DÖNEM: 23 CİLT: 45 YASAMA YILI: 3
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
95inci
Birleşim
28 Mayıs 2009 Perşembe
(Bu Tutanak
Dergisinde yer alan ve kâtip üyeler tarafından okunmuş
bulunan her tür belge aslına uygun olarak
yazılmıştır.)
İ Ç İ N
D E K İ L E R
I.- GEÇEN TUTANAK
ÖZETİ
II.- GELEN
KÂĞITLAR
III.- YOKLAMALAR
IV.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) MİLLETVEKİLLERİNİN GÜNDEM DIŞI
KONUŞMALARI
1.-
Kırklareli Milletvekili Turgut Dibekin, TOKİnin Kırklarelinde
yaptırdığı konut inşaatlarına ilişkin gündem
dışı konuşması
2.-
Diyarbakır Milletvekili Akın Birdalın, 27 Mayıs 1960ta
ordunun yönetime el koymasının 49uncu yıl dönümüne ilişkin
gündem dışı konuşması
3.- Isparta
Milletvekili S. Nevzat Korkmazın, Isparta ilindeki gül üreticilerinin
sorunları ile alınması gereken önlemlere ilişkin gündem
dışı konuşması
V.- ÖLÜM, SAYGI DURUŞU VE TAZİYELER
1.- Oturum
Başkanı ve TBMM Başkan Vekili Nevzat Pakdilin, Hakkâride bir
mayın patlaması sonucu şehit olan askerlerimize Allahtan rahmet,
ailelerine başsağlığı ve sabır dileyen
konuşması
2.- Mersin
Milletvekili Mehmet Şandırın, Hakkâride bir mayın
patlaması sonucu şehit olan 6 askerimize Allahtan rahmet, ailelerine
başsağlığı ve sabır dileyen konuşması
3.- İzmir
Milletvekili K. Kemal Anadolun, Hakkâride bir mayın patlaması
sonucu şehit olan 6 askerimize Allahtan rahmet, ailelerine
başsağlığı ve sabır dileyen konuşması
4.- Tunceli
Milletvekili Kamer Gençin, Hakkâride bir mayın patlaması sonucu
şehit olan 6 askerimize Allahtan rahmet, ailelerine
başsağlığı ve sabır dileyen konuşması
5.-
Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynakın, Hakkâride bir mayın
patlaması sonucu şehit olan 6 askerimize Allahtan rahmet, ailelerine
başsağlığı ve sabır dileyen konuşması
VI.- AÇIKLAMALAR
1.-
Kırklareli Milletvekili Ahmet Gökhan Sarıçamın, Hakkâride bir
mayın patlaması sonucu şehit olan 6 askerimize Allahtan rahmet,
ailelerine başsağlığı ve sabır dilediğine ve
TOKİnin Kırklarelinde yaptığı inşaatlara
ilişkin açıklaması
2.- Isparta
Milletvekili S. Nevzat Korkmazın, İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın, şahsıyla ilgili sözleri nedeniyle
açıklaması
VII.- ÖNERİLER
A) DANIŞMA KURULU ÖNERİLERİ
1.- Gündemdeki
sıralama ile Genel Kurulun çalışma gün ve saatlerinin yeniden
düzenlenmesine; 2 Haziran 2009 Salı günkü birleşiminde sözlü soru
önergeleri ile diğer denetim konularının görüşülmeyerek
kanun tasarı ve tekliflerinin görüşülmesine, 3 Haziran 2009
Çarşamba günkü birleşiminde sözlü soruların görüşülmemesine;
293, 239, 126, 131, 321, 324, 383 ve 385 sıra sayılı kanun
tasarılarının İç Tüzükün 91inci maddesine göre Temel
Kanun olarak ve bölümler hâlinde görüşülmesine; Radyo ve Televizyon Üst
Kurulunda boşalacak üç üyelik için seçimlerin 28 Mayıs 2009
Perşembe günkü birleşimde yapılmasına ilişkin
Danışma Kurulu önerisi
VIII.- SEÇİMLER
1.- Radyo ve
Televizyon Üst Kurulunda boşalacak üyeliklere seçim
IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER
A) KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
1.- Türk Ticaret
Kanunu Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/324) (S.
Sayısı: 96)
2.- Türkiye
Cumhuriyeti Devleti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Devleti Arasındaki Kara
Sınırı Boyunca Yapılacak Mayın Temizleme Faaliyetleri
ile İhale İşlemleri Hakkında Kanun Tasarısı ve
Tarım, Orman ve Köyişleri ile Plan ve Bütçe Komisyonları
Raporları (1/543) (S. Sayısı: 263)
3.- Afet ve Acil
Durum Yönetimi Başkanlığının Teşkilat ve
Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı ile
Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm;
İçişleri ile Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/552)
(S. Sayısı: 293)
4.- Kamu Düzeni
ve Güvenliği Müsteşarlığının
Teşkilat ve Görevleri
Hakkında Kanun Tasarısı ve
İçişleri Komisyonu Raporu (1/704) (S. Sayısı: 383)
5.- Gelir Vergisi
Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun Tasarısı ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu
(1/692) (S. Sayısı: 385)
6.- Türk
Vatandaşlığı Kanunu Tasarısı ve
İçişleri Komisyonu Raporu (1/458) (S. Sayısı: 90)
X.- USUL HAKKINDA GÖRÜŞMELER
1.- Bir konunun
iki sefer yapılan işari oylamasında karar yeter sayısı
bulunamamasından sonra, yapılacak üçüncü oylamanın açık
oylama şeklinde yapılması talebinin yerine getirilmemesi
nedeniyle Başkanın tutumu hakkında
XI.- OYLAMALAR
1.- Türk
Vatandaşlığı Kanunu Tasarısının oylaması
XII.- YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI
1.- Ankara
Milletvekili Yılmaz Ateşin, işkence iddialarına
ilişkin Başbakandan sorusu ve Adalet Bakanı Sadullah Erginin
cevabı (7/5513)
2.- Van
Milletvekili Fatma Kurtulanın, AİHMde Türkiye aleyhine açılan davalara
ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Sadullah Erginin cevabı
(7/6039)
3.- İzmir
Milletvekili Canan Arıtmanın, çocuklara yönelik cinsel
istismarın soruşturulmasına ilişkin sorusu ve Adalet
Bakanı Sadullah Erginin cevabı (7/7224)
4.- İzmir
Milletvekili Bülent Baratalının, AİHMde Türkiye aleyhine
açılan davalara ilişkin Başbakandan sorusu ve Adalet Bakanı
Sadullah Erginin cevabı (7/7342)
5.- İzmir
Milletvekili Bülent Baratalının, uluslararası tahkim
davalarına ilişkin Başbakandan sorusu ve Adalet Bakanı
Sadullah Erginin cevabı (7/7343)
6.- Bursa Milletvekili
Kemal Demirelin, Kemalpaşa ilçesinin yeni adliye binası
ihtiyacına ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Sadullah
Erginin cevabı (7/7351)
7.-
Balıkesir Milletvekili Hüseyin Pazarcının, bazı kişilerin
gözaltına alınmalarına ilişkin Başbakandan sorusu ve
Adalet Bakanı Sadullah Erginin cevabı (7/7395)
8.-
Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaşın, tutuklu ve
hükümlülerin nakil taleplerine ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı
Sadullah Erginin cevabı (7/7401)
9.- Sivas
Milletvekili Malik Ecder Özdemirin, bir cezaevindeki kameralı takip
sistemine ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Sadullah Erginin
cevabı (7/7402)
10.- Sivas
Milletvekili Malik Ecder Özdemirin, ceza ve tutukevlerindeki sağlık
hizmetlerine ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Sadullah Erginin
cevabı (7/7403)
11.- Bursa
Milletvekili Abdullah Özerin, Bursa Barosu avukatlarının adli
yardım alacaklarına ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı
Sadullah Erginin cevabı (7/7437)
12.- Hatay
Milletvekili Fuat Çayın, Hatayda kurulacağı iddia edilen
termik santrallere ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Taner Yıldızın cevabı (7/7466)
13.- Gaziantep
Milletvekili Akif Ekicinin, yüksek vergi oranları nedeniyle kaçak içki
üretiminin arttığı iddialarına ilişkin
Başbakandan sorusu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşekin
cevabı (7/7483)
14.-
Eskişehir Milletvekili Fehmi Murat Sönmezin, lületaşının
değerlendirilmesine ilişkin Başbakandan sorusu ve Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldızın cevabı (7/7484)
15.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, ÇEAŞ
hissedarlarının mağduriyetlerine ilişkin Başbakandan
sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldızın
cevabı (7/7529)
16.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkinin, petrol arama ve üretimine ilişkin
sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldızın
cevabı (7/7574)
17.- Muğla
Milletvekili Fevzi Topuzun, bir derneğe kaynak aktarılmak
istendiği iddiasına ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret
Bakanı Nihat Ergünün cevabı (7/7669)
18.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Ardahan Bayındırlık ve
İskân İl Müdürlüğünün bir ihalesine ilişkin sorusu ve
Bayındırlık ve İskân Bakanı Mustafa Demirin
cevabı (7/7682)
19.- Sinop
Milletvekili Engin Altayın, küçük sanayi esnafının desteklenmesine
ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergünün cevabı
(7/7802)
20.-
Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaşın,
milletvekillerinin şoför ihtiyacına ilişkin sorusu ve Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Nevzat Pakdilin cevabı (7/7816)
21.-
Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaşın, sözleşmeli
ve geçici personelin özlük haklarına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkan Vekili Nevzat Pakdilin cevabı (7/8066)
I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
TBMM Genel Kurulu
saat 15.03te açılarak üç oturum yaptı.
Trabzon
Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, geçen tutanak hakkında bir
konuşma yaptı.
İzmir
Milletvekili Mehmet Ali Susam, son ekonomik gelişmelere,
Bayburt
Milletvekili Ülkü Gökalp Güney, kalkınmada öncelikli yörelerde teşvik
ugulamalarına,
Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır, 27 Mayıs 1960 askerî darbesinin
49uncu yıl dönümüne,
İlişkin
gündem dışı birer konuşma yaptılar.
Bursa
Milletvekili Abdullah Özer, Bursa Şevket Yılmaz Devlet Hastanesinde
meydana gelen yangında ölen vatandaşlara ve hastanenin
eksikliklerine,
Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkan, kırım kongo kanamalı
ateşi ve kenelerden insanlara bulaşan viral hastalıkla
mücadeleye,
Şırnak
Milletvekili Hasip Kaplan, son günlerde meydana gelen hastane
yangınları ve hastanelerin sorunlarına,
Kırıkkale
Milletvekili Osman Durmuş, Bursadaki hastane yangınında
hayatını kaybeden sekiz vatandaşımızla ilgili
Sağlık Bakanının açıklamasına,
İzmir
Milletvekili Oktay Vural, dünkü birleşim gündeminde yer alan,
İstanbul Milletvekili Esfender Korkmazın, (2/406) esas numaralı
Kanun Teklifinin İç Tüzükün 37nci maddesine göre doğrudan gündeme
alınmasına ilişkin önergesinin görüşülmemesine ve bugünkü
gündemde yer almamasına,
Diyarbakır
Milletvekili Selahattin Demirtaş, Bursada yaşanan yangın
olayına ve devletin sosyal hizmet sunduğu bütün mekânların
standartlara uygun inşa edilmesi gerektiğine,
İlişkin
birer açıklamada bulundular.
Dünkü gündemde
yer alan, İstanbul Milletvekili Esfender Korkmazın, (2/406) esas
numaralı Kanun Teklifinin İç Tüzükün 37nci maddesine göre
doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesinin, bugünkü
gündemde de yer alması gerektiği iddiasıyla Oturum
Başkanının tutumu hakkında açılan usul
tartışması sonucunda, Oturum Başkanı tutumunda bir
değişiklik olmadığını açıkladı.
Gündemin Genel
Görüşme ve Meclis Araştırması Yapılmasına Dair
Öngörüşmeler kısmının 87nci sırasında yer alan
(10/140) esas numaralı Meclis Araştırması Önergesinin görüşmesinin,
Genel Kurulun 27/5/2009 Çarşamba günkü birleşiminde yapılmasına
ilişkin DTP Grubu önerisi,
Gündemin Genel
Görüşme ve Meclis Araştırması Yapılmasına Dair
Öngörüşmeler kısmının 52nci sırasında yer alan
(10/96) esas numaralı, Meclis Araştırması Önergesinin görüşmelerinin,
İç Tüzükün 19uncu maddesi gereğince Genel Kurulun onayına
sunulmasına ilişkin MHP Grubu önerisi,
Yapılan
görüşmelerden sonra kabul edilmedi.
Gündemin Genel
Görüşme ve Meclis Araştırması Yapılmasına Dair
Öngörüşmeler kısmında yer alan (10/178, 10/190 ile 10/237) esas
numaralı Meclis araştırması önergelerinin
görüşmelerinin, Genel Kurulun 27/05/2009 Çarşamba günkü
birleşiminde birlikte yapılmasına ilişkin CHP Grubu
önerisi, yapılan görüşmeler sırasında Genel Kurulun
çalışma süresi dolduğundan oylanamadı.
Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır, Mersin Milletvekili İsa Gökün,
şahsına sataşması nedeniyle bir konuşma yaptı.
İzmir
Milletvekili Oktay Vural, Başkanlık Divanının tutumu
hakkında yerinden bir açıklamada bulundu.
AK PARTİ
Grubu önerisinin geçen birleşimde oylama aşamasına
gelindiği ve bu birleşimde oylanması gerekirken
oylanmadığı nedeniyle Oturum Başkanının tutumu
hakkında açılan usul tartışması sonucunda, Oturum
Başkanı tutumunda bir değişiklik olmadığını
açıkladı.
28 Mayıs
2009 Perşembe günü saat 15.00te toplanmak üzere, birleşime 18.53te
son verildi.
Meral
AKŞENER
Başkan
Vekili
Fatoş
GÜRKAN Yaşar
TÜZÜN
Adana Bilecik
Kâtip Üye Kâtip
Üye
No.: 108
II.- GELEN KÂĞITLAR
28 Mayıs 2009 Perşembe
Sözlü Soru Önergeleri
1.- Adıyaman
Milletvekili Şevket Kösenin, Adıyamanın Göksu Çayından
yararlanmasına ilişkin Çevre ve Orman Bakanından sözlü soru
önergesi (6/1376) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
2.- Adıyaman
Milletvekili Şevket Kösenin, Adıyamandaki hidroelektrik santrallere
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/1377)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
3.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, TOKİnin kampanya ve projelerine
ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1378)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
4.- Mersin
Milletvekili Akif Akkuşun, Seyhan Nehrinin taşmasından zarar
gören çiftçilere ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/1379) (Başkanlığa geliş tarihi:
12/05/2009)
5.- Mersin Milletvekili
Akif Akkuşun, barajlardan kontrolsüz su bırakılmasına
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından sözlü soru önergesi (6/1380)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
6.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, TMOnun hububat alımına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1381) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
7.- Tekirdağ
Milletvekili Kemalettin Nalcının, bir mahalleye sağlık
ocağı yapılmasına ilişkin Sağlık
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1382) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13/05/2009)
8.- Aksaray
Milletvekili Osman Ertuğrulun, Aksaray-Ortaköy-Kırşehir
bölünmüş yol yapımına ilişkin Ulaştırma
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1383) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13/05/2009)
9.- Aksaray
Milletvekili Osman Ertuğrulun, Hasan Dağı Kış Sporları
Turizm Merkezi Projesine ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından sözlü
soru önergesi (6/1384) (Başkanlığa geliş tarihi:
13/05/2009)
10.- Aksaray
Milletvekili Osman Ertuğrulun, TMO Aksaray tahıl
silolarının şehir dışına
taşınmasına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1385) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13/05/2009)
11.- Aksaray
Milletvekili Osman Ertuğrulun, Aksaray bağlantılı
demiryolu çalışmalarına ilişkin Ulaştırma
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1386) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13/05/2009)
12.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, TRT yönetimine ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç)
sözlü soru önergesi (6/1387) (Başkanlığa geliş tarihi:
14/05/2009)
13.- Manisa
Milletvekili Mustafa Enözün, Ege Bölgesinde pamuk ve tekstil sektörünün
desteklenmesine ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından sözlü soru
önergesi (6/1388) (Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
14.- Manisa
Milletvekili Mustafa Enözün, Cansuyu Kredisine ilişkin Sanayi ve Ticaret
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1389) (Başkanlığa
geliş tarihi: 15/05/2009)
15.- Manisa
Milletvekili Mustafa Enözün, tekstil sektörünün desteklenmesine ve borçlu
üreticilere ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (Ali Babacan) sözlü soru önergesi (6/1390)
(Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
16.- Manisa
Milletvekili Mustafa Enözün, üzüm ihracatındaki teşviklere
ilişkin Devlet Bakanından (Zafer Çağlayan) sözlü soru önergesi
(6/1391) (Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
17.- Manisa
Milletvekili Mustafa Enözün, asgari geçim ve yoksulluk sınırına
ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1392)
(Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
18.- Mersin
Milletvekili Behiç Çelikin, Mardin-Mazıdağındaki olayın
mağdurlarına ve koruculuk sistemine ilişkin İçişleri
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1393) (Başkanlığa
geliş tarihi: 15/05/2009)
19.- Mersin
Milletvekili Behiç Çelikin, Ermenistan ile ilişkilere ilişkin
Dışişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/1394)
(Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
20.- Manisa
Milletvekili Mustafa Enözün, yönetici atamalarıyla ilgili iddialara
ilişkin Milli Eğitim Bakanından sözlü soru önergesi (6/1395)
(Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
21.- Tunceli
Milletvekili Kamer Gençin, yurt dışı seyahatlerine ilişkin
Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1396) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/05/2009)
22.- Tunceli
Milletvekili Kamer Gençin, örtülü ödeneğe ilişkin Başbakandan
sözlü soru önergesi (6/1397) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/05/2009)
23.- Adana
Milletvekili Kürşat Atılganın, Atak helikopter ihalesindeki
ödemelere ilişkin Milli Savunma Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1398) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
24.- Aydın
Milletvekili Ali Uzunırmakın, Aydındaki bazı
ulaşım sorunlarına ilişkin Ulaştırma
Bakanından sözlü soru önergesi (6/1399) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/05/2009)
25.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, Gaziantepin köylerindeki alt yapı
çalışmalarına ilişkin İçişleri Bakanından
sözlü soru önergesi (6/1400) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/05/2009)
26.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, Gaziantepteki turizm
yatırımlarına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından
sözlü soru önergesi (6/1401) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/05/2009)
27.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, Gaziantepteki bazı sağlık
verilerine ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1402) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
28.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, Gaziantepteki kayıt dışı
istihdama ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
sözlü soru önergesi (6/1403) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/05/2009)
29.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, Gaziantepteki çiftçilerin borçlarına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi
(6/1404) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
30.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Ardahan-Ardanuç karayoluna ilişkin
Ulaştırma Bakanından sözlü soru önergesi (6/1405)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
31.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Bitlis-Adilcevazdaki sağlık
ocaklarına ilişkin Sağlık Bakanından sözlü soru
önergesi (6/1406) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
32.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Bitlis-Hizandaki köylerin içme sularına
ilişkin İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/1407)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
33.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Bitlis-Mutkideki okulların
ihtiyaçlarına ilişkin Milli Eğitim Bakanından sözlü soru
önergesi (6/1408) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
34.- Tunceli
Milletvekili Kamer Gençin, yurt dışına giden milletvekillerine
ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanından sözlü soru
önergesi (6/1409) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
35.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, Meclis TVnin bir yayınına
ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanından sözlü soru
önergesi (6/1410) (Başkanlığa geliş tarihi: 22/05/2009)
Yazılı Soru Önergeleri
1.- İstanbul
Milletvekili Hasan Macitin, Gaziosmanpaşa Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışma Vakfı yönetimine yönelik iddialara ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7965)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
2.- Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkanın, kuruyemiş üretim ve
ithalatına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/7966) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
3.- Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkanın, gübre fiyatlarına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7967)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
4.- İzmir
Milletvekili Bülent Baratalının, Urla Teknokent Projesine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7968)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
5.- İzmir
Milletvekili Bülent Baratalının, belediyelerin gelirlerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7969)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
6.- İzmir
Milletvekili Bülent Baratalının, belediyelerin borçlarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7970)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
7.- İzmir
Milletvekili Selçuk Ayhanın, işitme engellilerin sorunlarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7971)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
8.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, zeytincilik sektörünün geliştirilmesine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7972)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
9.- Mersin
Milletvekili Mehmet Şandırın, kanunsuz telefon dinlemelerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7973)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
10.- Aydın
Milletvekili Mehmet Fatih Atayın, TOKİden sosyal konut
alanların ödeme sorunlarına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/7974) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
11.- Antalya
Milletvekili Hüsnü Çöllünün, Nabucco Boru Hattı Projesine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7975)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
12.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, NATO Genel
Sekreterliği seçimi sürecinde alındığı iddia edilen
güvencelere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7976)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
13.- Muş
Milletvekili M. Nuri Yamanın, GATAdan talep edilen bir randevuya
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7977)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
14.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, bir Ro-Ro projesi ihalesine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7978)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
15.- Gaziantep
Milletvekili Akif Ekicinin, krize yönelik para ve maliye politikalarına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7979) (Başkanlığa
geliş tarihi: 13/05/2009)
16.- İzmir
Milletvekili Kemal Anadolun, adrese dayalı nüfus kayıt sistemi ve
seçmen hareketlerine ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/7980) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
17.- İzmir
Milletvekili Abdurrezzak Ertenin, İslami Kalkınma Bankası
vasıtasıyla kalkınma kooperatiflerinin kullandığı
kredilere ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7981)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
18.- Adana
Milletvekili Yılmaz Tankutun, TOKİ ödemelerinde yaşanan sorunlara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7982)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
19.- Mersin
Milletvekili Behiç Çelikin, vergi uzlaşmalarına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/7983)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
20.- Hatay
Milletvekili Süleyman Turan Çirkinin, Kürt sorunu konusundaki
açılım haberlerine ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/7984) (Başkanlığa geliş tarihi:
13/05/2009)
21.- Ordu
Milletvekili Rıdvan Yalçının, icra takiplerine ilişkin
Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/7985)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
22.- Ordu
Milletvekili Rıdvan Yalçının, boşanma davalarına
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/7986)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
23.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin
Bayındırlık ve İskan Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7987) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
24.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, Düzcedeki deprem sigortası
çalışmalarına ve riskli binalara ilişkin
Bayındırlık ve İskan Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7988) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
25.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, yabancıların gayrimenkul
alımlarına ilişkin Bayındırlık ve İskan
Bakanından yazılı soru önergesi (7/7989)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
26.-
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, Balıkesirdeki
belediyelere yapılan afet yardımlarına ilişkin
Bayındırlık ve İskan Bakanından yazılı soru
önergesi (7/7990) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
27.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru önergesi (7/7991)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
28.- Mersin
Milletvekili Mehmet Şandırın, engellilerin sorunlarına
ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7992) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13/05/2009)
29.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Çevre ve Orman Bakanından
yazılı soru önergesi (7/7993) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
30.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Osmaniyede baraj kapaklarının
açılması sonucu ekili alanlarda oluşan zarara ilişkin Çevre
ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/7994)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
31.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Adanada baraj kapaklarının
açılması sonucu ekili alanlarda oluşan zarara ilişkin Çevre
ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi (7/7995)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
32.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, İznikteki bir gölet yapımına
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7996) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
33.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, İznikteki bir gölet yapımına
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi
(7/7997) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
34.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç)
yazılı soru önergesi (7/7998) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
35.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbaturun, Mardinde yaşanan düğün
baskınıyla ilgili haberlere ilişkin Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç)
yazılı soru önergesi (7/7999) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13/05/2009)
36.- Ankara
Milletvekili Nesrin Baytokun, Anadolu Ajansının bir basın
toplantısıyla ilgili haberine ilişkin Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç)
yazılı soru önergesi (7/8000) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13/05/2009)
37.- Kayseri
Milletvekili Mehmet Şevki Kulkuloğlunun, bir vakıf arsası
üzerindeki tasarrufa ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (Bülent Arınç) yazılı soru önergesi
(7/8001) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
38.-
İstanbul Milletvekili Hasan Macitin, Gaziosmanpaşa Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı yönetimiyle ilgili
iddialara ilişkin Devlet Bakanından (Hayati Yazıcı)
yazılı soru önergesi (7/8002) (Başkanlığa geliş
tarihi: 11/05/2009)
39.-
İstanbul Milletvekili Hasan Macitin, Gaziosmanpaşa Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı yönetimi
hakkındaki iddialara ilişkin Devlet Bakanından (Hayati
Yazıcı) yazılı soru önergesi (7/8003)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
40.-
İstanbul Milletvekili Hasan Macitin, Gaziosmanpaşa Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı yönetimiyle ilgili
iddialara ilişkin Devlet Bakanından (Hayati Yazıcı)
yazılı soru önergesi (7/8004) (Başkanlığa geliş
tarihi: 11/05/2009)
41.- İstanbul
Milletvekili Ufuk Urasın, kamu kurumlarının özürlü
kadrolarını bildirmelerine ilişkin Devlet Bakanından
(Hayati Yazıcı) yazılı soru önergesi (7/8005)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
42.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler sınıfındaki
özürlü personele ilişkin Devlet Bakanından (Hayati Yazıcı)
yazılı soru önergesi (7/8006) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
43.- Tunceli
Milletvekili Şerafettin Halisin, Tuncelide yaşandığı
iddia edilen bir olaya ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/8007) (Başkanlığa geliş tarihi:
11/05/2009)
44.- Mersin
Milletvekili İsa Gökün, Mardin Valisinin bir açıklamasına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8008) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
45.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8009)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
46.-
Balıkesir Milletvekili Ergun Aydoğanın, metrobüslere
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8010) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
47.- Van
Milletvekili Özdal Üçerin, Vanda güvenlik güçlerine yönelik bazı
suçlamalara ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/8011) (Başkanlığa geliş tarihi:
13/05/2009)
48.- Adana Milletvekili
Hulusi Güvelin, Adanadaki sulama birliklerine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8012)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
49.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Osmaniyedeki sulama birliklerine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/8013)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
50.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Kültür ve Turizm
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8014)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
51.-
Tekirdağ Milletvekili Kemalettin Nalcının, bir tarihi
hamamın durumuna ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8015) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13/05/2009)
52.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8016) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
53.-
İstanbul Milletvekili Ümit Şafakın, Varlık
Barışı uygulamasına ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8017) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
54.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, işyeri
kiralarındaki stopaj oranına ilişkin Maliye Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8018) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
55.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, kayıt dışı
ekonomiye ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8019) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
56.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, vergideki kayıt, tahsilat ve
kaçağa ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8020) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
57.- Ankara
Milletvekili Tekin Bingölün, engellilere yönelik okullara ve bir görme engelli
okulunun kapatılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8021) (Başkanlığa geliş
tarihi: 11/05/2009)
58.-
Adıyaman Milletvekili Şevket Kösenin, tedavi yolluklarının
ödenmesine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8022) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
59.- İzmir
Milletvekili Ahmet Ersinin, İzmir Motor Meslek ve Teknik Lisesinin
adının değiştirilmesine ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8023)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
60.- Bartın
Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkayanın, yönetici
atamalarıyla ilgili iddialara ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8024)
(Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
61.- Bartın
Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkayanın, Milli Eğitim
Vakfının denetimine ilişkin Milli Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8025) (Başkanlığa geliş
tarihi: 11/05/2009)
62.- Mersin
Milletvekili Mehmet Şandırın, bakan değişiminden önce
yapılan atamalara ilişkin Milli Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8026) (Başkanlığa geliş
tarihi: 11/05/2009)
63.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8027)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
64.-
Eskişehir Milletvekili Beytullah Asilin, yönetici atamalarına
yönelik iddialara ilişkin Milli Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8028) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
65.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbaturun, bir yönetmelikte yapılan
değişikliğe ilişkin Milli Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8029) (Başkanlığa geliş
tarihi: 13/05/2009)
66.- İzmir
Milletvekili Kemal Anadolun, bakan değişiminden önce yapılan
atamalara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8030) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
67.- Erzurum
Milletvekili Zeki Ertugayın, Erzurumdaki yönetici atamalarına
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8031) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
68.-
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, usulsüz yönetici
atamaları yapıldığı iddialarına ilişkin
Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/8032)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
69.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8033)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
70.- Bursa Milletvekili
Kemal Demirelin, Niğdedeki bebek ölümlerine ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/8034)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
71.- Giresun
Milletvekili Murat Özkanın, Giresundaki Devlet Hastanesine bir klinik
açılmasına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8035) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
72.- Mersin
Milletvekili Mehmet Şandırın, bebek ölümlerine ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/8036)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
73.- Bursa Milletvekili
Kemal Demirelin, Bitlisteki bebek ölümlerine ilişkin Sağlık
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8037)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
74.-
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, hemşirelerin
sorunlarına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı
soru önergesi (7/8038) (Başkanlığa geliş tarihi:
13/05/2009)
75.- Zonguldak
Milletvekili Ali İhsan Köktürkün, ürünlerin piyasa gözetimi ve denetimine
ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8039) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
76.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Sanayi ve Ticaret
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8040)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
77.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, Elbistan Şeker
Fabrikasının işletilmesindeki bazı sorunlara ilişkin
Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/8041)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
78.- Adana
Milletvekili Tacidar Seyhanın, Adanadaki su
taşkınlarından zarar gören çiftçilerin durumuna ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8042) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
79.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/8043)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
80.- İzmir
Milletvekili Abdurrezzak Ertenin, geri gönderilen ihraç tarım ürünlerinin
değerlendirilmesine ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8044)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
81.- İzmir
Milletvekili Abdurrezzak Ertenin, pamuk üreticilerinin sorunlarına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8045) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
82.- Mersin
Milletvekili Ali Oksalın, Tarsusta selden zarar gören çiftçilere
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8046) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
83.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, AR-GE faaliyetlerindeki istihdama
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8047) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
84.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, tarım ürünlerindeki AR-GE
harcamalarına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8048) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
85.-
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, bazı köylerdeki su
baskınlarına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8049)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
86.-
İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncelin, tarımsal sorunların
çözümüne dönük projelere ve Malatyadaki sulama sorunlarına ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8050) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
87.- Trabzon
Milletvekili M. Akif Hamzaçebinin, kurye hizmetlerinin düzenlenmesine
ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8051) (Başkanlığa geliş tarihi: 11/05/2009)
88.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8052)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
89.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, Mesleki Yeterlilik
Belgesi alımındaki sorunlara ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8053)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
90.-
Tekirdağ Milletvekili Kemalettin Nalcının, Çorlu
Havaalanındaki uçak seferlerine ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8054)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
91.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, yolların çevresindeki
konutların gürültü ve yakıt kirliliğinden korunmasına
ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8055) (Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
92.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Devlet Bakanından
(Selma Aliye Kavaf) yazılı soru önergesi (7/8056)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
93.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Devlet Bakanından
(Egemen Bağış) yazılı soru önergesi (7/8057)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
94.- Adana Milletvekili
Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler sınıfındaki özürlü
personele ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet Aydın)
yazılı soru önergesi (7/8058) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
95.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Devlet Bakanından
(Zafer Çağlayan) yazılı soru önergesi (7/8059)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
96.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Devlet Bakanından
(Faruk Nafiz Özak) yazılı soru önergesi (7/8060)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
97.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanından yazılı soru önergesi (7/8061)
(Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
98.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin
Dışişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8062) (Başkanlığa geliş tarihi: 12/05/2009)
99.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, yurt dışında
yaşayan vatandaşlar için düzenlenen danışma kurulu
toplantısına ilişkin Devlet Bakanından (Faruk Çelik)
yazılı soru önergesi (7/8063) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
100.-
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, emekli astsubayların
özlük haklarındaki farklılıklara ilişkin Milli Savunma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8064)
(Başkanlığa geliş tarihi: 13/05/2009)
101.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, yardımcı hizmetler
sınıfındaki özürlü personele ilişkin Adalet Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8065) (Başkanlığa geliş
tarihi: 12/05/2009)
102.-
Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaşın, sözleşmeli
ve geçici personelin özlük haklarına ilişkin Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanından yazılı soru önergesi (7/8066)
(Başkanlığa geliş tarihi: 29/04/2009)
103.- Adana
Milletvekili Recai Yıldırımın, Çukurovada barajlardan
bırakılan suyun oluşturduğu taşkınlara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8067)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
104.- Zonguldak
Milletvekili Ali İhsan Köktürkün, bankacılık sektöründeki
yabancı sermayeye ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/8068) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
105.- İzmir
Milletvekili Kemal Anadolun, pamuk üretiminin desteklenmesine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8069)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
106.- Trabzon
Milletvekili M. Akif Hamzaçebinin, Türkiye Yatırım Destek ve
Tanıtım Ajansına ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/8070) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/05/2009)
107.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Serinhisar ilçesinin sosyo-ekonomik
durumuna ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8071)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
108.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Beyağaç ilçesinin sosyo-ekonomik
durumuna ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8072)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
109.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Tavas ilçesinin sosyo-ekonomik durumuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8073)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
110.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Bekilli ilçesinin sosyo-ekonomik
durumuna ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8074)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
111.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Kale ilçesinin sosyo-ekonomik durumuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8075)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
112.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Günay ilçesinin sosyo-ekonomik durumuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8076)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
113.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Çivril ilçesinin sosyo-ekonomik durumuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8077)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
114.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Çardak ilçesinin sosyo-ekonomik durumuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8078)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
115.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Çameli ilçesinin sosyo-ekonomik durumuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8079) (Başkanlığa
geliş tarihi: 18/05/2009)
116.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Çal ilçesinin sosyo-ekonomik durumuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8080)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
117.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Buldan ilçesinin sosyo-ekonomik durumuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8081)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
118.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Baklan ilçesinin sosyo-ekonomik durumuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8082)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
119.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Bozkurt ilçesinin sosyo-ekonomik
durumuna ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8083)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
120.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Akköy ilçesinin sosyo-ekonomik durumuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8084)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
121.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Acıpayam ilçesinin sosyo-ekonomik
durumuna ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8085)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
122.- Erzincan
Milletvekili Erol Tınastepenin, tarım ve mera alanlarının
değerlendirilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/8086) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
123.-
İstanbul Milletvekili Bihlun Tamaylıgilin, kamu bankaları ve
kurumlarının billboardlara reklam vermesine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8087)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
124.- Bartın
Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkayanın, emeklilerin ekonomik
durumlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/8088) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
125.- Konya
Milletvekili Atilla Kartın, kişisel bilgilerin basına
verilmesine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/8089) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
126.-
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, engelli personelin durumuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8090)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
127.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, Emet borik asit tesisine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8091)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
128.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, özelleştirilen bir şeker
fabrikasının arazisindeki imar değişikliklerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8092)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
129.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, Suriye ile gayrimenkul takasına
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8093)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
130.- Gaziantep
Milletvekili Akif Ekicinin, kaçak yabancı işçilere ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8094)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
131.-
İstanbul Milletvekili Birgen Keleşin, Kıbrıs Rum Yönetimi
Başkanının bir açıklamasına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8095) (Başkanlığa
geliş tarihi: 20/05/2009)
132.-
Kırklareli Milletvekili Turgut Dibekin, TOKİnin Kırklarelide
gerçekleştirdiği bir projeye ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/8096) (Başkanlığa geliş
tarihi: 20/05/2009)
133.-
İstanbul Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaşın, memur
ve emeklilere ikramiye verilip verilmeyeceğine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8097)
(Başkanlığa geliş tarihi: 21/05/2009)
134.- İzmir
Milletvekili Recai Birgünün, bir trafik polisine uygulanan müeyyideye
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/8098)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/05/2009)
135.- Batman
Milletvekili Ayla Akat Atanın, tutuklu ve hükümlülerin sağlık
hizmeti alımına ilişkin Adalet Bakanından yazılı
soru önergesi (7/8099) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
136.- İzmir
Milletvekili Ahmet Ersinin, Deniz Feneri davasına ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8100)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
137.- Ankara
Milletvekili Hakkı Suha Okayın, hâkim ve savcı istihdamına
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/8101)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
138.- İzmir
Milletvekili Ahmet Ersinin, iptal edilen bir yönetmeliğe dayanılarak
yapıldığı iddia edilen telefon dinlemelerine ilişkin
Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/8102)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
139.- Siirt
Milletvekili Osman Özçelikin, Siirt E Tipi Kapalı Cezaevindeki
mahkûmların mahkemeye çıkarılmadıkları iddiasına
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/8103)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
140.-
Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaşın, iki tutuklunun
hak ihlallerine maruz kaldığı iddialarına ilişkin
Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/8104)
(Başkanlığa geliş tarihi: 21/05/2009)
141.-
Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaşın,
hayatını kaybeden bir tutukluya ilişkin Adalet Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8105) (Başkanlığa geliş
tarihi: 21/05/2009)
142.- Muş
Milletvekili Sırrı Sakıkın, tutuklu yargılanan
bazı kişilere ilişkin Adalet Bakanından yazılı
soru önergesi (7/8106) (Başkanlığa geliş tarihi:
21/05/2009)
143.-
İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncelin, İstanbulda depreme yönelik
çalışmalara ilişkin Bayındırlık ve İskan
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8107)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/05/2009)
144.- Bursa Milletvekili
Kemal Demirelin, Boluda zorunlu deprem sigortası
çalışmalarına ve riskli binalara ilişkin
Bayındırlık ve İskan Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8108) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
145.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, Bingöldeki deprem sigortası
çalışmalarına ve riskli binalara ilişkin
Bayındırlık ve İskan Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8109) (Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
146.- İzmir
Milletvekili Ahmet Ersinin, sosyal güvencesi olmayan hamilelerin
sağlık giderlerinin karşılanmamasına ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8110) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
147.- Gaziantep
Milletvekili Akif Ekicinin, sosyal güvencesi olmayan hamilelerin
sağlık giderlerinin karşılanmamasına ilişkin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8111) (Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
148.-
Afyonkarahisar Milletvekili Abdülkadir Akcanın, DSİ kanal ve
kanaletlerin yenilenmesine ilişkin Çevre ve Orman Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8112) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
149.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Kura Nehrinin dibinin temizlenmesine
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8113) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
150.-
Balıkesir Milletvekili Hüseyin Pazarcının, Erdekdeki atık
depolama tesislerinin çevreye etkilerine ilişkin Çevre ve Orman
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8114)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
151.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Tokatta restore edilen vakıf
eserlerine ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (Bülent Arınç) yazılı soru
önergesi (7/8115) (Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
152.-
Balıkesir Milletvekili Ergün Aydoğanın, TRTye alınan
bazı personele ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından
(Bülent Arınç) yazılı soru önergesi (7/8116)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
153.- Yalova
Milletvekili Muharrem İncenin, TRTnin hizmet aldığı bir
haber ajansına ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısından (Bülent Arınç) yazılı soru
önergesi (7/8117) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
154.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbaturun, çocukların
katıldığı bir şarkı yarışması
programına ve medyada çocuk istismarına ilişkin Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısından (Bülent Arınç)
yazılı soru önergesi (7/8118) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
155.- Mersin
Milletvekili Ali Rıza Öztürkün, Diyarbakır-Bismilde verilen arama
ruhsatlarına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8119) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
156.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, TKİ ve TTKnın kömür
üretimi ile mali durumlarına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8120)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
157.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, enerji dağıtımı
ve üretimindeki özelleştirmelere ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8121)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
158.- İzmir
Milletvekili Recai Birgünün, trafik suçu işleyen savcı ve hâkimlere
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8122) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/05/2009)
159.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, Şehitkamil Belediye Meclisinde
görüştürülmeyen bir rapora ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8123) (Başkanlığa geliş
tarihi: 14/05/2009)
160.- İzmir
Milletvekili Kemal Anadolun, Ergenekon Soruşturmasının
adlandırılmasına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8124) (Başkanlığa geliş
tarihi: 14/05/2009)
161.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, bir yıkımdaki polis müdahalesine
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8125) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/05/2009)
162.-
İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncelin, bir yıkımdaki polis
müdahalesine ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/8126) (Başkanlığa geliş tarihi:
15/05/2009)
163.- Batman
Milletvekili Ayla Akat Atanın, İzmir-Torbalıda bazı
kişilerin fişlendiği iddiasına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/8127)
(Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
164.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Ankara Büyükşehir Belediyesinin sosyal
yardımlarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8128) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
165.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Seyhan Belediyesinin ihalelerine ve
harcamalarına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8129) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
166.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Denizlideki bir domates işleme ve
paketleme tesisine ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8130) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
167.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Bitlis-Tatvandaki köy yollarının
asfaltlanmasına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8131) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
168.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, bir köyün yol sorununa ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/8132)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
169.-
İstanbul Milletvekili Çetin Soysalın, İstanbulda kaçak
yapıların yıkımına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8133) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
170.-
Diyarbakır Milletvekili Akın Birdalın, Kocaelideki
depremzedeler için yapılan bazı konutların kullanımına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8134) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
171.- Batman
Milletvekili Ayla Akat Atanın, müdahale edilen toplantı ve
gösterilere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/8135) (Başkanlığa geliş tarihi:
20/05/2009)
172.-
Adıyaman Milletvekili Şevket Kösenin, bir intihar olayıyla
ilgili iddialara ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8136) (Başkanlığa geliş
tarihi: 20/05/2009)
173.- İzmir
Milletvekili Recai Birgünün, Emniyet Teşkilatı personelinin ve
emeklilerinin özlük haklarına ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8137)
(Başkanlığa geliş tarihi: 21/05/2009)
174.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, yabancıların gayrimenkul
alımlarına ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8138) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
175.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, Suriye uyrukluların
gayrimenkullerine ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8139) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
176.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, Simavda depremden zarar gören
okullara ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8140) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
177.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, okullara gönderildiği iddia
edilen bir genelgeye ilişkin Milli Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8141) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
178.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, öğretim yılına
hazırlık ödeneğini alamayan öğretmenlere ilişkin Milli
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/8142)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
179.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, taşımalı eğitim
sistemine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8143) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
180.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, ilköğretim müfettişlerinin
özlük haklarına ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/8144) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/05/2009)
181.- Isparta
Milletvekili Mevlüt Coşkunerin, bakan değişimi öncesi
yapılan yönetici atamalarına ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8145)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
182.- Yalova
Milletvekili Muharrem İncenin, yönetici atamalarına ilişkin
Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/8146)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
183.- Yalova
Milletvekili Muharrem İncenin, ilköğretim ders
programlarının değiştirilmesine ilişkin Milli
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/8147)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
184.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Bitlis-Ahlattaki taşımalı
eğitime ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı
soru önergesi (7/8148) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/05/2009)
185.- Zonguldak
Milletvekili Ali Koçalın, Devlet Parasız Yatılılık ve
Bursluluk Sınavındaki bir soruya ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8149)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
186.-
Kırklareli Milletvekili Turgut Dibekin, Açık Öğretim Lisesi
sınavındaki bir soruya ilişkin Milli Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8150) (Başkanlığa geliş
tarihi: 20/05/2009)
187.- Muğla
Milletvekili Ali Arslanın, Açık Öğretim Lisesi
Sınavında sorulan bir soruya ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8151)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
188.- Zonguldak
Milletvekili Ali Koçalın, Açık Öğretim Lisesi
Sınavındaki bir soruya ilişkin Milli Eğitim Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8152) (Başkanlığa geliş
tarihi: 20/05/2009)
189.-
Diyarbakır Milletvekili Sebahattin Demirtaşın, halk kültürü
derslerine ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8153) (Başkanlığa geliş tarihi: 21/05/2009)
190.- Isparta
Milletvekili Mevlüt Coşkunerin, Yalvaç Devlet Hastanesinin doktor
ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından yazılı
soru önergesi (7/8154) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/05/2009)
191.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, Kütahyadaki bebek ölümlerine ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/8155)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
192.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, ameliyat sonrası vefat eden bir
hastaya ilişkin Sağlık Bakanından yazılı soru
önergesi (7/8156) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
193.-
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, personele yapılmayan
bazı ödemelere ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8157) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
194.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, bir kasabaya yapılan
sağlık tesisine ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8158) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
195.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, Bingöldeki bebek ölümlerine ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/8159)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
196.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, Yozgattaki bebek ölümlerine ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/8160)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
197.- Bursa
Milletvekili Kemal Demirelin, Mardindeki bebek ölümlerine ilişkin
Sağlık Bakanından yazılı soru önergesi (7/8161)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
198.- Manisa
Milletvekili Mustafa Enözün, pamuk üretiminin desteklenmesine ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8162) (Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
199.- Mersin
Milletvekili Behiç Çelikin, üzüm ihracatındaki sorunlara ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8163) (Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
200.-
Tekirdağ Milletvekili Kemalettin Nalcının, çiftçi belgesine
göre verilen kredilere ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8164)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
201.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, sözleşmeli ziraat
mühendislerinin özlük haklarına ilişkin Tarım ve Köyişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8165)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
202.-
Adıyaman Milletvekili Şevket Kösenin, GAP Bölgesindeki TMO
alımlarına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8166) (Başkanlığa geliş
tarihi: 20/05/2009)
203.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Almus karayoluna ilişkin
Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/8167)
(Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
204.- Mersin
Milletvekili Behiç Çelikin, D-400 karayoluna ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8168) (Başkanlığa
geliş tarihi: 15/05/2009)
205.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, Gaziantepteki köy yollarının
asfaltlanmasına ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8169) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
206.- Trabzon
Milletvekili M. Akif Hamzaçebinin, DHMİnin bir ihalesiyle ilgili
bazı iddialara ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8170) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
207.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, Türk Telekomun sabit ücret
uygulamasına ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8171) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
208.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, iptal edilen bazı tren
seferlerine ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı
soru önergesi (7/8172) (Başkanlığa geliş tarihi:
18/05/2009)
209.-
Kırklareli Milletvekili Turgut Dibekin, Güney Afrikada öldürülen bir
kişiye ilişkin Dışişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/8173) (Başkanlığa geliş
tarihi: 14/05/2009)
210.- Edirne
Milletvekili Rasim Çakırın, Edirnenin Sınır Ticaret
Merkezi kapsamına alınmamasına ilişkin Devlet
Bakanından (Zafer Çağlayan) yazılı soru önergesi (7/8174)
(Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
211.- Mersin
Milletvekili Vahap Seçerin, Tarsustaki arkeolojik çalışmalara
ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi
(7/8175) (Başkanlığa geliş tarihi: 18/05/2009)
212.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Bitlis-Güroymaktaki camilerin
ihtiyaçlarına ilişkin Devlet Bakanından (Faruk Çelik)
yazılı soru önergesi (7/8176) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
213.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbaturun, çocukların
katıldığı bir şarkı yarışması
programına ilişkin Devlet Bakanından (Selma Aliye Kavaf)
yazılı soru önergesi (7/8177) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18/05/2009)
214.- İzmir
Milletvekili Oktay Vuralın, Birinci Dünya Savaşında
Mısırda yaşanan bir olaya ilişkin Milli Savunma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/8178)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
215.-
İstanbul Milletvekili Çetin Soysalın, Futbol Federasyonuna
bağışlanan Eyüpteki bir arsaya ilişkin Devlet
Bakanından (Faruk Nafiz Özak) yazılı soru önergesi (7/8179)
(Başkanlığa geliş tarihi: 20/05/2009)
216.- Zonguldak
Milletvekili Ali İhsan Köktürkün, kamu binalarının ve
kaynaklarının verimli kullanılmasına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8180)
(Başkanlığa geliş tarihi: 14/05/2009)
217.- Adana
Milletvekili Nevin Gaye Erbaturun, Diyarbakırda yapılan aile konulu
bir toplantıya ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/8181) (Başkanlığa geliş tarihi: 14/05/2009)
218.-
Diyarbakır Milletvekili Akın Birdalın, cinsiyetçilik
kaynaklı saldırı ve ayrımcılığa ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/8182)
(Başkanlığa geliş tarihi: 15/05/2009)
28 Mayıs 2009 Perşembe
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 15.00
BAŞKAN: Başkan Vekili
Nevzat PAKDİL
KÂTİP ÜYELER: Fatoş
GÜRKAN (Adana), Yaşar TÜZÜN (Bilecik)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 95inci
Birleşimini açıyorum.
III.- Y OK L A M A
BAŞKAN
Elektronik cihazla yoklama yapacağız.
Yoklama için üç
dakika süre vereceğim ve yoklama işlemini başlatıyorum.
(Elektronik
cihazla yoklama yapıldı)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, toplantı yeter sayısı vardır,
görüşmelere başlıyoruz.
Gündeme geçmeden
önce üç sayın milletvekiline gündem dışı söz
vereceğim.
Gündem
dışı ilk söz, Kırklareli ilindeki TOKİnin
yaptırdığı konut inşaatı hakkında söz
isteyen Kırklareli Milletvekili Turgut Dibeke aittir.
Sayın Dibek,
buyurun efendim. (CHP sıralarından alkışlar)
IV.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) MİLLETVEKİLLERİNİN GÜNDEM DIŞI
KONUŞMALARI
1.- Kırklareli Milletvekili Turgut Dibekin,
TOKİnin Kırklarelinde yaptırdığı konut
inşaatla-rına ilişkin gündem dışı
konuşması
TURGUT DİBEK
(Kırklareli) Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.
Değerli
arkadaşlar, evet, gündem dışı ilk sözü almak Meclis
açıldıktan sonra, maalesef, böyle, işte, zor oluyor çünkü
arkadaşlar yoklamadan sonra dışarı çıkıyorlar.
Ben sözlerime
başlamadan evvel, bu sabah üzücü bir haber aldık. Sizler de
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, arkadaşlar, lütfen Sayın Hatibi
dinleyelim.
Buyurun
Sayın Dibek.
TURGUT DİBEK
(Devamla) Teşekkür ederim Başkanım.
Maalesef,
Hakkâride, Çukurcada, değerli arkadaşlar, akşam yine askerî
aracımız mayına çarpmış ve 6 şehit haberi
aldık çok büyük bir üzüntüyle. Tabii, aslında, orada söylenecek çok
şey var ama şu aşamada ancak şunu belirtmek isterim:
Şehit olan askerlerimize, evlatlarımıza, ben Allahtan rahmet
diliyorum, yakınlarına Allahtan sabırlar diliyorum. Yaralı
askerlerimiz de varmış, onların da bir an evvel
sağlıklarına kavuşmasını diliyorum.
Değerli
arkadaşlar, evet, gündem dışı söz alma nedenim
Kırklarelindeki TOKİ inşaatları. Şimdi, TOKİnin
Türkiye genelinde sanıyorum yüzlerce, belki altı yüze yakın
şantiyesi var. Şöyle arkadaşlarımız
değerlendirebilirler: Ya ne sorun var da yani burada gündem
dışı bu konu konuşuluyor, bir milletvekili
arkadaşımız bunu gündeme taşımış
diyebilirsiniz.
Değerli
arkadaşlar, eğer Türkiyedeki diğer şantiyelerin
tamamında değil ama bir kısmında Kırklarelindeki
sorunlar yaşanıyorsa vay hâlimize diyeceğim. Tabii bu konuda
vatandaşlarımız çığlık atıyorlar,
Kırklarelindeki vatandaşlarımız seslerini duyurmaya
çalışıyorlar; duyuramayınca, tabii, milletvekili olarak
bizlere ulaşıyorlar, bana, sanıyorum diğer milletvekili
arkadaşlarımıza da ulaşıyorlar ve
sorunlarının bir an evvel çözülmesini istiyorlar.
Sorun nedir
arkadaşlar? Kısaca bir süreci sizlere aktarmak istiyorum. Her yerde
olduğu gibi Kırklarelinde de TOKİ 2006 yılında 456
konutluk bir inşaat başlattı. Tabii, başlarken çok güzel
oluyor, sahibi de çok oluyor. Yani devletimizin yetkilileri, iktidar partisinin
temsilcisi arkadaşlarımız bu konuya gerçekten çok büyük bir ilgi
göstermişlerdi. Vatandaşımız da, dar gelirli
vatandaşımız, özellikle memur kesimi, evsiz kesim bir
fırsat bilerek onlar da bir umutla ilgi göstermişlerdi bu projeye ve
başlarken 2007 Aralık sonunda bu konutların teslim
edileceğine dair vatandaşımıza söz verilmişti yani
devlet bu sözü sözleşmede vermişti.
