DÖNEM: 23 YASAMA
YILI: 5
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET
MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
CİLT
: 80
11inci Birleşim
26 Ekim 2010 Salı
(Bu
Tutanak Dergisinde yer alan ve kâtip üyeler tarafından okunmuş
bulunan her tür belge ile
konuşmacılar
tarafından ifade edilmiş ve tırnak içinde belirtilmiş
alıntı sözler aslına uygun olarak
yazılmıştır.)
İ Ç İ N D E K İ L E R
I. - GEÇEN TUTANAK
ÖZETİ
II. - GELEN
KAĞITLAR
III.- YOKLAMALAR
IV.- GÜNDEM
DIŞI KONUŞMALAR
A) MİLLETVEKİLLERİNİN GÜNDEM DIŞI
KONUŞMALARI
1.- Ordu
Milletvekili Rahmi Günerin, Ordu ilinin ekonomik ve sosyal sorunlarına
ilişkin gündem dışı konuşması
2.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışmayı Teşvik Fonu yardımlarının
dağıtımında yaşanan sorunlara ilişkin gündem
dışı konuşması ve Devlet Bakanı Hayati
Yazıcının cevabı
3.- İzmir
Milletvekili Ahmet Ersinin, İzmir Seferihisar ilçesi
Sığacık Körfezinde kurulmak istenen orkinos yetiştirme
tesisinin yaratacağı çevre sorunlarına ve milletvekillerine
gönderilen mektupların ilgili idare amiri tarafından kendilerine
iletilmediğine ilişkin gündem dışı konuşması
ve Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlunun cevabı
V.- AÇIKLAMALAR
1.- Muş
Milletvekili M. Nuri Yamanın, sosyal yardımlaşma ve
dayanışma vakıflarının işleyişine
ilişkin açıklaması
2.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, esnafın vergi, BAĞ-KUR ve SSK
borçlarının çözümüne ilişkin açıklaması
3.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışmayı Teşvik Fonunun yaptığı
yardımlara ilişkin açıklaması
4.- Adana
Milletvekili Mustafa Vuralın, Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışmayı Teşvik Fonu tarafından yapılan
yardımların dağıtım zamanına ilişkin
açıklaması
5.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, konuşmasında geçen birçok konuya
Devlet Bakanı Hayati Yazıcının değinmediğine
ilişkin açıklaması
6.- Bursa
Milletvekili Necati Özensoyun, sosyal yardımlaşma ve
dayanışma vakıflarının
dağıttığı kömürleri TKİnin
dışarıdan satın aldığına ilişkin açıklaması
7.- Yalova
Milletvekili Muharrem İncenin, milletvekillerine gelen mektupların
idare amiri tarafından engellendiğine ve bu konunun incelenerek
Başkanlık Divanınca açıklama yapılmasına
ilişkin açıklaması
8.- İstanbul
Milletvekili Mehmet Ufuk Urasın, kendisine ve milletvekillerine gelen
birçok yazılı metnin kendilerine ulaşmadığına
ilişkin açıklaması
9.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, orkinos yetiştirme tesisi
kurulmasına, Gaziantep Yamaçoba mevkisindeki taş ocaklarına,
İkizdere Vadisine kurulması düşünülen HESe ilişkin
açıklaması
10.- Tunceli
Milletvekili Kamer Gençin, 8 Martta Elâzığda meydana gelen
depremden sonra vatandaşların yaşadıkları sorunlara
ilişkin açıklaması
VI.- SATAŞMALARA İLİŞKİN
KONUŞMALAR
1.- Devlet
Bakanı Hayati Yazıcının, Muş Milletvekili M. Nuri
Yaman, Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemir ve Bursa Milletvekili Necati
Özensoyun, şahsına sataşmaları nedeniyle
konuşması
VII.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Tezkereler
1.- Kenya
Parlamentosu Yerel Yönetimler ve Fon Hesapları Komisyonu Başkanı
Pollynis Anyango ve beraberinde bir parlamento heyetinin ülkemizi ziyaretine
ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/1320)
2.- CHP Grup
Başkanlığınca, NATO Parlamenter Asamblesi Türk Grubunda
boş bulunan asıl üyeliğe aday gösterilen Balıkesir
Milletvekili Hüseyin Pazarcı ve Parlamentolararası Birlik Türk
Grubunda boş bulunan üyeliğe Ankara Milletvekili Emrehan
Halıcının, Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonunda boş
bulunan üyeliğe de BDP Grup Başkanlığınca aday
gösterilen Mardin Milletvekili Emine Aynanın üyeliklerine ilişkin
Başkanlık tezkeresi (3/1321)
3.- (10/348, 551,
666, 667, 668) esas numaralı Meclis Araştırması Komisyonu
Başkanlığının, süre uzatımına ilişkin
tezkeresi (3/1322)
4.- Türkiye
Cumhuriyeti ile Finlandiya Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden
Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması ve Eki
Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısının yeniden incelenmek üzere geri verilmesine
ilişkin Başbakanlık tezkeresi (3/1323)
5.- Bazı
milletvekillerine, Başkanlık tezkeresinde belirtilen sebep ve sürelerle
izin verilmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/1324)
6.-
Şırnak Milletvekili Sevahir Bayındıra ödenek ve
yolluğunun verilmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/1325)
B) Meclis
Araştırması Önergeleri
1.- Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkan ve 23 milletvekilinin, hayvancılık
sektörünün sorunlarının araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/889)
2.- Adana
Milletvekili Nevingaye Erbatur ve 25 milletvekilinin, millî eğitim
sınav sistemindeki değişikliklerin etkilerinin
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/890)
3.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemir ve 20 milletvekilinin, terör örgütünün malî
kaynaklarının araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/891)
4.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğru ve 19 milletvekilinin, mahkûmların
uyuşturucu kullanımı ve bunun yarattığı
sorunların araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/892)
C) Önergeler
1.- Ankara
Miletvekili Yılmaz Ateşin, (2/451) esas numaralı Kanun
Teklifinin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi
(4/236)
VIII.- ÖNERİLER
A) Danışma Kurulu
Önerileri
1.- Gündemdeki
sıralama ile Genel Kurulun çalışma saatlerinin yeniden
düzenlenmesine ilişkin Danışma Kurulu önerisi
IX.- SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI
1.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, Gaziantepte tarımın
geliştirilmesine yönelik projelere ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/1094) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
2.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, bazı sivil toplum kuruluşlarına
yönelik yaptırımlara ilişkin
sözlü soru önergesi (6/1095) ve İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın cevabı
3.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, suçluluğun önlenmesine yönelik sosyal
projelere ilişkin sözlü soru
önergesi (6/1108) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
4.- Malatya Milletvekili
Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, Bakırköy ve Bahçelievlerdeki asayiş
olaylarına ilişkin sözlü soru
önergesi (6/1141) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
5.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Zile-Artova yolunun
asfaltlanmasına ilişkin sözlü
soru önergesi (6/1159) ve İçişleri Bakanı Beşir
Atalayın cevabı
6.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, köy korucularının özlük
haklarına ilişkin sözlü soru
önergesi (6/1160) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
7.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Niksardaki bir yolun
bakımına ilişkin sözlü
soru önergesi (6/1165) ve İçişleri Bakanı Beşir
Atalayın cevabı
8.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Turhal ve Niksarda arıtma tesisi
kurulmasına ilişkin sözlü soru
önergesi (6/1166) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
9.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, Şanlıurfa Valisinin bir
parti etkinliğine katıldığı iddiasına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1169) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
10.- Antalya
Milletvekili Tayfur Sünerin, Antalyada bir parktaki ağaç kesimine
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1209) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
11.- Gaziantep
Milletvekili Yaşar Ağyüzün, Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin
bir ihalesine ilişkin sözlü soru
önergesi (6/1231) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
12.-
Adıyaman Milletvekili Şevket Kösenin, Adıyamandaki bir yolun
durumuna ilişkin sözlü soru
önergesi (6/1235) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
13.-
Adıyaman Milletvekili Şevket Kösenin, kamu idarelerinin
bütçelerinden Adıyamandaki sivil toplum kuruluşlarına
yapılan yardımlara ilişkin
sözlü soru önergesi (6/1237) ve İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın cevabı
14.- Kastamonu
Milletvekili Mehmet Serdaroğlunun, bir köyün içme suyu sorununa
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1312) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
15.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, bir kasabanın yolunun
asfaltlanmasına ilişkin sözlü
soru önergesi (6/1339) ve İçişleri Bakanı Beşir
Atalayın cevabı
16.- Bursa
Milletvekili İsmet Büyükatamanın, bir köyün su
sıkıntısına ilişkin
sözlü soru önergesi (6/1365) ve İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın cevabı
17.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Zile-Artova yolunun
iyileştirilmesine ilişkin
sözlü soru önergesi (6/1553) ve İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın cevabı
18.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, farklı şartlarda
çalışan Emniyet Teşkilatı
çalışanlarının özlük haklarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1647) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
19.- Mersin
Milletvekili Akif Akkuşun, akaryakıt ödeneği bulunmayan
belediyelere ilişkin sözlü soru
önergesi (6/1669) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
20.- Gaziantep
Milletvekili Hasan Özdemirin, muhtarların özlük haklarına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1671) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
21.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, işyerlerine Türkçe isim
verilmesinin özendirilmesine ilişkin
sözlü soru önergesi (6/1690) ve İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın cevabı
22.- Karaman
Milletvekili Hasan Çalışın, il genel meclisi üyelerinin özlük
haklarına ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1744) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
23.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Erzurumun trafik altyapısına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1773) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
24.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, bir derenin ıslahına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1786) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
25.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, sulama birliklerinin borçlarına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1794) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
26.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, EGOnun öğrenci bandrol ücretine
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1840) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
27.- Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, polis meslek yüksek
okullarına ilişkin sözlü soru
önergesi (6/1848) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
28.- Kütahya
Milletvekili Alim Işıkın, muhtarların özlük haklarına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1856) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
29.-Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Beyoğlu Belediyesi tiyatro salonunun
mühürlenmesine ilişkin sözlü soru
önergesi (6/1872) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
30.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, bir köyün yol sorununa ilişkin sözlü soru önergesi (6/1902) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
31.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, bir beldenin yolunun yapımına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1920) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
32.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, bir köyün yol sorununa ilişkin sözlü soru önergesi (6/1923) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
33.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, bir köyün içme suyu şebekesine
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1928) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
34.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, bazı köy yollarının durumuna
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1942) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
35.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, muhtarların özlük haklarına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1966) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
36.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, araçlara kesilen para cezalarına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1996) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
37.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, Tokattaki belediyelerin İller
Bankasına olan borçlarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1999) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
38.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Posoftaki bazı köylerdeki yol ve su
çalışmalarına ilişkin
sözlü soru önergesi (6/2014) ve İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın cevabı
39.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, bir köyün altyapı hizmetlerine
ayrılan ödeneğe ilişkin
sözlü soru önergesi (6/2024) ve İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın cevabı
40.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, bir köy yolunun yapılmasına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/2091) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
41.- İzmir
Milletvekili Kamil Erdal Sipahinin, İzmirde altyapı
çalışmaları nedeniyle esnafın uğradığı
mağduriyete ilişkin sözlü soru önergesi (6/2132) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
42.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Göle ilçesindeki konteyner ihtiyacına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/2134) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
43.- Tokat
Milletvekili Reşat Doğrunun, bir köy yolunun asfaltlanmasına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/2147) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
X.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER
A) Kanun Tasarı ve Teklifleri
1.- Türk Ticaret
Kanunu Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/324) (S.
Sayısı: 96)
2.- Türk Borçlar
Kanunu Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu (1/499) (S.
Sayısı: 321)
3.- Adalet ve
Kalkınma Partisi Grup Başkanvekilleri Yozgat Milletvekili Bekir
Bozdağ, Samsun Milletvekili Suat Kılıç, Kayseri Milletvekili
Mustafa Elitaş, Giresun Milletvekili Nurettin Canikli, İstanbul
Milletvekili Ayşe Nur Bahçekapılı ve 3 Milletvekilinin;
Sayıştay Kanunu Teklifi ve Avrupa Birliği Uyum ile Plan ve Bütçe
Komisyonları Raporları (2/594) (S. Sayısı: 510)
XI.- YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI
1.- Adana
Milletvekili Nevingaye Erbaturun, obeziteye yönelik önlemlere ilişkin
sorusu ve Sağlık Bakanı Recep Akdağın cevabı
(7/15188)
2.- Adana
Milletvekili Hulusi Güvelin, Adanadaki sağlık
kuruluşlarına ve sağlık görevlilerine ilişkin sorusu
ve Sağlık Bakanı Recep Akdağın cevabı (7/15293)
3.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, sanayicilerin desteklenmesine ilişkin
sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergünün cevabı (7/15499)
4.- İstanbul
Milletvekili Bayram Ali Meralin, KARDEMİR yönetimine ilişkin sorusu
ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçerin cevabı
(7/15620)
5.- Yalova
Milletvekili Muharrem İncenin, Finlandiyaya düzenlenen bir geziye
ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Nimet Çubukçunun
cevabı (7/15652)
6.- Artvin
Milletvekili Metin Arifağaoğlunun, Artvindeki HES
inşaatlarındaki sorunlara ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman
Bakanı Veysel Eroğlunun cevabı (7/15720)
7.- Mersin
Milletvekili Ali Rıza Öztürkün, Beylikdüzü kaymakamıyla ilgili
bazı iddialara ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın cevabı (7/15737)
8.- Yalova
Milletvekili Muharrem İncenin, öğretmenlerin özür durumuna
bağlı yer değiştirmelerine ilişkin sorusu ve Millî
Eğitim Bakanı Nimet Çubukçunun cevabı (7/15747)
9.- Edirne
Milletvekili Rasim Çakırın, Uzunköprü ilçesindeki
taşımalı eğitime ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Nimet Çubukçunun cevabı (7/15748)
10.- Batman
Milletvekili Ayla Akat Atanın, öğretmenlere ve özür grubuna
bağlı yer değiştirme kılavuzuna ilişkin sorusu ve
Millî Eğitim Bakanı Nimet Çubukçunun cevabı (7/15752)
11.-
İstanbul Milletvekili Atila Kayanın, Millî Eğitim
kurumları yöneticilerinin atama ve yer değiştirme
yönetmeliğine ilişkin sorusu ve Millî Eğitim Bakanı Nimet
Çubukçunun cevabı (7/15755)
12.- Ankara Milletvekili
Yılmaz Ateşin, Türkiye Bilişim Vadisi projesine ilişkin
Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı Cevdet Yılmazın
cevabı (7/15833)
13.- Mersin
Milletvekili Ali Rıza Öztürkün, Devlet Şeref Madalyası
verilmesine ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçekin cevabı (7/15893)
14.-
Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, bir atama ve
görevlendirme işlemine ilişkin sorusu ve Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Ömer Dinçerin cevabı (7/15912)
15.- Trabzon
Milletvekili Süleyman Latif Yunusoğlunun, emeklilere yönelik intibak
düzenlemesine ilişkin sorusu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Ömer Dinçerin cevabı (7/15913)
16.-
İstanbul Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaşın,
Tuzlada çevre kirliliğini önlemeye yönelik çalışmalara
ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlunun
cevabı (7/15921)
17.- Trabzon
Milletvekili M. Akif Hamzaçebinin, Araklıdaki bir alan üzerindeki
işlemlere ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı Veysel
Eroğlunun cevabı (7/15927)
18.-
İstanbul Milletvekili Ahmet Tanın, atık yağların
toplanmasına ilişkin sorusu ve Çevre ve Orman Bakanı Veysel
Eroğlunun cevabı (7/15928)
19.- Adana
Milletvekili Yılmaz Tankutun, parti haberlerinin yayınlanmasına
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınçın cevabı (7/15939)
20.- İzmir
Milletvekili Ahmet Ersinin, RTÜKün bir kanala verdiği para cezasına
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınçın cevabı (7/15942)
21.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Aktaş Sınır Kapısı
inşaatının tamamlanmasına ilişkin sorusu ve
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlunun cevabı
(7/15971)
22.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, yurt dışı temsilciliklerin
personel sayısına ilişkin sorusu ve Dışişleri
Bakanı Ahmet Davutoğlunun cevabı (7/15972)
23.- Bursa
Milletvekili İsmet Büyükatamanın, müze ve ören yerlerinin
özelleştirilmesine ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı
Ertuğrul Günayın cevabı (7/16043)
24.-
İstanbul Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaşın,
arkeologların istihdamına ilişkin sorusu ve Kültür ve Turizm
Bakanı Ertuğrul Günayın cevabı (7/16044)
25.-
Balıkesir Milletvekili Hüseyin Pazarcının, Edremit-Güredeki
arkeolojik kalıntılarla ilgili çalışmalara ilişkin
sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günayın cevabı
(7/16046)
26.-
İstanbul Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaşın,
yurtdışına kaçırılan bir tarihî esere ilişkin
sorusu ve Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günayın cevabı
(7/16047)
27.- Manisa
Milletvekili Şahin Mengünün, bir dizideki gizli reklam iddiası üzerine
işlem başlatılmasına ilişkin sorusu ve Sanayi ve
Ticaret Bakanı Nihat Ergünün cevabı (7/16096)
28.- İzmir
Milletvekili Selçuk Ayhanın, ithal ürünlerin uygunluk denetimine
ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergünün cevabı
(7/16097)
29.- Samsun
Milletvekili Osman Çakırın, boşaltılan bir binaya ve
kiralanan katlara ilişkin sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat
Ergünün cevabı (7/16098)
30.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, organize sanayi bölgelerine ilişkin
sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergünün cevabı (7/16099)
31.- Ardahan
Milletvekili Ensar Öğütün, Kars Küçük Sanayi Sitesindeki
işyerlerinin kura ile dağıtılmasına ilişkin
sorusu ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergünün cevabı (7/16100)
32.- Denizli
Milletvekili Hasan Erçelebinin, bir yabancı gazetedeki iddiaya
ilişkin Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Cemil Çiçekin cevabı (7/16200)
33.- Giresun
Milletvekili Murat Özkanın, referandum sürecinde siyasi partilerin sanal
reklam uygulamasına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınçın cevabı
(7/16229)
34.- Mersin
Milletvekili Ali Rıza Öztürkün, RTÜKün bir televizyon kanalına
uyguladığı cezaların silindiği iddialarına
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Bülent Arınçın cevabı (7/16230)
35.- Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemürün, Denizlideki yatırımlara
ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı Cevdet Yılmazın
cevabı (7/16245)
36.-
Kırklareli Milletvekili Turgut Dibekin, TÜİKin enflasyon
oranını hesaplamasına ilişkin sorusu ve Devlet Bakanı
Cevdet Yılmazın cevabı (7/16247)
37.- Mersin
Milletvekili Ali Rıza Öztürkün, elektrik ve doğalgaz
fiyatlarına zam yapılmayacağı açıklamasının
zamanlamasına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Taner Yıldızın cevabı (7/16255)
38.- İzmir
Milletvekili Selçuk Ayhanın, bir konuşmasına ilişkin
Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Cemil Çiçekin cevabı (7/16336)
39.- Antalya
Milletvekili Hüsnü Çöllünün, bir konuşmasına ilişkin
Başbakandan sorusu ve Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Cemil Çiçekin cevabı (7/16339)
I.-
GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
TBMM Genel Kurulu
saat 14.03te açılarak dört oturum yaptı.
Konya
Milletvekili Orhan Erdemin, sosyal yardımlara,
Adıyaman
Milletvekili Şevket Kösenin, 2010 Avrupa Yoksulluk ve Sosyal
Dışlanmışlıkla Mücadele Yılına,
İlişkin
gündem dışı konuşmalarına, Devlet Bakanı Hayati
Yazıcı cevap verdi.
Iğdır
Milletvekili Pervin Buldan, partisine mensup milletvekillerine yapılan
saldırılara ilişkin gündem dışı bir konuşma
yaptı.
Muş
Milletvekili M. Nuri Yaman, Devlet Bakanı Hayati Yazıcının
yapılan sosyal yardımlar hususundaki konuşmasına,
Tokat
Milletvekili Reşat Doğru, ülkenin ve Tokat ilinin en önemli sorununun
işsizlik ve yoksulluk olduğuna,
Şırnak
Milletvekili Hasip Kaplan, Silopide Şırnak Milletvekili Sevahir
Bayındıra yapılan saldırıdan sonra,
İçişleri Bakanlığının ve Meclis İnsan
Haklarını İnceleme Komisyonunun bu konuda herhangi bir
işlem yapmadığına,
İlişkin
birer açıklamada bulundular.
Muş
Milletvekili M. Nuri Yaman ve 19 milletvekilinin, Akkuyu Nükleer Santralinin
olası etkilerinin (10/885),
Denizli
Milletvekili Ali Rıza Ertemür ve 24 milletvekilinin, şiddet ve
intihar olaylarının nedenlerinin (10/886),
Bartın
Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkaya ve 20 milletvekilinin,
sınava dayalı eğitim sisteminin yol açtığı
sorunların (10/887),
Mersin
Milletvekili Ali Rıza Öztürk ve 23 milletvekilinin, usta
öğreticilerin sorunlarının (10/888),
Araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla birer Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergeleri Genel
Kurulun bilgisine sunuldu; önergelerin gündemdeki yerlerini alacağı
ve ön görüşmelerinin, sırası geldiğinde yapılacağı
açıklandı.
Gündemin Genel
Görüşme ve Meclis Araştırması Yapılmasına Dair
Öngörüşmeler kısmında yer alan (10/215) esas numaralı,
gıda güvenliğini tehdit eden hormonlar, katkı maddeleri,
genetiği değiştirilmiş ve insan
sağlığına etkileri ile (10/167) esas numaralı
gıda fiyatlarında meydana gelen hızlı
artışın nedenlerinin araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergelerinin ön
görüşmelerinin Genel Kurulun 21/10/2010 Perşembe günkü
birleşiminde yapılmasına ilişkin MHP Grubu önerisi
yapılan görüşmelerden sonra kabul edilmedi.
Gündemin Genel
Görüşme ve Meclis Araştırması Yapılmasına Dair
Öngörüşmeler kısmında yer alan (10/806) esas numaralı,
hayvancılık sektöründeki sorunların araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergenin ön görüşmelerinin Genel
Kurulun 21/10/2010 Perşembe günkü birleşiminde yapılmasına
ilişkin CHP Grubu önerisi üzerinde bir süre görüşüldü, istem üzerine
elektronik cihazla yapılan yoklamalarda toplantı yeter
sayısı bulunamadığından,
26 Ekim 2010
Salı günü, saat 15.00te toplanmak üzere birleşime 17.16da son
verildi.
Sadık
YAKUT
Başkan
Vekili
Bayram
ÖZÇELİK Murat
ÖZKAN
Burdur Giresun
Kâtip Üye Kâtip
Üye
Fatih
METİN
Bolu
Kâtip
Üye
No.: 15
II.- GELEN KÂĞITLAR
22 Ekim 2010 Cuma
Teklifler
1.- İstanbul
Milletvekili Sebahat Tuncelin; 4721 Türk Medeni Kanun Teklifi (2/759)
(Kadın Erkek Fırsat Eşitliği ile Adalet
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 6.10.2010)
2.- Bursa Milletvekili Kemal Demirelin;
Vergi ve Benzeri Alacakların Yeniden Yapılandırılarak
Tahsilinin Sağlanması ile 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve
Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/760) (Sağlık,
Aile, Çalışma ve Sosyal İşler ile Plan ve Bütçe
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 7.10.2010)
3.- Ordu Milletvekili
Rıdvan Yalçının; Nafaka Alacaklılarının
Korunmasına Dair Kanun Teklifi (2/761) (Sağlık, Aile,
Çalışma ve Sosyal İşler; Adalet ile Plan ve Bütçe
Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş tarihi: 8.10.2010)
4.- Muş Milletvekili M.
Nuri Yamanın; 3/11/1980 Tarihli ve 2330 Sayılı Nakdi Tazminat
ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanunda Değişiklik
Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi (2/762) (Milli Savunma
ile Plan ve Bütçe Komisyonlarına) (Başkanlığa geliş
tarihi: 15.10.2010)
Tezkereler
1.- Iğdır
Milletvekili Pervin Buldanın Yasama Dokunulmazlığının
Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi
(3/1313) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma
Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.10.2010)
2.- Balıkesir
Milletvekili Mehmet Cemal Öztaylanın Yasama
Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında
Başbakanlık Tezkeresi (3/1314) (Anayasa ve Adalet Komisyonları
Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18.10.2010)
3.- Iğdır
Milletvekili Pervin Buldan ve Siirt Milletvekili Osman Özçelikin Yasama
Dokunulmazlıklarının Kaldırılması Hakkında
Başbakanlık Tezkeresi (3/1315) (Anayasa ve Adalet Komisyonları
Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonuna) (Başkanlığa geliş
tarihi: 18.10.2010)
4.- Iğdır
Milletvekili Pervin Buldanın Yasama Dokunulmazlığının
Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi
(3/1316) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma
Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.10.2010)
5.- Aydın Milletvekili
Ali Uzunırmakın Yasama Dokunulmazlığının
Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi
(3/1317) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma
Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.10.2010)
6.- Van Milletvekili Özdal
Üçerin Yasama Dokunulmazlığının
Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi
(3/1318) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma
Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.10.2010)
7.- Adana Milletvekili Dengir
Mir Mehmet Fıratın Yasama Dokunulmazlığının
Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi
(3/1319) (Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma
Komisyonuna) (Başkanlığa geliş tarihi: 18.10.2010)
No.: 16
25 Ekim 2010 Pazartesi
Raporlar
1.- Muğla Milletvekili
Gürol Erginin; 6237 Sayılı Limanlar İnşaatı
Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Teklifi ve İçtüzüğün 37nci Maddesine Göre Doğrudan Gündeme
Alınma Önergesi (2/481) (S. Sayısı: 560) (Dağıtma
tarihi: 25.10.2010)
2.- Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Eğitim
Alanında İşbirliğinin Güçlendirilmesine Dair Mutabakat
Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/854) (S.
Sayısı: 561) (Dağıtma tarihi: 25.10.2010)
3.- Uluslararası
Kalkınma Hukuku Örgütünün Kuruluşu Hakkında Anlaşmaya
Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/644) (S.
Sayısı: 562) (Dağıtma tarihi: 25.10.2010)
4.- Türkiye Cumhuriyeti ve
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hukukuna Göre Kurulmuş Olan Üniversitelerin
Karşılıklı Tanınmasına Dair Milletlerarası
Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğu
Hakkında Kanun Tasarısı ve Dışişleri Komisyonu
Raporu (1/725) (S. Sayısı: 563) (Dağıtma tarihi:
25.10.2010)
5.-Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Yükseköğretim
Alanında İşbirliği Anlaşmasının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
ve Dışişleri Komisyonu Raporu (1/849) (S. Sayısı: 564)
(Dağıtma tarihi: 25.10.2010)
Sözlü Soru Önergeleri
1.- Aksaray Milletvekili
Osman Ertuğrulun, Sarıyahşi-Kırşehir arasında
köprü inşa edilmesine ilişkin Ulaştırma Bakanından
sözlü soru önergesi (6/2198) (Başkanlığa geliş tarihi:
04/10/2010)
2.- Tunceli Milletvekili
Kamer Gençin, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısının bir açıklamasına
ilişkin Adalet Bakanından sözlü soru önergesi (6/2199)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
3.- Gaziantep Milletvekili
Hasan Özdemirin, Gaziantepte kapanan işletmelere ilişkin Sanayi ve
Ticaret Bakanından sözlü soru önergesi (6/2200) (Başkanlığa
geliş tarihi: 07/10/2010)
4.- Gaziantep Milletvekili
Hasan Özdemirin, Gaziantepte uyuşturucuyla mücadeleye ilişkin
İçişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/2201)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
5.- Gaziantep Milletvekili
Hasan Özdemirin, madencilik sektörünün sorunlarına ve desteklenmesine
ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından sözlü soru önergesi
(6/2202) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
6.- Tokat Milletvekili
Reşat Doğrunun, Tokat ilinin buğday üretimine ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/2203)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
Yazılı Soru Önergeleri
1.- Manisa Milletvekili Erkan
Akçayın, bazı istatistiki verilere ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16396) (Başkanlığa geliş
tarihi: 04/10/2010)
2.- Denizli Milletvekili
Hasan Erçelebinin, banka kredilerinin yol açtığı
mağduriyetlere ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/16397) (Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
3.- Mersin Milletvekili
Mehmet Şandırın, bir köyün su sorununa ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16398) (Başkanlığa geliş
tarihi: 05/10/2010)
4.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, Devletin yaptığı yardımlara
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16399)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
5.- Kars Milletvekili Gürcan
Dağdaşın, Kars iline Gazi ünvanı verilmesine ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16400)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
6.- İzmir Milletvekili
Kemal Anadolun, İstanbul Valisinin stant kurmak isteyen bir partiye izin
vermediği iddialarına ilişkin Başbakandan yazılı
soru önergesi (7/16401) (Başkanlığa geliş tarihi:
05/10/2010)
7.- İzmir Milletvekili
Bülent Baratalının, bir üniversite açılışında
yaptığı konuşmaya ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16402) (Başkanlığa geliş
tarihi: 05/10/2010)
8.- Muğla Milletvekili
Fevzi Topuzun, Milasta SİT alanı ilan edilen yerde kömür
çıkartma çalışmalarına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16403) (Başkanlığa geliş
tarihi: 05/10/2010)
9.- Mersin Milletvekili Ali
Rıza Öztürkün, tutuklamaya ve tutukluluk süresinin uzunluğuna
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16404)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
10.- Manisa Milletvekili
Şahin Mengünün, bir köşe yazarının işine son
verilmesi karşılığında bir medya grubuna imtiyazlar
sağlandığı iddiasına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16405) (Başkanlığa geliş
tarihi: 05/10/2010)
11.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, memurlara yapılan giyecek
yardımından gelir vergisi kesilmesine ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16406) (Başkanlığa geliş
tarihi: 07/10/2010)
12.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, KPSSde branşlara göre soru sorulup
sorulmayacağına ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/16407) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
13.- Şanlıurfa
Milletvekili İbrahim Binicinin, telefonlarının dinlendiği
iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16408) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
14.- Mersin Milletvekili Ali
Rıza Öztürkün, 12 Eylül dönemi mağdurlarına ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16409) (Başkanlığa geliş
tarihi: 07/10/2010)
15.- Zonguldak Milletvekili
Ali İhsan Köktürkün, üniversitelerde sivil polis görevlendirilmesi
uygulamasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16410) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
16.- Zonguldak Milletvekili
Ali İhsan Köktürkün, erişimi engellenen internet sitelerine
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16411)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
17.- Zonguldak Milletvekili
Ali İhsan Köktürkün, taşeronlaşma sorununa ve
İşsizlik Sigortası Fonuna ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16412) (Başkanlığa geliş
tarihi: 07/10/2010)
18.- İstanbul
Milletvekili Sacid Yıldızın, Başbakana verilen fahri
doktora unvanlarına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/16413) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
19.- Bursa Milletvekili
Abdullah Özerin, TRT 5 Anadolu kanalının açılış
törenine ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16414)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
20.- Yalova Milletvekili Muharrem
İncenin, Türkiyenin iç ve dış borç toplamına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16415)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
21.- Mersin Milletvekili Ali
Rıza Öztürkün, Diyanet İşleri Başkanının bir
açıklamasına ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/16416) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
22.- Ankara Milletvekili
Yılmaz Ateşin, Porsuk ve Ankara Çaylarındaki kirlenmeye ve
termik santral kurulacağı iddiasına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16417)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
23.- Şanlıurfa
Milletvekili İbrahim Binicinin, çocuk yetiştirme yurdundan kaçan 17
yaşındaki bir kız çocuğuna ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/16418) (Başkanlığa geliş
tarihi: 08/10/2010)
24.- Muş Milletvekili M.
Nuri Yamanın, RTÜKün görev ve yetkilerine ve bazı dizilere
ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi (7/16419)
(Başkanlığa geliş tarihi: 08/10/2010)
25.- Kütahya Milletvekili
Alim Işıkın, Deniz Feneri davasına ilişkin Adalet
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16420) (Başkanlığa
geliş tarihi: 05/10/2010)
26.- Van Milletvekili Fatma
Kurtulanın, cezaevlerindeki işkence ve kötü muamele iddialarına
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/16421)
(Başkanlığa geliş tarihi: 06/10/2010)
27.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, DSİ 12. Şube Müdürlüğüne
ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16422) (Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
28.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, Orhanelide çıkan orman
yangınına ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16423) (Başkanlığa geliş tarihi:
05/10/2010)
29.- Balıkesir
Milletvekili Ergün Aydoğanın, Simav Çayının
kirliliğine ilişkin Çevre ve Orman Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16424) (Başkanlığa geliş tarihi:
05/10/2010)
30.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, Ulusal Ajansa yapılan açıktan
atamalara ilişkin Devlet Bakanından (Cevdet Yılmaz)
yazılı soru önergesi (7/16425) (Başkanlığa geliş
tarihi: 07/10/2010)
31.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, Ulusal Ajansın yaptığı mali
yardımlara ilişkin Devlet Bakanından (Cevdet Yılmaz)
yazılı soru önergesi (7/16426) (Başkanlığa geliş
tarihi: 07/10/2010)
32.- Manisa Milletvekili
Erkan Akçayın, dış ticaret açığına ilişkin
Devlet Bakanından (Mehmet Zafer Çağlayan) yazılı soru
önergesi (7/16427) (Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
33.- Kırklareli
Milletvekili Turgut Dibekin, DTMnin 2008 yılı uzman
yardımcılığı sınavıyla ilgili bazı
iddialara ilişkin Devlet Bakanından (Mehmet Zafer Çağlayan)
yazılı soru önergesi (7/16428) (Başkanlığa geliş
tarihi: 07/10/2010)
34.- Trabzon Milletvekili
Süleyman Latif Yunusoğlunun, Yunanistandaki camilerin durumuna
ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16429) (Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
35.- Bursa Milletvekili Onur
Öymenin, BM İnsan Hakları Komisyonunun İsrailin Mavi Marmara
ve diğer yardım gemilerine yönelik saldırısı
hakkındaki raporuna ilişkin Dışişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16430) (Başkanlığa geliş
tarihi: 05/10/2010)
36.- Konya Milletvekili
Atilla Kartın, MTA Orta Anadolu 2. Bölge Müdürlüğü ile ilgili
bazı iddialara ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16431) (Başkanlığa geliş
tarihi: 05/10/2010)
37.- Kırklareli
Milletvekili Turgut Dibekin, EÜAŞın, Çayırhan Kömür
Sahası İhalesinin iptaline ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16432)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
38.- Bursa Milletvekili Kemal
Demirelin, bir köyün elektrik sorununa ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16433)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
39.- İzmir Milletvekili
Kamil Erdal Sipahinin, bir köyün su sorununun çözümüne ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16434)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
40.- Bursa Milletvekili Kemal
Demirelin, bir derenin ıslah edilmesine ilişkin İçişleri
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16435)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
41.- Bursa Milletvekili Kemal
Demirelin, bir köyün bazı sorunlarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16436)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
42.- Bursa Milletvekili Kemal
Demirelin, bir köyün bazı sorunlarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16437)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
43.- Bursa Milletvekili Kemal
Demirelin, bir köyün bazı sorunlarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16438)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
44.- Bursa Milletvekili Kemal
Demirelin, bir köyün bazı sorunlarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16439)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
45.- Bursa Milletvekili Kemal
Demirelin, bir köyün bazı sorunlarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16440)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
46.- Bursa Milletvekili Kemal
Demirelin, bir köyün bazı sorunlarına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16441)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
47.- Bursa Milletvekili Kemal
Demirelin, bir köye sulama göleti yapılmasına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16442) (Başkanlığa
geliş tarihi: 05/10/2010)
48.- Mersin Milletvekili Ali
Rıza Öztürkün, bir Kazak işadamının Türk
vatandaşlığına kabul edilmesine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16443)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
49.- Gaziantep Milletvekili
Hasan Özdemirin, Karkamış Emniyet Amirliğinin Lojman
ihtiyacına ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16444) (Başkanlığa geliş
tarihi: 07/10/2010)
50.- Hakkari Milletvekili
Hamit Geylaninin, bazı imam ve
öğretmenlerin zorla korucu yapıldığı iddialarına
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16445) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
51.- Van Milletvekili Fatma
Kurtulanın, 3 Haziran 2010da düzenlenen bir yürüyüşle ilgili
soruşturmaya ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16446) (Başkanlığa geliş tarihi:
07/10/2010)
52.- İstanbul
Milletvekili Sebahat Tuncelin, Bodrumda öldürülen bir kadına ve
medyanın cinsiyetçi diline ilişkin İçişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16447) (Başkanlığa geliş
tarihi: 07/10/2010)
53.- Yalova Milletvekili
Muharrem İncenin, bir köy yolunun yapılmasına ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16448)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
54.- Ordu Milletvekili
Rıdvan Yalçının, referandumda oy kullanılmayan veya sadece
sandık görevlilerinin oy kullandığı sandık adedine
ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16449) (Başkanlığa geliş tarihi: 08/10/2010)
55.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, bir caminin onarılarak ibadete
açılmasına ve Ayasofyaya ilişkin Kültür ve Turizm
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16450)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
56.- Muğla Milletvekili
Ali Arslanın, Telmessosun restorasyonuna ilişkin Kültür ve Turizm
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16451)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
57.- Muğla Milletvekili
Ali Arslanın, Babadağa teleferik yapılmasına ilişkin
Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16452)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
58.- Muğla Milletvekili
Ali Arslanın, Fethiyeye kruvaziyer limanı yapılmasına
ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16453) (Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
59.- Muğla Milletvekili
Ali Arslanın, bir ören yerinin sorunlarına ilişkin Kültür ve
Turizm Bakanından yazılı soru önergesi (7/16454)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
60.- Mersin Milletvekili
Mehmet Şandırın, Ani Harabelerinde cuma namazı
kılanlardan giriş ücreti alındığı
iddialarına ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16455) (Başkanlığa geliş tarihi:
07/10/2010)
61.- İzmir Milletvekili
Kamil Erdal Sipahinin, İzmirin EXPO 2020 adaylığına
ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16456) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
62.- Ordu Milletvekili
Rıdvan Yalçının, yurt içi ve yurt dışında
restore edilen eserlere ilişkin Kültür ve Turizm Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16457) (Başkanlığa geliş
tarihi: 08/10/2010)
63.- Manisa Milletvekili
Erkan Akçayın, Bakanlık personeline ödenen ek ödemeye ilişkin
Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16458)
(Başkanlığa geliş tarihi: 04/10/2010)
64.- Manisa Milletvekili
Erkan Akçayın, orta vadeli programın geç hazırlanmasına
ilişkin Maliye Bakanından yazılı soru önergesi (7/16459)
(Başkanlığa geliş tarihi: 04/10/2010)
65.- Manisa Milletvekili
Erkan Akçayın, bazı vergi oranlarına ilişkin Maliye
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16460)
(Başkanlığa geliş tarihi: 04/10/2010)
66.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, bir okula yapılan saldırıya
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16461) (Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
67.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, Bursadaki okullara yapılan atamalara
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16462) (Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
68.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, Bursadaki öğretmen açığına
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16463) (Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
69.- Gaziantep Milletvekili
Yaşar Ağyüzün, sahte diplomalara YÖK tarafından denklik
onayı verildiği iddiasına ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16464)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
70.- Muş Milletvekili M.
