DÖNEM: 23 CİLT: 31 YASAMA YILI: 3
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
19uncu
Birleşim
19 Kasım 2008 Çarşamba
İ Ç İ N
D E K İ L E R
I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
II. - YOKLAMALAR
III.
- OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI
1.- TBMM
Başkan Vekili Eyyüp Cenap Gülpınarın, İstanbul
Milletvekili Gündüz Suphi Aktanın vefatı dolayısıyla
merhuma Allahtan rahmet, kederli ailesine baş sağlığı
dileyen konuşması
IV.-
ÖLÜM, SAYGI DURUŞU VE TAZİYELER
1.- İstanbul
Milletvekili Gündüz Suphi Aktanın vefatı dolayısıyla
saygı duruşu
V.-
GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem Dışı
Konuşmaları
1.- Mersin
Milletvekili Ali Rıza Öztürkün, yaş sebze ve meyve üreticilerinin
sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
2.- Niğde
Milletvekili Mümin İnanın, yaşanan ekonomik krizden olumsuz
etkilenen Niğdedeki çiftçi, esnaf ve sanayicilerin
sıkıntılarına ilişkin gündem dışı
konuşması
3.- Van
Milletvekili İkram Dinçerin, Uluslararası Hoşgörü Gününe
ilişkin gündem dışı konuşması
VI.-
SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI
1.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, Sarıveliler ilçesinin banka
şubesi ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Nazım Ekrenden sözlü soru önergesi (6/312)
2.-
Balıkesir Milletvekili Ergün Aydoğanın, Ulusal Bor
Araştırma Enstitüsüne ve Eti Bor Genel Müdürlüğüne ilişkin
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından sözlü soru önergesi (6/316)
3.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, işsizlik oranına ve
işsizlikle mücadeleye ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Nazım Ekrenden sözlü soru önergesi (6/318)
4.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, banka kredilerini ödeyemeyenlerin
mağduriyetine ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Nazım Ekrenden sözlü soru önergesi (6/323)
5.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, satın alma gücüne ilişkin
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım
Ekrenden sözlü soru önergesi (6/325)
6.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, kent aydınlatmasına ve
elektrik enerjisi tasarrufuna ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanından sözlü soru önergesi (6/338)
7.- Ordu
Milletvekili Rıdvan Yalçının, petrol
kaçakçılığı kapsamında dağıtılan
ikramiyeye ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/341)
8.- Ordu
Milletvekili Rıdvan Yalçının, yurt dışı
gezilerinin harcırahına ilişkin Başbakandan sözlü soru
önergesi (6/351)
9.- İzmir
Milletvekili Kamil Erdal Sipahinin, sınır güvenlik sistemlerine ve
kapatılan sınır karakollarına ilişkin Millî Savunma
Bakanından sözlü soru önergesi (6/366)
10.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, kamu kurum ve
kuruluşlarının eczacılara olan borçlarına ilişkin
Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi (6/368)
11.-
Iğdır Milletvekili Pervin Buldanın, faili meçhul cinayetlere
ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/370)
12.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Hazinenin
karşıladığı Ziraat Bankasınca
kullandırılan tarımsal kredilere ilişkin Devlet Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekrenden sözlü soru önergesi
(6/379)
13.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Ziraat Bankasınca
kullandırılan tarımsal kredilere ilişkin Devlet Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekrenden sözlü soru
önergesi (6/380)
14.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Tarım Kredi Kooperatiflerince
kullandırılan kredilere ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/382) ve Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
15.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Hazinenin
karşıladığı Tarım Kredi Kooperatiflerince
kullandırılan kredilere ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/383) ve Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
16.- Adana
Milletvekili Muharrem Varlının, artan gübre fiyatlarına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/397) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
17.- Karaman Milletvekili
Hasan Çalışın, gübre fiyatlarındaki artışa
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/423) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
18.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, kayısıda çiçek
döneminin sigorta kapsamı dışında tutulmasına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/432) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
19.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, buğday ithalatına ve gümrük
vergisine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru
önergesi (6/482) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
Ekerin cevabı
20.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, TMOya bağlı
bölge müdürlüğü olup olmadığına ve bir kadroya ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/539) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
21.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, buğday stoku ve un fiyatlarına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/550) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
22.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, TMOnun buğday
ithalatına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü
soru önergesi (6/636) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
Ekerin cevabı
23.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, TMOnun buğday
ithalatının etkilerine ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/637) ve Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
24.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, buğday ve çeltik
üretiminin artırılmasına ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/638) ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
25.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, TMOnun çeltik
satışlarına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/639) ve Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
26.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, TMOnun pirinç
satışına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/640) ve Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
27.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, ithal pirincin
niteliğine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü
soru önergesi (6/642) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
Ekerin cevabı
28.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, dolu ve don olaylarına
karşı tarım sigortasında yaşanan sorunlara
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/650) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
29.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, kayısı üreticilerinin
zararının tarım sigortasından
karşılanmamasına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/688) ve Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
30.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, TMOnun çeltik
satışlarına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/700) ve Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
31.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, pirinç ithalatı kontrol
belgelerine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü
soru önergesi (6/707) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
Ekerin cevabı
32.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, ucuz gübre teminine ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/709) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
33.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, gübre fiyatlarındaki
artışa ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/747) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet
Mehdi Ekerin cevabı
34.- Manisa
Milletvekili Mustafa Enözün, Manisada meyve üreticilerinin desteklenmesine
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/750) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
35.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, kayısıdaki zararın
tarım sigortasından karşılanmamasına ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/759) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
36.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, TMOnun ithal ettiği ekmeklik
buğdaya ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü
soru önergesi (6/770) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
Ekerin cevabı
37.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, gübrelerin denetimine ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/831) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
38.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, gıda katkı maddelerinin
menşeinin belirtilmesine ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/832) ve Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
39.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, kümes
hayvancılığında dezenfektan madde seçimine ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/840) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
40.- Adana
Milletvekili Kürşat Atılganın, çiftçilerin kredi
kullanımına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/851) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet
Mehdi Ekerin cevabı
41.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, Kayısı Festivalindeki
yemek duasına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/917) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet
Mehdi Ekerin cevabı
42.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, kuraklıktan etkilenen
çiftçilerin kredi borçlarının ertelenmesine ilişkin Tarım
ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/932) ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
43.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, Gaziantepte fıstık ve
zeytinin kuraklık kapsamına alınmasına ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/956) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
VII.-
KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN
DİĞER İŞLER
A) Kanun Tasarı ve Teklifleri
1.- Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve
Avrupa Birliği Uyum ile Bayındırlık, İmar,
Ulaştırma ve Turizm Komisyonları Raporları (1/584) (S.
Sayısı: 253)
VIII.-
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Çeşitli İşler
1.- Genel Kurulu
ziyaret eden, Cezayir Ulusal Halk Meclisi Dışişleri,
İşbirliği ve Göç Komisyonu Başkanı ve beraberindeki
heyete Başkanlıkça Hoş geldiniz denilmesi
IX.-
YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI
1.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, Karacabey ilçesindeki maden ve taş
ocaklarına ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı Veysel
Eroğlunun cevabı (7/4824)
2.-
Balıkesir Milletvekili Hüseyin Pazarcının, Havrandaki bir
taş kırma tesisine ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı
Veysel Eroğlunun cevabı (7/5000)
3.- Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkanın, memurlara yapılan ek ödemelere
ilişkin Başbakandan sorusu ve Maliye Bakanı Kemal
Unakıtanın cevabı (7/5139)
4.- İzmir
Milletvekili Kamil Erdal Sipahinin, Çamlık Barajı Projesine ve
Aşağı Gediz Havzasındaki sulama suyu ihtiyacına
ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlunun
cevabı (7/5148)
5.- İzmir
Milletvekili Kamil Erdal Sipahinin, bir derenin ıslahına
ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlunun
cevabı (7/5150)
6.- İstanbul
Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaşın, üniversitelerin
ödeneklerinin artırılmasına ilişkin Başbakandan sorusu
ve Maliye Bakanı Kemal Unakıtanın cevabı (7/5204)
7.- İstanbul
Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaşın, atık
yönetimine ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı Veysel
Eroğlunun cevabı (7/5217)
8.- Giresun
Milletvekili Murat Özkanın, Kamu İhale Kanunu dışında
yapılan ihalelere ilişkin sorusu ve Maliye Bakanı Kemal
Unakıtanın cevabı (7/5269)
I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
TBMM Genel Kurulu saat 15.00te açılarak üç oturum
yaptı.
Burdur Milletvekili Bayram Özçelik, kamunun serbest diş
hekimlerinden hizmet alımına,
Adıyaman Milletvekili Şevket Köse, Ağız ve
Diş Sağlığı Haftasına,
İlişkin gündem dışı birer konuşma
yaptılar.
Adana Milletvekili Muharrem Varlının, mısır
ve pamuk üreticilerinin sorunlarına ilişkin gündem
dışı konuşmasına Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Eker cevap verdi.
Osmaniye Milletvekili Hakan Coşkun,
Adana Milletvekili Muharrem Varlı,
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
gündem dışı konuşmaya verdiği cevaba ilişkin;
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker de
konuşmalara cevaben,
Birer açıklamada bulundular.
Çin Halkı Siyasi Danışma Konferansı
Başkanı JIA Qinglin ve beraberindeki heyetin ülkemizi ziyaretinin
uygun bulunduğuna ilişkin Başkanlık tezkeresi,
Muş Milletvekili Nuri Yamanın, KİT Komisyonu
üyeliğinden çekildiğine ilişkin önergesi,
Genel Kurulun bilgisine sunuldu.
Gaziantep Milletvekili Yaşar Ağyüzün (6/958, 6/963),
Tokat Milletvekili Reşat Doğrunun (6/1003),
Esas numaralı sözlü sorularını geri
aldığına ilişkin önergeleri okundu; sözlü
sorularının geri verildiği bildirildi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Köksal
Toptanın, Makedonya Cumhuriyeti Meclis Başkanı Trajko
Veljanoskinin ve Arnavutluk Halk Meclisi Başkanı Jozefina
Topallinin davetine icabet etmek üzere beraberinde Parlamento heyetiyle
Makedonya ve Arnavutluka ziyarette bulunmasına,
Avrupa Parlamentosu ve Fransanın AB dönem
başkanlığı tarafından 20-21 Kasım 2008
tarihlerinde Strazburgda gerçekleştirilecek olan Enerji ve
Sürdürülebilir Kalkınma konulu Parlamenter toplantısına ismen
davet edilen Yozgat Milletvekili ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar,
Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Kâtip Üyesi Osman Coşkunun icabet etmesine,
İlişkin Başkanlık tezkereleri kabul edildi.
Gündemin Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen
Diğer İşler kısmında bulunan 251, 229, 236, 242, 271,
299, 300, 227, 266, 230, 257 ve 96 sıra sayılı kanun tasarı
ve tekliflerinin bu kısmın sırasıyla 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9,
10, 11, 12, 13 ve 14üncü sıralarına alınmasına, diğer
işlerin sırasının buna göre teselsül ettirilmesine,
Genel Kurulun 18 Kasım 2008 Salı günkü birleşiminde
sözlü sorulardan sonra denetim konularının görüşülmeyerek,
gündemdeki kanun tasarı ve teklifleri ile komisyonlardan gelen diğer
işlerin görüşülmesine,
Genel Kurulun 25-26 Kasım 2008 ile 2-3 Aralık 2008
Salı ve Çarşamba günlerindeki birleşimlerinde sözlü sorular ve
diğer denetim konularının görüşülmemesine,
Genel Kurulun;
18 Kasım 2008 Salı günkü birleşiminde 15.00-20.00,
19 Kasım 2008 Çarşamba günkü birleşiminde 11.00-20.00,
20 Kasım 2008 Perşembe günkü birleşiminde 11.00-20.00,
25 Kasım 2008 Salı günkü birleşiminde 15.00-23.00,
26 Kasım 2008 Çarşamba günkü birleşiminde 11.00-23.00,
27 Kasım 2008 Perşembe günkü birleşiminde 11.00-23.00,
2 Aralık 2008 Salı günkü birleşiminde 15.00-23.00,
3 Aralık 2008 Çarşamba günkü birleşiminde 11.00-23.00,
4 Aralık 2008 Perşembe günkü birleşiminde 11.00- 23.00 saatleri arasında
çalışmasına,
4 Aralık 2008 Perşembe günkü birleşiminde 96
sıra sayılı Türk Ticaret Kanunu Tasarısının
tamamlanamaması hâlinde 5 Aralık 2008 Cuma günü de kanun tasarı
ve tekliflerinin görüşülmek üzere saat 14.00te toplanmasına ve
23.00e kadar çalışmalarını sürdürmesine,
İlişkin Danışma Kurulu önerisi yapılan
görüşmelerden sonra kabul edildi.
İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulunun; Perakende
Ticaret Alışveriş Merkezleri ve Büyük Mağazalar ile Esnaf
ve Sanatkârlık Hizmetlerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Teklifinin
(2/199) İç Tüzükün 37nci maddesine göre doğrudan gündeme
alınmasına ilişkin önergesi yapılan görüşmelerden sonra
kabul edilmedi.
İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam, perakende sisteminin
düzenlenmesiyle ilgili yasanın gündeme alınarak görüşülmesi
gerektiğine ilişkin bir açıklamada bulundu.
KİT Komisyonunda boş bulunan ve Demokratik Toplum
Partisi Grubuna düşen 1 üyeliğe grubunca aday gösterilen Siirt
Milletvekili Osman Özçelik seçildi.
Gündemin Sözlü Sorular kısmının:
1inci sırasında bulunan (6/255),
2nci (6/266),
Esas numaralı soruların üç birleşim içinde
cevaplandırılmadığından yazılı soruya
çevrildiği ve gündemden çıkarıldığı bildirildi;
(6/266) esas numaralı soru sahibi, sorusunun yazılı soruya
çevrilmesi nedeniyle bir açıklamada bulundu.
4üncü sırasında bulunan (6/312) esas numaralı
soru, ilgili bakan Genel Kurulda bulunmadığından ertelendi.
3üncü sırasında bulunan (6/292),
10uncu (6/326),
30uncu (6/401),
32nci (6/404),
75inci (6/465),
133üncü (6/547),
160ıncı (6/578),
175inci (6/600),
222nci (6/656),
279uncu (6/726),
285inci (6/735),
374üncü (6/856),
Esas numaralı sözlü sorulara Kültür ve Turizm Bakanı
Ertuğrul Günay cevap verdi; (6/292), (6/326), (6/600) ve (6/735) esas
numaralı soruların sahibi de cevaba karşı görüşlerini
açıkladı.
5inci sırasında bulunan (6/315),
25inci (6/396),
27nci (6/398),
54üncü (6/434),
62nci (6/443),
68inci (6/453),
78inci (6/470),
80inci (6/473),
102nci (6/511),
104üncü (6/513)
Esas numaralı sözlü sorulara Ulaştırma Bakanı
Binali Yıldırım cevap verdi; (6/511) esas numaralı soru sahibi
de cevaba karşı görüşlerini açıkladı.
Gaziantep Milletvekili Yaşar Ağyüz,
cevaplandırılacak sorular içerisinde olmayan ama Ulaştırma
Bakanı Binali Yıldırım tarafından cevap verilen
(6/546) esas numaralı sorusuyla ilgili açıklamada bulundu.
Gündemin Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen
Diğer İşler kısmının:
1inci sırasında bulunan ve İç Tüzükün 91inci
maddesi kapsamında değerlendirilerek temel kanun olarak bölümler
hâlinde görüşülmesi kabul edilen Kamu İhale Kanunu ile Kamu
İhale Sözleşmeleri Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum
ile Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm
Komisyonları Raporlarının (1/584) (S. Sayısı: 253)
görüşmelerine devam olunarak birinci bölümün 7nci maddesine kadar kabul
edildi.
Tunceli Milletvekili Kamer Gençin, Divanın usulüne göre
oluşturulmadığı iddiası üzerine açılan usul
tartışması sonunda, Başkanlıkça, Divanın usulüne
göre oluşturulduğu, ancak Divan üyesi muhalefet milletvekillerinden
birinin sağlık sorunu, diğerinin de yurt dışında
olması nedeniyle Divanın bu şekilde teşekkül etmesinin
zorunlu olduğu açıklandı.
19 Kasım 2008 Çarşamba günü, alınan karar
gereğince saat 11.00de toplanmak üzere, birleşime 19.56da son
verildi.
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
Başkan
Vekili
Fatma SALMAN KOTAN Yusuf COŞKUN Ağrı
Bingöl
Kâtip
Üye Kâtip
Üye
19 Kasım 2008 Çarşamba
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 11.02
BAŞKAN : Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER : Yusuf
COŞKUN (Bingöl), Canan
CANDEMİR ÇELİK (Bursa)
BAŞKAN Türkiye Büyük Millet Meclisinin 19uncu
Birleşimini açıyorum.
Toplantı yeter sayısı vardır, görüşmelere
başlıyoruz.
III.- OTURUM BAŞKANLARININ
KONUŞMALARI
1.- TBMM Başkan Vekili Eyyüp
Cenap Gülpınarın, İstanbul Milletvekili Gündüz Suphi
Aktanın vefatı dolayısıyla merhuma Allahtan rahmet,
kederli ailesine baş sağlığı dileyen
konuşması
BAŞKAN - Değerli milletvekilleri, gündeme geçmeden önce,
büyük bir üzüntüyle saygıdeğer milletvekili
arkadaşımız Gündüz Aktanın vefatını
öğrenmiş bulunmaktayız. Merhuma Allahtan rahmet, kederli
ailesine ve siz değerli arkadaşlarına şahsım ve Divan
adına başsağlığı ve sabırlar diliyorum.
IV.- ÖLÜM, SAYGI DURUŞU VE
TAZİYELER
1.- İstanbul Milletvekili
Gündüz Suphi Aktanın vefatı dolayısıyla saygı
duruşu
BAŞKAN - Sayın Aktanın aziz hatırası
önünde Genel Kurulu bir dakikalık saygı duruşuna davet ediyorum.
(Saygı duruşunda bulunuldu)
BAŞKAN Allah rahmet eylesin, ruhu şad olsun.
Gündeme geçmeden önce üç sayın milletvekiline gündem
dışı söz vereceğim.
Gündem dışı ilk söz yaş sebze ve meyve
üreticilerinin sorunları hakkında söz isteyen Mersin Milletvekili Ali
Rıza Öztürke aittir.
Buyurun Sayın Öztürk.
V.- GÜNDEM DIŞI
KONUŞMALAR
A)
Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları
1.- Mersin Milletvekili Ali
Rıza Öztürkün, yaş sebze ve meyve üreticilerinin sorunlarına
ilişkin gündem dışı konuşması
ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Dünyada yaşanmakta olan ve ne zaman, nerede
duracağı belli olmayan ekonomik krizin yaş sebze ve meyve
üreticilerine etkileri her geçen gün daha fazla artmaktadır. Bugüne kadar
izlenen yanlış tarım politikaları zaten üreticileri
perişan etmekteydi ama üstüne bu ekonomik kriz de eklenince daha da çekilmez
bir hâle gelmiştir.
Geçen yıl 18-46 gübrenin fiyatı 58 iken şimdi 100,
triple süper fosfat 32 iken şimdi 80; 15-15 gübre 27 iken şimdi 68,
yüzde 46lık azot 30 iken şimdi 40, yüzde 21 azot 18 iken şimdi
32, yüzde 33 nitrat 22 lira iken şimdi 35, yüzde 26 nitrat 20 lira iken
şimdi 32 ama buna karşılık limonu, mandalinayı,
portakalı, yer fıstığını, buğdayı,
susamı alan yok değerli arkadaşlarım.
Değerli milletvekilleri, ihracatçı, üretici ve
dolayısıyla narenciyeyle ilgili tüm sektörler şimdiden çok ciddi
bir sıkıntı içine girmişlerdir. Nakit
akışları durma noktasına gelmiştir. Yaş sebze ve
meyve sektörü ithal girdisi olmadan 1,5 milyar dolarlık ihracatla net
döviz girdisi sağlayarak büyük bir katma değer yaratan bir sektördür.
Sektörün emek-yoğun bir sektör olduğu düşünülürse, bu yaş
sebze ve meyve ihracatının yaklaşık 15 milyon kişiye
iş ve aş sağlayan bir faaliyet zinciri olduğu göz ardı
edilmemelidir.
Yine, bu yaş sebze ve meyve ihracatının lokomotifi,
temeli turunçgillerdir. Bu ihracatın üçte 1i turunçgillerden meydana
gelmektedir. Bu durum, olası bu ciddi krizden en fazla etkilenen sektörün
turunçgiller sektörü olduğunu göstermektedir.
Sorunları ben kısaca hemen özetlemek istiyorum:
Finansmanın yarısını kendi öz kaynaklarıyla,
yarısını banka kredisiyle yapan ihracatçılar dövizin de artmasından
dolayı büyük bir baskı altındadır. Döviz kredi faizleri
kriz öncesi yüzde 5-6 iken, bugünlerde 11-12 seviyesine
çıkartılmış, bu oranda da artış göstermektedir.
Yine, yaş sebze ve meyve ihracatçılarına, bu
meydana gelen faiz artışından dolayı toplam zarar olarak 45
milyon dolarlık ek bir maliyet getirdiği hesaplanmaktadır. Rusya
Federasyonuna yapılan ihracatta her TIR yüklemesi için analiz
yapılmakta, analiz ücretleri yüksek tutulduğundan büyük bir maliyet
unsuru olmakta, ayrıca büyük bir zaman kaybına neden olmaktadır.
Yine, bunun ihracatın önemli bir kısmının
başta Rusya olmak üzere Doğu Avrupa ülkelerine, Doğu Bloku
ülkelerine ihraç edildiği düşünülürse ve ekonomik krizden en fazla bu
ülkelerin etkilendiği düşünülürse, yine ihracatçıların ülke
içerisindeki alımlarının da dolar olduğunu, dolar
kullandıklarını düşündüğümüzde çok büyük
kayıplarının olduğu düşünülmektedir.
Buna karşı acilen yapılması gereken olaylar:
Geçmiş yıllarda bekleyen ve kullanılmamış olan hak
edişlerin ve 2008-2009 sezonunda üzüm ve turunçgiller ihracatına
ödenmesi planlanan hak edişlerin bir defaya mahsus olarak nakit olarak
ödenmesi, ihracatçı kredilerindeki maliyet ve finansman sorununu
çözebilmek için Eximbank kredilerinde yaş sebze ve meyve ihracatına
öncelik verilmesi ve kolaylık gösterilmesi; yine, laboratuvar analiz
giderlerinin makul seviyelere çekilmesi ve analiz sisteminin baştan,
yeniden gözden geçirilmesidir değerli arkadaşlarım.
Hepiniz de takdir edersiniz ki artık köylü, çiftçi
kullandığı toprağı ekemez olmuştur, ektiği
ürünleri biçemez olmuştur ve biçtiği ürünleri satamaz hâle
gelmiştir. Geçen sene darının kilogram fiyatı 450 iken
şimdi 35 kuruşa alan yoktur değerli arkadaşlarım.
Toprak, kendisine ihanet edeni asla affetmez. Toprak, büyük bir
üretim gücüdür, büyük bir üretim potansiyelidir. Ama son altı yılda
tarım yük olarak görüldüğünden, toprak, üretim aracı olma
özelliğinden çıkarılmıştır. Çiftçi, köylü, esnaf
gerçekten perişan edilmiştir. Zaten vatandaşın alım
gücü kalmamıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ALİ RIZA ÖZTÜRK (Devamla) Vatandaş
alışveriş yapma gücünü kaybetmiştir. Tüketicinin tüketim
gücü kalmamıştır değerli arkadaşlarım.
Siyasi iktidara bundan bir sene önceye kadar uyarılar
yapılmasına rağmen, çeşitli ekonomik çevrelerden, siyasi
çevrelerden bu ekonomik krize karşı uyarılar
yapılmasına rağmen siyasi iktidar bu ekonomik krize
karşı hiçbir önlem almamış, önce ekonomik krizin Türkiyeyi
etkilemediğini Sayın Başbakan ifade etmiş, şimdi
teğet geçtiğini söylemiş. Ama teğet geçen kriz, ne
yazık ki tüm sanayi sektörünü, işverenleri etkilediği gibi,
onları darmaduman ettiği gibi Türk çiftçisini, Türk köylüsünü de
perişan etmiştir. Artık, vatandaş bugün pazara
çıkamamaktadır. Ekonomi durmuştur. Esnaf siftah etmeden kepenk
kapatmaktadır. Bunu tüm milletvekillerimiz yaşadıkları
seçim bölgesinde bilmektedirler. Acilen yapılması gereken, derhâl
Türkiyenin gelişmekte olduğu bir ülke olduğu da dikkate
alınarak tozpembe tablolar çizmek yerine, gerçekten üretimi artırmak,
üreticilerin gücüne güç katmaktır, köylülere sahip çıkmaktır.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Öztürk, teşekkür
ederim.
Gündem dışı ikinci söz, yaşanan ekonomik
krizden olumsuz etkilenen Niğdedeki esnaf ve sanayicilerin
sıkıntıları hakkında söz isteyen Niğde
Milletvekili Mümin İnana aittir.
Buyurun Sayın İnan. (MHP sıralarından
alkışlar)
2.- Niğde Milletvekili Mümin
İnanın, yaşanan ekonomik krizden olumsuz etkilenen
Niğdedeki çiftçi, esnaf ve sanayicilerin
sıkıntılarına ilişkin gündem dışı
konuşması
MÜMİN İNAN (Niğde) Sayın Başkan,
saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım; dün gece Hakkın
rahmetine kavuşan İstanbul Milletvekilimiz, değerli büyüğümüz
Sayın Gündüz Aktan Beye Cenabı Allahtan rahmet, kederli ailesine,
Meclisimize ve camiamıza başsağlığı diliyorum.
Yaşanan ekonomik krizden çiftçi, esnaf ve sanayicilerimizin,
Niğdedeki sanayicilerimizin sıkıntıları hakkında
şahsım adına gündem dışı söz almış
bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygı ve sevgiyle
selamlıyorum.
22 Temmuz seçimlerinden önce öngörüyü doğru yapan
iktisatçılar ve siyaset adamları, Türkiyenin iyi
yönetilmediğini, ekonomik hayatımızın son iki
yıldır kriz sinyalleri vermekte olduğunu, bu ekonomik
politikalar aynen uygulanmaya devam edilirse, bir düşünce
değişikliği olmaz ise ülkemizi ekonomik olarak ciddi
sıkıntıların beklediğini belirtmişlerdir. Bu
uyarıların Hükûmet tarafından duymazdan ve görmezden gelinmesi,
bugün küresel krizle beraber Türkiyeyi ekonomik olarak çok tehlikeli bir
noktaya getirmiştir. Ünlü bir düşünür: Uyuyan insanı
uyandırmak kolaydır, uyur gibi yapanı ise uyandırmak
imkânsızdır. der. Ülkeyi yönetenler gözlerini kapatıp uyur gibi
yaparak krizi görmezden gelmektedirler. Hükûmetin, gözünü açarak içeride ve
dışarıda neler olduğunu görmesi gerekmektedir.
