DÖNEM: 23 CİLT: 30 YASAMA YILI: 3
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
11inci
Birleşim
30 Ekim 2008 Perşembe
İ Ç İ N
D E K İ L E R
I. - GEÇEN TUTANAK
ÖZETİ
II. - GELEN
KÂĞITLAR
III. - YOKLAMALAR
IV.- OTURUM
BAŞKANLARININ KONUŞMALARI
1.- TBMM
Başkan Vekili Eyyüp Cenap Gülpınarın, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 23üncü Dönem Üçüncü Yasama Yılının hayırlı
olmasını dileyen ve Cumhuriyet Bayramını kutlayan
konuşması
V.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin
Gündem Dışı Konuşmaları
1.- Kars
Milletvekili Zeki Karabayırın, Karsın 88inci kurtuluş
gününe ilişkin gündem dışı konuşması
2.- İstanbul
Milletvekili Esfender Korkmazın, Karsın 88inci kurtuluş
gününe ilişkin gündem dışı konuşması
3.-
Elâzığ Milletvekili Tahir Öztürkün, Elâzığın
kalkınmışlık düzeyine ve Başbakanın
Elâzığa yaptığı ziyarete ilişkin gündem
dışı konuşması
VI.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Tezkereler
1.- Asya
Parlamenter Asamblesi Türk Grubunda boş bulunan 2 üyelik için AK
PARTİ Grup Başkanlığınca aday gösterilen Malatya
Milletvekili Mehmet Şahinin ve MHP Grup Başkanlığınca
aday gösterilen Isparta Milletvekili S. Nevzat Korkmaz ile Asya Parlamenter
Asamblesi Türk Grubu üyeliğinden istifa eden İstanbul Milletvekili
Necla Aratın yerine CHP Grup Başkanlığınca aday
gösterilen Adana Milletvekili Tacidar Seyhanın
adaylıklarının TBMM Başkanlık Divanı
kararlarıyla uygun bulunduğuna ilişkin Başkanlık
tezkeresi (3/568)
2.- Fransa
Senatosu Dışişleri, Savunma ve Silahlı Kuvvetler Komisyonu;
Rusya Federasyonu Federal Meclisi Federasyon Konseyi Uluslararası
İlişkiler Komitesi; Sudan Millî Meclisi Dışişleri
Komisyonu; Cezayir Ulusal Halk Meclisi Dışişleri,
İşbirliği ve Göç Komisyonu heyetlerinin Türkiye Büyük Millet
Meclisinin konuğu olarak resmî temaslarda bulunmak üzere ülkemizi
ziyaretlerinin uygun bulunduğuna ilişkin Başkanlık
tezkeresi (3/569)
3.- Kamu
İktisadi Teşebbüsleri Komisyonunun, başkan, başkan vekili,
sözcü ve kâtip seçimine ilişkin tezkeresi (3/570)
4.- Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanı Köksal Toptanın, Avusturya Ulusal
Meclisi Başkanı Barbara Prammerin davetine icabet etmek üzere,
beraberinde Parlamento heyetiyle Avusturyaya resmî ziyarette bulunmasına
ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/571)
5.-
Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Programı
(UH-HABITAT) Başkanlığınca Çin Halk Cumhuriyetinde
düzenlenecek olan 4. Dünya Kent Forumuna ismen davet edilen Elâzığ
Milletvekili TBMM Çevre Komisyonu Sözcüsü Hamza Yanılmazın
anılan foruma katılmasına ilişkin Başkanlık
tezkeresi (3/572)
B) Meclis
Araştırması Önergeleri
1.- Antalya
Milletvekili Tayfur Süner ve 25 milletvekilinin bazı hastanelerdeki bebek
ölümlerinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin
belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/273)
2.- İzmir
Milletvekili Canan Arıtman ve 25 milletvekilinin bazı hastanelerdeki
bebek ölümlerinin araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/274)
VII.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER
A) Komisyonlardan
Gelen Diğer İşler
1.- Bursa
Milletvekili İsmet Büyükataman ve 29 Milletvekilinin, Aydın
Milletvekili Ahmet Ertürk ve 20 Milletvekilinin, Bursa Milletvekili Ali Koyuncu
ve 19 Milletvekilinin, Balıkesir Milletvekili A. Edip Uğur ve 23
Milletvekilinin ve Muğla Milletvekili Gürol Ergin ve 24 Milletvekilinin,
Zeytin ve Zeytinyağı ile Diğer Bitkisel Yağların
Üretiminde ve Ticaretinde Yaşanan Sorunların
Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi
Amacıyla Meclis Araştırması Açılmasına
İlişkin Önergeleri ve Meclis Araştırması Komisyonu
Raporu (10/27, 34, 37, 40, 102) (S. Sayısı: 296)
B) Kanun Tasarı
ve Teklifleri
1.- Sanayi ve
Ticaret Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri
Hakkında Kanun, Devlet Memurları Kanunu ve Genel Kadro ve Usulü
Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Plan ve Bütçe Komisyonu
Raporu (1/537) (S. Sayısı: 236)
2.- Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Millî Eğitim,
Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Raporu (1/608) (S. Sayısı: 266)
3.- 1.8.2008
Tarihli ve 5803 Sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu ve
Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri Gönderme
Tezkeresi ile Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve
Turizm Komisyonu Raporu (1/638) (S. Sayısı: 297)
4.- Posta
Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Bayındırlık, İmar,
Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Raporu (1/491) (S. Sayısı:
230)
5.- İstanbul
Milletvekili Mehmet Domaç ile Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü ve 38
Milletvekilinin; Denizcilik Müsteşarlığının
Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede ve Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri ile
Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (2/266, 2/268) (S. Sayısı: 257)
6.- Türkiye
Cumhuriyeti Devleti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Devleti Arasındaki Kara
Sınırı Boyunca Yapılacak Mayın Temizleme Faaliyetleri
ile İhale İşlemleri Hakkında Kanun Tasarısı ve
Tarım, Orman ve Köyişleri ile Plan ve Bütçe Komisyonları
Raporları (1/543) (S. Sayısı: 263)
7.- Tapu Kanunu
ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Raporu
(1/526) (S. Sayısı: 218)
8.- Erişme
Kontrollu Karayolları Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile
Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu
Raporu (1/569) (S. Sayısı: 239)
9.- Türkiye
Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık
Örgütü Avrupa Bölge Ofisi Arasında İki Yıllık
İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Dışişleri Komisyonu Raporu (1/277) (S. Sayısı : 88)
VIII.- OYLAMALAR
1.- Türkiye
Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık
Örgütü Avrupa Bölge Ofisi Arasında İki Yıllık
İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının oylaması
2.- Türkiye
Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık
Örgütü Avrupa Bölge Ofisi Arasında İki Yıllık
İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının oylaması
IX.- YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI
1.- İzmir
Milletvekili Selçuk Ayhanın, bir cami derneği denetimi ile ilgili
iddialara ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Mustafa Said
Yazıcıoğlunun cevabı (7/4133) (Ek Cevap)
2.- Gaziantep
Milletvekili Akif Ekicinin, rektör adaylarının belirlenmesiyle ilgili
iddialara ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin Çelikin
cevabı (7/4699)
3.- İstanbul
Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlunun, vergi avantajı
sağlayan dernek ve vakıflara ilişkin sorusu ve Maliye
Bakanı Kemal Unakıtanın cevabı (7/4702)
4.- Edirne
Milletvekili Bilgin Paçarızın, Edirne turizminin
geliştirilmesine ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı
Ertuğrul Günayın cevabı (7/4732)
5.- İzmir
Milletvekili Canan Arıtmanın, Millî Saraylar bünyesindeki bir
restoranda içki servisi konusundaki soru önergesine verilen cevaba,
Millî Saraylar
bünyesindeki bir restoranda içki servisi konusundaki soru önergesine verilen
cevaba,
İlişkin
soruları ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Nevzat
Pakdilin cevabı (7/5121), (7/5122)
6.- Mersin
Milletvekili İsa Gökün, Millî Saraylar personeline ve rehberlere yönelik
bazı iddialara ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkan Vekili Nevzat Pakdilin cevabı (7/5295)
I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
TBMM Genel Kurulu
saat 11.00de açılarak altı oturum yaptı.
Niğde
Milletvekili İsmail Gökselin, Birleşmiş Milletler Dünya
Gıda Örgütünün (FAO) 2008 yılını Dünya Patates
Yılı ilan etmesine, patates üreticilerinin ve tarımın
sorunlarına,
Muğla
Milletvekili Gürol Erginin, Tarım ve Köyişleri
Bakanlığının hayvan ihalelerine ve bu yolla kooperatiflere
verdiği desteklere,
Edirne
Milletvekili Cemaleddin Uslunun, Ergene Nehrinin kirliliği ve Trakya
üreticisinin sorunlarına,
İlişkin
gündem dışı konuşmalarına Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Eker cevap verdi.
Niğde
Milletvekili Mümin İnan,
Mersin
Milletvekili Vahap Seçer,
Adana
Milletvekili Muharrem Varlı,
Osmaniye
Milletvekili Hakan Coşkun,
Kahramanmaraş
Milletvekili Mehmet Akif Paksoy,
Tarımsal
sorunlara;
İzmir
Milletvekili Oktay Vural, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
Ekerin, gündem dışı konuşmalara karşı
yaptığı açıklamalarını siyasi propaganda
aracı olarak kullandığına,
İlişkin
birer konuşma yaptılar.
Ordu Milletvekili
Rıdvan Yalçın ve 21 Milletvekilinin, başta büyükşehir
belediyeleri olmak üzere yerel yönetimlerin kurdukları şirketlere
yönelik haksız rekabet ve rant dağıtımı
iddialarının (10/271),
Muğla
Milletvekili Ali Arslan ve 20 Milletvekilinin, tütün sektörünün ve tütün
üreticilerinin sorunlarının (10/272),
Araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergeleri Genel
Kurulun bilgisine sunuldu; önergelerin gündemdeki yerlerini alacağı
ve ön görüşmelerinin sırası geldiğinde
yapılacağı açıklandı.
Fransa Dönem
Başkanlığı çerçevesinde, 26-28 Ekim 2008 tarihlerinde
Pariste gerçekleştirilecek olan AB Üye ve Aday Ülkeleri
Parlamentoları Savunma Komisyonu Başkanları
Toplantısına ismen davet edilen Millî Savunma Komisyonu
Başkanı Hasan Kemal Yardımcının katılmasına
ilişkin Başkanlık,
Millî Eğitim
Bakanı Hüseyin Çelikin, İrana yaptığı resmî ziyarete
refakat eden heyete Van Milletvekili Kayhan Türkmenoğlunun iştirak
etmesine ilişkin Başbakanlık,
Tezkereleri kabul
edildi.
Bursa
Milletvekili İsmet Büyükataman ve 29 Milletvekilinin, Aydın
Milletvekili Ahmet Ertürk ve 20 Milletvekilinin, Bursa Milletvekili Ali Koyuncu
ve 19 Milletvekilinin, Balıkesir Milletvekili A. Edip Uğur ve 23
Milletvekilinin ve Muğla Milletvekili Gürol Ergin ve 24 Milletvekilinin,
Zeytin ve Zeytinyağı ile Diğer Bitkisel Yağların
Üretiminde ve Ticaretinde Yaşanan Sorunların
Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi
Amacıyla Anayasanın 98inci, İçtüzüğün 104 ve 105inci
Maddeleri Uyarınca Bir Meclis Araştırması
Açılmasına İlişkin Önergeleri ve Meclis
Araştırması Komisyonu Raporunun (10/27, 34, 37, 40, 102) (S.
Sayısı: 296) görüşmeleri komisyon yetkilileri Genel Kurulda
hazır bulunmadığından ertelendi.
Gündemin Kanun
Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler
kısmının:
1inci sırasında
bulunan, Organize Sanayi Bölgeleri Kanununda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı, Bursa Milletvekili
Mehmet Altan Karapaşaoğlunun; Organize Sanayi Bölgeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Oktay Vural
ile İzmir Milletvekili Şenol Balın; 4562 Sayılı
Organize Sanayi Bölgeleri Kanununa Bir Geçici Madde Eklenmesine Dair Kanun
Teklifi, İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ve 18 Milletvekilinin; 4562
Sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununa Bir Geçici Madde Eklenmesi
Hakkında Kanun Teklifinin (1/544, 2/75, 2/135, 2/150) (S.
Sayısı: 222) görüşmeleri tamamlanarak kabul edildi.
Görüşmeler
sırasında;
Gaziantep
Milletvekili Akif Ekici, Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğanın,
Kayseri
Milletvekili Mustafa Elitaş, Ankara Milletvekili Hakkı Suha
Okayın,
Şahıslarına
sataştığı iddiasıyla birer konuşma yaptılar.
2nci
sırasında bulunan, Serbest Bölgeler Kanunu ile Gümrük Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve
Avrupa Birliği Uyum ile Plan ve Bütçe Komisyonları
Raporlarının (1/605) (S. Sayısı: 275) görüşmelerine
devam olunarak 5inci maddesine kadar kabul edildi, 5inci maddesi üzerinde bir
süre görüşüldü.
30 Ekim 2008
Perşembe günü, alınan karar gereğince saat 13.00te toplanmak
üzere, birleşime 19.52de son verildi.