Arkadaşlar,
2009 Hazirandayız. Yani sözden bu yana bir buçuk yıl geçmiş ve
bu konutların şu anda yüzde 50si ancak yüzde 50 seviyeye
getirilmiş bir noktada. Şimdi, ilk ihaleyi alan firma bir süre sonra
bırakmış, işte 2007nin Mayıs ayında, Nisan
ayında yeni bir firma ihaleyi almış. Onlar da değerli
arkadaşlar, bir süre sonra işi bırakmışlar, orada
faaliyeti sürdürememişler ve nihayetinde -burada, yanımda da var-
İstanbuldan 10. Asliye Ticaret Mahkemesinden bu şirketin
iflasına dair 2009un Şubat ayında bir karar verilmiş. Yani
şirket iflas etmiş 2009 yılının Şubatında.
Derken, yaklaşık altı aydan bu yana da orada hiçbir faaliyetin
olmadığını bizler gördük.
Değerli
arkadaşlar, bu konuyu gündeme getirme nedenim şu:
Dışarıdan insanlar bize anlatmaya çalışıyorlar
ama geçtiğimiz günlerde ben gittim, bu olayı yerinde gördüm, izledim,
yani konutları dolaştım. Dışarıdan
bakıldığında güzel bir şeyler gözüküyor, uzaktan
-kentin dışında yapılan konutlar bunlar- fakat içine
girdiğinizde gerçekten insanın yüreği sızlıyor.
Değerli
arkadaşlar, elektrikler kesik, aylardan bu yana kesik, aylardan bu yana
hiçbir icraat yok, hiçbir faaliyet yok, dışarıdan konutlar
boyalı gözüküyor yani dış sıvaları
yapılmış gözüküyor ama içeri geldiğinizde, tek tek
daireleri gezdim, kapılar ve kasalar
Arkadaşlar, kasalar
sökülmüş yerlerinden, kapılarla beraber kasalar sökülmüş. Mutfak
dolapları yerlerinden sökülmüş. Elektrik kabloları
kesilmiş, hırsızlar tarafından çalınmış,
alınmış. Yani cami avlusuna bırakılmış bir
sahipsiz çocuk misali orada -insanlarımız içeri de giremiyor,
vatandaşlar- gerçekten çok kötü bir durumdaydılar.
Şimdi, bu
mahkeme kararına baktığımda orada ilginç bir şey
gördüm. İnşaat seviyesinin, TOKİ yetkilileri gelmiş -hiçbir
şey yapılamayınca tabii ki bir tespit yapmışlar- yüzde
69,96 seviyesine getirildiğini belirten bir tutanak düzenlemişler ve
daha sonra da tabii, geçtiğimiz günlerde ben bunu yazılı soru
önergesi hâline de getirmiştim- bu ihale feshedildi ihtarnameyle. Ama
arkadaşlar, çok yakın sürede, birkaç gün evvel TOKİnin
yetkilileri geldiğinde yüzde 70 dedikleri seviyeyi şimdi bir tespit
yaptılar -çünkü yeniden ihale yapılacak. Herhâlde davet usulüyle
Artık hangi yöntemle olacaksa
Çünkü öyle bir hâle geldi ki bu ihale,
insanlar orada çok ciddi mağdur olmuşlar- yüzde 50 seviyesinde tespit
yapmışlar. Şimdi, firmaya
İflas eden firmanın burada
mal varlığı sayılıyor, mahkeme kararında ve iflas
masasının kararında: Bankadaki hesabı 123 lira, 123 lira.
Bin lira değil, 123 lira bankadaki hesabı. Trilyonlarca lira fazla
para bu şirkete ödenmiş, yüzde 70
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Buyurun Sayın Dibek, tamamlayın konuşmanızı efendim.
TURGUT DİBEK
(Devamla) Teşekkür ediyorum Başkanım.
Şimdi,
değerli arkadaşlar, o ayrı bir konu. Yani yaklaşık
6-7 trilyon civarı bir fazla ödeme
yapılmış ama şunu belirtmek istiyorum, buradan özellikle
Sayın TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktara seslenmek
istiyorum: Değerli arkadaşlar, şimdi,
vatandaşımız, özellikle memurlarımız buna ilgi
göstermişler, seslerini duyuracak kimse bulamamışlar
yıllardan bu yana. Devletimizin o kudretli yöneticilerinden çekindiği
için yerel basın bunu yazamamış şu ana kadar. Bugün daha
yeni yazdılar, bugün. Sanıyorum milletvekili
arkadaşlarımız takip etmişlerdir. Aylardan bu yana
yazamıyorlar niye orada bu sorunlar yaşanıyor diye.
Vatandaş telefonla ulaşamıyor kimseye. Telefonla ulaşan
vatandaşımıza hakaret ediyorlar. O yeri gelip bizzat TOKİ
Başkanının görmesi lazım. Trilyonlarca lira zarar var.
Şunu
söylemek istiyorum sözlerimin sonunda, sürem de çok kısa: Eğer
Türkiye'nin diğer yerlerindeki -altı yüz civarı şantiyesi
var TOKİnin- bırakın trilyonlarca lira zararı, her
şantiyede 1 trilyon lira zarar olsa 600 trilyon yapar. Biraz sonra
işte görüşmeyi AKP İktidarının ısrarla
savunduğu, mayınların temizlenmesiyle ilgili Para
bulamıyoruz. dediğimiz o proje için biz buradan aslında çok
miktarda
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Buyurun efendim.
TURGUT DİBEK
(Devamla) Çok teşekkür ederim Başkanım.
katrilyonlarca,
milyarlarca lira parayı, aslında kaynağı bu şekilde
heba ettiğimizi görüyoruz. Ben bu konuya Sayın TOKİ
Başkanının bir an evvel eğilmesini ve bizzat yerinde, gidip
konuyu ve yeri görmesini kendisinden talep ediyorum.
Hepinize
teşekkürler ediyorum, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Dibek.
V.- ÖLÜM, SAYGI DURUŞU VE TAZİYELER
1.- Oturum Başkanı ve TBMM Başkan Vekili
Nevzat Pakdilin, Hakkâride bir mayın patlaması sonucu şehit
olan askerlerimize Allahtan rahmet, ailelerine
başsağlığı ve sabır dileyen konuşması
BAŞKAN Bir
mayın patlaması sonucu şehit olan askerlerimize Allahtan
rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır diliyorum.
Bu hususta
Sayın Şandırın ve Sayın Anadolun kısa bir
ifadeleri olacak.
Sayın
Şandır, buyurun efendim.
2.- Mersin Milletvekili Mehmet Şandırın,
Hakkâride bir mayın patlaması sonucu şehit olan 6 askerimize
Allahtan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır
dileyen konuşması
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Sayın Başkanım, çok teşekkür
ediyorum.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; Milliyetçi Hareket Partisi Grubu
olarak bugün bölücü terör örgütünün Hakkârideki menfur
saldırısını şiddetle ve nefretle kınıyoruz.
Saldırıda maalesef 6 askerimiz şehit olmuştur, çok
sayıda da yaralımız bulunmaktadır. Şehitlerimize Yüce
Allahtan rahmetler diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun.
Şehit ve yaralı askerlerimizin yakınlarına sabır
diliyorum, acılarını paylaşıyorum.
Bu olaydan sonra
da
Her gün acıya uyanıyoruz. Bu olaydan sonra da Türkiyemiz,
Türkiyemizi yönetenler, her birimiz aklımızı
başımıza toplamamız ve bu bölücü teröre karşı
şiddetle karşı duruşumuzu devam ettirmemiz lazım.
İnşallah bölücü terör durur, kan durur ve acılarımız
durur diye ümit ediyorum. Tekrar şehitlerimize rahmet diliyor,
milletimizin başı sağ olsun diyorum.
Teşekkür
ediyorum.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Şandır.
Sayın
Anadol, buyurun efendim.
3.- İzmir Milletvekili K. Kemal Anadolun, Hakkâride
bir mayın patlaması sonucu şehit olan 6 askerimize Allahtan
rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır dileyen
konuşması
K. KEMAL ANADOL
(İzmir) Sayın Başkanım, teşekkür ederim.
Ben de Cumhuriyet
Halk Partisi Grubunun duyduğu büyük üzüntüyü dile getirmek istiyorum.
Hakkâri Çukurcada 6 şehit, 8 yaralı, yaralılar
çoğalabilir. Bu bilanço üzüntümüzü bir kat daha artırdı.
Artık bunlar bitmelidir. Bu cinayetler ve terörün başvurduğu bu
yöntemler hiçbir fayda getirmeyecektir ne kendilerine ne ülkemize. O nedenle
şehitlerimize Allahtan rahmet diliyorum, yaralılara acil
şifalar diliyorum, tüm Türk milletine başsağlığı
diliyorum.
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Anadol.
Sayın Genç,
aynı konuda mı talebiniz var efendim?
KAMER GENÇ
(Tunceli) Evet, aynı konuda efendim.
BAŞKAN
Buyurun.
4.- Tunceli Milletvekili Kamer Gençin, Hakkâride bir
mayın patlaması sonucu şehit olan 6 askerimize Allahtan rahmet,
ailelerine başsağlığı ve sabır dileyen
konuşması
KAMER GENÇ
(Tunceli) Sayın Başkan, gerçekten, bu olaylar bizim içimize
sıkılmış, kalbimize sıkılmış bir
kurşun acısı veriyor. Bu menfur saldırıda
canını kaybeden evlatlarımıza Allahtan rahmet diliyorum,
ailelerine sabır diliyorum. Yani aslında söyleyecek laf da
bulamıyorum.
Artık
şunları birilerinin anlaması lazım ki Türkiye Cumhuriyeti
devletini kimse bölemeyecek, bölmeye de gücü yetmeyecek. Türkiyede
aslında -yabancı güçlerin beslediği- bu bölme hareketine destek
veren yabancı güçlerin de bunların arkasından desteğini
çekmesi lazım. Türkiyede yaşayan herkesin bu Türkiye Cumhuriyeti
devletinin içinde yaşamaktan duyduğu onurun ve nimetlerin
farkına varması lazım. Her gün, böyle, genç evlatları,
insanları şehit ederek bir yere varılamayacağını
herkesin bilmesi lazım ama bu devleti yöneten insanların da her gün
birtakım silahlı eylemlere ödün verecek şekilde tavizde bulunmasını
da tasvip etmediğimi belirtmek istiyorum.
Tekrar, ölenlere
Allahtan rahmet, ailelerine sabır ve yaralılara da Allahtan
sağlık diliyorum.
Saygılar
sunuyorum.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Genç.
Sayın
Kaynak
5.- Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynakın,
Hakkâride bir mayın patlaması sonucu şehit olan 6 askerimize
Allahtan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır
dileyen konuşması
VEYSİ KAYNAK
(Kahramanmaraş) Başkanım, grup başkan vekilimiz
Danışma Kurulunda olduğu için ben söz aldım.
Dün gece Hakkâri
Çukurcada meydana gelen saldırıyı nefretle kınıyoruz.
Bu saldırılar Türkiye Cumhuriyetinin teröre pabuç
bırakmasını sağlamak amacıyla yapılıyorsa bu
mümkün olmayacaktır ama aynı zamanda, ülkemizin istikrarından da
Türkiye Cumhuriyeti hükûmetleri vazgeçmeyeceklerdir.
Ben ölenlere,
şehitlerimize Allahtan rahmet, yakınlarına
başsağlığı diliyorum ve yaralılarımıza
acil şifalar diliyorum.
BAŞKAN
Teşekkür ederim.
Sayın
Sarıçam, buyurun, kısaca
Ne söyleyeceksiniz?
VI.- AÇIKLAMALAR
1.- Kırklareli Milletvekili Ahmet Gökhan
Sarıçamın, Hakkâride bir mayın patlaması sonucu
şehit olan 6 askerimize Allahtan rahmet, ailelerine
başsağlığı ve sabır dilediğine ve
TOKİnin Kırklarelinde yaptığı inşaatlara
ilişkin açıklaması
AHMET GÖKHAN
SARIÇAM (Kırklareli) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Ben de
Hakkın rahmetine kavuşan, şehit olan kardeşlerimin
öncelikle ailelerine başsağlığı diliyorum, kendilerine
Allahtan rahmet diliyorum.
Benim söz
alış sebebim, öncelikle gündem dışı ilk
konuşmacı Kırklareli Milletvekilimiz Sayın Turgut Dibekin
yapmış olduğu konuşmayla ilgili ki kendisine de burada
öncelikle bu sorunu Genel Kurul gündemine gündem dışı olarak
taşıdığından dolayı teşekkür ediyorum. Bir
iki konuda sadece düzeltme yapmak istedim: 2006 yılının ortasında,
kendilerinin de belirttiği gibi, Toplu Konut İdaresi tarafından
Kırklarelinde 456 konutluk bir proje başlatıldı. İlk
ihaleyi alan firma bu konudaki yeterliliğini daha sonra
kaybettiğinden bırakmak zorunda kaldı. Daha sonra iş tekrar
ihale edildi. İkinci firma da edimlerini yerine getiremediğinden
yakın bir süre önce tekrar işin üstünden
uzaklaştırıldı.
Tabii,
bunların her biri İhale Kanununa göre
yapıldığından dolayı süreçler de uzadı. İlk
müteahhit firmanın edimlerinde zorlanmasından sonra ödemeli olarak
başlatılan bu süreci biz, TOKİ ile
yaptığımız girişimler çerçevesinde, oradan kura
neticesinde konut alma hakkı kazanan kişilerin ödeme yapmaması,
konutlar kendilerine teslim edildikten sonra ödemelerin başlaması
noktasında bir karar alınmasını sağladık. Böylece
vatandaşlarımızın bu uzayan süreçte zarar görmelerini
engellemeye çalıştık. TOKİ de buna olumlu bir
yaklaşım sergiledi. Fakat devam eden süreçte müteahhitlerin sürekli
sıkıntılar ya-şaması, ne TOKİnin ne de orada bu
konuyla ilgilenen insanların elinde olan imkânlardan kaynaklandı.
YAŞAR
AĞYÜZ (Gaziantep) Sayın Başkan, TOKİden sorumlu
Bakanın cevap vermesi lazım, o niye veriyor?
AHMET GÖKHAN
SARIÇAM (Kırklareli) Bunun kısa bir süre sonra tekrardan
tamamlanması noktasında TOKİnin bir ihale aşamasında
olduğunu biliyoruz. Gerekli kaynaklar aktarıldı. En kısa
zamanda, tahmin ediyoruz, vatandaşlarımızı bu konutlara
kavuşturacağız.
Bu sözü
verdiğiniz için teşekkür ediyorum.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Gündem
dışı ikinci söz, 27 Mayıs 1960ta ordunun yönetime el
koymasının yıl dönümü münasebetiyle söz isteyen Diyarbakır
Milletvekili Akın Birdala aittir. (DTP sıralarından
alkışlar)
Sayın
Birdal, buyurun efendim.
IV.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR (Devam)
A) MİLLETVEKİLLERİNİN GÜNDEM DIŞI
KONUŞMALARI (Devam)
2.- Diyarbakır Milletvekili Akın Birdalın,
27 Mayıs 1960ta ordunun yönetime el koymasının 49uncu yıl
dönümüne ilişkin gündem dışı konuşması
AKIN BİRDAL
(Diyarbakır) Teşekkürler Sayın Başkan.
Değerli
milletvekilleri, kırk dokuz yıl önce yapılan bir askerî darbenin
yıl dönümü nedeniyle söz almış bulunuyorum. Hepinizi
saygıyla selamlarım.
Kırk dokuz
yıl önce ülkemiz bir askerî darbeyle karşılaştı. 27
Mayıs 1960 tarihinde ordu, ülkenin iyi yönetilmediği gerekçesiyle yönetime
el koydu. Anayasa askıya alındı, Parlamento kapatıldı,
politikacılar, Parlamento üyeleri tutuklandı ve bugün bile hukuka
uygunluğu tartışılan bir süreç sonucunda Sayın
Başbakan dâhil 3 kişi idam edildi.
Şimdi, 1950
sonrası, NATO üyesi ülkelerde kimi yerlerde kontrgerilla, kimi yerlerde
gladio, kimi yerlerde GAL diye adlandırılan Sovyetlere
karşı hukuk dışı cinayet ve darbe örgütleri
oluşturuldu ve bunlardan biri de Türkiyede ve soğuk savaş sonrası
bütün NATO üyesi ülkelerde bu örgütler ya tasfiye edildi ya minimize edildi ama
ileri sürüldüğü kadarıyla bugün o iki ülkede bu örgüt kendisini
korumaktadır. Birincisi Federal Almanya. Ama Federal Almanya, Avrupa
Birliği hukukuna bağlı olarak çehresini biraz daha hukuka ve
insan haklarına çevirmiştir ama ülkemizde o örgüt hâlâ
varlığını korumaktadır.
Ve şimdi,
Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunda hiç kuşku yok ki ordunun büyük
bir rolü var. Osmanlı
İmparatorluğunun son zamanlarında yönetim
düzeyindeki etkisi cumhuriyete kadar sürmüştür ancak 27 Mayıs
askerî darbesiyle birlikte bu etki açık bir vesayete dönüşmüş ve
daha sonraki askerî darbelerin de önünü açmıştır. Şimdi, 27
Mayıs darbesi kimilerine göre ihtilal, kimisine göre devrim
Darbe
darbedir. Benim darbem iyi, onların darbesi kötüdür. diye bir şey
olmaz. Eğer demokratik parlamenter rejimle hukukun gücüne, parlamentonun
gücü yerine militarist askerî bir güç eğer müdahale etmişse orada
rejim açısından ciddi sorunlar vardır.
Şimdi, darbe
önce demokrasi düşmanıdır, darbe demokratik parlamenter rejim
düşmanıdır, darbe emek ve emekçi düşmanıdır.
Darbeler, insan hak ve özgürlüklerine düşmandır, başta
yaşam hakkı olmak üzere bütün hak ve özgürlükleri askıya
almaktadır, yok etmektedir. Şimdi, nitekim, darbeli bir tarihimiz
var. 1960ta başlayan bu vesayetçi rejim 1971, 1980 ve sonra 28
Şubat. Hâlâ Türkiyede darbelerin etkisi ve vesayeti üzerimizde
gezmektedir. Neyse ki Parlamento üzerindeki vesayet Demokratik Toplum
Partisinin Parlamentoya gelişiyle biraz etkisini azaltmış görünmektedir.
Şimdi, değerli
arkadaşlar, her darbe gerçekten insan hakları açısından
ağır sorunlara neden olmaktadır. Bakın, 1980 darbesi sadece
yurttaşlarımızın ve onların
uğradığı haksızlıklarla kalmamış,
azınlıklar açısından da ciddi sorunlara neden
olmuştur. Şu anda, gerçekten üzüldüğümüz 6 askerimizin
yaşamını yitirmesine neden olan mayınların
patlaması sonucu yine Kürt sorununun çözümsüzlüğünün bir sonucudur.
Sayın Cumhurbaşkanı,
ne derseniz deyin Türkiye'nin birinci
sorunu Kürt sorunudur. diyerek hepimize bir görev vermiştir. Sayın
Cumhurbaşkanı bu zamanın geçirilmemesinin gerektiğinin de
yine altını çizmiştir. Ne yapıyoruz? Sayın
Cumhurbaşkanının bu saptaması yolunda Parlamento kendisini
yükümlü saymakta ve gerçekten bu vesayetçi rejimden, bu darbe
Anayasasından kurtulmak yolunda bir çaba göstermekte midir? Hayır.
Demokratik, sivil, çoğulcu, herkesin hak ve özgürlüklerini güvence
altına alan bir sivil anayasada mutabakat sağlanmış olsa
elbette ki silahlar susacak ve günlerdir tartıştığımız
Suriye-Türkiye arasındaki değil, demokrasinin
mayınlarını temizlemiş olacağız. Bu konu da
hepimizin görevidir. Bakın, şimdi, darbeli demokrasimizin nasıl
mayınlarla döşeli olduğunun, tuzaklarla döşeli
olduğunun son bir haftadaki örneklerini vereyim: Sayın
Cumhurbaşkanı söyledikten sonra, çıkıyor yine Sincan 1.
Ağır Ceza Mahkemesi, on yıl geriye dönerek Sayın
Cumhurbaşkanının bu çağrısını ve Türkiye'nin
demokratikleşme yolundaki gerçekten doğru bir perspektifini şüpheli şahıs diye maniple
etmeye kalkışıyor.
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Buyurun Sayın Birdal.
AKIN BİRDAL
(Devamla) Teşekkürler Sayın Başkan.
Ardından,
bakıyorsunuz, ne zaman Kürt sorununun çözümüne ilişkin bir zemin
yaratılıyorsa o zaman bölgeden katliam haberleri geliyor.
Geçmişte biz bu filmleri çok gördük, tanık olduk: Güçlükonak,
Beytüşşebap, şimdi de Bilge köyü. Acaba bu nereden
kaynaklanıyor, bunu düşünüyor muyuz? Bugün, dün gece başlayan
KESK, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonunun bir örgütle üyesi
olduğu ilişkilendirilerek yasal, meşru bir emek örgütü üzerinde
operasyon başlatılmış ve 35 arkadaş şu ana kadar
gözaltına alınmıştır. Şimdi, bunlar nedir
arkadaşlar? O nedenle, önce Parlamento Sayın Cumhurbaşkanının
çağrısına yanıt vermelidir. Derhâl, emek ve demokrasi
güçleri kendisine bu süreçteki rolü belirlemelidir. Aydınlar, yazarlar,
basın ve
Türkiye'nin topyekûn demokratikleşmesine
yaratılmış bu fırsat eğer değerlendirilmez ise
daha çok acıların yaşanacağı ve burada da çok taziye
mesajlarının verileceğine tanık oluruz.
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AKIN BİRDAL
(Devamla) O nedenle, sayın milletvekilleri, ki bugün yine Ergenekon
adı altında bir soruşturma izleniyor. Ülkemizin karanlık
dönemlerini, katliamları, kayıpları, ölüm kuyularını
anımsatmaktadır ve bütün bunların ardında görüyoruz ki
darbe heveslileri var. Bakın, 12 Eylülden sonraki girişimlere,
yapılanlara, 28 Şubat, Sarıkız,
Ayışığı darbe girişimleri, e-muhtıra ve daha
bilmediğimiz ya da önemsemediğimiz pek çok girişim var. O
nedenle, darbecileri caydırıcı olan darbelerle
yüzleşmektir, darbecilerden hesap sormaktır. Gelin, gerçekten
siyaseti ve rejimi askerî vesayet altından çıkaran çağdaş,
demokratik, özgürlükçü bir anayasayı hep birlikte hazırlayalım, darbelerin
ve darbecilerin yargılanması konusunda bir irade
oluşturalım ve bir Meclis araştırma komisyonu
oluşturalım. Yeter ki istediklerimize
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Sayın Birdal, tekrar ek bir süre vermeyeceğim. Son cümlenizi
alayım efendim. Sözünüzü kesmek istemiyorum ama süreyi aştık.
Buyurun.
AKIN BİRDAL
(Devamla) Peki Sayın Başkan,
teşekkürler.
Sayın
milletvekilleri, gerçekten istediklerimizi hayata geçirebilecek bir irade ve
kararlılığı bu yüce Meclis gösterebilir. Demokratik,
hukukun gücüne bağlı, insan haklarına dayalı, çoğulcu
ve kardeşçe bir sivil anayasa bunların önünü açacaktır.
Bu umutla
hepinizi saygıyla selamlıyorum. Teşekkür ediyorum. (DTP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Birdal.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Sayın Başkan, konuşmacı dedi ki: Parlamentonun
üzerindeki vesayet, DTPnin Parlamentoya girmesiyle azalmıştır.
Hangi vesayet bu, açıklar mı?
AKIN BİRDAL
(Diyarbakır) Şu nedenle: Biz geldiğimizden beri o localarda
oturan generaller
KAMER GENÇ
(Tunceli) Ne vesayeti?
AKIN BİRDAL
(Diyarbakır) Açıklayayım sana, dinle o zaman. Her şeyi
provoke etme, dinle!
BAŞKAN
Sayın Genç, Sayın Birdal
AKIN BİRDAL
(Diyarbakır) Generaller varlığımız nedeniyle Meclise
gelmemektedirler.
BAŞKAN
Sayın Birdal
Sayın Birdal
BİLGİN
PAÇARIZ (Edirne) Sayın Başkan, müdahale eder misiniz?
BAŞKAN
Sayın Genç, Sayın Birdal, lütfen karşılıklı
konuşmayınız.
AKIN BİRDAL
(Diyarbakır) İşte, bakın, bu rejim üzerinde, Parlamento
rejimi üzerindeki vesayeti kaldırmanın
BAŞKAN
Gündem dışı üçüncü söz, Isparta ilinin gül üreticilerinin
sorunları hakkında söz isteyen Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat
Korkmaza aittir.
Sayın
Korkmaz, buyurun efendim. (MHP sıralarından alkışlar)
3.- Isparta Milletvekili S. Nevzat Korkmazın, Isparta
ilindeki gül üreticilerinin sorunları ile alınması gereken
önlemlere ilişkin gündem dışı konuşması
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben de
sözlerimin başında Hakkârideki menfur saldırıya
değinerek hayatını kaybetmiş, vatanlaşmış,
bayraklaşmış 6 şehit askerimize Allahtan rahmet diliyorum.
Yakınlarına, Türk Silahlı Kuvvetlerine ve aziz milletimize
başsağlığı diliyorum. Bu saldırıda yaralanan
bütün kardeşlerimizin de bir an önce sağlıklarına
kavuşmalarını Yüce Allahtan niyaz ediyorum.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; gündem dışı
konuşmamızda gülcülük meselesini, gülcülüğün
sorunlarını gündeme getirmek üzere söz almış bulunuyorum.
Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Isparta ile
özdeşleşmiş, şehrimizin bir sembolü hâline gelmiş bir
çiçekten bahsedeceğim sizlere: Gül çiçeğinden. Öyle bir çiçek ki
sevgiliye benzetilmiş ve en güzel sevgili olarak
inandığımız Hazreti Peygamberimizin teninin kokusu olarak
tasvir edilmiş, uğrunda ciltler dolusu kitaplar
yazılmış, yüzlerce mısralık şiirler ve efsaneler
yazılmış, üretilmiş. Eminim, aranızda gülü bilmeyen,
gülü sevmeyen yoktur ancak gülün Isparta için daha farklı bir önemi var:
Ispartaya iş veren, aş veren, Ispartayı da tüm dünyaya
tanıtan bir çiçek gül.
Gündem
dışı söz aldım. Bu konuşmamda kültürümüzün en önemli
simalarından biri olan gülün Isparta için
taşıdığı değeri, Isparta gülcülüğünün
dünyadaki yerini, yaşadığı sorunları sizlerle
paylaşmak istiyorum. Ayrıca 19-21 Haziran tarihleri arasında
10uncusu yapılacak Gül, Halı, Kültür ve Turizm Festivaline de tüm
hemşehrilerimiz, Valimiz ve Belediye Başkanımız adına
yüce Meclisi davet etmek maksadım.
Değerli
milletvekilleri, Isparta gülünün ilk dikimini yapan 1870li yıllarda
Bulgaristandan ilimize göç edip yerleşen Müftüzade İsmail
Efendidir. Rahmet ve hayır duayla andığımız bu
büyüğümüzün büstünün yaptırılması ve böylece gelecek
nesillere onun tanıtılması yönünde aldığı
karardan dolayı vilayetimiz ve Belediye Başkanımızı da
kutluyorum söz sırası gelmişken.
Şu anda
dünyada Bulgaristanın Kızanlık bölgesinde ve Ispartada
yağ gülü üretilmektedir. 1892 yılında ilk gül yağı
üretimi yapılmış olup bugün Türk üreticileri yanında üç
adet de Fransız şirketi bölgemizde üretim yapmaktadır.
Gül çiçeği
üretimi Isparta, Burdur yöresinde yaklaşık 10 bin dönümde yapılmakta
ve 8 bini Gülbirlik ortağı olan 10 bin üretici, yani
yaklaşık 40 bin kişi bu mübarek çiçekten ekmek yemektedir. Dünya
parfüm ve kozmetik sanayisinin yıllık 3 ton gül yağı
ihtiyacı vardır. Bunun yüzde 60ının Ispartadan,
Burdurdan karşılanıyor olmasından gurur duyduğumuzu
ve 10 milyon dolarlık ihraç gelirimizle de vatanımıza ekonomik
katkı sağladığımızı ve bunun onurunu
sizlerle paylaşmak istiyorum.
Yine dünya gül
konkreti (katı gül yağı) ihtiyacının yarısı
Ispartadan sağlanmakta. Isparta gül üreticilerinin kurmuş
olduğu Gülbirlik, son yıllarda, gül çiçeğinden elde edilen
gelirin artırılması ve Isparta gülünün
tanıtılması için ciddi çalışmalar yapmakta. Gülbirlik
doğrudan ham madde satar olmaktan çıkıp kozmetik imalatına
da başlamıştır. Bundan murat edilen, gül üreticilerinin
rekabet gücünü artırmak, fiyatların belirlenmesinde etkin rol
oynamaktır. Bu vesileyle büyük bir özveri ile başarılı
adımlar atan Gülbirliki ve onun başarılı yöneticilerini
kutluyorum. Isparta gül üreticilerinin kuruluşu olan Gülbirlikin
ülkemizin en başarılı üretici birlikleri arasında ilk
sırada yer alıyor olmasının onurunu da yüce Meclisimizle
paylaşmak istiyorum.
Dünya kozmetik
sektörü yaklaşık 200 milyar dolarlık bir büyüklüktür.
Türkiye'nin bu alandaki yıllık ithalatı 3 milyar doları
bulmaktadır. Türkiye ihtiyacının ancak yüzde 10unu yerli üretim
yaparak karşılamaktadır. Bu bakımdan kozmetik sanayinin ana
ham maddesinden biri olan gül çiçeğinin ve gül odaklı kozmetik
üretiminin desteklenmesinin önemi ortada. Dünya devleri
karşısında Gülbirlikin ülkemiz adına verdiği bu
mücadeleye destek olmamız gerekiyor.
Tüm ülkelerin
sembolü ve ülkelerin neredeyse adlarıyla özdeşleşmiş zirai
ürünleri var; Hollanda deyince lale, Brezilya deyince kahve, yine gül deyince
de Ispartanın ve Türkiye'nin akla gelmesi gibi. Rakamlar ortada.
Şimdi böyle bir markayı milyonlarca dolara yapamaz ve
tanıtamazsınız. Neredeyse gül çiçeği ve ürünleriyle ilgili
olarak şehrimiz ve ülkemiz dünyaya tek başına yetiyor. O hâlde
bu ürün Türkiye için stratejik bir üründür
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Buyurun Sayın Korkmaz.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Devamla)
tıpkı Karadeniz fındığı gibi her
türlü desteklenmeyi de hak etmektedir.
Dünya ekonomik
krizde, ülkemiz ekonomik krizde. Ne kadar inkâr ederseniz edin bu kriz
şartlarında Gülbirlik eğer ihracat yapamaz ise üretici biter.
Hemen ama vakit geçirmeksizin bu ürüne bir destekleme verilmelidir. Bu
desteklemenin nasıl olacağı da Gülbirlik ile birlikte
kararlaştırılmalıdır. Ancak şahsi fikrim,
destekleme Gülbirlik üzerinden yapılırsa hem çiftçi istifade eder hem
de imalat yapan Gülbirlik.
Gül
çiçeğinin desteklenmesi yanında Gülbirlikin ana iştigal
konularından biri olan gül yağı ve gül konkreti üretiminin
desteklenmesi, yerli üretim yapan ve ihraç eden firmaların ürünlerinden
alınan KDV ve ÖTVnin düşürülmesi, yine ayrı bir ihracat
teşvik uygulaması getirilmesinde son derece önem arz etmektedir.
Yine, bu konuda bir diğer önerim de şu
olacaktır: Kozmetik alanında bilgi üretmek, pazarlamak ve
gelişmeleri takip etmek üzere Silikon Vadisi benzeri bir projenin hayata
geçirilmesi, firmaların ARGE yatırımlarının Ispartaya
teşvik verilerek çekilmesi de hayati önemdedir.
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
S. NEVZAT KORKMAZ
(Devamla) Bir davet yapacaktım Başkanım.
BAŞKAN
Buyurun .
S. NEVZAT KORKMAZ
(Devamla) Sırası gelmişken galiba önce Ispartayı
Yatırım Teşvik Kanunu kapsamından çıkaran Kanunun
değiştirilmesinden başlanması gerekiyor. Ispartanın,
fabrikalarının kapanmasına ve işsiz kahvelerinin sayısının
artmasına takati, tahammülü kalmamıştır. Bu konuda
yapılacak iyileştirmelerde ve gül çiçeği üretimi sektörünün
desteklenmesinde bir Isparta Milletvekili olarak şahsım ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grubu adına Hükûmete destek vermeye hazır
olduğumuzu belirtmek istiyorum.
19-21 Haziran
tarihleri arasında Ispartamızda yapılacak gül, halı,
kültür ve turizm etkinliklerine aileleriyle birlikte tüm milletvekillerimizi,
dışarıdaki hemşehrilerimizi ve herkesi beklediğimizi
ifade ediyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Korkmaz.
Sayın
milletvekilleri, birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 15.36
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 16.34
BAŞKAN: Başkan Vekili Nevzat PAKDİL
KÂTİP ÜYELER: Fatoş GÜRKAN (Adana), Yaşar
TÜZÜN (Bilecik)
BAŞKAN
Saygıdeğer milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 95inci
Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.
Başkanlığın
Genel Kurula sunuşları vardır.
Danışma
Kurulunun bir önerisi vardır, okutup oylarınıza
sunacağım:
VII.- ÖNERİLER
A) DANIŞMA KURULU ÖNERİLERİ
1.- Gündemdeki sıralama ile Genel Kurulun
çalışma gün ve saatlerinin yeniden düzenlenmesine; 2 Haziran 2009
Salı günkü birleşiminde sözlü soru önergeleri ile diğer denetim
konularının görüşülmeyerek kanun tasarı ve tekliflerinin
görüşülmesine, 3 Haziran 2009 Çarşamba günkü birleşiminde sözlü
soruların görüşülmemesine; 293, 239, 126, 131, 321, 324, 383 ve 385
sıra sayılı kanun tasarılarının İç Tüzükün
91inci maddesine göre Temel Kanun olarak ve bölümler hâlinde görüşülmesine;
Radyo ve Televizyon Üst Kurulunda boşalacak üç üyelik için seçimlerin 28
Mayıs 2009 Perşembe günkü birleşimde yapılmasına
ilişkin Danışma Kurulu önerisi
TBMM
Başkanlığına
Danışma
Kurulu bugün (28.5.2009) yaptığı toplantıda
aşağıdaki önerilerin Genel Kurulun onayına
sunulmasını kararlaştırmıştır.
Gündemin Kanun
Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler
Kısmında yer alan 383, 385, 90, 384, 324, 228, 321, 375, 351, 265,
357, 353, 361, 316, 99, 121, 126, 131, 250, 260, 279, 294, 382 Sıra
Sayılı Kanun Tasarı ve Tekliflerinin, bu kısmın 4, 5,
6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26
ncı sıralarına alınması ve diğer işlerin
sırasının buna göre teselsül ettirilmesi;
Genel Kurulun; 02
Haziran 2009 Salı günkü birleşiminde sözlü soru önergeleri ile
diğer denetim konularının görüşülmeyerek gündemin kanun
ta-sarı ve teklifleri ile komisyonlardan gelen diğer işler
kısmında yer alan işle-rin görüşülmesi, 03 Haziran 2009
Çarşamba günkü birleşiminde sözlü soru-ların görüşülmemesi,
Genel Kurulun 28
Mayıs 2009 Perşembe günkü birleşiminde 90 sıra
sayılı kanun tasarısının görüşmelerinin
tamamlanmasına kadar, 2 Haziran 2009 Salı günü 15.00-21.00 saatleri
arasında, 3,4 Haziran 2009 günkü birle-şimlerde 11.00-21.00 saatleri
arasında, 29 Mayıs 2009 ve 5 Haziran 2009 Cuma günleri 11.00-21.00
saatleri arasında toplanması ve bugünlerde de kanun tasarı ve
tekliflerini görüşmesi,
293, 239, 126,
131, 321, 324, 383 ve 385 Sıra Sayılı Kanun
Tasarılarının İçtüzüğün 91. Maddesine göre Temel Kanun
olarak görüşülmesi ve bölümlerinin ekteki cetvellerdeki şekliyle
olması,
Radyo ve
Televizyon Üst Kurulunda boşalacak üç üyelik için seçimlerin Genel Kurulun
28 Mayıs 2009 Perşembe günkü (bugün) birleşimde
yapılması önerilmiştir.
Köksal
Toptan
TBMM
Başkanı
Mustafa
Elitaş Hakkı
Suha Okay
Adalet ve Kalkınma
Partisi Grubu Cumhuriyet
Halk Partisi Grubu
Başkan
Vekili Başkan
Vekili
Oktay
Vural Selahattin
Demirtaş
Milliyetçi Hareket Partisi
Grubu Demokratik
Toplum Partisi Grubu
Başkan
Vekili Başkan
Vekili
293 Sıra Sayılı Afet ve Acil Durumu Yönetimi
Başkanlığının Teşkilat ve
Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı (1/552)
BÖLÜMLER BÖLÜM
MADDELERİ BÖLÜMDEKİ
MADDE
SAYISI
1. BÖLÜM 1
- 20 20
2. BÖLÜM 21
- 28
Çerçeve 25. madde 7 madde olarak ve 19
Geçici 1-2-3-4-5. Md.ler Dahil
Toplam
Madde Sayısı 39
324 Sıra Sayılı Gümrük Kanunu ile Bazı
Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı (1/602)
BÖLÜMLER BÖLÜM
MADDELERİ BÖLÜMDEKİ
MADDE
SAYISI
1. BÖLÜM 1 - 18 18
2. BÖLÜM 19 - 37 19
3. BÖLÜM 38 - 56 19
4. BÖLÜM 57 - 73 17
Toplam Madde
Sayısı 73
383 Sıra Sayılı
Kamu Düzeni ve Güvenliği
Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri
Hakkında Kanun Tasarısı (1/704)
BÖLÜMLER BÖLÜM
MADDELERİ BÖLÜMDEKİ
MADDE
SAYISI
1. BÖLÜM 1 - 15 15
2. BÖLÜM 16 - 20
(Çerçeve 18. maddedeki
(1), (2), (3), (3/a), (3/b), 12
(4), (5), ila Geçici 1
ve 2. maddeler dahil
Toplam Madde Sayısı 27
385 Sıra Sayılı
Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı
(1/692)
BÖLÜMLER BÖLÜM
MADDELERİ BÖLÜMDEKİ
MADDE
SAYISI
1. BÖLÜM 1 - 20 22
Çerçeve 4. maddeye
bağlı Geçici 76 ve 77
maddeler Çerçeve 7. maddeye
bağlı Geçici 5 ve 6.
maddeler dahil
2. BÖLÜM 21 - 43 29
Çerçeve 41 maddedeki
(1), (2), (3), (4), (5) fıkralar
İla
Geçici 1
ve 2. maddeler dahil
Toplam Madde Sayısı 51
321 Sıra Sayılı
Türk Borçlar Kanunu Tasarısı (1/499)
BÖLÜMLER BÖLÜM BÖLÜMDEKİ
MADDELERİ MADDE SAYISI
1. BÖLÜM 01
30 30
2. BÖLÜM 31
60 30
3. BÖLÜM 61
90 30
4. BÖLÜM 91
120 30
5. BÖLÜM 121
150 30
6. BÖLÜM 151
180 30
7. BÖLÜM 181
210 30
8. BÖLÜM 211
240 30
9. BÖLÜM 241
270 30
10. BÖLÜM 271
300 30
11. BÖLÜM 301
330 30
12. BÖLÜM 331
360 30
13. BÖLÜM 361
390 30
14. BÖLÜM 391
420 30
15. BÖLÜM 421
450 30
16. BÖLÜM 451
480 30
17. BÖLÜM 481
510 30
18. BÖLÜM 511
540 30
19. BÖLÜM 541
570 30
20. BÖLÜM 571
600 30
21. BÖLÜM 601
630 30
22. BÖLÜM 631
649 19
Toplam Madde
Sayısı 649
239 Sıra Sayılı Erişme Kontrollü
Karayolları Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değ.
Yap. Dair Kanun Tasarısı (1/569)
BÖLÜMLER BÖLÜM
MADDELERİ BÖLÜMDEKİ
MADDE
SAYISI
1. BÖLÜM 1 - 12 12
2. BÖLÜM 13 - 25 14
Ek Madde
7-8 Md.ler Dahil
Toplam Madde Sayısı 26
131 Sıra Sayılı Türk Ticaret Kanununun
Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun Tasarısı
(1/487)
BÖLÜMLER BÖLÜM
MADDELERİ BÖLÜMDEKİ
MADDE
SAYISI
1. BÖLÜM 1 - 19 19
2. BÖLÜM 20-40 21
(Çerçeve 41. Madde 18 madde
olarak alınmıştır.)
3. BÖLÜM 41 44 21
(Çerçeve 41. maddenin 1,
2, 2/alt bentleri ile 21
3 ve 4.
fıkralar dâhil)
Toplam
Madde Sayısı 61
126 Sıra Sayılı Darülaceze Müessesesi Genel
Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı
(1/479)
BÖLÜMLER BÖLÜM
MADDELERİ BÖLÜMDEKİ
MADDE
SAYISI
1. BÖLÜM 1 - 15 15
2. BÖLÜM 16 - 24 16
Çerçeve 22. madde 4
madde olarak ve
Geçici 1-2-3-4. Md.ler Dahil
Toplam Madde
Sayısı 31
BAŞKAN
Danışma Kurulu önerisinin lehinde, Mersin Milletvekili ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkan Vekili Sayın Mehmet Şandır.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Sayın Başkan, aleyhte söz istiyorum.
BAŞKAN
Kayda aldım Sayın Genç, arkadaşlar ilettiler.
Buyurun
Sayın Şandır. (MHP sıralarından alkışlar)
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
öncelikle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Toplantımızın
her defasında, çalışmalarımızın
başarılı geçmesini, hayra vesile olmasını temenni
ederek söze başlıyorduk. Üzülerek ifade etmek istiyorum ki, dün ve
evvelki gün Genel Kurulumuzun, Meclisimizin yaşadığı hadise
hepimizi üzmüştü. Gerçekten bu Meclis millete karşı
sorunların çözümü, beklentilerin karşılanmasında ortak
sorumluluğu olan, ama bu sorumluluğun yerine getirilmesinde Hükûmetin
ve iktidar partisi grubunun belirleyici gücünün, sorumluluğunun daha önde
olduğunu her defasında ifade etmiştik.
Dün ve evvelki
gün bir inatlaşma sonucu, mayınlı arazilerin temizlenmesi ve
kullanılmasıyla ilgili kanun tasarısının üzerinde
yaşanan bir inatlaşma sonucu, maalesef bu temennimiz iki gün bu
Meclisi gerdi ve milletin huzurunda millete yakışmaz birtakım
olaylar da yaşandı. Bugün bunu aşmış olmanın
memnuniyeti içerisinde sizlere hitap ediyorum ve önerinin de lehinde
konuşuyorum.
Değerli
milletvekilleri, gerçekten Sayın Bakanın da müdahalesiyle, AKP grup
başkan vekillerinin de sağduyulu davranışıyla
mayınlı arazilerin temizlenmesi konusundaki kanun tasarısı
yeniden, birlikte üzerinde düşünülmek üzere, zannediyorum yarın
Meclis Başkanının daveti üzerine oluşturulacak
Danışma Kurulunda bir tekriri müzakere önergesiyle yeniden
düzenlenmesi için bugün görüşmeden çekildi. Bugün vatandaşlık
kanununu yine el birliği ile bir temel kanun metoduyla görüşüp, tamamlanıncaya
kadar da çalışmaya karar verdik.
Bu
gerginliğin oluşmasında zannediyorum temel sebep diyalog
yetersizliği idi. Türkiye Büyük Millet Meclisinde özellikle muhalefet
partileri olarak bizler de, Milliyetçi Hareket Partisi olarak biz, bu kanun
Genel Kurulda görüşülmeye başlandığı gün, 13
Mayıs günü basın toplantısıyla bu kanunun yanlış
tanzim edildiğini, içeriği ve ortaya koyduğu metodu
itibarıyla gelecek açısından tehdit ve tehlike teşkil
edeceğini ifade ederek, masum olmayacağını, birtakım
sıkıntılara sebep olacağını ifade ederek bunun
çekilmesi ve yeniden düzenlenmesini talep etmiştik. Bu yönde, diğer
siyasi partiler, kamu, bazı sivil toplum kuruluşları, meslek
örgütleri, medyada birçok köşe yazarı, televizyon yorumcusu bu
tenkitlere, bu taleplere katılınca anlaşılıyor ki
-memnuniyetle de ifade ediyorum- iktidar partisi grubu da ve Sayın Bakan
da bunun yeniden gözden geçirilmesi, toplumda oluşan bu talep ve tepkilere
dikkat edilmesi ve uygun bir şekilde yeniden gözden geçirilmesi
gerekliliğine ikna oldular ve bugün bu gerginliğe nokta koydular.
Bunu memnuniyetle ifade ediyorum çünkü değerli milletvekilleri, ülkemizin
ve halkımızın gerçekten bu Meclisten, bu Genel Kuruldan
beklentileri yüksektir. Bu ortak sorumluluğumuzu uzlaşarak, birlikte,
diyaloğa açık bir şekilde el birliğiyle yerine getirmek
gibi bir sorumluluğumuz bulunmaktadır. Milliyetçi Hareket Partisi
olarak biz bir muhalefet partisi olarak her defasında uzlaşmadan
yana, diyaloğa açık, sorun üreten değil, sorunları çözen
bir muhalefet anlayışıyla katkı vermeye hazır
olduğumuzu ifade ediyoruz ama bazı hususlar var ki bu hususlarda
uyarı görevimizi de ısrarla yapmak durumundayız. Bu görevimizin
etkili olduğunu görüyorum, bundan da memnuniyet duyuyorum.
Bu
Danışma Kurulu önerisi tabii ki yine iktidarın
sorumluluğunda. Saat 11.00de başlayacak çalışma.
Sayın milletvekillerine duyurulur: Saat 11.00den gece saat 21.00e kadar
çalışılacak. Dolayısıyla muhalefet partileri olarak
karar yeter sayısı, toplantı yeter sayısı
hakkımızı saklı tutacağımızı burada
ifade ediyorum. Bu Meclisi çalıştırmak sorumluluğunun
hepimizin olmakla beraber, önce iktidar partisi grubuna ait olduğunu da
hatırlatıyorum. Bu sebeple bu Danışma Kuruluyla bugün
bitinceye kadar vatandaşlık kanunu ile RTÜK üyeliği seçimini
tamamlayıp yarın yine çalışacağız. Eğer
uzlaşılırsa mayınların temizlenmesi kanununda,
uzlaşılamadığı takdirde de sıradaki kanunlar
üzerinde yine birlikte çalışacağız.
Dolayısıyla
bu Danışma Kurulunun lehinde oy vereceğimizi ifade eder, yüce
heyetinize saygılar sunarım. (MHP, AK PARTİ ve CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Şandır.
Danışma
Kurulu önerisinin aleyhinde Sayın Kamer Genç, Tunceli Milletvekili;
buyurun.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
Danışma Kurulu kararının aleyhine söz almış
bulunuyorum. Hepinize saygılar sunuyorum.
Bu arada,
Hakkâride meydana gelen elim olayda hayatını kaybeden, şehit
olan askerlerimizin ailelerine Allahtan sabırlar diliyorum, kendilerine
Allahtan rahmet diliyorum. Gerçekten acımız çok büyük.
Değerli
milletvekilleri, hiçbir gerekçe bir genç insanın ölümünü haklı
gösteremez. Türkiye, maalesef, bu acılarla artık
boğuşmamalıdır, bunun bir çaresini bulmalıdır.
Çaresini bulurken de kendi aklıselimiyle bunda hareket etmelidir.
Dış güçlerin etkisi
Biliyorsunuz Türkiyeyi, öteden beri,
dış güçler, belli güçler parçalamaya çalışıyorlar. O
bölgenin bir insanı olarak ben inanıyorum ki, o olaylarda, o
bölgedeki insanların hiç
Yani aklı başında hiç kimse bu
olaylardan razı değildir. Her gün, o ölen genç askerlerimizin,
şehit olan genç askerlerimizin, silah alıp dağa giden yine o
bölge insanlarının o ölümlerinden herkes büyük bir acı duyuyor.
Ama, ortada ciddi bir sebep de yok. Bunun üzerinde siyaset yapanlar var. Bu
siyaset yapılmamalıdır. Bu kan hepimizin vicdanını
sızlatıyor, gerçekten büyük bir üzüntü veriyor. Yani bizim bunu
Böyle bir olayların bu memlekette meydana gelmesi için bir neden yok.
Demokrasi
Her devlette birtakım sorunlar var. Her devlette, Sorun var.
diye, o memleketin yirmi-yirmi iki yaşındaki çocuklarının,
gidip de ülkesini korumak için, gidip de karakolda beklerken, gidip de
öldürülmesi hangi vicdana sığar? Ben bunu gerçekten
Yani, üzüntümden
dolayı bu konuda da fazla da konuşmak da istemiyorum ama gerçekten
her ölüm bizim için çok büyük bir yıkım oluyor. İnşallah,
artık bunun sorumluluğunu herkesin sırtında,
vicdanında hissetmesi lazım. Bu işin bir an önce bitmesi
lazım. Efendim, şu sorun halledilmeden bu bitmez. dememeli buna.
Sorun varsa konuşulur ama bu kan durmalıdır.
Durmasının tek sebebi var, silahı alıp dağa çıkan
insanlar silahı bırakırsa bu kan durur. Başka, bunun
şu anda
Efendim, onlar, zaman içinde sorunlar halledilebilir,
çözülebilir. Ama hiçbir gerekçe o genç insanların ölümünü haklı
gösteremez.
Değerli milletvekilleri,
burada konuşuyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi... Biraz önce burada
konuşma yapıldı. Efendim, neymiş? Abdullah Gül, demiş
ki: Hemen acele edelim, bir sorunu soralım da
Sincandaki hâkim,
aleyhine karar vermiş. Şimdi, bakın, böyle bir şey olur mu?
Bu memlekette yargı hesabınıza geldiği zaman
desteklersiniz. Sincandaki hâkim ne demiş? Abdullah Gül, Refah Partisinde
Genel Başkan Yardımcısı iken devletin hazinesinden Refah
Partisine 1 trilyon lira para verilmiş. O sırada, Refah Partisi -daha
fazla verilmiş de kalan 1 trilyon lira- kapatma tehlikesiyle
karşı karşıya kalınca, bu defa o zamanki yöneticileri
o parayı tekrar hazineye iade etmemek için ne yapmışlar? Sahte
belge düzenleyerek o parayı harcamış gibi göstermişler ve
Abdullah Gül de o yönetimin Genel Başkan Yardımcısı.
DURDU MEHMET
KASTAL (Osmaniye) Danışma Kurulu kararı üzerinde
KAMER GENÇ
(Devamla) Şimdi Danışma Kurulu kararı üzerinde
görüşüyorum.
Evet, ondan
sonra, dolayısı ile şimdi, Cumhurbaşkanlığa aday
olan bir kişinin devletin menfaatlerini her yerde koruması
lazım. Yani siz Refah Partisi yönetiminde olacaksınız -farz
edelim ki onun hiçbir ilgisi olmasın- ama o yönetimin başkanı,
genel başkanı, yönetim kurulu üyeleri sahte belge düzenleyerek
devletin parasını devletin kasasına göndereceğine, kendi
ceplerine göndermiş; bu iş mahkemeye intikal etmiş, mahkemede
Dokunulmazlığı var. diye yargılanmamış.
Şimdi, Cumhurbaşkanlığı makamına gitmiş,
Cumhurbaşkanı. Orada mahkemeler bir karar vermiş, hâkimin önüne
bir karar gitmiş, hâkim de demiş ki: Kardeşim -kendi
düşüncesine göre- bu dokunulmazlık kavramına girmiyor.
Dolayısıyla, bunun yargılanması lazım. Bunda anormal
ne var? Yani, bunda anormal hiçbir şey yok ki!