Hükûmet kriz yok dese de, TÜİKin
açıkladığı verilerde, sanayi üretiminde eylül ayında
yaşanan yüzde 5,5 küçülme gibi rekor düşüşün ardından, ekim
ayı imalat sanayi kapasite kullanım oranının da 6,4 puan
azalarak yüzde 76,7 düzeyine indiği görülmektedir. Borsa çökmüş,
fabrikalar kapanmış, esnaf perişan, çiftçiler son nefeste,
çalışanlar huzursuz, işsizlik ise her geçen gün artmakta; buna
rağmen, Hükûmet Bizim finans sistemimiz sağlam, kriz etkilemez,
teğet geçer. yaklaşımını anlamak mümkün
değildir. En kısa sürede gerekli tedbirler alınmazsa,
bırakınız teğet geçmeyi, kriz, Türkiye ekonomisini maalesef
kalbinden vuracaktır. Bugün sağlamlığına güvendiğimiz
finans sisteminin altyapısı 57nci Hükûmet tarafından
oluşturulmamış olsaydı, bu krizin ekonomide
yaratacağı tahribatın derinliğini kimse hesap edemezdi,
ancak bu sağlam finans altyapısına rağmen Hükûmet krizi iyi
yönetememektedir.
Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekili
arkadaşlarım; tüm dünya özellikle 2008 yılının ikinci
yarısında yaşanan ekonomik krizin etkilerini en aza indirmeye
yönelik tedbirler arayışına girerken, Hükûmet bu dönemde âdeta
krizi ülkemizde tetiklemek istercesine, elektrik ve doğal gaz gibi enerji
fiyatlarına yüksek oranda zam yaparak sanayiciyi üretemez hâle
getirmiştir. Uyguladığı ekonomik politikalarla
piyasayı daraltmıştır. Ülkemizin genelinde ve
Niğdede, elektrik borçları ve diğer kamu alacakları için
vatandaşlarımıza hacizler yağdırmıştır.
Çiftçilerimizin bu borçlarının yeniden
yapılandırılması gerektiği defalarca burada dile
getirilmesine rağmen Bırakın bu popülist
yaklaşımları. diyerek çiftçilerimizin bu talepleri hafife
alınmıştır. Yüksek maliyetli gübre, ilaç, mazot ve elektrik
fiyatlarıyla birlikte tarımsal sulama ve kredi borçları yüzünden
tarlaları ve traktörleri haczedilen çiftçilerimiz üretim yapamaz hâle
getirilmişlerdir. Tarım ürünlerimiz maliyet yüksekliği ve pazar
darlığı yüzünden ambarlarda çürümeye terk edilmiştir.
Tarım ve hayvancılıkla uğraşan çiftçilerimiz hâlâ 2007
destekleme primlerini bile alamamışlardır. Bunların bir an
önce ödenmesi gerekmektedir.
Niğdede esnaf ve sanatkârlarımızın bir bölümü
krizden dolayı dükkânlarını kapatarak esnaflıktan vazgeçmektedirler.
Bazıları ise, günlerce siftah yapmadan iş yerlerine gidip
gelmekte, çaresizlik içerisinde, yanında
çalıştırdığı işçisini çıkarmakta,
çeklerini; senetlerini ve kredilerini ödeyememektedir.
Niğdede esnaf ve kefaletten aldığı krediyi
ödeyemeyip takibe uğrayan esnaf oranı her geçen gün yükselmektedir.
Esnaf ve sanatkârlarımızın
sıkıştığı zaman, çarkını döndürmek için
ilk başvurduğu yer olan esnaf ve sanatkârlar kredi kefalet
kooperatifleri, bugün, tarihinin hiçbir döneminde olmadığı kadar
zor durumdadır. Bu kooperatiflerin esnafa vermiş olduğu kredi
takiplerinin oranı yüzde 80leri geçtiği için Halk Bankası
kredileri durdurmuş, kooperatifler ve esnafımız bundan
dolayı zor durumda kalmıştır. Esnaf ve
sanatkârlarımızın günü geçmiş taksitlerini ödemek
kaydıyla, gelecek taksitlerinin en az bir yıl geriye ötelenmesi
esnafımıza bir nefes aldıracaktır.
Bizim de faydalı bir proje olarak gördüğümüz Cansuyu
Projesiyle imalatçı esnaf ve sanatkârlara verilen faizsiz kredilere
ayrılan kaynağın artırılarak, imalatçı olmayan
esnaf ve sanatkârların da faydalanmasına imkân verilmelidir.
Ayrıca ticaret erbabına yönelik ekonomik sicil affıyla ilgili
verdiğimiz kanun teklifinin bir an önce gündeme alınarak sicili
yüzünden Cansuyu Projesinden faydalanamayan esnaflarımızın da
bu projeden faydalanması sağlanmalıdır.
Niğde ve Bor Organize Sanayi Bölgelerinde ekonomik krizden
dolayı işçi çıkartmaları başlamış,
kapasiteleri iyice düşürülmüştür. Organize sanayi bölgelerimizi
bekleyen en büyük tehlikelerden birisi de, 5084 ve 5330 sayılı
teşvik yasalarından yararlanma sürelerinin 31/12/2008 tarihinde sona
erecek olmasıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın İnan, devam edin.
MÜMİN İNAN (Devamla) Teşekkür ediyorum.
Girdi maliyetlerinin çok yüksek olması nedeniyle sanayicimiz
hem iç hem de dış piyasada rekabet gücünü yitirmekte, bu durum zor şartlarda üretim yapan sanayiciyi
kara kara düşündürmektedir. Bu teşvik yasalarının
kapsamı daha da genişletilerek sürelerinin uzatılması ve bu
kapsamda hazine tarafından firmalara iade edilen enerji teşvikinin
iade süreleri kısaltılmalı ve günü geçen iade ödemeleri derhâl
yapılmalıdır.
Dünyadaki gelişmiş ve gelişmekte olan bütün ülkeler
piyasalarını rahatlatacak ve ülkelerdeki ticari hayatı canlandıracak
ekonomik tedbirleri alırken, örneğin ABDde toplam 2 trilyon dolar,
AB ülkelerinde toplam 2 trilyon doların üzerinde tedbir paketleri
açıklanırken, maalesef ülkemizde Hükûmet herhangi bir önlem paketi
henüz açıklamamıştır. Kriz yok. demekle kriz yok olmuyor.
Kriz vardır ve acilen, Hükûmetin, bütün sosyal kesimleri rahatlatacak
önlem paketlerini kamuoyuna duyurması ve toplumu rahatlatması
gerekmektedir.
Bu duygu ve düşüncelerle yüce heyetinizi saygı ve
sevgiyle selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın İnan.
Gündem dışı üçüncü söz, Uluslararası
Hoşgörü Günü hakkında söz isteyen Van Milletvekili İkram
Dinçere aittir.
Buyurun Sayın Dinçer. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
3.- Van Milletvekili İkram
Dinçerin, Uluslararası Hoşgörü Gününe ilişkin gündem
dışı konuşması
İKRAM DİNÇER (Van) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; 16 Kasım Uluslararası Hoşgörü Günü
nedeniyle gündem dışı söz almış bulunmaktayım.
Konuşmamın başında, vefat eden İstanbul Milletvekili
merhum Gündüz Suphi Aktana Allahtan rahmet, Meclisimize, Milliyetçi Hareket
Partisi camiasına, ailesine ve sevenlerine
başsağlığı diliyorum.
Bildiğiniz gibi, UNESCO 1995 yılında 16
Kasımı Uluslararası Hoşgörü Günü olarak kabul
etmiştir. Bu vesileyle dünyanın birçok ülkesinde de değişik
etkinlikler yapılmaktadır.
Bir arada, huzurlu, güvenli ve refah içinde yaşamak ancak
hoşgörü ile mümkün olmaktadır. Bu değerden yoksun olan
toplumlarda anarşi, terör, kan, gözyaşı ve çatışma
asla eksik olmamıştır.
İçinde yaşadığımız Anadolu
coğrafyasında zaman zaman çeşitli sıkıntılar
yaşasak da farklı din, etnik ve mezhebe mensup insanlar aynı
mahallede, aynı sokakta, iç içe, kardeşçe ve barış içinde
yaşamışlardır. Bu coğrafyada Mevlânâlar, Yunus
Emreler, Hacı Bektaşı Veliler ve Ahmedi Haniler yetişerek
hoşgörünün, sevginin ve barışın sembolü
olmuşlardır. Sekiz yüzyıldır barış,
kardeşlik ve hoşgörü rehberliği yapan Mevlânânın
mesajı günümüze kadar gelmiş ve UNESCO 2007 yılını
Mevlânâ Yılı olarak ilan etmiştir.
17nci yüzyılda yaşamış olan büyük bilge
Ahmedi Hani, insanı merkeze alan anlayışıyla bir aşk
ve sevgi adamı olarak tarihe geçmiştir. Yazdığı Mem ü
Zin eseriyle aşkı ve sevgiyi yücelterek ruhlarımızı
okşamasının yanında, öğretici yönüyle de hem
aklımıza hem gönlümüze ışık tutmuştur.
Yine, bir diğer büyük düşünürümüz Yunus Emre,
şiirleri ve sözleriyle
insanlığı barış ve hoşgörüye davet etmiştir.
Şanlı tarihimiz hoşgörü örnekleriyle doludur. İnanç ve
kültürümüz bu topraklarda yaşayan farklı din, inanç, mezhep ve etnik
kimliğe mensup insanların varlığının ve
geleceğinin garantisi olmuştur.
Hoşgörüye dair burada binlerce
davranışımızı sayabiliriz. Tarih bu alanda altın
harflerle medeniyetimizden ve kültürümüzden bahsetmektedir.
Değerli arkadaşlarım, ülkemizde son yıllarda
hepimizi üzen terör hadiseleri meydana gelmektedir. Terörü ve şiddeti
meşru gören bir anlayış kabul edilemez. Hak arama adına
yapılan terör faaliyetleri, tam anlamıyla bir hak ihlalidir,
zulümdür. Terör hem bölge halkına hem de Türkiyeye büyük zararlar
vermiştir. Şüphesiz, bizler tarihî
başarılarımızın temelini teşkil eden
hoşgörü, sevgi ve barış kültürünü yeşerterek bu beladan da
kurtulacağız.
Değerli milletvekilleri, Hükûmetimiz yaptığı
yatırımlarla terörün beslendiği kaynakları kurutma
noktasında önemli mesafeler almıştır. Popülizmden uzak,
bölgenin beklentileri doğrultusunda attığımız
adımlar müspet sonuçlar doğurmuştur. Sayın
Başbakanımızın bölge gezilerinde yüz binlerce
vatandaşımız büyük bir coşkuyla Sayın
Başbakanımızı karşılamıştır. Küçük
bir grup tarafından yapılan gösteriler bölge halkına asla mal
edilmemelidir. Bölge halkı barıştan, kardeşlikten,
dostluktan, devletinden ve bu ülkenin bölünmez bütünlüğünden yanadır,
bundan kimsenin şüphesi olmasın. İstenmeyen olayları bütün
bölge halkına mal edenler, unutmasınlar ki bu düşünce ve
tavırlarıyla, en az saldırganlar kadar bu ülkeye kötülük
etmektedirler.
Günümüzden binlerce yıl önce, insanlık tarihinde ilk
uygarlığın temellerinin atıldığı bu
coğrafyada Kürt, Türk, Arap, Ermeni, Süryani, Müslüman, Musevi, Hristiyan
gibi farklı din ve etnik yapıdaki topluluklar iç içe yaşamışlardır.
Bizim bir arada yaşayamama gibi bir sorunumuz asla olmadı,
birbirimizden kız almış kız vermişiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Dinçer, devam edin.
İKRAM DİNÇER (Devamla) Suni gündemlerle
kardeşliğimize gölge düşürecek gelişmelere
halkımız asla prim vermedi ve bundan sonra da vermeyecektir.
Sağcısı, solcusu, Kürtü, Türkü ile hepimiz bir arada
kardeşçe yaşamaya devam edeceğiz, bundan kimsenin kuşku
duymaması lazım. Bizi birbirimize düşürme girişimleri
boş çabalardır, varsa eğer bir sorunumuz onu da bu Meclis
çatısı altında çözeceğiz.
Bu duygularla yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
(Alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Dinçer.
Gündeme geçiyoruz.
Sayın milletvekilleri, Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker, gündemin Sözlü Sorular
kısmının 14, 15, 20, 37, 44, 71, 109, 118, 187, 188, 189, 190,
191, 193, 197, 228, 235, 240, 242, 269, 272, 278, 286, 330, 331, 338, 346, 405,
418 ve 439uncu sıralarındaki soruları birlikte
cevaplandırmak istemiştir.
Sayın Bakanın bu istemini sırası
geldiğinde yerine getireceğim.
Gündemin Sözlü Sorular kısmına geçiyoruz.
VI.- SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI
1.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, Sarıveliler ilçesinin banka şubesi
ihtiyacına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Nazım Ekrenden sözlü soru önergesi (6/312)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
2.- Balıkesir Milletvekili
Ergün Aydoğanın, Ulusal Bor Araştırma Enstitüsüne ve Eti
Bor Genel Müdürlüğüne ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanından sözlü soru önergesi (6/316)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
3.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, işsizlik oranına ve işsizlikle
mücadeleye ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Nazım Ekrenden sözlü soru önergesi (6/318)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
4.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, banka kredilerini ödeyemeyenlerin mağduriyetine
ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Nazım Ekrenden sözlü soru önergesi (6/323)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
5.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, satın alma gücüne ilişkin Devlet Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekrenden sözlü soru
önergesi (6/325)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
6.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, kent aydınlatmasına ve elektrik enerjisi
tasarrufuna ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından sözlü soru
önergesi (6/338)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
7.- Ordu Milletvekili Rıdvan
Yalçının, petrol kaçakçılığı kapsamında
dağıtılan ikramiyeye ilişkin Başbakandan sözlü soru
önergesi (6/341)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
8.- Ordu Milletvekili Rıdvan
Yalçının, yurt dışı gezilerinin harcırahına
ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/351)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
9.- İzmir Milletvekili Kamil
Erdal Sipahinin, sınır güvenlik sistemlerine ve kapatılan
sınır karakollarına ilişkin Millî Savunma Bakanından
sözlü soru önergesi (6/366)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
10.- Malatya Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlunun, kamu kurum ve kuruluşlarının
eczacılara olan borçlarına ilişkin Sağlık
Bakanından sözlü soru önergesi (6/368)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
11.- Iğdır Milletvekili
Pervin Buldanın, faili meçhul cinayetlere ilişkin İçişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/370)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
12.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, Hazinenin karşıladığı Ziraat
Bankasınca kullandırılan tarımsal kredilere ilişkin
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım
Ekrenden sözlü soru önergesi (6/379)
BAŞKAN - Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
13.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, Ziraat Bankasınca kullandırılan tarımsal
kredilere ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Nazım Ekrenden sözlü soru önergesi (6/380)
BAŞKAN Soruyu cevaplandıracak Sayın Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
14.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, Tarım Kredi Kooperatiflerince kullandırılan
kredilere ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru
önergesi (6/382) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
Ekerin cevabı
15.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, Hazinenin karşıladığı Tarım Kredi
Kooperatiflerince kullandırılan kredilere ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/383) ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
16.- Adana Milletvekili Muharrem
Varlının, artan gübre fiyatlarına ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/397) ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
17.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, gübre fiyatlarındaki artışa
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/423) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
18.- Malatya Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlunun, kayısıda çiçek döneminin sigorta
kapsamı dışında tutulmasına ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/432) ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
19.- Kütahya Milletvekili Alim
Işıkın, buğday ithalatına ve gümrük vergisine
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/482) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
20.- Kahramanmaraş Milletvekili
Mehmet Akif Paksoyun, TMOya bağlı bölge müdürlüğü olup
olmadığına ve bir kadroya ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/539) ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
21.- Gaziantep Milletvekili
Yaşar Ağyüzün, buğday stoku ve un fiyatlarına ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/550) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
22.- Kahramanmaraş
Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, TMOnun buğday ithalatına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/636) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
23.- Kahramanmaraş
Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, TMOnun buğday ithalatının
etkilerine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru
önergesi (6/637) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
Ekerin cevabı
24.- Kahramanmaraş
Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, buğday ve çeltik üretiminin
artırılmasına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/638) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı
Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
25.- Kahramanmaraş
Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, TMOnun çeltik satışlarına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/639) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
26.- Kahramanmaraş Milletvekili
Mehmet Akif Paksoyun, TMOnun pirinç satışına ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/640) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
27.- Kahramanmaraş
Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, ithal pirincin niteliğine ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/642) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
28.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, dolu ve don olaylarına karşı tarım
sigortasında yaşanan sorunlara ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/650) ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
29.- Malatya Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlunun, kayısı üreticilerinin zararının
tarım sigortasından karşılanmamasına ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/688) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
30.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, TMOnun çeltik satışlarına ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/700) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
31.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, pirinç ithalatı kontrol belgelerine ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/707) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
32.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, ucuz gübre teminine ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/709) ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
33.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, gübre fiyatlarındaki artışa ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/747) ve
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
34.- Manisa Milletvekili Mustafa
Enözün, Manisada meyve üreticilerinin desteklenmesine ilişkin Tarım
ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/750) ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
35.- Malatya Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlunun, kayısıdaki zararın tarım
sigortasından karşılanmamasına ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/759) ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
36.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, TMOnun ithal ettiği ekmeklik buğdaya
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/770) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
37.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, gübrelerin denetimine ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/831) ve Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
38.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, gıda katkı maddelerinin menşeinin belirtilmesine
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/832) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
39.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, kümes hayvancılığında dezenfektan madde
seçimine ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru
önergesi (6/840) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi
Ekerin cevabı
40.- Adana Milletvekili
Kürşat Atılganın, çiftçilerin kredi kullanımına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/851) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
41.- Malatya Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlunun, Kayısı Festivalindeki yemek duasına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/917) ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı
42.- Kütahya Milletvekili Alim
Işıkın, kuraklıktan etkilenen çiftçilerin kredi
borçlarının ertelenmesine ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/932) ve Tarım ve Köyişleri
Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
43.- Gaziantep Milletvekili
Yaşar Ağyüzün, Gaziantepte fıstık ve zeytinin
kuraklık kapsamına alınmasına ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/956) ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Tarım ve
Köyişleri Bakanı Sayın Mehdi Eker gündemin Sözlü Sorular
kısmının 14, 15, 20, 37, 44, 71, 109, 118, 187, 188, 189, 190,
191, 193, 197, 228, 235, 240, 242, 269, 272, 278, 286, 330, 331, 338, 346, 405,
418 ve 439uncu sıralarındaki soruları birlikte cevaplandırmak
istemiştir.
Şimdi, bu soruları sırasıyla okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumunun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın M. Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını,
Arz ederim.
Reşat
Doğru
Tokat
Soru: Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından
gerçek ve/veya tüzel kişi üreticilere kullandırılan
tarımsal kredilerden;
31.12.2007 tarihi itibarı ile;
a- Ertelenmiş kredi borcu bulunan,
b- Taksitlendirilmiş kredi borcu bulunan,
c- Tasfiye olunacak alacaklar/vadesi geçen alacaklar
hesabında kredi borcu bulunan,
d- Yeniden yapılandırılmış kredi borcu
olup geri ödeme süreci devam eden,
üretici sayısı, borç tutarı anaparası ve faizi
ne kadardır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumunun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın M. Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını,
Arz ederim.
Reşat
Doğru
Tokat
Soru: Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından
gerçek ve/veya tüzel kişi üreticilere kullandırılan
tarımsal kredilerden; borcu devam borçlular hakkındaki yasal takipler
neticesinde, alacağın kesin aciz vesikasına bağlanması
halinde, kesin aciz vesikasına bağlanan faiz dahil, Türkiye
Tarım Kredi Kooperatifleri alacakları (18/4/2001 tarihli ve 2001/2312
sayılı Bakanlar Kurulu Kararı kapsamındakiler hariç) Hazine
tarafından karşılanacağı 5561 sayılı kanunun
5. maddesinde belirtilmiştir.
31.12.2007 tarihi itibarı ile borcu kesin aciz
vesikasına bağlanarak Hazine tarafından karşılanan
üretici sayısı, borç tutarı, anaparası ve faizi ne
kadardır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki belirtilen soruların Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz
ederim.
Muharrem
Varlı
Adana
Çiftçinin en önemli ekonomik girdilerinden bir tanesi gübredir.
Zaten zor şartlarda geçimini temin etmeye çalışan
çiftçilerimizin, gübre artışlarından dolayı
mağduriyetlerinin giderilmesi gerekmektedir.
Bu nedenle;
1) Hızla yükselen ve bir türlü engellenemeyen gübre
fiyatları ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
2) Oluşan gübre tekelini kırmak için ithal edilecek
gübrenin gümrük vergilerini düşürmeyi düşünüyor musunuz?
3) Gübrede KDV oranı %18, makyaj malzemelerinde de KDV
oranı %18 bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
yanıtlanmasını arz ederim.
Hasan
Çalış
Karaman
Gübre fiyatlarının alıp başını
gitmesi çiftçilerimizi zor duruma düşürmektedir. Yüksek fiyat
artışları karşısında çiftçilerimiz,
tarlalarına gübre atamaz hale gelmiştir.
1- Amonyum Sülfat (% 21N), Amonyum Nitrat(%26N), Amonyum
Nitrat(%33N), Üre, DAP, Kompoze(20-20-0) gübrelerin fiyatı son beş
yıl içinde, yıllara göre yüzde kaç oranında
artmıştır?
2- Çiftçilere gübre desteği konusunda bir
çalışmanız var mıdır? Gübrede, çiftçilerimizin üretim
maliyetlerini artıran Gümrük Vergisi ve KDVyi kaldırmayı
düşünüyor musunuz?
Bu konuda bir çalışmanız var mıdır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı sayın Dr. Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Ferit
Mevlüt Aslanoğlu
Malatya
Tarım Sigortaları kapsamında, çiftçilerimizin Don
olayına karşı yapılan sigortalarda özellikle
kayısı ürününde Çiçek Dönemi sigorta kapsamı içinde yer
almamaktadır.
1) Tarım sigortaları uygulamasında kayısı
ürününü Çiçek Dönemini kapsayacak düzenleme yapılacak mı?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıda belirtilen soruların Tarım ve
Köyişleri Bakanı Sayın M. Mehdi Eker tarafından sözlü
olarak cevaplandırılması için gereğini
saygılarımla arz ederim.
Prof.
Dr. Alim Işık
Kütahya
Çok sayıda insanımızın buğday üretimi
yaptığı ülkemizde, son zamanlarda buğday ithalatıyla
ilgili yeni düzenlemelerin yapıldığı ve gümrük vergisinin
düşürülerek buğday üretimi yapan Türk çiftçisinin önemli ölçüde
etkileneceği bir uygulamanın başlayacağı
belirtilmektedir. Bu konuyla ilgili olarak;
1) Buğday ithalatında Gümrük vergisinin 31.12.2007
tarihi itibarıyla %130dan %8e düşürüldüğü ve yakında
sıfırlanacağı iddiaları doğru mudur? Doğru
ise gerekçesi nedir?
2) Bu uygulama ile Türkiye'nin buğday ithalatı
nasıl değişmiştir? Hangi ülkelerden ne kadar buğday
ithalatı yapılmıştır?
3) İthalatın geçen yılın aynı dönemine
göre farkı ne kadardır?
4) Gümrük vergisi indirimi, 2008 yılı ülkemiz
buğday üretimini nasıl etkileyecektir?
5) Türkiyede buğday fiyatları bu uygulamadan sonra
nasıl değişmiştir?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ilgili
kuruluşu olan Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğü ile ilgili
aşağıdaki sorularımın Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Mehmet
Akif Paksoy
Kahramanmaraş
1) Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğüne bağlı
herhangi bir Bölge Müdürlüğü var mıdır?
2) Eğer yok ise Bölge Müdür
Yardımcılığı kadrosundan maaş alan herhangi bir
personel var mıdır?
3) Eğer var ise bu personel hangi görevi yapmaktadır,
hangi yetkileri kullanmaktadır, bu unvanla imzaladığı
herhangi bir resmî evrak var mıdır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Tarım ve
Köyişleri Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü
olarak cevaplandırılması konusunda gereğinin
yapılmasını saygılarımla arz ederim. 13.03.2008
Yaşar
Ağyüz
Gaziantep
Ülkemizde buğday sıkıntısı ve un
fiyatlarına yapılan zamla tarımın yeniden gündeme
geldiği günümüzde;
1) Ülkemizde stratejik buğday stokumuz ne kadar? TMOda bu
konuda envanter var mı? TMO 2007 yılında kaç bin ton buğday
alabildi?
2) Bu yıl küresel kuraklık ülkemizde de olumsuz etkisini
sürdürüyor. Dünyada çoğu ülke bu konuda tedbirlerini alırken
Bakanlığınızın almayı düşündüğü tedbir
veya tedbirler var mı?
3) Seçim bölgem Gaziantepte un fiyatları 40 gün içinde
torbası 34 milyondan 44 milyona çıktı. (yaklaşık % 30 zam) Ekmek zammı kapıda
beklerken kısa vadede çözüm arayışınız olacak mı?
Yoksa gelişmeleri yeni hasılat dönemine kadar seyir mi edeceksiniz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Mehmet
Akif Paksoy
Kahramanmaraş
TMO tarafından piyasa regülasyonu için buğday
ithalatı yapılacağı belirtilmektedir. Basına
yansıdığı kadarı ile ve sizin ifadenizle dünya
buğday rekoltesinin bu yıl tüketim için yeterli olacağı ve
fiyatların düşeceği beklendiğine göre;
Bu dönemde yüksek fiyatla ithal edilen buğdayın TMOya
oluşturacağı görev zararı ne kadar olacaktır? Bu konu
ile ilgili bir çalışma yapılmış mıdır? Bu
dönemde yapılan buğday ithalatının yaratacağı
finans sıkıntısı, 2008 yılı buğday alım
sezonunda TMOnun alım faaliyetlerine olumsuz etkisi olmayacak
mıdır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Mehmet
Akif Paksoy
Kahramanmaraş
TMO tarafından piyasa regülasyonu için buğday
ithalatı yapıldığı ve bağlantı yapılan
miktarların da yurda girmesinin Mayıs ve hatta Haziran
aylarını bulacağı ifade edilmektedir.
Malumunuz olduğu üzere, benim seçim bölgem K.Maraş,
Çukurova ve Amik ovasında Mayıs ortasında buğday
hasadı başlayacak olması dolayısıyla;
Bir taraftan hasat ve alım devam ederken diğer yandan
ithalat yapılmasının doğru olduğunu düşünüyor
musunuz? Bu durumun buğday üreticisinin pazarlık gücünü
düşüreceğini ve tüccarın fiyatları indirmek için bahane
oluşturacağının farkında mısınız? TMO
nun şimdiye kadar hasat-alım sezonunda ithalat yaptığı
olmuş mudur? Eğer olmuşsa gerekçesi nedir?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Mehmet
Akif Paksoy
Kahramanmaraş
İthalatla ilgili tartışmaların temelinde üretim
olduğu malumunuzdur. 57 Hükümetin Tarım Bakanı tarafından
başlatılan inadına üretim sloganını tekrar
kullanmayı ve kampanyasını başlatmayı düşünüyor
musunuz? Buğday ve çeltik üretimini artırmak için neler
planlıyorsunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Mehmet
Akif Paksoy
Kahramanmaraş
Basında Bakanlığınıza bağlı TMO
tarafından 31.452 tonluk çeltiğin 77 firmaya satışının
yapıldığı haberleri yer almaktadır. Halbuki TMO web
sitesinde satış tablosu incelendiğinde görülmektedir ki bu
miktarın 20 000 tonu 10 firmaya verilmiştir. Diğer kalan 11 000
ton civarındaki küçük bir miktar da diğer 67 firmaya
verilmiştir.
Bu yaklaşımı doğru ve ahlaki buluyor musunuz?
