TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
118inci
Birleşim
17
Temmuz 2014 Perşembe
(TBMM Tutanak Hizmetleri Başkanlığı tarafından
hazırlanan bu Tutanak Dergisinde yer alan ve kâtip üyeler tarafından
okunmuş bulunan her tür belge ile konuşmacılar tarafından
ifade edilmiş ve tırnak içinde belirtilmiş alıntı
sözler aslına uygun olarak yazılmıştır.)
İÇİNDEKİLER
I.-
GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
II.-
GELEN KÂĞITLAR
III.-
YOKLAMALAR
IV.-
GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A)
Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları
1.-
Kocaeli Milletvekili Lütfü
Türkkanın, Kocaelinin sorunlarına ilişkin gündem
dışı konuşması
2.- Manisa Milletvekili Hasan Örenin, zeytincilik
ve zeytin üreticilerinin sorunlarına ilişkin gündem
dışı konuşması
3.- Malatya Milletvekili Öznur Çalıkın,
Malatyanın Devlet Su İşleri yatırımları ve
sulama sorunlarına ilişkin gündem dışı
konuşması
V.-
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A)
Meclis Araştırması Önergeleri
1.-
Diyarbakır Milletvekili Altan Tan
ve 22 milletvekilinin, Arakan Bölgesinde yaşayan Müslüman nüfusun maruz
kaldığı insan hakları ihlallerinin
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/1020)
2.- HDP Grubu adına, Grup Başkan Vekili
Bingöl Milletvekili İdris Balukenin, Diyarbakırda 14/7/2012
tarihinde düzenlenen miting sırasında yaşanan olayların
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/1021)
B)
Genel Görüşme Önergeleri
1.-
CHP Grubu adına Grup Başkan
Vekilleri İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, Ankara Milletvekili
Emine Ülker Tarhan ve Yalova Milletvekili Muharrem İncenin, son günlerde
tırmanan ve yöntem değiştiren terör olayları ile Suriye ve
Irakla ilişkilerimiz bağlamında ülkemizin karşı
karşıya bulunduğu iç ve dış tehditler konularında
genel görüşme açılmasına ilişkin önergesi (8/12)
VI.- ÖNERİLER
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri
1.- HDP Grubunun, 28/1/2014 tarihinde Grup
Başkan Vekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken tarafından,
emeklilik için fiilî hizmet süresini ve prim ödeme gün sayısını
doldurmalarına rağmen yaş haddine takılanların,
emeklilik bekleyen yurttaşlarımızın mağduriyetinin
giderilmesi ve karşı karşıya bulundukları
sorunların çözümüne imkân sağlanması amacıyla Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis
araştırması önergesinin Genel Kurulun bilgisine sunulmak üzere
bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak, Genel Kurulun 17 Temmuz
2014 Perşembe günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve
öngörüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılmasına
ilişkin önerisi
2.-
MHP Grubunun, 5/6/2014 tarih ve 6044 sayıyla Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ve arkadaşları tarafından, Suriyeli
sığınmacıların durumlarının ve toplumsal
etkilerinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin
belirlenmesi amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması
önergesinin, Genel Kurulun 17 Temmuz 2014 Perşembe günkü birleşiminde
sunuşlarda okunmasına ve ön görüşmelerinin aynı tarihli
birleşiminde yapılmasına ilişkin önerisi
3.-
CHP Grubunun, 27/11/2013 tarihinde Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaş
ve 24 milletvekili tarafından, Çanakkale ilindeki süt üreticilerinin
sorunlarının araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına verilmiş olan Meclis
araştırması önergesinin, Genel Kurulun bilgisine sunulmak üzere
bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak, Genel Kurulun 17 Temmuz
2014 Perşembe günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve
ön görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde
yapılmasına ilişkin önerisi
VII.-
SATAŞMALARA İLİŞKİN KONUŞMALAR
1.-
Hakkâri Milletvekili Adil Zozaninin, Eskişehir Milletvekili Salih
Kocanın HDP grup önerisi üzerinde yaptığı
konuşması sırasında Halkların Demokratik Partisine
sataşması nedeniyle konuşması
2.-
Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün, Kırıkkale Milletvekili
Ramazan Canın HDP grup önerisi üzerinde yaptığı
konuşması sırasında şahsına sataşması
nedeniyle konuşması
3.-
Kırıkkale Milletvekili Ramazan Canın, Ardahan Milletvekili
Ensar Öğütün sataşma nedeniyle yaptığı
konuşması sırasında şahsına sataşması
nedeniyle konuşması
4.-
Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaşın, Çankırı
Milletvekili Hüseyin Filizin CHP grup önerisi üzerinde yaptığı
konuşması sırasında şahsına sataşması
nedeniyle konuşması
5.-
Çankırı Milletvekili Hüseyin Filizin, Çanakkale Milletvekili Ali
Sarıbaşın sataşma nedeniyle yaptığı
konuşması sırasında şahsına sataşması
nedeniyle konuşması
6.-
Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaşın, Çankırı
Milletvekili Hüseyin Filizin sataşma nedeniyle yaptığı
konuşması sırasında şahsına sataşması
nedeniyle konuşması
VIII.- KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER
İŞLER
A) Kanun Tasarı ve
Teklifleri
1.- Adalet ve Kalkınma Partisi Grup
Başkanvekilleri İstanbul Milletvekili Ayşe Nur
Bahçekapılı, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun
Milletvekili Nurettin Canikli, Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal ve Adıyaman
Milletvekili Ahmet Aydın'ın; Türkiye Büyük Millet Meclisi
İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair
İçtüzük Teklifi ile Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in; Türkiye Büyük
Millet Meclisi İçtüzüğünün Bir Maddesinin Değiştirilmesi
Hakkında İçtüzük Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/242, 2/80)
(S. Sayısı: 156)
2.- Devlet Sırrı Kanunu Tasarısı
ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ile Adalet Komisyonu Raporları
(1/484) (S. Sayısı: 287)
3.- Türkiye Sağlık Enstitüleri
Başkanlığı Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Kars Milletvekili Yunus Kılıç ve Amasya
Milletvekili Avni Erdemir ile 79 Milletvekilinin; Türkiye Sağlık
Enstitüleri Başkanlığı Kurulması ile Bazı Kanun
ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Teklifi ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal
İşler Komisyonu Raporu (1/937, 2/2229) (S. Sayısı: 615)
4.- İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin ve 13
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in;
Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa Milletvekili Sena Kaleli ve 5
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Tekirdağ
Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kırklareli
Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin; Mersin
Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay Develi'nin; İzmir
Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili Muhammet Rıza
Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Binnaz
Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul
Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in; İstanbul Milletvekili
Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Muğla Milletvekili Nurettin Demir'in;
Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Ankara
Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekilleri Aydın
Ağan Ayaydın ve Ercan Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye
Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Zonguldak
Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul Milletvekili Mustafa
Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili
Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin; Barış ve Demokrasi
Partisi Grup Başkanvekili Iğdır Milletvekili Pervin
Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan'ın; Hatay
Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Ankara
Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin;
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili
Durmuşali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; İzmir
Milletvekili Musa Çam'ın; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin 'in;
Manisa Milletvekili Sakine Öz'ün; Diyarbakır Milletvekili Emine
Ayna'nın; İstanbul Milletvekilleri Gürsel Tekin ve Mahmut
Tanal'ın; Erzincan Milletvekili Muharrem Işık'ın;
İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; Kocaeli Milletvekili Haydar Akar'ın; Cumhuriyet
Halk Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Mehmet Akif
Hamzaçebi ve İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun;
İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Manisa Milletvekili
Özgür Özel'in; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Batman
Milletvekili Ayla Akat Ata'nın; Bursa Milletvekili Sena Kaleli'nin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 3
Milletvekilinin; Diyarbakır Milletvekili Altan Tan'ın; İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; İzmir Milletvekili Hülya
Güven ve 34 Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in;
Balıkesir Milletvekili Namık Havutça'nın; Trabzon Milletvekili
Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan
Canalioğlu'nun; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Bursa Milletvekili Sena Kaleli'nin; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya
Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20
Milletvekilinin; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu'nun;
Barış ve Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili Bingöl Milletvekili
İdris Baluken'in; İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi'nin; Tekirdağ
Milletvekili Candan Yüceer'in; Samsun Milletvekili Cemalettin
Şimşek'in; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret
Akova'nın; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin;
İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Balıkesir
Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; İzmir Milletvekili Aytun Çıray'ın;
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret
Akova'nın; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Manisa Milletvekili Hasan Ören'in;
Çanakkale Milletvekili Mustafa Serdar Soydan'ın; Manisa Milletvekili Hasan
Ören'in; Manisa Milletvekili Özgür Özel'in; Bursa Milletvekilleri Hüseyin
Şahin ve Önder Matlı ile 8 Milletvekilinin; İzmir Milletvekili
Aytun Çıray'ın; Manisa Milletvekili Hasan Örenin; Denizli Milletvekili
Mehmet Yüksel ve Çorum Milletvekili Cahit Bağcı ile 37
Milletvekilinin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Sakine Öz'ün; Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili
İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi'nin Benzer Mahiyetteki Kanun
Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı
Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195, 2/282, 2/297, 2/298, 2/324,
2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528, 2/555, 2/601, 2/640, 2/689,
2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063, 2/1103, 2/1131, 2/1156,
2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236, 2/1242, 2/1245, 2/1248,
2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414,
2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514,
2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716,
2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899,
2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000,
2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156,
2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198) (S.
Sayısı: 639)
IX.- AÇIKLAMALAR
1.- İstanbul Milletvekili Mehmet Akif
Hamzaçebinin, CHP Grubu olarak, İsrailin Gazzeye yönelik
başlattığı kara harekâtından endişe
duyduklarına ve kınadıklarına, Hükûmetin bu konuda neler
yapmayı düşündüğünü açıklamasını beklediklerine
ilişkin açıklaması
2.- İstanbul Milletvekili Mehmet Akif
Hamzaçebinin, tekraren, CHP Grubunun, hiçbir şarta bağlı
olmaksızın İsrailin Gazzeye saldırılarını
kınadığına ve İsrailin kara harekâtını
kınayan bir bildiriyi Parlamentonun yayınlaması gerektiğine
ilişkin açıklaması
3.-
İzmir Milletvekili Oktay Vuralın, Türkiye Büyük Millet Meclisi
milletvekillerinin ve Türk milletinin Filistinin yanında olduğuna ve
Hükûmetin, Türk milletinin hissiyatına tercüman olarak bu konuda ortak
tepkiyi dile getirmesini teklif ettiklerine ilişkin açıklaması
4.-
Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydının, AK PARTİ Grubu
olarak, Filistin meselesine hiçbir zaman duyarsız
kalmadıklarına, başta Birleşmiş Milletler Güvenlik
Konseyi olmak üzere bütün uluslararası kuruluşları asli
görevlerini yapmaya davet ettiklerine ve Meclis çatısı altında
bu saldırıları birlikte kınayabileceklerine ilişkin
açıklaması
5.-
Bingöl Milletvekili İdris Balukenin, Halkların Demokratik Partisi
olarak, İsrailin kara harekâtını şiddetle
kınadıklarına ve Birleşmiş Milletleri bu
katliamları önleyecek tedbirler almaya davet ettiklerine ilişkin
açıklaması
X.-
YAZILI SORULAR VE CEVAPLARI
1.-
İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu'nun,
İstanbul'daki bağlı kurum ve kuruluş binalarının
depreme dayanıklılığına ve alınan önlemlere
ilişkin sorusu ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmazın
cevabı (7/44790)
2.-
Hatay Milletvekili Hasan Akgöl'ün, TBMM yerleşkesindeki baz
istasyonlarına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkan Vekili Sadık Yakutun cevabı (7/44961)
3.-
İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu'nun, Karaburun'da rüzgâr enerjisi
üretim lisansı verilen şirketlere ve kullanılan alana
ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner
Yıldızın cevabı (7/45383)
4.-
Samsun Milletvekili Cemalettin Şimşek'in, Türkiye ile Irak
arasındaki petrol ticaretine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Taner Yıldızın cevabı (7/45384)
5.-
Kütahya Milletvekili Alim Işık'ın, Kütahya'daki bazı
taşınmazların bir vakfa tahsisinin istendiği
iddialarına ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Taner Yıldızın cevabı (7/45385)
6.-
Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan'ın, DİSKİ'nin
borcuna ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner
Yıldızın cevabı (7/45386)
7.-
Manisa Milletvekili Özgür Özel'in, Çöllolar Kömür Havzası'nda iki yıl
önce meydana gelen göçük ile ilgili gelişmelere ilişkin sorusu ve
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldızın
cevabı (7/45387)
8.-
Mersin Milletvekili Ali Öz'ün, engelli hastaların fizik tedavi ve
rehabilitasyon tedavilerine ilişkin sorusu ve Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Faruk Çelikin cevabı (7/45506)
9.-
Manisa Milletvekili Hasan Ören'in, Soma maden kazasıyla ilgili Cumhurbaşkanı'ndan
bilgi saklandığı iddialarına ilişkin sorusu ve Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldızın cevabı
(7/45516)
10.-
İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu'nun, İğneada'da
yapılması planlanan termik santral ve liman projesinin çevreye etkilerine
ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner
Yıldızın cevabı (7/45517)
11.-
İstanbul Milletvekili Umut Oran'ın, bazı şirketlerin
kamudan aldığı proje ve özelleştirmelere ilişkin
sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldızın cevabı
(7/45518)
12.-
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın, madenlerdeki
iş güvenliği hakkındaki 8 Haziran 2011 tarihli Devlet Denetleme
Kurulu raporuna ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Taner Yıldızın cevabı (7/45519)
13.-
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın, Soma'da kaza
meydana gelen maden ocağında kaza öncesi yapılan denetimlere
ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner
Yıldızın cevabı (7/45520)
14.-
İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu'nun, Türkiye Şoförler
ve Otomobilciler Federasyonu'nun 30'uncu Genel Kurulunda
yaşandığı iddia edilen olaylara ilişkin sorusu ve
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcının cevabı (7/45525)
15.-
İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu'nun, 3. Havalimanı
projesinin bir bölümünün ormanlık alan içerisinde kalmasına
ilişkin sorusu ve Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel
Eroğlunun cevabı (7/45818)
16.-
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın, mobbing şikâyetlerine ve
mobbinge karşı alınan önlemlere ilişkin sorusu ve Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Sadık Yakutun cevabı
(7/46733)
17.-
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın, TBMM'de görev yapan
başkanlara ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan
Vekili Sadık Yakutun cevabı
(7/46735)
18.-
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın, TBMM'de iletişim ve
internet kayıtlarının kontrol edilip edilmediğine
ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili
Sadık Yakutun cevabı (7/46741)
19.-
Kütahya Milletvekili Alim Işık'ın, 9/8 esas numaralı Meclis
soruşturması komisyonunun akıbetine ilişkin sorusu ve
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Sadık Yakutun cevabı
(7/46896)
17 Temmuz 2014
Perşembe
BİRİNCİ
OTURUM
Açılma Saati:
14.02
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER:
İsmail KAŞDEMİR (Çanakkale), Bayram ÖZÇELİK (Burdur)
----- 0 -----
BAŞKAN Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşimini açıyorum.
Toplantı
yeter sayısı vardır, görüşmelere başlıyoruz.
Gündeme geçmeden
önce üç sayın milletvekiline gündem dışı söz
vereceğim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Efendim, Divan tamamen iktidar partisi mensuplarından
oluşmuş durumda. Usul mü değişti efendim?
BAŞKAN Değişecek,
arkadaşlar değiştirecekler, tamam.
Gündem dışı ilk söz,
Kocaelinin sorunları hakkında söz isteyen Kocaeli Milletvekili Lütfü
Türkkana aittir.
RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Burdur)
Olmaz, madem bir dakika vermiyorsun... Olmaz böyle şey Başkanım.
Sayın Başkan, bir
dakikayı vermiyorsun, bu Divanın oturmasını istemiyoruz.
Bakın, bir dakikayı vermiyorsunuz, bizi çiğniyorsunuz ama orada
3 kişi aynı partiden oturuyorsunuz, olmaz.
BAŞKAN - Buyurun Sayın
Türkkan. (MHP sıralarından alkışlar)
IV.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem Dışı
Konuşmaları
1.- Kocaeli
Milletvekili Lütfü Türkkanın, Kocaelinin sorunlarına ilişkin
gündem dışı konuşması
LÜFTÜ TÜRKKAN (Kocaeli) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; seçim bölgem Kocaelinin
sorunlarıyla ilgili gündem dışı söz aldım. Hepinizi
saygıyla selamlıyorum.
Kocaelinin sorunlarını
beş dakikaya sığdırmak gerçekten imkânsız. Türkiye'nin
en büyük sanayi şehrinin sorunlarını da anlatabilmek için
saatler lazım gerçekten.
Şimdiki Sanayi Bakanımız
da, selefi de Kocaeli milletvekili aslında ama Kocaelinin bu 2 Sanayi
Bakanının da bakanlık yaptığı dönemde, daha önce
Orman Bakanlığının da Kocaelinde, Savunma
Bakanlığının da Kocaelinde olmasına rağmen,
Kocaeliyle ilgili hiç ama hiçbir şey yapmadılar.
Kocaelinde dert çok, derman yok;
problem çok, çözen yok. Ben Kocaelini karış karış
geziyorum. Bana her gittiğim yerde son altı aydır söylenen tek
şey, bonzai illeti. Aslında bu sadece Kocaelinin değil,
Türkiye'nin sorunu ancak bu illetten illallah diyen illerimizin
başında Kocaeli geliyor. Zira, Kocaeli çok göç alan bir yer, çok genç
nüfusun olduğu bir yer. Zehir tacirleri Kocaelini mesken tutmuş durumda, cirit
atmadıkları ilçe, cirit atmadıkları mahalle yok, ellerini
kollarını sallaya sallaya geziyorlar.
Bu konuyla ilgili defalarca
İçişleri Bakanına soru önergesi verdim, üzerinden aylar
geçmesine rağmen yanıt alamadım ama bazı beylerin aklı
başına yeni geldi. Sayın Başbakan daha geçen gün bonzaiden
bahsetti ilk kez, sonra da 5 bakanıyla konuyla ilgili toplantı
yaptı. Kocaeli Emniyeti de özel ekipler kuruyormuş. İş
işten geçtikten sonra harekete geçmeyi çok seviyorsunuz. Zira, birçok
genci kaybettik biz Kocaelinde.
Kocaeli için Türkiye'nin en büyük
sanayi şehri. deniliyor ancak yakında Kocaelinin böyle bir
sıfatı kalmayacak çünkü iş yerleri, fabrikalar birer birer kilit
vuruyor kapılarına. Ekim 2012-Ekim 2013 arasında Kocaelinde
1.137 şirket açılmış, aynı dönemlerde, bu
şirketlerin 405i kapatılmış ve kaydını
sildirmiş. 2012den 2014ün başına kadar 150den fazla sanayi
üretim tesisi kapanmış durumda Kocaelinde. Tabii, fabrikalar
kapandıkça işsizler ordusuna her geçen gün yeni neferler
katılıyor. İŞKUR Kocaeli İl Müdürlüğüne geçen
yıl yaklaşık 80 bin kişi başvurdu. Bu rakam daha
önceki yılların neredeyse yüzde 20 fazlası. Bu yılın
ilk beş ayında Kocaelindeki işsiz sayısı 50 binden
fazla, 100 bine doğru ilerliyor. Açıkçası, ben Kocaeli gibi bir
ilde işsizlik oranının bu kadar yüksek olmasından
utanıyorum. Zira, sözümün başında da söyledim, Kocaeli güya bir
sanayi şehri.
İstediğiniz kadar pembe
tablolar çizin, Ekonomi şöyle, ekonomi böyle güzel. deyin, Kişi
başına gelir bu kadar arttı. deyin, bu, vatandaşı pek
ilgilendirmiyor. Vatandaş cebindeki paraya bakıyor, işi var
mı ona bakıyor, evine ekmek götürebiliyor mu ona bakıyor. Hesap
ortada, eğer Kocaeli gibi bir kentte fabrikalar kapanıp insanlar
işsiz kalıyorsa bu söylediklerinin hepsi birer martaval olarak ortada
kalıyor.
Kocaelinin bir diğer önemli
sorunu ulaşım. Kocaelinde ciddi bir ulaşım
sıkıntısı var. Bazı mahallelerde saat başı,
bazı mahallelerde bir kez otobüs geçiyor, geçenler de dolu geçiyor. Darıcanın
bazı mahallelerinde belediye otobüsleri durmuyor, halk otobüsleriyse
duruyor. Ama, yapılan gizli anlaşma mı var bilmiyorum, belediye
otobüslerinin durmaması, halk otobüslerinin durması biraz manidar.
Kocaelinde yaşayıp da özel aracınız yoksa
yandınız, ölün daha iyi. Toplu taşıma sistemi iflas etmek
üzere Kocaelinde. O iflasın önüne geçmek için de hiçbir adım
atılmıyor. Büyükşehir Belediyesi ray döşemeden tramvay
getiriyor, kentin en işlek caddesinde sergiliyor, o tramvaydan Sanayi
Bakanımız halkı selamlıyor.
Ulaşım deyince akla yol
geliyor. Şimdi mahalle yaptığınız köylerin
tamamına yakınının yolları bozuk. Yola sağlam
araçla çıkıyorsunuz, yolun sonunda araç perte çıkıyor. Merkezde
yayalar düşünülmüyor; alt geçit, üst geçit yapılmıyor, insanlar
ölüyor, çocuklar sakat kalıyor, mevcut üst geçitler de
kaldırılıyor. İzmit Kozluk Mahallesinde SEKA
durağının olduğu bölgede üst geçit vardı,
kaldırıldı. Bunun nedeni sorulduğunda şaka gibi bir
yanıt geldi Büyükşehir Belediyesinden: Belediye Hemzeminin
olduğu yerlerde halkın merdivenden çıkma
alışkanlığı yok, o yüzden biz üst geçidi
kaldırdık. diyor.
Kocaelimiz körfez özelliğini de
kaybetmek üzere. Limanlar için yapılan dolgular körfezin iki
yakasını bir araya getiriyor.
Sorunları burada tabii ki beş
dakikaya sığdıramadım.
Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Gündem dışı...
KAMER GENÇ (Tunceli) Sayın
Başkan, Başkanlık Divanını tek partiden
oluşturmuşsunuz. Böyle bir Meclis Başkanlık Divanı
olmaz.
BAŞKAN Şu anda Sayın
Hamzaçebiyle görüşüyorlar efendim. Bizim isteğimiz üzerine...
KAMER GENÇ (Tunceli) Ne
görüşüyorsun ya! Ben milletvekiliyim, sana bir şey söylüyorum.
BAŞKAN Sayın Genç,
doğru bir...
Gündem dışı ikinci söz,
zeytincilik ve zeytin üreticilerinin sorunları hakkında söz isteyen
Manisa Milletvekili Hasan Örene aittir.
Buyurun Sayın Ören. (CHP
sıralarından alkışlar)
2.- Manisa Milletvekili Hasan
Örenin, zeytincilik ve zeytin üreticilerinin sorunlarına ilişkin
gündem dışı konuşması
HASAN ÖREN (Manisa) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; ülkemizdeki yüz ölçümüne
baktığınızda, zeytinlerin, zeytin
ağaçlarının kapladığı alanı görmek mümkündür
yani Türkiye'nin yüz ölçümünün yüzde 3,5u zeytinle, zeytin
ağaçlarıyla kaplıdır. Aslında öylesine güzel, öylesine
bereketli bir üründür ki hem Türkiyeye kazandırıyor ve hem
Türkiye'nin, sağlıkla ilgili, sağlıklı beslenmeyle
ilgili insanların kullanımına açılıyor.
Şimdi, zeytin ve zeytincilerin o
kadar çok sorunu var, bu sorunları halletmeye çalışır iken
yeni sorunlara yol açacak kanun tasarıları getirmeye
çalışıyorsunuz. Türkiyede zeytini üretip yarı mamul olarak
ihraç ettiğimizde 600 milyon dolarlık bir gelire sahip oluyoruz.
Yani, hedefiniz, 2023 hedefiniz 60 milyar dolar tarımsal ürün
ihracatı ise o zaman zeytin bunun içerisinde çok önemli bir rol oynuyor.
Fakat, şu an getirdiğiniz Elektrik Piyasası Kanunu ile
Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin
Aşılattırılması Hakkında Kanun
değişikliğiyle ilgili bütün zeytincileri panik hâline soktunuz.
Diyorsunuz ki: Türkiyenin enerji ihtiyacı var, enerji
açığı var, enerji açığını kapatabilmek için
gerekli olan tesislerin kurulması gerekli. Bununla ilgili de kanun
taslağında yazmışsınız: Jeotermal kaynaklı
teknolojik sera yatırımları, ilgili bakanlıkça kamu
yararı kararı alınmış madencilik faaliyetleri,
elektrik üretimine yönelik yatırımlar, petrol ve doğalgaz arama
ve işletme faaliyetleri, savunmaya yönelik stratejik yatırımlar,
doğal afet sonrası ortaya çıkan geçici yerleşim yeri ihtiyacı,
kamu yararı gözetilerek yol altyapı ve üstyapısı
faaliyetlerinde bulunacak yatırımlar için Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığı tarafından izin
verilebilir. Yani ülkenin yüzde 3,5unu kapsayan bu kadar verimli, bu kadar bu
verimin paraya döndüğü bir ürünle ilgili siz şimdi diyorsunuz ki:
Zeytinlik alanlarda biz istediğimiz her şeyi yaparız.
Buraya
baktığınızda, neyin yapılamayacağını
konuşmak gerekli. Bununla ilgili neye ihtiyaç duyduğunuzu bilmiyorum.
Hangi elektrik santralini yaptınız, Zeytin ağaçlarından
dolayı yapılmaz. dendi. Hangi HESi kurdunuz, kurduğunuz
HESteki zeytin ağaçlarıyla ilgili, HESin kurulmasına engel
olundu? Hangi otoyolları yaptınız, yapılan otoyolların
üzerindeki zeytin ağaçları otoyollara mâni oldu? Acaba bunun
dışında başka bir şey mi var? Yani yapılan
hizmetlerle ilgili getirdiğiniz tasarıyla zeytin
ağaçlarını yok etmeyle ilgili bütün zeytin üreticilerini panik
hâline soktunuz. Hizmetleri saydığınızda engel olarak
gözükmüyor ve otoyol yapılıyor ise zeytin ağacı buna engel
değil. Bunun dışında başka bir şey mi var
arkadaşlar? Zeytin üreticileri bunu soruyor. Biz, yapılan hizmetlerle
ilgili hiçbir sıkıntı görmüyoruz. Eğer bir yerde
zeytinlikle ilgili, zeytin ağaçlarının mâni olduğu bir
enerji kaynağıyla yapacağınız bir yatırım
var ise o zaman orayla ilgili getirin, bir karar alalım, oradaki zeytin
ağaçlarıyla ilgili gerekli olan işlemi yapalım. Acaba,
denizden esen o rüzgâra ihtiyacı olan zeytin ağaçlarıyla, zeytin
ağaçlarının bulunduğu yerlerde, Urlada, Çeşmede
villa yapmak isteyen insanların önünü mü açmak istiyorsunuz?
Değerli arkadaşlarım,
2009 yılında Manisa milletvekillerinin, Enerji
Bakanlığının, Tarım Bakanlığının,
Çevre Bakanlığının, üçünün verdiği bir kanun teklifi
var. Bu kanun teklifi bana göre doğru bir teklif ama şimdi bu kanun
teklifini değiştirmişsiniz ve tamamen, Türkiyedeki zeytin
ağaçlarıyla, zeytin üreticisiyle ilgili herkesi panik hâline
sokmuşsunuz. Ben yüce Meclisten rica ediyorum, Adalet ve Kalkınma
Partisinin milletvekillerinden rica ediyorum, dün, evvelki gün bu
tasarıları nasıl geriye çektiyseniz bugün de getirdiğiniz
kanun teklifini geriye çekin ve Türkiyedeki zeytin üreticilerini
rahatlatın.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Gündem dışı üçüncü söz,
Malatyanın Devlet Su İşleri yatırımları ve
sulama sorunları hakkında söz isteyen Malatya Milletvekili Öznur
Çalıka aittir.
Buyurun Sayın Çalık. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
3.- Malatya Milletvekili Öznur
Çalıkın, Malatyanın Devlet Su İşleri
yatırımları ve sulama sorunlarına ilişkin gündem
dışı konuşması
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Sayın
Başkan, değerli milletvekillerim; Malatyada Devlet Su
İşleri yatırımları ve son dönemde küresel
ısınmadan kaynaklanan kuraklık ve sulamayla ilgili
sorunları belirtmek üzere gündem dışı söz almış
bulunuyorum. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekillerim, AK
PARTİ Hükûmeti olarak 2002 yılından itibaren her alanda
olduğu gibi sulama alanında da çok ciddi yatırımları
Malatyamızla buluşturduk. Hükûmetimizin on iki yılda Malatyaya
yapmış olduğu yatırımların toplamı 8 milyar
TL, bu yatırımların yüzde 10u yani 800 milyonu Devlet Su
İşleri yatırımları olarak gerçekleşmiştir.
Değerli milletvekillerim,
Malatyamızda geçimini tarımla sağlayan
vatandaşlarımız için sulamanın önemini hepimiz çok iyi
bilmekteyiz. Bu yüzden, Hükûmet olarak barajların sayısını,
alternatif su kaynaklarını ve sulama projelerini her geçen gün daha
da artırıyoruz.
İlimizde
yaptığımız barajlar arasında bulunan Kapıkaya
Barajına bu ülkeye hizmet etmiş 8inci Cumhurbaşkanımız
rahmetli Turgut Özalın ismini verdik. Kapıkaya Turgut Özal
Barajının depolama tesisi tamamlanmış ve sulama
inşaatı da devam etmektedir.
Yine, geçmişte pek çok baraj ve
sulama tesisinin altında imzası bulunan değerli büyüğümüz
Recai Kutanın ismini de Boztepe Barajına verdik ve Boztepe Recai
Kutan Barajının depolama tesisi tamamlanmış bulunmakta ve
sulama kanallarıyla ilgili olarak ödenek artırımını da
Sayın Bakanımızdan talep etmiş bulunmaktayız.
Sulama kanallarının
yapımını inşallah en kısa sürede, yapılan
ödeneklerle devam ettireceğiz.
Arguvanda bulunan Yoncalı
Barajının yapım ihalesinin sözleşmesini geçen hafta
itibarıyla imzaladı Devlet Su İşleri Bölge
Müdürlüğümüz. Bugün itibarıyla Devlet Su İşleri Bölge
Müdürlüğü müteahhit firmaya yer teslimini yapacak ve inşallah,
Sayın Bakanımızın gelişiyle birlikte de Yoncalı
Barajının temelini Arguvanda atacağız.
Bu barajların
dışında, Arapgir Barajı, Darende Sofular Göleti, Hekimhan
Güzelyurt Göleti, Akçadağ Sulaması, Derme Çerkezyazısı
Sulaması, Medik Barajı olmak üzere toplam 173 bin dekar tarım
arazisi ilimizde sulamaya açılmıştır.
Taşkın
korumalarımızla ilgili, halkımızı ve
toprağımızı korumaya devam ediyoruz.
Değerli milletvekillerim, ülke
genelinde başlatılan projeler kapsamında da Malatyada 14 adet
göletimizin sulama inşaatları başlamış ve devam
etmekte. 43 bin dekar arazi suyla buluşacak.
İlimizdeki proje ve planlama
safhasındaki işlere baktığımızda, Yarımcahan
Projesi, Aliağa Barajı ve Sulaması, Yeşilyurt
İnekpınarı Barajı ve Malatya ili sulamaları rehabilitasyon
çalışmaları devam etmekte. Ayrıca, Malatya Çat Barajı
Projesi kapsamında Derme Ovasında 38 bin dekar,
Çerkezyazısı Ovasında ise 101 bin dekar olmak üzere toplam 139
bin dekar arazide yeni sulama ve drenaj tesisleri inşa ettik.
Değerli milletvekilleri, Malatya
ilimiz, ülke genelinde ve dünyada olduğu gibi, küresel ısınma
nedeniyle kurak ve verimsiz bir yıl geçirmektedir. Malatya ilimizin
ekonomisi büyük oranda tarıma dayalıdır. Özellikle, dünya
kayısı üretiminin yüzde 80ini karşılayan ilimizde,
başta kayısımız olmak üzere birçok meyvemiz
yetiştirilmektedir. Bu yıl ilimizde yaşanan don felaketinden
dolayı meyvelerimiz yüzde 95 oranında yanmış ve bu felaket
üreticilerimizi, çiftçilerimizi, Malatya ekonomisini olumsuz yönde
etkilemiştir.
Küresel ısınmadan kaynaklanan
kuraklıkla birlikte, Malatya ilimizde, sulamada, sulama birliklerinde ve
içme suyunda ciddi sorunlarla karşı karşıya
kalmaktayız. Bu vesileyle, sulamayla ilgili, Malatyanın
sorunlarını bir rapor hâlinde Sayın Bakanımız Veysel
Eroğluna ilettik ve şu anda, dünden itibaren bir heyet
Malatyamızda ve tekraren, yeni heyetleri de Malatyamıza gönderip,
sorunları tespit edip çözüm önerileri için birlikte hareket edeceğiz.
Malatya ilimiz ve ilçelerinde sulama ve
içme suyuyla ilgili yaşanan sıkıntıları gidermek için
alternatif içme suyu kaynaklarını ve devam etmekte olan
yatırımlarımızı yakından takip ettiğimizi ve
bakanlıklar nezdinde girişimde bulunduğumuzu bir kez daha
buradan Malatyalı hemşehrilerimle paylaşmak isterim.
Son olarak, ülkemizdeki bereketli
toprakların kıymetini bilen, vatandaşlarımızın
refahı için hizmet eden Hükûmetimizle, bu yıl, sulamayla ilgili
sıkıntı yaşayan vatandaşlarımız için
elimizden gelen tüm çalışmaları yapıyoruz ve yapmaya da
devam edeceğiz.
Bu vesileyle, Devlet Su
İşlerinden sorumlu Bakanımıza ve Sayın
Başbakanımıza tüm yatırımları için teşekkür
ediyoruz. Sulamada ve içme suyunda yaşanan sorunların da bir an önce
çözüme kavuşturulması için Sayın Bakanımızdan istediğimiz
desteğin cevap bulacağını biliyoruz.
Yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum ve teşekkür ediyorum. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Evet, teşekkür
ediyorum.
Sayın Hamzaçebi, Sayın
Işık ve Sayın Yalçınkayanın özel kalemlerine haber
bırakıldı, davet edildi; ayrıca buradan da davet ediyorum
kâtip üye arkadaşlarımızın gelmesi için.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Geliyorlar mı Sayın Başkan?
BAŞKAN Haber verildi efendim
kendilerine, özel kalemlerine not bırakıldı; buradan da davet
ediyorum ayrıca.
KAMER GENÇ (Tunceli) Bundan önce,
Sayın Başkan, Divanı oluşturmadığınız zaman
Meclis çalışmasına ara veriyordunuz. Böyle bir şey olur mu?
Böyle bir şey olmaz Sayın Başkan. Divan
oluşmadığı zaman usule uygun olarak, Meclis
çalışamaz.
BAŞKAN Sayın Genç, ben
cevap vermek istemedim. Efendim, İç Tüzükün 55inci maddesi
KAMER GENÇ (Tunceli) Niye vermek
istemiyorsun ya? Niye vermek istemiyorsun?
BAŞKAN Bir saniye
İHSAN ŞENER (Ordu) Boş
konuşuyorsun, anlamsız anlamsız konuşuyorsun.
KAMER GENÇ (Tunceli) Hayır, sana
soruyorum.
BAŞKAN Anladım da,
Sayın Hamzaçebiye Kanunlardan arkadaşlarımız gittiler,
izah ettiler. El hareketi yapmayın. Sinirlenmenize gerek yok,
sinirlenmenize
KAMER GENÇ (Tunceli) El hareketi
yapmaya mecbur ediyorsun bizi.
BAŞKAN Hayır, değil
efendim, değil.
KAMER GENÇ (Tunceli) Diyorum ki
bakın, bundan önce Divan usule göre oluşmadığı zaman
Meclis çalışmıyordu.
BAŞKAN Siz İç Tüzük
uzmanısınız, siz İç Tüzük üstadısınız.
Bakın, 55inci maddeyi bu üstatlığınıza rağmen
tekrar okuyorum: Başkan oturumu açar. Tekrar edeyim mi? Başkan
oturumu açar
KAMER GENÇ (Tunceli) Oku, oku, evet.
BAŞKAN
ve gerekirse
kapatır.
ve gerekirse kapatır.
KAMER GENÇ (Tunceli) Evet?
BAŞKAN Oturumun devamınca
Başkanlık makamı ve kâtip üyelikler boş kalamaz.
KAMER GENÇ (Tunceli) Anladım
ama
BAŞKAN Tekrar ediyorum efendim:
Oturumun devamınca Başkanlık makamı ve kâtip üyelikler
boş kalamaz.
KAMER GENÇ (Tunceli) Evet?
BAŞKAN Bunun haricinde hiçbir
hüküm yok efendim.
KAMER GENÇ (Tunceli) Bakın,
Anayasanın 95inci maddesine göre
BAŞKAN Burada 2 kâtip üyenin
KAMER GENÇ (Tunceli) Bu konuda bir
usul tartışması açalım Başkanım.
BAŞKAN -
iktidar mensubu veya
muhalefet mensubu olması diye herhangi bir kayıt yok efendim. Ama,
uygulama gereği, anlaşma gereği her zaman dikkat ettiğimiz
bir husus. Ancak, Sayın Başkan Vekilimizin ricası üzerine biz
yer değiştirdik -her zaman yaptığımız şey-
kâtip üye arkadaşlarımızın da özel kalemlerine not
bıraktık. Başka ne yapılabilir? Söyleyin, yapalım.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Sayın Başkan
BAŞKAN Buyurun.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Sayın Başkan, şimdi, Meclisin teamülleri
Başkanlık Divanında iktidar-muhalefet dengesinin
oluşması yönünde, mutlaka Divandaki 1 kişi muhalefet partisinden
olur. Bu, bugüne kadar şaşmaz, değişmez bir kural olarak
işlemiştir. Zaman zaman bu kuralda esneklikler olmuştur ama bu
da daima bir mutabakatla olmuştur. Başkan vekilleri rica
etmişlerdir, Ben şu nedenle ayrılıyorum, 3 kişi de
iktidar partisinden olsa olur mu? Olur. dediğimiz zamanlar
olmuştur, Olmaz. dediğimiz zamanlar olmuştur ama hiçbir zaman,
mutabakat aranmaksızın, bir emrivakiyle Genel Kurul karşı
karşıya bırakılmamıştır. Şu anda bu
mutabakat yok Sayın Başkan.
Uygun görürseniz toplantıya ara
verelim, üyelerden 2 kişiye haber verdiğinize göre birisi mutlaka
gelecektir, öyle tahmin ediyorum. Yeni arkadaş gelince Divan o
şekilde teşekkül eder ve görevine devam eder.
YILDIRIM M. RAMAZANOĞLU
(Kahramanmaraş) Gelmezse ne olacak?
BAŞKAN Sayın Hamzaçebi, ben
muhalefetten bir kâtip üyenin gelmemesi konusunda herhangi bir şey
söylemiş değilim, aynı şeyleri söylüyoruz. Geldiği
takdirde değişecek. Kaldı ki bu hafta nöbetçiler. Sayın
Akşener Başkan Vekili, Sayın Bayram Özçelik ve Sayın
İsmail Kaşdemir de kâtip üye arkadaşlar olarak
görevlendirilmişler. Buradaki problem, Sayın Akşenerin
ricası üzerine ben geldim. Problem bu, başka problem de yok.
Şu anda özel kalemlerine telefon
edildi, biz de buradan davet ediyoruz.
HASAN ÖREN (Manisa) On dakika ara ver
Başkan.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Efendim, ara verelim o zaman Sayın Başkan.
BAŞKAN Efendim, niye ara
verelim? Yani grup
İSMAİL AYDIN (Bursa)
Sayın Başkan, böyle bir usul yok!
BAŞKAN Şimdi partilerimizin
grup önerileri görüşülecek. On dakika daha fazla çalışsak ne
olur? O sırada gelecekler, on dakika içerisinde.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Sayın Başkan, bakın
BAŞKAN Öneriyi
konuşalım, oylama sırasında ara vereyim. Oylamadan önce ara
vereceğim.
RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Burdur)
Hayır, Meral Hanımın yaptığı işlemi niye
yapmıyorsunuz? Meral Hanım birer dakika veriyor.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Sayın Başkan
BAŞKAN Buyurun Sayın
Hamzaçebi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Bakın, burada siz de ifade ettiniz, ben de
açıkladım. Bu, mutabakat aranmaksızın
yapılmamıştır. Bugüne kadar mutabakatla bu
değişiklik yapılmıştır.
BAŞKAN Sayın Hamzaçebi,
grup önerisi görüşülecek efendim, grup önerisinin oylamasından önce
ara vereceğim diyorum.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Peki efendim, peki.
BAŞKAN Evet, gündeme geçiyoruz.
Başkanlığın Genel
Kurula sunuşları vardır.
Meclis araştırması
açılmasına ilişkin iki önerge vardır.
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir)
Söz istiyoruz.
İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) Söz
istiyoruz Sayın Başkan.
RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Burdur) Bir
dakikayı vermiyorsunuz. Bak, Meral Hanımın yerine oturuyorsunuz
ama Meral Hanımın yaptığı işlemi
yapmıyorsunuz.
BAŞKAN Okutuyorum
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir)
Sayın Başkan, bir dakika, bir dakika
BAŞKAN Sayın Susam, lütfen
ama!
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir)
Öyle olmaz, öyle olmaz! Bir dakika dinler misiniz.
BAŞKAN Okuması bitsin
efendim, ondan sonra.
Önergeyi okutuyorum:
V.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Meclis Araştırması Önergeleri
1.- Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan ve 22 milletvekilinin, Arakan Bölgesinde yaşayan
Müslüman nüfusun maruz kaldığı insan hakları ihlallerinin
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/1020)
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Bangladeş-Burma
sınırında kalan Arakan Bölgesinde yaşayan Müslüman nüfusun
maruz kaldığı insanlık dışı hak ihlalleri
ortadadır. Bölgede yaşananlar ile ilgili İslam dünyası, uluslararası
insan hakları örgütleri ve kurumları gereken tepkileri
verememiştir.
Türkiye Cumhuriyeti devleti ve
Hükûmetinin Arakan Bölgesi'nde yaşanan insanlık dışı
ihlaller ile ilgili Anayasa'nın 98, İç Tüzükün 104 ve 105'inci
maddeleri gereğince Meclis araştırması açılmasını
arz ederim.
Saygılarımla.
1) Altan Tan (Diyarbakır)
2) Pervin Buldan (Iğdır)
3) Sırrı Sakık (Muş)
4) Halil Aksoy (Ağrı)
5) İdris Baluken (Bingöl)
6) Emine Ayna (Diyarbakır)
7) Esat Canan (Hakkâri)
8) Sebahat Tuncel (İstanbul)
9) Erol Dora (Mardin)
10) Hasip Kaplan (Şırnak)
11) Murat Bozlak (Adana)
12) Ayla Akat Ata (Batman)
13) Hüsamettin Zenderlioğlu (Bitlis)
14) Nursel Aydoğan (Diyarbakır)
15) Adil Zozani (Hakkâri)
16) Sırrı Süreyya Önder (İstanbul)
17) Mülkiye Birtane (Kars)
18) Ertuğrul Kürkcü (Mersin)
19) Demir Çelik (Muş)
20) Nazmi Gür (Van)
21) İbrahim Binici (Şanlıurfa)
22) Özdal Üçer (Van)
23) Leyla Zana (Diyarbakır)
Gerekçe:
Arakan Bölgesi, Bangladeş ve Burma
sınırlarının kuzey ve güney doğrultusunda uzanan bir
bölgede yer alır. Köklü bir tarihi olan Arakan'ın geçmişi
milattan önce 3üncü yüzyıla kadar uzanır. 8inci yüzyılda da
Arap tüccarların deniz ticaretleri vasıtasıyla İslamiyet
ile tanışırlar. 15inci yüzyıl başlarında da Kral
Naramerkla'nın İslamiyeti seçmesiyle beraber hızla
yayılmıştır.
Arakan'da Müslümanlara yönelik 1938
yılında gerçekleştirilen katliamda binlerce Müslüman
öldürülmüş ve 500 bin Müslüman da bölgeyi terk etmek zorunda
bırakılmıştır. 1942 yılında yine Müslüman
kesim büyük bir kıyıma uğramış ve sonucunda 150 bin
kişi katledilmiştir. Bugün de devam eden bu kıyımlar her
geçen gün artmaktadır. Yaşanan son olaylarda binden fazla Müslüman
hayatını kaybetmiş ve 90 bin kişi de evsiz
kalmıştır. Kaçak çok sayıdaki mülteciler komşu ülke Bangladeş'teki
kamplara sığınmaktadırlar. Ama Bangladeş de haziran
ayından bu yana sığınan mültecileri geri göndermektedir.
Burada yaşayan Müslüman halk
birçok haksız ve hukuksuz muamelelere maruz kalmıştır.
Cemaatle namaz kılmak ve kurban kesmek yasaklanmıştır.
Müslümanların elinde bulunan birçok iş yeri
kamulaştırılarak ekonomik açıdan da onlar
güçsüzleştirilmektedir. Okullarda ve devlet dairelerinde çeşitli
ayrımcılıklar yapılmaktadır. Etnik
azınlıkların dil, kültür, tarih ve kimlikleri yok
sayılmaktadır. Bu bölgede yaşayan ve Müslüman olan Rohingyalar,
kendi ana vatanlarında vatandaş statüsünden
çıkarılmışlardır.
Bunun yanı sıra seyahat
yasakları, evlenme yasakları, ibadet etme yasakları,
akşamları dışarı çıkma yasakları, iş
yeri açabilme yasakları, özgürce çalışabilme ve eğitim
yasakları gibi birçok yasak da Arakan'da uygulanmaktadır. İslam
ve dünya kamuoyunun bu konuda artık ciddi bir tepki koyma zamanı
çoktan geçmiştir. Bir an önce bu ortak tepkileri harekete geçirecek
çalışmalar başlatılmalıdır.
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir)
Evet, bu arada da bir şey söylemek istiyorum.
Ben konuşmak istiyorum Sayın
Başkan!
2.- HDP Grubu adına, Grup
Başkan Vekili Bingöl Milletvekili İdris Balukenin,
Diyarbakırda 14/7/2012 tarihinde düzenlenen miting sırasında
yaşanan olayların araştırılarak alınması
gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/1021)
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
14/07/2012 tarihinde Diyarbakır
ilinde gerçekleşmesi engellenen miting sırasında kolluk
güçlerince gerçekleştirilen orantısız güç
kullanımının, bunun sonucunda partimiz milletvekillerinin
yaralanmaları başta olmak üzere göstericilere yönelik şiddetin
nedenlerinin ve sorumlularının araştırılması
amacıyla Anayasa'nın 98inci ve İç Tüzükün 104 ve 105inci
maddeleri gereğince Meclis araştırması
açılmasını saygılarımla arz ederim.
İdris
Baluken
Bingöl
HDP
Grup Başkan Vekili
Gerekçe:
Partimiz ve Demokratik Toplum
Kongresinin almış olduğu ortak bir karar ile Kürt Sorununun
Demokratik Çözümü sloganıyla 14 Temmuz 2012 tarihinde Diyarbakır ili
İstasyon Meydanı'nda bir miting gerçekleştirme kararı
alınmıştır. Söz konusu miting, ülkemizde özellikle son
dönemlerde yoğun olarak yaşanan can kayıpları ve
çatışmaları sona erdirmek, soruna demokratik yollarla çözüm
üretmek ve bunu göstermektir amacı ile gerçekleştirilmek
istenmiştir. Bu amaçla, partimiz milletvekilinden oluşan tertip
komitesi gerekli yasal izinleri almak amacıyla 4/7/2012 tarihinde
Diyarbakır Valiliğine müracaatta bulunmuşlardır. Bununla
birlikte vekillerimizden Sayın Ayla Akat, Nursel Aydoğan ve Mülkiye
Birtane, Vali ile görüşerek mitingin amacı hakkında bilgi
vermişlerdir. Anılan görüşmeden bir gün sonra 6 Temmuz
tarihinde, Valilik makamının mitingin yasaklanması hakkında
verdiği karar tarafımıza tebliğ edilmiştir. Buna göre,
Valilik, kamu düzeni, başkalarının hak ve özgürlüklerinin
korunması ve suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla miting yapma
talebimizi reddetmiştir. Ardından kamuoyuna yapılan
açıklamada provokasyon yaşanacağına dair birtakım
istihbari bilgi alındığı gösterilmiştir. Bu
gelişmelerin ardından Başbakan Yardımcısı
Sayın Beşir Atalay'la bizzat görüşerek ret kararından
vazgeçilmesi gerektiğini belirttim. Bununla birlikte, milletvekillerimiz,
Diyarbakır Emniyet Müdürü ile görüşerek mitingin başka bir
alanda yapılabileceğini söylemişlerdir. Ancak tüm bu
girişimlere rağmen çabalarımız sonuçsuz
kalmıştır. 14 Temmuz tarihinde gerçekleştirilmek istenen
miting için milletvekillerimiz ve halkımız İstasyon
Meydanı'na doğru yürüyüşe geçtikten kısa bir süre sonra
polis barikatı ile karşılaşılmıştır.
Burada yine vekillerimiz polis müdahalesinin olmaması için emniyet
görevlileriyle diyalog kurmaya çalışmışlardır. Tüm bu
çabalara rağmen polisler tarafından milletvekillerimize ve halka
hedef gözetilerek biber gazı atılmış, tazyikli su
sıkılmış ve orantısız fiziki güç
uygulanmıştır. Bunun neticesinde tarafıma kısa
mesafeden açılan ateş sonucunda sol ayak bileğimde
kırık oluşmuş, ayağım alçıya
alınmış ve tarafıma kırk beş günlük yatak istirahati
raporu verilmiştir. Milletvekillerimizden Sayın Ayla Akat'ın
sağ göz korneada hasar oluşmuş, yoğun biber gazı
kullanımı nedeniyle vücudunda yanıklar oluşmuştur.
Sayın Mülkiye Birtane'nin aşırı biber gazı solunumu
nedeniyle bronşlarında ödem oluşmuş ve mitingin ertesi günü
fenalaşarak hastaneye kaldırılmıştır. Sayın
Nazmi Gür'e yapılan fiziki müdahaleler neticesinde sol gözünün
retinasında yara oluşmuş, sağ kolunda ve başında
darp izleri oluşmuş, gözlüğü
kırılmıştır. Bu orantısız fiziki müdahaleler
neticesinde kendisine on günlük iş görmezlik raporu verilmiştir.
Sayın Ertuğrul Kürkcü'ye ve Levent Tüzel'e polislerce fiziki güç
kullanılarak darp edilmeleri neticesinde vücutlarının
değişik yerlerinde ekimozlar oluşmuştur. Bunun yanında
mitinge katılmak isteyen halka uygulanan orantısız güç sonucunda
onlarca kişi yaralanarak hastanelere kaldırılmış ve 1
kişiye polislerce tacizde bulunulmuştur. Diyarbakırda
barışçıl niyetle yapılmak istenen ve anayasal bir hak olan
söz konusu miting kolluk güçlerince âdeta savaş alanına
çevrilmiş, insani bir hak kana bulanmıştır. Yaşanan bu
gerilim demokrasiyle yönetilen bir ülkeye yakışmamış,
ülkeyi daha da geriye götürmüştür. Söz konusu mitingin engellenmesi başta
olmak üzere, kolluk güçlerinde uygulanan orantısız gücün, bunun
sonucunda milletvekillerimiz de olmak üzere halka uygulanan şiddetin
sebebi ve sorumlularının araştırılması
amacıyla bir komisyon kurulması ve Meclis
araştırılması açılması önem arz etmektedir.
BAŞKAN Bilgilerinize
sunulmuştur.
Önergeler gündemdeki yerlerini alacak
ve Meclis araştırması açılıp açılmaması
konusundaki görüşmeler sırası geldiğinde
yapılacaktır.
Buyurun Sayın Susam.
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir)
Sayın Başkan, egemenlik, kayıtsız şartsız
milletindir. Bu lafın yerine gelmesi, milletin seçtiği
milletvekillerinin bu Mecliste millet adına milletin sorunlarını
dile getirmesiyle söz konusu olabilir.
Bakınız, siz bugün buraya
oturdunuz; Meral Hanımın yerine, ricası üzerine orada
oturuyorsunuz. İki gündür Meral Hanım burada Meclis Başkan
Vekili olarak
Seçilen tüm Meclis başkan vekilleri bizim partili
değil, bu Meclisi temsil eden tarafsız kişilerdir. Biz de sizi
öyle görüyoruz, tarafsız kişiler olarak. On dakika içerisinde, bize
bugün gelmiş vatandaşın temel sorunlarını bu Mecliste
birer dakikalık söz hakkıyla dillendirmek istiyoruz. Zaten bakanlar
yoklar, yeteri kadar konuşma fırsatımız yok. Bütün bu
şartlar altında, bir dakika konuşmayı bile milletvekiline
çok gören anlayışınızı kınıyorum. Bundan
dolayı
YILMAZ TUNÇ (Bartın) Gündem
dışı var, beş dakika.
BAŞKAN Bir saniye
arkadaşlar, bir saniye
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir)
Beyefendi, gündem dışı konuşmalarda, bakınız,
sizin milletvekiliniz Hükûmetten şikâyet eden ama kibar bir üslupla sulama
sorununu söyledi. Ben de söyleyeceğim, köylüden gelen temel sorunlar var,
benim de bunları iletme fırsatım var. Neden biz
milletvekillerine bir dakika söz söyleme hakkını çok görüyorsunuz?
BAŞKAN Evet, teşekkür
ediyorum efendim.
Milletvekillerine, sayın
milletvekillerimize
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) -
Ben cevap istiyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN Cevap veriyorum.
Hayır
Nasıl istiyorsanız cevap öyle
vereyim isterseniz onu da dikte edin. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
Cevap veriyorum, Sayın Susam, lütfen ama.
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) Hayır, öyle bir
şey demiyorum, dikte etmiyorum.
BAŞKAN Cevap veriyorum
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) Bu cevapla olacak
şey değil, uygulama. Meral Hanımın yerine oturduğunuz
yerde bize bugün vereceksiniz.
BAŞKAN Müsaade eder misiniz şimdi.
Sayın Susam, sayın milletvekillerimize
nasıl söz verileceği İç Tüzükte belirlenmiş. Biz, 59uncu
madde gereğince gündem dışı söz veriyoruz. 59uncu maddeyi
isterseniz tekrar okuyayım.
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) Ya, Sayın
Başkan, madde okuyacağınıza birer dakika söz verseniz, biz
de derdimizi söyleseydik.
BAŞKAN Cevap istediniz Sayın Susam, cevap
istediniz siz.
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) Tarafsız bir
Meclis Başkanı olarak, orada görevinizi yapsaydınız da
milletin dertlerini bu Mecliste dillendirsek olmaz mıydı!
BAŞKAN Sonra, efendim, her Başkan Vekilinin
ayrı bir yoğurt yiyişi vardır yani. 59uncu maddede En çok
üç kişiye söz verilir." diyor.
Teşekkür ediyorum.
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) Çok ayıp
ediyorsunuz Sayın Başkan!
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Orası
keyfîlik makamı değildir Sayın Başkan!
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir)
İstediğiniz gibi Meclisi idare ediyorsunuz.
BAŞKAN Bir genel görüşme önergesi
vardır, okutuyorum
OKTAY VURAL (İzmir) Sayın Başkan
BAŞKAN Buyurun.
OKTAY VURAL (İzmir) Bu konuda Meclis
Başkanı olarak
MALİK ECDER ÖZDEMİR (Sivas) Zatıalinizin
dışında!
OKTAY VURAL (İzmir) - Çünkü diğer Meclis
başkan vekilleri söz veriyor, zannederim sizin bu tutumunuzu keyfî olarak
değil
BAŞKAN Usul tartışması yaptık
ama
OKTAY VURAL (İzmir) Bir uygulama birliği
konusunda Divanda bir değerlendirme yaparak bu konuda ortak hareket
ederseniz daha uygun olur.
BAŞKAN Olur efendim ama
OKTAY VURAL (İzmir) Yani diğerleri veriyor,
siz vermiyorsunuz.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum Sayın Vural.
OKTAY VURAL (İzmir) Keyfî olarak
algılanması doğrudur, verseniz on dakika daha uygun olur diye
düşünüyorum ama bu konuda uygulama birliğini temin edin.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Diğer sayın Meclis başkan vekilleriyle
ortak değerlendirelim efendim.
Teşekkür ediyorum.
Bir genel görüşme önergesi vardır, okutuyorum:
B) Genel Görüşme Önergeleri
1.- CHP Grubu
adına Grup Başkan Vekilleri İstanbul Milletvekili Mehmet Akif
Hamzaçebi, Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan ve Yalova Milletvekili
Muharrem İncenin, son günlerde tırmanan ve yöntem
değiştiren terör olayları ile Suriye ve Irakla
ilişkilerimiz bağlamında ülkemizin karşı
karşıya bulunduğu iç ve dış tehditler konularında
genel görüşme açılmasına ilişkin önergesi (8/12)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Son günlerde tırmanan ve yöntem değiştiren
terör olayları ile Suriye ve Irak'la ilişkilerimiz
bağlamında ülkemizin karşı karşıya bulunduğu
iç ve dış tehditler konularını TBMM Genel Kurulunda
değerlendirmek üzere, Anayasanın 98 ve İç Tüzükün 101, 102 ve
103 üncü maddeleri uyarınca, CHP Grubu adına, genel görüşme
açılmasını arz ve teklif ederiz.
Mehmet Akif
Hamzaçebi Emine Ülker
Tarhan Muharrem İnce
İstanbul Ankara Yalova
Grup Başkan Vekili Grup Başkan
Vekili Grup Başkan Vekili
Gerekçe:
Türkiye, içeride ve dış ilişkilerinde
olağanüstü bir dönemden geçmektedir. Terör tırmanmakta,
güneydoğudaki olaylar sorunları daha da karmaşık hale
getirmekte ve Türkiye'yi komşularıyla kalıcı gerginlikler,
hatta savaş noktasına getiren tehlikeli gelişmeler yaşanmaktadır.
Terörist saldırılar nitelik değiştirmekte, süreklilik
kazanmakta ve derin, onarılmaz acılar yaşamamıza neden
olmaya devam etmektedir. CHP'nin, bu sorunların TBMMde çözümü için
yaptığı öneri geçerliliğini korumaktadır. Öte yandan,
Bağdat ve Şam'la bağlarımızın kopmuş
olması ve ilişkilerimizdeki olumsuz gidişat ülkemiz ve bölgemiz
gündemine yeni sorunlar taşımaktadır.