|
|
|
Nevzat
Pakdil |
|
|
|
|
Başkan
Vekili |
|
|
|
Murat
Özkan |
|
Fatoş
Gürkan |
|
|
Giresun |
|
Adana |
|
|
Kâtip Üye |
|
Kâtip Üye |
No.: 15
II.- GELEN KÂĞITLAR
24 Ekim 2008 Cuma
Tasarı
1.- Bazı
Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması
Hakkında Kanun Tasarısı (1/657) (Adalet ile Plan ve Bütçe
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 24.10.2008)
Sözlü Soru Önergeleri
1.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, THY Malatya merkez ofisinin
kapatılmasına ilişkin Ulaştırma Bakanından sözlü
soru önergesi (6/1005) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/10/2008)
2.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, THY çağrı merkezindeki
işten çıkarmalara ilişkin Ulaştırma Bakanından
sözlü soru önergesi (6/1006) (Başkanlığa geliş tarihi:
7/10/2008)
3.- Antalya
Milletvekili Tayfur Sünerin, TRT Antalya radyosunun
kapatılacağı iddiasına ve TRTnin arazilerine ilişkin
Devlet Bakanından (Mehmet Aydın) sözlü soru önergesi (6/1007)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
Yazılı Soru Önergeleri
1.- Denizli
Milletvekili Hasan Erçelebinin, illerin kurtuluş günlerinde
okulların tatil edilmesine ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/5193) (Başkanlığa geliş tarihi: 6/10/2008)
2.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkinin, akaryakıt fiyatlarında
indirime gidilmemesine ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/5194) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
3.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkinin, Türkiye Kömür İşletmelerinin
görev zararına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/5195) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
4.- Adana
Milletvekili Yılmaz Tankutun, belediyelerin verdiği öğrenci
burslarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/5196) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
5.- Adana
Milletvekili Yılmaz Tankutun, engelliler için verilen evde bakım
ücretine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/5197)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
6.- İstanbul
Milletvekili Mehmet Sevigenin, Almanyadaki bir dernekle ilgili dava
çerçevesindeki bazı iddialara ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/5198) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/10/2008)
7.-
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, Bandırmada batan
arabalı vapura ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/5199) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
8.- İstanbul
Milletvekili Ümit Şafakın, kamu gayrimenkullerinin
satışına ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/5200) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
9.- İzmir
Milletvekili Abdurrezzak Ertenin, İzmir limanı işletme
hakkının özelleştirilmesine ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/5201) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/10/2008)
10.- Amasya
Milletvekili Hüseyin Ünsalın, Amasya ilindeki hidroelektrik santrallere
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/5202)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
11.- Amasya
Milletvekili Hüseyin Ünsalın, Amasyada karayolu kenarına konulan
bazı tabelalara ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/5203) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
12.-
İstanbul Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaşın,
üniversitelerin ödeneklerinin artırılmasına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/5204)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
13.- Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkanın, Tarım Kredi Kooperatiflerinde
veteriner hekim istihdamına ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/5205) (Başkanlığa geliş tarihi:
10/10/2008)
14.-
İstanbul Milletvekili Bihlun Tamaylıgilin, Merkez
Bankasının muhabirleri nezdindeki döviz ve altın rezervlerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/5206)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
15.- Manisa Milletvekili
Şahin Mengünün, Avrupa Konseyinin yolsuzlukla mücadele konusundaki bir
raporuna ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/5207)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
16.-
Balıkesir Milletvekili Ergün Aydoğanın, kamuoyunda
tartışılan bazı iddialara ve açıklamalara ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/5208)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
17.-
Kırklareli Milletvekili Turgut Dibekin, adliye personelinin özlük
haklarına ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru
önergesi (7/5209) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/10/2008)
18.- Manisa
Milletvekili Şahin Mengünün, Ergenekon Soruşturmasını
yürüten savcı hakkındaki iddialara ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5210)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
19.-
İstanbul Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaşın, bir
davanın ilk duruşmasına ilişkin Adalet Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5211) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/10/2008)
20.- Antalya
Milletvekili Hüsnü Çöllünün, tasarruf sahipleri ile
bağışçıları mağdur eden holding ve derneklere
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/5212)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
21.- Mersin
Milletvekili İsa Gökün, Ergenekon Soruşturmasını yürüten
savcı hakkındaki iddialara ilişkin Adalet Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5213) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/10/2008)
22.- Bursa
Milletvekili Abdullah Özerin, artan sağlık giderlerinin denetimine
ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5214) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/10/2008)
23.- Muğla
Milletvekili Ali Arslanın, yeni kanunla birlikte sağlık
yardımı hizmetlerine ilişkin Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/5215)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
24.- Muğla
Milletvekili Ali Arslanın, SGKnın sağlık hizmeti alımlarına
ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5216) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/10/2008)
25.-
İstanbul Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaşın,
atık yönetimine ilişkin Çevre ve Orman Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5217) (Başkanlığa geliş
tarihi: 6/10/2008)
26.- Aydın
Milletvekili Özlem Çerçioğlunun, baraj yapımından etkilenen bir
köyün durumuna ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı
soru önergesi (7/5218) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/10/2008)
27.- Giresun
Milletvekili Murat Özkanın, orman yangınlarına ilişkin
Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/5219)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
28.- Manisa
Milletvekili Şahin Mengünün, bir köy yolu yapımındaki ağaç
kesimine ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru
önergesi (7/5220) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
29.- Antalya
Milletvekili Tayfur Sünerin, Antalyadaki büyük orman yangınına
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi
(7/5221) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
30.- Adana
Milletvekili Yılmaz Tankutun, tasarruflu ampul
dağıtımına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5222)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
31.- Adana
Milletvekili Tacidar Seyhanın, Türkiye Atom Enerjisi Kurumuna
ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru
önergesi (7/5223) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
32.- Bartın
Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkayanın, kurulması
planlanan nükleer santrale ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5224)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
33.- Bartın
Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkayanın, BOTAŞın
kamu kurum ve kuruluşlarından olan alacaklarına ilişkin
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi
(7/5225) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
34.-
Kırklareli Milletvekili Turgut Dibekin, Kırklarelide kiraya verilen
öğrenci yurduna ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5226) (Başkanlığa geliş
tarihi: 7/10/2008)
35.- Kastamonu
Milletvekili Mehmet Serdaroğlunun, Sinoptaki bir köye yapılacak
köprüye ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/5227) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
36.- Giresun
Milletvekili Murat Özkanın, Giresun Belediyesinin imar
değişikliklerine ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5228) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/10/2008)
37.- Konya
Milletvekili Atilla Kartın, İGDAŞla ilgili yolsuzluk
iddialarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5229) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/10/2008)
38.- Bursa
Milletvekili Abdullah Özerin, adres belgesi alımında
muhtarlıkların devre dışı bırakılmasına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/5230) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
39.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbaturun, Yozgat-Sorgundaki bir köyün bazı
sorunlarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5231) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/10/2008)
40.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Adana Büyükşehir Belediyesinin
tanıtım ve reklam giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5232)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
41.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin
tanıtım ve reklam giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5233)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
42.- Adana Milletvekili
Hulusi Güvelin, Ankara Büyükşehir Belediyesinin tanıtım ve
reklam giderlerine ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5234) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/10/2008)
43.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Kayseri Büyükşehir Belediyesinin tanıtım
ve reklam giderlerine ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5235) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/10/2008)
44.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Erzurum Büyükşehir Belediyesinin
tanıtım ve reklam giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5236)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
45.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Bursa Büyükşehir Belediyesinin
tanıtım ve reklam giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5237)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
46.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Antalya Büyükşehir Belediyesinin
tanıtım ve reklam giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5238)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
47.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Samsun Büyükşehir Belediyesinin
tanıtım ve reklam giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5239)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
48.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Sakarya Büyükşehir Belediyesinin
tanıtım ve reklam giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5240)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
49.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin
tanıtım ve reklam giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5241)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
50.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Konya Büyükşehir Belediyesinin
tanıtım ve reklam giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5242)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
51.- Kars
Milletvekili Gürcan Dağdaşın, Akyaka ilçesinin bazı
köylerinin yol sorununa ve su baskını riskine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/5243)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
52.- Kars
Milletvekili Gürcan Dağdaşın, Kars-Merkeze bağlı
bazı köylerin yol sorununa ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5244) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/10/2008)
53.-
İstanbul Milletvekili Atilla Kayanın, Pişmanlık
Yasası olarak bilinen yasadan yararlananlara ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/5245)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
54.- Kars
Milletvekili Gürcan Dağdaşın, Arpaçay ilçesinin bazı
köylerinin yol sorununa ve su baskını riskine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/5246)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
55.- Kars
Milletvekili Gürcan Dağdaşın, Digor ilçesinin bazı
köylerinin yol sorununa ve su baskını riskine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/5247)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
56.- Antalya
Milletvekili Tayfur Sünerin, Antalyada aydınlatma direklerinden elektrik
verilmesine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/5248) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
57.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin
borçlarına ve borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5249)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
58.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Adana Büyükşehir Belediyesinin
borçlarına ve borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5250)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
59.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Ankara Büyükşehir Belediyesinin
borçlarına ve borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5251)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
60.- Adana Milletvekili
Hulusi Güvelin, Antalya Büyükşehir Belediyesinin borçlarına ve
borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5252) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/10/2008)
61.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Bursa Büyükşehir Belediyesinin
borçlarına ve borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5253)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
62.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Erzurum Büyükşehir Belediyesinin
borçlarına ve borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5254)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
63.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin
borçlarına ve borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5255)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
64.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Samsun Büyükşehir Belediyesinin
borçlarına ve borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5256)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
65.- Adana Milletvekili
Hulusi Güvelin, Sakarya Büyükşehir Belediyesinin borçlarına ve
borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5257) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/10/2008)
66.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Kayseri Büyükşehir Belediyesinin
borçlarına ve borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5258)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
67.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Konya Büyükşehir Belediyesinin
borçlarına ve borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5259)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
68.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin
borçlarına ve borçlanma giderlerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5260) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/10/2008)
69.-
Iğdır Milletvekili Pervin Buldanın, bir cenazenin ailesine
teslimine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/5261) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
70.-
Balıkesir Milletvekili Ergün Aydoğanın, Edremitteki bazı
mahallelerin Akçay Belediyesine katılma taleplerine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/5262)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
71.- İzmir
Milletvekili Kemal Anadolun, Çeşme ilçesindeki otel ve sahil sitelerinin
ecrimisil ücretlerinin artırılmasına ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5263)
(Başkanlığa geliş tarihi: 7/10/2008)
72.-
İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürekin, bir ödenek aktarım talebine
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/5264) (Başkanlığa
geliş tarihi: 8/10/2008)
73.- İzmir
Milletvekili Abdurrezzak Ertenin, kızının bir şirketteki
konumuna ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi
(7/5265) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
74.- Giresun
Milletvekili Eşref Karaibrahimin, Giresundaki bazı yayla köylerine
elektrik götürülmesine ilişkin Maliye Bakanından yazılı
soru önergesi (7/5266) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
75.-
İstanbul Milletvekili Ümit Şafakın, bir gayrimenkulün
kullanımına ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru
önergesi (7/5267) (Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
76.- Bartın
Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkayanın, TEDAŞta
yapılan açıktan atamalara ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5268) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/10/2008)
77.- Giresun Milletvekili
Murat Özkanın, Kamu İhale Kanunu dışında yapılan
ihalelere ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi
(7/5269) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
78.- Adana
Milletvekili Yılmaz Tankutun, ilköğretim okullarında
satılan bir şiir kitabına ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5270)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
79.- Isparta
Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmazın, eğitim-öğretim
yılına hazırlık ödeneğine ilişkin Milli
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/5271)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
80.-
Balıkesir Milletvekili Ergün Aydoğanın, Devlet parasız
yatılılık hakkı kazanan öğrencilere ilişkin Milli
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/5272)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
81.- Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkanın, bir padişahın resminin bir
okula asılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5273) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/10/2008)
82.- Yalova
Milletvekili Muharrem İncenin, yapılan dersliklere ilişkin
Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/5274)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
83.-
Balıkesir Milletvekili Ergün Aydoğanın, bir öğrencinin
yatılı okula yerleştirilmesindeki soruna ilişkin Milli
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/5275)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
84.-
Balıkesir Milletvekili Ergün Aydoğanın, bir okul müdürü ve
öğretmen hakkındaki iddialara ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5276)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
85.- Adana
Milletvekili Yılmaz Tankutun, çiftçi kayıt sistemindeki kayıt
ücretleriyle ilgili bazı iddialara ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/5277)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
86.-
Adıyaman Milletvekili Şevket Kösenin, Tarım ve Kırsal
Kalkınmayı Destekleme Kurumuna yapılan proje ve faaliyet
başvurularına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5278)
(Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
87.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, kuraklık desteğine ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/5279) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
88.-
İstanbul Milletvekili Hasan Macitin, haşhaş üretimine ve TMO
Afyon eski Bölge Müdürüne ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5280)
(Başkanlığa geliş tarihi: 9/10/2008)
89.- Bartın
Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkayanın, TMOnun
Bartında fındık alımı yapmamasına ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/5281) (Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
90.- Giresun
Milletvekili Murat Özkanın, TMOnun fındık alımlarına
ve depo kiralamalarına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5282)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
91.- Giresun
Milletvekili Murat Özkanın, yol genişletme
çalışmalarına ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı
soru önergesi (7/5283) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
92.- Adana
Milletvekili Yılmaz Tankutun, GSM şirketlerinin bir
uygulamasına ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5284) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/10/2008)
93.- Adana Milletvekili
Hulusi Güvelin, İnternette erişimi engellenen yayınlara
ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/5285) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
94.-
İstanbul Milletvekili Çetin Soysalın, Marmaray Projesinin
güzergahına ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5286) (Başkanlığa geliş
tarihi: 9/10/2008)
95.- Edirne
Milletvekili Rasim Çakırın, camilerde toplanan paraların ve
satılan yayınların denetimine ilişkin Devlet
Bakanından (Mustafa Said Yazıcıoğlu) yazılı soru
önergesi (7/5287) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/10/2008)
96.- Aydın
Milletvekili Özlem Çerçioğlunun, Aydın Atatürk Devlet Hastanesinin
depreme karşı güçlendirilmesine ilişkin
Bayındırlık ve İskan Bakanından yazılı soru
önergesi (7/5288) (Başkanlığa geliş tarihi: 7/10/2008)
97.- Trabzon
Milletvekili M. Akif Hamzaçebinin, Adabank hisselerinin
satışına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (Nazım Ekren) yazılı soru önergesi
(7/5289) (Başkanlığa geliş tarihi: 8/10/2008)
98.- Kocaeli
Milletvekili Hikmet Erenkayanın, Kuran kurslarının denetimine
ilişkin Devlet Bakanından (Mustafa Said Yazıcıoğlu)
yazılı soru önergesi (7/5290) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/10/2008)
99.-
İstanbul Milletvekili Çetin Soysalın, çocukların
korunmasına ilişkin Devlet Bakanından (Nimet Çubukçu)
yazılı soru önergesi (7/5291) (Başkanlığa geliş
tarihi: 8/10/2008)
100.-
İstanbul Milletvekili Çetin Soysalın, Marmaray Projesi
kapsamında yapılan kurtarma kazılarına ilişkin Kültür
ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/5292) (Başkanlığa
geliş tarihi: 9/10/2008)
101.- Konya
Milletvekili Atilla Kartın, Hava Kuvvetleri Komutanlığı
üslerinde golf sahası yapımına ilişkin Milli Savunma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/5293)
(Başkanlığa geliş tarihi: 10/10/2008)
102.- Bartın
Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkayanın, esnaf ve
sanatkârın korunmasına ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından
yazılı soru önergesi (7/5294) (Başkanlığa geliş
tarihi: 10/10/2008)
103.- Mersin
Milletvekili İsa Gökün, Milli Saraylar personeline ve rehberlere yönelik
bazı iddialara ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanından yazılı soru önergesi (7/5295)
(Başkanlığa geliş tarihi: 22/9/2008)
No.: 16
30
Ekim 2008 Perşembe
Meclis Araştırması Önergeleri
1.- Antalya
Milletvekili Tayfur Süner ve 25 Milletvekilinin, bazı hastanelerdeki bebek
ölümlerinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin
belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve
105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/273) (Başkanlığa
geliş tarihi: 22.10.2008)
2.- İzmir
Milletvekili Canan Arıtman ve 25 Milletvekilinin, bazı hastanelerdeki
bebek ölümlerinin araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98 inci,
İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/274)
(Başkanlığa geliş tarihi: 22.10.2008)
30 Ekim 2008 Perşembe
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 13.00
BAŞKAN: Başkan Vekili Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER: Yaşar TÜZÜN (Bilecik), Harun
TÜFEKCİ (Konya)
BAŞKAN
Türkiye Büyük Millet Meclisinin 11inci Birleşimini açıyorum.
III.- Y O K L A M A
BAŞKAN
Elektronik cihazla yoklama yapacağız.
Yoklama için üç
dakikalık süre vereceğim.
Yoklama
işlemini başlatıyorum.
(Elektronik
cihazla yoklama yapıldı)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, toplantı yeter sayımız yoktur.
Toplantıya
13.30a kadar ara veriyorum.
Teşekkür
ederim.
Kapanma Saati: 13.07
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 13.30
BAŞKAN: Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER: Yaşar
TÜZÜN (Bilecik), Harun TÜFEKCİ (Konya)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 11inci Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.
III.- Y O K L A M A
BAŞKAN Açılışta yapılan yoklamada
toplantı yeter sayısı bulunamamıştı. Şimdi,
yoklama işlemini tekrarlayacağım.
Yoklama için üç dakika süre veriyorum ve yoklamayı
başlatıyorum.
(Elektronik cihazla yoklama yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, toplantı yeter
sayımız vardır.
IV.- OTURUM BAŞKANLARININ
KONUŞMALARI
1.- TBMM Başkan Vekili Eyyüp
Cenap Gülpınarın, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 23üncü Dönem
Üçüncü Yasama Yılının hayırlı olmasını
dileyen ve Cumhuriyet Bayramını kutlayan konuşması
BAŞKAN Müsaadenizle kendi duygularımı kısa
bir şekilde size ifade etmek istiyorum.
23üncü Yasama Dönemi Üçüncü Yasama Yılının benim
yönettiğim ilk birleşiminde sizlerin ve
vatandaşlarımızın Cumhuriyet Bayramını kutluyor,
Üçüncü Yasama Yılında da yüce milletimiz için hayırlı
kararlar alacağımız inancıyla hepinizi
saygılarımla selamlıyorum. (Alkışlar)
Görüşmelere başlıyoruz.
Gündeme geçmeden önce üç sayın milletvekiline gündem
dışı söz vereceğim.
Gündem dışı ilk söz, Karsın kurtuluş
günü münasebetiyle söz isteyen Kars Milletvekili Zeki Karabayıra aittir.
Buyurun Sayın Karabayır. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
V.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları
1.- Kars Milletvekili Zeki
Karabayırın, Karsın 88inci kurtuluş gününe ilişkin
gündem dışı konuşması
ZEKİ KARABAYIR (Kars) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; başta Kars Kalesi ve Ani Harabeleri olmak üzere tarihte
birçok medeniyetin izlerini taşıyan, 1064 yılında Anadolu
kapılarını ilk kez Türklere açan serhat Kars ilimizin 30 Ekim
kurtuluşuyla ilgili gündem dışı söz aldım. Yüce heyetinizi
saygıyla selamlarım.
Tarihi şan ve şerefle dolu olan milletimiz bu
toprakların her karışını şehit kanlarıyla
sulayarak almış ve bizlere emanet etmiştir. Bizlere düşen
de ülkemiz üzerinde oynanan oyunların bilincinde olarak birlik ve
beraberlik içerisinde, ülkemizi her alanda dünya devletleri arasında hak
ettiği yere taşımaktır.
Değerli arkadaşlar, Kars, stratejik açıdan
bulunduğu bölgenin daima merkezi olmuştur. Bu yüzden de bitip
tükenmeyen savaşlar yaşanmış, eşsiz
kahramanlıklar göstermiş, destanımsı direnişlere
sembol olmuş, büyük acılar çekmiştir. Bunlardan en önemlisi
19uncu yüzyılın son çeyreğinde yaşanmıştır.
