme­ti­miz ön­ce­sin­de, son üç yıl­da, 9 te­sis ta­mam­lan­mış­ken, kı­sıt­lı büt­çe imkânla­rı­na rağ­men, 2003 ile 2006 yıl­la­rı ara­sın­da Hükûme­ti­miz­ce ta­mam­la­na­rak hiz­me­te açı­lan te­sis sa­yı­sı 363’tür. Bu te­sis­ler ile yak­la­şık 10 kat­ril­yon­luk ya­tı­rı­mı ül­ke­mi­ze ka­zan­dır­mış bu­lun­mak­ta­yız.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, is­tik­rar­lı bir şe­kil­de, ül­ke­miz her yıl yüz­de 5 ve üze­rin­de bir kal­kın­ma hı­zı­nı ya­ka­la­mak zo­run­da­dır. Bu ne­den­le, 2015, 2020, 2030 yıl­la­rın­da­ki ül­ke­mi­zin ener­ji ih­ti­ya­cı göz önü­ne alı­na­rak ta­lep plan­la­ma­sı ya­pıl­mış olup, mev­cut su kay­nak­la­rı­mı­zın ve bi­li­nen yer al­tı kay­nak­la­rı­mı­zın ener­ji ih­ti­ya­cı­mı­zı kar­şı­la­ya­ma­ya­ca­ğı apa­çık gö­rül­mek­te­dir.

Bu se­bep­le, Hükûme­ti­miz, ül­ke­miz­de bir nük­le­er ener­ji san­tra­li­nin ku­rul­ma­sı­nı ih­ti­yaç ola­rak gör­müş­tür. Ener­ji Ba­kan­lı­ğı­mız ül­ke­mi­zin ge­le­ce­ğiy­le il­gi­li ener­ji plan­la­ma­la­rı­nı bu doğ­rul­tu­da yap­mış olup, nük­le­er ener­ji­nin ül­ke­mi­ze ka­zan­dı­rıl­ma­sı ko­nu­sun­da ça­lış­ma­la­rı baş­lat­mış­tır.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

MUS­TA­FA ÖZ­TÜRK (De­vam­la) – Nük­le­er ener­ji san­tral­le­ri­nin ku­ru­la­bi­le­ce­ği en uy­gun yer­ler tes­pit edil­miş, bun­la­rın ba­şın­da, ken­di se­çim böl­gem olan Si­nop ili­miz de ön­ce­lik­li yer ola­rak be­lir­len­miş­tir. İli­miz­de Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu ta­ra­fın­dan be­lir­le­nen alan­da sis­mik ve je­olo­jik araş­tır­ma­lar hâlâ yü­rü­tül­mek­te­dir. Nük­le­er san­tral­ler­le il­gi­li bir ya­sa ta­sa­rı­sı da Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­ne sevk edil­miş olup, ta­sa­rı ya­sa­laş­tık­tan son­ra ko­nuy­la il­gi­li ça­lış­ma­lar hız ka­za­na­cak­tır.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ül­ke­mi­zin ve in­sa­nı­mı­zın kal­kın­ma ve re­fa­hı­nın ar­tı­rıl­ma­sı için, te­mel ih­ti­ya­cı­mız olan ye­ter­li, sü­rek­li ve ucuz ma­li­yet­li ener­ji ih­ti­ya­cı var­dır. Bu is­ti­ka­met­te, Hükûme­ti­miz ve Ba­kan­lı­ğı­mız her tür­lü plan­la­ma ve ça­lış­ma­yı yü­rüt­mek­te­dir.

Bu ve­si­ley­le, tek­ra­ren, Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı­mı­zın 2007 ma­li yı­lı büt­çe­si­nin ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yor, he­ye­ti­ni­ze say­gı­lar su­nu­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Öz­türk.

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na, Muş Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Se­ra­cet­tin Ka­ra­ya­ğız.

Bu­yu­run efen­dim. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA SE­RA­CET­TİN KA­RA­YA­ĞIZ (Muş) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu 2007 ma­li yı­lı büt­çe­si üze­ri­ne Gru­bum adı­na söz al­mış bu­lun­mak­ta­yım. Ko­nuş­ma­ma baş­la­ma­dan ön­ce, he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu, 19 Ka­sım 2001 yı­lın­da ku­rul­muş, ener­ji sek­tö­rü­nün ser­best re­ka­bet or­ta­mın­da dü­zen­len­me­si ve de­net­len­me­si ko­nu­sun­da ken­di­si­ne ve­ri­len gö­re­vi ye­ri­ne ge­tir­me­ye ça­lı­şan bir ku­ru­mu­muz­dur.

Ba­şa­rı­lı ça­lış­ma­la­rıy­la, ül­ke­mi­ze ener­ji ko­nu­sun­da bir­çok ka­za­nım­lar sağ­la­mış­tır. Ül­ke­miz sa­na­yi­si­nin re­ka­bet gü­cü­nü ar­tır­mak ama­cıy­la bu­gü­ne ka­dar 48 adet do­ğal gaz da­ğı­tım böl­ge­si­nin iha­le­si­ni ger­çek­leş­tir­miş olup, ül­ke­mi­zin bü­yük bir kıs­mı do­ğal gaz kul­la­nı­mı­na baş­la­mış­tır. Bu, ül­ke­miz ve sa­na­yi­mi­ze kat­kı açı­sın­dan çok önem­li bir ka­za­nım­dır. 2007 büt­çe­siy­le da­ha da fay­da­lı hiz­met­ler ya­pa­ca­ğı­nı ümit et­mek­te­yiz.

Ku­ru­ma yük­le­nen aşı­rı yük­ten do­la­yı, va­tan­daş­lar­dan ge­len şikâyet­le­ri de bu­ra­da Ku­rum Baş­ka­nı­na ve Ba­ka­nı­mı­za ha­tır­lat­mak du­ru­mun­da­yım.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; ener­ji, mo­dern top­lum­la­rın en önem­li ih­ti­yaç­la­rın­dan bi­ri­dir. Hükûme­ti­miz, pek çok ko­nu­da ol­du­ğu gi­bi ener­ji ko­nu­sun­da da çok önem­li adım­lar at­mış­tır. AK Par­ti İk­ti­da­rın­dan ön­ce ka­lı­cı ve en­teg­re bir ener­ji po­li­ti­ka­sın­dan söz et­mek müm­kün de­ğil­ken, ik­ti­da­ra gel­me­miz­le bir­lik­te Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nu, LPG Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nu, Ma­den Ka­nu­nu, Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü Ka­nu­nu, Ulus­la­ra­ra­sı Hid­ro­jen Ener­ji Tek­no­lo­ji Mer­ke­zi Ka­nu­nu, Ye­ni­le­ne­bi­lir Ener­ji Ka­nu­nu, Do­ğal gaz­da De­ği­şik­lik Ka­nu­nu, Elek­trik Pi­ya­sa­sı Ka­nu­nun­da De­ği­şik­lik Di­key En­teg­ras­yo­nu gi­bi ka­nun­la­rı çı­kar­ta­rak ener­ji pi­ya­sa­sı­nın önü­nü aç­mış ve bü­yük bir can­lı­lık ge­tir­miş­tir.

Ge­ne, bu pi­ya­sa­nın ih­ti­ya­cı olan, Pet­rol Ka­nu­nu, Pet­rol Ka­çak­çı­lı­ğı­nı Ön­le­me Ka­nu­nu, Jeo­ter­mal Ener­ji ve Mi­ne­ral­li Su­lar Ka­nu­nu, Ener­ji Ve­rim­li­li­ği Ka­nu­nu, Do­ğal Gaz İt­ha­li Hak­kın­da­ki Ka­nun ve Nük­le­er Ener­ji Ka­nu­nu, bir kıs­mı Mec­li­se gön­de­ril­miş, bir kıs­mı ise ko­mis­yon­lar­da bit­me aşa­ma­sın­da­dır.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, biz­den ön­ce baş­la­yıp yıl­lar­ca sü­rün­ce­me­de ka­lan ba­raj­la­rı­mız­dan Şan­lı­ur­fa, Borç­ka, Al­pars­lan-1, Ob­ruk, To­rul ba­raj ve hid­ro­elek­trik san­tral­le­ri 2007 yı­lın­da iş­let­me­ye açı­la­cak nok­ta­ya ge­ti­ril­miş­ler­dir.

Ge­ne, 2007 yı­lın­da ya­pı­mı­na baş­la­na­cak olan, Yu­su­fe­li, Bo­ya­bat, Ilı­su, Bağ­ba­şı ve Ma­vi Tü­nel hid­ro­elek­trik san­tral­le­ri dâhil 26 pro­je­nin top­lam ku­ru­lu gü­cü 4.875 me­ga­vat, üre­te­ce­ği ener­ji ise 15,6 ki­lo­vat sa­at ola­cak­tır.

Muş ili­ni ge­ri kal­mış­lık­tan kur­ta­ra­cak su­la­ma ve ener­ji amaç­lı Al­pars­lan-2 Ba­ra­jı da, ümit edi­yo­ruz ki, kı­sa bir sü­re­de prog­ra­ma alı­na­cak­tır.

Ay­rı­ca, Bakû-Tif­lis, Ker­kük-Yu­mur­ta­lık, Sam­sun-Cey­han pet­rol bo­ru hat­la­rıy­la, bun­la­ra pa­ra­lel do­ğal gaz hat­la­rı­nın böl­ge­ye bağ­lan­ma­sıy­la, Cey­han dün­ya­nın en önem­li ener­ji mer­kez­le­rin­den bi­ri hâli­ne ge­le­cek­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, biz­den ön­ce­ki hükûmet­le­rin yan­lış po­li­ti­ka­la­rı, ül­ke­mi­zi ener­ji­de da­ha faz­la dı­şa­rı­ya ba­ğım­lı hâle ge­tir­miş­tir. Hükûme­ti­miz bu so­ru­nu çöz­mek ama­cıy­la bir­çok pro­je­ler ha­zır­la­mış­tır. Bun­lar­dan bi­ri de nük­le­er ener­ji ko­nu­sun­da­ki ça­lış­ma­lar­dır. Al­tın ma­de­ni ko­nu­sun­da da­ha ön­ce sah­ne­le­nen se­nar­yo­lar, nük­le­er ener­ji söz ko­nu­su ol­du­ğun­da ge­ne sah­ne­ye ko­nul­du. Bu ve­si­ley­le, al­tın ko­nu­sun­da dö­nen do­lap­la­rı göz­ler önü­ne ser­me­nin be­de­li­ni ca­nıy­la öde­yen Sa­yın Ne­cip Hab­le­mi­toğ­lu’nu bu­ra­da say­gıy­la anı­yo­rum. Dün­ya­nın bir­çok ye­rin­de al­tın ma­den­le­rin­de si­ya­nür kul­la­nıl­dı­ğı hâlde, bi­ze ge­lin­ce kı­ya­met­le­ri ko­par­dı­lar. Dün­ya­da 443 adet nük­le­er san­tral ku­rul­muş ve 31 ül­ke­de ya­pım­la­rı, in­şa­atı de­vam eder­ken, Pa­ris’in gö­be­ğin­de da­hi nük­le­er ener­ji san­tral­le­ri bu­lu­nur­ken, Tür­ki­ye söz ko­nu­su ol­du­ğun­da yi­ne en­gel­le­me­ye kalk­tı­lar.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, şu­nu bil­me­miz ge­re­kir ki, ener­ji çok önem­li bir sa­na­yi gir­di­si­dir. Pa­ha­lı ol­du­ğun­da baş­ka ül­ke­ler­le re­ka­bet şan­sı­nı kay­be­der­si­niz. Ay­rı­ca, ener­ji ih­raç eden ül­ke­ler, müş­te­ri­le­ri­ni kay­bet­me­mek için el­le­rin­den ge­len her ça­ba­yı gös­ter­mek­te­dir­ler. Bu mah­fil­le­rin en­gel­le­me ça­ba­la­rı­na kar­şı, Hükûme­ti­miz, ce­sa­ret ve ka­rar­lı­lık­la üze­ri­ne dü­şe­ni yap­mak­ta­dır. Ay­rı­ca, sa­na­yi­ci­mi­zin re­ka­bet şan­sı­nı ar­tır­mak için, dört yıl­lık ik­ti­da­rı­mız sü­re­sin­ce, elek­trik fi­yat­la­rı­na zam­mın ak­si­ne yüz­de 6,5’luk bir in­di­rim ya­pıl­mış­tır.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, bun­ca ya­pı­lan iş­le­re kar­şı biz­ler te­şek­kür bek­ler­ken, âde­ta, bu ül­ke­ye ne­den bu ka­dar hiz­met ve­ri­yor­su­nuz, der­ce­si­ne, mu­ha­le­fet mil­let­ve­kil­le­rin­den kür­sü­ye çı­kan­lar, ge­len vu­ru­yor gi­den vu­ru­yor, ge­len sal­dı­rı­yor gi­den sal­dı­rı­yor. Dört yıl ön­ce ik­ti­da­rı dev­ral­dı­ğı­mız­da, ül­ke­miz âde­ta sa­vaş­tan çık­mış bir ül­ke gi­biy­di. Fab­ri­ka ve atöl­ye­le­rin ço­ğu ka­pan­mış ya da ka­pan­ma nok­ta­sı­na gel­miş, bir ge­ce­de ser­vet­le­ri­ni kay­bet­miş in­san­lar üzün­tü­sün­den in­ti­har edi­yor, iş adam­la­rı “Ya­rın do­lar ne ola­cak?” di­ye her gün en­di­şey­le bek­li­yor­du. Hiz­met de­se­niz yok. Kırk se­ne­dir el sü­rül­me­miş okul­lar; ebe­siz, hem­şi­re­siz, dok­tor­suz has­ta­ne­ler; köy okul­la­rın­da 120 ki­şi­lik sı­nıf­lar; yo­lu, elek­tri­ği ve su­yu ol­ma­yan on bin­ler­ce köy.

Bu so­run­la­rın bü­yük bir kıs­mı ik­ti­da­rı­mız dö­ne­min­de çö­zü­le­bil­di. Ama, so­run­la­rın tü­mü de bit­miş de­ğil. Bun­la­rın ba­şın­da da iş­siz­lik ge­li­yor. Bu ko­nu­da so­run­lu tek ül­ke de Tür­ki­ye de­ğil­dir ar­ka­daş­lar. Ge­liş­miş bir­çok ül­ke de bu so­run­la bo­ğuş­mak­ta­dır. Sa­na­yi­de oto­mas­yon ve ro­bot­laş­ma sü­re­ci, bü­tün ül­ke­ler­de iş­siz­li­ği tır­man­dır­mak­ta­dır. Ber­lin gi­bi bir şe­hir­de iş­siz­lik ora­nı yüz­de 70’le­ri bul­mak­ta­dır.

Bi­zim dö­ne­mi­miz­de 1 mil­yon 923 bin ki­şi işe baş­la­mış ol­sa da, iş­siz­lik ora­nın­da önem­li bir dü­şüş ol­ma­mış­tır. Bu so­ru­nu gi­der­mek de AK Par­ti­nin işi­dir. Çün­kü, AK Par­ti, eko­no­mi­mi­ze on al­tı çey­rek sü­rek­li bü­yü­me­yi sağ­la­yan en­der par­ti­ler­den bi­ri­dir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; 2002 ge­nel se­çim­le­rin­de hal­kı­mız si­ya­set­çi­le­re çok in­ce bir ders ver­di. O “Mec­lis, bi­ri in­di­ğin­de di­ğe­ri kal­kan tah­te­re­val­li­nin iki ko­lu de­ğil­dir” de­di.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run.

SE­RA­CET­TİN KA­RA­YA­ĞIZ (De­vam­la) – Ba­şa­rı­sız Par­la­men­to­yu, ik­ti­da­rıy­la mu­ha­le­fe­tiy­le si­lip at­tı. AK Par­ti, 355 ki­şi­lik Gru­buy­la, âde­ta bir gra­nit blok­tur.

Halk ara­sın­da “Yel ka­ya­dan ne alır?” di­ye bir ata­sö­zü­müz var­dır. Bu­ra­da, eleş­ti­ri­den de öte­ye ha­ka­re­te va­ran ifa­de­ler kul­la­nıl­mak­ta­dır. Bu ça­tı al­tın­da, her bi­ri­miz, yüz bin­ler­ce in­sa­nı tem­sil et­mek­te­yiz. Biz­ler bir­bi­ri­mi­ze say­gı­lı ol­maz­sak, bi­ze kim say­gı gös­te­re­cek? Mil­yon­lar­ca in­sa­nı­mı­zın ümit bes­le­di­ği bu Mec­li­si­mi­zin say­gın­lı­ğı­nı ko­ru­ya­cak dav­ra­nış­la­rı­nı­zı gös­te­re­ce­ği­ni­zi ümit edi­yo­rum.

Bu duy­gu ve dü­şün­ce­ler­le, he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yor, Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu büt­çe­si­nin ül­ke­mi­ze ve in­sa­nı­mı­za ha­yır­lar ge­tir­me­si­ni te­men­ni edi­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Ka­ra­ya­ğız.

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na üçün­cü ko­nuş­ma­cı, Düz­ce Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Fah­ri Ça­kır. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Bu­yu­run.

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA FAH­Rİ ÇA­KIR (Düz­ce) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü­nün 2007 yı­lı büt­çe­si üze­ri­ne, AK Par­ti Gru­bu adı­na, söz al­mış bu­lun­mak­ta­yım. Yü­ce he­ye­ti­ni­zi say­gı­la­rım­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, hak­kın­da çok de­ği­şik yo­rum­lar ya­pı­lan bor ma­de­ni, yer­yü­zün­de me­tal ile ame­tal ara­sı, ya­rı ilet­ken özel­li­ğe sa­hip bir ele­ment­tir. Do­ğal hâli tek ba­şı­na de­ğil, baş­ka­ca ele­ment­ler­le bir­le­şik hâlde bu­lun­ma­sı do­la­yı­sıy­la fark­lı bir özel­lik ta­şı­mak­ta­dır. Bor ma­de­nin­den bun­dan dört bin yıl ön­ce Uzak Do­ğu’da, Ti­bet’te in­sa­noğ­lu­nun ha­ber­dar ol­du­ğu; Sü­mer­ler ve Eti­ler dö­ne­min­de al­tın ve gü­müş iş­çi­li­ğin­de, Mı­sır­lı­lar ta­ra­fın­dan mum­ya­la­ma iş­le­min­de, Ro­ma­lı­lar ta­ra­fın­dan cam ya­pı­mın­da, Yu­nan­lı­lar ta­ra­fın­dan te­miz­lik­te, 9’un­cu yüz­yıl­da Arap­lar ta­ra­fın­dan ilaç ya­pı­mın­da kul­la­nıl­dı­ğı­na iliş­kin eli­miz­de kuv­vet­li bil­gi­ler mev­cut­tur. Av­ru­pa’ya Mar­co Po­lo ta­ra­fın­dan Ti­bet’ten ge­ti­ril­di­ği söy­len­mek­te­dir. Bor ola­rak dün­ya­da ka­bul edi­len şek­liy­le iş­le­til­me­si 1850’li yıl­la­ra da­yan­mak­ta­dır. Bor, bun­dan yüz el­li yıl ev­vel, ya­ni yak­la­şık bir bu­çuk asır ev­vel, ma­den kav­ra­mı içe­ri­sin­de ye­ri­ni al­mış bir mi­ne­ral­dir. Ül­ke­miz­de ise, 1880’li yıl­lar­da Ga­la­ta ban­ker­le­ri­nin, ala­cak­la­rı­na kar­şı­lık bor ma­den­le­ri­nin ruh­sat­la­rı­nı al­dık­la­rı ve “al­çı ta­şı” di­ye­rek yurt dı­şı­na sat­tık­la­rı da ay­rı­ca bi­lin­mek­te­dir. Bu uy­gu­la­ma­nın sa­kın­ca­la­rı, 1935 yı­lın­da dev­let ta­ra­fın­dan ku­ru­lan Eti­bank sa­ye­sin­de yer­li ve millî ser­ma­ye­ye dev­re­di­le­rek gi­de­ril­miş­tir.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ül­ke­miz­de 1950-1960 yıl­la­rı ara­sın­da bor ma­de­ni­nin ger­çek re­zerv­le­ri tes­pit edi­le­rek, eko­no­mik de­ğe­ri keş­fe­dil­miş ve çı­kar­tıl­ma­ya baş­lan­mış­tır. Sa­na­yi­si­nin tu­zu sa­yı­lan bor ma­de­ni­nin, ül­ke­miz­de, Es­ki­şe­hir, Ba­lı­ke­sir, Kü­tah­ya, Bur­sa böl­ge­le­rin­de ge­niş ve zen­gin ya­tak­la­ra sa­hip ol­du­ğu bi­lin­mek­te­dir. Bor ma­de­nin­de, ül­ke­miz, yüz­de 72’lik re­zerv ora­nıy­la dün­ya­da bi­rin­ci du­rum­da­dır. İkin­ci sı­ra­da yüz­de 13 ora­nın­da Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri, üçün­cü sı­ra­da Rus­ya, da­ha son­ra da Şi­li, Bo­liv­ya, İran, Ka­za­kis­tan, Ar­jan­tin, Çin ve Pe­ru gel­mek­te­dir. Ül­ke­miz­de­ki bor re­zer­vi, dün­ya ih­ti­ya­cı­nı dört yüz sek­sen iki yıl bo­yun­ca, bu­gün­kü üre­tim ra­kam­la­rıy­la, kar­şı­la­ya­cak du­rum­da­dır. Di­ğer ül­ke­ler, re­zerv­le­ri­ni, bu­gün­kü he­sa­ba gö­re alt­mış yıl son­ra tü­ke­te­cek­ler; o ne­den­le­dir ki bu ül­ke­ler, ken­di ih­ti­yaç­la­rı­nı, dı­şa­rı­dan sa­tın ala­rak kar­şı­la­ma­ya de­vam et­mek­te­dir­ler. Ma­den ih­ra­ca­tı­mı­zın, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, yüz­de 50’si­ni teş­kil eden bor ma­de­ni­nin ül­ke­miz­de­ki tü­ke­ti­mi, ma­ale­sef, dün­ya tü­ke­ti­mi­nin yüz­de 2’si­ni de geç­me­mek­te­dir. Tüm bu bor ma­de­niy­le il­gi­li iş­lem­le­ri, dev­let adı­na, ül­ke­miz­de Eti Ma­den AŞ, Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­rin­de ise US Bo­rax di­ğer adıy­la Rio Tin­to eliy­le yü­rü­tül­mek­te­dir. Dün­ya­da üre­tim ka­pa­si­te­si yük­sek iki ül­ke -bi­ri­si Tür­ki­ye, di­ğe­ri Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri- ol­du­ğu için, pi­ya­sa olu­şu­mu­nu Tür­ki­ye ve ABD bir­lik­te oluş­tur­mak­ta­dır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Bor Ens­ti­tü­sü, kı­sa adıy­la BO­REN, Ha­zi­ran 2003 ta­ri­hin­de, AK Par­ti İk­ti­da­rı­nın özel­lik­le is­tem­le­riy­le, bu yü­ce Mec­lis ça­tı­sı al­tın­da, 4867 sa­yı­lı Ka­nun’la Bor Ens­ti­tü­sü ku­rul­muş, 59’un­cu Cum­hu­ri­yet Hükûme­ti özel­lik­le ve özel gay­ret­le des­tek­le­ye­rek, bo­ra ge­rek­li öne­mi ver­di­ği­ni or­ta­ya koy­muş­tur. Bi­lim­sel ça­lış­ma ya­pan BO­REN, ya­ni Bor Ens­ti­tü­sü, üni­ver­si­te­ler ve il­gi­li sa­na­yi ku­ru­luş­la­rıy­la iş bir­li­ği ya­pa­rak, sa­na­yi sek­tö­rü ile üni­ver­si­te ara­sın­da köp­rü ku­ra­rak, stra­te­jik bir ürün, bir ma­den olan bo­run üre­ti­mi­ni, tü­ke­ti­mi­ni ve ge­le­ce­ği­ni bi­lim­sel te­mel­le­re oturt­mak için çok cid­di ça­lış­ma­lar yap­mak­ta­dır.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, iki yüz otuz çe­şit mi­ne­ral ile do­ğa­da, top­rak­ta bir­lik­te bu­lu­nan ve bu­gün iki yüz el­li­den faz­la kul­la­nım ala­nı­na sa­hip olan bor ve bor ma­de­ni, ikin­ci sı­ra­da­ki Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri’nde yak­la­şık 300-400 met­re ye­rin de­rin­lik­le­rin­den çı­kar­tı­lır­ken, ül­ke­miz­de yer­yü­zü­ne ga­yet ya­kın, 30 met­re gi­bi bir me­sa­fe­de bu­lun­du­ğun­dan, çok ko­lay­ca -ül­ke­miz­de- çı­ka­ra­bil­me imkânı­na sa­hip­tir. Çı­kar­tıl­dı­ğı şek­liy­le sa­tı­la­bil­di­ği gi­bi, ra­fi­ne edi­le­rek, ay­rış­tı­rı­lıp, par­ça­la­nıp, ele­nip öğü­tü­le­rek, toz hâli­ne ge­ti­ri­lip, ya­ni ra­fi­ne edil­dik­ten son­ra sa­tıl­ma­sı, ham hâlin­dey­ken de­ğe­ri ton ba­şı­na 40 do­la­rı geç­mez­ken, ra­fi­ne edil­dik­ten son­ra pekâlâ 200 do­lar­la­rın üze­ri­ne fi­yat­la­rı çı­ka­bil­mek­te­dir.

İş­te bu ne­den­le­dir ki, top­rak­tan çık­tı­ğı şek­liy­le, hat­ta ra­fi­ne edil­miş şek­liy­le de de­ğil, uç ürü­ne dö­nüş­tü­rü­le­rek eko­no­mi­ye ka­zan­dı­rıl­ma­sı esas ol­ma­lı­dır. İş­te Bor Ens­ti­tü­sü­nün, kı­sa­ca BO­REN’in tam da gö­re­vi bu­dur.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, şu ko­nu iyi­ce bi­lin­me­li­dir ki, bor ma­de­ni, ya­zıl­dı­ğı çi­zil­di­ği, söy­len­di­ği ve fev­ka­la­de spe­kü­las­yon­la­ra mey­dan ve­ri­le­cek şe­kil­de tar­tı­şıl­dı­ğı gi­bi, yüz­ler­ce mil­yar do­lar­lar­la ifa­de edi­len bir pa­zar pa­yı­na sa­hip de­ğil­dir. Dün­ya­da­ki pa­zar pa­yı, yıl iti­ba­rıy­la 1,2 mil­yar do­lar me­sa­be­sin­de­dir. Bu pa­zar pa­yı­nın yüz­de 40 kü­su­ru, yüz­de 40’tan bi­raz faz­la­sı ABD’ye ait­tir; yüz­de 40’ın  bi­raz al­tın­da­ki bir oran da ül­ke­mi­ze ait­tir; ge­ri­si di­ğer ül­ke­le­re ait­tir. Kul­la­nım ba­kı­mın­dan, Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri bor ma­de­ni­nin yüz­de 60’ını izo­las­yon mal­ze­me­si ola­rak kul­lan­mak­ta, Ba­tı Av­ru­pa te­miz­lik mal­ze­me­si ola­rak de­ter­jan ve koz­me­tik sa­na­yi­sin­de, ül­ke­miz­de ise ağır­lık­lı ola­rak cam sa­na­yi­sin­de bor ma­de­ni­nin kul­la­nıl­dı­ğı bi­lin­mek­te­dir.

İş­te tüm bun­la­rı göz önün­de bu­lun­du­ra­rak, BO­REN’in bi­lim­sel ça­lış­ma­la­rı so­nu­cun­da, ta­rım bor, güb­re sa­na­yi­sin­de bor kul­la­nı­la­rak ya­pı­lan üre­tim­de üre­tim ar­tı­şı sağ­la­mış bir ça­lış­ma so­nu­cu­dur.

İn­şa­at sek­tö­rün­de, çi­men­to sa­na­yi­sin­de mu­ka­ve­met­li ve ma­li­ye­ti dü­şü­ren çi­men­to el­de edil­me­si sağ­lan­mış olup, bu­na da ör­nek ola­rak De­niz­li Çi­men­to AŞ’de ya­pı­lan ça­lış­ma­lar bi­rer nu­mu­ne­dir.

Ay­rı­ca, teks­til­de ısı­ya da­ya­nık­lı, yan­ma­yan it­fa­iye giy­si­le­ri, bran­da ve ça­dır üre­ti­mi olum­lu so­nuç­lar ver­miş ve üre­ti­me ge­çil­me­si plan­lan­mış­tır. Yi­ne, ya­kın za­man­da med­ya­da da yer al­dı­ğı gi­bi, uzun sü­re da­ya­nık­lı ya­kıt pi­li üre­ti­mi ger­çek­leş­ti­ril­miş­tir.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, biz ina­nı­yo­ruz ki, BO­REN’in bu bi­lim­sel ça­lış­ma­la­rı de­vam et­me­li ve de özel­lik­le fi­nan­sal açı­dan des­tek­len­me­li­dir.

Ko­nuş­mam­da da ifa­de et­me­ye ça­lış­tı­ğım gi­bi, ça­lış­ma­la­ra baş­ka ça­lış­ma­lar da ek­le­ne­rek, üre­tim te­sis­le­ri­nin ül­ke­miz­de ku­ru­lup, ni­hai ürün­le­ri imal ede­rek, dün­ya bor re­zer­vin­de­ki te­ke­li­mi­zi uç ürün­ler el­de…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run.

FAH­Rİ ÇA­KIR (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bor re­zer­vin­de­ki te­ke­li­mi­zi uç ürün­le­ri imal et­me­de, üret­me­de de el­de edip, pa­zar pa­yı­mı­zı yük­selt­me­nin yo­lu­nu bir­lik­te ara­ma­lı­yız, di­yor; Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­mü­zün 2007 yı­lı büt­çe­si­nin ha­yır­la­ra ve­si­le ol­ma­sı te­men­ni­siy­le, ge­le­cek­te­ki Kur­ban Bay­ra­mı’nı­zı teb­rik edi­yor, yü­ce Mec­li­se say­gı­lar su­nu­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Ça­kır.

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na Si­irt Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Öner Gül­ye­şil. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Bu­yu­run efen­dim.

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA ÖNER GÜL­YE­ŞİL (Si­irt) – Sa­yın Baş­kan, sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri; 2007 ma­li yı­lı mer­kezî yö­ne­tim büt­çe­si­nin Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu, Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü büt­çe­le­ri hak­kın­da gö­rüş­le­ri­mi siz­ler­le pay­laş­mak üze­re Gru­bum adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Bu ve­si­ley­le, yü­ce he­ye­ti­ni­zi ve te­le­viz­yon­la­rı ba­şın­da bi­zi iz­le­yen tüm va­tan­daş­la­rı­mı say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Ül­ke­miz­de nük­le­er tek­no­lo­jiy­le il­gi­li fa­ali­yet­ler 1956 yı­lın­da Atom Ener­ji­si Ko­mis­yo­nu­nun ku­rul­ma­sıy­la baş­la­mış­tır. İlk re­ak­tör ve Ulus­la­ra­ra­sı Atom Ener­ji­si Ajan­sı­na üye­lik, bir­çok ilk­le­ri ger­çek­leş­ti­ren Atom Ener­ji­si Ko­mis­yo­nu, atom ener­ji­siy­le il­gi­li fa­ali­yet­le­rin de­ği­şen ko­şul­la­ra uy­gun ola­rak da­ha et­kin yü­rü­tül­me­si için, 1982 yı­lın­da ye­ri­ni 2690 sa­yı­lı Ka­nun’la ku­ru­lan Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu­na bı­rak­mış­tır.

İs­tan­bul’da bir, An­ka­ra’da iki mer­kez­de hiz­met ve­ren Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu, iki te­mel so­rum­lu­lu­ğu olan bir ih­ti­sas ku­ru­mu­muz­dur.

Bi­rin­ci so­rum­lu­lu­ğu, ül­ke­miz­de nük­le­er tek­no­lo­ji­nin ener­ji üre­ti­mi, ta­rım, tıp, çev­re, gı­da, hay­van­cı­lık gi­bi çe­şit­li alan­lar­da kul­la­nı­mı sı­ra­sın­da ça­lı­şan­la­rın, hal­kın ve çev­re­nin ko­run­ma­sı için nük­le­er gü­ven­lik ve rad­yas­yon­dan ko­run­may­la il­gi­li dü­zen­le­me ve de­net­le­me fa­ali­yet­le­ri­ni ye­ri­ne ge­tir­mek­tir.

İkin­ci so­rum­lu­lu­ğu ise, ül­ke­mi­zin nük­le­er po­li­ti­ka­sı­nın esas­la­rı­nı or­ta­ya ko­ya­rak, be­lir­le­nen stra­te­ji çer­çe­ve­sin­de hal­kı­mı­zın ya­şam ka­li­te­si­nin iyi­leş­ti­ril­me­si doğ­rul­tu­sun­da, nük­le­er tek­no­lo­ji­ler­den fay­da­lan­ma­da ön­cü ol­mak üze­re araş­tır­ma ve ge­liş­tir­me yap­mak­tır.

Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu, nük­le­er tek­no­lo­ji­nin çe­şit­li alan­lar­da uy­gu­lan­ma­sı sı­ra­sın­da hal­kı­mı­zın rad­yas­yo­na kar­şı gü­ven­li­ği­ni sağ­la­mak için kul­la­nı­cı ve iş­le­ti­ci­le­re ve­ri­le­cek ruh­sat ve li­sans gi­bi yet­ki­len­dir­me­le­re ve ya­pı­la­cak de­ne­tim­le­re esas ola­cak ye­ni mev­zu­atı oluş­tur­mak­ta ve mev­cut mev­zu­atı de­ği­şen ko­şul­la­ra gö­re ge­liş­tir­mek­te­dir.

Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu, mev­zu­at ge­liş­tir­me fa­ali­yet­le­rin­de ül­ke­mi­zin ih­ti­yaç­la­rı­nı, Ulus­la­ra­ra­sı Rad­yas­yon­dan Ko­run­ma Ko­mis­yo­nu ve Ulus­la­ra­ra­sı Atom Ener­ji­si Ajan­sı gi­bi ku­ru­luş­la­rın tav­si­ye­le­ri­ni ve Av­ru­pa Bir­li­ği di­rek­tif­le­ri­ni esas al­mak­ta­dır.

Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu, tıb­bi uy­gu­la­ma­lar­da kul­la­nı­lan 10 bi­ni aşan sa­yı­da ci­haz ve en­düs­tri­yel uy­gu­la­ma­lar­da kul­la­nı­lan 5 bi­ni aşan sa­yı­da ci­haz li­sans­la­mak­ta ve bun­la­rın pe­ri­yo­dik ta­kip ve de­ne­tim­le­ri­ni yap­mak­ta­dır. Ül­ke sat­hın­da 74 adet rad­yas­yon er­ken uya­rı is­tas­yo­nu, 14 güm­rük ve sı­nır nok­ta­sın­da 39 adet rad­yas­yon öl­çüm sis­tem­le­ri kur­muş­tur.

Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu, ay­rı­ca nük­le­er gü­ven­lik ala­nın­da ül­ke­mi­zin ta­raf ol­du­ğu bir­çok ulus­la­ra­ra­sı an­laş­ma­lar­dan do­ğan millî yü­küm­lü­lük­le­ri­mi­zin ye­ri­ne ge­ti­ril­me­si için yü­rü­tü­len ça­lış­ma­la­rı ko­or­di­ne et­mek­te, nük­le­er bi­lim­ler ala­nın­da yü­rü­tü­len ulus­la­ra­ra­sı ça­lış­ma­la­rı des­tek­le­mek­te, nük­le­er güç prog­ra­mı kap­sa­mın­da ku­ru­la­cak olan nük­le­er te­sis­ler­de yer­li kat­kı­yı aza­mi oran­da kul­lan­mak üze­re, nük­le­er re­ak­tör ve ya­kıt çev­ri­mi tek­no­lo­ji­si ala­nın­da araş­tır­ma­lar yü­rüt­mek­te­dir.

Sa­yın Baş­kan, sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri; bi­lin­di­ği üze­re, ül­ke­mi­zin nük­le­er güç prog­ra­mı­nın ilk aşa­ma­sı ola­rak 5 bin me­ga­vat ci­va­rın­da nük­le­er güç ka­pa­si­te­si­nin 2020’ye ka­dar dev­re­ye gir­me­si plan­lan­mak­ta­dır.

Bu kap­sam­da, Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu, 2004, 2005 yıl­la­rın­da nük­le­er güç san­tra­li ku­rul­ma­sı için li­sans al­mış; alın­mış olan Ak­ku­yu sa­ha­sı­nın ya­nı sı­ra, di­ğer ola­sı nük­le­er te­sis sa­ha­la­rı ko­nu­sun­da ça­lış­ma­lar yap­mış­tır. Bu ça­lış­ma­lar so­nu­cun­da Si­nop, de­min de­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­da­şım Mus­ta­fa Bey’in de ifa­de et­ti­ği gi­bi, en uy­gun sa­ha ola­rak öne çık­mış­tır.

Si­nop sa­ha­sın­da je­olo­ji, hid­ro­lo­ji, çev­re ve di­ğer ko­nu­lar­da sa­ha li­sans­la­rı­na esas ve­ri­le­ri top­la­mak üze­re ça­lış­ma­lar sür­dü­rül­mek­te­dir.

Ener­ji sek­tö­rün­de­ki kü­re­sel ve böl­ge­sel ge­liş­me­ler de göz önün­de tu­tu­la­rak, 73 mil­yon in­sa­nı­mı­zın nük­le­er ve rad­yas­yon gü­ven­li­ği­ni, em­ni­ye­ti­ni ema­net et­ti­ği­miz, nük­le­er tek­no­lo­ji ala­nın­da araş­tır­ma ve ge­liş­tir­me­ler ya­pa­rak hal­kı­mı­zın re­fah se­vi­ye­si­nin ar­tı­rıl­ma­sı­na kat­kı koy­ma­sı­nı bek­le­di­ği­miz Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu­na, bu­ra­da özet­le­me­ye ça­lış­tı­ğım fa­ali­yet­le­ri­ni ye­ri­ne ge­tir­mek için 2007 yı­lı büt­çe­sin­den ay­rı­lan öde­ne­ğin geç­miş yıl­la­ra oran­la ar­tı­rıl­mış ol­ma­sı­na rağ­men ye­ter­siz­li­ği Hükûme­ti­mi­zin de ma­lum­la­rı­dır.

Ül­ke­miz­de özel­lik­le nük­le­er güç prog­ra­mın­da­ki ge­liş­me­ler pa­ra­le­lin­de ge­le­cek dö­nem­de art­ma­sı bek­le­nen nük­le­er tek­no­lo­ji ala­nın­da­ki fa­ali­yet­ler­de nük­le­er gü­ven­li­ğin, em­ni­ye­tin, rad­yas­yon­dan ko­run­ma­nın te­min edi­le­bil­me­si ve nük­le­er tek­no­lo­ji­den fay­da­lan­ma­da ge­liş­miş ül­ke­ler se­vi­ye­si­ni ya­ka­la­ya­bil­mek için, ge­le­cek yıl­lar­da da­ha bü­yük mik­tar­da ve yıl­la­ra gö­re ar­tan oran­lar­da kay­nak tah­sis et­mek he­def­le­ri­miz­den bi­ri­si­dir.

Sa­yın Baş­kan, sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri; 1935 yı­lın­da 2819 sa­yı­lı Ya­sa ile ku­rul­muş bu­lu­nan Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü, ül­ke­mi­zin hid­ro­lik, rüzgâr, jeo­ter­mal, gü­neş, bi­yo­küt­le ve di­ğer ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji kay­nak­la­rı ön­ce­lik­li ol­mak üze­re, tüm ener­ji kay­nak­la­rı­nın de­ğer­len­di­ril­me­si­ne ve ener­ji­nin et­kin ve ve­rim­li tü­ke­til­me­si­ne yö­ne­lik ola­rak hid­ro­lik, rüzgâr ve gü­neş ener­ji­si po­tan­si­yel­le­ri­ni be­lir­le­mek­te, fi­zi­bi­li­te ve ör­nek uy­gu­la­ma pro­je­le­ri ha­zır­la­mak­ta, ta­nı­tım amaç­lı pi­lot sis­tem­le­ri ge­liş­tir­mek­te, etüt, eği­tim ve bi­linç­len­dir­me hiz­met­le­ri­ni yü­rüt­mek­te­dir.

Ay­rı­ca, 3096 sa­yı­lı Ya­sa kap­sa­mın­da ha­zır­la­nan HES pro­je­le­ri­nin te­sis, iş­let­me ve de­ne­ti­mi ve da­nış­man­lık hiz­met­le­ri, 4628 sa­yı­lı Ya­sa kap­sa­mın­da baş­vu­ru­lan HES pro­je­le­ri­nin de­ğer­len­di­ril­me­si ve ka­mu­laş­tır­ma iş­lem­le­ri Elek­trik Etüt İda­re­si ta­ra­fın­dan ger­çek­leş­ti­ril­mek­te, di­ğer ka­mu ku­rum ve ku­ru­luş­la­ra, bu gö­rev ve uz­man­lık ala­nı için­de etüt ve araş­tır­ma iş­le­ri yap­tır­mak­ta­dır.

2003-2006 dö­ne­min­de Tür­ki­ye ge­ne­lin­de 130 adet pro­je ta­mam­la­na­rak 2,3 mil­yar ki­lo­vat sa­at­lik ila­ve hid­ro­elek­trik ener­ji po­tan­si­ye­li be­lir­len­miş, ya­tı­rım­cı­lar ta­ra­fın­dan kul­la­nı­la­bi­le­cek pro­je port­fö­yü, 232 adet pro­je ile 34,8 mil­yar ki­lo­vat sa­at­lik po­tan­si­ye­le ulaş­mış­tır.

Kü­çük HES po­tan­si­ye­li­nin be­lir­len­me­si kap­sa­mın­da Do­ğu Ka­ra­de­niz, Ba­tı Ka­ra­de­niz, Ba­tı Ak­de­niz ve Or­ta Ak­de­niz hav­za­la­rın­da etüt ça­lış­ma­la­rı ya­pıl­mış­tır. 5,3 mil­yar ki­lo­vat sa­at­lik 141 adet Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si pro­je­si­ne ya­tı­rım­cı baş­vu­ru­su ger­çek­leş­miş ve top­lam de­ğe­ri 60 mil­yar YTL olan pro­to­kol­ler im­za­lan­mış­tır.

Bi­yo­küt­le kay­nak­la­rı­mız ko­nu­sun­da hâli­ha­zır­da kır­sal böl­ge­le­ri­miz­de odun, te­zek ve bit­ki­sel atık kul­la­nı­mı yıl­da yak­la­şık 6 mil­yon ton eş de­ğer pet­rol bü­yük­lü­ğün­de­dir ve bu mik­tar, hid­ro­lik ener­ji kay­nak­la­rın­dan üret­ti­ği­miz elek­trik ener­ji­si­nin yak­la­şık ya­rı­sı ve 2005 yı­lı Tür­ki­ye top­lam bi­rin­cil ener­ji tü­ke­ti­mi­nin 90 mil­yon eş de­ğer pet­rol ol­du­ğu dik­ka­te alı­na­rak, yak­la­şık yüz­de 7’si­ni kar­şı­la­mak­ta­dır. Bu tür kay­nak­la­rın ge­le­nek­sel yön­tem­ler­le ya­kıl­ma­sı ye­ri­ne, ga­zi­fi­kas­yon ve sı­va­laş­tır­ma yön­tem­le­riy­le akar­ya­kıt, elek­trik ve ısı ener­ji­si üre­ti­min­de de­ğer­len­di­ril­me­si için TÜ­Bİ­TAK ile uy­gu­la­ma­lı ar-ge pro­je­le­ri de sür­dü­rül­mek­te­dir.

Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­sin­de, 226’sı tek­nik per­so­nel ol­mak üze­re, top­lam 837 per­so­nel ça­lış­mak­ta­dır. 2007 yı­lı büt­çe ta­le­bi 32 mil­yon 299 bin YTL olup, bu mik­ta­rın 3,3 mil­yon YTL’si ya­tı­rım har­ca­ma­la­rı için ön­gö­rül­müş­tür.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; ik­ti­da­rı­mız dö­ne­min­de, Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­ne, ye­ni ve ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji kay­nak­la­rı­mı­zın de­ğer­len­di­ril­me­sin­de, ener­ji­nin et­kin, ve­rim­li kul­la­nı­mın­da yön­len­di­ri­ci ve ön­cü ku­ru­luş ol­ma viz­yo­nu doğ­rul­tu­sun­da ye­ni bir ufuk ka­zan­dı­rıl­mış­tır. İda­re, tüm il­gi­li ta­raf­lar­la güç­lü iş bir­li­ği te­sis et­mek ve tek­no­lo­ji­de­ki ge­liş­me­le­ri ön­ce­lik­le gö­zet­mek su­re­tiy­le, hid­ro­lik ener­ji, rüzgâr ener­ji­si, gü­neş ener­ji­si, bi­yo­ener­ji ve ener­ji ve­rim­li­li­ği alan­la­rın­da ser­gi­le­di­ği et­kin­lik­ler­le ya­tı­rım­cı­mı­za ışık tut­mak­ta ve hal­kı­mı­zı bi­linç­len­dir­mek­te­dir.

Son dört yıl­da or­ta­ya ko­nu­lan 2,3 mil­yar ki­lo­vat sa­at­lik ila­ve hid­ro­elek­trik po­tan­si­yel, 2004 yı­lın­da hiz­me­te açı­lan ener­ji par­kı ve ay­nı yıl­da ku­ru­lan bi­yo­di­zel pi­lot te­si­si, 2005 yı­lın­da in­şa edi­len ör­nek bi­na ça­lış­ma­la­rı, geç­ti­ği­miz gün­ler­de ta­mam­lan­mış olan Tür­ki­ye Rüzgâr Ener­ji­si At­la­sı, ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji kay­nak­la­rı ve ener­ji ve­rim­li­li­ği ka­nun tas­lak­la­rı, İda­re­nin ger­çek­leş­tir­di­ği ça­lış­ma­lar­dan ba­zı­la­rı­dır.

Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si, kap­sa­mı­na al­dı­ğı gö­rev­ler­de­ki et­kin­lik­le­ri­ni in­san gü­cü ve büt­çe imkânla­rı öl­çü­sün­de ve di­ğer ku­ru­luş­lar­la iş bir­li­ği or­ta­mı­nı ge­liş­tir­mek su­re­tiy­le gi­de­rek ar­tır­ma ça­ba­sı için­de ça­lış­ma­la­rı­nı sür­dür­me­ye de­vam ede­cek­tir.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

ÖNER GÜL­YE­ŞİL (De­vam­la) – Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü ile Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu yö­ne­ti­ci ve ça­lı­şan­la­rı­nı ger­çek­leş­tir­dik­le­ri ba­şa­rı­lı ça­lış­ma­la­rın­dan do­la­yı teb­rik edi­yor, önü­müz­de­ki dö­nem­ler­de bu ba­şa­rı­nın ar­ta­rak da­ha iyi nok­ta­la­ra ta­şı­na­ca­ğı­na yü­rek­ten ina­nı­yo­rum.

Bu duy­gu ve dü­şün­ce­ler­le, 2007 yı­lı ma­li büt­çe­si­nin dev­le­ti­mi­ze ve mil­le­ti­mi­ze ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yor,  yak­la­şan Kur­ban Bay­ra­mı’nı­zı kut­lu­yor, he­pi­ni­ze kalbî say­gı­la­rı­mı su­nu­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Gül­ye­şil.

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na, Kü­tah­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Hüs­nü Or­du, bu­yu­run efen­dim. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA HÜS­NÜ OR­DU (Kü­tah­ya) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; 2007 ma­li yı­lı büt­çe­siy­le il­gi­li, Ener­ji Ba­kan­lı­ğı ve ku­rum­la­rıy­la il­gi­li Gru­bum adı­na gö­rüş­le­ri­mi yü­ce Mec­li­se arz et­mek üze­re bu­ra­ya çık­mış bu­lu­nu­yo­rum.

Şim­di, ener­ji de­yin­ce, ben ön­ce ener­jiy­le il­gi­li, ilk, Hükûme­ti­miz ku­rul­du­ğu za­man prog­ra­mı­mı­za ba­kı­yo­rum ve da­ha son­ra­ki dö­nem­de de Hükûmet Prog­ra­mı’mız­da­ki yap­tı­ğı­mız, ta­ah­hüt et­ti­ği­miz va­sıf­la­ra ba­kı­yo­rum. Böy­le bak­tı­ğı­mız za­man, Ener­ji Ba­kan­lı­ğı­mı­zın ve ku­rum­la­rı­mı­zın yap­tı­ğı ger­çek­ten gü­zel şey­ler var. Bun­lar ne­ler­dir di­ye bak­tı­ğı­mız­da, ör­ne­ğin, Hükûmet Prog­ra­mı’nda, fon ve pay­la­rın dü­şü­rül­me­si­ne yö­ne­lik, hükûmet prog­ram­la­rı­mız­da ifa­de et­ti­ği­miz şey­ler var. Bu­nun­la il­gi­li olum­lu ge­liş­me­ler ol­du. Ka­yıp ka­çak­la il­gi­li da­ha as­ga­ri­ye in­dir­mek için yaz­dı­ğı­mız -Hükûmet Prog­ra­mı’mız­da- ta­ah­hüt­ler var. Bu ko­nu­da, her ne ka­dar dün­ya­da­ki ön­gö­rü­len ka­yıp ka­çak oran­la­rı­na ulaş­mış ol­ma­sak da, bu­nun­la il­gi­li 2-3 pu­an ci­va­rın­da yap­tı­ğı­mız uy­gun dav­ra­nış bi­çim­le­ri var.

Özel­leş­tir­mey­le il­gi­li yap­tı­ğı­mız bir sü­reç var, ama, bu­nu, şu an­da önü­nü aç­tık, he­nüz di­ye­me­yiz. Bu ko­nu­da bir so­ru işa­re­tim var.

Ül­ke­mi­zin dün­ya­da­ki da­ğı­tım ter­mi­na­li ko­nu­sun­da yap­tı­ğı­mız olum­lu iş­ler var. Bu­nun de­ği­şik pro­je­le­ri­ni he­pi­miz bi­li­yo­ruz.

Yi­ne, bu­ra­da önem­li olan bir şe­yin bu­ra­da al­tı­nı çiz­mek is­ti­yo­rum: Biz, Hükûmet Prog­ra­mı’mız­da ener­ji po­li­ti­ka­la­rı­mız­da yer­li kay­nak­la­rı ön­ce­le­yen bir he­def ge­liş­ti­re­ce­ği­mi­zi ifa­de edi­yo­ruz. Şim­di, bu­na, bu­ra­dan böy­le bak­tı­ğı­mız za­man, bu­gün gel­di­ği­miz nok­ta­da Ener­ji Ba­kan­lı­ğı­mız­dan en önem­li bek­len­ti­le­ri­mi­zi de şöy­le sı­ra­la­ya­bi­li­riz: Şim­di, Tür­ki­ye 2006 büt­çe­si­ne bak­tı­ğı­mız za­man, pet­rol ve do­ğal gaz­la il­gi­li tek bir ka­lem­de öde­di­ği dö­viz çı­kı­şı Tür­ki­ye’den yak­la­şık 29 mil­yar do­lar ci­va­rın­da. Ta­bii, bu­nun ge­li­şi­mi geç­miş dö­nem­ler­le il­gi­li. An­cak, ca­ri açı­ğa bak­tı­ğı­mız za­man da yak­la­şık 30 kü­sur mil­yar do­lar ci­va­rın­da bir ca­ri açı­ğı­mız var. Ne­re­dey­se tek bir ka­lem, pet­rol ve do­ğal gaz­la il­gi­li ca­ri açı­ğa eş de­ğer bir ka­le­me gel­miş du­rum­da.

İh­ra­ca­tı­mı­za ba­kı­yo­ruz, 85 mil­yar do­lar ci­va­rın­da 2006 yı­lın­da. Yi­ne, pet­ro­le ve do­ğal ga­za bak­tı­ğı­mız­da, it­ha­lat, dö­viz çı­kı­şı ola­rak, de­min ifa­de et­ti­ğim 30 mil­yar do­lar ci­va­rın­da 2006 so­nu tak­ri­bi bek­le­nen; o da üç­te 1 mer­te­be­sin­de.

Bu­ra­dan, ta­bii ki, hiç şüp­he­siz Tür­ki­ye’nin ge­le­ce­ğe yö­ne­lik bek­len­ti­le­ri şun­lar: Bu, iki ta­ne han­di­kap mey­da­na ge­ti­ri­yor. Bir, eko­no­mik he­def­ler açı­sın­dan Tür­ki­ye’nin ca­ri açı­ğıy­la eş de­ğer bir it­hal ener­ji ba­ğım­lı­lı­ğı­na ge­len bu ül­ke­nin, mut­lak su­ret­te bu sü­reç­ten yer­li kay­nak­la­ra yö­ne­lik bir po­zis­yon­la çık­ma şar­tı var. Bu­gün gel­di­ği­miz nok­ta­da, bi­zim Ener­ji Ba­kan­lı­ğı­mız­dan bek­le­di­ği­miz bek­len­ti­le­rin en önem­li­si bu ben­ce, Tür­ki­ye’nin bek­len­ti­si de bu.

İkin­ci bir şe­yi ifa­de et­mek ge­re­kir­se bu­ra­dan, hiç şüp­he­siz, it­hal do­ğal gaz­la il­gi­li bu­gün gel­di­ği­miz nok­ta­da, geç­miş dö­nem­ler­de­ki uy­gu­la­nan po­li­ti­ka­lar­dan do­la­yı, bu sü­reç böy­le de­vam eder­se, yi­ne eko­no­mik he­def­le­ri­miz­le il­gi­li, do­ğal gaz­da­ki ve dün­ya­da­ki ar­tış­lar­dan do­la­yı, yi­ne eko­no­mik he­def­ler­le il­gi­li, elek­trik fi­yat­la­rın­da­ki ar­tış hiç ka­çı­nıl­maz bir şe­kil­de ge­le­cek­tir. Bü­tün bu sü­reç­le­ri or­ta­ya koy­du­ğu­muz­da, bu­gü­nün prob­le­mi ol­ma­ma­sı­na rağ­men, bi­zim, ener­ji po­li­ti­ka­la­rın­da, Hükûmet Prog­ra­mı’nda da ifa­de et­ti­ği­miz gi­bi, ge­le­ce­ği dü­zen­ler­ken -bi­li­yo­rum ki Ener­ji Ba­kan­lı­ğı­mı­zın da bu nok­ta­da yap­tı­ğı ça­lış­ma­lar var- en kı­sa sü­re­de yer­li kay­nak­la­rı ön­ce­le­yen, 4628’in ru­hu­nu boz­ma­dan, bir ge­çiş dö­ne­mi sü­re­sin­ce ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji­de­ki, ben­ze­ri bir şe­kil­de en azın­dan bu­nu ge­liş­ti­re­bi­li­riz. Bu he­de­fi, Tür­ki­ye açı­sın­dan mut­la­ka ge­liş­tir­me­miz şart.

Bu­nu böy­le ifa­de et­tik­ten son­ra, büt­çe­ye bak­tı­ğı­mız za­man he­pi­mi­zin hem­fi­kir ol­du­ğu şey­ler var. Bun­lar ne­ler? İş­te, bü­yü­me, fa­iz oran­la­rın­da­ki dü­şüş, fa­iz dı­şı har­ca­ma­lar­da­ki ka­lem­le­ri­mi­zin ar­tı­şı, enf­las­yon ve­sa­ir, ca­ri açık, bu­nun­la il­gi­li iz­len­me­si ge­rek. İş­siz­lik­te­ki azal­ma­nın ye­ter­li ol­ma­dı­ğı­nı ifa­de edi­yor bü­tün Tür­ki­ye. Bu nok­ta­da bi­zim de siz­ler­den fark­lı dü­şün­ce­miz yok. An­cak, bu eko­no­mi­nin son dört yıl­da yap­tı­ğı bir­ta­kım ic­ra­at­lar­la aca­ba Tür­ki­ye’de ne­ler ge­liş­ti di­ye ob­jek­tif ola­rak bak­tı­ğı­mız za­man şun­la­rı ifa­de ede­bi­li­riz: Be­nim bu­ra­da ifa­de ede­ce­ğim şey­ler, hiç şüp­he­siz, ken­di ilim­le il­gi­li, ba­zı, son dört se­ne­de ge­liş­tir­di­ği­miz, Hükûmet adı­na ic­ra­at­la­rı­mız. Ama, ben çok iyi bi­li­yo­rum ki, sek­sen bir il­de ve il­çe­le­rin­de ben­zer şe­kil­de bi­zim yap­tı­ğı­mız önem­li ic­ra­at­lar ve uy­gu­la­ma­lar var. Bun­lar ne­ler­dir?