Sonuç olarak, Türkiye'nin ulusal ve iç
güvenliği bakımından tehlikeler ve belirsizliklerle dolu bir
noktaya gelmiş bulunmaktayız. Bu gerçekler dikkate alınarak
TBMMnin, durumu görüşmek üzere derhâl
toplanması zorunluluk arz etmektedir.
Esasen, Hükûmetin, özellikle böyle
ortamlarda TBMMne gelerek bilgi vermesi ve muhalefet partilerinin
görüşlerini dinlemesi demokrasinin temel gereklerindendir. Öte yandan,
bölücü teröre karşı TBMM'nin kararlı bir duruş sergilemesi
terörle mücadelede başarılı olabilmek yönünden önemlidir.
Bu itibarla, terör olayları ile
Suriye ve Irak'la ilişkilerimiz bağlamında ülkemizin
karşı karşıya bulunduğu iç ve dış tehditler
konularının bir genel görüşmeyle ele alınması bir
gerekliliktir.
BAŞKAN Bilgilerinize
sunulmuştur.
Önerge gündemdeki yerini alacak ve
genel görüşme açılıp açılmaması konusundaki ön
görüşme sırası geldiğinde yapılacaktır.
Halkların Demokratik Partisi
Grubunun, İç Tüzükün 19uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi
vardır, okutup işleme alacağım ve oylarınıza
sunacağım.
VI.- ÖNERİLER
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri
1.- HDP Grubunun, 28/1/2014
tarihinde Grup Başkan Vekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken
tarafından, emeklilik için fiilî hizmet süresini ve prim ödeme gün
sayısını doldurmalarına rağmen yaş haddine takılanların,
emeklilik bekleyen yurttaşlarımızın mağduriyetinin
giderilmesi ve karşı karşıya bulundukları
sorunların çözümüne imkân sağlanması amacıyla Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis
araştırması önergesinin Genel Kurulun bilgisine sunulmak üzere
bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak, Genel Kurulun 17 Temmuz
2014 Perşembe günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve
öngörüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılmasına
ilişkin önerisi
17/07/2014
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Danışma Kurulunun 17/7/2014
Perşembe günü (bugün) yaptığı toplantısında
siyasi parti grupları arasında oy birliği
sağlanamadığından, grubumuzun aşağıdaki
önerisinin İç Tüzükün 19uncu maddesi gereğince Genel Kurulun
onayına sunulmasını saygılarımla arz ederim.
Pervin Buldan
Iğdır
Grup Başkan Vekili
Öneri:
28 Ocak 2014 tarihinde, Bingöl
Milletvekili Grup Başkan Vekili İdris Baluken tarafından (4893
sıra no.lu) emeklilik için fiili hizmet süresini ve prim ödeme gün
sayısını doldurmalarına rağmen yaş haddine takılanların,
emeklilik bekleyen yurttaşlarımızın mağduriyetinin
giderilmesi ve karşı karşıya bulundukları
sorunların çözümüne imkân sağlamak amacıyla Türkiye Büyük Millet
Meclisine verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin,
Genel Kurulun bilgisine sunulmak üzere bekleyen diğer önergelerin önüne
alınarak, 17/7/2014 Perşembe günlü birleşiminde sunuşlarda
okunması ve görüşmelerin aynı tarihli birleşiminde
yapılması önerilmiştir.
BAŞKAN Halkların Demokratik
Partisi grup önerisi lehinde söz isteyen Adil Zozani Hakkâri Milletvekili.
Buyurun Sayın Zozani. (HDP
sıralarından alkışlar)
ADİL ZOZANİ (Hakkâri)
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, grubumuz
adına verdiğimiz Meclis araştırması önergesi üzerine
söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Şimdi, emeklilikte yaşa
takılanların sorunu yaklaşık on beş yıldır
bu ülkenin gündeminde ve bu sorunun giderilmesi, bu sorunun ortadan
kaldırılmasına dönük bugüne kadar hiçbir adım atılmadı.
Elimizdeki veriler, bu sorunun her yıl yeni mağdurlar ekleyerek bu
sorunun mağdurlarının her geçen gün
arttığını gösteriyor ve her geçen gün Türkiyeye, devlete
maliyetini artıran bir boyutta bir sorun olarak önümüzde duruyor.
Bugüne kadar defalarca hem
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı hem de diğer
bakanlarımızla bu konuyu biz birçok kez müzakere ettik, birçok kez
konuştuk, bu sorunun çözümüne dair adım atılmasını
arzu ettik, bu konuda Hükûmetin önümüze getireceği bir düzenlemeye
katkı sunacağımızı ifade ettik ancak bugüne kadar
hiçbir adım atılmış değil. 1999un Eylül ayında
çıkmış bir yasanın yarattığı bir sonuç, bir
tahribat; ancak, 2008 yılında Sosyal Güvenlik Reformu adı
altında bir düzenleme yapıldı Hükûmetiniz tarafından, bu mağduriyeti
ortadan kaldıracak bir gelişme o zaman da sağlanamadı. On
beş yıl içerisinde bu konunun mağdurlarının
sayısının Türkiyede kaç olduğuna ilişkin
sağlıklı bir veri dahi elde edemiyoruz. En son, on gün önce Plan
ve Bütçe Komisyonunda bu konuyu tekrar ilgili bakanla tartıştık,
devlet bürokrasisinden bu konunun mağdurlarının sayısal
olarak verisel değerlerinin ne olduğunu öğrenmek
istediğimizi ifade ettik, sorduk, bu konuda yine önümüze bir şey
çıkarılmadı. Hükûmetin ve bakanın ne zaman bu sorunu önlerine getirir ve bu
soruyu sorarsak, bu konunun mağdurlarının mağduriyetlerinin
giderilmesine ilişkin taleplerimizi ifade edersek hep aynı cümleyle
karşılaşıyoruz, Efendim, bu çok önemli bir sorun, üzerinde
ayrıntılarıyla çalışılacak,
çalışmalarımız devam ediyor.
Çalışmalarımız netlik kazandığında biz
kamuoyuyla paylaşacağız ve bu sorunu çözeceğiz. diyor.
Hakkını teslim etmek lazım, Çalışma Bakanı bu
konuda çok maharetli. Bu konuda umut aşılayıp, umut verip
sorunları çözümsüzlüğe terk etme konusunda Çalışma Bakanı
Sayın Çelik çok maharetli. Her defasında aynı şeyi
yapıyor, emeklilikte yaşa takılan insanların
sorunlarını her defasında bu şekilde geçiştiriyor, her
defasında bu sözü veriyor ama ne hikmetse bu sorunun giderilmesine dönük
hiçbir çözüm üretilemiyor. Mevcut hâliyle devam ederse, bu sorun 2040
yılına kadar her zaman Türkiyenin önüne gelecek bir sorundur ve her
gecikilen gün, her gecikme yaşanılan gün, devlet açısından
bu sorunun maliyetini büyütüyor.
Şimdi, Hükûmet, öyle zannediyor ki
2040 yılına kadar bu sorunu sürekli öteleyerek çözeceğini
düşünüyor. Bakın, 2040 yılını afaki ifade etmiyorum,
gerçekten istatiksel rakamları itibarıyla bu sorun böyle devam ederse
2040 yılına kadar sorun bu şekilde, her zaman Türkiyenin ve
Meclisin önünde olacak. Bu konuda verilmiş yaklaşık 12-13 kanun
teklifi var muhalefet parti milletvekillerinin. 3 muhalefet partisinin
milletvekillerinin bu konuda vermiş olduğu kanun teklifleri var;
kanun teklifleri de önümüzde duruyor. Bunları beğenmiyorsanız
siz bir teklif oluşturun, getirin bu sorunu birlikte çözelim diyoruz;
bunu da yapmıyorlar ama beklerken de şunun farkında
değiller: Bu işin mağduru, bu konunun mağduru insanlar
artık, Meclisin önünde deli gömleği giyerek eylem yapar pozisyona
geldiler. Bu mağdurların mağduriyetlerinin giderilmesine dönük
çaba olmayınca, insanlar deli gömleği giyerek kendilerini görünür
kılmaya çalıştılar. Vatandaş, başka çıkar
yol bulamayınca bu yollara tevessül ediyor ve kendisini, kendi sorununu
görünür kılmaya çalışıyor. Türkiye Cumhuriyeti eğer
yıllarca kendisine hizmet etmiş bir vatandaşının,
memur olarak yıllarca kendisine hizmet etmiş bir
vatandaşının sorununu çözmüyorsa ve ona deli gömleği
giydiriyorsa, bu, bu Meclisin ayıbıdır ve Hükûmetin
ayıbıdır, iktidar partisinin ayıbıdır, bu sorunu
gidermesi gerekir. Bu tek mi? Hayır.
Çalışma
yaşamında, bu Hükûmet her uygulamasıyla problem alanları
yaratıyor. Bu problem alanlarından bir tanesi, daha bir yıl önce
oluşturuldu. 4/Bden 4/Aya geçişler yapılırken
mağduriyetler oluştu, tıpkı 1999daki mağduriyetin
aynısı, bunun rakamsal değeri biraz daha fazla. Ama 4/Bden
4/Aya, geçtiğimiz yıl, burada düzenleme yapılıp
sözleşmeliden memur kadrosuna, kadroya geçişler sağlanırken
insanların hak kaybına sebebiyet veren düzenleme yapıldı,
insanların kazanılmış hakları geri alındı.
Bunu bir şekilde tarif etmek mümkün: Devlet vatandaşına,
çalışanına tuzak kuruyor, Hükûmet tuzak kurma yoluyla
insanlarının emeklerine el koymuş oluyor. İş ve meslek
danışmanlarının -ki sayı olarak yaklaşık 4
bin kişilik bir mağdur gruptur- geçen sene 4/Bden 4/Aya
geçişleri yapıldı. Bu geçişle birlikte devlet onlardan kâr
etti. Nasıl kâr etti? 800 lira maaşlarından kesinti yaparak
4/Bden 4/Aya geçişlerini sağladı. Eğer siz bu
mağduriyeti gidermiyorsanız, yaygın piyasa tabiriyle ve
piyasadaki ifade şekliyle size söyleyeceğim: Siz demek ki bir
rüşvet karşılığında bu düzenlemeyi
yapmış oluyorsunuz. Memurunuza, çalışanınıza
Sizi 4/Bden 4/Aya geçirdik, o zaman 800 liradan feragat edeceksiniz.
diyorsunuz.
Dün, Sayın Bakan Çelik burada
açıklama yapıyor, bu mağduriyeti giderdiğine dair bir
kamuoyu algısı yaratmaya çalışıyor. Ne diyor? Bu
konunun mağdurlarına mağduriyetlerini gidermek için 360 TL
maaşlarına ilave yapacağız. diyor. İyi, sizin
onlardan aldığınız 360 TL değil ki, onların
mağduriyetleri 360 TL değil ki, 800 TL ve geriye dönük on üç ay
devlet bunların bu kazanılmış haklarına el
koymuş. Devlet, Hükûmet çalışanların maaşlarına
el koyarak tasarruf yapma alışkanlığını bir
kenara bırakmak durumundadır, bu mağduriyeti gidermek
durumundadır, tıpkı emeklilikte yaşa takılanlarda
olduğu gibi, bu mağduriyeti de ortadan kaldırması gerekir.
Üçüncü bir sorun alanını
ifade edeceğim, onu da sizinle paylaşacağım: Şimdi,
bir torba yasa tartışıyoruz. Bu torba yasa görüşmeleri
esnasında bu konu sık sık dillendirilecektir, dillendirilmesi de
gerekiyor ancak ben burada bir kez daha ifade edeyim:
Taşeronlaştırma marifetiyle mağdur edilmiş insanlardan
söz etmek gerekir. Bu mağdurların bir kesimi Karayolları
bünyesinde çalıştırılmış insanlar, taşeron
işçileri. Hepsi kapının önüne konuldu, işten
atıldı ve kıdem tazminatlarına el konuldu. Bu insanlar
yargıya gitti, mahkemeye gittiler. Elimde mahkeme kararı var.
Karayolları taşeron işçilerine ilişkin mahkeme kararı
var. Mahkeme diyor ki, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi diyor ki: Siz bu insanları
işe almak durumundasınız ve kıdem tazminatlarını
ödemek durumundasınız. Ama Hükûmet, Bakanlık keyfî bir
şekilde Ben bunu uygulamıyorum. diyor.
Hukuku uygulamayan,
kanunlarını uygulamayan bir hükûmet nasıl bir hükûmet olabilir,
sizin takdirinize sunuyorum.
Bu önergemize destek vereceğinizi
umuyor, hepinizi selamlıyorum. (HDP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Halkların Demokratik Partisi grup
önerisi aleyhinde söz isteyen Salih Koca, Eskişehir Milletvekili.
Buyurun Sayın Koca. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
SALİH KOCA (Eskişehir)
Sayın Başkan, değerli milletvekillerimiz; HDP grup önerisi
aleyhine söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla
selamlıyorum.
Emekli
vatandaşlarımızın durumlarının
iyileştirilmesi noktasında önceki hükûmetlerden farklı olarak
bizim Hükûmetimiz döneminde devrim niteliğinde birtakım düzenlemeler
yapıldı. 1999 yılında çıkarılan Sosyal Güvenlik
Kurumu Yasasında emeklilerimizin maaşları bir önceki ayın
TÜFE oranlarına endekslenmişti. Eğer bu durum olduğu gibi
devam etmiş olsaydı, emeklilerimiz yalnızca enflasyon
oranlarında birtakım artışlar alacaklardı. AK
PARTİ iktidarının ilk aylarında, emeklilerimize seyyanen 75
lira ile 100 lira arasında artışlar yapıldı. Sonraki yıllarda
da emeklilerimizin maaşları enflasyon oranlarının üzerinde
artırıldı. Bizler, bunlarla da yetinmedik. Bu dönemde
emeklilerimizin çok daha fazlasını hak ettiğini biliyoruz ve
imkânlarımızı da zorlayarak emeklilerimiz için
şartların daha iyileştirilmesi konusunda mücadele ediyoruz.
Aslında, burada gündeme getirilen konuların başında
emeklilik yaşı ve emekli maaşlarıyla ilgili gündeme
getirilen konular var. Bu anlamda, OECD ülkelerindeki emeklilik
yaşları nedir, Türkiyedeki emeklilik yaşı nedir, buna bir
göz atmak gerektiğine inanıyorum.
Bu anlamda, hem kadınlarda hem de
erkeklerde OECD ülkeleri emeklilik yaşlarına bir bakacak olursak:
Avustralyada kadınlarda 65, erkeklerde 65, Avusturyada 60-65, Belçikada
65-65, Kanadada 65-65, yine Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiyada 65
yaş olarak devam ediyor. Fransaya baktığımızda kadın
ve erkeklerde emeklilik yaşının 60 olduğunu görüyoruz.
Almanyada kadın ve erkeklerde emeklilik yaşı 67 olarak
belirlenmiş. OECD ülkelerinin genelinde 60la 67 yaş arasında
emeklilik yaşının değiştiğini görüyoruz. Bu
anlamda, sadece Korede emeklilik yaşı 60, bu da 2033 itibarıyla
65 olmak üzere kararlaştırılmış. Peki,
İspanyada, İsviçrede, Slovakya Cumhuriyetinde yine 60-65 yaş
olan emeklilik yaşı Türkiyede nedir? İşte, çıkarılan
son yasayla birlikte, Türkiyedeki emeklilik yaşının
kadınlarda 58, erkeklerde de 60a çıktığını
görüyoruz. Bu anlamda, emeklilik yaşı 2000 yılından
itibaren başlayanlar için bu şekilde 58 ve 60 olarak
belirlenmişken, Türkiyede emeklilik yaşının OECD
ülkelerinin neredeyse tamamından daha düşük olduğunu görüyoruz.
Tabii, bununla birlikte,
emeklilerimizin maaşlarına ve bu anlamda alım gücüne de bir
bakmak gerekir. 2002 yılından bugüne kadar, 2002-2013 Temmuz ayı
itibarıyla aylık seviye ve artış oranlarına bir göz
atalım: Sosyal Güvenlik Kurumuyla ilgili yapılan, emeklilerimizle
ilgili, Emekli Sandığından yapılan aylık
artışlarına baktığımızda, SSK işçimizin
2002 yılında aylığı 257 iken 2014 yılında
1.047 lira olmuş ve nominal artış oranı 307ye
yükselmiş, reel artış oranı da yüzde 45 seviyesinde.
Biliyorsunuz, bu on iki yıllık dönemde toplam enflasyon yüzde 159
idi. Emekli aylıklarına farklı anlamda
baktığımızda, emekli aylıklarında bu dönemde
toplamda -farklı gruplar olarak- yüzde 208 ile yüzde 782 oranında artışlar
sağlandı. Yani, kümülatif enflasyonun yüzde 159 olduğu bir
dönemde, en düşük yüzde 208, en yüksek de yaklaşık yüzde 782
oranında artış görüyoruz. Yine Emekli Sandığına
baktığımızda, 2002 Aralık ayında 376 lira olan
aylık 2014 yılında 1.311 liraya çıkmış, nominal
artış oranı yüzde 248 olmuş, bu şekilde devam
etmiş. Tabii, en düşük memur emekli maaşı ve diğer
emeklilerimizin alım gücüne baktığımızda da yine bu
dönemde, iktidarımız döneminde alım güçlerinde de hemen hemen
her alanda çok ciddi artışlar olduğunu görüyoruz.
Bunlarla da kalmadık. İşçi emeklilerimizin
yıllardan beri beklemiş olduğu intibak düzenlemesi bu dönemde
yasalaştı. 2009 yılında başlayan ve hâlen devam eden
küresel krizin yaşandığı bazı ülkelerin sosyal
güvenlik sistemlerinde geriye gidişin yaşandığı,
sosyal yardımlarda kesintilere gidildiği ve daha da önemlisi, emekli
aylıklarının sabitlendiği bir dönemde emeklilerimiz için
yıllardan beri beklenen intibak yasası bu dönemde
çıkarıldı. 2 milyon 730 bin Sosyal Sigortalar Kurumu emeklisinin
kapsamda olduğu intibak düzenlemesinden 1 milyon 782 bin kişi yararlandı.
Bu kapsamda, emekli olan 12.797 kişinin maaşında 178 liraya
varan artışlar sağlandı ve toplam intibak düzenlemesinin
yıllık maliyeti 2 milyar 659 milyon lira oldu.
Emeklilerimize maaş ödemelerinde kolaylıklar
sağlandı. Emeklilerimizin sağlık tesislerinden ve
sağlık yardımlarından yararlanma şartları
iyileştirildi. Sağlık karnesi uygulamasına bu dönemde son
verildi. Sağlık yardımı için otomatik aktivasyonlar
sağlandı. Yatan hastalara ilaç ve malzeme temininde kolaylıklar
sağlandı. Katılım payları artık aylıklardan
kesiliyor. Yurtdışında tedavi imkânları bu dönemde
sağlandı. Emeklilerimizin almakta oldukları aylıklara,
izinleri olmaksızın haciz konulması engellendi. Yersiz sağlık
giderleri affedildi. Emeklilik hizmetleri için yeni bir genel müdürlük bu
anlamda kuruldu ve işlemler hızlandırıldı.
Emeklilerimizin merkezde yapılan bir kısım işlemleri
taşraya devredildi. Emeklilerimiz için İnternetten hizmet dönemi
başladı. Fiş ve fatura toplamaya bu dönemde son verildi.
BAĞ-KURlulara basamak satın alma imkânı getirildi.
Emeklilerimizin prim borçları yapılandırıldı. Memur
emeklisine aylık tercih hakkı verildi. Krediyle emekli olunabilmesi
sağlandı. Aylık bağlama süreleri kısaldı. Memur
emeklilerine mahallinde hizmet verilmeye başlandı. Depremzedelere aylık
hakkı tanındı. BAĞ-KURlulara yeni haklar verildi.
BAĞ-KURluya kolay emeklilik hakkı sağlandı. SSK ve
BAĞ-KURlulara emekli ikramiyesi ödendi. Yurtdışı
borçlanmaları yapan emeklilere Türkiyede çalışma hakkı
verildi. Yersiz ödemelerde faiz kaldırıldı. BAĞ-KUR
emeklisinin sağlık primi kesintisinde kolaylıklar
sağlandı. Kamu iş yerinde çalışan emeklilerin
mağduriyeti bu dönemde giderildi. 100 TL ve ek ödeme uygulamasına
Türk Silahlı Kuvvetleri emeklileri dâhil edildi. SSK ve BAĞ-KUR
emeklilerine yeni haklar verildi. 6495 sayılı Kanunda yapılan
düzenlemeyle 2330 sayılı Kanunun uygulamasını gerektiren
SSK ve BAĞ-KUR emeklilerine memurlarda olduğu gibi alt
sınır aylık uygulaması getirildi. Ayrıca, bu kapsamda
olan SSK ve BAĞ-KUR emeklilerine ek ödeme verilmesi, eğitim ve
öğretim yardımı yapılması, faizsiz konut kredisinden
yararlandırılması, ücretsiz seyahat edebilmeleri, bağlanan
aylıkların kesilmeksizin yeniden çalışmayla birlikte ikinci
bir aylık alabilmeleri, hayatını kaybedenlerin iki
yakınına kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilme
hakkı gibi haklar tanındı.
Sözlerimin başında
söylediğim gibi, emekli vatandaşlarımızın
durumlarının iyileştirilmesi noktasında, Hükûmetimiz bu
dönemde devrim niteliğinde iyileştirmeler ve düzenlemeler sağladı.
Emeklilerimizi düşünüyoruz. Emeklilerimizin yaşam
standartlarını daha da iyi hâle getirmek konusunda,
imkânlarımız dâhilinde elimizden gelen gayretleri inşallah
bundan sonra da göstereceğimize inanıyoruz.
Bu anlamda, ben tüm emeklilerimize
hayırlı uzun ömürler temenni ediyor, yüce heyetinizi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri)
Sayın Başkan
BAŞKAN Buyurun Sayın
Zozani.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri)
Sayın Başkan, sayın hatip biz sanki emeklilik yaşını
düşürmek istediğimize dönük bir talebi ifade ediyormuşuz gibi
bir algı yarattı. Müsaade ederseniz düzelteceğim.
BAŞKAN Buyurun Sayın
Zozani.
VII.- SATAŞMALARA İLİŞKİN
KONUŞMALAR
1.- Hakkâri Milletvekili Adil Zozaninin, Eskişehir
Milletvekili Salih Kocanın HDP grup önerisi üzerinde
yaptığı konuşması sırasında Halkların
Demokratik Partisine sataşması nedeniyle konuşması
ADİL ZOZANİ (Hakkâri)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın hatip biraz önceki
konuşmasında, sanki biz emeklilik yaşının
düşürülmesine dönük bir talepte bulunmuşuz gibi bir algı
yarattı ve konuşmasını bu eksene oturttu.
Sayın Hatip, sizin burada şu
soruya cevap vermeniz gerekirdi: 2000 yılından bugüne kadar her
yıl ortalama 200 bin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, devlete
hizmet etmiş, emek vermiş vatandaşı, sizin ve sizden önceki
hükûmetlerin çıkarmış olduğu bir kanundan kaynaklı
olarak mağduriyet yaşıyor. Bu insanlar çocuklarını
doktora götüremiyorlar. Bu insanlar, fiilî hizmet süresini ve prim gün
sayısını doldurdukları hâlde emekli ikramiyesini
alamıyorlar. Bu insanlar, kimisi yaşını doldurmuş
olduğu hâlde, prim gün sayısını dolduramadıkları
için emekli maaşını alamıyorlar ve Sosyal Güvenlik
Kurumunun hizmetlerinden yararlanamıyorlar, doktora dahi gidemiyorlar.
Şimdi, biz size diyoruz ki: Bu insanların mağduriyetini ortadan
kaldıracak düzenlemeyi yapalım. 1 değil, 13 tane kanun teklifi
var Meclis Genel Kurulunun gündeminde. Bunları birleştirelim, bir
araya getirelim, bunlar üzerinden bir çözüm üretelim. Yok, bunları
beğenmiyorsanız siz bir düzenleme getirin, bunun üzerinde
çalışma yapalım diyoruz.
Biz emeklilik yaşının
düşürülmesini talep etmiyoruz, bu ayrı bir tartışma konusu,
bu konunun gündemi değil. 2008de sizin yaptığınız
kanun düzenlemesi, 1999da sizden önceki hükûmetlerin yaptığı
kanun düzenlemesi Türkiyede mağdurlar yaratmış ve insanlar
mağdur, çözüm bekliyor Meclisten.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
ADİL ZOZANİ (Devamla)
Gelin, bu sorunun çözümüne dair bir görüşünüz varsa bunu söyleyin.
Teşekkür ederim. (HDP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
RAMAZAN CAN (Kırıkkale)
Bunları söyleyeceğiz, ikinci konuşmacı söyleyecek az sonra.
SALİH KOCA (Eskişehir)
Sayın Başkanım, az sonra geliyor bunun cevabı yani biraz
bekleseydiniz gelecekti, daha var konuşma hakkımız.
VI.- ÖNERİLER (Devam)
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri
(Devam)
1.- HDP Grubunun, 28/1/2014
tarihinde Grup Başkan Vekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken
tarafından, emeklilik için fiilî hizmet süresini ve prim ödeme gün
sayısını doldurmalarına rağmen yaş haddine
takılanların, emeklilik bekleyen yurttaşlarımızın
mağduriyetinin giderilmesi ve karşı karşıya
bulundukları sorunların çözümüne imkân sağlanması
amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin Genel Kurulun
bilgisine sunulmak üzere bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak,
Genel Kurulun 17 Temmuz 2014 Perşembe günkü birleşiminde
sunuşlarda okunmasına ve öngörüşmelerinin aynı tarihli
birleşiminde yapılmasına ilişkin önerisi (Devam)
BAŞKAN Öneri lehinde söz isteyen
Ensar Öğüt, Ardahan Milletvekili.
Buyurun Sayın Öğüt. (CHP
sıralarından alkışlar)
(Ardahan Milletvekili Ensar
Öğütün kürsüye bir poşet bırakması)
BAŞKAN Sayın Öğüt,
iftariyelik mi onlar?
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) Evet.
BAŞKAN Buyurun.
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) Sayın
Başkan, değerli arkadaşlar; Halkların Demokratik Partisinin
vermiş olduğu önergenin üzerine söz almış bulunuyorum.
Hepinizi saygılarımla selamlarım.
Değerli arkadaşlar, emeklilere
gelmeden önce yaklaşan Kurban Bayramı var biliyorsunuz. Kurban
Bayramından önce çiftçilerimiz, hayvan yetiştiricilerimiz son derece
zor durumda, zaten daha önce gelen ithal nedeniyle de insanlar hakikaten çok
büyük zarar ettiler. Ama, bu defa Sayın Bakandan da rica ediyorum, burada
tutanakları okusun; Anadoludaki insanlara köprüden hayvanlarını
geçirerek Trakyada satma serbestliği getirsin. Diyor ki: Trakya ari
bölge, orada şap hastalığı yok, burada var. Kardeşim,
şap hastalığı olan hayvanların etini niye halka
yediriyorsun; bir.
İki: Bu hayvanlara
sağlıklı raporunu alıyorlar, veteriner kontrolünü
alıyorlar ve illerinden o şekilde geliyorlar. Eğer hastalık
varsa, köprünün girişinde, Gebzede bir istasyon kur, orada
hayvanları getir, geçir, bak bakalım sağlıklı mı,
hastalıklı mı? Şap hastalığı varsa geçirme,
şap hastalığı yoksa geçir. Yani, bunu niye
insanlarımıza çok görüyorsunuz? Bu konuda biz bunu takip edeceğiz.
Sizden rica ediyorum, mutlak suretle
(CHP sıralarından
alkışlar) Bak, burada da söylüyorum -sonra bana demeyin- köprüyü
keseceğim, onu da söyleyeyim.
Şimdi, değerli
arkadaşlar, emekliler; işçi emeklileri var, BAĞ-KUR emeklileri
var BAĞ-KUR esnaf, BAĞ-KUR tarım var- bir de emekli memurlar
var. Şimdi, işçi emeklileri altı aylık taban maaşından
yüzde 3,27 zam almış yani ayda 30 TLye geliyor, 30 TL. Efendim,
BAĞ-KUR esnafı altı ayda 23 TL almış, esnaf olup
BAĞ-KURdan emekli olanlar ayda 23 TL almışlar, tarım
BAĞ-KURundan emekli olanlar 16 TL almışlar arkadaşlar. Kim
vuruyorsa geliyor köylüye vuruyor, tarıma vuruyor. Bir de köylü milletin
efendisi diyoruz, bu nasıl efendi ben de bilmiyorum. Memura da
yıllık 123 TL
Şimdi, kuru fasulyeye yüzde 10,21;
marketlerde limona 21,6; efendim, kiraza 11,40; fasulyeye 10,95 zam gelirken
diğer mamullerle beraber, ramazanda -Şemsi Beyin
açıklamasına göre- temel gıda maddelerine yüzde 500e yakın
zam gelmiş arkadaşlar. Bu emekli, 30 lira, 16 lira, 23 lira
aldığı parayla nasıl ekmek alacak, nasıl
karnını doyuracak? Bu ramazanda, bu mübarek ramazanda arkadaşlar,
hakikaten buna üzülüyorum.
Bizim halk ozanımız rahmetli
Âşık Mahzuninin bir şiiri vardı:
Yoksulun sırtından doyan
doyana
Bunu gören yürek nasıl dayana
Yiğit muhtaç olmuş kuru
soğana
Bilmem söylesem mi söylemesem mi?
Ya, yoksulun sırtından ayakkabı
kutularını doldurduk, yetmedi. Emeklilere üç kuruş zammı
esirgiyoruz arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)
Hele bir de yaşa takılan
emekliler var, primini ödemiş, hizmet şeyini ödemiş, her
şeyini ödemiş; bunu çözmüyorsunuz. Siz Hükûmetsiniz, Hükûmet niye
oldunuz? Sorunu çözün ve bu insanlar emekli olsunlar, huzurlu
yaşasınlar değerli arkadaşlar.
Şimdi, Mahzuninin bir şiiri
daha var:
Bir çift öküz yeter mi, böyle baca
tüter mi?
Çoluk çocuk uyumaz, aç insanlar yatar
mı?
Bu tarla susuz tarla, daha zorla, ha
zorla.
On çocuk arpa yiyor, beyler bunu
biliyor mu?
Şimdi, değerli
arkadaşlar, 10 çocuk arpa yiyor, yiğit muhtaç olmuş kuru
soğana... Şu anda benim bölgemde, Ardahan ve Doğu Anadoluda
özellikle, beyler burada lüks, beş yıldızlı otellerde iftar
yerken, yemekleri, fazla fazla, kalkıp çöpe atarken, evet, bizim
insanımız bu ekmeğe muhtaç kaldı, emekli bu ekmeğe
muhtaç kaldı arkadaşlar.
Şu anda benim bölgemdeki
insanım, emeklim, bu soğanla, bu ekmekle iftar açıyor. (CHP
sıralarından alkışlar) Evet, siz de ayakkabı
kutularını dolduruyorsunuz. Bu, kul hakkı yemektir, bunu da
affetmiyorum. Ben, bölgem adına konuşuyorum. Evet, bu ekmek, bu kuru
soğanla iftar açanların hakkını aramak için bu kürsüye
çıktım.
Şimdi sizden rica ediyorum
değerli arkadaşlar, bu emeklilere, mutlak surette insanca
yaşayacak şekilde bir hak verilmesi gerekiyor. Eğer bunları
vermezsek, bunları vermediğiniz zaman
İnsanlar televizyonlarda
izliyorlar, görüyorlar ayakkabı kutularını, kasalardaki
paraları. Bu paralar devletin ve milletin parasıdır. Bu
paralarda kul hakkı vardır.
Lütfen, sizden rica ediyorum,
emekliliği dolmuş, günü gelmiş, güne takılmış
insanlar emekli olsun. Artı, BAĞ-KUR emeklisi, BAĞ-KURdan esnaf
emeklisi, BAĞ-KURdan tarım emeklisi, işçi emeklisi ve memur
emeklisine, mutlak surette insan gibi yaşayacak şekilde bir zam
verin. Yani ayda 16 TL
Allah aşkına, nedir 16 TL? Yani, 1 kilo kuru
fasulye değil arkadaşlar.
Bakın, değerli
arkadaşlar, Tarım Bakanı Et pahalı, eti
ucuzlatacağım, ithal getireceğim. dedi. Biz buna karşı
çıkıyoruz. Evet, bakın burada çok değerli bir profesör
arkadaşım oturuyor, Yunus Kılıç; bizim Kars
Milletvekilimiz; veteriner profesör olduğu için söylüyorum. Şu anda
marketlerde etin kilosu 40 lira civarında, bazen duruma göre daha da
artıyor. Ben şunu söylüyorum -arkadaşımın da, bizim
Ardahan Milletvekilimiz, şimdi gördüm, Orhan Atalay Bey Hocamın da
doğrulayacağına inanıyorum- biz etin kilosunu 20 liraya
satmaya hazırız arkadaşlar. Evet, Karsta ve Ardahanda kilosu
20 liraya Türkiyeyi doyuracağız. İthal et getirmesin; bizden,
köylümüzden, çiftçimizden esirgemesin. Şunu diyoruz: Köylüye, çiftçiye
Tarım Bakanlığı kredi verir, destek verirse o zaman biz
daha ucuz et getiririz arkadaşlar. Yemin ediyorum -ben hayvan pazarlarını
dolaşıyorum- şu anda canlı karkasın kilosu 16 lira
Ardahanda, 16 lira karkas. Kardeşim, bunu 20 liraya perakende satmaya
hazırız, gelin verelim ama Ardahandaki çiftçiyi destekleyin.
Ardahandaki, Karstaki çiftçi Ziraat Bankasına gittiği zaman, bütün
arkadaşlarım biliyor, Ziraat Bankası hemen Memur kefil getir,
şehir merkezinde binan varsa onu ipotek ettir, esnaf kefil getir. diyor.
Değerli arkadaşlar, çiftçinin parası olsa, şehirde otursa,
şehirde binası olsa zaten gidip orada çiftçilik yapmaz, hayvanın
peşinde koşmaz. Şimdi, siz onu da vermiyorsanız çiftçi ne
yapacak o zaman?
Arkadaşlar, yılda bir defa
bizim hayvancının yüzü gülüyor, Kurban Bayramında. Bu Kurban
Bayramında, istirham ediyorum Sağlık
Bakanlığından da Tarım Bakanlığından da,
illerden hayvanlar çıkarken sağlık kontrolleri
yapılsın, sağlık belgeleri verilsin; diyelim ki Karstan
Gebzeye kadar geldi, hayvanının kontrolü yine yapılsın,
eğer o arada hastalanmışsa, hastalığı varsa
hayvanını karşıya geçirmesin, hastalığı
yoksa geçirsin. Bakın, çok enteresan, Esenyurtta benim bir akrabam
oturuyor, adam hayvan parasını vermiş zamanında,
hayvanı da besletmiş, kendi kurban kesecek, hayvanını
köprüden geçiremedi. Böyle bir anlayış olabilir mi yani bu Tarım
Bakanı ne yapmak istiyor? Şimdi, ithal et getiriyor, gizli gizli, kaçak
et getiriyor, kaçak mal geliyor, onlara gözünü yumuyor et ucuzlasın diye,
kendi çiftçisini perişan ediyor.
Değerli arkadaşlar, burada
milletin efendisi köylüyse, nüfusumuzun üçte 1i yani yüzde 30a
yakını köylüyse bu köylüye bu Hükûmetin bir şey vermesi
lazım. Bakın, gelin, beraber köyleri dolaşalım.
İnanın, samimi söylüyorum, 6 litre süt veriyor, 1 litre mazot
alıyor arkadaşlar. Yani, şimdi, şu ekmeği alamayan
arkadaşlarım var, şu ekmeği, şu soğanı.
Şu soğanın kilosu 2,5 lira bazı yerlerde, şu ekmek 2
lira arkadaşlar.
Şimdi, şunu söyleyeyim:
Burada ekmeği, soğanı alamayan adamın hakkı varsa,
sizden istirham ediyorum, yani bunlardan esirgeme yapmayın. Bu esirgemeyi
yaparsanız o zaman dengeler altüst olur.
Fakire fukaraya hizmet etmek en büyük
ibadettir diyor, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Öneri aleyhinde söz isteyen, Ramazan
Can, Kırıkkale Milletvekili.
Buyurun Sayın Can. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
RAMAZAN CAN (Kırıkkale)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu
saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle, Divana bir hatırlatmada
bulunmak istiyorum. Meclis araştırması önergesi Barış
ve Demokrasi Partisi adına. Barış ve Demokrasi Partisi
adına olan Meclis araştırmasını
İDRİS BALUKEN (Bingöl)
Halkların Demokratik Partisi Ramazan Bey.
RAMAZAN CAN (Devamla) Evet.
Halkların Demokratik Partisi,
grup önerisi şeklinde İç Tüzükün 19uncu maddesine göre Genel Kurula
getiriyor. Burada hukuken bir sıkıntı var mıdır, yok
mudur; Divanın bunu tetkik etmesi temennisiyle konuşmama
başlamak istiyorum.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; aslında, bu emeklilikte kademeli yaşa niçin
gelinmiş, bunun derin olarak tahlil edilmesi gerekiyor çünkü bir aktif
prim ödeyenler var, bir de pasif sigortalılar var. Aktif
sigortalılardan, prim kesilecek çalışmaları sayesinde, bir
hizmet akdine dayanarak çalıştıkları için ya da memur
olmaları hasebiyle bunlardan biriken prim emeklilere, pasif
sigortalılara ödenecek prim.
1987 yılında süper
emeklilik adı altında resen emeklilik çıktı. Bu da primler
dengesindeki aktif-pasif dengesindeki aktüeryayı bozdu. Akabinde, 1991
yılında iktidara gelen koalisyonla, Doğru Yol Partisi ve SHP
koalisyonuyla birlikte buradaki denge daha da bozuldu. Ben, o tarih
itibarıyla Makine Kimyada işçiyken 38-40 yaşlarında resen
emekliliğe sevk edilen arkadaşlarımızın,
büyüklerimizin -o dönem itibarıyla söylüyorum- ağlayarak emekli
olduklarına şahit oldum. Dolayısıyla, burada hesapsız,
ileriyi öngöremeyen, ileride bu dengenin bozulacağını öngöremeyen
popülist yaklaşımlarla siyasetçilerin elinde memleketimiz maalesef
sıkıntılara sokulmuştur.
Netice itibarıyla, AK PARTİ
iktidara gelmezden evvel, bu emeklilere emekli maaşı ödenmesi
noktasında bankalardan yüksek faizli krediler çekilmiştir. Öyle hâl
aldı ki, 2001e gelindiğinde, emeklilerin parası ödenemeyecek
hâle geldi. Allaha çok şükür, milletimiz AK PARTİyi iktidara
getirdi de emeklilerin sıkıntısı çözülmüş oldu.
Buraya gelirken buna da dönemin
iktidarları müdahale etmek istediler, haklıydı bu müdahale de ve
kanunlar çıkarttılar. Yirmi beş yıl dolduğunda, yirmi
beş yıl dolduğunda emekli olmanın önüne engeller getirmek
gerekti. Bu, tabii, müktesep hak açısından da sıkıntılı
bir durumdu. Ben, kendi şahsımdan örnek vermek istiyorum: Şu an
yirmi yedi yılı doldurdum. Ben, 1988de Makine Kimyada
işbaşı yaptığıma göre, bu kanunlar da 1988de
çıktığına göre, bu kanunların beni etkilememesi
lazım. Ama memleketin geleceği ve aktif sigortalılar ile pasif
sigortalılar arasındaki bozulan dengenin bir manada tamiri
noktasında bu kanunları da elzem görmek gerektiğine
inanıyorum.
Netice
itibarıyla, 1999da çıkan kanun ve 2001 yılında çıkan
kanun bir milat olmuştur bu manada. Anayasa Mahkemesine götürülmüş,
Anayasa Mahkemesi iptal etmiştir. Müktesep hak dengesinde, kademeli bir
geçiş sağlanması dengesinde
Biliyorsunuz, o dönem çıkan
kanunda on beş yıl süreyi dolduranlara bu kanun uygulanmayacak, on
beş yılı doldurmayanlara ise bu kanun uygulanacaktı. Bu da,
adalet ve nefaset ölçüsünde kamu yararı gözetilerek Anayasa Mahkemesince
bozuldu. 2001 yılında 4447 sayılı Kanunun geçici 205 ve
206ncı maddelerini Anayasa Mahkemesi bu manada iptal etti. İptal
edilip yürürlüğe girdikten sonra kanun koyucu, tekrar 1 Haziran 2002
tarihinde, geçici 206ncı ve 205inci maddelerinde Anayasa Mahkemesinin
iptali doğrultusunda yeniden bir düzenleme yaptı. Bu düzenleme
neticesinde kademeli yaşa geçildi.
Buradaki kademeli yaşa örnek
vermek istiyorum ben. İki yıldan fazla, üç yıl altı aydan
az kaldıysa emeklilik süresine, kadınsa 41, erkekse 45
yaşında; üç yıl altı aydan fazla-beş yıl
arası emekliliğe kalan süresi varsa kadınsa 42, erkekse 46 yani
her on sekiz ay aralığında kademe kademe yaşlar ilerliyor.
Netice itibarıyla, bu vermiş
olduğumuz örnekler bir hizmet akdine, yani Sosyal Sigortalar
kapsamında vermiş olduğumuz örneklerdir. Emekliliğe kalan
süreyi hesap ederek kademeli yaşa geçerken, Emekli Sandığı
657ye tabi memurlarda ise fiilî hizmeti ne kadarsa oradan emeklilik
yaşına gelen süre
Yani, daha doğrusu, Sigortadaki yaş hesaplaması
ile Emekli Sandığındaki yaş hesaplaması ters
orantılı şekilde devam edecektir ve bu şekilde bir tarih
ortaya çıkmıştır. 23 Mayıs 2002 tarihi itibarıyla
bir hizmet akdine dayanarak çalışan sigortalı
kardeşlerimizin kademelendirilmesi buna göre yürürlüğe
girmiştir, memurlarda ise 1 Haziran 2002 tarihi itibarıyla sürelerine
göre hesaplanmıştır.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; bir memleketi yöneten iktidarlar memleketin geleceği için
siyasetteki popülizmi bir tarafa bırakarak teknik olarak memleketin
gerçekleri nelerdir, memleketin aktif sigortalı sayısı nedir,
pasif sigortalı sayısı nedir, bu aktif sigortalı
sayılarından elde edilen primlerle ileriye yönelik pasif
sigortalıların, emeklilerin maaşı ödenebilir mi;
bunları değerlendirmesi lazım, popülist yaklaşımlara
uzak olması lazım.
Ben kendim de mağdur olmakla
birlikte, buradaki düzenlemeyi memleketin gerçekleri açısından reel
buluyorum. Yine, burada HDPyi temsilen konuşan hatibin şu konudaki
hassasiyetlerine de katılıyorum, diyor ki: Yirmi beş
yılı doldurdu, müktesep hakkı da ihlal edildi, şimdi
kademeli olarak yaşı bekliyor. Yani ben milletvekili olmadan önce,
ara dönemde yirmi beş yılı doldurmuştum ama emeklilik
tarihim 2019 yılı idi. 2007 yılı ile 2009 yılı
arasında yirmi beş yılı doldurup yaşı beklememe
rağmen, bu arada hastalandığımız zaman, hastaneye
gitme anlamında ve ilaç yardımı anlamında bu hizmetleri
alamayacak durumundayız. Vatandaşlar bu noktada gerçekten mağdurdur,
Hükûmetimizin bunları çözmeye yönelik adımları vardır ve
olmalıdır diye düşünüyorum ben.
Bu duygular içerisinde, BDPnin
vermiş olduğu HDPnin Genel Kurula getirmiş olduğu önerinin
muhteva olarak katıldığım noktaları da var ama
biliyorsunuz, torba yasayı çıkarmamız lazım, gündemin
yoğun olması hasebiyle aleyhinde oy kullanacağımı
belirtiyor, Genel Kurula tekrar saygılarımı sunuyorum. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Karar yeter sayısı
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) Sayın
Başkan
BAŞKAN Buyurun Sayın
Öğüt.
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) Sayın
Hatip beni yaralamak istedi. 1988de çıkan bir kanun. dedi, onu
düzeltmek istiyorum efendim.
BAŞKAN Nesini düzelteceksiniz?
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) 1988de
çıkan kanun. dedi.
BAŞKAN Söyleyin, buyurun.
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) Tamam,
müsaade ederseniz kürsüde söyleyeyim.
BAŞKAN Yani sizinle ilgili bir
sataşma söz konusu mu Sayın Öğüt? Sataşma varsa söz
vereyim.
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan)
Yanlış bilgi veriyor efendim.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri)
Yanlış bilgi verdi.
İDRİS BALUKEN (Bingöl)
Genel Kurula yanlış bilgilendirme var, doğrusunu merak ediyoruz.
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) 1988de
çıkan kanun değil.
BAŞKAN - Buyurun Sayın Öğüt.
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) Torbamla
geliyorum.
BAŞKAN - Sayın Öğüt, buyurun.
VII.- SATAŞMALARA İLİŞKİN
KONUŞMALAR (Devam)
2.- Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün,
Kırıkkale Milletvekili Ramazan Canın HDP grup önerisi üzerinde
yaptığı konuşması sırasında
şahsına sataşması nedeniyle konuşması
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan)
Değerli arkadaşlar, değerli hatip 1988de çıkan kanun.
dedi. Ya kardeşim, kaç yılındayız biz? 2014
yılındayız.
RAMAZAN CAN (Kırıkkale)
Sayın Başkan, süper emeklilikle ilgili
ENSAR ÖĞÜT (Devamla) Efendim?
RAMAZAN CAN (Kırıkkale)
Aynı şeyi söylemiyoruz.
ENSAR ÖĞÜT (Devamla) Olur mu,
tutanağı getir, 1988de çıkan kanun. dedin.
RAMAZAN CAN (Kırıkkale)
Süper emeklilik o.
ENSAR ÖĞÜT (Devamla) 1999,
2001de çıkan kanunla Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği geçici madde
diyorsun. Ben, şu anda, 2014 yılında bir kanun çıkartarak
emeklileri rahatlatalım diyorum. Ben, 1988de, 1999da veya 2001de
çıkan kanunla kalalım demiyorum ki.
Ama şunu söyleyeyim: Biz ekmek
için Ekmeleddin Beyi seçeceğiz inşallah, onu da söyleyeyim. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum
Sayın Öğüt.
RAMAZAN CAN (Kırıkkale)
Sayın Başkan
BAŞKAN - Buyurun Sayın Can,
sataşma varsa size de söz veriyorum.
Buyurun.
3.- Kırıkkale Milletvekili Ramazan Canın,
Ardahan Milletvekili Ensar Öğütün sataşma nedeniyle
yaptığı konuşması sırasında
şahsına sataşması nedeniyle konuşması
RAMAZAN CAN (Kırıkkale)
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; ben aslında
sataşmada bulunmadım, arkadaşı da ilzam etmedim. Sadece
şunu söyledim: Sosyal Güvenlik Yasasında şu anki
sıkıntılar çekiliyorsa bunun kaynağına derin bir
analiz yapmak istedim, tabii analizi anlayamadı herhâlde
arkadaşımız. Şunu söylemek istiyorum ben: 1988
yılında çıkan kanun süper emeklilikle ilgili, orada aktüeryal
dengesi bozulmuştur. Akabinde, 91de iktidara gelen dönemin DYP-SHP
koalisyonunda da resen emeklilik yasası gündeme gelmiştir. Bütün
bunlar sistemdeki aktüeryal dengeyi bozmuştur. Kanun ise 99
yılında çıkmıştır, 2001 yılında Anayasa
Mahkemesinin iptal gerekçesine göre ikinci kanun çıkmıştır
diyor, Genel Kurulu rahatsız ettiğimden dolayı da özür diliyor,
saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) Sayın
Başkan
BAŞKAN Sayın Öğüt,
anlaşıldı, lütfen, tamam.
ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) 2001
yılında çıkan kanunun geçici maddesini Anayasa Mahkemesinin bozduğunu biliyorum da ben 2014
yılında siz ne iş yapıyorsunuz, onu sormak istiyorum.
RAMAZAN CAN (Kırıkkale)
Onun cevabını verdim, anlamadıysan ne yapayım.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
VI.- ÖNERİLER (Devam)
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri
(Devam)
1.- HDP Grubunun, 28/1/2014
tarihinde Grup Başkan Vekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken
tarafından, emeklilik için fiilî hizmet süresini ve prim ödeme gün
sayısını doldurmalarına rağmen yaş haddine
takılanların, emeklilik bekleyen yurttaşlarımızın
mağduriyetinin giderilmesi ve karşı karşıya
bulundukları sorunların çözümüne imkân sağlanması
amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin Genel Kurulun
bilgisine sunulmak üzere bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak,
Genel Kurulun 17 Temmuz 2014 Perşembe günkü birleşiminde
sunuşlarda okunmasına ve öngörüşmelerinin aynı tarihli
birleşiminde yapılmasına ilişkin önerisi (Devam)
BAŞKAN Halkların Demokratik
Partisi grup önerisini oylarınıza sunuyorum
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) Karar
yeter sayısı istenmişti.
BAŞKAN Karar yeter
sayısı arayacağım.
Oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler
Kabul etmeyenler
Kâtip üyeler arasında
anlaşmazlık olduğu için elektronik cihazla oylama
yapacağım.
İki dakika süre veriyorum.
(Elektronik cihazla oylama
yapıldı)
BAŞKAN Evet, karar yeter
sayısı vardır, öneri kabul edilmemiştir.
Şimdi, Milliyetçi Hareket Partisi
Grubunun, İç Tüzükün 19uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi
vardır, okutup işleme alacağım ve oylarınıza
sunacağım.
2.- MHP Grubunun, 5/6/2014 tarih ve 6044 sayıyla Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve arkadaşları tarafından,
Suriyeli sığınmacıların durumlarının ve
toplumsal etkilerinin araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına verilmiş olan Meclis
araştırması önergesinin, Genel Kurulun 17 Temmuz 2014
Perşembe günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve ön
görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılmasına
ilişkin önerisi
17/07/2014
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Danışma Kurulunun 17 Temmuz
2014 Perşembe günü (bugün) yaptığı toplantısında
siyasi parti grupları arasında oy birliği
sağlanamadığından, grubumuzun aşağıdaki
önerisinin İç Tüzük'ün 19'uncu maddesi gereğince Genel Kurulun
onayına sunulmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Oktay
Vural
İzmir
MHP
Grup Başkan Vekili
Öneri:
05 Haziran 2014 tarih ve 6044 sayıyla TBMM
Başkanlığına vermiş olduğumuz, Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve arkadaşlarının Suriyeli
sığınmacıların durumlarının ve toplumsal etkilerinin
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla verdiğimiz Meclis araştırma önergemizin, 17 Temmuz
2014 Perşembe günü (bugün) Genel Kurulda okunarak görüşmelerinin
bugünkü birleşiminde yapılması önerilmiştir.
BAŞKAN Milliyetçi Hareket Partisi grup önerisi
lehinde söz isteyen Mehmet Şandır, Mersin Milletvekili.
Buyurun Sayın Şandır. (MHP
sıralarından alkışlar)
MEHMET ŞANDIR (Mersin) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; sonuç olarak bugün ülkemiz için bir millî
güvenlik sorunu hâline gelen Orta Doğu bölgesindeki gelişmeleri ve
bunların muhtemel sonuçlarını ve Suriyede yaşanan iç
savaştan kaçarak ülkemize sığınan Suriyeli
sığınmacıların yaşadıkları
sorunları ve oluşturdukları sorunları araştırmak,
alınması gereken tedbirleri belirlemek için bir komisyon
kurulması talebiyle grubumun verdiği araştırma önergesinin
gündeme alınması konusu üzerinde söz almış
bulunmaktayım. Öncelikle, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, söze,
öncelikle Gazzede yaşanan İsrail-Yahudi vahşetini şiddetle
ve nefretle kınayarak başlıyorum. Ayrıca, Irakın ve
Suriyenin kuzeyinde yaşanan IŞİD vahşetini, Türkmen
katliamını yine şiddetle ve nefretle kınıyorum.
Ayrıca, bu vahşete seyirci kalan, Müslümanı Müslümana
kırdırarak Büyük Ortadoğu Projesini uygulayan küresel güçleri
ve bunları seyreden Birleşmiş Milletler Örgütünü ve medeni
dünyayı da şiddetle kınıyorum. Olaylarda hayatını
kaybeden tüm insanlarımıza Yüce Allahtan rahmet diliyorum. Şu
mübarek ramazan ayının rahmet kapılarından bu
insanların zulmünün, çilesinin bitmesini Yüce Allahtan diliyorum.
Değerli milletvekilleri, hep
beraber izliyoruz. Bugün Kerkükte, Telaferde, Musulda, Halepte, Humusta,
Gazzede ölüm çığlıkları yükseliyor. Bölgemiz tam
anlamıyla bir kıyamet yaşıyor. Bölgeden her ölçekte
feryatlar yükseliyor, Türkiye neredesin, Türk milleti, gavim gardaş ben
öldüm, sen neredesin? çığlıkları yükseliyor. Böyle bir
şiir var biliyorsunuz. Bölgemizde yaşanan bu vahşete,
yaşanan bu acılara karşı Türkiye Büyük Millet Meclisinin
yeterli duyarlılığı göstermediği kanaatindeyim. Bunun
için, özellikle bölgede yaşananların muhtemel sonuçlarını
ve Suriyede yaşanan iç savaşın oluşturduğu bu sorunun
muhtemel sonuçlarını araştırmak üzere Meclisimizde bir
komisyon kurulmasını, ulaşılacak sonuçları Hükûmete
ileterek alınması gereken tedbirlere yardımcı
olunmasını veya hiç olmazsa bir genel görüşme
yapılmasını bir sorumluluk olarak değerlendiriyorum, bir
borç olarak değerlendiriyorum.
Değerli milletvekilleri, Suriye
konusunda konuşmadan önce Irakta yaşanan hadiseye dikkatinizi çekmek
istiyorum. Sizlere de mutlaka ulaşıyordur. Bizlere mesajla, telefonla
ulaşan çok sayıda insan Irakta gerçekten bir vahşetin
yaşandığını ifade ediyorlar. Özellikle Telaferde
DAASH denilen, IŞİD dediğimiz Irak-Şam İslam
Devleti vahşeti Şiilere karşı, Şii Türkmenlere
karşı çok ciddi bir vahşet uyguluyor, hiçbir insani değer
taşımayan bir vahşet uygulanıyor. Daha da acısı,
DAASH, Şii Tükmenleri katlediyor. DAASHla, IŞİDle mücadele
eden Irak Merkezî Hükûmeti de Bunlarla mücadele edeceğiz. derken
Sünnilere eziyet ediyor. Telaferde bir kıyamet yaşanıyor.
Mesajla gönderdikleri bu dehşet tablolarını sizin ve Türkiyenin
dikkatine sunuyorum. Gözlerden okunan korkuyu seyretmenizi
Bu insanları,
özellikle Şii Türkmenlerini tırlarla, kamyonlarla 1.500 kilometre
güneydeki Kerbelaya, Necefe taşıyorlar. Buna karşı
duyarsız kalmamız mümkün değil. Tüm ilgilileri, Hükûmeti,
Türkiye Cumhuriyeti devletini, buradan, Irakta yaşanan, Türkmenlerin
yaşadığı bu vahşet karşısında
duyarlı olmaya davet ediyorum. Ne yapılabilir? 1991de Saddamın
zulmüne karşı nasıl Irakın kuzeyi Birleşmiş
Milletler tarafından korunmaya alındıysa Telafer de böyle bir
korunmaya alınabilir. Bunu Türkiye'nin talep etmesini Hükûmetten bekliyorum.
Ayrıca, bu insanlar, DAASHtan
kaçanlar Kerbelâya arabalarla taşınıyor, tırlarla
taşınıyor. Hâlbuki Irakın kuzeyinde veya Türkiye'nin
sınırının hemen kenarında kamplar yapılabilir,
insanlar burada Türkiye'nin güvenliği altında hayatlarına devam
edebilirler ama ne yazık ki -Sayın Bakana, Sayın Başbakan
Yardımcısına buradan hatırlatıyorum- hâlâ, Habur
Sınır Kapısında, Iraktan kaçan Türkmenlerden pasaport
soruluyor. Hâlbuki Suriye hadisesinde açık kapı politikası
uygulanarak ölümden kaçan insanlara Türkiye kucak açmıştı. Bunun
Irak Türkmenlerinden de esirgenmemesini talep ediyorum.
Değerli milletvekilleri, Suriye iç
savaşı üç yılını tamamladı. 15 Aralık 2011;
o günden bu yana Suriyede bir iç savaş, bir kardeş savaşı
yaşanıyor, etnik temelde, mezhep temelinde bir iç savaş
yaşanıyor, bir bölgesel savaş yaşanıyor, hatta
tarafları küresel güçler olan uluslararası bir sorun
yaşanıyor. Buradan rakamlar muhtelif olmakla beraber AFADın
bildirdiği rakamlar olarak ifade ediyorum- yaklaşık 1 milyon 100
bin Suriyeli sığınmacı Türkiyemize
sığınmış durumda. Bu insanların 219.295
kişisi 16 çadır kent, 6 konteyner kent ve 1 geçici bölgede olmak
üzere, sığınmacı olarak tutuluyorlar ve kayıt
altındalar ama bunun dışında yaklaşık 900 bin
Suriyeli Türkiye'nin muhtelif şehirlerinde çok ciddi sorunlar içerisinde
ve birtakım sorunlar üreterek yaşıyorlar.
Değerli milletvekilleri, meselenin
bu noktaya geleceği önceden öngörülmeliydi. Türkiye gerçekten çok ciddi
fedakârlık yapıyor. Bu noktada AFADa, Kızılaya ve Türkiye
Cumhuriyeti devletinin tüm kurumlarına teşekkür ediyorum. Gereken
neyse, elden gelen neyse yapılıyor ama sorun öyle bir sorun ki
Türkiye'nin iç dengesini bozacak noktaya geldi. Biliyorsunuz, birkaç gün önce
-Kahramanmaraş, Gaziantep, Adana, İstanbul- birçok şehirde
Suriyeli sığınmacılar ile o şehirde yaşayan
insanlarımız arasında kabul edilemez olaylar yaşandı.
Kahramanmaraşta yaklaşık bin kişi
Ama sonuç
itibarıyla bir bardak taşması bu. Ne o sorunlara sebep olan
sığınmacılar suçlu ne o olaylara tepki koyan
Kahramanmaraşlılar veya diğer vatandaşlarımız
suçlu. Ama öyle bir olay yaşanıyor ki artık buna devlet olarak,
Hükûmet olarak bir çözüm üretmek mecburiyetindeyiz. Bunu yok sayarak, Biz
kamplarda gerekeni yapıyoruz. diyerek bu sorunu ortadan
kaldıramayız. Bugün bir toplumsal çatışma noktasına
gelindiyse ve insanlarımız Türk milletine, Türk insanına
yakışmayan birtakım davranışlarla bu
sığınmacılara bir tepki ortaya koymak mecburiyetine kadar
ulaştılarsa, o noktaya mesele geldiyse Türkiye gerçekten çok önemli
bir iç güvenlik sorunuyla karşı karşıya demektir.
