DÖNEM: 23 CİLT: 43 YASAMA YILI: 3
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
73üncü
Birleşim
7 Nisan 2009 Salı
(Bu Tutanak Dergisinde yer
alan ve kâtip üyeler tarafından okunmuş bulunan her tür belge
aslına uygun olarak yazılmıştır.)
İ Ç İ N D E K İ L E R
I. - GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
II. - GELEN KÂĞITLAR
III.
- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem Dışı
Konuşmaları
1.- Karaman
Milletvekili Mevlüt Akgünün, 5 Nisan Avukatlar Gününe ilişkin gündem
dışı konuşması ve Adalet Bakanı Mehmet Ali
Şahinin cevabı
2.- Sivas
Milletvekili Malik Ecder Özdemirin, Silivri L Tipi 4 ve 5 no.lu Cezaevi
müdürlerinin görevden alınmalarına ilişkin gündem
dışı konuşması ve Adalet Bakanı Mehmet Ali
Şahinin cevabı
3.- Denizli
Milletvekili Emin Haluk Ayhanın, Denizli ilinin ekonomik durumuna
ilişkin gündem dışı konuşması
IV.-
AÇIKLAMALAR
1.- İzmir
Milletvekili Oktay Vuralın, Avukatlar Gününe ilişkin
açıklaması
V.-
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Duyurular
1.- Aydın
Milletvekili Özlem Çerçioğlunun, 29 Mart 2009 tarihinde yapılan
Mahallî İdareler Genel Seçiminde Aydın ili Belediye Başkanı
seçildiğine ve 18/1/1984 tarihli 2972 sayılı Mahallî
İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri
Seçimi Hakkında Kanunun 17nci maddesine uygun olarak belediye
başkanlığı görevini tercih ettiğine ilişkin
duyuru
B) Önergeler
1.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, (6/1132) esas numaralı sözlü sorusunu geri
aldığına ilişkin önergesi (4/120)
2.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, (6/1086, 6/1167, 6/1226), esas
numaralı sözlü sorularını geri aldığına
ilişkin önergesi (4/121)
3.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, (6/1156, 6/1157, 6/1161, 6/1208) esas
numaralı sözlü sorularını geri aldığına
ilişkin önergesi (4/122)
4.- Edirne
Milletvekili Cemaleddin Uslunun, Yükseköğretim Kurumları
Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Teklifinin (2/333) doğrudan gündeme alınmasına
ilişkin önergesi (4/123)
C) Meclis Araştırması Önergeleri
1.-
Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak ve 20 milletvekilinin, ülkemizdeki
maden kaynaklarının araştırılarak etkin ve verimli
değerlendirilmesi için alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/337)
D) Tezkereler
1.- Almanya
Federal Meclisi Dışişleri Komisyonunun, 19-22 Nisan 2009
tarihlerinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Parlamento heyetini Almanyaya
davetine icabet edilmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/732)
2.- ABD
Tarım Bakanlığı tarafından 11-18 Nisan 2009 tarihleri
arasında ABDde düzenlenecek olan Modern Tarımsal Teknolojiler
başlıklı toplantıya davet edilen milletvekillerinin bu
davete icabet etmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/733)
VI.-
ÖNERİLER
A) Danışma Kurulu Önerileri
1.- Gündemdeki
sıralamanın yeniden düzenlenmesine; Genel Kurulun 7 Nisan 2009
Salı günkü birleşiminde bir saat süre ile sözlü soruların
görüşülmesinden sonra diğer denetim konularının
görüşülmeyerek, kanun tasarı ve tekliflerinin görüşülmesine; 8
Nisan 2009 Çarşamba günkü birleşiminde sözlü soruların
görüşülmemesine, Sivas Milletvekili ve Büyük Birlik Partisi Genel
Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve 5 kişinin
hayatını kaybettiği helikopter kazası ve kurtarma
çalışmalarının tüm yönleriyle araştırılarak
benzer durumların yaşanmaması için alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla (10/333), (10/334) ve (10/335) esas
numaralı Meclis araştırması önergelerinin 9 Nisan 2009
Perşembe günkü birleşiminde birleştirilerek görüşülmesine
ilişkin Danışma Kurulu önerisi
VII.-
SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI
1.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, kale direği kazalarına
ilişkin Devlet Bakanı Murat Başesgioğlundan sözlü soru
önergesi (6/408)
2.- İstanbul
Milletvekili Sacid Yıldızın, huzurevlerinin denetimine
ilişkin Devlet Bakanı Nimet Çubukçudan sözlü soru önergesi (6/426)
3.- Gaziantep
Milletvekili Akif Ekicinin, öğretmen maaşlarının
iyileştirilmesine ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü
soru önergesi (6/436)
4.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, vize alımında
yaşanan sorunlara ilişkin Dışişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/444)
5.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, yurt dışından satın
alınan ve satılan elektriğe ilişkin sözlü soru önergesi
(6/464) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin
cevabı
6.- Antalya
Milletvekili Tayfur Sünerin, Antalyada kaçak akaryakıt
kullanımına ilişkin sözlü soru önergesi (6/495) ve Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
7.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, rüzgar enerjisi santrallerine
ilişkin sözlü soru önergesi (6/525) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
8.- Antalya
Milletvekili Tayfur Sünerin, Serik ilçesinde orman alanında taş
ocağı kurulacağı iddiasına ilişkin sözlü soru
önergesi (6/679) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin
cevabı
9.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, elektrik ve doğalgaz
zamlarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/739) ve Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
10.- Aydın
Milletvekili Ali Uzunırmakın, Gazpromdan alınan doğalgaza
ilişkin sözlü soru önergesi (6/751) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
11.- Aydın
Milletvekili Ali Uzunırmakın, yardım olarak
dağıtılan kömürlerin bedeline ilişkin sözlü soru önergesi
(6/767) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin
cevabı
12.- Adana
Milletvekili Kürşat Atılganın, enerji
yatırımlarıyla ilgili bazı hususlara ilişkin sözlü
soru önergesi (6/800) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin
cevabı
13.- Adana
Milletvekili Kürşat Atılganın, enerji
yatırımlarının kredilendirilmesine ve eşgüdüm
sorunlarının çözümüne ilişkin sözlü soru önergesi (6/801) ve
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
14.- Adana
Milletvekili Kürşat Atılganın, enerji
yatırımlarındaki imalat ve mühendisliğe ilişkin sözlü
soru önergesi (6/802) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi
Gülerin cevabı
15.- Tunceli
Milletvekili Kamer Gençin, BOTAŞ eski Genel Müdürünün bir iddiasına
ilişkin sözlü soru önergesi (6/804) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
16.- Niğde
Milletvekili Mümin İnanın, motorlu araçlarda farklı yağlar
kullanımına ilişkin sözlü soru önergesi (6/829) ve Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
17.- Niğde
Milletvekili Mümin İnanın, alternatif enerji kaynaklarına
ilişkin sözlü soru önergesi (6/859) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
18.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, elektrik zammına ilişkin
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından sözlü soru önergesi (6/864) ve Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
19.- Manisa
Milletvekili Mustafa Enözün, Soma Termik Santralindeki filtre sorununa
ilişkin sözlü soru önergesi (6/869) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
20.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, yerli kömür
rezervlerinin kullanılmasına ilişkin sözlü soru önergesi (6/919)
ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
21.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun güneş enerjisinden elektrik üretim
çalışmalarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/990) ve Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
22.- Niğde
Milletvekili Mümin İnanın, Marmaristeki maden arama ruhsatlı
arazilere ilişkin sözlü soru önergesi (6/1069) ve Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
23.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, doğalgaz zammına ilişkin
sözlü soru önergesi (6/1076) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet
Hilmi Gülerin cevabı
24.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, nükleer enerji santrali ihalesine bir Rus
firmasının teklif vermesine ilişkin sözlü soru önergesi (6/1197)
ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
25.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, bir gruba EPDK tarafından verilen
lisanslara ilişkin sözlü soru önergesi (6/1257) ve Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
VIII.-
KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYON-LARDAN GELEN
DİĞER İŞLER
A) Kanun Tasarı ve Teklifleri
1.- Türk Ticaret
Kanunu Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/324) (S.
Sayısı: 96)
2.-Küçük ve Orta
Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanunda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile
Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Raporu
(1/675) (S. Sayısı: 330)
3.- Dünya
Bankası Grubu ve Uluslararası Para Fonu Guvernörler
Kurullarının 2009 Yıllık Toplantıları
Münasebetiyle Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Dünya Bankası Grubu ve
Uluslararası Para Fonu Arasında Düzenlenen Mutabakat
Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/468) (S.
Sayısı: 327)
4.-
Dışişleri Bakanlığı Tarafından Temsil Edilen
Türkiye Cumhuriyeti ile Fransız Kalkınma Ajansı Arasında
Kuruluş Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna
Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu
(1/354) (S. Sayısı: 317)
5.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Fransa Cumhuriyeti Hükümeti Arasında
Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve
Korunması Anlaşması ve Eki Protokolün Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Dışişleri Komisyonu Raporu (1/645) (S. Sayısı: 318)
6.- Türkiye
Cumhuriyeti ve Avustralya Arasında Yatırımların
Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına
İlişkin Anlaşma ile Ek Protokolün Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri
Komisyonu Raporu (1/355) (S. Sayısı: 325)
7.- Türkiye
Cumhuriyeti Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ve Filistin
Ulusal Yönetimi Tarım Bakanlığı Arasında Tarım
Alanında İşbirliği Konulu Mutabakat Zaptının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Tarım, Orman ve Köyişleri ile Dışişleri
Komisyonları Raporları (1/359) (S. Sayısı: 326)
8.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kendi
Toprakları Arası ve Ötesinde Hava Hizmetlerine İlişkin Hava
Taşımacılığı Anlaşmasının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/353) (S. Sayısı: 331)
9.- Türkiye
Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ve Suudi Arabistan
Krallığı Sağlık Bakanlığı Arasında
Sağlık Alanında Mutabakat Zaptının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/389) (S. Sayısı: 332)
10.- Türkiye
Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ile Bahreyn
Krallığı Sağlık Bakanlığı Arasında
Sağlık Alanında İşbirliğine Dair Mutabakat
Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında
Kanun Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal
İşler ile Dışişleri Komisyonları Raporları
(1/445) (S. Sayısı: 333)
11.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında
Karayolları ve Köprüler ile İlgili İşbirliği Mutabakat
Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/456) (S.
Sayısı: 334)
12.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Sudan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında
Sağlık ve Tıp Alanlarında İşbirliğine Dair
Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal
İşler ile Dışişleri Komisyonları Raporları
(1/474) (S. Sayısı: 335)
IX.-
OYLAMALAR
1.-
Dışişleri Bakanlığı Tarafından Temsil Edilen
Türkiye Cumhuriyeti ile Fransız Kalkınma Ajansı Arasında
Kuruluş Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna
Dair Kanun Tasarısının oylaması
2.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Fransa Cumhuriyeti Hükümeti Arasında
Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve
Korunması Anlaşması ve Eki Protokolün Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının oylaması
3.- Türkiye
Cumhuriyeti ve Avustralya Arasında Yatırımların Karşılıklı
Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşma ile Ek
Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısının oylaması
4.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kendi
Toprakları Arası ve Ötesinde Hava Hizmetlerine İlişkin Hava
Taşımacılığı Anlaşmasının
Onaylanmasının Uygun Bulun-duğuna Dair Kanun
Tasarısının oylaması
5.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında
Karayolları ve Köprüler ile İlgili İşbirliği Mutabakat
Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısının oylaması
6.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Sudan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında
Sağlık ve Tıp Alanlarında İşbirliğine Dair
Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısının oylaması
X.-
YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI
1.-
Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaşın, Köy Hizmetleri
il müdürlükleri personelinin devrine ilişkin Başbakandan sorusu ve
Devlet Bakanı Murat Başesgioğlunun cevabı (7/6541)
2.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, tarımsal desteklemeye ayrılan
kaynağa ilişkin Başbakandan sorusu ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı (7/6841)
3.- İstanbul
Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaşın, tarım
politikalarına ilişkin Başbakandan sorusu ve Tarım ve
Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin cevabı (7/6934)
4.-
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, kadroya geçirilmeyen geçici
işçilere ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı Murat
Başesgioğlunun cevabı (7/6942)
5.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, Sosyal Güvenlik Kurumu
personelinin yurt dışı ziyaretlerine ilişkin sorusu ve
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelikin cevabı
(7/6948)
6.- Sinop
Milletvekili Engin Altayın, Tarım Kredi Kooperatifindeki kefalet
sistemine,
- Aydın Milletvekili
Mehmet Fatih Atayın, tarımsal desteklemelere ve çiftçi
borçlarına,
- Antalya
Milletvekili Tayfur Sünerin, İbradı ilçesinde kredi
kullanılarak yapılan bir yatırıma,
İlişkin
soruları ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı (7/6980), (7/6981), (7/6982)
7.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, inşaat sektörünün desteklenmesine
ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı
Faruk Nafız Özakın cevabı (7/6987)
8.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, Kütahya Şeker
Fabrikasının özelleştirilmesine ilişkin Başbakandan
sorusu ve Maliye Bakanı Kemal Unakıtanın cevabı (7/6998)
9.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, özelleştirilen Kütahya
Şeker Fabrikasının tartışmalı gayrimenkulüne
ilişkin Başbakandan sorusu ve Maliye Bakanı Kemal
Unakıtanın cevabı (7/6999)
10.-
Balıkesir Milletvekili Hüseyin Pazarcının, çiftçilerin
destek-lenmesine,
- Çanakkale
Milletvekili Ahmet Küçükün, tarım sektörünün desteklen-mesine,
- Manisa
Milletvekili Mustafa Enözün, süt üreticilerinin sorun-larına,
İlişkin
soruları ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Ekerin
cevabı (7/7016), (7/7017), (7/7018)
11.- Mersin
Milletvekili Mehmet Şandırın, Adapazarında TOKİnin
yapacağı hastaneye ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçekin
cevabı 7/7044)
12.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, bir yayın grubuna yapılan cezai
işleme ilişkin Başbakandan sorusu ve Maliye Bakanı Kemal
Unakıtanın cevabı (7/7047)
13.- Adana
Milletvekili Yılmaz Tankutun, SGKnın sağlık
kuruluşlarına yaptığı ödemelerin denetimine
ilişkin sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk
Çelikin cevabı (7/7049)
14.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, futbol sahalarına ilişkin sorusu ve
Devlet Bakanı Murat Başesgioğlunun cevabı (7/7056)
15.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, Bursadaki futbol sahalarına ilişkin
sorusu ve Devlet Bakanı Murat Başesgioğlunun cevabı
(7/7057)
16.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, Erzurumdaki yatırımlara ilişkin
sorusu ve Devlet Bakanı Murat Başesgioğlunun cevabı
(7/7058)
17.-
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, Tekel bayilerinden
alınan ruhsat harcına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Murat
Başesgioğlunun cevabı (7/7059)
18.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, Karamandaki yatırımlara ilişkin
sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Nafız
Özakın cevabı (7/7100)
19.- Konya
Milletvekili Atilla Kartın, TRTnin anlaşma yaptığı
bir ajansa ve reklamlarına ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet
Bakanı Mehmet Aydının cevabı (7/7127)
20.- Mersin
Milletvekili Mehmet Şandırın, yerel seçimlerle ilgili bir
konuşmasına ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Mehmet Ali
Şahinin cevabı (7/7129)
21.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, Simavda meydana gelen depreme
ilişkin sorusu ve Bayındırlık ve İskân Bakanı
Faruk Nafız Özakın cevabı (7/7181)
22.-
Eskişehir Milletvekili Beytullah Asilin, borçlanmayla ilgili bir
düzenlemeye ilişkin sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Faruk Çelikin cevabı (7/7183)
23.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, Kemalpaşa ilçesine müze yapımına
ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günayın
cevabı (7/7369)
24.- İzmir
Milletvekili Şenol Balın, müze ve ören yerleriyle ilgili ihaleye
ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günayın
cevabı (7/7370)
I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
TBMM Genel Kurulu
saat 15.00te açılarak iki oturum yaptı.
Zonguldak
Milletvekili Polat Türkmen ve 20 milletvekilinin, maden kaynaklarının
araştırılarak madenciliğe dayalı sanayinin
oluşturulması için alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla bir Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/336) Genel Kurulun bilgisine sunuldu; önergenin
gündemdeki yerini alacağı ve ön görüşmesinin, sırası
geldiğinde yapılacağı açıklandı.
Genel Kurulu
ziyaret eden Cumhurbaşkanı Abdullah Güle Başkanlıkça
Hoş geldiniz denildi.
Konuşma
yapmak üzere Genel Kurulu teşrif eden Amerika Birleşik Devletleri
Başkanı Barack Hussein Obamaya Başkanlıkça Hoş
geldiniz denildi.
Genel Kurula
hitaben konuşma yapması 31 Mart 2009 tarihli 69uncu Birleşimde
kabul edilen Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Hussein
Obama, Genel Kurula hitaben bir konuşma yaptı.
7 Nisan 2009
Salı günü saat 15.00te toplanmak üzere birleşime 15.58de son
verildi.
|
|
|
Eyyüp
Cenap GÜLPINAR |
|
|
|
|
Başkan
Vekili |
|
|
|
Yaşar
TÜZÜN |
|
Fatoş
GÜRKAN |
|
|
Bilecik |
|
Adana |
|
|
Kâtip Üye |
|
Kâtip Üye |
No.: 78
II.- GELEN KÂĞITLAR
7 Nisan 2009 Salı
Teklif
1.-Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün; 23.2.2006 Tarihli ve 5464 Sayılı
Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/424) (Sanayi, Ticaret, Enerji,
Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonuna) (Başkanlığa
geliş tarihi: 24.3.2009)
Meclis Araştırması Önergesi
1.-
Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak ve 20 Milletvekilinin, ülkemizdeki
maden kaynaklarının araştırılarak etkin ve verimli
değerlendirilmesi için alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci
maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/337) (Başkanlığa
geliş tarihi: 03.04.2009)
7 Nisan 2009 Salı
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 15.04
BAŞKAN: Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER: Yaşar
TÜZÜN (Bilecik), Fatoş GÜRKAN (Adana)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 73üncü Birleşimini açıyorum.
Toplantı yeter sayısı vardır, gündeme
geçiyoruz.
Gündeme geçmeden önce üç sayın milletvekiline gündem
dışı söz vereceğim.
Gündem dışı ilk söz, 5 Nisan Avukatlar Günü
münasebetiyle söz isteyen Karaman Milletvekili Mevlüt Akgüne aittir.
Buyurun Sayın Akgün. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
III.- GÜNDEM DIŞI
KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları
1.- Karaman Milletvekili Mevlüt
Akgünün, 5 Nisan Avukatlar Gününe ilişkin gündem dışı
konuşması ve Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahinin cevabı
MEVLÜT AKGÜN (Karaman) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; 5 Nisan Avukatlar Günü nedeniyle gündem dışı
söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum.
Kıymetli arkadaşlarım, Türkiye Barolar
Birliğinin 1987 yılında almış olduğu bir kararla
5 Nisan günü, ülkemizde Avukatlar Günü olarak kutlanmaktadır. Hukuk
devletinin önündeki bir kısım engellere, sosyal ve ekonomik
hayatın tüm olumsuzluklarına rağmen, kutsal savunma
mesleğini onur ve namusuyla sürdüren tüm
meslektaşlarımızın Avukatlar Gününü kutluyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hukuk, genel
anlamıyla toplumsal ilişkileri düzenleyen kurallar bütünü olarak
ifade edilmektedir. Başka bir ifadeyle hukuk, adalete yönelmiş
toplumsal yaşama biçimidir. Adalet ise insanlığın
ulaştığı en yüksek erdemdir. Hukukun üstünlüğünü kabul
etmeyen toplumlar karanlığa mahkûm olurlar, huzur ve güven içerisinde
yaşayamazlar. Bugün bir devleti meşru kılan, hukuka olan
bağlılığı ve adalet duygusudur. Adalet
anlayışını meşru kılan ise savunmanın
bağımsızlığıdır.
İnsanlığın tarih boyunca
yaşadığı ortak acıların bize öğrettiği
en önemli tecrübe, kesinleşmiş mahkeme kararı olmadan kimsenin
suçlu kabul edilemeyeceği yani masumiyet karinesidir. Toplumsal
hayatın var olduğu günden beri savunma hakkı en önemli haklardan
birisi olarak kabul edilmektedir. Savunma hakkını ise toplumun
vicdanı olan avukatlar temsil etmektedir. Spartalı hukukçu Catona
göre avukat, konuşmasını, yazmasını,
inandırmasını bilen namuslu bir adamdır.
Bugün çağdaş yönetim biçimi olarak kabul ettiğimiz
demokrasinin varlığı hukuk devleti anlayışıyla
kaimdir. Hukuk devletinde yargı, hepimizin bildiği gibi üç önemli
ayaktan oluşmaktadır. Bunlar iddia, savunma ve
yargılamadır.
Bağımsız bir yargının
varlığı olmadan nasıl hukuk devletinin
varlığından bahsedilemez ise güçlü bir yargı için aynı
zamanda güçlü bir savunmanın varlığı da şarttır.
Savunmayı güçsüz kılmak veya yok saymak yargıyı da
yaralayacaktır. Çünkü savunma hakkı, insanların
doğuştan sahip olduğu dokunulmaz, devredilmez haklardan
birisidir.
Kamu hizmeti yapan avukat, deyim yerindeyse, hakkını
arayan bir insanın gören gözü, tutan eli ve konuşan dilidir. Avukat,
hak arama mücadelesinde gerektiğinde bütün âleme karşı
yalnızdır ama hukuk bilgisiyle mücadele eden bir hukuk
adamıdır. Görevini yaparken sadece müvekkiline karşı
değil, aynı zamanda ve daha fazla biçimde vicdanına ve topluma
karşı sorumluluk sahibidir, çünkü adalet güneşi üzerine gölge düşmesini
önlemek hem avukatın hem de bütün toplumun görevidir.
Avukatlar hak arama mücadelesinde türlü zorluklarla
karşı karşıyadır. Bir taraftan bürokrasinin
ağır ve hantal yapısıyla mücadele ederken, diğer
taraftan haksız saldırı ve ithamlara maruz kalmaktadırlar.
Buradan rahmetle anacağımız pek çok meslektaşımız
ise adalet arayışını canı pahasına
sürdürmüşlerdir.
Avukatlarımızın, bu kutsal görevi yaparken
avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene
uygun davranmak durumunda olduğunu da ifade etmek gerekir. Avukatlık
unvanı terörle, çetelerle ve menfaat şebekeleriyle birlikte
anılmamalıdır.
Bu arada, avukatlarımızın meslek
kuruluşları olan barolarımızın
bağımsızlığı gerçekleşmeden
bağımsız yargıdan bahsetmek de mümkün değildir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; aslında
5 Nisan Avukatlar Gününü avukatlarımızın içinde bulunduğu
pek çok sorunla karşıladık. Yapılacak, ilk yapılacak
işlerden birisi, Anayasa ve yasa değişiklikleriyle adalete
ulaşmanın en önemli aracı olan savunmayı mutlaka
yargının kurucu bir unsuru hâline getirmeli ve onu güçlendirmeliyiz.
Bunun yanında ceza yargılamasında silahların
eşitliği prensibi hayata geçirilmelidir.
Devlete ait hakların koruyucusu durumunda olan kamu
avukatlarının özlük hakları meslektaşlarıyla paralel
olarak iyileştirilmelidir.
Zorunlu müdafilik sisteminden doğan avukatlık ücreti
alacakları zamanında ödenmelidir. Hepsinden önemlisi,
avukatlarımızın sosyal ve ekonomik konumlarını hak
ettikleri yere taşıyacak yeni düzenlemelere ihtiyaç bulunduğunu
belirtmek isterim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Akgün, devam ediniz.
MEVLÜT AKGÜN (Devamla) Yukarıda sadece birkaçına
değindiğim sorunlara Hükûmetimizin dikkatini çekmek istiyorum.
Buradan özellikle son yıllarda yeni adliye binaları
yapılarak adalet hizmetlerinin saraylarda verilmesi, UYAP projesi gibi
teknolojik imkânların adaletin emrine sunulması, hâkim ve
savcılarımızın özlük haklarının
iyileştirilmesi gibi çalışmalarından dolayı
Hükûmetimize de teşekkür etmek istiyorum.
Değerli arkadaşlarım, bu düşüncelerle tüm
avukatlarımızın 5 Nisan Avukatlar Gününü kutluyor, yüce Meclisi
saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Akgün.
Gündem dışı konuşmaya Adalet Bakanı
Mehmet Ali Şahin
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Antalya)
Diğer arkadaşımızın konuşmasından sonra
konuşacağım.
BAŞKAN Birlikte mi cevap vereceksiniz efendim?
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Antalya) Evet.
BAŞKAN Oldu o zaman, peki.
Gündem dışı ikinci söz, Silivri L Tipi 4 ve 5 no.lu
Cezaevi müdürlerinin görevden alınmaları hakkında söz isteyen
Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemire aittir.
Buyurun Sayın Özdemir. (CHP sıralarından
alkışlar)
2.- Sivas Milletvekili Malik Ecder
Özdemirin, Silivri L Tipi 4 ve 5 no.lu Cezaevi müdürlerinin görevden
alınmalarına ilişkin gündem dışı
konuşması ve Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahinin cevabı
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan
Haklarını İnceleme Komisyonu üyeleri olarak Silivri L Tipi
Cezaevinde yaptığımız ziyarette tespit ettiğimiz hukuk
dışı uygulamaları yüce Meclisinizle paylaşmak için
gündem dışı söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle
heyetinizi en içten sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlarım, yaklaşık bir buçuk
yıldan bu tarafa komisyon üyeleri olarak Türkiye'nin çeşitli
cezaevlerini ziyaret ettik. Gittiğimiz her cezaevinde gördük ki hemen
hemen bütün cezaevleri kapasitesinin 2 katı tutuklu ve mahkûm
barındırmaktadır. Cezaevlerinde âdeta insanlar iç içe, koyun
koyuna balık istifi şeklinde bulundurulmaktadırlar ve bugünkü tarih
itibarıyla ceza ve tutukevlerimizde toplam 107 bin kişi
barındırılmaktadır. Bu yoğunluk nedeniyle
cezaevlerinde bulunan insanlara devletin vermesi gereken temel hizmetlerden
olan sağlık hizmeti olsun, sıcak su olsun, barınma
hakkı olsun ve kaliteli yemek konusunda yeterli ve kaliteli hizmet
verilemiyor.
Cezaevlerindeki bu yoğunluğun iki temel sebebi var
değerli arkadaşlarım: Bunlardan bir tanesi, görünen o ki
toplumumuzda giderek suç oranı artmakta, diğer taraftan da -ikincisi
ve bence daha önemlisi- yargılama sürecinin uzaması ve aylarca süren
tutukluluk hâlinin giderek bizatihi bir cezaya dönüştürülmüş
olmasından kaynaklanıyor.
Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; Sivas
Cumhuriyet Üniversitesinde 4 öğrenci arkadaşımız bundan tam
sekiz buçuk ay önce, bildiri dağıtıyorlar gerekçesiyle tutuklanıp
Erzurum Cezaevine götürdüler. Aynı tarihlerde Sivas Eğitim-Sen
Şube Başkanı tutuklandı Erzurum Cezaevinde yatıyor.
Aradan geçen sekiz buçuk aylık süreye rağmen ilgili savcı
iddianameyi hazırlayamadığı için ya da
hazırlamadığı için bu insanlar hâlâ hâkim
karşısına çıkmış değiller.
Cumhuriyet gazetesi yazarı Sayın Mustafa Balbay, otuz
günü aşkın süredir tek kişilik hücrede, hukuka ve yasaya
aykırı bir biçimde, tek kişilik bir hücrede tutuluyor.
Değerli arkadaşlarım, geciken adalet, adalet
değildir. Giderek keyfîliğe dönüşen bu uygulamaya bir çare
bulmak zorundayız. Bu keyfîlik sadece diğer cezaevlerinde değil,
Silivri Cezaevinde de aynı hukuksuzluk yaşanıyor.
4 no.lu Cezaevini ziyaret ettiğimizde burada Ergenekon
iddianamesiyle tutuklu bulunan insanların iki temel şikâyetleri oldu.