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, yol… Ba­kın, bu­ra­da dub­le yol­la­rı­mız var. Ben, Kü­tah­ya ili­nin bir mil­let­ve­ki­li­yim. Kü­tah­ya-Af­yon yo­lu, yıl­lar­dır ya­pı­la­ma­mış, bu­gün dub­le yol nis­pe­tin­de de­vam edi­yor. Kü­tah­ya-Es­ki­şe­hir yo­lu, dub­le yol de­vam edi­yor.

NU­Rİ Çİ­LİN­GİR (Ma­ni­sa) – Ko­nuy­la ne il­gi­si var?

HÜS­NÜ OR­DU (De­vam­la) – Kü­tah­ya-An­tal­ya-Af­yon yo­lu, dub­le yol de­vam edi­yor.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Se­çim ge­li­yor se­çim, Tay­yip Bey lis­te­ye ko­ya­cak!

MEH­MET Zİ­YA YER­GÖK (Ada­na) – Se­çim ya­tı­rı­mı…

HÜS­NÜ OR­DU (De­vam­la) – Kü­tah­ya-Ba­lı­ke­sir yo­lu…

Bu tür yol­lar, sek­sen bir il­de, hiç şüp­he­siz, si­zin il­le­ri­niz­de de de­vam eden ya­tı­rım­lar.

Bir tek şey ifa­de et­mek ge­re­kir­se, cum­hu­ri­yet dö­ne­mi bo­yun­ca ya­pı­lan 3 bin kü­sur ki­lo­met­re dub­le yo­lu göz önü­ne al­dı­ğı­mız za­man, bu­nun yak­la­şık 2 ka­tı­nı ya­pan bir ic­ra­at hükûme­ti var. Bu­nu ifa­de et­mek du­ru­mun­da­yız.

Top­lu ko­nut­lar…

HÜ­SE­YİN ÖZ­CAN (Mer­sin) – Mü­te­ah­hit­le­re ne ka­dar bor­cu­nuz var?

HÜS­NÜ OR­DU (De­vam­la) – Ba­kın, top­lu ko­nut­lar…

HÜ­SE­YİN ÖZ­CAN (Mer­sin) – TO­Kİ’ye ne ka­dar bor­cu­nuz var?

HÜS­NÜ OR­DU (De­vam­la) – Ba­kın, top­lu ko­nut­lar… 200 bin, bu­gün top­lu ko­nut ic­ra et­miş du­rum­da bu Hükûmet.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ener­ji­de söy­le­ye­ce­ği­niz bit­ti mi Sa­yın Or­du?

HÜS­NÜ OR­DU (De­vam­la) – Ba­kın, sağ­lık­la il­gi­li yap­tı­ğı­mız, büt­çe­de­ki ge­liş­me­ler. Özel sek­tör hü­vi­ye­tin­de sağ­lık has­ta­ne­le­ri ya­pı­yo­ruz, Kü­tah­ya’da, Tav­şan­lı’da, be­nim böl­gem­de bir sü­rü yer­de. Has­ta­ne iş­le­rin­de ger­çek­ten özel sek­tör hü­vi­ye­tin­de ge­liş­tir­di­ği­miz ma­ki­ne ve ekip­man var.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­yın Or­du, Ener­ji Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si üze­rin­de ko­nu­şu­yor­su­nuz!..

HÜS­NÜ OR­DU (De­vam­la) – Eği­tim ala­nın­da büt­çe­de ge­liş­tir­di­ği­miz şey­ler… Eği­tim ala­nın­da, ener­ji alt­ya­pı ya­tı­rım­la­rıy­la il­gi­li, TE­DAŞ ör­ne­ğin… Ba­kın, ay­dın­lat­ma­la­rı­mız, şe­hir mer­kez­le­ri, bü­tün il­ler­de var. Ben, ar­ka­daş­la­rı­ma ter­cü­man olu­yo­rum.

Do­ğal gaz­la il­gi­li…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

MEH­MET Zİ­YA YER­GÖK (Ada­na) – Ener­ji bit­ti…

HÜS­NÜ OR­DU (De­vam­la) – Ba­kın, ener­jiy­le il­gi­li, do­ğal gaz­la il­gi­li ken­di böl­ge­mi söy­lü­yo­rum: Kü­tah­ya ili Tav­şan­lı, Ge­diz, Emet il­çe­le­ri­ne ka­dar ya­pı­lan do­ğal gaz hiz­met­le­ri var.

Ba­kın, bu­ra­da ya­pı­lan ya­tı­rım­lar var, kö­mür ya­tı­rım­la­rı var, de­ga­baj hiz­met­le­ri var. Sa­mi­mi söy­lü­yo­rum, sa­de­ce ken­di ili­miz­de, sa­de­ce bu son dört se­ne­de, ka­mu ve özel sek­tö­rün yap­tı­ğı ya­tı­rım­lar­la, yak­la­şık 2.500 in­san ye­ni iş sa­ha­sı­na ka­vuş­tu.

Şim­di, özet ola­rak şu­nu söy­le­mek is­ti­yo­rum: Ta­bii ki, Tür­ki­ye’nin ger­çek­ten uzun so­luk­lu bir yü­rü­yü­şe ih­ti­ya­cı var. An­cak, bu Hükûmet hal­kın gön­lün­de­ki uk­de­le­ri tam ola­rak çö­zün­ce­ye ka­dar is­tik­rar­lı bir şe­kil­de bu Hükûme­tin yü­rü­yü­şü­ne ih­ti­yaç var.

Ben, bu ve­si­ley­le, büt­çe­nin ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yor, he­pi­ni­ze say­gı­lar su­nu­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Or­du.

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na son ko­nuş­ma­cı, İz­mir Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Tev­fik En­sa­ri.

Bu­yu­run Sa­yın En­sa­ri. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

AK PAR­Tİ GRU­BU ADI­NA TEV­FİK EN­SA­Rİ (İz­mir) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün 2007 ma­li yı­lı büt­çe­si üze­rin­de AK Par­ti Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Bu ve­si­ley­le, Gru­bum ve şah­sım adı­na yü­ce he­ye­ti­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, dün­ya­nın dört­te 3’ü su, ya­ra­tı­lan bü­tün can­lı­la­rın ha­yat kay­na­ğı yi­ne su. Su, ya­şa­mı­mı­zın de­va­mı için çok ge­rek­li olan bir do­ğal kay­nak; an­cak, hiç tü­ken­me­ye­cek san­dı­ğı­mız di­ğer do­ğal kay­nak­lar gi­bi su ve su­lak alan­lar yok ol­ma­ya baş­la­dı. Dün­ya­nın su ka­pa­si­te­si ba­kı­mın­dan ge­le­ce­ği pek par­lak de­ğil. Hız­la su kıt­lı­ğı­na doğ­ru gi­di­li­yor ve du­rum onu gös­te­ri­yor ki, ye­ni yüz­yı­lın ikin­ci ya­rı­sın­da ül­ke­ler ar­tık pet­rol için de­ğil, su için sa­va­şa­cak. Tür­ki­ye, bu­gün iti­ba­rıy­la, ken­di su kay­nak­la­rı ken­di­si­ne ye­te­bi­len na­dir ül­ke­ler­den bi­ri­dir. Biz­ler de eli­miz­de­ki­nin de­ğe­ri­ni iyi bil­me­li­yiz.

Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­müz, ül­ke­miz­de bu­lu­nan tüm su kay­nak­la­rı­nın plan­la­ma­sı, yö­ne­ti­mi, ger­çek­leş­ti­ril­me­si, ge­liş­ti­ril­me­si ve iş­le­til­me­sin­den so­rum­lu ana ku­ru­luş ola­rak do­ğal kay­nak­la­rı­mı­zı en akıl­cı şe­kil­de kul­lan­ma­yı he­def­le­mek­te­dir. Bu­nun için­dir ki, nü­fu­su 100.bi­ni aşan şe­hir­le­rin iç­me ve kul­lan­ma su­yu te­mi­ni, hid­ro­elek­trik ener­ji üre­ti­mi, zi­rai su­la­ma su­yu­nun sağ­lan­ma­sı, taş­kın ko­ru­ma ve de­re ıs­la­hı hiz­met­le­ri­ni yü­rü­ten, ül­ke­mi­zin en bü­yük ka­mu ku­ru­luş­la­rın­dan bi­ri­si­dir.

Hükûme­ti­mi­zin, ül­ke­mi­zin ya­tı­rım ve üre­tim ka­pa­si­te­si­ni ne­re­den ne­re­ye ge­tir­di­ği­ni eko­no­mi­de­ki son gös­ter­ge­ler­de hep bir­lik­te gö­rü­yo­ruz. Bu bü­yü­me­de Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­mü­zün kat­kı­la­rı­nı ve son sü­rat hiz­met üret­me ça­ba­sı­nı da tak­dir et­mek ge­re­ki­yor. Ül­ke­mi­zin dört bir ya­nın­da­ki şan­ti­ye­le­ri -ta­bi­ri ca­iz­se- arı ko­va­nı gi­bi iş­le­mek­te­dir.

Tür­ki­ye’nin 78 mil­yon hek­tar olan yüz öl­çü­mü­nün yak­la­şık ola­rak üç­te 1’ini teş­kil eden 28 mil­yon hek­tar­lık kıs­mı­nı eki­le­bi­lir ta­rım ara­zi­le­ri teş­kil et­mek­te ve bu­nun da 25,8 mil­yon hek­tar­lık kıs­mı su­la­na­bi­lir ara­zi­ler­den oluş­mak­ta­dır. An­cak, ya­pı­lan etüt­ler so­nu­cu bu­gün­kü şart­lar­da eko­no­mik ola­rak su­la­na­bi­lir ara­zi mik­ta­rı 8,5 mil­yon hek­tar­dır. 2005 yı­lı ba­şı iti­ba­rıy­la Dev­let Su İş­le­ri ve Köy Hiz­met­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün ve hal­kı­mı­zın ken­di imkânla­rıy­la yap­tı­ğı ça­lış­ma­lar ile su­la­ma­ya aç­tık­la­rı ta­rım ara­zi­le­ri­nin top­la­mı brüt 4,9 mil­yon hek­ta­ra ulaş­mış­tır. An­cak, sür­dü­rü­le­bi­lir kal­kın­ma, su kay­nak­la­rı­nın doğ­ru kul­la­nı­mıy­la ger­çek­le­şe­ce­ğin­den, da­ha yüz­de 42’lik bir ta­rım­sal ala­nın su­la­ma­ya açıl­ma­sı ge­rek­mek­te­dir. Su­lu ta­rım­dan el­de edi­len ge­li­rin eko­no­mi­mi­ze yap­tı­ğı kat­kı tar­tı­şıl­maz­dır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­mü­zün sa­de­ce son bir ay­da yap­tı­ğı ça­lış­ma­la­rı da siz­ler­le  pay­laş­mak is­ti­yo­rum:

Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mı­zın iş­ti­ra­kiy­le 2 Ara­lık 2006 ta­ri­hin­de Kas­ta­mo­nu’da 15 te­sis, 9 Ara­lık­ta yi­ne Dev­let Su İş­le­ri te­sis­le­ri­nin de ara­sın­da bu­lun­du­ğu 32 te­sis ve son ola­rak bu­gün, Sa­yın Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­ka­nı­mız­la be­ra­ber be­nim de ha­zır bu­lun­du­ğum 103 adet te­si­si da­ha hiz­me­te al­dı Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­müz.

Ba­kın, önem­li bir hu­su­su siz­le­re arz edi­yo­rum: Bir za­man­lar bol bol te­mel atı­lan, fa­kat hiç te­sis bi­ti­ri­le­me­yen bir ku­rum­da, şim­di tek tek de­ğil top­lu açı­lış me­ra­sim­le­ri ya­pı­lı­yor. Bir ay­da 129 te­si­si hiz­me­te aça­bi­le­cek ka­pa­si­te­ye ulaş­mış bir Dev­let Su İş­le­rin­den söz edi­yo­rum.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü biz­den ön­ce­ki dö­nem­de, ya­ni 2000-2002 yıl­la­rı ara­sın­da sa­de­ce 9 te­si­si ta­mam­la­ya­bil­miş­ken, 2003 yı­lın­dan son­ra, büt­çe­si­nin yüz­de 50’si, per­so­nel sa­yı­sı­nın da yüz­de 20’si azal­tıl­ma­sı­na rağ­men, ön­ce­ki dö­ne­me kı­yas­la 11 kat da­ha faz­la iş üret­me­yi ba­şar­mış­tır. De­mek ki, bu ku­ru­luş, son dört yıl­da ken­di­si­ne ve­ri­len her ku­ru­şu ye­rin­de ve et­kin kul­lan­mış­tır.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­mü­zün önem­se­di­ğim di­ğer bir gö­re­vi de taş­kın­lar­la mü­ca­de­le­dir. Bu mak­sat­la Baş­ba­kan­lık ta­ra­fın­dan taş­kın ge­nel­ge­si ya­yın­lan­mış­tır. Bu ge­nel­gey­le, akar­su ya­tak­la­rı üze­rin­de ya­pı­lan bü­tün mü­hen­dis­lik ça­lış­ma­la­rın­da Dev­let Su İş­le­ri­nin bil­gi­si ve ona­yı­nın alın­ma­sı mec­bu­ri kı­lın­mış­tır.

Ya­kın za­man­da mey­da­na ge­len taş­kın­la­rın, yer­le­şim bi­rim­le­rin­de de­re ya­tak­la­rı­nın ke­sit­le­ri­nin da­ral­tıl­ma­sı ne­ti­ce­sin­de mey­da­na gel­di­ği tes­pit edil­miş­tir. Eğer, Dev­let Su İş­le­ri ge­rek­li ça­lış­ma­la­rı yap­ma­mış ol­say­dı, bu son taş­kın­la­rın ve­re­ce­ği ha­sar çok da­ha bü­yük ve ya­şa­na­cak can kay­bı çok da­ha faz­la ola­bi­lir­di.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Dev­let Su İş­le­ri­nin ku­ru­lu­şun­dan bu ya­na, ba­raj­la­rın da­ha uzun sü­re hiz­met et­me­si­ni sağ­la­mak için yap­tı­ğı di­ğer önem­li bir ça­lış­ma da ağaç­lan­dır­ma­dır. Bu ça­lış­ma­lar­da 150 mil­yon adet­ten faz­la fi­dan di­kil­miş­tir. Böy­le­lik­le, su ve top­rak kay­nak­la­rı­nın ko­run­ma­sı ya­nın­da, eroz­yon kon­tro­lü ile ge­le­cek ne­sil­le­re da­ha ye­şil bir ül­ke bı­ra­kı­la­cak­tır.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­müz, yü­rüt­tü­ğü et­kin kay­nak kul­la­nı­mı ve ta­sar­ruf­lar ne­ti­ce­sin­de 3,5 kat­ril­yon Türk li­ra­sı tu­ta­rın­da, ta­ri­hi­nin en bü­yük ta­sar­ru­fu­nu ger­çek­leş­tir­miş­tir. Böy­le­ce, ül­ke­mi­zin eko­no­mi­si­ne 2 adet Ata­türk Ba­ra­jı de­ğe­rin­de kat­kı sağ­lan­mış­tır.

Se­çim böl­gem olan İz­mir’de de çok bü­yük ham­le­ler ger­çek­leş­ti­ril­miş­tir. He­pi­niz bi­li­yor­su­nuz, yıl­lar­dır bit­me­yen iş­ler var­dı. Hat­ta, ana mu­ha­le­fet par­ti­si mil­let­ve­kil­le­ri­miz, bu kür­sü­den Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mı­zın sö­zü­nü ke­se­rek Bey­dağ Ba­ra­jı’nı so­ru­yor­lar­dı. 1993 yı­lın­da baş­la­mış ve ni­ce hükûmet­ler es­kit­miş, fa­kat, bir tek çi­vi da­hi ça­kıl­ma­mış­tı. Bey­dağ Ba­ra­jı, Dev­let Su İş­le­ri ya­tı­rım­la­rı için­de önem­li bir ba­raj­dır. Bu ba­raj­la, özel­lik­le Men­de­res Hav­za­sı’nda­ki yer al­tı su­la­rı­nı dü­zen­le­me­nin ya­nın­da, ora­da­ki çift­çi­le­rin ya­şam­la­rı­nı ve üre­ti­mi de ko­lay­laş­tı­ra­cak olan bir ba­raj­dır. Ara­zi­le­ri­ni su­la­mak için her yıl 36 tril­yon ener­ji pa­ra­sı öde­yen böl­ge­de­ki çift­çi­le­ri­miz, 2004 yı­lın­da ye­ni­den baş­la­tı­lan Bey­dağ Ba­ra­jı’nın önü­müz­de­ki yıl bit­ti­ği­ni gö­re­cek­ler­dir. Yi­ne, Ka­vak­lı­de­re Ba­ra­jı ile mo­dern su­la­ma te­sis­le­ri kı­sa sü­re­de ta­mam­lan­mış, İz­mir’in iç­me su­yu ih­ti­ya­cı­nı uzun sü­re kar­şı­la­ya­cak olan Gör­des Ba­ra­jı’nın ya­pı­mı da hız­la de­vam et­mek­te­dir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, do­ğum ye­rim ve mem­le­ke­tim olan Mar­din’de, ki­me be­yaz su­yun şeh­re ge­ti­ril­me me­se­le­si­ni so­rar­sa­nız, si­ze el­li yıl­lık hikâye­si­ni an­la­tır­dı. Bu pro­je, el­li yıl­dır ko­nu­şu­lan ve ma­ale­sef, bir tür­lü ha­ya­ta ge­çi­ri­le­me­yen bir pro­jey­di. Şe­hir sü­rek­li su­suz­luk­tan kıv­ra­nı­yor­du. Ba­kın, bu el­li yıl­lık rü­ya, yi­ne bi­zim Hükûme­ti­miz dö­ne­min­de ger­çek­leş­ti.

Söz­le­ri­me son ve­rir­ken, yap­tık­la­rı de­ğer­li hiz­met­ler­den, sü­re­min sı­nır­lı ol­ma­sı se­be­biy­le sa­de­ce kı­sa bir özet sun­ma­ya ça­lış­tı­ğım Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­mü­ze ça­lış­ma­la­rın­da ba­şa­rı­lar di­le­ye­rek, 2007 ma­li yı­lı büt­çe­si­nin Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­mü­ze ve mil­le­ti­mi­ze ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yor, yü­ce he­ye­ti­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın En­sa­ri.

Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si Gru­bu adı­na ko­nuş­ma­lar ta­mam­lan­dı.

Ana­va­tan Par­ti­si Gru­ba adı­na, Ma­lat­ya Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mi­raç Ak­do­ğan, bu­yu­run efen­dim. (Ana­va­tan Par­ti­si sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

ANA­VA­TAN PAR­Tİ­Sİ GRU­BU ADI­NA Mİ­RAÇ AK­DO­ĞAN (Ma­lat­ya) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı ile bağ­lı ve iliş­ki­li ku­ru­luş­la­rın büt­çe­le­ri üze­rin­de Ana­va­tan Par­ti­si­nin gö­rüş­le­ri­ni ifa­de et­mek üze­re hu­zur­la­rı­nız­da bu­lu­nu­yo­rum. He­pi­ni­zi sev­gi ve say­gı­la­rım­la se­lam­la­rım.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, as­lın­da, di­ğer bir­çok alan­da ol­du­ğu gi­bi, ener­ji ko­nu­sun­da da, geç­ti­ği­miz bir yıl bo­yun­ca, ma­ale­sef, kay­da de­ğer bir iler­le­me ol­ma­mış­tır. Büt­çe­nin içe­ri­ği, ge­çen yıl gi­bi bu yıl da, ma­ale­sef, içi ha­va do­lu, boş bir çu­val gi­bi­dir. Gö­rün­tü­de bir küt­le­si var gi­bi, siz öy­le gö­rü­yor­su­nuz, ama, için­de kay­da de­ğer hiç­bir şey yok­tur. Bü­tün bun­la­ra rağ­men, biz, eleş­ti­ri­den zi­ya­de tes­pit ve tek­lif içe­ren de­ğer­len­dir­me­le­ri­mi­zi siz­ler­le ve mil­le­ti­miz­le pay­laş­ma­ya ça­lı­şa­ca­ğız.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ener­ji, çev­re ve eko­no­miy­le bir­lik­te sür­dü­rü­le­bi­lir kal­kın­ma­nın en önem­li un­su­ru­dur. Sür­dü­rü­le­bi­lir ener­ji yak­la­şı­mı, ih­ti­ya­cı­mız olan ener­ji­nin en az fi­nans­man­la, en az çev­re ma­li­ye­tiy­le, en az sos­yal so­run­la ve is­tik­rar­lı ola­rak te­mi­ni­ni ge­rek­tir­mek­te­dir.

Tür­ki­ye, kal­kın­mak­ta olan bir ül­ke ko­nu­mun­da bu­lun­ma­sı se­be­biy­le, ener­ji ih­ti­ya­cı di­ğer dev­let­le­re gö­re da­ha hız­lı ar­tan bir ül­ke­dir. Ül­ke­mi­zin ener­ji tü­ke­ti­min­de ilk sı­ra­yı taş kö­mü­rü, lin­yit, pet­rol, do­ğal gaz, hid­ro­lik ve jeo­ter­mal ener­ji, odun, hay­van ve bit­ki ar­tık­la­rı gi­bi bi­rin­cil kay­nak­lar ile gü­neş ener­ji­si al­mak­ta. Elek­trik ener­ji­si ve kok ise ikin­cil ener­ji kay­na­ğı ola­rak tü­ke­tim için­de ye­ri­ni al­mak­ta­dır. Ül­ke­miz­de­ki ener­ji ta­le­bi­nin yüz­de 60’tan faz­la­sı ise dış kay­nak­lar yo­luy­la kar­şı­lan­mak­ta­dır. Son yıl­lar­da bi­rin­cil ener­ji tü­ke­ti­min­de bü­yük ar­tış­lar sağ­lan­mış­sa da, özel­lik­le elek­trik ala­nın­da hâlâ ge­liş­miş ül­ke or­ta­la­ma­la­rı­nın çok ge­ri­sin­de ol­du­ğu­muz gö­rül­mek­te­dir.

Ener­ji ta­le­bi­ne iliş­kin de­ğer­len­dir­me­ler­de, 2020 yı­lın­da 222 mil­yon ton pet­rol eş de­ğe­ri ener­ji tü­ke­te­ce­ği­miz ifa­de edi­li­yor; ay­nı dö­nem­de, brüt ener­ji ta­le­bi­nin ise, or­ta­la­ma 460 mil­yar ki­lo­vat sa­at ola­rak ger­çek­le­şe­ce­ği ön­gö­rül­mek­te­dir. Bu ta­le­bi kar­şı­la­mak için or­ta­la­ma 50 bin me­ga­vat­lık ye­ni ya­tı­rım ya­pıl­ma­sı ge­rek­mek­te­dir. Bu ara­da, hâli­ha­zır­da­ki ku­ru­lu gü­cü­mü­zün yak­la­şık 39 bin me­ga­vat ol­du­ğu­nu ha­tır­lat­mak is­te­rim. Bu tab­lo, sür­dü­rü­le­bi­lir ener­ji po­li­ti­ka­la­rı­nın öne­mi­ni açık­ça or­ta­ya koy­mak­ta­dır.

Bu ve­si­ley­le, ül­ke­mi­zin ge­le­cek­te­ki ener­ji ta­le­bi­ne iliş­kin çe­şit­li ku­rum­la­rın çok fark­lı ra­kam­lar or­ta­ya koy­ma­la­rı­nın yol aç­tı­ğı kar­ga­şa­ya da de­ğin­mek is­ti­yo­rum.

Ener­ji ta­le­bi ra­kam­la­rı, Tür­ki­ye’nin ge­le­cek­te yap­ma­sı ge­re­ken ener­ji ya­tı­rım­la­rı­nın be­lir­le­yi­ci­si­dir. Ya­ni, bu ra­kam­lar­da or­ta­ya çı­kan fark­lı­lık­la­rın pa­ra­sal kar­şı­lı­ğı 10 mil­yar­lar­ca do­lar­la ifa­de edil­mek­te­dir. Resmî açık­la­ma­la­ra gö­re, Tür­ki­ye’nin 2020 yı­lı­na ka­dar yak­la­şık 130 mil­yar do­lar ya­tı­rım yap­ma­sı ge­re­ki­yor; ya­ni, yıl­da 10 mil­yar do­lar­lık bir ener­ji ya­tı­rı­mın­dan bah­se­dil­mek­te­dir. Ta­lep se­nar­yo­la­rın­da­ki fark­lı­lık, yüz­de 50’le­ri za­man za­man aşa­bil­mek­te­dir, bu da, 50 mil­yar do­la­ra ya­kın bir far­ka işa­ret et­mek­te­dir. Do­la­yı­sıy­la, ener­ji ko­nu­su­nun, hem so­nuç­la­rı hem ma­li­yet­le­ri ba­kı­mın­dan şa­ka­ya ge­lir ta­ra­fı yok­tur.

Yi­ne ha­tır­lat­mak is­te­rim ki, özel­lik­le AKP’li ar­ka­daş­la­rı­mı­zın sık­ça di­le ge­tir­dik­le­ri, nis­pe­ten yük­sek ma­li­yet­li üre­tim ya­pan do­ğal gaz çev­rim san­tral­le­ri­nin ku­rul­ma­sı­nın ge­ri­sin­de­ki se­bep­ler­den bi­ri de, iş­te bu ener­ji ta­le­bi se­nar­yo­la­rın­dan­dır. İşin yü­rüt­me­si­ne iliş­kin si­ya­si ve ah­la­ki tar­tış­ma­lar­dan ba­ğım­sız ola­rak söy­lü­yo­rum ki, bu ko­nu­da, Tür­ki­ye’nin ener­ji kri­ziy­le kar­şı kar­şı­ya kal­ma­sın­dan­sa, nis­pe­ten, yük­sek ma­li­yet­li de ol­sa, ye­ter­li ener­ji­ye sa­hip ol­ma­sı ko­nu­sun­da bir ter­cih ya­pıl­mış­tır. Da­ha doğ­ru­su, bu en­di­şe­ler­de kıs­mi hak­lı­lık pa­yı ol­du­ğu gö­rül­müş­se de, ener­ji ta­le­bi­ne iliş­kin de­ğer­len­dir­me­ler­de abar­tı bu­lun­du­ğu açık­ça or­ta­da­dır. Bu tec­rü­be ışı­ğın­da, önü­müz­de­ki yıl­la­ra iliş­kin ener­ji ta­le­bi se­nar­yo­la­rı­nın sağ­lık­lı ve gü­ve­ni­lir ve­ri­le­re da­yan­dı­rıl­ma­sı ko­nu­sun­da so­rum­lu­luk sa­hip­le­ri da­ha dik­kat­li ol­ma­lı­dır. Ener­ji ta­le­bi tah­min­le­ri­nin te­mel pa­ra­met­re­le­ri olan eko­no­mik bü­yü­me, nü­fus, ener­ji fi­yat­la­rı, tek­no­lo­jik ge­liş­me­ler, ener­ji po­li­ti­ka­la­rı ve ener­ji ta­sar­ru­fu ko­nu­la­rı ger­çek­çi bir yak­la­şım­la de­ğer­len­di­ril­me­li­dir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye’nin je­opo­li­tik ko­nu­mu ener­ji ko­nu­sun­da bi­ze fev­ka­la­de önem­li avan­taj­lar sağ­lı­yor. Dün­ya ener­ji tü­ke­ti­mi­nin yak­la­şık yüz­de 90’ı, fo­sil kay­nak­lar de­nen kö­mür, pet­rol ve do­ğal ga­za da­ya­lı. Dün­ya­da pet­rol re­zerv­le­ri­ne bi­çi­len ömür kırk yıl, gaz re­zerv­le­ri­ne bi­çi­len ömür alt­mış yıl, kö­mür re­zerv­le­ri­ne bi­çi­len ömür ise yüz el­li-iki yüz yıl ka­dar­dır. Önü­müz­de­ki dö­nem­de dün­ya­da her yıl or­ta­la­ma 100 mil­yar do­lar­lık ener­ji ya­tı­rı­mı ya­pıl­ma­sı ge­rek­ti­ği be­lir­ti­li­yor.

Dün­ya pet­rol re­zerv­le­ri­nin bü­yük bö­lü­mü­ne sa­hip olan Or­ta Do­ğu ve Or­ta As­ya ül­ke­le­ri he­men ya­nı ba­şı­mız­da­dır. Ay­nı şe­kil­de, dün­ya­nın en bü­yük ener­ji tü­ke­ti­ci­le­ri olan Av­ru­pa ve di­ğer Ba­tı ül­ke­le­ri de di­ğer ya­nı­mız­da­dır. Bu­gün dün­ya­da üre­ti­len pet­ro­lün yak­la­şık ya­rı­sı baş­ka böl­ge­le­re ta­şın­mak­ta­dır. Bu ora­nın 2020’de yüz­de 60’ın üze­ri­ne çık­ma­sı da bek­le­ni­yor. Ame­ri­ka’nın, özel­lik­le de he­men ya­nı ba­şı­mız­da­ki Av­ru­pa Bir­li­ği­nin, bi­rin­cil ener­ji kay­nak­la­rı­nı, it­ha­lat ora­nı­nın yüz­de 70’le­rin üze­ri­ne çı­ka­ra­ca­ğı tah­min edi­li­yor. Bu du­rum Tür­ki­ye’ye dün­ya­nın en önem­li ener­ji ter­mi­nal­le­rin­den bi­ri ol­ma fır­sa­tı­nı da ve­ri­yor. Ni­te­kim, Bakû-Tif­lis-Cey­han bo­ru hat­tı pro­je­si­ni bu doğ­rul­tu­da atıl­mış önem­li bir adım ola­rak gö­rü­yo­ruz. Rus­ya ve Ha­zar böl­ge­si do­ğal gaz­la­rı­nı Av­ru­pa’ya ta­şı­ya­cak pro­je­ler de bu ko­nu­mu de­ğer­len­dir­me­ye yö­ne­lik di­ğer ça­ba­lar­dır. Bu­nun­la bir­lik­te, Rus­ya ve Or­ta As­ya’da he­nüz pro­je aşa­ma­sı­na bi­le ge­ti­re­me­di­ği­miz pek çok ener­ji fır­sa­tı bu­lun­mak­ta­dır. Bakû-Tif­lis-Cey­han bo­tu hat­tı­nın, kar­şı­la­şı­lan bü­tün en­gel­le­re rağ­men, so­nuç­lan­dı­rıl­mış ol­ma­sı önem­li bir ba­şa­rı­dır. Bu pro­je­de eme­ği ge­çen bü­tün hükûmet­le­ri, bü­tün baş­ba­kan­la­rı, ba­kan­la­rı ve bü­rok­rat­la­rı kut­lu­yo­ruz. An­cak, do­ğal gaz pro­je­le­ri baş­ta ol­mak üze­re, Tür­ki­ye’nin ener­ji ter­mi­na­li ol­ma id­di­ası­nı güç­len­di­re­cek ye­ni pro­je­le­rin ge­liş­ti­ril­me­si ko­nu­sun­da son yıl­lar­da dik­kat çe­ki­ci bir ya­vaş­la­ma ya­şan­dı­ğı da gö­rü­lü­yor. Geç­miş­te ya­pı­lan iş­ler­de­ki yan­lış­lık­la­rı dön­dü­re dön­dü­re gün­de­me ge­ti­ren­le­rin, ken­di­le­ri­nin ye­ni ve ka­lı­cı ne­ler yap­tık­la­rı­nı or­ta­ya koy­ma­la­rı­nı da bu ara­da bek­li­yo­ruz. Çün­kü, son yıl­lar­da Bakû-Tif­lis-Cey­han ve­ya Ma­vi Akım ça­pın­da bir ener­ji pro­je­si ge­liş­ti­ri­le­me­miş­tir. El­bet­te var olan pro­je­le­ri de­vam et­tir­mek ve so­nuç­lan­dır­mak önem­li­dir, ama da­ha önem­li ola­nı, ül­ke­nin ener­ji po­li­ti­ka­la­rın­da kök­lü de­ği­şik­lik­ler ya­pa­cak ye­ni pro­je­ler üre­til­me­si ve ha­ya­ta ge­çi­ril­me­si de­ğil mi­dir?

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, özel­lik­le AK Par­ti­nin sa­hip ol­du­ğu ka­mu­oyu ve Mec­lis des­te­ği ça­pın­da bir güç­le iş ba­şı­na gel­miş bir Hükûmet­ten bek­le­nen, bu fır­sat­la­rı ha­ya­ta ge­çir­me­siy­di. Ma­ale­sef, bu dö­nem ha­yal kı­rık­lı­ğıy­la geç­miş­tir. Bu ata­le­tin pra­tik so­nu­cu, Türk cum­hu­ri­yet­le­ri­nin do­ğal gaz re­zerv­le­ri­nin ti­ca­re­ti­nin bü­yük bir  hız­la Rus­la­rın eli­ne geç­me­si­dir, ya­ni Tür­ki­ye, ken­di ih­ti­ya­cı olan ve Türk cum­hu­ri­yet­le­rin­den çı­kan ga­zı on­lar­dan de­ğil, Rus­ya’dan al­mak zo­run­da kal­mak­ta­dır. Ay­nı şe­kil­de, Or­ta As­ya ve Or­ta Do­ğu pet­rol­le­ri ko­nu­sun­da Bakû-Tif­lis-Cey­han ha­riç Tür­ki­ye, her­han­gi bir ini­si­ya­tif el­de ede­me­miş­tir. Bakû-Tif­lis-Cey­han’ın öne­mi, Tür­ki­ye’ye sağ­la­ya­ca­ğı ge­lir­den kay­nak­lan­ma­mak­ta­dır. Bu pro­je­nin Tür­ki­ye’ye so­mut ma­li kat­kı­sı, ilk al­tı yıl için, Ha­zi­ne­ye yıl­da 18 mil­yon do­lar, BO­TAŞ’a da 40 mil­yon do­lar ci­va­rın­da ola­cak­tır. Da­ha son­ra bu mik­tar 2,5 ka­tı­na ka­dar ar­ta­bi­li­yor, fa­kat, bu ra­kam­lar, özel­lik­le de ilk baş­ta ön­gö­rü­le­ne gö­re, hay­li ar­tan ya­tı­rım ma­li­ye­tiy­le kı­yas­lan­dı­ğın­da, Tür­ki­ye için çok da önem­li de­ğil­dir. Bu pro­je­nin asıl öne­mi Tür­ki­ye’ye ener­ji ala­nın­da stra­te­jik ko­num sağ­la­ma­sı­dır.

Bu hat, dün­ya­da tü­ke­ti­len pet­ro­lün dok­san­da 1’ini ta­şı­ya­cak­tır. Oy­sa, bu­lun­du­ğu­muz böl­ge­de dün­ya pet­ro­lü­nün ya­rı­sı üre­til­mek­te, bu­nun ya­rı­sı da baş­ka yer­le­re ta­şın­mak­ta­dır. Do­la­yı­sıy­la, sa­de­ce bu hat Tür­ki­ye’nin he­def­le­ri açı­sın­dan ye­ter­li de­ğil­dir, da­ha doğ­ru­su, ol­ma­ma­lı­dır. Kim­se san­ma­sın ki, bu ko­nu­da hâli­ha­zır­da sa­hip ol­du­ğu­muz avan­taj­lar so­nu­na ka­dar gi­de­cek­tir. Tür­ki­ye’nin dev­re dı­şı bı­ra­kı­la­rak, söz ko­nu­su böl­ge­ler­de­ki pet­rol ve do­ğal ga­zın nak­li­ne iliş­kin al­ter­na­tif­ler üret­me ça­ba­la­rı bu­gün her za­man­kin­den da­ha faz­la­dır. Esa­sen ener­ji pi­ya­sa­sın­da ulus­la­ra­ra­sı bir oyun­cu ol­ma­nın yo­lu sa­de­ce tran­sit ge­çiş ye­ri de­ğil, doğ­ru­dan ti­ca­ri ak­tör ko­nu­mu­na yük­sel­mek­ten geç­mek­te­dir. Bu fır­sat Tür­ki­ye’nin elin­de her za­man var­dı, ama, geç­miş­ten be­ri söz ko­nu­su fır­sat çok ko­lay­ca ve ta­ma­men viz­yon­suz­luk­tan kay­nak­la­nan se­bep­ler­le har­can­mış­tır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ener­ji ko­nu­sun­da­ki viz­yon­suz­luk bu­gü­ne mah­sus da de­ğil­dir. Os­man­lı Sad­ra­za­mı Mah­mut Şev­ket Pa­şa 1913 yı­lın­da yaz­dı­ğı bir ra­por­da “Ku­veyt ve Ka­tar gi­bi çöl­den iba­ret iki ka­za yü­zün­den İn­gil­te­re ile ih­ti­laf çı­ka­ra­ma­yız. Bu ehem­mi­yet­siz top­rak­lar­dan ne gi­bi fay­da­mız ola­bi­lir?” de­mek­te­dir. Bu­na kar­şı­lık, ay­nı yıl, İn­gi­liz Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı Sir Ed­ward Grey, po­li­ti­ka­la­rı­nı “te­mel he­de­fi­miz Bas­ra Kör­fe­zi’nde ve onu ta­mam­lar ni­te­lik­te­ki Me­zo­po­tam­ya’da İn­gi­liz çı­kar­la­rı­nı ko­ru­mak­tır.” şek­lin­de or­ta­ya koy­muş­tur. Bu­gün Ame­ri­ka’nın her tür­lü zor­lu­ğa gö­ğüs ge­re­rek sa­vun­du­ğu kü­re­sel­leş­me po­li­ti­ka­la­rı­nın ter­cü­me­si­nin dün­ya­da­ki bü­tün ener­ji kay­nak­la­rı­nın Ame­ri­ka’nın eri­şi­mi­ne açık ol­ma­sı an­la­mı­na gel­di­ği­ni bil­me­yen yok­tur zan­ne­di­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ar­tık, bu yüz­yıl­lık ener­ji uy­ku­sun­dan uyan­mak zo­run­da­yız. Ken­di­mi­ze sağ­lık­lı, de­rin­lik­li ve ile­ri­ye dö­nük, doğ­ru ön­gö­rü­le­ri olan bir ener­ji po­li­ti­ka­sı oluş­tur­ma­lı­yız. Bu­gün ül­ke­miz­de böy­le bir po­li­ti­ka­nın var­lı­ğın­dan söz et­mek ma­ale­sef müm­kün de­ğil­dir. Eğer böy­le bir po­li­ti­ka ol­say­dı, Tür­ki­ye, tah­ki­me gi­den fir­ma­la­ra 200 mil­yon do­la­ra ya­kın pa­ra öde­mek zo­run­da kal­maz­dı. Eğer böy­le bir po­li­ti­ka­mız ol­say­dı, Ener­ji Ba­kan­lı­ğı, sek­tö­rün ne­re­dey­se tüm ta­raf­la­rıy­la kav­ga­lı du­rum­da bu­lun­maz­dı. Eğer böy­le bir po­li­ti­ka­mız ol­say­dı, nük­le­er san­tral ko­nu­su or­ta­da bı­ra­kıl­maz, so­mut bir so­nu­ca ulaş­tı­rı­lır­dı. Eğer böy­le bir po­li­ti­ka­mız ol­say­dı, mev­cut ter­mik ve hid­ro­lik san­tral­le­re iliş­kin iş­let­me so­run­la­rı­na ka­lı­cı çö­züm­ler ge­ti­ril­di. Eğer böy­le bir po­li­ti­ka­mız ol­say­dı, bor ve tor­yum gi­bi ma­den­le­rin du­ru­mu sa­de­ce fı­sıl­tı ga­ze­te­le­rin­de tar­tı­şıl­maz, bun­la­rın en azın­dan ül­ke­miz­de iş­len­me­si için ge­rek­li ça­lış­ma­lar ya­pı­lır­dı. Eğer böy­le bir po­li­ti­ka­mız ol­say­dı, ül­ke­miz, ka­çak akar­ya­kı­tın ci­rit at­tı­ğı bir yer hâli­ne gel­mez­di.

Hep­si bir ya­na, bu­gün Tür­ki­ye’de elek­trik üre­ti­mi­nin ma­li­ye­ti­nin bi­le doğ­ru dü­rüst he­sap­lan­ma­dı­ğı bi­li­nen bir ger­çek­tir. Hâli­ha­zır­da  var  olan yap-iş­let-dev­ret ve otop­ro­dük­tör elek­trik fi­yat­la­rı­nın hiç­bi­ri eko­no­mi­nin ku­ral­la­rı­na uy­gun de­ğil­dir. Ma­li­yet he­sa­bı­nın ol­ma­dı­ğı bir yer­de ener­ji pi­ya­sa­sın­dan bah­set­mek ve bu­na gö­re ül­ke­nin ka­de­ri­ni be­lir­le­ye­cek mo­del­le­me­ler yap­mak müm­kün de­ğil­dir. Bu şart­lar­da Tür­ki­ye’nin ener­ji ih­ti­ya­cı­nı kar­şı­la­ya­cak ya­tı­rım­la­rı sür­dü­re­bil­me­si müm­kün gö­zük­me­mek­te­dir. Ya­ni, yüz yıl­lık uy­ku­muz­dan uyan­mak ye­ri­ne, da­ha de­rin uy­ku­la­ra dal­mak üze­re­yiz. Oy­sa, 1980 son­ra­sı rah­met­li Özal’ın uf­ku, Sov­yet­ler Bir­li­ği­nin da­ğıl­ma­sı ve Or­ta Do­ğu’da­ki bi­li­nen di­ğer ge­liş­me­ler ile Türk dış po­li­ti­ka­sın­da ener­ji ko­nu­su­nu da içe­ren bü­yük bir ge­niş­le­me ya­şat­mış­tır. Ama, bu di­na­mik ge­liş­me­nin son yıl­lar­da tı­kan­dı­ğı­nı hep be­ra­ber gö­rü­yo­ruz. Av­ru­pa Bir­li­ği üye­li­ği sü­re­ci­nin do­ğur­du­ğu ve son ge­liş­me­ler ışı­ğın­da he­nüz kârı­nı, za­ra­rı­nı tam ola­rak kes­ti­re­me­di­ği­miz ha­re­ket­li­lik bir ke­na­ra bı­ra­kı­lır­sa, gö­rü­nen bu­dur.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ener­ji ko­nu­sun­da­ki tar­tış­ma­lar­da en çok üze­rin­de du­ru­lan hu­sus­lar­dan bi­ri de, hid­ro­elek­trik kay­nak­la­rı­mız­dır. Bu­gün mev­cut hid­ro­elek­trik ka­pa­si­te­miz, ener­ji ih­ti­ya­cı­mı­zın dört­te 1’ine ya­kı­nı­nı kar­şı­la­ma­ya ye­te­cek güç­te­dir. Tür­ki­ye’nin hid­ro­elek­trik ener­ji po­tan­si­ye­li­nin he­nüz ya­rı­sı da­hi kul­la­nı­la­ma­mış­tır. Ye­ni hid­ro­elek­trik ener­ji ya­tı­rım­la­rı­nın, dü­şük ma­li­yet­le, hız­lı bir şe­kil­de ve ger­çek­çi bir yak­la­şım­la ha­ya­ta ge­çi­ril­me­si ge­rek­mek­te­dir. Bu ko­nu­da, hâli­ha­zır­da kul­la­nı­lan ve ka­mu­ya bü­yük avan­taj sağ­lı­yor gi­bi gö­zü­ken sis­te­min as­lın­da iş­ler ol­ma­dı­ğı bi­lin­mek­te­dir. Bu yak­la­şım­la, pro­je­le­rin ço­ğun­lu­ğu­nun za­ma­nın­da bi­ti­ril­me­si, hat­ta ya­pıl­ma­sı müm­kün ol­ma­ya­cak­tır. Oy­sa, ener­ji­de dı­şa ba­ğım­lı­lı­ğın mah­zur­la­rı­na iliş­kin ga­yet he­ye­can­lı nu­tuk­lar da atıl­mak­ta­dır. Yer­li kay­nak­la­rın kul­la­nıl­ma­sı ko­nu­sun­da ya­pı­lan iş­ler ise bu nu­tuk­lar­la çe­liş­mek­te­dir.

Hid­ro­elek­trik ener­ji po­tan­si­ye­li­mi­zi tü­müy­le kul­la­na­bil­mek için, yak­la­şık 140 ci­va­rın­da olan san­tral­le­ri­mi­zin sa­yı­sı­nı yak­la­şık 700’e çı­kar­ma­mız ge­rek­mek­te­dir. İn­şa hâlin­de olan 3 bin me­ga­vat ka­pa­si­te­li 39 san­tra­li say­maz­sak, ka­lan 23 bin me­ga­vat ka­pa­si­te­li 500 ci­va­rın­da­ki san­tral için ya­pıl­mış doğ­ru dü­rüst sos­yal ve çev­re ma­li­yet ça­lış­ma­sı da yok­tur. Hat­ta, bu 500 ci­va­rın­da­ki san­tra­lin elek­tro­me­ka­nik teç­hi­za­tı­nın ül­ke­miz­de ima­la­tıy­la il­gi­li da­hi dü­şü­nül­müş bir pro­je ve atıl­mış adım bu­lun­ma­mak­ta­dır.

Tür­ki­ye, ulus­la­ra­ra­sı ku­ru­luş­lar ta­ra­fın­dan ar­tık ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji kap­sa­mın­da ka­bul edil­me­yen hid­ro­elek­trik ba­raj­lar ko­nu­sun­da sağ­lık­lı plan­la­ma­lar yap­mak zo­run­da­dır.

Öte yan­dan, ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji kay­nak­la­rı­nın mut­la­ka sü­rek­li ener­ji kay­nak­la­rıy­la des­tek­len­me­si ge­rek­ti­ği­ni de be­lirt­mek is­ti­yo­rum. Uzun sü­re yağ­mur yağ­ma­dı­ğı, gü­neş çık­ma­dı­ğı ve­ya rüzgâr es­me­di­ği dö­nem­ler­de bu kay­nak­la­ra bağ­lı ener­ji üre­tim te­sis­le­ri dev­re dı­şı ka­la­cak­tır. Bun­la­rın boş­lu­ğu­nu mut­la­ka lin­yit, do­ğal gaz, nük­le­er ener­ji gi­bi kay­nak­lar­la ça­lı­şan san­tral­le­rin dol­dur­ma­sı ge­re­ki­yor. Ya­ni, ener­ji ih­ti­ya­cı­mı­zı sa­de­ce hid­ro­elek­trik ve ye­ni­le­ne­bi­lir kay­nak­la­ra bağ­lı kıl­mak hem müm­kün de­ğil hem de doğ­ru de­ğil­dir. Ko­nu­nun bu açı­dan da de­ğer­len­di­ril­me­si ge­rek­ti­ği­ni dü­şün­mek­te­yim.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, ener­ji ko­nu­sun­da üze­rin­de en çok dur­ma­mız ge­re­ken hu­sus­lar­dan bi­ri­si de ve­rim­li­lik­tir. Ener­ji ve­rim­li­li­ği ile kal­kın­mış­lık ara­sın­da doğ­ru­sal bir iliş­ki var­dır. Tür­ki­ye ener­ji ve­rim­li­li­ği ko­nu­sun­da fev­ka­la­de ge­ri du­rum­da­dır. Bu çer­çe­ve­de alı­na­cak ön­lem­ler TÜ­Bİ­TAK ta­ra­fın­dan ha­zır­la­nan Ener­ji Tek­no­lo­ji­le­ri Ra­po­ru’nda or­ta­ya ko­nu­yor. Bu­na gö­re, ya­pı sek­tö­rün­de bi­na ta­sa­rım­la­rı­nın bil­gi­sa­yar kul­la­nı­la­rak op­ti­mi­zas­yo­nu sağ­lan­ma­lı­dır. Dış or­tam sı­cak­lık­la­rı ve gün ışı­ğın­dan en iyi şe­kil­de ya­rar­lan­ma­yı sağ­la­ya­cak pen­ce­re sis­tem­le­ri ge­liş­ti­ril­me­li, do­ğal ay­dın­lat­ma­ya önem ve­ril­me­li­dir. Ener­ji ta­sar­ru­fu­na yö­ne­lik ça­tı­lar, ki­re­mit­ler ve pa­nel­ler kul­la­nıl­ma­lı­dır. Ener­ji, su ve ha­va­lan­dır­ma sis­tem­le­ri­ni dü­zen­le­yen ile­ri kon­trol sis­tem­le­ri ter­cih edil­me­li­dir. Böl­ge­sel ısıt­ma ve so­ğut­ma sis­tem­le­ri­ne yö­ne­lin­me­li­dir. Ge­ri ka­za­nı­la­bi­lir mal­ze­me­ler ile in­şa edi­le­cek bi­na­lar­da ısı ve elek­trik ih­ti­yaç­la­rı­nın bü­yük bö­lü­mü­nün ye­ni­le­ne­bi­lir kay­nak­lar­dan sağ­lan­ma­sı ge­rek­mek­te­dir. Isı­nın ka­de­me­li ola­rak kul­la­nı­mı ve ge­ri ka­za­nı­mı, atık­la­rın iş­len­me­si, atık su­la­rın arı­tı­la­rak ye­ni­den kul­la­nıl­ma­sı gi­bi ön­lem­ler cid­di mik­tar­da ener­ji ta­sar­ru­fu sağ­la­ya­cak­tır. Sa­na­yi sek­tö­rün­de ise ye­ni fab­ri­ka ta­sa­rım­la­rı için ile­ri tek­no­lo­ji­nin ge­liş­ti­ril­me­si ön pla­na çı­ka­rıl­ma­lı­dır. İle­ri tür­bin sis­tem­le­ri, yan­ma ve­ri­mi­ni yük­sel­ten tek­no­lo­ji­ler, ısı ener­ji­si­nin kul­la­nı­mı­nı op­ti­mi­ze eden pro­ses­ler bun­lar ara­sın­da sa­yı­la­bi­lir.

En­düs­tri­yel eko­lo­ji yak­la­şı­mı çer­çe­ve­sin­de, ömür­le­ri bit­miş ürün­le­rin ve atık­la­rın ge­ri ka­za­nı­la­rak ürün gir­di­si ola­rak kul­la­nıl­ma­sı da bu sü­re­ce kat­kı sağ­la­ya­cak­tır.

Kim­ya, me­ta­lür­ji, bi­yo­tek­no­lo­ji alan­la­rın­da­ki ge­liş­me­ler, ye­ni ve ve­rim­li sa­na­yi üre­tim­le­ri­nin ya­pı­la­bil­me­si­ni müm­kün kıl­mak­ta­dır.

Ener­ji­nin en yo­ğun kul­la­nıl­dı­ğı alan­lar­dan bi­ri olan ulaş­tır­ma sek­tö­rün­de de ya­kıt ve­rim­li­li­ği­ni ar­tı­ran ve emis­yon­la­rı dü­şü­ren tek­no­lo­ji­ler hız­la ge­liş­mek­te, te­miz ener­ji üre­ti­mi­ne iliş­kin pek çok ça­lış­ma da bu ara­da ya­pıl­mak­ta­dır.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, esa­sen ener­ji­de ve­rim­li­li­ğin ar­tı­rıl­ma­sıy­la il­gi­li da­ha pek çok şey­ler söy­le­ne­bi­lir. Sa­de­ce ar­tan çev­re kir­li­li­ği ve se­ra et­ki­si da­hi bu çer­çe­ve­de et­ki­li ön­lem­ler alın­ma­sı­nı ge­rek­li kı­lı­yor. Hâlbu­ki, Tür­ki­ye ola­rak, biz, he­nüz ile­tim ve da­ğı­tım hat­la­rı­mız­da­ki yüz­de 20’yi bu­lan ener­ji kay­bı­na bi­le doğ­ru dü­rüst çö­züm bu­la­bil­miş de­ği­liz. Ener­ji­nin ve­rim­siz kul­la­nıl­ma­sı­nın en önem­li se­bep­le­rin­den bi­ri olan ka­çak elek­trik kul­la­nı­mı ve es­ki tek­no­lo­ji­ler ko­nu­sun­da da ya­pı­lan çok faz­la bir şey, ma­ale­sef, yok­tur.

Ve­rim­li­lik ko­nu­su bir­çok­la­rı­mı­za ba­sit ve üze­rin­de bu ka­dar ay­rın­tı­lı du­rul­ma­sı ge­rek­siz bir hu­sus gi­bi de ge­le­bi­lir. An­cak, bu du­rum hiç de öy­le de­ğil­dir. Ta­sar­ruf ve ve­rim­li­lik, li­te­ra­tür­de, ne­ga­tif vat, ya­ni ne­gat-vat san­tra­li ola­rak ifa­de edil­mek­te­dir. Ör­ne­ğin, Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri’nin, geç­ti­ği­miz otuz beş yıl­da, gay­ri­sa­fi millî ha­sı­la­sı yüz­de 125’in üze­rin­de ar­tar­ken, ener­ji tü­ke­ti­mi sa­de­ce yüz­de 30 art­mış­tır. Bu, Ame­ri­ka’nın da­ha az ener­ji­ye ih­ti­ya­cı ol­du­ğu­nu de­ğil, ener­ji­yi ve­rim­li kul­lan­dı­ğı­nı or­ta­ya koy­mak­ta­dır. Ya­ni, Ame­ri­ka, da­ha az ener­ji gir­di­siy­le da­ha faz­la gay­ri­sa­fi millî ha­sı­la üret­miş­tir. Ay­nı şe­kil­de, Ame­ri­ka’yla kar­şı­laş­tı­rıl­dı­ğın­da fev­ka­la­de az ener­ji kul­la­nan Av­ru­pa dev­let­le­ri her hâlde taş dev­rin­de ya­şa­mı­yor, sa­de­ce ener­ji­yi da­ha ve­rim­li de­ğer­len­di­ri­yor­lar. (Ana­va­tan Par­ti­si sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Ener­ji ko­nu­sun­da dı­şa ba­ğım­lı olan ül­ke­mi­zin, ener­ji ve­rim­li­li­ği­ne Ame­ri­ka ve Av­ru­pa’dan da­ha faz­la önem ver­me­si ge­rek­ti­ği açık­tır. Ener­ji ko­nu­sun­da­ki ta­sar­ruf ted­bir­le­ri­ni her tür­lü imkânı kul­la­na­rak ha­ya­ta ge­çir­me­nin, ör­ne­ğin it­hal ürün­le­re uy­gu­la­nan kı­sıt­la­ma­lar­dan hiç­bir far­kı yok­tur. Çin’den ge­ti­ri­len ucuz mal­la­ra uy­gu­la­nan ver­giy­le, bi­na­la­rın izo­las­yo­nu­nu zo­run­lu tut­mak ve­ya az ışık ve­ren ka­li­te­siz am­pul­le­rin sa­tı­şı­nı ya­sak­la­mak ül­ke­miz açı­sın­dan ay­nı so­nuç­la­rı do­ğu­ran bir du­rum­dur. Her iki­si de, ül­ke­miz kay­nak­la­rı­nın ge­rek­siz ye­re dı­şa­rı­ya git­me­si­ne en­gel ol­ma ama­cı ta­şı­mak­ta­dır. 1.000 me­ga­vat kar­şı­lı­ğı ener­ji ta­sar­ru­fu ve ve­rim­li­li­ği sağ­la­mak, 2-3 ka­tı güç­te bir san­tral kur­ma­ya eş de­ğer so­nuç ya­rat­mak­ta­dır. Ma­ha­ret çok ener­ji tü­ket­mek de­ğil, kul­lan­dı­ğı­nız ener­jiy­le ola­bil­di­ği ka­dar çok iş ya­pa­bil­mek­tir. Bu ko­nu­da Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si ta­ra­fın­dan ya­pı­lan he­sap­lar­da, ve­rim­li­lik ar­tı­şı ve ta­sar­ru­fun ilk etap­ta Tür­ki­ye’ye sağ­la­ya­ca­ğı fay­da­nın 3 mil­yar do­lar ola­ca­ğı gö­rü­lü­yor.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, so­nuç ola­rak, ener­ji ala­nın­da ya­pıl­ma­sı ge­re­ken iş­le­ri ana baş­lık­la­rıy­la şu şe­kil­de özet­le­mek müm­kün­dür:

Ener­ji gir­di­le­ri­miz müm­kün ol­du­ğun­ca çe­şit­len­di­ril­me­li ve fark­lı kay­nak­lar dev­re­ye so­kul­ma­lı. Hid­ro­lik, jeo­ter­mal, rüzgâr ve lin­yit gi­bi yer­li kay­nak­lar dik­kat­le de­ğer­len­di­ril­me­li­dir.