Bu sebeple, ben, Hükûmeti bu konuyu
tekrar düşünmeye, bu konuda birtakım çözümler üretmeye ve her
şeyden önemlisi, bu Suriye iç savaşını bitirmeye, Türkiye
olarak ne kadar gücümüz varsa katkı vermeye davet ediyorum. Suriyeli
sığınmacılar, yerlerinden yurtlarından sökülmüş
insanlar, sorunlu insanlar. Bu insanlar gerçekten yurtlarına dönmek
istiyor. Bu insanları
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
MEHMET ŞANDIR (Devamla) ...bir
an önce köylerine döndürme tedbirini almanın yapılabilecek en önemli,
en doğru iş olduğunu düşünüyorum. Bu noktada Meclisi de duyarlı olmaya davet ediyor,
saygılar sunuyorum.
Teşekkür ederim. (MHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Grup önerisi aleyhinde söz isteyen
Abdullah Levent Tüzel, İstanbul Milletvekili.
Buyurun Sayın Tüzel. (HDP sıralarından
alkışlar)
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (İstanbul)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla
selamlıyorum.
Milliyetçi Hareket Partisinin Suriyeyle,
mültecilerle ilgili Meclis araştırması önergesi üzerine söz
aldım.
Sorun, her geçen gün daha
acılı bir hâl almakta, daha çok büyümekte, mülteci sayısı
arttıkça insan hakları ihlalleri diyeceğimiz boyut daha da
derinleşmekte. Üç yılı geride bıraktık. Suriyedeki
rejimi değiştirmenin peşindeki büyük güçler ve onun
arkasına takılan AKP Hükûmeti, bugün bu yaşanan insanlık
dramının birinci dereceden sorumlusu elbette ve bu nedenle de acil
olarak bir çözüm üretilmesi gerekiyor. Evet, bir Meclis araştırılması
yapılmalı ama Türkiyenin her yerinde, hayatın her alanında
çocuğundan ihtiyarına, kadınından erkeğine Suriyeli
mülteci gerçeğiyle her alanda karşılaşmaktayız; durum
artık tahammül gösterilecek bir boyutta değildir. Her gün
gazetelerde, bir yerde bir esnafın, bir yerleşik halkın Suriyeli
aileyle kavgası, linç haberleri yer almaktadır. İşte,
Maraşta, ondan önce Antepte benzer şiddet eylemleri, Suriyeli
mülteciler üzerindeki bu haberler ciddi bir şekilde bu konuya el
atılmasını gerektirmektedir. Bütün bunlardan önce, sorunu bir
hak ihlali olarak ifade ettik, bir insan hakları sorunu olarak ifade
ettik.
İnsan hakları deyince,
öncelikle, bugün 17 Temmuz. 17 Temmuz 1986, Türkiyede İnsan Hakları
Derneğinin kuruluş günüdür. Yirmi sekiz yıldır, 12 Eylül darbecilerinin
yarattığı tahribattan sonra, çocukları cezaevinde olan
aileler başta olmak üzere, Türkiyenin aydın ve onurlu insanları
bir araya gelerek Türkiyedeki darbeyle birlikte artan insan hakları
ihlallerine karşı mücadele etmek üzere -98 insan bir araya
geldi- bu derneği kurdu. Büyük
bedeller ödeyerek, ardında 22 ölüm, onlarca sakat kalmış insan,
kaçırılmış insan, cezaevlerinde ve hayatın
değişik alanlarında yaşam mücadelesi verenlerin
yanında oldular. Antidemokratik uygulamalara karşı,
işkencelere karşı, kaçırmalara, faili meçhullere
karşı, hak ihlallerine karşı mücadele ederek bugüne kadar
geldiler. Vakıf kurucusu oldular, uluslararası alanda
çalışan, diğer örgütlerle işbirliği içerisinde
Türkiyede insan haklarının varlığının ve bunun
kavgasının mücadelesini verdiler. Bu alanda emeği geçenleri
buradan bir kez daha saygıyla selamlıyorum.
Suriyeli
mülteciler sorununda da İnsan Hakları Derneği ve Vakfı, bu
alanda elbette çalışmalar yapmakta, raporlar yayınlamakta. Ama
söylediğim gibi, bu konu çok daha acil, ciddi bir sorun hâline
gelmiştir. Bakın, sadece Maraşta, Antepte, Türkiyenin
değişik yerlerinde değil, Ankaranın göbeğinde,
Sincanda, bir mahallede 42 kişilik Suriyeli bir aile bir eve sığınmış
durumda ve çevresindeki insanlar, orada barınma hakkını bile
sağlıklı bir şekilde yaşayamayan bu aileyi kendileri
için bir tehlike kaynağı olarak görmekte ve oranın
boşaltılmasını istemekte. Bu bilgileri nereden
alıyoruz? derseniz, bu bilgileri o bölgede sağlık hizmeti
vermek durumunda olan ve o Suriyeli aileye de aşı yapmak zorunda olan
ama aşı bulamayan halk sağlığı, aile
sağlığından sorumlu hekimlerden
duymaktayız. Türk Tabipleri Birliği, tıpkı İnsan
Hakları Derneği gibi, bu konudaki görevlerin ve sorumlulukların
yerine getirilmesi için âdeta çağırmakta, çığlık
atmakta ama Hükûmet, işte 200 binlerle başlayan bu mülteci
akınını Zamanında kamplara yerleştirdik. diyerek bir
ölçüde görevini yaptığı zannı içerisinde. Ama bakıyoruz
bugün, yıl sonuna doğru bunların sayısı 1,5 milyonu
bulacak ve her yerde, dediğimiz gibi, sokakta dilenen çocuklar,
alışverişini ne yazık ki gayriahlaki bir şekilde,
çalışabildiği, geçinebildiği bir iş
bulamadığı için bedenini sunarak karnını doyurmak
zorunda kalan genç yaşta kadınlar, kızlar, çocuklar, çocuk
yaşta gelinler, satılan bedenler, bunun karşısında
ayağa kalkmış kadın örgütleri, buna işaret eden ve
Hükûmeti göreve çağıran kadın aktivistler söz konusu.
Nereden
geldik bu noktaya? Aktif dış politikadan geldik, büyük devlet olma
hevesleriyle, hayalleriyle geldik. Sözde, bölgede barış gücü
olacaktık ama baktık ki dinleme kayıtlarından, gizli
kayıtlardan, bu ülkenin karar alıcılarının, istihbarat
teşkilatının başındaki insanların, dış
politikanın sorumlularının, oradaki, Suriyede Esad rejimine
karşı savaşan güçleri desteklemek adına tırlar dolusu
silahı insani yardım adı altında, insan hakları
dayanışma örgütleri görevlileri eliyle buralara
taşıdıklarını anlıyoruz. Buradaki çatışmanın
Paralel kavgasının
uzantısı olarak bu bilgiler karşımıza
çıkıyor. 1,5 milyona dayanmış bu mültecilerin
yaşadığı acılardan, evet, birinci derecede bu iktidar,
bu siyasi anlayış, bu dış politikadaki yanlış
tutum o nedenle sorumludur diyoruz. Barış taşımak ne
kelime, kan taşınmıştır, barut
taşınmıştır ve sonuç itibarıyla, bu ülkeye,
açlık çeken, işsizlikle karşı karşıya
bırakılmış, kafasını sokacak bir barınma sağlanamamış
ve her gün sağlık problemleri yaşayan mülteci sorunu
taşınmıştır.
En son haberlerden bir tanesi:
Ortalıkta yaşayan bu mülteciler, Eminönünden Kadıköye vapura
bindirilerek iki belediye arasında git gel şeklinde, bir sokakta
yaşama terk edilmiş durumdadır. Kamplar yetersizdir. Parası
olan, nüfuzu olan ve bir şekilde yolunu bulan kendisine ev bark
edinebilmiştir ama öbür taraftan, çok daha büyük bir sorun
karşımıza çıkmıştır. Başta, Türkiye
işçileri, emekçileri ucuz iş gücü durumundaki bu mültecilerle
karşı karşıya kalmıştır. Kendilerine geçici
çalışma izni verilmeyen bu insanlar, bu aç açıkta, vatan
topraklarından uzak düşmüş, iç savaşın
yarattığı tahribatla canını kurtarma pahasına
buralara sığınmış bu yardım bekleyen zavallı
insanlar, günlük 10 lira, 20 lira yevmiyeyle bedenlerini, iş güçlerini,
alın terlerini kaçak işçi olarak satmak durumunda
kalmışlar; bunun karşısında, çok daha ağır
koşullarda çalışan, her gün işten atılan, her gün
kölece çalıştırılan, düşük ücretle
çalıştırılan Türkiyeli işçilerle karşı
karşıya gelmek noktasında, Türkiye'deki esnaf ve küçük
üreticiyle karşı karşıya gelmek durumunda
olmuşlardır. Antepte, Maraşta, başkaca yerlerde
yaşanan kavgalar ve geçimsizlikler, bu acıyı yaşayan
insanları bir ölçüde sindirememek, kabul edememek ve bir düşman
olarak algılamak, işte, bu boyuta getirmiştir.
O nedenle, Hükûmet sorumlu olduğu
bu noktada
Neden sorumludur? derseniz; bakın, yine, çocuklardan al
haberi. Yani, soruluyor: Siz niye toprağınızı terk edip
geldiniz?, Bizi Başbakan çağırdı. diye o küçük
aklıyla bu türden bilgiler veren çocukların beyanları yine
gazete haberlerine düşmekte. Evet, Suriyedeki iç
karışıklığı ve savaşı pompalar tarzda
bir politikayla o insanlara burada iyi bir yaşam vadederek
çağırdılar ama işte, sokakta el elde, baş başta
kaldılar. Bu, insan hakları dramı; bu, trajik yaşam.
Elbette, o insanlara sahip çıkılmalı. Sahip çıkacak olan,
bu siyasi iradeden, Hükûmetten öte öncelikle bizim insanımız; Türkiye
yurttaşları, Türkiye işçileri, emekçileri. Bir
dayanışma içerisinde sahip çıkmak, o insanlarla işini,
aşını paylaşmaktan öte bir rekabete girmek değil ama
Suriyeli mültecilerin yaşadığı bu dramı
yaşatanlara ve Türkiyeli emekçileri de işsizlikle, karın
tokluğuna çalıştırmakla baş başa bırakan bu
egemen zihniyete, bu kapitalist iktidara
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (Devamla) -
bu
emperyalist savaşçı politikalara karşı el birliği, güç
birliği ve dayanışma içerisinde hareket etmek ve
çocukların, genç kızların, kadınların fuhşa
zorlandığı, çocuk gelinliğe dayalı satışa
zorlandığı bu ahlaki çöküntüye karşı hep birlikte
direnmek ve mücadele etmek zorundayız.
Teşekkür ediyorum. (HDP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Milliyetçi Hareket Partisi grup önerisi
lehinde söz isteyen Vahap Seçer, Mersin Milletvekili.
Buyurun Sayın Seçer. (CHP
sıralarından alkışlar)
VAHAP SEÇER (Mersin) Teşekkür
ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, sayın
milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Milliyetçi Hareket Partisinin vermiş olduğu, iç
karışıklık sebebiyle Suriyeden ülkemize gelen
sığınmacıların ortaya koyduğu sorunlar ve
bunların çözüm yollarının araştırılmasıyla
ilgili bir araştırma komisyonu kurulmasına yönelik önergeyle
ilgili söz aldım.
Değerli milletvekilleri, Grup
Başkan Vekilimiz Sayın Hamzaçebiye gelen bir faks, aslında
Türkiyedeki sığınmacı sorununu, bu konunun vahametini çok
net ortaya koyar nitelikte. İzin verirseniz, öncelikle, İstanbuldan
Sultanbeyli Fatih Mahallesi Muhtarımız Ahmet
Çalışkanın gönderdiği bu faksı sizinle paylaşmak
istiyorum.
Sayın Vekilim Akif Hamzaçebi
Beyin dikkatine. Suriyeli
vatandaşlarımız Sultanbeyli ilçemize akın akın
gelmektedir. Sayı az iken ilgileniyor,
yetişiyorduk ancak şu an sayı binlerle ifade ediliyor. Belediye
ve kaymakamlığımız da bu konuda bir şey
yapamıyor. Tabiri caizse boğulduk. Camilerin kapılarında,
içlerinde, muhtarlık kapılarında, eczane kapılarında,
fırınların önlerinde vatandaşlarımızın
önlerini kesip ekmek, para, süt, mama, bez, ilaç vesaire istiyorlar.
Sayın Vekilim, artık
yardımı, koşturmayı bıraktık;
vatandaşımızın güvenliğinden, can, mal, ırz
güvenliğinden endişe eder konuma geldik. Cinayet haberleri, kavga
haberleri de duyuyoruz.
Sayın Vekilim, sizden istirham
ediyorum, yüksek sesle bu konuların gündeme getirilmesini istiyoruz.
Gayriresmî oldukları için işte de çalışmaları mümkün
değil.
Gerçekten, samimiyetle, elinden geleni
yapan ancak çaresiz kalmış, ülkesini, yurdunu seven, insanları
seven, yardımı seven bir muhtarın çığlığı.
Cumhuriyet Halk Partisi adına,
ben, Milliyetçi Hareket Partisine bu konuyu gündeme getirdiği için
öncelikle teşekkür ediyorum. İsabetli bir zaman. Geçtiğimiz
günlerde, özellikle Maraşta, Adanada, Suriyeye sınırı
bulunan illerimizde bu olaylar, vahim olaylar meydana geldi.
Sayın Şandır Suriyeyi
yakından tanır. Suriyeye ilişkin değerlendirmelerini
yaptı, onu dikkatle dinledim. Üç buçuk yıldır bu sorun
yaşanıyor. O günden bugüne resmî rakamlara göre 1,2 milyon, gayriresmî
rakamlara göre 2 milyon sığınmacı Suriyeli Türkiyede
yaşıyor. 10 ilde 22 kamp kurulmuş, 220 bin
sığınmacı bu kamplarda daha disiplin altına
alınmış, zapturapt altına alınmış, kontrol
altında her açıdan ancak diğer geri kalanlar, özellikle,
Urfaya, Gaziantepe, Kilise, Osmaniyeye, ta, benim seçim bölgem olan
Mersine kadar, sınır illerine dağılmış
durumdalar. Hatta, son zamanlarda büyük metropollerde, Ankarada,
İstanbulda, İzmirde de bunları görmek mümkün. Artık,
Suriyelilerle iç içe yaşıyoruz.
Bir iç savaş yaşanıyor,
nedenlerine biraz sonra vaktim kalırsa geleceğim. Sorun ortada,
nedeni ne olursa olsun. İnsanız, gelenler
dindaşlarımız, bölge insanları, çaresiz
kalmışlar, acıyla kendilerini ülkemize atmışlar. Önce
bunları gerçekten misafir olarak algıladı toplum, onlara
yardımcı oldu ama olaylar başka boyutlara gelince, sorunlar
yaşanmaya başlayınca, şimdi, bu misafirler âdeta bir
düşman gibi görülmeye başlandı. Maraşta olan olaylar
bunun, bu tehlikenin en büyük işaretidir.
Peki, nedir bu sorunlar? Bu
sorunları derinden yaşayan kadınlar ve çocuklar; bir kere, bunu
ortaya koymak lazım. Asayiş sorunları yaşanıyor,
hırsızlık, fuhuş
Özellikle organize suç örgütlerine çok
mümbit bir alan. Burası organize suç örgütleri için -hangi illegal
işle uğraşıyorsa; uyuşturucu ticareti mi yapıyor,
çek senet tahsilatı mı yapıyor, hırsızlık çetesi
mi- çok mümbit bir alan. Buradaki yoksul ailelerin o sabileri, çocukları
bu organize suç örgütlerinin tuzağına düşmek için bekliyorlar.
Şimdi, ikinci eş olayı
var. Tabii ki bir insan olarak, bir beşer olarak, modern dünyada
yaşayan bir insan olarak, kadın haklarına saygı duyan bir
insan olarak bu kabul edilemez bir şey ve bu insanlar, bu kadınlar
erkeklere bir mal gibi pazarlanıyor, özellikle doğuda, güneydoğuda,
Suriyeye sınırı olan illerde. Bu, kabullenilebilecek bir durum
değil.
Bu, binlerce, on binlerce, yüz binlerce
sağlık sorunu yaşayan sığınmacıların
sağlık hizmetini giderici hastaneler yetersiz. Bu insanların
çocuklarının eğitim ihtiyaçları için okul sayısı
yetersiz.
Barınma: Mersinin sahil
şeridi var hemen Mersinin merkezinde, yaklaşık olarak 10
kilometre mesafe. Zaman zaman orada sabah yürüyüşleri yapıyorum,
inanın, o sığınmacı insanlar -çimlerin üzerinde,
banklarda, ağaçların altında- orada yaşıyorlar, orada
geceyi geçiriyorlar, evleri, yuvaları oralar olmuş. Bu barınma
sorunu önemli bir sorun.
Geçim sorunu var, ekonomik sorunlar
var. Hükûmetin, devletin mutlaka bu konuda katkıları var ama
yetersiz.
Kayıt dışı ekonomi:
Suriyeli bir sığınmacı hiçbir kaydı kuydu, vergi
kaydı, esnaf odasına kaydı olmadan gidiyor, bir iş yeri
açabiliyor. Zaten, Türk vatandaşlarıyla sorun burada
başlıyor, ekmek kavgasıyla başlıyor. Esnaf
şikâyet ediyor: Benim dükkânım var, ben vergiye tabiyim, esnaf odasına
kayıtlıyım, ticaret odasına kayıtlıyım ancak
diğer taraftan, bir sığınmacı geliyor, herhangi bir
kaydı olmadan, yanımda, benim yaptığım işe uygun
ya da aynı işi burada yapabiliyor. Dolayısıyla, Onun
kaydı yok, onun vergi sorumluluğu yok, haksız rekabet
oluşturuyor. deyip böyle bir kavga ortamı da ortaya
çıkıyor.
Kayıt dışı
istihdam: Gidin, organize sanayi bölgelerinde, özellikle küçük, orta boy
işletmelerde onlarca, yüzlerce kayıt dışı
çalışan Suriyeli görebilirsiniz.
Bunun sorumlusu kim? Elbette ki
Hükûmet. Bunun sorumlusu ben değilim, bunun sorumlusu Parlamento da
değil; bu işin sorumlusu Hükûmettir. Özellikle Suriyede 2011
Şubatından bu yana meydana gelen iç
karışıklığa ilişkin ortaya koyduğu
politikalar maalesef Türkiyede sığınmacı probleminin bu
duruma gelmesini körükleyen, ateşleyen unsurlardan bir tanesidir.
Bir kere, Hükûmet, açık kapı
politikası uyguladı, sınırlar kevgire döndü. Türkiye-Suriye
sınırı, Türkiyenin en uzun kara sınırı. Oradan
teröristi de geçti, hırlısı da geçti, hırsızı da
geçti, Hükûmet oraları kontrol altına alamadı. Türkiye,
Suriyedeki savaşı âdeta körükledi, ateşe benzin döktü. Sonuç
olarak, bu saatten sonra ne yapılacak? Bu insanlar Suriyeye mi
gönderilecek; o zaman oradaki savaşın bitirilmesi gerekiyor. Bugüne
kadar Hükûmetiniz, oradaki savaşın ortadan kalkması için, barışın
tesis edilmesi için olumlu bir harekette bulunmadı. Orada, özellikle
Sayın Başbakan, Suriye Devlet Başkanıyla olan kişisel
ihtilafını maalesef Türkiye-Suriye halklarının savaş
ortamını hazırlayacak pozisyona getirdi. Artık bu
anlayıştan Türkiyenin, Türkiye Hükûmetinin, Hükûmetinizin vazgeçmesi
gerekiyor. O insanların hukuki olarak burada mülteci olmaları mümkün
değil, ya bir yasal düzenlemeyle bu insanları vatandaş
yapacaksınız...
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
VAHAP SEÇER (Devamla) - Onun da
farklı sosyal, hukuki, siyasal sorunlar doğuracağını
unutmayın. Ama biz şunu söylüyoruz: Türkiyede bu sorun
yaşanıyor, bu sorun gerçektir, gelin bir komisyon
oluşturalım, bu sorunları tespit edelim ve çözüm
yollarını hep beraber bulalım diyorum.
Teşekkür ediyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Milliyetçi Hareket Partisi grup önerisi
aleyhinde söz isteyen Hacı Bayram Türkoğlu, Hatay Milletvekili.
Buyurun Sayın Türkoğlu. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
HACI BAYRAM TÜRKOĞLU (Hatay)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Suriyeli
sığınmacıların durumlarının ve toplumsal
etkilerinin araştırılması ve alınması gereken
tedbirlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması
açılmasını teklif eden MHP grup önerisi aleyhinde
şahsım adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce
heyetinizi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, bizler
Türk milleti olarak İspanya zulmünden kaçan Yahudileri beş yüz
yıl önce bağrımıza bastığımız gibi,
Nazi Almanyasından kaçanlara, başka faşist diktatör ülkelerden
kaçan mağdur ve mazlum insanlara hep kapımızı
açtığımız gibi, Saddam zulmünden kaçan, Balkanlardaki
zulümden kaçan Türkmen kardeşlerimize de kapımızı
açmış, son olarak da Suriyede, Irakta çeşitli baskılara maruz
kalanlara, özellikle Esad zulmüne, baskısına, katliamına maruz
kalan Suriye halkına da kucak açmış bulunuyoruz. Bundan sonra da
gelenleri, milletimizin bir geleneği olarak misafirperverlik
duygularımızla kucak açmaya, barındırmaya devam
edeceğiz. Türkiye'nin tarihine de, geçmişine de, bugününe de,
geleceğine de yakışan davranış budur. Türk insanı
her zaman bu milletlere sahip çıkmış, kapısını
her zaman açmış, bir ekmeğini bir mazlumla bölüşmeyi her
zaman yeğlemiştir. Düşünün, Suriyeden insanlarımız kucağında
bebesiyle, yanında yaşlı ninesiyle Esad zulmünden can korkusuyla
ülkemize kadar sığınmış, hani bir kuş bir
çalıya siner, ya taşla vurur öldürürsünüz ya da onu muhafaza
edersiniz misali. İnancımızın ve millet geleneğimizin
gereği olarak biz bunlarla bir ekmeğimizi bölüşme pahasına
Onları gerektiği gibi -AFAD Başkanlığımızca
bizzat takibi yapılarak, 500 bine yakın insanımız
zamanında müracaat etmiş, gelmiş- biz barındırmışız.
Türkiye Cumhuriyeti devletinin geleneğine yakışan da budur.
Değerli milletvekilleri, Suriyeli
kardeşlerimiz bizim akraba topluluğumuzdur. Sizler de çok iyi
biliyorsunuz, tabii ki kendi keyiflerinden gelip ülkemize kadar
sığınmamışlardır. Hani bir söz vardır
Anadoluda: Bülbülü altın kafese koymuşlar da Ah vatan, vah vatan!
diye çırpınmış. Nedir vatanın? diye
sorduklarında, işte o yeşillikler arasındaki bir dala konup
o dal üzerinden feryat ve figanı onun için en güzel vatandır.
Dileğimiz, tabii inşallah Suriyede bir an önce zulmün bitip bu
Suriyeli vatandaşlarımızın tekrar o sıcak
yurtlarına, yuvalarına dönmeleridir. Biz, bizde kaldıkları
sürece misafirperverliğimizi yapmaya devam edeceğiz.
Başta AFAD
Başkanlığımız olmak üzere, valiliklerimiz, Aile ve
Sosyal Politikalar Bakanlığımız, tüm bölgedeki
belediyelerimiz başta olmak üzere;
bize sığınan, bir kısmı
barınaklarımızda, şu anda konteyner kentlerde ve çadır
kentlerde yaşamlarını idame ettiren ve devletimiz
tarafından, barınmasından eğitimine, sağlık
ihtiyaçlarına kadar her türlü ihtiyaçları görülen bu
insanlarımızın da ciddi bir bölümü şehirlerimize
dağılmış durumda. Geçici barınakların
dışında şehirlerimizde yaşayanların nüfusu da
yaklaşık 750 bin civarında. Burada, tabii şu anda 500 binin
üzerinde Suriyeli sığınmacı gelmiş,
barınaklarımızda kalmakta. Bunun bir kısmı tekrar
Suriyeye dönmüş ama hâlâ ülkemizde 200 binin üzerinde insan bu AFAD
Başkanlığımızca koordine edilen barınma
merkezlerinde, her türlü ihtiyaçları giderilmek üzere barınmaya devam
etmektedir.
Değerli milletvekilleri, Türkiye,
geçmişte yardım alan bir ülke iken, bugün 3,5 milyar TL
dışarıya yardım eden bir ülke hâline geldi. Dünyada
başka ülkelere yardım eden ülkeler kategorisine Türkiyeyi
soktuğumuz zaman, Türkiyemiz diğer ülkeler arasında artık
ilk sıraları almış durumda. Biz tabii sadece Suriyeden gelen
sığınmacı vatandaşlarımıza, akraba
topluluklarımıza değil, başka ülkelerden de gelen
sığınmacılara aynı şekilde yardım elimizi
uzatıyoruz. Suriyedeki Türkmenlere de Iraktaki Türkmenlere de Somaliye
de Myanmara da Filistine de bu manada yardım ediyoruz, geleneğinden
ve inancından kaynaklı bir ülke olarak yardım etmeye devam
ediyoruz. Mazlum ve mağdur milletler nerede varsa, nerede
yaşıyorsa onlara yardım ediyoruz, onlara kucak açıyoruz. O
baskılardan, zulümlerden kaçanlara Hükûmetimiz kucak açtı, onları
en iyi şekilde ağırlamaya çalışıyor.
İnsanımız da en iyi şekilde onlarla ekmeğini
paylaşıyor.
Zaman zaman ülkemizin çeşitli
bölgelerinde birtakım müessif hadiseler olmaktadır. Bunlar bizi
derinden üzmektedir. Değerli konuşmacılar da az önce bahsettiler,
maalesef, bu toplumsal gerçeğimiz. Tabii, sosyal dokuda meydana gelen
tahribatın farkındayız. Ama şu var ki bizim, sosyal dokuda
yanlış anlaşılmalar var diye, insanımız bir
taraftan provoke ediliyor diye bunlara sırtımızı dönme
şansımız yok. Bizlere yakışan nedir, millet
geleneğimize yakışan nedir? Bizlere sinmiş,
sığınmış bu insanlara karşı provokatif
eylemlerin son bulması için ensar yaklaşımıyla, ensar
doygunluğuyla, düşüncesiyle, inancıyla hareket edip, nasıl
Medine-i Münevvereye zamanında Peygamber Efendimiz ashab-ı kiramla
birlikte geldiğinde Medineli Müslümanlar onları bir ensar
yaklaşımıyla karşıladılarsa, bizim, büyük Türk
milletinin tarihî misyonuna yakışan da, bizim hemşehrilerimize,
insanlarımıza, vatandaşlarımıza yakışan da
bir ensar duygusu, düşüncesiyle, hamiyetperverliğiyle bizim ülkemize
kadar sığınan bu insanlara aynı duygu, düşünceyle
paylaşıp onların yaralarını kısmen de olsa
hafifletmeye çalışıp yaralarını sarmak bizlere
düşen en büyük insani ve İslami bir vecibedir.
Değerli milletvekilleri, evet, ben
sizlerle, tabii, şöyle bir seremoniyi paylaşmak istiyorum:
Biliyorsunuz, Suriyeden ülkemize ilk girişler 29 Mayıs 2011
tarihinde 252 Suriye vatandaşının Cilvegözü Sınır
Kapısından geçmesiyle başlamış ve hâlen bu
geçişler devam etmektedir.
Değerli konuşmacılar da
az önce ifade ettiler. Şu anda 1 milyon 103 bin civarında Suriyeli
sığınmacı ülkemizde mevcut. Bunun tamamı kayıt
kuyut altında.
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Yapmayın ya! Her tarafta dolaşıyorlar, yapmayın.
HACI BAYRAM TÜRKOĞLU (Devamla)
Evet, tamamı kayıt kuyut altında.
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Kırmızı ışıklarda dileniyor, cami
kapılarında. Yapmayın Allah aşkına!
HACI BAYRAM TÜRKOĞLU (Devamla)
Yalnız, Sayın Başkanım, şu anda AFAD 1 milyon 103 bin
rakamını verdiğine göre bunları kayıtlarına göre
veriyor.
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Kayıt altında
Nerede olduğunu biliyor musunuz, nerede?
HACI BAYRAM TÜRKOĞLU (Devamla)
Şu olabilir, bakın: Bunun 250 bine yakını kontrollü
şekilde
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Nerede?
HACI BAYRAM TÜRKOĞLU (Devamla)
diğerlerinin de hangi illerde ne kadar olduğu, ben sizlere rakamlar
vereyim, rakamlar vereceğim şimdi.
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) Ama
nerede kalıyorlar, ne yapıyorlar, biliyor musunuz?
HACI BAYRAM TÜRKOĞLU (Devamla)
Nerede kaldıkları
Evet, şu anda, tabii ki yapılan
işlemler yeterli mi dersek, yapılan işlemlerin yeterli
olduğunu savunmak safdillik olur ancak ben size rakamlar vereyim.
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale) O
zaman savunmayın.
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) Rakam,
tamam, biliyoruz da nasıl kontrol ediyorsunuz?
HACI BAYRAM TÜRKOĞLU (Devamla)
Yani bugün 500 küsur bin
insanımız sadece bizim barınma evlerimizde kalmış.
Bunun 280 bini civarında tekrar geri dönmüş, 220 küsur bin insanımızın
da şu anda, hâlâ eğitiminden sağlık ihtiyaçlarına
kadar ihtiyaçları görülmekte. Diğer taraftan, lokal olarak
valiliklerimizin de ayrıca çalışmaları var, Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığının çalışmaları var.
Büyükşehir belediyelerinin mesela, örnek verecek olursam, Gaziantep
Büyükşehir Belediyesinin çalışması var bu konuda bu
insanları daha sağlıklı şartlarda bir arada tutup
yaşatabilmeleri için.
Tabii, şu anda Birleşmiş
Milletler Örgütünün yapması gereken işlemi Türkiye Cumhuriyeti
devleti olarak bizler yapıyoruz. Bakın, Birleşmiş Milletler
Örgütünün, bunun içerisine Avrupası dâhil, bütün yardım ve insani
kuruluşlar dâhil, yaptıkları yardım toplamı 224 milyon
dolar civarında. Sadece Türkiyenin yaptığı yardım,
kasamızdan çıkan paralar 2 milyar 70 milyon TL civarında. Tabii,
Birleşmiş Milletler kaynaklarına göre de bu 3 milyarın
üzerinde bir rakam. Bu ciddi bir rakam değerli arkadaşlar. Millet
olarak bizim bir ekmeği, işte, bu sığınmacılarla,
bu mazlum insanlarla paylaştığımızın bir
göstergesidir. Bunları barındırmaya devam edeceğiz.
Duamız, bir an önce o ülkede
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
HACI BAYRAM TÜRKOĞLU (Devamla)
Suriyede zulüm bitsin, inşallah bu insanlarımız da
yurtlarına, yuvalarına dönsün diyor, hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Sayın Başkan
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Buyurun Sayın Halaçoğlu.
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Sayın Başkanım, şimdi, bakın, bütün
arkadaşlarımızın hepsi kendileri de biliyordur, caddeye
çıktığınızda giderken kırmızı
ışıklarda dilenciler, cami kapılarında dilenciler,
market kapılarında dilenciler. Kimi kontrol ettiğinizi zannediyorsunuz?
Bakın, silahlanmaya
başlıyor insanlar, yarın birbirine girecekler tedbir
almazsanız. Bakın, İkaz etmedi. demeyin, bugün burada herkesin
huzurunda ikaz ediyorum: Yarın iç karışıklığa
sebep olacak, tedbirinizi alın, bizden ikaz etmesi. Yarın İkaz
etmedi. demeyin.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Milliyetçi Hareket Partisi grup
önerisini oylarınıza sunuyorum
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) Karar
yeter sayısı
.
BAŞKAN Karar yeter
sayısı arayacağım. Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kâtip üyeler arasında
anlaşmazlık var, elektronik cihazla oylama yapacağız, iki
dakika süre veriyorum.
(Elektronik cihazla oylama
yapıldı)
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, karar yeter sayısı vardır, önerge kabul
edilmemiştir.
Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun
İç Tüzükün 19uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi vardır,
okutup işleme alacağım ve oylarınıza
sunacağım.
Okutuyorum:
3.- CHP Grubunun, 27/11/2013 tarihinde Çanakkale Milletvekili
Ali Sarıbaş ve 24 milletvekili tarafından, Çanakkale ilindeki
süt üreticilerinin sorunlarının araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis
araştırması önergesinin, Genel Kurulun bilgisine sunulmak üzere
bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak, Genel Kurulun 17 Temmuz
2014 Perşembe günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve
ön görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde
yapılmasına ilişkin önerisi
17/07/2014
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Danışma Kurulunun 17/07/2014
Perşembe günü (Bugün) yaptığı toplantısında
siyasi parti grupları arasında oy birliği
sağlanamadığından, grubumuzun aşağıdaki
önerisini İç Tüzükün 19uncu maddesi gereğince Genel Kurulun onayına
sunulmasını saygılarımla arz ederim.
Mehmet
Akif Hamzaçebi
İstanbul
Grup
Başkan Vekili
Öneri:
Çanakkale Milletvekili Ali
Sarıbaş ve 24 Milletvekili tarafından "Çanakkale ilindeki
süt üreticilerinin sorunlarının araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi" amacıyla 27/11/2013
tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
verilmiş olan Meclis araştırma önergesinin (1133 sıra
no.lu) Genel Kurulun bilgisine sunulmak üzere bekleyen diğer önergelerin
önüne alınarak, 17/07/2014 Perşembe günlü birleşimde sunuşlarda
okunması ve görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde
yapılması önerilmiştir.
BAŞKAN Cumhuriyet Halk Partisi
Grubunun önerisi lehinde söz isteyen Ali Sarıbaş, Çanakkale
Milletvekili.
Buyurun Sayın Sarıbaş.
(CHP sıralarından alkışlar)
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale)
Değerli Başkan, çok değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk
Partisi Grubu olarak süt üreticilerinin sorunlarını
araştırmak üzere vermiş olduğumuz önerge üzerine söz
aldım. Bu vesileyle Türkiyenin Hollandası olarak
adlandırılan Biga, Çan, Yenice, Bayramiç, Ezine yöremizin süt
üreticileri başta olmak üzere tüm süt üreticilerimizi ve yüce heyetinizi
en derin sevgi ve saygılarımla selamlarım.
Konuşmama başlamadan önce dün
seçim bölgem Çanakkale, Lâpseki, Adatepe, Şevketiye ve Gürecealtında
etkili olan yağış nedeniyle zarar gören
vatandaşlarıma, hemşehrilerime geçmiş olsun diyorum. Can
kaybı olmaması tesellimizdir. Bir an önce de yardım elini
uzatmak üzere tüm yetkilileri göreve davet ediyorum.
Çok değerli milletvekilleri,
öncelikle tabii ki sütün direkt üretimine gelmeden önce dünya ve Türkiyedeki
konumuna bir bakmak gerekir. Onun için Devlet İstatistik Enstitüsünün
verdiği rakamlara bakarsak, 2014 Mart ayında bir önceki aya göre
yüzde 4,4 oranında sütte bir düşüş kaydedilmiştir. 2014
Mart ayında ise bir önceki yılın mart ayına göre de yüzde 3
oranında süt üretiminde düşüş kaydedilmiştir. 2002, 2003,
2004 yıllarından itibaren önceki yıllara göre
baktığımızda küçükbaş, büyükbaş hayvan
varlığı hızlı bir şekilde düşmeye
başlamıştır. 2002 yılında 32 milyon
civarında olan küçükbaş hayvan varlığı önceki
yıllara göre yüzde 40 oranında azalmıştır, 2010
yılında 29 milyon 382 bine düşmüştür. Bugün de durum
vahimdir.
Değerli arkadaşlar, dünyada
süt üretiminin yüzde 83ünü inek sütü oluştururken yüzde 2,4ünü keçi,
yüzde 1,3ünü koyun sütü oluşturmaktadır. Dünyada 2013
yılında süt üretimi 474 milyon ton olurken ülkemizdeyse 16 milyon ton
inek süt üretimiyle dünyada 8inci sırada olduğumuz görülmektedir.
Dünya nüfusunun 7,1 milyar olduğunu kabul edersek 2013 yılında
dünyada kişi başına düşen süt tüketimi 109 kişi başı/kilogram
olarak anlaşılıyor ve böyle hesaplanmıştır.
Ülkemizde ise 2013 yılında bir önceki yıla göre yüzde 4
oranında artarak 18 milyon 223 bin ton olan süt üretiminin bu yıl da
yüzde 91i yani 16 milyon 611 tonu inek sütü üretimini
oluşturmaktadır. Buna göre, 2013 yılında kişi
başına yıllık içme sütü tüketiminin yaklaşık 37
kilogram olduğu tahmin edilmektedir. Bu da Afrika ülkelerinin
ortalamasından daha geride olduğumuzun göstergesidir.
Süte verilen ve
altı ay süreyle sabitlenen süt fiyatları süt üreticisini, veterineri,
hekimi ile sanayicisini ve buradan ekmek yiyen milyonlarca insanı ve en
önemlisi süt tüketicisini olumsuz yönde etkilemektedir. Ayrıca, son
yıllarda Ziraat Bankasının verdiği iki yıl ödemesiz beş
yıl vadeli sıfır faizli krediyle birçok süt işletmesi
kurulmasına rağmen, yüksek girdi maliyetleri ve çiğ süt
fiyatlarının düşük olması nedeniyle işletmelerin
kredilerini geri ödeyemedikleri ve kredi ertelemesi talebinde bulundukları
biliniyor. Hatta, bununla ilgili Biga ve yöremizde bulunan ve bu konuda
sıfır faizli kredi tüketimi alan büyükbaş hayvan çiftlikleri ve
güneydoğuda büyük -bildiğimiz holding de dâhil olmak üzere-
şirketlerin yaptıkları çiftlikler süt üretimine
kapatılmıştır. Bu vahim tablonun sebebinin hiç ne
olduğunu düşündünüz mü diye sormama gerek yok.
Bunun için AKP iktidarının her alanda
olduğu gibi bu alanda da uyguladığı yanlış
politikaların sonucudur. Uyguladığınız
yanlış tarım politikalarıyla bu kadar geniş, verimli,
farklı ekolojileri, değişik tür ve ırktan hayvan
varlığıyla avantajlı bir durumda olmamıza
karşın, ülkemizde hayvancılığı ve hayvansal
ürünler üretimini tehlikeye soktunuz. Süt üreticilerimiz ciddi kiriz
yaşıyorlar. Ülkemizin nüfusu 1980'de 45 milyon iken küçük ve
büyükbaş hayvan sayısı 80 milyon civarındaydı. Bugün
76 milyonluk nüfusa sahibiz. Küçükbaş ve büyükbaş hayvan
sayısı bir sürü teşvik ve ithal mallarla birlikte ancak 50
milyondur. Nüfusumuz bu kadar süre içerisinde yüzde 70 artarken küçükbaş
ve büyükbaş hayvan varlığımız bu süre içerisinde yüzde
40 azalmıştır.
Değerli arkadaşlar, zarar eden üreticiler,
yasak olmasına karşın, anaç hayvanlarını kesime
göndermektedirler. Süt üreticisi süt üretiminden zarar ettiği, maliyetini
dahi karşılamadığı için, dişi hayvanların
kesimi yasak olmasına karşın, üretici Kör oldu, topal oldu.
diyerek hayvanlarını kesime göndermektedir.
Değerli milletvekilleri, şimdi burada da
gördüğünüz gibi bir üretici bugün bir litre çiğ sütüyle bir litre su
ancak alabilmektedir. Gübre fiyatları son on yılda yüzde 400
artmıştır. Mazot fiyatları 2002de 1,1 lirayken bugün 4,45
lira olmuştur yani yüzde 400 artmıştır. Bu mazotun yüzde
54ü vergidir. 2002 yılında çiftçimiz 1 kilogram sütü 0,322 TLye
satarak 0,29 litre mazot alabiliyordu. Bugün çiftçimiz 1 kilogram süt satarak
ancak 0,23 litre mazot alabilmektedir. Yani başka türlü anlatacak olursak,
çiftçimiz 1 litre mazot alabilmek için 2002de 3,42 litre süt verirken bugün 1
litre mazot alabilmek için 4,23 litre süt vermesi gerekiyor. Süt fiyatları
2002den 2014e kadar 3,2 kat artarken mazot fiyatları aynı sürede aynı sürede 4
kat artmıştır. Yani sütün fiyatı 12 yılda yüzde 320
artarken mazotun 12 yılda yüzde 400 arttığını
belirtmek isterim.
2002 yılında 15 kilogram süt
vererek 1 torba yem alınırken bugün çitçimiz 55 kilogram süt vererek ancak
1 torba yem alabilmektedir.
Süt/yem paritesi: Bugün 1 kilogram
süte, 1,5 kilogram yem alınırken, ülkemizde bugün 1 kilogram süte
ancak 850 gram yem alınabilmektedir.
Değerli milletvekilleri, hepinizin
bildiği gibi, üreticilerimiz, en önemli girdiler olan mazot, gübre, ilaç
ürünlerinde KDV ödemektedirler. Ancak satarken müstahsil belgesi kestiklerinden
KDV tahsil edemediklerinden dolayı
KDV'yi geri alamamaktadırlar ve bundan dolayı da oldukça zarar
etmektedirler. Bunun için, mutlaka KDV kaldırılmalıdır.
Bir başka konu ise,
bildiğiniz gibi süt üreticisi mazot indiriminden faydalanmalı.
Türkiyede havada ve denizde ÖTV ve KDVyi mazottan almazken süt üreticisine
hâlâ mazotu aynı fiyattan vermeye devam ediyorsunuz. Bunun da mutlaka düzeltilmesinin,
dünyadaki çiftçilerin desteklendiği gibi düzeltilmesinin gerektiğini
söylemeye çalışıyorum.
Yine girdilerde en büyük fiyatı
elektriğin tuttuğunu biliyoruz. Mutlaka elektriğin çiftçilikte
ve tarımcılıkta da indirilmesi gerekiyor.
Şimdi, onun için, yüzde 400e,
yüzde 500e varan zamların önüne geçilmesi, çiftçimizin
hayvanlarını satmaması ve bu ülkemizde tekrar çiftçinin var
edilmesi için mutlaka politikalarımızı değiştirip
ülkede kendi hayvanlarımızın ve ırkımızın
yetiştirilerek -ülkemizde Trakya ve Geliboludan geçen ve Hollandadan
gelen hayvanlarımızdan değil- artık kendi
ırkımıza dönmemizin gerektiğine inanıyor, bu
vesileyle, bu konudaki araştırma önergemizi kabul etmenizi diliyorum.
Çiftçiyi muhtaç duruma
düşürmeyiniz. Çiftçinin, köylünün, köylerdeki nüfusun artık
şehirlere gitmesini önlemek için tedbirlerimizi alalım, çiftçiyi
yaşatmaya çalışalım çünkü her geçen gün orada
dumanların tütmediğini, hanelerin kapandığını da
biliyoruz.
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
ALİ SARIBAŞ (Devamla) Bu vesileyle
sizlere en derin sevgi ve saygılarımı sunuyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Cumhuriyet Halk Partisi grup önerisi
aleyhinde söz isteyen Hüseyin Filiz, Çankırı Milletvekili.
Buyurun Sayın Filiz. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
HÜSEYİN FİLİZ
(Çankırı) Sayın Başkan, değerli milletvekili
arkadaşlarım; süt üreticiliği hakkında CHP Grubu
tarafından verilen araştırma önergesi üzerine AK PARTİ
Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Milletin Meclisini
saygıyla selamlarım.
Biraz önce CHP Grubu adına
konuşan sayın milletvekili arkadaşımın bazı
sözlerine cevap vermek istiyorum.
Şimdi, dedi ki
arkadaşımız: Süt üreticiliğiyle ilgili bazı tesisler
kapanıyor. Doğrudur, bazı tesisler kapanıyor ama hangi
tesisler? Değerli arkadaşlar, yanlış yatırım
yapılan tesisler var. Örneğin, hayvancılığın
yapıldığı yerde tarımın da yapılması
lazım, hayvancılık tek başına kendini kurtaran bir
sektör değildir. Yani, şunu söylemek istiyorum: Bir yerde hayvanları
topladınız, bir ahıra koydunuz hayvanları,
dışarıdan yemi parayla satın aldınız; parayla
yemi satın aldığınız bir
hayvancılığı asla kâra geçiremezsiniz ya da
hayvancılık tesisinin önünde bir çayır var, hayvanları
saldım çayıra, Mevlam kayıra
Böyle olmaz. Nasıl olur?
Değerli arkadaşlar, dünyada hayvancılık böyle olmuyor.
Hayvancılığın yapıldığı yerde
tarımın, yani silajın, mısırlık silajın,
yoncanın, yemin, arpanın, buğdayın yapılması
lazım. Parayla hayvancılık yapılan bütün tesisler
kapanıyor; doğrudur.
Şimdi, bir başka konu, mazot
konusu diyorlar. Devamlı, devamlı bir şekilde bu mazot konusu
istismar ediliyor. Mazotla sütü mukayese etmezsiniz; belli ki bu konuyu
bilmiyorsunuz. Mazot fiyatları
Bakın, akaryakıt sektöründeki
bir kardeşinizim, süt sektöründeki bir kardeşinizim, bunun ikisinde
de
GÜRKUT ACAR (Antalya) Suyla
karşılaştırın
Sudan daha ucuz, sudan daha ucuz!
HÜSEYİN FİLİZ (Devamla)
Bakın, izah edeceğim; mazot, dünyada varil başına dolarla
satılıyor. Mazot fiyatını dışarıda
ayarlıyorlar, süt fiyatını içeride ayarlıyorlar.
Değerli arkadaşlar, siz
dışarıdaki, özellikle İslam ülkelerindeki yanan ateşi
söndürebilir misiniz? Söndüremezsiniz. Mazot fiyatını durdurabilir
misiniz? Durduramazsınız ama içerideki süt fiyatını
Bakın, içerideki süt fiyatını istediğiniz fiyata
getiremezsiniz. Neden getiremezsiniz? Bir taraftan, süt üreticisi var
onları düşüneceksiniz, öbür taraftan, 80 milyon tüketici var onu da
düşüneceksiniz; teraziyi dengelemek zorundasınız. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Almanyadaki gibi yap, Almanyadaki gibi!
HÜSEYİN FİLİZ (Devamla)
Şimdi, dünyada 750 milyon süt üretimi yapılmaktadır. 2002
yılına göre süt üretimi dünyada yüzde 1 azalıyor. Son on bir
yılda kişi başına süt üretimi dünyada 9,3 artarken, Avrupa
Birliğinde 4,4 azalıyor, ülkemizde ise süt üretimi yüzde 94
artıyor.
Değerli arkadaşlar, hayvan
varlığımıza geldiği zaman, 2012de hayvan
varlığı 9,9 idi, şimdi büyükbaş hayvan
varlığı 14 milyonu geçiyor.
Şimdi, tabii ki değerli hatip dedi ki: 31-32
milyon küçükbaş hayvan varlığımız vardı.
Şimdiki hayvan varlığımız, küçükbaş hayvan
varlığımız ise 38 milyon; bunu da böylece öğrenin.
Şimdi,
yaptığımız ıslah çalışmaları
neticesinde, süte verdiğimiz destek neticesinde süt üretimi yüzde 117 arttı. 2002de 8,4 milyon ton
süt üretimi varken şimdiki süt üretimimiz iyi dinleyin burayı- 18,3
milyon ton; süt üretimi arttı değerli arkadaşlar.
Şimdi, tabii ki, bu üretim hayvan
cinsine göre; sığırda yüzde 74, koyunda yüzde 60, keçide yüzde
78 süt üretimi arttı. Hayvansal ürün ihracatında süt üretimindeki
artışa paralel olarak son on bir yılda süt ve süt ürünleri ihracatımız
yüzde 927 arttı, yüzde 1.000e yakın. Yani 10 kat arttı, 2013
yılında 243 milyon dolara çıktı. On üç yıl aradan
sonra 2013 yılında ABye süt ve süt ürünleri ihracatı yeniden
başladı.
Değerli arkadaşlar,
şimdi, gelelim, Avrupa Birliği projeleriyle yapılan
desteklemelere. IPARD kapsamında Avrupa Birliği projelerinde yüzde 50
ile yüzde 65e yakın destek var. Tabii, bu Çankırı, Çanakkale
gibi 42 il pilot bölge olarak seçildiğinde özellikle Çankırıya
12 trilyona yakın bir destek verildi. Bakın, Boludan sonra
tavukçulukta Çankırı 2nci vilayet oldu, desteklemelerden
dolayı.
Değerli arkadaşlar, IPARD
projelerinde ne tür bir destekleme var, bunu biliyor musunuz? Bu
araştırma önergesini verirken bunları araştırıp
geldiniz mi? Bakın, IPARD projelerinde süt
sığırcılığında 1 milyon avroya kadar destek
var. Ama süt
sığırcılığı yapılırken süt
işleme tesisi yaptığınız zaman da 3 milyon avroya yakın destek
var. Eskiden böyle bir destek yoktu.
Şimdi, IPARD projelerinin
dışında köylerde, kırsal kalkınma kooperatifleri
kurduğunuz zaman önemli kredi desteği var, yüzde 50 hibe desteği
var. Ayrıca, hayvancılıkla ilgili, Tarım Bakanlığının
vermiş olduğu, yıllık yayınlamış olduğu
kitapta tarım alet ve makinelerine yüzde 50 destek var.
Dolayısıyla, değerli
arkadaşlar, bu soru önergesinin şu anda aleyhinde oy
kullanacağımı belirtiyor, yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ederim.
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale)
Sayın Başkanım
BAŞKAN Buyurun Sayın
Sarıbaş.
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale)
Sayın Başkanım, sayın konuşmacı bendeki
rakamları yanlış telaffuz ettiği gibi, Türkiye'deki
hayvancılık sektörünün çok teşvik edilerek, bu kapatılan
çiftliklerin özellikle tarım arazisi olmayan bölgelerde olduğunu
iddia etti. Hâlbuki
BAŞKAN Yani size sataşma
mı var Sayın Sarıbaş?
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale)
Evet, bu anlamda
BAŞKAN Buyurun.
İki dakika süre veriyorum
sataşma nedeniyle.
VII.- SATAŞMALARA İLİŞKİN
KONUŞMALAR (Devam)
4.- Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaşın,
Çankırı Milletvekili Hüseyin Filizin CHP grup önerisi üzerinde
yaptığı konuşması sırasında
şahsına sataşması nedeniyle konuşması
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale) Çok
değerli milletvekilleri, öncelikle, tabii ki ben araştırma
önergesi verdim -önce son sözünden başlayayım- soru önergesi
değil bu, bakan olsa cevap verirdi, onu düzeltiyorum.
Gene devam
ediyorum; bakın, iyi dinlememiş. Türkiye'deki rakamları ben
doğru söyledim ama hatip rakamlarımı da çarpıtıyor.
Türkiye'de ben süt üretiminin artmadığını söylemedim.
Dünyada 8inci olduğumuzu da söyledim ama siz, bu arada Koç da dâhil olmak
üzere, özellikle tarımın en zengin bölgeleri, benim Hollanda
dediğim Biga ovaları da dâhil olmak üzere orada teşvikleri
sıfır verdiniz, uzun vade verdiniz. Bir yıl içerisinde
kapatılmış çiftlikleri size saymak isterim ancak bilin ki 7 bin
liraya aldırdığınız bu hayvanları bugün piyasada
3.500 liraya satamıyorsunuz zaten. Onun için -gene devam ediyorum-
sayın hatip diyor ki: Burada ihracat yapıyoruz. Dünyada 8inci olan
ve dünyada tüketicinin
Saptırmayın, burada ben sütün maliyetinden
bahsediyorum. Tüketici böyle diyorsunuz, denge diyorsunuz. Cevap veriyorum:
1 litre sütü ben 3,5 liraya içiyorum, ben 3,5 liraya içiyorum. Ben aradaki bu
rakamı vermedim, ben bunu söylemek istemedim. Burada saptırma
yapmayın, her zaman olduğu gibi. Her zaman olduğu gibi, gözüne
baka baka bu halka yalan atmayınız. (CHP sıralarından
alkışlar) Ben tüketicinin üreticisini söylüyorum. Üretici 1 liraya
alıyor, birlikler de dâhil olmak üzere. Üretici ineklerini satmak istiyor.
Tüketici burada mağdurdur. Hâlâ daha bu konuda inat etmeyiniz. Bunların
yerine, çiftliklerin hepsine gidin geziniz, orada sadece boş
ahırları görürsünüz.
Onun için, doğru şeyleri
doğru yerde kullanınız ve geziniz. Bugün üretici gerçekten
hayvanlarını satıyor ve ülkemizdeki çiftçilerimizin
bacaları kapanmak üzere.
Teşekkür ederim. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Evet, teşekkür
ediyorum.
HÜSEYİN FİLİZ
(Çankırı) Sayın Başkan, beni yalancılıkla itham
etti, cevap vermem lazım.
BAŞKAN Ne söyledi size efendim?
HÜSEYİN FİLİZ
(Çankırı) Yalancılıkla itham etti.
BAŞKAN Buyurun Sayın Filiz.
İki dakika, sataşma nedeniyle
söz veriyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
5.- Çankırı Milletvekili Hüseyin Filizin,
Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaşın sataşma nedeniyle
yaptığı konuşması sırasında
şahsına sataşması nedeniyle konuşması
HÜSEYİN FİLİZ
(Çankırı) Değerli milletvekili arkadaşlarım,
şimdi, tabii, kötü söz sahibine aittir.
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale) Ben
kötü söz söylemedim.
GÜRKUT ACAR (Antalya) Kötü bir
şey söylemedi.
HÜSEYİN FİLİZ (Devamla)
Şimdi, şunu söylemek istiyorum: Bu kardeşiniz günlük 80 ton
hayvan gübresiyle uğraşıyor, sektörün içinden geliyor.
Şimdi süte kesilen faturayı şuraya getiririm, perişan
ederim.
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale)
Kimi perişan ediyorsun, hayret bir şey!
HÜSEYİN FİLİZ (Devamla)
Bakın, bir yıl önce süt fiyatı 60-65 kuruş
civarındaydı. Şu anda ortalama süt fiyatı 1 ile 1,5 lira
arası, yani 1,2 lira civarında.
KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar)
Yapma ya! Hemen verelim size sütü.
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale)
Allah Allah!
HÜSEYİN FİLİZ (Devamla)
Bir dakika, dur!
Eğer siz bakteri oranı
düşük olan toplama sütten bahsediyorsanız, eyvallah. Ama soğutma
tankına konulan tesis sütünün, bakteri oranı az olan sütün
değeri 1,2-1,3 lira civarında.
SAKİNE ÖZ (Manisa) Özel
firmalardan söz etmiyoruz, çiftçilerin durumundan söz ediyoruz.
HÜSEYİN FİLİZ (Devamla)
Faturasını getiririm burada ibraz ederim. Yalan malanla bizi itham
edemezsiniz.
Bakın, değerli
arkadaşlar, cumhuriyet tarihinin en yüksek fiyatıyla şu anda süt
satılıyor.
LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) Ben zarar
ediyorum. dedin kendin.
HÜSEYİN FİLİZ (Devamla)
Saygıyla sözlerimi bitiriyorum. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale)
Sayın Başkan, sayın hatip bana Kötü söz
kullanmıştır
BAŞKAN Buyurun Sayın
Sarıbaş.
Sataşma nedeniyle iki dakika söz
veriyorum ama lütfen, yeni bir sataşmaya mahal vermeyelim.
6.- Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaşın,
Çankırı Milletvekili Hüseyin Filizin sataşma nedeniyle
yaptığı konuşması sırasında
şahsına sataşması nedeniyle konuşması
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale) Çok
değerli arkadaşlarım, bir kere, ağzımızdan
çıkan kelimeyi doğru kullanalım. Benim gözüme sokmanıza
gerek yok. Benim gözüme sokmakla bir şey ifade edemezsiniz, bir şey
de bana kazandıramazsınız. Ben, bir bireyim. Ben, burada,
milletvekili olarak, halkın, süt üreticilerinin dertlerinin
araştırılması olmak üzere buradaki görevimi yapıyorum
ama siz bana bunu ispat edeceğinize
Türkiyedeki süt üreticilerine gidin,
görün ve bunlarla ilgili araştırmanızı yapın.
HÜSEYİN FİLİZ
(Çankırı) İspat ediyoruz işte
ALİ SARIBAŞ (Devamla)
Arkadaşım, süt fiyatını söylüyorum: Süt fiyatı
1,05 kuruştur Türkiyede ve benim olduğum bölgede. Sizin bölgenizde
daha da ucuz. O sizin dediğiniz ölçümler sonuçta mikrop almayan sütten,
doğrudan sağımdan, soğuk depoya giren sütün fiyatından
bahsediyorum Sayın Hatip ve yine söylüyorum size, bundan
aşağı düştüğünüzde, KDVyi verdiğinizde sütün 900
kuruş olduğunu da biliniz.
Şunu söylüyorum: Desteklemeler
değil
RECEP ÖZEL (Isparta) Hayır
canım, o kadar değil
ALİ SARIBAŞ (Devamla)
Bakın, saptırıyorsunuz yine, burada KDVler kesilmiyor çünkü
düştüğünde 910la, 920 kuruş ve 900 civarında eline para
geçer. Süt fiyatlarını da öğreniniz lütfen ve bugün, bu
ayın içerisinde yeniden altı aylık süt birliğiyle
görüşme yapılır, ilk altı ay. Bu altı ayın
içerisinde de zam beklentisinin ne olacağı bilinmiyor.
Sayın Hatip, lütfen takip ediniz
ve yine, burada, bana söylediğiniz sözleri size iade ediyorum. Ancak
halkın adına da, buradan bu doğruları söylemeye devam
ediniz çünkü çiftçiye otunu, silajını
Az önce bir arkadaşımız
dedi, silajın bugünkü maliyeti 250 liradır ve bu sene de su
olmadığından silaj üretimi de düşük olacaktır.
