TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
108inci
Birleşim
7
Temmuz 2020 Salı
(TBMM Tutanak Hizmetleri Başkanlığı tarafından
hazırlanan bu Tutanak Dergisinde yer alan ve kâtip üyeler tarafından
okunmuş bulunan her tür belge ile konuşmacılar tarafından
ifade edilmiş ve tırnak içinde belirtilmiş alıntı
sözler aslına uygun olarak yazılmıştır.)
İÇİNDEKİLER
I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
II.- GELEN KÂĞITLAR
III.- GÜNDEM DIŞI
KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem
Dışı Konuşmaları
1.- Ankara Milletvekili Nevin
Taşlıçayın, Covid-19 süreciyle hız kazanan
dijitalleşmenin kadınlar için sunduğu fırsatlara ve
kadınları hedef alan sosyal medyaya ilişkin gündem
dışı konuşması
2.- Yalova Milletvekili Özcan
Özelin, Yalova ili Millet Çiftliğine ilişkin gündem
dışı konuşması
3.- Erzincan Milletvekili
Süleyman Karamanın, 5 Temmuz Başbağlar katliamının
27nci yıl dönümüne ilişkin gündem dışı
konuşması
IV.- AÇIKLAMALAR
1.- Kocaeli Milletvekili
İlyas Şekerin, Kocaeli iline yapılan yatırımlara
ilişkin açıklaması
2.- Balıkesir
Milletvekili Ahmet Akının, coronavirüs pandemisiyle mücadele
kapsamında üç ay süreyle elektrik ve doğal gaz sayaçlarının
okunmaması nedeniyle doğacak mağduriyetlerin giderilebilmesi
için düzenleme yapılması gerektiğine ilişkin
açıklaması
3.- Gaziantep Milletvekili
Bayram Yılmazkayanın, Covid-19 salgını nedeniyle turizm
sektörünün zor durumda olduğuna ilişkin açıklaması
4.- Mersin Milletvekili Baki
Şimşekin, Çukurova bölgesinde üzüm üreticilerinin
yaşadığı mağduriyetlerin giderilmesi, temmuz ve
ağustos aylarına ait Ziraat Bankası ile Tarım Kredi
Kooperatiflerine olan çiftçi borçlarının ertelenmesi için Tarım
ve Orman Bakanına çağrıda bulunduğuna ilişkin
açıklaması
5.- İzmir Milletvekili
Serpil Kemalbay Pekgözegünün, Bursa ili Yenişehir ilçesi
Kirazlıyayla köyü kadınlarının köydeki madencilik
faaliyetlerine karşı verdiği mücadeleye ve kadınların
yaşam hakkını savunmak için eylem yapan Femin Amfi ve
Kırkyama Kadın Dayanışması üyelerinin gözaltına
alındığına ilişkin açıklaması
6.- Antalya Milletvekili
Aydın Özerin, Antalya ili Kemer ilçesi Kiriş Koyundaki otelin
plajında mermer tozu kullanıldığının otel
işletmesi tarafından beyan edildiğine, insan ve çevre sağlığını
tehlikeye atan otelin sahibi Bakanı istifaya, Çevre ve Şehircilik
Bakanı ile İçişleri Bakanını işlem yapmaya davet
ettiklerine ilişkin açıklaması
7.- Bursa Milletvekili
Nurhayat Altaca Kayışoğlunun, olimpik kriterlere sahip Bursa
Atatürk Spor Salonunun yıkılmasından Türkiye basketbol
liglerinde yer alan Tofaş, Bursaspor, Final Spor ve Geçitsporun olumsuz
etkileneceğine ilişkin açıklaması
8.- Hatay Milletvekili Mehmet
Güzelmansurun, ihraç kaydıyla ülkeye getirilen Afrin
zeytinyağlarının iç piyasaya sürülmesiyle yaşanılan
mağduriyete ilişkin açıklaması
9.- Kastamonu Milletvekili
Hasan Baltacının, 7 Temmuz Rıfat Ilgazın ölümünün 27nci
yıl dönümüne ilişkin açıklaması
10.- Çanakkale Milletvekili
Özgür Ceylanın, Çanakkale ili Gelibolu ilçesi Ilgardere köyü ve Eceabat
ilçesi Kumköy ile Yalova köyleri arasındaki ormanlık bölgede
çıkan yangının çıkış nedeninin tespit edilerek
sorumluları hakkında en ağır cezai
yaptırımların uygulanmasının kamuoyunun beklentisi
olduğuna ilişkin açıklaması
11.- Sivas Milletvekili Semiha
Ekincinin, 2 Temmuz Sivas katliamının ve 5 Temmuz
Başbağlar katliamının 27nci yıl dönümüne ilişkin
açıklaması
12.- Erzurum Milletvekili
İbrahim Aydemirin, Erzurum ili Aziziye, Pasinler ve Köprüköy
ilçelerindeki jeotermal kaynakların değerlendirilebilmesi için Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca yapılan
çalışmaların hayat bulmasını temenni ettiklerine
ilişkin açıklaması
13.- Kahramanmaraş
Milletvekili İmran Kılıçın, orman
yangınlarının nedenlerine ve yangınlar nedeniyle biyolojik
çeşitliliğin zarar gördüğüne ilişkin açıklaması
14.- Niğde Milletvekili
Ömer Fethi Gürerin, Niğdeli çiftçilerin arazisiz bırakılma
tehlikesiyle karşı karşıya olduğuna ilişkin
açıklaması
15.- Edirne Milletvekili Okan
Gaytancıoğlunun, emekli olduğu hâlde çalışmak zorunda
olan 65 yaş üstü yurttaşların coronavirüs salgını
nedeniyle yaşadığı mağduriyetlerin giderilmesi
gerektiğine ilişkin açıklaması
16.- İzmir Milletvekili
Dursun Müsavat Dervişoğlunun, 5 Temmuz Başbağlar
katliamının 27nci ve Urumçi katliamının 11inci yıl dönümüne,
Çanakkale ili Gelibolu ve Eceabat ilçeleri arasındaki ormanlık alanda
çıkan yangının neden olduğu mağduriyetlerin
giderilmesi ve olayın terör bağlantısının olup
olmadığının araştırılması
gerektiğine, TBMM Başkanı ve Divan heyeti seçiminin
hayırlar getirmesini Cenab-ı Allahtan niyaz ettiğine
ilişkin açıklaması
17.- Manisa Milletvekili
Erkan Akçayın, 5 Temmuz Başbağlar katliamının 27nci
yıl dönümü vesilesiyle terör örgütü PKKyı lanetlediğine ve
öldürülen 33 vatandaş ile tüm şehitleri rahmetle andığına,
Sakarya ili Hendek ilçesinde havai fişek fabrikasında meydana gelen
patlamada hayatını kaybeden 7 vatandaşa Allahtan rahmet
dilediğine ve olayla ilgili adli soruşturmanın devam
ettiğine, aynı fabrikada 2009, 2011, 2014 ve 2018
yıllarında meydana gelen patlamaların da soruşturma
kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine, maddi ve manevi
zararların karşılanabilmesi için ilgili bakanlıklar
tarafından çalışma yürütüldüğüne ilişkin açıklaması
18.- İstanbul
Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun, 5 Temmuz Başbağlar
katliamının 27nci yıl dönümüne, Hasankeyf antik kentinin sular
altında kalmasıyla 80 binden fazla insanın göç ettiğine,
sosyal ve ekonomik tahribatın yaşandığına,
dolarizasyon sürecinin devam ettiğine, dış ticaret
açıklarının her geçen gün arttığına, Adalet ve
Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğanın
Faiz sebep, enflasyon neticedir. ifadesinin tersi bir süreç
yaşandığına ilişkin açıklaması
19.- Sakarya Milletvekili
Engin Özkoçun, 15 Temmuz şehit yakınları ve gaziler için
toplanılan paranın hâlâ hak sahiplerine verilmemiş
olmasını kınadıklarına ve iktidarın bu konuda
sağduyulu olması gerektiğine, Avukatlık Kanununda
yapılmak istenen düzenlemeye, Sakarya ili Hendek ilçesindeki havai
fişek fabrikasında meydana gelen patlamaya ve patlamanın
müsebbiplerinin en ağır şekilde cezalandırılması
gerektiğine ilişkin açıklaması
20.- Çanakalele Milletvekili
Bülent Turanın, yapılacak olan 27nci Yasama Dönemi ikinci devre
TBMM Başkanı ve Başkanlık Divanı üyelikleri seçiminde
tüm adaylara başarılar dilediğine, Çanakkale ili Gelibolu ve
Eceabat ilçeleri arasındaki ormanlık alanda çıkan
yangının söndürüldüğüne ve süreci takip ettiklerine, 5 Temmuz
Başbağlar katliamının 27nci yıl dönümü vesilesiyle
hayatını kaybeden 33 vatandaşa Allahtan rahmet dilediklerine ve
PKK başta olmak üzere tüm terör örgütlerini lanetlediklerine, Sakarya
Milletvekili Engin Özkoçun yaptığı açıklamasındaki
bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
V.- BAŞKANLIĞIN
GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Önergeler
1.- Denizli Milletvekili
Yasin Öztürkün, (2/2007) esas numaralı Denizli İlinde Altınova
Adıyla Bir İlçe Kurulmasına İlişkin Kanun Teklifinin
doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/83)
VI.- SEÇİMLER
1.- Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanı Seçimi
2.- Başkanlık
Divanı Üyeliklerine Seçim
VII.- TEBRİK,
TEMENNİ VE TEŞEKKÜRLER
1.- TBMM Başkanı
Mustafa Şentopun, Başkan seçilmesi dolayısıyla
teşekkür konuşması
VIII.- YAZILI SORULAR VE
CEVAPLARI
1.- İzmir Milletvekili
Sevda Erdan Kılıçın, hamile kamu personelinin normalleşme sürecinde
idari izinli sayılmayıp işe dönmelerine,
Hamile kamu personelinin
normalleşme sürecinde idari izinli sayılmayıp işe
dönmelerine,
İlişkin
soruları ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat
Oktayın cevabı (7/30308), (7/30309)
2.- Bursa Milletvekili
Nurhayat Altaca Kayışoğlunun, sürekli işçi statüsüne
geçirilen işçilerin mali ve özlük haklarına ve Bursa BURULAŞ
bünyesinde çalışan ve sürekli işçi kadrosuna geçen
işçilerin eski alacaklarına yönelik ibra talebinde bulundukları
iddiasına ilişkin sorusu ve İçişleri Bakanı Süleyman
Soylunun cevabı 7/30367)
3.- Niğde Milletvekili
Ömer Fethi Gürerin, C2 yetki belgesi sahiplerinin yalnızca
uluslararası eşya taşımacılığı
yapması önerisine ilişkin sorusu ve Ulaştırma ve
Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlunun cevabı (7/30421)
4.- Gaziantep Milletvekili
Mahmut Toğrulun, çeşitli belediyelere kayyum atanmasına
ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat
Oktayın cevabı (7/30548)
5.- Şanlıurfa
Milletvekili Nusrettin Maçinin, İstanbul Kilyosta sit alanında
bulunan bir arazinin imar planının değiştirilmesine ve
bazı iddialara ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Fuat Oktayın cevabı (7/30549)
6.- Ankara Milletvekili Filiz
Kerestecioğlu Demirin, koronavirüsle mücadele sürecinde getirilen
kısıtlamaların esnetilmesine ilişkin sorusu ve
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktayın
cevabı (7/30551)
7.- Niğde Milletvekili
Ömer Fethi Gürerin, 2017 yılından itibaren bünyesinde
sığınma evi bulunduran belediyelere ve bu evlerin kapasitelerine
ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat
Oktayın cevabı (7/30553)
8.- İstanbul
Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulunun, 2017-2020 yılları
arasında yıllara göre gözaltına alınan ve tutuklanan
milletvekilleriyle ilgili verilere ilişkin sorusu ve İçişleri
Bakanı Süleyman Soylunun cevabı (7/30608)
9.- İstanbul
Milletvekili Nazır Cihangir İslamın, milletvekilliği
düşen üye sayısına ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiçin cevabı (7/30666)
10.- Van Milletvekili Murat
Sarısaçın, bazı belediyelere kayyum atanmasına
ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat
Oktayın cevabı (7/30667)
11.- İstanbul
Milletvekili Ali Kenanoğlunun, Heybeliadada bulunan ve Türkiyenin ilk
sanatoryumu olan hastane binasının Diyanet Vakfına
devredileceği iddiasına ilişkin sorusu ve
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktayın
cevabı (7/30669)
12.- İstanbul
Milletvekili Saliha Sera Kadıgil Sütlünün, Mardinin Nusaybin ilçesinde
çektikleri video nedeniyle bir grup asker hakkında
Cumhurbaşkanına hakaret gerekçesiyle dava açıldığı
iddiasına ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Fuat Oktayın cevabı (7/30670)
13.- Artvin Milletvekili
Uğur Bayraktutanın, Yusufeli Barajı
aracılığıyla sulama yapılacak tarımsal alanlara
ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat
Oktayın cevabı (7/30671)
14.- Antalya Milletvekili
Rafet Zeybekin, Antalya ilinin Serik ilçesi ziraat odası seçimlerinin
yapılmamasına ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Fuat Oktayın cevabı (7/30672)
15.- Hatay Milletvekili
Barış Atay Mengüllüoğlunun, çalışmak için Suudi
Arabistana giden ve uçuşların iptal edilmesinden dolayı orada
kalan Türk vatandaşlarının ülkemize getirilmesi için yürütülen
çalışmaya ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Fuat Oktayın cevabı (7/30674)
16.- Ankara Milletvekili
Yıldırım Kayanın, YKSye girecek olup kronik
hastalığı olan veya kronik hastalığı olan
kişilerle birlikte yaşayan öğrenciler için Covid-19
kapsamında alınan önlemlere ilişkin sorusu ve
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktayın
cevabı (7/30677)
17.- Niğde Milletvekili
Ömer Fethi Gürerin, son üç yılda yabancılara yapılan konut ve
arsa satışlarına ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Fuat Oktayın cevabı (7/30684)
18.- Kütahya Milletvekili Ali
Fazıl Kasapın, koronavirüs salgını dönemi boyunca
yardım gönderilen ülkelere, malzemelerin içeriğine ve yapılan
toplam yardım tutarına ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Fuat Oktayın cevabı (7/30685)
19.- Kütahya Milletvekili Ali
Fazıl Kasapın, Biz Bize Yeteriz Türkiyem kampanyası
kapsamında toplanan bağış miktarından yapılan
harcamalara ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Fuat Oktayın cevabı (7/30686)
20.- İstanbul
Milletvekili Oya Ersoyun, Yunanistan sınırını geçmek
isterken kaybolan bir mültecinin akıbetine ilişkin sorusu ve
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktayın
cevabı (7/30689)
21.- İzmir Milletvekili
Murat Bakanın, Merkez Bankası tarafından basılan
paranın enflasyona yol açmaması için alınan önlemlere
ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat
Oktayın cevabı (7/30690)
22.- Adıyaman Milletvekili
Abdurrahman Tutderenin, Biz Bize Yeteriz Türkiyem kampanyası
kapsamında toplanan yardımlara ilişkin sorusu ve
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktayın
cevabı (7/30691)
23.- Hatay Milletvekili
Barış Atay Mengüllüoğlunun, Gezi Parkı eylemleri sırasında
hayatını kaybeden bir kişinin ölümü ile ilgili yürütülen
soruşturma sürecine ilişkin sorusu ve Adalet Bakanı Abdulhamit
Gülün cevabı (7/30694)
24.- İstanbul
Milletvekili Saliha Sera Kadıgil Sütlünün, Mardinin Nusaybin ilçesinde
çektikleri video nedeniyle bir grup asker hakkında
Cumhurbaşkanına hakaret gerekçesiyle dava
açıldığı iddiasına ilişkin sorusu ve Adalet
Bakanı Abdulhamit Gülün cevabı (7/30696)
25.- Zonguldak Milletvekili
Deniz Yavuzyılmazın, Sağlık Bakanına yöneltilen
yazılı soru önergelerine ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiçin cevabı (7/30844)
26.- Zonguldak Milletvekili
Deniz Yavuzyılmazın, 3üncü Yasama Yılında verilen
yazılı soru önergelerine dair çeşitli verilere ilişkin
sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Süreyya Sadi
Bilgiçin cevabı (7/30845)
27.- Antalya Milletvekili
Kemal Bülbülün, açlık grevi sonrasında yaşamını
yitiren bir kişinin cenaze töreni sırasında
yaşandığı iddia edilen bazı olaylara,
Çeşitli belediyelere
kayyum atanmasına ve belediyelerin yürüttükleri faaliyetlere,
İlişkin
soruları ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat
Oktayın cevabı (7/30846), (7/30850)
28.- İzmir Milletvekili
Murat Çepninin, bazı belediyelere kayyum atanmasına ilişkin
sorusu ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktayın
cevabı (7/30847)
29.- Diyarbakır
Milletvekili Remziye Tosunun, bazı belediyelere kayyum atanmasına
ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat
Oktayın cevabı (7/30848)
30.- Şırnak
Milletvekili Hüseyin Kaçmazın, çeşitli mezarların tahrip
edildiği iddiasına ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Fuat Oktayın cevabı (7/30849)
31.- Şanlıurfa
Milletvekili Nusrettin Maçinin, ülkemizde bulunan göçmenlerin Avrupaya
geçmeleri için sınır kapılarının açılması ve
sonrasında yaşanan gelişmelere,
Emniyet Genel
Müdürlüğünün mühimmat alımı ihalesine,
İlişkin
soruları ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat
Oktayın cevabı (7/30853), (7/30859)
32.- Adana Milletvekili Ayhan
Barutun, Yalova ilinde Tarım ve Orman Bakanlığına tahsis
edilen Hazineye ait bir taşınmaz üzerinde Millet Bahçesi
yapılması gerekçesiyle tahsis değişikliği
yapılmasına ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Fuat Oktayın cevabı (7/30854)
33.- Konya Milletvekili Esin
Karanın, uzman yardımcılığı kadroları için
aranan yabancı dil yeterliliğine ilişkin sorusu ve
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktayın
cevabı (7/30857)
34.- Kocaeli Milletvekili
Ömer Faruk Gergerlioğlunun, Osmaniye 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumunda hayatını kaybeden bir mahkûma dair çeşitli
iddialara ilişkin sorusu ve Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Fuat Oktayın cevabı (7/30858)
7 Temmuz 2020 Salı
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 15.02
BAŞKAN: Başkan Vekili Celal ADAN
KÂTİP ÜYELER: Burcu KÖKSAL (Afyonkarahisar), İshak GAZEL
(Kütahya)
-----0-----
BAŞKAN Türkiye Büyük Millet Meclisinin
108inci Birleşimini açıyorum. (x)
Toplantı yeter sayısı vardır,
görüşmelere başlıyoruz.