Nuri Yamanın, bir lise pansiyonunun sorunlarına ilişkin Milli
Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi (7/16465) (Başkanlığa
geliş tarihi: 05/10/2010)
71.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, teknik öğretmenlerin sorunlarına
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16466) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
72.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, Anadolu liselerindeki boş kontenjanlara
yapılan yerleştirmelere ilişkin Milli Eğitim
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16467)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
73.- Yalova Milletvekili
Muharrem İncenin, 2007-2010 yılları arasında üniversitelerden
ilişiği kesilen öğrenci sayısı ve gerekçelerine
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16468) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
74.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, astsubayların özlük haklarına
ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16469) (Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
75.- İzmir Milletvekili
Kamil Erdal Sipahinin, tek tip askerlik uygulamasına ilişkin Milli
Savunma Bakanından yazılı soru önergesi (7/16470)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
76.- Adana Milletvekili
Kürşat Atılganın, denizaltı alımı için
açılan ihaleye ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16471) (Başkanlığa geliş tarihi:
05/10/2010)
77.- İzmir Milletvekili
Kamil Erdal Sipahinin, Suriye sınırındaki mayınların
temizlenmesine ilişkin Milli Savunma Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16472) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
78.- Kütahya Milletvekili
Alim Işıkın, TMMOBun aldığı bir karara
ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16473) (Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
79.- Kahramanmaraş
Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, Nizip ve Besni kooperatiflerindeki
bazı uygulamalara dair iddialara ilişkin Sanayi ve Ticaret
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16474)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
80.- Balıkesir
Milletvekili Ergün Aydoğanın, Türk Patent Enstitüsüne eleman
alımı ile ilgili iddialara ilişkin Sanayi ve Ticaret
Bakanından yazılı soru önergesi (7/16475)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
81.- İzmir Milletvekili Ahmet
Kenan Tanrıkulunun, Ödemiş Organize Sanayi Bölgesinin faaliyete
geçirilmesine ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16476) (Başkanlığa geliş tarihi:
07/10/2010)
82.- Adana Milletvekili
Hulusi Güvelin, Adanadaki işletmelere KOSGEB tarafından
sağlanan desteklere ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16477) (Başkanlığa geliş
tarihi: 07/10/2010)
83.- Adana Milletvekili
Hulusi Güvelin, KOBİlere sağlanan desteklere ilişkin Sanayi ve
Ticaret Bakanından yazılı soru önergesi (7/16478)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
84.- İzmir Milletvekili
Ahmet Kenan Tanrıkulunun, sıfır faizli hayvancılık
kredisi uygulamalarına ve süt üreticilerinin sorunlarına
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16479) (Başkanlığa geliş tarihi: 04/10/2010)
85.- Bursa Milletvekili
İsmet Büyükatamanın, artan et fiyatlarına ve et ithaline
ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/16480) (Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
86.- İzmir Milletvekili
Kamil Erdal Sipahinin, hayvancılığın geliştirilmesi
ve ithal et konusuna ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16481) (Başkanlığa geliş
tarihi: 05/10/2010)
87.- Kahramanmaraş
Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, TMOdan ayrılmış eski
idarecilerin çalıştıkları firmalardan ürün
alındığı iddialarına ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16482)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
88.- Kahramanmaraş
Milletvekili Mehmet Akif Paksoyun, TMO çalışanlarının Yenimahalle
TOKİ konutlarında bulunan lojmanlarına ilişkin Tarım
ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16483)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
89.- Gaziantep Milletvekili
Hasan Özdemirin, Kırsal Alanda Sosyal Destek Projesine ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16484) (Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
90.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, ithal etlerin denetimine ve
hayvancılığın geliştirilmesine ilişkin Tarım
ve Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16485)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
91.- Tokat Milletvekili
Reşat Doğrunun, Tokatta afetlerden etkilenen çiftçilere
yapılan yardım miktarına ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16486)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
92.- Balıkesir
Milletvekili Ergün Aydoğanın, artan et fiyatlarının
düşürülmesi için alınacak önlemlere ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16487)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
93.- Adana Milletvekili
Hulusi Güvelin, TİGEMe yapılan atamalara ilişkin Tarım ve
Köyişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/16488)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
94.- Muğla Milletvekili
Metin Ergunun, domates güvesi olarak bilinen tuta absoluta
zararlısına ilişkin Tarım ve Köyişleri Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16489) (Başkanlığa geliş
tarihi: 08/10/2010)
95.- Ardahan Milletvekili
Ensar Öğütün, Suudi Arabistanda ölen vatandaşların ülkeye
getirilmesine ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı
soru önergesi (7/16490) (Başkanlığa geliş tarihi:
07/10/2010)
96.- Adana Milletvekili
Hulusi Güvelin, Türk Telekomun ödediği Hazine payına ilişkin
Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/16491)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
97.- Konya Milletvekili
Atilla Kartın, bir projenin desteklenmesine ilişkin
Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/16492)
(Başkanlığa geliş tarihi: 07/10/2010)
98.- Ordu Milletvekili Rahmi
Günerin, bazı yollara ilişkin Ulaştırma Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16493) (Başkanlığa geliş
tarihi: 07/10/2010)
99.- Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycının, Konyanın havalimanı ihtiyacına
ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/16494) (Başkanlığa geliş tarihi: 08/10/2010)
100.- Manisa Milletvekili
Erkan Akçayın, borç stokunun ve ödenen faizlerin GSYHye oranına
ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısından
(Ali Babacan) yazılı soru önergesi (7/16495)
(Başkanlığa geliş tarihi: 05/10/2010)
101.- Adana Milletvekili
Nevin Gaye Erbaturun, doğum borçlanması uygulamasına
ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16496) (Başkanlığa geliş
tarihi: 05/10/2010)
102.- Aydın Milletvekili
Mehmet Fatih Atayın, bir gençlik ve spor il müdürünün
açıklamasına ilişkin Devlet Bakanından (Faruk Nafız
Özak) yazılı soru önergesi (7/16497) (Başkanlığa
geliş tarihi: 05/10/2010)
103.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, Edremit Devlet Hastanesinin doktor ve
tıbbi cihaz ihtiyacına ilişkin Sağlık Bakanından
yazılı soru önergesi (7/16498) (Başkanlığa geliş
tarihi: 07/10/2010)
Süresi İçinde Cevaplanmayan Yazılı Soru Önergeleri
1.- Adana Milletvekili Nevin
Gaye Erbaturun, engellilere yönelik kamu harcamalarına ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/14885)
2.- Mersin Milletvekili Ali
Rıza Öztürkün, avukatlara yönelik soruşturma ve kovuşturmalara
ilişkin Adalet Bakanından yazılı soru önergesi (7/14986)
3.- Denizli Milletvekili Ali
Rıza Ertemurun, İşsizlik Sigortası Fonuna ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/15504)
4.- Zonguldak Milletvekili
Ali İhsan Köktürkün, ADD Genel Başkanının dinlendiği
iddiasına ilişkin Başbakandan yazılı soru önergesi
(7/15508)
5.- İstanbul
Milletvekili Çetin Soysalın, Eyüpte kamulaştırmaya konu bir
bölgeye ilişkin İçişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/15520)
6.- Adana Milletvekili
Yılmaz Tankutun, Kozan-Marsurlu-Yahyalı yoluna ilişkin
Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi (7/15523)
7.- Bursa Milletvekili Kemal
Demirelin, Ovit Tüneli projesine ilişkin Ulaştırma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/15524)
8.- Adana Milletvekili Tacidar
Seyhanın, İmralı Cezaevine ziyaret
yapıldığı iddialarına ilişkin Milli Savunma
Bakanından yazılı soru önergesi (7/15547)
9.- Van Milletvekili Özdal
Üçerin, Vanda yapılan kamu ihalelerine ilişkin Başbakandan
yazılı soru önergesi (7/15550)
10.- Van Milletvekili Özdal
Üçerin, Vanda bir firmanın aldığı ihalelere ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/15551)
11.- Batman Milletvekili Ayla
Akat Atanın, askerlik ödeviyle ilgili soruşturmalara ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/15552)
12.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulutun, İsrail ile ilişkilere ilişkin
Başbakandan yazılı soru önergesi (7/15553)
13.- Balıkesir
Milletvekili Ergün Aydoğanın, Genelkurmay Başkanının
bir açıklamasına ilişkin Başbakandan yazılı soru
önergesi (7/15568)
14.- Niğde Milletvekili
Mümin İnanın, İran ve İsraille ilişkilere
ilişkin Dışişleri Bakanından yazılı soru
önergesi (7/15581)
15.- Şırnak
Milletvekili Hasip Kaplanın, terörist cesetlerine ilişkin
İçişleri Bakanından yazılı soru önergesi (7/15583)
16.- Ordu Milletvekili
Rıdvan Yalçının, kamu yararına çalışan
derneklere ilişkin İçişleri Bakanından yazılı
soru önergesi (7/15585)
17.- Muğla Milletvekili
Ali Arslanın, açık ve yarı açık alanlarda yapılan
müziğe saat sınırlamasına ilişkin Kültür ve Turizm
Bakanından yazılı soru önergesi (7/15587)
18.- Kırklareli
Milletvekili Turgut Dibekin, Milli Eğitim Vakfı yönetimine
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/15588)
19.- Yalova Milletvekili
Muharrem İncenin, bazı okulların satışına
ilişkin Milli Eğitim Bakanından yazılı soru önergesi
(7/15592)
20.- Kocaeli Milletvekili
Hikmet Erenkayanın, Gölcük-Karamürsel yolunun yapımına
ilişkin Ulaştırma Bakanından yazılı soru önergesi
(7/15604)
No.: 17
26 Ekim 2010 Salı
Meclis Araştırması Önergeleri
1.- Burdur Milletvekili
Ramazan Kerim Özkan ve 23 Milletvekilinin, hayvancılık sektörünün
sorunlarının araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/889) (Başkanlığa geliş tarihi:
02.07.2010)
2.- Adana Milletvekili Nevin
Gaye Erbatur ve 25 Milletvekilinin, milli eğitim sınav sistemindeki
değişikliklerin etkilerinin araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/890) (Başkanlığa
geliş tarihi: 02.07.2010)
3.- Gaziantep Milletvekili
Hasan Özdemir ve 20 Milletvekilinin, terör örgütünün mali
kaynaklarının araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/891) (Başkanlığa
geliş tarihi: 02.07.2010)
4.- Tokat Milletvekili
Reşat Doğru ve 19 Milletvekilinin, mahkumların uyuşturucu
kullanımı ve bunun yarattığı sorunların
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla bir Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/892) (Başkanlığa geliş tarihi:
02.07.2010)
26 Ekim 2010 Salı
Açılma Saati: 15.00
BİRİNCİ OTURUM
BAŞKAN : Başkan Vekili Şükran Güldal MUMCU
KÂTİP ÜYELER: Fatih METİN (Bolu), Yusuf COŞKUN (Bingöl)
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 11inci Birleşimini
açıyorum.
III.- YOKLAMA
BAŞKAN - Elektronik
cihazla yoklama yapacağız.
Üç dakika süre veriyorum.
(Elektronik cihazla yoklamaya
başlandı)
ÜNAL KACIR (İstanbul)
Sayın Başkan, erken başlatmışsınız efendim.
Saat 14.57 ama 15.00te açılacak Meclis, erken açtınız. Olmaz efendim. Yenilemeniz lazım
efendim, olmaz. Hakikaten zor yetiştik. Yenilenmesi lazım efendim,
olmaz.
(Elektronik cihazla yoklamaya
devam edildi)
BAŞKAN Toplantı
yeter sayısı yoktur, birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 15.04
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 15.18
BAŞKAN: Başkan Vekili Şükran Güldal MUMCU
KÂTİP ÜYELER : Fatih METİN (Bolu), Yusuf COŞKUN (Bingöl)
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 11inci Birleşiminin
İkinci Oturumunu açıyorum.
III.- Y O K L A M A
BAŞKAN
Açılışta yapılan yoklamada toplantı yeter
sayısı bulunamamıştı.
Şimdi yoklama
işlemini tekrarlıyorum.
Üç dakika süre veriyorum.
(Elektronik cihazla yoklama yapıldı)
BAŞKAN Toplantı
yeter sayısı vardır, görüşmelere başlıyoruz.
Gündeme geçmeden önce üç
sayın milletvekiline gündem dışı söz vereceğim.
Gündem dışı
ilk söz, Ordu ilinin ekonomik ve sosyal sorunları hakkında söz
isteyen Ordu Milletvekili Rahmi Günere aittir.
Buyurunuz Sayın Güner.
(CHP sıralarından alkışlar)
IV.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem
Dışı Konuşmaları
1.- Ordu Milletvekili Rahmi Günerin, Ordu ilinin ekonomik ve sosyal
sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
RAHMİ GÜNER (Ordu)
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Ordu ilinin
sorunlarını dile getirmek için söz almış bulunuyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli
arkadaşlarım, üç ay bizzat kendi ilimde, Orduda ilçeleri, beldeleri
hep dolaştım, halkın sorunlarıyla ilgilendim ve öyle bir
durumla karşılaştım ki, değerli
arkadaşlarım, tarihin en yoksul dönemini yaşayan bir il gördüm.
Değerli arkadaşlarım,
sekiz yıllık iktidarda yatırım yok, iş yapacak bir
tesis yok, projeleri yok değerli arkadaşlarım, ama ancak
geçmiş hükûmetlerin sunmuş olduğu projelerin tamamlanması
aşamasında
Ve onu da kendi projeleriymiş gibi kamuoyuna
açıklamaktalar. Bu Hükûmetin yapmış olduğu bir tane proje
yok değerli arkadaşlarım. İlimiz, ihracatta Türkiye'nin
dördüncü, beşinci ili ama limanı yok, iskelesi var.
Değerli
arkadaşlarım, hâlen her ilin bir çevre yolu olmasına
rağmen, transit yolu çevre yolundan geçmesine rağmen, maalesef, benim
ilimde transit yol şehrin içinden geçmektedir. Her sene on beş-yirmi
tane kaza neticesinde ölen hemşehrilerim var ama çevre yolu bu Hükûmetin
yatırımında yok.
Değerli
arkadaşlarım, ısrarla söylüyoruz, Ordu ilinin dünyaya
açılması için, turizme açılması için, diğer kültürel
etkinliklere açılması için bir OR-Gİ havaalanı
yapılması gerektiğini söylüyoruz ama birkaç milletvekilinin her
sene söyleminden başka bir durum yok. Onun da takipçisiyiz.
Değerli
arkadaşlarım, bu kürsüden devamlı olarak Tarım
Bakanının konuşmalarını izliyorum, tarihin en büyük
yatırımını tarıma yaptıklarını
söylüyorlar.
Değerli
arkadaşlarım, benim ilim dâhil Karadenizin büyük kesimi, batıda
Düzce dâhil bütün illerin tek geçim kaynağı olan fındık
ürününden de bahsetmeden geçmeyeceğim değerli arkadaşlarım.
İşte, geçmişte 650-700 bin ton
olan fındık, iki senedir 300-350 bin, 400 bin ton civarında
olmaktadır. Değerli arkadaşlarım, fındık 650 bin
ton civarında olduğu zaman, 2005-2006 yılında 6,5-7
milyondan satıldı ama şimdi rekolte az, arz az, o zaman 6,5-7
TLye satılan fındık 3-3,5 TLye satılmaktadır ve çok
değerli arkadaşlarım, çıkıyorlar Halk memnun, halk bu
fiyattan çok memnun. diyorlar. Değerli arkadaşlarım,
halkın arasına girin, Türkiye, tarihinin en yoksul dönemini
yaşamaktadır. Altı sene önce 6,5-7 milyon liraya satılan
bir ürün şimdi 3-3,5 milyon liraya satılıyorsa halk nasıl
memnun oluyor, bunu anlamış değilim değerli
arkadaşlarım. İşte, sorunumuz büyük.
Yine, Sayın Bakan
buradan açıklıyor Biz hayvancılığı geliştirdik,
yatırım yapıyoruz. diyor değerli arkadaşlarım.
Benim ilimin, Gölköy, Gürgentepe, Aybastı, Akkuş, Korgan, Kumru
ilçeleri hayvancılıkla geçinen ilçeler; bugün kesim
hayvanını dahi dışarıdan almaktadırlar. Hangi
yatırımdan bahsediyorsunuz Sayın Bakan? Biz yiyeceğimizi
dahi Ordu ilinde -teşvik değil, yatırım değil-
dışarıdan satın almaktayız, bunu da görüyorum
değerli arkadaşlar. Hangi yatırımdan bahsediyorsunuz?
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Lütfen
sözlerinizi tamamlayınız.
Buyurunuz.
RAHMİ GÜNER (Devamla)
Halkın temel geçim kaynaklarına itibar etmiyorsunuz, halkın
temel geçim kaynaklarına yatırım, teşvik yok; bir de
bahsediyorlar Orduda büyük yatırım yaptık diye. Halk bunu görüyor
değerli arkadaşlarım. Ne yatırımı, yatırım
falan yok. Hepsi belli söylemden ileri geliyor.
Bakanlar geliyor değerli
arkadaşlarım, Başbakan geldi ilime ve yatırım
konusunda tek bir lafı yok. Halkın ürününün değerlendirilmesi
için, fındık ürününün değerlendirilmesi için, tekel olmaktan kurtulması
için, yabancı alıcılarla iş birlikçilerin kurmuş
olduğu bir komploya kurban giden üreticinin, hiçbir zaman onun
yanında olduğunu söylemeyen bir İktidar, bir Başbakan, bir
bakanlar değerli arkadaşlarım. İşte ben, bugün bunu
dile getirmek istiyorum, bu halkın sorunlarını dile getirmek
istiyorum. O on iki ay nasırlı elleriyle fındık dibinde
çalışan o üreticinin hakkını Meclis kürsüsüne getirmek
istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Lütfen
sözlerinizi tamamlayınız, selamlayınız.
MUHARREM İNCE (Yalova)
Rahmi Bey, Orduyu savundun diye Ergenekoncu diyebilirler sana!
RAHMİ GÜNER (Devamla)
Değerli arkadaşlarım, işte ben bunu dile getirmek için
burada söz aldım. Bu halkın ızdırabına, bu halkın
çektiği çileye son verilmesi için buraya geldim. Allah nasip eder iktidara
gelirsek ve söz veriyorum bu halka, bunu biz çözeceğiz,
başkaları değil. Konuşmayacağız icraat
yapacağız, bu sorunların uhdesinden geleceğiz.
Hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Güner.
Gündem dışı
ikinci söz, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı
yardımlarında yaşanan sorunlar hakkında söz isteyen
Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemire aittir.
Buyurunuz Sayın Özdemir.
(MHP sıralarından alkışlar)
2.- Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemirin, Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu
yardımlarının dağıtımında yaşanan
sorunlara ilişkin gündem dışı konuşması ve Devlet
Bakanı Hayati Yazıcının cevabı
HASAN ÖZDEMİR
(Gaziantep) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sosyal
yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının
yardımlarının dağılmalarında yaşanan
sorunlarla ilgili olarak gündem dışı söz almış
bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Sosyal yardımlaşma
ve dayanışma vakıfları, Anayasamızın
Cumhuriyetin nitelikleri başlıklı 2nci maddesinde yer alan
sosyal devlet ilkesi gereği olarak 14 Haziran 1986 tarihinde
kurulmuştur. 9 Aralık 2004 tarihine kadar Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonunun idari
işleyişi Başbakanlığa bağlı Fon Genel
Sekreterliği vasıtasıyla yürütülmüştür. Yardım
faaliyetleri ise her yıl, il ve ilçelerde kurulan mütevelli heyet
başkanlıklarında vali ve kaymakamların yer
aldığı vakıflar marifetiyle gerçekleştirilmiştir.
Vakıf biçiminde örgütlenme, bu yapıya esneklik, sürat ve özellikle
şeffaflık kazandırmıştır. Bu yapı sayesinde,
vakıflar, kurulduğu tarihten 2004 tarihine kadar çok sayıda
iktidar değişmesine rağmen- hiçbir zaman siyasi bir argüman
olarak kullanılmamıştır.
Değerli milletvekilleri,
1 Aralık 2004 tarihinde kabul edilen, 9 Aralık 2004 tarihinde ise
Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5263 sayılı
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü
Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunla, Fon Genel Sekreterliği,
Başbakanlığa bağlı bir Genel Müdürlük olarak
teşkilatlandırılmıştır ve bu bilerek
yapılmıştır. Bu değişiklik, uygulamada, il ve
ilçe sosyal yardımlaşma ve dayanışma
vakıflarının merkezden daha çok kontrol edilmelerine ve yönlendirilmelerine
yol açmıştır. Genel Müdürlüğün, aslında, Medeni Kanun
hükümlerine göre ve özel hukuk tüzel kişiliği olarak kurulan
vakıfları, süreç içerisinde, il ve ilçe müdürlükleri biçiminde
tamamen kendilerine bağlı birer taşra uzantısına
dönüştürme niyetleri oldukları anlaşılmıştır.
Yine, aynı kanunla,
vakıf mütevelli heyeti, kaymakam ve valiler tarafından seçilen
halktan üyelerin, zaman içerisinde, il genel meclislerince seçilmesi
uygulamasına geçilmiştir. Bu değişiklik il genel
meclisindeki siyasi yapının vakıf mütevelli heyetlerine
geçmesine yol açmış, bir başka deyişle, hayır
işlerine, her işte olduğu gibi, AKP siyaseti
bulaşmıştır. Özellikle küçük ve orta büyüklükte
illerimizdeki çoğunluk gücünü kullanan AKP, kendilerine yakın
kimseleri vakıf mütevelli heyetlerine seçtirmiş ve yerleştirmiş,
bu da AKPnin buradaki faaliyetleri siyaseten kullanmalarının
başlangıcını teşkil etmiştir.
Değerli milletvekilleri,
daha açık bir ifadeyle vakıflar 2004 yılından itibaren
siyasi bir görünüm kazanmaya başlamış, vakıf
yardımlarının dağıtıldığı dönemler
ve kişiler bu izlenimi güçlendirmiştir. Ağustosun en sıcak
günlerinde dağıtılan kömürler, suyu olmayan köye gönderilen
çamaşır makineleri, kışın ortasında karlı
bir havada Tuncelide hamallarla taşınan buzdolapları bu
izlenimin somut yansımalarıdır. Ne hikmetse, bu yardımlar
genel ve yerel seçimlerle, referandum öncesinde de
hızlanmıştır.
Değerli milletvekilleri,
bütün bu uygulamalar neticesinde kamuoyunda devlet parasıyla oy satın
alan vakıf izlenimi, maalesef, doğmuştur. Öte yandan, iktidar
destekçisi medya gücüyle, vakıf yardımları, Hükûmetin
yardımlarıymış gibi lanse edilmektedir. Bu yayınlar
sayesinde 1986dan beri faaliyet gösteren Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışma Fonu, âdeta mevcut iktidar ile kurulmuş izlenimi
yaratılmıştır. 2004 yılından beri son derece
planlı ve zamanlaması iyi ayarlanmış bir yardım oyunu
oynanmaktadır. Bugün Hükûmete düşen öncelikli görev, devletin vali ve
kaymakamlarını da siyasi baskılardan uzaklaştıracak
şekilde, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıf
yardımlarını yeniden siyasi imgeden uzak bir şekilde düzenlemesidir.
MHP iktidarlarında bu
türlü partizanlığa ve kayırmalara son vereceğimizi
bildirir, yüce heyetinizi bir kez daha saygıyla selamlarım.
Teşekkür ederim efendim.
(MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Özdemir.
Hükûmet adına Sayın
Yazıcı cevaplayacaktır.
Buyurunuz efendim.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (İstanbul) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Özdemir,
sandım ki sosyal yardımlaşma ve dayanışma
vakıflarının Antepte şayet varsa birtakım
yanlış uygulamaları, hatalı uygulamalar, bunları dile
getirecek, emsal örnek uygulamalar varsa onlardan dolayı da teşekkür
edecek ama gördüm ki konuşmasından, başından sonuna kadar
konudan uzak, hukuksal yapıyla bağlantısı olmayan ve
tamamen gerçek dışı yani nesnellikten uzak, öznel bir
bakışla bir perspektif ortaya koydu; katılmak mümkün değil.
Değerli arkadaşlar
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Hangi söylediğine?
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Dinlerseniz izah edeceğim.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Yuvarlak konuşmayın öyle.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Değerli arkadaşlar, Sosyal Yardımlaşma
ve Dayanışma Fonu evet 1986 yılında oluşturulmuş.
Halkımız o zaman Fak Fuk Fon olarak bu Fonu niteleye gelmiş
ve bu Fon, gene, ifade edildiği gibi, Başbakanlığa
bağlı bir sekreterlikçe yürütülüyordu. Sekreterlikçe yürütülmesiyle
kurumsal bir yapıya dönüştürülmesi arasındaki farkı olumsuz
olarak nitelemeyi anlamak mümkün değil. Fon sekreterini de elbette ki
yürütme organı atıyor ama bu Fonun kullanılmasıyla
alakalı, bu Fon kaynaklarının verimli, etkin, hak edene
erişimini sağlamak amacıyla 2004 yılında genel
müdürlük düzeyinde kurumsal bir yapıya kavuşturulması bu konuya
verdiğimiz önemin bir göstergesi.
Değerli arkadaşlar,
gerçekten İktidarımız döneminde Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışma Fonu, Anayasanın 2nci maddesinde ifade edilen sosyal
devlet olgusunun en somut projelerini üretmiş ve bunu da etkin bir biçimde
toplum hayatına yansıtmıştır. Aylık periyodik
ödemeler, gıda yardımları, yakacak yardımları, kitap
bedelleri, özürlü taşımaları, özürlülerin eğitim
aldıkları okullarda öğle yemeğinin verilmesi gibi pek çok
sayıda fonksiyon icra etmekte, proje gerçekleştirmektedir ve bütün
bunların yanında da proje destekleri vermek suretiyle gerçekten gücü
yerinde olan ama iş kurma imkânı bulunmayan
vatandaşlarımıza iş kurmaları için maddi destek
sağlamak suretiyle onların geleceğine yönelik
hayatlarını idame ettirebilmelerinin de altyapısını
oluşturmaktadır.
İl ve ilçe sosyal
yardımlaşma vakıflarımızı bana göre Türkiye'nin
en sivil yapıda kurumları olarak nitelemek gerekir. Bakın
değerli arkadaşlar, 5263 sayılı Kanunun 19uncu maddesinde
bu vakıflar kimlerden oluşuyor: Türkiye genelinde 973 vakıf
bulunmaktadır. İl sosyal yardımlaşma vakıfları;
başında vali var (mülki amir), belediye başkanı -hangi
partiden olursa olsun- defterdar, il millî eğitim müdürü, il
sağlık müdürü, il tarım müdürü, il sosyal hizmetler ve çocuk
esirgeme kurumu müdürü, il müftüsü; il dâhilindeki köy ve mahalle
muhtarlarının valinin çağrısı üzerine
yapacağı toplantıya katılanların salt
çoğunluğuyla aralarından seçecekleri 2 muhtar; ilde kurulan ve
bu Kanunda belirtilen amaçlara yönelik faaliyette bulunan sivil toplum
kuruluşlarının yöneticilerinin kendi aralarından
seçecekleri 2 temsilci ve hayırsever vatandaşlar arasından il
genel meclislerinin seçeceği 2 kişiden oluşur. Keza, ilçelerde
kaymakam başkanlığında, belediye başkanı -hangi
partiden olursa olsun- mal müdürü, ilçe millî eğitim müdürü,
Sağlık Bakanlığının ilçedeki üst düzey görevlisi,
varsa, ilçe tarım müdürü, il müftüsü ve gene muhtarların kendi
aralarından seçecekleri 2 kişi ve ilçede faaliyet gösteren
hayırsever amaçlı vakıfların temsilcilerinin kendi
aralarından seçecekleri 1 ve hayırsever vatandaşlar
arasından il genel meclisinin seçeceği 2 kişiden oluşur.
Bütün yardımların tespitini, hane düzeyinde tespitini,
dağıtılmasını, tahsisini bu mütevelli heyetleri
sağlar. Dolayısıyla, bu vakıf
çalışmalarını, yasada öngörülen kriterleri gözetmek
suretiyle hassas şekilde yürüttükleri çalışmaları burada
siyasi faaliyet olarak nitelemeyi anlamakta zorlanıyorum, bunu özellikle
ifade etmek isterim.
Değerli arkadaşlar,
öte yandan, seçim döneminde -bir iki gazetede yer almıştı, bir
iki parti temsilcisi de buna değindi- yaz aylarında kömür
dağıtımı. Bu örnek de Antepten verildi.
HASAN ÖZDEMİR
(Gaziantep) Referandum öncesi.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Yazın
İşte, referandum öncesi, Seçimden
kastım o.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Seçim tarihine göre değişiyor Sayın Bakan
dağıtımlar.
HASAN ÖZDEMİR
(Gaziantep) Seçim tarihine göre geliyor yardımlar!
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Yani referandumdan önce.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Bazen yaz, bazen kış. Kış da oluyor.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Bakın, değerli arkadaşlar, biz bu
faaliyetleri, sosyal yardımları yıl boyu, süreklice
yapıyoruz. Sosyal yardımlar, hafta sonudur diye, bayramdır diye,
seçimdir diye tatil edilmez çünkü vatandaşın ihtiyacı hafta
sonlarında, bayramlarda, seçimlerde izale olmaz, ortadan kalkmaz.
İhtiyaç devam ettiği için sürekli olarak yaparız.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Listeler var bizde.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Dolayısıyla, biz kömür
dağıtımını ihtiyaçlı
vatandaşlarımızı belirlemek suretiyle
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Sayın Bakan, doğalgazlı evlere dağıtılıyor.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Siz bakan olduğunuzda onları yaparsınız!
OKTAY VURAL (İzmir)
Siz Türkiye'nin Bakanı değil misiniz?
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla)
bir yıl önce planlamasını yaparız.
OKTAY VURAL (İzmir)
Cumhuriyet Hükûmetinin Bakanı değil misiniz?
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Milletvekiliyiz biz.
OKTAY VURAL (İzmir)
Millete cevap verin. Siz dediğiniz milletvekili
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Hangi ile, hangi ilçeye ne kadar kömür
dağıtacağımızı planlarız ve bu
planladığımız ihtiyacı TKİye bildiririz.
OKTAY VURAL (İzmir)
Hitap ettiğiniz millet Sayın Bakan. Siz dediğiniz kim?
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) TKİnin 2 milyon ton dolayında üreteceği
kömürü birden, bir zaman diliminde üretmesi mümkün değil.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Zaten üretmiyor, satın alıyor, belli firmalardan satın
alıyor.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) - Böyle bir yetenekte olan birisi de yok. Bunu üretiyor ve
bunun dağıtımını, planlamasını yapıyor,
yıl boyu bir plan dâhilinde bu dağıtımı gerçekleştiriyor.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Biz hep biliyoruz onları. Biz KİT Komisyonundan biliyoruz
onları.
BEYTULLAH ASİL
(Eskişehir) - Evi olanlara dağıtılıyor Sayın
Bakan.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) - Dolayısıyla Antep örneğinde
BEYTULLAH ASİL
(Eskişehir) Apartmanı olanlara kömür
dağıtılıyor. Bunlara cevap ver!
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) -
54.100 aileye 36.050 ton kömür dağıtımı
planlanmıştır ve şu gün itibarıyla da 16 bin ton
kömürün dağıtımı gerçekleşmiştir.
BEYTULLAH ASİL
(Eskişehir) 3 katlı evi olana kömür
dağıtılıyor. Niye? Bunlara cevap ver.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) - Değerli arkadaşlar, öte yandan, gene bizim
yaptığımız faaliyetler çerçevesinde
BEYTULLAH ASİL
(Eskişehir) İmam bildiğini okuyor!
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) -
kışın buzdolabı
dağıtıldığından söz edildi. Bunu daha önce de bir
sayın genel lider kullanmıştı, ona cevap vermiştim,
herhâlde duymadınız. Şimdi size cevap veriyorum Sayın
Özdemir.
Merak ediyorum sizin
evinizde, hanımefendi, kışın buzdolabının
fişini çekiyor mu? Kışın siz yemeklerinizi tezgâh üzerinde
mi bulunduruyorsunuz? Evinizin içi biraz sıcak olunca balkona mı
çıkartırsınız? Bizim vatandaşımız
yaz-kış buzdolabını kullanır. Kışın
rölantiyi azaltır
OKTAY VURAL (İzmir)
Elektriği yok ya!
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla)-
yazın yükseltir. Dolayısıyla
söylediğinizin tutarlı olması gerekir.
OKTAY VURAL (İzmir)
Elektrik parasını ödeyemiyor.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) - Bunu özellikle ifade ediyorum.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Elektriği kesilmemişse
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) - Elektriğin olmadığı dediğiniz de
tamamen hayal. Gidip, gezip, görürseniz elektriğinin olduğunu da
göreceksiniz.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Biz sizden fazla geziyoruz.
DEVLET BAKANI HAYATİ YAZICI
(Devamla) - Zaten
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Siz uçakta geziyorsunuz, biz karada geziyoruz!
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) - :..Bu yardımlar sadece seçim zamanı
dağıtılıyor. iddiası, seçim zamanlarında
halkın arasına girmiş olmanızdan kaynaklanıyor!
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Hiç alakası yok, hiç alakası yok.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) - Siz her zaman giderseniz, her zaman bu faaliyetlerimizin
devam ettiğini
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
TKİyi denetlerken görüyoruz.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) -
devam etmekte olduğunu göreceksiniz.
Değerli arkadaşlar
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
TKİden bir listeleri alın, hangi aylar
dağıtılmış?
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) - Değerli arkadaşlar, gerçekten Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü bu Fon
kaynaklarını çok objektif, yasanın öngördüğü çerçevede
titiz inceleme yapmak suretiyle tahsis etmekte ve takibini de yapmaktadır.
ERTUĞRUL KUMCUOĞLU
(Aydın) Niye aldınız valiyi o zaman?
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) - Şu eleştiri son derece haksız: Merkezden bu
vakıfları, bunların faaliyetlerini kontrol ve denetim
altına almak; elbette alacağız. Ben her şeyi mümkün ölçüde
izlemeye çalışıyorum. Birisi bir yerde yanlış
yapmışsa o benim gündemimde. Nereden gelirse gelsin, benim telefonum
gece gündüz açık. Bana Patnosun köyünden de Şırnaktan da her
yerden vatandaş ulaşır.
OKTAY VURAL (İzmir)
Telefon numaranız kaç efendim?
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) O vatandaşlarımız kabiliyetli, herhâlde
sizden daha bilgili değiller
Bulmuşsa siz de bulursunuz. Zaten sizde
açık, sizde var.
MUHARREM İNCE (Yalova)
Sayın Bakanım, vatandaşa verdiğin numarayı bize de
ver. Bizden niye saklıyorsun?
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Sizde var. O zaman bakmıyorsunuz.
MUHARREM İNCE (Yalova)
Bizde yok. Biz ulaşamıyoruz. Vatandaş nasıl
ulaşıyor anlamıyorum!
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Daha geçende sizinle telefonla konuştuk.
OKTAY VURAL (İzmir)
Hani şeffaftı Sayın Bakan?
MUHARREM İNCE (Yalova)
Ama cepten aramadınız ki, makamdan aradınız.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Sizinle telefonda konuştum, konuştum ya
MUHARREM İNCE (Yalova)
Doğru, makamdan aradınız.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Hiç olmazsa siz katılmayın. Konuştum sizinle.
OKTAY VURAL (İzmir)
Telefonunuzu bile vermiyorsunuz.
BAŞKAN Lütfen
karşılıklı konuşmayalım.
Buyurunuz.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Siz de azıcık çaba harcarsanız, boş
işlerle uğraşmayı bırakıp bunda çaba
harcarsanız bulursunuz, doğruyu da bulursunuz.
Değerli arkadaşlar,
gerçekten Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Genel Müdürlüğü
Fon kaynaklarını en etkin bir biçimde muhtaç
vatandaşlarımıza eriştirmektedir ve biz de bu konu üzerinde
hassasiyetle duruyoruz arkadaşlarımla birlikte ve bu vakıflarda
görev yapan kaymakamlarımız, valilerimiz de gerçekten büyük bir
hassasiyet içerisindeler. En küçük bir şikâyeti
Geçen hafta burada
konuşmamda örnek verdim. Kâğıthaneyle alakalı bir
şikâyet dile getirilmişti. Biz onu çok önce görmüş, vaziyet
etmiş ve müfettişe havale etmişiz. Soruşturma devam ediyor.
Biz yetimin bir kuruşunun heba edilmesinin ne denli sorumluluk
taşıdığını bilen bir iktidar mensubuyuz. Bizden
böyle bir şey sadır olmaz. Gözümüzden kaçmışsa,
duyanın da bunu bize bildirmesi onun görevidir.
Değerli arkadaşlar,
dolayısıyla, Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Genel
Müdürlüğüyle alakalı inşallah bir yasa tasarımız da
var. Bütün bu alandaki çalışmaları müşterek bir taban oluşturmak
suretiyle kim, ne derece muhtaç, hangi kurumlar, STKlar vesaireler yardım
yapıyor, bu müşterek veri tabanını kullanmak suretiyle
Türkiyenin en özgün projesini de inşallah 2011 yılı sonunda
bitireceğiz.
YAŞAR AĞYÜZ
(Gaziantep) Deniz Feneri de dâhil mi?
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Bütünleşik sosyal hizmet projesi
İnşallah
bunu bitireceğiz.
Dolayısıyla bu
vesileyle de olsa Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Genel
Müdürlüğünün bu ölçekte, kısa da olsa, yaptığı
çalışmaları burada izah etmeme fırsat verdiğiniz için
size ve heyetinize teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Yazıcı.
Sayın Yaman, sisteme
girmişsiniz
M. NURİ YAMAN (Muş)
Konuyla ilgili bir açıklama
60ıncı maddeye göre
BAŞKAN Buyurunuz
efendim.
V.- AÇIKLAMALAR
1.- Muş Milletvekili M. Nuri Yamanın, sosyal
yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının
işleyişine ilişkin açıklaması
M. NURİ YAMAN (Muş)
Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Evet, Sayın Bakanı
buradan dinlerken, gerçekten, bu Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışma Vakfının işleyişini, böyle
tıkır tıkır çalıştığını
gördüğümde meslektaşlarımdan bir sürü, vali ve kaymakamlardan
aldığım şikâyetleri, yaptığım
görüşmelerdeki şikâyetleri de duyurmak istiyorum.
Maalesef, öyle bir duruma
getirdiniz ki bu Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma
Vakfının yardımlarını, bir sadaka kültürüyle
artık vali ve kaymakamlar ne yapacağını
şaşırır duruma geldiler.
Bakın, Sayın
Bakanım, bu yasanın vakıf senedinin 1inci maddesi fakru zaruret
içinde bulunan kişilere bu yardımı yapmaktır ama siz,
şimdi, kendisi fakru zaruret içinde bulunmayan, ne yazık ki sizin
partinizin il ve ilçe başkanlarının verdiği listelere göre
bunu verdiğiniz için, artık vali ve kaymakamlar illallah dediler.
Artık bu sadaka kültürünü lütfen bırakın. Vatandaşı
üretken hâle getirin. Küçük bir desteğinizle eğer üretime geçecekse,
o vatandaşa bu sosyal riski azaltma projesi kapsamında
yardımları yapın. Eskiden böyleydi, 2004ten sonra siz bu
projeleri kaldırdınız ortadan. Bunlara yönelin,
arıcılığa yönelin, hayvancılığa yönelin ve
vatandaşı üretken duruma getirin.
Sadaka kültüründen lütfen bu
vatandaşları kurtarın ve mülki idare amirlerini de bu konuda
rahatlatın diyor, hepinize saygılar sunuyorum.
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Yaman.
Sayın Öğüt, siz
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan)
İç Tüzük 60ıncı maddeye göre kısa bir açıklama yapmak
istiyorum Başkanım.
BAŞKAN Buyurun.
2.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün, esnafın vergi,
BAĞ-KUR ve SSK borçlarının çözümüne ilişkin
açıklaması
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan)
Teşekkür ederim.
Sayın
Başkanım, şu anda, -geçen televizyonda da izledim- Esnafın
vergi borcu, BAĞ-KUR, SSK borçları bir çözüm anlamında
ertelenecek veya faizleri silinecek. diyor. Ancak Türkiyede nüfusun üçte
1ini oluşturan çiftçilerimizin hâlen icralık olduğunu,
çiftçilerin hayvanlarının haciz yoluyla
satıldığını, ahırların haciz yoluyla
satıldığını biliyorum ve bana çok sayıda müracaat
edenler var. bugün de çiftçilerden gelip
Tamam da yani esnafın
sorunlarını, vergi borçlarını, SSK, BAĞ-KUR borçlarını
hatta trafik borçlarını, faizleri silinirken çiftçilerin faiz borçları
niçin silinmiyor? Hükûmet olarak çiftçilerin faiz borçlarını silerek
ana paranın taksite bağlanması mümkün müdür diye ben sayın
bakanlarıma arz ediyorum.
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Öğüt.
Sayın Doğru, siz
REŞAT DOĞRU (Tokat)
60ıncı maddeye göre bir dakika söz istiyorum.
BAŞKAN Buyurunuz, çok
kısa
3.- Tokat Milletvekili Reşat Doğrunun, Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonunun
yaptığı yardımlara ilişkin açıklaması
REŞAT DOĞRU (Tokat)
Teşekkür ederim Sayın Başkan, sosyal yardımlaşma
fonlarının yaptığı yardımlar bütçeden
ayrılan ve devletin yapmış olduğu yardımlardır.
Ancak, sanki bir partinin yardımları gibi gösterilmektedir. Yaz
aylarında kömür dağıtılıyor, referandum öncesi
postanelerden para dağıtılıyor. Kömür
dağıtılan aile sayısı arttı diye gururla
söyleniyor. Bu, fakir sayısı arttı manasına gelmez mi?
Bunun yanında, Tokat
ilinin Sosyal Yardımlaşma Fonundan iş kurmak için müracaatta
bulunan ve Genel Müdürlüğünüze gönderilen dosyalara hâlâ cevap verilmiyor.
Cevap verilmesi için illa AKPden bir referans mı gösterilmesi
gerekmektedir?
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Doğru.
Mustafa Bey, siz de 60a göre
mi söz istiyorsunuz bu konuda?
MUSTAFA VURAL (Adana) Evet.
BAŞKAN Buyurun.
4.- Adana Milletvekili Mustafa Vuralın, Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu
tarafından yapılan yardımların dağıtım
zamanına ilişkin açıklaması
MUSTAFA VURAL (Adana)
Sayın Başkanım, çok teşekkür ediyorum.
Yardımların
dağıtılması konusunda bir ayrıntıyı sizlerle
paylaşmak istiyorum: 1997 ve 2002 yılları arasında
yaklaşık beş-beş buçuk yıl Sosyal Dayanışma
ve Yardımlaşma Fonunu Demokratik Sol Parti olarak biz yönettik,
bizim bakanımız vardı. Biz de yardımlar
dağıttık yoksullara, düşkünlere. Ne zaman
dağıttık biliyor musunuz? Hava karardığı zaman.
Niye biliyor musunuz? Komşularından o aileler utanmasın diye,
çocuklar diğer ailelerin çocuklarından utanmasınlar diye biz o
yardımları hava karardıktan sonra dağıttık.
Onun için, şöyle
bağlamak istiyorum sözlerimi: Biz, bu yardımlaşmaya hiçbir zaman
siyasi açıdan yaklaşmadık, bakışımız hep
insani olmuştur.
Çok teşekkür ederim.
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Vural.
Sayın Özdemir, siz
konuşmuştunuz. Kısa bir açıklama mı
yapacaksınız?
HASAN ÖZDEMİR
(Gaziantep) Evet Sayın Başkan.
BAŞKAN Buyurunuz.
5.- Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemirin, konuşmasında
geçen birçok konuya Devlet Bakanı Hayati Yazıcının
değinmediğine ilişkin açıklaması
HASAN ÖZDEMİR
(Gaziantep) Efendim, Sayın Bakan benim bu konuşmamda birçok
konulara değinmedi, biri şu: Bir kere bu yardımlar, hem yerel
seçimler hem genel seçimler hem de referandum öncesi çoğalmakta ve
vatandaş bunu AKP para dağıtıyor. şekline
getirmektedir. Ben on yedi yıl il emniyet müdürlüğü yaptım. Bu
vakıfların ben de üyesiydim. Hiçbir siyasi iktidar zamanında
vakıflar bu kadar siyasete bulaşmamıştır. Bu, son
derece önemlidir. Hatta, emniyet müdürünü şu anda
çıkarmışlar, genel meclis üyelerini de bunlara koymuşlar ve
biraz önce diğer arkadaşlar da belirtti. Bir kere bu listeler il ve ilçelerde
AKP il başkanları ve ilçe başkanları tarafından
veriliyor ve kaymakamlar, valiler çok zor durumda bulunuyorlar. Bunlardan,
derhâl bu vakıflardan bu siyasi baskıları kaldırmak
gerekir.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Özdemir.