Ar­zın yö­ne­til­me­si ka­dar ta­le­bin yö­ne­til­me­si­ne de önem ve­ril­me­li­dir. Ya­ni, ener­ji ve­rim­li­li­ği ve ta­sar­ru­fu ko­nu­sun­da cid­di adım­lar atıl­ma­lı­dır.

Sa­na­yi­de re­ka­bet se­vi­ye­mi­zi ar­tı­ra­cak ener­ji ma­li­ye­ti oluş­tu­rul­ma­lı­dır. Çün­kü, ül­ke­miz­de­ki sa­na­yi­ci, ör­ne­ğin Ame­ri­ka’da­ki ra­ki­bi­nin 2 ka­tı­na ya­kın ma­li­yet­le ener­ji kul­lan­mak­ta­dır.

Ener­ji ko­ri­do­ru ol­ma özel­li­ği­miz güç­len­di­ril­me­li. Ama, esas ola­nın, ener­ji­ye bek­çi­lik et­mek de­ğil, onun ti­ca­re­ti­ni yap­mak, ya­ni sa­hi­bi ol­mak ol­du­ğu unut­ma­ma­lı­dır.

Ener­ji üre­ti­mi, da­ğı­tı­mı ve tü­ke­ti­mi ko­nu­sun­da fark­lı tek­no­lo­ji­ler ge­liş­ti­ril­me­si ve kul­la­nıl­ma­sı teş­vik edil­me­li­dir. Ener­ji sek­tö­rü re­ka­bet esa­sı­na da­ya­lı ola­rak ye­ni­den ya­pı­lan­dı­rıl­ma­lı­dır. Pet­rol ve do­ğal gaz de­po­la­ma ka­pa­si­te­le­ri­mi­zin ar­tı­rıl­ma­sı için mev­cut pro­je­le­re ila­ve ça­lış­ma­lar ya­pıl­ma­lı, bir stok ajan­sı ku­rul­ma­lı­dır. Ye­ni ve ile­ri tek­no­lo­jiy­le do­na­tıl­mış ra­fi­ne­ri­le­rin ku­rul­ma­sı sağ­lan­ma­lı­dır. Sek­tör­de ni­te­lik­li iş gü­cü­nün ye­tiş­ti­ril­me­si için ge­rek­li yön­len­dir­me­ler ya­pıl­ma­lı­dır. Dü­şük ka­li­te­li kö­mür­ler için akış­kan ya­tak­ta yak­ma tek­no­lo­ji­si­ne sa­hip ter­mik san­tral­le­rin ku­rul­ma­sı teş­vik edil­me­li­dir. Ku­ru­la­cak bü­tün kon­van­si­yo­nel te­sis­ler ve otop­ro­dük­tör san­tral­ler için ko­je­ne­ras­yon şar­tı aran­ma­lı­dır. Kö­mür du­man­sız­laş­tır­ma, kok­laş­tır­ma, gaz­laş­tır­ma ve sı­vı­laş­tır­ma tek­no­lo­ji­le­ri des­tek­len­me­li­dir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı­mız, bü­tün bo­yut­la­rıy­la de­ğer­len­di­ril­di­ğin­de 120 bin ça­lı­şa­na ve 70 mil­yar do­la­ra ya­kın bir port­fö­ye hük­met­mek­te­dir. Bu, Tür­ki­ye’nin ih­ra­ca­tı­na ya­kın bir mik­ta­rı ifa­de edi­yor. Sö­zü­nü et­ti­ği­miz port­fö­yün kay­na­ğı da, so­nuç­ta, mil­le­tin ce­bi­dir. Böy­le­si­ne de­va­sa bir pa­ra­nın de­rin­lik­li po­li­ti­ka­lar ve in­ce­lik­li stra­te­ji­ler doğ­rul­tu­sun­da kul­la­nıl­ma­sı ge­rek­ti­ği açık­tır.

Sa­yın Ener­ji Ba­ka­nı­mız, Plan ve Büt­çe Ko­mis­yo­nun­da­ki su­nu­şun­da Ba­kan­lı­ğı­nın po­li­ti­ka ve stra­te­ji­le­ri­ni aşa­ğı yu­ka­rı ay­nı baş­lık­lar­la ifa­de et­miş­ti. Ar­dın­dan da, Tür­ki­ye’nin ener­ji po­li­ti­ka­sı ol­ma­dı­ğın­dan söz et­me­nin müm­kün ol­ma­dı­ğı­nı be­lirt­miş­ti. Ya­şa­dı­ğı­mız olay­lar, ko­nuş­mam içe­ri­sin­de ifa­de et­ti­ğim hu­sus­lar göz önü­ne alın­dı­ğın­da, Tür­ki­ye’nin ener­ji po­li­ti­ka­la­rı­nın ma­ale­sef kâğıt üze­rin­de kal­dı­ğı, uy­gu­la­ma­nın baş­ka tür­lü yü­rü­dü­ğü gö­rü­le­cek­tir.

Ener­ji po­li­ti­ka­mı­zın ol­ma­dı­ğı­nın, bu alan­da­ki ta­sar­ruf­la­rın baş­ka sa­ik­ler­le ya­pıl­dı­ğı­nın en ba­sit gös­ter­ge­si, Tür­ki­ye’nin dün­ya­nın en pa­ha­lı ener­ji­si­ni kul­la­nan ül­ke­ler­den bi­ri ol­ma­sı­dır. Ener­ji fi­yat­la­rı­nın yük­sek­li­ği­nin Tür­ki­ye’nin bu kay­nak­la­rı it­hal edi­yor ol­ma­sıy­la il­gi­si de yok­tur. En az bi­zim ka­dar ener­ji­de dı­şa ba­ğım­lı ül­ke­ler­de, do­lar üze­rin­den kar­şı­laş­tı­rıl­dı­ğın­da, elek­trik ve akar­ya­kıt fi­yat­la­rı Tür­ki­ye’nin çok çok al­tın­da­dır.

Bü­tün dev­let po­li­ti­ka­la­rın­da rast­la­nan ve rast­la­dı­ğı­mız yap­boz ve­ya de­ne­me ya­nıl­ma yön­te­mi ener­ji ala­nın­da da ge­çer­li­dir. Bir yer­de yap­boz var ise, ora­da po­li­ti­ka ve stra­te­ji yok­tur. Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğın­da o ka­dar çok yap­boz işi ol­muş­tur ki, hem bu Ba­kan­lık ça­lı­şan­la­rı hem sek­tör hem de ko­nuy­la mu­ha­tap va­tan­daş­la­rı­mız şaş­kın­lık için­de kal­mış­lar­dır. Ör­ne­ğin, Ma­den Tet­kik Ara­ma Ku­ru­mu ön­ce sa­ha­dan çe­ki­lip atıl du­ru­ma dü­şü­rül­müş, son­ra ye­ni­den sa­ha­ya sü­rül­müş­tür. Do­ğal gaz­da fark­lı kon­trat­lar bir­leş­ti­ril­miş ve so­nuç­ta Tür­ki­ye ga­zı es­ki­sin­den da­ha pa­ha­lı al­ma­ya baş­la­mış­tır. Çün­kü, fi­ya­tı dü­şen gaz hem mik­ta­rı az hem de kon­trat sü­re­si kı­sa ola­nı­dır; bu­na kar­şı­lık, fi­ya­tı yük­se­len gaz hem mik­ta­rı yük­sek hem de kon­trat sü­re­si da­ha uzun ola­nı­dır. Bun­la­rın ne­re­sin­de po­li­ti­ka, ne­re­sin­de stra­te­ji var­dır de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım?

Sa­yın Ener­ji Ba­ka­nı­mız, tüm ha­ta­la­rı, ek­sik­lik­le­ri, yan­lış­la­rı geç­miş dö­nem­le­re yük­le­yip, ya­pı­lan, edi­len ne var­sa hep­si­ni de ken­di­si­ne mal et­mek­te­dir. Ama he­pi­miz iyi bi­li­yo­ruz ki, bu dö­nem ya­pı­lan çok da faz­la bir şey yok­tur. De­vam eden iş­ler, gü­nah­la­rı ve se­vap­la­rıy­la, geç­miş­ten dev­ra­lı­nan­lar­dır.

Tür­ki­ye’nin al­tın de­ğe­rin­de­ki dört yı­lı he­ba edil­miş­tir. Ge­çen yıl da bu kür­sü­den be­lirt­ti­ğim gi­bi, Hükûmet, ener­ji ala­nın­da tam bir mi­ras­ye­di­dir. Bu­gü­ne ka­dar, için­de viz­yon ema­re­si olan her­han­gi bir pro­je ya­pa­ma­mış­tır, cid­di hiç­bir ye­ni ya­tı­rım ger­çek­leş­ti­re­me­miş­tir. Tür­ki­ye’de koa­lis­yon hükûmet­le­ri dö­ne­min­de da­hi, ener­ji ko­nu­sun­da, bu dö­nem­de ya­pı­lan­dan da­ha faz­la iş ya­pıl­mış­tır. Ka­fa­la­rın­da ge­le­ce­ğe da­ir hiç­bir plan, pro­je ve hat­ta ha­yal ol­ma­dan iş ba­şı­na ge­len­le­rin Tür­ki­ye’yi ge­tir­di­ği nok­ta da iş­te bu­dur.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Hükûmet, ge­rek ener­ji ko­nu­sun­da ge­rek­se de di­ğer alan­lar­da, sı­kış­tı­ğı za­man, tüm su­çu geç­miş dö­nem­le­re ata­rak ken­di­ni kur­tar­ma­ya ça­lış­mak is­te­mek­te­dir. Tür­ki­ye, 1990’lı yıl­lar bo­yun­ca bi­rik­tir­di­ği prob­lem­le­rin be­de­li­ni 2000 ve 2002 yıl­la­rı ara­sın­da öde­mek zo­run­da kal­mış­tır; tıp­kı, 2002’den be­ri bi­rik­ti­ri­len so­run­la­rın be­de­li­ni ile­ri­ki bir ta­rih­te öde­mek zo­run­da ka­la­ca­ğı gi­bi.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye’nin ener­ji kay­nak­la­rı ba­kı­mın­dan dı­şa ba­ğım­lı­lı­ğı­nın ve üs­te­lik bu­nun bü­yük bö­lü­mü­nün de tek bir ül­ke­ye ol­ma­sı­nın yol aça­bi­le­ce­ği sı­kın­tı­la­rı az çok he­pi­miz tah­min ede­bi­li­riz. Bu çer­çe­ve­de, do­ğal gaz­la üre­tim ya­pan elek­trik san­tral­le­ri, sık sık, bü­yük bir so­run ola­rak di­le ge­ti­ril­mek­te­dir. Bu­na kar­şı­lık, Hükûmet, söz ko­nu­su san­tral­ler­den söz­leş­me­le­ri ya­sal ola­rak son­lan­dı­rıl­ma­sı müm­kün olan­lar için bu yo­la baş­vur­ma­yıp, tam ter­si­ne, sü­re uza­tı­mı­na git­miş­tir. Hat­ta, bu san­tral­le­rin üre­tim­le­ri­nin dur­du­rul­ma­sı ko­nu­sun­da ve­ril­miş yar­gı ka­rar­la­rı var iken, Ba­kan­lar Ku­ru­lu ka­ra­rıy­la üre­ti­min de­vam et­me­si de sağ­lan­mış­tır. Pe­ki, ge­rek­çe ne­dir? Ge­rek­çe, do­ğal gaz san­tral­le­ri üre­tim yap­maz ise Tür­ki­ye’nin elek­trik­siz ka­la­ca­ğı­dır. Nis­pe­ten ucuz ma­li­yet­le ve Ke­ban Ba­ra­jı’na denk üre­tim ya­pa­bi­len Bur­sa’da­ki do­ğal gaz san­tra­li ça­lış­tı­rıl­maz iken, da­ha pa­ha­lı üre­tim ya­pan di­ğer san­tral­ler­den elek­trik alın­mak­ta­dır.

Bu ara­da, hâlâ, yer­li kay­nak­la­ra da­ya­lı hid­ro­lik ve ter­mik san­tral­le­rin öne­min­den dem vu­rul­mak­ta­dır. Ama, ne hid­ro­lik kay­nak­la­rın ger­çek an­lam­da ener­ji üre­ti­mi­ne kat­kı sağ­lar hâle ge­ti­ril­me­si sağ­lan­mak­ta ne de kö­mü­re da­ya­lı ye­ni tek­nik san­tral­ler ku­ru­lup iş­let­me­ye alın­mak­ta­dır. Hat­ta, bu ko­nu­lar­da doğ­ru dü­rüst fi­zi­bi­li­te da­hi ya­pı­la­ma­mış­tır.

Hid­ro­lik po­tan­si­ye­li­mi­zin ne ka­da­rı­nın çev­re­ye za­rar ver­me­den kul­la­nı­la­bi­lir ol­du­ğu sağ­lık­lı de­ğer­len­dir­me­ler­le de or­ta­ya ko­na­bil­miş de­ğil­dir. Kö­mür kay­nak­la­rı­mı­zın ne ka­da­rı­nın Kyo­to Pro­to­ko­lü en­ge­li­ne ta­kıl­ma­dan kul­la­nı­la­bi­le­cek ka­li­te­de ol­du­ğu da, ay­nı şe­kil­de, de­ğer­len­di­ri­lip açık­lan­ma­mış­tır. Pe­ki, ne ya­pıl­mak­ta­dır? Sa­de­ce, geç­miş şikâyet edil­mek­te, ka­ran­lık bir­ta­kım iliş­ki­ler ile ay­nı çar­pık­lık­lar de­vam et­ti­ril­mek­te­dir.

Ener­ji ko­nu­su öy­le ede­bi­yat­la, kür­sü­ler­de nu­tuk at­mak­la, sa­ğa so­la efe­len­mek­le çö­zü­le­bi­le­cek bir so­run da de­ğil­dir. Bu so­ru­nun çö­zü­mü, doğ­ru stra­te­ji­ler, doğ­ru plan­la­ma­lar ve doğ­ru ya­tı­rım­lar ile müm­kün­dür.

Oy­sa, son dört yıl­dır, Tür­ki­ye’de, ener­ji ya­tı­rım­la­rı da­ha ön­ce hiç ol­ma­dı­ğı ka­dar azal­mış­tır. Dev­le­tin resmî ra­por­la­rın­da 2010 yı­lın­dan iti­ba­ren ül­ke­nin ener­ji kri­ziy­le kar­şı kar­şı­ya ka­la­ca­ğı ifa­de edi­li­yor. Ener­ji te­sis­le­ri, öy­le, üç ay­da, beş ay­da ku­ru­la­bi­le­cek te­sis­ler de de­ğil­dir de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım. Ör­ne­ğin, son gün­ler­de ye­ni­den gün­de­me ge­len nük­le­er san­tra­lin ku­ru­lup üre­ti­me ge­çe­bil­me­si­nin sü­re­si ye­di-se­kiz yıl­dır. Ül­ke­miz şart­la­rın­da hid­ro­elek­trik ve ter­mik san­tral­le­rin ku­ru­luş sü­re­si beş yıl­dan az de­ğil­dir. En hız­lı in­şa edi­len do­ğal gaz san­tral­le­ri­nin üre­ti­me geç­me­si da­hi bir bu­çuk-iki yıl sür­mek­te­dir. Ya­ni, bu­gün, şu an­da, di­ğer bü­tün iş­le­ri bir ke­na­ra bı­ra­kıp ener­ji ko­nu­sun­da yo­ğun­laş­sak bi­le, 2010’a bir şey ye­tiş­ti­re­bil­me­miz müm­kün de­ğil­dir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ener­ji ko­nu­su, esa­sen di­na­mik ve ay­dın­lık bir ko­nu­dur. Ama, bu­ra­da, is­ter is­te­mez hep ka­rı­şık ve ka­ran­lık ta­raf­la­rı­nı da ko­nuş­mak du­ru­mun­da da kal­dık. Hâlbu­ki, biz, ener­ji ko­nu­sun­da ül­ke­mi­zin el­de et­ti­ği gö­ğüs ka­bar­tı­cı ba­şa­rı­la­rı da ko­nuş­mak is­ter­dik. Da­ha enf­las­yo­nun yüz­de 10 art­tı­ğı son bir yıl­da, An­ka­ra’da do­ğal gaz fi­ya­tı­nın na­sıl olup da çok da­ha faz­la art­tı­ğı ko­nu­su­na bi­le gi­re­me­dik.

Ener­ji ko­nu­sun­da­ki sı­kın­tı­la­rın, sa­ba­ha ka­dar ko­nuş­sak, bit­me­ye­ce­ği­ni bi­li­yo­ruz. Ama, sü­re­min bit­ti­ği­ni de göz önün­de bu­lun­du­ra­rak, ko­nuş­ma­mı bu­ra­da ta­mam­lı­yor; bü­tün bun­la­ra rağ­men, Ba­kan­lık büt­çe­mi­zin ha­yır­la­ra ve­si­le ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum, he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (Ana­va­tan Par­ti­si sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Ak­do­ğan.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, sa­at 20.00’de top­lan­mak üze­re bir­le­şi­me ara ve­ri­yo­rum.

Ka­pan­ma Sa­ati: 19.05

 

DÖR­DÜN­CÜ OTU­RUM

Açıl­ma Sa­ati: 20.04

BAŞ­KAN: Baş­kan Ve­ki­li İs­ma­il ALP­TE­KİN

KÂTİP ÜYE­LER: Bay­ram ÖZ­ÇE­LİK (Bur­dur), Türkân Mİ­ÇO­OĞUL­LA­RI (İz­mir)

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin 38'in­ci Bir­le­şi­mi'nin Dör­dün­cü Otu­ru­mu'nu açı­yo­rum.

Onun­cu tur üze­rin­de­ki gö­rüş­me­le­re kal­dı­ğı­mız yer­den de­vam ede­ce­ğiz.

IV. - KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN

GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER (Devam)

1.- 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­ye Da­hil Da­ire­ler ve  İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) (Devam)

G) ENER­Jİ VE TA­BİÎ KAY­NAK­LAR  BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

H) ENER­Jİ Pİ­YA­SA­SI DÜ­ZEN­LE­ME KU­RU­MU (Devam)

1.- Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

İ) ULU­SAL BOR ARAŞ­TIR­MA ENS­Tİ­TÜ­SÜ (Devam)

1.- Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

J) ELEK­TRİK İŞ­LE­Rİ ETÜD İDA­RE­Sİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Elek­trik İş­le­ri Etüd İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

K) TÜR­Kİ­YE ATOM ENER­Jİ­Sİ KU­RU­MU (Devam)

1.- Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

L) MA­DEN TET­KİK VE ARA­MA GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Ma­den Tet­kik ve Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

M) PET­ROL İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

N) DEV­LET SU İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

BAŞ­KAN – Ko­mis­yon ve Hükûmet ye­rin­de.

Onun­cu tur üze­rin­de, şim­di, söz sı­ra­sı Ana­va­tan Par­ti­si Gru­bu adı­na Mar­din Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mu­har­rem Do­ğan'a ait­tir. (Ana­va­tan Par­ti­si sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Sa­yın Do­ğan, sü­re­niz on da­ki­ka.

ANA­VA­TAN PAR­Tİ­Sİ GRU­BU ADI­NA MU­HAR­REM DO­ĞAN (Mar­din) – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Baş­kan.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı­na bağ­lı Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü ve Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 yı­lı büt­çe­si üze­rin­de söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Şah­sım ve Ana­va­tan Par­ti­si Gru­bum adı­na yü­ce he­ye­ti­ni­zi ve aziz mil­le­ti­mi­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı ül­ke­nin kal­kın­ma­sı açı­sın­dan bü­yük önem arz et­mek­te­dir. Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti'nin eko­no­mi­si­nin ve sa­na­yi­si­nin de lo­ko­mo­ti­fi­dir. Bu ne­den­le, ener­ji­de dı­şa ba­ğım­lı­lı­ğı en aza dü­şür­mek için öz kay­nak­la­rı­mız ha­re­ke­te ge­çi­ri­le­rek ino­vas­yon pro­je­le­rin bir an ön­ce ya­pıl­ma­sı ge­re­kir. Ak­si tak­dir­de, Tür­ki­ye, elek­trik ke­sin­ti­le­ri­nin ve ka­ran­lı­ğın ül­ke­si ola­bi­lir; millî eko­no­mi­miz çö­ker, iş­siz­lik ve yok­sul­luk ar­tar.

Sa­yın Ba­ka­nım, Yük­sek Plan­la­ma 2008 yı­lın­da -ka­ran­lık gös­te­ri­yor- "elek­trik ye­ter­siz." di­yor. "Ba­raj ya­pa­cak su arı­yo­ruz." di­yor­su­nuz, ama, ino­vas­yon pro­je­le­ri üre­te­me­di­niz. Ses çı­ka­ra­cak ya­tı­rım pro­je­le­ri şim­di­ye ka­dar ha­ya­ta ge­çir­me­niz ge­re­ki­yor­du. Bun­la­rı siz­den bek­li­yo­ruz.

Prog­ram­da ol­du­ğu hâlde, Ilı­su Ba­ra­jı ve Ciz­re Ba­ra­jı ge­cik­ti­ril­miş. Bu­nun ne­de­ni­ni so­ru­yo­rum. Tür­ki­ye'nin elek­trik ih­ti­ya­cı­nı kö­mür­den mi, gaz­dan mı, rüzgârdan mı, gü­neş­ten mi, nük­le­er­den mi, su­dan mı kar­şı­la­ya­cak, bu­na Hükûmet ka­rar ve­re­cek. An­cak, ben di­yo­rum ki, ül­ke­yi yö­ne­ten­ler, Tür­ki­ye'nin si­ya­se­tin­den so­rum­lu olan­lar, Tür­ki­ye'nin tek­nik hiz­me­tin­de olan­lar so­rum­lu­dur.

Sa­yın Ba­kan, sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri; Ana­va­tan ola­rak çö­züm öne­ri­miz şu­dur: Ener­ji pa­za­rı re­for­mu he­men ya­pıl­ma­lı­dır. Bu­gün ül­ke­miz­de ça­lı­şan hid­ro­elek­trik san­tral­le­ri sa­yı­sı 142'dir. İn­şa­at hâlin­de  41 adet san­tral var; bi­ri­si­ni bi­le iş­let­me­ye aç­say­dı­nız, önem­li bir me­sa­fe ka­te­di­lir­di di­ye dü­şü­nü­yo­rum.

Su kay­nak­la­rı­mız­dan 36 mil­yon 800 bin ki­lo­vat sa­at güç ka­za­na­bi­li­riz. Yi­ne, ay­nı şe­kil­de, 21 mil­yar ki­lo­vat sa­at ener­ji üre­ti­le­bi­lir. Ül­ke­miz­de, dış kre­di­li ola­rak ya­pıl­mak üze­re, geç­miş hükûmet­ler dö­ne­min­de Ba­kan­lar Ku­ru­lu ka­ra­rın­ca ka­ra­ra bağ­lan­mış 10 adet bü­yük pro­je var. Bu pro­je­ler­le de yıl­da 13,5 mil­yar ki­lo­vat sa­at ener­ji üre­ti­le­bi­lir. Pa­ra­sal de­ğe­ri 1 mil­yar do­lar ci­va­rın­da­dır. İş­te si­ze ya­tı­rım pro­je­si. Lüt­fen, Sa­yın Ba­ka­nım, bu­nun üze­rin­de cid­di­yet­le eği­lir­se­niz mem­nun olu­rum.

Baş­ka bir ko­nu, Do­ğu, Gü­ney­do­ğu böl­ge­le­ri­miz­de elek­trik ke­sin­ti­le­ri­nin had saf­ha­da ol­du­ğu­nu, ener­ji ve na­kil hat­la­rı­nın, tra­fo­la­rın ye­ter­siz gel­di­ği­ni ve elek­trik ke­sin­ti­le­ri de bir iki gün sü­re zar­fın­da an­cak ge­le­bil­di­ği­ni si­ze arz et­miş­tim. Siz, ba­na, Do­ğu, Gü­ney­do­ğu'da tah­si­lat ya­pı­la­ma­dı­ğı­nı söy­le­miş­ti­niz. An­cak, ya­tı­rım ve­ya ön­lem ba­kı­mın­dan çö­züm ya­pa­ma­dık. Sa­yın Ba­ka­nım, bu­na da bir çö­züm bu­lur­sak çok iyi olur.

Ül­ke­miz­de ener­ji ka­yıp ora­nı yüz­de 18'dir. Dün­ya­nın hiç­bir ül­ke­sin­de yok. Bu­na da çok önem ver­me­miz la­zım. Üzü­lü­yo­rum, 10 ba­raj­dan el­de edi­len ener­ji­nin 7'si ka­yıp­la­ra git­mek­te­dir. Bu­nun için bir ön­lem alır­sak çok iyi olur.

Ana­va­tan Par­ti­si ola­rak biz, hiç­bir za­man ba­raj­la­ra kar­şı ol­ma­dık, kar­şı da de­ği­liz. Ana­va­tan ik­ti­dar­la­rın­da 7 ta­ne ba­raj te­mel­den ya­pıl­mış ve iş­let­me­ye açıl­mış­tır, iş­te, Ata­türk Ba­ra­jı, Ka­ra­ka­ya, Ka­ra­ka­mış, Dic­le Ba­ra­jı, Bi­re­cik Ba­ra­jı ve en son Bat­man Hid­ro­elek­trik San­tral­le­ri ya­pıl­mış­tır ve üre­ti­me ka­zan­dı­rıl­mış­tır. An­cak, Ilı­su Ba­ra­jı­nın mev­cut pro­je­si ya­pıl­ma­sı du­ru­mun­da, bi­li­yor­su­nuz, on iki bin yıl­lık me­de­ni­yet ve ta­rih yok ola­cak­tır. Bu­nun­la bir­lik­te 95 kö­yü­müz, 4 bel­de ve an­tik kent Ha­san­keyf ve 99 mez­ra da su al­tın­da ka­la­cak­tır ve ben, si­ze, Ana­va­tan Par­ti­si ola­rak bir çö­züm öne­ri­si, bir pro­je sun­muş­tum. Ama, bu pro­je­yi si­ze sun­ma­dan ön­ce Bü­yük Ön­der Ata­türk'ün bir sö­zü­nü tu­ta­nak­la­ra geç­me­si açı­sın­dan arz edi­yo­rum: "Mil­le­ti­mi­zi en ge­niş re­fah va­sı­ta kay­nak­la­rı­na sa­hip kı­la­ca­ğız. Millî kül­tü­rü­mü­zü mua­sır me­de­ni­yet se­vi­ye­si­nin üs­tü­ne çı­ka­ra­ca­ğız. "

Ha­san­keyf, millî kül­tü­rü­müz­dür Sa­yın Ba­ka­nım. Bu son yıl­lar­da tek­no­lo­ji­nin imkânla­rın­dan ya­rar­la­na­rak si­ze sun­muş ol­du­ğum bu çö­züm öne­ri­si pro­je­mi­zi, ben, za­tı­ali­ni­ze tak­dim ede­ce­ğim, an­cak, şu­nu söy­le­mek is­ti­yo­rum: Bu pro­je, iki ta­ne ba­ra­jı ön­gör­mek­te­dir. Su­çe­ken Ba­ra­jı ve Ilık­su Ba­ra­jı­nın ya­pıl­ma­sı du­ru­mun­da, hem Ha­san­keyf'i kur­ta­rı­yo­ruz hem ay­nı ener­ji­yi el­de edi­yo­ruz. Ay­nı za­man ve ay­nı pa­ra­sal de­ğer­de, de­ğiş­mi­yor. Do­la­yı­sıy­la, on iki bin yıl­lık ta­rih ve kül­tür olan Ha­san­keyf'i de kur­tar­mış olu­yo­ruz.

Sa­yın Ba­ka­nım, si­zi üze­cek ve he­pi­mi­zi üze­cek bir hu­su­su da siz­ler­le pay­laş­mak is­ti­yo­rum. Uya­nış ga­ze­te­si, 3 Ka­sım 2006 ta­ri­hin­de Ka­ra­man'da çı­kan bir ga­ze­te­nin ha­be­ri­ne gö­re "Borç, çift­çi­yi ad­li­ye­ye ta­şı­dı" di­yor ve bu­ra­da "Ay­ran­cı il­çe­si­ne bağ­lı çe­şit­li köy­ler­de 60'a ya­kın çift­çi, jan­dar­ma ne­za­re­tin­de top­la­na­rak Ka­ra­man Ad­li­ye­si­ne sevk edil­miş­tir. Gön­de­ren DSİ 4.  Böl­ge Mü­dür­lü­ğü" di­yor ve "Ad­li­ye­de borç­la­rı­nın öden­me­si için hak­la­rın­da hap­sen teh­zip ka­ra­rı çı­ka­rı­lan çift­çi­ler mal be­ya­nın­da bu­lu­na­rak im­za at­tı." Bu­ra­da, yi­ne, ay­nı ga­ze­te ha­be­rin­de, Ay­ran­cı Be­le­di­ye­si­ne ait oto­büs gö­rü­nü­yor. 60 ki­şi, in­san top­la­nı­yor, ge­ti­ri­li­yor ve di­ğer ta­raf­tan da jan­dar­ma ne­za­re­tin­de ad­li­ye­ye sevk edi­li­yor ve bu­ra­da çift­çi di­yor ki: "Ar­pa buğ­day eki­miy­le ge­çim sağ­la­yan Ay­ran­cı çift­çi­si, şu­bat ayın­da öde­me­si ge­re­ken borç­la­rı için 'Za­ten iş­le­ri­miz iyi de­ğil. Mah­su­lü­müz ka­zan­dır­ma­dı. Bir de mah­ke­me ka­pı­sı­na da­yan­dık. Şu­bat ayı ça­lış­ma se­zo­nu­muz. Bi­ze sı­cak pa­ra la­zım. Biz bu bor­cu na­sıl öde­ye­ce­ğiz?"

Sa­yın Ba­ka­nım, si­ze ina­nı­yo­rum, iyi ni­ye­ti­ni­ze de hiç­bir şüp­hem yok, Sa­yın Ge­nel Mü­dü­rü­me de ina­nı­yo­rum, an­cak, bu ko­nu­nun mey­da­na gel­me­si nok­ta­sın­da­ki so­rum­lu­la­rın üze­ri­ne gi­dil­me­si­ni ta­lep edi­yo­rum, çün­kü, çift­çi­miz bi­zim her şe­yi­miz­dir, çift­çi­miz ol­maz­sa biz hiç­bir şey ya­pa­ma­yız, çün­kü, on­lar köy­de üret­tik­le­ri­nin bi­ze en iyi­si­ni ge­ti­rip sun­mak­ta­dır­lar. Do­la­yı­sıy­la, Ulu Ön­der Ata­türk'ün de söy­le­di­ği gi­bi, mil­le­tin efen­di­si köy­lü­yü bu hâle ge­ti­ren­le­ri de ce­za­lan­dır­ma­mız ge­re­kir di­ye dü­şü­nü­yo­rum.

Bir baş­ka hu­su­sa ben de­ğin­mek is­ti­yo­rum. De­ğer­li ar­ka­daş­lar -ben, bu­ra­da- bi­li­yor­su­nuz, Tür­ki­ye din­ler ül­ke­si­dir, bir mo­za­iğiz, ama, yüz bin­ler­ce, ön­ce­sin­de baş­ka di­ne men­sup in­san­la­rı­mı­zın söy­le­dik­le­ri­ni siz­ler­le pay­laş­mak is­ti­yo­rum. Sa­bah gü­neş do­ğar­ken "Al­lah'ım ay­dın­lı­ğı, gü­ne­şi ver­din, bi­zi ka­ran­lık­tan ay­dın­lı­ğa ge­tir­din, sa­na te­şek­kür edi­yo­ruz." öğ­le vak­ti ol­du­ğun­da, tek­rar "Al­lah'ım sır­tı­mı­zı ısıt­tı gü­neş, üre­tim yap­tık, si­ze min­net­ta­rız." ak­şam ol­du­ğun­da, tek­rar Al­lah'a yal­va­ra­rak "Al­lah'ım gü­neş git­ti ka­ran­lık baş­la­dı, ka­ran­lık­ta ya­şam ol­maz, ne olur bir an ön­ce gü­ne­şi ge­tir." der­ler­miş.

Bu duy­gu ve dü­şün­ce­ler­le, Sa­yın Ba­ka­nım, Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti'ni ka­ran­lık­tan alıp ay­dın­lı­ğa ge­ti­re­cek şu an­da yet­ki­li, siz­ler ve ya­nı­nız­da­ki­ler­dir. Ben ül­ke­nin bir fer­di ola­rak, bu­ra­ya gel­miş bir mil­let­ve­ki­li ola­rak siz­den is­tir­ha­mım bu­dur. İno­vas­yon pro­je­le­ri ya­ra­ta­lım, ül­ke­yi ka­ran­lık­tan çı­ka­ra­lım. Ger­çek­ten, şu an­da, mev­cut, Tür­ki­ye'nin ku­ru­lu gü­cü kâfi gel­me­mek­te­dir. Tür­ki­ye 2008 yı­lın­da bir ener­ji dar­bo­ğa­zıy­la kar­şı kar­şı­ya­dır. Siz ben­den da­ha iyi bi­li­yor­su­nuz. Bu nok­ta­da, ba­şa­rı­lı ça­lış­ma­lar di­li­yo­rum ve şu­nu…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

MU­HAR­REM DO­ĞAN (De­vam­la) – Sa­yın Baş­ka­nım, iki da­ki­ka­da bi­ti­re­ce­ğim.

BAŞ­KAN – Lüt­fen ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yın.

MU­HAR­REM DO­ĞAN (De­vam­la) – Te­şek­kür edi­yo­rum.

Sa­yın Ba­ka­nım, bi­li­yor­su­nuz, ya­şa­mın kay­na­ğı ta­rım­dır. Ta­rı­mın da kay­na­ğı güb­re­dir. Bu­gün, ül­ke­miz­de güb­re­nin yüz­de 70'ine ya­kı­nı da it­hal­dir, dı­şa­rı­dan ge­li­yor. Ama, Ma­zı­da­ğı'nda ku­ru­lan fos­fat te­sis­le­ri bü­yük bir ser­vet­tir, ül­ke için bü­yük ser­vet­tir, GAP böl­ge­si için alt­ya­pı­yı oluş­tu­ra­cak bir ser­vet­tir ve güb­re fab­ri­ka­sı ku­rul­ma­ma­sıy­la bu te­sis­ler dev­le­te 500 mil­yon do­lar resmî za­rar ya­rat­mış­tır. Ben bu­nu Sa­yın Ma­li­ye Ba­ka­nın­dan sor­dum. 300 mil­yon do­lar za­rar. Fab­ri­ka­nın ma­li­ye­ti 147 mil­yon, yıl­lık 25 mil­yon. An­cak bir güb­re fab­ri­ka­sı ku­ru­lur­sa böl­ge­le­ra­ra­sı ge­liş­miş­lik far­kı­nın or­ta­dan kal­ka­ca­ğı­nı, is­tih­dam ya­ra­ta­ca­ğı­nı ve her iki te­si­si de ça­lış­tı­ra­ca­ğı­na olan inan­cım tam­dır, çün­kü, Bü­yük Ön­der Ata­türk de­di ki: "İc­ra eden, tat­bik eden, da­ima ka­rar ve­ren­den da­ha kuv­vet­li­dir."

Biz o böl­ge­nin ço­cu­ğu­yuz, o böl­ge­de ya­şı­yo­ruz ve ben di­yo­rum ki, ne olur bir güb­re fab­ri­ka­sı ku­ra­lım. Bu te­sis­le­ri, her ne ka­dar özel­leş­tir­me kap­sa­mı­na da al­dıy­sak bi­le, ala­cak ki­şi bu te­sis­le­ri be­da­va bi­le al­sa, ama bir güb­re fab­ri­ka­sı ku­rar­sa o her iki te­si­si de ça­lış­tı­ra­cak­tır ve o böl­ge bü­yük kal­kın­ma ham­le­si­ne sa­hip ola­cak­tır.

Bir de, Su­ri­ye ve Tür­ki­ye hu­dut­la­rın­da -bi­li­yor­su­nuz- pet­rol ya­tak­la­rı ve do­ğal gaz ya­tak­la­rı­mız var. Su­ri­ye'yle söz­leş­me­ler ya­pı­la­bi­lir. Bun­la­rı ya­par­sa­nız mem­nun olu­rum. Tür­ki­ye'de en zen­gin do­ğal gaz ya­tak­la­rı bi­li­yor­su­nuz Di­yar­ba­kır'ın Haz­ro il­çe­sin­de­dir. Bu­nun üze­rin­de de bir ça­lış­ma ya­par­sak çok mut­lu olu­ruz.

Tür­ki­ye için di­yo­rum her şey. Te­şek­kür edi­yo­rum.

Do­la­yı­sıy­la, gö­rüş­tü­ğü­müz 2007 yı­lı Ener­ji Ba­kan­lı­ğı­mı­zın ve  bağ­lı ku­ru­luş­la­rı­nın büt­çe­le­ri­nin mil­le­ti­mi­ze, ül­ke­mi­ze ha­yır­la­ra ve­si­le ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum. Bu ara­da, eme­ği ge­çen her­ke­se te­şek­kür edi­yo­rum. Si­ze ve aziz mil­le­ti­me olan say­gı­mı da arz edi­yo­rum. (Al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Do­ğan.

Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na, Ada­na Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ta­ci­dar Sey­han. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Sa­yın Sey­han, sü­re­niz on beş da­ki­ka.

CHP GRU­BU ADI­NA TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na, Ener­ji Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si üze­rin­de söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. He­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, gö­nül is­ter­di ki, Baş­ba­ka­nın açış ko­nuş­ma­sın­da bi­ze ifa­de et­ti­ği her şey ger­çek ol­sun, biz de o gü­zel­lik­ler içe­ri­sin­de ken­di­mi­zi mut­lu ve hu­zur­lu his­se­de­lim, ama, ge­lin gö­rün ki, Tür­ki­ye'de ener­ji sek­tö­rü­nün du­ru­mu böy­le de­ğil. Ben, şim­di, ön­ce on­la­ra açık­lık ge­ti­re­ce­ğim.

Sa­yın Baş­ba­kan de­di ki: "El­bis­tan B'yi, git­tim ben aç­tım." Doğ­ru, Ener­ji Ba­ka­nıy­la git­ti, aç­tı­lar. Yal­nız, onu en­for­me eden Sa­yın Ener­ji Ba­ka­nı, sa­nı­yo­rum, Baş­ba­ka­na, El­bis­tan B'yi, El­bis­tan A'da iki üni­te ka­pa­tıp ödünç kö­mür­le aç­mış ol­du­ğu­nu ifa­de et­me­di. El­bis­tan (B) ödünç kö­mür­le açıl­dı ar­ka­daş­lar; iki üni­te ka­pa­tıl­dı, El­bis­tan B'de iki üni­te ça­lış­tı­rıl­dı.

Ge­çen yıl­ki ko­nuş­ma­la­rı­na ba­kın Sa­yın Ba­ka­nın, ge­çen yıl­ki ko­nuş­ma­sın­da di­yor­du ki: "Biz o iha­le­yi aç­tık." Doğ­ru, iha­le açıl­dı ar­ka­daş­lar. İk­ti­da­ra ge­le­li bu Ener­ji Ba­kan­lı­ğı tam dört yıl ol­du, dört yıl­dır bu iha­le so­nuç­lan­ma­dı. Tek­lif ver­me sü­re­si 2007'ye ka­dar uza­tıl­dı.

Ba­kın ar­ka­daş­lar, El­bis­tan, dün­ya­nın en bü­yük kö­mür hav­za­la­rın­dan bi­ri. Ora­da otuz beş-kırk yıl sü­rey­le 100 mil­yon ton lin­yit çı­ka­rı­la­bi­lir ve ora­da 10 bin me­ga­vat ener­ji üre­ti­mi yap­mak müm­kün. Ama, ne ol­du da bu Ener­ji Ba­kan­lı­ğı dört yıl­da iha­le­yi ger­çek­leş­ti­re­me­di? Ne olu­yor? Ya­ni, Çöl­lo­lar mev­ki­sin­de Kış­la­köy iş­let­me etü­dü re­ha­bi­li­tas­yo­nu­na iki yıl uğ­raş­tır­dı­lar bir fir­ma­yı, 2 mil­yon eu­ro pa­ra ver­di­ler. He­la­lü­hoş ol­sun iyi yap­tıy­sa, ama, çı­kan so­nuç, bir ön­ce­ki da­nış­man­lık fir­ma­sı­nın or­ta­ya koy­du­ğu ve­ri­ler­le ve­ya bir ön­ce­ki or­ta­ya ko­nan ve­ri­ler­le ay­nı, hiç­bir şey gör­me­dik. Ni­ye bu ül­ke­yi bek­let­ti­niz? El­bis­tan'ın üs­tü­ne gi­din, kül­den gö­re­mi­yor­su­nuz. Dün­ya­da han­gi stan­dart­la­ra ba­kar­sa­nız ba­kın, ba­ca öl­çü­le­ri­miz uy­mu­yor. Ben is­ter­dim ki… "El­bis­tan B'yi aç­tık…" Doğ­ru, aç­tı­nız, ama, ora­ya ya­tı­rım ka­ra­rı­nı siz ver­me­di­niz, Bu ik­ti­dar dö­ne­min­de baş­la­tıl­mış bir pro­je de­ğil­di. Bi­tir­di­ği­niz için te­şek­kür edi­yo­ruz, bi­ti­rin, ama, üre­ti­me ge­çi­rin ora­yı. İn­san sağ­lı­ğı­nı ko­ru­ya­rak, kül atı­ğı­nı doğ­ru mu­ha­fa­za ede­rek, ba­ca sis­te­mi­ni doğ­ru ku­ra­rak. Ama, siz, dört yıl­da iha­le ya­pa­maz­sa­nız, bu­nu, bu­ra­ya ge­lip biz, El­bis­tan B'yi aç­tık di­ye su­na­maz­sı­nız. Bi­rin­ci­si bu.

İkin­ci­si: Ener­ji ih­raç edi­yo­ruz de­di Sa­yın Ba­kan, yurt dı­şı­na, Sa­yın Baş­ba­ka­nın... Bun­da bir doğ­ru­luk pa­yı var. KAR­TET, 200 me­ga­vat­lık bir ener­ji gön­de­ri­yor, ne ka­dar ol­du­ğu­nu he­pi­niz bi­li­yor­su­nuz. Sa­yın Ba­kan, ener­ji ih­raç et­ti­ği­mi­zi söy­le­di­niz de bir tek fir­ma için ge­ce ya­rı­sı öner­ge­siy­le, ay­nı fir­ma­dan söz edi­yo­rum, bu Mec­lis­ten ya­sa­yı ge­çi­rip er­te­si gün, Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­sin­den du­yar­lı mil­let­ve­kil­le­ri­nin de ka­tı­lı­mıy­la, vic­da­nı el­ver­me­yen­le­rin ka­tı­lı­mıy­la, er­te­si gün o ya­sa­yı çek­ti­ği­ni­zi ni­ye söy­le­mi­yor­su­nuz Baş­ba­ka­na? Ni­ye söy­le­mi­yor­su­nuz? Ba­ri, bu­nu, bu­ra­da, it­hal ya­pı­yo­ruz di­ye sun­ma­yın. Ad­re­se tes­lim ka­nu­nu bu­ra­da siz çı­kar­dı­nız ve ad­re­se tes­lim ka­nu­nu siz ken­di eli­niz­le çek­ti­niz. Yap­ma­yın! Bu söz­le­ri söy­le­yen, bu ül­ke­nin Baş­ba­ka­nı.

Üçün­cü­sü: Ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji kay­nak­la­rı. Şim­di, EPDK'nın ve­ri­le­ri var elim­de. Sa­yın Baş­kan­la da ko­nuş­tum. İki Ata­türk Ba­ra­jı. Pro­je­yi al­dı­nız mı, pro­je ona­yı­nı al­dı­nız mı, siz, ener­ji­yi el­de et­miş mi olu­yor­su­nuz? EPDK'dan li­sans alın­dı mı bu ener­ji el­de edil­miş mi olu­yor? Şim­di, De­ğer­li Baş­ka­nın ver­di­ği bil­gi­ye gö­re, 117 me­ga­vat hid­ro­lik­te üre­ti­me ge­çen, 2006'da. 117 me­ga­vat! 2005'te 45 me­ga­vat. Ya­ni, bu "İki Ata­türk Ba­ra­jı ora­nın­da elek­trik üre­te­ce­ğiz." di­ye Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­sin­de su­nu­lur mu ar­ka­daş­lar? Böy­le bir şey olur mu? Rüzgârcı­lar kan ağ­lı­yor. İki top­lan­tı yap­tık. EPDK Baş­ka­nı da, Müs­te­şar da ora­day­dı. Rüzgârcı­lar­dan, ya­tı­rım ya­pa­mı­yo­ruz biz, 30 me­ga­va­tın dı­şın­da ya­tı­rı­ma pa­ra har­ca­dık di­ye­bi­len bir ki­şi çık­ma­dı. Ama, Sa­yın Ba­kan çık­tı­ğın­da, her za­man "Ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji­de dev­rim yap­tık. Bu ül­ke­nin ge­le­ce­ği­ni ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji­ye bağ­la­dık." di­yor. Sa­yın Ba­kan, o bağ­la­dı­ğı­nız Ye­ni­le­ne­bi­lir Ener­ji Ka­nu­nu'nda bu­gün el­de et­ti­ği­niz so­nuç sı­fı­ra ya­kın­dır. Yap­ma­yın bu ül­ke­ye bu kö­tü­lü­ğü. Eğer so­run­lar var­sa, ge­ti­rin çö­ze­lim. Rüzgârcı­la­rı, o al­dı­ğı li­san­sı dev­re­ye so­ka­bi­le­cek ka­nu­nu ge­ti­rin, ilk im­za­yı biz­ler ata­lım. Hid­ro­lik­çi­le­rin önü­nü aça­lım. Ama, ya­pın bu­nu. Bun­la­rı yap­ma­dan, ya­tı­rı­ma dö­nüş­me­di­ği­ni bi­le bi­le, bu­ra­da, Tür­ki­ye'yi ye­ni­le­ne­bi­lir ener­jiy­le ener­ji cen­ne­ti ya­pa­ca­ğız, ener­ji ih­raç ede­ce­ğiz de­me­yin. Bi­raz­dan DPT ra­por­la­rı­nı oku­ya­ca­ğım.

Üçün­cü­sü, do­ğal gaz ar­ka­daş­lar. Tür­ki­ye'yi, do­ğal gaz cen­ne­ti yap­tık. Ba­kın, Pu­tin do­ğal ga­zın üs­tün­de otu­ru­yor. Pu­tin bir açık­la­ma yap­tı, "Çok en­di­şe­li­yiz, do­ğal ga­zın elek­trik ener­ji­sin­de­ki pa­yı yüz­de 30'u geç­ti, bu­nu den­ge­le­mek la­zım." de­di. Bi­zim ül­ke­miz­de, Ba­kan ve Baş­ba­kan, ne ka­dar faz­la do­ğal gaz al­dık, ne ka­dar faz­la do­ğal ga­za ba­ğım­lı ol­duk di­ye bu­nu bir övünç kay­na­ğı ya­pı­yor. Bu­nu an­la­ya­bi­lir mi­si­niz? Pu­tin bu­nu bil­mi­yor mu? De­ğer­li ar­ka­daş­lar, yap­ma­yın!

Sa­yın Ba­kan, Şah­de­niz Pro­je­si bir yıl ge­ci­ki­yor. Ni­ye ge­ci­ki­yor? 120 do­la­ra siz ora­dan  do­ğal gaz ala­cak­ken, şim­di 268 do­lar­la­ra do­ğal gaz alı­yor­su­nuz. Ni­ye bun­la­rı en­for­me et­mi­yor­su­nuz De­ğer­li Baş­ba­ka­na? Rus­ya do­ğal ga­zı Türk­me­nis­tan'dan alı­yor, üs­tü­ne kârı­nı ko­yu­yor, 3 ka­tı fi­yat­la bi­ze sa­tı­yor, Siz Türk­me­nis­tan'la di­rekt iliş­ki­ye gir­mi­yor­su­nuz. Böy­le, Saa­kaş­vi­li'yle, Pu­tin'le el sı­kış­mak, Rus­ya'ya gi­dip gel­mek­le bu iş­ler ol­mu­yor de­ğer­li ar­ka­daş­lar, ben so­nu­ca ba­ka­rım.

Ge­le­lim de­po­la­ma te­sis­le­ri­ne: "Si­liv­ri bit­ti bi­te­cek" de­di, ge­çen ha­zi­ran­da bi­ti­re­cek­ti, bi­ti­re­me­di; git­ti, Ege'de şim­di de­po­la­ma te­si­si ki­ra­la­dı, iyi et­ti ta­bii. Ener­ji de­po­la­ya­cak bir te­si­si­miz ol­maz­sa, do­ğal gaz kı­sı­lın­ca ne­re­den ala­ca­ğız? Ama, 1,6 mil­yar met­re küp­lük te­si­sin var­ken, sen 280 bi­ne mahkûm edi­yor­san bu ül­ke­yi, bu­nu otu­rup dü­şün­mek la­zım de­ğer­li ar­ka­daş­lar.

Ha­ni, şu çok bah­set­ti­ği­niz Tuz Gö­lü Pro­je­si? Ha­ni dev­re­ye gi­re­cek­ti? Dört se­ne­dir bü­tün ko­nuş­ma­nız­da o var Sa­yın Ba­kan. Bu­nun­la mı uğ­raş­tı­ra­cak­sı­nız mil­le­ti?

Ar­ka­daş­lar, ge­li­yo­ruz ku­rum­la­ra: "BO­TAŞ bat­tı, ba­ta­cak" di­yor, Sa­yın Ener­ji Ba­ka­nı­mız "kork­ma­yın BO­TAŞ'tan, Ha­zi­ne­miz var" di­yor. Ha­zi­ne­de pa­ra var­sa, ön­ce, bu­ra­da­ki elek­trik san­tral­le­ri­nin re­ha­bi­li­tas­yo­nu­na har­ca. Si­zin gö­re­vi­niz ku­rum­la­rı bir­bi­ri­ne borç­lan­dır­mak de­ğil. Si­ze bağ­lı ku­rum­la­rın bir­bi­ri­ne bor­cu 20 mil­yar do­lar. Böy­le bir şey olur mu de­ğer­li ar­ka­daş­lar? Hiç böy­le bir şey gör­dü­nüz mü? Biz­den han­gi büt­çe­yi is­ti­yor­su­nuz? Ba­kın, sa­de­ce TE­DAŞ'a... Bir ara "TE­DAŞ'ta kâr et­tik." di­ye ağ­zın­dan ka­çır­dı bir Ener­ji Ba­kan­lı­ğı yet­ki­li­si. Bağ­lı ku­rum­la­rın büt­çe­le­ri­ni ayır­dı­lar, bir tek TE­DAŞ or­ta­da ka­lın­ca, on­la­rın za­rar­la­rı dev­re­den çı­kın­ca, TE­DAŞ kâr et­miş ol­du. Böy­le şey olur mu? De­ğer­li ar­ka­daş­lar, TE­DAŞ'a 2006'da -bu Resmî Ga­ze­te'de ya­yım­la­nan ra­por­la­ra gö­re hep­si­ni oku­yo­rum- 600 mil­yon YTL ak­ta­rıl­dı na­kit sı­kın­tı­sı gi­de­ril­sin di­ye, ya­tı­rım ih­ti­ya­cı­nın gi­de­ril­me­si için de 314 mil­yon YTL ak­ta­rıl­dı. Şim­di BO­TAŞ'a ba­kı­yo­ruz, "Zam yap­ma­dık elek­tri­ğe" di­yor. Ne ka­dar art­mış bi­li­yor mu­su­nuz? 2006'dan bu ya­na yüz­de 200'ün üze­rin­de ar­tış var; "Biz zam yap­ma­dık." di­yor. Sa­yın Ba­kan, zam yap­ma­dıy­sa­nız, o za­man va­tan­da­şın za­rar et­me­si­ne, dört yıl ön­ce, ni­ye göz yum­du­nuz, ni­ye yük­sek fi­yat­tan ener­ji sat­tır­dı­nız? Yap-iş­let, yap-iş­let-dev­ret­ler için ni­ye ön­lem al­ma­dı­nız? Ne za­man hak­lı­sı­nız? Şim­di mi? Zam yap­ma­dı­ğı­nız için şim­di mi hak­lı­sı­nız, dört yıl ön­ce va­tan­daş so­yu­lur­ken ses­siz kal­dı­ğı­nız için mi hak­lıy­dı­nız? Bu­nun ce­va­bı­nı kim ve­re­cek?

Ba­kın, "1 va­ril, 24 do­lar­dan 76 do­la­ra çık­tı." di­yor Sa­yın Ba­kan. Çık­tı, doğ­ru. 24 do­lar­ken de va­tan­da­şa, siz, elek­tri­ği bu fi­yat­tan sa­tı­yor­du­nuz. Çe­liş­ki­ler­le uğ­raş­mak is­te­mi­yo­ruz.

BO­TAŞ'ın 8 mil­yar YTL ala­ca­ğı var, doğ­ru, BO­TAŞ bat­mı­yor. Siz ken­di ağ­zı­nız­la söy­le­di­niz, 884 mil­yon YTL'si Me­lih Gök­çek'in bor­cu. Ni­ye al­mı­yor­su­nuz? (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Ni­ye al­mı­yor­su­nuz Sa­yın Ba­kan? Ol­maz böy­le şey! Baş­ka yer­den trans­fer edi­yor­su­nuz, fa­kir fu­ka­ra­nın ce­bin­den.

884 mil­yon YTL EGO'nun bor­cu, 2 mil­yar YTL de EÜ­AŞ'ın bor­cu var. Ya­ni, si­zin gö­re­vi­niz, ka­mu ku­rum­la­rı ara­sın­da borç alış­ve­ri­şi yap­mak mı? Va­tan­da­şın pa­ra­sı­nı, ka­mu ku­rum­la­rın­dan öbü­rü­ne ak­tar­mak mı­dır gö­re­vi­niz? Özel­leş­tir­me­yi bu­nun için mi ya­pı­yor­su­nuz?

Ya­pa­ca­ğı­nız ve yap­mak is­te­di­ği­niz şey­ler­den bah­set­mek is­ti­yo­rum Sa­yın Ba­kan. Sa­yın Ba­kan, Al­lah aş­kı­na so­ru­yo­rum si­ze: Ne yap­tı­nız? San­tral­le­ri re­ha­bi­li­te edip ve­rim mi ar­tır­dı­nız? Ka­yıp ka­ça­ğı mı ön­le­di­niz? Ne yap­tı­nız? Tah­si­lat prob­le­mi­ni mi çöz­dü­nüz ku­rum­la­rı­nı­zın? Yap-iş­let, yap-iş­let-dev­ret­ler­le il­gi­li ma­li­yet­ler­den mi kur­tar­dın sen bu ül­ke­yi? Sa­yın Ba­kan, ucuz kay­nak bul­du­nuz da ye­ni san­tral­ler mi dev­re­ye sok­tu­nuz? Tür­ki­ye'de re­ka­be­ti mi ar­tır­dı­nız? Sa­yın Ba­kan, em­re ama­de ka­pa­si­te­sin­de önem­li bir ar­tış yok. Bu­nu mu sağ­la­dı­nız? Po­pü­lizm ya­pıp Tür­ki­ye'yi ka­ran­lı­ğa gö­tür­mek­ten baş­ka Sa­yın Ba­kan hiç­bir şey yap­ma­dı. 2008'de bu­nun so­nuç­la­rı­nı gö­rür­sü­nüz.

Si­ze so­ru­yo­rum. Sa­yın Ba­kan "Ben ta­ri­he geç­me­yi bek­li­yo­rum." Di­yor, Ben de Ba­ka­na so­ru­yo­rum: Ku­rum­la­rın fi­nan­sal ya­pı­sı­nı boz­mak mı­dır ta­ri­he geç­mek? Sa­yın Ba­kan, ken­di kay­nak­la­rıy­la fi­nan­sal ya­pı­sı­nı ko­ru­ya­ma­ya­cak hâle dev­let ku­rum­la­rı­nı ge­tir­mek mi­dir ta­ri­he geç­mek?