Gündeme geçmeden önce 3 sayın milletvekiline
gündem dışı söz vereceğim.
Bugün yapılacak konuşmalarda bir dakikadan
fazla ek süre vermeyeceğimi belirtmek istiyorum. Dolayısıyla,
değerli arkadaşlarımızın süreyi
kullanmalarını rica ediyorum.
Gündem dışı ilk söz, dijital
dönüşüm, kadınlar ve Türkiye konusunda söz isteyen Ankara Milletvekili
Nevin Taşlıçaya aittir.
Buyurun Sayın Taşlıçay. (MHP
sıralarından alkışlar)
III.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem Dışı
Konuşmaları
1.- Ankara Milletvekili Nevin Taşlıçayın,
Covid-19 süreciyle hız kazanan dijitalleşmenin kadınlar için
sunduğu fırsatlara ve kadınları hedef alan sosyal medyaya
ilişkin gündem dışı konuşması
NEVİN TAŞLIÇAY (Ankara) Sayın
Başkan, kıymetli milletvekilleri; corona süreciyle hız kazanan
dijitalleşmede kadınlarımız için ortaya çıkan
fırsatları ve yine uzun zamandır tüm ilkesizliği ve
acımasızlığıyla en başta
kadınlarımızı hedef alan sosyal medya hakkındaki
düşüncelerimizi sizlerle paylaşmak için söz almış bulunmaktayım.
Yaşanan tüm olumsuzlukların yanı
sıra, corona süreciyle birlikte daha fark edilir hâle gelen
dijitalleşme, kadınlarımız için çok önemli olanakları
ve ne yazık ki bir o kadar da tehditleri bünyesinde bulundurmaktadır.
Ancak inanıyorum ki tüm tehditler bertaraf edilecek ve dijital çağ
kadınlarımızın çağı olacaktır.
İletişim çağının en önemli
çıktısı olan devletlerin birbirine eklemlenmiş mekanik ya
da organik bağlarla daimî etkileşim içinde olan bir yapıya
bürünmesi, devletler ve toplumlar nezdinde inovatif dönüşümlerin
dışında ve uzağında kalmamızı olanaksız
kılmaktadır. Dünya üzerine etkin bir güce kavuşmanın yolu,
tartışılmaz biçimde, yaşanan dijital dönüşüm sürecinin
içinde bulunmak ve dahi bu dönüşümü yönetmek ve yönlendirmekle doğru
orantılıdır. Bahsettiğimiz değişim ve
dönüşüm süreci tamamen teknik terimlerle hayatımıza dâhil olsa
da gözden kaçırılmaması gereken en önemli faktör, bu
gelişmelerin insan temelli gerçekleşiyor ve ilerliyor oluşudur.
Bu sebeple, mezkûr sistemin sağlıklı bir şekilde hayata
geçirilmesi, ilerletilmesi, devlet ve toplum hayatına entegre
edilmesindeki başarı, şüphesiz ülkelerin insan
kaynaklarının kalitesi oranında mümkün olacaktır.
Tam da bu noktada, geçmişten günümüze
gelişmişliğin ve gücün temel tetikleyicisi olarak görünen
ekonomi üzerine yapılan araştırma ve tartışmalar
devreye girmektedir. Cumhuriyet Dönemi boyunca sağlamaya ve sürdürülebilir
kılmaya çalıştığımız ekonomik kalkınma
düşüncesi bizlere bugün ortaya çıkan tablolar üzerinden şunu
açıkça göstermektedir: Kadınsız sürdürülebilir ekonomik
kalkınma ve toplumsal dönüşüm mümkün değildir. Bahsettiğimiz
sorunların giderilmesi noktasında ortaya koyacağımız
hassasiyet hem mevcut ekonomik ve sosyal sorunlarımızın çözümünü
kolaylaştıracak hem de dijital dünyanın sunduğu
fırsatlardan azami ölçüde faydalanarak değişim ve dönüşümün
öncü ülkesi olmamızı sağlayacaktır. İnanıyoruz ki
bizler üzerimize düşen çaba ve hassasiyeti yeterli düzeyde gösterirsek
Türkiyenin kadınları Türkiyenin yarınları olacaktır.
Dijitalleşme ve teknolojinin ilerlemesi,
kadınların ekonomik olarak güçlendirilmesi için çok sayıda yenilikçi
ve dinamik fırsatları beraberinde getirmektedir. Finansal piyasalar,
iş gücü piyasaları ve girişimcilik arasında toplumsal
cinsiyet eşitliği dengesi sağlanması açısından,
dijitalleşmenin yadsınamayacak ölçüde katkısı
bulunmaktadır. Günümüzde, ucuz maliyeti, çift yönlü iletişim
imkânı, paylaşımların hızla güncellenebilmesi ve
geniş kitlelere ulaşma imkânı tanıması sayesinde
dijital platformlar, kadınlara iletişim boyutunda pek çok fırsatı
getirmektedir. Ancak bu fırsatlar, sosyal medyanın bir başka yüzü
olan kaotikliği ve sınır tanımazlığı
sebebiyle de her gün başka bir seviyesizliği gündemimize
taşımaktadır. Kadınlarımız,
çocuklarımız ve aile kurumumuz hedeftedir. Ahlaksızlık,
ilkesizlik sosyal medyanın yediden yetmişe dayattığı
rutin olmuştur. İnsan haklarının ihlal edildiği,
kadınlara tacizin sıradanlaştığı, devlet
düşmanlığının sistematikleştiği, aile
kavramının ve gençliğin doğrudan hedef alındığı
bu mecra, toplumun her kesiminin ortak sorunu olmuştur. Sosyal medyada
uyuşturucunun özendirilmesi artık
sıradanlaşmıştır. Önlem alınmadığı
takdirde bu dipsiz kuyuda milletçe hep birlikte
boğulacağımız ortadadır.
Sosyal medya platformlarının hem çevrim
içi hem çevrim dışı denetim altına alınması,
özgürlükleri kısıtlamayacak, tersine, hukuku her alana hâkim
kılmak anlamına gelecektir. Aksi hâlde, yapılanın,
yapanın yanına kâr kaldığı, şahısların
ve tüm insani değerlerin hedef alındığı ve tüm terör
örgütlerinin kol gezdiği bu mecralar geleceğimizi karartmaya
yetecektir. Beka derken, yalnızca toprak bütünlüğümüzü değil,
gelenek ve göreneklerimizi, medeniyetimizin tüm kurumlarını ve Türk
milletinin evrensel hasletlerini de kastettiğimiz unutulmasın.
Özgürlük, sahte hesaplardan itibar suikastına alet olmak, insanlara iftira
atmak değildir; özgürlük, söylediğinin arkasında durabilmektir.
Yapılması gerekenler yasak olarak addedilmemeli, aksine, temel
hakların teslim edilmesi olarak görülmelidir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun, tamamlayın Sayın
Taşlıçay.
NEVİN TAŞLIÇAY (Devamla) Son bir cümlem,
bir dakika deyince çok hızlı konuşmak zorunda kaldım,
tekrar özür diliyorum.
Lider ülke Türkiye hedefimizin
parıltılı anahtarının bu sorumlulukları
hakkıyla yerine getirdiğimiz vakitte avuçlarımızda
belireceğine inandığımı ifade ediyor, corona sürecinde
kaybettiğimiz vatandaşlarımıza rahmet,
yakınlarına başsağlığı diliyor, tüm sosyal
medya mağdurlarına geçmiş olsun dileklerimi sunarak Genel Kurulu
saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Gündem dışı ikinci söz,
Yalova çiftliği hakkında söz isteyen Yalova Milletvekili Özcan Özele
aittir.
Buyurun Sayın Özel. (CHP sıralarından
alkışlar)
2.- Yalova Milletvekili Özcan Özelin, Yalova ili Millet
Çiftliğine ilişkin gündem dışı konuşması
ÖZCAN ÖZEL (Yalova) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; Yalova Millet Çiftliği üzerine yapılmak
istenen millet bahçesiyle ilgili gündem dışı söz almış
bulunuyorum. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Büyük devletler, millî değerlerine,
kahramanlarına, kurucularına sahip çıkarak, onların
eserlerini ve isimlerini yaşatarak büyük devlet olurlar. Millî
kahramanlarını değersizleştirmeye çalışan bir
siyasetin, ülkemize, milletimize kazandıracağı bir şey
yoktur.
İktidarınızla birlikte, Millî
Mücadelemizin başkomutanı, ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal
Atatürkün adını stadyumlardan sildiniz; mücadele
arkadaşlarının isimlerini sildiniz; en son, Mustafa Necatinin
yaşadığı evinden adını silip tabelaya Nuri
Pakdilin adını yazdınız; Mamakta bulunan okuldan Albay
Reşat Çiğiltepenin adını sildiniz.
Mustafa Necati, genç yaşında vefat
ettiğinde Atatürkün hıçkırıklarla
ağladığı Millî Eğitim Bakanımızdır.
Nuri Pakdili kendinize, düşünce dünyanıza yakın görebilirsiniz,
adını da bir eserde yaşatmak isteyebilirsiniz ama Mustafa
Necatinin evine o adı vermek Millî Mücadele kahramanımız
Mustafa Necatiye saygısızlıktır.
Bastır parayı, değiştir
tabelayı anlayışıyla, vazifesini Mustafa Kemal Atatürke
verdiği süre içinde yerine getiremediği için intihar eden Albay
Reşat Çiğiltepenin adını okuldan silmek hangi millî ve
yerli anlayışa sığar? Kahramanlarımıza borcumuzu
onların adını silerek mi ödüyorsunuz?
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; bu örneklere benzer bir süreç de Yalovada
yaşanmaktadır. Yalova Atatürkün Benim kentim. dediği, cumhuriyetin
yazlık başkenti olan ilimizdir. Atatürkün Yalovada kendi
parasıyla satın alıp hazineye
bağışladığı Millet Çiftliği bugünlerde
millet bahçesi yapılmak istenmektedir.
Atatürk 1929 yılında, Yalovaya
geldiğinde, parasıyla 2 çiftlik satın aldı. Batıda
olan Baltacı Çiftliği, doğudaki Millet Çiftliğidir. Millet
Çiftliği, Atatürkün talimatıyla, bahçe bitkileri üzerine
çiftçilerimize yeni tür ve çeşitler üreterek onlara üretim,
yetiştirme, bakım, işleme tekniklerini öğretmek üzere
yapılandırılmıştır. Millet Çiftliğinde yeni
meyve, sebze tür ve çeşitlerinin üretim ve geliştirilmesi için
çalışmalar yapılmaktadır.
Yalovanın kesme çiçek ve süs bitkilerinde
merkez olmasının temelleri de o yıllarda
atılmıştır. Millet Çiftliği, 1961 yılında,
meyve, sebze ve süs bitkilerinin yetiştirilmesi, muhafazası ve
işlenmesi konularında çalışmak üzere Yalova Atatürk Bahçe
Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü olarak faaliyetlerine devam
etti. Enstitü, Türkiye sofralık üzüm araştırmalarının
merkezidir. 10 yeni sofralık üzüm çeşidi araştırması
burada yapılmıştır. Bu çeşitlerden birisi
atasarısı, diğeri Yalova incisidir. Millet bahçesi yapılmak
istenen tarım arazisinde yürütülen çalışmalardan bir
diğeri, kivi üzerine yapılan çalışmalardır. Bu arazi,
Yalovayı ülkemizin kivi üretim lideri yapmıştır.
Türkiyedeki kivi araştırmalarının
yapıldığı ilk kivi bahçesi de buradadır ve ürün vermeye
devam etmektedir. Buraya millet bahçesi, Genel Başkanınızın
tabiriyle yatıp yuvarlanacağınız bir park yapmak
istiyorsunuz. Tarım arazilerini imara açarak Türkiyeyi tarım
ürünlerini ithal eden, milyarlarca doları yabancı ülkelerin
çiftçilerine ödeyen bir ülke hâline getirdiniz. Millet bahçesi yapmak için
Yalovada başka uygun yerler bulabilirsiniz ama sizin derdiniz başka.
Siz, Atatürkün mirası üzerine millet bahçesi kondurmak, Atatürkün
eserlerini, izlerini silmek istiyorsunuz. Size tavsiyem, yol yakınken
dönün.
Burası birinci sınıf tarım
arazisidir. 1989 yılında bu arazi başka amaçla kullanılmaya
açılmak istenmiş, konu yargıya
taşınmıştır. Danıştay 6. Dairesi bu arazinin
Araştırma Enstitüsünde kalmasına, kamu yararı olduğuna
karar vermiştir. Bu Danıştay kararı, millet bahçesi yapma
girişimi için de emsal niteliğindedir. Toprak Koruma Kanununa
aykırı bir şekilde birinci sınıf tarım arazisini
amaç dışı kullanıma açıyorsunuz. Mustafa Kemal
Atatürkün Türk tarımının geliştirilmesi için millete
bağışladığı bu arazi tarımsal
araştırma geliştirme faaliyetlerinin
yapıldığı bir alandır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
ÖZCAN ÖZEL (Devamla) Sayın
Başkanım, bitiriyorum.
BAŞKAN Buyurun, toparlayın.