Sayın Özensoy, siz de
aynı konu üstünde kısa bir açıklama...
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Aynı konuda efendim.
BAŞKAN - En son size söz
veriyorum.
Buyurunuz.
6.- Bursa Milletvekili Necati Özensoyun, sosyal yardımlaşma
ve dayanışma vakıflarının
dağıttığı kömürleri TKİnin
dışarıdan satın aldığına ilişkin açıklaması
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
TKİyle ilgili,
Sayın Bakan biraz önce kömür ürettiğinden bahsetti bu sosyal
yardımlaşma vakıflarının ama TKİ bu
vakıflara dışarıdan satın alarak kömürleri gönderiyor,
ürettikleri kömürleri değil. Bir de, özellikle bu satın aldıkları
firmalar da ne hikmetse belli başlı firmalar ve piyasa değerlerinde
bu rakamlarla satın alınıyor.
Yine, devletteyken aynı
kömür yataklarında kalori değerleri üçte 1deyken, yani özel sektöre
geçince bir bakıyorsunuz 3 katına çıkmış. Yine kükürt
oranları da özel sektöre geçince bir bakıyorsunuz dörtte 1e,
beşte 1e düşmüş. Yani böyle illüzyonlar da mevcut.
Lütfen, Sayın Bakan
TKİnin denetleme raporlarına, KİT Komisyonundaki
görüşmelere bir göz atarsa bu olaylarda nasıl suistimal
olduğunu, nasıl suistimaller olabileceğini de bizzat görecektir.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Teşekkür
ediyoruz Sayın Özensoy.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (İstanbul) Cevap verebilir miyim? Böyle bir imkân var mı?
BAŞKAN Soru-cevapta
değiliz. Onun için siz kaydettiniz olarak düşünüyoruz biz bu
şeyleri. Sataşma olarak da bir şey görmüyorum ama siz
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (İstanbul) Sataşma var. Suistimal var. diyor.
BAŞKAN O zaman üç
dakika, sataşma konusunda, buyurunuz. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
VI.- SATAŞMALARA İLİŞKİN KONUŞMALAR
1.- Devlet Bakanı Hayati Yazıcının, Muş
Milletvekili M. Nuri Yaman, Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemir ve Bursa
Milletvekili Necati Özensoyun, şahsına sataşmaları
nedeniyle konuşması
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (İstanbul) Değerli arkadaşlar, bir defa söz alan
milletvekili arkadaşlarımdan Parti yetkilileri liste veriyor.
şeklinde ifade kullanan oldu. Böyle bir liste varsa bunu cidden görmek
isterim. Hemen üzerine gideceğim, varsa. Kim kime, nereye liste
vermiş, bunu görmek isterim çünkü bu önemli bir iddia.
Öte yandan
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
İlçe başkanlarınız dağıtıyor.
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Siz Meclise yeni gelmediniz. Epey zamandır
buradasınız. Konuşan dinlenir burada.
Değerli arkadaşlar,
lütfen
Bir arkadaşım da
Biz yardımları gece yaparız. dedi. Bakın, değerli arkadaşlar,
biz proje geliştiriyoruz. Sosyal market ya da gıda bankası diye
uygulamalarımız var. Manyetik araç veriyoruz muhtaç
vatandaşlarımıza. Ne kadar yardım alacaksa o manyetik
aygıta yükleniyor, markete giriyor -ürünlerin üzerinde fiyatlar var- neyi istiyorsa
-bakın, ne kadar medeni bir şey- neye ihtiyacı varsa onları
alıyor, manyetik kartından da o çekiliyor, çıkıp gidiyor.
Siyasallaştı
deniyor. Değerli arkadaşlar, bakın, biraz sonra bir yasa önerisi
var bir arkadaşımın. O öneride diyor ki arkadaşımız:
Her siyasi parti bir temsilci versin. Böyle bakanlar da var. Yani
siyasallaştı derken bu yardımlar çok etkin bir biçimde AK
PARTİ iktidarları döneminde uygulanıyor, vatandaş öyle
algılıyorsa o, o yönetimin sorunu değil; o,
algılayanların takdiridir. Onu ben değiştiremem ki,
müdahale de edemem ben ona. Öyle takdir ediyorsa vatandaş ona da
saygı göstermek gerekir diye düşünüyorum.
Hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür
ediyoruz Sayın Yazıcı.
Gündem dışı üçüncü
söz, İzmir Seferihisar ilçesi Sığacık Körfezinde kurulmak
istenen orkinos tesisinin yaratacağı çevre sorunları
hakkında söz isteyen İzmir Milletvekili Ahmet Ersine aittir.
Buyurunuz Sayın Ersin.
IV.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR (Devam)
A) Milletvekillerinin Gündem
Dışı Konuşmaları (Devam)
3.- İzmir Milletvekili Ahmet Ersinin, İzmir Seferihisar
ilçesi Sığacık Körfezinde kurulmak istenen orkinos
yetiştirme tesisinin yaratacağı çevre sorunlarına ve
milletvekillerine gönderilen mektupların ilgili idare amiri
tarafından kendilerine iletilmediğine ilişkin gündem
dışı konuşması ve Çevre ve Orman Bakanı Veysel
Eroğlunun cevabı
AHMET ERSİN (İzmir)
Sayın Başkanım, gündem dışı söz talebimle
ilgili konuya geçmeden önce sizi ve Genel Kurulu bir konuda uyarmak istiyorum,
bilgilerinize sunmak istiyorum.
Sayın
Başkanım, devrimci karargâh örgütü üyesi olduğu ya da devrimci
karargâh örgütüne yardım ettiği iddiasıyla hâlen Silivri
Cezaevinde tutuklu olan Eskişehir eski Emniyet Müdürü Hanefi
Avcının milletvekillerine gönderdiği mektuplar ilgili
İdare Amiri tarafından iade edilmiştir. Bugün kendisiyle
görüşmek için birkaç kez aramama rağmen kendisine
ulaşamadım.
Değerli arkadaşlar,
Sevgili Başkan; ortada bir anayasal suç var, haberleşme
özgürlüğüne aykırı bir davranış var. Milletvekillerine
gönderilen mektuplar kim tarafından gönderilmiş olursa olsun hiç
kimsenin bu mektupları iade etme hakkı yoktur. O mektupları
incelemek ve uygun görmediklerini iade etme hakkı yoktur.
Dolayısıyla, Sayın Başkanım, diğer arkadaşlarımı
bilemiyorum ama ben bana gönderilen mektubu istiyorum. Benim adıma
gönderilen bir mektubu, kim tarafından gönderilmiş olursa olsun,
ilgili idare amirinin bana sormadan, danışmadan iade etme hakkı yoktur.
Dediğim gibi, bu bir anayasal suçtur. O nedenle ısrarla üzerinde
duruyorum ve uyarıyorum Sayın Başkanım, bana gönderilen
mektubu mutlaka istiyorum.
OKTAY VURAL (İzmir)
Acaba mektuplarımız okunuyor mu idare amirleri tarafından? Öyle
anlaşılıyor.
AHMET ERSİN (Devamla)
İncelenip de uygun görülmediğine göre okunuyor demektir.
MUHARREM İNCE (Yalova)
Vekil mektubu görülmüştür: diye damga bassınlar!
AHMET ERSİN (Devamla)
Yani, cezaevi yönetimi tarafından uygun görülen bir mektup Meclisin idare
amiri tarafından iade ediliyor, uygun görülmüyor. Böyle bir şey
olabilir mi?
OKTAY VURAL (İzmir) En
iyisi İçişleri Bakanı okusun!
AHMET ERSİN (Devamla)
Bu saçmalığa bir son verilsin ve benim mektubum iade edilsin
Sayın Başkanım, mektubumu istiyorum.
Değerli
arkadaşlarım, İzmirin Seferihisar ilçesi şirin bir
ilçedir, İzmirli vekiller çok iyi bilirler ya da İzmire turizm için
seyahat eden arkadaşlarımız bilirler. Bu Seferihisar ilçemiz
şirin olmasının yanında bir de, yerel değerleri öne çıkaran
ve yaşamın doğal ve kolay olduğu kentlerin
uluslararası ağı olan Sakin Kentler Birliğine üye tek
kentimizdir, yani böylesine bir özelliği var. Onun yanında, antik
kent nedeniyle birinci derecede arkeolojik ve yine birinci derecede doğal
sit olan bir ilçemiz. Değerli arkadaşlarım, yat limanı
nedeniyle de turizm açısından çok önemli olan, yani arkeolojik sit ve
doğal sit olmasının yanında, kıyısındaki yat
limanıyla da turizm açısından çok önemli olan bu
Sığacık Körfezine şimdi Türk-Japon
ortaklığı olan bir orkinos besi çiftliği kurulmak
isteniyor.
Değerli arkadaşlarım,
orkinos besi çiftlikleri bir defa balık çiftliği olarak kabul
edilemez çünkü buralarda üretim yok. Orkinos tesislerinde doğadan
yakalanan yavru orkinoslar ölü balıklarla beslenerek 400-500 kiloya
ulaştıktan sonra denize karbondioksit verilerek balıkların
yüzeye çıkmaları sağlanıyor ve tüfekle vurularak, sonra da
kesilerek iç organları, kanları denize bırakılıyor.
Dolayısıyla bu orkinos tesislerinin faaliyette olduğu hiçbir
yerde yaşam yoktur. Denizi ölü deniz hâline getirirler. Nitekim,
şimdi bu Sığacık Körfezinde kurulmak istenen, oraya
konuşlandırılmak istenen orkinos tesisi beş yıl
Antalya Gazipaşada faaliyet göstermiş ve artık orada
balıkları yaşatamaz hâle gelmesi ve denizi aşırı
kirletmesi nedeniyle şimdi dünya güzeli, İzmirin incisi Seferihisarın
Sığacık Körfezine konuşlandırılıyor ve bu
girişim Çevre Bakanının bilgisi dâhilinde, onun onayı
dâhilinde yapılıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Lütfen
sözlerinizi tamamlayınız.
Buyurunuz.
AHMET ERSİN (Devamla)
Değerli arkadaşlarım, bu orkinos besi çiftliği kısa
sürede bu Sığacık Körfezini de ölü deniz hâline getirecek.
Şimdi, Sayın Bakana
ben sormak istiyorum: Çanakkalede ve Antalyada barınamayan, oraları
kirletmesi nedeniyle artık üretim yapamayan, besi yapamayan orkinos
tesisleri neden şimdi İzmire getiriliyor? Neden İzmirin
Seferihisar, Çeşme, Karaburun, Urla koyları ve körfezleri orkinos
tesisi sahipleri için kurtarılmış bölge hâline getiriliyor?
Sayın Bakan,
geçtiğimiz günlerde, kurulmak istenen bu HESlere karşı mücadele
veren dernekleri ve kişileri birilerinden para almakla itham etti.
Şimdi ben kendisine
sormak istiyorum: İzmirin koylarına, körfezlerine
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Lütfen
sözlerinizi bağlayınız.
AHMET ERSİN (Devamla)
Bağlıyorum efendim.
bu orkinos tesislerini
getirmek için, orayı orkinos tesisleri için kurtarılmış
bölge yapmak için para mı aldınız, yoksa İzmire ve
İzmirlilere karşı bir tavrınız mı var?
İzmirlileri cezalandırmak mı istiyorsunuz?
Sayın Bakan, siz Çevre
Bakanısınız, çevre konusunda duyarlı olmanız
lazım ama maalesef çevre sizin döneminizde tarumar edildi. Sizin
döneminizde çevre maalesef çeşitli kurumlara, kuruluşlara kurban
edildi, sunuldu, ikram edildi.
Değerli
arkadaşlarım, Seferihisarın Sığacık Körfezine
kurulması istenen bu orkinos tesisi, inanın ki, birkaç yıl
sonra, çok uzun vadede değil, o Körfezi kullanılmaz hâle getirecek,
ölü deniz hâline getirecek ve Seferihisarın arkeolojik önemi de,
doğal SİT olarak önemi de, turizm bakımından önemi de yok
olup gidecek. Bu nedenle bu yanlıştan bir an önce dönülmesi
lazım.
Geçtiğimiz
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür
ediyoruz Sayın Ersin.
AHMET ERSİN (Devamla)
Teşekkür edeyim.
BAŞKAN Lütfen
teşekkürlerinizi sununuz.
Buyurunuz.
AHMET ERSİN (Devamla)
Bir süre önce Sayın Meclis Başkanımızla da bu konuyu
görüştük Seferihisardan gelen çevre dernekleri başkanları ve
yöneticileriyle. Sayın Meclis Başkanı da bu Sığacık
Körfezine yazık edilmesin diye, böyle bir tepkide bulundu ama Sayın
Çevre Bakanımızın duyarsızlığı yüzünden
maalesef çevre kirletiliyor, çevre bitiriliyor.
O nedenle, değerli
arkadaşlarım, bu konuyu dikkatinize sunuyorum, Sayın Bakanı
dikkatli olmaya, Sayın Bakanı özenli davranmaya davet ediyorum.
Hepinizi
saygılarımla selamlıyorum. (CHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür
ediyoruz Sayın Ersin.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Afyonkarahisar) Sayın Başkan
BAŞKAN Bir dakika
efendim, bir dakika Sayın Bakan, Sayın İnce sisteme
girmişler.
Buyurunuz.
MUHARREM İNCE (Yalova)
Kısa bir açıklamam olacak Sayın Başkan.
BAŞKAN Buyurunuz
efendim.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
7.- Yalova Milletvekili Muharrem İncenin, milletvekillerine gelen
mektupların idare amiri tarafından engellendiğine ve bu konunun
incelenerek Başkanlık Divanınca açıklama
yapılmasına ilişkin açıklaması
MUHARREM İNCE (Yalova)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Ersinin sözünü
ettiği konuyu bilmiyordum, az önce öğrendik. Bize gelen
mektupların -idare amirinin haddine mi düşmüş, kimden gelir ya
da gelmez- içini okumuş da, içeriğini beğenmemiş de mi geri
göndermiş? Bu birleşim içerisinde Başkanlık Divanından
bu konuda bir açıklama bekliyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Bakacağız efendim.
MUHARREM İNCE (Yalova)
Telefonları dinlediklerini biliyorduk da mektuplarımızı da
mı okumaya başlamışlar? Bu çok ağır bir olay, bu
çok büyük bir suç. İdare Amiri kendini nöbetçi jandarma
başçavuşu mu zannediyor? Biz de orman köylüleri miyiz? Bu kimin
haddine düşmüş? Lütfen bu birleşim içerisinde
Başkanlık Divanı bir açıklama yapsın.
Teşekkür ederim
Sayın Başkanım.
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın İnce.
Sayın Uras
MEHMET UFUK URAS
(İstanbul) Yine aynı konuda bir
BAŞKAN Buyurunuz.
8.- İstanbul Milletvekili Mehmet Ufuk Urasın, kendisine ve
milletvekillerine gelen birçok yazılı metnin kendilerine
ulaşmadığına ilişkin açıklaması
MEHMET UFUK URAS
(İstanbul) Efendim, Ahmet Ersin Beyin ifade ettiği konu benim de
başıma geldi. Hava-İş Sendikasını ziyaret
ettiğimde Genel Başkanın Dergimizi nasıl buldunuz? sorusu
üzerine fark ettim ki Hava-İş dergisi gelmemiş. Bunun üzerine
bir soru önergesi verdim. Vekillere ulaşmayan mektup, evrak, bildiri,
dergi ve bilumum liste bana sunuldu. İnanılmaz bir liste. Bir dizi
dergi, insan hakları kuruluşları bildirgeleri, Sayın Numan
Kurtulmuşun yazdığı mektuplar, Necla Aratın bir
metnini hatırlıyorum; sayısız metnin vekillere
ulaşmadığını fark ettim. Bununla ilgili yönetmelik ve
prosedürden bahsettiler ama kriterin ne olduğunu sordum ve Sayın
Meclis Başkanıyla da konuyu paylaştım. Çok uzun bir
listedir efendim o, vekillere bugüne kadar ulaştırılamayan
metinler ve bunun bir prosedürü olmasına rağmen tamamıyla
belirttiğiniz gibi bir keyfîlik içinde yapıldığı
ortada. Bu hepimizin ortak sorunudur. Öncelikle üzerine gidilmesi
gerekmektedir.
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Uras.
Bu konuda gerekli
çalışmaları yapacağız.
Çevre ve Orman Bakanı
Veysel Eroğlu cevap verecektir.
Buyurunuz Sayın
Eroğlu. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
IV.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR (Devam)
A) Milletvekillerinin Gündem
Dışı Konuşmaları (Devam)
3.- İzmir Milletvekili Ahmet Ersinin, İzmir Seferihisar
ilçesi Sığacık Körfezinde kurulmak istenen orkinos
yetiştirme tesisinin yaratacağı çevre sorunlarına ve
milletvekillerine gönderilen mektupların ilgili idare amiri
tarafından kendilerine iletilmediğine ilişkin gündem
dışı konuşması ve Çevre ve Orman Bakanı Veysel
Eroğlunun cevabı (Devam)
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Afyonkarahisar) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; hepinizi öncelikle saygıyla selamlıyorum.
Özellikle İzmir
Milletvekili Sayın Ahmet Ersinin gündem dışı
konuşmasına cevap vermek üzere söz almış bulunuyorum.
Efendim, evvela ben
Sayın Ahmet Ersinin hakikaten bu yakışıksız
tutumundan dolayı fevkalade üzüldüğümü belirterek sözlerime
başlamak istiyorum. Bir defa, çevreye karşı duyarsız
olduğumu ifade etti. Bu son derece yanlıştır. Bakın,
Türkiyede çevrecilik bizimle beraber
gelişmiştir. Bunu özellikle ifade edeyim.
AHMET ERSİN (İzmir)
Ama seninle değil!
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Bakın, nereden nereye geldik, onu bir lütfen
şey yapın. Yakında zaten ben çiftliklerle ilgili size söz
vereceğim ama şunu ifade edeyim: Bakın, çevrecilik
açısından Türkiyede bütün atık sular, lağım
suları sokaklardan derelere, denizlere akıyordu. İlk defa,
atık su arıtma tesislerinin havza bazında planlamasını
yapan biziz. Geçmişte, bakın, 2002 yılında Türkiyedeki
katı atık suların
AHMET ERSİN (İzmir)
Sayın Bakan, orkinosa gel!
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) - Çevrecilikten
bahsettiniz, ondan sonra vereceğim, müsaade edin.
Değerli milletvekilleri,
2002 yılında Türkiyede toplam atık suların sadece yüzde
30u arıtılıyordu, yüzde 70i ise alıcı ortama
doğrudan veriliyordu. Bu bir felaket. Bunun da yüzde 20sini
İstanbulda biz yapmıştık. Benim İSKİ Genel
Müdürlüğüm zamanında, Sayın Başbakanımız
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı iken durum ortada
idi, Haliçin kokusundan kilometrelerce ötede hiç kimse duramıyordu,
burunlarımızı tıkıyorduk.
MUHARREM İNCE (Yalova)
Simonlar duruyordu!
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) -
Dolayısıyla bakın, ilk defa İstanbulda atık su
arıtma tesisleri deniz deşarjlarını, ileri biyolojik
arıtma tesislerini, dünyanın en ileri içme suyu arıtma
tesislerini biz kurduk, katı atık bertaraf tesislerini biz inşa
ettik.
AHMET ERSİN (İzmir)
Orkinosa gel!
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Geleceğim orkinosa ama bu sözünüzü lütfen geri
almanızı istiyorum.
Bunun dışında,
sadece İstanbul değil, bakın hava kirliliği
açısından
Ben İstanbulda İstanbul Teknik Üniversitesinde
öğretim üyesiyken bakın, Ankarada, İstanbulda geçmiş
dönemde gazeteler promosyon olarak gaz maskesi
dağıtıyorlardı. Hatta, Hekimbaşındaki vahşi
çöp alanının ne hâle geldiğini ve 37 vatandaşımızın
geçmişte hayatını kaybettiğini biliyorsunuz.
ERGÜN AYDOĞAN
(Balıkesir) Sayın Bakan, 2010a gel!
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) - Şimdi, ne
yapıyoruz: Bakın, hava kirliliğini tamamen kaldırdık,
bütün şehirlerimizin havası temiz. Şu anda içme suyu problemini
her yerde çözdük. Bütün şehirlerimizde sular akıyor. Ayrıca
katı atık bertaraf tesisleriyle ilgili planlar yapıyoruz, hatta
projelerini yapıyoruz, belediyelere gerekli desteği veriyoruz.
Nereden nereye geldik. Bakın, atık suda yüzde 70e ulaştık.
Bunun dışında
ERGÜN AYDOĞAN
(Balıkesir) Sayın Bakan, bugüne gel, bugüne bakalım.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Geleceğim, müsaade et, bir soru sordu.
AHMET ERSİN (İzmir)
Sayın Bakan, masal anlatmayı bırak, orkinosa gel.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Dolayısıyla bakın, şunu iddia
ediyorum göğsümü gere gere: Şu ana kadar gelmiş geçmiş
hükûmetler içinde en çevreci hükûmet bizim Hükûmetimizdir, bununla ilgili bilgileri
de sizlere çok detaylı olarak vereceğim.
İkinci husus da
Sayın Ahmet Ersin dedi ki: İzmiri cezalandırıyor
musunuz?
AHMET ERSİN (İzmir)
Evet.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) İzmiri cezalandırmıyoruz, İzmiri
mükâfatlandırıyoruz, bunu çok açık söylüyorum. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
AHMET ERSİN (İzmir)
Orkinos tesislerini mi mükâfatlandırıyorsunuz, orkinosları
mı mükâfatlandırıyorsunuz?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Bakın, İzmirin su meselesi yoktu. Sayın
Başbakanımız talimat verdi, dedi ki: İzmirin su
meselesini hallet. Ben, 2012 yılında bitecek olan Gördes
Barajını bizzat giderek 2009 yılında tamamladım ve
oradan şu anda yılda tam 59,5 milyon metreküp içme suyunu vermek
için
Hatta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız isale
hattını kendi yapacaktı, o da gecikince
Başbakanımız dedi ki Bu isale hatlarını da siz
yapın. Neticede 39,5 kilometre uzunluğunda, 2 metre çapındaki
dev isale hattını açtık. Hatta hatırlarsanız,
İzmirin kurtuluş gününde saat 09.59da yetiştireceğime söz
verdim ve zamanında yetiştirdik ancak o esnada referandum
yasakları olduğu için, Sayın Başbakanımız
10/10/2010 tarihinde Çineden canlı video yayınla bu isale
hattının açılışını da yaptı.
AHMET ERSİN (İzmir)
Sığacık beldesine gel, orkinosa gel.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Beydağ Barajını kim bitirdi?
Ödemişteki sulamanın temelini kim attı? Şu anda,
Bakırçay Kınık ovasını kim suluyor? Kavakdere
Barajının sulamasını kim bitirdi? Ataköy göleti, çok
sayıda göleti, dere ıslahlarını, Gedizle ilgili
.
AHMET ERSİN (İzmir)
Sayın Bakan, biz sana orkinos tesislerini soruyoruz, oraya gel, masal
anlatma.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Bir dakika müsaade edin.
Yani netice olarak şunu
söyleyeyim: İzmire ağaçlandırmada sadece Çevre ve Orman
Bakanlığı olarak değil, ben de Ege Bölgesinin bir
elemanı olarak, İzmirin bir hemşehrisi olarak elbette gerekli
desteği veriyorum.
AHMET ERSİN (İzmir)
Nereden hemşehrimiz oluyorsun?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Ama Çevre ve Orman Bakanlığı sadece
barajlar, göletler, sulama tesisleri, ağaçlandırma, erozyon kontrolü,
dere ıslahları yapmakla yetinmiyor. Ulaştırma
Bakanlığı dev yatırımlar yaptı. Sağlık
Bakanlığının yaptıkları ortada. Bunları
sayın İzmir milletvekillerimizin tamamına ben liste hâlinde
göndereceğim. Yoksa, burada sabaha kadar anlatmak
Sadece
Ulaştırma Bakanlığının
yaptıklarını anlatsam saatler sürer.
YAŞAR AĞYÜZ
(Gaziantep) Orkinosu sordular, orkinosu.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) İkinci husus da şudur: Efendim, orkinos
çiftlikleriyle alakalı gelelim şeye
OKTAY VURAL (İzmir)
Sinirlenmeyin Sayın Bakan.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Yok, sinirlenmiyorum.
MUHARREM İNCE (Yalova)
Tarkana bağırır gibi bize bağırıyorsun,
karıştırma, burası Meclis, biz Tarkan değiliz.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Sinirlenme değil, heyecandan dolayı. Kusura
bakmayın.
Bakın, sayın
vekillerim, İzmirin Çeşme ilçesinde Gerence ve Ildırı
Körfezinde toplam 4 adet, Antalyada ise 3 adet orkinos çiftliği
bulunmaktadır; bunlardan 5 adet orkinos çiftliği faaliyetine devam
etmektedir.
Ancak müsaade ederseniz ben
konuya girmeden önce
Hatırlarsanız, daha önce de burada çok
değerli milletvekillerimiz balık çiftlikleriyle alakalı
şikâyetlerini ifade etmişlerdi. Ben de sizlere söz verdim, o sözümü
yerine getirip getirmediğimi kısaca izah edeyim.
Efendim, Bakanlık
dönemimde balık çiftlikleriyle yapılan çalışmaları
kısaca hatırlatmak istiyorum: 2872 sayılı Çevre Kanununa
istinaden, denizlerde balık çiftliklerinin kurulamayacağı hassas
alan niteliğindeki kapalı koy ve körfez alanlarının
belirlenmesine ilişkin tebliğ hazırlandı ve 24 Ocak 2007
tarihinde Resmî Gazetede yayımlandı.
AHMET ERSİN (İzmir)
Onu siz yapmadınız ama, size kalsaydı olmazdı o
işler.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Balık çiftlikleriyle alakalı son durumu
özellikle belirtmek istiyorum:
Şimdi, Muğlada 99
tane balık çiftliği vardı, bunun 99u da taşındı.
İzmirde 34 tane vardı, bunun 1 tanesinin taşınma süreci
devam ediyor, dolayısıyla sadece 1 tane kaldı. Antalyada 2
tanesi taşındı, 1 tanesinin taşınma süreci devam
ediyor, 1 tanesi de faaliyetine devam etmiyor. Keza, Balıkesir,
İstanbulda
Bütün bunları topladığım zaman, 130 adet
balık çiftliği şu anda -size söz verdikten sonra-
taşınmış, 3 tanesinin taşınma süreci devam
ediyor, 4 tanesi şu anda hiçbir başvuruda bulunmayıp faaliyetine
devam ediyor fakat mahkeme süreci var. Böylece şunu ifade edeyim: Balık
çiftliklerinin yüzde 96sı tamamen uygun alanlara taşınmıştır.
Sayın vekillerim, daha
önce bu balık çiftlikleri, tamamen koylarda, sahillerdeydi; şimdi,
yönetmeliğe yani mevzuata uygun alanlara taşıdık.
AHMET ERSİN (İzmir)
Orkinosları niye İzmire taşıyorsunuz?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Lütfederseniz, bir hususu izah etmek istiyorum.
Biz, tabii kanuna ve mevzuata
uygun olarak hareket etmek durumundayız. Siz Çevre Kanununu
çıkardınız, yönetmelikler
çıkarılmıştır. Bu yönetmeliklerde neresi uygunsa oraya
taşıyoruz. Şu ana kadar taşınmamıştı,
bunları tamamen biz taşıdık. Bu balık çiftlikleri
yıllardan beri vardı ama bunların yüzde 96sını
taşıdık.
AHMET ERSİN (İzmir)
Orkinos tesislerini niye İzmire taşıyorsunuz?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Ayrıca balık çiftliklerimizin durumları,
koordinatları, kapasitelerine ilişkin dağınık hâlde
olan envanter bilgilerini güncelledik, bilgisayar ortamına attık. Koy
ve körfezlerde yer alan balık çiftliklerinden, Denizlerde Balık
Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki
Kapalı Koy ve Körfez Alanlarının Belirlenmesine
İlişkin Tebliğ kapsamında durum tespit raporu istendi.
Tebliğ kriterlerini sağlamayan ve kapatma kararı verilen
balık çiftliklerinin taşınabilecekleri ve mevzuat
açısından mahzurlu olmayan, tebliğ gereklerini sağlayan
yerlerin belirlenmesi çalışması yapıldı.
Çalışmalara sadece Çevre ve Orman Bakanlığı
değil, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Kültür ve
Turizm Bakanlığı, Denizcilik Müsteşarlığı
olmak üzere ilgili bütün kurum ve kuruluşlar
katılmıştır. Böylece, tebliğin yürürlüğe
girmesinden önce koy ve körfezlerde sığ ve kıyıya
yakın yerlerde küçük balık çiftlikleri hâlinde, ilkel yöntemlerle
üretim yapan iki yüz elli civarındaki balık çiftliğinin uygun alanlara
taşınması için yer gösterilmiştir. Bu tesisler, açık
deniz teknolojisine uygun şartlarda faaliyet gösterebilecek kapasitelere
ulaşacak şekilde birleştirilerek
taşınmışlardır. Taşınma kararları
verilirken bilimsel kurum ve kuruluşlarca hazırlanan durum tespit
raporları, kıyıya uzaklık, derinlik, akıntı durumu
ve ötrofikasyon riski gibi hususlar dikkate alınmıştır.
Muğlada, Bodrum
bölgesinde otuz üç alan, Milas
bölgesinde elli alan için balık çiftliği toplu ÇED uygulaması
gerçekleştirilmiştir. Yani balıkçılar dediler ki: Bizi
topluca bir yere taşıyın. Onları uzak yerlere
taşıdık. İzmir ve diğer bölgelerden gelen balık
çiftlikleri, ÇED raporları ayrı ayrı değerlendirilmek
suretiyle taşınmıştır.
Koy ve körfez içinde yer alan
ve dışında olan balık çiftliklerinin izlenmesi için
Denizlerde Kurulan Balık Yetiştiriciliği Tesislerinin
İzlenmesine İlişkin Tebliğ 13/6/2009 tarih ve 27257
sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe
girmiştir, yani bu Tebliği de yayımladık. Nitekim, bakın,
bu balık çiftliklerinin mevzuat kapsamında etkin denetimi ve
yaptırım uygulaması için Çevre Kanununun 12nci maddesi
kapsamında Sahil Güvenlik Komutanlığına yetki devri
yapılmıştır. Sahil Güvenlik Komutanlığı üçer
aylık periyotlarla denetleme neticelerini Bakanlığımıza
rapor etmektedir. Balık çiftliklerinin denetlenmesi neticesinde,
bakın, sadece 2009 yılı içerisinde elli dört çiftliğe 1
milyon 321 bin 378 TL para cezası kesilmiş olup 2010 yılı
içerisinde idari para cezası uygulanmamıştır çünkü geçen
sene ciddi takipten sonra bu balık çiftlikleri uygun bir şekilde
hareket etmektedir.
AHMET ERSİN (İzmir)
Sayın Bakanım, bir şey soracağım,
Sığacık Körfezinin akıntı yönünü tespit ettiniz mi?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Bakanlıkça balık çiftlikleri denetim
programı kapsamında yıllık rutin denetimler yapılmaktadır.
Şimdi gelelim İzmir
ili Gerence ve
AHMET ERSİN (İzmir)
Sığacık Körfezinde inceleme yaptınız mı,
akıntı yönünü tespit ettiniz mi?
BAŞKAN Sayın
Ersin, lütfen dinleyiniz.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Tespit ettik, onu söyleyeceğim, müsaade et,
şimdi oraya geliyorum.
İzmir ili Çeşme
ilçesi Gerence ve Ildırı Körfezinde toplam dört adet, Antalyada ise
üç adet orkinos çiftliğinin bulunduğunu ifade etmiştim,
bunlardan sadece beşi faaliyetine devam ediyor.
Şimdi, orkinos
balıklarının 500 kilogram gibi iri cüsseli olması sebebiyle
denizi daha fazla kirleteceği şeklinde bir algılama vardır.
Hâlbuki balık çiftliklerinin kirleticilik vasfı birim deniz
alanı başına düşen balık ağırlığıyla
orantılıdır ve levrek, çipura gibi balık türlerinin
yetiştirildiği tesislerde bu balıkların çok daha küçük
boyutlu olmalarına rağmen, birim deniz alanı başına
düşen balık ağırlığı aynıdır ve
kirleticilik vasıfları bakımından orkinosla diğerleri
arasında bir fark yoktur. Orkinos çiftlikleri Denizlerde Balık
Çiftliklerinin Kurulamayacağı Hassas Alan Niteliğindeki
Kapalı Koy ve Körfez Alanlarının Belirlenmesine
İlişkin Tebliğle belirlenen kriterlere uygun alanlarda,
yaklaşık 1,5-2,5 kilometre açıklıkta ve 50 ile 80 metre
derinlikte faaliyet göstermektedirler. İzmir ili Urla ilçesi
Sığacık Körfezinde 700 ton/yıl kapasiteyle kurulması
planlanan orkinos çiftliği, ilgili kurumların ortak mutabakatı
neticesinde mevzuat açısından sakıncalı olmadığı
belirlenen potansiyel yetiştiricilik alanı içerisinde
kalmaktadır.
AHMET ERSİN (İzmir)
Vatandaş istemiyor, vatandaşın söz hakkı yok mu?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Söz konusu tesisle ilgili olarak 6/11/2009 tarihinde,
Çevre ve Orman Bakanlığına ÇED başvurusunda
bulunulmuştur.
AHMET ERSİN (İzmir)
Peki, Sığacıkın akıntı yönünü tespit ettiniz
mi ÇED verirken?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Tesis, gerek mevzuat açısından gerekse
çevresel etkiler açısından, ilgili bütün kurumların
katılımıyla irdelenmiş olup 18 Ağustos 2010 tarih ve 8192/49670
sayılı yazımız ile ÇED olumlu belgesi verilmiştir. ÇED
raporu inceleme
AHMET ERSİN (İzmir)
Sığacık Körfezinin akıntı yönünü tespit ettiniz mi,
onu söyle?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Onu da belirteceğim, müsaade edin, bitiyor.
ÇED Raporu İnceleme ve
Değerlendirme Komisyonu üyesi olan Tarım ve Köyişleri
Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Denizcilik
Müsteşarlığı, Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, Doğa
Koruma ve Millî Parklar Genel Müdürlüğü, Planlama ve Stratejik ÇED Dairesi
Başkanlığı, İzmir Valiliği ve bütün bu kurum ve
kuruluşların proje hakkında olumlu görüşleri
alınmıştır. Sığacık Körfezinde Çevre ve
Orman Bakanlığı koordinatörlüğünde Tarım ve
Köyişleri Bakanlığı ve ilgili diğer kamu kurum ve
kuruluşlarının ortak çalışmaları neticesinde
belirlenen alana, Gazipaşa ilçesinde kurulu bulunan orkinos
yetiştirme tesisinin taşınması uygun görülmüştür. 35
bin metrekarelik deniz alanında 50 metre çapında ve 25 metre derinliğinde
6 adet kafes yer alacaktır.
Bakın, kurulması planlanan
tesisin en yakın karaya olan uzaklığı 3 kilometredir. En
yakın yerleşim alanı olan Demircili köyüne olan mesafesi 5
kilometre, Sığacık Mahallesine 6,5 kilometre, Seferihisar ilçe
merkezine kuş uçuşu 12 kilometre olup buradaki derinlik 58 ila 62 metre
arasında değişmektedir. Akıntı hızı da 0,135
metre/saniyedir.
AHMET ERSİN (İzmir)
Akıntı yönünü tespit ettiniz mi?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Tesisin kurulması planlanan alanda, deniz suyu
analizleri, Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği bölümü
tarafından gerçekleştirilmiştir.
AHMET ERSİN (İzmir)
Akıntı ne tarafa, onu söyle?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Söz konusu üniversite tarafından 13 Mart 2010
tarihinde hazırlanan rapora göre, yukarıda adı geçen tebliğ
hükümleri gereği, dip, orta ve yüzey olmak üzere üç ayrı seviyede
TRIX indeksi adıyla bilinen indeks hesaplamaları
yapılmıştır. Neticede, dipte 2,8, ortada eksi 2,7, yüzeyde
eksi 2,76 olarak bulunmuş ve ortalama TRIX indeksi değeri 2,76 olarak
hesaplanmıştır.
Bildiğiniz gibi,
balık çiftlikleri için asgari çevre kriterleri şudur,
hatırlatıyorum: Kıyıdan mesafe 0,6 deniz milinden az
olamayacak, derinlik 30 metreden daha az olamayacak, akıntı
hızı da 0,1 metre/saniyeden büyük olacak.
AHMET ERSİN (İzmir)
Sığacıkta bunun araştırmalarını
yaptınız mı, onu söyle?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) TRIX indeksi ise şöyledir: 4ten küçük olursa
uygun, 4 ile 6 arasında olursa ötrofikasyon riski var, 6dan büyük olursa
ötrofik olacaktır.
Burada, görüldüğü gibi,
bu indeks 4ten küçüktür; 2,76 olarak bulunmuştur. Derinlik 30 metreden
çok fazladır, ortalama derinliğini az önce ifade ettim, 58-62
metredir.
AHMET ERSİN (İzmir)
Akıntı ne yöne, onu söyle?
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) Kıyıya olan mesafe 0,6 deniz mili iken
bakın, en yakın mesafeye 3 kilometreden fazladır. Demircili
köyüne olan mesafesi 5 kilometre ve Seferihisar ilçe merkezine kuş
uçuşu 12 kilometredir.
AHMET ERSİN (İzmir)
Sen bunları git Seferihisarda söyle de göreyim seni!
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Devamla) - Yani netice olarak şunu ifade edeyim: Değerli
milletvekillerim, Sayın Başkanım; biz, tabii, Çevre ve Orman
Bakanlığı olarak balık çiftliklerinden sorumlu bir
bakanlık değiliz. Balık çiftliklerinden sorumlu kurum Tarım
ve Köyişleri Bakanlığıdır. Ancak çevre
açısından, gerek kıyıda gerek denizde herhangi bir problem
olmaması açısından, ilk defa Bakanlığımız döneminde
dünyadaki en önemli birtakım kurumların kriterlerini dikkate alarak
biz bunları yönetmeliğe aktardık, yönetmeliği
çıkardık, tebliği çıkardık ve şu anda çok
sıkı bir şekilde denetimi yapılmaktadır, bunu
özellikle vurgulamak istiyorum. Şu ana kadar, geçmiş yıllarda
bir türlü taşınamayan balık çiftliklerinin de yüzde 96sı
tamamen uygun alanlara -kıyıdan, uygun alanlara-
taşınmıştır. Gerçekten, bu konuda çevre adına çok
önemli işler başarılmıştır, bunu özellikle
vurgulamak istiyorum.
Ben tekrar hepinizi
saygıyla selamlıyorum, teşekkürlerimi arz ediyorum. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür
ediyoruz Sayın Eroğlu.
AHMET ERSİN (İzmir)
Söyledikleriniz hiç doğru değil.
MUHARREM İNCE (Yalova)
Bence akrabadan müşavir yaparsanız yanlış bilgi verirler,
müşavirleri değiştirin.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI VEYSEL
EROĞLU (Afyonkarahisar) Ben kendim uzmanım, bu işleri bilen,
denizlerle ilgili araştırma yapan benim.
BAŞKAN Sayın
Ağyüz, sisteme girmişsiniz, ne için acaba?
YAŞAR AĞYÜZ
(Gaziantep) 60a göre söz istiyorum.
BAŞKAN 60a göre söz
istiyorsunuz.
Buyurunuz Sayın
Ağyüz.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
9.- Gaziantep Milletvekili Yaşar Ağyüzün, orkinos
yetiştirme tesisi kurulmasına, Gaziantep Yamaçoba mevkisindeki
taş ocaklarına, İkizdere Vadisine kurulması düşünülen
HESe ilişkin açıklaması
YAŞAR AĞYÜZ
(Gaziantep) Sayın Bakanım, orkinosun hangi koşullarda
verildiği size sorulmadı, orkinosun çevre kirliliği
yarattığı ve o bölge halkının ayakta olduğu,
sivil toplum örgütlerinin tepki gösterdiği
Bu bilimsel rakamlarla ikna
edemeyeceğiniz artık belli olduğuna göre, siz neden bu orkinosu
savunuyorsunuz? Sonra, yaşanabilir, sakin kent, sessiz kent ilan edilen
Seferihisara bu kötülüğü neden yapıyorsunuz?
Çok övdünüz siz
yaptıklarınızı. 3 kez söz vermenize rağmen, Gaziantep
Yamaçoba mevkisindeki taş ocakları neden çalışıyor? Bu
kadar çevreciyseniz, o çocukları neden ölüme mahkûm ediyorsunuz? Çevreyi
yok etmeye neden devam ediyorsunuz bu kadar çevreciyseniz? İkizdere Vadisi
sit alanı ilan edildi, neden yargıya taşıyorsunuz bu kadar
çevre duyarlılığınız varsa Sayın Bakan? Bari,
yargı kararına, yargıya gideceğinize, o Yüksek Kurulun
kararına saygı duyun da yirmi beş tane HES için o bölgeyi talan
ettirmeyin. Yağmalattırıyorsunuz! Rant ekonomisidir bunun
adı. Çevreyi ranta kurban ediyorsunuz ve bunu da açıkça
söyleyemiyorsunuz.
Çok sinirlisiniz, neden
kızıyorsunuz Parlamentoya? Yaptıklarınızın
haksızlığı altında mı eziliyorsunuz acaba?
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Teşekkür
ediyoruz Sayın Ağyüz.
Sayın milletvekilleri,
on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 16.29
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma saati: 16.47
BAŞKAN: Başkan Vekili Şükran Güldal MUMCU
KÂTİP ÜYELER : Fatih METİN (Bolu), Yusuf COŞKUN (Bingöl)
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 11inci Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.
Gündeme geçiyoruz.
