TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
64üncü
Birleşim
21
Ocak 2017 Cumartesi
(TBMM Tutanak Hizmetleri
Başkanlığı tarafından hazırlanan bu Tutanak
Dergisinde yer alan ve kâtip üyeler tarafından okunmuş bulunan her
tür belge ile konuşmacılar tarafından ifade edilmiş ve
tırnak içinde belirtilmiş alıntı sözler aslına uygun
olarak yazılmıştır.)
İÇİNDEKİLER
I.- GEÇEN
TUTANAK ÖZETİ
II.- GELEN
KÂĞITLAR
III.-
BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Meclis
Araştırması Önergeleri
1.-
Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar ve 21 milletvekilinin, katı
atık ve kâğıt toplayıcılığı konusunda
yapılması gerekenlerin araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/447)
2.-
İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel ve 24 milletvekilinin,
atık suların Melen Çayına boşaltıldığı
iddialarının araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/448)
3.- Antalya
Milletvekili Mustafa Akaydın ve 23 milletvekilinin, üniversite
hastanelerinden yasal alacaklarını tahsil edemeyen tıbbi malzeme
üretici ve tedarikçisi kuruluşların maruz kaldığı
sorunların araştırılarak alınması gereken
önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/449)
IV.-
ÖNERİLER
A) Siyasi
Parti Grubu Önerileri
1.- AK
PARTİ Grubunun, Genel Kurulun 22, 23, 24, 25, 26 ve 31 Ocak 2017 ile 1 ve
2 Şubat 2017 günleri toplanmamasına ilişkin önerisi
V.- KANUN
TASARI VE TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN
DİĞER İŞLER
A) Kanun
Tasarı ve Teklifleri
1.- Serbest
Bölgeler Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı
(1/666) ile Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji
Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 443)
2.- Türkiye
Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu Arasında Cezai Konularda
Karşılıklı Adli Yardımlaşma ve Suçluların
İadesi Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna
Dair Kanun Tasarısı (1/650) ve Dışişleri Komisyonu
Raporu (S. Sayısı: 439)
3.- Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti ile Rusya Federasyonu Hükümeti Arasında Türkiye
Cumhuriyeti Topraklarında Bulunan Rus Defin Yerleri ile Rusya Federasyonu
Topraklarında Bulunan Türk Defin Yerleri Hakkında
Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun
Tasarısı (1/656) ile Dışişleri Komisyonu ve Milli
Savunma Komisyonu Raporları (S. Sayısı: 440)
VI.-
AÇIKLAMALAR
1.- Manisa
Milletvekili Özgür Özelin, Cumhuriyet Halk Partisi olarak yaşanan süreçte
Meclisin tatiline imza atamayacaklarına ve her türlü asimetrik yetki ve
güç kullanımını zaman zaman şiddete de vardıran AK
PARTİ Grubuyla uzlaşmalarının ve grup önerilerinin
toplantı yeter sayısı bile olmadan geçmesine göz yummalarının
mümkün olmadığına ilişkin açıklaması
2.- Ankara
Milletvekili Levent Gökün, önceki birleşimde siyasi etik
açısından son derece yersiz ve iktidar partisinin gerektiğinde
bütün etik değerleri nasıl çiğneyeceğini gösteren bir
davranışla karşılaştıklarına ilişkin
açıklaması
3.-
İstanbul Milletvekili Mehmet Muşun, yoğun bir gündemle
çalışan Parlamentoda emeği geçen herkese teşekkür
ettiğine, iktidar partisi olarak etik değerler noktasında her
zaman uygun davrandıklarına, Anayasa değişikliği
konusunda alınan kararın millet için hayırlı
olmasını temenni ettiğine ve yoğun bir çalışma
temposundan sonra ara vermek konusunda gerekenin yapılacağına
ilişkin açıklaması
VII.- YAZILI
SORULAR VE CEVAPLARI
1.- Giresun
Milletvekili Bülent Yener Bektaşoğlunun, Giresuna spor salonu
yapılmasına yönelik bir çalışma olup
olmadığına ilişkin sorusu ve Gençlik ve Spor Bakanı
Akif Çağatay Kılıçın cevabı (7/9257)
2.-
İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulunun, sorumluluk
alanındaki kurum ve kuruluşlarda boş bulunan engelli
kadrolarına ilişkin sorusu ve Başbakan Yardımcısı
Yıldırım Tuğrul Türkeşin cevabı (7/10036)
3.-
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanalın, yurt dışında
bulunan konsolosluk ve büyükelçiliklerin güvenliğine ilişkin sorusu
ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlunun
cevabı (7/10175)
4.-
İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulunun, bağlı
kurum ve kuruluşlarca Adıyamana yönelik hizmetler için ayrılan
ödeneklere ilişkin sorusu ve Başbakan Yardımcısı
Mehmet Şimşekin cevabı (7/10267)
5.-
Diyarbakır Milletvekili İdris Balukenin, tutuklu milletvekillerinin
durumuna ve cezaevi koşullarına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkan Vekili Ahmet Aydının cevabı
(7/10728)
21 Ocak 2017 Cumartesi
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 14.01
BAŞKAN: Başkan Vekili Ayşe Nur BAHÇEKAPILI
KÂTİP ÜYELER: Sema KIRCI (Balıkesir), Emre
KÖPRÜLÜ (Tekirdağ)
----- 0 -----
BAŞKAN
Türkiye Büyük Millet Meclisinin 64üncü Birleşimini açıyorum.