ÖZCAN ÖZEL (Devamla) Buranın tarım
dışı amaçla kullanılması, millet bahçesine
dönüştürülmesi, Atatürkün mirasına saygısızlık,
Yalovaya, Türkiyeye ve Türk tarımına ihanettir. Yalovaya, Türk
tarımına bu kötülüğü yapmayın. Kek dağıtmak,
yatıp yuvarlanmak için millet bahçesi yapacaksanız yine yapın ama
başka yerlere yapın.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Gündem dışı üçüncü söz,
Erzincan Kemaliye Başbağlarda terör örgütünün
gerçekleştirdiği katliamın 27nci yıl dönümü münasebetiyle
söz isteyen Erzincan Milletvekili Süleyman Karamana aittir.
Buyurun Sayın Karaman. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
3.- Erzincan Milletvekili Süleyman Karamanın, 5 Temmuz
Başbağlar katliamının 27nci yıl dönümüne ilişkin
gündem dışı konuşması
SÜLEYMAN KARAMAN (Erzincan) Sayın Başkan,
Gazi Meclisimizin kıymetli milletvekilleri; hepinizi en içten
duygularımla selamlıyorum.
Derin bir acımız, yüreğimizdeki
dinmeyen sızımız Başbağlar katliamının
27nci yıl dönümünde söz almış bulunuyorum. Tüm
şehitlerimize Cenab-ı Allahtan rahmet diliyorum.
Saygıdeğer milletvekilleri, her yıl
olduğu gibi bu 5 Temmuzda da Başbağlardaydık.
Arkadaşım Erzincan Milletvekili Sayın Burhan Çakır,
Erzincan Valimiz, Erzincan Belediye Başkanımız, CHPnin
saygıdeğer milletvekilleri, Cem Vakfı Başkanı,
kaymakamlarımız, belediye başkanlarımız, çevre il ve
ilçelerden gelip acımızı paylaşan dostlarımız,
Başbağlar ve çevre köylerden gelen canlarımız,
velhasıl, Alevisiyle Sünnisiyle, Türküyle Kürtüyle hepimiz
Başbağlardaydık. Katliamdan yaralı olarak kurtulup gazi
olan Başbağlar Köyü Muhtarı Ali Akarpınar,
Başbağlar Köyü Güzelleştirme ve Kalkındırma
Derneği Başkanı ve köylülerle birlikte yirmi yedi yıl sonra
o günün her anını aynı acıyla, heyecanla, aynı
sarsıntı ve dehşetle yaşıyorlardı.
Birliğimiz için bu acıyı unutmamamızı ve
unutturmamamız gerektiğini devamlı anlatıyorlardı;
haklıydılar.
Törenden sonra Başbağlar
Şehitliğine gittik. Her mezarı ziyaret ederken
Başbağlarlı kardeşlerim sözü birbirlerinden alıp
heyecan ve acıyla anlatıyorlardı: Bu kişiyi yaktılar.
Bu kişinin cesedini hiç bulamadık. Bu, babamdı. Bu çok
gençti. Bu, ana oğul beraberdi. diyerek göz yaşlarına
boğuluyorlardı. İnanın, anlatılan acıları
hissetmemek mümkün değildi. Üzülmeyin kardeşlerim. 83 milyon
yanınızda ve sizinledir. dedik. Şehit edilenlerin hepsi
masumdu, hiçbir suçları yoktu, 33 kişi de Erzincanın yiğit
evlatlarıydı.
Değerli milletvekilleri, terör, millî birlik ve
kardeşliğimizi bozmak üzere kurgulanmış en alçak yöntemdir.
Bundan yirmi yedi yıl önce Erzincanda terör yine en hain yüzüyle ortaya
çıkmıştır. 2 Temmuz günü Sivasta sergilenen oyun, üç gün
sonra Başbağlar katliamıyla devam etmiştir. 5 Temmuz 1993
günü Erzincanın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar
köyünde gerçekleştirilen menfur katliamın acısı
kalplerimizde tazeliğini hâlâ korumaktadır. Bölücü ve karanlık
odaklar, akşam namazı esnasında 33 masum
vatandaşımızın canına kıymış, bu
katliamla birlikte vicdanlar da aynı şekilde derin bir yara
almıştır. Maksatları ülkemizin birliğine ve
dirliğine kastetmek olan bölücüler böylesine korkunç bir
saldırıyla aziz milletimizi yıldıracaklarını,
korkutacaklarını hesap etmişler ama
yanılmışlardır. Şu iyi bilinmelidir ki bu
toprakların mayası kardeşliktir. Rengini şehitlerimizin
kanından alan bayrağımız ebediyete kadar dalgalanacak ve ay
yıldız gölgesinde 83 milyon vatandaşımız huzur,
barış ve sükût içinde yaşayacaklardır. Devletimiz bu
katliamı yapanların bugün inlerine girmiş, bu bölücülere yurt
içi ve yurt dışında tarihin en ağır darbesini
vurmuştur. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip
Erdoğanın belirlemiş olduğu stratejiyle Allaha hamdolsun
terörün beli kırılmıştır. Yine,
Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği kardeşlik
hukuku çerçevesinde bölge halkının hakkı korunurken
insanımızı istismar eden alçak terör örgütünün foyası da
ortaya çıkmıştır.
Değerli milletvekilleri, her rengin ve her
meşrebin kardeşliğinin çatısı olan Anadolunun
hoşgörü ve kardeşlik şehri Erzincandır. Dün karanlık
planlarla 33 hemşehrimizi şehit edenler, Türkiye üzerinde mezhepsel,
kültürel ve sosyal fay hatları oluşturmak isteyenler sukutuhayale
uğradılar, bundan sonra da uğrayacaklardır. Erzincan
şehitler diyarıdır, Erzincan gaziler toprağıdır,
Erzincan kahramanlar otağıdır, Erzincan vatan için aşkla
çarpan kalplerin sunağıdır.
Burada bir özel teşekkürü de son
Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım
Beyefendiye etmek istiyorum. Kendileri, büyük bir hassasiyetle, büyüdüğü
topraklarda yaşanan Başbağlar katliamı konusunda hep
duyarlı oldu. O gün yaşanan derin keder ve elemi her sene Türkiyeye
bir kez daha hatırlatarak şehitlerimizin aziz ruhlarına
saygıyla sahip çıktı. Kucaklayıcı bir dil ve büyük
acıların bir daha yaşanmaması için çaba sarf etti ve bu
gayretlerini sürdürüyor. Kendilerine Erzincanlılar adına
şükranlarımı sunuyorum.
Kıymetli milletvekillerimiz, necip milletimiz
yüreklerimizde ölümsüzleşen şehitlerimizden aldığı
manevi güçle hainlerin, bölücülerin ve katillerin karşısında
daha dik ve güçlü bir şekilde ayakta duracaktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun, toparlayın.
SÜLEYMAN KARAMAN (Devamla) Terör ve destekçileri,
hiçbir zaman, bu topraklarda amacına ulaşamayacaktır. Bin
yıllık kardeşlik hukukumuzu bozmak isteyenler ne yaparlarsa
yapsınlar, hangi alçak yöntemlere başvururlarsa başvursunlar,
başarısız olmaya mahkûmdurlar. Burada gördüğünüz
şehitler için, Başbağlar için yazılmış bir
ağıtla sözlerime son vermek istiyorum: Sen yıllardır
içimizdeki ateş / Kimeydi zararın bilinmez kardeş / Karalar
giyinmek bize düşer eş / Başbağlarım canda tüten
dumansın / Ateşler içinde dimdik duransın.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (AK
PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
şimdi, sisteme giren 15 milletvekiline söz vereceğim.
Sayın Şeker
IV.- AÇIKLAMALAR
1.- Kocaeli Milletvekili İlyas Şekerin, Kocaeli
iline yapılan yatırımlara ilişkin açıklaması
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) Teşekkür
ediyorum Sayın Başkan.
Saygıdeğer milletvekilleri, seçim bölgem
Kocaeli, yapılan sağlık yatırımları ve bitmek
üzere olan, 6 hastaneden oluşan şehir hastanesi sağlık
kampüsüyle sağlık turizminde akla gelen ilk şehirlerden biri
olacak. Olası İstanbul depreminde de bölge halkına
sağlık hizmeti sunacak olan şehir hastanesine
Ankara-İstanbul Otoyolundan, İzmit-Kandıra devlet kara yolundan
ve il merkezinden vatandaşımızın rahat ulaşması
için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı
tarafından yapımı devam eden bağlantı yolları
eylül ayında inşallah tamamlanacak. Büyükşehir Belediyemizin
projelerini yaptığı tramvay hattının
yapımını üstlenen Bakanlığımıza
şimdiden teşekkür ediyorum. Bu yatırımların Kocaeliye
yapılmasına ve halkımızın hizmetine sunulmasına
karar veren başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip
Erdoğan olmak üzere tüm yetkililere teşekkür ediyorum, Kocaelimize
ve bölgemize hayırlı olmasını diliyor, Genel Kurulu
saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın Akın
2.- Balıkesir Milletvekili Ahmet Akının,
coronavirüs pandemisiyle mücadele kapsamında üç ay süreyle elektrik ve
doğal gaz sayaçlarının okunmaması nedeniyle doğacak
mağduriyetlerin giderilebilmesi için düzenleme yapılması
gerektiğine ilişkin açıklaması
AHMET AKIN (Balıkesir) Sayın
Başkan, teşekkürler.
1 Temmuzda başlayan normalleşme süreci ne
yazık ki vatandaş için normalleşme olmadı. Marttan itibaren
fatura borçları ötelenen, elektrik ve doğal gazı kesilmeyen
vatandaşların borçları tahsil edilmeye başlandı. 21
elektrik dağıtım şirketi ve 72 doğal gaz
dağıtım şirketi, tahsilat yapmazsa, vatandaşın
elektrik ve doğal gazını kesecek. 2018 ve 2019 yılında
elektrik ve doğal gaz borçlarını ödeyemediği için en az bir
kez elektrik ve doğal gazı kesilen abone sayısı 10 milyonu
aşmıştır. Bu sayıya salgın sürecindeki borçlar
dâhil değildir. O nedenle iktidarı buradan uyarıyoruz,
doğacak mağduriyetlerden iktidar sorumludur.
Vatandaşlarımızın borçları faizsiz olarak en az bir
yıl ertelenip borçların en az 12 eşit vadede ödenmesini
sağlayacak düzenleme derhâl yapılmalıdır.
BAŞKAN Sayın Yılmazkaya
3.- Gaziantep Milletvekili Bayram Yılmazkayanın,
Covid-19 salgını nedeniyle turizm sektörünün zor durumda
olduğuna ilişkin açıklaması
BAYRAM YILMAZKAYA (Gaziantep) Sayın
Başkan, turizm sektörünün durumu kötü. Bacasız sanayi, turizm sektörü
Covid-19 salgını nedeniyle bitme noktasında. Avrupa
Birliği, seyahat yasağı olan ülkeler arasında ülkemizi de ilan
edince sektör iyice iflas durumuna geldi. Ayrıca 1 milyon işsiz
açığa çıkacak, işsizlik artacak.
Bunlar yetmezmiş gibi Turizm Bakanı ile
TÜRSAB Başkanı arasındaki zıtlaşma ve
çatışma zaten zorda olan turizmcileri olumsuz bir şekilde
etkilemektedir. Bu iki eski dostun şimdilerde aralarının
açılması, birbirine zıt tavırları turizm
camiasının en çok konuşulan konularından birisi olmuş.
Turizm acentelerinin belge devirleriyle ilgili
hazırlanan taslak ve denetlemeden tutun da personel özlük haklarıyla
ilgili çalışmalara kadar her şeyin Turizm Bakanı
tarafından bekletilip onay ve imza edilmediği turizm acenteleri
tarafından dillendirilmektedir.
Sayın Bakan ile TÜRSAB
Başkanının aralarındaki husumeti bir kenara bırakarak
batmakta olan turizm sektörünün sorunlarına odaklanması birinci
öncelikleri olmalıdır, yoksa turizm sektörü can çekişiyor.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Sayın Şimşek
4.- Mersin Milletvekili Baki Şimşekin, Çukurova
bölgesinde üzüm üreticilerinin yaşadığı
mağduriyetlerin giderilmesi, temmuz ve ağustos aylarına ait
Ziraat Bankası ile Tarım Kredi Kooperatiflerine olan çiftçi
borçlarının ertelenmesi için Tarım ve Orman Bakanına
çağrıda bulunduğuna ilişkin açıklaması
BAKİ ŞİMŞEK (Mersin)
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Çağrım, Tarım Bakanımıza
olacaktır. Çukurovada yaklaşık bir buçuk aydır üzüm hasadı
başlamış; Türkiyenin ve dünyanın değişik
bölgelerine Çukurovadan üzüm sevkiyatı yapılmaktadır.
Yalnız, üzüm taban fiyatı henüz açıklanmamıştır.
Sumalık üzümle ilgili taban fiyatın bir an önce
açıklanmasını ve üreticinin komisyoncuya ezdirilmemesini, ayrıca
bu süreç içerisinde de, mahsul sonuna kadar, elektrik ve su fatura ödemelerinin
ertelenmesini talep ediyorum.
Ziraat Bankası ve Tarım Krediye olan
borçlar mayıs-haziran ayları itibarıyla ertelenmiştir.
Yalnız, temmuz-ağustos aylarındaki
borçların da mutlaka ertelenmesi gerekmektedir çünkü çiftçi, mahsulünü
satmamıştır henüz, parasını almamıştır;
almadığı bir parayı ödemesi mümkün değildir.
Hükûmetimizin, mayıs-haziran aylarıyla ilgili almış
olduğu süreyi uzatmasını, temmuz-ağustos aylarını
da mutlaka borç erteleme kapsamına almasını talep ediyor,
saygılar sunuyorum.
BAŞKAN Sayın
Kemalbay Pekgözegü
5.- İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay Pekgözegünün,
Bursa ili Yenişehir ilçesi Kirazlıyayla köyü
kadınlarının köydeki madencilik faaliyetlerine karşı
verdiği mücadeleye ve kadınların yaşam hakkını
savunmak için eylem yapan Femin Amfi ve Kırkyama Kadın
Dayanışması üyelerinin gözaltına
alındığına ilişkin açıklaması
SERPİL KEMALBAY
PEKGÖZEGÜ (İzmir) Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Bursanın
Yenişehir ilçesi Kirazlıyayla köyünde madencilik şirketi,
jandarma eşliğinde ağaçları kesiyor, meraları,
suları kirletiyor, köylünün geçim kaynaklarını elinden
alıyor. Dün gece köylü kadınlar, yaşam alanlarını
savundukları için gözaltına alındılar ve bugün denetimli serbestlikle
bırakıldılar. Aynı şekilde, bugün İstanbul
Sözleşmesi hakkında Hükûmetin sözcülerinin söylemlerini protesto
etmek ve kadınların yaşam hakkını savunmak için eylem
yapan Femin Amfi ve Kırkyama Kadın Dayanışması üyeleri
de polis şiddetiyle gözaltına alınmıştır.
Yaşamlarını,
topraklarını, kazanımlarını, İstanbul
Sözleşmesi hakkını savunan kadınların polis, jandarma
şiddetine maruz kalmasını kınıyor, gözaltına alınanların
derhâl serbest bırakılmasını buradan ifade etmek istiyorum.
BAŞKAN Sayın
Özer
6.- Antalya Milletvekili Aydın Özerin, Antalya ili
Kemer ilçesi Kiriş Koyundaki otelin plajında mermer tozu
kullanıldığının otel işletmesi tarafından
beyan edildiğine, insan ve çevre sağlığını
tehlikeye atan otelin sahibi Bakanı istifaya, Çevre ve Şehircilik
Bakanı ile İçişleri Bakanını işlem yapmaya davet
ettiklerine ilişkin açıklaması
AYDIN ÖZER (Antalya)
Teşekkürler Sayın Başkan.