Sa­yın Ba­kan, Ege lin­yit­le­rin­de De­net­le­me Ku­ru­lu ra­po­ru var­ken, 350 bin ton/yıl kö­mür alım ya­pıl­ma­sı ta­ah­hüt edil­miş­ken, da­ha ka­li­te­siz kö­mü­rü 1,2 mil­yon ton ala­rak iş­let­me­yi, 5 mil­yon YTL za­ra­ra uğ­rat­ma­ya se­yir­ci kal­mak mı­dır ta­ri­he geç­mek? Ni­ye se­yir­ci kal­dı­nız? De­net­le­me Ku­ru­lu ra­po­ru bu­ra­da.

Bir ge­ce ya­rı­sı öner­ge­siy­le, Sa­yış­tay ra­po­ru ol­ma­sı­na rağ­men, yap-iş­let, yap-iş­let-dev­ret­le­rin va­tan­da­şa ma­li­ye­ti 2 eu­ro sen­te dü­şe­cek­ken, on­la­rı, ye­ni­den bu ku­rum­la­ra ve­re­bil­mek için Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­ne öner­ge sok­mak mı­dır ta­ri­he geç­mek de­ğer­li ar­ka­daş­lar?

Dev­le­tin ku­rum­la­rın­da… Ben sor­dum Sa­yın Ba­kan­dan: Önüm­de bir lis­te var, kim­le­ri yer­leş­tir­di­niz bağ­lı ku­ru­luş­la­ra di­ye. Ye­din­ci say­fa­nın so­nun­da­ki isim ya­rı­da bit­miş, ya­zı­cı­nın mü­rek­ke­bi git­miş Sa­yın Ba­kan. Eş, dost, ak­ra­ba iliş­ki­le­riy­le Ba­kan­lı­ğı do­nat­tı­nız; siz, ora­da­ki iliş­ki­le­ri li­ya­kat­siz bir şe­kil­de tem­sil et­me du­ru­mun­da olan in­san­la­ra tes­lim et­ti­niz. Bil­gi­li olan­la­rı ten­zih edi­yo­rum, ol­ma­yan­lar için söy­lü­yo­rum bu­nu. Si­ze, Cum­hur­baş­kan­lı­ğı, iki ke­re "bu ata­ma­yı yap­mı­yo­rum" di­ye gön­der­di bir in­sa­nın adı­nı, siz, onu ora­da tut­tu­nuz, Ak Ener­ji Ope­ras­yo­nu ya­pıp "ben bu hır­sı­zı ya­ka­la­dım" de­di­niz. Ül­ke­nin 2,5 mil­yar do­lar za­ra­ra uğ­ra­tıl­ma­sı­na göz yum­du­nuz Sa­yın Ba­kan. Ya­nı­nız­da EPDK Baş­ka­nı otu­ru­yor; EPDK'nın si­ze ra­por ver­me­si­ne rağ­men, ÇE­AŞ ve Ke­pez'e el koy­mak için al­tı bu­çuk ay bek­le­di­niz, ni­ye bek­le­di­niz?

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, çok ayıp et­miş­si­niz.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (De­vam­la) – Sa­yın Ba­kan, bi­ze söy­ler mi­si­niz: Yu­na­nis­tan'ın yap­tı­ğı an­laş­ma­ya gö­re, Yu­na­nis­tan'a ne ka­da­ra ga­zı sa­ta­cak­sı­nız? Rus­ya'dan ne ka­da­ra alı­yor­su­nuz, Yu­na­nis­tan'a ka­ça sa­ta­cak­sı­nız? Ba­na onu söy­le­yin. Rus­ya'dan al­dı­ğı­nız mik­ta­rın al­tın­da mı üs­tün­de mi? Al­tın­day­sa bu kö­tü­lü­ğü bu ül­ke­ye ni­ye ya­pı­yor­su­nuz Sa­yın Ba­kan? Böy­le mi ta­ri­he ge­çe­cek­si­niz?

"30 bi­ne ya­kın ma­den ruh­sa­tı ver­dik." di­yor. Bu, ara­ma ruh­sa­tı. Bun­la­rın sa­de­ce 6.700'ü iş­let­me ruh­sa­tı. Bun­la­rın içe­ri­sin­den 2.700 ta­ne­si iş­let­me­ye geç­miş, 700'ü kum, ça­kıl­la do­lu. Sa­de­ce 2 bin ta­ne. Bun­la­rın içe­ri­sin­den de bü­yük bir kıs­mın­da üre­tim çok dü­şük.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (De­vam­la) – Bu mu­dur ta­ri­he geç­mek Sa­yın Ba­kan? Siz böy­le mi ta­ri­he geç­me­yi dü­şü­nü­yor­su­nuz? Bu­gün­den son­ra bi­raz da ne ya­pa­ca­ğı­nı­zı söy­le­ye­yim, ba­şı­mı­za ne ge­le­ce­ği­ni de söy­le­ye­yim. Bun­dan son­ra ne­ler ola­cak bi­li­yor mu­su­nuz? Yegâne gün­de­mi­miz ener­ji ta­sar­ru­fu…

ALİ İH­SAN MER­DA­NOĞ­LU (Di­yar­ba­kır) – Ta­ri­he siz ge­çin.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (De­vam­la) – …yegâne gün­de­mi­miz ener­ji ta­sar­ru­fu.

Lüt­fe­der­se­niz…

Bu­ra­da Sa­yın Ba­kan ki­tap da­ğıt­mış. Ki­tap­ta ne ya­zı­yor bi­li­yor mu­su­nuz "jeo­ter­mal ka­nu­nu, pet­rol ka­nu­nu, ener­ji ve­rim­li­li­ği ka­nu­nu -kar­şı­sı­na da yaz­mış- son aşa­ma­da" han­gi aşa­ma Sa­yın Ba­kan? Biz on­la­rı Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin ka­yıt­la­rı­na in­di­re­li bir yıl ol­du, bir yıl ol­du Sa­yın Ba­kan, han­gi son aşa­ma­dan bah­se­di­yor­su­nuz? Yu­ka­rı­da iki aya­ğı­mı­zı bir pa­bu­ca, ora­ya "son aşa­ma­da" de­mek için mi sok­tu­nuz?

Ma­dem, ener­ji ve­rim­li­li­ği, di­yor­su­nuz, sağ­la­nır­sa bu ül­ke yüz­de 20'ye ya­kın ta­sar­ruf ede­bi­lir. Dört yıl­dır siz bu mil­le­tin düş­ma­nı mı­sı­nız, dört yıl­da kırk ke­re…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (De­vam­la) – Bi­ti­ri­yo­rum Sa­yın Baş­ka­nım.

BAŞ­KAN – Son cüm­le­ni­zi ri­ca ede­yim Sa­yın Sey­han.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (De­vam­la) – Dört yıl­da kırk ke­re çı­ka­cak ener­ji ve­rim­li­li­ği ya­sa­sı­nı ora­da tut­tu­nuz, son­ra gi­dip Ener­ji Ve­rim­li­li­ği Eği­tim Te­si­si'nin açı­lı­şı­nı yap­tı­nız. Ka­nu­nu çı­kar­ma­dan eği­tim te­si­si­nin açı­lı­şı­nı yap­tı­nız? Bu kö­tü­lü­ğü bu mil­le­te ni­ye yap­tı­nız Sa­yın Ba­kan?

Ar­ka­daş­lar, ba­kın, 2008'den iti­ba­ren: Şu ka­dar ki­lo­vat/saa­tin üze­rin­de elek­trik kul­la­nan­lar şu ka­dar pa­ra öde­ye­cek di­ye­ce­ği­miz gün­ler ya­kın­dır. Bul­ga­ris­tan'dan elek­trik it­hal ede­ce­ği­miz gün­ler ya­kın­dır ve emin olun, bu­nun dı­şın­da yap-iş­let, yap-iş­let-dev­ret İHD'le­re yal­var ya­kar ola­ca­ğı­mız gün­ler ya­kın­dır. DPT söz­cü­le­ri­ni sus­tu­ra­rak, Baş­ba­ka­nı yan­lış en­for­me ede­rek, ger­çek­le­ri ka­mu­oyun­dan giz­le­ye­rek bu an­la­yı­şın ar­ka­sın­da­ki si­ya­si bek­len­ti ka­bul edi­le­mez. Be­nim vic­da­nım ka­bul et­mi­yor Sa­yın Ba­kan. Bu­nun­la ta­ri­he ge­çer­si­niz, ama geç­ti­ği­niz ta­rih say­fa­la­rı ke­sin­lik­le ak ol­ma­ya­cak­tır, o ta­ri­hin ka­ra say­fa­la­rın­da yer ala­cak­sı­nız.

He­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Sey­han.

Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na Ba­lı­ke­sir Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Or­han Sür.

Sa­yın Sür, kı­sa bir sü­re­niz var, ama bu­nu to­par­la­ya­ca­ğı­nı­zı bi­li­yo­rum, bu­yu­run. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

CHP GRU­BU ADI­NA OR­HAN SÜR (Ba­lı­ke­sir) – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Baş­ka­nım.

Sa­yın Baş­ka­nım, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım; gö­rü­şül­mek­te olan 2007 mer­kezî yö­ne­tim büt­çe­si­nin onun­cu bö­lü­mün­de BO­REN büt­çe­si üze­ri­ne söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Yü­ce Mec­li­si say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Çok de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bun­dan da­ha bir­kaç yıl ön­ce bu kür­sü­de BO­REN'in ku­rul­ma­sı­nı ve BO­REN'in bu ül­ke­ye han­gi ya­rar­la­rı ge­ti­re­ce­ği­ni ko­nuş­tuk. Yep­ye­ni bir olu­şum. Ol­ma­sı ge­re­ki­yor­du, ku­rul­ma­sı ge­re­ki­yor­du ve ku­rul­du. Bir şey­ler yap­ma­ya ça­lı­şı­yor­lar, bir şey­ler üret­me­ye ça­lı­şı­yor­lar, kay­nak­lar bel­li, kad­ro bel­li, to­pu to­pu 28 ki­şi­lik bir kad­ro ver­dik, de­dik ki: Bu 28 ki­şi­lik kad­roy­la bu ül­ke­nin ge­le­ce­ği ol­du­ğu id­dia edi­len bo­ru de­ğer­len­di­rin ve Tür­ki­ye'yi ge­le­cek­te söz sa­hi­bi ya­pın.

Bu­nu ya­pa­bil­mek için ne ya­pa­cak­lar? El­bet­te, çe­şit­li ça­lış­ma­lar ger­çek­leş­ti­re­cek­ler, üni­ver­si­te­ler­le or­tak ça­lı­şa­cak­lar ve ye­ni tek­no­lo­ji­le­ri sa­na­yi­mi­ze ka­zan­dı­rıp sa­na­yi­ci­mi­zi bir adım öne ge­çir­me­ye ça­lı­şa­cak­lar ve dün­ya­da en çok bo­ra sa­hip ül­ke­nin sa­na­yi­ci­le­ri ola­rak, on­la­rın ge­le­cek­te ül­ke­mi­zi dün­ya­da da­ha iyi tem­si­li­ni sağ­la­ma­ya ça­lı­şa­cak­lar.

Şim­di, el­bet­te bun­la­rı uzun uzun ben­den ön­ce­ki ko­nuş­ma­cı ar­ka­daş­la­rım da an­lat­tı­lar. Bu­ra­da bo­ru çok ko­nuş­tuk, bu­ra­ya bor'u da ge­tir­dik, bo­run ne ol­du­ğu­nu an­lat­tık ama, şu­nu ga­yet iyi bi­li­yo­ruz: Bor, sa­de­ce bir tuz. Ya­ni, hiç­bir ye­me­ğin ana mad­de­si de­ğil, tat­lan­dı­rı­cı. O ne­den­le, bor üze­rin­de ya­pı­lan ça­lış­ma­lar­dan öy­le çok hız­lı bir şey­ler bek­le­mek de bel­ki el­bet­te ha­yal­ci­lik, ama umu­du­muz, çok gü­zel şey­le­rin üre­til­me­si. Bu­nu BO­REN ger­çek­leş­tir­me­ye ça­lı­şı­yor. İş­te, çi­men­to sa­na­yi­sin­de bir şey­ler yap­ma­ya ça­lı­şı­yor, ta­rım­da bor'umu­zu da­ha iyi kul­lan­ma­ya ça­lı­şı­yor, ama ilk bir­kaç gün­dür de bu­ra­da biz büt­çe­yi gö­rü­şü­yo­ruz.

Büt­çe gö­rüş­me­le­rin­de, ma­ale­sef, bu­ra­da ya­şa­nan olay­lar, ina­nı­yo­rum ki, dı­şa­rı­dan Mec­lis top­lan­tı­la­rı­nı iz­le­yen­le­ri ger­çek­ten üzü­yor. Büt­çe­nin ilk gö­rü­şül­dü­ğü gün, Sa­yın Ge­nel Baş­ka­nı­mız Sa­yın Baş­ba­ka­na "si­zin geo­met­ri­niz, fi­zi­ği­niz, kim­ya­nız bo­zul­du" de­miş­ti ama, o gün­den bu ya­na bu kür­sü­ye çı­kan, ne hik­met­se, ba­kan­la­rın da ga­li­ba fi­zik­le­ri, kim­ya­la­rı bo­zul­du ki, her şe­yi on­lar çok bi­li­yor­lar.

CA­VİT TO­RUN (Di­yar­ba­kır) – Fi­zik­le­ri düz­gün.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – San­ki, AKP İk­ti­da­rın­dan ön­ce bir Tür­ki­ye yok­muş, her şe­yi siz ya­rat­mış­sı­nız, her şe­yi siz üret­miş­si­niz…

ŞÜK­RÜ ÜNAL (Os­ma­ni­ye) – Ne gü­zel.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – …ne var­sa AKP yap­mış. Si­ze hiç­bir şey ve­ril­me­miş, si­ze hiç­bir şey bı­ra­kıl­ma­mış. Şim­di, ya­ni bun­la­rı din­le­dik­çe de ina­nın tüy­le­rim di­ken di­ken olu­yor. Bu­gün bu­ra­da, bu kür­sü­de, ay­nı oku­lun ay­nı sı­ra­la­rı­nı pay­laş­tı­ğım iki ta­ne ar­ka­da­şım ko­nuş­ma yap­tı. Bir ta­ne­si "ben bi­lim ada­mı­yım" de­di; bir ta­ne­si de­di ki: "Ben ba­ka­nım, mil­let­ve­kil­le­ri­ne ya­lan söy­le­mem."

Şim­di, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Sa­yın Ba­kan bel­ki ya­lan söy­le­me­di ama, ger­çek­le­ri de hiç söy­le­me­di. Ger­çek­le­ri de hiç söy­le­me­di.

İR­FAN GÜN­DÜZ (İs­tan­bul) – O za­man ce­vap ver­sey­di­niz.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Evet, o za­man ko­nuş­ma hak­kım ol­say­dı ce­vap ve­re­cek­tim, bu­nu siz da­ha iyi bi­li­yor­su­nuz da, şim­di ve­ri­yo­rum.

Şim­di, "ben bi­lim ada­mı­yım" di­yen bir ar­ka­da­şım, ip­tal edi­len Hız­lı Tren Pro­je­si için "pro­je­si yok" de­di, bu­nu Ba­kan da söy­le­di. Ke­sik­le­ri yok di­ye bu­ra­da hat­ta id­di­alar­da bu­lun­du, ken­di­si in­şa­at mü­hen­di­si. Ya­ni, ina­nı­yo­rum ki, bi­ze, de­mir yo­lu­nu öğ­re­ten İs­tan­bul Tek­nik Üni­ver­si­te­si­nin pro­fe­sör­le­ri saç­la­rı­nı, baş­la­rı­nı o an­da yol­du­lar, biz bu­nu bu okul­dan na­sıl me­zun et­tik di­ye. Ke­sin­lik­le bu ya­şan­dı.

Şim­di, ba­kın, pro­je­si yok de­ni­len o işin, o Hız­lı Tren Pro­je­si'nin 1970'li yıl­lar­da Al­man Ober Ma­yer fir­ma­sı­na yap­tı­rı­lan pro­je­le­ri var. Hem de bu ül­ke o za­man 20 mil­yon mark öde­miş o pro­je­le­re. Şim­di de­ni­yor ki: Pro­je yok...

AH­MET YE­Nİ (Sam­sun) – Ulaş­tır­ma­yı onay­la­dık.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Ba­kan di­yor ki, Sa­yın Ba­kan di­yor ki: "Ben bak­tım, şu ana ka­dar ya­pı­lan iş­ler bu işin yüz­de 5'i." Pe­ki, pro­je yok­tu da işin yüz­de 5'i ol­du­ğu­nu ne­re­den an­la­dı­nız?

AH­MET YE­Nİ (Sam­sun) – Ulaş­tır­ma geç­ti.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Ulaş­tır­ma, ka­mu­laş­tır­ma, hep­si ay­nı.

AH­MET YE­Nİ (Sam­sun) – Ulaş­tır­ma geç­ti, geç­ti.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Geç­me­di, hiç­bir şey geç­me­di.

Ba­kın de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, siz va­tan­daş­la­rı al­dat­tı­ğı­nı­zı zan­ne­de­bi­lir­si­niz...

AH­MET YE­Nİ (Sam­sun) – Ko­nu­ya ge­le­lim.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – …siz bel­ki bu­ra­da ço­ğun­lu­ğu­nuz­la, siz bu­ra­da­ki sa­yı­nız­la bu­ra­dan ba­zı ya­sa­la­rı, ba­zı büt­çe­le­ri ge­çi­re­bi­lir­si­niz, ama bun­la­rın he­sa­bı so­ru­la­cak. Bun­la­rın he­sa­bı so­ru­la­cak ve bu­ra­da san­ki öy­le bir ko­nu­şu­yor­su­nuz ki, AKP'den ön­ce kim­se de­mir yo­lu yap­ma­mış. San­ki hız­lı tre­ni de siz baş­lat­mış­sı­nız.

YEK­TA HAY­DA­ROĞ­LU (Van) – Ta­bii biz baş­lat­tık.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Ya, yap­ma­yın Al­lah'ını­zı se­ver­se­niz! İha­le­si­ni siz yap­ma­dı­nız, siz­den ön­ce­ki Hükûmet yap­tı. Ya­ni ona ba­ri sa­hip çık­ma­yın.

CA­VİT TO­RUN (Di­yar­ba­kır) – Doğ­ru de­ğil.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Na­sıl doğ­ru de­ğil?

CA­VİT TO­RUN (Di­yar­ba­kır) – Doğ­ru de­ğil. O pa­ra İs­pan­ya'dan gel­di.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Bı­ra­kın, biz bi­li­yo­ruz. Ben si­ze ge­lin an­la­ta­yım on­la­rı. Ben si­ze ge­le­yim an­la­ta­yım on­la­rı.

CA­VİT TO­RUN (Di­yar­ba­kır) – İs­pan­ya ta­ra­fın­dan ve­ril­di kre­di.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Evet, İs­pan­yol kre­di­si kul­la­nıl­dı, bi­rin­ci etap.

BAŞ­KAN – Sa­yın To­run, mü­da­ha­le et­me­yin lüt­fen.

YEK­TA HAY­DA­ROĞ­LU (Van) – Bo­ra gel, bo­ra.

BAŞ­KAN – Mü­da­ha­le et­me­yin efen­dim.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, pro­je­si ol­ma­yan, yol­la­rı iha­le et­mek­te üs­tü­nü­ze yok si­zin de.

YEK­TA HAY­DA­ROĞ­LU (Van) – Bor­la il­gi­li an­la­tın.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Bo­ru ben si­ze çok an­lat­tım, gör­me­miş­ti­niz bi­le, gös­ter­dim, öğ­ren­miş ol­du­nuz. Onu öğ­ren­di­ği­ni­zi zan­ne­di­yo­rum ar­tık. Şim­di si­ze ulaş­tır­ma­yı an­la­ta­ca­ğız, onu da öğ­re­te­ce­ğiz.

YEK­TA HAY­DA­ROĞ­LU (Van) – Bor­la il­gi­li ko­nu­şun.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Ama bun­lar­da yap­tık­la­rı­nı­zı…

YEK­TA HAY­DA­ROĞ­LU (Van) – Bo­ru an­la­tın, bo­ru…

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – …bu iş­ler­de yap­tık­la­rı­nı­zı, bu­ra­lar­da dö­nen yol­suz­luk­la­rın he­sa­bı­nı el­bet­te ve­re­cek­si­niz. 437 mil­yon eu­ro­ya iha­le et­ti­ği­niz bir işi na­sıl 640-650 mil­yon eu­ro­la­ra çı­kar­dı­ğı­nı­zı, ke­sin he­sap­tay­sa bu ra­kam­la­rın 700-800 bin eu­ro­yu na­sıl bu­la­ca­ğı­nı bir­lik­te gö­re­ce­ğiz. 1 mil­yar do­la­ra mal ede­ce­ği­ni­zi id­dia et­ti­ği­niz, 1 mil­yar 200 mil­yon do­la­ra mal ede­ce­ği­ni­zi id­dia et­ti­ği­niz bir hız­lı tren pro­je­si­nin na­sıl 3-4 mil­yar do­la­ra mal ol­du­ğu­nu bu top­lum gö­re­cek.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

CA­VİT TO­RUN (Di­yar­ba­kır) – Yu­va­cık Ba­ra­jı­nı an­la­tı­yor­sun herhâlde.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Evet, onu da an­la­tı­rım.

BAŞ­KAN – Sa­yın Sür, lüt­fen ta­mam­la­yın.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Bi­ti­ri­yo­rum Sa­yın Baş­kan.

Yu­va­cık Ba­ra­jı ko­nu­sun­da Sa­yın Ge­nel Baş­ka­nım ce­va­bı­nı ver­di, "İs­pat­la­mı­yor­sa­nız, ge­re­ği­ni ya­pa­mı­yor­sa­nız, yap­mı­yor­sa­nız na­mert­si­niz" de­di. Siz esa­sın­da bu­nu ya­pın.

CA­VİT TO­RUN (Di­yar­ba­kır) – Mah­ke­me ya­pa­cak onu.

OR­HAN SÜR (De­vam­la) – Siz esa­sın­da bu­nu ya­pın.

Bak, do­ku­nul­maz­lık­la­rı kal­dı­rın bu­ra­da, ge­lin. Ge­lin, do­ku­nul­maz­lık­la­rı kal­dı­ra­lım, her­kes he­sa­bı­nı ver­sin. Ama, işi­ni­ze gel­mi­yor de­ğil mi do­ku­nul­maz­lık­la­rı kal­dır­mak. İş­te, sa­de­ce bu­ra­da ço­ğun­lu­ğu­nu­za da­ya­na­rak bu­gün bun­la­rı ko­nu­şur­su­nuz, ama, ya­rın bun­la­rın he­sa­bı­nı te­ker te­ker bu top­lu­ma, bu hal­ka ve­re­cek­si­niz.

He­pi­ni­ze say­gı­lar su­nu­yo­rum ve 2007 büt­çe­si­nin ha­yır­lı, uğur­lu ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Sür.

Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na, İz­mir Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Se­dat Uzun­bay. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Sü­re­niz al­tı da­ki­ka.

Bu­yu­run.

CHP GRU­BU ADI­NA SE­DAT UZUN­BAY (İz­mir) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ener­ji Ba­kan­lı­ğı­mı­za bağ­lı önem­li ku­ru­luş­la­rı­mız­dan olan Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu ile Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si­nin 2007 yı­lı büt­çe­le­ri üze­rin­de Gru­bum adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. He­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, ge­rek Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si ge­rek­se Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu, Tür­ki­ye'nin elek­trik po­tan­si­ye­li­nin or­ta­ya çı­ka­rıl­ma­sı ve ge­le­ce­ğe dö­nük pro­jek­si­yon­la­rın or­ta­ya ko­nul­ma­sı ko­nu­sun­da cid­di gö­rev­ler üst­len­miş önem­li ku­ru­luş­la­rı­mız­dır.

Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si bu gö­re­vi­ni 1935 yı­lın­dan bu ya­na ye­ri­ne ge­tir­me­ye ça­lış­mış ve yer­li po­tan­si­ye­lin or­ta­ya çı­ka­rıl­ma­sı ko­nu­sun­da cid­di ve­ri­ler el­de et­miş­tir. An­cak, uzun sü­re­den bu ya­na iz­le­nen ener­ji po­li­ti­ka­la­rıy­la, özel­lik­le, ter­mik ve hid­ro­lik po­tan­si­yel­le­ri­mi­zin de­ğer­len­me­si­ne dö­nük ça­lış­ma­la­rı­mız bu­gü­ne ka­dar ener­ji ya­tı­rım­la­rı bo­yu­tu­na dö­nüş­tü­rü­le­me­miş­tir. Yer­li ener­ji kay­nak­la­rı­mı­zın ya­tı­rım po­li­ti­ka­sı bi­çi­min­de de­ğer­len­di­ri­le­me­miş ol­ma­sın­dan kay­nak­la­nan fa­tu­ra­la­rı, bu­gün ve bun­dan son­ra da öde­me­ye de­vam ede­ce­ğiz.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, Tür­ki­ye'miz, bu­gün, he­pi­ni­zin bil­di­ği gi­bi, ener­ji­de dı­şa ba­ğım­lı üre­tim ve tü­ke­tim ya­pı­sı­na sa­hip­tir. Bu du­rum, dı­şa ba­ğım­lı­lık, mec­bu­ri­yet­ten de­ğil, bu ba­ğım­lı­lık hem AKP hem de da­ha ön­ce­ki hükûmet­le­rin ter­cih­le­rin­den kay­nak­lan­mak­ta­dır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye'de ener­ji tü­ke­ti­mi -2003 yı­lın­dan iti­ba­ren- bir ön­ce­ki yı­la gö­re, kı­yas­la, 2003'te 6,5; 2004'te 6,3; 2005'te 7,2 ve 2006'da ger­çek­leş­me, tah­minî ola­rak da, 6,6 ora­nın­da art­mış­tır. 2007 yı­lın­da da ener­ji tü­ke­tim ar­tı­şı­nın yak­la­şık 6,9 ci­va­rın­da ola­ca­ğı ön­gö­rül­mek­te­dir.

Ar­tan ener­ji ta­le­bi­ni na­sıl kar­şı­la­ya­ca­ğı­mı­zın ya­nı­tı­nı mut­la­ka bul­mak zo­run­da­yız. AKP hükûmet­le­ri ta­ra­fın­dan be­nim­se­nen mo­del, ön­ce­ki hükûmet­ler­le ay­nı­dır. Ya­ni, bu mo­del, ar­tan ener­ji ih­ti­ya­cı­nı kar­şı­la­mak için ya­pı­la­cak ya­tı­rım­la­rı sa­de­ce özel sek­tö­rün yap­ma­sı mo­de­li­dir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye'de ar­tan ener­ji ih­ti­ya­cı­na pa­ra­lel ener­ji ya­tı­rım­la­rı­nı özel sek­tö­rün yap­ma­sı için, pi­ya­sa­nın ser­best pi­ya­sa özel­lik­le­ri­ne sa­hip ol­ma­sı ge­re­kir. Pi­ya­sa­mız, tüm ya­sa­la­rı çı­kar­ma­mı­za rağ­men, ser­best pi­ya­sa özel­li­ği­ne sa­hip ola­ma­mış­tır. Bu­gün­kü ener­ji pi­ya­sa­sı­na ser­best pi­ya­sa de­me imkânı yok­tur. Bu pi­ya­sa­ya özel sek­tö­rün il­gi duy­ma­dı­ğı da bir ger­çek­tir. Bu du­rum­da, ar­tan ener­ji ih­ti­ya­cı­nı kar­şı­la­ya­cak ener­ji ya­tı­rım­la­rı­nı ya­pa­ma­mak gi­bi bir teh­li­key­le kar­şı kar­şı­ya­yız de­mek­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, özel sek­tö­rün bu­gü­ne ka­dar­ki ener­ji ya­tı­rım­la­rı, ka­mu ya­tı­rım­la­rın­da­ki azal­ma­la­rı kar­şı­la­mak­tan uzak­tır. Özel sek­tö­rün il­gi duy­ma­dı­ğı bu pi­ya­sa­da ge­le­cek­te olu­şa­cak ener­ji açı­ğı­nı ka­mu ya­tı­rım­la­rıy­la ka­pat­ma an­la­yı­şı ya­şa­ma ge­çi­ri­le­me­miş­tir. Bu an­la­yış, AKP İk­ti­da­rı dö­ne­min­de de or­ta­ya ko­nul­ma­mış­tır.

Ener­ji ko­nu­su Tür­ki­ye için bu den­li ha­ya­ti bir öne­me sa­hip­ken, AKP hükûmet­le­ri, 2002 yı­lın­da ener­ji­ye ya­pı­lan ya­tı­rım ka­dar ya­tı­rım ya­pa­ma­mış­tır. 2002 yı­lın­da, kriz dö­ne­mi­nin he­men ar­ka­sın­da, 98 baz fi­yat­la­rıy­la 635 mil­yon YTL sa­bit ser­ma­ye ya­tı­rı­mı ola­rak ener­ji ya­tı­rı­mı ya­pa­bil­miş­tir. Ge­çen dört yıl bo­yun­ca, bu ya­tı­rım­lar, 2002'ye gö­re her yıl de­ğiş­miş­tir. Özel­lik­le 2003'te 2002'ye kı­yas­la yüz­de 12 azal­mış­tır; 2004'te 2002'ye gö­re yüz­de 40 azal­mış­tır, 2005'te yi­ne 2002'ye gö­re yüz­de 32 azal­mış­tır, 2006'da da yi­ne 2002'ye gö­re yüz­de 40 ci­va­rın­da aza­la­ca­ğı ger­çek­leş­me, tah­minî ola­rak, ön­gö­rül­mek­te­dir. 2007 yı­lı için de du­rum çok fark­lı ol­ma­ya­cak­tır. AKP'nin, son beş yıl­da baş­lat­tı­ğı ve bi­tir­di­ği hiç­bir ye­ni ener­ji te­si­si ya­tı­rı­mı da yok­tur.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ener­ji ve­rim­li­li­ği ko­nu­su AKP dö­ne­min­de sa­de­ce bir söy­lem ola­rak kal­mış­tır. Ener­ji­nin et­kin ve ve­rim­li kul­la­nıl­ma­sıy­la il­gi­li ya­sa ta­sa­rı­sı ha­zır­lı­ğın­dan baş­ka hiç­bir ça­lış­ma ol­ma­mış­tır.

Elek­trik­te ka­yıp ve ka­çak ora­nı­nı in­dir­me ko­nu­sun­da Ba­kan­lı­ğın  bü­yük id­di­ala­rı var­dı. Ba­kan­lık bu ko­nu­da­ki id­di­ası­nı da yi­tir­miş bu­lun­mak­ta­dır. Ar­tık cid­di hiç­bir ça­lış­ma ya­pı­la­mı­yor. Oy­sa, bu ka­yıp, ka­çak mik­ta­rı 2 bin me­ga­vat­lık nük­le­er san­tra­lin yıl­lık üre­ti­mi­ne eşit­tir.

Ter­mik san­tral­le­ri­miz­de ka­pa­si­te kul­lan­ma ora­nı ge­liş­miş ül­ke­le­rin ol­duk­ça ge­ri­sin­de­dir. Ter­mik san­tral­le­re ya­pı­la­cak sa­de­ce ek ya­tı­rım­lar­la 1.000 me­ga­vat­lık bir nük­le­er san­tra­lin üre­ti­mi­ne eşit bir üre­tim sağ­la­na­bi­le­cek­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bu­gün bir nük­le­er san­tra­lin ku­rul­ma ma­li­ye­ti, ay­nı güç­te­ki ter­mik ya da hid­ro­lik san­tral­le­rin ma­li­yet­le­ri­nin yak­la­şık 2 ila 4 ka­tı ci­va­rın­da­dır. Ku­ru­luş ma­li­ye­ti, ya­tı­rım fa­iz­le­ri, amor­tis­man, ça­lış­ma­nın dur­du­rul­ma­sın­dan son­ra­ki atık­la­rın ko­run­ma­sı gi­bi gi­der­ler dik­ka­te alın­dı­ğın­da, nük­le­er san­tra­lin ki­lo­vat sa­at ba­şı­na üre­tim ma­li­ye­ti kon­van­si­yo­nel san­tral­ler­de üre­ti­len elek­trik ma­li­ye­tin­den çok da­ha yük­sek­tir. Nük­le­er san­tra­li kim ku­rar­sa kur­sun ma­li­ye­ti bu­dur.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run.

SE­DAT UZUN­BAY (De­vam­la) – Ya­kıt ba­kı­mın­dan nük­le­er san­tral­lar de dı­şa ba­ğım­lı­dır. Çün­kü, nük­le­er ya­kıt dün­ya­da bir­kaç kar­tel ta­ra­fın­dan imal edil­mek­te­dir. Stra­te­jik mad­de ol­du­ğun­dan te­mi­ni de sı­kı ku­ral­la­ra bağ­lı­dır.

Sa­yın Ba­ka­nı­mız Plan ve Büt­çe Ko­mis­yo­nun­da­ki Ba­kan­lık büt­çe gö­rüş­me­le­ri­nin bir ye­rin­de şöy­le di­yor: "Da­ha ev­vel­den sey­ret­ti­ği­miz, şi­ir­ler yaz­dı­ğı­mız su­lar bun­lar. Şı­rıl şı­rıl akan de­re­ler­den biz elek­trik üre­ti­yo­ruz."

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ba­şın­dan bu ya­na an­lat­ma­ya ça­lış­tık­la­rım­dan bir so­nuç çı­kı­yor: Su­lar hâlâ akıp gi­di­yor, Sa­yın Ba­kan da su­la­rı sey­ret­me­ye de­vam edi­yor. Kim bi­lir, bel­ki bir sü­re son­ra şi­ir de yaz­ma­ya baş­la­ya­cak­tır.

He­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Uzun­bay.

Şim­di, Zon­gul­dak Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ha­run Akın, bu­yu­run efen­dim. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

CHP GRU­BU ADI­NA HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ener­ji Ba­kan­lı­ğı büt­çe gö­rüş­me­le­rin­de Ma­den Tet­kik Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün 2007 büt­çe­si hak­kın­da Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. Yü­ce Mec­li­si say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

1935 yı­lın­da ku­rul­muş olan MTA, 1983'ten son­ra kü­re­sel eko­no­mi adı al­tın­da uy­gu­la­nan po­li­ti­ka­lar­la gü­nü­müz­de ne du­ru­ma gel­di, bak­mak is­ti­yo­ruz. Bu­gün yet­ki ve so­rum­lu­luk­la­rın bel­li ol­ma­dı­ğı MTA'da, yö­ne­ti­ci kad­ro­lar, si­ya­si yan­daş­lık ön plan­da tu­tu­la­rak dol­du­rul­muş­tur. Böl­ge mü­dür­lük­le­ri iş­lev­siz hâle gel­miş­tir. Üzü­le­rek ifa­de edi­yo­rum ki, bu­gün, MTA'da, pro­je ha­zır­la­ya­cak tek­nik ele­man bul­mak­ta zor­luk çe­ker­si­niz.

MTA'nın vaz­ge­çil­mez­le­rin­den olan son­daj ça­lış­ma­la­rı için ye­ter­li sa­yı­da ma­den mü­hen­di­si, je­olo­ji mü­hen­di­si, son­dör sa­yı­sı git­tik­çe azal­mış, özel­lik­le de son­dör sa­yı­sı 1983 yı­lın­dan gü­nü­mü­ze 130 ki­şi­ye düş­müş, bun­la­rın da yüz­de 90'ı emek­li­li­ği hak et­miş du­rum­da­dır. Bu­gün bu son­dör­ler emek­li­lik­le­ri­ni is­te­se­ler, MTA'da son­daj ça­lış­ma­la­rı so­na ere­cek, ku­rum iş­lev­siz hâle ge­le­cek­tir. Büt­çe­de ma­ki­ne alı­mı için pa­ra ay­rıl­dı­ğı­nı gö­rü­yo­ruz. An­cak ku­rum­da ma­ki­ne­le­ri kul­la­na­cak son­dör­ler, ya­ni, ope­ra­tör­ler yok. Bu­nu an­la­mak müm­kün de­ğil.

Sa­yın Ba­kan, şim­di, biz­den son­ra ko­nuş­ma­sın­da, bu­ra­da son­daj iş­le­ri­ni iha­le et­tik­le­ri­ni ve da­ha uy­gun fi­yat­la­ra yap­tır­dık­la­rı­nı söy­le­ye­bi­lir­ler. MTA'nın iha­le et­ti­ği son­daj­la­rın bir­ço­ğu ya­rı­da ka­lı­yor Sa­yın Ba­kan, fir­ma­lar bı­ra­kıp ka­çı­yor ve iha­le et­ti­ği­niz o son­da­jı bu­gün göz­den çı­kart­tı­ğı­nız MTA ku­ru­mu­nun ele­man­la­rı ta­mam­lı­yor. Es­ki­şe­hir Sa­rı­ca­ka­ya mev­ki­sin­de ya­pı­lan al­tın son­da­jı bun­la­ra sa­de­ce bir ör­nek­tir. TTK gi­bi bir ku­ru­luş bu yı­lın so­nun­da son­daj ta­le­bin­de bu­lu­nu­yor, MTA ma­ki­ne ve ekip­man yok­lu­ğu yü­zün­den ta­le­be bu­gü­ne ka­dar kar­şı­lık ve­re­mi­yor. Oy­sa­ki, bu ku­ru­luş­lar, Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti'nin bu­gün­le­re gel­me­sin­de lo­ko­mo­tif gö­re­vi yap­mış, ül­ke­mi­zin ge­le­ce­ği­nin te­mi­na­tı olan ku­ru­luş­lar­dır.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, na­sıl de­mir-çe­lik sa­vun­ma sa­na­yi­si­nin vaz­ge­çil­mez sek­tö­rü ise, taş kö­mü­rü de de­mir-çe­lik sa­na­yi­si­nin ol­maz­sa ol­ma­zı­dır. Ül­ke­miz açı­sın­dan son de­re­ce stra­te­jik öne­me sa­hip­tir. An­cak, Tür­ki­ye Taş Kö­mü­rü Ku­ru­mu da MTA gi­bi yok edil­me­ye ça­lı­şı­lı­yor.

Biz bu ger­çek­le­ri söy­le­di­ği­miz za­man Sa­yın Ba­ka­nın biz­le­re ver­di­ği ya­nı­tı siz­ler­le pay­laş­mak is­ti­yo­rum. Bu kür­sü­den söy­le­di, Zon­gul­dak'ta Ka­ra­don'da ku­yu açı­lı­şın­da tüm Zon­gul­dak hal­kı­na, Tür­ki­ye hal­kı­na söy­le­di. Ne de­di Sa­yın Ba­kan: "TTK'yı aya­ğa kal­dı­ra­ca­ğız. Do­la­yı­sıy­la, TTK aya­ğa kalk­tı­ğı za­man MTA da aya­ğa kal­ka­cak. Zon­gul­dak'ı ener­ji mer­ke­zi hâli­ne ge­ti­re­ce­ğiz. TTK'da 5 mil­yon ton kö­mür üre­te­ce­ğiz, özel sek­tör­de 4,5 mil­yon ton kö­mür üre­te­ce­ğiz. 10 bin ki­şi­ye iş imkânı sağ­la­ya­ca­ğız."

Sa­yın Ba­kan, Zon­gul­dak'ta, kö­mü­re ih­ti­ya­cı­nız ol­du­ğu­nu söy­le­di­niz ve "Bu kö­mür için ül­ke­nin mil­yar­lar­ca do­la­rı yurt dı­şı­na gi­di­yor." de­di­niz. He­pi­miz al­kış­la­dık si­zi, tüm Zon­gul­dak al­kış­la­dı. Bu­gün söy­le­dik­le­ri­ni­ze ba­kı­yo­ruz, TTK'da üre­tim 2,5 mil­yon ton­dan 1,5 mil­yon to­na düş­müş­tür. "Özel sek­tör­de 4,5 mil­yon ton kö­mür üre­te­ce­ğiz" de­se­niz, bu­gün si­ze kar­ga­lar gü­ler. 10 bin ki­şi­ye iş imkânı ne ol­du Sa­yın Ba­kan? 1.200 ki­şi üre­ti­me iş­çi al­dı­nız, te­şek­kür et­tik, bu­gün de edi­yo­ruz, ama, AKP dö­ne­min­de Ku­rum­da  ça­lı­şan per­so­nel 17 bin­di, bu­gün 10 bin­ler se­vi­ye­sin­de. Si­zin dö­ne­mi­niz­de 7 bin ki­şi bu Ku­rum­dan emek­li ol­du.

"Taş kö­mü­rü için yurt dı­şı­na tril­yon­lar­ca pa­ra ödü­yo­ruz." de­di­niz. Bu­gün bak­tı­ğı­mız­da azal­dı mı bu? Tam ter­si­ne… 1990'lı yıl­lar­da TTK asıl işi olan-de­mir çe­lik sa­na­yi­si­ne me­ta­lur­jik kö­mür üre­ti­mi 1,3 mil­yon ton­lar­dan, AKP dö­ne­min­de 300 bin ton­la­rın al­tı­na düş­müş­tür. Açın Er­de­mir Ge­nel Mü­dü­rü­ne so­run, kaç ton kö­mür alı­yor siz­den.

Er­de­mir, Kar­de­mir her yıl mil­yar­lar­ca do­lar öde­ye­rek yurt dı­şın­dan kö­mür al­mak­ta. Kö­mü­rün va­ta­nı Zon­gul­dak li­man­la­rı, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, yurt dı­şın­dan ge­len, it­hal kö­mür ta­şı­yan ge­mi­ler­le do­lup taş­mak­ta­dır. Me­se­le­nin özü bu­dur Sa­yın Ba­kan. Biz, bu me­se­le­nin bu özü­nü si­ze an­lat­ma­ya ça­lı­şı­yo­ruz. TTK ise, me­ta­lür­jik kö­mür üre­ti­min­den ne­re­dey­se vaz­geç­miş, dü­şük ka­li­te­de kö­mür üre­te­rek bu­gün 1,5 mil­yon ton­lar­da üre­tim yap­mak­ta­dır.

Asıl mal sat­ma­sı ge­re­ken Er­de­mir, Kar­de­mir yurt dı­şı­na mil­yar­lar­ca do­lar öder­ken, TTK ter­mik san­tral­le­rin pe­şi­ne düş­mek­te­dir. Sa­yın Ba­kan, üzü­le­rek söy­lü­yo­rum, TTK, ÇA­TES'e ver­di­ği kö­mü­rü de, ki­ra­ya ver­di­ği sa­ha­lar­dan al­dı­ğı kö­mür­le ye­ri­ne ge­tir­mek­te­dir.

Kı­sa­ca­sı, TTK, bu dö­nem­de, AKP dö­ne­min­de ta­şe­ron ku­rum du­ru­mu­na gel­miş­tir. As­li işi olan ha­zır­lık la­ğam­la­rı iha­le edil­di. Bu özel­leş­tir­me ça­lış­ma­la­rın­dan hiç­bir ve­rim ala­ma­dık. Bu­nun so­nun­da ka­zı işi­ni de iha­le et­ti­niz geç­ti­ği­miz haf­ta. Kö­mü­rün yı­ka­ma­sı­nın ya­pıl­dı­ğı lav­var­la­rı da iha­le et­ti­niz. Ye­ri şeh­rin mer­ke­zin­de idi, kal­dı­rıl­ma­sı­na biz de sı­cak bak­tık, ama iha­le et­ti­ği­niz mo­bil lav­var­lar, bu­gün kö­mür­le­ri yı­ka­ya­mı­yor­lar ve ku­yu baş­la­rı kö­mür­ler­le do­lu. İs­ter­se­niz ga­ze­te ilan­la­rı­nı si­ze gös­te­re­bi­li­rim. Ku­yu baş­la­rı kö­mür yı­ğın­la­rıy­la do­lu.

TTK'yı Ma­den Ka­nu­nu kap­sa­mı­na sok­tu­nuz, bü­yük iha­le­ler yap­tı­nız, ulu­sal ve ye­rel med­ya önün­de im­za tö­ren­le­ri­ni şo­va dö­nüş­tür­dü­nüz, ay­nı 17 Ara­lık'ta Kı­zı­lay'ı bay­ram ye­ri­ne çe­vir­di­ği­niz gi­bi; fa­kat, iha­le­le­ri alan fir­ma­nın bi­ri kaç­tı, te­mi­na­tı­nı yak­tı, bi­ri­nin de pek mut­lu ol­du­ğu söy­le­ne­mez Sa­yın Ba­kan.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim, ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yı­nız lüt­fen.

HA­RUN AKIN (De­vam­la) – Te­şek­kür ede­rim.

Ma­sa ba­şın­da iha­le­ler ya­pıl­dı TTK'da. Ma­sa ba­şın­da ha­ri­ta­lar­la iha­le­le­ri yap­tı­nız. Şir­ket­le­ri da­ğa ba­yı­ra sal­dı­nız, pul pa­ra­sı, mü­hür pa­ra­sı, tril­yon­la­rı git­ti. Ya­zık de­ğil mi, bu ül­ke­nin şir­ket­le­ri de­ğil mi bun­lar? Siz, Sa­yın Ba­kan, AKP İk­ti­da­rı, hem TTK'ya hem de özel iş­let­me­ci­ye yan­lış yap­mış­tır. MTA'dan na­sıl kur­tul­mak is­ti­yor­sa­nız, TTK'dan da öy­le kur­tul­mak is­ti­yor­su­nuz.

Sa­yın Ba­kan, bu­gün, sor­mak is­ti­yo­ruz: Dün­ya­nın en ün­lü Rus pet­rol de­vi, Zon­gul­dak Fil­yos böl­ge­si­ne ya­tı­rım yap­mak için -Tür­ki­ye'nin en önem­li bü­rok­rat­lar­dan EPDK Baş­ka­nı ya­nı­nız­da- di­lek­çe­si ne ol­du? Ni­ye ce­vap ver­mi­yor­su­nuz? Dün­ya­nın en ün­lü Rus pet­rol de­vi ya­tı­rım  ya­pa­cak, Ma­li­ye Ba­ka­nı da bu­ra­da büt­çe gö­rüş­me­le­rin­de "Bi­zim dö­ne­mi­miz­de, Tür­ki­ye, ya­ban­cı ya­tı­rım cen­ne­ti ol­du." de­di. Bi­ze gö­re ya­ban­cı ya­tı­rım ne, si­ze gö­re ne? Si­ze gö­re, ha­zır ku­rum­la­rı alan, ban­ka­la­rı alan, bi­ze gö­re ise ge­lip pa­ra­sı­nı ya­tı­ran, ar­sa­sı­nı alan, üre­tim ya­pan, iş imkânı sağ­la­yan ya­ban­cı ser­ma­ye…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run, ta­mam­la­yın.

HA­RUN AKIN (De­vam­la) – İş­te, bu ya­ban­cı ser­ma­ye­nin önü­nü tı­ka­dı­nız ve bu­gü­ne ka­dar da ce­vap ver­me­di­niz. Ma­ale­sef, Hyun­dai'yi ka­çır­dı­ğı­nız gi­bi Lu­ko­il de git­ti di­ye dü­şü­nü­yo­ruz.

Son ola­rak -ta­bii, de­ğer­li ar­ka­daş­lar, al­tı da­ki­ka­lık sü­re ger­çek­ten bun­la­rı an­la­ta­cak ka­dar yet­mi­yor- Sa­yın Ba­kan, Ge­nel Ma­den-İş Sen­di­ka Baş­ka­nı di­yor ki, Sa­yın Çe­tin Al­tun: "Eli­ne kaz­ma, ba­şı­na ba­ret, aya­ğı­na çiz­me, 4 bin ki­şi şu an­da Ku­rum­da kö­mür­le yüz yü­ze ge­le­cek du­rum­da." Ni­ye ku­lak ver­mi­yor­su­nuz böy­le bir çağ­rı­ya? MTA "elim­de son­dör kal­ma­dı." di­yor, du­yar­sız ka­lı­yor­su­nuz ve ül­ke­nin Ener­ji Ba­ka­nı­sı­nız. Ül­ke­mi­zin stra­te­jik zen­gin­lik­le­ri­ne sa­hip çık­tı­ğı­nı­zı söy­lü­yor­su­nuz, ama, sa­de­ce bu­ra­dan mik­ro­fon­lar­dan söy­lü­yor­su­nuz.

Bü­tün bu olum­suz tab­lo­ya rağ­men, söy­le­ne­cek çok şey ol­ma­sı­na rağ­men, MTA'nın bu­gün ko­nuş­tu­ğu­muz ve gö­rüş­tü­ğü­müz  büt­çe­si­nin yi­ne MTA ku­ru­mu­na ha­yır­lı ol­ma­sı­nı te­men­ni edi­yo­rum.

Sa­yın Ba­kan, bu ko­nuş­ma ki­tap­çı­ğı­nı­zı çok kı­sa in­ce­le­dim. El­li beş say­fa­lık bir ko­nuş­ma ha­zır­la­mış­sı­nız. TTK ile MTA bi­rer bu­çuk say­fa, ya­ni, el­li beş say­fa­lık bir Ener­ji Ba­ka­nı­nın ko­nuş­ma­sın­da iki üç say­fa­da Tür­ki­ye'nin en önem­li ku­rum­la­rı ge­çi­yor. Bu ki­tap­ta bir şey doğ­ru. Evet, Tür­ki­ye'nin ener­ji ve ma­den ya­tak­la­rı ol­du­ğu, çok de­ğer­li ya­tak­la­rı ol­du­ğu doğ­ru, ama, si­zin po­li­ti­ka­nız ve AKP İk­ti­da­rı­nın yan­lış­lı­ğı bir ger­çek­tir.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Akın.

HA­RUN AKIN (De­vam­la) – Evet, ben, büt­çe­nin tek­rar ha­yır­lı ol­ma­sı­nı te­men­ni edi­yo­rum de­ğer­li ar­ka­daş­lar ve ül­ke­mi­zin yer al­tı kay­nak­la­rı­na sa­hip çı­ka­cak, üre­tim eko­no­mi­si­ni ha­ya­ta ge­çi­re­cek ve sos­yal dev­le­ti güç­len­di­re­cek Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si ik­ti­da­ra ge­le­cek ve ül­ke­mi­ze yap­tı­ğı­nız bu tah­ri­ba­tın he­sa­bı­nı AKP İk­ti­da­rın­dan so­ra­cak­tır.

Yü­ce Mec­li­si say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Akın.

Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na, Ay­dın Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Meh­met Me­sut Özak­can. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Ar­ka­daş­lar, sü­re­mi­ze lüt­fen dik­kat ede­lim. Ge­re­ken ek sü­re­yi ve­ri­yo­rum, ye­ni bir ek sü­re is­te­me­ye­lim lüt­fen.

Bu­yu­run efen­dim.

CHP GRU­BU ADI­NA MEH­MET ME­SUT ÖZAK­CAN (Ay­dın) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı, Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 büt­çe­si üze­rin­de, Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na söz al­mış bu­lu­nu­yo­rum. He­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü, 1954 yı­lın­da çı­ka­rıl­mış 6326 sa­yı­lı Pet­rol Ka­nu­nu kap­sa­mın­da ül­ke­mi­zin ham pet­rol ve do­ğal gaz ara­ma ve üre­tim fa­ali­yet­le­ri­nin dü­zen­len­me­si, yön­len­di­ril­me­si ve de­net­len­me­si gö­re­vi­ni ye­ri­ne ge­tir­mek­te­dir.

Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­ne bu ka­nun ta­sa­rı­sıy­la çok önem­li yön­len­di­ri­ci ve dü­zen­le­yi­ci gö­rev­ler ve­ril­miş­tir. Ka­nun ta­sa­rı­sın­da Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün be­lir­ti­len bu gö­rev­le­ri­ni la­yı­kıy­la ye­ri­ne ge­ti­re­bil­me­si­ne imkân sağ­la­ya­cak şe­kil­de ge­lir­le­ri ve bu­na uy­gun özerk büt­çe ya­pı­sı be­lir­len­miş­ken gö­rev ve so­rum­lu­luk ala­nı­nın önem ve bü­yük­lü­ğü­ne uy­gun düş­me­yen sı­nır­lı bir büt­çe­ye mahkûm edil­miş­tir.

Di­ğer ta­raf­tan, uzun yıl­lar pet­rol sek­tö­rü­nü sevk ve ida­re et­miş olan ve bu­gün de yi­ne önem­li gö­rev­ler yük­le­nen Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün, ne ya­zık ki, he­nüz bir teş­ki­lat ya­sa­sı bi­le yok­tur. Ku­ru­ma, ya­ni, Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­ne 2007 büt­çe­siy­le ye­ni Pet­rol Ka­nu­nu ile ken­di­si­ne ve­ril­miş gö­rev­le­ri ger­çek­leş­ti­re­bi­le­cek mad­di bir ola­nak sağ­lan­dı­ğı­nı söy­le­mek müm­kün de­ğil­dir. Pet­ro­lün, do­ğal ga­zın ya­şa­mı­mız­da bu ka­dar önem­li yer al­dı­ğı gü­nü­müz­de Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­ne ge­re­ken öne­min ve­ril­me­si, büt­çe­den ge­rek­li öde­ne­ğin ay­rıl­ma­sı zo­run­lu bir ih­ti­yaç hâli­ne gel­miş­tir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Türk eko­no­mi­si, ca­ri açık teh­di­di ve ris­ki al­tın­da­dır. Türk eko­no­mi­si, 35 mil­yar do­lar­la dün­ya­da millî ge­li­ri­ne oran­la en yük­sek ca­ri açık ve­ren ül­ke ve eko­no­mi du­ru­mu­na gel­miş­tir. Tür­ki­ye'de eko­no­mi en ufak rüzgârdan et­ki­le­ne­cek du­rum­da.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ca­ri açık­la il­gi­li eleş­ti­ri­le­ri­mi­zi, en­di­şe­le­ri­mi­zi ifa­de et­ti­ği­miz za­man, ge­rek Sa­yın Ali Ba­ba­can Plan Büt­çe Ko­mis­yo­nun­da ge­rek­se Sa­yın Baş­ba­kan bu­ra­da geç­ti­ği­miz haf­ta yap­mış ol­duk­la­rı ko­nuş­ma­la­rın­da "it­ha­la­tın 29 mil­yar do­la­rı ener­ji" di­ye­rek san­ki ener­ji ala­nın­da­ki it­ha­lat­ta bir ma­su­mi­yet var­mış gi­bi, bir teh­li­ke söz ko­nu­su de­ğil­miş gi­bi al­gı­la­ma ve an­la­yış içe­ri­sin­de­ler.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, esa­sen, it­ha­la­tın 29 mil­yar do­lar­lık kıs­mı­nın ener­ji ala­nın­da ger­çek­leş­miş ol­ma­sı çok da­ha cid­di bir teh­li­ke, teh­dit ve risk­tir. Sa­yın Baş­ba­kan "İt­ha­lat­ta ne­yi it­hal et­ti­ği­mi­zi araş­tı­ra­cak­sı­nız? Ne­re­den ne­re­ye gel­dik ve bi­zim sa­de­ce ener­ji­ye öde­di­ği­miz pa­ra 29 mil­yar do­lar. Ar­tık il­ler, il­çe­ler do­ğal gaz­la ısın­ma­ya baş­la­dı; sa­na­yi ve tek­no­lo­ji­de do­ğal gaz kul­la­nı­lır hâle gel­di." di­ye­rek ken­di do­ğal ener­ji kay­nak­la­rı­mız ve zen­gin­lik­le­ri­miz du­rur­ken ener­ji­de na­sıl dı­şa ba­ğım­lı hâle gel­di­ği­mi­zi iti­raf et­mek­te­dir­ler.

Do­ğal gaz­da, Rus­ya'yla İran do­ğal ga­zı­na bağ­lı hâle gel­mi­şiz. Va­na­la­rın bi­ri Rus­ya'da, di­ğe­ri İran'ın elin­de. Elek­trik ener­ji­mi­zin yüz­de 46'sı çok pa­ha­lı ve hal­kı­mı­zın, ül­ke­mi­zin ya­ra­rı­na ol­ma­yan söz­leş­me­ler­le ya­pıl­mış do­ğal gaz san­tral­le­rin­den üre­ti­li­yor. OECD ül­ke­le­ri için­de, sa­na­yi­de, İtal­ya ve Ja­pon­ya'dan son­ra en pa­ha­lı elek­trik ener­ji­si­ni kul­la­nan 3'ün­cü ül­ke­yiz. Sa­yın Ba­kan, 11,70 sent olan ko­nut­lar­da­ki elek­trik fi­ya­tı­na uzun sü­re­dir zam yap­ma­ya­rak her gün, her eve üç beş ek­mek ve­ri­yor­muş gi­bi eko­no­mi sağ­la­dık­la­rı­nı ifa­de edi­yor idi. Öy­le sa­nı­yo­rum ki büt­çe gö­rüş­me­le­rin­den son­ra önü­müz­de­ki haf­ta­lar­da ya da ay­lar­da ya­pa­cak­la­rı elek­trik zam­mıy­la, ver­dik­le­ri ek­mek­le­ri de kat­la­ya­rak ge­ri ala­cak­lar­dır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ener­ji ala­nın­da ya­şa­nan so­run­lar, yol­suz­luk­lar ve soy­gun­lar de­vam edi­yor. Sa­yın Ba­kan "Çö­züm bul­mak gö­re­vi­miz, ama, biz, bu so­run­la­rı ku­ca­ğı­mız­da bul­duk." di­yor. Dört yıl­dan be­ri, so­run­lar ku­cak­ta ta­şı­nı­yor. Yol­suz­luk­lar ve soy­gun­lar, AKP İk­ti­da­rın­da kat­la­na­rak de­vam edi­yor.