Sayın Bakan. Bunlardan bir tanesi, tutuklu ve hükümlülerin ortak
alanı olan, yaşam alanları olan koğuşlarında özel
yaşamın mahremiyeti ilkesi ayaklar altına alınarak, tuvalet
ve banyoya girişleri dâhil yirmi dört saat süreyle kameraya
kaydedildiğini bize söylediler.
Arkasından, tutuklu ve hükümlü ayrımının
yapılması Anayasamızın 38/4 ve Ceza Yasamızın
5275 sayılı, amir hükmü gereğince mecbur olmasına
rağmen burada tutuklu ve hükümlü ayrımı yapılmadan
tutuklulara, daha hakkında kesinleşmiş bir yasal hüküm
olmaksızın hükümlü gibi muamele yapılıyor. Örneğin
bunlar, diğer hükümlüler gibi sadece haftada 1 kere on dakika telefonla
görüşme hakkı sağlandığını söylüyorlar.
Dolayısıyla en temel hakları olan yasal savunma
haklarını kullanamadıklarını ifade ediyorlar.
Cezaevi yetkililerine sorduk, değerli arkadaşlarım,
Bu kamera kayıtlarının yasal bir tarafı var mı?,
Kimler tarafından denetleniyor?, Ne kadar süreyle bu kayıtlar
tutuluyor?, Bu kayıtları tutanlar yarın bir başkalarına
bu kayıtları servis yapmayacakları nereden belli?
sorularına cezaevi yönetiminden yeterli cevap alamadık. Daha sonra
aradığım Ceza ve Tevkif İşleri Genel Müdürünün
açıklaması hukuk adına bir garabet, gerçekten çok önemliydi.
İlgili Sayın Genel Müdür bu cezaevlerinin inşaatı
aşamasında, proje aşamasında aşağıdaki
tuvaletlerin ve banyoların yukarıdaki yatak katlarında
planlandığını, ancak inşaat aşamasında proje
tadilatı yapılarak yukarıda olması gereken tuvalet ve
banyoların aşağıya alındığını,
dolayısıyla bu durumda, yani oradaki insanların tuvalete,
banyoya, duşa gidiş gelişlerinin kamerayla çekiliyor
olmasının yasal olmadığını söylediler.
Şimdi buradan Sayın Bakana sormak istiyorum, hem de
Adalet Gününde, anlamlı bir günde Sayın Bakana sormak istiyorum:
Tutuklu ve hükümlü ayrımı yapmaksızın bu insanları bir
arada tutmak bir yasa tanımazlık değil midir? Bu hukuksuzluk
değil midir?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Özdemir, devam edin.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Devamla) Sayın Bakan, sizi o
cezaevine koysalar, bir yıl boyunca tuvalete ve banyoya giriş
çıkışınız dâhil, don gömlekli hâliniz dâhil kamerayla
kaydedilse ne düşünürsünüz? Sayın Bakan, bundan daha büyük bir insan
hakkı ihlali, daha büyük bir işkence, psikolojik işkence
yaşanabilir mi?
Değerli arkadaşlarım, yaşanan bu
hukuksuzlukları belki beş dakikalık sürede anlatmak mümkün
değil. Ve bu yaşanan skandal, bir yıl boyunca bu insanların
hukuksuz kamera kaydıyla tespit edilmiş olmaları noktasında
Sayın Bakanın yapması gereken erdemli hareket istifa etmektir.
İlgili cezaevindeki (4 ve 5 no.lu) müdürleri görevden aldınız.
Yasayı uygulamıyor diye aldınız. Peki, siz,
Anayasanın amir hükmünü uygulamayan bakan olarak, sizi Sayın Bakan
kim görevden alacak? İstifa etmeyi bir kere daha düşünüyor musunuz?
Değerli arkadaşlarım, İnsan Hakları
Komisyonunda bunları dile getirmeye çalışıyoruz. Soru
önergelerimize ne yazık ki Sayın Bakan yeterince ve zamanında
cevap vermiyor. Beş dakikalık kısa sürede de bunları
sizlerle, kamuoyuyla paylaşma olanağı olmuyor.
Yüce heyeti sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
Yaşanan hukuksuzluklara bir an önce Dünya Avukatlar Gününde son verilmesi
talebimle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Özdemir.
Sayın Bakanım, bir dakika müsaade eder misiniz.
Sayın Vural sisteme girmiş de Avukatlar Günü için
konuşacak herhâlde.
Buyurun Sayın Vural.
IV.- AÇIKLAMALAR
1.- İzmir Milletvekili Oktay
Vuralın, Avukatlar Gününe ilişkin açıklaması
OKTAY VURAL (İzmir) Sayın Başkanım,
teşekkür ediyorum.
Biz de Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak Avukatlar Gününü
kutluyoruz.
Özellikle, tabii, adil yargılama hakkının üçlü
sacayağından biri olan avukatların sorunlarının çözümü
konusunda Hükûmetin getireceği önerileri Milliyetçi Hareket Partisi olarak
destekleyeceğimizi, bu konularda, özellikle mesleki kuruluş olan
baroların önerileri doğrultusunda Türkiye Büyük Millet Meclisine
çözüm önerilerini beklediğimizi ifade ediyoruz.
Tüm avukatların günü kutlu olsun.
Çok teşekkür ederim Sayın Başkanım.
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Vural.
Sayın Bakan, her iki konuşmaya birlikte cevap
vereceksiniz.
Buyurun.
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Antalya)
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım;
hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Gündem dışı söz alarak düşüncelerini bizlerle
paylaşan iki değerli milletvekili arkadaşımın
konuşmaları sebebiyle huzurunuzdayım, biraz önce
yapmış oldukları değerlendirmelerle ilgili de
düşüncelerimi ben sizlerle paylaşmak istiyorum.
Karaman Milletvekili arkadaşımız Sayın Mevlüt
Akgün Bey, 5 Nisan Avukatlar Günü münasebetiyle biraz önce düşüncelerini
ifade etti. Kendilerine bu konuyu gündeme getirdikleri için teşekkür
ediyorum.
Değerli milletvekili arkadaşlarım, gerçekten, 5 Nisan
günü avukatlar bakımından özel anlamı olan bir gündür. Bundan
tam yüz otuz bir yıl önce 5 Nisan 1878 tarihinde Türkiye'nin en eski ve en
büyük barosu olan İstanbul Barosu ilk genel kurul
toplantısını gerçekleştirdi. 5 Nisan sadece yirmi iki
yıldır Avukatlar Günü olarak kutlanıyorsa, bunun bir
geçmişi olduğunu ifade etmek için bunu söylüyorum. Tam yüz otuz bir
yıl önce İstanbul Barosu ilk genel kurulunu 5 Nisan 1878de
gerçekleştirmiş. Bu tarihten yetmiş yıl sonra da 5 Nisan
1958 günü İzmirde Türkiyede faaliyette bulunan barolar bir araya
gelmişler ve iki karar almışlar.
Bunlardan bir tanesi, tüm baroların ortak bir çatı
altında toplanması. Yani Türkiye Barolar Birliğinin
kurulmasıyla ilgili karar.
İkincisi de 5 Nisan gününün Avukatlar Günü olarak kutlanması
kararı.
Bu toplantıdan kısa bir süre sonra Türkiye Barolar
Birliği avukatların üst birimi olarak kuruldu ve faaliyete geçti.
Ancak 5 Nisanın Avukatlar Günü olarak kutlanması daha sonra, bundan
yirmi iki yıl önce 15-16 Mayıs 1987 günü Türkiye Barolar
Birliğinin Tekirdağda yapmış olduğu bir
toplantıda kararlaştırıldı. O günden bugüne kadar da 5
Nisan günü Türkiyede Avukatlar Günü olarak kutlanagelmektedir.
Değerli milletvekili arkadaşlarım, Anayasanın
36ncı maddesi Hak arama hürriyeti başlığını
taşımaktadır. Herkes, meşru vasıta ve yollardan
faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı
olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.
demektedir.
Değerli milletvekili arkadaşlarım, hak arama
özgürlüğünün tam olarak gerçekleşmesi, adil yargılanma
hakkının tam anlamını bulabilmesi ancak hukuku iyi bilen,
kendisini bu alanda yetiştirmiş avukatlarımızın
katkılarıyla söz konusu olabilir. O nedenle Avukatlık Kanununda
savunma yargının unsurlarından biri
sayılmıştır.
Savunma olmaksızın yargının
düşünülemeyeceği düşüncesini sizlerle paylaşmak isterim.
Savunma olmaksızın yargının kararlarını tam
isabetle vermesinin de düşünülemeyeceğini belirtmek isterim. O
nedenle savunma mesleği yargının ayrılmaz bir
parçasıdır. Bu mesleği icra edenler de avukatlardır,
avukatlarımızdır.
Ben de tüm avukatlarımızın Avukatlar Gününü bu
münasebetle kutluyorum. Bugün, bugünlerde, 5 Nisanlarda tabii Türkiye'de
faaliyette bulunan barolarımız birtakım etkinlikler
düzenlemekte; avukatlığın önemi, mesleğin sorunları,
zorlukları gibi konular gündeme gelmekte; belki de en önemlisi bu
münasebetle hukuk devleti, temel hak ve hürriyetler, savunma hakkı gibi
konular bu münasebetle daha çok gündeme gelmekte, tartışılmakta
ve bir noktada bu konudaki hedefler tazelenmektedir.
Değerli arkadaşlarım, avukatlık bir serbest
meslektir ama aynı zamanda bir kamu görevidir. Türkiye Barolar
Birliği Anayasanın 135inci maddesinde düzenlenen kamu kurumu
niteliğinde bir meslek örgütüdür. Kuşkusuz Türkiye'de yargının
sorunları olduğu gibi avukatların da sorunları vardır.
Bakanlık yani Adalet Bakanlığı bu konularda
barolarımızla ve özellikle Türkiye Barolar Birliğiyle bir
iletişim içerisindedir.
Sizler de yakinen takip ediyorsunuz, içerisindesiniz, son
yıllarda temel yasalarımızda çok önemli değişiklikler
yapıldı. Yasalarımızı değişen ve
gelişen şartlara uygun hâle getirmek için, Türkiye Büyük Millet
Meclisi, başta temel kanunlarımız olmak üzere birçok yasal
alanda yeni düzenlemeler yaptı. Bu çağdaş anlamdaki yasal düzenlemelere
Türkiye'nin sahip olması en fazla avukatlık camiasını
memnun etmektedir; çünkü, savunma görevini yapan
arkadaşlarımızın çağdaş yasaların
uygulandığı bir ülkede görev yapmış olmaları
tabii ki bir avantajdır.
Biz Adalet Bakanlığı olarak tüm yasal
düzenlemelerimizin hazırlıklarında Türkiye Barolar
Birliğinden yararlanıyoruz. Adalet Bakanlığı Kanunlar
Genel Müdürlüğü herhangi bir yasal düzenlemeyi ele
aldığında kuşkusuz ki üniversitelerimizden, meslek
kuruluşlarından, hukuk fakültelerimizden ve tabii ki başta
Türkiye Barolar Birliğinden temsilcileri bu komisyona alıyoruz ve
dolayısıyla hazırlamakta olduğumuz tüm kanun
tasarılarının başlangıcında
barolarımızın çok önemli katkıları oluyor. O nedenle,
bu gayretleri ve bize destekleri nedeniyle Türkiye Barolar Birliğine ve
değerli yöneticilerine teşekkürü bir borç biliyorum.
Özellikle son yıllarda, bilindiği gibi Türkiyede
hükûmet konaklarının bir köşesine
sıkışmış durumdaki adalet binaları yerine biz
müstakil adalet sarayları yapmaya başladık. Şu ana kadar
yüz yirmiye yakın, il ve ilçelerimizde, yeni adalet saraylarını
faaliyete soktuk ve biz yeni adalet saraylarımıza,
barolarımıza, arzu ettikleri büyüklükte mekânlar
ayırıyoruz. Artık barolarımız, özellikle yeni adalet
saraylarının faaliyete geçtiği il ve ilçelerimizde, şehrin
herhangi bir yerinde, kiralık mekânlarda baro hizmetlerini yürütme
durumunda kalmıyorlar. Adalet saraylarımızın içerisinde
kendilerine çok uygun mekânlar tahsis ediyoruz ve baro hizmetleri buralarda görülmekte
ve bundan da büyük memnuniyet duyduğumuzu ifade etmek istiyorum.
Özellikle, gittikçe gelişen UYAP dediğimiz Ulusal
Yargı Ağı Projesinden de şu anda en fazla yararlananlar
avukat arkadaşlarımızdır. Avukat
arkadaşlarımız bu modern teknolojiden yararlanmak suretiyle,
kuşkusuz ki işlerinin daha çabuk, daha süratli ve daha az,
masrafsız olması gibi bir imkânı da değerlendirme
fırsatı yakalamış oluyorlar.
Değerli arkadaşlarım, Türkiye, artık,
uluslararası hukukun da bir parçasıdır çünkü Türkiye birçok
uluslararası anlaşmanın altına imza koymuştur,
tarafı olmuştur. Özellikle Avrupa İnsan Hakları
Sözleşmesini imzalamış, Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesinin yetkisini kabul etmiş olan bir ülkedir. Birçok alanda,
Türkiye'nin altına imza koyduğu uluslararası
anlaşmalarımız vardır. Ekonomik ilişkilerimiz de tabii
ki sınırları aşmıştır. Bu nedenle,
avukatlarımızın kendilerini çok iyi yetiştirerek müdafilik
görevini uluslararası boyuta daha fazla taşıyabilmeleri gerektiğinin
altını çizmek istiyorum. Bu hâlde hakkın, hukukun tecellisinin
daha büyük şekilde gerçekleşeceğine, bu alanda da
avukatlarımızın önemli başarılar
yakalayacağına inanıyorum.
Ülkemizde hâlen, kayıtlı 71 bin avukatımız
var. Avukatlık mesleğinin kalitesini daha da artırmak için,
Bakanlık olarak, barolarımızla, Türkiye Barolar Birliğiyle
müşterek çalışmalar geçmişte yapıldı, bugün
yapılıyor, gelecekte de yaparak bu mesleğin
sorunlarının çözümüne de Bakanlık olarak her zaman katkı
vermeye hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum.
Değerli arkadaşlarım, Sivas Milletvekili
Arkadaşımız Sayın Özdemir de Türkiye Büyük Millet Meclisi
İnsan Hakları Komisyonu olarak Silivri Kapalı Ceza İnfaz
Kurumlarına gerçekleştirdikleri bir ziyarette edindiği
kişisel düşüncelerini burada bizimle paylaştı. Türkiye
Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonunun özellikle ceza infaz
kurumlarına giderek orada inceleme yapmalarını, biz, Adalet
Bakanlığı olarak son derece önemsiyoruz. Hatta Komisyon
Başkanımız Sayın Üskül birkaç gün önce Erzuruma gitti,
Erzurumda da bir sorun vardı, o sorunun çözümünde bize yardımcı
oldu; kendisine şükran borçluyuz. Ancak, bundan bir süre önce
gerçekleştirilen Silivri Cezaeviyle ilgili ziyaret sonucu Türkiye Büyük
Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonunun tespitlerinin Komisyon
Başkanlığı tarafından Bakanlığıma
gelmesini bekliyorum. Eğer Komisyonumuzun orada tespit etmiş
olduğu aksaklıklar varsa -Sayın Özdemir kişisel olarak bu
aksaklıkları kendisi bizimle paylaştı- onlar Komisyon
tarafından bize geldiği takdirde, Adalet Bakanlığı
olarak tabii ki o tespitleri büyük bir dikkatle inceleyeceğiz ve üzerine
gideceğiz.
Peki, Sayın Özdemirin sözlerinin bir kıymeti yok mu?
Tabii ki var; o da değerli bir milletvekilimizdir, o da Komisyonun bir
üyesidir, burada geldi düşüncelerini bizimle paylaştı. Ne dedi?
Cezaevlerinin doluluk oranı gittikçe yükselmektedir. Tabii, doğru
söylüyor. Şu anda cezaevlerimizde 109 bin civarında hükümlü ve
tutuklu var. Adalet Bakanlığı olarak, son yıllarda adalet
sarayları yapımına hız verdiğimiz gibi, gerçekten
modern cezaevleri yapımına da hız veriyoruz. Şimdi,
artık tek tek cezaevleri yapmıyoruz, kompleks yapıyoruz.
İşte Sincan
Sincana gittiğinizde göreceksiniz kadın
cezaevinden tutunuz da F tipi cezaevine, çocuk cezaevine kadar birçok
cezaevinin, hatta sanıyorum dokuz tane ayrı cezaevinin bir arada
bulunduğu bir kompleks göreceksiniz orada. Silivri Cezaevi de bu
anlayışla yapılmıştır. Yalnız, Silivri
Cezaevinde henüz faaliyete geçiremediğimiz, müteahhitten kaynaklanan, iki
tane cezaevimiz var; büyük ölçüde bitti, kaba inşaatı da bitti.
Sanıyorum birkaç ay içerisinde Silivri Cezaevinde henüz faaliyete
geçiremediğimiz iki cezaevini de faaliyete geçirdiğimizde önemli bir
rahatlama olacağını düşünüyorum.
Ayrıca, tabii ki Türkiye'nin muhtelif yerlerinde yeni cezaevi
yapımı devam etmektedir. Bu sene faaliyete geçireceğimiz yeni
cezaevlerimiz vardır. Bir kompleks de
İzmirliler, ne zaman
İzmire gitsem hep bana sormuşlardır, burada ifade ediyorum
-İzmirli milletvekili arkadaşlarımız da zaman zaman gündeme
getirdiler- Aliağa yakınlarında, tıpkı Silivri gibi,
tıpkı Sincan gibi bir cezaevi kompleksinin ihalesi kararı
alındı, ihale ilanı çıktı, zannediyorum şu
günlerde ihalesi de yapılacak ve İzmirde de büyük bir kompleksi
devreye sokmaya gayret ediyoruz.
Kuşkusuz ki bunun nedenleri üzerinde duracak değilim.
Bunun birçok nedeni var. Niye cezaevlerimizdeki doluluk oranı gittikçe
yükseliyor, bunu ayrıca konuşabiliriz.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Tutukluluk süreleri uzuyor
mu, uzamıyor mu Sayın Bakan?
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Efendim
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Tutukluluk süreleri
Sekiz
ay, dokuz ay boyunca iddianame hazırlanamadığı için
insanlar orada değil mi?
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla)
Şimdi, bakınız, tutukluluk süreleri, kim tutuklu olur kim
tutuklu olmaz, ne kadar kalır? Onlar Adalet Bakanı olarak benim görev
alanımın dışındadır.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Yapmayın,
yapmayın Sayın Bakan, yapmayın!
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Kim
tutuklanacak, ne kadar tutuklanacak, ne zaman iddianame hazırlanacak, ne
zaman tahliye edilecek?
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) On ay boyunca, on bir ay
boyunca insanlar orada tutuklu.
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Bunlar
tamamen bağımsız yargı organlarımızın
işidir.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Sizin işiniz ne o
zaman?
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla)
Şimdi, siz bana diyorsunuz ki: Bağımsız yargı
organlarına talimat verin, kısa sürede tahliye etsinler.
Kardeşim, benim böyle bir görevim yok ki.
K. KEMAL ANADOL (İzmir) Öyle demiyor.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Ben onu söylemiyorum
Sayın Bakan. Ama siz Adalet Bakanısınız.
BAŞKAN Sayın Özdemir
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Benim
böyle bir görevim yok.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Sekiz ay boyunca iddianame
hazırlanmıyor.
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla)
Bağımsız yargı organlarımız, hâkimlerimiz,
savcılarımız, ellerindeki yasalara göre, kuşkusuz ki,
yargılama faaliyetinde bulunacaklar.
K. KEMAL ANADOL (İzmir) Enver Arpalı ondan öldü
Sayın Bakanım, Enver Arpalı.
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Ama
yasaları uygularken çok açıkça bir ihlalle, bir ihlal iddiasıyla
karşılaşılırsa tabii ki Adalet
Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün, bu
konuyla ilgili, yasanın öngördüğü görevleri vardır, bu görevler
yerine getirilir.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Sayın Bakan,
yasanın ve Anayasanın öngördüğü süreler
aşılıyor, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin
öngördüğü süreler aşılıyor.
BAŞKAN Sayın Özdemir... Sayın Özdemir
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Sayın Bakan gereken
hassasiyeti gösteriyor, her seferinde önlem de alıyor. Siz bunları
biliyorsunuz.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Ne zaman?
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Siz biliyorsunuz Sayın
Bakanın hassasiyetini, Sayın Bakanın hassasiyetini siz
biliyorsunuz.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Sekiz buçuk ay boyunca
Sivasta
Onların yerine siz yatsanız, o hâlde ne
yaparsınız?
BAŞKAN Sayın Özdemir
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla)
Bağımsız yargı organlarının eleştirilmesi
arkadaşlarımızın hakkı olabilir.
BAŞKAN Sayın Özdemir, lütfen Bakanı dinler
misiniz.
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Ancak,
bağımsız yargı organlarımızın, hâkimlerimizin,
savcılarımızın yargılama faaliyetinde bulunurken
ortaya koymuş olduğu uygulamalarda yasalara aykırı bir
durum var ise Adalet Bakanlığına bir şikâyette bulunulur.
Ceza İşleri Genel Müdürlüğümüz, tabi ki Teftiş Kurulu
Başkanlığıyla da temasa geçmek suretiyle bütün bu
konuları inceletir. Adalet Bakanlığına, Sayın
Özdemirin de ifade ettiği gibi, yazılı olarak bu konularla
çokça müracaat olmuştur. Bütün bunlarla ilgili, ilgili Genel Müdürlük ve
burada görev yapan başmüfettişler ve müfettişlerimiz bütün
bunları incelemektedirler. Bu konularla ilgili yapılan incelemeler
sonucu bana gelen raporlarda yasalara aykırı bir durum olduğuna
dair bir tespit önüme henüz gelmemiştir.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Kamera kayıtları
da dâhil mi Sayın Bakan?
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla)
Geldiği takdirde gerekli işlemler yapılır.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Sayın Bakan, kamera
kayıtları da dâhil mi?
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Ben,
şimdi, demin Sayın Özdemirin gündem dışı
yaptığı konuşmaya cevap verirken, Türkiye Büyük Millet
Meclisi İnsan Hakları Komisyonunun Silivri Cezaevinde
yapmış olduğu incelemelerde yapmış olduğu
tespitleri eğer Bakanlığıma yazılı olarak ifade
ederlerse, bunu çok kısa sürede değerlendireceğimi, eğer
gerçekten birtakım eksiklikler, aksaklıklar, görev suistimalleri
varsa bunların üzerine ciddiyetle gideceğimizi ifade etmek istiyorum.
Bakın, yine, bizim ceza infaz kurumlarımızdaki
uygulamaları takip eden kontrolörlük ile ilgili bir kurulumuz var.
Başkontrolörlerimiz zaman zaman cezaevlerinde inceleme yaparlar. Nitekim,
son bir iki ay içerisinde Silivri 4 ve 5 no.lu cezaevlerinde incelemeler
yapıldı; buradaki cezaevi müdürlerimizin yasa ve yönetmelikte
öngörülen görevleri büyük bir titizlikle yapmadıklarına
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Neydi Sayın Bakan?
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla)
görevlerini savsadıklarına dair tespitler yapıldı.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Sayın Bakan, o tespit
neydi, bu tarafa dönüp söyler misiniz? Soruyu soran benim
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Bu
tespitler sonucunda da her iki cezaevinin müdürü de görevden alınarak
başka yerlere atandı.
Demek ki her türlü iddianın ve yanlış
uygulamanın üzerine Adalet Bakanlığı olarak ciddiyetle
gidiyoruz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) O nedenle
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Sayın Bakan,
nezaketsizlik yapmak istemiyorum ama bana doğru dönün ve bana doğru
söyleyin.
BAŞKAN Sayın Özdemir
Sayın Özdemir, lütfen
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Tabii,
böyle bir usul yok yani. Ben, o nedenle arkadaşıma dönerek
konuşamıyorum. Dönerek konuşmayı arzu ederim ama. O
bakımdan, Adalet Bakanlığı olarak
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Sataşmayla
alakası yok ama siz müdürü görevden alıyorsunuz, kamera
kayıtları konusunda bir işlem yapıyor musunuz? Bu mu adalet
anlayışınız?
BAŞKAN Sayın Özdemir
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla)
ceza
infaz kurumlarımızın tabii ki yönetiminden sorumluyuz. Bu
konuyla ilgili çok sık incelemeler yapıyoruz, incelemeler
yaptırıyoruz
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Zaman gazetesi tefrika
yapıyor, bizim cezaevi ziyaretlerimizi ihbar kabul edip oradaki cezaevi
müdürlerini görevden alıyorsunuz.
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Ama yani bir de dinlemeyi
öğrenelim.
CANAN ARITMAN (İzmir) Sayın Bakan
BAŞKAN Sayın Arıtman
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla)
İnsan Hakları Komisyonumuz, milletvekili
arkadaşlarımız gidiyorlar, incelemeler yapıyorlar,
kendilerine teşekkür ediyoruz.
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Önce dinlemeyi öğrenelim.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Ama Sayın Bakan önce
bu tarafa dönsün, cevap versin, cevap!
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Dinleyelim
Biz sizi sakin
sakin dinledik Beyefendi.
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Her
türlü aksaklığı, eksikliği bize getirsinler, üzerine
hassasiyetle gideceğimizi ifade etmek istiyorum ve
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Konuyu Meclis gündemine
getiriyorum. Sayın Bakan gelmiş buraya biz işlem
yapıyoruz
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla)
Sayın Başkanımız Üskül de geldiler. Silivri Cezaevine bir
komisyon göndermiştiniz Sayın Başkanım. Komisyonun raporunu
büyük bir merakla bekliyorum. Oradaki tespitleri değerlendireceğimi
ifade etmek istiyorum.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Soru önergesiyle sordum
Sayın Bakan, ne cevap verdiniz?
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Herhâlde
İnsan Hakları Komisyonunun Başkanı Sayın Üsküldür,
Sayın Özdemir değildir.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Tabii, aynı oylarla,
aynı çoğunlukla, oy çoğunluğuyla Komisyonda aynı
şeyi yapıyorsunuz!
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN (Devamla) Ben
kendisinden böyle bir rapor bekliyorum.
Hepinize saygılar sunuyorum efendim. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Bakan.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Adalet
anlayışınızı kutluyorum Sayın Bakan.
BAŞKAN Gündem dışı üçüncü söz, Denizli
ilinin ekonomik durumu hakkında söz isteyen Denizli Milletvekili Emin
Haluk Ayhana aittir.
Buyurun Sayın Ayhan. (MHP sıralarından
alkışlar)
KAMER GENÇ (Tunceli) Sayın Başkan, Sayın Bakana
bir soru sormak istiyorum.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Bir yıl boyunca
oradaki insanları kamerayla kaydettiniz. Sizi kaydetseler ne
yapardınız Sayın Bakan? Daha hâlâ Bana rapor gelsin cevap
vereceğim. diyorsunuz!
BAŞKAN Bir dakika susar mısınız efendim.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Soru önergesi verdim. Bir
yıl boyunca sizi tutuklasınlar orada
KAMER GENÇ (Tunceli) Sayın Başkan, Mustafa
Balbayın
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Otuz gündür Mustafa Balbay
tek kişilik bir hücrede kalıyor, ayıp günah değil mi?
BAŞKAN Sayın Özdemir, ikiniz konuşuyorsunuz,
dinleyemiyorum.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Bina, adalet sarayı
yapmakla adalet yerine getirilmiyor Sayın Bakan.
BAŞKAN Sayın Genç, sesiniz hiç gelmiyor.
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Hukuk lazım, hukuka
uymak lazım.
BAŞKAN Sayın Özdemir, lütfen susar
mısınız? Bir dakika
Evet, buyurun.
MEHMET ŞANDIR (Mersin) Hatip kürsüde Sayın
Başkan!
KAMER GENÇ (Tunceli) Cumhuriyet Gazetesi Köşe Yazarı
Mustafa Balbayın otuz gün hücrede kalmasının cezasını
açıklar mı Sayın Bakan?
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Var mı yasal
tarafı bu işin söyleyin Sayın Bakan? Var mı yasal
tarafı? Mahkeme kararı mı var?
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Bunu Bakan mı bilecek?
Lafa bak yahu! Allah, Allah!
BAŞKAN Efendim, soru mu soruyorsunuz? Böyle şey olur
mu?