Serbest piyasada pirinç fiyatlarının basına
yansıdığı kadarıyla 7.5 TL/KG a yükselmesinde, bu
yaklaşımın yani piyasada çeltik stoklarını elinde
tutan ve tekel oluşturan bu 10 firmanın neden olduğunu
düşünüyor musunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Mehmet
Akif Paksoy
Kahramanmaraş
TMO web sitesinde stoklarda ancak 7.000 ila 7.500 ton pirinç
olduğu ve bunun satışa verildiği yazılmaktadır.
Bu miktarın yani 7.000 ila 7.500 tonun toplam 550.000 tonluk Pazar da
piyasayı regüle edecek bir miktar olduğunu düşünüyor musunuz?
Eğer düşünmüyorsanız TMOnun yukarıda belirtilen çeltik
satışını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu
kararları hangi gerekçelere ve piyasa kurallarına göre
alıyorsunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Mehmet
Akif Paksoy
Kahramanmaraş
Geçtiğimiz aylarda Türkiyeye ithal edilen bir parti
pirincin, Türkiyeye ithal edilmeden daha önce başka bir ülkeye ithal
edilme aşamasında iken ithal edilecek ülkenin laboratuvar
bulgularının yüksek çıkmasından dolayı
ithalatından vazgeçildiği ve daha sonra aynı parti pirincin
Türkiyeye ithalatı doğru mudur? Bu parti pirinç piyasaya
verilmiş midir? Akıbeti ne olmuştur?
Yine Türkiyeye ithalatı yapılan pirinç genetiği
ile oynanan pirinç midir?
Bu konuda Bakanlığınız tarafından
araştırma amaçlı çıkarılmış bir genetik
raporu var mıdır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
yanıtlanmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Hasan
Çalış
Karaman
Çiftçilerin ürünlerine yönelik sigorta uygulamalarında
özellikle çiçek ve meyvenin olgunlaşmasının değişik
aşamalarındaki dolu ve don çok ciddi hasar vermektedir. Sigorta
şirketleri ise, dolu ve dona karşı sigorta yapmakta çeşitli
zorluklar çıkarmaktadır.
1) Dolu ve don gibi olaylara karşı çiftçimizi koruyacak
sigorta yapılması konusunda çalışma yapmayı
düşünüyor musunuz? Bu konuda bir çalışmanız var
mıdır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Tarım ve
Köyişleri Bakanı Sayın Prof. Dr. Mehdi Eker tarafından
sözlü olarak cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Ferit
Mevlüt Aslanoğlu
Malatya
Malatya'da nisan ayı içerisinde yaşanan hava
değişimleri nedeniyle kayısı çiçeklerinin önemli bir bölümü
ile çiçek sonrası oluşan meyveler ise gizli "don" nedeniyle
fırtına etkisi ile tamamen dökülmüştür. Kayısı
rekoltesinin çok düşük seviyede oluşacağı bugünden belli
olmuş, kayısı üreticileri ve mazot paralarını ödeyemez
duruma gelecektir.
1) Kayısı üreticileri, Tarım Sigortasına
önemli destek vermesine karşın,
sigorta şirketleri, Malatya'da iklim değişiklikleri
nedeniyle oluşan bu hasarın poliçe içeriğini kapsamadığını
belirtmektedirler. Tarım Sigortaları çiftçinin
uğradığı zararı karşılamak amacıyla uygulamaya
konulmamıştır. Bu konuyu TARSİM Genel Müdürlüğü ve
Bakanlığınız acilen çözüme kavuşturacak
mıdır?
2) Malatya'da oluşan bu hasar ile ilgili
Bakanlığınızın herhangi bir çalışması
var mı? Malatya çiftçisinin, sigorta şirketleri tarafından kabul
edilmeyen bu hasarlar ile ilgili Bakanlığınız
tarafından herhangi bir önlem alınmış mıdır ve bu
hasarlar Bakanlığınız tarafınızdan afet kanunu
kapsamında değerlendirilerek çiftçimize gerekli ödeme yapılacak
mı?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
yanıtlanmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Hasan
Çalış
Karaman
Ülkemizde tarım politikalarının devlet
politikası gibi ele alınamaması, güncel siyaset ve IMF doğrultusunda
şekillendirilmesi bugün yaşanan sorunların ortaya
çıkmasına neden olmuştur. Bugün, pirinç başta olmak üzere
bir çok ürünün fiyatı neredeyse yüzde 100 artmıştır.
Bu bilgiler ışığında;
1) Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) elindeki ürünü vakitsiz ve
ucuza satması mı, pirinç fiyatlarını bu seviyeye
getirmiştir? TMO, elindeki çeltiği hangi tarihte
satmıştır?
2) Toplam 77 firmaya satılan 31 ton çeltik, kilosu kaç
paradan bu firmalara satılmıştır?
3) TMOdan hangi firma kaç ton çeltik alımı
yapmıştır? İsim isim açıklayarak bu konuda kamuoyunu
aydınlatmayı düşünüyor musunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Reşat
Doğru
Tokat
Soru: 01.07.2007-30.04.2008 tarihleri arasında
Bakanlığınızca hangi firmaya kaç ton pirinç ithalatı
için kontrol belgesi düzenlenmiştir?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
yanıtlanmasını arz ederim.
Saygılarımla
Hasan
Çalış
Karaman
Türkiye Ziraat Odaları Birliği
Başkanlığı, gübrede son bir yılda yüzde 150 fiyat
artışı olduğunu belirterek, ülkenin ve ekonominin ana
sektörünü oluşturan tarımdaki verimliliğin
artırılmasının, girdi kullanımının
yaygınlaştırılmasına ve bu girdilerin tekniğine
uygun şekilde kullanılmasına bağlı olduğunu
açıklamıştır.
Bu bilgiler ışığında;
1) Çiftçilerin ucuz gübreye ulaşmasını sağlama
konusunda ne gibi tedbirler alınmaktadır? Alınan bu tedbirleri
yeterli buluyor musunuz?
2) Nisan ayı içinde gübreye iki kez zam gelmesi, gübre
kullanımını iyice azaltmıştır. Gübrenin bitkisel
üretimde yaklaşık yüzde 40 etkisi olduğunu düşünürsek,
üretimdeki bu kayıpları nasıl telafi etmeyi düşünüyorsunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru: Tokat ilinde çiftçilerimiz gübre fiyatlarının
artmasından dolayı tarlasına gübre atamamaktadır. Gübre
fiyatları artmaya devam edecek midir, gübre fiyatları artarken gübre
destekleme oranlarını artırmayı düşünüyor musunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Tarım ve
Köyişleri Bakanı Sayın Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Mustafa
Enöz
Manisa
Manisa ilimiz son derece verimli topraklara sahip bir tarım
kentimiz olup, halkımızın büyük çoğunluğu geçimlerini
çiftçilikle sağlamaktadırlar. Son yıllarda yaşanan
kuraklık çiftçilerimizi oldukça zor durumda
bırakmıştır. İlimizde 2007 yılında
yaşanan kuraklık nedeniyle meyve ağaçlarında kurumalar
meydana gelmiş, bu yıl da meyvelerin çiçekleme döneminde lodos rüzgarı
esintisi ile meyve çiçekleri zarara uğramıştır.
Sorular:
1) Meyve üreticilerimizin desteklenmesi için
Bakanlığınızca bir çalışma yapılmakta
mıdır?
2) İlimizde kaliteli fide ve fidan üretiminin
artırılması örtü altı tarımının
desteklenmesi için Bakanlığınızca ne gibi
çalışmalar yapılmaktadır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki soruların Tarım ve
Köyişleri Bakanı Sayın Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Ferit
Mevlüt Aslanoğlu
Malatya
Nisan ayı içerisinde Malatya iklim değişiklikleri
nedeni ile kayısı üreticilerimizin yüzde 70i dökülmüştür.
Sayın Bakan, Nisan ayı içerisinde Malatya'da (-) eksi
hava sıcaklığı nedeniyle kayısı ürünümüz
donmuştur, ayrıca saatte 63 km olarak esen fırtına nedeniyle
ürünlerimiz dökülmüştür.
1) Kayısı ürünü (-) hava sıcaklığı
nedeniyle donmasına karşın sigorta şirketleri
tarafından sigorta kapsamı içerisine neden alınmamaktadır?
2) Devlet Meteoroloji İşleri tarafından Nisan
ayı içerisinde yaşanan (-)
eksi hava sıcaklığı ve 63 km hızla esen
fırtına açıkça belirtilmesine karşın Tarsim Genel
Müdürlüğü tarafından bu veriler neden dikkate
alınmamaktadır?
3) Malatya'da yaşanan bu tabii afet nedeniyle
Bakanlığınızca yapılan herhangi bir çalışma
var mıdır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
yanıtlanmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Hasan
Çalış
Karaman
Yanlış tarım politikaları nedeniyle yükselen
buğday fiyatlarını önlemek amacıyla, Toprak Mahsulleri
Ofisi (TMO) tarafından 75 bin ton ekmeklik buğday ithal
edilmiştir.
Bu bilgiler ışığında;
1) TMO tarafından ithal edilen 75 bin ton ekmeklik
buğday, hangi ülkelerden kaç ton ve kilosu kaç paradan
alınmıştır?
2) İthal edilen 75 bin tonluk ekmeklik buğdayın kaç
tonu kilosu kaç paradan sanayiciye satılmıştır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru: Çiftçilerimiz tarafından kullanmış
oldukları gübrelerin etkisizliği yönünde şikâyetler vardır.
Bakanlığınızca yapılan gübre denetimi ile ilgili çalışmalarda
yılda kaç denetim yapılmaktadır? Bu denetimler neticesi
içeriği ruhsatına uygun olmayan tespitler var mıdır, varsa
ne gibi yaptırımlar uygulanmıştır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru: Hayvansal kaynaklardan elde edilen gıda katkı
maddelerinin hangi hayvan cinsinden elde edildiğine ait bilginin Türk
Gıda Kodeksi Yönetmeliğine göre etikette bulunması
gerekmektedir. Bununla ilgili olarak son bir yıldır yapılan bir
çalışma var mıdır? Bu konuda tespit edilen eksiklik
nedeniyle kaç firmaya yaptırım uygulanmıştır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru: Kümes hayvancılığında dezenfektan madde
seçiminde hangi kriterleri uyguluyorsunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Tarım ve
Köyişleri Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker tarafından sözlü
olarak cevaplandırılmasını arz ederim.
Kürşat
Atılgan
Adana
1) Çiftçiye şimdiye kadar ne kadar kredi verilmiştir? Bu
kredilerin meblağını belirtebilir misiniz?
2) Çiftçiye verilen kredilerden ne kadar ipotek
alınmıştır?
3) Borcunu ödemeyen çiftçilerin ne kadarı icraya
verilmiştir?
4) İcraya verilen çiftçilerin ipoteklerinin ne kadarı
paraya çevrilmiştir?
5) Çiftçilerimize kredi veren bankalardan kaçı kamu kaçı
özel bankadır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Prof. Dr. Mehdi Eker tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Ferit
Mevlüt Aslanoğlu
Malatya
16/07/2008 tarihinde, Malatya Kayısı Festivali nedeniyle
Malatya Belediyesi tarafından tarafınıza verilen akşam
yemeği sırasında, sizlerin de olduğu bir ortamda Allah,
Deniz Baykala akıl fikir versin ifadesi kullanılarak yemek
duası yapılmıştır.
a) Malatya Belediyesinin, Festival nedeniyle verdiği bu resmî
yemekte Sayın Baykal için bu ifadenin kullanılma talimatını
kim vermiştir?
b) Bakan olarak katıldığınız resmî
yemeklerde, ana muhalefet partimizin Genel Başkanına bu ifadeleri
kullandırmak için özel duahan talebiniz oldu mu?
c) Bu ifadeleri kullanan kişiyi resmî olan bu yemeğe kim
davet etmiştir?
d) Bu olay karşısında neden tepkisiz
kaldınız. Yoksa bu ifadeleri kullanan kişi sizin bilginiz
dahilinde mi bu ifadeleri kullandı?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıda belirtilen soruların Tarım ve
Köyişleri Bakanı Sayın M. Mehdi Eker tarafından sözlü
olarak cevaplandırılması için gereğini
saygılarımla arz ederim.
Prof.
Dr. Alim Işık
Kütahya
Bilindiği gibi "2008 yılı ilkbahar döneminde
Türkiye'de meydana gelen kuraklık nedeniyle zarar gören çiftçilere nakdi
desteğin hibe olarak verilmesine ve bu çiftçilerin T.C. Ziraat
Bankası A.Ş. ile Tarım Kredi Kooperatiflerine olan tarımsal
kredi borçlarının ertelenmesine ilişkin Bakanlar Kurulu
Kararı" 19 Temmuz 2008 tarihli resmi gazetede yayımlanarak
yürürlüğe girmiş ve ülkemiz genelinde 35 ile ait 210 ilçedeki
çiftçilerimizin mağduriyetleri kısmen de olsa giderilmeye
çalışılmıştır. Ancak kapsam dışında
tutulan birçok il ve ilçemizde de destekleme kapsamındaki ürünlerinin %30'un
üzerinde hasar gördüğünü ve zor durumda olduklarını iddia eden
çok sayıda çiftçimiz bulunmaktadır. Bu konuyla ilgili olarak;
1) Kararname kapsamına alınan 35 il ve 210 ilçe hangi
yöntemle ve kimler tarafından belirlenmiştir? Bu amaçla hangi
kıstaslar kullanılmıştır?
2) Destekleme kapsamına alınmayan illerdeki
çiftçilerimizin mağduriyetlerinin giderilmesi konusunda
bakanlığınızca yürütülen başka bir çalışma
var mıdır?
3) Ek bir kararname ile diğer bazı il ve ilçelerimizin
de destek kapsamına alınması mümkün müdür?
4) Afyonkarahisar ve Eskişehir illeri ile benzer
coğrafya ve iklim özelliklerine sahip Kütahya ilinin ve kuraklık
zararına sahip ilçelerinin destek kapsamına
alınmamasının sebebi nedir?
5) Burada ilimiz yetkililerinden kaynaklanan eksiklik ve ihmal söz
konusu mudur?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Tarım ve
Köyişleri Bakanı Sayın M. Mehdi Eker tarafından sözlü
olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz
ederim. 12.08.2008
Yaşar
Ağyüz
Gaziantep
Seçim bölgem Gaziantep ve ilçelerinde yaşanan yoğun
kuraklık çiftçilerimizi ekonomik olarak mağdur etmiştir.
Tarım ürünleri için çıkarılmış olan kuraklık
destekleme kararnamesi Fıstık ve Zeytin ürünlerini
kapsamamaktadır.
Kuraklık, nem yetersizliği ve aşırı
sıcaklar Fıstık ve Zeytin üretimini de oldukça olumsuz
etkilemiştir. Ekonomik sıkıntı ve borç yükü
yaratmıştır.
Yerinde tespitler yaptırarak;
1) Fıstık ve zeytin üreticilerinin kuraklık ve
aşırı sıcaklıklardan doğan mağduriyetlerinin
giderilmesi için kararname kapsamına almayı düşünüyor musunuz?
BAŞKAN Soruları Tarım ve Köyişleri
Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker cevaplayacaktır.
Buyurun Sayın Bakan. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Diyarbakır) Sayın Başkan, yüce Meclisin değerli üyeleri;
hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sözlerimin başında, bugün hayatını
kaybettiğini öğrendiğimiz Miliyetçi Hareket Partisi
İstanbul Milletvekili Sayın Gündüz Aktana Allahtan rahmet
diliyorum, başta Milliyetçi Hareket Partisi camiası olmak üzere tüm
milletimize de başsağlığı diliyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben vakti de
çok iyi kullanmaya gayret etmek suretiyle tarafıma yöneltilen sözlü soru
önergelerini, benzer olanları, aynı konuda olanları da
birleştirmek suretiyle cevaplamaya çalışacağım.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Tokat
Milletvekili Sayın Reşat Doğru ve Adana Milletvekili Sayın
Kürşat Atılganın benzer konular ihtiva eden (6/382), (6/383) ve
(6/851) numaralı önergeleri, 31/12/2007 tarihi itibarıyla tarım
kredi kooperatiflerine olan ertelenmiş ve/veya taksitlendirilmiş
kredi borçları ve kullandırılan tarımsal kredilerle
ilgilidir.
Tarım kredi kooperatiflerine olan 5661 sayılı Kanun
kapsamındaki borçlarını Kanunun öngördüğü 31/12/2007
tarihine kadar ödemeyenler veya borçlarını
yapılandırmayanlar ile borçları
yapılandırılmasına rağmen yapılandırma
taahhüdünü yerine getirmeyerek ilk taksitini 31/12/2007 tarihine kadar
ödemeyenler hakkında, 1/1/2008 tarihinden itibaren takibata
başlanılmıştır.
Kanunun yürürlüğe girdiği 1/4/2007 tarihi
itibarıyla, bu kapsamda borcu bulunan 465.163 çiftçinin kefillikle ilgili
taahhüdü sona ermiştir. Çünkü, aslında bu son derecede önemli bir
değişiklikti.
2) 1/4/2007 tarihi itibarıyla bu kapsamda borcu bulunan 43.325
ortağa kanunun öngördüğü 31/12/2007 tarihine kadar,
borçlarını tamamen ödemeleri için 31/12/2007 tarihine kadar süre
tanınmıştır. Bu sürenin sonunda 43.325 asıl borçludan
10.825i borcunu ödeyerek diğer borçlulara olan kefalet
sorumlulukları sona ermiştir.
3) Borcunu 31/12/2007 tarihine kadar ödemeyen 32.500 ortak
üzerindeki 31/12/2007 tarihi itibarıyla 190 milyon YTL
tutarındaki tarım ve kredi
kooperatifleri alacaklarının tahsilini teminen takip işlemleri
yapılmıştır.
4) 14/10/2008 tarihi itibarıyla 4.987 borçlu ortak üzerindeki
52,5 milyon YTL alacak kesin haciz vesikasına bağlanarak 5661
sayılı Kanun kapsamında Hazine
Müsteşarlığından talep edilmiştir.
5) 14/10/2008 tarihi itibarıyla 4.987 borçlu ortak üzerindeki
52,5 milyon YTL alacaktan 4.765 ortaktan olan toplam 49,9 milyon YTL kesin
haciz vesikası tutarının ödemesi
yapılmıştır.
2007/12339 sayılı Bakanlar Kurulu kararı
kapsamında, 2007 yılında kırk ilde meydana gelen
kuraklık nedeniyle 72.867 ortak üzerindeki 421,4 milyon YTL kredi
alacağı da ayrıca ertelenmiştir.
Sayın Kürşat Atılgan, soru önergesinde, çiftçi
kredilerine ilişkin olarak kullanılan kredi miktarını, bu
krediler karşılığındaki teminat miktarını,
kaç özel banka tarafından tarımsal kredi
kullandırıldığını sormakta.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulundan
aldığımız bilgilerde, tarımsal kredi kullanan
müşterilerin kredi teminat gruplarının yapısına
ilişkin ayrıntılı bilgi elde etme imkânı
bulunmadığı bildirilmekte; ayrıca, 37 banka tarafından
tarımsal kredi kullandırıldığı bildirilmektedir.
2002 yılında yüzde 59 olan tarımsal kredi faiz
oranları, bilindiği gibi yüzde 17,5a düşürülmüştür. Hatta
bazı alanlarda sübvansiyonlu kredi kullanımına imkân
getirilmiş ve bu çerçevede faiz oranları yüzde 0 ilâ 13
aralığına çekilmiştir.
Ziraat Bankası ve tarım kredi kooperatifleri
tarafından 2002 yılında 550 bin çiftçiye 529 milyon YTL kredi
kullandırılabilmiş iken 2007 yılında 1 milyon 50 bin
çiftçiye 6 milyar 356 milyon YTL kredi kullandırılmıştır
ve bunun da yüzde 90ının üzerindeki miktarı, biraz önce
söylediğim, yüzde 0 ilâ 13 aralığındaki faiz oranıyla
ödenmiştir. Ayrıca, bunun tahsilat oranı da oldukça yüksektir
yani yüzde 98ler oranında bunun geri dönüşü var.
2008 yılı Ekim ayı itibarıyla ise Ziraat
Bankası ve tarım kredi kooperatifleri tarafından 944 bin
çiftçimize 7 milyar 303 milyon YTL tarımsal kredi
kullandırılmıştır. Yani aslında oldukça yüksek
bir tarımsal kredi kullanımı söz konusu. Özel bankaların
kullandırdığı 4 milyar YTL ile birlikte 2007
yılında kullandırılan toplam tarımsal kredi
miktarı yaklaşık 9,4 milyar YTLdir.
Kredilerin geri dönüş oranlarında da olumlu
gelişmeler var. Örneğin, Ziraat Bankasının
kullandırdığı kredilerin geri dönüş oranı 2002
yılında yüzde 38 düzeyinde iken 2007 yılında yüzde 97,4e
yükselmiştir. Biraz önce de söylediğim yüzde 98ler düzeyine
gelmiştir. Benzer şekilde tarım kredi kooperatiflerinde de bu
oran, 2002 yılında geriye dönüş oranı yüzde 71 düzeyinde
iken 2007 yılında yüzde 96ya yükselmiştir.
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri;
Sayın Aslanoğlu ile Sayın Çalışın (6/432),
(6/688), (6/759) ve (6/650) numaralı soru önergelerinin konusu tarım
sigortası uygulamaları ve kapsamıyla ilgilidir. Tarım
Sigortaları Kanunu bilindiği gibi 2005 yılı Haziran
ayında yürürlüğe girmiştir. Türkiye'nin yetmiş
yıllık bir rüyası idi bu ve bizim dönemimizde yüce Parlamentonun
onayıyla yasalaşmıştır.
Tarım sigortaları 2008 yılı uygulaması,
2007/13010 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla havuz
tarafından teminat altına alınacak ürünler ve riskler
belirlenerek yürürlüğe girmiştir. Bu çerçevede 2008 yılı
için, bitkisel ürünler için dolu riski ana teminatıyla birlikte
yangın, heyelan, fırtına, hortum ve deprem ek
teminatlarının paket hâlinde ve ayrıca açık alanda
yetiştirilen meyveler için, isteğe bağlı, don riski teminatı,
seralar için dolu riski ana teminatı, önsoy ve soy kütüğüne
kayıtlı süt sığırlarında ölüm riski
teminatı, biyogüvenlik ve hijyen tedbirlerini almış kümes
hayvanlarında ölüm riski teminatı, denizlerde ve iç sularda
yetiştirilen su ürünlerine ölüm riski teminatı, ilgili genel
şartlar, teknik şartlar, tarife ve talimatlar çerçevesinde Tarım
Sigortaları Havuzu tarafından teminat kapsamına
alınmıştır.
Bunlardan açık alanda yetiştirilen meyveler için don
riski teminatı, çiçeklenmenin son bulup taç yapraklarının
dökülmesi -yani teknik olarak kürk içi dönemi diye
tanımladığımız- ve meyve bağlamasıyla
başlamaktadır. Meyve ağaçlarında çiçeklenmenin son
bulması -yani taç yapraklarının dökülmesi ve kürk içi dönemi- ve
meyve bağlamasıyla sıfır derece santigradın
altına düşen hava sıcaklığının doğrudan
meyvelere zarar vermesi yoluyla meyve miktarında meydana gelen azalmalar
dikkate alınmaktadır. Çiçeklenme döneminde meydana gelen bir don
zararından dolayı da üründe ekonomik anlamda miktar ve kalite
kaybının tespiti teknik olarak oldukça zordur. Ayrıca
sigortacılık tekniğinde teminat çiçeğe değil üründeki
miktar ve kalite kaybına verilmektedir, ki bütün dünyada, sigorta
uygulaması yapılan ülkelerde de aynı şartlar, aynı
standartlar geçerlidir.
Yirmi yedi yıllık tecrübeye sahip İspanyada
tarım sigortası uygulaması başladıktan ancak sekiz
yıl sonra don teminatı verilebilmiş ve bu uygulama uzun
yıllar sadece iki ürünle sınırlı kalmıştır. Hâlbuki
bizde uygulamanın sekizinci ayında don riski sigorta kapsamına
alınmış ve hâlen de başarılı bir şekilde
uygulanmaktadır.
Ülke genelinde tarım sigortası uygulamaları
kapsamında bugüne kadar 81 il, 670 ilçe, yaklaşık 10 bin köy,
devlet destekli tarım sigortası ile tanışmış, 485
bin poliçe kesilmiş, kesilen poliçeler
karşılığında 90 milyon YTL devlet primi desteği
ödemesi ve 54 milyon YTL tutarında da hasar ödemesi
yapılmıştır. Eğitim ve yayım
çalışmalarıyla uygulama yaygınlaşmaktadır.
Örneğin Malatya ilimizde ki Sayın Aslanoğlu Malatya
Milletvekili- kayısı ürünü için bir örnek vereceğim: Toplam 8
bin 65 üreticiye 17.701 poliçe kesilmiştir. 2007 yılında
çiftçilerimiz don zararına karşı 3 milyon YTL prim ödemiş
ama bunun karşılığında 15 milyon 700 bin YTL hasar
bedelini tazminat olarak almıştır. Demek ki 3 milyon prim
karşılığında, çiftçi, 15,7 milyon YTL sigorta bedeli
almıştır ki, bu son derecede yüksek bir rakam ve bu
uygulamanın da ne kadar çiftçi lehine olduğunu göstermesi
bakımından, ne kadar faydalı olduğunu göstermesi bakımından
son derecede anlamlı. Malatyalı kayısı üreticisi
uygulamadan memnun olduğu içindir ki bu paralelde sigortaya ilgi de önceki
yıllara göre artmaktadır.
Yine Sayın Aslanoğlunun bir sorusu da nisan ayında
Malatyanın bazı bölgelerinde görülen don olayı çerçevesinde
TARSİMin Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğünün
verilerini dikkate almamasıyla ilgilidir. Nisan ayı içerisinde
oluşan hasarların TARSİM tarafından dikkate
alınmaması gibi bir durum söz konusu değildir, öncelikle onu
ifade etmek istiyorum. Ancak yine yukarıda açıklandığı
gibi, sıcaklık değerinin sıfır derecenin altına
inmesi ya da saatte 63 kilometre rüzgâr esmesi tek başına hasar
olduğu anlamına gelmemektedir. Bu iki durum her arazi için ayrı
ayrı değerlendirilerek sonuca varılmaktadır. Malatya
genelinde hasar ihbarları incelendiğinde 1.252 poliçe için dolu
ihbarı yapıldığı ve bunun 521 tanesinde hasar tespit
edildiği, 2.280 poliçe için don ihbarı yapıldığı
ve bunun 416 tanesinde hasar tespit edildiği, 1.590 poliçe için fırtına
ihbarı yapıldığı ve hasar
oluşmadığı tespit edilmiştir.
Ayrıca, Meteoroloji Bölge Müdürlüğünden alınan
verilere göre 20 Nisan 2008 tarihinde Erhaç Havaalanında rüzgâr
hızı 17,5 metre/saniye ölçülürken Malatya Bölge Müdürlüğünde
12,4 metre/saniye ölçülmüştür. Buradan da görüleceği üzere Erhaç
Havaalanında -ki tamamıyla açık bir alandır- ölçülen
rüzgâr hızının bölgenin geneline
yansıtılamayacağı aşikârdır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın
Varlı, Sayın Çalış, Sayın Doğrunun (6/397),
(6/423), (6/709), (6/747), (6/831) sayılı, kimyevi gübrelerle ilgili
ve fiyat artışlarıyla ilgili benzer sorularıyla ilgili
olarak da
Ülkemizde kimyevi gübre fiyat artışlarının
başlıca nedeni yurt dışı ham madde fiyatlarında
meydana gelen artıştır. Bunu, muhtelif zamanlarda gerek gündem
dışı konuşmalar gerekse başka vesilelerle de bu
bilgileri zaten kamuoyuyla paylaşıyoruz.