Abdullah Bey
diyor ki: Efendim, Türkiye kaybediyor. Yahu ne Türkiye kaybediyor? Türkiye
kazanıyor. Aslında Türkiye neyle kaybediyor biliyor musunuz? Sizin
gibi bir kişinin, hakkında o kadar şüpheli iddiası olan bir
kişinin o Çankaya Köşkünde oturması Türkiyeye kaybettiriyor.
(AK PARTİ sıralarından gürültüler)
YAHYA AKMAN
(Şanlıurfa) İnsaf ya!
KAMER GENÇ
(Devamla) Dolayısıyla, orada ben olsam
YILMAZ TUNÇ
(Bartın) Saygısızlık etme!
KAMER GENÇ
(Devamla) Bakın, o makamlar ciddi makamlardır, devletin
saygın, kutsal makamlarıdır. O kutsal makamlarda bulunmak için
arkanızda hiçbir ayıp olmayacak. Dolayısıyla, ortada bu
kadar gerçek varken efendim, işte bizim lehimize, şunun lehine
konuştu diye böyle denilir.
MEHMET ÇERÇİ
(Manisa) Toparla, toparla.
KAMER GENÇ
(Devamla) Değerli milletvekilleri, bakın, Suriye
sınırının temizlenmesiyle ilgili bir kanun var, burada
görüşüyoruz. Şimdi burada bu kanuna ihtiyaç yok. Onun üzerinde
yaptığım konuşmada da söyledim. Şimdi, geçmişte
Parlamentoda bunun örnekleri görüldü.
MEHMET ÇERÇİ
(Manisa) Toparla, toparla!
KAMER GENÇ
(Devamla) Şimdi, Anavatan Partisi Mavi Akım diye bir ihaleye
çıkardı bir konuyu. Mavi Akımda büyük suistimal vardı. Ama
biz burada suistimal var deyince Anavatanlı bakanlar getiriyordu
Meclisin kararını.
MEHMET ÇERÇİ
(Manisa) Çok dağıttın, toparla artık!
KAMER GENÇ
(Devamla) Çünkü o Mavi Akım ihalesini yapmak için burada bir kanun
çıkarmışlardı ve dolayısıyla, o Mavi Akım
kanunu için her vesileyle diyorlardı ki: Efendim, bu şey
Meclis
çıkarmış kanunu. Efendim, biz Meclisin kararını yerine
getirmek zorundayız. Şimdi bu kanunun amacı da böyle.
Şimdi,
burada böyle bir kanun çıkarılmasına gerek yok. Huduttaki
mayınlar temizlenecek. Normal bir ihaleye çıkarırsınız
ama burada Meclise bir tuzak kuruluyor. Yani ileride yapılacak soygun ve
talana Meclis ortak edilmek isteniyor. Nedir o? Şimdi, bunun normal olarak
temizleme fiyatı 1 veya 2 milyon dolar ama Kemal Unakıtan ne
demiş? Ya, bu asgari 400 milyon dolar, azami de 1 milyar 600 milyon
dolar. Şimdi anlaşılıyor ki, bu kanun buradan geçtikten
sonra getirilecek 1 milyar 600 milyon dolara ihale edilecek. Bunun
adamları da belli. Ondan sonra biz burada çıkıp da
konuştuğumuz zaman diyeceksiniz ki, efendim bakın, görüyorsunuz
ya, bu, Türkiye Büyük Millet Meclisinin çıkardığı bir
kanun. Biz Parlamentonun çıkardığı kanuna nasıl
saygısız olacağız? Kaldı ki, biz, bu kanun burada
müzakere edilirken de 1 milyar 600 milyon dolar civarında
çıkacağını da söyledik, onu yaptık derler. Yani, biz
oynanan oyunların farkındayız sayın milletvekilleri.
Bu memlekette,
maalesef, şimdiye kadar gelen birçok hükûmetler hep ceplerini
düşündüler, devlet talan edildi, ülke ekonomik çöküntüye gitti.
İşte sonucunda Türkiyede ortada kalan, yüksek tahsillilerin üçte 1i
işsiz ve Türkiyenin bugün karşı karşıya
kaldığı en büyük tehlike, bir halk artık bilincini
kaybediyor. Neden kaybediyor? Yoksulluktan kaybediyor, işsizlikten
kaybediyor. Zaten sizin de, iktidarın da istediğiniz bu. Yani
diyorsunuz ki, artık insanlar muhtaç olsun, sadakaya muhtaç olsun ve
bunlar okumasın. Ne olacak? İşte, akşama kadar, işte,
iş yok, güç yok, aç insan ne yapacak? Bu aç insan demokrasi mücadelesi mi
yapacak? Hayır. Ne olacak? İşte, köle bir ruha bürünecek.
İşte, Türkiyede sizin İktidarınızca, oynamak
istediği olay bu.
Şimdi burada
birtakım kanunlar getiriyorsunuz. Bu kadar kanun temel kanun olur mu
beyler? Şimdi bir vergi kanunlarını getirmişsiniz. Bu vergi
kanunlarıyla neyi getiriyorsunuz biliyor musunuz? Efendim, kendi
yandaşlarınıza alacağınız uçakları vergi
muafiyetine sokuyorsunuz, yatları vergi muafiyetine sokuyorsunuz, efendim
kotraları vergi muafiyetine katıyorsunuz. Tabii, devri
iktidarınızda belli insanlar devlet kaynaklarından büyük
servetler edindiler. Bu büyük servetleri şimdi ne yapacaklar? İşte
lüks konutlar alacaklar, işte lüks uçaklar alacaklar, lüks yatlar
alacaklar. Bunları nasıl yiyecekler? Tabii, bir de vergiden de
bunlara muafiyet getiriyorsunuz, bir de oradan bunlara kıyak
yapıyorsunuz. Şimdi, bir vergi kanunu
Bunun gibi birçok kanunlar
var. Gümrük Kanunu niye arkadaşlar temel kanun olsun? Hele siz burada bu
kanunlarla hangi güç odaklarına ne imkânlar sağlıyorsunuz, ne
muafiyetler getiriyorsunuz, ne istisnalar getiriyorsunuz, devletin hangi
kaynaklarını bunlara veriyorsunuz niye bu millet öğrenmesin?
Niye öğrenmesin? Çünkü millete burada kanun okunduğu zaman millet
anlayacak bunları. Ne yapalım? Temel kanun yapalım. Temel
kanunda millet okumayacak, zaten ondan sonra canına okunduğu zaman,
millet bunu fark edinceye kadar zaten iş işten geçecek.
Şimdi, bu
kadar, bu Parlamentonun bir haziran ayında elli tane kanun
çıkarmasına ne gerek var? Hangi kanuna çok
Yani ne gerek var?
Arkadaşlar,
bu tamamen bir göz boyama. Bu kanunların çoğunda tuzak hükümler var;
ülkeye tuzak hükümler var, millete tuzak hükümler var, fakir fukaraya tuzak
hükümler var, zengini zenginleştiren hükümler var.
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Sayın Genç, konuşmanızı tamamlayın.
Buyurun.
KAMER GENÇ
(Devamla) Zengini zenginleştirmeye yönelik tuzaklar var.
Şimdi bu
kanunların burada enine boyuna tartışılması
lazım. Tartışmadan çıkarıyoruz. O zaman Parlamentonun
kapısına da bir kilit vurun.
Sonra ne var
yani, şimdi kanun çıkarmak kolay bir iş mi arkadaşlar? Daha
komisyonlardan gelmiş, biz daha incelememişiz. Gümrük Kanununun
içinde ne var, incelememişiz. Bir vergi kanunu aldım, bir sürü
muafiyet, istisnalar getirmişsiniz. Uçaklara, uçak alımına
istisna getiriyorsunuz. Niye? Tayyip Bey gitti, 61 milyon dolar verdi, uçak
aldı, bir de bundan vergi muafiyetini getiriyorsunuz ki
Niye getiriyorsunuz?
Çünkü vergi muafiyeti
Burada da bir vergi kaçakçılığı
oluyor. Ayrıca kamu kurum ve kurumlarına aldığı lüks
arabalara muafiyet getiriyorsunuz. Niye? Vergi muafiyeti. ÖTV ve KDV
muafiyetini getiriyorsunuz. Niye? Çünkü bunları satan firmalar bu yolla
kaçakçılık yapsın diye getiriyorsunuz.
Yani o kadar çok
ciddi olaylar var ki, devri iktidarınızda o kadar büyük talan ve
yolsuzluklar var ki! Bunları tabii, zamanımız olsa burada dile
getiririz ama bu memleketi bu kadar gerçekten zora sokacak şekilde yönetemezsiniz.
Ben bunun
aleyhindeyim.
Saygılar
sunuyorum.
Karar yeter
sayısı istiyorum.
BAŞKAN
Teşekkür ederim.
Danışma
Kurulu önerisinin lehinde Yozgat Milletvekili Sayın Bekir Bozdağ.
Sayın
Bozdağ, buyurun efendim. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
BEKİR
BOZDAĞ (Yozgat) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
sözlerimin başında hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Mecliste grubu
bulunan siyasi partilerimiz bu haftanın ve önümüzdeki haftanın
çalışma programını bir mutabakatla belirlediler, şu
anda yüce Meclisin onayına sunuluyor, oylarınızla kabul
edildiği takdirde, ona göre önümüzdeki hafta
çalışmamızı ve bu haftaki çalışmamızı
sonlandırmış olacağız.
Burada bir
hususun altını özellikle çizmekte fayda görüyorum: Biliyorsunuz, üç
haftadır Suriye sınırındaki mayınların
temizlenmesiyle alakalı kanun tasarısını görüşüyoruz.
Burada tartışmalar yaşandı, birtakım görüşler
ileri sürüldü ve bu tasarıyla ilgili değerlendirmeler yapıldı.
Biz AK PARTİ olarak bu tasarının doğru olduğuna
inanıyoruz, herhangi bir endişemiz, şüphemiz yok. Tasarıda
yer alan hükümlerin her biri ince ince düşünülerek oraya konmuş ve
bütün hassasiyetler dikkate alınmış, devletin bütün
kurumlarıyla değerlendirmeler yapılmış ve tasarı
olarak Meclise geldikten sonra da hem ilgili komisyonlarda bütün siyasi parti
gruplarının da değerlendirmeleri ve eleştirmeleriyle
olgunlaşmak suretiyle Meclisimize gelmiştir. Burada, hem
sınırdaki mayınların temizletilmesi, tarıma
açılması hem olayın güvenlik boyutuyla değerlendirilmesi
hem ülkemiz açısından başka boyutlarıyla
değerlendirilmesiyle ilgili konularda hassasiyetler dikkate
alınmıştır ancak buna rağmen
tartışmaların sürmesi nedeniyle Hükûmet bu konuda, 2nci
maddeyle ilgili bir tekriri müzakere talebinde bulundu ve bu tekriri müzakere
talebi Meclis Başkanlığı tarafından
değerlendirilecek ve 2nci madde üzerinde yeniden bir müzakere
yapıldıktan sonra yarın bu konu tekrar gündeme gelecektir.
Tekriri müzakere sonucunda varılan mutabakat çerçevesinde -bir mutabakata
varılabilirse- o çerçevede burada bir değerlendirme yapma imkânı
olacaktır ama şunun bir kez daha bilinmesini istiyorum: Bu ülkenin
birliği, dirliği, vatanımızın bölünmez bütünlüğü
ve Türkiye'nin her türlü değeri konusunda bizim ve bu Mecliste grubu
bulunan her siyasi partinin hassasiyeti olduğunu biliyoruz, biz bu
hassasiyetlerin hepsini paylaştığımızı ifade
ediyoruz. Ancak bu noktada kamuoyunda birtakım yanlış
anlaşılmaların da önüne geçmek adına bir kez daha bu
konunun değerlendirilmesinde bir fayda mülahaza edildi. Yarın bu
açıdan bir değerlendirme yapılacak ve bugün, yarın,
önümüzdeki hafta çalışma programı da bu Danışma
Kuruluyla belirlenmiş oldu.
Ben, tekrar
konuyu takdirlerinize sunuyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Bozdağ.
Sayın
Anadolun çok kısa bir açıklama talebi var yerinden.
Buyurun.
K. KEMAL ANADOL
(İzmir) Çok teşekkür ederim Sayın Başkan.
Cumhuriyet Halk
Partisinin görüşlerini kısaca özetlemek istiyorum.
Cumhuriyet Halk
Partisi Parlamentoyu tıkamaktan zevk alan bir parti değil. Demokrasi,
uzlaşma rejimi ama bunun iki koşulu var: Uzlaşmanın
kapsamı içinde dayatma yoktur, teslimiyetçilik de yoktur. Uzlaşma,
karşılıklı asgari müştereklerde birleşme demektir.
Bu amaçla, Parlamentonun önünün açılması ve tartışma konusu
yasanın kamuoyunun istediği biçimde çıkabilmesi için biz de bu
Danışma Kurulu önerisine imza koyduk.
Şimdi,
Hükûmetten istirham ediyoruz, kamuoyunun, Parlamento içindeki muhalefetin,
Parlamento dışındaki sivil toplum örgütlerinin, halkın,
yöre halkının ve iktidarın birleştiği nokta nedir?
Mayınların temizlenmesi ve temizlenen alanın tarıma
açılması. Burada bütün Meclis, 550 kişi beraber düşünüyor,
burada bir ihtilaf yok. O zaman bu büyük mutabakatı dikkate alarak, bu
mutabakatı bozacak biçimde bir tekriri müzakere teklifiyle Meclise
gelindiği takdirde tekrar işin başına dönmüş oluruz,
bunu hiç temenni etmiyoruz. Bunları tutanağa geçmesi için söylemek
durumunda kaldım.
Yüce Meclise
saygılar sunarım. Danışma Kurulu önerisine olumlu oy
vereceğiz.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Anadol.
Danışma
Kurulu önerisinin aleyhinde Artvin Milletvekili Ertekin Çolak.
Buyurun
Sayın Çolak.
ERTEKİN
ÇOLAK (Artvin) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
konuşmama başlarken hepinizi saygı, sevgi, muhabbetle
selamlıyorum.
Danışma
Kurulu önerisinin aleyhinde söz aldım. Neden aleyhinde söz aldın?
derseniz, Danışma Kurulu zamanı kötü kullanmakta. Bu Mecliste
hepimiz millet adına siyaset yapmaktayız. Burada kullanılan
zaman milletin zamanıdır. Eğer burada zaman kötü
kullanılıyorsa milletin işi, aşı, ekmeği kötüye
kullanılıyor manasına gelir. Bu nedenle Danışma Kurulu
önerisinin aleyhinde söz aldım. Yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim.
Sayın
Kaplan
HASİP KAPLAN
(Şırnak) Grubumuz her zaman Meclisteki ortak çalışma ve
diyalog konusunda hassas davranmıştır. Bu sağduyuya dünkü
Meclis konuşmasında da dikkat çekmiştik. Bu noktaya
gelinmesinden dolayı biz de seviniyoruz. Umuyoruz ki Meclisimiz, bütün
gruplar ortaklaşa memleket yararına daha önemli işler yaparlar.
Bu duygularla
grubumuzun düşüncesini açıkladım.
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Kaplan.
Sayın
milletvekilleri, Danışma Kurulu önerisini oylarınıza
sunacağım, karar yeter sayısını arayacağım.
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir, karar yeter sayısı
vardır.
Saygıdeğer
milletvekili arkadaşlarım, gündemin Seçim kısmına
geçiyoruz.
VIII.- SEÇİMLER
1.- Radyo ve Televizyon Üst Kurulunda boşalacak
üyeliklere seçim
BAŞKAN
Radyo ve Televizyon Üst Kurulunda boşalacak 3 üyelik için 3984
sayılı Kanunun 6ncı maddesi gereğince seçim
yapacağız.
Siyasi parti
grupları tarafından gösterilen adayların adlarını
okutuyorum:
Adalet ve
Kalkınma Partisi Grubu Aday Listesi:
Prof. Dr. Hasan
Tahsin Fendoğlu
Prof. Dr. Davut
Dursun
Yrd. Doç. Dr.
Basri Barut
Mustafa
Tarlacı
Milliyetçi
Hareket Partisi Grubu Aday Listesi:
Esat Çıplak
Hasan Tüfekçi
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, RTÜK Kanununun 6ncı maddesi gereği,
siyasi parti grupları kendilerine düşen üyeliğin 2 katı
aday göstermişlerdir. Adayların adları birleşik oy
pusulası şeklinde düzenlenmek suretiyle
bastırılmıştır. Toplantı ve karar yeter sayısı
mevcut olmak şartıyla seçimde Adalet ve Kalkınma Partisi aday
listesinden en çok oyu alan 2 aday ile Milliyetçi Hareket Partisi aday
listesinden en çok oyu alan 1 aday seçilmiş olacaktır.
Oylamanın ne
şekilde yapılacağını arz ediyorum: Herhangi bir
tereddüde mahal vermemek için, komisyon ve hükûmet sıralarında yer
alan kâtip üyelerden komisyon sırasındaki kâtip üyeler, Adana'dan
başlayarak Denizli'ye kadar -Denizli dâhil- ve Diyarbakır'dan
başlayarak İstanbul'a kadar -İstanbul dâhil- hükûmet
sırasındaki kâtip üyeler ise İzmir'den başlayarak Mardin'e
kadar -Mardin dâhil- ve Mersin'den başlayarak Zonguldak'a kadar -Zonguldak
dâhil- adı okunan milletvekilinin adını defterden
işaretleyecek ve kendisine birer tane mühürlü birleşik oy
pusulası ile zarf verecektir. Birleşik oy pusulası ve zarfı
alan sayın üye Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu aday listesinden 2
adayın, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu aday listesinden 1 adayın
isimlerinin karşısındaki kareyi çarpı işaretiyle
işaretleyecek ve birleşik oy pusulasını zarfa koyarak
zarfı Başkanlık Divanı kürsüsünün önüne konulmuş olan
oy kutusuna atacaktır.
Adalet ve
Kalkınma Partisi Grubu aday listesinden 2den fazla, Milliyetçi Hareket
Partisi Grubu aday listesinden 1den fazla adayın işaretlendiği
oy pusulaları geçersiz sayılacaktır. Bu hususlar birleşik
oy pusulalarında da dipnot olarak açıkça belirtilmiştir.
Sayın kâtip
üyelerin yerlerini almaları, oy pusulaları ile zarfların da
görevli personel tarafından sayın milletvekillerine
dağıtılmasını rica ediyorum.
Şimdi
oylamanın sayım ve
Arkadaşlar,
bir dakika
Sayın kâtip üyeler, saygıdeğer milletvekilleri,
arkadaşlar, lütfen toplayınız. Niçin
dağıtıyorsunuz zarfları? Kâtip üye arkadaşlarım,
lütfen vermeyiniz efendim. Ben burada okuyorum. Kâtip üyeler, lütfen
Arkadaşlar, lütfen
Daha oylamayı başlatmadık. Tasnif
heyetini seçeceğiz, lütfen
Kullanılan
oyları oy kutusundan lütfen alınız ve getiriniz iptal edelim
onları. Getiriniz... Yeniden başlatacağız.
ÜNAL KACIR
(İstanbul) Sayın Başkan, kabin olması lazım, gizli
oylama böyle olmaz.
BAŞKAN -
Arkadaşlar lütfen
Saygıdeğer uzman arkadaşlarım
Lütfen
ÜNAL KACIR
(İstanbul) Sayın Başkan, gizli oylama böyle olmaz, kabin
olması lazım.
BAŞKAN -
Saygıdeğer milletvekilleri, oy kullanan arkadaşlarımız
dâhil yeniden oy kullanacaktır.
ÜNAL KACIR
(İstanbul) Kabin
Kabin
Kabinsiz olmaz.
BAŞKAN -
Şu anda kullanılmış olan oylar geçersizdir, onları
işleme almayacağım, iptal edeceğim.
Şimdi,
oylamanın sayımı ve dökümü için ad çekmek suretiyle 5
kişilik bir tasnif komisyonu tespit edeceğim:
Sayın Bayram
Özçelik, Burdur? Yok.
Sayın
Şerafettin Halis, Tunceli Milletvekilimiz? Yok.
Sayın
Süleyman Nevzat Korkmaz, Isparta? Burada.
Sayın Atila
Emek, Antalya? Yok.
Sayın
Beytullah Asil, Eskişehir? Burada.
Sayın
Hüseyin Mert, İstanbul? Yok.
Sayın Sait
Açba, Afyonkarahisar? Yok.
Sayın Harun
Öztürk, İzmir? Yok.
Sayın Ali
Kul, Bursa? Yok.
Sayın Mehmet
Yılmaz Helvacıoğlu, Siirt? Yok.
Sayın Mehmet
Altan Karapaşaoğlu, Bursa? Yok.
Sayın
Nurettin Canikli, Giresun? Yok.
Sayın Gültan
Kışanak, Diyarbakır? Yok.
Sayın Tekin
Bingöl, Ankara? Burada.
Sayın Ahmet
Gökhan Sarıçam? Burada.
Sayın
Mustafa Öztürk, Hatay? Burada.
5 kişilik
Tasnif Komisyonuna seçilen arkadaşların isimlerini okuyorum:
Sayın Mustafa Öztürk, Hatay; Sayın Ahmet Gökhan Sarıçam,
Kırklareli; Sayın Beytullah Asil, Eskişehir; Sayın Süleyman
Nevzat Korkmaz, Isparta; Sayın Tekin Bingöl, Ankara Milletvekilleri.
Tasnif
Komisyonuna seçilen üyeler oylama işlemi bittikten sonra komisyon
sıralarındaki yerlerini alacaklardır.
Oylamaya Adana
ilinden başlıyoruz.
(Oylar
toplandı)
BAŞKAN
Oyunu kullanmayan sayın üye var mı? Yok.
Oy verme
işlemi tamamlanmıştır.
Tasnif Komisyonu
üyesi arkadaşlarımız yerlerini almışlardır:
Sayın Süleyman Nevzat Korkmaz, Isparta; Beytullah Asil, Eskişehir;
Tekin Bingöl, Ankara; Ahmet Gökhan Sarıçam, Kırklareli ve Mustafa
Öztürk, Hatay milletvekilleri.
Kupaları
kaldıralım.
(Oyların
ayrımı yapıldı)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu üyelikleri için
yapılan seçime ilişkin Tasnif Komisyonu tutanağı
gelmiştir, okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Radyo ve
Televizyon Üst Kurulunda Adalet ve Kalkınma Partisi Grubuna düşen (2)
üyelik ile Milliyetçi Hareket Partisi Grubuna düşen (1) üyelik için
yapılan seçime 325 üye katılmış, kullanılan
oyların dağılımı aşağıda gösterilmiştir.
Saygıyla arz
olunur.
Tasnif Komisyonu
Üye Üye Üye
Süleyman Nevzat
Korkmaz Beytullah Asil Tekin Bingöl
Isparta Eskişehir Ankara
Üye Üye
Ahmet Gökhan
Sarıçam Mustafa
Öztürk
Kırklareli Hatay
Hasan Tahsin
Fendoğlu : 254
Davut Dursun : 252
Basri Barut : 67
Mustafa
Tarlacı : 43
Esat Çıplak : 163
Hasan Tüfekçi : 105
Geçersiz : 6
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, buna göre Adalet ve Kalkınma Partisi
kontenjanından Hasan Tahsin Fendoğlu, Davut Dursun; Milliyetçi
Hareket Partisi kontenjanından Esat Çıplak Radyo ve Televizyon Üst
Kurulu üyeliklerine seçilmişlerdir. Kendileri için ve ülkemiz için
hayırlı olmasını diliyorum.
Saygıdeğer
milletvekilleri, gündemin Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan
Gelen Diğer İşler kısmına geçiyoruz.
1inci
sırada yer alan, Türk Ticaret Kanunu Tasarısı ve Adalet
Komisyonu Raporunun görüşmelerine kaldığımız yerden
devam edeceğiz.
IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER İŞLER
A) KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
1.- Türk Ticaret Kanunu Tasarısı ve Adalet
Komisyonu Raporu (1/324) (S. Sayısı: 96)
BAŞKAN -
Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
2nci sırada
yer alan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Devleti
Arasındaki Kara Sınırı Boyunca Yapılacak Mayın
Temizleme Faaliyetleri ile İhale İşlemleri Hakkında Kanun
Tasarısı ve Tarım, Orman ve Köyişleri ile Plan ve Bütçe
Komisyonları Raporlarının görüşmelerine
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
2.- Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Suriye Arap Cumhuriyeti
Devleti Arasındaki Kara Sınırı Boyunca Yapılacak
Mayın Temizleme Faaliyetleri ile İhale İşlemleri
Hakkında Kanun Tasarısı ve Tarım, Orman ve Köyişleri
ile Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları (1/543) (S.
Sayısı: 263)
BAŞKAN -
Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
3üncü
sırada yer alan, Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanun Tasarısı ile Bayındırlık, İmar,
Ulaştırma ve Turizm; İçişleri ile Plan ve Bütçe
Komisyonları Raporlarının görüşmelerine
başlayacağız.
3.- Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanun Tasarısı ile Bayındırlık, İmar,
Ulaştırma ve Turizm; İçişleri ile Plan ve Bütçe
Komisyonları Raporları (1/552) (S. Sayısı: 293)
BAŞKAN
Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
4üncü
sıraya alınan, Kamu Düzeni ve Güvenliği
Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri
Hakkında Kanun Tasarısı ve İçişleri Komisyonu
Raporunun görüşmelerine başlayacağız.
4.- Kamu Düzeni ve Güvenliği
Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri
Hakkında Kanun Tasarısı ve İçişleri Komisyonu Raporu
(1/704) (S. Sayısı: 383)
BAŞKAN
Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
5inci
sıraya alınan, Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı
ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporunun görüşmelerine
başlayacağız.
5.- Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı
ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (1/692) (S. Sayısı: 385)
BAŞKAN
Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
6ncı
sıraya alınan, Türk Vatandaşlığı Kanunu
Tasarısı ve İçişleri Ko-misyonu Raporunun
görüşmelerine başlıyoruz.
6.- Türk Vatandaşlığı Kanunu
Tasarısı ve İçişleri Komisyonu Raporu (1/458) (S.
Sayısı:90) (x)
BAŞKAN
Komisyon? Yerinde.
Hükûmet? Yerinde.
Komisyon raporu
90 sıra sayısıyla bastırılıp
dağıtılmıştır.
Sayın milletvekilleri,
alınan karar gereğince, bu tasarı İç Tüzükün 91inci
maddesi kapsamında görüşülecektir. Bu nedenle, tasarı, tümü
üze-rindeki görüşmeler tamamlanıp maddelerine geçilmesi kabul
edildikten sonra bölümler hâlinde görüşülecek ve bölümlerde yer alan
maddeler ayrı ayrı oy-lanacaktır.
Tasarının
tümü üzerinde, Hükûmet adına İçişleri Bakanı Beşir
Atalay, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına Mersin Milletvekili Ali Oksal,
şahsı adına Adana Milletvekili Ali Küçükaydın ve Eskişehir
Milletvekili Emin Nedim Öztürkün söz talepleri vardır.
İlk söz,
Hükûmet adına İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalaya aittir.
Buyurun
Sayın Bakanım.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
Sözlerime başlarken,
tabii, bugün üzüntülü bir günümüz, buruk bir gü-nümüz, şehitlerimiz var.
Hakkâride bugün 6sı mayın patlaması, 1i kaza sonucu 7
şehidimiz var. 7 askerimiz şehit oldu. 1 askerimiz Diyarbakır
Has-tanesinde ve ağır yaralı, 7 askerimiz de daha hafif
yaralı. Ben şehitlerimize Allahtan rahmet diliyorum, hepimizin
başı sağ olsun.
Tabii, bu
vesileyle ifade etmek isterim: Çabamız, bütün çabamız,
insanlarımızı terörde kaybetmeyelim, bunun için
çalışıyoruz ama terörle, teröristle mücadelemiz de sonuna kadar
devam edecek, bu konuda kararlılığımızı da burada
ifade etmek istiyorum.
Dilerim,
ülkemizde bütün renklerimizle, bütün farklılıklarımızla,
bütün zenginliklerimizle huzur içinde, kardeşlik içinde
yaşadığımız günlere ulaşırız ve bu tür
sorunlarımızdan kurtuluruz.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; gerek yurt içindeki ve gerekse yurt
dışındaki vatandaşlarımızı yakından
ilgilendiren Türk Vatandaşlığı Kanunu
Tasarısının Genel Kurul görüşmelerine
başlıyoruz. Ben bu vesileyle söz aldım. Yüce heyetinizi bu
tasarıyla ilgili kısaca, ana hatlarıyla, temel özellikleriyle
bilgilendirmek istiyorum.
Bu kanun
tasarısıyla ilgili olarak, bilindiği gibi vatandaşlık
kavramı, kişinin uyruğunda bulunduğu devletine
karşı olan hak ve yükümlülüklerini ifade ederken, aynı zamanda
devletin de kişi üzerindeki yetki ve sorumluluklarının temelini
oluşturmaktadır.
Uluslararası
hukuk, vatandaşlıkla ilgili düzenlemelerin devletin egemenlik
hakkının bir sonucu olduğunu ve
vatandaşlığın belirlenmesinde devletin mutlak bir
yetkisinin bulunduğunu kabul etmektedir. Bunun sonucu olarak her devlet
kimlerin kendi vatandaşı olacağını belirlemekte ve bu
alanda düzenleme yapabilmektedir.
Anayasamızın
66ncı maddesi Türk vatandaşlığının Kanunun
gösterdiği şartlarla Kazanılacağını ve ancak
kanunda belirtilen hâllerde kaybedileceğini öngörmektedir.
Anayasamızın bu hükmü doğrultusunda Türk vatandaşlığının
kazanılması ve kaybedilmesine ilişkin esaslar da Kanun ile
düzenlenmektedir.
(x)
90 S. Sayılı Basmayazı tutanağa eklidir.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; hâlen vatandaşlık
işlemleri 403 sayılı Türk Vatandaşlığı
Kanunu hükümleri çerçevesinde yürütülmektedir. Uygulamaya konulduğu 1964
yılından beri ihtiyaca binaen Kanunda önemli değişiklikler
yapılmıştır. Ortaya çıkan güncel ihtiyaçların
zorlamasıyla zaman içinde yapılan bu değişiklikler Kanunun
sistematiğinde bozulmalara neden olmuştur. Diğer yandan, Kanun
günümüz ihtiyaçlarını karşılayamaz hâle gelmiştir.
Bütün bu gelişmeler ışığında,
vatandaşlıkla ilgili yasal düzenlemelerin yeniden gözden geçirilmesi,
ilgili mevzuat bütünlüğünün sağlanması bir zaruret hâlini
almış ve tasarı bu amaçla hazırlanmıştır.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; tasarıda Anayasamız ve
evrensel hukuk ilkeleri çerçevesinde, dil, ırk, renk, cinsiyet, etnik
köken, felsefi inanç, din ve mezhep ayrımı gözetmeyen mutlak
eşitlik anlayışına sahip bir vatandaşlık tanımı
esas alınmıştır.
Anayasamızın
66ncı maddesinde Türk babanın veya Türk ananın çocuğu
Türktür. ilkesi benimsendiğinden, tasarıda
vatandaşlığın kazanılmasında soy bağı
esas alınmış, uluslararası alandaki genel eğilime
uyulmuştur.
Modern
devletlerin önemle üzerinde durdukları konuların başında,
toplumun temel yapısını oluşturan aile ve çocukların
vatandaşlık hukuku açısından da korunması ve
gözetilmesi gelmektedir. Türkiyede doğan ve anne veya babadan dolayı
vatandaşlık kazanamayan çocukların Türk
vatandaşlığını kazanmalarına, mevcut uygulamada
olduğu gibi, imkân tanınarak, çocukların vatansız
kalmaları önlenmiştir. Türk vatandaşlığının
evlat edinilmeyle kazanılması hususu yeniden düzenlenmiştir.
Uluslararası hukuktaki çocuk tanımına bağlı
kalınarak, evlat edinilen ergin olmayan çocuğa
vatandaşlığımızı kazanma imkânı
sağlanmıştır.
Yabancıların
genel olarak Türk vatandaşlığına alınmasında
Türkiyede ikamet etme süresi, 403 sayılı Türk
Vatandaşlığı Kanununda olduğu gibi beş yıl
olarak belirlenmiştir. Ancak, Türk soylu yabancılar için bu süre
hâlen iki yıl olarak uygulandığından, mevcut
vatandaşlık başvuruları göz önüne alınarak bir
geçiş süreci öngörülmüştür. Bu sebeple, Türk soylu yabancılar
için iki yıl Türkiyede ikamet etme şartı 2010 yılına
kadar uygulanacak, bu tarihten sonra bütün yabancılar için Türkiyede
ikamet etme şartı eşit hâle getirilecektir.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri Türkiyenin ekonomik ve sosyal
hayatı ile tanıtımına katkıda bulunabilecek
yabancıların istisnai usulle Türk
vatandaşlığını kazanabilmesi imkânı
ayrıntılı bir şekilde tasarıda düzenlenmiştir.
Ülkemize sanayi
tesisleri getiren veya bilimsel, teknolojik, ekonomik, sosyal, sportif,
kültürel, sanatsal alanlarda olağanüstü hizmeti geçen ya da geçeceği
düşünülen ve ilgili bakanlıklarca haklarında gerekçeli
tekliflerde bulunulan kişilerin
vatandaşlığımızı daha kolay kazanabilmesi
imkânı getirilmiştir.
Bir Türk
vatandaşı ile evli olan yabancıların Türk
vatandaşı olabilmesi için, mevcut uygulamada olduğu gibi, üç
yıldan beri evli olma şartı tasarıda aynen
korunmuştur.
İzin almak
suretiyle Türk vatandaşlığından çıkan kişiler
yeniden Türk vatandaşlığına, mevcut uygulamada olduğu
gibi, herhangi bir ikamet süresi aranmadan alınabileceklerdir. Ancak, bu
kanun tasarısındaki hükümlere göre Türk
vatandaşlığı kaybettirilenlerin yeniden Türk
vatandaşlığını kazanmalarında Türkiyede üç
yıl ikamet etme şartı getirilmiştir.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; 1960lardan itibaren çok sayıda
vatandaşımız çeşitli sebeplerle bilindiği gibi
yurtdışına gitmiştir, özellikle Avrupa ülkelerine.
Başlangıçta vatandaşlarımız geçici sürelerle kalmak
niyetinde iken zaman içerisinde bulundukları ülkelerde kalıcı
hâle gelmişlerdir. Zamanla, bulundukları ülkelerin sosyal, ekonomik,
siyasi alanlarında etkin rol oynamaya başlamışlardır.
Bu alanlarda daha etkin olabilmeleri için, yaşadıkları ülkelerin
vatandaşlığına da sahip olma çabası içinde
olmuşlardır.
Hükûmetlerimiz,
yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın,
bulundukları ülkelerin de vatandaşlığını
kazanmalarını her ortamda desteklemiş, bu doğrultuda gerekli
düzenlemeleri yapmışlardır. Hükûmetimiz de bu yönde
tasarıda gerekli düzenlemeleri yaparak
vatandaşlarımızın yabancı bir devlet
vatandaşlığına geçmek üzere önceden izin alma zorunluluğu
uygulamasına son vermiş ve birden fazla ülke vatandaşı
olmasını kolaylaştırmıştır.
Diğer
yandan, bazı ülkeler çifte vatandaşlığa izin
vermediğinden vatandaşlarımız Türk
vatandaşlığından çıkmadan, bulundukları ülke
vatandaşlığını kazanamamaktadırlar. Türk
vatandaşlığından çıkmak zorunda kalan
vatandaşlarımıza birçok kolaylık sağlayan Mavi Kart
uygulaması aynen devam ettirilecektir. Özellikle biliyorsunuz Avrupada ve
Almanya için bu çok geçerli. Mavi Kart sahipleri Türkiye'de Türk
vatandaşlarına tanınan birçok haktan faydalanmaktadırlar;
seçme seçilme, kamu hizmetine girme, askerlik yükümlülüğünü yerine getirme
gibi durumlar hariç, Türk vatandaşlarına tanınan haklardan aynen
yararlanabilmektedirler.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; önemli değişiklik olarak,
403 sayılı Kanunda, yükümlü askerlik görevini yapmamak veya izinsiz
başka bir devlet vatandaşlığını kazanmak Türk
vatandaşlığının kaybı nedenlerinden iken
tasarıda bunlara yer verilmeyerek Türk
vatandaşlığının iradesi dışında
kaybettirilmesi nedenleri oldukça
sınırlandırılmıştır. Artık,
tasarıda askerlik yapmama vatandaşlığın kaybı
nedenleri arasında yer almamaktadır. Ayrıca yine 403
sayılı Kanunda Türk vatandaşlığını sonradan
kazanmış kişiler için öngörülen vatandaşlıktan
çıkarma işlemine de son verilmiştir.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; tasarıyla vatandaşlık
işlemlerinin yürütülmesine yönelik birçok yenilik getirilmektedir;
çağdaş bir yaklaşım, yeni şartlara uygun bir
yaklaşım getirilmektedir. Bunlardan bir kısmını arz
ettim. Vatandaşlık işlemlerinin
hızlandırılması amacıyla valiliklerde
vatandaşlık inceleme komisyonları oluşturulmaktadır.
Bu komisyonlarca vatandaşlık ile ilgili başvurular süratli bir
şekilde incelenerek karar verilmek üzere Bakanlığıma
gönderileceğinden, gereksiz zaman ve iş gücü kaybının önüne
geçilecektir.
Tasarının
sizlerin desteğiyle kanunlaşarak uygulamaya konulması,
vatandaşlık iş ve işlemlerinin daha etkin, hızlı
ve verimli şekilde yürütülmesine büyük katkı sağlayacaktır.
Yüce heyetinize, tasarının kanunlaşmasına vereceğiniz
destek için şimdiden teşekkür eder, hepinizi saygılarımla
selamlarım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Bakanım.
Milliyetçi
Hareket Partisi Grubu adına Gaziantep Milletvekili Sayın Hasan
Özdemir.
Buyurun efendim.
(MHP sıralarından alkışlar)
MHP GRUBU ADINA
HASAN ÖZDEMİR (Gaziantep) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; 90 sıra sayılı Türk
Vatandaşlığı Kanun Tasarısı üzerinde Milliyetçi
Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi
saygıyla selamlıyorum.
Konuşmama
başlamadan önce, Hakkârinin Çukurca bölgesinde askerî
aracımızın mayına çarpması sonucu şehit
düşen 6 evladımıza Allahtan rahmet, yakınlarına
başsağlığı diliyorum; aynı zamanda, yaralanan 8
askerimize ise acil şifalar diliyorum.
Bu
saldırılar göstermektedir ki, Türkiye'nin en önemli sorunlarından
birisinin hâlâ terörle mücadele olduğu görülmektedir. Başta
Hükûmetimiz olmak üzere, Meclise bu konuda önemli görevler düşmektedir.
Uzun müddet terörle mücadele eden, sahada terörle mücadele eden birisi olarak
söylüyorum ki bölücü terörle ilgili aldığımız tedbirler,
almak istediğimiz tedbirler maalesef yetersizdir ve bu şekilde devam
ettiği müddetçe şehitlerimiz gelmeye devam edecektir.
Değerli
milletvekilleri, bireyin, devlete yaptığı hizmetler
karşılığında hak ve özgürlük alanı sunup ödevler
de yükleyen vatandaşlık statüsü, anayasalarda yer almakla birlikte,
ayrıca, aynı zamanda vatandaşlık kanunlarıyla da
düzenlenmektedir. Dolayısıyla ülkelerin vatandaşlık
kanunları toplumun ihtiyaçlarına cevap verebilecek düzeyde, günün
şartlarına uygun, güncel ve uygulanır olmalıdır.
Bireyle devlet arasındaki karşılıklı ilişkilerde
çağın gereklerinin tümünün yer alması gerekir. Zira, bütün
dünyada bireyle devlet arasındaki ilişkiler 20nci yüzyılın
son yirmi yılından itibaren hiç olmadığı kadar
hızlı bir değişiklik içerisindedir.
Türk hukuk
düzeyinde bakıldığında ise bu alanda büyük bir handikap
vardır. Bir kere, yürürlükteki Vatandaşlık Kanunu çok eskidir.
22 Mayıs 1964 tarihinde yürürlüğe giren 403 sayılı
Vatandaşlık Kanunu, bu özelliği nedeniyle çeşitli tarihlerde
bazı hükümleri itibarıyla değişikliklere
uğramışsa da yeterli görülmemektedir. Çeşitli tarihlerde
yapılan değişiklikler, Kanunun orijinal metninin
sistematiğini ve Türk vatandaşlığı hukukuna hâkim olan
genel ilkeler dâhilinde mantıksal bütünlüğü ortadan kaldıran bir
yaklaşım içerisindedir. Dolayısıyla Kanunun temelinde
bulunan bütünleştirici felsefe maalesef ortadan kalkmıştır.
Bu çerçeveden bakıldığında, Türk hukuk sisteminin çağın
ihtiyaçlarına uygun yeni bir vatandaşlık kanununa ihtiyaç ortaya
çıkmıştır.
Görüşmekte
olduğumuz tasarı, bu ihtiyacı karşılamak için önemli
bir adımdır. Ancak, yeni düzenlemeyle Türk kamuoyunun
çıkarları da unutulmamalıdır. Türk toplumu ve Türk
değerlerine aykırı olabilecek düzenlemelerden mutlaka
kaçınılmalıdır. Üzücüdür ki tasarı bu hususta
yeterince dikkatli hazırlanmamıştır.
Değerli
milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz Türk
Vatandaşlığı Kanun Tasarısı, Türk toplumunun
sosyolojik özellikleriyle çelişen çeşitli hükümler içermektedir.
Tasarının 28inci maddesini bir inceleyelim: Doğumla Türk
vatandaşı olup da çıkma izni almak suretiyle Türk
vatandaşlığını kaybedenlerin, askerlik hizmetlerini
yapma yükümlülüğü vesaire dışında sosyal güvenliğe
ilişkin kazanılmış hakları saklı kalmak ve bu
hakların kullanımında ilgili kanunlardaki hükümlere tabi olmak
şartıyla Türk vatandaşlarına tanınan haklardan aynen
yararlanmaya devam ederler. denilmektedir. Madde, bu hâliyle, 1964 tarihli
Türk Vatandaşlık Kanunundan farklı olarak askerlik hizmetini
yerine getirmemeyi vatandaşlıktan çıkarma için bir neden olarak
görmemektedir. Bu mesele üzerinde özellikle durmak istiyorum. Madde hükmü
şekil açısından hatalı görülmemektedir. Sonuçta, birey,
vatandaşlıktan çıkmıştır. Ancak, ortada ciddi toplumsal
huzursuzluklara neden olan ahlaki bir boyut bulunmaktadır.
Askerlik hizmeti,
toplum içerisinde de bireyin devletine ve milletine karşı en kutsal
vazifesi olarak değerlendirilmektedir. Türk milleti için, askerlik,
toplumsal alanda bu denli önemli yer tutarken, toplumun moral değerlerine
ve birbirlerine bağlılığını kuvvetlendirirken bu
görevi yerine getirmemenin yolunu açacak hukuki düzenlemeler, Türk toplum
yapısında -uygun hâlde olmayan- bir yara, aynı zamanda
çelişkiler getirecektir.
Bu düzenlemeyi
savunanlar, iddialarının zeminini 2006 senesinde oluşturmaya
başlamışlardır. Devlet Bakanı ve Sayın
Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Mart 2006daki bir
konuşmasında Askerlik yapıp yapmamaya herhangi bir müeyyide
getirilecekse bu, Askerlik Yasasıyla olabilir. demiştir. Şimdi
burada müeyyide kelimesine dikkatinizi çekmek istiyorum. Bu kavramın
ifade ettiği düşünce, ne yazıktır ki, bugün görüşmekte
olduğumuz tasarıya da yansımıştır. Şöyle ki:
Kavram ile herhangi bir cezai müeyyide, yaptırım öngörülmemekte,
sadece kamuda zorunlu hizmet gibi bir durum ifade edilmektedir.
Son
zamanların moda kavramı Vicdani ret üzerinde de biraz durmak
istiyorum.
Değerli
milletvekilleri, Avrupa Birliği ülkelerinin sözüm ona
standartlarından birisi olarak vicdani retçilik Türk hukuk düzeyine
yerleştirilmeye çalışılmaktadır. Bu konuda Hükûmeti
uyarmak istiyorum, Avrupadaki örneklerinin iyi incelenmesi gerekmektedir.
Vicdani ret süresince kamuda zorunlu hizmette bulunanlara bu devletler
maaş bağlamaktadır. Ayrıca, Noel ödemesi, tezkere parası
gibi ara ödemeler de gerçekleştirmektedirler. Türk ekonomisi böyle bir
yükü kaldırabilecek nitelikte değildir. Etkilerini hâlen
hissettiğimiz ekonomik kriz süreciyle her gün onlarca iş yeri kepenk
kapatmaktadır.
Vicdani ret
süreci, Türk toplum ve siyasi yapısıyla da zıt bir görünüm vermektedir.
Türkiye, hâlen artarak devam eden terörle mücadele sürecini
yaşamaktadır ve şu anda da 6 evladımız şehit
olmuş, 8 evladımız yaralanmıştır. Bu mücadelede
askerî gücün önemini bir kez daha vurgulamakta yarar vardır. Vicdani ret
ile Türk Silahlı Kuvvetlerinin istihdam ihtiyacına ciddi bir darbe
vurulacaktır. Daha vahim boyutta ise, bu düzenlemeyle şehit aileleri
rencide edilecektir. Bu hüküm, insan hakları, demokrasi gibi
kavramların istismar edilmesiyle getirilmeye çalışılırken,
Türk milletinin ve devletinin hiçbir çıkarıyla da ihtiyacı
uyuşmayan bir düzenlemedir. Bu düzenlemeyle evlatları vatan için
şehit düşen ailelerin içlerindeki yangın daha da
artacaktır.
Değerli
milletvekilleri, Sayın Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Cemil Çiçek demişti ki: Bu durum Askerlik
Yasası ile düzenlenmelidir. Bir kere, askerlik yapmama
vatandaşlıktan çıkarılma için bir neden
olmalıdır. Konuşmamın başında da
vatandaşlığı bireyin devlete karşı bir statüsü
şeklinde ifade etmiştim. Şimdi siz bu statüyü, hukuki olarak
olması gereken yerde, Türk Vatandaşlığı Kanununda
değil de başka bir yasayla mı düzenleyeceksiniz? Yoksa gerçekten
askerlik yapmamayı vatandaşlıktan çıkarmanın bir
nedeni olmaktan vaz mı geçeceksiniz?
Değerli
milletvekilleri, tasarının ikinci bir tehlikeli noktası da çifte
vatandaşlıkta izin sisteminin ortadan
kaldırılmasıdır. Böyle bir düzenlemeye niçin ihtiyaç
duyulmuştur? Örneğin, örnek aldığımız Avrupa
Birliği ülkeleri, ki başta Almanya olmak üzere, çifte
vatandaşlığı kabul etmezken siz niye izin sistemini de
kaldırıyorsunuz? Acaba Hükûmet bu yolla, izin almadan başka ülke
vatandaşlığına geçenlerin yargılanmalarının
önüne geçmek mi istemektedir? Hükûmetten bu soruların
cevaplarını beklemekteyiz.
Çifte
vatandaşlık durumunun, bir kere, hukuki bir boyutu vardır.
Bireyin çifte vatandaşlık durumunda, kendisinin de içinde
bulunduğu yargıya intikal eden olaylarda hangi hukuk sisteminin
uygulanacağını bildirmede çelişkiler olmaktadır.
Sonuç olarak,
Türk hukuk sisteminin ve Türk toplum yapısının yeni bir
vatandaşlık kanununa ihtiyacı olduğudur, ancak bu
tasarı, ihtiyaçları karşılamaktan uzak olmakla birlikte,
yukarıda bahsettiğim şekilde, sakıncalı hükümler de
içermektedir.
Belirttiğim
bu eksiklikler ve yanlışlıklar giderilmediği takdirde
toplumsal huzursuzluklar ortaya çıkabilecektir. Bu konunun
tasarının görüşülmesi sırasında mutlaka önergelerle
düzeltilmesi gerektiğine inanıyor, yüce heyetinizi bir kez daha
saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Özdemir.
Cumhuriyet Halk
Partisi Grubu adına Mersin Milletvekili Sayın Ali Oksal.
Sayın Oksal,
buyurun efendim. (CHP sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA
ALİ OKSAL (Mersin) Sayın Başkan, çok değerli
milletvekilleri; öncelikle, Çukurcada şehit olan askerlerimize Allahtan
rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyorum; tüm ulusumuzun
başı sağ olsun.
Yeni Türk
Vatandaşlığı Kanunu Tasarısı üzerinde Cumhuriyet
Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Yüce
Meclisin değerli üyelerini saygıyla selamlıyorum.
Tasarının
tamamı Türk vatandaşlığının kazanılması
ve kaybına ilişkin ve vatandaşlık hizmetlerinin
yürütülmesine dair usul ve esasları belirlemektedir.
Vatandaşlık,
genel olarak, devlet ile kişi arasındaki hukuki bir bağ olarak
tanımlanır. Bir insan topluluğunun devletin kurucu unsuru
olabilmesi için sınırları belli bir ülke üzerinde
yaşaması ve kendisini uluslararası alanda temsil edecek bir
siyasi otoriteye sahip olması ve devletle arasında sürekli bir hukuki
bağının olması demektir ki bu bağ
vatandaşlık bağıdır. Vatandaşlık
bağı, kişinin devletine karşı
bağlılığını ifade ederken, aynı zamanda
devletin birey üzerinde birtakım yetkilere sahip olmasının da
temelini oluşturur.
Avrupa
Vatandaşlık Sözleşmesinin 2nci maddesinde vatandaşlık
şöyle tanımlanır: Vatandaşlık bir kişi ile bir
devlet arasındaki hukuki bağ anlamına gelir, kişinin etnik
kökenini göstermez.
Avrupa
Vatandaşlık Sözleşmesinin 1inci maddesinde Her devlet
kimlerin kendi vatandaşı olduğunu kendi hukuku uyarınca
kendisi belirler. denilmektedir. Devletin bu yetkisinin tek istisnası,
devletin yaptığı düzenlemelerin uluslararası
sözleşmelere, uluslararası teamül hukukuna ve vatandaşlıkla
ilgili genel olarak kabul edilmiş hukuk ilkelerine aykırı
olmamasıdır. Vatandaşlıkla ilgili düzenlemelerde devlet
yetkisi mutlaktır, kimin vatandaş olacağı devletin mutlak
yetkisi altındadır.
Anayasamızın
66ncı maddesinde Türk vatandaşlığı şöyle
tanımlanmaktadır: Türk devletine vatandaşlık
bağı ile bağlı olan herkes Türktür, Türk babanın ve
Türk ananın çocuğu Türktür, hiçbir Türk vatana
bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça
vatandaşlıktan çıkarılamaz.
Anayasanın
66ncı maddesinde 2001 yılında yapılan değişiklik
ile vatandaşlığın kazanılmasında ana ile baba
arasındaki ayrım ortadan kaldırılarak, Anayasanın
temel ilkelerinden olan Kanun önünde kadın-erkek eşitliği
sağlanmıştır.
Bizde
Anayasadaki vatandaşlık tanımı diğer Avrupa
ülkelerindeki vatandaşlık tanımlarıyla
karşılaştırıldığında, bizdeki vatandaşlığın
millet kavramına daha yakın anlamda
kullanıldığı görülecektir. Çünkü millet farklı
kültürlerden gelenlerden oluşur, millet kavramında ırka vurgu
yapılmaz.
Son zamanlarda
bilinen vatandaşlık kavramından farklı olarak Avrupa
Birliği vatandaşlığı kavramı da ortaya
çıkmıştır. Buna göre Avrupa Birliği
vatandaşlığı, üye devletin vatandaşı olan bir
kişinin birlik çerçevesinde belirli hak ve yükümlülüklerinin
bulunması anlamına gelir. 1 Mart 2000 yılında
yürürlüğe giren Avrupa Vatandaşlık Sözleşmesi,
vatandaşlığın kazanılması ve kaybedilmesi
konularında önemli ilkeler benimsemiştir. Sözleşme,
vatandaşlık hukukunun uygulanmasında cinsiyet, din, ırk,
renk ya da ulusal veya etnik köken açısından
ayrımcılık oluşturan herhangi bir uygulama
içermeyeceğini kabul etmiştir. Sözleşme, devletlerin çok
vatandaşlık olgusuna olumlu yaklaşımda
bulunmalarını da öngörmektedir. Bu sözleşmeyi Avrupa Konseyi
üyesi on iki ülke onaylamış ve yirmi yedi ülke de imzalamıştır.