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Ayıptır yahu!
Otuz gün boyunca kalmış, mahkeme kararı mı var burada?
BAŞKAN Evet, buyurun Sayın Ayhan.
III.- GÜNDEM DIŞI
KONUŞMALAR (Devam)
A) Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları (Devam)
3.- Denizli Milletvekili Emin
Haluk Ayhanın, Denizli ilinin ekonomik durumuna ilişkin gündem
dışı konuşması
EMİN HALUK AYHAN (Denizli) Teşekkür ediyorum
Sayın Başkan.
Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; Denizli
ekonomisi hakkında gündem dışı söz almış
bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Yaklaşık bir yıl önce aynı konuda
konuştum. Şimdi şartlar daha ağırlaştı.
Bugün Denizli Sanayi Odası, Genel Görünüm Anketi
2009 yılı beklentisinin adının kötümserlik
olduğu, istihdamın ağır yaralı olduğu,
yatırımların ise tepetaklak olduğu ifade ediliyor. Üretim,
satış ve siparişlerde sert düşüşler olduğu
belirtiliyor. Kapasite kullanımının azaldığı
anlatılıyor. Sanayide kârların unutulduğu, maliyet
artışı ile tahsilat vadelerinin uzaması kıskacına
yakalanıldığı ifade ediliyor. Ödemelerdeki aksamanın
finansman sıkıntısını ortaya
çıkardığı, yatırımların tepetaklak
gittiği belirtiliyor. Denizlide 2008 Nisan ayında 160 bin olan
sigortalı işçi sayısının ocak ayında 135 bine
gerilediği resmî kayıtlarda var. Sadece ocak ayında 5.500
kişi işini kaybetti. 2008 yılında, işletmelerin yüzde
64ü Üretim artmadı. diyor, yüzde 42si Azaldı. diyor.
İşletmelerin yüzde 64,5i iç satışların
artmadığını söylüyor, 43ü Azaldı. diyor. İşletmelerin
yüzde 54,2si Dış satışlar artmadı., yüzde 39u
Azaldı. diyor. 2009 yılı beklentilerinde ise işletmelerin
yüzde 81i üretimin artmayacağını, yüzde 59u
azalacağını; işletmelerin yüzde 84ü iç
satışların artmayacağını, yüzde 57si azalacağını;
işletmelerin yüzde 90ı istihdamın artmayacağını,
yüzde 61i ise azalacağını söylüyor.
Bu gerçekleri okuyamayanlar, bir diğer ifadeyle,
yorumlayamayanlar Denizliyi anlayama-maktadırlar, Denizliyi anlamakta
acz içine düşmüşlerdir, Denizlinin geleceğiyle kumar
oynamaktadırlar.
Bu gerçeklere ilave olarak: Tahsilat vadesinin uzadığını
işletmelerin yüzde 83ü söylüyor. Enerji maliyeti arttı. diyenler
yüzde 91, Ham madde ve ara malı maliyetleri arttı. diyenler yüzde
68, Yatırım maliyeti arttı. diyenler yüzde 57.
Teşvik Yasası Denizliyi yiyip bitirmiştir, yok
etmektedir. Yeni yatırım yapmak istemeyenlere, yeni iş
planlayamayanlara, kullandığı krediyi yenileyemeyenlere mevcut
İktidar ne söyleyecektir? Bugün, AKPnin iktidara geldiği günden
daha iyiyim. diyen kim vardır Denizlide?
2008 yılında bütçeden Denizliye 54,5 milyon TL, Vana
498 milyon TL yatırım yapılmıştır. Denizli hak
ettiğini almış mıdır AKP İktidarı döneminde?
Bu İktidar döneminde Denizli hak ettiğini aldı. diyenler yalan
söylemektedirler veya hak etti dedikleri bu mevcut durum mudur?
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; özel sektör
yatırım teşvik belgelerinde 440 milyon TL olan yatırım
taahhüdü 2008de 126ya düşmüştür. 2007de ihracat taahhüdü 2,7
milyar dolar iken 2008 yılında 1,3 milyar dolara düşmüştür.
Dokuma ve giyimde 2007de ihracat taahhüdü 1,7 milyar dolar iken 2008
yılında 400 milyon dolara düşmüştür. Bunları, bu
işlerden anlayanların görmemesi veya vahametinin farkına
varmaması gaflet, görüyor da bilerek anlamamak istiyorsa hıyanettir.
Sayın Başbakan, Denizlide işten
çıkarılan binlerce işçiden, kapanan fabrikalardan, azalan üretim
ve ihracattan, azalan elektrik tüketiminden niye bahsetmemiştir. Artan
tarımsal girdi fiyatlarından, para etmeyen ürünlerden, bir bardak çay
etmeyen sütten, kasaba giden damızlık ineklerden, pamuktan, üzümden,
gübreden, mazottan niye bahsetmemiştir? 60 binden fazla mükellefi olan
Denizlide 21 binden fazla vergi erteleme başvurusu olmuştur.
Denizlili vergi ödeyemez hâle gelmiştir. İhracat yüzde 30lar
düzeyinde azalmıştır. Elektrik ve doğal gaz tüketimi yüzde
30-40lar düzeyinde azalmıştır. Denizli kredide en fazla takibe
uğrayan üçüncü il olmuştur. Hızla artan hacizlere, icra
takiplerine ilave olarak, sosyal yapıdaki problemler nedeniyle
boşanmalar artmaktadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Ayhan, devam ediniz.
EMİN HALUK AYHAN (Devamla) Bu Hükûmet döneminde
Denizliye demokrasiyi unutturmak isteyenler Denizlinin tekrar
demokrasiyle yüzleşmesinden elbette memnun olmayacaklardır ancak
Denizlili vatandaşlar memnun olacaklardır, Denizli tekrar demokrasiyi
yaşamaya başlamıştır.
Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum Sayın
Başkan. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Ayhan.
Gündeme geçiyoruz.
Sayın milletvekilleri, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sayın
Mehmet Hilmi Güler, gündemin Sözlü Sorular kısmının 5, 9, 13,
64, 93, 99, 104, 120, 121, 122, 123, 141, 157, 162, 165, 205, 255, 318, 323,
441 ve 501inci sıralarındaki soruları birlikte
cevaplandırmak istemişlerdir. Sayın Bakanın bu istemini
sırası geldiğinde yerine getireceğim.
Başkanlığın Genel Kurula sunuşları
vardır.
Sayın milletvekilleri, Aydın Milletvekili Sayın
Özlem Çerçioğlu 29 Mart 2009 tarihinde yapılan mahallî idareler
seçiminde Aydın ili Belediye Başkanı seçilerek
mazbatasını almıştır. Sayın Özlem
Çerçioğlunun Mahallî İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve
İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanunun 17nci maddesi
gereğince Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
sunmuş olduğu yazıyı okutuyorum:
V.- BAŞKANLIĞIN GENEL
KURULA SUNUŞLARI
A) Duyurular
1.- Aydın Milletvekili Özlem
Çerçioğlunun, 29 Mart 2009 tarihinde yapılan Mahallî İdareler
Genel Seçiminde Aydın ili Belediye Başkanı seçildiğine ve
18/1/1984 tarihli 2972 sayılı Mahallî İdareler ile Mahalle
Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanunun
17nci maddesine uygun olarak belediye başkanlığı görevini
tercih ettiğine ilişkin duyuru
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
29 Mart 2009 tarihinde yapılan Mahalli İdareler Genel
Seçiminde Aydın İli Belediye Başkanı seçildim. Bu sonucu
gösteren mazbata ektedir.
18.01.1984 tarihli ve 2972 sayılı Mahalli İdareler
ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi
Hakkında Kanunun 17. maddesine uygun olarak Belediye
Başkanlığı görevini tercih ediyorum.
Gereğini bilgilerinize arz ederim.
Özlem
Çerçioğlu
Aydın
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, bu tercih
karşısında Sayın Özlem Çerçioğlunun Türkiye Büyük
Millet Meclisi üyeliği daha önceki uygulamaya uygun olarak
kendiliğinden sona ermiş bulunmaktadır.
Bilgilerinize sunulmuştur.
Hayırlı, uğurlu olsun. (CHP ve MHP
sıralarından alkışlar)
Sözlü soru önergelerinin geri alınmasına dair üç tezkere
vardır, okutuyorum:
B) Önergeler
1.- Gaziantep Milletvekili Hasan
Özdemirin, (6/1132) esas numaralı sözlü sorusunu geri
aldığına ilişkin önergesi (4/120)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Gündemin sözlü sorular kısmının 376.
sırasında yer alan (6/1132) esas numaralı sözlü soru önergemi
geri alıyorum.
Gereğini saygılarımla arz ederim.
Hasan
Özdemir
Gaziantep
2.- Gaziantep Milletvekili
Yaşar Ağyüzün, (6/1086, 6/1167, 6/1226), esas numaralı sözlü
sorularını geri aldığına ilişkin önergesi (4/121)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Gündemin sözlü sorular kısmının 332, 411 ve 470
inci sıralarında yer alan (6/1086, 1167 ve 1226) esas numaralı
sözlü soru önergelerimi geri alıyorum.
Gereğini saygılarımla arz ederim.
Yaşar
Ağyüz
Gaziantep
3.- Kütahya Milletvekili Alim
Işıkın, (6/1156, 6/1157, 6/1161, 6/1208) esas numaralı
sözlü sorularını geri aldığına ilişkin önergesi
(4/122)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Gündemin sözlü sorular kısmının 400, 407, 405 ve
452. sıralarında yer alan (6/1156, 1157, 1161, 1208) esas
numaralı sözlü soru önergelerimi geri alıyorum.
Gereğini saygılarımla arz ederim.
Prof.
Dr. Alim Işık
Kütahya
BAŞKAN Sözlü soru önergeleri geri verilmiştir.
Meclis araştırması açılmasına
ilişkin bir önerge vardır, okutuyorum:
C) Meclis Araştırması Önergeleri
1.- Kahramanmaraş
Milletvekili Veysi Kaynak ve 20 milletvekilinin, ülkemizdeki maden
kaynaklarının araştırılarak etkin ve verimli
değerlendirilmesi için alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/337)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Ülkemizdeki maden kaynaklarının durumunun tespiti ve en
verimli şekilde değerlendirilebilmesi amacıyla Anayasa'nın
98'inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca, bir
Meclis araştırması açılması için gereğini arz ederiz.
1) Veysi Kaynak (Kahramanmaraş)
2) Yahya Akman (Şanlıurfa)
3) Mahmut Durdu (Gaziantep)
4) Muzaffer Gülyurt (Erzurum)
5) H. Hasan Sönmez (Giresun)
6) Sedat Kızılcıklı (Bursa)
7) Hasan Kara (Kilis)
8) Mustafa Çetin (Uşak)
9) Mehmet Daniş (Çanakkale)
10) Hakkı Köylü (Kastamonu)
11) Mehmet Nil Hıdır (Muğla)
12) Sadık Yakut (Kayseri)
13) Mustafa Cumur (Trabzon)
14) Seracettin Karayağız (Muş)
15) Vahit Kiler (Bitlis)
16) Mehmet Zekai Özcan (Ankara)
17) Ahmet Gökhan Sarıçam (Kırklareli)
18) Osman Demir (Tokat)
19) Fatih Öztürk (Samsun)
20) Sebahattin Karakelle (Erzincan)
21) Mehmet Emin Tutan (Bursa)
Gerekçe
Madencilik tarihi insanlık tarihi kadar eskidir. Madencilik
ve metalürji, tarih boyunca insan yaşamının vazgeçilmez bir
elemanı olmayı sürdürmüştür.
Maden kaynaklarının yenilenebilir olmayıp aksine
eksilebilir ve tükenebilir olması, onun en önemli özelliklerinden biridir.
Yani bir maden ocağının rezervleri tükendiğinde, onun
yerine konulması yeniden üretilmesi mümkün değildir. Bu nedenle,
madencilikle ilgili politikalar, gelecek nesillerin haklarını da
dikkate alarak belirlenmelidir.
Milli maden varlıklarımız, ülkemizin
yarınları için hayati öneme sahiptir. Bu
varlıklarımızı gereği gibi işletemez ve ileri
teknolojiyi üretemezsek, gelişmiş ülkelerin çıkarlarına
göre hareket etmek zorunda kalabiliriz. Zira, dünyada üretilen hammaddelerin
fiyatları genelde, üretici ülkeler değil, tüketen ve bu alanlarda
gerekli teknolojik bilgi birikimine sahip, sanayileşmiş ülkeler
tarafından belirlenmektedir.
Dolayısıyla en kısa zamanda, sadece hammadde
kaynağı bir ülke konumundan çıkıp, bu
kaynaklarını ileri teknolojiyle en iyi şekilde işleyip bu
alanda endüstrileşmeyi başarabilen bir ülke durumuna
yükselebilmeliyiz. Aksi taktirde, milli maden varlıklarımız
yabancı tekellerin elinde heba olacak, ülkemiz de 'zengin kaynakların
fakir bekçiliği'ne devam edecektir.
Bu durumda, kendi kaynaklarımızı ülkemizin
çıkarlarına azami fayda sağlayacak şekilde
değerlendirebilmemiz için tek yol, bu varlıkları mümkün
olduğu kadar, katma değerlerini daha da yükseltecek nihai ürün haline
getirip pazarlayabilmektir.
Madenciliği geliştirmek ve bu gelişmeyi
sürdürülebilir bir kalkınma konsepti içinde yapabilmek için madencilik
faaliyetlerinin tamamını kapsayacak şekilde madencilikle ilgili
veriler güvenilir olarak oluşturulmalıdır. Rezerv geliştirme
ve ciddi bir arama çalışması yapabilmek için, lüzumlu
yatırımların yapılması gerekmektedir. Bu konuda ar-ge
çalışmalarına gereken destek sağlanmalı ve ileri
teknoloji yakalanmalıdır.
MadenIer, sanayileşmenin ana girdisini oluşturduğu
için, endüstriyel hammadde kaynakları olmadan sanayileşmek
imkansızdır. Dünya sanayinin her gün artan oranda ihtiyaç
duyduğu birçok maden kaynaklarına sahip olan ülkemizin bu yer
altı zenginliklerini insanlarımızın refah düzeyini
artıracak şekilde kullanmamız ve yönetmemiz gerekmektedir.
BAŞKAN Önerge gündemde yerini alacak ve Meclis
araştırması açılıp açılmaması konusundaki ön
görüşme, sırası geldiğinde yapılacaktır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığının iki tezkeresi vardır, ayrı
ayrı okutup oylarınıza sunacağım:
D) Tezkereler
1.- Almanya Federal Meclisi
Dışişleri Komisyonunun, 19-22 Nisan 2009 tarihlerinde Türkiye
Büyük Millet Meclisi Parlamento heyetini Almanyaya davetine icabet edilmesine
ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/732)
06
Nisan 2009
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna
Almanya Federal Meclisi Dışişleri Komisyonu,
Türkiye Büyük Millet Meclisi parlamento heyetini 19-22 Nisan 2009 tarihleri
arasında Almanyaya davet etmektedir.
Söz konusu davete icabet edilmesi hususu, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında
3620 Sayılı Kanunun 6ncı Maddesi uyarınca Genel Kurulun
tasviplerine sunulur.
Köksal
Toptan
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
KAMER GENÇ (Tunceli) Karar yeter sayısı istiyorum.
BAŞKAN Arayacağım.
Tezkereyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Karar yeter sayısı yoktur.
On dakika ara veriyorum birleşime.
Kapanma Saati: 15.51
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 16.04
BAŞKAN: Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER: Yaşar
TÜZÜN (Bilecik), Fatoş GÜRKAN (Adana)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 73üncü Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı
tezkeresinin oylamasında karar yeter sayısı bulunamamıştı.
Şimdi tezkereyi tekrar oylarınıza
sunacağım ve karar yeter sayısı arayacağım:
Tezkereyi kabul edenler
Kabul etmeyenler
Tezkere kabul
edilmiştir, karar yeter sayısı vardır.
Diğer tezkereyi okutuyorum:
2.- ABD Tarım
Bakanlığı tarafından 11-18 Nisan 2009 tarihleri
arasında ABDde düzenlenecek olan Modern Tarımsal Teknolojiler
başlıklı toplantıya davet edilen milletvekillerinin bu
davete icabet etmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/733)
06
Nisan 2009
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna
ABD Tarım Bakanlığı tarafından 11-18
Nisan 2009 tarihleri arasında ABDde düzenlenecek olan Modern
Tarımsal Teknolojiler başlıklı toplantıya
aşağıda isimleri belirtilen milletvekillerimiz davet
edilmektedir.
Söz konusu davete icabet edilmesi hususu Türkiye Büyük Millet
Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında
3620 Sayılı Kanunun 9 uncu maddesi uyarınca Genel Kurulun
tasviplerine sunulur.
Köksal
Toptan
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
Mehmet Erdoğan Adıyaman
Milletvekili
Abdülkadir Akcan Afyonkarahisar
Milletvekili
Ertekin Çolak Artvin
Milletvekili
Ali Koyuncu Bursa
Milletvekili
Özlem Müftüoğlu Gaziantep
Milletvekili
Vahap Seçer Mersin
Milletvekili
BAŞKAN Tezkereyi oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler
Kabul etmeyenler
Tezkere kabul edilmiştir.
Danışma Kurulunun bir önerisi vardır, okutup
oylarınıza sunacağım.
VI.- ÖNERİLER
A) Danışma Kurulu Önerileri
1.- Gündemdeki
sıralamanın yeniden düzenlenmesine; Genel Kurulun 7 Nisan 2009
Salı günkü birleşiminde bir saat süre ile sözlü soruların
görüşülmesinden sonra diğer denetim konularının
görüşülmeyerek, kanun tasarı ve tekliflerinin görüşülmesine; 8
Nisan 2009 Çarşamba günkü birleşiminde sözlü soruların
görüşülmemesine, Sivas Milletvekili ve Büyük Birlik Partisi Genel
Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve 5 kişinin
hayatını kaybettiği helikopter kazası ve kurtarma
çalışmalarının tüm yönleriyle araştırılarak
benzer durumların yaşanmaması için alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla (10/333), (10/334) ve (10/335) esas
numaralı Meclis araştırması önergelerinin 9 Nisan 2009
Perşembe günkü birleşiminde birleştirilerek görüşülmesine
ilişkin Danışma Kurulu önerisi 7.4.2009
Danışma Kurulu Önerisi
Danışma Kurulunun 7 Nisan 2009 Salı günü
yaptığı toplantıda, aşağıdaki önerilerin
Genel Kurulun onayına sunulması uygun görülmüştür.
Köksal
Toptan
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
Nihat Ergün Kemal
Anadol
Adalet ve Kalkınma
Partisi Cumhuriyet
Halk Partisi
Grubu
Başkanvekili Grubu
Başkanvekili
Oktay Vural Fatma
Kurtulan
Milliyetçi Hareket Partisi Demokratik
Toplum Partisi
Grubu
Başkanvekili Grubu
Başkanvekili
Öneriler:
Gündemin "Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan
Gelen Diğer İşler" kısmının 40, 38, 39, 41,
42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60 ve
61 inci sıralarında bulunan 327, 317, 318, 325, 326, 331, 332, 333,
334, 335, 336, 337, 338, 339, 340, 341, 342, 345, 346, 347, 348, 349, 350 ve
351 sıra sayılı Kanun Tasarılarının bu
kısmın 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19,
20, 21, 22, 23, 24, 25 ve 26 ncı sıralarına alınarak
diğer işlerin sırasının buna göre teselsül
ettirilmesi,
Genel Kurulun; 7 Nisan 2009 Salı günkü Birleşiminde bir
saat süre ile sözlü soruların görüşülmesinden sonra diğer
denetim konularının görüşülmeyerek kanun tasarı ve
tekliflerinin görüşülmesi,
8 Nisan 2009 Çarşamba günkü Birleşiminde sözlü
soruların görüşülmemesi,
Sivas Milletvekili ve Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı
Muhsin Yazıcıoğlu ve 5 kişinin hayatını
kaybettiği helikopter kazası ve kurtarma
çalışmalarının tüm yönleriyle araştırılarak
benzer durumların yaşanmaması için alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98 inci,
İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis
araştırması açılmasına ilişkin gündemin
"Genel Görüşme ve Meclis Araştırması
Yapılmasına Dair Öngörüşmeler" kısmının 282,
283 ve 284 üncü sıralarında bulunan 10/333, 10/334 ve 10/335 esas
numaralı Meclis araştırması önergelerinin 9 Nisan 2009
Perşembe günkü Birleşiminde birleştirilerek görüşülmesi,
Önerilmiştir.
BAŞKAN Danışma Kurulu önerisi üzerinde, aleyhte
Tunceli Milletvekili Kamer Genç.
Sayın Genç, buyurun efendim.
KAMER GENÇ (Tunceli) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Danışma Kurulu kararı üzerinde aleyhte söz
almış bulunuyorum. Hepinize saygılar sunuyorum.
Sayın milletvekilleri, biraz önce burada yapılan gündem
dışı bir konuşmaya, yerimizde de sorduk, gündem
dışı konuşmayı yapan arkadaşımız da
sordu... Cumhuriyet gazetesi, biliyorsunuz Türkiyenin saygın gazetesidir
ve cumhuriyetle eş değer bir gazetedir. Bunun uzun zaman köşe
yazarlığını yapan Sayın Mustafa Balbay bu otuz günü
aşkın bir süredir tutuklu olarak içeridedir ve tek hücrede
tutulmaktadır. Bu, daha önce, ilgilinin avukatı bakanlığa
müracaat etmiş, seçim sırasında Bakan dedi ki: Ben şimdi
Antalyadayım, ilgilenmedim, önüme gelmedi. Biraz önce burada sorduk,
açıklanmadı.
Şimdi, bir kişinin hücreye konulmasının
bazı cezaevi kurallarına göre bazı şartları
olması lazım. Niye bunlar, burada kamuoyuna açıklanmıyor?
Acaba Mustafa Balbayın otuz günü aşkın bir süredir bir hücre
hapsine mahkûm olmasının sebebi ne? Bunu bir vatandaş olarak,
bir Cumhuriyet okuru olarak öğrenmek istiyorum.
Değerli milletvekilleri, dün, tabii, buraya Amerikan
Cumhurbaşkanı geldi. Yalnız, bu arada, tabii, birtakım
insanlar, işte benim ayakkabı fırlatmamı falan gibi
birtakım laflar
Sanki, neden böyle bir yakıştırma
yapıldı bana, ben bunu anlayamadım. Ben, Türkiyede ciddi bir
parlamenterim ve ciddi politika yapan bir insanım. Haa, ülkeme, milletimin
onuruna, haysiyetine dokunan herhangi bir olay karşısında
milletimin haysiyetini, onurunu korumasını bilen ve bu konuda
tavır koymayı da iyi bilen bir insanım. Ama, yani, ben bu
tavrı koyarken de taklitçilik yapmam. Yani, işte, Busha Irakta bir
gazeteci ayakkabı fırlattı diye, onun da taklidini yapmam ama
buna rağmen, böyle benimle ilgili bir yakıştırmada bulundu,
hatta bugün bir köşe yazısında, işte CIAnın gözünün
benim üzerimde olduğunu yazmış. CIAnın gözü zaten öteden
beri üzerimizde de
Ama yani bizim öyle daha Amerikada yeni seçilmiş bir
cumhurbaşkanı... İşte, gerçekten, öyle bir ırktan
birisinin seçilmesini gönülden isteyen bir kişiyim, Amerika gibi bir
devletin başına ve inanıyoruz ki, kendisinin geçmişte
çektiği ıstıraplar, acılar, dolayısıyla
geldiği bu makam sırasında, kendi Amerikan emperyalizminin
dünyada buna benzer zayıf milletler üzerinde aynı şiddeti,
aynı işkenceyi yapmazlar, kendinden önceki Başkanın Irakta
yaptığı o zalimane, o insanlık dışı,
haysiyet dışı uygulamaları bir anda sona erdirirler.
Gerçekten Amerikalıların Irakta yaptığı zulüm,
tarihte pek ender görülebilecek bir zulümdür. Ama ben de Iraklı
olsaydım, Amerikan Cumhurbaşkanına ondan daha ağır bir
tavır koyardım çünkü Irak halkının her şeyiyle
oynanmıştır. Bu, gerçekten affedilecek bir suç değildir.
Iraklı bir pabuç atmakla gerçekten aslında bir tepkisini koymuştur
ama Amerikalıların oradaki o masum halka verdiği
ıstırabı hiçbir şey ifade etmiyor. Çünkü gerçekten çok
acı olaylar yaşanmıştır.
Değerli milletvekilleri, tabii, seçim yapıldı.
Seçimde herkes merak ediyordu Ya acaba diyorlardı -benim memleketim
Nazımiye, Tunceli ama Nazımiye benim ilçem- işte orada acaba bu
Nazımiyelilerle Tuncelililer buzdolabına, çamaşır
makinesine satılacaklar mı, oylarını verecekler mi diye.
Ama gördünüz ki Tuncelililer, bütün halk gibi yani ben tabii kendi ilimin
öteki halka karşı bir üstünlüğünü söylemek için söylemiyorum-
Tunceli halkı, Nazımiye halkı kendi onurunu ve soyluluğunu
koruyarak AKPnin dağıttığı buzdolabına,
çamaşır makinesine oy vermedi, kendi vicdanının sesini
dinleyerek oyunu kullandı. Bundan dolayı da Tuncelililere -o soylu
davranışları için- Nazımiyelilere, işte Perteklilere,
hep bütün ilçedeki insanlara saygılarımı, teşekkürlerimi
arz ediyorum. Yani şunları bilmek gerekir ki aslında Tuncelide
o buzdolabı, çamaşır makinesi dağıtılmasaydı
belki insanlar daha değişik oy kullanabilirlerdi, özellikle merkezde
daha bir sonuç çıkabilirdi. Ama tabii, buzdolabı, çamaşır
makinesi dağıtılınca, şimdi insanlar bütün gücüyle
dediler ki özellikle: Ya biz, şimdi, eğer AKP burada kazanırsa
ne diyecekler? Ya bu Tuncelililer, Nazımiyeliler işte bir
buzdolabına, bir çamaşır makinelerine kendilerini sattılar
diyeceklerdi ama böyle bir sonuç meydana gelmediği için çok memnunun ama
böyle bir görüntü dahi, Tuncelide seçimin çok bağımsız ve
tarafsız bir ortam içinde yapılmadığının da
herkes tarafından bilinmesini istiyorum.
Şimdi, değerli milletvekilleri, maalesef, yönetilenler
tarafından Türkiye Cumhuriyeti devletinin onuru ve haysiyeti korunmuyor.
Şimdi, NATO Genel Sekreteri seçilecek. Hemen Tayyip Bey çıktı
Kesinlikle ben Rasmussene karşıyım, seçtirmeyiz. Roj TV orada
faaliyette bulunuyor, Hazreti Peygamberimize karşı orada
karikatürlerde yapılan hakaretler dolayısıyla bu, İslam
halkına karşı bir hakarettir. dedi ve karşı
çıktı, çok açık ama çok açık ve net koydu. Aradan zaman
geçti, bir baktık Tayyip Bey dönüş yaptı.
Şimdi, değerli milletvekilleri, bakın, belli
makamlar çok önemli makamlardır. O makamlarda konuştuğunuz
sözleri kulaklarınızın duyması lazım. Yani siz
çıkacaksınız, Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir
başbakanı olarak buna karşı çıkacaksınız,
arkasından da çıkacaksınız, tepkiler gelince dönüş
yapacaksınız. Bunun bir tek yolu var, istifa etmek.