Kültür ve Turizm
Bakanı Mehmet Nuri Ersoyun sahibi olduğu, Antalyanın Kemer
ilçesi Kiriş Koyundaki Maxx Royal Kemer Resort Otel, beyaz
plajının kalsit maddesinden yani mermer tozundan olduğunu beyan
etmiştir. Bu kumların Salda Gölünden mi getirildiğini soran
gazeteci hakkında hemen savcılığa şikâyette bulunan
otel işletmesinin ifadesine göre kalsitli bu kumlar her sene
Niğdedeki bir firmadan alınmaktadır. Kim bilir, bugüne kadar
halkın sahiline bu maddeden kaç ton döküldü, deniz tabanı ne hâle
geldi? Sahilden denize de karışan mermer tozu, insan ve çevre
sağlığına zararlıdır, denizin kirlenmesine ve
kıyı erozyonuna bile neden olmaktadır.
Peki, kendi otelinde
insanları ve çevreyi hiçe sayan Bakanın hangi sözüne, hangi
işine güvenilir? Otelin sahibi Bakanı istifaya, Çevre ve
İçişler Bakanlarını otele ilişkin işlemleri
yapmaya davet ediyoruz.
Genel Kurulu
saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın
Altaca Kayışoğlu
7.- Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca
Kayışoğlunun, olimpik kriterlere sahip Bursa Atatürk Spor
Salonunun yıkılmasından Türkiye basketbol liglerinde yer alan
Tofaş, Bursaspor, Final Spor ve Geçitsporun olumsuz etkileneceğine
ilişkin açıklaması
NURHAYAT ALTACA
KAYIŞOĞLU (Bursa) Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Millet bahçesine ilave edileceği için
yıkılması düşünülen Bursa Atatürk Spor Sarayı,
şehrin Nilüfer Tofaş Spor Salonuyla birlikte, olimpik kriterlere
sahip 2 salonundan 1isidir. Salonun yıkılması hâlinde
Bursanın Türkiye basketbol liglerinde yer alan 4 takımı
Tofaş, Bursaspor, Final Spor, Geçitspor bundan olumsuz etkilenecektir.
Tofaş ve Bursaspor, liglerin yanı sıra Bursayı bu yıl
Avrupa kupalarında da temsil edeceklerdir. Nilüferdeki salonun herhangi
bir nedenle devre dışı kalması durumunda Bursada FIBA
kriterlerine ait başka salon olmadığı için Bursa
takımları maçlarını zorunlu olarak Eskişehir veya
Balıkesir gibi illerde oynamak zorunda kalacaklardır.
Yine, bu salonda lig maçlarını oynayan
Final Spor ve Geçitspor yeni sezon öncesi salonsuz kalacaklardır. Böyle
bir durum sadece Bursanın değil, Türkiyenin de ayıbı ve
yüz karası olacaktır. Bursalıların ortak arzusu Atatürk
Spor Sarayının yerinde kalmasıdır, yıkıp millet
bahçesine dâhil etmek Bursaya ihanet olur. Zaten millet bahçesi
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Sayın Güzelmansur
8.- Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansurun, ihraç
kaydıyla ülkeye getirilen Afrin zeytinyağlarının iç
piyasaya sürülmesiyle yaşanılan mağduriyete ilişkin
açıklaması
MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) Teşekkür ederim
Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekili
arkadaşlarım; Afrinden getirilen zeytinyağları, bir kez
daha yerli zeytinyağı üreticisini mağdur etmeye
başladı. Her ne kadar geçen yıldan beri yaptığım
uyarılarla Afrin zeytinyağlarıyla ilgili çeşitli tedbirler
alınmış olsa da fırsatçılar da boş durmuyor. Bu
fırsatçıların şimdi de çeşitli numaralarla Afrinden
getirdikleri yağları iç piyasaya sürdüklerine dair çok sayıda
şikâyet ve ihbar alıyorum. Buradan iktidara ve yetkililere
sesleniyorum: Fırsatçılara geçit vermemek için, yerli üreticiyi
perişan etmemek için, zarara uğratmamak için, bir; Afrinden
zeytinyağlarını getirme konusunda, asit değerlerini ve
vasıflarını belirtme şartı getirilsin, iki; bunlar
zaten ihraç kaydıyla getirilecekleri için bu yağlar doğrudan
serbest bölgeye gönderilsin. Bunu, bir an önce, Hataylı ve tüm yerli
zeytinyağı üreticisi ve tüccarı adına bekliyorum.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Sayın Baltacı
9.- Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacının, 7
Temmuz Rıfat Ilgazın ölümünün 27nci yıl dönümüne ilişkin
açıklaması
HASAN BALTACI (Kastamonu) Teşekkür ederim
Sayın Başkan.
Bundan kırk iki sene önce Rıfat Ilgaz
Sarıyazmalı şiirinde şöyle demişti:
Al paçacıklı, sırtı küfeli,
Başı çifte çifte sarı yazmalı
Siler gibi alın terini çevrene
Bu kara yazıyı alnından silip
Kendi öz yazını kendin yazmalı!
Aramızdan ayrılışının
27nci yılında, Türk edebiyatının çınarı, Ilgaz
Dağı kadar heybetli, Karadeniz kadar engin ve derin, usta yazar,
şair, öğretmen ve hemşehrim Rıfat Ilgazı
saygıyla, sevgiyle, özlemle ve minnetle anıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Ceylan
10.- Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylanın, Çanakkale
ili Gelibolu ilçesi Ilgardere köyü ve Eceabat ilçesi Kumköy ile Yalova köyleri
arasındaki ormanlık bölgede çıkan yangının çıkış
nedeninin tespit edilerek sorumluları hakkında en ağır
cezai yaptırımların uygulanmasının kamuoyunun
beklentisi olduğuna ilişkin açıklaması
ÖZGÜR CEYLAN (Çanakkale) Sayın Başkan,
Gelibolunun Ilgardere ve Eceabatın Kumköy ve Yalova köylerinde
çıkan yangında 500 hektar çam ormanının kül olduğunu
büyük bir üzüntüyle öğrendik. Soğutma
çalışmalarının ardından yangının
çıkış nedeninin bir an önce tespit edilmesi, varsa sorumluları
hakkında en ağır cezai yaptırımların
uygulanması kamuoyunun beklentisidir. Sayın Pakdemirlinin felaket
bölgesine hareket etmesi ve çok sayıda araç gereçle yangına
müdahalenin sağlanması çabası memnuniyet vericidir ancak
helikopterlerde gece görüş cihazı bulunmadığından hava
karardıktan sonra kullanılamamaktadırlar.
Kumköyde yaklaşık 3.500 dekar buğday
ve 500 dekar zeytinlik, Yalova köyünde 250 dekar buğday ve arpa,
Ilgarderede 70 dekara yakın buğday ve arpa ekili alan
yanmıştır. Bu köylerimiz derhâl afet bölgesi ilan edilerek zararları
devlet tarafından karşılanmalıdır. Can kaybı
yaşanmamış oluşu, bu felaketin tek tesellisidir.
Geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
BAŞKAN Sayın Ekinci
11.- Sivas Milletvekili Semiha Ekincinin, 2 Temmuz Sivas
katliamının ve 5 Temmuz Başbağlar katliamının
27nci yıl dönümüne ilişkin açıklaması
SEMİHA EKİNCİ (Sivas) Teşekkür
ediyorum Sayın Başkanım.
2 Temmuz Sivas Madımak olayları ve 5
Temmuz Erzincan Başbağlar katliamının 27nci yıl
dönümünde, hayatını kaybedenlerin acısını
yüreğimizde hissettiğimizi belirtiyor, hayatını
kaybedenlere Allahtan rahmet diliyorum.
Sivas, barışın, kardeşliğin
şehridir. Sivas, cumhuriyete yüz sekiz gün ev sahipliği
yapmış yiğitler diyarıdır. Biz hiçbir zaman
Alevi-Sünni diye ayrılmadık, etle tırnak gibiyiz ve
ayrılmayacağız. Sivas bu olayların faili değil,
mağdurudur. Kirli ellerin ve kirli düşüncelerin karanlık
oyunlarıyla, yiğidin harman olduğu sultan şehrimiz
Sivasımıza gölge düşürmek isteyenlere asla müsaade
etmeyeceğiz.
Sivas ve Sivaslıyı artık rahat
bırakın diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Aydemir
12.- Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemirin, Erzurum
ili Aziziye, Pasinler ve Köprüköy ilçelerindeki jeotermal kaynakların
değerlendirilebilmesi için Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığınca yapılan çalışmaların hayat
bulmasını temenni ettiklerine ilişkin açıklaması
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum)
Başkanım Bizim olması gereken nimetler ancak yaşlanıp
onlardan zevk alamayacağımız bir hâle gelince elimize geçer.
diyor bir bilge. Bu durum, bireyler için olduğu kadar toplumlar için de
geçerli. Buna dönük örnek çok, mesela, doğa turizminin vazgeçilmezi
jeotermal kavramı hudayinabit, Allah vergisi nimetler. Erzurumdan
biliyoruz, Aziziye ilçemizin Ilıca Mahallesi bu sahada eşsiz bir
adres, yine Pasinler öyle, Köprüköy ilçemiz öyle; sıhhat gerekçeleriyle
yönelen on binler var. Jeotermal fırsatların sayılamayacak
derecede başka faydaları da var. Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığımız buna ilişkin özel çalışmalar
yapıyor. Beklentiler çok sahici; mesela otoyolların, köprülerin,
havalimanı pistlerinin ısıtılması gibi. Özellikle
Erzurum gibi soğuk adresler için ciddi bir projeksiyon. Temennimiz hemen
hayat bulması.
Hepinize saygı sunuyorum.
BAŞKAN Sayın Kılıç
13.- Kahramanmaraş Milletvekili İmran
Kılıçın, orman yangınlarının nedenlerine ve
yangınlar nedeniyle biyolojik çeşitliliğin zarar gördüğüne
ilişkin açıklaması
İMRAN KILIÇ (Kahramanmaraş)
Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Yanmaz da yürekler güneşe atsan / Bir kibrit
bir orman yakar, başıboş
Orman yangınlarının nedenleri; ihmal
ve dikkatsizlik, ormanda güvenlik tedbiri alınmadan ateş
yakılması, yakılan ateşin söndürülmeden
bırakılması, sönmemiş sigara izmariti ve kibritin yere
atılması, orman içinde veya bitişiğindeki tarlalarda
istenmeyen ot veya anızın yakılması, gece aydınlatma
için ormanda ateşle dolaşılması, cam ve cam
kırıklarının ormanda bırakılması,
çocukların orman içinde ateşle oynamaları, kasıtlı
çıkarılan orman yangınları, tarla veya otlakları
genişletmek için ormanın bilerek yakılması, orman içinde
yapılan kanunsuz işleri gizlemek için yangın
çıkarılması, birilerinden intikam almak veya bir şeyi
sabote etmek için yangın çıkarılması, yabani
hayvanları uzaklaştırmak için yangın çıkarılmasıdır.
Orman yangınlarından biyolojik
çeşitlilik büyük zarar görür, ormanlarda yaşayan canlıların
yaşam alanları yok olur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Sayın Gürer
14.- Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürerin,
Niğdeli çiftçilerin arazisiz bırakılma tehlikesiyle
karşı karşıya olduğuna ilişkin
açıklaması
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde)
Teşekkürler Sayın Başkan.
Niğdede verimli tarım arazileri
Niğde dışından gelen firmalar ya da yurt
dışı firmalarınca toplanıp alınmaktadır.
Çiftçi kendi toprağına amele olmak zorunda kalmaktadır. Bu kere,
yıllardır çiftçilerin ekip diktiği Millî Emlake ait hazine
arazilerinin de ihaleye çıkarılması ve Niğdeli çiftçilerin
dışında firmaların ihaleye girmesi ciddi tepki
yaratmıştır. İhale kapsamında, Konaklı
kasabası çiftçilerinin Maliye önünde toplanıp durumu protesto
etmeleri üzerine ihale şimdilik iptal edilmiştir. Çiftçilerin
haklı talebi, yıllardır ektikleri hazine arazilerinin
kendilerine kiralanmasıdır. Niğdede çiftçilerin
yaşadıkları sorunlara bu kere arazisiz bırakılma
tehlikesi eklenmiştir. Çiftçi topraklarını hazineden kiralayarak
ekmek üretmek için haklı olarak öncelik beklemektedir. Zor koşullarda
ekmeklerinin peşinde olan Konaklı kasabası çiftçileri ve
diğer bölge çiftçilerine iktidar haksızlık yapmaktan
vazgeçmelidir. Toplulaştırmayla ilgili bölgede yapılan
işlemlerde de yoğun şikâyet almaktayız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Sayın Gaytancıoğlu
15.- Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlunun,
emekli olduğu hâlde çalışmak zorunda olan 65 yaş üstü
yurttaşların coronavirüs salgını nedeniyle yaşadığı
mağduriyetlerin giderilmesi gerektiğine ilişkin
açıklaması
OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) Teşekkür
ederim Sayın Başkan.
Emekli olan birçok yurttaşımız
AKPnin dünyayı kıskandıran ekonomi politikaları sayesinde
çalışmak zorundadır. Bu yurttaşlarımız pandemi
süresince sokağa çıkamamış, dolayısıyla
çalışamamışlardır, çoğu iş yerlerinden
ücretsiz izinli sayılmışlardır. Çalıştıkları
için emekli aylıklarından kesinti yapılan
yurttaşlarımıza devlet tarafından kısa
çalışma ödeneği gibi bir ödeme de
yapılmamıştır. Emeğiyle çalışan, çalışmak
zorunda olan, birçoğu 65 yaş üstündeki bu
yurttaşlarımıza hak ettikleri desteklerin verilmesi gerekiyor.
Çalışıyor göründükleri için yapılan sosyal güvenlik
kesintileri sonlandırılmalı, kısa çalışma
ödeneğinden yararlanmaları için gerekli düzenlemeler
yapılmalıdır.
Buradan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler
Bakanına sesleniyorum: Bu yurttaşlarımızın
mağduriyetini giderin. Siz Norveçte bakanlık yapmıyorsunuz,
emekliler açlık sınırı altında yaşıyor ve
karınlarını doyurmak için çalışmak zorundalar. Hiçbir
emekli keyfinden çalışmıyor.
BAŞKAN Şimdi, söz talep eden Grup
Başkan Vekillerine söz vereceğim.
Sayın Dervişoğlu
16.- İzmir Milletvekili Dursun Müsavat
Dervişoğlunun, 5 Temmuz Başbağlar katliamının
27nci ve Urumçi katliamının 11inci yıl dönümüne, Çanakkale ili
Gelibolu ve Eceabat ilçeleri arasındaki ormanlık alanda çıkan
yangının neden olduğu mağduriyetlerin giderilmesi ve
olayın terör bağlantısının olup
olmadığının araştırılması
gerektiğine, TBMM Başkanı ve Divan heyeti seçiminin
hayırlar getirmesini Cenab-ı Allahtan niyaz ettiğine
ilişkin açıklaması
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Çok teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Genel Kurulu saygılarımla
selamlıyorum.
İki gün önce Erzincanın Kemaliye
ilçesinde gerçekleşen Başbağlar katliamının 27nci
yıl dönümünü idrak ettik. Başbağlarda toprağın kara
bağrına düşen 33 şehidimizi bir kere daha rahmetle
anıyorum. Bu vesileyle bir kez daha hain terör örgütü PKKyı nefretle
lanetliyorum. Yüce Allah milletimize bir daha böyle acılar göstermesin.
Terör karşısında sıradağlar gibi dimdik duran tüm
şehitlerimizin ruhları şad, mekânları cennet olsun.