Avrupa Konseyine üye Türkiye bu sözleşmeyi henüz imzalamamıştır.
Avrupa Birliği düzeyinde yapılan değerlendirmelerde
vatandaşlık alanında Avrupa Vatandaşlık
Sözleşmesinin temel alınması gerektiği yönünde de
eğilim artmıştır.
Değerli
milletvekilleri, Türk vatandaşlığı, hemen her ülkede
olduğu gibi ülkemizde de iki şekilde kazanılmaktadır. Buna
göre Türk vatandaşlığı doğumla ve sonradan olmak üzere
iki şekilde kazanılır. Ülkemizde doğumla Türk
vatandaşlığı, soy bağı ve doğum yeri
esasına göre kendiliğinden kazanılmaktadır. Doğumla
kazanılan vatandaşlık doğum anı ile geçerlidir. Yurt
içinde ve dışında Türk vatandaşı ana ve babadan
evlilik birliği içinde doğan çocuklar doğum itibarıyla Türk
vatandaşlığını kazanırlar. Türk ana ve yabancı
babadan evlilik birliği dışında doğan çocuk Türk
vatandaşıdır. Vatansızlığı önlemek için
anası ve babası belli olmayan terk edilmiş çocuklar toprak
esasına göre doğdukları ülkenin vatandaşı
sayılacaklardır.
8inci maddeyle
yapılan bu düzenleme vatansızlık durumuna düşülmemesini
amaçlamaktadır. Doğumla kazanılan vatandaşlık konusunda
yapılan düzenlemeler genel olarak uluslararası düzeyde kabul
görmüş olan düzenlemelerdir. Türk vatandaşlığının
sonradan kazanılması, yetkili makam kararı, evlat edinme ve
seçme hakkının kullanılmasıyla olmaktadır. Buna göre
11inci madde, Türk vatandaşlığını kazanmak isteyen
yabancılarda aranacak olan şartları sekiz ayrı maddede
toplamıştır. Bu koşulları taşıyan
yabancılara yetkili makam kararıyla vatandaşlık
verilecektir. Gerek görülmesi hâlinde Bakanlar Kurulunca
taşıdıkları ülke vatandaşlığından
çıkma şartı da istenebilecektir. Bu maddelerden ayırt etme
gücüne sahip olmak, genel sağlık bakımından tehlike
teşkil eden bir hastalığı bulanmamak, Türkiyede kendisinin
ve bakmakla yükümlü olduğu kimselerin geçimini sağlayacak gelire veya
mesleğe sahip olmak şartları belirgin bir biçimde ifade
edilmişken, yeteri kadar Türkçe konuşabilmek, iyi ahlak sahibi olmak,
Türkiyede yerleşmeye karar verdiğini davranışlarıyla
teyit etmek, millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel
teşkil edecek bir hâli bulunmamak şartları diğer
şartlara kıyasla muğlak görünmektedir, daha açık ifade
edilmelidir.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; birinci bölümün konusu olan
vatandaşlığın kazanılmasıyla ilgili daha sonra
konuşacağım için, burada biraz da
vatandaşlığın kaybedilmesinden ve vatandaşlıkla
ilgili diğer düzenlemelerin yapıldığı maddelerden
bahsetmek istiyorum.
Yeni Türk
Vatandaşlığı Kanunu Tasarısının 22nci ve
50nci maddelerini kapsayan ikinci bölümüne göre Türk
vatandaşlığı yetkili makam kararıyla ve kişinin
seçme hakkının kullanılmasıyla kaybedilmektedir. Yetkili
makam kararıyla Türk vatandaşlığının kayıp
yolları çıkma, kaybettirme ve vatandaşlığın
iptali olarak belirlenmiştir. Türk vatandaşlığından
çıkmak için izin isteyen kişilere belirli şartları
taşımaları hâlinde Bakanlıkça izin verilebilir. Bunlar
ergin ve ayırt etme gücüne sahip olmak, yabancı bir devlet
vatandaşlığını kazanmış olmak veya
kazanacağına ilişkin inandırıcı belirtiler
sunmak, herhangi bir suç veya askerlik hizmeti nedeniyle aranan kişilerden
olmamak, hakkında herhangi bir mali veya cezai tahdit bulunmamak. Bu
şartları taşıyan ve yabancı bir devlet
vatandaşlığını kazanmak üzere Türk
vatandaşlığından çıkmak için izin isteyenlerden
talepleri uygun görülenlere de Bakanlıkça Türk
vatandaşlığından çıkma izin belgesi, verilen izin
sonucunda veya önceden yabancı bir devlet
vatandaşlığını kazandığını
belgeleyenlere ise Türk vatandaşlığından çıkma belgesi
verilir. Çıkma izin belgesi, karar tarihinden itibaren iki yıl
geçerlidir. İzin belgesi alanlar bu süre içerisinde yurt içinde ikamet
edilen yer valiliğine, yurt dışında ise dış
temsilciliklere yabancı devlet vatandaşlıklarını
kazandıklarına dair bilgi ve belgeleri vermek zorundadırlar.
Süresi içinde yabancı devlet vatandaşlığının
kazanılmaması durumunda çıkma izin belgesi geçersiz
sayılır. Çıkma belgesinin ilgiliye imza
karşılığı teslimiyle Türk
vatandaşlığı kaybedilir.
Türk
vatandaşlığını kaybeden kişilerin nüfus aile
kütüklerindeki kayıtları kapatılır. Eşlerden birinin
çıkma belgesi almak suretiyle Türk vatandaşlığını
kaybetmesi diğer eşin vatandaşlığına tesir etmez.
Türk vatandaşlığını kaybeden ana veya babanın
talebinin bulunması ve diğer eşin de muvafakat etmesi hâlinde
çocukları da kendileri ile birlikte Türk
vatandaşlığını kaybederler.
Türk vatandaşlığından,
izin almak suretiyle çıkanlara bazı haklar
tanınmıştır. Doğumla Türk vatandaşı olup da
çıkma izni almak suretiyle vatandaşlığını
kaybedenler ve kendileri ile birlikte işlem gören çocukları, millî
güvenliğe ve kamu düzenine ilişkin hükümler saklı kalmak
kaydıyla askerlik hizmetini yapma yükümlülüğü, seçme ve seçilme, kamu
görevlerine girme ve muafen araç ve ev eşyası ithal etme hakları
dışında sosyal güvenliğe ilişkin kazanılmış
hakları saklı kalmak ve bu hakların kullanımında
ilgili kanundaki hükümlere tabi olmak şartıyla Türk
vatandaşlığına tanınan haklardan aynen yararlanmaya
devam ederler.
Türk
vatandaşlığının kaybettirilmesi Bakanlar Kurulu
kararının Resmî Gazetede yayınlandığı tarihten
itibaren geçerli olur.
Vatandaşlığın
kaybı hâllerinden bir diğeri de iptal kararıdır. Türk
vatandaşlığını kazanma kararı ilgilinin yalan
beyanı veya vatandaşlığı kazanmaya esas teşkil
eden önemli hususların gizlenmesi sonucunda vuku bulmuş ise
kararı veren makam tarafından vatandaşlığı iptal
edilir.
İptal
kararı Türk vatandaşlığının
kazanılmasından başlayarak on yıl geçtikten sonra verilmez.
İptal
kararı, kazanmanın dışında karar tarihinden itibaren
hüküm ifade eder. İptal de ilgili kişiye bağlı olarak Türk
vatandaşlığını kazanmış diğer eşe
ve çocukları hakkında da uygulanır.
Vatandaşlığı
iptal edilenler hakkında da 5683 sayılı Yabancıların
Türkiyede İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun hükümleri
uygulanır. Bunlardan malların tasfiyesi gerekli görülen hâllerde bu
husus iptal kararında belirtilir. Bu kişiler en geç bir yıl
içinde Türkiyedeki mallarını tasfiye etmek zorundadır. Aksi
hâlde, malları hazinece satılarak bedelleri nam ve hesaplarına
kamu haznedarlığı sistemine dâhil bir kamu bankasına
yatırılır.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; Türk Vatandaşlığı
Kanunu Tasarısı 2006 yılında İçişleri
Komisyonunda görüşüldüğü sırada CHP milletvekilleri ve
İçişleri Komisyonu üyeleri olarak Hakkı Ülkü, Mehmet Siyam
Kesimoğlu, Nurettin Sözen, Mehmet Kartal, Nadir Saraç ve ben, Nâzım
Hikmet Ranın Yasada yapılacak bir düzenlemeyle yeniden Türk
vatandaşlığına alınması için önerge
vermiştik. Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu
6/10/2005 tarihinde almış olduğu kararla Nâzım Hikmet
Ranın Türk vatandaşlığından
çıkartılmasıyla ilgili 1951 yılında
alınmış Bakanlar Kurulu kararını geçersiz
saymış olmasına rağmen, Komisyon önergeyi oy
çokluğuyla reddetmişti. Önergenin reddedilme gerekçesinde, Bakanlar
Kurulu kararının idari bir işlem olduğu, bu nedenle
tasarıda yer alacak yasal bir düzenlemeyle değil de Nâzım Hikmet
Ranın vatandaşlığa alınma işleminin yine
Bakanlar Kurulu kararıyla olması gerektiğini
vurgulamışlardır. Üç yıl aradan sonra, 5 Ocak 2009da,
Bakanlar Kurulu, Nâzım Hikmet Ranın Türk
vatandaşlığına alınmasını
kararlaştırmış ve 10 Ocak 2009da Resmî Gazetede
yayımlayarak yürürlüğe koymuştur, kendilerine de teşekkür
ediyoruz.
Tasarının
dikkatle tartışılması gereken önemli maddelerinden biri de
14üncü maddesidir. Türk vatandaşlığının Türkiyede üç
yıl ikamet şartına bağlı olarak yeniden kazanılmasının
açıklandığı bu maddede, tasarının 29 ile 34üncü
maddeleri uyarınca vatandaşlığı kaybettirilen ya da
vatandaşlığı kaybedenlere atıf
yapılmaktadır.
Tasarının
29uncu maddesi, Bakanlar Kurulunca Türk
vatandaşlığının kaybettirilmesine ilişkindir.
Buna göre, belirtilen eylemlerde bulundukları resmî makamlarca tespit
edilen kişilerin Türk vatandaşlığı
Bakanlığın teklifi ve Bakanlar Kurulunun kararıyla
kaybettirilir:
1) Yabancı
bir devletin, Türkiye'nin menfaatlerine uymayan herhangi bir hizmetinde bulunup
da bu görevi bırakmaları, kendilerine yurt dışında
dış temsilcilikler, yurt içinde ise mülki idare amirler
tarafından bildirilmesine rağmen, üç aydan az olmamak üzere verilecek
uygun bir süre içerisinde kendi istekleriyle bu görevi bırakmayanlar,
2) Türkiye ile
savaş hâlinde bulunan bir devletin her türlü hizmetinde Bakanlar Kurulunun
izni olmaksızın kendi istekleriyle çalışmaya devam edenler,
3) İzin
almaksızın yabancı bir devlet hizmetinde gönüllü olarak askerlik
yapanlar.
Tasarının
29uncu maddesinde bu eylemler vatana bağlılıkla
bağdaşmayan eylemler olarak nitelendirilmiştir. Kişiler,
zaten vatana bağlılıkla bağdaşmayan eylemlerde
bulundukları için millî güvenliğe ve kamu düzenine engel teşkil
edecek davranışlar sergilemişler ve bu nedenle
vatandaşlıktan çıkartılmışlardır.
Şimdi, aynı kişilerin, tasarının 14üncü maddesiyle
Türkiyede üç yıl ikamet etmeleri koşuluyla kamu düzeni ve millî
güvenlik bakımından engel teşkil eden hâlleri ortadan
kalkmış mı oluyor ve bu nedenle de yeniden Türk
vatandaşlığını kazanıyor, bu bir çelişki
değil mi?
Yine 34üncü
maddeye göre ana ve babaya bağlı olarak soy bağı,
doğum yeri ve evlat edinme yolu veya herhangi bir nedenle Türk
vatandaşlığını kazanmış olanlar ergin
olmalarından itibaren üç yıl içinde seçme hakkını kullanmak
suretiyle Türk vatandaşlığını seçmeyerek Türk
vatandaşlığını kaybedenler sadece millî güvenlik
bakımından engel teşkil edecek bir hâli bulunmaması ve
Türkiyede üç yıl ikamet etmek koşuluyla yeniden Türk
vatandaşlığını kazanabileceğin öngörülmektedir.
Bu hakkın kullanılması, vatandaşlık hukukunun
kişinin kendi vatandaşlığını seçmede özgür
olması ilkesinden hareket edilmektedir. Oysa, bu kişilerin önceki
tercihlerinin Türk vatandaşlığı olmadığı da
görülmektedir. Bu tür kişileri de bu tasarıyla âdeta mükâfatlandırıyoruz.
Burada önemle
üzerinde durulması gereken bir diğer husus, mevcut 403
sayılı Vatandaşlık Kanununun 25inci maddesinde, vatana
bağlılıkla bağdaşmayan ve
vatandaşlığın kaybına neden olan maddelerin, getirilen
tasarının 43üncü maddesi kapsamından
çıkartılanların hangileri olduğudur. Bunlar:
1) İzin
almaksızın kendi istekleriyle yabancı bir devlet
vatandaşlığını kazananlar,
2) Yurt
dışında bulunup da muvazzaf askerlik görevini yapmak ve
Türkiyede savaş ilanı üzerine yurt dışında bulunup da
yurt savunmasına katılmak için yetkili kılınmış
makamlar tarafından usulen yapılacak çağrıya mazeretsiz
olarak üç ay içinde icabet etmeyenler,
3) Sevk
sırasında veya kıtalarına katıldıktan sonra yurt
dışına kaçıp da kanuni süre içerisinde geri dönmeyenler ve
4) Silahlı
kuvvetler mensupları ile askerlik görevini yapmakta olanlardan görev,
izin, hava değişimi veya tedavi için yurt dışında
bulunup da süresi bittiği hâlde mazeretsiz olarak üç ay içinde geri
dönmeyenler.
Anayasanın
72nci maddesi uyarınca vatan hizmeti her Türkün hakkı ve ödevidir.
Herhangi bir mazeret olmadan askerlik görevinden kaçmak vatana
sadakatsizliktir. İzinsiz olarak başka bir ülke için gönüllü askerlik
hizmeti yapmak vatandaşlığın kaybına sebep teşkil
eden bir eylem olarak sayılıp cezalandırılması ne
kadar doğru ise kişinin kendi ülkesi için askerlik yapmaması,
vatandaşlığın kaybettirilmemesi şeklinde düzenleme
yapılmış olması da o kadar yanlıştır.
Bu tasarı
vicdani retten açıkça söz etmese de imkân tanımaktadır.
Eğer tasarının amacı vicdani ret ilkesini hayata
geçirmekse, o zaman bu açıkça belirtilmelidir. Avrupa Konseyine üye olup
da Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 9uncu maddesi
kapsamında bulunan vicdani ret ilkesini tanımayan ve kanunlarında
zorunlu askerliği öngören üç ülke bulunmaktadır ki, bu ülkeler
Belarus, Azerbaycan ve Türkiyedir ama bu tasarıyla, görülüyor ki,
askerlik yapmamak artık vatandaşlığı kaybetme
gerekçesi değildir. Âdeta af niteliğinde olan bu düzenleme ulusumuzun
manevi değerlerini sarsacak niteliktedir.
Tasarı
maddelerinde eleştirilmesi gereken diğer bir ince nokta ise 11inci,
14üncü, 16ncı, 17nci ve 29uncu maddelerdeki millî güvenlik ve kamu
düzeni açısından engel teşkil edecek bir hâli bulunmamak
kaydıyla ibarelerinin 13üncü, 34üncü ve 43üncü maddelerinde millî
güvenlik açısından engel teşkil edecek bir hâli bulunmamak
kaydıyla şeklinde düzenlenmesidir. Bu düzenleme ve bu ifade
değişikliği millî güvenlik ve kamu düzeninin birbirinin yerine
geçebilecek kavramlar olarak anlaşılması ve bu yüzden ikisinden
birisinin kullanılmasının yeterli görülmesi gibi çok
yanlış bir anlamaya meyil verir niteliktedir. Millî güvenlik ve kamu
düzeni birbirinin ikamesi olamaz ancak birbirinin tamamlayıcısı
olabilir. Bu nedenle, birbirleriyle bağlantısızmış
gibi yansıtılmaları da doğru olmayacaktır. Hele de
tartışmaya açık konularda böyle bir kullanıma
başvurulmasının altında yoksa başka bir niyet mi
vardır?
14üncü maddedeki
vatandaşlığın kazanılması düzenlemesinin bir
adım daha ilerisi olan 43üncü madde, 403 sayılı Kanunun
25inci maddesinin biraz evvel saydığım bentleri uyarınca,
vatandaşlığı kaybettirilmiş olan kişilerin
başvurmaları hâlinde ikamet şartı aranmaksızın
vatandaşlığın kazanılması gibi tuhaf bir
uygulamaya yer vermektedir. Örneğin, böyle bir değişiklik
yardımıyla, millî güvenlik bakımından engel teşkil
edecek bir hâli bulunmayan ancak kamu düzeni açısından engel
teşkil edecek bir hâli bulunan ve izin almaksızın kendi
istekleriyle yabancı bir devlet vatandaşlığını
kazanan Merve Kavakçı gibilere ikamet şartı
aranmaksızın Türk vatandaşlığının önü mü
açılmaya çalışılmaktadır?
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; kısacası tüm bu
eleştiriler dikkate alındığında, getirilen yeni
Vatandaşlık Kanunu Tasarısı âdeta af niteliğinde olup
uzun dönemde Türk ulus devlet yapısının temelini zedeleyebilecek
ve vatandaşlık duygularına zarar verebilecek niteliktedir. Bu
bağlamda, millî hassasiyetlerimiz de dikkate alınmalıdır.
Sorumlu ve
yapıcı bir muhalefet anlayışı içinde, söz konusu yasa
tasarısının özellikle 14, 29 ve 43üncü maddelerini
eleştirmeyi bir görev addediyorum. Belirttiğim eksiklik ve
bakış açıları dikkate alındığında bu
amaca ne kadar ulaşılmış olduğunun sorgulanması
gerekir diyorum.
Bu duygu ve
düşüncelerle hepinizi saygı ile selamlıyorum. (CHP ve MHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim.
AK PARTİ
Grubu adına Konya Milletvekili Sayın Ayşe Türkmenoğlu.
Buyurun. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
AK PARTİ
GRUBU ADINA AYŞE TÜRKMENOĞLU (Konya) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; 90 sıra sayılı Türk
Vatandaşlığı Kanunu Tasarısı hakkında AK
PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Grubum adına
yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; yasa tasarısıyla ilgili
konuşmama geçmeden önce Hakkâri Çukurcada şehit olan 6 askerimize
Allahtan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum.
Yaralı askerlerimize de acil şifalar diliyorum.
Devletin
unsurlarından birisi olan insan topluluğu vatandaşlık
hukukunun temel konusunu oluşturmaktadır. Bir insan topluluğunun
devletin kurucu unsuru olabilmesi için sınırları belli bir ülke
üzerinde yaşaması ve kendisini uluslararası alanda temsil edecek
bir siyasi otoriteye sahip olması ve devletle arasında sürekli bir
hukuki bağın bulunması gerekir. Bu bağ
vatandaşlık bağıdır. Vatandaşlık bağı
kişinin devletine karşı
bağlılığını ifade ederken aynı zamanda
devletin birey üzerinde birtakım yetkilere sahip olmasının
temelini de oluşturur.
Vatandaşlık,
genel olarak devlet ile kişi arasındaki hukuki bir bağ olarak
tanımlanır. Bu durum, Avrupa Vatandaşlık
Sözleşmesinin 2nci maddesinde Vatandaşlık, bir kişi ile
bir devlet arasındaki hukuksal bağ anlamına gelir, kişinin
etnik kökenini göstermez. şeklinde ifadesini bulur. Danıştay kararlarında
kabul edilen bir görüşe göre ise vatandaşlık, genel olarak
devlet ile kişi arasında kurulan hukuki bir ilişki olarak
tanımlanmaktadır. Bu ilişkiye taraf olan devlet ile kişi
arasında karşılıklı hak ve borçlar doğuran bir
hukuki bağ kurulmaktadır. Vatandaşlığın
kişinin hak ve yükümlülüklerinin belirlenmesindeki bu önemi nedeniyle her
kişinin bir vatandaşlığa sahip olması ve bu
vatandaşlıktan keyfî olarak yoksun bırakılmaması
hakkı insan hak ve özgürlükleri arasında kabul edilmiştir. Bu
nedenle, Anayasa ve Türk Vatandaşlığı Kanununda
vatandaşlığın kazanılması, vatandaşlıktan
çıkma ve çıkarılma belirli koşullara
bağlanmış, bu hususlara ilişkin hukuki tasarruflara
karşı yargı yoluna başvurabilme olanağı
tanınmıştır. Bu itibarla, devletin sözü edilen
tasarruflarda bulunurken ilgili kişinin, vatansızlık da dâhil,
herhangi bir mağduriyete uğramaması için gerekli dikkat ve özeni
göstermesi ve gerekirse kişiyi konuyla ilgili olarak bilgilendirmesi
gerekmektedir.
Vatandaşlıkla
ilgili düzenlemelerin devletin egemenlik hakkının bir sonucu
olduğu ve vatandaşlığın belirlenmesinde devletin mutlak bir yetkisinin bulunduğu genel
bir ilkedir. Bu yüzden, her devletin kimlerin kendi vatandaşı
olacağını belirleme ve bunlarla ilgili düzenleme yapma
özgürlüğü vardır. Avrupa Vatandaşlık Sözleşmesinin
1inci maddesi bunu açıkça ifade etmiştir. Adı geçen
sözleşmeye göre Her devlet, kimlerin kendi vatandaşı
olduğunu, kendi hukuku uyarınca kendisi belirler. Devletin bu
yetkisinin tek istisnası ise, devletin yaptığı
düzenlemelerin, uluslararası sözleşmelere, uluslararası teamül
hukukuna ve vatandaşlıkla ilgili genel olarak kabul edilmiş
hukuk ilkelerine aykırı olmamasıdır.
Vatandaşlığın
belirlenmesinde devletlerin mutlak yetkilerinin bulunması nedeniyle
uygulamada ülkeler genellikle doğum yeri ve soy bağı
esaslarından birisini ya da her ikisini birlikte kabul etmektedir. Bunun
yanında, belirli şartları taşıyanlara doğumdan
sonra da devletlerce vatandaşlık verilebilmektedir.
403
sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununda soy
bağı ve doğum yeri esaslarının her ikisine de yer
verilerek uluslararası alandaki genel eğilime uyulmuştur.
Doğumdan sonra, doğumdan başka bir nedenle
vatandaşlığın kazanılmasında
vatandaşlık hukuku alanındaki uluslararası gelişmeler
göz önünde bulundurulmuştur.
Son zamanlarda,
bilinen vatandaşlık kavramından farklı olarak Avrupa
Birliği vatandaşlığı kavramı da ortaya
çıkmıştır. Avrupa Birliği
vatandaşlığı kavramı, üye ülkelerin
vatandaşlıkla ilgili düzenlemelerinin tamamen dışında
yer almaktadır. Bu kavram, vatandaşlık mevzuatlarını
düzenleme yetkisinde ülkelerin geleneksel uygulamalarında herhangi bir
değişiklik öngörmemiştir. Ancak son zamanlarda
vatandaşlık alanında da ortak hareket edilmesi gerektiği
yönünde Avrupa Birliği düzeyinde değerlendirmeler yapılmaktadır.
Avrupa
Birliği vatandaşlığı üye devletin vatandaşı
olan bir kişinin Birlik çerçevesinde belirli hak ve yükümlülüklerinin
bulunması anlamına gelir. Üye devletlerde dolaşım ve ikamet
özgürlüğü, ikamet edilen devlette yerel ve Avrupa Parlamentosu seçimlerine
katılabilme, kendi ülkesinin temsilciliğinin bulunmadığı
üçüncü ülkelerde üye ülkelerin diplomatik korumasından faydalanma, Avrupa
Parlamentosuna ve ombudsmana başvurma hakkı Avrupa Birliği
vatandaşlığının hakları olarak
karşımıza çıkmaktadır.
Ülkemizde
vatandaşlık hizmetleriyle ilgili temel kanun, 403 sayılı
Türk Vatandaşlığı Kanunudur. Uygulamaya konulduğu 22
Mayıs 1964 tarihinden beri bu Kanunda önemli değişiklikler
yapılmıştır. Dönemin şartları içerisinde ortaya
çıkan güncel ihtiyaçların zorlamasıyla yapılan bu
değişiklikler kanunun sistematiğinde bozulmalara neden
olmuştur. Zaman içinde yapılan değişikliklerle Kanunun
bozulan sistematiğinin hukuk ilkelerine uygun şekilde yeniden
düzenlenmesi bir zorunluluk hâline gelmiştir.
Kanunun
yürürlükte bulunduğu dönemde kabul edilen 1982 Anayasasının
Türk vatandaşlığıyla ilgili 66ncı maddesinde 2001
yılında değişiklik yapılmış,
vatandaşlığın kazanılmasında ana ile baba
arasındaki ayrım ortadan kaldırılarak Anayasanın
temel ilkelerinden olan kanun önünde kadın-erkek eşitliği
sağlanmıştır.
2002
yılında yürürlüğe giren 4721 sayılı Türk Medeni
Kanununun getirdiği düzenlemeler ile Türk
Vatandaşlığı Kanununun hükümlerinin birbirine uyumunun
sağlanması açısından da yeni bir düzenleme zaruret hâlini
almıştır. Ayrıca uluslararası düzeyde
vatandaşlık konularında bağlayıcı düzenlemelere
gidilmeye başlanmıştır.
1 Mart 2000
tarihinde yürürlüğe giren Avrupa Vatandaşlık Sözleşmesi,
vatandaşlığın kazanılması ve kaybedilmesi
konularında önemli ilkeler benimsemiştir. Sözleşme,
vatandaşlık hukukunun cinsiyet, din, ırk, renk ya da ulusal veya
etnik köken açısından ayrımcılık oluşturan
herhangi bir uygulama içeremeyeceğini kabul etmiştir. Diğer
yandan, sözleşme, devletlerin çok vatandaşlık olgusuna olumlu
yaklaşımda bulunmalarını öngörmektedir. Bu sözleşmeyi,
Avrupa Konseyi üyesi 12 ülke onaylamış, 27 ülke de
imzalamıştır. Ülkemiz bu sözleşmeyi henüz imzalamamakla
birlikte, Avrupa Birliği sürecinde ülkemizin gündemine gelmesi muhtemel
görünmektedir çünkü Avrupa Birliği düzeyinde yapılan
değerlendirmelerde, vatandaşlık alanında, Avrupa
Vatandaşlık Sözleşmesinin temel alınması
gerektiği yönünde eğilim ağırlık
kazanmıştır.
Diğer
yandan, küreselleşmenin bir sonucu olarak ulaşım
imkânlarının artması ve Türkiye ile tarihî ve sosyolojik
bağları bulunan veya bulunmayan ve Türkiye dışında
yaşayan birçok yabancının, Türk
vatandaşlığını kazanmaya yönelik
başvurularında büyük artışların olduğu
gözlemlenmiştir. Başvuruların sağlıklı ve hızlı
bir şekilde incelenmesi ve değerlendirilmesi için yeni düzenlemelere
ihtiyaç duyulmaktadır. Gelişmiş ülkelerin de
uyguladığı bir yol olarak, Türkiyenin ekonomik ve sosyal
hayatına katkıda bulunabilecek yabancılara Türk
vatandaşlığının daha kolay verilmesi suretiyle bu
kişilerin ülkemize kazandırılmaları da önem arz etmektedir.
Yine, bu dönemde
yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının
sayısında büyük artışlar olmuştur. Türkiye
dışında yaşayan Türk vatandaşları,
bulundukları ülkelerde siyasi, ekonomik, kültürel ve sosyal açıdan
daha etkin olabilmek için yaşadıkları ülkelerin
vatandaşlığına sahip olma çabası içindedirler.
Bazı devletler ülkesinde yaşayan Türk vatandaşlarına, Türk
vatandaşlığını kaybetmeden kendi
vatandaşlığını vererek çok vatandaşlığa
sahip olma imkânlarını tanımıştır. Almanya,
Avusturya gibi ülkelerde yaşayan Türk vatandaşları, ancak Türk vatandaşlığından
izinle çıkarak bulundukları ülkelerin
vatandaşlığını kazanabilmektedirler.
Bütün bu
gelişmeler ışığında vatandaşlıkla
ilgili yasal düzenlemelerin yeniden
gözden geçirilmesi, yeni bir tedvine gidilmesi bir zaruret hâlini
almış ve bu tasarı ile bu amaçlanmıştır.
Değerli
milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz kanun
tasarısının 5inci maddesiyle Türk
vatandaşlığının hangi hâllerde
kazanılacağı belirlenmiştir. Buna göre Türk vatandaşlığı,
biyolojik ve hukuki bir olay olan doğumla ve sonradan olmak üzere iki
yolla kazanılmaktadır. Kanunun sistematiği de bu esaslara göre
düzenlenmiştir.
6ncı madde
ile doğumla Türk vatandaşlığının
kazanılması hâlleri soy bağı ve doğum yeri esas
alınarak belirlenmiş ve doğumla kazanılan
vatandaşlığın doğum anından itibaren geçerli
olacağı hükmüne yer verilmiştir.
7nci madde ise
-Anayasanın 66ncı maddesi- Türk babanın veya ananın
çocuğu Türktür. hükmünü getirmiştir. Bu hükümle soy bağı
esasına dayanılarak Türk vatandaşlığının
doğumla kazanılmasındaki genel prensip belirlenmiştir. Buna
göre, yurt içinde veya dışında evlilik birliği içinde
doğan çocuk doğumundan itibaren Türk
vatandaşlığını kazanacaktır. Ayrıca Türk
vatandaşı anadan ve yabancı babadan evlilik birliği
dışında doğan çocuk ile Türk vatandaşı babadan
veya yabancı anadan evlilik birliği dışında doğan
çocukların vatandaşlık durumları düzenlenmiştir. Soy
bağının kurulmasını sağlayan esasların
yerine getirilmesi hâlinde Türk vatandaşı babadan evlilik
birliği dışında doğan çocuk da babaya bağlı
olarak Türk vatandaşlığını kazanacaktır.
8inci madde ile
Türk vatandaşlığının kazanılmasında prensip
olarak soy bağı esası benimsenmiştir. Ancak, ana ve
babası belli olmayan terk edilmiş çocukların, hangi ülkede
bulunmuşsa o ülkede doğmuş sayılmaları ve o ülkenin vatandaşlığının
verilmesi uluslararası hukuk tarafından benimsenmiş temel bir
ilkedir. Avrupa Vatandaşlık Sözleşmesi taraf devletleri bu
doğrultuda düzenleme yapmakla yükümlü tutmuştur. Vatansızlığı
önlemek amacı ile Türkiyede doğan ve ne anadan ne de babadan
dolayı vatandaşlık kazanamayan çocuklar ile Türkiyede
bulunmuş çocukların Türkiyede doğdukları karine kabul
edilerek, toprak esasına göre aksi sabit oluncaya kadar Türk
vatandaşlığını kazanmalarına imkân
tanınmıştır.
14üncü madde ile
vatandaşlık, karşılıklı hak ve yükümlülüklerin
varlığı ile birlikte duygu bağlantısını da
temel alan bir hukuki bağdır. Madde ile vatana
bağlılıkla bağdaşmayan eylemlerde bulunan ve bu
nedenle Bakanlar Kurulunca Türk vatandaşlığı
kaybettirilenler ile Kanunun 34üncü maddesi uyarınca seçme
hakkını kullanmak suretiyle Türk
vatandaşlığını kaybeden kişilerin, kamu düzeni ve
millî güvenlik bakımından engel teşkil edecek bir hâli
bulunmamak ve Türkiyede üç yıl ikamet etmek şartıyla Türk
vatandaşlığını kazanabileceği öngörülmektedir.
29uncu madde ile
belirtilen eylemlerde bulundukları resmî makamlarca tespit edilen
kişilerin Türk vatandaşlığının
Bakanlığın teklifi ve Bakanlar Kurulu kararıyla
kaybettirilebileceği düzenlenmiştir.
Maddenin (a)
bendi de yabancı bir devletin hizmetinde bulunanlarla ilgilidir.
Yabancı bir devletin, Türkiyenin menfaatlerine uymayan bir hizmetinde
bulunup da Bakanlar Kurulunca bu görevi bırakmaları kendilerine
bildirilmesine rağmen verilen süre içerisinde kendi istekleri ile bu
görevi bırakmayanların Türk vatandaşlığı
kaybettirilecektir.
Maddenin (b)
bendine göre Türk vatandaşlarının, Türkiye ile savaş
hâlinde bulunan yabancı ülkenin her türlü hizmetinde kendi istekleriyle ve
Bakanlar Kurulunun izni olmadan çalışmaya devam etmesi durumunda
haklarında kaybettirme işlemi yapılacağı
öngörülmektedir.
Maddenin (c)
bendine göre izinsiz olarak başka bir ülke için de gönüllü askerlik
hizmeti yapmak, vatandaşlığın kaybına sebep
teşkil eden bir eylem olarak sayılmıştır. Avrupa
Vatandaşlık Sözleşmesi de başka bir ülke için gönüllü
askerlik yapmayı bir kayıp nedeni olarak öngörmektedir.
43üncü madde ile
doğumla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşı
olanların Türk vatandaşlığını kazanmaları,
ekonomik, sosyal ve beşerî geleceklerinin güvence altına
alınması açısından önem arz etmektedir. Bu maddeyle Türk
vatandaşlığını kazanmak üzere yazılı
bildirimde bulunan, doğumla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
vatandaşlığını kazanmış olanlara Türk
vatandaşı olabilme imkânı sağlanmıştır.
Herhangi bir
devlet vatandaşı iken Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
vatandaşlığını sonradan kazanmış olanlara
ise genel hükümler uygulanacaktır. Bu uygulama ile Türk
vatandaşlığını kazanma şartlarını taşımayan
yabancıların Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
vatandaşlığını kazanarak kolay yoldan Türk
vatandaşı olmaları engellenmiştir.
Değerli
milletvekilleri, İçişleri Bakanlığınca
hazırlanarak 7/4/2006 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına sunulan Türk Vatandaşlığı
Kanunu Tasarısı 18/4/2006 tarihinde esas komisyon olarak
İçişleri Komisyonumuza, tali komisyon olarak da Adalet,
Dışişleri ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonuna havale
edilmiştir.
İçişleri
Komisyonumuz 26/04/2006 tarihli toplantısında tasarıyı
gündemine alarak görüşmeye başlamış ve tasarının
olgunlaştırılması amacıyla bir alt komisyon
kurulmasını kararlaştırmıştır.
İçişleri Komisyonumuz, İçişleri, Adalet,
Dışişleri, Maliye ve Millî Savunma Bakanlığı
temsilcilerinin katılımıyla, Avrupa Birliği Uyum Komisyonu
Raporunu da dikkate alarak alt komisyon rapor ve metnini de inceleyip görüşmüştür.
Tasarıyla Türk vatandaşlığının
kazanılması ve kaybına ilişkin usul ve esaslar
düzenlenmektedir.
Alt komisyon
tasarıda aşağıdaki değişikliklerin
yapılmasını öngörmüştür:
Tasarının
3üncü maddesinde yer alan çok vatandaşlık tanımı, Türk
vatandaşının, aynı anda, Türk
vatandaşlığının yanında diğer bir veya
birçok vatandaşlığa sahip olması durumunu
tanımlamaktadır. Tanım, yanlış anlaşılmaları
önlemek amacıyla yeniden düzenlenmiş ve çok
vatandaşlığı ifade eder hâle getirilmiştir.
Tasarının
12nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan 11 inci maddenin
birinci fıkrasının (g) bendi
ibaresi diğer maddelerdeki
düzenlemelere paralellik sağlanması amacıyla açık
şekilde yazılmıştır.
Ayrıca,
aynı maddenin birinci fıkrasının (a) bendine sportif kelimesinden
sonra kültürel kelimesi eklenmesi kabul edilmiştir.
Alt komisyonda,
vatandaşlığa alınacak kişilerle ilgili olarak,
Bakanlığa, kamu yararına çalışan sivil toplum
örgütleri, üniversiteler ve meslek odalarının, 12nci maddenin
birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca, öneri
getirebilmesine ilişkin değişiklik talebi sivil toplum
örgütlerinin ilgili oldukları bakanlıkları harekete geçirebilme
imkânlarının zaten mevcut olmasından dolayı alt komisyonda
kabul edilmemiştir.
Tasarının
18inci maddesinin birinci fıkrasında, 11inci madde uyarınca,
Türk vatandaşlığını kazanmak isteyen
yabancılardan başvuruları uygun bulunanların Bakanlar
Kurulu kararıyla Türk vatandaşlığını
kazanabilecekleri hususu düzenlenmektedir. Alt komisyon, Bakanlık
aşamasına kadar gerekli incelemenin
yapıldığını göz önüne alarak, başvuru
işlemlerinin kısa sürede sonuçlanmasını sağlamak
amacıyla, 11inci madde uyarınca, Türk
vatandaşlığını kazanmada Bakanlık
kararını yeterli görmüş ve maddeyi bu şekilde
değiştirmiştir.
Tasarının
20nci maddesinde Türk vatandaşlığının evlat edinilme
yoluyla kazanılması düzenlenmektedir. Maddeye göre, evlat edinilen
yedi yaşından küçük çocuk, evlat edinilmekle otomatik olarak Türk
vatandaşlığını kazanmaktadır.
Avrupa
Birliği Uyum Komisyonu, 14 Ocak 2004 tarihli ve 5049 sayılı
Kanunla onaylanan Çocukların Korunması ve Ülkelerarası Evlat
Edinme Konusunda İşbirliğine Dair Sözleşmenin evlat
edinilecek çocuk yaşının on sekiz olarak belirlendiğini ve
bu maddedeki düzenlemenin söz konusu sözleşmeye aykırı
olduğunu belirtmiştir. Alt komisyon bu öneriyi dikkate alarak, evlat
edinilen ergin çocuğun Türk vatandaşlığına
alınmasına karar vermiştir, ancak belli bir yaşın
üstünde olanların vatandaşlığa alınması durumunda
istenmeyen sonuçların doğabileceği ve bu hakkın kötüye
kullanılabileceği endişesiyle, evlat edinenlerin
vatandaşlığa alınması otomatik olmaktan
çıkarılmıştır. Ergin olmayanların evlat
edinmeleri hâlinde vatandaşlığa alınmaları, millî
güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir hâli
bulunmama şartına bağlanmıştır.
Tasarının
43üncü maddesiyle düzenlenen mülga 403 sayılı Türk
Vatandaşlığı Kanununun 25inci maddesinin (a), (ç), (d) ve
(e) bentleri uyarınca Türk vatandaşlığını
kaybetmiş olanların Türk vatandaşlığına
alınmasında, 13üncü maddesiyle düzenlenen Türk
vatandaşlığının ikamet şartı
aranmaksızın yeniden kazanılmasında ve 14üncü maddesiyle
düzenlenen Türk vatandaşlığının ikamet
şartına bağlı olarak yeniden kazanılmasında, kamu
düzeni bakımından engel teşkil edecek bir hâli bulunmama şartı
kaldırılarak kolaylık sağlanmıştır.
Tasarının
44üncü maddesinin başlığı madde içeriğine uygun
olarak Çok vatandaşlık olarak değiştirilmiştir.
Tasarının
45inci maddesiyle düzenlenen vatandaşlık işlemlerinden
alınacak hizmet bedeli, Türk vatandaşlığının
sonradan kazanılmasına ilişkin işlemlerle
sınırlanarak Türk vatandaşları için kolaylık
sağlanması amaçlanmıştır.
Ayrıca,
maddenin ikinci fıkrasında 193 sayılı Gelir Vergisi
Kanununa göre geliri olmayanlar ve kendileriyle birlikte işlem gören çocukları
için birinci fıkra uyarınca belirlenen hizmet bedelinin
alınmayacağı yönünde düzenleme yapılmış, Bakanlar
Kurulunun bu konuda karar verme yetkisi
kaldırılmıştır.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; Türk
vatandaşlığıyla ilgili yapılacak bu düzenlemelerin
olumlu sonuçlar getireceğini umuyor, yasanın ülkemize
hayırlı olmasını temenni ediyor, hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim.
Sayın
milletvekilleri, saat 19.30da toplanmak üzere birleşime ara veriyorum.
Kapanma Saati: 19.08
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 19.33
BAŞKAN: Başkan Vekili Nevzat PAKDİL
KÂTİP ÜYELER: Yaşar TÜZÜN (Bilecik), Harun
TÜFEKCİ (Konya)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 95inci
Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.
90 sıra
sayılı Kanun Tasarısının görüşmelerine
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve
Hükûmet yerinde.
Tasarının
tümü üzerinde söz sırası, şahsı adına Adana
Milletvekili Sayın Ali Küçükaydında.
Sayın
Küçükaydın, buyurun efendim. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
ALİ
KÜÇÜKAYDIN (Adana) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben
de konuşmamın başında Hakkâri Çukurcada şehit olan
aziz şehitlerimizi rahmetle anıyorum, yaralılarımıza
da acil şifalar diliyorum.
Değerli milletvekilleri,
vatandaşlık, kişinin bir devlete olan mensubiyetini belirleyen
ve ona karşı olan hak ve yükümlülüklerini ifade eden bir
kavramdır.
Milletlerarası
hukukta her devletin kendi vatandaşını belirleme hakkı
vardır. Dolayısıyla bu hak Avrupa Vatandaşlık
Sözleşmesine de aynı şekilde geçmiştir.
Değerli
arkadaşlarım, Anayasamızın 66ncı maddesi Türk
vatandaşlığını düzenlemiştir. Madde Türk
Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes
Türktür. demekte ve arkasından da Türk babadan veya anadan doğan
çocuk Türktür. demek suretiyle bir yerde, soy bağını esas
almıştır. Aynı fıkrayla Anayasamız aynı
zamanda kadın-erkek eşitliğine de vurgu
yapmıştır.
Vatandaşlıkla
ilgili Anayasamızın bir başka hükmü de
vatandaşlığın kanunla kazanılacağını,
kanunla kaybedileceğini belirtmek suretiyle Vatandaşlık
Kanununa atıfta bulunmuştur. Hiçbir Türkün vatana
bağlılıkla bağdaşmayan bir hareketi
olmadığı takdirde vatandaşlıktan çıkarılamayacağı
da hüküm altına alınmıştır.
Ben
tasarının, kısaca, getirdiklerini belirtmek suretiyle
konuşmamı sürdürmek istiyorum. 403 sayılı
Vatandaşlık Kanunu 1964 yılında
çıkarılmış, zaman içinde birçok diğer buna
bağlı kanunlarda, başta Anayasamızda değişiklik
olduğu için, Kanuna bir nevi birçok alanda müdahaleler olmuş ve bu değişikliklere
paralel olarak da yeni bir düzenlemenin yapılması şart
olmuştur. Yani bir yerde Kanunun sistematiği bozulmuştur.
Yine Kanunun
yürürlükte bulunduğu dönemde, biraz önce de belirttiğim gibi,
66ncı maddesi Anayasamızın 2001 yılında
değişikliğe uğramış, bu
değişikliğe paralel de Vatandaşlık Kanununda bir
değişiklik şart olmuştur. Yine -bir başka
değişiklik- Vatandaşlık Kanununda 4721 sayılı
Medeni Kanunda yapılan değişikliğe paralel bir
değişikliğin yapılması da gerekli hâle gelmiştir.
Vatandaşlığa alınmada aranan ikamet süresi, bu kanunla,
yeni tasarıyla beş yıla çıkarılmıştır
ama bu, Türk soylular için 2010 yılına kadar aynı şekilde
sürdürülecektir. İstisnai olarak vatandaşlığa alınma
şartları tasarıda belirlenmiştir. Bu -yetkili Bakanlar Kuruludur-
şart, güvenlik bakımından Türk
vatandaşlığına alınmaya engel bir hâlin
olmamasıdır.
Konuşmamı
burada bitiriyor, bu kanunun memleketimize hayırlı olması
temenni ve dileklerimle saygılar sunuyorum. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Küçükaydın.
Şahsı
adına Eskişehir Milletvekili Sayın Nedim Öztürk.
Buyurun efendim.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
EMİN
NEDİM ÖZTÜRK (Eskişehir) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Türk Vatandaşlığı Kanun Tasarısı
hakkında şahsım adına söz almış
bulunmaktayım. Bu vesileyle Meclisimizin siz değerli temsilcilerini
saygıyla selamlıyorum.
Her şeyden
önce, şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza acil
şifalar diler, milletimizin başı sağ olsun derim.
Değerli
milletvekili arkadaşlarım, hepinizin bildiği gibi,
vatandaşlık ile ilgili düzenlemeler devletin egemenlik
hakkının bir sonucu ve mutlak yetkisine tabi bir unsur olarak
karşımıza çıkmaktadır. Bu bağlamda, ülkemizde
vatandaşlık hizmetleri 403 sayılı Türk
Vatandaşlığı Kanunuyla düzenlenmektedir. Ancak, bu
Kanunda dönemin ihtiyaçlarına uygun olarak yapılan önemli
değişiklikler Kanunun temelden farklılaşmasına neden
olmuştur. Bundan dolayı mevcut Kanunun hukuk ilkelerine uygun
biçimde yeniden düzenlenmesi zorunlu hâle gelmiştir. Bununla birlikte,
küreselleşme ve hızla gelişen ekonomik şartlar,
dış dünyayla bağlarımızın kuvvetlenmesi ve Türk
vatandaşlığı başvurularının artması,
konunun tekrar gündeme alınmasında zorlayıcı bir etki
olmuştur.
Değerli
milletvekilleri, bu tasarı, yurt dışında yaşayan
vatandaşlarımızın bulundukları ülke
vatandaşlığını kazanmada yaşadığı
sıkıntıları da göz önüne alarak
hazırlanmıştır. Bu açıdan
bakıldığında, tasarıda, sadece Türk soylu
vatandaşlarımız için değil, yabancı uyruklu
kişilerin de mağduriyetlerinin önlenmesi
amaçlanmıştır. Türk vatandaşlığı çerçevesini
net olarak belirleyecek olan oldukça faydalı bu yasal düzenlemenin
milletimize hayırlı olacağına inanıyorum.
İlginizden
ötürü hepinize teşekkür eder, yüce heyetinizi tekrar saygıyla
selamlarım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Sayın Öztürk, teşekkür ediyorum.
Tasarının
tümü üzerinde soru-cevap işlemi gerçekleştireceğiz.
Sayın
Korkmaz? Yok.
Sayın
Işık, buyurun efendim.
ALİM
IŞIK (Kütahya) Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın Bakanıma sormak istiyorum.
Şimdiye
kadar ülkemizde kaç vatandaşımız, hangi sebeplerle Türk
vatandaşlığından çıkarılmıştır? Bu
sebepler içerisinde en fazla vatandaşımızın
çıktığı birkaç sebep hangisidir?
Yine ülkemizdeki
çifte vatandaş sayısı ne düzeydedir? Son yıllardaki bu
değişim nasıl gelişmiştir? Özellikle ülkelere göre
hangi ülkelerden daha çok ülkemizde çift vatandaşlık hakkı
kazanmış insan vardır?
Bir de özellikle
son dönemde GAP projesi kapsamına giren iller içerisinde çifte
vatandaşlık hakkını edinme çabalarının
arttığı iddiaları vardır. Bu iddiaları nasıl
değerlendiriyorsunuz? Şanlıurfa başta olmak üzere
diğer illerimizde çifte vatandaşlık edinenlerin sayısı
nasıl değişmektedir?
Yine cumhuriyet
tarihi boyunca ülkemizde kurulan cumhuriyet hükûmetlerinde kaç kişi çifte
vatandaş olarak görev yapmıştır?
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ederim.
Sayın
Akkuş
AKİF
AKKUŞ (Mersin) Sayın Başkan, Sayın Bakanım; son
beş yıl içerisinde Türk vatandaşlığına müracaat
eden ve kabul edilenlerin sayısı nedir? Türk vatandaşlığı
istemede ana saik nedir ve daha çok hangi ülke vatandaşları Türk
vatandaşlığına geçmek istemektedir?
İki: Balkan
ülkelerinde yaşayan ancak Türk vatandaşlığını da
kendi vatandaşlığı yanında taşımak
isteyenlere vatandaşlık hakkı veriyor muyuz?
Üç: Orta
Doğu, Asya ve Avrasya bölgelerinde Türkiyeye eğitim için gelen
yabancıların Türkçe öğrenmesi ve eğitim görmesi için ne
gibi kolaylıklar sağlıyorsunuz?
Bangladeşten
gelen, gelmek isteyenlere vize verilmediği söyleniyor. Sebebi nedir?
Teşekkür ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ederim.
Sayın Uslu?
Yok.
Sayın
Çelik...
BEHİÇ
ÇELİK (Mersin) Sayın Başkan, teşekkür ederim.
Sayın Bakana
ben de vatandaşlıkla ilgili olarak özellikle Emniyet Genel
Müdürlüğü Yabancılar Dairesinin takibinde olup da Türk
vatandaşlığına geçme talebinde bulunan kişilerin
istatistiki durumunu sormak istiyorum.
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Sayın
Kaplan...
HASİP KAPLAN
(Şırnak) Teşekkür ediyorum.
Sayın Bakan,
özellikle 1969lardan bu yana gösterilere katıldığı için vatandaşlıktan
atılan yurttaşlarımız var. Ayrıca bunlarla ilgili
sınır dışı edilme kararları var ve yurt içine
girişleri yasak. Bu vatandaşlarımız geldikleri zaman havaalanından
geri gönderiliyorlar ve ailelerini, annelerinin, babalarının
mezarlarını bile ziyaret edemiyorlar. Bu reformlar sonrası bu
konuda bir iç düzenleme yapmayı düşünüyor musunuz? Bu tür
kişilerin sayısı çok mudur? Onu öğrenmek istedim.
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Sayın
Kaptan
OSMAN KAPTAN
(Antalya) Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın Bakan,
çifte vatandaşlık hakkına sahip bakanımız var mı,
varsa kaç tane bakan çifte vatandaşlık hakkına sahiptir?
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Sayın
Korkmaz
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Sayın Bakan, bildiğiniz üzere Adrese Dayalı
Kayıt Sistemi sonrasında bazı belediyeler 2 bin nüfusun
altına inmiş ve kapatılmıştı. Ancak Anayasa
Mahkemesi kararıyla bunların yeniden seçime girmesi mümkün olabildi.
Bu süreçte, söz konusu belediye başkanları zaten
kapatılıyoruz diye ellerindeki belediyeleri yüksek oranlarda
borçlandırdılar. Seçim sonrasında belediyeleri devralan belediye
başkanları ağır bir faturayla
karşılaştılar. İller Bankasından gelen paylar
yeni nüfuslara göre gönderildiğinden bu borçların altından
kalkmaları mümkün görülmüyor. Bakanlığınızca bu
borçların tamamının, hiç olmazsa bir kısmının
silinmesi yahut İller Bankasından gönderilen payların 2011
yılına kadar eski nüfuslar esas alınarak gönderilmesi yönünde
bir çalışmanız var mıdır?
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Sayın
Bakanım, buyurun efendim.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Teşekkür ederim Sayın
Başkan.
Soru soran
arkadaşlarımıza da teşekkür ediyorum.
Tabii, bir
kısmı bunların sayılar, çifte vatandaş
sayısı, ülkelere göre, illere göre. Bunları, izin verirseniz,
yetiştirebilirsek süre içinde, bu tasarı görüşülürken, yoksa
daha sonra yazılı olarak sunayım.