Bakın değerli milletvekilleri, bu halk oyuncak bir halk
değildir. Bu halk, bakın, İstiklal Savaşı
sırasında yedi düvele karşı savaşmış bir
halktır. Yani çıkacaksınız
Bakın, bir hikâye var, bilirsiniz. Şimdi, maymuna
getirmişler, şeftaliyi vermişler; şeftaliyi maymun yutmadan
önce bir arkasına götürmüş, Yahu, niye bu şeftaliyi arkana
götürdün? demişler. Demiş ki: Geçen gün çekirdeğini
çıkaramadığım, zorlukla çıkardığım bir
şeftali yuttum, şimdi bu şeftalinin çekirdeği büyük müdür
küçük müdür, bunu çıkaracak mıyım çıkarmayacak mıyım
diye onun için arkama götürdüm. Yani, devletin bazı makamlarında
oturanlar çekirdeğini çıkaramayacağı şeftaliyi
yutmasınlar. Yuttuktan sonra onlar için bir ölüm neticesi olur. Onun için,
burada Türkiye Cumhuriyeti devleti maalesef rencide edilmiştir. Bu rencide
edilmenin de bir bedelinin olması lazım. Türkiye Cumhuriyeti
devletinin itibarı sarsılmıştır. Yani bir devleti
yönetmek o kadar
Yani, artık yedi sene bir devletin bir makamında
oturan insanların belli bir birikiminin, belli bir deneyiminin olması
lazım. Yani hemen çıkıp da ayaküstü, yani NATO devletleri
karşısında Efendim, ben karşıyım
İyi ama,
karşıysan o zaman diren. O zaman direnemeyeceğin sözü niye
söylüyorsun? O zaman bizim milletimizin içine düştüğü kötü durum
nasıl izah edilebilir, kim izah edebilir? Kim Türkiye'nin verdiği
söze itibar edebilir? Türkiye uluslararası düzeyde sözüne güvenilmeyen,
Ya, gitsin onlar konuşsun, işte biz yarın onlara ufak tefek bir
hediye verdik mi sözlerinden dönerler
Şimdi, Berlusconi telefonlarla
konuştu, işte gösteriyordu telefonlarla. Ne söyledi acaba? Ne vaatler
verildi? Ne verildi? Bunun içinde şahsi müteahhitlik hizmetleri var
mı? Özel menfaatler var mı?
ASIM AYKAN (Trabzon) Ayıp, ayıp! Çok ayıp
ediyorsun!
KAMER GENÇ (Devamla) Bilmemiz lazım. Ayıp değil,
bunun arkasında bu var.
Ben sordum, dün soru önergesini verdim ama maalesef hiçbir
basın organında bu yer almadı sayın milletvekilleri. Böyle
bir şey olur mu?
Arkadaşlar, devletin haysiyeti, onuru öyle
satılıyorsa ben de bunun hesabını soracağım.
Bunun hangi bedel karşılığında, hangi menfaat
karşılığında satıldığını
öğrenmek istiyorum ya!
ASIM AYKAN (Trabzon) Çok ayıp ediyorsun!
KAMER GENÇ (Devamla) Yani ben devlet olarak çıkıyorum
Efendim, ben buna karşıyım. diyorum, direnç koyuyorum. Ne oldu
da ne değişti? Yani şimdi, efendim, 3-5 tane Arap beni lider
tayin edecek diye sen Türkiye Cumhuriyeti devletini bu duruma sokamazsın.
Keşke lider seçseydi. Yani ne olacaktı? Eğer Rasmussen Genel
Sekreter olmasaydı Araplar diyecekti ki: İşte bizim liderimiz
Tayyip Erdoğan. Ama şimdi oldu, olunca Hazreti Peygamber Efendimize
yapılan hakaretlere iştirak mi edilmiş oldu? Yani Tamam, sen
Peygamber Efendimize hakaretler yaptın, biz de seni Genel Sekreter
seçelim. anlamına gelmiyor mu? Bunun anlamı bu. O zaman, sen
Peygamber Efendimize hakaret eden insanları getirip de kendisine bir üst
görev veriyorsan, emrine giriyorsan o zaman demek ki onun
yaptığı şeyleri tasvip ediyorsun. Bunun nasıl bir
yorumu olabilir? Ya, sayın milletvekilleri, ben aklı,
mantığı yerinde olan bir milletvekiliyim, bunun başka
şekilde yorumu var mıdır? Yani bundan dönüş yapabilmek için
muhakkak ciddi ama çok ciddi bir menfaat olması lazım. Yoksa ki
dinimiz için, halkımız için, İslam âlemi için bu kadar önemli,
bu kadar değerli
Peygamberimiz ya, yani Allahtan sonra biat
ettiğimiz, taptığımız bir kutsal
varlığımıza karşı
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Konuşmanızı tamamlar
mısınız Sayın Genç.
KAMER GENÇ (Devamla)
bu kadar -ondan sonra- hakaretler
yapılan bir memleketteki kişiyi sen getirip de NATO Genel
Sekreterliğine seçersen
Önce Karşıyım. dersin, bunu
gerekçe sürersin içeride
Gerekçe öne sürülmese haydi neyse. Gerekçeyi öne
sürersin, ondan sonra tıpış tıpış gidip onu Genel
Sekreterliğe kabul edersin.
İşte, bunun anlamını siz nasıl izah
edersiniz? Bu Müslüman halk nasıl kabul edebilir bunu? Yani o zaman
Araplar Yahu, Tayyip Bey, hani sen çıktın Davosta işte One
minute. dedin de şimdi burada niye One minute. demedin? Yani o zaman
niye kabul etmedin? O zaman, demek ki sen o Rasmussenin Danimarkasında
Peygamber Efendimize yapılan hakaretleri tasvip mi ediyorsun? Niye bunu
tasvip ettin? Niye onu getirdin, kendi başına Genel Sekreter seçtin?
demezler mi sayın milletvekilleri? Derler.
Maalesef, Türkiye bu kadar kötü yönetiliyor, seviyesiz
yönetiliyor, Türkiye Cumhuriyeti devletinin itibarı her yerde
sarsılıyor. O bakımdan, bundan sonra inşallah bu tür
davranışlar olmaz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
KAMER GENÇ (Devamla) Bir de istifa müessesesinin dile
getirilmesi lazım. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Genç.
Danışma Kurulu önerisi üzerinde aleyhte, lehte
başka söz isteyen yok herhâlde?
Oylarınıza sunuyorum: Danışma Kurulu önerisini
kabul edenler
Kabul etmeyenler
Danışma Kurulu kararı kabul
edilmiştir.
İç Tüzükün 37nci maddesine göre verilmiş bir doğrudan
gündeme alınma önergesi vardır, okutup işleme alacağım
ve oylarınıza sunacağım.
V.- BAŞKANLIĞIN GENEL
KURULA SUNUŞLARI (Devam)
B) Önergeler (Devam)
4.- Edirne Milletvekili Cemaleddin
Uslunun, Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin (2/333)
doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/123)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
2/333 Esas Numaralı Kanun Teklifimin komisyonlarda 45 günlük
süre içerisinde görüşülmediğinden İçtüzüğün 37. Maddesi
gereğince doğrudan Genel Kurul gündemine alınmasını
arz ederim.
Cemaleddin
Uslu
Edirne
BAŞKAN Teklif sahibi olarak Edirne Milletvekili Cemaleddin
Uslu.
Sayın Uslu, buyurun.
Süreniz beş dakika. (MHP sıralarından
alkışlar)
CEMALEDDİN USLU (Edirne) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; 2809 sayılı Yükseköğretim
Kurumları Teşkilatı Kanununda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Teklifimin doğrudan gündeme
alınması talebimle ilgili söz almış bulunmaktayım.
Sizleri saygılarımla selamlıyorum.
Bilindiği üzere, Türkiye coğrafi konumu nedeniyle hem
Avrupa hem de Asya kıtasında toprağı bulunan bir ülkedir.
Bu jeopolitik ve stratejik konumun yanında, Balkan ülkeleriyle olan
yakın iktisadi ve ticari ilişkilerimizin, bu ülkelerde yaşamakta
olan soydaşlarımızla olan tarihsel ve kültürel
bağların ülkemize sağladığı imtiyazın,
aynı zamanda, bu ülkelere ve bu ülkelerde yaşamakta olan
soydaşlarımıza karşı bazı sorumlulukları da
beraberinde getirdiği unutulmamalıdır.
Ülkemizin içinde bulunduğu jeopolitik konumu, dünyada meydana
gelen küresel gelişmeler dikkate alındığında,
ülkelerin birbirleriyle sıkı ilişki kurmaları
kaçınılmaz hâle gelmektedir. Kaldı ki yüzyıllar boyu bu
bölgelerde yaşamış olmanın getirdiği tarihsel ve
kültürel bilgi birikiminin yeni nesillere bilimin süzgecinden geçirilmek
suretiyle doğru olarak aktarılması, bu bölge ülkeleriyle olan
yakın iş birliğinin daha da artırılması, bölge
barışına olduğu kadar dünyada tesis edilmeye
çalışılan barış ve huzura da katkı
sağlayacağı muhakkaktır.
Türkiyenin Avrupa Birliği hedefi de göz önüne
alındığında, Balkan ülkeleriyle kuracağımız
sıkı ilişki ve iş birliğinin bu nedenle bu hedefe
varmada da ayrıca katkıları olacaktır.
Ülkemizin iki kıtada toprağı bulunması, global
gelişmelerin dünya ülkelerini birbirleriyle artan bir şekilde
bağımlı hâle getirmektedir. Türkiye artık periferik devleti
olmayıp bugünkü küresel gelişmelerin tam odağında ve
ortasında bulunmaktadır. Bu nedenle Türkiye, geniş ve sorunlu coğrafyamızda,
demokrasi ve özgürlük ideallerine, barış ve istikrar hedefine hizmet
etmeye devam etmek zorundadır. Bu, ülkemizin coğrafi konumunun,
tarihî geçmişinin ve bölge ile olan kültürel
bağlarımızın ülkemize yüklediği bir zorunluluk ve
misyondur.
Avrupa Birliği sürecinde Balkan ülkeleriyle ülkemiz
arasında yakın bir iş birliği amaçlayan Trakya
Üniversitesi, bölgesel iş birliği kurulması, ortak görüş
oluşturma ve bölgesel iş birliğinin geliştirilmesi
konularında çaba sarf etmektedir. Bu amaçla, Bulgaristan, Yunanistan,
Makedonya, Bosna Hersek, Moldova, Ukrayna, Kosova, Sırbistan, Azerbaycan,
Rusya ve Japonyada bulunan otuz dört üniversiteyle iş birliği
anlaşmaları ve protokoller imzalanmış ve bu iş
birliğini hayata geçirmiştir.
Balkan ülkelerinde yaşayan ve ailelerinin bir bölümü bu
ülkelerde bulunan Türk ve akraba topluluklarıyla yardımlaşma ve
dayanışmayı sağlamak, Balkanları dostluk,
kardeşlik, refah ve istikrarın hâkim olduğu bir bölge hâline
dönüştürmek için:
1) Türkiye ve Balkan ülkeleri arasındaki ilişkilerin
dünü, bugünü ve yarınının bilimsel olarak incelenmesi, tarihten
gelen ortak değerlerimizin ortaya çıkarılması.
2) Avrupa Birliği, Balkanlar ve Türkiye ile yapılmakta
ve yapılacak olan uluslararası anlaşmaların, Rumeli Balkan
Türkleri açısından değerlendirilmesi ve önerilerde
bulunulması.
3) Balkan ülkeleriyle yakın iş birliğinin tesisi ve
ekonomik ilişkilerin geliştirilmesine katkıda bulunmak
amacı ile iş birliği potansiyelinin
araştırılması.
4) Balkan ülkeleri ve Türkiye'nin ortak bir geçmişi
olması nedeniyle, ortak bir geleceğe de sahip tezi ile bu bölgede
yaşayan ortak kültüre sahip insanların din, dil ve kültürleri ile
ilgili ihtiyaçlarının giderilmesi.
5) Balkanlarda Türk varlığının
tanıtımı ile ilgili Türk İslam eserlerinin korunması
ve yeni kuşaklara sanat anlayışının
aktarılması.
6) Avrupa Birliği sürecinde, Türkiye'nin uyum ve entegrasyon
konularında, çifte vatandaşlık statüsünde bulunanlardan
nasıl yararlanılabileceği konularının
araştırılması ve projeler geliştirilmesi.
7) Balkan ülkeleri üniversiteleri ile yapılan protokoller
çerçevesinde lisans, lisansüstü ve doktora eğitiminin yanında
çeşitli yaş gruplarının eğitimi, iş ve meslek
edindirme, meslek içi eğitim gibi konular, projeler yapmak ve bunları
gerçekleştirmek.
8) Balkan ülkelerinde yaşayan
soydaşlarımızın dil, din ve kültürlerinin muhafazası,
geliştirilmesi, radikal inanç ve düşüncelerin zararlarından
korunması için millî politikalarımız doğrultusunda
çalışmaların yapılması hayati önem arz etmektedir.
Balkan ülkelerinde yaşanan ve hâlen yaşatılmaya
çalışılan dilimize, dinimize ve zengin kültürümüze sahip
çıkarak bu ülkelerle olan sosyoekonomik ilişkilerimizi güçlendirmek
için
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Uslu, devam edin.
CEMALEDDİN USLU (Devamla)
artık bir ihtiyaçtan çok
gereklilik arz eden Balkan araştırmaları enstitüsünün Trakya
Üniversitesi bünyesinde kurulması ve hayata geçirilmesi ivedi olarak
gerçekleştirilmelidir.
Değerli milletvekilleri, işte bu amaçları
gerçekleştirmek ve hayata geçirebilmek için Trakya Üniversitesi bünyesinde
bir Balkan araştırmaları enstitüsünün kurulması hem bölge
ülkelerine hem de ülkemize büyük faydalar sağlayacağı gibi,
Balkan ülkeleri arasındaki dostluk, kardeşlik ve iyi niyet
çerçevesinde gerçekleştirilecek ortaklaşa çalışmalar
aynı zamanda dünya barışına da katkı
sağlayacaktır. Bu amaçları gerçekleştirmeye yönelik olarak
çalışmalar yapacak olan Trakya Üniversitesi bünyesinde yeterli
akademik altyapı, deneyim ve donanıma sahip olan değerli bilim
adamları mevcuttur.
21inci yüzyılda dünyada meydana gelen gelişmeler ve
küreselleşme dikkate alındığında, böyle bir enstitünün
kurulmasına katkı sağlayacak olan siz değerli
milletvekillerine Trakya Üniversitesi ve tüm Edirne halkı adına
teşekkür eder, bu duygu ve düşüncelerle saygılarımı
sunarım. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Uslu.
Şahsı adına Mersin Milletvekili Akif Akkuş.
(MHP sıralarından alkışlar)
Buyurun Sayın Akkuş.
AKİF AKKUŞ (Mersin) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; İç Tüzükün 37nci maddesine göre gündeme
alınması istenen Yükseköğretim Kurumları
Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Teklifi önergesi üzerine şahsım adına söz almış
bulunuyorum, Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, 1351 yılında, Süleyman
Şah komutasındaki Osmanlı askerlerinin Çimpe Kalesini
fethetmesi sonucu yaklaşık altı yüz yıldır
milletimizin yaşamakta olduğu Balkanlar, birçok trajik olaya sahne
olmasına rağmen, ortak bir kültürün doğduğu
topraklardır. Son yirmi yıl öncesine kadar, burada yaşayan
insanlar zaman zaman kaderine, zaman zaman da oradaki etnik şovenist
güçlerin insafına terk edilmiştir. Ancak, 1990 yılından
itibaren, Balkanlar gerek ekonomik gerek sosyal ve gerekse siyasi düzenin
kurulmaya çalışıldığı, yeni birçok devletin
ortaya çıktığı bir Avrupa kesimidir. Bugün, burada
kurulmuş olan devletler bilindiği gibi Osmanlı
İmparatorluğunun birer parçasını meydana getirmekte idi.
Bulgaristan, Bosna-Hersek, Makedonya, Kosova gibi ülkelerde yaşayan, Türk
ve Müslüman kimliği taşıyan yüz binlerce
soydaşımız yeni yeni sıkıntılarını
aşmaya başlamışlar ve o ülkelerin birinci sınıf
vatandaşları olarak kabul edilmişlerdir. Yukarıda
belirttiğim ülkelere ilaveten Arnavutluk, Romanya, Moldova, (Gagavuz
Yeri), Yunanistan ve diğer Balkan ülkelerinde yaşayan ve ailelerinin bir
bölümü hâlen bu ülkelerde bulunan Türk ve akraba toplulukları ile Müslüman
topluluklarla yardımlaşma ve dayanışmayı
sağlamak, Balkanları dostluk, kardeşlik, refah ve
istikrarın merkezi hâline dönüştürmek için birtakım
çalışmalar yapmak tüm partilerimizin, insanlık âlemine
faydalı olmak isteyenlerin birinci görevi olarak kabul edilmesi
gerekmektedir.
Değerli milletvekilleri, bu bağlamda Türkiye ve Balkan
ülkeleri arasındaki ilişkilerin dünü, bugünü ve
yarınının bilimsel olarak incelenmesi ve tarihten gelen ortak
değerlerimizin ortaya çıkarılması ilk sırada
yapılması gereken faaliyetlerimizden olmalıdır. Balkan
ülkeleri ile ülkemiz arasında bulunan ortak geçmiş, uzun
yüzyıllar boyunca ortaya konan gayret, emek ve farklı kültürlerin
karışımı ile ortaya çıkmış ve bir Balkan
kültürü oluşturmuştur. Balkanlarda yaşamakta olan ortak kültüre
sahip insanların din, dil ve kültürleri ile ilgili
ihtiyaçlarının giderilmesi ve geliştirilmesi için Türkiye ve
Balkan ülkelerinin üniversitelerine büyük bir görev düşmektedir.
Değerli milletvekilleri, Balkan ülkeleri ve ülkemiz
arasında yakın bir iş birliği amaçlayan Trakya Üniversitesi
bölgesel iş birliğinin kurulması için çaba sarf etmektedir. Bu
amaçla, Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Bosna-Hersek, Moldova, Ukrayna, Kosova,
Sırbistan, Azerbaycan, Rusya ve Japonyada bulunan otuz dört üniversite
ile Trakya Üniversitesi iş birliği içine girmiş ve protokoller
imzalamıştır. Bu protokollere imza atan üniversiteler de bunu
memnuniyetle karşılamışlardır.
Balkan ülkelerinde yaşanan ve hâlen yaşatılmaya
çalışılan dilimize, dinimize ve zengin kültürümüze sahip
çıkarak bu ülkelerle sosyoekonomik ilişkilerimizi güçlendirmek için
gerekli altyapısı, deneyim ve donanımı bulunan Trakya
Üniversitesinde bir Balkan araştırmaları enstitüsünün
kurulması acilen gerçekleştirilmelidir. Bu enstitüde yapılan
çalışmalar, Balkanları bir huzur ve barış bölgesi
hâline getirecektir.
Değerli milletvekilleri, daha önceki
konuşmalarımızda da sık sık gündeme getirdiğimiz
gibi, artık dünya milletlerinin küreselleşen bu çağda bilim ve
ilim ipine sarılmaktan başka bir çareleri bulunmamaktadır. Bu
cümleden olarak da biz elbette ki soydaşlarımızla olduğu
gibi dünya milletleriyle de ilişkiler içerisine girmek ve onlarla bilgi
alışverişinde bulunmak mecburiyetindeyiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Akkuş, devam edin.
AKİF AKKUŞ (Devamla) Dünya ülkeleriyle bunları
yaparken elbette ki dün bizimle aynı kaderi paylaşan, aynı
ülkenin topraklarında yaşayan ve aynı milletin temsilcileri olan
insanları da bir kenara atmamamız gerekiyor. Ayrıca bunlara bu
yaşadıkları çok trajik olaylardan dolayı bizim el
uzatmamız bir mecburiyet hâlindedir.
Bu bakımdan diyorum ki: Önergeye olumlu oy vererek
desteklemenizi istiyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (MHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Akkuş.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Sayın milletvekilleri, gündemin Sözlü Sorular
kısmına geçiyoruz.
VII.- SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI
1.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, kale direği kazalarına ilişkin Devlet
Bakanı Murat Başesgioğlundan sözlü soru önergesi (6/408)
BAŞKAN Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
2.- İstanbul Milletvekili
Sacid Yıldızın, huzurevlerinin denetimine ilişkin Devlet
Bakan Nimet Çubukçudan sözlü soru önergesi (6/426)
BAŞKAN Sayın Bakan Nimet Çubukçu? Yoklar.
Ertelenmiştir.
3.- Gaziantep Milletvekili Akif
Ekicinin, öğretmen maaşlarının iyileştirilmesine
ilişkin Millî Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/436)
BAŞKAN Bakan? Yoklar.
Ertelenmiştir.
4.- Malatya Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlunun, vize alımında yaşanan sorunlara
ilişkin Dışişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/444)
BAŞKAN Bakan? Yok.
Ertelenmiştir.
5.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, yurt dışından satın alınan ve
satılan elektriğe ilişkin sözlü soru önergesi (6/464) ve Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
6.- Antalya Milletvekili Tayfur
Sünerin, Antalyada kaçak akaryakıt kullanımına ilişkin
sözlü soru önergesi (6/495) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet
Hilmi Gülerin cevabı
7.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, rüzgar enerjisi santrallerine ilişkin sözlü soru
önergesi (6/525) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin
cevabı
8.- Antalya Milletvekili Tayfur
Sünerin, Serik ilçesinde orman alanında taş ocağı
kurulacağı iddiasına ilişkin sözlü soru önergesi (6/679) ve
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
9.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, elektrik ve doğalgaz zamlarına ilişkin
sözlü soru önergesi (6/739) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet
Hilmi Gülerin cevabı
10.- Aydın Milletvekili Ali
Uzunırmakın, Gazpromdan alınan doğalgaza ilişkin
sözlü soru önergesi (6/751) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet
Hilmi Gülerin cevabı
11.- Aydın Milletvekili Ali
Uzunırmakın, yardım olarak dağıtılan kömürlerin
bedeline ilişkin sözlü soru önergesi (6/767) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
12.- Adana Milletvekili
Kürşat Atılganın, enerji yatırımlarıyla ilgili
bazı hususlara ilişkin sözlü soru önergesi (6/800) ve Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
13.- Adana Milletvekili
Kürşat Atılganın, enerji yatırımlarının
kredilendirilmesine ve eşgüdüm sorunlarının çözümüne
ilişkin sözlü soru önergesi (6/801) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
14.- Adana Milletvekili
Kürşat Atılganın, enerji yatırımlarındaki imalat
ve mühendisliğe ilişkin sözlü soru önergesi (6/802) ve Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
15.- Tunceli Milletvekili Kamer
Gençin, BOTAŞ eski Genel Müdürünün bir iddiasına ilişkin sözlü
soru önergesi (6/804) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi
Gülerin cevabı
16.- Niğde Milletvekili Mümin
İnanın, motorlu araçlarda farklı yağlar
kullanımına ilişkin sözlü soru önergesi (6/829) ve Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
17.- Niğde Milletvekili Mümin
İnanın, alternatif enerji kaynaklarına ilişkin sözlü soru
önergesi (6/859) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin
cevabı
18.- Gaziantep Milletvekili
Yaşar Ağyüzün, elektrik zammına ilişkin Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanından sözlü soru önergesi (6/864) ve Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
19.- Manisa Milletvekili Mustafa
Enözün, Soma Termik Santralindeki filtre sorununa ilişkin sözlü soru
önergesi (6/869) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin
cevabı
20.- Kahramanmaraş
Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, yerli kömür rezervlerinin
kullanılmasına ilişkin sözlü soru önergesi (6/919) ve Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
21.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun güneş enerjisinden elektrik üretim
çalışmalarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/990) ve Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
22.- Niğde Milletvekili Mümin
İnanın, Marmaristeki maden arama ruhsatlı arazilere
ilişkin sözlü soru önergesi (6/1069) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
23.- Gaziantep Milletvekili
Yaşar Ağyüzün, doğalgaz zammına ilişkin sözlü soru
önergesi (6/1076) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi
Gülerin cevabı
24.- Gaziantep Milletvekili Hasan
Özdemirin, nükleer enerji santrali ihalesine bir Rus firmasının
teklif vermesine ilişkin sözlü soru önergesi (6/1197) ve Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
25.- Gaziantep Milletvekili
Yaşar Ağyüzün, bir gruba EPDK tarafından verilen lisanslara
ilişkin sözlü soru önergesi (6/1257) ve Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Mehmet Hilmi Gülerin cevabı
BAŞKAN Değerli milletvekilleri, Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sayın Mehmet Hilmi Güler, gündemin Sözlü Sorular
kısmının 5, 9, 13, 64, 93, 99, 104, 120, 121, 122, 123, 141,
157, 162, 165, 205, 255, 318, 323, 441, 501inci sıralarındaki
soruları birlikte cevaplandırmak istemişlerdir. Şimdi bu
soruları sırasıyla okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Sayın M. Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru: Ülkemizin genellikle kış aylarında enerji
sıkıntısı yaşadığı bilinmektedir.
Basında yer alan haberler ve resmi açıklamalardan
anlaşıldığına göre; Yunanistan'ın Bulgaristan'dan
elektrik alamadığı için Türkiye'ye sattığı
elektriği kestiği, İran'ın Türkmenistan'dan Doğalgaz
alamadığı için Türkiye'ye doğalgaz sevkiyatını
durdurduğu bilinmektedir.
- Ülkemiz neden Bulgaristan Elektriğini Yunanistan
aracılığı ile almaktadır?
- Ülkemiz ile diğer ülkeler arasında yapılan
satın alma anlaşmalarında elektrik satışının
kesintisiz yapılması yeterli güvenceler yok mudur?
- Ülkemiz hangi ülkelerden hangi fiyattan elektrik satın
almaktadır?
- Ülkemiz diğer ülkelere elektrik satmakta mıdır,
satıyorsa hangi fiyattan satmaktadır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sayın Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz
ederim.
Tayfur
Süner
Antalya
Antalya'da son yıllarda yoğun şekilde kaçak
akaryakıt tüketilmektedir. Kükürt oranı yüksek, kalitesi düşük,
kontrolsüz fueloil kullanımı aşırı derecede çevre
kirliliğine neden olmaktadır. Bununla birlikte, araçlarda
kullanılan kalitesiz motor yağları da yola akarak tarım
alanlarını tehdit etmektedir. Turizm başkenti ve tarım
ambarı olan Antalya'mız, önlem alınmadığı
takdirde kısa bir süre sonra büyük bir çevre felaketi ile karşı
karşıya kalacaktır.
Soru 1 : Antalya'ya giren kaçak akaryakıtın engellenmesi
için Bakanlığınızca bir çalışma yapılmakta
mıdır?
Soru 2 : Doğal güzellikleri bakımından ülkemizde
çok önemli bir yere sahip olan Antalya'daki kaçak akaryakıtın
yarattığı çevre kirliliğini önlemek için Çevre ve Orman
Bakanlığı ile koordineli bir şekilde
çalışılarak ne gibi önlemler alınmaktadır?
Soru 3 : Antalya'daki kaçak akaryakıtın hangi
sektörlerde kullanıldığı konusunda tespitleriniz var
mıdır? Eğer varsa son bir yıl içinde kaç işletme
hakkında işlem yapılmıştır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
yanıtlanmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Hasan
Çalış
Karaman
Rüzgâr enerjisinin önündeki engeller, bu alandaki
yatırımları olumsuz yönde etkilemektedir.
Yatırımcılar, ülkemizin şebeke hattın türbinlerinin
bağlanması açısından sınırlı olması,
TEİAŞ'nin bir bağlantı noktasında, sistemin kısa
devre gücünün en fazla yüzde 5'i kadar kurulu güç rüzgâr enerjisine dayalı
üretim tesisi bağlantısına izin vermesi ve türbin bulma
sıkıntısı gibi belli başlı sorunlar
yaşamaktadır.
Bu bilgiler ışığında;
1. Rüzgâr enerjisi santrali yatırımlarının
önündeki bu ve buna benzer sorunlara yönelik herhangi bir
çalışmanız var mıdır? Bu konuda çalışma
yapmayı düşünüyor musunuz?
2. 2007 yılı itibariyle ülkemizde hizmet veren toplam
kaç adet rüzgâr santrali bulunmaktadır?
3. 2007 yılı itibariyle rüzgâr enerjisi santrali
yatırımı konusunda toplam kaç firma başvuruda
bulunmuştur? Bu firmalardan kaçına izin verilmiştir?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sayın Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz
ederim.
Tayfur
Süner
Antalya
Antalya'nın Serik ilçesine bağlı Zırlankaya,
Böğüş ve Etler Köyleri arasındaki orman arazisine maden arama
bahanesiyle alınan ruhsat ile taş ocağı kurulması
çalışmaları yapılmaktadır. Burada açılacak bir
taş ocağı bölgedeki yüz binlerce çam ağacının yok
olması anlamına gelecektir.