Akar­ya­kıt ka­çak­çı­lı­ğıy­la il­gi­li Mec­lis araş­tır­ma ko­mis­yo­nu­nun 3 mil­yar do­lar­lık ver­gi ge­li­ri kay­bı­na se­bep olan 8,5 mil­yar do­lar­lık akar­ya­kıt ka­çak­çı­lı­ğıy­la il­gi­li tes­pit­le­ri içe­ren ra­por, Sa­yış­tay ve Cum­hur­baş­kan­lı­ğı Yük­sek De­net­le­me Ku­ru­lu­nun mil­yar­lar­ca do­lar ka­mu za­ra­rı­na se­bep olan yol­suz­luk­lar­la il­gi­li ener­ji ra­por­la­rı, AKP İk­ti­da­rı dö­ne­min­de, ar­şiv­ler­de toz­lan­ma­ya terk edil­miş ve üs­tü ör­tül­müş ola­rak du­ru­yor.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bu yol­suz­luk­la­rın üze­ri­ne gi­dil­me­di­ği sü­re­ce, bu yol­suz­luk­lar ön­len­me­di­ği sü­re­ce, Tür­ki­ye eko­no­mi­si­nin, Tür­ki­ye'nin dü­zel­me­si müm­kün de­ğil­dir.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim, ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yın.

MEH­MET ME­SUT ÖZAK­CAN (De­vam­la) – Bu ko­nu­da ge­re­ken has­sa­si­ye­tin gös­te­ril­me­si­ni, Mec­lis Baş­ka­nı­mız­dan da geç­ti­ği­miz sü­re için­de bir­çok kez di­le­dik. Sa­yış­tay ra­por­la­rı­nı, se­kiz sa­at, Plan Büt­çe Ko­mis­yo­nun­da, Sa­yış­ta­yın uz­man­la­rı, Ko­mis­yo­nu­mu­za bri­fing ve­re­rek tüm Ko­mis­yon üye­le­ri­mi­zi bil­gi­len­dir­di­ler. O se­kiz sa­at­lik ay­rın­tı­la­rıy­la dö­kü­mü ya­pı­lıp bil­gi su­nu­lan ra­por­lar, Mec­lis Baş­kan­lı­ğı­mı­za su­nul­du.

Ben, şu an­da­ki Sa­yın Mec­lis Baş­kan Ve­ki­li­mi­ze de bu­nun han­gi aşa­ma­da ol­du­ğu­nu, ne ya­pıl­dı­ğı­nı sor­du­ğum­da "Mec­lis İç Tü­zü­ğü'nün mü­sa­it ol­ma­dı­ğı­nı, ya­pı­la­bi­le­cek bir şe­yin ol­ma­dı­ğı­nı" ifa­de et­ti­ler. Ge­re­ki­yor­sa, Mec­lis İç Tü­zü­ğü de de­ğiş­ti­ri­lir, bu yol­suz­luk­la­rın, bu soy­gun­la­rın üze­ri­ne gi­di­lir.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Sa­yın Özak­can, ek sü­re­niz de ta­mam­lan­dı, ben ri­ca edi­yo­rum son cüm­le­niz…

MEH­MET ME­SUT ÖZAK­CAN (De­vam­la) – İz­ni­niz­le Sa­yın Baş­ka­nım, bi­ti­ri­yo­rum.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mız, ge­çen haf­ta yap­tık­la­rı ko­nuş­ma içe­ri­sin­de Çi­ne Ba­ra­jı'ndan söz et­ti­ler, "Çi­ne Ba­ra­jı'nda pro­je de­ği­şik­li­ğiy­le 350 mil­yon do­lar ta­sar­ruf sağ­la­dık, bun­lar az pa­ray­la da­ha çok, da­ha ve­rim­li, da­ha ka­li­te­li iş yap­ma­mı­za da­ir sa­de­ce bir­kaç ör­nek­tir." de­di­ler.

De­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, bu doğ­ru bir açık­la­ma de­ğil. Eğer, bi­le­rek söy­le­ni­yor ise kuy­ruk­lu ya­lan. El­bet­te ba­raj ya­pı­mın­da bir iki önem­li pro­je de­ği­şik­li­ği ya­pıl­mış, ama, en­jek­si­yon met­ra­jı ve sa­yı­sı dü­şü­rül­müş, elek­trik san­tra­li­nin se­vi­ye­si 5 met­re yük­sel­til­miş, bun­dan do­la­yı 15 mil­yon do­lar­lık bir ta­sar­ruf sağ­lan­mış, ama, üre­ti­le­cek olan ener­ji­nin azal­ma­sın­dan do­la­yı da 100 mil­yon do­lar­lık bir ka­yıp söz ko­nu­su. Ya­ni, 400 mil­yon do­lar dü­ze­yin­de bir har­ca­ma ile bi­te­cek olan ba­raj­da pro­je de­ği­şik­li­ğiy­le 350 mil­yon do­lar­lık bir ta­sar­ruf sağ­la­nıl­dı­ğı­nın id­dia edil­me­si­ne inan­mak, el­bet­te, ko­nu­yu ya­kın­dan ta­kip eden hiç kim­se için müm­kün de­ğil­dir.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım; bu­nu da bil­gi­le­ri­ni­ze ve dik­kat­le­ri­ni­ze su­na­rak, 2007 ma­li yı­lı büt­çe­mi­zin ül­ke­mi­ze ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­le­ye­rek, te­şek­kür edi­yor, say­gı­la­rı­mı su­nu­yo­rum. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Özak­can.

Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na son ko­nuş­ma­cı, Is­par­ta Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Mev­lüt Coş­ku­ner.

Bu­yu­run efen­dim. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

CHP GRU­BU ADI­NA MEV­LÜT COŞ­KU­NER (Is­par­ta) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı çer­çe­ve­sin­de Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü hak­kın­da Cum­hu­ri­yet Halk Par­ti­si Gru­bu adı­na gö­rüş­le­ri­mi be­lirt­mek üze­re söz al­mış bu­lun­mak­ta­yım. Yü­ce Mec­li­si­ni­zi say­gıy­la se­lam­la­rım.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, 21'in­ci yüz­yı­lın dün­ya­sın­da bir­çok po­li­ti­ka ara­cı ve ak­tö­rü de­ğiş­mek­te ve ge­liş­mek­te­dir. Ki­mi un­sur­lar ya­pı­sal bir dö­nü­şüm ge­çi­rir­ken, ki­mi un­sur­la­rın da or­ta­dan kalk­tı­ğı­nı be­lirt­mek ha­ta ol­ma­ya­cak­tır. An­cak bu de­ği­şim­le­re kar­şın, ba­zı öge­ler her dö­nem­de ol­du­ğu gi­bi var­lık­la­rı­nı gü­nü­müz­de de sür­dür­mek­te­dir­ler. Bu se­bep­ten do­la­yı, söz ko­nu­su un­sur­la­rın üze­ri­ne da­ha faz­la eğil­mek, po­li­ti­ka ko­yu­cu öz­ne­nin en te­mel gö­rev­le­rin­den bir ta­ne­si­dir.

Bu çer­çe­ve­de bak­tı­ğı­mız­da ulu­sal su po­li­ti­ka­sı da ay­nı ni­te­lik­le­ri ba­rın­dır­mak­ta­dır. Ül­ke­mi­zin ku­rul­du­ğu ilk za­man­lar­dan bu­gün­le­re ka­dar su­la­rın yö­ne­ti­mi öne­mi­ni ko­ru­muş ve bu öne­mi kav­ra­dı­ğı­mız her dö­nem, ül­ke­mi­zin ya­ra­rı­na po­li­ti­ka­lar or­ta­ya ko­nul­muş­tur. An­cak, gü­nü­müz­de özel­lik­le de 58 ve 59'un­cu Hükûmet dö­nem­le­rin­de söz ko­nu­su po­li­ti­ka­la­rın isa­bet­li ve ve­rim­li bi­çim­de yü­rü­tül­dü­ğü­nü id­dia et­mek  pek müm­kün de­ğil­dir. Bu du­ru­mun en te­mel gös­ter­ge­le­rin­den bir ta­ne­si, bu­gün üze­rin­de ko­nuş­tu­ğu­muz büt­çe ra­kam­la­rı­dır.

Bi­lin­di­ği üze­re, Dev­let Su İş­le­ri ge­nel iti­ba­rıy­la su po­li­ti­ka­sı ve bu­nun ya­nı sı­ra ener­ji po­li­ti­ka­sı ala­nın­da fa­ali­yet gös­te­ren bir ku­rum­dur. Ku­rum ya­tı­rım­la­rı­nın ka­mu ya­tı­rım har­ca­ma­la­rı­nın ta­rım sek­tö­rü ala­nın­da ya­pı­lan­lar ara­sın­da pa­yı yüz­de 71'dir. Ener­ji sek­tö­rün­de bu oran yüz­de 50'le­re ge­ri­le­mek­te­dir. DSİ'nin, 2007 yı­lı büt­çe öde­nek­le­ri tek­lif­le­ri içe­ri­sin­de top­lam pa­yı yüz­de 3 ci­va­rın­da­dır. 2006 yı­lı­na gö­re ise bu öde­nek­ler­de yüz­de 4,4'lük bir ar­tış söz ko­nu­su­dur. Ül­ke­miz­de enf­las­yon ora­nı göz önü­ne alı­na­cak olur­sa bu ba­kım­dan DSİ'ye ay­rı­lan öde­nek­le­rin re­el ola­rak azal­dı­ğı­nı gör­mek­te­yiz.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, baş­ta ifa­de et­ti­ği­miz şe­kil­de ha­ya­ti öne­mi olan bir alan­da öde­nek­le­rin re­el ola­rak azal­ma­sı önem­li bir so­run­dur. Bu du­rum, ka­nım­ca Hükûme­tin su ve ener­ji po­li­ti­ka­sı­na ne de­re­ce önem ver­di­ği­ni göz­ler önü­ne ser­mek­te­dir, çün­kü, sem­bo­lik bir büt­çe öde­ne­ğiy­le, an­cak sem­bo­lik hiz­met­ler ye­ri­ne ge­ti­ri­lir.

As­lın­da Hükûme­tin unut­tu­ğu şey ka­nım­ca ka­mu hiz­me­ti ve pi­ya­sa hiz­me­ti ay­rı­mı­dır. Biz­ler, za­ten Sa­yın Baş­ba­ka­nın pi­ya­sa­ya ne ka­dar önem ver­di­ği­ni bi­li­yo­ruz. Ül­ke­miz­de ne za­man önem­li bir du­rum ol­sa, teh­li­ke­li bir ge­liş­me ya­şan­sa, Baş­ba­kan ön­ce "pi­ya­sa­lar et­ki­le­nir" söy­le­miy­le kar­şı­mı­za çı­kı­yor. Oy­sa biz bi­li­yo­ruz ki, bu "pi­ya­sa­lar" de­ni­len şey son de­re­ce kı­rıl­gan bir ol­gu­dur. Ül­ke­ye çek­mek için ça­ba sarf et­ti­ği­miz ya­ban­cı ya­tı­rım­cı ca­nı sı­kıl­dı­ğı za­man pa­ra­sı­nı alır, çe­ker gi­der, ama, biz­ler de yi­ne "pi­ya­sa et­ki­le­nir" di­ye söy­lem­le­ri­mi­ze de­vam ede­riz.

Ta­bii ki, bu "pi­ya­sa­lar" söy­le­mi­nin kar­şı­sın­da bir de "ka­mu hiz­me­ti" söy­le­mi var­dır. Ka­mu hiz­me­ti, fay­da­sı bö­lü­ne­me­yen, tüm top­lu­mun ya­ra­rı­na su­nul­muş ve dev­le­tin as­li gö­rev­le­rin­den sa­yı­lan hiz­met­le­re ve­ri­len ad­dır. Do­la­yı­sıy­la, ka­mu hiz­me­ti ola­rak sa­yı­lan hiç­bir hiz­met, pi­ya­sa, özel çı­kar­la­rın ya­rış­tı­ğı or­tam­la­ra bı­ra­kı­la­maz, çün­kü, bu­ra­da ka­mu çı­ka­rı var­dır, halk çı­ka­rı var­dır ve ol­ma­lı­dır.

İş­te, bu­gün, bu­ra­da DSİ'nin büt­çe­si çer­çe­ve­sin­de tar­tış­tı­ğı­mız su ve ener­ji po­li­ti­ka­sı da bu çer­çe­ve­de de­ğer­len­di­ril­me­si ge­re­ken bir ni­te­lik arz et­mek­te­dir. Bu po­li­ti­ka­lar, ka­mu hiz­me­ti ola­rak de­ğer­len­di­ril­me­li ve ka­mu­sal usul ve yet­ki ku­ral­la­rı­na gö­re ha­ya­ta ge­çi­ril­me­li­dir. Oy­sa, bu Hükûmet dö­ne­min­de ba­zı uy­gu­la­ma­lar, ik­ti­da­rın su ve ener­ji po­li­ti­ka­la­rı­na bi­zim bak­tı­ğı­mız gi­bi bak­ma­dı­ğı­nı gös­ter­mek­te­dir.

Sa­yın Ba­kan DSİ'nin ya­rım ka­lan ya­tı­rım pro­je­le­riy­le il­gi­li ola­rak, gi­ri­şim­ci­le­re açı­lan pro­je­ler­le bu iş­le­rin ya­pı­la­ca­ğı ve ser­best pi­ya­sa usul­le­riy­le ya­tı­rım iş­le­ri­ni çö­ze­ce­ği­ni be­lirt­miş­tir. Bu du­rum, isa­bet­li bir ter­cih gös­ter­ge­si de­ğil­dir.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, 1980 son­ra­sı, özel­lik­le de ye­ni sağ, bü­tün bu po­li­ti­ka­la­rı de­ne­miş, dev­le­ti sa­de­ce sa­vun­ma ve ada­let te­mel­li iş­ler­le uğ­ra­şan ay­gıt hâli­ne ge­tir­me­ye ça­lış­mış­tır. Ama, unu­tu­lan bir kav­ram var­dı, o da ka­mu ya­ra­rıy­dı. İş­te bu ka­mu ya­ra­rı ge­re­ği, bu tip iş­ler özel sek­tö­re bı­ra­kı­la­maz ve bı­ra­kıl­ma­ma­lı­dır. Su ve ener­ji po­li­ti­ka­sı, kla­sik ema­net usu­lüy­le ve biz­zat dev­let ta­ra­fın­dan ka­mu­sal yet­ki ve usul­le­re gö­re ta­mam­lan­ma­sı ge­re­ken iş­ler­dir. Onun için, bu yan­lış­tan bir an ön­ce dö­nül­me­li­dir. As­lın­da, bu yan­lış­lık, Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si­nin si­ya­set fel­se­fe­siy­le uyum­suz­luk oluş­tur­ma­mak­ta­dır. Çün­kü, bu an­la­yı­şa gö­re, su po­li­ti­ka­sı, ta­le­be gö­re be­lir­len­mek­te­dir. Ya­ni, kü­re­sel­leş­me­nin, bir an­la­yı­şın yan­sı­ma­sı ola­rak top­lum­sal mu­ta­ba­ka­tın ta­lep et­ti­ği bir arz da de­ğil­dir.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

MEV­LÜT COŞ­KU­NER (De­vam­la) – Bi­raz ön­ce, ka­mu hiz­me­ti bah­si çer­çe­ve­sin­de de ifa­de et­tim; su yö­ne­ti­mi, ki­şi­sel ta­lep­ler­den oluş­ma­ma­lı­dır. Bu Mec­lis­te sık­lık­la ifa­de et­ti­ği­niz ve yö­ne­tim re­for­mu adı al­tın­da sun­ma­ya ça­lış­tı­ğı­nız ye­rel­leş­me dü­şün­ce­siy­le bu iş­ler yü­rü­mez, çün­kü, top­lum­sal ba­ka­mı­yo­ruz de­mek­tir. Oy­sa, ge­le­cek­te su po­li­ti­ka­mı­zın na­sıl şe­kil­le­ne­ce­ği yö­nün­de bi­raz ka­fa yo­rul­du­ğun­da, kar­şı­mı­za ABD'nin ger­çek­le­ri de çı­ka­cak­tır ve bu­nu, Tür­ki­ye ger­çe­ğiy­le uyuş­tur­mak ge­re­kir.

Sa­yın Ba­kan, bir ta­rih, bu­ra­da "Teo­rik ola­rak söz et­tik ve çö­züm öne­ri­le­ri sun­duk." de­di. An­cak, pra­tik­te de hiç­bir şey gül­lük gü­lis­tan­lık de­ğil­dir. Ba­kın, he­men her haf­ta, böl­gem olan Is­par­ta'ya git­mek­te­yim. Is­par­ta'da, bu ko­nu­da ger­çek­ten ya­tı­rım­lar ya­pıl­mış, ama, 60 bin hek­tar ta­rım ara­zi­si­nin sa­de­ce 17 bin hek­ta­rı su­lan­mak­ta­dır.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı

BAŞ­KAN – Efen­dim, son cüm­le­ni­zi ri­ca edi­yo­rum.

Bu­yu­run.

MEV­LÜT COŞ­KU­NER (De­vam­la) – Bağ­lı­yo­rum.

Bu­nun öne­mi­ni kav­ra­mak he­pi­ni­zin gö­re­vi­dir di­ye dü­şü­nü­yo­rum.

Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; po­li­ti­ka an­la­yı­şı kay­nak­lı bu so­run­la­rın ya­nı sı­ra, bu­gün büt­çe­si­ni gö­rüş­tü­ğü­müz Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü ida­ri açı­dan da so­run­lu bir ya­pı arz et­mek­te­dir. Muğ­la Mil­let­ve­ki­li­miz Sa­yın Gü­rol Er­gin'in Plan ve Büt­çe Ko­mis­yo­nun­da di­le ge­tir­di­ği bir nok­ta­yı da bu­ra­dan ye­ni­le­mek is­ti­yo­rum. AKP İk­ti­da­rın­da, Dev­let Su İş­le­rin­de 25 böl­ge mü­dü­rü­nün ta­ma­mı gö­rev­den alın­mış­tır. Bun­la­rın hiç­bi­ri­si hiz­me­te uy­gun de­ğil mi­dir? Hiç­bi­ri­si li­ya­kat sa­hi­bi de­ğil mi­dir? Öte yan­dan, da­ire baş­kan­la­rı­nın 13 ta­ne­si, şu­be mü­dür­le­ri­nin 390 ta­ne­si gö­rev­den alın­mış­tır. Ay­rı­ca, ku­rum­da gö­rev­li 192 mü­hen­dis de yer de­ğiş­tir­miş­tir. Bu an­la­yış­la ne­re­ye gö­tü­re­ce­ği­ni­zi me­rak et­ti­ği­miz Tür­ki­ye'yi bir kez da­ha göz­den ge­çi­rin di­yo­rum ve bu dü­şün­ce­ler­le, son bir kez ola­rak Ka­bi­ne men­su­bu ar­ka­daş­la­rı­ma tel­kin­de bu­lun­mak üze­re, 2007 Dev­let Su İş­le­ri büt­çe­si­nin bü­tün olum­suz­luk­la­ra rağ­men iyi geç­me­si­ni di­li­yo­rum, iyi do­ğum yap­ma­sı­nı di­li­yo­rum.

Yü­ce Mec­li­si tek­rar say­gı­lar­la se­lam­lı­yo­rum. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Coş­ku­ner.

Si­ya­si par­ti grup­la­rı adı­na ko­nuş­ma­lar ta­mam­lan­mış­tır.

Şah­sı adı­na, leh­te ol­mak üze­re Kay­se­ri Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Ta­ner Yıl­dız. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Sa­yın Yıl­dız, sü­re­niz on da­ki­ka.

TA­NER YIL­DIZ (Kay­se­ri) – Sa­yın Baş­ka­nım, de­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım; ben de yü­ce he­ye­ti­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

Ta­bii, dik­kat edi­yo­rum, ya­ni, si­ya­si is­tik­rar­dan fi­lan hiç bah­se­den yok. Ar­ka­daş­la­rı­mız gü­zel gü­zel an­la­tı­yor­lar ama, bir ül­ke­de­ki… Bu top­lan­tı­yı beş yıl ön­ce yap­mış ol­say­dık, bi­zim, bı­ra­kın ener­ji­yi, baş­ka sek­tö­rü, di­ğer sek­tör­le­ri, bel­ki de tek bah­se­de­ce­ği­miz bu ül­ke­nin teh­di­di si­ya­si is­tik­rar ola­cak­tı. Pe­ki, beş yıl ön­ce teh­dit olan si­ya­si is­tik­rar bu­gün bu ül­ke­nin avan­ta­jı, bu ül­ke­nin fır­sa­tı ol­maz mı? Ni­ye ko­nu­ya böy­le yak­laş­mı­yo­ruz?

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Onu siz ya­pa­cak­sı­nız…

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – Ta­bii, iş­te, on­la­rı an­la­ta­ca­ğım şim­di.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ta­mam…

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – Beş yıl ön­ce bir ban­ka­cı­lık sek­tö­rün­de­ki, ban­ka sek­tö­rü­nün içe­ri­sin­de­ki bi­ri­si bu ka­dar bü­yü­ye­bi­le­ce­ği­ni tah­min ede­bi­li­yor muy­du?

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Sa­yın Mil­let­ve­ki­li, beş yıl ön­ce sen kırk beş ya­şın­day­dın, bu­gün el­li ya­şın­da­sın.

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – İş­te şim­di, ba­kın…

BAŞ­KAN – Sa­yın Yıl­dız, siz ken­di gö­rüş­le­ri­ni­zi Ge­nel Ku­ru­la an­la­tın efen­dim; bu­yu­run.

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – … arz gü­ven­li­ği de ol­sun, bü­yü­me de ol­sun, ya­tı­rım da ol­sun, hep­si bun­la­rın si­ya­si is­tik­ra­rın şem­si­ye­si al­tın­da ya­pıl­mak du­ru­mun­da­dır.

Ba­kın, 19/9/2001 ta­rih­li bir ya­zı ak­ta­ra­ca­ğım. "Bir­leş­miş Mil­let­ler Ti­ca­ret ve Kal­kın­ma Ör­gü­tü…"

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Ba­kı­la­cak hâli­niz kal­ma­dı.

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – Sa­yın Mil­let­ve­ki­lim, bak, işi­ni­ze gel­me­ye­bi­lir, ama, bak, bu­ra­yı din­le­yin lüt­fen.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Din­li­yo­ruz, din­li­yo­ruz Sa­yın Ve­ki­lim.

NA­İL KA­MA­CI (An­tal­ya) – Ya kar­de­şim, din­le­mek zo­run­da mı­yız?

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – "Ti­ca­ret ve Kal­kın­ma Ör­gü­tü (UNC­TAD) ta­ra­fın­dan ha­zır­la­nan Dün­ya Ya­tı­rım Ra­po­ru'na gö­re An­go­la, Slo­vak­ya, Vi­et­nam gi­bi ül­ke­ler Tür­ki­ye'nin 2 ka­tı ya­ban­cı ser­ma­ye­yi çe­ker­ken, bu yıl ilk kez uy­gu­la­nan doğ­ru­dan ya­tı­rım en­dek­si­ne gö­re, Ugan­da, Zim­bab­ve, Be­nin, Bur­ki­na Fa­so bi­le, per­for­man­sı iti­ba­rıy­la Tür­ki­ye'den da­ha iyi bu­lun­du." 19/9/2001. "1,3 tril­yon do­lar­lık ulus­la­ra­ra­sı ser­ma­ye­nin, yü­zen ser­ma­ye­nin an­cak 982 mil­yon do­la­rı­nı Tür­ki­ye çe­ke­bil­di." De­vam edi­yor ra­por; Tür­ki­ye'nin ya­ban­cı ser­ma­ye ko­nu­sun­da Mek­si­ka, Bre­zil­ya gi­bi ül­ke­le­rin bu­lun­du­ğu bi­rin­ci li­gi bı­ra­kıp, Po­lon­ya, Ro­man­ya gi­bi ül­ke­le­rin de bu­lun­du­ğu ikin­ci lig­den bi­le düş­tü­ğü­nü be­lir­ten Ya­ban­cı Ser­ma­ye Der­ne­ği, Tür­ki­ye'nin ya­ban­cı ser­ma­ye­yi is­te­yip is­te­me­di­ği­ne ka­rar ver­me­si ge­rek­ti­ği­ni ko­nuş­tu, bu­nu be­lirt­ti, di­yor.

De­ğer­li ar­ka­daş­lar…

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Ne ka­dar ya­ban­cı ser­ma­ye ge­tir­di­niz?

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – Ne ka­dar ya­ban­cı ser­ma­ye? Onu ak­ta­ra­yım o za­man: Tür­ki­ye'nin beş yıl içe­ri­sin­de, özel­lik­le top­lam sa­bit ser­ma­ye ya­tı­rım­la­rı, ka­mu ar­tı özel sek­tör ola­rak 2001 yı­lın­da -mil­yar YTL ola­rak söy­le­ye­ce­ğim- 11,1 mil­yar YTL'den 27,83 mil­yar YTL'ye ka­mu­da, 22,4 mil­yar YTL'den 93,3 mil­yar YTL'ye de özel sek­tör­de geç­ti­ği­ni söy­le­mek du­ru­mun­da­yız.

HÜ­SE­YİN ÖZ­CAN (Mer­sin) – Ener­ji­ye gel, ener­ji­ye!

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – Ener­ji­ye de ge­li­yo­rum. Ka­mu ar­tı özel sek­tör sa­bit ser­ma­ye ya­tı­rım­la­rın­da, ka­mu­da, Hükûme­ti­miz ener­ji sek­tö­rün­de­ki ser­best­leş­me­yi dik­ka­te ala­rak yüz­de 2,6 kü­çül­müş­tür. Özel sek­tör ise, bu­nun ye­ri­ne, ka­de­me­li ola­rak mon­te edi­le­cek bir ya­tı­rım ağı kur­ma­ya ha­zır­lan­mak­ta­dır. Evet, bu­ra­da bir kı­sım ge­cik­me­ler stra­te­ji bel­ge­si­ne gö­re de ol­muş ola­bi­lir. Ama, özel­lik­le ya­ban­cı ser­ma­ye­nin Tür­ki­ye'ye çe­kil­me­si… Çün­kü, bü­yü­me hız­la­rı­nı dik­ka­te al­dı­ğı­mız­da, dün­ya bü­yü­yor; ge­liş­mek­te olan ül­ke­ler yüz­de 7,2; ge­liş­miş ül­ke­ler­de yüz­de 2,9; or­ta­la­ma dün­ya yüz­de 4,9 bü­yü­yor. Tür­ki­ye bu­nun da­ha üze­rin­de, bi­li­yor­su­nuz. Elek­trik ve ener­ji sek­tö­rün­de­ki bü­yü­me­yi 1,5 ile çar­par­sak 7,5-8'lik bir bü­yü­me­ye kar­şı ge­len bir ya­tı­rı­mın dü­zen­len­me­si la­zım. Ra­kam­lar bu­nu gös­te­ri­yor.

Şim­di, pe­ki, Tür­ki­ye'ye ge­len ulus­la­ra­ra­sı ser­ma­ye Tür­ki­ye'nin bü­yü­me hı­zın­dan da­ha bü­yük ol­du­ğu için böy­le bir ser­ma­ye­ye ih­ti­ya­cı­mız var, bun­da mu­ta­bı­kız. Ve Tür­ki­ye'ye ge­len ya­ban­cı ser­ma­ye­nin ge­li­şin­de de bir sı­kın­tı yok, ra­kam­lar da bu­nu gös­te­ri­yor.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sı­cak pa­ra…

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – De­mek ki, bi­zim ener­ji sek­tö­rün­de­ki dü­zen­le­di­ği­miz ka­nu­ni mev­zu­at­lar­da da bir sı­kın­tı yok. İkin­cil mev­zu­at­lar da EPDK ta­ra­fın­dan dü­zen­le­ni­yor.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ni­ye ya­tı­rım yok?

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – Do­la­yı­sıy­la, gel­mek is­te­di­ğim nok­ta şu: Özel sek­tör ve ka­mu­nun ya­pa­ca­ğı ya­tı­rım­lar­la ala­ka­lı kârı ma­kul oran­lar­da bö­lüş­me­si la­zım. Geç­miş yıl­lar­da ol­du­ğu gi­bi, özel sek­tö­rün, ka­mu­nun bü­yük oran­da pay­la­şa­ca­ğı kârı ken­di üze­ri­ne al­ma­sıy­la be­ra­ber sür­dü­rü­le­mez bir pay­la­şım ol­muş­tu. Şu an­da bun­la­rın dü­zen­len­me­si­nin mut­la­ka ta­bii ki Ba­kan­lı­ğı­mız ta­ra­fın­dan ya­pı­lı­yor ol­ma­sı la­zım.

Ül­ke­mi­zin önem­li bir avan­ta­jı var. O da, AB mü­za­ke­re­le­rin­de bir kı­sım baş­lık­lar as­kı­ya alın­mış ola­bi­lir, ba­zı de­za­van­taj­lı du­rum­lar or­ta­ya çık­mış ola­bi­lir.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – AB'ye gir­me, çı­ka­maz­sın!

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – Ama, ben si­ze önem­li bir şey söy­le­ye­yim: AB po­li­ti­ka­sın­da özel­lik­le ener­ji sek­tö­rü­nün avan­ta­jı­nı ül­ke­miz faz­la­sıy­la kul­lan­mak du­ru­mun­da­dır. Bu­ra­da sek­tör­de de­ği­şen, sırf Tür­ki­ye'de­ki po­li­ti­ka­lar de­ğil­dir. Ener­ji sek­tö­rü bir de­ği­şim içe­ri­sin­de­dir. Ka­mu ağır­lık­lı sek­tör, ye­ri­ni özel sek­tö­re bı­rak­mak du­ru­mun­da­dır. Bu de­ği­şi­min son de­re­ce iti­na­lı bir şe­kil­de dü­zen­len­me­si la­zım.

Dik­kat edin, AB ta­ra­fın­dan ya­yım­la­nan Ye­şil Ki­tap'ın ana stra­te­ji­sin­de de bir de­ğiş­me var­dır. O da, özel­lik­le…Me­se­la çev­re, ye­ri­ni ener­ji ve­rim­li­li­ği­ne bı­rak­mış­tır. Pe­ki, Pu­tin ile Uk­ray­na'nın ge­çen yıl içe­ri­sin­de­ki kri­zi, han­gi nok­ta­ya ge­tir­miş­tir? Ulus­la­ra­ra­sı Ener­ji Ajan­sı­nın da­hi bir kı­sım ve­ri­le­ri de­ğiş­miş­tir. For­bes'te­ki sı­ra­la­ma bi­le de­ğiş­miş­tir. Bu­gün, Gas­prom, 65 mil­yar do­lar­lık kârı­nı açık­la­dı­ğı an­da For­bes'in sı­ra­la­ma­sı de­ğiş­miş­tir.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ve­ki­lim, kârı­nı boş ver, An­ka­ra'nın Dik­men'in­de her gün elek­trik ke­si­li­yor.

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – Bu ne­re­ye gel­miş­tir? Me­se­la, Ulus­la­ra­ra­sı Ener­ji Ajan­sı, şu an­da nük­le­eri da­ha ön pla­na çı­kar­mış­tır. Hâlbu­ki do­ğal gaz da­ha ön plan­da idi. Ya­ni, güç den­ge­siy­le ener­ji den­ge­si­nin ör­tüş­me­ye ça­lış­tı­ğı bu or­tam­da, Tür­ki­ye bü­tün di­na­mik­li­ği­ni hem si­ya­se­ten hem de ener­ji sek­tö­rün­de gös­ter­mek du­ru­mun­da­dır. Ana stra­te­ji de­ğiş­me­mek­te­dir, o da, bu ül­ke se­çi­mi­ni yap­mış­tır. Ül­ke, ener­ji sek­tö­rün­de ser­best­leş­me­yi ter­cih et­miş­tir, ka­bul et­miş­tir, bu de­ği­şi­mi dü­zen­le­mek du­ru­mun­da­dır.

Ta­bii ki, arz gü­ven­li­ği çok önem­li­dir. Ge­liş­mek­te, bü­yü­mek­te olan bir ül­ke­yiz. İt­hal ener­ji ora­nı­mız yük­sek­tir, yer­li kay­nak po­tan­si­ye­li­miz var­dır; an­cak stra­te­jik olan ve ay­nı za­man­da he­men he­men je­opo­li­tik ve je­os­tra­te­jik öne­mi ne­de­niy­le de bi­zim bu avan­ta­jı kul­lan­ma­mız la­zım. Do­ğu-ba­tı ve ku­zey-gü­ney ener­ji ko­ri­do­run­da ya­pa­cak­la­rı­mız son de­re­ce net bir şe­kil­de ak­ta­rıl­mış­tır.

Av­ru­pa Bir­li­ği ül­ke­le­ri­nin 2007 gaz ih­ti­ya­cı 561 mil­yar met­re küp­tür. 2020 yı­lın­da 800 mil­yar met­re kü­pe çı­ka­cak­tır bu ih­ti­yaç. Tür­ki­ye'de 2020'de­ki gaz ih­ti­ya­cı 50 mil­yar met­re küp ci­va­rın­da ve Tür­ki­ye üze­rin­den Av­ru­pa Bir­li­ği­ne ak­ta­rı­la­bi­le­cek gaz mik­ta­rı ise 100 mil­yar met­re küp ci­va­rın­da­dır. Bi­li­yor­su­nuz, Av­ru­pa Bir­li­ği­nin en bü­yük te­da­rik­çi­si olan Nor­veç'te şu an­da 85 mil­yar met­re küp/yıl­la üre­tim ya­pıl­mak­ta­dır, ama bu­na rağ­men Av­ru­pa Bir­li­ği, ay­nen biz­de­ki gi­bi, ener­ji çe­şit­le­me­si­ne git­mek is­te­mek­te­dir.

Rus­ya bu­gün Av­ru­pa Bir­li­ği­ne 155 mil­yar met­re­küp ver­mek­te­dir. Bu, ay­nı za­man­da ver­miş ol­ma­sı­na rağ­men bir teh­dit un­su­ru ola­rak gö­rül­mek­te­dir. Çün­kü, bu­ra­da ulus­la­ra­ra­sı stra­te­ji­ler, ar­tık, ül­ke­le­rin si­ya­si ter­cih­le­ri ener­ji­den ba­ğım­sız dü­şü­nü­le­me­mek­te­dir. O yüz­den, bi­zim üze­rin­de ça­lış­tı­ğı­mız Na­bu­ko Pro­je­si­nin -Avus­tur­ya dâhil beş ül­ke­yi il­gi­len­dir­mek­te­dir. Kı­sa kı­sa ge­çi­yo­rum- Şah­de­niz Pro­je­si­nin, özel­lik­le Gü­ney Av­ru­pa ül­ke­le­ri­ni, Ak­de­niz ül­ke­le­ri­ni il­gi­len­di­ren Bakû-Tif­lis-Er­zu­rum üze­rin­den ge­le­cek olan ve şu an­da Yu­na­nis­tan'la an­laş­ma­la­rı ya­pıl­mış, fi­ilî in­şa­at­la­rı baş­la­mış, ar­tık, açı­lış­la­rı ya­pı­la­cak olan bo­ru hat­la­rı var­dır. İtal­ya da­hi, ar­tık, Lib­ya, Ce­za­yir ve Tu­nus'tan al­dı­ğı ga­zı çe­şit­len­dir­mek için Tür­ki­ye üze­rin­den bu ter­ci­hi­ni yap­mış­tır. Çün­kü, Ce­za­yir'den al­dı­ğı ga­zın çe­şit­len­di­ril­me­si­ni mut­la­ka ül­ke stra­te­ji­si ola­rak dü­zen­le­miş­tir.

Bah­set­me­me ge­rek yok, Bakû-Tif­lis-Cey­han bo­ru hat­tı, ay­nı şe­kil­de, stra­te­jik­tir. Ma­li ya­nın­dan da­ha çok, bu­gün 250 mil­yon do­lar ci­va­rın­da bir ma­li ge­ti­ri­si ola­cak­sa bi­le, da­ha bü­yük oran­da stra­te­jik bir ko­nu­mu var­dır. Pa­ray­la öl­çü­le­mez bir stra­te­jik ko­nu­mu var­dır.

Bi­li­yor­su­nuz, 1998 yı­lın­da 9,8 do­lar olan va­ril pet­rol fi­ya­tı bi­zim za­ma­nı­mız­da 75 do­lar­la­ra ka­dar çık­mış, şu an­da bel­ki de sta­bil ol­ma­ma­sı­na rağ­men 58 do­lar­lar ci­va­rın­da ge­liş­mek­te­dir.

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

TA­NER YIL­DIZ (De­vam­la) – Sa­yın Baş­ka­nım, ta­mam­lı­yo­rum.

Bü­tün bun­lar bi­zi ne­re­ye gö­tür­mek­te­dir? Av­ru­pa Bir­li­ğin­de özel­lik­le bi­zim, je­opo­li­tik, je­os­tra­te­jik du­ru­mu­mu­zu çok iyi kul­lan­ma­mız ge­rek­mek­te­dir. Ge­çen ay İtal­ya'da ya­pı­lan bir top­lan­tı­da, Av­ru­pa Par­la­men­to­su Üye­si Gi­an­ni de Mic­he­lis, Av­ru­pa Bir­li­ği­nin ge­le­ce­ği­nin Tür­ki­ye'yi dâhil et­mez­se, gi­di­şa­tı­nın, her iki ta­raf için de iyi ol­ma­ya­ca­ğı­na, özel­lik­le AB'nin ener­ji te­mi­ni ko­nu­sun­da, ma­sa­ya ya­tı­rı­la­rak, dik­ka­ti çek­miş­tir. Mic­he­lis, AB'nin kö­mür ve çe­lik üze­ri­ne ku­ru­lan ve bu­nu fi­nans­la de­vam et­tir­di­ği, fa­kat, sa­vun­ma ve hep­sin­den da­ha önem­li­si ener­jiy­le de­vam et­tir­mek zo­run­da kal­dı­ğı bir po­li­ti­ka­sı­nın ol­ma­sı ge­rek­ti­ği­ni söy­le­miş­tir. Hat­ta, Mic­he­lis cüm­le­le­ri­ni şöy­le ta­mam­la­mış­tır: "Tür­ki­ye'nin ol­ma­dı­ğı bir Ak­de­niz, Av­ru­pa için çok önem­li de­ğil­dir. Av­ru­pa, Ak­de­niz bo­yu­tu­nu de­ğer­len­dir­me­li­dir. Yok­sa, Bal­tık­la­ra sır­tı­nı da­ya­yan Av­ru­pa, Alp­le­rin gü­ne­yi­ni, Bal­kan­la­rı, so­run çı­ka­rı­yor di­ye is­te­mez­se… Ama, böy­le bir Av­ru­pa'nın da dün­ya­da et­ki­li ol­ma­sı müm­kün de­ğil­dir."

De­ğer­li ar­ka­daş­lar, ben, söz­le­ri­mi ta­mam­lar­ken Ener­ji Ba­kan­lı­ğı büt­çe­mi­zin ha­yır­lı ol­ma­sı­nı te­men­ni edi­yo­rum, say­gı­lar su­nu­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Yıl­dız.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, bir­le­şi­me beş da­ki­ka ara ve­ri­yo­rum.

Ka­pan­ma Sa­ati: 21.30

 

 

BE­ŞİN­Cİ OTU­RUM

Açıl­ma Sa­ati: 21.44

BAŞ­KAN: Baş­kan Ve­ki­li İs­ma­il ALP­TE­KİN

KÂTİP ÜYE­LER: Bay­ram ÖZ­ÇE­LİK (Bur­dur), Türkân Mİ­ÇO­OĞUL­LA­RI (İz­mir)

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin 38'in­ci Bir­le­şi­mi'nin Be­şin­ci Otu­ru­mu'nu açı­yo­rum.

Onun­cu tur üze­rin­de­ki gö­rüş­me­le­re kal­dı­ğı­mız yer­den de­vam ede­ce­ğiz.

IV. - KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN

GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER (Devam)

1.- 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­ye Da­hil Da­ire­ler ve  İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı (1/1252; 1/1236,3/1139; 1/1237, 3/1140) (S.Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) (Devam)

G) ENER­Jİ VE TA­BİÎ KAY­NAK­LAR  BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

H) ENER­Jİ Pİ­YA­SA­SI DÜ­ZEN­LE­ME KU­RU­MU (Devam)

1.- Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

İ) ULU­SAL BOR ARAŞ­TIR­MA ENS­Tİ­TÜ­SÜ (Devam)

1.- Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

J) ELEK­TRİK İŞ­LE­Rİ ETÜD İDA­RE­Sİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Elek­trik İş­le­ri Etüd İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

K) TÜR­Kİ­YE ATOM ENER­Jİ­Sİ KU­RU­MU (Devam)

1.- Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

L) MA­DEN TET­KİK VE ARA­MA GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Ma­den Tet­kik ve Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

M) PET­ROL İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

N) DEV­LET SU İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

BAŞ­KAN – Hükûmet ve Ko­mis­yon ye­rin­de.

Şim­di, şah­sı adı­na leh­te sa­yın mil­let­ve­ki­li­miz ko­nuş­ma­sı­nı yap­mış­tı.

Hükûme­tin söz is­te­ği var.

Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­ka­nı­mız Sa­yın Hil­mi Gü­ler söz is­te­miş­tir, ken­di­le­ri­ne söz ve­re­ce­ğim.

Bu­yu­run efen­dim. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

Sü­re­niz kırk beş da­ki­ka.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum ve Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si­nin hem Ba­kan­lı­ğı­mı­za hem ül­ke­mi­ze hem de böl­ge­mi­ze ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Böl­ge han­gi böl­ge?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Or­ta Do­ğu ve Av­ru­pa, hep­si be­ra­ber.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Bü­yük Or­ta Do­ğu Pro­je­si…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di ben, dik­kat eder­se­niz, si­ze bu­ra­da bir ik­ti­dar-mu­ha­le­fet ay­rı­mı ya­pa­rak bir ko­nuş­ma yap­ma­ya­ca­ğım. Ya­ni, ti­pik bir büt­çe ko­nuş­ma­sı­nın öte­sin­de, te­mel ko­nu­la­rı ele alan ve müm­kün ol­du­ğu ka­dar da ener­ji po­li­ti­ka­mız hak­kın­da millî bir yak­la­şım ola­rak ne­ler ya­pa­ca­ğı­mı­zı sun­mak is­te­ye­ce­ğim.

Do­la­yı­sıy­la, baş­tan söy­lü­yo­rum, ya­ni bu­nu ik­ti­da­ra men­sup bir mil­let­ve­ki­li, ba­kan ola­rak de­ğil, ay­nı za­man­da ül­ke­mi­zin bir me­se­le­si ola­rak sun­mak is­ti­yo­rum. Çün­kü, ta­rihî gün­ler ya­şı­yo­ruz ener­ji­de ve ener­ji po­li­ti­ka­mız, ile­ri­ye dö­nük en az yir­mi beş – otuz yı­lı, hat­ta el­li yı­lı şe­kil­len­di­re­cek. Onun için bu nok­ta­da ya­pa­ca­ğı­mız ça­lış­ma­lar sa­de­ce bi­zi de­ğil, ço­cuk­la­rı­mı­zı ve to­run­la­rı­mı­zı il­gi­len­di­ren ça­lış­ma­lar. Bu­nun için de ev­ren­sel de­ğer­ler olan hak­ka­ni­yet, dü­rüst­lük ve tu­tar­lı­lık te­me­li üze­rin­de, üç ayak üze­rin­de bu­nu otur­ta­ca­ğım ve yap­mak is­te­di­ğim şey de siz­le­re bu­nu ta­nıt­mak, yap­tık­la­rı­mı­zı bil­dir­mek­tir. İşin il­ginç ta­ra­fı, ar­ka­daş­la­rım da ba­zı nok­ta­la­rı bel­ki ta­kip ede­cek za­ma­nı ol­ma­dı yo­ğun ça­lış­ma­lar için­de. Onun için bu su­nuş, sa­de­ce ce­va­bi bir ko­nuş­ma de­ğil, ay­nı za­man­da ne­ler yap­tı­ğı­mız hak­kın­da bil­gi­len­dir­me ko­nuş­ma­sı ola­cak.

Ön­ce şu­nu söy­le­ye­yim: Ener­ji ko­nu­su dün­ya­nın dış po­li­ti­ka­sı­nı da et­ki­le­yen, bun­dan ön­ce­ki yüz­yıl­da sı­nır­la­rı şe­kil­len­di­ren, şim­di dost­luk­la­ra, düş­man­lık­la­ra se­bep olan çok önem­li bir ko­nu ve çok pa­ra­met­re­li bir me­se­le. Bu ba­kım­dan viz­yo­nu­mu­zun ül­ke ola­rak çok iyi an­la­şıl­ma­sı la­zım. Bu­ra­da Hükûme­ti­mi­zin ge­liş­tir­di­ği bir mo­del var, bir kon­sept var: Ya kay­nak coğ­raf­ya­sı ola­cak­sı­nız ya ge­çiş coğ­raf­ya­sı ola­cak­sı­nız. Kal­dı ki, biz, kay­nak coğ­raf­ya­sı ola­rak da ümit­li­yiz. Ya­ni, ül­ke­miz­de ba­zı kay­nak­la­rın ol­du­ğu­na da­ir ümi­di­miz var. An­cak, ta­bii, bu­nu is­pat et­me­miz la­zım.

Öte ta­raf­tan, ge­çiş coğ­raf­ya­sı kon­sep­ti­ni oluş­tur­ma­ya ça­lı­şı­yo­ruz. Çün­kü, yap­tı­ğı­mız ça­lış­ma­lar­da şu­nu gör­dük: Tür­ki­ye'nin do­ğu­sun­dan dü­şey bir çiz­gi çiz­di­ği­niz za­man, dün­ya pet­rol­le­ri­nin ve do­ğal ga­zın yüz­de 70'i do­ğu­muz­da, ba­tı­da da bu­nu tü­ke­ten­ler var. Do­la­yı­sıy­la, böy­le bir or­tam­da…

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Sa­yın Baş­kan, çok gü­rül­tü var.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Siz­le­re de du­yu­ra­bi­li­yor mu­yum se­si­mi aca­ba ar­ka­daş­lar?

Şim­di, bu­ra­da, şöy­le bir ha­ri­ta­yı si­ze gös­ter­mek is­ti­yo­rum. Bu ha­ri­ta­da, dik­kat eder­se­niz, Tür­ki­ye'nin -şöy­le dü­şey bir çiz­gi çiz­di­ği­miz za­man- sol ta­ra­fın­da dün­ya pet­rol­le­ri­nin ve do­ğal ga­zı­nın yüz­de 70'i var, ba­tı­da da tü­ke­ti­ci­ler var ve Tür­ki­ye bu­ra­da çok önem­li bir köp­rü, bir ko­ri­dor. Biz, bu ge­çiş coğ­raf­ya­sı­nı, şu an­da, mak­ro­po­li­tik ola­rak oluş­tu­ru­yo­ruz. Tür­ki­ye'nin ko­nu­mu­nu bu ha­ri­tay­la çok da­ha iyi an­la­ya­bi­li­riz. Bu­nun için de, ge­çiş coğ­raf­ya­sı kon­sep­ti için­de en önem­li pro­je­le­ri ger­çek­leş­ti­ren bir Hükûmet, ay­nı za­man­da bir Mec­li­siz. Bu da, Bakû-Tif­lis-Cey­han Pro­je­si'dir. Bu pro­je, 1.776 ki­lo­met­re uzun­lu­ğun­da, üç­te 2'si Tür­ki­ye üze­rin­de bu­lu­nan, dağ­la­rı te­pe­le­ri aşa­rak, taa Ha­zar De­ni­zi'nin pet­ro­lü­nü Azer­bay­can, Gür­cis­tan ve Tür­ki­ye üze­rin­den aşı­rıp, bu­nu Cey­han'da de­ni­ze in­di­ren pro­je­dir. Bu­ra­dan 1 mil­yon ton pet­rol ak­mış­tır. Şu ana ka­dar alt­mış tan­ker yük­len­miş­tir ve Cey­han çok önem­li bir ener­ji mer­ke­zi ol­ma du­ru­mun­da­dır. He­pi­miz için bu gu­rur ve­si­le­si­dir.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Eme­ği olan­la­ra da te­şek­kür et­mek la­zım, geç­miş­ten bu­gü­ne ka­dar.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ga­yet ta­bii. Za­ten, eme­ği olan her­ke­se te­şek­kür et­ti­ği­miz gi­bi… Bu pro­je­nin baş­lan­gı­cın­da gö­re­ve gel­di­ği­miz­de yüz­de sıf­ır­dı in­şa­atı. Bu in­şa­atı biz ger­çek­leş­tir­dik. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Bu pro­je, yüz akı bir pro­je­dir.

Şim­di de, bu pro­je­nin ikin­ci kar­de­şi olan Şah­de­niz Pro­je­si­ni ger­çek­leş­ti­ri­yo­ruz.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Bakû-Cey­han'da his­se­miz ne ka­dar Sa­yın Ba­kan?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu, pet­rol pro­je­siy­di. Bu da, ikin­ci ola­rak da, Şah­de­niz Pro­je­si de do­ğal gaz pro­je­si­dir. Bu do­ğal gaz pro­je­sin­de, şu an­da, ilk de­ne­me ga­zı­nı sı­nır­dan al­dık çok şü­kür. Bu pro­je, ay­nı za­man­da Yu­na­nis­tan'a, ora­dan da İtal­ya'ya ge­çe­cek. Yu­na­nis­tan'la olan hat­tı bü­yük bir sü­rat­le ye­tiş­ti­ri­yo­ruz. Hem Yu­nan­lı­lar ken­di ta­ra­fı­nı ta­mam­lı­yor­lar hem biz ta­mam­lı­yo­ruz. Bu pro­je­nin, 15 Tem­muz­da, in­şal­lah, ilk do­ğal ga­zı­nı Yu­na­nis­tan'a Tür­ki­ye'den ver­miş ola­ca­ğız. 250 mil­yon met­re küp­le baş­la­ya­cak, 750'ye, ora­dan 3 mil­yar met­re kü­pe çı­ka­cak. Pe­şin­den Ad­ri­ya­tik De­ni­zi'ni ge­çe­rek, İtal­ya'yı çiz­me­ye ben­ze­tir­sek, o to­puk­tan, Ot­ran­to de­di­ği­miz yer­den -ki, Fa­tih Sul­tan Meh­met'in de bir sü­re ora­da kal­dı­ğı bir yer­dir, Os­man­lı'nın- biz, do­ğal gaz­la İtal­ya'ya geç­miş ola­ca­ğız.

Mar­ma­ra De­ni­zi'nde­ki ge­çi­şi­ni, 17 ki­lo­met­re­lik de­niz ge­çi­şi­ni de bi­tir­dik. Şim­di, Me­riç Neh­ri'nin al­tı­nı ge­çi­yo­ruz. Me­riç Neh­ri'nin al­tın­dan, 700 met­re­lik bir blo­ğu ır­ma­ğın al­tın­dan ge­çi­yo­ruz. Çel­tik tar­la­la­rı­na da za­rar ver­me­den bu­nu ya­pı­yo­ruz. As­lın­da, pa­ra­sı­nı ver­dik çel­ti­ğin. Ama, şu an­da, ha­sat da ya­pıl­dık­tan son­ra, yi­ne de zi­yan ol­ma­sın de­dik pa­ra­sı­nı ver­di­ği­miz hâlde. Şim­di tam za­ma­nı, bu­nu ora­dan ge­çi­yo­ruz. 700 met­re­lik bir ban­dı ır­ma­ğın al­tın­dan, Me­riç Neh­ri'nin al­tın­dan ge­çi­yo­ruz.

Bu da muh­te­şem bir pro­je. Çün­kü, Av­ru­pa'nın, Gü­ney­do­ğu Av­ru­pa'nın en önem­li do­ğal gaz hat­la­rın­dan bir ta­ne­si ola­cak. Da­ha şim­di­den Bal­kan ül­ke­le­ri bu­ra­ya ka­tıl­mak is­ti­yor, Yu­na­nis­tan ve İtal­ya'nın dı­şın­da.

Bir di­ğer pro­je de Na­buc­co Pro­je­si. Av­ru­pa Bir­li­ği üç yer­den gaz alı­yor de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri­miz. Bun­lar, bi­li­yor­su­nuz, Ce­za­yir, Rus­ya ve Nor­veç. Üç yer­den alı­yor. Kay­nak­la­rı­nı ço­ğalt­mak is­ti­yor­lar, ya­ni, bü­tün yu­mur­ta­la­rı bir se­pe­te koy­ma­mak is­ti­yor­lar. Onun için de, dör­dün­cü ar­ter ola­rak, en önem­li hat ola­rak da Na­buc­co Pro­je­si'ni ar­zu edi­yor­lar. Bu­ra­da beş or­ta­ğız biz: Tür­ki­ye, Bul­ga­ris­tan, Ro­man­ya, Ma­ca­ris­tan ve Avus­tur­ya. Bu­ra­dan 30 mil­yar met­re küp do­ğal gaz ge­çe­cek. Av­ru­pa Bir­li­ği­nin 2020 yıl­la­rın­da, 2025 yıl­la­rın­da­ki ta­le­bi 100 mil­yar met­re kü­pe çı­ka­cak. Bu, en önem­li da­mar­lar­dan bir ta­ne­si ola­cak ve bi­zim de Av­ru­pa Bir­li­ğin­de­ki en önem­li koz­la­rı­mız­dan bir ta­ne­si. Bir ta­ne­si Yu­na­nis­tan-İtal­ya hat­tı, ikin­ci­si Na­buc­co hat­tı.

Şim­di, bu­na biz bir de üçün­cü­sü­nü, elek­tri­ği ka­tı­yo­ruz. Elek­trik ola­rak da "UC­TE" de­di­ği­miz Av­ru­pa elek­trik net­work'üne in­şal­lah 2007'de üye olu­yo­ruz. O za­man ara­mız­da elek­trik alış­ve­ri­şi­ni de oluş­tur­muş ola­ca­ğız. Za­ten, bağ­lan­tı­la­rı­mız var, bu­nu da oluş­tu­ru­yo­ruz.

Bu­ra­da şöy­le bir avan­ta­jı­mız var bi­zim: Biz su­yu­mu­zun yüz­de 35'ini kul­lan­dık, 9'u in­şa hâlin­de, ge­ri ka­la­nı­nı kul­lan­ma­dık. Ama, sü­rat­li bir şek­li­de bun­la­rı kul­la­nı­yo­ruz.

Rüzgârda yap­tık­la­rı­mı­zı kı­sa bir an­la­ta­ca­ğım. Çün­kü, ola­yı ben bir millî me­se­le ola­rak alı­yo­rum, ya­ni, bu­ra­da, mu­ha­le­fet-ik­ti­dar me­se­le­si de­ğil. Ya­ni, bu ola­yı baş­tan bi­le­lim ki… Ben bi­lin­me­di­ği­ni gö­rü­yo­rum, onun için an­lat­mak du­ru­mun­da­yım.

Bu­ra­da ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji, çev­re dos­tu bir ener­ji tü­rü ol­du­ğu için Av­ru­pa'da bu­nun fi­ya­tı da­ha pa­ha­lı. Do­la­yı­sıy­la, sa­at far­kın­dan do­la­yı bu­nu al­ma, sat­ma imkânı­mız ola­cak, böy­le bir avan­taj bi­ze sağ­la­ya­cak. Bu­na da in­şal­lah önü­müz­de­ki yıl, 2007'de üye ola­ca­ğız.