Sayın milletvekilleri,
İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay gündemin Sözlü
Sorular kısmında yer alan sorulardan 1, 2, 4, 11, 13, 14, 16, 17,
19, 24, 27, 28, 29, 54, 63, 68, 137, 191, 199, 200, 211, 242, 254, 259, 263,
288, 289, 297, 308, 326, 334, 336, 338, 347, 362, 378, 380, 389, 396, 450, 480,
482 ve 491inci sıralardaki soruları birlikte cevaplandırmak
istemişlerdir. Sayın Bakanın bu istemini sırası
geldiğinde yerine getireceğim.
Başkanlığın
Genel Kurula sunuşları vardır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığının iki tezkeresi vardır, ayrı
ayrı okutup bilgilerinize sunacağım:
VII.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Tezkereler
1.- Kenya Parlamentosu Yerel Yönetimler ve Fon Hesapları Komisyonu
Başkanı Pollynis Anyango ve beraberinde bir parlamento heyetinin
ülkemizi ziyaretine ilişkin Başkanlık tezkeresi (3/1320)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Genel Kuruluna
Kenya Parlamentosu Yerel
Yönetimler ve Fon Hesapları Komisyonu Başkanı Sayın
Pollynis Anyango ve beraberinde bir parlamento heyetinin ülkemizi ziyareti,
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanı'nın 19 Ekim
2010 tarih ve 80 sayılı kararı ile uygun bulunmuştur.
Buna göre, Türkiye Büyük
Millet Meclisi'nin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi
Hakkında 3620 sayılı Kanun'un 7. Maddesi gereğince Genel
Kurul'un bilgisine sunulur.
Sadık
Yakut
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
V.
2.- CHP Grup Başkanlığınca, NATO Parlamenter
Asamblesi Türk Grubunda boş bulunan asıl üyeliğe aday gösterilen
Balıkesir Milletvekili Hüseyin Pazarcı ve Parlamentolararası
Birlik Türk Grubunda boş bulunan üyeliğe Ankara Milletvekili Emrehan
Halıcının, Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonunda boş
bulunan üyeliğe de BDP Grup Başkanlığınca aday
gösterilen Mardin Milletvekili Emine Aynanın üyeliklerine ilişkin
Başkanlık tezkeresi (3/1321)
25.10.2010
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Genel Kuruluna
CHP Grup
Başkanlığınca, NATO Parlamenter Asamblesi Türk Grubu'nda
boş bulunan asıl üyeliğe aday gösterilen Balıkesir
Milletvekili Hüseyin Pazarcı ve Parlamentolararası Birlik Türk
Grubu'nda boş bulunan üyeliğe Ankara Milletvekili Emrehan
Halıcı'nın üyelikleri TBMM Başkanlık
Divanı'nın 19 Ekim 2010 tarih ve 80 sayılı
Kararını müteakiben, ayrıca Türkiye-AB Karma Parlamento
Komisyonunda boş bulunan üyelik için BDP Grup
Başkanlığınca aday gösterilen Mardin Milletvekili Emine
Ayna'nın üyeliği, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış
İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında 3620 sayılı
Kanunun 2. maddesi uyarınca Genel Kurul'un bilgilerine sunulur.
Sadık
Yakut
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
V.
BAŞKAN Bilgilerinize
sunulmuştur.
Meclis
araştırması açılmasına ilişkin dört önerge
vardır, ayrı ayrı okutuyorum:
B) Meclis Araştırması
Önergeleri
1.- Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan ve 23 milletvekilinin,
hayvancılık sektörünün sorunlarının araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/889)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Ülkemizdeki
Sığırcılık sektörünün mevcut yapısı,
geliştirilmesi, sorunlarının ve çözüm yollarının
belirlenmesi, eksikliklerinin giderilmesi, geliştirilmesi, destekleme
yollarının araştırılması, idari ve kurumsal yasal
düzenlemelerin yapılması, amacıyla İçtüzüğün 104. ve
105. maddeleri gereğince ekte yer alan gerekçeye istinaden bir Meclis
Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.
1) Ramazan Kerim Özkan (Burdur)
2) Mevlüt Coşkuner (Isparta)
3) Durdu Özbolat (Kahramanmaraş)
4) Ahmet Küçük (Çanakkale)
5) Engin Altay (Sinop)
6) Kemal Demirel (Bursa)
7) Mehmet Şevki
Kulkuloğlu (Kayseri)
8) Halil Ünlütepe (Afyonkarahisar)
9) Hüsnü Çöllü (Antalya)
10) Şevket Köse (Adıyaman)
11) Atila Emek (Antalya)
12) Fehmi Murat Sönmez (Eskişehir)
13) Ali İhsan Köktürk (Zonguldak)
14) Abdullah Özer (Bursa)
15) Ali Koçal (Zonguldak)
16) Rahmi Güner (Ordu)
17) Abdulaziz Yazar (Hatay)
18) Ferit Mevlüt
Aslanoğlu (Malatya)
19) Sacid Yıldız (İstanbul)
20) Akif Ekici (Gaziantep)
21) Hüseyin Ünsal (Amasya)
22) Mehmet Ali Özpolat (İstanbul)
23) Ali Rıza Ertemür (Denizli)
24) Faik Öztrak (Tekirdağ)
Gerekçe:
Ülkemizde hayvansal protein
üretimine katkıda bulunan en önemli ürünler et ve süttür.
Türkiye sığır
sayısı ve sığırdan elde edilen üretim miktarları
açısından dünya ülkeleri arasında ön sıralarda yer
almaktadır. Yaklaşık 11 milyon sığır varlığı
ile dünya ülkeleri arasında 25., AB ülkeleri arasında da 3.dür.
İnek sütü ve sığır eti üretimi bakımından dünya
sıralamasındaki yeri sırasıyla 12. ve 26.'dır. AB
ülkeleri arasında ise 5. ve 7. sırayı almaktadır. Ancak
inek başına süt verimi ve sığır başına karkas
ağırlığı söz konusu olduğunda durum bir hayli
farklılaşmakta ve Türkiye dünya sıralamasında oldukça
gerilere, 60. ve 52. sıralara inmektedir.
Türkiye'de süt üretiminin en
önemli kaynağı sığırdır.
Sığırın toplam süt üretimindeki payı %92'dir.
Sığırdan sağlanan tek besin maddesi süt değildir.
Kırmızı et üretiminde sığırın payı
%75'tir. Türkiye'nin sığırcılık sektöründen beklentisi
öncelikle süt ve et üretimidir. Bugün gerçekleştirilen süt üretimi
yaklaşık 12,2 milyon ton olup, bunun 11,2 milyon tonu sığırdan
sağlanmaktadır. Toplam üretimin %91,9'u sığırdan elde
edilmektedir.
Sığırcılık
sektörü tarımsal üretimden sağlanan gelirin ve hayvansal üretimden
sağlanan proteinin önemli bir kısmını üretmektedir. Sektör
bilimsel gerçekler, sektör paydaşlarının talep ve ortak
çıkarları, ülkenin gerçekleri ve ihtiyaçları ile dünyadaki
değişim doğrultusu dikkate alınarak geleceğe
hazırlanmalıdır. Bu noktada hedefler 2020 yılı için
yaklaşık 20 milyon ton süt ve 1,1 milyon ton karkas olarak
hesaplanmıştır.
Sektörde en hızlı
değişim işletme sayısı ve işletme
büyüklüğünde gerçekleşecektir. Bu durum da Türkiye'nin sektörden
ayrılacaklara yeni iş alanları yaratmasını zorunlu
kılacaktır.
Süt kalitesine ilişkin
kaygılar, özellikle soğutma kapasitesinin artırılması
ve hayvan sağlığı alanında sağlanacak
gelişmelere bağlı olarak azalacaktır.
Üretici örgütlerinin
fonksiyonlarının artması birçok sorunun çözümünü
kolaylaştıracak ve hızlandıracaktır.
İşleme
ayağındaki tekelleşme eğilimi üreticileri, pazarlama
ayağındaki tekelleşme de hem işleyicileri hem de
üreticileri gittikçe daha zor duruma sokacak görünmektedir. Önlem olarak bu
süreçlerdeki tekelleşmeyi önleyecek yasal tedbirler hayata geçirilmelidir.
Üretici ürün bazında ve gerçek anlamda desteklenmelidir.
Gelecek yıllarda hayvan
ve hayvansal ürünler ithalatının artırılması ve
kolaylaştırılması için baskılar daha da
artacaktır. İthalatın üretim ve üreticiye zarar vermesine izin
verilmemelidir. Ayrıca ülkeyi ithalata zorunlu hale getirecek politikalar
yürütülmemelidir. Bu noktada kırmızı et ve gebe düve
ihtiyacı ile dahilde işleme adı altında yürütülen süt tozu
en kritik ürünlerdir. Türkiye işletmelerin kurulmasını ve
büyümesini sağlamalıdır. Kırmızı et üretimini
artırmak için sığır sayısını
artırmanın gerekli olduğunu ama yetmeyeceğini bilerek,
koyun ve keçiden sağlanan et üretimini hiç olmazsa bugünkünün iki
katına çıkaracak tedbirler alınmalıdır.
Sığır eti
üretimi için etçi anaç ve/veya besi materyali ithalatının
sürekliliği sağlanabilecek, gerçekçi ve doğru bir yol
olmadığı kabul edilmelidir.
Damızlık üretimi
her zaman önemli olacaktır. Bir yandan damızlık üretim
altyapısı güçlendirilip geliştirilirken diğer yandan da bu
yolla elde edilen ürünlerin ülke içinde ve dışında pazarlanması
için çaba harcanmalıdır. Dişi hayvan kesimi ve erken kuzu
kesimlerini önleyici radikal tedbirler alınmalıdır. Bu
amaçlı destekler verilmelidir.
Süt
sığırı yatırımcısı uzun dönemleri
dikkate alarak yatırım yapmak, işin devamı için de her gün
para harcamak durumundadır. Bu nedenle istikrarlı bir piyasa yaratmak
sektöre yapılabilecek en önemli katkılardan biri olacaktır.
2.- Adana Milletvekili Nevingaye Erbatur ve 25 milletvekilinin, millî
eğitim sınav sistemindeki değişikliklerin etkilerinin
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/890)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Milli eğitim sisteminde
gerçekleştirilen ard arda değişikliklerin ve sınav
sistemlerinin öğrencilere, ailelerine, eğitimcilere ve eğitim
sistemine, dolayısıyla da ülke geleceğine verdiği
zararların araştırılması ve uzman görüşleri
eşliğinde çözüm önerilerinin ortaya konabilmesi için TBMM
İçtüzüğünün 104 ve 105. maddeleri ve Anayasanın 98. maddesi
gereğince bir Meclis araştırması açılmasını
arz ederiz.
1) Nevingaye
Erbatur (Adana)
2) Engin
Altay (Sinop)
3)
Mustafa Özyürek (İstanbul)
4) Gürol
Ergin (Muğla)
5) Ferit
Mevlüt Aslanoğlu (Malatya)
6) Atila
Emek (Antalya)
7) Mehmet
Şevki Kulkuloğlu (Kayseri)
8) Kemal
Demirel (Bursa)
9) Akif
Ekici (Gaziantep)
10) Halil
Ünlütepe (Afyonkarahisar)
11) Harun
Öztürk (İzmir)
12) Hüsnü
Çöllü (Antalya)
13) Fehmi
Murat Sönmez (Eskişehir)
14) Ali
İhsan Köktürk (Zonguldak)
15)
Abdullah Özer (Bursa)
16) Ali
Koçal (Zonguldak)
17) Rahmi
Güner (Ordu)
18)
Abdulaziz Yazar (Hatay)
19) Sacid
Yıldız (İstanbul)
20)
Hüseyin Ünsal (Amasya)
21) Durdu
Özbolat (Kahramanmaraş)
22) Ahmet
Küçük (Çanakkale)
23) Ali
Rıza Ertemür (Denizli)
24)
Mehmet Ali Özpolat (İstanbul)
25)
Ramazan Kerim Özkan (Burdur)
26) Faik
Öztrak (Tekirdağ)
Gerekçe:
Milli Eğitim Bakanlığı
2007 yılında, OKS yerine, çok tepki çekmesine rağmen, üç
aşamalı SBS'yi getirmekte ısrar etmiş ve eğitim
sistemini uzman görüşü, öğrenci görüşü, veli görüşü,
eğitimci görüşü almadan alt üst etmiştir.
SBS hızlı
hızlı test çözmeye indirgenmiş eğitim sisteminde, okulu,
okul başarısını ve gerçekten öğrenerek mezun
olmayı teşvik edecek bir sistem yaratma vaadiyle
başlamıştı. Ancak SBS'nin uygulamaya geçtiği zaman da
eğitim uzmanları bu sistemin çocukları öğrenme odaklı
olmaktan uzaklaştırıp sınav odaklı olmaya
iteceğini belirtmiş ve sistemin
yanlışlığını vurgulamıştır.
Yine SBS'nin uygulamaya geçme
gerekçesi sınavın üç yıla yayılacağı ve
dolayısıyla öğrenciyi dersaneden okula yönelteceği olarak
gösterilmekte idi. Ancak yine uzmanlarca bu gerekçe de öğrencinin
sınav stresini üç yıl boyunca ardı ardına
yaşayacağı ve öğrenme hevesinden giderek
uzaklaşacağı için eleştirilmiş idi.
Gelinen noktada SBS sebebiyle
öğrencilerin öğrenme hevesinde büyük azalma olmuş,
öğrencilerde küçük yaştan itibaren dershaneye gitme
başlamış, dershaneye gidemeyen öğrenci gidebilen
arkadaşlarından geride kalmıştır.
2010 yılının
ortalarında ise, Milli Eğitim Bakanı Sayın Nimet Çubukçu
tarafından SBS'nin kaldırılacağı
açıklanmış ancak milli eğitim sisteminin nasıl
düzenleneceği sorusu cevapsız bırakılmıştır.
Akıllarda yer eden tek
soru işareti SBS ile ilgili değildir. Üniversitelere giriş
sınavı da neredeyse her sene değiştirilmekte ve
öğrenciler bir sonraki sene nasıl bir sınavla
karşılaşacaklarını bilmemenin tedirginliği ile
geleceklerine hazırlanmaya mecbur bırakılmaktadır.
Oysa bir ülkenin milli
eğitim sisteminin deneme tahtası gibi görülmesi o ülkeye
yapılabilecek en büyük kötülüktür. Bir ülkenin milli eğitim sistemi o
ülkenin geleceğini nasıl şekillendirdiği ile doğrudan
ilintilidir. Çocuklarını ve gençlerini bir deneyin parçası gibi
gören bir anlayışın bu ülkeyi çağdaş eğitim
sistemi ile tanıştırması artık beklenmemektedir.
Ancak yaşanan süreç
sonunda neredeyse her sene ve bazen altı ayda bir değişen
eğitim sistemlerinin çocuklar üzerinde, aileleri üzerinde,
eğitimciler üzerinde ve tüm toplum üzerinde büyük olumsuz etkiler
yarattığı, maddi ve manevi zararlara yol açtığı
açıktır. Bu zararları ve olumsuz etkileri araştırıp
çözüm önerilerini tartışmak TBMM'nin ödevidir.
Yukarıda özetlenen
sebeplerle, milli eğitim sisteminde yaşanan değişikliklerin
öğrenciler, aileleri ve eğitimciler üzerinde yarattığı
olumsuz etkilerin incelenip çözüm önerilerinin uzman görüşleri
eşliğinde tartışılabilmesi amacıyla bu
araştırmanın açılmasının uygun olacağı
düşünülmektedir.
3.- Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemir ve 20 milletvekilinin, terör
örgütünün malî kaynaklarının araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/891)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Ülkemiz son dönemlerde artan terör
saldırıları ile sarsılmaktadır. Terör
saldırıları neticesinde ülkemizin dört bir yanında
şehit cenazeleri kalkarken saldırılar sivil hedeflere de
yönelmektedir. Bu tablo içerisinde terörle mücadele Hükûmetin öncelikli görevi
hâline gelirken terörle mücadelenin askeri, sosyolojik, kültürel ve ekonomik
yönlerinin olduğu bilinmektedir. Bu çerçevede terör örgütünün ekonomik
gücünün bitirilmesi amacıyla bölücü terör örgütünün mali kaynaklarının
araştırılarak alınacak önlemleri tespit etmek üzere
Anayasanın 98 inci ve İçtüzüğün 104 üncü ve 105 inci maddeleri
gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz
ve teklif ederiz.
1) Hasan
Özdemir (Gaziantep)
2) Mehmet
Günal (Antalya)
3) Mehmet
Şandır (Mersin)
4)
Süleyman Nevzat Korkmaz (Isparta)
5)
Abdülkadir Akcan (Afyonkarahisar)
6) Ali
Uzunırmak (Aydın)
7) Mehmet
Serdaroğlu (Kastamonu)
8)
Cemaleddin Uslu (Edirne)
9)
Ertuğrul Kumcuoğlu (Aydın)
10)
Mustafa Kalaycı (Konya)
11) Kadir
Ural (Mersin)
12) Muharrem
Varlı (Adana)
13)
Hüseyin Yıldız (Antalya)
14) Mümin
İnan (Niğde)
15) Ahmet
Duran Bulut (Balıkesir)
16) Emin
Haluk Ayhan (Denizli)
17)
Necati Özensoy (Bursa)
18) Recep
Taner (Aydın)
19)
Süleyman Lâtif Yunusoğlu (Trabzon)
20) Alim
Işık (Kütahya)
21)
Mehmet Akif Paksoy (Kahramanmaraş)
Gerekçe:
Ülkemiz hain terör
saldırıları ile sarsılmaya devam etmektedir ve süreç, her
geçen gün toplumsal açıdan kötüye giden bir Türkiye resmine işaret
etmektedir. Terör örgütü PKK bir taraftan askeri hedeflere yönelirken
diğer taraftan da giderek sivilleşen propaganda ve eylemler
gerçekleştirmektedir. Özelikle büyük şehirlerimizde etkin olmaya
çalışan terör örgütünün bu eylemleri toplumda bir "korku düzeni
yaratmaktadır.
Gerçekten
insanlarımız artık "hangi köşede bomba patlayacak,
karşıdan gelen hangi kişi intihar bombacısıdır''
tedirginliğiyle evinden işine gidememektedir. 2002'de kontrol
altına alınan terör örgütü PKK, 2002 sonrasında kanlı
eylemlerini arttırmıştır ve geçen sürede 800'ün üzerinde
vatan evladı şehit olmuştur. Öte yandan etnik temelli
açılım sürecinin başlamasından itibaren ise şehit
sayısı 140'a ulaşmıştır.
Bugün artık caddeler
savaş alanını anımsatıyor; dükkânlar
taşlanıyor; arabalar kundaklanıyor. Halkın can ve mal
güvenliği tehlikeye düşmektedir. İnsanlar
Büyükşehirlerimizde ve özellikle Doğu ve Güneydoğu Bölgesi
illerimizde korku atmosferi ile sindirilmiş bulunmaktadır.
Terör
saldırılarındaki artışlar etnik temelli
açılım süreci ile oluşturulan beklentiler ile artış
göstermiştir. Bu beklentiler terör örgütünün tarihindeki siyasi hedeflerin
açıkça ifadesini ortaya koyabilecek bir ortam yaratmıştır.
Öncelikle şunu belirtmek
gerekir ki terörle amansız mücadele meselenin çözümünde olmazsa
olmazdır. Dünyanın hiçbir yerinde terör örgütleri silah bırakmadan
ya da minimize edilmeden normalleşme yaşanmamıştır. Bu
çerçevede terörle son derece etkin bir mücadele şarttır. Bu konu
geçmişte olduğu gibi sadece askerlere havale edilmemelidir. Devletin
diplomasi dâhil bütün imkânlarını seferber ederek örgütün etkinliği
kırılmalıdır. Özellikle Örgütün komuta kademesi başta
Kuzey Irak olmak üzere Dünyanın her yerinde diplomatik temaslarla takip
altında tutulmalıdır. Örgütün mali kaynakları yurt içi ve dışında
çökertilmelidir. Örgütün etkinliği kırıldığı anda
roller değişecek bölgedeki psikolojik üstünlük devlete ve devlet
taraftarlarına geçecektir. Bu psikolojik üstünlük ile beraber pek çok
şey kendiliğinden çözülecektir. Ancak burada bazı belediyelerin
işlevini iyi görmeliyiz. Örgüt nasıl Körfez Savaşı ile
büyük bir sıçrama yakaladıysa, 2002 sonrasında belediyeler
sayesinde yeniden tutunabilmiştir. Dolayısıyla bu durumu tersine
çevirecek tedbirler terörle mücadelede öne çıkmaktadır.
Terörün
varlığını devam ettirmesinde insan gücü
bağlamında destek önemliyken terör örgütlerinin faaliyetlerini devam
ettirmelerini sağlayan mali kaynakların kurutulması da terörle
mücadelenin önemli bir ayağıdır.
PKK terör örgütü
incelendiğinde resmi kaynaklara göre, örgütün parasal
kaynaklarının (kaçakçılık, haraç toplama, gasp ve hırsızlık,
dolandırıcılık, uyuşturucu ticareti gibi) milyarlarca
dolarla ifade edilebilecek bir finansal altyapısının
bulunduğu görülmektedir. Bu kaynakların temininde ise iki kaynak
vardır: Birincisi, yasadışı faaliyetler yoluyla elde edilen
gelirler; ikincisi ise, yasal görünümlü faaliyetler yoluyla elde edilen
gelirlerdir.
Yönelik tedbirlerde bir
taraftan terör örgütünün gelir kaynakları kurutulurken diğer taraftan
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerimizde terör örgütünün malî
faaliyetlerine ortam hazırlayan ekonomik ortamın giderilmesi
gerekmektedir. Bu çerçevede terör örgütünün mali kaynaklarının tespit
edilerek malî kaynakların azaltılması ve kesilmesi için
alınacak tedbirler belirlenmelidir.
4.- Tokat Milletvekili Reşat Doğru ve 19 milletvekilinin,
mahkûmların uyuşturucu kullanımı ve bunun
yarattığı sorunların araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/892)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Cezaevlerindeki
mahkûmların uyuşturucu kullanımı ve bunların
yarattığı sorunlarının araştırılarak,
alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla,
Anayasanın 98. İçtüzüğün 104 ve 105. maddeleri gereğince
bir Meclis Araştırması yapılmasını arz ederiz.
1)
Reşat Doğru (Tokat)
2)
Süleyman Nevzat Korkmaz (Isparta)
3) Mehmet
Serdaroğlu (Kastamonu)
4) Ahmet
Duran Bulut (Balıkesir)
5) Recep
Taner (Aydın)
6)Hamza
Hamit Homriş (Bursa)
7) Emin
Haluk Ayhan (Denizli)
8) Mehmet
Şandır (Mersin)
9) Hasan
Özdemir (Gaziantep)
10) Kemalettin Nalcı (Tekirdağ)
11) Kamil Erdal Sipahi (İzmir)
12)Behiç Çelik (Mersin)
13) Mithat Melen (İstanbul)
14) Kürşat Atılgan (Adana)
15) Yılmaz Tankut (Adana)
16) Rıdvan Yalçın (Ordu)
17) Mustafa Kalaycı (Konya)
18) Ahmet Bukan (Çankırı)
19) Metin Ergun (Muğla)
20) Osman Çakır (Samsun)
Gerekçe:
Ülkede uyuşturucu
suçları her geçen gün artarken, cezaevinde bulunan mahkûmların da
yüzde 50'ye yakınını 'uyuşturucu suçluları'
oluşturuyor. Uyuşturucu suçundan mahkûm olan cezaevindeki
mahkûmların yüzde 68'i çifte vatandaş ve TC uyruklular olurken, KKTC
vatandaşları hiç de küçümsenmeyecek orandadır.
Son yıllarda
uyuşturucu ve madde bağımlılığının ve
suç oranının artmasındaki en büyük etkenlerden birisi,
İktidarda bulunan hükûmetin yapmış olduğu yanlış
ekonomik politikaları ve terör örgütünün etkin mücadelenin
zayıflaması nedeniyle terör örgütünün uyuşturucudan gelen
kaynaklarının kesilememesidir.
Terör örgütünün çocuk
sayılacak yaştaki gençleri bu yolda kullanması, ekonomik
gelirleri düşük ailelerin çocuklarını tercih etmesi de
cezaevlerindeki suçluların yaş oranlarında düşüşe
neden olmuştur.
Bağımlı
kişilerin tedavi edilmeden cezaevine gönderilmesi ise büyük bir risk
oluşturmaktadır. Cezaevinde uyuşturucu kullanımı da
tüm yasaklara ve kontrollere rağmen engellenemiyor. Uyuşturucudan
dolayı içeride bulunan kişilerden birçoğunun sosyal
yaşantısının bir şekilde bitirmiş
kişilerdir. Bağımlı olan suçluların da uyuşturucu
satıcılarının da cezaevine konulması, diğer adi
suçlardan tutuklu olan mahkûmlar içinde tehlike arz etmektedir.
Bağımlı olan suçlunun cezaevine gönderilmeden önce tedavi
altına alınması gerekmektedir.
Cezaevlerinde
ağalık sisteminin oluşturulduğundan, ağalık
sistemini yürüten kişilerin bir bölümünün uyuşturucu suçu, bir
bölümünün ise cinayet suçlarından mahkûm oldukları, bunların
kendi içinde bir sistem oluşturduğu da bilinmektedir. Bu
kişilerin cezaevlerinde uyuşturucu, rüşvet, haraç işlerini
devam ettikleri ve bu suçluların dışarıdaki kişilerle
irtibatlarının sürekli devam etmesi Cezaevlerindeki uyuşturucu
ve madde bağımlılığının sürekli devam
etmesini sağlamaktadır.
Küçük adi suçlardan
Cezaevlerinde bulunan psikolojisi zayıf olan mahkûmlar içeride
uyuşturucuya bağımlı hâle getirilip, cezaları
bittiğinde ise dışarıda kuryelik
yaptırılmaktadır. Cezaevlerindeki bir koğuşta 30
kişinin kaldığı, bu durumun gardiyanların
koğuşlara girmesini zorlaştırdığı ve
kontrollerin güçleştiği de bir gerçektir.
Hükûmet bu günkü ve
gelecekteki toplum sağlığı açısından bir an önce
Cezaevlerinin fiziki şartlarını düzeltmesi, uyuşturucu ve
madde bağımlılığı suçundan ceza almış
hükümlüleri ayırması ve terör örgütünün uyuşturucudan
sağladığı gelir kaynaklarını bitirmesi ve bu
yönde acil tedbirler alması gerekmektedir. Bu çerçevede konuyla ilgili
olarak diğer kurumlarda bu konuyla ilgili birimler oluşturması
da yapması gereken acil işlerdendir.
Burada sadece görev Adalet
Bakanlığına yüklenmemeli, Milli Eğitim ve Sağlık
Bakanlığı da bu konuyla ilgili somut çalışmalar
yapmalıdır.
Cezaevlerindeki
mahkûmların uyuşturucu kullanımı ve bunların
yarattığı sorunlarının araştırılarak,
alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla,
araştırma önergemiz hazırlanmıştır.
BAŞKAN Bilgilerinize
sunulmuştur.
Önergeler gündemdeki
yerlerini alacak ve Meclis araştırması açılıp
açılmaması konusundaki görüşmeler sırası geldiğinde
yapılacaktır.
Kanser
hastalığı konusunun araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan
(10/348, 551, 666, 667, 668) esas numaralı Meclis
Araştırması Komisyonu Başkanlığının
Komisyonun görev süresinin uzatılmasına dair bir tezkeresi
vardır, okutuyorum:
A) Tezkereler (Devam)
3.- (10/348, 551, 666, 667, 668) esas numaralı Meclis
Araştırması Komisyonu Başkanlığının,
süre uzatımına ilişkin tezkeresi (3/1322)
20/10/2010
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Kanser
Hastalığı Konusunun Araştırılarak
Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla
Anayasanın 98, İçtüzüğün 104 ve 105. maddeleri gereğince
kurulan 10/348, 551, 666, 667, 668 Esas Numaralı Meclis Araştırması
Komisyonu 26/05/2010 tarihinde göreve başlamıştır.
Anayasa ve İçtüzük
gereği kendisine verilen 3 aylık süre içerisinde
çalışmalarını tamamlayamayan Komisyonumuz 04/11/2010
tarihinden itibaren 1 aylık ek süre istenmesine karar vermiştir.
Gereğini bilgilerinize
arz ederim.
Doç.
Dr. Kemalettin Aydın
Gümüşhane
Komisyon
Başkanı
BAŞKAN İç
Tüzükün 105inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan
Araştırmasını üç ay içinde bitiremeyen komisyona bir
aylık kesin süre verilir. hükmü gereğince Komisyona bir aylık
ek süre verilmiştir.
Başbakanlığın
kanun tasarısının geri alınmasına dair bir tezkeresi
vardır, okutuyorum:
4.- Türkiye Cumhuriyeti ile Finlandiya Cumhuriyeti Arasında Gelir
Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme
Anlaşması ve Eki Protokolün Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısının yeniden incelenmek
üzere geri verilmesine ilişkin Başbakanlık tezkeresi (3/1323)
25/10/2010
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
İlgi: 18/2/2010 tarihli
ve B.02.0.KKG.0.10/101-2/689 sayılı yazı.
İlgide kayıtlı
yazımız ekinde Başkanlığınıza sunulan
Türkiye Cumhuriyeti ile Finlandiya Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden
Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması ve Eki
Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısının Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün
75 inci maddesine göre geri gönderilmesini arz ederim.
Recep
Tayyip Erdoğan
Başbakan
BAŞKAN
Dışişleri Komisyonunda bulunan tasarı Hükûmete geri
verilmiştir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığının bazı sayın milletvekillerinin
izinli sayılmalarına dair bir tezkeresi vardır.
Milletvekillerini ayrı ayrı okutup oylarınıza
sunacağım.
5.- Bazı milletvekillerine, Başkanlık tezkeresinde
belirtilen sebep ve sürelerle izin verilmesine ilişkin Başkanlık
tezkeresi (3/1324)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Genel Kuruluna
Aşağıda
adları yazılı sayın milletvekillerinin hizalarında
gösterilen süre ve nedenlerle izinli sayılmaları Başkanlık
Divanının 11/10/2010 tarihli toplantısında uygun görülmüştür.
Genel Kurulun onayına
sunulur.
Mehmet
Ali Şahin
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
Van Milletvekili Fatma
Kurtulan, hastalığı nedeniyle 07.04.2010 tarihinden itibaren 15
gün,
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Bursa Milletvekili Ali Kul,
hastalığı nedeniyle 24.05.2010 tarihinden itibaren 15 gün,
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
İstanbul Milletvekili
Bayram Ali Meral, hastalığı nedeniyle 27.05.2010 tarihinden
itibaren 31 gün,
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Tokat Milletvekili
Şükrü Ayalan, hastalığı nedeniyle 03.06.2010 tarihinden
itibaren 20 gün,
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Sinop Milletvekili Kadir
Tıngıroğlu, hastalığı nedeniyle 02.06.2010
tarihinden itibaren 11 gün,
KAMER GENÇ (Tunceli) Karar
yeter sayısı istiyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN
Bakacağım efendim.
Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Karar yeter sayısı yoktur.
On dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 17.09
DÖRDÜNCÜ OTURUM
Açılma saati: 17.24
BAŞKAN: Başkan Vekili Şükran Güldal MUMCU
KÂTİP ÜYELER : Fatih METİN (Bolu), Yusuf COŞKUN (Bingöl)
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 11inci Birleşiminin
Dördüncü Oturumunu açıyorum.
Sinop Milletvekili Kadir
Tıngıroğlunun on bir gün izinli sayılmasına
ilişkin oylamada karar yeter sayısı
bulunamamıştı. Şimdi oylamayı
tekrarlayacağım ve karar yeter sayısı arayacağım.
Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Kabul edilmiştir, karar yeter sayısı vardır.
AHMET ERSİN (İzmir)
Sayın Başkanım, izin verir misiniz?
Az önce söylediğim
şikâyetimle ilgili bir çalışma yapıldı mı acaba?
O mektuplarla ilgili söylediğim şey
BAŞKAN
Yapılıyor efendim, yapılıyor. Gerekli şeyi
yapacağız efendim.
AHMET ERSİN (İzmir)
Sizden ricam şudur Sayın Başkanım: Bu İdare Amirinin
derhâl görevden istifa etmesi lazım çünkü mutlaka bunun öncesi
vardır, görevine devam ederse sonrası da olacaktır.
BAŞKAN Gerekli
çalışmayı yapıyoruz Sayın Ersin.
Diğerini okutuyorum:
İzmir Milletvekili
İsmail Katmerci, hastalığı nedeniyle 05.06.2010 tarihinden
itibaren 30 gün,
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
İstanbul Milletvekili
Alev Dedegil, hastalığı nedeniyle 14.06.2010 tarihinden itibaren
21 gün,
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Şırnak
Milletvekili Sevahir Bayındır, hastalığı nedeniyle
03.06.2010 tarihinden itibaren 106 gün,
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
İzmir Milletvekili
Canan Arıtman, hastalığı nedeniyle 15.06.2010 tarihinden
itibaren 15 gün,
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Kocaeli Milletvekili Mehmet
Cevdet Selvi, hastalığı nedeniyle 17.06.2010 tarihinden itibaren
17 gün,
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
İstanbul Milletvekili
Mehmet Beyazıt Denizolgun, hastalığı nedeniyle 29.06.2010
tarihinden itibaren 22 gün ve 22.07.2010 tarihinden itibaren 20 gün olmak üzere
toplam 42 gün,
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığının bir milletvekiline ödenek ve
yolluğunun verilebilmesi için bir tezkeresi vardır, okutup
oylarınıza sunacağım:
6.- Şırnak Milletvekili Sevahir Bayındıra ödenek
ve yolluğunun verilmesine ilişkin Başkanlık tezkeresi
(3/1325)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Genel Kuruluna
Hastalığı
nedeniyle bir yasama yılında aralıksız 2 aydan fazla izin
alan Sevahir Bayındıra İçtüzüğün 154 üncü maddesi
gereğince ödenek ve yolluğunun verilebilmesi, Başkanlık
Divanının 11/10/2010 tarihli toplantısında uygun
görülmüştür.
Genel Kurulun onayına
sunulur.
Mehmet
Ali Şahin
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Danışma Kurulunun
bir önerisi vardır, okutup işleme alacağım ve
oylarınıza sunacağım:
VIII.- ÖNERİLER
A) Danışma Kurulu Önerileri
1.- Gündemdeki sıralama ile Genel Kurulun çalışma
saatlerinin yeniden düzenlenmesine ilişkin Danışma Kurulu
önerisi
Danışma Kurulu
Önerisi
Tarih:
26/10/2010
Danışma Kurulunun
yaptığı toplantıda, ekteki önerinin Genel Kurulun
onayına sunulması uygun görülmüştür.
Mehmet
Ali Şahin
Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Başkanı
Bekir
Bozdağ M.
Akif Hamzaçebi
Adalet ve Kalkınma
Partisi Cumhuriyet
Halk Partisi
Grubu Başkan
Vekili Grubu
Başkan Vekili
Mehmet
Şandır Ayla
Akat Ata
Milliyetçi Hareket Partisi Barış
ve Demokrasi Partisi
Grubu Başkan
Vekili Grubu
Başkan Vekili
Öneri:
Gündemin Kanun Tasarı ve
Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler
Kısmında yer alan 395 sıra sayılı Kanun Teklifinin bu
kısmın 10 sırasına alınması, diğer
işlerin sırasının buna göre teselsül ettirilmesi
Genel Kurulun; 2, 9, 23 ve 30
Kasım 2010 Salı günkü birleşimlerinde 1 saat sözlü sorulardan
sonra diğer denetim konularının görüşülmeyerek gündemin
kanun tasarı ve teklifleri ile komisyonlardan gelen diğer işler
kısmında yer alan işlerin görüşülmesi; 3, 10 ve 24
Kasım 2010 Çarşamba günkü birleşimlerde ise Sözlü Soruların
görüşülmemesi,
Genel Kurulun; 26 Ekim, 2, 9,
23 ve 30 Kasım 2010 Salı günlerinde 15:00-21:00 saatleri
arasında, 3, 4, 10, 11, 24 ve 25 Kasım 2010 Çarşamba ve
Perşembe günlerinde ise 14:00-20:00 saatleri arasında
çalışmalarını sürdürmesi
Önerilmiştir.
KAMER GENÇ (Tunceli)
Danışma Kurulunun aleyhinde söz istiyorum.
H. TAYFUN İÇLİ
(Eskişehir) Aleyhte söz istiyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN - Buyurunuz Sayın Genç.
KAMER GENÇ (Tunceli)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; aslında, tabii, ben,
Danışma Kurulunun getirdiği konuların aleyhinde
değilim. Burada çalışma saatlerinin uzatılmasının
da aleyhinde değilim. Ancak Türkiye çok ciddi bir sıkıntıya
gidiyor. Rejim bunalımına girilmiş. Türkiye'de İslam
hukukuna göre yeni bir yapılanma var. Yargı
bağımsızlığı diye bir
bağımsızlık kalmamış. Türkiye'yi yönetenler
hiçbir sorumluluk almakta
Mesela, Tayyip Bey geçen gün Marmara Üniversitesinde
bir konuşma yapıyor Farklı inanç gruplarının
gerekirse kendi yargılamalarını yapmalarının
mirasçısıyız. İnşallah gelecekte yine böyle öncü bir
rol üstleneceğiz. diyor. Yani diyor ki: Her inanç grubuna göre bir hukuk
sistemini getireceğiz ve her inanç grubu kendi hukukuna göre
yargılanacak. Bunun manası nedir sayın milletvekilleri? Türkiye
Cumhuriyeti devletinin Başbakanlık koltuğunda oturan ve
Anayasaya sadakat yemini etmiş, namusu ve şerefi üzerine yemin
etmiş bir kişinin yapacağı bir konuşma mıdır?
Bu konuşmanın daha önce benzerleri yapılmış. Erbakan
yapmış bunu ve Refah Partisinin kapatılması için hem
Anayasa Mahkemesi bunu gerekçe göstermiş hem de Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi çok hukuklu bir sistemin olmayacağına karar
vermiş.
Şimdi AKP bir
mağdurlar peşinde koşuyor, acaba nasıl bir mağdurlar
yapayım? Yani, bu tamamen bugünkü Anayasaya aykırı ve gerçekten
Başsavcı bu konuşmayı esas almak suretiyle bir kapatma
davası açsa ve Anayasa Mahkemesinin de -bilmiyoruz tabii, yani artık
son atamalarla ortaya çıktı- bunu kapatması lazım, ama
maksat
Türkiyede işsizlik
almış yürümüş, yoksulluk almış yürümüş, insanlar
aç, insanlar yoksul, emeklinin hâli ortada, çiftçinin hâli ortada.
Vatandaş her gün bize telefon açıyor, ilaç alamıyor maalesef
hastasına
MURAT YILDIRIM (Çorum)
Alıyor.
KAMER GENÇ (Devamla) -
maalesef
çocuğuna gönderecek parası yok. Her gün insanlar, efendim okuldaki
çocuklarımızı alacağız diyor. Bir yurtlar meselesi
var, Kredi ve Yurtlar Genel Müdürüne gidiyoruz
Ya arkadaşlar, neden bu
Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğünde kontenjanlar açık? Bir bakıyorsunuz
AKPli milletvekilleri gidiyorlar, her birisi elli, altmış,
yetmiş, seksen tane açıktan kendi
ORHAN KARASAYAR (Hatay)
Yemin et!
KAMER GENÇ (Devamla)
Gidelim bir bakalım oraya, yemin de sen et. Ondan sonra
Hâlbuki,
eğer normal kurala göre bu öğrencilere yurt çıksa
Oradaki
kıstaslar belli, yani anasının, babasının geliri
olmayan fakir aile çocuklarının öncelikle bu yurtlara girmesi
lazım, ama bir bakıyorsunuz onlar giremiyor, bilmem kaçıncı
yedeği gidiyor, ondan sonra da birileri gidiyor açıktan şey
koyuyorlar.
Şimdi, değerli
milletvekilleri, yani dediğim gibi, öğrenciler çok zor durumda. Her
gün bana Efendim ya biz yurda gireceğiz ya da okulu
bırakacağız diyorlar. Yani bu kadar zor durumda bir durum, ama
Tayyip Bey de çıkmış ille de türban diyor. Yahu, tamam.
İşte, sayın MHP sözcüleri dediler ki: Buyurun, 411 oyumuz var,
gel hadi çıkaralım. AKPnin sözcüsü diyor ki: Efendim, biz
çıkarırsak tekrar CHP Anayasa Mahkemesine giderse
Yahu, bir defa,
Anayasa Mahkemesine gitmek için 110 tane milletvekilinin imzası gerekli.
CHPnin zaten 101 mi, 102 tane milletvekili var, zaten bu imzayı
bulamayacak. Dolayısıyla hep bahane, hep bahane! İşte
buyurun, MHP diyor ki: Arkadaş gel, bunu uzatmaya da gerek yok. Nedir?
Seçime giderken, gideceğiz halka diyeceğiz: Yahu, işte
görüyorsunuz, biz bu problemi çözemiyoruz. Ne yapalım? Bir Anayasa
değişikliğini
Yani 400 tane milletvekili bize verin ki, biz
gelelim, her şeyi de, hukuku da kaldıralım, Anayasa Mahkemesini
de kaldıralım. Zaten kaldırdınız.
Yani, Çankayayı siz
aldınız. Abdullah Gül geldiği günden beri, Çankaya Köşküne
geldiği günden beri, Allah rızası için, bir tane tarafsız
bir işlem yaptı mı arkadaşlar? İşte Hâkimler ve
Savcılar Kurulu üyeliğine atadığı kişiler,
Kayserili
Hatta ben onun yerinde olsaydım, anamı, babamı,
kardeşlerimi atardım. Ne gerek var yahu, bana en sadık insanlar
onlar. Yani, işte, bir de, tabii, İslam hukukunu öne
aldığına göre, Kayseri müftüsünü atardım veya bir cami
hocasını atardım. Ne olacak yani? Zaten bu İktidar
zamanında devlet kurumları oyuncak oldu arkadaşlar. Böyle bir
şey olur mu? Böyle bir devlet yönetimi olmaz.
