TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
30uncu
Birleşim
8
Aralık 2021 Çarşamba
(TBMM Tutanak Hizmetleri Başkanlığı tarafından
hazırlanan bu Tutanak Dergisinde yer alan ve kâtip üyeler tarafından
okunmuş bulunan her tür belge ile konuşmacılar tarafından
ifade edilmiş ve tırnak içinde belirtilmiş alıntı
sözler aslına uygun olarak yazılmıştır.)
İÇİNDEKİLER
I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
II.- GELEN KÂĞITLAR
III.- KANUN
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER
İŞLER
A) Kanun Teklifleri
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/283)
ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi
(1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli Cetveller (Gider ve
Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile 2020 Yılı
Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194 Adet Kamu
İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020 Yılı
Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı Mali
İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282)
A) SANAYİ VE TEKNOLOJİ
BAKANLIĞI
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE
KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) GAP Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU
ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) Doğu
Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu
Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA
OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) Konya
Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya
Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
D) DOĞU
KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI
1) Doğu
Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu
Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
F) TÜRK STANDARDLARI
ENSTİTÜSÜ
1) Türk Standardları Enstitüsü
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Standardları Enstitüsü
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
G) TÜRK PATENT VE MARKA KURUMU
1) Türk Patent ve Marka Kurumu 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve Marka Kurumu 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE BİLİMSEL VE
TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE UZAY AJANSI
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ) İÇİŞLERİ BAKANLIĞI
1)
İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2)
İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim
Kesin Hesabı
J)
EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
1) Emniyet
Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Emniyet
Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
K) JANDARMA
GENEL KOMUTANLIĞI
1) Jandarma
Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Jandarma
Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
L)
SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI
1) Sahil
Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sahil
Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
M) GÖÇ
İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) Göç
İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Göç
İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
N) AFET VE
ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI
1) Afet ve
Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Afet ve
Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
IV.- OTURUM
BAŞKANLARININ KONUŞMALARI
1.- Oturum Başkanı
TBMM Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiçin, görüşmelerin Meclisin
mehabetine ve İç Tüzük hükümlerine uygun şekilde sürdürülmesi
konusunda milletvekilleri ve bakanlardan yardımcı
olmalarını ve kendisini İç Tüzük hükümlerinin disiplin
tarafını uygulamak durumunda bırakmamalarını rica ettiğine,
herhangi bir konuşmacı İç Tüzük hükümlerine aykırı
sözler sarf etmeye başladığı takdirde Başkanlık
Divanı olarak ve Meclis Başkan Vekili olarak sözünü keseceğine
ve önceki oturumda yaşanan hadiseyle ilgili tutanaklar geldiğinde
tekrar bir ara vererek Grup Başkan Vekillerini kürsü arkasına davet
edeceğine ilişkin konuşması
2.- Oturum Başkanı
TBMM Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiçin, Sanayi ve Teknoloji Bakanı
Mustafa Varankın yeni dünyaya gelen kız çocuğuna
sağlıklı, sıhhatli bir ömür dilediğine ve Sanayi ve
Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile eşini tebrik ettiğine
ilişkin konuşması
3.- Oturum Başkanı
TBMM Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiçin, Anayasamızın 3üncü
maddesine göre devletin resmî dilinin Türkçe olduğuna, bu nedenle, kural
olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda Türkçe
dışında bir dil kullanılmasının ve bu tür
konuşmaların milletvekilleri veya vatandaşlar tarafından
anlaşılmasının mümkün olmadığına
ilişkin konuşması
4.- Oturum Başkanı
TBMM Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiçin, Anayasa Mahkemesinin Meclisten
geçici olarak çıkarma cezasına çarptırılan milletvekilinin
bir aylık ödenek ve yolluğunun üçte 2sinin kesilmesine dair olan
hükmü kaldırdığına, yapmış oldukları
uygulamada Anayasaya herhangi bir aykırılık
bulunmadığına, Meclisten geçici çıkarma cezalarında
sınırsız savunma hakkının söz konusu
olmadığına ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin üniter
yapısını hiçbir şekilde tartışmaya açmayacağına
ilişkin konuşması
5.- Oturum Başkanı
TBMM Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiçin, bir kez daha tüm
milletvekillerini yüce Meclisin mehabetine uygun bir dil kullanmak,
şahsiyatla uğraşmamak ve kaba ve yaralayıcı sözler
söylememek konusunda uyardığına ilişkin konuşması
V.- AÇIKLAMALAR
1.- Kayseri Milletvekili
Mustafa Elitaşın, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa
Varankı yeni dünyaya gelen kız çocuğundan ötürü tebrik
ettiklerine ilişkin açıklaması
2.- Manisa Milletvekili Özgür
Özelin, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varankı yeni dünyaya
gelen kız çocuğundan ötürü tebrik ettiklerine ilişkin
açıklaması
3.- Sakarya Milletvekili
Muhammed Levent Bülbülün, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa
Varankı yeni dünyaya gelen kız çocuğundan ötürü tebrik
ettiklerine ilişkin açıklaması
4.- İzmir Milletvekili
Dursun Müsavat Dervişoğlunun, Sanayi ve Teknoloji Bakanı
Mustafa Varankı yeni dünyaya gelen kız çocuğundan ötürü tebrik
ettiklerine ilişkin açıklaması
5.- Batman Milletvekili
Mehmet Ruştu Tiryakinin, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa
Varankı yeni dünyaya gelen kız çocuğundan ötürü tebrik ettiklerine
ilişkin açıklaması
6.- Siirt Milletvekili Meral
Danış Beştaşın,
coronaya yakalanan 83 yaşındaki mahkûm Mehmet Emin
Özkanın durumuna duyarsız kalındığına ve Mehmet
Emin Özkanın cezaevinde kalmasının hayatını
kaybetmesine vesile olabileceğine ilişkin açıklaması
7.- Sanayi ve Teknoloji
Bakanı Mustafa Varankın, nezaket gösterip kendisini tebrik eden Grup
Başkan Vekillerine teşekkür ettiğine ilişkin
açıklaması
8.- Siirt Milletvekili Meral
Danış Beştaşın, Şanlıurfa Milletvekili
Nusrettin Maçine verilen cezanın Anayasa Mahkemesi kararına
rağmen verildiğine ve yok hükmünde olduğuna, Şanlıurfa
Milletvekili Nusrettin Maçinin sarf ettiği sözlerin ifade özgürlüğü
kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine, HDP olarak Türkiyede
herkesin eşit ve özgür yurttaşlığını
savunduklarına ve bu kararla Kürt düşmanlığının
bir kere daha tescillendiğine ilişkin açıklaması
9.- Kayseri Milletvekili
Mustafa Elitaşın, Siirt Milletvekili Meral Danış
Beştaşın yaptığı açıklamasındaki
bazı ifadelerine ve Başkanlık Divanının
Anayasanın 83üncü maddesinin birinci fıkrasını uygulamak
zorunda olduğuna ilişkin açıklaması
10.- Sakarya Milletvekili
Muhammed Levent Bülbülün, Şanlıurfa Milletvekili Nusrettin Maçine
ceza verilerek gereğinin yapıldığı kanaatinde
olduklarına ve Siirt Milletvekili Meral Danış
Beştaşa, yaptığı açıklamasındaki bazı
ifadeler sebebiyle Anayasanın 83üncü maddesinin birinci
fıkrası ve İç Tüzükün 161 ve 163üncü maddeleri gereğince
bir işlem yapılması gerektiğine ilişkin
açıklaması
11.- İstanbul Milletvekili
Hakkı Saruhan Oluçun, ilk Meclis zabıtlarında, Gazi Mustafa
Kemal Atatürkün nutuklarında Kürt ve kürdistan kelimelerinin
geçtiğine, merhum Alparslan Türkeşin Kürt damarımız var.
dediğine ve kendilerine bölücü muamelesi yapanların en büyük bölücü
olduklarına ilişkin açıklaması
12.- İzmir Milletvekili
Dursun Müsavat Dervişoğlunun, Manisa Milletvekili Uğur
Aydemirin yerinden sarf ettiği bazı ifadelerine ilişkin
açıklaması
13.- Manisa Milletvekili
Özgür Özelin, Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaşın
yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması
14.- Kayseri Milletvekili
Mustafa Elitaşın, Siirt Milletvekili Meral Danış
Beştaşın yaptığı açıklamasındaki
bazı ifadelerine ve Başkanlık Divanının
Anayasanın 83üncü maddesinin birinci fıkrasını veya
gerekiyorsa İç Tüzükün 161inci maddesini uygulamasını istirham
ettiğine ilişkin açıklaması
15.- Bursa Milletvekili
İsmail Tatlıoğlunun, Kanun-ı Esasinin üniter yapı ve
Türkçe diliyle ilgili maddelerine ilişkin açıklaması
16.- Manisa Milletvekili
Özgür Özelin, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varankın 281
sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde
yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması
17.- Manisa Milletvekili
Özgür Özelin, vicdanı olan herkesi Boğaziçi Üniversitesi
öğrencisi Kaan Bozgülü savunmaya davet ettiğine ilişkin
açıklaması
18.- Şırnak
Milletvekili Hüseyin Kaçmazın, İçişleri Bakanı Süleyman
Soylunun 281 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim
Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020 Yılı
Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde
yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması
19.- Kayseri Milletvekili
Mustafa Elitaşın, İstanbul Milletvekili Ahmet
Şıkın 281 sıra sayılı 2022 Yılı
Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020
Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur
görüşmelerinde şahsı adına yaptığı
konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin
açıklaması
20.- Manisa Milletvekili
Özgür Özelin, İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun sataşma
nedeniyle yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması
21.- Manisa Milletvekili
Özgür Özelin, İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun 281 sıra
sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve
282 sıra sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde soru-cevap kısmında
yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması
22.- Siirt Milletvekili Meral
Danış Beştaşın, İçişleri Bakanı
Süleyman Soylunun 281 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi
Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020 Yılı
Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde
soru-cevap kısmında yaptığı konuşmasındaki
bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
VI.- SATAŞMALARA
İLİŞKİN KONUŞMALAR
1.- İçişleri
Bakanı Süleyman Soylunun, İzmir Milletvekili Dursun Müsavat
Dervişoğlunun 281 sıra sayılı 2022 Yılı
Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020
Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur
görüşmelerinde İYİ Parti Grubu adına yaptığı
konuşması sırasında şahsına sataşması
nedeniyle konuşması
2.- İzmir Milletvekili
Dursun Müsavat Dervişoğlunun, İçişleri Bakanı
Süleyman Soylunun sataşma nedeniyle yaptığı
konuşması sırasında şahsına sataşması
nedeniyle konuşması
3.- Siirt Milletvekili Meral
Danış Beştaşın, İçişleri Bakanı
Süleyman Soylunun sataşma nedeniyle yaptığı
konuşması sırasında Halkların Demokratik Partisine
sataşması nedeniyle konuşması
4.- Manisa Milletvekili Özgür
Özelin, İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun sataşma
nedeniyle yaptığı konuşması sırasında
Cumhuriyet Halk Partisine sataşması nedeniyle konuşması
5.- Siirt Milletvekili Meral
Danış Beştaşın, İçişleri Bakanı
Süleyman Soylunun yerinden sarf ettiği bazı ifadelerinde
şahsına sataşması nedeniyle konuşması
6.- Kayseri Milletvekili
Mustafa Elitaşın, Manisa Milletvekili Özgür Özelin sataşma
nedeniyle yaptığı konuşması sırasında Adalet
ve Kalkınma Partisine sataşması nedeniyle konuşması
7.- İstanbul
Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun, Düzce Milletvekili Ümit
Yılmazın 281 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi
Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020
Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur
görüşmelerinde MHP Grubu adına yaptığı
konuşması sırasında Halkların Demokratik Partisine
sataşması nedeniyle konuşması
8.- Kocaeli Milletvekili
Tahsin Tarhanın, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varankın
281 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde
yaptığı konuşması sırasında
şahsına sataşması nedeniyle konuşması
9.- İstanbul
Milletvekili Ali Kenanoğlunun, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa
Varankın 281 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi
Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020
Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur
görüşmelerinde yaptığı konuşması
sırasında şahsına sataşması nedeniyle
konuşması
10.- Manisa Milletvekili
Özgür Özelin, İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun 281 sıra
sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve
282 sıra sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde yaptığı
konuşması sırasında Cumhuriyet Halk Partisine
sataşması nedeniyle konuşması
11.- Siirt Milletvekili Meral
Danış Beştaşın, İçişleri Bakanı
Süleyman Soylunun 281 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi
Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020
Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur
görüşmelerinde yaptığı konuşması
sırasında Halkların Demokratik Partisine sataşması
nedeniyle konuşması
12.- İstanbul
Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun, İçişleri Bakanı
Süleyman Soylunun 281 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi
Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020
Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur
görüşmelerinde yaptığı konuşması
sırasında Halkların Demokratik Partisine sataşması
nedeniyle konuşması
13.- İçişleri
Bakanı Süleyman Soylunun, Manisa Milletvekili Özgür Özelin sataşma
nedeniyle yaptığı konuşması sırasında
şahsına sataşması nedeniyle konuşması
VII.- DİSİPLİN
CEZASI İŞLEMLERİ
1.- Şanlıurfa
Milletvekili Nusrettin Maçinin 281 sıra sayılı 2022 Yılı
Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020
Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur
görüşmelerinde HDP Grubu adına yaptığı
konuşmasındaki bazı ifadelerini Meclis dışında
tekrarlamaması hususu ve bu ifadeleri nedeniyle kendisine İç Tüzükün
163üncü maddesi uyarınca Meclisten geçici olarak 3 birleşim
çıkarma cezası verilmesi
2.- Siirt Milletvekili Meral
Danış Beştaşın yaptığı
açıklamasındaki bazı ifadelerini Meclis dışında
tekrarlamaması hususunda
VIII.- YAZILI SORULAR VE
CEVAPLARI
1.- İstanbul
Milletvekili Mahmut Tanal'ın, TBMM Kreş, Gündüz Bakımevi ve
Anaokulunda görev yapan bazı personele ilişkin Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanından sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiç'in cevabı (7/54409)
8 Aralık 2021
Çarşamba
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 11.02
BAŞKAN: Başkan
Vekili Süreyya Sadi BİLGİÇ
KÂTİP ÜYELER: Necati
TIĞLI (Giresun), Emine Sare AYDIN (İstanbul)
-----0-----
BAŞKAN Türkiye Büyük Millet Meclisinin 30uncu
Birleşimini açıyorum.(x)
Toplantı yeter sayısı vardır,
görüşmelere başlıyoruz.
Sayın milletvekilleri, gündemimize göre, 2022
Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı
Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi üzerindeki görüşmelere devam
edeceğiz.
Program uyarınca, bugün ikinci turdaki
görüşmeleri yapacağız.
İkinci turda, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı, GAP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı, Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Başkanlığı, Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Doğu Karadeniz
Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Küçük
ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme
İdaresi Başkanlığı, Türk Standardları Enstitüsü,
Türk Patent ve Marka Kurumu, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma
Kurumu, Türkiye Bilimler Akademisi, Türkiye Uzay Ajansı,
İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü,
Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik
Komutanlığı, Göç İdaresi Başkanlığı, Göç
İdaresi Genel Müdürlüğü, Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığı bütçe ve kesin hesapları yer
almaktadır.
III.- KANUN
TEKLİFLERİ İLE KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER
İŞLER
A) Kanun Teklifleri
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281) (x)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (x)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİ
GELİŞTİRME VE DESTEKLEME İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ
1) Türk Standardları
Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN Komisyon? Yerinde.
Sayın milletvekilleri, alınan karar
gereğince, tur üzerindeki görüşmelerde siyasi parti gruplarına
ve İç Tüzükün 62nci maddesi gereğince istemi hâlinde
görüşlerini bildirmek üzere yürütmeye yetmişer dakika söz verilecek,
bu süreler birden fazla konuşmacı tarafından
kullanılabilecek ve şahsı adına yapılacak
konuşmaların süresi ise beşer dakika olacaktır.
Ayrıca, konuşmalar tamamlanınca soru-cevap işlemi on dakika
soru, on dakika cevap olarak yapılacak ve sorular gerekçesiz olarak
yerinden sorulacaktır.
Bilgilerinize sunulur.
İkinci turda siyasi parti grupları,
yürütme ve şahıslar adına söz alanların adlarını
sırasıyla okuyorum:
Gruplar adına:
Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına: Sayın
Süleyman Girgin, Sayın Çetin Arık, Sayın Tahsin Tarhan,
Sayın Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, Sayın Kemal Zeybek,
Sayın Mustafa Sezgin Tanrıkulu, Sayın İsmail Atakan Ünver,
Sayın Ahmet Kaya, Sayın Müzeyyen Şevkin, Sayın Bülent
Tezcan, Sayın Yaşar Tüzün, Sayın Erkan Aydın, Sayın
Mehmet Güzelmansur.
Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu adına:
Sayın İrfan Kartal, Sayın Ahmet Akay, Sayın Mehmet Ali
Cevheri, Sayın Ahmet Sorgun, Sayın Muhammed Avcı, Sayın
Semra Kaplan Kıvırcık, Sayın Hulusi Şentürk,
Sayın Derya Bakbak, Sayın Zeynep Yıldız, Sayın Yusuf
Beyazıt, Sayın Erol Kaya, Sayın Kemal Çelik, Sayın Serap
Yaşar, Sayın Ceyda Bölünmez Çankırı.
İYİ Parti Grubu adına: Sayın
Ayhan Altıntaş, Sayın Muhammet Naci Cinisli, Sayın
Fahrettin Yokuş, Sayın Hüseyin Örs, Sayın Dursun Müsavat
Dervişoğlu, Sayın Behiç Çelik, Sayın Mehmet Metanet
Çulhaoğlu.
Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına:
Sayın İzzet Ulvi Yönter, Sayın İbrahim Özyavuz, Sayın
Esin Kara, Sayın Ümit Yılmaz, Sayın Sermet Atay, Sayın Ümit
Yılmaz.
Halkların Demokratik Partisi Grubu adına:
Sayın Ali Kenanoğlu, Sayın Ayşe Sürücü, Sayın
Nusrettin Maçin, Sayın Murat Çepni, Sayın Musa Piroğlu,
Sayın Mehmet Ruştu Tiryaki, Sayın Filiz Kerestecioğlu,
Sayın Hasan Özgüneş.
Şahıslar adına: Lehinde Sayın
Tülay Kaynarca, aleyhinde Sayın Ahmet Şık.
Şimdi ilk söz Cumhuriyet Halk Partisi Grubu
adına Sayın Süleyman Girginnin.
Buyurun Sayın Girgin. (CHP
sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA SÜLEYMAN GİRGİN
(Muğla) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel
Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakan, bir sanayi politikanız var;
işsizliğe çare olamıyor, mühendisler, teknik kadrolar mezun
olmadıkları alanlarda iş arıyor ve siz bir Sanayi
Bakanı olarak Her üniversite mezununa iş bulamayız. diyen
Sayın Cumhurbaşkanına tek kelime edemiyorsunuz. Hâlâ teknik
liselere iş garantili eğitim hakkı sunamıyor, mesleki
eğitim almış gençlerimizin istihdamını teşvik
etmiyor, hâlâ staj ve çıraklık sürelerini emeklilik sürelerinden
saymıyorsunuz. Mesleki ve teknik ortaöğretimdeki öğrenci
sayısı 2015ten bu yana yüzde 20 azaldı arkadaşlar. Ara
eleman ya da tekniker yetiştirme deseniz neredeyse yok. Liseden sonra
üniversiteye, üniversiteden sonra diplomalı işsizliğe sürüklenen
bir ortam yarattınız yirmi yılda. Sadece inşaata
yatırım yapıp sanayiye ve üretime yatırım
yapmadınız. 15-29 yaş grubundaki her 3 gençten 1i ne eğitimde
ne de istihdamda değilse 6 milyonu geçen bu kayıp
kuşağın sorumlusu sizsiniz Sayın Bakan ve sizin
iktidarınız. Olmadı, yapamadınız.
Maalesef, arkadaşlar, Türkiye, iktidarın
politikaları yüzünden, bir yandan beyin göçü veriyor, diğer yandan
Orta Doğu ve Orta Asya kökenli gariban, vasıfsız iş gücü
istihdam eden merdiven altı KOBİ sistemine evriliyor.
Sayın Bakan, doğal gaza gelen yüzde 48 zam
sonrası Bu zammı destekliyorum. demiştiniz Plan ve Bütçe
Komisyonunda. Sanayinin kullandığı doğal gaza aralık
ayından geçerli olmak üzere yüzde 20 daha zam geldi arkadaşlar.
Şimdi de yeni aldığımız bilgilere göre BOTAŞ, tüm
sanayi kesiminde aralık ayı itibarıyla kademeli fiyat tarifesine
geçtiğini duyurmuş. Buna göre yılın ilk dokuz ayındaki
ortalamanın yüzde 60ından fazlasını kullanan sanayici, bu
aşan kısmı için, yüzde 48, yüzde 20 zamma ilaveten, yüzde 50
katlamalı tarifeye maruz kalacak. Bu kademeli fiyat katmerli bir
zamdır, bunun için yasal bir altyapı var mıdır Sayın
Bakan? Bu konu neden kamuoyuna net bir şekilde açıklanmıyor? Bu
düzenlemeyle sanayiciye resmen Üretme, daha çok ürettikçe sana destek yerine
köstek olacağım. demektir. Hâlâ zamları destekliyor musunuz
Sayın Bakan?
Sanayide kullanılan doğal gaza son bir
yılda yüzde 200, elektriğe yüzde 65 zam yapıldı. Bu nedenle
sanayici ve üreticinin üretim maliyetleri katlandı. Sanayide basit bir
sunta kestirmeye kalksanız bir atölye diğerinden rica ediyor çünkü
elektrik faturasından canı yanan esnaf makine
ısınıncaya kadar para kaybedeceğini düşünüyor. Bu
şartlarda nasıl üretim yapılacak? Ya vazgeçecek ya da bu
zamları ürünlere yansıtacak. Ama siz Bu zamlar üretim maliyetlerini
artırır, istihdam kapasitesini azaltır, rekabet gücünü
azaltır. diyemiyorsunuz, bu zamlar karşısında
kılınızı kıpırdatmıyorsunuz. Âdeta sanayiye
düşman bir Sanayi Bakanı var arkadaşlar.
Güya Konutlara zam yapmadık. diyorsunuz,
değil mi? Pekâlâ, kim ödeyecek o zaman bu zamları? Dönüp
dolaşıp vatandaş ödeyecek. Bakanlık bütçeniz de yıl
bitmeden eridi. Soruyorum Sayın Bakan: Elde kalan bu bütçe rakamıyla
nedir sanayinin gelişmesi için sizin bilip de bizim bilmediğimiz
formül? Deneme yanılma yöntemlerinizle ekonomiyi yapboz tahtasına
çevirdiniz. Denedik." diyorsunuz ama Yanıldık. diyemiyorsunuz
çünkü egonuz buna engel. Göç yolda düzülür. misali Öyle olursa böyle
yaparız; olmadı, şöyle yaparız. üzerine kurulu. Ülke,
uçurumdan aşağı serbest düşüşte. Halkın
parasıyla kumar oynuyorsunuz ve sonunda Aldanmışız,
aldatılmışız. diyorsunuz. Halkın artık buna
tahammülü yok çünkü bıçak kemiği çoktan deldi de geçti. O yüzden
diyoruz ki: Bir an önce seçim, derhâl seçim. (CHP sıralarından
alkışlar)
Sayın Bakan, ulusal savunma sanayisinde ve
teknolojilerinde elde edilen gelişmeler, Adalet ve Kalkınma
Partisinden ve Adalet ve Kalkınma Partisinin desteklediği 5li
çeteden önce de vardı, sonra da var olacaktır. Bu notu düştükten
sonra şimdi size bir soru sormak istiyorum Sayın Bakan. Daha önce
Tank Palet Fabrikasını 50 milyon dolar yatırım vaadi gibi
uyduruk bir gerekçeyle Katar-Sancak ortaklığına peşkeş
çektiniz. Şimdi ise birkaç ay öncesinde Türkiyenin en büyük düşmanı
dediğiniz Birleşik Arap Emirliklerine ASELSAN, HAVELSAN, TUSAŞ,
ROKETSAN hissesi satılacağı doğru mudur? Bu iddiayı
hiçbir AKP yetkilisi yalanlamadı. Tekrar soruyorum: Bu iddia doğru
mudur? Bu kurumlar bu milletin vatan savunmasının temel
taşlarıdır. Milletin canının, malının ve
bağımsızlığının güvencesidir. Bunları
satmak vatanı satmakla eş değerdir Sayın Bakan. (CHP
sıralarından alkışlar) Tekrar soruyorum: Bu rezalet, bu
kepazelik, bu ülke düşmanlığı doğru mu, değil mi?
Net bir cevap bekliyoruz.
Sayın İçişleri Bakanı, yüz
kızartıcı bir suçun üstünü örtemezsiniz. Yüz
kızartıcı suçun üzerini örten İçişleri Bakanına
nasıl güvenecek bu millet? Böyle bir İçişleri Bakanı nasıl
suçla mücadele edecek? Son derece haklı ve meşru
sorularımızı tekrar soruyoruz; Plan ve Bütçe Komisyonunda
sorduk, cevaplamadınız, milletin kürsüsünden tekrar soruyoruz: Bir
televizyon programında kendiniz söylediniz. Mafyadan her ay 10 bin dolar
alan siyasetçi kim?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Kendi grubunuza sorun.
SÜLEYMAN GİRGİN (Devamla) Tekrar
ediyorum: Mafyadan her ay 10 bin dolar alan siyasetçi kim? (CHP
sıralarından alkışlar)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Kılıçdaroğluna sor, Kılıçdaroğluna sor.
AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) Sataşma
oradan!
SÜLEYMAN GİRGİN (Devamla) Gelelim
TÜİK meselesine.
Değerli milletvekilleri, TÜİK cumhuriyetin
önemli kurumlarından biridir. Bu kurumun rakamları 84 milyon
vatandaşımızı ilgilendirmektedir. Bu rakamlar üzerine
siyasal partiler, ekonomik çevreler, sosyal çevreler politikalar oluştururlar.
Resmî istatistikleri eğmek, bükmek, makyajlamak suçtur ancak milyonlarca
insanın emeğini çalan, yüzde 150lik zamlara rağmen enflasyonu
yüzde 21 göstermeyi başaran TÜİK yetkilileri suç işlemektedir
çünkü TÜİK, devlet kurumu olmaktan çıkmış, sarayın kurumuna
dönüşmüştür. İşçi, memur, emekli zamları belirlenirken
TÜİKin enflasyon rakamları esas alınacak ve sabit gelirliler
gerçek enflasyon altında ezilecek. TÜİK Enflasyon yüzde
Değerli milletvekilleri, büyük bir
deliliğin içerisindeyiz. Testinin içinde ne varsa ağzından da o
dökülür. derler. Mekân basmak demek ne demek Sayın Bakan?
Kapısında devlet kurumu yazıyor o TÜİKin. Siz bu ülkenin
ana muhalefet liderine, halk adına görev yapan ve kamuya yani tüm
vatandaşlara karşı sorumluluğu olan bir kuruma gitti diye
Mekân bastı. diyemezsiniz. 84 milyonun kurumunu kendi mekânınız
ya da babanızın malı ya da şirketiniz olarak mı
görüyorsunuz? (CHP sıralarından alkışlar) Bu külhanbeyi
ağzı bir İçişleri Bakanına yakışıyor
mu? Mekân basmak tabiri, mafyayla el ele iş tutanların
kullanabileceği bir tabirdir, İçişleri Bakanına
yakışmaz ama Üslububeyan aynıyla insan. Siz bu üslubu
kendinize yakıştırıyor olabilirsiniz ancak bu diliniz
Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı koltuğunda oturan
birine ve o kurumun saygınlığına yakışmıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
SÜLEYMAN GİRGİN (Devamla) Değerli
milletvekilleri, aslında TÜİKin kapıları demokrasiye
kapandı, liyakate kapandı. Bu talimatı kim, neden veriyor,
vatandaş çok iyi bilmekte. TÜİKle beraber demokrasinin de liyakatin
de devlet kurumlarının da ne hâle geldiğini herkes görüyor.
Ne demişti Nazım Hikmet? Hiçbir korkuya
benzemez halkını satanın korkusu. TÜİKin
kapılarının kapatılması, sadece kendi korkusu
değil, TÜİKe talimatla iş yaptıranların da korkusudur
ancak korkunun ecele faydası yok; gidiyor gitmekte olan, geliyor gelmekte
olan.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) Süleyman
Bey, rüyaya devam, rüyaya devam.
SÜLEYMAN GİRGİN (Muğla) Gerçekleri
göreceksiniz yakında.
BAŞKAN Sayın Çetin Arık
Sayın Çetin Arık
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Burada efendim, burada,
geliyor.
ÇETİN ARIK (Kayseri) Geliyorum.
BAŞKAN E, çok arkada oturmuşsunuz; ben,
konuşunca ön sıralarda oturur, hemen gelirsiniz diye düşündüm.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Eli boş gelmemiş
ama.
ALİ ŞEKER (İstanbul) Marketten mama
alıp gelmiş.
CHP GRUBU ADINA ÇETİN ARIK (Kayseri)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
TÜBİTAKın 2022 yılı bütçesi
üzerine söz almış bulunuyorum. Gazi Meclisi ve aziz milletimizi
saygıyla selamlıyorum.
Sayın milletvekilleri, bu iktidarın AR-GE
çalışmasının bilim, teknoloji gibi bir önceliği yok.
Dolayısıyla, bilim ve teknolojinin bütçesi üzerine konuşmak
benim için büyük bir talihsizlik. Zira, sarayın günlük elektrik
faturasının 60 bin lira olduğu, buna karşılık
TÜBİTAKın üniversitelere proje başına ortalama 35 bin lira
kaynak aktardığı bir ülkede ben hangi bilimi anlatayım?
Sayın Erdoğanın ekonomist olduğu, hayvanat bahçesi
müdürünün TÜBİTAKa müdür olarak atandığı bir ülkede ben
hangi bütçeyi anlatayım, ben hangi bilimi anlatayım? Gaflet
uykusundaki bu iktidar değil mi ki tam 5 kez TÜBİTAKın kanununu
değiştirerek TÜBİTAKı FETÖnün emrine veren, bilim üssü
olması gereken TÜBİTAKı FETÖ üssü hâline getiren?
Değerli milletvekilleri, benim ülkemde çocuk
maması kilit altına alınmışken ben nasıl bilim ve
teknolojinin bütçesini konuşabilirim? (CHP sıralarından
alkışlar) Biz Bu bütçe milletin bütçesi değil, sarayın
bütçesi. deyince hep birlikte hop oturup hop kalkıyorsunuz. Bu bütçe
milletin bütçesi olsaydı yeni doğan bebeğin maması kilit
altına alınır mıydı hiç?
Bakın, dinleyin sayın milletvekilleri;
millet ne diyor, iyi dinleyin lütfen: Sayın Cumhurbaşkanı, hani
siz Karınlarını biz doyuruyoruz, oy vermiyorlar. diyorsunuz
ya; biz, sizin milletvekilinizin de buyurduğu gibi,
karnımızı kuru ekmekle doyuruyoruz. Sahi, siz ne zaman ekmek
aldınız? Ekmek fiyatını bilmeden yaşamak nasıl
bir duygu? Sayın Cumhurbaşkanı, biz elektrik
faturalarının altında ezilmemek için elektrik düğmesine
basmaya korkar olduk. Peki, siz en son ne zaman elektrik faturası
ödediniz? Ya doğal gaz
Çok şükür ki bizi düşünen
milletvekilleriniz var, onlar akıl vermeseydi biz ne yapardık,
hâlimiz nice olurdu bizim? Sağ olsunlar Kat kat giyinin. dediler, biz de
öyle yapıyoruz. Doğal gaz yakmıyor, kat kat giyiniyoruz. Gerçekten
siz sarayda kaç kat giyiniyorsunuz? Mesela hiç doğal gaz faturası
gördünüz mü? Kaç yıldır doğal gaz faturası ödemiyorsunuz?
Yirmi yıldır hiç fatura ödemeden yaşamak nasıl bir duygu?
Sayın Cumhurbaşkanı,
milletvekilleriniz her ne kadar zenginlik göstergesi dese de biz 30
kuruş ucuz benzin almak için saatlerce kuyruk bekliyoruz. Peki siz, hiç
arabanızı benzin istasyonuna çekip benzin aldınız mı,
kendi paranızla ama? Bizim ay sonu gelecek de ev sahibi kira için kapıyı
çalacak diye ödümüz kopuyor. Peki siz, yazlık sarayın,
kışlık sarayın, yetmedi uçan sarayın kirasına
nasıl yetişiyorsunuz? Saraylarda kira ödemeden yaşamak
nasıl bir duygu?
Sayın Cumhurbaşkanı, biz pazara daha
ucuz olsun diye pazarın dağılım saatlerinde gidiyoruz.
Doğru söyleyin lütfen, eşiniz Emine Hanımla en son ne zaman
pazara gittiniz? (CHP sıralarından alkışlar) Pazarda
peynirin kilosunun kaç lira olduğunu biliyor musunuz?
Sayın Cumhurbaşkanı, bunların
hiçbiri artık sizin sorununuz değil. Neden mi? Çünkü sizin
faturalarınızın hepsini biz ödüyoruz. Hatta siz
alınmayın diye birçoğunu da örtülü ödenekten ödüyoruz.
Dünyanın en pahalı makam araçlarını, uçaklarını
alıyoruz. Başka devletlerde itibarınız olsun diye, eşiniz
hanımefendi alışverişini rahat yapsın diye
Belçikalarda cadde kapatmışlığımız bile oldu
bizim.
Biz kim miyiz? Biz, evlatlarını vatan için
toprağa veren şehit aileleriyiz. Biz, yerin
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
ÇETİN ARIK (Devamla) - Ve bilin ki siz bizim
değil, yıllardır biz sizin karnınızı doyuruyoruz,
faturalarınızı ödüyoruz ama artık sizin
faturalarınızı ödemekten usandık, yorulduk,
bıktık.
Geliyor gelmekte olan, bitecek bu talan.
Teşekkür eder, saygılar sunarım. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Tahsin Tarhan
(CHP
sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA TAHSİN TARHAN (Kocaeli)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı bütçe teklifi üzerine Cumhuriyet Halk Partisi Grubu
adına söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, bu bütçede bilim,
teknoloji, AR-GE yok; sanayi yok, üretim yok; üreticiye destek,
girişimciye teşvik hiç yok. Ne var? derseniz, satılan
fabrikalarımız, yok olan millî değerlerimiz.
Sayın milletvekilleri, cumhuriyetin ilk
yıllarında kurulan yerli ve millî fabrikalarımız AK
PARTİ döneminde tek tek kapatıldı veya satıldı. Kendi
kâğıdımızı ürettiğimiz SEKA,
dokumacılıkta bir dünya markası Sümerbank kapatıldı.
Yetmedi, şeker fabrikalarını, TÜPRAŞı, PETKİMi,
TEKELi, onlarca fabrikayı zarar etti gösterip sattınız.
Millî tank yapıyoruz. dediniz, Tank Paleti Katarlılara; ulusal
güvenlik dediniz, TELEKOMu Lübnanlı şirkete hediye ettiniz. Yerli
ve millî diye sloganlar attınız, ulusal güvenlik meselesi olan
iletişimi ve savunmayı yabancılaştırdınız.
Yerli, millî otomobil yapacağız. dediniz, hiç üretilmeyen Saab
modeli için 47 milyon euroyu çöpe attınız. (CHP
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar) Varlık Fonunu
kurdunuz; BOTAŞın, Türkiye Petrollerinin, Eti Madenin,
TÜRKSATın hesaplarını denetim dışı
bırakıp yönetimine el koydunuz. (CHP sıralarından Bravo
sesleri, alkışlar)
Sayın Bakan, sanayiciye verilen destekle
övünüyorsunuz, üreticilere verilen destek kredisi 100 milyon dolar dahi
değil. 5li çeteye verilen ihalelerin bedeli 250 milyar doları
aştı. Hortumla aktardığınız kaynak ve garanti
bedeller yetmedi, vergi affı getirdiniz. Sadece bir şirket için 422
milyon TLlik vergi borcunu sildiniz. Akıldan uzak, betona
yatırım anlayışının sonucunda sanayici üretimden
uzaklaştı; üreticilik değil, rantçılık makbul oldu.
Hâl böyle olunca sanayici diyor ki: Yapayım bir AVM, vereyim kiraya,
gidip Bodrumda yazlıkta yatayım aşağı. (CHP
sıralarından alkışlar)
OSBlerin çoğu boş, fabrikalar ya
satılık ya kiralık.
FUAT KÖKTAŞ (Samsun) Yer bulamıyoruz
biz, yer, yer.
TAHSİN TARHAN (Devamla) Allah'ınız
var, fabrika yapmadınız ama koca koca AVM'lerle doldurdunuz ülkeyi.
FUAT KÖKTAŞ (Samsun) Yer bulamıyoruz,
yer, yer.
TAHSİN TARHAN (Devamla) Milleti AVM'lere
mahkûm ettiniz, küçük esnafı yok ettiniz.
FUAT KÖKTAŞ (Samsun) Yeni OSB
BAŞKAN Sayın Köktaş, rica ediyorum,
lütfen
Sayın Tarhandan sonra konuşursunuz.
TAHSİN TARHAN (Devamla) Değerli
milletvekilleri, bu bütçe sanayicinin derdine çare olmaz. Finansmana
erişim zor, enerji fiyatları uçtu. Sanayicinin
kullandığı doğal gaz yüzde 200, elektrik yüzde 65
arttı. Ham madde ithal, elimizde olan ham madde ise yurt dışına
gidiyor, siz İhracat arttı. diye dört takla atıyorsunuz.
Bir sanayi politikanız dahi yok; lojistik
maliyetleri inanılmaz boyutlarda, üretici vergi yükü altında
eziliyor. Yılbaşından bu yana sanayide maliyet
artışları yüzde 55i aştı, siz de Enflasyonu düşüreceğiz.
hayalleriyle milleti oyalıyorsunuz. Siz sanayiciyi sağmal inek gibi
görüyorsunuz, sağa sağa sütünü bitiremediniz. (CHP
sıralarından alkışlar) Sanayicinin ödediği vergiler
yetmedi, toplayıp tehdit edip Bağış yapacaksınız.
dediniz. Bu gidişle, korkarım, sütü bitince de etinden faydalanacaksınız.
(CHP sıralarından alkışlar) Geldi, geliyor.
dediğiniz yerli otomobil, yerli uçak, yerli tank, uzay mekiği ve uçan
araba için verdiğiniz tarihler ise hep bir sonraki bahara kaldı.
Yıllardır umut satıyorsunuz, umut.
FUAT KÖKTAŞ (Samsun) Tahsin ağabey,
şu yerli otomobili beraber ziyaret ettik, orada
konuştuklarını söyle.
TAHSİN TARHAN (Devamla) Bu bütçeyle eller
gider Aya, siz gidersiniz yaya. Söylediniz onca yalan, her yeri ettiniz talan.
Yalanlarınızdan artakalan, kapanan işletmeler, satılan
fabrikalar, yok olan umutlar, onlarca işsiz, ülkeyi terk etmek isteyen
gençler.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
NAZIM MAVİŞ (Sinop) Yahu şu
arabayı bir anlatsana, yerli otomobili bir anlatsana! Şu yerli
otomobili bir anlat, ben görmedim onu!
FUAT KÖKTAŞ (Samsun) Şu arabada
konuştuklarını bir anlat, Bilişim Vadisinde
konuştuklarını bir anlat Tahsin ağabey!
BAŞKAN Sayın Ahmet Vehbi
Bakırlıoğlu, buyurun. (CHP sıralarından
alkışlar)
CHP GRUBU ADINA AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU
(Manisa) Değerli milletvekilleri, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığının 2022 bütçesi üzerine söz aldım. Genel
Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, geçtiğimiz
şubat ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Uzay
Programını açıkladı. Buna göre, on yılda 10 hedef
belirlendi. Cumhurbaşkanı, programın tanıtım
toplantısında şunları belirtiyor: En önemli hedef,
cumhuriyetimizin 100üncü kuruluş yıl dönümünde yani 2023
yılında yani neredeyse bir yıl sonra Aya sert iniş yapmak.
Bu, birinci aşama. İkinci aşama ise 2028 yılında
yumuşak iniş. Ve devam ediyor Cumhurbaşkanı
konuşmasına: Güçlü ve bağımsız bir Türkiyenin yerini
sadece dünyada değil, uzayda da tahkim edeceğiz. İşte bu
vizyonu yürütecek olan kurumumuz Türkiye Uzay Ajansıdır.
Böylesine önemli bir görevi olan, Millî Uzay
Programını hazırlayan Türkiye Uzay Ajansına yakından
bir bakalım. Ajansın 2020 faaliyet raporuna göre kurumun personel
sayısı sadece 27. Evet, Türkiye Uzay Ajansında 6sı
kadrolu, 21i görevlendirmeyle gelmiş 27 personel var ve bu personelin
yüzde 4ü yani sadece 1i doktora yapmış, yüzde 22si yani sadece
6sı ise yüksek lisans diplomasına sahip. Son bir yıl içinde
Ajansın personel sayısı arttı mı bilmiyorum ancak
yetersiz olduğu ortada. Bir de bütçesine bakalım. 2022 yılı
bütçesinde Uzay Ajansına ayrılan tutar 61 milyon 293 bin lira;
bugünkü kurla değerlendirirsek kabaca 4,4 milyon dolar. Amerika
Birleşik Devletlerinin uzay programını yürüten NASAnın
bütçesi ise yaklaşık 20 milyar dolar yani bizim bütçemizin 4.500
katı kadar. Çin Uzay Ajansının bütçesi 8 milyar dolar,
Kanadanın bütçesi 300 milyon dolar, Japonyanın ise 500 milyon
dolar.
Türkiye Uzay Ajansının 27 personeli
olduğundan bahsetmiştik; NASAnın 17.800, Avrupa Uzay
Ajansının ise 2.200 personeli olduğunu not ederek Ajansın
2020 yılı faaliyet raporunu incelemeye devam edelim. Bir yıl
sonra aya sert iniş yapmamızı sağlayacak Uzay
Ajansının faaliyet raporunun son kısmında yer alan öneri ve
tedbirler bölümünün son kısmını birlikte okuyalım; önemli
çünkü. Dünyada bulunan muadil kurumlarla -yani NASA ve ESAdan bahsediyor-
yarışır ve çalışır duruma gelebilmek için
personel özlük haklarının iyileştirilmesi, bütçenin
artırılması, teknik ve teknolojik kapasitenin güçlendirilmesi
gerekmektedir. diyor raporda.
Sayın Bakanım, Gazi Mustafa Kemal Atatürk
İstikbal göklerdedir. diyerek yüzyıl önce geleceği işaret
etti. Ülkemizin uzay araştırmalarında yer almasını, bu
alanda çalışma yapmasını önemsiyoruz ancak konunun
ciddiyetle ve siyasetüstü ele alınması gerektiğini düşünmekteyiz.
Değerli milletvekilleri, gerekli
uluslararası iş birliği ve bütçeyle yani parayla 2023
yılında Aya sert iniş yapılabilir, bu mümkün ancak bunun
Türkiye Uzay Ajansının imkân ve kabiliyetleriyle olmayacağı
da ortada. Ne yapılabilir? Sayın Bakanım, sizin Millî Uzay
Programını açıkladığınız tarihte
Birleşik Arap Emirlikleri Marsa uzay aracını indirmişti.
Aynı Birleşik Arap Emirlikleri gibi, uzay aracını
Japonyadaki uzay merkezinden Japon fırlatma aracını kullanarak
uzay aracının tasarımını ve inşasını
Amerikan üniversite laboratuvarlarında yaparak bırakın Aya,
Marsa bile gidebilirsiniz. Yani uluslararası iş birliği ve
çokça bütçeyle bu mümkün, zaten siz de bütçe sunumunuzda buna benzer ifadeler
kullandınız. Ancak ülkenin gerçekleri de ortada; ortalık
yangın yeri hâline gelmişken, millet yarım simit alıyorken,
bayat ekmek alıyorken, esnafımız intihar ediyorken yani her gün
fakirleşiyorken önceliğimiz bu olmamalı. Öncelikle, bu kriz
ortamında bizlerin önceliği halkın önceliği olmalı.
Halkın bugün önceliği geçim, halkın bugün önceliği seçim
hem de derhâl seçim. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, geçmişteki
söylemlerine ve Milli Uzay Programı tanıtım toplantısı
öncesinde ve sonrasında yaşananlara baktığımız
zaman, uzayla ilgili hedeflerinizin 2023 seçimlerine yönelik bir yeni
propaganda malzemesi olarak kullanılacağı aşikâr.
Halkın önceliğinden bahsetmiştim, halkın önceliği
geçim, iktidarın önceliği ise iktidarda kalmak, hem de her şeye
rağmen, her şeye rağmen.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Devamla) O
kadar zor durumdasınız ki, düşünsenize, dün hain ilan
ettiğiniz Darbeyi finanse etti. dediğiniz Birleşik Arap
Emirliklerine, bugün, ASELSANı, ROKETSANı satmayı
düşünüyorsunuz. Diğer taraftan da Aya sert iniş
yapacağız. diyorsunuz. Yani ASELSANı satarak Aya gitmeyi
düşünüyorsunuz, ROKETSANı satarak Aya gitmeyi düşünüyorsunuz.
Anlaşılan Aya dört şeritli yol yapacağınıza
inanan insanların sayısı gün geçtikçe azalmakta. Bu kadar
çelişkiden, dağınık hâlinizden bir başka şey de
anlaşılmakta; anlaşılan, geliyor gelmekte olan;
anlaşılan, gidiyor gitmekte olan.
Genel Kurulu saygıyla selamlarım. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Kemal Zeybek... (CHP
sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA KEMAL ZEYBEK (Samsun) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri, Genel Kurulun değerli
emekçileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar; İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığının, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığının 2022 yılı bütçesi
hakkında Cumhuriyet Halk Partisi Grubumuz adına söz almış
bulunmaktayım.
Esnaf, sanatkârlar, sanayiciler, üretenler,
tüketenler yirmi yıldır ülkeyi yönetenlerin zihniyetinden
perişan oldu. Küçük ve orta ölçekli KOBİlere, üretene yeteri kadar
destek verilmemiştir. KOSGEB aracılığıyla verilen
destekler yeterli değildir. Kur artışları nedeniyle
çalışanlar, işverenler çok zor günler geçirmektedir.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay bütçe
konuşmasında, küçük ve orta ölçekli işletmelerin
istihdamları hakkındaki konuşmasında, çalışanlar
için işverene 100 bin TL destek verildiğini söylüyor. Bu desteklerin
hangi koşullarda verildiğini biliyor musunuz arkadaşlar? Siz
Merkez Bankasının basmış olduğu örtülü paralarla her
100 bin liraya yılda yüzde 16,5 faiz alıyorsunuz; bu da yetmiyor,
bankalar yüzde 1,5 komisyon alıyor. Yüzde 18le parayı satıyorsunuz,
ondan sonra diyorsunuz ki: Destek verdik. (CHP sıralarından
alkışlar) Evet, hazır parayı satmak çok kolaydır ama
bu ülkenin üreteninden, kazanç sağlayanından, emekçisinden
alınan paraları ne zaman üreticiye verdiniz?
Değerli arkadaşlarımız, 2021
bütçesinde KOBİlere yardımlara, Fuat Oktay Bey, bütçeden 717 milyar
pay ayrıldığını söylüyor. Bir de üstüne 2022
Ya, biz
bu ülkede yaşamıyor muyuz? Yoksa -Bakanın uzay mekiği gibi-
uzaydan mı geliyoruz? Zaten Uzaya yatırım yaptık. diyorlar,
uzayda hiçbir şey yok. Yani aktardığınız bütçeler,
ayırdığınız ödenekler zaten sizin ne
yaptığınızı gösteriyor.
NAZIM MAVİŞ (Sinop) Ne zaman gittin
uzaya, ne zaman?
BAŞKAN Arkadaşlar, lütfen
Lütfen,
müdahale etmeyin.
KEMAL ZEYBEK (Devamla) Değerli
arkadaşlarımız, 2022 yılı için bütçe giderinin 1
trilyon 751 milyar lira olduğu, bu bütçenin 1 trilyon 510 milyar
lirasının faiz hariç gider olduğu
söyleniyor. Ya, acaba Fuat Oktay Bey 2022 bütçesinden 241 milyar lira faiz
ödeneği ayırdık. diye niye söyleyemiyor?
Utangaçlığı nereden geliyor? Bu ülkenin gelirlerini,
kazançlarını bütçe açıklarıyla, ayırmış
olduğunuz faizlerle, rantlarla
Bütçenin üçte 1ini buna
ayırdınız; halkı yoksulluğa mahkûm ediyorsunuz,
geleceğini yediniz.
Değerli arkadaşlarımız,
aslında bu bütçe hazırlanırken Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürkün
sözlerine, onun ilerlediği yolda, bize bırakmış olduğu
yerde, siz aynı yolda ilerleyebilseydiniz
Mustafa Kemal Atatürk ne diyor:
Asla, vicdanınızın sesini kendinizden uzak tutmayın.
Ahlakın olmadığı yerde kanun işe yaramaz. diyor. Siz
ahlak bırakmadınız ülkede. (CHP sıralarından
alkışlar) Özellikle bir atasözünden bahsetmek istiyorum: Balık
baştan kokar. Balığın koktuğu yerde, bu ülkede ahlak
kalmamıştır zaten.
Değerli arkadaşlarımız,
diğer tarafta, biz; üretenin, çiftçinin veya dar gelirlinin tüm varlıklarını
yok ederek
Çiftçinin şu anda gübredeki zor koşullarla
-aldığı fiyatlarla- ne hâle geldiğini siz görüyorsunuz. Bir
de çeltikte 4.000-4.500 lira fiyat uygulaması yaptınız. Bu fiyat
uygulamasında özellikle, şu anda fiyatlar 6.000-6.500 liraya çıktı.
Tarım Kredi Kooperatifleri 70 bin tonun üzerinde çeltik aldı. Acaba
bu çeltiğin 2.500 lira oranındaki almış olduğu
artı değeri üreticilere yeniden geri verecek mi?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Zeybek, tamamlayın ama
yeni mikrofonlarımız hakikaten o kadar hassas ki zaten sesinizi
olduğu kadar alıyor, kendinizi yormayın.
AHMET TUNCAY ÖZKAN
(İzmir) O ne demek ya! Ne kadar saygısız bir
yaklaşım ya! Sana ne bundan? Bu ne ahlaksızlık!
KEMAL ZEYBEK (Devamla) Çok güzel Sayın
Başkan, mikrofonları yormuyorum, gerek yok mikrofona.
BAŞKAN - Buyurun.
KEMAL ZEYBEK (Devamla) Değerli
arkadaşlarımız, işte ülkenin gelmiş olduğu bu
noktada, bu bütçede KOBİler yok, bu bütçede sanayici yok, bu bütçede
emekliler yok, bu bütçede memurlar yok, bu bütçede asgari ücretli yok, bu
bütçede öğrenci yok; bu bütçede yalnız ve yalnız bir avuç
rantçı, tefeci bezirgân var. 83 milyona kumpas bütçesi ve önümüzdeki
tarihte mutlaka bunun hesabı verilecektir.
MÜCAHİT DURMUŞOĞLU (Osmaniye)
Sayın Zeybek, telaşa gerek yok.
KEMAL ZEYBEK (Devamla) Değerli
arkadaşlarımız, telaşlanıyoruz çünkü
halkımız sandığı bekliyor, sandığı;
gelip hesabını sormak için, sizi indirmek için. 2023ü beklemeden seçim
sandığını koyunuz, halkımızı
kurtarınız, onun bütçesini biz yaparız.
Saygılarımı arz ediyorum. (CHP ve
İYİ Parti sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Sayın Mustafa Sezgin
Tanrıkulu, buyurun lütfen. (CHP sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU
(İstanbul) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Önceki gün Dünya Eşitsizlik Raporu
açıklandı. Buna göre 2021 yılında küresel milyarderlerin
sayısı rekor kırmış ve küresel milyarderlerin serveti
geçen yıl yüzde 75 artmış. Yine bu rapora göre, dünyanın en
eşit bölgesi Avrupa, en eşitsiz bölgesi ise Orta Doğu ve Kuzey
Afrika. Türkiye bu rapora göre de en diplerde; son on beş yılda
eşitsizlik giderek artmış, son üç yılda da ekonomik
daralma, bu eşitsizlik rakamını daha da büyütmüş. Yine bu
rapora göre, nüfusumuzun yüzde 50si, en yoksul yüzde 50sinin geliri
yıllık 20 bin lira civarında yani aylık 1.600-1.700 lira
civarında; nüfusumuzun yüzde 10u yani en zenginlerinin yüzde 10unun
geliri ise 463 bin lira. Yüzde 50nin gelirden aldığı pay yüzde
12, yüzde 10un gelirden aldığı pay yüzde 54; böyle bir tablo
var. Eğer bu tablo Türkiye'ye uygulanırsa gelir
eşitsizliğinin doğu ile batı arasında büyük bir derin
uçurum sağladığı görülecek; böyle bir tablo var
karşımızda.
Bir de dünyanın
karşılaştığı ve ülkemizin
karşılaştığı küresel iklim krizi var. Geçen
yıl, geçtiğimiz yıl Karadeniz'de sel oldu, güneyde
yangınlar oldu ve Orta Anadolu'da, doğuda ve güneydoğuda da
müthiş bir kuraklık var; böyle bir tabloyla karşı
karşıyayız. Bir, eşitsizlik; iki, küresel iklim krizi.
Niye bunları söyledim? Tam da şu nedenle:
GAP, 1970li yıllarda planlandı, 1989 yılında proje
başlatıldı ve başlatıldığı zaman da
2000li yılların başında işletmeye alınacaktı,
2010lu yılların başında da tamamen bitecekti. Her iktidar
da bu projeyi gerçekten kullandı, seçim yatırımı olarak
kullandı veya başka bir nedenle kullandı; Adalet ve
Kalkınma Partisi iktidarı da kullandı. 2008 yılında
Sayın Erdoğan Diyarbakırda Ziya Gökalp Spor Salonunda GAP Eylem
Planını açıklarken beş yıllık vade ortaya koydu
Beş yılda GAP tamamen bitecek. dedi; bitmedi. 2015
yılında dönemin Başbakanı Mardinde GAP beş
yılda bitecek. dedi; yine bitmedi. 2017 yılında ise
Erdoğan bu kez Urfada 2nci planı açıklarken GAP üç yılda
bitecek. dedi; yine bitmedi. Sene 2021.
Neden bitmedi değerli dostlar? Çünkü ekseninizi
değiştirdiniz, yatırımdan ve üretimden
uzaklaştınız, çılgın projelere ve ranta
dönüştürdünüz. İstanbulda bir çılgın proje
planlıyorsunuz, o proje İstanbulu felakete sürükleyecek ve rant
sağlayacak ama GAP bölgeyi felaketten kurtaracaktı, istihdam
sağlayacaktı. Bunlardan vazgeçtiniz. Nedeni şu: Çünkü GAP
projesi size bir rant sağlamıyor eğer biterse 4 milyon
kişiye iş sağlanacak, 2 milyon 100 bin hektar da sulamaya
açılacak. Büyük bir proje ama yeni ihale yapamıyorsunuz, yeni ihale
yapma şansınız yok, o nedenle de ödenek aktarmıyorsunuz,
projelerinizi ranta aktarıyorsunuz. Bakın, Silvan Barajı
bitmedi, eğer biterse Silvan Ovası falan hepsi sulanacak.
OYA ERONAT (Diyarbakır) PKKya sor, niye
bitmedi PKKya sor!
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Ya,
arkadaşlar, gerçekten...
OYA ERONAT (Diyarbakır) PKKya sor niye
bitmediğini?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Bunun neyine laf
atıyorsun sen ya!
BAŞKAN Sayın Eronat, lütfen...
Sayın Tanrıkulu, devam edin, buyurun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Seninki resmen nefret yani
başka bir şey değil, nefret!
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Gerçekten
böyle olmaz ya!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) GAPı konuşuyor
adamcağız, GAPı konuşuyor.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Sizi
terbiyeye davet ediyorum ben, terbiyeye, gerçekten, hakikaten terbiyeye davet
ediyorum. Böyle bir şey yok, gerçekten böyle bir şey yok; hayret bir
şey ya! (CHP sıralarından alkışlar)
SERMİN BALIK (Elâzığ) Ne kadar
ayıp bir şey! Ne konuşuyor, bir kadına söylenir mi bu?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Ne kadar
tahammülsüzsünüz öyle, ne kadar tahammülsüzsünüz öyle.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Tahammül değil...
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Gerçekten
böyle bir şey yok ya, terbiyeye davet ediyorum ya.
OYA ERONAT (Diyarbakır) PKKdan
BAŞKAN Sayın Eronat, rica ediyorum
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Yok böyle
bir şey ya, gerçekten yok ya!
SERMİN BALIK (Elâzığ) Ne kadar
ayıp bir şey!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Dün buradan AK
PARTİli biri konuşurken sıralara vuruyorsunuz, bırak da on
saniye laf atsın.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) GAPı konuşuyor ya,
GAPı konuşuyor.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Senin
milletvekilin Meclis Başkan Vekiline Ahlaksız! diyor.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Ağabeyciğim,
GAPı konuşuyor.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Evet,
ranta döndünüz, güvenlik politikalarına döndünüz; tamam mı?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Senin
milletvekilin Meclis Başkan Vekiline Ahlaksız! diyor, ona bir
şey demiyorsun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Ya ne demiş, kim
Ahlaksız! demiş?
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Hayret bir
şey ya! Terbiyeye davet ediyorum ya, böyle bir şey yok gerçekten ya!
Terbiyeye davet ediyorum, terbiyeye davet ediyorum ya!
SERMİN BALIK (Elâzığ) Böyle bir
şey olur mu ya! Biz de seni terbiyeye davet ediyoruz.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Böyle bir
utanmazlık yok ya! Hakikaten yok ya!
SERAP YAŞAR (İstanbul) Şehit
annesi
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Onu
duymuyorsun, Meclis Başkan Vekiline Ahlaksız! diyor.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Demedi öyle bir şey ya,
ne alakası var!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Yalan söyleme,
Ahlaksız! dedi, herkes duydu, Ahlaksız! dedi.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla)
Değerli arkadaşlar, sizin derdiniz ne, biliyor musunuz? Bakın,
açıklayacağım, derdiniz ne, neden GAPa kaynak aktarmıyorsunuz
biliyor musunuz? Ranttan dolayı. Bakın, daha geçen gün orada güvenlik
ihalesi almış 2 taşeronla karşılaştım,
bakın, güvenlik ihalesi almış; sordum onlara, dediler ki: Biz
güvenlik ihalesinden pay alamadık. Neden alamadınız?
İhaleyi vermişsiniz 100 liraya, 40 lira teklif etmişler, 40
lira; güvenlik yolu projesi Sayın Bakan, 40 lira.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi, buyurun.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Müteahhide
60 lira cash para verecekler, milyonlarca lira
Bakın, alt taşeronlar
40 lira teklif ediyorlar, vermiyor; 32 lira
Nedeni ne? Sizin bu kayyum ve rant
projeniz, güvenlik projeniz. O yüzden bu GAP projesinden vazgeçtiniz.
GAPın şu anda biten kısmı yüzde 80, sulama alanında
yüzde 20 bitmiş; neden kaynak aktarmıyorsunuz, neden sadece güvenlik
politikalarına ve kayyum politikalarına döndünüz?
SALİH CORA (Trabzon) Sayın
Tanrıkulu, GAPı kaptırmayız.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Nedeni bu.
Oradan artık vazgeçtiniz. Sizin siyasi ayağınız güvenlik
bürokrasisi oldu, ekonomik ve sosyal ayağınız da kayyumlar oldu
ve diğer çıkar çevreleri oldu. O nedenlerle bu şekilde
bağırıyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar)
Yoksa bu dediklerimde ortaklaşmamamız mümkün mü?
Bakın, kendi bakanlarınız 2008
yılında, 2015 yılında, 2017 yılında Bitecek.
demiş, neden bitmedi, neden bitmedi? Niye kaynak aktarmıyorsunuz?
2010 yılının başında bitecekti.
Değerli arkadaşlar, bakın, kızgınlığınız
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
SALİH CORA (Trabzon) GAPta bir kap suyunuz
yok.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum Sayın
Tanrıkulu, süreniz tamamlandı.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Sayın
Başkan, lütfen efendim
BAŞKAN İlave verdim, verdim, ben size
bir dakika verdim ilave.
Teşekkür ediyorum.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) Şunu
söyleyeceğim değerli arkadaşlar, bakın: Hırsız
evin içindeyse kilit bir işe yaramaz, iktidara geldiğimizde evin
içindeki bu hırsızları atacağız, yargı önüne
getireceğiz, yargıda hesaplaşacağız, onlarla
helalleşmeyeceğiz. (CHP sıralarından alkışlar)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan,
yarım dakika daha
BAŞKAN Sayın Özel, herkes birbirine laf
atıyor, her laf atmada, inkıtada başa çıkamayız.
Sayın İsmail Atakan Ünver, buyurun. (CHP
sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA İSMAİL ATAKAN ÜNVER
(Karaman) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisi
saygıyla selamlıyorum.
İktidar, yaşadığı masallar
âleminden ara sıra ses veriyor Kendi uçağımızı
yapıyoruz, uzaya gidiyoruz, teknoloji üretip satıyoruz, sanayide
çağ atladık, dünya bizi örnek alıyor, dünya bizi
kıskanıyor. diyor. Tam bu masalımsı anlatımlara
inanacak kıvama geliyoruz, birisi çıkıyor, doğal gazı
açamayan vatandaşa Evde otururken kazak giyin ya da kombiyi
kısın. diyor; bir başkası, bir kap yemeği sofraya
nasıl getireceğini düşünen anneye porsiyonları küçültmesini
öneriyor; bir diğeri de maaşı enflasyon karşısında
eriyen memura, emekliye Soğan ekmek yeriz ama ekonomik kalkınmadan vazgeçmeyiz.
diyerek hamaset yapabiliyor. Halktan kopuk, kafasını kuma gömmüş
bu aklıevvellere soralım: Peki, ekmek bulamayanlar ne yapsın,
onlar da pasta mı yesin? Dalga geçercesine ileri sürdüğünüz o
yöntemleri millet zaten mecburiyetten uyguluyor; buna rağmen yetemiyor,
yetişemiyor, yokluk içinde yaşam mücadelesi veriyor. Bir
iktidarın, ülkede halkın çektiği zorluklardan haberinin
olmaması mümkün değil, elbette farkındasınız; acı
olan, bunları umursamıyor olmanız.
Umursamazlığınız sizin on dokuz yıllık tercihlerinizin
bir sonucu.
Siz hiçbir zaman yoksuldan, fakirden, ezilenden yana
olmadınız; siz her zaman, ezenden yana, paradan yana, hatta
paranın yeşilinden yana oldunuz. Ülkeyi bu hâle on dokuz
yıllık yanlış politikalarınız sürükledi. Bunu kim
söylüyor? Cumhurbaşkanı söylüyor. Kime söylüyor? AK PARTİ Genel
Başkanına söylüyor. Günü kurtarmak için konuşurken Yeni
ekonomik modele geçtik. derken on dokuz yıllık iktidarı boyunca
yaptıklarının hepsini reddediyor. Zaten şahsının
ve sizin en iyi yaptığınız şey tarihi tersten yazmak.
Dün savunduklarınızı bugün reddetmek sizin olağan hâliniz
ve karakteriniz.
Bugün geldiğimiz noktada
politikalarınız tükendi, sermayeniz tükendi, siz tükendiniz;
tükenmeyen tek şey algı oyunlarınız. Neymiş? Yeni
ekonomik modelmiş. Neymiş? Üretim ekonomisine geçeceklermiş.
Yahu, siz Konya Ovasında, Karamanda buğday üretememişsiniz,
kime ne anlatıyorsunuz? (CHP sıralarından alkışlar)
Cumhurbaşkanlığı hükûmet
sistemi adıyla bir tek adam rejimi inşa ettiniz. Bu ucubenin
felsefesi şu: Simidi devlet, tankı özel sektör üretsin; domatesi,
patlıcanı, hıyarı, devlet satsın; yolu, köprüyü,
havaalanını yandaş yapsın; yese de yemese de geçse de
geçmese de parasını millet ödesin ama asla hesap sormasın, gak
diyene posta konsun, Guk diyen hapse atılsın. Memleket yalandan
uçsun ama yalandan hiç kimse ölmesin. Ülkeyi hep şahsım yönetsin
ama hiçbir şeyden sorumlu olmasın; yokluktan, yoksulluktan geçim
mümkün olmasa da kimse seçim istemesin. Seçim olursa da oylar AK PARTİ
kazanıncaya kadar sayılsın; olmadı, seçim iptal edilsin ama
yine de kazanamasın. 2 ortak kafa kafaya verip memleketin canına
okusun, biri yalpalayınca diğeri, diğeri yalpalayınca biri
payanda olsun; büyük ortağa laf eden hain ilan edilsin, küçük ortağa
laf edenin kafası kırılsın. Yine de herkes hâline
şükretsin; çetelerin kervanı, yandaşın devranı, pudra
şekercinin harmanı sürsün, gitsin. (CHP sıralarından
alkışlar)
Bir de geçeceğiz dediğiniz yeni ekonomik
model var, neymiş ona da bakalım. Vatandaş araba almasın,
cep telefonu da olmasın, alacaksa da olacaksa da fahiş fiyattan
olsun. Vatandaş gönlünce yiyip içmesin, hatta soğan ekmek yesin, 2
kilo kıyma yerine yarım kilo, 2 kilo domates yerine 2 tane
alsın. Emeklisi, işçisi, memuru, açlık
sınırının altındaki ya da yoksulluk sınırının
altındaki maaşa talim etsin; beyler ise saraylarda sefa sürsün, badem
unuyla, arı sütüyle beslensin. İşte,
iktidarınızın özeti budur. Şimdi ekonomide kurtuluş
savaşı verdiğinizi söylüyorsunuz. Sevsinler
Velev ki öyle
olsun; ekonomiyi bu hâle kim düşürdü? Hulular mı, Zulular mı? O
sırada siz ne işle meşguldünüz? Batan geminin
mallarını mı paylaşıyordunuz?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
İSMAİL ATAKAN ÜNVER (Devamla)
Tamamlayabilir miyim?
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
İSMAİL ATAKAN ÜNVER (Devamla) Siz
milleti düşünmezsiniz, kendinizi ve koltuklarınızı
düşünürsünüz. Felsefeniz olsa olsa şu olur: Numan kurtulmuş,
Süleyman kurtulmuş. Bu size yeter. Ekonomi batmış, Türkiye
batmış; kimin umrunda?
Bir ara Seçim Kanununu
tartışıyordunuz, Seçim barajı düşecek. diyordunuz;
sesiniz kesildi. Zannederim hesap tutmadı, anlaşamadınız.
Önümüzdeki günlerde tekrar bu gündeme dönebilirsiniz ama şunu bilin ki:
Kaybeden hiçbir iktidarı ayakta tutabilecek bir kanun yoktur çünkü halktan
büyük, seçmenden büyük kanun yoktur. Geliyor gelmekte olan, haberiniz olsun.
(CHP sıralarından alkışlar) O çok güvendiğiniz
Erdoğan, seçimi çoktan kaybetti. Merak edilen, muhalefetin ne zaman
kazanacağı yani seçim tarihi. Getirin sandığı, millet
meraktan kurtulsun.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Ahmet Kaya, buyurun. (CHP
sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA AHMET KAYA (Trabzon) Genel
Kurulumuzu ve ekranları başında bizleri izleyen
saygıdeğer yurttaşlarımızı saygıyla
selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, zamların
yağmur gibi yağdığı, vatandaşın alım
gücünün yok denecek kadar azaldığı, iktidarın yönetme
yetisini kaybettiği bu zor günlerde 2022 yılı bütçesini
konuşuyoruz. Bütçedeki kalemlere ve karşısındaki rakamlara
bakınca, bu bütçenin dertlere çare olmaktan çok uzak bir bütçe
olduğunu görüyoruz. Yatırıma ayrılan para 132 milyar
lirayken faiz ödemeleri için ayrılan para 240 milyar lira; eski parayla
240 katrilyon. Yatırım için ayrılan paranın 2 katına
yakın bir para faiz ödemeleri için ayrılmış. Nasıl
olacak arkadaşlar, nasıl olacak? Bu bütçeyle, bu kafayla, bu
rakamlarla yoksulluğu, işsizliği ve geçim derdini nasıl
bitireceğiz?
Değerli arkadaşlar, AKPye oy veren
insanlarımızın büyük çoğunluğu borçlar nedeniyle
sadece bu yıl 240 milyar lira faiz ödemek zorunda
kaldığımızı eminim ki bilmiyordur çünkü bu iktidar onlara
IMFye olan borcu bitirdik. dedi, Borcumuz yok. dedi ama Londradaki faiz
lobilerinden çok yüksek faizle borç aldıklarını söylemedi.
Acı ama gerçek şu ki değerli arkadaşlar: Paramızı
pul eden, kaynaklarımızı çarçur eden, ekonomimizi batıran
bu iktidar yüzünden, bu iktidarın kötü yönetimi ve liyakatsiz
kadroları yüzünden ülkemiz çok borçlandırıldı, borç ve faiz
sarmalının içine atıldı. Şimdi, bu borcu çevirebilmek
ve sıcak para bulabilmek için son kalan ülke kaynaklarımızı
da yabancılara pazarlamaya çalışıyorlar, Körfez
ülkelerinden medet umuyorlar. Yabancı bir gazeteci bir toplantıda
ülkemizin Dışişleri Bakanına Buraya para için mi
geldiniz? diye sorabiliyor. Utanmıyor muyuz bundan değerli
arkadaşlar? Bu onurlu milleti, bu büyük milleti bu duruma düşürmekten
utanmıyor muyuz? Tüm bunlar ortadayken çıkmışlar bir de
Faize karşıyız. diyorlar, Faize karşı savaş
açtık. diyorlar. Yalan arkadaşlar, hepsi yalan, rakamlar ortada; bu
iktidar cumhuriyet tarihimizin en büyük faizcisidir. (CHP
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar)
Satılmadık hiçbir şeyimiz
kalmadı. Geçen yılki bütçe konuşmamda satılan
mallarımızın 15 metrelik listesini burada açmış, AKP
iktidarına mirasyedi demiştim, hayırsız evlat
demiştim; az bile demişim çünkü siz gerçekten de bu toprakların
gördüğü en hayırsız iktidarsınız, en büyük
mirasyedilersiniz. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlar, bu iktidar döneminde
kutsal din duyguları kullanılarak ülkemiz resmen soyulmuştur.
Her fabrika bir kaledir. anlayışıyla yapılan
fabrikalarımız yok pahasına satılmıştır. Bu
iktidar döneminde satılan mallar cumhuriyet tarihimiz boyunca
satılanlardan katbekat fazladır, yapılan yolsuzluklar cumhuriyet
tarihimiz boyunca yapılan tüm yolsuzluklardan çok daha fazladır.
Anadoluda çok bilinen bir ağa ile çoban
hikâyesi vardır. Ağanın birinin 100 koyunu varmış, bu
koyunları bir çobana vermiş arkadaşlar. Bir zaman sonra
ağa, çobanın yanına gitmiş Ya, bizim koyunlar ne oldu?
demiş. Bilinen bir hikâyedir. Tabii, ağanın kafasında
şöyle bir şey var: Ben 100 koyun verdim, bu koyunlar en az 200
olmuştur, bazıları ikiz doğurmuştur,
koyunlarımın sayısı epey artmıştır.
Ağa bu umutlarla çobanın yanına gitmiş, çobanı
kulübesinin önünde yemek yerken bulmuş, selam vermiş, biraz sohbetten
sonra koyunların durumunu sormuş çobana; çoban büyük bir
rahatlık içinde Sorma beyim, yağmur yağdı, gök
çatladı, 72sinin ödü patladı; önden gitti baş toklu,
arkasından 5 toklu; 10unu verdim kasaba, 10unu da katma hesaba, kurt
kaptı birini, birinin de getirdim derisini. demiş. Adam da orada
yemek sofrasında bulunan yoğurt çömleğini aldığı
gibi bunun kafasına dökmüş. Saçı başı, yüzü
yoğurda bulanıp bembeyaz olan çoban son derece sakin bir şekilde
ellerini göğe doğru açarak Sana şükürler olsun Rabbim, yüzümün
akıyla koyunların hesabını verdim. demiş. (CHP sıralarından
alkışlar)
Bu hikâyede anlatılanlar ile iktidarın
yaptıklarının bir farkı yoktur arkadaşlar; devleti bu
anlayışla, babalarının çiftliği gibi yönetmiyorlar
mı? Memleketi ve milleti mahvetmişler ama sorsan, her işten
yüzlerinin akıyla çıkıyorlar. Hatırlayın 128 milyar
nerede? diye sormuştuk bunlara; 1e 10 katmış, çobanın
anlattığı hikâyeye benzer hikâyeler
anlatmışlardı.
VELİ AĞBABA (Malatya) Burada Elitaş
da var.
AHMET KAYA (Devamla) Gerçekten bıktık;
hamaset dolu söylemlerinizden bıktık, yalanlarınızdan
bıktık, zamlarınızdan bıktık,
haksızlıklarınızdan bıktık, Allahla
aldatmalarınızdan bıktık; kısacası sizden de kötü
yönetiminizden de bıktık usandık. (CHP sıralarından
alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
AHMET KAYA (Devamla) O yüzden diyoruz ki:
Türkiyem, yoksulluğa, yolsuzluğa, yasaklara, ranta, talana ve
yalana, israfa son vermek için; yandaşa, 5li çeteye, kibre ve saray
saltanatına son vermek için; bu bozuk düzene, bu zulüm düzenine son vermek
için, güneşli ve güzel günler için lambaya püf de!
(Hatibin cep telefonundan bir ses kaydı
dinletmesi)
(CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Müzeyyen Şevkin,
buyurun.
CHP GRUBU ADINA MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisi
saygıyla selamlıyorum.
Hepiniz İçişleri
Bakanlığının temelde ülke insanımızın
güvenlik ve huzurundan sorumlu olduğunu biliyorsunuz arkadaşlar ama
Sayın Bakan, dün yurtta -bir kaçak yurtta- bir çocuğumuzun kafası
kesildi, çocuklarımızı kurtaramadınız. Dün Kayseride
ve Adanada kadın cinayeti işlendi yine,
kadınlarımızı koruyamıyorsunuz Sayın Bakan.
Sizin göreviniz bu ülkenin güvenliğini korumak
ancak her gün ülkemizin bir yerinde kadın cinayetleri, kadına
şiddet, çocuklara taciz ve tecavüzler had safhadayken diğer yandan
öğrenciler, gazeteciler, siyasetçiler saldırıya
uğramaktayken ne yazık ki failleri bulup bunları
cezalandırmak ve adalete teslim etmekten uzaksınız. Nefes
alamıyoruz artık Sayın Bakan; özgürlükler konusunda nefes
alamıyoruz, demokrasi konusunda nefes alamıyoruz, ekonomi konusunda
nefes alamıyoruz artık. (CHP sıralarından
alkışlar)
Yine, ülkemiz insanlarını afetlere
karşı korumakla görevlisiniz, burada da sınıfta
kaldınız. Geçtiğimiz hafta, hepinizin bildiği gibi, Giresun
Şebinkarahisarda bir atık barajı patladı arkadaşlar
ve bu baraj binlerce tonluk kimyasal bir çevre felaketi oluşturdu. Ancak
siz ne yaptınız bu konuda Sayın Bakan? Çok merak ediyorum
doğrusu.
Yine, Marmara Denizinde müsilaj gibi bir biyolojik
afet yaşanırken, günlerdir İstanbulun Anadolu yakasında
insanlar kokudan uyuyamazken AFAD, bırakın bu konuyla ilgilenmeyi,
bölgeye ziyarete dahi gitmedi arkadaşlar. İçişleri
Bakanlığı bütün görevi, beton lobisi temsilcisi hâline gelen
Çevre Bakanlığına devretmiştir. Peki, Bakanlık ne
yaptı? Akıllara ziyan bir yöntemle müsilajı neyle temizlediler?
Vidanjörlerle temizlediler; Marmaranın böyle temizleneceğini
düşünüyorlar. Peki, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ne
yaptı? On dokuz yıldır nelere göz yumdular? Her türlü atık,
beton, toprak dolgular, sintine suları, kanalizasyon ve çöp
atıklarıyla, tabiri caizse neredeyse bir çamaşır
leğeni hâline getirilmiş Marmara Denizinde, sözüm ona 22 maddelik
Acil Eylem Planı yaptınız. Aklınız neredeydi
arkadaşlar bugüne kadar?
Yine, kıyı alanlarını rant
alanına açmak için özel çevre koruma bölgesi ilan ettiniz arkadaşlar.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Marmara Denizi ve çevresinin, başta Kanal
İstanbul Projesi olmak üzere ranta ve talana açılarak yok edilmesine
karşı asla izin vermeyeceğiz; bu, buradan böyle biline. (CHP
sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, ülkemizde yaşanan
deprem, heyelan, su baskınları, kuraklık, yangın gibi
afetler
Şimdi İçişleri Bakanlığının bu
konuda önlem alması gerekirken ne yazık ki esamesi okunmamakta.
Sayın Bakan bir iki gün afet bölgelerinde boy göstermekte ama AFADın
kurumsal yapısı için yeterli değildir arkadaşlar. (CHP
sıralarından alkışlar)
NAZIM MAVİŞ (Sinop) Yalan söylüyorsun
yalan! Bir iki gün değil, bir ay afet bölgesindeydi. Bütün
arkadaşlarımız bir ay afet bölgesindeydi
SALİH CORA (Trabzon) El insaf ya! El insaf
ya!
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Devamla) Yeterli
değildir arkadaşlar. Geçtiğimiz ağustos ayında
yangınlar, sel afetleri yaşanırken AFAD koordinasyondan eksikti
arkadaşlar.
SALİH CORA (Trabzon) Altmış gün
oradaydılar, sizin Genel Başkanınız gelmedi o zaman oraya.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Devamla) 24 kentimizde,
110 ilçemizde, 500ün üzerinde mahalle ve köyümüz fay zonu üzerinde, fay
yasası için defalarca kanun teklifi verdik Sayın Bakan. (AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Arkadaşlar, laf atmanıza
gerek yok.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Devamla) Sizin de
çalışma yaptırdığınızı biliyoruz. Neden
fay yasası gündeme gelmiyor?
Yine, arkadaşlar, defalarca burada gündeme getirdiğimiz
hâlde, geçen yıl 200ün üzerinde deprem oluştuktan sonra
oluşturulan Deprem Komisyonunda biblo olsun diye mi bu üretim
yapıldı arkadaşlar? Bu kitap niye üretildi? Niye hayata
geçmiyor? Daha kaç insanın ölmesi gerekiyor? (CHP sıralarından
alkışlar)
Evet, arkadaşlar, MTA, Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı ve AFAD eş güdüm içerisinde
çalışmamakta. Defalarca Türkiye Büyük Millet Meclisinde gündeme
getirdim, yine getiriyorum, acil afet durum bakanlığı ve iklim
değişikliği bakanlığı derhâl
kurulmalıdır. Gün geçmesin ki ölümlü doğal olayların afete
dönüştüğü olaylar oluyor arkadaşlar. Bu ülke ve bu insanlar
hepimizin. Bir an önce bu bakanlığın kurulması
gerekmektedir.
Değerli milletvekilleri, evet, bu bütçede
heyecan yok, bu bütçede vizyon yok. Toprağı, hayvanı,
doğayı, insanı dışlayan bir bütçeyle karşı
karşıyayız. EYTliyi, KYKliyi, atama bekleyen milyonlarca
öğretmeni, mühendisi, mimarı, şehir plancıyı,
sağlıkçıyı duyan yok arkadaşlar. Bu bütçede çiftçi
yok, esnaf yok, emekli yok. Bir yurttaş gözyaşları içerisinde
şöyle haykırıyor: Fabrika önündeki ekmeği tavuklara
götüreceğim. diye yalan söyledim; aldım, eve getirdim, eşimle
beraber yedim. Bu içinizi acıtmıyor mu arkadaşlar? Bu içinizi
acıtmıyor mu?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Devamla) Sizin bir
eliniz yağda, bir eliniz balda, 120 bin makam aracıyla ortada
gezinenler kalkmış bize ekonomik kurtuluş mucizeleri
öğretiyorlar.
TELEKOMu, şeker fabrikalarını, Borsa
İstanbulu, Tank Palet Fabrikasını satarken, BOTAŞı ve
TPAOyu satmaya hazırlanırken sokaklarda sizler millî
olduğunuzu ifade ediyorsunuz ama buna karşı duran insanlar gaz
yiyordu arkadaşlar. Köprü yapmışsınız, geçen yok;
havaalanı yapmışsınız, inen yok; araba
yapmışsınız, binen yok; okul
yapmışsınız, atama yok; dış siyasette seveniniz
yok, iç siyasette zaten yok. (CHP sıralarından alkışlar)
Asgari ücretle ay sonunu gören yok, işsizlik diz boyu, istihdam yok; doların
önünü alan yok, Türk lirasının artık değeri yok, sizin de
yatacak yeriniz yok. Geliyor gelmekte olan, güle güle Erdoğan! diyoruz.
(CHP sıralarından alkışlar) Poşetle geldiniz
arkadaşlar, TÜİKin yalanlarıyla da gideceksiniz. Yüzde 19,6
gösterdiniz, gerçek enflasyon budur arkadaşlar. (CHP
sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Devamla) Gerçek
enflasyon budur. TÜİK sizi götürecek, merak etmeyin.
BAŞKAN Evet, Sayın Şevkin,
teşekkür ediyorum.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Devamla) TÜİKin
enflasyonu da budur arkadaşlar. Kamuoyunun dikkatine sunuyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Şevkin
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Devamla) Teşekkür
ediyorum.
BAŞKAN Sayın Bülent Tezcan, buyurun.
(CHP sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA BÜLENT TEZCAN (Aydın)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; İçişleri Bakanlığının bütçesi
116 milyar lira. Şimdi, biz, bu bütçeyi kime tahsis edeceğimize karar
vereceğiz, bu bütçeyi hangi ellere emanet edeceğimize karar
vereceğiz. Sayın Bakan, bu kararı vermeden önce bugüne kadar
cevaplamadığınız, hâlâ cevaplamadığınız
bazı sorulara cevap vermeniz lazım milletin Meclisinin önünde ve
milletin önünde.
Sayın Başkan, mafyadan her ay 10 bin dolar
harçlık alan milletvekili kim, bunu söyleyeceksiniz. (CHP
sıralarından alkışlar) Bunu, çıktınız, bir
televizyon kanalında ortaya attınız; ondan sonra savcıya
söylemediniz, Meclise söylemediniz, millete açıklamadınız. Ben
bunu söyledim, ortaya attım; alan alsın. diyecek makamda
değilsiniz Sayın Bakan. Siz, bu işin müştekisi olamazsınız.
Eğer açıklamazsanız bu işin ya müfterisi ya da
müştereki olursunuz. Onun için açıklamak zorundasınız,
açıklayacaksınız. (CHP sıralarından
alkışlar)
Sayın Bakan, Sezgin Baran Korkmazın
kaçırılmasını Devlet kararıdır. diye
açıkladınız, ifade ettiniz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Yalan söylüyorsun! Yalan söylüyorsun! (CHP sıralarından gürültüler)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sus, sus!
AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) Otur yerine!
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Bu millet sizin
yalanlarınıza alıştı Sayın Bakan, bu millet sizin
yalanlarınıza alıştı. Devletin
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Devlete iftira atıyorsun! Devlete iftira atıyorsun!
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Arkadaşlar,
arkadaşlar siz susun
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sen ilk önce Aydındaki mafyaların hesabını ver.
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Arkadaşlar, siz
susun
BAŞKAN Sayın Bakan, size de söz
vereceğim.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sen ilk önce Aydındaki mafyaların hesabını ver.
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Sayın Bakan, sizin
yalanlarınıza bu millet alıştı ama bizim yalan
söylediğimizi daha duymadı bu millet, duymadı. (CHP
sıralarından alkışlar)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Aydındaki mafyaların hesabını ver.
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Şimdi, SBKnin
kaçırılmasında bu devlet kararı, devletin en tepesindeki
şahsın yani şahsım hükûmetinin başının bu
devlet kararındaki yeri, payı, misyonu nedir Sayın Bakan, bunu
açıklayacaksınız. Devletin başındakinin payı bu devlet
kararında nedir?
Sayın Bakan, bu devlet kararında
İrfan Fidanı Anayasa Mahkemesine, arkasından Hasan
Yılmazı Adalet Bakan Yardımcılığına
taşıyan süreç, bu devlet kararının mükâfatı mı?
Bunun milletin önünde hesabını vereceksiniz. (CHP sıralarından
alkışlar)
Sayın Bakan, mafya liderine alaca
karanlıkta haber gönderip Operasyon olacak, benden haber bekle. dedin
mi? Sayın Bakan, devlet kararı dediğin işte, Sezgin Baran
Korkmazı devlet kapısına derdest edip alacağının
üstüne çöktün mü? (CHP sıralarından alkışlar) Mafya
liderine dönüş bileti, Sezgin Baran Korkmaza kaçış bileti oldun
mu Sayın Bakan? (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Tezcan
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Bitiyor, bitiyor
Sayın Başkan.
BAŞKAN İfadelerimizde lütfen kaba ve
yaralayıcı sözler sarf etmeyelim.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sezgin Baran Korkmazı CHPye sor, CHPye!
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Sayın Bakan
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Birlikte yattılar kalktılar, kendi grubunuza sorun.
VELİ AĞBABA (Malatya) Utanmadan bir de
parmak gösteriyor!
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Temiz söz söylüyorum
Sayın Başkan, ben dikkat ediyorum.
BAŞKAN Lütfen
.
VELİ AĞBABA (Malatya) Utanmadan parmak
gösteriyor!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Kusacaksınız hepsini!
VELİ AĞBABA (Malatya) İnsanda biraz
ar olur, ar, ar olur! Biraz utanma olur!