Toplantı
yeter sayısı vardır, gündeme geçiyoruz.
Meclis
araştırması açılmasına ilişkin üç önerge
vardır, ayrı ayrı okutuyorum:
III.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Meclis Araştırması Önergeleri
1.- Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar ve 21
milletvekilinin, katı atık ve kâğıt
toplayıcılığı konusunda yapılması
gerekenlerin araştırılarak alınması gereken önlemlerin
belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması
açılmasına ilişkin önergesi (10/447)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Çevre
ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2005
yılında yapılan düzenlemede kâğıt
toplayıcılığıyla ilgili yönetmelik
değiştirilmiş ancak denetimleri
yapılmamıştır. 20 Ocak 2016 tarihinde yine Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı tarafından, atık
kâğıt alımı yapan firmalara bir tebligatla, kayıt
altında bulunmaksızın kâğıt toplayıcılığı
yapan kişilerden kâğıt satın aldıklarının
tespiti hâlinde bu firmalara 140 bin TL ceza kesileceği
bildirilmiştir.
Son yıllarda Suriyeli mültecilerin de
katılımıyla katı atık toplayan kişi
sayısı kontrolsüz şekilde artmış ve hijyen
kuralları önemsenmeksizin iş kolu sürdürülmüştür. Yapılan
tebligatın ardından kaçak yollardan kâğıt alımı
yapan birtakım firmalar durumu fırsata çevirerek fiyat
kırmışlar ve zaten zor ve hijyenik olmayan şartlarda
çalışan kâğıt toplayıcılarını daha da
zor bir duruma sokmuşlardır. Unutulmamalıdır ki katı
atıkların ayrıştırılması meselesi çok önemli
bir çevresel sorumluluktur ve görevdir. Ne var ki kamuoyuna
yansıdığı gibi, 2005 yılından beri
yapılmayan denetimler, 2016 yılının başında
ansızın yüksek para cezası kesileceğinin bildirilmesiyle
birtakım beşerî ilişkiler üzerinden çözüme
ulaştırılmaya çalışılmıştır.
Hâlihazırda sürmekte olan katı atık
ve kâğıt toplayıcılığında düzenleme
yapılması gerekliliği kabul edilmekle beraber, konunun çözümünde
uygulanan yol ve yöntemlerin teşkil ettiği problem nedeniyle
Anayasa'nın 98inci ve İç Tüzükün 104üncü ve 105inci maddeleri
gereğince bir Meclis araştırması açılmasını
arz ve teklif ederiz. 1/2/2016
1) Metin Lütfi Baydar (Aydın)
2) Kadim Durmaz (Tokat)
3) Orhan Sarıbal (Bursa)
4) Utku Çakırözer (Eskişehir)
5) Veli Ağbaba (Malatya)
6) Vecdi Gündoğdu (Kırklareli)
7) Ünal Demirtaş (Zonguldak)
8) Nihat Yeşil (Ankara)
9) İrfan Bakır (Isparta)
10) Mahmut Tanal (İstanbul)
11) Hüseyin Çamak (Mersin)
12) Onursal Adıgüzel (İstanbul)
13) Mehmet Göker (Burdur)
14) Candan Yüceer (Tekirdağ)
15) Tur Yıldız
Biçer (Manisa)
16) Muharrem Erkek (Çanakkale)
17) Mevlüt Dudu (Hatay)
18) Yakup Akkaya (İstanbul)
19) Kemal Zeybek (Samsun)
20) Bülent Öz (Çanakkale)
21) Elif Doğan Türkmen (Adana)
22) Nurhayat Altaca
Kayışoğlu (Bursa)
Gerekçe:
Doğal kaynakların hızla
tüketildiği günümüzde geri dönüşüm yaşamsal önem
taşımaktadır. Katı atıkların
ayrıştırılması geri dönüşümü
kolaylaştıran çok önemli bir faktördür. Katı atıklar
arasında kâğıt geri dönüşüm uygulaması
açısından en elverişli maddedir. Kâğıt ve ambalaj
kullanımının yüksek oranı göz önünde bulundurulduğunda,
bu maddelerin geri dönüşümünün çevre açısından önemi de ortaya
çıkacaktır.
Kâğıt ve ambalaj atıklarının
geri dönüşümünün gerçekleştirilmesi zincirinde belki de ilk halka bu
atıkların ayrıştırılmasıdır. Maalesef
ki Türkiye'de gelişmiş medeniyetlerin aksine katı atık
ayrıştırıcılığı neredeyse yok
seviyesindedir. Oysa, atık kâğıtların geri dönüşüme
sokulması açısından yemek atıkları, metal ve plastik
gibi atık türleriyle karışmamaları gerekmektedir.