Şimdi, çıkıp
da Amerikadan talimat alarak Türkiye yönetilemez. Türkiyede her atılan
adım maalesef laik Türkiye Cumhuriyeti devletinin yok edilmesi yönünde
gelişmektedir.
FEVZİ ŞANVERDİ
(Hatay) Sen işine bak, işine!
KAMER GENÇ (Devamla)
Bakın, geçenlerde Kütahyaya gittim. Kütahyada Cumhuriyet Meydanı ve
Atatürk Bulvarı Sevgi Yolu diye değiştiriliyor. AKPnin birçok
yerlerinde bu böyle. Bu ne demektir? Yani, bu, Türkiye Cumhuriyetinin
kuruluş felsefesinde öngörülen ilkeler tek tek yok edilmektedir, tek tek
ortadan kaldırılmaktadır.
Şimdi, bir Hâkimler ve
Savcılar Kurulu ataması var. Böyle bir şey olur mu sayın
milletvekilleri? Yani, yargının bağımsız bir kurum
tarafından tayini, terfisi yapılmazsa, orada hâkimler hangi güvenceyi
alabilir?
Tayyip Erdoğan benim
aleyhimde üç tane tazminat davası açmış. Peki, ben şimdi
düşünüyorum: Acaba Tayyip Erdoğanın benim hakkımda
açtığı bu tazminat davalarını reddedecek bir hâkim var
mı? Yok. Ettiği anda ne olacaktır? Kendisini Hakkâride
bulacaktır. Böyle bir adalet sistemi olur mu sayın milletvekilleri?
Böyle bir şey olur mu? Devlet, bu kadar, bir kişinin keyfine göre
yönetilecek bir sisteme doğru gider mi? Burada Anayasaya sadakatle yemin
eden, namusu ve şerefi üzerine yemin eden insanlar nereye gitti, bu namus
üzerine, şeref üzerine yapılan yeminler? Ne oldu bu namus ve
şerefler? Onun için, Türkiye gerçekten çok büyük badirelerle
karşı karşıya. Türkiye gerçekten büyük
sıkıntılar karşısında
Efendim,
çıkıyorlar, işleri
Yani, bugün Tayyip Erdoğanın
grupta yaptığı konuşma. Diyor ki: Efendim, türban zaten
fiilen uygulanıyor. Yani, uygulanıyorsa, hukuka saygılı
bir kişi böyle der mi? Anayasanın hükümleri var. Türkiye bir hukuk
devletiyse, Anayasa Mahkemesinin
Yani Anayasanın 138inci ve 153üncü
maddeleri Yargı kararları, Anayasa Mahkemesi kararları yasama,
yürütme ve yargıyı bağlar. diyor. Buna rağmen, bu
hükümleri uygulama zorunda olan kişiler maalesef diyor ki: Efendim, fiilî
durum, zaten uygulanmadan
Yani hukuk yok. diyor. Yani, hukukun yok
olmasını, ortadan kaldırılmasını Türkiye
Cumhuriyeti devletinin Başbakanlık makamında oturan kişi zevkle
seyrediyor. Düşünebiliyor musunuz
Ondan sonra Çok hukuklu sisteme
geçeceğim. diyor. Bunların, yani gizli ajandalarındaki
anlamı
Maalesef, işte, ifade ettiği konular ortada.
Şimdi, ikide bir CHPyi
ağzına dolandırıyorlar. Gerçi, CHPyi Tayyip
Erdoğanın ağzına alacak ne yetkisi vardır ne kültürü
vardır ne dürüstlüğü vardır.
Şimdi, arkadaşlar,
bakın, Cumhuriyet Halk Partisi sosyal demokrat bir partidir.
M. MÜCAHİT FINDIKLI
(Malatya) Allah Allah! Ciddi mi!
KAMER GENÇ (Devamla) - Bu
partide her milletvekilinin kişiliği vardır. Yani sizin gibi
efendim 327 milletvekili Tayyip Bey istedi diye parmak kaldırmıyor.
Biz halkın temsilcileriyiz. Elbette ki o parti içinde çeşitli
düşüncede olan insanlar vardır ve geçmişinde de CHP aynı
düşüncedeydi. CHPde milletvekillerinin her konuda fikirlerini söyleme özgürlüğü
de vardır. Dolayısıyla, CHP, bir askerî kışla
değildir, yat borusuyla yatan, kalk borusuyla kalkan bir siyasi parti
değildir. Dolayısıyla, biz de, zaman zaman çıkıp
fikirlerimizi söylüyoruz. Bu fikirleri söylemek, bence, partinin
sağlıklı işleyişinin bir sonucudur. Eğer bir
partide milletvekilleri çıkıp da bir konuşma yapmıyorsa
asıl büyük tehlike orada. Hele iktidar partisi
Suiistimaller
almış yürümüş. Geçen gün bir bankayı KİTte denetliyoruz.
Düşünebiliyor musunuz, Halk Bankası, Vakıflar Bankası,
Merkez Bankası ve Ziraat Bankası tutuyor TOKİye 1 katrilyon
lira -1 katrilyon lira arkadaşlar- arsa bedeli olarak para veriyor.
Nasıl veriyor? Efendim, o arsa kime ait? O arsa devletin arsası.
Düşünebiliyor musun, devletin arsası TOKİye veriliyor
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Lütfen sözünüzü
tamamlayınız Sayın Genç.
KAMER GENÇ (Devamla)
TOKİ bunun karşılığında bu bankalardan 1 küsur
katrilyon lira para alıyor. TOKİ denetime tabi mi? Yok.
Arkadaşlar, bir ülkede denetim yoksa insanların hukuka
saygılı olup olmadıkları nasıl ortaya çıkar?
KİT raporlarını inceliyoruz; efendim, KİTte Yüksek
Denetleme Kurulu üyeleri Hükûmetin oyuncağı hâline gelmiş.
Denetlemiyor, doğru dürüst bir rapor getirmiyor karşımıza.
Hep Efendim, hiçbir usulsüzlük görülmemiştir. Yani, bunu orada da
söylüyoruz, daha ben yeni gittim oraya ama
Bakın, bir kurumda 416
trilyon liralık ihalesiz iş yapılmış. Biz bunu dile
getiriyoruz, AKPli kişiler Ya o zaman kanunu değiştirelim, ona
uyduralım. diyorlar. Ya böyle bir başıbozukluk, böyle bir
hukuksuzluk, böyle bir keyfîliğin yapıldığı hangi bir
devlet var arkadaşlar?
Peki, bakın,
Sayıştay Kanunu
Sayıştayı işlemez hâle
getirmişsiniz zaten. Şimdi, o kadar büyük sorunlar var ki bunlara
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Genç.
KAMER GENÇ (Devamla) Peki,
teşekkür ederim efendim. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Eskişehir
Milletvekili Tayfun İçli.
Buyurunuz Sayın
İçli.
H. TAYFUN İÇLİ
(Eskişehir) Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Çok değerli milletvekili
arkadaşlarım, sizleri saygıyla selamlıyorum.
Değerli
arkadaşlarım, Danışma Kurulunun önerisi aleyhinde söz
aldım. Esas olarak çalışma saatleriyle ilgili konuya
itirazım yok ancak Danışma Kurulu önerisinde, sözlü soruların
dışında kasım ayında denetleme faaliyetinin
yapılamayacağı hükmedilmiş. Öncelikle buna itirazım
var. Bir de değerli arkadaşlarım, 395 sayılı kanunun
10uncu sıraya alınması Danışma Kurulunda
önerilmiş. Aslında bu kanun yenilenebilir enerjiyle ilgili bir kanun
tasarısıydı. Bu kanun tasarısı AKP Grubunun önerisiyle
2009 tarihinde öne alındı ama her grup önerisinde bu kanun
tasarısı her geçen hafta geriye atıldı. Bu ne yaman bir
çelişkidir. Bir de bunu vurgulamak istedim.
Değerli
arkadaşlarım, şimdi önümüzde bütçe çalışmaları
başlayacak, arkasından Anayasa değişikliğiyle ilgili
uyum yasalarının devreye girmesi lazım. Bu Danışma
Kurulunun önerisinden sonra peki Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türkiye'nin
gerçek gündemine ne zaman girecek ve gerçek sorunları nasıl
araştıracak, bu konuların üzerine nasıl eğilecek?
Şimdi, bugün
Eskişehirden hemşehrilerim geldi, Ağapınar köyünden köylü
vatandaşlarımız geldi. Bugün Eskişehir köylülerinin,
çiftçilerinin sorunu
İnanıyorum ki, Türkiye'nin hemen hemen her
yerinde aynı sorunla çiftçilerimiz karşı karşıya.
Değerli
arkadaşlarım, elimde bir ödeme emri var tarım kredi kooperatifi
borcuyla ilgili. Eski parayla 1,5 milyarlık borç yüzde 90 faizle 5 milyar
lira olmuş. Şimdi herhâlde 10 milyar olmuştur. Yine, bir icra müdürlüğü
emri: Yüzde 98 faizle Ziraat Bankasına borçlanmış çiftçimiz.
Eski parayla borcu 31 milyar 289 bin. Bu da herhâlde 40 milyarı
geçmiştir. Ve tabii ki kefilleri var. Bu kefillerin arasında
değerli eşleri de var.
Değerli
arkadaşlarım, yine bugün bana bir elektronik posta geldi. Çok
değerli bir bilim insanı Profesör Doktor Mustafa
Kaymakçının bir emaili. Ve aslında dünyada köylülerle ilgili,
çiftçilerle ilgili birçok ciddi sorunun olduğunu belirtiyor ve
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi
Bağımsız Gıda Uzmanı Schutterin raporuna göre dünyada
500 milyon çiftçinin açlık çektiğini ifade ediyor ve dünyada
çiftçilerin işte banka kredilerinden dolayı, ipoteklerden dolayı
artık topraklarını büyük sermaye gruplarına
devrettiğini ve artık üretimin küresel güçler tarafından, büyük
şirketler tarafından idare edildiğini söylüyor ve çiftçinin aç
olduğunu söylüyor. Bu, tabii,
dünyada
Ve eko sistemin dünyada küçük çiftçilerin bu şekilde kentlere
göçe zorlanmak suretiyle de ayrı bir psikolojik sıkıntı
içine, bir travma içine girdiğini çok net olarak bu raporlarında
ifade ediyorlar.
Değerli
arkadaşlarım, Değerli Hocamızın raporuna göre,
Türkiyedeki durum tespitine göre tarımda
çağdaşlaşmanın ve verimliliğin en iyi olduğu Ege
Bölgesinde bile tarımsal üretimin gerilediği, çiftçilerin giderek
yoksullaştığı ve kentlerin varoşlarına terke
zorlandığı ifade ediliyor. Çiftçilerin büyük bir kesimini
oluşturan küçük ve orta ölçekli işletmelerin çoğunun icralık
durumda olduğunu söylüyor,
Borçlarını da zamanında ödeyemeyen çiftçiler
sırasıyla cezaevine giriyor. diyor. Sadece çiftçiler değil,
eşleri, yediemin olan eşleri, kefil olan eşleri de cezaevine
giriyor. diyor. Tarım toprakları dolaylı yollarla
yabancılaşıyor. diyor.
Değerli
arkadaşlarım, artık bankacılığın ne şekle
girdiğini, yabancı sermayenin Türkiyede nasıl faaliyetlerde
bulunduğunu ve çiftçimizin kredi borçlarından dolayı ipotekli
arazilerine nasıl yabancı bankalar tarafından el
konulduğunu, değerli arkadaşlarım, artık herkes
biliyor. Bu örnekleri çoğaltabiliriz.
Değerli
arkadaşlarım, bu enteresan tartışmaların
dışında Türkiye yanıyor. Türkiye, yine Hocamızın
raporunda olduğu gibi -beni ziyarete gelen hemşehrilerimin
anlattığına göre de öyle- Türkiyede ilkler yaşanıyor
değerli arkadaşlarım. İlkler derken aklınıza ne
geliyor? Türkiye ilk kez bu sene kurbanlık hayvan ithali yapıyor; ilk
kez kurbanlık hayvan ithali! Nereye yapıyoruz? Değerli
Tarım Bakanımız da burada. Trakya ve İstanbulun Avrupa
yakasına canlı kurbanlık hayvan ithali yapıyoruz.
TARIM VE KÖYİŞLERİ
BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) Evet.
H. TAYFUN İÇLİ
(Devamla) - Rakamlara göre 80 bin büyükbaş hayvan, 15 ila 20 bin
civarında da küçükbaş hayvan...
TARIM VE
KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER (Diyarbakır) - Rakamlar yanlış.
H. TAYFUN İÇLİ
(Devamla) - Rakamlar
değişebilir.
Bu, değerli
arkadaşlarım, Türkiye'nin övüneceği değil, üzüntü
duyacağı bir ilk. Evet, Türkiye bu sene işte böylesi bir ilke
imza atıyor.
Değerli
arkadaşlarım, bugün gazetelerde görmüşsünüzdür. Bazı
vatandaşların bacaklarına sarılı etler
Kaçak et
sokuyorlar yurda. Eskiden gazetelerde, televizyonlarda bu görüntüler
uyuşturucu kaçakçılarıyla ilgili fotoğraflardı.
Uyuşturucu kaçakçıları bacaklarına veyahut vücutlarına
uyuşturucu sarmak suretiyle ülkemize uyuşturucu sokmaya
çalışırlardı. Çok acıdır, artık ülkemizde,
bırakın tonlarca kaçak canlı hayvan sokulmasını
veyahut işte, karkas kaçak et sokulmasını, artık
vatandaşlar bacaklarına et sarmak suretiyle et
kaçakçılığı yapmaktadır. Sayın Tarım
Bakanımız, bu da Türkiye'nin ilklerindendir, ama öğüneceği
değil, yerineceği ilklerdendir.
Değerli
arkadaşlarım, artık, Türkiye, son dönemlerde sigara
kaçakçılığı, akaryakıt
kaçakçılığı, et kaçakçılığı, kaçak et
kaçakçılığı, kurbanlık hayvan
kaçakçılığında, sanıyorum, dünya tarihine geçebilecek
ender ülkelerden biri olmuştur. Onun için, AKP siyasi
iktidarının öğünebileceği konuların arasına bunu
da katmakla sanırım haksızlık etmeyiz.
Değerli arkadaşlar,
bu konuda söyleyecek çok şey var. Bu konunun uzmanları
televizyonlarda çıkıyorlar konuşuyorlar, raporlar düzenliyorlar.
Sadece canlı hayvan meselesinde sıkıntımız yok: Süt,
süt tozu
Bakın, Türkiye, bu konuda da uzun yıllardan sonra
Zaman
zaman sıkıntıya uğrayabilir çiftçimiz. Ama süt konusunda
da, süt veren hayvan konusunda da ciddi sıkıntımız var.
Bunları dile getirmek istedim.
Türkiye Büyük Millet
Meclisinin asıl konularının bunlar olması gerektiğini
düşünüyorum. Daha önceden de bu konuda eleştirilerimi bu kürsüden
dile getirdim. Eğer Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasada ve İç
Tüzükte belirtilen denetim, Meclis araştırması, genel
görüşme, Meclis soruşturması gibi konuları, bu
konuları, can alıcı konuları burada görüşmezse,
Türkiye'nin daha da geriye gideceği konusunda hiçbir şüphem yok.
Biraz kulağımızı vatandaşa vermemiz lazım.
Kulağımızı bugün Türk çiftçisine verdik.
İşçimizin durumu, emeklimizin durumu, sanayicimizin durumu,
tüccarımızın durumu
Başka örnekler de bundan daha iyi
değil, çok daha kötü durumdayız. Bizler bir tiyatro sahnesinin
önündeki oyunculara benziyoruz. Kuliste farklı, sahnede, edindiğimiz,
bize verilen role göre davranmaya çalışıyoruz. Değerli
arkadaşlarım, gerçek durum bu değil, olduğumuz gibi
gözükmemiz lazım, Türkiye'nin gerçeklerini olduğu gibi bu kürsüde
konuşmamız lazım. Eğer gerçekleri bu kürsüde konuşmaz,
grup toplantılarında şova dönük, gerçeği yansıtmayan
birtakım söylemlerle halkın karşısına çıkarsak
ülkeye yazık ederiz diyorum.
Beni dinlediğiniz için
hepinize teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür
ediyoruz Sayın İçli.
OKTAY VURAL (İzmir)
Sayın Başkan, lehinde
BAŞKAN Sayın
Vural, buyurunuz efendim. (MHP sıralarından alkışlar)
OKTAY VURAL (İzmir)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ben bu Danışma
Kurulu kararı bütün partilerimizin temsilcileri tarafından
imzalanmış ve kasım ayında bir çalışma
programı tatbik edilmesini öngörmüştür. Malumlarınız bir
bütçe maratonu da başlamış ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin
gündeminde yer alan bazı konularda Meclis
çalışmalarının bu yönüyle belli bir programa
bağlanması uygun görülmüştür. Yalnız, Milliyetçi Hareket
Partisi olarak şurada ifade etmek istiyorum ki denetim bu Türkiye Büyük
Millet Meclisinin en önemli görevlerinden biridir. Milliyetçi Hareket Partisi
olarak böyle bir karara imza atmış olmamızla birlikte zaten
salı günleri maalesef önceden öngörülmediği takdirde denetim
yapılmıyor yani maalesef Türkiyede ancak mutabakata
vardığımız zaman araştırma önergeleri
konuşuluyor. Dolayısıyla bundan sonraki süreç içerisinde
Milliyetçi Hareket Partisinin kasım sonuna kadar böyle bir
çalışma programı öngörmüş olmasına rağmen yine
Türkiyede çiftçilerimizin, öğrencilerimizin, emeklilerimizin,
işsizlerimizin, yoksullarımızın, hülasa
vatandaşımızın bütün sıkıntılarını
Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşımaya kararlı
olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bunu, gerekirse, Danışma
Kurulu toplantıları münasebetiyle, bazı araştırma
önergelerinin görüşülmesi münasebetiyle böyle bir imkânı
kullanacağız. Evet, bu Meclis denetim yapmalıdır, bu Meclis
millet adına sorgulama yapmalıdır, milletin
sorunlarını tartışmalıdır ama Milliyetçi Hareket
Partisi olarak böyle bir çalışma programı konusunda bir
Danışma Kurulu kararını mutabakatla imzalamış
olmamıza rağmen uygun gördüğümüz ve gerekli gördüğümüz
hâllerde bu konuları Meclis gündemine getirmek için İç Tüzükün
verdiği bütün imkânları kullanacağımızı ifade
etmek istiyorum.
Saygılarımı
arz ediyorum, teşekkür ederim. (MHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Vural.
Öneriyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Öneri kabul edilmiştir.
Şimdi, İç Tüzükün
37nci maddesine göre verilmiş bir doğrudan gündeme alınma
önergesi vardır; okutup işleme alacağım ve
oylarınıza sunacağım:
VII.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI (Devam)
C) Önergeler
1.- Ankara Miletvekili Yılmaz Ateşin, (2/451) esas
numaralı Kanun Teklifinin doğrudan gündeme alınmasına
ilişkin önergesi (4/236)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
2/451 Esas Numaralı
kanun teklifimin İç Tüzüğün 37. maddesine göre gündeme alınmasını
saygılarımla arz ederim.
Yılmaz
Ateş
Ankara
BAŞKAN Teklif sahibi
olarak Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş, buyurunuz efendim.
YILMAZ ATEŞ (Ankara)
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar,
gündem dışı konuşmalarda da bu Sosyal Yardımlaşma
ve Dayanışma Teşvik Fonu konusunda arkadaşlarımız
sorunları dile getirdiler. Bu kanun teklifi 1986 yılında
çıktı, yürürlüğe girdi, tam yirmi dört yıldır,
sürekli, Türkiyenin en çok tartışılan kanunlarından biri hâline
geldi. Bu, çıktığı günden bugüne de böyleydi ama özellikle
son, Adalet ve Kalkınma Partisi İktidarı döneminde de maalesef,
kelimenin tam deyimiyle işin suyu çıktı.
Şimdi, yedi tane
kuruluşumuz bu sosyal yardımları yapmaktadır. Bu yedi
kuruluş -2008 rakamları itibarıyla söylüyorum- değerli
arkadaşlar, 14,3 milyar TL yani 14,3 katrilyon bir ekonomik güç
kullanmışlardır. Bunun 600 milyon TLsi yani 600 trilyonu yerel
yönetimler tarafından kullanılmıştır. Şimdi, bu
rakam, Adalet ve Kalkınma Partisi iktidara geldiği yıl 2,9
milyar TLydi yani 2,9 katrilyondu. Şimdi, Adalet ve Kalkınma Partisi
yetkilileri hep şununla övünmektedirler: Biz geldik, kişi
başına düşen millî geliri 3 bin dolardan 10 bin dolara çıkardık,
ekonomiyi şöyle sıçrattık, böyle sıçrattık. Ama bu
rakamlar da gösteriyor ki Adalet ve Kalkınma Partisi İktidarı
döneminde halktaki yoksulluk tam 5 kat artmıştır.
Şimdi, Adalet ve
Kalkınma Partisi iktidara geldiği zaman Türkiyedeki işsizlik
oranı yüzde 10,1di ama en son rakamlara göre, TÜİKin rakamlarına
göre de 11,1 yani yüzde 10,1i baz aldığımız zaman sekiz
yıllık İktidarınız döneminde, değerli
arkadaşlar, işsizlik oranı yüzde 10 artmış. Peki, 220
milyar dolayında olan toplam borcumuz ne olmuş bu süre içerisinde?
500 milyar dolar olmuş. Peki, özelleştirmeden ne olmuş?
Özelleştirmeden de 35-40 milyar dolarlık bir gelir gelmiş, o da
uçmuş, Türkiyenin borçları 2,5 kat artmış, yoksulluk 5 kat
artmış ama Türkiyenin borçları da, işsizliği de,
yoksulluğu da artmış. Şimdi, bu işsizlik, yoksulluk artıyor
da bir de değerli arkadaşlar, bu yoksullara yardım ediyoruz
adı altında maalesef eş dost da ihya ediliyor.
Şimdi, gazetelere de
yansıdı, İzmirde ağustos ayında +40 derecede kömür
yardımı yapılıyor. Gaziantepte, bir milletvekilimiz,
Sayın Ekici dile getirdi değerli arkadaşlar, +45 derecede kömür
yardımı yapılıyor. Eğer oylarınızı,
referandumda Evet demezseniz, seneye, bir başka zaman, bunu
bulamazsınız. deniyor.
Yine Amasyada, değerli
arkadaşlar, referandum sandığının başına
isimler alındı Eğer evet çıkmazsa kömür gelmez size.
diye.
Bundan iki yıl önce, 2008
yılında Ardahana gittik değerli arkadaşlar. Posof
Kaymakamı 140 ton kömür istemiş ama şu cömertliğe
bakın ki oraya 500 ton kömür gelmiş. Ardahanda, bildiğiniz
gibi, bir yılın sekiz ayı soba yanmaktadır ama o gönderilen
kömürler iki yıl dere yataklarında bekledi. Ben bunu dile getirdim.
İlgili bakan Biz hemen araştırma yaptık -sekiz saatte-
basın üzerinde, böyle bir olay yoktur. dedi. Ben de bizim ilçe
başkanına, belediye başkanına rica ettim, o iki yıl
dere yatağında bekleyen o kömürlerin fotoğraflarını
çekip gönderdiler. Niye bu cömertlik? Çünkü eski bir milletvekillerinin, bir
önceki dönem milletvekillerinin kömür ocağından yoksullara yardım
adı altında ihya ediliyorlar.
Şimdi, bildiğiniz
gibi bu vakıfların yönetimlerinde en büyük mülki amir var,
altında da kamu görevlileri var. Şimdi, bizim kanun teklifimizin
amacı şu: Buraya Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu olan siyasi
partilerden de birer temsilci eğer yönetimlere, mütevelli heyetlerine
alınır ise o zaman bir içsel denetim sağlanır, bir
şeffaflık sağlanır, kamu kaynakları da değerli
arkadaşlar, heba edilmez.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Lütfen
sözlerinizi tamamlayınız.
Buyurunuz.
YILMAZ ATEŞ (Devamla) -
İktidar partisinin ilçe başkanlarının, il
başkanlarının verdiği listeye göre
dağıtılmaz. Yardım dağıtılacağı
zaman oraya iktidar partisinin görevlileri gidip Bakın, size şunu
yapıyoruz. demez. Bütün siyasi partiler kamunun bu olanaklarını
gerçekten muhtaç olan vatandaşlarımıza da değerli
arkadaşlar, bunu dağıtmış olurlar.
Ankarada, değerli
arkadaşlar, bu İktidar döneminde, iktidara geldiğinizde 40 bin
yoksul sayısını 400 bine çıkardınız ama 2007
yılında da değerli arkadaşlar, 2007 yılı
seçimlerinde de Bakın, eğer CHP gelir ise
yardımlarınızı keser. dediler. On günde o
vatandaşın yardımını kestiniz. O nedenle bu kamu
kaynaklarının objektif olarak kullanılmasında büyük yarar
var. Bir içsel denetimin sağlanması açısından da siyasi parti
temsilcilerinin de o heyette yer almasının yararına
inanıyoruz. Bu konudaki destekleriniz için şimdiden teşekkür
ediyorum.
Yüce Meclisi tekrar
saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür
ediyoruz Sayın Ateş.
Gaziantep Milletvekili
Yaşar Ağyüz.
Buyurunuz Sayın
Ağyüz.(CHP sıralarından alkışlar)
YAŞAR AĞYÜZ
(Gaziantep) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 3294
sayılı Yasanın 7nci maddesinde değişiklik
yapılmak üzere verilen bir teklif, Cumhuriyet Halk Partisi Ankara Milletvekili
Sayın Yılmaz Ateşin teklifi üzerine söz aldım.
Toplumda yıllardır
Fak Fuk Fonu olarak bilinen ama kâğıt üzerinde, yasal olarak Sosyal
Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu diye
bilinen fon, maalesef son yıllarda, büyüyen ve amacına hizmet etmekten
öte siyasi rant aracı olarak kullanılan bir hâle gelmiştir. Bu
vakfın, Sosyal Dayanışma Vakfının yönetiminde
özellikle bulunması gereken yöneticiler bürokratlar, doğrudur ama
diğer bulunması gereken insanlar maalesef siyasi yandaşlardan
seçilmektedir ve siyasi yandaşlardan seçilen bu kişiler de maalesef
siyaset yapmaktadırlar ve fonu amacı dışında siyasi
yandaşlarına kullandırmaktadırlar. O nedenle bu fonun
mütevelli heyetinde siyasi parti temsilcilerinin, Türkiye Büyük Millet
Meclisinde grubu bulunan siyasi parti temsilcilerinin bulunmasında büyük
yarar, büyük fayda vardır.
Bunu son yıllarda çok
somut olarak gördük. Her AKP il merkezinde Fak Fuk Fonu denilen fonla
iletişimi sağlayan, vatandaşın müracaatını
sağlayan birimler vardır. Bu birimlerden giden kâğıtlarla
kömür yardımı yapılmaktadır, gıda yardımı
yapılmaktadır. Ramazan Bayramında, Kurban Bayramında bu
yardımlar böyle yapılmaktadır. Somut bir realitedir bu ve bakın
görün ki gerçek fakirler temsil edilemediği için seçim bölgem Gaziantepte
birkaç mahallede üç katlı evi olan, kapısında arabası olan
kişilere -Sayın Bakan ne kadar övünerek bahsederse etsin- kömür
yardımı yapılmaktadır. Seçilmiş muhtarlar göz
ardı edilmiştir, dışlanmıştır. Seçilmiş
muhtarlardan hiçbir şekilde mahallesi hakkında bilgi alınmamaktadır.
Sadece Kömür geliyor, bunları hazır bulundur. denmektedir. Bu
yanlışlıkları ortadan kaldırmak, disipline etmek
zorundayız. Bu gerçeklerin ışığında biz bu kanun
teklifini verdik. Bu nedenle destek bekliyoruz.
Ayrıca, Türkiye
Cumhuriyetinin gelmiş geçmiş hiçbir hükûmeti, Sosyal
Dayanışma Vakfı Fonunun miktarını artırarak
yoksullaştırmayı artırmakla övünülür konuma hiçbir dönemde
gelmemiştir. Bakın Hükûmetin ikrarına, 2007-2009, elimde
faaliyet raporundan çıkan rakam: 2007, kömür dağıtılan aile
sayısı 1.894.555; 2008, 2.347.728, artış 453 bin.
Dağıttığınız kömür miktarı 500 kilodan üste
çıkmadığına göre 453 bin yoksul aile doğmuş sizin
İktidarınız döneminde, 2007 ile 2008 arasında.
Gıda yardımına
bakıyoruz, gene öyle; çok büyük rakamlar, çok büyük farklılıklar
var. 2007 ile 2009 arasında yüzde 100 artış var gıda
yardımlarına kaynak aktarmanızda. 2008 ile 2009 arasında
yüzde 73 artış var. İşte siz, bununla övünen bir iktidarsınız.
Yoksulluğu yaratıyorsunuz. Üretim yok, istihdam yok, istihdama kaynak
yok, kapanan iş yerleri var. Hatta ve hatta fakirliğini,
fakirleştiğini söylemeyen esnafları, asgari ücretliyi, emekliyi
içine kattığımız zaman da içinden çıkılmaz bir
rakamla -devasa- karşı karşıyasınız. Bunu bu
şekilde çözemezsiniz. Sadaka devleti yaratarak, yaratma
mantığıyla yoksullukla mücadele edemezsiniz. Sosyal devleti,
yatırımcı devleti, üretimi artıran devleti, gelir
dengesizliğini ortadan kaldıran devleti ayağa kaldırmak
zorundasınız.
Bakın, Fakir Fukara
Fonundan verdiğiniz yardımlarda fakirlik kıstasınız
da belli değil. Neye göre? AKPden giden karta göre fakirlik
kıstası. Bakın, özürlü maaşı veriyorsunuz kiralık
evde oturan bir kişiye, bir aylık maaş 96 lira. Ama bu kişi
Fona müracaat ettiği zaman da Senin maaşın var, veremeyiz
Yaşlılık maaşı veriyorsunuz. Aynı şekilde
yaşlılık maaşı 96 lira, üç aylık
özürlü maaşı 288 lira. Bunların bir tanesi müracaat
ettiği zaman da diyorsunuz ki: Sen maaş alıyorsun. Ne
maaş alıyor? 96 lirayla kim geçinir, hangi özürlü geçinebilir? Bunun
kömüre ihtiyacı yok mu, bunun barınmaya ihtiyacı yok mu? Niye
bunları yeniden gözden geçirme gereğini duymuyorsunuz? Bu
insanları verdiğiniz 96 bin lira maaşla Yaşam geçir. diye
çileye ve çileli bir yaşama terk ediyorsunuz.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Lütfen
sözlerinizi bağlayınız.
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) 96 lira!
YAŞAR AĞYÜZ
(Devamla) 96 lira, evet.
O nedenle, bu gerçekleri
yeniden gözden geçirmek zorundasınız. Sadece rakamları
büyüterek, Biz şu kadar kömür yardımı yaptık, biz şu
kadar gıda yardımı yaptık. diyerek övünemezsiniz. Bu
yoksulluğu siz yarattınız, bu yoksulluk sayısını
siz artırdınız. Bugün esnaf dükkânını kapatıyor. Siz
bir buçuk aydır, esnafın prim borcunu yeniden yapılandırma
yasasını Meclise getiremediniz, hani sözleriniz? Emeklinin intibak
yasasını getiremediniz, hani sözleriniz? Bugün kömür 450-500 bin
lira. Emekliye verdiğiniz maaş ne kadar? 600 bin lira, 550 bin lira,
450 bin lira. 2 ton kömürü nasıl alacak bu emekli, özürlü nasıl
alacak 2 ton kömürü? Bunları düşünüyor musunuz? Yeniden
yapılandırma diyor Sayın Bakan. Bu yeniden
yapılandırmayı ben merak ediyorum, acaba Deniz Feneri de içine
girecek mi, acaba İHH de içine girecek mi, çok merak ediyorum yani.
Hepinize saygılar sunar,
desteğinizi bekleriz. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür
ederiz Sayın Ağyüz.
Hükûmet adına Devlet
Bakanı Hayati Yazıcı.
Buyurunuz Sayın
Yazıcı. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (İstanbul) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.
Bugün sosyal
yardımlaşma bereketli, epey gündem konusu oldu ama ben bu kanun
tasarısına ilişkin iki açıdan değerlendirme
yapacağım.
Bunlardan bir tanesi, hemen,
gündem dışı konuşmalarda bazı milletvekili
arkadaşlarım -şöyle bir öneride bulundular- Efendim, bu
vakıfların mütevelli heyetlerinde siyasi parti temsilcileri var,
siyasi partilerde görev yapan kişiler var, bu doğru değildir.
diye bir eleştiri getirdiler.
Şimdi, bu kanun
teklifini irdelediğimizde -zaten Sayın Ateş de burada
açıkladı- tam tersi bir öneri getiriyor, deniyor ki: Bu vakıf
mütevelli heyetlerinde siyasi partilerin, Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu
bulanan partilerin temsilcileri yer alsın. İl mütevelli heyetleri,
vakıflar da alsın, ilçe vakıf mütevelli heyetleri ise yine
partilerin önereceği kişileri de alsın. Biz bu bakımdan
bunu doğru bulmuyoruz.
Diğer bir
farklılık
Gündem dışı konuşmalara cevap verirken
burada arz etmeye çalıştığım gibi, Türkiye genelinde
973 olan bu vakıf mütevelli heyetleri, bana göre kamu
kaynağının yasa çerçevesinde en etkili, en düzgün, en doğru
verilerle tahsisini yapan ama o oranda da sivil yapılı, şeffaf,
katılımcılık öngörülmüş bir konumda. Muhtarlar var,
eşraftan kişiler var, daire müdürleri var ve il genel meclisinin
belirleyeceği kişi de yer alıyor.
Yine bu teklif
muhtarları vakıf mütevelli heyetlerinin dışında
bırakıyor, o yörede yardım yapmakla maruf kişileri de devre
dışı bırakıyor dolayısıyla bu yönü
itibarıyla da mevcut yasal düzenlemenin daha gerisinde bir teklif.
Diğer bir gerekçemiz
şu: Değerli milletvekilleri -bu alan önemli ve Hükûmetimizin
gündeminde- sosyal yardımlar kanun tasarısı
çalışmalarımız devam ediyor. Belki de Sosyal Güvenlik
Kurumuna benzer sosyal yardım kurumu
başkanlığını, çok değişik kurumların
yürüttüğü faaliyetleri bir araya getirmek, toplamak suretiyle bir yasal
çerçeve altına alma yönünde tasarı çalışmamız devam
ediyor. Belki bu dönem olmaz ama inşallah önümüzdeki dönemlerde
sanırım bu yasal düzenleme yüce heyetinize gelecek, burada
değerlendirmeyi yapacaksınız.
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Bunu, bu yasayı kabul etmiyor musunuz
Sayın Bakanım yani arkadaşların teklifini kabul etmiyor
musunuz?
DEVLET BAKANI HAYATİ
YAZICI (Devamla) Hayır, deminki gerekçeler itibarıyla doğru
bulmadığımı, eksik bulduğumu, daha geriye
götürdüğünü ifade ediyorum, onu söylüyorum.
Öte yandan, yine bugünkü
gündem dışı konuşmalarda burada ifade edildi Kömürler yurt
dışından ithal ediliyor... Değerli arkadaşlar,
lütfen, bu konular ülkemizle alakalı, hepimizle alakalı. Elbette ki
eleştiri hakkımız var ama eleştiri hakkını
kullanırken mutlaka doğru verilere dayanmamız gerektiğini
de herhâlde kabul edeceksiniz. Böyle bir durum söz konusu değil.
Kaldı ki 2010 yılında temin edilecek kömürle alakalı
Bakanlar Kurulunda bu konunun altı çizilmiş. Özellikle Türkiye
Taşkömürü İşletmesinin sosyal yardım kapsamında
dağıtımı yapılacak kömürleri yerli kaynaklardan
öncelikle temin etmesi konusunda vurgu yapılmış,
talimatlandırılmış.
Ben şimdi yoksulluk
verilerine girmeyeceğim ama bu konudaki değerlendirmeler de son
derece afaki.
Heyetinizi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür
ediyoruz Sayın Yazıcı.
Sayın Genç, sisteme
girmişsiniz
KAMER GENÇ (Tunceli)
Efendim, müsaade ederseniz sosyal yardımlaşmayla ilgili yerimden iki
cümle açıklama yapmak istiyorum.
BAŞKAN Buyurunuz
efendim.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
10.- Tunceli Milletvekili Kamer Gençin, 8 Martta Elâzığda
meydana gelen depremden sonra vatandaşların
yaşadıkları sorunlara ilişkin açıklaması
KAMER GENÇ (Tunceli)
Sayın Başkanım, teşekkür ederim.
8 Martta Elâzığda
meydana gelen deprem sonucunda Tuncelide de büyük bir hasar olduğunu daha
önce söylemiştim ama bugüne kadar o insanlar hâlâ çadırda
yaşıyor. Maalesef, defalarca bu konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi
gündemine getirmeme rağmen o insanlarımız hâlâ çadırda ve
ciddi hiçbir yardım da yapılmamıştır.
Soruyorum bu Hükûmete:
Nasıl hitap edelim ki bu insanlar buraya bu yardımı etsin? Neyle
uyanacaklar yani bunların üzerine su mu serpeyim, ne yapayım? Onu
öğrenmek istiyorum. Hangi eylemi koyalım? Ben bunu özellikle
Sayın
Başkanım, defalarca burada soru sordum, kürsüde dile getirdim, bir
cevap vermiyorlar. Yani, bu vatandaşların sorunu ne olacak? Onu
öğrenmek istiyorum.
Saygılar sunuyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Genç.
Öneriyi
III.- YOKLAMA
(CHP sıralarından
bir grup milletvekili ayağa kalktı)
FERİT MEVLÜT
ASLANOĞLU (Malatya) Sayın Başkan, yoklama istiyoruz.
BAŞKAN - Yoklama talebi vardır.
Sayın Aslanoğlu
Sayın Ekici
Sayın Köse
Sayın Özdemir
Sayın Süner
Sayın Ergin
Sayın Güner
Sayın Oksal
Sayın Öztürk
Sayın Keleş
Sayın Barış
Sayın Özkan
Sayın Ateş
Sayın Öğüt
Sayın Ünlütepe
Sayın Tütüncü
Sayın Genç
Sayın Ağyüz
Sayın Emek
Sayın Tınaztepe
Tamam arkadaşlar.
Yoklama için üç dakika süre
veriyorum.
Yoklamayı
başlatıyorum:
(Elektronik cihazla yoklama
yapıldı)
BAŞKAN Toplantı
yeter sayısı vardır.
VII.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI (Devam)
C) Önergeler (Devam)
1.- Ankara Miletvekili Yılmaz Ateşin, (2/451) esas
numaralı Kanun Teklifinin doğrudan gündeme alınmasına
ilişkin önergesi (4/236) (Devam)
BAŞKAN Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul
edilmemiştir.
Şimdi de gündemin Sözlü
Sorular kısmına geçiyoruz.
Sayın milletvekilleri,
İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay, gündemin Sözlü
Sorular kısmında yer alan ve birleşimin başında
sıra numaralarını belirtmiş olduğum soruları birlikte
cevaplamak istemişlerdi.
Şimdi bu soruları
sırasıyla okutuyorum:
IX.- SÖZLÜ SORULAR VE CEVAPLARI
1.- Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemirin, Gaziantepte
tarımın geliştirilmesine yönelik projelere ilişkin
Tarım ve Köyişleri Bakanından sözlü soru önergesi (6/1094) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın Tarım ve Köyişleri Bakanı M. Mehdi Eker
tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Hasan
Özdemir
Gaziantep
Gaziantep'te kuraklık,
akarsuların kirlilik düzeyi, tarımsal üretimi ve ürün
çeşitliliğini olumsuz etkilemektedir.
Bu bilgiler
ışığında;
1)
Bakanlığınız bünyesinde Gaziantep tarımının
geliştirilmesi veya teşviki için ne gibi projeler yürütülmektedir?
Devam eden projelerin performans değerleri nedir? Yeni projeler var
mıdır?
2) Gaziantep'te
çiftçilerimizin ekonomik sıkıntılarını gidermeye
yönelik tedbirler var mıdır? Varsa nelerdir?
3) Kuraklık bölgesi ilan
edilen yerlerde çiftçilerimizin kuraklık yardımından ve Ziraat
Bankasının çiftçi borç ertelemesinden faydalanabilmesi için neler
yapılıyor?
2.- Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemirin, bazı sivil toplum
kuruluşlarına yönelik yaptırımlara ilişkin sözlü soru önergesi (6/1095) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Hasan
Özdemir
Gaziantep
Ülkemiz, terörle mücadele
sürecinde terörün sivilleşmesi olgusuyla ifade edilen şekilde, PKK
yanlısı Sivil Toplum Kuruluşlarının faaliyetlerine de
sahne olmaktadır. Bu kuruluşların bazı şehirlerimizde
giriştikleri provokatif nitelikli, topluma ve devlete ekonomik zararlara
da sebep olan sözde "sivil itaatsizlik eylemlerinde bulunduklarını
görmekteyiz.
Buna göre;
1) Demokratik haklarını
kullanarak kurulan bu STK'lara yönelik cezai yaptırım
düşünülmekte midir?
2) Bu cezai
yaptırımların Türk hukuk mevzuatında yer alabilmesi için
ilgili Kanunlarda yeni bir düzenlemeye gidilmesi programınız
dâhilinde var mıdır?
3.- Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemirin, suçluluğun
önlenmesine yönelik sosyal projelere ilişkin sözlü soru önergesi (6/1108) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını
saygılarımla arz ederim.