Yine iki gün önce, 5 Temmuzda Doğu
Türkistanın başkenti Urumçide Çin güvenlik güçleri ve silahlı
paramilislerin barışçıl gösterilere kanlı müdahalesinin
11inci yıl dönümüydü. Sürgündeki Doğu Türkistan Millî Meclisine göre
2009 Temmuzundaki olaylarda üç gün içerisinde binlerce Uygur, Çin resmî
makamlarına göre ise 197 kişi şehit edildi. On bir yıl önce
Urumçi katliamında şehit edilen soydaşlarımızı
rahmetle anıyorum, aziz hatıraları önünde saygıyla
eğiliyorum. Uygur kardeşlerimizin Türk yurdu Doğu Türkistanda
yıllardır uğradığı zulmün hesabının
elbet bir gün sorulacağına da canıgönülden inanıyorum.
Gelibolu ve Eceabat ilçelerinde Ilgardere ve Yalova
köyleri yakınındaki ormanlık alanda henüz belirlenemeyen bir
nedenle saatlerdir süren bir yangın meydana geldi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) - Rüzgârın da etkisiyle kısa sürede büyüyen ve
dumanları Çanakkale kent merkezi ile yarımadanın büyük
bölümünden görülen yangının kontrol altına alındığı
sabah saatlerinde Tarım Bakanı tarafından açıklandı.
Çalışmalara katılan tüm görevli personeli yoğun
çabasından dolayı kutluyorum, 450 hektara yaklaşan bir
alanın yandığını ise üzülerek öğrenmiş
bulunuyoruz. Köylülerin geçim kaynağı olan zeytinliklerin
yanması sonucu oluşan mağduriyetlerin giderilmesini Hükûmetten
talep ediyoruz. Olayın en ince ayrıntısına kadar
araştırılmasını ve terör bağlantılı
olup olmadığının ortaya çıkarılmasını
İYİ PARTİ Grubu olarak takip edeceğiz, sonuçları da
hep birlikte değerlendireceğiz.
Yapacak olduğumuz Başkanlık seçiminin
ülkemize hayırlar getirmesini de Cenab-ı Allahtan niyaz ediyor,
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum efendim.
BAŞKAN Buyurun Erkan Bey.
17.- Manisa Milletvekili Erkan Akçayın, 5 Temmuz
Başbağlar katliamının 27nci yıl dönümü vesilesiyle
terör örgütü PKKyı lanetlediğine ve öldürülen 33 vatandaş ile
tüm şehitleri rahmetle andığına, Sakarya ili Hendek
ilçesinde havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamada hayatını
kaybeden 7 vatandaşa Allahtan rahmet dilediğine ve olayla ilgili
adli soruşturmanın devam ettiğine, aynı fabrikada 2009,
2011, 2014 ve 2018 yıllarında meydana gelen patlamaların da
soruşturma kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine, maddi
ve manevi zararların karşılanabilmesi için ilgili
bakanlıklar tarafından çalışma yürütüldüğüne
ilişkin açıklaması
ERKAN AKÇAY (Manisa) Teşekkür ederim
Sayın Başkan.
Muhterem milletvekilleri, 5 Temmuz 1993te Erzincan
Başbağlarda PKKnın alçak saldırısıyla
şehit edilen 33 vatandaşımızı rahmetle anıyor ve
terör örgütü PKKyı lanetliyorum ve bütün şehitlerimize rahmet
diliyorum.
Sayın Başkan, 3 Temmuzda Sakaryanın
Hendek ilçesinde bir havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamada
7 vatandaşımız hayatını kaybetmiş ve 126
vatandaşımız da yaralanmıştı. Hayatını
kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet,
yakınlarına başsağlığı diliyorum, aziz
milletimizin başı sağ olsun. 126 yaralı
vatandaşımızın 121inin yapılan tetkikler neticesinde
hastanelerden taburcu edilmesi hepimizi teselli eden bir gelişme
olmuştur. Tedavisi devam eden vatandaşlarımıza şifalar
diliyorum. Patlamanın meydana gelmesinden kısa bir süre sonra,
başta AFAD, UMKE, JAK olmak üzere çok sayıda arama ve kurtarma ekibi
yaralıların kurtarılması için çalışmalar
yürütmüştür. Diğer yandan, devlet yetkililerimiz ve Milliyetçi
Hareket Partisi Grup Başkan Vekilimiz, Sakarya Milletvekili Sayın
Muhammed Levent Bülbül, il ve ilçe teşkilatlarımız olay yerine
intikal ederek vatandaşlarımızın yanında
olmuşlardır. Yetkili merciler tarafından olayla ilgili adli
soruşturma devam ettirilirken, ilgili bakanlıklar tarafından,
hasarların giderilmesi, maddi ve manevi zararların
karşılanması için bir çalışma yürütüldüğünü
biliyoruz.
Önceki yıllarda, 17 Ağustos 2009, 29 Eylül
2009, 11 Şubat 2011, 14 Aralık 2014 ve 27 Ocak 2018de aynı
fabrikada meydana gelen patlamaların da bu soruşturma kapsamında
değerlendirilerek iş yeri niteliklerinin iyileştirilmesi ve
denetime tabi tutulması beklentimizdir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
ERKAN AKÇAY (Manisa) Benzer felaketlerin bir daha
yaşanmamasını temenni ediyor, Genel Kurulu saygıyla
selamlıyorum.
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
BAŞKAN Sağ olun.
Sayın Hakkı Saruhan Bey, buyurun.
18.- İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun, 5
Temmuz Başbağlar katliamının 27nci yıl dönümüne,
Hasankeyf antik kentinin sular altında kalmasıyla 80 binden fazla
insanın göç ettiğine, sosyal ve ekonomik tahribatın
yaşandığına, dolarizasyon sürecinin devam ettiğine,
dış ticaret açıklarının her geçen gün
arttığına, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel
Başkanı Recep Tayyip Erdoğanın Faiz sebep, enflasyon
neticedir. ifadesinin tersi bir süreç yaşandığına
ilişkin açıklaması
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Teşekkür
ederim Sayın Başkan.
Sayın vekiller, 5 Temmuz 1993te yaşanan
Başbağlar katliamının üzerinden yirmi yedi yıl geçti.
Bizler, Başbağlar köyünde katledilen 33 köylünün
acısını o gün olduğu gibi bugün de yüreğimizde
hissediyor ve toplumun adalet talebini sahipleniyoruz. Kalıcı bir
toplumsal barışın inşası için, Başbağlar
katliamının amasız, fakatsız
aydınlatılmasının ve adalet talebinin
karşılığını bulmasının çok önemli
olduğunu düşünüyoruz.
Size şimdi 2 fotoğraf göstereceğim,
daha evvel bu konuyu gündeme taşımıştık. Şimdi,
bu fotoğraflar Hasankeyften. Bir tanesi eski Hasankeyf yani tarihsel
Hasankeyf. Bir tanesi de bugünkü Hasankeyf yani betona bulanmış olan
ve su altında kalmış olan Hasankeyf.
On iki bin yıldır insanların
yaşadığı ve 19uncu yüzyıla kadar bölgenin en büyük
yerleşim yerlerinden birini oluşturan Hasankeyf Antik Kenti sular
altında kaldı ve iktidarın iddia ettiği gibi değil,
sosyoekonomik çok fazla getirisi olmayan bir proje aslında Hasankeyfi
ortadan kaldırmış oldu. Şu ana kadar 70in üzerinde köy,
199 yerleşim yeri ve tarım arazileri sular altında kaldı,
80 bin insandan fazlası göç etti, sosyal ve ekonomik açıdan ciddi bir
tahribat ortaya çıkmış oldu.
On iki bin yıllık bir tarih, onlarca
medeniyet ve silinen aslında insanlığın
hafızasıdır. Orada yaşanan çok ağır kültürel bir
soykırımdır, bütün insanlık hafızasına,
değerlere, kültürlere ağır bir saldırıdır.
Hasankeyfi bu hâle getirmiş olanları bir kez daha eleştiriyoruz
ve tarih bunu asla affetmeyecektir diyoruz.
Şimdi, sayın vekiller, haziran
ayındaki bir veriye göre, 26 Haziran haftasında yurttaşların
döviz hesaplarındaki toplam tutar bir önceki haftaya göre 575 milyon dolar
artmış.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Böylelikle
Türkiyedeki toplam döviz mevduatı 202 milyar 213 milyon dolara
çıkmış. Bu yaşanan o 26 Haziran haftasındaki
artışın 273 milyon doları bireysel hesaplardan, 302 milyon
doları ise tüzel hesaplardan kaynaklanmış.
Şimdi, bir tür dolarizasyon dediğimiz
süreç devam ediyor. Neden acaba? Neden bu süreç bir türlü kesilemedi? Çünkü bu
ülkede yurttaşların ekonomiye olan güvensizlikleri, siyasi
iktidarın uygulamalarına ve ekonomi politikalarına yönelik
güvensizlikleri asla bitmedi, tam tersine bu güvensizlik artıyor.
Bakın, geçen hafta yine bu konuşmamda
dış ticaret verileriyle ilgili açıklamalar
yapmıştım, son verileri
karşılaştırmıştım. Hazine ve Maliye
Bakanı bir açıklama yaptı ve dedi ki: İhracatın
ithalatı karşılama oranı yüzde 86,2ye yükseldi. Yani
aslında kulağını ters eliyle tutmuş oldu.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun toparlayın Sayın
Oluç.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) - Yani buradaki
verilere baktığımızda konuşulması gereken
şudur: Dış ticaret açığının
oranıdır, bu da yüzde 17,4 olmuştur.
Şimdi, Hazine ve Maliye Bakanının
dediği gibi eğer her şey dengesini buluyorsa neden Hazine ve
Maliye Bakanlığı borçlanma ihtiyacı hissediyor? Neden
Varlık Fonu üzerinden sürekli borç aranıyor? Neden Merkez
Bankası üzerinden yandaş firmalar sürekli fonlanıyor?
Şimdi, baktığımızda 18
Nisan 2020 tarihinden bu yana 4 ek gümrük vergisi artırımıyla 5
binden fazla ürüne ek vergi kondu ve hâlen dış ticaret
açıkları açısından iktidarın yönetemediği bir
durumla karşı karşıya olduğumuz görünüyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul)
Toparlıyorum.
BAŞKAN Buyurun Sayın Oluç.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) - Dış
ticaret verilerine göre, ihracat 2020 yılı Mayıs ayında bir
önceki yılın aynı ayına göre yüzde 40,9, ithalat ise yüzde
27,8 azaldı. Yani mayıs ayında dış ticaret
açığı yüzde 102,7 artarak 1 milyar 687 milyon dolardan 3 milyar
420 milyon dolara yükseldi; durum bu. Yani ortada pembe tablo çizecek Her
şey dengeleniyor. denecek bir durum kesinlikle yok.
Bakın, bu nasıl bir anlayış?
Hani Adalet ve Kalkınma Partisinin Genel Başkanı hep diyordu ya
büyük bir icatla Faiz sebep, enflasyon sonuçtur. Faizler düşerse
enflasyon da düşer. diye. Biz son üç aya baktık, nisan ayında
faiz 8,77 puanmış, mayıs ayında 8,25 puan, haziran
ayında 7,66 puan, faizlerde sürekli düşüş var. Peki, enflasyon
ne oluyor?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Sayın Oluç, yarın uzun
uzadıya konuşuruz.
Meclis Başkanı seçimine geçelim.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Bitiriyorum,
son cümlem.
BAŞKAN - Buyurun toparlayın.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Teşekkür
ederim.
Enflasyon nisan ayında 10,94 puan üstelik
bunlar hormonlu TÜİK verileri- mayısta 11,39 puan, haziranda 12,62
puan olmuş. Yani Adalet ve Kalkınma Partisi Genel
Başkanının söylediğinin tam tersi bir süreç
yaşanıyor. Faiz sebep, enflasyon sonuçtur. iddiası tamamen
çökmüş vaziyette. Şimdi, aslında, bu anlayış üzerine
oluşturulan bir ekonomi politikası bütçe açıklarını,
hazine açıklarını rekor düzeylere ulaştırıyor.
Dış ticaret açıkları almış başını
gidiyor. Bunu bir kez daha hatırlatmış olalım iktidar
partisine.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Sayın Özkoç, buyurun.
19.- Sakarya Milletvekili Engin Özkoçun, 15 Temmuz
şehit yakınları ve gaziler için toplanılan paranın
hâlâ hak sahiplerine verilmemiş olmasını
kınadıklarına ve iktidarın bu konuda sağduyulu
olması gerektiğine, Avukatlık Kanununda yapılmak istenen
düzenlemeye, Sakarya ili Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasında
meydana gelen patlamaya ve patlamanın müsebbiplerinin en ağır
şekilde cezalandırılması gerektiğine ilişkin
açıklaması
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) Sayın Başkan,
değerli milletvekilli arkadaşlarım; hepinizi saygıyla
selamlıyorum.
Defalarca gündeme getirdik, 15 Temmuz darbe
girişiminin ardından dört yıl geçti, şehit yakınlarıyla
ilgili toplanan paranın 309 milyon lira olduğunu ifade etmiştik,
yanılmışız. Bu paranın bugün itibarıyla
değer kazanıp da 600 milyon lira olması gerekirken Murat Emirin
verdiği soru önergesine cevaben yedi ayda 38 bin lira azalmış
olduğu gözükmektedir. Şehit yakınları bu parayı
beklerken pandemi sürecinde hâlâ bu parayı vermemekte ısrar eden
iktidarı şiddetle kınıyoruz. Bu kardeşlerimizden
hakkını hukukunu aramak isteyen 15 Temmuz gazimiz Ufuk Yeğin
hakkında soruşturma açılmıştır. Ne zamandan beri
Türkiye Cumhuriyeti devleti, kendi gazisi hakkını hukuku
aradığı için kendi gazisine dava açma noktasına
gelmiştir? Türkiye Cumhuriyeti devleti varlığını
şehitleri ve gazilerine borçludur. O yüzden şehidimizi ve gazimizi
yargının karşısına değil, vicdanın
içerisinde onların hakkını hukukunu verecek ve onlar için
milletin verdiği parayı bir an önce onlara göndermenin yolunu
arayacak iktidarın sağduyuya sahip olması gerekir.
Değerli arkadaşlar, Avukatlık
Kanununa dayatılan değişiklik bir ihtiyacın değil, hırsın
ve kavganın sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Çünkü
burada açıkça avukatlık mesleğini daha iyi bir hâle getirecek ya
da adaleti sağlayacak bir düzenleme gelmiyor; baroları
siyasallaştıracak bir düzenleme geliyor. Bu gelen düzenleme, saray
rejiminin hırsının ve kavgasının bir sonucudur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun Sayın Özkoç.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) Bu yasa Türkiye
Cumhuriyeti devletine ihanet, ülkeyi bölme ve parçalama yolunda atılan bir
adımdır.
Değerli kardeşlerim, ben Sakarya
milletvekiliyim. Sakarya, bu ülkenin hatta dünyanın en güzel kentlerinden
bir tanesidir. Ancak Sakaryada meydana gelen elim kazalar bir değil, iki
değil, üç değil. Aynı fabrikanın aynı yöneticilerinin
isim değişikliğiyle havai fişek fabrikasını
başka yerlerde açması, kendilerinin MÜSİAD üyesi olması ya
da MÜSİADın Sakarya Şubesi Başkanı olması
Ayrıcalık tanımadan görev yapan belediye başkanları bu
ruhsatı geçersiz olan fabrikaların kurulmasına nasıl izin
vermiştir? Kardeşlerimizin ölmesine nasıl göz yumulmuştur?
Buradaki, fabrikadaki mesafelerin en az 50 metre olması gerekirken
İçişleri Bakanlığının yaptığı
açıklamada bütün denetimler yapılmış olmasına rağmen
20 metre ve bitişik nizam olmasına nasıl göz yumulmuştur?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun toparlayın Sayın
Özkoç.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) Gereğinden fazla
stok malzemenin orada muhafaza edilip de bunların
ısınmasından sebep patlama riski nasıl göze
alınmıştır? İşçilerimizin,
ustabaşılarımızın dört gündür, beş gündür Bu
malzemeler patlayacak. demesine rağmen hiç kimse nasıl buna kulak
kabartmamıştır?
Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı, AKP
Genel Başkanı olarak değil, Cumhurbaşkanı olarak
hareket etmelidir. Cumhurbaşkanı, işçilerin cenazesi orada dururken,
bu kadar yaralı varken MÜSİADın bölge sorumlusu olan ve bu
fabrikanın sahibi olan bu kişiyi arayarak nasıl onun
arkasında durmuştur? Bu fabrikanın MÜSİADla ilgili
olması ve MÜSİAD Genel Başkanının daha cenazeler orada
dururken moral yemeği adı altında bütün MÜSİAD
Başkanlarını Sakaryada toplayıp verdiği yemek hangi
vicdana sığmaktadır?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Toparlayalım Sayın Özkoç.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; Sakarya, gerçekten, cenazelerini
kaldırmış, yaralıların yarasını
sarmış ama vicdanının yarasını
saramamıştır. O yüzden, Sakaryadaki bu elim kazanın
müsebbipleri ile mağdurları birbirlerinden ayırt edilmelidir.
Müsebbipleri en ağır şekilde
cezalandırılmalıdır. Bu iş yeri sahibi, müsebbiplerine
dava açmaktadır. Onun arkasında hukukçular, onun arkasında
MÜSİAD olabilir ama milletimizin arkasında vekilleri, Türkiye Büyük
Millet Meclisi ve biz varız; gereği yapılmalıdır.
Saygılar arz ederim. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Turan, buyurun.
20.- Çanakalele Milletvekili Bülent Turanın,
yapılacak olan 27nci Yasama Dönemi ikinci devre TBMM Başkanı ve
Başkanlık Divanı üyelikleri seçiminde tüm adaylara
başarılar dilediğine, Çanakkale ili Gelibolu ve Eceabat ilçeleri
arasındaki ormanlık alanda çıkan yangının
söndürüldüğüne ve süreci takip ettiklerine, 5 Temmuz Başbağlar
katliamının 27nci yıl dönümü vesilesiyle hayatını
kaybeden 33 vatandaşa Allahtan rahmet dilediklerine ve PKK başta
olmak üzere tüm terör örgütlerini lanetlediklerine, Sakarya Milletvekili Engin
Özkoçun yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması
BÜLENT TURAN (Çanakkale) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bugün Gazi Meclisimizin önemli bir gündemi var.
27nci Dönem ikinci devre Meclis Başkanı ve Divan heyetinin seçimini
gerçekleştireceğiz. Sorunsuz, Anayasaya, İç Tüzüke uygun bir
seçim olmasını ümit ediyorum ve tüm adaylara başarılar
diliyorum.
Sayın Başkan, vekili olduğum
Çanakkalemizde Gelibolu-Eceabat arasında Tarihî Yarımadada dün
maalesef çok büyük bir yangın çıktı, 450 hektar gibi önemli bir
alan maalesef yandı. İlk andan itibaren Bakanımız,
vekilimiz, valimiz, tüm ilgililer alanda oldular. 2 uçak, 20 helikopter,
100den fazla arazözle müdahale edildi, sabaha karşı da söndürüldü.
Can kaybı olmaması da en büyük tesellimiz; süreci yakından takip
ediyoruz.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; 5 Temmuz Başbağlar katliamının 27nci
yıl dönümüydü. Bu hazin günü hüzünle tekrar yâd ettik,
hatırladık. PKK başta olmak üzere tüm terör örgütlerini
lanetliyoruz, 33 vatandaşımıza Allahtan rahmet diliyoruz.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; gündeme geçmeden Grup Başkan Vekillerine verilen bu süre
aslında genel gündemle ilgili. Ancak zaman zaman Grup Başkan
Vekillerimizin daha özel gündeme girdiklerini, polemiğe davetiye
çıkardıklarını da görüyoruz. Az önce de kıymetli Grup
Başkan Vekili, Avukatlık Kanununun bir ihanet olduğunu, buraya
getirilemeyeceğini falan ifade ettiler. Biz bu konuya ilişkin
görüşlerimizi Avukatlık Kanunu gündeme geldiğinde
değerlendireceğiz, o zaman tüm cevaplarımızı
vereceğiz. İddia edildiği gibi bir talimatın ürünü falan
değil, iki kıymetli partinin, Cumhur İttifakının büyük
bir özveriyle hazırladığı, tüm ilgililerin görüşünün
alındığı, STKlerin, ilgililerin kanaatlerini
değerlendirdiği reform niteliğinde bir kanundur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı.)
BAŞKAN Barolarda
tartışırız o konuyu.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) Reform niteliğinde
olan bu kanunu gündeme geldiğinde değerlendireceğiz Sayın
Başkanım.
Teşekkür ediyorum.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde)
Kapının önünden içeri sokulmadılar Meclise.
BAŞKAN Gündeme geçiyoruz.
Başkanlığın Genel Kurula
sunuşları vardır.
İç Tüzükün 37nci maddesine göre verilmiş
bir doğrudan gündeme alınma önergesi vardır, okutup işleme
alacağım.
Önergeyi okutuyorum:
V.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Önergeler
1.- Denizli Milletvekili Yasin Öztürkün, (2/2007) esas
numaralı Denizli İlinde Altınova Adıyla Bir İlçe
Kurulmasına İlişkin Kanun Teklifinin doğrudan gündeme
alınmasına ilişkin önergesi (4/83)
18/2/2020
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
(2/2007) esas numaralı Denizli İlinde
Altınova Adıyla Bir İlçe Kurulmasına İlişkin
Kanun Teklifimin TBMM İçtüzüğü 37nci maddesi uyarınca
doğrudan Genel Kurul gündemine alınması konusunda gereğini
arz ederim.
Saygılarımla.
Yasin
Öztürk
Denizli
BAŞKAN Teklif sahibi Denizli Milletvekili
Sayın Yasin Öztürk.
Buyurun Sayın Öztürk. (İYİ PARTİ
sıralarından alkışlar)
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; Denizlide Altınova adıyla
bir ilçe kurulmasına ilişkin verdiğim kanun teklifi üzerine söz
almış bulunmaktayım. Bu vesileyle geçmiş dönemde bu yönde kanun
teklifleri vermiş olan Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili Sayın
Emin Haluk Ayhana saygılar sunuyor, Denizlimizin duayen
siyasetçilerinden ebediyete göç etmiş Doğru Yol Milletvekili Mehmet
Gözlükayaya da Cenab-ı Allahtan rahmet diliyorum. Ayrıca Denizlili
hemşehrilerimi ve yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Ülkemizde coğrafi haritamızın
şekillenmesi 1924lere dayanmaktadır. Cumhuriyetin kurulduğu ilk
yıllarda il, ilçe ve köy sınırları, arazi şekillerine,
akarsu yataklarına, göl ve o zaman kullanılmakta olan yollara göre
çizilmiştir. Ancak daha sonra zamanla kuruyan akarsu yatakları, suyu
çekilen ve ekime başlanan göller, kullanılamayan yollar nedeniyle
sınırlar bir çok yerde tartışmalı hâle gelmiş,
sonucunda yerleşim bölgeleri de gelişen ihtiyaçlar doğrultusunda
değişmeye başlamıştır. Sanayileşme,
ulaşım, eğitim ve en önemlisi göçler de il ve ilçe merkezlerinin
değişmesine, yeni il ve ilçelerin kurulmasına aracılık
etmiştir. Ancak büyükşehir kanunlarında yapılan
değişiklikler sırasında ilçe ve mahalle
sınırlarının belirlenmesi hemen hemen her ilimiz ve
ilçelerimizde sorunlara neden olmuş, bazen siyasi baskılar, bazen
kanun yapıcılarının bölgeye hâkim olamaması idari
merkezlerin belirlenmesinde hatalı bir yaklaşımı
beraberinde getirmiştir.
İlk teklifi yıllar önce, Denizli
büyükşehir olmadan önce Doğru Yol Partisi Milletvekili Mehmet
Gözlükayanın getirdiğini dile getirmiştim. O zaman
bitişik, yan yana 2 kasabanın yerel yöneticileri kamu binalarının
kendi bölgelerinde olmasını paylaşamamaktan kaynaklı
uzlaşamadıklarından ilçe olamamışlardı.
Şimdi, bırakın ilçe olmayı beldeleri kapandı, mahalle
oldular. Eskiden kapı eşiğindeki belediye başkanına
istedikleri talebi söyleyebilirken şimdi ne yazık ki en ufak bir
hizmeti alabilmek için karşılarında muhatap bulamamaktan
şikâyetçiler.
Altınovanın ilçe olarak
kurulmasını teklif etmemin bir nedeni de büyükşehir
sınırları çizilirken göz ardı edilen durumun ihtiyaç ve
mecburiyet hâline dönüşmesidir. Şu anki durum itibarıyla bölge
coğrafi açıdan yakınında bulunan mahallelerle birlikte
dağınık bir görüntü sergilemekte, bu
dağınıklık hem hizmetlerden yararlanılması hem de
kaynakların doğru kullanılması konusunda yetersiz
kalınmasına neden olmaktadır. Kanun teklifimin kabul edilmesi
hâlinde Altınova, Çivril ilçesinin 12 mahallesini, Baklan ilçesinin 1
mahallesini bağlayarak Çıtak ve Kıralan Mahalleleri merkez olmak
üzere kurulacaktır. Kurulacak ilçede 13 binden fazla
vatandaşımız yaşamaktadır. Altınova, kendisine
bağlanacak diğer mahallelerin ortasında kurulmuş bir yer
olmasından dolayı çevre mahallerde yaşayan
vatandaşlarımız için de ekonomik, sosyal yaşam ve çekim
merkezi olacaktır. Altınovanın ilçe olmasıyla birlikte
coğrafi bütünlük sağlanacak, eski coğrafi uyumsuzluk ortadan
kalkacaktır ve ilçe, Denizlinin mevcut ilçelerinin 7 tanesinden daha
fazla bir nüfusa sahip olacaktır.
Size bölgenin coğrafi konumu hakkında
kısa bir bilgi vermek istiyorum. Kurulacak ilçemiz Kuzey Egede yer
almaktadır. Bu coğrafi konum İç Anadolu ve Kuzey Ege
iklimlerinin özelliklerini sergilemesinden dolayı bir avantajdır.
Nedir bu bölgeyi avantajlı kılan? Tarımsal zenginlik, hem Egede
hem İç Anadoluda yetiştirilebilen tarımsal ürünlerin
tamamı neredeyse bu bölgede yetiştirilebilmektedir. Altınovada
arpa, buğday, haşhaş, ay çekirdeği, mısır,
şeker pancarı, tütün, nohut, susam, yonca ve fiğ üretimi artarak
devam etmektedir. Ayrıca Büyük Menderes Nehrinin geçtiği topraklarda
ceviz, elma, şeftali, badem, kiraz meyvelerinin yetiştiriciliği
de yapılmaktadır. Yine tarıma bağlı olarak hububat
alım satımı da bölgenin en yoğun ticari
faaliyetlerindendir. Halkın en önemli geçim kaynaklarından biri de
hayvancılıktır, son dönemlerde besihane ve tavuk çiftliklerinin
sayısı artmıştır. Bölgede
hayvancılığı desteklemek adına kooperatif
kurulmuş ve çevre mahalledeki vatandaşlara da buradan hizmet
verilmektedir.
Ege Bölgesinde ikinci el traktör alım
satımı, Altınovanın merkezlerinden biri olacak
Kıralanın en önemli geçim kaynağıdır; ikinci el
traktör alım satımının en önemli merkezi Kıralandır.
Bölge halkının en önemli geçim kaynaklarından biri de
nakliyeciliktir. Düşünün; tarım, hayvancılık, nakliyecilik,
ticaretin yapılabildiği bir bölgedesiniz ve coğrafi kopukluk ve
bağlı olduğunuz ilçenin nüfusunun yoğunluğu nedeniyle
yerel ve kamusal hizmetlerden yeterince yararlanamıyorsunuz. Bu, hem
başta bölge halkına hem de yerelde bulunduğumuz Denizliye
yapılan bir haksızlıktır. Bu bölgemizin
gelişmişliğinin hak ettiği seviyeye yükselmesi, hem
ekonomik hem sosyal anlamda gelecek vaat etmesi ve bölge halkının
sağlık, güvenlik, adliye, millî eğitim ve kamu iktisadi
kuruluşlarıyla diğer bölgesel kuruluşların
hizmetlerinden daha iyi ve ulaşımın daha çabuk olması
nedeniyle daha kolay faydalanabilmeleri açısından önemlidir. Ve bu
nedenledir ki bölge, ilçe olmayı hak etmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun, toparlayın Sayın
Öztürk.
YASİN ÖZTÜRK (Devamla) Değerli
milletvekilleri, gerçi, şu anda Genel Kurul salonunda sadece Ahmet Beyi
ve Gülizar Hanımı görebildim ama buradan öncelikle Denizli
milletvekillerimize seslenmek istiyorum: Altınova isimli bir ilçe
kurulması durumunda bölgenin ne kadar kalkınacağını
siz, diğer milletvekillerimizden daha iyi, daha fazla biliyorsunuz.
Geçmiş dönem belde belediye başkanlarımızdan Sayın
Bayram Gümüş de Sayın Cumhurbaşkanına ilçe olabilmekle
ilgili dosya sunmuştu. Seçim dönemlerinde, iktidara mensup olan Denizli
milletvekillerimiz de zaman zaman bölgeye, Altınova ilçesiyle ilgili söz
vermişlerdi.
İşte size fırsat. Farklı
partilerde olduğumuzu unutalım, gelin, hep birlikte
Altınovayı ilçe yapalım diyor, Genel Kurulu saygıyla
selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Önergeyi oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmemiştir.
Gündemin Seçim kısmına geçiyoruz.
VI.- SEÇİMLER
1.- Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Seçimi
BAŞKAN Gündemimize göre, 27nci Yasama Dönemi
ikinci devre için Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı seçimini
yapacağız.
Başkanlık için aday gösterme önergeleri
vardır, müracaat sırasına göre okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
27nci Yasama Dönemi ikinci devre için TBMM
Başkanlığına Gaziantep Milletvekili Sayın İmam
Hüseyin Filizi aday olarak gösteriyoruz.
Gereğini saygılarımızla arz
ederiz.
Orhan
Çakırlar Lütfü
Türkkan
Edirne
Kocaeli
(İzmir Milletvekili Kemal
Kılıçdaroğlunun Genel Kurul Salonunu teşrifi
sırasında CHP sıralarından ayakta alkışlar)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Anayasanın 94üncü ve TBMM
İçtüzüğünün 10uncu maddesi uyarınca, 27nci Dönem ikinci devre
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı adayı olarak İstanbul
Milletvekilimiz Sayın Erol Katırcıoğlunun
adaylığını arz ve teklif ederiz.
Fatma
Kurtulan Meral
Danış Beştaş Ebrü
Günay
Mersin
Siirt
Mardin
Tayip
Temel Şevin
Coşkun Züleyha
Gülüm
Van
Muş
İstanbul
Hüda
Kaya Alican
Önlü Hakkı
Saruhan Oluç
İstanbul
Tunceli
İstanbul
(TBMM Başkanı, Tekirdağ Milletvekili
Mustafa Şentopun Genel Kurul Salonunu teşrifi sırasında
AK PARTİ sıralarından ayakta alkışlar)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Anayasanın 94üncü ve TBMM
İçtüzüğünün 10uncu maddeleri uyarınca, 27nci Dönem ikinci
devre Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı seçiminde Ankara Milletvekili
Ahmet Haluk Koçu aday olarak gösteriyoruz.
Gereğini arz ve talep ederiz.