2007 Eylül ayına göre, 2008 yılı Eylül ayında
FOB fiyatı DAP gübresinin 459 dolar/tondan yüzde 140 artışla
1.103 dolar/tona, amonyum sülfat gübresinin 164 dolar olan ton
fiyatının yüzde 90 artışla 302 dolar/tona, amonyum nitrat
gübresinin 207 dolar/ton olan fiyatının yüzde 140 artışla
496 dolar/tona, üre gübresinin de 312 dolar/ton olan fiyatının yüzde
147 artışla 770 dolar/tona yükseldiği bilinmektedir, ki bunlar uluslararası
fiyatlar. Ancak kimyevi gübre dünya fiyatları, yaşanan global
ekonomik kriz nedeniyle ekim ayının ortasından itibaren
düşme eğilimine girmiştir. Bugün itibarıyla dünyada kimyevi
gübre fiyatları, geçen yılın ekim ayına göre amonyum
sülfatta yüzde 22, amonyum nitratta yüzde 34, ürede yüzde 32 ve DAP gübresinde
yüzde 5 düzeyinde olmuştur. Benzer şekilde ülkemizde de, hatta
bazı gübre cinslerinde daha fazla olmak üzere, kimyevi gübre
fiyatlarında geçen yılın ekim ayına göre düşüş
yaşanmıştır. Bu oranlar, amonyum sülfatta yüzde 23, amonyum
nitratta yüzde 35, ürede yüzde 42 ve DAP gübresinde yüzde 17dir.
Çiftçilerimizin artan gübre fiyatlarından daha az etkilenmesi için, 2005
yılından bugüne kadar toplam 956 milyon YTL kimyevi gübre
desteği çiftçilerimize ödenmiştir. Verdiğimiz destek ile çiftçilerimizin
kimyevi gübre maliyetinin, toplam gübre maliyetinin yüzde 13,3ü
karşılanmıştır. 2009 yılında da kimyevi
gübre desteği artarak devam edecektir. Bu çerçevede, kimyevi gübre
destekleri için ayrılan, öngörülen bütçede, 2009 bütçesinde yüzde 109
oranında bir artış vardır.
Sayın Varlı önergesinde, ayrıca kimyevi gübrede
gümrük vergisi oranlarının ve KDV oranının düşürülmesi
konusunda herhangi bir çalışma olup olmadığını
soruyor. Kimyevi gübre gümrük vergisi, ithal edilen ülkeye göre
değişmekle birlikte, yüzde sıfır ila yüzde 6,5
arasında değişmektedir. Gübre fiyatını esas
artıran unsur yurt dışı fiyat artışları
olup, gümrük vergisinin tüm ülkeler için sıfıra indirilmesi hâlinde
dahi fiyatlarda beklenen ölçüde bir azalma olması çok mümkün
görülmemektedir, uzmanlar ve mali konularla ilgili tecrübe sahibi olanlar
tarafından bu şekilde ifade edilmektedir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın
Işık, Sayın Paksoy, Sayın Ağyüz, Sayın
Çalışın (6/482), (6/636), (6/637), (6/638), (6/550), (6/770)
numaralı, buğday üretimi ithalatı ve gümrük vergileriyle ilgili,
benzer sorularıyla ilgili olarak da
Bilindiği üzere, son iki
yıldır yaşadığımız kuraklık nedeniyle
buğday üretimimiz 2006 yılına göre -ki 2006 yılı
yaklaşık 20 milyon tondu- yaklaşık yüzde 11
azalmıştır, iki yılın ortalamasını
kastediyorum. TÜİK verilerine göre, 2007 yılı Türkiye
buğday üretimi 17,2 milyon ton olup, 2008 yılı birinci tahmini
17,8 milyon tondur. 2008 yılında buğdayda geçen yıla göre
yüzde 3,5 oranında bir üretim artışı olmuştur. Yine, tabii,
burada Türkiyenin gerçekte ihtiyacı -yani kendi iç tüketimiyle ilgili
ekmeklik buğday, tohumluk buğday ve yemlik buğdayı
kastediyoruz- Türkiyenin toplam ihtiyacının bir yıl içerisinde
17-18 milyon ton arasında değiştiği hesaplanmaktadır.
Ama, Türkiye, zaman zaman özellikle un sanayisi sebebiyle dâhilde işleme
rejimi kapsamında, dışarıdan ucuz buğday
bulunduğu takdirde bu ithal edilip, Türkiyede işlenmekte ve un
olarak geri ihraç edilmektedir. Dolayısıyla, aslında, bu 2007 ve
2008 yılında kuraklığa rağmen bizim ithalat ve ihracat
rakamlarını ortaya koyduğumuzda, Türkiyenin üretiminde, önemli
bir tüketimi karşılama konusunda- açık olmadığı
görülmekte. TÜİK verilerine göre, Türkiyenin buğday ithalatı
2007 yılında 2,1 milyon ton, 2008 yılı Ağustos ayı
itibarıyla 2,3 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Bunun da,
dediğim gibi, sebebi esas daha çok ihraç amaçlı.
TMO, Almanya, Romanya, Rusya, Litvanya ve Ukraynadan 489 bin ton
ithalat gerçekleştirmiştir. Bilindiği üzere buğdayda
uygulanan gümrük vergileri 28/11/2007 tarihinde -o günün dünya konjonktürü
dikkate alındığından dolayı- yüzde 130dan yüzde 8e
indirilmiş, 23/2/2008 tarihinde ise 15/5/2008 tarihine kadar geçerli olmak
üzere sıfırlanmıştır. Ama 15/5/2008de tabii bu
değiştirilmiş, söz konusu gümrük vergileri bu tarihten itibaren
yüzde 50 olarak uygulanmıştır.
Gümrük vergileriyle ilgili düzenlemelerde üretimin
sürdürülebilirliği de dikkate alınmaktadır. 2008 yılı
başında dünya fiyatlarında yaşanan artış iç
piyasa fiyatlarını da etkilemiş olup piyasa regülasyonu
amacıyla ithal maliyetlerini düşürmek amaçlanmıştır.
Türkiyede 2007 yılı hasadı sonrasında Anadolu
kırmızı sert ekmeklik buğdayının borsa ortalama
fiyatları, örneğin 2007 yılı Haziran ayında 450
YTL/ton iken Ekim ayında 502 YTL/ton, 2008 yılı Haziran
ayında 565 YTL/ton, ekim ayında 559 YTL/ton olarak
gerçekleşmiştir.
Ülkemizde olduğu gibi dünyada da 2007-2008
yıllarında hububat fiyatları önceki yıllara göre yüksek
seyretmiştir. Dünya piyasalarında ekmeklik buğday fiyatı,
2007 yılı ortalaması, tonu 267 dolar iken 2008 ortalaması
357 dolar/ton olarak gerçekleşmiştir. TMO, 2008-2009 hasat döneminde
piyasa fiyatlarının yüksek seyretmesi nedeniyle müdahale alım
fiyatı açıklamamıştır. Piyasa regülasyonu
amacıyla 31/5/2009 tarihine kadar kullanılmak üzere TMOya 700 bin
ton buğday ithalat yetkisi verilmiş, TMO tarafından 2007 Eylül
ayından itibaren 1,5 milyon ton buğday, 300 bin ton da arpa
ithalatı gerçekleştirilmiştir. TMO tarafından 2007-2008
hasat döneminden sonra bağlantıları yapılan ithal ekmeklik
buğdayların yaklaşık 440 bin tonu regülasyon amacıyla
iç piyasaya satışa verilmiş olup, Aralık 2007den
Mayıs 2008e kadar tamamı peşin bedel mukabili 490 ile 590
YTL/ton arasında değişen fiyatlarla un fabrikalarına
satılmıştır.
Bu arada Sayın Ağyüzün soru önergesinde yer alan,
Gaziantep ilindeki un fiyatlarıyla ilgili olarak da bir bilgi arz etmek
istiyorum.
Biraz önce değindiğim gibi, buğday
fiyatlarındaki artışa paralel olarak un fiyatlarında da
artış söz konusu olmuş, Gaziantepte tip-650/1 çuval unun
fiyatı 2008 yılı Ocak ayında 36 YTLye, mart ayında 44
YTLye yükselmiştir. Kasım ayında da fiyat 44 YTL civarında
kalmıştır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın
Paksoy, Sayın Çalış, Sayın Doğrunun (6/639), (6/640),
(6/642), (6/700), (6/707) sayılı, pirinç ithalatı ve
satışıyla ilgili, benzer, yine soruları var.
Bilindiği üzere, çeltik, temel tarımsal ürünlerimizden
biri. Çeltik üretimine verdiğimiz desteklerle 2002 yılına göre
2008 yılında önemli artışlar gerçekleşti. Türkiyede
2002 yılında 360 bin ton olan çeltik üretimi yüzde 112
artışla 2008 yılında 765 bin tona
ulaşmıştır. TMOnun görevi, müdahale kapsamına giren
ürünlerle ilgili piyasayı düzenlemektir. Bu doğrultuda yurtta hububat
fiyatlarının üreticiler yönünde normalin altına düşmesi ve
tüketici aleyhine anormal derecede yükselmesini önlemek yönünde politikalar
geliştirilmektedir.
Pirinçte 2008 yılı Nisan ayı başında en
çok ithalat yaptığımız ülkelerden birisi olan
Mısır devletinin, ihracatını 1 Ekim tarihine kadar yasaklamasıyla
birlikte, önemli ihracatçı ülkeler olan Hindistan, Vietnam, Tayland,
Pakistan ve Filipinlerin de ihracatlarını kısıtlama yoluna
gideceklerini açıklamaları dünya piyasasında fiyatların
hızla yükselmesine sebebiyet vermiştir. Dünya piyasalarındaki arz
daralması ve fiyatlardaki yükselişe bağlı olarak yurt içi
piyasada da fiyat artışı beklentisi devam etmiş, bunun
sonucu olarak piyasaya yeterince ürün arzı gerçekleşmemiştir.
Ayrıca, 1/1/2006 tarihinden beri uygulanmakta olan Türkiyedeki liman
maliyeti üzerinden pirinçte yüzde 45, çeltikte yüzde 34, kahverengi pirinçte de
yüzde 36 oranındaki ithalat vergisi oranlarında indirim
yapılacağı beklentisiyle özel sektör tarafından ithal
edilen ürünler millîleştirilmeyerek liman depolarında
bekletilmiş, piyasaya sürülmemiştir.
Türkiyedeki fiyat artışlarının temel nedeni,
önemli ihracatçı ülkelerin ihracatlarını durdurmaları
üzerine, stoklarda çeltik veya pirinç bulunduranların dünya
fiyatlarının artarak devam edeceği beklentisiyle ürünleri satmak
yerine stoklamayı tercih etmeleridir.
Bu arada, pirinç stoklarının tükendiği yönündeki
spekülatif haberler de fiyat artışlarını suni olarak
etkilemiştir. TMO stoklarında bulunan çeltiklerden 31 bin ton
civarındaki kısmı, 6/3/2008 tarihinde, piyasaların
daralmaya başladığı bir zamanda bu iş ile iştigal
eden firmalara piyasa regülasyonu amacıyla
satılmıştır. Satışa sunulan 31 bin ton
civarındaki çeltik randıman oranlarına göre değişen 0,69
ile 0,85 YTL/kilogram fiyatla satılmıştır.
2008-2009 hasat döneminde piyasa çeltik fiyatlarının
beklentinin altına düşmesiyle çeltik müdahale alım
fiyatları yüzde 95 oranında, üretimi yapılan Osmancık
çeşidi çeltik için 870 YTL/ton olarak açıklanmış, emanet ve
yerinde emanet alımına geçen yıl olduğu gibi devam
edilmiştir. Uygulanan politikalar ile üretici ve sektöre kredi kullanma
imkânının sağlanmasıyla, piyasa fiyatları, müdahale
alım fiyatları üzerinde seyretmiştir.
4 Kasım 2008 tarihine
kadar TMO 501 bin ton peşin alım yapabilmişken, emanet alımlar
97 bin tona ulaşmıştır. Hâlen alımlar devam
etmektedir.
Sayın Doğrunun (6/707) No.lu soru önergesinde yer alan,
kaç firmaya, kaç ton pirinç ithalatı için kontrol belgesi
düzenlendiğine dair sorusuyla ilgili olarak
1/7/2007-31/12/2007 tarihleri
arasında Bakanlığımızca pirinç ve çeltik ithalatı
için 83 firma için 224 adet kontrol belgesi, 2008 yılında ise,
1/1/2008-30/4/2008 tarihleri arasında 82 firmaya 249 adet kontrol belgesi
düzenlenmiştir.
Sayın Paksoyun (6/642) No.lu soru önergesinde yer alan GDOlu
çeltik ithalatı yapılıyor mu? sorusuyla ilgili olarak da
Ülkemizde pirinç ithalat kontrolleri
19/04/2001 tarihli ve 24378 sayılı Resmî Gazetede yayınlanan
Türk Gıda Kodeksi Pirinç Tebliği hükümlerine göre yapılmakta ve
mevzuata uygun olan ürünlerin yurda girişine izin verilmektedir. Bugüne
kadar etiketlerinde genetik olarak değiştirilmiş organizma
bulunduğuna dair beyan edilen ürünlerin ithalatına izin
verilmemiştir.
Yine Sayın Paksoyun (6/639) No.lu soru önergesinde pirinç
fiyatlarının serbest piyasada 7,5 YTL/kilogram olduğu iddia
edilmektedir. Serbest piyasada perakende pirinç fiyatları hiçbir zaman 7,5
YTL/kilogram olmadı. Hasat başlangıcı olan Eylül 2007den
bu zamana aylık fiyat ortalamaları 2007 yılı Eylül
ayında 1.710 YTL/ton, 2008 yılı Nisan ayında 2.830 YTL/ton,
2008 yılı Mayıs ayında 3.390 YTL/ton, 2008 yılı
Eylül ayında 2.800 YTL/ton, 2008 yılı Kasım ayında ise
2.540 YTL/tondur. Görüldüğü gibi, aslında geçen sene ilkbaharda
yaşanan yapay spekülatif amaçlı artışlardan sonra giderek,
bir, pirinç fiyatları düşme eğilimine girmiştir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın
Işıkın, Sayın Ağyüzün, Sayın Enözün (6/932,
956 ve 750) sayılı önergeleri yine benzer konularda; 2008
yılı kuraklık kararnamesi kapsamına Kütahyanın dâhil
edilmemesi, zeytin ve Antep fıstığının kararname
kapsamına girip girmediği, kuraklığın meyve
ağaçlarına olumsuz etkileriyle ilgili. 2008 yılı ilkbahar
döneminde Türkiyede meydana gelen kuraklık nedeniyle zarar gören
çiftçilere nakdî desteğin hibe olarak verilmesine ve çiftçilerimizin
Ziraat Bankası Anonim Şirketi ile tarım kredi kooperatiflerine
olan tarımsal kredi borçlarının ertelenmesine ilişkin
2008/13881 sayılı Kuraklık Kararnamesi ve 2008/14074 sayılı
ek Kuraklık Kararnamesi Resmî Gazetede yayınlanmış, bu
kararnamelerin kapsamına giren il ve ilçeler, il müdürlüklerimizden
yapılan kuraklık hasarı ihbarları esas alınarak
belirlenmiştir.
Kütahya ili, buğday, arpa, nohut, mercimek ve yem
bitkilerinden kuraklık ihbarı olmadığı için kararname
dışında kalmıştır.
Bildiğiniz gibi, bunun dışında, 500 bin
civarındaki çiftçimiz, Türkiyenin 35 vilayetinde yaşayan
çiftçilerimizin bundan olumsuz etkilendiği tespit edilmiş ve onlar
için de 535 milyon YTL tutarında nakdî ödeme gerçekleşmiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Bakanım.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Devamla) Sayın Ağyüzün, Gaziantepteki zeytin ve Antep
fıstığı üreticilerinin kuraklıktan mağdur
olması ve kararname kapsamında değerlendirilip
değerlendirilemeyeceğiyle ilgili sorusu: Kuru alanda buğday,
arpa, mercimek, nohut, fiğ, burçak ve mürdümük ekilişi olan ve
başvuruda bulunan çiftçi kayıt sistemine kayıtlı
çiftçilerden 2008 yılı ilkbahar döneminde meydana gelen
kuraklıktan yüzde 30 ve üzeri etkilendiği il-ilçe komisyon
kararlarıyla belirlenenlere yardım yapılmaktadır, daha çok
tarla ürünleriyle ilgili ve bu kapsamda zeytin ve Antep
fıstığı alanları bulunmamakta. Ancak kararname
kapsamında Gaziantep ilinde yaklaşık 13 bin çiftçiye 10 milyon
700 bin YTL kuraklık desteği sağlanmış,
ödenmiştir. Kararname kapsamı dışında kalan il, ilçe
ve ürünlerde kuraklık nedeniyle meydana gelen zararların
karşılanması için Bakanlığımız
tarafından uygulanan 2090 sayılı Tabii Afetlerden Zarar Gören
Çiftçilere Yapılacak Yardımlar Hakkında Kanun kapsamında,
belirli şartları taşıyan çiftçilere yardım
yapılabilmektedir, ki bunun prosedürü, mevzuatı ayrı
şekilde işliyor. Ancak bu Kanun kapsamında borç ertelemesine
yönelik işlem yapılamamaktadır.
Sayın Enözün Manisa ile ilgili sorusu: Meyvecilikte yeni
çeşitlerle bahçe tesislerinin kurulması, optimum işletme
büyüklüğünün yanında kalite ve standartlara uygun
yetiştiriciliğin geliştirilmesi ve ihracata yönelik üretimin
yaygınlaştırılması amacıyla sertifikalı
fidanla kurulan bağ ve bahçe tesisleri 2005 yılından itibaren
desteklenmektedir. Bu çerçevede bugüne kadar 226 milyon 400 bin YTL destek
sağlanmıştır. Verilen desteklerle 2005-2008 arasındaki
dönemde -2006, 2007 çoğunlukla- 850 bin dekar alanda yeni meyve bahçesi
tesis edilmiştir. Ayrıca, meyve üreticilerine mazot, gübre, toprak
tahlili, organik tarım destekleri, DGD gibi diğer destekler de
ödenmiştir. Bakanlığımızca örtü altı
yetiştiriciliği konusunda herhangi bir destek uygulaması, özel
bir destek uygulaması bulunmamakla birlikte, tarım kredi
kooperatifleri ile Ziraat Bankasınca hazırlanan selektif kredi
uygulama çerçevesinde, kontrollü örtü altı yetiştiriciliğine
bankaca uygulanmakta olan tarımsal kredi cari faiz oranlarından yüzde
40 indirimli tarımsal kredi kullanımına imkân sağlanmaktadır.
Sayın Aslanoğlunun, kayısı festivalindeki
yemek duası ile ilgili, Sayın Baykala Allah Deniz Baykala
akıl, fikir versin. ifadesiyle ilgili sorusu ile ilgili olarak da
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) Sizin olduğunuz
bir ortamda.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Devamla) Ben oradaydım. Yemek Valilik tarafından düzenlenen bir
yemekti ve
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) Resmî bir yemekti.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Devamla) Resmî niteliğini tabii bilmiyorum. Biz, sadece orada, bütün
misafirlere, katılan herkese -sivil toplum kuruluşları ve
halktan da insanlar vardı- düzenlenen bir yemekte, bir şahıs
tarafından, ki herhangi bir
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) Partinize ait
belediye başkanı, şahıs değil.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Devamla) Müsaade eder misiniz.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) Partinize ait
belediye başkanı.
BAŞKAN Sayın Aslanoğlu, dinler misiniz.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Devamla) Cevap veriyorum, endişe etmeyin.
Şimdi, bir şahıs tarafından, herhangi kimsenin
talimatı olmadan veya herhangi kimseden izin alınmadan, birden
gelişen bir şekilde bir dua sesi geldi, yemek duası ve orada da,
doğrudur, Sayın Baykal için Allah akıl, fikir versin.
denmiştir. Ama gerek şahsım tarafından gerekse Vali Bey
tarafından bu konu yadırganmış ve kişi uyarılmış,
şahsım tarafından da yadırganmıştır. Çünkü
böyle bir yemek duası içerisinde bir siyasi şahsiyetin isminin
geçmesi tarafımdan da doğru bulunmamıştır.
YAŞAR AĞYÜZ (Gaziantep) Başka türlü
karnınız doymuyor ki!
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Devamla) Yani, o herhangi bir temenni bile olsa -ki, bu yönde de değerlendirmeler
var- neticede bunun kötü bir şey olmadığı, Allah
akıl, fikir versin. demenin
Kişi de o şekilde söylemiştir
ama biz yine de bunu yadırgadık ve kendisini de ikaz
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) O zaman ben size hep
Allah akıl, fikir versin. derim efendim eğer kötü bir şey
değilse.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Devamla) Allah herkese akıl, fikir versin. Ama bunu söyledim, Allah
herkese akıl, fikir versin.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) Kötü bir şey
değilse hep size Allah akıl, fikir versin. diyeceğim.
ŞEVKET GÜRSOY (Adıyaman) Sana da, sana da!
BAŞKAN Sayın Aslanoğlu
YAŞAR AĞYÜZ (Gaziantep) Çiftçilere Allah yardım
etsin.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Devamla) Bunu da yadırgadığımı ve yanlış
bulduğumu zaten ben ifade ettim, bunu da söyledim Sayın
Aslanoğlu.
YAŞAR AĞYÜZ (Gaziantep) Ama güzel bir kelime
diyorsunuz!
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Devamla) Bunun altında özel olarak ayrıca bir şey
aramayın. Yani kendisini yadırgadığımı
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) Ben cevap
vereceğim efendim.
BAŞKAN Sayın Bakanım, devam edecek misiniz,
sorular tamam mı? Otuz soruya cevap verdiniz çünkü. Devam ediyor musunuz?
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Devamla) İzin verirseniz üç tane daha soru kaldı, onları da
cevaplandırayım.
BAŞKAN Peki, o zaman buyurun.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Devamla) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın
Doğrunun, gıda katkı maddelerinin menşesinin
belirtilmesiyle ilgili (6/832) sayılı sorusu... Türk Gıda
Kodeksi Renklendiriciler ve Tatlandırıcılar
Dışındaki Gıda Katkı Maddeleri Tebliğinin
Katkı Maddelerinin Etiketlenmesi başlıklı 6ncı
maddesinin (ı) bendinde, Gıda katkı maddesi hayvansal
kaynaklardan elde edilmiş ise elde edildiği hayvanın cinsi,
bilgisinin gıda katkı maddesinin etiketinde yer alması
gerektiği belirtilmektedir.
Bakanlığımızca yürütülen rutin denetim ve
kontrollere ilave olarak, risk bazında hazırlanmış olan
2008 yılı denetim ve izleme programları içerisinde Gıda
Maddelerinin Genel Etiketleme ve Beslenme Yönünden Etiketleme Kuralları
Tebliğine uygunluk denetim programı yürütülmekte, bu kapsamda 2008 yılı
içerisinde 1.234 adet gıda katkı maddesi ürün etiketi kontrol
edilmiş olup, bu kontroller sonucunda olumsuzluk tespit edilen on ürün ve
sorumlu iş yerleri hakkında mevzuat çerçevesinde yasal işlem
yapılmıştır.
Yine Sayın Doğrunun (6/840) numaralı, kümes
hayvancılığında dezenfektan madde seçimiyle ilgili
sorusuyla ilgili olarak
Kümes hayvancılığında dezenfektan
madde seçimi Bakanlığımız tarafından yapılmamakta
olup, kullanacakları dezenfektan maddelerini kanatlı
işletmecileri kendileri seçmektedir. Bakanlığımızca
kümes hayvancılığına yönelik yürütülen hastalık
mücadelesinde kullanılan dezenfektanlar ise, ihale yoluyla alınmakta,
seçim kriterleri olarak aynı amaca yönelik dezenfektanlar arasında
son kullanım şekli olan sulandırılmış solüsyon şeklinin
birim fiyatı dikkate alınmaktadır.
Sayın Paksoyun (6/539) sayılı, TMOya
bağlı herhangi bir bölge müdürlüğü olup olmadığı
sorusu
2003 yılı sonunda gerçekleştirilen yeniden
yapılanma sonucu Toprak Mahsulleri Ofisi bölge müdürlükleri kapatılmış
ve taşradaki yapılanma şube müdürlüğü şekline
dönüştürülmüştür. Kapatılan bölge müdürlüklerinde bölge müdür
yardımcısı olarak çalışan personelin tamamı,
statülerine uygun unvanlara nakledilmişlerdir. Bugün itibarıyla bu
unvanda maaş alan bir personelimiz bulunmamakta. Bölge müdürlükleri
kapatılmış olmasına rağmen, dava sonucu mahkemece
verilen karar uyarınca bölge müdür yardımcısı kadrosuna
atanan bir personel, talebi doğrultusunda başuzman kadrosuna
atanmıştır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; benim bu
oturumda cevaplayacağım sözlü sorular bunlardır. Verdiğiniz
imkân için sizlere teşekkür ediyorum ve yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Bakan.
Sayın Süner, sisteme girmişsiniz, bir şey mi
vardı? Soru soranların içinde isminiz yok. Böyle bir şey sistemimiz
de yok yani
Soru mu soracaktınız Bakana?
TAYFUR SÜNER (Antalya) Sorum vardı Başkanım,
Sayın Bakana bir soru soracaktım.
BAŞKAN - Efendim,
böyle bir usulümüz yok, maalesef. Başka bir arkadaşa tevdi edin, o
sizin yerinize sorsun efendim.
TAYFUR SÜNER (Antalya) Sistemde sorulara cevap
verileceğini
BAŞKAN - Veremiyorum
efendim, maalesef, böyle bir sistem yok efendim.
Sayın Çalış, buyurun.
HASAN ÇALIŞ (Karaman) Sayın Bakanıma
sorularımıza gösterdiği ilgiden dolayı teşekkür
ediyorum. Ancak gübre fiyatları, maalesef çiftçinin kullanacağı
zaman normal fiyatının iki katına kadar çıkmaktadır.
Bunun yanında organik gübrede ve çiftlik gübrelerinde KDVnin yüzde 18
olmasını anlamak mümkün değildir. Bunu yüzde 5lere, yüzde
3lere, daha aşağılara çekmeyi düşünüyorlar mı?
Bir diğer husus: Buğday alım döneminde, çeltik
alım döneminde Tarım Bakanlığımızın
uyguladığı politikalar maalesef tüccarı da çiftçiyi de
memnun etmemektedir. Mesela bu sene 750-850 lira arasında giden
buğday fiyatı, uygulanan yanlış politikalarla 400 liraya,
500 liraya düşmüştür. Gerçekten, çiftçi de, erken giren tüccar da
mağdur edilmiş durumdadır.
Sayın Bakanım, aynı zamanda, bugün mısır
üreticileri de mağduriyetin eşiğindedir, sizden yardım
bekliyorlar, Ofisin görevini yapmasını bekliyorlar ve benim
çiftçilerim soruyorlar, Uygulanan bu politikalar bizi de, tüccarı da
öldürüyor. Tarım Bakanımız, Tarım
Bakanlığımız spekülatörlerin yanında mı- dır
yoksa çiftçinin ve köylünün yanında mıdır? diye soruyorlar.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Teşekkür ederim.