Katı atıkların
ayrıştırılması konusundaki sosyal bilincin bu derece
az olduğu Türkiye'de bu işi yapan gruba "vahşi
toplayıcı" denmesi bu işi yapan insanların vahşiliğine
değil, belki de sistemin ve çalışma koşullarının
vahşiliğine işaret etse gerek. Sokaklarda kişisel ve
çevresel hijyenlerini hiçe sayarak çalışan kâğıt
toplayıcılarına yönelik bir düzenleme yapılması
gerekliliği yadsınamaz bir gerçektir.
Kamuoyuna da yansımış olduğu
gibi, Profesör Doktor İlber Ortaylı Çevre Bakanlığınca
kâğıt alımı yapan firmalara gönderilen 20 Ocak 2016 tarihli
tebligatın ardından bir açıklama yapmış, söz konusu
tebligatın Ankara merkezli iki firma olan SİMAT ve Çınar
Kâğıt şirketlerinin şikayeti üzerine gönderildiğini
iddia etmiştir, Ortaylı açıklamasında "Bu iki
şirketin daha iyi kâğıt toplayacağına dair hiçbir
emare yok, muhtemelen de toplayamayacaklar, sadece daha çok para
kazanacaklar." diyerek konunun birtakım kişi ve kurumların
maddi çıkarları üzerinden yürümesine tepki göstermiştir.
1992 yılından beri çevre konusunda önemli
çalışmalar yürüten TEMA Vakfı, yalnızca İzmir ve
İstanbul illerinde ve 300 kilogramı aşan kağıt
bağışlarını beklemektedir. Bu bağlamda
çalışma yapan vakıfların sayısı maalesef bir elin
parmağını geçmemekte, üstelik yürütülen projeler çeşitli
nedenlerle uzun ömürlü olamamaktadır. Avrupa Birliği
katılım sürecinde kağıt toplamayla ilgili çeşitli
şehirlerde -örneğin Denizli- çalışmalar
yapılmış olsa da bu çalışmalar 2000'li
yılların sonuna doğru mevzuat gereği sona
erdirilmiştir.
Kullanılmış kağıtların
geri dönüşümü yapıldığı takdirde hava
kirliliğinin yüzde 74-94, su kirliliğinin yüzde 35, su
kullanımının da yüzde 45 seviyesinde azaltıldığı
bilinmektedir. 1 ton atık kağıdın geri dönüşümü tam 8
ağacın kesilmesine engel olabilmektedir.
Bu çerçevede yapılacak düzenlemelerin yerel
yönetimler ve bunların düzenleyeceği sosyal sorumluluk projeleriyle
önce topluma anlatılması, eş zamanlı olarak hâlihazırda
kâğıt toplayıcılığı yaparak bunu aracı
kurumlara satan emekçilerin eğitilmesi ve denetlenmesi ve son olarak çevre
açısından büyük önem taşıyan bu ayrıştırma
işleminin kâr amacı güden şirketlerin tekelindense emeğe
saygı, verimlilik ve çevre duyarlılığıyla hareket eden
kurum ve kuruluşlara bırakılacak şekilde
yapılması gerekmektedir.
2.- İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel ve 24
milletvekilinin, atık suların Melen Çayına
boşaltıldığı iddialarının
araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi
amacıyla Meclis araştırması açılmasına
ilişkin önergesi (10/448)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
İstanbul'a içme suyu temin edilen havza ve
dereler arasında bulunan Melen Çayı'na ilişkin medyaya
yansıyan haberler kamuoyunda ciddi endişelere yol açmaktadır. Mahkemenin
iptal kararma rağmen, faaliyetine devam ettiği iddia edilen katı
atık bertaraf tesisinden çıkan suyun havza dışına
çıkarılması gerekirken, atık suların İSKİye
(İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü) tahsis
edilen Melen Çayı'na boşaltıldığına yönelik
iddiaların ivedilikle araştırılıp konuyla ilgili
kamuoyunun aydınlatılması ve gerekli tedbirlerin bir an önce
alınması gerekmektedir.