Soru 1 : Bu bölgeye Bakanlığınız
tarafından maden arama ruhsatı verilmiş midir? Eğer
verildiyse, burada taş ocağının açılmasına
izin verilecek midir?
Soru 2 : Taş ocağı kurulmak istenen alan, 10
yıl önce Orman işletme Müdürlüğü tarafından
ağaçlandırılmıştır. Yüz binlerce gencecik çam
ağacının kesilmesine nasıl izin verebilirsiniz?
Soru 3 : Serik'teki bu bölgenin çevresinde yüzlerce dönüm sera ve
evler bulunmaktadır. Böyle bir bölgeye nasıl maden arama ruhsatı
verilebilir?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
yanıtlanmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Hasan
Çalış
Karaman
Gazete ve televizyon kanallarında "elektrik ve
doğalgaz zammı yolda" şeklinde haberler yer almaktadır.
Petrol fiyatlarındaki artışı gerekçe göstererek, elektrik
ve doğalgaz fiyatlarına sürekli zam yapılması, zaten
sıkıntıda olan tüm kesimleri iyice sıkıntıya
düşürecektir.
Bu bilgiler ışığında;
1- Elektrik ve doğalgaz zammı hem vatandaşları
hem de rekabet gücü zayıflayan ve küresel bir krizle baş etmeye
çalışan sanayiyi olumsuz yönde etkileyecektir. Elektrik ve
doğalgaz fiyatlarına zam yapma konusunda bir
çalışmanız var mıdır?
2- Otomatik fiyatlandırma öncesi yapılacak bir
zammın, elektrikte "çifte zamma" neden olacağını
düşünüyor musunuz? Bu zamlarla ezilen vatandaşlarımıza,
nasıl bir rahatlatıcı tedbir düşünüyorsunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sayın Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
yanıtlandırılmasını arz ederim. 13.05.2008
Ali
Uzunırmak
Aydın
1 - Ülkemizin 2001 Yılında Gazprom ile yapılan
doğalgaz anlaşması doğrultusunda kullanılan
(tüketilen) ve kullanılacağı garanti edilen doğalgaz
miktarı ile 2001 yılında Gazprom'a ödenen ücret toplamı
nedir?
2- Yine Gazprom'dan 2007 yılında kullanılan
doğalgazın toplam miktarı ve yapılan ödeme miktarı
nedir?
3- 2008 yılında öngörülen tüketim ve ödeme
miktarları nedir?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sayın Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
yanıtlandırılmasını arz ederim. 15.05.2008
Ali
Uzunırmak
Aydın
1- 2007 yılında Türkiye Taş Kömürü ve Türkiye Kömür
İşletmelerinden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına
çeşitli fasıllardan (gerek sosyal yardımlaşma fonundan
gerekse valilikler aracılığıyla) yapılan toplam kömür
miktarı ve toplam tutarı nedir?
2- Dağıtılan bu kömürlerin bedeli ilgili kurumlara
(TTK, TKİ) ödenmiş midir?
Ödenen ve ödenmeyen kömür bedellerinin toplamı nedir?
3- Aldığımız bilgilere göre, ilgili kurumlara
bu bedellerin tamamının ödenmediği belirtilmiştir.
Şayet böyle ise; 2008 yılının ortasına geldiğimiz
halde bu bedeller niçin ilgili kurumlara ödenmemiştir? 02.06.2008
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sn. Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Kürşat
Atılgan
Adana
1- TEMSAN Diyarbakır ve Ankara EMAF gibi üretim yapabilecek
tesisler neden bu kadar atıl kullanılıyor?
2- Şu anda süren ve devam edecek olan enerji
yatırım piyasasında herhangi bir özel sektör projesine
satış yapılacak mıdır?
3- Özel sektör enerji üretim santral
yatırımlarının en önemli ihtiyaçlarından birisi olan
"alternatör", yani kinetik enerjiyi elektrik enerjisine çeviren,
elektriği üreten cihaz, imal edebilen bir devlet ya da özel sektör
kuruluşu var mıdır?
4- Yine ülkemizde yatırımcılara yol gösteren ve tüm
mühendislik ve ticari-teknik süreç bilgilerinin toplandığı ve
bilgi altyapısının tutulduğu,
yatırımcıların hızını arttıracak bir
kamu ya da özel sektör mühendislik kuruluşu var mıdır?
02.06.2008
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sn. Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Kürşat
Atılgan
Adana
1- Bir enerji yatırımı sırasında
yaşanan mevzuat ve tıkanıkların
aşılmasını sağlayacak kuruluşlardan EPDK, ETKB,
DSİ, EİEİ, TEDAŞ, TEİAŞ, vs. gibi bağlı
kuruluşlar ve diğer çevre, kültür, tarım gibi ilgili
bakanlıklarla ortak çözülmesi gereken tıkanıklık
noktalarının çözümü konusunda neler yapılmaktadır?
2- Özellikle yurt dışı kaynaklı hibe veya çok
düşük faizli enerji destekli kredileri ülkemize temin için gerekli
çalışmalar ne ölçüde yapılmaktadır? Şayet
yapılmaktaysa, niçin bu kredileri yatırımcıya aynı
uygunlukta yansıtmak ve kredi sıkıntılarına bir derece
yardımcı olmak için bir çalışma yapılmıyor? 02.06.2009
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sn. Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Kürşat
Atılgan
Adana
1- Türkiye'de alternatif enerji kaynaklarına olan
gereksinimin ve bilhassa rüzgâr ve hidroelektrik yatırımlarına
olan ilginin arttığı bugünlerde bu enerji
yatırımlarının en önemli ve aslında en basit
kısımlarının imalatının ve mühendisliğinin
ülkemiz içerisinde yapılması mümkün müdür? Yoksa bu iş için geç
mi kalınmıştır?
2- Yatırımcıları ülkemize davet ederken veya
ülke içi sanayicilerimizi bu alana çekmeye uğraşırken ana
harcama kalemlerinin yurt içinden temini ile ilgili neler
yapılmıştır?
3- Bu ülkede su türbini imalatı yapabilen bir devlet
kuruluşu var mı? Üretilen ürünler ne derece pratik ve hem ülke içi
hem de ülke dışı projelere pazarlanabilir?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın
aracılığınızla Enerji Bakanı M. Hilmi Güler
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını
saygılarımla arz ederim. 04.06.2008
Kamer
Genç
Tunceli
BOTAŞ Eski Genel Müdürü Gökhan Osman Bildacı; Ankara 11.
Ağır Ceza Mahkemesinde, Rusyadan Türkiyeye doğal gaz
taşınmasına ilişkin Mavi Akım Projesinde formül
değişikliğini yapmadığı için Enerji
Bakanınca görevinden alındığını ve kendisinden
sonra yapılan değişiklikle devletin 10 milyar dolar zarara
uğratıldığını iddia etmiştir.
1. Sözü geçen formül değişikliği nedir? Önceki
formül ve sonraki değişiklik formüllerini izah eder misiniz?
2. Böyle bir değişiklikle devletin zararı var
mıdır? Varsa kaç Lira'dır?
3. Böyle bir formül değişikliğini zorunlu
kılan herhangi haklı gerekçeler var mıdır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki yazılı sorularımın
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sn. Dr. Mehmet Hilmi Güler
tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını arz ederim.
Mümin
İnan
Niğde
Soru:
Son zamanlarda petrol, özellikle de motorin fiyatlarının
aşırı artmasından dolayı dizel araç sahipleri,
araçlarında bitkisel yağlar ve on numara tabir edilen sentetik
yağları kullanmaya yönelmişlerdir. Vatandaşların bu
talep kaymasına yönelik herhangi bir çalışma yapmayı
düşünüyor musunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki yazılı sorularımın
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sn. Dr. Mehmet Hilmi Güler
tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını arz ederim.
Mümin
İnan
Niğde
Soru: Ülkemizde kömür, su ve rüzgâr enerjisi kaynakları gibi
alternatif enerji kaynakları olmasına rağmen, özellikle elektrik
elde etme ve ısınma konusunda doğal gaza olan mecburiyet her
geçen gün artmaktadır. Ülke enerji stratejisinin doğal gaza mahkûm
olmaktan çıkarılması yönünde herhangi bir planlama
çalışması yapmakta mısınız?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sayın M. Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.
Yaşar
Ağyüz
Gaziantep
EPDK tarafından elektrik kullanım fiyatlarına
ikinci zammı konutlarda % 21 sanayide % 22 olarak belirlendi.
1. Asgari ücrete % 5, emekliye % 2 zammın verildiği ve
enflasyonun % 11 olarak gerçekleştiği bir ortamda
yılbaşında yapılan % 20 zammın üzerine elektriğe
yapılan % 21 zam fazla ve büyük yük değil midir?
2. 5,5 yıldır "Zam yapmadık"
açıklamanız 2008 yılında elektriğe
yaptığınız zam yağmurunun gerekçesi olabilir mi?
3. Dağıtım özelleştirmelerinin
yapılacağı dönem öncesi, elektriğe yapılan otomatik
fiyatlandırma ile şirketlere kâr garantili güvence mi verilmek
isteniyor?
4. Enerji alanında yaşanması muhtemel
sıkıntıların nedeni, sağlıklı, ülke
gerçeklerine uyan enerji politikalarının oluşturulması ve
kamuya enerji yatırımı yaptırılması gerekmiyor
mu?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sayın Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.
Mustafa
Enöz
Manisa
Dünyada ve ülkemizde çevre kirliliği her geçen gün daha da
önem arz etmektedir. Manisa İli Soma İlçemizde bulunan Termik
Santralin filtre sorunu yıllardır devam etmektedir.
Sorular:
1- Soma Termik Santralin B (1-2-3-4) ünitelerdeki elektrofiltre
iyileştirmesi için Bakanlığınız 2008 bütçesinden ne
kadar ödenek ayrılmıştır?
2- Söz konusu ünitelerdeki elektrofiltre iyileştirmesini ne
zaman bitirmeyi düşünüyorsunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Ülkemizde yaklaşık 8 milyar tonluk rezervimiz
bulunmasına ve yerli kömürün daha ucuz olmasına rağmen niçin
yüksek fiyatlı ithal kömür kullanıldığına dair sorumun
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sayın Hilmi Güler tarafından
sözlü cevaplandırılmasını arz ederim.
Mehmet
Akif Paksoy
Kahramanmaraş
Bir süre önce ulusal basında da gündeme getirildiği
gibi; kömür fiyatlarında % 60lara varan artış olmuştur. Bu
fiyat artışının başta tüketiciler olmak üzere
sanayiciyi ve ülke ekonomisini olumsuz etkilediği bilinen bir gerçektir.
Ülkemizde 8 milyar ton linyit rezervi bulunmasına rağmen; tonu 400
dolardan yılda 1,5 milyar dolarlık kömür ithal edilmesi, buna
karşılık yerli rezervlerimizin ise sadece 100 milyon tonluk
kısmının kullanılabilmesi verimli bir enerji
politikasının olmamasından kaynaklanmaktadır.
Buradan hareketle;
Hükümet olarak enerjide artan dışa
bağımlılığı azaltmak ve yerli kömür
rezervlerimizi kullanarak dışarıya ödediğimiz dövizi içerde
tutmak suretiyle ülke ekonomisine katkıda bulunacak bir politikanız
var mı? Yoksa hazırlamayı düşünüyor musunuz?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorumun Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Sayın Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru: Bakanlığınızda güneş enerjisinden
elektrik üretimi ile ilgili çalışma yapılmakta mıdır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki yazılı sorularımın
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sn. Dr. Mehmet Hilmi Güler
tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını arz ederim.
Mümin
İnan
Niğde
Soru:1- 16 Eylül 2008 tarihli bazı gazetelerde, Marmaris Kent
Konseyinin yaptığı araştırmalara göre, 86 bin
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sayın Dr. Mehmet Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.
Yaşar
Ağyüz
Gaziantep
Gece yarısı açıklanan % 22,5 oranındaki
doğalgaz zammı ile yılın 5. zammı
yapılmış oldu. Petrol
fiyatının inişe geçtiği bir ortamda yapılan zam
sanayide ve konutlarda çok büyük yük getirmiştir.
1. Yüksek zammın nedeni Bakanlık ve BOTAŞ
yetkilileri olarak, Gazexportla imzalanan 19.11.2003 tarihli Zeyilnameler ve
Protokoller metninde yer alan ve o güne kadar geçerli olmayan FO/FOo
(HSF/HSFo) fiyat belirleme formülünün kabul edilmesi değil midir?
2. Başlangıçta tahkime gitmek isteyen Gazexporta
karşı, İsterlerse tahkime gitsinler kazanamazlar. diye
tavır koymanızdan kısa süre sonra tahkim başlamadan önce
neden yeni bir anlaşma imzaladınız?
Doğalgaz fiyatının petrol fiyatına
bağlanmasını neden kabul ettiniz?
3. Tüm anlaşmalar BOTAŞa belli süre ve aralıklarla
fiyat revizyonu isteme hakkı tanımasına rağmen böyle bir
girişimde bulundunuz mu?
4. Küresel ekonomik krizle karşılaşan ülkeler
ekonomik tedbir paketleri açıklarken, sizin sanayi üretiminin yükünü
artıracak, halkımızı kışın donduracak
doğalgaz zam paketini açıklamanız kriz koşulları
gereği midir?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sayın Hilmi Güler tarafından sözlü olarak
yanıtlanmasını saygılarımla arz ederim.
Hasan
Özdemir
Gaziantep
Türkiye sahip olduğu jeostratejik konum, askerî güç ve
bölgesindeki siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkileri nedeniyle öne
çıkan bir ülkedir. Geçtiğimiz günlerde basında da yer
aldığı şekliyle Türkiyede nükleer enerji santrali
kurulması ihalesinde bir Rus şirketinin verdiği teklif açıklandı.
Enerji gibi bir alanda kaynakların çeşitlendirilmesi ülkelerin
bağımsız dış politika yürütmelerinde etkendir.
Buna göre;
1) Bu Rus şirketinin ihaleyi alması hâlinde Türkiye'nin
enerji konusunda Rusya Devletine bağımlılığı
hangi orana çıkacaktır? Bu durum enerji ithalatında alternatif
kaynaklar belirleme anlamında nasıl bir olumsuzluk ortaya
çıkaracaktır?
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Sayın Dr. Mehmet Hilmi Güler tarafından sözlü
olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz
ederim.
Yaşar
Ağyüz
Gaziantep
Son günlerde, Sayın Başbakan, Bakanlar ile Milletvekili
çocuklarının ticari yaşam ilişkileri kamuoyunda, Basın
ve Televizyonlarda tartışılmakta ve bazılarının
ortaklıkları şirketin sahiplerince de kabul edilmektedir.
İktidar partisine mensup Siyasetçi çocuklarının
ortak oldukları Şirketlerin, Devletten Özelleştirmeler ile
Tahsis ve Enerji Lisanları ile Ekonomik çıkar
sağladıkları da iddia edilmektedir. Bu nedenlerle,
1 - Kamer Grubuna Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu
Kararı ile verilen Elektrik Üretim Lisansı var mıdır?
2 - Varsa hangi yılda ve kaç adet Lisans verilmiştir?
3 - Kamer Grubuna bağlı olduğu söylenen Şavk
Enerji, Enerji Piyasası Denetleme Kurulu Kararı ile Toptan Elektrik
satışı veya Elektrik İthalat ve İhracat
Lisansları almış mıdır?
4 Başbakan, Bakan ve Milletvekili çocuklarının
Devletle iş ilişkisi olan Şirketlerdeki
ortaklıklarını ve üst düzeyde görevlendirilmelerini etik buluyor
musunuz?
BAŞKAN Soruları Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Sayın Mehmet Hilmi Güler cevaplan-dıracaklardır.
Buyurun Sayın Bakan.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bakanlığımla ilgili sözlü soruları
cevaplandırmaya çalışacağım.
Bu arada, tekrar tatmin olunmayan nokta varsa bir on beş
dakikalık da bir zaman ayırmaya gayret edeceğim, ki belki sözlü
olarak ifade ettiğim kısımlar yeterli tatmini sağlamazsa
orada da bunları ifade edeceğim. Daha da olmazsa yazılı
olarak sizlere detay bilgi vermeye de hazırım.
Bu arada, bir de özet yapmak istiyorum enerji konusunda.
Özellikle, ülkemizde dışa
bağımlılığı azaltacak, yerli kaynaklara
ağırlık veren bir enerji politikası sürdürüyoruz ve burada
bilhassa yenilenebilir enerjide şimdiye kadar yapılmamış
çalışmaları ülkemizin ekonomisine, hizmetine sunmaya
çalışıyoruz. Boşa akan sulardan 1.600 proje
Rüzgârda yine
hiç şu ana kadar kullanmadığımız rüzgâr enerjisini
devreye sokma noktasında gayretlerimiz oldu. Değerli Meclisimizin
milletvekilleri ve komisyonların gayretiyle Yenilenebilir Enerji
Yasasını çıkarttık, Enerji Verimliliği
Yasasını çıkarttık. Bu yasalardan da yararlanarak
özellikle yenilenebilir enerjide biraz önce bahsettiğim boşa akan
sulardan, boşa esen rüzgârlardan, güneşten yararlanma noktasında
önemli adımlar atıyoruz. Ayrıca jeotermalde yeni kaynaklar
tespit ettik MTAnın da gayretleriyle, onları hizmetlere sunmaya
çalışıyoruz. Bu arada Türkiye'nin bir tarım ülkesi
olması hasebiyle büyük ölçüde biyomas atıklarımız var,
tarımsal atıklar var, onları değerlendiriyoruz. Onlar da
önemli bir avantaj sağlayacak. Son olarak da Adapazarı Karasuda
dalga enerjisiyle ilgili yaptığımız çalışmadan da
olumlu netice aldık. Bunu da inşallah, bu pilot uygulamayı da
yaygın bir şekilde kullanarak -Türkiyemizin üç tarafının
da deniz olduğunu düşünürsek- burada da bu dalga enerjisinden de
yararlanmaya çalışacağız. Bu arada milletvekillerimizin
hazırladığı yenilenebilir enerji ile ilgili yeni bir
düzenlemeleri var, bunun da son rötuşları yapılıyor. O da
tekrar gündeme geldiğinde yenilenebilir enerjide Türkiye belki de dünyada
sayılı ülkeler arasında olacak. Zaten şu ana kadarki
çalışmalar diğer ülkeler tarafından da dikkatle izleniyor.
Biz ülkemiz olarak bu kaynaklardan şu ana kadar yeterince
faydalanamamamıza rağmen bunu telafi edecek yoğun bir
çalışma içindeyiz.
Enerji verimliliği konusunda da ENVER diye
bahsettiğimiz enerjinin eniyle verimlilikin verinin
birleşmesinden, Türkçenin de zenginliğinden faydalanarak bir ENVER
Projesi oluşturduk. Enver aynı zamanda ışıtan,
aydınlatan anlamında olduğu için çok da uygun düşen bir
kelime oldu, bir kavram oldu. Bununla da çok yoğun bir
çalışmayı sürdürüyoruz. On milyona yakın ampul
dağıttık, verimli ampul. Ayrıca elli milyon da -toplam-
değişti. Böylece ülkemizde verimli lambaların
kullanılmasıyla -ki bugünkü, şu salonumuzda da bu verimli
lambalar kullanılıyor- böylece her birinde 100 vata göre yüzde 80
tasarruf sağlandı. Her bir lambanın değişimi 2 tane
yetişkin ağaç dikmek anlamına geliyor ve bu, üstelik de
etrafı kirletmiyor, ısıtmıyor, ısıtıp tekrar
klima kullanmıyoruz. Böyle bir yaygın uygulamanın neticesinde de
ülkemiz önemli enerji tasarrufunda bulundu. Motorlarda
Bir motor hareketi
başlattık sanayide. Burada da sanayide kullanılan
elektriğin yüzde 70i motorlarda tüketiliyor. Burada da büyük bir verim
sağlanmaya başlandı. Beyaz eşyalarda halkımız,
belki de yeteri kadar daha evvelden bilinçli olamadıkları için,
bazıları, ben dâhil, kendi buzdolabımızın,
çamaşır makinemizin grubunu bilmiyorduk. Şimdi artık
bunların ne olduğunu tam olarak öğrendik. A ve üstü, A
plusları kullanarak daha verimli beyaz eşyalar kullanma
noktasında önemli adımlar atmaya başladık.
Yalıtımda büyük gelişmeler oldu. Dolayısıyla, enerjide
artık yeni bir döneme -yanlış yöne giden bir trenin doğru
yöne gitmesi için önce raylarını değiştirdik, yönünü
değiştirdik; şimdi yenilenebilir enerjiyi, yerli kaynaklarla
birlikte, buraya doğru, doğru bir yöne doğru giden- enerji
bağımsızlığını sağlayacak bir döneme
doğru gidiyoruz. Bu arada, petrol ve doğal gaz aramalarda yeni
potansiyel rezervler üzerinde Türkiye Petrolleri başarılı
çalışmalar yaptı, bilhassa Karadenizde. Burada da sondajla,
gene petrol ve doğal gazdaki
bağımlılığımızı da inşallah
ortadan kaldıracak çalışmalarımızı önümüzdeki
günlerde sizlerle paylaşacağız.
Bu arada, sorularla ilgili olarak
Tokat Milletvekilimiz
Sayın Reşat Doğrunun sorusuyla ilgili söyleyeyim. Bizim
aslında
Şu anda -belki kendisine yanlış ifade edildi- biz
Bulgaristandan elektrik almıyoruz; alıyorduk, kestik. Türkiyenin
biz göreve geldiğimizde elektrik açığı vardı,
dışa bağımlılığı vardı. Biz bunu
çok şükür ortadan kaldırdık. Bulgaristandan elektrik
almıyoruz. Daha evvelden apartmanlarda, merdiven başlarında
birer mum yanardı, karanlıkta, elektrik kesintileri olur da
ayağını burkar, kırar diye. Şimdi artık merdiven
başlarında mumlar da yok, kendi kaynaklarımızla
yetindiğimiz gibi, Iraka da, Yunanistana da, yazın, Suriyeye de
elektrik verir duruma geldik. Bulgaristandan elektrik almıyoruz.
Sorduğunuz sorudaki şeyler çok eskiye dayanan bilgiler. O
bakımdan böyle bir şey söz konusu değil. Tam tersine ihracat
yapar duruma geldik çok şükür.
Bu arada Antalya Milletvekili Sayın Tayfur Sünerin de
sorusuyla ilgili olarak
Burada akaryakıt
kaçakçılığıyla ilgili noktaları sormuşlardı.
Burada, biliyorsunuz EPDK bu konuyla ilgileniyor, Çevre ve Orman
Bakanlığı da hava kalitesinin korunmasıyla ilgili
çalışmaları yapıyor. EPDKca 336 adet akaryakıt istasyonu
denetlendi ve 2 adet akaryakıt istasyonunun faaliyeti, mühürleme
yapılmak suretiyle durduruldu. Ayrıca, 2008 içinde 6 adet depolama
tesisi nezdinde de ulusal marker çalışmaları yapıldı,
denetimi yapıldı, 2 adet depolama tesisi de mühürlemeyle durduruldu.
Dolayısıyla, burada da çalışmalar EPDK tarafından
yapılıyor. Bakanlığımız da bu noktada gayet
hassas, çalışmaları yakından takip ederek herhangi bir
aksamayı önleyici faaliyetleri sürdürüyor.
Bu arada Karaman Milletvekili Sayın Hasan
Çalışın sözlü sorusuyla ilgili olarak da rüzgâr enerjisi
konusunda gerçekten çok yoğun bir çalışma içindeyiz. Biz, 35
Avrupa ülkesi arasında sonuncuyduk rüzgârda, şimdi 12nciyiz. Bir
depar attık. İnşallah, bundan sonra ya 1inci ya 2nci olma
noktasında çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Rüzgâr
noktasındaki çalışmalarımız memnuniyet vericidir. En
son Sayın Zapateronun gelişinde de İspanyayla ayrıca
yenilenebilir enerjide bir mutabakat zaptı imzaladık. Ayrıca,
Sayın Obamadan da bir gün önce, yine yenilenebilir enerjide Amerikalılarla
bir mutabakat anlaşmasını imzaladık. Yenilenebilir enerjide
şunu rahatlıkla söyleyelim ki Türkiye, yenilenebilir enerjide
gerçekten dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer aldı
ve orada dereceye de girecek. Bu noktada gayet iddialı olduğumuzu söyleyebilirim.
Bu arada, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
BAŞKAN Sayın Bakanım, bir dakika. Sesiniz çok az
duyuluyormuş. Biraz daha yükseltirseniz daha iyi olacak.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Devamla) Öyle mi efendim. Peki.
Özellikle bu yenilenebilir enerji konusunda, EPDKya 152 adet
rüzgâr enerjisine dayalı elektrik üretim için lisans başvurusunda
bulunuldu, bunlardan 91 adedine lisans verildi. 1 Kasım 2007 tarihinde 751
proje EPDKya lisans başvurusunda bulundu.
Bizim, burada, rüzgârda yapmamız gereken ikinci bir nokta,
artık, sadece rüzgârdan enerji üretmek değil, türbinlerini de
Türkiye'de yapmak üzerine yoğun bir çalışma içindeyiz.
İnşallah onu da gerçekleştirdiğimizde yepyeni,
tıpkı otomotiv sektörü gibi, beyaz enerjide olduğu gibi yepyeni
bir sektör doğacak. Bununla ilgili, Ege Üniversitesi küçük türbinleri, 1
megavatın altındaki türbinlerin üretimine başladı. Bunu da
inşallah evlerde kullanılmak üzere yaygınlaştırmayı
düşünüyoruz.
Gene Sayın Tayfur Sünerin, Antalya Serik ilçesinin
Zırlankaya ve diğer köylerle ilgili sorusu var. Bunlarla ilgili, biz,
Zırlankaya Muhtarı Cengiz Yeşile gerekli bilgileri verdik.
Burada, öyle iddia edildiği gibi yüz binlerce ağacın kesilmesi
diye bir şey söz konusu değil. Bu kesim, zaten Çevre ve Orman
Bakanlığı izniyle oluyor. Onlar da orman konusunda, zaten
kendilerinin uhdesinde olan izinler. Orada herhangi bir kanun
dışı veya usul dışı bir kesim söz konusu
değil. Çünkü Çevre ve Orman Bakanlığı yetkililerinin
gözetiminde bu işler yapılıyor. Maden İşleri Genel
Müdürlüğünün ağaç kesimine izin vermesi söz konusu değil.
Ayrıca, madenler devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu için
de burada çok ciddi denetimlerimiz sürüyor ve gerekli harç ve teminatın
yatırılması hâlinde arama ruhsatı veriliyor.
Karaman Milletvekili Sayın Hasan Çalışın
sorusu elektrik ve doğal gaz zamlarıyla ilgili. Aslında biz
şu anda en ucuz elektriği ve doğal gazı kullanan ülkeler
arasındayız. Göreve geldiğimiz 2002 yılında OECDnin
en pahalı elektriğini ve doğal gazını
kullanıyorduk. Fakat bazı arkadaşlarımız hâlâ eski
verilerle konuşuyor. Göreve geldiğimizde OECDnin en pahalı
elektriğini ve doğal gazını kullanırken, şimdi en
ucuzu kullanan ülkeler arasındayız. Bir misal vereyim size:
Elektrikte, daha evvelden asgari ücretin yüzde 20si elektriğe giderken
şimdi yüzde 9u gidiyor ve şu anda da ucuz ülkeler arasında
olduğumuzu tekrar ifade etmek isterim.
Tabii, biz bunu
Ayrıca Yüksek Planlama Kurulu
kararıyla, YPK kararıyla da otomatik fiyat mekanizmasıyla
hesaplanacak bir formüle bağlandı. Şimdi artık
Bakanlığımız tarafından değil, YPK kararıyla
bir formülle hesap edilerek yapılıyor. Şu anda petrol de
düşüş trendinde olduğu için doların, tabii, değeri
oynuyor. Buna bağlı olarak da önümüzdeki günlerde yine doğal
gaza bir indirim yapmayı düşünüyoruz çünkü formülün gereği bu.
YAŞAR AĞYÜZ (Gaziantep) Ne kadar düşüreceksiniz
Sayın Bakan?
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Devamla) Ancak, dediğim gibi, bu da doların
paritesiyle çok yakından ilgili.