Saygılarımızla. (CHP
sıralarından alkışlar)
Engin
Altay Özgür
Özel Engin
Özkoç
İstanbul
Manisa
Sakarya
Ayhan
Barut Burhanettin
Bulut Orhan
Sümer
Adana
Adana
Adana
Müzeyyen
Şevkin Abdurrahman
Tutdere Burcu
Köksal
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Mustafa
Tuncer Tekin
Bingöl Murat
Emir
Amasya
Ankara
Ankara
Levent
Gök Ali
Haydar Hakverdi Yıldırım
Kaya
Ankara
Ankara
Ankara
Bülent
Kuşoğlu Gamze
Taşcıer Servet
Ünsal
Ankara
Ankara
Ankara
Nihat
Yeşil Cavit
Arı Çetin
Osman Budak
Ankara
Antalya
Antalya
Aydın
Özer Rafet
Zeybek Uğur
Bayraktutan
Antalya
Antalya
Artvin
Süleyman
Bülbül Bülent
Tezcan Hüseyin
Yıldız
Aydın
Aydın
Aydın
Ahmet
Akın Ensar
Aytekin Fikret
Şahin
Balıkesir
Balıkesir
Balıkesir
Aysu
Bankoğlu Yaşar
Tüzün Mehmet
Göker
Bartın
Bilecik
Burdur
Nurhayat
Altaca Kayışoğlu Erkan
Aydın Lale
Karabıyık
Bursa
Bursa
Bursa
Yüksel
Özkan Orhan
Sarıbal Özgür
Ceylan
Bursa
Bursa Çanakkale
Muharrem
Erkek Tufan
Köse Gülizar
Biçer Karaca
Çanakkale
Çorum Denizli
Haşim
Teoman Sancar Okan
Gaytancıoğlu Gürsel
Erol
Denizli
Edirne Elâzığ
Utku
Çakırözer Jale
Nur Süllü İrfan
Kaplan
Eskişehir
Eskişehir Gaziantep
Bayram
Yılmazkaya Necati
Tığlı Mehmet
Güzelmansur
Gaziantep
Giresun Hatay
Suzan
Şahin İsmet
Tokdemir Serkan
Topal
Hatay
Hatay Hatay
Fethi
Açıkel Onursal
Adıgüzel Gamze
Akkuş İlgezdi
İstanbul
İstanbul İstanbul
Turan
Aydoğan Mehmet
Bekaroğlu Ahmet
Ünal Çeviköz
İstanbul İstanbul İstanbul
Emine
Gülizar Emecan Yunus
Emre Zeynel
Emre
İstanbul
İstanbul İstanbul
Aykut
Erdoğdu Mehmet
Akif Hamzaçebi İbrahim
Özden Kaboğlu
İstanbul
İstanbul İstanbul
Saliha
Sera Kadıgil Sütlü Özgür
Karabat İlhan
Kesici
İstanbul
İstanbul İstanbul
Yüksel
Mansur Kılınç Sibel
Özdemir Oğuz
Kaan Salıcı
İstanbul
İstanbul İstanbul
Ali
Şeker Mahmut
Tanal Mustafa
Sezgin Tanrıkulu
İstanbul
İstanbul İstanbul
Gürsel
Tekin Erdoğan
Toprak Gökan
Zeybek
İstanbul
İstanbul İstanbul
Ednan
Arslan Murat
Bakan Tacettin
Bayır
İzmir
İzmir İzmir
Kani
Beko Mehmet
Ali Çelebi Sevda
Erdan Kılıç
İzmir
İzmir İzmir
Ahmet
Tuncay Özkan Mahir
Polat Özcan
Purçu
İzmir
İzmir İzmir
Selin
Sayek Böke Atila
Sertel Bedri
Serter
İzmir
İzmir İzmir
Kamil
Okyay Sındır Ali
Öztunç Hüseyin
Avni Aksoy
İzmir
Kahramanmaraş Karabük
İsmail
Atakan Ünver Hasan
Baltacı Çetin
Arık
Karaman
Kastamonu Kayseri
Ahmet
Önal Vecdi
Gündoğdu Türabi
Kayan
Kırıkkale
Kırklareli Kırklareli
Metin
İlhan Haydar
Akar Tahsin
Tarhan
Kırşehir
Kocaeli Kocaeli
Abdüllatif
Şener Ali
Fazıl Kasap Veli
Ağbaba
Konya
Kütahya
Malatya
Ahmet
Vehbi Bakırlıoğlu Bekir
Başevirgen Alpay
Antmen
Manisa
Manisa Mersin
Ali
Mahir Başarır Cengiz
Gökçel Mürsel
Alban
Mersin
Mersin Muğla
Burak
Erbay Süleyman
Girgin Suat
Özcan
Muğla
Muğla Muğla
Faruk
Sarıaslan Ömer
Fethi Gürer Mustafa
Adıgüzel
Nevşehir
Niğde Ordu
Seyit
Torun Baha
Ünlü Neslihan
Hancıoğlu
Ordu
Osmaniye Samsun
Kemal
Zeybek Barış
Karadeniz Ulaş
Karasu
Samsun
Sinop Sivas
Aziz
Aydınlık İlhami
Özcan Aygun Faik
Öztrak
Şanlıurfa
Tekirdağ Tekirdağ
Candan
Yüceer Kadim
Durmaz Ahmet
Kaya
Tekirdağ
Tokat Trabzon
Polat
Şaroğlu Özkan
Yalım Özcan
Özel
Tunceli
Uşak Yalova
Ali
Keven Ünal
Demirtaş Deniz
Yavuzyılmaz
Yozgat
Zonguldak Zonguldak
(İstanbul Milletvekili Pervin Buldanın ve
Mardin Milletvekili Mithat Sancarın Genel Kurul Salonunu teşrifi
sırasında HDP sıralarından ayakta alkışlar)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Anayasanın 94üncü ve TBMM
İçtüzüğünün 10uncu maddesi uyarınca 27nci Dönem ikinci devre
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı adayı olarak Tekirdağ
Milletvekili Mustafa Şentopun adaylığını arz ve
teklif ederiz.
Saygılarımızla
Mehmet
Naci Bostancı Mehmet
Muş Bülent
Turan
Ankara İstanbul Çanakkale
Özlem
Zengin Muhammet
Emin Akbaşoğlu Cahit
Özkan
Tokat Çankırı Denizli
(AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Anayasanın 94üncü ve TBMM
İçtüzüğünün 10uncu maddeleri uyarınca 27nci Dönem ikinci
devre Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı seçiminde aday olmak
istiyorum.
Gereğini arz ederim.
Saygılarımla.
Ahmet Haluk Koç
Ankara
(CHP sıralarından alkışlar)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı için 7 Temmuz 2020 günü yapılacak olan
seçimde aday olmak istiyorum.
Gereğini arz ederim.
Mustafa
Şentop
Tekirdağ
(AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Anayasanın 94üncü ve TBMM İçtüzüğünün
10uncu maddesi uyarınca 27nci Dönem ikinci devre Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına aday olmak istiyorum.
Gereğinin yapılmasını
saygılarımla arz ederim.
Erkan
Baş
İstanbul
(HDP sıralarından alkışlar)
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Anayasanın 94üncü ve TBMM
İçtüzüğünün 10uncu maddesi uyarınca 27nci Dönem ikinci devre
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına aday olmak
istiyorum.
Gereğini saygılarımla arz ederim.
Abdullah
Güler
İstanbul
(AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Bilgilerinize sunulmuştur.
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkan adaylığından çekilmeye dair bir dilekçe
vardır, okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan
adaylığından çekiliyorum.
Gereğini arz ederim.
Abdullah
Güler
İstanbul
(AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Bilgilerinize sunulmuştur.
Meclis Başkanlığı için aday
isimlerini, seçim çevrelerinin ve soyadlarının alfabetik
sırasına göre mühürlü oy pusulasında yer aldığı
şekliyle okutuyorum:
Ahmet Haluk Koç (Ankara)
İmam Hüseyin Filiz (Gaziantep)
Erkan Baş (İstanbul)
Erol
Katırcıoğlu (İstanbul)
Mustafa Şentop (Tekirdağ)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
Anayasanın 94üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca
Başkan seçimi gizli oyla yapılacaktır.
Başkan seçilebilmek için ilk iki oylamada üye
tam sayısının üçte 2 çoğunluğunun oyunu yani en az 400
oy almış olmak gerekir; üçüncü oylamada üye tam
sayısının salt çoğunluğunun oyunu yani 301 oy
almış olmak gerekmektedir. Üçüncü oylamada alınan oylarda salt
çoğunluk sağlanamazsa bu oylamada en çok oy alan 2 aday için dördüncü
oylama yapılacak ve dördüncü oylamada en fazla oy alan, Başkan
seçilmiş olacaktır.
Gizli oylamanın ne şekilde
yapılacağını arz ediyorum: Sağımda yer alan
Komisyon sıralarından birinci sıradaki Kâtip Üye, Adanadan
başlayarak İstanbula kadar, İstanbul dâhil; ikinci sırada
yer alan Kâtip Üye, İzmirden başlayarak Zonguldaka kadar, Zonguldak
dâhil, adı okunan milletvekillerine mühürlü oy pusulası ile zarf
verecek ve milletvekillerinin adını defterlerine işleyecektir.
Oyunu kullanacak olan sayın milletvekili,
mühürlü oy pusulasını ve zarfı aldıktan sonra oy kabinine
girecek, oy pusulasında adı yazılı adaylardan hangisine oy
verecekse o adayın adının önündeki kareyi çarpı
işaretiyle işaretleyip oy pusulasını kabinde zarfa
koyduktan sonra Başkanlık Divanı kürsüsünün önüne konulan oy
kupalarına atacaktır.
Sayın milletvekillerinin oylamanın
gizliliği noktasında gerekli hassasiyeti göstermelerini rica
ediyorum.
Sayın üyelerin oylamada dikkat edecekleri
hususları arz ediyorum:
Oy kullanırken pusuladaki adaylardan sadece
birisinin adının önündeki kare işaretlenecek, birden fazla
adayın işaretlendiği oy pusulaları geçersiz
sayılacaktır.
Kabinlere aynı renk tükenmez kalemler konulmuştur.
Sayın üyeler bu kalemleri kullanacaklardır.
Oy pusulasında adayların adının
önünde yer alan kare dışında herhangi bir işaret, imza veya
karalama bulunması durumunda oy geçersiz sayılacaktır.
Sayın kâtip üyelerin yerlerini
almalarını rica ediyorum.
Mühürlü oy pusulaları ve zarfları
Sayın Kâtip Üyelere teslim edilsin.
Sayın milletvekilleri, oylamanın
sayım ve dökümü için ad çekme suretiyle 5 kişilik bir Tasnif
Komisyonu tespit edeceğim. Tasnif Komisyonu üyeleri oylama işlemi
bittikten sonra komisyon sıralarında yerlerini alacaklardır.
Sayın Recep Uncuoğlu, Sakarya? Yok.
İrfan Kartal, Van? Burada.
Hacı Bayram Türkoğlu, Hatay? Burada.
Ahmet Çelik, İstanbul? Yok.
Utku Çakırözer, Eskişehir? Yok.
Dilşat Canbaz Kaya, İstanbul? Burada.
Uğur Bayraktutan, Artvin? Burada.
Mustafa Baki Ersoy, Kayseri? Yok.
Nusrettin Maçin, Şanlıurfa? Yok.
Mustafa Kendirli, Kırşehir? Burada.
Buyurun.
Sayın Milletvekilleri, şimdi oylamaya
Adana ilinden başlıyoruz.
(Oylar toplandı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, oyunu
kullanmayan sayın üye var mı? Yok.
Oylama işlemi bitmiştir.
Oy kupaları kaldırılsın.
Tasnif Komisyonu üyeleri lütfen yerlerini
alsınlar.
Tasnif Komisyonu üyelerinin adlarını
tekrar okutuyorum:
İrfan Kartal, Van Milletvekili; Hacı
Bayram Türkoğlu, Hatay Milletvekili; Dilşat Canbaz Kaya,
İstanbul Milletvekili; Uğur Bayraktutan, Artvin Milletvekili; Mustafa
Kendirli, Kırşehir Milletvekili.
(Oyların ayrımı yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Tasnif
Komisyonunun tutanağı gelmiştir, okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
27nci Yasama Dönemi İkinci Devre Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanı seçimi için yapılan 1inci tur oylamaya
(556) üye katılmış, kullanılan oyların
dağılımı aşağıda gösterilmiştir.
Saygıyla arz olunur.
Tasnif Komisyonu:
İrfan
Kartal Hacı
Bayram Türkoğlu Dilşat
Canbaz Kaya
Van Hatay İstanbul
Uğur
Bayraktutan Mustafa
Kendirli
Artvin Kırşehir
Ankara Milletvekili Ahmet
Haluk Koç : 131 oy
Gaziantep Milletvekili
İmam Hüseyin Filiz : 34 oy
İstanbul Milletvekili
Erkan Baş : 9 oy
İstanbul Milletvekili
Erol Katırcıoğlu :
50 oy
Tekirdağ Milletvekili
Mustafa Şentop :
324 oy
Boş : Yok
Geçersiz : 8 oy
Toplam : 556 oy
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, bu sonuca
göre Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı seçiminin 1'inci tur
oylamasında Anayasa'da öngörülen üçte 2 oy çoğunluğu
bulunamamıştır.
Birleşime beş dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 17.21
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 17.31
BAŞKAN: Başkan Vekili Celal ADAN
KÂTİP ÜYELER: İshak GAZEL (Kütahya), Burcu KÖKSAL
(Afyonkarahisar)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 108inci Birleşiminin İkinci Oturumunu
açıyorum.
Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkan adaylığından çekilmeye dair bir dilekçe
vardır, okutuyorum.
7/7/2020
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığı seçimlerinde, Anayasa ve İç Tüzük
gereği herhangi bir siyasi parti grubunun aday göstermesinin
yasaklandığını hatırlatmak, Başkanlık
seçiminde kişilerden ve partilerden ziyade fikirlerin
yarışması gerektiğine işaret etmek, milletvekillerinin
özgür iradelerini kullanmalarına imkân tanıyabilmek, Mecliste grubu
olmayan siyasi partilere üye ve bağımsız milletvekillerinin
çalışmalara katılma koşullarına dikkat çekmek için ve
en önemlisi, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık seçimlerine de
bir kez daha emekçi halkın sesini taşımak üzere aday
olmuştum. 1inci tur oylama sonrasında seçim kapsamında
amaçlarımıza ulaştığımızdan hareketle
adaylıktan çekiliyorum.
Gereğini saygılarımla arz ederim
Erkan
Baş
İstanbul
BAŞKAN Bilgilerinize sunulmuştur.
Okunan dilekçe doğrultusunda, İstanbul
Milletvekili Sayın Erkan Baş Başkan adaylığından
çekilmiş bulunmaktadır.
İkinci oylamada Sayın Başın
adının işaretleneceği oy pusulalarının geçersiz
sayılacağı hususu bilgilerinize sunulur.
Sayın Baş, buyurun.
ERKAN BAŞ (İstanbul) Teşekkür
ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, İç Tüzük madde 10 ve
Anayasa madde 94 Meclis Başkanının nasıl seçileceğini
tarif etmiş; bir tane yasak var: Siyasi parti grupları aday
gösteremez. diyor, bunun dışında bir yasak yok.
Ben Takdir edersiniz ki diye
başlayacağım. İlkokulda sınıf başkanı
seçilirken bile aday olanların konuşma hakkı vardır, neden
aday olduklarını ve hedeflerini açıklarlar. Bizce buna resmî bir
engel yok ama böyle bir teamül gelişmediği için Parlamentomuz bunu
uygulamıyor, bunun büyük bir eksiklik olduğunu düşünüyorum.
Umuyorum, bu yaklaşım Zaten, milletvekilleri kendi partilerinin
gösterdiği adaya oy vermeli. yaklaşımının bir ürünü
değildir. Resmî olarak partilerimiz aday gösteremiyor ama şurada
hangi milletvekili arkadaşımıza sorsak Sizin partinizin
adayı kim? diye, bir isim söyleyecek. Buna işaret etmek istedik.