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Sayın Bakan,
uyuşturucu baronları gözünü Türkiyeye dikmiş, uyuşturucu
baronları gözünü Türkiyeye dikmiş, Türkiye uyuşturucu
ticaretinin merkezi olmuş.
SALİH CORA (Trabzon) Bülent bey, mafya
ağzıyla konuşuyorsun.
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Çocuklarımız
zehir tacirlerinin kurbanı olmuş, İçişleri Bakanı
oturmuş, cihatçı teröristlere vatandaşlık vermekle,
şehit cenazelerine nifak sokmakla meşgul;
Bakanlığınızı yapacaksınız,
Bakanlığınızı! (CHP sıralarından
alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler)
VEDAT DEMİRÖZ (İstanbul)
İnsanları küçümseme!
BÜLENT TEZCAN (Devamla) 15 Temmuz
şehitlerinin, Beşiktaş terör saldırısı
şehitleri için ödenen bağışların üstüne neden
yattınız Sayın Bakan? (CHP sıralarından alkışlar)
Bunları neden ödemediniz, nasıl yattınız?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Tamamlıyorum
Sayın Başkan.
Bu bütçenin üzerine de öyle mi
yatacaktınız, şehit paralarının üstüne
yattığınız gibi?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Yatmayı sen iyi bilirsin!
BÜLENT TEZCAN (Devamla) Yani hasılıkelam
şudur değerli milletvekilleri, hasılıkelam şudur: Her
ne hikmetse herkesin yolu Sayın Bakanın önüne uğruyor bir
şekilde. Uyuşturucu satan seni ziyaret eder, pudra şekeri çeken
sana uğrar, Thodex vurguncusunun yolu sana düşer, mezarlık basan
seni ziyaret eder, mafya lideri seni işaret eder. Sayın Bakan, bir
tek mazlumların ve masumların yolu sana düşmez. Bu nasıl
Bakanlık Sayın Bakan, bu nasıl Bakanlık? (CHP
sıralarından alkışlar) Biz bu bütçeyi sana emanet etmeyeceğiz,
edemeyiz. (CHP sıralarından alkışlar)
Teşekkür ediyorum.
SALİH CORA (Trabzon) Her gün şehit
aileleri ziyaret ediyorlar.
BAŞKAN Sayın Erkan Aydın, buyurun.
(CHP sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA ERKAN AYDIN (Bursa) Teşekkür
ederim.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; İçişleri Bakanlığının 2022
bütçesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi
saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Şimdi, bu bütçeyi hep söyledik; bu bütçe
sarayın bütçesi, bu bütçe emekçinin, köylünün, çiftçinin, ev
kadınının, öğrencinin bütçesi değil; inşallah,
Cumhuriyet Halk Partisi ve Millet İttifakında milletin bütçesi
olacak diyor ve tekrar selamlar sunuyorum.
Siyaset bilimcisi James Clarke der ki: Bir
siyasetçi, gelecek seçimi düşünür, bir devlet adamı ise gelecek nesilleri
düşünür. Eğer Sayın Bakan gelecek nesilleri düşünseydi
kendisiyle ilgili onlarca iddiayı bir televizyon programında
değil, gelir, burada, egemenliğin kayıtsız
şartsız temsil edildiği Türkiye Büyük Millet Meclisinde Önce
dokunulmazlığımı kaldırın, sonra bir
soruşturma komisyonu açın ve gelip bunları cevaplayayım.
derdi ancak o ne yaptı? Mayıs ayından beri hâlâ
savcılığa gidip suç duyurusunda bulunacak; televizyon
programında söyledi, yedi aydır bekliyoruz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Bulunduk, bulunduk, merak etme!
ERKAN AYDIN (Devamla) Sayın Bakan, o
dokunulmazlığı kaldırın, sonra bulunun; bu
şekilde bir şey olmayacağını hepimiz biliyoruz.
MUSTAFA KÖSE (Antalya) Sorular her seferinde
cevaplandı burada.
ERKAN AYDIN (Devamla) Yine, onlarca iddia
Biraz önce Sayın Tezcan söyledi Sezgin Baran
Korkmazla ilgili, sizin şurada uçağa binerken
fotoğrafınız çıktı, açıklamada Başka uçak
yoktu, ne yapayım? dediniz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sahtekârca yalan söylüyorsun, sahtekârca!
ERKAN AYDIN (Devamla) Ya,
Cumhurbaşkanına bir söyleseydiniz
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sahtekârca yalan söylüyorsun, sahtekârsın! (CHP sıralarından Sensin
sahtekâr! sesleri)
ERKAN AYDIN (Devamla) İade ediyorum.
BAŞKAN Sayın Bakan, lütfen...
ERKAN AYDIN (Devamla) - Aynı kelimeyi iade
ediyorum.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU Siz yalancısınız! Siz müfterisiniz! Sahtekârca yalan
söylüyorsun. Yalancı!
ERKAN AYDIN (Devamla) - Aynı kelimeyi iade
ediyorum, misliyle iade ediyorum, o söz sahibine aittir. Şimdi
VELİ AĞBABA (Malatya) İçişleri
Bakanına yakışıyor mu?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sahtekârsın! Hadi, yalancı!
BAŞKAN Sayın Bakan, rica ediyorum
ERKAN AYDIN (Devamla) Bakan işte, gördü bütün
Türkiye nasıl bir Bakan olduğunu!
VELİ AĞBABA (Malatya) Utan, nasıl
Bakansın sen!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Dinleyeceksin! (CHP
sıralarından gürültüler)
VELİ AĞBABA (Malatya) Şu sahtekâr
lafı sana yakışıyor mu?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Utan!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Otur aşağıya!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Dinleyeceksin!
ERKAN AYDIN (Devamla) Sen otur!
Sayın Başkan, Bakana müdahale eder misin,
bakın, iki dakika gitti. (CHP sıralarından gürültüler)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sahtekârca yalan söylüyorsunuz.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Dinle, terbiyesiz!
BAŞKAN Sayın Bakan, sayın
milletvekilleri; lütfen
VELİ AĞBABA (Malatya) Utan, utan; sen
Bakansın!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Olacak şey mi ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Terörist hamisi seni!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Dinleyeceksin!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Otur aşağıya! Seni terörist hamisi seni!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
yerlerinize lütfen.
ERKAN AYDIN (Devamla) Bakın, hakaretleri
görüyorsunuz, lütfen müdahale eder misiniz?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Oturacaksın, dinleyeceksin!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sen terörist hamisisin!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Dinleyeceksin!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
yerlerinize lütfen.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Akşamı bekle, akşamı!
BAŞKAN Sayın Bakan, rica ediyorum
ERKAN AYDIN (Devamla) Görüyorsunuz. Müdahale eder
misiniz şuna, Bakana yakışıyor mu?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sahtekârca yalan söylüyorsun.
ERKAN AYDIN (Devamla) Sahtekâr sensin!
BURHANETTİN BULUT (Adana) - Başkansın
sen, niye konuşturuyorsun, niye müdahale etmiyorsun ona?
BAŞKAN Sayın Bakan, bu şekilde müzakereleri
götürmemiz mümkün değil. (CHP ve AK PARTİ sıralarından
gürültüler)
Sayın milletvekilleri, siz de yerlerinize
oturun lütfen.
ERKAN AYDIN (Devamla) Bir müdahale eder misiniz?
VELİ AĞBABA (Malatya) Sayın
Başkan, Sahtekâr. diyor Sahtekâr.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Dinleyeceksin!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Otur aşağıya! (CHP sıralarından gürültüler)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Ya, olur mu Başkanım
ya!
BAŞKAN Arkadaşlar, lütfen yerlerinize.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Başkanım, böyle
şey olur mu ya!
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, hepiniz
yerlerinize.
BURHANETTİN BULUT (Adana) Niye müdahale
etmiyorsun? Meclis Başkanlığı yapmıyor musun sen!
Nasıl Meclis Başkanlığı yapıyorsun?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sahtekârca
AYDIN ÖZER (Antalya) Şerefsiz
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Şerefsiz sensin! (CHP sıralarından komisyon sıralarına
doğru yürümeler)
ERKAN AYDIN (Devamla) Bakın, Genel Kurulu
sabote ediyor.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
yerlerinize lütfen.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Şerefsiz sensin!
BAŞKAN - Sayın Bakan
Sayın Bakan
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Otur aşağıya!
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri,
birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 12.18
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 12.57
BAŞKAN: Başkan
Vekili Süreyya Sadi BİLGİÇ
KÂTİP ÜYELER: Necati
TIĞLI (Giresun), Emine Sare AYDIN (İstanbul)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 30uncu Birleşiminin İkinci Oturumunu
açıyorum.
2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin
görüşmelerine devam ediyoruz.
Komisyon yerinde.
IV.- OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI
1.- Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Süreyya Sadi
Bilgiçin, görüşmelerin Meclisin mehabetine ve İç Tüzük hükümlerine
uygun şekilde sürdürülmesi konusunda milletvekilleri ve bakanlardan
yardımcı olmalarını ve kendisini İç Tüzük hükümlerinin
disiplin tarafını uygulamak durumunda bırakmamalarını
rica ettiğine, herhangi bir konuşmacı İç Tüzük hükümlerine
aykırı sözler sarf etmeye başladığı takdirde
Başkanlık Divanı olarak ve Meclis Başkan Vekili olarak
sözünü keseceğine ve önceki oturumda yaşanan hadiseyle ilgili
tutanaklar geldiğinde tekrar bir ara vererek Grup Başkan Vekillerini
kürsü arkasına davet edeceğine ilişkin konuşması
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, az önce
Genel Kurulda Meclisimizin mehabetine de yakışmayan hadiseleri hep
beraber yaşadık. Ben hem sayın milletvekillerimizden hem de
Sayın Bakanlarımızdan, hem Meclisin mehabetine hem de İç
Tüzük hükümlerine uygun şekilde bu görüşmelerin sürdürülmesi
konusunda yardımcı olmalarını rica ediyorum. İç Tüzük
hem milletvekillerini hem de bakanlarımızı
bağlamaktadır. Beni İç Tüzük hükümlerinin disiplin tarafını
uygulamak durumunda lütfen -Başkan olarak- bırakmamanızı
sizlerden rica ediyorum. Ve aynı şekilde, kürsüye gelen bütün
hatiplerimizin de İç Tüzük hükümlerinin yasaklamış olduğu
her türlü -şahsiyatla uğraşma, kaba ve yaralayıcı
sözler sarf etme- fiilden uzak durmaları konusunda uyarıyorum.
Herhangi bir konuşmacı İç Tüzük hükümlerine aykırı
sözler sarf etmeye başladığı takdirde Başkanlık
Divanı olarak ve Meclis Başkan Vekili olarak sözünü keseceğimi
de şimdiden bilgilerinize ve takdirlerinize sunuyorum. Bu arada, az önceki
süreçle ilgili olarak tutanakları da istedim, tutanaklar biraz sonra
geliyor. Tutanakları inceledikten sonra tekrar bir ara vererek Grup
Başkan Vekillerimizi kürsü arkasına davet edeceğim ve tutanaklar
üzerinde de müzakeremizi yapacağız ve birlikte de
oluşturacağımız bir karar olacaktır. Ben tekrar
çalışmalarımızın hem Meclisimize hem milletimize hem
de ülkemize yakışır bir biçimde ve Meclisimizin mehabetine, saygınlığına,
yüceliğine yakışır bir şekilde sürdürülmesini temenni
ediyor ve bu konuda bir kez daha tüm milletvekili
arkadaşlarımızdan itinalı ve dikkatli davranmaları
hususunu rica ediyorum.
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi
(1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281) (Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme
ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN - Az önce Sayın Erkan Aydının
konuşmasında kalmıştık.
Sayın Aydın, buyurun. (CHP
sıralarından alkışlar)
Süreniz üç dakikadır. (CHP
sıralarından beş dakika sesleri)
CHP GRUBU ADINA ERKAN AYDIN (Bursa) Sayın
Başkan, dört dakikaydı bu arada.
BAŞKAN Buyurunuz.
ERKAN AYDIN (Devamla) Teşekkür ediyorum
Sayın Başkan.
Uyarılarınız için teşekkür
ediyoruz. Umarım bu uyarıları kendinize de
alırsınız. Defalarca buradan hakaretler
Ki siz tutanak
istediniz, ben tutanakları aldım. Ağzıma almak istemiyorum,
burada Sayın Bakanın söylediği şeyler tutanaklarda
kayıtlara geçmiş durumda, 600 milletvekili de basın da herkes de
bunu çok rahatlıkla görür. Dolayısıyla böyle bir vahamet
yaşandığında lütfen siz de zamanında müdahale edin ki
bu nahoş görüntüler ortaya çıkmasın. (CHP sıralarından
Bravo sesleri, alkışlar)
Şimdi, burada söylediklerimiz neydi? Hiçbiri
gizli devlet bilgisi değil, basına da kamuoyuna da
yansımış, defalarca konuşulmuş, bununla ilgili
Sayın Bakanın da cevap vermiş olduğu konular, biz bir
yerden uydurmadık. Aynı konuyla ilgili yine tutanaklarla
konuşacağım. İçişleri Bakanlığının
bütçesinin Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmelerinde yine Sayın
Bakanın kendi ağzından, dileyen herkesin ulaşabileceği
tutanaklar var burada SBKyle ilgili. Bakın, ne diyor? Gelelim Sezgin
Baran Korkmaz meselesine. Daha ötesini söyleyeyim, biz bir şey
yaptık, devletin bütün kurumlarıyla birlikte yaptık. Türkiye
uluslararası bir operasyona gelirken devletin bütün kurumlarıyla
yukarıdan aşağıya öyle bir karar aldık ki meselenin
içerisine öyle bir daldık ki Amerikayı da açığa
düşürdük, bize kumpas kuranları da açığa düşürdük.
Sayın Bakan söylemiş. Biz söyleyince neden suç oluyor, neden kavga
çıkıyor? Bütün dünya bunu görmüş. Yani bu konu el
birliğiyle devletin tepesinden aşağısına kadar
kapatılmış, üstü örtülmüş. (CHP sıralarından
alkışlar)
O kadar çok konu var ki konuşulacak.
Uyuşturucuyla ilgili, Aliağada söküme gelen gemilerle ilgili,
gemilerin özel korunaklı bölmelerine o anda çalışan
işçilerin gidip Asbest var. diyerek başka uzay kıyafetli
insanların gelip eliyle almış gibi uyuşturucuları
alıp götürdüğünü, Türkiye'nin uyuşturucu noktasında önemli
bir kavşak oluşturduğunu
Zaten Bakan Uyuşturucuyla
mücadelede şu kadar tespit yaptık. Haziran ayında
İçişleri Bakan Yardımcısı 28 bin operasyon
yaptık. diyor, yıla vurduğunuzda 300 bine yakın operasyonu
yani aslında teyit ediyor. Bütün bunlar Türkiye'nin normali hâline
gelmiş. Bunları biz uzaydan kendimiz uydurarak söylemiyoruz ama
bunları buradan konuşunca ne hikmetse kavga çıkıyor.
Bakın, dün bir cemaat yurdunda bir gencimiz,
bilgisayar mühendisliği öğrencisi olan, kendi hâlinde olan bir
gencimiz başı satırla kesilerek ve başı göğsünün
üzerine konularak
Deccal'i vurdum. diye orada nara atıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
ERKAN AYDIN (Devamla) İçişleri
Bakanı, devletin bakanları, güvenlik güçleri bunları önlemekle
uğraşsınlar. Burada masayı dağıtıp Ben
hesap ödemem, size de hesap ödetmem. demesin, biz her kuruşun
hesabını sonuna kadar soracağız. (CHP
sıralarından alkışlar) Kimsenin bundan şüphesi
olmasın ve sözlerimi de Tevfik Fikret'in yüzyıl önce söylediği
-kendisi hayal kırıklığı kelimesini Türkçede ilk
kullanan ve Türkçeye hediye eden bir şairimizdir- şiirle bitirmek
istiyorum:
Bu harmanın gelir sonu,
kapıştırın giderayak!
Yarın bakarsınız söner bugün
çıtırdayan ocak!
Bugünkü mideler sağlam, bugünkü çorbalar
sıcak,
Atıştırın,
tıkıştırın, kapış kapış, çanak
çanak...
Yiyin efendiler yiyin, bu cümbüşlü sofra sizin,
Doyuncaya, tıksırıncaya, çatlayıncaya
kadar yiyin! (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Yaşar Tüzün
Sayın Tüzün, Sayın Güzelmansur da söz
hakkını size devrettiği için on dakikadır süreniz.
Buyurun.
CHP GRUBU ADINA YAŞAR TÜZÜN (Bilecik)
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 2022 yılı
İçişleri Bakanlığı bütçesi hakkında Cumhuriyet
Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi
saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlarım, bugüne kadar
çok şey konuşuldu, bugüne kadar çok şey söylendi,
uygulanmasını istediğimiz çok farklı konular gündeme geldi
ama bunların hiçbiri iktidar tarafından yerine getirilemedi.
Sizler sözlerin hepsini dinleyin, en güzeline talip
olun. Bu sözün arkasında durabilecek bir formatta konuşma yapmaya
çalışacağım.
Değerli arkadaşlarım, Nisa suresinin
58inci ayetinde Devletin dini adalettir. demektedir. Eğer siz Türkiye
Cumhuriyeti devletinde adaleti yok ettiyseniz, adaleti siyasi partinizin arka
bahçesine çevirdiyseniz bu ülkede adalet bitmiş demektir. Yine Nisa
suresinin 58inci ayetinde Tüm makamlar, rütbeler emanettir. demiştir.
Siz bu makamlara ve bu rütbelere riayet etmediniz. Yine Nisa suresinin 58inci
ayetinde Emanetler, ehliyet ve liyakat sahibine verilir. demektedir.
Ehliyetli ve liyakatli hiç kimseye ama hiç kimseye yetki vermediniz, liyakati
hiç dikkate almadınız. Şûra suresinin 38inci ayetinde Ortak
akılla hareket ediniz. demektedir. Siz, ortak aklı egemen
kılmadınız; siz, tüm yetkilerinizi bir tek kişiye
devrettiniz, Türkiye Cumhuriyeti devletindeki 27 bin imza sahibi olan
vatandaşların, bürokratların yetkisini bir kişiye
devrettiniz. Diğer bir surede ise
Ceketiyle gelinir siyasete, ceketiyle
gidilir. sözünden de anlaşılacağı gibi, siz 2002
yılında Keçiörende, halk içinde bir evde otururken şimdi bin
odalı kaçak sarayda oturuyorsunuz. (CHP sıralarından
alkışlar) Gerçekleştirdiğiniz siyasi anlayış,
yapılan tüm harcamalar, satılan kamu arsaları ve yine
satılan kamu iktisadi teşebbüslerinden sonra bugün gelinen noktada
Katara para istenmeye gidilen bir sistemle karşı karşıyasınız.
Gerçekten adaleti yok ettiniz, kalkınmayı iflas ettirdiniz;
partinizin de isminden anlaşılacağı gibi, Adalet ve
Kalkınma Partisi hem bugün Türkiyede adaleti yok etti, kalkınmayı
da iflas ettirdi. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlarım, Türkiye Büyük
Millet Meclisinde alınan bir kararla Türk askerleri gidebilsin. diye
tezkere çıkardık. Adamlar şimdi, geldiğimiz noktada,
yapmış olduğumuz ziyarette bize Para mı istemeye
geldiniz? diye soruyorlar. İşte, Türkiyede adaletin ve kalkınmanın
çöktüğünü anlayan dış güçler, yabancı ülkeler Türkiyeye bu
davranış içerisinde bulunabiliyorlar. Bunun sorumlusu sizlersiniz.
Sizleri vicdana, insafa -ve Türkiyeyi geldiği noktadan kurtarmaya- davet
ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlarım,
unutmayınız ki Sorunun kendinde olduğunu anlamayan insanlar
çözümü başkalarının huzurunu bozmakta ararlar. Tekrar okuyorum:
Sorunun kendinde olduğunu anlamayan insanlar çözümü başkalarının
huzurunu bozmakta bulur. Sezgin Baran Korkmaza Bakanlık
kapılarını açıp yurt dışına kaçmasına
izin verenler, Türkiyemizi uyuşturucu baronlarının ve
mafyanın cirit attığı bir çadır devletine
çevirirlerken bunu seyredenler elbette ama elbette mekân ve makam
farkını fark edemezler. (CHP sıralarından Bravo sesleri,
alkışlar) Ayakkabı kutularına bile kılıf uydurup
4 bakanı yargıdan kaçıranlar hiç kimseye ama hiç kimseye ahlak
dersi vermeye kalkmasınlar. (CHP sıralarından
alkışlar)
Değerli arkadaşlarım, görüşmekte
olduğumuz bütçe, tarihimizde ilk defa sahipsiz kalmıştır.
Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe
Başkanlığı bütçeyi müştereken hazırlayan Hazine
ve Maliye Bakanı, bütçenin görüşmeleri tamamlanmadan affını
istemiştir. Af nedir değerli arkadaşlar? Yani, Hazine ve Maliye
Bakanı tutukluydu da affını mı istedi?
Dolayısıyla, böyle olunca da aslında bu bütçe, buraya sevk eden
anlayış tarafından kadük bırakılmıştır.
Geçim derdinde olan vatandaşlarımız
bütçede kendileriyle ilgili hiçbir umut görememektedir. Ayrıca, Emniyet
Genel Müdürlüğü çalışanlarına, Jandarma Genel
Komutanlığı çalışanlarına, Sahil Güvenlik
Komutanlığı çalışanlarına, Göç İdaresi
Başkanlığı çalışanlarına ve devletin kurum
ve kuruluşlarına hiçbir katkı vermeyen, destek vermeyen bir
bütçeyle karşı karşıyayız ve onun içindir ki
Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak bu bütçeye ret oyu vereceğiz.
Değerli arkadaşlarım, gelelim
belediyelere. Ne olduysa 29 Mart 2019 seçimleri sonrası -Cumhuriyet Halk
Partili belediyeler göreve gelince- bir anda, Bakan ve bürokrasisi, Cumhuriyet
Halk Partili belediyelere uyguladığı daha fazla mobbingden bir
türlü vazgeçmedi. Hani yolsuzluklarla uğraşacaktınız? Hani
yolsuzlukları ortaya çıkaracaktınız? Öyleyse somut bir
örnek vermek istiyorum: İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanlığının 35 tane dosyasına el koydunuz, 35
tane. (CHP sıralarından alkışlar) El koyduğunuz tarih
Kasım 2020 tarihi. Aradan bir yıl geçmiş, 3 müfettiş
İnceleme yapacağız. demiş ama bir yıl içerisinde bir
tane dosyayı incelememişler. Değerli arkadaşlarım, o
zaman müfettişler ne iş yapar? Vatandaş devletine, ilgili
Bakanlığa nasıl güvensin? Böyle bir güvensizlikle
karşı karşıyasınız.
Değerli arkadaşlarım, gelelim Tayyip
Erdoğanı üzmeyen İstatistik Kurumuna, yani kısa adı
TÜİKe. (CHP ve İYİ Parti sıralarından
alkışlar) Türkiyede Yüzde 21 enflasyon var. diyen, yalan bir
beyanda bulunan TÜİK de gerçekten diğer kurumlar gibi, yani Et ve
Balık Kurumu gibi, yine Tarım Kredi Kooperatiflerinin açmış
olduğu marketler gibi market açsın hep beraber -83 milyon- biz de
oraya alışverişe gidelim; sorun yok. Eğer Türkiyede
gerçekten yüzde 21 enflasyon varsa.
Değerli arkadaşlarım,
unutmayınız ki sadelik şatafatı yenecek.
Unutmayınız ki, adalet zulmü yenecek. Unutmayınız ki, helal
haramı yenecek.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
YAŞAR TÜZÜN (Devamla) Ve yine
unutmayınız ki, liyakat mülakatı yenecek. (CHP
sıralarından alkışlar) Ve yine unutmayınız ki,
Millet İttifakı Cumhur İttifakını yenecek. (CHP
sıralarından alkışlar)
HALİL ETYEMEZ (Konya) Hayal, hayal
YAŞAR TÜZÜN (Devamla) Ve Türkiyeyi
önümüzdeki dönemde Millet İttifakı olarak yönetmenin
hazırlıklarını tamamlamış bulunuyoruz. Çünkü
biliyoruz ki bu Millet İttifakı bu milletin teminatı olacaktır.
(CHP sıralarından alkışlar) Bu teminata şimdiden imza
atıyoruz ve unutmayınız ki gidiyor gitmekte olan ve
unutmayınız ki geliyor gelmekte olan diyor, Genel Kurulu
saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından
alkışlar)
HALİL ETYEMEZ (Konya) Hayal, hayal
BAŞKAN Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun söz
talepleri karşılanmıştır.
Şimdi, Adalet ve Kalkınma Partisinin söz
taleplerini karşılayacağım.
Evet, ilk söz Sayın İrfan Kartalın.
Buyurun Sayın Kartal. (AK Parti
sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA İRFAN KARTAL (Van)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı bütçesi üzerine grubum adına söz almış
bulunmaktayım. Yüce Meclisi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Ülkemizin sanayisini, teknolojisini, rekabet gücünü,
refahını artırmak ve sürekli kılmak için toplumun her
kesimiyle, ilgili kurumlarla iş birliği içerisinde, ulusal
önceliklerimiz doğrultusunda yaptıkları çalışmalardan
dolayı Sayın Bakanımız Mustafa Varanka ve tüm
Bakanlık teşkilatına teşekkür ediyorum.
Türkiye, büyümesini, sürdürülebilir bir çevreyle
uyumlu yüksek katma değerli bir teknoloji üretimi eksenine oturtmayı
amaçlamaktadır. Katma değerli teknolojik üretiminin en önemli unsuru
nitelikli insan kaynağı ve kurumsallaşmış özel sektör
ekosistemidir. Ulusal ölçekte kalkınmanın temeli olan teknoloji
geliştirme bölgeleri, organize sanayi bölgeleri kuruluş ve
destekleri, ekosisteminin en büyük unsuru olan TÜBİTAK ve
KOBİlerimizi destekleyen en önemli kurum olan KOSGEB, Bakanlık
çatısı altındadır.
Bakanlık, hibe ve kredi desteklerinin
yanında, işletmelere sermaye desteği sağlayan fonlar
aracılığıyla, bankacılık eksenli büyümeden
sermaye tabanlı büyümeye geçişi sağlamıştır.
Bölgesel gelişme açısından önemli bir
başka uygulama ise organize sanayi bölgelerinin uygulamalarıdır.
OSB uygulamalarına Bakanlıkça düşük faizli, uzun vadeli kredi
verilmekte ve sanayiciler için altyapısı tamamlanmış sanayi
parselleri hazırlanmaktadır. Ülkemizde sanayinin planlı
gelişmesi ve sanayicilerin kendi kendilerini yönetmesi amacıyla
kurulan OSB modeli, dünya ülkeleri tarafından da örnek alınan
kurumsal bir yapıya sahiptir.
Bakanlıkça bugüne kadar 328 adet organize
sanayi bölgesine sicil verilerek tüzel kişilik
kazandırılmıştır. 2002 yılına kadar
ülkemizde 192 OSB kuruluyken 2003-2021 yılları arasında 136 yeni
organize sanayi bölgesi kurulmuştur.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Bakanlığın üzerinde önemle durduğu
konulardan biri yüksek teknolojili üretim, bir başka deyişle katma
değeri yüksek ürün üretmektir. Bu kapsamda sanayicilerin girdilerini
yerlileştirirken geleceğin teknolojilerinin de AR-GE'sinin
yapılması hedeflenmektedir. Hamle Programının ilk
çağrısı makine sektöründe olmuştur. Burada ülkemiz
açısından stratejik öneme sahip, yerli ve millî imkânlarla üretim hedeflenmektedir.
Önemli bir başka husus da tüm bu yüksek
teknoloji içeren yatırımların stratejik ya da proje bazlı
yatırımlar kapsamında desteklenmeye devam edilecek
olmasıdır, böylece proje bazlı teşviklerden yararlanan
işletmelerin AR-GE'ye yönelik yatırım yapmaları ve yenilik
ekosistemine katkı sağlamaları da özendirilmektedir.
Bunların sonuçlarını görmek bizleri gururlandırıyor,
geleceğe ümitle bakmamızı sağlıyor.
Bir istatistiği paylaşmak istiyorum: 2020
yılında AR-GE harcamalarının millî gelire oranı 1,8 iken,
2002 yılında bu oran binde 5ti. Bakanlık ve ilgili
kuruluşların AR-GE faaliyetleri hususunda, fikrin
oluşmasından pazarlamaya kadar olan teknolojiyi ön planda tutan tüm
kesimlere destekler sağlanmaktadır. Örnek olarak, bugün, 89
teknopark, 1.254 AR-GE merkezi ve 342 tasarım merkezi
yapılmıştır. Dünya Fikrî Mülkiyet
Teşkilatının 2020 yılı verilerine göre, Türkiye, 1.705
patent başvurusuyla 16ncı sırada yer almıştır,
1.682 marka başvurusuyla da 10uncu sırada yer
almıştır, 530 uluslararası tasarım başvurusuyla
da 10uncu sırada yer almıştır.
Burada bir başka hayalimiz de
Otomobil
projesinden bahsetmek istiyorum: Altmış yıllık hayal, emin
adımlarla hayata geçmeye devam ediyor. 2018 yılında Bursa Gemlikte
ilk gösterimlerinin yapıldığı yerli otomobilimiz hedeflendiği üzere 2022nin sonunda üretim
bandından inecek. İnanmakta zorluk çekenler TOGGun dijital
mecralarından canlı olarak bunu izleyebilirler.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
İRFAN KARTAL (Devamla) Sadece aracı
üretmekle kalmıyor, dünyada beklenen enerji darboğazını
önlemek amacıyla... Geleceğin otomobilinin elektrikli
olacağı dikkate
alındığında önemli bir konu şarj
altyapısıdır. Bu konuda TOGG sıfır emisyonlu
araçların yaygınlaşmasını destekleyecek şekilde
tüm planlarını yapmaktadır.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; gönül ister ki Bakanlığımızın ve
ilgili kuruluşların özveriyle yerine getirdiği daha birçok
hizmete burada yer verelim ancak takdir edersiniz ki zamanın kıtlığından
dolayı bunları ileriki
zamanlarda daha da anlatacağız.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile
bağlı ve ilgili kuruluşların 2022 bütçesinin
hayırlı olmasını temenni ediyor. Yüce Meclisi ve
halkımızı saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Ahmet Akay...
Buyurun. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA AHMET AKAY
(Şanlıurfa) Sayın Başkan, çok değerli
milletvekilleri; GAP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı bütçesi üzerine grubum adına söz
almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi ve aziz milletimizi
saygıyla selamlıyorum.
Türkiye, 1960lı yıllardan itibaren
planlı kalkınma programlarını uygulamaya
başlamıştır. Birincisi 1963-1968, sonuncusu ve on birincisi
2019-2023 yıllarını kapsayan beş yıllık
kalkınma planını uygulamaktadır. Bu planlı
kalkınma sürecinde tarihte Mezopotamya ve El Cezire olarak adı
geçen, tarımın ilk yapıldığı yer olan kadim
coğrafyamız için Güneydoğu Anadolu Projesi
hazırlanmıştır.
GAP, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin sahip
olduğu eşsiz kaynakları değerlendirerek
insanımızın refahını yükseltmeyi, bölgeler arası
gelişmişlik farkını gidermeyi, ulusal düzeyde ekonomik
gelişmeye, istihdama ve sosyal istikrar hedeflerine katkıda
bulunmayı hedefleyen bölgesel bir kalkınma projesidir. Kalkınma
projeleri arasında ölçek, boyut ve hedefleri itibarıyla dünyadaki en
büyük atılımlardan biri olan GAP; Şanlıurfa, Adıyaman,
Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Mardin, Siirt ve Şırnak
illerini kapsamaktadır. Bu anlamda, alan ve nüfus açısından
ülkemizin yaklaşık yüzde 10luk bölümünü oluşturan
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ni kapsamaktadır. GAP İdaresinin
merkezi Şanlıurfa'da bulunmaktadır. Proje, tarımsal sulama,
enerji projelerine esas olarak kolektif kalkınmayı hedeflemiştir.
Bu doğrultuda, bölgede 22 baraj, 19 hidroelektrik santrali ve sulama
şebekelerinin yapımı tamamlanmış, GAPın
tamamlanmasıyla 1,8 milyon hektar alanın sulamaya açılması,
yılda 27 milyar kilovatsaat hidroelektrik enerji üretimiyle ülkemizin
enerji ihtiyacının büyük bir bölümünün karşılanması
öngörülmüştür. Harran ve Suruç Ovaları başta olmak üzere
Ceylanpınar, Viranşehir ve Mardin Ovalarının cazibe
sulaması büyük ölçüde tamamlanmış, son olarak da bizim takip
ettiğimiz Harran ve Akçakalenin dağ eteği köylerini kapsayan
MC1 cazibe sulaması ikmal işi geçtiğimiz haziran ayında
ihale edilmiştir.
Sayın Başkan, çok değerli
milletvekilleri; Mardin-Ceylanpınar ana sulama kanalı tam olarak
GAP enerji projelerinin gerçekleşme oranı,
bu yıl Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip
Erdoğan tarafından açılışı gerçekleştirilen
Profesör Doktor Veysel Eroğlu Ilısu Barajıyla yüzde 90ın
üzerine çıkmıştır. GAP kapsamında tamamlanan HESlerin
işletmeye alınmasından 2020 yılı sonuna kadar üretilen
elektrik enerjisi 491,4 milyar kilovatsaat olarak gerçekleşmiş,
üretilen bu enerjinin parasal değeri 29,5 milyar dolar olmuştur. Bu
durum GAPın kendini amorti ettiğini göstermiştir. Ayrıca,
güneş enerjisi sistemleri başta olmak üzere yenilenebilir enerji
kaynakları desteklenmiştir.
Değerli milletvekilleri, bu bölge, aynı
zamanda, terörden çok çekmiş bir bölgedir. Merhum Haluk Dursun
Hocanın dediği gibi Diclenin kuzularını kurtlara
kaptırmamak için insanımızın bulunduğu yerde iş
ve aş sağlamak, ona eğitim, sağlık hizmeti sunmak
gerekmektedir. Biz AK PARTİ olarak tam da bunu yapıyoruz ve kim ne
derse desin bunu yapmaya devam edeceğiz.
Sonuç olarak, GAP, tarımdan sanayiye,
eğitimden sağlığa, ulaştırmadan turizme kadar
birçok alanda bölgeye fevkalade katkı sağlamıştır.
Verimli topraklarda tarımı merkezine alarak topyekûn kalkınma
modeliyle çıkmış olan bu projede tarıma dayalı sanayi
mayası tutmuş, bölge birçok tarımsal ürünün üretim üssü hâline
gelmiştir. Refahın ülke sathına yayılması, beşerî
sermayemizin eğitilmesi, düzensiz kentleşme ve bölgeler arası
düzensiz göçün önlenmesi açısından, yapılan her kuruş
yatırımın fazlasıyla geri döndüğü muazzam bir
projedir. Adalet ve Kalkınma Partisi olarak yatırım yapmaya
devam edeceğiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
AHMET AKAY (Devamla) Bu vesileyle, bu muazzam
projede emeği geçen başta Sayın Cumhurbaşkanımıza
ve tüm herkese şükranlarımı sunuyorum.
2022 yılı yönetim bütçemizin milletimize
hayırlı olmasını diliyor, Genel Kurulu saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Mehmet Ali Cevheri, buyurun.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA MEHMET ALİ
CEVHERİ (Şanlıurfa) Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifinde
yer alan Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı bütçesi üzerinde konuşmak üzere AK
PARTİ Grubumuz adına söz almış bulunmaktayım. Yüce
Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.
DAP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı 2011 yılında kanun hükmünde
kararnameyle kurulmuş, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına
bağlı, tüzel kişiliği haiz ve özel bütçeli bir
kuruluştur.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; takdir edersiniz ki ülkemizde 7 ayrı bölge bulunup her
bölge farklı kültürel, mekânsal ve fiziki yapıdadır.
Coğrafi ve demografik olarak farklı imkânlara sahip olan bölgelerimizin
mevcut varlıklarını değerlendirip Türkiyenin diğer
bölgeleriyle aynı seviyeye getirerek gelişmesini sağlayıp
daha yaşanabilir bir ortam oluşturmak için kurulan bu İdarenin
kuruluş amacını kısaca özetlersek, bölgeler arasındaki
gelişmişlik farklarını gidererek adil ve eşit bir
kalkınma sağlayıp ülkenin genel sosyoekonomik ve mekânsal
durumuyla bütünleşmiş, rekabet gücü ve refah düzeyi yüksek bölgeler
meydana getirerek topyekûn kalkınmış bir Türkiye'ye ulaşmaktır.
Bu hedefleri gerçekleştirmek amacıyla daha önce kurulan GAP, KOP,
DOKAP gibi DAP'ın da kurulmasının temel misyonu Doğu
Anadolu Bölgesi'nin sosyal, ekonomik, çevresel ve kentsel
kalkınmasını hızlandırmaktır. Bu kurumun
başlıca görevi ise bölgenin gelişmişlik seviyesini
diğer bölgelere yaklaştırırken projelerin
uygulandığı illerdeki yatırımların
gerektirdiği araştırma, planlama programlama, projelendirme,
izleme, değerlendirme ve koordinasyon hizmetlerinin yerine getirilmesini
sağlamaktır.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; yukarıdaki hedefleri gerçekleştirmek amacıyla
oluşturulan DAP'ın coğrafi olarak görev alanında
Ağrı, Ardahan, Bingöl, Bitlis, Elâzığ, Erzincan, Erzurum,
Hakkâri, Iğdır, Kars, Malatya, Muş, Sivas, Tunceli ve Van illeri
olmak üzere toplam 15 il, 143 ilçe, 6 bine yakın köy bulunmaktadır.
Bölge 6 milyon 697 bin 726 kişilik nüfusuyla Türkiye nüfusunun
yaklaşık yüzde 8ini teşkil etmektedir. Yüz ölçümü Van Gölü
dâhil 174.897 kilometrekare olup Türkiye yüz ölçümünün yüzde 22,4ünü
oluşturmaktadır. Ayrıca, ortalama rakım
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; DAP Bölge Kalkınma İdaresi bölgenin iktisadi ve
içtimai potansiyelinin geliştirilmesi amacıyla, başta tarım
sektörü olmak üzere, sanayi, kültür ve turizm sektörlerine öncelik vererek
çalışmalarını sürdürmektedir. Bu hedef doğrultusunda,
DAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığınca bölgede
20132021 yılları arasında 1.938 proje desteklenerek 923 milyon
213 bin 539 TL ödenek aktarılmıştır. Özellikle bölgenin
tarımsal potansiyelini geliştirmek, zirai üretiminin doğa
şartlarına olan bağımlılığını
azaltıp verimini artırmak amacıyla 2013 yılından bu
yana küçük ölçekli tarımsal sulama projeleri hayata geçirilmeye
başlanmıştır. Bu proje kapsamında, bugüne kadar, zirai
alanda toplam 801 milyon TL ödenek kullanılarak 886 proje hayata
geçirilmiş,
Diğer yandan, bölgenin okuma kültürünün ve
beşerî potansiyelinin geliştirilmesine yönelik olarak 62 ilçede semt
kütüphaneleri açılmıştır.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; yukarıda kısaca özetlediğim gibi, DAP Bölge
Kalkınma İdaresi bölgenin her alanda kalkınabilmesi için birçok
sektörü desteklemiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
MEHMET ALİ CEVHERİ (Şanlıurfa)
Ancak bu kısa sürede hepsini anlatabilme şansımız
olmadığı için yapılan faaliyetleri özetleyerek
aktardım.
Sözlerime son verirken, 2022 yılı merkezî
bütçesinin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını
diliyor, Gazi Meclisimizi ve yüce milletimizi saygıyla selamlıyorum.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Ahmet Sorgun
Buyurun Sayın Sorgun. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA AHMET SORGUN (Konya)
Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; KOP Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığının 2022
yılı bütçesi üzerine AK PARTİ Grubu adına söz aldım.
Bu vesileyle, sizleri ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Kısa adı KOP olan Konya Ovası
Projesinin temelleri yüz yıldan önceye dayanıyor. II. Abdülhamit Han
zamanında Beyşehir havzasının fazla sularının
Konya Ovasına aktarılması işi ilk defa
yap-işlet-devret usulüyle ihale edilmiştir ki bu,
Osmanlının ilk yap-işlet-devretidir. Ayrıca, AK PARTİ
hükûmetleri döneminde Akdenize boşalan ve zaman zaman da sel,
taşkın ve tahribatlara sebep olan Göksu Nehrinin suları Mavi Tünel
Projesiyle Konya kapalı havzasına aktarılmaya
başlanmıştır. Burada Sayın Veysel Eroğlu
Bakanımıza, özellikle Sayın
Cumhurbaşkanımızın nezaretinde, huzurlarınızda
teşekkürü bir borç biliyorum. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
KOP Bölge Kalkınma İdaresi çok sektörlü,
entegre ve topyekûn kalkınma stratejisi doğrultusunda 2011
yılında kurulmuş ve o günden bu yana da bölgenin rekabet gücünün
yükseltilmesi, bölgeler arası gelişmişlik farkının
azaltılması ve refahın dengeli dağılımı için
gayret etmektedir. KOP bölgesi kuruluşunda Konya, Karaman, Aksaray ve Niğdeyi
kapsarken daha sonra Kırşehir, Yozgat, Nevşehir ve
Kırıkkale illeri de eklenerek 8 ilimize hitap eder hâle
gelmiştir. Türkiye nüfusunun yüzde 5inden fazlası ve Türkiye
topraklarının yüzde 8inden fazlası KOP bölgesindedir.
KOP bölgesi et, süt, şeker, hububat başta
olmak üzere tarım ve hayvancılıkta açık ara öndedir ancak
buna mukabil, ülkemizin yıllık en az yağış alan,
sadece
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; küresel iklim değişikliğinde oluşan
yağış azlıkları ve düzensizlikleri de işin
cabası. Ülkemizin sürdürülebilir gıda güvenliği açısından
tarımsal üretimin önemi salgın sürecinde çok daha net
anlaşılmıştır. O hâlde ne yapmalı?
Sağlıklı, gerçekçi ve sürdürülebilir üretimin 4 temel esası
olduğunu düşünüyorum.
1) Mevcut su kaynaklarımızı en
verimli şekilde, damlasını bile israf etmeden kullanmak. Bunun
için her türlü desteği, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da
vermek, su israfının önüne geçecek her türlü tedbirleri almak.
2) Bölge dışından çevre
hassasiyetleri de dikkate alınarak ilave su aktarımının
sağlanması, devam eden su yatırımlarımızın
bir an önce tamamlanması.
3) Bölgede daha az suya ihtiyaç duyulan bitki
desenlerine öncelik verilmesi.
4) Bölge ekolojisine uygun ürünlerin bölgeye has
fiyatlarla desteklenmesi.
Değerli milletvekilleri, sözlerimi tamamlarken
bir hususu da hatırlatmak isterim: Bu topraklar sadece bitki ve ürünlerin
yetiştiği topraklar değil, aynı zamanda nice erlerin,
erenlerin, yiğitlerin yetiştiği topraklar. Bu cümleden olarak,
bilindiği üzere 17 Aralık Hazreti Mevlânanın Hakka vuslat
yıl dönümü yani Şebiarus yani düğün günü. Hazreti
Mevlânayı anlama ve anma etkinlikleri de dün itibarıyla Konyada
başladı. Onun düşünce dünyasının
dayandığı temel değerlere ve onun nezih, latif, arifane,
bilgece ve hikmetli usul ve üslubuna ne kadar da çok muhtacız; hele hele
bu çatı altında ne kadar da çok muhtacız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
AHMET SORGUN (Devamla) Tamamlıyorum.
Sayın Başkanım, onun sözleriyle,
Hazreti Mevlânanın sözleriyle konuşmamı tamamlıyorum:
Yüzde inat etme, doksan da olur/ İnsan dediğinde noksan da olur/
Sakın ben, ben deme, elde neler var/ Sen yoksan da olur/ Kusursuz dost
arayan, dosttan da olur. diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Muhammed Avcı
AK PARTİ GRUBU ADINA MUHAMMED AVCI (Rize)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün, burada, kısa
adı DOKAP olan Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Başkanlığının bütçesi üzerine AK
PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle
sözlerime başlamadan önce Gazi Meclisi ve aziz milletimizi saygıyla
selamlıyorum.
DOKAP, Doğu Karadeniz Projesinin
uygulamalarını koordine etmek ve bu kalkınma projelerinin
uygulandığı illerdeki yatırımların
gerektirdiği araştırma, planlama, programlama, projelendirme, izleme,
değerlendirme ve koordinasyon hizmetlerinin yerine getirilmesini
sağlayarak bölgenin kalkınmasını
hızlandırmayı amaçlamaktadır. Başkanlık ilk
olarak DOKAP kapsamında bölgenin kalkınmasını
hızlandıracak olan ve 2014-2018 yılları arasını
kapsayan DOKAP Eylem Planını hazırlayarak uygulamasını
tamamlamıştır. Başkanlık 2021-2023 yılları
arasını kapsayan yeni Bölge Kalkınma Programını
hazırlayarak yürürlüğe koymuş olup tarımsal üretimde
büyüme, katma değer artışı ve kırsal kalkınma,
turizm ve sanayide ekonomik büyüme, beşerî ve kurumsal kapasitenin
geliştirilmesi programlarında çalışmalarını devam
ettirmektedir.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Doğu Karadeniz Projesi kapsamında bölgemizde
sürdürülebilir turizm yaklaşımının benimsenerek istihdam
olanaklarının artırılması ve bölgemizin
gelişiminde turizmin başat sektör konumuna
ulaştırılması amacıyla; turizm
altyapısını iyileştirmek, geliştirmek ve bu sayede
bölgeyi ziyaret eden yerli ve yabancı turist sayısını
artırmak üzere turizmin geliştirilmesi, kültürel mirasın
korunması ve turizme kazandırılması hedefleri
doğrultusunda yoğun çalışmalar sarf edilmiştir.
2013-2021 yılları arasında turizm sektöründe 241 adet projeye
tahsis edilen toplam ödenek miktarı 670 milyon Türk lirasıdır.
Söz konusu ödeneğin 536 milyonu turizm altyapısının
geliştirilmesi projelerine, geriye kalan 134 milyonu ise turizm
destinasyonlarındaki çevre düzenlemesi ve iyileştirme
çalışmaları, imar planı yapımı işlerindeki
ve bölgemizdeki kalkınma ajanslarıyla ortaklaşa
gerçekleştirilen mali destek programları ve benzeri projelerde
kullanılmıştır.
Başkanlık, DOKAP bölgesinde tarımsal
üretim ve tarıma dayalı sanayi alanlarında üretim faktörlerinin
daha etkin ve verimli bir biçimde kullanılması, bu suretle, bölgenin
önemli ekonomik sektörleri arasında yer alan tarımsal üretim ve
tarımsal ürünlerin işlenmesinde kaynakların etkin biçimde
kullanılması amacıyla, bitkisel üretimde katma değer
artışının desteklenmesi, et, balık ve arı
ürünlerinde katma değerin artırılması, kırsal nüfusun
geliri ve yaşam kalitesinin iyileştirilmesi hedefleri ile bitkisel ve
hayvansal üretimin geliştirilmesi alanlarında birçok projeyi
uygulamaya koymuştur. Bu kapsamda Başkanlığımız
bugüne kadar 250 adet projeye 492 milyon Türk lirası tutarında ödenek
aktarımında bulunmuştur. Aynı zamanda, Başkanlık,
küçük ölçekli tarımsal sulama projeleri kapsamında 82 adet proje için
47,5 milyon Türk lirası tutarında ödenek tahsis etmiş olup
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; özellikle son yıllarda bölgemizde, bölge illerimizde
okuma kültüründe farkındalığın oluşturulması,
vatandaşlarımızın ve öğrencilerimizin okuma ve yazma
alışkanlıklarının geliştirilmesi, kütüphanelerin
yaşayan cazip mekânlar hâline getirilerek
vatandaşlarımızın kullanımına sunulması ve okuma
alışkanlığı zemininde kütüphane dışında
da farklı atölyelerin kurulması, beşerî kapasitenin
artışına yönelik faaliyetler, dezavantajlı grupların
sosyal hayata katılımının artırılması,
sosyal ve kültürel hayatın desteklenmesi gibi hedeflerle çeşitli çalışmalar
hayata geçirilmiştir. Bu kapsamda da 13 adet projeye 18 milyon Türk
lirası tutarında ödenek aktarılmıştır.
DOKAP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı 2022 yılında da Bitkisel Üretim
Altyapısının Geliştirilmesi Projesi kapsamında 24 adet
projeye 37 milyon, Hayvancılık Altyapısının
Geliştirilmesi Projesi kapsamında 23 adet projeye 25,2 milyon, Küçük
Ölçekli Tarımsal Sulama Projeleri kapsamında 12 adet projeye 15
milyon, turizm sektöründe 12 adet projeye 18,9 milyon ve Eğitim, Kültür ve
Sanat Faaliyetlerinin Desteklenmesi Programı kapsamında da 32 adet
projeye 6,5 milyon TL olmak üzere, toplam 103 adet projeye 102,6 milyon TL
ödenek tahsis etmiş bulunmaktadır.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; DOKAP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının bölgemize çok önemli ve değerli
çalışmaları yürüttüğünü büyük bir memnuniyetle
gözlemekteyiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
MUHAMMED AVCI (Devamla) Bitiriyorum
Başkanım.
DOKAPın bölgemize
kazandırılmasında emeği geçen başta Sayın
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğana
şükranlarımızı arz ediyorum. Çalışmalarından
dolayı Sanayi ve Teknoloji Bakanımıza ve ekibine
teşekkürlerimi sunuyorum.
Bütçemizin hayırlı olmasını
diliyor, Genel Kurulu ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Semra Kaplan
Kıvırcık.
Buyurun Sayın Kıvırcık. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA SEMRA KAPLAN KIVIRCIK
(Manisa) Sayın Başkanım, Kıymetli Bakanım,
saygıdeğer milletvekilleri; kısa adı KOSGEB olan Küçük ve
Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığının 2022 yılı bütçesi üzerine AK
PARTİ Grubum adına söz almış bulunuyorum. Gazi Meclisimizi
ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, küçük ve orta ölçekli
işletmelerin ekonomideki etkinliğini ve rekabet güçlerini
artırmak, sanayide entegrasyonu ekonomik gelişmelere uygun biçimde
gerçekleştirmek amacıyla 20 Nisan 1990 tarihinde kurulan KOSGEB, 81
ilde 88 müdürlüğü, 105 temsilciliği, 14 teknoloji merkezi ve 18
iş geliştirme merkeziyle ülke genelinde KOBİlere hizmet vermeye
ve girişimci adaylarını desteklemeye devam ediyor. 1990
yılından itibaren imalat sanayisi odaklı KOBİlere destek
sağlayan KOSGEB, 2009 yılından bu yana hizmet ve ticaret
sektöründe faaliyet gösteren KOBİlere de destekler vererek çok geniş
bir kitleye hizmet eden çalışmalarını aralıksız
sürdürmektedir.
Değerli milletvekilleri, yoğun bir
rekabetin olduğu ve salgın koşullarının
yaşandığı bu dönemde ülkelerin dünyadaki yerini
KOBİlerin gücünün belirlediği yadsınamaz bir gerçek. Başarılı
KOBİler, bulundukları bölgede kalifiye elemanların
yetişmesine, ülkenin üretici potansiyelinin açığa
çıkmasına ve yeni işletmelerin doğuşuna da zemin
hazırlıyor. Sorunları çözmek, sıkıntıları
gidermek, önlerindeki engelleri aşmalarına yardımcı olmak
üzere bütün imkânlarıyla KOBİlerin yanında olan KOSGEB, hâlen
etkileri devam eden bu pandemi döneminde de çalışmalarına
hızla devam ediyor.
Salgının başlamasıyla birlikte
KOBİlere sunulan destekler yeni koşullar dikkate alınarak
çeşitlendirildi. Pandeminin KOBİlerimize ve ekonomimize etkisini
asgariye indirecek önlemler kapsamında bürokrasinin azaltılması
ve mevzuatın sadeleştirilmesi çalışmalarına hız
verildi. Pandemi döneminde başvurudan ödemeye kadar olan tüm destek
süreçleri elektronik ortama taşındı. Artık, KOBİ ve
girişimcilerimiz başvuru, onay, kurul ve benzeri işlemlerini
KOSGEB müdürlüklerimize gelmeden e-devlet üzerinden yapabiliyorlar. Covid-19
salgını tüm dünyayı etkisi altına almadan önce KOSGEBin
KOBİGEL Destek Programı kapsamında imalat sanayisinde
dijitalleşme temasıyla çağrıya
çıkılmıştı. Küresel salgının küresel bir
boyuta ulaşması bu çağrıyı çok daha anlamlı bir
hâle getirdi. 2020 ve 2021 yıllarında 2 yeni çağrıya daha
çıkılarak KOBİlerin dijitalleşmesine destek olundu. Bu
çağrılarıyla KOSGEB, nesnelerin interneti, siber güvenlik,
endüstriyel robot teknolojileri gibi konularda sunulan proje
başvurularını 1 milyon liraya kadar destekledi. Bundan sonraki
süreçte de imalat sanayisinde KOBİlerin dijitalleşmesine dönük
destekler KOSGEB tarafından verilmeye devam edecektir.
Değerli milletvekilleri, AK PARTİ olarak,
yerli ve millî bir duruş sergileyerek cari açığın
azaltılması, teknolojik girişimciliğin geliştirilmesi,
verimlilik artışı sağlayarak katma değerli ürünlerin
üretimi ve değer zincirine katkı sağlamaya yönelik olarak
çalışıyoruz. Bu bağlamda güçlü ve büyük Türkiye hedefine
ilerlerken KOBİlerimizin ve girişimcilerimizin her zaman
yanında olan KOSGEBin hayata geçirdiği ve üzerinde
çalıştığı projelerin bazılarından
kısaca bahsetmek istiyorum. Cari açığın
azalmasını sağlayacak ürünlerin üretilmesini ve yüksek
teknolojinin yerli ve millî KOBİler vasıtasıyla tabana
yayılmasını sağlayacak KOBİ Teknoyatırım
Destek Programı ve Millî Teknoloji Hamlesi kapsamında da Stratejik
Ürün Destek Programı uygulanmaktadır. İleri Girişimci
Destek Programıyla teknolojik girişimciliği ve
startupları destekleyerek ülkemizin stratejik öncelikleri
doğrultusunda belirlenen sektörlerde yeni işletmelerin hayatta kalma
oranları artırılmaktadır. KOBİlerimizin kendi aralarında
veya büyük işletmelerle iş birliklerini artırmaları
amacıyla üretim, tasarım, tedarik gibi alanlarda bir araya gelmeleri
durumunda 10 milyon liraya kadar destek verdiği İş Birliği
Destek Programıyla işletmeler arasında iş birliği
kültürünün artırılması ve kaynak tasarrufu amaçlanmaktadır.
KOSGEB, KOBİ Finansman Destek Programıyla KOBİlerin en büyük
ihtiyaçlarından olan finansmana erişimi
kolaylaştırıyor. KOSGEB tarafından KOBİlerde AR-GE
bilincinin yaygınlaştırılması ve AR-GE kapasitesinin
artırılması amacıyla yeni ürünlerin geliştirilmesine
yönelik olarak AR-GE, ÜR-GE ve İnovasyon Destek Programıyla AR-GE ve
inovasyon konularında projesi olan işletmeler 6 milyon liraya kadar
desteklenebiliyor. Gelecek dönemde de ithal ürün ve ara malların yerli ve
millî üretimini sağlamak, KOBİlerimizi uluslararası pazarlarda
söz sahibi yapmak üzere ülkemizin stratejik önceliklerine uygun olarak
yenilikçi, teknolojik düzeyi yüksek imalatçı KOBİlerimiz KOSGEB
tarafından özellikle desteklenmeye devam edecektir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
SEMRA KAPLAN KIVIRCIK (Devamla) Bir dakika daha
rica edebilir miyim?
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi, buyurun.
SEMRA KAPLAN KIVIRCIK (Devamla) Kıymetli
Bakanım, saygıdeğer milletvekilleri; KOBİ ekosisteminin
değişen ihtiyaçlarına göre desteklerini günün şartlarına
uygun şekilde artıran ve güncellemeye devam eden KOSGEBimize
yaptığı bu çalışmalardan dolayı teşekkür
ediyor, yerli ve millî üretim ve kalkınma için en önemli vizyon ve kaynak
noktalarımızdan Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığımızın bütçesinin hayırlı olmasını
diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ ve MHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Hulusi Şentürk.
Sayın Şentürk, buyurun.
AK PARTİ GRUBU ADINA HULUSİ ŞENTÜRK
(İstanbul) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türk
Patent ve Marka Kurumu ile Türk Standardları Enstitüsünün 2022
yılı bütçeleri üzerinde AK PARTİ adına söz almış
bulunmaktayım. Bu vesileyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Hepimizin bildiği gibi ekonomik kalkınma
ve küresel rekabet gücünün artırılması tüm ülkelerin öncelikli
hedef ve politikaları arasında yer almaktadır. Bu hedeflere
ulaşabilme konusunda ise sermaye, iş gücü, standardizasyon, patent,
lisanslama ve AR-GE faaliyetleri kritik öneme sahip faktörler olarak öne
çıkmaktadır. Bu faktörlerin önemiyle ilgili Almanya, Fransa,
İngiltere gibi ülkelerde değişik tarihlerde yapılan
araştırmalar göstermiştir ki bir ülkenin ekonomik
kalkınmasında standartlar yüzde 20nin üzerinde etkin olmakta, patent
ve lisans faaliyetleri de buna yakın oranda ülke ekonomik
kalkınmasına katkı sağlamaktadır. Bu münasebette
gelişmiş ülkeler bu alandaki faaliyetlere özel önem vermektedir.
Ülkemizde patent, lisanslama ve marka faaliyetleri Türk Patent ve Marka Kurumu
tarafından yürütülürken standardizasyon ve standardizasyonun ekonomik
hayattaki uygulaması anlamına gelen test, belgelendirme, muayene ve
gözetim hizmetleri de Türk Standardları Enstitüsü tarafından icra
edilmekte olup her iki kurumumuz da başarılı olarak
faaliyetlerini sürdürmektedir.
Türk Patent ve Marka Kurumumuz 2017
yılında Uluslararası İnceleme ve Araştırma
Otoritesi olmayı başarmış, bununla da yetinmemiş;
gösterdiği faaliyetlerle küresel ligde 9uncu sıraya kadar yükselmeyi
başarmıştır. Kurumumuzu bu başarılarından
dolayı tebrik ediyoruz.
Türk Standardları Enstitüsü de ülkemiz AB'nin
tam üyesi olmamasına rağmen Avrupa standart kuruluşları
olan CEN ve CENELECe tam üye olmayı başarabilmiş, bu konuda
ülkemizde öncü bir rol oynadığı gibi özellikle İslam
coğrafyasının alanındaki en büyük kuruluşu olarak da
etkin faaliyetlerini sürdürebilmektedir. Ancak, değerli arkadaşlar,
hepinizin bildiği gibi ülkemizin dünyanın 10 büyük ekonomisi
arasına girmek gibi bir iddiası vardır. Bu iddiayı
başarabilmenin yolu da Türk Patent ve Marka Kurumunda olduğu gibi
Türk Standardları Enstitüsü ve benzer faaliyetleri yürüten Türk
Akreditasyon Kurumu, Helal Akreditasyon Kurumu, Uluslararası Meteoroloji
Enstitüsü gibi kurum ve kuruluşlarımızın da küresel ligde
en üst seviyelere yükselmesi gerekmektedir.
Değerli arkadaşlar, hepinizin bildiği
gibi dünyada uzun yıllardır bir standartlar savaşı
sürmektedir ama ne yazık ki standartlar savaşı deyince bizde
sadece şirketler ve teknolojiler arası pazara hâkimiyet mücadelesi
anlaşılıyor. Oysa daha büyük ve şiddetli savaş ülkeler
ve ekonomik topluluklar arasında yaşanmaktadır.
Gelişmiş ülkeler standardizasyon faaliyetlerindeki etkin
konumlarını kullanarak kendi üreticilerini korumak, gelişmekte
olan Türkiye gibi ülkelerin ise ihracatçılarına engeller
çıkarabilmek amacıyla çok farklı kuralları dikte ediyorlar,
tabiri caizse pazarı dizayn ediyorlar. Zaten, Alman Standartlar
Enstitüsünün çok ünlü bir sloganı vardır Standartlara hâkim olan
pazarlara da hâkim olur. derler ve bu anlayışla ne yazık ki
bizim gibi ülkelerin önüne standartlar ve uygunluk değerlendirmelerini
koruma politika araçları olarak sürmektedirler. Bu mücadeleden Türkiyenin
başarıyla çıkması kaçınılmazdır ve bu
anlamda da Türk Standardları Enstitüsüne çok büyük rol düşmektedir.
Türk Standardları Enstitüsü gerçekten çok güçlü bir insan
kaynağına sahiptir. Akreditasyon alanlarının
genişliği, laboratuvar yapısı, uluslararası
anlaşmalarıyla aslında küresel ligde en üst sıralara
girebilecek potansiyele sahiptir. Ne var ki ülkemizde özellikle sanayicilerin ve
akademik camianın standardizasyon ve uygunluk değerlendirme
faaliyetlerinin önemi konusundaki farkındalıkları yeterli
seviyede değildir. Oysa bu camialarımızın Türk
Standardları Enstitüsüne gerekli desteği vermesi durumunda Enstitümüz
çok kısa zamanda küresel ligde üst sıralara kadar yükselebilecektir.
Bunun sonucu Türkiyede üreticinin haksız rekabete karşı
korunması olacaktır. Bunun sonucu
ihracatçılarımızın küresel pazara daha az engelle
karşılaşarak girmesi olacaktır. Bunun sonucu Türkiyede
katma değere dayalı üretimin ve ürünlerin önünün açılması
olacaktır. Bu münasebetle, Türk Patent ve Marka Kurumumuz gibi Türk
Standardları Enstitüsü ve diğer kurumlarımızın da
küresel ligde çok güçlü olabilmesi için tüm tarafların güçlü destek
vermesi ülkemizin menfaatine bir durumdur.
Ben, başta Türk Patent ve Marka Kurumumuz ile
Türk Standardları Enstitümüz olmak üzere kendi alanında cansiparane
gayret gösteren tüm kurumlarımızı tebrik ediyor, her iki
kurumumuzun da 2022 yılı bütçelerinin hayırlara vesile
olmasını diliyor ve Gazi Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Derya Bakbak.
Buyurun Sayın Bakbak. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA DERYA BAKBAK (Gaziantep)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; AK PARTİ Grubumuz
adına Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile
Türkiye Bilimler Akademisi 2022 yılı bütçeleri üzerine söz
almış bulunuyorum. Asil milletimizi ve Gazi Meclisimizi saygıyla
selamlıyorum.
On dokuz yıldır olduğu gibi bu
yıl da icraatlarımızla karşınızdayız. Ne
demiştik? Herkes konuşur, AK PARTİ yapar.
ALİ ŞEKER (İstanbul) Zam yapar.
DERYA BAKBAK (Devamla) Geleceğimizi bilimle,
teknolojiyle inşa ederken Farabi ve İbni Sinadan Aziz Sancar
Hocamıza uzanan bilim mirasımızı TÜBİTAKla
doruğa ulaştırdık. Büyük ve güçlü Türkiye'nin özüne
bilimin, teknolojinin tohumlarını ektik. Biz Durmak yok, yola
devam. derken TÜBİTAKta sadece 2021de 2.300'ü aşkın
firmanın 3 bini aşkın AR-GE projesine 660 milyon liradan fazla
destek veriyor, 158 üniversitenin 2.157 AR-GE projesine 716 milyon lira kaynak
sağlıyoruz. 21 binden fazla bilim insanımıza 300 milyon
liraya yakın araştırma bursu temin ediyoruz. Karada ALTAY
tankımız, Kirpi, Kobra ve EJDER YALÇIN araçlarımızla boy
gösteriyor; mavi vatanımızda MİLGEM, amfibi hücum gemilerimiz ve
denizaltılarımızla dosta güven, düşmana korku salıyor;
göklerimizde taarruz helikopterimiz ATAKla, füzelerimiz BOZDOĞAN ve
GÖKDOĞANla, İHA ve SİHAlarımız ANKA ve Bayraktarla
güvenliğimizi sağlıyoruz. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar) İlk millî roketimizi, ilk yerli ana hat
lokomotifimizi, ilk yerli otomobilimiz TOGGu ürettik.
ORHAN SÜMER (Adana) Hani nerede?
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) Nerede TOGG?
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) Mesela!
DERYA BAKBAK (Devamla) - 100 binden fazla
akıllı tahtaya yerli işletim sistemimiz Pardusu kurduk. Robotik
kodlama atılımlarımızı, millî tıp
cihazlarımızı ülkemize biz kazandırdık. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar) Bunları yaparken arkamızda
on dokuz yılın birikimi, Türk evlatlarının keskin
zekâsı ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip
Erdoğanın iradesi var. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
Hayat herkesin rolünü yolun başında
dağıtır. Biz on dokuz yıldır başroldeyiz.
Başrolünü başarıyla temsil ettiğimiz bu gerçek hikâyede
bilime ve bilim insanlarımıza verdiğimiz değer var. Bundan
ötürü Türkiye Bilimler Akademisini etkili bir enstrüman olarak
kullanıyoruz. Bugüne kadar TÜBA uluslararası akademi ödülü ve daha
birçok alanda 660 araştırmacımıza ödül verdi. İş
birliği anlaşması yaptığımız ulusal akademi
sayısı 34e, üye olduğumuz uluslararası çatı
kuruluş sayısı 13e yükseldi. TÜBAyı bilim
camiamızın çatı kuruluşlarından biri hâline getirmeye
kararlıyız.
Sayın Başkan, kıymetli
milletvekilleri; bir evladı ve milletvekili olmaktan şeref
duyduğum, kurtuluşunun 100üncü yılını
kutlayacağımız gazi şehrim Gaziantepin hikâyesi de
istikbal hedeflerimizle yan yana yürüyor. Ocak-kasım döneminde yüzde 29,6
artışla yaklaşık 10 milyar dolar ihracata
ulaştık; yatırımda, üretimde, istihdamda, ihracatta
şampiyonlar liginde top koşturuyoruz. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar) 1.140 fabrikamız gece gündüz
iş, aş, umut ve istikrar üretiyor, tam 175 ülkeye ihracat
yapıyoruz; böyle bir ortamda bilim ve teknoloji kök salıyor. Son on
dokuz yılda, Gaziantep'te, teknoloji geliştirme bölgelerimize 3,9
milyon lira destek sağladık. 5 organize sanayi bölgemizle, Dijital
Dönüşüm Merkezi Model Fabrikamızla üretimde çağı
yakalıyoruz. 11 AR-GE, 1 tasarım merkezi kurduk. Haziran ayında
Sayın Bakanımız Mustafa Varank'ın da
katılımlarıyla değerleri 55 milyon liraya yakın 8
tesisimizin açılışını yaptık. TEKNOFEST 2020de
rekorlar kıran Gaziantep'in parlak gençleri, TEKNOFEST 2021e 6.890
başvuru yaparak ikinci sıraya yerleşti. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar) 6 Deneyap atölyemiz, 1.565
laboratuvarımız, 300 beceri ve tasarım atölyemizle
evlatlarımızı geleceğe hazırlıyoruz; yüksek
teknoloji ve sanayi yenilik ağlarına 300 milyonu hibe olmak üzere 735
milyon liralık bütçe aktarıyoruz. Bitti mi? Bitmedi, bitmeyecek de
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Sözlerinizi tamamlayın lütfen.
DERYA BAKBAK (Devamla) Bitti mi? Bitmedi,
bitmeyecek, tabii ki beş dakikaya sığdıramıyoruz ancak
milletimiz gönül deryasında bunları ve iş yapmayı, kaostan
beslenen zihniyeti çok iyi biliyor. Siz böyle devam edin, bizim parolamız
belli Durmak yok, yola devam. diyorum, Gazi Meclisi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Zeynep Yıldız.
Buyurun Sayın Yıldız.
AK PARTİ GRUBU ADINA ZEYNEP YILDIZ (Ankara)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, ekranları
başından bizleri takip eden necip milletimiz; ben de hepinizi
saygı ve hürmetlerimle selamlıyorum.
Türkiye Uzay Ajansının 2022 yılı
bütçesine ilişkin olarak AK PARTİ Grubu adına söz
almış bulunmaktayım. Sözlerime bu kürsünün milletin pozitif
gündemlerine sıkı sıkıya sarılan, ümit telkin edilen,
sorunların çözümleri noktasında aslında hep birlikte
konuşarak karar verilen bir kürsü olması gerekliliğine; ilmin,
bilimin, teknolojinin, yeniliğin, sanatın konuşulduğu bir
kürsü olması gerekliliğine, seviye belirleyen bir kürsü olması
gerekliliğine duyduğum ihtiyacı belirterek başlamak istiyorum.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bu inançla, geçen gün
kaybettiğimiz Teoman Duralı'yı hatırlamak istiyorum. Teoman
Duralı, Heideggere atıfla, Heideggerin Dil,
varlığımızın kapısıdır. sözünü
hatırda tutarak Dil, aklımın bana ve dış dünyama
açılan kapısıdır. Dil, aklın dile gelmesidir,
ifadesidir. diyor, rahmet olsun.
Aklının bir kenarında gökyüzü olan
bir millet olarak bizlerin, edebiyatın içinde gökyüzü vardır. Bilim
tarihinde astronominin altın çağını bizler
kucaklamışızdır. Turgut Uyar'ın Göğe bakmak için
bir durak. tanımlaması ya da Şeyh Galip'in insanı
zübdeiâlem olarak tanımlaması boşuna değildir çünkü biz
zerrelerimizden derin uzaydaki gök cisimlerine kadar merak etmeyi,
düşünmeyi, keşfetmeyi, akletmeyi telkin eden bir dil
anlayışı içerisinde doğmuşuzdur.
Aklımızın ifadesi, dilimizin bir
yansıması olarak Millî Uzay Programımız, Göktürk
Yazıtlarındaki Gökyüzüne bak, Ay'ı gör. mottosuyla
açıklandı. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip
Erdoğan geçtiğimiz şubat ayı içerisinde Millî Uzay
Programımızı açıkladılar ve 10 temel hedef
belirlendi. Bu hedeflerden 2 tanesi, cumhuriyetimizin kuruluşunun 100üncü
yılında, 2023 yılında inşallah
gerçekleştirilecek. Bu bağlamda, Ay misyonuyla, Türk astronotunun
uzaya erişimi öncelik teşkil eden projelerimiz arasında. Bu
bağlamda, geçtiğimiz yıl içerisinde 1 milyar 890 milyon lira
Millî Uzay Programı çerçevesinde kullanılacak bir kalem olarak
belirlendi ve bunun 270 milyon lirası aktarılmış oldu
geçtiğimiz yıl itibarıyla. Önümüzdeki yıl itibarıyla
da inşallah bu projeler devam ediyor olacak. Ay misyonu çerçevesinde yerli
ve millî imkânlarla ürettiğimiz uzay aracı Aya sert iniş
gerçekleştirecek, böylelikle ilk yerli roketimiz uzay tecrübesi
kazanmış olacak, uzay tarihçesi kazanmış olacak. Bununla
birlikte, Türk Astronotu Projesiyle bir astronotumuz uzaya gidecek ve uzayda
Uluslararası Uzay İstasyonunda deneyler yapıyor olacak ve
bunların her birinin de bütçelendirmesi devletimiz tarafından
yapılıyor.
Malumunuz olduğu üzere, Türkiye Uzay
Ajansı özü itibarıyla bir koordinasyon kurumudur. Bu koordinasyonun
sağlanması, uluslararası iş birliklerinin tesisi hususunda
Kurumun 2022 yılı bütçesi de 61 milyon 293 bin lira olarak
belirlenmiştir. Aslında kulağa çok hoş geliyor; bir yandan,
işte, uzaya gitmekten bahsediyoruz, Türk astronottan bahsediyoruz, uzayda
deneyler yapmaktan bahsediyoruz, küp uydular üretmekten bahsediyoruz, uzay
ekipmanlarına uzay tarihçesi kazandırmaktan bahsediyoruz. Gerçekten
çok ciddi anlamda pozitif gündemlerin içerisinde bulunduğumuz bir dönemden
geçiyoruz.
Tabii, az evvel uluslararası iş birliklerinden
bahsettik. Uzay Ajansı heyetiyle birlikte bizler de Uluslararası Uzay
Kongresinde ülkemizi temsil ettik. Bu noktada SpaceXten tutun Blue Origine,
Avrupa Uzay Ajansından tutun Japon Uzay Ajansına kadar pek çok kurum
ve kuruluşla bire bir görüşmeler gerçekleştirildi. Ben bu
bağlamda, Türkiye Uzay Ajansı Başkanımız Serdar
Hüseyin Yıldırım ve ekibine yürüttükleri uzay diplomasisi için
çok teşekkür ediyorum.
Yine, bu kongrede ülkemizi temsilen ülkemizdeki uydu
teknolojilerine ilişkin ben de bir sunum yapma imkânı buldum ve orada
farklı parlamenterlerin, dünyanın dört bir yanındaki kurum ve
kuruluşlardan gelen bu işin yetkini diyebileceğimiz
kişilerin Millî Uzay Programımıza duydukları merakı
görmüş oldum aslında ve gerçekten, Türkiye'nin Siz insansız
hava araçlarıyla bir devrim gerçekleştirdiniz, bu devrimin bir iz
düşümü olarak iyi planlanmış, gerçekçi bir uzay programıyla
inşallah uzayda da çok büyük bir varlık göstereceksiniz. kanaatini
biz ciddi anlamda oradaki bambaşka ülkelerden gelen uzmanlardan
işitmiş olduk.
Bununla birlikte, Dış Uzay
Anlaşmasının geçerliliğine dair tartışmalar
oldu, uzay hukukunun yeni, güncel ihtiyaçlarına dair tartışmalar
oldu ve uzay hukuku çalışan genç bir avukat olarak ülkemizin bütüncül
bir perspektifle uzaya bakıyor olması beni gerçekten çok
gururlandırdı.
Bu bağlamda, malumunuz olduğu üzere,
hâlihazırda uzayda aktif 7 uydumuz var. Geçtiğimiz sene içerisinde
TÜRKSAT 5A uzayla buluştu, 5B yakın bir zamanda buluşacak.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
ZEYNEP YILDIZ (Devamla) Bir dakika daha rica
ediyorum.
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
ZEYNEP YILDIZ (Devamla) İlk yerli ve millî
haberleşme uydumuz TÜRKSAT 6Anın da uzayla buluşmasıyla
birlikte haberleşme uydusu üretebilen 10 ülkeden 1i hâline geliyor
olacağız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Yine, Erzurumda Doğu Anadolu Gözlemevinin
Sayın Bakanımızla Diyarbakırda
gençlerle gökyüzüne baktık, ben de bunu orada kaydettim; gerçekten
Teknofest kuşağı gümbür gümbür geliyor, bir merak ekosistemi ve
üretim ekosistemi oluşmuş vaziyette. Dolayısıyla gençlerin
bu heyecanıyla biz daha nice roket sistemlerini, nice uzay istasyonlarını
hep birlikte üretiyor olacağız. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep
Tayyip Erdoğanın liderliğinde siyasetin gençlere alan
açması sürecek ve inşallah, Türk gençleri Türk
Bayrağını uzayda da dalgalandırıyor olacak.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum,
bütçemizin hayırlara vesile olmasını diliyorum. (AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Bravo! Millî teknoloji
hamlesi geliyor.
BAŞKAN Sayın Yusuf Beyazıt,
buyurun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA YUSUF BEYAZIT (Tokat)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İçişleri
Bakanlığımızın 2022 yılı bütçesi üzerinde AK
PARTİ Grubumuz adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle
Gazi Meclisimizi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
İçişleri Bakanlığımız,
güçlü teşkilat yapısıyla güvenlikten nüfus hizmetlerine, sivil
toplumdan yerel yönetimlere kadar bütçe kaynaklarını etkili ve
ekonomik kullanarak şeffaflık ve hesap verebilirlik
anlayışı içerisinde hizmet vermektedir. Bu millet, AK PARTİmizi,
PKKyla yaptığı başarılı mücadele için;
DEAŞın ilerlemesini ve etkinliğini durdurduğu için; güney
sınırımızın altında güvenli bir bölge
oluşturup sınırlarımızı güvence altına
aldığı için; güneydoğunun makûs talihini yenerek hizmetin
yanı sıra insanımıza umut ve heyecan verdiği için;
teröriste, terörizme fırsat vermediği için; terörle mücadelemizde
şehirlerdeki mücadeleyi aksatmadığı için; Diyarbakır
Annelerinin yanında durarak bölgede PKKnın siyasi etkinliğini
ortadan kaldırdığı için; sel, yangın, deprem gibi
afetlerde vatandaşlarımızın derhâl yanında olduğu
için; uyuşturucu tacirlerine göz açtırmadığı için;
özellikle, ret ve inkâr politikalarına karşı aldığı
tavır için; yetim çocukların, öksüzlerin her daim yanında
olduğu için; gariplerin dostu, kimsesizlerin kimi, sessiz
yığınların sesi olduğu için; milletin umudu
olduğu için; halkımızın bütün değerlerini
koruduğu için yirmi yıldır desteklemektedir. Şehit
çocuğu Bakanımızın elini öpeyim. dediği zaman
Şehit çocuklarına el öptürülmez, onların ancak eli öpülür.
diyen İçişleri Bakanımız olduğu için, vatan hainlerine
bu ülkeyi dar ettiği için desteklemeye devam etmektedir. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar) Hiçbir bayram çoluk çocuğunun yanında
geçirmeyip her bayramda üs bölgelerinde askerlerimizin ve polislerimizin
yanında bayramını geçiren, bir afet olduğu zaman da
ayağının tozuyla oraya yetişen bakanlarımız
olduğu için bu millet AK PARTİ'yi desteklemeye devam edecektir. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
Katodan Cudiye, Gabara kadar, Şenyayladan
Cehennem Deresi ve Kutu Deresine, Kazan Vadisinden Tendüreke kadar ve
sınırlarımız ötesinde inlerine girerek terör örgütünün
bütün kamplarını tarumar ettiği için, polisimizi,
jandarmamızı ve Mehmetçikimizi baş tacı etmektedir.
Güvenlik sorunu ülkemizde bir sorun olmaktan çıkmış, ülkemizde
isteyenin istediği yere gidebildiği bir ortam
sağlanmıştır. Terörü yok etme noktasına getiren,
ülkemizin istiklali ve istikbali için gece gündüz demeden çalışan
başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan
olmak üzere İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu ve
tüm ekibine teşekkürlerimi sunuyorum.
Sırtını vesayete, cuntaya, mafyaya,
FETÖye, PKKya dayayıp millete parmak sallama dönemi bitmiştir.
Mazluma hoyrat, zalime müşfik olanlara, Kandilin ve Pensilvanyanın
güdümünde olanlara, FETÖ mensuplarıyla ve vesayet odaklarıyla ittifak
arayışında olanlara
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Hepinizin
fotoğrafı var, hepinizin.
YUSUF BEYAZIT (Devamla)
milletin kürsüsünden
hareket çekenlere, şehit yakınlarına hakaret edenlere, milletin
iradesine tepeden bakanlara milletimiz fırsat vermemiş, bundan
sonrasında da fırsat vermeyecektir. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; bizim kardeşliğe ihtiyacımız var.
Hacı Bayram Veli de bizimdir, Hacı Bektaş Hünkâr da bizimdir,
Yunus Emre de bizimdir, Mevlâna da bizimdir, Ahmed-i Hani de bizimdir, Sezai
Karakoç da bizimdir, Balyan Kardeşler de bizimdir; Ayasofya da Edirnedeki
sinagog da bizimdir. Biz, Edirnede Meriç, Bosnada Mostar Köprüsü,
Diyarbakırda Malabadi Köprüsüyüz; biz, Sivasta Divriği Ulu
Camiyiz, Niksarda Yağıbasan Medresesiyiz; biz, Kudüsteyiz,
Anideyiz, Ahlattayız, Deyrulzafarandayız. Biz, Bitlis El-Aman
Hanında konaklayan, Kâbede Osmanlı revaklarında huşuda
olan, Medine Tren İstasyonunda soluklananlardanız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
YUSUF BEYAZIT (Devamla) Bu bayrak altında,
şehit kanlarıyla yoğrulmuş bu vatan üzerinde bir devlet ve
bir millet olarak yaşamanın azmi ve kararı içerisindeyiz. Bu
vesileyle tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum.
Yine, bu vesileyle, Kato kahramanı yeğenim
şehit Tümgeneral Aydoğan Aydının Hankeye Ağıt
şiirini okuyarak bitirmek istiyorum. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
Doksan kişiydik biz o gün
Aç, susuz, uykusuz
Nasır tutmuş ayaklarla yürüyorduk kaygusuz
Sis, çamur, kanla, terle, üzerindeydik
bulutların
Ayrım Hanke Yaylasında, yeşerirken
umutlarım
Soğuk namlular elimizde, yürüyorken
dağlara
Şehitlerden selam geldi, savaşan tüm
sağlara
Uzaklarım yakınlaştı,
inancımla, davamla
Uyan Hanke, geliyorum, heybetimle, havamla. diyor,
hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından
Bravo sesleri, alkışlar)
BAŞKAN Sayın Erol Kaya, buyurun.
AK PARTİ GRUBU ADINA EROL KAYA (İstanbul)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İçişleri
Bakanlığımızın 2022 yılı bütçesi
hakkında söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisimizi
saygıyla selamlıyor, sözlerimin hemen başında bu vatan için
fedayıcan eden tüm şühedayı rahmetle, minnetle anıyor,
gazilerimizi hürmetle yâd ediyorum.
Değerli arkadaşlar, İçişleri
Bakanlığı bütçesini bir güvenlik bütçesi olarak görmek çok
doğru değildir. İçişleri bakanlığı,
ülkelerin huzur ve güvenliğinin sağlandığı
bakanlıktır. Yaşıtlarım 1980 öncesini gayet iyi
hatırlarlar. Bugün bu Mecliste bulunan genç kardeşlerimizle
1990ları ve 2000leri ise hep birlikte yaşadık. Terörle
birlikte hayat durma noktasına gelmiş, devlet bütün enerjisini
terörle mücadeleye ayırmış ve yatırımların
durduğu bir noktayı da hep birlikte yaşadık.
Değerli arkadaşlar, bugün Türkiyede
terörle ilgili mücadelede cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir
başarıya gelinmiş ise bu başarının altında
yatan sır kesintisiz operasyon ve tehlikeyi kaynağında daha
olgunlaşmadan yok etme gücü ve kararlılığıdır. Bu
anlayışla, 2021 yılı içerisinde, ülke genelinde güvenlik
güçlerimiz 134 bin operasyon gerçekleştirmiş, 174 kanlı eylem
daha gerçekleşmeden imha edilmiş ya da engellenmiş, 1.448 terör
sığınağı imha edilmiş, yine, 2021 yılı
içerisinde, çoğunluğu ikna yoluyla 198 terörist teslim olmuştur.
Burada, Diyarbakır Annelerini de anmadan geçmek mümkün değildir çünkü
Diyarbakır Anneleri terörle ilgili mücadelede inanılmaz bir misyonu
gerçekleştirdiler. Birincisi, evlatlarının geri gelmesiyle
ilgili yeni bir yol açtılar. İkincisi ise yeni annelerin
ağlamamaları için onlara rehber oldular. Bugüne kadar 33 aile
evlatlarına kavuştu, 245 aile ise evlatlarına
kavuşmayı bekliyor. Temennimiz odur ki inşallah onlar da bu
hikâyede, bu güzelliği yaşarlar.
Kıymetli arkadaşlar; terör, uyuşturucu,
düzensiz göç, afet ve bunun gibi hususlardaki başarımızın
sebebi Türkiye'deki tüm kurumlar arasında tam koordinasyonun
sağlanmış olması ve uluslararası paydaşlarla
sağlanan iş birliği ve kullanılan çoğu yerli ve millî
olan teknoloji ürünleridir. Hamdolsun, artık köylülerimizin kaybolan
koyunlarını dronela bulan bir Türkiye var, hainleri ise inlerinde
tespit edip imha eden bir Türkiye devletimiz var. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlar, doğu ve
güneydoğu şehirlerimizde kepenklerin kapatıldığı,
çukurların kazıldığı, şehirlerin terörize
edildiği günlerden, bugün, artık, dağlarında pikniklerin
yapıldığı, kültür ve doğa turlarının düzenlendiği
döneme geldik. Evlatlarımız artık terörün gölgesinde
yaşamıyor, okuluna gidiyor, işine bakıyor; kendisinin ve
ailesinin geleceğiyle ilgili bir çabanın içerisinde olduğuna hep
birlikte şahidiz. 2014 yılından bugüne kadar bölgedeki
üniversitelerdeki öğrenci sayımız yüzde 103 artmış,
tıp fakültesini kazanan öğrenci sayısı yüzde 98
artmış; işte bu terör örgütlerinin yandaşlarının,
iş birlikçilerinin, destekçilerinin korktuğu tam da budur.
Değerli arkadaşlar, diğer taraftan,
terörün finans kaynaklarından olan uyuşturucuyla ilgili mücadele
aynı kararlılıkla devam etmektedir. Düzensiz göçle ilgili
mücadele de kesintisiz devam ederken düzensiz göçmenlere insan gibi muamele
eden dünyadaki tek ülke olduğumuzun altını çizmek isterim. Biz,
insan hakları havarileri kesilip de Avrupa sınırlarında
utanç görüntüleri olan bir ülke değiliz; göçmenlerin botlarını
batıran, onları ölüme itenlerden hiç değiliz ya da terk
edenlerden de değiliz, Aylan bebekleri görmezden gelenlerden de
olmadığımızı biliyorsunuz.