Bunun dışında, Aydın Milletvekili Sayın
Ali Uzunırmakın bir soru önergesi var. Biz, 2001 yılında
10,7 milyar metreküp doğal gaz kullanırken geçen sene bu 35,6 milyar
metreküpe çıktı ve 9 vilayette doğal gaz varken 65 vilayete
çıkarttık. Burada 4 bin kilometre çelik boru hattı varken bunu
da 11 bin kilometreyi aştık. Dolayısıyla, Onuncu Yıl
Marşındaki Demir ağlarla ördük ana yurdu dört baştan
ifadesi, demir çelik borularla Türkiyeyi kaplamış oldu ve burada
hava kirliliğiyle mücadelede de doğal gaz yoğun bir
çalışmayla kullanılıyor ve biz ülke olarak evlerde şu
anda Avrupanın en ucuz doğal gazını kullanıyoruz.
Avrupanın, konutlarda
Bundan dolayı ki zaten doğal gaza da
geçiş büyük ölçüde, hızlı bir şekilde sürüyor.
Bu arada, Sayın Reşat Doğrunun bir soru önergesi
var TKİyle ilgili. Biz, burada, kömürleri dar gelirli
vatandaşlarımıza dağıtıyoruz, bu paraları da
hazine tarafından bize ödeniyor. Burada herhangi bir zarar söz konusu
değil. TKİ zarar etmiyor, zarar etmediği için de ayrıca bu
tip dar gelirlilere dağıttığımız kömürle,
çalışmayan, daha evvelden kapatılan ocakları
çalıştırıyoruz. İlave istihdam
sağlandığı gibi, TKİnin de bilançosuna, bu, özel olarak
ayrıca bir katkıda bulunuluyor burada.
Şu ana kadar yapılan ödemeler 322 milyon TLdir.
Dağıtılan kömürlerin bedeliyle ilgili kurumlara, TKİ ve
TTKya bunlar tabii ki ödendi. TKİye ödenen miktar 316,8; TTKya ödenen
5,3 milyon TLdir ve burada herhangi bir borcu da yok ve kârlıdır.
Biz burada sosyal devlet olmanın gereğini yapıyoruz. Bunu
altı senedir dağıttık. Dağıtmaya da devam
edeceğiz bu kömürü. Şimdi ayrıca bununla ilgili bir
çalışma daha yaptık. Dumansız yakan bir soba
geliştirildi Orta Doğu Teknik Üniversitesi ile TKİ arasında.
Eğer bu yaygın bir şekilde kullanılabilirse inşallah
kömürün oluşturduğu hava kirliliğinde de önemli azalmalar söz
konusu olacak ve aynı zamanda yerli bir kaynağımızı da
kullanmış olacağız. Bununla ilgili sanayide
kullanılması üzerinde de ciddi çalışmalar yaptık.
Apartmanlarda da doğal gazı kömürle birlikte kullanabilecek yeni bir
kazan türü geliştirdik. Böylece herhangi bir doğal gaz kesintisi
-geçen sene olduğu gibi- olduğunda herhangi bir üşüme söz konusu
olmayacak halkımız tarafından ve kendi yerli kömürümüzü, millî
kömürümüzü de kullanma imkânımız olacak.
Bu arada Adana Milletvekili Sayın Kürşat
Atılganın TEMSANla ilgili soruları var. TEMSAN aslında
atıl bir kuruluş değil, tam tersine gayet iyi
çalışan -özellikle dönemimizde-
yeni çalışmalarıyla yeni türbinleri yapan, elektrik
tesisatlarını oluşturan, barajlarımızın
aksamlarını yapan bir kuruluşumuz. 16 çeşit boy boy türbin
yaptık. Bu boşa akan sulardan, ırmaklardan
Bunları
yaptık ve prototipleri oluştu. Şu anda Genel Müdür Afrikada,
bir anlaşma yapmaya gitti, bu türbinleri oraya da satıyor.
İnşallah bu boşa akan sulardan sadece ülkemiz değil,
diğer ülkeler de yararlanmış olacaklar. Biz enerjideki bu
bağımsızlık savaşımızda tıpkı
Kurtuluş Savaşında nasıl ki diğer mazlum ülkelere
örnek olduysak, enerjide de bu bağımsızlık
savaşında diğer ülkelere örnek olan çalışmalar
içindeyiz. Bu boşa akan sular, boşa esen rüzgârlar, güneşi
devreye almaya çok şükür başladık. Şimdi bu noktada da
TEMSAN hem örnekleri yaptığı için önemli bir adımı
attı hem de bunları uygulamaya geçirdi.
Bizim millet görerek inanır. Onlara öyle kâğıt
üzerinde resimle filan göstermek yerine, bu parçaları ben arabanın
arkasına, bir bagaja koyup vilayet vilayet gezdiriyorum genel müdürlerle
beraber. Onlar da bu yatırımları yapıyor. En son
Trabzonspor yaptı bunu Karadenizde. Bu futbol takımları
başka yerden para bulmaya kalkacağı yerde kendi
kaynaklarıyla kendi enerjilerini üretme noktasında da önemli bir
adımı atmış oldular.
KÜRŞAT ATILGAN (Adana) 2008 bütçesi ile cirosu ne kadar
Sayın Bakan?
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Devamla) Bu arada, Sayın Kürşat
Atılgan, gene, enerjiyle ilgili EPDK, Enerji Bakanlığı,
DSİ, Elektrik İşleri Etüt, TEDAŞla ilişkiler
nasıl yürüyor diye soruyor. Gayet tabii ki bunlarla ilgili çalışmalar
belli bir eş güdüm içinde yürüyor. Bununla ilgili yeni bir teşvik
paketi hazırladık. Bakanlıklar arasındaki uyumun
dışında, Hazine dâhil olmak üzere, yeni kredilere başvurma
söz konusu oldu. Bu vesileyle kamuoyumuza da, sizlere de arz etmek
istediğim noktada yeni krediler çıkarttık. Bu, enerji
yatırımlarında önemli bir ivme kazandıracak
kaynaklardır. Bir tanesi, yenilenebilir enerji projesi, Dünya
Bankasından, 5 Mayıs 2004te, dönemimizde başladı, 2010da
bitecek, 182,7 milyon dolar. Bu çalışmalar devam ediyor. Bunun dışında,
Avrupa Yatırım Bankasından aldığımız bir 107
milyon dolarlık yatırım daha var. Bunun 92,8 milyon doları
hâlen harcanmadı. Bu arada, gene, Alman Kalkınma Bankasından 41
milyon dolarlık bir çalışmanın görüşmeleri
sürdürülüyor. Dünya Bankasıyla ilgili 500 milyon dolarlık bir
kredinin son görüşmeleri yapılmak üzere. O da büyük bir kaynak olacak
bizler için ve dolayısıyla yenilenebilir enerjide çok büyük bir
atılımı aynı zamanda bu kredi kaynaklarıyla da
değerlendirmiş oluyoruz ve Türkiye, bu yenilenebilir enerji konusunda
büyük bir adımı bu kredilerle de destekleyerek götürüyor.
Bu arada, Sayın Kürşat Atılganın sorusuyla
ilgili olarak
Alternatif enerji kaynaklarıyla ilgili sorduğu soruda
da
Burada, özellikle Kebanın rehabilitasyonu da dâhil olmak üzere,
TEMSANda bu çalışmalar yapılıyor. Dün akşam, geç
vakitte bunun anlaşmasını Norveçte bitirdik. İnşallah
bunu Türkiyedeki millî kuruluşumuz TEMSAN Norveç şirketiyle birlikte
gerçekleştirecek. Bu noktada ciddi çalışmalar devam ediyor. Diyarbakır
fabrikasında su türbinleri, hidrojeneratörler, kelebek vanalar, cebrî
borular, baraj kapakları, basınçlı hava ve yağ
tankları yapılıyor. Ankara fabrikasında da mikro ve mini
türbin imalatları, hidroelektrik termik santrallerin
rehabilitasyonları, indirici trafo merkezleri ve diğer aksamlar
yapılıyor. Burada yoğun bir çalışma içindeyiz.
Sayın Kamer Gençin bir sorusu var. Bunu birkaç kere
cevaplandırdım ama gene herhâlde aynı soru bir daha soruluyor.
Daha evvelden bu Ruslarla yaptığımız anlaşmadaki bir
zarardan bahsediyor formül değişikliğinde. Herhangi bir zarar
söz konusu değil, tam tersine buradan kazancımız söz konusudur.
Daha evvelki formül üzerinde mutabık kalmadığımız için
yeni bir formül üzerinde anlaşma yapıldı ve bu da bizim
avantajımızadır, herhangi bir zarar söz konusu değildir.
Niğde Milletvekili Sayın Mümin İnanın
sorduğu soru biyodizelle ilgili. Gerçekten biyodizel çevreyle dost, yerli
ve yenilenebilir bir enerji kaynağıdır. Dönemimizde enerji
tarımı diye yeni bir tarım konsepti geliştirdik. Burada
atık yağlardan tutun, diğer yağlara kadar, enerjide
petrolün yerine kullanılabilecek yağlar konusunda hem kanunu
değiştirdik hem de bu konuda bir çalışma başladı.
Bu noktada akaryakıtla harmanlanan ürünlere vergi indirimi
sağlandı. Fakat şunu samimiyetle ifade edeyim ki tam
istediğimiz seviyeye gelmedi bu. Çünkü burada daha ileri bir amaç
bekliyoruz ve biyodizelin ve biyoetanolün daha yaygın bir şekilde
kullanılması için ilgili kurumlarla görüşmelerimiz sürüyor.
Ülkemizde hâlen 59 adet biyodizel işleme lisansına sahip firma
bulunuyor. Bunlar daha evvelden yoktu, dönemimizde gerçekleşti bunlar. 59
adet biyodizel işleme tesisi oldu. Bir de bunun çevreyle ilgili önemli bir
faydası var. Ülkemizde yılda 1,5 milyon ton bitkisel yağ
tüketildiği, bunun sonucu olarak da 300 ile 350 bin ton
kızartılmış yağ ortaya
çıktığını düşünürsek,
Bu arada, Sayın Mümin İnanın soru önergesiyle
ilgili olarak da
Biz, bilhassa yenilenebilir enerjideki biraz önce
bahsettiğim çalışmaları sürdürüyoruz. Bunların içinde
2008 yılı itibarıyla 10.041 megavat gücünde 420 adet projeye
EPDK tarafından lisans verildiğini söyleyebilirim. Bu arada, toplam
10.828 megavat kurulu gücünde santral inşa hâlindedir. 2008 yılı
itibarıyla toplam 13.829 megavat kurulu güçte santral işletmeye
alındı. Bunlar cek, caklı cümleler değil, bunlar yapıldı.
2003 yılı hidroelektrik santral kurulu gücü de 11 bin megavat
olduğu dikkate alındığında, yapılan bu düzenleme
çalışmalarla hidroelektrik alanında gerçekleştirilen
atılımın önemi ortaya çıkar. Yani biz, aslında, kamuya
yük olmadan, 30 milyar dolarlık bir yatırımı devlete yük
olmadan yaptık. Böylece, bu 30 milyarı enerjiye
harcamadığımız için de hastanelere, okullara, yollara para
aktarılmış oldu. Bu da bizim Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının
kendi görevinin dışında sağladığı bir imkân
olarak düşünülmelidir yeni enerji politikamızda. Yani biz, devlete
yük olmadan bu yatırımları özel sektöre yaptırıyoruz.
30 milyar dolar cebimizden, kasamızdan çıkmadı, bu para Millî
Eğitime ve diğer kurumlara gitmiş oldu. Bu da ilave bir
farkımız bizim.
Bunun dışında rüzgâr atlasını
çıkardık, güneş atlasını çıkardık, bütün
madenlerimizin, seksen bir vilayetin maden zenginliklerimizin envanterini
çıkardık. Şimdi dalga enerjisiyle ilgili haritayı çıkarıyoruz.
Güneş, rüzgârdan sonra bu çıkacak. Bir de tarımsal atıkların da envanterini
çıkardık. Bu da çürüyen bir üründü, bunlardan da enerji elde
edeceğimiz gibi etrafı da kirletmeyecek. Bu da ayrı bir kaynak.
Bu arada jeotermal kaynak aramalarında senelik ortalama
sondaj derinliğimiz 3 bin metre iken 20 bin metreye çıktı.
Şimdi bunları daha da artırmak üzere
çalışmalarımız ayrıca sürüyor.
Kömürde 2,3 milyar tonluk kömür rezervi bulduk ve bu sondajlarla
şimdi kömüre bağlı enerji yatırımlarımızda
da bir artış bekliyoruz. Ayrıca, Amerikalılarla
yaptığımız anlaşmada da belki bunun yerinde
gazlaştırılmasıyla çevreyi kirletmeyecek yeni bir teknolojiyi
de kullanmış olacağız.
Elektrik zamları, enerji zamlarıyla ilgili bir sorusu
var Sayın Yaşar Ağyüzün: Asgari ücrete yüzde 5, emekliye yüzde
2 zammın verildiği
diyor. Onlar maaşa yapılan
zamdır, bizimki miktara yapılan ama şimdi onları yeni indirimlerle
düzeltiyoruz. Çünkü şartlar, ekonominin gereği neyse onu
yapıyoruz. Dediğim gibi, daha evvelden asgari ücretin yüzde 20si
elektrik harcamalarına giderken, şimdi yüzde 9u gidiyor. Bu arada
indirimler de petrol fiyatlarındaki düşüşe paralel olarak devam
edecek.
Sayın Mustafa Enözün bir sorusu var özellikle Somayla
ilgili olarak. Biz daha evvelden mahkemelik olan konuları da çözdük.
Hükûmetimiz hiçbir konuda sorunları tehir etmiyor. Biz Somanın da
mahkemelik konularını çözdük. 1inci ve 2nci üniteleri 2004te
ihaleye çıkmış, daha sonra da sorunlar meydana gelmişti.
Şimdi her ikisini de işletmeye aldık ve bunların hepsinin
geçici kabulleri de yapıldı. 3üncü ve 4üncü ünite elektrofiltre
rehabilitasyon ihaleleri de 8/7/2008de yapıldı. Ancak, ihaleyi iptal
ettik. Ama bunun da tekrar üzerinde çalışmaları yapıyoruz.
Ayrıca, baca gazı çıkışında toz emisyon
değerlerinin de minimum seviyede olmasını ölçümlerle temin
etmeye çalışıyoruz.
Sayın Mehmet Akif Paksoyun bir sorusu var, gene burada
kömürle ilgili. Biz yerli kömürlerle santral yapımını
desteklerken ithal kömürle ilgili de çalışmalar var çünkü bizim yerli
kömürümüzün kalorifik değeri, aşağı yukarı binle 3 bin
kalori arasında
değişirken ithal kömür 6.000-6.500 kalori. Dolayısıyla,
özel sektör tarafından zaman zaman bu tercih ediliyor ama benim şahsi
kanaatim, düşük de olsa bizim kömürlerimizden yapılmasıdır.
Bu noktada biz bu telkinde bulunuyoruz ama yatırımcıya daha
fazla müdahale etme imkânımız yok. Neticede, liberal bir ortamda
olduğu için bunu da yapabiliyorlar. Ancak, dediğim gibi, biz
özellikle Afşin-Elbistandaki C, Dnin o düşük kalorili kömürlerini
almak üzere de bir kanun tasarısı hazırlamıştık.
Bununla da ihaleye çıktık, kanun da çıktı ancak fiyatlar
yüksek olduğu için bunu, ihaleyi iptal ettik. Burada da on beş
yıl alım garantili bir sistemle düşük kömürlerin de
değerlendirilmesi noktasındaki inancımızı
inşallah gerçekleştireceğiz.
Bu arada, Sayın Reşat Doğrunun gene bir
yenilenebilir enerjiyle ilgili, güneş enerjisiyle ilgili bir sorduğu
soru var. Güneş enerjisinde Türkiye, İspanyayla birlikte
Avrupanın en güneşli bölgesi ve burada biz, inşallah, yeni bir
fiyat düzenlemesi de gerçekleştiği takdirde güneşte belki de
dünyanın en iyi ülkesi olma durumunda olacağız. Belki de bütün
kiremitler, çatıdaki kiremitler güneş panelleriyle
değişecek, güneye bakan duvarları aynı şekilde
değişecek, güneş tarlalarıyla birlikte de biz daha evvel
kullanmadığımız güneşten yararlanmış
olacağız. Yani tabiri caizse, güneşi inşallah yere
indireceğiz.
Bu bakımdan, güneş noktasında yoğun
çalışmalarımız da var. Bununla ilgili Urfada, su
pompasının, güneş
enerjisiyle, elektriğiyle çalışan bir su pompasının
bir modelini Elektrik İşleri Etüt İdaresinin bahçesine kurduk.
Ayrıca güneş sobaları kurduk. Onlar şu anda
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Verecektiniz bize...
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Devamla) Size
de vereceğiz.
Evet, bu arada güneş pili modül tasarımıyla
birlikte çalışmaları yapıyoruz. Hidrojen üretmeyle ilgili
önemli çalışmalarımız var.
Güneşte iddialı olduğumuzu söyleyebilirim. En son,
Sayın Zapateronun gelişiyle ve Sayın Obamanın
gelişiyle de Amerikayla ve İspanyayla da bununla ilişkin
mutabakat zabıtları imzaladık. Güneşte iddialı
olduğumuzu memnuniyetle size ifade etmek isterim.
Sayın Mümin İnanın bir sorusu var, gene maden
işleriyle ilgili, Marmarisle ilgili. Burada da dediğim gibi, Maden
İşleri Genel Müdürlüğü arama lisansı veriyor, iller
işletme lisansı veriyor. Dolayısıyla, biz işletme
lisansı vermiyoruz, ilgili valilikler müdürlükleriyle veriyor. O
bakımdan, burada herhangi bir uygulama farklılığı
varsa bunu da biz öğrenmek isteriz. Ancak burada şunu ifade etmek
isterim ki madenler de bizim istediğimiz yerde değil, yaratıldığı
şekliyle olduğu yerde işletilme durumunda. Ama biz, burada gene
çevre konusundaki hassasiyeti memnuniyetle izliyoruz ve yeni maden kanununun
üzerinde yeterli çalışmaları yaptık. Bunu da Meclisimizin
gündemi uygun olduğunda, yeni maden kanunuyla bu taş ocaklarındaki
bilhassa şikâyete varan itirazları, inşallah orada çözüme
ulaştırmış olacağız.
Gene, doğal gaz zammıyla ilgili bir ifade var.
Aslında, biz, 22,5 civarında bir zam yaptık ama
yaptığımız öbür 17lik indirim matrah bakımından
ona yakın, aşağı yukarı eşit. 17lik daha sonra
yaptığımız indirim 22ye karşılık gelen bir
miktardır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Devamla) Birkaç dakikaya daha ihtiyacım var,
birkaç dakika daha alırsam
BAŞKAN Buyurun.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Devamla) Bu arada da tekrar mayıs ayında bir
indirimi düşünüyoruz, ancak dolarda, dolar paritesinde büyük bir
değişiklik olmazsa ama bugün itibarıyla müsait gözüküyor.
Bu arada, biz, dediğim gibi, doğal gazı şu
hâliyle bile Avrupada en ucuz, konutlarda en ucuz kullanan ülkeyiz. Eğer
bu noktada tereddüdü olan arkadaşlarımız varsa
kaynağını da gösterebilirim. Doğal gaz bizde pahalı
değil. Biz ucuz ülkeler arasındayız. Konutta da en ucuzunu
kullanıyoruz.
Sayın Hasan Özdemirin, Antep Milletvekili
Onun bir sözlü
sorusu var nükleerle ilgili. Nükleer enerjiye girmek durumundayız.
Bakınız, barajımız var -Keban Barajımız- ama
suyu hâlâ tam yeterli seviyede değil. Yani barajın olması
yetmiyor. Rüzgârın esmediği
durum olabilir. Kaldı ki biz rüzgârda çok iyi çalışmalar
yapıyoruz, boşa akan sularda yapıyoruz ama nükleerin de
olması lazım. Bütün dünyada petrol fiyatlarının yükselmesi
ve aynı zamanda küresel ısınma sebebiyle nükleere bir gidiş
var ve çevre kirliliği açısından herhangi bir sera gazı da
üretmediği için nükleer en temiz enerji kaynaklarından bir tanesi.
Bir tek atık sorunu zaman zaman gündeme geliyor. En son Ruslarla
yaptığımız görüşmede atığı da alabileceklerini
söylediler. Yani atık da aslında bir belediyenin vahşi
atığı değil. Yani onu da alıp tekrar üzerinde
birtakım işlemler yaptıktan sonra atığın kendisi
de bizatihi, değerli bir maddedir. Bunu da almaya razılar eğer
biz anlaşırsak. Daha henüz ihale süreci devam ediyor. Eğer
istersek onu da verebilecek durumdayız. Atık söz konusu değil.
Sera gazı da söz konusu değil. Bu bakımdan nükleere girmek
durumundayız. Bizim için bu bir alternatif değil, bir mecburiyet,
tercihten ziyade bir mecburiyet.
En son soru olarak da Sayın Yaşar Ağyüzün gene bir
sorusu var, bu Sayın Cihan Kamerle ilgili olarak. Burada Kamer Grubu
tüzel kişiliği adı altında EPDKya herhangi bir üretim
lisansı başvurusunda bulunulmamış. Bununla birlikte, Enerji
Piyasası Düzenleme Kuruluna lisans başvurusunda bulunan tüzel
kişiliklerde, Sayın Cihan Kamerin doğrudan yüzde 4 paya sahip
olduğu Beyobası Enerji Üretimi AŞye Aydın ilinde
kurmayı planladığı 6,66 megavatlık Sırma HES diye
bir müracaatı olmuş. Ayrıca Yuvarlakçay HES için müracaatı
olmuş, 48,77 megavat. Otluca HES için de gene üretim lisansı verilmiş.
Ancak, dediğim gibi, bir de Şavk Elektrik Enerjisi Toptan
Satış AŞye de İrandan beş yıl süreyle
yıllık azami 600 milyon kilovat saat elektrik enerjisi ithalatı
faaliyetinde bulunabilecek şekilde EPDK tarafından
yaptığı müracaat tadil edilmiş. Şavk Elektrik Enerjisi
Toptan Satış AŞ, ithalat izni olmasına rağmen bugüne
kadar elektrik enerjisi ithalatı gerçekleştirmemiştir.
Müracaatları olmuştur ancak böyle bir şeyi
gerçekleştirmemiştir. Bunu da bu vesileyle sizlere
açıklamış oluyorum.
Sayın Başkan, sözlü sorulara cevabımı verdim.
Sayın milletvekillerimizin bunlara rağmen gene de soruları
varsa
BAŞKAN Var efendim. Sisteme giren
arkadaşlarımız var. Yerinizden cevaplandırabilirsiniz.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Devamla)
cevap vermeyi memnuniyetle arz etmek
isterim.
Saygılar sunarım. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ederim Sayın Bakan.
Sayın Süner, sisteme girmişsiniz, buyurun.
TAYFUR SÜNER (Antalya) Sayın Başkanım, Sayın
Bakanım hâlâ kaçak akaryakıtı pompanın ucunda arıyor.
Oysa, Devlet Bakanımız ve Başbakan Yardımcımız
Sayın Hayati Yazıcı 2007de sorduğum soruya bakın
şu cevabı veriyor: Kaçak akaryakıtın kullanıldığı
yer ve alanlar çeşitlilik arz etmektedir. Akaryakıt harici ürünler
olarak tanımlanan solvent ve baz yağı türevlerinin gerek benzin
ve motorine gerekse diğer kimyasallara
karıştırılması yoluyla akaryakıt sahteciliği
yapılarak piyasaya verildiği bilinmektedir. diyor Sayın Hayati
Yazıcı. Bunların da nerelerde kullanıldığı
belli: Tarım ve inşaat alanında.
Siz, kaçak akaryakıtı önlemek istiyor musunuz, istemiyor
musunuz? Sayın Hayati Yazıcı size bir brifing versin, kaçak
akaryakıt nasıl geliyor, nasıl gidiyor, nerelerde
kullanılıyor öğretsin. Bakın, iki buçuk sayfa cevap
vermiş 2007 senesinde.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Tamam mı?
TAYFUR SÜNER (Antalya) Bir soru önergem daha vardı,
Sayın Bakanım cevaplandırmadı.
Antalyanın Serik ilçesine bağlı Zırlankaya,
Büğüş ve Etler köyleri arasındaki orman arazisine maden arama
ruhsatı verildi. Bu alan, Çevre ve Orman Bakanlığı
tarafından on yıl önce ağaçlandırıldı. Maden
arama ruhsatı verildi, maalesef orası taş ocağı oldu.
Yazıktır, günahtır, seraların ortası, orman
alanının ortası. Soruya yazılı olarak cevap
vereceğim. dedi Sayın Bakan, reklamları izledik, kürsüden indi.
BAŞKAN Tamam mı efendim?
TAYFUR SÜNER (Antalya) Tamam. Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Sayın Doğru, buyurun.
REŞAT DOĞRU (Tokat) Teşekkür ediyorum Sayın
Başkanım.
Sayın Bakanıma teşekkür etmek istiyorum,
sorularımıza vermiş olduğu cevaplardan dolayı. Ancak,
soruyu biz sorduktan sonra çok uzun bir zaman geçiyor, ondan sonra cevap
veriliyor. Dolayısıyla da güncelliği kayboluyor Sayın
Bakanım.
Dediniz ki: Elektrik
kesintisi olmuyor artık, bunlardan kurtardık. dediniz.
Bulgaristandan elektrik almadığımızı söylediniz.
Acaba ülkemiz en son ne zaman Bulgaristandan elektrik almıştır,
onu öğrenmek istiyorum.
Bir ikincisi, rüzgâr oluyor, hafif bir rüzgâr oluyor veya
yağış oluyor, rüzgârlı ve yağışlı
havada bir anda elektrikler kesiliyor. Hatta seçim akşamı da
elektrikler kesilmişti hatırlarsanız. Dolayısıyla da,
herhâlde, elektriklerimizin de tam olarak kesilmediğini de söyleyemeyiz.
Bir diğer konu, sormuş olduğum sorularda,
güneş enerjisiyle ilgilidir. Güneş enerjisi Türkiyemizde sadece
Anadolunun birçok yerinde sıcak suda kullanılıyor ancak Avrupa
Birliği başta olmak üzere birçok ülkelerde de artık elektrik
enerjisi elde ediliyor. Bununla ilgili, Avrupa Birliği ülkelerinde,
işte, evlerde üretilen elektrik enerjisi devlet tarafından satın
alınıyor. Dolayısıyla, satın
alındığı için de bu cazip hâle gelmiş konumda oluyor.
Bununla ilgili bir kanun çıkarmak veyahut da bu şekilde düzenleme mi
yapmayı düşünüyorsunuz? Ancak herhâlde bu şekilde biz bunu
yaygınlaştırabiliriz diye düşünüyorum.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Teşekkürler.
Sayın Paksoy
MEHMET AKİF PAKSOY (Kahramanmaraş) Teşekkür
ederim Sayın Başkanım.
Sayın Bakanım, tabii, sorulara geç cevap verildiği
için güncelliğini kaybediyor, yine de teşekkür ediyorum.
Seçim bölgem olan Kahramanmaraş Afşin-Elbistan Termik
Santrallerinden (A) ünitesine baca gazı arıtma cihazı hâlâ
takılmadı. (B) ünitesiyle ilgili istimlak problemleri devam ediyor.
Santrale alınacak personellerle ilgili bölge insanına pozitif
ayrımcılık yapılması konusunda herhangi bir ilerleme
kaydedilmedi. Yine, bölgeye yapılacak yatırımlarla ilgili bir
master plan yapılmadı hâlâ. Bir de (C) ve (D) santrallerinin
ihaleleri hâlen neticelendirilemedi.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Paksoy.
Sayın Genç, buyurun.
KAMER GENÇ (Tunceli) Teşekkür ederim Sayın
Başkan.
Sayın Bakan, tabii, sorulara öyle şey cevap verdi ki:
Hiçbir sorun yok. OECD ülkelerinin en düşük elektrik ve doğal
gazını kullanıyoruz. Efendim, Avrupanın en düşük
elektriğini kullanıyoruz. Sokaktaki çocuk buna güler. Şimdi,
bakın, bin metreküp doğal gazı BP ve Azerbaycandan 119 dolara
alıyorsunuz, 652 dolara satıyorsunuz. Mavi Akımda 324 dolara
alıyorsunuz bin metreküpünü, 652 dolara satıyorsunuz; bu bir.