Bilindiği gibi Osmanlı İmparatorluğunun Londra
Protokolünü reddetmesini bahane eden Rusların 24 Nisan 1877de aniden
Anadolu ve Rumeli topraklarına saldırmaları üzerine iki yıl
süren ve tarihte 93 Harbi olarak bilinen Osmanlı-Rus savaşı
sonunda Kars, Ardahan ve Batum Ayastefanos Antlaşmasıyla Ruslara
verildi ve bölge kırk yıl boyunca Rusların hâkimiyeti
altında kaldı. 1917de Rusyada gerçekleşen Ekim Devrimi sonucu
Rus askerlerinin derhâl çekilmesinin sağlanmış olması yeni
bir umut doğurdu ancak kısa bir süre sonra Osmanlı Devleti, 30
Ekim 1918de imzaladığı Mondros Ateşkes
Antlaşması sonucu üç sancağı boşaltmak zorunda
kaldı. Bölge, İngiliz ve Ermeniler tarafından işgal edildi.
Rusyadan dönen aydınlar Kars İslam Şûrasını
topladı. Şûra, Mondros Ateşkesinin ardından Anadoluda ilk
yerel ve öncü nitelikteki örgütlenmedir; ulusal hükûmet gibi
çalışmaya başlar, kongreler gerçekleştirir. Sonunda, 17-18
Ocak 1919da toplanan Büyük Kars Kongresiyle Cenûb-i Garbî Kafkas Hükûmeti
kurulur ancak hükûmetin parlamentosu 13 Nisanda İngilizler tarafından
basılarak temsilcileri Maltaya sürülür ve Kars, Ermenilere teslim edilir.
Değerli arkadaşlar, 1920lere kadar işgal
altında kalan şehir, Kâzım Karabekir komutasındaki Türk
ordusu tarafından 30 Ekim 1920de yeniden ana vatan topraklarına
katılır. 2-3 Aralık 1920de Ermenilerle Gümrü
Antlaşması imzalandı. Bu Antlaşma, Büyük Millet Meclisinin
imzaladığı ilk antlaşmadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 30 Ekim,
umut ve inancın mutlak zaferi, sabır ve direncin ölümsüz
destanının yazıldığı günün
başlangıcıdır. 30 Ekim, emperyalist devletlerin
yüzyıllar boyunca Anadolu toprakları üzerinde besledikleri
yayılımcı emelleri için sudan bahanelerle
çıkardıkları bitip tükenmek bilmeyen savaşları tümden
kaybettikleri günün adıdır. Bu zaferi bize armağan eden
kahramanlarımıza Allahtan rahmet diliyor, aziz hatıraları
önünde saygıyla eğiliyorum.
Değerli arkadaşlar, üzülerek ifade edeyim ki 2002 AK
PARTİ İktidarına kadar Kars ilimiz, ekonomik açıdan
bulunduğu stratejik konuma, şanlı tarihine, verimli
topraklarına, her zaman vatanına ve milletine yürekten
bağlı, cefakâr ve mücadeleci insanına paralel bir gelişme
gerçekleştirememiştir. AK PARTİ İktidarıyla
Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi Karsımıza da başta
Kars merkezinin içme suyu olmak üzere köy yolları, içme suları,
eğitim, sağlık, ulaşım, turizm alanlarında önemli
yatırımlar yapılmıştır. Kars için hayati öneme
sahip bir dünya projesi olan ve Asyayı Avrupaya bağlayan
Kars-Tiflis-Bakü demir yolu hattının yapımına
başlanmış, devlet ve tıp fakültesi hastanelerinin
yapılması, doğal gazın Karsa getirilmesi, başta dünya
mirası olan Ani Harabeleri olmak üzere Kars Kalemiz ve tüm tarihî
eserlerimizin restorasyon çalışmalarının
yapılması, duble yollarının, barajlarının
yapımı, kayak tesislerimizin kapasitesinin 2 katına
çıkarılması bizim İktidarımız dönemlerinde
gerçekleştirilen
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Karabayır, devam edin.
ZEKİ KARABAYIR (Devamla)
ve gerçekleştirilmeye devam
edilen önemli projeler ve yatırımlarından
bazılarıdır.
Ben sözlerime son vermeden önce Kars için hayati önemi olan ve
2009 yılı yatırım programına teklif edilen
uluslararası uçuşa açık Kars Havaalanına yeni bir terminal
binasının yapılması ve verimli Kars Ovasının bir
bölümünü sulayacak, aynı zamanda elektrik üretecek Kars
Barajının, diğer adıyla Çamçavuş
Barajının 2009 yatırım programına
alınmasını Hükûmetimiz ve ilgili bakanlarımızdan talep
ediyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Karabayır.
Gündem dışı ikinci söz, yine aynı konuda söz
isteyen İstanbul Milletvekili Esfender Korkmaza aittir.
Buyurun Sayın Korkmaz. (CHP sıralarından alkışlar)
2.- İstanbul Milletvekili
Esfender Korkmazın, Karsın 88inci kurtuluş gününe
ilişkin gündem dışı konuşması
ESFENDER KORKMAZ (İstanbul) Değerli Başkan,
değerli milletvekilleri; 30 Ekim Karsın 88inci kurtuluş
yıl dönümü nedeniyle huzurlarınızdayım. Hepinizi tekrar
saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, değerli hemşehrim Zeki
Karabayır Karsın dününü anlattı, ben de izin verirseniz
bugünüyle ilgili bazı sorunları gündeme getirmek istiyorum.
Bir defa ekonomik anlamda Kars, bugüne kadar hiçbir siyasi iktidar
döneminde potansiyel imkânlarını kullanamadı ve hak ettiği
ekonomik imkânları sağlayamadı. Bunun çok basit bir
örneğini şimdi yaşıyoruz. Karsta küçük sanayi sitesinde
dört yüz iş yeri, bugün Halk Bankası tarafından icraya
verilmiştir.
Değerli arkadaşlar, biliyorsunuz 2001 krizinden sonra
bir İstanbul Yaklaşımı oldu, bir de Anadolu
Yaklaşımı oldu. İstanbul Yaklaşımıyla,
İstanbuldakiler, Türkiyedeki diğer gelişmiş bölgelerdeki
bütün işletmeler banka kredileri konusunda faiz indirimi aldı, taksitlendirme
aldı ama Karstaki bu dört yüz küçük iş yeri, Anadolu
Yaklaşımından bugüne kadar faydalanamadı, bugün de
faydalanıp faydalanmayacağı belli değil ve bunlar bugün
Halk Bankası tarafından icraya verilmiştir. Değerli
arkadaşlar, Karsta tescil edilen iş yeri sayısı 2.786,
kapanan iş yeri sayısı 6.251. Siz bunu değerlendirin.
Değerli arkadaşlar, Karslı her zaman Karsa sahip
çıktı ama AKP Hükûmeti altı yıldır sahip
çıkmadı. Örnekleriyle vereyim: Kars Ardahan Iğdır
Kalkınma Vakfı yalnızca altı öğrenci yurdu, iki
öğretmenevi -isteyene tek tek veririm, kimin yaptığını
da söylerim- yedi lise, yüksekokul, ilköğretim okulu, bir kapalı spor
ve sergi sarayı, parklar, çeşmeler, hastanelere ek hizmet birimleri yaptı.
Bunu Kars Ardahan Iğdır Kalkınma Vakfı yaptı.
Soruyorum Hükûmete: Sen de say ne yaptığını yani öyle ettik
yaptıkla olmaz. Hükûmet saysın bana, şu
yatırımları yaptım diye.
Değerli arkadaşlar, Kars-Tiflis demir yolu,
doğrudur, Türkiye'nin otuz senelik rüyasıdır, projesidir ama
onun da bir ayağı eksiktir. Nasıl eksiktir? Çünkü
dağların başından gidiyor, Karstan başlıyor,
Ardahanı da atlayarak gidiyor.
Değerli arkadaşlar, Karsın önemli bir potansiyeli
organize hayvancılıktır. Bakın, 1997de Kars Ticaret
Borsası (İsmet Çelik) bir proje yaptı: Organize
hayvancılık bölgesi. Bunu o dönemki hükûmetler kabul etti.
Hayvancılığın önemi Kars için bellidir. Bir defa, gübre
üretimi, biyogaz üretimi bir yerde yapılır, hayvan verimi artar,
et-süt üretimi açısından teknoloji kullanılır, yem temini
mümkün olur. İşin garibi, Karsın geçimi
hayvancılıktandır ama bu organize hayvancılık
bölgeleri Ankarada yapıldı, Amasyada yapıldı, Karsta yapılmadı.
Şimdi, et beş sene önce de 9.500 liraydı, bugün de 9.500 lira
Karsta ama girdiler 3 kat arttı, 4 kat arttı. Et ve Balık
Kurumu üreticiden normal fiyatına alırdı, tüketiciye de
düşük fiyatla satardı. Bir tek kamu kurumu vardı, Et ve
Balık Kurumu, onu da kapattı AKP Hükûmeti. Şimdi Hükûmet bana
söylesin: Bu kadar avantajı olan bir bölgeye neden yatırım
yapmıyor?
Sınır ticareti önemli bir avantajdır.
Sınır ticareti bir iki sene devam etti, ondan sonra Dış
Ticaret Müsteşarlığı aldı valiliğin emrinden, o
da kapandı. Sınır kapıları niye açılmıyor
arkadaşlar? Orada, Rusya var, Kafkas ülkeleri var, hâlâ sınır
kapıları açılmıyor. Gürcistan sınırına
Aktaş Sınır Kapısı yapılmış, on
yıldır bekliyor. Niye açılmıyor? Şimdi Gürcistan
karıştı ama on yıl önce karışmış
mıydı?
Değerli arkadaşlar, sınır ticaret merkezlerini
bu Hükûmet -biz de çok yazdık, çizdik- kararlaştırdı ama
niye bugün
En az 200 bin potansiyel nüfusu var, Rusyanın ve
Kafkasyanın.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Sayın Korkmaz, konuşmanızı
lütfen tamamlayınız.
ESFENDER KORKMAZ (Devamla) Neden Karsta bir sınır
ticaret merkezi kurulmuyor? Lütfen, buna Hükûmet cevap versin.
Efendim, Sarıkamışta kapasite
artırılacak deniliyor ama, arkadaşlar,
Sarıkamış, eğer kapasite artarsa, 1 milyon nüfus çeker, 1
milyon turist çeker. Bugüne kadar hangi kapasite artırıldı
Sarıkamışta? Proje düzeyinde kaldı. Onun için, Hükûmet,
Karsa, artık, farklı gözle baksın yani Karsı Anadolu
Yaklaşımı içerisinde değerlendirsin, Karstaki bu projeleri
değerlendirsin.
Kafkas ırkı arı var Karsta ve bu arı dünyada
en fazla üretim yapan ve verimi olan arıdır. Neden bu
arıcılıkla ilgili hiçbir önlem almadı?
Balıkçılıkla ilgili almadı, ekolojik tarımla ilgili
almadı, tuz madenleriyle ilgili almadı, hiçbir şey almadı
arkadaşlar. Dolayısıyla, Karslı bu işten
rahatsızdır, hepimiz rahatsızız. Hükûmetin bu olaylara ve
bu projelere bir an önce eğilmesini temenni ediyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Korkmaz.
Gündem dışı üçüncü söz, Elâzığ ili
ekonomisi hakkında söz isteyen Elâzığ Milletvekili Tahir
Öztürke aittir.
Buyurun Sayın Öztürk. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
3.- Elâzığ Milletvekili
Tahir Öztürkün, Elâzığın kalkınmışlık
düzeyine ve Başbakanın Elâzığa yaptığı
ziyarete ilişkin gündem dışı konuşması
TAHİR ÖZTÜRK (Elâzığ) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri, CNBC-e Business dergisinin Türkiyedeki iller
ekonomisiyle ilgili ve Sayın Başbakanımızın
Elâzığa yaptığı ziyaretle ilgili şahsım
adına konuşmak üzere söz almış bulunuyorum. Hepinizi
saygıyla selamlıyorum.
Her insanın kişisel beklentileri farklılık arz
edebilir ancak çok sayıda kriter bularak akla ve mantığa en
yakın olabilecek bir çalışmayla CNBC-e Business dergisi
Türkiyede bir ilki gerçekleştirdi, bütün illerin yaşanabilirlik
düzeyine göre sıralamasını yaptı. CNBC-e Business dergisi
dünyadaki benzerlerini örnek alarak başarılı bir
çalışmaya imza atmıştır. Yaşanabilir iller
sıralamasını belirlemiş, her biri farklı
ağırlıklara sahip altı ana parametre kullanmış.
Bu parametreleri belirleyen alt kriterlerin sayısı da yirmi sekizdir
hatta bu alt kriterlerin içinde bir alt açılım daha mevcuttur: Bütün
veriler TÜİK, Emniyet Genel Müdürlüğü, Deprem Araştırma
Dairesi, Meteoroloji, Sağlık Bakanlığı, Millî
Eğitim Bakanlığı, Kültür ve Turizm
Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı gibi yüzlerce
kamu kurum ve kuruluşundan alınan resmî bilgilerle
oluşturulmuştur. Altı ana parametredekiler şunlardır:
Ekonomi; güvenlik; kültür, sanat; kent hayatı; sağlık ve
eğitimdir.
Seksen bir ilimizin bu listedeki durumu incelendiğinde ilk
10a bakıldığında, bir güven merkezi ve huzur adası
olan, tarihin her döneminde millî birlik ve bütünlükten yana bir dik duruş
sergilemiş olan Elâzığımızı 10uncu sırada
görmek mümkün. Bölgesindeki iller arasında önemli farklılıklar
görebileceğimiz Doğunun incisi Elâzığımızı
her yönüyle değerlendiren, bu araştırmayı yapan dergi
yöneticilerine, tarih, medeniyet ve güzellikler şehri olan
Elâzığ halkı ve şahsım adına teşekkür
ediyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu
araştırmada yaşanabilirlik düzeyinde en yüksek puanı 56,58
ile 1inci sırada Ankara almıştır.
Elâzığımız ise 43,63 puanla 10uncu sıradadır.
Elâzığ sağlık alanında Türkiyede 2nci sırada,
ekonomi alanında 17nci sırada, yaklaşık yüzde 95i
okuryazar olan ilimiz eğitim alanında 24üncü sırada, kültür ve
sanat alanında 51inci sırada, güvenlik alanında 53üncü
sırada, kent hayatı alanında ise 71inci sıradadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kentlerin
yaşanabilirlik endeksinde bir Doğu Anadolu ili olan Elâzığ
10uncu sırada yer bulmuştur. Bakınız, doktor ve yatak
başına düşen kişi sayısına göre ilimiz,
Türkiyenin en gelişmiş sağlık altyapısına sahip
2nci ilidir. Ekonomi hayatı verilerinin gayet iyi olduğu
Elâzığımız, sanayiciye, istihdam yaratmak isteyen herkese
kapılarını sonuna kadar açıyor ve diyoruz ki:
Elâzığ Organize Sanayi Bölgemiz de sizden yatırım bekliyor.
Kişi başına düşen gayrisafi millî hasılada ise 30uncu
sıradadır. Unutmayınız ki Elâzığda istihdam
artıyor ve işsizlik azalıyor.
Elâzığ kamu harcamalarında 4üncü sırada,
konut kiralarında 39uncu sırada, konut yoğunluğunda 47nci
sırada, araç sayısında da 55inci sıradadır.
Şehrimiz, üniversite öğrencilerinin yoğunluğu
açısından 16ncı sıradadır. Fırat Üniversitemizin
şehrimize katkısı oldukça fazladır. Yaklaşık 20
bin öğrencisi ve 1.500 civarında akademik personeliyle 16ncı
sırada bulunmakta ama hak ettiği yerde olduğunu
düşünmemekteyiz.
Ancak, deprem riski altında olan şehrimizin yaşam yerlerinin
yarıya yakını birinci derece deprem bölgesidir. Yeniden
yapılacak, değiştirilecek, büyütülecek resmî-özel tüm
binaların ve bina türü yapıların tamamının veya
bölümlerinin depreme dayanıklılığı, tasarımı
ve yapımıyla mevcut binaların deprem öncesi ve sonrasında
performanslarının değerlendirilmesi, gerekiyorsa güçlendirilmesi
için gerekli koşullar sağlanmaktadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bir Avrupa
Birliği projesi olan Comenius kapsamında ilimize gelecek Fransız
ve İspanyol öğretmenler ziyaretlerini pazartesi günü
yapacaklardır ve biz Elâzığımıza yaraşır
misafirperverliği göstererek onları ilimizde
ağırlayacağız.
Elâzığımız tarihin her döneminde millî birlik
ve beraberlikten yana bir dik duruş sergilemiştir, hiçbir zaman
teröre prim vermemiştir. Geçmişi Harputa dayanan bir güven merkezi
ve huzur adasıdır.
Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan
ilimizi ziyareti esnasında, Elazığlıların yüreği
mert insanlar olduğunu, Türkiyenin birlik ve beraberliği için
oluşturmak istedikleri iklimin Elâzığın
doğasında bulunduğunu, Elâzığın birlik ve
beraberlikte çelik gibi duruşuyla sembol bir şehir olduğunu
belirtmiştir. Başbakanımız Sayın Recep Tayyip
Erdoğan, cazibe merkezi olan ilimize gelişinde,
Elâzığımızın önünü açacak olan sivil havalimanının
ilk etabı olan pist inşaatı tamamlanmış olup
Başbakanımızın Ana isimli uçağının bu
piste inmesi bizleri son derece memnun etmiştir.