Bir başka önemli konuysa afettir. Çok
şükür, İzmir ve Elâzığda yaşanan deprem; Artvin,
Sinop, Rize ve Kastamonuda meydana gelen sel felaketlerinde Nerede bu
devlet? sözünü duymadık; inşallah, bu ülke bunu bir daha duymaz.
Temennimiz, şehirlerimizin altyapısını afetlere hazır
hâle getirmek. AFADımızı, STKlerimizi ve belediyelerimizi bu
anlamda tebrik ediyorum.
Sözlerime son verirken 84 milyon
insanımızın huzur ve güvenliği için bugüne kadar
yapılanların altını çizmeye çalıştım. Bir
ülkede sokaklar terörize edilmeye çalışılıyor, masum insanların
katledilmesine tepki verilmiyorsa o ülkede siyaset de eğitim de
sağlık da ticaret de ekonomi de tehdit altındadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
EROL KAYA (Devamla) Ve biz bu filmi daha önce 6-8
Ekim olaylarında, hendek ve çukur eylemlerinde, 15 Temmuz hain darbe girişimlerinde
birçok kez gördük ve seyrettik. Kimse kusura bakmasın, bu bütçeye
savaş bütçesi diyenler saray bütçesi diyenler var; kusura
bakmayın ama bu bütçe Ömer Halisdemirlerin, Fethi Sekinlerin, Eren
Bülbüllerin, Yasin Börülerin, Aybüke Öğretmenlerin emanetine sahip
çıkma bütçesidir. (AK PARTİ ve MHP sıralarından
alkışlar)
Bu duygularla Meclisimizi saygıyla
selamlıyor, 2022 bütçesinin İçişleri
Bakanlığımıza, Değerli Bakanımıza,
Hükûmetimizin bütçesinde Sayın Cumhurbaşkanı
başkanlığında bütün Bakanlığımıza
hayırlı olmasını temenni ediyor, saygılar sunuyorum.
(AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Kemal Çelik, buyurun. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA KEMAL ÇELİK (Antalya)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Emniyet Genel
Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik
Komutanlığı bütçesi üzerine AK PARTİ Grubumuz adına
söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce Meclisimizi ve aziz
milletimizi saygıyla selamlıyorum.
İçişleri
Bakanlığımızın toplumsal düzen konusunda temel
nitelikte görev ifa eden bu 3 teşkilatı güçlü, kurumsal bir
geleneğe sahiptir. Bu güzide teşkilatlarımız görevlerini
hukukun üstünlüğünü gözeterek, insan merkezli olarak yerine getirirler ve
açıklığı, şeffaflığı, hesap
verebilirliği esas alarak yaparlar. Bu
teşkilatlarımızın belli bir koordinasyon içerisinde
yürüttükleri çalışmalarla bugün ülkemiz temel hak ve özgürlüklerin ve
demokratik toplum düzeninin korunduğu, huzur ve güven ülkesi
niteliğine gelmiştir. Bugün bu niteliğe gelmesinde -tabii ki
Sayın Bakanımızın başkanlığında- bu 3
teşkilatımıza aziz milletimiz olarak şükran borcumuz
vardır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bu
durumun, huzurlu ve güvenli bir ülke hâline gelme durumunun, dış
çevrelere ve içteki bazı karanlık dehlizlere huzursuzluk vermesi de
gayet doğaldır çünkü onlar düzensizlik isterler; düzen, onların
oyunlarını ve hesaplarını bozar.
Sayın milletvekilleri, konumuz emniyet ve
asayiş, konumuz toplum düzeni. Toplum ancak düzen içinde gelişir ve
düzen içinde kalkınır. Bu açıdan ifade etmeliyim ki PKK
denilen terör odağı, düzene karşıdır ve
kalkınmayı önlemeyi hedeflemiştir. En fazla da Kürt
vatandaşlarımıza zarar veren, bölgenin
kalkınmasını sürekli olarak engelleyen, sadece ve sadece
Batı'nın maşası bir terör örgütüdür. ABD'nin
yıllardır tonlarca silah ve mühimmatı güney
sınırımızdaki PKK/YPG teröristlerine teslim ettiği
ayan beyan açıktır. Bu silahların bütünüyle ülkemize yönelik
tehdit amacıyla gönderildiğini bizim milletimiz gayet iyi
bilmektedir. Ülkemize karşı ihanetin tüm varlığıyla
dimdik karşısında olmayan herkes, sadece ve sadece bu
hıyanetin içindedir. Memlekette sadakat konusunun grisi, aması ve
fakatı olmaz; sadakat göstermek her vatandaşın borcudur ve
oyuncak olmanın da bir âlemi yoktur.
Değerli milletvekilleri, 20nci
yüzyılın sömürge çirkinliğinin çürümüş ruhları son
nefesiyle kimine Sana devletçik vereceğim., kimine Sana da iktidar
vereceğim. diye fısıldıyorlar. Bunları dinleyenlere
diyoruz ki: Kulağınıza fısıldananın zerresinin
hayalini bile kurmayın. Türkiye, sınırları ötesinde kendi
varlığına karşı hiçbir oluşuma bugüne kadar
müsaade etmedi, bundan sonra da etmeyecektir. (AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar) Milletin iradesi
dışında iktidar olmayı milletimiz tarihe gömmüştür.
Dün size hayal kurma fırsatı veren zemin de bugün artık
kalmadı, bitti o iş; hiç onlardan medet beklemeyin.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) Bravo!
KEMAL ÇELİK (Devamla) Değerli milletvekilleri,
biz, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip
Erdoğanın tüm dünyaya ilan ettiği gibi, daha adil bir
dünyanın mümkün olduğunu biliyoruz ve bugün, coğrafyamızda
adaleti mümkün kılmanın haklı mücadelesini de en güçlü
şekilde veriyoruz. Türkiyenin geldiği bu nokta ve başarısında,
hızlı karar alabilen Cumhurbaşkanlığı hükûmet
sistemi ile Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip
Erdoğanın vizyoner ve güçlü liderliği en belirleyici etkendir.
(AK PARTİ sıralarından Bravo sesleri, alkışlar)
Türkiyenin bu tarihî kazanımları karşısında güvenlik
güçlerimizin, ordumuzun ya da ekonomimizin hedef alınması hiç de
şaşılacak bir durum değildir. Akıllarınca bize
diyorlar ki: Kıpırdama, Batının karakolu olmaya devam et.
Sakın sınırlarınızın dışına
çıkmayın. Sakın mavi vatandaki haklarınıza sahip
çıkmayın. Sakın Karabağa, sakın Türk dünyasına
ve mazlumlara sahip çıkmayın. Ne derlerse desinler,
yüzyılların devlet aklına sahip olan bu ülke ve
yüzyılların ferasetine sahip olan bu millet, mutlak iradesiyle bu son
saldırıları da tarihe gömecektir. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) Helal
olsun.
KEMAL ÇELİK (Devamla) Sayın
milletvekilleri, Türkiyeyi durdurmak isteyenlerin, işte o
arayışın nesneleri bugün bize Güvenlikçi politika
izliyorsunuz. diyorlar. Evet, biz, milletimizin güvenliği öncelikli
politikalar izliyoruz ve izlemeye devam edeceğiz. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi lütfen.
KEMAL ÇELİK (Devamla) Çünkü güvenlik
konusundan rahatsız olan akıl, FETÖ ve mafya elebaşlarından
medet umar hâle geldi ve onlar kaos isteyenlerdir. İç güvenlik ve iç huzur
tüm kalkınmanın altyapısıdır. Bu alanlarda ve
ekonomide inkişaf ancak bu altyapının
sağlamlığında ve devamında mümkündür.
Memnuniyetle görüyoruz ki İçişleri
Bakanımıza ve teşkilatlarımıza şükran borcumuz
var. Âdeta bir kuvvet çarpanı hâline gelen silahlı ve silahsız
helikopterlerimiz, İHA ve SİHAlar, insanlı keşif
uçakları ve zırhlı araçlar güvenlik güçlerimizce en etkili
şekilde kullanılmaktadır.
Sayın milletvekilleri, bu düşüncelerle,
Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik teşkilatlarımızın tüm
birimlerinde görev alan kahramanlarımıza
başarılarından dolayı tebrik ve takdirlerimi sunuyorum.
Şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize minnet duygularımı
iletiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
KEMAL ÇELİK (Devamla) 2022 bütçesinin
hayırlı olması temennisiyle yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Serap Yaşar
Buyurun Sayın Yaşar. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA SERAP YAŞAR
(İstanbul) Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri;
2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifinin Göç İdaresi
Başkanlığı bütçesi üzerine AK PARTİ Grubumuz
adına söz almış bulunuyorum. Gazi Meclisimizi ve aziz
milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Bu yıl, Siena Uluslararası Fotoğraf
Ödüllerinde Yılın Fotoğrafı Ödülü Mehmet Aslanın
Hayatın Zorluğu isimli bu fotoğrafına verildi. Hataya
sığınan Suriyeli Baba Münzir ve oğlu Mustafanın
fotoğrafı. Münzir, Suriye İdlibde çarşıda düşen
bombanın etkisiyle sağ bacağını kaybediyor, oğlu
Mustafa ise annesinin hamileyken sarin gazı soluması sonucunda
doğuştan uzuvları olmadan dünyaya gözlerini açıyor. Bu
fotoğraf sadece yılın fotoğrafı değil, bu
yüzyılın fotoğrafıdır; acının,
savaşın, çaresizliğin, paramparça hayatların
fotoğrafıdır. İşte, göç de gözü yaşlı
anaların, kolu kanadı kırılmış babaların,
anasından babasından ayrı biçare yavruların hikâyesidir.
Göç denildiğinde akla ilk gelen şey genellikle rakamlardır.
Ben bugün burada göçle ilgili bir rakam vermeyeceğim sizlere. Onları
sadece sayıya indirgemek, yaşadıkları güçlüğü ve
çaresizliği küçümsemek anlamına gelmektedir.
Saygıdeğer milletvekilleri, birçoğu
da yetim olan yavrular o kadar korunaksızlar ki başlarına
gelebilecek kötülükler, ellerine düştükleri insan tacirleri; organ,
uyuşturucu mafyası, fuhuş ticareti yapan insanların kötü muhayyilesinin
gittiği yere kadar. Hele ki kaybolmuşlarsa, işte, ilk kez
yabancı bir coğrafyada yapayalnız kaldıklarında, o
gece, gecenin ne kadar uzun olduğunu anlıyorlar. Bugün dünya ve
insanlığın vicdanı, satır aralarına
sıkıştırılmış kısa cümlelerle
geçiştirilen dağ gibi bir imtihanla karşı
karşıya: Avrupanın kayıp göçmen çocuklar sorunu. Bu, bir
çırpıda aklımıza gelemeyecek korkunç ihtimalleri
barındıran çok katmanlı bir sorun. Buradan iftiharla
söyleyebiliriz ki biz Türkiye olarak yetim göçmen çocuklara kendi
çocuklarımıza uyguladığımız prosedürün
aynısını uyguluyor, onları kendi
evlatlarımızı nasıl koruyorsak öyle koruyoruz. Ne
yazık ki Avrupada, korumak bir yana, bu çocukların kayıp
kayıtları bile tutulmuyor . Hani Turgut Uyar Ne Değişir?
isimli şiirinde diyor ya: Hoş olsun bütün verdikleri,
aldıkları şu çiçeklerin/Gün susar, çiğdem uyanır,
tüfek başlar konu değişir/Hep böyle süreceği
sanılır bu gül hikâyesinin/Hep böyle sürer gerçi ama bir gün sonu
değişir. Bu yavruların hazin hikâyesinin sonu da umuyorum ki bir
gün değişir.
Bugün ne yazık ki en büyük hak ihlalleri insan
hakları sözleşmelerinin en büyük savunucuları eliyle
gerçekleşiyor. Demek ki aslolan, sözleşmeleri imzalamak değil,
hukuk devleti sorumluluğuyla bu sözleşmelerin uygulanmasını
sağlamak. Egede sistem âdeta göçmenleri yaşatmak değil,
öldürmek üzere kurgulanmış. Yunan makamları, AB sınır
örgütü Frontexle birlikte, her türlü kötü muamele ve işkenceyle, iltica
hakkını kullanmak isteyenleri geri itiyor, botlarını
batırıyor, ateşe veriyor, eşyalarına el koyup günlerce
aç ve çıplak bekletiyor. Bu insanlar kendi topraklarındaki iç
savaş ve terör sebebiyle canlarını kurtarmak isterken
sınırda ve Ege Denizinde devlet eliyle ölümün bir başka
şekline yakalanıyorlar. Bütün bu yaşananlar
insanlığımızı test ederken Daha adil bir dünya
mümkün. diyerek Türkiye'den, devlet başkanımızdan dünyaya
yükselen güçlü sesle sığınmacıları ölümden kurtaran
ülkemiz âdeta dünyanın vicdanı olmuş, tüm bunları ana
muhalefetin ırkçı uygulamaları ve nefret söylemine rağmen
gerçekleştirmiştir. Sınır komşumuz Suriyede
yaşanan insani kriz karşısında da gerekli her türlü
adımı attık. Bunun yanı sıra
sınırlarımıza yönelik düzensiz göç akımlarıyla
etkin mücadelemizi de kararlılıkla sürdürüyoruz. Göç İdaresi
Başkanlığımız göz dolduran sınır
güvenliği uygulamalarıyla beraber gönüllü geri dönüşleri de
destekleyerek göç politikamızda etkin ve adil bir yönetim ortaya
koymaktadır.
Saygıdeğer milletvekilleri, bakın,
önümüz kış; 2011den bu yana 10 kış geçti. Derler ki:
Sıcak herkese aittir ama soğuk, elbisenin niteliğine göredir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
SERAP YAŞAR (Devamla) Ben buradan umuda
yelken açarken kolu kanadı kırılmış bu mazlumlara
elbise olan, sığınak olan, kimi zaman ana baba olan aziz
milletimize ve devletimize, kadim kurumlarımıza, Göç İdaremize
ve mazlumların hamisi Sayın Cumhurbaşkanımız Recep
Tayyip Erdoğana sonsuz şükranlarımı sunuyorum. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar) Ve diyorum ki:
Dalgalandığın yerde ne korku ne keder
Rabbim mazlumların
da umudu şanlı bayrağımızı, aziz milletimizi,
güçlü devletimizi ilelebet muhafaza etsin.
Sözlerime son verirken; üstlendikleri bu ağır
sorumluluğu milletimize, devletimize yakışır biçimde
yöneten ve bunu bir insanlık davası olarak gören İçişleri
Bakanlığımızı ve Göç İdaresi
Başkanlığımızı tebrik ediyor; başta
Bakanımız Süleyman Soylu olmak üzere Göç İdaresi
Başkanımız Doktor Savaş Ünlü ve tüm teşkilat
mensuplarına teşekkür ediyorum.
2022 yılı bütçesinin ülkemiz, milletimiz
için hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Ceyda Bölünmez
Çankırı
Buyurun Sayın Çankırı. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA CEYDA BÖLÜNMEZ ÇANKIRI
(İzmir) Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; 2022
Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi görüşmeleri
kapsamında Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı
bütçesi üzerine AK PARTİ Grubu adına söz almış
bulunmaktayım. Gazi Meclisimizi ve aziz milletimizi saygıyla
selamlıyorum.
Hayatlar kurtarmak için her riski öngörmek, her yere
ulaşmak, tüm gücü seferber etmek, tüm birimlerin uyum içerisinde
çalışmasını sağlamak ve her an, her duruma hazır
olmak için güçlü bir altyapıya sahip olmak gerekir.
Ülkemizdeki bütüncül afet yönetim organizasyonu,
2009 yılında Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığının kurulmasıyla mümkün oldu. Afetlere
anında müdahale konusunda tartışılmaz seviyede olan AFAD,
mevcut ve yeni tüm afetlerin oluşturabileceği kötü sonuçlara
karşı risk odaklı yönetim anlayışını
benimseyen ulusal ve yerel ölçekli planlar hazırlamaktadır. 2018de
yürürlüğe girmiş olan Türkiye Afet Yönetimi Strateji Belgesi ve Eylem
Planı, Türkiye afet yönetimi sisteminin anayasası
niteliğindedir.
Değerli milletvekilleri, sizleri rakamlara
boğmadan, geçmiş dönemlerde afetlerde yaşanan olayları
hatırlatmadan, son yıllarda AFAD
Başkanlığının yazdığı destansı
başarıdan, İzmir depreminde, Antalya ve Muğla orman
yangınlarında, Kastamonu ve Sinop sel felaketlerinde bilfiil sahada
olan onlarca AK PARTİ milletvekilinden birisi olarak
yaşadıklarımdan ve gösterdiğimiz dayanışmadan
bahsetmek istiyorum.
Afet müdahale planları, acil durum
senaryoları, organizasyon ağı, lojistik altyapısıyla
Türkiyenin ortak gücünü harekete geçiren AFADın cefakâr ekipleriyle
birlikte kendimizi unutup afetzedelerimizin umudu, can yoldaşı ve
ailesi olduk. Gayemiz, kurtarılmayı bekleyen insanlara, hayvanlara,
ağaçlara, özetle tüm canlara el uzatabilmekti; nitekim de biz bunu
başardık.
İzmir Bayraklıda, Emrah
Apartmanı'nda, enkazın başında beklerken ekiplerin
Enkazın altında ses var. uyarısıyla elli sekiz saat sonra
kurtardıkları İdil kızımızın ailesine ve
bizlere yaşattığı duygu selini sizlere tarif edebilmem
mümkün değil. Muğla yangınları esnasında Çamlıbel
Mahallesinde Muharrem Çavuş dayının Evladımdan önce
yanımda oldunuz kızım. sözleri kulaklarımdan silinmiyor.
Kavaklıdere'deki Fatma teyzemin gönlündeki doğa sevgisiyle bir
ağacı daha kurtarmak için ekiplerimizle birlikte verdiği
mücadele gözlerimin önünden gitmiyor.
AK PARTİ hükûmetleri öncesinde yaşanan her
felakette Nerede bu devlet? haykırışlarını duyarak
büyümüş bir nesiliz biz. Son yirmi yıldır hamdolsun Nerede bu
devlet? haykırışının yerini Allah devletimize zeval
vermesin. duası almıştır. (AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar) Bizler, afet
bölgelerinde devletimizin tüm imkânlarıyla, milletimizle el ele, topyekûn
mücadele verirken birileri de çıkıp siyasi rantları uğruna
algı, yalan ve envaiçeşit yaygaralarla sosyal medya üzerinden ucuz
kahramanlıklar peşine düşüp ülkemizi tüm dünyada aciz duruma
düşürmeyi hedefleyen çağrılarda bulundular. Bu kötü niyetli
insanlar, hayran oldukları o Amerika'nın, Avustralya'nın
yaşadığı yangında nasıl zavallı
kaldığını, Almanyada yaşanan sel felaketinde
müdahalelerin ne denli geciktiğini ve bu afetler akabinde ortaya
çıkan acı bilançoları bilmiyorlar ve
araştırmıyorlar.
Değerli milletvekilleri, kusur bulmak kolaydır
ama ardı ardına gelen olağanüstü afetlerde gösterilen bu
çabayı takdir etmemek, görmezlikten gelmek, küçümsemek; binlerce AFAD
çalışanına, gönüllüye ve devletimize karşı
yapılan haksızlık ve vicdansızlıktır. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
Türkiye Cumhuriyeti, insani yardım konusunda
dünya mazlumlarının umut ışığı, gariplerin
yoldaşı, mağdurların sığınağı,
merhametin timsalidir. Ülkemiz, bu konuma, kurumlarımız,
bakanlıklarımız, sivil toplum kuruluşlarımız
aracılığıyla dünyanın dört bir yanına şefkat
eli uzatması sayesinde gelmiştir. Cumhurbaşkanımız
Sayın Recep Tayyip Erdoğanın belirlediği vizyon ve irade
çerçevesinde, İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu
ve çalışma arkadaşlarının üstün gayretleriyle
Türkiye'nin afet yönetimindeki başarısı, tüm bileşenleri
etkin şekilde koordine edebilen bir anlayışın, gayretin ve
sistemin sonucudur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
CEYDA BÖLÜNMEZ ÇANKIRI (Devamla) - AFAD
Başkanlığımız başta olmak üzere, ilgili tüm kurumlarımızın
afetlere hazır bir Türkiye hedefine, afetlere karşı da en
güvenli ülke Türkiye vizyonuyla yürüyebilmesi için AFADın yeterli bütçeye
sahip olması kaçınılmazdır. Devletimiz, her türlü afet,
tehdit ve saldırıya göğüs gererek büyük ve güçlü Türkiye
hedeflerine Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip
Erdoğan liderliğinde kararlı adımlarla yürümektedir.
Rabbim, bizleri her türlü afet ve felaketten
muhafaza eylesin. duası ve temennisinde bulunurken AFADın
varlığı sayesinde duyduğumuz güveni bir kez daha dile
getirerek sözlerime son veriyorum.
Bütçe görüşmelerinin vatanımıza,
milletimize hayırlara vesile olmasını diliyorum, Genel Kurulu
saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından Bravo
sesleri, alkışlar; MHP sıralarından alkışlar)
IV.- OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI (Devam)
2.- Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Süreyya
Sadi Bilgiçin, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varankın yeni
dünyaya gelen kız çocuğuna sağlıklı, sıhhatli bir
ömür dilediğine ve Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile
eşini tebrik ettiğine ilişkin konuşması
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Sanayi
Bakanımız Sayın Mustafa Varankın bir kız evladı
doğmuştur, dünyaya gelmiştir. Kendisine sağlıklı,
sıhhatli bir ömür diliyor ve Sayın Varankı ve eşini tebrik
ediyorum. (AK PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)
Sayın Elitaş, buyurun lütfen.
V.- AÇIKLAMALAR
1.- Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaşın, Sanayi
ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varankı yeni dünyaya gelen kız
çocuğundan ötürü tebrik ettiklerine ilişkin açıklaması
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkanım, çok teşekkür ediyorum.
Biraz önce Sayın Bakanla birlikteyken mutlu bir
haber aldık, siz de onu izah ettiniz, ifade ettiniz. Sanayi ve Teknoloji Bakanımız
Sayın Mustafa Varankın bir kız çocuğu dünyaya
gelmiştir, tebrik ediyoruz. Allah analı babalı büyütsün, Rabbim
evlat acısı göstermesin. Nice mutluluklar diliyoruz,
hanımefendiye de geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.
Teşekkür ediyorum. (AK PARTİ, MHP ve
İYİ Parti sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Özel
2.- Manisa Milletvekili Özgür Özelin, Sanayi ve Teknoloji
Bakanı Mustafa Varankı yeni dünyaya gelen kız çocuğundan
ötürü tebrik ettiklerine ilişkin açıklaması
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan,
teşekkür ederim.
Haberi şimdi sizden aldık. Meclis olarak
bakanlarla ilişkilerde güne pek iyi başlamadık ama bu gelen
haber çok iyi bir haber; hele hele bir kız babası olarak, Sayın
Bakanın bir kız çocuğuna kavuşmasından büyük bir
memnuniyet duydum. Grubumuz adına kendisini kutluyoruz, hanımefendiye
ve tüm aileye sağlıklı uzun ömürler diliyoruz.
Sağ olun. (CHP ve AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Kız çocuğu büyük zenginlik
tabii.
Sayın Bülbül, buyurun.
3.- Sakarya Milletvekili Muhammed Levent Bülbülün, Sanayi ve
Teknoloji Bakanı Mustafa Varankı yeni dünyaya gelen kız
çocuğundan ötürü tebrik ettiklerine ilişkin açıklaması
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Sayın
Başkanım, ben de bu mutlu haberi duydum, benim de çok hoşuma
gitti şundan dolayı: İlk milletvekili olduğum sene, bütçe
görüşmeleri sırasında, burada görüşmelerin son gününe
yakın benim de bir kız çocuğum dünyaya gelmişti;
İlbilge kızımız. Onun için böyle bir döneme denk gelmesi
açısından tevafuk oldu. Allah hayırlı uğurlu etsin, vatana
millete hayırlı olsun, bahtı güzel olsun inşallah. Aileye
de sağlıklar diliyoruz, hayırlı uğurlu olsun. (MHP ve
AK PARTİ sıralarından alkışlar)
CEMAL ENGİNYURT (Ordu) Sayın
Başkan
BAŞKAN Sayın Dervişoğlu
4.- İzmir Milletvekili Dursun Müsavat
Dervişoğlunun, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varankı
yeni dünyaya gelen kız çocuğundan ötürü tebrik ettiklerine
ilişkin açıklaması
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Ben de bir kız evlat babası olarak,
Sayın Bakanı kutluyorum. Cenab-ı Allah hayırlı,
sağlıklı, uzun ömürler nasip etsin. Yalnız, İlbilge
doğduğunda ya da doğduğundan itibaren Sayın Levent
Bülbül'e böyle kapsamlı bir sükûnet hâkim oldu; aynı sükûneti bu
kız çocuğunun müjdesi olarak Sayın Bakana da buradan tavsiye
ediyorum.
Teşekkür ediyorum.
Mutlu yılları olsun Sayın
Bakanım. (İYİ Parti ve AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Sayın Tiryaki
Buyurun Ruştu Bey.
5.- Batman Milletvekili Mehmet Ruştu Tiryakinin, Sanayi
ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varankı yeni dünyaya gelen kız
çocuğundan ötürü tebrik ettiklerine ilişkin açıklaması
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman)
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Bakan, gözünüz aydın. Biz de
sağlıklı, mutlu ve uzun bir ömür diliyoruz. Umarım
kızınızla bol bol, uzun yıllar zaman geçirme
fırsatınız olur. (HDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
birleşime otuz dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 14.41
ÜÇÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 15.19
BAŞKAN: Başkan
Vekili Süreyya Sadi BİLGİÇ
KÂTİP ÜYELER: Emine Sare
AYDIN (İstanbul), Necati TIĞLI (Giresun)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 30uncu Birleşiminin Üçüncü Oturumunu
açıyorum.
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN 2022 yılı Merkezi Yönetim
Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifi'nin görüşmelerine devam ediyoruz.
Komisyon yerinde.
Sayın Beştaş, size yerinizden bir söz
vereceğim, buyurun.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
6.- Siirt Milletvekili Meral Danış
Beştaşın, coronaya
yakalanan 83 yaşındaki mahkûm Mehmet Emin Özkanın durumuna
duyarsız kalındığına ve Mehmet Emin Özkanın
cezaevinde kalmasının hayatını kaybetmesine vesile
olabileceğine ilişkin açıklaması
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Bu kürsüden kaç defa ifade ettim doğrusu
bilmiyorum, Mehmet Emin Özkan yirmi altı yıldır cezaevinde, 83
yaşında ve defalarca Adli Tıp Kurumuna götürüldüğü hâlde
cezaevinde kalabilir raporu verildi; en son geçen hafta bir daha Adli
Tıbba götürüldü, üç gün İstanbulda kaldı; döndükten sonra,
maalesef, cezaevinde kendisiyle birlikte tutulan oğluyla birlikte coronaya
yakalandı ve şu anda, Diyarbakırda hastanede Covid tedavisi
görüyor. Açıkçası, 83 yaşındaki Mehmet Emin Özkanın
ölümle yüz yüze olduğunu aylardır ifade ediyoruz, bu sesi hiç kimseye
duyuramadık; ne Adalet Bakanlığına ne Adli Tıbba ne
iktidar grubuna. Mehmet Emin Özkan cezaevinde yaşamını yitirecek
ve yaşamını yitirmesinden bu sese kulağını
tıkayan, gözlerini kapayanlar sorumlu olacak.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Mehmet
Emin Özkanın bir saat bile fazla cezaevinde kalması
hayatını kaybetmesine vesile olabilir. Lütfen, gözünü kapatanlar,
kulağını tıkayanlar bu sesimizi duysunlar: 83
yaşındaki bir insanın ailesiyle vedalaşmadan ölmesine izin
vermeyelim diyorum.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum Sayın
Beştaş.
Buyurun Sayın Bakan.
7.- Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varankın,
nezaket gösterip kendisini tebrik eden Grup Başkan Vekillerine
teşekkür ettiğine ilişkin açıklaması
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
Saygıdeğer Başkanım, kıymetli milletvekillerimiz;
biraz önce bir daha kız evladı babası oldum. Hamdolsun,
insanın en mutlu zamanları baba olduğu zamanlardır diye
düşünüyorum. Bütün gruplar adına Grup Başkan Vekillerimiz
nezaket gösterip tebrik ettiler, ben de kendilerine çok teşekkür ediyorum.
Rabbim herkese evlat sahibi olmayı nasip etsin diyorum.
(Alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN Evet, sayın milletvekilleri,
şimdi, İYİ Parti Grubu adına konuşmalara
başlayacağız.
İlk söz, Sayın Ayhan
Altıntaşın.
Sayın Altıntaş, buyurun.
(İYİ Parti sıralarından alkışlar)
İYİ PARTİ GRUBU ADINA AYHAN
ALTINTAŞ (Ankara) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bütçesi üzerinde İYİ
Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu
saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanımı da kız
evladı olması nedeniyle tebrik ediyorum, hayırlı
uğurlu olsun; bahtı açık olsun diyorum.
Konuşmama AK PARTİnin parti
programından bir alıntıyla başlamak istiyorum: Ekonomik
büyüme ancak üretim artışıyla sağlanır. Devlet, üretim
için gerekli altyapıyı sağlar ve üretimi özendirir. AK
PARTİnin görüşüne göre, uluslararası rekabet gücüne sahip bir
üretim gerekli yani teknolojiyle bütünleşik, modern bir sanayi olmazsa
olmaz; ekonomi de ancak üretimi artırarak büyür. Sonra, yine, aynı
program metni şöyle devam ediyor: Üretimin motoru olan özel
girişimciler, siyasi ve ekonomik istikrarın bulunduğu; ilkelerin
belirli, güvenilir ve şeffaf olduğu; sözleşmelerin
yaptırım gücünün yüksek olduğu; enflasyon, döviz kuru ve faiz
oranları dâhil tüm makroekonomik göstergelerin öngörülebildiği ve
ekonomik hesap yapmayı mümkün kılan bir ekonomik ortamda
yatırım yaparlar. Yani kısaca, AK PARTİye göre,
enflasyonun, döviz kurunun ve faiz oranlarının belirsizliği
girişimcilerin yatırım yapması açısından olumsuz
bir zemin yaratır. Girişimcilerin yatırım için
öngörülebilir ortam aradıklarını söyleyen AK PARTİliler
siyasi ve ekonomik istikrarın yatırımcı açısından
önemini de vurguluyor. Ayrıca, AK PARTİye göre, şeffaflık
da elzem. Biz söyleyince dinlemiyorsunuz ama bunlar kendi
programınızda yazıyor.
Enflasyonu dengelemek zorundasınız;
TÜİK operasyonuyla değil, gerçekten dengelemek
zorundasınız. Öngörülebilir olmalısınız,
istikrarlı olmalısınız, insanlara güven vermelisiniz.
Bütçenin beşte 1ini faize ayırıp sonra da Faize
karşıyım. derseniz inandırıcı olmaz, ayrıca
ekonomide istikrarı da sağlayamazsınız.
Yine, Sayın AK PARTİlilere ve Sayın
Cumhurbaşkanına göre Faiz sebep, enflasyon sonuç. Yani faiz
artıyor diye enflasyon yükseliyor. Hatta, Sayın
Cumhurbaşkanımız Murat Çetinkayayı görevden alırken
Faiz düşerse enflasyon düşer dedik; gerekeni yapmadı, aynı
kulvarda değildik. demişti. Sayın Cumhurbaşkanı,
enflasyonun artmasını Merkez Bankasının faiz
politikasına yoruyor. Merkez Bankasının da bağımsız
olmadığını, rahatlıkla müdahale edilebildiğini
görüyor. O zaman, Sayın Cumhurbaşkanına göre enflasyondaki
artışın nedeni tamamen iktidar partisidir. (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
Sayın Bakanım, biliyorum, siz zeki bir
insansınız, analitik düşünen bir insansınız. O zaman,
neden Faiz sebeptir. diyerek enflasyonu üstleniyorsunuz? O zaman
Vatandaşa gareziniz mi var da enflasyonu artırıyorsunuz?
diyoruz.
Değerli arkadaşlar, enflasyon bir yana,
dünyanın en büyük 17nci ekonomisi seviyesinden 21inci sıraya
düşmemiz bir yerde hata yaptığınızı gösteriyor.
Bu hata en başta nereden kaynaklandı biliyor musunuz? AK
PARTİnin üretime verdiği değer sözde kaldı. Dünya
ekonomisinde para boldu, borçlandık; bu borç paraları da
inşaata, arabaya yani tüketim mallarına ya da olağanüstü
fiyatlarla yol, köprü, tünel, şehir hastaneleri gibi hizmet projelerine
harcadık. Hatta elimizde yokken başka ülkelere de bol bol
dağıttık. Sanki hiç ödemeyecek gibi
aldığımız bu borçları ödeme zamanı gelince de son
Başbakanımız Sayın Binali Yıldırımın
sözleriyle Nereden çıktı bu borçlar? dedik. Kısacası,
borçlanmaya, ithalata ve tüketime dayalı ekonomik sistem ülkeyi
bataklığa sürükledi. Üstelik, elimizdeki varlıkları da
hovardaca satıp harcadık. Son yirmi yılda, cumhuriyetin
kazanımlarını özelleştirme yoluyla 63 milyar dolara
sattık. Bunun üzerine de yaklaşık 2 trilyon 595 milyar dolar da
vergiler toplandı, harcandı. Bunları
topladığımızda büyük bir kaynak
kullanıldığı ortaya çıkar. Onlar da yetmemiş ki
göz bebeğimiz savunma sanayisi şirketlerinin Körfez ülkelerine
pazarlandığı iddia ediliyor.
Sayın Bakanım, bu iddialara
açıklık getirmenizi talep ediyoruz. Maalesef bu yolda elde
ettiğimiz kaynakları, kendi milletimizden çok 10 milyon Suriyeli ve
diğer yabancılara yedirdik.
Yirmi yılın sonunda imalat, istihdam ve
ihracata dayalı büyümeden bahsetmeye başladık. Buna Çin modeli
diyenler de oldu. Ancak burada başarılı olmak için dördüncü bir
kriter daha gerekir; o da istikrar. Eğer son bir yılda 2 Hazine ve
Maliye Bakanı, 3 de Merkez Bankası Başkanı
değiştirirseniz İstikrar var. diyemezsiniz. (İYİ
Parti sıralarından alkışlar)
Çin ile Türkiyenin büyüme
performanslarını, 13 Ekimden başlayarak bu kürsüde
yaptığım konuşmalarımda anlatmıştım. En
başta belirtmekte fayda var, Çinin bugünkü hâle gelmesinde emek
sömürüsünün ciddi bir rolü var. Bol, ucuz ve pazarlık imkânı olmayan
iş gücü, Çinin gelişmesi için bedeli ödeyen kesim oldu. Bedelin bir
kesime ödetilmesine, halkın ezilmesine, milletin ucuz iş gücü olarak
görülmesine karşıyız. Ayrıca, özellikle 2000li
yılların başlarına kadar Çinin doğu ve kıyı
bölgelerinin refahı hızla artarken batı bölgeleri geride
kalmış, kent ve kır arasındaki eşitsizlik makası
açılmıştı. Biz bölgeler arasında eşitsizlik
yaratılmasına da karşı olacağız ancak
diyorsanız ki Biz Çinin sömürü düzeni dışında
çalışmalarını örnek alacağız. ben size
eksiklerimizi tekrar anlatayım.
En başta, Çin dışardan borç
almadı; devlete ait önemli iktisadi kurumları satmadı; aksine,
dünyanın en büyük firmaları arasına soktu. Bakın, 1994
yılında 3 küresel Çinli şirket varken bu sayı 2015
yılında, çoğu kamu teşebbüsü olmak üzere 98e
çıktı. Çin yabancı firmaları ülkesine fabrika ve üretim
tesisi kurmak için davet etti, onlara iyi bir ortam hazırladı,
bürokratik engelleri kaldırdı, mevcut kurumsal altyapıyı
korudu ve güçlendirdi, yöneticilere yetki verdi ancak yolsuzluğa tolerans
göstermedi. (İYİ Parti ve CHP sıralarından
alkışlar) Yurt dışına yüz binlerce öğrenci
gönderip en iyi üniversitelerde eğitim aldırdı, bu sayede
teknolojik bilgi transfer etti. Planlamanın önemini bildi, bu
geleneği hiç elden bırakmadı. Temel kalkınma politikaları
belirledi, makro toplumsal ve ekonomik hedefler koydu; uygulamalar bu planlar
ve hedefler çerçevesinde şekillendi. Ve en önemlisi, devlette liyakate
önem verdi.
Peki, siz ne yaptınız? Sayın Genel
Başkanımız Meral Akşenerin grup toplantımızda
vurguladıkları gibi Türkiyeyi yolsuzlukta bir dünya markası yaptınız,
milletin anasına sövenleri ihale manyağı ettiniz, beş para
etmez adamlara 5 maaş bağladınız; kısacası,
yokluk ve yolsuzluk ekonomisi inşa ettiniz. (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, şimdi
benimsediğiniz ekonomik modelde imalattan bahsedeceksek mevcut
eksikliğimizi de görmemiz gerekir. 1980-2002 yılları
arasındaki imalat sanayisinin gayrisafi yurt içi hasıla içerisindeki
payı yüzde 20ler civarındayken 2008de yüzde 16,5 seviyesine
düşmüş; 2020 yılında yüzde 19,1; 2021 yılı için
planlanan oran 21,4tür; kısacası, seviye aşağı
yukarı aynı. Sadece yurt dışından bol borç para
gelince üretimden uzaklaşmışız, imalat düşmüş.
Peki, sanayi istihdamı ne durumda? Orada da son
yedi yılda bir atılım yok. Mevsimsel düzeltilmiş istihdam
sayılarına bakılırsa son yedi yılda sanayide 5,5
milyon ile 6 milyon kişi arasında bir istihdam sayısına
ulaşılmıştır. 2014-2020 arasındaki sanayi sektörü
istihdam verilerine bakınca ülkemizin yerinde saydığı
görülmektedir. 2014-2020 yılları arasındaki 15 yaş üstü
nüfusun yaklaşık 7,5 milyon kişi arttığı göz
önüne alınırsa bu istihdamdaki ufak artışların da pek
kayda değer olmadığı daha rahat anlaşılır.
Sanayide dışa
bağımlılık içler acısı bir tablo. 2020
yılında sanayi ithalatı 180 milyar dolar olarak gerçekleşmiş.
Yüksek teknoloji ürün ithalatının toplam imalat sanayisi
ithalatının içindeki payı yüzde 13; buna karşın,
yüksek teknoloji ürün ihracatımızın imalat sanayisi
ihracatımız içindeki payı ise sadece 3,4tür. 2002
yılında yüzde 6,2 olan bu pay, 2017 yılında yüzde 3,9
olarak gerçekleşmiştir; Avrupa Birliği ülkelerinin
ortalaması ise yüzde 20dir. Bizim ihracatımızın kilosu
yaklaşık 1,1 dolar civarında, bu rakam 2005 yılında
bile 1,36 dolar seviyesindeydi. 2023 hedefleri arasında 500 milyar
dolarlık ihracat hedefi var, bu hedefi tutturabilmek için kilo
başı fiyat 3 dolara çıkmalı yani teknoloji ürünleri, katma
değeri yüksek ürünler ihraç etmeliyiz; bunu yapmak için gerekli olan
AR-GEye teşvikler de yeterli görünmüyor. AR-GEye ayrılan pay,
ülkemizde 2002 yılında gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde
0,5i; 2019 yılında ise yüzde 1,06sı; 2020 yılında
ise yüzde 1,09udur; oysa Onuncu Kalkınma Planında 2019
yılı hedefi olarak yüzde 1,8 verilmişti. Diğer ülkelerle
karşılaştırınca da bu rakamın düşük
olduğunu görüyoruz. OECD verilerine göre, 2019 yılında
İsrail AR-GE yatırımlarına gayri safi yurt içi
hasılanın yüzde 4,9unu, Japonya 3,9unu, Almanya 3,2sini
ayırmıştır. Yüzde 2,5 olan OECD ortalamasının çok
gerisinde kaldığımız gibi, OECD kurucusu 20 ülkenin de en sonunda
yer alıyoruz.
Peki, yatırımların genel durumu ne
hâlde? Bütçenin geneline bakacak olursak 2022 yılı merkezî yönetim
bütçesi toplamda 1 trilyon 750 milyar TL gider, 1 trilyon 472 milyar TL gelir
hedeflemektedir yani 278 milyar TL bütçe açığı verileceği
öngörülüyor. Bu harcamaların 240 milyar TLsi faiz giderlerine
ayrılmış. Bütçedeki toplam ödeneğin çok büyük
çoğunluğu yukarıdaki kalemlere ayrıldığından
yatırımlar için öngörülen miktar yalnızca 142 milyar TL;
yatırım için ayrılan kaynak, faiz giderlerinin sadece
yarısından biraz fazla.
Değerli arkadaşlar, yine, bütçedeki bir
diğer kuruma, Türkiye Uzay Ajansının performans hedeflerine
bakacak olursak bir numaralı performans göstergesi olan Aya Sert
İniş projesi yüzde 30 tamamlanmış görünüyor. Bu yüzde 30
gerçekleşme düzeyinde ne yapıldı? Neden hiç haberimiz
olmadı? Aya Sert İniş derken başka bir yere mi sert
iniş kastediliyor yoksa? (İYİ Parti ve CHP
sıralarından alkışlar) AK PARTİli
arkadaşları anlayamadık; kimisi Aya gidişten bahsediyor
kimisi de 2 domatesle idare edin. diyor. (İYİ Parti ve CHP
sıralarından alkışlar) Ya hesap bilmiyorlar ya da
vatandaşın durumundan bihaberler.
Yine, Türkiye Uzay Ajansının 2021
yılı bütçesinin önemli bir kısmı harcanmamış
görünüyor; buna rağmen, 2022 için talep edilen 61 milyon TL bütçenin 13
milyon TLsinin AR-GE ve teknolojiye, 44 milyon TLsinin planlama ve
koordinasyona gideceği belirtilmiş. Sıfırdan hemen bu
değerlere çıkmak ne kadar doğru acaba? Kaç yıllık projelere
verilecek? Bu soruların açıklığa kavuşturulmasını
bekliyoruz.
Değerli arkadaşlar, ülkemizde teknolojinin
gelişmesi ve böylece, yatırımların artması için
faaliyet gösterecek önemli kurumlar var; bunlardan biri de TÜBİTAK.
TÜBİTAKın siber savunma, kriptoloji gibi devletin elinde olması
gereken konularda araştırma merkezlerine sahip olması normaldir
ve hatta gereklidir ama kamu kaynaklarına sahip bir kurumun özel sektörün
yapabileceği işlere girmesi serbest piyasa ve serbest rekabeti
zedeler. Bu merkezlerin bilimsel üretimleri, teknolojik başarıları
da dikkatle takip edilmelidir; her üç veya beş yılda bir
dışarıdan atanacak bilim heyetleriyle değerlendirilmelidir;
bu sayede, başarılı birimlerin daha ağırlık
kazanması, başarısız birimlerin de yeniden
yapılandırılması mümkün olacaktır. Ayrıca, teknolojik
gelişmelere göre yönlendirilme tavsiyeleri de alınabilir.
TÜBİTAK bütçesinin önemli bir
kısmının üniversite ve özel sektördeki
araştırmaların desteklenmesi amacıyla
kullanılması esastır. Rivayet olunur ki yıllık TARAL
bazlı araştırma desteği iki yıl öncesine kadar 10
kilometrelik bir otoyol yapımı bütçesine eş değerdi. Son
iki yılda TÜBİTAKın araştırma desteğinin
artırılması çok doğru olmuştur.
Ayrıca, Avrupa Birliği çerçeve
programlarından Horizon 2020 kapsamında 934 projeye 391 milyon avro
destek almışız. Bu hibe destek miktarının, tarihinde
ilk kez Avrupa Birliğine ödediğimiz destek miktarını
aşmış olması da önemli bir başarı. Türkiyenin,
94 milyar dolar bütçeli Horizon Avrupa araştırma programına
dâhil olması da çok sevindirici bir haber. TÜBİTAK yönetimini bu
gayretleri ve başarıları için tebrik ediyorum.
Takdir edersiniz ki ulusal bilim, teknoloji ve
yenilik politikalarında doğru karar vermek, değerlendirme yapmak
ve bunlarda sürekliliği sağlamak için bilim ve teknoloji
bakanlığı olarak tek başına bir bakanlık
olmalıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
AYHAN ALTINTAŞ (Devamla) Tamamlıyorum
Sayın Başkanım.
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
AYHAN ALTINTAŞ (Devamla) - Azalan ülke
kaynaklarımızla toplumsal ve teknoloji temelli çözümler getirmenin
yolunu bulmalıyız. Burada en önemli görev TÜBİTAKa
düşüyor. TÜBİTAK, bu sorunlara ülkenin nitelikli insan
kaynaklarıyla en verimli çözümler bulmanın yollarını
aramalıdır. Önümüze bakmalı ve bilimi mürşit kabul ederek
yol almalıyız diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
(İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Muhammet Naci Cinisli,
buyurun. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
İYİ PARTİ GRUBU ADINA MUHAMMET
NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri, Sayın Bakanlar; sizleri ve aziz milletimizi
saygıyla selamlarım.
Üzerinde söz aldığım Doğu
Anadolu Projesi ve Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma
İdareleri Başkanlıklarının amacı, kamu
yatırımlarının planlanıp hayata geçirilmesi, bölge
halkı gelir düzeyinin ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi olarak
tanımlanabilir. Ülkemizde Marmara Bölgesine
sıkışmış olan kamu ve özel sektör sanayi
yatırımlarının hem sürdürülebilirlik hem de kalkınmada
eşitlik açısından diğer bölgelerimizle
paylaştırılması, Anadoluda marka sektör şehirler
oluşturulması gerekiyor. AK PARTİ lağvetmeden önce Devlet
Planlama Teşkilatı bölgesel kalkınmayı amaçlar, belli
bölgelerin göç vermesinin önüne geçmeye çalışır, tarımsal
ve sanayi faaliyetlerine önem verirdi. Bugün sanayi yatırımları,
finans kurumları ve siyaset neredeyse tek bir bölgede buluşuyor, 30
milyona yakın vatandaşımız Marmara Bölgesinde
yaşıyor. İktidar, doğu bölgemizin en büyük problemi göçü
açıkça teşvik ediyor. Sağlıklı bir sistemde Devlet
Planlama Teşkilatı gibi bir kurum hükûmetlere objektif önerilerde
bulunur, yatırımları paylaştırır,
gelişmişlik düzeyi farkını azaltmaya
çalışırdı. Devletin yatırımlarına ufuk açan
Planlama Teşkilatının görevleri günümüzde Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Strateji ve
Bütçe Başkanlığı bünyesinde partileştirildi. Üzülerek
ifade etmeyelim ki aslında lağvedilen devletimizin kalkınma
hafızasıydı.
Değerli milletvekilleri, DAP, GAP gibi bölgesel
kalkınma idareleri 2011 senesinde çıkarılan bir KHKyle beş
yıl süreyle kurulmuşlardı ancak görev süreleri
Cumhurbaşkanı kararıyla sürekli uzatılıyor.
Geçtiğimiz yılki bütçe görüşmelerinde görev süresi altı ay
olarak planlanan DAP Bölge Kalkınma İdaresinin görev süresi Haziran 2026ya
kadar uzatılmış. Geçtiğimiz sene Sayın Bakana
sorduğum ancak yanıt alamadığım sorumu tekrar
ediyorum: Bu tarihler nasıl belirleniyor? Bugün, kalkınma idareleri,
bölgelerindeki katma değerli yerel girişimlerden ziyade, kamu
kurumlarının bölgeye katma değeri olmayan günlük işlerine
finansman sağlıyorlar. DAP İdaresinin esas görevinden uzak olan
bu tür işlemleri, geçtiğimiz yıllardaki Sayıştay
raporlarında yer almıştı, bu yılki Sayıştay
raporlarına nedense yansıyamamış. Sayın Bakan bu
harcamaları itiraf etmekten hiç çekinmiyor, Komisyon görüşmelerinde
rakamlarla paylaşıyor, tutanaktan okuyorum: Biz belediyelerin 2.407
projesine 2021 yılı fiyatlarıyla yaklaşık 1,8 milyar
liralık destek sağladık, belediyelerin eş
finansmanıyla burada 3 milyar liralık bir bütçeden bahsediyoruz.
Yine, 279 kooperatifimizin projesine de 2021 yılı fiyatlarıyla
163 milyon liralık destek sağladık. Farka bakar
mısınız? İddia ediyorum, Sayıştay
raporlarında kaydedilen, 2,5 milyar liradan fazla olan Erzurum
Büyükşehir Belediyesinin borçları gibi batık AK PARTİ
belediyelerinin borçları, kalkınma idarelerinin bütçeleri üzerinden
zorlama usullerle fonlanmaktadırlar. Kalkınma idarelerine ait 2020
yılı denetim raporları neden bulunmuyor? Özel bir sebebi var
mı, bilmek isteriz.
Kıymetli Erzurumlu ve Doğu Anadolulu
hemşehrilerim endişe etmesinler. Sayın Genel
Başkanımız Meral Akşener Hanımefendinin de ifade
ettikleri gibi, ülkeyi borç bataklığına sürükleyenlere
karşı Türkiye ekonomisine üretimle yeniden bereket getirmek için
hazırız, biz çözeriz. (İYİ Parti sıralarından
alkışlar) İYİ Parti iktidarımızda Erzurumu,
Karsı, Ardahanı, Bayburtu, Gümüşhaneyi, Muşu içine
alan tarım organize bölgesini kuracağız. Bölgede esas unsur,
hayvancılık ve tarım sanayisi olacak. Erzurumun itibarına
layık olmayan, bir gayriciddilikle daha yeni yapılan 2nci Organize
Sanayi Bölgesi gibi kötü tecrübeler geride kalacak.
Sayın Bakan, güzelim su pınarlarıyla
dolu tarım arazisine yapılan, zemini çöken, fabrikaları kayan
Erzurum 2nci Organize Sanayi Bölgesinin devletimize maliyeti nedir?
Bakanlığınızca yüklenici firmaya kredi verilmiş midir?
İktidarınız boyunca Erzuruma
istihdam oluşturan yatırım yapmadınız, yalnızca
göz boyadınız. On beş yıldır söz verilip de çivi
çakılmayan Alvar ve Söylemez Barajları, Hızlı Tren Projesi,
faaliyete geçemeyen Narman Şehitler Barajı, Palandöken Lojistik
Merkezi gibi saymakla bitmeyecek yalan projelerle Erzurum ve Doğu
Anadoluyu aldattınız. Yere göğe
sığdıramadığınız Ovit Tünelinin de
bitirilemeyen tali tüneller yüzünden Erzurum ve Doğu Anadoluya bir
faydası yoktur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Devamla)
Teşekkür ederim.
Başta Erzurum olmak üzere, fakirliğe
mahkûm ettiğiniz Doğu Anadoluyu yıllarca
kandırdınız.
Tuttuğu eli kolay bırakmayan, AK
PARTİye yıllarca destek veren aziz hemşehrilerim bu sinsi
muameleyi hiç hak etmediler ama artık, onlar da gerçeği gördüler,
görüyorlar. Erzurumumuza tekrar istihdam yaratan yatırımlar
yapmayı Cenab-ı Hak, İYİ Parti olarak bizlere nasip edecek
inşallah. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
Geçtiğimiz yılın bütçesini panik
bütçesi olarak tanımlamıştım. Dolar değeri
devamlı düşen bu bütçe teklifi ise milleti yokluğa mahkûm eden,
iktidara yolsuzluk kapılarını ardına kadar açan bir yokluk
ve yolsuzluk bütçesidir. Büyüme ile kalkınma arasındaki farkı
idrak edememiş bir iktidarın son bütçesini
tartıştığımızı umuyorum.
En erken tarihteki bir seçimin ülkenin selametine
olacağını belirtir, Genel Kurulumuzu saygıyla
selamlarım. (İYİ Parti sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Sayın Fahrettin Yokuş,
buyurun.
İYİ PARTİ GRUBU ADINA FAHRETTİN
YOKUŞ (Konya) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı ile Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı
üzerinde söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle Genel Kurulu
saygıyla selamlıyorum.
Konya Ovası Projesi çalışmaları
1985 yılında başlamış, ilk etapta Konya, Karaman,
Niğde ve Aksaray illerini kapsamına almıştır. 2016
yılında çıkarılan bir Bakanlar Kurulu kararıyla Nevşehir,
Yozgat, Kırıkkale ve Kırşehir illerimiz de KOP projesine
dâhil edilmiştir. KOP şu amaçla kuruldu: Bölgenin başta sulama
ve temel altyapı ihtiyaçlarının
karşılanmasını, ekonomik kalkınması ve sosyal
gelişmenin hızlandırılmasını hedefleyen çok sektörlü,
sürdürülebilir, insan odaklı ve entegre bir bölgesel kalkınma projesi
olarak kuruldu. KOP bölgesindeki 8 vilayetimizin il sınırları
toplamı 95.580 kilometrekaredir ve ülkemiz topraklarının yüzde
12sini oluşturmaktadır. 2002 yılında KOP kapsamındaki
8 vilayetimizin nüfusu 4 milyon 86 bin iken 2020 yılında nüfus 4
milyon 535 bine çıkmış, toplam artış yüzde 11
olmuştur. Aynı dönemde, ülkemizin nüfusu yani 2002-2020 arasında
ise yüzde 29 oranında artmıştır. Eğer bu 8 vilayetimiz
Türkiye ortalaması kadar artmış olsaydı bugün bu 8
vilayetimizin toplam nüfusu 5 milyon 290 bin kişi olacaktı yani 8
vilayetimizde 755 bin kişi daha yaşayacaktı. Bunun anlamı
şu: İç Anadolu Bölgemizdeki bu vilayetlerimiz boşalıyor.
Acaba niye boşalıyor? Çünkü iktidarınız on dokuz yıl
boyunca bu bölgeyi ihmal etmiştir. Sanayi olsaydı, altyapı
yatırımları olsaydı, tarıma ve besiciliğe hak
ettiği destek verilseydi, en önemlisi bölgenin yeterince suyu olsaydı
755 bin kişi bu bölgeden göç etmezdi.
Değerli milletvekilleri, KOP bölgesindeki 8
vilayetin her yıl su ihtiyacının 5 milyar metreküpü kuyulardan
çekiliyor. Sadece Konyada her yıl 3 milyar metreküp su yer altından
temin ediliyor, bu nedenle Konya Ovası göçüyor. Her yıl obruklar
katlanarak artıyor. Konyamızın Karapınar, Cihanbeyli,
Kulu, Yunak ve Çeltik şeridi maalesef çölleşiyor.
Bilindiği gibi, İç Anadolu Bölgemiz
yağış fakiridir, bu nedenle Dicle-Fırat havzasından
bölgeye su getirilmesi gerekmektedir. Biz Kanal İstanbul değil kanal
KOP projesi diyoruz kanal Konya diyoruz. (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, 2021 yılında
KOPa ayrılan bütçe 130 milyon TL idi, şu anda ise 148 milyon TL;
değil 148 milyon, 5 milyar bütçe ayırsanız da bu bölgenin
sorunlarını çözemezsiniz. Zaten 8 vilayete 148 milyon TL ayırmak
-biraz önce- KOPun amacına nasıl hizmet eder, bunu çok iyi
görüyorsunuz çünkü iktidarın böyle bir derdi yok.
KOP bölgesindeki 8 vilayetimizde göçlerin
durdurulması için ısrarla diyoruz ki Dicle-Fırat
havzasından bu bölgeye, yılda, en az 10 milyar metreküp su
getirilmelidir. Böyle bir proje Kanal İstanbul Projesinin dörtte 1
maliyetiyle yapılabilir. Kanal İstanbul, bir avuç rantçıyı
ihya edecek ama kanal KOP, Türk tarımını ve
hayvancılığını ihya edecektir; bölgede yaşayan
4,5 milyon insanımızı mutlu edecektir, göçleri önleyecektir.
Buradan, Konya, Aksaray, Niğde, Nevşehir, Kırşehir, Yozgat
ve Kırıkkale milletvekillerine, tüm arkadaşlarıma
çağrıda bulunuyorum: Geliniz, el birliğiyle KOP bölgesine ihtiyacı
olan suyun getirilmesi için çaba sarf edelim. Kanal KOPta ısrar edelim ve
bu bölgemizin, 4,5 milyon insanımızın yüzünü güldürelim.
Değerli milletvekilleri, KOSGEBin kuruluş
amacı kredi vermek değildir ama ne yazık ki iktidarın
ülkeyi yönetme anlayışı para üzerine kurulu olduğu için,
çok daha verimli işler yapabilecek olan KOSGEBi krediyle anılan bir
kuruluş hâline getirdiler. Türkiye ekonomisinin geldiği
koşullar, artan girdi maliyetleri, yüksek enflasyon, döviz kurunun
ulaştığı seviye göz önüne alındığında
krizden en çok etkilenen kesimlerden biri de düşük sermayeli
KOBİlerimiz olmuştur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla)
KOBİlerimiz, ülkemizin ekonomik koşullarından kaynaklanan kriz
sebebiyle yerli ve millî üretim potansiyelini terk etmek zorunda kalma riskiyle
karşı karşıyadır. Bütün bu olumsuzlukların
yanında KOSGEBe bütçeden ayrılan tutar 2,4 milyar TLdir.
KOBİlerimiz, ülkemizin sanayi istihdamının yüzde 70e yakınını
karşılayan bir istihdam büyüklüğüne sahipken bu maliyet
artışlarıyla birlikte üretime devam edemez aşamaya
gelmektedir. Emek ve istihdam yoğun bir sektörün korunması ve ayakta
kalması adına özellikle üretim aşamasının büyük bir
girdisi olan doğal gaz ve elektrik gibi enerji ihtiyaçlarına destek
imkânları yaratılması amacıyla KOSGEB bütçesinin 10 milyar
TLye çıkarılmasını talep ettik ama iktidar sahipsiz
bıraktı.
Buradan son söz: Hiç merak etme Türk milleti, çözüm
vardır, inşallah -dersimize iyi çalıştık- iyilerin
iktidarında her şey çok güzel olacak.
Saygılar sunuyorum. (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Hüseyin Örs
Buyurun Sayın Örs. (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
İYİ PARTİ GRUBU ADINA HÜSEYİN
ÖRS (Trabzon) Sayın Başkanım, değerli milletvekillerini
ve ekranları başında bizi izleyen aziz milletimizi en derin
saygılarımla selamlıyorum.
Genel Kurulda bütçe görüşmelerinin 3üncü
günündeyiz bugün. Biz burada 2022 bütçesini görüşürken milyonlarca kamu
çalışanı, memur ve memur emeklisi yeni yılda
maaşlarına yapılacak zam oranını merak ediyorlar.
Gündemde olan bu konuya da özellikle değinmek istedim. Bu konuda bile
iktidar samimiyetsiz davranıyor ve zam belli olmadan,
algısını oluşturmaya çalışıyor. Memleketin
yangın yerine dönmüş olduğu bugünlerde siz hâlâ daha algı
peşindesiniz; iğneden ipliğe her şeye hemen her gün zam
geliyor, iktidar ve yandaşları memura ve emekliye yüzde 35 zam diye
milleti kandırıyor. Kandırıyor diyorum çünkü yayılan
haberlerin asılsız olduğunu bizzat iktidara yakın sendika
başkanı açıkladı. MEMUR-SEN Başkanı, bir televizyon
kanalında yaptığı açıklamada memurlara yüzde 30-35 ek
zam yapılacağı şeklinde başlıklar
atıldığını ancak bunun doğru
olmadığını belirtti, Buradaki rakam 2022 ve 2023 toplam
artışı ifade etmektedir ancak yüzde 30-35 gibi
algılandı. dedi. Bu yalancı zam söylemine AK PARTİ Genel
Başkan Vekili Sayın Numan Kurtulmuş da alet oldu maalesef.
Mecliste bütçe üzerinde yaptığı konuşmada, tüm memur ve
emeklilerin maaşlarını yüzde 30-35 oranında artırma
kararı aldıklarını açıkladı. Umarız ki bu
sözlerinin arkasında dururlar ve böyle bir zam yaparlar.
Değerli arkadaşlar, bu iktidar, memura ve
emekliye verilen enflasyon farkını ek zam diye sunuyor. Oysa
enflasyon farkı demek, yüzde sıfır zam demektir; memura ve
emekliye her yıl verdiğiniz zam enflasyonun altında eridi,
bitti, yok oldu demektir. Kamu çalışanlarımız,
emeklilerimiz, velhasıl bütün milletimiz her gün gelen zamların
altında inim inim inlerken, milyonlar geçim derdine düşmüşken
onları aldatmaya hakkınız yok diyorum.
Değerli milletvekilleri, Doğu Karadeniz
Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
kısaca DOKAP bütçesiyle ilgili görüşlerimi ifade etmek istiyorum.
Değerli arkadaşlar, şu görüşümü paylaşmak istiyorum
sizinle: Türkiye'nin gerçek manada, gerçek anlamda sadece bir tane bölgesel
kalkınma projesi vardır ve onun adı da Güneydoğu Anadolu
Projesi yani GAP'tır. Bu projeyi yapanları, yürürlüğe
koyanları, buna emeği geçenleri de şükranla anıyorum,
onlara teşekkür ediyorum.
2011 yılında KHK'yle kurulan -Doğu
Anadolu Projesi yani DAP, Konya Ovası Projesi yani KOP, Doğu
Karadeniz Projesi yani DOKAP- Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlıkları GAPla kıyaslandıklarında gerçek
anlamda bölgesel kalkınma idaresi olmaktan uzaktırlar
arkadaşlar. Deyim yerindeyse bölgelerin gönüllerini almak için
kurulmuşlardır. Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Başkanlığı, yetki alanında bulunan
illerin kalkınmasına hız vermek amacıyla kurulmuş bir
idaredir. Bu idaremizin yetki alanında bulunan illerimize baktığımızda,
bahse konu amacın yerine getirilmediğini, kurumun çok aktif
olmadığını, bölge illerinin kalkınmasını
sağlayacak, bölge ekonomisinin sürükleyici sektörleri olan tarım,
hayvancılık ve ticaret alanlarındaki projelerde etkin
olmadığını açıkça görmekteyiz. Kurum, plan ve proje
hazırlayacaktır ancak plan ve projeyi yapacak elemanı yoktur.
Kurumun Giresun Pirazizde, böyle denizin de kenarında, deniz
manzaralı, güzel bir binası vardır; yoldan geçerken -ben
Trabzondan gelirken çok bakarım ona- kocaman bir tabelası
vardır ama bölgenin kalkınmasına, bölge
insanımızın refahının artmasına yönelik tek bir
icraatı yoktur. Bu manada, avara kasnaktır yani motor boşa
dönmektedir. Kuruma atanan yöneticilere baktığımızda,
DOKAP, AK PARTİnin depo makamı olarak kullanılmaktadır.
(İYİ Parti sıralarından alkışlar) Kurum, bu
yapısıyla bölge illerinin kalkınmasına katkı
sağlama amacından uzaklaşmış, siyasi bir
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Ya, Trabzonda bir sürü turizm
yatırımı yaptı; yapma gözünü seveyim ya!
ENGİN ALTAY (İstanbul) Bırak Allah
aşkına! Ne yaptınız?
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Trabzonda bir sürü turizm
yatırımı yaptık, DOKAP
ÜMİT BEYAZ (İstanbul) Bir dakika
Müdahale etme,
dur ya!
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) - Gel gezdireyim seni
Aşkın Bakanım, gel gezdireyim seni.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Gel, gezdir.
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Gel, Trabzondaki işsiz
gençlerin taleplerini sana ileteyim, size ileteyim.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Trabzondaki
yatırımcılara ayıp oluyor ya! Bak, Rizede, Trabzonda,
Giresunda, her tarafta
HÜSEYİN YAYMAN (Hatay) Karadenize 5 milyon turist
geliyor.
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Gel, gel, Trabzonda gezelim.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Gel, beraber gezelim. Yapma!
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) - Gel, bizim Meydanda güzel bir
parkımız var. O Meydan Parkında oturalım,
konuşalım.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Avara kasnak falan
değil ya! Yapma, biz oradayız, yapma ya!
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Trabzondaki işsiz
gençlerin
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Rizede, Trabzonda,
bölgede yatırımlar yaptı, biz şahidiz.
BAŞKAN Sayın Bak, lütfen
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Trabzondaki işsiz
gençlerin taleplerini size göndereceğiz, sizin telefonunuza
yönlendireceğim onları.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Gönder, bana gönder.
BAŞKAN Sayın Bak, lütfen.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Turizm
yatırımlarını da söyle. Bölgedeki turizmcilere şikâyet
edeceğim seni.
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Sayın Bak, siz
bana laf yetiştireceğinize, bana laf yetiştirmek için
uğraşacağınıza dolara yetişin, dolara.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Bırak
doları! Karadenize bak, Karadenize!
HÜSEYİN ÖRS (Devamla)
Zeytinyağının fiyatına yetişin. (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Karadenizdeki
yatırımlara bak!
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Geçen sene 1.200
lirayken bugün tonu 2.400 lira olan kömürün fiyatına yetişin siz.
Bana laf yetiştirmeyin. (İYİ Parti sıralarından
alkışlar)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Karadenizdeki
yatırımlara bak, Hiçbir şey yapmadı. deme!
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Sabırla dinleyeceksiniz,
sabırla dinleyeceksiniz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Bak, gezeriz oradaki
yatırımları tek tek.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum. Sayın
Örs, teşekkür ediyorum.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) DOKAPtaki yatırımları
gezdireceğim tek tek! Tek tek gezdireceğim, beraber gezeceğiz.
BAŞKAN Sayın Aşkın Bak,
lütfen, rica ediyorum
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Beraber gidip
gezeceğiz.
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Ek süre istiyorum.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum, yok.
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Sözümü kestiği
için ek süre istiyorum.
BAŞKAN Hayır, teşekkür ediyorum.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Beraber gidip
gezeceğiz.
BAŞKAN Sayın Bak, lütfen, rica ediyorum
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Ya, olur mu? Hiçbir
şey yapmadı. diyor, biz şahidiz, bölge milletvekiliyiz ya!
Yapma ağabey, ya! Ben yapıldı diyorum, gel gezdirelim diyorum.
BAŞKAN - Böyle yaparsanız biz nasıl
yapacağız biz bu müzakereleri?
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) Konuş,
konuş, Hüseyin ağabey, konuş!
HÜSEYİN YAYMAN (Hatay) Ya, Sayın
Başkanım, öyle diyorsunuz da
BAŞKAN Sayın Yayman, sizin
konuşmacılarınız da çıktı konuştu.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) Herkese laf
atıyor. Konuş, ne diyorsan konuş, şu akil adama da
konuş!
BAŞKAN Rica ediyorum, lütfen...
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Sayın Başkan
BAŞKAN Sayın Örs, konuşmanız
tamamlandı. Sayın Örs, rica ederim
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Ya, 2 Sayın Bakan
burada.
BAŞKAN Sayın Örs
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Şurada sizi
toplasam bir takımın yedekleri kadar adamınız yok be!
(İYİ Parti sıralarından alkışlar)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) As takımız,
as.
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) 2 Sayın Bakan
burada, 11; 5 de yedek koydum size 16.
BAŞKAN Sayın Örs, yerinize lütfen.
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) Adam yok burada be!
Saygılar sunuyorum. (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Yılda bir
sefer geliyorsunuz, işte bugün geliyorsunuz, başka gün gelmezsiniz.
İşiniz gücünüz çarpıtmak!
BAŞKAN Arkadaşlar, bir anlaşma
yaptık; bu şekilde, bu müzakereleri sürdüremeyeceğiz, lütfen...
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Senede bir sefer
geliyorsunuz, o da bugün.
BAŞKAN Sayın Kırkpınar, rica
ediyorum...
HÜSEYİN YAYMAN (Hatay) - Sayın
Bakanım, vicdanımıza dokunuyor ya, bu kadar da gerçekler
çarpıtılmaz ki!
BAŞKAN Arkadaşlar, Sayın
Bakanların da konuşma hakkı var, çıkacaklar,
konuşacaklar, cevap verilecekse verirler.
ÜMİT BEYAZ (İstanbul) - Sayın
Bakanlar sanki konuşamayacak, onlar da konuşacak.
BAŞKAN Sayın Müsavat
Dervişoğlu, buyurun. (İYİ Parti sıralarından
alkışlar)
İYİ PARTİ GRUBU ADINA DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Sayın Başkan, saygıdeğer
milletvekilleri; 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifinde
yer alan İçişleri Bakanlığının bütçesi üzerine
İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunmaktayım.
Hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.
Vatandaşlarımızın anayasal hak
ve hürriyetlerini, kamu düzenini ve genel ahlakı korumak gibi vazifeleri
uhdesinde barındıran İçişleri Bakanlığı,
Türkiyenin huzur ve güvenliği açısından son derece önemli bir
Bakanlıktır. Dolayısıyla İçişleri Bakanlığı
bütçesi de Türkiyenin huzuru ve güvenliği için önemli bir bütçedir.
Bugün milletimiz için hayati öneme sahip,
İçişleri Bakanlığının atanmış
Bakanı Sayın Süleyman Soylu'yu da bütçesini savunurken
dinleyeceğiz. Temennimiz Sayın Bakandan, Sayın Cumhurbaşkanına
arz ve hürmetlerini sunduktan sonra, alışkanlıklarının
dışına çıkarak, ayrıştırıcı ve
tehditkâr söylemlerden oluşan bir konuşma yapmaktan ziyade, gerek
şahsına gerekse Bakanlık icraatına yönelik, bizim için
iddia, yargı için ihbar niteliğinde olan ve kamuoyunun gündeminden
düşmeyen soru işaretlerine açıklık getirecek bir
konuşma dinlemektir. Biz her ne kadar temenni etsek de bunun
gerçekleşmesinin çok zor olacağının farkındayız
çünkü artık bakanlıklar, Türk milletinin iradesinin tecelligâhı
olan Türkiye Büyük Millet Meclisine değil, Külliyeye hesap vermeye devam
etmektedirler, saraydan onay alıp yine saraydan af dilemektedirler.
İzin almadan konuşamayan, onurlu bir istifa hakkına dahi sahip
olmayan saray bürokrasisinden devlet adamına yakışır bir
vakar ve tavır bekleyerek aslında şartları zorlamaya gayret
sarf ediyoruz. Hiç şüphe yoktur ki bir devletin değeri
politikacılarıyla değil, devlet adamlarıyla ölçülür.
Neredeyse bundan iki bin beş yüz yıl önce düşünür Platon
çıkıyor ve diyor ki: Devlet işleri içten gelen bir sevgi, edep
ve kâmil akılla yürütülmez ise onun sonu çöküş ve yok oluştur.
Türkiyenin en büyük talihsizliği, İlk Çağda bile insan
aklının erişebildiği bu tasavvuru idrak edemeyen bir
iktidar tarafından 21inci yüzyılda yönetiliyor olmasıdır.
Sayın milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti
devleti, denge ve denetleme mekanizmalarının yok edildiği,
bağımsız ve tarafsız yargının
kuşatıldığı, Gazi Meclisin yetkilerinin sınırlandırıldığı
bu ucube Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemini hak etmemektedir.
Devleti yönetmek, faydacı, fırsatçı, istismarcı bir yol
haritasıyla yandaşları yüceltmek ve devlet imkânlarıyla
zengin etmek yeri değildir. Devlet yönetmek, hamaset yapmak, hamaset
üzerinden siyasi rant devşirme yeri hiç değildir; devleti yönetmek
ciddiyet ister. Özellikle İçişleri Bakanlığı gibi
önemli devlet kurumlarının, millî davalarımız çerçevesinde,
günlük siyasi çekişmelerden azade olarak yönetilmesi gerekir; bu
önemlidir. Neden önemlidir? Çünkü kâmil akla sahip olan ve devlet
geleneğini içselleştirmiş bir İçişleri Bakanı,
gelecek seçimleri değil, gelecek nesilleri düşünür. (İYİ
Parti sıralarından alkışlar) Binlerce yıllık Türk
devlet geleneğinden süzülüp gelen tecrübeyi ve ahlakı
içselleştirmiş bir İçişleri Bakanı, gündelik siyasi
polemik ve kutuplaşmaların tarafı olmak yerine, toplumsal
huzurun teminatı olmak için gayret sarf eder. İzan ve liyakat sahibi
bir İçişleri Bakanı, kirli, karanlık ilişkiler, izaha
muhtaç itham ve iddialarla değil, memleket hizmetleriyle anılır
ve öyle yâd edilir. Günlük siyasi polemikler
BAŞKAN Sayın Dervişoğlu, yani
kirli, karanlık ilişkilerle anılmak gibi bir
tanımlamayı çok doğru bulmuyorum.
Devam edin lütfen.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) O
konuda Lütfü Türkkana bakmak lazım.
ÜMİT BEYAZ (İstanbul) Sen karışma
her şeye be!
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) Konuşma
AKBİLci!
ÜMİT BEYAZ (İstanbul) AKBİLci,
otur yerine! Her şeye karışıyorsun!
BAŞKAN Müsaade eder misiniz
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) Lütfü
Türkkana bak be, devleti söğüşleyen çıkarcıya bak! Ne
alakası var!
BAŞKAN Sayın Demirbağ, müsaade
edin.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Devletten en fazla beslenen Lütfü.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) AKBİL Zülfü!
AKBİL, AKBİL
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Haddinizi bilin!
BAŞKAN Sayın Demirbağ, lütfen
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (Devamla)
Sayın Başkanım
BAŞKAN Buyurun.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (Devamla)
Şimdi, bakın, bu tür sataşmalar farklı polemikleri
beraberinde getirir ve Türkiye Büyük Millet Meclisini de gerer. Siz şayet
Sayın Bakanın siyasi geçmişinde MHP ve AK PARTİye
söylediklerini unutup da Lütfü Türkkanı unutamadıysanız bu da
size hayırlı olsun. (İYİ Parti sıralarından
Bravo sesleri, alkışlar)
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Aynı
mı onlar, aynı mı?
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) Siz de
HDPyle aynı düzleme düştüğünüz için iftihar edin.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (Devamla)
Onun da dosyası burada.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Aynı
şey mi?
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) HDPyle
aynı şeyleri söylemeye devam ediniz.
BAŞKAN Arkadaşlar, müsaade edin, lütfen
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (Devamla)
Ben Sayın Bakanın hem hitap kabiliyetine hem de belagatine şahit
biriyim. O, sizden daha iyi cevap verir söylediklerime ve kanaatim odur ki
sizden daha iyi anlar. (İYİ Parti sıralarından
alkışlar)
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Ondan bizim de
şüphemiz yok da
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) Ondan
şüphe yok, cevabını verecek zaten.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (Devamla)
Evet, izaha muhtaç itham ve iddialar tarafından
kuşatılmış bir politikacı da devlet adamı olma
hüviyetine zarar geldiğini idrak etmelidir. Bu çerçevede,
İçişleri Bakanının sahip olduğu sorumluluğun
aksine hareket etmesi, koltuktan aldığı güçle tehdit ve
şantaja dayalı ayrıştırıcı bir üslubu benimsemiş
olması Türkiye Cumhuriyeti devleti açısından da büyük bir
talihsizliktir.
Bütçenin geneli üzerinde yapmış
olduğum konuşmada siyasi literatürümüze
Cumhurbaşkanımızın talimatıyla kavramını
yerleştiren ve devlet adamlığı mefhumunu yok etmiş bu
sisteme yönelik hürriyet ve şahsiyetçilik hatırlatması
yapmıştım. Hürriyetçilik ve şahsiyetçilik üzerine ifade
ettiğim sözlerime iktidar partisinin bazı milletvekilleri, bence
yanlış anlayarak, ziyadesiyle tepki gösterdiler. Bu tepkileri bir
suçluluk psikolojisinin tezahürü olarak değerlendirmiyor, bilakis,
hoşgörüyle karşılıyorum. Ancak siyasi geçmişimden
tecrübe ederek edindiğim diğer 8 ilkeden de bahsetmiş
olsaydım, bu arkadaşlar demek ki yerlerinde hiç
oturamayacaklardı. (İYİ Parti sıralarından
alkışlar) İşte bu yüzden, size çok fazla yüklenmemek,
tahayyül ve muhakeme sınırlarınızı da zorlamamak
adına, bu ilkelerin üzerinden topyekûn olarak değil, zamanı
geldikçe tek tek geçmekte ve o şekilde hatırlatmakta fayda
olduğu kanaatini taşıyorum. İktidarınız
tarafından on dokuz yılın sonunda unutulan, hatırlanamayan,
uygulanamayan bir hususta da size ayna tutmaya çalışıyorum.
Üzerinde bugün hassasiyetle durmayı
planladığım ilke ahlakçılıktır yani ahlaklı
siyasettir. On dokuz yıllık iktidarınızın sonucunda
maalesef, Türk siyaseti ve devlet yönetiminde ahlaki değer
yargıları erozyona uğramıştır. Ben bu durumdan
memnun değilim, sadece ayna tutuyorum. Kendi şirketinden
başında bulunduğu bakanlığa dezenfektan satan
bakanlar, kamu kaynaklarını sömüren ve Türk milletinin
kanını emen yandaş müteahhitler, çok maaşlı saray
bürokrasisi, liyakati değil sadakati ödüllendirdiğiniz bu ucube
siyasi düzenin normali hâline gelmiştir. Hesap vermeyen bir siyaset,
demokrat olma iddiasını da zaten kaybetmiştir. İktidara
gelirken vadettiğiniz adalet ve kalkınma tıpkı
demokratlığınız gibi ancak lafta kaldı. Türkiye'nin
gerçekleri ise adaletin üstünlüğü değil, üstünlerin adaleti ve
yoksullaşan bir millet oldu. İşte bu yüzden, İYİ Parti
olarak milletimizin bugünlerde çok da ihtiyaç duyduğu ahlaklı
siyaseti yeniden inşa etmek öncelikli görevlerimiz arasındadır.
Ahlakla bağdaşmayan siyaset,
çaycıyı, çorbacıyı tutuklayıp ne kadar kodaman FETÖcü
varsa borsa kurarak onları serbest bırakmaktır. Ahlakla
bağdaşmayan siyaset, devlet idaresi mesuliyetine rağmen FETÖ
borsası üzerinden komisyon alanlara müsaade etmek ve onlara göz
yummaktır. İYİ Parti iktidarında, kirli adam siyasetin
içinde olmayacaktır. Siyasetçi mutlak surette halka hesap verecek ve
ahlaktan mahrum siyaset Türkiyede ilanihaye son bulacaktır.
(İYİ Parti sıralarından alkışlar)
Peki, nedir ahlakla bağdaşmayan siyaset?
Devletin ve milletin güvenliğini sağlamakla mükellef olanların,
kendi siyasi ikbal ve istikbali için, peşinde olması gerektiği
çetelerin yanında olmasıdır. Ahlakla bağdaşmayan
siyaset, asli görevi kamu düzenini sağlamak olan kimselerin kamu düzenini
bozmak amacıyla kendi siyasi yandaşlarına kayıt
dışı silahlar dağıtmasıdır. Ahlakla
bağdaşmayan siyaset, kara para aklayan suçluları yakalamak ve
adalete teslim etmek yerine onları yurt dışına
kaçırmaktır. Ahlakla bağdaşmayan siyaset, çeşitli
bakanlıklarda bazı bürokratları örgüt suçlaması üzerinden
tehdit ederek eş dost, akrabaları üzerinden maddi çıkar temin
etmektir.
Ahlakla bağdaşmayan siyaset, İYİ
Partinin yükselen oyları ve yaklaşmakta olan iktidarının
ayak sesleri münasebetiyle kapıldığınız korku ve
endişeyle Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener'in
yurt gezilerini devlet eliyle provoke etmeye kalkışmak, türlü
engeller ve hilelerle İYİ Partinin yükselişini engellemeye
kalkışmaktır; işte bu hem ahlaksızlık hem de
âcizliktir. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
Valilerin asıl görevi partimize olan teveccühün
ne ölçüde arttığını, mitinglerimize kaç kişinin
geldiğini hesaplamak değildir. Bu aynı zamanda devlet yönetme
sorumluluğunuzu yerine getiremediğinizin ilanıdır. Siz
yıkın, kanun arkadan gelir. penceresinden
baktığınız hukuk ve devlet yönetme
anlayışınızın memleketi ne hâle getirdiğinin
belki de farkında değilsiniz. Türkiye'nin en önemli
sorunlarından biri de zaten bu siyaset anlayışıdır.
Türkiye'de siyasi partilerin Genel
Başkanları, STK başkanları ya da herhangi bir
vatandaşımız şu ya da bu nedenle saldırıya
uğradığında onun güvenliğini ve siyaset yapabilme
özgürlüğünü korumakla görevli müesseselerin saldırganlarla ve o
hakları gasbetmeye kalkışanlarla ağız ve söylem
birliği yapmalarıdır ahlaksız siyaset; son derece de
tehlikelidir. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
Daha da tehlikelisi, bazı kişilerin sırtını Hükûmete
dayayarak kendini suç işleme imtiyazına sahip hissetmeleridir. Bu hissiyatın
nelere sebep teşkil ettiğini gençlik yıllarımdan gayet iyi
hatırlıyorum. O dönemin hem bizim hem de bizim yaş
kuşağımızın neler kaybetmesine vesile olduğuna o
zaman şahitlik etmiş bir kardeşinizim. Sorumlu makamları
sorunlu makamlar hâline getirmenin hiç kimseye faydası yoktur.
İşine gelmeyen her konuda muhataplarına ayar vermeye
kalkışan bir siyasi üslup, tarafımızdan asla kabul
edilebilir değildir. Siyasi sözcülerin ve sorumlu bakanların,
iktidarı eleştiren ve ona karşı söz söyleyenleri tehdit
etmek ve onlara atarlanmak gibi bir görevleri de mevcut değildir.
İçişleri Bakanlığımız,
huzuru ve güvenliği sağlama bakanlığıdır.
İçişleri Bakanlığı, ayar verme, atar yapma makamı
değil, bilakis, atar gider yapmaya ve her önüne gelene atar yapmaya
kalkışanlara Dur! demek ve haddini bildirmek gibi bir görev ve
sorumlulukla hareket eden bir bakanlıktır. Bu önemli makamı
siyasi amigoluk mesabesine indirmenin kişiye ve devlet hayatında
işgal ettiği koltuğa sağlayacağı yeni bir mertebe
de bulunmamaktadır.
Sayın Bakan, saygıdeğer
milletvekilleri; başında bulunduğunuz kurumun çok ciddi
sorunları vardır. Polislerimiz, çok ağır çalışma
koşulları altında, birtakım adımların
atılmasını bekliyorlar. Baskı ve mobbing yüzünden artan
polis intiharlarının lütfen kaynağına ininiz ve
alınması gereken tedbirleri hayata geçiriniz. Hepimizin
güvenliği ve huzuru için gecesini gündüzüne katan kahraman ve fedakâr
Emniyet teşkilatı
mensuplarının 3600 ek gösterge taleplerine kulak
tıkamayınız. Siz Bu konuda
verilmiş bir sözümüz var.
dediniz, sizi sözünüzün eri olmaya davet ediyoruz.
Konuşmamın sonunda, sabrınız ve
dikkatiniz için her birinize ayrı ayrı şükranlarımı
sunuyor, yüce Meclisi en kalbî duygularla ve saygıyla selamlıyorum
efendim. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sayın Başkan, söz istiyorum.
BAŞKAN Sataşmadan mı?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sataşmadan.
BAŞKAN İYİ Parti Grubu bitince söz
vereceğim efendim.
Sayın Behiç Çelik, buyurun. (İYİ
Parti sıralarından alkışlar)
İYİ PARTİ GRUBU ADINA BEHİÇ
ÇELİK (Mersin) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020
Yılı Kesin Hesap Kanunu Teklifinin İçişleri
Bakanlığı, özellikle Göç İdaresi
Başkanlığı ve Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı
bölümü üzerinde İYİ Parti Grubu adına konuşma
yapacağım. Yüce Meclisi ve bizi dinleyen
vatandaşlarımızı saygıyla selamlıyorum.
Bakanlığımızın değerli
mensuplarını, jandarmamızı, polisimizi, Sahil
Güvenliğimizi, AFAD ekiplerimizi, korucu ve bekçilerimizi, kısaca,
canla başla yüce Türk milletinin huzur, güven ve sükûnu için
çalışan tüm amir ve memur kadrolarımızı sevgi ve
saygıyla selamlıyorum. Teşkilattan şehit olan, gazi olup
terkihayat eden her bir mensubumuza Allahtan rahmet niyaz ediyorum, kalanlara
sağlık ve afiyetler diliyorum.
Değerli milletvekilleri, İçişleri Bakanlığı,
ulusal güvenlik politikalarının hem belirlenmesinde hem de hayata
geçirilmesinde başat aktördür. Bugün 600 bine yaklaşan güvenlik gücü
sayısıyla devletimizin temel taşıdır. Ulusal güvenlik
politikası, kuşkusuz, hükûmetin onayıyla hayata geçirilir.
İçişleri Bakanlığının yanında, Millî Savunma
Bakanlığı ve MİT Başkanlığı da
belirleyicidir. Bu kurumlarımızın ortak çalışma
ajandaları Millî Güvenlik Kurulunda görüşülerek karara
bağlanır. Aslında, İçişleri Bakanlığı
demek güvenlik bakanlığı demek değildir. Bugün böyle
algılanıyorsa bu durum devletimizin bekası yönünden
yıkıcı ve aldatıcıdır. Valiler ve kaymakamlar
kanalıyla ülkenin en ücra köşelerine, mezralarına kadar uzanan
devlet eli, sıcak, okşayıcı ve müşfiktir. Gelenek ta
Osmanlıdan beri böyle sürdürülmüştür. Bu el yeşertir,
yaşatır, korur ve sevecendir. Peki, ne
yapılmıştır? Bu müşfik el kesilmiştir
arkadaşlar. Bu elin mensuplarının yetkileri, ödenekleri,
imkânları budanmıştır. Özellikle Mahallî İdareler
Genel Müdürlüğünün ve Sivil Savunma Genel Müdürlüğünün
kaldırılması bir yıkımdır. 6360 sayılı
Kanunla lağvedilen 18.143 köy ile 30 il özel idaresinin yeniden
ihdası bir zorunluluktur.