Diyorsunuz ki -benim soruma da cevap vermediniz- Efendim, Mavi Akım
Projesinde formül değişikliği oldu, oldu da biz kâr ettik. Ee,
neyse söyle ne kâr ettin yani? Bugün Türkiyede en büyük vurgun ve soygun
doğal gaz, elektrik ve maalesef, Bakanlığınızda
oluyor. Bunlara, sorularımıza bir cevap verin doğru dürüst.
Şimdi, Azerbaycan
İkinci bir Mavi Akım Projesi var. Tabii, onu da
bilmiyoruz.
O formül değişikliği ne, onu bir
açıklayın, biz de bilelim. Diyorsunuz ki: Formül
değişikliği yapıldı ama bizim kârımız oldu.
Neyse biz de bilelim canım. Yani, böyle bir kaba, daha doğrusu çok
böyle şey laflarla bu iş olmaz. Bize intikal eden bilgilere göre
Türkiyenin 8-9 milyar dolarlık bir zararı var bu Mavi Akım
şeyinde. Ama her şey gizli, her şey gizli. Yani gizli de biz de
bilelim yani. Bu verdiğimiz rakamlar, bize o konuda teknik olarak bilgi
sahibi olan kişilerin verdiği rakamlardır. Bunlara lütfen
kamuoyu karşısında şey verin
Diyorsunuz ki: Efendim, evlere gelen elektriğin
faturası asgari ücretin yüzde 9u. Hayır, bana 96 milyon elektrik
geldi bu ay. Yüzde 18i ediyor.
BAŞKAN Sayın Genç, çok uzadı biraz...
KAMER GENÇ (Tunceli) Efendim, uzadı ama
BAŞKAN Evet, bitirebilirsiniz efendim.
KAMER GENÇ (Tunceli) Yani, kendisinin burada verdiği
bilgiler yanlış bilgiler.
BAŞKAN Buyurun.
KAMER GENÇ (Tunceli) Yani bu millet bizi dinliyor. Hiç olmazsa
desin ki: Ya bu Parlamentoda bu kadar yalan söyleniyor da hiç mi bir
milletvekili çıkıp da bu yalanlar karşısında
konuşmuyor? Bu millet de bizi dinliyor. O bakımdan, burada sorulan
sorulara verilen cevapların yüzde 90ı yalan.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Sağ olun.
Evet, Sayın Bakanım, cevap verecek misin, yoksa,
yazılı mı? Siz bilirsiniz.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) Böyle nezaketsiz bir kişiye cevap vermem
gerekmiyor aslında.
KAMER GENÇ (Tunceli) Nezaketsiz sensin zaten!
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) Terbiyeli konuş bir kere! Terbiyeli
konuş bir kere!
KAMER GENÇ (Tunceli) Sen terbiyeli konuş!
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) Terbiyeli konuş bir kere! Tamam mı?
KAMER GENÇ (Tunceli) Sen terbiyesizsin!
BAŞKAN Sayın Genç
Sayın Genç, lütfen...
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) Terbiyeli konuş da cevap vereyim.
KAMER GENÇ (Tunceli) Servetinle ilgili araştırma
yapalım.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) Bak, bir kere asgari ücretten bahsettim, sizin
maaşınızdan bahsetmedim.
KAMER GENÇ (Tunceli) Efendim, asgari ücret 600 milyon oldu, 96
milyon elektrik faturası geldi.
BAŞKAN Sayın Bakanım, muhatap
almayınız. Cevap vermek istemiyorsanız yazılı
verebilirsiniz.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) Hayır, hayır. Şimdi, şöyle:
O şekildeki bir soruya zaten cevap vermem. Belki sakinleşirse ne
demek istediğimi daha iyi anlar.
Şimdi, burada şunu ifade etmek istiyorum: Biz,
Bulgaristandan elektrik almıyoruz. Geldiğimizde, Bulgaristandan
elektrik alacak şekilde elektriğimiz eksikti, kesintiler vardı.
Bizim zamanımızda aldığımız tedbirlerle buna
gerek kalmadı. Bulgaristan elektriğini 2004 yılında kestim
ben. Dolayısıyla şu anda fazladan biz Suriyeye, Iraka da
veriyoruz, hatta yazın ihtiyacı oldu, Yunanistana da verdik. Yani bu
memnuniyet verici bir şey. Bundan memnun olmanız lazım.
İkincisi kesintilerle ilgili. Kesintilerin birkaç sebebi
olabilir. Belediyeler çalışmalar yapıyor, bizler zaman zaman
bakım yapıyoruz. Siz evinizdeki ampulü bile değiştirirken
düğmeyi kapatmıyor musunuz? Çarpılırsınız yoksa.
Neticede bakım yapılırken kesinti olabilir. Bunun
dışında arıza da olabilir. Ama arızalar azaldı.
Bu noktada yapılan çalışmalarla -çünkü şu altyapı
yatırımlarına, trafolara ağırlık verdik- bu arada
da KÖYDES projelerinin benzeri bir BELDES projesiyle de elektrik
altyapılarına daha da ağırlık verilecek. Tabii, nüfus
artıyor, ihtiyaçlar artıyor, altyapıların
artırılması gerekiyor.
Bunun dışında, bu doğal gaz formül
değişikliğiyle ilgili zarar yok. Tam tersine, geçen ay
hesaplanan duruma göre 1,5 milyar dolar bizim kazancımız var. Böyle
bir şey söz konusu değil. 8 veya 9 milyar dolar eğer böyle bir
zarar olmuş olsa millet şu anda bizi herhâlde tefe koyardı.
Böyle bir şey söz konusu değil. Gelen bilgiler yanlış.
Arkadaşlarımızın bunu göz önüne alması lazım.
Böyle bir şey söz konusu değil.
Onun dışında, Antalyayla ilgili olarak şunu
ifade edeyim: Öyle yüz binlerce ağaç kesilmesi filan yanlış.
TAYFUR SÜNER (Antalya) Yüz binlerce demedim.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) İkinci olarak, bunların
bakımları, daha doğrusu arama faaliyetlerinin arama
ruhsatını biz veriyoruz, işletme faaliyetlerini valilik veriyor.
Valilikle bunu görüşmeniz gerekiyor ve bu noktada eğer herhangi bir
itirazınız
Ki ben bu noktada oraya müfettişler gönderdim, genel
müdürleri gönderdim. Çünkü bu taş ocakları noktasında gerçekten
özensiz bir uygulama zaman zaman bize de geliyor. Onun için Maden Kanununda değişiklik
yapıyoruz.
BAŞKAN Sayın Bakanım, süreyi çok aştık.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) Aştım ama Sayın Başkan,
şimdi cevap vermesem başka türlü oluyor
BAŞKAN Biliyorum, biliyorum ama bir saati geçirdik de onun
için diyorum.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu)
cevap versem saatlerce bunları
anlatabilecek durumdayız ama o şekildeki bir üslup olunca da
BAŞKAN Anlıyorum, anlıyorum.
Peki, buyurun.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) Mecburen bunu o zaman yazılı vermek
durumunda olacağız.
BAŞKAN Siz bilirsiniz.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) Yoksa, bunların hepsinin cevabı var.
BAŞKAN Bir saatlik süre ayrıldığı için
dedim.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI MEHMET
HİLMİ GÜLER (Ordu) Tamam, yani siz nasıl uygun görürseniz ona
göre hareket ederiz, ben de daha fazla zamanınızı
almayayım. Ama eğer
Şunu söyleyeyim: Ben muhalefet veya iktidar farkı
göstermeden bütün muhalefet milletvekillerimize de bunu şu zaman
yetmediği için
Çünkü konu çok, bunları açıklamaya her zaman
hazırım. Dolayısıyla, burada gönüllerin mutmain olması
önemli. Bu noktada ben, eğer arzu ederlerse yirmi dört saat, ne zaman
isterlerse -Sayın Genç siz de dâhil, size de- izah etmeye
hazırım. Ancak, üslubunuzu da lütfen,
hepimize örnek olacak şekilde değiştirmeniz lazım.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Teşekkür ederim.
KAMER GENÇ (Tunceli) Üslubumda bir hata yok. Doğru bilgi
verirseniz benim üslubumda hata olmaz.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, sözlü sorular cevaplandırılmıştır.
Birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 17.41
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 17.55
BAŞKAN: Başkan Vekili
Eyyüp Cenap GÜLPINAR
KÂTİP ÜYELER : Fatoş
GÜRKAN (Adana), Yaşar TÜZÜN (Bilecik)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 73üncü Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.
Alınan karar gereğince Gündemin Kanun Tasarı ve
Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler
kısmına geçiyoruz.
1inci sırada yer alan, Türk Ticaret Kanunu
Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporunun görüşmelerine
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
VIII.- KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER
İŞLER
A) Kanun Tasarı ve Teklifleri
1.- Türk Ticaret Kanunu
Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/324) (S. Sayısı: 96)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
2nci sırada yer alan, Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı
Kurulması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Tasarısı ile Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar,
Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Raporunun görüşmelerine
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
2.- Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı
Kurulması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Tasarısı ile Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar,
Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Raporu (1/675) (S. Sayısı: 330)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
3üncü sıraya alınan, Dünya Bankası Grubu ve
Uluslararası Para Fonu Guvernörler Kurullarının 2009
Yıllık Toplantıları Münasebetiyle Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile Dünya Bankası Grubu ve Uluslararası Para Fonu
Arasında Düzenlenen Mutabakat Zaptının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Dışişleri Komisyonu Raporunun görüşmelerine başlayacağız.
3.- Dünya Bankası Grubu ve
Uluslararası Para Fonu Guvernörler Kurullarının 2009
Yıllık Toplantıları Münasebetiyle Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile Dünya Bankası Grubu ve Uluslararası Para Fonu
Arasında Düzenlenen Mutabakat Zaptının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve
Dışişleri Komisyonu Raporu (1/468) (S. Sayısı: 327)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
4üncü sıraya alınan, Dışişleri
Bakanlığı Tarafından Temsil Edilen Türkiye Cumhuriyeti
İle Fransız Kalkınma Ajansı Arasında Kuruluş
Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporunun
görüşmelerine başlayacağız.
4.- Dışişleri
Bakanlığı Tarafından Temsil Edilen Türkiye Cumhuriyeti ile
Fransız Kalkınma Ajansı Arasında Kuruluş Sözleşmesinin
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/354) (S. Sayısı: 317)
(x)
(x) 317 S. Sayılı Basmayazı tutanağa
eklidir.
BAŞKAN Komisyon ve Hükûmet buradalar.
Komisyon raporu 317 sıra sayısıyla
bastırılıp dağıtılmıştır.
Tasarının tümü üzerinde söz isteyen? Yok.
Tasarının maddelerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
1inci maddeyi okutuyorum efendim:
DIŞİŞLERİ
BAKANLIĞI TARAFINDAN TEMSİL EDİLEN TÜRKİYE
CUMHURİYETİ İLE FRANSIZ KALKINMA AJANSI ARASINDA KURULUŞ
SÖZLEŞMESİNİN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR
KANUN TASARISI
MADDE 1.- 27 Mayıs 2005 tarihinde Pariste imzalanan
Dışişleri Bakanlığı Tarafından Temsil
Edilen Türkiye Cumhuriyeti ile Fransız Kalkınma Ajansı
Arasında Kuruluş Sözleşmesinin onaylanması uygun
bulunmuştur.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Sayın Öztürk, sisteme girmişsiniz?
HARUN ÖZTÜRK (İzmir) Teşekkür ediyorum, 1inci
sıradakiyle ilgiliydi efendim.
BAŞKAN Sisteme girmişsiniz efendim, bir şey mi
söyleyeceksiniz?
Açıyorum efendim, buyurun.
HARUN ÖZTÜRK (İzmir) Sayın Başkan, teşekkür
ediyorum.
1inci sıradakiyle ilgiliydi, atladınız. Bununla
ilgili sorum yok.
BAŞKAN 1inci sırayı görüşmediğimiz
için
Oldu. Teşekkür ederim.
1inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Madde kabul edilmiştir.
2nci maddeyi okutuyorum:
MADDE 2.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe
girer.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Diğer maddeyi okutuyorum:
MADDE 3.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Sayın milletvekilleri, tasarının tümü açık
oylamaya tabidir.
Açık oylamanın elektronik oylama cihazıyla
yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler...
Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Oylama için iki dakika süre vereceğim. Bu süre içinde sisteme
giremeyen üyelerin teknik personelden yardım istemelerini, bu yardıma
rağmen de sisteme giremeyen üyelerin, oy pusulalarını, oylama
için öngörülen iki dakikalık süre içerisinde Başkanlığa
ulaştırmalarını rica ediyorum.
Ayrıca, vekâleten oy kullanacak sayın bakanlar var ise,
hangi bakana vekâleten oy kullandığını, oyunun rengini ve
kendisinin ad ve soyadı ile imzasını da taşıyan oy
pusulasını, yine, oylama için öngörülen iki dakikalık süre
içerisinde Başkanlığa ulaştırmalarını rica
ediyorum.
Oylama işlemini başlatıyorum.
(Elektronik cihazla oylama yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Dışişleri
Bakanlığı Tarafından Temsil Edilen Türkiye Cumhuriyeti ile
Fransız Kalkınma Ajansı Arasında Kuruluş
Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısının açık oylama sonucunu bildiriyorum:
Kullanılan oy sayısı : 197
Kabul : 196
Çekimser : 1 (x)
Böylece kanunlaşmıştır, hayırlı
olsun efendim.
5inci sıraya alınan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile
Fransa Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Yatırımların
Karşılıklı Teşviki ve Korunması
Anlaşması ve Eki Protokolün Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri
Komisyonu Raporunun görüşmelerine başlayacağız.
5.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti
ile Fransa Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Yatırımların
Karşılıklı Teşviki ve Korunması
Anlaşması ve Eki Protokolün Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri
Komisyonu Raporu (1/645) (S. Sayısı: 318) (xx)
BAŞKAN Komisyon ve Hükûmet buradalar.
Komisyon raporu 318 sıra sayısıyla
bastırılıp dağıtılmıştır.
Tasarının tümü üzerinde söz isteyen?
Şahısları adına Sayın Genç, buyurun.
KAMER GENÇ (Tunceli) Teşekkür ederim Sayın
Başkan.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Türkiye
Cumhuriyeti Hükûmeti ile Fransa Cumhuriyeti Hükûmeti arasında
yatırımların karşılıklı teşviki ile
ilgili olarak yapılan uluslararası anlaşmaların
onaylanmasının uygun bulunduğuna dair kanun tasarısının
tümü üzerinde söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygılarımla
selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, daha önce de belirttiğim gibi,
uluslararası anlaşmalar aslında çok önemli
anlaşmalardır. Anayasanın 90ıncı maddesine göre, bu
anlaşmalar kanundan daha yüksek mertebede ve Anayasanın bir
altındaki bir hiyerarşi içinde yer alıyorlar ve bu
anlaşmalara karşı, biliyorsunuz, Anayasa Mahkemesine dava
açılmıyor ama tabii bu anlaşmaların enine boyuna
görüşülmesi lazım, tartışılması lazım.
Maalesef, işte bunlar da ekonomik konularla ilgili anlaşmalar.
Burada, ben, pek fazla bunların Dışişleri Komisyonunda
enine boyuna tartışıldığına inanmıyorum
çünkü bunlar ekonomik konularla ilgili anlaşmalardır. Ekonomik
konularla ilgili olan anlaşmaların, herhâlde,
Dışişleri Komisyonunda görüşülmeden önce Bütçe Plan
Komisyonuna gitmesi lazım. Çünkü ekonomik yatırımların
karşılıklı teşviki konusu, teşvikler nelerdir,
hangi konularda teşvik edilmesi gerekir yatırımların,
bunların ilk ihtisas sahası, bence Bütçe Plan Komisyonudur, Maliye teşkilatıdır.
Ama tabii, AKP iktidara geldiği günden beri, yani Nasıl olsa, işte
bir adamımız ne derse o doğrudur. deyip bunları
sıradan geçiriyorlar.
Yine, tabii, Dışişleri Bakanlığı
bürokratları daha çok, maalesef, Türkiyede AKP İktidarıyla
beraber emekliye ayrıldılar. Oradaki o bürokratlar, işte,
şeyler, elçiler, tabii en üst seviyedeki AKPnin yöneticileri
tarafından bunlar monşer kabul ediliyorlar. Tabii, hakaret
anlamında monşer kabul ediliyorlar. Bunun için, bunlar aradan
çekildiler, ondan sonra da, bilmem işte AKPnin yöneticileri tarafından
öne gelen Ahmet Davutoğlu veya bir başkaları, dış
işleri politikasını vermişiz bunların eline,
yönetiyorlar. Böyle bir devlet yönetimi olmaz değerli milletvekilleri!
(x) Açık oylama kesin
sonuçlarını gösteren tablo tutanağa eklidir.
(xx) 318 S. Sayılı Basmayazı
tutanağa eklidir.
Bakın, Fransa, Avrupa Birliği içinde bize en
karşı olan bir devlet ve her vesileyle Türkiye Cumhuriyetini
küçümseyen, küçülten, ondan sonra birçok yerlerde -yani çok da kullanmak
istemiyorum kelimeyi- çok seviyesizce bize karşı davranan bir devlet.
Bir başkanları var, çok şımarık, ne olduğu
belirsiz bir adam. Ama bizim devletimizin yöneticileri bu kadar
şımarık, bu kadar kendini bilmez bir kişinin
karşısında maalesef Türkiye Cumhuriyeti devletinin
ağırlığını hissettirmiyorlar. En sonunda,
işte bu NATO sırasında, Fransanın NATOnun askerî
kanadına dönmesi meselesi vardı. Yahu, insan en azından bir
muhalefet eder, bir karşı koyar çünkü Fransa her yerde bize
karşı, Avrupa Birliğinde en fazla bize güçlük çıkaran bir
devlet. Ee, sen de tam eline fırsat düşmüşken işte Avrupa
NATOnun askerî kanadına dönmesi konusunda Fransaya hiçbir güçlük
çıkarmıyorsunuz Hayhay, başüstüne. diyorsunuz. Böyle devlet
yönetilmez. Devletler, devleti yöneten insanların yaratacakları
itibarlarla itibarlı olurlar. Yoksa efendim yani böyle gidip de Amerikan
Cumhurbaşkanının eline sarılmakla, onunla bilmem poz
vermekle devlet liderliği olmaz. Liderlik demek, kendisinin bünyesinde
bulunan insanlara karşı
Mesela, Türk Silahlı Kuvvetlerinin
askerlerinin başına çuval geçirildiği zaman sen çıkıp
bir diyebildin mi ki Ey Amerika, benim Silahlı Kuvvetlerimin
başına sen nasıl çuval geçirdin? Diyebildin mi? İşte
liderlik orada belli olur. Yoksa ondan sonra git, eline sarıl, getir,
bilmem
Zaten, şimdi bu Amerikalılar kimi lider kabul ederler biliyor
musunuz? İşte Suudi Arabistan lideri çünkü kendilerine göre bir lider
ama Türkiyeninki onlara göre bir lider çünkü hiçbir isteklerine
karşı çıkmıyorlar Başüstüne, başüstüne. diyorlar.
Ama İran Cumhurbaşkanına lider diyor mu? Demiyor çünkü o
İran milletinin kişiliğini koruyor, haysiyetini koruyor,
devletin itibarını koruyor. Ama bizimkiler ne yapıyor?
Dışarıya hep gösteriş yapıyorlar. İşte ben
beklerdim ki Türk askerinin başına çuval geçirildiği zaman orada
Amerikan Dışişleri, Başkan Yardımcısı Yaa,
işte Tayyip Bey, bizim hareketimiz sana karşı değil.
İşte sizin Hükûmetinize karşı olan bazı unsurlara bir
ders vermek için sizin askerlerin başına çuval geçirdik. diyen o
adamın ağzına o lafı tıkaması lazımdı.
İşte liderlik orada meydana gelir, orada gösterilir.
Ondan sonra, Fransanın askerî kanada dönmesi söz konusu. Kaç
senedir dönemiyor ama nedense işte bu Türkiye Cumhuriyetini yöneten
kişilerin dünyadan haberleri yok, sadece her gün işte ne olduğu
belirsiz olan o danışmanları var. O danışmanların
dünya siyasetinden haberleri yok. Ondan sonra, doğru dürüst bir tek
bağlı oldukları Arap ülkelerine işte, o Arap ülkeleri
arasında gidip geliyorlar, devletin dış siyasetinin
başrollerini oynuyorlar.
Değerli milletvekilleri, bu memleketin
Dışişleri Bakanlığı teşkilatları, o
monşer dediğiniz büyükelçileri, o makamlara gelmek için bu dünya
siyasetini enine boyuna en iyi inceleyen, en iyi bilen, her devletle nasıl
bir ilişki kurulması gereken konularda ihtisas sahibi
insanlardır. Bunlar, ömürleri boyunca birçok devletin normal olarak
uygulaması gereken sistemi uyguluyorlar. Bugün her devletin, her
dış devletle ilgili ihtisas yapan özel elçileri var, yetkili
elemanları var. Siz bunların hepsini bir tarafa atıyorsunuz,
ondan sonra tutuyorsunuz, size bir kişi eğer ne kadar
İşte, çok da fazla bazı şeyleri de tarif etmek istemiyorum,
hiç bilgisiz, beceriksiz, ondan sonra kültürü olmayan ama sizinle aynı
kafada olan adamları getirip ondan sonra Dışişleri
Bakanının politikasını belirlemeye
çalışıyorsunuz. İşte, bunlar olmaz.
İşte, Rasmussenle yapılan, ona karşı
önce yiğitlik taslayıp da Ben onun NATO Genel Sekreterliğine
karşıyım. dedi, ondan sonra da
Neden dolayı?
İşte Hazreti Peygamber Efendimize orada karikatürler
dolayısıyla hakaret edildi. denildi. Ondan sonra Roj TV
kapatılmıyor. denildi ama ne değiştiyse hiçbir şey
değişmeden ondan sonra durup dururken, yani sanki o sözleri söyleyen
Tayyip Erdoğan değil de sokaktaki Ahmet Efendiymiş gibi o sözler
unutuldu, birdenbire Rasmusseni Genel Sekreter atadılar.
İşte, Fransaya karşı bir tepki aslında
konulsaydı, orada hiçbir zaman diğer devletlerden de bir tepki
gelmezdi ama ona o tepki konulmadı.
Şimdi, Fransızlar niye Türkiye Cumhuriyeti devletinin
Avrupa Birliğine karşılar? Çünkü, ben zaman zaman
Fransızlarla ben Fransada da bulundum- konuşuyorum. Yani, orta
yaştaki insanlar diyor ki: Kardeşim, evvela sizin yöneticilerinizin
kıyafeti bize uygun değil. Yani işte, sizin Cumhurbaşkanının
makamında oturan, Başbakanın makamında oturanların
eşlerinin o davranışları, işte, sokaklarda baş
örtüsünün artması
Dolayısıyla, siz 70 milyon bir
insansınız, yarına bizi de o kılığa
sokarsınız. Bütün mesele buraya geliyor yani evvela kılık
ve kıyafetimiz birbirine uymuyor. Kılık ve kıyafeti birbirine
uymayan iki milletin bir arada birlikte olması mümkün değil.
diyorlar. Şimdi, efendim, kıyafetleri öyle işte
OKTAY VURAL (İzmir) Kılık kıyafetimizde
utanacak bir şeyimiz yok.
KAMER GENÇ (Devamla) Neyse canım, ben o kişilerin
söylediği lafları söylüyorum. Yani siz de çıkarsınız
arkasını söylersiniz. Mesele değil. Ben
ALİ İHSAN MERDANOĞLU (Diyarbakır) Boş
konuşuyorsun!
KAMER GENÇ (Devamla) Efendim, bakın, boş konuşan
sizlersiniz aslında. Keşke konuştuklarımı da
anlasanız da
Ben size aslında anlamanız gereken şeyler
söylüyorum ama
ALİ İHSAN MERDANOĞLU (Diyarbakır) Senden mi
öğreneceğiz?
MEVLÜT COŞKUNER (Isparta) Doğru söylüyor, doğru
söylüyor.
KAMER GENÇ (Devamla) Siz bu Türkiye Cumhuriyeti devletinin
uluslararası düzeyde haysiyetini düşüren iktidarlarsınız.
BAŞKAN Sayın Genç
KAMER GENÇ (Devamla) Ve sizin, yani o kadar büyük bir
O kadar
size liderleriniz tarafından hakaret ediliyor ki! Diyor ki: Ya, o 6 tane
bakanı deyin, hemen kapının önüne koyayım.
Yahu Tayyip Bey, sen kimsin ki 6 tane, bakanlık
makamını işgal eden kişiyi Hemen kapının önüne
koyayım! diyebilirsin? Bu nasıl olur yahu? Bu bakan
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Konu bu mu ya? Konu bu mu ya?
Allah Allah ya! Konu bu mu?
KAMER GENÇ (Devamla) Yani, diyor ki: Çankayadaki de zaten
benim emrimde. Ben ondan sonra onun kulağından tutup
kapının önüne koyarım.
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Konu bu mu Başkanım?
Ne anlatıyor ya?
KAMER GENÇ (Devamla) Böyle bir devlete, böyle bir Hükûmete böyle
bir Başbakan olur mu bir memlekette ya?
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Senin gibi milletvekili var
işte!
KAMER GENÇ (Devamla) Ben onu kapının önüne
anında koyarım. diyor.
Yani devlet, o kadar beceriksiz, o kadar kişiliğini
düşüren bir tarzda yönetiliyor ki işte ekonomiyi de bitirdiniz.
Şimdi, son, ekonomik tedbirler aldınız. Ne
yaptınız? Jaguarın vergisini indirdiniz, Mercedesin vergisini
indirdiniz, Opelin vergisini indirdiniz. Getirdiğiniz bu vergi
indirimiyle ÖTV ve KDV indiriminde, ya İngiliz işçisi
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Evet, son dakikanızı veriyorum Sayın
Genç.
KAMER GENÇ (Devamla) Getirdiğiniz bu vergi indirimiyle
hakikaten Türkiyedeki fabrikaların çalışmasını
mı sağladınız? Hayır. Otomobil
fabrikalarının vergisini indirdiniz. İşte, Jaguar
Jaguar
nerede imal ediliyor? İngilterede ediliyor. Mercedes nerede imal
ediliyor? Almanyada imal ediliyor. Opel nerede imal ediliyor? Almanyada.
Renault nerede imal ediliyor? Fransada. İşte, Fransız, İngiliz,
ondan sonra Alman fabrikalarının işçilerine iş bulmayı
sağladınız, Türkiyedeki insanlara iş
sağlamadınız. İşte devleti yönetmekteki
beceriksizliğiniz buradan kaynaklanıyor. Hâlbuki öyle bir vergi
indirimi getirecektiniz ki en azından hiç olmazsa Türkiyedeki sanayide
Yani bir, Türkiyedeki tekstil sanayisini harekete getirecek bir teşvik
getireceksiniz ama siz nerede
Devletten habersiz
İşte ekonomiyi
iflasa getirdiniz, bu anlaşmalarla neyi getirip neyi getirmediğiniz
belli değil.
Ben şimdi sorsam, şu anlaşmayı okuyan
okumuş mudur? Hükûmet sırasında oturan Mehmet Ali Şahin bir
tane kelimesini söylesin ben kabul ediyorum. Bir tek kelimesini
okumamıştır Hükûmet adına orada oturan kişi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
KAMER GENÇ (Devamla) Çünkü
SELAMİ UZUN (Sivas) Terbiyesizlik yapma ya! Süren bitti.
KAMER GENÇ (Devamla) Konuşacağım tabii ya!
BAŞKAN Sayın Genç
Sayın Genç
SELAMİ UZUN (Sivas) Süren bitti!
KAMER GENÇ (Devamla) Niye bitsin canım, süre niye bitsin?
BAŞKAN Sayın Genç
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Kurallara
uyacaksınız, kurallara!
BAŞKAN Arkadaşlar, susar mısınız!
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Hadi hadi, kurallara uy,
kurallara uy!
BAŞKAN Arkadaşlar
Sayın milletvekilleri
SELAMİ UZUN (Sivas) Utanman yok, arlanman yok,
sıkılman yok
BAŞKAN Sayın Genç, süreniz bitmişti zaten.