Sayın Enöz
MUSTAFA ENÖZ (Manisa) Teşekkür ederim Sayın
Başkanım.
Sayın Bakanımın vermiş olduğu cevaplara
teşekkür ediyoruz. Her ne kadar bahar meyveleriyle ilgili sorduğumuz
suallere kışın da cevap verse yine de teşekkür ediyoruz.
Özellikle Manisa yöresinde kiraz, şeftali, erik gibi
ağırlıkla üretilen ve ihraç edilen, özellikle de kirazda çiçek
açma döneminde esen lodos sebebi ve kuraklık nedeniyle Manisa yöresinde
kiraz rekoltesi yüzde 60 dolayında düşmüştür.
İhracatçı da bu sebeple, mal azlığı sebebiyle yöreye
gelmemiştir, bu da fiyatları aşağıya çekmiştir.
Bir önceki yıl 5 YTL olan ortalama kiraz fiyatları, bu yıl 2 YTL
ortalama ile satılma mecburiyetinde bırakılmıştır
çiftçilerimiz. Bunun yanı sıra, temel girdileri olan gübre, mazot ve
elektrifikasyon maliyetleri de yüzde 100leri aşan bir fazlalıkla
üreticiye yansıtılmıştır. Bu temel girdilerin bu kadar
yüksekliği üreticimizi son derece mağdur etmiştir, bu bilinen
bir gerçektir.
Yani, sonuç olarak, verilen destekler maalesef yetersizdir ve
bunların artırılması gerekmektedir. Sayın
Bakanımızın tekrar dikkatine sunuyorum.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Teşekkür ederim.
Sayın Aslanoğlu, buyurun.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - O yemek resmî bir
yemekti. Türkiye Cumhuriyetinin bir Bakanı, sosyal, laik, hukuk
devletinin bir Bakanı orada resmî bir yemek yiyor. Dua eden kişi
partinize ait bir belediye başkanı. Eğer orada ben
olsaydım, ben sizin yerinizde olsaydım, tepkim, o adamı oradan
kovardım. Tepkinizi sadece kendi aranızda yaptınız. O
kişiye hiçbir şekilde tepki göstermediniz. Allah akıl, fikir
versin. demek
Benim bir belediye başkanım o yemekte kalkıp
şunu söyleseydi, Allah, Mehdi Ekere akıl, fikir verse. deseydi siz
bunu nasıl karşılardınız? Sadece dikkatinize
sunuyorum. Allah o küçük beyinlere akıl, fikir versin. O yemekte haddi
olmayan işgüzar adama, Allah ona akıl, fikir versin.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Şu anda sen o
adamın hâline düştün.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) İki: Yine bir
soru sormuştum. Bizim Malatyalı üreticiler olarak çok
canımız yandığı için, çok büyük zarar ettiğimiz
için TARSİM sigortasına en büyük desteği Malatya halkı
vermiştir, Malatya çiftçisi vermiştir çünkü çok canımız
yandı ama çiçek dönemini bir şekilde
kapsatmadığınız için -ve diğer sorduğum sorular
da hep onunla ilgilidir- bir sürü zarar oluşmasına rağmen -siz
de gözünüzle gördünüz, gittiniz, buna rağmen- maalesef TARSİM
Elimizde meteoroloji raporu var. 65 kilometre olan
BAŞKAN Sayın Aslanoğlu, biraz kısa keser
misiniz?
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) -
bir meteoroloji
raporu olmasına rağmen, elimizde eksi 3 derece don olayı
olduğuna dair meteorolojinin raporu olmasına rağmen, maalesef,
sizin söylediğiniz gibi değil. TARSİM bunların hiçbirini
karşılamadı. Dikkatlerinize sunuyorum.
BAŞKAN Teşekkür ederim.
Sayın Işık, buyurun.
ALİM IŞIK (Kütahya) Teşekkür ediyorum Sayın
Başkanım.
Ben de Sayın Bakanımızın vermiş
olduğu cevaplar nedeniyle kendisine teşekkür ediyorum.
Sayın Bakanımız önergede verdiği cevaplar
sırasında, daha önce de olduğu gibi 2002den 2007ye olan
rakamları sık sık telaffuz ederek sorulara cevap vermeye özen
gösteriyor. Benzer şekilde bugün de nominal faiz oranının yüzde
59lardan yüzde 17,5a düştüğünü, 2002de Ziraat Bankasından
kredi kullanan çiftçilerimizin kredi tutarının 500 milyon YTLden 6
milyar YTLye ulaştığını belirtti, âdeta bunu bir
başarı gibi gösterdi. Ben, öncelikle reel faiz oranlarının
kullanılarak karşılaştırmanın yapılmasının
daha gerçekçi olduğunu hatırlatmak istiyorum.
Eğer çiftçilerimizin durumu gerçekten iyi olsaydı
krediye niye ihtiyaçları olsun? Yani bunu bir başarı gibi
göstermenin bence bir anlamı olmadığını ifade etmek
istiyorum. Şu anda Ziraat Bankasından ve tarım kredi
kooperatiflerinden aldığı krediyi ödeyemediği için haciz
uygulamasıyla karşı karşıya olan çok sayıda
çiftçimin -kendi seçim bölgemde- olduğunu biliyorum. Bunlara mutlaka bir
çözümü de inşallah yakın dönemde bekliyorum.
Buğday ithalatında 2008 yılının ilk
beş ayında, gümrük vergisinin yüzde 130dan yüzde 8e, yüzde 8den
yüzde sıfıra düşürüldüğü dönemde, Toprak Mahsulleri Ofisi
toplam ithalatın yüzde kaçını
karşılamıştır? Acaba, ithalatı
gerçekleştiren özel sektör temsilcileri kimlerdir? Bu konuda bir açıklama
yapabilir mi?
Bir de ikinci soru önergemle ilgili olarak, otuz beş ile ait
iki yüz on ilçenin kuraklık kapsamında desteklendiği son
kararnameye göre Kütahya ilinin alınmama gerekçesini kuraklık
ihbarı olmadığı şeklinde belirtti. Bu ihbarın
yerine daha bilimsel, özellikle geçen yıl, 2007 yılındaki
uygulamanıza benzer bir yöntem kullanılsa daha doğru olmaz
mıydı? Çünkü aynı güzergâhtaki Eskişehir ve Afyon illeri bu
kararname kapsamına alındı fakat Kütahyanın
Altıntaş, Aslanapa ve Dumlupınar gibi aynı güzergâhtaki
ilçeleri bu kapsama alınmadı ve bu ilçelerdeki üreticilerimiz şu
anda son derece sıkıntılı.
BAŞKAN Sayın Işık, bitirelim lütfen.
ALİM IŞIK (Kütahya) Çok teşekkür ediyorum. Bu
konuda bir ek açıklama yapabilirse memnun olurum.
BAŞKAN Teşekkür ederim.
Sayın Ağyüz
YAŞAR AĞYÜZ (Gaziantep) Sayın Başkanım,
Sayın Bakan; teşekkür ederim.
Tabii, kuraklık nedeniyle rekolte düşüşü bu
yıl da çok büyük olacak. Geçen yıl tedbir
aldığınızı söylediniz buğday için ama bu yıl
ne tedbirler aldınız? Diğer ülkeler, özellikle küresel kriz de
ortaya çıkınca bu konuda tedbirlerini artırdılar. Un ve
ekmek fiyatları artmaya devam edecek ve maalesef, kendi ununu alarak evde
ekmek yapma alışkanlığına geri dönen insan
sayımız, aile sayımız çok fazla. Ekmek fiyatları için,
un fiyatları için bir tedbir almayı düşünüyor musunuz?
Ayrıca, hazırladığınız kararnamede
kuraklık desteğinde
Niye geç verildi kuraklık desteği?
Hâlen, benim seçim bölgemde almayan ilçeler var.
Ayrıca, tarım kredi kooperatiflerine talimat vermek bu
kadar zor iş mi Sayın Bakan? Hâlen çiftçilerin üzerine gidiyorlar Kredi
borçlarınızı ödeyin yoksa temerrüt faizine düşersiniz.
diyorlar. Biz de kuraklık kararnamesinde fıstık ve zeytinin
olmadığını biliyoruz ama bariz bir sorun var. En
azından o insanlara bir destekleme, bir kuraklık primi vermek
istemiyorsanız bunların borçlarının ertelenmesi için bir
çaba göstermeniz lazım Sayın Bakanım.
Bunlar, benim görebildiğim kadarıyla sorularıma
verilen cevaplardaki büyük eksiklikler. Tarım kredi kooperatiflerine
talimat verilmesi lazım.
Ayrıca da Sayın Baykala söylenen sözü çok makul
karşılıyorsunuz. Ben de diyorum ki Allah çiftçilerimizi sizin
gibi Tarım Bakanından korusun ve kurtarsın.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Sayın Paksoy
MEHMET AKİF PAKSOY (Kahramanmaraş) Teşekkür
ederim Sayın Başkanım.
Sayın Bakanıma verdiği cevaplardan dolayı
teşekkür ediyorum.
Sayın Bakanım, gübre ve mazota verilen destekler
çiftçinin derdine derman olmayacaktır. Ödediğiniz destekler mazot ve
gübre desteğinin yüzde 10u civarındadır. Ürüne verilen
destekler hiçbir zaman doğrudan gelir desteklerine
ulaşamamıştır.
Bir de Tarım Kanununda Tarımsal desteklere bütçeden
ayrılan ödenek gayrisafi millî hasılanın yüzde 1inden
aşağı olamaz. diyor ama bütçeden ayrılan ödenek 2002de
binde 65i iken 2008de bu oran binde 50 civarındadır. Bu destekleri
ne zaman yüzde 1e getireceğiz?
Bir de TMOca çeltik satışı yapılan
firmaları açıklamadınız.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Sayın Bakanım, cevap verecek misiniz?
Kürsüden de verebilir siniz, yerinizden de verebilirsiniz.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Diyarbakır) Yerimden vereyim.
BAŞKAN Buyurun.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER
(Diyarbakır) Şimdi, Sayın Başkanım, ben aslında
soruların hepsine cevap verdim. Dolayısıyla, tabii,
arkadaşlar aynı soruları tekrarladıklarını bir
daha dile getiriyorlar, saygı duyuyorum, bir şey demiyorum.
Yalnız, kuraklıkla ilgili olarak Sayın Ağyüzün
söylediği yani Bundan sonra ne yapılıyor, ne ediliyor?
Diğer ülkeler tedbirler alıyorlar. şeklinde. Bizim de küresel
ısınmayla ilgili olarak kısa, orta ve uzun vadede
aldığımız tedbirler var. Bunları ilgili platformlarda,
ilgili zeminlerde sık sık kamuoyuyla da paylaşıyoruz.
Örneğin, mevcut suyun tasarruflu kullanılması,
kuraklıkla mücadeledeki en önemli yöntemlerden bir tanesi, en etkin
yöntemlerden bir tanesi ve biz de 2006 yılında başlattığımız,
daha sonra 2007nin 1 Mayısı itibarıyla da daha
geliştirdiğimiz bir destekleme mekanizmasıyla mevcut suyun en
yüksek verimlilikte kullanılmasıyla alakalı olarak damla sulama
ve yağmurlama sulama sistemlerini destekleme kapsamına aldık ve
Bakanlığın Kırsal Kalkınma
Yatırımlarının Desteklenmesi Projesi çerçevesinde, alet
ekipmanına bunlarla ilgili yüzde 50 hibe destek veriyoruz. Bugüne kadar 1
milyon 400 bin dekar civarında bir alanda damla sulama ve yağmurlama
sulama gerçekleşti yani 2007-2008 içerisinde ki oldukça önemli bir konu bu
çünkü.
İkincisi, Türkiyede kuraklıktan mesela bu sene en fazla
etkilenen bölge Güneydoğu Anadolu Bölgesi, İç Anadolu Bölgesi yani
yağmur suyunun yetersiz olduğu bölgeler. Buralarla ilgili yine orta
ve uzun vadede Hükûmetimizin aldığı tedbirler var. GAP Eylem
Planı budur. GAP Eylem Planı çerçevesinde 1 milyon hektar alanın
sulanması programlandı ve ilk defa bu kadar somut, bu kadar sorumlu
kuruluşu, kaynağı, ayrılan parası, her şeyi bu
kadar detaylı bir şekilde tedbirlere bağlanmış bir
eylem planıyla somut bir hâlde GAP Eylem Planı. Ayrıca, KOP
Projesi gündeme geldi, gündeme girdi ve bununla ilgili şu anda
çalışmalar yapılıyor.
Yine Bakanlığımızın bir kuraklık
test merkezi kurma çalışması var Orta Anadoluda. Bu yine küresel
ısınmanın tarıma olumsuz etkilerini bir şekilde
azaltmak, etkilemek açısından.
Yine, Bakanlığımızın araştırma
kuruluşlarının uzun ve orta vadede muhtemel bir
kuraklığa dayanıklı buğday ve hububat çeşitlerini
geliştirme yönünde çalışmaları var. Nitekim bunlardan
sonuçlar alındı ve bu sene yani 2007 sonbaharında, 2007-2008
ekilişi için biz çeşit tavsiyesinde bulunduk, 2008de yine çeşit
tavsiyesinde bulunduk. Özellikle kuraklık riskiyle karşı
karşıya olan bölgelerde çiftçilerimiz hangi buğday
çeşitlerini, hangi hububat çeşitlerini ekerlerse muhtemel bir
kuraklıktan daha az etkilenirler veya o kuraklığa
toleranslı, yüksek direnç gösteren, etkilenmeyen çeşitleri biz hem
geliştiriyoruz hem bunlarla ilgili tavsiyelerde bulunuyoruz. Bütün bunlar
aslında kuraklıkla ilgili olarak kısa, orta ve uzun vadede bizim
aldığımız tedbirlerdir.
Ben, şimdi, yine, hem Sayın Aslanoğlunun hem
Sayın Ağyüzün söylediği bu yemek meselesindeki hususla ilgili
Şimdi, herkesin katıldığı bir yemek ve bir kişi,
sizin bilginiz, talimatınız dışında birisi kalkıp
eğer bir duada bulunmuş, bir şey söylemiş ise sizin
yapabileceğiniz
Zaten yemeğin sonunda yapılan bir duadır.
Dolayısıyla, artık o kişiyi oradan kovmak veya onu
azarlamak vesaire gibi bir şey fiilen mümkün değil çünkü yemek de
toplantı da zaten bitmiştir. Bizim sadece söylediğimiz: Bu
yakışıksızdır, doğru değildir. Bir siyasi
şahsiyetin isminin böyle bir konuyla ilgili anılması doğru
değildir. Bunu ben şahsen de söyledim, kamuoyu önünde de söyledim,
daha sonraki açıklamalarımda da. Ama yani bunun üzerine bunu tekrar
tekrar böyle gündeme getirip bunun üzerinden
işte Şöyle söyledi, böyle söyledi, şöyle
yapsaydınız. demekde
Doğrusu ben onu da milletimizin takdirine
bırakıyorum. Kem söz sahibine aittir. Kim yanlış bir
şey söylerse, yanlış bir ifade kullanırsa o onu
bağlar. Onu tasvip edip etmemek diğerlerinin işidir. Biz tasvip
etmediğimizi zaten ifade ettik, söyledik. Bunu ifade etmek istiyorum.
Toprak Mahsulleri Ofisinin uygulamalarıyla ilgili -gerek
hububat politikası gerek pirinç politikası- olarak ben aslında
yeteri netlikte, açıklıkta cevap verdim.
Bu satılan pirinç işte kimlere, çeltik kimlere falan
verildi şeklinde denildi. Yetmiş üç tane firmaya açıklama
yapıldı, onlar çağırıldı ve bunlardan talep
edenlere verildi. Bu gizli saklı bir şey değil, bu özel bir
durumla, özel perde arkasından satılan bir şey değil.
Açık, ihale usulü çağrıldı, herkese açık olan bir
uygulamaydı.
Tabii bir arkadaşımız dedi ki: Efendim işte
ben mart ayında sordum, kasım ayında cevap verildi. Doğrudur.
Ben de gününde buna cevap vermek isterim ama Parlamentonun işleyişi
eğer daha sağlıklı olursa, belki İç Tüzükle ilgili
birtakım değişiklikler yapılırsa bu tür konulara
gününde, soru sorulduğu anda buna cevap verme imkânı olur, ben de
ondan yanayım. Yani bu soruların bugün -sorusunu ki
tamamını, bana yöneltilmiş doksan dört tane soru önergesi var-
ancak işte otuz küsur tanesine cevap verebildim. Yani bunların büyük
bir kısmı geçen ilkbaharda ki arkasından gensoru da verildi o
konuyla ilgili yani o günlere tekabül eden aslında sorulardı. O gün içerisinde -ki güncelliğini de
birçoğu bunların kaybetti bu sorular- biz
cevaplarımızı verdik.
Ben yine Sayın Aslanoğlunun söylediği
kayısı ve çiçek sigorta meselesiyle ilgili
Ben ona yeteri kadar
açıklıkta cevap verdim. Bu doğru değildir, biz doğru
olanı yaptık. Malatya üreticisi de kayısı üreticisi de
Türkiyenin seksen bir vilayetindeki bütün üreticiler de bizim için birdir ve
biz bunların en iyi şekilde üretim yapmaları için de elimizden
geleni yapıyoruz.
Şimdi arkadaşlar, efendim 2002deki destek oranı
bütçenin şu kadar idi, bugün bu kadardı
Arkadaşlar, 2002
yılında Türkiyenin millî geliri 200 küsur milyar dolardı, bugün
650-700 milyar dolar oldu. Yani 650-700
milyar doların yüzdesi ile 200 milyarın yüzdesi aynı mı?
Bir de bunu dikkate alın yani. Bunu bir de dikkate alın, öyle
konuşalım. Dolayısıyla, bunlarda eleştiri
yapalım, başımızın üstünde -hiç, eleştiriden asla
gocunmayız, gocunamayız, öyle bir lüksümüz, hakkımız yok-
demokrasi içerisinde herkes fikrini, tenkidini, eleştirisini sonuna kadar
yapsın ama yiğidi öldürüp hakkını da vermek lazım.
Saygılar sunuyorum.
BAŞKAN Teşekkürler.
Sayın Işık, sisteme girmişsiniz ama bir defa
soru sorma hakkınız var efendim İç Tüzüke göre, ikinci defa
soramazsınız.
ALİM IŞIK (Kütahya) Ben cevaplarımı
alamadım. İhbar bilimsel bir yöntem midir? Kütahyanın
hakkı niye yenmiştir?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Yeniden soru sorsun
Sayın Başkan.
BAŞKAN Tutanaklara geçti efendim.
Teşekkür ederim.
Sayın milletvekilleri, saat 13.50de toplanmak üzere
birleşime ara veriyoruz.
Kapanma Saati. 12.48
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 13.55
BAŞKAN: Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER: Yusuf
COŞKUN (Bingöl), Canan CANDEMİR ÇELİK (Bursa)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 19uncu Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.
Gündemin Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen
Diğer İşler kısmına geçiyoruz.
1inci sırada yer alan, Kamu İhale Kanunu ile Kamu
İhale Sözleşmeleri Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum
ile Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm
Komisyonları Raporlarının görüşmelerine
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
VII.- KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER
İŞLER
A) Kanun
Tasarı ve Teklifleri
1.- Kamu İhale Kanunu ile
Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum
ile Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonları
Raporları (1/584) (S. Sayısı: 253) (x)
BAŞKAN Komisyon ve Hükûmet buradalar.
7nci madde üzerinde bir adet önerge vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 Sıra Sayılı Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 7nci maddesi ile değiştirilen 4734
sayılı Kanunun 21inci maddesinin son fıkrasından sonra
gelmek üzere aşağıdaki fıkranın eklenmesini arz ve
teklif ederiz.
Hakkı Suha Okay Metin Arifağaoğlu Yaşar Ağyüz
Ankara Artvin Gaziantep
Tayfur
Süner Fevzi
Topuz
Antalya Muğla
(b) bendi kapsamında yapılacak alımların
kapsamını belirlemeye Kurum yetkilidir.
BAŞKAN Komisyon katılıyor mu?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun)
Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN Hükûmet katılıyor mu?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN Sayın Okay
(x) 253 S. Sayılı
Basmayazı 13/11/2008 tarihli 17nci Birleşim Tutanağına
eklidir.
HAKKI SUHA OKAY (Ankara) Sayın Arifağaoğlu
BAŞKAN Buyurun Sayın Arifağaoğlu.
METİN ARİFAĞAOĞLU (Artvin) Sayın
Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; görüşülmekte olan 253
sıra sayılı Kamu İhale Yasa Tasarısının
7nci maddesiyle ilgili olarak verdiğimiz önerge hakkında söz
almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla
selamlıyorum.
Sözlerime başlamadan önce, bugün ebediyete intikal eden MHP
Milletvekili Sayın Gündüz Aktana ve beş dönem Ordu
Milletvekilliği yapan eski Ulaştırma Bakanı Ferda Güleye
Tanrıdan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum.
Şimdi, değerli arkadaşlar, Kamu İhale Yasa
Tasarısındaki 7nci madde, oysaki meriyette olan Sözleşmedeki
meriyette olan Yasanın 21inci maddesinden söz ediyoruz. Bu maddeyle özel
durumlarda mal alımı ve ihalelerle ilgili bir düzenleme
yapılmış. Aslında 21inci maddeyle, meriyette olan 21inci
maddeyle tasarıda yer alan 21inci madde arasında çok büyük bir
farklılık ben göremiyorum.
Bu özel durumlar için üç firmadan teklif alınarak mal
alımı yapılabilir. Doğal afetler ve salgın
hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesiyle, ani ve beklenmeyen veya
idare tarafından önceden öngörülmeyen olayların ortaya
çıkması durumunda yapılacak alımlarla ilgili bir
düzenlemedir. Bu düzenlemeyle biz Kurumun yetkilerini artırmak istiyoruz.
Önergemizdeki esas konu budur.
Şimdi, değerli arkadaşlarım, İhale
Yasası üzerinde konuşuyoruz. Ancak, bugüne kadar ihalesi
yapılıp bir türlü bitirilemeyen yatırımlar vardır.
Mesela bunlardan bir tanesi, 1998 yılında Karadeniz Sahil Yolu
biliyorsunuz ihale oldu, bunun büyük bir kısmı tamamlandı. Biz,
hemen hemen her hafta veya iki üç haftada bir Karadenize gidiyoruz. Fakat
Araklı Tüneli bir türlü bitirilemiyor. Araklı Tünelinin bitirilemeyişi
İhale Yasasından kaynaklanmıyor herhâlde. Bu Araklı
Tünelinin bitirilemeyişini merak ediyoruz ve kısa sürede bitmesini
arzu ediyoruz.
Yine, 1991 yılında ihale edilen Borçka-Camili yolu
vardır. 43 kilometrelik yoldur Borçka-Camili yolu. On yedi senedir
bitirilemedi. Yine bu kürsüde dile getirdim. Sayın Bakan 2009
yılında bitirileceğini belirttiler, ifade ettiler. Bugün
Ulaştırma Bakanlığı bütçesi görüşülüyor Plan ve
Bütçe Komisyonunda. Buradan oraya geçeceğim. Dilerim 2009
yılında bitmesi için gerekli ödenek Borçka-Camili yoluna koyulur diye
düşünüyorum, arzu ediyorum.
Yine, 1993 yılında ihale olan, Artvin için çok önemli
olan Ardanuç-Ardahan yolu vardır ve bu yol da on beş yıldır
bitirilememiştir. Henüz yarısı dahi bitirilememiştir. Yine,
Sayın Ulaştırma Bakanı 2009 yılında biteceğini
ifade ettiler ve 2009 yılı bütçesinde bu yolun biteceği
şeklinde ödeneğe rastlayacağımızı umut ediyorum.
Yine, 1992-93lerde ihale olunan Şavşat
ayrımı-Meydancık yolu vardır. Buranın da tünel
inşaatı var, devam ediyor ve buranın da 2009 yılında bitirilmesi
yönünde verilen sözün yerine getirileceğini umut ediyorum.
Bir de ihale olunmasını bekleyen işler vardır.
Bunlardan biri de yıllardır birçok hükûmet tarafından söz
verilen fakat bir türlü başlanamayan Hopa-Borçka yolu, Cankurtaran
mevkisindeki bu geçişi ortadan kaldıracak Cankurtaran Tünelidir.
Buna çoğu zaman söz verildi fakat bir türlü başlanamadı. Bu
inşaat, Artvin için ve Karadenizi iç kesimlere bağlayan bu koridoru
rahatlatacak bir inşaat ve imalat olacaktır. Karadeniz Sahil Yolunun
Artvine, Ardahana ve oradan doğuya doğru rahatlaması için bu
yolu önemsiyoruz ve bir an önce başlanmasını arzu ediyoruz.
Önergemize desteğinizi bekliyor, hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Arifağaoğlu.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
7nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
7nci madde kabul edilmiştir.
8inci madde üzerinde iki adet önerge vardır. Önergeleri önce
geliş sırasına göre okutacağım, sonra
aykırılık sırasına göre işleme
alacağım.
Buyurun:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 sıra sayılı Kamu ihale
Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının 8 inci maddesi ile
değiştirilen 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (f)
bendinde yer alan "veya acil" ibaresinin "ve acil"
şeklinde, 22 nci maddesinin son fıkrasının ise
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif
ederiz .
Hakkı Suha Okay Metin Arifağaoğlu Yaşar Ağyüz
Ankara Artvin Gaziantep
Tayfur Süner Fevzi Topuz Ali Koçal
Antalya Muğla Zonguldak
"Bu maddeye göre yapılacak alımlarda, ceza ve
yasaklamalara ilişkin hükümlerin uygulanması kaydıyla, ihale
komisyonu kurma ve 10 uncu maddede sayılan yeterlilik
kurallarını arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale
yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından
piyasada fiyat araştırması yapılarak ihtiyaçlar temin
edilir."
BAŞKAN En aykırı önergeyi okutup işleme
alacağım.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 sıra sayılı Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmesi Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının çerçeve 8 inci maddesinin çerçeve hükmünün aşağıdaki
şekilde değiştirilmesini; çerçeve 8 inci madde ile
değiştirilmesi öngörülen 4734 sayılı Kanunun 22 inci
maddesine aşağıdaki bendin eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Nurettin Canikli İsmail Göksel Yaşar Karayel
Giresun Niğde Kayseri
Nusret Bayraktar Soner Aksoy Ahmet Öksüzkaya
İstanbul Kütahya Kayseri
'"4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin birinci
fıkrasının (f) ve (h) bentleri aşağıdaki
şekilde değiştirilmiş ve aynı fıkraya
aşağıdaki (i) bendi eklenmiştir."
"(i) Seçim dönemi bitmeden önce seçimlerin yenilenmesine veya
ara seçime ya da Anayasa değişikliğinin halkoyuna
sunulmasına karar verilen hallerde; Yüksek Seçim Kurulu tarafından
yapılacak filigranlı oy pusulası kağıdı ve
filigranlı oy zarfı kağıdı alımı ile oy
pusulası basım hizmeti alımı, mahalli seçimlerde ise
İl Seçim Kurulu Başkanlıkları tarafından alınacak
oy pusulası basım hizmeti alımı."
BAŞKAN Komisyon önergeye katılıyor mu?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun) Takdire
bırakıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN Hükûmet katılıyor mu efendim?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep) Katılıyoruz.
BAŞKAN - Gerekçeyi mi okutacağız?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Gerekçe okunsun Sayın
Başkan.