Tabii, burada
Sayın Kaplanın ifade ettiği ve benzer konularda şunu
söylemek istiyorum: Bu kanunun genel özü, biraz daha çağdaş
gelişmeleri, biraz daha esnekliği getiren bir vatandaşlık
anlayışı. Burada özellikle o ifade edilen suç, suçlu, yurt
dışından geliyorsa yasaklı vesaire. Onlar tabii, güvenlikle
ilgili boyutlar. Genelleme yapamayız. Hepsinin durumuna göre ama biz o
konularda da biraz daha rahat bir uygulamayı getirmeye
çalışıyoruz mümkün olabildiğince.
Burada, çifte
vatandaşlık sahibi kişilerle ilgili olan rakamları şu
anda veremiyorum.
Belediyelerle
ilgili konuda Sayın Korkmazın, bilindiği gibi, yeni
düzenlememizde, buradan geçen sene temmuz ayında, haziran sonu temmuz
başı çıkardığımız belediye gelirleriyle
ilgili kanunda, nüfus kriteri yanında gelişmişlik indeksini de
getirdik ve ayrıca Bakanlar Kurulu da bir karar aldı, seçime kadar
önceki dönemde ödenen miktarlar belediyelere aynen ödendi. Nüfusları
düşse bile -seçime kadar daha önce yaptıkları planlar olabilir,
çalışmalar olabilir- mevcut belediye başkanları zor durumda
kalmasın diye önceki nüfusa göre aldıkları ödenekler gönderildi
ama seçimden itibaren yeni seçilecekler yeni nüfus yapısını da
bilecekler, yeni geliri de bilecekler. Onun için yeni uygulama diye,
şimdi, tabii, nüfusu düşen yerlerde yeni nüfusa göre ödenek
gönderildiği için bazı sıkıntılar var. Bunlar
biliniyor ve tabii bunlar Bakanlığımızdan ziyade Hükûmetin
geneliyle ilgili ve Maliye Bakanlığıyla ilgili boyutlar,
İller Bankasıyla ilgili boyutlar ama genel olarak hükûmetlerimiz
döneminde yerel yönetimlerin gelirlerini mümkün olduğunca
artırdık. Yani bugün Belediyeler Birliğinin bir kongresi
vardı, toplantısı vardı, orada da bunlar görüşüldü.
Yani yüzde 350 civarında 2002 ile bugün arasında bir artış
var belediyelere genel bütçeden ayrılan gelirde. O manada biz daima
belediyelerimizin rahat çalışması yönünde bütün imkânları
kullanıyoruz. Onu ifade edebilirim.
Teşekkür
ederim Başkanım.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Sayın Başkan, süre varsa soru
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Sayın Bakanım, sıfırdan başlayabilmeleri
için bu belediyelerin geçmişten gelen borçlarını yük olarak
yüklememek gerekiyor. Benim kastettiğim o.
BAŞKAN
Sayın Korkmaz, istirham edeyim
Sayın
Bakanım, bir şey varsa özel olarak konuşun efendim,
karşılıklı konuşmayalım.
Sayın
Aslanoğlu, bir sonrakinde mi soracaksınız?
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Süre varsa
Soru girdim efendim.
BAŞKAN
Buyurun efendim, soru-cevapta
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Sayın Bakan, belediyelerden söz ettiniz. Bir
daha hep söyleyeceğim size, her bu kürsüye oturduğunuzda
söyleyeceğim: Bazı belediyelerin hakkı yeniyor.
Vicdanınıza sesleniyorum: 368 bin nüfuslu bir ile yılda 160
milyon para gidiyorsa, 600 bin nüfuslu bir Urfaya yılda 60 milyon para
gidiyorsa burada bir haksızlık vardır, adaletsizlik vardır.
Bazı illerin hakkı yeniyor. Haktan, adaletten bahsettiniz, bazı
belediyelerin haksızlığa uğramamasını
söylüyorsunuz.
SELAMİ UZUN
(Sivas) Bunun kanunla ne alakası var?
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Beyefendi, aynı şey de Sivasta var,
Sivasın hakkını siz korumak zorundasınız.
SELAMİ UZUN
(Sivas) Belediyelerle ne alakası var şimdi bunun?
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Burada belediyeler konuşuluyordu ben
geldiğimde.
SELAMİ UZUN
(Sivas) Ya bu Vatandaşlık Kanunu Tasarısı.
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Ben geldiğimde belediyeler konuşuluyordu.
O zaman sen otur orada, Sivasın hakkını sen korumuyorsan ben
korurum. Ben geldiğimde belediyeler konuşuluyordu, Sayın Bakan
belediyeleri konuşuyordu.
SELAMİ UZUN
(Sivas) Tamam, tamam.
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Sayın Bakan, 368 bin nüfuslu bir ile 160 milyon
gidiyorsa yılda, 600 bin nüfuslu bir ile 60 milyon gidiyorsa hak yoktur,
adalet yoktur bu işte. Dikkatlerinize arz ediyorum.
BAŞKAN
Sayın Aslanoğlu, lütfen sakin olalım.
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Sakinim efendim ama haksızlık var
Sayın Başkan.
BAŞKAN
Buyurun Sayın Bakanım. Bir şey diyecek misiniz efendim?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Ben, tabii, Sayın Milletvekilimizin
büyükşehirlerle ilgili bu kaygılarını, şikâyetini çok
önceden beri biliyorum. Biz burada haklısınız desek bile çok
ciddi bir düzenlemedir, yeni büyükşehirler düzenlemesidir.
Malatyanın büyükşehir olmasını arzu ediyor Sayın
Milletvekilimiz
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Efendim, sadece Malatya değil, önce
Urfanın hakkını verin, sonra bizim.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara)
ama şu anda böyle bir
çalışmamız yok. Onu ifade ediyorum ben.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Bakanım.
Sayın
Aslanoğlu, size de teşekkür ediyorum.
Tasarının
tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştır.
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Karar yeter sayısı istiyorum.
BAŞKAN -
Karar yeter sayısını arayacağım.
Maddelerine
geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar yeter sayısı yoktur.
Birleşime
iki dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 19.52
DÖRDÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 19.54
BAŞKAN: Başkan Vekili Nevzat PAKDİL
KÂTİP ÜYELER: Fatoş GÜRKAN (Adana), Yaşar
TÜZÜN (Bilecik)
BAŞKAN Saygıdeğer
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 95inci Birleşiminin
Dördüncü Oturumunu açıyorum.
90 sıra
sayılı Kanun Tasarısının maddelerine geçilmesinin
oylamasında karar yeter sayısı bulunamamıştı.
Şimdi tekrar maddelerine geçilmesini oylarınıza
sunacağım ve karar yeter sayısını
arayacağım.
Maddelerine
geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar yeter sayısı yoktur.
Birleşime on
dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 19.56
BEŞİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 20.09
BAŞKAN: Başkan Vekili Nevzat PAKDİL
KÂTİP ÜYELER: Fatoş GÜRKAN (Adana), Yaşar
TÜZÜN (Bilecik)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 95inci
Birleşiminin Beşinci Oturumunu açıyorum.
90 sıra
sayılı Kanun Tasarısının maddelerine geçilmesinin
oylamasında karar yeter sayısı bulunamamıştı.
Şimdi tekrar maddelerine geçilmesini oylarınıza
sunacağım ve karar yeter sayısını
arayacağım.
Kabul edenler
ALİ RIZA
ÖZTÜRK (Mersin) Sayın Başkan, önerge verdik orada 143e göre.
HAKKI SUHA OKAY (Ankara)
Sayın Başkan, açık oylama istemimiz var.
BAŞKAN
Kabul etmeyenler
Evet
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) Sayın Başkanım, açık oylama istemimiz var ve
oylamaya geçmeden önce idi.
BAŞKAN
Sayın Okay, ben o konuyu arkada arkadaşlarla mütalaa ettim, baktım.
Oylamaya geçmeden önce bu talebinizin iletilmesi lazım. Mesela şöyle:
Talebiniz, ısrarlı olursunuz, ben saygı duyarım. 1inci
madde üzerinde bir önerge verirsiniz, istersiniz ama şu anda bu durumla
ilgili olarak bu şekilde iki defa oylama yaptık. Burada tekrar böyle
bir oylamada açık oylama talebinizi yerine getiremem.
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) Sayın Başkanım, izin verir misiniz
açıklayayım?
BAŞKAN
Tabii, hayhay, buyurun efendim.
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) Bakın, açık oylama değil, işaret oyuyla oylama
yaptınız.
BAŞKAN
İşari oylama yaptık, evet.
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) İşari oylama yaptınız. İşari oylamada
karar yeter sayısı bulamadınız.
BAŞKAN
Evet efendim.
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) Yani oylamaya
O geride kaldı, akamete uğradı. Devam
ettiniz, yine işari oylama yaptınız, yine karar yeter
sayısı bulamadınız.
BAŞKAN
Doğru.
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) - O da akamete uğradı.
Şimdi, bizim
istediğimiz ne? Oylamaysa oylama. Ama oylamanın yöntemini
değiştiriyoruz. Biz, işari değil, açık oylama
talebinde bulunuyoruz. Oylama sürecine ilişkin bir tartışma yok
ki ama açık oylama yapma zorunluluğunuz var. Eğer bizim o
önerimiz zatıalinize böyle önce verilmeseydi Divanda bulunan değerli
bürokrat arkadaşlarım bu konuda size bilgi vermeseydi şimdi bu konudaki
bu iradeyi belirleyecek miydiniz? Ama bizim sadece oylamanın yöntemine
ilişkin bir itirazımız var. Ne diyoruz? Şekli
değiştirilsin ve 20 tane milletvekilinin orada imzası var.
Oylamada sorun yok, oylamaysa oylama yapacaksın ama onu rica
edeceğiz.
BAŞKAN
Şimdi, bakınız Sayın Okay, ben saygı duyuyorum
görüşünüze ama burada birinci defa bir işari oylama
yapmışız, bulamamışız. Yapılan oylama ikinci
defa aynı şeyin tekrarı, şu anda tekrarı.
Şimdi, bu
şekildeki, bakınız, yasal engellemelere, İç Tüzükü
kullanmalara hiçbir itirazım yoktur ama bu şekilde
yapılmış olan uygulamaları, teamülleri bu şekilde
ortadan kaldırmaya başlarsak bunun sonunun neye
varacağını yapamayız.
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) Şimdi, bakın, Sayın Başkanım, o zaman izin
verin.
BAŞKAN -
Bakınız, görüşmeler var zaten. Bu dediğiniz husus on
beş dakika sonra ortaya çıkabilir. Burada bir şey yok.
Dolayısıyla, burada, ben istirham ediyorum, sınırları
zorlamayalım, bir şeyin içerisinde
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) Sayın Başkan, sınırı zorluyor değiliz.
BAŞKAN -
Bakınız, şimdi burada
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) Ama İç Tüzükte var olan bir oylama yöntemini talep ediyoruz.
Bunu tümü için başlangıçta da talep edebiliriz, eğer oylama
tamamlanmamışsa ve oylama gerçekleşmemişse bu aşamada
talep edebiliriz. Buna İç Tüzükte hiçbir engel yok ve bu konudaki
teamülün de ne olduğunu ilk defa söylüyorsunuz ama bu Mecliste bu yönde
geçmişte bir teamül oluşmadı. Onun için, açık oylamayla
yapmanız gerekir ve bu bir açıkçası eylemli İç Tüzük ihlali
doğurur.
MUSTAFA
ELİTAŞ (Kayseri) Sayın Başkanım, izin verir misiniz?
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Sayın Başkanım
BAŞKAN
Evet, buyurun.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) İç Tüzükün 143üncü maddesine göre açık
oylamada oylamaya geçilmeden önce Başkanlığa verilmiş
olması gerekli.
BAŞKAN
Evet, geçildi.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) - Amir hükmü bu.
BAŞKAN
Geçildi. (MHP ve CHP sıralarından gürültüler)
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Geçilmesi
BAŞKAN -
Sayın Şandır, bakınız şartları
zorlarsanız, yarınki şartlar içerisinde ne zaman ne
olacağı noktasında bir şey
Bakınız, burada, bir
şartları zorlama noktası vardır. İstirham ediyorum,
bakınız, bu dediğiniz
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Sayın Başkan şartları
zorlarsanız diye konuşurken orada neyi ifade ediyorsunuz?
BAŞKAN
Efendim?
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Neyi ifade ediyorsunuz?
BAŞKAN
Efendim, bakınız bir önceki oylamayı
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Bu İç Tüzük şartları zorlama belgesi
midir efendim? Bakın ben size İç Tüzükten okuyorum
MUSTAFA
ELİTAŞ (Kayseri) Sayın Başkanım, izin verir
misiniz?
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) ...Oylamaya geçilmeden önce açık oylama talebi
varsa
BAŞKAN
Geçildi Sayın Şandır.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Geçmediniz efendim.
BAŞKAN
Bakın, üçüncü defa tekrar ediyoruz.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Bu üçüncü oylama
BAŞKAN
Niye bu hususu sadece siz bildiğinizi iddia ediyorsunuz, onu ben anlamak
istiyorum.
Buyurun efendim,
sizi dinleyeyim.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Gelin usul tartışması açalım.
BAŞKAN
Açın efendim usul tartışması.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Yani siz biliyorsunuz da biz bilmiyor muyuz?
BAŞKAN
Sayın Şandır, usul tartışması açın, buyurun
konuşun. Yani engellemekse benim onda hiçbir bir şeyim yok, buyurun,
konuştururum. Usul tartışması istiyorsanız, buyurun,
ben size açayım, konuşun efendim.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Getirin bu teamüllerinizi, sizin bu teamülleriniz
neredeymiş?
BAŞKAN
Bakınız, Sayın Şandır, ben şunu istirham
ediyorum, Sayın Başkan, usul tartışmasını
açıyorsanız, benim zamandan kazanmak gibi bir derdim hiçbir
şekilde yok, ben açarım ve sizi konuştururum.
İstiyor
musunuz efendim?
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Şimdi, efendim, bakınız
BAŞKAN
Bakınız, ben size şunu söylüyorum
MEHMET
ŞANDIR (Mersin)
önce bir isteğimiz var, o isteğimizi...
BAŞKAN
Bakın tutumumu değiştirmiyorum, tutumum üzerinde ısrar
ediyorsanız, usul tartışması açacağım ve sizi
konuşturacağım.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Evet açın, açın.
BAŞKAN
Buyurun efendim, buyurun.
X.- USUL HAKKINDA GÖRÜŞMELER
1.- Bir konunun iki sefer yapılan işari
oylamasında karar yeter sayısı bulunamamasından sonra,
yapılacak üçüncü oylamanın açık oylama şeklinde
yapılması talebinin yerine getirilmemesi nedeniyle Başkanın
tutumu hakkında
MUSTAFA
ELİTAŞ (Kayseri) Sayın Başkanım, tutumunuzun lehinde
konuşmak istiyorum.
BAŞKAN
Evet, Sayın Şandır, tutumumun aleyhinde söz almak istiyor.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Tutumunuzun aleyhinde konuşmak istiyorum.
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) Sayın Başkan, ben de aleyhinde söz istiyorum.
BAŞKAN
Evet, Sayın Okay, size de vereceğim efendim.
MUSTAFA
ELİTAŞ (Kayseri) Sayın Başkanım, lehinde talep
ediyorum.
BAŞKAN
Buyurun efendim.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
bakın, önem verdiğimiz bir hususu her defasında burada
tekrarlıyoruz: Uzlaşma. Bu uzlaşma kelimesini
İSMAİL
BİLEN (Manisa) Ee
MEHMET
ŞANDIR (Devamla) Eesi yok Sayın Milletvekili, kahvede
konuşmuyorsunuz. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) - Ya bir dinleyin ya, bir
dinleyin lütfen ya.
MEHMET
ŞANDIR (Devamla) Ne yapmamızı istiyorsunuz?
Bir uzlaşma
talebiyle bugün birlikte bir Danışma Kurulu kararını
oyladık, kabul ettik ve yeni bir kanuna başladık. Bu kanuna
başlarken grup başkan vekilleri arasındaki
mutabakatımız mayınlı arazilerin temizlenmesiyle ilgili
muhalefetin taleplerine uygun bir düzenlemeyi yarın
yapacağımız, bunun için de bugün ortak bir komisyon kurarak
çalışacağımız noktasındaydı. Varılan
nokta -Sayın Bozdağ burada, Sayın Kaplan burada, bu
toplantıya katılan arkadaşlarımız-
toplantının sonucunda bir mutabakat
oluşturulamadığı noktasında. Dolayısıyla,
muhalefet partileri olarak biz, bu kanunda varılan uzlaşmanın
veya varılan mutabakatın geçerli olmadığı
kanaatindeyiz. Dolayısıyla, diyoruz ki, biz Sayın
Başkanın müdahalesine itiraz ediyoruz. Sayın Başkan diyor
ki: Şartları zorlarsanız
Yani bu şartların zorlaması
bu İç Tüzükün içerisinde olması hâlinde sizin böyle bir takdiriniz
var mı Sayın Başkan?
BAŞKAN
Sayın Şandır, sözünüzü kesmek istemiyorum ama nezaketen
şunu söylemek istiyorum.
MEHMET
ŞANDIR (Devamla) Kesmeyiniz sözümü.
Şimdi,
bakınız efendim
BAŞKAN
Efendim, bakınız, söylediğiniz husus farklı.
MEHMET
ŞANDIR (Devamla) Efendim, müsaade ediniz, müsaade ediniz...
BAŞKAN
Neyse, ben de size sonra cevap vereyim, buyurun.
MEHMET
ŞANDIR (Devamla) 20 tane milletvekili İç Tüzükün 143üncü
maddesine göre bir açık oylama talebinde bulunmuştur. Açık
oylama talebi, 143üncü maddeye göre, oylamaya geçilmeden önce
Başkanlığa verilmiş olması gereklidir. Şart bu.
Başka bir şart yok. Oylamaya geçilmeden önce verilmesi gerekir.
Oylamaya geçilmeden önce verdik mi? Verdik. Efendim, oylama dediğiniz
hadise, yani birinci oylamayı yaptınız, bitti. İkinci
oylamayı yaptınız, o da bitti. Üçüncü oylamaya geçiyorsunuz.
Oylama
Burada deniliyor mu ki Karar yeter sayısı oylamalarında
devam eden oylama sayılmaz. diye bir husus mu vardır? Oylama,
oylamadır. Biz de bunu ifade ediyoruz. Yani bunun
NURİ USLU
(Uşak) Olmaz.
MEHMET
ŞANDIR (Devamla) Olmaz. demekle
Yani birincinin
yaptığı kuraldır diye bir husus yok arkadaşlar. Hukuk
devletiysek, hukuka dayalı çalışıyorsak bu İç Tüzüke
göre, uymak mecburiyetindeyiz. Bu İç Tüzük işimize gelse de
hoşumuza gitse de bizi, hepimizi bağlayıcıdır.
Muhalefet partileri olarak İç Tüzüke dayalı olarak muhalefet yapma
hakkımızı elimizden alamazsınız. Biz bunu istiyoruz.
Sayın Başkan da bu noktada tarafsız olmak mecburiyetindedir.
Yani Zaman çalmak, engellemek için şartları zorlamayın. tabiri
doğru olmamıştır, Sayın Başkan. Muhalefeti bu
anlamda suçlayamazsınız. Muhalefet partilerinin İç Tüzüke
dayalı olarak ortaya koyduğu muhalefeti şartları zorlamak
olarak niteleyemezsiniz. O zaman bir güvensizlik ortamı olur. Size
güvenimizi kaybettiğimiz takdirde bu Genel Kurul da çalışamaz
hâle gelir. İstirham ediyorum. Açık oylama
Ne olur? Açık oylama
beş dakika sürer. Bunu niye zorluyoruz? Ben tavrınızı ve o
sözünüzü doğru bulmadığımı ifade ediyorum.
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Tutumumun
lehinde, Sayın Mustafa Elitaş, Kayseri Milletvekili.
Buyurun efendim.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
MUSTAFA
ELİTAŞ (Kayseri) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli
arkadaşlar, İç Tüzük 143üncü madde üzerinde bu
tartışmayı yapıyoruz. İç Tüzük açık. İç
Tüzükün 143üncü maddesinin ikinci fıkrası açık oylamaya
nasıl geçeceğiyle ilgili düzenlemeyi yapmış. Birinci
fıkrada diyor ki: Eğer on beş milletvekili yazılı bir
istemde bulunurlarsa açık oylama yapılabilir. İkinci
fıkrada: Bu husustaki önergelerin, oylamaya geçilmeden önce
Başkanlığa verilmesi gerekir.
Şimdi,
birinci oylamayı Sayın Başkan yaptı. Sayın Başkan
birinci oylamada karar yeter sayısı olmadığından
dolayı ara verdi. İkinci oylamada yine karar yeter sayısı
olmadığından dolayı ara verdi. Üçüncü oylamada, oylama
işlemi devam ettiğinden dolayı Sayın Başkanın bu
konuda herhangi bir karar değişikliğine gitmesi, İç
Tüzükün 143üncü maddesinin birinci fıkrasını uygulayabilmesi
İç Tüzük ihdası anlamına gelir, yaptığımız
işlemlerin tamamıyla İç Tüzüke aykırı bir
şekilde ve tereddütlü hâle gelmesine sebebiyet verir. Burada oylama
işleminin başladığını, bittiğini varsayarsak
eğer -ki bundan birkaç ay önce bir konu ortaya çıkmıştı-
nasıl ki bir oylamanın bitmesinden önce biz komisyonun oradan
kalkmasını, komisyon ve hükûmet olmadan bu işin bittiğini
ve bir sonraki yasaya geçmemiz gerektiğini ifade ettiğimizde
Başkanlık Divanı bunu kabul etmemiş,
Başlamış işlemi bitirmediğimden dolayı
başka bir konuya geçemem. diye ifade etmişse, aynı durumda da
oylama işlemi, birinci oylama, ikinci oylama, üçüncü oylama şeklinde
tekâmül eden, devam eden bir iş olduğundan dolayı, birinci
oylamanın başlamasıyla bu işleminin devam etmesi gerekir.
Değerli
milletvekilleri, iki gündür, iki haftadır, üç haftadır
uğraştığımız mayın yasa
tasarısıyla ilgili, bugün grup başkan vekili
arkadaşlarımızla yaptığımız istişare
sonucunda tekriri müzakere önergesi vermeye karar verdik. Nitekim Grup
Başkan Vekilimiz Sayın Bekir Bozdağ, Milliyetçi Hareket
Partisinden Sayın Mehmet Günal, Cumhuriyet Halk Partisinden Sayın
Akif Hamzaçebi ve Demokratik Toplum Partisinden Sayın Hasip Kaplanın
oluşturduğu bir heyet, kafalardaki istifhamı -açıkça
şunu ifade ediyorum, her yerde de söylüyoruz- mayın temizleme
yasasıyla ilgili konulardan ben milletvekili olarak, Grup Başkan
Vekili olarak, Hükûmetimizin getirdiği tasarının, muhalefetin,
kamuoyunun, sivil toplum örgütlerinin kafalarındaki soru işaretini
bırakacak, istifham ortaya çıkaracak herhangi bir hüküm
olmadığına kesin ve yürekten inanıyorum. Maddeler
açık, kanun tasarısı açık, şartları, hepsini
sıraya koymuş ama muhalefet partisi milletvekili arkadaşlarımızın,
sivil toplum örgütlerinin bu konuda çeşitli istifhamlarının olduğunu
da söylüyoruz.
Nitekim, grup
başkan vekillerinin Danışma Kurulu toplantısında
şunu söyledik: Yaptığımız yasa ne
sınırın başkalarına peşkeş çekilmesine ne
İsrailli bir firmanın bu konuda ihale almasına ne de önceden
belirlenmiş bir kişiyi tespit eden ihalenin sanki daha önceden tespit
edilmiş isme verilmesi konusunda herhangi bir hüküm içermiyor ama
kafalarda bir soru işareti var, bu soru işaretini kaldırmak da
bizim görevimiz. diye ifade ettik. Hani, Mimar Koca Sinanın bir
minaredeki eğrilik diye ifade edilen bir tarz vardı, hepiniz
bilirsiniz. Edirnedeki Selimiye Camisinin minaresi eğri demişler,
bunun üzerine Mimar Koca Sinan: Gelin bakalım, bunu-kafasında
istifham olanları- tutun ipi, çekin bu minareyi düzeltelim. Düzeldi mi?
Olmadı. Biraz daha çek. Düzeldi mi? Olmadı. Biraz daha çek.
Tamam düzeldi. demişler. Biz de şu anda Mimar Sinanın
Selimiye Camisinin minaresini düzeltme işini yapıyoruz. (CHP ve MHP
sıralarından gürültüler) Bizim niyetimiz, inancımız bu.
Kafalardaki istifhamı çözmek için gayret ediyoruz ama
HÜSEYİN
YILDIZ (Antalya) - Sayın Elitaş, bu benzetme hiç hoş
olmadı.
MUSTAFA
ELİTAŞ (Devamla) Değerli arkadaşlar
AKİF
AKKUŞ (Mersin) Hiç olmadı, hiç olmadı
MUSTAFA
ELİTAŞ (Devamla) Bakın, değerli arkadaşlar, müsaade
edin.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Bundan sonra minareyi düzeltirsiniz!
MUSTAFA
ELİTAŞ (Devamla) Saygıdeğer milletvekillerim
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Minare değil, minberiniz bozuk. Minberiniz bozuk,
mihrabınız bozuk.
MUSTAFA
ELİTAŞ (Devamla) Saygıdeğer milletvekilleri, ben bu
yasanın, ben bu tasarının doğru olduğuna
inanıyorum. (CHP ve MHP sıralarından gürültüler) Ben bu
yasanın doğru olduğuna inanıyorum. Bu yasanın doğru
olduğunu ve hiç kimseye, hiçbir kurum ve kuruluşa peşkeş
çekilmediğini
ERGÜN
AYDOĞAN (Balıkesir) Biz inanmıyoruz
MUSTAFA
ELİTAŞ (Devamla)
çünkü
yasada açık. İster bölerek verebilirsiniz, öncelikle bunu temizleme
şartınız var. diye ifade ediyor.
BEHİÇ
ÇELİK (Mersin) İbreniz şaşmış, ibreniz
MUSTAFA
ELİTAŞ (Devamla) Açık
ve net ifade ediyor ama kafalardaki istifhamı, zihinlerdeki
bulanıklığı ortadan kaldırmak üzere
arkadaşlarımız toplandılar.
YAŞAR
AĞYÜZ (Gaziantep) Bütçede para yok devletin
MUSTAFA
ELİTAŞ (Devamla) Arkadaşlarımızın toplantı
süresince yapılan işlem şu: Sayın Bozdağa sordum: Ne
yaptınız?
AKİF
AKKUŞ (Mersin) Bu ülke sıkıntıya hep böyle geldi.
MUSTAFA
ELİTAŞ (Devamla) Muhalefet partisinin milletvekili
arkadaşları konuyla ilgili önergelerini getirdiler. Onların
önerileri, onların tarzları, onların düşüncelerini biz grup
olarak değerlendireceğiz. Sizin grubunuzu
Biz de tekliflerimizi
onlara sunduk, siz de grup olarak değerlendireceksiniz. Bir orta
noktayı bulmaya gayret ediyoruz ama şuna ısrar ederseniz:
İllaki Benim dediğim şu olmazsa olmaz. derseniz, biz burada
Olmazsa olmaz. diye ifade edersek
MEHMET
ŞEVKİ KULKULOĞLU (Kayseri) Ama Mustafa Bey, bizimki daha
dürüstçe.
MUSTAFA
ELİTAŞ (Devamla)
İllaki bunu, 4ü, 5inci, 6ncı
maddeyi çıkaracağız. diye ısrar edersek
Zaten tekriri müzakere
istememize gerek yoktu. İstifhamları ortadan kaldırmak
amacıyla
Siz tekliflerinizi verdiniz, bütün siyasi parti, muhalefet parti
grubu arkadaşlarımız teklifini verdi, Sayın Grup
Başkan Vekilimiz de AK PARTİ Grubunun teklifini verdi. Yarına
kadar biz bunları değerlendireceğiz, orta noktayı bulmak
için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Onu ifade etmeye
çalışıyorum.
Bakınız,
şu anda 143üncü maddenin uygulanması konusunda Başkanlık
Divanının tutumunun, davranışının doğru
olduğunu ifade ediyorum. Aksine bir yapılan eylem İç Tüzük
ihdası anlamına gelir. Sayın Başkanın tutumunun
doğru olduğu görüşünü beyan ediyor, hepinize saygılar
sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
HÜSEYİN
YILDIZ (Antalya) Sayın Başkanım, benzetmen hiç hoş
olmadı. Bu benzetmeyi size iade ediyorum. (AK PARTİ
sıralarından Biz de sana iade ediyoruz. sesleri)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Tutumumun
aleyhinde Ankara Milletvekili Sayın Hakkı Suha Okay.
Sayın Okay,
buyurun efendim. (CHP sıralarından alkışlar)
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; yüce
heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Aslında,
salı günü, çarşamba günü yoğun ve gergin bir Parlamento
çalışmasını geride bıraktıktan sonra bugün,
yeniden Parlamentoda grubu bulunan siyasi partilerin grup başkan vekilleri
Sayın Meclis Başkanının başkanlığında
bir Danışma Kurulu toplantısı yaptı, orada da bir
uzlaşma sağlanmadı. Bilahare Sayın Başkan Pakdilin
yönetimindeki Genel Kurul toplantısı ertelendi ve Parlamentoda olan
tüm siyasi partilerin grup başkan vekilleri bir araya geldik. Sayın
Savunma Bakanımız da geldi ve bu mayınla ilgili yasada ciddi
anlamda kamuoyunda da siyasi parti gruplarında da kimi tereddütler
oluştuğu ve çok tartışmalı hâle geldiği, iki
haftadır süren tartışmaların Parlamentonun
çalıştırılmaz hâle gelmesinden dolayı
saygınlığının zedelendiği, zedelenmekte
olabileceği endişeleri de paylaşılarak, gelin, birlikte bu
yasaya ilişkin tereddütleri ortadan kaldıracak bir düzenlemeyi yapalım
mutabakatı oldu. Bu mutabakat uyarınca bir Danışma Kurulu
önerisi geldi ve Parlamentonun bugün, yarın ve önümüzdeki hafta
çalışma programı hazırlandı. Akabinde, Sayın
Bozdağla birlikte diğer grubu olan siyasi partilerden birer
arkadaş, birlikte, bu yasaya ilişkin bir çalışma yapmak
üzere bir araya geldiler.
Açıkçası,
Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkan Vekili olarak, arka,
Başkanlık odasında da ifade ettiğim gibi, ben, Sayın
Millî Savunma Bakanı Vecdi Gönülün görüşleri doğrultusunda
yapılacak her türlü değişikliğe de imza
atacağımı söyledim çünkü Sayın Bakan diyor ki: Bu yöntemle
şeffaflık ve rekabet ortadan kalkar, sınır güvenliği
ortadan kalkar, yer altı kaynaklarımız yabancı ellere geçer
ve bu yasa bu hâliyle kabul edilebilir değildir. Sayın Bakanın
bu ifadesi, bu ifadesi
(AK PARTİ sıralarından gürültüler) Rica
edeyim, bakın, laf atabiliriz hepimiz birbirimize.
YAŞAR
AĞYÜZ (Gaziantep) Bakanınız söylüyor, biz değil.
HAKKI SUHA OKAY
(Devamla) Bu benim ifadem değil. 23 Mayıs 2009 Cumhuriyet gazetesi,
Murat Kışlalıyla yaptığı söyleşi. Bunu biz
Dün de Sayın Canikli de Nerede söyledi? Yok böyle bir şey. dedi.
Birlikte Habertürk programındaydık, getirdim, gazeteyi koydum. Bugün,
Sayın Bakan, bu sözleri aynen Adalet Komisyonunda ifade etti.
Şimdi sorun,
Sayın Bakanın sözlerini söyledi, söylemedi değil, Adalet
Komisyonu tutanakları ortada, gazete ortada. Şimdi sorun, bu noktaya
geldikten sonra şu beklenebilir: Evet, siyasi parti grupları bu
yasada ortak bir iradeyi oluşturur ve bu Parlamento
çalışmasının önü, bu tıkanıklık
açılabilir. Ama gelin görün ki Sayın Bozdağla yapılan
toplantıda bir ortak noktaya varılmamış, varılma
ihtimali de kalmamış. Arkadaşların ifade ettiği bu.
Ama belki bu ifade, yanlış anlaşılmalar da olabilir dersiniz
ama bugün Sayın Elitaş buraya geliyor, diyor ki: Mimar Sinan,
minare, ip. Yani kardeşim boşa konuşuyorsunuz diyor.
MUSTAFA
ELİTAŞ (Kayseri) Sayın Meclis Başkanının
huzurunda da aynı şeyi söyledim.
HAKKI SUHA OKAY
(Devamla) Ben de Meclis Başkanının huzurunda çok şey
söyledim Elitaş, onları konuşmayalım. Ama oradaki söylediklerimiz
bir yana ama bu Genel Kurulda, Parlamentoda grubu bulunan siyasi partilerin,
grup başkan vekillerinin ortak bir iradeyle ve Sayın Bakanın da
katılımıyla, gelin, birlikte bir şeyleri düzeltelim,
yeniden ele alalım noktasına gelindiğinde, eğer olay, hâlâ,
sadece 3 kişiyle ipi çektiriyoruz görüntüsünü verelim ama biz aslında
hiçbir şey yapmayalım deniliyorsa, bu önce siyasi parti
gruplarına karşı çok büyük haksızlıktır, sonra
kamuoyuna. Bugün bütün televizyonlar mayınla ilgili yasanın Genel
Kurulda geri çekildiğini söyledi ve biz güven üzerine buradayız. Ama
anlaşılan o ki, biz bugünü atlatalım, yarın tekrar bunu
hiçbir değişiklik yapmadan yeniden getirelim ve böylece bir gün daha
geçmiş olur ama bu tartışmalı yasayı bu hâlde
geçirelim... Bu tartışmalı yasayı AKP
çoğunluğunun oylarıyla geçirebilirsiniz ama önemli olan, bu
Parlamentoda ve toplumda oluşan uzlaşmayı Parlamentoya
yansıtabilmek.
Şimdi bir
taraftan yasayı geri çekeceksiniz ve bunu Sayın AKP Grup Başkan
Vekilleri geri çektiğini ifade edecek, ondan sonra da Ya biz sizi
kandırıyoruz, minareyi iple düzeltiyor görüntüsünü veriyoruz. Bu,
bence bu Parlamentonun Genel Kuruluna da yapılan çok büyük
haksızlıktır.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Vallahi yakışıyor!
BEKİR
BOZDAĞ (Yozgat) Yukarıda Allah var, böyle değil.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Ayıp denen bir şey var.
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, lütfen Hatibi dinleyelim.
Buyurun
Sayın Okay.
HAKKI SUHA OKAY
(Devamla) Ben, Sayın Başkanın tutumuyla
bağlantılı olarak
Değerli arkadaşlarım, İç
Tüzükün 1inci maddesi oturumu tanımlıyor: Bir birleşimin ara
ile bölünen kısımlarından her biridir. diyor.
Şimdi çok
doğal ki o mutabakat sağlanmayacağı ve isabetli bir karar
vermişiz ki Sayın Elitaş bunu minare örneğiyle ifade
ediyor. O zaman muhalefet partileri de İç Tüzükten aldıkları
yetkiyle gerekli muhalefetini yapacaklar. Şimdi kamuoyunun
Muhalefet
partilerinin kandırıldığı bir noktada Uzlaşarak
geçirelim bu vatandaşlık kanununu. dediğimiz aşamada
muhalefet partileri gereğini yapmakla yükümlü kalıyorlar.
Nedir olay?
Sayın Başkan karar yeter sayısı istendiği için
oyladı. Karar yeter sayısı yok. dendi, birleşim
kapandı. İkinci birleşim açıldı, karar yeter
sayısı istendi, aynı işlemle, işaret oyuyla
ÜNAL KACIR
(İstanbul) İstenmeden yapıldı.
HAKKI SUHA OKAY
(Devamla) Bir dakika beyefendi, bir dakika.
BAŞKAN
Arkadaşlar, lütfen hatibe müdahale etmeyelim. Sayın Kacır,
lütfen
Sayın Okay,
buyurun efendim.
HAKKI SUHA OKAY
(Devamla) Ünal Bey, konuşmayalım. Şimdi ciddi bir şey
konuşuyoruz.Yani bırak sen şimdi.
Tekrar oturum
yeniden kapandı. Üçüncü Oturum, muhalefet partileri bunun açık
oylamayla yapılmasını söyledi. Nedir olay? Oylama biçimine
ilişkin bir değişiklik istedik. Oylama işaret oyuyla
başladı ilanihaye işaret oyuyla devam edecek diye bir kural yok.
Oylamanın biçiminde biz işaret değil, şimdi açık oyla,
elektronik oylamayı istiyoruz.
Şimdi bu
elektronik oylamadan niye kaçıyoruz? İşaret oyuyla
başlandı ama işaret oyuyla sonuç alınamadı.
İşaret oyuyla sonuç alınamadı, artık o, yok hükmünde.
Her oylama yeni bir başlangıçtır. Önceki oylamaya bakıp
Biz işaretle başladık, işaretle devam edeceğiz gibi
bir teamülden bahsetti Sayın Başkan, ben öyle bir teamülün bu İç
Tüzükün içerisinde yerini bulamadım. Bizler oylamanın yönteminin
işaret değil açık oylama yapılması yolunda
düşüncelerimizi ifade ettik ve Sayın Başkandan da bu konudaki
tutumunu benimsemediğimiz için tutumu aleyhine söz istedik.
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Buyurun Sayın Okay.
HAKKI SUHA OKAY
(Devamla) - Açıkçası bu yöntem yani 20 tane milletvekilinin -her ne
kadar İç Tüzükte 15 yazıyorsa da 20 milletvekili olarak verdik-
açık oylama istemi yok farz edilerek işari oyla yapılan bu
oylama, bizim görüşümüze göre, açıkça, eylemli bir İç Tüzük
ihlalidir. Parlamentonun böyle bir İç Tüzük ihlaline fırsat vermesini
ve göz yummasını da kabul etmemiz mümkün değildir. O nedenle
Sayın Başkanın tutumu hakkında söz aldım.
Yüce Parlamentoyu
saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Okay.
Evet, tutumumun
lehinde Sayın Bekir Bozdağ, Yozgat Milletvekili.
Buyurun efendim.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BEKİR
BOZDAĞ (Yozgat) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
Başkanlık Divanının tutumunun lehinde söz aldım. Bu
vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
İç Tüzükün
143üncü maddesi gayet açık, sizlerle bir kez de ben paylaşmak
istiyorum: Anayasa, kanunlar ve İçtüzük gereğince işaret oyuna
yahut gizli oya başvurulması zorunlu olmayan hallerde açık
oylama yapılması en az onbeş milletvekilinin yazılı
istemine bağlıdır.
Bu husustaki
önergelerin, oylamaya geçilmeden önce Başkanlığa verilmiş
olması gereklidir. Başkan, oylamaya geçmeden önce, açık oy
istemi olduğunu bildirir ve önerge sahiplerinden en az onbeşinin
Genel Kurul salonunda bulunup bulunmadığını tespit eder.
Şimdi,
buradaki iki fıkrayı birlikte değerlendirdiğinizde,
tartışmasız, izahtan vareste bir şekilde ortaya çıkan
şey şu: Açık oylama isteminin oylamaya geçilmeden önce
Başkanlığa iletilmiş olması şarttır, bir;
Başkanın bu istemi Genel Kurula duyurması, imza sahiplerini
araması şarttır, iki.
Şimdi, bu
tasarının tümünün oylamasına geçilmeden önce Başkanlık
Divanı bu yönde bir açıklamada bulundu mu Açık oylama istemi
vardır, imza sahiplerini arıyorum veya talepte bulunanları
arıyorum. diye? Böyle bir duyuru yaptı mı Başkanlık?
Yapmadı. Peki, bunun sahiplerini aradı mı? Aramadı.
Dolayısıyla, burada Başkanlığın
yaptığı uygulama İç Tüzükün 143üncü maddesine uygundur,
aksi bir uygulama yapması İç Tüzük ihlali olur, belki yeni bir
eylemli İç Tüzük ihdası anlamına gelir.
Burada bir
şeye de vurgu yapmakta fayda var: Teamüller İç Tüzükte yazmaz. Zaten
teamül Meclisin uygulamalarından ortaya çıkar. İç Tüzükte
teamül ararsanız, bunu 100 defa, bin defa okuyun, İç Tüzükte teamülü
bulma imkânı yoktur, çünkü İç Tüzük teamülleri içermiyor, sadece
somut metinleri içeriyor, teamüller Meclisin uygulamasından
çıkıyor.
Değerli
arkadaşlar, diğer bir konu: Bugünkü gündemle ilgili, Sayın Grup
Başkan Vekilimiz Mustafa Elitaş ve diğer siyasi partilerin grup
başkan vekilleri Meclis Başkanımızın
başkanlığında toplandılar, bir değerlendirme
yaptılar, bir mutabakat olmadı. Daha sonra, Sayın Pakdilin
başkanlığında, Millî Savunma Bakanımızın da
bulunduğu bir ortamda -ben de vardım, diğer partiden grup
başkan vekili arkadaşlarımız da vardı- orada yine bu
konu bir görüşüldü, müzakeresi yapıldı ve şöyle bir
anlaşma orada ortaya çıktı: Bugünkü çalışma takvimi,
şu anda Meclisin kabul ettiği çalışma takvimi kabul
edilecek ve mayınlarla ilgili yasa tasarısıyla ilgili bir
görüşme yapılacak, bir değerlendirme yapılacak ve bu
çerçevede bir mutabakat sağlanabilirse ona göre devam edilecek,
sağlanamazsa o da ona göre değerlendirilecek.
Onun için, biz,
bu çerçevede gruplarla -doğrudur- anlaştık ve 2nci maddeyle
ilgili, İç Tüzükün 89uncu maddesine göre tekriri müzakere talebini de
Millî Savunma Bakanı Hükûmet adına Meclis Başkanlık
Divanına verdi.
Biz, bir defa
Yasayı geri çekeceğiz. demedik. Geri çekmemiz lazımdır.
da demedik. Bu konunun tekriri müzakere yoluyla bir kez daha
görüşülmesinde fayda vardır. dedik ve Beraber görüşelim bunu.
dedik ve bunu yaptık. Yoksa Yasayı geri çektik,
görüşmeyeceğiz, bir daha görüşmemek üzere geri çektik. diye bir
şey yok. Biz, AK PARTİ olarak verdiğimiz sözde durduk ve tekriri
müzakere talebini Sayın Bakan Hükûmet adına Başkanlık
Divanına sundu ve daha sonra her gruptan
arkadaşlarımızın olduğu bir ortamda görüştük,
konuştuk kendileriyle. Herkes kendi kanaatlerini söyledi, biz de kendi
kanaatlerimizi söyledik. Daha sonra Bu kanaatlerle ilgili herkes kendi
görüşünü, bizim önerdiğimiz şeyi de onların önerdiği
şeyi de herkes kendi gruplarıyla da bir kez daha bunu
değerlendirsin, biz de kendi içimizde bunun bir değerlendirmesini
yapalım; ondan sonra, bu konuyla ilişkin bir müzakere sonucunda
varacağımız tavrı ortaya koyalım. diye bir
değerlendirmeyle ayrıldık. Anlaşmazlık var; yok,
anlaşamayız, bir araya gelemeyiz, konuşamayız. diye
ayrılmadık; herkes kanaatini söyledi, gruplarıyla herkes
müzakere edecek, biz de grubumuzla bu konuyu müzakere edeceğiz,
arkadaşlarımızla değerlendireceğiz; ona göre de
yarın grup başkan vekili arkadaşlarımız, muhtemelen bu
konuyu bir kez daha görüşeceklerdir.
Bir başka
şey, Millî Savunma Bakanımızın açıklamasıyla
ilgili; Millî Savunma Bakanımızın Adalet Komisyonunda
yaptığı açıklama tam da Sayın Hakkı Suha Okay
Beyin ifade ettiği biçimde bir açıklama değil. Sayın Bakan
Ben, Bakan olarak gönderdiğim görüşün de arkasındayım,
Hükûmetin temsilcisi olarak
ALİ
İHSAN KÖKTÜRK (Zonguldak) Başkan oturuyor orada, Başkana
sorun.
BEKİR
BOZDAĞ (Devamla) Yazılı şey tutanaklarda. Hükûmetin
temsilcisi olarak ben Genel Kurulda söylediğimin de
arkasındayım, yoksa, bunlar şunu, şunu, şunu ortadan
kaldırıyor, şöyle şöyle sonuçlar ortaya doğuruyor.
diye Adalet Komisyonunda Sayın Bakanın böyle bir açıklaması
yok, gazetede çıkan beyanatında da böyle bir açıklaması
yok. Sorulan şey Sayın
Bakanım, siz yazılı görüşünüzde böyle, Hükûmet
sırasında otururken de şöyle ifade etmişsiniz. diye
ifadeler üzerine, Sayın Bakanın tutumunu izah eden, açıklayan
bir ifadedir; yoksa, diğer konular o açıklamanın içerisinde
yoktur.
Bunu da ifade
ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
ALİ
İHSAN KÖKTÜRK (Zonguldak) Sayın Bozdağ, Komisyon Başkanına
sorun ne dediğini, Adalet Komisyonu üyelerine sorun, tutanaklara
bakın.
BAŞKAN
Saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım, tutumumun lehinde ve
aleyhinde söz alıp görüş beyan eden arkadaşlarımıza,
grup başkan vekillerimize teşekkür ediyorum.
Bu açıklamalar
ışığında tutumumda herhangi bir değişiklik
olmamıştır. Tutumumun doğru olduğunu kabul ediyorum.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ (Devam)
6.- Türk Vatandaşlığı Kanunu
Tasarısı ve İçişleri Komisyonu Raporu (1/458) (S.
Sayısı: 90) (Devam)
BAŞKAN -
Evet, tasarının maddelerine geçilmesini oylarınıza
sunacağım ve karar yeter sayısını
arayacağım. Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir,
karar yeter sayısı vardır.
Görüşmelere
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve
Hükûmet yerinde.
Şimdi,
birinci bölümün görüşmelerine başlıyoruz.
Birinci bölüm 1
ila 22nci maddeleri kapsamaktadır.
Birinci bölüm
üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına Mersin Milletvekili
Sayın Ali Oksalın söz talebi vardır.
Sayın Oksal,
buyurun efendim.
CHP GRUBU ADINA
ALİ OKSAL (Mersin) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri,
yeni Türk Vatandaşlığı Kanunu Tasarısının
birinci bölümü üzerinde grubum adına söz almış
bulunmaktayım. Yüce Meclisin değerli üyelerini saygıyla
selamlarım. (Gürültüler)
BAŞKAN
Sayın Oksal, birkaç saniyenizi rica ediyorum.
Arkadaşlar,
sayın milletvekilleri, sayın başkanlar, lütfen
tartışmayalım, Sayın Hatibi dinleyelim.
MEHMET ŞANDIR
(Mersin) Arkadaşlar, bu Meclis ne Meclisi olacak?
BAŞKAN -
Sayın Oksal, buyurun efendim.
ALİ OKSAL
(Devamla) Vatandaşlık karşılıklı hak ve
yükümlülüklerin varlığı ile birlikte duygu
bağlantısını da temel alan hukuki bir bağdır. Bu
kanun tasarısının tamamı Avrupa Birliği üyelik
sürecinde yasaların uyumlu hâle getirilmesi
çalışmalarını kapsamaktadır.
Getirilen bu
tasarının 1 ve 22nci maddeleri Türk
vatandaşlığının kazanılması
şartlarını düzenlemektedir. Türk
vatandaşlığı doğumla ve sonradan olmak üzere iki yolla
kazanılmaktadır.
Türk
vatandaşlığının doğumla kazanılması,
soy bağı ve doğum yeri esasına göre kendiliğinden
kazanılmaktadır. Doğumla kazanılan vatandaşlık
doğum anıyla geçerli olabilmektedir. Yurt içinde ve
dışında Türk vatandaşı ana ve babadan evlilik
birliği içinde doğan çocuklar doğum itibarıyla Türk
vatandaşlığını kazanırlar.
Soy
bağının kurulmasını sağlayan esasların
yerine getirilmesi hâlinde Türk vatandaşı olan babadan ve
yabancı anadan evlilik birliği dışında doğan
çocuklar babaya bağlı olarak Türk
vatandaşlığını kazanacaklardır. Ayrıca Türk
ana ve yabancı babadan evlilik birliği dışında
doğan çocuk da Türk vatandaşıdır. Yabancı ana ve babasından
dolayı herhangi bir ülkenin vatandaşlığını
kazanamayan, Türkiye'de doğan çocuk doğumla Türk
vatandaşlığını kazanacaktır. Yine anası ve
babası belli olmayan terk edilmiş çocukların
vatansızlığını önlemek için, toprak esasına göre
doğdukları ülkenin vatandaşı sayılacaktır.
Türk
vatandaşlığının sonradan kazanılma şekli,
yetkili makam kararı, evlat edinme, seçme hakkının
kullanılması olarak belirlenmiştir. Buna göre, Türk
vatandaşlığını kazanmak üzere başvuruda bulanan
bir yabancı, kanunda belirtilen şartları taşıması
hâlinde yetkili makam kararı ile Türk
vatandaşlığını kazanacaktır. Ancak, vatandaşlığın
bir bireye verilmesi egemenlik hakkıyla doğrudan ilgili
olduğundan, aranan şartların taşınmış
olmasının vatandaşlığın kazanılmasında
kişiye mutlak bir hak kazandırmayacağı hüküm altına
alınmıştır.
Buna göre
kişinin,
1) Kendi millî
kanununa, vatansız ise Türk kanunlarına göre ergin ve ayırt etme
gücüne sahip olması,
2) Başvuru
tarihinden geriye doğru Türkiyede kesintisiz olarak beş yıl
ikamet etmiş olması (İkamet süresi içinde yurt
dışında geçirilebilecek ve ikameti kesintiye uğratmayacak
asgari süre de altı aydır.),
3) Türkiyede
yerleşme kararını davranışı ile teyit etmesi
(Evlenme, aile birliği özelliğini taşıması,
taşınmaz mal edinmesi, yatırım yapması, sermaye
artırımında bulunması gibi),
4)
Yabancının genel sağlık bakımından tehlike teşkil
eden bir hastalığının bulunmaması,
5) İyi ahlak
sahibi olması, Türk örf ve âdetleri ile Türk toplumsal yaşamına
aykırı bir davranışta bulunmama özelliğini
taşıması,
6) Yeteri kadar
Türkçe konuşabilmesi,
7) Türkiyede
kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu kimselerin geçimini sağlayacak
gelire ve mesleğe sahip olması,
8) Millî güvenlik
ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir hâlinin
bulunmaması,
gereklidir.
İşte bu
şartları taşıyan kişilere yetkili makam kararı
ile vatandaşlık verilebilecektir. Türk
vatandaşlığını kazanmak isteyen yabancılar
belirttiğim başvuru şartları ile birlikte gerekli görülen
hâllerde, Bakanlar Kurulunca belirlenecek devletlerin
vatandaşlarından, taşıdıkları ülke
vatandaşlığından çıkma şartı da
isteyebilecektir. Avusturya ve Almanya gibi ülkelerin
vatandaşlığını kazanmak isteyen bir yabancı,
mensubu olduğu ülke vatandaşlığından çıkmak
zorundadır. Bu nedenle, Bakanlar Kurulumuzun bazı devletler için alacak
olduğu karar da son derece yerindedir.