Düzce İli Belediyeleri Katı Atık
Birliği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 28
Şubat 2011'de verdiği ÇED olumlu kararıyla, Çilimli ilçesi
Esençam köyü mevkisinde, Melen Çayı'na 200 metre uzaklıkta katı
atık bertaraf tesisi kurdu. Tesisin yakınındaki Esençam ve
Hasanlar köyleri tüzel kişilikleri, temiz çevrede yaşam
haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle ÇED olumlu
kararının iptali istemiyle Sakarya 2. İdare Mahkemesinde dava
açtı. Önce davayı reddeden mahkeme, Danıştayın bozma
kararı üzerine, geçen 6 Kasım 2015 tarihinde ÇED olumlu
kararında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava
konusu işlemin iptaline karar verdi. Fakat, mahkenin iptal kararına
ve çevrede yaşayan vatandaşların eylemlerine rağmen,
Düzce'ye bağlı ilçe belediyeleri katı atık bertaraf
tesisine çöp dökmeye devam etmektedir. Yazılı basına da
yansıdığı üzere, çevre halkı tesisin
kapısının mühürlenmesine rağmen, kapının mühürle
birlikte söküldüğünü, çöp kamyonlarının tesise çöp dökmeye devam
ettiğini belirtmektedir. Öte yandan, Düzce iline bağlı
Yığılca, Kaynaşlı, Gölyaka, Gümüşova ve Cumayeri
ilçelerinde arıtma tesisinin olmadığı gerekçesiyle,
ilçelerin kanalizasyon ve sanayi atık sularının Melen
Çayı'na boşaltıldığı, ayrıca
Yığılca ilçesi Hecinler köyüne yapılan katı atık
bertaraf tesisinin yasa ve yönetmeliklere aykırı olduğu ve
arıtma tesisi bulunmayan Gölyaka ilçesinde çöplerin Melen Çayı
kenarına döküldüğüne yönelik iddialar da konunun ehemmiyetini ortaya
koymaktadır.
Bu bağlamda, yukarıda bahsi geçen
iddiaların araştırılıp konuyla ilgili kamuoyunun
aydınlatılması ve gerekli tedbirlerin bir an önce
alınması için Anayasa'mızın 98'inci, TBMM
İçtüzüğü'nün 104'üncü ve 105'inci maddeleri kapsamında Meclis
araştırması açılması konusunda gereğini
saygılarımla arz ederim.
1) Onursal Adıgüzel (İstanbul)
2) Vecdi Gündogdu (Kırklareli)
3) Kadim Durmaz (Tokat)
4) Kazım Arslan (Denizli)
5) Candan Yüceer (Tekirdağ)
6) Kemal Zeybek (Samsun)
7) Hüseyin Yıldız (Aydın)
8) Orhan Sarıbal (Bursa)
9) Ceyhun İrgil (Bursa)
10) Ahmet Akın (Balıkesir)
11) Tekin Bingöl (Ankara)
12) Veli Ağbaba (Malatya)
13) Nihat Yeşil (Ankara)
14) Mehmet Göker (Burdur)
15) Ünal Demirtaş (Zonguldak)
16) İrfan Bakır (Isparta)
17) Mahmut Tanal (İstanbul)
18) Tur Yıldız
Biçer (Manisa)
19) Muharrem Erkek (Çanakkale)
20) Hüseyin Çamak (Mersin)
21) Mevlüt Dudu (Hatay)
22) Yakup Akkaya (İstanbul)
23) Bülent Öz (Çanakkale)
24) Elif Doğan Türkmen (Adana)
25) Nurhayat Altaca
Kayışoğlu (Bursa)
3.- Antalya Milletvekili Mustafa Akaydın ve 23
milletvekilinin, üniversite hastanelerinden yasal alacaklarını tahsil
edemeyen tıbbi malzeme üretici ve tedarikçisi kuruluşların maruz
kaldığı sorunların araştırılarak
alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis
araştırması açılmasına ilişkin önergesi (10/449)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Gerekçesi ekte sunulan, üniversite hastanelerinden
yasal alacaklarını tahsil edemeyen tıbbi malzeme üretici ve
tedarikçisi kuruluşların maruz kaldığı sorunların
araştırılması ve üniversitelerin bu konudaki ödeme
güçlüklerinin giderilmesine yönelik çözüm önerileri üretilmesi amacıyla
Anayasamızın 98inci ve TBMM İçtüzüğünün 104üncü ve
105inci maddeleri gereğince Meclis araştırması
açılmasını saygılarımızla arz ve teklif ederiz.
1) Mustafa Akaydın (Antalya)
2) Kadim Durmaz (Tokat)
3) Hüseyin Yıldız (Aydın)
4) Orhan Sarıbal (Bursa)
5) Ahmet Akın (Balıkesir)
6) Tekin Bingöl (Ankara)
7) Veli Ağbaba (Malatya)
8) Nihat Yeşil (Ankara)
9) Candan Yüceer (Tekirdağ)
10) Onursal Adıgüzel (İstanbul)
11) Vecdi Gündoğdu (Kırklareli)
12) Hüseyin Çamak (Mersin)
13) Ünal Demirtaş (Zonguldak)
14) Mehmet Göker (Burdur)
15) İrfan Bakır (Isparta)
16) Kemal Zeybek (Samsun)
17) Mahmut Tanal (İstanbul)
18) Tur Yıldız
Biçer (Manisa)
19) Muharrem Erkek (Çanakkale)
20) Mevlüt Dudu (Hatay)
21) Yakup Akkaya (İstanbul)
22) Bülent Öz (Çanakkale)
23) Elif Doğan Türkmen (Adana)
24) Nurhayat Altaca
Kayışoğlu
(Bursa)
Gerekçe:
Antalya'da faaliyet göstermekte olan Tan-Med
Laboratuvar Malzemeleri, Medser Tıbbi Malzeme, Özcan Donuk
Sağlık Ürünleri, Başak Medikal, Nurmed Medikal, Araz Tıbbi
Ürünler, Muzaffer Ceylan MC Tıbbi Ürünler ve FGM Medikal adlı
şirketlerden gelen şikâyetlere göre, Antalya Akdeniz Üniversitesi
Tıp Fakültesi bünyesinde yapılan alımlar sonucu bu
şirketlerin üniversiteden toplam yaklaşık 40 milyon TL
alacağı olduğu bildirilmektedir. Akdeniz Üniversitesinin
tıbbi malzeme üretici ve tedarikçisi şirketlerin yanı sıra
Antalya'da muhtelif eczacılara da yüklü borcu olduğu da gelen
bilgiler arasındadır.