Sayın Başbakanımız Elâzığa
gelişinde pek çok hizmet ve yatırım
açılışını yapmış, merkez ilçe kongremize
katılmış ve bu ziyareti Elâzığa verilen önemi
göstermektedir. Hükûmetimizin başarılı çalışmalarının
mahsulü olması açısından çok faydalı bir ziyaret
olmuştur.
Bundan sonra Elâzığ Milletvekili olarak ilimizin
60ıncı Hükûmet Döneminde hak ettiği hizmetlerin ve
yatırımların yapılması için takipçisi
olacağız. Böylelikle seçim öncesinde halkımıza vermiş
olduğumuz sözleri yerine getirmenin mutluluğunu
yaşamış olacağız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Öztürk, devam ediniz.
TAHİR ÖZTÜRK (Devamla) Ayrıca, Sayın
Başbakanımızın açılışını
yaptığı doğal gaz, Yazıkonak, Yurtbaşı ve
Kızılay mahallelerinde kullanıma hazır hâle gelmiştir.
Türkiyede Elâzığ doğal gazda en ucuz doğal
gazı kullanmakta olup bunun Elâzığımıza
hayırlı, uğurlu olmasını temenni ediyor, hepinizi
saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Öztürk.
Sayın milletvekilleri, gündeme geçiyoruz.
Başkanlığın Genel Kurula sunuşları
vardır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığının iki tezkeresi vardır, ayrı
ayrı okutup bilgilerinize sunacağım:
VI.- BAŞKANLIĞIN GENEL
KURULA SUNUŞLARI
A) Tezkereler
1.- Asya Parlamenter Asamblesi
Türk Grubunda boş bulunan 2 üyelik için AK PARTİ Grup
Başkanlığınca aday gösterilen Malatya Milletvekili Mehmet
Şahinin ve MHP Grup Başkanlığınca aday gösterilen
Isparta Milletvekili S. Nevzat Korkmaz ile Asya Parlamenter Asamblesi Türk
Grubu üyeliğinden istifa eden İstanbul Milletvekili Necla
Aratın yerine CHP Grup Başkanlığınca aday gösterilen
Adana Milletvekili Tacidar Seyhanın adaylıklarının TBMM
Başkanlık Divanı kararlarıyla uygun bulunduğuna
ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/568)
30
Ekim 2008
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Asya Parlamenter Asamblesi'nde, TBMM Genel Kurulu'nun 9.7.2008
tarih ve 128. Birleşiminde temsili üye sayısı
Asya Parlamenter Asamblesi Türk Grubu'nda boş bulunan 2
üyelik için AK Parti Grup Başkanlığınca aday gösterilen
Malatya Milletvekili Mehmet Şahin ve MHP Grup
Başkanlığınca aday gösterilen Isparta Milletvekili S.
Nevzat Korkmaz'ın üyelikleri TBMM Başkanlık Divanı'nın
10.10.2008 tarih ve 32 sayılı Kararı'nca uygun bulunmuştur.
Ayrıca, TBMM Başkanlık Divanı'nın
3.10.2007 tarih ve 5 sayılı Kararı'yla "yabancı dil
belgesi" daha önce uygun bulunan Adana Milletvekili Tacidar Seyhan; Asya
Parlamenter Asamblesi Türk Grubu üyeliğinden istifa eden İstanbul
Milletvekili Necla Arat'ın yerine CHP Grup
Başkanlığınca Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış
İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkındaki 3620 sayılı
Kanunun 2. maddesinin (a) fıkrası gereğince aday
gösterilmiştir.
Buna göre, Siyasi Parti Grup Başkanlıklarınca aday
gösterilen Malatya Milletvekili Mehmet Şahin, Isparta Milletvekili S.
Nevzat Korkmaz ve Adana Milletvekili Tacidar Seyhan'ın üyelikleri Türkiye
Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi
Hakkındaki 3620 sayılı Kanunun 12. maddesi gereğince TBMM
Başkanlık Divanı Kararlarını müteakiben Genel Kurulun
bilgisine sunulur.
Köksal
Toptan
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
BAŞKAN Bilgilerinize sunulmuştur.
2.- Fransa Senatosu
Dışişleri, Savunma ve Silahlı Kuvvetler Komisyonu; Rusya
Federasyonu Federal Meclisi Federasyon Konseyi Uluslararası
İlişkiler Komitesi; Sudan Millî Meclisi Dışişleri
Komisyonu; Cezayir Ulusal Halk Meclisi Dışişleri,
İşbirliği ve Göç Komisyonu heyetlerinin Türkiye Büyük Millet
Meclisinin konuğu olarak resmî temaslarda bulunmak üzere ülkemizi
ziyaretlerinin uygun bulunduğuna ilişkin Başkanlık
tezkeresi (3/569)
30
Ekim 2008
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
TBMM Başkanlık Divanının 10 Ekim 2008 tarih
ve 32 sayılı Kararı ile Fransa Senatosu
Dışişleri, Savunma ve Silahlı Kuvvetler Komisyonu, Rusya
Federasyonu Federal Meclisi Federasyon Konseyi Uluslararası
İlişkiler Komitesi, Sudan Milli Meclisi Dışişleri
Komisyonu, Cezayir Ulusal Halk Meclisi Dışişleri,
İşbirliği ve Göç Komisyonu heyetlerinin Türkiye Büyük Millet
Meclisinin konuğu olarak resmî temaslarda bulunmak üzere ülkemizi
ziyaretleri uygun bulunmuştur.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış
İlişkilerinin düzenlenmesi Hakkındaki 3620 sayılı
Kanunun 7nci Maddesi gereğince Genel Kurulun bilgisine sunulur.
Köksal
Toptan
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
BAŞKAN Bilgilerinize sunulmuştur.
Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonunun başkan,
başkan vekili, sözcü ve kâtip seçimine dair bir tezkeresi vardır,
okutuyorum:
3.- Kamu İktisadi
Teşebbüsleri Komisyonunun, başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip
seçimine ilişkin tezkeresi (3/570)
21/10/2008
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu; Başkan,
Başkanvekili, Sözcü ve Katip seçimi için 21.10.2008 Salı günü Saat
15.15de toplanmış ve kullanılan 28 adet oy
pusulasının tasnifi sonucu, aşağıda adları ve
soyadları yazılı üyeler karşılarında gösterilen
oyu alarak, 3346 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri ile
Fonların Türkiye Büyük Millet Meclisince Denetlenmesinin Düzenlenmesi
Hakkında Kanunun 4üncü maddesi uyarınca Başkan,
Başkanvekili, Sözcü ve Katip seçilmişlerdir.
Saygıyla arz olunur.
Ünal
Kacır
İstanbul
Kamu
İktisadi Teşebbüsleri
Komisyonu
Başkanı
Başkan :
Ünal Kacır İstanbul Milletvekili 22 Oy
Başkanvekili : Fahrettin Poyraz Bilecik Milletvekili 22 Oy
Sözcü : Ahmet Yeni Samsun Milletvekili 22
Oy
Katip : Dilek Yüksel Tokat Milletvekili 22
Oy
BAŞKAN Bilgilerinize sunulmuştur.
Meclis araştırması açılmasına
ilişkin iki önerge vardır, okutuyorum:
B) Meclis Araştırması Önergeleri
1.- Antalya Milletvekili Tayfur
Süner ve 25 Milletvekilinin bazı hastanelerdeki bebek ölümlerinin
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/273)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Son zamanlarda hastanelerimizde yaşanan bebek ölümlerinin
nedenlerinin ve sonuçlarının araştırılması
amacıyla, Anayasanın 98inci, T.B.M.M. İçtüzüğünün 104 ve
105inci maddeleri uyarınca Meclis Araştırması
açılmasını saygılarımızla arz ederiz.
1) Tayfur Süner (Antalya)
2) Ensar Öğüt (Ardahan)
3) Ali Rıza Öztürk (Mersin)
4) Osman Kaptan (Antalya)
5) Hüsnü Çöllü (Antalya)
6) Orhan Ziya Diren (Tokat)
7) Kemal Demirel (Bursa)
8) Abdulaziz Yazar (Hatay)
9) Turgut Dibek (Kırklareli)
10) Ahmet Ersin (İzmir)
11) Mevlüt Coşkuner (Isparta)
12) Mehmet Ali Özpolat (İstanbul)
13) Ramazan Kerim Özkan (Burdur)
14) Mehmet Ali Susam (İzmir)
15) Gürol Ergin (Muğla)
16) İsa Gök (Mersin)
17) Ali Rıza Ertemür (Denizli)
18) Canan Arıtman (İzmir)
19) Ali İhsan Köktürk (Zonguldak)
20) Halil Ünlütepe (Afyonkarahisar)
21) Tekin Bingöl (Ankara)
22) Hikmet Erenkaya (Kocaeli)
23) Abdullah Özer (Bursa)
24) Ali Koçal (Zonguldak)
25) Akif Ekici (Gaziantep)
26) Hüseyin Ünsal (Amasya)
Gerekçe:
2008in Temmuzunda Ankarada Dr. Zekai Tahir Burak Hastanesinde
15 günde 27 bebek ölmüştü. 20 Eylül 2008de İzmirde Tepecik
Hastanesinde ise 9 saat içinde 13 bebek ölümüyle daha karşı
karşıya kalmış bulunmaktayız.
Sayın Başbakanın talimatıyla yapılan ve
2006nın Temmuz ayında yayınlanan 2006/102 sayılı
hastaneye başvuran hiçbir hasta geri çevrilmeyecek şeklindeki
genelgenin Ankara ve İzmirdeki söz konusu hastanelerde
sonuçlarını görmemiz ve doğru yorumlamamız gerekliliği
açıktır. Gerekli altyapı, donanım, personel, koşullar
ile sağlık hizmet sunumunun bilimsel zorunlulukları bir arada
değerlendirilerek hizmetin planlanması gereklidir.
Sağlık hizmetlerinde temel yaklaşım koruyucu
hizmetler olmalıdır. Bu anlamda da sorumluluk sadece hekimler ve
sağlık çalışanlarında değildir. Özellikle
yetkililerin kamuoyundaki açıklamaları da özel bir önem arz eder. Sayın
Başbakanın 3 çocuk doğurun açıklamasının da bu
açıdan değerlendirilmesi gereklidir.
Bilinmektedir ki sık ve çok gebelik, doğum öncesi
bakım alamama, düşük sosyoekonomik düzey, geçim
sıkıntısı, işsizlik gibi birbiriyle ilişkili
konuların üstüne düşülmediği sürece; dar anlamıyla
sağlık alanında yapacaklarımızla yol almak mümkün
değildir. Sadece hekimleri ve sağlık
çalışanlarını suçlu ilan ederek kimse siyasi sorumluluktan
kaçmamalıdır.
Bebek ölümleri ile sonuçlanan süreçte; temizliğin ve
niteliğin, özellikle sağlık kuruluşları için önemi
yadsınamaz. Bu çerçevede sağlık kuruluşlarında
çalıştırılan taşeron şirkete bağlı
temizlik görevlilerine de dikkat çekmek isterim. Bu durum, Sağlık
Bakanlığının Sağlıkta Dönüşüm Programı
ile de ilişkili olarak izlediği personel rejiminin ve
dışarıdan hizmet alma anlayışının
doğrudan yansımasıdır.
2008in Temmuz-Eylül ayları arasında yaşanan bebek
ölümleri çok vahimdir. Sağlık Bakanı Sayın Recep
Akdağın istifa etmesi için daha ne kadar bebeğimizin ölmesi
gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen gerekçelerle, son zamanlarda
hastanelerimizde yaşanan bebek ölümlerinin nedenlerinin ve
sonuçlarının araştırılması ve alınacak
tedbirlerin yüce Meclisimizce tespiti amacıyla bir Meclis
araştırması açılması yerinde olacaktır.
2.- İzmir Milletvekili Canan
Arıtman ve 25 milletvekilinin bazı hastanelerdeki bebek ölümlerinin
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/274)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Ülkemizde son yıllarda birçok kentimizdeki kamu
hastanelerinde önlenebilir nedenlere bağlı olarak Toplu Bebek
Ölümleri yaşanmıştır. Son olarak 2008 Temmuz ayında
Ankara Dr. Zekai Tahir Burak Hastanesinde 27 yeni doğan bebek ve 2008
Eylül ayında ise İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma
Hastanesinde 11 saat içinde 13 bebek hayatını kaybetmiştir. Bir
katliam gibi gerçekleşen bu toplu bebek ölümleri halkımızda
büyük bir üzüntü ve güvensizlik duygusuna neden olmaktadır. Dünyanın
17. büyük ekonomisi olmakla övündüğümüz ülkemizdeki bu toplu bebek
ölümleri dış basında alay ve eleştiri konusu
olmaktadır. Kalkınmanın en önemli göstergelerinden olan
Ana-Bebek-Çocuk Ölüm Hızı oranlarımız çok yüksektir.
Üyesi olmak istediğimiz AB ülkelerine göre açık ara çok kötü durumdayız.
Ekonomik göstergelerimizle sağlık göstergelerimiz arasındaki bu
orantısızlık kamu kaynaklarının gerekli olan yerlerde
kullanılmadığını, insan hayatına önem
verilmediğini göstermektedir. Ülkemiz zaten WHOnun (Dünya
Sağlık Örgütü) önerisi doğrultusunda genel bütçeden
sağlığa yapması gereken % 10luk payı
ayırmamaktadır. Yaşama hakkı birincil insan
haklarındandır ve Anayasamıza göre de devlet
vatandaşlarına kaliteli, erişilebilir, yeterli sağlık
hizmeti sunmakla yükümlüdür. Ülkemizde yaşananlar ise vatandaşlarımızın
yaşama hakkının ihlal ve devletin anayasal sağlık
hizmeti verme görevindeki ihmali gözler önüne sermektedir.
AKP iktidarında uygulanan Sağlıkta Dönüşüm
Programı adı altındaki sağlık politikaları
neticesinde 1. Basamak Sağlık hizmetlerindeki gerilemeler halk
sağlığını tehdit etmektedir. Yakın zamanda Toplu
Bebek Ölümleri olarak ortaya çıkan sakıncalı neticeler orta ve
uzun vadede daha ağır faturalara neden olacaktır.
Ülkemizdeki genel yoksulluk, işsizlik, halkın ekonomik
güçsüzlüğü gibi nedenlerle gebelerde beslenme yetersizlikleri
oluşmakta, buna doğum öncesi bakım, sağlıklı
şartlarda doğum yapamama gibi sağlık hizmetlerindeki
yetersizlikler de eklenince erken doğumlar artmakta, prematür
doğumlarda bebek ölüm hızımız yükselmektedir. Ayrıca
ülkemizde riskli doğum (erken-geç yaş, sık ve çok doğum)
oranlarının yüksekliği de önemli bir sorun alanıdır.
Yeni doğan yoğun bakım üniteleri gibi hassas ve en
üst düzeyde hijyenik tedbirlerin alınmasını gerekli kılan
sağlık ünitelerinde çalışacak yeterli sayıda
sağlık personelimiz de yoktur. Bu tür eleman yetiştirecek AB
standartlarında eğitim programları uygulamaya
konmamaktadır. Kamu hastanelerinde teknik alt yapı ve personel
yetersizliği had safhadadır.
Tüm bu gerekçelerle millet olarak hepimizin yüreğini yakan
yeni doğan servislerindeki "Toplu Bebek Ölümleri"nin
nedenlerinin araştırılması ve alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasa'nın 98'inci
İçtüzüğün 104 ve 105'inci maddeleri uyarınca bir Meclis
Araştırma Komisyonunun kurulmasını
saygılarımızla arz ve teklif ederiz.
1) Canan Arıtman (İzmir)
2) Ali Rıza Öztürk (Mersin)
3) Osman Kaptan (Antalya)
4) Hüsnü Çöllü (Antalya)
5) Orhan Ziya Diren (Tokat)
6) Tayfur Süner (Antalya)
7) Kemal Demirel (Bursa)
8) Abdulaziz Yazar (Hatay)
9) Ahmet Ersin (İzmir)
10) Mevlüt Coşkuner (Isparta)
11) Mehmet Ali Özpolat (İstanbul)
12) Ramazan Kerim Özkan (Burdur)
13) Mehmet Ali Susam (İzmir)
14) İsa Gök (Mersin)
15) Gürol Ergin (Muğla)
16) Turgut Dibek (Kırklareli)
17) Ali Rıza Ertemür (Denizli)
18) Halil Ünlütepe (Afyonkarahisar)
19) Ali İhsan Köktürk (Zonguldak)
20) Tekin Bingöl (Ankara)
21) Hikmet Erenkaya (Kocaeli)
22) Ensar Öğüt (Ardahan)
23) Hüseyin Ünsal (Amasya)
24) Akif Ekici (Gaziantep)
25) Abdullah Özer (Bursa)
26) Ali Koçal (Zonguldak)
BAŞKAN Bilgilerinize sunulmuştur.