Mazotu da söylüyorsunuz. Mazotu,
üretimde, sizin söylediğiniz, çiftçinin olduğu yerde
yapılmalıdır diyorsunuz. Çiftçilikte mazot
kullanılır... (CHP sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Evet, teşekkür
ediyorum
HÜSEYİN FİLİZ
(Çankırı) Sayın Başkan, tutanaklara geçmesi için
söylüyorum: Ne kadar süt varsa 1,3ten hepsini alıyorum.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
VI.- ÖNERİLER (Devam)
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri
(Devam)
3.- CHP Grubunun, 27/11/2013
tarihinde Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaş ve 24 milletvekili
tarafından, Çanakkale ilindeki süt üreticilerinin sorunlarının
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin, Genel Kurulun
bilgisine sunulmak üzere bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak,
Genel Kurulun 17 Temmuz 2014 Perşembe günkü birleşiminde
sunuşlarda okunmasına ve ön görüşmelerinin aynı tarihli
birleşiminde yapılmasına ilişkin önerisi (Devam)
BAŞKAN - Cumhuriyet Halk Partisi grup önerisi
lehinde söz isteyen Adnan Şefik Çirkin, Hatay Milletvekili.
Buyurun Sayın Çirkin. (MHP
sıralarından alkışlar)
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN
(Hatay) Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi
saygı, sevgi, hürmetle selamlıyorum.
Tabii, iktidar partisinin sayın
milletvekilinin sütü kuru. Yani o bir fabrikada imalat yapıyor, güzel,
tanklarla satıyor, emek etmiş, masraf etmiş muhakkak,
helalühoş olsun, o 1,5larda geziyor. Ama yani, şimdi, Allah da
biliyor, kul da biliyor; süt fiyatları 90 kuruş ile 1 lira
arasında gidip geliyor, bu da bir gerçek.
MEHMET METİNER (Adıyaman)
1,3ten hepsini alayım. diyor.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN
(Devamla) 1,3ten?
MEHMET METİNER (Adıyaman)
1,3ten, getirin, hepsini alayım. diyor.
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, müdahil olmayın lütfen.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN
(Devamla) Sayın, Türkiyede süt üreten köylümüz, burada iktidar
partisinin sayın milletvekili Sütünüzü 1,3 liradan alırım.
diyor, hemen Meclise getirin.
HÜSEYİN FİLİZ
(Çankırı) Derhâl, derhâl, derhâl getirsinler.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN
(Devamla) Yani bu lafın arkasında olacağız değil mi?
HÜSEYİN FİLİZ
(Çankırı) Derhâl, derhâl.
RECEP ÖZEL (Isparta) Getir. diyor
işte, Getir. diyor.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN
(Devamla) Demek ki para da çok.
RECEP ÖZEL (Isparta) Var, var.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN
(Devamla) Para da çok, Allah artırsın.
RECEP ÖZEL (Isparta) Piyasa var,
piyasa.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN
(Devamla) Allah artırsın.
Şimdi, sayın milletvekilleri,
süt şuna satılıyor, süt buna satılıyor, şöyle
oluyor, böyle oluyor. Bunun maliyetini konuşan var mı? Yani bu sütçü,
çok övündüğünüz bu on iki yıllık dönemden on iki yıl evvel
mazotu, yemi kaça alıyordu -rakamlara boğmak istemiyorum- şimdi
kaça alıyor? Aynı süt üreticisi en basit temel ihtiyaçları olan
çayı, şekeri, eti kaça alıyordu; şimdi kaça alıyor?
Yani Allah aşkına, buna bir bakın ya.
Hayvan artışı, hayvan
artışı, süt hayvanı efendim, şu kadar
artmış
Bakıyorum burada, süt hayvanı 2012-2013
yıllarında 1 milyon 850 bin, hadi size kıyak olsun, 2 milyon
artmış. Yani şimdi, bu nasıl artmış, nereden
artmış; bunlara da bir bakmak lazım. Ben kendi ilimden biliyorum,
Türkiye kaçak hayvan dolu. Yani Tarım Bakanlığı bilerek mi,
bilmeyerek mi hayvan kaçakçılarıyla müşterek, hayvan
kaçakçılarına âdeta ortak olmuş; küpeleri
dağıtıyor, Türkiye'nin dört bir yanındaki komşusundan
hayvanlar geliyor, bu küpeler onlara takılıyor. Ne oluyor? Hayvan
üretimimiz artıyor. Yani bu gelen kaçak hayvanlara sanki küpe
takıyorsunuz, meme de mi takıyorsunuz, ne yapıyorsunuz
anlamıyorum ve süt üreten hayvan sayısı 2 milyon artıyor
bir yılda. Yani bu nasıl oluyor, nasıl gerçekleşiyor buna
da bir mana verebilmek mümkün değil.
Değerli arkadaşlar, Tarım Bakanlığı
kuraklıktan etkilenen üreticilerin tarım krediye ve Ziraat
Bankasına olan borçlarını erteledi. Hatta Sayın Tarım
Bakanına bir şeyin de hakkını vermek lazım- buradan
teşekkür ediyorum; kuraklığı da içine katmasını
ben burada kürsüden kendisinden rica etmiştim, kattı. Yani iyi olana
da teşekkür etmek lazım. Ama şimdi, bu kuraklıktan sadece
çiftçi mi etkileniyor? Yani biraz evvel iktidarın sayın milletvekili
ifade etti, yem dedi, değil mi? Yani bu yem kuraklıktan
etkilenmiyor mu, yem bitkileri etkilenmiyor mu? Dolayısıyla yem
bitkilerinin fiyatı artmıyor mu? Ha, şimdi, demek ki süt
üreticilerinin de tarım krediye ve Ziraat Bankasına olan
borçlarına erteleme gerekiyor. Bunu sayın iktidardan rica ediyoruz,
Tarım Bakanlığından rica ediyoruz yani işin hakkı
bu yani zincirleme gidiyor bu işler.
Değerli arkadaşlar, süt üreticisinin de mazot
gideri vardır, süt üreticisinin tarlası da olabilir, şunu
olabilir, bunu olabilir. Fransada, İtalyada çiftçiye mazot desteği
var, farklı renklerde mazot veriyorlar ama Türkiye'de maalesef yatı
olan, katı olan mazot desteği alıyor ama aynı zamanda, bunu
üretim için kullanan çiftçi mazotta hiçbir şekilde destekten
faydalanamıyor.
Bu vesileyle de şunu ifade etmek istiyorum
hazır fırsat bulmuşken: Tarımsal sulama kredilerinde yeniden
yapılandırmaya Türkiyenin bütün çiftçisinin ihtiyacı
vardır. Bu bir ıstırap hâlini almış. Çiftçilerin
şu anda, yaptığınız özelleştirmelerden
dolayı ve yaptığınız bu özelleştirmelerde
tarımsal sulama noktasında enerji özelleştirmesine katılan
şirketlerin arzusu ve isteğiyle, onların daha çok kâr
edebilmesi, daha rahat kâr edebilmesi talebiyle ödemelerini de aylık hâle
getirdiniz. Yani kırk günde hıyar bile yetişmez, bir ayda
hıyar bile yetişmez. Allah selamet versin, Süleyman Demirelin,
Sayın Cumhurbaşkanımızın bir lafı vardır:
Kırk günde ancak hıyar yetişir. diye, geçmişte bu
kırk günlük öğretmenlerle ilgili. Yani bir ayda salatalık bile
yetişmiyor, nasıl ödeyecek bu çiftçi, aylık ödemesini nasıl
yapacak? Aylık maaşı mı var bunun? Yok. Tabiatıyla borçlanıyor.
Hemen, acilen tarımsal sulamalarda yeniden bir yapılandırma
gerekiyor. Yani PKKyla barışılan bir ortamda artık
çiftçiyle barışın da zamanının geldiğine
inanıyoruz.
Sayın milletvekilleri, aynı
zamanda 9 Mart 2011 tarihli Bakanlar Kurulu kararında tarımsal
sulamaya ilişkin elektrik borcu bulunan çiftçilere bu borçları
ödenene kadar 2014 yılında tarımsal destekleme
yapılamayacağı karara bağlanmıştır. Bu
zulümdür, çiftçinin içinde bulunduğu durumda bu en büyük zulümdür, çiftçi
bunun altından kalkamaz. Bunların bir an evvel
yapılandırılması ve çiftçiyle yeniden bir
barışın sağlanması gerekmektedir. Yani birçok iş
adamına vergi kıyağı getirilirken, vergi desteği
getirilirken, onlarla barışılırken, oturulup
anlaşılırken çiftçiyle de bu torba kanunda barışmanın
bir yolunu bulmak öyle zannediyorum Hükûmetin görevidir, iktidarın
görevidir. Kaldı ki muhalefet partilerinin bu noktada birçok önergesi
vardır, bunların değerlendirilmesi gerekmektedir.
Şimdi, Süt üretimini şu
kadar artırdık, hayvanı bu kadar artırdık, şunu
bu kadar artırdık. Şöyle bir bakıyorum, 2012-2013
yılları arasında ihracat farkımız 56 milyon dolar.
Yani şimdi ne yaptık o sütü biz dereye mi döktük? Süt tüketimi artmamış.
Şimdi, burada rakamlara işi
boğup vatandaşı yanıltmanın bir âlemi yok.
Dolayısıyla, yanıltsak yanıltsak aynı zamanda kendimiz
de yanılırız. Yani, değerli hatibin konuşmasına
bakılırsa süt üreticileri bayram ediyor. Şimdi, süt üreticileri
bayram ediyorsa buradan değerli süt üreticilerine sesleniyorum: Ya siz
yalan söylüyorsunuz ya Hükûmet yalan söylüyor. Yani biz sizlerden
aldığımız bilgilerle bu kürsüye çıkıyoruz.
Eğer memnunsanız devam edin ama memnun değilseniz de yarın
bir gün -10 Ağustosta- sandık var, gidin bunun
karşılığını verin ve en azından Sütümüz
için, ekmeğimiz için Ekmeleddin. deyin. Buradan da sesleniyorum bunlara.
(MHP sıralarından alkışlar)
MEHMET METİNER (Adıyaman)
Yanlış yere yanlış şeyler ekliyorsunuz.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN
(Devamla) Yani, sizin neyi nereye eklediğiniz belli olmuyor. Biz de
buraya bunu eklemişiz, ne var yani bunda?
MEHMET METİNER (Adıyaman)
10 Ağustosta takke düşecek.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN
(Devamla) Allah büyük ya, Allah büyük.
MEHMET METİNER (Adıyaman)
30 Martta da gördük.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN
(Devamla) Değerli arkadaşlar, son bir şeyi burada ifade etmek
istiyorum: Iraktan, Kerkükten gelen bir mesaj. Yani, onun bize
iletebildiği şekliyle bu mesajı burada iletmeyi bir vicdan borcu
kabul ediyorum.
Ben bir Türkmen annesiyim. Günlerce,
aç susuz, İslam teröründen kaçtık. Bakın, ne acı bir
ifade: İslam terörü. diyor. Oradaki IŞİDin -Irak Şam
İslam Devleti- bunların Allah belasını versin, bunlar
İslama en büyük kötülüğü yapan adi, vahşi teröristlerdir.
Yer bulamadık, yurdumuzdan olduk.
Sütten kesildim, altı aylık çocuğumu kaybettim. diyor. Süt
deyince bu aklıma geldi. Ve ekliyor: Burada herkesin sahibi var, bizim
sahibimiz yok. diyor.
Şimdi iktidara sesleniyorum:
Kerkükteki Türkmenin hâli bu. Herkesin sahibi varken Türkmenin niye sahibi
yok? Mısırın Esmasının sahibi varken Türkmenin
Esmasının niye sahibi yok? Bunu da iktidar partisinin değerli
milletvekillerinin vicdanlarına havale ediyorum, hepinize saygılar,
sevgiler sunuyorum, teşekkür ediyorum. (MHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Cumhuriyet Halk Partisi
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale)
Sayın Başkanım
BAŞKAN Buyurun Sayın
Sarıbaş.
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale) Dil
sürçmesinden dolayı rakamlarda bir yanlışlık oldu. Süt
fiyatının 90-92 kuruş olması gerektiğini ifade ederken
bunu 900 kuruş diye söylemişim. Onun tutanaklarda düzeltilmesini
istiyorum.
BAŞKAN Peki, teşekkür
ederim, tutanaklara geçti efendim.
Cumhuriyet Halk Partisi grup önerisi
aleyhinde söz isteyen Mehmet Daniş, Çanakkale Milletvekili.
Buyurun Sayın Daniş. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
MEHMET DANİŞ (Çanakkale)
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; hepinizi
saygıyla selamlıyorum. Cumhuriyet Halk Partisinin grup önerisi
hakkında söz almış bulunuyorum.
Tabii, grup önerisinde, Cumhuriyet Halk
Partisi Çanakkale Milletvekilimiz Sayın Ali Sarıbaş ve
arkadaşlarının Çanakkale süt üreticilerinin
sorunlarının araştırılmasıyla ilgili bir Meclis
araştırma komisyonunun kurulması yönünde taleplerini dile
getirdiler ama şimdiye kadar konuşmalar, daha çok genel rakamlar
üzerinden ve ansiklopedik bilgiler üzerinden tartışılmaya devam
edildi. Tabii ki Çankırı Milletvekilimiz Hüseyin Bey işletmeci
olduğu için aslında sektörün içinden biri olarak konuştu ama
muhalefet partisi arkadaşlarımız daha çok genel rakamlar
üzerinden ve ansiklopedik bilgilerden bahsetti.
Şimdi, Çanakkale sadece
hayvancılık değil, tarımsal üretim noktasında da
incelendiğinde, âdeta Türkiyenin bir ortalamasıdır ve bir
laboratuvar niteliğindedir. Her ilçede ayrı bitkisel üretimimiz,
hayvansal üretimimiz çeşitlilik arz etmektedir ve gerçekten de bitkisel
anlamda da, hayvansal anlamda da Türkiye ortalamasının çok üzerinde
kalitede çiftçilik yapmaktayız, ziraat yapmaktayız ve tarımsal
üretim yapmaktayız. Özellikle süt üreticilerine dönüp
baktığımızda, eğer gerçekten süt üreticisinin
problemini konuşacaksak onların gözüyle ve onların olduğu
yerden bakmak zorundayız; bir.
Bizim kronik problemlerimiz var. Nedir?
Çanakkale özelinde konuşuyorum, bizim tarımsal işletmelerimizin
yüzde 75i 50 dönümün altındadır, bu ciddi bir problemdir rekabet
edebilmek adına. Yani, 50 dönümün altındaki işletmelerle sizin
hem Türkiyenin bazı bölgeleriyle hem de dünyayla rekabet edebilmeniz çok
kolay değildir, bu bir gerçektir. Maalesef, yıllarca tarım
topraklarımız miras yoluyla bölünmüştür ve bugün artık
işletme büyüklüklerimiz bir ailenin karnını doyurabilecek kadar
bile kalmamıştır.
Şimdi, biz sütü konuşuyoruz.
Bakın, burada hem işletmeler konuşuldu hem konvansiyonel üretim
yani çiftçi dediğimiz, 2 tane, 3 tane, 5 tane hayvanını
damında üreten üreticiyi de biz aynı kefeye koyuyoruz, değil.
Şimdi, 50 baş, 100 baş, bin baş üretimler var Türkiyede,
olması lazım. Niye? Üreticinin sorununu konuşurken sayın
milletvekilimiz ne dedi? 3,5 liraya süt içiyorum, tüketicinin sorunu var.
dedi, eğer dikkat ettiyseniz. Evet, tüketicinin de problemi var. Eğer
küçük işletmelerde büyük maliyetlerle üretim yapıyorsanız bunu
ucuza arz etmeniz de problem değil. O zaman sizin piyasayı regüle
etmeniz için büyük işletmelere ihtiyacınız vardı ve
geçtiğimiz on iki yıl boyunca büyük işletmelere de küçük
işletmelere de ciddi desteklemeler verildi ve büyük işletmelerin
sayısı katbekat arttı Türkiyede.
Şimdi, Çanakkale özeline
gelindiğinde: Bakın, sütü konuşuyoruz, satır
aralarında geçti; sütteki bakteri oranı, sütteki kuru madde
oranı. Sütün kaliteli olması gerekiyor bir kere. Sadece litre olarak
süt artık bir anlam ifade etmiyor, sütün taşıdığı
nitelik sütün fiyatlandırılmasında önemli. Ne dedi
işletmeci arkadaşımız? 1 lira 30 kuruş veriyorum
sütün litresine, temiz süte. 1 Temmuz itibarıyla Çanakkalede sütün
litresi, yapılan ihale sonucunda -Bigada yapılır süt ihaleleri-
1,15 kuruştur. Soğutma tankı olduğu için, sadece Çanakkale,
Trakya ve Balıkesir bölgesinde -sanıyorum Karacabey de buna dâhildir-
artı 8 kuruş ilave soğutma bedelini de üretici alır, sadece
bu bölgede, kaliteli süt ürettiği için.
Şimdi, sütümüzü kaliteli
üreteceğiz, ucuza üreteceğiz. Yine, arkadaşlarımız
bahsetti. Bakın, hayvan başına sizin ortalama 4 dönüm yem
bitkisi ekmeye ihtiyacınız vardır, büyükbaştan
bahsediyorum. Eğer 4 dönüm yem bitkisi ekemiyorsanız,
hayvancılığı sadece hazır yemden yapmaya
kalkarsanız işte, o sütünüzü kaça satarsanız satın para
kazanmanız mümkün değil.
Dolayısıyla, ne
yapıldı geçtiğimiz dönemde? 16 çeşit yem bitkisine
destekleme verildi, yem bitkisi desteklendi yani girdi maliyetlerimiz
düştü. Ama neler yaşadık? Hazır yemdeki fiyat
istikrarsızlıkları zaman zaman üreticiyi zor durumda
bıraktı.
Diğer bir kırılma
noktamız neydi? Bahar aylarında artan süt miktarımız; sütün
fiyatı yine düştü, üretici olarak yine zorlandık. Ne
yapıldı? Okul sütü uygulaması gündeme alındı. Daha
önce ne yapıldı? Süt tozuna, süt tozunu işleyen fabrikalar
üzerinden desteklemeler verildi, piyasadaki fazla arz edilen süt çekildi, yine
fiyat regülasyonu sağlandı.
Şimdi bakın, işletmeleri
ayrı konuşmamız lazım, çiftçimizi, köylümüzü ayrı
konuşmamız lazım. Bugün büyükbaş hayvana, hayvan
başı 225 lira destekleme veriliyor. Eğer damızlık
kaydı varsa, tescilliyse artı 70 lira daha alıyorsunuz.
Buzağı desteklemesi alıyorsunuz 75 lira. Sütün litre
fiyatında da artı 4 kuruş da süt desteklemesi alıyorsunuz.
Sadece sütçülüğü tek
başına konuşamazsınız, besiyi de konuşmak
zorundasınız. Bir işletmeniz var, sürünüz var, erkek
hayvanınız da oluyor doğal olarak. Bunu da ne yapıyorsunuz?
Besi hayvanı olarak değerlendiriyorsunuz.
Yani üretici açısından bakıldığında,
bugünlerde süt para kazanmaktadır arkadaşlar. Bugün itibarıyla
süt üreticisi, gerçekten memnundur ama tarımda, hayvansal üretimde
değil. Kirazda ne olduk? Bizim bölgemizde kiraz hasadı yapamadık
yağmurlardan dolayı. Kiraz üreticimiz zor durumda.
Şimdi, her sektörün, zaman zaman
değişen sorunları olmakta ama bugün itibarıyla bu önergeyle
araştırma komisyonu kurulmasına gerek
olmadığını düşünüyorum.
Yine, bakın, Çanakkale olarak
konuşuyoruz. Ne yapmamız lazım, daha pahalıya ürünümüzü
satabilmemiz için ne yapmamız lazım? Bununla ilgili olarak Tarım
Bakanlığı tarafından, geçmiş üç dönemdir, bunun
adımları atıldı -arkadaşlarım bahsettiler-
tarımsal mekanizasyon desteğinden süt işletmeleri desteğine
kadar. Soğutma tankları önemliydi ve artık, nerede bir 100 litre
süt varsa -Çanakkalede, orada, iddia ediyorum- soğutma tankımız
var; 680 tane soğutma tankımız var bizim.
Dolayısıyla,
hayvancılıkta, süt üreticiliğinde bundan sonra
yapılabilecek, atılabilecek adımların başında bir
markalaşma gelmektedir, Ezine peyniri, Çanakkale peyniri veya Trakya
peyniri. Bakın, bizim bunun daha da katma değerini bölgemizde
bırakabilmemiz lazım, bunun çalışmalarını
yapmamız lazım. Ne yapıyoruz? Organik üretime geçtik,
Geliboluda var, Gökçeadada var, Ayvacıkta organik et üretimi
yapıyoruz, farklılaşmaya çalışıyoruz,
markalaşmaya çalışıyoruz yani katma değerimizi
artırmaya çalışıyoruz. Aynı maliyetlerle üretip daha
pahalıya bunları satmaya çalışıyoruz.
Bizim için inek sütü kadar koyun, keçi
sütü de önemli. Eğer koyun, keçi sütü olmazsa Ezine peyniri olmaz, Ezine
peynirinin o lezzeti olmaz, Çanakkale peyniri olmaz. Dolayısıyla,
koyun, keçi sütü anlamında da üzerinde durmamız lazım. Bugün
itibarıyla onların desteklemeleri 4 kat fazladır, yine hayvan
başına desteklemeleri 70 liradır ama bu konularda hem cins
çalışması anlamında hem de markalaşma anlamında
belki desteklemelerimizi artırabiliriz.
Bakın, yine, IPARD projeleri ciddi
bir ivme kazanmıştır. Yine, kalkınma ajanslarının
da tarımsal üretimin markalaşması anlamında destekleri
artırılabilir diye düşünüyorum.
Yine, hep beraber mücadelesini vermemiz
gereken bir şey var, Avrupa Birliğinin bize uygulamış
olduğu engelleme, kota. Bugün iddia ediyorum, özellikle Yunanistan, hemen
hemen aynı ürün, aynı peyniri ürettiğimiz Yunanistanın
feta peyniri Avrupa pazarlarında, raflarında çok iyi fiyatlara
satılırken bizim süt ürünlerimize Avrupa Birliği engel koyuyor.
Niçin? Bakteri rakamları yüksek diye. Değil arkadaşlar, bu
tamamen siyasi bir engeldir. Bunun için mücadele verebilirsek, Avrupa
pazarına girebilirsek süt ürünlerimizle
Yani, Yunanistanın feta
peynirinden Çanakkalenin Ezine peyniri 10 kat daha lezzetlidir, 10 kat daha
kalitelidir ama maalesef, Avrupa Birliğinin karşımızda set
gibi duran bir kararı vardır. Bunun mücadelesini vermeliyiz,
verebiliriz diye düşünüyorum.
Yine, sütümüzü yani hayvansal
üreticimizi destekleyebilmek adına belki keçide biraz daha yerli
ırkları
İşte Saanen diye bir ırk var, daha fazla süt
veriyor ama kuru maddesi daha düşük, dolayısıyla aynı özelliği
vermiyor. Dolayısıyla, yerli ırklarımızı daha
fazla destekleyebiliriz, yerli ırk üretimi yapan üreticilerimizi daha
fazla destekleyebiliriz. Koyun sürülerimize, gerçekten, küçükbaş
sürülerine baktığınız zaman, büyükbaş
işletmelerden daha fazla zorlandıklarını görüyorsunuz.
Mesela, onların sürü yöneticisi diye 5 bin lira bugün destekleri var. Bu
desteklemeler belki çeşitlendirilebilir, biraz daha desteklenebilir diye
düşünüyorum.
Ben yine de Çanakkalenin, hem süt
üreticilerinin ve Türkiyedeki süt üreticilerinin konularını bugün
konuşmuş olmamızdan dolayı gündeme getiren
arkadaşlarımıza huzurlarınızda teşekkür etmek
istiyorum ama Türkiyede on iki yıldan beri üreticimiz her gün bir önceki
yıldan daha iyi durumdadır ve bunu da zaten sandığa
gittiğinde, o bölgelere bakıldığında çok net
göstermektedir diyorum, hepinizi en içten duygularımla selamlıyorum.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Cumhuriyet Halk Partisi grup önerisini
oylarınıza sunacağım.
III.- YOKLAMA
(CHP sıralarından bir grup
milletvekili ayağa kalktı)
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Yoklama istiyoruz.
BAŞKAN Yoklama talebi var,
yerine getireceğim.
Sayın Hamzaçebi, Sayın
Düzgün, Sayın Sarı, Sayın Çetin, Sayın Sarıbaş,
Sayın Acar, Sayın Özkan, Sayın Genç, Sayın Köse, Sayın
Gök, Sayın Ören, Sayın Çam, Sayın Türeli, Sayın Özcan,
Sayın Tamaylıgil, Sayın Öz, Sayın Ayman Güler, Sayın
Danışoğlu, Sayın Türmen, Sayın Öğüt.
İki dakika süre veriyorum.
(Elektronik cihazla yoklama
yapıldı)
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, toplantı yeter sayısı vardır.
VI.- ÖNERİLER (Devam)
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri
(Devam)
3.- CHP Grubunun, 27/11/2013
tarihinde Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaş ve 24 milletvekili
tarafından, Çanakkale ilindeki süt üreticilerinin sorunlarının
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin, Genel Kurulun
bilgisine sunulmak üzere bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak,
Genel Kurulun 17 Temmuz 2014 Perşembe günkü birleşiminde
sunuşlarda okunmasına ve ön görüşmelerinin aynı tarihli
birleşiminde yapılmasına ilişkin önerisi (Devam)
BAŞKAN Cumhuriyet Halk Partisi
grup önerisini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmemiştir.
Birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati:
17.01
İKİNCİ
OTURUM
Açılma Saati:
17.16
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER:
Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
----- 0 -----
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşiminin İkinci
Oturumunu açıyorum.
Gündemin Kanun Tasarı ve
Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler
kısmına geçiyoruz.
1inci sırada yer alan, Türkiye
Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik
Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporunun
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
VIII.- KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER
İŞLER
A) Kanun Tasarı ve
Teklifleri
1.- Adalet ve Kalkınma Partisi
Grup Başkanvekilleri İstanbul Milletvekili Ayşe Nur
Bahçekapılı, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Giresun
Milletvekili Nurettin Canikli, Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal ve
Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın'ın; Türkiye Büyük Millet
Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair
İçtüzük Teklifi ile Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in; Türkiye Büyük
Millet Meclisi İçtüzüğünün Bir Maddesinin Değiştirilmesi
Hakkında İçtüzük Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/242, 2/80)
(S. Sayısı: 156)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
2nci sırada yer alan, Devlet
Sırrı Kanunu Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu
ile Adalet Komisyonu Raporlarının görüşmelerine
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
2.- Devlet Sırrı Kanunu
Tasarısı ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu ile Adalet Komisyonu
Raporları (1/484) (S. Sayısı: 287)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
3üncü sırada yer alan, Türkiye
Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Kurulması ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Kars Milletvekili Yunus
Kılıç ve Amasya Milletvekili Avni Erdemir ile 79 Milletvekilinin;
Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı
Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ve Sağlık,
Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Raporunun
görüşmelerine başlayacağız.
3.- Türkiye Sağlık
Enstitüleri Başkanlığı Kurulması ile Bazı Kanun
ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Tasarısı ile Kars Milletvekili Yunus Kılıç ve
Amasya Milletvekili Avni Erdemir ile 79 Milletvekilinin; Türkiye
Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Kurulması ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ve Sağlık, Aile,
Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Raporu (1/937, 2/2229)
(S. Sayısı: 615)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
4üncü sırada yer alan,
İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile
benzer mahiyetteki 108 adet kanun teklifi ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporunun
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
4.- İş Kanunu ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Ankara Milletvekili
İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat
Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa
Milletvekili Sena Kaleli ve 5 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin;
Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay
Develi'nin; İzmir Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili
Muhammet Rıza Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri
Mahmut Tanal ve Binnaz Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in;
İstanbul Milletvekili Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Muğla Milletvekili Nurettin Demir'in; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent
Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır'ın; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in;
İstanbul Milletvekilleri Aydın Ağan Ayaydın ve Ercan
Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili
Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Barış ve Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili Iğdır
Milletvekili Pervin Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan'ın;
Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Ankara
Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın;
Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili
Durmuşali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; İzmir
Milletvekili Musa Çam'ın; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin 'in;
Manisa Milletvekili Sakine Öz'ün; Diyarbakır Milletvekili Emine
Ayna'nın; İstanbul Milletvekilleri Gürsel Tekin ve Mahmut
Tanal'ın; Erzincan Milletvekili Muharrem Işık'ın;
İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; Kocaeli Milletvekili Haydar Akar'ın; Cumhuriyet
Halk Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Mehmet Akif
Hamzaçebi ve İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun;
İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Manisa Milletvekili
Özgür Özel'in; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Batman
Milletvekili Ayla Akat Ata'nın; Bursa Milletvekili Sena Kaleli'nin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 3
Milletvekilinin; Diyarbakır Milletvekili Altan Tan'ın; İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; İzmir Milletvekili Hülya
Güven ve 34 Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in;
Balıkesir Milletvekili Namık Havutça'nın; Trabzon Milletvekili
Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan
Canalioğlu'nun; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Bursa Milletvekili Sena Kaleli'nin; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya
Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20
Milletvekilinin; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu'nun;
Barış ve Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili Bingöl Milletvekili
İdris Baluken'in; İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi'nin;
Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer'in; Samsun Milletvekili Cemalettin
Şimşek'in; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret
Akova'nın; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin;
İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Balıkesir
Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; İzmir Milletvekili Aytun Çıray'ın;
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret
Akova'nın; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Manisa Milletvekili Hasan Ören'in;
Çanakkale Milletvekili Mustafa Serdar Soydan'ın; Manisa Milletvekili Hasan
Ören'in; Manisa Milletvekili Özgür Özel'in; Bursa Milletvekilleri Hüseyin
Şahin ve Önder Matlı ile 8 Milletvekilinin; İzmir Milletvekili
Aytun Çıray'ın; Manisa Milletvekili Hasan Örenin; Denizli
Milletvekili Mehmet Yüksel ve Çorum Milletvekili Cahit Bağcı ile 37
Milletvekilinin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Sakine Öz'ün; Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili
İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi'nin Benzer Mahiyetteki Kanun
Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236,
2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364,
2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496,
2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657,
2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1799, 2/1808,
2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963,
2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069,
2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191,
2/2192, 2/2198) (S. Sayısı: 639)(x)
BAŞKAN - Komisyon ve Hükûmet
yerinde.
Geçen birleşimde İç Tüzükün
91inci maddesine göre temel kanun olarak görüşülen tasarının
birinci bölümü üzerindeki görüşmeler tamamlanmıştı ve
maddeler üzerindeki önerge işlemlerine başlanmıştı.
Şimdi, 1inci madde üzerinde üç
adet önerge vardır, okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra
sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Ankara
Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekilleri Aydın
Ağan Ayaydın ve Ercan Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye
Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2
Milletvekilinin; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ve 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandırın; İstanbul Milletvekili Durmuş Ali Torlak ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin
Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 3 Milletvekilinin; Kastamonu
Milletvekili Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kütahya Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20
Milletvekilinin; Samsun Milletvekili Cemalettin Şimşek'in; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Benzer Mahiyetteki Kanun
Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063, 2/1103,
2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236, 2/1242,
2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1422,
2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516,
2/1525, 2/1797, 2/1799, 2/1808,
2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963,
2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069,
2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191,
2/2192, 2/2198)in 1inci maddesinin aşağıdaki şekilde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Erkan Akçay Oktay
Vural Alim
Işık
Manisa İzmir Kütahya
Seyfettin Yılmaz Ali Öz
Adana Mersin
Madde 1- 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı
İş Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasının
ikinci cümlesinden sonra gelmek üzere "İş müfettişlerince
başlatılan incelemeler on beş iş günü içinde
sonuçlandırılır." cümlesi eklenmiş, aynı
fıkranın beşinci cümlesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"İtiraz üzerine görülecek olan dava basit
yargılama usulüne göre üç ay içinde sonuçlandırılır.
Mahkemece verilen kararın temyizi hâlinde Yargıtay dört ay içinde
kesin olarak karar verir. Kamu idarelerince bu raporlara karşı
yetkili iş mahkemelerine itiraz edilmesi ve mahkeme kararlarına karşı
diğer kanun yollarına başvurulması zorunludur."
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, şimdi
okutacağım iki önerge aynı mahiyette olduğundan birlikte
işleme alacağım, talepleri hâlinde önerge sahiplerine ayrı
ayrı söz vereceğim veya gerekçelerini okutacağım.
Şimdi aynı mahiyetteki önergeleri okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra sayılı
Kanun Tasarısı'nın, 4857 sayılı Kanunun 3'üncü
maddesinde değişiklik öngören 1'inci maddesinin tasarı metninden
çıkarılmasını arz ve teklif ederiz.
İdris Baluken Pervin Buldan Hasip Kaplan
Bingöl Iğdır Şırnak
Erol Dora Mülkiye
Birtane Adil
Zozani
Mardin Kars Hakkâri
Diğer önergenin imza sahipleri:
Özgür Özel İzzet
Çetin Rahmi
Aşkın Türeli
Manisa Ankara İzmir
Musa Çam Süleyman
Çelebi Muhammet
Rıza Yalçınkaya
İzmir İstanbul Bartın
Ali İhsan Köktürk Hasan Ören Bülent
Kuşoğlu
Zonguldak Manisa Ankara
Vahap Seçer Sakine
Öz Mehmet
Haberal
Mersin Manisa Zonguldak
BAŞKAN Komisyon aynı
mahiyetteki önergelere katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
SALİH KOCA (Eskişehir) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul) Katılmıyoruz
efendim.
BAŞKAN Aynı mahiyetteki
önergeler üzerinde söz isteyen Adil Zozani, Hakkâri Milletvekili.
Buyurun Sayın Zozani. (HDP sıralarından
alkışlar)
ADİL ZOZANİ (Hakkâri)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, biz bu
maddenin tasarı metninden çıkarılmasını talep
ediyoruz. Esasında buna artık bir tasarı da demek mümkün
değil, artık bu, tasarı değil. Dil alışkanlığı
gereği bu üzerinde konuştuğumuz torbaya tasarı deniyor ama
tasarının bir sahibi olur, sahibi Hükûmettir. Ancak, şu anda
üzerinde konuştuğumuz torba Hükûmetin imza attığı 61
maddeden ibarettir. Hükûmet tasarısı dediğiniz şey 61
madde, 88 madde eklenmiş, 149a çıkarılmış.
Dolayısıyla, artık buna tasarı demenin bir anlamı yok,
bu, tasarı değil. Tamamıyla İç Tüzük hükümlerine
aykırı oluşturulmuş bir ucubelik ve bu garabetin içerisinde
Meclisten çıkması talep ediliyor. Ha, 1inci maddeden itibaren
konuşmaya başlayalım, görüşlerimizi bunun üzerine ifade
edelim. Ancak, başından itibaren -bu işi 4 Haziranda
başlattık ve bugüne kadar- başlangıcından itibaren
İç Tüzüke, mevzuata aykırı bir işlemin içerisindeyiz.
Bu tasarı niye gündemimize geldi,
hangi tartışmanın ürünü olarak önümüze geldi? Soma
faciasından sonra özellikle maden iş kolunda çalışan
işçilerin mağduriyetlerinin giderilmesi ve Somadaki mağduriyeti
ortadan kaldırmak için oluşturulmuş bir tasarı. Bu isimle
önümüze geldi. Ancak, 149 maddelik bu torbanın tamamına bir
bakın. Soma faciası tedbirsizliğin ortaya
çıkardığı bir faciaydı. Soma faciasından bugüne
kadar, Türkiyede özellikle yer altı iş sektöründe güvenlik
tedbirlerinin alınmasına dönük bir tartışma var. Ancak,
güvenlik tedbirlerini içeren hiçbir şey yok bu tasarıda. Hükûmet de
böyle bir şeyin yani böyle bir düşüncenin ürünü olarak bu
tasarıyı gündeme getirdiğini söyledi. Ancak, söyleyin, bir tek
maddede bile yer altındaki çalışmalara ilişkin olarak
insanların can güvenliğini teminat altına alacak bir tedbir yok
bunun içerisinde. Tersine, Soma mağduriyetinin arkasına
sığınılarak taşeronlaştırma faaliyetleri
uygulaması burada artırılıyor. Soma faciası
fırsat bilinerek, toplumda oluşan o psikolojik dalganın
arkasına sığınarak taşeronlaştırma
faaliyetlerini yaygınlaştıracak uygulamalar var burada. 1inci
maddeden itibaren bu vardır. 1inci maddeden itibaren artık
taşeronlaştırmanın daha da
yaygınlaşacağına zemin hazırlayacak bir torba
tasarıdan söz ediyoruz.
Dolayısıyla, bu
yanlıştan daha 1inci maddeden itibaren vazgeçilmesi gerektiğini
düşünüyoruz. İnsanların mağduriyetinin arkasına
sığınarak, toplumda oluşmuş hassasiyete
sığınarak beklentilerin tam aksine bir düzenlemeyi toplumun önüne
getirmeyin diyoruz. Bu torba tasarı tamamıyla toplumda oluşan
beklentilerin aksine bir düzenlemedir. Eğer gerçekten Soma hassasiyetinden
yola çıkarak burada bir düzenleme yapmak istiyor idiyseniz maden iş
kolunda, yer altı faaliyetlerinde insanların can güvenliğini
teminat altına alacak yaşam odalarına ilişkin düzenlemeyi
getirirdiniz. Bu mahiyette bir değil, birkaç tane önerge Komisyonda
verildi ama bu önergelerin hiçbiri kabul edilmedi. Dolayısıyla,
işverene dokunan hiçbir şey yok; tamamıyla emekçilerin,
özellikle yer altında çalışan emekçilerin aleyhine düzenleme
getirildi burada. Bu tasarıda emekçilerin aleyhine düzenlemeler
vardır. 1inci maddeden itibaren özellikle
taşeronlaştırmayla ilgili, taşeronlaştırma
faaliyetini, uygulamasını artıracak düzenlemeler vardır.
Burada 1inci madde bunu içeriyor, bu nedenle de tasarı metninden
çıkarılmasını talep ediyoruz.
Hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Aynı mahiyetteki önerge üzerinde
söz isteyen İzzet Çetin, Ankara Milletvekili.
Buyurun Sayın Çetin. (CHP
sıralarından alkışlar)
İZZET ÇETİN (Ankara)
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım;
vermiş olduğumuz 1inci maddedeki önerge üzerine söz aldım.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar,
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız burada değil,
burada olmasını isterdim. Gerçekten, dün alt işveren konusunda
bir hayli ileri düzeyde düzenlemeler yaptığını
söylemişti Sayın Bakan ama durum hiç öyle değil. Bu düzenleme,
maddede de kendini gösterdiği gibi, 3üncü maddede süreleri oynuyor, bir.
İkincisi: Eğer alt
işveren-asıl işveren ilişkisi içerisinde bir muvazaa
saptanmış ise muvazaa sonrasında müfettişler bunu
saptadığında, tebliğden itibaren altı iş günü
içerisinde itiraz edebiliyorlar, itirazlardan sonra da durum kesinleşiyor
idi. Şimdi yargı yolu getiriyor. Yargı yolu için basit
yargılama usulünü uygulamaya koyuyor ve yargı için dört aylık
bir süre veriyor. Arkasından, temyiz hâlinde Yargıtaya
gideceğini hükmediyor, orada da bir altı aylık süre
Altı
iş günlük süreyi de bir aya çıkarınca muvazaanın
saptanması işlemi otomatik olarak on bir aya ulaşmış
oluyor. Ve dolayısıyla, eğer muvazaalı bir sözleşme
varsa, alt işveren işçisi kendisinin zorda
kaldığını söylüyorsa ispatı için geçen süre bir hayli
uzun. Bir de düzenlemede kamu idarelerinin
Tabii, kamudaki alt işveren
böyle bir uygulamaya tevessül ettiği için Kamu idareleri yasal yollara
başvurmak zorundadır. diyerek de kamudan alt işverene kaynak
aktarmanın bir aracı olarak süreyi düzenleme kullanıyor.
Değerli arkadaşlar, gerçekten
alt işveren-asıl işveren ilişkisi
Dün Sayın Bakan
burada bir kez daha söyledi 1936dan bu yana çalışma
yaşamımızda var. Biz bunu şimdi toparlamaya
çalışıyoruz. diye. Hiçbir dönemde alt işveren bu kadar
geniş bir alan bulmamış, böyle başıboş bir
şekilde emek sömürüsünü derinleştirememişti. Dün Bakan
-vermiş olduğu resmî rakam- Kamuda 660 bin taşeron işçisi
çalışıyor. dedi. Taşeron işçilerinin ortalama
ücretleri bin lira, tamamına yakını asgari ücretle
çalışıyor, sadece yüzde 1i 2 bin lira dolayında ücrete
erişebiliyor. Bu kimin döneminde gerçekleşti? Bu, AKP
iktidarlarıyla başladı. Bakan buraya geldiği zaman dünkü
konuşmasını ayrıca değerlendireceğim bir
fırsatını bulup. AKPnin iş başına geldiği 3
Kasım 2003te kamuda taşeron sistemi son derece
sınırlıydı, sayıları 10 binleri bile bulmamıştı.
Şimdi 660 bin deniliyor ama bu rakamın alt işverenin alt
işvereni şeklindeki uygulamalarla 1 milyonun üzerinde olduğu
herkes tarafından biliniyor. Yani önce sorunu yaratıp sorunu
büyüttükten sonra çözmeyi ya da çözüm için çaba sarf etmeyi başarı gibi
sunabilen bir başka siyasal parti Türkiye Cumhuriyetine hiçbir zaman
gelmedi. Şimdi sizin en iyi yaptığınız iş,
kendiniz sorun yaratıp sorunu çözme çabanızı da başarı
gibi sunmanızdan kaynaklanıyor.
Değerli arkadaşlar, gerçekten
alt işveren işçileri kamuda bir nebze de olsa bu yasayla
dizginlenmeye çalışılırken özel sektördekilerin görmezden
gelinmesi, onların alt işverenin insafına terk edilmiş
olması da AKPnin ve Hükûmetin işçiye, emekçiye bakış
açısını çok açıkça ortaya koyuyor. 1 milyon 700 bin dolayında
olduğu söylenen taşeron işçilerin çalışma
koşullarının ne hâlde olduğunun somut göstergesini Somada
yaşanan faciada gördük. Soma AŞ alt işveren, asıl
işvereni TKİ yani Hükûmet. Orada alınması gereken önlemler
alınmadığı için oradaki 301 emekçinin yaşamı bir
anda büyük bir faciayla sona erdi. Bu facianın sorumlusu asıl
işveren olarak Hükûmet ve TKİ ve alt işveren olarak da Soma
AŞ idi. Yani, Hükûmetin sorumluluktan kaçması, alt işverene
bazı yükümlülükler yükleyerek işte onlara İznini kontrol et, işçi
sağlığı, güvenliği önlemlerini al. demesi bir sorunu
çözecek değildir.
Burada, değerli arkadaşlar,
asıl önemli olan bu maddeyle ilgili sürelerde bir yaptırım
konulmayışıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
İZZET ÇETİN (Devamla)
Eğer sürelerde bir yaptırım olsa belki madde işe
yarardı.
Hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Karar yeter sayısı
BAŞKAN Aynı mahiyetteki
önergeleri oylarınıza sunacağım, karar yeter
sayısı arayacağım.
Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Karar yeter sayısı yoktur.
Birleşime beş dakika ara
veriyorum.
Kapanma Saati: 17.36
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati:
17.43
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER:
Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
----- 0 -----
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşiminin
Üçüncü Oturumunu açıyorum.
639 sıra sayılı Kanun
Tasarısının 1inci maddesi üzerindeki maddenin tasarı
metninden çıkarılmasını öngören aynı mahiyetteki iki
önergenin oylanmasında karar yeter sayısı
bulunamamıştı. Şimdi önergeleri tekrar oylarınıza
sunacağım ve karar yeter sayısı arayacağım.
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar
yeter sayısı vardır, aynı mahiyetteki önergeler kabul
edilmemiştir.
Kanun tasarısının
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve Hükûmet yerinde.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra
sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; İstanbul Milletvekilleri Aydın Ağan Ayaydın ve
Ercan Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Manisa Milletvekili
Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Atila Kaya
ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2
Milletvekilinin; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve MHP
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandırın; İstanbul Milletvekili Durmuş Ali Torlak ve
MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 3 Milletvekilinin; Kastamonu Milletvekili
Emin Çınar ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vuralın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vuralın; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya Milletvekili Alim Işık ve
MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Yusuf Halaçoğlu
ile 20 Milletvekilinin;
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Kayseri Milletvekili. Mersin diyor.
Kayseri Milletvekili.
Samsun Milletvekili Cemalettin
Şimşek'in; Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe
Komisyonu Raporu ile
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Hayır, daha devam edin, Konyayı atladınız.
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve
MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Benzer
Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236,
2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301,
2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431,
2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540,
2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775,
2/1794, 2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932,
2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051,
2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178,
2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198)in 1inci maddesinin
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif
ederiz.
Erkan Akçay (Manisa) ve arkadaşları
MADDE 1- 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı
İş Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasının
ikinci cümlesinden sonra gelmek üzere "İş müfettişlerince
başlatılan incelemeler on beş iş günü içinde
sonuçlandırılır." cümlesi eklenmiş, aynı
fıkranın beşinci cümlesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
"İtiraz üzerine görülecek olan dava basit
yargılama usulüne göre üç ay içinde sonuçlandırılır.
Mahkemece verilen kararın temyizi hâlinde Yargıtay dört ay içinde
kesin olarak karar verir. Kamu idarelerince bu raporlara ilişkin yetkili
iş mahkemelerine itiraz edilmesi ve mahkeme kararlarına karşı
diğer kanun yollarına başvurulması zorunludur."
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) İlişkin
değil, karşı. Yalnız doğru okuyun.
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul) Katılmıyoruz
efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Alim Işık, Kütahya Milletvekili.
Buyurun Sayın Işık. (MHP
sıralarından alkışlar)
ALİM IŞIK (Kütahya)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan
639 sıra sayılı, başlığı bin kelimeden
fazla, Hükûmetin kanun tasarısı ve 100ün üzerinde kanun teklifinin
bir araya getirilmesiyle oluşturulmuş çorba yasa hakkında söz
aldım. Bu tasarının 1inci maddesi üzerinde vermiş
olduğumuz değişiklik önergesine desteklerinizi beklemek üzere de
görüşlerimizi ifade etmek istiyorum.
Değerli milletvekilleri, bu
tasarı -daha önceki milletvekillerinin de ifade ettiği gibi- 13
Mayıs 2014 tarihinde Somada meydana gelen maden faciasından sonra
çalışma hayatının disiplin altına alınması
ve yaşanan mağduriyetlerin telafi edilmesi amacıyla gelen
Hükûmet tasarısı üzerine maalesef bazı kayırmacı
anlayışla eklenen maddelerden sonra bu son şeklini almış
bulunmaktadır. Üzülerek ifade edeyim ki bu tasarıda çözüm bekleyen ve
Acaba bizim de sıkıntılarımız Türkiye Büyük Millet
Meclisi tarafından giderilebilir mi? diye dört gözle buradan iyi haber
bekleyen emekliler yok, memurlar yok, işçiler yok, üniversite
çalışanları, öğretim üyeleri yok, esnaf yok, sanayici yok.
19 Ağustosta 7 tane otobüs, kamyon
fabrikası kapatılmak üzere, engellilere erişim yasasından
dolayı. Eğer çözüm bulunmaz ise orada çalışan işçiler
perişan olacak. Sanayici feryat ediyor, duyan yok. Şu anda mühendis
ortakların kamu ihalelerine girmesi engellenmiş durumda. Anayasa
Mahkemesi kanunu iptal etmiş. Mimar ve
mühendislerden oluşan ortakların birlikte ihaleye
girebilmesi... Çözüm arayan, ciddi anlamda sıkıntı çeken kesimin
sorununa çözüm yok. Anayasaya uygunluk yok, kanunlara uygunluk yok, İç
Tüzüke, hukuka uygunluk yok. Maalesef ilke yok, uzlaşma yok. Özetle ne
adalet var ne de kalkınma var, bunlar da yok.
Ne var peki? Yandaş kayırma
var, devlet malı üzerinden zengin yaratma var, devlet malının
aile vakıflarına bağışlanmasıyla ilgili
düzenlemeler var, kara para aklama var, özelleştirmede peşkeş
çekilmesine hukukta dur denmesi nedeniyle ortaya çıkan sorun için Merak
etmeyin beş sene doldu. Alın kardeşim, siz, daha önce
peşkeş çektiğimiz devlet mallarını tıka basa
yiyin. diyen maddeler var. Talan var, vurgun var, dayatma var parmak
çoğunluğuyla, maalesef angarya var gece saat 3e kadar, sahur vaktine kadar
çalıştırma var, istismar var, maalesef zengine af, fakire
fukaraya zulüm var.
Değerli milletvekilleri, bu
önerge, söz konusu tasarıda, muvazaalı durumlarda
hazırlanmış olan inceleme raporuna itiraz söz konusu olması
hâlinde altı gün içerisinde yapılması gereken itiraz süresini
otuz güne çıkarıyor, dolayısıyla uzatılıyor.
Diyoruz ki: Bunu on beş günle sınırlayalım ve bu işi
en kısa sürede çözelim istiyoruz. Mahkeme kararlarının
sonuçlandırılması için dört ay içerisinde itirazda bulunulan
davayı üç ay içerisinde değiştiriyoruz.
Ayrıca, Yargıtaya
yapılan temyizin ise altı ayda değil dört ay içerisinde
sonuçlandırılarak yaşanabilecek mağduriyetlerin
giderilmesini amaçlıyoruz.
Önerge yerinde bir önerge ancak, bu
vesileyle de kalan sürede Somada çok ciddi tartışmalara yol açan
kazanın sonucunda Sayın Bakanın burada, Türkiye Büyük Millet
Meclisinde getirip dağıttığı, İhalesiz
verildiği söyleniyor, işte ihale evrakları. diye
gönderdiği evrakın maalesef yüce Meclisi yanıltıcı bir
evrak olduğunu Sayın Bakanın vermiş olduğumuz soru
önergemize verdiği cevaba dayanarak paylaşmak istiyorum: Söz konusu
Eynez işletme yer altı sahalarının 27/7/2006da Park Teknik
Elektrik Madencilik Turizm Sanayi ve Ticaret AŞ tarafından ihaleyle
alındığı
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
ALİM IŞIK (Devamla)
daha
sonra da Kömür İşletmeleri Kurumunun ve ilgili kurumun muvafakatiyle
Soma Kömür İşletmesine devredildiği ortaya çıkıyor.
Demek ki Soma Kömür İşletmeleri bunu ihaleyle almamış, daha
sonradan söz konusu devirle gerçekleşmiş. Bununla ilgili diğer
verileri daha sonraki önergelerimde ayrıca paylaşacağım.
Tekrar hepinize saygılar sunuyor,
desteğinizi bekliyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ederim.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) Karar
yeter sayısı
BAŞKAN Karar yeter
sayısı arayacağım.
Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Karar yeter sayısı vardır, önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum:
Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.
2nci madde üzerinde üç adet önerge
vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin ve 13
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz
ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl Milletvekili
İdris Baluken'in; Bursa Milletvekili Sena Kaleli ve 5 Milletvekilinin;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer
ve 3 Milletvekilinin; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile
MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin;
Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay Develi'nin; İzmir
Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili Muhammet Rıza
Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Binnaz
Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul
Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in; İstanbul Milletvekili
Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Muğla Milletvekili Nurettin Demir'in; Ankara
Milletvekili Levent Gök'ün; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent
Belen ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in;
İstanbul Milletvekilleri Aydın Ağan Ayaydın ve Ercan
Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır
ile 1 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Zonguldak
Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul Milletvekili Mustafa
Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; Barış ve Demokrasi
Partisi Grup Başkanvekili Iğdır Milletvekili Pervin
Buldan'ın Kanun Teklifleri ile; Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve
Plan ve Bütçe Komisyonu Raporunun 2. Maddesinin aşağıdaki
şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Rahmi Aşkın Türeli Sakine Öz Özgür
Özel
İzmir
Manisa Manisa
Musa Çam Süleyman
Çelebi Vahap
Seçer
İzmir İstanbul Mersin
Hasan Ören Ali İhsan
Köktürk Muhammet
Rıza Yalçınkaya
Manisa Zonguldak Bartın
Bülent Kuşoğlu İzzet
Çetin Mehmet
Haberal
Ankara Ankara Zonguldak
MADDE 2- 22/5/2003 tarihli ve 4857
sayılı Kanunun 18 inci maddesinin birinci fıkrasına
aşağıdaki cümle eklenmiştir.
"Tehlikeli ve çok tehlikeli
işyerlerinde çalışan işçilerde kıdem şartı
aranmaz."
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte Olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın 4857 sayılı
Kanunun 18 inci maddesinde değişiklik öngören 2'inci maddesinin
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif
ederiz.
"MADDE 2
- 4857 sayılı Kanunun 18 inci maddesinin birinci fıkrasına
aşağıdaki cümle eklenmiştir.
Yer altı işlerinde
çalışan işçilerde ve yüksek riskli sektörlerde çalışan
işçilerde kıdem şartı aranmaz.
İdris Baluken Pervin
Buldan Erol
Dora
Bingöl Iğdır Mardin
Sırrı Süreyya Önder Hasip
Kaplan Abdullah Levent Tüzel İstanbul Şırnak İstanbul
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra
sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay
ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili
Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandırın; İstanbul Milletvekili Durmuş Ali Torlak ve
MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkinin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin
Türkoğlu ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 3 Milletvekilinin; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar
ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kastamonu
Milletvekili Emin Çınar ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Mersin Milletvekili Mehmet Şandır
ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kütahya Milletvekili Alim Işık ve MHP Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir Milletvekili Ahmet
Duran Bulut ve MHP Grup Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu
ile 20 Milletvekilinin; Samsun Milletvekili Cemalettin Şimşek'in;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Benzer Mahiyetteki Kanun
Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı
Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195, 2/282, 2/297, 2/298, 2/324,
2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528, 2/555, 2/601, 2/640, 2/689,
2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063, 2/1103, 2/1131, 2/1156,
2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236, 2/1242, 2/1245, 2/1248,
2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302,
2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437,
2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652,
2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797,
2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954,
2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057,
2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187,
2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198)in 2nci maddesinin aşağıdaki
şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Erkan Akçay Oktay
Vural Alim
Işık
Manisa İzmir Kütahya
Seyfettin Yılmaz Ali Öz Mustafa
Kalaycı
Adana Mersin Konya
MADDE 2- 4857 sayılı Kanunun 18 inci
maddesinin birinci fıkrasındaki "en az altı
aylık" ibaresi "en az üç aylık" şeklinde
değiştirilmiş ve fıkranın sonuna
aşağıdaki cümle eklenmiştir.
Tehlikeli ve çok tehlikeli
sınıfta yer alan işyerlerinde ve yeraltı işlerinde
çalışan işçilerde kıdem şartı aranmaz."
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul) Katılmıyoruz
efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Alim Işık, Kütahya Milletvekili.
Buyurun Sayın Işık. (MHP
sıralarından alkışlar)
ALİM IŞIK (Kütahya)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; söz konusu kanun
tasarısının 2nci maddesi üzerinde vermiş olduğumuz
önerge üzerinde söz aldım. Bu vesileyle bir kez daha yüce Meclisi
saygıyla selamlıyorum.
Bu önergemiz, 4857 sayılı
İş Kanununun 18inci maddesinde değişiklik öngören
tasarı metninin daha anlamlı hâle getirilmesini amaçlamaktadır.
30 veya daha fazla işçi çalıştıran iş yerlerinde en
az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş
sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya
davranışlarından ya da işletmenin iş yerinin veya
işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak
zorundadır. şeklindeki, mevcut, yürürlükte olan kanundaki madde
metnindeki altı aylık kıdem önergemizle üç aya indirilip
işçinin mağduriyetinin azaltılmasını sağlayacak
şekle dönüştürülmektedir.
Ayrıca, yine, söz konusu,
şimdiki, görüşmekte olduğumuz tasarıda Yer altı
işlerinde çalışan işçilerden kıdem şartı
aranmaz. şeklindeki düzenlemeye bir ilave daha yapmaktayız:
Tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan iş yerlerinde de
çalışan işçilerdeki kıdem şartının
aranmamasını öngörüyoruz. Yani sadece yer altında
çalışan maden işçilerine değil, tehlikeli ve çok tehlikeli
sınıflarda yer alan ama yer üstünde de bulunan iş yerlerindeki
işçilerin de bu kapsama dâhil edilmesini amaçlayan önergemiz bu şekliyle
kabul edilmesi hâlinde daha çok kişinin mağduriyetinin önlenmesini
sağlayacak ve işçilerimiz tarafından daha çok önemsenecek bir
şekle dönüşmektedir. Umarım, yüce Meclis de bu kararı
verir.
Değerli milletvekilleri, bu
vesileyle, biraz önceki konuşmamda yarıda kalmış olan ve
bugünkü tasarının buraya gelmesinde önemli bir payı olan Soma
maden faciasındaki gerçekleri sizlerle paylaşmaya devam
edeceğim. Söylemiştim, bu Eynez yer altı sahasında meydana
gelen kazada 301 vatandaşımızın hayatını
kaybetmesi sonucu, tabii ki tüm milletvekilleri tarafından, birçok
milletvekilimizin Meclis Başkanlığı kanalıyla, ilgili
bakanlara verdiği soru önergeleri oldu. Bu önergelerden birisine Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanımızın verdiği cevabı sizlerle
paylaşıyorum; bu yeni gelen bir cevaptır, 2 Temmuz 2014 tarihli,
son, güncellenmiş veri: 15 milyon ton kömür üretimi için ihaleye
çıkılıyor sahada. İhaleyi 2006 yılında Park
Teknik alıyor fakat ne hikmetse Park Teknik bu işten vazgeçiyor ve
Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumunun muvafakatiyle Soma Kömür
İşletmeleri AŞ firmasına devrediliyor. Nasıl
devredildi, kaç paraya alındı, kime ne verildi? Hiçbir şey belli
değil. Sormuşuz, cevap yok. 2009 yılı Ekim ayından
itibaren söz konusu işletme kömür üretimine başlıyor ve 2009-2014
tarihleri arasında tam 14 milyon 73 bin 551 ton kömür çıkarıyor
yani yaklaşık 1 milyon ton kömür çıkaracak sözleşmesi
kalmış ve bunun karşılığında ton
başına ortalama, yaklaşık 51 TLlik güncel birim fiyatlarla
ödeme yapıyor Bakanlık ve bugüne kadar da 697 milyon 868 bin 753
TLlik para söz konusu işletmeye verilmiş oluyor.
Değerli milletvekilleri, bu kaynak
ülkenin kaynağı. Birilerine peşkeş çekildiğini ve
denetim yapılmadığı zaman da kaç
vatandaşımızın canına mal olduğunu resmî
belgelerle yetkili ağızlardan verilmiş cevaba dayanarak sizlerle
paylaştım. Bugün Somada aynı iş yerinde çalışan
fakat orada yaşadığı psikolojik travmadan sonra iş
yerine gidemeyen birkaç işçinin sizlerle paylaşmak üzere bana
söylediğini sizlere aktarıyorum: AFAD yardımları neden
sadece vefat edenlerin ailelerine verildi? Bu yardımlardan -76 milyonun
verdiği yardımlardan- bizim de pay almamız için ölmemiz mi
gerekiyordu? Bunu özellikle sizlerle paylaşmamı söylediler. Bunu da
paylaşıyorum.