BAŞKAN Buyurun.
Gerekçe:
Yüksek Seçim Kurulu ile İl Seçim Kurulu
Başkanlıklarının kendilerine verilen görev ve yetkileri
zamanında ve etkin bir şekilde kullanarak seçimlerin
sağlıklı ve düzenli bir şekilde gerçekleştirilmesini
teminen, seçim dönemi bitmeden önce yapılacak olan genel veya mahalli
seçimler ile ara seçimler veya Anayasa değişikliklerinin halkoyuna
sunulması durumlarında, Yüksek Seçim Kurulu tarafından
yapılacak olan bazı mal ve hizmetlerin alımı ile mahalli
seçimlerde İl Seçim Kurulu Başkanlıkları tarafından
yapılacak olan oy pusulası basım hizmetinin doğrudan temin
yöntemiyle alınmasına imkân tanınmaktadır.
BAŞKAN Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 Sıra Sayılı Kamu ihale
Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının 8 inci maddesi ile
değiştirilen 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (f)
bendinde yer alan "veya acil" ibaresinin "ve acil"
şeklinde, 22 nci maddesinin son fıkrasının ise
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif
ederiz .
Hakkı
Suha Okay (Ankara) ve arkadaşları
"Bu maddeye göre yapılacak alımlarda, ceza ve
yasaklamalara ilişkin hükümlerin uygulanması kaydıyla, ihale
komisyonu kurma ve 10 uncu maddede sayılan yeterlilik kurallarını
arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince
görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat
araştırması yapılarak ihtiyaçlar temin edilir."
BAŞKAN Komisyon önergeye katılıyor mu?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM KOMİSYONU
BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet katılıyor mu?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN Sayın Okay
HAKKI SUHA OKAY (Ankara) Ali Koçal
BAŞKAN Buyurun. (CHP sıralarından
alkışlar)
ALİ KOÇAL (Zonguldak) Teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 8inci maddesiyle değiştirilen Kamu İhale
Kanununun 22nci maddesinin (f) bendinin değiştirilmesi yönünde
verdiğimiz önerge üzerinde söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisi
şahsım ve Cumhuriyet Halk Partisi olarak selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, değişiklik önergemiz
-22nin (f)si- şöyle: Bu maddeye göre yapılacak alımlarda,
ceza ve yasaklamalara ilişkin hükümlerin uygulanması kaydıyla,
ihale komisyonu kurma ve 10uncu maddede sayılan yeterlilik
kurallarını arama zorunluluğu bulunmaksızın, ihale yetkilisince
görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat
araştırması yapılarak ihtiyaçlar temin edilir.
Bu maddeyle ilgili gerekçemiz, madde bu şekilde
değiştirildiğinde, kanunun 22nci maddesinin (f) bendindeki
veya ibaresi ve ibaresiyle değiştirilmiş olacak ve böylece,
bir ihale usulü olmayan, doğrudan teminle yapılacak ihalelerin
kapsamı daraltılmış ve kanun kapsamı
dışına çıkılmaması sağlanmış
olacaktır. Mevcut Yasada ceza ve yasaklara ilişkin hükümlerin
uygulanması kaydıyla ibaresi yer almamaktadır. Değişiklik önergesiyle bir ihale usulü
olmayan doğrudan teminle yapılacak alımlarda ceza ve yasaklama
işlemlerinin uygulanması sağlanacaktır diye
düşünüyoruz. Aslında, bu tasarıyla bir ihale usulü olmayan
doğrudan teminin kapsamı genişletilmektedir. Zaten idarelerin
sıklıkla başvurduğu bu yolun bir de kapsamının
genişletilmesiyle olası kötü
niyetlilerin amaçlarına ulaşmasının daha da önü
açılmış olacaktır diye düşünüyoruz. O nedenle, değişiklik
önergemizin kabulü büyük önem taşımaktadır.
Değerli milletvekilleri, esasında bu tasarıyı
okuduğumuz zaman, AKP İktidarının ne kadar beceriksiz ve
basiretsiz, ülke sorunlarından ne kadar uzak ve habersiz, sorunlara çözüm
bulmakta ne kadar yetersiz olduğunu doğrusu bir kez daha görmüş
ve anlamış olduk.
Kamu İhale Kanunu ve Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu
gibi son derece önemli, toplumun ve kamunun çok büyük bölümünü ilgilendiren
temel yasayla ilgili olarak Hükûmet on iki maddelik bir değişiklik
tasarısını Meclise göndermiştir. Meclise gönderdiğinde, Komisyon -yani Bayındırlık,
İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu- ise tasarıyı otuz
altı maddeye çıkarmıştır. Ancak, tasarı otuz altı maddeyle
Genel Kurula gelmiş olmakla birlikte, burada, Genel Kurulda AKP Grup
Başkanlığının da bir sürü değişiklik önergesini
verdiğini görüyoruz. Tabii, görülüyor ki, Hükûmet ile Komisyon ve AKP
Grubu arasında bir uyum yoktur, birbirlerinden habersiz oldukları
anlaşılmaktadır.
Değerli arkadaşlar, herhâlde bunun bir çelişki
olduğunu hepimiz kabul etmeliyiz diye düşünüyorum. Bu çelişki,
aynı zamanda Hükûmet ayıbı değil midir? Hükûmet bu
çelişkiyi nasıl izah eder? Ama bilinen bir şey var ki bu Hükûmet
ülke sorunlarına çözüm bulma konusunda artık yetersiz
kalmaktadır.
Değerli milletvekilleri, bir başka husus da üzerinde
görüşmekte olduğumuz Kamu İhale Yasasının bu Hükûmet
döneminde tam 15 kez değişikliğe uğramasıdır.
Şimdi sormazlar mı, bir yasa altı yılda neden 15 kez
değişir?
Değerli arkadaşlar, bir yasa bu kadar sıklıkla
değişiyorsa ve hele de bu değişen yasa İhale
Yasası ise insanların aklına farklı sorular gelmektedir.
Tabii ki bu farklı sorular hepimizi düşündürmektedir. Zaten
yolsuzluklar konusunda durumu ortada olan AKPnin toplum tarafından daha
çok sorgulanmasına neden olmakta ve yukarıda ifade ettiğim gibi,
Hükûmetin ülke sorunlarını kavrama ve onlara çözüm bulma konusundaki
yetersizliğini de kanıtlamaktadır.
Diğer taraftan, görüşülmekte olan tasarının
gerekçesine bakıldığında, Avrupa Birliği ile uyum
süreci büyük ölçüde gerekçe olarak gösterilmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Koçal, devam edin.
ALİ KOÇAL (Devamla) - İyi de Avrupa Birliği uyum
süreci için bir yasa 15 kez değiştirilir mi acaba? Eğer ihtiyaç
varsa bu ihtiyaçlar tespit edilir ve bir kere de gereken düzenlemeler
yapılır diye düşünüyoruz. O nedenle,
vatandaşlarımız bilmelidir ki bu gerekçe bir bahanedir. Bu
bahane iktidarın beceriksizliğinin de bir
kılıfıdır.
MEHMET NİL HIDIR (Muğla) Beceriksizlik bütün Meclise
ait oluyor ama.
ALİ KOÇAL (Devamla) Ayrıca, sadece sağlıkla
ilgili konularda çerçeve sözleşme yapılmasına olanak
tanıyan uygulamanın kapsamının tüm kurumların çerçeve
sözleşme yapmasına olanak tanıyacak şekilde
genişletilmesi kanunun esas temel unsurlarının
uygulanmasını engelleyecek, uzun süreli sözleşme yapma
olanaklarıyla da ihalelerde olması gereken ve beklenen rekabeti
ortadan kaldıracaktır diye düşünüyoruz.
Değişiklik önergemizin kabul edilmesini bekliyor, yüce
Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Koçal.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Kabul edilen önerge doğrultusunda 8inci maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
8inci madde
kabul edilmiştir.
9uncu madde üzerinde bir adet önerge vardır, okutuyorum:
TBMM Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 sayılı yasa
tasarısının 9uncu maddesinin tasarıdan
çıkarılmasını arz ve teklif ederiz.
Hasip Kaplan Akın Birdal Sebahat Tuncel
Şırnak
Diyarbakır
İstanbul
Fatma
Kurtulan Özdal
Üçer
Van
Van
BAŞKAN Komisyon katılıyor mu?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun)
Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN Hükûmet katılıyor mu?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep)
Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN Buyurun Sayın Kaplan.
HASİP KAPLAN (Şırnak) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; aslında Bütçe Komisyonu
çalışmalarından dolayı fırsat
bulamadığımız bu tasarıda bir önceki madde üzerinde
konuşmak istiyordum ve bir hususa dikkat çekmek istiyordum.
Avukatlık hizmetleri konusunda, Türk ve yabancı uyruklu
avukatlardan hizmet alımlarıyla ilgili, fikrî ve sınai haklar
mülkiyet yasası geçti ki bu konuda daha önce geçen maddeler ve bundan
sonra geçecek maddeler, doğrusu yasa tasarısının sistematik
olmaması, 15 kez değişen İhale Kanununun çarpık bir
yeni mevzuat olarak karmaşa yaratacağı kaygısını
taşıyorum.
Şimdi, İhale Kanunuyla bugüne kadar Maliye
Bakanlığı dışarıdan avukat hizmeti
yararlanmasında ihale açtığı konusunda bir tek örnek
gösterirse bizi ikna ederler, bir tek örnek diyorum. Bir tek örneği yok
avukatların yabancı, fikrî, sınai haklarda. İşte bor
madeni Avrupa Birliğinin yasak listesine alınıyor. Dünya Ticaret
Örgütü nezdinde haklarımızı savunacağız.
Bırakın onu, TMSFnin yetkisini bu Yasayla aldık, Bakanlar
Kuruluna verdik. TMSFnin davalı olduğu, uluslararası tahkimde
olan davalar var. Bırakın onu, Avrupa Mahkemesinde davalar var. Onu
bırakın, Uluslararası Ceza Mahkemesine taraf olacağız
yakında.
Geçmiş icraatına bakıyoruz hükûmetlerin: 2002 AKP
dönemi öncesinde de sonrasında da yani 2002den 2008e kadar da avukat
hizmetleri konusunda Türkiye'nin hiçbir standartlı ihalesi olmamıştır.
Gitmiştir, Dışişleri Bakanlığı
kanalıyla konuştuğu bir avukattan direkt avukatlık
hizmetini üstlenmesi istenmiş, bu konuda ne kadar ücret ödendiği, ne
sözleşme yapıldığı konusunda da kamuoyuna bir tek
kelimeyle bilgi verilmemiştir.
Bunun örneklerini iki konuda vermek istiyorum: Bir, Heribert
Gulsanck Avrupa Konseyinde uzun yıllar görev yapan bir hukukçuydu. Parti
kapatma davalarında Türkiye, TBKP davasında Hükûmet avukat olarak
tutmuştu. Bunu çok defa ben dile getirdim, nasıl bir sözleşme
yapıldığını öğrenemedim. AKP dönemine
geldiğimiz zaman, AKP hükûmetleri döneminde Avrupa Mahkemesinde
Spınoza avukat olarak tutuldu; ne kadar ücret ödendiğini, nasıl
tutulduğunu, nasıl bir ihale yapıldığını
öğrenemedim.
İhalesiz yapılan bu işlerle ilgili olarak bu hükmün
konulması neyi değiştirecektir? Hiçbir şeyi. Bu hükmün
konulması bir değişiklik yaratıyor mu? Yaratmıyor.
Yine, aynı şekilde ilan süreleriyle ilgili rakamların
değiştirilmesi, ihalenin doğru ve adil olduğunu koyacak
mı ortaya? Koymayacak. Şimdi böyle bir durumda, ilerleme raporuna
baktığımız zaman yolsuzlukla mücadele politikası
konusunda, aslında 60ıncı Hükûmetin de geldiği noktada
nasıl yerinde saydığını gösteriyor.
Türkiye, GRECOnun 2005 yılı ilk ve ikinci ortak
değerlendirme raporlarında yapılan tavsiyelerin üçte 1ini
uygulamaya koymuştur. deniliyor yani üçte 2si
konulamamıştır. Türkiyenin mevcut yolsuzlukla mücadele
mevzuatının hayata geçirilmesinde gösterdiği çabalara, kanun
uygulayıcıları için yolsuzlukların ortaya
çıkarılması ve soruşturulması konularında
eğitim, el koyma ve müsadere konularında rehber ilkeler benimsenmesi
ve yolsuzlukla mücadelede alınan tedbirlerin etkilerinin denetimi
konusunda sistemler geliştirilmesi örnek olarak gösterilebilir. diyor.
Hükûmetin kapsamlı bir yolsuzlukla mücadele stratejisi
hazırlayamaması eleştiri konusudur. Bu alanda politika
belirleme konusunda yeterli siyasi destek alınamamıştır.
deniliyor. Hâl böyleyken, özellikle gayrimenkul şirketleri, yerel yönetimler
ve üniversitelerin adlarının karıştığı
yolsuzluk dosyalarının artması karşısında
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Kaplan, devam edin.
HASİP KAPLAN (Devamla)
şunu ifade etmek istiyoruz
ki: Bu mevcut Kamu İhale Kanunuyla bu çarpıklıkları, bu
hastalıkları, bu yolsuzlukları düzeltmek mümkün değildir.
Bu nedenle biz, başından beri muhalif olduğumuz Kamu İhale
Yasa Tasarısının, söz konusu maddesinin metinde bir
fazlalık olduğunu düşünüyoruz, bu nedenle
çıkarılması yönünde önerge verdik.
Saygılarımla. (DTP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Kaplan.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
9uncu maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
9uncu madde kabul edilmiştir.
10uncu madde üzerinde bir adet önerge vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 Sıra Sayılı Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 4734 sayılı Kanunun 36 ncı maddesini
değiştiren 10 uncu maddesinin metinden
çıkartılmasını arz ve teklif ederiz.
Abdülkadir Akcan Mehmet Akif Paksoy Kemalettin Nalcı
Afyonkarahisar Kahramanmaraş Tekirdağ
Necati
Özensoy Ahmet
Kenan Tanrıkulu
Bursa İzmir
BAŞKAN Komisyon katılıyor mu?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun)
Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN Hükûmet katılıyor mu?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN Sayın Nalcı, buyurun efendim.
KEMALETTİN NALCI (Tekirdağ) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan Kamu İhale Kanununda
değişiklik yapılmasını öngören tasarının
10uncu maddesi üzerinde bir değişiklik önergesi vermiş
bulunmaktayız. Bu sebeple söz almış bulunuyorum. Hepinizi
saygıyla selamlıyorum.
Sayın milletvekilleri, şimdi bizim, devlet kamu
ihalelerinde yaklaşık maliyet
Ki ilgili kurum kendi piyasa
rayiçlerinden ve piyasadan toplamış olduğu belli fiyatlardan bir
fiyat çıkartır. Fakat bizim burada istediğimiz şu: Bunun
bir gizliliği
Gizliliğinin olmasının nedeni,
aşırı düşük teklif sınırını belli
ederken keşifle, yaklaşık maliyetle çarpılan bir oran
sonucu bulunduğu için bunun gizliliği esas
alınmıştır. Şimdi bizim bu maddenin metinden çıkarılmasını
istememizdeki unsur, ihale iptal olduğu zaman bu artık deşifre
edilmiş oluyor. Ya bizim burada bir düzenleme yapıp, bu
aşırı düşük sınırını tespit ederken bunu
yaklaşık maliyetten çıkartıp tekliflerin ortalamasına
getirmemiz lazım veyahut da ihale sonuçlanıncaya kadar
yaklaşık maliyeti kamuoyuna duyurmamamız lazım ki herhangi
bir iptal söz konusu olduğunda yeniden ihaleye
çıkıldığı zaman bunun deşifre
olmamasını sağlamaktır.
Şimdi, değerli milletvekilleri, biz 3üncü maddede de
Milliyetçi Hareket Partisi ve AKPnin de desteğiyle mühendislere yönelik,
mühendislerin hakkını daha fazlalaştıracak bir tasarı
geçirdik. Şimdi burada şunu belirtmek istiyorum: Bu kanunu
düzenlerken bu mesleği icra eden mühendis ve mimarların
haklarını korumamız lazım, ki 24üncü maddede de
vereceğimiz bir değişiklik önergesiyle, mühendislerin kendi
diplomalarını veya mimarların kendi diplomalarını
kullanırken o katsayı olan 122 bin liralık katsayıyı
250 bin liraya çıkartmakla, mühendisleri ve mimarları daha
katılımcı ve rekabet düzeyini artırıcı bir
sisteme ulaştırmamız lazım.
Bu kanunda yapacağımız bazı
değişikliklerle biz mühendisleri mağdur etmek yerine,
mühendislere ve mimarlara daha fazla hak vermiş olacağız. Bu
konuda, eğer siz de bu önergemizi, ya aşırı düşük teklif
sınırını belirlerken, keşif, yaklaşık
maliyetten uzaklaşmamız lazım veyahut da bu ihale esnasında
bu yaklaşık maliyeti kamuoyuna duyurmamamız lazım. Bu
ölçülerde önergemize destek vermenizi bekliyorum.
Hepinize teşekkür ediyorum. Sağ olun.
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Nalcı.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Önerge reddedilmiştir.
10uncu maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
10uncu madde kabul edilmiştir.
11inci madde üzerinde bir adet önerge vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 Sıra Sayılı Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 11. maddesi ile değiştirilen 4734 sayılı
Kanunun 37 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan Belirlenen
sürede bilgileri tamamlamayan istekliler değerlendirme dışı
bırakılır. ibaresinin aşağıdaki şekilde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
S. Nevzat Korkmaz Süleyman Lâtif Yunusoğlu Kemalettin Nalcı
Isparta Trabzon Tekirdağ
Muharrem
Varlı Recep
Taner
Adana Aydın
TEKLİF: Belirlenen sürede bilgileri ibraz etmeyen istekliler
değerlendirme dışı bırakılır.
BAŞKAN Komisyon katılıyor mu?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN Hükümet?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN Buyurun Sayın Korkmaz. (MHP
sıralarından alkışlar)
S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Avrupa Birliğine tam üyeliğin, Avrupa
Birliğinin yanlı ve haksız tavrı kadar, AKP Hükûmetinin
basiretsiz ve teslimiyetçi duruşu dolayısıyla, en azından
görünen gelecekte gerçekleşemeyeceği ortadadır. AKPnin,
ülkenin bütünlüğü ve cumhuriyetin kuruluş felsefesine olan -ki Anayasa
Mahkemesince de tespit edilmiş- tarihî rezervini gerçekleştirmek,
âdeta kendisinin söylemeye cesaret edemeyeceği şeyleri AB talepleri
olarak sunmak gayretleri maalesef devam ediyor. Kamuoyuna da Madem Avrupa
Birliğine üyelik hedefimiz var, Avrupa Birliği müktesebatı
bizden bunu istiyor. diyerek âdeta Avrupa Birliği sopası ile iç
siyaseti şekillendirip kendi kafasınca sistemi ıslah etmeye
çalışıyor. Bir yandan ülke ve millet menfaatlerine
aykırı ne varsa Avrupa Birliğinin isteği gibi bahanelerle
Meclisin önüne getirmekte, öte yandan da muhalefetin haklı itiraz
gerekçelerine de Bunlar ülkenin çağdaşlaşma projelerine
karşı. diyerek haksız bir tezvirat yapmaktadır.
Kamu İhale Yasasında da durum farklı değil.
Bu Yasa da tıpkı diğer stratejik yasalar gibi hep Avrupa
Birliğine uyum gerekçe gösterilerek gündeme getiriliyor. AKPnin
hatipleri, bu kürsüye gelip, çağdaş dünyaya ayak uydurmak, Avrupa
Birliği müktesebatına uyumlu hâle gelmek gerekçelerini
sıraladılar. Hakikaten öyle midir, bu değişiklikler Avrupa
Birliğinin istekleri midir, Avrupa bu yapılanlardan memnun mudur
diye araştırdık, Avrupa Birliğinin Türkiye ile ilgili
olarak her yıl yayınlamış olduğu ilerleme
raporlarını çıkardık, AKPnin iddialarını çürüten
cümleler ile karşılaştık. Hani bir fıkra var, sürekli
suç işleyen ve soranlara da Şeytana uydum. diyen adama en sonunda
şeytan dayanamayıp Bu kadar yıllık şeytanım,
bunlar benim bile aklıma gelmezdi. demiş ya, aynısı.
Kendi yandaşlarıma nasıl avantajlar sağlarım, bu
konuda hükmettiğim genel idarenin ve yerel yönetimlerin elini nasıl
güçlendiririm, Kamu İhale Kanununu nasıl baypas edebilirim.
anlayışından Avrupa Birliği de rahatsız,
tıpkı ülkedeki muhalefet partileri gibi onlar da bu
kayırmacılığı eleştiriyorlar.
Bakın raporlara: 2003-2004 İlerleme Raporu, diyor ki:
Kamu İhale Kanununun Avrupa Birliği müktesebatına uyumu
konusunda Türkiyenin, bırakın istenilen tam uyumu
sağlamayı, mevcut durumu koruyamadığı, yasayı
daha da geriye götürdüğü anlaşılmaktadır. Rekabet ve tam
şeffaflık konusunda kısıtlamalar getirilmiştir. Tüm bu
kısıtlamalar müktesebata aykırılık teşkil
etmektedir.
2005 İlerleme Raporu: Türk mevzuatının kamu
ihaleleriyle ilgili müktesebata uyumlaştırılmasında son
ilerleme raporlarından bu yana yeni bir gelişme kaydedilmemiş,
aksine, bazı düzenlemeler uyum düzeyini dahi azaltmıştır.
İstisnaların yürürlüğe konması Kamu İhale Kanununun
bütünlüğünü bozmakta, hedefe zarar vermektedir.
2006 Raporu: Genel prensiplerle ilgili olarak ilerlemeden söz
edilemez. Getirilen istisnalarla sistemin ve Kamu İhale Kurumunun
etkinliği azaltılmıştır. denmektedir.
2007 Raporu da 2006daki eleştirileri neredeyse aynı
cümlelerle tekrarlamaktadır.
2008 İlerleme Raporu: Kamu ihalelerinde rekabet ve
etkinliği azaltıcı etkisi olan genel hükümlere dair
derogasyonlardan kaçınılması gerektiği belirtilmiştir.
Değerli milletvekilleri, Avrupa Birliğinin kamu ihale
sistemindeki değişikliklerden ne kadar rahatsız olduğu bu
cümlelerden anlaşılmaktadır. Sadece Avrupa Birliği mi, özellikle
yapım ihaleleri alanında en önemli taraflardan biri olan Türkiye
Mühendisler ve Mimarlar Odası da AKPnin önümüze getirdiği bu
tasarıdan rahatsızlığını çok değil, birkaç
gün önce, 14 Kasımda yaptığı basın
açıklamasıyla dile getirmiştir. Diyor ki: Tasarı,
mühendisler ve mimarlar açısından önemli hak kayıpları
getirmektedir. İhale Kurumunun yetkileri baypas edilmekte ve Kurumun
geleceği tehlikeye atılmaktadır. Yerel seçimler öncesinde
ihalelerde Kurumun ve kamuoyunun denetimi azaltılmakta, idarelere
keyfîliğe yol açabilecek çok fazla takdir hakkı verilmekte,
istisnaların sayısı artırılmakta, Kurul
üyeliğinin bir defaya mahsus yenilenmesi değişikliği
kişiye özel olup, bu değişiklik hukuk devletine
aykırılık teşkil etmekte, Kurul Başkanı ve
üyelerinin ücretli ders verebilmesine ilişkin düzenlemede kimlere ve
nerede ders verileceğine ilişkin bir ibareye yer verilmediğinden
istekli firmalar ile Kurul üyelerinin bir arada olacağı
platformları çağrıştırmakta, idarenin ihaleyi iptal
kararının Kurulun gündemine getirilememesi en tabii haklardan biri
olan şikâyet hakkını daraltmaktadır.
Kurul kendine özgü bir tebligat usulü belirlemektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Korkmaz, devam edin.
S. NEVZAT KORKMAZ (Devamla) Ezcümle, Oda sonunda şöyle bir
tespit yapmaktadır değerli milletvekilleri: Tüm bu değişiklikler ile yeni
tasarı yolsuzlukların önünü açmaktadır, şeffaflığı
değil ihaleyi yapacak idareye keyfî davranma serbestisi getirmektedir,
ihale süreçlerini denetleyebilecek kurum ve kuruluşlar devre
dışı bırakılmaktadır. Bu nedenlerle, bu
tasarı kamu yararına değildir. denmektedir.
Görülmektedir ki değerli milletvekilleri, niyet, ne Avrupa
Birliğine uyum ne de bu konuda objektif ve adil bir düzenleme yapma
kaygısıdır, yandaşları müteahhit ve iş
çevrelerine ihale verebilmek için Kamu İhale Kanununu istenen kıvama
getirmektir.
Bu düşüncelerle, vermiş olduğumuz önergeye
desteklerinizi bekliyor, hepinize saygılarımı sunuyorum. (MHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Korkmaz.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
HASAN ÇALIŞ (Karaman) Karar yeter sayısı Sayın Başkan.
BAŞKAN Biraz geç kaldı ama
ABDÜLKADİR AKCAN (Afyonkarahisar) Hayır, geç
değil, erken söyledi ama siz duymadınız.
BAŞKAN Karar yeter sayısı arayacağım.
Kabul etmeyenler
Karar yeter sayısı yok.
On dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 14.31
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 14.43
BAŞKAN : Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER : Yusuf
COŞKUN (Bingöl), Canan CANDEMİR ÇELİK (Bursa)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 19uncu Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.
253 sıra sayılı tasarının
görüşmelerine devam edeceğiz.
Komisyon ve Hükûmet buradalar.
11inci madde üzerinde Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz ve
arkadaşlarının önergesinin oylamasında karar yeter
sayısı bulunamamıştı. Şimdi önergeyi tekrar
oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısını
arayacağım: Önergeyi kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar yeter
sayısı vardır, önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi oylamadan önce komisyonun bir redaksiyon talebi var.
Buyurun Sayın Komisyon.
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun) Sayın
Başkanım, madde metninin birinci cümlesindeki son fıkrası
madde metninden çıkarılmıştır ibaresinin son maddesi
yürürlükten kaldırılmıştır
değişikliğiyle oylanmasını talep ediyoruz.
BAŞKAN Yapılan redaksiyonla birlikte 11inci maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Madde kabul
edilmiştir.
12nci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
12nci madde kabul edilmiştir.
13üncü madde üzerinde bir adet önerge vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 Sıra Sayılı Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 13. maddesi ile değiştirilen 4734
sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin son
fıkrasının aşağıdaki şekilde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Mustafa Kemal Cengiz Mustafa Enöz Kemalettin Nalcı
Çanakkale Mersin Tekirdağ
Süleyman
L. Yunusoğlu Akif
Akkuş
Trabzon Mersin
Teklif: İhale kararları ihale yetkilisince onaylanmadan
önce idareler, ihale üzerinde kalan istekli ile varsa ekonomik açıdan en
avantajlı ikinci teklif sahibi isteklinin ihalelere katılmaktan
yasaklı olup olmadığını teyit ettirerek buna
ilişkin belgeyi ihale kararına eklemek zorundadır. İki
isteklinin de yasaklı çıkması durumunda ihale iptal edilir.
BAŞKAN Komisyon katılıyor mu önergeye?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun) Takdire
bırakıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN Hükûmet?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep)
Katılıyoruz.
BAŞKAN Gerekçeyi mi okutuyoruz?