Önergeler gündemde yerini alacak ve Meclis
araştırması açılıp açılmaması konusundaki
görüşmeler sırası geldiğinde yapılacaktır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığının iki tezkeresi vardır, ayrı
ayrı okutup oylarınıza sunacağım.
A) Tezkereler (Devam)
4.- Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanı Köksal Toptanın, Avusturya Ulusal Meclisi
Başkanı Barbara Prammerin davetine icabet etmek üzere, beraberinde
Parlamento heyetiyle Avusturyaya resmî ziyarette bulunmasına ilişkin
Başkanlık tezkeresi (3/571)
30
Ekim 2008
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Köksal
Toptan'ın, Avusturya Ulusal Meclisi Başkanı Barbara Prammer'in
davetine icabet etmek üzere, beraberinde Parlamento heyetiyle, Avusturya'ya
resmî ziyarette bulunması hususu Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin
Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında 3620
sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca Genel Kurul'un tasviplerine
sunulur.
Köksal
Toptan
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
KAMER GENÇ (Tunceli) Sayın Başkan, karar yeter
sayısı istiyorum.
BAŞKAN Arayacağım efendim.
Tezkereyi kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar yeter
sayısı yoktur.
Birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 14.08
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 14.23
BAŞKAN: Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER: Yaşar
TÜZÜN (Bilecik), Harun TÜFEKCİ (Konya)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 11inci Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı
tezkeresinin oylamasında karar yeter sayısı
bulunamamıştı.
Şimdi, tezkereyi tekrar oylarınıza
sunacağım ve karar yeter sayısı arayacağım.
Tezkereyi kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar yeter
sayısı vardır, kabul edilmiştir.
Diğer tezkereyi okutuyorum:
5.- Birleşmiş Milletler
İnsan Yerleşimleri Programı (UH-HABITAT)
Başkanlığınca Çin Halk Cumhuriyetinde düzenlenecek olan 4.
Dünya Kent Forumuna ismen davet edilen Elâzığ Milletvekili TBMM
Çevre Komisyonu Sözcüsü Hamza Yanılmazın anılan foruma
katılmasına ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/572)
23
Ekim 2008
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna
Elâzığ Milletvekili, TBMM Çevre Komisyonu Sözcüsü Hamza
Yanılmaz, Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri
Programı (UN-HABITAT) Başkanlığınca Çin Halk
Cumhuriyetinde düzenlenecek olan 4. Dünya Kent Forumuna ismen davet
edilmektedir.
Söz konusu foruma anılan milletvekilinin katılması
hususu, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin
Düzenlenmesi Hakkında 3620 Sayılı Kanunun 9. Maddesi
gereğince Genel Kurulun tasvibine sunulur.
Eyyüp
Cenap Gülpınar
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
V.
BAŞKAN Tezkereyi kabul edenler
Kabul etmeyenler
Tezkere
kabul edilmiştir.
Sayın milletvekilleri, gündemin Özel Gündemde Yer Alacak
İşler kısmına geçiyoruz.
Bu kısımda yer alan, Bursa Milletvekili İsmet
Büyükataman ve 29 milletvekilinin, Aydın Milletvekili Ahmet Ertürk ve 20
milletvekilinin, Bursa Milletvekili Ali Koyuncu ve 19 milletvekilinin,
Balıkesir Milletvekili Edip Uğur ve 23 milletvekilinin ve Muğla
Milletvekili Gürol Ergin ve 24 milletvekilinin, Zeytin ve Zeytinyağı
İle Diğer Bitkisel Yağların Üretiminde ve Ticaretinde
Yaşanan Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken
Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Anayasanın 98 inci, İç Tüzükün
104üncü ve 105inci Maddeleri Uyarınca Kurulan (10/27, 34, 37, 40, 102)
Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu Raporu
üzerindeki genel görüşmeye kaldığımız yerden devam
ediyoruz.
VII.- KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER
İŞLER
A) Komisyonlardan Gelen Diğer İşler
1.- Bursa Milletvekili İsmet
Büyükataman ve 29 Milletvekilinin, Aydın Milletvekili Ahmet Ertürk ve 20
Milletvekilinin, Bursa Milletvekili Ali Koyuncu ve 19 Milletvekilinin,
Balıkesir Milletvekili A. Edip Uğur ve 23 Milletvekilinin ve
Muğla Milletvekili Gürol Ergin ve 24 Milletvekilinin, Zeytin ve
Zeytinyağı ile Diğer Bitkisel Yağların Üretiminde ve Ticaretinde
Yaşanan Sorunların Araştırılarak Alınması
Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Meclis Araştırması
Açılmasına İlişkin Önergeleri ve Meclis
Araştırması Komisyonu Raporu (10/27, 34, 37, 40, 102) (S.
Sayısı: 296)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
Gündemin 2nci sırasında yer alan, Sanayi ve Ticaret
Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanun, Devlet Memurları Kanunu ve Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun
Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporunun görüşmelerine
başlayacağız.
B) Kanun Tasarı ve Teklifleri
1.- Sanayi ve Ticaret
Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanun, Devlet Memurları Kanunu ve Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun
Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/537) (S.
Sayısı: 236)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile
Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Raporunun
görüşmelerine başlayacağız.
2.- Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Millî Eğitim,
Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Raporu (1/608) (S. Sayısı: 266)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
1.8.2008 Tarihli ve 5803 Sayılı Elektronik
Haberleşme Kanunu ve Anayasanın 89 uncu ve 104 üncü Maddeleri
Gereğince Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri
Gönderme Tezkeresi ile Bayındırlık, İmar,
Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Raporunun görüşmelerine
başlayacağız.
3.- 1.8.2008 Tarihli ve 5803
Sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu ve
Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri Gönderme
Tezkeresi ile Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve
Turizm Komisyonu Raporu (1/638) (S. Sayısı: 297)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
Posta Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ile Bayındırlık, İmar,
Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Raporu.
4.- Posta Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile
Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu
Raporu (1/491) (S. Sayısı: 230)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
İstanbul Milletvekili Mehmet Domaç ile Antalya Milletvekili
Hüsnü Çöllü ve 38 milletvekilinin Denizcilik
Müsteşarlığının Kuruluş ve Görevleri
Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede ve Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri ile Plan ve
Bütçe Komisyonu Raporu.
5.- İstanbul Milletvekili
Mehmet Domaç ile Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü ve 38 Milletvekilinin;
Denizcilik Müsteşarlığının Kuruluş ve Görevleri
Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede ve Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri ile Plan ve
Bütçe Komisyonu Raporu (2/266, 2/268) (S. Sayısı: 257)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Devleti
Arasındaki Kara Sınırı Boyunca Yapılacak Mayın
Temizleme Faaliyetleri ile İhale İşlemleri Hakkında Kanun
Tasarısı ve Tarım, Orman ve Köyişleri ile Plan ve Bütçe
Komisyonları Raporları.
6.- Türkiye Cumhuriyeti Devleti
ile Suriye Arap Cumhuriyeti Devleti Arasındaki Kara Sınırı
Boyunca Yapılacak Mayın Temizleme Faaliyetleri ile İhale
İşlemleri Hakkında Kanun Tasarısı ve Tarım, Orman
ve Köyişleri ile Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/543)
(S. Sayısı: 263)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
Tapu Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Tarım, Orman ve
Köyişleri Komisyonu Raporu.
7.- Tapu Kanunu ile Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Raporu (1/526)
(S. Sayısı: 218)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
Erişme Kontrollu Karayolları Kanunu ile Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Bayındırlık, İmar,
Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Raporu.
8.- Erişme Kontrollu
Karayolları Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile
Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu
Raporu (1/569) (S. Sayısı: 239)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
10uncu sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Sağlık
Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Ofisi
Arasında İki Yıllık İşbirliği
Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna
Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu.
9.- Türkiye Cumhuriyeti
Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü
Avrupa Bölge Ofisi Arasında İki Yıllık
İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Dışişleri Komisyonu Raporu (1/277) (S. Sayısı : 88)
(x)
BAŞKAN Komisyon? Buradalar.
Hükûmet? Buradalar.
Komisyon Raporu 88 sıra sayısıyla
bastırılıp dağıtılmıştır.
Tasarının tümü üzerinde ilk olarak Komisyon
Başkanımız Sayın Murat Mercan söz istemişlerdir.
Buyurun efendim. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
DIŞİŞLERİ KOMİSYONU BAŞKANI HASAN
MURAT MERCAN (Eskişehir) Sayın Başkanım, değerli
milletvekili arkadaşlarım; bugün, Türkiye Büyük Millet Meclisinin
bugünkü birleşiminde vakit elverirse yirmiye yakın
anlaşmayı görüşeceğiz.
Her şeyden önce bir hususu belirtmek istiyorum. Gerçekten,
uluslararası anlaşmalar konusunda Komisyonumuzda her partinin milletvekillerinin
çok önemli katkıları olmuştur. İktidarıyla
muhalefetiyle, milletvekili arkadaşlarımızın
katkılarıyla Komisyonumuz belki diğer birçok komisyona göre
-belki de yapılan çalışmanın özü gereği- çok daha
uyumlu, çok daha hızlı çalışmaktadır.
(x) 88 S. Sayılı
Basmayazı tutanağa eklidir.
Biliyorsunuz, uluslararası anlaşmaların
yürürlüğe girebilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayı
gerekmektedir ve bu onaydan önce de Komisyonumuzda bu anlaşmalar kanun
tasarısı olarak görüşülmekte ve Komisyonumuzdan geçmektedir.
Bugün sizin huzurunuza gelmemin en önemli nedenlerinden bir
tanesi, hem Komisyonumuzda hem Türkiye Büyük Millet Meclisinde bekleyen
uluslararası anlaşmaların miktarını, ne kadar
olduğunu size söylemek ve bu konuda belki de grup başkan
vekillerimizin, muhalefet partisi milletvekili
arkadaşlarımızın desteğini istemektir. Çünkü
biliyorsunuz uluslararası anlaşmalar sadece Hükûmet için değil,
hepimiz için de çok önemli. Gittiğimiz uluslararası seyahatlerde iktidarıyla
muhalefetiyle eğer bir uluslararası anlaşma, o ülkeyle ilgili
uluslararası anlaşma onaylanmamışsa zor durumda da
kalabiliyoruz.
Ben arşivleri karıştırdım, kendi
gündemimize baktım, bugün hâlâ Meclis gündeminde onaylanmayı bekleyen
249 tane uluslararası anlaşma vardır, kanun tasarısı
vardır. Bu 249 kanun tasarısının 97 tanesi bizim
Komisyonumuzda görüşülmüştür, Meclis gündeminde beklemektedir.
Yıl sonuna kadar da yaklaşık 450-500 civarında
uluslararası anlaşmanın Komisyonumuza gelmesini bekliyoruz.
Uluslararası anlaşmayla ilgili her kanun
tasarısının iki saat sürdüğünü ve Türkiye Büyük Millet
Meclisinin haftada üç gün yedişer saat
çalıştığını varsayarsak, eğer sadece
uluslararası anlaşmaları görüşecek olsak Meclisimizin
toplam yirmi beş haftaya ihtiyacı vardır. Bu arada, tabii ki
Meclisimizin, halkımızın, milletimizin ihtiyacı olan birçok
başka kanun tasarısının da görüşülmesi gerekmektedir.
Bu nedenle, Dışişleri Komisyonunun gerek Cumhuriyet Halk Partili
gerek Milliyetçi Hareket Partili ve gerekse Adalet ve Kalkınma Partili
sayın üyeleri Komisyonda gerçekten çok ciddi tartışmalar
yapmakta ve aklımıza yatmayan, eksik bulduğumuz, düzeltilmesini
tavsiye ettiğimiz anlaşmaları da kısmen geri göndermekte ve
Hükûmete geri göndermekteyiz. Ama bunun yanında, sözünü ettiğim bu 97
anlaşmanın belki 90 tanesi oy birliğiyle bizim Komisyonumuzdan
geçmektedir. Tartışılmaktadır, konuşulmaktadır,
uzmanların görüşleri alınmaktadır, fakat oy birliğiyle
Komisyonumuzdan geçmektedir.
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım;
benim sizlerden ricam şu: Bu anlaşmaların bekliyor olması,
Türkiyenin uluslararası arenadaki imajını zedelemektedir.
Meclisin, 2003 yılından kalan, onaylamadığı
anlaşmalar vardır. Tekrar söylüyorum: Toplam şu anda Türkiye
Büyük Millet Meclisinin gündeminde bekleyen anlaşma sayısı
297dir, Genel Kurulun gündeminde bekleyen anlaşma sayısı ise
toplam 97dir. Bunlar Komisyonumuzdan geçmiştir. Grup başkan
vekillerinden ve bütün siyasi partilerden bir istirhamım olacak: Gelin,
Komisyonumuzda uzlaşmayla, oy birliğiyle geçmeyen konular üzerinde
yine burada tartışalım, burada konuşalım, ama
Komisyonumuzda oy birliğiyle geçmiş kanun tasarılarını
-ki bunlar üç maddedir genellikle- hızlı bir şekilde geçirelim
çünkü gerçekten hepimiz için uluslararası anlaşmaların
onaylanması önem arz etmektedir, Türkiyenin uluslararası camiadaki
imajını yanlış algılamalara neden olacak hâle
getirmektedir. Bu konuda sizlerden yardım ve destek rica ediyoruz. Bu
tasarıları hızla geçirelim, diğer tasarıları da
getirelim, aramızda uzlaşma olmayan, tartışma olan,
Komisyonda tartıştığımız uluslararası
anlaşmalar üzerinde de Genel Kurulda tartışma yapalım diye
benim şahsen Komisyon Başkanı olarak bir önerim var. Bu nedenle
Sayın Başkanım söz almıştım.
Hepinizi, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Mercan.
Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına Kırklareli
Milletvekili Tansel Barış.
Sayın Barış, buyurun efendim.
CHP GRUBU ADINA TANSEL BARIŞ (Kırklareli) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; 88 sıra sayılı,
Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ve Dünya
Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Ofisi Arasında İki
Yıllık İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı üzerinde Cumhuriyet Halk
Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce
heyeti saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlarım, 3 Aralık 2003 tarihinde
Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Direktörü ve 20 Ocak 2004 tarihinde
Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanı tarafından imzalanan
ikili bir anlaşma, iki yıllık iş birliği
anlaşması. Elbette, bu anlaşmalar hem ülkemiz için hem de Dünya
Sağlık Örgütü için çok önemli anlaşmalardır. İki
Yıllık İşbirliği Anlaşması eski adıyla
Orta Dönem İşbirliği Programı Sağlık
Bakanlığınca, yani Bakanlığımızca yürütülen
projelere hem finansman hem de bilgi ve deneyimlerin
paylaşılması ile teknik destek sağlamaktadır.
Dünyanın herhangi bir yerinde ortaya çıkan bir hastalık,
iletişim ve ulaşım araçlarının da etkisiyle çok
kısa bir sürede her tarafa, dünyanın her bir bölgesine yayılmaktadır.
Bu nedenle, ülkeler, dünyadaki bu hızlı ulaşım ve
teknolojinin yarattığı bulaşıcı
hastalıkların her yana yayılmaması için iş
birliği yapmak durumundalar. Bu amaçla günümüzde, özellikle
sağlık alanında ülkeler bir araya gelerek birikimlerini paylaşmakta,
bu bilgi ve birikimlerini insanlığın yararına
sunmaktadırlar. Bu bilgi ve birikim akışının
sağlanması için de Birleşmiş Milletler çatısı
altında örgütlenen Dünya Sağlık Örgütü önemli bir rol
oynamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti de elbette insanlık adına
birçok alanda üstüne düşen görevi en iyi şekilde yerine getirirken,
sağlık alanında da kendi üstüne düşen, bu alanda ne
biliyorsa tüm bilgi ve birikimlerinden tüm dünya
insanlığının yararlanabilmesi için elinden gelen her türlü
fedakârlığı göstermektedir. Bu bilgi ve birikimlerini dünya
insanlığının hizmetine sunarken dünyanın en örgütlü
teşkilatı Dünya Sağlık Örgütüyle de iş
birliğindedir. Bu kuruluşlar arasında Dünya Sağlık
Örgütü gerçekten bugün Birleşmiş Milletlerin en güçlü örgütüdür ve
sağlık alanında dünyanın en güçlü otoritesidir.
Değerli arkadaşlarım, Dünya Sağlık
Örgütü, Birleşmiş Milletlerin ihtisaslaşmış bir
kuruluşudur ve sağlık alanında otorite olan tek
kuruluştur. 22 Temmuz 1946da 61 ülke tarafından Dünya
Sağlık Örgütünün Anayasası okunmuştur ve kabul
edilmiştir. 7 Nisan 1948de 26 ülkenin onayı ile Anayasa
yürürlüğe girerek örgütün kuruluşu tamamlanmıştır.