Bu bah­set­ti­ği­miz pro­je­le­re bir de Sam­sun-Cey­han'ı bu Hükûme­ti­miz za­ma­nın­da… Ha­ni, pro­je olu­yor, ol­mu­yor de­di­niz, ama, ben ha­ni bun­la­rı an­la­ta­yım si­ze. Sam­sun-Cey­han Pro­je­si de bir pet­rol bo­ru hat­tı. Bu bo­ru hat­tı da bi­ze Or­ta As­ya'nın, Ka­za­kis­tan'ın, hat­ta Si­bir­ya'nın pet­rol­le­ri­ni ta­şı­ya­cak, İs­tan­bul Bo­ğa­zı'nı ko­ru­ya­cak. İs­tan­bul Bo­ğa­zı'ndan ge­çen en bü­yük tan­ker 120 bin ton. Hâlbu­ki Cey­han'dan yük­le­ne­cek tan­ker­ler 350-400 bin ton. Böy­le bir tan­ke­ri gö­zü­nü­zün önü­ne ge­tir­me­niz için söy­lü­yo­rum: 3,5-4 fut­bol sa­ha­sı uzun­lu­ğun­da. Böy­le bir tan­ke­re pet­rol yük­le­ne­cek. Ta­bii, ma­li­yet­ler, nav­lun da­ha dü­şük ola­cak, bi­ze avan­taj sağ­la­ya­cak. İs­tan­bul Bo­ğa­zı'nı da çev­re­sel açı­dan ko­ru­ya­cak. Çün­kü, Al­lah ko­ru­sun, İs­tan­bul Bo­ğa­zı'nda her­han­gi bir ka­za ol­du­ğu an­da, bü­tün pet­rol ti­ca­re­ti ha­re­ke­ti blo­ke ede­cek. Ha­tır­lar­sı­nız, Hay­dar­pa­şa açık­la­rın­da İn­de­pen­den­ta di­ye bir Ro­men tan­ke­ri­nin bat­tı­ğı­nı ha­tır­lar­sı­nız ki, o, Bo­ğaz'da de­ğil­di. Şim­di Bo­ğaz'da ol­du­ğu­nu dü­şü­nür­se­niz, Bo­ğaz'ı bir ke­sit ola­rak dü­şü­nür­se­niz, iki uç­tan ge­mi ge­çe­mi­yor, or­ta kı­sım­dan ge­çi­yor. 350-400 met­re­lik bir bant. Onu da gi­diş-ge­liş di­ye iki­ye bö­ler­se­niz, 200'e 200 gi­bi ve­ya 200'e 150 gi­bi bir hat olu­yor. Bir ge­mi­nin ora­da dön­dü­ğü­nü dü­şü­nür­se­niz, blo­ke eder­se, ge­mi ge­çi­şi­ni ta­ma­men blo­ke ede­bi­lir ve İs­tan­bul için de, Tür­ki­ye için de, in­san­lık için de çok bü­yük bir ka­tas­tro­fi, bir fe­la­ket olur. Do­la­yı­sıy­la, Sam­sun-Cey­han pro­je­si­ni...

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Sa­yın Ba­kan, Bakû-Tif­lis-Cey­han hat­tın­da­ki his­se­mi­zi söy­ler mi­si­niz ri­ca et­sek, Bakû-Tif­lis-Cey­han hat­tın­da­ki his­se­miz ne ka­dar?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ben mü­sa­ade eder­se­niz bir an­la­ta­yım, on­dan son­ra o kı­sım­la­rı si­ze an­la­ta­ca­ğım.

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Ha­yır, ha­yır, önem­li olan o.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ko­nu geç­me­den...

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, lüt­fen mü­da­ha­le et­me­ye­lim.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­la­rı­mız, bu­ra­da, ba­kın, ön­ce ola­yın kon­sep­ti­ni...

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ko­nu ge­çi­yor da o yüz­den Sa­yın Ba­kan.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ha­yır, ha­yır. O tak­di­ri ba­na bı­ra­kın. An­la­tan be­nim. Din­ler­se­niz, ben si­ze an­la­ta­ca­ğım bu­nu.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ta­mam. Ya­ni, hat­ta­ki his­se­mi­zi me­rak et­tim.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Çün­kü, bu­ra­da­ki me­se­le şu­dur… Bu taş kö­mü­rün­de bi­raz ön­ce an­lat­tı­ğı­nız ko­nu­lar­la da bağ­lan­tı­yı bi­raz son­ra ku­ra­ca­ğım, onu da me­rak et­me­yin.

Şim­di, bu­ra­da­ki me­se­le şu: Ön­ce bir mak­ro ola­rak Tür­ki­ye'nin bir viz­yo­nu­nu bir gö­re­si­niz, gö­re­lim hep be­ra­ber. Bu­nun için bu­nu an­la­tı­yo­rum. Sam­sun-Cey­han Pro­je­si ikin­ci bo­ru hat­tı­mız. Bakû-Tif­lis-Cey­han Ha­zar böl­ge­si­nin pet­ro­lü­nü ge­ti­ri­yor, Sam­sun-Cey­han Ka­za­kis­tan ve Or­ta As­ya'nın pet­ro­lü­nü ge­ti­ri­yor, Ker­kük-Yu­mur­ta­lık da Irak pet­ro­lü­nü ge­ti­ri­yor. Do­la­yı­sıy­la, üç de­ği­şik pet­rol Cey­han böl­ge­sin­de har­man­lan­mış ola­cak. Bu muh­te­şem bir avan­taj sağ­lı­yor Cey­han böl­ge­si­ne ve bu­ra­da ya­pı­la­cak ila­ve te­sis­ler, ye­ni te­sis­ler, ra­fi­ne­ri gi­bi, pet­ro­kim­ya gi­bi, hat­ta LNG ter­mi­na­li gi­bi te­sis­ler, bi­ze bu­ra­da bü­yük bir avan­taj sağ­la­ya­cak. Do­la­yı­sıy­la, ener­ji po­li­ti­ka­mız­da­ki ana un­su­ru­muz, ener­ji dün­ya­sın­da önem­li bir ak­tör ol­mak. Bi­rin­ci­si bu. İkin­ci­si: Edil­gen bir ül­ke de­ğil et­ken bir ül­ke ol­mak. En önem­li nok­ta bu. Bir de, ga­yet ta­bii ki, do­ğal gaz gi­bi, pet­rol gi­bi ya­kıt­lar açı­sın­dan çeş­me­nin ba­şın­da ol­mak. Bu çok önem­li, çün­kü, ar­tık, do­ğal gaz ve pet­rol ay­nı za­man­da bir si­lah ola­rak, bir dış po­li­ti­ka ens­trü­ma­nı ola­rak kul­la­nı­lı­yor. Bu, bu ba­kım­dan dik­kat çe­ki­ci bir üs­tün­lük bi­zim için.

Bu­nun dı­şın­da, ga­yet ta­bii ki, bir Arap, Mı­sır'dan ge­len, Arap do­ğal ga­zı di­ye bah­set­ti­ği­miz ki, şu an­da Hu­mus'ta, Su­ri­ye'de, 350 ki­lo­met­re­lik bir hat­tı ta­mam­la­dı­ğı­mız za­man Ki­lis'ten Tür­ki­ye'ye gi­re­cek. Bu da bi­zim kay­nak çe­şit­li­li­ği­ni ve ül­ke çe­şit­li­li­ği­ni ar­tır­ma­da bü­yük bir avan­taj sağ­la­ya­cak.

Bir baş­ka ko­nu bu­ra­da, ta­bii ki, Irak do­ğal ga­zıy­la il­gi­li. Bun­lar, ta­bii, şu an­da da­ha ta­sav­vur hâlin­de, da­ha he­nüz ta­sav­vur hâlin­de. Bu­nun, ta­bii, gö­rüş­me­le­ri ye­ni baş­la­dı. Eğer bu da ger­çek­le­şir­se, üç do­ğal gaz, üç de pet­rol hat­tıy­la Tür­ki­ye önem­li bir ko­num­da ola­cak. Elek­tri­ği say­mı­yo­rum.

Şim­di, bu­ra­da, ara­da, Ma­vi Akım'ın uza­tıl­ma­sı, An­ka­ra'dan Cey­han'a uza­tıl­ma­sı önem­li bir ko­nu. Bir de, ge­çen haf­ta İs­ra­il'de mu­ta­ba­ka­ta var­dı­ğı­mız ve şim­di­ye ka­dar uy­gu­lan­ma­mış bir mü­hen­dis­lik uy­gu­la­ma­sı. Dört ay­rı ka­le­mi, biz, ay­nı zarf, bo­ru için­de -üç ay­rı bo­ru, bir de elek­tri­ği, dört ay­rı ka­le­mi- ta­şı­ya­ca­ğız. Bun­lar­dan bir ta­ne­si pet­rol, di­ğe­ri do­ğal gaz, üçün­cü­sü su, dör­dün­cü­sü elek­trik. Bu­na bir de fi­ber op­ti­ği ek­le­ye­bi­li­riz. Fa­kat, hem il­gi­li ba­ka­nın hem be­nim sa­ha­ma gir­me­di­ği için, Ba­kan­lık sa­ha­ma gir­me­di­ği için onu ko­nuş­ma­dık, ama, o da elek­trik gi­bi ay­nı hat­ta ko­nu­la­bi­le­cek be­şin­ci bir ka­lem. Do­la­yı­sıy­la, biz, ona da, oto­ma­tik­man, var gö­züy­le ba­kı­yo­ruz.

Bu­nun avan­ta­jı ne ola­cak? En baş­ta, pet­rol­de, Sam­sun-Cey­han Pro­je­si'ni bu bam­baş­ka bir des­ti­nas­yo­na, bam­baş­ka bir yö­ne gö­tü­re­cek. Çün­kü, şu hat­tı biz eğer Cey­han'dan dü­şün­sey­dik şöy­le gi­de­cek­ti, sa­de­ce ba­tı­ya gi­de­cek­ti. Hâlbu­ki, aşa­ğı­da Ey­lat, Aş­ke­lon'dan  son­ra Kı­zıl­de­niz'e, ora­dan Hin­dis­tan'a ve Ja­pon­ya'ya, Ko­re'ye ka­dar gi­de­cek. Bu çok önem­li bir özel­lik bi­zim için, çok önem­li bir avan­taj. Tür­ki­ye'yi, bu­ra­da, ener­ji nok­ta­sın­da bi­zi çok üs­tün bir ko­nu­ma ge­ti­ri­yor.

İkin­ci­si: Su, Fi­lis­tin'e ve Ür­dün'e de su. Bu ay­nı za­man­da "Ba­rış Pro­je­si" ola­rak dev­re­ye gi­re­cek. En önem­li ge­ri­lim un­sur­la­rın­dan bir ta­ne­si­ni de or­ta­dan kal­dır­dı­ğı­mız için böl­ge­de bi­ze üs­tün­lük­ler sağ­la­ya­cak.

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Ma­nav­gat su­yu pro­je­si ne ol­du?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu Ma­nav­gat'tan de­ğil. Ma­nav­gat'ın su­yu An­tal­ya böl­ge­si­ne gi­de­cek; çün­kü, o böl­ge­nin ih­ti­ya­cı var. Biz, ora­da pro­je de­ği­şik­li­ği yap­tık. Özel­leş­tir­me onu An­tal­ya böl­ge­si­ne ver­di. Bu, Gök­su'nun de­ni­ze akan su­yu, ya­ni de­ni­ze akan su­yu de­ğer­len­di­ri­yo­ruz. Su­yu­mu­zu, ta­rım­da kul­la­na­ca­ğı­mız, içe­ce­ği­miz su­yu ver­mi­yo­ruz, on­lar za­ten kul­la­nı­la­cak. Bi­zim su po­li­ti­ka­mız­da, 2023 yı­lı­na ka­dar su­yu son dam­la­sı­na ka­dar kul­la­na­ca­ğı­mı­zı bir pla­na al­dık, fa­kat çok sü­rat­li ça­lı­şa­rak, 2023'e ka­dar bek­le­me­ye­ce­ğiz, ye­di se­ne son­ra bu pro­je­le­rin hep­si ger­çek­leş­miş ola­cak; çün­kü, Dev­let Su İş­le­ri bu­ra­da son sü­rat ça­lış­ma­la­rı­nı sür­dü­rü­yor. Ye­ni­le­ne­bi­lir ener­jiy­le de bu pro­je­le­rin li­sans­la­rı­nı sü­rat­li bir şe­kil­de ve­ri­yo­ruz.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, siz ik­ti­dar ol­du­nuz, yağ­mur da yağ­maz ol­du.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, bu­nu şu­nun için söy­le­dim: Bu­ra­da en önem­li nok­ta­mız, bir ener­ji ko­ri­do­ru, ener­ji köp­rü­sü ol­ma nok­ta­sıy­la bir­lik­te, ga­yet ta­bii ki, bir ener­ji ter­mi­na­li­ne de dö­nü­şü­yo­ruz. Ko­ri­dor­la ter­mi­nal ara­sın­da şu fark var: Ko­ri­dor­dan ge­çer­ken pa­ra­nı­zı ödü­yor­su­nuz, tran­sit bir ge­lir sağ­lı­yor. Ter­mi­nal ol­du­ğu­nuz­da ay­nı za­man­da işin ti­ca­re­ti­ni ya­pı­yor­su­nuz. Bu­ra­dan ay­nı za­man­da alıp sat­ma me­se­le­si olu­yor ve ila­ve kat­ma de­ğer­ler ka­tı­yor. Onun için köp­rü ve ko­ri­dor es­ki kon­sep­tin için­dey­di, şim­di ona ila­ve­ten, onu terk et­mi­yo­ruz, ona ila­ve­ten ter­mi­nal kav­ra­mı­nı da ka­tı­yo­ruz. Bu ba­kım­dan önem­li.

Şim­di, bu ça­lış­ma­la­rı ya­par­ken, ta­bii şu an­da, il­gi­li ül­ke­ler­den, de­min Bakû-Tif­lis-Cey­han'da si­ze üç ül­ke­yi bah­set­tim. Bun­lar­dan bir ta­ne­si Azer­bay­can, Gür­cis­tan ve Tür­ki­ye. Ta­bii, bu­na şim­di ek­le­ne­bi­le­cek ül­ke­ler var, ek­len­me ih­ti­ma­li­ni aşan ve ger­çek­leş­me­ye doğ­ru gi­den bir Ka­za­kis­tan var. Ka­zak pet­ro­lü ve do­ğal ga­zı­nın bu­ra­ya ka­tıl­ma­sı söz ko­nu­su, bel­ki ile­ri­de di­ğer ül­ke­le­rin, Türk­me­nis­tan da bu­ra­ya gi­re­bi­lir.

Do­la­yı­sıy­la, biz bu­ra­da bir ener­ji dip­lo­ma­si­si sür­dü­rü­yo­ruz ve Dı­şiş­le­ri Ba­kan­lı­ğıy­la da çok ya­kın ça­lı­şa­rak bu ça­lış­ma­la­rı sür­dü­rü­yo­ruz ve bu, ay­nı za­man­da bi­zim ar­tık bir dev­let po­li­ti­ka­sı hâli­ne gel­di, çün­kü, geç­ti­ği­miz yüz­yı­lın kra­lı pet­rol­dü. Şim­di, ge­le­cek yıl­lar­da bu pet­ro­le do­ğal gaz ek­len­di ve biz bu­nun öne­mi­ni bi­le­rek ül­ke­miz­de de do­ğal gaz ve pet­rol ara­ma­ya ağır­lık ve­ri­yo­ruz. Tür­ki­ye Pet­rol­le­ri Ano­nim Or­tak­lı­ğı ya­tı­rım büt­çe­si gö­re­ve gel­di­ği­miz­de 50 mil­yon do­lar ci­va­rın­day­dı, şim­di 360 mil­yon do­la­rı geç­ti. Do­la­yı­sıy­la, bu­ra­ya ağır­lık ve­ri­yo­ruz. Sa­de­ce Ka­za­kis­tan, Türk­me­nis­tan, Lib­ya, Mı­sır, Irak gi­bi de­ğil, şim­di ar­tık, Ek­va­dor gi­bi, Myan­mar gi­bi ül­ke­ler­de bu pet­rol ve do­ğal gaz gö­rüş­me­le­ri­ni ya­pı­yo­ruz. Tıp­kı, Fran­sa'nın, Ja­pon­ya'nın, İtal­ya'nın da pet­ro­lü yok, do­ğal ga­zı yok; on­lar da dı­şa açı­la­rak bu ça­lış­ma­la­rı sür­dü­rü­yor­lar.

Bu ba­kım­dan, ça­lış­ma­la­rı­mı­zın bü­tü­nü ön­ce dış po­li­ti­ka viz­yo­nu açı­sın­dan bu­dur ve bu­ra­da da­ha ev­vel­ki sı­kın­tı­lı du­rum­lar­dan ders­ler ala­rak gi­di­yo­ruz. An­laş­ma­la­rı ma­sa­ya ya­tır­dık, pa­zar­lık­la­rı­nı yap­tık. Bun­lar için­de do­ğal gaz var. Bu ül­ke­ler­den Rus­ya ile yap­tı­ğı­mız üç ay­rı fi­yat­tan al­dı­ğı­mız do­ğal ga­zı tek fi­ya­ta çek­tik, fi­ya­tı dü­şür­dük.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Za­rar et­tir­di­niz ül­ke­yi Sa­yın Ba­kan.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ra­kam­lar bel­li, her şey bel­li.

Onun dı­şın­da "al ya da öde"de 40 mil­yar met­re küp­lük do­ğal ga­zı sil­dir­dik ve bun­dan do­la­yı üze­ri­miz­de­ki bu yük kal­kın­ca, biz, kö­mür san­tral­le­ri ve su­ya ağır­lık ver­dik. Bu, en önem­li dö­ne­meç nok­ta­la­rın­dan bir ta­ne­si­dir ve on­dan son­ra Ce­za­yir'le pa­zar­lık yap­tık. Ce­za­yir'den de in­di­rim al­dık. Şim­di, İran'la gö­rüş­me­le­ri­mi­zi sür­dü­rü­yo­ruz. Bun­lar ger­çek­ten ko­lay iş­ler de­ğil, çün­kü, ya­pıl­mış bir an­laş­ma­yı, ulus­la­ra­ra­sı bir an­laş­ma­yı dü­zelt­mek, Ana­ya­sa'yı dü­zelt­mek­ten… Ana­ya­sa'yı dü­zel­te­bi­li­yor­su­nuz, ama, ulus­la­ra­ra­sı an­laş­ma­yı de­ğiş­ti­re­mi­yor­su­nuz, böy­le bir ya­pı­sı var. Bu ba­kım­dan, biz, bu­nu, kuv­vet­li ar­gü­man­lar­la tah­kim­ler­de de sür­dü­re­rek, ay­rı­ca pa­zar­lık­lar ya­pa­rak bu­nu sağ­lı­yo­ruz. Eğer bu­nu yap­ma­mış ol­say­dık, do­ğal gaz­da şim­di da­ya­nıl­maz fi­yat­lar­la bu do­ğal ga­zı kul­la­na­cak­tık. Bun­dan elek­trik üre­te­cek­tik. Şu an­da, biz, do­ğal gaz­da -ra­kam­la­rı ve şe­yi za­ma­nı­nı­zı al­ma­mak için söy­le­mi­yo­rum, ama, is­ter­se­niz ka­yıt­la­rı­nı da si­ze ve­re­bi­li­rim- ve…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – 168 do­la­ra do­ğal gaz alı­yo­ruz Sa­yın Ba­kan.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …ve elek­trik­te biz, Av­ru­pa Bir­li­ği­nin en ucuz elek­tri­ği­ni ve do­ğal ga­zı­nı kul­lan­dı­ran ül­ke­yiz biz. Bu­nu özel­lik­le bi­lin. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Bu­nun al­tı­nı çi­ze­rek söy­lü­yo­rum ve her­ke­se de bu­nu is­pat ede­bi­li­rim. O si­zin bah­set­ti­ği­niz es­ki­den­di. Es­ki ile ye­ni­yi ka­rış­tır­ma­mak la­zım. Sa­at­ler ar­tık ça­lı­şı­yor, sa­at­ler dur­ma­dı. Sa­at­ler ça­lı­şı­yor. Tak­vi­min yap­rak­la­rı hız­lı hız­lı gi­di­yor ve biz, ba­kın, dör­dün­cü se­ne­yi de­vir­dik, şim­di be­şin­ci se­ne­ye gir­dik.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, siz ik­ti­da­ra  gel­di­niz ge­le­li yağ­mur da yağ­mı­yor, kar da yağ­mı­yor.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Onun için, bu­ra­da…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­na­yi Oda­sı ya­lan mı söy­lü­yor?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kı­nız, ben si­ze şu­nu söy­lü­yo­rum: Tek­rar tek­rar kay­nak­la­rı…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – TOBB Baş­ka­nı ya­lan mı söy­lü­yor?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Evet, yan­lış söy­lü­yor ve çar­pı­tıl­mış söy­lü­yor.

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Na­sıl olur Sa­yın Ba­kan, ni­ye bil­gi­len­dir­me­di­niz? Olur mu öy­le şey?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Si­ze tek­rar tek­rar…

Ba­kı­nız, ben bir Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti Ba­ka­nı ola­rak si­ze söy­lü­yo­rum ve üs­te­lik de bu iş­ler­de da­ha ev­vel ça­lış­mış bi­ri ola­rak, bü­yük pro­je­ler­de ça­lış­mış bi­ri ola­rak söy­lü­yo­rum, do­ğal gaz­da da­ha ev­vel­den ça­lış­mış bi­ri ola­rak söy­lü­yo­rum, tek­rar tek­rar söy­lü­yo­rum, bu­nu bi­li­niz: Biz, do­ğal gaz­da ve elek­trik­te… Kay­nak­la­rı­nı da si­ze ve­re­bi­li­rim. Za­ten cu­mar­te­si gü­nü de iş adam­la­rıy­la bu­nun tek­rar gö­rüş­me­le­ri­ni ya­pa­ca­ğız. On­la­rın bil­gi­le­ri yan­lış de­ğil­di, ama es­kiy­di. Biz, ye­ni, gün­cel ra­kam­la­rı kul­la­nı­yo­ruz. Siz­de da­ha ye­ni ra­kam­lar var­sa ge­ti­rir­si­niz, eğer öy­le bir şey var­sa is­pat eder­si­niz.

Mü­hen­dis­lik­te bir usul var­dır: Mü­hen­dis­ler ik­na­ya ça­lış­maz, is­pat eder. Ge­lir­si­niz, is­pat eder­si­niz, is­pat eder­si­niz. Ra­kam mey­dan­da. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – OECD ül­ke­le­rin­den üçün­cü en pa­ha­lı ener­ji kul­la­nan ül­ke­yiz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, bu, işin bir ta­ra­fı. Ben si­ze bil­gi ve­ri­yo­rum. Siz de bil­gi­ni­zi çı­ka­rır­sı­nız, kar­şı­lık­lı ola­rak bu bel­ge­le­ri or­ta­ya ko­ya­rız, gös­te­ri­riz.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Bu bil­gi­le­ri siz ver­di­niz, so­ru öner­ge­le­ri­ne ce­vap Sa­yın Ba­kan, si­zin ce­va­bı­nız bun­lar.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, bi­raz ön­ce ya­tı­rım­lar ko­nu­şul­du, elek­trik ya­tı­rım­la­rı…

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Ba­ka­nım, işi­ni­ze gel­di mi du­yu­yor­su­nuz, işi­ni­ze gel­me­di mi duy­mu­yor­su­nuz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Hiç ya­tı­rım ya­pıl­mı­yor, şöy­le olu­yor, böy­le olu­yor, gi­bi şey­ler söy­len­di.

Şim­di…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Çi­vi çak­ma­dı­nız Sa­yın Ba­kan.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – An­la­tı­yo­rum. İs­ter­se­niz, ba­kın, Sa­yın Ta­ci­dar Sey­han Bey, ben si­zi, ha­ki­ka­ten sev­di­ğim, tak­dir et­ti­ğim bir ar­ka­da­şı­mız­sı­nız…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ben de si­zi se­vi­yo­rum, ama…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ama, an­la­tı­yo­rum. Ba­kın, ben si­ze bu­ra­da sı­ra­dan bir ko­nuş­ma yap­mı­yo­rum.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Bu­yu­run efen­dim, bu­yu­run.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Sı­ra­dan si­ya­si bir ko­nuş­ma yap­mı­yo­rum. Ben, di­ğer ar­ka­daş­la­rı­mız gi­bi, biz… Ne­si­ni söy­le­ye­yim, ya­ni, pro­fes­yo­nel po­li­ti­ka­cı de­ği­liz. Si­ze bu­ra­da bir şey­ler an­la­tı­yo­ruz.

HA­SAN ÖREN (Ma­ni­sa) – İyi­si­niz, iyi­si­niz…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Siz­ler de ay­nı şe­kil­de.

 Ba­kı­nız, bu­ra­da, si­ze bu­ra­da tek­nik ola­rak ra­kam­la­rı an­la­tı­yo­rum.

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Sa­yın Ba­ka­nım, onu ben tek­rar ede­rim, me­rak et­me­yin.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu­ra­da iki mo­del var, iki mo­del var ya­tı­rım­lar­da. Şim­di, de­ni­yor ki: "Hiç ya­tı­rım ya­pıl­ma­dı." As­lın­da biz is­te­sek üç ay için­de Tür­ki­ye'yi ya­tı­rım­la­ra bo­ğa­bi­li­riz. Na­sıl ya­pa­rız? Es­ki yap-iş­let-dev­ret­ler gi­bi, yap-iş­let­ler gi­bi alım ga­ran­ti­li an­laş­ma­la­ra, iha­le­ye çı­ka­rız, her­ke­se bu iha­le­le­ri da­ğı­tı­rız.

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – IMF izin ve­rir­se!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – On­dan son­ra da elek­trik­te, do­ğal gaz­da "al ya da öde"yle, ga­ran­ti­li alım usul­le­riy­le, bü­tün ce­za­la­rıy­la be­ra­ber bun­la­ra gi­rer­si­niz; on­dan son­ra da sa­de­ce siz de­ğil, ço­cuk­la­rı­nız, to­run­la­rı­nız "yan­dım Al­lah" di­ye bu se­fer şikâyet edip du­rur­lar. Biz böy­le bir şey yap­mı­yo­ruz. Biz, yer­li kay­nak­la­rı­mı­zı ta­ma­men re­ka­bet­çi bir or­tam­da ya­tı­rım­la­ra açı­yo­ruz. Ne ya­pı­yo­ruz? Ba­kın, öy­le ol­sa, şim­di he­men aça­rız o yo­lu, EPDK'yı fi­lan da kal­dı­rı­rız.

HA­SAN ÖREN (Ma­ni­sa) – EPDK'yı na­sıl kal­dı­ra­cak­sı­nız?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – He­pi­miz ka­rar­la­rı ve­ri­riz, de­riz ki: Şu ka­dar fi­yat­tan alı­na­cak, şu ka­dar se­ne alı­na­cak, yir­mi beş se­ne alım ga­ran­ti­si, fi­yat da şu. Üret­mez­se de pa­ra­sı­nı alır­sın, arı­za çı­kar­sa da pa­ra­sı­nı alır­sın, yağ­mur yağ­maz­sa da pa­ra­sı­nı ve­rir­sin, rüzgâr es­mez­se de pa­ra­sı­nı ve­rir­sin, do­ğal gaz gel­mez­se de pa­ra­sı­nı ve­rir­sin; on­dan son­ra da ke­lep­çe gi­bi an­laş­ma­lar­la ken­di­ni­zi bağ­lar­sı­nız, ne sa­na­yi­niz ne ih­ra­cat­çı­nız ne tu­riz­mi­niz kal­kı­nır. Böy­le bir şey. Bu­na ra­zı olur­sa­nız bu­nu ya­pa­lım. Ama, biz bu­nu seç­me­dik. Biz, hal­kı­mı­zın kar­şı­sı­na çık­tık, de­dik ki: Biz, bu ya­tı­rım mo­de­liy­le ener­ji po­li­ti­ka­mı­zı sür­dü­re­ce­ğiz, de­dik. Böy­le ya­par­ken de ne yap­tık? Ön­ce es­ki ya­tı­rım­la­rı bi­tir­dik. Biz komp­leks yap­ma­dan…

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Kır­şe­hir­li ye­me­ği­ni mum ışı­ğın­da yi­yor Sa­yın Ba­kan.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – An­la­ya­ma­dım.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Kır­şe­hir'de her gün elek­trik ke­sin­ti­si ya­pı­yor­su­nuz, Kır­şe­hir­li mum ışı­ğın­da yi­yor her gün ye­me­ği­ni.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – An­la­ta­ca­ğım.

Şim­di, ba­kı­nız, ra­kam­lar­la il­gi­li ben si­ze bil­gi ve­ri­yo­rum. Ba­kı­nız, sa­de­ce ve­rim­li ça­lı­şa­rak ne yap­tı­ğı­mı­zı si­ze söy­le­ye­yim. Ra­kam ve­re­ce­ğim, be­nim­ki­ler ra­kam. 2002 yı­lı so­nun­da üre­ti­mi­miz: 129 mil­yar ki­lo­vat sa­at elek­trik üre­ti­yor­duk, 2002'nin so­nun­da üret­ti­ği­miz. 2006'nın so­nun­da bu­nu 174 mil­yar ki­lo­vat sa­ate çı­kar­dık. Yüz­de 35 ar­tış var­dır bu­ra­da. Yüz­de 35, üre­tim ar­tı­şı yüz­de 35. O za­man biz 3,5 mil­yar ki­lo­vat sa­at Bul­ga­ris­tan'dan elek­trik alı­yor­duk. Bu elek­tri­ği de kes­tik. Şim­di, Nah­ci­van'a elek­trik sa­tı­yo­ruz, Su­ri­ye'ye elek­trik sa­tı­yo­ruz, Irak'a elek­trik sa­tı­yo­ruz, Gür­cis­tan'a elek­trik sa­tı­yo­ruz…

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Ama, ken­di­mi­ze…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …ge­ne de faz­la­mız var çok şü­kür ve ay­nı za­man­da…

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Tu­ris­tik böl­ge­ler elek­trik­siz, ka­ran­lı­ğa bo­ğu­yor­su­nuz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kı­nız, yüz­de 35 bü­yü­mek ne de­mek­tir dört se­ne­de, dört se­ne­de yüz­de 35 bü­yü­mek? Ar­ka­daş­lar, üç­te 1'den faz­la bir şey bu ve bu­nu ya­par­ken, ku­ru­lu gü­cü­müz de 31,8 bin me­ga­vat­tan 40,2 bin me­ga­va­ta çık­tı. Bu­ra­da­ki ar­tış da yüz­de 29'dur ve sa­de­ce, biz, es­ki san­tral­le­ri­mi­zi mo­der­ni­ze ede­rek, ge­ce gün­düz ça­lı­şa­rak… Biz uyu­mu­yo­ruz, ge­ce gün­düz ça­lı­şı­yo­ruz, ar­ka­daş­la­rı­mız yir­mi dört sa­at ça­lı­şı­yor. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Bu ar­ka­daş­la­rı­mız­la biz, bir ta­kım bü­tün­lü­ğü için­de…

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Az da Kır­şe­hir'de ça­lış­sın­lar… (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan "Sus ya" se­si)

Kim o den­siz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kı­nız, şöy­le söy­le­ye­yim si­ze: 8.300 me­ga­vat ka­tıl­dı sa­de­ce ve­rim­den, sa­de­ce ve­rim­den; ya­ni, So­ma gi­bi yer­ler­de, Tunç­bi­lek gi­bi san­tral­le­ri­mi­zi mo­der­ni­ze ede­rek, 250 me­ga­vat ek­le­dik ora­ya, 250 me­ga­vat ek­le­dik, sa­de­ce ve­ri­mi­ni ar­tı­ra­rak. Bo­ru­la­rı ye­ni­len­di, ba­ca­la­rı ye­ni­len­di. Bun­la­rın hep­si­nin an­laş­ma­la­rı kar­ma­ka­rı­şık­tı ve bun­lar­dan ki­mi tah­kim­dey­di, bun­lar­la gö­rüş­tük.

Şim­di, ne­ti­ce­de, ba­kı­nız, eğer iti­raz­la­rı­nız var­sa, ra­kam­la ko­nu­şu­yo­rum ben, ra­kam­la ko­nu­şa­lım…

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Tu­rist, gi­de­cek yer arı­yor Sa­yın Ba­ka­nım.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ra­kam­lar­la ko­nu­şu­yo­ruz.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, ra­ka­mı bı­rak. Her gün biz Kır­şe­hir'de mum ışı­ğın­da ye­mek yi­yo­ruz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – An­la­tı­yo­rum… Onu an­la­tı­yo­rum… Onu an­la­tı­yo­rum.

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, siz Ge­nel Ku­ru­la hi­tap edin.

Sa­yın Ba­yın­dır, Kır­şe­hir me­se­le­si­ni, ta­mam, gün­de­me ge­tir­di­niz, Ba­kan de­ğer­len­di­re­cek.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, şöy­le söy­le­ye­yim…

BAŞ­KAN – Bu­yu­run.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, Tür­ki­ye'de elek­trik üre­ti­mi, bi­raz ön­ce söy­le­di­ğim gi­bi, yüz­de 35 art­tı. Bu na­sıl ar­tı­yor? Şim­di, es­ki­den…

MEH­MET KURT (Sam­sun) – So­ru sor.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Ni­ye ra­hat­sız olu­yor­sun?

ALİ TE­MÜR (Gi­re­sun) – Din­le­mek is­ti­yo­ruz.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Se­nin tu­zun ku­ru! Otur ye­ri­ne!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bir An­tal­ya'yı söy­le­ye­yim, An­tal­ya'yı biz… De­ğer­li ar­ka­daş­lar, An­tal­ya'yı biz yüz­de 109 bü­yüt­tük elek­trik­te, yüz­de 109 bü­yüt­tük. An­tal­ya'da es­ki­den, şöy­le söy­le­ye­yim, bir bağ evi­ne, elek­trik şöy­le bir ka­lem ka­dar bir kab­loy­la ge­li­yor­du bir bağ evi­ne. Bu bağ evi şim­di yı­kıl­dı, ye­ri­ne, di­ye­lim ki, 600 ya­tak­lı bir otel ya­pıl­dı. Ar­tık, bu kab­loy­la git­mi­yor, bu tra­foy­la git­mi­yor. Ye­ri­ne yep­ye­ni şey­ler ya­pıl­dı ve biz, bü­tün ile­tim hat­la­rı­nı, kab­lo­la­rı yer al­tı­na alı­yo­ruz. Bir yan­dan tra­fo­lar de­ği­şi­yor, bir yan­dan ile­tim hat­la­rı ye­ni­le­ni­yor. Tür­ki­ye'de 50 bin ki­lo­met­re ile­tim hat­tı var, 50 bin ki­lo­met­re. TE­DAŞ'ın da­ğı­tım hat­la­rı da 830 bin ki­lo­met­re, 830 ki­lo­met­re de­ğil 830 bin ki­lo­met­re. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Ve bu kab­lo­lar da­ha ev­vel yağ­lı kab­lo­lar­mış, yir­mi se­ne, otuz se­ne bun­la­ra bir şey ya­pıl­ma­mış, di­rek­ler çü­rü­müş.

Bir ÇE­AŞ Ke­pez me­se­le­si­ni dü­şü­nün. 2058 yı­lı­na ka­dar bu ya­sa dı­şı uy­gu­la­ma de­vam ede­cek­ti ve 11 ba­raj, 43 tra­fo mer­ke­zi­ni biz ye­di vi­la­yet­te ge­ri al­dık.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ni­ye al­tı bu­çuk ay bek­le­di­niz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ve, ar­ka­daş­lar, bun­lar bo­ya­cı kü­pü de­ğil.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ni­ye al­tı bu­çuk ay bek­le­di­niz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bun­lar böy­le bir dal­dı­rıp çı­kart­mak­la ol­mu­yor, bun­lar ça­lış­may­la olu­yor, bun­lar bil­giy­le olu­yor, bun­lar risk­le olu­yor. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Bun­lar hu­ku­ki alt­ya­pıy­la olu­yor.

Ba­kı­nız, şu an­da, ye­di yüz ta­ne da­va var bi­zim aley­hi­miz­de, ye­di yüz da­va var. Bu ye­di yüz da­va­dan baş­ka­la­rı gi­bi kork­say­dık, biz bu iş­le­rin üze­ri­ne gi­de­mez­dik. Bu iş ce­sa­ret is­ti­yor, yü­rek is­ti­yor, bil­gi is­ti­yor bu iş. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan "Bra­vo" ses­le­ri, al­kış­lar) O ba­kım­dan, ara­mız­da­ki fark bu.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Ku­zu gi­bi­si­niz Av­ru­pa Bir­li­ği­nin kar­şı­sın­da.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, bu­ra­da, si­ze şun­la­rı ifa­de et­mek is­ti­yo­rum: Biz, Bul­gar elek­tri­ği var­dı kes­tik, on­dan son­ra, iş­te bu ÇE­AŞ Ke­pez me­se­le­si var­dı, mo­bil san­tral­ler var­dı, bun­la­rın hep­si­ni dü­zelt­tik ve şu an­da üre­ti­mi ar­tı­rı­yo­ruz. Ba­kı­nız, bu­nu ya­par­ken 1,9 mil­yar do­lar da tah­kim da­va­sıy­la biz bo­ğu­şu­yo­ruz, bun­la­rı da dü­zel­ti­yo­ruz. Bun­lar öy­le ko­lay iş­ler de­ğil.

Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı­nın bir özel­li­ği var, hem ya­tı­rım ba­kan­lı­ğı, ya­tı­rım­la­rı­nı ya­pa­cak­sı­nız, bu ara­da bir sü­rü ka­nun­lar, DPT'si, Ha­zi­ne­si, izin­ler ala­cak­sı­nız, bu ya­tı­rım için yüz­de 6,5 fa­iz dı­şı li­mi­ti var, bel­li ka­nun­lar var, bu ka­nun­lar­la bun­la­rın ara­la­rın­dan ge­çe­cek­si­niz ve işi ya­pa­cak­sı­nız. İkin­ci ola­rak, ser­vis ba­kan­lı­ğı. Herhangi bir ya­tı­rım al­tı ay ge­ci­ke­bi­lir, ama, bir elek­trik al­tı sa­ni­ye ge­cik­mez, bir do­ğal gaz ge­cik­mez.

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Yol­suz­lu­ğun en çok dön­dü­ğü yer Sa­yın Ba­ka­nım.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Do­la­yı­sıy­la, hiz­met ba­kan­lı­ğı. İkin­ci­si, iş­let­me ba­kan­lı­ğı. Kâr za­rar he­sap ede­cek­si­niz, fi­yat­la­rı he­sap ede­cek­si­niz, ve­rim­li­li­ği ar­tı­ra­cak­sı­nız.

Ba­kı­nız, ben si­ze bun­lar­la il­gi­li bir­kaç ra­kam ve­re­ce­ğim. Me­se­la bun­lar­dan BO­TAŞ'la il­gi­li bir ra­kam ve­re­yim si­ze. Ha­ni, bat­tı, şu ol­du, bu ol­du, de­di­ği­niz BO­TAŞ. Bu BO­TAŞ, gel­di­ği­miz­de 3.010 ki­şiy­le işe gir­dik, şu an­da 2.770 ki­şi ça­lı­şı­yor bu­ra­da, sa­yı­sı azal­mış.

İkin­ci ola­rak,  Tür­ki­ye Pet­rol­le­rin­de de gel­di­ği­miz­de 6 bin ki­şi var­dı    -ba­kın, ya­tı­rım büt­çe­si art­tı­ğı hâlde- 5 bi­ne düş­tü.  Bu­ra­da ve­ri­mi ar­tır­dık. TKİ'de ay­nı şe­kil­de. Biz adam ba­şı ve­ri­mi ar­tı­rı­yo­ruz ve bun­la­rı ya­pa­rak gi­di­yo­ruz. Bir mi­sal ve­re­yim si­ze BO­TAŞ'la il­gi­li, kırk yer­de şan­ti­ye­si var. Bu, öy­le, in­şa­at şan­ti­ye­si de­ğil. Bu bo­ru hat­la­rı, dağ­lar te­pe­ler aşı­la­rak gi­di­li­yor, de­re­ler aşı­la­rak gi­di­li­yor. Bir Bakû-Tif­lis-Cey­han pro­je­sin­de biz üç yüz ta­ne ır­ma­ğa yer de­ğiş­tir­dik. Üç yüz ta­ne ır­ma­ğa, o bo­ru­lar ge­çe­cek di­ye… Ir­ma­ğı ke­na­ra alı­yor­su­nuz, bir ta­ra­fı­nı, bo­ru­yu ge­çi­ri­yor­su­nuz, on­dan son­ra tek­rar ır­mak es­ki hâli­ne ge­li­yor. Bu şe­kil­de dağ­lar te­pe­ler aşı­la­rak git­ti. Ya­ni, bun­lar öy­le ko­lay iş­ler de­ğil. Şah­de­niz Pro­je­si öy­le. Sa­de­ce, ken­di vi­la­ye­tim­den si­ze mi­sal ve­re­yim: Or­du'nun do­ğal ga­zı için ye­di yüz tır do­ğal gaz bo­ru­su ta­şın­dı, ye­di yüz tır dağ­la­rın te­pe­le­rin ba­şı­na. Ya­ni bun­la­rı, ola­yın bü­yük­lü­ğü­nü, öl­çe­ği­ni gö­rün di­ye söy­lü­yo­rum ve gö­re­ve gel­di­ği­miz­de, on ye­di yıl­da 9 vi­la­yet­te do­ğal gaz var­ken şu an­da 43 vi­la­yet­te var. Bu ko­lay iş de­ğil. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Ya­ni, bu­ra­da siz­den ben baş­ka bir şey bek­le­mi­yo­rum ama, hak­ka­ni­yet…

İ. SA­Mİ  TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Or­du ha­riç! Or­du ha­riç!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …dü­rüst­lük ve tu­tar­lı­lık.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Efen­dim, ni­ye pa­ra­sı­nı tah­sil et­mi­yor­su­nuz? Ne­den tah­sil et­mi­yor­su­nuz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu üç ko­nu üze­rin­de dur­ma­mız la­zım bi­zim. Ya­ni bun­lar ta­ma­men si­ya­set dı­şı, bun­lar ev­ren­sel doğ­ru­lar. Hak­ka­ni­yet, dü­rüst­lük ve tu­tar­lı­lık.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Efen­dim, 8 mil­yar do­lar ala­ca­ğı yok mu bu ku­ru­mun?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, bu­ra­dan si­ze şu­nu an­lat­ma­ya ça­lı­şı­yo­rum: Şim­di, biz bu ya­tı­rım­la­rı­mı­zı…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ni­ye tah­sil et­mi­yor­su­nuz? Yap­ma­yın!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …çok ka­rar­lı bir şe­kil­de ya­pı­yo­ruz.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – İs­te­di­ği­niz şe­yi söy­lü­yor­su­nuz. 

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ve­rim­li­li­ğe dik­kat edi­yo­ruz.

HA­SAN ÖREN (Ma­ni­sa) – Do­ğal ga­za gel­miş­ken bü­yük­şe­hir be­le­di­ye baş­ka­nıy­la il­gi­li ola­yı an­la­tır­san.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kı­nız bi­raz ön­ce de­di­niz ki, hiç­bir ya­tı­rım ya­pıl­ma­dı. Ya­ni, in­saf!

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, Me­lih Gök­çek'ten pa­ra tah­sil ede­bi­li­yor mu­su­nuz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bir mi­sal ve­re­yim. Şim­di, ba­kı­nız…

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Me­lih Gök­çek si­ze ka­fa tu­tu­yor.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, es­ki ya­tı­rım­la­rı bi­ti­ri­yo­ruz, "Bu­nu ni­ye ya­pı­yor­su­nuz?" di­yor­su­nuz. Ye­ni­ye baş­lı­yo­ruz, ona laf söy­lü­yor­su­nuz. Ya­ni, şim­di ben si­ze şöy­le an­la­ta­yım: Af­şin-El­bis­tan (B) ya­tı­rı­mı…

HA­SAN ÖREN (Ma­ni­sa) – Şu Me­lih Gök­çek'i an­lat, on­dan son­ra geç.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) -…2 mil­yar do­lar­lık bir ya­tı­rım­dır. Bu­nun yüz­de 25'i biz gel­me­den ele alın­mış­tı. 2 mil­yar­lık bir ya­tı­rı­mın bi­ze ka­lan  kıs­mı 1,5 mil­yar do­lar­dır.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­yın Ba­kan, ya­tı­rı­mı eleş­tir­mi­yo­ruz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu 1,5 mil­yar do­lar ye­ri­ne, biz…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ya­tı­rı­mı eleş­tir­mi­yo­ruz biz. 

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …100 mil­yon do­lar­lık on beş ta­ne ay­rı ya­tı­rım ya­pa­bi­lir­dik. Baş­ka­sı bu­na baş­la­dı, biz bu­na do­kun­ma­ya­lım di­ye on beş ay­rı…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sap­tır­ma­yın lüt­fen.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …100 mil­yon­luk on beş ta­ne ya­tı­rı­mı baş­la­ta­bi­lir­dik. Böy­le bir şey yap­ma­dık.

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – "Ödünç kö­mür­le aç­tı­nız." di­yor.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ödünç kö­mür­le aç­tı­nız.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ha­yır, ha­yır, ödünç de­ğil.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – İha­le yap­tı­nız mı?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ha­yır, ha­yır. Ben si­ze an­la­ta­yım.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Yap­tı­nız mı iha­le­yi?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Yok, yok, bak an­la­tı­yo­rum si­ze.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Dört se­ne­dir…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, ben bun­la­rın için­de­yim.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Yap­ma­yın! Doğ­ru­la­rı söy­le­yin lüt­fen.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, ba­kın Ta­ci­dar Bey, ben si­ze an­la­ta­yım. Ba­kın, iki mü­hen­dis ko­nu­şu­yo­ruz.

HA­LİL AY­DO­ĞAN (Af­yon­ka­ra­hi­sar) – Öy­le bir usul yok, an­lat­ma ya!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, ba­kı­nız, Çöl­lo­lar me­se­le­sin­de­ki ev­vel­ki pro­je, bi­zim ip­tal et­ti­ği­miz pro­je, bi­zim kö­mü­rü­mü­zü çar­çur edi­yor­du. Biz bu iha­le­yi ip­tal et­tik.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Et­ti­niz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bi­raz da bir şey­ler gel­di ku­la­ğı­mı­za, ip­tal et­tik.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ne gü­zel.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ta­mam mı, ip­tal et­tik. Onun üze­ri­ne pro­je­yi ye­ni­den ele al­dık. Bu pro­je­yi bü­tün de­tay­la­rıy­la bir de göz­den ge­çir­dik. On­dan son­ra da şim­di iha­le­ye çık­tık. Ora­da biz, her iki san­tra­le de ye­te­cek ka­dar kö­mü­rü­müz var, Çöl­lo­lar'ı da iha­le et­tik, Çöl­lo­lar'ı, ayın 19'un­da tek­lif­le­ri ala­ca­ğız ve sü­rat­li bir şe­kil­de ça­lı­şı­la­cak. Biz kö­mü­re…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Dört se­ne­dir iha­le ede­me­di­niz, dört se­ne­dir!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – De­ğil. Onun ora­da…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Dört se­ne­dir… Yap­ma­yın!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Biz as­lın­da, ba­kı­nız, tar­tış­ma­lı bir usul­le gi­re­bi­lir­dik, ama, biz bu ko­nu­yu iyi bil­di­ği­miz için…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Kon­trat de­vir­le­ri­ni bir ge­ce­de yap­tı­nız ama.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …bu işin de bir par­ça uz­ma­nı ol­du­ğu­muz için ip­tal et­tik, risk al­dık. Risk al­dık. Risk al­mak bi­raz bil­gi işi­dir, ce­sa­ret işi­dir.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Kon­trat de­vir­le­ri­ni bir ge­ce­de yap­tı­nız, dört se­ne­dir iha­le ya­pa­mı­yor­su­nuz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ney­se, ben si­ze bir şey­ler an­lat­ma­ya ça­lı­şı­yo­rum. O risk biz­de­dir, he­sa­bı­nı biz ve­re­ce­ğiz. He­sa­bı­nı biz ve­re­ce­ğiz. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, Me­lih Gök­çek'ten ni­ye he­sa­bı­nı so­ra­mı­yor­su­nuz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kı­nız, şim­di, baş­ka bir şey an­la­ta­yım si­ze.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Bun­da an­la­ta­cak bir şe­yi­niz yok, baş­ka bir şey an­la­tın.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bir kö­mür ara­ma se­fer­ber­li­ği baş­lat­tık. Da­ha hiç ya­pıl­ma­mış bir şey. Da­ha ya­pıl­ma­mış bir şey. Şöy­le: TTK'yı, TKİ'yi, MTA'yı, hat­ta TPAO'yu, Ma­den İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nü, Eti­ban­kın, Eti Ma­den­ci­li­ğin bü­tün ma­den mü­hen­dis­le­ri­ni ala­rak, de­ği­şik bir ça­lış­ma yap­tık. De­dik ki: Ge­lin bü­tün ma­den mü­hen­dis­le­ri, bü­tün jeo­log­lar, je­ofi­zik­çi­ler hep bir ara­ya ge­lin. Bir ta­kım kur­duk. Ara­da­ki en­gel­le­ri kal­dır­dık, du­var­la­rı kal­dır­dık. TPAO, TKİ, bun­lar hep ay­rı ku­ru­luş­lar. De­dik ki biz: Ay­nı Ba­kan­lı­ğa bağ­lı­sı­nız, ge­lin ba­ka­lım, ne bil­gi­niz, bel­ge­niz var­sa, da­ta­lar var­sa, ge­lin bir ça­lı­şa­lım ve kö­mür ara­ma se­fer­ber­li­ği baş­lat­tık ve bi­zim al­tı se­ne son­ra he­de­fi­miz var­dı, ikin­ci se­ne­de bu he­de­fi ger­çek­leş­tir­dik çok şü­kür. 800 mil­yon ton kö­mür bul­duk, 800 mil­yon ton. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ne­re­de bul­du­nuz bu­nu?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, bu, laf­la, ba­kın, laf­la, öy­le kra­vat­la otu­ra­rak sı­cak oda­lar­da, bu iş, böy­le kö­mür aran­maz. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Sa­yın Ba­ka­nım, ne­re­de bul­du­nuz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Kö­mür, tu­lu­mu gi­ye­cek­si­niz…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­yın Ba­kan, bu, se­nin de­net­le­me ku­ru­lu ra­po­run.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ha­zır kö­mü­rü TTK çı­kar­ta­mı­yor Sa­yın Ba­kan.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Tu­lu­mu gi­ye­cek­si­niz, pos­ta­lı aya­ğı­nı­za çe­ke­cek­si­niz,

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – De­net­le­me ku­ru­lu ra­po­run, ka­li­te­siz kö­mü­rü…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …eli­ni­ze ma­den çe­ki­ci­ni ala­cak­sı­nız…

BAŞ­KAN – Sa­yın Sey­han, lüt­fen, mü­da­ha­le et­me­yin.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …dağ te­pe de­me­den ge­ze­cek­si­niz.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Er­de­mir, Kar­de­mir ne­re­den kö­mür alı­yor?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Sı­cak oda­da nes­ca­fe içe­rek, böy­le bu iş­ler ol­mu­yor, bu iş­ler ol­mu­yor.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Yap­ma ya! Yap­ma ya! Sen, Zon­gul­dak'ta­ki ha­zır kö­mü­rü çı­kar­ta­mı­yor­sun.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu iş, bi­raz alın te­ri, bi­raz bil­gi, bi­raz ener­ji, bi­raz risk­le olu­yor.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Zon­gul­dak'ta­ki kö­mü­rü çı­kar­tın ya!

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ha­zır bek­li­yor.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, Zon­gul­dak'a ge­li­yo­rum. Zon­gul­dak'a ge­li­yo­rum.

Ba­kın, Zon­gul­dak -ben de Ka­ra­de­niz­li­yim- Zon­gul­dak…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Sa­yın Ba­kan… Sa­yın Ba­kan…

BAŞ­KAN – Sa­yın Akın, lüt­fen… Ba­kın, ben an­la­ya­mı­yo­rum ko­nuş­ma­yı.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Mak­sat bil­gi ver­mek.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Kat­kı ve­ri­yo­rum Sa­yın Ba­ka­na.

BAŞ­KAN – Ama, siz de an­la­ya­maz­sı­nız. Din­le­ye­lim, be­ğen­me­ye­bi­li­riz.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ben kat­kı ve­ri­yo­rum Sa­yın Ba­ka­na.

BAŞ­KAN – Efen­dim, be­ğen­mez­se­niz, so­ru so­rar­sı­nız.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ma­dem­ki, ba­kın, be­nim şim­di an­lat­ma sti­li­mi boz­mak is­ti­yor­su­nuz.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ha­zır kö­mü­rü çı­kar­ta­mı­yor­su­nuz.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan, bu­ra­sı il­ko­kul mu, ki­me ders ve­ri­yor­su­nuz?

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­loğ­lu, lüt­fen ya…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Far­kın­da­yım ne yap­mak is­te­di­ği­ni­zin, ama mü­him de­ğil, ben si­zin is­te­di­ği­niz ma­kam­dan da söy­le­rim.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ben kat­kı ve­ri­yo­rum.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, şim­di… Şim­di, ba­kın…

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Sa­yın Ba­kan, on­dan ev­vel bir de Or­du'ya gel, şu do­ğal gaz ne za­man ge­le­cek?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ge­le­ce­ğim, bak, an­la­ta­ca­ğım, ge­le­ce­ğim, ge­le­ce­ğim. Sen ge­ne fın­dı­ğı­nı dök­me­ye de­vam et, ben de do­ğal ga­zı ge­ti­ri­rim, ta­mam mı?

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Ta­mam.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, bak…

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Fın­dı­ğı ye­di­niz, do­ğal gaz, baş­ka bir şey de ol­maz za­ten.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – De­ğer­li hem­şeh­rim, ben se­ni se­vi­yo­rum, sen be­nim kar­de­şim­sin.

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Ben de si­zi çok se­vi­yo­rum Sa­yın Ba­ka­nım.

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, siz Ge­nel Ku­ru­la hi­tap edin.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, Zon­gul­dak'ı an­la­tı­yo­rum si­ze ba­kı­nız. Zon­gul­dak…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­yın Ba­kan, şu­na da ce­vap ve­rin: Bu, si­zin de­net­le­me ku­ru­lu ra­po­ru­nuz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ben, Ereğ­li De­mir-Çe­lik'in beş yıl yö­ne­ti­min­de bu­lun­dum.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Yap­ma­yın ya! Ni­ye at­lı­yor­su­nuz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ereğ­li'yi de bi­li­rim, Zon­gul­dak'ı da bi­li­rim.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ce­vap ve­rin o za­man!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ya­ni, öy­le biz, ha­yalî, üto­pik şey­ler­den bah­set­mi­yo­ruz. Ereğ­li yö­ne­ti­min­dey­ken de ben, Zon­gul­dak'tan kö­mür alın­ma­sı için dört ay­rı ça­lış­ma yap­tık.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – O za­man da…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – O ça­lış­ma­lar­dan bir ta­ne­si, cev­her alı­mı­nı baş­tan aşa­ğı de­ğiş­tir­dik, kö­mür alı­mı­nı de­ğiş­tir­dik, mer­da­ne alı­mı­nı de­ğiş­tir­dik, ref­rak­ter alı­mı­nı de­ğiş­tir­dik, bir de so­mon ba­lık­çı­lı­ğı­nı; beş ay­rı ça­lış­ma yap­tık. Kö­mü­rü de iyi bi­li­yo­ruz. Şu an­da, bu hâliy­le, Zon­gul­dak ka­pa­na­cak­tı.

Ha­tır­lar mı­sı­nız, siz Zon­gul­dak­lı­sı­nız, ya­şı­nız da mü­sa­it.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Evet.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – So­mon ba­lı­ğı üre­ti­li­yor­du, ora­la­rı hep ka­pa­tı­yor­lar­dı, ha­be­ri­niz var mı on­dan?