Teşekkür ediyorum
dinlediğiniz için. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte Olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın 4857 sayılı
Kanunun 18 inci maddesinde değişiklik öngören 2'inci maddesinin
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif
ederiz.
"MADDE 2
- 4857 sayılı Kanunun 18 inci maddesinin birinci fıkrasına
aşağıdaki cümle eklenmiştir.
Yer altı işlerinde
çalışan işçilerde ve yüksek riskli sektörlerde çalışan
işçilerde kıdem şartı aranmaz.
İdris Baluken
(Bingöl) ve arkadaşları
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul) Katılmıyoruz
efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Levent Tüzel, İstanbul Milletvekili.
Buyurun Sayın Tüzel.
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (İstanbul)
Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; öncelikle, bu maddeyle ilgili değişiklik önergesine
değinmeden önce yasanın getiriliş amacına, Hükûmetin
niyetine değinmek istiyorum.
Şimdi, bu torba yasa getirildi.
Şimdiye kadar Mecliste görüşülmüş torba yasaların
içeriğinden çok daha farklı, İş Kanunundaki maddelerdeki
değişikliğin çok ötesinde, Meclis Başkanının ve
Komisyon Başkanının da kabul etiği gibi İç Tüzük
hükümleri de dışında, asıl görüşülmekte olan yasa
maddesi dışında, 48 yasayla ilgili değişiklikler
isteyen, getiren, bir kez daha işçinin, emekçinin hakkını
koruyor gibi gözüküp aslında sermaye sınıfının,
çıkar gruplarının istekleri doğrultusunda
hazırlanmış bir yasa.
13 Mayısta büyük bir acı
yaşadık, büyük bir felaketti, bir işçi katliamıydı.
301 madencinin ölümü üzerinden, bu yaşanan acı üzerinden,
yıllardır ülkede konuşulmakta olan taşeron meselesi bu
şekilde gündeme getirildi ve bir yasa düzenlemesi olarak da önümüze
getirildi. Hem Somalı madenciler hem de milyonlarca diyebileceğimiz
taşeron çalışanı bu görüşülmekte olan yasa üzerine
dikkat kesildiler, Acaba ne olacak, bizim ücretlerimiz düzelecek mi, bize
kadro verilecek mi, bizim can güvenliğimiz sağlanacak mı, bizim
iş güvenliğimiz sağlanacak mı, emeklilik hakkımız
olacak mı, çocuklarımızın geleceği güvenceye
alınacak mı? diye gözleri, kulakları açık bir şekilde
burayı beklediler, burayı da dinliyorlar.
Dün Somalı madenciler
buradaydı, 3 otobüs dolusu madenci geldi, bir kez daha Hükûmetin sözlerini
hatırlattı. Ama gerçek anlamıyla ne Hükûmetin sözlerinin
karşılığı burada var ne de milyonlarca taşeronun
kadro beklentisi, 4/Clilerin, taşeron işçilerin kadro beklentisi
burada var. Aynı şekilde, çalışma saatlerinin
düşürülmesini bekleyen madenciler ve yer altında
çalışanlar, sadece onlar da değil, bütün ağır ve
tehlikeli iş kollarında çalışan işçiler
açısından bu beklentilerin karşılığı yok.
Aslına bakarsanız
değerli milletvekilleri, taşeron dediğimiz şey yani
Fransızcada Pis iş. Hayvanlara yaptırılan iş.
anlamındaki bu çalışma düzeneğinin aslında iyileştirecek
bir yanı yoktur, buradan bir iyileştirme beklemek mümkün
değildir. Yani, sözleşme sürelerinin bir yıldan üç yıla
uzatılması, benzeri birtakım düzenlemelerle ya da işte,
şimdi görüşülmekte olan Kıdem şartı aranmaz. benzeri
türlü düzenlemelerle bu yamalı hâlin onarılması ve düzeltilmesi
mümkün değildir. O nedenle, işçilerimizin beklentisi bir defa daha
boşa düşmüştür.
Özellikle, madenciler yani o madenlere
girmekten çekinenler ne istiyor? Can güvenliği, işçi
sağlığı ve güvenliği düzenlemeleri. Dün Sayın
Bakan bir şey dolaştırdı, yönetmelik değişiklik
taslağı, orada ne diyor? İstasyonların kurulması.
Altı saat konusunda sermaye isteklerine boyun eğen yani yer
altında altı saat konusunda sınırlama getiren ama yine çalışma
saatlerini sekiz saate çıkaran bir anlayış tabii ki yaşam
odaları konusunda işverene sermaye, maliyet getireceği için
ondan da uzak durmuştur.
Söyleyeceğimiz
şeyler çok yani bu 148 madde sadece Somalı için değil, sadece
taşeron için değil, görüyoruz ki özelleştirmeden
kamulaştırmaya birçok maddeyi ilgilendiriyor. Ama, bu 2nci madde
yani Yer altında çalışan işçiler için kıdem
şartı aranmaz. belki Somalılar için olumlu bir madde olarak
değerlendirilebilinir ama bugün inşaatlarda, maden ocaklarında,
enerji santrallerinde, bütün havzalarda daha dün işe başlayan gencecik
işçilerin patır patır hayatlarını kaybettiği
düşünüldüğünde, 30dan az sayıda işçi çalıştırılan iş
yerleri ya da deneme süreleri açısından bu madde
düşünüldüğünde yetersizdir, işlerlik
karşılığı olmayacaktır. O nedenle de
değişiklik önergemizle sadece yer altında değil, aynı
zamanda tehlikeli iş kolları açısından da tersanelerde,
inşaatta ve bu sınıftan birçok yerde bu maddenin
uygulanması önerisinde bulunuyoruz. Eğer işçiler, emekçiler,
çalışan, alın teriyle geçinenler için bir şeyler
yapılması düşünülüyorsa, samimi davranmak isteniyorsa bu dikkate
alınmalıdır.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in;
Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa Milletvekili Sena Kaleli ve 5
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Tekirdağ
Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam
Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Aytuğ
Atıcı'nın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Adana
Milletvekili Turgay Develi'nin; İzmir Milletvekili Musa Çam'ın;
Bartın Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkaya'nın;
İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Binnaz Toprak'ın;
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekilleri
Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in; İstanbul Milletvekili Celal Dinçer'in;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Muğla Milletvekili Nurettin Demir'in; Ankara Milletvekili
Levent Gök'ün; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili
Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Ankara
Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekilleri Aydın
Ağan Ayaydın ve Ercan Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye Birtane'nin;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili
İzzet Çetin'in; Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün;
İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; Barış ve Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili
Iğdır Milletvekili Pervin Buldan'ın Kanun Teklifleri ile; Benzer
Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporunun 2. Maddesinin
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz arz ve
teklif ederiz.
Sakine
Öz (Manisa) ve arkadaşları
MADDE 2- 22/5/2003 tarihli ve 4857
sayılı Kanunun 18 inci maddesinin birinci fıkrasına
aşağıdaki cümle eklenmiştir.
"Tehlikeli ve çok tehlikeli
işyerlerinde çalışan işçilerde kıdem şartı
aranmaz."
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul) Katılmıyoruz
efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Hasan Ören, Manisa Milletvekili. (CHP sıralarından
alkışlar)
HASAN ÖREN (Manisa) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; Somada yaşanan
acıları hepimiz biliyoruz. Buraya kadar gelmesi gerekli miydi, bunu
önleyebilir miydik; biz Manisa milletvekilleri olarak sekiz yıldan beri,
on yıldan beri bunu anlatmaya çalıştık. Somada 1 kişi
hayatını kaybetti, geldik, burada konuştuk, dinlemediniz. Hayatını
kaybeden 2ye çıktı, 5e çıktı, 11e çıktı, yine
dinlemediniz ama 301e geldiğinde inşallah iktidar milletvekilleri ve
iktidar, Türkiye'deki muhalefetin ne kadar önemli olduğunu, Türkiye'deki
muhalefet partilerinin söylediklerinin hiç olmazsa iktidar tarafından
dinlenmesi gerektiğini anlamıştır. 301
fidanımızı toprağa verdik, ruhları şad olsun.
Bunların hepsini daha önce söyledik, bu kürsüden anlattık ama ne
yazık ki o tek AKP iktidarı, kafanızdaki bu algı
Muhalefetin ne söylediğine acaba bir bakmak gerekli mi? Dikkate
alınsa iyi mi olur? düşüncesini hiçbir türlü hafızanıza
kazıyamadık. İşte geldiğimiz nokta bu. Bunun adı
kader değil.
Eğer bir Enerji Bakanı gidip
Somada bu madenlerle ilgili Çok sağlıklıdır, çok
güvenliklidir, iş sağlığı ve iş güvenliğiyle
ilgili hiçbir problemi yoktur, her problemi çözülmüştür. diyebiliyor ise
o zaman o Enerji Bakanının Avustralyadaki, Almanyadaki, Güney
Afrikadaki, Amerikadaki madenlere gidip gitmediğinden veya oraları
araştırıp araştırmadığından şüphe duyarım. Geldiğimiz nokta
burası. Bundan iktidarın bir ders alacağını,
muhalefetin demokratik ülkelerde ne kadar önemli olduğunu
anlayacağını tahmin ediyorum.
Şimdi, verdiğiniz sözler var, dileğimiz ve
temennimiz şuydu: Eğer arzu edildiği gibi Plan ve Bütçede
bağırdığımız, Plan ve Bütçede rica ettiğimiz
şekilde Somayı ayırabilmiş olsaydık bugün Somada
bizi bekleyen esnafı, sanatkârı, kamyoncusu, işçisi, bu bayrama
giderken, bu mübarek günde bu sorunların bir kısmının
çözülmüş olduğunu görecekti. Ama yine inat ediyorsunuz, yine
ısrar ediyorsunuz, ortak aklı kullanmak, ortak aklı Parlamentoda
esas hâline getirme anlayışı ne Genel
Başkanınızda ne Başbakanınızda ne de sizde var.
Peki, 301 fidanın gitmesi hepimizde acı yaratmadı mı?
Bundan önce bizi dinlemiş olsaydınız belki önleyebilirdik ama
bunun muhasebesini sizler yapacaksınız.
Bu acıdan sonra geldiniz, sözler verdiniz, bu
sözlerin olduğu yerde Manisa milletvekilleri bizler de vardık.
Başta Sayın Salih Kapusuz olmak kaydıyla yetkili Adalet ve
Kalkınma Partisinin milletvekilleri işçilerin önünde 14 maddelik söz
verdi, şimdi, bu sözlerin bir kısmını yapıyorsunuz,
yapıyoruz. Yani muhalefetin on yıldan beri can güvenliğiyle
ilgili, buradaki insan yaşamıyla ilgili dilinde tüy bitmesine
rağmen anlatamadığını illaki 301
fidanımızın canını teslim ettiğinde anlama
anlayışında olan sizleri ben Soma halkının
duygularına, Soma halkının düşüncelerine gönderiyorum.
Değerli arkadaşlarım, buradaki sözlerinizi
tutun, buradaki sözleri tutmaz iseniz Somadaki insanları, Somada ve
Manisadaki bütün insanların yaşamını daha kötü duruma
getirirsiniz.
Bakınız, dün burada bir tartışma
oldu. 11 maden işçisi geldiğinde Sayın Grup Başkan
Vekilimiz Akif Hamzaçebiyle grupta toplandık. Burada Recai Berbere rica
ettik Bakınız,
bu 11 temsilciyi getirdiniz. Enerji Bakanlığıyla
yaptığınız toplantıya, Başbakanla
yaptığınız toplantıya Cumhuriyet Halk Partisinin
hiçbir milletvekili katılmadı ve biz burada bulunmadık. Lütfen,
11 Soma temsilcisiyle biz birlikte görüşelim. dedik ama ısrar ettik
girmekte ve girdik. Orada söylediği şuydu Başbakanın
işçilere: Kaç para ücret alıyorsunuz? 1.200-1.400 lira...
Yapmayın bu kadar düşük mü? Aynen aktarıyorum: 2 bin liradan
aşağı ücretin olmaması gerekli, artı, altı
ikramiye olması gerekli. dediğini orada söyleyen Recai
Berberdir. Ama ne hikmetse, gelecekteki
koltuk korkularıyla buraya geldiğinizde farklı bir şey
söylüyorsunuz.
Değerli arkadaşlarım, bu
sözlerinizi tutmaz iseniz Somalılar sizi affetmeyecekler ve şu anda
affetmiyorlar.
Teşekkür ediyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Karar yeter sayısı
BAŞKAN Karar yeter
sayısını arayacağım.
Kabul etmeyenler
Karar yeter sayısı yoktur.
Birleşime beş dakika ara
veriyorum.
Kapanma
Saati: 18.26
DÖRDÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati:
18.33
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER:
Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Muharrem IŞIK (Erzincan)
----- 0 -----
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşiminin
Dördüncü Oturumunu açıyorum.
639 sıra sayılı Kanun
Tasarısının 2nci maddesi üzerinde Manisa Milletvekili Hasan
Ören ve arkadaşlarının önergesinin oylanmasında karar yeter
sayısı bulunamamıştı. Şimdi önergeyi tekrar
oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısı
arayacağım:
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar
yeter sayısı vardır, önerge kabul edilmemiştir.
Kanun tasarısının
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve Hükûmet yerinde.
2nci maddeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Madde kabul edilmiştir.
3üncü madde üzerinde üç adet önerge
vardır, okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 639 Sıra Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlunun; Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl Milletvekili İdris
Baluken'in; Bursa Milletvekili Sena Kaleli ve 5 Milletvekilinin; Ankara
Milletvekili İzzet Çetin'in; Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer ve 3
Milletvekilinin; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile MHP
Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin;
Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay Develi'nin; İzmir
Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili Muhammet Rıza
Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Binnaz
Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul
Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in; İstanbul Milletvekili
Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Muğla Milletvekili Nurettin Demir'in; Ankara
Milletvekili Levent Gök'ün; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent
Belen ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul
Milletvekilleri Aydın Ağan Ayaydın ve Ercan Cengiz'in; Kars
Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Zonguldak
Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul Milletvekili Mustafa
Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili
Atila Kaya ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural
ile 2 Milletvekilinin; Barış ve Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili
İğdır Milletvekili Pervin Buldan'ın; Burdur Milletvekili
Ramazan Kerim Özkan'ın; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Hatay
Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara
Milletvekili Levent Gök'ün; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ve 1 Milletvekilinin Kanun Teklifleri ile Benzer Mahiyetteki
Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporunun 3. Maddesinin aşağıdaki
şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Özgür Özel Sakine
Öz Rahmi
Aşkın Türeli
Manisa Manisa İzmir
Ali İhsan Köktürk Muhammet Rıza
Yalçınkaya Müslim
Sarı
Zonguldak Bartın İstanbul
Vahap Seçer Bülent
Kuşoğlu Hasan
Ören
Mersin Ankara Manisa
İzzet Çetin Mehmet
Haberal Musa
Çam
Ankara Zonguldak İzmir
Süleyman Çelebi
İstanbul
MADDE 3 4857
sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin beşinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
İşverenler, alt
işverene iş vermeleri halinde, bunların işçilerinin
ücretlerinin ödenip ödenmediğini işçinin başvurusu üzerine veya
aylık olarak resen kontrol etmekle ve varsa ödenmeyen ücretleri, sosyal
ödemeleri, kıdem ve ihbar tazminatlarını hak edişlerinden
keserek işçilerin banka hesabına yatırmakla yükümlüdür.
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 639 sıra sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandırın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Atila
Kaya ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2
Milletvekilinin; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve MHP
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandırın; İstanbul Milletvekili Durmuş Ali Torlak ve
MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Kastamonu
Milletvekili Emin Çınar ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya Milletvekili Alim Işık ve
MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve MHP Grup Başkanvekili
Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20 Milletvekilinin; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Benzer Mahiyetteki
Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1352, 2/1364, 2/1372, 2/1383,
2/1414, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595,
2/1652, 2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794,
2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938,
2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056,
2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186,
2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198) nin 3 üncü maddesinin
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif
ederiz.
Erkan Akçay Oktay
Vural Alim
Işık
Manisa İzmir Kütahya
Seyfettin Yılmaz Mehmet Günal Ali Öz
Adana Antalya Mersin
Mustafa Kalaycı
Konya
MADDE 3- 4857 sayılı Kanunun
36 ncı maddesinin sonuna aşağıdaki fıkralar
eklenmiştir.
Alt işverenin işçilerine
ödenecek ücret ve diğer sosyal haklar asıl işverenin emsal
işçisine ödenen ücret ve sosyal haklardan daha az olamaz.
İşverenler, alt
işverene iş vermeleri halinde, bunların işçilerinin
ücretlerinin ödenip ödenmediğini işçinin başvurusu üzerine veya
aylık olarak resen kontrol etmekle ve varsa ödenmeyen ücretleri hak edişlerinden
keserek işçilerin banka hesabına yatırmakla yükümlüdür.
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısının, 4857 sayılı
Kanunun 36ncı maddesinin beşinci fıkrasında
değişiklik yapmayı öngördüğü 3üncü maddesinin tasarı
metninden çıkarılmasını arz ve teklif ederiz.
Pervin
Buldan Hasip
Kaplan Halil
Aksoy
Iğdır Şırnak Ağrı
Ertuğrul
Kürkcü Erol
Dora İdris
Baluken
Mersin Mardin Bingöl
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) Komisyon
dinlemedi Sayın Başkan.
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) Dinlemedi.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Nasıl karar
veriyor? Dinlemediler.
BAŞKAN Sayın Komisyon,
önergeye katılıyor musunuz?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Bir daha
okunması lazım.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) Evet,
dinlemediler.
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Dinledik, sonuna kadar dinledik.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
MÜSLİM SARI (İstanbul)
Sayın Hükûmet de dinlemedi.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Ne Hükûmet var ne
Komisyon var!
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) Katılamıyoruz.
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) Ne
teklif edildi?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) Ne teklif
ettiler? Ne oldu?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Kaçıncı
maddedeyiz mesela?
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Ertuğrul Kürkcü, Mersin Milletvekili.
Buyurun Sayın Kürkcü.
ERTUĞRUL KÜRKCÜ (Mersin)
Sayın Başkan, sevgili arkadaşlar; İş Kanunu ile
bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik
yapılmasına ilişkin bu kanun tasarısının 3üncü
maddesinin değiştirilmesi için bir önerge verdik, bunu partimiz
adına savunacağım.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri)
Sayın Başkan, sükûneti sağlayın.
ERTUĞRUL KÜRKCÜ (Devamla) Her
şeyden önce şunu söylemek istiyorum: Şu gördüğünüz
tuğlanın içinde tam olarak ne olduğunu bilen bir tane
milletvekili varsa
MAHMUT TANAL (İstanbul)
Sayın Başkanım, çok uğultu var, hatibin sözlerini
anlayamıyoruz.
ERTUĞRUL KÜRKCÜ (Devamla)
bir
tane komisyon üyesi varsa, bir tane Hükûmet mensubu varsa
MAHMUT TANAL (İstanbul) Çok
uğultu var, hatibin söylediklerini anlayamıyoruz.
BAŞKAN Sayın Kürkcü, bir
saniye
Sayın milletvekilleri, Genel
Kurulda uğultu var, sayın hatibin konuşması
anlaşılmamakta. Lütfen
Buyurun Sayın Kürkcü.
ERTUĞRUL KÜRKCÜ (Devamla)
bunun
tamamı hakkında fikri olan bir tek kişi varsa ben de
milletvekilliğinden istifa etmeye hazırım.
Önümüze getirilen, yasama yetkisinin
bürokrasi tarafından ve Hükûmet tarafından gasbedilmesinin bir
kanıtı olan bu tasarıyı tartışmak, oylamak, bunun
hakkında bir şey yapıyormuşuz gibi yapmak aslında
hepimizi kuşatan bir kusur. Bu durumdan ne zaman ve nasıl
kurtulacağımızı her şeyden önce düşünsek, bundan
daha önce düşünsek çok daha iyi bir iş yapmış oluruz.
Yasamanın bir karikatür hâline geldiğini hep birlikte görüyoruz fakat
bu durumdan hiçbirimiz hiçbir biçimde yüksünmüyor gibiyiz. O nedenle ben her
şeyden önce bunun üzerine düşünmeye sizi davet ediyorum.
İkincisi, Adalet ve Kalkınma
Partisinin yasama tekniğini artık öğrendik. O da şudur:
Kamuoyunu sarsan, halkın çıkarlarını yakından
ilgilendiren herhangi bir hususu görüşmek ve yasalaştırmak söz
konusu olduğunda onları ilgilendirmeyen, bunlarla taban tabana
zıt, bambaşka güçlerin ve bambaşka grupların, bu halk
kesimlerinin tam karşısında yer alan grupların
çıkarlarını ifade eden pek çok başka tasarıyı
aynı sepetin içerisine koymak ve bunların birinin
yasalaşmasını diğerinin şartı hâline getirerek
herkesi açmaza almak.
Bu tasarı görüşülmeye
başlandığı günden beri kimi milletvekili
arkadaşlarımızı dinliyorum, diyorlar ki: Bunun içerisinde
Somayla ilgili olan hususları eğer ayırsaydınız biz
onlara oy verirdik, böylelikle de geçerdi. Siz aslında burada Soma
işçilerinin, Soma madencilerinin haklarını da gasbettiniz. Ben
doğrusu yasayı dikkatle izleyen, inceleyen bir milletvekilinin bunu
dememesi gerektiğini düşünüyorum çünkü bu kanun tasarısı
Somadaki işçilerin taleplerinin temelini, temel taleplerinden bir tekini
bile aslında gerçekleştirmiyor, tam tersine bunları ortadan kaldırıyor.
Temel mesele, maden iş kolunda taşeronluğun ortadan
kaldırılması meselesiydi. Bu yasa taşeronlu
işletmelerde çalışan işçilerin kimi haklarını
güvence altına alıyor gibi görünse de temel hak gasplarının
kaynağını oluşturan taşeron çalışmayı
aslında bir kural hâline getiriyor. Çünkü, Somadaki kazanın
gerisinde bu maden işletmesinin redevans usulüyle çalışması
yani devlet arazisinin, kamu arazisinin, kamu madeninin özel şirkete bir
arpalık olarak verilmesi, onun da kârı maksimize etmek için bütün güvenlik,
işçi güvenliği, iş sağlığı usullerini ihlal
etmesi yatıyordu. Şimdi, karşı karşıya
kaldığımız şey bunun kural hâline getirilmesidir,
artık redevanstan asla vazgeçilmeyecektir, redevans uygulaması gibi
işçileri köle koşullarında çalıştırmaya izin veren
bir husus bu yasayla birlikte güvence altına alınacaktır. Bunun,
Soma işçilerinin talepleriyle ne alakası olabilir? Bizim, bu konuda
verdiğimiz yasa önerisi de hiçbir biçimde göz önüne
alınmamıştır ve bir kere daha maden kazalarında
ölmenin işçinin fıtratından olduğunu söyleyebilme
hakkını Hükûmet ebediyen ele geçirmiş olmaktadır.
Biz bu nedenle önergemizin kabul
edilmesinin hiç değilse başa dönmek bakımından hepimize bir
imkân sağlayacağını söylemek istiyoruz. Buna Evet. demeyeceğinizi -Meclis çoğunluğunun- biliyorum ama
sizlerin başının üzerinden topluma, halkımıza
seslenmek istiyorum: Eğer bu zulümden kurtulmak istiyorsanız
adayımıza, Cumhurbaşkanı adayımız Selahattin Demirtaşa
oy verin ki, bu kanun kanunlaştığında onu Meclise iade
etsin.
Hepinize teşekkür ediyorum. (HDP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra
sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; İstanbul
Milletvekili Atila Kaya ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut
Dedeoğlu ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup
Başkan Vekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Durmuşali Torlak ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili
Ali Öz ve MHP Grup Başkan Vekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin
Türkoğlu ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 3 Milletvekilinin
ERKAN AKÇAY (Manisa) Hangi partinin
milletvekili kardeşim, onları sayacaksın!
Kastamonu Milletvekili Emin Çınar
ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Mersin Milletvekili Mehmet Şandır
ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Kastamonuyu atladınız. Hepsini doğru okuyun, atlamayın.
Atlamadan okuyun, atlamadan!
Kütahya Milletvekili Alim
Işık ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve MHP Grup
Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20
Milletvekilinin; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın
ERKAN AKÇAY (Manisa) Kâtip üye
kendine gel!
BÜLENT BELEN (Tekirdağ) -
Milliyetçi Hareket Partisi diye okusun!
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Doğru okuyun.
BAŞKAN Lütfen Sayın
Başkan, çiziklere göre okuyor. Burada daha önce sizin
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) MHP
demesin, Milliyetçi Hareket Partisi desin.
ERKAN AKÇAY (Manisa) Milliyetçi
Hareket Partisi yazıyor.
ALİ ÖZ (Mersin) MHP var mı
orada? Milliyetçi Hareket Partisi diye yazıyor.
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) Orada
MHP yazmıyor.
ERKAN AKÇAY (Manisa) Bazen onu da
söylemiyor. Ne yazıyorsa onu okusun.
Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın
BÜLENT BELEN (Tekirdağ) Aferin,
öğren!
ALİM IŞIK (Kütahya) Aferin,
aferin!
Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP
Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın Benzer
Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236,
2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364,
2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496,
2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657,
2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1798
HAYDAR AKAR
(Kocaeli) 1799. 1798 yok.
"
2/1799,
2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957,
2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065,
2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190,
2/2191, 2/2192, 2/2198)nin 3üncü maddesinin aşağıdaki
şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Oktay
Vural (İzmir) ve arkadaşları
MADDE 3- 4857 sayılı Kanunun
36 ncı maddesinin sonuna aşağıdaki fıkralar
eklenmiştir.
Alt işverenin işçilerine
ödenecek ücret ve diğer sosyal haklar asıl işverenin emsal
işçisine ödenen ücret ve sosyal haklardan daha az olamaz.
İşverenler, alt işverene
iş vermeleri halinde, bunların işçilerinin ücretlerinin ödenip
ödenmediğini işçinin başvurusu üzerine veya aylık olarak
resen kontrol etmekle ve varsa ödenmeyen ücretleri hak edişlerinden
keserek işçilerin banka hesabına yatırmakla yükümlüdür.
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Katılmıyoruz Sayın
Başkanım.
BAŞKAN Hükûmet?
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) Katılamıyoruz
efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Alim Işık, Kütahya Milletvekili.
Buyurun Sayın Işık. (MHP
sıralarından alkışlar)
ALİM IŞIK (Kütahya)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; tasarının
3üncü maddesi üzerinde vermiş olduğumuz değişiklik
önergesi hakkında söz aldım. Bu vesileyle, tekrar yüce Meclisi
saygıyla selamlıyorum.
Önergemiz, 4857 sayılı
İş Kanununun Kamu makamlarının ve asıl
işverenlerin hakedişlerinden ücreti kesme yükümlülüğü
başlıklı 36ncı maddesine eklenen fıkraya bir
fıkra daha eklenmesini öngörmektedir. Mevcut tasarıdaki
değişikliğe ek olarak önergemizde alt işverenin
işçilerine ödenecek ücret ve diğer sosyal hakların asıl
işverenin emsal işçisine ödediği ücret ve sosyal haklardan daha
az olamayacağını hükme bağlamaktadır. Yani bir
işverenin başka iş kolunda, başka bir alanda
çalışan işçisine
Aynı işi yapan bir başka
işçi alt taşeron tarafından, alt işveren tarafından
çalıştırılıyorsa aynı işe aynı ücreti verme
ilkesini burada önergede karara bağlamaktadır. Ancak, tabii ki bu
düzenlemenin dışında bugün kamuoyunun beklediği başka
düzenlemeler yer almaktadır.
Dün Sayın Bakana sordum, son on
yılda maden kazalarında hayatlarını kaybedenlerin
sayısı nedir diye. Yaklaşık 850 civarında
olduğunu söyledi. 301 vatandaşımızın ailelerine
verilen kamuda bir kişi istihdam hakkının neden 301 değil
de 880 kişiye verilmediği konusunu, daha önceki yıllarda maden
kazasında hayatını kaybetmiş
vatandaşlarımızın aileleri soruyor bize. Örneğin, 2005
yılında Gediz Gökler kasabasında meydana gelen maden
kazasında 18 hemşehrimiz hayatını kaybetti, Bize niye yok? diyor. Diğer taraftan,
301 vatandaşımızın 39u Kütahya seçim bölgesi
hemşehrilerimden oluşmakta. Dolayısıyla, Kütahyanın,
Zonguldakın, Balıkesirin insanları hayatını
kaybetti. Onlar bir yıl önce, iki yıl önce, beş yıl önce
hayatını kaybettiği için bu verilen haklardan
yararlanamıyor ama son dönemde 301 kişi birlikte hayatını
kaybettiği için AKP Hükûmeti getiriyor bu düzenlemeye sadece onları
dâhil ediyor; bunun düzeltilmesi lazım.
Değerli milletvekilleri, sizinle
Soma gerçeğiyle ilgili bir skandalı paylaşmak istiyorum. Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanının 11 Temmuz 2014 tarihli cevabi
yazısında, Somada meydana gelen maden kazasının
olduğu gün yani 13 Mayıs 2014 tarihinde Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü
tarafından o işletmede denetim yapıldığı ifade
ediliyor.
Değerli milletvekilleri,
kazanın olduğu gün bu denetim yapıldıysa, kazanın
olduğu saat 15.00se, sabahtan yapıldıysa aynı gün o
iş yerinde tehlikeyi görmeyen müfettişler ne iş yaptı? Eğer
kazanın olduğu saatlerde olmuşsa 301 vatandaşımız
hayatını kaybederken, yüzlerce vatandaşımız
yaralanırken Allahın bu sevimli kulları müfettişler acaba
Allahın hikmetiyle korundu mu? Kaza saatinden sonra olduysa oraya bir hafta kimse giremezken bu müfettişler
nasıl oraya girdi de denetim yaptı?
Değerli milletvekilleri, bu
Meclisin üzerine giderek bu skandalı çözmesi lazım. O iş yerinde
13 Mayıs 2014 tarihinde denetim yapıldıysa bu denetim nerede
yapıldı; masabaşında mı yapıldı, bilgisayar
başında mı yapıldı, yoksa hayali mi yapıldı?
Bunun hesabını bu yüce Meclisin sorması lazım.
Diğer taraftan, o tarihten
yaklaşık iki ay önce, 26 Şubat 2014 tarihinde denetim
yapılmış aynı yerde, 5 görevli hakkında
soruşturma açılmış. Demek ki bir tehlike var. Ya, bu
görevliler gidip işlerini doğru yapmadılar ya yanlış
rapor hazırladılar ve Bakanlık bunlar hakkında
soruşturma açtığını ve sürecin devam ettiğini
söylüyor. Orası durup dururken bu felaketi yaşamadı. Bu belgeler
gösteriyor ki Hükûmet ve sorumlular, gereği gibi, gerekli denetimleri
zamanında yapmamışlar ya da ilgililere gelen raporlar
ilgilileri
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
ALİM IŞIK (Devamla)
maalesef kandırmış. Bunun için bu konu çok önemli.
Tekrar, önergemize desteğinizi
bekliyorum, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından
alkışlar)
MAHMUT TANAL (İstanbul)
Sayın Başkan, tabii, milletvekilleri kürsüde konuşurken
amacı nedir Değerli Başkanım, şudur: Hem iktidarı
hem de Parlamentoyu ikna etmek, doğru yola getirebilmek. Sayın
Bakanlık ve Hükûmet yetkilileri hatipleri dinlemiyorlar. Yani, bu konuda
dinlemelerini istirham ediyorum. Yani, belki, en azından
anlatılanlarla kanaat getirirler, değişiklikler ona göre olur.
BAŞKAN Evet, teşekkür
ediyorum Sayın Tanal.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum
ALİM IŞIK (Kütahya) Karar
yeter sayısı.
BAŞKAN - Karar yeter
sayısı arayacağım.
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar
yeter sayısı vardır, önerge kabul edilmemiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 639 Sıra Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlunun; Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl Milletvekili İdris
Baluken'in; Bursa Milletvekili Sena Kaleli ve 5 Milletvekilinin; Ankara
Milletvekili İzzet Çetin'in; Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer ve 3
Milletvekilinin; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Adana
Milletvekili Turgay Develi'nin; İzmir Milletvekili Musa Çam'ın;
Bartın Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkaya'nın;
İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Binnaz Toprak'ın;
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekilleri
Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in; İstanbul Milletvekili Celal Dinçer'in;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Muğla Milletvekili Nurettin Demir'in;
Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Ankara
Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekilleri Aydın
Ağan Ayaydın ve Ercan Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye
Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Zonguldak
Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul Milletvekili Mustafa
Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Atila
Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin; Barış ve Demokrasi
Partisi Grup Başkanvekili Iğdır Milletvekili Pervin
Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan'ın; Hatay
Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Ankara
Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin Kanun Teklifleri ile Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve
Plan ve Bütçe Komisyonu Raporunun 3. Maddesinin aşağıdaki
şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Ali İhsan Köktürk (Zonguldak) ve
arkadaşları
MADDE 3 4857
sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin beşinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
İşverenler, alt
işverene iş vermeleri halinde, bunların işçilerinin
ücretlerinin ödenip ödenmediğini işçinin başvurusu üzerine veya
aylık olarak resen kontrol etmekle ve varsa ödenmeyen ücretleri, sosyal
ödemeleri, kıdem ve ihbar tazminatlarını hak edişlerinden
keserek işçilerin banka hesabına yatırmakla yükümlüdür.
BAŞKAN Komisyon önergeye katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Katılmıyoruz Sayın
Başkanım.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) Katılamıyoruz
efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Müslim Sarı, İstanbul Milletvekili.
Buyurun Sayın Sarı. (CHP
sıralarından alkışlar)
MÜSLİM SARI (İstanbul)
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
639 sıra sayılı teklifin
ya da tasarının 3üncü maddesinde vermiş olduğumuz
değişiklik önergesiyle ilgili söz almış bulunuyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
3 Hazirandan beri alt komisyon ve ana
Komisyonda yapmış olduğumuz müzakerelerden sonra teklif Genel
Kurula nihayet gelebildi ve Genel Kurulda iki gündür teklifi görüşmeye
başladık, teklifi ya da tasarıyı görüşmeye
başladık. Ama, ben sözlerime başlamadan önce bazı
tutarsızlıkları ve bazı samimiyetsizlikleri burada
paylaşmak istiyorum sizinle.
Sayın Çalışma
Bakanı tasarıyla ilgili ya da teklifle ilgili, 639 sıra
sayılı teklifle ilgili görüşlerini açıklarken bunun
aslında Somayla ilgili bir düzenleme olmadığını, çok
önceden beri hazırlanan, daha önceden yapılmış olan
hazırlığın sonucu olarak buraya geldiğini söyledi.
Hakeza, yine, Komisyon Başkanı da aynı şeyi söyledi. Ama,
ondan sonra Sayın Grup Başkan Vekili Nurettin Canikli kürsüye
çıkarak: Muhalefet, Somaya ilişkin yaptığımız
olumlu önergeleri ya da yaptığımız olumlu şeyleri
engellemeye mi çalışıyor? dedi. Demek ki bunun Somayla çok
yakından ilişkisi var.
Öte yandan, Sayın Komisyon
Başkanı yine kürsüye çıkarak bir yandan bunun aslında yine
Somayla ilgili olmadığını söylerken
konuşmasının yaklaşık yüzde 90ını Somada
yapılmış olan, Soma kazasından sonra ortaya çıkan
mağduriyetlerin giderilmesi için yapılmış olan olumlu
şeyleri anlatarak geçirdi. Dolayısıyla, hiç kimse kimseyi
kandırmasın. Esasen, bu, daha önceden yapılmış olan
bir hazırlığın sonucu olarak ortaya çıksa da Somayla
ilgili bir düzenlemedir. Zaten, tasarı 61 madde olarak onun için
gelmiştir. Somanın yaratmış olduğu duygusal ortamda
AKP'nin, sayın Hükûmetin, sayın AKPli milletvekili
arkadaşların kendi siyasal çıkarlarına uygun bir biçimde
başka birtakım önergelerin içine sokuşturarak çorba hâline
dönüştürdüğü bir tasarıyla ya da teklifle karşı
karşıyayız. Gördüğünüz gibi adına tasarı da
diyemiyoruz, teklif de diyemiyoruz. AKPli milletvekili
arkadaşlarımız da yine aynı şeyi herhangi bir
şekilde söyleyemiyorlar.
Şimdi, Sayın Komisyon
Başkanı yine kürsüye gelerek dedi ki: Bu tasarıyla ya da bu
teklifle neredeyse kamuda taşeron işçiliği ortadan
kaldırılıyor, taşeron işçiliğine neredeyse son
veriyoruz. Şimdi, burada çok ciddi bir kafa karışıklığı
var, öncelikle bu kafa karışıklığını ortadan
kaldıralım. Biz komisyon aşamasında sorduk sayın
bakanlara, dedik ki: Siz AKP olarak taşeron işçiliğinden yana
mısınız, değil misiniz? Taşeronlaşmayı
savunuyor musunuz, savunmuyor musunuz? Sayın bakanlar çok açık
olarak dediler ki: Biz taşeron işçiden yanayız. Alt
işveren sözleşmesinden yanayız. Biz taşeronluğu
savunuyoruz. Bir diğer sayın bakan kürsüye gelerek aslında
taşeron çalıştırmanın, taşeron sistemini
yaygınlaştırmanın sömürü olduğunu söyledi, emek
sömürüsü olduğunu söyledi. Ama, komisyon aşamasında diğer
bakanlar Hayır, biz taşeron işçiliği savunuyoruz. dedi.
Sayın Bakan, birtakım değerlendirmede bulunarak taşeron
işçiliğin yaygınlaşmasının ciddi bir sömürü
aracı olduğunu söyledi. O zaman ben buradan şunu sorarım:
AKP iktidara geldiğinde, 2002 yılında, Türkiyede kamuda
çalışan taşeron işçi sayısı verilen resmî
rakamlara göre 153 bin
-yanılıyorsam Sayın Bakan düzeltsin- bugün
varmış olduğumuz noktada kamuda çalışan taşeron
işçi sayısının 700 binin üzerinde olduğunu söylüyoruz.
Şimdi, bu sistemi kim yaygınlaştırdı? 153 binden 700
binin üzerine kim çıkarttı? Eğer bunu çıkartmak,
taşeron işçiliği yaygınlaştırmak bir emek
sömürüsü ise sayın bakanın dediği gibi- bu emeği kim
sömürüyor?
HÜSEYİN BÜRGE (İstanbul)
SHP zamanından beri var.
MÜSLİM SARI (Devamla) - Bu
emeği sömürme noktasına kim getirdi, hangi hükûmet getirdi? Tabii ki
AKP getirdi. AKPnin zihniyeti taşeron işçiliği kaldırmak
olamaz çünkü burada ciddi bir zihniyet farklılığı var.
HÜSEYİN BÜRGE (İstanbul)
Sizin zamanınızda başladı taşeron işçiliği.
MÜSLİM SARI (Devamla) - Eğer
böyle düşünmüş olsaydı AKP, bu yönden bakmış
olsaydı meseleye taşeron işçilikle ilgili verilen yargı
kararlarını yerine getirirdi. Oysa biz biliyoruz, hepiniz biliyorsunuz,
hepimiz biliyoruz ki mesela kara yolu işçileriyle ilgili verilmiş
olan bir düzenleme var, bu düzenlemeye ilişkin, yapılmış
düzenlemeye ilişkin bir yargı kararı var ama bu yargı
kararının uygulanması konusunda AKP diretiyor ve bunu uygulamıyor.
Evet, belki
sistemimize 1936 yılından beri girmiş bir uygulama olabilir.
Evet, AKPden önce neoklasik iktisadın ve onun devleti yeniden
tanımlamasının sonucu olarak başlamış ve
yaygınlaşmaya başlamış bir uygulama olabilir ama bu,
AKP elinde yaygınlaştırılmıştır ve kamuda
asıl üretim ilişkisi, asıl istihdam ilişkisine
dönüşmüştür. Burada bir sömürü varsa, ki vardır, Sayın
Bakan doğru söylüyor, bu sömürüyü yapan AKPdir ve AKP hükûmetleridir.
Hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Karar yeter sayısı...
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza
sunacağım, karar yeter sayısı arayacağım.
Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Karar yeter sayısı vardır, önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum:
Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.
4üncü madde üzerinde üç adet önerge
vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra
sayılı Kanun Tasarısının 4857 sayılı
Kanunun 41inci maddesine fıkra eklemeyi öngören 4üncü maddesinin üçüncü
fıkrasında geçen yüzde yüzden ibaresinin, yüzde yüz elliden
şeklinde değiştirilmesini ve ödenir ibaresinden sonra gelmek
üzere Yaşam çantası bulundurulması zorunludur. cümlesinin
eklenmesini arz ve teklif ederiz.
İdris Baluken Pervin
Buldan Erol
Dora
Bingöl Iğdır Mardin
Sebahat Tuncel Hasip Kaplan
İstanbul Şırnak
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sarı sayılı
İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Yozgat
Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kahramanmaraş Milletvekili
Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kırklareli Milletvekili
Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili
Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup
Başkanvekili...
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) Gene MHP diyorsun.
...Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Ali
Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; İstanbul
Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandırın
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) Yine
aynı şeyi söylüyorsun, Milliyetçi Hareket Partisi yazıyor
orada.
İstanbul
Milletvekili Durmuş Ali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkinin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 3 Milletvekilinin; Kastamonu
Milletvekili Emin Çınar ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kütahya Milletvekili Alim Işık ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ve 20
Milletvekilinin; Samsun Milletvekili Cemalettin Şimşek'in; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Benzer
Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236,
2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260,
2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426,
2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657, 2/1677,
2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1799, 2/1808,
2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963,
2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069,
2/2083, 2/2146, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192,
2/2198)in 4 üncü maddesinde yer alan yer altında maden işlerinde
ibaresinin yer altı işlerinde, otuz altı ibaresinin otuz,
yüzde yüzden ibaresinin yüzde yüzelliden şeklinde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Mustafa Kalaycı Oktay Vural Alim
Işık
Konya İzmir Kütahya
Ali Öz Seyfettin
Yılmaz Mehmet
Günal
Mersin Adana Antalya
Erkan Akçay
Manisa
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl
Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa Milletvekili Sena Kaleli ve 5
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Tekirdağ
Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kırklareli
Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin; Mersin
Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay Develi'nin; İzmir
Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili Muhammet Rıza
Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Binnaz
Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul
Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in; İstanbul Milletvekili
Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Muğla Milletvekili Nurettin
Demir'in; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent
Belen ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in;
İstanbul Milletvekilleri Aydın Ağan Ayaydın ve Ercan
Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır
ile 1 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Zonguldak
Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul Milletvekili Mustafa
Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Atila
Kaya ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2
Milletvekilinin; Barış ve Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili
Iğdır Milletvekili Pervin Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan
Kerim Özkan'ın; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Hatay Milletvekili
Mevlüt Dudu'nun; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent
Gök'ün Kanun Teklifleri ile; Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve
Bütçe Komisyonu Raporunun 4. Maddesinin aşağıdaki şekilde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Rahmi Aşkın Türeli Sakine Öz Özgür
Özel
İzmir
Manisa Manisa
Musa Çam Süleyman
Çelebi Vahap
Seçer
İzmir İstanbul Mersin
Hasan Ören Ali İhsan
Köktürk Muhammet
Rıza Yalçınkaya
Manisa Zonguldak Bartın
Bülent Kuşoğlu İzzet
Çetin Mehmet
Haberal
Ankara Ankara Zonguldak
MADDE 4- 4857 sayılı Kanunun
41 inci maddesine sekizinci fıkrasından sonra gelmek üzere
aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
Bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü
maddelerinde sayılan haller dışında yer altı
işlerinde çalışan işçilere fazla çalışma
yaptırılamaz.
Yer altında çalışan
işçilere, bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü maddelerinde sayılan hallerde
haftalık otuz altı saati aşan her bir saat fazla
çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat
başına düşen miktarının yüzde yüzden az olmamak üzere
arttırılması suretiyle ödenir. Yukarıda belirtilen fazla
çalışma yasaklarına uyulmaması halinde, ilgililer
hakkında yapılacak idari ve cezai yaptırımların
yanı sıra yasadışı çalıştırılan
her bir saat için ücret en az yüzde yüz elli arttırılarak ödenir.
Bu oranlar toplu iş
sözleşmeleriyle arttırılabilir.
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI
FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) Katılamıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Özgür Özel, Manisa Milletvekili.
Buyurun Sayın Özel. (CHP
sıralarından alkışlar)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla
selamlıyorum. Görüşülmekte olan torba yasanın 4üncü
maddesindeki önergemiz üzerine söz almış bulunuyorum.
301 canımızı
kaybettiğimiz faciadan, katliamdan, cinayetten sonra defalarca bu kürsüye
çıktık hem ben hem partimin diğer milletvekilleri hem de Manisa
milletvekilleri ve bu kürsüden Somayı hatırlattık, Somanın
unutulmaması, onunla ilgili gerekli düzenlemelerin bir an önce
yapılması gerektiğini ifade ettik. Bir
çıkışımda burada 2 bakan hakkında verdiğimiz
gensoru üzerinde konuştum ve Meclisin normal demokrasilerde değil
300, değil 30, 3 kişinin böylesine basit sebeplerden dolayı
hayatını kaybettiğinde bedel ödemesi gerekenlerin ödemesi
gerektiği bedeli hatırlattım, onların kendilerinin
yapmadığını Meclisin yapması gerektiğini söyledim
ama bunu anlatmakta da muvaffak olamadım. Hatta öyle günler yaşadık
ki yandaş basın havuz medyası o katliamdan bir kahraman yaratmaya
çalıştı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanının son yedi
günlük performansına bakarak. Oysaki yedi ay önce, dünyanın
sayılı, Türkiyenin en büyük facialarından, iş
kazalarından, iş cinayetlerinden bir tanesinin olacağı o
maden için kefalet ortaya koyuyordu, Türkiyenin en güvenli madenidir.
diyordu.
Daha sonra Plan ve Bütçeye geldi. Plan
ve Bütçe Komisyonunda defalarca anlattık, bıkmadan, usanmadan,
yılmadan anlattık, işçilere verilen sözlerin
tutulmasının önemini anlattık. Bunu dinleyenler oldu, hak
verenler oldu iktidar partisinden, karşı çıkanlar oldu, maden
lafının msine tahammül edemeyip Türkiyede madenler bir an önce
gündemden düşsün. deyip saldıranlar oldu. Ama işte burada,
biraz önce milletvekilimizin de gösterdiği gibi, Başbakanla görüşen
9 işçinin 8 tanesinin ıslak imzasıyla verilen sözleri bize
hatırlattılar ve bunların takipçisi olmamızı
istediler. O sözleri verenler Somaya geldiklerinde Bunu beş gün içinde,
bilemediniz on gün içinde yerine getirmezsek biz de gelelim, sizinle birlikte
oturma eylemi yapalım. diyordu. O günden beri, bu sözü veren Salih
Kapusuzu Somada da Mecliste de göremez olduk ama bu sözün takipçisiyiz.
Yanındaki 10 milletvekiliyle birlikte Salih Kapusuzun Bu oturma eylemini
bitirin. Başbakanın sözünü size iletiyorum. Sözümüz söz, bu 15
maddeyi çözeceğiz. diyen Salih Kapusuzun Meclise gelip burada bir kürsü
almasını bekliyoruz.
Ama bu faciayı bir fırsata
çevirdiler, eskiden krizi fırsata çeviriyorlardı. Ama aynı 12
Eylül referandumunda olduğu gibi, bir zehrin etrafını
şekerle kaplamak
O zehir, kuvvetler ayrılığını
ayaklar altına almak; o zehir, yandaşa kıyak; o zehir, havuzun
kirli paralarını aklamak, hukuk devletini yok etmek, meraları birilerine
peşkeş çekmek, alelacele seçim rüşveti dağıtmaktı
ama etrafını şekerle kaplarken yeterli görmediğimiz ama bir
an önce geçmesini savunduğumuz Soma yasalarını kullanmaya
çalıştınız. Bunun vicdanla bağdaşır
tarafı yoktu. En son dün, bizim bütün mücadelemize rağmen bu sesi dinletemeyenler
koca bir pankart yaptırdılar. Kızılaydan geldiler, Akay
yokuşundan Meclise yürüdüler, Ankarayı inlettiler. Dediler ki:
Madenciye verilen sözler tutulsun. Somayı unutma, unutturma. En
nihayetinde Meclise gelip dayandılar. Ama içlerinden 3 tanesi, işçi gömleğiyle
orada olan 3 tanesi ve ayaklarında o Somadan getirdikleri bu güzelim
Emeklerini simgeleyen, bunlar ayaklarında olduğu için bu Meclise
sokulmadılar. Kimin kararıyla: Salim Uslunun, Türkiyenin
gelmiş geçmiş en yandaş sendikacısı ve ödüllendirildi.
Hatta şimdi Mecliste idare amiri. Onun kararıyla sokulmadılar.
Ey Salim Uslu, işçilerin deyimiyle
ey zalim Uslu, bunların yeri başımızın üzeridir, Soma
madencilerinin bu çizmelerinin yeri başımızın üzeridir.
Madenci kardeşlerim, sakın üzülmeyin.
Onlar ümidin düşmanıdır
madenci kardeşlerim,
Akar suyun, meyve çağında
ağacın,
Serpilip gelişen hayatın
düşmanı.
Çünkü ölüm vurdu damgasını
alınlarına.
Çürüyen diş, dökülen et,
Bir daha geri dönmemek üzere
yıkılıp gidecekler.
Ve elbette ki sevgilim, elbet,
Dolaşacaktır elini kolunu
sallaya sallaya,
Dolaşacaktır en
şanlı elbisesiyle, işçi tulumuyla,
Bu güzelim memlekette hürriyet.
Saygılar sunuyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra
sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kırklareli
Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin; Mersin
Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent
Belen ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile
1 Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2
Milletvekilinin; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ve 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandırın; İstanbul Milletvekili
Durmuş Ali Torlak ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Hatay Milletvekili Adnan Şefik
Çirkinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ile MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 3 Milletvekilinin; Kastamonu
Milletvekili Emin Çınar ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kütahya Milletvekili Alim Işık ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve MHP Grup Başkanvekili Kayseri
Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ve 20 Milletvekilinin; Samsun Milletvekili
Cemalettin Şimşek'in; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP
Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili
Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve Plan
ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/139,
2/158, 2/195, 2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453,
2/524, 2/528, 2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944,
2/1019, 2/1063, 2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222,
2/1227, 2/1236, 2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345,
2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442,
2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652,
2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797,
2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954,
2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057,
2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187,
2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198)in 4 üncü maddesinde yer alan yer altında
maden işlerinde ibaresinin yer altı işlerinde, otuz
altı ibaresinin otuz, yüzde yüzden ibaresinin yüzde yüzelliden
şeklinde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Alim
Işık (Kütahya) ve arkadaşları
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet?
ÇALIŞMA VE
SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK
ÇELİK (Şanlıurfa) Sayın Başkanım, kısa bir
açıklama yapmak istiyorum.
BAŞKAN Buyurun.
ÇALIŞMA VE
SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK
ÇELİK (Şanlıurfa) Şimdi, bu tasarının son
derece önemli bir tasarı olduğunu hepimiz ifade ediyoruz.
Şimdi, değerli
arkadaşlar burada görüşlerini
ifade ederlerken
Şu anda görüştüğümüz düzenlemede
yıllık izin sürelerini düzenleyen bir madde geliyor önümüze, fazla
çalışma yani mesaiye yüzde 100 zam veren bir düzenleme getiriyoruz ve
alt işverenin yanında çalışan işçinin, taşeron
işçisinin ücreti ödenmediği zaman asıl işverene sorumluluk
getiriyoruz; son derece önemli düzenlemeler. Kim için bunlar? Madende
çalışan veya taşeron işçi diye ifade ettiğimiz alt
işverenin yanında çalışan işçilerle ilgili. Bunun
yanında, ısrarla Soma olayından dolayı Verilen sözler tutulmadı.
diye ifade ediliyor. Ben buradan açıkça ifade ediyorum: Ne söz verdiysek
-o kardeşlerimizle görüştük- onların hepsini bu tasarıya
koyduk, hepsini de bir bir gerçekleştiriyoruz, hep birlikte
gerçekleştireceğiz. Onun için, ikide bir çıkıp burada Verilen
sözler tutulmadı. ifadesinin doğru olmadığını
bir kez daha vurguluyorum ve önergeye katılmadığımı
ifade ediyorum.
MUSA ÇAM (İzmir) 6 ikramiye ne
oldu?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Sayın Başkan
BAŞKAN Buyurun.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Verilen sözlerin tutulmadığı Sayın Hasan
Örenin açıklamasıyla açıklığa kavuşmuştur.
Sayın Hasan Ören biraz önce kürsüden konuştu, Sayın
Başbakanın vermiş olduğu sözün
tutulmadığını Sayın Recai Berberin cümleleriyle
ortaya koydu. Sayın Recai Berber de buna yönelik hiçbir açıklama
yapmadı. Sükut ikrardan gelir, söz tutulmamıştır efendim.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önerge üzerinde söz isteyen Erkan
Akçay, Manisa Milletvekili.
Buyurun Sayın Akçay. (MHP
sıralarından alkışlar)
ERKAN AKÇAY
(Manisa) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 639 sıra
sayılı Kanun Tasarısının 4üncü maddesinde
verdiğimiz önerge üzerine söz aldım. Hepinizi saygıyla
selamlıyorum.
Zannediyorum, bu tasarının
görüşmeleri 148 maddeye kadar Sözler tutuldu mu, tutulmadı mı?
tartışmasıyla geçeceğe benziyor. Sözlerin bir
kısmı tutuldu, bir kısmı tutulmadı, tutulanların
önemli bir kısmı da sulandırıldı yani hepsinin tutulduğu
söylenemez. Eğer Verilen sözlerin tamamının yapılması
gerekiyor, yapılacak. denilmiş ise bundan, verilen sözlerin
tutulmadığı anlamı da çıkar.
Şimdi, Sayın Bakan, dün tümü
üzerindeki ve bölüm üzerindeki sorularda sorabildiğimiz veya sıra
gelmediği için soramadığımız bazı sorular var.
Ben onları size yöneltmek istiyorum çünkü sık sık bu görüşmelerde
bakan değişecek, biraz sonra sizi muhtemelen göremeyeceğiz, bir
başka sayın bakan gelecek ve sorularımız da boşlukta
kalacak.
13 Mayıs maden faciası öncesi
madenler için olumlu raporlar verildiği kamuoyunda ortaya çıktı
ve bunu da defaatle sormamıza rağmen net bir cevap alamadık ama
raporların olumlu çıktığı yani Madenlerde asayiş
berkemal, her şey düzgün gidiyor. derken büyük bir facia
yaşanıyor ve bunun da denetimlerle ilgili olduğu hususu sürekli
dile getirildi. Somada yaygın
slogan da şu: Denetimler gelince rakı balık Ayvalık
diyorlar yani bu sloganlaştırılmış yani denetim
yapılmıyor, şirket yöneticileriyle denetim ocak dışında
yapılıyor. Bin işçiye sorun, 5 bin işçiye sorun, maalesef
bu cevabı alacaksınız. Şimdi, bu raporların
sonuçları nedir? Onu mutlaka Hükûmet olarak açıklamak
durumundasınız.
Bir önemli soru, cevapsız kalan
bir soru daha var. Şimdi, hadisenin bir de adli
boyutu inceleniyor, savcılık soruşturma yapıyor. Mahkeme
bilirkişi tayin ediyor. İddia olunur ki mahkemece atanan
bilirkişinin eşi bu madenlerin teftişini yapan bir müfettiş
olduğu kamuoyunda dile getirildi fakat biz Hükûmet kanadından
herhangi bir açıklama da bu konuda göremedik.
Bir önemli husus, Sayın Bakan, geçen ay maden
işçileri maaşlarını çok netameli ve gecikerek ve noksan
aldılar. Yine, bu ay da ancak bugün İŞKUR vasıtasıyla
İşsizlik Fonundan sadece Eynez Maden Ocağında
çalışanların maaşları yatırıldı ama
örnek vereyim: 1.500 lira normal maaş alana 1.200 lira
yatırılıyor. Şimdi, verilen sözler neydi?
Maaşlarınızı eksiksiz, zamanında, tam
alacaksınız. Geçen ay şirket tarafından ödendi
maaşları, bu İşsizlik Fonundan herhangi bir ödeme
yapılmadı. Şimdi, bu İŞKUR vasıtasıyla geçen
ayın maaşını ne zaman alacaklar? 15inde almaları
gereken İŞKURdan alacakları parayı ancak bugün alabildiler. Peki,
bu ay alınması gereken, firmanın ödemesi gereken
maaşları gene alamadılar. Yani, bir keşmekeş, bir karmaşa
gidiyor. Bunu da herhâlde biz çözecek değiliz, bunu Sayın Hükûmet
çözecek, sayın bakanlar çözecek. Bu maaş karmaşasının
da mutlaka açıklığa kavuşturulması gerekir.
Geçen ay on üç gün yer altından,
on yedi gün yer üstünden tahakkuk ettirilmesi nedeniyle vergi kesintisi
olmuş, Bunlar iade edilecek. denildi. E, bir ayı geçti, iadeden
haber yok, iade edilmiyor, hâlâ noksan ödemeler devam ediyor.
Süremiz de bitiyor, inşallah,
bundan sonraki maddelerde görüşmek üzere hepinize saygılar sunuyorum.
Önergemizin de kabulünü diliyorum
değerli arkadaşlar. Son derece makul ve yerinde önergedir.
Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Karar yeter sayısı
BAŞKAN - Önergeyi
oylarınıza sunuyorum
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) Karar
yeter sayısı
BAŞKAN - Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) Karar
yeter sayısı
BAŞKAN Sonradan istediniz.
Önerge kabul edilmemiştir.
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Önceden istedik ama duymadınız.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Önceden istedik.
BAŞKAN Diğer önergeyi
okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra
sayılı Kanun Tasarısının 4857 sayılı
Kanunun 41inci maddesine fıkra eklemeyi öngören 4üncü maddesinin üçüncü
fıkrasında geçen yüzde yüzden ibaresinin, yüzde yüz elliden
şeklinde değiştirilmesini ve ödenir ibaresinden sonra gelmek
üzere Yaşam çantası bulundurulması zorunludur. cümlesinin
eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Hasip
Kaplan (Şırnak) ve arkadaşları
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Katılmıyoruz Sayın
Başkanım.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) Sayın Başkanım,
kısa bir açıklama daha yapmak durumundayım.
Bu müessif olayın meydana
geldiği Eynezdeki işçilerimize, çalışanlarımıza
ve hayatını kaybedenlere yardım olarak, bugün yardım
karşılığı olan ücretler ödendi. Yarın ise üç
ocağın da maaşları ödenecek. Bunu daha önce de
açıkladık.
ERKAN AKÇAY (Manisa) Şirket?
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) Ama yardımların bugün
ödendiğini siz de ifade ettiniz. Yarın da maaşlar ödenecek, onu
belirtelim.