Bugün örgütün 192 üyesi mevcut.
Ulusal hükûmetler ve Dünya Sağlık Örgütü arasındaki
etkin iletişimi sağlamak için dünya genelinde 6 bölge ofisi
kurulmuştur. Bunlardan biri de Avrupa Bölge Ofisi. Avrupa Bölge Ofisine 51
ülke bağlıdır ve ne yazık ki bu bölgede 165 milyon insan
yoksulluk sınırı altında yaşamaktır, 120 milyon
insana da temiz, güvenli ve devamlı içme suyu sağlanamamaktadır.
Değerli arkadaşlarım, bu anlaşma dünya
ülkelerinin -dediğim gibi- sağlık alanında iş
birliği için yapılan bir anlaşmadır ve iki yılda bir
bu anlaşma yenilenmektedir. İlk anlaşma 1986-1987
yıllarında yapılmıştır ve o dönem Orta Dönem
İşbirliği Programı adı altında
yapılmıştı. Bugün gündemde olan, şu anda
konuştuğumuz 2004-2005 yıllarındaki anlaşma 10uncu
anlaşma ve ne yazık ki çok uzun, yorucu bir yolculuktan sonra,
beş yıl sonra Parlamento gündemine gelebilmiştir. Yani,
anlaşma yapıldı, yürürlüğe girdi, süresi doldu; üzerine
daha iki iş birliği anlaşması yapılması
gerekiyordu, yapıldı mı, yapılmadı mı bilemiyorum
ve yürürlüğe giren, anlaşması yapılan, süresi dolan bir
anlaşma beş yıl sonra, bugün Parlamentonun onayına geliyor.
Arkadaşlar, gerçekten, biraz önce Komisyon
Başkanımızın dediği gibi, bu, Parlamentonun dünya
üzerindeki prestijini sarsmaktadır. Bugün, Dünya Sağlık Örgütü
şunu diyebilir: Acaba, Türkiye beni, bizi, bu örgütü nazarıdikkate
almıyor mu, bizi önemsiz mi sayıyor diye düşünmekte de
haklılar. Yani böyle bir anlaşma, iktidar tarafından Genel
Kurula getirilmeden önce Danışma Kurulunda görüşülüp, hatta
gruplar adına konuşma bile yapmadan da onaylanması mümkün
değil miydi diye düşünüyorum. Bana göre bu yapılabilirdi, niye
yapılmadı bilemiyorum. Sayın Komisyon Başkanının
dediği gibi, bunun gibi çok sayıda anlaşma da mevcuttur;
bunları bir an önce geçirmek tabii ki bu Parlamentonun da görevidir. Bu
arada, dediğim gibi, şu anda görüşülmekte olan bu anlaşma
2005 Aralığında Dışişleri Komisyonuna
gelmiş. Orada oy birliğiyle görüşüldü, kabul edildi ve
Parlamentoya sunuldu ama ne yazık ki iki yıldan beri bir şekilde
Parlamentoya gelmedi ve bu anlaşma hâlâ daha bekliyor. 2007
yılında tekrar Komisyondan geçiyor ama ne yazık ki bu kez oy
birliği yok. Haklı olarak Anayasanın 90ıncı maddesi,
bu tip anlaşmaların Parlamentoda onaylanması gerekiyor ve bu tip
anlaşmalarda süre bir yılı geçmişse bunların muhakkak
Parlamentoda onaylanması gerekiyor, diyor. Dolayısıyla, 2007
yılındaki komisyon raporunda elbette bazı üyeler buna muhalefet
şerhini koymuşlardır, çünkü bu, Anayasaya aykırı bir
hâle gelmişti.
Değerli arkadaşlarım, yani, dediğim gibi, bu
konuları daha da ciddi bir şekilde ele almamız, ülkemizin
prestijini sarsmadan bu konuları bir an önce sorunsuz bir şekilde
halletmemiz gerekiyor diye düşünüyorum. Cumhuriyet Halk Partisi, elbette
bu konunun, bu anlaşmanın içeriğine destek vermektedir ama
teknik bakımdan bu anlaşmanın böyle getirilmesine de elbette
karşı çıkıyor.
Değerli arkadaşlarım, Dünya Sağlık
Örgütünün ülkemize sağlayacağı yararlar elbette çok
fazladır. Bizler de bu ikili iş birliğinde
yaptığımız projeleri Dünya Sağlık Örgütünün
destekleriyle hayata geçirmeye çalışıyoruz. Bu konuda da
Sağlık Bakanlığımız elbette bu konuyu artık
daha iyi bir şekilde gündemine getirecektir ve bir an önce bu tip
anlaşmaların; ki, 2006-2007, 2008-2009 anlaşmaları
yapıldı mı, onları da bilemiyoruz.
Değerli arkadaşlarım, bu konu önemli, umarım
bundan sonra bu konu üzerinde Parlamento daha hassas bir şekilde durumu
değerlendirecektir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; beş
altı yıldan beri Sağlıkta Dönüşüm Programı
adı altında bir söylem geliştirilmeye
çalışılmaktadır. Yani, sağlık hizmetlerinin
etkili, verimli ve hakkaniyete uygun bir şekilde organize edilmesi,
finansmanının sağlanması ve sunulması söyleminin
ardındaki gerekçeler şöyle: Sağlık ocakları
işlevini yapamıyor, bu nedenle sevk zinciri çalışmıyor
ve dolayısıyla sistem Türkiyede yeterince başarılı
olamıyor.
Acaba arkadaşlar, şunu da düşünmek lazım:
Bizler sağlık ocaklarına gereken desteği verdik mi?
Sağlık ocaklarının ihtiyaçlarını, fiziki
koşullarını veyahut da araç gereç bakımından
eksikliklerini giderdik mi? Sağlık ocaklarındaki hekimlerin,
sağlık personelinin hizmet içi eğitimlerini yeterince yapabildik
mi? Bütün bunlara evet diyorsanız, yaptık diyorsanız, gerçekten
o zaman sağlık ocaklarının işlevsiz kalması da
mümkün olmayacaktı. Demek ki bu sorunlar var ki sağlık
ocakları da sizin dediğiniz gibi işlevini yerine getiremiyor.
Ama, burada da biraz insaf etmek gerekiyor, 1960tan sonra kurulan
sağlık ocaklarından bugüne kadar Türkiyenin hangi
aşamalardan nerelere geldiğini sizlerin de takdirine sunuyorum
arkadaşlar. En azından bir kalkınma göstergesi olan ortalama
ömürde artış var mıdır? Kırk yıl içerisinde
ülkemizde 58 yaştan 70li yaşlara kadar bir ömür vardır, ömür
uzamıştır en azından. Burada sağlık
ocaklarının hiç mi payı yoktur?
Bunun yanında anne ve bebek ölümlerinde, yüz binde 250 olan
anne ölümleri ve bin canlı doğumda 250 olan bebek ölümleri bugün
gerçekten tatmin edici bir durumda değildir, ama bugün anne ölümleri
-250lerden- 50-60larda, bebek ölümleri de 20-30lar civarındadır.
Onun için, sağlık ocaklarına bu kadar insafsızca
saldırmak ve bu işlevsizlik nedeniyle aile hekimliği adı
altında merkezler açmak ne kadar doğru, onlar tartışılabilir
tabii.
Özellikle koruyucu hekimlikte sağlık
ocaklarının işlevini yok saymak gerçekten insafsızlık
oluyor ve bana göre bütün bunlar ve çok daha fazlası ulusal temel
sağlık hizmeti alanında başarı sayılmalıdır.
Tabii ki bu başarısızlık, sağlık
ocaklarının sizlere göre bu
başarısızlığı -yani kusura bakmayın,
sizlere göre diyorum- iktidara göre bu başarısızlık, aile
hekimliği merkezlerine dönüştürme gerekçesi olarak kullanılmaktadır.
Sağlıkta önemli olan, kişilerin hasta olmadan önce
sağlıklı bir şekilde yaşamlarını
sürdürebilmeleridir. Ve bunun için de sağlıklı yaşam bir
insan hakkıdır, bu hakkı sağlamak da devletin anayasal
görevidir. Bu programda, yani Sağlıkta Dönüşüm
Programında, temel sağlık hizmetleri hastaya sunulan bir hizmet
olarak algılanmaktadır. Hâlbuki, gelişmiş çağdaş
ülkelerde temel sağlık hizmetleri sağlam kişiye sunulan
hizmetlerdir arkadaşlar. Bu çok önemlidir ve sağlık
ocaklarının, birinci basamak tedavi hizmetlerinin amacı da bu
olmalıdır. Yani hizmet, temel sağlık hizmeti
sağlıklı insanlara götürülmelidir, sağlam kişiye
sunulmalıdır.
Sağlık hizmetlerinin çekirdeğini oluşturan
temel sağlık hizmetleri toplumsal ve ekonomik kalkınmanın
vazgeçilmez bir parçasıdır aynı zamanda. Sağlıkta
Dönüşüm Programıyla oluşturulan aile hekimliğinde bireye
yönelik koruyucu hizmetler ve tedavi hizmetleri ön plana çıkmaktadır.
Hâlbuki birinci tedavi basamaklarında muhakkak topluma yönelik bir hizmet
sunulması lazım, bireye yönelik değil arkadaşlar ve hizmetler
piyasa kurallarına terk edilmemeli. Hekimlerde ekip ruhundan
uzaklaştırma söz konusu. Bireyselcilik ön plana
çıkarıldı, koruyucu hekimlik yerine tedavi edici hekimlik, yani
pahalı bir sistem benimseniyor aile hekimliğinde. Aile hekimleri daha
çok kazanmak için daha çok kayıtlı hasta telaşına
düşeceklerdir. Aile hekimleri aynı zamanda sözleşmeli personel
statüsüne geçirilecekler ve her yıl bütçeyle beraber sözleşmeleri
yenilenecektir. Yani güvence burada soru işareti.
Sağlıkta Dönüşüm Programıyla hastaneler idari
ve mali anlamda özekleştirilerek verimli işletmeler ve müşteri
odaklı organizasyonlar hâline getirilmek istenmektedir. Sağlık
sistemi yöneticiliği de hekimlikten bağımsız bir disiplin
olarak güçlendirilmektedir veya öyle düşünülmektedir. Kamu Hastane
Birlikleri Yasa Tasarısı gündemde. Kamu hastanelerini işletme
hâline dönüştüren, hizmet sunumunu taşeron şirketlere devreden
bir yasa tasarısı ile karşı karşıyayız. Tam
bir şirket yönetimi mantığı, kâr amaçlı bir yasa
tasarısı.
Değerli arkadaşlarım, sevgili milletvekilleri;
vatandaşlardan daha çok para sağlamaya yönelik bir sisteme doğru
bir gidiş vardır. Bunu elbette yeniden bir düşünmekte fayda
vardır diyoruz. Bu arada, hastane yönetimleri artık şirket
yönetimleri gibi olacak. Yönetim kurulları olacak ve bu kurullarda hekim
sayısı 2, toplam yönetim kurulu üye sayısı 7. İl genel
meclisinin tayin edeceği 2 kişi -birisi avukat, birisi mali
müşavir- vali tarafından atanacak 1 iktisatçı, Bakanlık
tarafından 1 doktor, 1 hastane idarecisi, ticaret odasından 1
kişi ve il sağlık müdürü. Arkadaşlar, yöneteceğimiz,
hastane, sağlık, tıp! Yani, insanların bu hayatta
yaşayabilmesi için en önemli olan, sağlığı yönetecek
olan bu arkadaşlar. Hekimlerin burada yeri nerede? Bunu düzenleyenler
sanırım tekrar düşüneceklerdir ve hastaneleri hekimlere
bırakacaklardır.
Bir de son zamanlarda -henüz daha Parlamentoya gelmedi- tam gün
yasa tasarısı gündemde. Bu tasarıyla hekimler, düşük
ücretle güvencesiz bir şekilde çalışmaya, insan
sağlığının ve bilimin değil piyasanın
ihtiyaçları doğrultusunda faaliyet göstermeye zorlanmaktadır.
Hekimlerin çalışma koşullarını iyileştirme yok,
özlük haklarında iyileşme yok, ücretler düşük. Hekimlerin
bağımsızlıklarını koruyabilmeleri
İş
olanaklarını kaldırmaktadır. Yani, hekimler
bağımsız bir şekilde artık kendi muayenehanelerinde,
iş yerlerinde veyahut da iş yeri hekimliği olarak fabrikalarda
çalışamayacaklardır. Hiçbir güvencesi olmayan, yarın ve ne
olacağı belli olmayan, emekliliğe yansımayan döner sermaye
gelirleri ana gelir olarak öngörülmektedir.
Değerli arkadaşlarım, elbette tam gün yasası
özünde hiçbir hekimin karşı çıkacağı bir yasa
değildir ama tam gün çalışma tasarısı gibi tüm toplum
katmanlarını ilgilendiren ciddi ve hayati önem taşıyan bir
konuda Türk Tabipleri Birliği gibi meslek örgütünün en üst birimiyle
görüşmeyeceksin, onun görüşlerini nazarı dikkate
almayacaksın, diğer meslek gruplarıyla temasa geçmeyeceksin,
bakanlıklar arasındaki koordinasyonun nasıl
olacağını tam olarak ortaya koyamayacaksın, ondan sonra
Sağlık Bakanlığındaki 15-20 tane bürokrat tam gün yasa
tasarısını hazırlayacak, Parlamentoya getirecek, yasa
buradan çıkınca başarı bekleyeceksiniz! Bunun
mümkünatı yok arkadaşlar.
Tam gün yasa tasarısı, gerçekten tüm toplum
katmanlarının konsensüsü sağlanarak ancak hayata geçirilebilir.
Onun için, Bakanlığımızın bunu tekrar gündeme
getirmesi gerekiyor, tüm sivil toplum örgütleri, başta Türk Tabipleri
Birliği olmak üzere, Eczacılar Birliği, Dişhekimleri
Birliği gibi sendikalarla bu tasarıyı tekrar masaya
yatırması gerekiyor. Bu durumda ancak ortak bir karar, ortak bir
çalışmayla tam gün yasa tasarısı başarı
kazanabilir değerli arkadaşlarım ve şunu söylemekte de
fayda vardır
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Barış,
konuşmanızı lütfen tamamlayın.
TANSEL BARIŞ (Devamla) Ben de bir hekim olarak, özünde tam
gün yasasına karşı değilim ama arkadaşlar, biraz
insaflı olalım ve bu hizmet anlayışını şöyle
tanımlayalım ve sözlerimin sonunda, kamusal hizmet anlayışıyla
tam gün yasasına evet ama sağlığı
piyasalaştıran kâr amaçlı tam gün yasasına hayır
diyoruz ve hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Barış.
Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına Karaman Milletvekili
Hasan Çalış.
Sayın Çalış, buyurun efendim. (MHP
sıralarından alkışlar)
MHP GRUBU ADINA HASAN ÇALIŞ (Karaman) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti Sağlık
Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Ofisi
Arasında İki Yıllık İşbirliği
Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna
Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu
üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Sözlerime
başlarken yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, insan sağlığı,
toplum sağlığı, sağlık hizmetlerinin kaliteli
sunumu, sağlık hizmetlerine, sağlık hizmeti alan
insanların ucuz, kaliteli ve kolay ulaşabilmesi geçmişte önemli
bir husustu, bugün önemli bir husustur, yarın daha önemli bir husus olarak
önümüzde durmaya devam edecektir.
Şöyle ki: Bugün gerçekten bilim alanında en
hızlı ilerleyen ilimlerden birisi tıp teknolojisindeki
buluşlar, gelişmeler, tıp tekniklerindeki gelişmeler ve
nükleer tıptaki gelişmelerdir değerli arkadaşlar. Bu kadar
hızlı gelişen, insanlara en hızlı şekilde verilmesi
gereken bir hizmet olarak sağlık alanında uluslararası
iş birliği kadar önemli bir husus yoktur değerli
arkadaşlar. Tabii ki bu konuda da dünyanın en önemli örgütü, malum,
Dünya Sağlık Örgütüdür. Tabii ki Dünya Sağlık Örgütünü biz
Türkiye olarak üçüncü dünya ülkeleri gibi sadece elimizden tutsun, bize
yardım etsin, biz ondan hep bir şeyler alalım
anlayışının yerine, biz Türkiye Cumhuriyeti olarak bilgi
birikimimizle, tarihteki hak ettiğimiz misyonumuzdan kaynaklanan
yerimizle, bu örgütün içerisinde yapacağımız işlerle,
insanlık âlemine yapabileceğimiz işlerle, sunabileceğimiz
hizmetlerle Türkiyenin dünya milletler ailesinde çok daha ciddi bir yer
almasına katkı sağlayabiliriz değerli arkadaşlarım.