Antalya'da özelinde gündeme taşınan bu
sorun, Türkiye'de birçok başka şehirdeki tıbbi malzeme üreticisi
firmalar ve üniversiteler arasında da mevcuttur ve ülkenin genelini
ilgilendiren bir krize işaret etmektedir. 2012 yılında
Diyarbakır'da Dicle Üniversitesinden toplamda 60 milyon Türk Lirası
alacaklarını tahsil edemeyen 71 firmanın üniversiteye
yaptığı çağrı; 2013 yılında Çukurova
Medikalciler Derneğinin Adana'daki devlet hastanelerinden tahsil
edemedikleri alacaklar üzerine başlattığı girişimler
ve son olarak Ankara Ticaret Odasının 2.500 medikal
firmasının toplam 3,5 milyon TL tutarındaki
alacaklarının tahsili için çözüm önerisi çağrıları
basına yansımıştır.
Devlet üniversitelerinin tıbbi malzeme
masrafları Sağlık Bakanlığının ilgili
bütçesinden karşılanırken üniversite hastanelerinin
ihtiyaçları döner sermayeden ödenmektedir. Döner sermaye gelirleri
üzerinde belirleyici olan unsurlardan birisi de Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)
tarafından yayınlanan Sağlık Uygulama Tebliğleridir
(SUT). Sürekli olarak güncellenmelerine rağmen, SUT eklerinde belirlenen
ücretler oldukça düşüktür ve SGK'nin çoğu zaman ücretleri tıbbi
malzemelerin piyasa fiyatlarının altında belirlediği
bilinmektedir. Bu durumda, ek gelir üretme kapasiteleri sınırlı
olan üniversite hastaneleri bir süre sonra sürekli açık vererek batık
durumuna düşmektedir. 2004 sayılı İcra ve İflas
Kanunu'nun 82nci maddesi devlet mallarının haczedilmesini
engellediği için, firmaların alım yaptıktan sonra
alacaklarını tahsil etmeleri imkânsız hâle gelmektedir. Bu
durumda üniversiteler ödeme riskinden dolayı ihale
şartlarını belirlerken ödemenin gecikmesi durumunda firmalara
yüksek faizler ödemeyi taahhüt etmekte, buna rağmen bile birçok üniversite
hastanesinin açtığı ihalelere tek bir firmanın bile teklif
vermediği gözlemlenmektedir. Bu sorunun devamı bir yandan üniversite
hastanelerinin büyük çoğunluğunu bir süre sonra tıbbi malzeme
temin edemez hâle getirecek diğer yandan tıbbi malzeme üreten, ithal
eden ve tedarik eden birçok firmayı da iflasa sürükleyerek
sağlık sektörüne büyük bir darbe vuracaktır.
Maliye Bakanlığı tarafından
hazırlanan 2016-2018 Orta Vadeli Planının 112nci maddesi üniversite
hastanelerinin yapısal sorunlarının giderilmesini öngörmektedir.
Fakat, üniversite hastaneleri kadar tıbbi malzeme firmalarını da
mağdur eden sorunların giderilmesi için Hükûmet kanalından henüz
kapsamlı bir eylem planı açıklanmamıştır.
Üniversitelerin gelir problemlerinin SGK'ya ek bütçe ayrılarak kurumun
belirlediği fiyatların arttırılması yoluyla mı
yoksa üniversite hastanelerine ek gelir olanakları sağlanarak mı
çözüleceği bilinmemektedir. Önergeye konu olan sorunların ivedilikle
çözülmesi sağlık sektöründeki bu krizin yakın gelecekte
büyümesinin önüne geçecektir. Çözümü konusunda iktidar ve muhalefetin
mutabık göründüğü bu sorunun halledilebilmesi için gerekli önlemlerin
alınması amacıyla Anayasamızın 98inci ve İç
Tüzükün 104üncü ve 105inci maddeleri gereğince bir Meclis
araştırması komisyonu kurulmasını arz ve teklif
ederiz.
BAŞKAN Bilgilerinize sunulmuştur.
Önergeler gündemdeki yerlerini alacak ve Meclis
araştırması açılıp açılmaması konusundaki
görüşmeler sırası geldiğinde yapılacaktır.