OKTAY VURAL (İzmir) Gerekçe, Sayın Başkan.
BAŞKAN Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Uygulama yönetmelikleri hükümlerine göre ihale üzerinde kalan
isteklinin yasaklı çıkması hâlinde ihale iptal edilmekte (ikinci
uygun teklif sahibinin de mağduriyetine neden olunmaktadır.) ve
sürecin uzaması nedeniyle kamu zararına sebebiyet verilmektedir.
BAŞKAN Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmiştir.
Kabul edilen önerge doğrultusunda 13üncü maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
13üncü madde
kabul edilmiştir.
14üncü maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
14üncü madde kabul edilmiştir.
15inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
15inci madde kabul edilmiştir.
16ncı maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
16ncı madde kabul edilmiştir.
17nci madde üzerinde iki adet önerge vardır; okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 Sıra Sayılı Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 17. maddesi ile değiştirilen 4743
sayılı Kanunun 47nci maddesinin aşağıdaki
şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Mehmet
Şandır Hasan
Çalış Mümin
İnan
Mersin Karaman Niğde
Ahmet Serdaroğlu Süleyman Yunusoğlu Kemalettin Nalcı
Kastamonu Trabzon Tekirdağ
S.
Nevzat Korkmaz
Isparta
Madde 47- Bu Kanun kapsamında yer alan idarelerin yapım
işleri ile mal ve hizmet alımlarının sonuçları, 42 nci
maddeye göre gönderilenler hariç, en geç onbeş gün içinde kuruma bildirilir.
Bu sonuçlardan Kanun kapsamındaki ihalelere ilişkin olanlar Kurum
tarafından Kamu İhale Bülteninde, yurt içinde ve yurt
dışında çıkan başka gazeteler veya yerel gazeteler,
yayın araçları, bilgi işlem ağı veya elektronik
haberleşme (internet) yolu ile de yayımlanabilir. Sonuç
bildirimlerinde yer verilecek bilgiler ile savunma, güvenlik ve istihbarat
alanlarında görev yapan idarelerin Kanun kapsamında
yaptıkları mal ve hizmet alımları ile yapım
işlerine ilişkin ihale sonuçlarından hangilerinin yayımlanacağı
ilgili idarenin görüşü alınarak Kurum tarafından belirlenir.
BAŞKAN - En aykırı önergeyi okutup işleme
alacağım.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
4734 sayılı Kanunun, görüşülmekte olan 253
Sıra Sayılı Kamu İhale Kanunu ile Kamu İhaleleri
Sözleşmeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı nın çerçeve 17 nci maddesi ile
değiştirilen 47 nci maddesine birinci cümleden sonra gelmek üzere
aşağıdaki cümlenin eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Harun
Öztürk
İzmir
İdareler ihale konusu işin önem ve özelliğine göre
ihale sonuçlarını, yurt içinde ve yurt dışında
çıkan başka gazeteler veya yayın araçları, bilgi işlem
ağı veya elektronik haberleşme (internet) yolu ile de
ayrıca ilân edebilirler.
BAŞKAN Komisyon katılıyor mu?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun)
Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN Hükûmet katılıyor mu?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep)
Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN Sayın Öztürk, buyurun.
HARUN ÖZTÜRK (İzmir) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; şahsım ve Demokratik Sol Parti adına yüce
heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerlendirmeme geçmeden önce eski bakanlardan Sayın
Ferda Güley ve İstanbul Milletvekili Sayın Gündüz Aktana Allahtan
rahmet diliyor ve yakınlarına başsağlığı
diliyorum.
Değerli milletvekilleri, 4734 sayılı Kamu
İhale Kanunu DSPnin de içinde yer aldığı 57nci Koalisyon
Hükûmetinin kabul ettiği bir Kanundur. Yasa, ihalelerde
saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği,
kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarda ve zamanlarda
karşılanmasını ve kaynakların verimli
kullanılmasını ilke olarak benimsemişti.
Başlangıçta Kamu İhale Kanunu kapsamı
dışında bırakılan işler oldukça
sınırlı tutulmaya çalışılmıştı. Ancak
bu konuda geçmişte yaşananları birlikte hatırlamaya
çalışalım: AKP Hükûmeti 57nci Ecevit Hükûmetinin
yasalaştırdığı bu Kanunu katı bularak
yürürlüğünü bir süre ertelemiş ve ardından 2003
yılında kapsamlı bir değişiklik yaptıktan sonra
yürürlüğe sokmuştu.
Değerli milletvekilleri, AKP yönetimi Kamu İhale
Kanunundan duyduğu rahatsızlığı her vesileyle dile
getirmeye devam etmiş ve sadece Kanunun kapsam ve istisna maddelerinde
bugüne kadar dokuz adet değişiklik yapmıştır. Kamu
İhale Kanununda yapılan ve istisnaları genişletmeyi
hedefleyen bu düzenlemelerin dışında aynı amaçla özel
kanunlarla da çok sayıda düzenleme yapılmıştır.
Bunların sayısı konusunda bir bilgi verme imkânımız
bulunmamaktadır. Bunun ne kadar çok olduğuna işaret etmek için
söylüyorum. Sayın Bakanın elinde bu konuda bilgi var ve Genel Kurulu
bilgilendirirse seviniriz. Ben, aklıma gelenlerden
bazılarını bilgilerinize sunmak istiyorum.
2008 yılında Yap-İşlet-Devret Yasasında
yapılan değişiklik, EXPO 2015 için yapılan yasa,
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Hakkında Kanunda getirilen
istisnalar, Genel Kurul gündeminde olan Mayınların Temizlenmesine
İlişkin Tasarıdaki istisnalar. Yine, Genel Kurulun gündeminde
olan ve Başbakanlıkta acil durum yönetimi oluşturulmasına
ilişkin yasa tasarısında getirilen istisnalar. Görüşülmekte
olan bu tasarıda da önergelerle her an yeni istisnalar eklenmesi ihtimali
göz ardı edilmemelidir.
Değerli milletvekilleri, görüşülmekte olan bu
tasarı AKP Hükûmetinin ikinci kapsamlı düzenlemesidir. Büyük ölçüde
teknik düzenlemeleri içeren tasarı genel olarak olumlu
karşılanmakla birlikte katılmadığımız
değişikliklere ilişkin değerlendirmelerimizi sizlerle
paylaşmak istiyorum.
Düzenleme, yerel basının desteklenmesini
sıkıntıya sokabilecektir. Kamu ihalelerine itiraz edilebilmesi
için öngörülen ücretlere yapılan ölçüsüz artış itiraz
hakkını ortadan kaldırıcı niteliktedir. Şikâyet
ve itirazen şikâyet başvurusu için bir hak kaybına veya zarara
uğranıldığının veya zarara uğrama ihtimali
olduğunun koşul olarak aranması, yolsuzluklarla mücadelede sivil
toplum kuruluşlarının ve kamuoyu baskısının
etkisiz kılınması sonucunu doğuracaktır. Ayrıca,
bu sınırlayıcı hüküm, ihaleye katılanların
aralarında anlaşarak şikâyet mekanizmasını
tıkamaları sonucunu da doğurabilecektir.
Şikâyet başvurularının Kamu İhale Kurumu
yerine sadece idareye yapılabilmesi, özerk Kamu İhale Kurumunun devre
dışı bırakılması anlamına geldiğinden,
uygun görülmemektedir. Şikayet ve itirazen şikâyet yoluna
başvurmadan yargıya gidilemeyeceği yolundaki düzenlemenin de hak
arama şekline müdahale anlamına geleceğini düşünüyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Öztürk, devam edin.
HARUN ÖZTÜRK (Devamla) Tamamlıyorum Sayın Başkan.
İdarenin yeterli nitelik ve sayıda personele sahip olsa
dahi dışarıdan danışmanlık hizmeti satın
alınabilmesine izin veren düzenlemenin gerekçelendirilmesinde
sıkıntı olacağını düşünüyorum. Sağlıkla
ilgili mal ve hizmet alımına mahsus uygulanmakta olan çerçeve
anlaşma yapma yetkisinin bütün mal ve hizmet alımıyla yapım
işlerini de kapsayacak şekilde genişletilmesini uygun
bulmadığımızı ifade etmek istiyorum.
Koşulların baştan belirlenmesi kaydıyla üç
istekli yerine tek isteklinin yeterli sayılması da rekabet ilkesiyle
bağdaşmamaktadır. Dinamik alım yöntemiyle ihalede gizlilik
nasıl sağlanabilecektir? Rekabetin sağlandığından
nasıl emin olunacaktır?
Yukarıda belirtilen hususlarda tasarıyla getirilen
düzenlemelere katılmadığımızı tekrar eder, yüce
heyetinizi saygıyla selamlarım.
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Öztürk.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 Sıra Sayılı Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 17. maddesi ile değiştirilen 4743
sayılı Kanunun 47 nci maddesinin aşağıdaki
şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Mehmet
Şandır (Mersin) ve arkadaşları
Madde 47- Bu Kanun kapsamında yer alan idarelerin yapım
işleri ile mal ve hizmet alımlarının sonuçları, 42 nci
maddeye göre gönderilenler hariç, en geç onbeş gün içinde kuruma
bildirilir. Bu sonuçlardan Kanun kapsamındaki ihalelere ilişkin
olanlar Kurum tarafından Kamu İhale Bülteninde, yurt içinde ve yurt
dışında çıkan başka gazeteler veya yerel gazeteler,
yayın araçları, bilgi işlem ağı veya elektronik
haberleşme (internet) yolu ile de yayımlanabilir. Sonuç bildirimlerinde
yer verilecek bildiriler ile savunma, güvenlik ve istihbarat alanlarında
görev yapan idarelerin Kanun kapsamında yaptıkları mal ve hizmet
alımları ile yapım işlerine ilişkin ihale
sonuçlarından hangilerinin yayınlanacağı ilgili idarenin
görüşü alınarak Kurum tarafından belirlenir.
BAŞKAN Komisyon katılıyor mu?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN Hükûmet?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
OKTAY VURAL (İzmir) Hasan Çalış konuşacak.
BAŞKAN Sayın Çalış, buyurun. (MHP
sıralarından alkışlar)
HASAN ÇALIŞ (Karaman) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz 253 sıra sayılı
Kamu İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 17nci maddesi üzerinde verdiğimiz önergeyle
ilgili olarak söz aldım. Sözlerime başlarken yüce heyetinizi
saygılarımla selamlıyorum ve bugün Hakkın rahmetine
kavuşan Değerli İstanbul Milletvekilimiz Sayın Gündüz Aktan
Beyefendiye Allahtan rahmetler diliyorum.
Değerli arkadaşlar, benden önce burada söz alan pek çok
arkadaşımız Kamu İhale Kanununun önemini vurguladı.
Gerçekten Kamu İhale Kanunu önemli. Niye önemli? Halkın alın
terinden, göz nurundan devletin kasasında biriken imkânların gene
kamu ihaleleri yöntemiyle halkın hizmetine sunulmasını
sağlamaktadır. Tabii ki böyle bir amaç olunca, böyle bir kanun
üzerinde de çok çalışılıyor, çok konuşuluyor, çok
sık da değişikliklere uğruyor. Her defasında kamu
vicdanını rahatlatmak, ihaleleri şeffaflık içerisinde
yapmak, yolsuzlukları önlemek, Sayın Başbakanın sıkça
kullandığı bir deyimle Garip gurebanın, yetimin
hakkını kimseye yedirmemek gibi gerekçelerle önümüze gelen bütün
değişikliklere rağmen maalesef yolsuzluklar önlenememektedir,
kamu vicdanını rahatsız edecek suistimaller bir türlü
bitirilememektedir. Nitekim televizyonlarımızı
açtığımız zaman hemen hemen günaşırı bir
yolsuzluk operasyonuyla karşı karşıya oluyoruz,
bölgelerimize gittiğimiz zaman da en çok dinlediğimiz yolsuzluk
olayları oluyor, hele hele iktidar partisine yakınlığı
dolayısıyla işleri kolaylaşan, hayat standardı
değişen, zenginleşen arkadaşlarla ilgili hikâyeleri
dinlememiz maalesef Türkiye'nin hiçbir yanında bitmiyor.
Değerli arkadaşlar, bu yolsuzlukların
bitirilmesinde, gerekli şeffaflığın sağlanmasında
tabii ki halkın, ihaleye katılacak tarafların en iyi
şekilde bilgilendirilmesi çok önemlidir. Düşünün ki bu 17nci maddeyle sadece Kamu İhale Kurumunun bülteninde
bilgiler yayımlanacakmış. Yasanın geneline
baktığımız zaman ortaya çıkacak olan nedir? Kurumun
İnternet sayfasında yayınlanacak bilgilerle bu olayların
takip edilmesi gerekiyor. Tabii ki bu neyi getirecektir? Bu tür
çalışmalarda ihaleleri kamuoyunun ilgisinden, kamuoyunun
baskısından uzaklaştıracaktır değerli
arkadaşlar.
İşte, verdiğimiz önergeyle biz Milliyetçi Hareket
Partisi olarak bu tür ihalelerde duyuruların objektiflik içerisinde
yapılabilmesi için, ihaleye katılacak tarafların hepsinin
haberdar edilebilmesi için, zamanında kendini hazırlayabilmesi için
böyle bir bülten metodunun ötesinde gazetelerde, özellikle yerel gazetelerde
ilanların verilmesini öneriyoruz.
Değerli arkadaşlar, her birimizin odasında yerel
gazeteler vardır, yerel gazeteler aracılığıyla
bölgelerimizdeki haberleri takip ederiz, bölgelerimizdeki olayları takip
ederiz, bölgelerimizdeki doğumları, ölümleri takip ederiz; yerel
gazeteler ve televizyonlar aracılığıyla
vatandaşlarımıza seslerimizi duyururuz. Bakın, bu tür
uygulamalarla yerel basını bitiririz, bitiriyoruz. Bitirmemenin yolu
nedir? Yerel basının nefes alacağı, ayakta
durabileceği yasal beslenme yollarını, gelirlerini kısacak
uygulamalardan uzaklaşmamız gerekiyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Çalış, devam edin.
HASAN ÇALIŞ (Devamla) - Tabii ki bu konuda Sayın Hükûmetin
de belli bir anlayış içerisinde olacağını ve bu
yayın araçlarında yerel basının ve genel basın ve
medyanın yine kullanılmaya devam edeceğini ümit ediyoruz.
Tabii ki arkadaşlar, bu tür ihalelerin
yapılmasında, düzenlenmesinde yasalar, yönetmelikler çok önemli ama
en az bunlar kadar önemli bir şey vardır; bu ihaleleri yönetecek olan
insanların güvenilirlikleri, yaptıkları işlerle,
çalışmalarla güvenilirliklerine yeni güvenilirlikler
kazandırmaları ve ihale oluşumunun başlangıçtan sonuna
kadar otokontrol sistemiyle ve hakkaniyet ölçüleri içerisinde
yapılması önemlidir.
Değerli arkadaşlar, önergemize desteğinizi
bekliyoruz. Yasanın hayırlı, uğurlu olmasını
diliyorum.
Saygılarımı arz ediyorum.
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Çalış.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Önerge reddedilmiştir.
17nci maddeyi oylarınıza
OKTAY VURAL (İzmir) Karar yeter sayısı istiyoruz.
BAŞKAN Arayacağız.
17nci maddeyi oylarınıza sunuyorum ve karar yeter
sayısını arayacağım: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar yeter sayısı yok maalesef.
Birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 15.03
DÖRDÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 15.15
BAŞKAN : Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER : Yusuf
COŞKUN (Bingöl), Harun TÜFEKCİ (Konya)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 19uncu Birleşiminin Dördüncü Oturumunu açıyorum.
253 sıra sayılı Kanun Tasarısının
görüşmelerine devam edeceğiz.
Komisyon ve Hükûmet buradalar.
17nci maddenin oylamasında karar yeter sayısı
bulunamamıştı.
Şimdi maddeyi tekrar oylarınıza sunacağım
ve karar yeter sayısı arayacağım: Maddeyi kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar yeter sayısı vardır, madde kabul
edilmiştir.
18inci madde üzerinde bir adet önerge vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 Sıra Sayılı Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 18. maddesi ile değiştirilen 4734 sayılı
Kanunun 48 inci maddesinin 1. paragrafında yer alan
danışmanlık hizmet sunucularından alınır
ibaresinin danışmanlık hizmet sunucularından
alınabilir olarak değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
M. Kemal Cengiz Mustafa Enöz Kemalettin Nalcı
Çanakkale Manisa Tekirdağ
Akif
Akkuş Süleyman
L. Yunusoğlu
Mersin Trabzon
BAŞKAN Komisyon katılıyor mu?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun)
Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN Hükûmet katılıyor mu?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep)
Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN Buyurun Sayın Akkuş.
AKİF AKKUŞ (Mersin) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; bugün, biliyorsunuz İstanbul Milletvekilimiz
Gündüz Aktan Bey vefat etmiştir. Allahtan rahmet diliyorum,
yakınlarına da sabırlar diliyorum.
Değerli milletvekilleri, görüşülmekte olan 253 sıra
sayılı Kamu İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri
Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 48inci maddeyi değiştiren 18inci
maddesinin birinci bendinin son kelimesi olan alınır kelimesinin alınabilir
olarak değiştirilmesi için verdiğimiz önerge üzerinde
konuşacağım.
Değerli milletvekilleri, bu yasa, 2003 yılında
yürürlüğe giren Yasanın değiştirilmesine müteallik bir
yasadır, yani daha beş sene önce çıkmış olan bir Yasa.
Burada aşağı yukarı bir buçuk seneye yakın bir
zamandır bulunuyoruz ve Yasa yeniden güncelleniyor, yeni yeni
değişiklikler ekleniyor. Bu da onlardan birisidir diye
bakıyoruz.
Tabii, ayrıca 2003te çıktıktan sonra da bugüne
kadar birtakım değişiklikler yine geçirdi, bundan sonra geldi.
Bu değişikliğe de AB müktesebatındaki
değişikliklerin etkili olduğu, onun üzerine
değiştirildiği belirtiliyor. Demin Nevzat
arkadaşımız bu konuya birazcık girdi. Tabii biz bu
değişiklikleri yapıyoruz ama Avrupa Birliği bizim
yaptığımız bu değişiklikleri dikkate
almıyor. Ben bu konuda bütün milletvekillerinin dikkatini çekiyorum.
Değerli milletvekilleri, devlet zaman zaman birtakım mal
ve hizmetler satın almakta, bazen de bina, demir yolu, kara yolu, liman,
havaalanı vesaire yaptırmaktadır. Bunların tamamında
Kamu İhale Kanunu söz konusu olmaktadır. Ancak Kanunda sık
sık değişikliklerin yapılması ihaleleri standart
ölçütlerden uzaklaştırmakta ve oldukça karmaşık bir yapı
arz etmektedir. Hâlbuki idareler, saydamlığı, rekabeti,
eşit muameleyi, güvenilirliği, gizliliği ve kamuoyu denetimini
sağlamakla sorumludur. Ancak bu kadar sık yapılan yasa
değişikliği, idareleri de içinden çıkılmaz bir konuma
getiriyor ve her kademede yolsuzluk, adam kayırma, ihaleye fesat
karıştırma gibi sorunların sık sık yaşanmasına
meydan veriyor.
Düşünün, iki üç gün önce Selçuk Üniversitesi rektörünün bile
içerisine girdiği bir çete, ihale çetesi söz konusu oldu. Bunun büyük bir
kısmı bu şekilde sık sık meydana gelen
değişikliklerden kaynaklanıyor yahut da mevzuatın çok karmaşık
olmasından ileri geliyor diye düşünüyorum.
Bunun bir sonucu olarak da diyorum ki -öyle bir yasa
çıkarmalıyız ki- üzerinde uzun uzun düşünerek, sivil toplum
örgütlerinden bilgiler alarak, muhalefetiyle iktidarıyla bir araya gelip,
muhalefet-iktidar anlayışını bir kenara bırakıp
yeni yasalar çıkarmalıyız ve bu
çıkardığımız yasalar gerçekçi, gerçeğe daha
yakın ve gerçekleri ortaya koyacak yasalar olmalı.
Bakıyoruz, ihaleye çıkan iş için önce bir dosya
alınıyor. Dosya ücreti zaman zaman anormal derecede yüksek, bazen de
normal oluyor. Tabii bu anormal derecede dosya ücreti yüksek olduğunda
hemen aklımıza şu geliyor: Bu dosyadan istifade edecek
kişi, bu işi alacağına yüzde yüz bakan kişi ancak
gider bu kadar ücreti öder ve dosyayı alır diye düşünüyoruz. Tabii
bunu düşündüğümüz için de bu işe talip olacak bir
kısım yükleniciler işten vazgeçiyor. Yani, ihalenin âdeta özünde
yolsuzluklara yahut işte fesada yönelmek söz konusu gibi gözüküyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Akkuş, devam edin.
AKİF AKKUŞ (Devamla) Teşekkür ederim.
Tabii şöyle bir ihale hatırlıyorum: İhaleyi
veren komisyonun başındaki kişi şununla övünüyordu: Yüzde
65le verdim bu işi. Şimdi, yüzde 65le bir iş verilirse, bunu
yapacak olan, bu işi yapacak olan yüklenici mutlaka bu işe bir fesat
karıştıracaktır. Aksi takdirde bunun içinden nasıl
çıkar? O zaman şu olabilir
tabii, ihale dosyasını hazırlayan komisyonun aslında
iş -atıyorum- 100 milyara yapılacakken, bunu 250 milyar gösterip
bu kadar düşük bir ücretle yapılmasını sağlayabilir
gibi düşünüyorum.
Değerli milletvekilleri, önergede belirttiğimiz
alınır ibaresi, bir zorunluluk ifade etmektedir, bu yüzden
alınır ibaresinin Kanunun eski hâlinde olduğu gibi
alınabilir olarak değiştirilmesinin uygun
olacağını belirtir, önergemize desteğinizi bekleriz.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Akkuş.
II.- Y O K L A M A
(CHP ve MHP sıralarından bir grup milletvekili
ayağa kalktı)
OKTAY VURAL (İzmir) Toplantı yeter
sayısının aranılmasını istiyoruz.
BAŞKAN Toplantı yeter sayısı
İsimleri kaydediyorum: Sayın Vural, Sayın
Çalış, Sayın Küçük, Sayın Korkmaz, Sayın Doğru,
Sayın Bingöl, Sayın Karaibrahim, Sayın Ekici, Sayın
Ağyüz, Sayın Mengü, Sayın Emek, Sayın Barış,
Sayın Gök, Sayın Oksal, Sayın Köse, Sayın Kaptan,
Sayın Paçarız, Sayın Hakkı Suha Okay, Sayın
Yıldız, Sayın Taner.
Evet, yoklama için üç dakika süre veriyorum ve süreyi
başlatıyorum efendim.
(Elektronik cihazla yoklama yapıldı)
BAŞKAN Evet, toplantı yeter sayısı yok
efendim.
On beş dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 15.28
BEŞİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 15.44
BAŞKAN : Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER : Yusuf
COŞKUN (Bingöl), Canan CANDEMİR ÇELİK (Bursa)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 19uncu Birleşiminin Beşinci Oturumunu açıyorum.
Tasarının 18inci maddesi üzerindeki önerge oylanmadan
önce yapılan yoklamada toplantı yeter sayısı
bulunamamıştı. Bu nedenle yeniden yoklama yapacağız.
II.- Y O K L A M A
BAŞKAN Yoklama için üç dakika süre veriyorum ve
yoklamayı başlatıyorum.
(Elektronik cihazla yoklama yapıldı)
BAŞKAN Toplantı yeter sayımız vardır.
253 sıra sayılı Kanun Tasarısının
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
VII.- KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER
İŞLER (Devam)
A) Kanun
Tasarı ve Teklifleri (Devam)
1.- Kamu İhale Kanunu ile
Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum
ile Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm
Komisyonları Raporları (1/584) (S. Sayısı:253) (Devam)
BAŞKAN Komisyon? Burada.
Hükûmet? Burada.
18inci madde üzerinde Mersin Milletvekili Sayın Akif
Akkuş ve arkadaşlarının önergelerini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
18inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
19uncu madde üzerinde bir adet önerge vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 Sıra Sayılı Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 19. maddesi ile değiştirilen 4734
sayılı Kanunun 52 nci maddesinde yer alan Belirlenen sürede eksik
bilgileri tamamlamayan istekliler değerlendirme dışı
bırakılır ve geçici teminatları gelir kaydedilir ibaresinin
Belirlenen sürede bilgileri ibraz etmeyen istekliler değerlendirme
dışı bırakılır olarak değiştirilmesini
arz ve teklif ederiz.
Akif
Akkuş Mustafa
Enöz Kemalettin
Nalcı
Mersin Manisa Tekirdağ
Süleyman
L. Yunusoğlu Mustafa
Kemal Cengiz
Trabzon Çanakkale
BAŞKAN Komisyon katılıyor mu?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun)
Katılmıyoruz.
BAŞKAN Hükûmet?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep)
Katılmıyoruz.
BAŞKAN Buyurun Sayın Enöz.
MUSTAFA ENÖZ (Manisa) -
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte
olan 253 sıra sayılı Kamu İhale Kanunu ile Kamu İhale
Sözleşmeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısının 19. maddesi ile ilgili vermiş
olduğumuz önerge üzerine söz almış bulunmaktayım. Bu
vesileyle, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Bugün Hakkın rahmetine kavuşan İstanbul
Milletvekilimiz Sayın Gündüz Aktana rahmetler diliyorum.
Başımız sağ olsun.
Değerli milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz
tasarının 19uncu maddesi 4734 sayılı Kamu İhale
Kanununun 52nci maddesinde değişiklikler yapmaktadır. Kanunun
52nci maddesi
BAŞKAN Sayın Enöz, bir dakikanızı rica
edeceğim, heyet geldi de onu bir takdim edeyim.
VIII.- BAŞKANLIĞIN GENEL
KURULA SUNUŞLARI
A)
Çeşitli İşler
1.- Genel Kurulu ziyaret eden,
Cezayir Ulusal Halk Meclisi Dışişleri, İşbirliği
ve Göç Komisyonu Başkanı ve beraberindeki heyete
Başkanlıkça Hoş geldiniz denilmesi
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Dışişleri
Komisyonu Başkanı Sayın Murat Mercanın resmî konuğu
olarak ülkemizi ziyaret etmekte olan Cezayir Ulusal Halk Meclisi
Dışişleri, İşbirliği ve Göç Komisyonu
Başkanı ve beraberindeki Parlamento heyeti şu anda Meclisimizi
teşrif etmiş bulunuyorlar, kendilerine yüce Meclisimiz adına
Hoş geldiniz. diyoruz. (Alkışlar)
VII.- KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER
İŞLER (Devam)
A) Kanun
Tasarı ve Teklifleri (Devam)
1.- Kamu İhale Kanunu ile
Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum
ile Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonları
Raporları (1/584) (S. Sayısı: 253) (Devam)
BAŞKAN Teşekkür ederim Sayın Enöz.
MUSTAFA ENÖZ (Devamla) Ben teşekkür ederim.
İhale Kanununun 52nci maddesinde değişiklikler
yapmaktadır. Kanunun 52nci maddesi tekliflerin değerlendirilmesi ve
ihalenin yapılmasını düzenlemektedir. Bu maddede yapılacak
değişikliğin ihale şartlarını bütünüyle
etkileyeceğini düşündüğümüzde çok titiz ve dikkatli
davranılması gerektiğine inanmaktayız.