Ama bunu yapabilmek için öncelikle meselelerimize samimi bakmamız
lazım, ciddi bakmamız lazım. Uluslararası ilişkilerde
kendimize hak ettiğimiz itibarın gösterilmesi için gerekli olan
davranışları göstermemiz gerekiyor değerli arkadaşlar.
Bakınız, insan sağlığı, toplum
sağlığı o kadar önemlidir ki, insanlara sağlık
hizmetlerinin kaliteli sunumundan, gıdaların kaliteli ve
sağlıklı olarak insanlara ulaştırılmasına,
hava kirliliğinden çevre kirliliğine, sanayi atıklarından
her türlü atığın insan sağlığına
zararsız bir şekilde atılmasına, defedilmesine kadar pek
çok konu insan sağlığıyla yakından ilişkilidir.
Değerli arkadaşlar, bütün bunları göz önüne
aldığımız zaman, gerçekten uluslararası anlamda ciddi
üne sahip çok önemli hekimleri, çok önemli bilim adamlarını
çıkarmış olan bu millet, önce kendi halkına kaliteli
sağlık hizmetlerini sunabiliyor mu? Bu hizmeti alan
insanlarımız aldığı hizmetten dolayı sizlere,
bizlere, hizmeti sunanlara minnettar mı değerli
arkadaşlarım? Pekâlâ, bu hizmeti sunan sağlık
çalışanları mutlu mu, memnun mu? Alın terinin
karşılığını aldığını
düşünüyor mu değerli arkadaşlarım?
Değerli arkadaşlar, bütün bunları üst üste
koyduğumuz zaman, gerçekten Türkiye Cumhuriyetinin siyasetçileri olarak,
Türkiye Cumhuriyetinin bürokratları olarak çok iyi bir sınav
veremediğimiz görülüyor.
Şimdi, görüşmekte olduğumuz tasarı önemli bir
tasarı değerli arkadaşlar. Biraz önce hatip
arkadaşımız da bahsetti, ben de irdeleyeceğim o konuyu.
Sayın Sağlık Bakanımız Recep Akdağ 20 Ocak 2004
tarihinde Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Ofisi Direktörü Sayın
Doktor Marc Danzonla bir anlaşma imzalıyor. Nedir bu anlaşmada
hükme bağlanan hususlar? Sağlık Bakanlığının
gözetim kapasitesinin artırılması. Yani, Sağlık
Bakanlığının, insanımıza sağlık hizmeti
sunarken, sağlıkla ilgili problemleri zamanında tespit edip, en
doğru müdahaleleri yapıp, insanımızın hakkıyla
hizmet almasına katkı sağlamak.
Bir diğer başlık nedir: Sağlık
finansmanı, ilaçların ve diğer sağlık teknolojilerinin
kolay ulaşılması, kolay elde edilmesiyle ilgili esaslar,
ana-çocuk sağlığı, temel sağlık hizmetleri, bir
diğer deyimle koruyucu hekimlik. Yani insanları çok daha ucuz, çok
daha kaliteli ve hastalanmadan önce hastalıklardan korumaya yönelik
tedbirler.
Bir diğer konu nedir? Acil durumlarda iş birliği.
Kıymetli arkadaşlar, bir Marmara depremini göz önüne
getirin. Pakistanda, Uzak Doğuda yaşanan depremleri göz önüne
getirin. Böyle bir durumda sağlık alanında iş birliği
ne kadar önemlidir değerli arkadaşlar. İnsanların ilaçtan,
sağlıklı gıdadan, sağlıklı içecekten hatta
atıklarını sağlıklı bir şekilde, insan
sağlığına zararsız bir şekilde atabilmesi bile
çok önemli bir konu hâline geliyor.
Yine, kolera salgını gibi -çok fazla bilinen bir
hastalık olduğu için söylüyorum- böyle bir salgın hastalık
geldiğini düşünün değerli arkadaşlar. Böyle bir durumda iş
birliğinin önemini kim tartışabilir?
Yine, öngörülemez acil durumlar ve üreme
sağlığı
Değerli arkadaşlar,
sağlıklı, geleceğinden emin nesiller yetiştirebilmek
için, sağlıklı bir toplum yetiştirebilmek için bu anlaşmaya
hiç birimizin diyeceği bir şey var mı? Yok.
Biraz önce Sayın Komisyon Başkanımız sağ
olsunlar sıkıntılarını dile getirdiler. Değerli
Başkanım, siz Hükûmetsiniz, siz Parlamento çoğunluğuna
sahipsiniz, sizin arkanızda 364, zaman zaman 370 küsur milletvekili oldu.
340 milletvekiliniz var ve siz icra makamısınız efendim; siz
şikâyet makamı değilsiniz. Yani siz, bu kadar uluslararası
anlaşmanın Türkiyeyi milletler ailesinde zora sokan,
sıkıntıya sokan anlaşmaların hâlledilmesiyle ilgili
hangi önceliği gösterdiniz, getirdiniz de geriye mi çevrildi? Hayır.
O zaman önceliklerinizi gözden geçireceksiniz veya İç Tüzükte veya
yasalarda yapmamız gereken bir değişiklik varsa onunla
geleceksiniz değerli arkadaşlar. Yani şikâyet kolay, hepimiz
şikâyet ederiz. Yani biz Türk milleti olarak gerçekten şikâyeti
severiz ama sorumluluklarımızı da bilmek durumundayız.
Şimdi, anlaşma 2004 yılında
yapılıyor, iki yıl süresi var, 30 Ekim 2008, biz
anlaşmayı bugün onaylayacağız. Yani yarın buna benzer
başka anlaşmalarla ilgili masalara oturduğumuz zaman ne duruma
düşüyoruz değerli arkadaşlar? Üstelik, yani, bu
anlaşmaların detayının ne olduğu da irdelenmiyor;
işte, üç maddelik bir teklif şeklinde geliyor, usulen buradan
geçiyor. Yani, burada gerçekten tartışılacaksa daha başka
bir değişiklik yapmak lazım ama tartışılmayacak
da böyle geçecekse, Sayın Hükûmet, Sayın Grup
Başkanımız, lütfen önceliklerinizi gözden geçirin.
Şimdi, tabii, burada üzerinde durmak istediğim bir
diğer konu, sağlık hizmetlerinin sunumunda, sağlık
hizmetlerinin üretiminde, sağlıkla ilgili teknolojilerin
kullanılmasında, elde edilmesinde ve onunla ilgili bir pazar
oluşturulmasında ve oluşturulacak bu pazarda Türkiye'nin söz
sahibi olmasında gerçekten samimiysek bu davranışlarla bir yere
gitme şansımız yok. Yani biz Türkiye Cumhuriyetinin siyasetçileri,
bürokratları olarak, bugün tıp alanında dünyanın en iyi, en
iddialı hekimlerini yetiştirirken hizmeti sunumda sınıfta
kalıyorsak o zaman problem burada değerli arkadaşlar. Bu
problemi çözmek mecburiyetimiz var.
Şimdi, bakınız, benim öğrencilik yıllarımdaydı,
biz hep Sosyalizasyon Yasasının hikmetlerini duya duya
öğrenciliğimizi bitirdik, duya duya eğitimimizi tamamladık
ve onu da uyguladık. Bunun uygulamalarında gördüğümüz
şuydu: İnsanlar hizmete daha kolay ulaşıyordu. Aile
bilgilerinin sağlık bilgileri tutuluyordu kâğıt üzerinde.
Uygulamada da bu kısmen vardı. Ama ilgili bürokratlarımız
ve siyasilerimiz, zaman içerisinde bunu sulandırmaya başladık.
Sağından delmeye başladık, solundan delmeye
başladık, yani ilim adamlarının yapacağı işi
siyasetçiler yaparsa, siyasetçilerin yapacağı işi
başkaları yaparsa, netice böyle bir yere geliyor değerli
arkadaşlar. Netice itibarıyla Sosyalizasyon Yasasının
oturma aşamasından sonra aile hekimliği modası
çıktı.
Değerli arkadaşlar, dünyada sosyalizasyon hizmetlerinin,
yani bugün terk etmekte olduğumuz hizmet anlayışının
başarıyla uygulandığı çok değerli örnekler
vardır. Yani onlar niye başarıyla uyguluyor da biz
uygulayamıyoruz?
Sağ olsunlar Sağlık
Bakanlığımızın değerli yetkilileri senelerdir
pilot bölgelerde çalışırlar, aile hekimliğiyle ilgili
uygulamalar yaparlar, şimdi de bazı illerimizde uygulamaya geçtik.
Uygulamaya geçince gördüğümüz tablo nedir? Gördüğümüz
tablo, bürokratlar, siyasetçiler bu konuya da iyi
çalışmamış değerli arkadaşlar. Bunun akıbeti
de bugün terk etmekte olduğumuz sistemden farklı olmaz.
O zaman bizim yapmamız gereken nedir? Aksayan yön ne? Bizdeki
eksik ne? Bunu terk edelim, başka bir sistem getirelim. Biz bu kafayı
değiştirmeden, bu ülkeyi yönetenler bu anlayışı
değiştirmeden netice değişmez arkadaşlar.
Şimdi, altı yıldır, benim siyasetçi
olmanın ötesinde hekim olmam nedeniyle, sağlıkla ilgili
önerileri, sağlıkla ilgili tasarıları tabii ki daha ilgili
olarak takip ediyoruz. Çok ümitle baktık, arkasında çok ciddi bir
Parlamento desteği olan bir Hükûmet herhâlde problemlerin önemli bir
kısmını çözer dedik. Altı yılın sonuna
baktığımız zaman, maalesef geldiğimiz nokta nedir?
İşte bir karınca boyu yol almışız! Almamız
gereken bu mudur? Değil arkadaşlar. Allah aşkına elinizi
vicdanınıza koyun. Bugün devlet hastanelerine gittiği zaman
insanlarımız altı yıl öncesinden daha kaliteli hizmet
alabiliyor mu? Ben hekimim. Alamıyor arkadaşlar. Bunun aksini iddia
eden varsa, gidelim Numune Hastanesinin kapısına duralım,
Karaman Devlet Hastanesinin kapısına duralım, Afyon Devlet
Hastanesinin kapısına duralım, iyiye giden bir şey yok
değerli arkadaşlar.
Hekim sayısında azalma var mı illerde? Var,
arkadaşlar. Yani, hekim sayısı artarken kamu hastanelerinde
çalışan hekim niye azalıyor? Gene hesapsız, ayaküstü
verilen kararlarla azalıyor değerli arkadaşlar.
Beş yıl önceye dönelim. Beş yıl önce ne dedik?
Siz devam edin, biz arkanızdayız; her türlü yatırımı
yapın. Hekimler yatırım yaptı, şirketler
yatırım yaptı. Bunların önemli bir kısmı da
leasing yoluyla borçlanarak yatırım yaptı, döviz üzerinden
yatırım yaptı değerli arkadaşlar. Son bir ayın
içerisinde bu kuruluşların borçlarının ne kadar
arttığını bir gözünüzün önüne getirin. Bugün ne diyoruz?
Sayın Hükûmetimizin yetkilileri, ne diyoruz bu arkadaşlarımıza?
Arkadaşlar, kusura bakmayın, yüzme bilenler çıksın. Yüzme
biliyorsanız, çıkarsınız. Lütfen, değerli
arkadaşlar
Özel sağlık kurumlarının temsilcileri, özel
hastanelerimizin yöneticileri, tıp merkezlerimizin, teşhis
merkezlerimizin, polikliniklerimizin sorumluları Kardeşim
arkanızdayız, yürüyün dediler, yürüdük; ama, bugün bir yönetmelik
çıkardılar, nefesimiz kesiliyor, biz bitiyoruz, bize sahip olun.
diyorlar arkadaşlar.
Bugün eczanelerimizde yeni bir uygulama başladı. Birkaç
gün önce
Efendim, şu hastaneye gittiysen bu kadar para vereceksin, bu hastaneye
gittiysen bu kadar para vereceksin, şuradan geldiysen de bu kadar para
vereceksin.
Değerli arkadaşlar, bu uygulamada, inanın, öyle
komik örnekler var. Reçetenin karşılığı 2,5 milyon
lira, arkadaşa diyoruz ki 10 milyon lira verirsen ilacını
alırsın. 2,5 milyon lira da ilacın ücreti. Tabii ki,
geldiği hastanenin menşeine göre, bu 10 milyon, 6 milyon, 4 milyon,
değişiyor ama, kardeşim, bu ilacı ben cebimden
alırsam, zaten 3,5 milyona alacağım.
İşte, değerli arkadaşlar, bu neden oluyor? Bu,
ayaküstü devlet yönetme anlayışından oluyor. Bu Ben yaptım
oldu anlayışından oluyor. Bu, hesapsız kitapsız yola
çıkmaktan oluyor değerli arkadaşlar. Yani, bakınız,
altı yıldan bu yıla kadar sosyal güvenlik açıkları
nereden nereye geldi?
Değerli arkadaşlar, sizin önünüze önerileri getiren
bürokratlar bu kara deliklerin, bu sosyal güvenlik açıklarının
nereye geldiğini öngörebilmelilerdi. Geçen yılki bütçemizde
faizlerden sonra en büyük gider kalemi neydi? Sosyal güvenlik açıklarıydı,
37 milyar YTL idi. Bugünkü bütçede de basından öğrendiğime göre
46 milyar. Ama geçen yıl bu ülkenin geleceğine, çoluğunun
çocuğunun ekmeğine, istikbaline katkı yapacak
yaptığımız yatırım ne kadardı? Yatırım
ne kadardı arkadaşlar? 12 milyar YTL
12 milyar YTL
Hadi bu sene de
15 olsun, 16 olsun, rakamı görmedik. Ama sosyal güvenlik
açığı ne kadar? Bu sosyal güvenlik açığı
altı yılda ne kadar olmuş?
Sayın Hükûmetimizin yetkililerinden beklediğim şu:
Sizleri gerçekten bürokratınız yanılttıysa, bu
bürokratlardan hesap sorun. Siz bunlarla çalışmaya devam ederseniz
daha çok yanlış yaparsınız. Bu yanlışların
faturası maalesef tek size çıkmıyor, hepimize çıkıyor,
milletimize çıkıyor.
Tabii ki, bu kadar sıkıntının arasında
biz, böyle bir uluslararası anlaşmanın içerisinde kendimize yeni
manipülasyon alanları çıkarabilir miyiz? Çıkaramayız.
Ürettiğimiz yeni teknolojiler için, yeni teknolojik alanlar için yeni
imkânlar oluşturabilir miyiz? Oluşturamayız. Biz, dünya hekimler
arenasında kendisine yer bulmuş çok kıymetli Türk hekimlerinin
yapacağı işlerde önünü açabilir miyiz? Bu şekilde
açamayız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Çalış, devam edin.
HASAN ÇALIŞ (Devamla) Sayın Başkanım,
teşekkür ediyorum.
Değerli arkadaşlar, bir tek örnek vereyim: Kemik
iliği nakliyle ilgili, kök hücre nakliyle ilgili çalışmalar
yapıldı bu ülkede. Maalesef Türk bürokrasisi Türk hekimine
yetişemedi, benim meslektaşımın önünü açamadı.
Çıkardığımız yönetmelikle dedik ki: Kardeşim,
senin yaptığın bu iş yasalara aykırı.
Beyler, dünkü haberleri izlediyseniz, elin oğlu kalbin
yapayını yapıyor. Yarın bize bunu büyük paralarla
satacaklar. Yani, sadece bir kök hücrede veya tıbbın belirli
alanlarında yapacağımız işlerle Türkiye'yi
sağlık alanında bir cazibe merkezi hâline getirmek varken maalesef
kapıların önünde Ben hizmeti alamadım. diye yüzü asık
vatandaşlarımı görmekten ben üzülüyorum. İnşallah bu
üzüntülerimiz yakın bir zamanda son bulur.
Tasarının hayırlı olmasını diliyorum
ve saygılarımı arz ediyorum. (MHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Çalış.
Gruplar adına konuşmalar tamamlanmıştır.
Şahısları adına ilk söz, Van Milletvekili
Gülşen Orhana aittir.
NİHAT ERGÜN (Kocaeli) Yok.
BAŞKAN Yoklar.
İkinci söz, Bursa Milletvekili Mehmet Emin Tutana aittir.
NİHAT ERGÜN (Kocaeli) Yok.
BAŞKAN Yoklar.
Başka konuşmacı yok.
Tasarının tümü üzerindeki görüşmeler
tamamlanmıştır.
Tasarının maddelerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
1inci maddeyi okutuyorum:
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
SAĞLIK BAKANLIĞI VE DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ AVRUPA BÖLGE
OFİSİ ARASINDA İKİ YILLIK
İŞBİRLİĞİ ANLAŞMASININ ONAYLANMASININ UYGUN
BULUNDUĞUNA DAİR KANUN TASARISI
MADDE 1- Türkiye Cumhuriyeti adına 20 Ocak 2004 tarihinde
imzalanan Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ve
Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Ofisi Arasında İki
Yıllık İşbirliği Anlaşması
(2004-2005)nın onaylanması uygun bulunmuştur.