Önümüzdeki dönem, İç Tüzük düzenlemeleri
sırasında, grubu olmayan partilere üye milletvekilleri,
bağımsız milletvekilleri ve aslında her milletvekilinin
milletvekili olarak çalışmalara katılması için gerekli
düzenlemelerin yapılması gerektiğini bir kez daha
hatırlatıyorum. Bu düzenleme talebimi kayda geçirmek üzere söz
aldım.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, şimdi
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık seçiminde ikinci oylamaya
başlıyoruz. Bu oylamada, üye tam sayısının üçte 2
çoğunluğu yani en az 400 oy alınmış olması
aranacaktır.
Sayın milletvekilleri, oylamaya ilişkin
kuralları ve oylamanın gizliliğine yönelik gerekli
açıklamaları ilk oylamada belirtmiştim. Gereken hassasiyetin
gösterileceğine inanıyorum.
Şimdi oylamanın sayım ve dökümü için
ad çekme suretiyle 5 kişilik bir Tasnif Komisyonu tespit ediyorum. Tasnif
Komisyonu üyeleri oylama işlemi bittikten sonra komisyon
sıralarındaki yerlerini alacaklardır.
Aziz Aydınlık, Şanlıurfa?
Burada.
İsmail Emrah Karayel, Kayseri? Burada.
Erol Kaya, İstanbul? Yok.
Ali Şeker, İstanbul? Burada.
Süleyman Bülbül, Aydın? Burada.
Yücel Bulut, Tokat? Burada
İkinci oylamada kullanılacak zarflar,
mühürlü oy pusulaları Kâtip Üyelere teslim edilsin.
Sayın milletvekilleri, şimdi oylamaya
Adana ilinden başlıyoruz.
(Oylar toplandı)
BAŞKAN - Oyunu kullanmayan milletvekilimiz var
mı? Yok.
Oylama işlemi bitmiştir, oy kupaları
kaldırılsın.
Tasnif Komisyonu üyeleri lütfen yerlerini
alsınlar.
Tasnif Komisyonu üyelerinin adlarını
tekrar okutuyorum:
Aziz Aydınlık, Şanlıurfa;
İsmail Emrah Karayel, Kayseri; Yücel Bulut, Tokat; Süleyman Bülbül,
Aydın; Ali Şeker, İstanbul milletvekilleri.
(Oyların ayrımı yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Tasnif
Komisyonu tutanağı gelmiştir, okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
27nci Yasama Dönemi ikinci devre Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanı seçimi için yapılan 2nci tur oylamaya
559 üye katılmış, kullanılan oyların
dağılımı aşağıda gösterilmiştir.
Saygıyla arz olunur.
Tasnif Komisyonu
Aziz
Aydınlık İsmail
Emrah Karayel Yücel
Bulut
Şanlıurfa Kayseri Tokat
Süleyman
Bülbül Ali
Şeker
Aydın
İstanbul
Ankara Milletvekili Ahmet
Haluk Koç : 133 oy
Gaziantep Milletvekili
İmam Hüseyin Filiz : 36 oy
İstanbul Milletvekili
Erol Katırcıoğlu : 53 oy
Tekirdağ Milletvekili
Mustafa Şentop : 329 oy
Boş : 1 oy
Geçersiz : 7 oy
Toplam : 559 oy
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, bu sonuca
göre Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı seçiminin ikinci
oylamasında Anayasada öngörülen üçte 2 oy çoğunluğu
bulunamamıştır.
Sayın milletvekilleri, şimdi Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanı seçiminde üçüncü oylamaya
başlıyoruz.
Üçüncü oylamada üye tamsayısının salt
çoğunluğunun oyunu alan aday Başkan seçilmiş
olacaktır.
Oylamaya ilişkin kuralları ve
oylamanın gizliliğine yönelik gerekli açıklamaları ilk
oylamada belirtmiştim, gereken hassasiyetin gösterileceğine
inanıyorum.
İstanbul Milletvekili Sayın Erkan Baş
Başkan adaylığından çekildiğinden, üçüncü oylamada
Sayın Başın adının işaretleneceği oy
pusulalarının geçersiz sayılacağı hususu tekrar
bilgilerinize sunulur.
Şimdi oylamanın sayım ve dökümü için
ad çekme suretiyle 5 kişilik bir Tasnif Komisyonu tespit ediyorum. Tasnif Komisyonu üyeleri oylama işlemi
bittikten sonra komisyon sıralarındaki yerlerini alacaklardır.
Aysu Bankoğlu? Burada.
Metin Nurullah Sazak? Burada
Vahit Kiler? Yok.
Ayhan Barut? Burada.
Orhan Atalay? Yok.
Atila Sertel? Yok.
Abdulkadir Karaduman? Yok.
Hüseyin Yayman? Burada.
Ali İhsan Arslan? Yok.
Ahmet Sorgun? Yok.
Serpil Kemalbay Pekgözegü?
Arzu Erdem? Burada.
Lütfen, üçüncü oylamada kullanılacak zarflar ve
mühürlü oy pusulaları Kâtip Üyelere teslim edilsin.
Sayın milletvekilleri, şimdi oylamaya
Adana ilinden başlıyoruz.
(Oylar toplandı)
BAŞKAN Oyunu kullanmayan sayın üye var
mı? Yok.
Oylama işlemi bitmiştir.
Oy kupaları kaldırılsın.
Tasnif Komisyonu üyeleri lütfen yerlerini
alsınlar.
Tasnif Komisyonu üyelerinin adlarını
tekrar okutuyorum:
Aysu Bankoğlu, Bartın Milletvekili; Ayhan
Barut, Adana Milletvekili; Metin Nurullah Sazak, Eskişehir Milletvekili;
Arzu Erdem, İstanbul Milletvekili; Hüseyin Yayman, Hatay Milletvekili.
(Oyların ayrımı yapıldı)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Tasnif
Komisyonu tutanağı gelmiştir.
Okutuyorum:
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
27nci Yasama Dönemi ikinci devre Türkiye Büyük
Millet Meclisi Başkanı seçimi için yapılan 3üncü tur oylamaya
557 üye katılmış, kullanılan oyların
dağılımı aşağıda gösterilmiştir.
Saygıyla arz olunur.
Tasnif Komisyonu
Aysu
Bankoğlu Ayhan
Barut Metin
Nurullah Sazak
Bartın Adana Eskişehir
Arzu
Erdem Hüseyin
Yayman
İstanbul Hatay
Ankara Milletvekili Ahmet
Haluk Koç : 134 oy
Gaziantep Milletvekili
İmam Hüseyin Filiz : 37 oy
İstanbul Milletvekili
Erol Katırcıoğlu : 51 oy
Tekirdağ Milletvekili
Mustafa Şentop : 328 oy
Boş : Yok
Geçersiz : 7 oy
Toplam : 557 oy
(AK PARTİ ve MHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, bu sonuca
göre Tekirdağ Milletvekili Sayın Mustafa Şentop 3üncü oylamada
Anayasada öngörülen çoğunluğu sağlamış ve 328 oyla
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı seçilmiştir. Kendilerini tebrik
ediyorum, başarılar diliyorum.
Sayın Başkan, teşekkür etmek için söz
talebiniz var.
Buyurun Sayın Şentop. (AK PARTİ ve
MHP sıralarından alkışlar)
VII.- TEBRİK, TEMENNİ VE TEŞEKKÜRLER
1.- TBMM Başkanı Mustafa Şentopun,
Başkan seçilmesi dolayısıyla teşekkür konuşması
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANI
MUSTAFA ŞENTOP (Tekirdağ) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri, aziz milletim; Gazi Meclisimizin
Başkanlığına tekrar seçilmem münasebetiyle söz aldım.
Hepinizi hürmetle selamlıyorum.
Beni tekrar bu vazifeye layık gören yüce
heyetinize, istisnasız bütün milletvekili arkadaşlarıma
ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Bu seçimde yarıştığım aday
arkadaşlarımı da hem gösterdikleri gayretle demokrasimize
yaptıkları katkı hem de siyasi olgunlukları sebebiyle
tebrik ediyorum. Aday arkadaşlarıma ve onları destekleyen
sayın milletvekillerine çalışmalarında başarılar
diliyor, bu anlamlı yarış için kendilerine teşekkür
ediyorum.
Seçim sürecinde açık destek iradesini ortaya
koyan Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet
Bahçeliye ve Milliyetçi Hareket Partisi Grubuna mensup milletvekili
arkadaşlarıma duydukları itimat için bilhassa teşekkür
ediyorum.
Elbette AK PARTİ mensubu kıymetli
milletvekili arkadaşlarıma, dostlarıma şükran borçluyum.
Sağ olun, var olun. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
Ben, hususen siyasete girdiğim ilk günden
itibaren yol ve dava arkadaşlığını hayatımın
en büyük iftihar sebeplerinden addettiğim AK PARTİ Genel
Başkanı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip
Erdoğana tensipleri ve takdirleri sebebiyle şükranlarımı
arz ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlarım, şimdi,
seçim tamamlanmıştır. Bundan sonra Anayasa, İç Tüzük,
diğer hukuk kuralları ve Parlamento teamülleri çerçevesinde adalet ve
tarafsızlıkla yüce Meclise hizmet etmeye çalışacağımdan
kimsenin şüphesi olmasın.
Çatısı altında bulunduğumuz bu
yüce Meclis, yüz yıl önce istiklalimiz tehdit altındayken asil ve
onurlu bir direniş olarak doğan Millî Mücadelenin merkezi
olmuştur. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere
istisnasız hepsini rahmetle, minnetle ve şükranla
andığımız Birinci Meclisin milletvekilleri sadece bir
yasama organı olarak çalışmamış, destansı
istiklal mücadelemizi de yönetmiş ve yürütmüşlerdir. Bizler bu
yıl, bu ulvi vazifeyi bihakkın yerine getiren Türkiye Büyük Millet
Meclisinin 100üncü yıl dönümünü idrak ediyoruz. Aziz milletimiz ve
yüreği Türkiyeyle atan bütün dostlarımız için Meclisimizin
açılışının 100üncü yılını bir kere
daha tebrik ediyorum.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin 100üncü yıl
dönümünde ve bu vesileyle bir kez daha ifade etmek isterim ki asil milletimizin
o güne kadar gösterdiği cesaret ve kahramanlığın bir
hülasası, o günden sonraki kahramanlıklarının ön sözü
sayabileceğimiz Millî Mücadele, tarihin bir döneminde yaşanmış
bir hadise ve artık kapanmış bir fasıl değildir. Millî
Mücadele yalnızca bir çatışma süreci değil, aynı
zamanda bir şuurun adıdır ve o şuur, elan milletimizin
zihninde ve yüreğinde, bu yüce çatının altında bütün
hayatiyetiyle var olmayı sürdürmektedir. O günlerden bugünlere, bütün zor
zamanlarda milletimizin ümidi daima bu yüce Mecliste olmuştur. Bugün de bu
Meclis milletimizin iradesinin tecelligâhıdır, en zor zamanlarda ümit
bağladığı bir kurumdur. Devletimizin ve siyasetin
teminatı demokrasinin kalbidir. Bize düşen en önemli görev,
şanla, şerefle, kahramanlıkla, fedakârlık ve
vatanperverlikle mazisi şekillenmiş bu yüce Meclise layık olmak,
Meclisimizin itibarını gözümüz gibi korumak, bu itibara halel
getirecek her şeyden titizlikle kaçınmaktır.
Milletvekilleri olarak, bu kutsal mekânı ortak
aklın, millet maslahatının ve çözüm üretmenin, medenice
konuşmanın ve tartışmanın merkezi hâline getirmek
vazifemiz olmalıdır. Faydasız, sonuçsuz tartışmalarla
birbirimizi yorarak tükettiğimiz zamanın en önemli kaybımız
olduğunu hiçbir zaman unutmamalıyız.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, millette
karşılığı olan her fikrin, telakkinin ve dünya
görüşünün özgürce yer bulduğu bir mekândır. Türkiyeyi hedef
almadığı, sivil siyasete kastetmediği ve şiddeti bir
yöntem olarak benimsemediği müddetçe her siyasi fikir ve oluşum bu
yüce çatı altında var olmayı sürdürecektir.
Yüce Meclisin ve kıymetli milletvekillerinin
destek ve takdiriyle seçildiğim bu şerefli görevi yürütürken bu
vazifeyi üstlendiğim süre zarfında, Türkiyenin ali menfaatlerini,
milletimizin hukukunu, sivil siyasetin ve demokrasimizin sıhhatini, yüce
Meclisimizin izzet ve itibarını korumak için bütün gücümle
çalışacağım ve uygulamalarım daima azami bir dikkatle
bu istikamette olacaktır.
Sözlerimin sonunda, 23 Nisan 1920den bugüne kadar
başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Gazi Meclisimizde görev
üstlenmiş bütün Meclis Başkanlarımızın ve
milletvekillerimizin aramızdan ayrılanlarını şükranla
ve rahmetle anıyorum; hayatta olan Meclis Başkanlarımıza,
milletvekillerimize sağlıklı, huzurlu bir ömür diliyorum.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin
Başkanlığına seçmek suretiyle hakkımda göstermiş
olduğunuz itimat ve teveccüh için tekrar hepinize teşekkürlerimi
sunuyorum. Bu vazife benim için çok büyük bir mazhariyettir ve yüce heyetinizin
oylarında tecelli etmiş olan aziz milletimizin itimadıdır.
Cenab-ı Hak beni sizlere ve aziz milletimize karşı mahcup
etmesin.
Yüce heyetinizi ve sizlerin şahsında
egemenliğin kayıtsız ve şartsız sahibi aziz
milletimizi hürmetle selamlıyorum.
Teşekkür ederim.(AK PARTİ ve MHP
sıralarından alkışlar)
VI.- SEÇİMLER (Devam)
2.- Başkanlık Divanı Üyeliklerine Seçim
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, şimdi
27nci Dönem ikinci devre Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık
Divanı üyelikleri için seçim yapacağız.
Başkanlık Divanı üyeliklerine siyasi
parti gruplarınca bildirilen adayları gösteren listeyi okutup
oylarınıza sunacağım.
Şimdi listeyi okutuyorum:
Türkiye
Büyük Millet Meclisi 2nci Devre Başkanlık Divanı Üyelikleri Aday
Listesi
Başkan
Vekillikleri
Süreyya
Sadi Bilgiç Isparta AK PARTİ
Celal
Adan İstanbul MHP
Haydar
Akar Kocaeli CHP
Nimetullah
Erdoğmuş Şanlıurfa HDP
Kâtip
Üyelikler
Abdurrahman
Tutdere Adıyaman CHP
Bayram
Özçelik Burdur AK PARTİ
Necati
Tığlı Giresun CHP
Emine
Sare Aydın İstanbul AK PARTİ
Rümeysa
Kadak İstanbul AK PARTİ
Sibel Özdemir İstanbul CHP
İshak
Gazel Kütahya AK PARTİ
Şeyhmus
Dinçel Mardin AK PARTİ
Mustafa
Açıkgöz Nevşehir AK PARTİ
Enez
Kaplan Tekirdağ İYİ PARTİ
İdare
Amirlikleri
Erkan
Haberal Ankara MHP
Mehmet
Göker Burdur CHP
Ali
Şahin Gaziantep AK PARTİ
Mahmut
Toğrul Gaziantep
HDP
Fehmi
Alpay Özalan İzmir AK PARTİ
Halil
Özcan Şanlıurfa
AK PARTİ
BAŞKAN Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Başkanlık Divanı üyeliklerine seçilen
sayın milletvekillerinin görev süresi 16 Temmuz 2020 tarihi
itibarıyla başlayacaktır.
Seçilen milletvekillerini kutluyor,
başarılar diliyorum. (Alkışlar)
Alınan karar gereğince, kanun teklifleri
ile komisyonlardan gelen diğer işleri sırasıyla
görüşmek için 8 Temmuz 2020 Çarşamba günü saat 14.00te toplanmak
üzere birleşimi kapatıyorum.
Kapanma Saati: 19.39
(x) 7/4/2020 tarihli 78inci Birleşimden itibaren, coronavirüs salgını sebebiyle Genel Kurul Salonundaki Başkanlık Divanı üyeleri, milletvekilleri ve görevli personel maske takarak çalışmalara katılmaktadır.