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Efen­dim, bir iş ada­mı çık­mış söy­le­miş, hiç si­ze ya­kı­şı­yor mu?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­lık ye­tiş­ti­re­cek­ti Alar­ko Fir­ma­sı…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Bir iş ada­mı çık­mış söy­le­miş, Zon­gul­dak'ın gö­rü­şü de­ğil ki bu.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – An­la­tı­yo­rum, ba­kın ne yap­tık. Ba­kın, an­la­tı­yo­rum, an­la­tı­yo­rum, ba­kın…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Bir iş ada­mı İs­tan­bul'dan çık­mış, böy­le bir saç­ma­lık…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Zon­gul­dak'a ben de ge­le­yim, siz de be­ra­ber ge­lin, be­ra­ber hal­kın için­de ge­ze­lim.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ama, bu­nu ge­çen de söy­le­di­niz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, ben, pro­je­le­ri an­la­tı­yo­rum si­ze. Ben, Zon­gul­dak'a ye­di de­fa git­tim, ye­di de­fa git­tim.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Efen­dim, bir Ener­ji Ba­ka­nı ola­rak, bir saç­ma­la­yan iş ada­mı­nın…

BAŞ­KAN – Sa­yın Akın, lüt­fen…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, ben, Zon­gul­dak'a ye­di de­fa gi­de­rek, gö­re­rek…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Bi­zi il­gi­len­dir­mi­yor so­mon ba­lı­ğı.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …ma­den oca­ğı­na ine­rek… Hiç­bir ba­kan yıl­lar­dır ma­den oca­ğı­na in­me­miş­ken, ma­den oca­ğı­na in­dim. Bu­nu bir if­ti­har için söy­le­mi­yo­rum, gö­re­vim ol­du­ğu için söy­lü­yo­rum.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – İs­hak Ala­ton bi­zi il­gi­len­dir­mez Sa­yın Ba­ka­nım.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – An­la­tı­yo­rum… Haa, o za­man kö­mü­rü…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Bi­zi il­gi­len­dir­mi­yor ki İs­hak Ala­ton.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – An­la­tı­yo­rum iş­te….

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Bi­zi bağ­la­mı­yor, ama Zon­gul­dak'a mal et­me­yin bu­nu efen­dim.

BAŞ­KAN – Sa­yın Akın, mü­sa­ade eder­se­niz an­lat­sın.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın ne yap­tık: Ma­den Ya­sa­sı'nı bir­lik­te de­ğiş­tir­dik, sağ olun, gü­zel bir şey yap­tık.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Biz ka­bul et­me­dik.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ora­ya bir ke­li­me ek­le­dik, bir ke­li­me ek­le­dik. "Ya­par" ke­li­me­si­ni, bir de "yap­tı­rır" ke­li­me­si­ni ek­le­dik ve da­ha ev­vel­den…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Sa­yın Ba­ka­nım, biz, bu­ra­ya, bu Ka­nun'a TTK'nın gir­me­si­ni is­te­me­dik. Sü­rek­li ay­nı­sı­nı söy­lü­yor­su­nuz. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan gü­rül­tü­ler)

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, şim­di, ora­da 22 iş­let­me var­dı, ufak.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Evet…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu iş­let­me­ler, tek­nik ol­ma­yan usul­ler­le, bi­raz­cık da tar­tış­ma­lı usul­ler­le, 22 ta­ne iş­let­me… Zon­gul­dak­lı­lar din­li­yor­sa, is­ter­ler­se te­le­fon­la siz­le­re de, biz­le­re de bağ­la­nır. Şim­di, 22 yer var­dı ve bun­la­rın üret­tik­le­ri top­lam kö­mü­rün mik­ta­rı 125-130 bin ton­du. Biz, bu­nu iha­le­ye çık­tık, şu an­da 850 bin ton kö­mür üre­ti­yo­ruz. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan "Bra­vo" ses­le­ri, al­kış­lar) Bu ka­dar ve…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Yan­lış söy­lü­yor­su­nuz. Yan­lış söy­lü­yor­su­nuz Sa­yın Ba­ka­nım.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu kö­mür, önü­müz­de­ki yıl…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Yan­lış söy­lü­yor­su­nuz. Yan­lış! 550 bin ton kö­mür üre­ti­yor şu an­da.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, ben ra­kam­lar­la ko­nu­şu­yo­rum. Yan­lış­sa ge­ti­rin.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ama, yan­lış söy­lü­yor­su­nuz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – TTK'nın Ge­nel Mü­dü­rü bu­ra­da.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Yan­lış söy­lü­yor­su­nuz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ay­nı za­man­da bir bü­rok­rat­tır, si­ze doğ­ru­su­nu söy­le­sin.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Pe­ki, Er­de­mi­re, Kar­de­mi­re ne ka­dar kö­mür ve­ri­yor­su­nuz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, an­la­tı­yo­rum şim­di…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Me­ta­lür­jik kö­mü­rü ko­nu­şun.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ben me­ta­lür­jis­tim ay­nı za­man­da. Hep de ba­na rast­lı­yor bu iş­ler.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ora­ya ne ka­dar kö­mür gön­de­ri­yor­su­nuz?

BAŞ­KAN – Sa­yın Akın…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, an­la­ta­yım si­ze. Bir da­ha­ki se­ne­ki…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Böy­le bir üs­lu­bum yok, ama yan­lış…

BAŞ­KAN – Siz an­lat­tı­nız, bir de Sa­yın Ba­kan an­lat­sın. Ama böy­le bir usu­lü­müz yok.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Ba­kan da bu üs­lup­la ko­nu­şa­maz yal­nız.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ama Sa­yın Baş­kan…

BAŞ­KAN – Sa­yın Mil­let­ve­ki­li­miz, böy­le bir usu­lü­müz yok.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, Zon­gul­dak'a yi­ne siz se­lam gön­de­rin, ben de se­lam gön­de­ri­yo­rum, sev­di­ği­miz in­san­lar.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Se­lam gön­der­me me­se­le­si de­ğil ya!

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Hiç ya­kış­mı­yor Ba­ka­nım!

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Or­du'ya da gön­de­rin Sa­yın Ba­ka­nım…

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Sa­yın Ba­kan, bir de An­tal­ya'ya bir se­lam gön­de­rin…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, bu­ra­da 1,5 mil­yon ton bir da­ha­ki se­ne­nin he­de­fi­dir ve şu an­da kö­mür­de…

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – An­tal­ya'ya bir se­lam gön­de­rin…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, kö­mür­de yap­tı­ğı­mız ça­lış­ma­la­rı da­ha son­ra gö­re­cek­si­niz. Ya­ni, yap­tık­la­rı­mız da­ha son­ra or­ta­ya çı­ka­cak.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Er­de­mi­re ne ka­dar kö­mür ve­ri­yor­su­nuz Sa­yın Ba­ka­nım?

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Ya, Sa­yın Ba­kan, İ. Me­lih Gök­çek bor­cu­nu ni­ye öde­mi­yor, onun ce­va­bı­nı ver. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan gü­rül­tü­ler)

MU­ZAF­FER BAŞ­TOP­ÇU (Ko­ca­eli) – Sus da Ba­ka­nı din­le­ye­lim.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kı­nız, şim­di, şun­lar… Kö­mür­de da­ha ev­vel ka­pa­nan yer­le­ri tek­rar aç­tık. Ka­pa­nan yer­ler tek­rar açıl­dı. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Ba­kın, bu açı­lan ocak­la­rın ka­pı­sın­da ki­lit da­hi yok­tu. Ka­pan­mış za­ten.

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – İş­te, ocak­lar bu­ra­da, ba­kın! Sa­yın Ba­kan, ocak­lar bu­ra­da, ba­kın!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ya­ni, için­de bir şey yok, terk edil­miş­ti ve…

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Ocak­lar bu­ra­da, ba­kın! Bun­lar ne ola­cak? An­tal­ya'da…

MU­ZAF­FER BAŞ­TOP­ÇU (Ko­ca­eli) – Bir sus da din­le Al­lah aş­kı­na ya!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Biz bun­la­rı TKİ… Ba­kı­nız, Zon­gul­dak'ta­ki­le­ri özel sek­tö­re ver­dik, üre­ti­mi ar­tır­dık. Şim­di, ısın­may­la il­gi­li…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Han­gi üre­tim Sa­yın Ba­kan?

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Ocak­lar bu­ra­da, fo­toğ­raf­la­ra ba­kın, bun­lar ne ola­cak?

MU­ZAF­FER BAŞ­TOP­ÇU (Ko­ca­eli) – Din­le ya Al­lah Aş­kı­na! Biz de din­li­yo­ruz.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Sa­yın Ba­ka­nım, ina­nın si­ze hiç ya­kış­mı­yor!

MU­ZAF­FER BAŞ­TOP­ÇU (Ko­ca­eli) – Böy­le mü­za­ke­re usu­lü mü var?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di ba­kın, ben si­ze bir şey söy­le­ye­yim. Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, ben ar­ka­daş­la­rı­ma an­lat­mak…

BAŞ­KAN – Sa­yın Er­cenk…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Baş­tan aşa­ğı kül­li­yen ya­lan!

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – An­tal­ya mah­vol­du!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, şim­di, ba­kın…

BAŞ­KAN – Sa­yın Er­cenk, Zon­gul­dak'ı ko­nu­şu­yo­ruz, ma­şal­lah An­tal­ya bu iş­te çok da­ha faz­la.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, ba­kın…

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Ama, An­tal­ya mah­vol­du, 1.150 ta­ne ocak var­dı, pe­ri­şan ol­du­lar.

BAŞ­KAN – Lüt­fen efen­dim…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di ba­kın, kö­mür­le il­gi­li an­la­ta­yım de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım.

Ba­kı­nız…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Sa­yın Ba­ka­nım, söy­le­dik­le­ri­ni­zin hiç­bi­ri doğ­ru de­ğil!

BAŞ­KAN – Efen­dim, ya­rış­ma­ya­lım bir­bi­ri­miz­le, ayıp olu­yor; bu bi­ze ya­kış­mı­yor.

Bu­yu­run efen­dim siz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, kö­mür­de ya­pı­lan­la­rı an­la­ta­yım: Şu ana ka­dar, bı­ra­kın ısı­tıl­ma­yı, ısıt­ma­yı fi­lan bı­ra­kın, elek­trik üre­ti­mi­ni bı­ra­kın, sa­de­ce dar ge­lir­li va­tan­daş­la­ra şu ana ka­dar da­ğı­tı­mız kö­mür 4,5 mil­yon ton. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan "Bra­vo" ses­le­ri, al­kış­lar) Şim­di, bu 4,5 mil­yon ton, ba­kın, ben gö­zü­nü­zün önü­ne gel­sin di­ye söy­lü­yo­rum.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Ba­kan, kö­mür toz­la­rı­nı kö­mür di­ye sa­tı­yor­su­nuz, "İş ya­pı­yo­ruz." di­yor­su­nuz. Ayıp­tır! Ya­zık­tır!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – 10 ton­luk kam­yon­lar­la, 450 bin kam­yon ya­par. (CHP sı­ra­la­rın­dan "Kaç ki­lo­met­re ya­par?" ses­le­ri) Ba­kın, bir de ona 7-8 met­re kam­yon bo­yu ek­le, he­sap et.

Şim­di, ba­kın…

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­loğ­lu, bi­raz ne söy­le­di­ği­ni­zin far­kın­da olun.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Far­kın­da­yım efen­dim. Kö­mür di­ye da­ğıt­tık­la­rı kö­mür to­zu.

BAŞ­KAN – Ri­ca edi­yo­rum, si­zi ikaz edi­yo­rum.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Ya­zık­lar ol­sun si­ze Sa­yın Ba­kan!

BAŞ­KAN – Efen­dim, otu­run lüt­fen ye­ri­ni­ze.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, bu 4,5 mil­yon ton kö­mür, ye­rin al­tı­na ini­li­yor, bu kö­mür ora­dan çı­ka­rı­lı­yor, bu kö­mür yı­ka­nı­yor, kı­rı­lı­yor, pa­ket­le­ni­yor, on­dan son­ra me­se­la So­ma'dan alı­nı­yor ta Van'a ka­dar gi­di­yor. Bu­nu, Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı ya­pı­yor.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, İ. Me­lih Gök­çek'ten he­sa­bı ni­ye al­mı­yor­sun?

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­yın­dır…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – On­dan son­ra, Sos­yal Da­ya­nış­ma Yar­dım­laş­ma Fo­nu'nun ele­man­la­rı, kay­ma­kam­lar, va­li­le­ri­mi­zin de yar­dı­mıy­la, ev ev da­ğı­tı­lı­yor.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – İ. Me­lih Gök­çek'ten pa­ra­yı ni­ye ala­mı­yor­su­nuz?

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­yın­dır, lüt­fen…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – 4,5 mil­yon ton… Ar­ka­daş­lar, bu kra­vat­la çık­mı­yor bu iş­ler, kra­vat­la çık­mı­yor. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan "Bra­vo" ses­le­ri, al­kış­lar) Kra­vat­la çık­mı­yor, bu­nun­la ol­mu­yor.

HA­SAN ÖREN (Ma­ni­sa) – Sa­yın Ba­ka­nım…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Kas­kı ta­ka­cak­sı­nız, çiz­me­yi gi­ye­cek­si­niz aya­ğı­nı­za, kö­mü­re ine­cek­si­niz. Kö­mü­re in­mez­se­niz, kö­mür ken­di­li­ğin­den çık­mı­yor, bu­nu bi­lin.

FE­Rİ­DUN FİK­RET BA­LOĞ­LU (An­tal­ya) – Pa­lav­ray­la çı­kı­yor! Ayıp! Kan­dır­ma!

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ni­ye çı­kar­mı­yor­su­nuz?

SÜ­LEY­MAN SA­RI­BAŞ (Ma­lat­ya) – Sa­yın Baş­kan, kra­vat­la­rı çı­kar­ta­lım mı?

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­loğ­lu…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, eğer biz…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ya, Sa­yın Ba­kan… Ayıp olu­yor! Ya­zık­lar ol­sun!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, eğer biz ba­ğım­sız­lık­tan bah­se­di­yor­sak, millî kay­nak­la­rı­mız­dan bah­se­di­yor­sak, dı­şa ba­ğım­lı­lı­ğı­mı­zı azalt­mak is­ti­yor­sak, yer­li kay­nak­la­ra böy­le dö­nü­lü­yor iş­te. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Ça­lış­ma böy­le olur.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ya, Sa­yın Ba­kan, gö­zü­mü­ze ba­ka ba­ka ya­lan söy­lü­yor­su­nuz! Ya­kış­mı­yor bu si­ze! Ya­lan söy­lü­yor­su­nuz! Ya­zık­lar ol­sun!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di , bu kö­mür me­se­le­sin­de…

BAŞ­KAN – Sa­yın Akın, lüt­fen otu­rur mu­su­nuz.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Gö­zü­mü­ze ba­ka ba­ka ya­lan söy­lü­yor­su­nuz! Lüt­fen, Sa­yın Ba­kan…

AH­MET IŞIK (Kon­ya) – Ha­ka­ret edi­yor Sa­yın Baş­kan.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­na, top­lan­tı­dan çık­tık­tan son­ra baş­ka bir şey­ler di­yor­su­nuz.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Er­de­mi­re, Kar­de­mi­re ne ka­dar kö­mür ver­di­niz? Ya­zık ya, val­la­hi ya­zık! Ben bu hâlim­den uta­nı­yo­rum.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, ba­kın, bu kö­mür­le­ri…

BAŞ­KAN – Lüt­fen ar­ka­daş­lar…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, say­gı­de­ğer mil­let­ve­kil­le­ri…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Er­de­mi­re, Kar­de­mi­re ne ka­dar kö­mür ve­ri­yor­sun?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, bu kö­mür­le­rin şöy­le bir özel­li­ği var…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ev­le­re ver­di­ği­niz kö­mü­rü ko­nuş­mu­yo­ruz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Onu da sen ver! Bak, kö­mü­rü ben çı­kart­tım, onu da sen ver ha­di!

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – TTK taş kö­mü­rü, kö­mü­rü me­ta­lür­jik kö­mür…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bak, ben me­ta­lür­jis­tim. O kö­mü­rün na­sıl kok­laş­tı­ğı­nı, na­sıl çık­tı­ğı­nı söy­lü­yo­rum.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Evet Sa­yın Ba­ka­nım, siz Er­de­mir­de ça­lış­tı­nız.

BAŞ­KAN – Sa­yın Akın, lüt­fen otu­rur mu­su­nuz ye­ri­ni­ze.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ben de si­ze di­yo­rum ki: Eğer bu­nu bi­li­yor­sa­nız, ora­sı özel­leş­miş bir ku­rum, onu da siz be­ce­rin; OYAK'la gö­rü­şün de siz sa­tın.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Er­de­mi­rin 2 mil­yon ton ih­ti­ya­cı var, Kar­de­mi­rin 1 mil­yon ton. Ne ka­dar ve­ri­yor­su­nuz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ta­mam, otur ye­ri­ne!

BAŞ­KAN – Sa­yın Akın, lüt­fen otu­run ye­ri­ni­ze.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, ben an­la­tı­yo­rum. He­ye­can­lan­ma! He­ye­ca­nın ge­çin­ce da­ha iyi an­la­ya­cak­sın, ne söy­le­di­ği­nin far­kı­na va­ra­cak­sın bel­ki. Bi­raz dik­kat et söy­le­di­ğin ke­li­me­le­re.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ben kı­zı­yo­rum ken­di­me, bun­la­rı mı so­ra­cak­tık si­ze? Hiç ya­kış­mı­yor Sa­yın Ba­ka­nım ya!

AV­Nİ DO­ĞAN (Kah­ra­man­ma­raş) – Ken­di­ne ne ka­dar kız­san hak­lı­sın!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, bu­ra­da, ba­kı­nız ar­ka­daş­lar, 4,5 mil­yon ton kö­mür, bu­gün, dört se­ne­dir dar ge­lir­li va­tan­daş­la­rı­mı­zın so­ğuk kış gün­le­ri­ni sı­ca­cık oda­la­rın­da ge­çir­me­si­ni sağ­lı­yor.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, ma­sal an­la­tı­yor­sun, ma­sal!

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, ko­nuş­ma­nız bit­mek üze­re. To­par­lar mı­sı­nız.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ve iş­te sos­yal pro­je bu­dur.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, bir so­rum var: İ. Me­lih Gök­çek'in si­ze bor­cu var, ni­ye al­mı­yor­su­nuz? Adam sa­na bor­cu­nu öde­mi­yor, se­ni tak­mı­yor!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, şim­di, jeo­ter­mal… Ba­kın ar­ka­daş­lar…

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Sa­yın Ba­kan, Ak­kuş'tan arı­yor­lar Ak­kuş'tan. So­ba da is­ti­yor­lar, so­ba…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – So­ba de­ğil, ben ona ku­zi­ne de gön­de­re­ce­ğim.

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – So­ba, so­ba…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ku­zi­ne de gön­de­re­ce­ğiz, me­rak et­me­yin. Be­nim hem­şeh­ri­le­rim so­bay­la ye­tin­mi­yor, ku­zi­ne de is­ti­yor. İçin­de pa­ta­tes de pi­şe­cek kı­şın, ta­mam mı? (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Fın­dık ka­bu­ğu­nu ben gön­de­ri­rim!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ta­mam, be­ra­ber ya­pa­ca­ğız. Se­nin dök­tü­ğün o fın­dı­ğı da ka­vu­rup yi­ye­cek­ler!

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Ka­bu­ğu­nu ben gön­de­re­ce­ğim! So­ba­sı­nı sen ver.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, şim­di, ba­kı­nız, ben ora­dan ge­li­yo­rum, Göl­köy'den ge­li­yo­rum. Ge­çen bay­ram ora­da kal­dım. Aca­ba sen hiç Göl­köy'de kal­dın mı Sa­yın Mil­let­ve­ki­lim?

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Çok.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Kal­ma­dın de­ğil mi?

İ. SA­Mİ TAN­DOĞ­DU (Or­du) – Kal­dım kal­dım.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, ar­ka­daş­lar, be­nim söy­le­mek is­te­di­ğim şey şu: Ta­bii, bu işi da­ha da an­la­ta­bi­li­riz; ama, ge­rek yok. Ben si­ze şu­nu söy­le­ye­yim: Ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji di­yor­sa­nız, jeo­ter­mal ha­ri­ta­la­rı çı­kart­tık, rüzgâr ha­ri­ta­sı çık­tı. Bun­la­rın hep­si… Ba­kı­nız, bu ha­ri­ta, böy­le bir su­lu bo­yay­la bo­yan­mış, bir res­sa­mın elin­den çık­mış bir ha­ri­ta de­ğil.

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Bir ha­ri­ta da bu­ra­da var. Bu­ra­da kat­li­am var.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu­ra­da­ki her bir nok­ta­nın rüzgâr hı­zı var, her bir nok­ta­nın.

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Bu­ra­da kat­li­am var.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Otuz yıl­lık da­ta­lar­la 10 bin nok­ta… Dün­ya­nın en mo­dern usu­lüy­le çık­tı bu. Ve sa­rı­dan iti­ba­ren kır­mı­zı­ya doğ­ru rüzgâr hız­la­rı var. Böy­le, su­lu bo­ya ile bo­yan­ma­dı bu ve bu­ra­da tah­mi­ni­mi­zin üs­tün­de rüzgâr ener­ji­si var.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­yın Ba­kan, ni­ye ya­tı­rım yok o za­man?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ge­lin, siz de bu­nun…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­lar mı­sı­nız.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­yın Ba­kan, hiç­bir id­di­ama ce­vap ver­me­di­niz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – De­ğer­li ar­ka­daş­lar, biz ener­ji dün­ya­sın­da, ba­kı­nız, ge­le­ce­ğe es­ki­den yan­lış ray­lar dö­şen­miş­ti. Biz o yan­lış ray­la­rı sök­tük, şim­di doğ­ru yö­ne ray­la­rı dö­şe­dik, va­go­nu ve lo­ko­mo­ti­fi koy­duk.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­yın Ba­kan, hiç­bir id­di­ama ce­vap ver­me­di­niz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mı­zın li­der­li­ğin­de, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri­mi­zin kat­kı­la­rıy­la, Ba­kan­lar Ku­ru­lun­da kar­deş­lik ha­va­sıy­la, ta­kım oyu­nuy­la, mü­te­va­zı, ama ka­rar­lı bir şe­kil­de, ce­sa­ret­le, Tür­ki­ye'yi dün­ya­nın en bü­yük on eko­no­mi­si ara­sı­na so­ka­ca­ğız. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar, CHP sı­ra­la­rın­dan gü­rül­tü­ler)

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ma­sal ma­sal.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­yın Ba­kan, hiç­bir id­di­ama ce­vap ver­me­di­niz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu­nu ya­par­ken siz­den de is­te­ği­miz şu: Bu­nu ben si­ze an­lat­mak is­te­dim, hat­ta de­dim ki, ge­re­ki­yor­sa, ge­lip Gru­bu­nu­za an­la­ta­yım bu­nu de­dim.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ne ol­du Zon­gul­dak kö­mü­rü?

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­yın Ba­kan, iki ta­ne id­di­am var, hiç­bi­ri­ne ce­vap ver­me­di­niz. 

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Çün­kü, bu olay, ba­kın, millî bir olay­dır, millî bir me­se­le­dir.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Zon­gul­dak kö­mü­rü ne ol­du?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, si­zin ço­cuk­la­rı­nız da, to­run­la­rı­nız da, bu par­lak, gü­zel Tür­ki­ye'de ya­şa­ya­cak­lar.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­yın Ba­kan, bu ne, bu ne? Ni­ye gö­rev yap­mı­yor­su­nuz! Bu ne?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Söy­le­di­ği­niz so­ru­la­rın he­men he­men ce­vap ve­ri­le­cek ta­ra­fı ol­ma­dı­ğı için de ben, si­ze, sa­de­ce doğ­ru olan­la­rı an­lat­tım. İn­şal­lah, bun­la­rın te­me­li­ne iner­si­niz.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Ce­vap ver­mi­yor­su­nuz Sa­yın Ba­kan.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ce­vap ver­mi­yor­su­nuz ki ya.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ben ve de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, de­ğer­li bü­rok­rat ar­ka­daş­la­rım her za­man için si­zin em­ri­niz­de, ben de si­zin em­ri­niz­de­yim. Ne za­man is­ter­se­niz…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Rüzgârcı­lar kan ağ­lı­yor, hid­ro­lik­çi­ler kan ağ­lı­yor, sen bu­ra­da şov ya­pı­yor­sun!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, rüzgârla­rı da söy­le­ye­yim si­ze.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Kan ağ­lı­yor; iş­te, te­le­fo­num sus­mu­yor.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Rüzgârla il­gi­li… 29 me­ga­vat ku­ru­lu rüzgâr var­dı. 30'u, Sa­yın Baş­ba­ka­nı­mı­zın ka­tı­lı­mıy­la Ban­dır­ma'da aç­tık. 140 me­ga­vat­lık şu an­da da­ha de­vam edi­yor. Ay­rı­ca, 40 kü­sur de şu an­da de­ne­me üre­ti­mi ya­pı­lı­yor. Ba­kın, ben si­ze şu­nu söy­le­ye­yim…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Bu yıl 33 me­ga­vat açıl­dı Sa­yın Ba­kan, 33 me­ga­vat, EPDK Baş­ka­nı ora­da otu­ru­yor.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kı­nız, hiç öy­le se­si­ni­zi yük­sel­te­rek ol­mu­yor.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ama, 33 me­ga­vat açıl­dı.

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, ko­nuş­ma­nı­zı ta­mam­la­yın lüt­fen.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu iş tek­nik bir iş­tir. Ben, bu­ra­ya otuz beş se­ne­mi ver­dim. Ma­sa­nın her ta­ra­fın­da otur­dum.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Efen­dim, bu ra­por­lar si­zin Ba­kan­lı­ğı­nı­zın ra­por­la­rı.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bir da­ki­ka, an­la­ta­yım. Özel­de de bu­lun­dum, ka­mu­da da bu­lun­dum; ta­mam mı. Bu iş, bi­lim­sel ve tek­nik usul­ler­le ya­pı­lır; an­cak, ne ya­zık ki, Tür­ki­ye'de bi­li­me da­ya­lı bir si­ya­set ge­le­ne­ği yok. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Bi­raz vic­dan­lı olun, ne olur.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – İlk de­fa si­ze, ar-ge ağır­lık­lı, pro­je ağır­lık­lı, tek­nik ağır­lık­lı ça­lış­ma­lar su­nu­yo­ruz. Ba­kın, bu, böy­le, res­sam­la­rın çiz­di­ği şey­ler de­ğil. Ba­kı­nız, şu jeo­ter­mal ha­ri­ta…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ka­nu­nu çı­kar Sa­yın Ba­kan, ha­ri­ta gös­te­re­ce­ği­ne ka­nu­nu çı­kar.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Be­ra­ber çı­ka­ra­ca­ğız, ka­nun da çı­ka­cak, me­rak et­me.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ne za­man, beş se­ne da­ha mı bek­le­ye­ce­ğiz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kın, çi­çek­ler çe­ki­le­rek bü­yü­mez, ta­mam mı?

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Dört se­ne geç­ti, dört!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, bun­la­rın her bi­ri son­daj­la ol­du.

Şim­di, on dört ta­ne­si­ni iha­le et­tik. Bü­tün Ege Böl­ge­si, ye­ni ener­ji ko­nu­sun­da­ki uy­gu­la­ma­la­rı­nı jeo­ter­mal esas­lı ola­rak Ay­dın, Di­ki­li, İz­mir… Si­zin Sa­yın Ül­kü de -mil­let­ve­ki­li­niz şu an­da yok bu­ra­da- bu jeo­ter­mal­le uğ­ra­şı­yor. Şu an­da Tür­ki­ye Av­ru­pa'da bi­rin­ci, dün­ya­da ye­din­ci jeo­ter­mal­de. Ka­nu­nu da be­ra­ber çı­ka­ra­ca­ğız, şu an­da büt­çe ka­nu­nu gö­rü­şü­lü­yor.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – So­nu­ca ba­kın…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Büt­çe ka­nu­nu bi­tin­ce, bi­zim bek­le­yen dört ta­ne ka­nu­nu­muz var. O ka­nun o hâle na­sıl gel­di? Yi­ne siz­ler­le be­ra­ber gel­di. Şim­di de par­mak kal­ka­cak, ka­nun ola­cak…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Zon­gul­dak bit­ti mi?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu ka­dar bek­le­di­niz...

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Sa­de­ce 8 me­ga­vat… Kaç se­ne­dir bek­li­yor bu? Kaç se­ne­dir bek­li­yor?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ma­dem is­ti­yor­sa­nız, o za­man, be­nim böy­le ko­nuş­ma­mı bo­za­ca­ğı­nız şe­kil­de, ba­na bu ko­nuş­ma hak­kı­nı ge­rek du­yur­ma­dan, ben bu­nu beş da­ki­ka­lık si­ze bir ko­nuş­ma ya­par­dım, bir an ev­vel bu iş bi­ter­di, ka­nun­la­rı da çı­ka­rır­dık.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Bu Mec­lis çok beş da­ki­ka­lar gör­dü.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ama, siz gü­rül­tü ya­pı­yor­su­nuz. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ha­yır, ne ala­ka­sı var?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Baş­ka amaç­la gi­di­yor­su­nuz.

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, efen­dim, son cüm­le­le­ri­ni­zi ri­ca edi­yo­rum.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Bun­la­rı ba­na siz im­za­nız­la yol­la­dı­nız. Bun­lar si­zin im­za­nız, be­nim de­ğil.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Son cüm­le­le­rim şu: Şim­di, biz…

SÜ­LEY­MAN SA­RI­BAŞ (Ma­lat­ya) – Şov ya­pı­yor şov! Ar­tist bu ya, ar­tist! Mec­li­se bu ka­dar ha­ka­ret edi­le­rek ko­nu­şu­lur mu?

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ma­sal an­la­tı­yor, ma­sal. Ener­ji ma­sa­lı.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, biz şu an­da bir zih­ni­yet de­ği­şi­mi ya­pı­yo­ruz. Es­ki usul­ler­le git­sey­dik, si­zin yap-iş­let-dev­ret­ler­le, yap-iş­let­ler­le, alım ga­ran­ti­le­riy­le bu­nu bir an ev­vel bi­ti­rir­dik, ama, biz yer­li kay­nak­lar­la bu­nu ya­pı­yo­ruz.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – kö­tü bu­lu­yor­sa­nız, he­sap so­run. Ni­ye he­sap sor­mu­yor­su­nuz?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bu­nu ya­par­ken, ka­yıp ka­çak­la uğ­ra­şı­yo­ruz. 1 mil­yon 120 bin elek­trik ka­ça­ğı ya­ka­la­dık. Bu öy­le ko­lay bir şey de­ğil.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ener­ji ve­rim­li­li­ği ka­nu­nu­nu çı­kar.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ener­ji ve­rim­li­li­ği de ha­zır­lan­dı. Za­ten biz ener­ji ve­rim­li­li­ği­ni ka­nun­la de­ğil, şu an­da ka­nu­na ge­rek yok. Biz za­ten ve­rim­li ça­lı­şı­yo­ruz şu an­da. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Te­le­viz­yon­da ni­ye şov ya­pı­yor­su­nuz o za­man?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Eğer ve­rim­li ça­lış­ma­say­dık, dört se­ne, gö­rev za­ra­rı ilan et­me­den, dört se­ne…

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ne ala­ka­sı var?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …dört se­ne elek­tri­ğe zam yap­ma­dan, in­di­rim ya­par­da git­mez­dik.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Yüz­de 20 kâr sağ­la­dık di­yen Ba­kan siz­si­niz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ba­kı­nız, şu an­da elek­trik ko­nu­su…

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan… Sa­yın Ba­kan… lüt­fen.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Sa­yın Baş­kan, ama, ba­kı­nız, ne­ti­ce­de bu­nu ka­mu­oyu da din­li­yor.

BAŞ­KAN – Efen­dim, bu su­al­le­rin so­nu gel­mez.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bir cüm­le da­ha söy­le­ye­yim Sa­yın Baş­kan.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Zon­gul­dak kö­mü­rü bit­ti mi? Zon­gul­dak kö­mü­rü bit­ti mi?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Şim­di, elek­trik­te da­ha ev­vel­den gö­rev za­ra­rı var­dı.

Ba­kı­nız, de­ğer­li ar­ka­daş­la­rım, şu, son bir pa­rag­raf, bir­kaç cüm­ley­le bu­nu bi­ti­re­yim. Es­ki­den ener­ji KİT'le­ri­nin gö­rev za­ra­rı var­dı. Gö­rev za­ra­rı ol­du­ğu za­man ver­gi ver­mi­yor­du. Ha­zi­ne, ya­tı­rım­la­rı­nı ya­pı­yor­du, borç­la­rı­nı ha­zi­ne ödü­yor­du, ver­gi fi­lan da ver­mi­yor­du.

Ba­kı­nız, biz, hem es­ki­nin borç­la­rı­nı öde­dik, hem ya­tı­rım­la­rı­mı­zı ya­pı­yo­ruz…

MU­ZAF­FER BAŞ­TOP­CU (Ko­ca­eli) – Ver­gi­le­ri ödü­yo­ruz.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …hem ver­gi­mi­zi ça­tır ça­tır ödü­yo­ruz hem ve­rim­li yer­li kay­na­ğa da­ya­lı ça­lı­şı­yo­ruz -yak­la­şık 13 kat­ril­yon bir ka­zanç sağ­la­dık- hem de dü­şük ener­ji po­li­ti­ka­sıy­la enf­las­yo­na önem­li kat­kı­la­rı­mız ol­du…

YÜK­SEL ÇOR­BA­CI­OĞ­LU (Art­vin) – Hem de dış bor­cu­muz ar­tı­yor!

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – …hem de ay­nı za­man­da tu­riz­mi­miz, sa­na­yi­miz bun­dan do­la­yı da kal­kın­dı.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ma­şal­lah (!) Ma­şal­lah (!)

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Ya­ni, da­ha bir Ener­ji Ba­ka­nın­dan baş­ka ne is­ti­yor­su­nuz? Ya­ni, baş­ka ne is­ti­yor­su­nuz? (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar) Si­zin dü­şün­dük­le­ri­ni­zin biz çok öte­si­ne gel­dik za­ten.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Zon­gul­dak ne ol­du şim­di?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – "Hid­ro­jen ener­ji­si" di­yor­su­nuz, ku­ru­yo­ruz, "bi­yo­di­zel" di­yor­su­nuz… Dal­ga geç­ti­niz ön­ce…

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Kim dal­ga geç­ti ya­hu!

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ka­nu­nu ne­re­de, ka­nu­nu?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Bi­yo­di­zel, bu Hükûme­ti­mi­zin bir kat­kı­sı­dır ve bir dö­nü­şüm pro­je­si, Tür­ki­ye'nin dö­nü­şüm pro­je­si­dir.

TA­Cİ­DAR SEY­HAN (Ada­na) – Ka­nu­nu ne­re­de, ka­nu­nu?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – İş­te, dı­şa ba­ğım­lı­lı­ğı azalt­mak, böy­le bi­lim­sel ve tek­nik­sel usul­ler­le olur.

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, lüt­fen ko­nuş­ma­nı­zı bi­ti­rin efen­dim.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (De­vam­la) – Evet, he­pi­ni­ze say­gı­lar su­nu­yo­rum. Büt­çe­mi­zin ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum. Al­lah bi­ze bu­gün­le­ri arat­ma­sın.

Say­gı­lar su­nu­yo­rum. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan "Bra­vo" ses­le­ri, al­kış­lar, CHP sı­ra­la­rın­dan gü­rül­tü­ler)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Ba­kan.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Zon­gul­dak'a se­lam söy­le Sa­yın Ba­ka­nım!

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Sa­yın Baş­kan, oy­lar­ken ka­rar ye­ter sa­yı­sı is­ti­yo­rum.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Sa­yın Ba­kan, ne ol­du Me­lih Gök­çek? Yü­zü­ne bak­mı­yor se­nin, se­ni tak­mı­yor! Se­ni tak­mı­yor, mu­ha­tap bi­le ka­bul et­mi­yor!

BAŞ­KAN – Aleyh­te ol­mak üze­re, Zon­gul­dak Mil­let­ve­ki­li Sa­yın Na­dir Sa­raç. (CHP sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

NA­DİR SA­RAÇ (Zon­gul­dak) – Sa­yın Baş­kan, de­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri; Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2007 yı­lı büt­çe­si üze­rin­de gö­rüş­le­ri­mi ifa­de et­mek üze­re hu­zur­la­rı­nız­da­yım. He­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ya­şa­mın ve eko­no­mi­nin en te­mel de­ğer­le­rin­den olan ener­ji ve ma­den­ci­lik sek­tör­le­ri­nin ge­liş­ti­ril­me­si, hiz­me­te su­nul­ma­sı için, ül­ke­mi­zin coğ­ra­fik du­ru­mu da de­ğer­len­di­ri­le­rek, ön­ce­lik­le ulu­sal ener­ji po­li­ti­ka­mı­zın oluş­tu­rul­ma­sı, uzun va­de­li he­def­le­rin dev­re­ye so­kul­ma zo­run­lu­lu­ğu var­dır. Çün­kü, ener­ji, Tür­ki­ye'nin kal­kın­ma he­de­fi­nin en önem­li gös­ter­ge­le­rin­den bi­ri­dir. Tür­ki­ye, özel­lik­le 1980 son­ra­sı, ül­ke­nin ulu­sal de­ğer­le­ri ve ba­ğım­sız­lı­ğı­na, do­ğal kay­nak ve bi­ri­ki­mi­ne, ka­mu­sal ya­rar ve top­lum­sal çı­ka­rı­na du­yar­sız ka­lan, on­la­rı göz ar­dı eden si­ya­set an­la­yış­la­rıy­la yö­ne­til­mek­te­dir. İş­te bu an­la­yış­lar­dır ki, ye­ni ve ye­ni­le­ne­bi­lir ener­ji kay­nak­la­rı açı­sın­dan ya­pı­lan ça­lış­ma­la­rı ye­ter­siz kıl­mış, özel­lik­le gü­neş, rüzgâr ve jeo­ter­mal kay­nak­la­rı­mı­zın önem­li bir po­tan­si­yel oluş­tur­du­ğu bi­lin­me­si­ne kar­şın, bu alan­da­ki ça­lış­ma­la­rın önü­ne ye­ni set­ler çe­kil­miş­tir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, "ulu­sal de­ğer­le­ri sa­hip­le­ne­ce­ğiz, on­la­rı hep ön­ce­lik­li kı­la­ca­ğız" söy­lem­le­riy­le yo­la çı­kan Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si İk­ti­da­rı, dört yı­lı aş­kın sü­reç için­de­ki kö­mür po­li­ti­ka­la­rı­na, özel­de, de­min Sa­yın Ba­ka­nın sö­zü­nü et­ti­ği, Zon­gul­dak taş kö­mü­rü­ne ba­kış açı­sı­nı şöy­le bir de­ğer­len­di­re­lim: Stra­te­jik bir do­ğal kay­na­ğı­mız olan taş kö­mü­rü­müz, üre­ti­mi­ne baş­lan­dık­tan son­ra, cum­hu­ri­yet dö­ne­min­de, me­ta­lür­jik özel­li­ği ne­de­niy­le yer­li sa­na­yi­mi­zin kal­bi du­ru­mu­na gel­miş, de­mir çe­lik üre­ti­mi­nin ön­cü­lü­ğü­nü üst­le­nen Er­de­mir ve Kar­de­mi­rin de ku­ru­luş ne­de­ni ol­muş­tur.

Yir­mi-yir­mi beş yıl ön­ce­si­ne ka­dar bün­ye­sin­de 50 bi­ni aş­kın iş­çi­yi ba­rın­dı­ran Tür­ki­ye Taş­kö­mü­rü Ku­ru­mu, IMF ve Dün­ya Ban­ka­sı da­yat­ma­la­rı ve Av­ru­pa Bir­li­ği uyum ya­sa­la­rı al­tın­da Elek­trik, Do­ğal Gaz, Pet­rol Pi­ya­sa­sı Ya­sa­la­rı, it­hal kö­mü­re yö­ne­liş ve ge­nel an­lam­da­ki ener­ji sek­tö­rü­nün özel­leş­ti­ril­me­si ba­kı­şıy­la bu­gün 10 bin ça­lı­şa­nın al­tı­na dü­şü­rül­müş­tür ve böy­le­ce de böl­ge in­sa­nı­nı umut­suz­lu­ğu iten bir sü­re­ci de ya­şa­mak du­ru­mun­da bı­rak­mış­lar­dır.

Geç­ti­ği­miz sü­reç­te biz­le­rin de hem is­tih­dam hem de ül­ke eko­no­mi­si açı­sın­dan kıs­men olum­lu bak­tı­ğı­mız Tür­ki­ye Taş­kö­mü­rü Ku­ru­mu­nun ça­lış­ma­dı­ğı dört bü­yük sa­ha­dan üçü iha­le­ye çı­ka­rıl­mış ve Sa­yın Ba­ka­nın özel sek­tö­rün 4,5 mil­yon ton­luk üre­tim bek­len­ti­si he­de­fi de kö­mür­de dev­rim ola­rak de­ğer­len­di­ril­miş­tir. Bu he­de­fe yö­ne­lik bek­len­ti­ler ya­şa­ma ge­çe­me­di­ği gi­bi, ben­zer du­rum Koz­lu ve Ka­ra­don la­ğım iha­le­le­rin­de ya­şan­mış, Taş­kö­mü­rü Ku­ru­mu­nun tüm ola­nak­la­rı se­fer­ber edil­me­si­ne kar­şın he­def­le­nen met­re­le­rin çok ge­ri­sin­de ka­lın­mış­tır.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ül­ke ma­den­ci­li­ği, taş kö­mü­rü­ne olan ih­ti­ya­cı­mız ve her yıl it­hal kö­mür için öde­nen mil­yar­lar­ca do­lar ko­nu­su bir­lik­te de­ğer­len­di­ril­me­li­dir. Tür­ki­ye Taş­kö­mü­rü Ku­ru­mu ken­di iş gü­cü, ken­di bi­ri­ki­mi ve de­ne­yi­mi­ne da­ya­na­rak da­ha faz­la za­man ve kay­nak is­ra­fı­na mey­dan ver­me­den ken­di işi­ni ken­di gör­me­li­dir.

Bu yıl üre­ti­me ka­tı­lan 1.200'ü aş­kın üre­tim iş­çi­si için baş­ta Sa­yın Ba­kan ol­mak üze­re eme­ği ge­çen­le­re te­şek­kür­le­ri­mi­zi hem ba­sın hem de med­ya ka­na­lıy­la ilet­miş­tik. Ama bu bek­len­ti Tür­ki­ye Taş­kö­mü­rü Ku­ru­mu­nun so­ru­nu­nu çö­ze­me­miş, 2 bi­ni aşan iş­çi­mi­zin son iki yıl için­de emek­li ol­ma­sı ve yıl­ba­şın­dan iti­ba­ren de 1.500'ü aşan iş­çi­mi­zin de emek­li ola­ca­ğı dü­şü­nül­dü­ğün­de, 2002 yı­lın­da 2 mil­yon 240 bin ton olan üre­ti­min dört yıl so­nun­da, ya­ni ik­ti­da­rın be­şin­ci yı­la gir­di­ği bu yıl 1 mil­yon 370 bin to­na ge­ri­le­me­si­nin ne­de­ni de Sa­yın Ba­ka­nın de­min sö­zü­nü et­ti­ği "biz, kö­mür ara­ma se­fer­ber­li­ği baş­lat­tık" şek­lin­de yo­rum­la­dı­ğı o dü­şün­ce­nin çok so­mut, olum­suz bir ka­nı­tı ola­rak kar­şı­nız­da­dır.

Sa­na­yi­si­nin can da­ma­rı, üre­tim eko­no­mi­si­nin bel ke­mi­ği olan böl­ge­de, Tür­ki­ye Taş­kö­mü­rü Ku­ru­mu­na ye­ni üre­tim iş­çi­si tak­vi­ye­si ya­pı­la­rak, ye­ni­den ya­pı­lan­ma prog­ra­mı ışı­ğın­da üre­tim ve ve­rim­li­li­ği­nin ar­tı­rıl­ma­sı dı­şın­da çö­züm gö­rül­me­mek­te­dir.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, yi­ne, Sa­yın Ba­ka­nı­mız, de­min, mü­hen­dis­li­ğin id­dia de­ğil, is­pat ola­rak ta­nım­la­na­ca­ğı­nı söy­le­di. Ben de bir mü­hen­di­sim ve de­min ver­di­ğim, siz­le­re sun­du­ğum tüm ra­kam­lar, 2002 yı­lın­dan 2006 yı­lı­na ka­dar Tür­ki­ye Taş­kö­mü­rü Ku­ru­mun­da ya­pı­lan yak­la­şık 1 mil­yon ton ge­ri­le­me­nin, 1 mil­yon ton ge­ri­ye git­me­nin de çok çar­pı­cı bir ör­ne­ği ola­rak kar­şı­mız­da dur­mak­ta­dır.

Ma­den ocak­la­rı­nı ka­pa­tıp so­mon ba­lı­ğı üre­te­lim gi­bi bir fan­te­zi­yi ön pla­na çı­ka­ra­rak, ya­pıl­mak­ta olan ça­lış­ma­la­rı bu söy­lem­le ör­tüş­tü­rüp, kö­mür ko­nu­sun­da alı­nan ka­rar­la­rın bir bö­lü­mü olum­lu­luk­lar içer­se de, tüm he­def­le­nen bek­len­ti­le­rin ya­şa­ma ge­çi­ri­le­me­me­si­ne rağ­men, dört yıl­lık ik­ti­da­rı­nız so­nu­cun­da Ku­rum­da­ki üre­ti­mi 1 mil­yon ton ge­ri­ye gö­tür­me­yi, eğer siz dev­rim ola­rak de­ğer­len­di­ri­yor­sa­nız, bu­nu ka­mu­oyu­nun tak­dir­le­ri­ne bı­ra­kı­yo­rum.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bir ül­ke­nin ener­ji sek­tör­le­ri­nin lo­ko­mo­ti­fi, ol­maz­sa ol­maz­la­rın­dan bi­ri de ba­raj­lar­dır. Ön­ce­lik­le, Gü­ney­do­ğu Ana­do­lu'mu­zun ve ge­nel ola­rak ül­ke­mi­zin bir GAP'ı var bil­di­ği­niz gi­bi. İş­te, ben­zer ko­num­da, bu­gün, 1,5 mil­yon in­sa­nı­mı­zın ya­şa­dı­ğı, baş­ta Zon­gul­dak, Bar­tın ve Ka­ra­bük ol­mak üze­re, taş kö­mü­rü ve de­mir-çe­li­ğin dı­şın­da, en­düs­tri­yel alt­ya­pı­sı, do­ğal ta­rih­sel ol­gu­su ve coğ­ra­fik özel­li­ği ge­re­ği böl­ge­yi bu ka­ram­sar tab­lo­dan kur­ta­ra­cak ön­ce­lik­li al­ter­na­tif dü­şün­ce, 1970'li yıl­lar­dan bu ya­na, ya­ni otuz yı­lı aş­kın za­man­dır gün­dem­de olan, ama bu­gü­ne ka­dar so­mut her­han­gi bir nok­ta­ya ta­şı­na­ma­yan Fil­yos Va­di­si Pro­je­si'dir. Bu pro­je­nin baş­lan­gı­cı­nı oluş­tu­ran Men­gen Köp­rü­ba­şı Ba­ra­jı Bo­lu Ça­yı üze­rin­de ener­ji üret­mek ve Fil­yos Ça­yı hav­za­sın­da taş­kın za­rar­lar­dan ko­ru­ma ama­cıy­la, böl­ge­de 21 Ma­yıs 1998 ta­ri­hin­de ya­şa­nan, be­le­di­ye baş­kan­lı­ğı yap­tı­ğım Dev­rek baş­ta ol­mak üze­re, Ye­ni­ce, Gök­çe­bey, Çay­cu­ma, Sal­tu­ko­va ve Bar­tın'ı da su­lar al­tın­da bı­ra­kan, tril­yon­lar­ca mal kay­bı­na ve can kay­bı­na da yol açan bü­yük sel fe­la­ke­tin­den son­ra gün­de­me ge­ti­ril­miş ve 2001 yı­lı­nın so­nun­da iha­le edil­me­si­ne kar­şın, 2006 yı­lın­da bi­ti­ril­me­si he­def­len­miş­tir. Ge­çen sü­reç­te, ye­ter­li öde­nek ve­ri­le­me­di­ğin­den, bi­ti­ril­me­si he­def­le­nen yıl­da­ki pa­ra­sal ve fi­zi­ki ger­çek­leş­me ora­nı an­cak yüz­de 47 ola­bil­miş­tir.

Biz­ler, Köp­rü­ba­şı Ba­ra­jı'mı­zın bit­me­si­ni ve ar­dın­dan Dev­rek il­çe­miz Yağ­mur­ca kö­yü hu­dut­la­rın­da­ki Çay Ba­ra­jı'na baş­lan­ma­sı­nı bek­ler­ken he­nüz ka­mu­laş­tır­ma ça­lış­ma­la­rı­nın bi­le bi­ti­ri­le­me­miş ol­ma­sı, ba­raj­lar ko­nu­sun­da Ba­kan­lı­ğı­mı­zın al­dı­ğı yo­lun çok so­mut bir gös­ter­ge­si­dir.

Ser­best böl­ge­den tu­tu­nuz sö­zü­nü et­ti­ğim ba­raj­la­rı­na, li­ma­nın­dan ra­fi­ne­ri­si­ne, tu­riz­min­den sos­yal ya­şa­mın ko­or­di­ne­si­ne Ba­tı Ka­ra­de­niz'in bir tür GAP'ı olan pro­je, son ay­lar­da­ki ye­ni ge­liş­me­ler­le, böl­ge in­sa­nı­na fark­lı he­ye­can­lar ya­şat­tı.

Bar­tın dı­şın­da teş­vik­ten ya­rar­la­na­ma­yan, hat­ta sek­tö­rel baz­da­ki teş­vik is­tem­le­ri de ya­şa­ma ge­çi­ri­le­me­yen böl­ge­de, bü­tün bu olum­suz­luk­la­ra kar­şın ba­zı ya­ban­cı ve yer­li fir­ma­la­rın Va­di'ye ya­tı­rım yap­ma gi­ri­şim­le­ri ol­du. He­ye­can­lı tar­tış­ma­la­rın, bü­rok­ra­tik iş­lem­le­rin, hat­ta kar­şı­lık­lı yer gör­me­le­ri bi­le içe­ren gö­rüş­me­le­rin ya­pı­la­rak, tah­sis ta­lep­le­ri­nin de iv­me ka­zan­dı­ğı sü­reç­te fir­ma­la­ra su­nu­lan ye­ni yer­le­re yön­len­dir­me so­nu­cun­da, gi­ri­şim, âde­ta, buz­do­la­bı­na ta­şı­na­rak, böl­ge in­sa­nı­nın bu umut­la­rı da, âde­ta, bir baş­ka ba­ha­ra bı­ra­kıl­dı.

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, ka­mu­oyu­muz şu so­ru­nun ya­nıt­la­rı­nı ara­mak­ta­dır: Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı ulu­sal de­ğer­le­ri­mi­zi sa­hip­len­mek­ten ya­na mı­dır? Me­ta­lür­jik özel­li­ği ne­de­niy­le stra­te­jik öne­me sa­hip ve 1,3 mil­yar do­lar­lık re­zer­vi ol­du­ğu bi­li­nen, ay­rı­ca iki yüz yı­la ya­kın eko­no­mik öm­rü­nün ol­du­ğu­nu bil­di­ği­miz taş kö­mü­rü­nü sa­de­ce özel sek­tö­re de­ğil, bu­gün­kü 1 mil­yon 350 bin ton­luk üre­ti­mi 5 mil­yon to­na çı­kar­ma­ya yö­ne­lik han­gi ka­rar­lı­lık­lar için­de­dir?

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Bu­yu­run efen­dim.

NA­DİR SA­RAÇ (De­vam­la) – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Baş­ka­nım.

Zon­gul­dak'ta ya­pı­la­ca­ğı du­yum­la­rı al­dı­ğı­mız çok sa­yı­da ter­mik san­tral­de, bu üre­tim ko­şul­la­rı­na gö­re, ken­di taş kö­mü­rü­müz ye­ri­ne it­hal kö­mür se­çe­ne­ği mi ön pla­na çı­ka­rı­la­cak­tır? Ya­ni, ya­şa­nı­lan bü­tün bu olum­suz­luk­la­rın ar­dın­dan, 1980 son­ra­sı da­ya­tı­lan IMF po­li­ti­ka­la­rı ge­re­ği, "özel­leş­tir­me" adı al­tın­da "ba­ba­lar gi­bi sa­ta­rım" yak­la­şı­mıy­la, ha­zır­lık iş­le­ri, ga­le­ri aç­ma iş­le­ri, lav­var­lar ve son ola­rak pa­no­lar­dan kö­mür ka­zıl­ma­sı gi­bi Ku­ru­mun var ol­ma ne­den­le­ri olan un­sur­la­rın ye­ni özel­leş­tir­me ara­yış­la­rı­na de­vam mı edi­le­cek­tir?

De­ğer­li mil­let­ve­kil­le­ri, bü­tün bu tes­pit­le­rim so­nu­cun­da ulu­sal de­ğer­le­ri­mi­ze sa­hip çı­kıl­ma­sı umu­du­mu yi­ne­li­yor, Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si ve 2007 yı­lı mer­kezî yö­ne­tim büt­çe­si­nin ha­yır­lı ol­ma­sı di­lek­le­rim­le, tüm yurt­taş­la­rı­mı­zın ye­ni yıl ve Kur­ban Bay­ra­mı'nı kut­lu­yor, yü­ce Mec­li­si say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. (Al­kış­lar)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Sa­raç.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri,  ko­nuş­ma­lar ta­mam­lan­mış­tır.

Şim­di, so­ru­la­ra ge­çi­yo­ruz. An­cak, bir hu­su­su Ge­nel Ku­ru­lun bil­gi­si­ne arz et­mek is­ti­yo­rum: So­ru so­rar­ken ar­ka­daş­la­rı­mız yo­rum da ge­tir­me­le­ri se­be­biy­le, sı­ra­da olan di­ğer ar­ka­daş­la­rı­mı­zın so­ru sor­ma imkânı­na bir nok­ta­da en­gel olu­yor­lar. Şu an­da 10'dan faz­la ar­ka­da­şı­mız so­ru ta­le­bin­de bu­lun­muş­tur. Ben her­ke­se -Baş­kan­lık Di­va­nı ola­rak ara­mız­da­ki ka­ra­rı­mız- bir da­ki­ka sü­re ve­re­ce­ğim.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – İti­ra­zı­mız yok. Doğ­ru­dur Sa­yın Baş­kan, doğ­ru­dur.

BAŞ­KAN – Bu bir da­ki­ka­lık sü­re içe­ri­sin­de en acil olan so­ru­su­nu kı­sa, öz sor­sun. Böy­le­ce her­kes sor­sun.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Doğ­ru bir uy­gu­la­ma­dır efen­dim.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Baş­kan des­te­ği­niz­den do­la­yı.

Şim­di, ben, sı­ray­la so­ru sa­hip­le­ri­ne söz ve­ri­yo­rum.

Sa­yın Öz­do­ğan, bu­yu­run.

İB­RA­HİM ÖZ­DO­ĞAN (Er­zu­rum) – Te­şek­kür edi­yo­rum.

Bi­rin­ci so­rum: Er­zu­rum için iyi bir eko­no­mik de­ğer olan Er­zu­rum Ol­tu Bal­ka­ya lin­yit kö­mü­rü ya­tak­la­rı­nı tek­rar iş­let­me­ye aç­ma­yı dü­şü­nü­yor mu­su­nuz?

Er­zu­rum­lu­lar, do­ğal gaz fa­tu­ra­la­rı­nı öder­ken, tek bir mer­kez­den tah­si­lat ya­pıl­dı­ğı için sa­at­ler­ce kuy­ruk bek­le­mek­te­dir­ler. Bu yüz­den Er­zu­rum­lu ca­nın­dan bez­miş­tir. Er­zu­rum­lu­nun bu acı çi­le­si­ne kı­sa za­man­da bir çö­züm bul­ma­yı dü­şü­nü­yor mu­su­nuz?

Üçün­cü so­rum: Iğ­dır Tuz­lu­ca il­çe­si Ün­len­di Ba­ra­jı için ça­lış­ma­la­ra kırk al­tı yıl ön­ce baş­lan­dı, pro­je ça­lış­ma­la­rı 2002'de ta­mam­lan­dı, ve­rim­li bir ba­raj ol­du­ğu­na ka­rar ve­ril­di. Beş yıl­dan be­ri ne­den in­şa­sı­na baş­la­mak için öde­nek ayır­ma­dı­nız?

Di­ğer bir so­rum: Nük­le­er ener­ji san­tral­le­ri­nin ku­rul­ma­sı için özel sek­tör tem­sil­ci­le­riy­le ya­pı­lan top­lan­tı­lar­dan son­ra Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı han­gi ka­rar­la­rı al­mış­tır ve bu doğ­rul­tu­da han­gi adım­la­rı at­mış­tır?