Biraz evvel
saydığım maddelerden bazıları açık bir
şekilde ifade edilmişken, bazıları da diğerlerine
kıyasla muğlak görülmektedir. Bir dili yeteri kadar
konuşabilmekten kasıt, madde gerekçelerinde açıklandığı
gibi asgari olarak meramını anlatabilecek düzeyde mi
kalmalıdır, yoksa Almanya, Avusturya, İngilterede olduğu
gibi, dil bilmenin, sertifikalarla, girilen sınavlarla, üç yüz saatlere
varan dil kurslarıyla belgelenmesine mi bağlı
olmalıdır? Benzer şekilde, Türkiyede yerleşmeye karar
verdiğini davranışlarıyla teyit etmek, formalite evlilik ya
da iş ilişkileri ile sonuçlanma riski taşımamakta
mıdır? Bunlardan başka, Avrupa Birliği ülkelerinden,
Almanya 2001 yılında Vatandaşlık Kanununda
yaptığı değişiklikle sekiz yılı, Danimarka
dokuz yılı, Avusturya 2006 yılında yapılan
değişiklikle beş yıllık oturma izniyle birlikte on
beş yıllık ikamet süresini gerekli görürken bizde
vatandaşlığın bu kadar kısa sürede elde edilmesi,
vatandaşlığın bir anlamda hediye edilmesi anlamına
gelecektir.
Tasarının
12nci maddesi, Türk vatandaşlığının kazanılmasında
istisnai hâlleri düzenlemektedir. Buna göre,
millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil
edecek bir hâli bulunmamak şartıyla, Bakanlığın teklifi,
Bakanlar Kurulunun kararıyla, şu koşulları
taşıyan yabancılar Türk vatandaşlığını
kazanabilirler: Türkiye'ye sanayi tesisleri getiren veya bilimsel, teknolojik,
ekonomik, sosyal, sportif, kültürel, sanatsal alanlarda olağanüstü hizmeti
geçen ya da geçeceği düşünülen ve ilgili bakanlıklarca
haklarında gerekçeli teklifte bulunulan kişiler, vatandaşlığa
alınması zaruri görülen kişiler ve göçmen olarak kabul edilen
kişiler. Maddede kullanılan olağanüstü hizmet ve
vatandaşlığa alınması zaruri görülen kişiler
gibi ifadeler çok genel bir anlatımı içermekte, bu madde
kapsamına kimlerin gireceği ve bu ifadelerin hangi kıstaslara
göre değerlendirileceği konularında soru işaretleri
bulunmaktadır.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; 13üncü madde, çıkma izni almak
suretiyle Türk vatandaşlığından vazgeçmiş kişiye
ikamet şartı aranmaksızın tekrar vatandaşlığın
kazandırılmasını düzenlemektedir. Bunun yanında, ana
veya babalarına bağlı olarak
vatandaşlığını kaybeden kişiler, 21inci
maddedeki üç yıllık süreyi kullanmamış olmaları
durumunda, ikamet süresine bakılmadan vatandaşlık
kazanabileceklerdir. Bu düzenleme, 21inci maddeyi gereksiz ve kullanılmaz
bir madde hâline getirmektedir. Ergin olmalarından itibaren üç yıl
içinde seçme hakkını kullanmayan kişilere verilmiş bu
ikinci hak, ilk hakkın kullanımını gereksiz
kılmaktadır. Ayrıca, bu süreyi kullanmamış, öncelikli
olarak da Türk vatandaşlığını seçmemiş olan bir
kişiye yine ikamet koşulu aranmaksızın
vatandaşlık verilmesi Türk vatandaşlığının
kazanılmasını çok kolay hâle getirmiştir.
Tasarının
genel değerlendirmesini yaparken 14üncü maddedeki sıkıntılarımızı
dile getirmiştim. 14üncü maddede anlatılmak istenen: Vatana
bağlılıkla bağdaşmayan eylemlerden dolayı
Bakanlar Kurulu kararıyla vatandaşlığı
kaybettirilmiş kişilere, millî güvenlik ve kamu düzeni
bakımından engel teşkil etmeyecek ve Türkiyede üç yıl
ikamet etmek koşulu ile yeniden Türk vatandaşlığına
alınmasını düzenlemektedir. Bu sorun taşıyan bir
düzenlemedir, burada yeniden hatırlatmak isterim.
Tasarının
18inci maddesine göre 11 ve 16ncı maddeler uyarınca Türk
vatandaşlığını kazanmak isteyen yabancıların
başvuru için gerekli şartları taşıyıp
taşımadıklarının tespiti, illerde oluşturulan
vatandaşlık başvuru inceleme komisyonları tarafından
yapılır. Komisyonun oluşumu ve çalışma esasları
yönetmelikle belirlenir. denilmektedir. Peki, bu komisyon hangi illerde
oluşturulacaktır ve komisyonun denetiminden kim sorumlu
tutulacaktır?
Bu maddenin
kapsamı içindeki tasarının 16ncı maddesi ise Türk
vatandaşlığının evlenme yoluyla
kazanılmasını düzenlemektedir ki, buna göre bir Türk
vatandaşıyla evlenme artık doğrudan Türk
vatandaşlığını kazandırmayacaktır. Ancak bir
Türk vatandaşıyla en az üç yıldan beri evli olan ve
evliliği devam eden yabancılar Türk vatandaşlığını
kazanmak üzere başvuruda bulunabilecektir. Başvuru sahiplerinde;
a) Aile
birliği içinde yaşama,
b) Evlilik
birliği ile bağdaşmayacak bir faaliyette bulunmama,
c) Millî güvenlik
ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir hâli
bulunmama,
şartları
aranır. deniliyor.
Getirilen bu
yöntem, düzmece evliliklerle vatandaşlık kazanmak isteyenlerin önüne
geçmek için yapılmış önemli bir uygulamadır. Ama komisyon
bu koşulların oluştuğunu ve her bir bireyin başvurudan
önceki üç yıllık evlilik süresini geriye dönük olarak aile
birliği içinde yaşayıp yaşamadığını
nasıl tespit edecek ya da nasıl belgeleyecektir?
Ayrıca, bir
Türk ile evli olan yabancı, Türk vatandaşlığını
kazanmak için başvuruda bulunduktan sonra Türk vatandaşı
eşin ölümüyle evliliğin sona ermesi hâlinde aile birliği
şartı aranmaksızın diğer koşulları
taşıması hâlinde Türk vatandaşlığını
kazanacaktır.
Yine,
vatandaşlık kazandıran evliliğin butlanına karar
verilmesi hâlinde evlenmede iyi niyetli olan kadın ya da erkek Türk
vatandaşlığını muhafaza edebilecektir.
Evlat edinme
yoluyla Türk vatandaşlığının kazanılması
düzenlemesinde bir çelişki göze çarpmaktadır.
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Buyurun Sayın Oksal.
ALİ OKSAL
(Devamla) Avrupa Birliği Uyum Komisyonunun onayladığı
Çocukların Korunması ve Ülkelerarası Evlat Edinme Konusunda
İşbirliğine Dair Sözleşme ile on sekiz yaş, evlat
edinme sınırı olarak belirlenmiştir. Bu duruma göre on
sekiz yaşın altındaki bir yabancı evlat edinilmeyecektir.
Ancak Komisyonumuzun kabul ettiği tasarı metniyle, ergin olmayan yani
çocuk yaştaki kişilerin bir Türk vatandaşı tarafından
evlat edinilmesi, millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel
teşkil eden bir hâli bulunmaması koşuluyla, karar tarihinden
itibaren Türk vatandaşlığını kazandığı
kabul edilmektedir.
Sonuç olarak,
getirilen yeni Vatandaşlık Kanunu Tasarısıyla Türk
vatandaşlığının kazanılması diğer
Avrupa Birliği üyesi ülkelerin vatandaşlığının
kazanılmasından çok daha kolay elde edilir görülmektedir. Bununla
beraber, tasarı birçok yenilikler ve kazanımlar da
sağlamaktadır.
Ulusumuza
hayırlı olmasını temenni ediyor, yüce Meclisin değerli
üyelerini saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Oksal.
Şahsı
adına, Hatay Milletvekili Abdülhadi Kahya.
Buyurun efendim.
ABDÜLHADİ
KAHYA (Hatay) Muhterem Başkan, yüce Meclisin değerli üyeleri;
sözlerimin başında Hakkâri Çukurcada şehit olan 7 askerimize
Allahtan rahmet dileyerek başlamak istiyorum.
Türk
Vatandaşlığı Kanunu Tasarısının maddeleri
üzerinde şahsım adına söz almış bulunuyorum. Hepinizi
saygıyla selamlıyorum.
Bu
tasarıyla, Kanun sistematik olarak yeniden düzenlenerek
sadeleştirilmiştir, tanımlar konularak vatandaşlıkla
ilgili kavramlar daha anlaşılır hâle getirilmiş, Türk
Medeni Kanununda yer alan kavramlarla uyum sağlanmıştır.
Anayasanın 66ncı maddesi Türk babanın veya Türk ananın
çocuğu Türktür. hükmünü getirmiştir. Bu hükümle, soy bağı
esasına dayanılarak Türk vatandaşlığının
doğumla kazanılmasındaki genel prensip belirlenmiştir. Buna
göre, yurt içinde veya dışında evlilik birliği içinde
doğan çocuk doğumundan itibaren Türk
vatandaşlığını kazanacaktır.
Türk
vatandaşlığının kazanılmasında prensip
olarak soy bağı esası benimsenmiş ancak
vatansızlığı önlemek amacıyla, Türkiye'de doğan
ve ne anadan ne de babadan vatandaşlık kazanamayan çocuklar ile
Türkiye'de bulunmuş çocukların toprak esasına göre, aksi sabit
oluncaya kadar Türk vatandaşlığını kazanmalarına
imkân tanınmıştır.
Ana ve
babası belli olmayan terk edilmiş çocukların hangi ülkede
bulunmuşsa o ülkede doğmuş sayılmaları ve o ülkenin
vatandaşlığının verilmesi uluslararası hukuk
tarafından benimsenmiş temel ilkedir. Avrupa Vatandaşlık
Sözleşmesi, taraf devletleri bu doğrultuda düzenleme yapmakla yükümlü
tutmuştur.
Gerekli görülen
hâllerde Bakanlar Kurulunca belirlenecek devlet vatandaşlarından,
taşıdıkları ülke vatandaşlığından
çıkma şartı da aranabileceği yönünde bir düzenleme
yapılmıştır.
Bu
tasarıyla, vatandaşlığa alınmada aranan ikamet süresi
beş yıl olarak belirlenmiştir. Mevcut uygulamada olduğu
gibi Türk soylular için iki yıl ikamet şartı 31 Aralık 2010
tarihine kadar devam ettirilecek, bu tarihten sonra Türk ve yabancı
soylular için ikamet süreleri eşit hâle getirilecektir.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; istisnai olarak
vatandaşlığa alınma şartları tasarıda
belirlenmiştir, bu yetkiyi Bakanlar Kurulu kullanabilecektir. Buna göre,
güvenlik bakımından Türk vatandaşlığına
alınmaya engel teşkil edecek bir hâli bulunmamak şartı
dışında herhangi bir şart aranmaksızın
aşağıda belirtilen yabancılar istisnai olarak
vatandaşlığa alınabilecektir.
Türkiyeye sanayi
tesisleri getiren veya bilimsel, teknolojik, ekonomik, sosyal, sportif,
kültürel, sanatsal alanlarda olağanüstü hizmeti geçen ya da geçeceği
düşünülen ve ilgili bakanlıklarca haklarında gerekçeli teklifte
bulunulan kişiler, Bakanlar Kurulunca vatandaşlığa
alınması zaruri görülen yabancılar, Bakanlar Kurulunca göçmen
olarak kabul edilen yabancılar; bu uygulamayla, gelişmiş
ülkelerin de uyguladığı bir yol olarak Türkiyenin ekonomik ve
sosyal hayatına katkıda bulunabilecek yabancılara Türk
vatandaşlığının daha kolay verilmesi suretiyle bu
kişilerin ülkemize kazandırılmaları
sağlanmış olacaktır.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; tasarıda Türk
vatandaşlığını kaybettirme nedenleri üç maddeyle
sınırlandırılmıştır. Bu durumlar;
yabancı bir devletin Türkiyenin menfaatlerine uymayan herhangi bir
hizmetinde bulunup da bu görevi bırakmaları kendilerine yurt dışında
dış temsilcilikler, yurt içindeyse mülki idare amirleri
tarafından bildirilmesine rağmen üç aydan az olmamak üzere verilecek
uygun bir süre içerisinde kendi istekleriyle bu görevi bırakmayanlar;
Türkiyeyle savaş hâlinde bulunan bir devletin her türlü hizmetinde
Bakanlar Kurulunun izni olmaksızın kendi istekleriyle
çalışmaya devam edenler; izin almaksızın yabancı bir
devlet hizmetinde gönüllü olarak askerlik yapmak, olarak belirlenmiştir.
Tasarıyla,
bir Türk vatandaşının yabancı bir devlet
vatandaşlığına geçmek üzere önceden izin alma
zorunluluğu uygulamasına son verilmiştir. Böylece Türk
vatandaşlarının çok vatandaş olmaları
kolaylaştırılmaktadır.
Anayasamızın
kanun önünde eşitlik ilkesine aykırılık teşkil eden,
Türk vatandaşlığını sonradan kazanmış
kişilere uygulanacağı hüküm altına alınan Türk vatandaşlığından
çıkarma uygulamasına son verilmektedir.
Vatandaşlığın
ispatı ve yargı yoluyla ilgili hükümler güncel hâle
getirilmiştir. Vatandaşlık hizmetlerinin yerine getirilmesinde
kişilerin vatansız olmasını önleyecek tedbirler alınmıştır.
Sözlerimin
sonunda, 27 Mayısın, dün üzerinden geçmiş olduğumuz 27
Mayısın tekrarlanmaması ve bu anlayışın da hiçbir
kimseye yakışmayacağını burada ifade ediyor, bu
anlayışı kınıyorum. Millî egemenlik ve demokrasi
anlayışının artık herkesçe de kabul edilmesinin bir
zaruret olduğunu bilmemiz gerektiği düşüncesiyle Türk
Vatandaşlığı Kanunu Tasarısının
hayırlı olmasını diliyor, hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Şahsı
adına Sivas Milletvekili Selami Uzun.
Sayın Uzun,
buyurun efendim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
SELAMİ UZUN
(Sivas) Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; devletin
unsurlarından birisi olan insan unsuru, vatandaşlık hukukunun
temel konusunu teşkil etmektedir. İnsan topluluğu
sınırları belli bir ülke üzerinde yaşıyorsa, kendini
uluslararası alanda temsil edecek siyasi otoriteye sahipse, devletle
arasında hukuki bir bağ varsa, işte bu bağ
vatandaşlık bağıdır.
Türk
vatandaşlığının kazanılması, kaybedilmesi
şekillerini ayrıntılı bir şekilde düzenleyen bu kanun,
Türk Vatandaşlığı Kanunu Tasarısı birinci
bölümünde amaç, kapsam, tanımlar ve vatandaşlık hizmetlerinin
yürütülmesinden bahsederken, ikinci bölümde Türk
vatandaşlığının kazanılma hâllerini
saymaktadır. Türk vatandaşlığının kazanılma
hâlleri, doğumla kazanılan vatandaşlık, soy
bağıyla, doğum yeriyle, sonradan kazanılan
vatandaşlık, yetkili makam kararıyla Türk
vatandaşlığının kazanılması ve bu konuda
başvurular, Türk vatandaşlığının
kazanılmasında istisnai hâller, Türk
vatandaşlığının ikamet şartı aranmaksızın
yeniden kazanılması, Türk vatandaşlığının
ikamet şartına bağlı olarak yeniden kazanılması,
ikamet süreleri, Türk vatandaşlığının evlenme yoluyla kazanılması,
Türk vatandaşlığının evlat edinilme ile
kazanılması, vatandaşlık başvuru inceleme komisyonu
kurulması, yetkili makam kararı ile Türk
vatandaşlığının kazanılmasında usul ve
esaslar, yetkili makam kararı ile Türk
vatandaşlığının kazanılmasının
geçerliliği ve sonuçları, Türk
vatandaşlığının seçme hakkı ile
kazanılması ve Türk vatandaşlığının seçme
hakkı ile kazanılmasının geçerliliği ve sonuçları
bölümünden oluşmaktadır. Bu da ilk bölümü kapsamaktadır bizim
kanunumuzun.
Vatandaşlık,
karşılıklı hak ve yükümlülüklerin varlığıyla
birlikte duygu bağlantısını da temel alan hukuki bir
bağdır.
Değerli arkadaşlar,
aslında, Vatandaşlık Kanunu ve diğer kanunlar, toplumda
düzenin sağlanması, insan ilişkilerinin düzenlenmesi için birer
araçtır. Yani, belli bir toprak parçası üzerinde yaşayan
insanların ilişkilerini sağlıklı yürütmesi ve mutlu
olmaları, refah içinde yaşamaları içindir. Bu ilişkileri
düzenlerken devletle kişinin hak ve hürriyetlerin
sınırlarının iyi belirlenmesini ve devlet odaklıdan
kişi odaklı devlete doğru bir eğilim olduğunu görüyor
ve bu konuyu memnuniyetle karşıladığımızı
belirtiyoruz. Gerçekte ise nüfus kâğıtlarımızı
taşıyan birçok vatandaşımızı hâlâ bu ülkeye
bağlayamamışız, kendi okulumuzda okutmuş,
eğitmişiz ama bu ülkeyi ve vatandaşlığını
sevdirememişiz. Yoksa, kanun çıkarmak kolay, Meclisten
çıkarıyoruz ama önemli olan, insanlarımızı bu
memlekete gönül bağıyla bağlamaktır.
Hepinizi
saygıyla selamlıyorum efendim. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Uzun.
Madde üzerinde
soru-cevap işlemini gerçekleştireceğiz.
Sayın
Işık
ALİM
IŞIK (Kütahya) Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Madde 7de Soy
bağı adı altında tanımlanan iki fıkrada,
özellikle üçüncü fıkrada Türk vatandaşı baba ve yabancı
anadan evlilik birliği dışında doğan çocuk ise soy
bağı kurulmasını sağlayan usul ve esasların
yerine getirilmesi hâlinde Türk vatandaşlığını
kazanır. denilmektedir. Özellikle Sayın Bakandan, bu soy
bağı usul ve esaslarında temel aranan esaslar nedir, onu
öğrenmek istiyorum.
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Işık.
Sayın
Kaptan
OSMAN KAPTAN
(Antalya) Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın Bakana
biraz önce sorduğum soruya cevap verilmedi. Benim sorum şuydu: Çifte
vatandaş olan kaç tane bakan var? Şimdi sorumu
değiştiriyorum: Sayın Bakan, Hükûmetinizde Amerikan ve
İngiliz veya başka ülkelerin vatandaşı olan bakan var
mıdır? Varsa sayısı kaçtır?
BAŞKAN
Sayın Kaptan, biraz uzaklaştırır mısınız
mikrofonu, çok yankı yapıyor.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Sayın Başkan, soruyu
anlamadım.
OSMAN KAPTAN
(Antalya) İkinci sorum şu: Turizm yörelerindeki belediyelerin yaz
nüfusu ile kış nüfusu arasında büyük farklar vardır.
İller Bankasından gönderilen paraların miktarı
kış nüfusuna göre belirlenmektedir. Bu turizm bölgelerindeki
belediyelerin yaz nüfusuna göre para gönderilmesi sağlanacak
mıdır?
Teşekkür ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Kaptan.
Sayın
Ağyüz, buyurun.
YAŞAR
AĞYÜZ (Gaziantep) Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakan,
bu tasarı, Avrupa Vatandaşlık Sözleşmesi esas alınarak
düzenlenen bir tasarı, ama sözleşmeyi hâlen
imzalamamışsınız; bu bir çelişki değil mi?
Ayrıca, her
konuda Avrupa Birliği normlarına uyum amacıyla geliyor o
yasalar, ama Avrupa Birliği yolunda bir ilerleme göremiyoruz. Destekleyen
ülkeler bile desteklerini bir bir çekiyorlar. ABye girişi
buzdolabına mı koydunuz, askıya mı koydunuz?
Hükûmet olarak
bazı yasalara önem veriyorsunuz. Parlamentodaki grubunuza bakıyoruz
şu anda 25 kişi var. Bu kadar ciddiyetsiz bir çalışma
içerisinde bu önem verdiğiniz yasaların geçirilmesi mümkün müdür?
İktidarın Parlamentoyu çalıştırma görevi yok mudur?
Bakanlarınızın bu konuda duyarlı davranması
gerekliliği yok mudur? Sadece muhalefeti suçlayarak kendi görevini
yapmayan iktidar partisi mensupları nereye varacaktır?
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Ağyüz.
Sayın Uslu
CEMALEDDİN
USLU (Edirne) Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın Bakan,
sosyal, sportif, sanatsal alanlarda hizmetleri olup da Türk
vatandaşlığına geçen kişi sayısı nedir?
Bunlardan daha sonra vatandaşlıktan çıkan veya
çıkarılan var mıdır?
Bir diğer
sorum: Dünya üzerinde kaç ülke Türkiye vatandaşlarına vize
uygulamakta, kaç ülke uygulamamaktadır? Tek taraflı olarak vize
uygulamadığımız ülkeler hangileridir?
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Uslu.
Sayın
Öztürk
ALİ RIZA
ÖZTÜRK (Mersin) Sayın Başkan,
aracılığınızla Sayın Bakana sormak istiyorum. 12
Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 askerî dönemlerinde siyasi düşünce ve
inançlarından dolayı Türk vatandaşlığından
çıkarılan kişi sayısı nedir? Bunlardan Türk
vatandaşlığına tekrar geçmek isteyenler var mıdır?
Varsa bunlar kabul edilmiş midir?
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Öztürk.
Sayın
Kulkuloğlu
MEHMET
ŞEVKİ KULKULOĞLU (Kayseri) Sayın Başkan,
aracılığınızla Sayın Bakana sormak istiyorum.
Avrupa Birliği yasalarına uyum yasaları çerçevesinde
geçtiğimiz yasama yılında görüştüğümüz ve
yasalaşan Türk Ceza Kanununun ilgili maddelerinde yapılan
değişiklikler ile çocuk kaçırma olaylarına verilen cezalar,
özellikle de boşanmayla sonuçlanmış evlilikler yoluyla
oluşmuş suçlar dâhil, yeniden düzenlenmişti. Bu bağlamda,
Türk vatandaşı birey ile Türk vatandaşı olmayan bireyin
evlilik akitlerinin sona ermesi sonucu velayetin verildiği yabancı
anne ve babanın isteğiyle Türk vatandaşı olduğu hâlde
Türk vatandaşlığından çıkarılan çocuk
sayısı nedir?
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Sayın
Korkmaz
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Sayın Bakan, bir Isparta Milletvekili olarak yerel seçimlerden
sonra Isparta Belediyesinde çok ciddi yolsuzluklar olduğunu hem
çalışanlardan hem de şu andaki Belediye Başkanından
öğrenmiş bulunuyorum. Bu, trilyonlarca lirayı
kapsamaktadır. İlgililerden bu paranın rücu edilip acaba
mayın temizleme işinde kullanılabilir mi diye de düşünmüyor
değilim. Bu konuda ciddi bir çalışmanız var mı? Yoksa,
hâlâ daha bu mayın temizleme işiyle ilgili olarak bir önceki projeye
devam mı edeceksiniz?
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Sayın
Şandır
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın
Bakanım, çok ilgili olmayabilir ama belediyelerin borç yükünü sizler de
biliyorsunuz. Özellikle küçük belediyelerin borçlarını affetmek gibi,
en azından kamu kurumlarına borçlarını silmek gibi veya
uzun taksitlerle almak gibi bir programınız var mı? Gerekli
görüyor musunuz?
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Sayın
Barış
TANSEL BARIŞ
(Kırklareli) Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Bakan,
Türk asıllı Bulgaristan vatandaşı iken beş yıl
önce Türk vatandaşlığına geçen anne-babanın 2
çocuğu şu anda Türk vatandaşı olmak için müracaat
etmişler. Ancak, yaş on sekizi geçmiş, o nedenle
sıkıntı var. Bunların Türk vatandaşı
olmaları için herhangi bir sorun mu var? Eğer varsa ne gibi
sorunlardır Sayın Bakanım?
Teşekkür
ediyorum.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Barış.
Son olarak
Sayın Akkuş
AKİF
AKKUŞ (Mersin) Sayın Başkan, Sayın Bakanım;
ülkemizde 70 bin civarında Ermeni vatandaşının
bulunduğu ve bunların kayıt dışı olarak
çalıştıkları iddia edilmektedir. Vatandaşlık
hakkı olmadan veya özel izni olmadan bu yabancılar ülkemizde
nasıl ve neye göre çalışmaktadır?
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Akkuş.
Sayın
Bakanım, buyurun efendim.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Teşekkür ederim Sayın
Başkan. Soru soran arkadaşlara da teşekkür ediyorum.
Burada tabii ilk
soru Sayın Işıkın; bu soy bağı. Soy
bağının belirlenmesinde ya tanıma oluyor ya
babalığa hüküm. Onun açılımı odur, onları ifade
etmiş olayım. Bunların bir kısmı -
arkadaşların biraz önce konuşmalarında da ifade edildi, Ali
Beyin konuşmasında da vardı- bazı hususlar tabii,
yönetmeliklere bırakılıyor, hepsini kanunda şey
yapamıyoruz. Onun için belki haklı olarak tereddütler oluyor.
Turizm bölgesi
belediyelerle ilgili
Doğrusu, bu bakanlarla ilgili sorunuzu ben tabii,
bilmediğim için cevaplayamıyorum.
Şimdi,
turizm bölgesi belediyelerle ilgili, tabii, burada daha önce de
konuşulmuştu Belediye Gelirleri Yasasını görüşürken.
Değerli
arkadaşlar, bu sebeple şöyle bir uygulama yapıyoruz: Yine, 26
Mayısta Bakanlar Kurulu kararı yayınlandı. Biliyorsunuz,
belediyelere merkezî bütçeden gönderilen ödeneklerin kesintileri oluyor,
borçları, vesaire. Şimdi, dört ay yine kesintisiz göndereceğiz.
Her ne sebeple olursa olsun, belediyelere haziran, temmuz, ağustos, eylül
aylarında gönderilen ödeneklerde hiçbir kesinti olmayacak. Bu biraz, tabii,
yaz dönemi yatırımlarını daha verimli yürütmeleri, bir
kısmı, işte, borçlarını falan ödemeleri
Bir de
biliyorsunuz, Hükûmet olarak bir uygulama yaptık borçların
programlandırılması şeklinde, belediyelerle görüşülerek.
Onlar yine devam edecek, o şekilde telafi edilecek.
Başta da
ifade ettiğim gibi -burada bir soru daha var, onun için ikisini
birleştiriyorum, Sayın Şandırın da sorusu- yani,
belediyelerle ilgili mümkün olabildiğince rahat
çalışmalarını
sağlayacak her yöntem deneniyor.
Burada Avrupa
Birliği ile ilgili soru
Tabii, bunu geniş cevaplamaya da
doğrusu ihtiyaç yok, hem Parlamentomuz olarak hem Hükûmet olarak, bütün
partiler olarak, biz Avrupa Birliği sürecini önemsiyoruz. AK
PARTİnin en önemli projelerinden birisi ve bunun gereğini yapıyoruz,
bütün teknik çalışmalarımız yürüyor. Bu konuda,
doğrusu, Hükûmet olarak daha iki Bakanlar Kurulu öncesi, iki hafta önce
özel olarak gündemimize Avrupa Birliğini aldık ve tekrar
değerlendirdik. Geçen hafta Reformlar İzleme Grubu olarak biz tekrar
toplandık. Özellikle siyasi reformların uygulamasını takip
ediyoruz, Adalet Bakanı, Dışişleri Bakanı,
İçişleri Bakanı ve Başmüzakerecimizle. Bu konuda irademizde
herhangi bir zayıflama yok.
Sayın
Uslunun sorusu: Sosyal, sportif, vesaire sebeplerle kaç kişi, işte,
vatandaşlığa alınmış, ne kadarı
çıkarılmış? Doğrusu, bu konuda şu anda bir rakam
yok, onu daha sonra vereyim ama şunu ifade edeyim: Bu konuda, tabii,
bakanlıklarımızın yazıları oluyor. Mesela,
spordan sorumlu Devlet Bakanlığımız İçişleri
Bakanlığına bir yazı yazıyor Şu sporcu,
işte, vatandaşlığımıza girerse,
vatandaşlık verirsek bizim için şöyle şöyle faydalı
olacak. diyor. Biz Bakanlık olarak, ilgili bakanlığın
yazısını da gerekçe göstererek Bakanlar Kuruluna bunu teklif
ediyoruz. İstisnai vatandaşlık vermek Bakanlar Kurulunun
yetkisindedir. Ama mevcut kanunda, yani şu getirdiğimiz tasarıda
bunu biraz daha sistematik hâle getiriyoruz, daha biraz ciddi hâle getiriyoruz,
onu ifade edeyim.
Vizeyle ilgili
de, izin verirseniz, şu anda cevaplayamıyorum.
Siyasi
düşüncesinden dolayı vatandaşlıktan çıkan kaç
kişi var? Onu da sayı olarak şu anda veremiyorum.
Bu, tabii, yine
aynı, Türk vatandaşlığından çıkarmadan
dolayı ana babayı vatandaşlıktan çıkarılan çocuk
sayısı ne kadardır? O konuda da yine -Sayın
Kumkumoğlunun sorduğu- elimde tam bir şey yok, onu da
veremiyorum.
Burada Isparta
Belediyesiyle ilgili şeyler
Belediyelerle ilgili süreç bellidir
arkadaşlar, eski dönemler veya yeni dönemler... Biliyorsunuz
-Anayasamızın 127nci maddesi- yerel yönetimlerle ilgili,
belediyelerle ilgili, merkezî yönetimin vesayet yetkisi İçişleri
Bakanlığı kanalıyla kullanılır.
Dolayısıyla, belediyelerin teftişi
Bakanlığımızın sorumluluğundadır. Rutin
teftişler vardır, şikâyet üzerine teftişler vardır,
valiliğin talebi üzerine teftişler vardır
Belediyelerimizle
ilgili bunu ciddi şekilde yürütüyoruz. Ama, sorunun ikinci
kısmını, tabii, şahsıma sorulacak bir soru olarak
görmüyorum. Arkadaşımızı -mesleğimizden de gelir-
incitmek de istemem ama, yani ben kendim böyle
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Sizden başka Hükûmet temsilcisi mi var?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) -
alay içeren bir soru falan sorulacak
kişi olarak kendimi
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Sizden başka Hükûmet temsilcisi mi var? Kime
soracağız?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) -
görmüyorum.
Arkadaşımızı kınıyorum bu soru için!
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Kimsenin haddine düşmez!
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Sayın Şandırın
sorusuna cevap vermiş oldum.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Cevap veremeyince kınıyor. Cevap vereceksin.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Sayın Barışın
sorusu
Özel olarak bana verirseniz o notu özel durumu incelerim. Yani,
şimdi böyle bir genel soru sordunuz. Özel olarak o notu verin. Varsa bir
engel onu size ileteyim yahut da çözülebilecek bir şeyse çözmeye
çalışayım. Herhâlde öyle elinizde bir şey var. Annesi,
babası Türk; ama on sekiz yaşını geçmiş çocuk Türk
vatandaşlığı talep ediyor. O durumu ben bir özel olarak
alıp değerlendireceğim.
Ermeni
vatandaşlarla ilgili, tabii, verebileceğim bir soru yok.
Teşekkür
ediyorum Sayın Başkan, sayın milletvekilleri.
Burada tabii
herkes istediği soruyu sorabilir. Biraz önce değerli
milletvekilimizle ilgili Isparta Belediyesinin gelirleriyle mayın
temizleme şeyini karşılayın. falan gibi bir soruyu tabii
Biz burada Vatandaşlık Kanununu görüşüyoruz ve ben işimi
ciddiye alan insanım. Kendi işimi bütün boyutlarıyla
cevaplandırmaya hazırım, ama, üstelik mülki idareden gelen bir
arkadaşın İçişleri Bakanına böyle alay eden bir
tavırda soru sormasını uygun bulmadım. Sadece onu ifade
ediyorum. Yoksa Sayın Milletvekilimize bir saygısızlık
falan anlamında bir şey söylemiyorum.
FARUK BAL (Konya)
- Sayın Bakan, Sayın Milletvekilini böyle, muaheze eder gibi
konuşamazsınız.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) - Sayın Başkan, sataşmadan dolayı söz istiyorum.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Kimseyi muaheze etmiyorum Sayın
Bal. Bu soruyu siz uygun buluyor musunuz? Isparta Belediyesinin gelirlerinden,
işte, şeylerinden temin edin de mayın temizlemeyi yapın.
sorusunu bir milletvekili olarak makul bir soru buluyor musunuz?
FARUK BAL (Konya)
Uygun buluyorum veya bulmuyorum. dersiniz.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Biz soru sorarken vesayet altında mıyız? Biz size
soru soramaz mıyız?
FARUK BAL (Konya)
Sayın Bakan Cevap vermiyorum. dersiniz, o da bir cevaptır.
BAŞKAN
Sayın Bakanım, teşekkür ediyorum.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Peki, teşekkür ediyorum.
BAŞKAN -
Sayın milletvekilleri, birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati : 21.20
ALTINCI OTURUM
Açılma Saati: 22.08
BAŞKAN: Başkan Vekili Nevzat PAKDİL
KÂTİP ÜYELER: Fatoş GÜRKAN (Adana), Yaşar
TÜZÜN (Bilecik)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 95inci
Birleşiminin Altıncı Oturumunu açıyorum.
90 sıra
sayılı Kanun Tasarısının görüşmelerine
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Sayın Başkan, söz istiyorum.
BAŞKAN
Efendim, durun bir açayım, bir yapayım Sayın Korkmaz, lütfen
efendim.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Açtınız. Tamam, bekliyorum.
BAŞKAN
Hayır, benim sözümü niye kesiyorsunuz Sayın Korkmaz? Oturun efendim
lütfen.
Lütfen
arkadaşlar
Komisyon?
Yerinde.
Hükûmet? Yerinde.
Birinci bölüm üzerinde
görüşmeler tamamlanmıştır.
Şimdi,
birinci bölümde yer alan maddeleri, varsa o madde üzerindeki önerge
işlemlerini yaptıktan sonra ayrı ayrı oylarınıza
sunacağım.
Buyurun
Sayın Korkmaz.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Biraz önce Sayın Bakana bir soru sormuştum. O soruyu
cevaplandırırken şahsımı hedef alan sözler sarf etti.
Yüce Meclisi bilgilendirmek, açıklamak istiyorum. İki dakika
konuşma hakkı
BAŞKAN Ne
gibi şeyler söyledi?
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Özellikle genç bir milletvekili
BAŞKAN Sayın
Korkmaz, siz
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Bu sorum
BAŞKAN Bir
dakika, müsaade ederseniz
Ben dinledim.
Isparta Belediyesinde büyük borç yükü olduğunu, yolsuzluklar olduğunu
vesaire; bu kişilere dönülüp rücu edilirse buradan alınan paralarla
bu mayın temizleme işinin finanse edilebileceğini falan
söylediniz. Böyle bir soru üslubu var mı?
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Bir öneri.
BAŞKAN
Böyle bir soru üslubu var mı? (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Cevaplandırmayabilir.
BAŞKAN
Lütfen
Lütfen
İstirham ediyorum.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) O benim şahsımı hedef alan bir şey.
Cevaplandırmak istiyorum.
BAŞKAN
Lütfen
İstirham ediyorum.
Bakınız
FARUK BAL (Konya)
Sayın Başkan
BAŞKAN Bir
dakika
Böyle bir soru üslubu
yok arkadaşlar. Lütfen
İstirham ederim.
FARUK BAL (Konya)
Sayın Başkan
BAŞKAN
Buyurun Sayın Bal.
FARUK BAL (Konya)
Sayın Başkan, efendim, zatıalinizin, sizin Başkan olarak
KAMER GENÇ
(Tunceli) Sayın Başkan, böyle bir soru üslubu yoksa, o zaman
BAŞKAN
Sayın Genç, sizi ne ilgilendiriyor bu? Oturun yerinize efendim. Lütfen
KAMER GENÇ
(Tunceli) Bu Meclisi çorbaya döndürdünüz efendim!
BAŞKAN
Sayın Genç, yerinize oturun.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Meclisi çorbaya döndürdünüz. Sabahtan beri bekliyoruz burada,
keyfinize bakıyorsunuz orada.
BAŞKAN
Sizi şu an ilgilendiren bir husus yok. Bak, burada arkadaşlarım
var. Lütfen...
Evet, buyurun.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Cevap vereyim lütfen.
BAŞKAN
Neye cevap?
KAMER GENÇ
(Tunceli) Böyle bir şey olur mu ya!
BAŞKAN
Sayın Genç, siz kimin avukatısınız? Oturun yerinize!
KAMER GENÇ
(Tunceli) Efendim, ben kimsenin avukatı değilim.
BAŞKAN
Oturun yerinize.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Senin tutumundan dolayı bu Meclis çorbaya dönüyor.
BAŞKAN
Oturun yerinize efendim, lütfen
KAMER GENÇ
(Tunceli) Kaç saattir ara verdin.
BAŞKAN -
Oturunuz. Oturunuz yerinize.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Kaç saattir ara verdin.
BAŞKAN
Oturun yerinize!
KAMER GENÇ
(Tunceli) Oturmam yerime. Bu Meclis böyle yönetilir mi?
BAŞKAN
Oturunuz Sayın Genç yerinize.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Otursam ne olur oturmasam
Bu Meclisi doğru dürüst yönet.
BAŞKAN Ben
Meclisi doğru dürüst yönetiyorum.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Yönetmiyorsun, yönetmiyorsun.
BAŞKAN -
Üslubunuza dikkat edin. Oturun yerinize. Buradan şöhret olmaya
çalışıyorsanız boş.
KAYHAN
TÜRKMENOĞLU (Van) Dışarıya at, dışarı.
KAMER GENÇ
(Tunceli) At bakalım
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Sayın Başkanım, söz konusu olan benim
BAŞKAN Evet
Açıklama yapacaksanız, mikrofonu açıp yerinizden söz
vereceğim size.
Buyurun,
mikrofonunuzu açacağım.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Ne kadar efendim sürem?
BAŞKAN
İki dakika. Ne diyeceğinizi belirleyeyim.
VI.- AÇIKLAMALAR (Devam)
2.- Isparta Milletvekili S. Nevzat Korkmazın,
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın şahsıyla
ilgili sözleri nedeniyle açıklaması
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Evet, Sayın Bakana biraz önce soru sorumuştum, özellikle
gençliğimi söz konusu ederek Böyle bir soru nasıl bir sorudur, böyle
bir soru sorulur mu; bir de meslektaş olacağız. gibi,
şahsımı hedef alan sözler sarf etti. Sayın Bakan herhâlde
Meclise yorgun geldi veya belki Kamer Gençin de etkileriyle Meclisi gerdi.
(Gürültüler)
BAŞKAN
Sayın Korkmaz, lütfen. Bak
İstirham ediyorum.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Bir saniye efendim, bir saniye.
BAŞKAN
İstirham ediyorum.
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Meclisin gerginliğinden etkilendi böyle bir cevap verdi ancak
genç bir milletvekili olmak kötü bir şey değil. Bugün iktidar partisi
sıralarında da birçok genç arkadaşım var. Burada önemli
olan olgun bir devlet adamı tavrını gösterebilmektir.
İkinci
husus: Meslektaşım. dedi. Ben tabii, Sayın Bakanla
meslektaş değilim. Sayın Bakan öğretim görevlisi, ben mülki
idare amiriyim. Kaldı ki yirmi yıldır ben İçişleri
Bakanlığında çalışıyorum. Mevzuatı,
nasıl olduğu hususunda herhâlde ona söyleyebileceğim,
anlatabileceğim şeyler vardır. Ne sormuşum ben?
Demişim ki Ispartadaki yolsuzluklardan giden paraları rücu ederek,
efendim, mayın temizlemede kullanabilir misiniz? Peki, bu sorunun
Başbakana uçak alındı 60 milyon dolara, Bu paralar mayın
temizleme işinde kullanılamaz mı? sorusundan ne farkı var
ben merak ediyorum? Galiba farkı, o soru sorulduğunda orada oturan
bakan farklıydı, burada oturan bakan farklı.
Ayrıca,
Milliyetçi Hareket Partisi olarak biz millet adına sorumuzu soruyoruz. Bu
sorumuzu sorarken de hiç kimseden olur almak gibi bir endişemiz, bir
kaygımız olamaz. Biz, millet adına soruyoruz, sormaya devam
edeceğiz.
Teşekkür
ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim.
Burada bulunan
bütün milletvekilleri arkadaşlar, millet adına hareket ediyor,
milletin temsilcileridir. Eğer burada bir kısım milletvekili
arkadaşlarımız, siyasi partili veya bağımsız,
kendisi milletin temsilcisi diğerlerini de başka bir şey kabul
ediyorsa böyle bir üslubu kabul etmemiz mümkün değil. Her konuşan
millet adına konuşuyordur çünkü millet seçmiştir. Benim buna bir
itirazım yok, olamaz zaten. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
S. NEVZAT KORKMAZ
(Isparta) Bakan Bey duyuyor mu bunu?
BEHİÇ
ÇELİK (Mersin) - Sayın Başkan, şimdi Sayın
Korkmazın sorusuyla ilgili
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Sayın Başkan
BAŞKAN
Efendim, tamam. Bu konu nihayetlenmiştir. Sayın Korkmaz da
açıklamasını yaptı.
Teşekkür
ederim.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Sayın Başkan, bana da söz verin.
BAŞKAN
Hayır, niçin size söz vereceğim Sayın Genç? Her istediğiniz
zaman size söz vermek mecburiyetim mi var benim efendim?
KAMER GENÇ
(Tunceli) Anlamadım
BAŞKAN - Her
istediğiniz zaman size söz vermek mecburiyetim mi var?
KAMER GENÇ
(Tunceli) Efendim, İçişleri Bakanı
BAŞKAN
Hayır, yok öyle bir şey. Vermiyorum.
IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ (Devam)
6.- Türk Vatandaşlığı Kanunu
Tasarısı ve İçişleri Komisyonu Raporu (1/458) (S.
Sayısı: 90) (Devam)
BAŞKAN -
1inci maddenin başlığını okutuyorum:
TÜRK VATANDAŞLIĞI KANUNU TASARISI
BİRİNCİ
BÖLÜM
Amaç, Kapsam,
Tanımlar ve Vatandaşlık Hizmetlerinin Yürütülmesi
Amaç
MADDE 1-
BAŞKAN
Evet, 1inci madde üzerinde bir önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
T.B.M.M.
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 90 s. sayılı kanun tasarısının 1. maddesinin
tasarı metninden çıkarılmasını arz ve teklif ederiz.
Ferit Mevlüt
Aslanoğlu Vahap Seçer İsa Gök
Malatya Mersin Mersin
Tekin
Bingöl Ergün
Aydoğan Ali İhsan
Köktürk
Ankara Balıkesir Zonguldak
Ali
Rıza Öztürk
Mersin
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN
Sayın Aslanoğlu, buyurun efendim. (CHP sıralarından
alkışlar)
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Sayın Başkan, çok değerli
milletvekilleri; tabii, vatandaşlık, her Türk
vatandaşının en tabii hakkıdır. Türk
vatandaşı olmak
(AK PARTİ sıralarından Ooo
sesleri) Dinleyin, dinleyin
Türk
vatandaşı olmak bir onurdur, bir şereftir, bir haysiyettir.
Şimdi
(AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN
Arkadaşlar, lütfen hatibi dinleyelim.
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Devamla) - Ama devlet de vatandaşın hakkına
sahip çıkmalıdır. Devletin görevi de Türkiyede yaşayan her
vatandaşa sahip çıkmak, sosyal devletin görevidir.
Şimdi, 1956
yılında gideceksiniz diyeceksiniz ki: Arkadaşlar, ey
vatandaşlarım, biz burayı ülkenin savunması için, biz
buradaki arazileri ülkenin çıkarı için, biz buradaki arazileri
ülkenin bölünmez bütünlüğü için, ülke savunması için alıyoruz.
Tabii, o insanlar da size Helal olsun. diyecekler. [AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar(!)] Ondan sonra,
aradan geçecek elli küsur sene
YILMAZ TUNÇ
(Bartın) Konuya gel
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Devamla) Bir dakika
Bir dakika
Bir dakika
Konu
Benim
malımı alacaksın birilerine satacaksın. Devletin böyle bir
hakkı yok. Önce benim malımı bana vereceksiniz. Eğer siz
vatandaşı, vatandaş olarak kabul ediyorsanız,
vatandaşa saygı gösteriyorsanız, burada vatandaşlık
kanunu görüşüyorsak, Türk vatandaşı diyorsak, orada
yaşayan herkes, malını kim vermişse önce o malı
sahibine vereceksiniz.
YILMAZ TUNÇ
(Bartın) Konuyla ne ilgisi var? Konuya gel
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Devamla) Elinden aldınız. Konu budur. Konu,
vatandaşa saygı göstereceksin, vatandaşa saygı göstereceksin!
Vatandaşın malını elinden aldın. Burada
vatandaşlık konuşuyoruz değil mi? Önce vatandaşın
malını
Vatandaşa saygı göstereceksin. (CHP
sıralarından alkışlar)
Sayın
Bakanım, eğer vatandaşlık kanununda biz her Türk
vatandaşına saygı duyuyorsak, önce bu insanların
hakkını teslim etmek bizim görevimizdir. O bölgede yaşayan
insanlar size malını fedakârca vermişse, o günün
koşullarında ülkenin savunması için, ülkenin emniyeti için,
bugün, bu insanların
Ben o bölgenin
milletvekillerine soruyorum, o bölgenin milletvekillerine soruyorum: O köylerde
kimler yaşıyorsa, arkadaşlar, gitsinler o insanlara sorsunlar,
Ey vatandaşım desinler, Böyle bir kanun geçiriyoruz. Bu mal sizin
malınızdı. Biz bu malı sizden aldık. Bu malı
sizden aldık. Bu, vatandaşa saygıdır. Şimdi ise size
geri vermiyoruz. Peki, hak, hukuk var mı arkadaşlar bunda?
LUTFİ ELVAN
(Karaman) Sen okudun mu yasa tasarısını, okudun mu sen?
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Devamla) Evet. Önce sen öğren! Önce sen öğren! Önce
sen öğren, gel buraya çık, konuş! Ondan sonra konuş! Önce
öğren!
LUTFİ ELVAN
(Karaman) Sen yasayla ilgili konuş!
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Devamla) Vatandaşın malını vatandaşa
veriyorsanız, hepinizden özür diliyorum. Tamam mı, özür diliyorum.
YILMAZ TUNÇ
(Bartın) İyi.
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Devamla) Önce konuşmayacaksın, bilmeden
konuşmayacaksın! Bilme
LUTFİ ELVAN
(Karaman) Yasayla ilgili konuşmuyorsun.
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Devamla) Yasayla ilgili. Bu, vatandaşa
saygıdır. Evet.
LUTFİ ELVAN
(Karaman) Çünkü yasayı bilmiyorsun! Okumadın!
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Devamla) Yasayı çok iyi biliyorum.
LUTFİ ELVAN
(Karaman) Konuş o zaman!
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Devamla) Arkadaşlar, bu bölgedeki insanların
mallarını
O gün size kim, bu ülkeye kim malını verdiyse,
bağışladıysa, bu toprakları
bağışladıysa, onların malını onlara iade
ediyorsanız hepinizin önünde saygıyla eğilirim ama iade
etmiyorsanız hiçbirinize saygı duymam.
Hepinize
saygılar sunarım. [CHP sıralarından alkışlar, AK
PARTİ sıralarından alkışlar(!)]
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, önergenin oylamasından önce bir yoklama talebi
vardır, şimdi bu talebi yerine getireceğim.
Yoklama isteminde
bulunabilecek yeter sayıda sayın üyenin ismen tespitini
yaptıktan sonra elekt-ronik cihazla yoklama yapacağım.
Buyurun,
okuyunuz:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
İşaretli
oylamaya geçilmesinde yoklama talep ediyoruz.
Ferit Mevlüt
Aslanoğlu
Akif Hamzaçebi
BAŞKAN Bir
dakika
Ferit Mevlüt
Aslanoğlu? Burada.
Akif Hamzaçebi?
Burada.
Faik Öztrak?
Burada.
Ali Oksal?
Burada.
Murat Sönmez?
Burada.
Rahmi Güner?
Burada.
Metin
Arifağaoğlu? Burada.
Halil Ünlütepe?
Burada.
Osman
Coşkunoğlu? Burada.
Yaşar
Ağyüz? Burada.
Şevki
Kulkuloğlu? Burada.
Ali İhsan
Köktürk? Burada.
Tansel
Barış? Burada.
Ergün
Aydoğan? Burada.
Turgut Dibek?
Burada.
Ali Rıza
Öztürk? Burada.
Tekin Bingöl?
Burada.
Vahap Seçer?
Burada.
Nesrin Baytok?
Burada.
Osman Kaptan?
Burada.
Hikmet Erenkaya?
Burada.
III.- YOKLAMA
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, yoklama için üç dakika süre veriyorum.
Yoklama isteminde
bulunan sayın üyelerin yoklama için elektronik cihaza girmemelerini rica
ediyorum.
Yoklama
işlemini başlatıyorum.
(Elektronik
cihazla yoklama yapıldı)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, toplantı yeter sayısı vardır.
IX.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ (Devam)
6.- Türk Vatandaşlığı Kanunu
Tasarısı ve İçişleri Komisyonu Raporu (1/458) (S.
Sayısı: 90) (Devam)
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Önerge kabul edilmemiştir.
1inci maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
2nci maddenin
başlığını okutuyorum:
Kapsam
MADDE 2-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 90 sıra sayılı yasa tasarısının 2.
maddesinin sonuna aşağıdaki ifadenin eklenmesini arz ederiz.
Ferit
Mevlüt Aslanoğlu Vahap
Seçer Tekin Bingöl
Malatya
Mersin Ankara
Ergün
Aydoğan Fehmi
Murat Sönmez
Balıkesir Eskişehir
Madde: 2 ve
uygulanır.
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) - Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN
Gerekçe mi?
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) Gerekçe efendim.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Uygulama
birliği açısından.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
3üncü maddenin
başlığını okutuyorum:
Tanımlar
MADDE 3-
BAŞKAN
Madde üzerinde iki adet önerge vardır. Önergeleri geliş
sırasına göre okutup aykırılık durumuna göre işleme
alacağım.
Buyurun efendim:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Sayın Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı Kanun Tasarısının 3.
maddesine (e) fıkrasının eklenmesi arz olunur.
e) Çocuk: On
sekiz yaşını doldurmayan kişiyi
Faruk Bal Mehmet Şandır Cemaleddin Uslu
Konya Mersin Edirne
Behiç Çelik Mustafa
Kemal Cengiz
Mersin Çanakkale
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 90 sayılı yasa tasarısının 3. maddesinin
tasarı metninden çıkarılmasını arz ve teklif ederiz.
İsa
Gök Ferit Mevlüt Aslanoğlu
Vahap Seçer
Mersin
Malatya Mersin
Ergün
Aydoğan Tekin
Bingöl
Balıkesir
Ankara
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz Sayın
Başkanım.
HAKKI SUHA OKAY
(Ankara) Gerekçe
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Yasanın bütünlüğünün sağlanmasının temini için
verilmiştir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer
önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı Kanun Tasarısının 3.
maddesine (e) fıkrasının eklenmesi arz olunur.
e) Çocuk: Onsekiz
yaşını doldurmayan kişi.
Faruk
Bal (Konya) ve arkadaşları
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN
Sayın Bal, buyurun efendim.
FARUK BAL (Konya)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Meclisimizin huzur ve
güven içerisinde bugün de hayırlı bir kanunu görüşmesini temenni
ederek sözlerime başlamak istiyorum. Görüştüğümüz kanunda temel
ıstılahlar, temel terimler tanımlanmaktadır. Bu kanun
içerisinde çocuk tabiri de yoğun bir şekilde ifade edilmektedir.
Çocuk tabirinin de temel tanımlar içerisine alınması için bu
önergeyi vermiş bulunuyoruz. Muhtemeldir ki, çoğunluk oylarıyla
bizim bu önergemiz reddedilecektir, ancak kanun bu hâliyle eksik
çıkmış olacaktır. Buradan, Sayın Bakanı,
Sayın Başkanı ve değerli milletvekillerini uyarmak istiyorum:
İçinde bulunduğumuz Meclis parlamenter demokrasiyle yönetilen bir
ülkenin Meclisidir ve bu Meclis devletini kuran dünyadaki tek meclistir; onun
içindir ki gazi Meclistir. Parlamenter demokrasi dediğimizde de üç tane
kuvvetin dengelendiği ve denetlendiği bir sistemden bahsediyoruz.