BAŞKAN Madde üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu
adına Tokat Milletvekili Reşat Doğru.
Buyurun Sayın Doğru.
MHP GRUBU ADINA REŞAT DOĞRU (Tokat) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; 88 sıra sayılı
Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ile Dünya
Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Ofisi Arasında -2004-2005
yıllarını kapsayan- İki Yıllık
İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasına
İlişkin Kanun Tasarısının 1inci maddesi üzerinde söz
almış bulunuyorum. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Sayın milletvekilleri, Anayasamızın
90ıncı maddesine göre görüşmekte olduğumuz bu
tasarının geçmişine bakmış olduğumuz zaman,
2004-2005 yılları içerisinde varılan bir anlaşma ve bu
anlaşmanın da Ocak 2005 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisine
sunulması var. O tarihte çıkartılması gereken bir
anlaşma, ne yazık ki, dört yıl sonra Meclisimizin gündemine
getirilmiş ve şu an itibarıyla biz de burada çıkartmaya
çalışıyoruz. Tabii, Sayın Komisyon Başkanı bu
hususta bazı dertlenmelerde bulundu ama inanıyorum ki bundan sonraki
dönemlerde bu dertlenmelerde bulunulmaz. Doksan tane diye bir ifade de
bulundu. Doksan tane kanunu buraya getirirse, inanıyorum ki kısa bir
zamanda -bazen cumartesi ve pazar da çalışıyoruz, sabahlara
kadar çalıştığımız da oluyor, o
çalışmaların bir tanesi yapılır- çıkartılmış
olur.
Tabii, Türkiye'nin gündeminde çok ciddi konular var. Bunları
süratli geçerken aynı zamanda şu an itibarıyla ülkemizde
ekonomiyle ilgili çok ciddi problemlerin olduğu da bir gerçek. Bugün
işçisiyle, çiftçisiyle, memuruyla çok büyük bir krizin içerisindeyiz.
Hamdolsunla atlatılmayacak, teğet geçmeyecek şekilde bir
krizle karşı karşıyayız. İnanıyorum ki bu
uluslararası anlaşmalar süratli bir şekilde geçer de ondan
sonraki dönemlerde de ekonomik krizle ilgili de çok ciddi çalışmalar
yaparız. Şu anda Türkiyemizin birçok yerinde fabrikalar
kapanıyor, işçiler işten ve işlerinden oluyor, özellikle esnaf
tamamen büyük bir sıkıntı içerisinde Acaba dövizin durumu ne
olacak, Türkiye'nin durumu nereye gelecek? şeklinde bir beklenti
içerisindedir. İnanıyorum ki çok süratli bir şekilde
bunların hepsinin üzerinden gelmek üzere toplantılar yaparız.
Anadoludaki basın, mesela 21 Ekim 2008 tarihli Yeşil
Niksar Gazetesi bu konuda feryadı figan bir şekilde de kendi
söylemlerini dünya kamuoyuna sunmak için yazılarını yazmaya
çalışıyor.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Olmaya
devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi. şeklinde son bulan veciz sözde
anlamını bulduğu şekliyle, sağlık, değeri
hiçbir şeyle ölçülemeyecek kadar önemlidir ve Anayasada verilmiş bir
görev olarak da, Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak ülkemizde bütün
insanlarımızın hepsinin sağlığıyla ilgili de
çok ciddi çalışmalar yapmak ve onları, başta koruyucu
hekimlik olmak üzere tedavisiyle ilgili her türlü önlemi almak
mecburiyetindeyiz.
Sağlık Bakanlığımız, Dünya
Sağlık Örgütüyle beraber, Avrupa Ofisiyle beraber bu
anlaşmayı imzalamış. Bu anlaşma, Sağlık
Bakanlığının gözetim kapasitesinin
artırılması, sağlık finansmanları için ödemelerin
ve ilaçların dâhil olduğu ulusal politikaların
geliştirilmesi, ana-çocuk sağlığı odaklı
bütünleşmiş ve güçlendirilmiş temel sağlık
hizmetlerinin geliştirilmesi, acil duruma hazırlıklı olma
ve yanıt verme, bulaşıcı hastalıklarla mücadele,
öngörülemez aktivitelerin desteklenmesi, üreme sağlığı ve
tütün üretimi kontrolü gibi çeşitli konuları içermektedir. Dünya
Sağlık Örgütü, tabii, bu tür konuları desteklerken beraberinde
de ülkemizde de bazı konularda da ciddi çalışmaların
yapılmasını da bekliyor. Ama şöyle bir bakmış
olduğumuz zaman, Dünya Sağlık Örgütü Bölge Ofisinin
yapmış olduğu çalışmalara, özellikle Kafkasya ve Orta
Asya kökenli çalışmalarına bakmış olduğumuz zaman
bazı tespitleri de buradan söylemek mecburiyetindeyiz.
Hızla artan ve oldukça genç bir nüfusa sahip olan ülkemizin
hastane yatağı ve sağlık personeli bakımından
neredeyse hep son sırada olduğu görülecektir.
Alkol tüketimi bakımından son sıralarda
olmamıza rağmen alkolle ilişkili trafik kazalarında
neredeyse birinci sırada olduğumuz ve birinciliği de kimseye
vermediğimiz görülmektedir.
Yaşam kalitesi olarak, bakınız, yaşam
beklentisi konusunda sondan on birinci sıradayız. Neredeyse Estonya,
Letonya, Litvanya, Moldova, Kırgızistan, Türkmenistan, Kazakistan
gibi ülkelerin önündeyiz.
Anne ve çocuk sağlığı bakımından
doğum hızında Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan ve
Kazakistanı takiben yedinciyiz.
Bebek ölümlerinde Azerbaycan, Tacikistan ve Gürcistan gibi
devletlerden sonra sekizinci sırada yer alıyoruz.
Doğum sırasında ölüm ise
Kırgızistanı izleyerek, enteresandır, ikinci
sırayı Türkiye alıyor.
Anne ölümleri bakımından Tacikistan,
Kırgızistan, Kazakistan gibi ülkeleri geçtikten sonra sekizinci
sırada yer alıyoruz.
Verem hastalığı noktasında, Sayın Bakan,
işte özellikle daha önceki bütçe konuşmalarında veremle ilgili
çok ciddi çalışmalar yapıldığını söyledi.
Neredeyse şu anda verem konusunda da Dünya Sağlık Örgütünün
bilhassa ikaz etmek durumunda olduğu ülkeler içerisinde bulunuyoruz.
Ayrıca, hepatit vakaları dediğimiz karaciğerle
ilgili hastalıklarda İzlanda, Kırgızistan ve
Bulgaristandan sonra üçüncü sıradayız.
Sigara içenler bakımından, yani tütün ve alkol
bakımından Ukrayna, Rusya, Arnavutluk, Ermenistan gibi ülkelerden
sonra dokuzuncu sırada yer alıyoruz.
İş kazaları noktasında sekizinci
sıradayız.
Sağlık personeli sayısı bakımından,
doktor sayısı bakımında özellikle söylemek istiyorum,
Arnavutluk ve Bosna-Hersekin üzerinde sondan üçüncü sırada bulunuyoruz.
Diş hekimliği sayısı açısından on birinci
sıradayız. Hemşire sayısı bakımından da,
enteresandır, en sondayız.
Hastaneler bakımından, yatak sayısı
bakımından yine sondan ikinci sıradayız. Ruh
hastalıkları için yatak sayısı konusunda da, sayın
milletvekilleri, neredeyse son sırada bulunduğumuzu söylemek
istiyorum.
Aşılar bakımından, difteri
aşısı yapılan çocuklar bakımından sondan
sekizinci sıradayız. Bizi Karabağ, Bosna-Hersek, Yunanistan,
Gürcistan gibi ülkeler izliyor.
Sağlık harcamalarına baktığımız
zaman, gayrisafi millî hasıla oranı açısından yüzde 7,7yle
orta yerdeyiz. Ancak sağlık hizmetinden ne kadar yararlanabiliyoruz
orası meçhuldür. Kişi başına harcamada sondan on
beşinci sıradayız. Bizi Tacikistan, Kırgızistan,
Azerbaycan, Moldova, Özbekistan ve Ukrayna gibi birtakım ülkeler izliyor.
İşbirliği Anlaşmasının uygulamaya
girmesi ile başlayan süreçte yaşanan gelişmelere
baktığımız zaman, 1inci maddede belirtilen gözetim
kapasitesinin artırılmasında ne kadar mesafe
aldığımız meçhuldür. Çünkü sağlıkla ilgili
yolsuzluk operasyonları neredeyse Bakanlık üst düzey
bürokratlarına, hatta bazı yerlerde başhekimlere, bazı
yerlerde çeşitli hekimlere
Çeşitli sağlık
kuruluşlarında çok ciddi manada bu şekilde
sıkıntılar olduğu ve uzamış olduğu da
görülüyor. Gündeme geldiği zaman, bakıldığı zaman,
teftiş kurulunda neredeyse müfettişlerin de diğer bir
müfettiş tarafından denetleme şeklinde araştırma
yapıldığını hep beraber görüyoruz. Ama
Sağlık Bakanlığının böyle sağlık
operasyonlarıyla gündeme gelmesi de biz hekimleri bir noktada üzüyor.
Ülkemizde sağlık alanında yaşanan
gelişmelerin olması muhakkak, tabii ki bu gelişmelerin
olması gerekiyor. Ancak ülkemizde son yıllarda bazı
salgınların günümüz Türkiye'sine yakışmadığını
da ifade etmek istiyoruz. Ülkemizde biraz havalar
ısındığında ishal vakaları, tifo vakaları,
işte Manisasında, Aksarayında, Vanında, çeşitli
konularda bizim karşımıza gelebiliyor. Yani havalar
ısınıyor ve beraberinde de ishal vakalarıyla çok süratli
bir şekilde karşılaşabiliyoruz.
Yine, sularımızda, özellikle içme sularımızda,
İzmirinde, Ankarasında çeşitli vilayetlerde arsenikli sularla
karşı karşıya olduğumuz ifade edilmek
mecburiyetindedir. Yani, biz, işte, bir noktada çağ atlıyoruz,
çeşitli konularda insanımıza her türlü hizmetleri getiriyoruz
ama arsenikli suları da yıllardan beri içmekte olduğumuzu ve
kullanmakta olduğumuzu da buradan ifade etmek mecburiyetindeyiz. Bu zamana
kadar bu konuların araştırılması gerekmez miydi? Yani
biz arsenikli suları içmek mecburiyetinde miydik? Şu anda evlerimizin
birçoğunda akan suları kullanmıyoruz ve beraberinde de damacana
sularını kullanmak mecburiyetinde kalıyoruz ve bu da büyük bir
ciddi sorun hâline geliyor. İşte bazı yerlerde
kullanılıyor, ama varoşlar gibi her gün iki bidon su alamayacak
pozisyonda olan insanlar acaba bu suyu nasıl kullanacaklar? Bunun da
gündeme gelmesinde fayda olduğu kanaatindeyim.
Tabii, sağlık konusunda Dünya Sağlık Örgütüyle
ilgili çeşitli çalışmalarımız var, Türkiyemizde de çok
ciddi gelişmelerin olduğu da muhakkak. Ama biraz önce yine hatiplerin
de söylemiş olduğu gibi Hükûmet olarak özel sağlık
kuruluşları desteklenmiştir, tıp merkezleri
desteklenmiştir, özellikle özel hastaneler desteklenmiştir. Ama
onlara bir baktığımız zaman, şu an itibarıyla
bunların hepsinin büyük bir sıkıntı içerisinde olduğu
da görülmektedir. Özellikle tıp merkezlerinden ve hastanelerden, iş
ek ödemeler altında paralar alınmaya çalışılıyor.
Biraz önce yine arkadaşımızın da söylemiş olduğu
gibi eczanelere gitmiş olduğumuz zaman, eğer siz hasta olarak
devlet hastanesine gitmişseniz 4 lira, tıp fakültesi hastanesine
gitmişseniz 6 lira ve özel hastaneye gitmişseniz veyahut da özel bir
sağlık kuruluşuna gitmişseniz 10 lira ek ücreti eczacı
vasıtasıyla aldırmaya çalışıyorsunuz. Bu,
eczacılarla insanları, yani hastaları karşı
karşıya getirirken bir noktada beraberinde de büyük problemleri
beraber getiriyor. Siz mademki eşitlikten bahsediyorsunuz, öyleyse devlet
hastanesinde de 4 lira alınsın, özel hastanede de 4 lira
alınsın veyahut da tıp merkezinde de 4 lira alınsın
veya hiç alınmasın. İşte, sağlık
ocağında nasıl alınmıyorsa. Bunlarla ilgili bir
çalışmanın da yapılmasının zaruret olduğunu
ifade etmek istiyorum. Yoksa çok yakın bir zamanda, özellikle özel
sağlık kuruluşlarının büyük bir
sıkıntıyla beraber batma pozisyonuna geleceğini de söylemek
mecburiyetindeyiz. Özel sağlık kuruluşları içerisinde
binlerce insan yatırım yapmış durumdadır, o
yatırımlarının karşılığını
alamadığı zaman, battığı zaman da bu, Türkiye
Cumhuriyeti ekonomisine de büyük bir zarar teşkil eder diye
düşünüyorum.
Tabii, sağlık kuruluşlarının yanında
eczanelerin durumlarını anlatmaya çalıştık.
Eczanelerdeki ödemeler muntazam olarak yapılabiliyor ama siz, böyle,
insanlarla eczacıları karşı karşıya
getirdiğiniz zaman, eczacı odaları başta olmak üzere
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Doğru, devam edin.
REŞAT DOĞRU (Devamla) -
hepsinin kendilerine göre büyük
bir sıkıntıyı da dile getirmek mecburiyetinde olduklarını
ifade etmek istiyorum ve dile getiriyorlar.
Tabii, sağlık politikasında dünya
standartlarına yetişmemiz gerekiyor, onlarla beraber olmamız
gerekiyor. Özellikle özellikle demek istiyorum- MR konusunda, çeşitli
tıbbi aletler konusunda çeşitli gelişmeler yapılıyor
ama Türkiye Cumhuriyeti devletinin, bir yerde, hastanelerinde ve birçok yerinde
de, özel sağlık kuruluşları başta olmak üzere,
oraların da bir tıbbi çöplük hâlinde olunduğu da unutulmamalıdır.
İnanıyorum ki bu söylemlerimizin birçoğu
Sağlık Bakanlığı yetkilileri tarafından
inşallah dinlenmiştir ve gerekli önlemler de alınır diye
düşünüyorum.
Tekrar, bu kanunun, ülkemize, milletimize hayırlar
getirmesini temenni ediyor, yüce Meclisi en derin saygılarımla
selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Doğru.
Gruplar adına başka söz istemi yok.
Şahısları adına, Van Milletvekili Gülşen
Orhan
Yok.
Bursa Milletvekili Mehmet Emin Tutan
Yok.
1inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
2nci maddeyi okutuyorum:
MADDE 2- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
3üncü maddeyi okutuyorum:
MADDE 3- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi yok.
3üncü maddeyi kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Sayın milletvekilleri, tasarının tümü açık
oylamaya tabidir.
Açık oylamanın elektronik oylama cihazıyla
yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Oylama için üç dakika süre veriyorum ve oylamayı
başlatıyorum efendim, buyurun.
(Elektronik cihazla oylama yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti
Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü
Avrupa Bölge Ofisi Arasında İki Yıllık
İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının yapılan
açık oylama sonucunu açıklıyorum:
Kullanılan oy sayısı : 152
Kabul : 151
Çekimser : 1 (x)
Değerli milletvekilleri, bu sonuca göre açık oylamada
toplantı yeter sayısı bulunamamıştır.
Birleşime on beş dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 15.37
(x) Açık oylama kesin
sonuçlarını gösteren tablo tutanağa eklidir.
DÖRDÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 15.52
BAŞKAN: Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER: Yaşar
TÜZÜN (Bilecik), Harun TÜFEKCİ (Konya)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 11inci Birleşiminin Dördüncü Oturumunu açıyorum.
88 sıra sayılı Tasarının açık
oylamasında toplantı yeter sayısı
bulunamamıştı.
Şimdi, açık oylamayı tekrarlayacağım.
Oylama için dört dakika süre veriyorum.
Oylamayı başlatıyorum.
(Elektronik cihazla oylama yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, 88 sıra
sayılı Kanun Tasarısının tümünün açık oylama
sonucunu bildiriyorum:
Kullanılan oy sayısı : 170
Kabul :
170 (x)
Yapılan ikinci açık oylamada da toplantı yeter
sayısı bulunamadığından, özel gündemde yer alacak
işler ile sözlü soru önergeleri ve diğer denetim konularını
sırasıyla görüşmek için 4 Kasım 2008 Salı günü saat
15.00te toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum.
Kapanma Saati: 15.57
(x) Açık oylama kesin
sonuçlarını gösteren tablo tutanağın sonuna eklidir.