Adalet ve Kalkınma Partisi Grubunun İç
Tüzükün 19uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi vardır; okutup
işleme alacağım ve oylarınıza sunacağım:
IV.- ÖNERİLER
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri
1.- AK PARTİ Grubunun, Genel Kurulun 22, 23, 24, 25, 26
ve 31 Ocak 2017 ile 1 ve 2 Şubat 2017 günleri toplanmamasına
ilişkin önerisi
21/1/2017
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Danışma Kurulu 21/1/2017 Cumartesi günü
(bugün) toplanamadığından İç Tüzükün 19uncu maddesi
gereğince grubumuzun aşağıdaki önerisinin Genel Kurulun
onayına sunulmasını arz ederim.
Mustafa
Elitaş
Kayseri
AK
PARTİ Grup Başkan Vekili
Öneri:
Genel Kurulun 22, 23, 24, 25, 26 ve 31 Ocak 2017 ile
1 ve 2 Şubat 2017 günleri toplanmaması önerilmiştir.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Söz talebim var efendim.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, önerimizi geri çekiyoruz.
BAŞKAN Birleşime on dakika ara veriyorum
ve grup başkan vekillerini görüşmeye davet ediyorum.
Kapanma Saati: 14.13
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 14.48
BAŞKAN: Başkan Vekili Ayşe Nur BAHÇEKAPILI
KÂTİP ÜYELER: Sema KIRCI (Balıkesir), Emre
KÖPRÜLÜ (Tekirdağ)
----- 0 -----
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 64üncü
Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan
BAŞKAN Birleşime bir saat ara veriyorum.
Kapanma Saati: 14.49
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 15.53
BAŞKAN: Başkan Vekili Ayşe Nur BAHÇEKAPILI
KÂTİP ÜYELER: Sema KIRCI (Balıkesir), Emre
KÖPRÜLÜ (Tekirdağ)
----- 0 -----
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 64üncü
Birleşiminin Üçüncü Oturumunu açıyorum.
Birleşime
on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 15.54
DÖRDÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 16.10
BAŞKAN: Başkan Vekili Ayşe Nur BAHÇEKAPILI
KÂTİP ÜYELER: Sema KIRCI (Balıkesir), Emre
KÖPRÜLÜ (Tekirdağ)
----- 0 -----
BAŞKAN
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 64üncü
Birleşiminin Dördüncü Oturumunu açıyorum.
Alınan
karar gereğince, gündemin Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan
Gelen Diğer İşler kısmına geçiyoruz.
ÖZGÜR
ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan
Sayın Başkan
Söz talebim var
Sayın Başkan.
RAMAZAN
CAN (Kırıkkale) Öyle yok, öyle yok, hem açtır
ÖZGÜR
ÖZEL (Manisa) Hayır, bir dakika söz talebim var, baştan beri
duruyor.
BAŞKAN
Sayın Özel, burada, önümdeki ekranda isminiz yok.
ÖZGÜR
ÖZEL (Manisa) Hayır, hayır, grup başkan vekili olarak söz
talebim var.
BAŞKAN
Tamam, şu işlemimi yapayım
ÖZGÜR
ÖZEL (Manisa) Tabii.
BAŞKAN
1inci sırada bulunan, 443 sıra sayılı Kanun
Tasarısı ile Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve
Teknoloji Komisyonu Raporunun görüşmelerine başlayacağız.
V.- KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER
A) Kanun Tasarı ve Teklifleri
1.- Serbest Bölgeler Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tasarısı (1/666) ile Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi
ve Teknoloji Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 443)
BAŞKAN
Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
ÖZGÜR ÖZEL
(Manisa) Sayın Başkan, söz talebim var yeni işleme geçmeden.
BAŞKAN
Vereceğim.
LEVENT
GÖK (Ankara) Hayır, ama ondan sonra kapatıyorsunuz.
BAŞKAN 2nci sırada yer alan, 439
sıra sayılı Kanun Tasarısı ile
Dışişleri Komisyonu Raporunun görüşmelerine
başlayacağız.
2.- Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu Arasında
Cezai Konularda Karşılıklı Adli Yardımlaşma ve
Suçluların İadesi Anlaşmasının
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
(1/650) ve Dışişleri Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 439)
BAŞKAN Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
3üncü
sırada yer alan, 440 sıra sayılı Kanun Tasarısı
ile Dışişleri Komisyonu ve Millî Savunma Komisyonu
Raporlarının görüşmelerine başlayacağız.
3.- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Rusya Federasyonu
Hükümeti Arasında Türkiye Cumhuriyeti Topraklarında Bulunan Rus Defin
Yerleri ile Rusya Federasyonu Topraklarında Bulunan Türk Defin Yerleri
Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/656) ile
Dışişleri Komisyonu ve Milli Savunma Komisyonu Raporları
(S. Sayısı: 440)
BAŞKAN
Komisyon? Yok.
Ertelenmiştir.
Sayın
Özel, buyurun.