ALİM IŞIK (Kütahya)
Sayın Bakanım, sadece vefat edenlerin ailesine, diğerlerine
ödenecek mi yardım?
ERKAN AKÇAY (Manisa) O üç ocak
şirketin ödeyeceği maaşlar değil mi?
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa)
Şirket, tabii.
ERKAN AKÇAY (Manisa) Üç ocak
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) Hayır, şimdi, ücret
garanti olarak daha sonra rücu edilecek işverene.
ERKAN AKÇAY (Manisa)
İşverenin ödeyeceği para mı bu?
BAŞKAN Evet Sayın Bakan,
önergeye katılıyor musunuz?
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) Ama şu anda işçinin
mağduriyeti söz konusu değil, ücretler açısından ifade
ediyorum.
Katılmadığımızı
ifade ediyorum Sayın Başkanım.
MEHMET GÜNAL (Antalya)
Kapalıyken çalışamayanlar var. Sayın Bakanım, şu
anda çalışmayanlar var.
ALİM IŞIK (Kütahya)
Sayın Bakanım, sağ kurtulanlara yardım yapılacak
mı? Onların suçu yok. Niye, ölmemiz mi lazım yardım almak
için? diye talep var.
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) Hepsine veriyoruz efendim,
bütün çalışanlara.
ALİM IŞIK (Kütahya)
Almadık. diyorlar.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan.
Buyurun Sayın Kaplan.
HASİP KAPLAN (Şırnak)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli arkadaşlar,
yaşam odası konusunda ısrarlıyız. Halkların
Demokratik Partisi olarak bunu Komisyonda konuştuk, buraya getirdik.
Şimdi bu görüşmelerimiz boyunca da dile getireceğiz. Ancak bu
önergemizde bir yenilik koyuyoruz; Yaşam çantası bulundurulması
mecburidir. ocağa inen maden işçileri için bu bir dünya
standardıdır, yaşam çantasının bulundurulması
mecburidir.
Bir de fazla mesai ücretlerinde, maden
işçilerinin, artışı yüzde 100den yüzde 150ye istiyoruz.
Neden istiyoruz? Bunu iki noktada açıklamak istiyorum. Birincisi şu:
Arkadaşlar, 11 Mayıs 2010, Victoria, British Columbia Madencilik
Bakanıyla maden işçilerinin durumunu konuşuyoruz Kanadada, bir
maden işçisi 108 bin dolar brüt alıyor senede, en az ücreti
söylüyorum. Geliyoruz, kömür madeni 1870te açılmış, 100 bin
işçide kaza oranı 1,87 arkadaşlar. Güvenlik öncelikli ve izin
konusunda, en çok çevre ve insan hakları, yine Kızılderililer
yaşıyorsa, onların bölgesiyse onların izni ve
müfettişlerin izni. Bir de, çevre acısından Okyanus ve Deniz
Bakanlığı ayrıca bu konuda izin vermek zorunda.
İş güvenliği ve sağlığı konusunda
dikkatinizi çekmek istiyorum arkadaşlar, diyor ki: Bizde sorunları
karşılıklı çözmek var, ne para cezası ne de mahkeme.
Bundan bir şey anlamak isteyen isterse anlar arkadaşlar. Bütün
eyaletlerde farklı uygulamalar var ancak, hükûmet madende sadece uranyum
dışında karışmıyor bir şeye, uranyum
dışında karışmıyor.
Şimdi, değerli
arkadaşlar, ben buradan yaşam çantalarına kısa bir vurgu
yapmak istiyorum. Güney Afrikada yaşam çantaları neden mecburi
kılındı? 1960-1980 yıllarındaki büyük
kazalarından sonra bu yaşam çantalarını standart olarak
madene inen işçi kemerine bağlıyor ve 2 kilogram
ağırlığında. Bunun içinde potasyum süperoksitle
oksijen üreten bir kemere takılı. Tehlike anında
takılı olan kemerde patlatılıyor ve bu cihazla otuz dakika
oksijen solunuyor arkadaşlar, Somadaki gibi o pas tutan demirler
ısırılarak oksijen solunmuyor. İşte bu, Güney
Afrikada standart ve mecburidir. Şimdi vicdanınıza
bırakıyorum bu önergeyi. Böyle bir çanta 500 lira ila 600 lira
arasında hatta seri üretimi 300 liraya kadar iner; olsun mu olmasın
mı? Vicdanınıza kalmış bu mübarek günde, bir şey
demiyorum.
Paraya gelince arkadaşlar: Para
konusunda sanki devletten çıkıyor, Maliyenin maliyesinden çıkıyor.
Bakın arkadaşlar, Türkiyeyi bir kenara bırakalım,
Kanadayı örnek verdim. Avustralyada bir madenci 100 bin dolar
alıyor, özel sektöre geçince ortalama 66 bine düşüyor; aynı
şeyler
ABDde 81 bin dolar alıyor, özel sektöre geçince 50 bin dolar
alıyor, Almanyada 36 bin euro alıyor. Soma işçisi 1.600 lira
alıyor arkadaşlar, yaklaşık 700 dolar.
Şimdi, bu ücreti
artıracağız, bu ücreti artırırken
vicdanımıza göre artırmak zorundayız. TKİ bunun için
veriyor taşerona, taşeron bunun için veriyor alt taşerona;
sömürüyor, redevansı bol, avansı bol, parası bol
Öbür taraftan,
maden işçisi vedalaşıyor, helalleşiyor ve o şekilde
ocağa iniyor.
Şimdi Sayın Bakan, çok güzel,
yakışıklı bir resminiz de var, gördüğünüz gibi kamu
personelinin ücretlerini yazıyor burada. En düşük memur ücreti, masa
başı ücretini çıkardım, arkadaşlar, bu
çıkardığım ücrete göre 2.732 lira yeni göreve başlayan
bir memurun aldığı ücret. Yani ölüm ocaklarına ineceksin,
ölümü ensende hissedeceksin, tehlikeli iş kolunda
çalışacaksın, riskli iş kolunda
çalışacaksın, sendika olmayacak, tedbir olmayacak ve bu
ücretlerle bunu geçiştireceksiniz; bu olmaz arkadaşlar.
Önergemiz vicdanidir, insanidir;
kabulünü diliyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
HASİP KAPLAN (Devamla) - Bu çanta,
yaşam çantasıdır. Yaşam odasına hayır dediniz
bari yaşam çantasına hayır demeyin bu mübarek ramazan gününde.
Hepinize saygılar sunarım.
(HDP ve CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum:
Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.
5inci madde üzerinde üç adet önerge
vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın, 4857 sayılı
Kanunun 53'üncü maddesinde değişiklik öngören 5'inci maddesinde geçen
"dörder" ibaresinin "onar" şeklinde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
İdris Baluken Pervin
Buldan Hasip
Kaplan
Bingöl Iğdır Şırnak
Erol Dora Hüsamettin
Zenderlioğlu
Mardin Bitlis
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl
Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa Milletvekili Sena Kaleli ve 5
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Tekirdağ
Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kırklareli
Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin; Mersin
Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay Develi'nin;
İzmir Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili Muhammet
Rıza Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal
ve Binnaz Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in; İstanbul
Milletvekili Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Muğla
Milletvekili Nurettin Demir'in; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; İstanbul Milletvekilleri Aydın Ağan Ayaydın ve
Ercan Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Manisa Milletvekili
Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili
Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin; Barış ve Demokrasi
Partisi Grup Başkanvekili Iğdır Milletvekili Pervin
Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan'ın; Hatay
Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Ankara
Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin;
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Durmuşali Torlak ve
MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; İzmir Milletvekili Musa Çam'ın; Hatay Milletvekili
Adnan Şefik Çirkin 'in; Manisa Milletvekili Sakine Öz'ün; Kanun Teklifleri
ile; Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporunun
5. Maddesinin aşağıdaki şekilde değiştirilmesini
arz ve teklif ederiz.
Aydın Ağan Ayaydın Müslim Sarı İzzet
Çetin
İstanbul İstanbul Ankara
Musa Çam Hasan
Ören Rahmi
Aşkın Türeli
İzmir Manisa İzmir
Özgür Özel Vahap
Seçer Sakine
Öz
Manisa Mersin Manisa
Bülent Kuşoğlu Ali İhsan
Köktürk Süleyman
Çelebi
Ankara Zonguldak İstanbul
Muhammet Rıza Yalçınkaya Mehmet Haberal
Bartın Zonguldak
MADDE 5- 4857 sayılı Kanunun
53 üncü maddesinin dördüncü fıkrasına aşağıdaki cümle
eklenmiştir.
Yer altı işlerinde
çalışan işçilerin yıllık ücretli izin süreleri
altışar gün arttırılarak uygulanır.
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 639 Sıra Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kırklareli
Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin; Mersin
Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent
Belen ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; İstanbul
Milletvekili Atila Kaya ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut
Dedeoğlu ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ve 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandırın; İstanbul Milletvekili
Durmuş Ali Torlak ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 3
Milletvekilinin;
Kastamonu
Milletvekili Emin Çınar ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya Milletvekili Alim Işık ve
MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20
Milletvekilinin;
Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa
Milletvekili Hasan Örenin; Denizli Milletvekili Mehmet Yüksel ve Çorum
Milletvekili Cahit Bağcı ve 37 Milletvekilinin; Manisa Milletvekili
Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve Plan
ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115,
2/139, 2/158, 2/195, 2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439,
2/453, 2/524, 2/528, 2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896,
2/944, 2/1019, 2/1063, 2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217,
2/1222, 2/1227, 2/1236, 2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302,
2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437,
2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595,
2/1652, 2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794,
2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938,
2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056,
2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186,
2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198) nin 5 inci maddesinin
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif
ederiz.
Alim Işık Seyfettin
Yılmaz Necati
Özensoy
Kütahya Adana Bursa
Ali Öz Mehmet
Günal Mustafa
Kalaycı
Mersin Antalya Konya
Erkan Akçay
Manisa
MADDE
5- 4857 sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin dördüncü
fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.
"Tehlikeli ve çok tehlikeli
sınıfta yer alan işyerlerinde ve yeraltı işlerinde
çalışan işçilerin yıllık ücretli izin süreleri
altışar gün arttırılarak uygulanır."
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE
KOMİSYONU SÖZCÜSÜ ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep)
Katılmıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN
Hükûmet katılıyor mu?
ÇALIŞMA VE
SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) Sayın
Başkanım, kısa bir açıklama da yapma durumundayım. Bu
yaşam odalarıyla ilgili çok spekülasyon yapılıyor, bu
yaklaşım doğru değil.
ADİL
ZOZANİ (Hakkâri) Spekülasyon değil Sayın Bakan, niye
spekülasyon diyorsunuz?
ÇALIŞMA VE
SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa)
Yapılması gereken neyse bunu yapmakla meşgulüz. Şimdi,
yeniden bir yaşam çantası ifadesi kullanıldı, yarın
büyük ihtimalle Yaşam çantasını da reddettiler. denecek, öyle
değil.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) Ama
reddettiniz Sayın Bakan.
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Geçende de ifade ettiğim
gibi, Plan Bütçede de ifade ettiğimiz gibi, maske değişim
istasyonları şu anda Başbakanlığa sevk edildi.
İDRİS BALUKEN (Bingöl)
Yaşam odası ayrı, istasyon ayrı.
ALİM IŞIK (Kütahya) Buraya
koyalım Sayın Bakan, buraya koyalım.
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - İnşallah zaten ilk
yardım odaları var- maske değişim istasyonlarıyla
birlikte kömür madenlerinde büyük ölçüde yer altında bu sorun çözüme
kavuşmuş olacak.
İDRİS BALUKEN (Bingöl)
Sayın Bakan, yaşam odası istiyoruz.
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Katılamıyoruz,
teşekkür ediyorum efendim.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önerge üzerinde söz isteyen Necati
Özensoy, Bursa Milletvekili.
Buyurun Sayın Özensoy. (MHP
sıralarından alkışlar)
NECATİ ÖZENSOY (Bursa)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla
selamlıyorum.
Biz, önergemizde, dört günün altı
güne çıkmasını istedik, Sayın Bakan da İki gün de
benden olsun. diyebilirdi ama bunu kabul etmedi.
Şimdi, sebebi de şu: OECD
ülkeleri içerisinde biz sondan 3üncü sıradayız izin konusunda,
üstelik normal izinlerden bahsediyorum. Hele hele yer altı
madenciliğinde çalışanların, işte, normal, bugün
uygulanan bir ila beş yıl arasındaki çalışanların
on dört gün olduğu bir izni on sekiz güne çıkartacağız,
sonra kademeli olarak kıdem arttıkça izin günleri de artacak. Yani
bunu altı gün yapmanın da bir mahzurunun olduğunu
zannetmiyordum, biraz jest yapmış olurdu Sayın Bakan, bundan da
çok fazla bir şey olmazdı.
Tabii, ülkemizde, gerçekten, çok büyük
bir kaza, üzüntü verici bir kaza yaşadık. Bu kazadan dersler
çıkartarak önümüze bakmak, özellikle yer altı madenciliğinde,
özellikle kömür madenciliğinde bu kazadan çok ders alarak, bu kazanın
ve daha önceki kazaların nedenlerini de ortaya çıkartıp bundan
sonra bu kazaların tekrar bu şekilde yaşanmaması için
elimizden gelenleri yapmalıyız. Yine, yer altı madenciliğinde
çalışan işçilerin de özlük haklarını, sosyal
yaşantılarını biraz daha düzeltmeliyiz diyerek yola
çıktık.
Olumlu adımlar da
atıldı. Bunların başında, özellikle
Araştırma Komisyonunun kurulması oldu. Bir buçuk aydır bu
araştırma komisyonunda ben de bir üyesi olarak
çalışıyorum. Gerçekten arkadaşlarla uyum içerisinde
bayağı bilgiler toplandı. Bu bilgiler tabii ki zaman içerisinde
daha detaylandırılarak, daha süzülerek, daha faydalı hâle
getirilecek. Ama bu arada, bu komisyonun çalışmaları
esnasında acil çıkarılması gereken, tedbir
alınması gerekenleri de buradan bir ara karar, bir tavsiye
kararı olarak iletelim diye konuşuldu ama bunlardan bir tanesini
yaptık. Plan ve Bütçe Komisyonunda, yine bütün arkadaşların
buraya gelip söylediği gibi özellikle Soma kazası ve yer altı madenciliğiyle
alakalı olan maddeleri ayrı tutup burada ayrı bir kanunla,
hemen, ister 20 madde, ister 50 madde, burada bir saatte geçirebilirdik.
Bakın, bu mübarek günde bu fırsatı
kaçırdığımızı düşünüyorum. Büyük bir sevap
işleyecektik ama
Siz sırası gelince şunu
diyorsunuz: Acılardan siyaset yapmayalım, şundan siyaset
yapmayalım, bundan siyaset yapmayalım... Ama siz bundan siyaset
yapıyorsunuz. Sebebi de şu: Bakın, bu, herkesin ittifak
ettiği, Soma kazasından sonra bu gelişmelerle bu maddelerin
geçmesi noktasında herkesin ittifak ettiği maddelere birçok madde
ilave ederek, bizlerin istemediği, sizlerin işine gelen maddeleri de
içine koyarak, işte aynı 12 Eylül referandumunda
yaptığınız gibi
O zaman da dedik, 24 maddeyi getirin
kardeşim, buradan hemen Anayasa oylamasında olduğu gibi geçsin. 2
maddeyi çıkartın, onu ayrı oylayalım. Yine o zaman da
kabul görmedi. Yani, şuna benziyor: Biraz önce şeker benzetmesi falan
yaptılar ama o 2 madde ve buraya zerk edilen birtakım şeylere
şunu söyleyeceğim: Ramazan mübarek günde, hani önümüze güzel
pişirilmiş köfteler geliyor. Bunlar dana eti ama 1 kilo dana etinin
içerisine 50 gram domuz eti konmuş. Şimdi, bu 1 kilo dana etinin
içerisindeki 50 gram gözden kaçacak veya görmezlikten gelmek durumundayız
yani buna
Bize göre tabii ki, yani size göre elbette öyle bir şey
değil ama siz bu tür zerk etmeleri, bu tür şeyleri içerisine
koymayı, bunlardan, bu durumlardan fırsat çıkarmayı iyi
biliyorsunuz.
Bunun için, bakın, gerçekten bu
fırsat geçti ama bu, Somadaki kazadan ders çıkartarak, buradaki
çalışanların durumlarının çok daha iyiye gitmesi için
çok acil kanun çıkartarak bugün hepimiz evimize çok rahat bir
şekilde, vicdanlarımız rahat bir şekilde,
iftarlarımızı açmak üzere gidecektik ama bunu yapmadınız.
Bunun da vebali herhâlde sizin üzerinizedir.
Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmemiştir.
Sayın Hamzaçebi, buyurun. Söz
talebiniz var.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; kanun hazırlamanın da bir usulü vardır.
Gördüğüm kadarıyla bu torba yasa nedeniyle bu usul de bir kenara
atılmış durumda. Bunda ben, Plan ve Bütçe Komisyonunu, Kanunlar
ve Kararlar Başkanlığını, Plan ve Bütçe Komisyonunun
bürokratlarını, Meclis Başkanlığını, hepsini
sorumlu tutuyorum.
Kanunlarda şöyle bir sistem
vardır: Örneğin bu kanun birçok yasada değişiklik
yapıyor. Değişiklik yapılan yasalar yürürlük tarihi
itibarıyla sıralanır ki takip edenler kolaylıkla bunu takip
etsinler, bulsunlar. Burada 5510 sayılı Kanunu en başa
almışlar ki bunun yürürlük tarihi 2007dir. 1980li yıllarda
kabul edilen kanunları sonlara almışlar. Daha sonra, 1980li
yıllardan daha önce kabul edilmiş kanunları biraz daha başa
almışlar. Konular itibarıyla birbiriyle hiç
bağlantısı yok. Karman çorman bir kanun yapılmış.
Sayın Başkan, burada Meclis
Başkanlığının da görevi vardır. 35inci maddeye
göre komisyonlara Bu kanunları bir daha gözden geçirin. diye iade
ederken, lütfen, hiç değilse Bu maddeleri kabul tarihlerine göre de
sıralayın. diye iade etmeyi bir gelenek, bir usul hâline getirsin
Meclis Başkanlığı.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Sayın Komisyon, açıklama
yapacak mısınız konuyla ilgili?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Efendim, şu anda bilgi alıyorduk
arkadaşlardan. Yani, bakanlık sırası ve konu bazlı
olarak sıralandığı noktasında bir bilgi var bizim
elimizde. Bugüne kadar tarih sırası yapılırken şu anda
konu ve bakanlık sıralamasına göre yapılmış,
görüşmeler daha uygun olsun diye efendim.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Diğer önergeyi
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Sayın Başkan
BAŞKAN Buyurun Sayın
Hamzaçebi.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Sayın Başkan, Sayın Komisyon Sözcüsü bunu
sanki normal bir işlemmiş gibi söylüyor. Bugüne kadar tarih
sırasına göre kanunlar sıralanırken şimdi
bakanlık sırasına göre sıralanmış. Bugüne kadarki
sistem doğru olan sistemdi. Kanunlar ve Kararlar
Başkanlığı çok daha ciddi çalışırken bu
sistem böyle uygulanıyordu, Meclis Başkanlığı bu
işlere dikkat ederken böyle uygulanıyordu. Artık işimiz
kötü.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum
Sayın Hamzaçebi.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 639 Sıra Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin ve 13
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in;
Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa Milletvekili Sena Kaleli ve 5
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Tekirdağ
Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam
Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Aytuğ
Atıcı'nın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Adana
Milletvekili Turgay Develi'nin; İzmir Milletvekili Musa Çam'ın;
Bartın Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkaya'nın;
İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Binnaz Toprak'ın;
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekilleri
Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in; İstanbul Milletvekili Celal Dinçer'in;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Muğla Milletvekili Nurettin Demir'in; Ankara Milletvekili
Levent Gök'ün; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Ali
Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Ankara
Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekilleri Aydın
Ağan Ayaydın ve Ercan Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye
Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Ankara
Milletvekili İzzet Çetin'in; Zonguldak Milletvekili Ali İhsan
Köktürk'ün; İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu'nun;
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili
Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile
2 Milletvekilinin; Barış ve Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili
Iğdır Milletvekili Pervin Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan
Kerim Özkan'ın; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Ankara Milletvekili
Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Kahramanmaraş Milletvekili
Mesut Dedeoğlu ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ve 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın;
Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Durmuş Ali
Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; İzmir Milletvekili Musa Çam'ın; Hatay Milletvekili
Adnan Şefik Çirkin 'in; Manisa Milletvekili Sakine Öz'ün; Kanun Teklifleri
ile; Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporunun
5. Maddesinin aşağıdaki şekilde değiştirilmesini
arz ve teklif ederiz.
Hasan Ören
(Manisa) ve arkadaşları
Madde 5- 4857 sayılı Kanunun
53 üncü maddesinin dördüncü fıkrasına aşağıdaki cümle
eklenmiştir.
Yer altı işlerinde
çalışan işçilerin yıllık ücretli izin süreleri
altışar gün arttırılarak uygulanır.
BAŞKAN Komisyon önergeye katılıyor
mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet?
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) Katılamıyoruz
efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Hasan Ören, Manisa Milletvekili.
Buyurun Sayın Ören. (CHP
sıralarından alkışlar)
HASAN
ÖREN (Manisa) Değerli milletvekilleri, dün yapılan konuşmalar
içerisinde 2 Manisa milletvekili arkadaşımız bu kürsüden
istemeyerek de olsa -tahmin ediyorum- yanlış bir bilgi verdiler.
Bağışlarla toplanan 46,5 milyonluk paranın Hükûmetiniz
tarafından 301, vefat eden, işçi ailelerine
dağıtılacağını, 154 bin lira verileceğini
söyledi. Bu tabii ki iktidarın yaptığı bir şey
değildir; böylesine anlamlı, mübarek günlerde Türk milletinin
hassasiyeti, Türk milletinin duyduğu acının
karşılığında yaptığı yardımlardan
kaynaklanmıştır. Arkadaşlarımız bunu düzeltsin,
sanki AKP bunu toplamış, vermiş imajı yaratarak
bunların üstünden de bir rant sağlama anlamı taşıyan
ifadeler kullanmasınlar.
Sayın Bakanım, asıl
işveren Soma AŞ mi, yoksa hizmet alımıyla vermiş
TKİ mi? Asıl işveren Soma AŞ mi, yoksa hizmet
alımıyla ilgili işi veren TKİ mi? Asıl işveren 1 ton
kömürü 50 liraya çıkarıyor, 40 liraya mal ediyor, 50 liraya
TKİye veriyor. Bu katliama sebep olanlardan bir tanesi de Soma
AŞdir, gerekli olan hukuksal işlemler devam ediyor ve gerekli olan
cezayı da alacağına inanıyorum.
Peki, 50 liraya aldığı
kömürü 180 liraya satan TKİ, tonunda hiçbir emek harcamadan, Deli
Dumrulun hesabından daha öteye, 100 lira tonundan kazanan TKİ,
asıl işveren değil midir? Azmettirici değil midir? Buradaki
üretim artışını teşvik eden, buradaki üretim
artışıyla ilgili bütün olayları teşvik eden Enerji
Bakanlığı değil midir? Peki, burada Enerji
Bakanlığı ne yapıyor? Hani, diyorsunuz ya Efendim, siz
muhalefet olarak eleştiriyorsunuz. Evet, eleştiriyoruz, çözüm de
söylüyoruz ama dinlemek istemiyorsunuz.
Bakın, Somada ciddi bir olay var.
Somadaki olay, binlerce kamyoncu şu an iş yapamaz durumda,
esnafı ona keza, sanatkârı da ona keza. İşçiler
bildiğimiz ortamdalar. Peki, ne yapılması lazım? Niye örnek
verdim? TKİ tonundan 100 lira kazanır iken, Enerji Bakanı
yıllık bilançoyu açıkladığında ahkam keserek 450
milyona çıktık, zarar eden bir kurumu bu kadar kâra geçirdik. diyor
ise şimdi yapacağı bir iş var: Hemen Soma AŞnin
elinde olan Eynezi, Atabacasını, bunların
hepsini, redevanslı veya hizmet alımı olan sözleşmelerini
ya iptal edecek veya buna bir formül bulacak. Bugüne kadar bu ocaklardan
kazandığı paralarla iş sağlığı ve
iş güvenliğini hemen alacak. Bu maden çıkması gerekli. Bu
maden çıkmadığı süre içerisinde Türkiyenin ekonomisine
katkı koyamayız. Şimdi, Sayın Bakanım, yapacak mı
TKİ? Kazandığı, Enerji Bakanının söylediği
450 trilyonluk paradan
Soma AŞnin yapacak gücü yok. Soma AŞnin
sahibi hapiste, Genel Müdürü hapiste, mal varlıklarına el
konmuş. Zaten Soma AŞyi havuz medyasıyla beraber Enerji
Bakanlığı ve sizler aslanların önüne attınız,
parçalanıyor; parçalansın, hak etti. Peki, TKİ ne yapıyor,
TKİ?
HAKAN ÇAVUŞOĞLU
(Bursa) Bir ay önce başka konuşuyordunuz. Şimdi Soma
AŞnin avukatlığını mı yapıyorsunuz?
HASAN ÖREN (Devamla) -
Enerji Bakanlığı ne yapıyor, Enerji
Bakanlığı? Enerji Bakanlığı, bu, Deli Dumrul
hesabı. 100 lira tonunda para kazanan Enerji Bakanlığı ne
yapıyor?
HAKAN ÇAVUŞOĞLU
(Bursa) Omurgasız muhalefet!
HASAN ÖREN (Devamla) -
Çözüm istiyorsanız çözüm öneriyoruz muhalefet olarak.
Şimdi, Enerji
Bakanlığının yapacağı bir şey var: Enerji
Bakanlığı, bu madenlerde Çalışma
Bakanlığı müfettişlerinin tespit ettiği eksiklikleri
hemen giderebilmek için kendi bütçesinden, kazandıklarından buraya
yatırım yapacak. Buraya yatırım yapacak, o işçiler o
madenlere girip çalışacaklar. Ama, o madenlere giderken o
işçinin hanımının, o işçinin çocuğunun, o işçinin
babasının Yarabbim, dualarla gönderiyorum, ne olur sağ salim
geri gelsin. düşüncesi olmayacak. Oraya gittiğinde -kafasında-
Avustralyada nasıl oluyorsa, Amerikada nasıl oluyorsa aynı
duyguları besleyecek.
Şimdi, TKİ hemen
ellerini sıvamalı, bu işin içerisine girmeli. Soma AŞye
redevans verdim, Soma AŞye ben bunu hizmet alımıyla verdim,
şimdi Soma AŞ bu yatırımları yapsın.
dediğinizde madenleri kapatan AKP iktidarıdır. Hemen,
şimdi, acilen oraya Soma AŞnin yapamayacağı,
yapmadığı yatırımların hepsini TKİnin
yapması gerekiyor.
Teşekkür ederim. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum Sayın Ören.
MEHMET AKİF
HAMZAÇEBİ (İstanbul) Karar yeter sayısı
BAŞKAN Önergeyi
oylarınıza sunacağım, karar yeter sayısı
arayacağım.
Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Sayın milletvekilleri, karar yeter sayısı yoktur.
Birleşime bir saat
ara veriyorum.
Kapanma
Saati: 20.16
BEŞİNCİ
OTURUM
Açılma Saati:
21.16
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER:
Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
----- 0 -----
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşiminin
Beşinci Oturumunu açıyorum.
639 sıra sayılı Kanun
Tasarısının 5inci maddesi üzerinde Manisa Milletvekili Hasan
Ören ve arkadaşlarının önergesinin oylanmasında karar yeter
sayısı bulunamamıştı. Şimdi önergeyi tekrar
oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısı
arayacağım:
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
(AK PARTİ sıralarından
Var. sesleri)
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri
HAYDAR AKAR (Kocaeli) Yok, yok.
BAŞKAN Sayın Akar, lütfen
yani. Buyurun buraya.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) Yok. dedik
Sayın Başkan.
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, karar yeter sayısı yoktur.
Birleşime on beş dakika ara
veriyorum.
Kapanma
Saati: 21.17
ALTINCI OTURUM
Açılma Saati:
21.33
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER:
Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
----- 0 -----
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşiminin
Altıncı Oturumunu açıyorum.
639 sıra sayılı Kanun
Tasarısının 5inci maddesi üzerindeki Manisa Milletvekili Hasan
Ören ve arkadaşlarının önergesinin ikinci oylanmasında
karar yeter sayısı bulunamamıştı. Şimdi önergeyi
tekrar oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısı
arayacağım:
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar
yeter sayısı vardır, önerge kabul edilmemiştir.
Kanun tasarısının
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve Hükûmet yerinde.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın, 4857 sayılı
Kanunun 53' üncü maddesinde değişiklik öngören 5'inci maddesinde
geçen "dörder" ibaresinin "onar" şeklinde değiştirilmesini
arz ve teklif ederiz.
Pervin
Buldan (Iğdır) ve arkadaşları
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
SALİH KOCA (Eskişehir) Katılmıyoruz.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
BAŞBAKAN YARDIMCISI
BEŞİR ATALAY (Kırıkkale) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Erol Dora, Mardin Milletvekili.
Buyurun Sayın Dora.
EROL DORA (Mardin) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; 639 sıra sayılı
İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısının 5inci maddesi üzerine vermiş olduğumuz
önerge nedeniyle Halkların Demokratik Partisi adına söz
almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Tasarının bu maddesiyle 4857
sayılı Kanunun 53üncü maddesinde yapılan değişiklikle
Yer altı işlerinde çalışan işçilerin yıllık
ücretli izin süreleri dörder gün artırılarak uygulanır.
biçiminde bir düzenleme yapılmak istenmektedir. Değerli
milletvekilleri, Türkiyede çalışanların hakları,
özellikle, daha ağır işlerde çalışan işçilerin
hakları günlük çalışma saatlerinden uygulanan ücret
politikalarına, izin haklarına kadar içler acısı
durumdadır. Soma işçi kıyımından sonra Hükûmetin
gündeme getirmek zorunda kaldığı İş Kanununda
değişiklik kanun tasarısı âdeta, Somayı unutturmaya çalışan
popülist, geçici ve yüzeysel düzenlemelerle geçiştirilmeye
çalışılmaktadır. Tasarıda işçi güvenliği,
özlük hakları, ücret politikaları ve izinlerle ilgili kapsamlı,
yapısal ve işçiyi işverenin kâr hırsı
karşısında koruyan nitelikte hiçbir düzenleme
bulunmamaktadır.
Dolayısıyla, haftada
kırk beş saat, altı gün ağır koşullarda
çalışan, can güvenliğinden yoksun bulunan işçilerin
yıllık izinlerine sadece dört gün eklemede bulunmak işçinin emeğiyle,
ekmeğiyle dalga geçmek anlamına gelmektedir. Haftanın altı
günü, kırk beş saat, yaşam odalarının bile
engellendiği, karanlık ve sağlıksız koşullarda
çalışan emekçilerin kendilerine, ailelerine ve çocuklarına
ayıracak zamanları da bulunmamaktadır.
Değerli milletvekilleri, Hükûmet
her defasında elitist yaklaşımları sözde eleştirip
kendisinin halkın hizmetkârı bir parti olduğunu savunabilmekte
ama işçilerin acımasızca sömürüldüğü koşulları
iyileştirmek için ancak mecbur kaldığında yüzeysel
düzenlemeler yapabilmektedir. Bu çerçevede, Hükûmetin halka, işçiye
değil sermayeye hizmeti önemsediği açıktır. Hükûmet
yetkilileri, ilgili bakanlar şu soruları
yanıtlamalıdırlar: Kendi deyimleriyle fıtratında ölüm
olan bir mesleği ifa eden maden işçilerinin Türkiyede ortalama
ömürleri acaba kaç yıldır? Ve yaşam odalarını yasaya
koymayarak haftada altı gün, kırk beş saat çalışma
süresinde ısrarınızla bu fıtrat daha ne kadar devam
edecektir?
Değerli milletvekilleri, Somada
meydana gelen madenci işçi kıyımını özelleştirme,
iş güvenliği, kötü koşullardaki işlere mecbur bırakılmış
insanlar, sermaye-devlet çıkar ortaklıkları, algı yönetimi
operasyonları, medya baskısı, sömürü sistemleri gibi kavram ve
olgularla birlikte düşünmek bilimsel
bir zorunluluktur.
Soma kömür madeninde meydana gelen
madenci işçi kıyımı
Türkiye'de enerji üretimindeki ve madenlerdeki bir çeşit
peşkeş çekme mantığıyla gerçekleştirilen
özelleştirmelerin yarattığı riskleri tekrar ortaya
koymuştur. Gelişmiş ülkelerde ölüm ve yaralanmaların
neredeyse sıfırlandığı bir dönemde Türkiye'de günlük
ortalama iş cinayeti sayısı 3'ü bulabilmektedir. Hükûmetin
sürdürdüğü neoliberal ekonomik program ve onun sırtını
dayadığı taşeronlaşma, özel sektöre devir
politikaları, Hükûmetin ve bakanlıkların denetleme
fonksiyonlarını da yerine getirmemesiyle birlikte toplu bir işçi
kıyımına dönüşmüş durumdadır.
Değerli milletvekilleri, sermaye
ve devlet ilişkileri özellikle madenler, tersaneler gibi tehlikeli iş
alanları söz konusu olduğunda tamamıyla tarafların ortak
çıkarlarına dayanan ancak emekçilerin hak ve güvencelerini gözetmeyen
bir şekilde düzenlenmiştir. Uluslararası Çalışma
Örgütünün 1995'te çıkardığı ve 26 ülkenin
imzaladığı "Madenlerde Güvenlik ve Sağlık"
başlıklı 176 no.lu ILO
Sözleşmesine Türkiye tarafından konulan çekinceler
kaldırılmış değildir. Bu sözleşme hem maden
işletmesi sahiplerine hem de hükûmetlere önemli sorumluluklar getiriyor.
Bu sözleşmeyle işverenler kazaları
önlemek için her türlü önlemi alma, işçileri bilgilendirme ve eğitme
yükümlülüğü altına alınacak ve madenlerin iş
sağlığı ve güvenliği bakımından uluslararası
denetime açılması sağlanacaktır.
Bu bağlamda, bir an önce 176 no.lu
ILO Sözleşmesine konan çekincelerin kaldırılarak Türkiyedeki
maden işçilerinin çalışma koşullarının ve maden
ocaklarının teknik yeterliliklerinin uluslararası standartlara kavuşturulmasını
diliyor, tekrar hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum:
Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.
6ncı madde üzerinde üç adet
önerge vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın, 4857 sayılı
Kanunun 56' ncı maddesine fıkra eklemeyi öngören 6'ıncı
maddesine aşağıdaki cümlenin eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Çalışma alanında yetki
sahibi işçi sendikası, yetkili sendika yok ise yetkilendirilecek bir
işçi sendikası, asıl işverenin bu sorumluluğunu yerine
getirip getirmediğini denetlemeye yetkilidir.
İdris Baluken Pervin
Buldan Hasip
Kaplan
Bingöl Iğdır Şırnak
Erol Dora İbrahim
Binici
Mardin Şanlıurfa
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra
sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili
Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Ali Özgündüzün;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve MHP Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay
ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve MHP Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1 Milletvekilinin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandırın; İstanbul Milletvekili Durmuş Ali Torlak ve
MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkinin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin
Türkoğlu ile MHP Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 3 Milletvekilinin; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar
ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kastamonu Milletvekili
Emin Çınar ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve MHP Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya
Milletvekili Alim Işık ve MHP Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf
Halaçoğlu ile 20 Milletvekilinin; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı
ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve MHP Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Hasan Örenin; Denizli Milletvekili
Mehmet Yüksel ve Çorum Milletvekili Cahit Bağcı ile 37
Milletvekilinin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve MHP Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Benzer mahiyetteki kanun
teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236,
2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260,
2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1540,
2/1595, 2/1652,
2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837,
2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983,
2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083,
2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192,
2/2198)in 6ncı maddesinin aşağıdaki şekilde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Erkan Akçay Oktay
Vural Alim
Işık
Manisa İzmir Kütahya
Seyfettin Yılmaz Ali Öz Mustafa
Kalaycı
Adana Mersin Konya
Mehmet Günal
Antalya
MADDE 6- 4857 sayılı Kanunun
56 ncı maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"Alt işveren
işçilerinden, alt işvereni değiştiği halde asıl
işverenin aynı işyerinde veya asıl işverene
bağlı farklı işyerlerinde çalışmaya devam
edenlerin yıllık ücretli izin süresi, asıl işverene
bağlı bu işyerlerinde çalıştıkları süreler
dikkate alınarak hesaplanır. Asıl işveren, alt işveren
tarafından çalıştırılan işçilerin hak
kazandıkları yıllık ücretli izin sürelerinin
kullanılıp kullanılmadığını kontrol etmek ve
ilgili yıl içerisinde kullanılmasını sağlamakla, alt
işveren ise altıncı fıkraya göre tutmak zorunda olduğu
izin kayıt belgesinin bir örneğini asıl işverene vermekle
yükümlüdür."
" 4/1/2002 tarihli ve 4734
sayılı Kamu İhale Kanununun 62 inci maddesi kapsamındaki
asıl işveren veya alt işveren; yıllık ücretli veya
ücretsiz izin sürelerinde dahi işçileri herhangi bir partinin miting,
gösteri, yürüyüş, panel vb organizasyonlarına götüremez.
Çalışanlarına bu organizasyonlara katılmaları yönünde
bir telkinde bulunamaz. Çalışanlarına bir siyasi partiye üye
olma veya oy verme yönünde baskı yapamaz, telkinde bulunamaz. Asıl
işveren ve alt işverene ait ulaşım araçları siyasi
partilerin organizasyonlarında görevlendirilemez. Siyasi partilerin
organizasyonlarında emniyet görevlilerinin ulaşımı hariç
olmak üzere kamuya ait ulaşım araçları tahsis edilemez. Bu organizasyonlarda
mesai saatleri içinde emniyet görevlileri hariç kamu görevlileri
görevlendirilemez. Okul yöneticileri ve öğretmenler tarafından siyasi
partilerin organizasyonlarına ilk ve orta öğretim öğrencileri
götürülemez."
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl
Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa Milletvekili Sena Kaleli ve 5
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Tekirdağ
Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kırklareli
Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin; Mersin
Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay Develi'nin;
İzmir Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili Muhammet
Rıza Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal
ve Binnaz Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in; İstanbul Milletvekili
Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Muğla Milletvekili Nurettin
Demir'in; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Ankara
Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekilleri Aydın
Ağan Ayaydın ve Ercan Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye
Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Zonguldak
Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul Milletvekili Mustafa
Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural ile 2 Milletvekilinin; Barış ve Demokrasi Partisi Grup
Başkanvekili Iğdır Milletvekili Pervin Buldan'ın; Burdur
Milletvekili Ramazan Kerim Özkan'ın; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun;
Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara
Milletvekili Levent Gök'ün; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ve 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Balıkesir Milletvekili Ayşe
Nedret Akova'nın; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın
Kanun Teklifleri ile; Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe
Komisyonu Raporunun 6. Maddesinin aşağıdaki şekilde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Özgür Özel Rahmi
Aşkın Türeli Hasan
Ören
Manisa İzmir Manisa
İzzet Çetin Sakine
Öz Vahap
Seçer
Ankara Manisa Mersin
Bülent Kuşoğlu Ali İhsan
Köktürk Süleyman
Çelebi
Ankara Zonguldak İstanbul
Musa Çam Muhammet Rıza
Yalçınkaya Mehmet
Haberal
İzmir Bartın Zonguldak
MADDE 6- 4857 sayılı Kanunun
56 ncı maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"Alt işveren
işçilerinden, alt işvereni değiştiği halde aynı
işyerinde çalışmaya devam edenlerin yıllık ücretli
izin süresi, aynı işyerinde çalıştıkları süreler
dikkate alınarak hesaplanır. Asıl işveren, alt işveren
tarafından çalıştırılan işçilerin hak
kazandıkları yıllık ücretli izin sürelerinin
kullanılıp kullanılmadığını kontrol etmek ve
ilgili yıl içerisinde kullanılmasını sağlamakla, alt
işveren ise altıncı fıkraya göre tutmak zorunda olduğu
izin kayıt belgesinin bir örneğini asıl işverene vermekle
yükümlüdür. Bu yükümlülüğün yerine getirilmediğinin tespiti halinde
alt-işveren sözleşmesi feshedilir.
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
SALİH KOCA (Eskişehir) Katılmıyoruz Sayın
Başkanım.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
BAŞBAKAN YARDIMCISI
BEŞİR ATALAY (Kırıkkale) Katılmıyoruz.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Musa Çam, İzmir Milletvekili.
Buyurun Sayın Çam. (CHP
sıralarından alkışlar)
MUSA ÇAM (İzmir) Sayın
Başkan, Türkiye Büyük Millet Meclisinin saygıdeğer üyeleri;
hepinizi saygıyla selamlıyorum. 6ncı maddeyle ilgili
değişiklik önergesi üzerinde söz almış bulunuyorum.
Şimdi, bu maddeye şöyle örnek
vermek isterim: Sayın Bakanımız Beşir Atalay burada.
Sayın Bakan ama aynı zamanda bir işveren sonuç itibarıyla.
Sayın Bakana bağlı olan değişik işletmeler ve
iş yerleri var. O işletmelerde ve o iş yerlerinde de alt işverenler
var. Sayın Bakan, sizin işlerinizi yapmakla mükellef olan alt işverenler
var. Alt işverenle çalışan işçilerin izin süreleri var. Alt
işveren değiştiği takdirde -o alt işveren gitti,
sizsiniz, gittiniz, başka bir alt işveren geldi- yani alt
işveren değişse bile orada çalışan işçilerin izin
haklarından asıl işveren olarak Sayın Bakan sorumludur,
Beşir Atalay Bey bundan sorumludur. Dolayısıyla, o
işletmede çalışan, değişik ünitelerde
çalışan arkadaşların, işçi kardeşlerimizin izin
sürelerinin sorumlusu ve müsebbibi, birinci derecede sorumlusu olan asıl
işveren Sayın Bakandır. Bu düzenlemeyle alt işverenlerin
işçilere izin hakkını kullandırıp
kullandırmadığıyla ilgili kontrol edilmesi ve
denetlenmesinin sorumluluğu da, yükümlülüğü de Sayın Bakandadır,
bir başkasına devredemez. Farz edelim ki alt işverenin
değiştiği yerlerde işçi
Alt işveren değişse
bile Sayın Bakan emrinde çalışan o işçileri kendi kurumuna
bağlı başka ünitelere de verip aynen
çalıştırabilir. Bunun denetimi açık ve net bir şekilde
esas işveren olarak Sayın Bakandadır. Şimdi, bu düzenlemede
aslında değişen bir şey yok. Yargıtayın bu konuda
daha önceden vermiş olduğu kararlar var ve İş Kanununun
6ncı maddesi bunu çok açık ve net bir şekilde belirtmiş,
değişen bir şey yok.
Yalnız, burada bir
ayrıntı var arkadaşlar, bu ayrıntıyı sizin
bilginize sunmak istiyorum, Doğan Bey, sizin de dikkatinize sunmak
istiyorum. Maddede diyor ki: Aynı iş yerinde
çalıştıkları hâlde
Ayrıntı buradadır ve
burayı çok dikkatli izlemenizi istiyorum arkadaşlar. Şimdi,
Sayın Bakan Beşir Atalayın birçok ünitesi var, birçok iş
yeri var. Aynı iş yerinde alt işverenler gitti ama o iş
yerlerinin tamamından sorumlu olan Sayın Bakandır. Burada
aynı iş yeri yerine -bunun değişmesi gerekiyor-
aynı işveren olması gerekiyor arkadaşlar, Sayın
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının
değerli bürokratları, bu cümle yanlıştır. Buradaki
ayrıntıda işçiler, taşeron işçiler büyük bir
güvencesizlikle çalıştırılacaktır. Aynı iş
yerinde değil, aynı işveren. Alt işverenler
değişebilir; bugün Ahmettir, Mehmettir, Hasandır,
Hüseyindir, gelir gider ama esas işveren olarak Sayın Bakan buradan
sorumludur. Dolayısıyla bunun değiştirilmesi, aynı
iş yeri yerine aynı işveren cümlesinin yazılması
gerekiyor. Bunu düzeltmediğiniz sürece bu maddenin geçerliliği yoktur
ve taşeron işçiler için kazanılmış bir hak da yoktur
arkadaşlar. O nedenle bu maddenin mutlaka değiştirilmesi
gerekiyor.
Şimdi, 5inci ve 6ncı
maddeler taşeronda çalışan işçi kardeşlerimizin izin
haklarını düzenliyor. 5inci maddede dört gün verdiniz. Yani çok
muteber, çok kıymetli bir şey değil, bir kazanım olarak
görülse bile sonuç itibarıyla getirilen çok fazla bir şey yok
arkadaşlar. Ama Türkiye Cumhuriyeti devletinin altına imza
atmış olduğu uluslararası sözleşme ve anlaşmalar
var. Bunlardan bir tanesi de genişletilmiş (Gözden Geçirilmiş)
Avrupa Sosyal Şartı Sayın Bakan. Siz de uzun bir süredir
Bakansınız ve o koltukta oturuyorsunuz ama Türkiye Cumhuriyeti
devleti altına imza atmış olduğu bu sözleşmelerden
(Gözden Geçirilmiş) Avrupa Sosyal Şartının 2nci
maddesinin (1)inci fıkrasına, çalışma saatlerinin
azaltılması konusuna çekince koydu. Yine (3)üncü
fıkrasına, en az dört haftalık yıllık izin
hakkına çekince koymuştur.
Şimdi, siz hem bir taraftan Biz
bu düzenlemelerle taşeron işçi arkadaşlarımıza çok
büyük imkânlar, olanaklar getirdik, sosyal haklar getirdik, izin
haklarını artırdık. diyorsunuz hem ILOnun 176 no.lu
Madenlerde Sağlık ve Güvenlik Sözleşmesinin altına imza
atmıyorsunuz, çekince koyuyorsunuz hem de (Gözden Geçirilmiş) Avrupa
Sosyal Şartının (1) ve (3) no.lu fıkralarına çekince
koyuyorsunuz. Bu doğru bir şey değil Sayın
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yardımcısı, siz
de geldiniz buraya. Bu maddede eksiklikler var, yanlışlıklar
var, onu da burada dile getirdim. Bu düzenlemediği takdirde, burada
taşeron işçiler için kazanılmış bir hak yoktur, aksine
kayıp söz konusudur. Lütfen, bunun redaksiyonunu yaparken o konuda bu
cümlenin mutlaka değiştirilmesi gerekir diyor, hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Karar yeter sayısı
BAŞKAN Karar yeter
sayısı arayacağım.
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar
yeter sayısı yoktur.
Birleşime beş dakika ara
veriyorum.
Kapanma Saati:
21.56
YEDİNCİ
OTURUM
Açılma Saati:
22.03
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER:
Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
----- 0 -----
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşiminin
Yedinci Oturumunu açıyorum.
639 sıra sayılı Kanun
Tasarısının 6ncı maddesi üzerindeki İzmir
Milletvekili Musa Çam ve arkadaşlarının önergesinin
oylanmasında karar yeter sayısı bulunamamıştı.
Şimdi önergeyi tekrar oylarınıza sunacağım ve karar
yeter sayısı arayacağım.
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar
yeter sayısı vardır, önerge kabul edilmemiştir.
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Sayın Başkan
BAŞKAN - Buyurun Sayın
Halaçoğlu.
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri)
Sayın Başkan, özellikle bizim önergelerimiz okunurken kanunda
Milliyetçi Hareket Partisi yazmasına rağmen, önergemizde de
Milliyetçi Hareket Partisi yazmasına rağmen MHP şeklinde
okunmasını kabul etmiyoruz. Doğru okunmasını talep
ediyorum.
BAŞKAN - Sayın
Halaçoğlu, biraz önce de söylemiştiniz.
Evet, lütfen dikkat ederseniz
Kanun tasarısının
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve Hükûmet yerinde.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 639 Sıra Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin;
İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandırın; İstanbul
Milletvekili Durmuş Ali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin'in; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 3
Milletvekilinin; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya Milletvekili Alim
Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf
Halaçoğlu ile 20 Milletvekilinin; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Milletvekili Hasan Örenin; Denizli Milletvekili Mehmet
Yüksel ve Çorum Milletvekili Cahit Bağcı ile 37 Milletvekilinin;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın Benzer
Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236,
2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364,
2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657,
2/1677
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) 1688i
okumadın, atlıyorsun. Atlıyorsun, atlıyorsun.
Atlıyorsun, eksik bırakıyorsun.
SAKİNE ÖZ (Manisa)
Atlıyorsun, atlıyorsun.
2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869,
2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997,
2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146,
2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192,
2/2198)in 6ncı maddesinin aşağıdaki şekilde
değiştirilmesini teklif ederiz.
Erkan Akçay Oktay
Vural Alim
Işık
Manisa İzmir Kütahya
Seyfettin Yılmaz Ali Öz Mustafa
Kalaycı
Adana Mersin Konya
Mehmet Günal
Antalya
MADDE 6- 4857 sayılı Kanunun
56 ncı maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"Alt işveren
işçilerinden, alt işvereni değiştiği halde asıl
işverenin aynı işyerinde veya asıl işverene
bağlı farklı işyerlerinde çalışmaya devam
edenlerin yıllık ücretli izin süresi, asıl işverene
bağlı bu işyerlerinde çalıştıkları süreler
dikkate alınarak hesaplanır. Asıl işveren, alt işveren
tarafından çalıştırılan işçilerin hak
kazandıkları yıllık ücretli izin sürelerinin
kullanılıp kullanılmadığını kontrol etmek ve
ilgili yıl içerisinde kullanılmasını sağlamakla, alt
işveren ise altıncı fıkraya göre tutmak zorunda olduğu
izin kayıt belgesinin bir örneğini asıl işverene vermekle
yükümlüdür."
" 4/1/2002 tarihli ve 4734
sayılı Kamu İhale Kanununun 62 inci maddesi kapsamındaki
asıl işveren veya alt işveren; yıllık ücretli veya
ücretsiz izin sürelerinde dahi işçileri herhangi bir partinin miting,
gösteri, yürüyüş, panel vb organizasyonlarına götüremez.
Çalışanlarına bu organizasyonlara katılmaları yönünde
bir telkinde bulunamaz. Çalışanlarına bir siyasi partiye üye
olma veya oy verme yönünde baskı yapamaz, telkinde bulunamaz. Asıl
işveren ve alt işverene ait ulaşım araçları siyasi
partilerin organizasyonlarında görevlendirilemez. Siyasi partilerin
organizasyonlarında emniyet görevlilerinin ulaşımı hariç olmak
üzere kamuya ait ulaşım araçları tahsis edilemez. Bu
organizasyonlarda mesai saatleri içinde emniyet görevlileri hariç kamu
görevlileri görevlendirilemez. Okul yöneticileri ve öğretmenler
tarafından siyasi partilerin organizasyonlarına ilk ve orta öğretim
öğrencileri götürülemez."
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
SALİH KOCA (Eskişehir) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul) Katılmıyoruz efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Erkan Akçay, Manisa Milletvekili.
Buyurun Sayın Akçay. (MHP
sıralarından alkışlar)
ERKAN AKÇAY (Mersin) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; 6ncı maddede verdiğimiz
önerge üzerine söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Tabii, Hükûmetin önergemize
katılmayacağını tahmin ediyorduk, anlayışla
karşılamak mümkün değil ama... Şimdi, birinci paragraf
-öncelikle önergemiz ve yapılan düzenleme- Yargıtayın yerleşik
kararları da olduğu için olsa da olur olmasa da olur türünden bir
düzenleme ama biraz da yarım bir düzenleme.
Şimdi, alt işvereni
değiştiği hâlde aynı iş yerinde çalışmaya
devam eden işçilerin yıllık izin sürelerinin
çalıştıkları, çalışmaya devam ettikleri iş
yerine göre hesaplanacağını ifade ediyor, ancak asıl
işveren değiştiğinde durum farklı bir hâle geliyor. Eğer
aynı, asıl işveren koşulu da konulsaydı bu düzenleme
doğru bir düzenleme olurdu.
Gelelim bizim önergemize, önergemizin
ikinci paragrafı fevkalade önemli değerli arkadaşlar. Diyoruz
ki: Kamuda asıl işveren-alt işveren Hükûmet üyelerinin telkin
veya baskıları sonucu işçilerini iktidar partilerinin
mitinglerine götürüyor, mitinglere ve siyasi parti çalışmalarına
toplu hâlde götürmektedir. Bunun Türkiyedeki en belirgin örneklerinden biri
de Manisadaki Soma Kömürleri AŞnin yıllardır, 2003
yılından bu yana yaptığı yaygın uygulamadır.
Nerede AKPnin bir mitingi var, sadece parti liderinin, Başbakanın
geldiği mitingler değil, ilçe düzeylerinde yapılan kampanyalarda
da Somadan yüzlerce, binlerce maden işçisi zorla bu siyasi parti
çalışmalarına götürülüyor. Efendim, insanlar zorla götürülebilir
mi? Zorla götürülüyor ve paraları da veriliyor; bu, Soma
Faciasını Araştırma Komisyonunda son derece açık, net,
somut olarak da ortaya çıktı. Eğer arşivlere bakacak olursanız,
Manisa mitinglerinde, AKPnin Manisa mitinglerinde maden işçilerini
simgeleyen baretli binlerce insan göreceksiniz. Kalabalık göstermek
maksadıyla ve al gülüm ver gülüm ilişkileri nedeniyle bu
yapılmaktadır. Bunu yasaklayan bir önerge verdik değerli
arkadaşlar ve artık bu AKP ile Soma Kömürleri Maden Şirketi
arasındaki organik ve inorganik, formel ve informel ilişkileri
bilmeyen yoktur. Eğer bir gün yolunuz Somaya uğrarsa kime
sorarsanız, hangi vatandaşa sorarsanız -AKPli
vatandaşlardan da başlamak üzere- hepsi bu ilişkileri sizlere
anlatacaktır. Sadece mitinglere götürmekle kalınmadı, kime oy
verecekleri, hangi partiye oy verecekleri de telkin edilmekte. Eğer örnek
veriyorum- Somada AKP belediyesi kazanmaz ise veya Manisada kazanmaz ise
işten atılma tehdidi altında da kalmaktadırlar ve en son
Soma Belediyesi AKP belediye meclisi üyesi bu şirketinin genel müdürünün
eşi. Herkes ismini duydu, Melike Doğru ismini herkes duydu. Fakat
2014ten önce de, 2009-2014 yerel seçim döneminde de bazı isimleri vermek
istiyorum değerli arkadaşlar: Arif Sağbili, Yılmaz
Taşkın, Abdullah Atmış benim hemen kısaca bugün tespit
ettiğim isimler. Bunlar geçen dönem Soma Kömürleri AŞ elemanı,
AKP belediye meclisi üyeleri. Artık parti yönetim kurulu üyelerini ve diğerlerini
siz hesap edin.
Kızılay Başkanı
Aziz Günal AKPden Soma Belediye Meclisi üyesi.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
ERKAN AKÇAY (Devamla) - Yine Kızılay
yardımcısı da bir AKP kadın kolları başkan
yardımcısı. Bunlar hep beraber bir erzak dağıtım
organizasyonu içerisinde icrai faaliyet ediyorlar.
Devamını da bundan sonraki
maddelerde görüşmek üzere hepinize saygılar. (MHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum
III.- YOKLAMA
(CHP sıralarından bir grup
milletvekili ayağa kalktı)
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Yoklama istiyoruz.
BAŞKAN Ancak yoklama talebi var,
yerine getireceğim.
Sayın Hamzaçebi, Sayın
Öztürk, Sayın Türeli, Sayın Serindağ, Sayın Moroğlu,
Sayın Gök, Sayın Çam, Sayın Kuşoğlu, Sayın
Erdoğdu, Sayın Güven, Sayın Ören, Sayın Yüceer, Sayın
Güler, Sayın Çetin, Sayın Öz, Sayın Kaptan, Sayın
Kulkuloğlu, Sayın Tamaylıgil, Sayın Haberal ve Sayın
Köktürk.
İki dakika süre veriyorum.
(Elektronik cihazla yoklama
yapıldı)
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, toplantı yeter sayısı vardır.
VIII.- KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER
İŞLER (Devam)
A) Kanun Tasarı ve
Teklifleri (Devam)
4.- İş Kanunu ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Ankara Milletvekili
İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat
Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa
Milletvekili Sena Kaleli ve 5 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin;
Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay
Develi'nin; İzmir Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili
Muhammet Rıza Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri
Mahmut Tanal ve Binnaz Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in;
İstanbul Milletvekili Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Muğla Milletvekili Nurettin Demir'in; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent
Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır'ın; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in;
İstanbul Milletvekilleri Aydın Ağan Ayaydın ve Ercan
Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili
Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Barış ve Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili Iğdır
Milletvekili Pervin Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan Kerim
Özkan'ın; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Hatay Milletvekili Mevlüt
Dudu'nun; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin;
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili
Durmuşali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; İzmir
Milletvekili Musa Çam'ın; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin 'in;
Manisa Milletvekili Sakine Öz'ün; Diyarbakır Milletvekili Emine
Ayna'nın; İstanbul Milletvekilleri Gürsel Tekin ve Mahmut Tanal'ın;
Erzincan Milletvekili Muharrem Işık'ın; İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; İstanbul Milletvekili Abdullah
Levent Tüzel'in; Kocaeli Milletvekili Haydar Akar'ın; Cumhuriyet Halk
Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi
ve İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun; İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Manisa Milletvekili Özgür
Özel'in; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Batman
Milletvekili Ayla Akat Ata'nın; Bursa Milletvekili Sena Kaleli'nin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 3
Milletvekilinin; Diyarbakır Milletvekili Altan Tan'ın; İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; İzmir Milletvekili Hülya
Güven ve 34 Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in;
Balıkesir Milletvekili Namık Havutça'nın; Trabzon Milletvekili
Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan
Canalioğlu'nun; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Bursa Milletvekili Sena Kaleli'nin; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya
Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20 Milletvekilinin; Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Barış ve Demokrasi
Partisi Grup Başkanvekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in;
İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi'nin; Tekirdağ Milletvekili
Candan Yüceer'in; Samsun Milletvekili Cemalettin Şimşek'in;
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; İzmir Milletvekili Rahmi
Aşkın Türeli'nin; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret
Akova'nın; İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; İzmir
Milletvekili Aytun Çıray'ın; Balıkesir Milletvekili Ayşe
Nedret Akova'nın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; Balıkesir
Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Manisa Milletvekili Hasan Ören'in; Çanakkale Milletvekili Mustafa
Serdar Soydan'ın; Manisa Milletvekili Hasan Ören'in; Manisa Milletvekili
Özgür Özel'in; Bursa Milletvekilleri Hüseyin Şahin ve Önder Matlı ile
8 Milletvekilinin; İzmir Milletvekili Aytun Çıray'ın; Manisa
Milletvekili Hasan Örenin; Denizli Milletvekili Mehmet Yüksel ve Çorum
Milletvekili Cahit Bağcı ile 37 Milletvekilinin; Manisa Milletvekili
Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Sakine Öz'ün; Cumhuriyet
Halk Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Mehmet Akif
Hamzaçebi'nin Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve Plan
ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115,
2/139, 2/158, 2/195, 2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439,
2/453, 2/524, 2/528, 2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896,
2/944, 2/1019, 2/1063, 2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217,
2/1222, 2/1227, 2/1236, 2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302,
2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437,
2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595,
2/1652, 2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794,
2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938,
2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056,
2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186,
2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198) (S. Sayısı: 639) (Devam)
BAŞKAN Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul
edilmemiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte Olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın, 4857 sayılı
Kanunun 56'ncı maddesine fıkra eklemeyi öngören 6'ıncı
maddesine aşağıdaki cümlenin eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Çalışma alanında yetki
sahibi işçi sendikası, yetkili sendika yok ise yetkilendirilecek bir
işçi sendikası, asıl işverenin bu sorumluluğunu yerine
getirip getirmediğini denetlemeye yetkilidir.