Hasan
Özdemir
Gaziantep
Ülkemizde, giderek artan
yoksulluk, işsizlik vb. sonucu oluşan sosyal bunalım neticesinde
suç işleme eğilimi ve suç oranları her yıl doğru
orantılı olarak artış göstermektedir. Bu durum, toplumun
huzurlu bir ortamda yaşama hakkını gasbetmektedir.
Buna göre;
1) Suç işleme
oranının hızla artış gösterdiği ülkemizde,
önleyici hizmetler bakımından kolluk birimlerince alınacak
önlemlerin dışında ne gibi sosyal projeler geliştirilmektedir?
4.- Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlunun, Bakırköy
ve Bahçelievlerdeki asayiş olaylarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1141) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Prof. Dr.
Beşir Atalay tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Ferit
Mevlüt Aslanoğlu
Malatya
Son aylarda özellikle,
İstanbul ve diğer şehirlerimizde ortaya çıkan sokak
kabadayıları ellerindeki ateşli silah ve bıçaklarla
halkı sindirmekte, tehdit etmekte ve korku salarak birçok
vatandaşımızı yaralamışlardır. Özellikle
Bahçelievler ve Bakırköy civarında gece ve gündüz birçok apartmana
girerek, tehditle ve değişik istemlerle halka korku
salmaktadırlar.
a) Özellikle Bakırköy ve
Bahçelievler başta olmak üzere İstanbul'da yaşanan bu olaylarla
ilgili Bakanlığınızca hangi tedbirler
alınmıştır?
b) Bu kabadayıları
şikâyet eden vatandaşlarımızın kimlikleri karakollarca
gizli tutulmakta mıdır?
c) Şikayetçi vatandaşlarımızın
kimliklerini sokak kabadayılarına açıklayan görevliler
hakkında hangi yasal yaptırımlar uyguladınız?
5.- Tokat Milletvekili Reşat Doğrunun, Zile-Artova yolunun
asfaltlanmasına ilişkin sözlü
soru önergesi (6/1159) ve İçişleri Bakanı Beşir
Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Saygılarımla.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru:
Tokat İli Zile ile Artova arasında ulaşımı
sağlayan karayolunun Artova sınırları içersinde kalan
kısmı asfalt değildir. Zile-Artova arasında
ulaşımı sağlayan karayolunun asfaltlanması ne zaman
yapılacaktır?
6.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, köy korucularının özlük haklarına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1160) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Saygılarımla.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru:
Büyük fedakarlıklar göstererek iç güvenlik hizmetlerinde görev yapan
gönüllü köy korucularına sosyal güvenlik ve mali haklar
tanınması ile ilgili çalışmalarınız var
mıdır?
7.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, Niksardaki bir yolun bakımına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1165) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Saygılarımla.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru:
Tokat İli Niksar sınırları içersinde bulunan,
Niksar'ın bazı köyleri ile Erbaa İlçesi istikametinden gelen
araçların Niksar İlçesine ulaşımında mesafeyi
kısaltan ve bu yolla tasarruf yapılmasını da sağlayan,
Mahmudiye-Şahinli yolu çok bozulmuştur. Bu yolda
ulaşımın rahatça yapılabilmesi için bakım
çalışmaları yapılacak mıdır?
8.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, Turhal ve Niksarda arıtma tesisi kurulmasına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1166) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Saygılarımla.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru:
Tokat ilimizde, Yeşilırmak havzasında bulunan Turhal
İlçemizde ve Kelkit Havzasında bulunun Niksar İlçemizde
Katı ve Sıvı atık arıtma tesisleri
olmadığından sular kirlenmekte ve çevreye olumsuz etkileri
olmaktadır. Bu olumsuzlukların giderilmesi için arıtma
sistemleri kurulması düşünülmekte midir?
9.- Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt
Aslanoğlunun, Şanlıurfa Valisinin bir parti etkinliğine
katıldığı iddiasına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1169) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Prof. Dr.
Beşir Atalay tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Ferit
Mevlüt Aslanoğlu
Malatya
04.01.2009
tarihinde, Şanlıurfa'da yapılan, Adalet ve Kalkınma
Partisi, Belediye Başkanları ile ilgili yapılan eğilim
yoklamasına Şanlıurfa Valisi'nin de iştirak ettiği
ilin yerel medyası tarafından haber yapılmıştır.
1)
Valiler, her siyasi toplantısına katılmak zorunda
mıdır? Yoksa sadece, iktidar partisinin toplantılarında
mı bulunmaktadır?
2)
Eğilim yoklamasına Sayın Valinin katılma gerekçesi ne
olabilir?
3)
Eğilim yoklamasına katılan bir adaya destek olmak için mi, yoksa
bir başka adayın başarısızlığını
istemek amacıyla mı katılmıştır?
10.- Antalya Milletvekili Tayfur Sünerin,
Antalyada bir parktaki ağaç kesimine ilişkin sözlü soru önergesi (6/1209) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması için
gereğini saygılarımla arz ederim.
Tayfur
Süner
Antalya
Antalya'da
Antalya Kültür Merkezi'nin de içinde bulunduğu Atatürk Parkı,
18.01.2009 tarihinde eşi görülmemiş bir ağaç katliamına
sahne olmuştur. Burada eline motorlu testereyi alan kişiler, kentin
akciğerlerini oluşturan parktaki ormanlık alandan 30
yıllık 8 adet çam ağacını kesmişlerdir.
Soru 1:
30 yıllık bu ağaçların kesim nedeni nedir? Ağaç kesimi
Büyükşehir Belediyesinin bilgisi dâhilinde midir?
Soru 2:
Ağaçlara kıyanlar, vatandaşın tepkisi sonucunda ağaç
kıyımını durdurmuşlardır. Vatandaş tepki
göstermeseydi, kaç ağacın daha kesilmesi planlanmıştı?
Soru 3:
Ağaçların kesim emrini, Antalya Kültür Sanat Vakfı kurulu
üyeliğine getirilen ve Vakfın yönetimi kendisine teslim edilen Erol
İşbilen mi vermiştir?
Soru 4:
Bu şahıs, vakıftaki görevine hangi kurumdan gelmiştir? Kim
tarafından buradaki görevine atanmıştır?
11.- Gaziantep Milletvekili Yaşar
Ağyüzün, Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin bir ihalesine
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1231) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Prof. Dr.
Beşir Atalay tarafından sözlü olarak
cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.
Yaşar
Ağyüz
Gaziantep
Ülkemizdeki
Belediyeler 5393 ve 5216 sayılı yasa temel olmak üzere ihale ve imar
yasalarına bağlı olarak yönetilmek zorundadır.
İlgili
yasalardaki hükümlere aykırı olarak yapılan iş ve
işlemlerde kamu yararı söz konusu olmadığından suç
işlenmiş olacaktır.
5393
sayılı Belediye yasasının 67nci maddesi, hangi ihalelerin
yerel seçimleri izleyen 6. ayın sonuna kadar
yapılacağını belirlemiş iken,
1. Seçim
bölgem Gaziantep'te Büyükşehir Belediye
Başkanlığının internet sitesinde ve gazetelerde
yayınlanan "İdare malı plent kullanılarak sıcak karışım
ile yolların asfaltlanması ve sathi kaplama yapılması
işi" ihalesinin, (İhale Kayıt No: 2009/3539) 1.000 takvim
günü süreli yapılması ilgili yasaya aykırı değil
midir?
2. 03
Mart 2009 günü yapılacağı ilan edilen ve 1.000 gün süreli bu
ihalenin iptal edilmesi yasal zorunluluk değil midir?
3. 5393
sayılı yasanın 67nci maddesini ihlal ederek, ihale ilanı
yapan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı ve yetkililer
hakkında soru önergem suç duyurusu kabul edilerek, soruşturma
açmayı düşünüyor musunuz?
12.- Adıyaman Milletvekili Şevket
Kösenin, Adıyamandaki bir yolun durumuna ilişkin sözlü soru önergesi (6/1235) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Saygılarımla
Dt.
Şevket Köse
Adıyaman
Adıyaman
TPAO'dan başlayıp, Organize Sanayi Bölgesi'nin altından geçerek
Yaylakonak istikametine giden ve Kırkgöz Yolu olarak anılan yol,
yıllardır çukur, virajlı olması gibi nedenlerle kazalara
neden olmaktadır. Mevsim şartlarının kötü olduğu
dönemlerde ise yolun çamurlu olması gibi olumsuzluklar halkın
yaşamını etkilemektedir. Bu bağlamda:
1.
Kırkgöz Yolu'nun durumu hakkında herhangi bir araştırma
yapılmış mıdır?
2. Ne
kadar süredir ismi geçen yol bu durumdadır?
3.
İsmi geçen yolun düzeltilip, halkın rahatça kullanımına
açılması için herhangi bir çalışma yapılmakta
mıdır?
13.- Adıyaman Milletvekili Şevket
Kösenin, kamu idarelerinin bütçelerinden Adıyamandaki sivil toplum
kuruluşlarına yapılan yardımlara ilişkin sözlü soru önergesi (6/1237) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Saygılarımla.
Dt.
Şevket Köse
Adıyaman
17/07/2006
tarih ve 26231 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak
yürürlüğe giren Dernek, Vakıf, Birlik, Kurum, Kuruluş,
Sandık ve Benzeri Teşekküllere Genel Yönetim Kapsamındaki Kamu
İdarelerinin Bütçelerinden Yardım Yapılması Hakkında
Yönetmeliğin 6'ncı maddesinde "Yardım talepleri, ilgili
idarece değerlendirilir. Yardımın miktarının
belirlenmesi ve dağıtımı, bakanlıklarda bakanın,
diğer idarelerde kurumun en üst yöneticisinin onayı ile yapılır."
denilmektedir. Bu bağlamda:
1.
Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten bu yana Adıyaman
ilimizde bulunan dernek, vakıf, birlik, kurum, kuruluş, sandık
ve benzeri teşekküllere hangi kamu idareleri ile mahallî idareler
tarafından ne kadar yardım yapılmıştır?
2. Söz
konusu yıllar itibariyle Adıyaman ilimizde yardım yapılan
dernek, vakıf, birlik, kurum, kuruluş, sandık ve benzeri
teşekküller hangileridir? Anılan teşekküllerin hangisine, ne
kadar yardımda bulunulmuştur? Yardımların konusu olan
faaliyetler nelerdir?
3.
Yardım konusu faaliyetin gerçekleştirilmediğinin veya
yardımın amacına uygun olarak harcanıp
harcanmadığının denetimi yapılmış
mıdır? Eğer denetim yapılmışsa amaca uygun
olmayan harcama tespit edilmiş midir? Bu durumun sonunda herhangi bir
yaptırım söz konusu olmuş mudur?
14.- Kastamonu Milletvekili Mehmet
Serdaroğlunun, bir köyün içme suyu sorununa ilişkin sözlü soru önergesi (6/1312) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın aracılığınızla
İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay tarafından
sözlü olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz
ederim. 06.03.2009
Mehmet
Serdaroğlu
Kastamonu
Kastamonu
İli Azdavay ilçesi Söğütpınar Köyü'nde içme suyu
bulunmamaktadır. Bugüne kadar su ihtiyacının giderilmesi ile
ilgili bir çalışma da yapılmamıştır. Köyün ismi
ile dahi bağdaşmayan bu durumdan kurtarılması ve
yaşayanların en önemli ihtiyacı olan içme suyu sorununun
giderilmesi büyük önem taşımaktadır.
Soru:
1-
Söğütpınar Köyü'nün içme suyu ihtiyacının giderilmesi
yönünde Kaymakamlığın yada ilgili kurumların bir
çalışması var mıdır?
2- Köyün
içme suyu ihtiyacı ne zaman karşılanacaktır?
15.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, bir kasabanın yolunun asfaltlanmasına
ilişkin sözlü soru önergesi (6/1339)
ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sayın Prof. Dr. Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Saygılarımla.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru: Erbaa-Gökal
Kasabası yolu kasisler ve çukurlardan dolayı çok kötü bir
durumdadır. Gökal, Düden'e kadar uzanan asfaltta tam olarak
bozulmuştur. Bu yolla ilgili bir çalışma yapmayı
düşünüyor musunuz? Yola ne zaman asfalt yapılacaktır?
16.- Bursa Milletvekili İsmet
Büyükatamanın, bir köyün su sıkıntısına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1365) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
İsmet
Büyükataman
Bursa
Bursa
İli Keles İlçesi Akçapınar Köyünde su
sıkıntısı yaşanmaktadır. Bursa
Uludağ'ın eteklerinde, suyun kaynağında bulunan bir
köyümüzde su sıkıntısı yaşanması alt yapı
yetersizliğinden meydana gelmektedir.
Buna
göre;
Bursa
İli Keles İlçesi Akçapınar Köyünün su
sıkıntısını gidermek için
bakanlığınızca yapılan bir çalışma
bulunmakta mıdır?
17.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, Zile-Artova yolunun iyileştirilmesine ilişkin sözlü soru önergesi (6/1553) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sn. Beşir Atalay tarafından
sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini arz ederim.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru:
Zile - Artova grup yolu daha önceleri programa alınmış
olmasına rağmen bir türlü yapılmamıştır. Toz,
toprak ve kasisten dolayı araba ile geçmek mümkün değildir.
Gümüşyurt, Tamyeli, Aktan, Yenice deki yaşayan insanlar mağdur
olmaktadır. Bu yola ödenek ayrılmış mıdır? Ne
zaman yapılacaktır?
18.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, farklı şartlarda çalışan Emniyet
Teşkilatı çalışanlarının özlük haklarına
ilişkin sözlü soru önergesi (6/1647)
ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun, İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini
arz ederim.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Emniyet
Teşkilatında görev yapan personel arasında çalışma
saatleri ve koşulları ile ilgili değişik durumlar
mevcuttur. Örneğin masa başında çalışan personel,
motorize ekiplerde görev yapan Polis memurları ile aynı riski,
zorluğu yaşamamalarına rağmen aynı maaşı
almaktadırlar.
Soru: Bu
adaletsizliğin giderilmesi, bu ve bunun gibi risk grubunda
çalışan personelin ücretlerinin iyileştirilmesi yönünde bir
çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?
19.- Mersin Milletvekili Akif Akkuşun,
akaryakıt ödeneği bulunmayan belediyelere ilişkin sözlü soru önergesi (6/1669) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıda
yer alan soruma İçişleri Bakan'ı Sayın Beşir
Atalay'ın sözlü olarak cevap vermesini saygılarımla arz
ederim.08.12.2009
Prof.
Dr. Akif Akkuş
Mersin
Belde
belediyelerin birçoğunda makine parkı bulunmakta ve araçlar sürekli
çalışarak gerekli işleri yapmaya çalışmakta ancak,
akaryakıt ödeneği bulunmamaktadır.
Akaryakıt
ödeneğinin olmaması, belediye sınırları içindeki
işlerin aksamasına ve vatandaşın mağdur olmasına
sebep olmaktadır. Belde belediyelerine akaryakıt ödeneği
ayrılması konusunda herhangi bir çalışmanız var
mı? Bu konuda ne düşünmektesiniz?
20.- Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemirin,
muhtarların özlük haklarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1671) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını
saygılarımla arz ederim.
Hasan
Özdemir
Gaziantep
Ülkemizde
muhtarlar özlük haklarından kaynaklanan ciddi sorunlarla karşı
karşıyadırlar. Bu sorunlardan öne çıkanlar
muhtarlarımızın sosyal güvenlik haklarında ve emeklilik
dönemlerinde yaşadıkları problemlerdir.
Buna
göre;
1)
Muhtarlarımızın emekli olduktan sonra silah ruhsatından
harç alınmaları konusunda muhtarlarımızın
mağduriyetlerini giderecek yeni bir düzenleme düşünüyor musunuz?
2)
Mahalle muhtarlarımız görevlerini yerine getirirken tasdik için mühür
ücreti almaktadırlar. Ancak muhtarlarımızın 2108
sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde belirtildiği şekliyle
sigortalı sayılma rejimine tabi tutulmaları muhtarlarımızı
mağdur etmektedir. Muhtarlarımızın almış
oldukları tasdik ücretinin kaldırılarak
muhtarlarımızın sigorta primlerini ödemeyi ve
muhtarlarımızın maaşlarını asgari ücrete
çıkarmayı düşünüyor musunuz?
21.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, işyerlerine Türkçe isim verilmesinin özendirilmesine
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/1690) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının
teminini arz ederim.
Reşat
Doğru
Tokat
Soru:
1) Ülke
genelinde başta Büyükşehirlerde olmak üzere işyerlerine Türkçe
isim verenlerden belediyece Tabela Vergisinin indirimli veya hiç
alınmaması gibi bir karar düşünüyor musunuz?
2) Yabancı
isimle işyeri tabelalarının çok olduğu şehirlerimizde
Türkçe isim verilmesini cazip hale getirecek çalışmalar yapmayı
düşünüyor musunuz?
22.- Karaman Milletvekili Hasan
Çalışın, il genel meclisi üyelerinin özlük haklarına
ilişkin Başbakandan sözlü soru önergesi (6/1744) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan
tarafından sözlü olarak yanıtlanmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Hasan
Çalış
Karaman
Belediye
Başkanlarımızla birlikte seçilen İl Genel Meclisi Üyeleri,
pek çok alanda yatırım ve istihdama yönelik önemli görev
üstlenmişlerdir. Türkiye genelinde sayıları 3 bin 281'i bulan
İl Genel Meclisi Üyeleri, sosyal güvencesiz ve ayda beş huzur
hakkı olan 522 TL aylıkla hizmet vermektedir.
Bu
bilgiler ışığında;
1) Halen
görevde bulunan İl Genel Meclisi Üyelerinin herhangi bir sosyal güvenlik
kurumu ile ilişkilendirilmelerine yönelik bir çalışmanız
var mıdır? Bu konuda çalışma yapmayı düşünüyor
musunuz?
2) Ulaşım,
telefon, konaklama ve yemek gibi giderlerini ceplerinden karşılamak
zorunda kalan İl Genel Meclisi Üyelerinin ekonomik ve sosyal
haklarına yönelik yeni bir düzenlemeniz var mıdır? Bu konuda
düzenleme yapmayı düşünüyor musunuz?
23.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
Erzurumun trafik altyapısına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1773) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını saygılarımla arz
ederim.18.01.2010
Ensar
Öğüt
Ardahan
Erzurum'da
2009 yılında toplam 676 trafik kazası olmuştur. 2011
yılında Erzurum'da trafiğe kayıtlı araç
sayısı 85 bin olacaktır. Erzurum'da yapılacak olimpiyat
oyunlarında trafikte izlemeye gelenler ve görevli araçlarla beraber 100
bin araç olacaktır. Yenileri yapılmazsa ana arterlerde büyük sorunlar
yaşanacak, otopark sıkıntısı had safhaya
çıkacaktır.
1) 2011
yılında Erzurum'da yapılacak olan Dünya Üniversitelerarası
Kış Olimpiyatlarında mevcut bulunan anayollar, caddeler,
sokaklar ve özellikle otoparkların bu yükü kaldıramayacağı
bellidir. Erzurum'a yeni arterler, yeni otoparklar yapmayı düşünüyor
musunuz?
24.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
bir derenin ıslahına ilişkin
sözlü soru önergesi (6/1786) ve İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması hususunda
gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
21.01.2010
Ensar
Öğüt
Ardahan
Ardahan
Damal ilçemiz Çaybaşı mahallesindeki dere her yıl yağan kar
yağışları ve yağmurlardan dolayı sel
baskını ile karşı karşıya kalmakta mahallede
oturan vatandaşlarımızın her yıl maddi kayıplara
uğramasına neden olmaktadır. Bu derenin 700 metrelik bölümünün
ıslah edilmesi gerekmektedir.
1-
Ardahan Damal İlçemiz Çaybaşı mahallesindeki dere
yatağı yağan yoğun kar yağışı ve
yağmurlardan dolayı sel baskınından dolayı
hemşerilerimizin maddi kayıpları olmaktadır. Dere
yatağının üzerinin açık olması nedeniyle yazın
sivrisinekten ve kokudan dolayı hemşerilerimiz burada oturmakta
zorluk çekmektedirler. Dere yatağının 700 metrelik yerinin
acilen ıslah edilmesi gerekmektedir. Dere yatağının her iki
yanının taş duvarla örülüp üzerinin kapatılması için
bir çalışma yapmayı düşünüyor musunuz,
düşünüyorsanız ne zaman yapacaksınız?
25.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, sulama birliklerinin borçlarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1794) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun, İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini
arz ederim.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru:
Ülke genelinde kaç tane sulama birliğinin, elektrik, vergi vs borcu
vardır. Bunların miktarı ne kadardır. Sulama birliklerinde
kaç kişi çalışmaktadır. Birliklerin personele borcu ne
kadardır?
26.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
EGOnun öğrenci bandrol ücretine ilişkin sözlü soru önergesi (6/1840) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.3.02.2010
Ensar
Öğüt
Ardahan
Ankara'da
toplu taşım ücretlerine yapılan zamlar öğrencilerin
tepkilerine neden olmuştur. Öğrenci olmayanların da
öğrenciler için olan indirimli EGO kartlarının
kullanılmaması için denetimler sıklaştırılmaktadır.
Öğrencilerden bandrol almak için 20 TL istenmektedir.
1-
Ankara'da toplu taşım araçlarına yapılan zamlar
öğrencileri zor durumda bırakmış olmakla beraber bir de
EGOdan alınan bandrol ücretinin 20 TL olması öğrencileri daha
zor duruma bırakmıştır. EGO tarafından satılan
öğrenci bandrolünün fiyatını 5 TLye düşürmeyi
düşünüyor musunuz?
27.- Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt
Aslanoğlunun, polis meslek yüksek okullarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1848) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Saygılarımla.
Ferit
Mevlüt Aslanoğlu
Malatya
Ülkemizdeki
Polis Meslek Yüksek Okullarımızın öğrenci kapasiteleri
farklı sayılarda olup, bazılarına ilave öğrenci
kapasitesi oluşturmak açısından yeni ödenekler verilmektedir.
Bu
nedenle,
1)
Ülkemizde, kaç Polis Meslek Yüksek Okulu vardır? Her birinin öğrenci
kapasiteleri kaç tanedir?
2) Hangi,
Polis Meslek Yüksek Okullarımıza ilave öğrenci kapasitesi
yaratmak açısından bütçeden kaynak tahsisi
yapılmıştır?
3)
Bazı Polis Meslek Yüksek Okullarımızın öğrenci
sayılarının 1.000-1.500 öğrenciye yükseltilmesi
çalışmasının olduğu belirtilmektedir. Bu okullar
içerisinde Malatya Polis Meslek Yüksek Okulu var mıdır?
4)
Malatya Polis Meslek Yüksek Okulunun öğrenci sayısının 2010
yılı sonunda 1.000 veya 1.200 öğrenciye ulaşmasına
sağlamak açısından ilave kaynak tahsisi yapılacak mı?
28.- Kütahya Milletvekili Alim
Işıkın, muhtarların özlük haklarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1856) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıda
belirtilen sorularımın, İçişleri Bakanı Sayın
Prof. Dr. Beşir Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması
için gereğini saygılarımla arz ederim.
Prof.
Dr. Alim Işık
Kütahya
Ülkemizde
mahalle veya köy muhtarı olarak görev yapan muhtarlarımızın
oldukça zor şartlarda görev yaptıkları bilinmektedir.
Muhtarlarımızın maaş, özlük ve sosyal haklarının
iyileştirilmesine yönelik çalışmalarla ilgili olarak;
1.
Bakanlığınızca mahalle veya köy muhtarlarının
durumlarının düzeltilmesine yönelik olarak yürütülen bir
çalışma var mıdır? Varsa çalışma ne
aşamadadır?
2.
Muhtarların sorunlarının araştırılarak
alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi ve durumlarının
iyileştirilmesine yönelik olarak milletvekilleri tarafından verilen
araştırma önergeleri ve kanun tekliflerinin gündeme
alınması konusunda Bakanlığınızın bir
girişimi olmuş mudur?
3. Bu
konuda Bakanlığınızın görüşü nasıldır?
29.-Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
Beyoğlu Belediyesi tiyatro salonunun mühürlenmesine ilişkin sözlü soru önergesi (6/1872) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
11.02.2010
Ensar
Öğüt
Ardahan
Nasıl
bir ülke istiyoruz? Her şeyden önce insanların can ve mal
güvenliğini sağlayan anayasal devlet yapısına sahip bir
ülke. Farklı inançtakilerin ve inançsızların birlikte devlet
karşısında eşit muamele görerek
yaşadığı laik bir ülke. Yöneticilerini kendi seçen
denetleyen ve değiştiren demokratik bir ülke. Bütün bireylerin temel
hak ve özgürlüklerini, özel yaşamlarını güvence altına alan
hukuk devletinin egemen olduğu bir ülke.
1-
Beyoğlu Belediyesi tiyatro salonunda Salonun yangın merdiveni yok
diye mühürlenmesi doğru mudur?
30.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
bir köyün yol sorununa ilişkin
sözlü soru önergesi (6/1902) ve İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
23.02.2010
Ensar
Öğüt
Ardahan
Kars-Tiflis
Demiryolu çalışmaları havaların ısınmasıyla
hız kazanmıştır. Ancak, bölgeye sevkiyat başlarken
ağır tonajlı araçlar yollan bozmaya
başlamıştır. Çıldır Yukarı Canbaz köyü
arası yolun alt yapısı tamamlanarak 2 yıl önce atılan
asfalt yeterli kalınlıkta ve düzeyde olmadığından
asfalt bozulmuştur.
1-
Ardahan Çıldır Yukarı Canbaz köyü yolları ağır
tonajlı araçların geçmesi nedeniyle köye giden yol çukurlar
içindedir. Maddi hasarlı kazalar meydana gelmekte ve köylülerimiz
sıkıntı çekmektedir. Bu yolun bir an evvel yeniden asfalt
yapılması için bir çalışma yapacak mısınız,
yapacaksanız ne zaman yapacaksınız
31.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, bir beldenin yolunun yapımına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1920) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini
arz ederim.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Milletvekili
Soru:
Reşadiye ilçesi, Kuzbağ Beldesini anayola bağlayan 2 km. lik yol
kullanılamaz durumda olup, araçlarda maddi hasarlara, belde ve yöre
halkımızda da sıkıntılara sebebiyet vermektedir.
Adı
geçen belde yolu ne zaman yapılacaktır?
32.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
bir köyün yol sorununa ilişkin
sözlü soru önergesi (6/1923) ve İçişleri Bakanı
Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
5.03.2010
Ensar
Öğüt
Ardahan
Milletvekili
Kars-Tiflis
Demiryolu çalışmaları havaların ısınmasıyla
hız kazanmıştır, ancak bölgeye sevkiyat başlarken
ağır tonajlı araçlar yolları bozmaya başlamıştır.
Yukarı Canbaz köyü ile Çıldır ilçesindeki yolun alt
yapısı tamamlanarak 2 yıl önce atılan asfalt
bozulmuştur. Bu durumda köye gidiş geliş zorlaşmakta
araçlarda maddi hasarlı kazalar olmaktadır.
1-
Ardahan Çıldır Yukarı Canbaz köyünün yolları Demir yolu
çalışmaları nedeniyle bölgede çalışan ağır
tonajlık kamyonların çalışmasından dolayı köy
yolu çamur ve çukur içindedir. Bu yolun asfaltının tekrar
atılması için bir çalışma yapacak mısınız?
33.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
bir köyün içme suyu şebekesine ilişkin sözlü soru önergesi (6/1928) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
5.03.2010
Ensar
Öğüt
Ardahan
Milletvekili
Ardahan
Çıldır Eşmepınar köyü halkı musluklardan temiz su
içemiyor. Evlerinde çeşmelerden akan suların kirli ve temiz
olması köylülerin başka yerlerden içme suyu getirmesine sebebiyet
vermektedir.
1-
Ardahan Çıldır Eşmepınar köyünde yaşayan
hemşerilerimiz kullandıkları suyun temiz
olmadığından şikâyet etmektedirler boruların çok
eskiden döşenmiş olmasından dolayı yer yer çatlakların
ve kırıkların olmasından dolayı temiz su içememektedirler.
Köyün içme suyu getiren su şebekesinin su borularının
değişmesi için bir çalışmanız olacak mı?
34.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
bazı köy yollarının durumuna ilişkin sözlü soru önergesi (6/1942) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
5.03.2010
Ensar
Öğüt
Ardahan
Milletvekili
Ardahan
ili Göle İlçemize bağlı Demirkapı, Gülistan,
Yağmuroğlu, Mollahasan ve Çobanköy Köylerinin, asfalta
uzaklığı 15 km olan yollarının
bakımsızlığı göz önüne alınarak 2009 yılı
bütçesinde programa alınmış ve köylümüzün hizmetine
sunulmuştur.
Ancak
aradan geçen 3-4 ay gibi kısa bir süre içerisinde yollar bozularak
kullanılamaz bir hal almıştır.
Vatandaşlarımızın mağduriyetinin giderilebilmesi için
8 ay gibi uzun bir kış dönemi yaşanan köylerimizde yol
probleminin kalıcı olarak giderilmesi gerekmektedir.
1-
Demirkapı, Gülistan, Yağmuroğlu, Mollahasan ve Çobanköy
Köylerimizin yollarının düzgün ve eksiksiz yapılıp
yapılmadığını incelemeden teslim alan yetkililer
hakkında herhangi bir cezai işlem yapacak mısınız?
2-
Vatandaşlarımızın mağduriyetini bir an önce giderebilmek
için köy yolumuzu düzgün bir şekilde yeniden yaparak kalıcı bir
çözüm getirecek misiniz?
35.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, muhtarların özlük haklarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1966) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini
arz ederim.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru:
Muhtarların çalışma saatleri ile görevleri çok ağır
sorumluluk isteyen bir durum arz etmektedir. Devletin verdiği ücret
yeterli değildir. Muhtarlara maaşının artması ve
bazı özlük haklarının verilmesi gerekmektedir. Bu yönde bir
düzenleme yapmayı düşünüyorsunuz?
36.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, araçlara kesilen para cezalarına ilişkin sözlü soru önergesi (6/1996) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini
arz ederim.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru:
Ülkemizde 2009 yılı içerisinde kaç araca, ne kadar para cezası
kesilmiştir?
37.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, Tokattaki belediyelerin İller Bankasına olan
borçlarına ilişkin sözlü soru
önergesi (6/1999) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasının teminini
arz ederim.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru:
Tokat ilindeki belediyelerin İller Bankasına ne kadar borcu
vardır? Bu borçlar içerisinde ödeme zamanı geçmiş ve
ödenmemiş olan miktar ne kadardır?
38.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
Posoftaki bazı köylerdeki yol ve su çalışmalarına
ilişkin sözlü soru önergesi
(6/2014) ve İçişleri Bakanı Beşir Atalayın
cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
7.04.2010
Ensar
Öğüt
Ardahan
Ardahan ilimizin,
merkez ve ilçe köylerinde yaşanan yol ve su problemleri ilimizin en büyük
sıkıntılarından birisidir. Ardahan ilimizde köy
yollarının bakımsız, dar ve bozuk olması nedeniyle,
özellikle kış aylarında çok büyük problemler yaşanmakta,
başta öğrencilerimiz ve hastalarımız olmak üzere tüm
vatandaşlarımız mağdur olmaktadır.
Ayrıca
vatandaşlarımız içme sularının
sağlıksız olması nedeniyle sık sık
rahatsızlanmakta, kış aylarında da bu sorun içinden
çıkılmaz bir hal almaktadır.
1-
Ardahan ilimiz Posof İlçesi Binbaşıeminbey, Armutveren, Balgöze,
Çambeli, Çayırçimeni, Derindere, Gönülaçan ve Kumlukuz köylerine şu
ana kadar yol ve su konusunda hangi çalışmalar
yapılmıştır.? Yapılan çalışmalar ne
aşamadadır?
39.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
bir köyün altyapı hizmetlerine ayrılan ödeneğe ilişkin sözlü soru önergesi (6/2024) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İçişleri Bakanı Sayın Beşir
Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması konusunda
gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
12.04.2010
Ensar
Öğüt
Ardahan
Ardahan
Posof İlçesi Beykent köyünün alt yapısının
yapılabilmesi için 1997 yılında projesi yapılmış
olup 2010 yılı bütçesinden 90.000 TL. ödenek
ayrılmıştır. Bölgedeki köylerde alt yapı
sorunlarının bir kısmı tamamlanmış olup nüfus
artışının göz önünde bulundurularak ihtiyaç haline gelen
alt yapı sorunlarının giderilmesi gerekmektedir.
1-
Ardahan Posof ilçesi Beykent köyünün alt yapısının
yapılabilmesi için 1997 yılında projesi yapılmış
olup 2010 yılı bütçesinden 90.000 TL. ödenek ayrılmış
olmasına rağmen bu ayrılan ödenekle projenin tamamlanması
ödenek miktarını artırmayı düşünüyormusunuz?
40.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, bir köy yolunun yapılmasına ilişkin sözlü soru önergesi (6/2091) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru: Tokat
ili Reşadiye ilçesi Saraykışla köyü yolu çok kötü
durumdadır. Bu yol ne zaman, asfalt yapılacak, vatandaşlar
rahatça kullanılabilecektir?
41.- İzmir Milletvekili Kamil Erdal
Sipahinin, İzmirde altyapı çalışmaları nedeniyle
esnafın uğradığı mağduriyete ilişkin sözlü soru önergesi (6/2132) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
soruların İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Kamil
Erdal Sipahi
İzmir
İZMİR'de
metro yapımı nedeniyle şehrin en işlek bölgesi olan HATAY
İNÖNÜ Bulvarının bir bölümü bir yıldan fazladır
trafiğe kapatılmıştır. Bu kesimdeki esnaf büyük bir mağduriyet
içerisine düşmüştür.
20
Haziran 2010'dan itibaren yine metro projesi nedeniyle İnönü
Bulvarının hemen hemen tamamının asgari 6 ay süre ile
trafiğe kapatılacağı açıklanmıştır.
Şehrin
en işlek bölümünde bu cadde üzerinde bulunan tüm esnafın çok büyük
mağduriyetlere uğrayacağı kesindir.
Sorular
1- Bu
bölgedeki esnafın mağduriyetini giderecek, onlara yardımcı
olacak bir çalışma var mıdır?
2-
İzmir'de geçen yıllarda GAZİEMİR bölgesindeki ve
ÇİĞLİ-ANADOLU Bulvarında yapılan alt geçit
çalışmalarında mağdur olan esnaf için bir girişimde
bulunulmuş mudur?
3- Ülke
genelinde uzun süreli yapım-inşaat faaliyetleri nedeniyle
mağduriyet yaşayanlar için daha geniş kapsamlı bir yasal ve
idari düzenleme yapılması düşünülmekte midir?
42.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
Göle ilçesindeki konteyner ihtiyacına ilişkin sözlü soru önergesi (6/2134) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorularımın İç İşleri Bakanı Sayın
Beşir Atalay tarafından sözlü olarak cevaplandırılması
konusunda gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
Ensar
Öğüt
Ardahan
Ardahan'ın
Göle ilçesinde havaların ısınmasıyla çöplerin cadde ve
sokaklara gelişigüzel atılmasının kısa süre içinde
ilçede sağlık problemleri oluşturabileceği görülmektedir.
İlçede çöp konteynerleri bulunmadığından dolayı
çöplerin belediyenin belirlediği yerlere dökülmesi,havaların da
ısınmasıyla sağlık problemi oluşturma tehlikesi
arz ediyor.
1-
Ardahan'ın Göle ilçesinde belediyenin gösterdiği yerlere çöp atan
vatandaşlarda havaların ısınmasıyla sağlık
sorunları baş göstermeye başlamıştır.
Ardahan'ın Göle ilçesinde çöplerin toplanması için konteyner
alınacak mı?
43.- Tokat Milletvekili Reşat
Doğrunun, bir köy yolunun asfaltlanmasına ilişkin sözlü soru önergesi (6/2147) ve
İçişleri Bakanı Beşir Atalayın cevabı
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki
sorumun İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay
tarafından sözlü olarak cevaplandırılmasını arz
ederim.
Dr.
Reşat Doğru
Tokat
Soru:
Tokat ili Erbaa ilçesi Karaağaç köyünün yolu ne zaman asfalt
yapılacaktır?
BAŞKAN
Sayın Beşir Atalay soruları cevaplandıracaktır.
Buyurunuz
efendim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; önce hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
Önce, ilk
soru Tarım Bakanımızla ilgili, onun cevabını okuyorum,
sonra da Bakanlığımla ilgili sorulara geçeceğim.
Tarım
Bakanlığının 1094 no.lu soruya cevabı:
Bakanlığımızca tarım, stratejik ve rekabete
dayalı iktisadi bir sektör olarak ele alındı; tarımsal
destekler, kalite, sağlık, verimlilik ve kırsal kalkınma
esas alınarak yeniden düzenlendi. Ülkemizde tarımın
geliştirilmesi amacıyla pek çok proje yürütülmektedir.
Gaziantep
ilinde 2009 yılında üretimi geliştirme, hastalık ve
zararlılarla mücadele gibi değişik konularda on dokuz adet
projeye 5 milyon TL ödenek aktarılmıştır, 2010
yılında ise 725 bin TL ödenek ayrılmıştır.
Çiftçilerimizin
gelirlerini artırmaya yönelik olarak, kırsal kalkınma,
kooperatif destekleri, mazot, gübre desteği, prim desteği,
hayvancılık destekleri ve bunun gibi tarımsal destekler
sağlanmaktadır. Bu kapsamda 2010 yılında Gaziantepli
çiftçilerimize ekim ayı itibarıyla 43 milyon TL destek verildi.
2003-2010 yılları arasındaysa toplam 481 milyon TL kuraklık
desteği dâhil tarımsal destek verilmiştir.
Kuraklıkla
ilgili olarak, 2008 yılında yaklaşık 500 bin çiftçimize 535
milyon TL destek ödemesi yapılmıştır. Bu çerçevede
Gaziantep ilimizde kuraklıktan zarar gören yaklaşık 13 bin
çiftçimize 11 milyon TL kuraklık ödemesi yapılmıştır.
Diğer
taraftan, 2008 yılı ilkbahar döneminde meydana gelen kuraklık
nedeniyle üreticilerin Ziraat Bankasına olan borçları 1/8/2008
tarihinden itibaren bir yıl süreyle ertelenmiştir.
Sayın
Özdemirin 1095 sayılı soru önergesinin cevabı: Sivil toplum
kuruluşlarının yaptıkları faaliyet ve eylemler suç
teşkil etmediği ve Anayasa ve kanunla çizilen sınırlar
içerisinde kaldığı müddetçe tabii ki serbesttir. Bu
sınırların aşılması durumunda ya da suç
işlenmesi hâlinde söz konusu olabilecek ceza ve diğer müeyyideler ile
bunları uygulayacak ve takip edecek makamlar ilgili kanunlarla
belirlenmiştir.
Yine
Sayın Özdemirin 1108
Ülkemizde ve uluslararası alanda suçla çok
yönlü mücadele etme prensibi esas alınmaktadır. Buna göre
geliştirdiğimiz ve faydalı olacağını
düşündüğümüz Toplum Destekli Polislik Projesi, Güvenli Okul Güvenli
Eğitim Projesi, Risk Altındaki Çocuklar Ulusal Bilgi Sistemi Projesi
ve Polisin Asayiş Suçları ile Mücadele Projemiz mevcuttur. Bu
projeler ve uygulamalardaki temel amacımız suç işlemeye sebep
olduğu değerlendirilen faktörlerin bireyler üzerindeki olumsuz
etkisini azaltmak ve sosyalleşmeyi temin etmektir.
Sayın
Aslanoğlunun sorusunun cevabı: Bakırköy ilçesinde meydana gelen
olaylarla ilgili olarak ilçe emniyet müdürlüğü veya polis merkezi
amirliklerine yapılan şikâyetler ivedilikle değerlendirilmiştir.
İstanbul ili Bahçelievler ilçesinde meydana geldiği iddia edilen
olayla ilgili olarak ise Bahçelievler İlçe Emniyet Müdürlüğüne
herhangi bir müracaat da olmamış, böyle bir olay da intikal
etmemiştir.
Sayın
Doğrunun sorusunun cevabı: Zile-Artova arasında
ulaşımı sağlayan karayolunun asfalt
çalışması il özel idaresi ve KÖYDES katkılarıyla 2010
yılı içerisinde tamamlanmıştır.
Yine
Sayın Doğrunun
Gönüllü köy korucularına sosyal güvenlik ve
mali haklar tanınmasıyla ilgili olarak çalışmalar yapılmaktadır.
1165
no.lu sorusunun cevabı: 2010 yılı içerisinde soru önergesinde
bahse konu yerlerde yol genişletilmesi yapılarak yolun tamamı
asfaltlanmıştır. Bu, Niksardaki bir yolla ilgili.
Turhal ve
Niksarda arıtma tesisi kurulmasıyla ilgili sorunun cevabı:
Yeşilırmak havzasında bulunan Turhal atık su arıtma
tesisi inşaatıyla ilgili, ilçeye bağlı Elalmış
köyü sınırları içerisinde 80 bin metrekare yer tahsisi
yapılmış, ancak ödenek yetersizliği nedeniyle
kamulaştırma yapılamadığından işe
başlanamamıştır. Kelkit havzasında bulunan Niksar
Atık Su Kanalizasyon Projesiyle ilgili 2014 yılı
itibarıyla işin tamamlanarak teslim alınması
planlanmaktadır.
Sayın
Doğrunun, bir kasabanın yolunun asfaltlanmasıyla ilgili
Erbaa
Kaymakamlığınca KÖYDES 2009 yılı kapsamında
bahsedilen yolun 5 kilometrelik kısmı ikinci asfalt
yapılmıştır, 2010 yılı içerisinde ise 20
kilometrelik kısmı asfalt yapılmış,
tamamlanmıştır.