VI.- AÇIKLAMALAR
1.- Manisa Milletvekili Özgür Özelin, Cumhuriyet Halk
Partisi olarak yaşanan süreçte Meclisin tatiline imza
atamayacaklarına ve her türlü asimetrik yetki ve güç
kullanımını zaman zaman şiddete de vardıran AK
PARTİ Grubuyla uzlaşmalarının ve grup önerilerinin
toplantı yeter sayısı bile olmadan geçmesine göz
yummalarının mümkün olmadığına ilişkin
açıklaması
ÖZGÜR
ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan, teşekkür ederim.
Parlamenter demokrasi, halkın seçtiği
kişilerin söylediği sözün, aldığı kararın geçerli
olması demektir. Dünden itibaren Meclisin 7 Şubata kadar tatile
girdiğini bütün televizyonlar veriyorsa Parlamentonun oturup bunu
düşünmesi gerekir. Bugün oturum açılırken salonda ben dâhil 10
kişi varken 184 kişinin olduğu kabulüyle başlandı ve
ardından iktidar partisi grup önerisi geldi. Bu grup önerisi ki dün
önümüze geldiğinde parlamenter sisteme bu ağır darbe vurulduktan
sonra Meclisin tatiline imza atamayacağımızı ifade
etmiştim. Dün yaşanan bütün süreç boyunca -sizinle de konuştuk-
Adalet ve Kalkınma Partisinin meseleyi yürütümüyle ilgili bir eksiklik
olduğu konusunda artık bir şey dememek durumundayım. Sizin
yönetiminizde ve orada bana kullandığınız ifadelere
inanıyorum ve katılıyorum. Sayın Başbakanın bir
teşekkür konuşması yapmayacağı tarafımıza
bildirilmişti ve yapmaması üzerine, grubumuz bu mutabakat üzerine bir
pozisyon almıştı. Bir oldubittiyle kendisinin konuşmaya
çıkması ve Anayasa görüşmelerinin genelindeki yirmi
dakikalık sürenin bütçedeki bir saate taşınmasına bile
esnemeyen Adalet ve Kalkınma Partisinin halka gidecek bir referandumun ilk
dakikalarında asimetrik bir şekilde propaganda başlangıç
konuşmasını halkın kürsüsünden yapması kabul
edilebilir değildi. Süreç boyunca sürekli Cumhuriyet Halk Partisi ve
parlamenter sistemin diğer vazgeçilmezleri, diğer muhalefet
partilerinin milletvekillerinin iradeleri üzerinde her türlü asimetrik yetki ve
güç kullanımını zaman zaman şiddete de vardıran bir
grupla uzlaşmamız da, onlar istiyor diye Parlamentoyu tatile
sokacakları önergeyi 184 kişi yerine 9 kişiyle geçirip buna göz
yummamız da etik olarak da siyasi pratiğimiz, geçmişimiz
açısından da bizimle bağdaşmayacak
davranışlardır. Parlamentonun ilga edilmesine de
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın lütfen.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Cumhuriyet Halk Partisi olarak
sokaktaki, mutfaktaki yangın sürerken aylardır sadece bir gündemle
meşgul edilip vatandaşın sorunları yerine bambaşka bir
anayasa ve rejim değişikliğinin ülkeye
dayatıldığı bu süreçte Meclisin önünde sadece basın
açıklamasına dahi izin verilmeyen bir ortamda, komisyondaki
kifayetimüzakere önergeleriyle ve toplumun tüm kesimlerini baskı
altına alan OHALin âdeta parlamento zemininde bizlere
uygulanmasıyla, bizim artık kimseyle uzlaşacak, kimseye
anlayış gösterecek veya kimsenin yorgunluğunu, kimsenin
birtakım taleplerini hoş karşılayacak zerre kadar
tahammülümüz ve esnekliğimiz olamaz. Parlamenter sisteme ve bu ülkeye
sahip çıkmaya, referandumdan sonra gelip Gördünüz mü halk nasıl
kendi kürsüsüne sahip çıktı? demek için büyük bir iştah ve
inanç içindeyiz.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ederim Sayın Özel.
Sayın Gök
2.- Ankara Milletvekili Levent Gökün, önceki birleşimde
siyasi etik açısından son derece yersiz ve iktidar partisinin
gerektiğinde bütün etik değerleri nasıl çiğneyeceğini
gösteren bir davranışla karşılaştıklarına
ilişkin açıklaması
LEVENT GÖK (Ankara) Teşekkür ederim
Sayın Başkan.