İdris Baluken (Bingöl) ve arkadaşları
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
SALİH KOCA (Eskişehir) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul) Katılmıyoruz
efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen İdris Baluken, Bingöl Milletvekili.
Buyurun Sayın Baluken.
İDRİS BALUKEN (Bingöl)
Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; görüşülen yasa tasarısının 6ncı
maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Heyetinizi
saygıyla selamlıyorum.
Yine bir torba yasayla karşı
karşıyayız. Artık, bu sefer kitapçığa
baktığımızda, hakikaten bir çorba yasayla karşı
karşıya olduğumuzu görüyoruz. Her konuda, sorunlara çözüm
üretmeyen, derde deva olmayacak, tatsız tuzsuz bir çorba yasa. Gece geç
saatlere kadar mesai yapıyoruz ama sizin dışınızda
toplumun yüzde 50sini temsil eden muhalefet grubu memnun değil;
emekçiler, işçiler memnun değil; siz ve birkaç sermaye grubu, birkaç
özel şirket, işveren bu torba yasadan memnun. Onun
dışında büyük bir oranda toplumda bir memnuniyetsizlik var.
Hâl böyleyken, isteriz ki en
azından buraya sunulan önergelerle bazı şeyleri biraz düzeltme
yoluna gidin. Bırakın düzeltmeyi, Sayın Bakan burada her
şeyin güllük gülistanlık olduğunu, yapılan bütün düzenlemelerin
yerinde olduğunu, Somalı işçilere verilen bütün sözlerin yerine
getirildiğini söylüyor ama grubumuza dün Somalı işçiler geldi,
Meclis kapısında da basın toplantısı, basın
açıklaması yaptılar. Zahmet edip bir o işçiler, üç ay önce
301 arkadaşını, yakınını kaybeden işçiler
dün ne demişler diye bir baksanız en azından çıkıp bu
mikrofonda Biz verdiğimiz bütün sözleri yerine getirdik. demezsiniz.
Bakın, bu işçiler dün Meclis
kapısında şunu söylüyorlar: Bir kere, Tüm sorumlular hesap
verecek. diye söz vermişsiniz. Birkaç özel şirket mensubu
dışında bir tek kamu görevlisi bile bu hesabı
vermemiş. Bir bürokrat, bir bakan çıkıp kendi onuruyla istifa
etme ya da istifa etmiyorsa Hükûmet tarafından görevden alınma
durumuyla maalesef karşı karşıya kalmamış. Yine
aynı basın açıklamasında işçiler diyor ki: AKP
Hükûmeti bize taşeron çalıştırmayı
yasaklayacağının, bu dayıbaşı kölelik sistemini
ortadan kaldıracağının sözünü verdi. Ama bugün aynı
sistem aynı şekilde maalesef devam ediyor. Maden ocakları kamu
eliyle işletilsin, pervasız özelleştirmeye son verilsin.
şeklinde talepler dile getirilmiş. Bugün aynı şekilde özel
sektöre alan açan bir yasayı işte yine bu Meclisin gündemine
getirdiniz. Ocaklar bağımsız heyetler tarafından
denetlensin. önerisi getirilmiş. Bugün işte yapmış olduğunuz
bu son 6ncı maddede bile hâlâ
-yıllık izin sürelerini bile- siz alt işverenin
denetimini asıl işverene veriyorsunuz. Böyle bir mantık olur mu?
Yani, burada denetimle ilgili mekanizmaları oluştururken bile bir
işçi temsilcisini, bir sendikayı, bir meslek odasını bu
mekanizmanın içerisine dâhil etme gibi bir şey
aklınızın köşesinden geçmiyor. Kâr amacı güden iki
işveren var: Asıl işveren, alt işveren. Bu iki işveren
doğaldır ki, kafalarını Nasıl daha fazla kâr elde
edebilirim, taşeron işçilerden nasıl daha fazla -sömürü üzerine,
emek sömürüsü üzerine- rant elde edebilirim? üzerine kullanıyor, siz de
getirip bütün bu denetim mekanizmalarını maalesef, yine, bu
şekilde oluşturuyorsunuz.
Doğrusunu söylemek gerekirse, bu,
taşeronlaştırmayla ilgili Hükûmetinizin on yıllık, on
bir yıllık pratiği ortada. Bu çıraklık, ustalık
dönemini farklı konular için tartışabiliriz ama
taşeronlaştırma konusunda gerçekten, ilk günden bugüne kadar tam
bir ustalık dönemi yaşattınız! Taşeron işçilerin
sayısını bu ustalık dönemi politikalarınızla 1
milyon 100 binin üzerine çıkardınız ki, bunun 650 bini de hakem
olması gereken kamuda maalesef çalışıyor,
dolayısıyla, sizin taşeronlaştırmayla ilgili
getirdiğiniz hiçbir düzenlemenin burada çare olmayacağını
ifade etmek istiyoruz.
En azından, bu 6ncı maddede
sunulan önergelerde daha fazla katılımcının, işçi
temsilcilerinin, sendikaların, meslek odalarının denetim
sağlayabileceği bir mekanizmayı buradan başlayarak bütün
denetim sistemleri üzerinde öneriyoruz. Bunu kabul etmeniz gerekir, bunu kabul
etmezseniz, işte, Somadaki gibi, denetim yapıldığında
Her şey yerli yerindedir, koşullar uygundur. raporları verilir
ama bir ay geçmeden, orada, 301 cana mezar olacak acı tablolar önümüze
gelir diyorum.
Tekrar önergemize destek istiyor,
hepinizi saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum:
Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.
7nci madde üzerinde üç adet önerge
vardır, okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 639 sıra sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Manisa Milletvekili
Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; İstanbul
Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin;
Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili
Durmuşali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Hatay
Milletvekili Adnan Şefik Çirkin 'in; Mersin Milletvekili Ali Öz ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin
Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 3 Milletvekilinin; Kastamonu
Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya
Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20
Milletvekilinin; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Benzer Mahiyetteki Kanun
Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063, 2/1103,
2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236, 2/1242,
2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372,
2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498,
2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657, 2/1677,
2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837,
2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983,
2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083,
2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192,
2/2198)in 7nci maddesinde yer alan maden ibaresinin madde metninden
çıkarılmasını ve otuz altı ibaresinin otuz
beş olarak değiştirilmesini teklif ederiz.
Erkan Akçay Oktay Vural Alim Işık
Manisa İzmir Kütahya
Mustafa Kalaycı Ali Öz Mehmet Günal
Konya
Mersin Antalya
Seyfettin Yılmaz
Adana
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın, 4857 sayılı
Kanunun 63'üncü maddesinin birinci fıkrasına cümle eklemeyi öngören
7'nci maddesinde geçen otuz altı ibaresinin otuz şeklinde
değiştirilmesini ve cümlenin sonuna aşağıdaki cümlenin
eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Haftada altı günden beş güne
indirilen çalışma süresi, aylık gelir başta olmak üzere
hiçbir hak kaybına yol açamaz.
İdris
Baluken Pervin
Buldan Hasip
Kaplan
Bingöl Iğdır Şırnak
Erol
Dora Nazmi
Gür
Mardin Van
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlunun; Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl Milletvekili
İdris Baluken'in; Bursa Milletvekili Sena Kaleli ve 5 Milletvekilinin;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Tekirdağ Milletvekili Candan
Yüceer ve 3 Milletvekilinin; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut
Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam
Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Aytuğ
Atıcı'nın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay Develi'nin; İzmir Milletvekili
Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili Muhammet Rıza
Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Binnaz
Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul
Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in; İstanbul Milletvekili
Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Muğla Milletvekili Nurettin
Demir'in; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Ankara
Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekilleri Aydın
Ağan Ayaydın ve Ercan Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye
Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Zonguldak
Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul Milletvekili Mustafa
Sezgin Tanrıkulunun; Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Barış ve Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili Iğdır
Milletvekili Pervin Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan Kerim
Özkan'ın; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Hatay Milletvekili Mevlüt
Dudu'nun; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın;
Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır'ın; Kanun Teklifleri ile; Benzer Mahiyetteki Kanun
Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporunun 7. Maddesinin
aşağıdaki şekilde değiştirilmesini teklif ederiz.
Sakine
Öz Musa
Çam Özgür
Özel
Manisa İzmir Manisa
Vahap Seçer Bülent
Kuşoğlu Hasan
Ören
Mersin Ankara Manisa İzzet Çetin Süleyman Çelebi Ali İhsan Köktürk Ankara İstanbul Zonguldak
Muhammet Rıza
Yalçınkaya
Bartın
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
MADDE 7- 4857 sayılı Kanunun
63 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle
eklenmiştir.
Yer altı işlerinde
çalışan işçiler için çalışma süresi haftada en çok
otuz altı saat olup günlük çalışma süresi altı saatten
fazla olamaz.
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
SALİH KOCA (Eskişehir) Katılmıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul) Katılmıyoruz
efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Sakine Öz, Manisa Milletvekili.
Buyurun Sayın Öz. (CHP sıralarından
alkışlar)
SAKİNE ÖZ (Manisa) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; Soma maden faciasının
ardından sözde Yaşanan facianın yaralarını
sarıyoruz. bahanesiyle başlayan, fakat Meclisin yıllık çalışmasının
sonlarında gelenek hâline gelen, içine her konudan değişik
maddelerin doldurulduğu, bilindik, klasik torba yasalardan birini
görüşüyoruz.
Söz aldığım 7nci
maddeyle ise maden işçilerimizin çalışma saatlerinin yeniden
-ama şu andaki mevcut durumundan farklı olmayan çalışma
saatlerinin- düzenlenmesine karar vereceğiz.
Soma 13 Mayısta bir büyük iş
cinayeti yaşadı. 301 yurttaşımız bu cinayetle
katledildi, 255 kadın dul kaldı, 432 çocuk babasız. CHP Manisa
milletvekilleri olarak 13 kez önerge vererek gelen kazanın, cinayetin
haberini verdik ama iktidar-patron ilişkisinin önüne geçemedik; göz göre
göre kaza, facia, cinayet yaşandı.
Kazanın ardından bugüne kadar
ise Devletimiz büyüktür, yaralarımızı sarar.
kandırmacasıyla Somalılar uyutuldu. Bakanlar, kurumlar ve
şirketler sorumluluğu birbirine attı, bir kenara çekildi.
İstifa yerine koltuğu ve rantı kolladı, acı
paylaşmada ve bu büyük yası aşmada gereken
duyarlılığı ne yazık ki göstermedi. Hatta,
yasanın içine de gizlice kaynak yapılan ranta fırsat yarattı.
Onun için, sözde Madencilerimizin yaralarını saracağız.
denilen bu torba yasa, artık kavramını yitirip Komisyonda 61
maddeden 148 maddeye çıkarak hararı geçti.
Torbanın içinde Soma
ufaldıkça ufaldı. İşçilerimizin haklarını teslim
etmek yerine vahşi taşeron çarkına teslim edildi. Somada
madencimiz, ailelerimiz, esnafımız hakkı için direnirken madencimize
bol keseden söz veren Başbakanın, bakanların, AKP milletvekillerinin
konu işçi güvenliğine ve alacaklarına gelince sesleri kesildi.
Burası en güvenli maden şirketi. diyen Bakan
Yıldızın iftarını açması için sekiz saat
bekletilen işçiler, bugün karşılarında dertlerini anlatacak
bizden başka muhatap bulamadı. Komisyonlarda kırk gün boyunca
patron-parti ilişkisi, maden lobilerinin pazarlıkları
tartışıldı, Somanın emeği ve acısı hiç
yerine sayıldı. Madene ruhsat verme yetkisini kendine bağlayan
Başbakan ve sömürü düzeninin, denetimsizliğin asıl mimarı
olan iki bakan Somaya vaatlerini unuttu. 22 Mayısta Ankaraya gelen ve
iktidar ile bizleri ziyaret eden madencilerimize sorduk ve uyardık:
Başbakandan aldığınız bu 15 sözü yazılı
olarak talep ettiniz mi? Çünkü bugün de olduğu gibi,
verilen sözleri yazıya geçirmezseniz sizi unuturlar dedik. Biz nasıl
faciadan önce yanınızdaysak, bu cinayet geliyor diye sizi 13 kez
uyardıysak bugün yine uyarıyoruz. Verilen sözleri yazıya geçirin
dedik ve iddia ettik ki size söz veren bu bakanlar, bu milletvekilleri yarın size Ben böyle
bir şey demedim. diyecek diye. Nitekim de öyle oldu. Somaya verilen
sözlerin çoğu bu maddede olduğu gibi uçtu, acıyla kavrulmuş
haklı direniş ve bekleyişte kaldı.
Sayın
milletvekilleri, Haftalık çalışma saati otuz altı saat
olacak. dediler. Sonra birden Komisyon renk değiştirdi. Somada
madenciye zorla Ben sekiz saat çalışmak istiyorum. dilekçesi
imzalatıldı. Ankarada kalem oyunuyla işe yani elden teslim
edilen kazmaya ulaşma saatini bu saatin dışına
çıkararak madencinin yer altına iniş süresini çalışma
süresinin dışına alıp işçilerin en az bir buçuk
saatini yok yere çaldılar. Oysa, işçilerin belki bu süreden daha çok
iki gün tatil olmasına ihtiyaçları vardı. Yine, her zamanki
gibi, konunun tarafı olan işçiye Senin düşüncen nedir? diye
kimse sormadı. Yine iktidar işçiye sahte söz verdi ama sözünden çark
edip maden patronlarına, maden lobisine, ranta işçileri teslim etti.
Bir avuç kömür için ömürlerini verenlere yine değer verilmedi.
Saygılarımla.
(CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
MEHMET AKİF
HAMZAÇEBİ (İstanbul) Karar yeter sayısı
BAŞKAN Önergeyi
oylarınıza sunacağım, karar yeter sayısı
arayacağım.
Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Karar yeter sayısı yoktur.
Birleşime beş
dakika ara veriyorum.
Kapanma
Saati: 22.42
SEKİZİNCİ
OTURUM
Açılma Saati:
22.49
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER:
Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
----- 0 -----
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşiminin
Sekizinci Oturumunu açıyorum.
639 sıra sayılı Kanun
Tasarısının 7nci maddesi üzerinde Manisa Milletvekili Sakine
Öz ve arkadaşlarının önergesinin oylanmasında karar karar
yeter sayısı bulunamamıştı. Şimdi önergeyi tekrar
oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısı arayacağım.
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar
yeter sayısı vardır, önerge kabul edilmemiştir.
Kanun tasarısının
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve Hükûmet yerinde.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın, 4857 sayılı
Kanunun 63'üncü maddesinin birinci fıkrasına cümle eklemeyi öngören
7'nci maddesinde geçen otuz altı ibaresinin otuz şeklinde
değiştirilmesini ve cümlenin sonuna aşağıdaki cümlenin
eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Haftada altı günden beş güne
indirilen çalışma süresi, aylık gelir başta olmak üzere
hiçbir hak kaybına yol açamaz.
Erol
Dora (Mardin) ve arkadaşları
BAŞKAN
Komisyon önergeye katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE
KOMİSYONU SÖZCÜSÜ İLKNUR DENİZLİ (İzmir)
Katılamıyoruz.
BAŞKAN
Hükûmet katılıyor mu?
ÇEVRE VE
ŞEHİRCİLİK BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul)
Katılmıyoruz efendim.
BAŞKAN
Önerge üzerinde söz isteyen Erol Dora, Mardin Milletvekili.
Buyurun Sayın
Dora. (HDP sıralarından alkışlar)
EROL DORA (Mardin) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; 7'nci madde üzerine söz
almış bulunuyorum, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
4857 sayılı Kanunun 63üncü
maddesinin birinci fıkrasına şu cümle eklenmiştir:
"Yer altı maden işlerinde çalışan işçiler için
yer altındaki çalışma süresi, haftada en çok otuz altı saat
olup günlük altı saatten fazla olamaz".
Değerli milletvekilleri, bu
maddede yapılan değişiklik "Maden işçilerinin
haftalık çalışma saatlerini otuz altı saate
düşürüyoruz" biçiminde basına ve kamuoyuna duyurulmuştu.
Oysa görüyoruz ki maddeye eklenen sihirli bir "yer altında
çalışma süresi" sözcüğüyle kamuoyu ve maden işçileri
Hükûmet tarafından yanıltılmıştır.
Soma madenci, işçi katliamı
neticesinde, Bakanlık ve Hükûmet, toplumun ve muhalefetin
baskısıyla İş Kanununda değişikliklere gidilmesi
gerekliliğini kabul etmiştir. Herkes AK PARTİ'nin bu faciadan
ders çıkaracağını ve bir daha işçi
katliamlarının olmasını önleyecek yapısal düzenlemeler
yapmasını beklerken Hükûmet yine şirketleri, patronları
kollayan, işçileri fıtratlarıyla baş başa bırakan
düzenlemelere girişmiştir.
Değerli milletvekilleri, tüm
kamuoyunun ve tüm maden işçilerinin doğru bilgilendirilmesi
gereklidir. Bu maddeyle haftalık çalışma saati kırk
beş saat olarak aynen kalıyor. Yer altında haftalık çalışma saati
otuz altı saate indiriliyor ancak bu da kalan saatlerde yer üstünde
çalıştırılması şartına bağlanıyor.
Yer altında çalışma saati haftalık otuz altı saat
yerine haftalık beş saate de indirilse, bu düzenleme Türkiye'de
madenlerin çalışma koşulları bakımından güvensiz
olduğu, denetimsiz olduğu gerçeğini örtmeye yetmez.
Değerli milletvekilleri, aynı
Hükümet yaşam odalarının zorunlu hâle getirilmesine
karşı çıkıyor. Yaşam odalarına karşı
çıkan zihniyet, öyle görünüyor ki, maden ocaklarının birer ölüm
odası hâline gelmesinden ders çıkarmamıştır.
Türkiye'de maden ocakları ve maden işçilerinin güvenlik
sorunları, sağlık sorunları ve denetim
sorunlarının en büyük sorumlusu gerekli önlemleri almayan
bakanlık ve Hükûmettir. Gerekli yasal ve fiili önlemler
alınmadığı gibi, medya kanalıyla kamuoyuna pompalanan
abartılı ve yanıltıcı bilgilerle, kamuoyu ve maden
işçileri yanlış enforme edilmektedir.
Değerli milletvekilleri, Soma
kömür madeninde meydana gelen madenci işçi kıyımını
elbette basit bir iş kazası gibi görmek ve yaşanan durumu kaza
ve fıtrat kavramı üzerinden okumak, ayrıca
yaşamını yitiren işçilerimizin yakınlarına
tazminat adı altında popülist politik tutumlar geliştirmek, en
hafif ifadeyle madenlerde süregiden köle işçi koşullarının
devam ettirilmesi anlamına gelmektedir.
Soma'da gerçekleşen facianın
günümüzden yüz yıl önce farklı ülkelerde gerçekleşmiş
benzer olaylarla karşılaştırılarak kamuoyuna
sunulması, aslında ülkemizdeki maden işçilerinin yüz yıl
önceki köle mantığıyla
çalıştırıldıklarının da
itirafıdır.
Değerli
milletvekilleri, Türkiye'de sadece kömür sektöründe, son yirmi üç
yıllık dönemde iş kazaları ve meslek
hastalığı nedeniyle 3 binin üzerinde yurttaşımız
hayatını kaybederken, sürekli iş göremez hâle gelenlerin
sayısı ise 14 bini bulmuştur. Kazaların başlıca
nedenlerinin altyapı ve teknoloji ile ilgili önlenebilir sorunlardan
kaynaklanması, denetim ve yaptırımların
caydırıcı olmadığını ortaya
koymaktadır.
Değerli
milletvekilleri, Soma kömür madeninde meydana gelen maden faciası
Türkiyede enerji üretimindeki ve madenlerdeki bir çeşit peşkeş
çekme mantığıyla gerçekleştirilen özelleştirmelerin
yarattığı riskleri tekrar ortaya koymuştur.
Gelişmiş ülkelerde ölüm ve yaralanmaların neredeyse
sıfırlandığı bir dönemde Türkiye'de günlük ortalama
iş cinayeti sayısı 3'ü bulmaktadır.
Madenciliğin önemli bir sektör
olduğu gelişmiş ülkeler, Soma benzeri bir işçi
kıyımını neredeyse yüz yıldır
yaşamıyorlar ve bunun sebebi onların daha şanslı
olmaları değildir. Neden o ülkelerin madenlerinde böyle facialar
yaşanmıyor? Çünkü iş güvenliğini sağlama alacak
yasalar yaptılar ve bunu pratikte de uyguladıklarından
dolayı bir daha onların başına böyle büyük facialar
gelmedi. Umarım ki Hükûmetiniz de uluslararası anlamda gelişen
bu gelişmelere ayak uydurarak, bu anlamda gerekli önlemleri alarak bir
daha da bu büyük faciaların ülkemizde yaşanmasını
önlemiş olur.
Genel Kurulu tekrar saygıyla
selamlıyorum.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum
OKTAY VURAL (İzmir) Karar yeter
sayısı
BAŞKAN Kabul edenler... Kabul
etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir.
OKTAY VURAL (İzmir) Karar yeter
sayısı istedim.
BAŞKAN Kusura kalmayın,
duymadım yani, gerçekten.
OKTAY VURAL (İzmir) Ama Kâtip
Üye söyledi efendim, Bayram Bey söyledi.
BAŞKAN Duymadım, kusura
kalmayın.
OKTAY VURAL (İzmir) Olur
Sayın Başkanım, tamam, önemli değil.
BAŞKAN Evet, diğer önergeyi
okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra sayılı
İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile
Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin;
İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul
Milletvekili Durmuşali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin'in; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 3
Milletvekilinin; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya
Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir Milletvekili Ahmet
Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Kayseri
Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20 Milletvekilinin; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve Plan
ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115,
2/139, 2/158, 2/195, 2/282, 2/297, 2/298, 2/924, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439,
2/453, 2/524, 2/528, 2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896,
2/944, 2/1019, 2/1063, 2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217,
2/1222, 2/1227, 2/1236, 2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302,
2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437,
2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595,
2/1652, 2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794,
2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938,
2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056,
2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186,
2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198)in 7nci maddesinde yer alan maden
ibaresinin madde metninden çıkarılmasını ve otuz
altı ibaresinin otuz beş olarak değiştirilmesini teklif
ederiz.
Erkan Akçay (Manisa) ve
arkadaşları
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
İLKNUR DENİZLİ (İzmir) Katılamıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul) Katılmıyoruz
efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Ahmet Duran Bulut, Balıkesir Milletvekili.
Buyurun Sayın Bulut. (MHP
sıralarından alkışlar)
AHMET DURAN BULUT (Balıkesir)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 639 sıra
sayılı Tasarının 7nci maddesindeki önerge üzerine söz
almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri,
tasarının kanun yapma tekniği açısından,
zamanlaması açısından, milletvekillerine amele muamelesi
gösteren, şu mübarek günlerde gece yaralarına, sabahlara kadar
çalıştıran Hükûmetin bu uygulamasını
kınıyorum.
Bugüne kadar ekmeğinin
peşinde madenlerde, yer altında hayatlarını kaybetmiş
bütün işçilerimizi rahmetle anıyorum.
Değerli milletvekilleri,
teknolojinin bunca ilerlediği çağımızda artık birçok
yerde yer altında ölümlerin kader olmadığını,
artık insanların yer altında ölmediklerini, bunun için
devletlerin çok ciddi tedbirler aldıklarını bilmekteyiz.
Ekonomide şu noktadayız, şuraya ilerledik., Orta Doğuda
bu noktalardayız., Dünya lideriyiz. söylemlerini bir tarafa
bırakalım. Maden kazalarında can kayıpları açısından
Avrupada Türkiye 1inci sırada, dünyada 3üncüyüz.
Değerli milletvekilleri, bunlar
normal kaza değil. Soma kazasındaki son hadise 301 can kaybıyla
hepimizin yüreğini yaktı. Bakın, getirilen kanunlara bakın,
ben iki dönemdir buradayım, hep böyle bölük pörçük, yama kanunlar
getiriliyor. Bir meclis milletvekillerinden oluşuyor, milletvekillerinin
bir kanunu yok. Bu Meclis kendi vekillerine kanun yapamamış bir
Meclis.
HARUN KARACA (İstanbul)
Sayenizde, sayenizde.
AHMET DURAN BULUT (Devamla) Bir sürü
haklar değişik kanunlara iliştirilmiş, devam eden bir
yapıyla getiriyoruz.
EBUBEKİR GİZLİGİDER
(Nevşehir) Sebebi sizsiniz, siz.
AHMET DURAN BULUT (Devamla) On iki
senedir iktidarsınız, siz yapmalıydınız.
EBUBEKİR GİZLİGİDER
(Nevşehir) Sebebi sizsiniz.
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, lütfen
AHMET DURAN BULUT (Devamla)
Hatalı taraf biz veya siz yani bu, iktidarıyla muhalefetiyle
herkesin. Kim suçluysa hatasını kabul etsin. Bizsek biziz, sizseniz
sizsiniz ama bir konsensüs sağlanıp Meclis, milletvekilleri kendi
kanunlarını yapması lazım.
Şimdi, getirilen yasalarda,
madenlerde çalışan işçilerin hakları, hukukları,
çalışma süreleri, oradaki sendikaların durumları,
işverenlerin alması gereken tedbirler, bunların bir tedbirler manzumesi
şeklinde kanuna yerleştirilmesi gerekmektedir. Bunun için
üniversitelerden destek alınır, bilim adamlarından destek
alınır, sivil toplum kuruluşlarından destek
alınır, mahallî yerlerden destek alınır, çalışanlardan
bilgi alınır ama derli toplu bir kanun yapılır adam gibi,
beş sene arkaya bakılmaz. İki ayda, üç ayda bir Al
şurasını yanlış yaptık, burasını
yanlış yaptık, hadi bir tekrar toplayalım... Meclisi
angaryaya boğuyoruz. Bu yanlıştır.
Maden işçilerine altı saat
çalışma süresi tanınıyor. Maden işçileri diyorlar ki,
eğer onlarla oturup konuşsalardı bürokratlar, siyasiler,
duyacaklardı ki: Biz haftada iki gün tatil istiyoruz. Tamam, altı
saat değil, yedi saat çalışalım ama yer altında
çalışmak çok zor Vekilim. Bir dehlize giriyorsunuz, bir bidonun,
karanlığın içerisinde nefes alamıyorsunuz, orada
geçiriyorsunuz
Hiç olmazsa iki gün temiz hava alalım. Bunu, Sayın
Bakanın, Hükûmetin getirdiği tasarıda dikkate almasını
istiyorum.
Evet, işçilerin haklarında
birçok iyileştirme geliyor ama gördüğüm benim, bir sürü eksiklikler
var. Bu kısa süre içerisinde, bu koşuşturma içerisinde
bunların düzelmesi mümkün değil. Geldiği gibi geçecek. Üç ay
beş ay sonra yeni bir kaza -Allah korusun- yeniden tedbirler, yeniden
burada gelip görüşmeler, yeni ağlayıp sızlanmalar, yeni
başsağlıkları; Mecliste böyle bir çalışma
şekli olmaz diyorum.
Hepinizi saygıyla
selamlıyorum.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
III.- YOKLAMA
(CHP sıralarından bir grup
milletvekili ayağa kalktı)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Yoklama
istiyoruz.
BAŞKAN Önergeyi
oylarınıza sunacağım ancak yoklama talebi var, yerine
getireceğim.
Sayın Özel, Sayın Öztürk,
Sayın Türeli, Sayın Sarıbaş, Sayın Akar, Sayın
Moroğlu, Sayın Özkan, Sayın Kuşoğlu, Sayın
Sarı, Sayın Çam, Sayın Yüceer, Sayın Ayman Güler,
Sayın Tamaylıgil, Sayın Özcan, Sayın Yılmaz,
Sayın Işık, Sayın Tanal, Sayın Kaleli, Sayın
Haberal, Sayın Serindağ.
İki dakika süre veriyorum ve
yoklama işlemini başlatıyorum.
(Elektronik cihazla yoklama
yapıldı)
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, toplantı yeter sayısı vardır.
VIII.- KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER
İŞLER (Devam)
A) Kanun Tasarı ve
Teklifleri (Devam)
4.- İş Kanunu ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Ankara Milletvekili
İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat
Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa
Milletvekili Sena Kaleli ve 5 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin;
Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay
Develi'nin; İzmir Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili
Muhammet Rıza Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri
Mahmut Tanal ve Binnaz Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in;
İstanbul Milletvekili Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Muğla Milletvekili Nurettin Demir'in; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent
Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır'ın; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in;
İstanbul Milletvekilleri Aydın Ağan Ayaydın ve Ercan
Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul
Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin; Barış ve
Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili Iğdır Milletvekili Pervin
Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan'ın; Hatay
Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Ankara
Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın;
Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili
Durmuşali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; İzmir
Milletvekili Musa Çam'ın; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin 'in;
Manisa Milletvekili Sakine Öz'ün; Diyarbakır Milletvekili Emine
Ayna'nın; İstanbul Milletvekilleri Gürsel Tekin ve Mahmut
Tanal'ın; Erzincan Milletvekili Muharrem Işık'ın;
İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; Kocaeli Milletvekili Haydar Akar'ın; Cumhuriyet
Halk Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Mehmet Akif
Hamzaçebi ve İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun;
İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Manisa Milletvekili
Özgür Özel'in; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Batman
Milletvekili Ayla Akat Ata'nın; Bursa Milletvekili Sena Kaleli'nin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 3
Milletvekilinin; Diyarbakır Milletvekili Altan Tan'ın; İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; İzmir Milletvekili Hülya
Güven ve 34 Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in;
Balıkesir Milletvekili Namık Havutça'nın; Trabzon Milletvekili
Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan
Canalioğlu'nun; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Bursa
Milletvekili Sena Kaleli'nin; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya Milletvekili Alim
Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf
Halaçoğlu ile 20 Milletvekilinin; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan
Canalioğlu'nun; Barış ve Demokrasi Partisi Grup
Başkanvekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in; İstanbul
Milletvekili Süleyman Çelebi'nin; Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer'in;
Samsun Milletvekili Cemalettin Şimşek'in; Balıkesir Milletvekili
Ayşe Nedret Akova'nın; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın
Türeli'nin; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin;
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; İzmir Milletvekili Aytun
Çıray'ın; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret
Akova'nın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; Balıkesir Milletvekili
Ayşe Nedret Akova'nın; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in;
Manisa Milletvekili Hasan Ören'in; Çanakkale Milletvekili Mustafa Serdar
Soydan'ın; Manisa Milletvekili Hasan Ören'in; Manisa Milletvekili Özgür
Özel'in; Bursa Milletvekilleri Hüseyin Şahin ve Önder Matlı ile 8
Milletvekilinin; İzmir Milletvekili Aytun Çıray'ın; Manisa
Milletvekili Hasan Örenin; Denizli Milletvekili Mehmet Yüksel ve Çorum
Milletvekili Cahit Bağcı ile 37 Milletvekilinin; Manisa Milletvekili
Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Sakine Öz'ün; Cumhuriyet
Halk Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Mehmet Akif
Hamzaçebi'nin Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve Plan
ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115,
2/139, 2/158, 2/195, 2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439,
2/453, 2/524, 2/528, 2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896,
2/944, 2/1019, 2/1063, 2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217,
2/1222, 2/1227, 2/1236, 2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302,
2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437,
2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595,
2/1652, 2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794,
2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938,
2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056,
2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186,
2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198) (S. Sayısı: 639) (Devam)
BAŞKAN Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul
etmeyenler... Önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi oylarınıza sunuyorum:
Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Madde kabul edilmiştir.
8inci madde üzerinde dört adet önerge
vardır, okutuyorum.
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra
sayılı Kanun Tasarısının 8 inci maddesi ile 4857
sayılı İş Kanununun 112 nci maddesine üçüncü fıkra
olarak eklenmesi öngörülen fıkradan sonra gelmek üzere
aşağıdaki fıkranın eklenmesini ve aynı maddeye
beşinci fıkra olarak eklenmesi öngörülen fıkrada geçen "Bu
maddenin ikinci fıkrası kapsamında değişen"
ibaresinin "Bu madde kapsamında'' şeklinde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Nurettin
Canikli Mehmet
Doğan Kubat Recep
Özel
Giresun İstanbul Isparta
Osman
Aşkın Bak Mehmet
Naci Bostancı Hakan
Çavuşoğlu
İstanbul Amasya Bursa
"İkinci fıkranın
(b) bendi veya üçüncü fıkra uyarınca farklı kamu kurum veya
kuruluşlarına ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin
toplamı üzerinden kıdem tazminatı ödenmesi halinde, kıdem
tazminatı ödemesini gerçekleştiren son kamu kurum veya kuruluşu,
ödenen kıdem tazminatı tutarının diğer kamu kurum veya
kuruluşlarında geçen hizmet süresine ilişkin
kısmını ilgili kamu kurum veya kuruluşundan tahsil eder.
Ancak, merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri arasında bu
fıkra hükümlerine göre bir tahsil işlemi yapılmaz."
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 639 sıra sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin;
İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Durmuş Ali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin;
Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin'in; Mersin Milletvekili Ali Öz ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin
Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 3 Milletvekilinin; Kastamonu
Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kastamonu
Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya
Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20
Milletvekilinin; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; benzer Mahiyetteki Kanun
Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236,
2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364,
2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496,
2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657,
2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1799, 2/1808,
2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963,
2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069,
2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191,
2/2192, 2/2198) nin 8 inci maddesinin sonuna aşağıdaki
fıkranın eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Mustafa Kalaycı Oktay Vural Alim
Işık
Konya İzmir Kütahya
Ali Öz Seyfettin
Yılmaz Mehmet
Günal
Mersin Adana Antalya
Erkan Akçay
Manisa
22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı
İş Kanununun 2 nci maddesinde tanımlanan asıl
işveren-alt işveren ilişkisinde asıl işveren,
işyerindeki alt işverenlerin gerekli iş
sağlığı ve güvenliği tedbirlerini alıp
almadığını gözetmek ve denetlemekle yükümlüdür."
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın, 4857 sayılı
Kanunun 112 nci maddesine fıkra eklemeyi öngören 8'inci maddesine
aşağıdaki fıkranın eklenmesini arz ve teklif ederiz.
"Son 5 yıl içerisinde
çalıştıkları işyerlerinde muvazaalı iş
tespit talebi sonucu asıl işverenin çalışanı
sayılması yönünde yargı kararı bulunan ve bugüne kadar bu
konuda gereği yapılmamış olanlar, bu yasanın yürürlük
tarihinden en fazla 3 ay içerisinde yargı kararları doğrultusunda
asıl işverenin çalışanı sayılır. Bu
kişiler, mahkeme kararlarını uygulamamış kamu
kuruluşları hakkında tazminat davası açabilirler."
İdris Baluken Pervin
Buldan Mülkiye
Birtane
Bingöl Iğdır Kars
Adil Zozani Hasip Kaplan Erol
Dora
Hakkâri Şırnak Mardin
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 639 sıra sayılı İş Kanunu İle Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması
İle Bazı Alacakların Yeniden
Yapılandırılmasına Dair Kanun Tasarısının 8.
maddesinin aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz
ve teklif ederiz.
Rahmi Aşkın Türeli Sakine Öz Özgür
Özel
İzmir Manisa Manisa
Musa Çam Süleyman
Çelebi Vahap
Seçer
İzmir İstanbul Mersin
Hasan Ören Ali İhsan
Köktürk Muhammet
Rıza Yalçınkaya
Manisa Zonguldak Bartın
Bülent Kuşoğlu İzzet
Çetin Mehmet
Haberal
Ankara Ankara Zonguldak
MADDE 8- 4857
sayılı Kanunun 112 nci maddesine aşağıdaki
fıkralar eklenmiştir.
"4/1/2002
tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 62 nci maddesinin
birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında alt işverenler
tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem
tazminatları;
a) Alt
işverenlerinin değişip değişmediğine
bakılmaksızın aralıksız olarak aynı kamu kurum
veya kuruluşuna ait işyerlerinde çalışmış
olanların bu şekilde çalışmış oldukları
sürelere ilişkin kıdem tazminatına esas hizmet süreleri,
aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde geçen toplam
çalışma süreleri esas alınarak tespit olunur. Bunlardan son alt
işverenleri ile yapılmış olan iş sözleşmeleri
mülga 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre
kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş
olanların kıdem tazminatları ilgili kamu kurum veya
kuruluşları tarafından,
b) Aynı alt
işveren tarafından ve aynı iş sözleşmesi çerçevesinde
farklı kamu kurum veya kuruluşlarında
çalıştırılmış olan işçilerden iş
sözleşmeleri mülga 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü
maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde
sona ermiş olanlara, 4734 sayılı Kanunun 62 nci maddesinin
birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında farklı kamu
kurum ve kuruluşuna ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı
esas alınarak çalıştırıldığı son kamu
kurum veya kuruluşu tarafından, işçinin banka hesabına
yatırılmak suretiyle ödenir.
Alt işveren ile yapmış olduğu iş
sözleşmesi sona ermediği gibi, alt işveren tarafından 4734
sayılı Kanun kapsamında bulunan idarelere ait işyerleri
dışında bir işyerinde çalıştırılmaya
devam olunan ve bu şekilde
çalıştırıldığı sırada iş
sözleşmesi kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde
sona eren işçinin kıdem tazminatı işçinin yazılı
talebi halinde, kıdem tazminatının söz konusu kamu kurum veya
kuruluşlarına ait işyerlerinde geçen süreye ilişkin
kısmı, son işyerindeki ücreti üzerinden hesaplanmak suretiyle
son kamu kurum veya kuruluşu tarafından işçinin banka
hesabına yatırılmak suretiyle ödenir.
Kıdem tazminatı tutarı, 4734
sayılı Kanunun ek 8 inci maddesinin birinci fıkrasının
(a) bendi kapsamında belirtilen işyerlerinde kıdem
tazminatı ile ilgili açılacak bütçe tertibinden, (b) bendi
kapsamında belirtilen işyerlerinde ise hizmet alımı gider
kaleminden, ödeneğin yetip yetmediğine bakılmaksızın
ödenir.
Bu maddenin ikinci fıkrası kapsamında
değişen alt işverenler yanında çalışan
işçilerin bu işyerlerinde geçen hizmet süresinin hesabı, alt
işverenden ve alt işveren işçisinden istenecek belgeler ve ödeme
süreci ile ilgili diğer usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ve
Kamu İhale Kurumunun görüşleri alınarak Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle
belirlenir."
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
İLKNUR DENİZLİ (İzmir) Katılamıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul) Katılamıyoruz
efendim.
BAŞKAN
Önerge üzerinde söz isteyen Musa Çam, İzmir Milletvekili.
Buyurun Sayın Çam. (CHP
sıralarından alkışlar)
MUSA ÇAM (İzmir) - Sayın Başkan, Türkiye Büyük Millet Meclisinin saygıdeğer
üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
639 sıra sayılı kanunun
8inci maddesi üzerine vermiş olduğumuz önergeyle ilgili
konuşmak istiyorum.
Bu maddeye göre kamuda
çalışan taşeron işçilerin kıdem tazminatları,
iş sözleşmeleri kıdem tazminatına hak kazanacak
şekilde sona ermesi koşuluyla çalıştıkları kamu
kurumu ya da kuruluşu tarafından ödenecektir. Dünden bu yana AKP
milletvekili arkadaşlar bunu öve öve bitiremiyorlar, diyorlar ki: Taşeron
işçinin kıdem tazminatı hakkı yoktu, bu maddeyle kıdem
tazminatı hakkı getirdik. Külliyen doğru değil
arkadaşlar, külliyen bu manipülasyon yapılıyor. Bugüne kadar
taşeron işçilerin kıdem tazminatı hakkı vardı.
ERKAN AKÇAY (Manisa) Yalan, yalan.
MUSA ÇAM (Devamla) Onu söylemeyeyim.
Ama dünden beri söylenen bu şey
külliyen doğru değil arkadaşlar.
İş Yasasının 2 ve
6ncı maddeleri ile Yargıtay kararları gereği, taşeron
işçilerin kıdem tazminatının taşeronlar
değişse bile toplam hizmet süresine göre hesaplanması zorunludur
Sayın İlknur Denizli Hanımefendi. Bugünkü yasal düzenlemelere
göre eğer taşeron şirket işçiye kıdem tazminatı
ödemiyorsa müteselsil sorumluluk ilkesi gereği kamu işçiye bu
tazminatı ödemek zorundadır Sayın Bakanım.
Sözün özü: Taşeron işçinin
kıdem tazminatı hakkı vardır ancak ihlal edilmektedir
bugüne kadar. Çünkü asıl
işverenler bu konuyu görmezden gelmektedirler ve dolayısıyla
dayıbaşılar, taşeron şirketler bunu ihlal
etmektedirler. Yani bu maddeyle var olmayan bir hak getirilmiyor, var olan hak
tekrar ediliyor burada, sanki veriyormuşuz gibi, veriliyormuş gibi
milletin gözünü böyle boyuyorlar Sayın Başkan. Sadece ihlal edilen bu
hakka ilişkin bir düzenleme yapılıyor. Yıllardır, tam
on iki yıldır AKPnin yönetimindeki kamu kurumlarında ve
işletmelerinde bu yasal düzenlemede kurallara uyulmamıştır,
ihlal edilmiştir. AKP, taşeronlarla el ele, omuz omuza, kucak
kucağa böyle kıdem tazminatı hakkını açık ve net
bir şekilde ihlal ediyor. Bu maddeyle, AKP Hükûmeti, kendi yönettiği
kamu kurum ve kuruluşlarının bu ayıbını bu
düzenlemeyle ortadan kaldırmaya çalışmaktadır.
Değerli arkadaşlar, bu
kıdem tazminatlarını şimdi sorumluya rücu edilmemek üzere
kamu yüklenmektedir. Sayın Bakan, sizin kurumlarınızda bulunan
alt işverenler, taşeron şirketler
çalıştırdıkları işçilerin kıdem
tazminatlarını ödemiyorlar. Asıl işveren olarak siz
sorumlusunuz, doğru. Şimdi bu rücu edilmemek üzere
Yani sizin
çalıştığınız, sizin bulunduğunuz kurumlarda
alt işverenler işçinin kıdem tazminatını ödemiyorlar,
sizin onu rücu edip o işverenden, o alt işverenden almanız
gerekirken bundan vazgeçiyorsunuz şimdi; kurum olarak, devlet olarak,
Hükûmet olarak, bakanlık olarak taşeron işçilerin kıdem
tazminatlarının ödenmesi sorumluluğunu siz üzerinize
alıyorsunuz. Peki, o zaman taşeron arkadaşlar bugüne kadar
işçinin ücretini ödemiyor, kıdem tazminatını ödemiyor, izin
parasını ödemiyor, ortadan kaybolup paraları cebe koyuyor, volta
gidiyor, Sayın Bakan da bunu üstleniyor, diyor ki: Ben ödeyeceğim.
Neden rücu etmiyorsunuz o taşeron şirketlere? Madem ki rücu
etmiyorsunuz, bütün o sorumluluğu üzerinize alıyorsunuz, o zaman o
işçilerin ücretlerini ödeyin, maaşlarını da alın,
kadroya alın, dayıbaşını ortadan çıkarın,
taşeronu ortadan çıkarın, kâğıt üzerinde olan bu
şirketleri ortadan kaldırın, o işçi
arkadaşlarımız da o kurumların resmî ve kadrolu
işçileri olsunlar. Şimdi, devletin, 75 milyonun ödemiş
olduğu bu vergileri niye biz birilerinin cebine aktaralım, neden
aktaralım arkadaşlar? Buna karşı çıkmamız
gerekiyor bizim. Yetim hakkını, kul hakkını yedirmememiz
gerekiyor, dayıbaşılarına ve taşeron şirketlere
bizim kaynak aktarmamamız gerekiyor.
O nedenle, bu düzenleme bugün için
sanki taşerona kıdem tazminatı hakkı getiriyormuş gibi
gözükse bile bu, İş Kanununun 2 ve 6ncı maddelerinde güvence
altına alınmıştır, böyle bir hakkı vardır,
ancak kullanılmıyor. Şimdi, bunu güvence altına almak
istiyorsunuz ama yanlış yapıyorsunuz yine, rücu etmemekle bütün
sorumluluğu, bütün parayı ve bütün kaynağı kamu
kurumlarına yükleyerek yanlış yapıyorsunuz.
İşsizlik sigortasını da kötü anlamda kullandınız.
75 milyar paranın 12 milyarını başka yerlerde
kullandınız, duble yollarda, otoyollarda kullandınız, bu da
yanlıştır arkadaşlar. Dolayısıyla kamu kurum ve
kuruluşlarının kaynaklarını birtakım
dayıbaşılarına, taşeron şirketlerine
peşkeş çekmek yerine, taşeronda bulunan işçileri kamuya
kadrolu alacaksınız.
Sayın Adalet Bakanı, Adalet
Komisyonunun Sayın Başkanı, size sesleniyorum: Kamunun
kaynaklarının birtakım taşeron şirketlere peşkeş
çekilmemesi gerekiyor ve sizin de Adalet Komisyonu Başkanı olarak
buna müdahil olmanız gerekiyor diyor, hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
OKTAY VURAL (İzmir) Karar yeter
sayısı
BAŞKAN Önergeyi
oylarınıza sunacağım, karar yeter sayısı
arayacağım: Kabul edenler
Kabul etmeyeler
Karar yeter
sayısı yoktur.
Birleşime beş dakika ara
veriyorum.
Kapanma
Saati: 23.28
DOKUZUNCU OTURUM
Açılma Saati:
23.35
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER:
Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
----- 0 -----
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşiminin
Dokuzuncu Oturumunu açıyorum.
639 sıra sayılı Kanun
Tasarısının 8inci maddesi üzerindeki İzmir Milletvekili
Musa Çam ve arkadaşlarının önergesinin oylanmasında karar
yeter sayısı bulunamamıştı.
Şimdi önergeyi tekrar
oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısı
arayacağım: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Karar yeter
sayısı vardır, önerge kabul edilmemiştir.
Kanun tasarısının
görüşmelerine kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve Hükûmet yerinde.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra
Sayılı Kanun Tasarısının 4857 sayılı
Kanunun 112nci maddesine fıkra eklemeyi öngören 8inci maddesine
aşağıdaki fıkranın eklenmesini arz ve teklif ederiz.
"Son 5 yıl içerisinde
çalıştıkları işyerlerinde muvazaalı iş
tespit talebi sonucu asıl işverenin çalışanı
sayılması yönünde yargı kararı bulunan ve bugüne kadar bu
konuda gereği yapılmamış olanlar, bu yasanın yürürlük
tarihinden en fazla 3 ay içerisinde yargı kararları
doğrultusunda asıl işverenin çalışanı
sayılır. Bu kişiler, mahkeme kararlarını
uygulamamış kamu kuruluşları hakkında tazminat davası
açabilirler."
Adil Zozani (Hakkâri) ve arkadaşları
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
İLKNUR DENİZLİ (İzmir) Katılamıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
BAKANI İDRİS GÜLLÜCE (İstanbul) Katılmıyoruz
efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Adil Zozani, Hakkâri Milletvekili.
Buyurun Sayın Zozani.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
8inci maddeye ilişkin olarak
verdiğimiz önerge üzerinde konuşacağım ama ondan önce 7nci
maddeyle ilgili bir hususa değineceğim, ondan sonra 8inci maddeyle
ilgili görüşlerimizi ifade edeceğim.
Yer altı işlerinde
çalışan işçiler için çalışma süresi haftada en çok
otuzaltı saat olup günlük çalışma süresi altı saatten fazla
olamaz. Biraz önce bu minvalde bir önerge verildi, değişiklik
önergesi verildi. Değişiklik önergesini Cumhuriyet Halk Partisi
milletvekilleri verdi. Cümlesi cümlesine, kelimesi kelimesine, noktasından
virgülüne kadar Hükûmetin tasarının ilk şekliyle Komisyonun
gündemine getirdiği madde bu, sayın bakanların -buradalar- altına imza
attıkları ifade bu. Ancak Komisyon çalışmaları
esnasında Hükûmet bu sözünün arkasında duramadı. Yer altı
çalışma süresi ibaresini maden sektörüyle sınırlayarak ve
yer altındaki çalışma süresiyle ilgili bir kural getirerek
önergeyi değiştirdiler.
Şimdi, biraz önce bir oylama
yapıldı bu önergeye ilişkin olarak. Cumhuriyet Halk Partisinin
verdiği önerge bunun aynısı; aynı, Hükûmetin
tasarıdaki ifadelerini bir önerge olarak buraya getirdi. Ama galiba
Hükûmet neye imza attığını unuttu unuttu ya da
karıştı, tasarının ilk hâlinin ne olduğu
konusunda artık hiç kimse bir fikir sahibi değil, Hükûmet de
Katılmıyorum. dedi. Hükûmet
temsilcisi Sayın Bakan burada Ben buna katılmıyorum.
dedi. Buradaki imza da sayın bakanlara ait, kendi ifadeleri bu ve Soma
işçisine, işçilere Soma faciasından sonra Hükûmetin
Başbakan ağzından vermiş olduğu söz bu. Siz bu sözün
arkasında duramadınız, lobinin baskısına boyun
eğdiniz ve en son, eski hâlinden daha beter bir düzenlemeyle
kadükleştirdiniz, tasarıyı buraya getirdiniz.
Komisyonda bu madde
değiştirilirken, tartışmalar yapılırken biz
Hükûmet üyelerinin aklına gelmemiştir diye bir farklı öneride
bulunduk, Bari bununla birlikte artık işçilerin yer altında
verimli çalışıp çalışmadıklarını tespit
etmek için işçilerin kazmalarına, küreklerine buton takın.
dedik, bu önergeyi verdik. Bunun başka türlü izahı ya da ironisi
yapılamaz. Düşünün ki bir tasarı geliyor, altında Hükûmetin
imzası var ve artık kendi metnini tanıyamayacak duruma geliyor.
Hükûmet kendi metnini şu anda tanıyamıyor bunun içerisinde ve
dönüp dolaşıp Biz buna sahip çıkıyoruz. diyorsunuz.
Nesine sahip çıkıyorsunuz?
8inci maddedeki düzenleme bundan
farklı mı? Hayır. Getirin Hükûmetin tasarı metnindeki
ifadeleri olduğu şekliyle geçirelim. Orada da kuşa
çevrilmiş. Kıdem tazminatı mıdem tazminatı meselesi
yok, kusura bakmayın. Bir yılı doldurma şartı
olduğu sürece siz kıdem tazminatından söz edemezsiniz. Adam on
bir ay yirmi sekiz gün çalıştırır, kıdem
tazminatı güme gider. Olmuyor mu? Oluyor. Bir yıldan az süreler için
kıdem tazminatı düzenlemesi yok ki burada. Ayrıca tüm sektörler
için de bu kuralı getirmiyorsunuz. O zaman niye Kıdem tazminatı
ödüyoruz. diyorsunuz? Hem de çıkıp burada Ya, biz verdiğimiz
bütün sözlerin arkasında durduk. diyorsunuz, bari çıkıp bunu
söylemeyin, hiçbir sözünüzün arkasında durmadınız. Sözünüzün
arkasında durmadığınız gibi neye imza
attığınızı da artık unuttunuz.
Attığınız imzanın ne anlama geldiğini de
artık fark edemeyecek duruma geldiniz. O nedenle artık Hükûmet
açıkça şunu söylemelidir: Bu bizim tasarımız
değildir. O zaman niteliğini değiştirip burada
tartışmayı farklı bir şekilde sürdürme
şansımız olur diye düşünüyorum. Bu konularda en
azından burada oturacak Hükûmet üyeleri
-ki, öyle görünüyor ki bütün bakanlar, bütün Kabine burada oturacak- o
zaman bari Meclisin takdirine bırakıyoruz. desinler de böyle bir
yanlışın içerisine düşmemiş olsunlar.
Hepinize teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
OKTAY VURAL (İzmir) Karar yeter
sayısı
BAŞKAN - Önergeyi
oylarınıza sunacağım, karar yeter sayısı
arayacağım.
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar
yeter sayısı yoktur.
Birleşime beş dakika ara
veriyorum.
Kapanma Saati: 23.44
ONUNCU
OTURUM
Açılma
Saati: 23.49
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER: İsmail KAŞDEMİR
(Çanakkale), Muhammet Rıza YALÇINKAYA (Bartın)
-----
0 -----
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşiminin
Onuncu Oturumunu açıyorum.
639 sıra sayılı Kanun
Tasarısının 8inci maddesi üzerinde Hakkâri Milletvekili Adil
Zozani ve arkadaşlarının önergesinin oylanmasında karar
yeter sayısı bulunamamıştı.
Şimdi önergeyi tekrar
oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısı
arayacağım: Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Kâtip üyeler arasında
anlaşmazlık olduğu için elektronik cihazla oylama
yapacağım.
İki dakika süre veriyorum.
(Elektronik cihazla oylama
yapıldı)
BAŞKAN - Sayın
milletvekilleri, karar yeter sayısı vardır, önerge kabul
edilmemiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 639 sıra sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili
Erkan Akçayın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin;
İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkan vekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve
1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkan vekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Durmuşali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin'in; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 3 Milletvekilinin;
Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kastamonu
Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkan vekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya
Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20
Milletvekilinin; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkan vekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Benzer Mahiyetteki Kanun
Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236,
2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364,
2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496,
2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657,
2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1799, 2/1808,
2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963,
2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069,
2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191,
2/2192, 2/2198) nin 8 inci maddesinin sonuna aşağıdaki
fıkranın eklenmesini arz ve teklif ederiz.
Oktay Vural (İzmir) ve
arkadaşları
22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı
İş Kanununun 2 nci maddesinde tanımlanan asıl
işveren-alt işveren ilişkisinde asıl işveren,
işyerindeki alt işverenlerin gerekli iş
sağlığı ve güvenliği tedbirlerini alıp
almadığını gözetmek ve denetlemekle yükümlüdür."
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
İLKNUR DENİZLİ (İzmir) Katılamıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
BAŞBAKAN YARDIMCISI BÜLENT ARINÇ
(Bursa) Katılmıyoruz efendim.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Ali Öz, Mersin Milletvekili.
Buyurun Sayın Öz. (MHP sıralarından
alkışlar)
ALİ ÖZ (Mersin) Teşekkür
ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; 639 sıra sayılı İş Kanunu ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının 8inci maddesiyle
ilgili verdiğimiz değişiklik önergesi üzerine Milliyetçi Hareket
Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi
saygılarımla selamlıyorum.
Tabii ki, görüştüğümüz, özellikle,
İş Kanununda bazı iyileştirmeleri yapmak üzere tasarı
olarak Türkiye Büyük Millet Meclisine gelmiş olan bu tasarının
bir bölümünü ayrı, diğer bölümlerini ayrı değerlendirmek
lazım. Maalesef, hem Türkiye Büyük Millet Meclisi, Parlamento olarak hem
de Türk milleti olarak bazı felaketleri, bazı faciaları
yaşamadan önlem almayı herhâlde bir türlü beceremiyoruz. Türkiye
Büyük Millet Meclisinde daha önceki muhalefet partilerinin değişik
olaylarla alakalı çok sayıda vermiş olduğu
araştırma önergelerinin muhalefetten gelmesi münasebetiyle
önemsenmez, umursanmaz tavırdan sonra başımıza bir felaket
geldikten sonra sanki bir felaket bin nasihat
hesabı bir şeyleri düzeltmeyi kendimize şiar ediniyoruz.
Taşeron sisteminin, özellikle,
Çalışma Bakanının Soma faciasından sonra Mecliste
yapmış olduğu, bu kürsüden yapmış olduğu
konuşmasında bir kölelik sistemi olduğunu, gerçekten
kaldırılması gereken bir sistem olduğunu ifade etmiş
olmasına rağmen, bugün birtakım iyileştirme gibi
görünen şeyler tasarının içerisine konmuş gibi görünse de
aslında daha önce kanuna dercedilmiş, kanunda yeri olan ama
uygulamada sıkıntısı olan şeylerin bir tekrarı
olmaktan öteye gidememektedir.
Bu tasarıyla, taşeron
sistemindeki en büyük sorunlardan bir tanesi olan kıdem tazminatı
sorunu işveren ve kamu tarafından güvence altına
alınıyor gibi görünmekle beraber, taşeron işçilerini de
kamuda ve özel sektörde çalışan taşeron işçileri olarak
ayırdığınızı buradan ifade etmek istiyorum.
Oysaki taşeronluk sisteminde, gerçekten, insanların iş güvencesi
bu tasarıyla hâlâ temin edilmiş değildir. Sonuçta işveren,
yine işçiyi bertaraf edebilmek, işçiyi kapının önüne
koyabilmek için her türlü imkâna sahiptir. Bu tasarı,
çalışanlara iş güvencesini temin etmemekte, iş güvencesi
noktasında bir avantaj sağlamamaktadır.
Taşeron sistemine karşı
olduğunu söyleyen Adalet ve Kalkınma Partisinin Türkiyede on iki
yıllık iktidarı dönemine bir bakacak olursak, özellikle
Çalışma Bakanının 1930lardan, 1980lerden bu yana bu
taşeronluk sistemi zaten var. şeklindeki savunmasını
doğru karşılamak mümkün değil. Doğrudur, elbette
taşeronluk sistemi ülkemizde yeni kurulan bir sistem değil ama bu
sömürü sisteminin, özellikle bu taşeron emek sömürüsü, emeği ucuza, işverenleri
daha fazla kâr etmeye yönelten bu sistemin, özellikle 2002den sonra ülkemizde
önü alınmaz şekilde hızlı bir patlama
yaptığının, sayısının günden güne
artığının da herkes tarafından bilinmesi lazım.
Burada, değerli arkadaşlar,
şunu ifade etmek isterim ki bu kanun tasarısı, bu torba yasa
içerisinde birbiriyle alakası olmayan çok fazla sayıda kanun teklifi
ve tasarı metninin olduğunu görüyoruz. Gerçekten, üzerinden iki ay da
geçse, Somada yaşanılan facianın acılarını
sarmaksa eğer niyetiniz, hiç muhalefeti suçlamadan, bunlarla alakalı
yapılması gerekenleri ayrı bir torba olarak bile getirseniz,
ayrı getirip bunu çorba yapmadan, bu yüce milletin başına bu
torbayı geçirmeden, hızlı bir şekilde bunu çözme azmi
içerisinde olurdunuz ama maalesef bunu görebilmiş değiliz.