Sayın
Büyükatamanın, Akçapınar köyünün su sıkıntısı
hakkında
Bursa ili Keleş ilçesi Akçapınar köyünün içme suyu
ihtiyacı 0,430 litre/saniyedir. Mevcut içme suyu deposundan gelen su
miktarı haziran ayında 1,5 litre/saniye olarak ölçülmüştür. Yaz
döneminde suyun debisinin en düşük olduğu aylarda ve köylünün
bahçelerinde yetiştirmekte oldukları sebzelerini sulama yoluna
gitmeleri sebebiyle içme suyu yeterli olamamaktadır. Köylünün içme suyunun
sulama amaçlı kullanmamaları durumunda içme suyu deposuna gelen su,
ihtiyaçları fazlasıyla karşılayacak durumdadır.
Sayın
Özdemir ve Sayın Doğrunun sorularının cevapları:
Polislerin ve il emniyet müdürlerinin özlük haklarıyla ilgili
657
sayılı Devlet Memurları Kanununun 36ncı maddesinde
sayılan hizmet sınıfları arasında emniyet hizmetleri
sınıfı da yer almaktadır. Anayasal statüleri gereği
genel kamu personeli sistemi dışında tutulan bazı meslek
grupları haricinde, emniyet hizmetleri sınıfı personelinin
genel sistem dışına çıkarılması yönünde bir
düzenleme yapılması öngörülmemektedir.
Ocak 2003
ve Mayıs 2009 dönemlerinde yapılan düzenlemelerle emniyet hizmetleri
sınıfında yer alan personelin maaşlarında ortalama
yüzde 142 oranında artış sağlanmıştır.
Aynı dönemde emekli polis memurlarının maaşlarında da
yaklaşık yüzde 123 oranında artış
sağlanmıştır. İlave ödemeler nedeniyle var olan ücret
dengesizliği önemli ölçüde giderilmiş ancak polisimizin
çalıştığı zor şartlar göz önüne
alındığında bunun yeterli olmadığını da
biliyoruz. Bu nedenle, önümüzdeki dönemlerde bütçe imkânları çerçevesinde iyileştirme
yapılması daima düşünülecektir.
Sayın
Doğrunun bir kasabanın yolunun asfaltlanması hakkında
Erbaa Kaymakamlığınca KÖYDES Projesi 2009 yılı
kapsamında bahsedilen yolun 5 kilometrelik kısmının ikinci
kat asfaltı yapılmıştır, 2010 yılı
içerisinde ise 20 kilometrelik kısmının asfaltı
tamamlanmıştır.
Reşadiyede
bir beldenin yol sorunu hakkında
Kuzbağı beldesi
ulaşım yolu stabilize bir yol olup önümüzdeki dönemde bu yolun
asfaltlanması program içine alınmıştır.
Zile-Artova
yolunun iyileştirilmesi hakkında
Zile-Artova grup yolu 40 kilometre
olup, Artova ilçesi sınırları içinde kalan bölümü 22
kilometredir. Bu yolun asfalttan önce altyapısının
yapılması gerektiği için KÖYDES Projesi ve il özel idaresi
imkânlarıyla tahsis edilen ödenek ölçüsünde öncelikle
genişletilmiş ve stabilizesi tamamlanmıştır.
Ayrıca, sanat yapıları, büz ve menfezler, bunun
dışında 6 kilometre birinci kat asfaltı
tamamlanmıştır.
KÖYDES
Projesi 2009 yılı faaliyetleri kapsamında Zile-Artova grup
yolunda yıl içinde Artova ilçesinden Yenice köyü istikametinde 2,5
kilometre birinci kat asfalt yapılmıştır. 2010
yılı içerisinde de özel idare bütçesinden 14,5 kilometre ikinci kat
asfalt yapılıp bitirilmiştir. Ayrıca, bu yolun iki ilçeyi
birbirine bağlayan en kısa yol olması ve bunun
dışındaki yolun Tokat ve Pazar ilçelerinden dolaşarak 105
kilometre olması sebebiyle kara yolları ağına
alınması teklif edilmiştir.
Farklı
şartlarda çalışan emniyet teşkilatı
çalışanlarının özlük haklarıyla ilgili 1647
sayılı soru
Emniyet mensuplarımızın maddi durumlarının iyileştirilmesine
yönelik çalışmalarımız bütçe imkânları da gözetilmek
suretiyle devam etmektedir.
Sayın
Akkuşun akaryakıt ödeneği bulunmayan belediyeler hakkında
5393 sayılı Belediye Kanununun 61 ve devam eden maddeleri belediye
bütçelerini düzenlemektedir. Buna göre, 61inci madde belediyenin stratejik
planına ve performans programına uygun olarak hazırlanan bütçe,
belediyenin malî yıl ve izleyen iki yıl içindeki gelir ve gider
tahminlerini gösterir, gelirlerin toplanmasına ve harcamaların
yapılmasına izin verir. hükmüne amirdir. 62nci maddede ise belediye
meclisinin bütçe tasarısını aynen veya değiştirerek
kabul etme hususunda yetkili olduğu hüküm altına
alınmıştır. Belediye Kanunu, belediyenin kendi bütçelerini
yapma yetkisini ve hangi fasla ne kadar ödenek koyacakları hususunu, temel
kısıtlar dışında, belediyelere
bırakmıştır. 5779 sayılı İl Özel
İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi
Hakkında Kanun ile merkezî hükûmet tarafından belediyelere genel
bütçe vergi gelirleri tahsilatından hangi usul ve yöntemle pay
aktarılacağı da düzenlenmiştir.
Tabii,
belediyelerle ilgili, belki Sayın Milletvekilimizin sorusu içinde, orada
yer almıyor ama şöyle bir anlam çıkabilir: Nüfusu çok
düşen, geliri azalan belediyeler, personel sayısı fazla, norm
kadronun üzerinde personel sayısı olan ve personeli fazla olan
belediyelerle ilgili sorun da var. O konuda da çalışmamız
sürüyor. Yüce Meclise o konuda tasarımız da gelecek. Bu konuda bir
çözüm bulmak durumundayız.
Sayın
Özdemir, Sayın Işık ve Sayın Doğrunun
muhtarların özlük hakları hakkındaki sorusunun cevabı:
Bilindiği gibi, ülkemizdeki köy ve mahalle muhtarlarına 3.000
gösterge rakamının memur aylık katsayısıyla
çarpımı sonucu bulunacak miktarda aylık ödenek verilmekteydi.
2005 yılında, Bakanlar Kurulu kararıyla, 2108 sayılı
Yasada düzenlenen hükme istinaden 3.000 olan gösterge rakamı 6.000e
çıkarılmış, dolayısıyla muhtar ödenekleri o günün
şartlarıyla 2 kat artırılmıştır.
Ayrıca, şu anda, İçişleri Bakanlığı
tarafından hazırlanan ve Bakanlar Kurulumuza sunulan Köy Kanunu
tasarısı taslağı üzerinde çalışılıyor,
yakın zamanda Meclise intikal edecek. Burada, hem köy hem de mahalle
muhtarlarımızla ilgili daha farklı bir iyileştirme, sistemi
tamamen değiştirme yönünde bir teklifi de getireceğiz.
İş
yerlerine Türkçe isim verilmesinin özendirilmesi hakkında sorunun
cevabı: 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununda ilan ve reklam
vergisi düzenlenmiştir yani belediyelere verilen bir yetki. Soru
önergesinde ifade edilen teklif olumlu bulunmakta olup Bakanlığımda
yapılan mevzuat çalışmalarında bu husus da dikkate
alınacaktır.
Sayın
Çalışın il genel meclis üyelerinin özlük haklarıyla ilgili
sorusunun cevabı: İl genel meclis üyelerinin huzur hakkıyla
diğer sosyal hakları 5302 sayılı İl Özel İdaresi
Kanununun 24üncü maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre Meclis ve
komisyon toplantılarına katıldıkları her gün için il
genel meclisi başkanlarına 6.000 gösterge, diğer meclis
üyelerine 2.200 gösterge rakamının memur aylıklarına
uygulanan kat sayıyla çapımı sonucu bulunacak miktarda huzur
hakkı ödenir. denilmektedir. Aynı Kanunun 28inci maddesinde ise
encümen üyelerine verilecek ödenek düzenlenmiştir. Buna göre Encümen
başkanına 14.000, üyelerine 12.000 gösterge rakamının
devlet memurları için belirlenen aylık katsayı ile
çarpımı sonucu bulunacak miktarda aylık brüt ödenek verilir.
Encümenin memur üyelerine encümen üyeleri için belirlenen gösterge
rakamının yarısı ödenir. denilmektedir. Ayrıca, il
genel meclis üyelerinden encümene seçilenler 5510 sayılı Kanun
kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilişkilendirilmektedir. Bu
konuda da bizim mevcut İl Özel idaresi Kanunu üzerinde de bir
çalışmamız var, orada da bazı sorunlar var, onların da
uygulamadaki sonuçları da görülerek belli düzeltmeler yapılacaktır.
Erzurumun
trafik altyapısına ilişkin Sayın Öğütün sorusunun
cevabı: Erzurum Büyükşehir Belediyesi ve Karayolları Bölge
Müdürlüğünce verilen bilgiyi aktarıyorum: Şehrin muhtelif
yerlerine altışar adet olmak üzere toplam on iki adet köprülü
kavşak yapılmıştır. Mevcut ana arterlere alternatif
olacak şekilde yeni caddeler açılmasıyla ilgili daha önceden
başlatılan kamulaştırma işlemlerinin büyük bir
kısmı bitirilmiş, yeni alternatif caddeler
oluşturulmuş, imar planları ise yeni alternatif caddeler
oluşturacak şekilde tekrar düzenlenmiştir. Araç parklarıyla
ilgili olarak bin araç kapasiteli kapalı otopark bitirilmiştir.
Şehrin muhtelif yerlerinde bulunan alışveriş merkezlerinin
altında yaklaşık 2 bin araçlık kapalı otopark
mevcuttur. Araç parklarıyla ilgili olarak şehir imar planlarında
farklılaşmaya ait yerler planlanmış ve uygulanmaya
başlanmıştır. Oyunların yapılacağı
tesis ve mekânların çevresinde seyirci ve sporcuların
araçlarını park edebilecekleri açık otoparklar oluşturulmuştur.
Emniyet Genel Müdürlüğünün verilerine göre Erzurum ilinde 57 bin adet araç
bulunmaktadır. Yani, şu anda şehirde bulunan araç
sayısı.
Sayın
Öğütün, bir derenin ıslahı hakkında sorusunun cevabı:
Ardahan ili Damal ilçesi Çaybaşı Mahallesinde bulunan dere
yatağının belediye imkânlarıyla ıslahının
yapılması imkânsızdır. Konuyla ilgili olarak gerekli
çalışmaların yapılması için Damal ilçe Belediye
Başkanlığı tarafından Kars DSİ Bölge
Müdürlüğüne yazılı ve sözlü olarak müracaatta
bulunulmuştur. DSİyle ilgili çalışmalar devam etmektedir.
Sulama
birliklerinin borçları hakkında, Sayın Doğrunun
Ülkemizde
388 adet sulama birliği kurulmuş olup, toplam 4.622 personel bu
birliklerde görev yapmaktadır. Birliklerin, Sosyal Güvenlik Kurumu,
TEDAŞ, vergi daireleri, Maliye, DSİ gibi kurumlara olan borçları
ve personel giderleri olarak toplam 276 milyon TL borcu bulunmaktadır.
EGOnun
öğrenci bandrol ücreti hakkında Sayın Öğütün
Önergeye
ilişkin olarak Ankara Büyükşehir Belediye
Başkanlığınca öğrencilerden alınan bandrol
ücretinin 5 TLye düşürülmesi yolundaki teklif,
Bakanlığımca Ankara Büyükşehir Belediye
Başkanlığına bildirilmiştir.
Sayın
Aslanoğlunun, polis meslek yüksek okulları hakkında sorusunun
cevabı: 2009-2010 yılı eğitim öğretim faaliyetleri, 27
polis meslek yüksekokulunda, 694 bayan, 13.838 erkek öğrenci olarak
tamamlanmıştır.
Malatya
Polis Meslek Yüksekokulu öğrenci sayısı kapasitesinin
yükseltilmesi konusunda Emniyet Genel Müdürlüğümüzce değerlendirmeler
yapılmaktadır, artırmak istenilmektedir.
Ayrıca
emniyet teşkilatımızın kapasite artırımına
yönelik olarak yeni dönemde Rize, Kırşehir ve Sivas polis meslek
yüksekokulları eğitim öğretime açılmıştır.
Şu anda da bir okul üzerinde Millî Eğitim
Bakanlığımızla sözlü mutabakat sağladık, Hasanoğlandaki
Millî Eğitim Bakanlığının tesislerinde de yeni bir
polis meslek yüksekokulu, daha çok entegre sınır yönetimi konusunda
eğitim veren bir okul açmayı düşünüyoruz.
Sayın
Öğütün, Beyoğlu belediye tiyatro salonunun mühürlenmesi
hakkındaki sorusunun cevabı: İş yeri açma izinleri, 3572
sayılı Kanun ve ilgili yönetmeliği çerçevesinde yürütülmektedir.
Beyoğlu ilçe sınırları içinde itfaiye raporu eksik olan ve
mevzuata aykırı şekilde faaliyet gösteren iş yeri
belediyesince mühürlenmiştir. Ardından, mevzuata uygun hâle gelen
iş yerine 15 Şubat 2010 tarihinde iş yeri açma ve
çalışma ruhsatı düzenlendiği ve tekrar
açıldığı anlaşılmıştır.
Sayın
Öğütün, bir köyün yol sorunu hakkında: Ardahan ili Çıldır
ilçesine bağlı Yukarıcanbaz köy grubundaki asfalt yolun
ağır tonajlı araçların geçişinden dolayı zarar
gördüğü Ardahan İl Özel İdaresince yerinde tespit edilmiş,
zarar gören yerlerin yeniden yapımı için ihale edilmiş olup
iş devam etmektedir.
Sayın
Doğrunun, bir beldenin yolunun yapımına ilişkin sorusu:
Söz konusu önergedeki Reşadiye ilçesi Kuzbağı beldesini ilçeye
bağlayan kara yolu 16 kilometre uzunluğunda olup 4 kilometrelik
kısım Karayollarının Reşadiye-Aybastı kara yolu
ağında asfalt yoldur. Kara yolunun asfalt yoldan ayrılan
Akdoğmuş-Kuzbağı yolunun 12 kilometrelik kısmıyla
İl Özel İdaresi yol ağında stabilize yol olarak hizmet
vermektedir. Anılan yolun her yıl bakım ve onarımı
yapılmakta olup ulaşımda stabilize olması haricinde bir
sorun bulunmamaktadır.
Bir köyün
içme suyu hakkında Sayın Öğütün
Ardahan ili Çıldır
ilçesine bağlı Eşmepınar köyünde 2010 yılı
içerisinde içme suyu hattındaki kırık borular tamamen
değiştirilmiştir.
Araçlara
kesilen para cezaları hakkında Sayın Doğrunun
2009
yılı içerisinde ülkemiz genelinde 8 milyon 480 bin 156 adet trafik
para cezası karar tutanağı düzenlenmiştir.
Sayın
Doğrunun, Tokattaki belediyelerin İller Bankasına olan
borçlarıyla ilgili
Söz konusu önergeyle ilgili olarak Tokat ili
belediyelerinin İller Bankasına olan toplam borçları
yaklaşık 27 milyon TL olup bu borçlar içerisinde ödeme zamanı
geçmiş ve ödenmemiş olan toplam miktar yaklaşık 2,5 milyon
TLdir.
Sayın
Öğütün, Posoftaki bazı köylerdeki yol ve su
çalışmaları hakkında
Soru önergesinde bahsedilen köylerin
su deposu onarım ve yapım işleri 2010 yılı Performans
Programında bulunmaktadır. Mevsim şartları nedeniyle 2009
yılında yapımına başlanmamış olan Alköy,
Yeniköy ve Derindere grup köylerinin stabilize yol yapım işi 2010
yılı itibarıyla devam etmektedir. Söz konusu köylerle ilgili
ödenek bulunulması durumunda yapılması gerekli görülen yol, sanat
yapıları ve içme sularıyla ilgili çalışmalar da
yapılacaktır.
Bir köyün
altyapı hizmetlerine ayrılan ödenekle ilgili: Soru önergesindeki
köylerin kanalizasyon inşaatı 2010 Yılı Performans
Programında yer almaktadır. Bu, Sayın Öğütün bir sorusu.
Bu inşaatlar için 80 bin TL ödenek tahsis edilmiştir ancak tahsis
edilen ödenek, işlerin tamamlanması için yetersizdir. Bu nedenle ilk
aşamada devam eden Kumlukoz köyünün ikmal inşaatının
bitirilmesi planlanmıştır. Baykent köyü ve diğer köylerin
altyapı çalışmaları için de ödenek temini yönündeki
çalışmalara devam edilmektedir.
Tokattaki
Saraykışla köy yolunun yapımı: Söz konusu önergeyle ilgili
olarak, Tokat ili Reşadiye ilçesi Saraykışla köy yolunun -2010
yılı KÖYDES Programında- 10 kilometre stabilize
çalışması yapılarak iş tamamlanmıştır.
Göle
ilçesindeki konteyner ihtiyacı hakkında: Göle Belediye
Başkanlığı tarafından çöplerin daha düzenli ve
sağlıklı bir şekilde toplanmasını temin etmek ve
çöplerden kaynaklanan salgın hastalıkların önüne geçmek üzere
çöp konteynerleri satın alınmıştır.
Tokattaki
Karaağaç köy yolunun asfalt yapımıyla ilgili Sayın
Doğrunun sorusu: Erbaa ilçesi köy yolları ve grup yollarında
sathi kaplama çalışmaları devam etmektedir. 2010 yılı
KÖYDES Programı ile Kale-Gökal grup yolu 20 kilometre, Erbaa-Canbolat grup
yolu 13 kilometre, Akkoç-Tanoba grup yolu 8 kilometre birinci kat sathi kaplama
olarak ihale edilmiş, inşaat çalışmaları devam
etmektedir. İnşaat uygulama programları yapılırken
grup köy yollarına ağırlık verilmektedir. Karaağaç köy
yolu stabilize kaplama olup ulaşım iyi durumdadır. Ayrıca,
her iş sezonunda yolların bakım ve onarımı
yapılmaktadır.
Sayın
Aslanoğlunun, Şanlıurfa Valisinin bir parti faaliyetine
katılımıyla ilgili sorusu: Eski Şanlıurfa Valisi Yusuf
Yavaşcan ile ilgili olarak bazı basın yayın
organlarında yer alan haberler ve Bakanlığımıza
intikal eden şikâyet dilekçeleri üzerine konuların
araştırılması için Bakanlığımca mülkiye
müfettişi görevlendirilmiştir. Mülkiye müfettişlerince
düzenlenen raporda, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu
Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümleri
uyarınca herhangi bir işlem yapılmasına gerek
olmadığı belirtilmiştir. Bunun üzerine 20/3/2009 tarih ve
5269 sayılı olurumla söz konusu ihbar ve şikâyet işlemden
kaldırılmıştır.
Sayın
Sünerin, Antalyada parktaki ağaç kesimi hakkında
Antalya Kültür
Merkezi içinde bulunan Atatürk Fuar Alanındaki 3 adet çam ağacı
ile 2 adet okaliptüs ağacı Kültür Sanat Vakfı yetkilileri
tarafından verilen bir talimatla kesilmiştir.
Sayın
Ağyüzün, 1231 sayılı sorusu Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin
bir ihalesi hakkında. Gaziantep Büyükşehir Belediye
Başkanlığınca, yaklaşan yerel seçimler ve belediyenin
menfaatleri göz önünde bulundurularak bahse konu ihalenin iptal edildiği
bildirilmiştir.
Adıyaman
Milletvekili Sayın Kösenin, Adıyamandaki bir yolun durumu
hakkında sorusunun cevabı: Adıyaman Türkiye Petrolleri Anonim
Ortaklığından başlayıp organize sanayinin alt
kısmından geçerek Yaylakonak istikametine giden çukur ve virajlı
olarak yorumlanan Kırkgöz yolu ikinci dereceli ara bağlantı yolu
konumundadır. Yolun organize sanayi ile köprü arasındaki
kısmında 2008 yılı içerisinde dozerli onarım
çalışmaları ile virajların ıslahı
çalışmaları yapılmış olup yoldaki çukur ve
virajlar giderilmiştir. Ağır geçen kış
şartları ve organize sanayinin atıkları nedeniyle yol
güzergâhında zaman zaman meydana gelen bozulmalar bakım ve
onarım çalışmalarıyla giderilmektedir.
Sayın
Kösenin, kamu idarelerinin bütçelerinden Adıyamandaki sivil toplum
kuruluşlarına yapılan yardımlar hakkında sorusunun
cevabı: Sözlü soru önergesinde talep edilen bilgiler üzerine konunun
araştırılması için Bakanlığımızın
ilgili biriminden gerekli incelemenin yapılması istenmiştir.
İlgili birim tarafından yapılan denetimlerde amaca
aykırı harcamaların saptanmadığı
belirtilmiştir.
Sayın
Serdaroğlunun, bir köyün içme suyu hakkında sorusunun cevabı:
Sögütpınar köyü şebekeli içme suyu yaptırılmak üzere 2010
yılında KÖYDES Programına alınmış olup, ihalesi
yapılarak yapımına 1/10/2010 tarihinde
başlanmıştır ve tamamlanmıştır.
Sayın
Öğütün, bazı köy yollarının durumu hakkında
Ardahan
ili Göle ilçesine bağlı Demirkapı, Gülistan,
Yağmuroğlu, Mollahasan ve Çobanköy köylerinin yollarına 2009
yılında sıvı toprak stabilizatörlü iyileştirme
yapılmış olup işin geçici kabulü
yapılmamıştır. Kontrol mühendisi tarafından yolun
bozuk olduğuna dair 10/3/2010 tarihinde tutanak tutulmuştur ve
yapılan işe ait mülkiye başmüfettişleri tarafından
inceleme devam ettiğinden geçici kabul yapılamamıştır.
İşin soruşturmasının tamamlanmasını müteakip
belirtilen köy yollarına 2010 yılı yatırım
programı dâhilinde gerekli bakım ve onarım yapılması
planlanmaktadır.
Sayın
Sipahinin, İzmirde altyapı çalışmaları nedeniyle
esnafın uğradığı mağduriyet hakkında
sorusunun cevabı: Belediyece yapılan çalışmalar
esnasında esnafa ve semt sakinlerine gerekli bilgilendirme
yapılmış olup ilgili belediyece vatandaşların
mağdur olmamaları için gerekli önlemler alınmaktadır.
İzmir Belediyesinin verdiği cevabı.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; bugün burada okunan soruların
cevaplarını ben kısaca arz etmiş oldum.
Bir de
genel bilgi olarak şunu da ifade edeyim: Bakanlığıma
değerli milletvekillerimiz tarafından bu 23üncü Dönemde bugüne kadar
2.837 yazılı soru sorulmuştur. Bunlardan yaklaşık
2.400ü cevaplandırılmıştır. Diğerleri, tabii,
Bakanlığımla ilgili bazı soruların cevabı belki
biraz geç geliyor ama biz de bunları illerden, ilçelerden, icabında
beldelerden bilgiler isteyerek tabii size sunuyoruz. Burada da dikkat edildiyse
sunduğum bilgilerin çoğu genellikle il ve ilçelerimizle, köylerimizle
ilgili. Şu ana kadar 328 de sözlü soru sorulmuştur. Bunlardan 184ü
önceki oturumlarda cevaplandırılmıştır, bugün de belli
bir miktarını cevaplamış olduk, bir miktar daha cevaplamam
gereken sorular var.
Teşekkür
ediyorum, hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
BAŞKAN
Sayın Atalay, lütfen, bir beş dakikanızı daha rica
edeceğim.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Devamla) Tabii.
BAŞKAN
- Sayın Aslanoğlu, Sayın Doğru ve Sayın Köse ek
açıklama istemişlerdir. Onlara birer dakika süre vereceğim ve o
konuda da onlara cevap verirseniz memnun kalacağız.
Buyurunuz
Sayın Aslanoğlu.
FERİT
MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) Sayın Bakan, Malatya Polis Meslek
Yüksekokulunda biz iyi bir eğitim veriyoruz Malatyalılar olarak. Ama
bizim fiziki olanaklarımıza ilave kaynak aktarmanız gerekiyor.
Çünkü bu arkadaşlarımızın hepsi çok memnun,
Malatyanın misafirperverliğini çok seviyorlar. Daha fazla
öğrenci için, ilave fiziki alanlar yaratmak için bizim ilave kaynağa
ihtiyacımız var. Bunu eğer bir ek ödenekle uygulatabilirseniz
teşekkür ederiz efendim.
Sağ
olun.
BAŞKAN
Teşekkür ediyoruz Sayın Aslanoğlu.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Devamla) Tek tek cevap vereyim mi Sayın
Başkan?
BAŞKAN
Evet, cevap veriniz lütfen.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Devamla) Sayın Aslanoğluna
teşekkür ederim.
Şunu
ifade edeyim Sayın Başkan, değerli milletvekilleri: Bizim daha
fazla polis yetiştirmek için daha fazla polis okuluna ve daha fazla
kapasiteye ihtiyacımız var doğrusu. Ama polis meslek
yüksekokulları yatılı okullar, yani hem yurt yatılı
şartları hem eğitim şartları olarak istediğimiz
kapasiteyi, tabii istediğimiz imkânı bulmakta da zorlanıyoruz.
Okul şartları yetiyor ama bazen yatılı kısmı
yetmiyor. Biz onu çalışıyoruz. Bugün tekrar buraya gelmeden önce
Emniyet Genel Müdürüyle konuştum bu Malatyanın
kontenjanının artırılmasıyla ilgili. Ciddi
şekilde üzerindeler. Onu bilgi olarak sunayım.
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Sayın Doğru
REŞAT
DOĞRU (Tokat) Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Yalnız
biraz fazla zaman istiyorum çünkü soruların büyük bir kısmı
benim şahsıma aittir.
Sayın
Bakana teşekkür ediyorum, ancak, sorularımıza çok geç cevap
verdiği için bazıları güncelliğini kaybediyor. Tokat ili
yol konusunda çok büyük sıkıntıların olduğu illerin
başında gelmektedir. Özellikle Gökal beldesi ve Kuzbağı
beldesi -buraları belediyelik yerlerdir- yıllardan beri bir asfalt
beklemektedir, hâlâ asfalt yapılmamıştır.
Dolayısıyla önümüzdeki dönemde ne zaman
yapılacağını merak ediyoruz. Çünkü İl Özel
İdaresi Tokat ilinde çok büyük oranda borçlanmıştır,
yaklaşık olarak 12 trilyon civarında bir borç içerisindedir.
Acaba ne zaman yapılacaktır önümüzdeki dönem, onu merak ediyoruz.
İkinci
konu olarak, ülke genelinde olduğu gibi Tokat ilinde de birçok iş yerinde
yabancı isimler vardır, yabancı isim furyası devamlı
olarak artmaktadır. Dolayısıyla İçişleri
Bakanlığı ve beraberinde tabii belediyeler olarak bununla ilgili
bir çalışma yapılması gerekmektedir. Buradaki bizim
teklifimiz, en azından, yabancı isim verenlerden daha fazla tabela
vergisi alınması, Türk ismi verenlerden de ona göre daha az
alınması noktasında bir çalışma yapılamaz
mı? Bununla ilgili bir açıklama bekliyoruz.
Bir
diğer konu: Emniyet hizmetleri konusunda polis teşkilatından
birçok noktalarda istekler içerisinde bulunuyorlar, özlük hakları
konusunda çok büyük sıkıntı var. Bakınız, şu anda
büro hizmetleri yapanlarla motosiklet kullananlar arasında bir fark yok.
Bakınız, hastanelerde acil serviste çalışanlarla normal
serviste çalışanlar arasında bir maaş
farklılığı vardır. Bunun gibi, emniyet hizmetlerinde
çalışan insanlara da bir farklılık verilemez mi? Soru
olarak amacım esasında burasıdır.
Bir
diğer konu olarak: Tokat ilinde bazı ilçelerde sıvı
atık arıtma tesisleri maalesef yoktur. Özellikle Niksar ilçesinde,
Turhal ilçesinde olmaması, çok büyük bir nüfusa hitap etmelerinden
dolayı da çok büyük sıkıntı yaratmaktadır. Bu yönlü
olarak da buralara nasıl bir destek olunabilir?
Bunları
sormak istedim. Teşekkür ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ederiz Sayın Doğru.
Buyurunuz
Sayın Bakan.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Devamla) Çok teşekkür ederim Sayın
Başkan, Sayın Doğruya da.
Tabii,
biraz önce tek tek, işte sorulan il, ilçe, köy yollarıyla ilgili
bilgiler sundum ama genel olarak şunu ifade edeyim: Sorularda da
görüldüğü gibi zaten ilçe yollarıyla, il yollarıyla ilgili bir
sorun yok, daha çok köy yollarıyla ilgili ve bu KÖYDES kapsamında
tabii çok büyük mesafe alındı. Şu anda ben, bunları izleyen
Bakanlık olarak da bunu açıklıkla ifade ediyorum. Bu
yılın, biliyorsunuz, ikinci yarısında KÖYDESe yine yeni
bir 525 milyon TL ödenek verildi, bu da illerimize, ilçelerimize gönderildi,
yani hızlı şekilde devam ediyor. Hatta birçok ilimizden ben
şunu biliyorum: Artık yol ve suyun dışında yani yol ve
su ihtiyacı azaldığı için yahut da
tamamlandığı için kanalizasyona daha fazla
ağırlık veren bir dönemi de yaşıyoruz.
Sayın
Doğrunun, tabii diğer konudaki düşüncesine ben de
katıldığımı zaten ifade ettim yani tabelalarla ilgili.
Bu, geniş bir kampanya konusu. Yani bunu birçok kurum belki birlikte
yürütebilir ama belediyelerimize belki biraz daha bu konuda fazla da görev
düşüyor.
Polisle
ilgili sorunuzda da
Bir iki konuda polisin içinde ayrım var.
Biliyorsunuz, patlayıcı, vesaire gibi alanlarda çalışanlar
farklı ödenekler alıyorlar ama yani şunu ben tekrar bu vesileyle
de ifade edeyim: Yani güvenlik birimlerimize, polisimize verilen özlük
haklarını, burada da arz ettiğim gibi, biz de yeterli
bulmuyoruz. Yani her alanda -onlara- daha fazla artırılması
yönünde bizim de düşüncemiz aynı yöndedir, imkânlar çerçevesinde.
Teşekkür
ediyorum.
BAŞKAN
Evet, Sayın Köse
ŞEVKET
KÖSE (Adıyaman) Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın
Bakanım, ben size on dokuz ay önce soru sordum siz bugün cevap
veriyorsunuz, bunu anlamış değilim, bir.
İkincisi:
Adıyaman TPAO-Sanayi Sitesi-Kırkgöz ve Yaylakonak arasındaki
yol, siz dediniz ki kış koşullarından dolayı sık
sık bozulmaktadır. Adıyaman bölgesi ağır kış
koşullarını taşıyan bir ilimiz değil, kaldı
ki Akdeniz iklimi taşımaktadır. Yani bu cevap bence çok
yetersizdir ve gerçekten orada yılda en az birkaç kaza oluyor ve üç
beş kişi hayatını kaybetmektedir. Yani bu cevap beni pek
tatmin etmedi, ciddi bulmadım.
Teşekkür
ederim.
BAŞKAN
Teşekkür ediyoruz Sayın Köse.
Buyurunuz.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Devamla) Peki, ben teşekkür ederim.
Tabii,
biz sorulara cevap vermeye daima hazırız. Ama sorular, biraz önce
ifade ettim, Bakanlığıma sorulan üç bin civarında
yazılı, bu kadar sözlü
Her bakanlık için herhâlde buna
benzer
Yani vakit olursa biz daha fazla soru cevaplamaya her zaman
hazırız, şahsımız açısından bir sorun yok.
REŞAT
DOĞRU (Tokat) Çok geç olduğu için, güncelliğini kaybediyor.
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Devamla) Ben çok teşekkür ediyorum
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Biz de çok teşekkür ediyoruz Sayın Atalay.
Soru
önergeleri cevaplandırılmıştır.
Otuz
dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 19.19
BEŞİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 19.55
BAŞKAN: Başkan Vekili Şükran
Güldal MUMCU
KÂTİP ÜYELER : Fatih METİN (Bolu),
Yusuf COŞKUN (Bingöl)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 11inci
Birleşiminin Beşinci Oturumunu açıyorum.
Alınan
karar gereğince diğer denetim konularını görüşmüyor ve
gündemin Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer
İşler kısmına geçiyoruz.
Birinci
sırada yer alan, Türk Ticaret Kanunu Tasarısı ve Adalet
Komisyonu Raporu'nun görüşmelerine kaldığımız yerden
devam edeceğiz.
X.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
İLE KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER İŞLER
A) Kanun Tasarı
ve Teklifleri
1.- Türk Ticaret Kanunu Tasarısı ve
Adalet Komisyonu Raporu (1/324) (S. Sayısı: 96)
BAŞKAN
- Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
2'nci
sırada yer alan, Türk Borçlar Kanunu Tasarısı ve Adalet
Komisyonu Raporu'nun görüşmelerine kaldığımız yerden
devam edeceğiz.
2.- Türk Borçlar Kanunu Tasarısı ve
Adalet Komisyonu Raporu (1/499) (S. Sayısı: 321)
BAŞKAN
- Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
Üçüncü
sırada yer alan, Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanvekilleri
Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, Samsun Milletvekili Suat
Kılıç, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun Milletvekili
Nurettin Canikli, İstanbul Milletvekili Ayşe Nur
Bahçekapılı ve 3 Milletvekilinin; Sayıştay Kanunu Teklifi
ve Avrupa Birliği Uyum ile Plan ve Bütçe Komisyonları
Raporlarının görüşmelerine kaldığımız yerden
devam edeceğiz.
3.- Adalet ve Kalkınma Partisi Grup
Başkanvekilleri Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, Samsun Milletvekili
Suat Kılıç, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun
Milletvekili Nurettin Canikli, İstanbul Milletvekili Ayşe Nur
Bahçekapılı ve 3 Milletvekilinin; Sayıştay Kanunu Teklifi
ve Avrupa Birliği Uyum ile Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları
(2/594) (S. Sayısı: 510) (x)
BAŞKAN
Komisyon burada.
Hükûmet
burada.
Geçen
birleşimde İç Tüzük'ün 91'inci maddesine göre temel kanun olarak
görüşülen teklifin birinci bölümünde yer alan 4üncü maddesi kabul
edilmişti.
(x) 510 S. Sayılı Basmayazı
14/10/2010 tarihli 7nci Birleşim Tutanağına eklidir.
Şimdi
5inci madde üzerinde önerge işlemi yapılacaktır.
Madde
üzerinde üç önerge vardır, okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 510 sıra sayılı Sayıştay Kanun Teklifinin 5'inci
maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde geçen Genel yönetim
kapsamındaki ibaresinin Denetime tabi şeklinde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Mustafa Kalaycı Erkan Akçay Emin Haluk Ayhan
Konya Manisa Denizli
M. Akif Paksoy Mustafa Enöz Mehmet
Şandır
Kahramanmaraş Manisa Mersin
Nevzat
Korkmaz
Isparta
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 510 sıra sayılı kanun teklifinin 5 inci mdnin 1 inci
fıkrasının (a) bendinde idarelerinin ibaresinden sonra,
denetime tabi diğer kuruluşların ibaresinin eklenmesini (b)
bendindeki Genel Yönetim ibaresinin denetime tabi kurumların olarak
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Hasip Kaplan Ufuk Uras Nuri
Yaman
Şırnak İstanbul Muş
M. Nezir
Karabaş Akın
Birdal
Bitlis Diyarbakır
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Sayıştay Kanunu Teklifinin 5 inci maddesinin
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif
ederiz.
M. Akif Hamzaçebi Harun Öztürk Oğuz
Oyan
Trabzon İzmir İzmir
Madde 5-
Sayıştay;
a) Kamu
idarelerinin ve denetimine tabi diğer kuruluşların hesap ve
işlemleriyle faaliyetlerini denetler.
b) Genel
yönetim kapsamındaki kamu idareleri ile bunlara bağlı veya
ilgili olarak kurulan veya bunlardan kaynak aktarılan birlik,
işletme, sandık ve fonların ve başka isimler altında
kurulan diğer her türlü idarelerin bütün gelir, gider, mal ve
kıymetlerinin kanunlara ve diğer hukuki düzenlemelere uygun olarak
tahakkuk ettirilmesi, alınması, harcanması, verilmesi,
saklanması veya idare edilmesinde görevli veya yetkili olan
sorumluların hesap ve işlemlerini kesin hükme bağlar.
c) Genel
uygunluk bildirimini Türkiye Büyük Millet Meclisine sunar.
d)
Kanunlarla verilen inceleme, denetleme ve hükme bağlama işlerini
yapar.
BAŞKAN
Komisyon son okuttuğum önergeye katılıyor mu?
PLAN VE
BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
ÇEVRE VE
ORMAN BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) Katılmıyoruz
Sayın Başkan.
BAŞKAN
İzmir Milletvekili Sayın Harun Öztürk, buyurunuz efendim.
HARUN
ÖZTÜRK (İzmir) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
görüşülmekte olan 510 sıra sayılı Kanun Teklifinin 5inci
maddesiyle ilgili olarak vermiş olduğumuz önerge üzerine söz
aldım. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli
milletvekilleri, önergemiz Sayıştay denetimi kapsamına giren
kamu idarelerinin belirlenmesiyle ilgili yapılan tanımlama
belirsizliğinin giderilmesini amaçlamaktadır. 5inci maddenin birinci
fıkrasının (a) bendinde, Sayıştay, denetim sonuçları
hakkında Türkiye Büyük Millet Meclisine doğru, yeterli, zamanlı
bilgi ve raporlar sunar. denilmektedir. Anılan bentteki doğru,
yeterli, zamanlı ibarelerinin aksi zaten
düşünülemeyeceğinden metinden çıkarılmasının
uygun olacağını düşünüyoruz.
Değerli
milletvekilleri, bu vesileyle 7nci maddede yer alan bir başka gereksiz
ifadeye de işaret etmek istiyorum. 7nci maddenin 5inci
fıkrasında bakanların kamu kaynaklarının ekonomik,
verimli ve etkin kullanılması ile hukuki ve mali konularda
Başbakana ve Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı sorumlu
olacakları belirtilmektedir.
Değerli
milletvekilleri, Başbakan ve bakanların sorumluluğunun çerçevesi
Anayasada, Görev ve siyasî sorumluluk başlığı
altında 112nci maddede çizilmiştir. Anılan maddede, Başbakanın
Bakanlar Kurulunun başkanı olarak bakanlıklar arasında
iş birliğini sağlama ve hükûmetin genel siyasetinin
yürütülmesini gözetme görevi olduğu, Bakanlar Kurulunun bu siyasetin
yürütülmesinden birlikte sorumlu olacakları, her bakanın
Başbakana karşı sorumlu olup ayrıca kendi yetkisi içindeki
işlerden ve emri altındakilerin eylem ve işlemlerinden de
sorumlu olacakları, Başbakanın bakanlarının
görevlerinin Anayasa ve kanunlara uygun olarak yerine getirilmesini gözetmek ve
düzeltici önlemleri almakla yükümlü olacağı hükme
bağlanmaktadır.
Değerli
milletvekilleri, bütçe hakkının bir gereği olarak
Sayıştayın, Türkiye Büyük Millet Meclisi adına
Başbakan ve bakanların kamu kaynaklarını ekonomik, verimli
ve etkin kullanıp kullanmadıklarını denetlediğini biliyoruz.
Bu denetim sonucunda hukuki ve mali konularda bir sorumlulukları ortaya
çıkarsa bunun Türkiye Büyük Millet Meclisine ve ilgili makamlara rapor
edilmesi de bir gerekliliktir. Gerek Sayıştaydan gerekse
savcılıklardan gelen raporlar üzerine Başbakan ve bakanlar
hakkında Meclis soruşturması açılacağı da
bilinmektedir. Başbakan ve bakanların Türkiye Büyük Millet Meclisine
karşı sorumluluğunun gereği bu suretle yerine getirilir.
Teklifte
yer alan ve bakanların Başbakana karşı sorumluluğunu
içeren hükmün Anayasamızda ve yasalarımızda yeri
bulunmamaktadır. Bakanların hukuki ve mali konularda Başbakana
karşı sorumlu olacakları hükmüne göre Başbakan ne
yapacaktır? Kaynakları etkin kullanmayan, hukuki ve mali konularda
açığa düşen bir bakanı savcılığa ihbar mı
edecektir, Türkiye Büyük Millet Meclisine Meclis soruşturması
açılması için havale mi edecektir? Uygulamada Başbakanın,
bakanları hakkında Meclis soruşturması
açılmasını istediği pek görülmemiştir,
savcılığa ihbar ettikleri de olmamıştır. Böyle
bir durumda Başbakan ilgili bakanın ya istifasını ister ya
da istifa etmez ise azleder. Hukuki ve mali konularda açığa
düştüğü tespit edilen bakanların bu durumu Sayıştay
tarafından savcılıklara ve Türkiye Büyük Millet Meclisine zaten
bildirilecektir. Bu gerçek ortadayken sırf şov amacıyla böyle
bir hükmün teklifte yer almış olması anlamsızdır.
Değerli
milletvekilleri, önergemizin kabul edileceği ümidiyle yüce heyetinizi
tekrar saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN
Teşekkür ederiz Sayın Öztürk.
MEHMET
AKİF HAMZAÇEBİ (Trabzon) Sayın Başkan, karar yeter
sayısı istiyorum.
BAŞKAN
Karar yeter sayısı istiyorsunuz. Arayacağım.
Kabul
edenler... Kabul etmeyenler... Karar yeter sayısı yoktur.
Birleşime
on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 20.04
ALTINCI OTURUM
Açılma Saati: 20.13
BAŞKAN: Başkan Vekili Şükran
Güldal MUMCU
KÂTİP ÜYELER : Fatih METİN (Bolu),
Yusuf COŞKUN (Bingöl)
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 11inci
Birleşiminin Altıncı Oturumunu açıyorum.