Bakınız, İçişleri
Bakanlığında ve mülki makamlarda sadece polis ve
jandarmamızın kalması, sadece defterdarlık ve Gelir
İdaresinin bulunması halkta nasıl bir
çağrışım yapmaktadır? Bugün geldiğimiz noktada,
bir tarafta nezarete alan, zorlayan, özgürlüklere müdahale eden ve vergi talep
eden bir devlet vardır; diğer tarafta da bu imajın temsilcileri
olan valiler ve kaymakamlar vardır. Bu, devletin sert ve
zorlayıcı yüzüdür. Bu nedenle halka sevgiyle yaklaşan bir devlet
yüzü mutlaka öne çıkarılmalı, vatandaşlara adaletle,
samimiyetle ve dürüstlükle yaklaşılmalıdır. Devletin gülen
yüzü kimseden esirgenmemelidir.
Değerli milletvekilleri, AKP'nin bazı üst
aktörleri, Türkiye'nin, Atatürk'ün Türk milliyetçiliği
anlayışına uygun olarak kurulduğundan, bütün kuruluş
ayarlarının tasfiyesine karar vermişlerdir. 2002den itibaren
yaşadığımız hadiselerin temelinde yatan
karışıklıkların sebebi budur. Onlara göre normal
düzen, cumhuriyetin Atatürk değerlerinden
arındırılmasıyla mümkün olacaktır. Bunu
sağlamanın yolu da Türk Silahlı Kuvvetlerinin -tırnak
içinde- vesayetinin ortadan kaldırılmasıdır.
5 Kasım 2007de George W. Bush ile Erdoğan
arasında yapılan görüşmede anlaşma sağlanarak Türk
Silahlı Kuvvetlerine düzenlenen Ergenekon ve Balyoz adlı
operasyonun düğmesine basılmıştır. AKP-FETÖ
ittifakı o kadar ileri gitmiştir ki ne Emniyet ne Jandarma ne Türk
ordusu FETÖnün bu işgalinden kurtulabilmiştir. Tabii, bir de millî
olan her şeye; dil, töre, gelenekler, bayrak, Andımız, T.C. ve
millî tarihimizin hepsine husumetle yaklaşılmış,
bunların silinmesi için yoğun çabalara girişilmiştir.
Çözüm süreci denen ihanet süreci bunun bir örneğidir. Bu sürecin
sonunda, 2002 yılında sıfıra düşürülen terör
faaliyetlerinin yeniden ivme kazanması için iklim
oluşturulmuştur. Ne yazık ki kurumlar arası
çatışma, güvensizlik, partizanlık, hizipçilik millî ruhu
alabildiğine zayıflatmıştır. Ulusal güvenliğin
diğer bileşenleri olan millî ekonomi ve dış politikada
yapılan onarılamaz hatalar millî bekada büyük gedikler
açmıştır. İzlenen dış politika, ulusal
güvenliğimizi riske atmıştır. Bunları niye
anlatıyorum? Çünkü İçişleri Bakanlığı yurt
savunmasında ve millî güvenliğimizde en az Türk Silahlı
Kuvvetleri kadar sorumludur.
Arkadaşlar, etrafımız ateş
çemberidir, her komşu ve ileri coğrafyada istikrarsızlık
vardır. Onun için, şunu dememiz lazım: Ulusal güvenlik bu
coğrafyada bizim ebedî mevcudiyetimizin bir gereğidir. Bu konuda,
başta Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere, İçişleri
Bakanını ve Millî Savunma Bakanını daha sorumlu olmaya,
partizanlığı aşmaya davet ediyorum. (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlar, tüm bu
açıklamalardan sonra, Göç İdaresi Başkanlığına
döneceğim. Türkiye 2011 yılından sonra Suriyeden yoğun
göçe maruz kalmıştır. Zaman içerisinde 5 milyonu aşan
Suriyeliler Türkiyeye iltica etmiş ve düzensiz göçmen statüsü
altında ülkenin dört bir yanına
dağılmışlardır. Millî kimliğimizi bütünüyle
tahrip eden bu demografik işgal eylemi derhâl
sonlandırılmalıdır. Bu bağlamda, İçişleri
Bakanlığı bünyesinde kurulan Göç İdaresi Genel Müdürlüğü
devletimizin göç politikalarını, göç iş ve işlemlerini
yönetmekle ve yürütmekle görevlendirilmiştir.
Türkiyenin, Atatürkten itibaren asla
değiştirmeyi düşünmediği göç politikası, bütün
uyarılarımıza rağmen, göz göre göre ters yüz
edilmiştir. İşte, İYİ Parti Genel Başkanı
Sayın Meral Akşener İnsani hassasiyetten ayrılmadan, bir
plan dâhilinde mülteci meselesini çözeceğiz. demektedir. Bunu -ben
soruyorum- AKPnin söyleyecek bir cesareti var mı? (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü yakın
zamanda Göç İdaresi Başkanlığı olarak
teşkilatlanmıştır. Şimdi ben bir soru daha soruyorum:
Türkiyenin bir göç politikası var mıdır? Cevap bellidir, ne
yazık ki Türkiyenin bir göç politikası yoktur. İlk olarak
düzensiz göçmen sayısındaki anormal farkın azaltılarak
tolere edilebilir bir seviyeye çekilmesi gerekmektedir. Bunu
gerçekleştirmek için geçici koruma statüsü sona erdirilmelidir. Böylece,
uluslararası bireysel başvuruya geçmek mümkün hâle gelecektir. Turizm
amaçlı ikamet izni yeniden düzenlenmelidir. Ayrıca, Türkiye'nin bu
konuda en büyük sorunu kayıt dışı istihdamın 1 milyon
kişi olmasıdır; bu yolla bunun da önüne geçme
imkânımız yaratılmış olacaktır. Arkadaşlar,
istisnai vatandaşlığa kabul edilenlerin sayısı
2016dan bugüne kadar 182 bin dosyaya ulaşmıştır; bu dosya
içerisinde kaç kişinin olduğu meçhuldür, bilinmemektedir.
Afganlara gelince, Afganistan 31 Ağustos 2021
tarihinden itibaren artık Taliban yönetimine geçmiştir ve 31
Ağustostan önce ve bu tarih içerisinde Türkiye'ye Afganların
akın akın geldiğini biliyoruz, on binlerce Afgan gelmiştir.
Bu konu çözümsüzdür, şu anda sonucu da meçhuldür; AKP
iktidarının bu konuda da açıklama yapmasını
bekliyoruz. Bu konuda sözün özü şudur
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
BEHİÇ ÇELİK (Devamla) İlgili
kurumla, Göç İdaresiyle ilgili sözlerimi tamamlarken ulusal güvenlik
politikası ana başlığı altında bir ulusal göç
politikası hazırlanması gerektiğini özellikle
hatırlatmak istiyorum.
AFAD'a gelince, AFAD'ın
çalışmaları oldukça memnuniyet vericidir. Bütün AFAD personeline
buradan selamlarımı, sevgi ve saygılarımı gönderiyorum
ancak orman yangınları Türkiye'nin gerçekten iyi yönetilemeyen bir
hadisesi olmuştur. Ciğerlerini yakacağım bizi yakanların.
diyen Sayın Cumhurbaşkanı ciğerlerini yaksın da bir
görelim, onu da bekliyoruz.
Sonuç olarak, bu bütçe son kriz şokuyla
anlamını kaybetmiştir. Zaten bu bütçe bir soygun ve talan
bütçesidir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BEHİÇ ÇELİK (Devamla) Bir an önce seçime
gidilmesini bekliyoruz.
Bu duygularla bütçenin her şeye rağmen
hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinize saygılar
sunuyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Mehmet Metanet
Çulhaoğlu
Buyurun Sayın Çulhaoğlu. (İYİ
Parti sıralarından alkışlar)
İYİ PARTİ GRUBU ADINA MEHMET METANET
ÇULHAOĞLU (Adana) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
2022 yılı merkezî yönetim bütçesinin Emniyet Genel Müdürlüğü,
Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik
Komutanlığının bütçeleri üzerine İYİ Parti Grubu
adına söz aldım. Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Yurt içinde ve yurt dışında görev
yapan tüm güvenlik güçlerimize parti grubumuz ve milletimiz adına
teşekkür ediyor, Cenabı Hak'tan onları korumasını
diliyorum. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına
başsağlığı, gazilerimize de acil şifalar
diliyorum.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; İçişleri Bakanlığı ülkemizin iç
güvenliğini ve asayişini sağlamak, kamu düzenini korumak,
illerin genel idaresini düzenlemek, mahallî idareler üzerinde merkezî idare
adına vesayet makamı olarak nezarette bulunmak ve bu idarelerin
gelişmelerine yardımcı olmak, nüfus ve vatandaşlık
işlemlerini yerine getirmek, muhtemel savaş ve tabii afetlerde sivil
savunma hizmetlerini yürütmekle görevli önemli bir Bakanlıktır. Ne
yazık ki böylesine önemli görevi olan İçişleri
Bakanlığı son yirmi yıldır, AK PARTİ
iktidarı döneminde bu misyonundan uzaklaştırılmıştır.
Bütün uyarılarımıza rağmen parti çıkarının
milletin çıkarından önde tutulduğu ve millî nitelikle
bağdaşmayan siyasi anlayış izlenmektedir. Artık
ülkemizde kamu düzeni ve yönetimi yönünden kendini devlet yerine koyan bir
Hükûmet var; biz, bu anlayışı asla kabul etmiyoruz, kabul
etmemiz de mümkün değil.
Değerli arkadaşlar, bakın,
EMNİYET-SEN Genel Başkanı Faruk Sezer 2021 yılında
bizim tespit ettiğimiz 100 meslektaşımız canına
kıymak suretiyle hayatını kaybetti. Bu, bilinen en büyük oran.
diyor. Bunların sebeplerini de maaşlarının düşük
olması, fazla mesai yapmaları, mesai ücretlerinin düşük
olması, mobbing uygulanması ve aileleriyle olan sosyalleşme
imkânlarının neredeyse imkânsız hâle gelmesi olarak
belirtiyorlar. Konuyla ilgili, valilere, intihar haberlerinin kamuoyunca
bilinmemesi veya basına da bu türden bilgilerin verilmemesine dair emir
gittiğini duyuyoruz. Bunu Sayın Bakana soruyorum: Bu doğru
mudur? Bu haber şayet doğru ise haber alma özgürlüğü ve
basın özgürlüğü nerededir?
Arkadaşlar, böyle bir yapı partizan idare
anlamına gelir; bu, otokrasiye doğru savrulmadır ve kimseye de
faydası yoktur. Tek partinin tahakkümüne düşmüş bir ülkenin
kurtuluşu ancak adil, eşit ve özgür bir seçimle mümkündür. Milletin
terazisinden kaçmadan, sandık en kısa sürede milletin önüne
konulmalıdır.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; bizler İYİ Parti olarak
kurumlarımızın gücünü ve prestijini artırmak için bütüncül
politikalara olan ihtiyacı defalarca vurguladık. Bu konuda, samimi
politikalara destek vereceğimizi de ifade ederek polislerimiz,
subaylarımız, astsubaylarımız, uzman
çavuşlarımız ve korucularımız için iktidardan
çeşitli isteklerimiz oldu. Örneğin, Plan ve Bütçe Komisyonunda
verdiğimiz 19 önergeden 1 tanesi, şehit ve gazi yakınlarına
sağlanan desteklerin makul bir seviyeye çıkarılması için
Sosyal Hizmetler Bakanlığının bütçesine ilave olarak 5
milyar 500 milyon Türk lirası ve ikinci önerge olarak da TOKİ
aracılığıyla ev sahibi olmalarını sağlamak
amacıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığının
bütçesine 350 milyon Türk lirası ilave edilmesi tekliflerimiz maalesef,
Cumhur İttifakı oylarıyla reddedildi. Oysa bunların hepsi,
ülkemizin güvenliği ve vatandaşlarımızın refahı
içindi ama ne yazık ki Komisyonda ve Genel Kurulda hiç düşünülmeden,
tartışılmadan sorgusuzca reddedildi.
İYİ Parti Grubu olarak bu vatan
evlatlarının emekli maaşlarını
artırmanızı, fazla mesai sorunlarını çözmenizi, ek
görev tazminatı vermenizi, AK PARTİ iktidarının da söz
verdiği 3600 ek göstergenin ötelenmeden verilmesini, muvazzaf jandarma
uzman çavuşlarımız için okulda geçen sürelerinin hizmetten
sayılmasını bir kez daha talep ediyoruz.
Genel Başkanımız Sayın Meral
Akşenerin grup toplantımızda da dile getirdiği gibi,
güvenlik güçlerimizin her zaman yanında, onlarla omuz omuza mücadele eden
köy korucularımızın maaş göstergelerinin 25.000 göstergeye
çıkarılmasını ve maaşlarının bu gösterge
üzerinden hesaplanmasını, güvenlik koruculuğunun kısa
vadeli sigorta kollarından sayılmasını, emeklilikte toplu
tazminatlarının ödenmesini, şehit ve gazi
yakınlarının istihdam hakkından faydalanmalarını,
sağlık sebebiyle koruculuktan ayrılıp daha sonra devlet
memuru olanların koruculuk yaparken geçen hizmet sürelerinin memuriyetle
birleştirilerek emeklilikte bu haklardan faydalanmasını,
koruculuk emeklilik yaşının 55ten 50ye düşürülmesini,
görev yolluklarının ve geçici görevlendirme ücretlerinin takip eden
maaşla birlikte ödenmesini, gönüllü olarak on beş yıl güvenlik
koruculuğu görevini yapan gönüllü korucularımıza şeref
aylığı bağlanmasını, on beş yılın
altında gönüllü güvenlik koruculuğu yapanlara kadro
hakkının verilmesini, emekli güvenlik korucularımızın
emekli maaşlarının iyileştirilmesini, PKK ve diğer
terör örgütleriyle mücadelede yaralanarak yüzde 40 ve üzeri uzuv kaybı
olmayan güvenlik korucularımıza da Kıbrıs, Kore ve 15 Temmuz
demokrasi gazilerine tanınan gazilik haklarının verilmesini;
talebimizin dikkate alınmasını bekliyoruz.
İYİ Parti olarak milletin kürsüsüne her
geldiğimizde tüm olumsuzluklara çözüm önerilerimizi de sunuyoruz.
Bunları kısaca sıralamak gerekirse; polisimiz ve
jandarmamız siyasetin dışında tutulmalıdır, mülki
kolluk usul kanunu vakit kaybetmeden hemen çıkarılmalıdır,
Bakanlık yolsuzluk ve kayıt dışılıkla mücadele
etmek için çok daha fazla gayret göstermeli, polisimizin mülki makamlarla
bağı mutlak suretle güçlendirilmelidir; bu bağlamda, 5442
sayılı İl İdaresi Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Kanunu'nda
düzenlemeler yapılmalıdır.
Kaymakamlık sınavı ve KPSS
sınavında son yüzde 20lik dilimlerden memur alımı gelenek
hâline getirilmiştir. Göstermelik sınavlarla artık, ne
bildiğin değil, kimi tanıdığın önemli hâle
getirilmiştir; bunun acil olarak ortadan kaldırılması
gerekir.
Değerli arkadaşlar, milletimizin geçim
zorluğu ve psikolojilerinin bozulması sonrası suç
oranlarında da ciddi artışlar vardır. Türkiye
İstatistik Kurumu verilerine göre, hırsızlık, cinsel suçlar,
uyuşturucu ve kaçakçılık alanında işlenen suçlarda
patlama yaşandığı görülmektedir. Son on bir yılda
cezaevine girenlerin sayısı 3,8 kat arttı. 2009
yılında öldürme suçundan içeri girenlerin sayısı 1.514 iken
bu sayı günümüzde 6 kat artarak 9.574e; yaralamada ise 4,5 kat artarak
34.987ye çıktı. Aynı dönemde cinsel suçlar 10 kat artarak
562den 5.800e yükselirken, hırsızlıktan hükümlülerin
sayısı 7 kat, uyuşturucudan hapis cezası alanların
sayısı 11 kat arttı. Ülkemizde suç oranları neden
hızla artmakta? Bunların irdelenmesi ve çözümünün
iktidarınızın öncelikli vazifesi olması gerekir fakat
sorunları çözme ve yönetme takatiniz de kalmadı. Bunu neden
söylüyorsun? diyorsanız; değerli arkadaşlar, AK PARTİ
sıralarına bir bakmanız yeterli, kendi bütçenizi bile sahiplenmiyorsunuz,
289 milletvekilinden şu anda 30 milletvekili var.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Sen
kendi önüne dön, seni hiç ilgilendirmez.
RAVZA KAVAKCI KAN (İstanbul) Hakaretlerinizi
dinlememek için.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) İşine
bak, kendi işine bak!
MEHMET METANET ÇULHAOĞLU (Devamla) Evet, değerli
arkadaşlar, Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener
Her gün ekonomiden eğitime, yargıdan bürokrasiye, kibrin
tavanına vurmuş bir yönetim anlayışıyla
cebelleşen milletimizin AK PARTİ Hükûmetine verdiği kredisi
tükenmiştir. Belediyelerden bakanlıklara, valiliklerden saraya kadar
her kurum lüks, şatafat ve israf makinesi olmuşken, Türk devleti
artık bir partinin yan kuruluşuna dönüştürülmüşken
milletimizin daha fazla sessiz kalacağını düşünmek saflık
olur. diyerek milletin arzusunu dile getirmiştir.
Bugün görüştüğümüz bütçe, yokluk ve
yoksulluk bütçesidir; milletimizin dertlerine derman imkânı da yoktur.
Çözüm ne? mi diyorsunuz? Söyleyeyim: Adalet için, hukukun üstünlüğü
için, demokrasi için, insanca yaşamak için, iyileştirilmiş ve
güçlendirilmiş parlamenter sistemi getirmek için çözüm seçim, seçim,
seçimdir arkadaşlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
MEHMET METANET ÇULHAOĞLU (Devamla) -
Arkadaşlar, aklınızı zulmün, adaletsizliğin
girdabına teslim etmeyin, adil olun diyor; Emniyet Genel Müdürlüğü,
Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik
Komutanlığı 2022 yılı bütçesine millî hassasiyetimiz
nedeniyle ve bu birimlerin çalışmalarının daha iyi seviyeye
çıkarılması için İYİ Parti Grubu olarak evet oyu vereceğimizi
belirtiyor; bütçenin hayırlara vesile olmasını diliyor;
heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN İYİ Parti Grubu adına
söz talepleri karşılanmıştır.
Sayın Bakan, sataşmadan bir söz talebiniz
vardı, kürsüden iki dakikadır.
Buyurun. (AK PARTİ ve MHP
sıralarından alkışlar)
VI.- SATAŞMALARA İLİŞKİN
KONUŞMALAR
1.- İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun,
İzmir Milletvekili Dursun Müsavat Dervişoğlunun 281 sıra
sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282
sıra sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde İYİ Parti Grubu
adına yaptığı konuşması sırasında
şahsına sataşması nedeniyle konuşması
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, çok saygıdeğer
milletvekillerimiz; biraz önce İYİ Parti sözcüsü
şahsımı bütün konuşması boyunca hedef alarak,
Hükûmetimizi de hedef alarak kirli ve karanlık ilişkiler ağının
içerisinde olduğumuzu, koltuktan aldığımız güçle de
tehdit ve şantaj yaptığımızı ifade etmiştir.
Sayın Dervişoğlu hayatı boyunca karşı
karşıya kaldığı iftiralara, ithamlara, yalanlara
zannediyorum teslim olan bir karakter ortaya koymuştur. Hak savunmak,
iftiraya karşı direnç göstermek, yalana karşı savaşmak
bir insanın en şerefli ve en onurlu hakkıdır. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar) Bu hak, bir kişiye
bakan olduğu için verilmez; bu hak, bir kişiye koltuk için verilmez;
suç örgütleriyle yapmış olduğumuz mücadelede onların kolunu
büktüğümüz için, onların sırtını yere vurduğumuz
için, onların her biriyle ilgili büyük bir mücadelenin içerisinde
olduğumuz için karşı karşıya
kaldığımız bu iftirada bu hak bize insan olduğumuz
için verilir; birincisi bu. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
İkincisi, bana ahlaklı siyasetten
bahsettiniz; çok üzüldüğümü ifade etmek istiyorum. Ben
konuşmamın bu bölümünü akşam yapacağım, neden?
Burayı, buradan ve buradan ayırarak konuşmayı bir
haksızlık olarak görüyorum.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Anlamadım efendim orayı.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Burayı, buradan ve buradan ayırarak konuşmanın
haksızlık olduğunu görüyorum.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) Hadi yürü!
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) Çok ayıp,
ayıp oluyor.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Kime haksızlık Sayın Bakan?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ve ahlaklı siyasetten bahsediyorsunuz, yirmi dakika burada
konuştunuz. Türkiyenin en büyük terörle mücadelesinin olduğu
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum Sayın
Bakan.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bitiriyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN Sayın Bakan, bunlarda
uzatmamız yok.
Kayıtlara geçsin, siz konuşun Sayın
Bakan.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Efendim, Sayın Bakanın mikrofonunu açmanızı
istirham ediyorum.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Yok ki öyle bir hak, öyle bir
hak yok.
BAŞKAN Ama bu, sizin istirhamınızla
olacak bir şey değil ki Sayın Dervişoğlu.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Anladım efendim, o zaman bir esneklik istirham ediyorum.
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi Sayın
Bakan.
Buyurun.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ahlaklı olmayan siyasetin
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Benim konuşmadığım üç dakikayı Bakana
verebilirsiniz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Estağfurullah.
Ahlaklı olmayan siyasetten bahsediyorsunuz,
doğru söylüyorsunuz; yirmi dakika burada konuştunuz. Türkiye dört bir
tarafında terörle mücadele ediyor, bir tek cümle sarf etmediniz.
Ahlaklı olmayan siyasetten bahsediyorsunuz. Belediyelerde benim tehdit ve
şantajla bürokratları tehdit ettiğimi söylüyorsunuz ama HDP'nin,
CHP'nin ve PKKnın şehir yapılanması içerisinde olduğu
belediyelere payandalık yaptığınızı ahlaklı
siyasetle bağdaştırmıyorsunuz. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) Öyle ezbere
konuşmayın, öyleyse çıkar! CHP'li diyorsun, o
ağzını dikkatli kullan. Öyle, at, yerinde durmaz, çamur bize
bulaşmaz. Bu iddiayı yapıyorsan ispatlayacaksın. (AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Otur yerine!
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) Sen ne
diyorsun ya? Grup Başkan Vekilin orada.
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) Sen terbiye edemezsin,
ben milletvekiliyim!
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) Bak, Grup
Başkan Vekilin orada, cevap verecek zaten.
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin)
Suçlanmayacağımız tek konu yolsuzluk, usulsüzlük!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Hareket yapma, otur yerine!
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) At, orada kalsın,
yapışmaz bize. Hadi İstanbul Büyükşehir Belediyesinin
dosyalarını incele!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bana bu imkânı verdiniz, siz
(AK PARTİ
sıralarından alkışlar, CHP sıralarından
gürültüler)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum Sayın
Bakan.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Sataşmadan söz istiyorum.
BAŞKAN Sayın Dervişoğlu,
buyurun lütfen kürsüye. (İYİ Parti sıralarından
alkışlar)
2.- İzmir Milletvekili Dursun Müsavat
Dervişoğlunun, İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun
sataşma nedeniyle yaptığı konuşması
sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Sayın Bakanla ilgili ithamlar gündeme geldiğinde
İYİ Partiyi temsilen şu açıklamayı yaptım:
Sayın Bakanın zaten Bakanlığının ve kendisinin
terörle olan mücadelesini bildiğim için de azami ölçüde kelimelerimi
seçerken özen gösterdim.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Bir de
seçmeseydin!
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (Devamla)
Hayatım boyunca ben de hakaretlere ve iftiralara her zaman göğüs
gerdim. O sebeple bir siyasiye bir başkası tarafından
yöneltilmiş itham ve isnatlarla alakalı olarak da ben şunu
söylemiştim, demiştim ki: İddialar muteber midir, değil
midir bilmiyorum ama bu iddiaların vahim olduğu açıktır,
bundan sonra görev savcılara düşer. Savcılık herhangi bir
tahkikat yapmadı Sayın Bakan.
EROL KAVUNCU (Çorum) Çamur at, izi kalsın.
BAŞKAN Müsaade edin Sayın Milletvekili.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (Devamla)
Şimdi, bir şeyi de söylediniz -ben başka yerlere vurgu
yapacağınızı varsayıyor idim- HDPye payanda olmak ya
da HDP belediyeleriyle ilgili. Ben siz Türkiye Büyük Millet Meclisini her
teşrif ettiğinizde HDPyle ilgili kelam sarf etmek mecburiyetinde
değilim, kusura bakmayın.
SERMİN BALIK (Elâzığ)
İçişleri konuşulurken terörden bahsetmen lazım.
İçişleriyle terör
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Terör konuşulurken etmelisiniz.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (Devamla)
Ama şu iddianızı, doğrusunu isterseniz,
yadırgadım: Burayı ve burayı sizden ayırmadan
konuşmak haksızlık olur, son konuşmamda bunlara değineceğim."
dediniz, bunu işaret ettiniz. Bizim için, siz, Türkiye Büyük Millet
Meclisinde olduğu müddetçe İYİ Parti sıralarında nöbet
tutmak şeref ve namustur efendim.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
(İYİ Parti sıralarından alkışlar, AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) HDPye de bir şey
söyle, HDPye! PKKya da bir şey söyle!
BAŞKAN Arkadaşlar, müsaade edin.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Sayın Başkan
(AK PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Sayın Beştaş
OYA ERONAT (Diyarbakır) Size ne dedi ki?
PKKya dedi, ona mı dedi?
BAŞKAN Arkadaşlar, müsaade eder misiniz
lütfen. Bakın, Grup Başkan Vekilini duyamıyorum. Rica ediyorum
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Konuşmasında
HDPye Payandalık yapmak, teröre destek vermek. dedi.
BAŞKAN Yani pek, o, size hakaret değil
ama buyurun, size sataşmadan söz vereceğim.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Hakaret
değil mi?
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak)
Başkan, ne saçmalıyorsunuz öyle, biz mi karar vereceğiz, siz mi
karar vereceksiniz?
BAŞKAN Buyurun.
3.- Siirt Milletvekili Meral Danış
Beştaşın, İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun
sataşma nedeniyle yaptığı konuşması
sırasında Halkların Demokratik Partisine sataşması
nedeniyle konuşması
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Ya,
Bakan Bey biraz erken mesaiye başladı, akşam bekliyorduk
doğrusu. Biz burada, doğrusu binlerce defa kayyum
atamalarının hukuksuzluğunu, gasp olduğunu, ne kadar büyük
bir hukuksuzluk ve halk iradesinin, aynı zamanda,
hırsızlanması olduğunu anlattık. Belli ki siz
dinlememişsiniz. Ben sizin yüzünüze bir daha söyleyeyim: Kayyum
atamaları tamamen hukuk dışıdır, tamamen keyfîdir,
tamamen AKP iktidarının ve İçişleri
Bakanlığının iş birliğiyle, daha doğrusu
Bakanlığınızın marifetiyle halk iradesine el
konulmasıdır. Ben, kayyum atanan bütün belediye başkanı
arkadaşlarımızın dosyasını okudum, hepsini
satır satır okudum. Sizin bu dediğiniz hiçbir bilgi ya da iddia
o iddianamelerde bile yer almamıştır, o iddianamelerde bile.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Selçuk
Mızraklıya, sahte bir gizli tanıkla, bir hemşirenin, sahte
bir gizli tanıkla verdiği, doktorluğuyla ilgili verdiği
ifadeden dolayı örgüt üyeliğinden ceza verildi.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Doğru söylemiyorsun, her zamanki gibi doğruyu söylemiyorsun.
BAŞKAN Sayın Bakan, dinleyelim.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Yine,
diğer belediye başkanlarını tek tek anlatabilirim. Siz bize
İçişleri Bakanı olarak bu kayyumların yaptıkları
yolsuzlukları anlatın, o hırsızlıkları
anlatın. Yaman hırsızın, Mustafa Yamanın Mardinde
neden görevden alındığını, ondan önceki
kayyumların hangi hırsızlıkları yaptığını
lütfen bize anlatın, Türkiye kamuoyunu aydınlatın. (HDP
sıralarından alkışlar) Siz de iktidar partisinin
milletvekilleri gibi sıkıştığınız anda
Terörö lafını duydunuz mu Sayın Bakan? Biz ona terörö
diyoruz. Terörö sizi kurtaramaz; artık bitti, gelin gerçekleri
konuşalım. (HDP sıralarından alkışlar)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Akşamleyin buradan yüzün yere bakarak gideceksin, akşemleyin yüzün
yere bakarak gideceksin. Akşamleyin konuştuktan sonra yüzün yere
bakarak gideceksin. (HDP sıralarından gürültüler)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Aynı sebeple ben de
BAŞKAN Sayın Özel
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Ben asla
yüzümü yere bakmam, asla.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Bizim
alnımız açık, sizin yere bakmanız gerekiyor.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Yüzün yere bakarak gideceksin.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Sizin
yüzünüz yere değecek.
BAŞKAN Rica ediyorum,
karşılıklı konuşmayın.
Sayın Bakan, Sayın Başkan;
karşılıklı konuşmayı lütfen bırakalım,
lütfen.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Siz yere
bakıyorsunuz. Alnımız açık.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Yeni
sataşma var, söz istiyorum.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Dört gün önce katlettiğiniz adamın belgesi gelecek akşam burada,
dört gün önce. Dört gün önce katlettiğiniz adamın belgesi gelecek buraya,
dört gün önce.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Söz
istiyorum Sayın Başkan.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
O sıralarda oturuyor, o sıralarda oturuyor. Belgesi gelecek, belgesi.
BAŞKAN Sayın Bakan, Sayın Soylu,
müsaade eder misiniz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Belgesi gelecek, dört gün önce katlettiğiniz adamın belgesi gelecek,
belgesi gelecek.
BAŞKAN Sayın Bakan, Sayın Soylu,
lütfen, rica ediyorum
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Siz
İçişleri Bakanı olamazsınız, olamazsınız;
siz öyle bize el sallayamazsınız. Yüz binlerce oyla geldik biz
buraya, bir imzayla gelmedik.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Sayın Başkan
BAŞKAN Sayın Beştaş, önce
Sayın Özele söz verdim.
Buyurun Sayın Özel.
4.- Manisa Milletvekili Özgür Özelin, İçişleri
Bakanı Süleyman Soylunun sataşma nedeniyle yaptığı
konuşması sırasında Cumhuriyet Halk Partisine
sataşması nedeniyle konuşması
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; önce ne yapılmaya
çalışıldığını bir teşhis edelim. Bu
sabah ne oldu? Komisyonda ne oldu? Komisyonda Sen bana yan bakamazsın.
diye kavga çıkarma; Bursa Milletvekilimiz Erkan Aydına -ben Erkan
Aydın'a laf atıldığını ilk kez bugün gördüm-
galiz bir hakaretle başlayarak o gerginlik
Adalet ve Kalkınma
Partisi Grubunu bir kavga olup da arkasına almaktan başka
arkasında görebileceği hiçbir iş ve eylemi yoktur kendisinin de
ondan. (CHP sıralarından alkışlar, AKP
sıralarından gürültüler)
Mesela, biz birbirimizin yerine kendimizi hep
koyarız.
YASİN UĞUR (Burdur) Hiçbir şeyi mi
görmüyorsun
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) Düşünün ki
İçişleri Bakanlığı bütçesi konuşuluyor; grubumda
Aksaray Valisi var, grubumda İstanbul Emniyet Müdürü var, grubumda Emniyet
Genel Müdürü var, İçişleri Bakanlığı bütçesinde
konuşmuyor. Selami Altınok nerede? Neden yok Selami Altınok?
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Sana ne! Sana
ne!
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Ya,
sana ne! Sana ne! Kendisi karar verecektir.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) Selami Altınok neden yok
biliyor musunuz? Beyefendi kendi paçasını kurtarmak için basına
servis ettiği metinde, Selami Altınok gibi birini, FETÖyle mücadele
konusunda 15 Temmuz gecesinin en alnı açık kişisini
ÇİĞDEM ERDOĞAN
ATABEK (Sakarya) Sen bize fitne koyamazsın. Sen bizim gruba fitne sokamazsın.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla)
FETÖcülükle suçlayacak kadar
küçüldü de o yüzden Selami Altınok burada yok. (CHP sıralarından
alkışlar)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Sen
fitneyi kendi grubuna sok, buraya fitne koyamazsın.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Ya, şuraya
bak!
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Sen
fitne koyamazsın buraya.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) Bu beyefendi İstanbulu,
Ankarayı gezdi Aman, yalvarıyorum size, sakın ha, CHPye oy
vermeyin, Ankara Büyükşehri CHP kazanırsa su faturalarını
DHKP-C militanları dağıtacak. dedi.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Yalan mı? Yalan mı?
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) Bugün,
kapısını açan ve kendisine su faturası getirene
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Yani, bir usul
başlattınız ama biliyorsunuz
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) Maalesef
BAŞKAN Bir daha yapmayacağım ama
son kez mikrofonu açıyorum size, açıyorum son kez; vermeyeceğim
kimseye.
Buyurun.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) DHKP-C militanları
fatura dağıtır. denip de bugün
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Kendiniz
açıkladınız, kendiniz açıkladınız.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla)
Ankarada evine su
faturasını getiren o güzelim, her yaştan, her siyasi
görüşten; erkekli kadınlı, namuslu, vatanına, milletine
bağlı insanları gören her Ankaralı ve İstanbulda
İSPARKa aracını park ederken sizin, seçimdeki Bunlar
İSPARKı PKKya verecekler. yalanınıza karşı o
güzel İSPARK çalışanlarını gören her İstanbullu,
sizin nasıl bir müfteri, nasıl acımasızca yalan söyleyen,
yalan bitmeden doğru konuşmayan ve sadece siyasi çabayla
alçalınabilecek seviyenin en dibine inen bir şahsiyet olduğunuzu
her gün görüyor, her gün hatırlıyor.
Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından
alkışlar, AK PARTİ sıralarından Yuh sesleri, gürültüler)
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Arkadaşlar, kendisinden bahsediyor.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan
BAŞKAN Sayın Elitaş, sizden önce
Sayın Beştaşı bir dinlemem lazım.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Merak etme, akşam daha
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Nasıl?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
O söylediklerinin hepsinin cevabını alacaksın.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) İnşallah, buyurun.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Ama DHKP-Cnin avukatıyla beraber kendini savunacaksın, biliyorsun
değil mi?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Buyur, buyur bakalım,
hadi bakalım.
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) Sayın Bakan,
devletin bütün kurumları elinizde, hadi buyurun.
BAŞKAN Arkadaşlar, bir müsaade edin.
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) Öyle çamur atmakla bu
iş olmaz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
PKK televizyonunda kendini savunacaksın!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Tabi tabi, buyur.
Cevabını alırsın.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sen eksik kalırsın Kılıçdaroğlu gelsin, sen eksik
kalırsın.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sen FETÖden ihraç
edilmiş ilk siyasisin be! (CHP sıralarından gülüşmeler, AK
PARTİ sıralarından gürültüler) Seni FETÖcü
yancılığından ihraç ettiler! Cindoruka sor, Cindoruka!
Tüm merkez sağın yüz karası!
BAŞKAN Sayın Beştaş, kürsüye
gelin, sürenizi başlatalım.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Ben
geçebilir miyim?
BAŞKAN Tabii, buyurun.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, bu kadar hakarete müsaade etmemeniz gerek.
BAŞKAN Arkadaşlar, Sayın
Elitaş, ne yapabilirim ki? Artık iş zıvanadan
çıktı. Grup Başkan Vekilleri olarak siz yardımcı
olmayacaksanız, nasıl olacak bu iş?
Sayın Beştaş, buyurun.
5.- Siirt Milletvekili Meral Danış
Beştaşın, İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun
yerinden sarf ettiği bazı ifadelerinde şahsına
sataşması nedeniyle konuşması
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bakan Bey biraz önce ben
kürsüden yerime doğru giderken
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Sayın
Başkan, mikrofon
BAŞKAN Sayın Kırkpınar yer
değiştirelim.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla)
beni
açıkça tehdit etti. Şu şekilde: Akşam göreceksin,
başını öne eğerek çıkacaksın. (AK PARTİ
sıralarından gürültüler) Ya Bakan Bey, Bakan Bey, biz Halkların
Demokratik Partisi üyeleri olarak, milletvekilleri olarak sizin bütün suçlarınıza
rağmen, sizin bütün saldırılarınıza rağmen, sizin
bütün kumpaslarınıza rağmen, sizin bütün işkencelerinize
rağmen tek bir saniye diz çökmedik, boyun eğmedik, teslim
olmadık. (HDP sıralarından alkışlar)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Siz
kim, başınızı öne eğmek kim? Sizde öyle bir yük mü
var?
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) -
Üstelik sizin yönettiğiniz o İçişleri teşkilatı var ya
-davul sizin elinizde yani tokmak kimde, onu takdir edin- Emniyet sizde, vali
sizde, kaymakam sizde, yargı sizde
BURHAN ÇAKIR (Erzincan) Millet bizde, millet!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) -
oturup sahte delil üretiyorsunuz, sahte delillerle bizler hakkında
soruşturma açıyorsunuz, sahte delillerle dava açıyorsunuz.
Valilerinize talimat veriyorsunuz, HDPnin bütün etkinlikleri
yasaklanıyor. Siirtte üç gün önce Cumhurbaşkanı oradaydı,
bütün AKPliler yürüdü; ben altı aydır orada açıklama
yapamıyorum. Valiler doğrudan AKPnin il başkanı olarak
çalışıyor sizin sayenizde, sizin talimatınızla.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Sen
CHP dönemiyle karıştırdın, onu sen CHP dönemiyle
karıştırdın.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Parti devleti,
parti devleti!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Hukuku
tamamen yerle bir ettiniz, bu size yakışmıyor. Hukuk herkese
eşit davranmayı gerektirir. Burada siz nasıl Halkın oyuyla
geldik. diyorsanız biz de o sandıktan çıktık; halk
iradesine saygı göstermeyi öğreneceksiniz. Sizin sahte delillerinize
karnımız tok, emin olun; bunu biliyoruz. (HDP sıralarından
alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Bizim halkın iradesine saygımız var, PKKnın iradesine
saygımız yok, PKKnın!
BAŞKAN - Sayın hatiplerden bir ricam,
lütfen Genel Kurula hitap ederek konuşsunlar.
Sayın Elitaş, buyurun. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
Süreniz iki dakikadır Sayın Elitaş.
6.- Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaşın, Manisa
Milletvekili Özgür Özelin sataşma nedeniyle yaptığı
konuşması sırasında Adalet ve Kalkınma Partisine
sataşması nedeniyle konuşması
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Teşekkür
ediyorum.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Yani burada Sayın Özgür Özelin bizim
milletvekili arkadaşlarımız için Şunu niye
konuşturdunuz, bunu niye konuşturmadınız. ifadelerini
aşırı derecede yadırgadığımı ifade
etmek istiyorum. AK PARTİ Grubu 286 milletvekilinden teşekkül
etmekte; bizim ancak, Bütçe Kanununun maddeleri de dâhil olmak üzere 138
milletvekiline söz verme imkânımız söz konusu; o
arkadaşlarımıza söz vermişiz. Bakın, ifade ettiğiniz
eski Emniyet Genel Müdürlerinden birisi burada Kemal Bey, konuştu mu?
Konuştu. Öbür arkadaşlarımız daha önceki bütçede
görüştüler.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Konuşur çünkü o, Selami
Altınoka hakaret etti, iftira attı. (AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Ya,
sana mı soracağız ya! O zaman listeyi sen yap, sen yap listeyi;
gel bizim listeyi sen yap o zaman.
BAŞKAN Sayın Özel ama siz
mevkidaşınıza bunu yapıyorsunuz;
mevkidaşınıza yapmayın bunu.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Selami Bey buna küs mü
değil mi?
BAŞKAN Özgür Bey
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sen ne kadar zavallı bir adamsın ya! (CHP sıralarından
gürültüler)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sensin lan zavallı,
sensin zavallı!
BAŞKAN Sayın Elitaş, siz devam edin
lütfen.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Dedikoducusun!
BAŞKAN - Sayın Bakan, müsaade edin lütfen.
Sayın Özel, yerinize oturun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Ya zavallı diyor.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Senin yerin hamam, hamam!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Bak, küfretme! Devamlı
aynı şeyi yapıyor.
BAŞKAN Sayın Özel, yerinize oturun
lütfen.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Yerine otur, yerine!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Bir şey söyleyeyim mi?
Cürmün kadar yer yakamazsın! Sen kimsin! Cürmün kadar yer yakamazsın!
(AK PARTİ sıralarından gürültüler)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Senin yerin hamam, senin yerin burası değil, hamam!
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) Hakaret ediyor.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Hadi oradan! Hadi oradan!
BAŞKAN Sayın Özel, yerinize oturun
lütfen. Sayın Bakan, müsaade edin lütfen.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) Sayın
Başkan, Sayın Özel, Başkanı dinleyin lütfen.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Yavaş, yavaş, heyecanlanma!
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) Hakaret ediyor
Sayın Başkan.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Hata seni insan sayanda!
BAŞKAN - Sayın Özel, yerinize lütfen
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Yavaş, yavaş, kendinden geçme! (CHP sıralarından
gürültüler)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Terbiyesiz adam!
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) Sayın
Başkan, hakaret ediyor.
BAŞKAN Sayın Bakan, müsaade edin,
lütfen.
Sayın Elitaş, yeniden
başlatıyorum sürenizi, buyurun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Selami Altınok nerede?
(AK PARTİ sıralarından gürültüler)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Ya
sana ne! Sen kendi grubunla ilgilen, sana ne ya?
BAŞKAN - Sayın Özel,
mevkidaşınız kürsüde, müsaade edin.
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) Bir kere de
Bakanı uyaracaksınız Sayın Başkan.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) Sayın
Başkan, bakınız, ben burada bir meseleyi ifade etmeye
çalışırken
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Başkan, sen kusura bakma,
Bakan sataşınca
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) O zaman kusura
bakılacak işler yapmayacaksın.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Hayır, senle alakası
yok.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) Hayır, ben
burada konuşurken Bakanın üstüne yürüyorsun, birinci oturumda
olduğu gibi kalkıp buraya geliyorsun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Hayır ya, Bakan söylüyor.
Terbiyesiz o ya, terbiyesiz!
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) Konuşurken
Bakan laf atıyor.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) Yapma. Bak,
burada, birinci oturumda
(CHP sıralarından gürültüler)
Sayın Başkan
BAŞKAN Sayın Elitaş, ne yapabilirim
ki? Devam edin lütfen, mevkidaşınız
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Hayır,
Sayın Grup Başkan Vekili, istirham ediyorum. Sizin
yaptığınız
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Ya Kusura bakma. dedik, onu
da kabul etmedin. Yanlış oldu. dedim, döndün oradan da çıkar
elde ediyorsun.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Ya,
sus kardeşim, sus, sus da konuşsun.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın
Özel, bakın, birinci oturumda, burada Diyarbakır Milletvekili
arkadaşımız GAPla ilgili bir konuda sadece teknik olarak
yapılan imkânlar şunlardır diye ifade edince bir baktım CHP
Grubunun tamamı bağırmaya başladı.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) Enflasyonun
sebebi de CHP değil mi?
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) Arkasından
bir başka milletvekili burada çıktı, süre bitti ve hakikaten o
anda da, ilk başlangıç anında da mikrofonlar çok yüksek
açılmış, o yüksek açılan mikrofonlarda
kulağımız sağır oluyor.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) Dövizin
yükselmesinin sebebi de mi CHP? Her şey CHP!
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) Başkan
ismini hatırlayamadım, Kemal Beydi herhâlde- Kemal Bey, zaten
sesiniz çok yüksek. derken arkada bir milletvekiliniz maalesef Başkana
Ahlaksız! diye ifadeler kullandı.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Baktık, yok ağabey,
yok.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Doğru,
duyulmadı.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ben de duymadım.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Ama oradakiler
duydu.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Ben duymadım.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Ben sizin
namusunuza itimat ediyorum, namusunuza itimat ediyorum. Duymadım.
diyorsunuz duyuyorsunuz.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Hayır, duymadım,
duysam
Hemen baktık.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Ama ta
buradakini duyan Özgür Özel, hemen arkasında oturan birini muhakkak
duymuştur.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ya, duymadım,
duymadım, duysam söylerim. Hepimiz biliyoruz.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Şimdi,
değerli arkadaşlar, bakın Bana arkadaşını söyle,
sana kim olduğunu söyleyeyim. demişler.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Süleymanla
karıştırma beni, yalancı değiliz ki biz, burada herkes
biliyor beni.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) Atasözü: Bana
arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) Sizin
arkadaşınız sabahtan beri hakaret ediyor burada.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla)
Açılış konuşmasında Sayın
Kılıçdaroğlunun yaptığı hareket maalesef size de
yansımış.
Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Elitaş, teşekkür
ediyorum.
Sayın milletvekilleri, birleşime on
beş dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 16.58
DÖRDÜNCÜ OTURUM
Açılma Saati: 17.11
BAŞKAN: Başkan
Vekili Süreyya Sadi BİLGİÇ
KÂTİP ÜYELER: Emine Sare
AYDIN (İstanbul), Necati TIĞLI (Giresun)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 30uncu Birleşiminin Dördüncü Oturumunu
açıyorum.
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN 2022 Yılı Merkezi Yönetim
Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifinin görüşmelerine devam ediyoruz.
Komisyon yerinde.
Gruplar adına konuşmalarda Milliyetçi
Hareket Partisinde kalmıştık.
Şimdi Milliyetçi Hareket Partisi Grubu
adına ilk söz Sayın İzzet Ulvi Yönterin.
Sayın Yönter, buyurun. (MHP
sıralarından alkışlar)
MHP GRUBU ADINA İZZET ULVİ YÖNTER
(İstanbul) Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 2022
Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi kapsamında Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu, Türkiye Bilimler Akademisi, KOSGEB İdaresi
Başkanlığı, Türk Standardları Enstitüsü, Türk Patent
ve Marka Kurumu ile Türkiye Uzay Ajansının bütçeleri hakkında
Milliyetçi Hareket Partisini temsilen söz almış bulunuyorum. Bu
vesileyle sizleri, ekranları başında bizleri takip eden aziz
vatandaşlarımızı hürmetle muhabbetle selamlıyorum.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; sanayileşmenin gerçekleştiği 19uncu
yüzyıl boyunca sanayileşmiş ülkeler olarak tanımlanan,
nitelenen ülkeler genel anlamda büyük ülkeler diye tarif ediliyor ve
değerlendirme yapılıyordu.
Sanayileşmiş-sanayileşmemiş ülke ayrımı bilhassa
1870li yıllardan itibaren belirmeye, İkinci Dünya Savaşından
sonra da belirginlik kazanmaya başlamıştı.
Genel hatlarıyla ifade edersek, 1950-1980
arası sanayileşmenin, sanayinin, kalkınmanın,
planlamanın, gelişmenin en çok konuşulduğu dönemler
olmuştu. Hem siyasetçiler hem iktisatçılar bu alanlarda bir şeyler
söylemeye, bir şeyler anlatmaya ve daha doğrusu projelerini toplumla
paylaşmaya çalışmışlardı. O tarihlerde
sanayileşmekten bahsetmek demek aynı zamanda devletten bahsetmek
demekti, bağımsızlıktan bahsetmek demekti,
zenginleşmekten bahsetmek demekti. Sanayileşmek, bir toplumun, bir
milletin, bir devletin geleceğiyle yakından ilgili bir kavramdı.
Aynı zamanda sanayileşmek, sanayileşmenin simgesi olarak da
bacası tüten fabrikalar gösteriliyordu fakat bu dönem şu anda geride
kaldı.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; hayata, siyasete ve gelişmeye dönük tüm tahayyüllerimiz,
tasvirlerimiz, değerlendirmelerimiz, bilhassa 1950-1980 ve takip eden
yıllarda sanayileşmenin etrafında dönüp durmuştu. Ne var ki
1980ler boyunca yükselen değişim dalgalarının,
insanlığın huzur adacıklarını dövmeye
başlamasıyla birlikte, bildik kalıplar da kırılmaya ve
değişmeye başladı. Artık toplumun yerine birey geçti,
bağımsızlığın yerine
bağımlılık geçti, millî ekonominin yerine küresel ekonomik
ilişkiler temel alınmaya başladı. Aslında, 1970lerle
birlikte kapitalizmin gelişiminde yeni bir evreye girildiği genel
kabul gören bir yargıdır. Postkapitalizm diye anılan bu yeni
dönem, araştırmacılar tarafından farklı nitelikleri
göz önüne alınarak postfordist, postendüstriyel, postmodern dönem olarak
da tanımlanmıştı. Sanayileşme, özü itibarıyla -geçtiğimiz
günlerde bir konuşmamızda da geçti, hatırlarsanız,
Sayın İstanbul Milletvekilimiz, Meclis Başkan Vekilimizle- sorun
çözme kültürünün tezahürü ve tecellisi demek. Batı, sorun çözme kültürünü
yaklaşık dört asırdır kurumsallaştırmış
durumda. Buradan Batıya öykündüğümüz ya da Batıyı baz
aldığımız, referans aldığımız sonucu
çıkarılmamalı.
1618-1648 arası yaşanan Otuz Yıl
Savaşları hitamında Vestfalya Barışıyla beraber
Batı, sanayileşmenin ilk etabı olan bu sorun çözme kültürünü
başardı. Sorun çözme kültürünün toplum alanına, devlet
alanına derinlemesine oturmasıyla beraber, kronik
anlaşmazlıklar bir üst aşamada mutabakatla çözülmüş oldu.
Bu, sorunların temelinde yatan görüş ayrılıklarının
taraflarınca vazgeçildiği ya da bir kenara
bırakıldığı anlamına da gelmemektedir.
Buradan şuraya ulaşmaya
çalışıyorum: Şu anda var olan, ülkemizi yakından
ilgilendiren her sorunun temelinde, aslında çözümsüzlük içerisinde
kıvranan, çözümsüzlük içerisinde bunalan, hatta yorulan ya bir siyaset
kültürünün ya bir ekonomi kültürünün ya da geçmişten
aldığımız o klasik alışkanlıklar kültürünün
etkisi olsa gerek.
Değerli Başkan, değerli
milletvekilleri; buharlı geminin mucidi Robert Fulton, gemiyi yaparken,
buharı planlarken arkadaşları tarafından bir
imkânsızı ya da mümkün olmayan bir şeyi hedeflemekle,
aslında itham edilmişti. Daha sonra kendisi şunu ifade etti:
Bana dıştan gelen bir güç değil, o şeyin içinden gelen bir
güç lazım ve o güçle beraber harekete geçecek bir dinamizm. Bu,
sanayileşmek demek. Sanayileşmenin getirmiş olduğu pek çok
imkân var. Sanayileşmenin getirmiş olduğu bu imkânların
yanı sıra aynı zamanda toplumların demokrasi kültürü, hukuk
kültürü, sorun çözme kültürü de genişliyor.
Özellikle bu sorun çözme kültürü bahsi
açılmışken iki hususu huzurlarınızda paylaşmak
istiyorum. Milliyetçi Hareket Partisi olarak Adım adım 2023, il il
Anadolu temasıyla yapmış olduğumuz çalışmalar
kapsamında, İstanbul'da ve Türkiye'mizin dört bir tarafında
partimiz çok yoğun saha ve alan çalışması yapıyor,
insanlarımızla bire bir temas içinde. 2023e
hazırlanıyoruz, inşallah, lider ülke Türkiye'nin
ulaşılacağına ve ortaya çıkacağına
inanıyoruz.
Öncelikle, İstanbul'da
Kapalıçarşı ziyaretimiz esnasında,
Kapalıçarşı esnafımızın pek çok sorunla
boğuştuğunu yakından müşahede ettik.
Kapalıçarşıda 4 bine yakın esnafımız var, 25
bine yakın insanımız çalışıyor. Dikkat buyurunuz,
salgından önce, bir yıl içerisinde Kapalıçarşı'ya
giren insan sayısı yaklaşık 90 milyon ve
Kapalıçarşı'nın, şu anda, Fatihte Ordu Caddesi ve
Ordu Caddesi'ne açılan sokakları, maalesef, trafiğe kapalı;
bundan dolayı Kapalıçarşı esnafının iş
hacmi, ticaret hacmi yaklaşık üçte 2 oranında düşmüş
vaziyette. Kapalıçarşı beş yüz altmış
yıllık bir maziye sahip. Kapalıçarşı demek, bir
zamanlar Osmanlı İmparatorluğu'nun ekonomisi demekti,
Osmanlı İmparatorluğu'nun ticareti demekti.
Kapalıçarşı, Mısır Çarşısıyla beraber
Osmanlı'nın belkemiğiydi. Şimdi, biz, sanayileşmekten,
sanayiden, sorun çözme kültüründen bahsediyoruz da Kapalıçarşı
esnafımızın ağırlaşan, biriken bu
sorunlarını çözmeyecek miyiz? Sorumlular harekete geçmeyecek mi?
Mesela, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız
Sayın Ekrem İmamoğlu görevinin gereğini yapmayacak mı?
İstanbul'un dışında biraz daha az zaman geçirir, göreviyle
ilgilenir, makamının ağırlığını
taşır, Kapalıçarşı esnafımızın
sorunlarını çözer.
İkinci olarak sayın milletvekilleri,
geçtiğimiz hafta İstanbul il teşkilatımız,
milletvekillerimiz, merkez yönetim kurulu üyelerimiz, merkez disiplin kurulu
üyelerimizle birlikte Tahtakale'ye gittik; Tahtakale'de
esnaflarımızla buluştuk, görüştük. Cumhuriyet Halk Partisi
ve diğer partilerin iddia ettiği gibi bir tablo hayatın içinde
yok, bir defa bunu görüyoruz. İftira siyasetiyle, yalan siyasetiyle,
aldatma siyasetiyle bir yere gitmek mümkün değil. Tahtakale
esnafımızın sorunu yok mu? Var. Çözülmesi gerekmiyor mu? Elzem
ve acil. Peki, Tahtakale'de başka ne var? Belki her birimiz Tahtakale'ye
gidip geliyoruz ama Fındıkçılar Sokağı'nda
emeğiyle geçinen 185 insanımızı görmüyoruz. Emeğiyle
geçinen 185 hamal kardeşimiz var ve bizden bir ses bekliyorlar, onlara söz
verdik, dedik ki: Sizin görüşlerinizi, düşüncelerinizi,
taleplerinizi, beklentilerinizi mutlak surette Türkiye Büyük Millet Meclisinde
dile getireceğiz.
1976 yılında Eminönü
Fındıkçılar Sokakta hamal kardeşlerimize bir yer
gösterilmiş. Şu anda sayıları 185, 200; çoğunluğu
Malatya Pütürgeli ve Adıyamanlı. O kardeşlerimiz şu anda
bizi dinliyor. Maalesef 2018den itibaren hamallarımızın
elinden, bulundukları, iş çıkarsa gitmek suretiyle
hazırlandıkları yerleri alınmış. Yağmur
yağsa üzerlerine yağıyor, soğuk çıksa direkt
muhataplar, sıcakta, güneşte sığınacak bir
barınakları, bir yerleri yok yani 185 hamalımız ortada,
uzanacak bir el bekliyor, bir irade gözlüyor. Elimizi vicdanımıza
koyalım, hak mıdır bu, reva mıdır bu? 185
hamalımıza Fındıkçılar Sokakta bir yer veremeyecek
kadar âciz miyiz biz? Tahtakale esnafı Türkiyeyi âdeta omuzlarında
taşıyor, Tahtakaleyi de o hamallar omuzlarında taşıyor
ama biz onlara bir el uzatamıyoruz ya da Buyurun, şurada kalın,
burada barının. diyemiyoruz. Buradan, Tahtakalede
çalışan, emek veren, ter akıtan bütün esnaflarımıza ve
hamallarımıza hürmet ve muhabbetlerimizi gönderiyorum ve sizlerin
takdirlerinize başta Kapalıçarşı esnafımızın
durumu olmak üzere, Tahtakale esnafımızın ve
hamallarımızın durumunu arz ediyorum. (MHP ve AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; elbette sanayileşmenin sorun çözme kültürüne
canlılık kattığını konuşmamın
başından itibaren ifade ediyorum, vurguluyorum. Sanayileşmiş
toplumlarda kronik sorunların varlığından bahsetmek çok
mümkün olmaz, sanayileşmiş toplumlarda istismar ve sömürü mümkün
olduğunca azdır. Sanayileşmiş toplumlar; sorun çözen, sorun
çözme yetisine, kabiliyetine ulaşmış toplumlardır.
Hamdolsun, bu yolda sağlam, sağlıklı, emin adımlarla
ilerlediğimizi ifade etmek bizim boynumuzun borcu.
Şimdi, dört sanayi aşamasından,
devriminden geçildi: Birinci Sanayi Devrimi, İkinci Sanayi Devrimi, Üçüncü
Sanayi Devrimi ve şu anda içinde bulunmuş olduğumuz Dördüncü
Sanayi Devrimi yani nesnelerin interneti şeylerin interneti
dijitalleşme devrimi diye tabir ettiğimiz süreç. Endüstri 4.0,
kendisine has bir toplum yapısı, bir siyaset yapısı, bir
kültür yapısını da yavaş yavaş ortaya
çıkarıyor. Ancak geçtiğimiz yılın mart ayından
itibaren, beşeriyet, hiç beklenmedik, hiç umulmadık, hiç de tahmin
edilmedik, devasa bir sorunla karşı karşıya kaldı. Bu
sorun Covid-19 musibetiydi. Nihayetinde, salgınla beraber bütün ezberler
bozuldu, bütün tabular devrildi. Değerli arkadaşlarım,
insanlık, geçtiğimiz yılın mart ayına kadar elbette
pek çok salgınla, pek çok hastalıkla, pek çok felaketle muhatap oldu,
bunlara maruz kaldı ancak bu yani Covid-19 süreci diğerlerine nazaran
çok daha farklıydı.
Sanayileşme dedik, neoliberal komplo dedik,
benmerkezci dünya dedik, hegemonya mücadeleleri dedik, asimetrik
çatışmalar dedik, bölüşüm, paylaşım kavgaları
derken şu anda Covid bütün insanlığın âdeta tepesine
çökmüş vaziyette. Bir nefes için, bir hayat için insanlık seferber
oldu. Yine, dünyanın, ülkelerin, beşeriyetin
karşısında 2 seçenek vardı Covidle beraber. Ya insana
yatırım yapılacaktı, insan sağlığı her
şeyin önüne çıkarılacaktı ya da daha soyut kavramlarla,
işte, ekonominin makroekonomik dengeleriyle vesaireyle
uğraşılacaktı. Hatırlarsanız, Birleşik
Krallıkta sürü psikolojisinden bahsedilmişti ve
hastalığın herhangi bir şekilde müdahale edilmeden
kendiliğinden tedavi edileceği iddia edilmişti. Türkiye, dünyada
-bakınız, altını kalın bir şekilde çizmek
istiyorum, elinizi vicdanınıza da götürmenizi istirham ediyorum-
insana yatırım yaparak ön plana çıktı, insan
sağlığını her şeyin önüne aldı. Hamdolsun,
Sağlık Bakanlığımız, sağlık altyapımız
bu konuda göz kamaştırdı. Dünyaya biz her anlamda
Bunu bir
Cumhur İttifakının ortağı olarak söylemiyorum;
Allahtan korkan, kuldan utanan bir insan olarak söylüyorum.
Vicdanını kaybetmemiş herkes bunu teyit edecektir, takdir
edecektir. Kaldı ki vicdan doğru ile yanlış arasındaki
farkı bize gösterir. Vicdansız için her şey felaket, her
şey kötü, her şey bitmiş, her şey batmıştır.
Ve Türkiye insana yatırım yaptı. Çok şükür, Covid-19la
mücadelede çok ama çok önemli mesafeler alındı. Covid bitti mi?
Hayır. Şu an için bitecek gibi görünüyor mu? Zor. İşte, 36
defa mutasyona uğramış bir virüsten bahsediyoruz; 5,5 milyona
yakın insanın ölümüne neden olmuş bir virüsten bahsediyoruz. Ne
dünya, eski dünya ne ekonomi, eski ekonomi. Dolayısıyla bu yeni
şartlar altında farklı düşünmek, denenmemiş yollardan
geçmek durumundayız. Türkiye bunu yapıyor fakat bunu yaparken
beşerî sermayesini, entelektüel sermayesini güçlü tutmak zorunda;
bunların başında birliği, dirliği, beraberliği
geliyor. Eğer biz birliğimizi, dirliğimizi, beraberliğimizi
bozarsak değil Covid, en ufak sallantıda devrilmemiz an meselesidir
ve kaçınılmazdır. Bu nedenle, Cumhur İttifakı
Türkiyenin birlik meşalesidir, direncidir, geleceğidir, umududur
inşallah. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Türkiye ve dünya olağanüstü bir dönemden
geçiyor, olağanüstü bir dönemin kapıları aralandı -dikkat buyurunuz,
açılmıştır demiyorum, aralanmıştır diyorum-
bu yeni dünyaya yani salgın sonrasına hazırlık
yapmamız, bu dönemi kavramamız ve analiz etmemiz hakikaten millî bir
görev. Bize göre, şu anda yeni ekonomi programıyla da yapılmak
istenen bu; bizim kavramsallaştırmamız, bizim
değerlendirmemiz budur.
2020 yılında dünya ekonomisi yüzde 3,1
küçüldü. Şimdi, bu mukayeseyi -yine, zamanımız azalıyor-
defalarca herkes yaptı ama dünya bu kadar küçülürken, enerji ve emtia
fiyatları almış başını giderken -öyle değil
mi- küresel borçluluk oranı katlanırken Türkiyenin pek çok alanda
yükselmesi, ilerlemesi kimi, niye rahatsız etsin ya? Vicdanı Türkiye
için, kalbi Türkiye ve Türk milleti için atan, çarpan bir vatan
evladını Türkiyenin ekonomik performansı niye rahatsız
etsin, niye gocundursun? Sorunlarımız yok mu? Var. Hayat
pahalılığını inkâr edebilir miyiz? Hayır. E, bunu
inkâr edersek gerçeklere yüzümüzü çevirmiş oluruz. Fakat bu sorunlarla
kararlı bir mücadele azmi taşıyan hamdolsun bir irade
vardır, o iradenin adı da Cumhur İttifakıdır,
sistemin adı da Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemidir.
(MHP ve AK PARTİ sıralarından Bravo sesleri,
alkışlar)
Türkiyede enflasyon polemiğiyle istismara
dayanan çevrelerin, üzülerek takip ediyoruz ki küresel enflasyondaki tırmanıştan
haberleri yok. Tedarik zincirlerinde ciddi bir darboğaz var, bunu da
görmüyorlar. Türkiyenin şu anda böyle bir sorunu yok. İhracat
E,
ben Türk vatandaşıyım, bundan mutluluk duyarım, memnuniyet
duyarım. İhracat artarken niye yas tutayım, niye mateme
gömüleyim, niye bunu çarpıtmak için elimden geleni yapayım?
Hamdolsun, millete mensubiyetle iftihar ediyoruz, biz Milliyetçi Hareket
Partisiyiz, biz Türk milliyetçisiyiz, biz Cumhur İttifakıyız.
İhracat 215 milyar dolara ulaşmışken bundan gurur
duymalıyız. Türkiyenin büyümesi, gelişmesi, daha fazla istihdam
yapabilmesi, yatırım yapabilmesi geleceğimizin
kurtarılması demek. Dikkat buyurunuz, euro bölgesi 2020de yüzde 6,8
küçüldü.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayınız sözlerinizi.
İZZET ULVİ YÖNTER (Devamla)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli arkadaşlarım, Avrupada
enerji ve emtia fiyatlarında yüzde 600e ulaşan artış var.
Akşamları yandaşlarını benzin kuyruklarında
fotoğraflayan ve bunu istismar edenlere bu gerçeği hatırlatmak
isterim. Ayrıca meselelere nereden ve nasıl
baktığımız çok önemli. Biz Türkiyenin geleceğinden
umutluyuz; büyüyen, gelişen, güçlenen, zenginleşen bir Türkiye var,
bu Türkiyeyle övünmek zorundayız. Sorunlarımızı birlikte
çözeceğiz, meselelerimizin üstesinden birlikte geleceğiz, ayrık
otlarını da inşallah ayıklayacağız. 2023te
kazanan da Türkiye olacak, ekonomi olacak, millet olacak. (MHP ve AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
İZZET ULVİ YÖNTER (Devamla) Bu duygu ve
düşüncelerle -sözümü fazla da uzatmak istemiyorum- 2022 Yılı
Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifinin hayırlı olmasını
ve kanun teklifine evet diyeceğimizi bu vesileyle paylaşmak
isterim.
Saygılar sunarım. (MHP ve AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan,
gruplar açısından da cevap hakkını gruptan sonra mı
değerlendiriyorsunuz?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Öyle bir
değerlendirme yok, gruplar konuştu.
BAŞKAN Şöyle: Cevap hakkı
şeklinde -Başkan Vekilimiz Haydar Beyle de konuştuğumuz-
grubun konuşması bittiğinde eğer bir sataşma varsa
sataşmadan kürsüden söz vererek, değerlendirmeyi ise bütün
konuşmalar tamamlandıktan sonra isteyen Grup Başkan Vekillerimize
söz vererek yapıyoruz.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Tamam Başkanım.
BAŞKAN Sayın İbrahim Özyavuz,
buyurun lütfen. (MHP sıralarından alkışlar)
MHP GRUBU ADINA İBRAHİM ÖZYAVUZ
(Şanlıurfa) Sayın Başkan, çok değerli
milletvekilleri; 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifinde
yer alan GAP ve DAP Başkanlıkları bütçesi üzerine Milliyetçi
Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Gazi
Meclisimizi ve bizleri izleyen büyük Türk milletini saygıyla
selamlıyorum.
GAP gibi bir projenin Türkiyenin diğer
coğrafi bölgelerinden ziyade özellikle bu bölgede uygulanmasının
temelinde, bölgenin sahip olduğu bazı özelliklerin
yattığı söylenebilir. Açmak gerekiyorsa; Türkiye'nin sıcak,
kurak bölgelerinden biri olan GAP bölgesi, aynı zamanda zengin doğal
kaynaklara sahiptir. Fırat ve Dicle nehirleri, GAP bölgesi ve Türkiye için
hayati öneme sahiptir. Harran, Suruç, Ceylanpınar, Mardin ovaları
Türkiye'deki sulanabilir arazinin yüzde 20sine ve ülkenin enerji
potansiyelinin yaklaşık yüzde 30una sahiptir. 9 ili kapsayan GAP
bölgesinin özelliklerinden biri de Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki su
havzaları içinde gelişme ve değerlendirme potansiyeli en yüksek
havza oluşudur. Güneydoğu Anadolu Projesi, geniş kapsamı,
iddialı amaç ve hedefleri, olumlu ve olumsuz etkileri, neredeyse yarım
asırlık tarihi, farklı teknik, siyasi, ekonomik, sosyal,
kültürel ve ekolojik boyutlarıyla, Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Türkiye
Cumhuriyeti ve dünya için kritik öneme sahip bir bölgesel kalkınma
projesidir. Erken safhalarında Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin su ve
toprak kaynaklarını geliştirmek, Fırat ve Dicle
havzasında sulama yapmak, hidroelektrik enerjisi üretmek için 22 baraj, 19
hidroelektrik santralı ve çeşitli sulama
yatırımlarının yapılmasını kapsayan proje,
yıllar içinde yapılan değişikliklerle çok sektörlü,
sürdürülebilir, insani kalkınmaya dayalı entegre bir bölgesel
kalkınma projesine dönüştürülmüştür. Bugün gelinen noktada,
GAPın başlıca amacı, Güneydoğu Anadolu Bölgesinin
kaynaklarını değerlendirerek bölgede yaşayanların
gelir düzeyini ve yaşam kalitesini yükseltmektir, ayrıca bölge ile diğer
bölgeler arasındaki gelişmişlik farklarını da
gidermektir. Bir diğer amacının kırsal alanlardaki
verimliliği ve istihdam olanaklarını artırarak ulusal
düzeyde ekonomik ve sosyal kalkınmayı sağlamak olduğu da
söylenebilir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
DAP; Ağrı, Ardahan, Bingöl, Bitlis, Elâzığ, Erzincan,
Erzurum, Hakkâri, Iğdır, Kars, Malatya, Muş, Tunceli ve Van
illerini kapsamaktadır. Doğu Anadolu Projesi ana planına
bakıldığında; plan, bölgedeki üniversitelerin ortak bir
çalışma ürünü olarak 2011 yılında ortaya
çıkarılmıştır. Doğu Anadolu Projesi
kapsamında mevcut durum ve durumun analizi, bölgeyle ilgili stratejiler ve
senaryolar, Doğu Anadolu Projesi ana planıyla beraber özel sektöre
yönelik ön fizibilite etütleri hazırlanmıştır. DAPın
bu şekilde ekonomik, sosyal ve çevresel olarak 3 farklı hedefi
bulunmaktadır. DAP, bölgesel kalkınmayı sağlayacak her
türlü yeniliğe açık olacak şekilde oluşturulmuştur.
Ayrıca, bölgenin sahip olduğu değerlerin gelişmesi ve
artırılmasına yönelik çalışmaların
desteklenmesine de karar verilmiştir. DAP, bölgede kamu sektörü ile özel
sektör arasındaki iş birliğinin de güçlendirilmesine önem
vermektedir.
Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) ise
Güneydoğu Anadolu Bölgesinin sahip olduğu kaynakları
değerlendirerek bu yörede yaşayan insanlarımızın gelir
düzeyini ve yaşam kalitesini yükseltmeyi, bölgeler arası
farklılıkları gidermeyi ve ulusal düzeyde ekonomik gelişme
ve sosyal istikrar hedeflerine katkıda bulunmayı amaçlayan, aynı
zamanda ülkemizi uluslararası alanda markalaştıran son derece
önemli ve kapsamlı bir projedir.
GAP ve DAPla, ileri teknolojiye dayalı,
altyapı sorunlarını çözmüş, verimliliği yüksek,
uluslararası rekabet gücünü artırmış bir tarım
sektörünün oluşturulması, sanayi altyapısının ve
girişimcilik ortamının geliştirilmesi, özel sektör
yatırımlarının teşvik edilmesi, bölgenin teknolojik
altyapısının ve üniversite-sanayi iş birliğinin
ilerletilmesi, turizmin canlandırılması ve doğal
kaynakların korunmasına yönelik tedbirlerle ekonomik dönüşümün
sağlanması amaçlanmaktadır.
GAP ve DAPla, eğitim, sağlık, sosyal
yardım, kültür, sanat ve spor faaliyetleri gibi kamu tarafından
sunulan hizmetlere erişimin güçlendirilerek fırsat
eşitliğinin sağlanması, istihdamın artırılması
ve sürdürülebilir bir kalkınmanın gerçekleştirilmesi yönünde
tedbirler alınmaktadır. Bu projelerin sulama
yatırımlarının tamamlanması, ulaştırma
ağlarının iyileştirilerek ulaşımın daha
konforlu hâle getirilmesi, lojistik merkezlerin kurulması ve bölgenin
bilgi, iletişim teknolojileriyle altyapısının
geliştirilmesi de amaçlanmaktadır.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; malumunuz olduğu üzere, 2020 yılı
başından itibaren dünyayı etkisi altına alan Covid-19
salgını nedeniyle ekonomilerde yaşanan daralmanın olumsuz
etkilerinden hem ülkemiz hem de dünya çok etkilenmiştir. Türkiye,
salgınla birlikte 2018 Ağustosundan itibaren maruz
kaldığı ekonomik saldırılara rağmen, zorlu geçen
2020 yılında 1,8 oranında büyümeyi başaran nadir ülkelerden
biri olmuştur. Hiç kuşkusuz bu büyümeye GAP ve DAP Projeleri üretim
çarkına katkı sağlayarak destek vermiştir. Bahsi geçen bu
projeler, insanlarımızın ekonomi, eğitim, sağlık,
ulaşım, kültür, turizm ve benzeri koşullarını
iyileştirmeyi hedefleyen önemli projelerdir. Devam etmekte olan bu
projelerin tamamlanması bölge insanı ve ülkemiz açısından
önemi ve faydası inkâr edilemez bir gerçektir. Bu projelerin
tamamlanması bölgeden ülkemizin çeşitli illerine ekmek kazanmak için
zor koşullarda çalışmaya giden mevsimlik tarım
işçilerimizin de kendi memleketlerinde çalışmalarına ve
çektikleri çilenin sona ermesine katkı sağlayacaktır.
Ayrıca, bahsi geçen illerde sulama altyapısının
tamamlanması elektrik enerjisi kullanarak zor şartlar altında
üretmeye çalışan çiftçilerimizin de yaralarına merhem olacak,
daha fazla üretim, daha fazla istihdam ve ekonomi çarkının dönmesine
de faydalı olacaktır.
Yine, sağlık alanında hizmet ve
yatırımlara bakıldığında son yirmi yılda
hastane sayısı 131e, yatak sayısı 20.936ya
çıkarılmış, hekim sayısında da önemli
artışlar olmuştur ancak bölgenin genç nüfus oranının
ve doğurganlık oranının yüksek olması sağlık
alanında daha fazla yatırıma ihtiyaç duyulmasına sebep
olmaktadır.
Bölgenin sosyal anlamda gelişimini
destekleyici, her kesimden insanımızın sportif faaliyetlerini
gerçekleştirebileceği spor alanları, yüzme havuzları
yapılmış ve yapılmaya devam edilmelidir. Spor
alanlarının çoğalmasıyla başta gençlerimiz olmak üzere
vatandaşlarımızın zararlı alışkanlıklardan
korunmalarına, sosyalleşmelerine olanak tanınmış
olacaktır.
Bölgede tüm alanlarda olduğu gibi eğitim
alanında da önemli gelişmeler olduğu göz önündedir.
İlkokul, ortaokul, lise ve üniversite sayısında önemli
artışlar olmuştur. Eğitim alanında bölgede bulunan
genç nüfusun fazla olması özellikle okul öncesi ve ilkokul
sayısını daha da fazla ihtiyaç hâline getirmektedir.
Eğitime yapılacak desteğin artması bölge ve ülkemizin
geleceği için hayati öneme sahiptir.
GAP ve DAPtan elde edilen kazanımların
korunması ve daha da ileriye gitmesi için, bölgede yaşanan elektrik
sorununa da artık neşter vurulup kalıcı bir çözüme
bağlanması gerekmektedir. Bölge insanının, özel
şirketlerin keyfî uygulamalarına maruz kalmaktan kurtulması,
elektrik enerjisinden günlük hayatta, tarımda ve sanayide faydalanması
için bu sorunun bir an önce çözülmesi gerekmektedir.
Son olarak, liderimiz Sayın Devlet Bahçeli
Beyin dediği gibi, Allaha şükürler olsun ki Türkiye Cumhuriyeti
devleti, Cumhur İttifakıyla birlikte, mazisiyle uyumlu bir rotada
ilerlemeye başlamıştır ve en kısa zamanda
hedeflediği menzile ulaşacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle 2022 yılı
bütçesinin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını
diliyor, yüce Meclisi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum. (MHP
ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Esin Kara.
Buyurun Sayın Kara. (MHP ve AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
MHP GRUBU ADINA ESİN KARA (Konya) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 yılı
bütçesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubumuz adına söz
almış bulunmaktayım. Gazi Meclisimizi saygıyla
selamlıyorum.
Çocuklarınıza, torunlarınıza
bırakabileceğiniz en büyük miras, ülkücü hareket içerisinde
verdiğiniz mücadeledir. Çünkü tarih, ülkücüleri yazacaktır.
sözleriyle andığımız, 8 Aralık 1995 tarihinde elim bir
trafik kazası sonucu kaybettiğimiz eski Ülkü Ocakları Genel
Başkanımız Metin Tokdemiri vefatının
seneidevriyesinde rahmet ve minnetle yâd ediyorum.
Seçim bölgem olan Konya, Anadoluda yer alan
metropol kentlerden biridir. Konya, hem tarımsal üretime bağlı
endüstriyel alanda hem de savunma sanayi alanında oldukça yüksek bir
potansiyele sahiptir. Bu potansiyelin tam manasıyla kullanılabilmesi,
ekonomik kalkınmanın topyekûn yapılabilmesi için bölgesel
kalkınma çalışmalarına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu
sebeple, On Birinci Kalkınma Planı içerisinde KOP projesi
kapsamında yer alan faaliyetler, Konyamızın genel refah
seviyesini artırmak, güçlü ve millî üretim yapan bir bölge
olmasını sağlamak amacıyla büyük önem taşımaktadır.
KOP Bölge Kalkınma İdaresinin kurulduğu 2011 yılında Aksaray,
Karaman, Konya ve Niğde illerinden oluşan KOP bölgesi, 2016
yılında Kırıkkale, Kırşehir, Nevşehir ve
Yozgat illerinin de ilavesiyle 8 ili kapsar hâle gelmiştir.
Başlangıç aşamasında
ağırlıklı olarak sulama projelerini içeren Konya Ovası
Projesi yüz yılı aşan bir geçmişe sahiptir. Ülkemizin ilk
resmî sulama projesi olma özelliğini taşıyan Konya Ovasına
su getirme çalışmaları, II. Abdülhamit zamanında
başlamış ve bölgenin en büyük tatlı suyu olan Beyşehir
Gölünden Çumra Ovasına su aktarılmıştır.
KOP bölgesinin yüz ölçümü 95.580 kilometrekare olup
Türkiye yüz ölçümünün yüzde 12sini oluşturmaktadır. Bu bölgelerden
Konya, 40.814 kilometrekareyle Türkiyenin yüz ölçümü bakımından en
büyük ilidir. 2021-2023 KOP Bölge Kalkınma Programı hayata
geçtiğinde KOP bölgesinin diğer bölgelerle gelişmişlik
farkları azalacak, toprak ve su kaynaklarının sürdürülebilir
kullanımı artacak, turizm, sanayi ve enerjide ekonomik büyüme
sağlanacaktır.
Bilindiği gibi, KOP bölgesinin en az
yağış alan ili Konyadır, metrekareye
KOP projesi dışında, bölgenin
geleceği için acil önlemler alınmalı, gerekirse tarım
politikalarımızda değişiklik yapılmalıdır.
Tarım Bakanlığımız tarafından, bölgeye, az su
isteyen ürünlerin üretimi için destek ve alım garantisi verilmeli, teşviklerimizle
çiftçilerimiz az su isteyen ürünlerin üretimine yönlendirilmelidir. Bu sayede,
su tüketimi bir nebze olsun kontrol altına alınabilecek, Konya
Ovasının Konya çölüne dönmesi engellenebilecektir. Yine, kapalı
devre sulama sistemine geçilmesi ve basınçlı sistemle su
yapılması su tasarrufu sağlayacak önlemler arasında yer
alabilecektir.
Konuşmalarıma son verirken büyük Türk
milletini ve onun büyük Meclisini saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Sermet Atay.
Sayın Atay, buyurun. (MHP
sıralarından alkışlar)
MHP GRUBU ADINA SERMET ATAY (Gaziantep) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; 2022 yılı
İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve
Göç İdaresi Başkanlığı bütçeleri üzerine Milliyetçi
Hareket Partisi Grubum adına konuşmak üzere söz almış
bulunuyorum. Bu vesileyle yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
İçişleri Bakanlığımız
terörle mücadeleden göçe, asayişten nüfus ve vatandaşlık
işlerine, afet ve acil durum yönetiminden trafik denetleme ve
düzenlemesine; karada, havada ve denizde görev ifa eden, çok çeşitli
hizmetlerin muazzam bir koordinasyonla idare edildiği
Bakanlığımızdır. İçişleri
Bakanlığımız devletimizi ve milletimizi vekâlet savaşlarının
yaşandığı coğrafyamızda uygulanmak istenen kaos
planından korumak ve uzak tutmak için gerekli olan siyasi ve ekonomik
istikrarla birlikte güvenlik istikrarını da sürdürmeye yönelik adımları
hassasiyetle atmaktadır. Bu doğrultuda, kara ve deniz
sınırlarımızın güvenliği, kent ve kırsal
alanların güvenliğine kadar kapsamlı faaliyetler
aralıksız ve artırılarak sürdürülmektedir.
Sahada 332.514 emniyet, 195.421 jandarma, 7.505
sahil güvenlik personeli, 56.551 güvenlik korucusu, toplam 591.991 iç güvenlik
personeliyle bu stratejiler titizlikle uygulanmaktadır. Terörle mücadelede
Sayın Bakanımızın da insanüstü çabasıyla kahraman
kolluk güçlerimiz daha atak bir pozisyon almış, terörü
kaynağında yok etme stratejisiyle kesintisiz operasyonlar
yapılarak alan hâkimiyeti sağlama hedeflerine
yaklaşılmıştır. Bu uygulamalarla, PKK terör örgütü
hareket kabiliyetini yitirmiş, deliğinden kafasını
çıkaramayan sürüngenler misali tüm taarruz gücünü kaybetmiştir.
Savunmadan ziyade taarruz anlayışıyla yapılan operasyonlardan
etkin sonuçlar elde edilmiştir. Hareket alanı neredeyse kalmayan PKK
unsurlarının lojistik destekleri kesilmiş, yapılan
başarılı operasyonlarla maddi destekleri
azaltılmış ve böylece aktarım kapasiteleri
düşürülmüştür. Terörü bitirme kararlılığının
sonucu olarak gelinen noktada ilk defa PKK yurt içi terörist unsur
varlığı 180in altına düşürülmüştür.
Yurt içinde kahramanlarımızın
fedakârca yaptığı terörle mücadele faaliyetlerinin perçinlenmesi
ve tam anlamıyla sahada başarıya ulaşabilmesi için terörü
kaynağında yok etmeye yönelik, özellikle Suriye ve Irak
sınırlarımızda sınır güvenliği faaliyetleri
ve yapılan başarılı operasyonlar takdire
şayandır. Suriye ve Iraktaki otorite boşluğunun da
etkisiyle küresel terör baronlarının piyonu hâline gelen PKK ve onun
devamı niteliğinde olan değişik isim almış terör
örgütlerinden ülkemize karşı mütecaviz girişimleri önlemek ve
yok etmek üzere kendi görev sahasında destan yazan güvenlik güçlerimize
teşekkürü bir borç biliyoruz. Ancak onların arkasında ve
yanlarında gece gündüz demeden duran, savaşan, bu işlerin
planlanmasını, sevk ve idaresini insanüstü bir çabayla yapan
Sayın İçişleri Bakanımıza ve Bakanlık
personelimize de müteşekkiriz.
Bunun yanında, kahraman kolluk güçlerimiz
Fetullahçı terör örgütüyle de mücadelesini her alanda
kararlılıkla sürdürmektedir. FETÖnün, devletin bünyesine sızma
amacı için her yöntemi mübah sayma gibi dünyada diğer terör
örgütlerinden ayrılan farklı yöntem ve planları vardır
ancak FETÖyü diğer terör örgütlerinden ayıran en dikkat çekici terör
öylemi 15 Temmuz hain darbe girişimidir. Terör örgütü, mensupları
aracılığıyla kamu kurumları üzerinden elde ettiği
güçle devletin tüm anayasal kurumlarını kontrol ederek, örgüt
elebaşı tarafından ortaya konulan siyasal, ekonomik ve toplumsal
düzeni etkileyen sinsi yöntemlerle askerî darbe girişiminde bulunmuş
ancak Sayın Cumhurbaşkanımız ile Genel
Başkanımız Sayın Devlet Bahçelinin kararlı
duruşu, milletimizin feraseti ve cesaretiyle hain FETÖ darbe girişimi
engellenmiş ve bertaraf edilmiştir. FETÖyle mücadele de kararlı
bir şekilde, yok edilinceye kadar devam edecektir.
Başka bir terör örgütü unsuru olan DEAŞla
mücadele kararlılıkla sürdürülmüş, 31 Aralık 2016dan sonra
bu örgüt ülkemizde bir tek eylem dahi yapamamıştır.
Sol terör örgütleri DHKP-C ve MLKP ülkemiz
kırsalından tamamen silinmiş, şehirlerde yapılan
operasyonlarla bitme noktasına gelmiştir.
Terörle mücadelenin yanında, yine,
Bakanlığımızın ilgili birimlerince uyuşturucu
maddelerle mücadele de etkin bir şekilde yürütülmektedir. Uyuşturucu
suçları bildirimi mobil uygulaması UYUMA
sokaklarımızı daha güvenli kılmak üzere atılan
adımlardan sadece bir tanesidir. En İyi Narkotik Polisi: Anne
projesiyle annelere yönelik farkındalık ve bilinçlendirme
faaliyetleri yapılmıştır. 7.833 faaliyette 295.308 anneye
ulaşılmış, uyuşturucuyla mücadelede yeni bir cephe
açılarak annelerimizin mücadeleye katılması
amaçlanmıştır. Bu çalışmalar neticesinde 2021
yılı Dünya Uyuşturucu Raporu verilerine göre 2019
yılında dünya genelinde yakalanan eroinin yüzde 21i ülkemizde kolluk
birimlerince icra edilen operasyonlarla ele geçirilmiştir. Yapılan
operasyonlarda sadece ekstazi olarak bilinen uyuşturucu hap, ülkemizde
Avrupa geneline nazaran 2 kat daha fazla yakalanmıştır. Ülkemizde
doğrudan uyuşturucuya bağlı ölümlerle yapılan mücadele
sonucunda 2019 yılı Avrupa Uyuşturucu Raporu'na göre,
doğrudan uyuşturucuya bağlı ölümlerde 1 milyon kişi
başına dünya ortalaması 35, AB ortalaması 15, bu oran
Türkiye'de 5,5 olarak belirlenmiştir. 2019 yılı için
yapılan bu çalışmalarda Türkiye'de toplam 342 ölüm
belirlenmiştir, gelinen noktada 2021 yılında doğrudan
uyuşturucuya bağlı ölüm sayısı 142 kişi olarak
gerçekleşmiştir. Yapılan mücadelenin ve izlenen yolun doğru
olduğunun ispatı olan bu rakamların daha aşağıya
gitmesini, hatta ortadan kalkmasını temenni ediyor, bu tabloda
emeği olan herkese Sayın Bakanımız nezdinde Türk milleti
adına teşekkür ediyoruz. (MHP ve AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
Kahraman kolluk güçlerimizin bir unsuru olan
güvenlik korucularımızın daha etkin görev yapabilmeleri için,
koordinasyonu daha güçlü yapabilmesi amacıyla Korucular Daire
Başkanlığı kurulmuş, geçici köy korucusu ismi
güvenlik korucusu olarak değiştirilmiştir.