Bu önerge ile 19uncu madde ile Kanunun 52nci maddesinde
yapılacak olan düzenlemenin ikinci paragrafında yer alan Belirlenen
sürede eksik bilgileri tamamlamayan istekliler değerlendirme
dışı bırakılır ve geçici teminatları gelir
kaydedilir. ibaresinin yerine Belirlenen sürede bilgileri ibraz etmeyen
istekliler değerlendirme dışı bırakılır.
ifadesinin getirilmesini talep etmekteyiz.
Değerli milletvekilleri, tamamlamayan ibaresinin yerine
ibraz etmeyen ifadesinin konulması ile idarece talep edilen bilgi
eksikliği ile ilgili verileri ibraz eden isteklinin ibraz ettiği
belgelerin uygun bulunmaması hâlinde ihale dışı
bırakılmasını, ancak teminatının gelir
kaydedilmemesini sağlayacaktır. Teklif, art niyetli düşük teklif
vermiş isteklilerin daha pahalı teklif veren isteklilerle
anlaşma yoluna giderek istenilen bilgileri ibraz etmemek suretiyle ihale
dışı kalmalarını ve kamuyu zarara
uğratmalarını önlemektedir.
Değerli milletvekilleri, öncelikle bu kanunun amacı kamu
kaynaklarını kullanan bütün kurum ve kuruluşların, kamunun
ihtiyaçlarını karşılamak üzere yapacakları ihalelerde
kamu yararının sağlanması amacıyla uygulanacak esas ve
usulleri belirlemek olmalıdır. Bu düzenlemeyle Kamu İhale
Kanununun uygulama kapsamı daraltılmakta, dolayısıyla
Kanunun kendisinden beklenen kamu yararı oluşmamaktadır.
Tasarı bu hâliyle, yürürlükteki 4734 sayılı Kanunun bile
gerisine düşülerek böylelikle 2886 sayılı eski İhale
Kanununda eleştirilere temel olan koşullara geri dönmektedir. AKP
Hükûmeti, Kamu İhale Kanunu ile sorunları çözen bir ihale mevzuatı
yerine yeni sorunlara neden olacak bir düzenleme içerisinde olduğunu
açıklıkla ortaya koymaktadır. 4734 sayılı Kanunun
yürürlüğe girmesinden sonra, gerek 58 gerekse 59uncu Hükûmet dönemlerinde
Kanun üzerinde değişikliklerin yapılma sürecinde, ilgili ve
yetkin hiçbir kurum ve kuruluşun görüşleri sürece dâhil
edilmemiştir.
Bu kanunla, ülkemizin dış koşul ve dayatmalara karşı direnci büsbütün
kırılmak istenmektedir. Konuya ilişkin ihale prosedürü üzerinde
söz konusu dayatmaları geri püskürtecek hiçbir düzenleme
getirilmemiştir. Bu düzenlemeyle, ülkemizin ihale alanındaki kurumsal
işleyişine ve bu konulardaki sorununa çözüm getirilmemektedir;
aksine, AKP İktidarı Ben yaptım oldu.
yaklaşımından vazgeçmediğini bir kez daha göstermektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Enöz, devam edin.
MUSTAFA ENÖZ (Devamla) Teşekkür ederim.
Değerli milletvekilleri, bu tasarıyla ihale makamı,
hiçbir gerekçe göstermeden ihaleyi iptal etme yetkisine sahip olmaktadır.
Keyfî iptallerin olmayacağını hangimiz garanti edebiliriz? Bu
durumda hak sahibi kişiler veya firmaların durumları ne olacak?
Bunlarla ilgili bir yaptırımın da mutlaka olması
gerekmektedir. Davet usulü yapılan ihalenin kapsamının
genişletilmesi, kötü niyet besleyen uygulamaların önünü
açabilecektir; yandaşların korunması, kollanması gibi
şaibeli ihaleler gündemimizden düşmeyecektir. Bu konuda Hükûmeti daha
dikkatli olmaya davet ediyoruz.
Değerli milletvekilleri, ihalelerde esas olan rekabet
ortamının sağlanması ve ihalenin şeffaf
olmasıdır. Bu durum sağlanmadığı sürece taraflara
hakkaniyetli davranmanız söz konusu değildir.
Önergemizin kabulü yönünde oy kullanmanızı bekler, yüce
heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından
alkışlar)
Teşekkürler Sayın Enöz.
BAŞKAN Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
19uncu maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
19uncu madde kabul edilmiştir.
20nci madde üzerinde dört adet önerge vardır. Önergeleri
önce geliş sırasına göre okutacağım, sonra
aykırılık sırasına göre işleme
alacağım.
İlk önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
4734 sayılı
Kanunun, görüşülmekte olan 253 Sıra Sayılı "Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhaleleri
Sözleşmeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı"nın çerçeve 20 nci maddesi ile
değiştirilen 53 üncü maddesinin (2) numaralı alt bendinin
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif
ederiz.
Harun
Öztürk
İzmir
"2) İtirazen şikâyette bulunanlardan alınacak;
mal ve hizmet alımlarında bin Yeni Türk Lirası, yapım
işi ihalelerinde iki bin Yeni Türk Lirası."
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 sıra sayılı Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının çerçeve 20 nci maddesinin aşağıdaki
şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Mustafa
Elitaş Yaşar
Karayel İbrahim
Yiğit
Kayseri Kayseri İstanbul
Kayhan Türkmenoğlu Muharrem Selamoğlu Hasan Kara
Van Niğde Kilis
Madde 20 - 4734
sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin (b) fıkrasının (9)
numaralı bendinden sonra gelen
paragraf yürürlükten kaldırılmış; (c)
fıkrasının üçüncü paragrafının son cümlesi yürürlükten
kaldırılmış, aynı fıkranın sonuna
aşağıdaki paragraf eklenmiş; (e) fıkrasının
birinci paragrafının birinci cümlesi aşağıdaki
şekilde değiştirilmiş, bu paragraftan sonra gelmek üzere
aşağıdaki paragraflar eklenmiş ve mevcut ikinci
paragrafın üçüncü ve dördüncü cümlesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş; (h) fıkrasının birinci
paragrafının ilk cümlesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş, aynı fıkranın ikinci
paragrafının sonuna aşağıdaki cümle eklenmiş; (i)
fıkrasının altıncı paragrafının birinci
cümlesinin başına "Kamu ihale uzmanlığı hariç
olmak üzere" ibaresi eklenmiş, aynı fıkranın
beşinci paragrafından sonra gelmek üzere aşağıdaki
paragraf eklenmiş; (j) fıkrasının (2) ve (4) numaralı
bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Dava açma, icra takibi yapma ve mahkemelerce verilen
kararlara karşı üst mercilere başvurmaktan vazgeçme yetkisi ile
üst dereceli mahkemelerce verilen kararlara karşı karar düzeltme
yoluna gidilmesinden vazgeçme yetkisi Kurula aittir."
"Kurul Başkan ve üyeleri, asli görevlerini aksatmamak
kaydıyla telif ücreti karşılığı bilimsel
amaçlı yayın yapabilir, ücret karşılığı ders
verebilir, bunun dışında özel bir kanuna dayanmadıkça resmi
veya özel hiçbir görev alamaz, dernek, vakıf, kooperatif ve benzeri
yerlerde yöneticilik yapamaz, ticaretle uğraşamaz, serbest meslek
faaliyetinde bulunamaz."
"Kurul kararları yerindelik denetimine tabi tutulamaz.
Kurul Başkan ve üyeleri ile Kurum personeli hakemlik ve
bilirkişilik yapamazlar."
"Kurul üyeleri ve Kurum personeli, görevleri nedeniyle
işledikleri ve kendilerine karşı işlenen suçlar
bakımından Devlet memuru sayılırlar. Kurul üyeleri ile
Kurum personelinin cezai ve hukuki sorumluluğuna ilişkin olarak
19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 104
üncü maddesi hükümleri uygulanır."
"Başkana görevlerinde yardımcı olmak üzere
Başkanın önerisi üzerine Kurul kararı ile üç başkan
yardımcısı atanabilir."
"Daire başkanlarının ataması
başkanın önerisi üzerine Kurul kararı ile, diğer personelin
ataması ise Başkan tarafından yapılır."
"Mükteseplerine uygun bir kadroya atamaları
gerçekleşinceye kadar süresi dolması sebebiyle görevi sona eren Kurul
Başkan ve üyelerine almakta oldukları aylık ücret ile sosyal hak
ve yardımların Kurum tarafından yapılmasına devam
olunur. Mükteseplerine uygun kadrolara atananlara, atama
yapıldığı tarih itibarıyla Kurum tarafından
ödemede bulunulmasına son verilir. Bir kamu kurumunda
çalışmayanlardan Kurul Başkan ve üyeliğine atanıp
süresi dolması sebebiyle görevi sona erenlere herhangi bir göreve veya
işe başlayıncaya kadar, görevlerinin sona erdiği tarihte
almakta oldukları aylık ücret ile sosyal hak ve yardımların
Kurum tarafından yapılmasına devam olunur. Kurum tarafından
bu kapsamda yapılacak ödemeler üç ayı geçemez."
"2) Mal ve hizmet alımı ihalelerinde;
yaklaşık maliyeti beşyüz bin Yeni Türk Lirasına kadar
olanlarda bin Yeni Türk Lirası, beşyüz bin ile bir milyon Yeni Türk
Lirası arasında olanlarda iki bin Yeni Türk Lirası, bir milyon
Yeni Türk Lirası ve üzerinde olanlarda üç bin Yeni Türk Lirası,
yapım işi ihalelerinde yaklaşık maliyeti bir milyon Yeni
Türk Lirasına kadar olanlarda bin Yeni Türk Lirası, bir milyon ile on
milyon Yeni Türk Lirasına kadar olanlarda iki bin Yeni Türk Lirası,
on milyon ile yirmi milyon Yeni Türk Lirası arasında olanlarda üç bin
Yeni Türk Lirası, yirmi milyon Yeni Türk Lirası ve üzerinde olanlarda
dört bin Yeni Türk Lirası tutarındaki itirazen şikayet
başvuru bedeli."
"4) Her türlü basılı evrak, form, ilan, doküman ve
yayınlar ile Elektronik Kamu Alımları Platformunun
işletilmesinden elde edilecek gelirler."
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, şimdi
okutacağım iki önerge aynı mahiyette olduğu için birlikte
işleme alacağım. Talepleri hâlinde önerge sahiplerine ayrı
ayrı söz vereceğim.
Önergeleri okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 253 Sıra Sayılı Kamu
İhale Kanunu ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 20 nci maddesi ile değiştirilen 4734
sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin metinden
çıkarılmasını arz ve teklif ederiz.
Hakkı Suha Okay Metin Arifağaoğlu Yaşar Ağyüz
Ankara Artvin Gaziantep
İsa
Gök Tayfur Süner Fevzi Topuz
Mersin Antalya Muğla
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan tasarının 20. maddesinin
tasarıdan çıkarılmasını öneriyoruz. 19 Kasım 2008
Akın
Birdal Osman
Özçelik İbrahim
Binici
Diyarbakır Siirt Şanlıurfa
Pervin Buldan Sırrı
Sakık Sebahat
Tuncel
Iğdır Muş İstanbul
BAŞKAN Komisyon önergelere katılıyor mu?
BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM
KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA DEMİR (Samsun)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN Hükûmet katılıyor mu?
DEVLET BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Gaziantep)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN Buyurun Sayın Gök. (CHP sıralarından
alkışlar)
İSA GÖK (Mersin) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Arkadaşlar, her kanunu yapmanın bir amacı
vardır. Bunu özellikle sizler için söylüyorum arkadaşlar. Bu 4734
sayılı Kanun niye çıkarılmıştı
arkadaşlar? Hatırlayın bir. Bir: 99 büyük Gölcük depremi
olmuştu, en önce yıkılanlar kamu binaları olmuştu,
yani bu ihalelerle yapılan binalar olmuştu. Herkes ağladı,
hepimiz ağladık ama hata ortaya çıkmıştı.
İki: Uluslararası Para Fonundan para istenmişti, kredi
istenmişti; denmişti ki: Verilen paralar çarçur ediliyor ihalelerle,
vermeyiz. İhale Kanununuzu getirin, denetlenebilirlik ve
şeffaflığı sağlayın, öyle veririz. Bu Kanun öyle
çıkmıştı.
Gelinen nokta ne arkadaşlar? Sizden istirham ediyorum AKPli
arkadaşlar, bakın, AKPye sesleniyorum: Lütfen, önceki kanunu sola
koyun, şimdi de getirdiğiniz tasarıyı sağ tarafa
koyun, beraber okuyun.
Bakın arkadaşlar, değiştirmeye
çalıştığınız 20nci maddenin 2002 metninde ne
yazıyor: Kurum gerekli gördüğü takdirde, bu Kanun ve ilgili mevzuat
hükümlerine aykırılık bulunduğuna ilişkin
iddiaları da inceler ve sonuçlandırır. Yani, Kurum Kamu
İhale Kanununa tabi ihaleleri denetler, resen denetler, yasaya uygunluk
denetimi yapar. diyor. Siz ne getiriyorsunuz arkadaşlar? Resen inceleme
yetkisini kaldırıyorsunuz. Allah aşkına, şu
getirdiğiniz tasarıya bir bakın, bunu bir denetleyin. Eğer
ki amacınız Kamu İhale Kanununu yürürlükten kaldırmaksa,
ayrı veya kamu ihalelerini denetlemek istemiyorsanız o da ayrı,
ki zaten bunu başarıyorsunuz. Nasıl başarıyorsunuz?
Biliyorsunuz arkadaşlar, Elektrik Piyasası Kanununda yapılan değişiklikle
de -tarafınızdan yapıldı bu değişiklik- içinden
demir yolu geçen barajlarda demir yolu güzergâhının değişim
işi barajı yapan şirkete ihalesiz verilecek. Bunu siz
çıkarttınız, kanuna falan tabi değil, keyfî ihale
veriyorsunuz.
Diğer taraftan, petrol ve doğal gazdaki projelerin
İhale Yasasına uyma zorunluluğunu da
kaldırdınız. Bir sürü özel kanunda ihalelerin
denetimsizliğini getirdiniz. Bu para devletin parası, bu para kamunun
parası, yani sizin, çoluğun çocuğun, fakirin parası,
yetimin parası. Bu paraları denetimsiz vermekten bahsediyorsunuz;
bravo size!
Daha ne getiriyor arkadaşlar 20nci madde? Başkana özel
fıkra var. Bakın, Kurul Başkanını bir daha atayabilmek
için özel fıkra getirdiniz, tebrik etmek lazım sizi!
Kurulun, Kurumun davalı olduğu olaylarda dava açma, icra
takibi yapma, bunlardan vazgeçme, temyizden vazgeçme, karar düzeltme,
tashihikarardan vazgeçme yetkisi veriyorsunuz dava konusu olan olaylarda,
işlerde. Hangi kritere göre? Kriter falan yok, tam bir keyfîlik, Kurula
ver, gitsin! Ama gene Kurula güvenmiyorsunuz.
Bir de, ne hikmetse, Kurul üyelerine, arkadaşlar, ücret
karşılığı ders verme yetkisi veriyorsunuz. Bu Kanunun
orijinal metnine, yani 2002 metnine baktığınızda bu konuda
özel yasak var: Ücret karşılığı konferans veya ders
veremez. hükmü var. Bunu değiştiriyorsunuz, Ücret
karşılığı konferans verir, ders verir. diyorsunuz.
Niye? Amacınız acaba şirketler ile kurum yöneticilerini bir
yerde buluşturmak mı? Alacakları paraya ilişkin fatura
kesmelerini sağlamak mı? Hizmet alımı yapmak mı? Bu
nasıl bir madde değişikliği? Hiç mi vicdan yok?!
Düşünemiyor musunuz bunları?
Diğer husus, atamalarda tüm personelin atanmasını
başkana bırakıyorsunuz. Bu nerede var ya? Bu hangi
padişahlıkta var? Okuyun şu fıkrayı arkadaşlar,
okuyun. Ne diyor? Başkan yardımcılarını ve daire
başkanlıklarını başkanın önerisiyle Kurul
atayacak, ama diğer tüm personeli ise başkan atayacak. Zaten bu
Kurulun başkan artı 5 üyesini siz belirliyorsunuz. Bu demektir ki,
Kurul içerisinde, Kurum içerisinde her türden personel alımını,
doğrudan, siz, iktidar partisi belirleyecek. Bunun adı nedir? Bu
denetim mi? Kamu İhale Kanunu, arkadaşlar, keyfîlik
yaratılsın diye, denetimsizlik yaratılsın diye gelen bir
kanun değil. Lütfen, kanunun yapılış amacına bir bakınız.
Getirdiğiniz sırf 20nci maddede arkadaşlar bakın, diğerine
hiç geçmiyorum- beş tane, kanuna değil, hukuka
aykırılık var, beş noktada önceki kanunu tamamıyla
rafa kaldırıyorsunuz, beş maddede, bir madde
değişikliğiyle.
Sizden istirhamım
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Gök, devam ediniz lütfen.
İSA GÖK (Devamla) Sağ olun Sayın Başkan.
Kamu İhale Kanunu 2002 yılında
çıkartılırken, kamu ihalelerindeki yolsuzluklar, amiyane tabirle
üçkâğıtlar, adam kayırmalar, kötü iş yapmaların önüne
geçmek ve uluslararası arenada, özellikle Avrupa Birliği nezdinde
bizim ihalelerimizi şaibeli ihale noktasından çıkartmak için
getirilen bu kanuna dokunmayın. Hiç olmazsa, 20nci maddeyi önergemizi
destekleyerek- geri çekin. Yerel seçimler öncesi aklınızdan ne
hinlikler geçiyorsa, yerel seçimlerde ihale yapmaya muktedir yerlerde,
denetimsiz, şeffaflıktan uzak ve yargı denetimsiz
Sayın
Başkan, önergenizi okudum. AKPnin bu önergesiyle Kurul kararlarına
karşı idari yargı yolunu da kapıyorsunuz. Bu kabul
edilemez. Önergenizi lütfen geri çekiniz. Böyle bir şey olmaz. Kurul
kararlarına hem güvenmiyorsunuz hem her ihaleyi bunun
dışına çıkartıyorsunuz, yetmediği gibi
yasa denetiminin dışına çıkartarak bir de
-verdiğiniz önergeyi oylayacaksınız şimdi arkadaşlar-
idari yargı denetimini de kaldırıyorsunuz. Tebrik ediyorum sizi.
Sağ olun. (CHP Sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Gök.
Diğer önerge üzerinde Sayın Akın Birdal.
Buyurun Sayın Birdal. (DTP sıralarından
alkışlar)
AKIN BİRDAL (Diyarbakır) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; Meclis çatımızdan değerli bir
vekilimizin, İstanbul Milletvekili Sayın Gündüz Aktanın
yitirilmiş olmasından ötürü biz de üzüntümüzü bildirir, ailesine,
yakınlarına ve partili arkadaşlarına başsağlığı
dileriz.
Sayın Başkan, değerli arkadaşlar;
görüşülmekte olan tasarının 20nci maddesiyle yapılacak
olan değişikliklere ilişkin gerçekten bütün öngörülen
değişiklikler hukukun temel ilkelerine aykırı. Biz de bu
nedenle konuşma almış bulunuyoruz. Bu nedenle saygıyla
hepinizi selamlıyorum.
Bu madde ile 4734 sayılı Yasanın 53üncü
maddesinde değişiklikler önerilmektedir. Bu değişikliklere
göre Kamu İhale Kurumunun resen inceleme yetkisi
kaldırılmaktadır. Kamu İhale Kurulu, ihalenin yasada
belirtilen esas usul ve işlemlerin doğru olarak uygulanmasında
görevli ve yetkili kılınmıştır. Oysa
değişiklik ile Kurulun resen tespit yetkisi ya da kendisine
ulaştırılan iddiaları inceleme yetkisi elinden
alınmaktadır. Yani Kurulun kamu adına inceleme ve denetleme
yapma yetki ve görevi ortadan kaldırılmaktadır. Peki bu inceleme
ve denetlemeyi kim yapacaktır? Bu sorunun yanıtı ne yazık
ki yoktur. Kamu adına görev yürüten Kamu İhale Kurulunun bu
yetkisinin alınması kamusal alanın daraltılması
sonucunu getirecektir. Burada kamu yararı ilkesinin gözetilmediği
ortaya çıkmaktadır.
53üncü maddenin (c) bendinde yapılan değişiklik
ise kişiye özel bir değişiklik niteliğindedir. Bir
başkanın görevinin devamına yönelik yasa
değişikliği önerisi hukuk devleti ilkesine aykırıdır.
Neredeyse babadan oğla geçecek düzenlemeler yapılmaktadır. Bu
durum eşitlik ve adalet duygusunu da zedelemektedir.
Haksız kazanç denilince ya da yolsuzluk denilince ilk akla
gelen, kamu ihalelerinde kişilerin ve grupların korunması ve
gözetilmesidir. Ve nitekim bugün gerçekten Avrupa ile Türkiyedeki siyaset
adamlarının niteliğine baktığınız zaman,
bizde önce devlet eliyle, devlet ihaleleriyle birtakım olanaklar
sağlanıyor, para kazanıyor ve sonra da siyasete
atılıyor ve sonra da geliyor aynı şekilde burada yine
aynı doğrultuda yasa tasarıları getiriyor. Avrupada farklı.
O nedenle, Avrupanın gerçekten bu hazırlanmakta olan yasa
tasarılarına ilişkin kaygıları da oradan
kaynaklanıyor. O nedenle, zamanımın darlığı
nedeniyle şimdi onun ayrıntısına girmeyeceğim. Ama,
gerçekten vagonlarını bırakıp giden lokomotif rolündeyiz
Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak. Gerçekten bu çıkarılmak
istenilen yasa ve tasarılarda Türk Mühendis ve Mimar Odaları
Birliğinin, sivil toplum örgütlerinin, kamuoyunun görüşleri
alınmakta mıdır? Dün de söyledim, neden buna gereksinme
duymuyoruz? Ve onlar, sivil toplum örgütleri, toplumun beklentileri ve
gereksinmelerini ortaya çıkaran kurumlardır. Ama ne yazık ki biz
başka gereksinmelere karşılık veriyoruz.
Nitekim (e) fıkrasında yapılan
değişiklikte ise, dava açma, icra takibi, temyiz ve karar düzeltme
haklarından vazgeçmeyi herhangi bir esas beklemeden, belirlemeden Kurulun
takdirine bırakmak aynı zamanda görev ve yetkinin takdire
bırakılması anlamına gelir ki, bu da yine hukuk devletinin
kabul edemeyeceği bir düzenlemedir.
Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; başka
bir kuralsızlık, Kurul başkan ve üyelerinin asli görevlerini
aksatmamak kaydıyla ücret karşılığı ders
vermesine onay verilmesidir. Az önce de söylendiği gibi, bu düzenleme kamu
görevlileri etik davranışına denk düşmemektedir. Bu
nedenle, onaylanabilecek bir düzenleme değildir. Kurul başkan ve
üyelerinin kimlere ve nerede ders vereceğine ilişkin bir ibarenin yer
almadığı bu düzenleme istekli firmalarla Kurul üyelerinin bir
arada olacağı platformları
çağrıştırmaktadır. Kurul üye ve başkanının
isteklilere ve firmalara ders verdiğini düşündüğümüzde yüz yüze
etkilenmeler kaçınılmaz olacaktır.
Tarafsızlığı etkileyecek düzenlemeler tasarı metninden
çıkarılmalıdır. Kurul üye ve başkanının
ücret karşılığı ders verme istemleri etik ve kamusal
bir yararla örtüşmediğinden düzenleme konusu
yapılmamalıdır. Ücretleri belirleme yetkisi Hükûmete aittir.
Kurul üye ve başkanın ücreti düşük ise bu konuda Hükûmete
düşen görev ücret iyileştirmesinde bulunmaktır. Hükûmet kendi
görevini yerine getirmemekte, onun yerine tartışılır
uygulamalar öne sürmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Birdal, devam ediniz.
AKIN BİRDAL (Devamla) Teşekkürler Sayın
Başkan.
Başkan yardımcıları ile daire
başkanlarının başkanın önerisiyle kurul
tarafından atanacağı, diğer tüm personelin ise
başkanca atanacağı düzenlemesi de Kamu İhale Kurulunda tek
yetkili olarak başkanlık sisteminin hâkim
kılınmasını esas alındığını
düşündürmektedir. Bu kadar olağanüstü yetkinin tek kişinin
elinde toplanması sakıncalı olacaktır. Liyakat ve
üstlenilen görevin önemini kavramak esas olması gerekirken başkana
yakınlık her şeyin önüne geçebilmektedir. Bütün bu gerekçeler
önergemizin onaylanmasının gerekçelerini de
oluşturmaktadır.
Bu nedenle, hukuk dışına daha fazla izin
verilmemesi, adaletsizliğin engellenmesi, kamu yararı ve kamu
denetimi ilkesinin tekrar yasanın özüne yedirilmesi için yüce Meclisin
önergemizi kabul etmesini umuyor, saygıyla selamlıyorum. (DTP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Birdal.
II.- Y O K L A M A
(CHP sıralarından bir grup milletvekili ayağa
kalktı)
HAKKI SUHA OKAY (Ankara) Sayın Başkan, toplantı
yeter sayısı istiyoruz.
BAŞKAN Toplantı yeter sayısı istiyorsunuz
İsimleri alalım: Sayın Okay, Sayın Köse,
Sayın Ayhan, Sayın Güvel, Sayın Emek, Sayın Gök, Sayın
Ağyüz, Sayın İnce, Sayın Kemal Anadol, Sayın Bingöl,
Sayın Kaptan, Sayın Ekici, Sayın Koçal, Sayın Sönmez,
Sayın Karaibrahim, Sayın Günday, Sayın Yıldız,
Sayın Arifağaoğlu, Sayın Özdemir, Sayın Hüseyin
Yıldız.
Yoklama için üç dakika süre veriyorum ve yoklamayı
başlatıyorum.
(Elektronik cihazla yoklamaya başlanıldı)
HAKKI SUHA OKAY (Ankara) Divan düştü şu an. Sayın
Başkan, Divanda 1 Kâtip Üye eksik, Divan düşmüştür. Sayın
Başkan, Kâtip Üyeler sonradan oy kullanır. O Divanın
boşalmaması lazım. En son oy kullanacaksınız, en son,
oylama bitecek ondan sonra. İç Tüzüke bakın, İç Tüzük öyle.
ABDÜLKADİR AKCAN (Afyonkarahisar) - İç Tüzük öyle diyor.
Eğer İç Tüzüke siz uymazsanız buradakiler hiç uymaz.
(Elektronik cihazla yoklamaya devam edildi)
BAŞKAN Toplantı yeter sayımız yoktur.
Birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 16.20
ALTINCI OTURUM
Açılma Saati: 16.29
BAŞKAN : Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER : Yusuf
COŞKUN (Bingöl), Canan CANDEMİR ÇELİK (Bursa)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 19uncu Birleşiminin Altıncı Oturumunu açıyorum.
İstem üzerine yapılan yoklamada toplantı yeter
sayısı bulunamamıştı. Şimdi yoklama işlemini
tekrarlayacağım.
II.- Y O K L A M A
BAŞKAN Yoklama için üç dakika süre veriyorum ve
yoklamayı başlatıyorum.
(Elektronik cihazla yoklama yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, toplantı yeter
sayımız maalesef yok.
Kanun tasarı ve tekliflerini sırasıyla
görüşmek için, 20 Kasım 2008 Perşembe günü, alınan karar
gereğince saat 11.00de toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum.
Kapanma Saati: 16.32