Tabii ki bu son maddeyle alakalı
vermiş olduğunuz önerge, bize bir şeyi daha gösteriyor:
Aslında, taşeron sisteminin Türkiyede çok da
tartışılmasından yana
olmadığınızı, sosyal paydaşların,
sendikaların, işverenlerin, işçilerin, toptan bu işin
içerisinde kim varsa bunların hepsinin görüşlerini almadan, Meclise
geliş süresi içerisinde ve komisyon aşamasında
olgunlaştırmadan buraya getirmiş olduğunuzu üzülerek
gördüğümü ifade etmek istiyorum. Nihayetinde, maddeyle alakalı olarak
değişiklik önergesini iktidar partisi grubunun vermiş
olması, aslında kafanızın karışık
olduğunun net bir ifadesi anlamına geliyor. Tabii ki Türkiyedeki
taşeronluk sisteminin daha önceki uygulamasında, özellikle kıdem
tazminatı yönünden işverenlerin, alt işverenlerin işçilere
yapmış olduğu tehditleri, belli baskıları da unutmamak
gerekiyor.
İleriki maddelerde
tekrar bu konuyla alakalı görüşlerimi açıklamak üzere hepinizi
saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN
Teşekkür ediyorum.
Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul
edilmemiştir.
Diğer önergeyi
okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639
sıra sayılı Kanun Tasarısının 8 inci maddesi ile
4857 sayılı İş Kanununun 112 nci maddesine üçüncü
fıkra olarak eklenmesi öngörülen fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki
fıkranın eklenmesini ve aynı maddeye beşinci fıkra
olarak eklenmesi öngörülen fıkrada geçen "Bu maddenin ikinci
fıkrası kapsamında değişen" ibaresinin "Bu
madde kapsamında'' şeklinde değiştirilmesini arz ve teklif
ederiz.
Nurettin Canikli (Giresun) ve arkadaşları
"İkinci
fıkranın (b) bendi veya üçüncü fıkra uyarınca farklı
kamu kurum veya kuruluşlarına ait işyerlerinde geçen hizmet
sürelerinin toplamı üzerinden kıdem tazminatı ödenmesi halinde,
kıdem tazminatı ödemesini gerçekleştiren son kamu kurum veya kuruluşu,
ödenen kıdem tazminatı tutarının diğer kamu kurum veya
kuruluşlarında geçen hizmet süresine ilişkin
kısmını ilgili kamu kurum veya kuruluşundan tahsil eder.
Ancak, merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri arasında bu
fıkra hükümlerine göre bir tahsil işlemi yapılmaz."
BAŞKAN Komisyon
önergeye katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE
KOMİSYONU SÖZCÜSÜ İLKNUR DENİZLİ (İzmir)
Katılıyoruz Sayın Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
BAŞBAKAN YARDIMCISI
BÜLENT ARINÇ (Bursa) Uygun görüşle katılıyoruz.
BAŞKAN Gerekçeyi
okutuyorum:
Gerekçe:
Asıl işveren alt işveren
ilişkisi kurulmasını gerektiren hizmet alımları
çerçevesinde alt işverenler tarafından farklı kamu kurum veya
kuruluşlarının işyerlerinde çalıştırılmış
olan işçilere bu işyerlerindeki toplam hizmet süreleri esas
alınarak ödenen kıdem tazminatı tutarının; bir kamu
hizmetine ilişkin maliyetlerin açık olarak izlenmesini engellememesi
ve kıdem tazminatı yükünün kamu kurum veya kuruluşları
arasında kendi payları oranında dağıtılabilmesi
amaçlanmaktadır.
BAŞKAN Önergeyi
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Önerge
kabul edilmiştir.
Kabul edilen önerge doğrultusunda
maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler...
Madde kabul edilmiştir.
9uncu madde üzerinde üç adet önerge
vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Erkan
Akçay ve
OKTAY VURAL (İzmir) Manisa
Milletvekili Erkan Akçay.
Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ve 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkan Vekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkan Vekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandırın; İstanbul Milletvekili Durmuş Ali Torlak ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Hatay Milletvekili Adnan Şefik
Çirkin'in; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 3 Milletvekilinin; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkan vekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kütahya Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20
Milletvekilinin; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Raporu ile Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236,
2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364,
2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496,
2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525
İZZET ÇETİN (Ankara)
Sayın Başkan, burası muz cumhuriyeti mi? Saat kaça kadar
çalışacağız?
BAŞKAN Sayın Çetin, lütfen
(AK PARTİ ve CHP sıraları arasında
karşılıklı laf atmalar)
2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655,
2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1799,
2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957,
2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065,
2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190,
2/2191, 2/2192, 2/2198) nin 9uncu maddesinde yer alan asgari ücretin iki
katından ibaresinin asgari ücretin üç katından şeklinde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Erkan Akçay Alim
Işık Seyfettin
Yılmaz
Manisa Kütahya Adana
Mustafa Kalaycı Ali Öz
Konya Mersin
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın, 4/6/1985 tarihli ve 3213
sayılı Maden Kanununa ek madde eklemeyi öngören 9'uncu maddesinde
geçen "iki katından" ibaresinin dört katından
şeklinde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
İdris Baluken Pervin Buldan Hasip
Kaplan
Bingöl Iğdır Şırnak
Erol Dora Sebahat
Tuncel Abdullah
Levent Tüzel
Mardin İstanbul İstanbul
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte
olan 639 Sıra Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Tasarısı ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl
Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa Milletvekili Sena Kaleli ve 5
Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Tekirdağ
Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kırklareli
Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin; Mersin
Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay Develi'nin;
İzmir Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili Muhammet
Rıza Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal
ve Binnaz Toprakın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in; İstanbul
Milletvekili Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Muğla
Milletvekili Nurettin Demir'in; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili
Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; İstanbul
Milletvekilleri Aydın Ağan Ayaydın ve Ercan Cengiz'in; Kars
Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulunun; İstanbul Milletvekili
Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Barış ve Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili Iğdır
Milletvekili Pervin Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan Kerim
Özkan'ın; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudunun; Hatay Milletvekili Mevlüt
Dudu'nun; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın
Kanun Teklifleri ile; Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe
Komisyonu Raporunun 9. maddesinin aşağıdaki şekilde
değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Rahmi Aşkın Türeli Müslim
Sarı İzzet
Çetin
İzmir İstanbul Ankara
Musa Çam Özgür
Özel Aydın
Ağan Ayaydın
İzmir Manisa İstanbul
Madde 9 4/6/1985 tarihli ve 3213
sayılı Maden Kanununa aşağıdaki ek madde
eklenmiştir.
Ek Madde 9 Bu Kanunun 2 nci
maddesinde sayılan işyerlerinde yer altında çalışan
işçilere ödenecek ücret miktarı 4857 sayılı kanunun 39.
Maddesi uyarınca belirlenen asgari ücretin iki buçuk katından az
olamaz.
Bu Kanunun 2 nci maddesinde
sayılan işyerlerinde yer altında çalışan işçilere
yılda 6 maaş ikramiye ödenir.
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
İLKNUR DENİZLİ (İzmir) Katılamıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
BAŞBAKAN YARDIMCISI BÜLENT ARINÇ
(Bursa) Katılmıyoruz.
BAŞKAN
Önerge üzerinde söz isteyen Özgür Özel, Manisa Milletvekili.
Buyurun Sayın
Özel. (CHP sıralarından alkışlar)
ÖZGÜR ÖZEL
(Manisa) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi
saygıyla selamlıyorum. Torba kanunun 9uncu maddesi üzerindeki
önergemiz hakkında söz almış bulunuyorum.
Bu, Somada
verilen sözler, sözlerin tutulması, sözlerin
sulandırılması, madencilerle Hükûmet arasında, Hükûmetle
muhalefet partileri arasındaki temel çelişki maddelerinden bir tanesi
ve çok ciddi bir tartışmaya sahne oluyor. Âdeta bir turnusol
kâğıdı. Ve Plan ve Bütçe Komisyonunda da ilk önce işçilere
verilen sözlere uygun olarak bir düzenleme yapıldı. Çünkü
işçilerle görüşen Recep Tayyip Erdoğan Biz sizin
çalışma saatinizi günde altı saate, haftalık otuz altı
saate indireceğiz. demişti ve bunun üzerinden de bir çalışma
yapıldı.
Aynı
şekilde, bu görüşmeler sırasında işçilere 2 bin lira
ücret verileceği ve 6 maaş da ikramiye verileceği ifade
edilmişti. Ancak bu konu ne zaman Plan ve Bütçe Komisyonunda
tartışılsa gerginliklere sebebiyet verdi. Daha sonra
işçilere sorduk. Gelen işçilerden, Sayın Başbakanla
görüşen işçilerden 1isi kamu işçisiydi, geri kalan 8i bir
metin kaleme aldılar ve elimdeki ıslak imzalı belgeyi
imzalayarak yolladılar ve dediler ki: Bize aşağıdaki
sözler verildi, bu sözlerin tutulmasını istiyoruz. Yetmedi, Somada
bir parkta oturma eylemi yaptılar ve o parka bunu afiş yapıp
astılar. Yetmedi, Ankaraya geldiler, dün burada söylediler. Burada 4üncü
madde Maaşlar en az 2 bin lira olacak. derken 5inci maddede 6 maaş
ikramiye verilecekti. Ancak, Plan ve Bütçe Komisyonunda bu görüşmelerde
bulunduğunu da söyleyen, iddia eden bir milletvekilimiz, İzmir
milletvekilimiz dedi ki: 2 bin lirayı duyduk ama ben Başbakanın
yanındaydım, 6 maaş ikramiyeyi hiç ağzına
almadı. Hatta, biz ısrar edince bu konuda ayıp ettiğimizi,
kendisine inanmadığımızı söyledi ve
tartışmalar orada kaldı, ta ki dün Plan ve Bütçe Komisyonu
Sayın Başkanı, Sayın Başbakanla birlikte
toplantıda olduğunu söyleyip burada şu ifadeleri kullanana
kadar, tutanaktan aynen naklediyorum, Sayın Berber diyor ki: O
görüşmede bulunan birisi olarak, işçi
kardeşlerimize ortalama ne kadar ücret aldığı
sorulduğunda 1.400 lira civarında denildi. 1.400 lira ücret çok
düşük. Bu ücretin en az asgari 2 bin lira olması lazım. diyen
Başbakanımız dedi ki: Bunun bir şekilde 2 bin liraya
çıkması lazım. Bu da ancak 6 ikramiye yani bu ücrete 6 ikramiye
verilirse 2 bin liraya çıkar. Ve Sayın Berber, zaman zaman ortalama
bir siyasetçiden daha kolay gerçeklerden uzaklaştığına
şahit olduğumuz Sayın Berber dedi ki: İşte, biz, 2
bin liraya yakın bir şey yapıyoruz, 1.900 küsur lira, bu da eski
maaşa göre 6 ikramiyeyi karşılar. Nasrettin Hoca -Allah rahmet eylesin- Kedi buradaysa
ciğer nerede? Ciğer buradaysa kedi nerede? diyor bu hikâyesinde.
İşçilere söz vermişsiniz, işçiler ilk gün geldi bize
söyledi. Sayın Berberin varlığında, dün sayın grup
başkan vekilimizin hatırlattığında grubun
kimyasının bozulması boşuna değil, hem en az 2 bin
lira olacağını ve 6ncı madde olarak da 6 maaş
ikramiye olduğunu... Ben, Plan Bütçe Komisyonuna ayrıca rica ettim,
LCD ekran var, elimde de Sayın Kapusuzun gelip de Somalı
işçilere bu sözleri söylerken Maaş da olacak 2 bin lira, ikramiye 6
tane dedik ya. ifadelerinin kayıtlarını şurada
oynatalım dedik, imkân olsa burada oynatırız. Ama cesareti olan
birisi varsa yarın on ikide Meclisin basın toplantısı
salonunda oynatalım kaydı bakalım ne oluyor? Ondan sonra dürüst
siyaset neymiş görelim. Ha, sözü veren Recep Tayyip Erdoğan. Hani
Başbakanın geri vitesi yoktu, hani Başbakan Kasımpaşalıydı
HAMZA DAĞ (İzmir) Hadi
oradan be!
MUHYETTİN AKSAK (Erzurum) Hadi
oradan be!
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) -
hani
Başbakan sözünden dönmezdi, hani Başbakan dikleşmeden dik
dururdu? (AK PARTİ sıralarından gürültüler) Bir kere sözünden
dönecek, o da maden işçisine denk gelecek. Başbakan geri vitese takacak,
o da maden işçisine denk gelecek.
HÜSEYİN BÜRGE (İstanbul)
Özgür, Başbakan sizin korkulu rüyanız.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) - Arkadaşlar,
böyle bir şey yok. Bu Meclis kürsüsünden söylüyoruz, bu sözü
tutarsanız tutarsınız; tutmazsanız biz gelir tutarız
bu devlet sözünü ama siz tarihe, gelip de söz veren, sonra bu sözünden dönem
bir Hükûmet ve iktidar partisi olarak geçeceksiniz. Bunu da burada
kayıtlara geçiriyoruz.
Saygılar, sevgiler sunuyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Karar yeter sayısı.
SELÇUK ÖZDAĞ (Manisa) Sayın
Başkan, Sayın Başbakanla ben de vardım toplantıda.
Sayın Başbakanın ağzından 6 ikramiye
çıkmamıştır. 2 bin lira maaşı nasıl yapabiliriz?
dediği zaman arkadaşlarımız Ancak 6 ikramiyeyle
yıllık bu noktaya getirebiliriz. diye söylemiştir yani burada
Sayın Başbakana bir bühtan vardır. Biz
yapacaklarımızı yapmışızdır, eğer söz
vermiş olsaydık bunu da yapardık, onu da bilsinler efendim.
BAŞKAN Teşekkür ederim
Sayın Özdağ, tutanaklara geçti.
Karar yeter sayısı
arayacağım, önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Karar yeter sayısı vardır, önerge kabul
edilmemiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın, 4/6/1985 tarihli ve 3213
sayılı Maden Kanununa ek madde eklemeyi öngören 9'uncu maddesinde
geçen "iki katından" ibaresinin dört katından
şeklinde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.
Abdullah Levent
Tüzel (İstanbul) ve arkadaşları
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
İLKNUR DENİZLİ (İzmir) Katılamıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
BAŞBAKAN YARDIMCISI ALİ
BABACAN (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Levent Tüzel, İstanbul Milletvekili.
Buyurun Sayın Tüzel.
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (İstanbul)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu maddeyle ilgili
öncelikle şunu paylaşmak istiyorum: Yani Hükûmetin vatandaşa
zulmettiğini biliyorduk ama şu Genel Kuruldaki milletvekillerine de
bu zulmün yöneldiğini görüyoruz. Özellikle iktidar partisi
milletvekillerinin Genel Kurulda değil kuliste bulunup sık sık
karar yeter sayısı ya da yoklama tarzıyla buraya
çağrılıyor olmaları, bu saatlere kadar bütün herkesin bu
durumdan şikâyet ediyor oluşu, yaşanan acının, yani
Somadaki 301 madencinin ölümü üzerinden bu olayın vahameti
karşısında, binlerce madenci ve ailesinin beklentilerinin
büyüklüğü, ağırlığı karşısında
gerçekten bu manzara bağdaşmıyor. Öncelikle bu görüşümü
paylaşmak istedim.
Değerli milletvekilleri,
şimdi, Hükûmet bu Soma madencilerine bu olay üzerinden neden bütün bu
sözleri vermek ve bu düzenlemeleri yapmak zorunda kaldı? Çünkü yer
altında çalışan madencilerin çalışma koşulları
ve bunun ne kadar içler acısı bir durum olduğu ne yazık ki
böylesi bir vahim olayla Türkiye kamuoyunun ve Hükûmetin önüne geldi. O
nedenle, konuştuğumuz konu yani bu maddede işte asgari ücretin 2
katı sadece linyit ve taş kömürü madenlerinde yer altında
çalışan işçiler için getirilen düzenleme aslında bu
ağırlığı karşılamamaktadır. Yer
altında çalışan işçilerin dezavantajlı durumu ücret
açısından, çalışma koşulları açısından
ve işte altı saat meselesinde olduğu gibi, çalışma
süreleri ve emeklilik süresi açısından diğer işçilere göre
bir farklılık arz etmektedir ama hazırlanan ve getirilen
tasarı buna yanıt verecek bir içerikte değildir.
Biraz önce Özgür Özel Vekilimiz söyledi
ve herkes ayağa kalktı Başbakana atıf
yaptığı için ama verilen sözler var 2 bin lira gibi. Bu asgari
ücret düzenlemesi bunu karşılamıyor. 800 lira net asgari ücret.
Maden işçilerinde gelir vergisi kesintisi yok ama asgari ücrette gelir
vergisi kesintisi var. Dolayısıyla, 2 asgari ücret
karşılığı bile olsa, bu, verilen sözü yeterince
karşılamamaktadır. Ama diğer taraftan, mesele sadece maden
işçileri için ya da linyit ve taşkömürü işçileri için, sadece
yer altında çalışanlar için değildir ki. Bugün 800 lira,
846 lira asgari ücretle çalışmak zorunda kalan milyonlarca işçinin
ailesini geçindirmesi
YILMAZ TUNÇ (Bartın) Asgari
ücret ne kadar?
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (Devamla) 846
lira.
YILMAZ TUNÇ (Bartın) Değil.
Sen asgari ücreti öğren de gel.
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (Devamla)
Neymiş asgari ücret, söyler misiniz?
YILMAZ TUNÇ (Bartın) 891 lira.
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (Devamla) Net
olarak ne olduğu söylenir?
YILMAZ TUNÇ (Bartın) Net olarak,
evet, net.
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (Devamla) Net
olarak bu değil.
YILMAZ TUNÇ (Bartın) Brüt 1.134
lira.
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (Devamla) Ve
bugün 4 kişilik ailenin yaşayabileceği yoksulluk
sınırı saptanmıştır sendikalar tarafından,
3.772 liradır.
YILMAZ TUNÇ (Bartın) Sen asgari
ücreti bilmiyorsun ki daha.
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (Devamla) Bu
parayı dahi vermekten sakınan bir Hükûmetle, iktidar partisiyle
karşı karşıyayız.
YILMAZ TUNÇ (Bartın) Asgari
ücreti bilmiyorsun, asgari ücreti öğren de gel.
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (Devamla) Onun
için, ne kadar biliyorsunuz, bilmiyorsunuz gibi bir polemik yapmaya gerek yok.
YILMAZ TUNÇ (Bartın) Sen asgari
ücreti yanlış söylüyorsun.
ABDULLAH LEVENT TÜZEL (Devamla) Siz
şimdi bugün bütün işçilerin, sadece yer altında
çalışan maden işçilerinin değil bütün işçilerin
insanca yaşayacağı bir ücreti düzenlemekle yükümlüsünüz
eğer 301 madencinin acısının ötesinde başkaca bir
iyileştirme yapmak istiyorsanız. O nedenle bu düzenleme yetersizdir,
bizim önerdiğimiz 4 katı artış bile belki de bu
ihtiyacı karşılayacak bir yeterlilikte olmayacaktır.
Değerli milletvekilleri ve buradan
bizi dinleyen bütün Türkiye işçilerine şunu hatırlatmak
istiyorum: Bu Hükûmet, cam işçilerinin grevini yasaklamış bir
Hükûmettir. Cam işçilerinin grevini yasaklayan, emek
karşısında bu tutumu alan bir hükûmetten, işçiye,
taşeron işçisine, milyonlarca emekçiye; iyileştirecek,
onların hakkını hukukunu gözetecek bir düzenleme yapması
mümkün değildir. Biraz sonra konuşacağız zaten,
aslında bütün düzenlemelerin mantığında sermaye
sınıfını ve maden şirketlerini koruma, taşeron
şirketlerini kollama hesabı vardır. Bunu da zaten
tartışıp duruyoruz.
O nedenle, bu değişiklik
önergemizin dikkate alınarak asgari ücretin 2 katı değil, 4
katı şeklindeki artışla, yer altında çalışan
ve tehlikeli iş kolundaki bütün işçiler için uygulanmasını
görüş ve kabulünüze sunuyorum.
Teşekkür ederim. (HDP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ederim.
Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge kabul edilmemiştir.
Diğer önergeyi okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 sıra
sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı ile Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kahramanmaraş
Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili
Erkan Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin;
İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ve 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır'ın; İstanbul Milletvekili Durmuş Ali Torlak ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Hatay Milletvekili Adnan Şefik
Çirkinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 3
Milletvekilinin; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya
Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20 Milletvekilinin; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya
Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı
Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195, 2/282, 2/297, 2/298, 2/324,
2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528, 2/555, 2/601, 2/640, 2/689,
2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063, 2/1103, 2/1131, 2/1156,
2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236, 2/1242, 2/1245, 2/1248,
2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414,
2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514,
2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716,
2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899,
2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000,
2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156,
2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198) nin
9uncu maddesinde yer alan asgari ücretin iki katından ibaresinin
asgari ücretin üç katından şeklinde değiştirilmesini arz
ve teklif ederiz.
Erkan
Akçay (Manisa) ve arkadaşları
BAŞKAN Komisyon önergeye
katılıyor mu?
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ
İLKNUR DENİZLİ (İzmir) Katılamıyoruz Sayın
Başkan.
BAŞKAN Hükûmet
katılıyor mu?
BAŞBAKAN YARDIMCISI ALİ
BABACAN (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz
isteyen Erkan Akçay, Manisa Milletvekili.
Buyurun Sayın Akçay.
ERKAN AKÇAY (Manisa) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; 9uncu madde üzerine verdiğimiz
önerge hakkında söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Tabii, birkaç gündür bu maaşlar,
verilen sözler, konu ortada kaldı. Arkadaşlarımız
Başbakan böyle bir söz vermedi. diyor ama işçiler imzaları
altına almışlar, bu sözlerin verildiği şeklinde ifade
ediliyor. Aslında Sayın Salih Kapusuzun da gelip bu kürsüden Genel
Kurula bu konuda bilgi vermesi de gerekir ve sayın bakanların da çok
netlikle artık bunu kesin olarak ortaya koyması gerekiyor.
İster En az maaş 2 bin lira
olsun. densin -herhâlde ele geçen rakam kastedilecektir, yani ele geçecek
rakamın brüt olmayacağı aşikârdır- isterse Yılda
6 maaş. denilsin, bunu ikiye de bölsek verilen sözün altında
kalıyor. Gerçek olan, hakikat olan bu değerli arkadaşlar. Neden?
Çünkü bugün temmuz ayı itibarıyla bir asgari ücretli, evli, eşi
çalışmayan, 1 çocuk sahibi bir işçinin brüt maliyeti 1.134 TL,
net 891 lira. 2 asgari ücret dediğimizde de 1.782 liraya tekabül ediyor.
Bu da 2 bin liranın altındadır. Bizim önergemizde 3 asgari
ücret tutarında diyoruz. Bunun da brütü 3.402 ve net olarak da 2.673
liraya tekabül ediyor. Aslında, Türkiye Kömür İşletmelerinde ve
Ege Linyitleri İşletmesinde kamu maden işçilerinin
aldığı ortalama 3 bin TL ücretin de altına kalıyor.
Bunun 4e doğru da çekilmesi gerekir ancak bu makul olanda mutlaka
uzlaşmamız gerekiyor.
Bu dayıbaşılarına
verilen primler, birtakım avantajlar işçiye dağıtılsa
ücretler biraz daha iyileşir değerli arkadaşlar. Bu maden
şirketinin sahibi değil miydi ki kazadan yaklaşık altı
yedi ay evvel övüne övüne 134 dolardan 24 dolara maliyeti indirdim ve buna
rağmen de yine de kazanıyoruz. şeklinde ifade eden?
Şimdi,
elimizi vicdanımıza koymak durumundayız değerli
arkadaşlar. Maden işçileri, iş güvenliğinin neredeyse hiç
yerine konulduğu, hiçe sayıldığı maden
ocaklarında düşük ücretle ve uzun mesaiyle çalışmaktadırlar
ve yaptıkları iş de büyük bir risk taşımaktadır
ve ciddi sağlık sorunlarıyla da karşı
karşıyadırlar. Ayrıca, bu özelleştirme, redevans ve
taşeron gibi yanlış uygulamalar da hem iş güvenliğini
yok etmekte hem de ücret bakımından, diğer sosyal haklar
bakımından da fevkalade olumsuz bir duruma girmektedirler.
Ayrıca, denetimler de yeterince yapılmadığı için
iş kazalarına da çok daha fazla maruz kalmaktadırlar.
Dolayısıyla 1955-2014
yılları arasında tam 3.400 vatandaşımız
madenlerde hayatını kaybetmiş ve 326 bin kişi de
yaralanmış. Yani bu yaralıların da bir noktada birçoğu
kayıptır, üretim bakımından kayıptır. 15 bin
maden işçisi meslek hastalıklarına yakalanmış.
Dolayısıyla, bu öngörülen ücretler en makulüdür değerli
arkadaşlar. Bir hükûmetin, bir Başbakanın sözünü mutlaka yerine
getirmesi gerekir. Yani zaten madende yer altında
dayıbaşıların sözü geçiyor, ne hükûmetin ne kanunların
sözü geçmiyor. Ancak bu 2 bin lira sözünün, net ele geçen rakam olarak en
azından bunun verilmesi gerekir.
Bu düşüncelerle önergemizin
kabulünü diliyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
OKTAY VURAL (İzmir) Karar yeter
sayısı
BAŞKAN - Önergeyi
oylarınıza sunacağım, karar yeter sayısı
arayacağım.
Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Evet,
karar yeter sayısı vardır, önerge kabul edilmemiştir.
Maddeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul
etmeyenler
Madde kabul edilmiştir.
10uncu madde üzerinde 3 adet önerge
vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra
Sayılı Kanun Tasarısı'nın, 3213 sayılı Kanuna
geçici madde eklemeyi öngören 10'uncu maddesine aşağıdaki cümle
eklenmiştir.
"Bakanlar kurulunun bu yönde
belirlediği usul ve esaslar toplumsal adaleti zedeleyici nitelikte
olamayacağı gibi, yargı yolu açıktır"
İdris Baluken Pervin
Buldan Abdullah
Levent Tüzel
Bingöl Iğdır İstanbul
Sırrı Süreyya Önder Hasip
Kaplan Erol
Dora
İstanbul Şırnak Mardin
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, şimdi okutacağım önergeler aynı
mahiyetteki iki önerge.
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Görüşülmekte olan 639 Sıra Sayılı
İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile
Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kahramanmaraş Milletvekili
Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Tekirdağ Milletvekili
Bülent Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır'ın; Manisa Milletvekili Erkan Akçay
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Atila Kaya
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin; Kahramanmaraş Milletvekili Mesut
Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili
Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandırın; İstanbul Milletvekili Durmuş Ali Torlak ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 1 Milletvekilinin; Hatay Milletvekili Adnan Şefik
Çirkinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet
Şandır ile 3 Milletvekilinin; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili
Oktay Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kütahya Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20
Milletvekilinin; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Benzer mahiyetteki Kanun
Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236,
2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364,
2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496,
2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657,
2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1963, 2/1983, 2/1997,
2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146,
2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198)
nin 10uncu maddesinin tasarı metninden çıkarılmasını
arz ve teklif ederiz.
Erkan
Akçay (Manisa) ve arkadaşları
Aynı
mahiyetteki diğer önergenin imza sahipleri:
Rahmi Aşkın Türeli Vahap Seçer İzzet
Çetin
İzmir Mersin Ankara
Mehmet Haberal Musa Çam Sakine
Öz
Zonguldak İzmir Manisa
Süleyman Çelebi Ali İhsan
Köktürk Hasan
Ören
İstanbul Zonguldak Manisa
Özgür Özel Bülent
Kuşoğlu Muhammet
Rıza Yalçınkaya
Manisa Ankara Bartın
BAŞKAN
- Komisyon aynı mahiyetteki
önergelere katılıyor mu?
PLAN
VE BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ VEDAT DEMİRÖZ (Bitlis)-
Katılmıyoruz Başkanım.
BAŞKAN
Hükûmet katılıyor mu?
BAŞBAKAN
YARDIMCISI ALİ BABACAN (Ankara) Katılmıyoruz.
BAŞKAN Önerge üzerinde söz isteyen Erkan Akçay,
Manisa Milletvekili.
ERKAN AKÇAY
(Manisa) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 10uncu
maddede verdiğimiz önerge üzerine söz aldım. Hepinizi saygıyla
selamlıyorum.
Bu 10uncu maddeyle Kamu İhale
Sözleşmeleri Kanunu veya redevans sözleşmesi veya hizmet
alımı kapsamında maden ocağı işleten
şirketlere bu torba tasarının 4üncü, 5inci ve 7nci maddeleri
kapsamında işçilerle ilgili yapılan kısmi
iyileştirmeler nedeniyle fiyat farkı ödenmesi öngörülmektedir. Yani,
buna Dakka bir, gol bir. denir. İşçinin eline bu kısmi de
olsa, ne getirip ne götüreceği tartışmalı husus daha
geçmeden şirkete fiyat farkı ödenmesi öngörülüyor. Bu son derece
yanlış bir düzenlemedir değerli arkadaşlar.
Bu tasarıda kısmi bir ücret
artışı var. Biraz evvel de, dün de, günlerdir söylüyoruz,
arkadaşlarımız da söylüyor, şu anda Somada bir maden
işçisinin eline geçen net rakam 1.200 lira, 1.400 lira, en fazla da 1.500
liradır. O da fazla çalışma, prim olarak ifade ediliyor, 300-400
lira. Tam ay çalışırsa alacağı prim de dâhil 1.400
liraya, 1.500 liraya tekabül ediyor. Bugün, Somada İŞKUR
vasıtasıyla İşsizlik Sigorta Fonundan ödenen rakamlar da
1.200 liradır. 1.500 lira alan bir maden işçisine bugün -maaş
yardımı diyelim ona, artık maaş da diyemiyoruz, tam
yardım da sayılabilir ama biz ona maaş yardımı
diyelim- İşsizlik Sigortası Fonuyla yapılan yardım
1.200 lira. Normal çalışırken 1.500 lira alacaktı.
Şimdi, 1.782 lira net eline geçecek ve bunu da bürüt olarak ifade edersek
2.673 lira. Değerli arkadaşlar, bu, işverene büyük bir maliyet
artışı gerçekte getirmemektedir en azından bu kanunda
verilmesi öngörülen ücret farkını dikkate aldığımızda.
Bir de çalışma saatlerinde
açık olmayan, muğlak bir mesai kavramı da var. 6 saat
deniliyor. Önce Hükûmet tasarısında 36 saat haftada, günde 6 saat
olmak üzere, bizim de makul gördüğümüz, ancak Hükûmetin karakolda
doğru söyler, mahkemede şaşar misali sonradan çark ettiği
çalışma saatinin de son hâliyle, bu tasarının son hâliyle
de işverene çok büyük bir maliyet artışı getirmeyeceği
kanaatindeyiz. Çünkü mevcut durumda yer altında, madenlerde günde 7,5
saat, haftada 45 saat çalışılmaktadır, yarım saati de
yemek molası sayıyoruz.
Tasarının 4 ve 7nci
maddelerine göre Zorunlu ve olağanüstü hâller dışında
maden işçileri fiilî olarak günde 6 saat, haftada 36 saatten fazla olarak
yer altında çalıştırılamayacak. diyor. Bir
işçinin maden ocağında mesai yerine gidip gelmesi günde ortalama
2 saati almaktadır. Dolayısıyla işçiler günlük 8 saat,
haftada 48 saat yer altında çalıştığı için bu
düzenlemenin işverene de gerçekte bir maliyeti yoktur. Eğer varsa
bunu somut olarak görmemiz gerekir. Şimdi, peşin peşin Fiyat
farkı ödeyeceğim. demek doğru değildir; bir.
Bir de ücretli izin
artışını da buna dâhil ediyorlar. Bu da çok fazla maliyet
getiren bir unsur değildir. Kaldı ki Plan ve Bütçe Komisyonunda süren
uzun tartışmalar sırasında biz Türkiye Kömür
İşletmelerinden, Enerji Bakanlığından bunun düzenleme
etki analizinin firma bazında, maden ocağı bazında
getirilmesini istedik ve sürekli ayak süründü ve getirdikleri tablolarda gerçek
olmaktan uzak, afaki hatta Türkiye Büyük Millet Meclisine saygı sorunu
olduğunu düşündüğümüz ciddiyetten uzak, laubali birtakım
tablolar getirildi.
(Mikrofon otomatik cihaz
tarafından kapatıldı)
ERKAN AKÇAY (Devamla) - Bunların
da doğru olmadığı ortaya konuldu değerli
arkadaşlar. Bu fiyat farkı ödemesi maddesinin düzenlemeden
çıkartılmasını istiyoruz.
Hepinize saygılar sunuyorum.
BAŞKAN Teşekkür ederim.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Sayın Başkan
BAŞKAN Şimdi mi
istiyorsunuz Sayın Hamzaçebi yoksa önerge işlemini yaptıktan
sonra mı?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Bu önergeyi oylayın ondan sonra efendim.
BAŞKAN Aynı mahiyetteki
önerge üzerinde söz isteyen Bülent Kuşoğlu, Ankara Milletvekili.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Efendim, şimdi konuşabilirim. Ben şimdi
oyluyorsunuz zannettim. Şimdi konuşabilir miyim?
BAŞKAN Buyurun Sayın
Hamzaçebi.
IX.- AÇIKLAMALAR
1.- İstanbul Milletvekili
Mehmet Akif Hamzaçebinin, CHP Grubu olarak, İsrailin Gazzeye yönelik
başlattığı kara harekâtından endişe
duyduklarına ve kınadıklarına, Hükûmetin bu konuda neler
yapmayı düşündüğünü açıklamasını beklediklerine
ilişkin açıklaması
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ben özür diliyorum, bir önceki önergeyi
hemen oyluyorsunuz diye düşünerek oylama sonrasında
konuşabilirim demiştim. Bir konuşmacı daha olduğunu
öğrenince şimdi konuşma ihtiyacı duydum.
BAŞKAN Buyurun.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Çok teşekkür ederim söz verdiğiniz için.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; İsrailin misilleme adı altında Gazzeye
yönelik olarak başlatmış olduğu askerî harekât giderek
amacından uzaklaşmış sivillerin ve çocukların
katledildiği bir sürece dönüşmüştür. En son olarak Gazze
sahilinde oyun oynamakta olan yaşları 9 ila 12 arasında
değişen 4 çocuğun öldürülmesine bütün dünya tanık oldu. Bu
süreç uluslararası toplumun ve Türkiye'nin gözü önünde cereyan etmektedir
ve maalesef bu katliama bütün uluslararası toplum ve Türkiye seyircidir.
İBRAHİM KORKMAZ (Düzce)
Amacından uzaklaşmış ne demek?
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bir iki
saattir televizyonların vermiş olduğu haberlere ve sosyal
medyada yer alan haberlere göre İsrail Gazzeye yönelik olarak bir kara
harekâtı başlatmıştır.
İBRAHİM KORKMAZ (Düzce)
Amacı ne, amacı?
TUFAN KÖSE (Çorum) Boş
konuşma, boş!
BAŞKAN Sayın Korkmaz
lütfen
İBRAHİM KORKMAZ (Düzce)
Ayıp bir şey ya!
ÜNAL KACIR (İstanbul) Amacı
neymiş ki, meşru görülüyor amacı!
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Bu harekâtın Gazzede, Filistinde masum sivillerin
öldürülmesiyle sonuçlanacak bir sürece dönüşmesinden Cumhuriyet Halk
Partisi Grubu olarak endişe ediyoruz. Biz burada, şu anda salonda
görevde bulunan sayın bakanlardan bu konuda Hükûmetin nasıl bir yol
izlediğini, neler yapmayı düşündüğünü kamuoyuna ve Türkiye
Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna açıklamasını bekliyoruz.
Sivillerin, çocukların katledilmesine yönelik bütün
saldırıları Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak şiddetle
kınadığımızı ifade etmek istiyorum.
Teşekkür ederim Sayın
Başkan.
Genel Kurula saygılar sunuyorum.
BAŞKAN Teşekkür ederim.
VIII.- KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER
İŞLER (Devam)
A) Kanun Tasarı ve
Teklifleri (Devam)
4.- İş Kanunu ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Ankara Milletvekili
İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat
Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa
Milletvekili Sena Kaleli ve 5 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin;
Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay
Develi'nin; İzmir Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili
Muhammet Rıza Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri
Mahmut Tanal ve Binnaz Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in;
İstanbul Milletvekili Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Muğla Milletvekili Nurettin Demir'in; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent
Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır'ın; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in;
İstanbul Milletvekilleri Aydın Ağan Ayaydın ve Ercan
Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili
Mahmut Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
İstanbul Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin;
Barış ve Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili Iğdır
Milletvekili Pervin Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan Kerim
Özkan'ın; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Hatay Milletvekili Mevlüt
Dudu'nun; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın;
Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili
Durmuşali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; İzmir
Milletvekili Musa Çam'ın; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin 'in;
Manisa Milletvekili Sakine Öz'ün; Diyarbakır Milletvekili Emine
Ayna'nın; İstanbul Milletvekilleri Gürsel Tekin ve Mahmut
Tanal'ın; Erzincan Milletvekili Muharrem Işık'ın;
İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; Kocaeli Milletvekili Haydar Akar'ın; Cumhuriyet
Halk Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Mehmet Akif
Hamzaçebi ve İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun;
İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Manisa Milletvekili
Özgür Özel'in; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Batman
Milletvekili Ayla Akat Ata'nın; Bursa Milletvekili Sena Kaleli'nin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 3
Milletvekilinin; Diyarbakır Milletvekili Altan Tan'ın; İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; İzmir Milletvekili Hülya
Güven ve 34 Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in;
Balıkesir Milletvekili Namık Havutça'nın; Trabzon Milletvekili
Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan
Canalioğlu'nun; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Bursa
Milletvekili Sena Kaleli'nin; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın;
Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya Milletvekili Alim
Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut
ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Kayseri Milletvekili Yusuf
Halaçoğlu ile 20 Milletvekilinin; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan
Canalioğlu'nun; Barış ve Demokrasi Partisi Grup
Başkanvekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in; İstanbul
Milletvekili Süleyman Çelebi'nin; Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer'in;
Samsun Milletvekili Cemalettin Şimşek'in; Balıkesir Milletvekili
Ayşe Nedret Akova'nın; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın
Türeli'nin; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Balıkesir
Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; İzmir Milletvekili Aytun Çıray'ın;
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa
Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret
Akova'nın; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın;
Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in; Manisa Milletvekili Hasan Ören'in;
Çanakkale Milletvekili Mustafa Serdar Soydan'ın; Manisa Milletvekili Hasan
Ören'in; Manisa Milletvekili Özgür Özel'in; Bursa Milletvekilleri Hüseyin
Şahin ve Önder Matlı ile 8 Milletvekilinin; İzmir Milletvekili
Aytun Çıray'ın; Manisa Milletvekili Hasan Örenin; Denizli
Milletvekili Mehmet Yüksel ve Çorum Milletvekili Cahit Bağcı ile 37
Milletvekilinin; Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa
Milletvekili Sakine Öz'ün; Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili
İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi'nin Benzer Mahiyetteki Kanun
Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115, 2/139, 2/158, 2/195,
2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439, 2/453, 2/524, 2/528,
2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896, 2/944, 2/1019, 2/1063,
2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217, 2/1222, 2/1227, 2/1236,
2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302, 2/1345, 2/1350, 2/1364,
2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437, 2/1442, 2/1488, 2/1496,
2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595, 2/1652, 2/1655, 2/1657,
2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794, 2/1797, 2/1799, 2/1808,
2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938, 2/1954, 2/1957, 2/1963,
2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056, 2/2057, 2/2065, 2/2069,
2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186, 2/2187, 2/2190, 2/2191,
2/2192, 2/2198) (S. Sayısı: 639) (Devam)
BAŞKAN Aynı önerge üzerinde
söz isteyen Bülent Kuşoğlu, Ankara Milletvekili.
Buyurun Sayın Kuşoğlu
ÜNAL KACIR (İstanbul)
Açıklasınlar, hangi meşru amaçtan
uzaklaşılmış.
VAHAP SEÇER (Mersin) Ne var ya?
HÜSEYİN BÜRGE (İstanbul)
Sorduk ya, amacını sorduk sadece. Hangi amacından
uzaklaştı ya? Ne amacı vardı?
VAHAP SEÇER (Mersin)
Bırakın ya, git otur.
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, lütfen
İBRAHİM KORKMAZ (Düzce)
Ayıp bir şey ya!
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati:
00.51
ON
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati:
01.02
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER:
İsmail KAŞDEMİR (Çanakkale), Muharrem IŞIK (Erzincan)
----- 0 -----
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşiminin On
Birinci Oturumunu açıyorum.
639 sıra sayılı Kanun
Tasarısının görüşmelerine kaldığımız
yerden devam edeceğiz.
Komisyon ve Hükûmet yerinde.
Sayın Hamzaçebi, buyurun.
IX.- AÇIKLAMALAR (Devam)
2.- İstanbul Milletvekili
Mehmet Akif Hamzaçebinin, tekraren, CHP Grubunun, hiçbir şarta
bağlı olmaksızın İsrailin Gazzeye
saldırılarını kınadığına ve İsrailin
kara harekâtını kınayan bir bildiriyi Parlamentonun
yayınlaması gerektiğine ilişkin açıklaması
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Biraz önce ben İsrailin Gazzeye
yönelik olarak yapmış olduğu saldırıları çok
açık bir şekilde kınadım. Cumhuriyet Halk Partisi Grubu
olarak, İsrailin Gazzeye yönelik olarak bugüne kadar yapmış
olduğu bütün saldırıları kınıyoruz; hiçbir
şarta bağlı olmaksızın, hiçbir hâl veya durum
değerlendirmesi yapmaksızın bunu kınıyoruz çok
açık bir şekilde.
Benim söylediğim şudur: Bir
ülke, kendi askerlerine veya vatandaşlarına yönelik olarak bir
başka ülke tarafından bir saldırıya maruz kalırsa
elbette uluslararası hukuk çerçevesinde buna cevap verebilir ama hiçbir
zaman sivillere yönelik olarak, çocuklara yönelik olarak bir ülke Misilleme
hakkımı kullanıyorum. diye bir harekâta, katliama
girişemez, bunu çok açık bir şekilde kınıyorum.
Ben şunu öneriyorum, madem konu
açıldı: Gelin, 4 siyasi parti grubu olarak İsrailin bu
harekâtını kınayan bir bildiriyi Parlamento olarak
yayınlayalım. Daha önce Mısırdaki idam cezalarına
karşı bir bildiri yayınlayalım. önerimize Adalet ve
Kalkınma Partisi Grubu tam yirmi dört saat sonra cevap vermişti
sosyal medyadan gelen tepkiler üzerine. Ben şimdi Adalet ve Kalkınma
Partisi Grubunun ve buradaki sayın bakanların, Hükûmetin
İsrailin Gazzeye yönelik bu saldırısı
karşısındaki açık görüşü nedir merak ediyorum.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum
Sayın Hamzaçebi.
Sayın Vural
3.- İzmir Milletvekili Oktay Vuralın, Türkiye
Büyük Millet Meclisi milletvekillerinin ve Türk milletinin Filistinin
yanında olduğuna ve Hükûmetin, Türk milletinin hissiyatına
tercüman olarak bu konuda ortak tepkiyi dile getirmesini teklif ettiklerine
ilişkin açıklaması
OKTAY VURAL (İzmir)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Tabii, takip ediyoruz, kara
harekâtı başladı. Bundan önce defalarca uyardık ama bir
insanlık düşünün ki gerçekten yani bunu yapacakları
caydıramıyor. Yani, bu konuda bu safhada Hükûmete yönelik bir
eleştiri getirmek istemiyorum ama maalesef, geldiğimiz nokta
insanlığın, ülkelerin geldiğimiz bu safha konusunda
caydıramadığı noktada.
Şimdi, benim burada
çağrım, buna katılıyorum yani hep beraber, birlikte tepkiyi
ortaya koyalım ama istirham ediyorum Sayın Başkan -Türkiye Büyük
Millet Meclisi milletvekilleri ve Türk milleti Filistinin
yanındadır, Filistin halkının yanındadır-
Sayın Dışişleri Bakanı, kimse, gelip bu konuda
Parlamentoya bilgi vermek suretiyle bu konuda da siyasi partiler olarak bu
gelişmeler hakkında ortak tavrımızı getirecek bir
zemin oluşturulsun.
Bakın, burada, biz önergeleri
konuşuyoruz Kabul edenler
etmeyenler... Can derdinde herkes. Ben
inanıyorum ki, milletvekillerinin hepsi izliyorlar, akılları
orada, dolayısıyla böylesi bir ortam içerisinde yapılması
gereken, doğru zamanda doğru tavrı ortaya koyabilmektir. Bu
bakımdan, biz de bu konuda hem Hükûmetin bilgi vermesinin temin edilmesini
hem de siyasi partilerin bu gelişmeler karşısında Türk
milletinin hissiyatına tercüman olarak bu konuda ortak tepkiyi dile
getirmesini teklif ediyoruz.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Sayın Aydın
4.- Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydının, AK
PARTİ Grubu olarak, Filistin meselesine hiçbir zaman duyarsız
kalmadıklarına, başta Birleşmiş Milletler Güvenlik
Konseyi olmak üzere bütün uluslararası kuruluşları asli
görevlerini yapmaya davet ettiklerine ve Meclis çatısı altında
bu saldırıları birlikte kınayabileceklerine ilişkin
açıklaması
AHMET AYDIN (Adıyaman)
Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Tabii, bugün, özellikle son bir iki
saattir İsrail iyice de azıtmak suretiyle kara harekâtına da
başladı. Savaşta bile bazen işleyen kurallar vardır
ama İsrail hiçbir kuralı dikkate almadan, sivil, çocuk, büyük demeden
önüne gelen herkesi bir şekilde katleder tarzda bir devlet terörü uyguluyor
ve uluslararası hukuku da, tüm evrensel hukuk kaidelerini de âdeta ayaklar
altına alıyor.
Öncelikle, bu konuyla alakalı
olarak, bir defa, biz AK PARTİ Grubu olarak ta baştan beri, ilk
günden beri, ta Mavi Marmara, daha öncesinde Filistin meselesini hep kendi
meselemiz gibi gördük. Zira, tarih birliğimiz var, Filistinle çok ciddi,
geçmişe dönük birliktelikler yaşamışız ve bu manada
Çanakkale Şehitliğine baktığımızda
Filistinlilerden şehit olanlar var, oraya gittiğimizde
şehitliklerimizi görmemiz mümkündür. Dolayısıyla Filistin
meselesine hiçbir zaman duyarsız kalmadık, ilk günden beri de
safımızı çok açık ve net bir şekilde Türk milletiyle
beraber, aziz milletimizle beraber ortaya koyduk.
Burada, İsrail, bu
uluslararası hukuku ihlal etmek kaydıyla devlet terörünü uyguluyorsa,
bunun tabii ki ilk günden beri kınanması gerekirdi,
kınadık, kınamaya devam edeceğiz. Uluslararası
kuruluşları bu arada, Birleşmiş Milletler ve Güvenlik
Konseyi başta olmak üzere- tüm kurum ve kuruluşları asli
görevlerini yapmaya davet ediyoruz. Tüm siyasi partiler de, bizler de burada,
özellikle millî iradenin tecelligâhı olan bu Meclis çatısı
altında birliktelik göstermek adına İsrailin bu kanlı
saldırısını, bu devlet terörünü kınamaya davet
ediyoruz ve birlikte burada bir bildiri de yayınlayabiliriz.
Mısır olayında da yine
aynı şekilde önayak olmuştuk.
MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ
(İstanbul) Mısırda kim önayak oldu Sayın Aydın;
yapma bunu, yapma! Yirmi dört saat sonra arkamızdan geldiniz.
AHMET AYDIN (Adıyaman) - Her
yerde, dünyanın neresinde olursa olsun, hangi coğrafyasında
olursa olsun nerede ezilen biri varsa, nerede zulüm altında inleyen bir
kişi yaşıyorsa her zaman zulme karşı dik durduk, dik
durmaya da devam edeceğiz. Meclisin çatısı altında, siyasi
parti grupları olarak Türkiyenin duyarlılığını
hep birlikte gösterebiliriz ve bu vahşeti hep birlikte kınayabiliriz
diyorum.
Tekrardan teşekkür ediyorum,
sağ olun Sayın Başkan.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Sayın Baluken, buyurun.
5.- Bingöl Milletvekili İdris Balukenin, Halkların
Demokratik Partisi olarak, İsrailin kara harekâtını
şiddetle kınadıklarına ve Birleşmiş Milletleri bu
katliamları önleyecek tedbirler almaya davet ettiklerine ilişkin
açıklaması
İDRİS BALUKEN (Bingöl)
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; biz de bir süredir Filistin halkı üzerinde pervasız
bir devlet terörü estiren İsrailin bu gece büyük bir kara harekâtına
başladığı haberlerini büyük bir kaygıyla
öğrenmiş bulunuyoruz. Çoluk çocuk, yaşlı genç, kadın erkek
demeden bugüne kadar İsrailin yapmış olduğu bütün
katliamları bu sıralardan şiddetle kınadık. Bugün de
başlatmış oldukları bu kara harekâtını ve bunun
getireceği olası katliamları Halkların Demokratik Partisi
olarak şimdiden şiddetle kınıyoruz.
Gelişmeler daha büyük sivil
katliamların olabileceği yönünde ciddi birtakım işaretleri
içinde barındırıyor. Bu konuda Hükûmeti de daha aktif bir
diplomatik çaba içerisinde olmaya, İsraile yaptırım oluşturabilecek
bazı tedbirler almaya davet ediyoruz. Birleşmiş Milletler
başta olmak üzere uluslararası kurum ve örgütleri de bu
katliamları önleyecek tedbirler almaya Halkların Demokratik Partisi
olarak davet ediyoruz. Mazlum Filistin halkıyla olan dayanışma
duygularımızı ifade ediyoruz. Dünyanın bütün ezilen halklarının
kalbinin de bu saat itibarıyla Filistinde attığını
buradan ifade etmek istiyoruz.
Ben, bu konuda duyarlılık
gösteren siyasi partilere ve milletvekillerine de buradan teşekkür
ediyorum. Aktif bir irade şeklinde bir Meclis iradesinin ortaya
çıkması gerektiğini ifade etmek istiyorum.
Teşekkürler.
BAŞKAN Evet, teşekkür
ediyorum.
Sayın grup başkan vekilleri,
kürsü arkasına davet ediyorum, buyurun; birleşime de on dakika ara
veriyorum.
Kapanma
Saati: 01.11
ON
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati:
01.28
BAŞKAN:
Başkan Vekili Sadık YAKUT
KÂTİP ÜYELER:
Bayram ÖZÇELİK (Burdur), Muharrem IŞIK (Erzincan)
----- 0 -----
BAŞKAN Sayın
milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 118inci Birleşiminin On
İkinci Oturumunu açıyorum.
Biraz önce siyasi partilerin sayın
grup başkan vekillerinin de ifade ettiği üzere, İsrailin
Gazzeye yönelik olarak son günlerde yürüttüğü saldırılara
ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisinin tepkisini ve ortak iradesini
yansıtan bir ortak bildiri yarın yayımlanacaktır.
Bu görüşmeler sonrasında
Türkiye Büyük Millet Meclisinin çalışmaması ve yarın
toplanması konusunda mutabakata varılmıştır.
MURAT YILDIRIM (Çorum) Sayın
Başkanım
BAŞKAN 639 sıra
sayılı Kanun Tasarısının görüşmelerine
kaldığımız yerden devam edeceğiz.
VIII.- KANUN TASARI VE
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER
İŞLER (Devam)
A) Kanun Tasarı ve
Teklifleri (Devam)
4.- İş Kanunu ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile Ankara Milletvekili
İzzet Çetin ve 13 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun; Yozgat
Milletvekili Sadir Durmaz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; İstanbul Milletvekili
Abdullah Levent Tüzel'in; Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in; Bursa
Milletvekili Sena Kaleli ve 5 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer ve 3 Milletvekilinin;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ile Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu ve 4 Milletvekilinin;
Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın; Konya Milletvekili
Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Adana Milletvekili Turgay
Develi'nin; İzmir Milletvekili Musa Çam'ın; Bartın Milletvekili
Muhammet Rıza Yalçınkaya'nın; İstanbul Milletvekilleri
Mahmut Tanal ve Binnaz Toprak'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; İstanbul Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Gürsel Tekin'in;
İstanbul Milletvekili Celal Dinçer'in; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Muğla Milletvekili Nurettin Demir'in; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Manisa Milletvekili Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın;
İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün; Tekirdağ Milletvekili Bülent
Belen ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır'ın; Ankara Milletvekili İzzet Çetin'in;
İstanbul Milletvekilleri Aydın Ağan Ayaydın ve Ercan
Cengiz'in; Kars Milletvekili Mülkiye Birtane'nin; Manisa Milletvekili Erkan
Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili
Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün; İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu'nun; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın; İstanbul
Milletvekili Atila Kaya ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
İzmir Milletvekili Oktay Vural ile 2 Milletvekilinin; Barış ve
Demokrasi Partisi Grup Başkanvekili Iğdır Milletvekili Pervin
Buldan'ın; Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan'ın; Hatay
Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun; Ankara
Milletvekili Levent Gök'ün; Ankara Milletvekili Levent Gök'ün;
Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ve 1
Milletvekilinin; Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1
Milletvekilinin; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın;
Mersin Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır'ın; İstanbul Milletvekili
Durmuşali Torlak ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; İzmir
Milletvekili Musa Çam'ın; Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin 'in;
Manisa Milletvekili Sakine Öz'ün; Diyarbakır Milletvekili Emine
Ayna'nın; İstanbul Milletvekilleri Gürsel Tekin ve Mahmut Tanal'ın;
Erzincan Milletvekili Muharrem Işık'ın; İstanbul
Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; İstanbul Milletvekili Abdullah
Levent Tüzel'in; Kocaeli Milletvekili Haydar Akar'ın; Cumhuriyet Halk
Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi
ve İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun; İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Manisa Milletvekili Özgür
Özel'in; İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; Batman
Milletvekili Ayla Akat Ata'nın; Bursa Milletvekili Sena Kaleli'nin; Mersin
Milletvekili Ali Öz ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ile 1 Milletvekilinin; Osmaniye
Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili Mersin Milletvekili Mehmet Şandır ile 3
Milletvekilinin; Diyarbakır Milletvekili Altan Tan'ın; İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; İzmir Milletvekili Hülya
Güven ve 34 Milletvekilinin; İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in;
Balıkesir Milletvekili Namık Havutça'nın; Trabzon Milletvekili
Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan
Canalioğlu'nun; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Kastamonu Milletvekili Emin Çınar ve Milliyetçi Hareket
Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Bursa Milletvekili Sena Kaleli'nin; İstanbul Milletvekili Mahmut
Tanal'ın; Trabzon Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Mersin
Milletvekili Mehmet Şandır ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Kütahya
Milletvekili Alim Işık ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın; Balıkesir
Milletvekili Ahmet Duran Bulut ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili
Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile 20 Milletvekilinin; Trabzon
Milletvekili Mehmet Volkan Canalioğlu'nun; Barış ve Demokrasi
Partisi Grup Başkanvekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in;
İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi'nin; Tekirdağ Milletvekili
Candan Yüceer'in; Samsun Milletvekili Cemalettin Şimşek'in;
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; İzmir
Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli'nin; İzmir Milletvekili Rahmi
Aşkın Türeli'nin; Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret
Akova'nın; İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in; İzmir
Milletvekili Aytun Çıray'ın; Balıkesir Milletvekili Ayşe
Nedret Akova'nın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay
Vural'ın; Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ve Milliyetçi Hareket Partisi
Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın;
Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; Balıkesir
Milletvekili Ayşe Nedret Akova'nın; Ankara Milletvekili İzzet
Çetin'in; Manisa Milletvekili Hasan Ören'in; Çanakkale Milletvekili Mustafa Serdar
Soydan'ın; Manisa Milletvekili Hasan Ören'in; Manisa Milletvekili Özgür
Özel'in; Bursa Milletvekilleri Hüseyin Şahin ve Önder Matlı ile 8
Milletvekilinin; İzmir Milletvekili Aytun Çıray'ın; Manisa
Milletvekili Hasan Örenin; Denizli Milletvekili Mehmet Yüksel ve Çorum
Milletvekili Cahit Bağcı ile 37 Milletvekilinin; Manisa Milletvekili
Erkan Akçay ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili İzmir
Milletvekili Oktay Vural'ın; Manisa Milletvekili Sakine Öz'ün; Cumhuriyet
Halk Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Mehmet Akif
Hamzaçebi'nin Benzer Mahiyetteki Kanun Teklifleri ve Plan ve Bütçe Komisyonu
Raporu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve Plan
ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı Tezkereleri (1/931, 2/115,
2/139, 2/158, 2/195, 2/282, 2/297, 2/298, 2/324, 2/368, 2/399, 2/434, 2/439,
2/453, 2/524, 2/528, 2/555, 2/601, 2/640, 2/689, 2/691, 2/798, 2/885, 2/896,
2/944, 2/1019, 2/1063, 2/1103, 2/1131, 2/1156, 2/1200, 2/1202, 2/1203, 2/1217,
2/1222, 2/1227, 2/1236, 2/1242, 2/1245, 2/1248, 2/1258, 2/1260, 2/1301, 2/1302,
2/1345, 2/1350, 2/1364, 2/1372, 2/1383, 2/1414, 2/1422, 2/1426, 2/1431, 2/1437,
2/1442, 2/1488, 2/1496, 2/1498, 2/1506, 2/1514, 2/1516, 2/1525, 2/1540, 2/1595,
2/1652, 2/1655, 2/1657, 2/1677, 2/1688, 2/1716, 2/1747, 2/1765, 2/1775, 2/1794,
2/1797, 2/1799, 2/1808, 2/1837, 2/1869, 2/1899, 2/1906, 2/1924, 2/1932, 2/1938,
2/1954, 2/1957, 2/1963, 2/1983, 2/1997, 2/2000, 2/2032, 2/2041, 2/2051, 2/2056,
2/2057, 2/2065, 2/2069, 2/2083, 2/2146, 2/2156, 2/2158, 2/2176, 2/2178, 2/2186,
2/2187, 2/2190, 2/2191, 2/2192, 2/2198) (S. Sayısı: 639) (Devam)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
MURAT YILDIRIM (Çorum) Sayın
Başkan
BAŞKAN Bundan sonra da
komisyonların bulunmayacağı
anlaşıldığından, alınan karar gereğince
kanun tasarı ve teklifleri ile komisyonlardan gelen diğer işleri
sırasıyla görüşmek için 18 Temmuz 2014 Cuma günü saat 14.00te
toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum.
Kapanma Saati:
01.29