Bu konu da yıllardır ülkede
tartışılıyor olmakla birlikte her fırsatta göçle
ilgili hem siyasilerimiz hem gazetecilerimiz çeşitli eleştirilerde
bulunmuşlardır ancak geneline bakıldığında mevcut
hükûmete muhalefet eden çevrelerin bu konuyu istismar ettikleri,
eleştirilerin arkasında konunun çözülmesine yönelik iyi niyetli bir
yaklaşım ve mantıklı çözüm önerisinin
olmadığı görülmektedir. Genel Başkanımız
Sayın Devlet Bahçeli Beyin talimatıyla bu konuyla alakalı
çalışmalar yapmak üzere MHP bünyesinde Sınır Aşan
Göçler Komisyonu teşekkül ettirilmiştir. Sınır aşan
göç olgusu hem göç veren hem göç alan ülkeleri derinden etkilemiş,
toplumsal bünyede büyük değişimler meydana getirmiştir. Bu
değişimlerin boyutu tehlikeli sınırlara
dayanmıştır. Meseleye bu açıdan bakan liderimiz ve
partimizin düşüncesi, Türkiye'ye yönelik göçü anlamanın ülkemizin
geleceğinde belirleyici olacağı yönündedir. Genel Başkan
Yardımcımız Sayın İzzet Ulvi Yönter koordinesinde
yapılan çalışmalar neticesinde komisyon iki adet rapor
yayınlamış ve bu konudaki düşüncelerimizi, tespitlerimizi
ve çözüm önerilerimizi ortaya koymuştur. Buna göre, ülkemiz geçmişte
kaynak ve transit ülke konumunda göçe maruz kalırken gelişen
ekonomisi ve hayat şartlarıyla beraber son yıllarda transit ülke
olmanın yanında hedef ülke olmaya başlamıştır.
Bize göre yoksulluk ve istikrarsızlıktan kaynaklanan düzensiz göçün
ortaya çıkardığı meseleler ülkelerin tek
başlarına çözemeyeceği kadar kapsamlıdır. Meselenin
çözümünde uluslararası toplumun aynı sorumluluk ve
dayanışma içerisinde birlikte hareket etmesi gerekliliktir. Ülkemizin
çevresinde gelişen siyasi istikrarsızlık, ekonomik buhranlar ve
vesayet savaşı faaliyeti yürüten terör oluşumları göçün
muhtemel etkileri ve planlamasını zorunlu hâle getirmiştir. MHP,
küresel bir sorun hâline dönüşen düzensiz göçe karşı önlemlerin
uluslararası normlara uygun bir şekilde ele alınması, kaçak
göçmen taşıyıcılarıyla güçlü bir mücadele, göçe
siyasi, ekonomik güvenlik kaynaklı temel nedenlerle kalıcı
çözümler üretilmesi gerektiği düşüncesindedir. Ayrıca, göçün
kaynağı olan ülkelerde çatışma bölgelerinde barış
ve istikrarın yeniden tesisi, bu ülkelere insani ve kalkınma
yardımlarının artırılması ve buna yönelik
tedbirlerin alınması tezi düşüncemizin ana eksenini
oluşturmaktadır. İçişleri
Bakanlığımızın da bu konudaki
çalışmalarını takdirle takip ediyoruz. Göç Kurulu
tarafından 2018 yılında onaylanarak yürürlüğe giren Uyum
Strateji Belgesi ve Ulusal Eylem Planı yabancılar ve Türk toplumu
arasında uyum sağlanması, yabancıların ülkeden
ayrılıncaya kadar geçecek süreçte hayatlarını idame
ettirebilmeleri için gereken faaliyetleri içermektedir. Türkiye Düzensiz Göç
Strateji Belgesi ve Ulusal Eylem Planı 2021 ve 2025
yıllarını içerecek şekilde, kaynak ülkede başlayan ve
yine kaynak ülkede son bulan düzensiz göçle mücadelede -stratejik öncelikler
çerçevesinde- kurumlar arası koordinasyonu artırmayı,
yabancıların insan hakları standartları çerçevesinde
gönüllü geriye dönüşlerini sağlamayı, kaynak ülkede düzensiz
göçle mücadele etmeyi amaç edinmektedir.
Cumhurbaşkanlığı hükûmet
sistemiyle beraber Jandarma Genel Komutanlığı İçişleri
Bakanlığımıza bir kolluk gücü olarak
bağlanmıştır; Emniyet teşkilatımızın
şehirlerde ifa ettiği görevi kırsalda Jandarma
teşkilatımız ifa etmektedir. Her iki
teşkilatımızın görev ve sorumlulukları birbirinin
aynısıdır. Polis teşkilatımızın görevle
ilgili mevzuatının özü Polis Vazife ve Sâlahiyet Kanunudur; mali ve
sosyal hakları da 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu
esaslarına göre düzenlenmektedir. Aynı Bakanlığa
bağlı Jandarma Genel Komutanlığı personeli ise 926
sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun
esaslarına tabidir. Aynı rütbede çalışan tüm kıdemli
jandarma albaylar aynı maaşı alırken Emniyet
teşkilatındaki birinci sınıf emniyet müdürlerinin, emsal
rütbede görev yapıyor olmalarına rağmen, maaşları
arasında farklar mevcuttur; hatta birinci sınıf emniyet
müdürleri, bulundukları görevde bile farklı maaşlarla
ücretlendirilmektedir. Muadil rütbedeki bir polis memuru ile benzer rütbedeki
bir jandarma astsubay arasında 2 bin lirayı aşkın bir
maaş farkı bulunmaktadır; bu da aynı işi yapan,
aynı görevdeki personel arasında eşitsizliği
doğurmaktadır. Özet olarak, Polis Vazife ve Sâlahiyet Kanunu
İçişleri Bakanlığımıza bağlı tüm kolluk
güçlerini kapsayacak şekilde, hiçbir personelin hak kaybına mahal
vermeden kolluk gücü vazife ve salahiyet kanunu adı altında yeniden
düzenlenmeli, sosyal ve mali haklar yönünden eşitsizlikler giderilmelidir.
Aynı görevi yapan kahramanlarımıza eşit işe eşit
ücret ilkesinden hareketle aynı maaşın verilmesi temennimizdir.
Bir başka kanayan yaramız uzman erbaşlarımızın
ifa ettikleri göreve uygun kadroların olmamasıdır. Terörle
mücadelede en ön safta canı pahasına vatan müdafaası yapan bu
kahramanların özlük haklarının iyileştirilmesi elzem bir
meseledir. Vatan savunmasında en çok şehit bu zümreden
çıkmıştır. Bu kahramanlarımızın haklı
taleplerine kulak verilmeli, gerekli kanuni düzenlemeler ivedilikle
yapılarak hakları teslim edilmeli, kadroları verilmelidir. Biz
Milliyetçi Hareket Partisi olarak Vatan savunmasının sözleşmesi
olmaz. diyoruz. (MHP sıralarından alkışlar)
Bir başka haklı talep olan uzman
jandarmaların, diğer tüm askerî personelde olduğu gibi,
eğitimde geçen sürelerinin hizmetten sayılması hususunu bir kez
daha yineliyor, aynı zamanda Milliyetçi Hareket Partisi olarak terörle
mücadelede yaralanıp gazi sayılmayan 20 bin
kahramanımızın gazilik unvanı almasını, bunlara
şeref aylığı bağlanmasını talep ediyoruz.
Sözlerime son verirken gecesini gündüzüne katarak
terör örgütlerine ve onların iş birlikçilerine, mafya
baronlarına ve her türlü devlet, millet düşmanına
karşı fedakârca görev yapan Sayın Bakanımıza ve
İçişleri Bakanlığı personeline Milliyetçi Hareket
Partisi Grubu adına teşekkür ediyor, görevlerinde başarılar
diliyoruz. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)
2022 yılı bütçesi devletimize,
milletimize, Bakanlığımıza hayırlı olsun. (MHP ve
AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Söz sırası Sayın Ümit
Yılmazda. (MHP sıralarından alkışlar)
Sayın Yılmaz, iki
konuşmanızı birleştirdim, süreniz yirmi dakikadır.
MHP GRUBU ADINA ÜMİT YILMAZ (Düzce)
Başkanım, Sayın Bakanımızın şahsına ve
Bakanlığımıza çok ağır ithamlarda bulundular,
eğer konuşmamı kısa kesip Sayın Bakanımıza
devredebiliyorsam, Tüzük buna imkân veriyorsa şahsına bırakmak
isterim. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Öyle bir devir imkânımız
yok, siz buyurun lütfen.
ÜMİT YILMAZ (Devamla) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığımıza bağlı Doğu Karadeniz Projesi
Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ve İçişleri
Bakanlığımıza bağlı Sahil Güvenlik
Komutanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Afet ve
Acil Durum Yönetimi Başkanlığı bütçeleri üzerine Milliyetçi
Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Genel
Kurulu ve aziz Türk milletini saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, Doğu Karadeniz
Projesi yani DOKAP, 11 ilde faaliyetlerine devam eden, bölgenin sahip
olduğu kaynakları verimli değerlendirerek bölgede yaşayan
vatandaşlarımızın refahını artırmayı,
gelir düzeyini kaynakların doğru kullanımı ve
planlamasıyla yükseltmeyi amaç edinen bir projedir. DOKAP, bu
bağlamda, sosyal ve ekonomik istikrar sağlamak amacıyla ulusal
düzeyde, faaliyet alanları farklı 26 kalkınma ajansıyla
entegre çalışan bölgesel bir kalkınma projesidir; 76.871 kilometrekare
yüz ölçümüyle Türkiye yüz ölçümünün yaklaşık yüzde 10unu
kapsamaktadır. 2020 yılı TÜİK verilerine göre DOKAP
projesinin hitap ettiği bölge nüfusu 5 milyon 579 bin 54 kişi olarak
görülmektedir. Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 7sini kapsayan bu
proje ve projenin hitap ettiği bölge büyüklüğü projenin önemini
ortaya koymaktadır.
Değerli milletvekilleri, DOKAP bölgesi,
tarımsal üretim açısından bakılınca fındık
ve çay üretiminin en çok yapıldığı bölgedir. Dünyada
fındık üretiminin yaklaşık yüzde 70inin ülkemizde
yapıldığı ve 5 milyona yakın vatandaşımızın
doğrudan ve dolaylı yoldan gelir kaynağı olması
dolayısıyla, ülkemiz açısından büyük bir ekonomik katma
değeri olan Türk fındığının markalaştırılması
projesi DOKAP bölgesi için oldukça önemlidir.
Fındık, ülkemiz sosyoekonomik
penceresinden bakılınca, zorlu Karadeniz coğrafyasında
yerine başka bir ürünün konulması mümkün olmayan, aslında gerek
de olmayan bir üründür. Yıllık 700 bin ton üretim ve 3 milyar dolar
piyasa değeriyle hem tarımsal üretimin hem de gıda sanayisinin
en önemli değerlerinden olan fındık, DOKAP proje bölgesindeki
üretimine bakıldığı zaman bölgenin refahını ve
yatırım kararlılığını
artırmaktadır. Bu kapsamda, kasım ayı içinde Gümrük ve
Ticaret Bakanımıza iletmiş olduğum Türk
fındığının markalaştırılması
projesi, DOKAP projelerine olumlu katkı sağlayacak düzeyde sonuçlar
beklediğimiz bir çalışmadır.
Yurt içi ve yurt dışında üretim yapan
birçok firma tarafından tercih edilen Türk
fındığının marka değerinin
artırılması için öncelikle coğrafi işaret
çalışması yapılmalıdır. Akabinde, markalaşma
çalışmalarının yapılması, Türk
fındığının kalite farkının üretilen
diğer fındık çeşitlerine göre akademik olarak
kanıtlanması ve marka değeri yüksek firmaların üretimlerini
Türkiyede yapmaları için teşvik verilmesi gerekmektedir.
Ayrıca, ürünlerinde Türk fındığı kullanan
markaların etiketlerinde kullanılan Türk
fındığının sezonunun ve kalitesinin
yazılmasının şart koşulması
markalaşmanın önünü açacaktır. Marka hâline gelen Türk
fındığının ve yapılacak olan
yatırımların DOKAP bölgesi için hem fındık
tarımı hem de gıda sanayisi gelirlerini katbekat
artıracağı kesindir.
Değerli milletvekilleri, kalkınma
ajanslarının kuruldukları bölgede yapmış
oldukları çalışmalar ve yatırım projeleri göz önüne
alındığında, Batı Karadeniz'de bulunan illerimizin millî
gelirden aldıkları payın az olduğu görülmektedir. Düzce
merkezli olarak kurulması bölge halkı tarafından beklenen
Batı Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi, kısaca
adı BAKAP olacak projenin Düzce, Bolu, Zonguldak, Bartın, Karabük,
Kastamonu ve Sinop illerini kapsayacak şekilde oluşturulması
beklentimizdir. Burada oluşturulacak bir BAKAP projesiyle, doğusunda
DOKAP, batısında en gelişmiş sanayi bölgesi olan Marmara
Bölgesi'yle entegre çalışmalar yapılabilir ve bölgenin
tamamının gelişimi noktasında ortaklaşa projeler
oluşturulabilir.
Proje etüt çalışmalarını
akademik bir heyetle oluşturduğumuz DOKAP Eylem Planında
farklı bölgelerde yer alan Yeşil Yol Projesi'nin Batı Karadeniz
merkezli, Hendek, Düzce, Abant, dağlık ve ormanlık alan yol
hattı boyunca Düzce il sınırları içerisinde yer alan yayla
ve turizm potansiyeline sahip alanları kapsaması bölge turizminin
gelişmesine katkı sağlayacaktır. Tasarlanan Yeşil Yol
Projesi'nin hayata geçirilmesi sadece bölge turizmine katkı
sağlamayacak, Sakarya, Kocaeli, İstanbul ve Ankara gibi büyük
şehirlerin insanlarının nefes almasına da imkân
sağlayacaktır. Bölgemizde oluşturulması beklentimiz olan
Yeşil Yol Projesi'nin taslak çalışması Turizm Bakanlığına
iletilerek gerekli temaslar kurulmuş ve çalışmanın takibi tarafımızca
yapılmaktadır. İstanbul ve Ankara gibi 2 önemli büyük
şehrin yol hattının orta noktasında yer alan, önemli bir
turizm potansiyeline sahip Düzce merkezli BAKAP çalışmaları
önerisi, BAKAP kapsamında kalan illerin refahı için oldukça
önemlidir.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; ülkemizde ve dünyada yaşanan doğal afetlere
karşı kriz yönetimi, acil müdahale, kişilerin
bilinçlendirilmesi, insani yardım ve birçok alanda çalışmalar
yürüten İçişleri Bakanlığımıza bağlı
AFAD, çalışmalarına baktığımız zaman,
yaşanan orman yangınları, depremler, sel felaketi ve su
baskınlarına karşı amansız bir mücadele vermektedir.
Afet bölgelerinde gözlemlediğimiz AFAD koordinasyonunda hareket eden kamu
kurumları, STK ve vatandaşlarımız, yaşanan afetlerin
yaralarının bir an önce sarılmasını
kolaylaştırmış, birlik ve beraberliğimizi
perçinlemiştir. 2021 yılı, bu kapsamda afetlerde risk azaltma,
afet öncesi önlemlerin alınması, afet sırasında can ve mal
kayıplarının en aza indirilmesi amacıyla Türkiye Afet
Eğitim Yılı ilan edilmiştir. Şimdiye kadar neredeyse
ülke nüfusunun yarıya yakınına, kamu görevlilerimize yüz yüze ve
çevrim içi olarak afet farkındalık eğitimi verilmiştir.
Bireylerin ve hane halkının bilinçlendirilmesi amacıyla
düzenlenen bu eğitimler sayesinde, yaşanan afetlerde
vatandaşlarımızın gönüllü çalışmaları, afet
bölgelerinde AFAD koordinasyonu ve görevlilerimizin motivasyonu
artmıştır. Bizzat yakından takip ettiğimiz Rize,
Artvin ve Sinop ile Batı Karadeniz'de Düzce, Bartın ve Kastamonuda
yaşanan sel felaketleri; Antalya, Adana, Mersin, Muğla illerimizde
yaşanan orman yangınları ve birçok afet durumunda,
vatandaşlarımızın zor günlerinde kamu kurum ve
kuruluşlarının özverili çalışmalarının
birlik ve beraberliğimizi tüm dünyaya sergilemesi bizleri gururlandırmıştır.
Değerli milletvekilleri, İçişleri
Bakanlığımıza bağlı, son yıllarda artan
önemi açısından, başarılı altyapı
yatırımları ve saha uygulamalarıyla göz dolduran bir
diğer kurumumuz Sahil Güvenlik Komutanlığıdır. Sahil
Güvenlik Komutanlığımız, yüzyılın sorunu hâline
gelen göç probleminin günden güne artmasıyla üç tarafı denizlerle
kaplı ülkemizde hayati önemi haiz kurumların başında
gelmektedir. Geçmişte daha çok kaçak avlanma ve benzeri problemlerle
uğraşan Sahil Güvenlik Komutanlığımız, son
yıllarda deniz yoluyla gerçekleşen kitlesel göç problemi ve mavi
vatanda güvenliğin sağlanması ve tehditlerin önlenmesiyle ilgili
başarılı çalışmalar yapmaktadır. Özellikle,
iptidai deniz botlarıyla Avrupa ülkelerine göçmeye çalışan, Orta
Doğudan, Uzak Doğudan ve Afrika'dan gelen göçmenleri Türk milletine
yakışır şekilde kurtarmaktadır. Bizim Sahil Güvenlik
Komutanlığımız göçmenlerin botları Akdeniz
sularında battığı zaman insanları tek tek
kurtarırken medeni dediğimiz Avrupa Birliği üyesi Yunan Sahil
Güvenlik gemileri bu göçmenlerin botlarını özellikle batırmakta,
sözde insancıl davrananları ise yasa dışı şekilde
kendi kara sularındaki botları Türk kara sularına doğru
itmektedir. Yunan Deniz Kuvvetleri bunu yaparken Avrupa Birliğinin
sınır güvenliğini korumak için kurulan Frontex adlı kuruluşun bu yapılanlara
seyirci kalmak bir yana, destek verdiği, tüm dünya kamuoyunun gözleri
önünde görülmektedir.
Değerli milletvekilleri, İçişleri
Bakanlığımız ve bağlı birimler, son yıllarda
yaptığı başarılı çalışmalarla göz doldurmaktadır.
Bakanlığımıza bağlı Jandarma Genel
Komutanlığı bu kurumların başında gelmektedir.
Özellikle terörle mücadele için, vatan topraklarında başlatılan
Yıldırım ve Eren Operasyonları, teröristlerin kırsal
alanda etkinlik sağlamalarının önüne geçmiştir. Kar,
kış, soğuk, sıcak demeden yürütülen bu operasyonlar
neticesinde 2.529 terörist etkisiz hâle getirilmiştir. Kırsal alanda
hâkimiyet sağlayamayan terör örgütü PKK/KCK militanlarının
mağaraları başlarına yıkılmış,
şehirlerde Emniyet teşkilatıyla sağlanan birliktelikle
beraber terörist sayısının 170ler civarına düşmesi
sağlanmıştır.
Terörle mücadele konusunda başarı, sadece
terörist sayısının düşmesi değildir. Özellikle son
yıllarda teröre destek veren, kaynak ve eleman sağlayan belediyelere
atanan kayyumlar, terör örgütü PKK/KCKnın can damarlarından birinin
kesilmesini sağlamıştır. Kayyumlarla sadece örgüte üye
sağlanmasının önüne geçilmemiş, bölgede bulunan halkın
gerçek belediyecilik hizmetlerine kavuşması da
sağlanmıştır. Kırsal alan ve kentte yapılan bu
başarılı mücadele ve atanan kayyumlar derhâl semeresini
vermiş, örgüte katılım sayıları 48e kadar
düşmüş, halk gece rahatlıkla sokaklarda dolaşmaya, terörden
arındırılan bölgelere turistler akın etmeye ve
halkımız şehir çevresinde piknik yapmaya, terör korkusuyla
köylerini terk eden vatandaşlarımız köylerine dönmeye
başlamıştır.
Değerli milletvekilleri, peki, güvenlik
kuvvetlerimiz terörle yaz, kış, dağ, tepe demeden mücadele
ederken herkes, bütün kurumlar üzerine düşeni yapmakta mıdır?
Aslan parçaları bazen eksi 40 derece soğukta, bazen güneşin
altında saatlerce kıpırdamadan, dudaklarında
kelimeişehadet, gözleri namlunun ucunda mücadele ederken; anaları,
eşleri, çocukları gözlerini kırpmadan yollarını
gözlerken ülkemizin diğer kurumları, özellikle Meclis üyeleri, bizler
gerekli görevi yerine getirmekte miyiz? Bu, son günlerde halkımız
tarafından bizlere oldukça sorulmaktadır. Burada, Türkiyenin kalbi
olan Gazi Meclis kürsüsünde eli kanlı bebek katili terör örgütünün ve onun
elebaşının propagandasının yapılmasına
müsaade ederek o güvenlik güçlerinin ve yakınlarının neler
düşündüğünü, kendilerini nasıl hissettiklerini düşünüyor
muyuz? Bu ülke için kollarını, bacaklarını, hayati uzuvlarını
feda eden gazilerimizin ve şehit yakınlarımızın burada
bu hainlerinin propagandasının yapılmasıyla yaraları
her gün yeniden kanatılmıyor mu? (MHP sıralarından
alkışlar)
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; sözlerime son verirken İçişleri
Bakanlığımıza bağlı Sahil Güvenlik
Komutanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve AFAD
bütçelerinin, ayrıca DOKAP bütçesinin hayırlara vesile
olmasını Allahtan niyaz ediyorum.
Sayın Bakanımıza -kendisi burada yok
ama- hayırlı evlatlar niyaz ediyorum; Allah analı babalı
büyütsün.
Allaha emanet olun. (MHP ve AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
şimdi
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Sataşmadan
söz istiyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN Ne söyledi de sataştı,
orayı kaçırdım ben.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Kayyumlarla
ilgili.
BAŞKAN Buyurun.
VI.- SATAŞMALARA İLİŞKİN
KONUŞMALAR (Devam)
7.- İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun,
Düzce Milletvekili Ümit Yılmazın 281 sıra sayılı 2022
Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra
sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde MHP Grubu adına
yaptığı konuşması sırasında Halkların
Demokratik Partisine sataşması nedeniyle konuşması
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Sayın
Başkan, sayın vekiller; herhâlde beş yüz kere
konuşmuşumdur kayyum meselesini bu Mecliste, bir kez daha
kayıtlara geçmesi için söylüyorum, birincisi: Kayyum atamaları çok
açık ve net bir biçimde seçim hukukunu, seçim adaletini çiğnemek ve
halkın iradesini gasbetmektir; çok açık, hiç
tartışmasızdır bizim için. Kürt halkının ve
bölgede yaşayan tüm halkların seçim iradesi açıkça
gasbedilmiştir kayyum atamalarıyla, birincisi bu. İkincisi:
Kayyum atamalarıyla ilgili ileri sürülenlerin tamamı mesnetsiz
iddialardır ve hiçbir kayyum ataması belediyedeki çalışmalar
sırasında, belediye hizmetiyle ilgili bir usulsüzlükten
kaynaklanmamıştır. Buna dair kurulmuş bir mahkeme yoktur,
açılmış bir dava yoktur, en ufak bir iddianame yoktur. Üçüncüsü:
Ama başka bir şey vardır, atanmış olan kayyumlar hakkında
Sayıştay raporları vardır. Bu Sayıştay
raporları ne demiştir: Kayyumlar yolsuzluk,
hırsızlık, usulsüz yaptı.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Yalan söylüyorsun.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Sayıştay
raporları yoktur sadece, İçişleri
Bakanlığının müfettiş raporları vardır,
kayyumlar hakkında açılmış davalar vardır. Bu
davaların tamamı yolsuzluk, hırsızlık ve usulsüz
harcama davalarıdır, tamamı bundandır. En son, Mardin o
şebekenin başıdır, Mustafa Yaman hakkında ve bütün
daire başkanları hakkında açılmış onlarca
soruşturma vardır. Şimdi, dolayısıyla kayyum meselesini
bize asla anlatamazsınız. Kayyum demek, kayyum atamak demek, Kürt
halkının ve bölgede yaşayan bütün halkların iradesini
gasbetmek, Kürtlere düşmanlık yapmak demektir; çok açık ve net.
Defalarca söyledik, bir kez daha söylüyoruz kayıtlara geçsin diye. (HDP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Birleşime on dakika ara
veriyorum.
Kapanma Saati: 18.19
BEŞİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 18.28
BAŞKAN: Başkan
Vekili Süreyya Sadi BİLGİÇ
KÂTİP ÜYELER: Emine Sare
AYDIN (İstanbul), Necati TIĞLI (Giresun)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 30uncu Birleşiminin Beşinci Oturumunu
açıyorum.
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN 2022 Yılı Merkezi Yönetim
Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifinin görüşmelerine devam ediyoruz.
Komisyon yerinde.
Halkların Demokratik Partisi Grubuna ait
konuşmalarda kalmıştık.
İlk söz, Sayın Ali Kenanoğlunun.
Buyurun Sayın Kenanoğlu. (HDP sıralarından
alkışlar)
HDP GRUBU ADINA ALİ KENANOĞLU
(İstanbul) Sayın Başkan, Genel Kurulu saygıyla
selamlıyorum. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bütçesi üzerine
söz aldım.
Türkiye, 1950li yıllardan beri dünyanın
ilk 20 ekonomisi arasında yer alıyor. AKP Genel Başkanı
2023 hedefini ilk 10 ekonomi arasına girmek olarak
açıklamıştı yani 2023 hedefinde 2 trilyon dolarlık bir
hedeften bahsediyordu ama bugün gelinen noktada yani bu verilerin
hazırlandığı esnada 700 milyar dolarlık bir ekonomi
söz konusu. Dolar bazında bunun daha da aşağıya
düştüğünü takdir edersiniz tabii ki ama bu gidişle
bırakın ilk 10u, ilk 20 içerisinde dahi olmamız mümkün
gözükmüyor.
Şimdi, gelinen noktada sanayici, dolar
artışlarından ve ona bağlı fiyat
artışlarından kaynaklı olarak müşterilerine fiyat
vermekte zorlanıyor çünkü sattığı malı aynı
şekilde geri yerine koyabilme imkânı kalmamış durumda.
Tabii, burada, sözcüler, bakanlar, iktidar milletvekilleri konuşurlarken
sürekli bir büyümeden bahsediyorlar hatta öyle ifadeler kullanıldı ki
Niye? Bu büyümeden siz rahatsız mı oluyorsunuz? filan gibi.
Arkadaşlar, şimdi, bu büyüme dediğiniz meseleye Kim büyüyor?
Nasıl büyüyor? Bu büyümeden kimler etkileniyor? diye bakmak gerekiyor.
Siz, etrafınıza topladığınız, derlediğiniz
Yandaş. olarak ifade edilen, 5li çete. diye de ifade edilen bir
sermayedar grubu ve onun etrafında toplanmış belli bir
sermayedar grubunu besliyorsunuz, bunu büyütüyorsunuz ve bunlar obez olmuş
şekilde büyüdükleri zaman da bütünüyle oluşan hacmi Türkiye nüfusuna
bölüp Aha da biz büyüdük. Vatandaş, işte, millî ekonomi ya da
kişi başına düşen gelir de şu kadar arttı.
diyorsunuz. Öyle kimsenin gelirinin falan arttığı yok; tam
tersine, üst tarafla, yüzde 1lik kesim ile vatandaş arasında ciddi
bir uçurum söz konusu. Dolayısıyla biz, o büyümeden nasıl mutlu
olalım; vatandaş mutlu değil ki vatandaşa yansıyan bir
büyüme söz konusu değil ki bir gelişme söz konusu değil ki biz
ondan mutlu olalım. Siz mutlu olabilirsiniz belki,
etrafınızdakiler, o yandaşlar büyüdüğü zaman size etkisi
oluyor olabilir -bilemem tabii ki- oradan kaynaklı böyle bir büyümeden
mutluluk duyabilirsiniz ancak vatandaş asla böyle bir büyümeden mutluluk
duymuyor.
Şimdi, teknolojik anlamda Türkiyeye
baktığınız zaman ciddi bir beyin göçü var. Bu beyin göçünün
sebeplerinin ana hattını siyasi sebepler oluşturuyor. Şöyle
sıralanmış: Birincisi, ekonomik sebepler; ikincisi, siyasi
sebepler; üçüncüsü, eğitim sisteminden kaynaklı sebepler; dördüncüsü
de dil eğitimi ve benzeri üzerine kurulu. Bunların
tamamının toplandığı alan, aslında, ülke
yönetimiyle ilgili siyasi sebeplerden kaynaklı yani ekonomi de siyasi
sebeplerin, siyasi politikaların sonucudur, eğitim sistemi de
yabancı dil öğrenme isteği de hepsi de bunlardan
kaynaklıdır.
Şimdi, ülkede insanları tutamıyoruz;
gelişmiş beyinleri, öğrencileri -efendime söyleyeyim- gelecek
vadeden insanları tutamıyoruz. Şimdi, ben size çarpıcı
bir örnek vereceğim: Bir covid süreci, bir pandemi süreci geçirdik. Hani
Çin'deki aşı dışında dünyada 3 önemli aşı
vardı. Bunlardan bir tanesi ABD'de bulunan Moderna aşısı.
Bu aşıyı bulan kim? Bu aşıyı bulan, Türkiye'den
göç etmek zorunda kalan bir Ermeni aile. İkincisi Pfizer
aşısı. Yine bu aşıyı da bulan, Türkiye'den gitmek
zorunda kalan Yahudi bir aile. Üçüncü aşı BioNTech
aşısı. Yine BioNTech aşısını da bulan,
Türkiye'den gitmek zorunda kalan Alevi bir aile. Yani
baktığınız zaman, aslında şu anda Batı
yakasında, Avrupa yakasında, dünyanın genelinde insanların sağlık
sorunlarına çözüm bulan, insanları yaşatmak için ortaya konulan
bu gelişmişlikler ve bu elde edilen kazanımlar Türkiye'den
gitmek zorunda kalan aileler tarafından oluşturulmuş. Niye
gitmek zorunda kalmışlar? İşte -bu sadece sizinle
alakalı değil yani sadece AKP'yle alakalı değil-
başından beri, belki de ülkenin kuruluş sürecinden bu tarafa
tekçi anlayış zihniyetinin ve bugün de devam eden bu zihniyetin bir
tezahürünün sonucudur bu. Çünkü, insanlar burada güvenlik kaygısı
duyuyorlar, yaşam kaygısı duyuyorlar. Devletin makbul
vatandaş tanımlaması içerisinde olmayan, Türk ve Sünni Müslüman
olmayan herkesin bu ülkede cumhuriyetin başından bu tarafa
duyduğu çeşitli kaygılar var, bu toplumlara yönelik çeşitli
katliamlar var, dışlamalar var, bundan kaynaklı olarak da göç
eden, siyasi nedenlerle göç eden beyinler var ve onun sonucu işte budur.
Şimdi, teknolojik gelişimler demokratik
haklarla olur, özgür ve özerk üniversitelerle olur. Üniversitelerin
kapısına kelepçe takarak siz bilimi de geliştiremezsiniz,
teknolojiyi de geliştiremezsiniz.
Şimdi, Sanayi Bakanlığı ile
İçişleri Bakanlığının bugün yan yana gelmesi
tesadüf mü bilmiyorum ama yeni ekonomik model açısından oldukça
önemli bir durum çünkü yeni ekonomik modeliniz emek sömürüsü ve ucuz iş
gücüne dayalı yani köleleştirilmiş maaşlı insanlar
siyasetine dayalı. Peki, bu siyaseti nasıl yürüteceksiniz? Dünyada
bunu nasıl yürütmüşler? Tümüyle güvenlikçi politikalarla,
demokrasiden uzaklaşarak baskıcı politikalarla yürütmüşler.
Nerede var bunlar? Bakıyorsunuz, Çin'de, Güney Kore'de ve benzeri yerlerde
geçtiğimiz on yıl içerisinde, on beş yıl içerisinde, yirmi
yıl içerisinde uygulanan bütün bu baskıcı politikalarla ilgili
olarak böyle bir durum söz konusu. Çünkü siz bu ucuz iş gücü meselesini, bir,
Afgan ve Suriyeli göçmen gençler, çocuklar üzerinden yapıyorsunuz, sanayide
bunları kullanıyorsunuz; iki, bunlarla rekabet hâlinde olan, yurt
içinde yaşayan, ekonomik sıkıntı çeken
vatandaşların çocukları ya da aileleri üzerinden
yapıyorsunuz. Dolayısıyla bir toplumsal gerilim, bir toplumsal
patlama olmamak adına da bütün baskı politikalarını
uyguluyorsunuz. O anlamıyla, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
ile İçişleri Bakanlığının bugün yan yana gelmesi
de oldukça enteresan bir durum, yeni ekonomik modeli de oldukça iyi
açıklayan bir şey.
Şimdi, tabii, söylenecek çok şey var ama
önemli gördüğüm bir konu var, İçişleri
Bakanlığını ilgilendiren bir konu; buna son kalan süremde
değinmek istiyorum.
Şimdi, İçişleri
Bakanlığı bir Alevi açılımı başlattı
yani iktidar başlattı ama İçişleri Bakanlığı
üzerinden yürütüyor, danışman düzeyinde yapıyor bunu. 1.600e
yakın cemevini danışman ziyaret etmiş, Sayın
Bakanın da zaman zaman ziyaret ettiği cemevleri var. Buralarda tabii
soruyorlar Ne lazım? Çay, çorba; boya, badana; ondan sonra beton,
tuğla; masa, sandalye, ne istersiniz? falan diye. Kimi cemevi yöneticileri
de diyor ki: Hayır, biz sadaka istemiyoruz, biz ibadethane statüsü
istiyoruz. O zaman da Sayın Bakan geçen gün televizyonda buna cevap
veriyor, diyor ki: Bu benim boyumu aşar. Bu, Sayın Bakanın
boyunu aşıyor.
Şimdi, Sayın Bakana bu konuyla ilgili
önemli bir husus anlatacağım. Okmeydanı Cemevine gittiniz mi
bilmiyorum, gitmediyseniz gidin, hani cemevlerini ziyaret ediyorsunuz ya, oraya
da gidin. Uğur Kurt var, Uğur Kurt, orada, cemevinin avlusunda
katledildi. Onun katledildiği yere bir bakın, polis kurşunuyla
katledildi, polisin ateş ettiği yere de bir bakın. Şimdi,
cemevi avlusunda suçu ne? Suçu sadece Alevi olmak. Alevilik bir suç mu?
İşte, sizin boyunuzu aşan noktadan sonraki suç, orada suçlu
oluyoruz işte. Şimdi, sizin boyunuza kadarki kısmında sorun
yok ama boyunuzu aşan kısmında suçlu ilan ediliyoruz.
Şimdi, katil Sezgin Korkmaz -paniklemeyin Baranı yok bunun, sadece
Sezgin Korkmaz, tesadüfen benzerlik var anladığım
kadarıyla- ne ceza aldı? 12.100 lira para cezası. 12.100 lira
para cezasıyla ödüllendirildi, şu anda da personeliniz olarak
görevine devam ediyor.
Peki, burada daha ilginç bir şey var: O dönemde
Emniyet Genel Müdürlüğü, Uğur Kurt cinayetiyle ilgili bir inceleme
başlatıyor ve bu, daha sonra disiplin soruşturmasına
dönüşüyor. Rapor burada, İçişleri Bakanlığı
mülkiye müfettişliği bir disiplin raporu hazırlıyor. Bu
disiplin raporuna göre Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğünden
sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısının, ihlal ve
sorumluluğu nedeniyle disiplin suçu işlediği rapor ediliyor. Ne
zaman? 2015te. Peki, ne oluyor? Tabii, o süreçte -2015, güvenlik konseptine
geçilmiş, artık mekanizma orada işliyor- raporu hazırlayan
müfettiş emekliye sevk ediliyor, daha sonra, sizin
Bakanlığınız döneminde bu kişi 2017de Ankara Emniyet
Müdürü oluyor ve şu anda hâlen de Ankara Emniyet Müdürü olan Servet
Yılmaz. Servet Yılmaz disiplin suçunu alsa hiçbir şekilde
yükselemeyecek, işleyiş böyle ama hiçbir şekilde o suçu
almıyor ve ödüllendiriliyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
ALİ KENANOĞLU (Devamla)
Tamamlıyorum Sayın Başkanım.
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
ALİ KENANOĞLU (Devamla) Şimdi, biz
şunu söylüyoruz: Sizin politikanız cezasızlık üzerine
kurulu, sizin Alevi açılımınız budur. Siz, Alevi
açılımını, Okmeydanı Cemevi avlusunda katledilen, o
sizin koruyup kolladığınız kişilerin mağdur
ettiği Uğur Kurt'un 2 yaşında babasız
bıraktığınız evladına gidin anlatın.
Şimdi, Aleviler sadaka istemiyor, Aleviler
eşit yurttaşlık statüsü çerçevesinde, eşit
yurttaşlık hakkı çerçevesinde kendi haklarını; ana
sütü gibi helal olan, vergileriyle ödenmiş, ortaklaşmış ve
bu ülkenin yurttaşı olmaktan kaynaklı haklarını
istiyor. Alevilere sadaka dağıtma mantığından vazgeçin.
Sizin boyunuzu aşabilir ama boyu uzun olanlar var, o uzun boylular bunun
gereğini yerine getirsinler. (HDP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Sayın Ayşe Sürücü
Sayın Sürücü, buyurun. (HDP
sıralarından alkışlar)
HDP GRUBU ADINA AYŞE SÜRÜCÜ
(Şanlıurfa) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
konuşmama başlamadan önce, cezaevlerinde rehin tutulan tüm
yoldaşlarımızı buradan sevgiyle selamlıyorum ve
ağır hasta tutsak olan Değerli Aysel Tuğluk
arkadaşımız ve tüm hasta tutuklular, yaşanabilir bir
geleceğin sağlanabilmesi adına, bir dakika bile gecikmeden
derhâl serbest bırakılmalıdır diyorum.
Değerli halkımız, bölgemizde ciddi
bir kuraklık sorunu var ve yıllardır tamamlanmayan bir de GAP
var. Yer altı sularımızı ne kadar koruyabiliyoruz?
Bakın, Urfa, Mardin, Diyarbakır ve Batman gibi kentlerde insanlar
300-
Değerli arkadaşlar, eskiden sofradan aç
kalkan halk, şu an artık sofra bile kuramaz hâle geldi; yoksulluk o
boyuta gelmiş. Bu yaşananlar, kulağını çiftçiye,
esnafa, kadına, çocuğa, sofradaki yokluğa ve demokrasiye kapatan
iktidarın eseridir. GAPla yapılması gereken altyapı
çalışmaları, enerji çalışmaları, tarımsal
faaliyete destekler, sulama, eğitim, sağlık, bu alanları
iyileştirme planları yapılan GAP kentleri, şu anda
işsizliğin, yoksulluğun
İnsanların açlık
sınırında yaşam sürdüğü, en kötü, ağır
şartlarda yaşanan kentlere dönüşmüş durumda.
Tarımı bitme noktasına getiren bu
iktidar rekor düzeyde ithalatçı politikalar yürütüyor. Türkiyede
yetiştirilebilecek ne varsa dışarıdan satın alma
boyutuna getirmiş. Eskiden tahıl ambarı olarak bilinen Türkiye
şu anda bir ithalat ambarına dönüşmüş. Sarımsaktan
pamuğa, buğdaya ve samana, mercimeğe kadar her şey ithal
ediliyor. Böylece, ülkede üretilen ürünün değer kaybetmesiyle beraber
çiftçi de üretim yapamaz hâle geldi.
Daha önce pamuğu ihraç eden Türkiye, dünya
pamuk ithalatının yüzde 71ini gerçekleştiren 5 büyük
ithalatçı ülke arasında 4üncü sırada yer almaktadır.
Gübre, yıllık bazda yüzde 200 gibi
inanılmaz bir fiyata yükseldi ve yüzde 450ye kadar da zamlandı.
Gübresiz ekim yapan çiftçiler artık traktörlerini satıp sabanla
mı tarım yapsınlar?
Mazotun litresi 10 liraya çıkmış.
Doların 14 liraya dayanmasıyla da tüm girdileri dövize
bağlı olan tarım alanında tarımsal zehirler, tohum,
gübre ve tüm girdiler 3-4 katına yükselmiş. Bu pahalılık,
uçan döviz kuru derken çiftçiye verilen destekleme hiçbir
karşılığa sahip olmuyor. Verilen desteklemelere de
DEDAŞınız el koyuyor yani bu desteklemeler ne çiftçinin eline
geçiyor ne cebine giriyor.
Değerli arkadaşlar, GAP kapsamındaki
bir kent olan Urfada tarımsal sulama sorunu bile çözülemedi. Su
kanallarının olmaması ve tamamlanmaması tam bir 21inci
yüzyıl skandalıdır. Viranşehire, Sivereke ne zaman su
kanalı yapmayı düşünüyorsunuz?
Fırat Nehri, Birecikin içinden akıyor.
Fırat'ın 3-
Değerli arkadaşlar, her yıl Urfa,
Mardin ve Diyarbakır'dan yüz binlerce insan mevsimlik işçi olarak
farklı kentlere gidiyor. Bunların büyük çoğunluğu da
kadın ve çocuklardan oluşuyor. Mevsimlik tarım işçilerinin
sömürü çarkında en çok da kadınların emeği sömürülüyor.
Kadın yoksulluğu tarımsal faaliyette daha da derinleşiyor.
Ölü doğum ve bebek ölümü oranlarının en yüksek olduğu grubu
mevsimlik tarım işçisi kadınlar oluşturmaktadır. 20 metrekarelik çadırlarda
sağlık, barınma, beslenme hijyen gibi en temel ihtiyaçlardan
yoksun, göç hâlinde yaşamak zorunda kalıp evin tüm yükünü de
taşımak zorunda kalıyor, sigortasız ve kayıt
dışı çalışıyorlar.
Bu yaz, HDP Kadın Meclisimizle birlikte,
Kadın Yoksulluğuna Hayır kampanyası kapsamında 18 ilde
yüzlerce emekçi kadınla bir araya geldik. Urfa'da 4550 derece yaz
sıcağında yevmiyesi 90 TL olan emekçi bir kadının
sözünü burada sizlere hatırlatmak istiyorum. Emekçi kadın şunu
dedi: Bu pahalılıkta 90 TLyle insan nasıl geçinir? Şurada
ölsek hiçbir güvencemiz yok. Evet, bu halkı açlığa ve emek
sömürüsüne terk edenlerin o emekçi kadının, o emekçilerin alın
terinden utanması gerekiyor. Yıllardır dile getiriyoruz ama
mevsimlik tarım işçilerine dönük tek bir düzenleme
yapılmadı. Bu bütçede mevsimlik tarım işçilerine,
kadınlara, eğitimlerine devam edemeyen çocuklara ne kadar yer
verdiniz, hangi hakkı tanıdınız? Bugüne kadar mevsimlik
tarım işçileriyle ilgili sayısız önerge verdik, kanun teklifi
verdik. Mevsimlik tarım işçilerinin, sosyal sağlık güvencesi
başta olmak üzere, haklarının tanınması ve yaşam
koşullarının düzeltilmesi için verdiğimiz kanun teklifini
gelin, hep birlikte kabul edelim. Çocuk ve kadınlar başta olmak
üzere, tüm mevsimlik tarım işçilerinin haklarını
tanıyıp insanca bir yaşamın koşullarını
oluşturalım.
Değerli arkadaşlar, savaş
politikalarıyla ayakta kalmaya çalışan bir iktidar var.
Artık bundan vazgeçin. Suriye'de bir iç savaş varken, IŞİD
barbarlığı varken kuzeydoğu Suriye'deki varlığınızın
sebeplerinden biri de Rojavalıların zeytinleri ve
buğdayları mıdır? İnsanların zeytinleri
çalınıyor, zeytinleri. Sizin denetiminizde olan ÖSO ve El Nusra gibi
çetelerin artıkları Suriyede insanlık dışı,
Rojavada insanlık dışı suçlar işliyor; Kürt kenti
Afrin talan ediliyor. Savaşın olduğu bir coğrafyadan
hububat getiriyorsunuz; buğday, zeytinyağı. Peki, protokolü
kiminle imzalıyorsunuz, karşınızdaki muhatabınız
kim, faturayı kime kesiyorsunuz? Bunu açıklamak
zorundasınız.
Değerli arkadaşlar, son olarak; biz,
halkı boş tencereye, ekinsiz tarlaya, ucuz emeğe mahkûm eden bu
iktidarı emekçilerle, kadınlarla, gençlerle göndereceğiz.
Evet, arkadaşlar, ana dilimle de birkaç
şey söylemek istiyorum, sonra bunu Türkçeye de çevireceğim:
(x) (AK PARTİ ve MHP
sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Sayın Sürücü, hiçbir şey
anlamıyoruz; Genel Kurulda milletvekillerinin anlamasına imkân
verseniz iyi olur.
VEDAT DEMİRÖZ (İstanbul)
Anlamıyoruz.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Çevirecek
Başkan.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla)
(x)
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Ne diyorsun? Ne
diyorsun?
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla)
(x)
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Sayın
Başkan, bu konuyu daha önceden konuşmuştuk. Sayın
Başkan, buna müsaade etmeyin.
BAŞKAN Sayın Başkan, ne
yapmamı istiyorsunuz?
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Konuşmasını
gerekirse kesin efendim, böyle bir şey olmaz.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla)
(x)
(AK PARTİ ve MHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Arkadaşlar
Sayın Sürücü, lütfen, Türkçe
konuşursanız
Biz de anlayalım.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla)
(x) (HDP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Sürücü, devam ederseniz
kesmek zorunda kalacağım.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Sayın
Başkan, lütfen konuşmasını kesin.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Sayın Başkan, Türkçesini söyleyecek, Türkçesini söyleyecek.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla)
(x)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Anlamıyoruz ki anlamıyoruz, ne konuşuyorsun?
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla)
(x)
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Ne diyorsun sen? Ne
diyorsun?
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Hiçbir şey anlamıyoruz.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla)
(x)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum Sayın
Sürücü.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Sayın
milletvekili, ne diyorsun? Türkçe konuş.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla)
(x)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Anlamıyoruz, anlamıyoruz, anlamıyoruz; ne diyorsun?
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Sesini açar mısınız Sayın Başkan, Türkçeye çevirecek,
açar mısınız.
MEHMET TAYTAK (Afyonkarahisar) Sayın
Başkan Ne yapabilirim? diyorsun; kapat.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Sayın
Başkan, Türkçeye
BAŞKAN Arkadaşlar, ne yapmam
gerektiğini bana öğretmeyin, müsaade edin.
MEHMET TAYTAK (Afyonkarahisar) Soruyorsunuz.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla)
(x)
(AK PARTİ ve MHP sıralarından gürültüler)
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Ne anlattın,
ne?
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Anlamıyoruz.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Sayın Başkan, Türkçesini söyleyecek.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Sesini açar mısınız Sayın Başkan.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Hiçbir şey anlamadık. Hakaret mi etti, küfür mü etti, ne söyledi?
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Bir tane de
tercüman lazım.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) Ben Türkçe çevirisini
yapacağım.
BAŞKAN Bakın, konuştuğunuzdan
hiçbir şey anlamıyoruz.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) Tamam, Türkçe
çevirisini yapacağım.
BAŞKAN Bununla ilgili alınmış
karar da var. Türkçe olarak devam edin lütfen.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) Yani neden burada 3-5
kelime Kürtçe konuşulmasına tahammül edemiyorsunuz? (AK PARTİ ve
MHP sıralarından gürültüler)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Anlamıyoruz.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Anlamıyoruz.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) Bu benim ana dilim,
benim ana dilim Kürtçedir; biraz tahammül edin, tahammül edin.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Belki hakaret ediyorsun, belki küfür ediyorsun; ne söylüyorsun
anlamıyoruz.
YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) Burası Türkiye
Büyük Millet Meclisi.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) Kürtçe konuşmak,
Kürtçe şiir okumak, Kürtçe şarkı söylemek, Kürtçe tiyatro oynamak,
hatta Kürtçe ıslık çalmak bile bu ülkede yasaklandı. (AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Kardeşim, anlamıyoruz ki ne konuştuğunu. Seni
anlayanların yanında istediğin gibi konuşabilirsin. TRT
Kurdîyi kim açtı?
ERKAN AKÇAY (Manisa) Yasak yok, burası
Türkiye Büyük Millet Meclisi.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Polim üzerinden siyaset yapma.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) Şimdi de Kürtçe
halay çekmek gibi bir suçu ortaya atıyorsunuz. Son süreçte, Leyla Güven
ve 8 tutuklu kadına, Kürtçe şarkı söylediler diye bir ay
iletişim ve görüş cezası verildi. Gerekçe neymiş? Bu
şarkı cezaevinin güvenliğini tehdit ediyormuş.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Anlamıyoruz ama, anlamıyoruz.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Çeviriyor,
çeviriyor, dinleyin.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Bir
simultane tercüman getirin o zaman.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) Son olarak, Urfa Hilvan
Cezaevinde Mehmet Binici adlı arkadaşımız Kürtçe halay
çektiği için üç ay
(AK PARTİ sıralarından gürültüler)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
HALİL ETYEMEZ (Konya) Halay çektiği için
kimseyi almazlar içeriye.
HASAN ÇİLEZ (Amasya) Yalan o, yalan!
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) Başkan
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Kürtçe halay nasıl çekilir ya? Ya, TRT Kurdî var, televizyondan yayın
yapılıyor.
BAŞKAN Sürenizi tamamlayın.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) Yine, Urfa Hilvan
Cezaevinde bulunan Mehmet Binici arkadaşımıza da üç gün önce
Kürtçe halay çektiği gerekçesiyle soruşturma açılmış
ve üç ay görüş cezası ve iletişim cezası kendisine
verilmiştir. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Bu, PKK terör
örgütüne yardım ve yataklıktan olmasın.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) Artık bu
yasakçı politikalardan vazgeçin. Biz Kürtüz, bizim ana dilimiz Kürtçedir.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Halay değil,
PKK terör örgütüne yardım ve yataklık.
HALİL ETYEMEZ (Konya) Doğru
söylemiyorsun.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) Bizim
halaylarımız da şarkılarımız da sevinçlerimiz de
acılarımız da yaşantımız da Kürtçedir. Artık
bu yasakçı politikadan, Kürt inkârından, Kürt
düşmanlığından vazgeçin.
Bu duygularla tüm halkımızı sevgiyle
saygıyla selamlıyoruz.
(x)
(HDP sıralarından alkışlar, AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Sayın
Başkan, ben sataşma olduğu için değil, bir açıklama
ihtiyacı duyduğum için söz talep ediyorum.
BAŞKAN Bakın, sataşmadan da olsa
zaten turun sonunda, açıklamalarınızı da turun sonunda
veriyorum, arada vermiyorum.
Sayın Nusrettin Maçin, buyurun. (HDP
sıralarından alkışlar)
Sayın Maçin, Başkanlık Divanı
kararımız var, konuşma metninizin dışında bu tarz
materyalleri buraya getirmeniz doğru değil ki.
HALİL ETYEMEZ (Konya) Karara
aykırı.
HDP GRUBU ADINA NUSRETTİN MAÇİN
(Şanlıurfa) Halkımız fiyatları görsün. (HDP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN İfade etmeniz için onlara
ihtiyacınız yok ki.
Buyurun.
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; ben de partim adına 2022
yılı merkezî yönetim bütçesi üzerine söz almış
bulunmaktayım.
Öncelikle, Doğu Anadolu Projesi üzerinden
birkaç şey söylemek istiyorum. Doğu Anadolu Projemiz
Bölgemiz, ülke
yüz ölçümünün yüzde 20sine tekabül eder ancak nüfus bakımından en az
nüfusu barındırır. Bu DAP projesinin amacı bölge
dışına göçü azaltmak, tarımda verimlilik ve katma
değeri artırmak, sanayide hizmetler sektörünü güçlendirmek, kişi
başına düşen geliri artırmak; bölgeler arası
farkların azaltılması kapsamında ekonomiyi
canlandırmak da temel hedefler arasında. Amaç ve hedefler güzel ama
icraata gelince yukarıda saydığım hiçbir faaliyet yok.
HALİL ETYEMEZ (Konya) Olur mu ya,
yapılmadı mı? GAP bölgesinde yapılmadı mı?
Hangisini inkâr ediyorsun?
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Ya,
bırakın, bir konuşsun be! Bırakın, bir konuşsun!
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) Ne var mesela?
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, lütfen
biraz sessizlik, rica ediyorum.
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) Malazgirt
Zaferinin 947nci yıl dönümünü anma etkinlikleri var Muşta,
Peynirciler Çarşısı düzenleme projesi var Vanda. Bu türden
faaliyetler tamamen belediyelerin faaliyetleri kapsamına girecek
hizmetler.
Şimdi, gelelim GAPa. Bu projenin çok
reklamı yapıldı, çok propagandası yapıldı. Öyle
bir uçtular ki Sadece Türkiye'nin değil, Orta Doğunun da gıda
ihtiyacını bu proje bittiği zaman biz
karşılayacağız. dediler. Bu projeyle bölge halkına o
kadar büyük ümitler verdiler ki bölge insanlarında Ben köyümde, ben
tarlamda kendi ailemle işimin efendisi olacağım. duygu ve
düşünceleri oluştu.
Bu iktidar 2 Mart 2009da GAP merkezini seçim bölgem
olan Şanlıurfaya taşıdı. Arkasından, 2016da GAP
Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünde, Bakanlar Kurulu
toplantısı bu binada gerçekleşti. Sonuç olarak, maalesef, yalan
ve dolanın dışında bölge halkına bir şey
verilmediği gibi, bölge halkını daha da
yoksullaştırdı, mülksüzleştirdi ve mevsimlik tarım
işçilerinin sayısı her gün artmaktadır.
Sayın Bakana Tarım
Bakanlığının Plan ve Bütçe Komisyonu
toplantısında sordum GAP neden bitmiyor ya da neden bitirilmiyor?
diye. Bakanın bana yazdığı cevap şu oldu: Biz 7 adet
baraj inşaatını bitirdik, 7 adet baraj da devam ediyor,
inşaat hâlindedir;
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Bugünkü Tarım
Bakanlığının bütçesi değil, bugünkü Ticaret
Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı
bütçesi.
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) - Şimdi,
arkadaşlar, bir sefer, GAPı bu algıyla, bu mantıkla, bu
zihniyetle tarif eden bir Tarım Bakanı bu ülkenin
tarımını yönetemez.
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Önce hangi bütçe üzerinde
konuştuğunuzun farkına varın.
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) - Şimdi
soruyorum: Tarım ve Orman Bakanlığının 2021
yılı bütçesi 51 milyar 518 milyon 86 bin TL
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Ya, bunu Tarım
Bakanlığı bütçesinde söyleyeceksiniz, yine konuları
karıştırdınız.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Ya, neye
itiraz ediyorsunuz ya? Tarımı anlatıyor, neye itiraz
ediyorsunuz?
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Ama konuyla
alakalı konuşmuyor, konumuz o değil.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Ne demek
ya!
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) - Şimdi,
beni konuşturmayın lütfen, lütfen
(HDP sıralarından
alkışlar)
Biz yalanı dolanı sevmeyiz ve ona
fırsat vermeyiz. Tarım Bakanlığının bütçesi
burada, 51 milyar 518 milyon 86 bin TL; 2022de 64 milyar 623 milyon 189 bin TL
yani yaklaşık yüzde 30luk bir bütçe artışı var.
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) İçişleri
Bakanı buna ne yapsın?
NUSRETTİN MAÇİN
(Devamla) Şimdi,
görünürde bu yüzde 30luk artış doğru. Bakın, size izah
edeyim: Bu bütçe, şimdiden yüzde 50-60 kadük olmuştur. Nasıl
mı? Temel tarım girdilerinden biri olan mazot dahi yüzde 50
zamlanmış; elektrik, su yine öyle. Gübreye gelince -güncel fiyatlarla
söylüyorum arkadaşlar- dap gübresinin 1 ton fiyatı 14.250 TL, üre
gübresinin 1 ton fiyatı 14.250 TL yani 1 kilo gübrenin fiyatı 14
lirayı geçti ya. Yalan mı? (HDP sıralarından
alkışlar)
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Sen
yanlış geldin, Tarım Bakanlığı bütçesinde olman
lazım.
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) Bunları
niye anlatıyorum? Gübre fiyatlarındaki bu artış
600-700lere ulaştı. Tarım ve gıda herkesi ilgilendirir
çünkü onsuz yaşanılmaz da onun için.
Bu yılki tarımsal destek için öngörülen
miktar 25 milyar 800 milyon yani geçen yıla göre yüzde 12,5luk bir
artış olacak. Yukarıdaki girdi maliyetlerindeki fiyat
artışları zaten bize gösteriyor ki bu bütçe hiçbir derde derman
olmayacak.
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Bu bütçeyle
alakalı değil.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) GAP
anlatıyor, GAP.
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) Bu bütçeyle,
tarımsal üretim ve gıdaya erişim mümkün değildir. Onun için
diyoruz ki: Bu bütçe halkın bütçesi değil, ülkenin tarımsal
sorunlarını asgari düzeyde çözeceğine inanmıyoruz.
Gıda fiyatlarının düşmesinde samimisiysek önce maliyetlerin
düşmesinden başlamamız lazım.
Şimdi, burada durun, elinizi
vicdanınıza koyun. Bakın, temel gıda ürünlerindeki
fahiş fiyat artışlarını birlikte görelim. 1 litrelik
ayçiçeği yağı -ithal ve yerli karışımı- 28
TL,
HALİL ETYEMEZ (Konya) Siverekten,
Siverekten.
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) Sivereki
bitirdiniz, Karacadağ pirincini bitirdiniz.
HALİL ETYEMEZ (Konya) Siverekten,
Siverekten.
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) Bu fiyat
artışlarıyla bırakın asgari ücretle çalışan
insanların geçimini sağlamasını, kamuda çalışan
yani devlet memuru olan, işçi olan bütün kesimlerin, çalışan
kesimlerin geçimini sağlaması mümkün değildir. Bu iktidar,
açıkça, çalışan kesimlere insanca yaşama olanakları
bırakmamış.
Bu tablo bize bir şey söylüyor: Tarım ve
gıda alanında ithalatçı ülke konumuna düştük. Her gün fiyat
artışları, temel gıda tüketim ürünlerinin ve tarımsal
üretim girdilerinin pervasızca fiyat artışları, benim
açımdan, bu durum halklara büyük felaketleri dayatmaktadır. Bu
politika ülkeyi büyük çöküşe götürüyor. Kimler tarafından? AKP ve
ortakları. Otoriter, devletçi müdahalelerle yerli ve yabancı finans
sermaye gruplarıyla birlikte ülke ekonomisini bir bütün olarak
Bu gruplar
tarafından kedi ve fare misali oldu. Biz HDP olarak
halklarımızın örgütlü gücüyle bu büyük çöküşe Dur! diyeceğiz.
(HDP sıralarından alkışlar)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Sen
daha bütçelerin hangisi olduğunu bilmiyorsun.
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) Geleceği
biz inşa edeceğiz. Yeni Türkiye inşasında halkların
kardeşliği ve birliğini biz sağlayacağız. Türkiyeye
demokrasi ve barış, kürdistana özgürlük şiarıyla iktidara
geleceğiz. (HDP sıralarından alkışlar, AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan
Sayın Başkan
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Neyin propagandasını yapıyorsun? Sen daha neyin bütçesi
bilmiyorsun ya!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, müdahale eder misiniz?
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) Onurlu
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Kürdistana
özgürlük. diyor. Türkiye Cumhuriyeti devletini bölmeye
çalışıyor, müdahale eder misiniz? Tutanaklardan
çıkması gerekir.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Ne alakası var
ya Sayın Başkan, ne alakası var, nereden
çıkardınız?
BAŞKAN Sayın Elitaş, duymadım,
tutanakları isteyeceğim; sayın milletvekiliyle bir şey
konuşuyordum, duymadım, tutanakları isteyeceğim.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Niyet okuyorsunuz,
yok böyle bir şey!
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Neye
özgürlük? Kürdistan kuruldu da haberimiz mi yok?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, tutanaklardan çıkması gerekir, lütfen, lütfen müdahale
ediniz. Sayın Başkan, sözünü geri alsın.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Sen
Türkiye Büyük Millet Meclisinde bunu söylemezsin!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, sözünü geri alsın.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Neye özgürlük?
ŞAHİN TİN (Denizli) Kürdistan ne
zaman kuruldu?
BAŞKAN Sayın Maçin, tamamlayın
sözlerinizi.
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) Kesiyorlar
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Ağzından
çıkanı kulağın duysun!
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla)
Tamamlayacağım.
BAŞKAN Bakın, süreniz geçiyor,
tamamlayın.
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) - Nerede
konuştuğunu bilmiyorsun! Tarım Bakanlığı
bütçesinde mi konuşuyorsun ya?
NUSRETTİN MAÇİN
(Devamla) Onurlu,
eşit ve özgür koşullarda birlikte yaşamayı biz inşa
edeceğiz. (HDP sıralarından alkışlar)
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Hadi oradan!
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla)
(x)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Süreniz tamamlanmıştır.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Ne
söylüyorsun? Hiç anlamıyoruz Türkçe konuş! Sen daha hangi
bakanlığın bütçesi olduğunu bilmiyorsun, nerede
konuştuğunu bilmiyorsun!
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla)
(x)
BAŞKAN Sayın Maçin süreniz
tamamlanmıştır, Sayın Maçin
NUSRETTİN MAÇİN (Devamla)
(*) (HDP sıralarından
alkışlar)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Sen
neyin propagandasını yapıyorsun burada, neyin
propagandasını yapıyorsun?
ŞAHİN TİN (Denizli) Kürdistan yok!
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Sen
Türkiye Büyük Millet Meclisinde konuşuyorsun kürdistana özürlük
diyemezsin sen burada!
NUSRETTİN MAÇİN (Şanlıurfa)
Onu sizinle tartışmam.
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Dağdan mı
geldin?
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Sen
daha neyin bütçesi olduğunu bilmiyorsun, gelmiş burada
konuşuyorsun!
NUSRETTİN MAÇİN (Şanlıurfa)
Onun varlığını tartışma konusu etmem.
BAŞKAN Sayın Maçin hızlı bir
şekilde lütfen
HALİL ETYEMEZ (Konya) Seninle bir şey
tartışılmaz zaten.
ŞAHİN TİN (Denizli) Ülkeyi siz
kendiniz böyle bölüyorsunuz işte, bu sözlerinizle bölüyorsunuz.
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Dağdaki
mesainiz uzun sürdü herhâlde Meclise ilk kez geliyorsunuz. Hadi, hadi otur
yerine! Nerede yaşıyorsun sen?
BAŞKAN Sayın Maçin
NUSRETTİN MAÇİN (Şanlıurfa)
Tarih yoksunusunuz, tarih!
HALİL ETYEMEZ (Konya) Sen neyin yoksunusun
bir bilsen var ya
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Tarım
Bakanlığını mı görüşüyoruz?
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Bak
bakalım hangi bakanlar var, Tarım Bakanı mı var burada?
NUSRETTİN MAÇİN (Şanlıurfa)
Osmanlı döneminde Kürdistanın merkezi Diyarbakırdı gidin,
bakın. (HDP sıralarından alkışlar, AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Hadi oradan!
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Hadi otur yerine!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Osmanlıya kurban olasın sen!
BAŞKAN Sayın Maçin, biraz
hızlı bir şekilde yerinize lütfen
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Kürdistana
özgürlükmüş! Nerede yaşıyorsun sen? Böyle bir terbiyesizlik
olamaz ya!
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sayın
Vekilim sen boş ver onları.
BAŞKAN Sayın Murat Çepni, buyurun. (HDP
sıralarından alkışlar)
HDP GRUBU ADINA MURAT ÇEPNİ (İzmir)
Teşekkürler Başkan.
Genel Kurul ve değerli halkımız; 2021
yılı birçok boyutuyla sıkıntılı bir
yıldı. Tüm dünyada küresel iklim krizi tartışmaları
yapıldı, kuraklık tartışmaları yapıldı
ve Türkiye açısından da belki tarihin en ağır bir krizi
yaşanıyor. Bu krizin sonuçları ve sorumluları
açısından bu bütçe süreci çok çarpıcı örnekler ortaya
koydu. Biz, bu süreç içerisinde sadece tablonun teşhirini etmek ya da
sonuçlarını ortaya çıkarmaktan ziyade, bunun
sorumlularını ortaya koymaya çalıştık ve bu
sorumluların da esasen hangi sistemden kaynaklandığını
ortaya koyarak bir sistem eleştirisi yaptık. HDP olarak, demokratik
ve sosyalist güçler olarak da bu konudaki görevimizi bundan sonra da kesintisiz
yerine getireceğiz.
Evet, içinde bulunduğumuz süreç, bir taraftan
yıkım ve çürüme süreci, bir taraftan da bunun
sorumlularının sorumluluklarını atmaya
çalışmaları süreci. Herkesin hatırladığı
üzere bir noktaya vurgu yapmak istiyorum: AKP Genel Başkanı Tayyip
Erdoğan konuşurken Bir merminin fiyatı kaç lira biliyor
musunuz? diye sormuştu. Bu, bütün bu tablonun en çarpıcı
yanlarından bir tanesi yani açlık, yoksulluk ve çürüme iktidar
tarafından şovenizmle, savaş siyasetiyle örtülmeye
çalışılıyor.
Şimdi, ben size birkaç tane örnek
vereceğim, konuşma konularımdan biri Konya Ovası Projesi,
biri de DOKAP, Doğu Karadeniz Projesi. Burada ortaya koyacağım
örnekleri sadece kendinden menkul olarak algılamamak lazım; bunun
arkasında neyin gizlendiğini, işte, buradaki
bakanlıkların da buradaki rolünü ortaya koymaya
çalışacağım.
Şimdi, Konya meselesinde çok çarpıcı
gelişmeler var. Konya bir tarım vahası ama burası kurumayla
karşı karşıya; göllerin çoğu kurumuş, Marmara
Denizi büyüklüğünde bir sulak alan da kurumuş durumda; 20-30 metreden
çıkan su şimdi 400 metreden anca çıkabiliyor, son yirmi
yılda oluşan obruk sayısı da 350yi geçmiş durumda.
Peki, burada iktidar ne yapıyor Konya için? Hiçbir şey yapmıyor.
Bu KOP, şu anda hiçbir şey ortaya koymuş değil, hiçbir
çözüm projesi yok. Bizim bu konuda bir çözüm projemiz var, şunu
söylüyoruz: Acilen bir su bakanlığı kurulmalıdır.
Yine, ürün desenine uygun bir sulama sistemi geliştirilmelidir, susuz
tarımın geliştirilmesi önerisi yapıyoruz yani Konya'yı
da tüm tarım alanlarını da kurtarmak için bu sistemin
değişmesi, halktan ve doğadan yana bir yönetim
anlayışının, bir siyasi anlayışın gelmesi
gerektiğini öneriyoruz. Konyalılar da kendilerine giydirilmeye
çalışılan buna benzer hamasi edebiyatlara kulak
asmamalıdırlar, sistemin kendisine dönük eleştirilerini
geliştirmelidirler.
Şimdi, gelelim Karadeniz'e. Evet, Karadeniz, bu
açıdan çok çarpıcı bir alan, iktidarın hem siyasi olarak
hem de ekonomi politikası olarak zehirlediği bir alan; Karadeniz, bu
iktidarın en çok yıkımına maruz kalan bir bölge ama
aynı zamanda şovenizmle zehirlediği bir alan. Karadeniz'in insanını
ve doğasını sermaye şirketlerine, turizm şirketlerine
peşkeş çeken bu iktidar fakat bir bakıyorsunuz, Karadeniz'i arka
bahçesi yapmaya çalışıyor. Karadeniz'i
betonlaştırdılar, sahil yolundan başlamak üzere Karadeniz
betonlaştırılıyor. Rize Şehir Hastanesi deniz dolgusu
projesi var ÇED Gerekli Değildir kararı var. Burada 8 milyon ton
taş kullanılacak ve bunun için de Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı onay vermiş durumda. Pazarda Rize-Artvin
Havalimanı var; yine deniz dolgusu, yine bir taş projesi. Tabii ki
bütün bunlar için tıpkı İkizdere'de olduğu gibi yeni
taş ocaklarına ihtiyaç var.
Şimdi, Yeşil Yol Projesi -tabii, çok
çarpıcı- 2013 senesinde gündeme geldi, Samsun'dan Artvin'e
yaylaları birbirine bağlamak için ortaya konuldu ama biz biliyoruz ki
burası Katar sermayesine helikopterli pazarlanmış bir alandır.
Şimdi, geçtiğimiz yıl Danıştay İdari Dava
Daireleri Kurulu projeyi durdurdu. Evet, projenin durmasını
beklersiniz ama hayır. Rize İl Özel İdaresi, mahkeme
kararlarını hiçe sayarak Yeşil Yol Projesini 2020-2024
Stratejik Planı'nda yine devreye koymuş yani mahkeme hangi
kararı verirse versin mesele o değil; mesele, şirketlerin bu
konudaki ihtiyacı neyse idare bunu şak diye emir telakki eder,
şak diye yapar.
Şimdi, gelelim İkizdereye. Evet,
İyidere'de bir lojistik liman yapılıyor; Trabzon Limanı, Hopa
Limanı, Rize Limanı tam kapasiteyle çalışmamasına
rağmen İyiderede bir lojistik liman projesi var Cengiz
İnşaatın talebi doğrultusunda. Şimdi, Rize'de Gürdere
ve Cevizlik köylerinin bulunduğu İşkencedere Vadisi var,
İkizdere'nin bir ara vadisi. Bu vadide 2 tane köy var, bu 2 köyün
içerisinde bulunduğu o vadide bir taş ocağı projesi var, bu
taş ocağı projesine köylüler karşı çıkıyor.
Niye karşı çıkıyorlar? Çünkü diyorlar ki: Biz burada çay
tarımı yapıyoruz. Biz burada deli bal denilen özel bir bal üretiyoruz
eğer siz burada taş ocağı yaparsanız hem bunlar
ortadan kalkacak hem de biz bu köylerde yaşayamaz hâle geleceğiz.
İkizdere Vadisi sadece bundan ibaret değil, bir bütün olarak AKP'nin
işgali altında; henüz buralara daha gündem gelmiş değil. Bu
arada, İkizdere Vadisi dünyada korunması gereken 200 vadiden 1
tanesi; bakın 200 vadiden 1 tanesi ama kim dinler? AKP'nin gözünü para
bürümüş, bunların dini imanı para, başka bir şey
bilmez bunlar. (HDP sıralarından alkışlar)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Hadi
be! Herkesi kendiniz zannetmeyin!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Taş
ocağı bölgede tarımı bitiriyor. Bakın, şimdi,
hukuksuzluğa bakın: 21 Nisan 2020de Cengiz'in dozerleri alana
giriyor, peki bu dozerleri kim koruyor? İçişleri Bakanlığının
kolluk güçleri koruyor. Kimi koruyor? Dozeri koruyor. Dozer
çalışsın diye orada bütün kolluk güçleri seferber oldular
günlerce; yetmedi, köylülere saldırdılar, köylülere gaz
sıktılar, köylülere işkence yaptılar orada, yaşlı
kadınlara. Bilgilendirme toplantısı, bakın, ne zaman oluyor
biliyor musunuz? Haftalar sonra bilgilendirme toplantısı gündeme
geliyor. Niye? Çünkü tepki var, tepki olduğu için de önceden
önemsemedikleri Nasılsa bizim İkizderede oyumuz yüksek, bize tepki
vermezler. diye düşünüp onu es geçtiler. Yetmedi, 5 Kasım 2021de
halkın açtığı dava var, halkın açtığı
dava. Bu dava incelemesi sonucunda bilirkişi ÇED Gerekli Değildir
kararı uygun değildir. Proje ekolojik dengeyi, insan sağlığını
vesaire bozacaktır. diyor ve kararı mahkemeye bırakıyor.
Şimdi, ne beklersiniz? Mahkemenin bunun karşısında bir
tutum almasını beklersiniz. Peki, ne oluyor? Hem mahkeme karar
vermedi hem de dozerler çalışmaya devam ediyorlar. İşte AKP
budur, işte AKPnin Karadeniz gerçeği de budur, Türkiye gerçeği
de budur. AKP, şirketler neyi istiyorsa onu yapar. (HDP
sıralarından alkışlar)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Hadi canım!
Nereden duydun, nereden çıkarıyorsun bunları be?
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Bütün
organizasyonları da o şirketlerin dozerlerini korumak içindir.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Kaç sefer gittin
Rizeye? Kaç defa
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Oradan
bağırma, oradan bağırma!
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Hadi konuşma,
konuşma!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Oradan
bağırma, git! Oradan bağırma! (HDP sıralarından
alkışlar)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Murat, sen ne diyorsun
be? Konuşma, konuşma!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Geç o işleri, geç;
o işleri geç!
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Partin orada şov
yaptıkça
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Geç o işleri geç;
geç o işleri, geç!
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Marjinal grupları
getiriyorsun oraya.
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Karadeniz kimdir
biliyor musunuz?
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Bırak bu
işleri. Biz vatandaşla konuşuyoruz, beraberiz.
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Karadeniz bunlar
değil, Karadeniz bu kan emiciler değil.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Yok ya!
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Sen bu
kadarsın işte, sen bu kadarsın.
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Karadeniz, hakkına
hukukuna sahip çıkanlardır. (HDP sıralarından
alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler)
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Bravo!
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Hadi canım, hadi
canım!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Karadeniz, Artvinde
Devlet benim. diyen Havva anadır. (HDP sıralarından
alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Hadi bakalım.
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Karadeniz,
İkizderede bu talana Dur! diyen Ayşe teyzedir. (AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
Karadeniz kimdir biliyor musunuz? Kazım
Koyuncudur, Metin Lokumcudur, Metin Lokumcudur. (HDP sıralarından
alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler)
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Bravo!
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Hadi bakalım!
Karadeniz, Eren Bülbüldür, Eren Bülbül. Hadi bakalım!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Oradan hamaset yaparak
bu gerçekleri tersine çeviremezsiniz.
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Karadeniz senin gibi değildir.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Hadi bakalım!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Siz bu halkı
zehirlersiniz Giresunda olduğu gibi. (AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Geldin oraya şov
yaptın be! Rol yaptın, gittin orada!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Bugün AKP adına bu
gerçeklerin karşısında söz söyleyenlerin tek derdi paradır,
para!
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Marjinal grupları
getiriyorsun oraya!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri biraz
sessiz
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Paradır!
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Hadi! Hadi!
Havalimanı yapıldı, herkes duydu, konuşuyorsun!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Şimdi bizim orada
bir laf vardır
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Sen de uçağa
binip gelirsin.
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Bizim orada bir laf
var.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Konuşma!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Derler ki
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Turizm de
gelişecek ne diyorsun sen ya!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Ya, lafın zorunu
söyleyip kolayını bana bırakma.
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Karadeniz ezer seni!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Şimdi AKPde bunu
yapıyor, AKPde bunu yapıyor. (AK PARTİ sıralarından
gürültüler)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) 8 bin kişilik
istihdam var orada, yatırım var be! Size kalsa yatırım da
olmaz.
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Lafın zorunu
söyleyip kolayını bize bırakıyor.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Konuşuyorsun!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Ya, sizin ne
olduğunuzu dünya âlem biliyor zaten.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Eren Bülbülü bir hatırlasana.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Sizi de biliyor sizi
de!
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Eren Bülbülü bir hatırla, Eren Bülbülü!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Dünya âlem biliyor.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Belli, belli! Rizede
biliyorlar seni!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Bakın, şu
anda sizin yerinizde herhangi birisi olsa var ya utanır, utanır!
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Ereni bir hatırla sen Ereni!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Yüzü kızarır
yüzü! (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Ne alakası var
ya?
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Ya, yüzünüz
kızarmıyor sizin be!
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Sen nerelisin?
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Yüzünüz
kızarmıyor! İnsan bir susar ya!
FUAT KÖKTAŞ (Samsun) Ben oradaydım ya!
Sen nerelisin?
MURAT ÇEPNİ (Devamla) İnsan utanır!
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Sen utan, sen! Sen
utan, sen!
BAŞKAN Arkadaşlar biraz sessiz
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Eren Bülbülün katilleriyle berabersin, sen utan!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Utanma duygusunu
yitirmiş bir modelsiniz siz!
BAŞKAN Sayın Çepni
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Eren Bülbülün katilleriyle berabersin, sen utan!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Nasıl bir
modelsiniz bunu bilmiyorum, bunu bilim insanları ortaya koymak zorunda.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Rizeye ne yaptın
sen? Rizeye ne yaptın sen, Rizeye?
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Evet, evet.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Sen ne yaptın be?
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Konuşuyor! (AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
Ben senin yerinde olsam utanırım,
utanırım!
BAŞKAN Sayın Çepni sözlerinize dikkat
edin.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Sen kendin utan!
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Hadi! Hadi! Otur yerine, otur!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Ortada 2 tane
fotoğraf var.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Hadi bakalım!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Ortada 2 tane fotoğraf
var. Bu ülkenin Bakanı, adını anmıyorum
FUAT KÖKTAŞ (Samsun) Murat, sen olduğun
yerden utan, sen!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Envaiçeşit
suçlularla çekilen bir fotoğraf var; bir de ormanını,
ağacını koruyanların fotoğrafları var
İkizköyde, İkizderede.
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya)
Hadi be! PKKyla yaptıklarını bilmiyoruz sanki.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Hadi be!
MURAT ÇEPNİ (Devamla) Siz busunuz! (HDP
sıralarından alkışlar, AK PARTİ sıralarından
gürültüler)
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) Otur,
hadi be!
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Bağırma!
FUAT KÖKTAŞ (Samsun) Hiçbir Karadenizli senin
durduğun yerde durmaz!
BAŞKAN Birleşime kırk beş
dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 19.16
ALTINCI OTURUM
Açılma Saati: 20.04
BAŞKAN: Başkan
Vekili Süreyya Sadi BİLGİÇ
KÂTİP ÜYELER: Bayram
ÖZÇELİK (Burdur), Necati TIĞLI (Giresun)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 30uncu Birleşiminin Altıncı Oturumunu
açıyorum.
2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin
görüşmelerine devam ediyoruz.
Komisyon yerinde.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Komisyon yok
Başkan ya.
ALİ ŞEKER (İstanbul) Komisyonun
çoğunluğu yok.
BAŞKAN Komisyonun çoğunluğu
gerekmiyor, 1 sözcü yetiyor.
Evet, Halkların Demokratik Partisi Grubu
adına yapılan konuşmalarda kalmıştık.
Sayın Musa Piroğlu, buyurun. (HDP
sıralarından alkışlar)
HDP GRUBU ADINA MUSA PİROĞLU
(İstanbul) Sayın Başkan, bütçe görüşmelerinde sesi
duyulmayan, kendileri görülmeyen, yok sayılan engellilerin
sorunlarını biraz gündeme getireceğim ve bu noktada yirmi
yıllık iktidarın engelliler siyasetinin özeti iki tane olayla
başlamak istiyorum.
Birincisi, Eskişehirde oldu geçtiğimiz
hafta içinde. Eskişehirde. SMAlı bir çocuğun annesi,
çocuğunun acı çekmesine dayanamadığı için intihar
etti. Türkiyede 1.619 çocuk SMAlı ve Sağlık
Bakanlığı -tek çözüm önerisi- SMA testi getireceğiz. dedi
yani yaşayanları ölüme terk etti.
İkincisi ise bu fotoğraf. Midyat
Kaymakamı
Eşi yatağa bağımlı ve 5 çocuğu
olan bir anne boyacılık yapıyor ve Midyat Kaymakamı,
işsiz bu anneye bir ayakkabı boya kutusu hediye ediyor, bunu da böyle
fotoğrafla övüne övüne paylaşıyor.
SMAlı çocukları, otistik çocukları,
engellileri bu bürokratların, bu gösteriş budalası
bürokratların vicdanına terk ediyorsunuz ve onların vicdan
gösterisi bundan ibaret oluyor. Ben sizde vicdan aramıyorum çünkü vicdan
sizin için çoktan bitti; Yeşilçam filmlerindeki bir aktrisin, bir
oyuncunun isminden başka bir anlam ifade etmiyor.
Engelliler ağır sorunlar
yaşıyor, yoksulluk büyüdükçe bu sorunlar artarak büyüyor. Otistik
çocukları olan aileler çözüm arıyor. Anne ve babalar
çocuklarının kendilerinden önce ölmesini istiyor. Zira,
çocuklarının toplumun ve sizin vicdanınıza
bırakılmasından tedirginler. Biliyorlar ki orada vicdan yok,
çocukları ortada kalacak.
Engelliler yoksullaşıyor, halk
yoksullaştıkça yoksulluğun en dibini engelliler görmeye
başlıyor. Verdiğiniz yardımlar hiçbir şeye yetmiyor.
763 lira 65 yaş üstü aylıkla, 609 lira engelli maaşıyla ve
evde bakım maaşıyla engellilerin hayatını sürdürme
koşulları ortadan kalkmış durumda ve benim engellilere bir
çağrım var: Ricadan, minnetten ve buraya gelip talep etmekten
vazgeçin. Bu iktidar yirmi yılda bize sadece çukuru gösterdi. Bu iktidar
bize yirmi yılda sadece vicdansızlığı ve engellilere
kötü yaşamı, kölece yaşamı gösterdi çünkü iktidara göre
engellilik, bakıma muhtaç insanlardan oluşuyor ve bu bakım
işini ailelerin sırtına yıktığınızda
işten kurtulmuş oluyorsunuz.
Engellilerin ağır sorunları var.
SUTun düzenlenmesini, ortopedik araçlara erişmeyi istiyorlar. Engelliler,
ÖTV indiriminin, araçlardaki ÖTV indiriminin sınırsız hâle
getirilmesini istiyorlar. Engelliler, sağlık hizmetlerine rahatça
ulaşmak; otistik çocuklar, okul hizmetlerinden yararlanmak istiyor ve
bunun yapılmasının bir tek yolu var: Tüm sağlık
hizmetleri, tüm ortopedik araçlar, tüm yardımcı edevat ücretsiz hâle
getirilmelidir ve bütün engellilere, engelli grubuna ve oranına
bakılmadan kişisel geliri üstünden temel gelir desteği
verilmelidir ama bunun için bir engelli hareketinin oluşması gerekir.
Eğer burada bir ricayla bir şey
yapılamayacaksa yapılması gereken tek şey kalıyor:
Mücadele etmek. Ve mücadele dendiğinde İçişleri
Bakanlığı karşımıza çıkıyor.
Diyeceksiniz ki Ne alaka? Nerede hak arama eylemine gitsem, nerede
işçilerin yanına gitsem polisin barikatını ve hunharca,
zorbaca saldırısını görüyorum ve ben bir engelli
milletvekili olarak aynı saldırıyla defalarca yüzleşiyorum.
Saldırıyla durduramadığında ablukayla durdurmaya
çalışıyor. İnsanlar, Bakırköy Belediyesinin önündeki
işçiler, Migroslu işçiler, fabrikadan çıkan işçiler,
hakkını arayan kadınlar aynı soruyu soruyor: Polis, kimin
polisi?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
MUSA PİROĞLU (Devamla) Bu polis
İçişleri Bakanlığının polisi ve bir tane görevi
var; hak arama eylemlerini engellemek, hak arama eyleminin
karşısına çıkmak, zorbalığın yanında
durmak, patronun yanında durmak, işçiyi, köylüyü, kadını,
öğrenciyi ezmek; sadece bu görevle hareket ediyor. Bu yüzden de
alabildiğine hoyrat davranıyor. Ben her
çıktığımda Bu cesareti nereden alıyorsunuz? sorusunu
soruyorum ve İçişleri Bakanınızı dinlediğimde
görüyorum, bu cesareti İçişleri Bakanından alıyorlar. Ben
buradan onlara sesleniyorum: Krala yaslanan düşer, Soyluya yaslanan
kaybeder; siz de kaybedeceksiniz, siz de biteceksiniz. (HDP
sıralarından alkışlar)
Ayrıca, Sayın Grup Başkan Vekili,
reise söyleyin, bu arkadaşı milletvekili yapsın ki susmayı
öğrensin; aksi takdirde susmuyorsun. (HDP sıralarından
alkışlar)
HALİL ETYEMEZ (Konya) Sana
soracağız, sana!
BAŞKAN Sayın Mehmet Ruştu Tiryaki,
buyurun. (HDP sıralarından alkışlar)
HDP GRUBU ADINA MEHMET RUŞTU TİRYAKİ
(Batman) Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; İçişleri Bakanlığı bütçesi üzerine
grubum adına söz aldım, öncelikle hepinizi saygıyla
selamlıyorum.
Üzerinde konuşması hem çok kolay hem çok
zor hem de çok acı bir Bakanlık İçişleri Bakanlığı.