Buyurun
Buyurun
SELAMİ UZUN (Sivas) Bıkmıyorsun,
utanmıyorsun, arlanmıyorsun
KAMER GENÇ (Devamla) Yahu, sizler doğrusunu yapın.
SELAMİ UZUN (Sivas) Hâlâ aynı şeyleri
söylüyorsun.
KAMER GENÇ (Devamla) Siz doğrusunu yapın.
SELAMİ UZUN (Sivas) Git otur yerine, süren bitti ya! Git
otur yerine ya!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, lütfen
SELAMİ UZUN (Sivas) Git otur yerine ya! Git ya! Git, süren
bitti, git yerine.
KAMER GENÇ (Devamla) Sen kimsin? Sen kimsin?
MUZAFFER BAŞTOPÇU (Kocaeli) Sen kimsin?
KAMER GENÇ (Devamla) Ben milletvekiliyim.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri
SELAMİ UZUN (Sivas) Git yerine!
KAMER GENÇ (Devamla) Başkan burada, yönetiyor, sen mi
yönetiyorsun?
BAŞKAN Sayın Genç, süreniz bitti efendim. Siz buyurun
buyurun.
SELAMİ UZUN (Sivas) Bu kürsüyü alıyorsun eline,
konuşuyorsun da konuşuyorsun.
KAMER GENÇ (Devamla) Sayın Başkan
BAŞKAN Süreniz bitti, buyurun.
RECEP KORAL (İstanbul) Ya niye fuzuli işgal ediyorsun
kardeşim!
BAŞKAN Evet, şahısları adına ikinci söz
İzmir Milletvekili Harun Öztürke aittir.
Sayın Öztürk, buyurun efendim.
SELAMİ UZUN (Sivas) Süre verip konuşturuyorsun bunu
ya!
BAŞKAN Ya diye hitap etme ya, ne yası?
SELAMİ UZUN (Sivas) Ya, tamam Başkan
BAŞKAN Allah Allah
Sana mı bağlı benim
vereceğim, vermeyeceğim süre?
SELAMİ UZUN (Sivas) Tamam
BAŞKAN Allah Allah
Ya, lütfen
(MHP sıralarından
alkışlar) Dayanamıyorsun, git geride
Bunun sistemi bu ya! Allah
Allah
İç Tüzükü uygulasam hiç oturmaması lazım burada ya,
yirmi dört saat dışarıda kalması lazım.
OKTAY VURAL (İzmir) Uygulamanız doğrudur
Sayın Başkan.
MEVLÜT COŞKUNER (Isparta) Doğru
Doğru
.
KAMER GENÇ (Tunceli) Sayın Başkan, kim benim söz
hakkımı kesiyor?
BAŞKAN Siz susar mısınız lütfen, ben
cevabını verdim. Siz oturun yoksa size de cevap veririm, oturun.
Oturun lütfen
Lütfen
KAMER GENÇ (Tunceli) Sayın Başkan
BAŞKAN Ben işin ciddiyetindeyim. Ben burada okul idare
etmiyorum. Buyurun
Buyurun
Kendinize gelin lütfen
Buyurun Sayın Öztürk.
HARUN ÖZTÜRK (İzmir) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Demokratik Sol Parti ve şahsım adına yüce
heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Görüşmekte olduğumuzun antlaşmalardan Fransayla
yapılan antlaşmayla ilgili olarak söz aldım. Bu,
Danışma Kurulu kararı gereği, Türkiye Büyük Millet
Meclisinde grubu bulanan bütün partilerin üzerinde ittifak yaptıkları
anlaşmalardan birisi. Ancak lütfen, istirham ediyorum, dikkatlerinizi bir
maddeye çekmek istiyorum, çünkü bu madde, hemen arkasından gelen
Avustralyayla yapılan anlaşmayla da ilgili bir madde. 4üncü maddeye
lütfen dikkatlerinizi çekmek istiyorum.
Değerli milletvekilleri, 4üncü madde Kamulaştırma
ve Tazminat adı altında bir madde. Biliyorsunuz, Anayasamız,
gerektiğinde kamulaştırma ve devletleştirme
yapılabileceğine ilişkin hükümler taşımaktadır.
Bu uluslararası anlaşmayla
Sayın Başkan, konuşmama devam edebilir miyim.
BAŞKAN Devam edin Sayın Öztürk.
HARUN ÖZTÜRK (Devamla) Değerli milletvekilleri, bu
anlaşmayla, Anayasamızın devletleştirme ve
kamulaştırmaya izin veren hükmünün işlerliği bir kenara
bırakılmaktadır. Nasıl? Birlikte bakalım.
4üncü maddenin 2nci fıkrasında Hiçbir Akit Taraf,
kamu yararına, hukuki sürece uygun olarak ve bu tedbirlerin
ayrımcı olmaması durumu hariç
Yani bu durumlarda Türkiye
Cumhuriyeti Anayasasına uygun olarak kamulaştırma ve
devletleştirme yapabilir, bunun dışında yapamaz. Bu
düzenleme yerinde bir düzenleme ancak devamını okumaya devam
ediyoruz: Alınması muhtemel el koymaya yönelik tüm tedbirler,
miktarı, ilgili yatırımların gerçek değeri esas
alınarak hesaplanacak ve bu önlemler kamu bilgisine sunulmadan hemen önce
geçerli bulunan normal iktisadi duruma uygun belirlenecek hızlı ve
yeterli tazminata neden teşkil edecektir. Yani yatırımın
gerçek değerini ödeyerek, o günkü piyasa değerini ödeyerek
kamulaştırma ve devletleştirme yapamayacaksınız, ilave
olarak bir tazminat ödemek zorunda kalacaksınız. Bu tazminatın
miktarı da ilerideki maddelerde tahkime ilişkin düzenlemeler yer
alıyor ve bu düzenlemeleri de -özellikle Parlamentoda grubu bulunan
partilerin temsilcilerine seslenmek istiyorum- dikkatle okumalarını
ve buna göre bu anlaşmayı yeniden değerlendirmelerini
öneriyorum.
Değerli milletvekilleri, 5inci maddeyle ilgili olarak da
5inci maddenin ikinci fıkrasında Türkiyede yapılacak
yatırımların gelirlerinin transferi konusunda şöyle bir
hüküm yer alıyor: Transferler, transfer tarihinde geçerli olan piyasa
döviz kuru üzerinden serbestçe çevrilebilir bir para birimiyle
yapılacaktır. Değerli milletvekilleri, piyasa döviz kuru, yani
Merkez Bankasının açıkladığı efektif ve döviz
kurları var, bankaların, özel ve kamu bankalarının
açıkladığı kurlar var. Bunları dikkate
almayacaksınız, serbest piyasadaki döviz kurunu esas
alacaksınız. İstanbuldaki Tahtakaleyi mi esas
alacaksınız, Ankaradaki piyasada oluşan döviz kurunu mu esas
alacaksınız, yoksa yatırımın, yabancı
yatırımın yer aldığı bir başka ilimizdeki
serbest döviz kurunu mu esas alacaksınız? Dolayısıyla bu
maddeyi de sakıncalı buluyorum.
6ncı madde, sigorta şirketlerinin
yatırımcı yabancı firmalara halefiyyet olmalarına
ilişkin bir madde. Yani yabancı yatırımcı Türkiyede
yapmış olduğu yatırımla ilgili olarak ticari olmayan
risklere karşı birtakım sigortalar yaptıracak. Bu
sigortaların sigortaladığı riskler gerçekleştiği
takdirde sigorta şirketi taraf durumuna geçecek ve dolayısıyla
bu ödemeyi yapacak, bir şekilde Türk Hükûmetiyle ilişkiye girecek.
Buraya kadar normal, yani yabancı firma ticari olmayan risklere
karşı bir sigorta yapıyor ama bizden bu sigortayla
karşılanmayan birtakım riskleri de yabancı firma
ayrıca talep etme yetkisini elde ediyor; dolayısıyla bu da
anlaşmazlık hâlinde bu anlaşmada öngörülen özel tahkim
hükümlerine bağlı olarak uluslararası tahkime giderek
çözümlenecek.
Buraya kadar ifade ettiğim gerekçelerle ve örnek bir
anlaşma da olması nedeniyle izleyen anlaşmalara bir ilke
oluşturacağını da düşünerek, bu anlaşmayı
onaylarken daha titiz davranacağınızı umuyor ve kendi
oyumun renginin bu anlaşmayla ilgili olarak Hayır
olacağını ifade ediyor, yüce heyetinizi saygıyla
selamlıyorum.
BAŞKAN Teşekkürler Sayın Öztürk.
Tasarının tümü üzerindeki görüşmeler
tamamlanmıştır.
Maddelerine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
1inci maddeyi okutuyorum:
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
HÜKÜMETİ İLE FRANSA CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA
YATIRIMLARIN KARŞILIKLI TEŞVİKİ VE KORUNMASI ANLAŞMASI
VE EKİ PROTOKOLÜN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN
TASARISI
MADDE 1 (1) 15 Haziran 2006 tarihinde Ankarada imzalanan
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Fransa Cumhuriyeti Hükümeti Arasında
Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve
Korunması Anlaşması ve eki Protokolün
onaylanmasının uygun bulunmuştur.
BAŞKAN Madde üzerinde söz talebi var mı?
KAMER GENÇ (Tunceli) Söz istiyorum.
BAŞKAN Buyurun Sayın Genç, şahsınız
adına buyurun.
KAMER GENÇ (Tunceli) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; 318 sıra sayılı Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti
ile Fransa Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Yatırımların
Karşılıklı Teşviki ile İlgili
Anlaşmanın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısının 1inci maddesi üzerinde söz almış
bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın milletvekilleri, ben buraya bir milletvekili olarak
gelmişim. Bundan önce, ben 1980den beri buradayım. Sizin
muhalefetiniz zamanında en ufak bir kanun tasarısı buradan
müzakeresiz geçmiyordu. Uluslararası anlaşmalarda o zaman maddeler
üzerinde önerge veriyorlardı sizin arkadaşlarınız.
Değil anlaşmak, her türlü maddede her türlü şekilde
konuşurdunuz. Bakın, geçen hafta buradan elli altmış tane
anlaşma geçti, konuşmadık. Şimdi burada çıkıp da
konuşuyoruz, sizin arkadaşlarınızın bize hakaret
etmeye hakkı yok. Burada 340 milletvekiliniz var da ona güvenemezsiniz.
Sokağa çıkarsak sokak herkesin ağzının
payını verir. Ben burada düşüncelerimi söylüyorum, kimsenin
emrinde de değilim. Burada fikrimi dinlemek istemeyen çıkar dışarıda
oturur, ama ben buraya milletvekili olarak gelmişim, bu memleketin ve bu
devletin menfaatlerini koruyacağıma dair yemin etmişim, kanun
tasarı ve teklifleri geldiği zaman, söz hakkım da olduğu
zaman burada konuşacağım, burada kimse de benim konuşmamı
da engelleyemez ve burada çıkıp da bana hakaret edici laflar da
kullanamaz, bunu bir defa öğrenin ve bundan sonra da
BAŞKAN Sayın Genç, siz de kimseye hakaret etmeyin.
KAMER GENÇ (Devamla) Efendim, tamam, Sayın Başkan
BAŞKAN Siz de hakaret edemezsiniz kimseye.
KAMER GENÇ (Devamla) Ben nerede hatalıyım Sayın
Başkan?
BAŞKAN Buyurun, buyurun.
KAMER GENÇ (Devamla) Siz ille müdahale etmek zorunda da
değilsiniz.
BAŞKAN Ben takip ediyorum efendim.
KAMER GENÇ (Devamla) Burada bize karşı,
tutanağı getirin okuyun bakalım, kaç tane hakaret edildi,
birisine cevap verdiniz mi? Milletvekiline hakaret eden
AKPliler buraya
memleketin gerçeklerini, menfaatlerini korumaya çalışan
milletvekillerine hakaret etmek için mi buraya seçilmiş gelmişlerdir?
Ettikleri yeminler ortada.
Şimdi, bugün Türkiye Cumhuriyeti devletinin
vatandaşları elçiliklerin kapılarında vize için sürüm sürüm
sürünüyorlar. Gidiyorlar önce vize için müracaat ediyorlar, yüklü bir para
yatırıyorlar, 40-50 milyon civarında bir para yatırıyorlar.
Ondan sonra vizeye gittikleri zaman herkesten 60 euro alıyorlar, 60 euro.
Ondan sonra vatandaş geliyor, gidiyor, orada kapılarda bekliyor. O
randevu için yatırdığı 30-40 milyon lirası ile yine o
60 eurosu vizeyi verse de vermese de gidiyor.
Şimdi, Avrupa Birliği Genel Sekreteri ne diyor? Türk Hükûmeti
vize konusunda bize herhangi bir talepte bulunmadı. diyor. Yani, bu kadar
Türkiye Cumhuriyeti devletinin vatandaşının milyonlarca dolar
parasını vize olarak bu Avrupa Birliği ülkelerine öderken bu
vatandaşların hakkını kim koruyacak? Yani evvela, bu
uluslararası anlaşmaları şey ederken, NATO içinde,
aynı örgüt içinde faaliyette bulunurken Fransaya
Yahu arkadaş, biz
Almanyayla, Belçikayla aynı örgütün içindeyiz. Evvela -Avrupa
Birliğini bırakın- biz NATOnun üyesiyiz. Bakın,
askerlerimiz gidiyor, NATO adına şurada burada savaşıyor.
Niye peki bizim vatandaşlarımıza vize koyuyorsunuz veya vize
koyuyorsanız, hiç olmazsa bu vatandaşlardan bu kadar büyük para
almayın. Yani, koyması da haklı değil. Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesine gidildi, kararlar şey edildi, mahkeme de
kazanıldı, ama devlet vatandaşların haklarına sahip
çıkmıyor. Ancak, Avrupada tahsil yapmış o genç
arkadaşlarımız, avukat arkadaşlarımız vizeyle
ilgili olarak bu kararlara karşı gidiyorlar mahkemelere, onlar ancak
birtakım mahkeme kararları alıyor, ama Hükûmetten ses yok.
Şimdi, bir devletin hükûmetinin amacı vatandaşlarının
hak ve hukukuna yabancılara karşı öncelikle koruma
sağlamaktır.
Siz vatandaşlarınızı getirip de orada,
yabancı elçiliklerin kapısında saatlerce sürüm sürüm süründürerek
onların, o fakir fukaranın birçok parasını onlara vererek
nasıl hükûmet edebilirsiniz? Ondan sonra, anlaşmalar
Yani, tabii,
anlaşmalar
Her gün, burada, doğru dürüst, kanunlar bize önceden
verilse, biz incelesek, biz burada çıkıp da tabii kanunları
enine boyuna tartışırız. Bu anlaşmalarla
Mesela tahkim müessesesinden bahsediyor.
Değerli milletvekilleri, tahkim kimlerde? Hep Washingtondaki
ve Avrupadaki tahkim kurumlarından bahsediliyor. Ama maalesef, bu tahkim
kurumlarında yer alan üyelerin hiçbirisi, doğru dürüst, Türkiyeye
sağlıklı bir gözle bakmıyor.
Bakın, daha önce, ben bir konuda şahit oldum. Bir Türk
müteahhidi ile bir yabancı arasındaki
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Ek sürenizi veriyorum Sayın Genç.
KAMER GENÇ (Devamla)
bir baraj müteahhidi ile yabancı
arasında tahkime gidildi. Orada, kullanılmamış makine
vermesi gerekirken kullanılmış makine vermiş yabancı
şirket. Tahkime gidildi. İstanbul Teknik Üniversitesinin verdiği
raporu tahkim heyeti kabul etmedi, getirdi Avrupada herhangi bir yerde tahkim
kurulunun verdiği, bir üniversitenin verdiği raporu kabul etti. Yani,
Türkiyeyi yöneten insanların bu tür gerçekleri bilmesi lazım, ona
göre burada tahkim kurullarına giderken, bu kurulları seçerken, hiç
olmazsa tarafsız tahkim kurullarını seçmeleri lazım. Orada
görev yapacak insanların tarafsız olması lazım. Ama burada
anlaşmalar okunmuyor, komisyonlarda okunmuyor. Zaten yabancılarla
pazarlığa giden insanların da bu anlaşmalar ve
dış politikalar konusunda yeterli bilgisi ve becerisi de yok.
Dolayısıyla, ee gelsin Kabul edenler
Etmeyenler
geçsin. Yani,
böyle bir yasama faaliyeti dünyanın hiçbir yerinde yok. Yani, komisyonu
bilmiyor doğru düzgün, hükûmeti bilmiyor, Meclisi bilmiyor, ondan sonra
uluslararası anlaşmaları imzalıyoruz.
Saygılar sunarım. (CHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ederim.
1inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Madde kabul edilmiştir.
2nci maddeyi okutuyorum:
MADDE 2- (1) Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe
girer.
BAŞKAN Madde üzerinde söz isteyen? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
3üncü maddeyi okutuyorum:
MADDE 3 - (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
BAŞKAN Madde üzerinde söz isteyen? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Tasarının tümü açık oylamaya tabidir.
Açık oylamanın elektronik oylama cihazıyla
yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Oylama için iki dakika süre vereceğim.
Oylamayı başlatıyorum.
(Elektronik cihazla oylama yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile Fransa Cumhuriyeti Hükümeti Arasında
Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve
Korunması Anlaşması ve Eki Protokolün Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının açık oylama
sonucunu bildiriyorum:
Kullanılan oy Sayısı : 241
Kabul : 223
Ret : 18 (x)
Böylece tasarı kanunlaşmıştır,
hayırlı olsun.
(x) Açık oylama kesin
sonuçlarını gösteren tablo tutanağa eklidir.
6ncı sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti ve Avustralya
Arasında Yatırımların Karşılıklı
Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşma ile Ek
Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporunun
görüşmelerine başlayacağız.
6.- Türkiye Cumhuriyeti ve
Avustralya Arasında Yatırımların
Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına
İlişkin Anlaşma ile Ek Protokolün Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri
Komisyonu Raporu (1/355) (S. Sayısı: 325) (x)
BAŞKAN Komisyon ve Hükûmet buradalar.
Komisyonun raporu 325 sıra sayısıyla
bastırılıp dağıtılmıştır.
Tasarının tümü üzerinde söz isteyen? Yok.
Tasarının maddelerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
1inci maddeyi okutuyorum:
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
VE AVUSTRALYA ARASINDA YATIRIMLARIN KARŞILIKLI TEŞVİKİ VE
KORUNMASINA İLİŞKİN ANLAŞMA İLE EK PROTOKOLÜN
ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN TASARISI
MADDE 1.- 16 Haziran 2005 tarihinde Kanberrada imzalanan Türkiye
Cumhuriyeti ve Avustralya Arasında Yatırımların
Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına
İlişkin Anlaşma ile Ek Protokolün onaylanması uygun
bulunmuştur.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
1inci madde kabul edilmiştir.
2nci maddeyi okutuyorum:
MADDE 2.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe
girer.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
3üncü maddeyi okutuyorum:
MADDE 3.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu Yürütür.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Madde kabul edilmiştir.
Tasarının tümü açık oylamaya tabidir.
Açık oylamanın elektronik oylama cihazıyla
yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler...
Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Oylama için iki dakika süre veriyorum ve oylama işlemini
başlatıyorum.
(Elektronik cihazla oylama yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti ve
Avustralya Arasında Yatırımların
Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına
İlişkin Anlaşma ile Ek Protokolün Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının açık oylama
sonucunu bildiriyorum:
Kullanılan Oy sayısı : 235
Kabul : 232
Ret : 2
Çekimser : 1 (xx)
Böylece tasarı kanunlaşmıştır,
hayırlı olsun.
(x) 325 S. Sayılı
Basmayazı tutanağa eklidir.
(xx) Açık oylama kesin
sonuçlarını gösteren tablo tutanağa eklidir.
7nci sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve
Köyişleri Bakanlığı ve Filistin Ulusal Yönetimi Tarım
Bakanlığı Arasında Tarım Alanında
İşbirliği Konulu Mutabakat Zaptının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Tarım, Orman ve Köyişleri ile Dışişleri
Komisyonları Raporlarının görüşmelerine
başlayacağız.
7.- Türkiye Cumhuriyeti Tarım
ve Köyişleri Bakanlığı ve Filistin Ulusal Yönetimi
Tarım Bakanlığı Arasında Tarım Alanında
İşbirliği Konulu Mutabakat Zaptının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Tarım, Orman ve
Köyişleri ile Dışişleri Komisyonları Raporları
(1/359) (S. Sayısı: 326)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Hükûmet? Burada.
Böylece ertelenmiştir.
8inci sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile
Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kendi Toprakları Arası
ve Ötesinde Hava Hizmetlerine İlişkin Hava
Taşımacılığı Anlaşmasının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Dışişleri Komisyonu Raporunun görüşmelerine
başlayacağız.
8.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti
ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kendi Toprakları
Arası ve Ötesinde Hava Hizmetlerine İlişkin Hava
Taşımacılığı Anlaşmasının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/353) (S. Sayısı: 331)
(x)
BAŞKAN - Komisyon ve Hükûmet buradalar.
Komisyon raporu 331 sıra sayısıyla
bastırılıp dağıtılmıştır.
Tasarının tümü üzerinde söz isteyen? Yok.
Tasarının maddelerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
1inci maddeyi okutuyorum:
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
HÜKÜMETİ İLE SURİYE ARAP CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ
ARASINDA KENDİ TOPRAKLARI ARASI VE ÖTESİNDE HAVA
HİZMETLERİNE İLİŞKİN HAVA TAŞIMACILIĞI
ANLAŞMASININ ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN TASARISI
MADDE 1- 13 Temmuz 2004 tarihinde Ankarada imzalanan Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kendi
Toprakları Arası ve Ötesinde Hava Hizmetlerine İlişkin Hava
Taşımacılığı Anlaşması nın
onaylanması uygun bulunmuştur.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Diğer maddeyi okutuyorum:
MADDE 2- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Diğer maddeyi okutuyorum:
MADDE 3- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
(x) 331 S. Sayılı
Basmayazı tutanağa eklidir.
Tasarının tümü açık oylamaya tabidir.
Açık oylamanın elektronik oylama cihazıyla
yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Oylama için iki dakika süre veriyorum ve süreyi
başlatıyorum.
(Elektronik cihazla oylama yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kendi
Toprakları Arası ve Ötesinde Hava Hizmetlerine İlişkin Hava
Taşımacılığı Anlaşmasının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısının açık oylama sonucunu bildiriyorum:
Kullanılan oy sayısı : 240
Kabul : 239
Ret : 1 (x)
Böylece tasarı kanunlaşmıştır,
hayırlı olsun efendim.
9uncu sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Sağlık
Bakanlığı ve Suudi Arabistan Krallığı
Sağlık Bakanlığı Arasında Sağlık
Alanında Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ve Dışişleri
Komisyonu Raporu
9.- Türkiye Cumhuriyeti
Sağlık Bakanlığı ve Suudi Arabistan
Krallığı Sağlık Bakanlığı Arasında
Sağlık Alanında Mutabakat Zaptının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/389) (S. Sayısı: 332)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir efendim.
10uncu sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Sağlık
Bakanlığı ile Bahreyn Krallığı Sağlık
Bakanlığı Arasında Sağlık Alanında
İşbirliğine Dair Mutabakat Zaptının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun
Tasarısı ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal
İşler ile Dışişleri Komisyonları raporları
10.- Türkiye Cumhuriyeti
Sağlık Bakanlığı ile Bahreyn Krallığı
Sağlık Bakanlığı Arasında Sağlık
Alanında İşbirliğine Dair Mutabakat Zaptının Onaylanmasının
Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı ve
Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ile
Dışişleri Komisyonları Raporları (1/445) (S.
Sayısı: 333)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
11inci sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile
Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Karayolları ve Köprüler ile
İlgili İşbirliği Mutabakat Zaptının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Dışişleri Komisyonu Raporunun görüşmelerine
başlayacağız.
11- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti
ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Karayolları ve Köprüler
ile İlgili İşbirliği Mutabakat Zaptının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/456) (S. Sayısı: 334)
(xx)
BAŞKAN Komisyon ve Hükûmet buradalar.
Tasarının tümü üzerinde söz isteyen? Yok.
KAMER GENÇ (Tunceli) Sıra sayısını
söylemediniz Sayın Başkan.
BAŞKAN Maddelerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
(x) Açık oylama kesin
sonuçlarını gösteren tablo tutanağa eklidir.
(xx) 334 S. Sayılı
Basmayazı tutanağa eklidir.
1inci maddeyi okutuyorum:
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
HÜKÜMETİ İLE SURİYE ARAP CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ
ARASINDA KARA YOLLARI VE KÖPRÜLER İLE İLGİLİ
İŞBİRLİĞİ MUTABAKAT ZAPTININ ONAYLANMASININ UYGUN
BULUNDUĞUNA DAİR KANUN TASARISI
MADDE 1 - 13 Temmuz 2004 tarihinde Ankarada imzalanan Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında
Karayolları ve Köprüler ile İlgili İşbirliği Mutabakat
Zaptının onaylanması uygun bulunmuştur.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Diğer maddeyi okutuyorum:
MADDE 2- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Diğer maddeyi okutuyorum:
MADDE 3- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Sayın milletvekilleri, tasarının tümü açık
oylamaya tabidir.
Açık oylamanın elektronik oylama cihazıyla
yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Oylama için iki dakika süre vereceğim ve süreyi
başlatıyorum.
(Elektronik cihazla oylama yapıldı.)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Karayolları ve
Köprüler ile İlgili İşbirliği Mutabakat Zaptının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısının açık oylama sonucunu bildiriyorum:
Kullanılan oy sayısı : 247
Kabul :
245
Ret : 2 (x)
Böylece, tasarı kanunlaşmıştır,
hayırlı olsun efendim.
12nci sırada yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile
Sudan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Sağlık ve Tıp
Alanlarında İşbirliğine Dair Protokolün
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ile
Dışişleri Komisyonları Raporlarının
görüşmelerine başlıyoruz.
12.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti
ile Sudan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Sağlık ve Tıp
Alanlarında İşbirliğine Dair Protokolün
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ile
Dışişleri Komisyonları Raporları (1/474) (S.
Sayısı: 335) (xx)
BAŞKAN Komisyon ve Hükûmet burada.
Komisyon raporu 335 sıra sayısıyla
bastırılıp dağıtılmıştır.
Tasarının tümü üzerinde söz istemi? Yok.
Maddelerine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
(x) Açık oylama kesin
sonuçlarını gösteren tablo tutanağa eklidir.
(xx) 335 S. Sayılı
Basmayazı tutanağa eklidir.
1inci maddeyi okutuyorum:
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
HÜKÜMETİ İLE SUDAN CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA
SAĞLIK VE TIP ALANLARINDA İŞBİRLİĞİNE
DAİR PROTOKOLÜN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN
TASARISI
MADDE 1- (1) 28 Mart 2007 tarihinde Ankarada imzalanan Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Sudan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında
Sağlık ve Tıp Alanlarında İşbirliğine Dair
Protokolün onaylanması uygun bulunmuştur.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Diğer maddeyi okutuyorum:
MADDE 2- (1) Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe
girer.
BAŞKAN Madde üzerinde söz talebi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Madde kabul edilmiştir.
Diğer maddeyi okutuyorum:
MADDE 3- (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
BAŞKAN Madde üzerinde söz istemi? Yok.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Madde kabul edilmiştir.
Sayın milletvekilleri, tasarının tümü açık
oylamaya tabidir.
Açık oylamanın elektronik oylama cihazıyla
yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Oylama için iki dakika süre veriyorum ve süreyi
başlatıyorum efendim.
(Elektronik cihazla oylama yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile Sudan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Sağlık ve
Tıp Alanlarında İşbirliğine Dair Protokolün
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısının açık oylama sonucunu bildiriyorum:
Kullanılan oy sayısı : 234
Kabul : 228
Ret : 6 (x)
Böylece, tasarı kabul edilmiş ve
kanunlaşmıştır.
Sayın milletvekilleri, çalışma süremiz
dolduğundan, alınan karar gereğince kanun tasarı ve tekliflerini
sırasıyla görüşmek için 8 Nisan 2009 Çarşamba günü saat
15.00te toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum.
Kapanma Saati: 18.59
(x) Açık oylama kesin
sonuçlarını gösteren tablo tutanağa eklidir.