Di­ğer bir so­rum...

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim.

Sa­yın Işık…

AH­MET IŞIK (Kon­ya) – Sa­yın Baş­kan, te­şek­kür edi­yo­rum.

Sa­yın Ba­ka­nım, Kon­ya Tuz Gö­lü al­tı­na do­ğal gaz de­po­la­ma­sıy­la il­gi­li pro­je­niz han­gi aşa­ma­da?

Çi­men­to­da bo­run kul­la­nıl­ma­sı gün­dem­de. De­ne­me­le­rin gel­di­ği saf­ha ne­dir? Ma­li­ye­te kat­kı­sı oran­sal ola­rak ne ola­cak­tır?

Ya­tı­rım po­li­ti­ka­nı­zın te­mel at­ma üze­ri­ne de­ğil, ya­rım kal­mış ya­tı­rım­la­rı ta­mam­la­ma üze­ri­ne ol­du­ğu­nu söy­lü­yor­su­nuz, ifa­de edi­yor­su­nuz. Ya­rım kal­mış ya­tı­rım­lar­da­ki ön­ce­lik stra­te­ji­niz ne­dir?

Son ola­rak, bor sa­ha­la­rı­nın al­tın­da­ki kö­mü­rün çı­ka­rı­la­bi­le­ce­ği­ni ifa­de edi­yor­su­nuz. Ça­lış­ma­la­rı­nız han­gi aşa­ma­da­dır?

Te­şek­kür edi­yo­rum.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­ruz Sa­yın Işık.

Sa­yın Emek…

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Sa­yın Ba­kan, Ma­den Ya­sa­sı uya­rın­ca, ta­şın ma­den sa­yıl­ma­sı ve Ba­kan­lık­ça ara­ma ruh­sa­tı ve­ril­me­si so­nu­cu, se­çim böl­gem An­tal­ya'da, il­çe­le­rin­de ve köy­le­rin­de açı­lan taş ocak­la­rı cid­di so­run­lar ya­rat­mak­ta­dır. Mer­kez Doy­ran kö­yü ve Ge­biz bu­nun son ör­nek­le­ri­dir.

So­ru 1: Bu ko­nu­da, 2005 yı­lı Ekim ayın­da gün­dem dı­şı ko­nuş­mam ve so­ru öner­gem­le ko­nu­yu Mec­lis gün­de­mi­ne ta­şı­ma­mı­za kar­şın hiç­bir iş­lem ya­pıl­ma­mış­tır. Ge­li­nen bu nok­ta­da, ta­la­nın ve kat­li­amın ön­len­me­si için Ma­den Ya­sa­sı'nda acil de­ği­şik­lik­ler yap­ma­yı dü­şü­nü­yor mu­su­nuz?

So­ru 2: Tu­riz­min baş­ken­ti An­tal­ya'da 1.150 ruh­sat ve­ril­di­ği ve bu ruh­sat­la­ra da­ya­lı açı­lan ve açı­la­cak olan ocak­lar tu­riz­me za­rar ver­di­ği­ne gö­re, An­tal­ya için özel ve ive­di bir ön­lem alı­na­cak mı­dır?

Sa­yın Ba­kan, bu­gün iki ta­ne faks, Mil­let­ve­ki­li­miz Os­man Kap­tan'a gel­di. Fer­yat edi­yor. Ben, bu ko­nu­da…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Ya­ni, açı­lan ocak­la­rın na­sıl ta­lan edil­di­ği­ni or­ta­ya ko­yu­yor Sa­yın Ba­kan.

BAŞ­KAN – Sa­yın Emek, te­şek­kür ede­rim.

Sa­yın Er­cenk, bu­yu­run efen­dim.

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – 3213 sa­yı­lı Ma­den Ka­nu­nu'yla yer al­tı kay­nak­la­rı­nın da­ha ve­rim­li de­ğer­len­di­ril­me­si amaç­lan­mış, an­cak, yer üs­tü zen­gin­lik­le­ri hiç dik­ka­te alın­ma­mış­tır. Ye­ter­li ve ge­rek­li in­ce­le­me­ler ya­pıl­ma­dan ve­ri­len taş oca­ğı ve ma­den ruh­sat­la­rı or­man, çev­re ve kı­yı kat­li­amı­na yol aç­mak­ta­dır. Ve­ri­len ruh­sat­lar tu­ris­tik böl­ge­le­ri, çev­re­yi, or­ma­nı, tu­riz­mi, su hav­za­la­rı­nı, üre­tim alan­la­rı­nı ve in­san sağ­lı­ğı­nı olum­suz bi­çim­de et­ki­le­mek­te­dir. An­tal­ya mer­kez Doy­ran, Se­rik-Ge­biz, Ton­güç­lü, Yu­mak­lar ve Tek­ke köy­le­ri, Kal­kan-Be­zir­gan kö­yü ve An­tal­ya'nın de­ği­şik böl­ge­le­rin­de açı­lan ocak­lar cid­di do­ğa fe­la­ket­le­ri­ne yol aç­mış­tır. An­tal­ya ve ül­ke­mi­zin çe­şit­li böl­ge­le­rin­de do­ğa, çev­re kat­li­amı­na yol açan bu uy­gu­la­ma­yı dur­dur­ma­yı, ve­ri­len ruh­sat­la­rı ip­tal et­me­yi dü­şü­nü­yor mu­su­nuz? Bu ruh­sat­la­rı alan­la­rın söz ko­nu­su yer­le­ri baş­ka amaç­lar­la kul­la­na­cak­la­rı ko­nu­sun­da bir is­tih­ba­ra­tı­nız var mı­dır?

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim.

Sa­yın Ay­va­zoğ­lu, bu­yu­run.

FE­Rİ­DUN AY­VA­ZOĞ­LU (Ço­rum) – Sa­yın Ba­kan, şu gör­müş ol­du­ğu­nuz ga­ze­te ha­be­ri si­ze bir şe­yi ha­tır­la­tı­yor mu? 2004 ye­rel se­çim­le­rin­den ön­ce "Koç­hi­sar Ba­ra­jı si­ze fe­da ol­sun" şek­lin­de bir pro­pa­gan­da­nız ol­du. Bu doğ­rul­tu­da ol­mak üze­re, on bir yıl­dır ta­mam­lan­ma­mış du­rum­da bu­lu­nan, Sa­yın Ba­kan Hil­mi Gü­ler ola­rak da siz­le­rin açık­la­ma­la­rı­na rağ­men, söz ver­me­si­ne rağ­men, 1 mil­yar TL gi­bi gös­ter­me­lik öde­nek­ler­le akı­be­ti meç­hul olan, ya­pı­mı­na umut bağ­la­yan çift­çi­ler, köy­lü­ler ile ora­dan ek­mek bek­le­yen ça­lı­şan­la­rı öde­nek­siz­lik ne­de­niy­le or­ta­da ka­lan, cid­di bir ge­liş­me de ol­ma­yan Ço­rum Ala­ca il­çe­si Koç­hi­sar Ba­ra­jı'nı ne za­man ta­mam­la­ma­yı dü­şü­nü­yor­su­nuz? Yok­sa, ya­pı­mın­dan ta­ma­men vaz mı geç­ti­niz?

İki: Yi­ne, 1995 yı­lın­da iha­le­si ya­pı­lan, Ço­rum ili Do­dur­ga, İs­ki­lip, Uğur­lu­dağ, Oğuz­lar, La­çin ve Os­man­cık gi­bi il­çe­le­ri­mi­ze, çev­re­si­ne ve ül­ke­mi­zin…

(Mik­ro­fon oto­ma­tik ci­haz ta­ra­fın­dan ka­pa­tıl­dı)

FE­Rİ­DUN AY­VA­ZOĞ­LU (Ço­rum) – …elek­trik üre­ti­mi­ne cid­di oran­da kat­kı­da bu­lu­na­cak olan Ob­ruk Ba­ra­jı'nın en son du­ru­mu­nu ve ne za­man fa­ali­ye­te ge­çe­ce­ği­ni söy­ler mi­si­niz?

BAŞ­KAN – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Ay­va­zoğ­lu.

Sa­yın Ek­mek­ci­oğ­lu, bu­yu­run.

HÜ­SE­YİN EK­MEK­Cİ­OĞ­LU (An­tal­ya) – Sa­yın Baş­kan, te­şek­kür edi­yo­rum.

So­ru­la­rım Ener­ji Ba­ka­nı Sa­yın Hil­mi Gü­ler'edir.

An­tal­ya-Kor­ku­te­li Bin­ge­çit Ba­ra­jı in­şa­atı­na (Bu ba­raj "Kar­ga­lık Ba­ra­jı" di­ye de anıl­mak­ta­dır.) 2002 se­çim­le­rin­de söz ve­ril­me­si­ne rağ­men bir tür­lü baş­la­na­ma­mış­tır. Bu be­şin­ci büt­çe­miz. Ben, çe­şit­li ve­si­le­ler­le, bu önem­li so­ru­nu Mec­lis gün­de­mi­ne de­fa­lar­ca ta­şı­dım. Ve­ri­len her ya­nıt­ta, Kor­ku­te­li Kar­ga­lık Ba­ra­jı'nın in­şa­atı­na baş­la­na­ma­ya­ca­ğı ta­ra­fı­ma ile­til­di. Kor­ku­te­li'miz için ha­ya­ti önem ta­şı­yan bu ba­ra­jı 2007 yı­lı prog­ra­mı­na al­ma­yı dü­şü­nü­yor mu­su­nuz?

İkin­ci so­rum: An­tal­ya-El­ma­lı'da bu­lu­nan Ağ­lan ve Ba­ran­da, yö­re­nin önem­li göl­le­rin­den­dir. Bu göl­le­rin su­la­rı­nı do­ğal ola­rak tah­li­ye eden dü­den­ler­de ka­çak­lar ol­du­ğu be­lir­len­miş­tir. Yö­re­nin do­ğal den­ge­si ve ik­li­mi hız­la de­ğiş­me­ye baş­la­mış­tır. Su ka­çak­la­rı­nın ön­le­ne­bil­me­si için cid­di bir ça­lış­ma ya­pıl­ma­sı ge­rek­li­dir. Bu göl­ler­de­ki su ka­çak­la­rı­nın ön­len­me­si pro­je­si­ni 2007 yı­lı ya­tı­rım prog­ra­mı­na al­ma­yı dü­şü­nü­yor mu­su­nuz?

BAŞ­KAN – Sa­yın Sı­va­cı­oğ­lu, bu­yu­run efen­dim.

MU­SA SI­VA­CI­OĞ­LU (Kas­ta­mo­nu) – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Baş­kan. De­la­le­ti­niz­le Sa­yın Ener­ji Ba­ka­nı­ma kı­sa­ca bir so­ru yö­nelt­mek is­ti­yo­rum:

Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­lu ve Ener­ji Ba­kan­lı­ğı­mı­zın gay­ret­le­riy­le Kas­ta­mo­nu da 2007 yı­lın­da do­ğal ga­za ka­vu­şu­yor. Bu­nun için te­şek­kür edi­yo­rum. Ay­rı­ca, 2 Ara­lık­ta aç­tı­ğı­mız Taş­köp­rü Ka­ra­de­re Ba­ra­jı ve yi­ne 2004'te açı­lan Asar Gö­le­ti için de ay­rı­ca, baş­ta DSİ Ge­nel Mü­dü­rü­müz ve de­ğer­li bü­rok­rat­la­rı­na te­şek­kür edi­yo­rum.

Prog­ram­da ol­ma­dı­ğı hâlde ya­tı­rım prog­ra­mı­na alı­nıp ça­lış­ma­la­rı hâlen de­vam eden Da­day Be­zir­gan Ba­ra­jı için de ay­rı­ca te­şek­kür et­mek is­ti­yo­rum. Bu­na ila­ve­ten, tüm Kas­ta­mo­nu­lu­la­rın…

BAŞ­KAN – Siz so­ru­nu­zu so­run efen­dim.

MU­SA SI­VA­CI­OĞ­LU (Kas­ta­mo­nu) – He­men so­ru­mu so­ru­yo­rum Sa­yın Baş­ka­nım.

Yi­ne, ça­lış­ma­la­rı­nın ya­pıl­dı­ğı­nı bil­di­ği­miz, 11 bin hek­tar ara­zi­nin su­la­na­ca­ğı, Kas­ta­mo­nu şe­hir iç­me su­yu­nu da sağ­la­ya­cak olan Kı­rık Ba­ra­jı han­gi aşa­ma­da­dır? Bu­nun­la il­gi­li ça­lış­ma­la­rı­nız ne­ler­dir? Bu­nu öğ­ren­mek is­ti­yo­rum.

BAŞ­KAN – Sa­yın Me­lik…

MEH­MET VE­DAT ME­LİK (Şan­lı­ur­fa) – Sa­yın Ba­kan, Har­ran Ova­sı'nda ta­ban su­yu yük­sel­me­si­ne bağ­lı ola­rak kıs­men gö­rül­mek­te olan ço­rak­laş­ma ne­den­le­ri­nin ba­şın­da, bil­di­ği­niz gi­bi, su­la­ma sis­te­min­de tar­la içi dre­naj sis­te­mi­nin bu­lun­ma­ma­sı gel­mek­te­dir. Ku­ru­luş ya­sa­sın­da bu­lun­ma­dı­ğı için tar­la içi dre­naj sis­te­mi­ni Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü ya­pa­ma­mak­ta­dır. Dre­naj sis­te­mi ça­lış­ma­la­rı­nın kıs­men de­vam et­ti­ği Ova'da­ki bu iş­ler da­ha ön­ce Köy Hiz­met­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğün­ce iha­le edil­miş­ti. Köy Hiz­met­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü ka­pa­tıl­dı­ğı için bu hiz­met­ler an­cak il özel ida­re­sin­ce ya­pı­la­bi­le­cek­tir. Fa­kat, il özel ida­re­si­nin ma­li imkânla­rı, bil­di­ği­niz gi­bi, böy­le­si­ne önem­li bir işi yap­ma­ya mü­sa­it de­ğil­dir. Do­la­yı­sıy­la, Har­ran Ova­sı'nı ço­rak­laş­ma­dan kur­ta­ra­bi­le­cek olan tar­la içi dre­naj sis­te­mi­nin yap­tı­rı­la­bil­me­si için DSİ Ka­nu­nu'nda de­ği­şik­lik yap­ma­yı dü­şü­nü­yor mu­su­nuz? De­ği­şik­lik yap­ma­yı dü­şün­mü­yor­sa­nız bu hiz­met­le­ri na­sıl yap­ma­yı dü­şü­nü­yor­su­nuz?

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum.

Sa­yın Sa­raç…

NA­DİR SA­RAÇ (Zon­gul­dak) – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Baş­kan.

Sa­yın Ba­ka­nım, de­min­ki ko­nuş­mam­da da be­lirt­tim, Tür­ki­ye Taş­kö­mü­rü Ku­ru­mu­nun bir üre­tim ge­ri­le­me sü­re­cin­de ol­du­ğu­nu bi­li­yo­ruz. Bu sü­re­cin, ge­ri­le­me sü­re­ci­nin na­sıl aşı­la­ca­ğı­nı dü­şü­nü­yor­su­nuz? Çün­kü, ger­çek­ten çok önem­li bir nok­ta­da. Bir de Fil­yos Va­di­si Pro­je­si'nde Köp­rü­ba­şı ve Çay Ba­raj­la­rı var. Köp­rü­ba­şı Ba­ra­jı yüz­de 50 nok­ta­la­rın­da, Çay Ba­ra­jı ise he­nüz baş­la­na­ma­dı. Du­yum­la­rı­mı­za gö­re, yap-iş­let-dev­ret mo­de­liy­le bel­li ara­yış­la­rın hâkim ol­du­ğu söy­le­ni­yor. Bu ko­nu­da­ki dü­şün­ce­niz ne­ler­dir?

Te­şek­kür ede­rim.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum.

Sa­yın Sa­raç'la sü­re­miz bit­ti, bi­raz da geç­tik.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Ha­yır Baş­ka­nım, be­nim var.

BAŞ­KAN – Şim­di, ce­vap­la­rı al­ma­mız la­zım.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Baş­ka­nım bir so­ru da­ha var. 10 ki­şiy­dik, ben 10'un­cu sı­ra­da­yım.

BAŞ­KAN – Efen­dim?

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Bir so­ru da­ha var.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Bir so­ru da­ha var efen­dim. 9 ta­ne ol­du Sa­yın Baş­kan.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – 10 ki­şi­yiz. Bi­rer da­ki­ka­dan… 9 ta­ne ol­du Sa­yın Baş­ka­nım.

BAŞ­KAN – Efen­dim, ba­kın ora­ya. Ge­ri­ye sa­yı­yor Sa­yın Akın, ge­ri­ye sa­yı­yor.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – 10 ki­şi­yiz ama, siz­den kay­nak­la­nı­yor Sa­yın Baş­kan.

BAŞ­KAN – Ge­ri­ye sa­yı­yor…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – 10 ki­şi­yiz. Lis­te­yi ben al­dım, ben 10'un­cu­yum.

BAŞ­KAN – Sa­yın Akın, kı­sa, öz…

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Çok te­şek­kür ede­rim.

BAŞ­KAN – Bu­yu­run.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Sa­yın Ba­ka­nım, ön­ce­lik­le bir yan­lı­şı dü­zelt­mek is­ti­yo­rum. Yıl­lar ev­vel bir iş ada­mı Zon­gul­dak'la il­gi­li -Sa­yın İs­hak Ala­ton- "So­mon ba­lı­ğı üre­te­lim." de­miş. Bu, bi­zi ve Zon­gul­dak'ı, hiç­bir in­sa­nı, bir mil­let­ve­ki­li ola­rak, bir yurt­taş ola­rak il­gi­len­dir­mi­yor. O za­man­ki Hükûmet ba­şın­da­ki ki­şi­ler dâhil hiç kim­se bu pro­je­ye sı­cak bak­ma­dı. Siz de, lüt­fen, bu­nu, bir da­ha bu Mec­lis kür­sü­sün­den söy­le­me­yin.

So­rum bir: Er­de­mir ve Kar­de­mi­re ne ka­dar me­ta­lür­jik kö­mür ve­ri­yor­su­nuz? Ye­ni iş­çi alı­mı TTK'ya dü­şü­nü­yor mu­su­nuz? Fil­yos Va­di­si'ne ya­tı­rım yap­mak için EPDK'ya di­lek­çe­si­ni ve­ren Rus fir­ma­sı Lu­ko­il'e ce­va­bı ne za­man ve­re­cek­si­niz?

Te­şek­kür edi­yo­rum.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Akın.

Evet Sa­yın Ba­kan, bu­yu­run.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Sa­yın Baş­kan,  şim­di so­ru­la­rın ce­vap­la­rı­nı ver­me­ye ça­lı­şı­yo­rum.

Bi­rin­ci­si, Sa­yın Öz­do­ğan'ın lin­yit kö­mü­rüy­le il­gi­li. Bu Ol­tu-Bal­ka­ya kö­mür ruh­sat sa­ha­sı as­lın­da ça­lı­şı­yor. Bel­ki Sa­yın Mil­let­ve­ki­li­mi­zin ye­te­ri ka­dar ya­kın­dan ta­kip et­me­di­ği­ni zan­ne­di­yo­rum. 1,6 mil­yon YTL be­del­le Ol­tu Ma­den­ci­li­ğe ve­ril­di ve ora­da 600 ki­şi ça­lı­şı­yor şu an­da. Bu, da­ha ev­vel­den za­rar edip ka­pa­nan ma­den­ler­den bir ta­ne­siy­di. 25 bin ton kö­mü­rün de 10-15 bin ton­luk kö­mü­rü Sos­yal Da­ya­nış­ma Yar­dım­laş­ma Fo­nu'yla dar ge­lir­li va­tan­daş­la­rı­mı­za ora­dan da­ğı­tı­yo­ruz. Do­la­yı­sıy­la, hem 600 ki­şi ça­lı­şı­yor hem de 1,6 mil­yon YTL be­del­le de bu­nun iha­le­si ya­pıl­dı, ça­lı­şı­yor.

Onun dı­şın­da nük­le­er ener­jiy­le il­gi­li ça­lış­ma­la­rı­mız sü­rü­yor. Ya­sa ta­sa­rı­sı za­ten Mec­lis­te. Bu­nun­la il­gi­li özel şir­ket­ler gö­rüş­me­le­ri­ni sür­dü­rü­yor. Büt­çe ka­nu­nun­dan son­ra bu­nu ele ala­ca­ğız. Ay­nı za­man­da, hem Si­nop'ta hem de Mer­sin'de, Ak­ku­yu'da… Mer­sin-Ak­ku­yu za­ten ha­zır. Si­nop'ta­ki ça­lış­ma­lar da TA­EK ta­ra­fın­dan sür­dü­rü­lü­yor. Ora­da PTT'nin bi­na­sı­nı da biz dev­ral­dık. Ya­ni, ça­lış­ma­lar­la il­gi­li do­kü­man­lar, bro­şür­ler, ki­tap­lar, bi­lim­sel ve tek­nik bü­tün do­kü­man ha­zır. Do­la­yı­sıy­la, bu yıl­ba­şın­dan son­ra bu­nu, ça­lış­ma­la­rı­mı­zı so­nuç­lan­dı­ra­ca­ğız.

Bu­nun dı­şın­da, do­ğal gaz­la il­gi­li bah­set­ti­ği­niz nok­ta bi­zim­le il­gi­li de­ğil. Bi­li­yor­su­nuz, Er­zu­rum'un do­ğal ga­zı özel sek­tör ta­ra­fın­dan yü­rü­tü­lü­yor, da­ğı­tım iha­le­si. Onu da ken­di­le­ri… Bil­di­ği­niz gi­bi EPDK ta­ra­fın­dan ya­pı­lı­yor. Ay­rı­ca, dört ay­rı ban­kay­la da an­laş­ma ya­pı­la­rak bu bah­set­ti­ği­niz çi­le­ye de ora­da son ve­ri­le­cek. Do­la­yı­sıy­la si­zin so­ru­la­rı­nı­za olan ce­va­bım bu.

Bu­nun dı­şın­da bor­la il­gi­li, Sa­yın…

DUR­SUN AK­DE­MİR (Iğ­dır) – Efen­dim, be­nim de Iğ­dır'la il­gi­li bir so­rum var­dı. Ben bık­tı­ğım için İb­ra­him Bey'e sor­dur­muş­tum.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Ün­len­di Ba­ra­jı'nı di­yor­su­nuz.

DUR­SUN AK­DE­MİR (Iğ­dır) – Evet, Ün­len­di Ba­ra­jı.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Onun­la il­gi­li ar­ka­daş­la­rı­mız…Şu an­da ala­mı­yo­ruz. Çün­kü, bi­zim ya­tı­rım için ayır­dı­ğı­mız pa­ra…

DUR­SUN AK­DE­MİR (Iğ­dır) – Ben bık­tım si­ze sor­mak­tan Sa­yın Ba­kan.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Bi­li­yo­rum.

Onu biz özel sek­tö­re yap­tı­ra­ca­ğız. Bu­nun­la il­gi­li ola­rak da bü­yük bir ener­ji ka­pa­si­te­si var.

DUR­SUN AK­DE­MİR (Iğ­dır) – Bu sö­zü­nüz tu­ta­nak­la­ra geç­ti…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Evet, ga­yet ta­bii, ga­yet ta­bii.

DUR­SUN AK­DE­MİR (Iğ­dır) – Va­at ola­rak ka­bul edi­yo­rum.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Va­at de­ğil bu. Ne­ti­ce­de özel sek­tö­re ve­ri­yo­ruz bu tip ça­lış­ma­la­rı ve şu ana ka­dar da yap­tı­ğı­mız, ge­çen ay 43 ta­ne te­si­si­mi­zi o şe­kil­de ver­dik. Ar­tık, bun­la­rı bun­dan son­ra bü­yük öl­çü­de DSİ yap­ma­ya­cak. DSİ yap­ma­ya­cak, özel sek­tör ya­pa­cak. Çok da kârlı bir ba­raj. Bir tek me­se­le, ya­tı­rım­cı­nın ora­ya çe­kil­me­si için uy­gun kom­bi­ne­zo­nun, ya­ni or­tak­lı­ğın ku­rul­ma­sı.

Şim­di, bor­lu çi­men­toy­la il­gi­li, Sa­yın Işık, cid­di ça­lış­ma­la­rı­mız ol­du ve şu an­da çi­men­to­da bo­run kul­la­nı­la­bi­le­ce­ği­ne da­ir DSİ'nin la­bo­ra­tu­var­la­rın­da bu ça­lış­ma­lar ya­pıl­dı. Hem ener­ji­de yüz­de 10-12 ta­sar­ruf sağ­la­nı­yor hem mu­ka­ve­met ar­tı­yor hem de çat­la­ma­yı ön­lü­yor ve biz, DSİ'nin bir ba­ra­jın­da bu­nu kul­la­na­ca­ğız. Ay­nı za­man­da, yol­la­rın çi­men­toy­la kap­lan­ma­sın­da da as­falt ye­ri­ne bu­nu kul­lan­ma­yı dü­şü­nü­yo­ruz. Şu an­da eli­miz­de 3.500 ton bor­lu çi­men­to var. Bun­la­rı ora­da de­ne­ye­ce­ğiz.

Bu­nun dı­şın­da…

AH­MET IŞIK (Kon­ya) – Kon­ya-Tuz Gö­lü efen­dim…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Kon­ya-Tuz Gö­lü'nün al­tın­da bu­nun bo­ru iha­le­si­ne çık­tık, mü­hen­dis­lik iha­le­si bit­ti. Şim­di, bu iha­le­yi Dün­ya Ban­ka­sıy­la bir­lik­te ya­pı­yo­ruz. Onu de­ğer­len­dir­di­ği­miz za­man, biz, Hir­fan­lı Ba­ra­jı'ndan ora­ya su ge­ti­re­ce­ğiz. O eri­tip su­yu, tu­zu, Tuz Gö­lü'ne ve­re­ce­ğiz. Şu an­da iha­le sü­re­ci de­vam edi­yor.

Onun dı­şın­da, ya­rım kal­mış ya­tı­rım­la­rı, bit­me­ye ya­kın olan­la­rı­na ağır­lık ve­re­rek ça­lış­ma­la­rı sür­dü­rü­yo­ruz. O bo­run al­tın­da ka­lan kö­mür­le­ri de san­ki onu bir de­ka­paj gi­bi dü­şü­ne­rek, al­tı­na gi­rip kö­mü­rü­nü alı­yo­ruz, bor da ay­rı­ca bi­ze yan ürün ola­rak ka­lı­yor. Eti Ma­den­ci­lik ve TKİ, bu ça­lış­ma­yı or­tak yü­rü­tü­yor­lar.

Onun dı­şın­da, bi­li­yor­su­nuz, bir de Ma­vi Tü­nel'in de iha­le­si ya­pıl­dı. Kon­ya ve böl­ge­ni­ze bü­yük kat­kı­sı ola­cak. Bu da bi­zim ye­ni ya­tı­rım­la­rı­mız­dan.

Ma­den ocak­la­rıy­la il­gi­li An­tal­ya'da bah­set­ti­ği­niz nok­ta, ha­ki­ka­ten, bi­zim de çok üze­rin­de dur­du­ğu­muz bir ko­nu. An­tal­ya hız­la bü­yü­dü­ğü için ve bu­ra­ya da in­şa­at mal­ze­me­si ge­rek­ti­ği için, ma­den ruh­sat­la­rıy­la il­gi­li…

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Sa­yın Ba­kan…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Evet, ona ce­vap ve­ri­yo­rum, iki­ni­ze bir­den ce­vap ve­ri­yo­rum.

Bu nok­ta­da bir has­sa­si­yet var. O nok­ta­yı, al­tı­nı çi­ze­rek, si­zin dik­ka­ti­ni­ze sun­mak is­ti­yo­rum. Ara­ma ruh­sa­tı ay­rı, iş­let­me ruh­sa­tı ay­rı. Şim­di, ara­ma ruh­sa­tı alan ki­şi­ler, as­lın­da, ora­da iş­let­me ya­pa­maz­lar ve bu­nun için, ba­kı­nız bu­nun için, ma­hallî ida­re­ci­ler­den izin al­ma­sı la­zım. Bu­ra­da­ki mu­ha­tap ma­hallî ida­re­ci­ler­dir, biz de­ği­liz. Ya­ni, her­han­gi bir ara­ma ruh­sa­tı­nı alan ki­şi, iş­let­me için kaz­ma­yı vu­ra­bil­me­si için, ma­hallî ida­re­ci­ler­den izin ala­cak. O izin ol­ma­dı­ğı sü­re­ce, bu ol­maz.

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Efen­dim, bü­tün bun­la­rı bi­li­yo­ruz, ama, ta­lan de­vam edi­yor. 

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Ta­lan ni­ye de­vam edi­yor? O ta­lan, o ma­hallî bir me­se­le­dir. Ora­ya siz de mil­let­ve­ki­li ola­rak…  O bi­zim me­se­le­miz de­ğil, o ta­ma­men… Ba­kı­nız, za­bı­ta…

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Sa­yın Ba­ka­nım, ba­kı­nız, re­sep­si­yon­da si­zin­le bir gö­rüş­me yap­tım, bu ko­nu­nun öne­mi­ni di­le ge­tir­dim, de­di­niz ki ora­da -mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rı­mız da var­dı- "Bu maf­ya­nın eli­ne düş­müş." Eğer bu­ra­dan bir çe­kin­me var­sa, bu mem­le­ket bi­ti­yor, An­tal­ya bi­ti­yor. Lüt­fen bu­na eği­lin.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Ha­yır, ha­yır… İş­te an­la­tı­yo­rum.

BAŞ­KAN – Sa­yın Emek, te­şek­kür edi­yo­rum.

Bu­yu­run.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Şim­di, taş da ay­nı za­man­da bir mi­ne­ral­dir, ya­ni, taş di­ye, bel­ki kum di­ye, ça­kıl di­ye bu­nu biz bel­ki kü­çüm­sü­yor gi­bi ko­nu­şu­yo­ruz, ama, o da ne­ti­ce­de bir yer al­tı zen­gin­li­ği.

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Or­man­da ol­maz Sa­yın Ba­kan! Or­man bu­ra­sı. Ba­kın, ben gös­te­re­ce­ğim şim­di…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Ama, ba­kın, ben­den, eğer, so­ru­nun ce­va­bı­nı is­ti­yor­sa­nız, so­ru­nu­za ce­vap ve­ri­yo­rum.

BAŞ­KAN – Sa­yın Er­cenk, din­le­ye­lim.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Ba­kı­nız…

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – So­ru­ma ce­vap ol­mu­yor.

BAŞ­KAN – Sa­yın Er­cenk, siz din­le­mi­yor­su­nuz, eli­niz­de bir re­sim, dur­ma­dan re­sim gös­te­ri­yor­su­nuz.

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Ben gös­te­re­ce­ğim re­sim ta­bii, efen­dim.

BAŞ­KAN – Efen­dim din­le­yin. Eğer çok önem­liy­se, Sa­yın Ba­kan bu­ra­da, ge­ti­rir gös­te­rir­si­niz.

TUN­CAY ER­CENK (An­tal­ya) – Ba­kan di­yor ki: "Bi­zi il­gi­len­dir­mez, ma­hallî ida­re­nin işi."

BAŞ­KAN – Ge­ti­rir gös­te­rir­si­niz efen­dim.

Bu­yu­run.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Sa­yın Mil­let­ve­ki­lim, eli­niz­de­ki res­min ne ol­du­ğu­nu bi­li­yo­rum ben. Si­ze söy­le­di­ğim nok­ta şu: Ara­ma ruh­sa­tıy­la iş­let­me ya­pı­la­maz. İş­let­me ruh­sa­tı de­ğil. Siz de bu nok­ta­da has­sa­si­yet­le ta­kip edin, biz de ta­kip ede­lim.

Ay­rı­ca da, bu­nun­la il­gi­li ola­rak ya­sal de­ği­şik­li­ği de ya­pa­ca­ğız. Bu, ola­yı kö­kün­den çö­ze­cek. Ama, bu An­tal­ya hız­lı bü­yü­dü­ğü için da­ha uzak­lar­dan yük­sek ma­li­yet­le taş, ça­kıl ala­ca­ğı­na, kum ala­ca­ğı­na o böl­ge­ye gi­ri­yor­lar. Hat­ta ba­zı­la­rı da baş­ka ma­den var di­ye gi­ri­yor­lar. Do­lo­mit var di­ye gi­ri­yor­lar. Bun­la­rı da tes­pit et­tik. Hat­ta al­tın var di­ye gi­ri­yor­lar. Biz onun da ne ol­du­ğu­nu in­ce­le­dik. Üzer­le­ri­ne gi­di­yo­ruz. Ama, ya­ni, ne­ti­ce­de, iş­let­me ruh­sa­tıy­la ara­ma ruh­sat­la­rı fark­lı şey­ler. Onun için de, ma­hallî ida­re­ci­ler bu­na izin ver­me­dik­le­ri tak­dir­de, böy­le bir kar­ga­şa­ya da ge­rek kal­maz.

Bi­zim dı­şı­mız­la ol­mak­la be­ra­ber, so­rum­lu­ğu pay­laş­tı­ğı­mız için ora­da­ki ar­ka­daş­lar­la, bun­da da biz ge­rek­li ka­nu­ni de­ği­şik­li­ği ya­pa­ca­ğız.

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Te­şek­kür ede­rim Sa­yın Ba­kan.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Şim­di, taş oca­ğıy­la il­gi­li, yi­ne, Sa­yın Er­cenk de ben­zer şe­yi söy­le­miş­ti.

FE­Rİ­DUN AY­VA­ZOĞ­LU (Ço­rum) – Koç­hi­sar Ba­ra­jı Sa­yın Ba­ka­nım.

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Koç­hi­sar Ba­ra­jı'yla il­gi­li ola­rak şöy­le söy­le­ye­yim: Evet, ora­da…

FE­Rİ­DUN AY­VA­ZOĞ­LU (Ço­rum) – Bu şe­kil­de fe­da ol­du mu?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Bi­li­yo­rum, on­la­rın sö­zü­nü ver­dik, doğ­ru­dur, ama, ne­ti­ce­de, maç bit­me­di, maç de­vam edi­yor, da­ha sü­re bit­me­di, da­ha bir se­ne­miz da­ha var, me­rak et­me­yin, ama, biz, bu ara­da, Ob­ruk Ba­ra­jı'nı bi­tir­dik. Bu çok önem­li bir nok­ta. Ya­ni, bu Ob­ruk Ba­ra­jı he­sap­ta yok­tu ve ben ora­da san­tra­li de dâhil ol­mak üze­re ve biz bu­nu in­şal­lah üre­ti­me de ala­ca­ğız, hem su­la­ma hem elek­trik üre­te­cek­si­niz. Bu­nu yap­tık. İç­me su­yu­nuz var­dı si­zin. Biz onu, Ha­tap Ba­ra­jı'nı yap­tık. Ni­ye bu olan­la­rı da söy­le­mi­yor­su­nuz? Ya­ni, biz  ne­ti­ce­de onu da yap­tık. Bi­zim eli­miz­de…

FE­Rİ­DUN AY­VA­ZOĞ­LU (Ço­rum) – Fa­ali­ye­te ge­çiş ta­ri­hi­ni sor­dum Sa­yın Ba­kan.

BAŞ­KAN – Sa­yın Ba­kan, sü­re­niz ta­mam­lan­dı.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – İki so­ru kal­dı Sa­yın Baş­ka­nım.

 ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – …bel­li bir büt­çe var.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Sa­yın Baş­ka­nım…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Bu büt­çe için­de bir ön­ce­lik sı­ra­sı­na gö­re gi­di­yo­ruz. Ob­ruk Ba­ra­jı ile Ha­tap ve iç­me su­yu da­ha önem­li si­zin için.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – Sa­yın Baş­ka­nım…

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – İç­me su­yu arıt­ma te­si­siy­le be­ra­ber bi­ti­yor. Do­la­yı­sıy­la Ço­rum'un so­run­la­rı­nı kök­ten çöz­müş olu­yo­ruz.

Zon­gul­dak…

FE­Rİ­DUN AY­VA­ZOĞ­LU (Ço­rum) – Ob­ruk'un ta­ri­hi bel­li mi Sa­yın Ba­ka­nım?

ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KA­NI MEH­MET HİL­Mİ GÜ­LER (Or­du) – Evet, önü­müz­de­ki yıl me­ka­ni­ği bi­ti­yor, 2007'nin so­nun­da bi­ti­ri­yo­ruz.

HA­RUN AKIN (Zon­gul­dak) – İki so­ru kal­dı Sa­yın Ba­kan.

BAŞ­KAN – Te­şek­kür edi­yo­rum Sa­yın Ba­kan. Ge­ri ka­lan­la­ra ya­zı­lı ce­vap ve­re­bi­lir­si­niz.

So­ru-ce­vap sü­re­si ta­mam­lan­mış­tır.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, bir­le­şi­me beş da­ki­ka ara ve­ri­yo­rum.

Ka­pan­ma Sa­ati : 23.11

 

 

 

AL­TIN­CI OTU­RUM

Açıl­ma Sa­ati: 23.20

BAŞ­KAN: Baş­kan Ve­ki­li İs­ma­il ALP­TE­KİN

KÂTİP ÜYE­LER: Bay­ram ÖZ­ÇE­LİK (Bur­dur), Türkân Mİ­ÇO­OĞUL­LA­RI (İz­mir)

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, Tür­ki­ye Bü­yük Mil­let Mec­li­si­nin 38'in­ci Bir­le­şi­mi'nin Al­tın­cı Otu­ru­mu'nu açı­yo­rum.

Onun­cu tur üze­rin­de­ki gö­rüş­me­le­re kal­dı­ğı­mız yer­den de­vam ede­ce­ğiz.

IV. – KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN

GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER (Devam)

1.- 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­ye Da­hil Da­ire­ler ve  İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) (Devam)

G) ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR  BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

H) ENER­Jİ Pİ­YA­SA­SI DÜ­ZEN­LE­ME KU­RU­MU (Devam)

1.- Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

İ) ULU­SAL BOR ARAŞ­TIR­MA ENS­Tİ­TÜ­SÜ (Devam)

1.- Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

J) ELEK­TRİK İŞ­LE­Rİ ETÜD İDA­RE­Sİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Elek­trik İş­le­ri Etüd İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

K) TÜR­Kİ­YE ATOM ENER­Jİ­Sİ KU­RU­MU (Devam)

1.- Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

L) MA­DEN TET­KİK VE ARA­MA GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Ma­den Tet­kik ve Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

M) PET­ROL İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

N) DEV­LET SU İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

BAŞ­KAN – Ko­mis­yon ve Hükûmet ye­rin­de.

Şim­di, sı­ra­sıy­la onun­cu tur­da yer alan büt­çe­le­rin…

II. – YOKLAMA

(CHP sı­ra­la­rın­dan bir grup mil­let­ve­ki­li aya­ğa kalk­tı)

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Yok­la­ma is­ti­yo­ruz.

ÜNAL KA­CIR (İs­tan­bul) – Ka­rar ye­ter sa­yı­sı is­ti­yo­rum.

BAŞ­KAN – Evet, yok­la­ma is­ti­yor­su­nuz.

ÜNAL KA­CIR (İs­tan­bul) – Ha­yır, ka­rar ye­ter sa­yı­sı efen­dim.

BAŞ­KAN – Efen­dim, iki­si­ni de iş­le­me ko­ya­rım, o bir en­gel de­ğil ki.

ÜNAL KA­CIR (İs­tan­bul) – Ben ka­rar ye­ter sa­yı­sı is­ti­yo­rum.

ŞÜK­RÜ ÜNAL (Os­ma­ni­ye) – Ön­ce ka­rar ye­ter sa­yı­sı is­ten­di. (CHP sı­ra­la­rın­dan "Yok­la­ma is­te­dik" ses­le­ri)

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Ha­yır olur mu? Ön­ce yok­la­ma is­ten­di.

BAŞ­KAN – Şim­di, sı­ra­sıy­la onun­cu tur­da yer alan büt­çe­le­rin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si hu­su­su­nu ve bö­lüm­le­ri­ni ay­rı ay­rı oku­tup oy­la­rı­nı­za su­na­ca­ğım.

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Yok­la­ma is­ti­yo­ruz.

BAŞ­KAN – Ener­ji ve Ta­bii Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı­nın 2007 yı­lı büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum. An­cak…

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Yok­la­ma…

BAŞ­KAN – Efen­dim, mü­sa­ade bu­yu­run. Al­dım ta­le­bi­ni­zi.

K.KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Ta­mam.

BAŞ­KAN – An­cak, oy­la­ma­dan ön­ce bir yok­la­ma ta­le­bi var­dır.

Şim­di, bu ta­le­bi ye­ri­ne ge­ti­re­ce­ğim. An­cak, yok­la­ma ta­le­bi­ni iş­le­me ko­ya­bil­mem için, ayak­ta olup, yok­la­ma ta­lep eden mil­let­ve­kil­le­ri­nin sa­yı­sı­nın 20 olup ol­ma­dı­ğı­nı tes­pit ede­ce­ğim. İsim­ler tu­ta­na­ğa ge­çe­ce­ğin­den, ayak­ta her sa­yın mil­let­ve­ki­li­nin sı­ra­sıy­la isim­le­ri­ni söy­le­me­le­ri­ni ri­ca edi­yo­rum.

Şim­di, Sa­yın Ana­dol, Sa­yın Akın, Sa­yın De­ve­ci­ler, Sa­yın Sür, Sa­yın Ek­mek­ci­oğ­lu, Sa­yın Sa­raç, Sa­yın Çor­ba­cı­oğ­lu, Sa­yın Ören, Sa­yın Emek, Sa­yın Öz­can, Sa­yın Öz­kan, Sa­yın Me­lik, Sa­yın Ay­va­zoğ­lu, Sa­yın Yer­gök, Sa­yın Ba­yın­dır, Sa­yın Er­cenk, Sa­yın Ba­loğ­lu, Sa­yın Sey­han, Sa­yın Uzun­bay, Sa­yın Gen­can.

20 ki­şi ta­mam şim­di.

Şim­di, yok­la­ma iş­le­mi­ni baş­la­tı­yo­rum ve yok­la­ma için beş da­ki­ka sü­re ve­re­ce­ğim.

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Sa­yın Baş­kan, pu­su­la gön­de­ren­le­ri, lüt­fen, kon­trol edin.

BAŞ­KAN – Baş­la­tı­yo­rum efen­dim:

(Elek­tro­nik ci­haz­la yok­la­ma­ya baş­lan­dı)

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Bit­ti sü­re.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Ha­yır… Ha­yır. Ha­yır… Ha­yır…

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Ha­yır…

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Yok… Yok… Ol­maz…

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – İda­re Ami­ri­sin sen… Ol­maz…

K. KE­MAL ANA­DOL (İz­mir) – Bur­han Bey, İda­re Ami­ri­sin sen, son­ra­dan oy ver­mek olur mu!

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, bir de­fa, kür­sü­yü bo­şal­ta­lım. Kür­sü­yü boş­al­ta­lım bir, ön­ce.

HÜ­SE­YİN BA­YIN­DIR (Kır­şe­hir) – Ha­yır… Ha­yır…

ATİ­LA EMEK (An­tal­ya) – Ya, İda­re Ami­ri de bu­nu ya­par­sa, olur mu ya! Ayıp ya!

(Elek­tro­nik ci­haz­la yok­la­ma­ya de­vam edil­di)

BAŞ­KAN – Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, top­lan­tı ye­ter sa­yı­sı var­dır. (AK Par­ti sı­ra­la­rın­dan al­kış­lar)

IV. – KA­NUN TA­SA­RI VE TEK­LİF­LE­Rİ İLE KO­MİS­YON­LAR­DAN

GE­LEN Dİ­ĞER İŞ­LER (Devam)

1.- 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe Ka­nu­nu Ta­sa­rı­sı ile 2005 Ma­li Yı­lı Ge­nel ve Kat­ma Büt­çe­ye Da­hil Da­ire­ler ve  İda­re­ler Ke­sin­he­sap Ka­nu­nu Ta­sa­rı­la­rı (1/1252; 1/1236, 3/1139; 1/1237, 3/1140) (S. Sa­yı­sı: 1269, 1270, 1271) (Devam)

G) ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR  BA­KAN­LI­ĞI (Devam)

1.- Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

H) ENER­Jİ Pİ­YA­SA­SI DÜ­ZEN­LE­ME KU­RU­MU (Devam)

1.- Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

İ) ULU­SAL BOR ARAŞ­TIR­MA ENS­Tİ­TÜ­SÜ (Devam)

1.- Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

J) ELEK­TRİK İŞ­LE­Rİ ETÜD İDA­RE­Sİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Elek­trik İş­le­ri Etüd İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

K) TÜR­Kİ­YE ATOM ENER­Jİ­Sİ KU­RU­MU (Devam)

1.- Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

L) MA­DEN TET­KİK VE ARA­MA GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Ma­den Tet­kik ve Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

M) PET­ROL İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

N) DEV­LET SU İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ (Devam)

1.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

2.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

BAŞ­KAN – Ener­ji ve Ta­biî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı­nın 2007 yı­lı büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler… Ka­bul et­me­yen­ler… Ka­bul edil­miş­tir.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, bu sa­at­te uzun bir oy­la­ma yap­tık. Ar­ka­daş­la­rı­mız lüt­fen ye­rin­den ay­rıl­ma­sın.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

20- ENERJİ VE TABİÎ KAY­NAK­LAR BA­KAN­LI­ĞI

1.- Enerji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU        Açık­la­ma                                                                                            (YTL)

    01           Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                 266.956.100

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    02           Sa­vun­ma Hiz­met­le­ri                                                              399.600

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    03           Ka­mu Dü­ze­ni ve Gü­ven­lik Hiz­met­le­ri                                  260.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04           Eko­no­mik iş­ler ve Hiz­met­ler                                        110.094.300

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                    GE­NEL TOP­LAM                                                             377.710.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Enerji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Enerji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li yı­lı ke­sin­he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Ka­bul Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

2.- Enerji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

BAŞ­KAN – (A) cet­ve­li­nin ge­nel top­la­mı­nı oku­tu­yo­rum:

Enerji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

A – C E T V E L İ

                                                                 (YTL)      

- Ge­nel Öde­nek Top­la­mı          :    261.439.730,00

- Top­lam Har­ca­ma                   :    244.165.397,43

- İp­tal Edi­len Öde­nek               :       17.274.332,57

BAŞ­KAN – (A) cet­ve­li­ni ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Enerji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı 2005 ma­li yı­lı ke­sin­he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

42.05- ENER­Jİ Pİ­YA­SA­SI DÜ­ZEN­LE­ME KU­RU­MU

1.- Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU       Açık­la­ma                                                                                             (YTL)

    01          Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                      6.003.010

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    02          Sa­vun­ma Hiz­met­le­ri                                                               770.290

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04          Eko­no­mik İş­ler ve Hiz­met­ler                                           88.364.540

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir

                   GE­NEL TOP­LAM                                                                95.137.840

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

(B) cet­ve­li­ni oku­tu­yo­rum:

B – C E T V E L İ

KO­DU       Açık­la­ma                                                                                             (YTL)

    03          Te­şeb­büs ve Mül­ki­yet Ge­lir­le­ri                                        74.175.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    05          Di­ğer Ge­lir­ler                                                                       5.212.840

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    06          Ser­ma­ye Ge­lir­le­ri                                                              17.250.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    09          Red ve İa­de­ler (-)                                                               -1.500.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   TOP­LAM                                                                             95.137.840

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

40.26- ULU­SAL BOR ARAŞ­TIR­MA ENS­Tİ­TÜ­SÜ

1.- Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU       Açık­la­ma                                                                                             (YTL)

    04          Eko­no­mik İş­ler ve Hiz­met­ler                                             7.623.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

GE­NEL TOP­LAM                                                                                     7.623.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

(B) cet­ve­li­ni oku­tu­yo­rum:

B – C E T V E L İ

KO­DU       Açık­la­ma                                                                                             (YTL)

    04          Alı­nan Ba­ğış ve Yar­dım­lar ile Özel Ge­lir­ler                       6.303.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    05          Di­ğer Ge­lir­ler                                                                       1.000.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   TOP­LAM                                                                               7.303.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Elet­rik İş­le­ri Etüt İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

40.39- ELEKT­RİK İŞ­LE­Rİ ETÜT İDA­RE­Sİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Elekt­rik İş­le­ri Etüt İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU       Açık­la­ma                                                                                             (YTL)

    01          Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                      8.370.670

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    02          Sa­vun­ma Hiz­met­le­ri                                                               327.900

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04          Eko­no­mik İş­ler ve Hiz­met­ler                                           23.600.430

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   GE­NEL TOP­LAM                                                                32.299.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

(B) cet­ve­li­ni oku­tu­yo­rum:

B – C E T V E L İ

KO­DU       Açık­la­ma                                                                                             (YTL)

    03          Te­şeb­büs ve Mül­ki­yet Ge­lir­le­ri                                          1.970.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04          Alı­nan Ba­ğış ve Yar­dım­lar ile Özel Ge­lir­ler                     28.909.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    05          Di­ğer Ge­lir­ler                                                                          420.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   TOP­LAM                                                                             31.299.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Elet­rik İş­le­ri Etüt İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu 2007 yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

40.27- TÜR­Kİ­YE ATOM ENER­Jİ­Sİ KU­RU­MU

1.- Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU       Açık­la­ma                                                                                             (YTL)

    01          Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                      7.478.595

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    03          Ka­mu Dü­ze­ni ve Gü­ven­lik Hiz­met­le­ri                                   450.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir

    04          Eko­no­mik İş­ler ve Hiz­met­ler                                           56.933.400

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir

    07          Sağ­lık Hiz­met­le­ri                                                                    213.005

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   GE­NEL TOP­LAM                                                                65.075.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

(B) cet­ve­li­ni oku­tu­yo­rum:

B – C E T V E L İ

KO­DU       Açık­la­ma                                                                                             (YTL)

    03          Te­şeb­büs ve Mül­ki­yet Ge­lir­le­ri                                          8.262.500

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04          Alı­nan Ba­ğış ve Yar­dım­lar ile Özel Ge­lir­ler                     56.607.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    05          Di­ğer Ge­lir­ler                                                                          202.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    06          Ser­ma­ye Ge­lir­le­ri                                                                        3.500

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   TOP­LAM                                                                             65.075.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Ma­den Tet­kik ve Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

40.40- MA­DEN TET­KİK VE ARA­MA GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Ma­den Tet­kik ve Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU       Açık­la­ma                                                                                             (YTL)

    01          Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                    47.461.850

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    02          Sa­vun­ma Hiz­met­le­ri                                                                 92.200

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    03          Ka­mu Dü­ze­ni ve Gü­ven­lik Hiz­met­le­ri                                   800.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04          Eko­no­mik İş­ler ve Hiz­met­ler                                         129.448.950

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir

                   GE­NEL TOP­LAM                                                              177.803.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

(B) cet­ve­li­ni oku­tu­yo­rum:

B – C E T V E L İ

KO­DU       Açık­la­ma                                                                                             (YTL)

    03          Te­şeb­büs ve Mül­ki­yet Ge­lir­le­ri                                          6.663.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04          Alı­nan Ba­ğış ve Yar­dım­lar ile Özel Ge­lir­ler                  169.753.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    05          Di­ğer Ge­lir­ler                                                                          337.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   TOP­LAM                                                                          176.753.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Ma­den Tet­kik ve Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

20.92 – PET­ROL İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU       Açık­la­ma                                                                                             (YTL)

    01          Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                      1.093.700

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    02          Sa­vun­ma Hiz­met­le­ri                                                                 74.700

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    03          Ka­mu Dü­ze­ni ve Gü­ven­lik Hiz­met­le­ri                                   120.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04          Eko­no­mik İş­ler ve Hiz­met­ler                                             3.318.600

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                   GE­NEL TOP­LAM                                                                  4.607.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 ma­li yı­lı ke­sin­he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

2.- Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

BAŞ­KAN – (A) cet­ve­li­nin ge­nel top­la­mı­nı oku­tu­yo­rum:

Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü  2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

A – C E T V E L İ

                                                             .    (YTL)       

- Ge­nel Öde­nek Top­la­mı          :         3.832.763,00

- Top­lam Har­ca­ma                   :         3.262.891,02

- İp­tal Edi­len Öde­nek               :            569.871,98

BAŞ­KAN – (A) cet­ve­li­ni ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

(B) cet­ve­li­nin ge­nel top­la­mı­nı oku­tu­yo­rum:

B  –  C E T V E L İ

                                                                          (YTL)

- Büt­çe tah­mi­ni                         :         3.853.000,00

- Yı­lı tah­si­la­tı                            :         3.980.953,35

BAŞ­KAN – (B) cet­ve­li­ni ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 ma­li yı­lı ke­sin­he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Bö­lüm­le­ri oku­tu­yo­rum:

20.91 – DEV­LET SU İŞ­LE­Rİ GE­NEL MÜ­DÜR­LÜ­ĞÜ

1.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si

A – C E T V E L İ

KO­DU         Açık­la­ma                                                                                           (YTL)

    01            Ge­nel Ka­mu Hiz­met­le­ri                                                  20.387.880

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    02            Sa­vun­ma Hiz­met­le­ri                                                             605.800

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    03            Ka­mu Dü­ze­ni ve Gü­ven­lik Hiz­met­le­ri                             6.450.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    04            Eko­no­mik İş­ler ve Hiz­met­ler                                    3.668.560.020

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    06            İskân ve Top­lum Re­fa­hı Hiz­met­le­ri                            261.534.100

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

    07            Sağ­lık Hiz­met­le­ri                                                                  313.200

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

                    GE­NEL TOP­LAM                                                         3.957.851.000

BAŞ­KAN – Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2007 Yı­lı Mer­kezî Yö­ne­tim Büt­çe­si­nin bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 ma­li yı­lı ke­sin­he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri­ne ge­çil­me­si­ni oy­la­rı­nı­za su­nu­yo­rum: Ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

2.- Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

BAŞ­KAN- (A) cet­ve­li­nin ge­nel top­la­mı­nı oku­tu­yo­rum:

Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 Ma­li Yı­lı Ke­sin­he­sa­bı

A – C E T V E L İ

                                                             .    (YTL)       

- Ge­nel Öde­nek Top­la­mı          : 3.852.765.956,20

- Top­lam Har­ca­ma                   : 3.602.247.565,52

- Öde­nek Dı­şı Har­ca­ma            :       17.409.053,18

- İp­tal Edi­len Öde­nek               :    262.600.718,18

- Er­te­si Yı­la Dev­re­den Öde­nek :    155.341.375,14

BAŞ­KAN – (A) cet­ve­li­ni ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

(B) cet­ve­li­nin ge­nel top­la­mı­nı oku­tu­yo­rum:

B  –  C E T V E L İ

                                                                          (YTL)

- Büt­çe tah­mi­ni                         : 3.735.649.000,00

- Yı­lı tah­si­la­tı                            : 3.243.644.358,44

BAŞ­KAN – (B) cet­ve­li­ni ka­bul eden­ler... Et­me­yen­ler... Ka­bul edil­miş­tir.

Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü 2005 ma­li yı­lı ke­sin­he­sa­bı­nın bö­lüm­le­ri ka­bul edil­miş­tir.

Sa­yın mil­let­ve­kil­le­ri, böy­le­ce, Enerji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı, Ener­ji Pi­ya­sa­sı Dü­zen­le­me Ku­ru­mu, Ulu­sal Bor Araş­tır­ma Ens­ti­tü­sü, Elek­trik İş­le­ri Etüt İda­re­si Ge­nel Mü­dür­lü­ğü, Tür­ki­ye Atom Ener­ji­si Ku­ru­mu, Ma­den Tet­kik ve Ara­ma Ge­nel Mü­dür­lü­ğü, Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü ile Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün 2007 yı­lı büt­çe­le­ri ile Enerji ve Tabiî Kay­nak­lar Ba­kan­lı­ğı, Pet­rol İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü ve Dev­let Su İş­le­ri Ge­nel Mü­dür­lü­ğü­nün 2005 ma­li yı­lı ke­sin­he­sap­la­rı ka­bul edil­miş­tir. Ha­yır­lı ol­ma­sı­nı di­li­yo­rum.

Prog­ra­ma gö­re, ku­ru­luş­la­rın büt­çe ve ke­sin he­sap­la­rı­nı sı­ra­sıy­la gö­rüş­mek için, 21 Ara­lık Per­şem­be gü­nü sa­at 11.00'de top­lan­mak üze­re bir­le­şi­mi ka­pa­tı­yo­rum. İyi ge­ce­ler di­li­yo­rum.

Ka­pan­ma Sa­ati: 23.50