Kolay çünkü ürettiği haksızlıkları, hukuksuzlukları,
yolsuzlukları, suçları sıralarsanız sabaha kadar
bitiremezsiniz. Hatta çıkıp YouTube'da program yapsanız 50
milyon insan sizi izleyebilir. Yalnız Birkaç hukuksuzluğu
anlatayım. derseniz saatlerce konuşabilirsiniz. Ama üzerinde
konuşmak bir o kadar da acı ve zor çünkü Bakanlığın
yarattığı mağdurların acılarını
aktarabilmek, yaşadıkları acıları duyumsayabilmek hiç
kolay değil ve gerçekten çok zor. Tamamından İçişleri
Bakanlığının ve emrindeki kolluğun sorumlu olduğu
ne sınır boylarında -nasıl oluyorsa- jandarmanın
durmadan seken kurşunlarıyla Derecik'te katledilen 14
yaşındaki Vedat Ekinci'nin ne kaybolan hayvanlarını ararken
vurulan Şahap Şendol ve Celal Ekinci'nin ne 16 yaşında
Derecik'te asker kurşunuyla katledilen Özcan Erbaş'ın
acılarını aktarabiliriz ne de gözaltında
yaşamını yitirenlerin acılarını. Ne
zırhlı araçların Diyarbakır'da ezerek yaşamına
son verdiği 85 yaşındaki Mehmet Tektekinin ne de bir yıl
sonra 6 yaşındaki torununun ölerek kalanlara
bıraktığı acıyı ne İdil'de zırhlı
aracın katlettiği 7 yaşındaki Mihraç Miroğlu'nun ne
Silopi'de evlerinde uyurken zırhlı aracın
çarptığı evde 7 yaşındaki Muhammet ve 6
yaşındaki Furkan kardeşlerin acılarını
aktarabiliriz. Ne de helikopterden atılarak işkence edilen Osman
Şiban ve Servet Turgutun acılarını ne cezaevi
kapılarında yerde sürüklenen, dipçiklenen anaların
acılarını aktarabiliriz. Ne de koruma istediği hâlde
korunmayarak her gün, her gün, her gün katledilen kadınların
acılarını ne Diyarbakırda bir Nevroz günü katledilen
Kemal Kurkutun ne polis kurşunuyla Adanada katledilen Suriyeli Ali el
Hamdan'ın ne Diyarbakır Sümer Parkta otururken polis kurşunuyla
katledilen Recep Hantaşın acılarını aktarabiliriz. Ne
de Dur! ihtarına uymadığı için AKPnin
devriiktidarında, son on üç yılda katledilen 403 kişinin
anılarını ve ne de İçişleri
Bakanlığının emrindeki polis gözetiminde tehditle
Yunanistan sınırına taşınan, yaşamını
yitiren göçmenlerin acılarını anlatabiliriz. Gerçekten en
acısı da şu: Bu acıların neredeyse tamamını
yaşatan kurumun başındaki kişinin, İçişleri
Bakanının sanki bunlar bizim ülkemizde yaşanmamış,
sanki İçişleri Bakanlığının hiçbir
sorumluluğu yokmuş, sanki Korede, Zambiyada, Danimarkada
yaşanmış gibi her sorulduğunda çıkıp bunlara
cevap vermek yerine -ki zaten vereceği cevap yok- hamaset yapması.
Tıpkı geçenlerde televizyona çıkan genç gibi. Bu genç defalarca
askerden kaçmıştır ama olsun; o, büyük bir vatanseverdir, zaten
para için de çalışmamaktadır; yaptığı işi
vatan için, bayrak için, ezan için, ülke için yapmaktadır; ne olmuş
birkaç kez askerden kaçmışsa. (HDP sıralarından
alkışlar) Ama kimse yemiyor, kimse yutmuyor ne o gencin
yaptığını ne de İçişleri
Bakanlığının yaptığı hamaseti.
Uzunca bir süredir Sayın Bakan o kadar çok
suçla anıldı ki artık sokaktaki vatandaş bile suç
işleri bakanı diyor. Emin olun, bu demagoji değil. On
dakikalık sürede ne kadarı anlatılabilirse o kadarını
anlatmaya çalışayım ama önce başka bir şey anlatmak
isterim. Sayın Bakan, Plan ve Bütçe Komisyonunda yoksullukla nasıl
mücadele ettiklerini anlatıyordu ve diyordu ki Biz televizyonlarda hep
Nerede bu devlet? sözlerini duyardık, Allaha hamdolsun,
Cumhurbaşkanımızın riyasetinde Türkiyede Nerede bu devlet?
dedirtmedik, Allah devletimizden razı olsun. dedirttik. Böyle dediniz
değil mi Sayın Bakan?
Geçenlerde bir video izledim, çoğunuz
izlemişsinizdir. 60lı yaşlarda bir adam evinin önünde,
yanında eşi, bir televizyon kanalının
uzattığı mikrofona konuşuyor ve diyor ki
Fırından bayat, kuru ekmek istedim, Kuru ekmeği tavuklara
götüreceğim. diye yalan söyledim, eşimle beraber oturduk, o
ekmeği yedik. Evet, ülkemizde vatandaş kuru ekmeğe muhtaç
edilmiş, Sayın Bakan riyaset diyor, Allah devletimizden razı
olsun. dedirttik. diyor, öyle mi?
Gelelim suç işlerine. Çok açık söyleyeyim,
bu kürsüden bir suç örgütü liderinin iddialarını dile
getirmeyeceğim çünkü bu iddiaların hangi bilgi ve belgelere
dayandığını bilmiyorum. Sadece bir hukukçu olarak şunu
söyleyeyim: Bir iddiada eğer olay, kişi, yer, zaman gibi unsurlar
varsa, bunlar veya bunların aksi kanıtlanabiliyorsa bunlar
araştırılır. Bunlar idari olarak da
araştırılır, bunlar adli olarak da soruşturulur
isterse isimsiz imzasız bir mektupla gönderilmiş olsun.
Bakın, bu iddiaların yüzde 1i sokaktaki
vatandaşa yöneltilseydi, emin olun ona gün yüzü göstermezlerdi, Sayın
Bakan hakkında bir tane mi soruşturma açılmaz. Yalnızca
devletin görevlendirdiği uçakla kazandığı milleri
kullandığı için Almanya Cumhurbaşkanı istifa etti ama
Sayın Bakan ne yapıyor bu dehşet suçlamalara karşı?
Hiçbir şey.
Kürtçede çok yaygın bir dua var, tekerleme
gibidir, herkes farklı şekilde söyler, şöyledir:
(X)
BAŞKAN Sayın Tiryaki, beni kesmek
zorunda bırakmayın lütfen.
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Devamla) Bir
deyime de mi tahammül edemeyeceksiniz Sayın Başkan ya? (HDP ve MHP
sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Ederim.
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Devamla) Bir
deyime de mi tahammül edemeyeceksiniz?
BAŞKAN Bunun tahammülle alakası yok,
bunun İç Tüzüke aykırılıkla alakası var.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Yazıklar olsun ya!
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Devamla)
Anlamı aynen şöyle: Allah adamı şaşırtmasın,
şaşırtırsa süründürmesin, süründürürse çektirmesin,
çektirirse perişan etmesin, perişan ederse rezil etmesin. (HDP
sıralarından alkışlar) Evet, Sayın Bakan, Allah
insanı şaşırtmasın.
Suç örgütü liderinin söylediği iddialar
soruşturulmalı ama bunlar iddiadan ibaret. Sayın Bakanın
doğrudan gözümüzün içine baka baka işlediği suçlar var, birkaç
tane örnek vereceğim, çoğunu biliyorsunuz. Bakın, göreviyle
ilgili hiçbir soruşturma olmadığı hâlde 19 Ağustos
2019dan başlayarak Anayasa'nın 127nci maddesine aykırı
biçimde 48 belediyemize kayyum atayan İçişleri Bakanı
açıkça Anayasa'yı çiğnemiş, suç işlemiştir.
Değil konuşmalarımız nedeniyle, içeriğine itiraz
etmeden Genel Başkanımızı dinlediğimiz için
hazırlanan ve Meclise gönderilen fezlekeler var. Anayasa'ya göre
açıkça suç işleyen İçişleri Bakanı hakkında soruşturma
başlatacak bir savcı yok mu? Bakın, İçişleri
Bakanı Suç örgütü liderinden 10 bin dolar maaş alan kişiyi
biliyorum, savcıya bildireceğim. dedi. Ne zaman? Haziran 2021de.
Türk Ceza Kanununun 279uncu maddesine göre, kamu adına soruşturma
ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle
ilgili olarak öğrenip de yetkili makama bildirmeyenler altı aydan iki
yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır, adli kolluk
görevlileri tarafından işlenirse ceza yüzde 50 oranında
artırılır. Ya kolluğun başındaki kişi bu
suçu işlerse? O zaman hiçbir şey yok. Eş Genel Başkanımızı
sessizce dinlediğimiz için hakkımızda fezleke düzenleyen
cumhuriyet savcıları, televizyonda 84 milyon yurttaşın
gözünün içine baka baka altı aydır bildiği suçu bildirmeyen
İçişleri Bakanı hakkında soruşturma başlatmayacak
mısınız?
Bakın, yine İçişleri Bakanı
konuşuyor, konu genel güvenlik ve uyuşturucuyla mücadele, tarih Ocak
2018 şöyle diyor: Bir uyuşturucu satıcısını
gördükleri zaman, beni ne kadar kınarlarsa kınasınlar, ne kadar
eleştirirlerse eleştirsinler, o uyuşturucu
satıcısının ayağını kırmayan polis
görevini yapmamış demektir. Görevini yerine getiren suçu bana
atsın, suçu neyse -beş yıl, on yıl, yirmi yıl- ben
yatarım. İçişleri Bakanı. Yine İçişleri
Bakanı konuşuyor, yıl 2021, değişen hiçbir şey
yok, Mahkeme kararı olmadan metruk binaları yıkamıyoruz.
diyen muhtarlara diyor ki: Siz yıkın, mahkeme kararı sonra
gelsin. Türk Ceza Kanununun Suç işlemeye tahrik
başlıklı 214üncü maddesi aynen şöyle: Suç işlemek
için alenen tahrikte bulunan kişi, altı aydan beş yıla
kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Devamla) Ey
Eş Genel Başkanımızı itiraz etmeden dinlediğimiz
için hakkımızda soruşturma başlatan, fezleke düzenleyen
cumhuriyet savcıları, suç işlemeye alenen tahrik eden
İçişleri Bakanı hakkında bir soruşturma
başlatmayacak mısınız? Vatandaşa yasak olan her fiil
İçişleri Bakanına serbest; Anayasayı yok sayabilir,
mahkeme kararlarını uygulamayabilir, uygulamamayı teşvik
edebilir, görevi gereği öğrendiği suçu bildirmeyebilir, suç
işlemeye alenen tahrik edebilir ve hakkında hiçbir soruşturma
başlatılamaz. Sonra da İçişleri Bakanı çıkıp
Akşam, bekleyin, size hamasetle nutuk atacağım. diyecek öyle
mi?
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP
sıralarından Ee? sesleri, alkışlar)
IV.- OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI (Devam)
3.- Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Süreyya
Sadi Bilgiçin, Anayasamızın 3üncü maddesine göre devletin resmî
dilinin Türkçe olduğuna, bu nedenle, kural olarak Türkiye Büyük Millet
Meclisi Genel Kurulunda Türkçe dışında bir dil
kullanılmasının ve bu tür konuşmaların milletvekilleri
veya vatandaşlar tarafından anlaşılmasının mümkün
olmadığına ilişkin konuşması
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
Anayasamızın 3üncü maddesine göre, devletin resmî dili Türkçedir.
Bu nedenle, kural olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda Türkçe
dışında bir dil kullanılması mümkün değildir.
(HDP sıralarından Ee? sesleri, gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Bu tekçilik!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) 20
milyonun konuştuğu dilden bahsediyoruz.
BAŞKAN Ancak buna rağmen, Türkiye Büyük
Millet Meclisi Genel Kurulunda zaman zaman Türkçe dışında
dillerde kelime veya özel isimlerin kullanıldığı
görülmektedir. Bu kelime ve özel isimler konuşma kapsamında
değerlendirilmediğinden aynen tutanağa geçirilmektedir ancak
kelime veya ibare dışında konuşma yapılması
hâlinde, bu konuşmaların, Anayasa gereği yapılması
mümkün olmadığından, tutanağa eklenmesi de mümkün
olmamaktadır.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Önce
siz Anayasaya uyun.
BAŞKAN Bu tür konuşmaların
Anayasaya aykırılık oluşturmasının yanında,
milletvekilleri veya bizi izleyen vatandaşlar tarafından da
anlaşılması mümkün değildir. Sayın milletvekillerinden
bu konuda gereken hassasiyeti göstermelerini diliyorum.
AYŞE ACAR BAŞARAN (Batman) 20 milyon
biliyor, 20 milyon biliyor! Seçim gelince o 20 milyondan oy istiyorsunuz, her
seçimde 20 milyondan oy istiyorsunuz.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Açıkça
anlamını da söyledi Başkan.
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Tercüman getirin Başkan,
tercüman getirin.
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman)
Sayın Başkan, kayıtlara geçsin diye bir şey
söyleyeceğim. Her deyim, her atasözü kendi dilinde güzeldir;
dolayısıyla bir deyim, bir dua en güzel ait olduğu dilde
söylenir. Ben, buradan bir duayı, bir tekerlemeyi Kürtçe söyledim.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman)
Eğer gerçekten bunun üzerine böyle bir açıklama
yapıyorsanız vay hâlinize!
BAŞKAN Biz de anlayabilseydik çok iyi olurdu.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Anlamını
söyledi; anladın, anladın. Böyle şey mi olur? Kürtçesini
çevirdi, Türkçesini söyledi sonra.
MUAZZEZ ORHAN IŞIK (Van) Seçim
çalışmanızı yaparsınız Kürtçe ama.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) TRT
Kurdî var ya, TRT Kurdî, devletin kanalı!
BAŞKAN Yok demiyorum, var.
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve Marka
Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN Sayın Filiz Kerestecioğlu,
buyurun lütfen. (HDP sıralarından alkışlar)
HDP GRUBU ADINA FİLİZ
KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; bugün burada Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı
bütçeleri görüşülüyor.
Gün boyu herkese parmak sallayıp herkesi geren,
sonra da mutlulukla gülümseyen, gerçekten enteresan bir kişilikle
karşı karşıyayız. (HDP sıralarından
gülüşmeler, alkışlar)
Şimdi, ben Sanayi Bakanından bir ricada
bulunacağım çünkü uzay vatan diye bir kelime de
kullanıldı; sanıyorum orada da bir parselleme durumu var ve Aya
sert iniş yapılacakmış. Lütfen, gerçekten,
yanınızdaki zatı da götürün. (HDP sıralarından
gülüşmeler, alkışlar) Hava değişimi iyi gelir diyorum
çünkü burada bu kadar parmak sallayacak bir durum yok.
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Seviyeniz altta,
daha aşağınız yok!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Biz bırakmayız;
yargılayacağız biz onu, bırakmayız.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla) Bakanlığa gelmiş birisinin artık
insanların eleştirilerine, sözlerine tahammül edecek bir
olgunluğa sahip olması lazım; e, böyle değilse de o zaman
Bakan olmaması lazım.
Kendilerini ülkenin ve devlet kurumlarının
sahibi sanan bir iktidar ve Cumhurbaşkanıyla karşı
karşıyayız.
Şimdi, Ana Muhalefet Partisi Genel
Başkanına randevu vermeyen ve kapılarını kapatan
TÜİK hakkında diyor ki: İstatistik Kurumu
Başkanımız bunlara -bunlara- randevu vermiyor. Randevu
vermeyince bu -bu- küplere biniyor. Bu devletin kurumlarının sana
veya avanene -sana veya avanene- hesap verme sorumluluğu yoktur.
İşte, biz de bu modelin diğer modelini görüyoruz burada
gerçekten. (HDP sıralarından alkışlar) Çünkü aynı
kişi, bu konuşma yapılırken sürekli olarak
kafasını sallayarak onaylıyor orada.
Evet, valiler randevu vermesin, Emniyet müdürleri
randevu vermesin, devlet kurumları randevu vermesin; denetlenmeyin, hiçbir
şeyden sorumluluk almayın ve konforla yönetmeye devam edin.
İşte, biz buna demokrasi değil, diktatörlük diyoruz. (HDP
sıralarından alkışlar)
Başka neler oluyor bu düzende, bakalım. En
can yakıcı olaylardan biri, Şenyaşar ailesi. 2018de Urfa
Suruçta AKP Vekili İbrahim Halil Yıldızın seçim
çalışmaları sırasında sırf Bizden size oy
çıkmaz. dedikleri için, sırf demokratik tepkilerini gösterdikleri
için AKPli vekilin kardeşi ve yakınları tarafından kendi
dükkânlarında linç edilen, katledilen Şenyaşarlar. Hastanede
bile üzerlerine silah şarjörleri boşaltılmış,
bıçaklanmış Şenyaşarlar. Sağlıkçılar
bile tehdit edilmiş, can güvenliği yok ama aynı zamanda ortada
kolluk kuvvetleri de yok. Olan bitene göz yumulmuş, hemen ne demiş
buradaki zat? Terör demiş. Olay AK PARTİlilere PKK
saldırısı diye duyurulmuş. Ama yıllar sonra da olsa
AKP Urfa Milletvekili Ahmet Eşref Fakıbabanın da
çıkıp anlattığı gibi, meselenin terörle yakından
uzaktan ilgisi yokmuş. Ölenlerden 3ü, bizzat AK PARTİyi destekleyen
grup tarafından katledilmiş insanlar. Bize bir şey olmaz.
güvencesiyle AKP milletvekili destekli çetenin onlarca kamu görevlisinin önünde
yaptığı katliam ortadayken ne hastanede yaşananlar
hakkında herhangi bir iddianame hazırlandı ne de üç buçuk
yıl geçmiş olmasına rağmen alınan tek bir ifade var
değerli arkadaşlar. Ama evet, alınan bir ifade var; eşini
ve 2 çocuğunu kaybeden, iki yüz yetmiş beş gündür adalet nöbeti
tutan Emine Şenyaşar, kamu görevlisine hakaretten 10uncu kez ifadeye
çağrılıyor, tam 10uncu kez! Ne İçişleri ama ne
İçişleri! Ne adalet ama ne adalet gerçekten! (HDP sıralarından
alkışlar)
Evet, öyle bir bölyönet politikasıyla karşı
karşıyayız ki aslında kendisi kayıpların
bulunmasından sorumlu olan Bakanlık kayıplarını arayan
Cumartesi Annelerini yedi yüz hafta sonra yerinden etti. (HDP
sıralarından alkışlar) Evet, siz o meydanı
boşaltınca bu anneler, o kayıplar yok mu oluyor zannediyorsunuz?
Hayır, dimdik, onurla ayakta duruyorlar.
YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) Diyarbakır
Annelerinden niye bahsetmiyorsunuz?
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla) Evet, geliyorum, ona geliyorum, ona geliyorum.
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) Hatta
suçladınız onları.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla) Ve sonra ne yapıyor bu Bakan? Ne yapıyor biliyor musunuz?
Yine yakınlarını kendisinin bulmaktan sorumlu olduğu
Diyarbakır Annelerini karşımıza çıkarıyor.
RAVZA KAVAKCI KAN (İstanbul) HDP il binasının
önünde bekleyen Diyarbakır Anneleri.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla) Siz orada ne yapıyorsunuz? Kalkın oradan, Gülistan
Dokuyu da biz bulalım, Hürmüz Dirili de biz bulalım, Yusuf Bilge
Tunçu da biz bulalım, bütün kayıpları biz bulalım. Siz niye
İçişleri Bakanısınız? Ne yapıyorsunuz bizim
partimizin önünde? (HDP sıralarından alkışlar, AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) Niye?
İşinize gelmiyor değil mi? Demokrasi mi? İnsan hakları
mı?
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla) Evet, yine bir başka bölyönet politikası. Her toplumsal
olayda, her protestoda düşman belletilen
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) Çocuk
hakları mı? Hadi!
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Hatibi
dinleyelim! Hatibi dinleyelim!
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) Kim
dedi onu?
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla) Hiç aldırmayın arkadaşlar, ben burada her şeyi
göğüslerim.
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) Öyle
mi! Deminden beri siz bağırırken hatip değildi oradaki
konuşan değil mi?
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla) Biz halkımızın iradesiyle buraya geldik, her
şeyi göğüsleriz, hiç öyle aldırmayın.
Bugüne kadar her protestoda, ister
işsizliğe karşı olsun ister kadın cinayetlerine
karşı olsun ister emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili
olsun ister sağlık çalışanlarının hakları
için olsun ister KHK zulmüne karşı olsun, herkes polis
tarafından saldırıya uğradı.
Bugüne kadar, hiçbir yurttaş, polisin
onların güvenliğini aldığı şekilde,
barışçıl protesto hakkını kullanamadı. Evet, daha
dün Aydında gençlere şiddet uygulayıp Seni öldürürüm,
gebereceksin! deme cesaretini nereden buldu o bekçi ve polisler? Sizden
buldular, çok açık. Bakın, burada, il yöneticisi
arkadaşımızı ters kelepçeleyenler kimden buldular cesareti?
Sizden buldular, sizden, sizden buldular.
Tabii, işin bir başka boyutu da var. Evet,
bir yandan 2007-2020 yılları arasında, polisin silah ve
orantısız güç kullanımıyla 92si çocuk 404 kişi, en
son olarak Kadıköyün ortasında öldürülen set işçisi Çetin Kaya,
panzerler altında ezilen çocuklar ve cezasızlıkla malul nice
olay varken, diğer yandan, aynı kurşunlarla maalesef polisler
kendi hayatlarına da son veriyorlar. Son bir yılda 100 polis, son on
günde 10dan fazla polis intihar etti çünkü onlar da bu öfkeli hayata,
çalışma koşullarına ve yoksulluğa dayanamıyorlar.
Onlar bir bir ölürken başka bazı
meslektaşları ne yapıyor bakalım. Daha önce İstanbul
Emniyeti Organize Suçlarla Mücadele biriminde çalışan bir Emniyet
görevlisi ve birkaç meslektaşı, belli ki görev başındayken
edindikleri deneyimi hem 30a yakın meslektaşlarını hem de
yurttaşları dolandırmak için kullanmışlar; bir olup saadet
zinciri kurmuş, 50 milyon liralık vurgun yapmışlar.
Soruşturma başlatılmış bakalım, ama
yurttaşlar mağdur olduktan sonra. Yapmanız gereken şey,
öncesinde denetim -öncesinde- ve polislere, aynı böyle gülüşten,
bakıştan bile nem kapan kendiniz gibi ona buna efelenmeyi değil
insan haklarını öğretmek, insan haklarını;
yapmanız gereken bu.
Gelelim kayyumlara. Mardin'de ya da Cizrede
olduğu gibi, gelen her kayyumla bir taş köprü yeniden inşa
ediliyor. 73 milyon lira harcanıyor ama köprü hiç tamamlanmıyor ve
yine kayyumlarınız halkı dolandırıyor. Ben artık
bu sorumsuz iktidara ve onun Bakanına değil, size bir şeyler
söylemek istiyorum sevgili halkımız. Bu çalınan paralar sizin
paralarınızdır, sizin paralarınız; sahip
çıkın o paralarınıza, sizin paralarınıza sahip
çıkın, cebinizden çalınanlara. (HDP sıralarından
alkışlar)
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli)
Tabii, hendeğe gömülen paraları unuttunuz, hendeğe gömülen
paraları unuttunuz.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla) Bakın, bugün sizden, yastık altından, oradan buradan
paralarınızı istemişler gene az önce; sahip çıkın
paralarınıza.
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli)
Kandile giden paraları da unuttunuz herhâlde? Onları da söyleyin.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla) Gerçekten, bu düzen soygun düzeni.
Evet, kadınlar
Kadınlar sadece çoğu
yakınları olan erkekler tarafından öldürülmüyor
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli)
Doğru, kadınlar dağda tecavüze uğruyor.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla)
aynı zamanda kamu görevlileri sorumluluklarını
yerine getirmediği için de öldürülüyor. Biz İstanbul
Sözleşmesi'ni savunurken en fazla neden savunduk biliyor musunuz? Bütün
kurumlara denetim mekanizması getirdiği için ve işte, sizin
asıl kaçtığınız şey bu denetim
mekanizmasıydı.
Evet, Bütçe Komisyonu görüşmelerinde de ifade
etmiştik KADES uygulamasında dil seçeneklerinde Arapçanın,
İngilizcenin, Fransızcanın, Farsçanın, Rusçanın olup
da Kürtçenin olmaması bu ülkedeki milyonlarca Kürt kadını yok
saymaktır. diye. Bir vekiliniz bunu söylediğim için Acaba kendisi
de bir kelime Kürtçe biliyor mu? demiş arkamdan.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla) Sayın Başkan, tamamlayabilir miyim.
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla) Evet, bu ülkede yaşayan bütün halkların dillerini
öğrenmek ve bağlarını güçlendirmek gerçekten en önemli
unsurlardan biri. Öfke ve ötekileştirmeyle hiçbir yere varılamayacağını
hepimiz gayet iyi biliyoruz. Bu nedenle ben de size ve o vekile kendi çabamla
Kürtçe kursundan aldığım sertifikamı da göstererek sizleri
selamlamak istiyorum. (HDP sıralarından alkışlar)
NECİP NASIR (İzmir) - Onu biz temin ettik.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Devamla)
(X) Yani gelin,
barış içinde birlikte yaşayalım, barış içinde.
Saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından
alkışlar)
NECİP NASIR (İzmir) - O belgeyi
almanı sağlayan AK PARTİ, Recep Tayyip Erdoğan! O belgeyi
beş sene, on sene önce alamazdın!
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) -
Kürdistandan mı aldınız o belgeyi, merak ettim!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Neden
rahatsız oldunuz?
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Hani bin
yıllık kardeşlerinizdi, bin yıllık
kardeşlerinizin diliydi?
RAVZA KAVAKCI KAN (İstanbul) Rahatsız
olunacak bir şey yok burada!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Konuşalım.
RAVZA KAVAKCI KAN (İstanbul) Rahatsız
olunacak bir şey yok!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Niye
dalga geçiyorsunuz? İngilizce öğrendiğinizde iyi bir şey,
diğeri iyi değil mi?
RAVZA KAVAKCI KAN (İstanbul) Dil
öğrenmekte rahatsız olunacak bir şey yok.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, kendi
aranızda konuşmayın lütfen.
Halkların Demokratik Partisi Grubu adına
son konuşmacı Sayın Hasan Özgüneş.
Sayın Özgüneş, buyurun. (HDP
sıralarından alkışlar)
HDP GRUBU ADINA HASAN ÖZGÜNEŞ
(Şırnak) Arkadaşlar, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Yani isterim ki aklıselimle her şeyi tartışalım,
ne söylediğimizi anlayalım. Kabul ederiz etmeyiz, o ayrı bir
şey.
Göç İdaresi Başkanlığı
bütçesi üzerinde konuşuyorum. İçişleri Komisyonunda olduğum
için de bazı konuları dile getirmek istiyorum.
Değerli arkadaşlar, biz burada
Kürtçede
bir deyim var: Değirmen gitmiş, çak çakla uğraşıyor.
Şimdi, bu rejim devenin kamburları kadar eğri büğrü, onun dudaklarıyla
uğraşmakla deveyi düzeltemeyiz. (HDP sıralarından
alkışlar)
Şimdi, bakınız, Millî Savunma
Bakanlığı ile İçişleri
Bakanlığının bütçesini söylüyorum: Yaklaşık 198
milyar değerli arkadaşlar. Peki, diğer bakanlıklara
baktım; 8 Bakanlık artı Cumhurbaşkanlığı bu
2 Bakanlıktan daha az ve artısı 34 milyar daha fazla bu 2
Bakanlığın.
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) Az
bile.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Hangisi? Say.
HASAN ÖZGÜNEŞ (Devamla)
Saymayacağım; listede var, git bak.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Say, say.
BAŞKAN Arkadaşlar, rica ediyorum,
lütfen
HASAN ÖZGÜNEŞ (Devamla) Bu ne demektir?
Değerli arkadaşlar, bu, şu demektir: Savaş, kavga;
dışarıda savaş, içeride savaş, Komisyonda
savaş... Çünkü Bakan Beyi gördük biz, Bakan Beyi gördük, Komisyonda Sen
güldün. diye provoke etti, gün boyu kavga vardı. Bugün, gün boyu, hem
ağladı hem güldü. Ben öneriyorum, bir psikoloğa gitsin. (HDP
sıralarından alkışlar)
HALİL ETYEMEZ (Konya) Hadi oradan ya!
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Sen git, sen!
HASAN ÖZGÜNEŞ (Devamla) Değerli
arkadaşlar, ikincisi, Deniz Poyraz, polislerin gözünün önünde -İzmir
binasının hemen yanında 7-8 polis var, her gün var- şehit
edildi. O cani on sekiz saat gözaltında kaldı. Peki, ilişkileri
araştırıldı mı? Hayır. 27 kez Emniyeti
aramış. Avukatlar diyor ki: Bu tutanakları bize verin. Emniyet
diyor: Bizde yok. Soylu Beye soruyoruz: Siz hangi ilişkiyi
açığa çıkardınız? Bu cani kimin elemanı? Siz
demokratik bir devlet misiniz yoksa her gün söylediğiniz gibi, bir
çadır devleti misiniz? İşte bu işlemler bir çadır
devletinin işidir, siz oraya getirdiniz.
Şimdi, Servet Turgut ve Osman Şiban,
askerler tarafından gözaltına alındı, köylülerin gözü
önünde helikopterden atıldı, Servet Turgut yaşamını
yitirdi. Bakan Beye sorduk: Ne oluyor? Bize ne ifade verdi? Efendim,
PKKnin milisiydi, onun için öldürülmesinde bir mahzur yok. diyebilecek bir
noktaya geldi.
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli)
Yalan!
HASAN ÖZGÜNEŞ (Devamla) Bizim gözümüzün içine
baka baka Komisyonda söyledi. Yalan sizin işiniz, yalan sizin işiniz
ve şimdi söyleyeceğim size kimin yalan söylediğini. (HDP
sıralarından alkışlar)
Partimizin Gençlik Meclisinde -yine Soylu Beye
sorduk- İstanbulda açıklama yaptım, o gençlerle görüştüm.
Kimlerdi? İstanbul Gençlik Meclisi üyeleri Musa Taştan, Cihan Çitgez,
Lider Polat. Bunlar polis tarafından kaçırılıyorlar,
bunlara işkence ediliyor, ormana götürülüyorlar, gecenin
karanlığında caddeye bırakılıyorlar. Soyluya
yine soruyorum: Bunlar hakkında ne yaptınız?
Yapmadıysanız çadır devletinin başındasınız
siz. (HDP sıralarından alkışlar)
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Fethi Sekini kim
şehit etti?
SALİH CORA (Trabzon) Başkanım,
Türkiye Cumhuriyeti devletine çadır devleti diyemez, müdahale etmeniz
lazım.
HASAN ÖZGÜNEŞ (Devamla) Bir de burada
kalkıp antiemperyalistlik, antisömürgecilik teranelerini okuyorsunuz. Ben
size bir şey söyleyeyim: 2004te Yahudi Cesaret Madalyasını
HDP, CHP mi aldı, sizin reisiniz mi aldı? Reisiniz aldı Yahudi
Cesaret Madalyasını.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Devam edin, tamamlayın
sözlerinizi.
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Fethi Sekini kim
şehit etti?
HASAN ÖZGÜNEŞ (Devamla) İkincisi, Orta
Doğu Projesinin Eş Başkanı, İkinci Başkan kimdi?
Sizin reisiniz. Peki, Orta Doğuda emperyalistler ne istiyorlar? Mezhep
savaşları, devletleri küçültmek, halkları birbirine
düşürmek, talan etmek, faizle yeniden ülkelerini kurmak. (HDP
sıralarından alkışlar, AK PARTİ sıralarından
gürültüler)
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) PKK o!
HASAN ÖZGÜNEŞ (Devamla) Siz hem Yahudi
Cesaret Madalyasını alacaksınız hem Başkan
olacaksınız, sonra bize kalkıp bölücü diyeceksiniz; gerçek
bölücü sizsiniz. (HDP sıralarından alkışlar)
ABDULLAH GÜLER (İstanbul) Bölücü PKK, YPG!
HASAN ÖZGÜNEŞ (Devamla) AKP kandırma ve
kandırılma partisidir; yalan partisi, talan partisi! Tarihin
çöplüğüne, karanlık sayfalarına sizi göndereceğiz.
Demokratik ulus temelinde, halkların birliğini savunacağız,
sağlayacağız, inanç birliğini sağlayacağız,
kadın erkek eşitliğini sağlayacağız, hukukun
üstünlüğünü
Yalana dolana ihtiyaç yok. (HDP sıralarından
alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Çöplüğe layık olan sizsiniz.
HASAN ÇİLEZ (Amasya) Adilik yapma, adisin
adi! Haysiyetsizsin sen, hadsiz! Doğru konuş, terbiyesiz adam!
Lağım çukuru gibi ağzın be, terbiyesiz!
HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) Yalan ve
dolan partisisiniz. (AK PARTİ ve HDP sıraları arasında
karşılıklı laf atmalar)
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Terör partisi
olmaktan iyidir.
HASAN ÇİLEZ (Amasya) Bütçe hakkında
konuş, her şeye karışma, terbiyesizsin, konuşma adi
adam.
HASAN ÖZGÜNEŞ (Şırnak) Otur yerine,
otur!
HASAN ÇİLEZ (Amasya) Ağzından
çıkanı kulağın duysun. İnsanda biraz haysiyet,
şeref olur ya!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, gruplar
adına söz talepleri karşılanmıştır.
Şimdi, şahıslar adına ilk söz
Sayın Tülay Kaynarcanın.
Buyurun Sayın Kaynarca. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
TÜLAY KAYNARCA (İstanbul) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; bugünkü bütçe görüşmeleri
üzerine şahsım adına söz aldım. Genel Kurulu saygıyla
selamlıyorum.
Millî iradenin tecelligâhı Gazi Meclisimizde
Hükûmetimizin 20nci bütçesini sunmanın onurunu yaşıyoruz.
Covid-19 salgınına rağmen sanayi üretimindeki artıştan
iş gücüne katılıma, büyüme oranlarından ihracat
rekorlarına kadar pek çok gösterge, Türkiye'nin yoluna güçlenerek devam
ettiğini gösteriyor. Millî Teknoloji Hamlesi, Yeşil Kalkınma
Devrimi, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamleleri güçlenen, kalkınan, büyüyen
Türkiye vizyonunu ortaya koyuyor.
HALİL ETYEMEZ (Konya) Sayın Başkan,
uğultu var, konuşmacıyı dinleyemiyoruz.
BAŞKAN Arkadaşlar, açtık sesini
sonuna kadar.
TÜLAY KAYNARCA (Devamla) Son on yılda 170
ayrı ülkeye 228 farklı savunma sanayisi ürünü ihraç ettik. En
önemlisi, yüzde 80e varan yerli ve millî oranıyla savunma sanayimizin
dışa bağımlılığını azalttık.
Servo motorlar dâhil, artık birçok ürün yerli ve millî. Hem sanayide
girdiler yerlileşiyor hem de geleceğin teknolojilerini
geliştiriyoruz. Lütfen, dikkat ediniz, bu programlarla 50 milyar
dolarlık cari açığın kaynağı olan 919 kritik ürün
ve teknoloji ülkemizde üretilecek ve
(Uğultular)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, çok
uğultu var, lütfen, konuşmacıyı duyamıyorum, hatibi.
TÜLAY KAYNARCA (Devamla)
bu stratejik ürünlerden
biri seçim bölgem Silivrideki kan plazma merkezi. Ben, Değerli Mustafa
Varank Bakanımıza ve çok değerli çalışma
arkadaşlarına şükranlarımı sunuyorum.
Değerli milletvekilleri, diğer önemli
adımımız, yine, 85 milyonu heyecanlandıran Türkiye'nin
Otomobili Projesi. Bugüne dek 2,5 milyarlık yatırım
yapıldı ve emin adımlarla da yol alınıyor. İlk
araç 2022nin sonunda seri üretim bandından inmiş olacak
inşallah. Aslında çok başlık var; TÜRKSAT 5A uydumuzun
uzaya fırlatılmasından Yeşil OSB Ulusal Çerçeve
Planına, Ulusal Yapay Zekâ Stratejisinden birçok çalışmaya
kadar. Ve Sayın Cumhurbaşkanımızın Birleşmiş
Milletlerde dünyaya duyurduğu, Paris İklim Anlaşması da
yüce Meclisimizde onaylandı. Bütün bunlar bizim 2053 vizyonumuzun temel
bileşenleri.
Değerli milletvekilleri, küresel marka olmaya
aday başka bir başarı öyküsünden bahsedeceğim, TEKNOFEST.
Nedir TEKNOFEST? Gençlerin ifadesiyle, ayakları yere basmayan bir
festival; dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji
festivali. Bu yıl tam 36 farklı kategoride, 111 ülkeden 200 bini
aşkın gencimiz var ve bu festival, genç mühendislerimizin
başarı hikâyeleriyle dolu. Bütün bu gerçekler apaçık ortadayken
sabahtan beri bunları görmeyen muhalefete ben diyorum ki: Gökyüzüne bir
bakınız, TEKNOFESTi, gençliğimizi, özgürlüğümüzü
göreceksiniz; dosta güç, düşmana korku salan İHAları,
SİHAları göreceksiniz. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar) Göklerde dalgalanan Türk Bayrağını
göreceksiniz ve gökyüzüne bakın diyorum, istikbalimizi göreceksiniz çünkü
istikbal göklerde.
Değerli milletvekilleri, hiçbir
başarı tesadüf değildir. Sayın
Cumhurbaşkanımızın liderliğinde
attığımız adımlarla, bu yıl yine, ikinci çeyrekte
yüzde 21lik büyüme oranıyla OECD ülkeleri arasında 2nci olduk ve
güçlü sanayi altyapımız bunda çok ciddi pay sahibi.
Değerli milletvekilleri, İçişleri
Bakanlığımız tüm kadrolarıyla 84 milyonun huzuru ve
güvenliği için özveriyle çalışıyor, Türkiye tarihinin en
büyük terör ve uyuşturucu mücadelesini yapıyor; bu konuda
uluslararası rakamlar da başarı oranını ortaya
koyuyor. Biz devam edeceğiz. Dün Spor Bakanımız da söyledi, dedi
ki: Şırnakta artık tenis raketlerinin sesi var, Cudide
artık gençlerimizin sevinç çığlıklarının sesi
var. O yüzden devam edeceğiz, Diyarbakır Annelerimiz için, gençliğimiz
için bu mücadeleye devam edeceğiz. Baronlara, uyuşturucu
baronlarına nefes aldırmamaya operasyonları sürdürerek devam
edeceğiz. Zaten tüm terör örgütlerinin, PKKnın, onların
avanelerinin, siyasi uzantılarının, hepsinin bağırma
sebebi de bu. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Ben
vazgeçmek yok diyorum, nefeslerini kesene kadar ve kökleri kuruyana kadar
mücadelemiz sürecek diyorum. Terörle mücadelemiz, uyuşturucuyla
mücadelemiz, terörizmin tüm unsurlarıyla mücadelemiz devam edecek. Kusura
bakmayın ama Gazi Meclisin çatısı altında tezkereye
hayır oyu verenlerin de bu mücadeleyi anlayamayacağını
biliyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi lütfen.
TÜLAY KAYNARCA (Devamla) Çünkü hayır demek,
orada terör örgütünün tekrar yuvalanmasına izin vermek demek. Bu
vesileyle, terörle mücadelede vatanı için canını veren
polislerimizi, askerlerimizi, Mehmetçikimizi, tüm şehitlerimizi rahmetle
anıyorum, ruhları şad olsun, mekânları cennet olsun.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; inanıyorum ki bu bütçenin her bir kuruşu yeni
dönemde de yeni başarı hikâyelerini yazmak için kullanılacak.
2022 yılı bütçemizin hayırlı olmasını dilerken,
bu bütçe çalışmalarında emek veren Değerli
Bakanlarımıza, Plan ve Bütçe Komisyonumuzun Değerli
Başkanı ve üyelerine, bütçe çalışmalarında görüş,
öneri ve eleştirileriyle katkı sunan tüm siyasi partilerden
vekillerimize teşekkür ediyor, hayırlı olmasını
diliyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
birleşime on beş dakika ara veriyorum ve Grup Başkan
Vekillerimizi hemen arkaya bekliyorum lütfen.
Kapanma Saati: 20.49
YEDİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 21.14
BAŞKAN: Başkan
Vekili Süreyya Sadi BİLGİÇ
KÂTİP ÜYELER: Emine Sare AYDIN
(İstanbul),
Necati TIĞLI (Giresun)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 30uncu Birleşiminin Yedinci Oturumunu
açıyorum.
2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi ile 2020 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin
görüşmelerine devam ediyoruz.
Komisyon yerinde.
VII.- DİSİPLİN CEZASI İŞLEMLERİ
1.- Şanlıurfa Milletvekili Nusrettin Maçinin 281
sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde HDP Grubu
adına yaptığı konuşmasındaki bazı
ifadelerini Meclis dışında tekrarlamaması hususu ve bu
ifadeleri nedeniyle kendisine İç Tüzükün 163üncü maddesi uyarınca
Meclisten geçici olarak 3 birleşim çıkarma cezası verilmesi
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
Anayasamızın 83üncü maddesi Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri,
Meclis çalışmalarındaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri
sürdükleri düşüncelerden, o oturumdaki Başkanlık
Divanının teklifi üzerine Meclisce başka bir karar
alınmadıkça bunları Meclis dışında tekrarlamak ve
açığa vurmaktan sorumlu tutulamazlar. diyor. Bu hükme göre, iki
önceki oturumda Şanlıurfa Milletvekili Nusrettin Maçinin
kürdistana özgürlük şiarıyla iktidara geleceğiz. ifadelerini
Meclis dışında tekrarlamaması hususunu oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Şanlıurfa Milletvekili Sayın
Nusrettin Maçinin iki önceki oturumda sarf etmiş olduğu sözler
İç Tüzükün 161inci maddesinin birinci fıkrasının (3)
numaralı bendinde yer alan Türkiye Cumhuriyetinin ülkesi ve milletiyle
bölünmez bütünlüğü esasında Anayasada düzenlenen idari
yapısına aykırı tanımlamalar yapmak hükmü
kapsamında olduğundan Meclisten geçici olarak çıkarma
cezası gerektirmektedir. Bu nedenle, Şanlıurfa Milletvekili Nusrettin
Maçine İç Tüzükün 163üncü maddesi uyarınca Meclisten geçici olarak
3 birleşim çıkarma cezası verilmesini teklif edeceğim.
Sayın Maçin savunma yapabilir yahut başka bir milletvekili savunma
hakkını kullanabilir.
Sayın Maçin savunma yapacak mı?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, önce oylamayı yaptıktan sonra savunmasını
istemeniz gerekiyor.
BAŞKAN Müsaade eder misiniz.
Sayın Beştaş, bir savunma olacak
mı
Peki, Şanlıurfa Milletvekili Nusrettin
Maçine İç Tüzükün 163üncü maddesi uyarınca Meclisten geçici olarak
3 birleşim çıkarma cezası verilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Sayın Maçin, lütfen Genel Kuruldan
ayrılınız; bugün, yarın ve ondan sonraki gün bu ceza,
disiplin cezası uygulanacak.
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
şimdi, yürütme adına yapılacak olan konuşmalar
kısmına geldik.
İlk söz, Sanayi ve Teknoloji Bakanı
Sayın Mustafa Varankın.
Buyurun Sayın Varank. (AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar)
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
Allah razı olsun, teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, saygıdeğer
milletvekilleri; Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile
bağlı ve ilgili kuruluşlarımızın bütçe
görüşmeleri için söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle Gazi
Meclisimizi ve bizleri takip eden aziz milletimizi saygıyla
selamlıyorum.
2022 yılı bütçesinin ülkemiz için
şimdiden hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
Değerli milletvekilleri, bütçe görüşmeleri
vesilesiyle yüce Meclisimiz nezdinde geçtiğimiz yılın
muhasebesini yapıyor, gelecek yıllara dair vizyonumuzu
paylaşıyoruz. Her sene Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
olarak bu kürsüye alnımız ak, başımız dik bir
şekilde çıkıyoruz. (AK PARTİ sıralarından Bravo
sesleri, alkışlar) Hamdolsun, bu sene de öyle geldik. Bunu, kuru bir
söylem olarak ifade etmiyorum; verilerle, somut örneklerle konuşmak üzere
buradayım.
Öncelikle, neler
başardığımızdan öte, bunları nasıl bir
dönemde, hangi şartlar altında
başardığımızın net bir şekilde
anlaşılması gerekiyor. Dünya Covid-19 salgınından
kaynaklanan olağanüstü sınamalarla karşı karşıya.
Geçtiğimiz yıl küresel ekonomi, tedarik zincirindeki
aksaklıklar, enerji ve ham madde fiyatlarındaki görülmemiş
artışlar sebebiyle tarihin en ciddi küçülmelerinden birini
yaşadı. Ülkeler on yıllardır
karşılaşmadıkları enflasyon artışlarına
karşı çözüm üretmekte zorlanıyorlar. Ekonomiler, işte
böylesine öngörülemeyen bir atmosferde ayakta kalmaya, krizden kendilerini
olabildiğince korumaya çalışıyor.
Saygıdeğer milletvekilleri, global
ekonomiye tamamen entegre olmuş Türkiyenin bu küresel buhrandan
etkilenmemesi elbette mümkün değil ancak yakın tarihte maruz
kaldığımız müdahaleler, gizli-açık ambargolar devletimizi
de milletimizi de böyle sınamalara karşı güçlendirmiştir.
Türkiye 2008 krizinde dünyadan pozitif yönde ayrışmayı
nasıl başardıysa pandeminin zorlu iklimini de
başarıyla atlatacak tecrübe ve yetkinliğe sahiptir.
Yılın ikinci ve üçüncü çeyreğinde gösterdiğimiz büyüme
performansları bunun en net göstergesidir. Üstelik bizi G20 ülkelerinden
ayrıştıran bu büyüme oranlarını, öyle, birilerinin
iddia ettiği gibi betonla, inşaatla ya da sıcak parayla elde
etmedik. Büyümede en büyük pay, ikinci çeyrekte yüzde 40, üçüncü çeyrekte ise
yüzde 10 büyüyen sanayi sektörünündür. (AK PARTİ sıralarından
Bravo sesleri, alkışlar) Küreselde yatırımlar
düşüyor, şirketler küçülüyor olsa da Türkiyede cumhuriyet tarihinde
görülmemiş bir yatırım dönemini yaşıyoruz.
Bakınız, sadece bu yılın ilk on ayında 9.441
teşvik belgesi düzenleyerek 184 milyar liralık
yatırımın önünü açtık. Birileri ısrarla görmek
istemese de üreterek büyüyen Türkiye hedefine millî ve güçlü sanayimizle kararlılıkla
ilerliyoruz. Kürsüye çıkan muhalefet milletvekilleri öyle bir tablo
çiziyorlar ki sanki Türkiye'de on dokuz yılda hiç fabrika
açılmıyor, olanlar da kapanıyor. Biz her gün sahadayız;
fabrikaların, teknoloji firmalarının, start-upların
içinde dolaşıyoruz.
Gelin, ben size gerçek tabloyu anlatayım: 2021
yılında Sanayi Sicil Bilgi Sistemine kayıtlı işletme
sayısı 160 bine ulaştı yani sadece bu yıl küçük sanayi
esnafından büyük işletmelere kadar 15 bin yeni tesis Türkiye'de
üretime başladı. 10 milyar liralık yatırımla 21 bin
vatandaşımıza ekmek kapısı olan 18 şehirdeki 168
fabrikanın açılışına bizzat ben katıldım.
Evet, yılbaşından bu yana, dünyada
grafeni seri üretebilen 10 ülkeden biri olmamızı sağlayan tesisi
Ankara'da kim açtı? Biz açtık. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar) Avrupa'nın en büyük düz cam üretim tesisini Ankara'da
kim açtı? (AK PARTİ sıralarından Biz açtık. sesleri,
alkışlar) Biz açtık. Türkiye'nin ilk ve tek sitrik asit
fabrikasını Adana'da kim açtı? (AK PARTİ sıralarından
Biz açtık. sesleri, alkışlar) Biz açtık. Avrupa'nın
en büyük sığır jelatini üretim tesisini Bolu'da kim açtı?
(AK PARTİ sıralarından Biz açtık. sesleri,
alkışlar) Biz açtık. Avrupa'nın en büyük gipe iplik
fabrikasını Tokat'ta kim açtı? (AK PARTİ
sıralarından Biz açtık. sesleri, alkışlar) Biz
açtık. Daha dört gün önce Güneydoğu Anadolu'nun en büyük sanayi
yatırımlarından, ithal ettiğimiz çinkonun
yaklaşık yarısını karşılayacak izabe
tesisini Siirt'e kim kazandırdı? (AK PARTİ sıralarından
Biz. sesleri, alkışlar) Biz kazandırdık, biz! AK
PARTİnin sanayiye yaklaşımı, üretim vizyonu işte
budur.
Peki, ana muhalefetin sanayiden
anladığı nedir, biliyor musunuz? Ben size göstereyim
ALİ ŞEKER (İstanbul)
Sümerbankı kim sattı? SEKi kim sattı?
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Buyurun, CHPli Datça Belediyesinin yaptığı sanayi
heykeli
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
ALİ ŞEKER (İstanbul) Madenleri kim
sattı?
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) TELEKOMu da
siz sattınız, TELEKOMu!
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Değerli arkadaşlar, böyle heykeller yapmakla sanayiye
destek olunmaz, hatta sanata da destek olunmaz. Sanata saygı, sanata
destek nasıl olur, biliyor musunuz?
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) Yetmedi,
ASELSANı da satacaksın değil mi?
ALİ ŞEKER (İstanbul) ASELSANı
da mı satacaksınız?
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) ASELSANı
satacak mısın, onu söyle.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Son teknolojiyle donatılmış, dünyanın en modern
kültür merkezlerinden biri olan AKMyi her türlü engellemeye, yalana, iftiraya,
yıldırma politikasına rağmen İstanbulun göbeğine
dikmekle olur. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Onu da
kim yaptı? Recep Tayyip Erdoğan yaptı. Samimi iseniz, gerçekten
sanatseverseniz, önce Atatürk Kültür Merkezi için Sayın
Cumhurbaşkanımızı alkışlamanız lazım.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
ALİ ŞEKER (İstanbul) TELEKOMu kim
sattı?
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Değerli milletvekilleri, açtığımız
tesislerin, artırdığımız kapasitenin ve
kazandırdığımız yatırımların etkisiyle
ihracatta büyük bir başarı yakaladık; on iki aylık
ihracatımız 220 milyar doları aştı. Hamdolsun,
salgın şokunun ardından istihdamda eşi benzeri
görülmemiş gelişmelere şahitlik ediyoruz. Pandeminin
başından bu yana, sanayide kayıtlı istihdam, SGK verilerine
göre -bakın, anket demiyorum- yaklaşık 700 bin artarak 4 milyon
700 bine yükseldi. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
700 bin istihdam artışı ne demek, biliyor musunuz? 56
ERDEMİR, 150 KARDEMİR, 20 Arçelik, 50 Ford Otosan fabrikası
demek. Ya da sizin anlayacağınız şekilde söyleyeyim: Hani,
işsizliği bitirmek için sizin çılgın bir projeniz
vardı ya, muhtarların yanına özel kalem müdürü atamak. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
VELİ AĞBABA (Malatya)
Yapacağız, yapacağız.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Bakınız, Türkiyede 50 bin civarında muhtar var.
Hepsine bir özel kalem müdürü atasanız 50 bin istihdam olur.
VELİ AĞBABA (Malatya) Niye, layık
görmüyor musun muhtarlara?
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) İşte, son bir buçuk yılda sanayi istihdamındaki
artış, sizin bu sözüm ona vizyoner projenizden 14 kat daha fazla. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
MURAT EMİR (Ankara) 15 milyon işsiz var
ülkede, insan utanır biraz! İnsan utanır!
BÜLENT TURAN (Çanakkale) Sayın Başkan,
duyamıyoruz Sayın Bakanı.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Değerli milletvekilleri, üreterek büyüyen Türkiyenin itici
gücü şüphesiz etkin sanayi ve teknoloji ekosistemimizdir. Ülkemizi katma
değerli ve yüksek teknolojili üretimde global bir üs hâline getirmek için
Millî Teknoloji Hamlesi vizyonuyla çalışmalarımızı
sürdürüyoruz.
ALİ ŞEKER (İstanbul) Gençler
geleceğini dışarıda arıyor, gençler yurt
dışına gidiyor.
VELİ AĞBABA (Malatya) 3 milyon 274 bin
çocuğun yaşadığı evde bir tek çalışan yok.
Ayıp, ayıp!
BAŞKAN Arkadaşlar, hiçbir
konuşmayı anlayamıyorum. Ne Sayın Bakanın
söylediklerini anlıyorum ne sizin söylediklerinizi.
MURAT EMİR (Ankara) Boş konuşuyor,
anlamaya gerek yok.
VELİ AĞBABA (Malatya) Sayın Bakan
da bu kadar yalanı aynı anda söylüyor. Bu kadar yalan aynı anda
söylenir mi?
BAŞKAN Duyamıyorum.
Devam edin Sayın Bakanım.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Geçen seneden beri demokratik olgunlukta hiçbir gelişme
olmamış. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
VELİ AĞBABA (Malatya) Bu kadar yalan
aynı anda söylenir mi? Vallahi bravo(!) Tebrik etmek lazım.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) Duyamıyoruz
Sayın Bakan.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) İnsansız hava araçları teknolojisine tam
zamanında yatırım yaparak nasıl lider ülkelerden biri
olduysak, diğer tüm yükselen teknolojilerde de aynı
başarıyı yakalayabiliriz.
Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi
Programıyla gelecek nesillerin bizi hayırla yad edeceği çok
önemli bir destek mekanizması başlattık. İthal
ettiğimiz 919 kritik ürün ve teknolojinin ülkemizde geliştirilmesi
için özel sektöre destek oluyoruz.
VELİ AĞBABA (Malatya) TELEKOMu Araplara
kim peşkeş çekti? Bugün gazeteler kâğıt bulamıyor,
SEKAyı kim sattı? Buna cevap versin.
BAŞKAN Sayın Ağbaba,
birleşimden sonra görüşelim; şimdi hiçbir şey
anlamıyorum söylediklerinizden.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Bu kapsamda, makine sektöründe
başlattığımız desteklerle servo motorlar, CNC
tezgâhlar gibi ithal edilen pek çok ürün, bugün artık yerli ve millî
imkânlarla üretilebiliyor. (AK PARTİ sıralarından Bravo
sesleri, alkışlar)
VELİ AĞBABA (Malatya) FETÖ
borsasıyla el koyduklarını da bir söyle, bilelim.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Şimdi, mobilite, dijitalleşme, sağlık ve kimya
alanlarında aynı şekilde yerli üretimi artıracak,
yıllık 50 milyar dolarlık ithalatın önüne geçeceğiz.
Bu manada 85 milyonun gururu olan Türkiye'nin Otomobili Projesi son sürat devam
ediyor. (AK PARTİ sıralarından Bravo sesleri,
alkışlar) Sadece elektrikli araç üretmekten çok daha fazlası
olan bu projeyle, otomotiv endüstrisinde yaşanan büyük dönüşümde
yerimizi aldık. Batarya, şarj ve otonom araç teknolojilerinde mevcut
kapasite ve yetkinliklerimizi geliştiriyoruz. Elektrikli araçların
kalbi olan bataryaya yönelik dünya devi Farasisle yapılan iş
birliği sayesinde yakın zamanda Gemlik'te bir batarya
fabrikasının temeli atılacak. (AK PARTİ
sıralarından Helal olsun. sesleri) Ayrıca, Mecliste
görüşülen kanunun yasalaşmasıyla birlikte şarj
altyapılarını süratle ülkemize kazandıracağız.
Bakınız, geçen ay Meclis Sanayi Komisyonu
üyelerini TOGG'un AR-GE merkezinin de bulunduğu Bilişim Vadisine
davet ettik. Birlikte TOGG'u, Türkiye'nin AR-GE ve inovasyon üstünde yürütülen
güzel projelerini ziyaret ettik. Buradan Kürsüye çıkıp umut
satıyorsunuz. diyen CHP'li Kocaeli Milletvekili Sayın Tarhan da
oradaydı, hatta TOGG'un direksiyonuna geçti, CEO'sundan bilgi aldı.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
HALİL ETYEMEZ (Konya) Vay, vay, vay!
VELİ AĞBABA (Malatya) Babanın
malı mı, babanın malı mı? Adamın
şoförlüğü var.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Ben, o gün, iktidar, muhalefet ayırmaksızın bu
deneyimi yaşayan tüm vekillerimizin TOGGa gururla
baktıklarını gördüm ve mutlu oldum. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar) Ancak kameraların karşısına geçince
işin değiştiğini de gördüm.
VELİ AĞBABA (Malatya) Sendeki gibi, sen
de kamerayı görünce duramıyorsun!
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Neden değişiyor, biliyor musunuz? Mahalle
baskısı yüzünden. Mahalle baskısı sebebiyle gerçekleri konuşamadığınızı
biliyorum.
VELİ AĞBABA (Malatya) Sen eski trollerin
başısın, onu da unutmadık! Trol başısın sen.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Bir gün CHP'lilerin de bu kürsüye çıkıp özgür
iradeleriyle konuşabilmelerini temenni ediyorum. (AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar; CHP
sıralarından gürültüler)
VELİ AĞBABA (Malatya) Çok komiksin.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Yine de milletvekillerimizin Bilişim Vadisinde geçirdiği
bir gün bile Türkiye'nin ARGE ve inovasyonda yakaladığı
seviyeyi görmeleri için yeterli olmuştur diye düşünüyorum.
O günkü ziyaretten üç örneği sizlerle
paylaşmak istiyorum. Bakınız, bu bir araç kamerası ama
sıradan bir kamera değil, sürücünün yorgunluğunu görüntü
işleme teknolojisiyle tespit ederek sürüş güvenliğini
sağlayan bir yüksek teknoloji ürünü.
ALİ ŞEKER (İstanbul) On sene önce
yaptılar.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) On sene önce
yaptılar onu.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Bu kamerayı üreten firma KOSGEB'in desteğiyle 2 genç
girişimci tarafından kuruldu, TÜBİTAK destekleriyle büyüdü.
Şimdi, ürettikleri bu kamerayı TOGG kullanacak. Eğer TOGG'un
fikrî mülkiyet hakları bize ait olmasaydı, Türk mühendislerinin
geliştirdiği bu kamerayı böyle bir araca entegre edemezdik,
global markaların peşinden koşmak zorunda kalırdık.
TOGGa Otomotiv endüstrisini dönüştürecek proje. derken
kastettiğimiz de bu. TOGG sayesinde, işte ürettiğimiz katma
değer, işte millî teknoloji hamlesi. (AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar) Üstelik,
Bilişim Vadisinde geliştirilen tek otomobil TOGG değil, bir Uzak
Doğu ülkesinin millî otomobil projesi şu anda Bilişim
Vadisindeki Türk mühendislerine emanet. O gün sayın vekillerimiz o
aracı da gördüler, Sayın Tarhan o aracı da kullandı. (CHP
sıralarından gürültüler)
Otomotiv endüstrisinde en katma değerli
işlerden biri mühendisliktir. Evet, gururla söylüyorum, Türkiye artık
otomotivde mühendislik ihraç eder hâle gelmiştir. (AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar)
Bilişim Vadisindeki üçüncü projemiz AirCar Uçan
Araba Projesi.
SERVET ÜNSAL (Ankara) Dolar kaç lira, dolar?
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Biz diyoruz ki: Türkiye 5 kiloluk mini İHAdan 5 tonluk
Akıncıya nasıl ulaştıysa, insan ve kargo
taşımacılığında da en modern uçan araçları
geliştirebilir, bu alanda zirveye oynayabilir. Biz bunu söyleyince, en
başta Ce-Ha-Pe temsilcileri uçan araba işine karşı
çıkıyor, aklı sıra bizimle dalga geçiyorlar; belli ki
kendilerinden de haberleri yok. Bilişim Vadisindeki AirCar Uçan Araba
Projesinin ortaklarından birisi kim, biliyor musunuz? CHPnin
hissedarı olduğu İş Bankası. (CHP
sıralarından Vay, vay, vay! sesleri)
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) İş
Bankası millî bir kurumdur
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Belki de Türkiye'nin ilk uçan arabası bu projeden
çıkacak. (CHP sıralarından gürültüler)
ALİ ŞEKER (İstanbul) Hissedar
değil CHP.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) O yüzden, muhalefet ederken tutarlı olmak lazım. AK
PARTİye muhalefet edeyim derken vizyoner mühendislerimize, onların
kabiliyetlerine, hayallerine kastetmemek lazım. (CHP
sıralarından gürültüler)
VELİ AĞBABA (Malatya) Sayın Bakan
eskiden trollerin başıydı, hâlâ kurtulamamış ondan.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) Atatürkün
hisselerine yatamadınız değil mi?
VELİ AĞBABA (Malatya) Eski troll
başı hâlâ o açmazdan kurtulamamış. Artık
Bakansın, Bakan!
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Sayın milletvekilleri, ülkemizi müreffeh yarınlara
hazırlayan gözü yükseklerde gençlerimiz için yatırım
yaptığımız bir diğer yüksek teknoloji alanı da
uzay. Türkiyeyi uzay yarışına Millî Uzay
Programımızla hazırlıyoruz. Türk mühendisler ve
teknisyenlerin tasarladığı araçla aya sert iniş yapma
hedefine yönelik çalışmalarımızı
hızlandırdık. Uzayda ateşleyeceğimiz hibrit roket
motorunun testlerini sürdürüyoruz.
Türkiye Uzay Ajansının asıl misyonu
Millî Uzay Programındaki projelerin koordinasyonunu sağlamaktır.
Bu kapsamda, belirlediğimiz hedeflere yönelik çalışmalar 1,9
milyar liralık bütçeyle yatırım programına dâhil edildi.
Biraz önce HDPli bir hatip, bakan
arkadaşlarımızdan birisinin uzaya gitmesiyle ilgili bir ifade
kullandı. Biz bakan arkadaşlarımıza dünyada ihtiyaç
duyuyoruz ama çok meraklıysanız sizin ilkel görüşlerinizi uzay
çöplüğüne yollayabiliriz. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar, Vay, vay! sesleri)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Siz de beraber
gidebilirsiniz. Sen de beraber gidebilirsin, burada işe
yaramıyorsunuz.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Değerli milletvekilleri, üretim üslerimiz olan sanayi
bölgeleri, çevre dostu yapılarıyla Türkiye'nin ekonomisini büyütmeye
devam ediyor. Her biri bulunduğu şehrin dinamosu olan OSBlerde
şu anda 60 binin üzerinde fabrika faaliyette. İşte, bu yüzden,
sürdürülebilir ve yeşil kalkınmanın başlangıç
noktası olarak OSBleri görüyoruz. Sanayimizin başat aktörü OSBlerin
dönüşümünü gerçekleştirmek için Yeşil OSB Sertifikasyon
Sistemini devreye alıyoruz.
Sanayi yatırımlarında önemli bir
boşluğu dolduran endüstri bölgelerinin sayısını da
24e çıkardık. 25 bin kişinin istihdam edildiği bu
bölgelerde sadece geçtiğimiz yıl 7,5 milyar dolarlık ihracat
yapıldı.
Son dönemde önemli bir ihtiyacı karşılayan
devasa sanayi siteleri inşa ettik. Örneğin, Kahramanmaraştaki
Altınşehir, Hataydaki Antakya Mobilyacılar Sitesi; her biri
vatandaşımızın görünce gurur duyacağı modern
üretim alanlarıdır.
Ben bölge milletvekillerine buradan bir
çağrıda bulunmak istiyorum: Lütfen, siz de gidip Hükûmetimizin
katkılarıyla ortaya çıkan bu muazzam eserleri yerinde görün;
emin olun, herkes gibi siz de bu tesisleri takdir edecek, hatta övgüler
yağdıracaksınız.
Bakınız, o övgülerden bir tanesini ben
size okumak istiyorum. Sabahleyin bir fabrikayı gezdik. Dünyada 2nci
büyük fabrika. Bunu yapan Çorum ve Çorumlular. Dolayısıyla,
Çorumlulara ve Çorum'a şükran borçluyuz böyle bir onur, böyle bir
büyüklüğü Türkiye'ye kazandırdığı için. Bu övgülerin
sahibi kim, biliyor musunuz? Ce-Ha-Pe Genel Başkanı
Kılıçdaroğlu. Peki, bu övgüleri hangi firma için söylüyor?
Bakanlığımızın teknopark muafiyetlerinden,
yatırım teşviklerinden, AR-GE ve tasarım merkezi desteklerinden
faydalanan, KOSGEB'le, TÜBİTAK'la AR-GE projeleri yürüten ve bu destekler
için Bakanlığımıza müteşekkir olduğunu her
fırsatta ifade eden Çorum'da bir değirmen makinesi üreticisi için.
Aynı Kılıçdaroğlu, daha iki gün önce bu kürsüye
çıkıp Bu bütçede sanayiciye destek yok. diyordu. Muhalefet
zannediyor ki bu işler öyle kendi kendine oluyor. Hayır, bu
işler, işte bu bütçeden ülkemizin dört bir yanındaki üreticilere
aktardığımız destekler sayesinde oluyor. (AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar) Keşke daha çok
gezseniz de bu bütçe nerelerde kullanılıyor görebilseniz.
Değerli milletvekilleri, kurduğumuz
nitelikli altyapıların yanında, bölgesel teşviklerden proje
bazlı desteklere kadar yatırımcı dostu birçok
uygulamamız mevcut. Bu uygulamalar, ülkemizi yatırımlar
açısından bir cazibe merkezi hâline getiriyor. Örneğin
polipropilen, sadece bu yılın ilk on bir ayında 2,8 milyar
dolarlık ithalat yaptığımız, en çok cari açık
verdiğimiz petrokimya ürünlerinden bir tanesi. Yıllık 450 bin
ton polipropilen üretecek 1,7 milyar dolarlık bir tesisin temelini
Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte ekim ayında Adanada
attık. İşte, bu yatırım, proje bazlı
desteklerimizin bir meyvesi.
Şunu da belirtmemiz lazım: Biz
yatırım teşviklerinden bahsettiğimizde, burada hatipler
ısrarla Bu teşvikler yandaşlara veriliyor. diye yalan
konuşuyor, her sene düzeltmemize rağmen bu iftirada ısrar
ediyorlar. Bakınız, biz cumhuriyet tarihinin en
yatırımcı dostu hükûmetleri olarak şartları
sağlayan herkese bu teşvikleri veriyor, bunu da şeffaf bir
şekilde Resmî Gazetede yayınlıyoruz. Bu sene İstanbul,
Ankara, İzmir Büyükşehir Belediyelerinin iştirakleri için tam 8
yatırım teşvik belgesi düzenlemişiz. İstanbul
Büyükşehir Belediyesi yandaş mı? Ankara Büyükşehir
Belediyesi yandaş mı? İzmir Büyükşehir Belediyesi
yandaş mı? Biz, yatırım yapan herkese eşit ve adil
davranıyoruz, işte, ispatı da bu belgelerde. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar) Siz yatırım
düşmanlığı yapsanız da biz en ufağından en
büyüğüne kadar yatırım yapılsın, istihdam artsın
diye ayrım yapmadan herkesi desteklemeye devam edeceğiz.
Değerli milletvekilleri, ülkemizin rekabet
gücünün anahtarı AR-GE ve inovasyon ekosistemini her geçen gün
geliştiriyoruz. AR-GE ve inovasyonun mutfağı niteliğindeki
teknoparkların sayısını 5ten 89a çıkardık.
Bugün teknoparklar ulusal ve uluslararası yatırımların
yapıldığı, stratejik alanlarda pratik projelerin
yürütüldüğü bölgelere dönüştü. İlk defa bizim dönemimizde
başlayan, özel sektörü kendi bünyesinde inovasyon yapmaya teşvik eden
AR-GE ve tasarım merkezlerinin sayısı 1.600ün üzerine
çıktı. Bunların yanında, AR-GE ve yenilik odaklı tüm
projeleri KOSGEB, TÜBİTAK ve kalkınma ajansları
aracılığıyla destekliyoruz.
Tabii, yalnızca finans desteği
sağlamakla kalmıyoruz. İlişkili
kuruluşlarımızdan TÜBİTAKla, kritik birçok AR-GE ve
teknoloji projesine öncülük ediyoruz. Hava hava füzeleri GÖKDOĞAN ve
BOZDOĞANın atışlı testlerine başladık. Seri
üretime geçtiğimizde bu teknolojiye sahip 7 ülkeden biri
olacağız. Savaş konseptlerini değiştiren sıvı
yakıtlı RamJet Projesinde son safhaya geldik. Süpersonik
hızlarda çalışan bir RamJet motor prototipini 2022de ortaya
çıkaracağız. Doğal gaz hatlarındaki
arızaları tespit etmek için TÜBİTAKla geliştirdiğimiz
Robot Gözü İstanbul Büyükşehir Belediyesine teslim ettik. Böylelikle
dünyada bu teknolojiyi kendi imkânlarıyla geliştirebilen iki ülkeden
biri olduk.
Değerli milletvekillerimiz, girişimlerin
finansmana erişimi noktasında tüm tarafları seferber ederek
uluslararası başarılara önayak oluyoruz. 2021de Türkiyedeki
teknoloji girişimlerine yapılan sermaye yatırımları
1,5 milyar doları geçti. Böylece, stratejimizde 2023 yılı için
koyduğumuz yatırım hedefini şimdiden yakalamış
olduk. Ayrıca, milyar dolar değerlemeye ulaşan Unıcorn ya
da bizim deyimimizle Turcorn sayımız da 5e yükseldi. Artık,
Londrada, Lizbonda, Madridde insanlar sipariş verirken Türk
markalarının Super Applerini kullanıyor. Dünyanın en
büyük finans gazeteleri yükselen girişimcilik ekosistemimizden bahsederken
Türkiye Teknolojide Nasıl Avrupanın Yıldızı Oldu?
diye başlıklar atıyor. İşte, bu, Türkiye'nin AR-GE ve
girişimcilik ekosisteminin başarısıdır. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
Diğer taraftan, refahın tüm yurt
sathına dengeli şekilde dağılımı için de
şehir ve bölgelerimizin gelişimlerini, kalkınma
ajanslarımız; DAP, GAP, KOP ve DOKAP Bölge Kalkınma
İdarelerimizde desteklemeye devam ediyoruz. Önümüzdeki iki sene boyunca,
kalkınma ajanslarımız aracılığıyla,
gençlerimize odaklanıyoruz. Gençlik ve Spor Bakanlığıyla
birlikte başlattığımız Çalışan ve Üreten
Gençler Programıyla, 32 ildeki 91 ilçeye 170 yeni fabrika binası
inşa ediyoruz. Yatırımcıların hizmetine
sunacağımız bu fabrikalarda 60 bin gencimiz istihdam edilecek.
Değerli milletvekilleri, Türkiye'nin en büyük
hazinesi genç ve dinamik insan kaynağıdır. Biz de en büyük
yatırımı insanımıza yapıyoruz. Tasarlayan,
geliştiren, üreten bir Türkiye'ye ancak ve ancak yetkin ve etkin bir
nesille yani TEKNOFEST kuşağıyla ulaşabiliriz. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar) Bu nedenle, ilkokul
çağından doktora sonrası döneme kadar
evlatlarımızı yeni dünyanın teknolojilerine, geleceğin
iş ve mesleklerine hazırlıyoruz. AK PARTİ döneminde
doğan bir çocuğu düşünün: Henüz okul öncesi dönemdeyken bilimin
en sevimli hâli TÜBİTAK Popüler Bilim Yayınlarıyla tanışıyor.
İlkokula geldiğinde Deneyapa gidiyor, robotik kodlamayı, yapay
zekayı, nano teknolojiyi, nesnelerin internetini öğreniyor. Bu genç,
ortaokul çağına gelince TÜBİTAK desteğiyle ulusal ve
uluslararası bilim olimpiyatlarına, fuar ve şenliklere
katılma imkânı buluyor. Liseye geçiyor, büyük veriden değerler
eğitimine, tarımdan yenilenebilir teknolojilere birçok alanda proje
desteği alıyor, yarışmalara katılıyor.
Üniversiteye gelince, inanın, lisans öğrencilerine
sağladığımız burs ve destekleri burada tek tek saymaya
kalksam vaktimiz yetmez. Ama ben bir burs programımızdan özellikle
bahsetmek istiyorum, TÜBİTAK STAR Programı. Bu programla, henüz
lisans eğitimine devam eden üniversiteli kardeşlerimize diyoruz ki:
Gelin, üniversiteye devam ederken bir yandan da Türkiyenin en büyük AR-GE
projelerinde staj yapın, tecrübe kazanın, bursunuzu da biz verelim.
Bunun yanında, 18 yaşından büyük herkesin
başvurabileceği, dünyanın en prestijli yazılım
okullarından birini Türkiyeye kazandırdık. İstanbul ve
Kocaelideki bu okullarda yüzde 100e yakın iş garantisiyle tamamen
ücretsiz yazılım eğitimleri veriyoruz.
Peki, gencimiz üniversiteyi bitirdi, yüksek lisans
ve doktoraya devam etmek istiyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
olarak orada da kendisini yalnız bırakmıyoruz. Yüksek lisansa
verdiğimiz araştırma, eğitim ve girişimcilik
desteklerinin yanı sıra, Sanayi Doktora Programıyla
doktoralıların sanayide istihdamını teşvik ediyoruz.
Doktora sonrası araştırmacılara
sağladığımız tüm katkılara ek olarak,
başımızın tacı, Nobel bilim insanı Aziz Sancar
Hocamızın adıyla yeni bir araştırma burs programı
başlattık. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Bu sene Samsuna
taşıyacağımız dünyanın en büyük
Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivaliyle -TEKNOFESTle- bilimi
toplumsallaştırıyor, yarışmalarla geleceğin
Türkiyesinden kesitler sunuyoruz. Evlatlarımız uzay merakıyla
büyüsün, bilimle heyecanlansın diye aileleriyle beraber geldikleri Gökyüzü
Gözlem Şenlikleri düzenliyoruz. Daha önce sadece Antalyada düzenlenen
Gökyüzü Gözlem Etkinliğini bu sene ilk kez Diyarbakırda Zerzevan
Kalesinde gerçekleştirdik. Diyarbakırın gençleri bizi
ellerinde Türk bayraklarıyla, çiçeklerle karşıladı. O
gençlerle birlikte Samanyolu galaksisini, gezegenleri,
yıldızları izledik. Türkiyenin uzay yarışını,
üreteceğimiz uzay teknolojilerini, yetiştireceğimiz bilim insanlarını
konuştuk. Birileri parti binalarından dağa gönderdiği
çocukların ellerine Kalaşnikof verirken biz bilim üretsin diye
Diyarbakır çocuklarının ellerine teleskop veriyoruz.
İşte bizim farkımız bu. (AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar; HDP
sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Yalan be, yalan be!
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman)
Parmak sallama, parmak sallama!
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Diyarbakırın gençleri, El-Cezerinin izinde yürüyüp
tarihte olduğu gibi, o kutlu şehrin bilimle, ilimle, teknolojiyle
anılmasını sağlayacak. Evet, Diyarbakırın
gençleri size rağmen bunu başaracak. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar, HDP sıralarından
gürültüler)
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Hadi
oradan, hadi oradan!
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Bilimde dünyanın dört bir yanında ülkemizi en güzel
şekilde temsil edecekler. Bunun birçok başarılı
örneğini şu anda da görüyoruz. TEKNOFEST kuşağı ulusal
ve uluslararası bilim ve mühendislik yarışmalarında
göğsümüzü kabartmaya devam ediyor. Bu sene, matematik, fizik, kimya,
biyoloji, bilgisayar ve bilim olimpiyatlarında öğrencilerimiz 5
altın, 19 gümüş, 30 bronz madalya kazandı. Avrupa Birliği
Genç Bilim İnsanları Yarışmasında Malatyadan bir
öğrencimizle ilk kez 1inci olduk. Dünyanın en büyük bilim ve
mühendislik yarışması ISEF'te tarihî bir başarıyla 13
ödül aldık. Önümüzdeki sene, bilim camiasının yakından
takip ettiği Avrupa Kızlar Bilgisayar Olimpiyatına ev
sahipliği yapacağız. Şimdi, ben muhalefet vekillerine
seslenmek istiyorum.
VELİ AĞBABA (Malatya) Malatya aldı,
sahip çıkma.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Sosyal medyadan, oradan buradan gençlere umutsuzluk
aşılayacağınıza biraz da şu destan yazan gençleri
görün, biraz da onları alkışlayın diyorum. (AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar) Dünyanın
farklı ülkelerinden parlak beyinleri AR-GE ekosistemimize dâhil etmek için
gayret ediyoruz. Uluslararası Lider Araştırmacılar
Programıyla 127 öncü bilim insanını ülkemize davet ettik.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Gençleri ve bilim insanlarını ülkemizden kaçırmayın da!
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Beyin göçünü ağzından düşürmeyen muhalefet
temsilcileri, geçtiğimiz yıl burada, yurda dönen bu
araştırmacılar için, ben söylemekten hicap ediyorum, ithal
bilim insanı tabirini kullandılar. Az önce de bir milletvekili
çıktı, Türk kökenli bir bilim insanının Alevi olduğu
için yurt dışına gittiğini zırvaladı. Yahu, Allah
aşkına, bilim insanlarına sizin bakış açınız
bu mu?
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Bilimi
ağzınıza almayın.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) En son Nazi Almanyasında bilim insanları bu şekilde
fişleniyordu. Tabii, ben bu çirkin bakış açısının
münferit olduğuna inanmak isterdim.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Sizin
zırvalarınız sonucunda genç kalmadı, hepsi Avrupaya gitti.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Bütün
konuşmanız zırva zaten.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Ama bilimin evrenselliğinden bihaber, bu çağ
dışı ve ilkel zihniyetin bir benzeri şu anda Boğaziçi
Üniversitesinde yaşanıyor. Bakın, size genç bir bilim
insanından bahsedeceğim. Alman Lisesini 1incilikle bitirmiş,
lisansını Almanya'nın en prestijli okullarından Rwth Aachen
Teknik Üniversitesinde tamamlamış, Kaliforniya Üniversitesinde
araştırmacı olarak görev almış, ETH Zürich ve Max
Plant Enstitüsünde doktora çalışmaları yürütmüş
hocamızı TÜBİTAK Uluslararası Lider
Araştırmacılar Programıyla ülkemize davet ettik. Kendisi
yapay zekâ, derin öğrenme ve tıbbi görüntüleme alanındaki
çalışmalarını Boğaziçi Üniversitesine
taşıdı.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Üniversite hocaları Boğaziçine giremiyorlar.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Burada etki faktörü çok yüksek, bilimsel dergilerde
başarılı yayınlara imza attı ama gelin görün ki bu
hocamız tam iki yıldır Boğaziçi Üniversitesinden kadro
alamıyor.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Kayyum
üniversitesi oldu Boğaziçi.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Neden biliyor musunuz? Çünkü devlete ait Boğaziçi
Üniversitesini kendi derebeyliği zanneden ilkel zihniyeti bir türlü
aşamıyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar,
CHP ve HDP sıralarından gürültüler)
ALİ ŞEKER (İstanbul) Siz öyle zannediyorsunuz!
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Kelepçe vurdunuz!
Bilime kelepçe vurdunuz!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Bilim
insanlarına düşmansınız!
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Kelepçe vurdunuz
bilime!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Barış akademisyenlerine düşmansınız!
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Neymiş? Fakültedeki tek tipçi akademisyenler bu hocayı
istemedikçe kadro verilemezmiş. Sorsanız akademik özgürlük derler.
Kimse kimseyi kandırmasın, bu düpedüz akademik faşizmdir. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar, HDP
sıralarından gürültüler)
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Akademisyen okuluna giremiyor ya!
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Ama biz fikrine, zihniyetine, görünüşüne bakmadan tüm
araştırmacılarımızın bilimsel faaliyetlerini
desteklemeye devam ediyoruz. (HDP sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Yüzlerce
akademisyeni ihraç ettiniz, ihraç ettiniz!
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Bakınız, yalnızca bu sene 21 bini aşkın
bilim insanımıza 300 milyon liraya yakın araştırma
bursu verdik. (CHP ve HDP sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Anayasa
Mahkemesinin İptal ettim. dediği, öğretim üyelerini
üniversiteden uzaklaştırdınız.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Ben somut örnekler veriyorum. (HDP sıralarından
gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Üniversitenin
hocalarını, bilim insanlarını
uzaklaştırdınız.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Biraz sakin olun. (HDP sıralarından gürültüler)
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Hocaların hesabını verin!
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Bakınız, yalnızca bu sene 21 bini aşkın
bilim insanımıza 300 milyon liraya yakın araştırma
bursu verdik. (HDP sıralarından gürültüler)
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Hocalarımızın hesabını verin.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) 200 üniversiteden 12 bin araştırmacıya bilimsel
makale yazmaları için maddi destek sağladık. İşte,
bilime destek lafla olmaz, böyle olur, böyle! (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
VELİ AĞBABA (Malatya) Bir de
sonuçlarına gelsene.
AYTUN ÇIRAY (İzmir) Üniversiteleri işgal
ettiniz.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2021
yılında da etkilerini güçlü şekilde sürdüren salgın dünya
ekonomilerini tehdit etmeye devam ediyor ancak bu gerçeklere gözünü kapayan
muhalefet yaşanan bütün zorlukları iç kaynaklıymış, Türkiye'ye
özgüymüş gibi göstermenin derdinde. Türkiye'nin ekonomisini sadece kur ve
faiz üzerinden ölçüp değerlendirmek en başta bu ülkeyi alın
teriyle büyüten emekçilerimize, her türlü riske rağmen
yatırımlarına devam eden müteşebbislerimize
haksızlıktır. Biz ülkemizi sağlam rotada tutmak için var
gücümüzle çalışıyoruz. Her zaman söylüyoruz, Türkiye'nin
rotası üretimdir, yatırımdır, istihdamdır,
ihracattır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Hedefimiz millî teknoloji hamlesi ruhuyla, üreterek büyüyen Türkiye'yi
inşa etmektir. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak
Türkiye'nin büyümesini omuzlayan gençlerin, kadınların, emekçilerin,
müteşebbislerin yanında olmaya devam edeceğiz.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Kadınları ağzınıza almayın.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MUSTAFA VARANK
(Devamla) Milletimizin bize emaneti olan bu bütçeyi en etkin şekilde
kullanarak sanayi ve teknoloji ekosistemini geliştirmeyi
sürdüreceğiz.
Şahsım ve çalışma
arkadaşlarım adına görüşmelere
yaptığınız katkı ve destekleriniz için her birinize
ayrı ayrı teşekkür ediyor, bütçemizin ülkemize hayırlı
uğurlu olmasını diliyor, Genel Kurulu saygıyla
selamlıyorum. (AK PARTİ ve MHP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Sayın Varank, bir dahaki sefere
bütçeye gelirken bu gösterilenleri lütfen arkalı önlü yapın da biz de
görebilelim Divandan, göremiyoruz yoksa.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Biz kayda aldık, yolladık
BAŞKAN Şimdi Sayın Soylu'ya
geçmeden önce Sayın Beştaş'a bir söz vereceğim yerinden.
Sayın milletvekilleri, lütfen biraz sessiz.
Sayın Beştaş, buyurun lütfen.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
8.- Siirt Milletvekili Meral Danış
Beştaşın, Şanlıurfa Milletvekili Nusrettin Maçine
verilen cezanın Anayasa Mahkemesi kararına rağmen
verildiğine ve yok hükmünde olduğuna, Şanlıurfa
Milletvekili Nusrettin Maçinin sarf ettiği sözlerin ifade özgürlüğü
kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine, HDP olarak Türkiyede
herkesin eşit ve özgür yurttaşlığını
savunduklarına ve bu kararla Kürt düşmanlığının
bir kere daha tescillendiğine ilişkin açıklaması
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Teşekkürler Sayın Başkan.
Biraz önce Şanlıurfa Milletvekilimiz
Nusrettin Maçine ceza verildiğinde galiba bana seslenmişsiniz fakat
ben duymadım. Ayrıca, Vekilimizle o anda iletişim kurmaya
çalışıyordum çünkü kendisi salon dışındaydı.
Öncelikle, Anayasa Mahkemesinin bir kararını sizlerle paylaşmak
istiyorum: Esas numarası (2012/162), karar numarası (2018/100)
Anayasa Mahkemesi, söylemleri cumhuriyetin Anayasada tanımlanan idari
yapısına aykırı olan milletvekilleri hakkında disiplin
yaptırımı uygulanmasını öngören Türkiye Büyük Millet
Meclisi İç Tüzüğü hükmünün Anayasaya aykırı olduğunu
bu esas numaralı dosyada tespit etmiştir. Mahkeme, bu kararında,
demokratik bir devlette bilhassa milletvekillerinin, çoğunluğun
görüşüne aykırı nitelikte olsa bile her türlü görüşü
barışçıl bir şekilde savunma özgürlüğünü haiz
olması gerektiğini belirtmiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun, devam edin.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Çünkü
AYM, milletvekilleri söz konusu olduğunda, ifade özgürlüğünün
korunması konusunda daha hassas ve ihtiyatlı davranmaktadır. Bu
bağlamda, mahkeme, seçmenlerin düşünce, talep ve
çıkarlarını siyasi alanda temsil ettikleri için
milletvekillerine yasama dokunulmazlığı kurumu aracılığıyla
daha fazla anayasal koruma sağlandığını dile
getirmiştir. Biraz önce oylamaya sunulan ceza kararı İç Tüzük
hükmü Anayasaya aykırıdır. Anayasa Mahkemesi, bu İç Tüzük
hükmünün değiştirilmesi ve kaldırılması
gerektiğini emretmiştir çünkü Anayasa Mahkemesi kararlarını
Türkiye Büyük Millet Meclisi uygulamak zorundadır. Yani bugün oylamaya
sunulan ve verilen ceza kararı Anayasa Mahkemesi kararına rağmen
verilmiştir ve bizce yok hükmündedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Devam edin lütfen. (AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
Arkadaşlar, müsaade edin.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Diğeri, hatibimizin, milletvekilimizin kurduğu söze gelince, ifade
özgürlüğü hem Amerikan İnsan Hakları Mahkemesinde hem Avrupa
İnsan Hakları Mahkemesinde ve daha birçok uluslararası mahkemede
ve bizim Anayasa Mahkemesinde çok geniş yorumlanmaktadır. 3 tane
istisnası vardır ifade özgürlüğünün. Biri,
ırkçılıktır; diğeri hakarettir; diğeri de
şiddete açıkça teşviktir. Bu da yakın tehlike içermesi
şartıyla bunlar kabul edilemez bulunur.