Trabzon
Milletvekili Akif Hamzaçebi ve arkadaşlarının önergesinin
oylamasında karar yeter sayısı bulunamamıştı.
Şimdi
önergeyi tekrar oylarınıza sunacağım ama bunu elektronik
olarak yapacağım.
Karar
yeter sayısı arayacağız.
İki
dakika süre veriyorum.
(Elektronik
cihazla oylama yapıldı)
BAŞKAN
Karar yeter sayısı vardır, önerge reddolunmuştur.
Diğer
önergeyi okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 510 sıra sayılı kanun teklifinin 5 inci md. nin 1 nci
fıkrasının (a) bendinde idarelerinin ibaresinden sonra,
denetime tabi diğer kuruluşların ibaresinin eklenmesini (b)
bendindeki Genel Yönetim ibaresinin denetime tabi kurumların olarak
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Ufuk
Uras (İstanbul) ve arkadaşları
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
PLAN VE
BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz
Başkanım.
BAŞKAN
Gerekçeyi okutuyorum:
Gerekçe:
Denetim
alanının kapsamının tereddüde yer verilmeyecek şekilde
yazılması amaçlanmıştır.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer
önergeyi okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 510 sıra sayılı Sayıştay Kanun Teklifinin 5inci
maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde geçen Genel yönetim
kapsamındaki ibaresinin Denetime tabi şeklinde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
M.
Akif Paksoy (Kahramanmaraş) ve arkadaşları
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
PLAN VE
BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz
Başkanım.
OKTAY
VURAL (İzmir) Nevzat Korkmaz konuşacak.
BAŞKAN
Sayın Korkmaz, buyurunuz efendim. (MHP sıralarından
alkışlar)
S. NEVZAT
KORKMAZ (Isparta) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 510
sıra sayılı Kanun Teklifinin 5inci maddesiyle ilgili
verdiğimiz önerge üzerinde söz almış bulunuyorum. Yüce
heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli
milletvekilleri, sözlerime üzüntülerimi sizlerle paylaşarak başlamak
istiyorum. Geçen hafta içinde AKP tarafından verilen önergenin kabulü
esnasında yapılan oylamada maalesef Sayıştayın içi
boşaltılmıştır. Ama asıl üzücü olan, içinizde
Sayıştaydan gelen ve kurumu iyi tanıyan bakan ve
milletvekillerinin de buna rıza göstermiş olmasıdır.
Burada
Sayıştay Başkanına da önemli bir görev düşmektedir.
Kendisi valilikten geliyor, devleti tanıyan birisi. Bu yapılanın
yanlış olduğu hususunda Hükûmeti bilgilendirmeli ve tekriri
müzakere için çaba göstermelidir.
Değerli
milletvekilleri, hakikaten bu önerge yanlış olmuştur. Bunun
anlamı, Meclisi ve milletvekillerini denetimden kaçan birilerine hizmet
ediyor görüntüsüne sokmanızdır. Meclisin ve yüz elli yıllık
Sayıştayın itibarına halel getirilmiştir. Bu nedenle
son derece üzgün olduğumuzu bir kez daha sizlerle paylaşmak
istiyorum.
Değerli
milletvekilleri, sekiz yıllık devri iktidarı döneminde
milyarlarca dolar harcama yapmış ama bunun hesabını
vermemek için köşe bucak saklanan ve her türlü imkânı kullanan bir
hükûmet ile karşı karşıyayız. Askerden, sivilden,
yargıdan, üniversitelerden Hesap vermiyorlar. diye bahseden Hükûmet,
sıra kendisinin hesap vermesine gelince birden millî iradenin üzerine
çıkıveriyor. 2nci madde oylamasında da bunu bariz biçimde
gördük. Öyle bir Başbakan ile karşı karşıyayız ki
her şeyi biliyor, her şeyi bilen kişiye de soru
sorulmasını istemiyor, sinirleniyor, tersliyor. İş
dünyası ile yaptığı toplantıda Ben aynı zamanda
iyi bir ekonomistim. diye bir cümle sarf ediyor. İş dünyası
sıkıntılarını dillendiriyordu, onlara Siz bu işi
bilmiyorsunuz. demek istiyor yani kıymetli arkadaşlarım.
Sayın
Başbakanın aile ekonomisini canlandırma konusunda,
mahdumlarını, yakınlarını kalkındırma
konusunda son derece mahir olduğu, hakikaten iyi bir ekonomist olduğu
ortada, 1 koyuyor 500 kazanıyor, 1.000 kazanıyor. Yakın
çevresinin girdiği hiçbir alanda zarar etmediği, fahiş kârlarla
şirketlerin sahip olduğu görülüyor, tuttukları altın
oluyor.
Kamu
kurumları öyle mi yahut bu kurumların gerçek sahibi halkın
durumu öyle mi bir bakalım: Ekonomist Başbakanımıza
duyurulur, lütfen eline kâğıdı kalemi alsın bir
hesaplasın bakalım, burada milletin kârı nerede yahut devletin
kaynaklarının birilerine nasıl peşkeş çekildiği
hususunda bakalım neler diyecek.
Konya
Yolu üzerinde bir üst kurul binası var, Kamu İhale Kurumu,
Beşevlerde kendi binalarını terk ettiler yetersiz diye. Hâlbuki
kurum kısa bir süre önce bu binayı beğenip trilyonlarca liraya
satın almıştı, sonra da kendi binasını terk edip
AKP mensubu bir müteahhidin yaptığı şimdiki
binalarını kiraladılar. Hem de nasıl bir kira, ayda 230 bin
lira. Yanlış duymadınız, bu rakam yıllık değil,
aylık. Yıllık kira miktarı 230 bin çarpı 12; 2 trilyon
760 milyar lira. Binanın toplam değeri olsa olsa 10-12 trilyon lira
yani dört beş yıllık kiralama bedeli
karşılığı.
Bu para
kendi parası olsa ve binaya hakikaten ihtiyaç olsa Sayın
Başbakan burayı bu aylık ödemelerle satın alma yolunu mu
tercih eder, yoksa kiralama yolunu mu? Satın alsanız bu aylık
kira ödemeleriyle dört beş yıl sonra sahip olacağınız
bir binanın böyle fahiş bir fiyatla kiralanması devleti bir
başka zarara uğratma şekli yahut devletin parasıyla kendisine
yakın bir iş adamını zengin etme şekli değil de
nedir? Merak edenlere firmanın ismini de verebilirim. Sayın
Başbakan, lütfen, yapacağınız mantıklı bir
hesabı milletimizle de ve yüce Meclisle de paylaşın.
Suimisal
emsal olmaz. derler ya, oluyor. Şimdi, bu binanın hemen yanı
başında yeni bir şaibeli kiralama belirdi: EPDK binası. Ne
demişler? Üzüm üzüme baka baka kararır. Bu bina için de 200 milyar
liranın üzerinde bir kiradan bahsediyorlar. O da yaklaşık 2,5
trilyon lirayı buluyor yani EPDKnın yıllık kirası. Bu
binanın toplam değeri de dört beş bilemediniz altı yıllık
kira bedeli karşılığı. Bu hesabı da bir
yapıverin Sayın Başbakan, hani iyi ekonomisttiniz ya!
Tekrar
soruyorum sizlere kıymetli AKPli milletvekili arkadaşlarım: Bu
paralar sizin yahut şirketinizin parası olsa, böyle bir kiralama
yapar mıydınız? Şimdi daha iyi anlaşılıyor
değil mi Sayın Başbakanın Yerindelik denetimi
yapmasınlar. diye neden çırpındığını?
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Lütfen sözlerinizi tamamlayınız.
Sayın
milletvekilleri, lütfen biraz sessiz olur musunuz.
Buyurunuz.
S. NEVZAT
KORKMAZ (Devamla) Bu kiralamalar sadece bana ulaşanlar, diğerlerini
bilmiyoruz. Gördünüz mü arkadaşlar bu millet nasıl soyuluyor? Bu
alanda ciddi suistimaller olduğunu, etrafınıza
baktığınızda birçok örneği bulunduğunu göreceksiniz.
Bunları
sizlerle neden paylaştım?
1) Söz
konusu kamu parası milletin parası olduğunda Sayın
Başbakan böyle bir uygulamayla ekonomi sınavından geçer mi
kalır mı?
2) Bu
hesaptan sonra içinizden bir ya da birkaçı belki bu olayların üstüne
gidebilir.
3)
Sayıştaya, kamu binalarının yapımında, tadilinde,
satın alınmasında ya da kiralanmasında görev verelim, bu
alanlar ile ilgili olarak rapor hazırlasın ve bu suistimalleri hep
birlikte öğrenelim istedim.
Belki bu
kiralama, kitabına, ekspertiz raporuna, her türlü prosedürüne
uydurulmuş olabilir ancak ne derseniz deyin insafa ve vicdana uymuyor.
Yüce
heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederiz Sayın Korkmaz.
III.- YOKLAMA
(CHP ve
MHP sıralarından bir grup milletvekili ayağa kalktı)
MEHMET
AKİF HAMZAÇEBİ (Trabzon) Sayın Başkan, yoklama istiyoruz
efendim.
BAŞKAN
Sayın Hamzaçebi, Sayın Aslanoğlu, Sayın Özyürek,
Sayın Ergin, Sayın Tan, Sayın Köse, Sayın Demirel,
Sayın Öztürk, Sayın Özkan, Sayın Genç, Sayın Durgun,
Sayın Tamaylıgil, Sayın Vural, Sayın Korkmaz, Sayın
Özensoy, Sayın Çelik, Sayın
Kalaycı, Sayın Işık, Sayın Tankut, Sayın
Yunusoğlu.
Yoklama
için iki dakika süre veriyorum.
(Elektronik cihazla yoklama yapıldı)
BAŞKAN
Toplantı yeter sayısı vardır.
X.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
İLE KOMİSYONLARDAN
GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Tasarı
ve Teklifleri (Devam)
3.- Adalet ve Kalkınma Partisi Grup
Başkanvekilleri Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, Samsun Milletvekili
Suat Kılıç, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun
Milletvekili Nurettin Canikli, İstanbul Milletvekili Ayşe Nur
Bahçekapılı ve 3 Milletvekilinin; Sayıştay Kanunu Teklifi
ve Avrupa Birliği Uyum ile Plan ve Bütçe Komisyonları Raporları
(2/594) (S. Sayısı: 510) (Devam)
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
5inci
maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
5inci
madde kabul edilmiştir.
6ncı
madde üzerinde üç önerge vardır, okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Sayıştay Kanunu Teklifinin 6ncı maddesinin birinci
fıkrasında yer alan dilediği yere ibaresinin görev mahalline
şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
M. Akif Hamzaçebi Mustafa Özyürek Yaşar
Ağyüz
Trabzon İstanbul Gaziantep
Gürol Ergin Cevdet Selvi Gökhan Durgun
Muğla Kocaeli Hatay
Harun
Öztürk
İzmir
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 510 sıra sayılı kanun tasarısının 6 ncı
maddesinin (1) fıkrasında görmeye ibaresinden sonra yerinde incelemeye
ibaresinin eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Hasip Kaplan Nuri Yaman Ufuk
Uras
Şırnak Muş İstanbul
M. Nezir
Karabaş Akın
Birdal
Bitlis Diyarbakır
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 510 sıra sayılı Sayıştay Kanun Teklifinin
6ncı maddesinin üçüncü fıkrasının aşağıdaki
şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Mustafa Kalaycı Erkan Akçay Emin Haluk Ayhan
Konya Manisa Denizli
M. Akif Paksoy Mustafa Enöz Mehmet
Şandır
Kahramanmaraş Manisa Mersin
(3)
Sayıştay denetimine giren kamu idarelerinin işlemleriyle ilgili
kayıtları, eşya ve malları, işleri, faaliyetleri ve
hizmetleri görevlendireceği mensupları tarafından yerinde ve
işlem ve olayın her safhasında incelemeye yetkilidir.
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, lütfen, Genel Kurulda sessizliğe riayet
edelim.
Komisyon
en son okuttuğum önergeye katılıyor mu?
PLAN VE
BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Kim konuşacak acaba?
OKTAY
VURAL (İzmir) Emin Haluk Ayhan.
S. NEVZAT
KORKMAZ (Isparta) Sayın Başkan, üçünü de okuttunuz mu efendim?
BAŞKAN
Okundu efendim.
Buyurunuz
Sayın Ayhan.
EMİN
HALUK AYHAN (Denizli) Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın
Başkan, sayın milletvekilleri; görüşülmekte olan 510 sıra
sayılı Sayıştay Kanun Teklifinin 6ncı maddesine
ilişkin değişiklik önergesi üzerine söz aldım. Bu vesileyle
yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Daha baştan, önergemize
destek vereceğinizi umuyorum.
Bu madde
esasen Sayıştayın yetkileriyle ilgili hususları
kapsıyor. Sayıştay dışında uzman
çalıştırılması ve bilirkişi görevlendirilmesi
imkânı getiriyor. Birincisi, bu kurum buna neden ihtiyaç duyacak?
Sayıştay yüksek mahkeme. Kendi alanında neden bilirkişiye
ihtiyaç duyacak? Burası bir kamu idaresi. İlgili düzenlemede,
bilirkişiliğe yönelik olarak çalıştırılma ve
görevlendirmeye ilişkin hususların yönetmelikle belirleneceği
hüküm altına alınmıştır. Oysa bilirkişinin hukuki
durumu, yetkisi ve sorumluluğuna ilişkin durumlarda genel hükümlere
başvurulacağına değinilerek yetinilmiştir.
Şüphesiz,
görevlendirmeye ilişkin bir alt düzenlemeye ihtiyaç olduğu bir
gerçektir ancak bilirkişilik kurumunda bilirkişinin hukuki durumu,
yetkisi ve sorumluluğunun ayrı bir alt düzenlemeyle düzenlenmesi
yadsınamaz bir gerçektir çünkü genel hükümler bu noktada kimi zaman
yetersiz kalmaktadır. Dolayısıyla sadece genel hükümlere tabi
olduğunun ifade edilmiş olması yeterli olmayıp bu konuya
ilişkin ayrı ve detaylı bir alt düzenleme
yapılmalıdır. Gerek Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu gerek
Borçlar Kanunu gerek Medeni Kanun gerekse diğer ilgili mevzuat
hükümlerinde bilirkişilik kurumuna değinilmekte ancak detaylı
bir düzenlemeye gidilmemektedir. Gerek adli gerek idari yargıda gerekse
diğer uygulamalarda bilirkişilik kurumuna ilişkin bir
yeknesaklık sağlanabilmesi için ayrı bir düzenlemeye gidilmesi
gereği de açıktır.
Son
olarak, bu sorumluluğa ilişkin hüküm muallak olup detaylı bir
düzenleme yapılmasına ilişkin bir düzenleme yapılması
gerektiği de açıktır. Ayrıca, Anayasaya
aykırılığı da tartışmasız bir
gerçektir.
Şimdi,
2010 yılı merkezî yönetim bütçesi açığında 50,2 milyar
Türk liradan 44,2 milyar TLye düştük diye sevineceksiniz, Düşürdük
diyeceksiniz. Bu, yıllık. Diğer taraftan, ocak-eylül döneminde
yarı yarıya azalıp 21,3 milyar TL oldu diye seviniyorsunuz.
Dokuz ayda 21,3 milyar açık veriyorsunuz, on iki ayda 44,2 milyar TL,
diğer bir ifadeyle 44,2 milyar TLnin yüzde 48ini ilk dokuz ayda
harcıyorsunuz, dokuz ayda veriyorsunuz, kalan yüzde 52sini, 22,9 milyar
TLyi ise son üç ayda ortaya çıkaracaksınız. Şimdi, bunu
bürokratlara verseniz size çok rahat izah eder, bir açıklama da getirir,
bunun hukuki bir yanı da ortaya çıkar, makul gerekçe de bulunur ama
siz bunu neden yaptığınızı da bilmiyorsunuz, ortaya
birtakım gerekçeler bile koymaktan uzaksınız. Bunu
bilirkişiler nasıl bulacak? Bunu uygulayan bürokratlar mutlaka bilir
ama bilirkişiyle bunun nesini bulacaksınız, neyle izah
edeceksiniz?
Bakın,
ocak-eylülde gelir vergisi artışı yüzde 4,8; özel tüketim
vergisi artışı yüzde 30,3; dâhilde alınan KDV
artışı aynı dönemde yüzde 28,4; ithalde alınan KDV
artışı yüzde 37,3. Peki, şimdi bu ne demek? Bunu
bilirkişiye mi soracağız? Bunun anlamı Biz fakir fukaraya
zulüm ediyoruz. demektir. Gelir vergisi neden az artıyor da diğer
vergiler farklı, dolaylı vergiler daha fazla artıyor? Bunun
adı zulümdür. Ekonomi büyüyor da milletin geliri artmıyor, onu mu
söylemek istiyoruz? Şimdi, bunun izahı için illa bilirkişiye mi
ihtiyaç var? Gerek Maliye Bakanlığı personeli gerekse
Sayıştaydaki arkadaşlar bunları bilmekten çok mu uzak?
Şimdi,
burada izah etmek istediğim başka bir şey daha var. 2nci madde
görüşülürken siz, bunun etkin kullanımını engellemeye
kalktınız, bu maddede düzenleme yaptınız. Peki,
Sayıştayı biz niye kurduk, bu kanunu niye getirdik? Performans
ölçümünü niye farklılaştırıyoruz? Sadece performansı
ölçecek, bunu değerlendirmeyecek, bunun değerlendirmesi Hükûmete
kalacak! O zaman, bunu Sayıştaya yaptırmayıp, oraya mahkeme
statüsü de vermeyip ne yapmamız lazım? Gidip özel sektöre
doğrudan bu incelemeyi, performans denetimini yaptırabiliriz.
Şimdi, hadise bu kadar ciddiyken, bu kadar ciddiye alınması
gerekirken maalesef görüşmeler esnasında görüyoruz ki AKP, kendi
arkasında en ufak bir iz, hesap sorulacak bir ne bırakmak istemiyor?
Delil bırakmak istemiyor.
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Lütfen sözlerinizi tamamlayınız.
EMİN
HALUK AYHAN (Devamla) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan,
tamamlıyorum.
Delil
olsa bile bu delilin kullanılmasını engellemeye yönelik ne
yapıyor? Hukuki düzenlemeyi ortadan kaldırıyor. Şimdi, bunu
farklı şekillerde değerlendirebilirsiniz ama burada önergeyi
veren arkadaşlar, grup başkan vekili AKPli arkadaş,
kendilerinin buna karar vereceğini, performansın önlerine
getireceğini söyledi ama diğer bir başka arkadaş da Peki,
bir belediye on sene üst üste aynı kaldırımı, aynı
yeri, aynı caddede, aynı sokakta, aynı evin önünde yaparsa bunun
hesabını kim yapacak? dedi. Şimdi, bu milletin önünde, burada
gelip birtakım şeyleri söylemek güzel ama doğruyu, oturmuş
devlet geleneğini, hesap, kitap yöntemini de kaldırıp bir tarafa
atmanın bir anlamı yok. Burada, gerçekten buradaki bürokratlar olsun,
o gün burada Hükûmeti temsil eden sayın bakan olsun bu önergenin
verilmesinden, 2nci maddenin değiştirilmesinden çok büyük
sıkıntı duydular, gerçekten iyi bir şey değil.
Ben, bu
maddedeki önergemize destek vereceğinizi umuyor, hepinize saygılar
sunuyorum.
Teşekkür
ederim Sayın Başkan. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ederiz Sayın Ayhan.
Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer
önergeyi okutuyorum:
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 510 sıra sayılı kanun tasarısının 6 ncı
maddesinin (1) fıkrasında görmeye ibaresinden sonra yerinde
incelemeye ibaresinin eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Hasip
Kaplan (Şırnak) ve arkadaşları
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
PLAN VE
BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz Başkan.
HAMİT
GEYLANİ (Hakkâri) Gerekçe...
BAŞKAN
Gerekçe
Gerekçe:
Daha etkili bir denetim amaçlanmıştır.
BAŞKAN
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul
edilmemiştir.
Diğer
önergeyi okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Sayıştay Kanunu Teklifinin 6ncı maddesinin birinci
fıkrasında yer alan dilediği yere ibaresinin görev mahalline
şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
M.
Akif Hamzaçebi (Trabzon) ve arkadaşları
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
PLAN VE
BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz
Başkanım.
BAŞKAN
Sayın Gökhan Durgun, buyurunuz. (CHP sıralarından
alkışlar)
GÖKHAN
DURGUN (Hatay) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
görüşülmekte olan Sayıştay Kanunu Teklifinin 6ncı
maddesinin birinci fıkrasının değiştirilmesi üzerinde
verdiğimiz değişiklik önergesi hakkında söz almış
bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Bu
değişiklik önergesini, teklifin 6ncı maddesinin birinci
fıkrasındaki ifade bozukluğunun ve anlam bütünlüğünün
sağlanması için verdik.
Sayıştay
ne iş yapar? Sayıştay, Türkiye Büyük Millet Meclisi adına
yani milletin adına, milletin malını denetler. Çünkü, Türkiye
Cumhuriyetinin idare mekanizmasındaki kaynakların tümü bu milletin
malıdır, bu milletin kaynağıdır. Sayıştay,
bu görevini Türkiye Büyük Millet Meclisi adına yapar. Anayasaya göre
Sayıştayın Parlamento adına denetim yapması,
yürütmenin iş ve işlemleri hakkında
yayınladığı raporlarla Türkiye Büyük Millet Meclisini ve
kamuoyunu bilgilendirmesi yönüyle demokrasinin işlerliği
açısından da ayrı bir öneme sahiptir. Ne yazık ki bunun da
işlemediğini görüyoruz. Şu anda Sayıştay
Başkanının önünde yedi tane dosya bekliyor. Türkiye Büyük Millet
Meclisine bilgi verilmesi için bu raporların gelmesi gerekiyor, kamuoyunun
bu konuda bilgilendirilmesi gerekiyor ama ne hikmetse, hangi gerekçeyle
yapılıyorsa şu anda bu yedi dosya hâlâ Sayıştay
Başkanının önünde ve milletin huzuruna gelmiş değil,
Türkiye Büyük Millet Meclisine gelmiş değil. Şimdi biz
Sayıştay Kanununu yeniden düzenliyoruz ama bir
baktığımız zaman da Sayıştayın görevi olan
konuların da ne yazık ki şu anda yerine getirilmediğini de
çok açık, net bir biçimde görüyoruz.
Sayıştayın
denetim fonksiyonunu denetlediği yürütme organlarından
bağımsız olarak yerine getirmesi, etkinliğini ve önemini
artırmaktadır. Sayıştaylar, her türlü kamu
kaynağının elde edilmesinde ve kullanılmasında görevli
ve yetkili olanların kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka
uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından, muhasebeleştirilmesinden,
raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli
önlemlerin alınmasından sorumludur ve yetkili
kılınmış mercilere de hesap vermek zorundadır.
Değerli
arkadaşlarım, denetimlerde sayıştaylar kamu
hesaplarını inceliyor, farklı açılardan bunları analiz
ediyor, Maliye Bakanlığına kıyasla da daha derin ve
kurumdan birinin sahip olabileceği bir bakış açısı
ediniyorlar. Bu nedenle mali denetim sürecinde sayıştaylar ve
denetçileri anormallikleri ve standart prosedürden sapmaları tespit edebiliyor
ve yolsuzluk gibi usulsüzlükleri ortadan kaldırabiliyorlar.
Türkiyedeki
yolsuzluk anlayışı da çok ilginçtir değerli
arkadaşlarım. Vatandaşlarımız birbirleriyle ilgili,
kendileriyle ilgili konularda çok hassastır, onların kendi
aralarındaki problemlerde haram-helal ilişkisi çok ciddi derecede
önem kazanmaktadır ama iş devletin malına gelince -hani bir laf
vardır ya, çok yaygındır- Devletin malı deniz, yemeyen
domuz. anlayışıyla bakılmakta, ne yazık ki
yolsuzlukların da bu konuda altyapısı hazırlanmaktadır.
Değerli
arkadaşlarım, tabii ki Sayıştay denetçileri
yolsuzlukları önleme konusunda birtakım tedbirler ve raporlar
hazırlıyor ama ne yazık ki bunların Türkiye Büyük Millet
Meclisine gelmesi ve bu müfettişlerin de yaptıkları
işlemlerin önüne geçilebilmesi için Hükûmet tarafından ciddi
problemler ve uğraşılar ortaya konuyor.
Şimdi,
Sayıştay denetiminden kaçırılan bir iki örnek vermek
istiyorum. Yani şu anda bu kanunu çıkarıyoruz ya, Hükûmet ne
yapıyor? Bu Hükûmet kurulduktan sonraki ilk bir ay içinde 219 tane yol
ihalesi yaptı. Bunların toplam değeri 52 trilyon lira.
Sayıştay vizesinden kaçırmak için ne yaptılar?
Bunların her birini 750şer milyar lirayı aşmayacak
şekilde ayarladılar ve böylece yolsuzluk ortaya çıkmasın
diye Sayıştayı devre dışı bıraktılar.
Şimdi,
bakın, Avrupa Birliğinin yayınladığı rapor var,
2006 yılında. Bu raporda ne diyorlar? Yolsuzluk yaygın ve
yolsuzlukla mücadelede makamlar ve politikalar zayıf olmaya devam
etmektedir. diyor. Bunu ben söylemiyorum, o kapısında
beklediğiniz Avrupa Birliği söylüyor, o her gün gidip
yalvardığınız Avrupa Birliği bunları söylüyor.
Yine bir
AKP milletvekili arkadaşım bu yolsuzluklar konusunda şunu dile
getiriyor, diyor ki: Dualarla geldik, şimdi beddualar başladı.
Değerli
arkadaşlarım, Türkiye Büyük Millet Meclisinde 542 milletvekili var.
Şu andaki dokunulmazlık dosyası sayısı kaçtır
biliyor musunuz? 703 tane oldu. Bunlar özel evrakta sahtecilik, görevi kötüye
kullanmak, ihaleye fesat karıştırmak. Kim bu
arkadaşlarımız? İçimizde. 703 tane suç dosyası.
Şimdi,
Türkiye Büyük Millet Meclisinin içindeki milletvekillerinin durumu, çok
acıdır, ne yazık ki bu.
(Mikrofon
otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN
Lütfen sözlerinizi tamamlayınız.
Buyurunuz.
GÖKHAN
DURGUN (Devamla) Bitiriyorum Sayın Başkan.
Biz
burada Sayıştay Kanununu daha iyi bir hâle getirmek için mi çaba
sarf ediyoruz, denetimin daha sağlıklı yapılabilmesi için
mi bir çaba sarf ediyoruz yoksa yapacağımız işlerin
kılıfını hazırlamak, ona bir altyapı bulmak için
mi çaba sarf ediyoruz?
Bu
düşüncelerle, önergemize destek vereceğinize inanıyorum,
güveniyorum.
Sizlere
saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyoruz Sayın Durgun.
Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul
edilmemiştir.
6ncı
maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
6ncı madde kabul edilmiştir.
7nci
madde üzerinde üç tane önerge vardır, okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 510 sıra sayılı Sayıştay Kanun Teklifinin 7'nci
maddesinin son fıkrasının madde metninden
çıkarılmasını arz ve teklif ederiz.
Mustafa Kalaycı M. Akif Paksoy Erkan Akçay
Konya Kahramanmaraş Manisa
Mustafa Enöz Nevzat Korkmaz Emin
Haluk Ayhan
Manisa Isparta Denizli
Mehmet
Şandır Akif
Akkuş
Mersin Mersin
TBMM
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Sayıştay Kanun Teklifinin 7 nci maddesinin (6) ncı
fıkrasının madde metninden çıkarılmasını arz
ve teklif ederiz.
Hasip Kaplan Nuri Yaman Ufuk
Uras
Şırnak Muş İstanbul
M. Nezir
Karabaş Akın
Birdal
Bitlis Diyarbakır
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan Sayıştay Kanunu Teklifinin 7 nci maddesinin
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif
ederiz.
M. Akif Hamzaçebi Gürol
Ergin
Trabzon Muğla
Madde 7
- Bu Kanunun sorumlular ve sorumluluk halleri uygulamasında; 5018
sayılı Kanun ve Sayıştay denetimi ile ilgili diğer
kanunlarda belirtilen sorumlular ve sorumluluk halleri esas alınır.
Her türlü
kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında
görevli ve yetkili olanların hesap verme sorumluluğu,
kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde
edilmesini, kullanılmasını, muhasebeleştirilmesini,
raporlanmasını ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin
alınmasını kapsar. Hesap verme sorumluluğu süreci ve
ilişkisinin doğruluğu ve güvenirliliği Sayıştayca
Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulan raporlarda belirtilir.
Bakanlar,
kamu kaynaklarının ekonomik, verimli ve etkin kullanılması
ile hukuki ve mali konularda Başbakana ve Türkiye Büyük Millet Meclisine
karşı sorumludur.
Türkiye
Büyük Millet Meclisine sunulan Sayıştay raporlarındaki tespit,
öneri ve bulgulara ilişkin sorumlulukları karara bağlamaya
Türkiye Büyük Millet Meclisi yetkilidir.
Sorumlularca;
gelir, gider, mal ve kıymetlerden mevzuata uygun olarak tahakkuk
ettirilmediği, alınmadığı,
harcanmadığı, verilmediği, saklanmadığı veya
idare edilmediği Sayıştay'ca kesin hükme bağlananlar kamu
zararıdır.
Kamu
zararının belirlenmesinde kamu kaynağında artışa
engel veya eksilmeye neden olan;
a)
İş, mal veya hizmet karşılığı olarak
belirlenen tutardan fazla ödeme yapılması,
b) Mal alınmadan, iş veya hizmet
yaptırılmadan ödeme
yapılması,
c)
Transfer niteliğindeki giderlerde, fazla veya yersiz ödemede
bulunulması,
d)
İş, mal veya hizmetin rayiç bedelinden daha yüksek fiyatla
alınması veya yaptırılması,
e)
İdare gelirlerinin tarh, tahakkuk veya tahsil işlemlerinin mevzuata
uygun bir şekilde yapılmaması,
f) Kamu
mallarının alınması, saklanması, korunması ve
idare edilmesinde mevzuata uyulmaması,
g)
Mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması,
hususları esas alınır.
Malın
ödettirilmesi, yok olma tarihindeki rayiç bedel üzerinden, bu tarih belli
değilse kaybolmanın tespit edildiği rayiç bedel üzerinden olur.
Devlet mallarının hasara uğratılması halinde
uygulanacak genel hükümler saklıdır.
Hesap ve
işlemlerden, mevzuata uygun olmadığı Sayıştay
tarafından kesin hükme bağlananlardan doğan ve miktarı ile
sorumluları kesin hükümde belirtilen kamu zararlarını,
sorumlular ortaklaşa ve zincirleme veya tek başlarına tazmin ile
yükümlüdürler."
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
PLAN VE
BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta)
Katılmıyoruz Sayın Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz
Başkanım.
BAŞKAN
Kim konuşacak?
MEHMET
AKİF HAMZAÇEBİ (Trabzon) Sayın Gürol Ergin konuşacaklar.
BAŞKAN
Sayın Ergin, buyurunuz efendim. (CHP sıralarından
alkışlar)
GÜROL
ERGİN (Muğla) Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; 510 sıra sayılı
Sayıştay Kanunu Teklifinin 7nci maddesinin değiştirilmesi
amacıyla verdiğimiz değişiklik önergemiz üzerine söz
almış bulunuyorum. Sözlerime başlarken Sayın Başkan
sizi, değerli milletvekillerini ve yüce ulusumu saygıyla
selamlıyorum.
Değerli
milletvekilleri, iktidar partisi milletvekillerinin bu teklifin 2nci maddesine
verdikleri önergeyle, Sayıştayın performans değerlendirmesi
görevinin üstünden alınmasıyla Sayıştay, ruhu çıkarılmış,
bir kadavra hâline getirilmiştir. Bu bakımdan bu anıt kurumu bir
sanal kurum hâline getiren bu değişiklik yeniden, geriye dönüş
yapılarak bir tekriri müzakereyle ortadan
kaldırılmadığı sürece burada
yapacağımız konuşmaların, değişiklik
önergelerinin fazla bir önemi olmadığını da biliyorum ama
sizlerin yine de sağduyuya gelerek, bu değişiklik önergesiyle
ortadan kaldırdığınız Sayıştayın
performans değerlendirmesini geri getireceğinize inanarak
konuşmamı yapıyorum.
Değerli
arkadaşlarım, görüşmekte olduğumuz teklifin 7nci
maddesinde sorumlular ve sorumluluk hâlleri düzenlenmektedir. Hem 5018
sayılı Yasada hem de bu teklifte hesap verme sorumluluğu
sorumluluk olarak ifade edilip bir
kavram kargaşasına yol açılmıştır. Hesap verme
sorumluluğu bir iyi yönetim ve raporlama sorumluluğu iken, sorumluluk
mali ödemeyle yükümlü tutulmadır. Bu bağlamda, sorumluluk hukuksal
yaptırıma bağlanmıştır. Kavramların yerinde
kullanılması ve dolayısıyla hesap verme sorumluluğu
ile sorumluluk kavramlarının
ayrıştırılması gerekir. Bu nedenle düzeltme
yapılmalıdır.
Teklifin
7nci maddesinin beşinci fıkrasında Bakanlar, kamu
kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli kullanılması ile
hukuki ve mali konularda Başbakana ve Türkiye Büyük Millet Meclisine
karşı sorumludur. denilirken altıncı fıkrasında
ise Sayıştay tarafından gerçekleştirilen performans
denetimleri mali ve hukuki sorumluluk doğurmaz. hükmüne yer
verilmiştir. Bu iki fıkra birbiriyle çelişik hükümler ifade
etmekte ve hesap verme sorumluluğu çevriminin anlaşılamadığını
ortaya koymaktadır.
Türkiye Büyük
Millet Meclisi, yürütmenin beyan ettiği mali tablolar ve faaliyet
raporlarıyla Sayıştayın bildirdiği tespit, öneri ve
bulgular ışığında bakanların ve üst yöneticilerin
hesap verme sorumluluğunu yerine getirip getirmediğini görüşerek
karara bağlayacaktır. Bu kararlar elbette ki mali, hukuki ve yönetsel
sorumluluklar doğurabilecektir. Bu itibarla, 7nci maddenin son
fıkrasında yer alan Sayıştay tarafından
gerçekleştirilen performans denetimleri mali ve hukuki sorumluluk
doğurmaz. ifadesi, bir yandan Türkiye Büyük Millet Meclisinin bütçe
hakkından kaynaklanan denetim yetkisine Anayasaya aykırı bir
sınırlama getirirken, diğer yandan Sayıştay
denetimini, hiçbir sonuç doğurmayan ve boşa kaynak ve emek harcanan
bir Anayasal denetim durumuna düşürmektedir. Dolayısıyla,
maddenin son fıkrasının madde metninden
çıkarılması gerekir ki performans denetimi raporlarına
dayanılarak hesap verme sorumluluğunun sorgulanması Türkiye
Büyük Millet Meclisinin yetkisinde olsun. Değişiklik teklifimiz bu
nedenlerle verilmiştir.
Siz
sayın milletvekillerinden, değişiklik teklifimizin bu nedenle
kabulü yönünde oy kullanmanızı diliyor, Sayın Başkanı,
değerli milletvekillerini ve yüce ulusumu tekrar saygıyla
selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyoruz Sayın Ergin.
Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul
edilmemiştir.
Sayın
milletvekilleri, şimdi okutacağım iki önerge aynı
mahiyettedir; birlikte işleme alacağım, istemleri hâlinde
ayrı ayrı önerge sahiplerine söz vereceğim.
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 510 sıra sayılı Sayıştay Kanun Teklifinin 7'nci
maddesinin son fıkrasının madde metninden
çıkarılmasını arz ve teklif ederiz.
Mustafa
Kalaycı (Konya) ve arkadaşları
Diğer
önerge imza sahipleri:
Hasip
Kaplan (Şırnak) ve arkadaşları
BAŞKAN
Komisyon önergelere katılıyor mu?
PLAN VE
BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet?
İÇİŞLERİ
BAKANI BEŞİR ATALAY (Ankara) Katılmıyoruz
Başkanım.
BAŞKAN
Kim konuşacak efendim?
OKTAY
VURAL (İzmir) Sayın Korkmaz. Ayrı ayrı sorulacak zaten.
BAŞKAN
Sayın Korkmaz.
Ayrı
ayrı konuşacaksınız. Bir oylayacağım, ayrı
ayrı konuşulacak.
Buyurunuz
Sayın Korkmaz. (MHP sıralarından alkışlar)
S. NEVZAT
KORKMAZ (Isparta) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
görüşmekte olduğumuz tasarının 7nci maddesi için
verdiğimiz değişiklik önergesi üzerinde söz aldım. Yüce
heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli
milletvekilleri, dürüst yönetimlerin, en azından böyle olduğunu iddia
eden yetkililerin kendisinin kanunsuz bir çizgide olmaması, haram yememesi
yetmez, çevresine de hâkim olmak, çevresine de milletin malını,
tüysüz yetimin hakkını yedirmemek mecburiyeti vardır. Kendisi
haram yiyor yahut sırtını dönmüş, birileri malı
götürüyor, bunun arasında hiçbir fark yoktur. Yolsuzluk
ihbarlarını aldıktan sonra en azından bunu
araştırmak, incelemek ve neticelendirmek mesuliyeti
doğmaktadır.
Bakın
7nci maddeyle ne yapılıyor: Performans denetimleri mali ve hukuki
sorumluluk doğurmaz. diyerek denetimin içi boşaltılıyor.
Rapor bir sorumluluk oluşturmayacak ise ne diye denetliyor, denetçileri,
Sayıştayı ne diye uğraştırıyorsunuz? Bu
yapılan içinize siniyor mu? Akşam yatağınıza
yattığınızda huzur içinde uyuyacak mısınız? Duymazlıktan
gelmek, inkâr etmek, Ne yapayım, parmak kaldırdığımda
niye evet dediğimi bilmiyordum. demek ne bu dünyada ne de ruzi
mahşerde kimseyi kurtaramayacaktır.
Değerli
milletvekilleri, bu vesileyle bir başka usulsüzlüğe de, bir
başka insafsızlığa da dikkatlerinizi çekmek istiyorum.
Bağımsız üst kurullarımız üyeleri öyle bir karar
almışlar ki eminim hem sizin hem de ekranları başında
bu konuşmaları izleyen milletimizin dudağını
uçuklatacak cinsten, âdeta Yağma Hasanın böreği! Ee
Başbakanları, bakanları hesap vermez, kendisi kanunlara uyma
yerine kanunları, yargıyı kendisine uydurmaya kalkarsa ve
yapanın yanına kâr kalırsa olacağı bu! Geçen haftaki
görüşmelerde 2nci madde oylamasında en önemli dış denetim
kurumu Sayıştayın yaptığı performans denetiminin
içinin nasıl boşaltıldığını gördük. Bugün bu
adım tamamlanıyor.
Değerli
milletvekilleri, gelelim konumuza: Aldıkları karar gereği, üst
kurul üyelerinin 4 milyar liraya, şimdiki parayla 4 bin liraya kadar olan
kira bedellerinin tamamını kurum ödeyecek. Yani, bilemiyorum
arkadaşlar, hangi biriniz Ankarada bu kadar yüksek kira bedelli evlerde
oturuyorsunuz. Böyle olunca, bir kısım üyeler, oturdukları kendi
evlerini kiraya verip havuzlu villaları kiralama ve bunun da ücretini kurumlarına
ödetmeye başlamışlar bile. Ee, ne de olsa para kendi parası
değil, milletin parası!
İnsanlar
asgari ücretle başını sokacak ev bulamazken, 300-500 milyonluk
kira ücretlerini karşılayamazken böyle bir kararın
alınması hangi insafa sığar ve nasıl bir kamu hizmeti
anlayışıdır, merak ediyorum. Bunu özellikle siz
değerli milletvekilleriyle paylaşmak istedim çünkü iktidar sizsiniz.
Sizin devri iktidarınızda sıkça kullanılan nitelemeler var
ya seçkinler, elitler, beyaz Türkler diye, kurumların
başlarına kimleri getirdiniz, kimlere görev verdiniz, bilesiniz
istedim.
Üst
kurulların hemen hemen tamamı bu yanlışın içinde.
Yanlış diyorum çünkü yaptıklarının yanlış
olduğunu biliyorlar, kendilerini ilgilendiren bu tür kararları da web
sayfalarına koymuyorlar. Bunu açığa çıkarmak, gereğini
yapıp Meclisi bilgilendirmek, millete hesabını vermek
yükümlülüğü sizlerde.
Üst
kurulların harcamalarının, özellikle ücretleri
dışında aldığı ek ödemeler, yolluklar ve yurt
dışı giderlerinin, hizmet binalarına harcadıkları
astronomik rakamların, harcamaların yakın takibe
alınması ve bu harcamalara makul sınırlar getirilmesi
ülkeyi yönetenlerin, yani sizlerin, yani AKPnin görevidir.
Sayın
Hükûmet, üst kurullara liyakat ve ehliyet kriterlerini göz ardı ederek
atamalar yapıyorsunuz, biliyoruz ancak hiç olmazsa bu kurumların
saltanatlıklar hâline gelmesine daha fazla göz yummayın, mazlumun
daha fazla ahını almayın diyor, bu israfı, talanı bir
an önce sonlandırmanız dileğiyle yüce heyetinizi saygıyla
selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyoruz Sayın Korkmaz.
Diğer
önergenin gerekçesini okutuyorum:
Gerekçe:
Sayıştay
denetimlerinin daha etkili olması için sorumsuzluk hâli madde metninden
çıkarılmıştır.
BAŞKAN
Önergeleri birlikte oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmemiştir.
7nci
maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
7nci
madde kabul edilmiştir.
Sayın
milletvekilleri, çalışma süremizin sonuna geldiğimiz için,
alınan karar gereğince Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan
Gelen Diğer İşleri sırasıyla görüşmek için 27
Ekim 2010 Çarşamba günü saat 14.00te toplanmak üzere birleşimi
kapatıyorum.
Kapanma Saati: 20.58