Türkiye Büyük Millet Meclisi yasama görevini ifa ederken Anayasa Mahkemesi
tarafından yargı açısından denetlenir, İç Tüzükün
verdiği hükümler çerçevesinde de muhalefet tarafından denetlenir.
İşte, böyle bir rejimin adı parlamenter demokrasidir ve buna
uyulduğu takdirde, devletin işlediği hukukun üstünlüğü
dediğimiz kavramın hayata geçirildiği bir süreci
yaşarız.
Şimdi,
yaşadığımız süreç içerisinde bunların ihlal
edildiğine bir örnek vermek istiyorum. Sayın Bakanla bir polemik
yaşamak için değil, bugün kendisi ifade ettiği için konuyu
gündeme getirmek istiyorum, Türkiye Belediyeler Birliğiyle ilgili olmak
üzere Sayın Bakan konuştuğu için.
Bugün, Türkiye
Belediyeler Birliğinin, değerli arkadaşlarım, genel kurulu
yapılmıştır. Hukuk devletinde neye göre yapılması
gerekir bu genel kurul? O belediyenin tabi olduğu kanuna göre
yapılması lazım. Belediyeler Birliği, Mahallî Yerel
Yönetimler Yasasına tabi bir kuruluştur ve kendisinin
işleyişine ilişkin bir tüzüğü vardır. Bu tüzüğe
göre Belediyeler Birliğine seçilen yöneticiler seçime kadar görevlidir,
Yüksek Seçim Kurulu kesin seçim sonuçlarını ilan ettikten sonra seçim
süreci başlatılır.
Sayın Bakan
İçişleri Bakanı sıfatıyla kendisine bağlı
olan 1. Hukuk Müşavirinden bir mütalaa alır. Aldığı
mütalaada 1. Hukuk Müşaviri der ki: Yüksek Seçim Kurulunun ne zaman seçim
sonuçlarını ilan edeceği belli değil. Geçmişteki
örneklerine göre de aylarca bu devam etmiştir. Yerel yönetim hizmetleri de
çok önemlidir. Onun için, siz, Bakanlık yetkinize dayalı olarak
bunları görevden alın, yerine kayyum tayin edin, yerine yenilerini
görevlendirin. Sayın Bakan ve bağlı birimleri de hukuk
müşavirinin vermiş olduğu bu mütalaayı alır, seksen
bir ilin valisine gönderir ve Buna göre işlem yapılmasını
rica ederim. der, ona göre de bu süreç başlatılır.
Değerli
arkadaşlarım, hukuk devletinde en üst kurum Anayasadır.
Anayasa, hiçbir makamın, hiçbir mercinin, kanundan ve Anayasadan
alınmayan bir yetkinin kullanılamayacağını amirdir.
Sayın Bakan,
sizin böyle bir yetkiniz var mı?
ABDÜLKADİR
AKCAN (Afyonkarahisar) Yok.
FARUK BAL
(Devamla) - Sayın Bakan, mahallî idareler birliklerinin seçilmiş
yöneticilerini görevinden alıp yerine kamu görevi ifa eden ve
zatıalinizin denetiminde olan kişileri atayarak, atanmış
kişiler, AKP Grubunun veya AKP kanalından seçilmiş olan
kişiler delege olarak getirilmek suretiyle Belediyeler Birliğinin
yeni teşekkül eden, bugün teşekkül eden Belediyeler Birliğinin
yönetiminin yasal olduğunu iddia edebilir misiniz? Bunun hukuk devletinde
bir yerinin olduğunu söyleyebilir misiniz? O zaman, hukuk devletine geri
dönmek zorundayız.
Bu örnekten
hareketle, görüştüğümüz yasa, her birimizin tabi olduğu
vatandaşlık hukukunu düzenlemektedir ve bu yasaya Milliyetçi Hareket
Partisi Grubu bir bilim heyetinin nezaretinde hazırlanan
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Buyurun efendim.
FARUK BAL
(Devamla) -
önergelerini takdim etmiştir.
Hukuk devleti
ilkesiyle, iyi niyetle ve samimiyetle değerlendirilmesini temenni ediyorum
ve yüce kurulu saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından
alkışlar)
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Sayın Başkan, yerimden
BAŞKAN
Açıklama mı yapacaksınız Sayın Bakanım?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) -
Evet efendim.
BAŞKAN
Buyurun.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri
KAMER GENÇ
(Tunceli) Sayın Başkan, böyle bir usul yok. Neye göre açıklama
yapıyor?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Her zaman söz hakkı var Bakanın.
BAŞKAN
Buyurun Sayın Bakanım,
kısa açıklamanızı yapın.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Sayın Bal tabii, önerge üzerine
söz istediler. Önergede çocuk kelimesinin tanımı konuyor. Çocuk
kelimesinin tanımı bizde Medeni Kanunda vardır, onun için biz
katılmıyoruz; bir.
İkincisi,
Türkiye Belediyeler Birliğiyle ilgili söylediği husus.
Durum şudur
değerli arkadaşlar: Bir mahallî idareler seçimi geçirdik
biliyorsunuz. Seçimle birlikte önceki yönetim düşer. Mahallî İdareler
Birliği Kanunu vardır elimizde ve biz, o Kanuna göre hareket ederiz.
Özel olarak, biliyorsunuz, birliklerle ilgili 2004 yılında bir kanun
çıkardık, bu Parlamentodan çıktı. Dolayısıyla, bu
süreç içinde eski yönetim düşmüştür. Sırf yeni seçilenlerin
Meclis toplantısını yapmak ve yönetimi oluşturmak için
Mahallî İdareler Genel Müdürü -zaten Mahallî İdareler Genel Müdürünün
görevi tamamen yerel yönetimlerle ilgilidir- bu kısa sürede seçime
götürmüştür.
Bütün iller
delegelerini seçmiştir ve o delegelerin katılımıyla bugün
Meclis toplanmıştır, kong-re yapılmıştır.
Tamamen hukukidir. Yoksa ben kendim hukuki olmayan hiçbir şeyi zaten
yapmam, yapmak durumunda da değilim. Bana verilen, gösterilen hukuki
rehberlik içinde, arkadaşlarımın görüşleri içinde ve bugün
de kongre yapılmıştır.
Durumu bu
şekilde arz ediyorum.
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Bakanım.
Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul
edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
4üncü madde
başlığını okutuyorum:
Vatandaşlık
hizmetlerinin yürütülmesi
MADDE 4-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı Kanun Tasarısının 4.
maddesinde yer alan dış temsilcilikler ibaresinin metinden
çıkarılması ve yerine Türk Büyükelçilik ve
konsoloslukları ibaresinin eklenmesi arz olunur.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Cemaleddin Uslu
Konya Mersin Edirne
Behiç
Çelik Mustafa
Kemal Cengiz
Mersin Çanakkale
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Sayın Bal, buyurun efendim.
FARUK BAL (Konya)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli
milletvekilleri, görüştüğümüz kanunun 4üncü maddesinde
dış temsilcilikler ibaresi bulunmaktadır.
Türkiyenin
dışarıdaki temsilciliklerine bakalım. Büyükelçilikler
vardır, konsolosluklar vardır, din ataşesi vardır,
eğitim ataşesi vardır, askerî ataşe vardır,
dış ticaret temsilcilikleri vardır ve değişik
bakanlıkların ya da kurum ve kuruluşların
dışarıda temsilcilikleri vardır. Bu dış
temsilcilikler tabiri vatandaşlık hukukunun gerektirdiği
işlemleri yapmaya yetkili kişiler değildir. Değişiklik
istediğimiz husus dış temsilciliklerin yerine olması
gerekeni yani Türk büyükelçilikleri ve konsoloslukları ibaresinin
eklenmesidir. Önerge bu kadar masumdur ve doğrudur. Muhtemeldir ki yine
AKP oylarıyla reddedilecektir. Bu önemli değildir. Önemli olan, bizim
burada doğruyu söylememizdir. Doğruyu söyleyeceğiz. Biz
söylüyoruz, Sayın Bakanımız da söyleyecektir.
Sayın
Bakanım, Sizin, Belediyeler Birliğiyle ilgili, Birinci Hukuk
Müşavirliğinden aldığınız mütalaayı genelge
hâline dönüştürme yetkiniz var mı? diye sordum, siz bana farklı
cevap verdiniz. Böyle bir yetkiniz yok; bir.
İki:
Çıkardığınızı ifade ettiğiniz, 2004
yılında çıkan mahallî yönetimlerle ilgili kanunda diyor ki:
Belediye birliklerine seçilmiş olanların görev süresi seçime
kadardır. Seçimden sonra Yüksek Seçim Kurulunun ilan ettiği kesin
seçim sonucundan sonra da seçim süreci başlar. Bu, kanun. Siz bu Kanunu
İçişleri Bakanlığının Hukuk
Müşavirliğinden aldığınız bir mütalaayla ihlal
ettiniz. Hukuk devletine dönelim. derken bunu kastettim.
Teşekkür
ederim. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Bal.
Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge
kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
5inci maddenin
başlığını okutuyorum:
İKİNCİ
BÖLÜM
Türk
Vatandaşlığının Kazanılması
Türk vatandaşlığının
kazanılması halleri
MADDE 5-
BAŞKAN
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Kabul edilmiştir.
6ncı
maddenin başlığını okutuyorum:
Doğumla
kazanılan vatandaşlık
MADDE 6-
BAŞKAN
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
7nci maddenin
başlığını okutuyorum:
Soy
bağı
MADDE 7-
BAŞKAN
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
8inci maddenin
başlığını okutuyorum:
Doğum yeri
MADDE 8-
BAŞKAN
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
9uncu maddenin
başlığını okutuyorum:
Sonradan
kazanılan vatandaşlık
MADDE 9-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı Kanun Tasarısının 9.
maddesinin aşağıdaki şekilde değiştirilmesi arz
olunur.
Madde 9: (1)
Türk vatandaşlığı yetkili makamların kararı ve
seçme hakkının kullanılması yollarından birisi ile
sonradan kazanılabilir.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Akif
Akkuş
Konya
Mersin Mersin
Hasan
Çalış Mustafa
Kemal Cengiz
Karaman
Çanakkale
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz
Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Sayın Bal, buyurun efendim.
FARUK BAL (Konya)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; nafile
konuşmalardan birisini daha yapmaktan üzüntü duyuyorum.
1inci maddede
verdiğimiz önerge, çocuk tabirinin ilave edilmesi doğrudur. Medeni
Kanunda çocukun tanımı yoktur. Medeni Kanunda reşitin
tanımı vardır, ergin kişinin tanımı
vardır.
YILMAZ TUNÇ
(Bartın) Aynı şey.
FARUK BAL
(Devamla) Aynı şey değildir.
Diğer
taraftan, biraz önce ifade etmiş olduğumuz dış
temsilcilikler tabiri, bu kanunun uygulamasında
uygulayıcıların başına büyük sorunlar açacaktır,
bu kanundan yararlanacak olan kişiler nereye başvuracağını
bilemeyeceklerdir; dolayısıyla, yanlışta ısrar etmenin
bir anlamı yoktur.
Bu maddede
verdiğimiz önerge ile de maddenin (1)inci fıkrasının
tamamen değiştirilmesini talep etmekteyiz. Değiştirilecek
şekliyle de: Türk vatandaşlığı yetkili
makamların kararı ve seçme hakkının kullanılması
yollarından biri ile sonradan kazanılabilir. Bu kadar açık ve
net hâle getirilmektedir ve maddenin açık ve net hâle getirilmesi,
uygulamada insanlarımızın,
uygulayıcılarımızın ve bundan yararlanacak
olanların hayrına olacaktır diye düşünüyor, takdiri yüce
kurula sunuyorum.
Teşekkür ediyorum.
(MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Bal.
Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge
kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
10uncu maddenin
başlığını okutuyorum:
Yetkili makam
kararı ile Türk vatandaşlığının
kazanılması
MADDE 10-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı Kanun Tasarısının 10.
maddesine aşağıdaki fıkranın eklenmesi arz olunur.
(2) Yetkili makam
kararıyla Türk vatandaşlığı, genel olarak, istisnai
hâllerde, yeniden alınma, evlenme ve evlat edinme yollarından
birisiyle kazanılır.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Cemaleddin
Uslu
Konya Mersin Edirne
Behiç
Çelik Mustafa
Kemal Cengiz
Mersin Çanakkale
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) - Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Sayın Bal, buyurun efendim.
FARUK BAL (Konya)
Gerekçe
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Kanunun
yapısı itibarıyla ana başlıklarda alt
başlıkları açıklayıcı ifadeler yer
almaktadır. 10. madde de yetkili makam kararıyla
vatandaşlığın kazanılmasını genel
hatları ile düzenlemekte, bu yolu tanımlamaktadır. Bu nedenle
anılan maddede yetkili makam kararıyla vatandaşlığa
alınmanın türlerinin sayıldığı bir fıkra
eklenmesi yerinde olur.
BAŞKAN
Gerekçesini dinlediğiniz önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler... Kabul etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
11inci maddenin
başlığını okutuyorum:
Başvuru için
aranan şartlar
MADDE 11-
BAŞKAN
Madde üzerinde iki adet önerge vardır. Önergeleri geliş
sırasına göre okutup, aykırılık durumuna göre
işleme alacağım.
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 458 ve 90 S. Sayılı yasa tasarısının 11.
maddesinin 1 Nolu fıkrasının (b) Nolu bendinde geçen beş
yıl ibaresinin sekiz yıl olarak değiştirilmesini
saygılarımızla arz ederiz.
Kamer
Genç Hikmet Erenkaya Yaşar Ağyüz
Tunceli Kocaeli Gaziantep
Halil
Ünlütepe İlhan
Kesici
Afyonkarahisar İstanbul
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 11.
maddesinin madde başlığının Genel Olarak
Vatandaşlığın Kazanılması şeklinde
değiştirilmesi arz olunur.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Cemaleddin Uslu
Konya Mersin Edirne
Behiç
Çelik Mustafa
Kemal Cengiz
Mersin Çanakkale
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Gerekçeyi mi okutalım Sayın Bal?
FARUK BAL (Konya)
Evet.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Yetkili makam
kararıyla vatandaşlığa alınmanın
şartlarının düzenlendiği bu madde aslında mevcut Türk
Vatandaşlığı Kanununun (TVK) 6. maddesine tekabül
etmektedir. TVKnun 6. maddesi yetkili makam tararıyla
vatandaşlığa alınmanın türlerinden birini, genel
olarak vatandaşlığa alınmayı düzenlemektedir.
Tasarının yazım tekniği açısından yetkili makam
kararıyla vatandaşlığı kazanmanın tanımı
ve türleri verildikten sonra devam eden maddelerin
başlıklarının da açıklayıcı madde ile uyumlu
olması beklenecektir. Ayrıca yetkili makam kararıyla
vatandaşlığı kazanma ile seçme hakkı ile
vatandaşlığı kazanma arasındaki maddeler, usule
ilişkin olanlar hariç, bu yolun alt başlıklarını
(türlerini) oluşturmaktadır. Bu itibarla 11. maddenin başlığının
genel olarak vatandaşlığı kazanma olarak
değiştirilmesi yerinde olacaktır.
BAŞKAN
Gerekçesini dinlediğiniz önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer
önergeyi okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 458 ve 90 S. Sayılı yasa tasarısının 11.
maddesinin 1 Nolu fıkrasının (b) Nolu bendinde geçen beş
yıl ibaresinin sekiz yıl olarak değiştirilmesini
saygılarımızla arz ederiz.
Kamer
Genç (Tunceli) ve arkadaşları
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Sayın Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Sayın Genç, buyurun.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türk
vatandaşlığının kazanılmasına ilişkin
olarak 11inci maddede öngörülen beş yıllık sürenin sekiz
yıla çıkarılması konusunda verdiğim önergeyi
açıklamak üzere söz almış bulunuyorum. Hepinize saygılar
sunuyorum.
Değerli milletvekilleri,
bir başka ülkenin vatandaşlığını kazanmak o kadar
kolay bir şey değil. Dış ülkelerde, maalesef, bunlar çok
zorlaştırılan şartlardır. Bizde beş yıl,
bence az bir zamandır. Ama tabii, bu Hükûmet zamanında Türk
vatandaşlarının çektiği sıkıntı çok büyük.
Bir defa, şurada Ankarada, İstanbulda, bu vatandaşların
bir vize almak için yabancı elçiliklerin kapısında çektiği
işkence vahim. Ayrıca, vizeye başvurmak için önce gidiyorsunuz
bankalara para yatırıyorsunuz, size randevu veriyor eskiden, tabii,
kapılarda bekliyorlardı, günlerce kapılarda sıra
bekliyorlardı- sonra işte bir 60 euro yatırıyorlar;
vermemek mümkün değil. Yani vize başvurusunda bulunan bir
vatandaş en azından 600-700 milyon para ödüyor.
Ama bu Hükûmet
zamanında bu vizenin halledilmesi konusunda, maalesef hiçbir adım
atılmadı. Hatta, Avrupa Birliğinin yetkilisi Türk Hükûmeti,
Türk vatandaşlarının vize alması konusunda, vizelerin
kolaylaştırılması konusunda bize hiçbir talepte
bulunmadı. dedi. Yani böyle bir Hükûmet düşünebiliyor musunuz ki,
kendi vatandaşları gidiyor, yabancıların
kapılarında sürüm sürüm sürünüyor, bir vize almak için bu kadar
işkence çekiyor? Yok böyle bir şey. Zaten vatandaşlarıyla
bunların ilgisi yok.
Tabii,
İçişleri Bakanlığı makamında oturan kişi
eskiden Kırıkkale Üniversitesi Rektörüydü. Oradan niye
alındı? Alan kişi bir beyanat verdi Bu, irticanın
rektörüydü, ben aldım. dedi. İrticanın rektörü
Ona
karşı bir cevap da vermedi. Tabii, irticanın rektörlüğünden
gelip de İçişleri Bakanlığına oturmak da Türkiye için
çok büyük bir talihsizlik. Yani böyle kişiliklerle
karşılaştığımız zaman, şurada
çıkıp da soru bile sormak istemiyoruz. Hakikaten, Türkiye bu
İktidar zamanındaki bakanlarla çok büyük sıkıntılar
yaşamaya başladı.
Değerli
milletvekilleri, bakın, vatandaşlarımız gerçekten gerek
Türkiyede gerek dış ülkelerde çok büyük sıkıntılarla
karşı karşıya kalıyor. İşte, Avrupa
İnsan Hakları Mahkemesinin verdiği birtakım kararlar var,
aslında bu kararların Hükûmet tarafından takip edilmesi
lazım. Hükûmetin Türk vatandaşlarının
Avrupa
Birliğinin üyesiyiz
Geliyorlar, istedikleri gibi VIP salonlarından
geçiyorlar ama biz parlamenter olarak bir yurt dışına
gittiğimiz zaman maalesef yani onların bir amelesinin maruz olduğu
işlemlerle karşı karşıya kalıyoruz. Gerçi biz
hani öyle bir özel muameleye de tabi tutulmak da istemiyoruz ama bu Hükûmet
zamanında bakın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının
özellikle vize konusunda hiçbir çalışması
olmamıştır.
AHMET YENİ
(Samsun) - Var var
KAMER GENÇ
(Devamla) Yok efendim yok, varsa söyleyin işte. Avrupa Birliğinin
genişlemeden sorumlu kişisi dedi ki: Türk Hükûmeti bize vize
konusunda hiçbir talepte bulunmadı. dedi. Peki, nedir yani bu kadar bu
vatandaşlarımızın yabancı elçilikler
karşısında çektiği bu sıkıntı? Devleti
koruyan vatandaşlarıdır. Devlet de kim kanalıyla temsil
ediliyor? Birileri tarafından temsil ediliyor. O temsil edenler de tabii
ki kendi vatandaşlarını korumayınca maalesef işte
vatandaşlar perişan oluyorlar. Ekonomisi sıkıntıda
Yani üç aylık çocuğu bile anasından ayıran bir vize
uygulamasının insan hakları için ne kadar büyük bir vahşet
olduğunu biliyor musunuz? Ama maalesef Hükûmet bu konuda hiçbir şey
yapmıyor. Yani söylesin işte efendim, burada söylesinler, vizenin
kaldırılması için Avrupa İnsan Hakları mahkemesine
gittiler mi gitmediler mi? Hangi devletlere şey ettiler? Hangi ön
şartlar
Yahu arkadaşım Türk vatandaşlarına niye vize
koyuyorsunuz?
ERTEKİN
ÇOLAK (Artvin) Boş konuşuyorsun!
KAMER GENÇ
(Devamla) Boş konuşan sensin. Senin daha aklın neye erer ki
yahu! Yahu şimdi sen Türkiye Cumhuriyeti devletinin vatandaşı
değil misin? Senin vatandaşların Avrupalıların
kapısında yirmi dört saat, kırk sekiz saat sürüm sürüm
sürünürken senin hiç vicdanın sızlamıyor mu? Senin o ekmek
bulmakta zorluk çeken vatandaşların gidip de yabancılara 500-600
milyon ödeyip de vize almadıkları hâlde, böyle gittikleri hâlde senin
hiç vicdanın sızlamıyor mu?
ERTEKİN
ÇOLAK (Artvin) Geçmişte niye yapmadınız?
KAMER GENÇ
(Devamla) Tabii, sizi bunlar ilgilendirmez. Siz zaten diyorsunuz: Devletin
kaynaklarını kullanıyoruz, hepimizin ekonomik durumu çok iyi,
4x4 ciplerde kalıyoruz, gemilerimiz var, uçaklarımız var
Niye?
Yani tabii, sizin sorununuz yok ki ama o insanlarımız, bakın o
insanlarımız
Adam, çocuğunun düğününe gidemiyor. (AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Sayın Genç, konuşmanızı tamamlayınız, buyurun.
Arkadaşlar,
lütfen
KAMER GENÇ
(Devamla) Yani tabii, Türkiye'nin, Türk halkının
sıkıntılarından habersiz
Halkın içine girmiyorsunuz.
İşte, gidiyorsunuz buradan
Geliyorsunuz Meclise, evinize
gidiyorsunuz, lüks arabalarınızla gidiyorsunuz, siz zannediyorsunuz
ki Türkiyede dünya bu. Türkiyede dünya bu değil.
MUSA
SIVACIOĞLU (Kastamonu) Senin araban yok mu?
KAMER GENÇ
(Devamla) Bir gidin bakalım halkın arasına, bakın size ne
diyorlar, neler söylüyorlar.
AHMET YENİ
(Samsun)- 1980den beri buradasın, ne yaptın?
KAMER GENÇ
(Devamla) - Onun için, yani bu Hükûmet zamanında Türkiye Cumhuriyeti
devletinin kaybettiği değer hiçbir hükûmet zamanında
kaybedilmemiştir, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının
kaybettiği değer hiçbir hükûmet zamanında kaybedilmemiştir.
Değerli
arkadaşlar, böyle bir şey olmaz yahu! Yani ondan sonra, bu
İçişleri Bakanı geldiğinden beri kaç tane vatandaş
güvenlik kuvvetleri kurşunuyla ölmüştür? Yahu, bir
sorumluluğunuz yok mu sizin kardeşim, yok mu sorumluluğunuz?
Yani bu memlekette -başka ülkelerde bir tane insan öldüğü zaman
bakanlar istifa ediyor- sizde sorumluluk duygusunun haddi nedir, onu bir bilelim
yahu, bir bilelim bakalım. Valilerinizin, kaymakamlarınızın
vatandaşlara bakış açıları ortada. Yani böyle bir
Türkiye Cumhuriyeti devleti
Rayından bu kadar
saptırılmış bir Hükûmet görülmemiştir.
BAŞKAN
Teşekkür ederim.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Karar yeter sayısı istiyorum.
BAŞKAN
Tamam.
Sayın
milletvekilleri, önergeyi oylarınıza sunacağım, karar yeter
sayısını arayacağım.
Önergeyi kabul
edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir, karar yeter
sayısı vardır.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Yani böyle bir Başkanlık da yapılmaz ki! 100
kişi yok.
BAŞKAN
12nci maddenin başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığının kazanılmasında istisnai
haller
MADDE 12-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 12.
maddesinin başlığının istisnai olarak
vatandaşlığın kazanılması olarak
değiştirilmesi arz olunur.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Cemaleddin
Uslu
Konya Mersin Edirne
Behiç
Çelik Mustafa
Kemal Cengiz
Mersin Çanakkale
BAŞKAN
Sayın Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe: Hükûmet
Tasarısının 12. maddesi İçişleri Komisyonunda iki
noktada değişikliğe uğramıştır. İlk
olarak maddenin başında geçen ve 11. maddenin (g) bendine
yapılan atıf, diğer maddelerle paralellik sağlamak üzere
açıkça yazılmıştır. İkinci olarak, 12. maddenin
(a) bendine sportif kelimesi eklenmiştir. Önerilen metinde de iki konuda
değişiklik yer almaktadır. Bunlardan ilki madde
başlığıdır ki, önceki maddede yazılan gerekçeler
12 madde de aynen geçerlidir. İkinci değişiklik önerisi ise,
göçmen olarak kabul edilen kişilere ilişkin (c)
fıkrasının madde metninden çıkarılmasıdır.
Yeni 5543 sayılı İskân Kanunu hükümleri çerçevesinde göçmen
olarak kabul edilen kişiler bu kanun çerçevesinde Türk
vatandaşlığını kazanacaklardır. Göçmen olarak
kabul edilenler gerekli işlemlerin ilgili kuruluşlarca
tamamlanmasından sonra Bakanlar Kurulu kararıyla
vatandaşlığa alınırlar. İskân Kanunu göçmen
olarak kabul edilen kişilerin vatandaşlığa alınmalarını
öngörürken, Tasarının düzenlenmesi göçmenlerin
vatandaşlığını takdire bağlı hale
getirmektedir. Ayrıca aşağıda yürürlükten
kaldırılan mevzuat ve atıflar başlıklı madde de
ifade olunacağı üzere, 2510 sayılı İskân Kanunu yenisi
ile yürürlükten kaldırılmıştır. Eğer Türk
Vatandaşlığı Kanunu (Tasarı) ile İskân Kanunu
arasında bir bağlantı sağlanmak isteniyorsa bunun her iki
kanunda da açıkça belirtilmesi yerinde olur.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
13üncü maddenin
başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığının ikamet şartı
aranmaksızın yeniden kazanılması
MADDE 13-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı Kanun Tasarısının 13.
maddesinin (1.) fıkrasına Milli Güvenlik ibaresinden sonra gelmek
üzere ve kamu düzeni tabirinin eklenmesi arz olunur.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Cemaleddin
Uslu
Konya Mersin Edirne
Behiç
Çelik Mustafa
Kemal Cengiz
Mersin Çanakkale
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Sayın Bal, buyurun efendim.
FARUK BAL (Konya)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 13üncü maddede
vatandaşlığa kabul edilmeyecek kişilerle ilgili olmak üzere
bir sınırlama getirilmektedir. Bu sınırlama
Hükûmet
tasarısında Millî güvenlik ve kamu düzenine ilişkin
sakıncaları olan kişiler vatandaşlığa kabul
edil-mez. şeklinde bir hüküm vardı; Komisyonda kamu düzeni ifadesi
çıkarılmıştır. Millî güvenlik ve kamu düzeni
kavramları birbirinden farklıdır ve biri diğerinin ifade
ettiği anlamı içermez. Millî güvenlik, daha ziyade
dışarıdan gelen tehdit ve tehlikelere karşı
alınacak tedbirleri içeren bir anlamı ifade eder, kamu düzeni ise
içeride bulunan, yurt içinde bulunan birtakım düzeni bozucu faaliyetleri
ifade eder.
Bu farkı
ifade etmek üzere bakın Hükûmet tasarısında ne denilmiş
kamu düzeniyle ilgili: Bu şartın konulması ile milli güvenlik
bakımından tehlike teşkil eden ve milli menfaatler ve ülke
bütünlüğü aleyhine faaliyet gösterenlerle bu faaliyetleri
destekleyenlerin, bu gibi kişi veya kuruluşlarla ilişki
içerisinde bulunanların ve herhangi bir isyan, sabotaj, casusluk, silah ve
uyuşturucu kaçakçılığı, evrakta sahtecilik gibi kamu
düzenini bozan faaliyetlerde bulunanların Türk
vatandaşlığına kabulü engellenmek istenmektedir. Hükûmetin
gerekçesi bu ve bu gerekçe doğru bir gerekçe. Komisyonda bu
çıkarılmıştır.
Şimdi bu
önerge ile kamu düzeni tabirinin ilave edilmesini istiyoruz. Muhtemeldir ki
AKP oylarıyla bu talep reddedilecektir.
Bunun mefhumu
muhalifinden çıkan anlam şudur: Bundan sonra AKP iradesiyle Hükûmetin
tasarısının mefhumu muhalifini okuyorum: Millî menfaatler ve
ülke bütünlüğü aleyhine faaliyet gösterenler, bu faaliyetleri
destekleyenler, bu gibi kişi ve kuruluşlarla ilişki içerisinde
bulunanlar ve herhangi bir isyana, sabotaja, casusluğa, silah ve
uyuşturucu kaçakçılığına, evrakta sahteciliğe
bulaşarak, karışarak kamu düzenini ihlal eden kişiler
vatandaş olabilir. Eğer reddederseniz bu anlam çıkacak. Neye
göre? Hükûmetin gerekçesine göre.
Saygılarla
arz ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Bal.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Karar yeter sayısı istiyorum.
BAŞKAN
Tamam Sayın Genç, arayacağım.
Sayın
Bakanım, buyurun efendim.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Sayın Başkanım, çok
kısa bir cümleyle
Sayın Bal çok önemli bir noktaya değindi.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Böyle bir usul yok Sayın Başkan.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Burada arkadaşımız,
gerekçeleri olarak millî güvenlik ibaresi sadece Türk
vatandaşlığını kaybedenlere
Yani kaybediyor, yeniden
kazanmak istiyor. Bizim vatandaşlarımız var ya, bir çifte
vatandaşlık almak için falan
Onların Türk vatandaşlığına
yeniden alınmasına yönelik maddelerde. Ama millî güvenlik ve kamu
düzeni ibaresi ise ilk defa Türk vatandaşı olacak yabancılara
yönelik maddelerde yer almıştır. Teknik bir şey olduğu
için bir cümleyle
Teşekkür
ediyorum.
BAŞKAN
Teşekkür ederim.
Sayın Bal ve
arkadaşlarının önergesini oylarınıza sunup karar yeter
sayısını arayacağım.
Önergeyi kabul
edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir, karar yeter
sayısı vardır.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
14üncü maddenin
başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığının ikamet şartına
bağlı olarak yeniden kazanılması
MADDE 14-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır.
Önergeyi
okutuyorum:
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı Kanunu Tasarısının
14. maddesinin aşağıdaki şekilde değiştirilmesi
arz olunur.
Türk
vatandaşlığının ikamet şartına
bağlı olarak yeniden kazanılması
Madde 14- (1)
Millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir
hâli bulunmayan ve Türkiyede üç yıl ikamet etmiş olan
aşağıda belirtilen kişiler, Türk
vatandaşlığını Bakanlar Kurulu kararıyla yeniden
kazanabilirler.
a) 29 uncu madde
uyarınca Türk vatandaşlığı kaybettirilenler,
b) 34 üncü madde
uyarınca seçme hakkını kullanarak Türk
vatandaşlığını kaybedenler.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Cemaleddin
Uslu
Konya Mersin Edirne
Behiç
Çelik Mustafa
Kemal Cengiz
Mersin Çanakkale
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN
Katılmıyorsunuz.
Gerekçeyi mi
okutayım efendim?
FARUK BAL (Konya)
Gerekçe okunsun.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Tasarının 13. maddesinde ifade edilen hususlar 14. madde için de
geçerlidir. Komisyon, kolaylık sağlamak üzere kamu düzeni
bakımından engel teşkil edecek bir halinin bulunmaması
şartını metinden çıkarmıştır. Öte yandan,
maddenin yazım tarzının, diğer
vatandaşlığı kazanma yollarını düzenleyen
maddelerden farklı olduğu görülmektedir. Önceki maddelerde önce
şartlar belirtildikten sonra bu yoldan yararlanacak kişi
grupları sayılmıştır. Buradaki ifade
farklılığının farklı makamların
vatandaşlığa alınma kararını verecek
olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Ancak bu
noktada neden vatandaşlığı kaybettirilenler ile seçme
hakkı ile vatandaşlıktan ayrılanlar arasında böyle bir
farklılık yaratıldığı
anlaşılamamıştır. Kaybettirmenin irade
dışı, diğer yolun iradi vatandaşlığı
kayıp hali olmasının bu noktada farklı düzenleme gerektirdiği
düşünülmemektedir; zira her iki grup da aynı şartlarla yeniden
vatandaşlığa alınma imkânından yararlanabileceklerdir.
Yeniden vatandaşlığa alınmanın
şartlarının ağırlaştırıldığı
bu halde vatandaşlığa alınma kararını da Bakanlar
Kurulunun vermesi tercih edilebilir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
15inci maddenin
başlığını okutuyorum:
İkamet ve
sürelerin hesaplanması
MADDE 15-
BAŞKAN
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
16ncı
maddenin başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığının evlenme yoluyla kazanılması
MADDE 16-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 16.
maddesinin aşağıdaki şekilde değiştirilmesi arz
olunur.
Türk
vatandaşlığının evlenme yoluyla kazanılması
Madde 16 - (1)
Bir Türkle evlenme, doğrudan Türk vatandaşlığını
kazandırmaz. Ancak bir Türk ile en az üç yıldan beri evli olan ve
evliliği devam eden yabancılar, millî güvenlik ve kamu düzeni
bakımından engel teşkil edecek bir hali bulunmama
şartıyla Türk vatandaşlığını kazanmak üzere
başvuruda bulunabilir.
(2)
Başvurudan sonra Türk vatandaşı eşin ölümü nedeniyle
evliliğin sona ermesi halinde evliliğin devamı şartı
aranmaz.
(3) Evlenmenin
butlanına karar verilmesi halinde akitte hüsnüniyetli olan eş, Türk
vatandaşlığını muhafaza eder.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Cemaleddin
Uslu
Konya Mersin Edirne
Behiç
Çelik Mustafa
Kemal Cengiz
Mersin Çanakkale
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
FARUK BAL (Konya)
Gerekçe okunsun.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Vatandaşlığın evlenme yolu ile kazanılmasını
düzenleyen bu maddede çok ayrıntıya ve gereksiz ifadelere yer verildiği
görülmektedir. Maddede vatandaşlığı kazanma şartı
olarak getirilen hususların Türk Vatandaşlığı
Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelikte açık olarak
düzenlenebileceği düşünülmektedir. Bu nedenle daha sade ama amaca
yönelik bir başka metin önerilmiştir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
17nci maddenin
başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığının evlat edinilme ile kazanılması
MADDE 17-
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) 17nci maddede bir düzeltme talebimiz var.
BAŞKAN
Buyurun.
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) 17nci maddenin 1inci fıkrasının son
satırında tarihten diye sehven yazılan bir kelime var
tarihinden olarak düzeltilmesini öneriyorum.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Başkan, gerekli not
alınmıştır.
Madde üzerinde
bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 17.
maddesinin aşağıdaki şekilde değiştirilmesi arz
olunur.
Türk
vatandaşlığının evlât edinilme ile
kazanılması
Madde 17- (1) Bir
Türk vatandaşı tarafından evlât edinilen 12 yaşından
küçük çocuk, Türk hukukuna göre geçerli bir şekilde evlât edinildiği
tarihten Türk vatandaşlığını kazanır.
(2) Bir Türk
vatandaşı tarafından evlât edinilen 12 yaşından büyük
çocuk, millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil
edecek bir hali bulunmamak şartıyla, karar tarihinden itibaren Türk
vatandaşlığını kazanabilir.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Nevzat Korkmaz
Konya Mersin Isparta
Akif
Akkuş Behiç
Çelik
Mersin Mersin
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Buyurun Sayın Bal.
FARUK BAL (Konya)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; tabii evlat ayrı,
evlatlık ayrı, evlat edinen ayrı, veli ayrı, baba ayrı
vesaire. Evlat edinen ile evlatlık arasındaki ilişki, çocuk
hasretini yaşayan ve çocuk sevgisini tatmak isteyen yaşça ondan büyük
kişiler arasında ve genellikle çocuğun çok küçük yaşlarda
aileye alınması suretiyle gerçekleştirilen bir hukuki
işlemdir. Bu, hukuki bir işlem olduğu kadar toplumsal bir
yaranın çözümü için de hukuki bir çaredir. Çocuk büyüdükçe evlat ile evlat
edinen arasındaki ilişki hukuki olmaktan ziyade ticari veya
şahsi geleceklere bağlı olarak kanunun arkasından dolanılmasına
yönelik suistimal kaynaklarından birisini teşkil etmektedir. On sekiz
yaşını bitiren kişi reşit olduğuna göre, on sekiz
yaşından bir gün önce müracaat eden ve yasal şartları
oluşturan kişi yabancı bir ülkeye evlat edinmek amacıyla
müracaat ettiğinde bu maddeden yararlanmak suretiyle o ülkenin
vatandaşı hâline gelebilecektir. Bizim kanunumuz böyle
düzenlendiği için bizim ülkemizde de bu, bu şekilde
gerçekleştirilebilecektir. O zaman, biz ülkemize değişik
ülkelerden vatandaş olmak üzere müracaat eden kişilerin hukuki ve
ahlaki yol dışında, kanunu suistimal ederek, hakkı
suistimal ederek, kanunun arkasından dolanarak gelen kişilere bir
kapı açıyoruz. Bu kapıyı bir yerde kapatmak lazım. Hükûmet
tasarısında bu kapının kapatılacağı yer
yedi yaşına kadar ifadesi bulunmaktadır. Komisyonda bu,
reşit olan kişiye kadar uzatılmış,
genişletilmiştir.
Dolayısıyla suistimal alanı artmıştır.
Onun için, biz bu
teklifle diyoruz ki, on iki yaş, çocukluk çağının biyolojik
olarak tamamlandığı çağ olarak, ergenliğe geçiş
çağı olarak değerlendirildiğine göre, bunun on iki yaş
ile sınırlandırılması hâlinde hem
vatandaşlığa kabul açısından doğru, hukuka uygun,
ahlaka uygun bir yolu ve yöntemi benimsemiş oluruz hem de ülkemize sahte
yollarla, kanuni ve ahlaki olmayan yollarla gelerek vatandaş olmak isteyen
kişilerin önüne engel olmuş diyor ve önergeyi takdirlerinize
sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Bal.
Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul
edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
18inci maddenin
başlığını okutuyorum:
Vatandaşlık
başvuru inceleme komisyonu
MADDE 18-
BAŞKAN
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
19uncu maddenin
başlığını okutuyorum.
Yetkili makam
kararı ile Türk vatandaşlığının
kazanılmasında usul ve esaslar
MADDE 19-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 19.
maddesinin (2) fıkrasının madde metninden
çıkarılması arz olunur.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Nevzat Korkmaz
Konya Mersin Isparta
Behiç
Çelik Akif
Akkuş
Mersin Mersin
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe: Yetkili
makam kararı ile Türk vatandaşlığının
kazanılmasının usul ve esaslarına ilişkin hüküm de
Komisyon tarafından değiştirilmiştir. Hükümet
tasarısının madde atıfları yerine Komisyon, yetkili
makam kararıyla vatandaşlık kazanmak isteyenler ifadesini
kullanarak, madde kapsamını genelleştirmiştir. Bu durumda
hangi madde olursa olsun yetkili makam kararıyla vatandaşlık
kazanılması usulü bu madde kapsamında düzenlenmiş
olmaktadır. Dolayısıyla 19. maddenin ikinci fıkrasına
ihtiyaç kalmamakta ve kaldırılması gerekmektedir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
20nci maddenin
başlığını okutuyorum:
Yetkili makam
kararı ile Türk vatandaşlığının
kazanılmasının geçerliliği ve so-nuçları
MADDE 20-
BAŞKAN
Madde üzerinde iki adet önerge vardır, önergeleri okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 90 sıra sayılı Türk Vatandaşlığı Kanun
Tasarısının 20. maddesinin ikinci fıkrasının
sonuna aşağıdaki cümlenin eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Türk
vatandaşlığını birlikte kazanan ana ve babanın
çocukları da Türk vatandaşlığını kazanır.
Mustafa
Elitaş Veysi Kaynak İsmail Göksel
Kayseri Kahramanmaraş Niğde
Öznur
Çalık Nurettin
Akman
Malatya Çankırı
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 20.
maddesinin (3) fıkrasının aşağıdaki şekilde
değiştirilmesi arz olunur.
(3) Küçük
çocuklar Türk vatandaşlığına alınan ve velayetleri
kendisinde bulunan ana veya babalarına bağlı olarak Türk
vatandaşı olurlar.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Nevzat
Korkmaz
Konya Mersin Isparta
Akif
Akkuş Behiç
Çelik
Mersin Mersin
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
FARUK BAL (Konya)
Gerekçe
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe: Hükûmet
tasarısının 20. maddesi, Komisyon tarafından herhangi bir
değişikliğe uğramamıştır. Ancak bu maddenin
ikinci ve üçüncü fıkralarında bir değişikliğin uygun
olacağı düşünülmektedir. a) Türk
vatandaşlığının kazanılması konusunda
yabancı bir mahkemeye yetki tanınması kabul edilemez. b) Anaya
veya babaya bağlı olarak vatandaşlığı
değişecek çocuk ile ilgili uygulanacak hukuk problemini halletmek
üzere, çocuk tanımı tanımlar maddesine eklenmelidir. c) Anaya
veya babaya bağlı olarak vatandaşlık kazanamayan
çocuğun daha sonra genel olarak vatandaşlığa alınma
yolundan yararlanabileceğini üçüncü fıkrada ayrıca belirtmeye
mantıken ihtiyaç bulunmamaktadır. Tasarının 11.
maddesindeki şartları taşıyan yabancılar ile ilgili
herhangi bir sınırlama bulunmamaktadır. Ayrıca ikinci
fıkrada yapılacak değişiklik ile zaten küçük çocuklar
ebeveynlerine bağlı olarak Türk vatandaşlığını
(büyük bir olasılıkla) kazanacaklardır.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer
önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 90 sıra sayılı Türk Vatandaşlığı Kanun
Tasarısının 20. maddesinin ikinci fıkrasının
sonuna aşağıdaki cümlenin eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Türk
vatandaşlığını birlikte kazanan ana ve babanın
çocukları da Türk vatandaşlığını kazanır.
Mustafa
Elitaş (Kayseri) ve arkadaşları
BAŞKAN -
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılıyoruz Sayın
Başkan.
MUSTAFA
ELİTAŞ (Kayseri) Gerekçe, Sayın Başkan.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Evlilik
birliği içerisinde doğan çocukların velayetinin ana ve babada
bulunması, genel bir hukuk kuralıdır. Maddede bu hüküm
kapalı şekilde ifade edildiğinden uygulamada aksaklıklara
sebebiyet verebilecektir. Türk vatandaşlığını
birlikte kazanan ana ve babanın çocukları da Türk
vatandaşlığını kazanır şeklinde açıkça
ifade edilmek suretiyle yaşanabilecek muhtemel sorunların giderilmesi
amaçlanmıştır.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Kabul edilen
önerge istikametinde maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
21inci maddenin
başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığının seçme hakkı ile
kazanılması
MADDE 21-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 21.
maddesinin devamına aşağıdaki cümlenin eklenmesi arz
olunur.
Seçme
hakkı, Bakanlığa gönderilmek üzere ilgilinin yurt içinde ikamet
ettiği yer valiliğine veya yurt dışında Türk
büyükelçilik ve konsolosluklarına yazılı bildirimde bulunmak
suretiyle kullanılır.
Faruk Bal Mehmet
Şandır Behiç
Çelik
Konya Mersin Mersin
Akif
Akkuş Nevzat
Korkmaz
Mersin Isparta
BAŞKAN -
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Gerekçe Sayın Başkan.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Bu yolla
vatandaşlığın kazanılması usulüne ilişkin
bir cümlenin maddeye eklenmesi önerilmektedir. Böylece seçme hakkının
kullanılması ile ilgili olarak çıkabilecek sorunlar
giderilmiş olacaktır.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
22nci maddenin
başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığının seçme hakkı ile
kazanılmasının geçerliliği ve sonuçları
MADDE 22-
BAŞKAN
Madde üzerinde iki adet önerge vardır, önergeleri okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 90 sıra sayılı Türk Vatandaşlığı Kanun
Tasarısının 22 nci
maddesinde yer alan 19 uncu ibaresinin, 20 nci şeklinde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Mustafa
Elitaş Veysi Kaynak İsmail Göksel
Kayseri Kahramanmaraş Niğde
Nurettin
Akman Öznur
Çalık
Çankırı Malatya
TBMM Sayın
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 22.
maddesinin madde başlığının aşağıdaki
şekilde değiştirilmesi arz olunur.
Faruk
Bal Mehmet
Şandır Behiç
Çelik
Konya Mersin Mersin
Nevzat Korkmaz
Kadir
Ural
Isparta
Mersin
Türk
vatandaşlığının seçme hakkı ile kazanılmasının
hüküm ve sonuçları
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Gerekçe
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe: Maddenin
içerdiği hükümler, seçme hakkının kullanılmasının
geçerliliğine ilişkin olmayıp, madde seçme hakkının
kullanılmasının hangi andan itibaren hüküm ve sonuçlarını
doğuracağını ve bu hakkın kullanımının
eş ve çocuklara etkisini düzenlemektedir. Bu nedenle de madde
başlığının değiştirilmesi önerilmektedir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer
önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 90 sıra sayılı Türk Vatandaşlığı Kanun
Tasarısının 22 nci maddesinde yer alan 19 uncu ibaresinin, 20
nci şeklinde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Mustafa
Elitaş (Kayseri) ve arkadaşları
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılıyoruz Sayın
Başkan.
MUSTAFA
ELİTAŞ (Kayseri) Gerekçe
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Tasarının,
yetkili makam kararı ile Türk vatandaşlığının
kazanılmasının geçerliliği ve sonuçlarını
düzenleyen 19 uncu maddesi, Komisyonda 20 nci madde olarak kabul edilmiş,
ancak 22 nci maddede 19 uncu maddeye yapılan atfın 20 nci madde
olarak değiştirilmesi unutulmuştur. Önergeyle söz konusu maddi
hatanın giderilmesi amaçlanmıştır.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Kabul edilen
önerge istikametinde maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Saygıdeğer
milletvekili arkadaşlarım, birinci bölüm üzerindeki görüşmeler
tamamlanmıştır.
Evet,
oylamaları nihayete ermiştir.
Birleşime on
dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 23.17
YEDİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 23.29
BAŞKAN: Başkan Vekili Nevzat PAKDİL
KÂTİP ÜYELER: Fatoş GÜRKAN (Adana), Harun
TÜFEKCİ (Konya)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 95inci
Birleşiminin Yedinci Oturumunu açıyorum.
90 sıra
sayılı Kanun Tasarısının görüşmelerine
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve
Hükûmet yerinde.
Şimdi,
ikinci bölümün görüşmelerine başlıyoruz.
İkinci
bölüm, 2 geçici madde dahil olmak üzere 23 ila 49uncu maddeleri
kapsamaktadır.
İkinci bölüm
üzerinde söz isteyen, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına İstanbul
Milletvekili Sayın Algan Hacaloğlu.
Sayın
Hacaloğlu, buyurun efendim. (CHP sıralarından
alkışlar)
CHP GRUBU ADINA
ALGAN HACALOĞLU (İstanbul) Sayın Başkan, değerli
arkadaşlarım; AB müktesebatına uyum amacıyla
düzenlenmiş olan 90 sıra sayılı Türk
Vatandaşlığı, Kanunu Tasarısının 23üncü
maddeden 49uncu maddenin sonunu kadar olan bölümüne ilişkin Cumhuriyet
Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Hepinizi
saygıyla selamlıyorum.
Değerli
arkadaşlarım, Türk Vatandaşlığı Kanunu, temelinde
vatandaşlık haklarının çok önemli bir bölümünü kapsamakta.
Önemli bir yasa, genelinde doğru bir yasa; bazı
aksaklıkları var, karşı çıktığımız
bölümleri var. Ama ne yazık ki bu yasayı çok uygun olmayan bir
ortamda tartışıyoruz. Bunu, AKP İktidarının,
İktidarınızın -kendi siyasetinizi üzülerek ifade ediyorum-
ceberut bir devlet anlayışı içinde yasamayı,
yargıyı, yürütmeyi tahakküm altına, kontrol altına alma
girişimlerinizi yoğunlaştırdığınız, bir
çaba içine girdiğiniz bir ortamda ele alıyoruz, bu şık
değil. Şu anda gelinen noktada, gerçekten demokrasinin özünü
oluşturan hoşgörü ve diyalog ve çoğunluk ile
azınlığın, iktidar ile muhalefetin temel noktalarda
buluşmasının çok önem taşıdığı bir
aşamada, ne yazık ki, muhalefet olarak ortaya koyduğumuz bütün
tavra rağmen, bence çok gerçekçi tavra rağmen bir diyalog
ortamını yakalayamadık. Bu gerçekten ifade ettiğim gibi
talihsiz bir ortam ve bu yapı çoğulcu parlamenter rejimimize ne
yazık ki güven kazandırmıyor, güçlendirmiyor.
Değerli
arkadaşlarım, vatandaşlık bağı bilindiği
gibi, devletin kurucu unsurunu oluşturan insanlar ile devlet kurumu
arasında temel hukuki ilişkidir. Bu ilişki tasarının
gerekçesinde de ifade edildiği gibi, hiçbir şekilde kan
bağına, ana dil bağına veya etnik köken bağına
indirgenemez.
Anayasanın
23üncü maddesinde Vatandaş sınır dışı edilemez
ve yurda girme hakkından yoksun kılınamaz. ifadesi yer
almaktadır. Keza, Anayasanın 66ncı maddesinde Hiçbir Türk,
vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde
bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkartılamaz.
Vatandaşlıktan çıkarma ile ilgili karar ve işlemlere
karşı yargı yolu kapatılamaz. denilmektedir. Bu çerçeve içinde, vatandaşlık,
özetle vatandaşlık hukuku, cinsiyet, din, ırk, renk ya da ulusal
veya etnik köken açılarından ayrımcılığa esas
alınamaz.
Biz Cumhuriyet
Halk Partisi olarak, dile getirdiğimiz görüşlerde, izlemekte
olduğumuz siyasette laik, demokratik cumhuriyetin ödünsüz
savunucuları olarak bu çağdaş vatandaşlık
anlayışını savunuyoruz, sonuna kadar da savunmaya devam
edeceğiz.
Değerli
arkadaşlarım, 25inci madde ile askerlik konusunun, herhangi bir suç
veya askerlik hizmeti nedeniyle aranan kişilerin Türk
vatandaşlığından çıkma izninin bir
istisnasını oluşturduğu ifade ediliyor. Yani askerlik hizmeti
nedeniyle aranıyorsanız vatandaşlıktan çıkma izni
talebinde bulunamazsınız, o izni alamazsınız.
29uncu maddede
ise İzin almaksızın yabancı bir devlet hizmetinde gönüllü
olarak askerlik yapanların Türk vatandaşlığı
kaybettirilebilir. denilmektedir. Hem 25inci maddede askerlik hizmetinin
öneminin altı çiziliyor, eğer yapmadıysanız, eğer
aranıyorsanız bir
Vatandaşlıktan çıkma hakkınızı kullanamazsınız.
deniliyor hem de Eğer gönüllü olarak bir başka ülkede askerlik
yapıyorsanız ve izin almamaksızın bunu
yapmışsanız vatandaşlığınız
kaybettirilebilir. hükmü yer alıyor. Buna karşın yeni düzenleme
askerlik görevini yapmayanlar ile izin almadan yabancı bir ülkenin
vatandaşlığına geçenlerin
vatandaşlıklarının kaybettirilmesi uygulamasına son
verebilmektedir. Yani burada gerçekten kafanızın
karışık olduğu ortaya çıkıyor. Yani bir yandan
Askerliği ayak bağı yapmayalım ve izin alarak
çıkanlar askerlik yapmadılarsa bunu vatandaşlığın
kaybettirilmesinin temelini, gerekçesini oluşturmayalım. diyorsunuz,
diğer taraftan, 25 ve 29uncu maddelerde askerliğin ne kadar önemli
olduğunun altını çizen maddelere yer veriyorsunuz. Bir taraftan
Bedelli askerliğe hayır. diyoruz, yurt dışında
okumakta olan öğrencilerimizin vesairenin talebine sırt çeviriyoruz;
diğer taraftan Anayasanın 72nci maddesiyle Vatan hizmeti, her
Türkün hakkı ve ödevidir. maddesini göz ardı edip bu hizmetin
Silahlı Kuvvetlerde veya kamu kesiminde yerine getirilmesine yönelik
düzenlemenin kanunla yapılacağı gerçeğini göz ardı
ediyorsunuz.