Şimdi, milletvekilimiz ne demiştir:
Türkiyeye demokrasi, kürdistana özgürlük. Kürdistana özgürlük demek sadece
idari aykırılık olarak aslında algılanamaz yani
yapıya aykırı olarak algılanamaz. Yeter ki demokratik
olarak ifade edilsin, barışçıl ifade edilsin. Aksi hâlde,
dünyanın her yerinde, farklı kimliklere sahip insanların
(AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Son kez açıyorum.
Buyurun.
FEHMİ ALPAY ÖZALAN (İzmir) Kaç dakika
konuşacak efendim ya?
BAŞKAN Devam edin.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Savunma
yapmadık, bir teknik hata sebebiyle sınırsız bir savunma
hakkımız vardı. Bu konuda hoşgörünüze
sığınıyorum, uzatmayacağım zaten.
Şimdi, burada demokratik olarak ifade etme
şartı önemlidir. Bir kere kürdistan kavramına, kürdistan
coğrafyasına, Kürt diline, Kürtlüğe, Kürtçeye açıkça
düşmanlık yapıldığını bu kürsüden yüzlerce
kere ifade ettik. Bu konuda, Cumhurbaşkanı gidince neredeyse
kürdistana hoş geldiniz şeyleri, TRT Kurdî yayın yapıyor,
Binali Yıldırım gidip Diyarbakırda kürdistan
mebusları diyor ama HDP milletvekilleri söyleyince yasak kavramıyla
karşılaşıyor.
ŞAHİN TİN (Denizli) Siz terör
yapıyorsunuz.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Erdoğan bizzat federasyonu yıllar önce savundu ve bunu bilmeyenleri
cehaletle suçladı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Ben
burada özellikle AK PARTİ sıralarında bulunan Kürt
milletvekillerine de ayrıca hitap ediyorum: Bu, Kürtlüğe
düşmanlıktır. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Kabul etmiyoruz.
HALİL ETYEMEZ (Konya) Irkçılık
yapıyorsunuz.
BAŞKAN Arkadaşlar, müsaade edin. (AK
PARTİ sıralarından Asıl Kürt
düşmanlığını sen yapıyorsun, sen! sesleri)
HALİL ETYEMEZ (Konya)
Ayrımcılık yapıyorsun şu anda,
ayrımcılık.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Bu
konuda AKP milletvekilleri ve temsilcileri Kürdistan federal bölgesine
gittiğinde Kürdistan bayrağı altında iş
görüşmeleri yapmakta, anlaşmalar imzalamaktadır ve Türkiyede,
burada bir tahammülsüzlük var, her şeye tahammülsüzlük var. Bizim
milletvekilimizin tekerlemeyi Kürtçe söylemesine bile izin verilmiyor ama yeri
geldiğinde, kürdistan illerine ya da coğrafyasına
gidildiğinde işte Kardeşiz, etle tırnağız;
kız aldık, verdik. naraları atılıyor. Ya, bu konuda
gelin anlaşalım, gelin anlaşalım.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Biz
Halkların Demokratik Partisi olarak, biz HDP olarak Sayın Başkan
neyi savunuyoruz?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) İstismar
ediliyor, savunma istismar ediliyor. Başkanım, savunmayı
istismar ediyor.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Bir kere
biz bir ayrılığı savunmuyoruz.
FEHMİ ALPAY ÖZALAN (İzmir) Ya, on dakika
konuştu!
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir)
Başkanım, istismar var.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, müsaade
eder misiniz?
FEHMİ ALPAY ÖZALAN (İzmir) On dakika
verdiniz Başkanım ya!
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Biz,
Halkların Demokratik Partisi olarak Türkiyede bütün
yurttaşların; Kürt, Türk, Laz, Çerkez ayrımı
yapılmadan herkesin eşit ve özgür
yurttaşlığını savunuyoruz.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Öyle zaten.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Demokratik ulus diyoruz, demokratik cumhuriyet diyoruz, ortak vatan
diyoruz. Bu hem parti programımızda hem seçim bildirgelerimizde hem
tüzüğümüzde hem de yıllardır yaptığımız
politikalarda var. Bunu merak edenler buna dönüp baksınlar; neyi savunduğumuzu,
neyin mücadelesini verdiğimizi görsünler. Bu ceza haksızdır,
hukuksuzdur, kesinlikle yok hükmündedir. Anayasa Mahkemesi kararı
karşılığında bu kararla Kürt
düşmanlığı bir kere daha tescillenmiştir. (HDP
sıralarından alkışlar)
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Çok
sıkıldık, yeter.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, müsaade
eder misiniz, bir açıklama yapacağım.
Sayın Elitaş, müsaade edin, sonra Grup
Başkan Vekillerinin söz taleplerini karşılayacağım.
Size de söz vereceğim, müsaade edin ben
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, Sayın Grup Başkan Vekilinin sözleri Anayasa Mahkemesinin
kararını yanlış okumasından dolayı
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Yanlış okumadım.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri)
Yanlış okumasından, yanlış yorumlamasından
dolayı biraz önce Anayasanın 83üncü maddesinin birinci
fıkrasına aykırı söylemlerde bulunmuştur. O anlamda,
konuşmasını yeniden gözden geçirerek Anayasa 83üncü maddenin
birinci fıkrasına göre değerlendirmenizi talep ediyorum.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) Sayın
Elitaş, Başkan Anayasa 83e aykırılığı
tespit edemez, Meclis Başkanının öyle bir yetkisi yok.
IV.- OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI (Devam)
4.- Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Süreyya
Sadi Bilgiçin, Anayasa Mahkemesinin Meclisten geçici olarak çıkarma
cezasına çarptırılan milletvekilinin bir aylık ödenek ve
yolluğunun üçte 2sinin kesilmesine dair olan hükmü
kaldırdığına, yapmış oldukları uygulamada
Anayasaya herhangi bir aykırılık bulunmadığına,
Meclisten geçici çıkarma cezalarında sınırsız savunma
hakkının söz konusu olmadığına ve Türkiye Cumhuriyeti
devletinin üniter yapısını hiçbir şekilde
tartışmaya açmayacağına ilişkin konuşması
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Anayasa
Mahkemesi kararında İç Tüzük 163üncü maddenin
başlığında yer alan kesinti ibaresinin iptalini
kaldırmamıştır.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) İç
Tüzüke aykırı demiştir.
BAŞKAN Burada kaldırmış
olduğu, verilen Meclisten geçici olarak çıkarma cezasına
çarptırılan milletvekilinin bir aylık ödenek ve yolluğunun
üçte 2sinin kesilmesine dair olan hükmüdür. Onun için Meclisten geçici
çıkarmaya ilişkin yapmış olduğumuz uygulamada herhangi
bir Anayasaya aykırılık söz konusu değildir. Türkiye
Cumhuriyeti devletinin üniter yapısına, sınırlarına
yönelik olarak kullanılan ve yapılan her ifade Türkiye Büyük Millet
Meclisinden çıkarmayı gerektiren bir cezadır ve bu
uygulanmıştır.
İkincisi, sınırsız savunma
hakkı diye bir şey söz konusu değildir. Sınırsız
savunma hakkı olarak tanımlanan yasama dokunulmazlığı
vardır, milletvekilinin üyeliğinin devamsızlıktan
dolayı düşmesinde vardır, üyelikle bağdaşmayan bir
iş yapmasından dolayı düşmesinde söz konusudur. Ayrıca
da Meclisin soruşturma komisyonunun raporu üzerinde bakanların ya da
eski bakanların sınırsız konuşma hakkı
vardır. Ancak Meclisten geçici çıkarma cezalarında uygulama her
zaman beş dakika olarak uygulanmıştır; buradaki üst
sınır da dediğim gibi, on dakikadır.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Hangi
madde Başkan?
BAŞKAN Ancak burada kullanmış
olduğumuz ifadelerle Türkiye Cumhuriyeti devletinin üniter
yapısını hiçbir şekilde tartışmaya
açmayacağımı da buradan bir kez daha vurgulamak istiyorum. (AK
PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Sayın
Başkan
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan
BAŞKAN Müsaade ederseniz sırayla söz
taleplerini karşılayacağım.
Sayın Elitaş, buyurun.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
9.- Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaşın, Siirt
Milletvekili Meral Danış Beştaşın
yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ve
Başkanlık Divanının Anayasanın 83üncü maddesinin
birinci fıkrasını uygulamak zorunda olduğuna ilişkin
açıklaması
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, teşekkür ediyorum.
Biraz önce siz Anayasa Mahkemesinin ifade edilen
kararını açıkladınız. Anayasa Mahkemesinin o konuda
verdiği karar sadece ödenek ve yolluktan üçte 2 kesilmesiyle ilgili
kısmı iptal etmiştir. Sayın Grup Başkan Vekilim
Anayasa Mahkemesinin kararını yanlış yorumlayarak biraz
önce 83üncü maddenin birinci fıkrasına göre
çıkarılmasını talep ettiğimiz ve Türkiye Büyük Millet
Meclisi üyelerinin büyük bir çoğunluğunun el kaldırarak evet
dediği oylama sonucunda ve 161e üçüncü fıkra gereğince 3
birleşim Genel Kuruldan çıkarma cezasını gerektirecek bir
söylemde bulunmuştur. Onun için sizin
BAŞKAN Ne demiştir de bulunmuştur?
Sadece
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkanım
BAŞKAN Yani Nusrettin Maçinin
kullanmış olduğu ifadeye katıldığını
söylemedi.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan
İzin verin Sayın Başkanım.
BAŞKAN Sadece Anayasa Mahkemesi kararı
yönünden yanlış işlem tesis ettiğimi söyledi.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, tutanakları inceleyin.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Bakın,
eğer benim dediğim gibi ifade varsa Anayasa 83ün birinci
fıkrasını uygulamak zorundasınız. Onu oturumdaki
Başkanlık Divanı üyeleri yapmaya yetkilidir. Bizim ne Kürtlerle
ne başka bir aidiyetle hiçbir problemimiz yok. (HDP sıralarından
Evet, evet yok! sesleri) Sadece ırkçılık yapanlarla
problemimiz var. PKKya destek olan, 40 bin Kürt vatandaşımıza
zulmeden, onları katleden PKK terör örgütüne bizim lanetimiz var. Onlara
karşıyız, PKKya sırtını dayayanlara
karşıyız; bizim tek derdimiz onlarla. Bugün Diyarbakır
Annelerinin aylarca orada nöbet tutmaları.. Kandırılarak,
kaçırılarak dağda devşirmeye
çalıştıkları çocukların analarına, o çocuklara
yapılan zulme bizim şikâyetimiz var, ona itirazımız var,
yoksa, Zazaya, Türke, Kürte, Çerkeze, hiç kimseye itirazımız yok.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Bu ülke
toprakları içerisinde yaşayan ecdadımızın
Kurtuluş Savaşında verdiği mücadelede yaptıkları
faaliyeti, yaptıkları kahramanlıkları temsil eden
torunlarıyla ilgili hiçbir sorunumuz yok ama bugün bölücülük yaparak
Türkiyeyi bölmeye çalışan, terör örgütü seviciliği gayreti
içerisinde bulunan herkesle mücadelemiz var.
Teşekkür ediyorum. (AK PARTİ
sıralarından Bravo sesleri, alkışlar)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Niyet okuyorsunuz
niyet.
BAŞKAN Sayın Bülbül, buyurun.
10.- Sakarya Milletvekili Muhammed Levent Bülbülün,
Şanlıurfa Milletvekili Nusrettin Maçine ceza verilerek
gereğinin yapıldığı kanaatinde olduklarına ve
Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaşa,
yaptığı açıklamasındaki bazı ifadeler sebebiyle
Anayasanın 83üncü maddesinin birinci fıkrası ve İç
Tüzükün 161 ve 163üncü maddeleri gereğince bir işlem
yapılması gerektiğine ilişkin açıklaması
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Sayın
Başkan, teşekkür ederim.
Şimdi, biz az önce, bir HDP milletvekilinin
kürsüden yapmış olduğu konuşmada sarf edilen bazı
sözlerden, Anayasamıza ve İç Tüzüke aykırı ifadelerden
dolayı bir işlem gerçekleştirdik ve bu işlemin hukuki
anlamda tartışılabilir bir kısmı olduğunu sizler
de ifade ettiniz ama biz de düşünmüyoruz, gereğinin
yapıldığı kanaatindeyiz. Böyle bir işlem
yapıldıktan sonra Savunma hakkının engellendiği
vesaire ifadeleriyle söz alan HDP Grup Başkan Vekili
BAŞKAN Savunma hakkı engellenmedi
canım, ben sordum.
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) Hayır,
öyle bir şey söylemedi.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
İletişim kuramadık dedim.
BAŞKAN Savunma yapmak istemediler.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Hayır,
hayır. Bu ifadelerle, bu iddialarla söz alan HDP Grup Başkan Vekili
bu ifadelerin düzeltilmesi veyahut da bu ifadelerin tevili yerine kendileri
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya)
HDP
milletvekilinin yani ceza alan milletvekilinin ifadelerini âdeta
desteklercesine, âdeta onu ibra edercesine, hatta hatta arkasından ifade
ettiği kürdistan, kürdistan coğrafyası, Kürt illeri
vesair ve
buna benzer ifadeleri de arkasına ekleyerek o HDP milletvekilinin, ceza
alan milletvekilinin ifadelerini katmerlercesine bir konuşma
yapmıştır.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Ya, böyle giderse
siz Cumhurbaşkanınızı da yargılarsınız
vallahi.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Şimdi,
eğer biz Anayasanın 83üncü maddesinin birinci fıkrası
gereğince ve İç Tüzükün 161 ve 163üncü maddeleri gereğince bir
işlem yaptıysak Sayın Grup Başkan Vekilinin Grup
Başkan Vekili olması onu bu meseleden masum kılmaz. (MHP ve AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
Dolayısıyla, Sayın
Elitaşın ifade ettiği gibi, tabii ki sizin takdirinizdedir
ancak biz de bu yönde
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Eğer bir HDP
milletvekilinin kürsüdeki iki kelimesi için böyle bir işlem
yapıldıysa bunun katbekat fazlasını kendisi ifade
etmiştir. Bu noktada, gereken işlemin yapılmasını takdirlerinize
sunuyor, teşekkür ediyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından
alkışlar)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Genel
Başkanınızı yargılatacaksınız Sayın
Elitaş, Genel Başkanınızı
yargılatacaksınız, uyarıyoruz sizi.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) Müsavat Bey
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Efendim?
(AK PARTİ sıralarından İYİ
Parti ne diyor? sesleri)
UĞUR AYDEMİR (Manisa) Sizi de merak
ediyoruz.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Benim mücadelemin darası yok sende, konuşma!
Milliyetçiliğimin darası sülalene tüm sene yeter. Utanmaz adam!
DURSUN ATAŞ (Kayseri) Az önce aynı
ifadeleri Cumhurbaşkanının kullandığını
söyledi, ona sor ona.
(AK PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri
Sayın Oluç, buyurun.
11.- İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun,
ilk Meclis zabıtlarında, Gazi Mustafa Kemal Atatürkün
nutuklarında Kürt ve kürdistan kelimelerinin geçtiğine, merhum
Alparslan Türkeşin Kürt damarımız var. dediğine ve
kendilerine bölücü muamelesi yapanların en büyük bölücü olduklarına
ilişkin açıklaması
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Teşekkür
ediyorum Sayın Başkan.
Sayın vekiller, şimdi, bu
tartışmayı bu şekilde sürdürebiliriz elbette. Hani ben de
bir katkıda bulunmuş olayım bu tartışmayı
sürdürmeye.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Size çok
kısa bir şey okuyayım: Şimdi, şu anda, şurada
Meclis kütüphanesine gidin, ilk Meclis zabıtlarına, gizli celse
zabıtlarına bakın. Orada ilk Meclis zabıtlarında o
karşı çıktığınız şeyi göreceksiniz, hem
de en başta Gazi Mustafa Kemal'in nutuklarında göreceksiniz. Kürt
kelimesini o Mecliste göreceksiniz. Gürcü, Laz, Arap, Boşnak kelimelerini
o zabıtlarda göreceksiniz. Kürdistan kelimesini o Meclis zabıtlarında
göreceksiniz. Şöyle biraz daha geçmişe, Osmanlı'ya
gidildiği zaman Doğu-Güneydoğu'nun kürdistan eyaleti
olduğunu göreceksiniz. Doğu Karadeniz'in lazistan eyaleti
olduğunu göreceksiniz. Bunlar bizim tarihimizin bize devrettiği
mirastır. Devletlerin ilişkileri intikam, öfke, nefret hissiyle
yürümez. İşte bunu en iyi bilenlerden biri de Gazi Mustafa Kemaldi.
Bize ne diyorlar? Şu kavramı kullandın, bölücü. Peki, Mustafa
Kemal de mi bölücüydü? Kürdistan kelimesini kullanan o zamanın bütün
mebusları da mı bölücüydü? Kürt damarımız var. diyen
Merhum Alparslan Türkeş de mi bölücüydü? (AK PARTİ ve MHP
sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep)
Erdoğanın sözleri ya.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) - Tarih 2013,
konuşan Recep Tayyip Erdoğan.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Devam edin.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Şimdi,
bakın, gideceksiniz Batmana, erbane eşliğinde Batman, Batman
kürdistanın gülü türküsünü el çırparak
alkışlayacaksınız, birlikte söyleyeceksiniz, sonra biz buradan
kürdistan coğrafyası diye tarihsel, sosyolojik ve kültürel bir
kelimeyi kullandık diye bize bölücü, ayrımcı diyeceksiniz.
(HDP sıralarından alkışlar)
UĞUR AYDEMİR (Manisa) Hadi oradan!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) En büyük bölücü
sizsiniz. Bu anlayışla bölücülük yapıyorsunuz. (HDP
sıralarından alkışlar) Biz, esas itibarıyla
birliği, bütünlüğü, eşit birlikteliği ve ortak vatanı,
demokratik cumhuriyeti savunuyoruz. Biz bölücü, ayrımcı değiliz.
Siz bu yaptıklarınızla bölücülüğü ve
ayrımcılığı kışkırtıyorsunuz esas
olarak, eleştirimiz budur. (HDP sıralarından alkışlar)
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) En bölücü
sizsiniz. Bölücülükte number onesınız.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Müsavat Bey, söz talebiniz vardı, buyurun.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) - Efendim, benim bir söz talebim yok. (AK PARTİ
sıralarından gürültüler) Şimdi, bir dakika
BAŞKAN - Ben burada söz talebi olduğunu
gördüğüm için söz verdim.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) - Efendim, kapatmama rağmen yeniden göründü ama tevafuk oldu,
kullanacağım hakkımı.
BAŞKAN Buyurun.
12.- İzmir Milletvekili Dursun Müsavat
Dervişoğlunun, Manisa Milletvekili Uğur Aydemirin yerinden
sarf ettiği bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) - Şimdi, bu olup bitenlerle ilgili ne söyleyeceğimi
merak edenler kırk beş yılı aşkın siyasi
geçmişime bir baksınlar. Onların
(AK PARTİ
sıralarından gürültüler) Ya siz
Bak, beni dinleyin.
BAŞKAN Arkadaşlar, müsaade edin ya.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Ben sizin
(AK PARTİ sıralarından gürültüler)
Arkadaşlar
BAŞKAN Müsaade edin lütfen.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Bakın, ben şimdi bu kabîl tartışmaların
size bir siyasi fayda getirmeyeceği gibi başkalarını da
besleyeceği kanaatini taşıyorum. Ben hayatımın hiçbir
döneminde ne İmralıya ne Kandile o sıralardan elçi
göndermedim. (İYİ Parti sıralarından alkışlar, AK
PARTİ sıralarından Hadi oradan! sesleri)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Ben hayatımın hiçbir döneminde Haburda seyyar mahkeme
kurdurup Atatürk resmiyle Türk bayraklarını indirmedim.
(İYİ Parti sıralarından alkışlar) Ben bütün bir
ömür boyunca siyasal bölücülükle mücadele etmiş birisiyim, senin gibi
tatilden dönüp iki saatliğine Meclise mavra yapanlardan gelen de
değilim. (İYİ Parti sıralarından alkışlar,
AK PARTİ sıralarından gürültüler) Ayrıca, sen her
istiyorsun diye ben başkalarını besleyecek
SALİH CORA (Trabzon) Kahvaltıyı ne
zaman yapıyorsunuz?
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir)
bir siyasi dilin ve söylemin asla ve kata tarafı olmam. Üç
kuruşluk siyasi menfaat temin edebilmek adına siz bu ülkenin
geleceğine dinamit koyanların ekmeğine yağ sürüyorsunuz.
YUSUF BAŞER (Yozgat) Hadi oradan!
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Bu da sana kapak olsun. Hafta sonu milliyetçisi seni.
(İYİ Parti sıralarından alkışlar, AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri
Sayın Özel, buyurun.
13.- Manisa Milletvekili Özgür Özelin, Siirt Milletvekili
Meral Danış Beştaşın yaptığı
açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin
açıklaması
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan, biraz
önce aslında hep beraber içerideydik ve içeride çok önemli bir fırsat
çok olumsuz bir şekilde geriye tepildi. Biraz önce tutanaklardan
çıkarılmasıyla ilgili kısımda biz de oy kullandık
ve içeride bütün siyasi partiler de şöyle düşünüyordu, hatta HDP de
söz aldı ve dedi ki Bizim
BAŞKAN Tutanaklardan çıkarmayı
oylamadık, orada bir yanlışlık olmasın.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Tamam,
oyladığınız dışarıda tekrar edilememesiyle ilgili
Anayasa hükmünden bahsediyorum.
BAŞKAN Evet, doğru.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) O konuda zaten bir mutabakat
varken Halkların Demokratik Partisi mevkidaşlarımız içeride
çok net şekilde partilerinin tüzüğünden Biz zaten üniter
yapıdan yanayız. Biz öyle bölünme mölünme peşinde değiliz.
demişken, bunu hep beraber
(AK PARTİ sıralarından
gürültüler)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
YUSUF BAŞER (Yozgat) Hadi oradan be!
BAŞKAN Buyurun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Arkadaşlar, tutanak
altında, herkesin gözünün içine bakarak Sayın Başkanın
içerideki ve buradaki riyasetinde konuşuyoruz. Daha bunun
eleştirilecek nesi var? Burada yalan atıyorsam Başkan orada.
BAŞKAN Hayır, hayır, içeride
Sayın Beştaş söyledi Evet, parti tüzüğümüz böyledir.
dedi.
Buyurun.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Sayın
Başkan, içerideki sohbetin buraya aktarılmasını uygun
görmüyoruz.
BAŞKAN Neyse, müsaade edin.
Buyurun Sayın Özel.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) Burada
konuşmadılar ki o senin dediğini.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan,
devamında
BAŞKAN İçeride söyledi, burada tekrar
etmedi. Bir şey demiyorum ki aynı şeyi
Buyurun.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Ettim
ya, tekrar ettim.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Etti, etti.
Devamında benim söyleyeceğim şu: Bu
kadar ülkenin üniter yapısına hassas, bu kadar
MUHARREM VARLI (Adana) Olmuş bitmiş
şeyi burada tartıştırıyorsun bir de Başkanım
ya! Yapma bunu gözünü seveyim!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Yahu, sen bir beklesene
abiciğim, gözünü seveyim ya!
BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) Burada
her şeyi söyleyelim, arkada gidelim konuşalım o zaman ya. Böyle
bir şey var mı!
MUHARREM VARLI (Adana) Biz de milletvekiliyiz ya!
BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) Her
şeyi burada söyleyelim, arka odaya geçelim başka bir şey
söyleyelim.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Bu kadar ülkenin üniter
yapısına hassassınız, geçmişte Genel
Başkanınızın söylediği sözleri duyarken üstüne
yürüyorsunuz Nasıl böyle söylersin! diye.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sonra bir imkân
çıkıyor, bütün partiler birlikte bu konuda bir şey söyleyelim,
onun yerine başka bir şey tercih ediyorsunuz. Sonra bir Grup
Başkan Vekilinin yaptığı değerlendirme üzerinden dönüp
yine içerideki şahitliğinize rağmen başka bir şey
söylüyorsunuz.
YUSUF BAŞER (Yozgat) HDP savunamıyor
Özgür savunuyor HDPyi ya!
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) HDP
kendini savunuyor, sen merak etme!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Bakın, ister bize
yapın, ister İYİ Partiye yapın, ister herhangi bir
milletvekiline yapın. Ne diyeceksin, ne diyeceksin? derseniz ne
diyeceğimizi duyarsınız ama faşizm kademe kademe gider, son
evresinde öyle bir yere gelir ki artık konuşmayı değil,
susmayı yasaklar; siz o noktaya geldiniz, hayırlı olsun. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın Elitaş, buyurun.
14.- Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaşın, Siirt
Milletvekili Meral Danış Beştaşın
yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ve
Başkanlık Divanının Anayasanın 83üncü maddesinin
birinci fıkrasını veya gerekiyorsa İç Tüzükün 161inci
maddesini uygulamasını istirham ettiğine ilişkin
açıklaması
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkanım, sizin Başkanlığınızda Grup
Başkan Vekilleriyle bir istişare yaptık, ne edilmesi konusunda kanaat getirdik. Siz
Savunma yapacak mısınız? diye Milletvekiline sordunuz, tutanak
burada.
BAŞKAN Doğru.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Maçin savunma yapabilir yahut başka bir milletvekili savunma
hakkını kullanabilir. Sayın Maçin savunma yapacak mı?
Cevap yok. Sonra HDP Grubuna söylediniz, onlar da savunma yapmayacaklarını
yani arkadaşları adına savunma yapmayacaklarını
söylediler ve oylamaya geçtiniz.
BAŞKAN Doğru, öyle yaptım.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Öyle bir
şey söylemedik.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Benim
uyarım: Siz, zaten İç Tüzük 163ü uygularken o anda bunu istersiniz.
Yoksa isteğe bağlı olarak
Burası mahkeme değil,
İç Tüzük o anda uygulanır. Yoksa Ben şu arada savunmamı
yapacağım, böyle yapacağım. olmaz bu iş.
BAŞKAN Ben de öyle yaptım canım
yani.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Ben size bir
şey söylemiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Ama şunun
altını çiziyorum: Bakın, Sayın Grup Başkan Vekili
eğer İç Tüzükün 163üncü maddesindeki -sayfa 88deki- oradaki
dipnotu iyi okuyabilseydi sadece ödenek ve yolluktan kesmeyle ilgili
kısmın kesildiğini anlardı, Anayasa Mahkemesi
tarafından iptal edildiğini anlardı, o milletvekiliyle ilgili
verdiğimiz cezayla ilgili konuyu aynen tekrar etmezdi. Onun için,
Başkanlığınıza istirham ediyorum.
BAŞKAN Tutanakları istedim.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Siz,
tutanaklara bakın, eğer aynı uygulama varsa herhangi bir
milletvekili ne olursa olsun, ister grup başkan vekili olsun ister genel
başkan olsun imtiyaza sahip değildir. (HDP sıralarından
Hepimize ceza verin hepimize! sesi)
BAŞKAN Sayın Elitaş, İç
Tüzüke göre zaten grup başkan vekilliği diye bir şey yok, bu,
parti görevlendirmesi; burada herkes milletvekili.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, dinler misiniz lütfen.
BAŞKAN Tabii.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Buna
tutanakları inceleyerek ona göre bakın, Anayasa 83/1i veya
gerekiyorsa 161i uygulamanızı istirham ediyorum.
Teşekkür ediyorum. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Sayın Başkan, buradan, sadece buradan
(Uğultular)
BAŞKAN Arkadaşlar, müsaade ederseniz
Sayın Beştaşı duymak istiyorum.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Bir kere
biz Savunma yapmayacağız. demedik, o arada Nusrettin Maçin
Vekilimiz yoktu, kendi aramızda iletişim kurmaya
çalışıyorduk ve o nedenle, içerideki konuşmadan sonra bizim
teklifimiz
BAŞKAN İyi de Sayın
Beştaş, ben de sizin iletişiminizin tamamlanmasını
bekleyemem ki.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Tamam,
siz kararınızı verdiniz.
BAŞKAN Sordum, grubunuzdan hiçbir ses
çıkmadı, bu, savunma yapmayacağınız anlamına
gelirdi, ben de oylamaya sundum.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Ben bir
şey
Sayın Başkan, zaten oylamanızı
yaptınız.
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman)
Savunma yapmadı ya!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Savunma
yapmadım. Ben, sadece burada
BAŞKAN Bir değerlendirmenizi
yaptınız.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Bir
değerlendirme yaptık yani.
BAŞKAN Ben de değerlendirmenizdeki
söylemiş olduklarınız üzerine tutanakları istedim.
Eğer aynı şekilde, dediğim gibi, Anayasa 83ü
uygulamamı gerektiren bir husus varsa ben de onu uygulayacağım.
(MHP sıralarından alkışlar)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan
BAŞKAN Buyurun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan, bu
tartışma, işin bu kısmı nihayete erdiyse Sayın
Varankın konuşmasıyla ilgili gruplara söz vereceksiniz.
İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) Söz almak
istiyorum.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Onu sonda yapıyorduk ama
biz Bugüne özel bunu ortada yapalım. diye konuştuk Sayın
Varanktan sonra, uygun görürseniz bu konuda iki talebimi dile
getireceğim. Bir tanesi, partimize ana muhalefet partisi diyerek sizin
de şahit olduğunuz pek çok sataşmada bulundu, onlara ben cevap
vereceğim ama öncesinde doğrudan ismi anılarak Sanayi Komisyonu
sözcümüz Tahsin Tarhanın... (AK PARTİ sıralarından
gürültüler)
BAŞKAN Arkadaşlar, müsaade edin;
bakın, duyamıyorum ya!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Tahsin Tarhanın ismi
anılarak ve -İç Tüzük 69un ikinci fıkrasındaki gibi-
söylemediği bir söz çarpıtılarak kendisine atfedildiği için
kürsüden açıklama, cevap hakkı...
BAŞKAN Ya, arabaya bindiğini söyledi,
başka bir şey söylemedi ki! (AK PARTİ sıralarından
gülüşmeler)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan...
BAŞKAN Arabaya binmediniz mi Sayın
Tarhan?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Yapma, yapma, bunu yapma
Başkan, bunu yapma! Dediniz ki, bakın... (AK PARTİ sıralarından
gürültüler)
Sayın Başkan...
BAŞKAN Müsaade ederseniz, önce size kürsüden
söz vereyim, buyurun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Hayır, hayır, ben
yerimden söz alacağım.
İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) Sayın
Başkan...
BAŞKAN Yok canım, sataşmadan
istiyorsunuz; kürsüden iki dakika, buyurun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Hayır. Sayın
Başkan...
İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) Sayın
Başkan, ben, biraz önceki konuyla ilgili çok kısa...
BAŞKAN Ona da, size de söz vereceğim
Sayın Tatlıoğlu, şu başladığım
işlemi bitireyim lütfen.
İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) Bütünlük
parçalanmasın, biraz önceki konuyla ilgili, çok kısa; Özgür Beyden
bir müsaade alalım.
(Gürültüler)
BAŞKAN Sayın Milletvekilleri...
(AK PARTİ sıralarından Mahalle
baskısı gibi. sesi)
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) Sayın
Başkan mahalle baskısı diyor ya!
BAŞKAN Sayın Tarhan, yerinize oturur
musunuz?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan...
BAŞKAN Sayın Özel, siz de yerinize
oturun, müsaade edin.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Peki.
BAŞKAN Önce ben bir Sayın
Tatlıoğlunun söz talebini karşılayayım; konunun
bütünlüğünden, bağlamından kopmasın.
Buyurun Sayın Tatlıoğlu.
15.- Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlunun,
Kanun-ı Esasinin üniter yapı ve Türkçe diliyle ilgili maddelerine
ilişkin açıklaması
İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) Çok
teşekkür ederim Sayın Başkan.
Biraz önce yapılmış
tartışmalar bağlamında şunu belirtmek istiyorum:
Türkiye bu topraklara yeni taşınmış değil, çok kadim
bir kültürü ve hukuku var. Bakın, bizim ilk Anayasamız 1876
Kanun-ı Esaside ilk 2 başlangıç maddesinin 1incisi üniter
yapıdır, 2ncisi de dilin Türkçe olmasıdır. Bu işler
daha sonra başlamadı, Osmanlıda da anayasayla beraber böyle
başladı. Bütünlük, birlik, beraberlik bu çerçevede sağlanır.
diye Osmanlıda bile böyle başladı. Bunu bütün Meclisimizle
birlikte paylaşıyorum.
Saygılar sunarım.
BAŞKAN Sayın Özel, bir şeyi
vurgulamak istiyorum: Biliyorsunuz, sataşmadan söz talebini
yaptığımızda gerçekten ne söylenildiğini net olarak
ortaya koymak gerekiyor.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan, söyleyeceğim.
BAŞKAN - Ben size söyleyeyim, Sayın Tahsin
Tarhana söylediği yani Mahalle baskısına uğrayarak
söylemlerini değiştirdi. dedi.
Buyurun Sayın Tarhan.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan,
müsaade etmiyorsunuz ki şaka
BAŞKAN Ama demin size
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Bakın, özür dilerim de
ben sizin zaman zaman şaka yapmanızı
BAŞKAN Ya, şaka yapmıyorum
gerçekten.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Hayır, Arabaya binmedi
mi? Ya, o laf mı?
BAŞKAN - On birden beri, on iki saattir burada
oturuyoruz, yapmayın lütfen ya!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Arabaya binmedi mi? O da
olmaz yani!
BAŞKAN Sayın Tarhan, buyurun. (CHP
sıralarından alkışlar)
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri
(Gürültüler)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Hayır, hayır
Başlama.
BAŞKAN İç Tüzükü uyguluyorum
arkadaşlar, yapmayın lütfen. (Gürültüler)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan,
sessizliği sağlar mısınız?
BAŞKAN Değerli milletvekilleri, lütfen
biraz sessizlik
Süreyi baştan başlatın.
Buyurun Sayın Tarhan.
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) Sayın
Başkan
(Gürültüler)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sessizliği sağlar
mısınız?
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, sessizlik
lütfen.
VI.- SATAŞMALARA İLİŞKİN
KONUŞMALAR (Devam)
8.- Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhanın, Sanayi ve
Teknoloji Bakanı Mustafa Varankın 281 sıra sayılı
2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra
sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde yaptığı
konuşması sırasında şahsına sataşması
nedeniyle konuşması
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) Sayın
Başkan, değerli milletvekilleri; hiçbir Cumhuriyet Halk Partili millî
otomobile karşı gelemez. Siz otomobili yapın ilk olarak biz
alırız otomobili. Onun için biz sorduğumuz soruların
cevabını istiyoruz. Altı yıl bu kürsüde her bütçe
görüşmelerinde Millî otomobil yapacağız. dediniz. Biz dedik
ki: Bu araçtan millî otomobil çıkmaz, bundan elektrikli araç
çıkmaz. Benden özür dileyeceksiniz! Nerede bu araç? 47 milyon verdiniz,
nerede bu araç? (CHP sıralarından alkışlar) Şimdi
benden özür dileyeceksiniz!
TOBB yapacakmış, TOBB yaparsa ilk
aracı da ben alacağım ama
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sıraya
girmen lazım, her ikisine bir sıraya girmen lazım.
TAHSİN TARHAN (Devamla) TOBBla yapılan
sözleşmeleri de gel burada açıkla. Türkiyenin en önemli arazisini, 1
milyon metrekare araziyi 5 babayiğide peşkeş çekip
(AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, lütfen
TAHSİN TARHAN (Devamla) -
sonra bankalardan
devlet garantisiyle kredi verip, o da yetmez
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) Ya,
sen ne anlatıyorsun! Arabaya binmedin mi?
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Siz, arabaya binmediniz mi?
TAHSİN TARHAN (Devamla) -
hasta garantisini
gördük, araç geçişini gördük, havaalanında yolcu geçişini
gördük
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Arabaya binmedin mi? Faytona mı bindin, arabaya binmeyeceksin!
TAHSİN TARHAN (Devamla) -
şimdi de
sizleri borçlandırıyor, diyor ki: Otomobil garantisi. Gel bunu da
açıkla, bu millet bilsin. Sayın Elitaş, bu imkânı sana
verseler o otomobili sen de yaparsın.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) At
arabasına mı bindin sen?
TAHSİN TARHAN (Devamla) - Onun için, gelsin, o
otomobil için o 5 babayiğitle ne şartlarla sözleşme
yaptığını açıklasın. Bunun hesabını
vereceksiniz, 128 milyar doların hesabını vereceksiniz ve bunun
da hesabını günü geldiğinde vereceksiniz.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP
sıralarından alkışlar, AK PARTİ sıralarından
gürültüler)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sayın
Başkan
BAŞKAN - Size ne oldu Sayın
Kenanoğlu?
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sayın
Başkan, Sayın Bakan zırvaladığımı söyleyerek
doğrudan sataştı bana. (AK PARTİ sıralarından
gürültüler)
BAŞKAN Efendim, duyamıyorum, biraz
yüksek sesle
Arkadaşlar, müsaade eder misiniz ya, rica
ediyorum.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sayın
Bakan, kürsü konuşmamda ifade ettiğim sözlerden dolayı
zırvaladığımı söylüyor
BAŞKAN Doğru, söyledi; buyurun.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Doğru
söylemedi, sataştı. Doğruluğunu teyit edemezsiniz.
BAŞKAN Yani söylediğinin doğru
olduğunu söylüyorum.
Buyurun.
9.- İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlunun, Sanayi
ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varankın 281 sıra sayılı
2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra
sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde yaptığı
konuşması sırasında şahsına sataşması
nedeniyle konuşması
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sayın
Başkan, sayın Genel Kurul; şimdi, ben, burada şöyle bir
gerçeği ifade ettim ve bunu söylerken de bu meselenin AKPyle
başlamadığını, Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş
sürecinden bu tarafa bir tekçi anlayış bakış
açısından kaynaklı olarak Türk ve Sünni Müslüman kimliği
üzerinden bir makbul vatandaş tanımı uygulaması
yapıldığını ve bu politikalardan kaynaklı olarak
kuruluştan bu tarafa kadar birçok inkâr, asimilasyon
politikalarının uygulandığını ve zaman zaman da
bununla ilgili olarak imha politikalarının
uygulandığını söyledim.
Şimdi size söylüyorum: 6-7 Eylül 1955te
yaşananlar, o dönemde Ermenilerin, Yahudilerin, bu ülkede yaşayan
vatandaşların bu ülkeyi terk etmek zorunda kaldıkları
gerçeğini hepiniz itiraf ediyorsunuz zaman zaman ve diğer taraftan,
Maraş katliamında Aleviler cenazelerini gömemeden terk etmek zorunda
kaldılar ülkeyi.
HABİBE ÖÇAL (Kahramanmaraş) Maraş
katliamı diye bir şey yok!
ALİ KENANOĞLU (Devamla) - Orada
yaşatılan bu acıyı yok mu sayacaksınız?
İşinize geldiği zaman, önemli bir buluş
gerçekleştirdiği zaman Türkiye kökenli olacak, Türk kökenli olacak
ama onların, burada yok sayılan inançlarına, kimliklerine
gelince kabul etmeyeceksiniz, yok sayacaksınız. Yok böyle bir
yağma! (HDP sıralarından alkışlar, AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Maraş katliamında kim iktidardaydı?
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Ben
Cumhuriyet Dönemi dedim, AKP demedim zaten.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Komşuna ve ortağına söyle bize söyleyeceğine.
BAŞKAN Sayın Özel, buyurun.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
16.- Manisa Milletvekili Özgür Özelin, Sanayi ve Teknoloji
Bakanı Mustafa Varankın 281 sıra sayılı 2022
Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra
sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde yaptığı
konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin
açıklaması
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan,
Sayın Bakan biraz önce kürsüde yaptığı şeyleri
saydı, döktü. Çok net bir durum var, Cumhuriyet Halk Partisi iyi
yapılan şeye iyi derse alaya alıyor, eğer o iyi
yapıldığını düşündüğü bir şeyi
eleştirdiyse de var gücüyle karşı çıkıyor. Sayın
Bakan, öyle bir konfor varsa size şunu hatırlatırlar: O
karşınızda hakir görmeye
çalıştığınız Cumhuriyet Halk Partisi
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa)
Türkiye Denizcilik
İşletmelerine ait onlarca liman yaptı, döneminizde siz
sattınız; SEKA Kâğıt Fabrikalarını yaptı,
siz sattınız; TEKELi yaptı, siz sattınız; Eti
Bakır, Krom, Gümüş, Alüminyumu yaptı, AK PARTİ
iktidarlarında siz sattınız; Eti Elektrometalurjiyi yaptı,
sattınız; Bakır İşletmelerini sattınız;
onlarca şeker fabrikasını daha yeni sattınız;
Sümerbanklarımızı sattınız; Türk Hava
Yollarını yaptık, sattınız; TÜRK TELEKOMu
sattınız; TÜPRAŞı sattınız; PETKİMi
sattınız; Erdemiri sattınız; TEKELi sattınız;
limanları sattınız. Şimdi, çıkmış Biz
yaparız. diyorsunuz; biz yaparız, siz satarsınız. Yapacak
yapmakta olan, satıyor satmakta olan. (CHP sıralarından
alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Evet, yürütme adına ikinci söz
talebi
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Bir dakika Sayın
Başkan, bir husus daha var; bu birinci husus.
HALİL ETYEMEZ (Konya) Ya, yeter ya!
BAŞKAN Buyurun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Efendim, ikinci husus: Bizim
de Sayın Bakanın anlatımından üstüne titrediğimiz
Boğaziçiyle ilgili
(AK PARTİ sıralarından gürültüler)
YAVUZ SUBAŞI (Balıkesir) Yeter be!
Yıllardır iktidara gelemediniz
BAŞKAN Arkadaşlar, bir müsaade edin
lütfen.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Şimdi, Sayın Bakan,
tesadüf yan yanasınız. Boğaziçinin dünyadaki marka değerine
gerçekten zarar veriliyor. Boğaziçi, bir özgürlük üniversitesi ama
Boğaziçinde yapılan bir kayyum atamasına öğrenciler itiraz
ediyor, 500 öğrenci gözaltına alınmış, yanınızdaki
Süleyman Soylu, çıkıyor, o gece açıklıyor: 42si MLKPli,
38i PKK'lı, 18i DHKP-Cli, 21 DKPli... diyor, sayıyor, döküyor;
16 terör örgütü. İnsaf ki insaf! 1 tanesi kırk yıl önce
lağvedilmiş Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi, diğer
saydığı, otuz yıl önce lağvedilmiş TDKP.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın, son kez açıyorum
mikrofonu.
Buyurun.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ama Sayın Başkan,
biz gidiyoruz
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Nereye?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Selahattin Can ile Doğu
Demirtaş'ı ziyaret ettim. Sayın Bakan, Covidden dolayı yan
yana hücredelerdi, ezberden satranç oynuyorlardı; 2si de Boğaziçi
Fizik Bölümüne dereceyle girmiş. İlk mahkemelerinde oradaydım.
Vallahi, hâkim serbest bırakırken geçen süreden utanıyordu. Şimdi,
yine 2 öğrenci içeride tutuluyor ama Sayın Başkan, Kaan Bozgüle
yurt dışına çıkış yasağı konuldu
Sayın Bakanın hedef göstermesiyle. 2016, Boğaziçi Fizik Bölümü,
ertesi yıl Matematik Bölümüne girerek çift ana dal, onur derecesi
YUSUF BAŞER (Yozgat) Böyle bir şey yok
ya! Ne diye konuşuyorsun ya!
OĞUZHAN KAYA (Çorum) Başkanım,
konumuz bu değil ki.
YUSUF BAŞER (Yozgat) Böyle bir şey yok
Başkanım.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sayın Bakan, Münih Ludwig
Maximilian Üniversitesinde Fizik masterına kabul, 15 Ekim günü Almanyaya
gidecekken yurt dışına çıkış yasağı
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Bitiriyorum.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan
BAŞKAN - Sayın Özel, son kez mikrofonu
açıyorum.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, bunun Sanayi Bakanıyla ne alakası var?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Var, var, var.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, bakın, İçişleri Bakanlığıyla ilgili
konuşuyor.
BAŞKAN Tamamlayın Sayın Özel.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, usule aykırı hareket ediyorsunuz, doğru bir
şey yapmıyorsunuz.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Şimdi, bakın,
Boğaziçi Üniversitesine birinci giren, birinci mezun olan
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Efendim, usulde
olmayan, İç Tüzükte olmayan bir uygulamaya geçiyorsunuz Sayın
Başkan. Nerede var böyle bir şey?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa)
dünyanın en iyi
üniversitesinden kabul alan
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, kürsüde iki dakika veriyorsunuz, burada sonsuz süre; olmaz
Sayın Başkan bu.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Bugün bu dereceyle olanın
Sayın Bakan bilir ki Türkiye'nin yüzünü ağartacak
(AK PARTİ ve
MHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, müsaade
edin.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Lütfen bu
uygulamayı kaldırın.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Ya, yapma şunu ya! Yapma
ya!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Olmaz böyle
şey!
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Bir dakika kaldı, şu
çocuğun derdini söyleyeceğim ya! (AK PARTİ ve CHP
sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Birleşime on beş dakika ara
veriyorum.
Kapanma Saati: 22.31
SEKİZİNCİ
OTURUM
Açılma Saati: 22.44
BAŞKAN: Başkan
Vekili Süreyya Sadi BİLGİÇ
KÂTİP ÜYELER: Emine Sare AYDIN
(İstanbul),
Necati TIĞLI (Giresun)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 30uncu Birleşiminin Sekizinci Oturumunu
açıyorum.
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN - 2022 Yılı Merkezi Yönetim
Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifinin görüşmelerine devam ediyoruz.
Komisyon yerinde.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan...
BAŞKAN Sayın Özel, bir dakika söz
vereceğim.
Buyurun.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
17.- Manisa Milletvekili Özgür Özelin, vicdanı olan
herkesi Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Kaan Bozgülü savunmaya davet
ettiğine ilişkin açıklaması
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Bakan,
İçişleri Bakanının saydığı, döktüğü o
kadar terör örgütünden hiçbiri ne iddianamede yer aldı ne de mahkeme böyle
karar verdi. Aralarındaki duvara rağmen ezbere satranç oynayan fizik
öğrencileri tahliye oldu. Şimdi, Kaan Bozgül, 2016da girdiği
Boğaziçi fizik ve çift ana dal yaptığı matematiği tam
gününde bitirdi, onur derecesi aldı, Maximilian Üniversitesinden
fizik masterına kabul edildi. Türkiyenin dünyada yüzünü ağartacak
bir genç, sırf bu kara propaganda yüzünden, mahkeme yurt
dışına çıkış yasağı verdi diye 15
Ekimde havaalanından döndü; eğitim hakkından mahrum
kalıyor. Geleceğin Aziz Sancarını, sadece kayyum rektöre
direndi diye Türkiyede hapis tutuyorlar. Bu konuda vicdanı olan herkesi
pozisyon almaya, gencimiz Kaan Bozgülü savunmaya davet ediyorum. (CHP
sıralarından alkışlar)
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİ
GELİŞTİRME VE DESTEKLEME İDARESİ BAŞKANLIĞI
(Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN Yürütme adına konuşmalara
devam ediyoruz.
Yürütme adına ikinci söz, İçişleri
Bakanı Sayın Süleyman Soylunun.
Sayın Soylu, buyurun. (AK PARTİ ve MHP
sıralarından alkışlar)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri;
selamlamadan ve sözlerime başlamadan bir şeyi burada ifade etmem farz
olmuştur.
Bir, bu ülkede Kürt düşmanlığı
yoktur. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)
İki, bu aziz millette Kürt
düşmanlığı yoktur.
Üç, bu ülkede kimin paravanı olduğunu
bildiğimiz, kimin taşeronu olduğunu bildiğimiz ve kırk
yıldır emperyalizmin bu ülkede oyuncağı olarak bu ülkeye
kan kusturmaya çalışan bir PKK karşıtlığı ve
PKK düşmanlığı vardır. (AK PARTİ ve MHP
sıralarından alkışlar)
Kürtler bu ülkenin asli unsurudur, Aleviler de bu
ülkenin asli unsurudur. İstismarlarınızı bu Gazi Meclisin
çatısı altında yapmanıza müsaade etmeyeceğiz ve
şunu ifade edeyim, Ziya Paşa diyor ki: En ummadığın
keşfeder esrarıderunun/Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın?
Sizin Kürdistana özgürlük. derken neyi söylediğiniz apaçık ortada
ve nasıl bir iş birliği içerisindesiniz ki sizinle ilgili
oylamada Cumhuriyet Halk Partisi de Kürdistana özgürlük. diyene herhangi bir
ceza verilmesine taraftar olmadı. (AK PARTİ ve MHP
sıralarından alkışlar)
VELİ AĞBABA (Malatya) Yalan
yakışıyor mu, yalan!
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) O alana bizi
çekemeyeceksin hain, o alana çekemeyeceksin! Sen bu ülkedeki en büyük hainsin,
sen bu ülkenin düşmanısın! Sen bu ülkedeki bütün
yolsuzlukların, bütün üçkâğıtların başısın!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
konuşmaya daha yeni başlandı.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
İçişleri Bakanlığının 2022 yılı bütçe
sunumu vesilesiyle huzurlarınızda bulunuyor, Gazi Meclisimizi, Gazi
Meclisimizin temsil ettiği aziz milletimizi ve buradaki
saygıdeğer milletvekillerimizi saygıyla selamlıyor ve her
nerede, her ne zaman olursa olsun bu vatan, bu bayrak, bu millet,
Ezanımuhammedî, dinüdevlet için fedayıcan eylemiş ve geçen gün
Tunceli Ovacıkta 9 teröristin bulunduğu mağaraya ilk önce
girmek için can atmış ve o mağaranın ağzında,
eşinin henüz karnında 3 aylık bebeği varken şehit
olmuş Celil Mutlu kardeşimiz başta olmak üzere bütün
şehitlerimizin huzurunda hürmetle, tazimle, saygıyla eğiliyor,
gazilerimize minnetlerimizi ve buradan şükranlarımızı ifade
ediyoruz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Bunlarla aklanamazsınız.
MURAT EMİR (Ankara) Gazilerin
parasını ödeyin, gazilerin! Gazilerin parasının üstüne
yattınız, Komisyonda cevap vermedin. Gazilerin parasını
ödeyin önce!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Saygıdeğer milletvekillerimiz, biz buraya hesap vermeye
geldik; biz, haşa, hesap vermekten gocunmayız. Burası milletin
Meclisi ve burası demokrasinin karargâhıdır ve biz buna
inanıyoruz. Burada, biz, hesap vermeyi kendi adımıza bir görev,
bir sorumluluk addederiz; ancak yalana, ancak iftiraya tahammül
edemeyeceğimizi ve buna boyun bükmeyeceğimizi, burada da bizi izleyen
milletimizin de aynı şekilde bilmesini bir kez daha ifade etmek
istiyorum.
Ve ben sabahtan beri sizinle birlikte burayı
izliyorum. İçişleri Bakanıyım ve yaklaşık
beş yıldır Türkiyede Hükûmetimizin ortaya koyduğu
politikalar, Sayın Cumhurbaşkanımızın -ne kadar
ağırlarına gitse de- talimatları çerçevesinde bu ülkede
huzurun, bu ülkede sükûnun, bu ülkede kardeşliğin, bu ülkede
birliğin ve beraberliğin olması için çaba sarf edenlerden sadece
biriyim.
BARIŞ ATAY MENGÜLLÜOĞLU (Hatay) On
yıl önce ne yaptınız?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Allahını severseniz şu soruyu benim Cumhuriyet Halk
Partisi Grubuna sorma hakkım vardır, HDPye sormamım bir
anlamı da yok: Bütçeyle ilgili
(HDP sıralarından gürültüler)
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Soramazsın zaten, soramazsın zaten!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Yok, size sıra gelecek; sizin hakkınızı
vereceğim ya, hiç merak etmeyin ya, sizin hakkınızı
vereceğim! (AK PARTİ sıralarından Bravo sesleri,
alkışlar)
BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) SBKden
bahset, SBK; ondan bahset!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ve size sormaya hakkım var: Bütçe konuştunuz; Türkiye
kırk yıldır can yakıcı bir terörle mücadele ediyor,
bütçede hiç terörden bahsettiniz mi? Hayır.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Tüm
yaptıklarını o çarşafın altına saklayarak kendini
aklayamazsın!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) İki: PKK terör örgütü, PYD terör örgütü
evlatlarımızı katlediyor; konuşmalarınız
içerisinde bu cümleye bir tek yer ayırdınız mı? Hayır.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Bu
yaptıklarını o çarşafın altına saklayarak
aklayamazsın!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Peki, Türkiyede göç dâhil olmak üzere, asayiş meselesi dâhil
olmak üzere, trafik meselesi dâhil olmak üzere burada İçişleri
Bakanlığının yaptığı faaliyet
alanlarıyla ilgili bir tek cümle söylediniz mi? Hayır.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Bir sürü şey söylediler.
MURAT EMİR (Ankara) İyi
dinlememişsin, iyi dinlememişsin!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Peki tekrar- bu ülkede evlatlarımız bizim için, biz
burada rahat duralım diye, çocuklarımız okula rahat gitsin diye
şehit oldular, gazi oldular
BARIŞ ATAY MENGÜLLÜOĞLU (Hatay) Sen
zengin ol diye.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla)
ve anneler evlatsız kaldı; bir tekiniz cümleye acaba
Rahmetirahmanla, onlara medyunuşükranla başladınız
mı? Elbette ki hayır.
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Ankara) Sizin çocuklarınız gitmedi.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Onu yapmayan elbette ki kürdistanın özgürlüğüne burada
ses çıkarmayacaktır. (AK PARTİ ve MHP sıralarından
alkışlar)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Saçmalıyorsun! Yalan
atıyorsun!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bunun sağlaması da buradadır.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Saçmalıyorsun!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ama neden bahsettiniz
VELİ AĞBABA (Malatya) Sedat Pekere
verdiğin korumayı söyle!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) ...neden bahsettiniz, onu da söyleyeyim.
VELİ AĞBABA (Malatya) Sedat Pekere
verdiğin korumayı söyle! Sedat Pekere gönderdiğin
aracıyı söyle! Özışık kardeşleri söyle!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Neden bahsettiniz, onu da söyleyeyim.
VELİ AĞBABA (Malatya) Veyis Ateşi
söyle! Söyle, söyle!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Biz devletiz
VELİ AĞBABA (Malatya) Madem hesap
vermeye geldin, bunların hesabını ver!
BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) Baran
Korkmazdan bahset ya!
BÜLENT TURAN (Çanakkale) Sayın Başkan,
duyamıyoruz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Biz devletiz
BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) Sedat
Pekerden bahset, göreyim.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Biz devlet olarak suçluların peşindeyiz.
BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) 10 bin
doları alandan bahset bir de!
VELİ AĞBABA (Malatya) Sedat Pekere
verdiğin korumanın hesabını ver!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Suçluların iftirasını, suçluların
yalanlarını ve suçluların ortaya koyduğu dedikoduları
şu Gazi Meclisin çatısı altına getirdiniz, devleti töhmet
altında bıraktınız, devlete iftira ettiniz. (AK PARTİ
ve MHP sıralarından alkışlar)
VELİ AĞBABA (Malatya) Sedat Pekere
gönderdiğin aracının hesabını ver. Veyis Ateşin
hesabını ver, ver!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Burada, bu milletin evladı olarak söylüyorum: Vallahi size
devlete iftira ettirmem, billahi size devlete iftira ettirmem. (AK PARTİ
ve MHP sıralarından alkışlar)
VELİ AĞBABA (Malatya) Hakan
Çalışkanın hesabını ver, Hakan
Çalışkanın
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) Sezgin Baran Korkmaz,
Sezgin Baran Korkmaz
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, sessiz
VELİ AĞBABA (Malatya) Hakan
Çalışkanın hesabını ver, Hakan
Çalışkanın. Sedat Pekere gönderdiğin aracının
hesabını ver aracının. Biraz yüzün kızarsın!
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) Devletin
uçağı yok mu?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bu akşam daha, çok yerinizden kalkacaksınız.
VELİ AĞBABA (Malatya) Sedat Pekerle
barışmak için araya Özışık kardeşleri gönderdin
ya, onun hesabını ver. Ver hesabını, iftira atma.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Saygıdeğer milletvekilleri, aslında bizler bu
görüşmeleri gelişmiş dünyada Pandoranın kutusunun
açıldığı günlerde yapıyoruz.
VELİ AĞBABA (Malatya) CHPye laf
söyleyerek kendini temize çıkaramazsın.
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) Nerede şehitlerin
parası?
BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) 10 bin
doları söyle, 10 bin doları.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bu görüşmeler bitmeden, Rusya ve Ukrayna arasında belki
bugün hesap edemeyeceğimiz krizler olacak.
VELİ AĞBABA (Malatya) Gri pasaportu
söyle, gri pasaportu. Sayende, gri pasaportu söyle. Bu ülkeden insan
kaçakçılığını söyle.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Elbette ki bilemeyiz ama Allah korusun, tatsız bir
gelişme söz konusu olursa, en son mağlubiyetini Afganistandan o
kalkan uçak görüntüsünde gördüğünüz ve bugün Balkanlara yerleşmeye
çalışan Amerika, belki Karadenizde bizim de bugün hesap
edemediğimiz bambaşka bir tablonun içerisinde olacak.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Ya, sen İçişleri Bakanı değil misin?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bir gözümüz Karadenizdeyken bir gözümüz de İngiltere ile
Fransa arasındaki Brexitten sonra karşı karşıya
kalınan yeni bir anlaşmanın ve Avrupa Birliğinin nereye
gittiğini görmeye çalışan bir tabloyu da bize ortaya koyuyor.
BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) 10 bin
doları söyle, 10 bin doları; o siyasetçiyi söyle
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Belarus ile Polanya arasındaki problem
MURAT EMİR (Ankara) Dışişleri
Bakanı yok mu Hükûmette? Dışişleri Bakanı yok mu?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla)
yani bizdeki göçmen sayısının belki de yüzde 1ine
bile tekabül edemeyecek bir sıkıntıyı kaldıramayan
Avrupanın karşı karşıya kaldığı sorun,
önümüzde ve her birimize belki de gelecek adına bir belirsizlik alanı
açmaktadır.
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) Sen
İçişleri Bakanısın ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Yine, Fransa ile İtalya arasındaki ikili anlaşmaysa
-şunu ifade etmek istiyorum ki- Brexitle sarsılan Avrupa
Birliğinde neredeyse yepyeni bir oluşumdur. İsveçte bir
kadın Başbakan seçildi, yedi saatte istifa etti. Hollandada
altı aydır hükûmet kurulamıyor, Romanyada hükûmet
kurulamıyor; Bulgaristanda sekiz ay içerisinde tam 3 tane seçim oldu.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Ya, Hollandayı bırak, Türkiye'ye gel. Türkiyeyi anlat, Türkiye'yi.
(AK PARTİ sıralarından Ya, Dinle
Dinle
sesleri)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, sessiz
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Sayın Başkan, İçişleri Bakanı Hollandayı
anlatıyor ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Yine Almanya bir önceki hükûmeti beş buçuk ayda kurdu, bu
hükûmetiyse ancak iki ayda kurabilme kabiliyetine sahip oldu; ne kadar
gideceğini de hiçbirimiz bilmiyoruz.
Şimdi, bir istikrarın
sağlanamadığı bir tabloyla karşı
karşıyayız ve bunlar gibi daha pek çok konu, belki bu bütçe
görüşmeleri sonlanmadan dünyanın başına bir dert,
dünyanın başına yeni bir kriz alanı olarak
oluşacaktır.
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) Bütçenin sahibi
nerede, bütçenin? Bu bütçenin sahibi nerede?
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
En büyük kriz sizsiniz, en büyük dert de sizsiniz, başka dert mi
lazım.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bu saydığım ülkelerin hiçbiri az gelişmiş
ülkeler, fukara ülkeler değildir; az gelişmiş veya yoksul
olmayan bu ülkeler, özellikle İkinci Dünya Savaşından sonra
NATO gibi, Avrupa Birliği gibi çatılar kurmuş, Avrupa
Birliği içerisinde yeni anayasa oluşturma konusunda adımlar
atmışlardır.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Sen Dışişleri Bakanı değilsin, İçişleri
Bakanısın, görevini bil, görevini hatırla! Sen
İçişleri Bakanısın, adın o.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) Ya,
yeter, yeter, dinle! Yırtınma!
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Sus, bağırma!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Yırtınma!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, lütfen
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Önde gelen bu ülkeler, şu anda bir belirsizlik
içerisindedirler. Ne göç meselesi ne bazı Avrupa devletlerinde
narco-shoplar açılması veyahut da Avrupa devletlerinin bazılarının
kendi gençlerine eroin kullanmaları için şırıngalar vermesi
belki de dünyanın en önemli sorunu olarak görülmeyebilir veya Afrikada
bulunamayan suyun Marsta aranması
MURAT ÇEPNİ (İzmir) Bunu sen mi
söylüyorsun ya? Bunu sen mi söylüyorsun?
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Jandarmanın arabasıyla kokain, esrar taşınıyor ya!
Jandarmanın arabasıyla esrar taşınıyor!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Bu tablonun en kötü tarafı, dünyanın
karşılaştığı dört önemli sorun var. (HDP
sıralarından gürültüler)
VELİ AĞBABA (Malatya) Kokaincileri
nerede, pudra şekeri nerede? Kokain nerede?
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Jandarmanın arabasıyla
BAŞKAN Sayın milletvekilleri
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Birinci sorun, pandemi sorunudur; ikinci sorun, enerji sorunudur;
üçüncü sorun, göç sorunudur; dördüncü sorun ise tüm bunların
oluşturduğu ekonomi sorunudur
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
İçişleri Bakanı sorunudur.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla)
ve aynı anda dünya bu dört sorunu yaşamaktadır. Ve
dünyanın bunlardan da en önemli bir sorunu var, şu anda dünya
vizyonunu kaybetmiştir, fikir birliğini kaybetmiştir.
VELİ AĞBABA (Malatya) Allah dünyaya
yardım etsin!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Biraz önce bahsettiğim Birleşmiş Milletler, biraz
önce bahsettiğim NATO ve Avrupa Birliği, dünyaya bu krizlerin
hiçbirinde küresel rehberlik ortaya koyamıyor, küresel çözümler ortaya koyamıyor.
Tüm ülkeleri kendi başlarına bırakmışlar ve kendi
çözümlerini oluşturmak için çırpınmak zorunda
kalakalmalarını sağlamışlardır. Ve yine hiçbir
şekilde
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) Sen Amerikaya
başkan ol, Amerikaya; burası dar geldi.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Yine bir ifadeyi daha ortaya koyayım: Almanya'da çıkan
sosyal medya yasası, hiçbir özgürlük tartışması
yapılmadan yasalaşmıştır. Fransa'da olağanüstü
hâl döneminde oluşturulan yasalar
ağırlaştırılarak Fransa'da
kanunlaştırılmıştır.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Çünkü hukuk devleti orası, çünkü hukukun üstünlüğü var, çünkü hukuka
saygı var, çünkü Anayasa'ya saygı var.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ve yine şunu ifade etmek istiyorum ki
(HDP
sıralarından gürültüler)
Siz ne derseniz deyin ya, siz ne derseniz deyin,
merak etmeyin, biraz sonra hakkınızı vereceğim,
sabırlı olun biraz, sabırlı olun. (HDP
sıralarından gürültüler)
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Ne biçim
konuşuyorsun? Sen kimin hakkını veriyorsun? Kimin hakkını
veriyorsun, kime veriyorsun? Kimin hakkını veriyorsun?
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Sen kendi
hakkını ver, kendi hakkını. Sen kendi hakkını
ver, sen kimsin?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Batı tam anlamıyla savrulmuş ve küresel liderlik iddiasında
havlu atmıştır.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Kendini ne
zannediyorsun mafya iltisaklı bakan, ne zannediyorsun kendini? (HDP
sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Sayın Oluç, yerinize oturun
lütfen.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul)
Hakkını verecekmiş! Sokak kabadayısı, ne zannediyorsun
kendini? Utanmaz mısın be, utanmaz mı!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) Otur
yerine!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Konuşma!
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, böyle bir
müzakere usulü yok.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Eğer dünyanın ücra ve rahat bir yerinde olsaydık
belki bunların hiçbirini konuşmuyor olurduk.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Hesap vermeye
geldin, hesap sormaya değil.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul)
Hakkını verecekmiş!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Devamla)
Eğer biz Almanya olsaydık, eğer biz İskandinav ülkesi
olsaydık belki bunları dert etmiyor olabilirdim. (HDP
sıralarından gürültüler)
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Sokak
kabadayısı! Bakan değil, sokağın kabadayısı!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Sınırımızda DAEŞin ve PKKnın
otoritesini sarstığı 2 tane ülke var.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) DAEŞin
ortağı sensin, sen!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Sen mafya
iltisaklısın, mafya irtibatlısın! Şimdi de hiç kimseye
hakkını veremezsin!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Yıllardır ambargoyla karşı karşıya
kalan...
(HDP sıralarından pankart
açılması)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
kullanmış olduğunuz pankartlar İç Tüzüke aykırı
bir uygulamadır ve kaldırılmasını istiyorum.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Hiç kimseye
hakkını veremezsin, yargılanacaksın, Yüce Divanda
yargılanacaksın!
BAŞKAN Sayın Beştaş...
İÇİŞLERİ
BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Devamla) Bir taraftan Orta Doğu, bir taraftan Orta Asya,
bir taraftan Afrika...
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Kimin
hakkını veriyor? Ne biçim konuşma bu? Terbiyesizliktir ya! Hadi
oradan! IŞİDe hakkımızı yedirmeyiz. Neyin
hakkını veriyor? Hadi oradan!
BAŞKAN Sayın Oluç, şu
pankartların kaldırılması lazım. Böyle bir usul yok.
(HDP sıralarından gürültüler)
(AK PARTİ ve HDP sıraları
arasında karşılıklı laf atmalar)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Kırk
yıldır size boyun eğmedik be! Beş yıldır sana
boyun eğmedik!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul)
Hakkımızı yedirmeyeceğiz! Ne zannediyorsun kendini?
Mafyanın atadığı... Ayıptır ya!
(AK PARTİ sıralarından Terbiyesiz!
sesleri, gürültüler)
BAŞKAN Sayın Grup Başkan Vekilleri,
bu pankartları lütfen kaldırtın.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Onları da
kaldırt o zaman, onları da. Sen nasıl müdahale ediyorsun?
HALİL ETYEMEZ (Konya) Sayın Başkan,
kanunsuz bir uygulama, böyle bir şey olabilir mi?
BAŞKAN Ne yapayım Sayın Etyemez?
Buradan aşağıya mı ineyim, atlayayım,
kaldırayım?
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Pudra şekeri
yazıyor, pudra şekeri!
SALİH CORA (Trabzon) Çocukluk ediyorsunuz,
çocukluk yapıyorsunuz; çocuksunuz, çocuk!
BAŞKAN Sayın Bakan, siz devam edin
lütfen.
HALİL ETYEMEZ (Konya) Ya, nasıl devam
etsin Başkanım, nasıl devam etsin?
(AK PARTİ ve HDP sıraları
arasında karşılıklı laf atmalar)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Sayın Başkan, ben devam edeyim ama süre işliyor.
BAŞKAN Efendim, sürenizi ilave edeceğim.
Üç dakikanız kayboldu, vereceğim size ilave olarak onu.
Buyurun.
ZEYNEL ÖZEN (İstanbul) Kayyumdan
aldığın tesbihler nerede? Sana kayyumun verdiği tesbih kaç
para, kayyumun verdiği tesbih?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Arkadaşlar, şimdi size bir şey söyleyeyim: Biraz
sonra birçok konuya beraber gireceğiz ama şunu ifade etmem
lazım: Burası demokratik bir ülke ve burası birlik ve huzur
içerisinde olan bir ülke.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Öyle
anlaşılıyor değil mi? Seni sorgulamayan her şeyi, her
suçu işliyorsunuz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Allah'a hamdolsun, Türkiye'de terör, şu anda Türkiye'deki
sorunların içerisinde en alt noktalara doğru indi. (AK PARTİ ve
MHP sıralarından Bravo sesleri, alkışlar) Ama şunu
söyleyeyim: 4 Aralık tarihinde Şırnak Cizre'de bir katliam oldu.
Şırnak Cizre'deki katliam aynı Ahmet Budak'ın katliamı
gibiydi, aynen Aydın Ahi'nin katliamı gibiydi, aynen Aydın
Muştu'nun katliamı gibiydi. Bizim İlçe
Başkanımızın kardeşi olan, oranın kanaat
önderlerinden Tahir Güven gece yarısı bir komployla beraber
öldürüldü. Peki kim öldürdü ve niye öldürdü?
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Ne
anlatıyorsun?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Niye anlattığımı göreceksin. (HDP
sıralarından gürültüler)
Gecenin bir yarısı, onu bir yere
çağırıp pusu kurdular. Pusu kuran kim? Pusu kuran kim biliyor
musunuz? (HDP sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Kumpas
yapıyorsun, kumpasçısın sen! Kumpas yapıyorsun, kumpas!
ZEYNEL ÖZEN (İstanbul) İftira, iftira!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Pusu kuran şu, Mehmet Miraç Dinç. Peki, pusu kuranı biz
bu sabah nerede yakaladık?
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Nerede?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - HDP'li Milletvekili Hüseyin Kaçmaz'ın evinde yakaladık.
(AK PARTİ sıralarından Yuh! sesleri, HDP
sıralarından gürültüler)
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Yalan
söylüyorsun! Yalan söylüyorsun! Yalan konuşma! Sana haddini
bildireceğim! Sana kanıtını vereceğim, yalan
söylüyorsun!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Durun, daha durun, daha durun
(HDP sıralarından
gürültüler)
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Yapan da
iftira atan da alçaktır, şerefsizdir! Utanmaz adam!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Hiç merak etmeyin, şuradakilerin hepsinin hesabını
vereceksiniz, hepsinin hesabını vereceksiniz; sizi onlar da
kurtaramayacaklar, hepsinin hesabını vereceksiniz. (HDP
sıralarından gürültüler)
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Kumpasçı
Bakan, kumpasçı Bakan!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Sizden de dinlemenizi istiyorum.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Kes, kes!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bakın, Mehmet Miraç Dinç YPSdir ve PKK tarafından
atanmıştır. Bu katliamın talimatını PKK, Suriye
tarafından vermiştir ve Mehmet Miraç Dinç ile Sezai Temellinin,
Mehmet Miraç Dinç ile Nuran İmirin
(HDP sıralarından
gürültüler)
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak)
Yalancı herif, yalancı herif!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla)
Mehmet Miraç Dinç ile Hüseyin Kaçmazın
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Yalan
söyleyenin Allah belasını versin!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Daha dur bakalım.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Yalan
söyleyen şerefsizdir!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Sensin, sen! Sensin, hesabını vereceksin, bu
milletvekilliği seni kurtarmayacak. (HDP sıralarından
gürültüler)
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Yalan
söyleyen şerefsizdir!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Kumpasçı
Bakan, kumpasçı!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, herkes
yerine otursun. Sayın Bakan konuşmasını sürdürüyor
sayın milletvekilleri.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Yine, Mehmet Miraç Dinç ile Hasan Özgüneşin
Bu
katliamların hesabını vereceksiniz. (HDP sıralarından
gürültüler)
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Sen vereceksin
hesabı, sen!
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Kumpasçısın,
kumpasçı!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Burada demokrasi hikâyeleri anlatmakla, burada demokrasi
güzellemeleri anlatmakla bu milleti aldatamayacaksınız;
hesabını vereceksiniz, hesabını vereceksiniz! (AK
PARTİ ve MHP sıralarından Bravo sesleri, alkışlar)
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Sen buraya hesap vermeye
geldin, iftira atmaya değil!
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) Bir
milletvekilini 80 milyona hedef gösteremezsin!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Siz insanları, çocukları anasız babasız
bıraktınız. (HDP sıralarından gürültüler)
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Katil,
katil!
EBRÜ GÜNAY (Mardin) İftiracı Bakan,
iftiracı Bakan!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Siz PKKnın oyuncağısınız ve
uşağısınız. (HDP sıralarından gürültüler)
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Yalancı,
yalancı! Kumpasçı Bakan!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, herkes
yerine otursun.
MUAZZEZ ORHAN IŞIK (Van) Bunun
hesabını halka vereceksin, yargılanacaksın sen!
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Bakan buraya hesap vermeye
geldi, hesap sormaya değil!
BAŞKAN Sayın Bakan kürsüde
konuşmasını yapıyor, bütün milletvekilleri yerine otursun
lütfen.
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Hesap vermeye geldin sen
buraya, iftira atmaya değil!
BAŞKAN Bütün milletvekilleri yerine otursun.
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Bakan hesap vermeye geldi,
iftira atmaya değil!
BAŞKAN Yerinize oturun lütfen.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak)
İftiracı Bakan!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri
(HDP
sıralarından gürültüler)
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Hesap verecek, hesap!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, herkes
yerine otursun.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Bu
iftiranın hesabını vereceksin!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul)
Kumpasçısın sen!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Hepiniz, Kürt kardeşlerimize çektirdiklerinizin
hesabını vereceksiniz, kaçamayacaksınız!
Kaçamayacaksınız! Kaçamayacaksınız! (AK PARTİ
sıralarından alkışlar, HDP sıralarından
gürültüler)
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Sen hesap vereceksin, sen!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Esas
hesabı Yüce Divanda sen vereceksin, sen!
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Yalan
söyleyenin Allah belasını versin! Yalan söyleyen şerefsizdir!
MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) Bir
milletvekilini 80 milyona hedef gösteremezsin!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Kürtler sizden nefret ediyor! Kürtler sizden nefret ediyor! Kürtler
sizden nefret ediyor! (AK PARTİ ve MHP sıralarından
alkışlar, HDP sıralarından gürültüler)
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Sen vereceksin
hesabını! Senin şovlarına alıştık, biliyoruz
bunları!
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Her gün aynı
şovları yapıyorsun, aynı kumpaslarla aynı
noktaları anlatıyorsun! Kumpasçı Bakan!
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Bakan buraya hesap vermeye
geldi, iftira atmaya değil!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, lütfen
yerlerinize oturun, oturun yerlerinize lütfen.
(AK PARTİ ve HDP sıralarından
gürültüler)
EBRÜ GÜNAY (Mardin) İftira atma kumpasçı!
BAŞKAN HDP Grubu, siz de oturun lütfen
yerinize. AK PARTİ Grubu, siz de lütfen.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Utanmaz!
Utanmaz! Utanmıyorsun!
BAŞKAN Evet, Sayın Bakan, siz devam
edin.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Ben
birazdan çıkıp konuşacağım, o zaman görürüz!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Katliamın hesabını vereceksiniz.
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Bakan hesap vermeye gelir,
hesap vermeye; iftira atmaya değil.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Kıymetli milletvekilleri, Türkiye, etrafında bu
mücadeleyle karşı karşıyayken, elbette, 27 Mayıs
darbesiyle atılan, yargıdan ekonomiye, siyasetten teröre kadar, sürekli
genişleyen bir vesayet yelpazesinin demokrasi alanını, siyaset
alanını ve millî irade alanını sürekli
daralttığı Türkiye, 21inci asrın başından
itibaren geçmişten aldığı tecrübeyle doğru bir okuma
yapmıştır.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Geçen sene
de aynısını yaptın, hesap vermedin, yalan söyledin, iftira
attın!
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Her
anlattığın palavra, kumpas!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Kendisine yönelen asimetrik saldırılara asimetrik
cevaplar üretmiştir, 2002-2013 arasında cumhuriyetin kuruluş
hedeflerinden olan muasır medeniyet seviyesi idealini ciddiyetle ele
almıştır. Büyük bir altyapı, güçlenme ve istiklal hamlesini
vesayete karşı mücadelesiyle eş zamanlı olarak
yürütmüştür. (HDP sıralarından gürültüler) Cumhuriyet tarihi
boyunca siyaset alanının, liderlerinin, ekonomisinin, Vecihi
Hürkuş'tan Nuri Demirağ'a kadar tüm sanayi adımlarının
uğradığı asimetrik saldırılar, maruz
kaldığı soğuk savaş taktikleri, 2002
yılından itibaren ortaya koyduğu karşı asimetrik
hamlelerle teker teker boşa düşmeye başlamıştır.
(HDP sıralarından gürültüler)
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Hesap ver, hesap, hesap ver;
iftira atma!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Türkiye asimetrik saldırılara asimetrik cevap üretebilme
kabiliyetini ortaya koyan bir ülke, bir devlet ve bir millet olmuştur ve
bütün asimetrik saldırıları teker teker boşa
düşürmüştür. 2013ten sonra ise yeni bir okuma
yapmıştır.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Ya,
bırak bu palavraları ya!
EBRÜ GÜNAY (Mardin) İnsan haklarını
katlettin!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Suç
adamısın, suç; bunun hesabını ver!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ürettiği karşı atakları hazmedemeyen güç
odaklarına karşı Gezi, 15 Temmuz gibi saldırılarla
üzerine giydirilmek istenen yeni vesayet makyajını reddetmiştir.
Geziye ve 17-25 Aralığa asimetrik bir cevap olarak yeni
İstanbul Havalimanı'nı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü, Kanal
İstanbul'u, nükleer santrali, Marmaray'ı, Avrasya'yı,
bunların hepsini bize asimetrik saldırı yapanlara
karşı Türkiye'nin gücü olarak ortaya sunmuştur. (HDP
sıralarından gürültüler)
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Bindiğin uçakları
anlat, uçakları!
GARO PAYLAN (Diyarbakır) 10 bin doları
anlat!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) 15 Temmuza asimetrik bir saldırı olarak da
Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemini bizim demokrasimizle ve
bizim huzurumuzla oynayamazsınız diye ortaya koymuştur. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Sen faşistsin, demokrat
değilsin!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Güney sınırımızda, PKK'nın, PYD'nin
istediği, Amerika'nın istediği, Avrupa'nın istediği
terör koridoruna ve terör devletine karşı -Allah'ıma hamdolsun
ki- bu ülkenin Türk Silahlı Kuvvetleri ve güvenlik kuvvetleri bir
asimetrik saldırıya asimetrik cevap vermişlerdir. Zeytin
Dalı Harekâtı'nı yaptık, Fırat Kalkanı
Harekâtını yaptık, Barış Pınarı
Harekâtı'nı yaptık, Pençe Kaplanları yaptık ve bu
ülkeyi bölmek isteyenlerin gözünü oyduk, gözünü; gözünü oyduk. (AK PARTİ ve
MHP sıralarından Bravo sesleri, alkışlar; HDP
sıralarından gürültüler)
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Ya, he, he!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Sen
kumpasları anlat, kumpasları!
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Zeytinleri
çaldınız, zeytinleri! Suçlusunuz, zeytinleri çaldınız,
halkın zeytinlerini çaldınız ya! Halkın zeytinlerini
çetelere yedirdiniz ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) İçeride terör üzerine oluşturulmak istenen vesayet
tablosuna Kıran, Kapan, Yıldırım ve bizim o güzel
evladımız, evet, Eren'le birlikte kimseye nefes aldırmadık.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep)
Kumpaslarını anlat, nasıl kumpas kurduğunu anlat! Sen
kumpasçısın!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Sadece terörle değil, terörizmle de mücadele ettik.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, o
pankartları lütfen kaldıralım.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Niye
kaldırıyormuşuz? Oradaki pankartlar ne? Onlar da
kaldırsın o zaman, öyle şey mi var?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Güvensizlik ortamına karşı ise Azerbaycan'dan
Libya'ya tüm ilgi alanlarını etki alanlarına döndürmeye
çalışan bir anlayışı, Türk dünyası, Orta Asya,
Afrika açılımlarını gerçekleştirdik. Bürokratik
oligarşiyi de yalnız bırakmadık. Ona karşı da hem
bürokratik oligarşiyi tasfiye etmek hem de e-devletle beraber milletimizin
bürokratik oligarşiden kurtulması için bütün
çalışmaları ortaya koyduk.
ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa)
Propagandayı bırak, propagandayı bırak, propaganda
yapıyorsun!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Neticede, bir değerler ittifakı olarak
tanımladığımız Cumhur İttifakı'ndan
aldığımız güçle beraber kendisine bu ülke yepyeni 2023,
2053, 2071, daha iyi 2123
EBRU GÜNAY (Mardin) Meclise hesap ver sarayın
memuru!
ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) Esrar
baronlarından bahset, eroin baronlarından bahset, kokainden bahset!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Yani bu kadrolar, Cumhur İttifakı kadroları
cumhuriyetin ikinci asrını çizmektedir, cumhuriyetin ikinci
asrını. (AK PARTİ ve MHP sıralarından Bravo sesleri,
alkışlar; HDP sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Onlar senin
suçlarını kurtarmayacak, sen suçlusun, kumpasçısın!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ve Allah'ın izniyle, bize biçilen bu topraklarda bin
yıllık bir ülke olmayacağız, ilelebet bu topraklarda ve
dünyada lider ülke olacağız. (AK PARTİ ve MHP
sıralarından alkışlar)
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Ya, ülkeyi
de satarsın işine gelmezse; partiyi sattın, ülkeyi de
satarsın sen, sana görünmez ki!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Elbette, bize temas eden sorunların, dünyanın
karşı karşıya kaldığı krizlerin
dışında bizler de birtakım krizlerle karşı
karşıyayız.
MURAT ÇEPNİ (İzmir) Paradan, paradan,
paranın sesinden bahset!
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sen küfür
ettiğin adamlarla beraber eşeliyorsun ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Yoğun göç bunlardan bir tanesidir; son iki yıldır
yaşadığımız üst üste gelen afetler bunlardan bir
tanesidir ve yine terör bunlardan bir tanesidir. (HDP sıralarından
gürültüler)
MURAT ÇEPNİ (İzmir) Sigorta
şirketinden bahset.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Elbette ki bir de etrafımızdaki coğrafyada
Türkiye'ye de musallat olmaya çalışan uyuşturucu bunlardan bir
tanesidir.
MURAT ÇEPNİ (İzmir) Bence
uyuşturucuya hiç girme!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Evet,
evet!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Şimdi, ikinci perdeyi açıyoruz. Uyuşturucuyla
mücadelede kimseye teslim olmadık.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Başında
sen varsın sen, başında sen varsın!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Küresel uyuşturucu rotalarının ortasında
olmamıza rağmen tarihimizin en büyük uyuşturucu
operasyonlarını yapıyoruz...
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Başında
sen varsın!
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sana pay
vermemişlerdir!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla)
tarihimizin en büyük yakalamalarını yapıyoruz ve
yakalanan miktarlarda cumhuriyet tarihinin rekorlarını
kırıyoruz.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sana pay
vermeyenlere operasyon yapıyorsundur sen!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) 2015te uyuşturucuda 65 bin operasyon yapıyorduk;
yıl 2021, şu ana kadar 195 bin yani 3 katı kadar operasyon
yaptık. Uluslararası sularda bile uluslararası iş
birliğiyle birçok operasyonu gerçekleştiren ve yüzünün akıyla
çıkan bir Türkiye var ve -özellikle sizlere söylüyorum kıymetli
vekillerim- narkoterörü çökerttik. (AK PARTİ ve MHP sıralarından
alkışlar; HDP sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Gri listeden
bahset, gri listeye nasıl soktun ülkeyi? Gri listeden bahset!
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Hani el koydular ya uçağınıza!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) İki yılda 185 milyon kök kenevirin -50 milyar lira- 50
milyarlık kenevirin bizim aslanlarımız ve
kaplanlarımız PKKya gitmesini engelledi.
VELİ AĞBABA (Malatya) 4 ton 900 kilo
kokaini söyle, kokaini!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bağırmanız ondandır, bağırmanız
ondandır. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar;
HDP sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Gri listeye
nasıl soktuğunu anlat ülkeyi!
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Mardin kayyumuyla gidip
beraber seçtiğin hediyeleri anlat!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Dünyada 2021de yakalanan eroinin yüzde 21ini biz yakaladık;
bunu ben söylemiyorum, dünya uyuşturucu raporu söylüyor. 2019 yılında
tüm Avrupa genelinde yakalanan ecstasynin 1,5 katını biz
yakaladık; bunu da ben söylemiyorum, bunu 2021 Avrupa Uyuşturucu
Raporu yazıyor. (HDP sıralarından gürültüler)
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Mustafa Yamanı
anlatsana!
ALİ KENANOĞLU (Gaziantep) Ülkeyi gri
listeye soktun ya, gri listeyi soktun sen ülkeyi uyuşturucuya
yaptığın destekten dolayı.
VELİ AĞBABA (Malatya) Malatya Aile ve
Sosyal Hizmetler Müdürlüğüne kadar girmiş, Malatya Aile ve Sosyal
Hizmetler İl Müdürlüğü uyuşturucu merkezine dönüşmüş.
(AK PARTİ sırlarından Sana ne oluyor? sesi)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Geliyor, geliyor.
Buraya Cumhuriyet Halk Partisi Genel
Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu çıktı, bizim
hepimizi
(Gürültüler)
BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) SBKyi
söyle, SBKyi!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Onu kendi arkadaşlarına soracaksın, onu kendi
arkadaşlarına soracaksın.
BAŞKAN Yerinize oturur musunuz Sayın
Milletvekili. Sayın Tufan Bey, böyle bir usul yok. Sayın Köse,
provokasyondan başka hiçbir şey değil bu
yaptığınız.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) Her
kafayı çeken buraya fotoğraf çekmeye mi gelecek?