Sayın Başkan, dün gece burada siyasi etik
açısından son derece yersiz ve iktidar partisinin gerektiğinde
bütün etik değerleri nasıl çiğneyeceğini gösteren bir
davranışla karşılaştık ve ne yazık ki
Sayın Başbakan da buna alet edildi. Bizlerle yapılan
görüşmelerde, biz sonuçta millet iradesine gidebilecek olan bu oylamalarda
eğer gitmeyecek sayıda bir oy çıktığı takdirde
salondan sessizce ayrılacağımızı, hiçbir konuşma
yapılmayacağını ancak eğer referandum
eşiğini geçen bir sayı bulunduğu takdirde aynı
tavrı AKP Grubundan da beklediğimizi ifade ettik ve bu konuda
mutabık kaldık. Bunun ötesinde söylenilen her türlü söz gerçek
dışıdır. Bu tablo içerisinde biz Cumhuriyet Halk Partisi
olarak bir Sayın Başbakanın başka ortamlarda her türlü
konuşmasını nezaket ölçüleri içerisinde elbette dinlemeyi bir
nezaket ölçüsü olarak değerlendiririz. Ama dün yapılan tabloda
varılan bu mutabakat çerçevesinde Sayın Başbakanın kürsüye
çıkması ve bu tabloya alet edilmesi Sayın Başbakan
açısından da hiç de hoş olmamıştır, hiç de
şık olmamıştır. Sayın Başbakanın, bu
tavrı görüp de konuşmasına devam etmesi de
anlaşılır değildir. Yani siyaset nereye gidecek? Siyaset
sonuçta bir nezaket işidir ve verilen sözlerin, ahde vefanın
tutulmasını ve bunun görülmesini gerektiren uygulamaların herkes
tarafından benimsenmesini gerektiren uygulamalardır. Böyle bir tablo
içerisinde AKP Grubunun bunu fırsatçılığa çevirmesini,
Başbakanı da buna alet etmesini kınıyorum. Biz Cumhuriyet
Halk Partisi olarak verdiğimiz her sözün arkasındayız. Böyle
oyunlarla, ayak oyunlarıyla bir yere varılamayacağını
önümüzdeki günlerde milletimizle buluştuğumuzda
haykıracağız, anlatacağız ve biz milletimizle
bütünleşerek bu referandum süreci içerisinde her türlü mücadeleyi
vereceğiz.
Saygılarımla.
BAŞKAN Teşekkür ederim.
Sayın milletvekilleri, gruplar arasında
bir anlaşma olduğu bana bildirildiği için dün gecenin
kapanış işlemini ben de bu anlaşmaya göre
gerçekleştirdim. Bunu da Genel Kurulun bilgisine sunuyorum.
Sayın Muş, buyurun.
3.- İstanbul Milletvekili Mehmet Muşun, yoğun
bir gündemle çalışan Parlamentoda emeği geçen herkese
teşekkür ettiğine, iktidar partisi olarak etik değerler
noktasında her zaman uygun davrandıklarına, Anayasa değişikliği
konusunda alınan kararın millet için hayırlı olmasını
temenni ettiğine ve yoğun bir çalışma temposundan sonra ara
vermek konusunda gerekenin yapılacağına ilişkin
açıklaması
MEHMET MUŞ (İstanbul) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; dün sabaha karşı
Parlamento önemli bir karar aldı ve Anayasa değişiklik paketi
buradan geçirilmek suretiyle halkın kararına sunulmuş oldu.
Burada yoğun bir gündemle Parlamento çalıştı. Emeği
geçen, başta başkan vekilleri ve milletvekilleri olmak üzere, ben
herkese teşekkür ediyorum.
Biz iktidar partisi olarak etik değerler
noktasında her zaman uygun davranmış bir partiyiz. Bu etik
değerler de kimsenin tekelinde değildir. Parlamento üzerine
düşeni yapmıştır, her şey İç Tüzüke uygun olarak
gerçekleşmiştir. Şimdi, karar milletin önündedir ve millet bu
noktada iradesini ortaya koyacaktır. Bizim burada Parlamento olarak
yaptığımız mesele, dün Sayın Başbakanımız
da ifade etti, Anayasayı değiştirmek değil, bu
değişiklik teklifinin milletin önüne götürülmesini sağlamak
olmuştur. Bu açıdan, ben alınan kararın milletimiz için hayırlı
olmasını temenni ediyorum.
Burada yoğun bir çalışma temposundan
sonra, daha önceki yıllarda da bütçeden sonra Parlamentonun dönem dönem
ara verdiği, böyle, bir hafta, iki hafta gibi sürelerle
çalışmalarına ara verdiği olmuştur. Bugün de bu
maksatla aslında toplanılmış oldu. Yoğun bir
çalışma temposundan sonra Parlamentonun 7 Şubata kadar bir ara
vermek suretiyle çalışmalarını geçici olarak veya bu ara
içerisinde milletvekillerinin de hem kendi seçim bölgelerine hem de ilgilenmek
zorunda oldukları diğer meselelerle alakalı biraz daha zaman
ayırmalarını arzu etmiştik. Ümit ediyorum bunu da
yarın belki, belki daha sonra vereceğimiz İç Tüzüke uygun
önergelerle gerçekleştiririz diyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Teşekkür ederim.
Bundan sonra da komisyonların
bulunamayacağı anlaşıldığından, alınan
karar gereğince, kanun tasarı ve teklifleri ile komisyonlardan gelen
diğer işleri sırasıyla görüşmek için 22 Ocak 2017
Pazar günü saat 14.00te toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum.
Kapanma Saati: 16.21