Değerli
arkadaşlarım, sorun bu değil sadece. KKTC
vatandaşlarının, doğumla KKTC vatandaşı
olanların Türk vatandaşı olabilmeleri 42nci maddeyle
öngörülüyor. Bu aynı zamanda sonradan kazanılmış olanlar
için de geçerli bir düzenleme kapsamında ele alınıyor.
Ancak, soruyorum
değerli arkadaşlar: AKPnin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
politikası nedir? Bu yasa çıktıktan sonra ne kadar süre siz
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak tanımlanmış olan,
şu anda mevcut olan
Her ne kadar şu anda Kuzey Kıbrıs
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak
tanımladığımız ama kendisi bizzat Türkiye'ye gelerek
Ben Türk toplumunun sadece seçilmiş temsilcisiyim. diyebilen
kişinin yönetiminde, üst yönetiminde olan Kıbrısa yönelik
izlemekte olduğunuz politika ile bu yasaya getirmekte olduğunuz madde
hangi ölçüde tutarlı? Yarınlarda siz gerçekten bunu koruyabilecek
misiniz? Yani tek devlet, tek millet, tek vatandaşlık
anlayışı etrafında yer aldığınız bir
siyaset yapılanmasını bir taraftan sürdürürken, iki tarafın
egemen eşitliğini temel alan, iki kurucu devletin
oluşturduğu konfederasyon düşüncesine sırt çeviren
partinizin bu yasayla getirdiği bu madde hangi anlamı
taşıyor?
Yine,
değerli arkadaşlarım, çok vatandaşlık konusunda,
Türkiye Cumhuriyeti çok vatandaşlığı temel olarak kabul etmiştir.
Bugün Avrupada çok vatandaşlığı kabul etmeyen ülkeler
-Almanya ve Avusturya gibi- kan bağına
bağlılığı vatandaşlığın temeli
olarak alan ülkeler. Ama gelin görün ki milyonlarca, 3 milyonu aşkın
yurttaşımız Almanyada yaşamakta ve Türkiye Cumhuriyeti
Başbakanı Almanyada yaşayan yurttaşlarımıza Siz
bırakınız Türk vatandaşlığını, Almanya
vatandaşı olunuz, çıkışınız budur.
diyebilmiştir. Hâlbuki yapmamız gereken, sürdürmemiz gereken,
Almanyayı ikna edip, çifte vatandaşlığı bu
yurttaşlarımıza sağlamaktır.
Değerli
arkadaşlarım, tasarının gerekçesinde, Avrupa
Vatandaşlık Sözleşmesine, Avrupa Birliği
vatandaşlığı kavramına yer verilmektedir. Bu
kapsamda, özellikle üye devletlerde dolaşım ve ikamet
özgürlüğüne değinilmektedir.
Serbest
dolaşım, bilindiği gibi Avrupa Birliği üyeliğinin
temel koşuludur. Yalnız, siz çok iyi biliyorsunuz ki bizlerin de
bulunduğu ortamda, 17 Aralık 2004te
imzaladığınız belgeyle bu temel hakkı, vatandaşlık
hakkının önüne duvar ördünüz veyahut da getirilen kalıcı
duvarların
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Buyurun Sayın Hacaloğlu.
ALGAN
HACALOĞLU (Devamla) -
çekilmesini içinize sindirdiniz.
İzlediğiniz teslimiyetçi, kuyrukçu dış politikayla
Türkiye'nin, Merkelin ve Sarkozynin hedef tahtası hâline getirilmesine,
Türkiye'nin onurunun çiğnenmesine âdeta çanak tuttunuz.
Sonra, Sayın
Başbakan kalkıp, inanılmaz bir üslup içinde Türkiye, etnik
temelde ayrım yaparak vatandaşları ülkeden çıkardı,
faşizan uygulamalar yaptı. dedi. Evet, doğrudur; siyasi
düşüncelerinden dolayı büyük Türk şairi Nazım Hikmet
1951de sağ iktidar tarafından Bakanlar Kururu kararıyla
vatandaşlıktan çıkartıldı. Evet, doğrudur; 6-7
Eylül olaylarını 1955te sağ iktidarlar döneminde
yaşadı Türkiye. Evet, doğrudur; 80 darbesi sonrasında
cuntanın solcular üzerinde kıyım ve baskısı
yaşandı. Ama, korkarım, sizin ısrarla yaşama geçirmeye
çalışmakta olduğunuz cemaat olgusu kuralları ile ülkede
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ALGAN
HACALOĞLU (Devamla) Bitiriyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN
Buyurun efendim.
ALGAN
HACALOĞLU (Devamla) -
ülkede gerçek faşizmin temellerini, üzülerek
ifade ediyorum, uygulamalarınızla, düşünce tarzınızla,
hepinizin belki paylaşmadığınız düşünce
tarzınızla, faşizmin temellerini sizler atıyorsunuz
değerli arkadaşlarım. Ama biliniz ki, buna, bu ülkenin gerçek
yurtsever vatandaşları hiçbir zaman izin vermeyecektir.
Saygılarımı
sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
- Milliyetçi Hareket Partisi Grubu
adına Isparta Milletvekili Sayın Nevzat Korkmaz.
Sayın
Korkmaz, buyurun efendim. (MHP sıralarından alkışlar)
MHP GRUBU ADINA
S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; 90 sıra sayılı Türk
Vatandaşlığı Kanunu Tasarısının ikinci
bölümüyle ilgili olarak şahsım ve Milliyetçi Hareket Partisi Grubunun
görüşlerini açıklamak üzere söz almış bulunuyorum. Gecenin
bu ilerleyen vaktinde yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Bir ülkeye, bir
millete ait olmanın somut alandaki tezahürüdür vatandaşlık
konusu. Sadece aidiyet duygusunu kastetmiyorum. Vatandaşlık ile
birlikte elde edilen haklar, ayrıcalıklar yahut birtakım, iç
hukukun getirdiği yükümlülükler ve sınırlamalarla
karşı karşıya gelirsiniz.
Bu bakımdan,
vatandaşlık konusunun şehirden köye, gencinden
yaşlısına her bölgeyi ve her kesimi ilgilendirdiği
bilinciyle mevzuatın hem anayasal haklara hem de evrensel insan
haklarına uygun olması gerekmektedir.
Bu konuda
ülkemizin geçmişten bugüne aldığı mesafe ümit vericidir ve
Avrupadaki muadilleriyle kıyaslandığında çağdaş
bir mevzuata sahip olduğumuzu söyleyebiliriz.
Bu
tasarının Komisyonda görüşülmesi esnasında görülmüştür
ki, mevzuat değişikliğinde bazı gereklilikler olabilir.
Bazı alanlardaki farklı söylemlere rağmen siyasi gruplar
arasında genel bir mutabakat bulunduğu görülmüştür.
Milliyetçi
Hareket Partisi Grubu olarak, konuyla ilgili kamuoyunda dillendirilen ve
adına istisnai vatandaşlık denilen hususu yüce milletimizin ve
saygıdeğer Meclisimizin takdirine arz edeceğim. Türk
vatandaşlığının kazanılmasında istisnai
hâlleri kastediyorum.
Tasarının
11inci maddesinde yetkili makam kararı ile
vatandaşlığı kazanmanın şartları
düzenlenmiştir. Bu şartlar incelendiğinde, zaten (b)
fıkrası dışındaki tüm şartlarda kısmen ya da
mutlak takdir haklarına sahiptir idare.
12nci maddede
de, 11inci maddede belirtilen şartlar dışında,
Bakanlığın teklifi ve Bakanlar Kurulu kararı ile istisnai
vatandaşlığın kazanılması yolu
düzenlenmiştir.
Kimler bu kapsam
içerisine girmektedir?
1) Türkiyeye
sanayi tesisleri getiren; bilimsel, teknolojik, ekonomik, sosyal, sportif,
sanatsal alanlarda olağanüstü hizmeti geçen ya da geçeceği
düşünülen ve ilgili bakanlıklarca haklarında gerekçeli teklifte
bulunulan kişiler,
2)
Vatandaşlığa alınması zaruri görülen kişiler,
3) Göçmen olarak
kabul edilen kişiler.
Bu kapsamda
sayılabilecek kişilerin vatandaşlığa
alınmasında hiçbir mahzur yoktur. Bu yöntem geçmişte de zaman
zaman uygulanmış. Bundan murat edilen, ülkeye kendi alanında
birçok katkı verecek insanları kazanabilmek ancak bu yetki zaman
zaman istismar edilmiş yahut gerekli ihtimam gösterilmeyerek toplumda
tartışılır hâle gelmiştir. Gerçekten istisnai yol
kullanılarak vatandaşlığa alınması gerekli
kişiler alınmamış yahut bazı vatandaşlık
verilen kişilerin de ülkemize nasıl bir katkı
sağlayacağı, nasıl bir katkı getireceği
anlaşılamamıştır.
Bu yolun zaman
zaman kötüye kullanılabileceği de dikkate alınarak bu yolun
kullanılmasında göz önüne alınacak hususların ve diğer
detayların İçişleri Bakanlığınca yönetmelik ile
düzenlenmesi bu tasarı ile getirilmekte. Geçmişte bu hususlar gizli
bir yönergeyle yapılırken bugün bu detaylar kamuoyu ile
paylaşılır hâle getirilmiş. Bunun hem hukuk devletine hem
de idarenin şeffaflığı ilkesine uygun olduğunu
düşünüyorum.
Ancak,
örneğin şöyle özel durumlarla da karşılaşmıyor
değiliz: Baba istisnai yöntemle vatandaşlığı çok
önceden kazanmış. Bir şekilde eşten, çocuklardan önce
ülkemize gelmiş. Daha sonradan eş ve reşit çocuklar müracaat
yapıyor. Onlarda da 11inci maddede aranan şartları
arıyoruz yani başvuru tarihinden geriye doğru, Türkiye'de
kesintisiz beş yıl ikamet etmiş olma şartını.
Hele hele reşit çocuk çalışıyor ve zaman zaman yurt
dışında altı aydan fazla kalıyor ise bu süre hiç bitmiyor,
hep başa dönülüyor. Doğrusu, bu hususun ailenin bütünlüğü
ilkesine ve Türkiye Cumhuriyetinin yüce gönüllülüğüne
uymadığını düşünüyorum. Bu konuda bahsettiğim
kişilerin baba ya da anne dolayısıyla
vatandaşlığa kabulünde beş yıl ikamet şartının
aranmaması gerektiği kanaatimi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Sözlerimi burada
sonlandırırken tasarının ülkemize ve
insanlarımıza hayırlar getirmesini temenni ediyor, yüce
heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Korkmaz.
Şahsı
adına Giresun Milletvekili Ali Temür.
Buyurun
Sayın Temur. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
ALİ TEMÜR
(Giresun) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 90 sıra
sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu
Tasarısının Türk vatandaşlığının
kaybını düzenleyen maddelerinin geneli üzerinde şahsım
adına söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum.
Gruplar
arasında bir uzlaşma söz konusu. Gecenin bu geç saatinde sözlerimi
uzatmak istemiyorum. Bu yasa tasarısının ülkemize ve milletimize
hayırlı olmasını diliyor, yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Temür.
Şahsı
adına İstanbul Milletvekili Sayın Feyzullah
Kıyıklık.
Buyurun efendim.
FEYZULLAH
KIYIKLIK (İstanbul) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Türk Vatandaşlığı Kanunu
Tasarısının ikinci bölümündeki maddeler üzerinde
şahsım adına söz almış bulunuyorum ve hepinizi
saygıyla selamlıyorum.
Geç bir vakit.
Herkes gerçekten bu kanunun bir an önce çıkmasını istiyor. Ben,
bu kanunu hazırlayan ilim adamlarına, bürokratlarımıza ve
Komisyona teşekkür ediyor, sizlere de teşekkür ediyor ve kanunun
ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Kıyıklık.
Madde üzerinde
soru-cevap işlemi gerçekleştireceğiz.
Sayın Ural
KADİR URAL
(Mersin) Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın
Bakanım, görüşülmekte olan kanun tasarısıyla pek
alakası yok. Ama 26 Mayıs 2005 tarihinde menfur bir saldırı
sonucunda bombalanarak öldürülen Mersin ili, Silifke ilçesi, Atakent Belediye
Başkanımız Fevzi Doğanın ölüm sebebi ve müsebbipleri
hâlen bulunamamıştır. Bu konuda vermiş olduğum Meclis
araştırma komisyonu kurulmasına ilişkin önergemiz de hâlen
görüşülmemiş ve gündeme getirilmemiştir. Bu konuda, ailesini ve
halkımızı rahatlatacak bir çalışma yapıyor
musunuz? Bu konuda bir açıklama yapabilir misiniz?
Bu vesileyle 26
Mayıs 2005 tarihinde kaybettiğimiz Belediye Başkanımız
Fevzi Doğanı ölümünün 4üncü yılında bir kez daha rahmetle
anıyor, acısını yüreğimizde taşıdığımızı
bildiriyor, Meclis araştırma komisyonunun bir an önce
kurulmasını diliyorum.
Teşekkür
ediyorum.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Ural. Biz de rahmet diliyoruz.
Sayın
Cengiz
MUSTAFA KEMAL
CENGİZ (Çanakkale) Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın
Bakanım, bir bölüm önceki sorumuz yetişmedi de, burada kafamıza
takılan bir iki konu oldu. Şimdi, 11inci maddenin (c) ve (d)
bentlerinde, Türk vatandaşlığını kazanmak isteyen
yabancılarla ilgili bu maddede, (c) bendinde Türkiyede yerleşmeye
karar verdiğini davranışlarıyla teyit etmek, diyor, (d)
bendinde de İyi ahlak sahibi olmak, noktasında iki tane madde var.
Şimdi, bunları, bu kanunu icra edecek memurlar veya kamu yöneticileri
nasıl anlayacak? Bunlarla ilgili bir yönetmelik mi çıkacak? Burada
böyle bir fluluk gördük. Bu konuda açıklama yapabilir miyiz?
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Cengiz.
Sayın Genç
KAMER GENÇ
(Tunceli) Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın
Başkan, İstanbul Belediyesi 60 milyon euro vermek suretiyle metrobüs
almıştır. Bu 60 milyon euronun Vakıflar Bankasından
verilen bir krediyle alındığı söylenmektedir. Bu doğru
mudur?
İkincisi: Bu
metrobüsler işlemiyor İstanbulda maalesef, yolda kalıyor. Bu
metrobüsleri ithal eden hangi firmadır? Bu konuda soru önergemiz var, suç
duyurusu var. İstanbul Belediye Başkanının bir ihmali ve
suç işlemesi var mıdır? Bu İstanbul Belediye
Başkanını görevden almayı düşünüyorlar mı?
Ayrıca,
Ankara Belediyesiyle ilgili olarak
Ankarada, her sene doğal gazdan,
Belediye Başkanı vatandaştan 110 milyon dolar fazladan para
almaktadır. Bu konuda soru önergemiz var, Bakanlığa
vermişiz. Suç duyurusunda da bulunuyoruz.
Bu iki belediye
başkanının yaptığı işlemlerde çok büyük
suistimaller var. Bunlar hakkında Bakanlık soruşturma izni
vermiş midir?
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Genç.
Sayın Bakanım,
buyurun efendim.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Teşekkür ederim Sayın
Başkanım.
Tabii, Sayın
Uralın
Daha önce de görüşmüştük. O konuyu ben tekrar
inceleteyim ama onun üzerinde çalışmalar sürüyor, yani rahmetli
Belediye Başkanıyla ilgili.
11inci maddeyle
ilgili Sayın Cengizin
Burada tabii önceden düzenlenen hükümler var, ama
buradaki bazı şeyler tabii yönetmelikle biraz daha düzenlenecek,
bunlara açıklık getirilecek. Burada genel olarak ifadeler yer
alıyor. Şimdi 11inci maddenin bütün şıklarını
tekrar okursak bütünlük içinde, bunlardan birisi Sayın Cengizin
söylediği.
Türk
vatandaşlığını kazanmak isteyen yabancılarda;
a) Kendi millî
kanununa, vatansız ise Türk kanunlarına göre ergin ve ayırt etme
gücüne sahip olmak,
b) Başvuru
tarihinden geriye doğru Türkiyede kesintisiz beş yıl ikamet
etmek,
c) Türkiyede
yerleşmeye karar verdiğini davranışlarıyla teyit
etmek
Sordukları
bu (c) fıkrasıdır.
MUSTAFA KEMAL
CENGİZ (Çanakkale)- (c) ve (d) fıkraları.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) (d) fıkrası ise İyi
ahlak sahibi olmak ve diğer şeyler var. Bunlar tabii,
yönetmeliklerle biraz daha açılmış oluyor, daha somut
şeylere de bağlanıyor, bağlanacaktır. Onu ifade edeyim.
Teşekkür
ederim.
Burada Sayın
Genç Soru önergelerim var. diyor, soru önergelerini ben not ettim.
Değerli
milletvekilleri, İçişleri Bakanlığına gelen bazı
soru önergeleri, tabii, diğer illerle, belediye başkanlarıyla
ilgili oluyor. Bunlar genelde valilikler kanalıyla belediyelere soruluyor,
oradan cevabı alınıyor; biraz gecikmeler oluyor. Onun için bu
iki sorunun da belki cevabında gecikme olmuş olabilir.
Bunlar
hakkında suç duyurusunda bulunuldu mu? Tabii, bütün belediyelerle ilgili
bazen normal denetim bazen şikâyet üzerine yapılan teftişlerde,
bazı hususlarda belki Soruşturmaya gerek vardır. deniliyor,
bazılarında denmiyor. Bu konuları tam olarak bilmiyorum ama her
belediyeyle ilgili yapılan teftişlerde, eminim hem Soruşturmaya
gerek vardır. bazılarında da Gerek yoktur. diye şey
vardır. Şimdi tabii, İstanbul ve Ankarayla ilgili bu
sayıları burada bilemiyorum.
Sorular bu
kadardır.
Teşekkür
ederim Sayın Başkan.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Bakanım.
Sayın
milletvekilleri, ikinci bölüm üzerindeki görüşmeler
tamamlanmıştır.
Şimdi,
ikinci bölümde yer alan maddeleri, varsa o madde üzerindeki önerge
işlemlerini yaptıktan sonra ayrı ayrı oylarınıza
sunacağım.
23üncü maddenin
başlığını okutuyorum:
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Türk
Vatandaşlığının Kaybı
Türk
vatandaşlığının kaybı halleri
MADDE 23-
BAŞKAN
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
24üncü maddenin
başlığını okutuyorum:
Yetkili makam
kararı ile kayıp yolları
MADDE 24-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı Kanun Tasarısının 24.
maddesinde yer alan vatandaşlığın iptali ibaresinin
metinden çıkarılması, yerine vatandaşlığa
alınmanın iptali ibaresinin eklenmesi arz olunur.
Faruk
Bal Behiç
Çelik Nevzat Korkmaz
Konya Mersin Isparta
Süleyman L.
Yunusoğlu Akif
Akkuş Hüseyin
Yıldız
Trabzon Mersin Antalya
Cemaleddin
Uslu Beytullah Asil Alim Işık
Edirne Eskişehir Kütahya
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Takdire bırakıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılıyoruz Sayın
Başkanım.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Gerekçesi
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Yetkili makam
kararıyla vatandaşlıktan çıkma, kaybettirme ve
vatandaşlığın iptali yollarından birisiyle sona
ermesi kabul edilmiştir. Bu maddeye ilişkin öneri, iptal
kararının ifadesi hususundadır. Zira iptal konusu olan
vatandaşlık değil, vatandaşlığa alınmaya
ilişkin yetkili makam kararıdır. Bu nedenle de 403
sayılı TVKnda olduğu üzere bu kanunda da aynı ifadenin
kullanılması yerinde olacaktır. Diğer yandan kazanma hallerini
düzenleyen maddelerin başlıklarıyla uyum sağlanması
için madde başlığının değiştirilmesi
önerilmektedir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Kabul edilen
önerge istikametinde maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
25inci maddenin
başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığından çıkma
MADDE 25-
BAŞKAN
Madde üzerinde iki adet önerge vardır, önergeleri okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
90 sıra
sayılı kn. tasarısının 25. maddesinin (a)
fıkrasında yer alan a) Ergin ve ayırt etme gücüne sahip olmak
cümlesindeki ergin sözcüğü yerine Reşit sözcüğünün yer
alması ve tasarıda değişiklik yapılmasını
arz ederiz.
Akif
Akkuş Nevzat
Korkmaz Cemaleddin Uslu
Mersin Isparta Edirne
Kadir
Ural Alim
Işık
Mersin Kütahya
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 25.
maddesinin (1) numaralı fıkrasında yer alan çıkmak için
izin ve çıkma izni ibarelerinden sonra gelmek üzere veya çıkma belgesi
ibaresinin eklenmesi arz olunur.
Faruk Bal Hüseyin
Yıldız Behiç
Çelik Nevzat Korkmaz
Konya Antalya Mersin Isparta
Alim
Işık Süleyman L.
Yunusoğlu Akif Akkuş Beytullah Asil
Kütahya Trabzon Mersin Eskişehir
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) İkinci önergeyi takdire bırakıyoruz
Başkanım.
BAŞKAN
Şu anda okuduğum önergeye
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Evet, onu takdire bırakıyoruz.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Çıkmayı
düzenleyen 25-28. maddeler bir arada göz önünde bulundurulduğunda
tasarının 25. maddesinin ilk fıkrasındaki çıkma izni
ifadesinin değiştirilmesi önerilmektedir. Öneri, Türk
vatandaşlığından çıkma talebinde bulunan kişinin
yabancı devlet vatandaşlığını kazanmış
ve henüz kazanamamış olması ihtimallerini karşılayacak
şekilde maddenin ifadesinin düzenlenmesini içermektedir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge
kabul edilmiştir.
Diğer
önergeyi okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
90 sıra
sayılı kn. tasarısının 25. maddesinin (a)
fıkrasında yer alan a) Ergin ve ayırt etme gücüne sahip olmak
cümlesindeki ergin sözcüğü yerine Reşit sözcüğünün yer
alması ve tasarıda değişiklik yapılmasını
arz ederiz.
Akif
Akkuş (Mersin) ve arkadaşları
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Gerekçe okunsun.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Ergin
sözcüğü her ne kadar yeni Türkçe bir sözcük gibi görünse de hukuk
alanında farklı anlamlara sebep olabileceğinden Reşit
sözcüğü ile değiştirilmesinin uygun olduğunu
düşünüyoruz.
KAMER GENÇ
(Tunceli) Karar yeter sayısı istiyorum.
BAŞKAN
Tamam Sayın Genç.
Önergeyi
oylarınıza sunup karar yeter sayısını
arayacağım.
Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar yeter
sayısı yoktur.
Birleşime
beş dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 00.01
SEKİZİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 00.06
BAŞKAN: Başkan Vekili Nevzat PAKDİL
KÂTİP ÜYELER: Fatoş GÜRKAN (Adana), Yaşar
TÜZÜN (Bilecik)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 95inci
Birleşiminin Sekizinci Oturumunu açıyorum.
Tasarının
25inci maddesi üzerinde Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz ve
arkadaşlarının vermiş olduğu önergenin
oylamasında karar yeter sayısı bulunamamıştı.
Şimdi önergeyi tekrar oylarınıza sunacağım ve karar
yeter sayısını arayacağım.
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir. Karar yeter sayısı
vardır.
Tasarının
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve
Hükûmet yerinde.
Kabul edilen
önerge doğrultusunda 25inci maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Saygıdeğer
arkadaşlarım, gecenin geç saatlerine geldik,
çalışıyoruz. Her maddenin arkasından bir iki dakika
geçmeden oylama var. Takdirlerinize arz ediyorum.
26ncı
maddenin başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığından çıkma belgeleri
MADDE 26-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır. Önergeyi okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 26.
maddesinin madde başlığının çıkma izin ve
çıkma belgeleri olarak değiştirilmesi,
(2) fıkrada
bulunan dış temsilciliklere ibaresinin yerine Türk Büyükelçilik ve
konsolosluklarına ibaresinin yazılması arz olunur.
Faruk
Bal Behiç Çelik Nevzat Korkmaz
Konya Mersin Isparta
Süleyman L.
Yunusoğlu Cemaleddin Uslu Akif Akkuş
Trabzon Edirne Mersin
Alim
Işık Hüseyin
Yıldız Beytullah
Asil
Kütahya Antalya Eskişehir
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN
Sayın Çelik, buyurun efendim.
BEHİÇ
ÇELİK (Mersin) Sayın Başkan, saygıdeğer
milletvekilleri; gecenin bu saatinde 90 sıra sayılı Türk Vatandaşlığı
Kanun Tasarısıyla ilgili görüşmelere devam etmekteyiz. Yüce
heyetinizi bu vesileyle saygıyla selamlıyorum.
26ncı madde
çıkma belgesi ve çıkma izin belgesiyle ilgili. Bu madde üzerinde
bizim bir önergemiz söz konusu. Bu önergenin yüce heyetiniz tarafından
kabulünü, tabii, takdirlerinize arz ediyorum. Bu arada, burada
İçişleri Bakanlığını doğrudan ilgilendiren
çok önemli bir Kanunu, 1964 yılından beri uygulanagelen 403
sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununu tamamen
yürürlükten kaldıran yeni bir yasa yapma hazırlığı
içerisinde olduğumuzu ifade etmek istiyorum.
Bir yönetici,
vali olarak yıllarca bu Kanunla ilgili dersler aldık ve bu Kanunun
maddelerini de meslek hayatımız boyunca tatbik ettik. Burada,
özellikle Genel Kurul salonunda Nüfus ve Vatandaşlık İşleri
Genel Müdürlüğünün bürokratları da hazır bulunmakta. Bu Kanun,
tabii, bizim insanımızı vatandaş olarak bağlayan ve
önemli hukuki, siyasi, kültürel ve tarihî sonuçları olan hükümler ifade
eden çok önemli bir kanun. Biliyorsunuz, özellikle soy bağına
bağlı olarak vatandaşlık kazanmada birtakım önemli
tarihî olayları hep birlikte yaşadık. Kendi doğmuş
olduğu ülkelerde zulüm altında inim inim inleyen Türkçe konuşan
Türk soylu insanlarımızın Türkiyeyi
sığınılacak tek liman, son Türk vatanı olarak görmeleri
ve buraya gelmeleri uzun yıllar muhtelif iktidarlar döneminde bizim de
karşı karşıya kaldığımız -siyasi
nedenlerle ya da başka nedenlerle- zorlukları da beraberinde
getirmişti. Özellikle İkinci Dünya Savaşının hemen
sonunda Türkiyeye sığınan Türkistanlıların, Doğu
Türkistanlıların dramı gerçekten içler acısıdır.
Bu arada, yine Yunan vatandaşı olan Türk soyluların
hâlihazırda da çekmiş oldukları sıkıntılar devam
etmektedir. Bütün bunları göz önüne aldığımız zaman
Türk vatandaşlığının gücünün, erdeminin,
zenginliğinin, değerinin elimizde olması hasebiyle belki
farkında değiliz ama bu gerçekten çok önem vermemiz gereken bir konu.
Değerli
milletvekilleri, yine Türkiyede haymatlos vatandaşlarımız var.
Bunların süratle bitirilmesi gerekiyor, vatandaşlık
hakkının bunlara tanınması gerekiyor. Ayrıca, yine
Nüfus Kanunundan doğan saklı nüfus olayı Türkiyede çok
yaygın bir şekilde var ama bu, zaman içerisinde gittikçe
azalmaktadır. Henüz sayısını kesinlikle bilmiyorum ancak
saklı nüfusun sıfırlanması gerekiyor.
Bu arada
hatırlatmam gereken diğer bir konu, 1980li yıllarda
Bulgaristanda mevcut olan Jivkov rejiminin Türkiyeye doğru yüz binlerce
Türk soylu insanı sürmesi de yine vatandaşlıkla ilgili bizim
hatırlayabildiğimiz önemli bir hadise olarak karşımıza
çıkmaktadır.
Türkiyeye gelen Türk soylu
insanlarımız var. Özellikle Doğu Türkistandan ve diğer
Türk ülkelerinden gelmekte. Bunların vatandaşlığa
geçirilmesi nitelikli mesleklere sahip olmasına rağmen zor
olmaktadır. Bu konuda da yine, özellikle Emniyet Genel Müdürlüğüyle
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü iş
birliğinin, Sayın Bakanın ve Müsteşarın
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BEHİÇ
ÇELİK (Devamla) Sayın Başkan
BAŞKAN
Buyurun Sayın Çelik.
BEHİÇ
ÇELİK (Devamla) Teşekkür ederim.
Sayın
Bakanın koordinasyonunda bu iş birliğinin daha da
güçlendirilmesi bizim de temel arzumuzdur.
Yine, özellikle
az gelişmiş ülkelerden Batıya doğru artan oranda fakir
insanların geçiyor olması. Ciddi bir göç hareketidir bu. Türkiye'miz
de bir ara transit ülke olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu konuda da yine İçişleri Bakanlığına görevler
düşmektedir. Dolayısıyla, vatandaşlık konusu bu
yönleriyle de düşünüldüğü takdirde geniş bir alanı
kapsamaktadır.
Yeni yasanın
ülkemize, milletimize ve vatandaşlarımıza hayırlı,
uğurlu olmasını ben de diler, hepinize saygılar
sunarım.
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Çelik.
Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul
edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
27nci maddenin
başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığından çıkmanın geçerliliği ve
sonuçları
MADDE 27-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır, önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 90 sıra sayılı Türk Vatandaşlığı Kanun
Tasarısının 27 nci maddesinin ikinci fıkrasının
sonuna aşağıdaki cümlenin eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Çıkma izni
almak suretiyle Türk vatandaşlığını birlikte kaybeden
ana ve babanın çocukları da Türk
vatandaşlığını kaybeder.
Mustafa
Elitaş Veysi Kaynak İsmail Göksel
Kayseri Kahramanmaraş Niğde
Nurettin
Akman Öznur
Çalık
Çankırı Malatya
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Takdire bırakıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılıyoruz.
MUSTAFA
ELİTAŞ (Kayseri) Gerekçe
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum.
Gerekçe:
Medeni Kanunda
evlilik birliği içerisinde doğan çocukların velayetinin ana ve
babada bulunması hüküm altına alınmıştır. Maddede
bu hüküm kapalı şekilde ifade edildiğinden uygulamada
aksaklıklara sebebiyet verebilecektir. Çıkma izni almak suretiyle
Türk vatandaşlığını birlikte kaybeden ana ve
babanın çocukları da Türk vatandaşlığını
kaybeder şeklinde açıkça ifade edilmek suretiyle yaşanabilecek
muhtemel sorunların giderilmesi amaçlanmıştır.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Kabul edilen
önerge istikametinde maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
28inci maddenin
başlığını okutuyorum:
Çıkma izni
almak suretiyle Türk vatandaşlığını kaybeden
kişilere tanınan haklar
MADDE 28-
BAŞKAN
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
29uncu maddenin
başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığını kaybettirme
MADDE 29-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır. Önergeyi okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 29.
maddesinin (1) fıkrasının a), b), c), d), bentleri ile (2)
fıkrasının aşağıdaki şekilde
değişti-rilmesi arz olunur.
Türk
vatandaşlığını kaybettirme
Madde 29- (1)
Aşağıda belirtilen eylemlerde bulundukları resmi makamlarca
tespit edilen kişilerin Türk vatandaşlığı
Bakanlığın teklifi ve Bakanlar Kurulu kararı ile
kaybettirilebilir:
a) İzin
almaksızın kendi istekleriyle yabancı bir devlet
vatandaşlığını kazananlar,
b) İzin
almaksızın yabancı bir devletin silahlı kuvvetlerinde
gönüllü olarak askerlik yapanlar,
c) Devletin
hayati çıkarlarına ciddi olarak zarar veren davranışlarda
bulunanlar,
d) Yurt
dışında doğan ve halen yurt dışında oturan,
reşit olduktan sonra yedi yıl içinde Türkiye ile ilgi ve
bağlılığını devam ettirecek hiçbir resmi temas ve
işlemde bulunmayanlar,
(2) Yukarıda
sayılan hallerde kaybettirme kararının verilmesi, ilgilinin
vatansız kalmasına neden olmamalıdır.
Faruk
Bal Behiç
Çelik Nevzat
Korkmaz
Konya
Mersin Isparta
Akif
Akkuş Süleyman L.
Yunusoğlu Alim
Işık
Mersin Trabzon Kütahya
Hüseyin
Yıldız Cemaleddin
Uslu Beytullah Asil
Antalya Edirne Eskişehir
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Gerekçe
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Türk
Vatandaşlık Hukukunun tarihî gelişimi ve Avrupa
Vatandaşlık Sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak
vatandaşlığı kaybettirme sebeplerine ilişkin maddede
değişiklik önerilmektedir. Hükümetin teklif ettiği ve komisyonun
benimsediği 29. Maddenin (a) ve (b) bentlerinde yazılı olan
yabancı bir devletin hizmetinde bulunmaya dayanan kaybettirme sebebi,
önerilen maddenin (c) bendi içine dahil edilmiştir. Öte yandan teklif
edilen metnin tamamı gözden geçirildiğinde Türk
vatandaşlığı muhafaza edilerek yabancı bir devlet
vatandaşlığını kazanma, yani çok vatandaşlık
statüsünü kazanma izne tabi değildir. Bu nedenle de izin almadan
yabancı devlet vatandaşlığını kazanma kaybettirme
sebebi olarak öngörülmemiştir. Yukarıdaki metinde, parantez
içerisinde, bu durumun aşağıda ilgili maddelerde (m. 40 ve 41)
de değişiklik yapılması suretiyle kaybettirme sebebi olarak
kabul edilmesi önerilmektedir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler..
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
30uncu maddenin
başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığının kaybettirilmesinin geçerliliği ve
sonuçları
MADDE 30-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır. Önergeyi okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 30.
maddesinin madde başlığının aşağıdaki
şekilde değiştirilmesi arz olunur.
Türk
vatandaşlığının kaybettirilmesinin hüküm ve
sonuçları
Faruk
Bal Behiç
Çelik Nevzat Korkmaz
Konya Mersin Isparta
Süleyman L.
Yunusoğlu Beytullah
Asil Akif
Akkuş
Trabzon Eskişehir Mersin
Hüseyin
Yıldız Alim
Işık Cemaleddin
Uslu
Antalya Kütahya Edirne
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Gerekçe
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Maddenin
içerdiği hükümler, kaybettirme kararının geçerliliğine
ilişkin olmayıp, bu kararın hangi andan itibaren hüküm ve
sonuçlarını doğuracağı ve kararın eş ve
çocuklara etkisini düzenlemektedir. Bu nedenle de madde
başlığının değiştirilmesi önerilmektedir.
Aksi halde, Bakanlar Kurulunun vermiş olduğu
vatandaşlığın kaybettirilmesine ilişkin kararın
geçerliliğinin sorgulanması gibi bir anlam çıkmaktadır.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler..
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
31inci maddenin
başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığının iptali
MADDE 31-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır. Önergeyi okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 31.
maddesinin madde başlığının aşağıdaki
şekilde değiştirilmesi ve maddeye (2) fıkra eklenmesi arz olunur.
Vatandaşlığa
Alınmanın İptali
(2) İptal
kararı, Türk vatandaşlığının
kazanılmasından başlayarak on yıl geçtikten sonra
verilemez.
Faruk
Bal Behiç Çelik Nevzat Korkmaz
Konya Mersin Isparta
Süleyman L.
Yunusoğlu Alim
Işık Akif
Akkuş
Trabzon Kütahya Mersin
Beytullah
Asil Hüseyin
Yıldız
Eskişehir Antalya
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
İptal ile
ilgili hükümde iki değişiklik önerilmektedir. Bunlardan birisi,
maddenin başlığına ilişkindir. Burada iptal konusu,
ilgilinin vatandaşlığı değil,
vatandaşlığa alınma kararıdır. Bu nedenle
maddenin başlığının vatandaşlığa
alınmanın iptali olarak yazılması yerinde olacaktır.
Diğer öneri ise, vatandaşlığa alınma
kararının verilebileceği süre ile ilgilidir. Hükümet
tasarısındaki süre içeren ikinci fıkranın kanun metnine
dâhil edilmesinin kişi ve devlet açısından açıklık ve
güvenliği sağlayacağı düşünülmektedir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
32nci maddenin
başlığını okutuyorum:
İptal
kararının geçerliliği ve sonuçları
MADDE 32-
BAŞKAN
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
33üncü maddenin
başlığını okutuyorum:
Malların
tasfiyesi
MADDE 33
BAŞKAN
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
34üncü maddenin
başlığını okutuyorum:
Türk
vatandaşlığının seçme hakkı ile kaybı
MADDE 34
BAŞKAN
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
35inci maddenin
başlığını okutuyorum:
Seçme hakkı
ile Türk vatandaşlığını kaybetmenin geçerliliği
ve sonuçları
MADDE 35-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır. Önergeyi okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 35.
maddesinin madde başlığının aşağıdaki
şekilde değiştirilmesi arz olunur.
Seçme hakkı
ile Türk vatandaşlığını kaybetmenin hüküm ve
sonuçları
Faruk
Bal Behiç Çelik Nevzat Korkmaz
Konya Mersin Isparta
Süleyman L.
Yunusoğlu Alim
Işık Akif
Akkuş
Trabzon Kütahya Mersin
Beytullah
Asil Hüseyin
Yıldız Cemaleddin
Uslu
Eskişehir Antalya Edirne
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Daha önce ilgili
maddelerde ifade edildiği üzere geçerliliği ifadesi maddenin
içeriğine ve müesseseye uygun düşmemektedir. Bu nedenle maddenin
başlığı, Seçme hakkı ile Türk
vatandaşlığını kaybetmenin hüküm ve sonuçları
olarak değiştirilmiştir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
36ncı
maddenin başlığını okutuyorum:
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Ortak Hükümler
Türk
vatandaşlığının ispatı
MADDE 36-
BAŞKAN
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
37nci maddenin
başlığını okutuyorum:
Vatandaşlık
işlemlerinde müracaat makamı ve usul
MADDE 37-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır. Önergeyi okutuyorum:
TBMM Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 37.
maddesinde yer alan dış temsilcilikler ibaresinin metinden
çıkartılarak Türk Büyükelçilik ve Konsolosluklarına ibaresinin
eklenmesi arz olunur.
Faruk
Bal Behiç
Çelik Nevzat Korkmaz
Konya Mersin Isparta
Alim
Işık Akif
Akkuş Hüseyin
Yıldız
Kütahya Mersin Antalya
Cemaleddin
Uslu Süleyman L.
Yunusoğlu Beytullah Asil
Edirne Trabzon Eskişehir
BAŞKAN Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Gerekçe
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Vatandaşlığın
kazanılması ve kaybı halleri ile
vatandaşlığın ispatına ilişkin her türlü
işlem için hangi makama başvurulacağı bu maddede özel
olarak düzenlenmektedir. Yukarıda 4. maddede belirtilen gerekçeyle
dış temsilcilik ifadesinin değiştirilmesi önerilmektedir.
BAŞKAN -
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
38inci maddenin
başlığını okutuyorum:
Bilgi ve belge
istenmesi
MADDE 38-
BAŞKAN -
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
39uncu maddenin
başlığını okutuyorum:
Maddi
hataların düzeltilmesi
MADDE 39-
BAŞKAN
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
40ıncı
maddenin başlığını okutuyorum:
Vatandaşlık
kararlarının geri alınması
MADDE 40-
BAŞKAN
Madde üzerinde bir adet önerge vardır. Önergeyi okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlık yasa tasarısının 40 ncı
maddesinin tasarıdan çıkarılması arz olunur.
Faruk
Bal Kürşat
Atılgan Nevzat
Korkmaz
Konya Adana Isparta
Cemaleddin
Uslu Behiç Çelik Alim
Işık
Edirne Mersin Kütahya
Hüseyin
Yıldız
Antalya
BAŞKAN -
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Gerekçe
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Bu madde ile
idarenin vatandaşlık kararını geri alma yetkisi
düzenlenmektedir. İdare hukukunda genel olarak, idarenin işlemlerini
geri alma yetkisinin bulunduğu kabul edilmektedir. Bu yetkinin
kullanımı açık kanun hükümleri ve yargı kararları ile
şekillenmektedir. Dolayısıyla vatandaşlıkla ilgili
kararlarını idare süresi içinde geri alma yetkisini haizdir.
Anılan madde birçok tereddüde neden olmaktadır. Özellikle maddede
geçen hukuki şartlar oluşmadan ifadesi anlaşılmaz
görülmektedir. Çünkü eğer hukuki şartlar oluşmadan
yapılmış bir işlem varsa bunun müeyyidesi muhtemelen yokluk
olacaktır. Yoklukla malul bir işlemin geri alınmasının
öngörülmesi yerinde olmamıştır. Bu nedenle madde tasarıdan
çıkarılmalıdır.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
41inci maddenin
başlığını okutuyorum:
Tebligat
MADDE 41-
BAŞKAN -
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
42nci maddenin
başlığını okutuyorum:
BEŞİNCİ
BÖLÜM
Çeşitli
Hükümler
Kuzey
Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları
MADDE 42-
BAŞKAN -
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
43üncü maddenin
başlığını okutuyorum:
403
sayılı Kanuna göre Türk vatandaşlığın kaybedenler
MADDE 43-
BAŞKAN -
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
44üncü maddenin başlığını
okutuyorum:
Çok
vatandaşlık
MADDE 44-
BAŞKAN -
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
45inci maddenin
başlığını okutuyorum:
Vatandaşlık
işlemleri hizmet bedeli
MADDE 45-
BAŞKAN
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
46ncı
maddenin başlığını okutuyorum:
Yönetmelik
MADDE 46-
BAŞKAN
Sayın Komisyon, talebiniz mi var?
Buyurun.
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Sayın Başkan, burada tarafından
çıkarılan ifadesi yerine çıkarılacak yönetmelikle
BAŞKAN
Gerekli not alınmıştır, düzeltme yapılacaktır.
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
47nci maddenin
başlığını okutuyorum:
Yürürlükten
kaldırılan mevzuat ve atıflar
MADDE 47-
BAŞKAN
Madde üzerinde iki adet önerge vardır. Önergeleri okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 90 sıra sayılı Türk Vatandaşlığı Kanun
Tasarısının 47 nci maddesinde yer alan 14/6/1934 tarihli ve
2510 sayılı İskan Kanununun 3 üncü maddesinin altıncı
fıkrası, 4 üncü maddesinin (ç) fıkrası ile 6 ncı
maddesi, 17.03.1982 tarihli ve 2641 sayılı Afganistandan Pakistana
sığınan Türk soylu göçmenlerin Türkiyeye kabulü ve
iskanına dair Kanun ibaresinin madde metninden
çıkarılmasını arz ve teklif ederiz.
Mustafa
Elitaş Veysi
Kaynak İsmail
Göksel
Kayseri
Kahramanmaraş Niğde
Öznur
Çalık Nurettin
Akman
Malatya
Çankırı
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Türk Vatandaşlığı kanun tasarısının 47.
maddesinin (1) fıkrasına il ve ilçe ibaresinden sonra gelmek üzere
19/09/2006 tarihli ve 5543 sayılı İskan Kanununun 8. maddesinin
4. fıkrası ibaresinin eklenmesi arz olunur.
Faruk
Bal Behiç
Çelik Nevzat
Korkmaz
Konya
Mersin
Isparta
Hüseyin
Yıldız Cemaleddin
Uslu
Antalya
Edirne
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
MEHMET
ŞANDIR (Mersin) Gerekçe
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Maddede
yürürlükten kaldırılması veya değiştirilmesi öngörülen
kanunlar, 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu,
5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu, 2510 sayılı İskan
Kanunu ile 2641 sayılı Afganistandan Pakistana
Sığınan Türk Soylu Göçmenlerin Türkiyeye Kabulü ve
İskânına Dair Kanundur. Sayılan kanunlardan 2510
sayılı İskân Kanunu 5543 sayılı Kanunla Eylül 2006da
zaten yürürlükten kaldırılmıştır. Yürürlükten
kaldırılan İskân Kanununun 3. maddesinin altıncı
fıkrası serbest göçmen kabulünü, 4. maddenin (Ç) bendi göçmen olarak
kabul edilemeyecekler listesinde yer alan göçebe çingeneleri ve 6. maddesi
ise vatandaşlığa kabulü düzenlemektedir. Tasarının
hazırlandığı tarih itibariyle halen yürürlükte olan 2510
sayılı Kanunun bazı maddelerinin yürürlükten
kaldırılması ve bu Kanunun vatandaşlığa
alınma ile ilgili 6. maddesine bir istisna getirilerek serbest göçmenlerin
istisnai olarak vatandaşlık kazanmalarını kabul etmek bir
yere kadar mazur görülebilir. 5543 sayılı İskân Kanunu 1996
yılında Başbakanlık tarafından Meclise sevk
edilmiş ve gündeme alınıp kanunlaşması Eylül 2006
yılını bulmuştur. Tasarı ise Nisan 2006da Meclise
sevk edilmiştir. Dolayısıyla Türk
Vatandaşlığı Kanunu Tasarısı ile İskân
Kanunu arasında bir bağlantı kurulmak isteniyorsa bunun bu
kanunların birisinin metninde yapılması mümkündü. Bu işlem
yapılmadığına göre yürürlükten kalkmış bir
kanunun bazı maddelerinin Türk Vatandaşlığı Kanunu
(Tasarısıyla) yürürlükten kaldırılmasının ve
Tasarının 12. maddesinden hareketle bu bağlantıyı
(TVK-İskân K. arasında) kurmanın mümkün olmadığı
kanaatindeyiz. Öncelikle kanun koyucunun göçmenlerin istisnai yoldan
vatandaşlık kazanmalarını isteyip istemediğine karar
vermesi ve sonucuna göre Tasarının 12 ve 47 (48). maddelerini yeniden
düzenlemesi gerekmektedir. Eğer göçmenlerin
vatandaşlığı istisnai olarak vatandaşlığa
alınma yolu ile kazanmaları isteniyorsa 5543 sayılı
İskân Kanununun Geçici barındırma, göçmen belgesi verilmesi ve
vatandaşlığa kabul başlıklı 8. maddesinin
dördüncü fıkrasının yürürlükten kaldırılmasına
yönelik bir ifadenin yürürlük maddesine eklenmesi yerinde olacaktır. Böyle
bir hüküm getirildiği takdirde 12. maddenin (c) bendindeki göçmen olarak
kabul edilen kişilere ilişkin hüküm bir anlam ifade edecektir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer
önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 90 sıra sayılı Türk Vatandaşlığı Kanun
Tasarısının 47 nci maddesinde yer alan 14/6/1934 tarihli ve
2510 sayılı İskan Kanununun 3 üncü maddesinin altıncı
fıkrası, 4 üncü maddesinin (ç) fıkrası ile 6 ncı
maddesi, 17.03.1982 tarihli ve 2641 sayılı Afganistandan Pakistana
sığınan Türk soylu göçmenlerin Türkiyeye kabulü ve
iskanına dair Kanun ibaresinin madde metninden
çıkarılmasını arz ve teklif ederiz.
Mustafa
Elitaş (Kayseri) ve arkadaşları
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Takdire bırakıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılıyoruz Sayın
Başkan.
MUSTAFA
ELİTAŞ (Kayseri) Gerekçe.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
14/6/1934 tarihli
ve 2510 sayılı İskan Kanununun 3 üncü maddesinin
altıncı fıkrası, 4 üncü maddesinin (ç) fıkrası
ile 6 ncı maddesi 26/09/2006 tarihli ve 5543 sayılı İskan
Kanunu yeniden düzenlendiğinden 2641 sayılı Kanun da 5637 sayılı
Kanunla 2006 yılında yürürlükten
kaldırıldığından madde metninden çıkarılması
gerekmektedir.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmiştir.
Buyurun
Sayın Komisyon.
İÇİŞLERİ
KOMİSYONU BAŞKANI TEVFİK ZİYAEDDİN AKBULUT
(Tekirdağ) Sayın Başkanım, bu maddenin, 47nci maddenin
ikinci fıkrasında diğer mevzuatta ifadesinden sonra gelmek
üzere 11/2/1964 tarihli ve 403 sayılı ibaresinin eklenmesini
istiyoruz.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Gerekli notlar
alınmıştır, gerekli düzeltme yapılacaktır.
Kabul edilen
önerge istikametinde maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Geçici madde 1in
başlığını okutuyorum:
Türk soylu
yabancılar
GEÇİCİ
MADDE 1-
BAŞKAN
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Geçici Madde
2nin başlığını okutuyorum:
Mevcut
yönetmeliğin uygulanması
GEÇİCİ
MADDE 2-
BAŞKAN
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Madde 48in
başlığını okutuyorum:
Yürürlük
MADDE 48-
BAŞKAN
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Madde 49un başlığını
okutuyorum:
Yürütme
MADDE 49-
BAŞKAN
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Saygıdeğer
milletvekilleri, tasarının tümü açık oylamaya tabidir.
Açık
oylamanın elektronik oylama cihazıyla yapılmasını
oylarınıza arz ediyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Oylama için üç
dakika süre vereceğim.
Oylama
işlemini başlatıyorum.
(Elektronik
cihazlama oylamaya başlandı)
BAŞKAN
Evet, oylamadan sonra Sayın Bakanımızın bir teşekkür
konuşması olacak, acil işi olmayanlar lütfen beklesinler.
Saygıdeğer
milletvekili arkadaşlarım, yarınki toplantı, yani daha
doğrusu bugünkü toplantı saat 11.00de başlayacaktır.
(Elektronik
cihazla oylamaya devam edildi)
BAŞKAN -
Saygıdeğer milletvekilleri, Türk Vatandaşlığı
Kanunu Tasarısı açık oylama sonucunu arz ediyorum:
Kullanılan
oy sayısı : 207
Kabul : 207 (x)
Böylece,
tasarı kabul edilmiş ve kanunlaşmıştır,
milletimiz ve yurt dışında yaşayan
vatandaşlarımız için hayırlı, uğurlu
olmasını diliyorum ve Sayın Bakanımı teşekkür
konuşmasını yapmak üzere kürsüye arz ediyorum.
Buyurun
Sayın Bakanım. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; gecenin yarısını geçti vakit ve uzun süredir
Türkiye Büyük Millet Meclisinde gündeminde olan Türk
Vatandaşlığı Kanunu bugün tarafınızdan kabul
edildi. Onun için hepinize teşekkür ediyorum. Bütün gruplara,
katkıları için, konuşmaları için, emek verip hazırladıkları
önergeler için, sordukları sorular için çok teşekkür ediyorum.
Gerçekten bu kanun, özellikle yurt dışındaki
vatandaşlarımız ve soydaşlarımız tarafından
çok bekleniyordu. Çok memnun olacaklar şimdi.
Hepinizi
saygılarla selamlıyorum. Sağ olun. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederim Sayın Bakanım.
Evet, özveriyle
bu çalışma ortamını bize sağlayan grup
başkanı milletvekili arkadaşlarıma teşekkürlerimi,
şükranlarımı sunuyorum.
Sayın
milletvekilleri, kanun tasarı ve tekliflerini sırasıyla
görüşmek için 29 Mayıs 2009 Cuma günü, yani bugün saat 11.00de
toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum ve herkese hayırlı
geceler diliyorum.
Kapanma Saati: 00.39
(x)
Açık oylama kesin sonuçlarını gösteren tablo tutanağa
eklidir.