SALİH CORA (Trabzon) Başkanım,
sarhoş.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Bakan provokasyon
yapıyor, önce Bakanı uyar, Bakanı. Temiz dil kullanmaya davet
et. Temiz dil kullanmaya, kumpas yapmamaya davet et!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Onunla yatıp kalkan, onun paralarını
tırtıklayanlara soracaksın. (Gürültüler)
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Ömür boyu
iftirada bulunamayacaksın ha! Herkese iftira attın, hesap
soracağım!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Sayın Başkan, ne kadar engellemeye
çalışırlarsa çalışsınlar, vallahi hakkın
sesini kesemezler, billahi hakkın sesini kesemezler. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Beş yıldır
sen bizim sesimizi kesebildin mi? Beş yıldır sen bizim sesimizi
kesebildin mi? Her türlü hileyi yaptın, her türlü kumpası
yaptın, her şeyi yaptın; karşında dimdik
ayaktayız, ayakta! Karşında dimdik ayaktayız!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ne oldu, hani antidemokratik bendim, ne oldu milletin sesini kesen
bendim, hani ne oldu? Bizim Türkiyemizde her yerde konuşuyorsunuz ama
bizi Mecliste konuşturmamak için çaba sarf ediyorsunuz. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar, HDP sıralarından gürültüler)
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Ülkeyi gri
listeyi soktun, gri listeye! Ya, ülkeyi soktuğun hâl bu işte, sen gri
listeye soktun. Mafyalarla iş birliği içerisine soktun,
uyuşturucularla iş birliği içerisine soktun, ülkeyi gri listeye
soktun.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Uyuşturucu temininin rotalarını söyle. Nereden geliyor,
uyuşturucu nereden gelip gidiyor?
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Sorumlusun, uyuşturucunun sorumlususun!
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Afganistandaki kenevir nereden gidiyor, onu anlat.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 2016
yılında aşırı dozda uyuşturucudan ölenlerin
sayısı 920; 2017de 941; 2018de 342ye düşürdük; 2020de 314e
düşürdük, şimdi de 142-150 seviyesine gidiyor. Dünyada
uyuşturucuya bağlı aşırı dozdan ölenlerin
sayısını bizim kadar düşüren başka bir ülke yok ama
burada Sayın Genel Başkan bir söz söyledi, onu da söyleyeceğim,
onu da burada ortaya koyacağım.
MURAT ÇEPNİ (İzmir) Uyuşturucunun
merkezindesin! Limanları anlatsana, limanları!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Torbacıları bırak, merkeze gel, merkeze; limanlara gel,
limanlara.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Şu: 2019da olan ve 2021de yayınlanan rapor. Bu,
Avrupa'da sadece 19 ülkede; bakın, sadece 19 ülke
Avrupa'da 19 ülke mi
var?
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) O
ülkelere sağladığın imkânlardan bahset!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) 28 artı 2 var ve Avrupa'da 19 ülkede yayınlanan,
diğerlerinin rakam vermediği ama bizim verdiğimiz
İsveç
milyonda 77 -burada Genel Başkanınız söyledi, lafına sahip
çıkın- Norveç milyonda 77; Birleşik Krallık yani
İngiltere milyonda 76, İrlanda milyonda 71, Finlandiya milyonda 65
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Türkiyeye gel, Türkiyeye!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Söyleyeyim mi Türkiye kaç?
(HDP sıralarından Söyle, söyle! sesleri)
EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) Söyle,
söyle!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Milyonda 6. (AK PARTİ sıralarından Bravo sesleri,
alkışlar; MHP sıralarından alkışlar)
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
TÜİKten mi aldınız rakamları? Rakamları TÜİKten
mi aldınız?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Milyonda 6 ama burada 30 yaşla alakalı söyledi Sayın
Genel Başkanınız. Bir ülkede Ana Muhalefet Partisi Genel
Başkanı kendi ülkesini narkodevlet olarak tarif etmez; bu
ayıptır, bu günahtır, bu yazıktır, yazıktır!
(AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar, CHP sıralarından
gürültüler)
VELİ AĞBABA (Malatya) Ayıbı
biliyor musun sen! Ayıptan haberin var mı senin! Ayıptan haberin
var mı! Sen Malatyadaki Aile ve Sosyal Hizmetler İl
Müdürlüğündeki uyuşturucu zulasını söyle, zulayı,
zulayı!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - 30 yaş altının uyuşturucuyla
bağlantısı
Belki dünyayı takip etmiyorsunuz,
Avrupayı. (HDP sıralarından gürültüler)
MURAT ÇEPNİ (İzmir) Biz seni takip
ediyoruz, seni!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Avrupanın yaş ortalaması, AB ortalaması 15e
34
RAFET ZEYBEK (Antalya) Paralel devletsiniz!
Paralel devletsiniz!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Kaç biliyor musunuz? 40
MURAT ÇEPNİ (İzmir) Uyuşturucuya
hiç girme dedim sana! Uyuşturucuya hiç girme, çıkamazsın!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Peki, Türkiye? Türkiye 32 yani 40 yaş altı
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Ya, siz kundaktaki bebeğe uyuşturucu vereceksiniz aslında piyasa
olsun diye! Ne anlatıyorsun sen burada!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - 30 yaş altı nüfus Türkiyede yüzde 32, Avrupa
yaşlı bir kıta. Peki, söylüyorum, buna rağmen 30 yaş
altı uyuşturucuyla bağlantılı ölümlerin
oranlarını söylüyorum
VELİ AĞBABA (Malatya) Cezaevinde en çok
hangi suçlu yatıyor? Türkiye'nin en büyük problemi uyuşturucu!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Altında dip not var, Genel Başkanınıza
yanlış bilgi veriyorsunuz, onu burada mahcup ediyorsunuz millete
karşı, diyor ki: Bunlar birbiriyle
karşılaştırılacak rakamlar değil. Siz bizi ahmak
mı zannediyorsunuz ya? (CHP ve HDP sıralarından gürültüler)
VELİ AĞBABA (Malatya) Cezaevinde en çok
uyuşturucu satanlar yatıyor! Türkiyede en büyük problem
uyuşturucu!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Finlandiya milyonda 93,6; İsveç milyonda 97,9; Türkiye
milyonda 9,3 ve bitmedi, şunları ifade etmek istiyorum
(CHP ve HDP
sıralarından gürültüler)
VELİ AĞBABA (Malatya) Zindaşti kim?
Zindaştiye gel!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Burada tam beş yılda 574 uyuşturucu organize suç
şebekesini çökerttik yani baronlarını çökerttik,
baronlarını! (AK PARTİ ve MHP sıralarından
alkışlar, HDP sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Kolombiya
bağlantılarını anlat, Kolombiya
bağlantılarını!
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Esas baron
sensin ya! Esas baron sensin, esas baron!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Yine, 15 Temmuzdan sonra bilmeniz için söylüyorum, ben bu Millet
Meclisine şu anda hesap veriyorum- uyuşturucudan 36 bin tutuklu
vardı, bugün kaç biliyor musunuz?
VELİ AĞBABA (Malatya) Sedat Pekeri de
ver, Zindaştiyi de söyle, Aliye Uzunu da söyle; ver bakalım!
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Sezgin Baran Korkmazla bağın var!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Benim o polis kardeşlerime, jandarma kardeşlerime olan
inancımla beraber bugün 98 bin kişi; bizim
çocuklarımızı zehirleyemiyorlar, zehirleyemiyorlar,
zehirleyemiyorlar! (AK PARTİ ve MHP sıralarından
alkışlar; CHP ve HDP sıralarından gürültüler)
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sen
zehirliyorsun, sen! Bunların hepsini koruyup kollayan sensin! Zehirleyen
de sensin!
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Sen zehirliyorsun!
VELİ AĞBABA (Malatya) Peşinde
gezdirdiğin 300 korumadan utan! 3600ü ver onlara önce.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Yine, sadece onları yapmıyoruz, sadece onları
yapmıyoruz.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sezgin
Baran Korkmazı anlat, Sezgin Baran Korkmazı.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - O kızdığınız metruk binalar var ya,
kızdığınız metruk binaları saydırdık.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Sedat
Pekere yurt dışına kaçması gerektiğini söylediniz mi?
ALİ KENANOĞLU (İstanbul)
Zindaştiyi anlat, Zindaştiyi.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - İlk önce 40 bin çıktı, daha sonra 60 bin
çıktı, daha sonra 80 bin çıktı, en son 105 bine kadar
geldik; 70 binini yıktık, 15 binini rehabilite ettik. (HDP sıralarından
gürültüler)
ZEYNEL ÖZEN (İstanbul) Bu edeple, bu ahlakla
sen olsa olsa Yezit torunu olursun, Muaviye torunu olursun!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Patlasınız da çatlasınız da mahallelerde metruk
bina bırakmayacağız, yıkacağız ve kimsenin
çocuklarımızı zehirlemesine fırsat vermeyeceğiz. (AK
PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar; CHP ve HDP
sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Metruk binalar
sanki bizim.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Suç
işleri bakanı ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Yine, bütün bunlarla birlikte, ana muhalefet partisi, size
şunu sormak istiyorum
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) 10 bin dolar, 10 bin
dolar! Sen şuna bir cevap ver sormadan, senin soru sormaya hakkın
yok!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Almanyada ve Belçikada bu yılın başında
toplam 26 ton kokain yakalandı.
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) 10 bin doları kim
alıyor? 10 bin doları söyle, 10 bin doları! Sen eğer
sözünün eriysen 10 bin doları söyle!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Alman ve Belçika devletini kendi milletvekilleri, kendi muhalefeti,
kendi basını, kendi gazetesi bir narkodevlet olarak
tanımladı mı yoksa alkışladı mı? (CHP ve HDP
sıralarından gürültüler)
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) 10 bin doları
söyle, kim alıyor? 10 bin doları kim alıyor? Yoksa sen de mi 10
bin dolar?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) - Cumhuriyet tarihinin en büyük yakalamalarını yapan ve
şu anda Avrupaya parmak ısırtan Türkiyedeki güvenlik
kuvvetlerimizi ben de Almanyada olduğu gibi ayakta
alkışlıyorum, ayakta alkışlıyorum, ayakta
alkışlıyorum! (AK PARTİ sıralarından ayakta
alkışlar, MHP sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Allah razı olsun.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sen suçunu
örtbas edemezsin, suçunu!
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Şov
bakanı, şov!
MURAT ÇEPNİ (İzmir) 10 bin doları
söyle, 10 bin doları?
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) 10 bin dolar, 10 bin
dolar!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Yine, size ufak bir hediyem daha var. Biraz
araştıracaksınız, sonuca ulaşacaksınız.
Gelelim, Kolombiya meselesine
(CHP ve HDP
sıralarından gürültüler)
VELİ AĞBABA (Malatya) Sayın Soylu,
bunlara güvenmeyin, bunlar Davutoğlunu da ayakta
alkışlıyordu, bunlara güvenmeyin. Bunlara güvenme; bunlar
Davutoğlunu da ayakta alkışladı, bunlar Fethullahı
ayakta alkışladı.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bak, benim arkadaşlarıma senin Genel Başkanın iftira
attı. (CHP sıralarından gürültüler)
VELİ AĞBABA (Malatya) Ben senin
iyiliğin için söylüyorum.
NESLİHAN HANCIOĞLU (Samsun)
Saygısızlık etmeyin, saygısızlık etmeyin,
terbiyeli konuşun!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, lütfen
biraz sessiz, rica ediyorum.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) AK PARTİ içerisinde 108 byLockçu var, 6 bakan var. dedi.
VELİ AĞBABA (Malatya) Bunlar
Davutoğlunu ayakta alkışladılar, Davutoğlunu!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bir şey söyleyeyim, bu iftiradan sonra yok oldu, yok.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) -
Aldığınız rüşvetlerin hesabını verin.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) 108 byLockçu milletvekilini açıklamayan namerttir!
VELİ AĞBABA (Malatya) Ahmet Hoca
diyorlardı, Ahmet Hoca, Ahmet Hoca.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Namerttir, namerttir! (AK PARTİ sıralarından
alkışlar, CHP ve HDP sıralarından gürültüler)
İşiniz gücünüz iftira.
MURAT ÇEPNİ (İzmir) O zaman sende 10 bin
doları açıkla.
VELİ AĞBABA (Malatya) Sen çok güvenme,
Ahmet Hoca da güvendi bunlara, bence çok güvenme.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Geldik, Kolombiya meselesine, Kolombiyada haziranın
başında hiçbir resmî bildirim yapılmadan bir tweet
atıldı. Bakın, 17 bin çuval malzeme yakalandı.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Yakalamadıklarından bahset.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) İçinden sadece 10 çuval çektiler ve bu 10 çuvalın
içerisinden -belgesi burada-
BAŞKAN - Sayın Bakan, son üç dakikanız
bu arada, beş dakika uzattım.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Onu, bütün yükün tamamına
MURAT ÇEPNİ (İzmir) Çok komiksin, çok!
Çok komiksin!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Yakalayamadıklarından bahset.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Yani yük nereye gelecek? Panamaya.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Devletin araçlarıyla kaçırdıklarından bahset.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Panamada ne kadar kalacak? Altı ay. Altı ayda ne
olacağını kimse bilmiyordu. O tarihten itibaren 189 gramı
döndürüp bütün yüke çarptılar, hiçbir araştırma yapmadan 4,9
ton
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Hürriyet gazetesini anlat, Hürriyet gazetesini nasıl
bastırdığınızı anlat.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) O tarih itibarıyla Kolombiyayla arkadaşlarım hemen
irtibat kurdular Büyükelçimiz marifetiyle, Dışişleri
marifetiyle.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Yalan! Kolombiya yalanladı. Kolombiya yalanladı sizi.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ardından, 26 Haziranda veya 25 Haziranda onlarla video
konferansı yaptık, Bizim bilgilere ihtiyacımız var.
dedik.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Kolombiya açıklama yaptı, haberin yok daha.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Mahkemeye giderken
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ardından, bize cevap vermediler, hiç vermediler.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Kolombiya açıklama yaptı Türkiye cevap vermedi. diye.
Çarpıtıyorsun!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ardından, adli istinabeye gittik ve her türlü cevabı
almak istedik. Ta ki ne zamana kadar? Pandemiden dolayı oraya rahat
gidilebilme temin edildikten sonra biz kendi görevlimizi Kolombiyaya gönderdik
çok zor şartlarda.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Maske mi
götürdü? Maske mi götürdü?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Orada allem etti, kallem etti onun da iftirasını
attınız bize.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak)
Bağlantı limanı yok mu?
VELİ AĞBABA (Malatya) Zindaşti kim?
Zindaşti kim?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bizim en son gönderdiğimiz belgeye yönelik bir belgeyi
VELİ AĞBABA (Malatya) Aliye Uzun kim,
Aliye Uzun?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla)
yani Bize istinabe talebiniz ulaşmıştır, biz
ilgileniyoruz, bakıyoruz. belgesini göndermiş Büyükelçiliğe.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Onun alıcısı kimdi, alıcısı?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bir şey söyleyeyim
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) 10 bin doları
mı söyleyeceksin?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla)
sakın bu işin içerisinden bir köstebek
çıkmasın, Türkiyeyi iftira içerisine alan bir köstebek
çıkmasın, tanıdığınız birisinin yakını
çıkmasın. (CHP ve HDP sıralarından gürültüler)
VELİ AĞBABA (Malatya)
Dışişleri Bakanı mı?
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Kesin
öyledir ya! Kendini kurtaracaksın ya.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, lütfen
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bakın, Cemil Meriç der ki: Bu medeniyet, iftiralara
uğrayan bir medeniyettir. Allahınızı severseniz,
devletinize kötülük yapmayın
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Ağla,
ağla.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul)
İftiracı sensin!
VELİ AĞBABA (Malatya) Devlete
kötülüğü sen yapıyorsun, sen!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla)
ülkenize kötülük yapmayın, milletinize kötülük yapmayın.
VELİ AĞBABA (Malatya) Bu devlete
kötülüğü sen yapıyorsun, sen yapıyorsun. Bu devlete senden daha
fazla kötülük yapan var mı?
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) 10 bin doları kim
aldı?
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Ağlayacak
durumdasın, ağlayacak durumdasın; ağla, ağla.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Sayın Başkan, burada özellikle şunu söyleyeyim
Sayın Başkan, 2 meselem daha var, bitireceğim.
VELİ AĞBABA (Malatya) Bu devlete senden
daha fazla kötülük yapan var mı? Bir sürü İçişleri Bakanı
geçti, senden daha kötüsü var mı?
BAŞKAN Sayın Bakan, bir dakikanız
var, buyurun.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ben şunu söyleyeyim: 2 meselemiz var.
VELİ AĞBABA (Malatya) Ben, AKP Grubuna
güvenme dedim ama siz de buna güvenmeyin. Burada daha önce size neler
söylüyordu, sizde buna güvenmeyin AKP Grubu.
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Ayıptır ya! Bir
sus ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Biri, afet meselesidir. Uyuşturucu meselesinde nasıl
provokasyon ortaya konulmuşsa afet meselesinde de provokasyon ortaya
konulmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı
Kılıçdaroğlu Elâzığda çadırın önünde
oturduğunu unutmuş, Burada çadır verilmiyor. demiştir.
VELİ AĞBABA (Malatya) Malatyaya gel,
Malatyaya! Hangi milletvekili kefil olmuş o uyuşturucuya, ona gel!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Allahınızı severseniz iki yıldır
Elâzığdan Malatyaya
Senin memleketin Malatya...
VELİ AĞBABA (Malatya) Gel, Aile
Bakanlığına gel, oradaki uyuşturucu zulasına gel!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, hiçbir şey duyamıyoruz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Elâzığdan Malatyaya, Giresundaki sel afetinden
Artvindeki sel afetine, Vandaki depremden Manavgattaki yangına,
Muğladaki yangına kadar Allahımıza çok şükür olsun,
arkadaşlarımız söyledi, bu ülkede biz şöyle büyüdük
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Sayın Bakan, tamamlayın
sözlerinizi.
(CHP ve HDP sıralarından gürültüler)
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) 10 bin dolar nerede,
10 bin dolar?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bize Nerede bu devlet? dediler; iki yıldır,
Allahımıza hamdolsun Nerede bu devlet? diyen kimse yok.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Ne söylediğini
hatırla, AKPye geçmişte ne söyledin onları hatırla!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Recep Tayyip Erdoğanın, AK PARTİ
iktidarının ve Cumhur İttifakının sayesinde Allah
devletimize zeval vermesin. diyen bir millet var. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Ne demiştin,
Recep Tayyip Erdoğan için geçmişte ne demiştin, onları
söyle!
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Recep
Tayyip Erdoğana sen küfrediyordun ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ama siz ne yaptırdınız onu söyleyeyim. Ne
yaptırdınız?
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Paçalarından
tutup aşağı çekiyordun.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Provokasyonlarla, sosyal medya terörüyle, gönderdiğiniz
provokatörle arama kurtarma çalışmalarımızı
engellemeye çalıştınız.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Trollerin
maaşlarını nereden veriyorsunuz, kimden veriyorsunuz?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ne yaptınız? Genel Başkan
Yardımcınız, Grup Başkan Vekiliniz Bozkurta geldi, milleti
galeyana getirmek için dedi ki: Burada bin tane ölü var ve bu ölüleri
kurtarmıyorlar.
MUSTAFA ADIGÜZEL (Ordu) Yalan söylüyorsun!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Yalanı, iftirayı, riyayı ve siyaseti insanların
canına karıştırdınız. Bunun özrünü dilemek
zorundasınız, bunun özrünü dilemek zorundasınız. (CHP
sıralarından gürültüler)
MUSTAFA ADIGÜZEL (Ordu) Yalan, yalan!
VELİ AĞBABA (Malatya) Yatacak yerin yok,
yatacak yerin yok!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Yine, şunu söyleyeyim: İki yılda 48 bin konuta
başladık, 11 bin konutu teslim ettik, Malatyaya da teslim ettik,
şurada var
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) 10 bin dolar nerede?
VELİ AĞBABA (Malatya) Yalan, yalan!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Senin teşekkür etmen lazım. Dağlara çelik
konstrüksiyon evler yaptırdık.
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) 10 bin doları
kime verdiler, onu açıkla.
MURAT ÇEPNİ (İzmir) 10 bin dolar, 10 bin
dolar!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Bizim milletimize en şereflisi layıktır, bizim
milletimize en iyisi layıktır. (AK PARTİ sıralarından
alkışlar, CHP ve HDP sıralarından gürültüler)
Şimdi, elbette bir mesele daha var
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) Bravo! Bravo!
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, lütfen
biraz sessiz, rica ediyorum.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Terörle mücadele konusunda
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
VELİ AĞBABA (Malatya) Aşkın
Baka söyle sen, Aşkın Baka. Osman Aşkın Bak
bağırıyor.
BAŞKAN Sayın Bakan, konuşma süreniz
tamamlandı, son kez sadece iki dakika vereceğim ama başka uzatma
yapmayacağım, son kez Sayın Bakan.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Sayın Başkan teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, çok saygıdeğer
milletvekilleri; Türkiye terörle mücadele veriyor, hem içeride hem de
dışarıda bu mücadeleyi veriyor.
VELİ AĞBABA (Malatya) Kendi milletvekillerini
töhmet altında bırakıyorsun.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Terörist sayısı Türkiye'de 160ın altına düştü. (AK
PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar) Şu anda
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Eee? Ülkenin
yoksulluğundan bahset, yoksulluğundan!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Ne
olacak şimdi?
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Neye sarılacaksın şimdi?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Hiç konuşmayın Diyarbakır Annelerinin ahı sizi
bitirecek, sizi bitirecek! (AK PARTİ ve MHP sıralarından
alkışlar, HDP sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Onların
duygularını sömürüyorsun, kendini kurtarmak için onların
duygularını sömürüyorsun!
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Bu
yalancı, iftiracıya ne kadar daha süre vereceksiniz Başkan? Ne
kadar süre vereceksiniz?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Şöyle bir şeyi ifade etmek istiyorum: Kıymetli
milletvekillerim, hiç merak etmeyin, doğu ve güneydoğuda huzur var.
(HDP sıralarından gürültüler)
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Cumartesi Annelerinin ahı
üstünde!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Allaha hamdolsun, 21inci asrın başından itibaren
Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde
başlayan, sadece terörle mücadele değil, aynı zamanda terörizmle
mücadelede birlikte, gecenin saat ikisine kadar, üçüne kadar, dördüne kadar
evlatlarımız orada; aileler orada hayatını
yaşıyorlar. (HDP sıralarından gürültüler)
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Gri
listeden bahsedin, gri listeden!
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Bu hikâyeler seni
kurtarmayacak, suçlarını örtmeyecek! Suçlarını örtmeyecek!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Niye
gri listeye alındık?
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Sen gri listeye
soktun ülkeyi!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Türkiye niye gri listeye alındı, ondan bahset!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Milliyetçi Hareket Partili milletvekillerimiz, AK PARTİli
milletvekillerimiz bölgeleri gezdiler ve oradaki huzuru gördüler; oradaki insanlarla
birlikte, evet, sevgiyi, dirliği ve kardeşliği
yaşadılar. (AK PARTİ ve MHP sıralarından
alkışlar, HDP sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep)
Alkışlayın, alkışlayın, moral olsun
arkadaşa!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Millet İttifakının temsilcileri, sizlere soruyorum:
Siz nasıl bir Kürt tarifi istiyorsunuz? Nasıl bir Kürt tarifi? (HDP
sıralarından gürültüler)
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
İnsanlar yoksulluktan ölüyorlar!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Gri
listeye niye alındık, gri listeye?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Çocuğu doktor olan, çocuğu mühendis olan bir Kürt tarifi
mi, yoksa mağara kovuklarında hedef olan bir Kürt tarifi mi
istiyorsunuz?
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Özgür, eşit
bir halk istiyoruz; özgür, eşit!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Siz nasıl bir Kürt esnaf istiyorsunuz? Akşam saat dörtte
dükkânını korkuyla kapatıp
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Eşit
yurttaşlık hakkı, eşit!
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Bitti Başkan, bitti!
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Başkan, bitti;
Başkan, olmaz!
BAŞKAN Sayın Bakan, son kez bir dakika,
buyurun. (HDP sıralarından Bitti, bitti! sesleri, gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Yeter! Sabaha kadar
söz mü vereceksiniz?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Siz nasıl bir Kürt esnaf istiyorsunuz? (HDP
sıralarından gürültüler)
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli)
Dördüncü defadır mikrofonunu açtınız ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Akşam saat dörtte dükkânını kapatıp,
kazancından PKKya haraç veren bir Kürt esnaf mı istiyorsunuz, yoksa
istediği kadar dükkânını açabilen, çoluk çocuklarına
rızık getirebilen, memleketinin 780 bin kilometrekaresinin nefesini
çekebilen bir Kürt esnaf mı istiyorsunuz? (AK PARTİ
sıralarından alkışlar, HDP sıralarından
gürültüler) Siz nasıl bir Kürt istiyorsunuz?
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Panzerle fakültenin
önünde ezdiğin çocukları söyle!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Gençlik merkezleri, kodlama sınıfları,
kütüphaneleri, spor salonları, tekstil atölyeleri olan; ihracat yapan,
Hakkâri'de tesislerde kayak yapan ve buralarda sporun her türlü
imkânını kullanan bir Kürt mü istiyorsunuz, yoksa hayatında
silahtan, EYPden, kandan, gözyaşından başka hiçbir şey
olmayan bir Kürt mü istiyorsunuz?
KEMAL BÜLBÜL (Antalya) Ya, sana ne Kürtten, sana
ne?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Siz, evet, sivil olup devletine bağlı olan ve
kalleşçe arkadan vurulan bir Kürt mü istiyorsunuz, yoksa herkesin birbiriyle
halay çektiği bir Kürt mü istiyorsunuz? (AK PARTİ ve MHP
sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Buna cevap ver, buna!
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Seni
kurtarmayacak bu hamasetlerin. Sezgin Baran Korkmazı anlat sen, Sezgin
Baran Korkmazı!
BAŞKAN Sayın Bakanım, çok
teşekkür ediyorum.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Son kez.
BAŞKAN Sayın Bakanım, son bir
dakika, buyurun. (HDP sıralarından gürültüler, sürekli sıra
kapaklarına vurmalar)
ALİ KENANOĞLU (İstanbul)
Başkan, gerek yok, bir saat daha ver, bir saat, bir saat daha
konuşsun (!)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Evet, kıymetli hemşehrilerim, CHP son sözüm size:
Tezkereye Hayır. dediniz, tezkereye. Bunu hayatınız boyunca
bir bedel olarak taşıyacaksınız. Hatay, Kilis, Antep,
Ceylanpınar, Akçakale, Nusaybin, Kızıltepe; buralara tam 550
roket geldi, onlarca insan hayatını kaybetti. Size bir şey
söylemek istiyorum, tarihî bir bedelle
karşılaşacaksınız. (CHP sıralarından
gürültüler; HDP sıralarından gürültüler, sürekli sıra
kapaklarına vurmalar)
BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) Seni kim
kurtaracak, seni!
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Hezeyanların
sonu yok, yok!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Ege'de, Akdeniz'de, Karadeniz'de, Hatay'da, Orta Anadolu'da,
Doğu Anadolu'da ve Güneydoğu Anadolu'da bunun bedelini size
ödettirecekler ve göreceksiniz ki burada HDPyle beraber tuttuğunuz
politikalar sizi tarihin hezimetiyle ve bir vicdan sorumluluğuyla
karşı karşıya bırakacak. (AK PARTİ ve MHP
sıralarından ayakta alkışlar, CHP ve HDP
sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Seni indirecek,
seni indirecek!
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) Hadi
oradan, hadi oradan!
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Güle güle, güle güle
(!) Son kez buraya geliyorsun.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum Sayın
Bakan.
Sayın milletvekilleri, birleşime on
beş dakika ara veriyorum ve Grup Başkan Vekillerini kürsü
arkasına davet ediyorum.
Kapanma Saati: 23.34
DOKUZUNCU OTURUM
Açılma Saati: 23.49
BAŞKAN: Başkan
Vekili Süreyya Sadi BİLGİÇ
KÂTİP ÜYELER: Emine Sare
AYDIN (İstanbul) Necati TIĞLI (Giresun)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 30uncu Birleşiminin Dokuzuncu Oturumunu
açıyorum.
2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin
görüşmelerine devam ediyoruz.
Komisyon yerinde.
BAŞKAN Evet, Sayın Özel, kürsüden söz
vereceğim.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Evet.
BAŞKAN Buyurun. (CHP sıralarından
alkışlar)
VI.- SATAŞMALARA İLİŞKİN
KONUŞMALAR (Devam)
10.- Manisa Milletvekili Özgür Özelin, İçişleri
Bakanı Süleyman Soylunun 281 sıra sayılı 2022
Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra
sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin
ikinci tur görüşmelerinde yaptığı konuşması
sırasında Cumhuriyet Halk Partisine sataşması nedeniyle
konuşması
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan,
değerli milletvekilleri; suç işleri bakanı diye
söylendiğinde toplumun genelinde bir kabule dönüşen mesele, bu
akşam bir iftira işleri bakanına dönüştü. (AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Hadi oradan!
ALİ ÖZKAYA
(Afyonkarahisar) Ne alakası var ya? O sizin iftiranız.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) Ve Bu konuşma niye
yapıldı, nasıl yapıldı? diye sorarsanız
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Hadi oradan!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) İftira,
iftiranız.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla)
bir suç örgütü liderine
koruma tahsisiyle ilgili, kendi kusuruyla ilgili sorduğu sorulara cevap
vermemek için
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Burnunuzun
kırılmasının sebebi belli.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla)
Hakan Çalışkanla
ilgili soruya cevap vermemek için
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Basında haber var.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla)
Sedat Pekere koruma
aracı ve yurt dışında koruma tahsisi sorusuna cevap
vermemek için, karakol baskını sorusuna cevap vermemek için, Silivri
Emniyet Müdürünün intihara itilmesine cevap vermemek için
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Size
sorduklarına cevap ver.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla)
insan
kaçakçılığıyla ilgili ağır kusuruna cevap
vermemek için, Thodex gibi Türkiyedeki 300 binden fazla insanın
dolandırılmasına yol vermesini, görüntü vermesini ve görevini
yapmamasını açıklamamak için, Aliye Uzun konusuna cevap vermemek
için böyle bir konuşmayı tercih etti. (CHP sıralarından
alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler) Ve bütün
meseleyi şunun üzerine kuruyor
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) İşine
gelmedi, işine.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) Sinir krizleri geçirerek
diyor ki: Devlete iftira attırmam. Burada devlete iftira atan yok ama
kendisine soru soranlar var. Eğer bir İçişleri
Bakanının suçlanması devlete iftiraysa o zaman şuraya
dönerler: Televizyon programında çıkıp Bizden önceki
Bakanın oğlunun evinde para kasası çıktı, dikkatli ol
evladım, bize bu lafı getirme. diyorsan sen Muammer Gülere
yöneltilen suçlamayı tekrar ediyorsun ve sahipleniyorsun demektir; buna
susuyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar, AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Geç onu ya!
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) Bundan beş sene önce
AVMlere çocuklarımızı götüremiyoruz. derken şimdiki
Genel Başkan Yardımcınız, Efkan Alanın
İçişleri Bakanlığını eleştiriyor, ses
edemiyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar, AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
Gündüz söyledim, AKPde FETÖyle mücadelede kimsenin
toz kondurmaması gereken Selami Altınoku
FETÖyle iş
birliği yapan kişi olarak evrak servisinden dolayı bakın,
Selami Bey -konuşmada yok, salonda yok- sana da hakkını helal
etmiyor. (CHP sıralarından alkışlar)
ORHAN KIRCALI (Samsun) Ne alakası var ya!
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) Devlete suç atmak
İçişleri Bakanına atmaksa bu partinin bundan önceki
İçişleri Bakanı suçlanıyor burada.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Ve şizoit bir sanrı
var, öyle bir sanrı ki kendi konuşuyor, sesi kesilmeye, sözü
kesilmeye çalışınca Vallahi de aklın sesini kesemezsiniz,
vallahi de hakkın sesini kesemezsiniz. diyecek şizoit bir
sanrıya kapılmış klinik bir vaka var
karşımızda. (CHP sıralarından alkışlar, AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Hadi oradan! Hadi
oradan!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Şizoit sensin ya!
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) Bir oyuna gelmeyin, bir oyuna
gelmeyin. Bu Parlamentoda sadece liderler ayakta alkışlanır.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Çok kötü
görünüyorsun.
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) Şehit ailelerini,
kahraman Mehmetçiği, kahraman polisi ayakta alkışlar
mısınız? deyip kendi ayakta alkışlanıyormuş
çakallığını yapana alet olmayın. (CHP
sıralarından alkışlar, AK PARTİ sıralarından
gürültüler)
MAHİR ÜNAL (Kahramanmaraş) Sayın
Başkan
BAŞKAN Sayın Özel, bu söylediklerinizi
geri alın.
MAHİR ÜNAL (Kahramanmaraş) Sayın
Başkan
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) Sensin
çakal!
BAŞKAN Bu sözünüzü geri alın.
MAHİR ÜNAL (Kahramanmaraş) Sayın
Başkan, çakal ifadesini kullanamaz.
BAŞKAN Sayın Özel, bu sözünüzü geri
alın.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU -
Sayın Başkan, bu yanlış bir şey, ben bunu kabul etmem.
BAŞKAN Arkadaşlar, oturur musunuz. (AK
PARTİ ve CHP sıralarından gürültüler)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU -
Sayın Başkan, bu yanlış bir şey, ben bunu kabul etmem.
BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) Otur
yerine!
BAŞKAN Sayın Özel, bu ifadeniz kabul
edilemez.
FEHMİ ALPAY ÖZALAN (İzmir)
Yanlış kelime kullanıyorsun. O kürsüden inersin sen.
Yanlış kelime kullanıyorsun.
BAŞKAN Sayın Özel, bu ifadeniz kabul
edilemez.
(AK PARTİ ve CHP milletvekillerinin
birbirlerinin üzerine yürümeleri, gürültüler)
BAŞKAN - Birleşime on dakika ara
veriyorum.
Kapanma Saati: 23.54
ONUNCU OTURUM
Açılma Saati: 00.13
BAŞKAN: Başkan
Vekili Süreyya Sadi BİLGİÇ
KÂTİP ÜYELER:
Şeyhmus DİNÇEL (Mardin), Necati TIĞLI (Giresun)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 30uncu Birleşiminin Onuncu Oturumunu açıyorum.
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN 2022 Yılı Merkezi Yönetim
Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifi'nin görüşmelerine devam ediyoruz.
Komisyon yerinde.
IV.- OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI (Devam)
5.- Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Süreyya
Sadi Bilgiçin, bir kez daha tüm milletvekillerini yüce Meclisin mehabetine
uygun bir dil kullanmak, şahsiyatla uğraşmamak ve kaba ve yaralayıcı
sözler söylememek konusunda uyardığına ilişkin
konuşması
BAŞKAN Bir kez daha tüm milletvekillerimizi,
yüce Meclisin mehabetine uygun bir dil kullanmak, şahsiyatla
uğraşmamak ve kaba ve yaralayıcı sözler söylememek
konusunda uyarıyorum. (CHP sıralarından Bakanı da uyar!
sesleri)
SALİH CORA (Trabzon) Meclisten
çıkarmanız lazım, ne uyarması!
BAŞKAN Sayın Beştaş, buyurun.
(HDP sıralarından alkışlar)
VI.- SATAŞMALARA İLİŞKİN
KONUŞMALAR (Devam)
11.- Siirt Milletvekili Meral Danış
Beştaşın, İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun 281
sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde yaptığı
konuşması sırasında Halkların Demokratik Partisine
sataşması nedeniyle konuşması
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, değerli
halkımız; sabahtan bu yana çok gergin bir bütçe geçiriyoruz;
maalesef, üzülerek söylüyorum.
Şimdi, şöyle bir şey söyleyeyim:
İçişleri Bakanının hem Bütçe Komisyonunda hem buradaki
pratiğimizde en çok kullandığı cümle Yalan söylüyorsunuz.
Genellikle bunu söylüyor ve kendisiyle ilgili suçlamalar hakkında o kadar
somut bilgi, veri ve delil var ki bunları kapatmak için sürekli bir
şekilde sözlerimize kamuoyunda da Yalan söylüyor
Muhtemelen bir tik
hâline geldi, herhâlde sokakta yürürken de Yalan söylüyorsun. diye
bağırıyordur; bu benim gözlemim. (HDP sıralarından
alkışlar)
Hakikaten, kendisi, aksine, bu konuda, yalan atma
konusunda bence bir rekor kırıyor çünkü somut delillerle ortaya
koyuyoruz. Ve psikolojide -bilimsel söylüyorum- yansıtma
hastalığı diye bir hastalık varmış, kişinin
kendisinde olan düşünceleri ya da davranışları karşı
tarafta varmış gibi gösterme hastalığı.
İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) Kendinizi tarif
ediyorsunuz!
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Aynaya bakın, aynaya!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Bilim
bu hastalığın genellikle narsistik kişilik bozukluğu
taşıyan insanlarda görüldüğünü söylüyor. Bunu kamuoyunun
takdirine bırakıyorum.
BAŞKAN Sayın Beştaş
İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) Tam kendini
tarif ediyorsun!
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) İnsanın
kendisini tanıması güzel bir şey!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Şimdi,
aynı zamanda geçmişteki sözlerinin de aksini söyleme gibi bir -maalesef-
tutumu var.
NİLGÜN ÖK (Denizli) Hem suçlusunuz hem güçlü!
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Kahrolsun PKK!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - At
üstünde durmayı beceremeyen Başbakan. Paçalarından yolsuzluk
akıyor. Boyan döküldü. Başbakan rantın babasını getirdi.
Kendisini padişah olarak görüyor. Bunları Erdoğan
hakkında kim dedi biliyor musunuz? Süleyman Soylu.
BAHAR AYVAZOĞLU (Trabzon) Çok âcizsin, çok!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Ve
sonunda, 7 Haziran öncesi Allah şahittir ki bütün bedenim kan gölüne
dönse de Erdoğandan ayrılmayacağım. dedi. Ve Süleyman
Soylu kıpkırmızı plakayı da aldı, kendisini
ayakta alkışlatıyor.
Bir kere, şunu unutmasın Bakan: Kürt
sorunu, son kırk yılda sadece, 8 başbakan, 13 hükûmet devirdi.
Kürt sorunu 32 İçişleri Bakanı devirdi, kendisi de 33üncü
olacak ve bunun hesabını verecek yani bu konuda hiçbir kuşkunuz
olmasın. (HDP sıralarından alkışlar)
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Ne kadar HDPli
devirdi? Ne kadar PKKlıyı devirdi?
SERMİN BALIK (Elâzığ) Evinden
terörist çıktı mı, çıkmadı mı?
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Kürtlerin ne
kadarını öldürdünüz? Ne kadar Kürtün ölümüne sebep oldunuz?
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Siz, o Diyarbakır
Annelerinin gözyaşlarında boğulacaksınız, hepiniz!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla)
Şimdi, gelelim şeye
Kumpas bakanı kendisi. Niye kumpas bakanı?
İki bütçedir, her bütçede bir milletvekilimizin üzerine, hakkında
iftira atıyor.
SERMİN BALIK (Elâzığ) Vekilinizin
evinden bir katil çıktı mı, çıkmadı mı?
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) Geçen
bütçede Yeni bir şey açıklayacağım
Flaş flaş
reklamlar verdi televizyonda, Ağrı Milletvekilimiz hakkında
asılsız bir iddiada bulundu. Bir kere, milletvekilini
asılsız yere hedef göstermek en büyük suçtur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
SERMİN BALIK (Elâzığ) Evinden
terörist çıktı mı çıkmadı mı, onu söyleyin.
BAŞKAN Sözlerinizi tamamlayın.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) Bugün
İçişleri Bakanlığı bütçesi olduğu belli. Ne
yapmış? Kendi emrindeki kolluğa talimat vermiş, Silopide
gözaltı operasyonu yapmış -şimdi Vekilimiz açıklayacak
zaten, Saruhan Başkan da açıklayacak- ve burada suçlu ilan etti. Ya,
ayıptır ya! Ayıptır, ayıp! Bir milletvekiline böyle
bir iftira atamazsınız. (AK PARTİ ve MHP sıralarından
gürültüler)
Ben sabah söyledim, dedim ki: Her şey sizin
emrinizde. Siz gözaltı da yaparsınız, sahte tutanak da
tutturursunuz, sahte tanık da bulursunuz ve bunun dosyasını
oluşturursunuz; kumpas bakanı dediğim tam da bu. Yani dün
akşam gözaltı olması, bugün İçişleri
Bakanının bunu anlatması tesadüf mü? Asla değil.
ORHAN KIRCALI (Samsun) Yakalamasınlar
mı?
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Sabah
ben buradan giderken bana dedi ki: Başınızı öne
eğeceksiniz akşam açıklayınca. Ben hiçbir şey
bilmeden dedim ki
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum Sayın
Beştaş.
ORHAN KIRCALI (Samsun)
Başınızı öne eğmeniz lazım, doğru
demiş. Doğru demiş, doğru demiş,
başınızı öne eğmeniz lazım bu gücün
karşısında.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla)
Sayın Başkan
BAŞKAN Tamamdır. Sayın
Beştaş, içeride anlaştığımız gibi ama
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) Ama
beş dakika
BAŞKAN Oldu. İçeride
anlaştığımız gibi
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Bakana kaç
defa açtın, Bakana?
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Olur mu öyle
şey ya! 7 kez açtın o Bakana, 10 kez açtın be!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla)
Lütfen
Lütfen
BAŞKAN Son bir dakika için açıyorum,
mikrofonu.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla)
Şimdi, şöyle: Bizim her tarafta başımız dik,
alnımız açık; toplumun karşısındayız.
Kendisinin başını eğmesi için ne olması gerekiyor?
ORHAN KIRCALI (Samsun) Bu durum
karşısında başınızı önünüze eğmeniz
lazım.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) Ya,
uyuşturucu mu dersiniz, yolsuzluk mu dersiniz, hırsızlık
mı dersiniz, mafyayla iltisak mı dersiniz
Başını
eğmesini bütün toplum bekliyor ama kendisi inatla direniyor. Biz, onun
başının eğilmesini bekliyoruz ve hesabını
vermesini bekliyoruz.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Çok beklersiniz,
çok!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla)
Onurumuzun zekâtı ona birkaç ömür yeter; bu ona dert olsun, dert! (HDP
sıralarından alkışlar) Biz asla
başımızı eğmeyiz, eğdirmeyiz. (AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
Ve hakikaten, mafyanın dönüş bileti
olduğu konusunda bir açıklama yapmadı. Elimizde veriler var ve
yalan attığı kesin, mahkeme kararıyla ispatlı.
Abdi Aykut için, herkes için terörö diyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) Abdi
Aykuta şu anda İçişleri Bakanlığı tazminat
ödeyecek, tazminat.
BAŞKAN Sayın Beştaş, süreniz
tamamlandı.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla)
Kamuoyunun gözü önünde terörist ilan ettiniz. (HDP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Sayın Oluç, buyurun. (HDP
sıralarından alkışlar)
12.- İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun,
İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun 281 sıra sayılı
2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra
sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde yaptığı
konuşması sırasında Halkların Demokratik Partisine
sataşması nedeniyle konuşması
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Evet,
teşekkür ederim.
Sayın Başkan, sayın vekiller; tabii,
kısa zamanda mümkün olduğu kadar çok şeye cevap vermeye
çalışacağım.
Şimdi, birincisi, Sayın Bakan burada
konuşurken bize dönüp Ya, bizim Türkiyemizde her yerde
konuşuyorsunuz. dedi. Bizim Türkiyemiz dedi.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Onun
babasının malı, babasının, babasının!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Siz kimsiniz ya, siz
kimsiniz! (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) Siz kimsiniz ya!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Siz bu ülkenin sahibi
değilsiniz.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Millet, millet,
milletiz biz. Buranın sahibiyiz, milletiz.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Bizler hep beraber bu
ülkenin sahibiyiz. (HDP sıralarından alkışlar) Siz ev sahibisiniz,
biz misafir değiliz, biz de sizler gibi ev sahibiyiz; anlayın bunu
bir kere. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
ERKAN AKÇAY (Manisa) Provokasyon yapıyorsun.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Siz ev sahibisiniz,
Kürt halkı misafir; işte Kürt düşmanlığı
işte ayrımcılık işte bölücülük dediğimiz
budur, bu. (HDP sıralarından alkışlar, AK PARTİ
sıralarından gürültüler) Sizler gibi bizler de bu ülkenin, bu toprakların
sahibiyiz. Bu ülkeye demokrasi, özgürlük, barış, adalet gelsin diye
mücadele ediyoruz; asla vazgeçmeyiz bu ülkenin ortak sahibi olmaktan. Bunu
öğreneceksiniz, en başta da siz öğreneceksiniz; bir.
İki; kumpasçısınız,
kumpasçı. Biraz evvel Meral Başkan anlattı. Başka bir
kumpastan bahsedeceğim size.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) İnsanları
bombayla, kumpas kurup öldüren kim? Kumpasın âlâsı sizde!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) 6-8 Ekim Kobani
davasının dosyasının içinde savcı bir belge unuttu. O
belge bizim avukatlarımız tarafından görüldü.
RİZGİN BİRLİK (Şırnak)
Sen Kürt değilsin! Sen Kürt değilsin!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Nedir o belge biliyor
musunuz?
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) Yasin Börünün
hesabını verin.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) 2018
yılında Terörle Mücadele Şubesi antetli bir kâğıda
yazılmış 17 sayfalık bir belge ve o belgede, Terörle
Mücadele Şubesi antetli kâğıtta -bu Bakanın
başında olduğu şube- diyor ki: Şu şu
kişileri tutuklayın, şunlar hakkında dava açın,
şu vekillerin dokunulmazlıktan faydalanmasını engelleyin.
Partiyi kapatmak için şu adımları atın. O belge
dosyanın içinde unutulmuş, bizim elimize geçti. Kumpasınız
orada da ortaya çıktı, kumpasçı bir Bakansın sen,
kumpasçı. (HDP sıraların alkışlar)
YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) Palavra, palavra,
hayatınız palavra! Bu millet sizin gerçek yüzünüzü öğrenecek!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Şimdi,
bakın, önce hüküm, sonra hukuk sizde değil mi?
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Değil.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Biraz evvel
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Yalan, yalan,
yalan, hep yalan!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla)
bunu gördük.
ORHAN KIRCALI (Samsun) Öyle bir şey yok.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar)
Hayatınız yalan!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Siz
yalan atıyorsunuz vallaha.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Milletvekilimizin ve
4 milletvekilimizin başına herhangi bir şey gelmesi hâlinde tek
müsebbibi Süleyman Soyludur, tek müsebbibi. (HDP sıralarından
alkışlar)
ORHAN KIRCALI (Samsun) Hedef mi gösteriyorsun?
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Önce yık, sonra
hukuk, değil mi?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Değil,
yalan, yalan. Hep yalan, külli yalan.
ORHAN KIRCALI (Samsun) Doğru söylemiyorsun!
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Her
konuşması suç, her konuşmasında yasa ve Anayasa
çiğniyor, her konuşmasında manipülasyon var. Buraya her sene
geliyor, kavga çıkarıyor. Neden? Gerçeklerin
konuşulmasını engellemek için; kendi yaptığı
hukuksuzlukları, kendi yaptığı demokrasi düşmanlığının
konuşulmasını engellemek için.
ORHAN KIRCALI (Samsun) Gerçekleri söylüyor,
gerçekleri.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Siz hukuk ve
demokrasi düşmanısınız.
ORHAN KIRCALI (Samsun) Gerçekleri söylüyor
yüzünüze yüzünüze.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Yazıktır
yahu! Türkiye Cumhuriyetinde çok suç işleyen bakan görüldü
ORHAN KIRCALI (Samsun) Yüzünüze yüzünüze
gerçekleri söylüyor
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla)
ama hakkında
mafya iltisaklı ve mafya irtibatlı olduğu iddiaları ilk kez
bir bakan hakkında bu kadar ayyuka çıktı.
SALİH CORA (Trabzon) Siz terör iltisaklısınız!
Siz terör örgütünü temsil ediyorsunuz!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Hesap vereceksiniz,
Yüce Divanda hesap soracağız. (HDP sıralarından
alkışlar) Türkiyeyi gri listeye siz düşürdünüz, sizin
anlayışınız düşürdü.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Şimdi
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Yalan, yalan, onu
da yalan söylüyorsun, o da yalan.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Ne yalanı?
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Yalan tabii, yalan
tabii
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Siz yalan
lafına takılmışsınız. Yalanın âlâsı,
yalanın odağı, yalanın merkezi İçişleri
Bakanının kendisidir esas itibarıyla.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) PKKnın
derneklerini denetlemekten yoruluyor. Yanlış işte, yalan
söylüyorsun!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Yalanı geçin,
yalanı geçin.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Yalan tabii. PKK
derneklerini fazla denetliyorsunuz diye, orada
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) O zaman,
hakkında soruşturma açılsın; o zaman, Yüce Divanın
önüne gitsin; o zaman, aklansın.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Hep provokasyon,
hep yalan!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla)
Aklanmadığı müddetçe hakkında söylenen her şey burada
ve Türkiye'nin her köşesinde konuşulmaya devam edilecektir, bu da
bilinmelidir. Asla aklanmadan insan önüne çıkamayacaktır, bunu herkes
bilsin ve görsün. Siz arkasında durmayın. (AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Sana mı
soracağız!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (Devamla) Çünkü
aklanamadığı zaman siz de suç ortağı
olacaksınız, suç ortağı; onu da söylemiş olayım
size.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Sana mı
soracağız! Sen PKKnın arkasında duruyorsun ya! Geç yerine!
Yürü!
ORHAN KIRCALI (Samsun) Sonuna kadar arkasında
duracağız Bakanın.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Geç yerine! Yürü!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Sen yürü!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Geç yerine!
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Hadi,
konuşma oradan! Terbiyesiz!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) İşine
bak! Hadi oradan! PKKnın arkasında duruyorsun, ondan sonra gelip
konuşuyorsun. Sana mı soracağım!
BAŞKAN Sayın Kaçmaz, yerinizden bir
dakika
Buyurun.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
18.- Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmazın,
İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun 281 sıra
sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve
282 sıra sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde yaptığı
konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Sayın
Başkan, demin iftiracı Bakanın çok net bir iftirasına maruz
kaldım. Bu, e-devletten demin aldığım ikametgâh adresim; bu
bir. İkincisi: Benim, ailemin, kardeşlerimin Türkiye'nin birçok
yerinde oturduğu birçok adresi var. (AK PARTİ sıralarından
Allah Allah! sesleri)
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Kaç tane adresin
var?
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Dün gece
bahsettiği kişi Silopi çarşı merkezine yakın bir yerde
gözaltına alınmış ve öyle bir şekilde anlatıyor
ki sanki gerçekten bilinmeyen biriymiş gibi. HDP Gençlik Meclisi üyesi ve
aylardır Şırnak il ve ilçelerinde, partinin bütün
çalışmalarında, bütün o Emniyet teşkilatının gözü
önünde çalışmalarını yürütüyor. Eğer ki dediğiniz
gibi, o iftira ettiğiniz şekilde YPS üyesiyse bugüne kadar niye
işlem yapmadığınız ha? Utanmıyor musunuz yalan söylemeye!
Bu bir. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
İkincisi: Daha dün gece gözaltına
alındı, hakkında kısıtlılık kararı var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum. (HDP
sıralarından gürültüler)
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Böyle şey mi olur
Başkan, böyle şey mi olur ya! Hedef gösterecek, can
güvenliğimizi tehlikeye atacak, mikrofon kapatacaksınız; böyle
şey olur mu ya!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) İki
dakika konuşacaktı.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri
Sayın
milletvekilleri, ne oluyor size? (HDP sıralarından gürültüler)
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Hedef gösterdi, can
güvenliğimizi tehlikeye attı ya!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) İki
dakika
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Hedef gösterdi! Bakan
sınırsız konuşuyor oradan.
BAŞKAN Sözlerinizi tamamlayın.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Sayın
milletvekilleri, bakın, bir insana iftira atmak bu kadar kolay
olmamalı. Bakın, bir buçuk sene önce benim ağır engelli
çocuğuma ilişkin de iftira attınız; bakın, iftira
attınız. Bakın, siz yine iftira attınız, utanacaksınız.
Bakın, bu bahsettiğiniz iftira o kadar basit bir iftira değil;
benim ailemi, müteveffanın ailesini ya da aşiretleri birbirine
kırdırabilirsiniz.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) PKKdan
utanmıyor musun?
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Bakın,
siz bu yurttaş hakkında da PKKli. diye o zaman beyanda
bulunmuştunuz; beraat etti, tazminat ödediniz.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) PKK terör örgütü
mü?
HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) Siz
utanmadan şu köylüler hakkında, Vanda mantar toplayan köylüler
hakkında PKKli. dediniz ve bunlar beraat etti; siz tazminat ödemek
zorunda kaldınız. Kendi pisliklerinizi bize saldırarak örtmeye
çalışmayın. Size yanlış bilgi de verdilerse onun
hesabını siz sorun çünkü bu iftiranız karşısında
ant olsun ki sizden hesap soracağım, tazminatı da çatır
çatır harcayacağım.
Haydi görüşürüz. (HDP sıralarından
alkışlar)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Görüşeceğiz.
BAŞKAN Sayın Bakan, sataşmadan
kürsüden size söz vereceğim.
Buyurun. (AK PARTİ sıralarından
Bravo sesleri, alkışlar; HDP sıralarından Ayağa
kalkın! sesleri)
VI.- SATAŞMALARA İLİŞKİN
KONUŞMALAR (Devam)
13.- İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun,
Manisa Milletvekili Özgür Özelin sataşma nedeniyle yaptığı
konuşması sırasında şahsına sataşması
nedeniyle konuşması
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri
(AK PARTİ ve
HDP sıralarından karşılıklı laf atmalar)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, lütfen
Sizin Grup Başkan Vekilleriniz konuşurken hiç kimse böyle
yapmadı.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Sabahtan itibaren Meclis çalışmalarını
sürdürüyoruz. Çok fazla bir şey söylemeyeceğim, hiç telaş
etmenize gerek yok.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Özür
dile, özür.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) Birincisi: Bana, şahsıma hakaret eden Özgür Özeli
mahkemeye vereceğim.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Ben de seni vereceğim.
TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) Sen herkesin
şahsına hakaret ettin.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla) İnşallah, hâkim cezai ehliyet verir de ceza alabilme
imkânı olur. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
İki: Hiç endişe etmeyin
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Zaten hiçbir
şeye endişemiz yok.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
(Devamla)
Allaha şükür, Recep Tayyip Erdoğan, Doktor Devlet
Bahçeli Bey; size bir şey söyleyeyim: Geliyor gelmekte olan. [HDP
sıralarından gürültüler, CHP sıralarından
alkışlar(!)]
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Sayın milletvekilleri
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan
BAŞKAN Sayın Özel, hiçbir şey
söylemedi size.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Cezai ehliyet ne demek?
BAŞKAN Ne söyledi? Sadece Size dava
açacağım. dedi, ne var bunda?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) İnşallah, mahkeme
cezai ehliyet verir de ceza alır. ne demek?
BAŞKAN O kısmını
duymadım, tutanakları isteyeceğim.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Aynen dedi, aynen dedi.
BAŞKAN Duymadım, tutanakları
isteyeceğim.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Ama Başkan, süre biter,
süre; bir dakika
BAŞKAN Duymadım yahu. Tutanakları
istiyorum arkadaşlar.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Dedi. Demedim. desin. Dedin
mi, demedin mi? Dedim. desene. Bu kadar adamsın, bu kadar! Dediği
lafın arkasında duramıyor, desene Dedim. diye. Bu kadar
adamsın!
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair Sayıştay
Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan ve Bütçe Komisyonu
Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK STANDARDLARI
ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN Şimdi, şahsı adına
ikinci söz, aleyhinde olmak üzere Sayın Ahmet Şıkın.
Sayın Şık, buyurun. (HDP
sıralarından alkışlar)
AHMET ŞIK (İstanbul) Herkese merhaba.
Soyluyla A Haber yayını bitti,
şimdi, biraz hakikatleri konuşacağız. Türkiye,
aylardır Sedat Pekerin ifşa ve itiraflarını
konuşuyor; hazır muhatabı da burada, birkaç kelam etmek
istiyorum.
Pekerin ifşalarına göre, Türk Ceza
Kanununun 51 ayrı maddesi tam 360 kez ihlal edilmiş yani 360 kez suç
işlenmiş. Peki, açılan soruşturma sayısı kaç?
Sadece 1, Kutlu Adalının katledilmesiyle yani AKP dönemine ait
olmadığı için raftan indirilen bir suç dosyasıyla ilgili,
geri kalan 359 suçla ilgili hiçbir şey yapılmamış; Türkiye
yargısının rezilliği bundan daha iyi
anlatılamazdı.
SALİH CORA (Trabzon) Ne zaman oldu o?
AHMET ŞIK (Devamla) Pekere yalancı
diyorsunuz ama halk size değil, mafya dediğiniz kişiye
inanıyor. Hâlbuki, aklanma fırsatı elinizde. Gelin, hemen bir
Meclis araştırması komisyonu kuralım, kimin yalan
söylediği ortaya çıksın ama siz hakikatin ortaya
çıkmasını istemiyorsunuz; nedeni malum. Zaten geçmişte AKPnin
resmî mafyası olduğunu hatırlatan Peker de Ben ancak bir suç
örgütünün üyesi olabilirim. diyerek esas çetenin kim olduğunu söylüyor;
işte o çete bu haritada.
Çoğu Soyluyla ilgili olan suçlamalara
karşı Bay Bakan, söylenenlerin yalan olduğunu iddia etti;
yandaş medyaya çıktı, kendi sordu, kendi yanıtladı,
bir de tehditler savurdu ama Pekere değil, hakaretler edip Hesap
sormazsam namerdim. dedikten sonra katıldığı AKPyi,
sizleri tehdit etti. Çünkü korkudan kaynaklı tehdidin kime, niye
yöneldiği hiçbir zaman tesadüf değildir.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) Sen işine
bak, işine!
AHMET ŞIK (Devamla) Bir İçişleri
Bakanı düşünün ki, mafyanın suçlarını engellemesi
gerekirken mafya çıkmış, İçişleri Bakanının
suçlarını ifşa ediyor. Peki, Bay Bakan ne yapıyor? Bana
kaybettirirseniz ben de size kaybettiririm. diyor.
SALİH CORA (Trabzon) Sen, devlete terörist
dedin!
AHMET ŞIK (Devamla) Nasıl yapıyor,
kime söylüyor; gelin, size hatırlatalım. Patlayan bombalardan,
çetelerden bahsedip kendisinden önceki İçişleri Bakanı Efkan
Alayı suçluyor.
Mafya lideri Salifovun serbest
bırakılmasında, bir vekilinizin babası olan Mehmet
Ağarın parmağı olduğunu söylüyor.
Pekerle ilgili soruşturmanın
bekletildiğini, ancak talimat vermesi üzerine
başlatıldığını söyleyerek, dönemin İstanbul
Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkanı suçluyor. Çünkü pelikan
ekibinin adamı olarak bilinen Mustafa Çalışkan işe
karışınca, sırtını dayadığı Berat
Albayrak da oyuna dâhil olmuş oluyor.
Pekere resmî koruma verilmesinin sorumlusunun
dönemin İstanbul Emniyet Müdürü, şimdiki AKPli Vekil Selami
Altınok olduğunu söyledi, bir de FETÖcülükle itham etti.
Bir siyasetçi Sedat Pekerden 10 bin dolar
aldı. diyerek, eski Vekiliniz ve hâlen partinizin yöneticisi olan Metin
Külünkün adını tartışmaya açtı. Bildiklerini
yargıya anlatmayarak da suç işledi, hâlen de işlemeye devam
ediyor.
Oğluyla ilgili sorulara Oğlum üzerinden
bir algı yapılıyor bana. Eski bakanların oğlu
meselesi
Hani, para sayma makineleri
karşılığını veriyor. Para sayma makinelerinin
kimlerin oğlunun evinden çıktığını siz de çok iyi
biliyorsunuz.
Tehditlerine Plan ve Bütçe Komisyonunda da devam
etti. Sezgin Baran Korkmazla İnan Kıraç arasındaki alacak
verecek meselesine dâhil olduğunu, Sezgin Baran Korkmaza
kaçmasını söylediğini reddetmedi. Bir kumpası boşa
düşürdüklerini iddia edip Devletin bütün kurumlarıyla,
yukarıdan aşağıya öyle bir karar aldık. dedi.
Devletin en yukarısında kimin bulunduğu hepinizin malumu yani Cumhurbaşkanı
Erdoğanın bilgisi ve talimatıyla yapıldı her şey.
dedi.
Envanter kayıtları bulunmayan
Kaleşnikofların dağıtılmasıyla ilgili soruya
Silah dağıtılması talimatını ben vermedim.
dedi. Yani silahlar dağıtılmış ama emri vermemiş.
Peki, kim verdi emri? O silahlar kime, niye dağıtıldı,
açıklayacaksın.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sen hakikaten sıkıntılı bir adamsın.
AHMET ŞIK (Devamla) - Komisyonda ByLockçu
vekilleri de konuşalım. dediğini sizler de duydunuz.
Fetullahçı çetenin geçmişte iktidar ve suç ortağınız
olduğu malum. Hâliyle, byLockçu vekillerin muhalefet
sıralarından değil, AKP sıralarından çıkması
kuvvetle muhtemel.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Ya, hiç
utanmıyor musun bu yalanı söylemeye ya? Kimse söyle!
AHMET ŞIK (Devamla) - İsim vermeden AKP
İzmir İl Başkan Yardımcısı Ahmet Kurtuluşun
öldürülmesinden bahsetti.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Kimse söyle!
AHMET ŞIK (Devamla) - Kimdir Ahmet
Kurtuluş?
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) İftira atma,
kimse söyle!
AHMET ŞIK (Devamla) - Eski bir vekilinizin de
adının karıştığı, FETÖ borsası
soruşturmasının itirafçısı. (AK PARTİ
sıralarından gürültüler)
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
İspat etmeyen şerefsizdir!
AHMET ŞIK (Devamla) Bakan kendi çalıp
söylediği televizyon programlarından birinde Azdan az, çoktan çok
gider. dedi.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Kimse
söyleyeceksin, iftira atmayacaksın!
AHMET ŞIK (Devamla) Bu sözleri en sık
kullananın Erdoğan olduğunu akılda tutarsanız sevgili
Bakanınızın kimi tehdit ettiği de ortaya çıkıyor.
Zaten bu tehditle amacının hasıl olduğu, hâlâ Bakan
sıfatıyla şurada oturmasından belli. Zira, güce sahip
olanla o güce biat edenlerin menfaatleri arasındaki denge bozulursa
savaş da kaçınılmaz oluyor ve haysiyetten
yoksunlaşanın kötülüğünün de sınırı olmuyor.
Mevlâna böylelerine şöyle seslenir: Ey zulümle kuyu kazan, kendi kuyunu
kazıyorsun, bari boyunca kaz. Böyle gelmiş olabilir ama böyle
gitmez, gitmeyecek ve o gün geldiğinde sadece
yaptıklarınızın ve konuştuklarınızın
değil, yapmadıklarınızın ve
sustuklarınızın da hesabını vereceksiniz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) Sen git
Beyoğlundaki kafelere.
BAŞKAN Tamamlayın sözlerinizi.
AHMET ŞIK (Devamla) Doğrunun
yanında duramıyor olabilirsiniz ancak yanlışın,
yalanın, riyanın, suçun ve suçlunun yanında durmayın çünkü
hakikati söyleyerek haklı olmanın gücü, iktidara tapınmanın
gücünden daha uzun sürer.
Burada, hakkı ve haddi olmadan hesap
soracağını iddia etti ya, ben kimden hesap
sorulacağını, niye sorulacağını söyleyeyim:
KHKyle işten attıklarınız için hesap vereceksin.
Çocuğuna pantolon alamadığı için intihar eden, evde saç
kurutma makinesini açıp yoksulluktan ısıtamadığı
çocuklarının kahrıyla intihar eden annenin hesabını
vereceksiniz. (HDP sıralarından alkışlar) Bir sokakta resmî
ve sivil faşistlerce katledilen Ali İsmail Korkmazın, Berkin
Elvanın, Oğuz Arda Selin, Medeni Yıldırımın,
Kemal Kurkutun, işkencede katlettiğiniz Servet Turgutun
hesabını vereceksiniz
(HDP sıralarından
alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Sayın Şık, süreniz
tamamlandı.
AHMET ŞIK (Devamla) Nefret öznesi hâline
getirdiğiniz LGBTİ+ların, gençliğini, geleceğini
çaldığınız gençlerin
(AK PARTİ sıralarından
gürültüler)
HALİL ETYEMEZ (Konya) Hadi oradan, hadi!
BAŞKAN Sayın Şık, süreniz
tamamlandı.
AHMET ŞIK (Devamla) -
umudunu
gasbettiğiniz, gülüşünü çaldığınız gençlerin
(AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Sayın Şık, yerinize
lütfen
AHMET ŞIK (Devamla) -
talanla yok
ettiğiniz doğanın, betona gömdüğünüz ormanların,
kuruttuğunuz derelerin hesabını vereceksiniz ve sen
yargılanacaksın çetenle birlikte! (HDP ve CHP sıralarından
alkışlar; AK PARTİ sıralarından gürültüler)
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan
BAŞKAN Buyurun Sayın Elitaş.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
19.- Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaşın,
İstanbul Milletvekili Ahmet Şıkın 281 sıra
sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve
282 sıra sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde şahsı adına
yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan, biraz önce kürsüde konuşan kişi AK PARTİ Grubunu
itham ederek FETÖcü ve byLockçu sizin içinizden
çıkmıştır. diye AK PARTİ Grubuna bir iftirada
bulunmuştur. (HDP sıralarından gürültüler)
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) Çıkabilir.
dedi.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Yalan
mı!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Tıpkı
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanının seçim zamanında
söylediği, AK PARTİ içerisinde 180 AK PARTİli milletvekilinin,
6 da Bakanın byLocku var. diye ifade ettiği yalanın benzerini
burada ifade etmiştir. AK PARTİ Grubu adına kesinlikle
reddediyoruz.
BAŞKAN Kayıtlara geçmiştir.
VELİ AĞBABA (Malatya) Kadir
Topbaşı, Melih Gökçeki niye görevden aldınız?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkanım,
cevap hakkımı...
BAŞKAN Sayın Özel
20.- Manisa Milletvekili Özgür Özelin, İçişleri
Bakanı Süleyman Soylunun sataşma nedeniyle yaptığı
konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin
açıklaması
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan, ben de
mütekabiliyet esasıyla kısa konuşacağım.
Bugüne kadar birbirimize hiç dava açmadık,
bugün ne olduysa dava açmaya karar verdi, zaman aşımına
uğramamış bütün hakaretleri için ben de ona açacağım.
(CHP sıralarından alkışlar) Akıl baliğ meselesini
tartışıyor ya da Ceza alabilecek cezai ehliyeti var mı?
falan
Ben de şunu düşündüm: Demek ki Sayın Bakan
çocuklarımızı uzak tutamadığı bazı
kimyasallardan kendini de uzak tutamıyor. Bu neyin kafasıdır,
anlayamadım. (CHP ve HDP sıralarından alkışlar, AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Sayın Özel, yani sürekli hakaret
birbirinize, bunun sonu nereye varacak? Yakışıyor mu Meclise,
yakışıyor mu sizlere?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Yakışıyor, ona
yakışıyorsa bana da yakışıyor.
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ
İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, ikinci
turdaki konuşmalar tamamlanmıştır.
Şimdi soru-cevap işlemine geçiyoruz.
Sayın Çelebi, buyurun.
MEHMET ALİ ÇELEBİ (İzmir)
Teşekkürler Sayın Başkan.
Ahlaki temelden yoksun bir siyaset, rüşvet,
hırsızlık ve yolsuzlukta artışa yol açar. Mafyadan
para alan da saraya gidip para alarak parti kuran da ahlaksızdır,
iftira atan zaten ahlaksızdır. Kayıkçı kavgasını
bırakın, bunu araştıralım. Memleket Patisi olarak 3
milletvekili araştırma önergesi hazırladık; 20 imza
gerekiyor, 17 vekil aranıyor. Sorum hepinize. İktidara sesleniyorum:
Yok mu 17 vekiliniz? Muhalefete sesleniyorum: Yok mu 17 vekiliniz?
Korkmayın değerli milletvekilleri Genel
Başkanlarınızdan. Siyaset arınacak; dünya 5ten büyüktür,
Türkiye de 5ten büyüktür. Gelin, imza verin, vekilliğinizi hissedin
diyorum.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın Selim Gültekin
SELİM GÜLTEKİN (Niğde) Türkiye
ekonomisinin 2021 yılının dokuz ayında yüzde 11,7
büyümesindeki en büyük katkı elbette ki sanayi üretimindeki yaşanan
güçlü artış olmuştur. Yatırım, üretim, istihdam ve
büyüme odaklı, tam bağımsız bir ekonomi rotasında
organize sanayi bölgelerimizin önemi çok daha net anlaşıldı.
Seçim bölgem Niğdede, Niğde birinci OSBde -Bor OSBde- 100e
yakın, yaklaşık 3 milyar TL maliyetli fabrikanın
inşaatları devam ediyor. Ankara-Niğde Otoyolunun açılmasıyla
Niğde, yatırım ve üretim merkezi olma yolunda emin adımlarla
ilerliyor. Sayın Bakanım, sizin desteklerinizle yeni kurduğumuz
Niğde Merkez İkinci Organize Sanayi Bölgemizin bir an önce faaliyete
geçmesi ve sanayiciyle buluşması için altyapı
yatırımları ödeneğinin 2022 yılında
aktarılmasını bekliyoruz.
Ayrıca, terörü bitme noktasına
getirdiğiniz ve uyuşturucuyla başarılı mücadele
yürüttüğünüz için aziz milletimiz adına siz Değerli Bakanım
Süleyman Soyluya teşekkür ediyorum.
BAŞKAN Sayın Fendoğlu
MEHMET CELAL FENDOĞLU (Malatya) Teşekkür
ederim Başkanım.
Her 2 bakanlığımızın da
bütçesi hayırlara vesile olsun inşallah.
Talebimiz İçişleri Bakanımızdan.
Uranyum, toryum, bakır, demir madenleri ve yer altı zenginlikleriyle
gelecek yıllarda stratejik açıdan ülkemiz için önemli bir yere sahip
olacak olan Malatya Kuluncak ilçemizde mevcut durumda belediye ve
kaymakamlık binalarımız eski ve yetersizdir. Kuluncak ilçemize
yakışır bir belediye hizmet binası ile hükûmet
konağı Kuluncaklı hemşehrilerimizin Sayın
İçişleri Bakanımızdan talebidir.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN - Sayın Kenanoğlu
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) 17 Haziran
2021 tarihinde Deniz Poyraz katledildi. Katil Onur Gencerin acil tıp
teknisyeni olarak Suriye'de görevlendirildiği ortaya çıktı.
Katliamdan sonra çevredeki esnaf, polislerin sabah saatlerinde iş yerlerine
gelerek bir haftalık kamera kayıtlarını
aldıklarını, daha sonra da kamera kayıt cihazlarına
format attıklarını belirtti. Katil, iş merkezine girerken
elinde bulunan çanta ve polisle ilk teması olduğunda kendisine
sorulan Çanta nerede? sorusundaki çanta
BAŞKAN - Sayın Tiryaki,
yaptığınız İç Tüzüke aykırı bir işlem.
NECİP NASIR (İzmir) Saygısız
adam! Yaptığın milletvekilliği mi?
RAVZA KAVAKCI KAN (İstanbul) Bu,
arkadaşınıza saygısızlık!
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Ben
anlamadım. Ne oldu Sayın Başkan?
BAŞKAN - Siz devam edin Sayın
Kenanoğlu.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) O zaman
tamamlamama müsaade edin.
BAŞKAN - Tamamlayın.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul)
Baştan başlıyorum o zaman Sayın Başkan.
BAŞKAN Baştan başlayın,
buyurun.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) 17 Haziran
2021 tarihinde Deniz Poyraz katledildi. Katil Onur Gencerin acil tıp
teknisyeni olarak Suriye'de görevlendirildiği ortaya çıktı.
Katliamdan sonra çevredeki esnaf, polislerin sabah saatlerinde iş
yerlerine gelerek bir haftalık kamera kayıtlarını
aldıklarını, daha sonra da kamera kayıt cihazlarına
format attıklarını belirtti. Katil, iş merkezine girerken
elinde bulunan çanta ve polisle ilk teması olduğunda kendisine sorulan
Çanta nerede? sorusundaki çanta içerisindeki eşya listesi ayrıca
tutanak hâline getirilmedi. Çekilen fotoğrafta saldırganın
vermiş olduğu poz, çok rahat, kendisine kolluk tarafından
sunulan bir konforu işaret etmektedir. Kaldı ki gözaltına
alındığı sırada katile Senin adın ne
ağabeyciğim? gibi anlayışlı bir tavırla yaklaşıldı.
Yapılan HTS incelemesinde katilin çeşitli hâllerde 27 kez İzmir
İl Emniyet Müdürlüğünü aradığı tespit edilmiştir.
Bütün bu durum, katili koruma ve kollama değil midir ve delilleri karartma
değil midir? Bakanlığınız bu ihmalleri nasıl
açıklamaktadır?
BAŞKAN Sayın Gaytancıoğlu
OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) Teşekkür
ederim Sayın Başkan.
Vatandaş cezalardan bıktı, pandemi
cezaları nedeniyle hesaplarına bloke konulmaya başlandı.
Banka hesabına bakan vatandaşlarımız zamlarla, vergilerle
kendisini soyan Hükûmetin yeni bir sürpriziyle
karşılaşıyor.
Bir de trafik cezaları var. Âdeta tuzak kurar
gibi trafik cezaları yazılıyor; yolun bir yerine, ne kadar
gerekli olduğu şüpheli bir hız tabelası konularak 100
kilometrelik hız 50ye, 70e düşürülüyor ve oradan geçen her araca
cezalar yazılıyor. Bu cezalardan en çok muzdarip olan illerin
başında da Edirnemiz geliyor.
Vatandaşlarımız adına soruyorum:
Pandemi cezalarıyla ilgili bir af getirecek misiniz? Pandemi ve trafik
cezalarının daha çok muhalefetin belediyeleri
kazandığı yerlerde yazıldığı doğru
mudur? Trafik cezaları ne zaman vatandaşa tuzak olmaktan
çıkacaktır? Size oy vermeyenleri cezalandırmaktan ne zaman
vazgeçeceksiniz?
Son olarak, mafyadan 10 bin dolar alan siyasetçi
kim?
BAŞKAN Sayın Şeker
ALİ ŞEKER (İstanbul) Dün,
Antalyada kaçak cemaat yurdunda gencecik bir üniversite öğrencisi
Deccali vurdum. diyen bir aşçı tarafından katledildi ve hemen
yayın yasağı konuldu. Olayın geçtiği yerin bir Emniyet
görevlisine ait olduğu ifade ediliyor; bu doğru mudur?
İçişleri Bakanının 8 Martta, kadın cinayetlerine
karşı ve İstanbul Sözleşmesine sahip çıkmak için
meydanlara çıkan kadınları, 1 Mayısta Taksime yürümek
isteyen işçileri, halkın menfaatleri adına TÜİK
Başkanıyla görüşmek isteyen Genel Başkanımız
Sayın Kemal Kılıçdaroğlunu ve
arkadaşlarımızı polis kordonuyla çevirmek yerine, genç
beyinleri zehirleyen cemaatlerin kaçak yurtlarıyla, tonlarca kokaini
gemilerle getirenlerle, elini kolunu sallaya sallaya satır, bıçak,
pala, kılıç ve silahla gezip vatandaşın can
güvenliğine kastedenlerle mücadele etmesi gerekir.
BAŞKAN Sayın Sümer...
ORHAN SÜMER (Adana) - Teşekkür ederim
Sayın Başkan.
Sorum Sanayi Bakanına: KOBİlere 2021
yılı içerisinde ne kadar destekleme sağlanmıştır?
Kamu bankalarından KOBİlere sağlanan ödenmeyen kredilerin
taksitlendirilmesi ya da faizlerinin silinmesi çalışması var
mıdır? Türk Patent ve Marka Kurumu 2021 yılı içerisinde kaç
adet marka onaylaması gerçekleştirmiştir? Kurumun bu
onaylamalarda elde ettiği gelir ne kadardır? Türkiye Bilimsel ve
Teknolojik Araştırma Kurumunun tüm dünyada etkisini gösteren kripto
parayla ilgili çalışması var mıdır, varsa ne zaman
kullanılmaya başlanacaktır?
Teşekkür ederim.
BAŞKAN - Sayın Arı, buyurun.
CAVİT ARI (Antalya) - İçişleri
Bakanına sormak istiyorum. Dün, Antalya Kepez ilçesinde İlim ve
Kültür Derneğine ait kaçak bir yurtta vahşice bir cinayet
işlendi ve bu cinayet sonrasında Mehmet Sami Tuğrul isimli
genç bir üniversite öğrencimiz vefat etti. Antalya Valiliği
tarafından bugün yapılan açıklamada, şüpheli İ. G.
isimli şahsın yirmi bir yıldır aşçı olarak
çalıştığı, olay tarihinden üç ay kadar önce olay yeri
adresinde aşçı olarak işe başladığı,
ayrıca 17/3/2020 tarihinde düzenlenen doktor raporunda tanı olarak
bipolar duygulanım bozukluğu, 27/11/2020 tarihinde düzenlenen
doktor raporunda bipolar duygulanım bozukluğu ve unipolar depresyon,
depresif nöbet tanısı konduğu
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Sayın Aygun
Yok.
Sayın Erdem
ARZU ERDEM (İstanbul) Teşekkür ederim
Sayın Başkan.
Sorum Sayın İçişleri
Bakanımıza. Ülkemizin birlik, bütünlük ve düzenini, milletimizin
canını ve malını korumak uğruna canı
pahasına mücadele veren başımızın tacı kahraman
Türk polisimizin özlük haklarını iyileştirmek, emekliliklerinde
yarı yarıya düşen maaşlarında düzenleme yapmak
boynumuzun borcu. Emniyet teşkilatımıza 3600 ek gösterge
konusundaki çalışmalarımız ne durumda? Kahraman
korucularımızla ilgili korucu kanunu çıkacak mı? Ortalama 8
nüfusa bakan korucularımızla ilgili, maaşlarında düzenleme
yapılacak mı? Yine, itfaiyecilerimizle ilgili, özellikle statü
sorunlarına çözüm üretilmesi, hak ettikleri özlük haklarına sahip
çıkılması noktasında bir çalışma var
mıdır? Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleriyle ilgili
yolsuzlukla mücadele konusunda ve bunlarla ilgili bir soruşturma
başlattınız mı, bu konuda bir çalışmanız var
mı?
Teşekkür ediyorum Sayın Bakan.
BAŞKAN Sayın Çepni
MURAT ÇEPNİ (İzmir) Çetin Kayanın
Kadıköyde aracından indirilip sonra, elleri arkadan kelepçeli
olduğu hâlde polis tarafından ensesinden vurulduğu iddia
ediliyor. Caddede onlarca MOBESE varken nasıl oluyor da hiçbiri
kayıtta olmuyor? Çetin Kayanın kullandığı araç ve
aracın içindeki özel eşyalarının adli emanete teslim edilip
ailesine ya da avukatlarına verilmesi gerekirken neden araç kiralama
şirketine verilerek aracın içinin yıkanması
sağlandı? Aracın içindeki hangi deliller ortadan
kaldırıldı?
BAŞKAN Son soru; Sayın Aycan, buyurun.
SEFER AYCAN (Kahramanmaraş) Sayın
Başkan, Milliyetçi Hareket Partisi olarak sanayi üretiminin
artmasından yanayız; nihai ürünlerin yanında ara ürünlerin
üretiminin de artmasından yanayız; her alanda AR-GE
çalışmasının artırılması için desteklerin
artmasından yanayız; özellikle, tıbbi ilaç, tıbbi cihaz ve
aşı üretiminin desteklenmesinden yanayız. Bu kapsamda,
üniversite-sanayi iş birliğinin artması, teknokentlerin
amaçları doğrultusunda bilgi ve teknoloji geliştirmesinden
yanayız; organize sanayi bölgesinin kurulmasından, sanayi
kuruluşlarının çevreyi kirletmeden üretim yapmasından
yanayız.
Şehrim Kahramanmaraşta sanayi
yatırımları ve üretimi hızla artmaktadır. Yeni sanayi
yatırımları yapılmak istenmektedir fakat organize sanayi
bölgelerinde yer yoktur. Tekstil İhtisas Organize Sanayi Bölgesinin
kamulaştırma sorunu devam etmektedir, bu sorun ne zaman çözülecektir?
Ayrıca, Kahramanmaraşta yeni organize sanayi bölgesi
kurulmasıyla ilgili çalışmalarınız var
mıdır?
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Sayın Bakan, soruları
cevaplamak üzere buyurun.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Çok teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Birinci soru olarak trafik kazalarıyla ve
trafik cezalarıyla ilgili bir soru geldi. Şunu ifade edeyim:
Türkiyede 2010 yılında Sayın Cumhurbaşkanımız
dünyayla birlikte bir metnin altına imza attı; trafik
kazalarındaki ölümlerin yüzde 50 azaltılması hususunda dünyada
bütün ülkelerin imza attığı bir metindi bu ve Türkiyede yüz
binde 13,4 olan trafik kazalarındaki ölümler bugün -bir taraftan, havalimanlarının
sayısının artması, diğer taraftan, gerek duble yollar
olsun gerek otobanlar ve otoyollar olsun gerek standartların yükselmesi
olsun gerekse de sağlık konusunda, özellikle hastaneler konusunda
Türkiyedeki yaygınlık ve acil yardım konusundaki
yaygınlık olsun ve yine, gerek polisimizin gerek
jandarmamızın bu konudaki hassasiyetleri ve politikaları olsun-
yüz binde 5,8e düştü. Yani biz geçen seneyi 4.860 rakamıyla
kapattık ve şimdi de tüm dünyada, Amerikada, Avrupada, özellikle
pandemi sebebiyle, trafik kazalarındaki ölümler çok ciddi
artmaktadır. Bireysel sürüşler artmıştır, buna
rağmen Türkiyedeki trafik kazalarındaki artış yine oransal
olarak hiçbir noktaya gelmemektedir; yüz binde 5,8 ki nüfus
artışından çok daha fazla şu anda -altını çizerek
söylüyorum- Türkiyedeki araç sahipliği sayısı
artmıştır, araç sayısı artmıştır; bu
birincisi.
OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) Kazayı
sormadık, cezaları sorduk ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
İkincisi, kadın cinayetleriyle ilgili bir soru soruldu. Kadın
cinayetleriyle ilgili de şunu ifade edeyim: Özellikle, tabii, çok
tartışma oldu Türkiyedeki kadın cinayetleri ve İstanbul
Sözleşmesi
Yüce Meclis de bilsin isterim, şurada, Sayın
Başkan, şöyle de göstermek isterim. 20 Mart 2021de Türkiye,
İstanbul Sözleşmesinden çıkacağını deklare etti
ve İstanbul Sözleşmesinden çıktıktan sonra Türkiyede
kadınların korumasız kalacağı ve kadın
cinayetlerinin artacağı söylendi ama gerek Aile
Bakanlığı -ki onun liderliğinde oldu- gerek Adalet
Bakanlığımız gerek Sağlık
Bakanlığımız toplam 75 maddelik bir eylem planını
2019un başında yaptık. Zaten Türkiye'nin çok önemli bir kanunu
var 6284 sayılı yani bu konuda hem aile içi şiddeti ve
kadına ait şiddeti engelleyen ve burada çok ciddi
çalışmalar yapıldı. Sadece ben şunu söyleyeyim
Yani
İçişleri Bakanlığında yapılan
çalışmaları ifade etmeye çalışayım. Burada,
özellikle Sayın Kılıçdaroğlu bunu ifade etti, dedi ki: Biz
her karakola kadın polis vereceğiz. Şunu söyleyeyim: Bundan iki
yıl önce biz, 3 bin kadın polis memuru aldık ve her karakolda,
her polis merkezi amirliğinde kadın polisimiz var ve güven
masasında duruyorlar; en önemli meselelerinden bir tanesi de tam da budur.
309 bin polis memurumuzu biz kadına ait ve aile içi şiddet konusundaki
mücadeleyle eğittik. Yetmedi, Türkiyede 1.005 polis merkezi
amirliğinde, yaklaşık 100e yakın da jandarma
komutanlıklarında aile içi şiddetle ve kadına
karşı şiddetle mücadele bürosu kurduk. Yetmedi, dünyada ödül
alan -ki arkadaşlarımız da var, dün de televizyonlarda
yayımlandı, daha önce de televizyonlarda yayımlandı-
KADES diye sadece kadına ait şiddete yönelik bir uygulamayı
telefonlara indirdik ve şu ana kadar 400 binin üzerinde ihbar var ve
polisimiz dört dakikada, beş dakikada
AYŞE SÜRÜCÜ (Şanlıurfa) Bu ülkede
Kürt kadınları yok mu, niye KADESte Kürtçe yok?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Dün olan olayda da üç dakikada gitti.
Yine, bunun yanı sıra bitmedi-
kadına ait şiddetle alakalı şunu söylemek istiyorum
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Şiddet kadına ait değil, kadına yönelik!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
İçişleri Bakanlığının bünyesinde elektronik
OYA ERSOY (İstanbul) Kadına ait
değil!
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Erkek şiddeti o, erkek
şiddeti!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ)
Patlama, dinle ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sayın Başkan, sesim kesildi; eğer dururlarsa Meclise bilgi
vereceğim.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, biraz
sessiz lütfen
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
İçişleri Bakanlığının bünyesinde elektronik
kelepçe merkezi kuruldu bin kapasiteli... (HDP sıralarından
gürültüler)
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Kadına ait değil.
BAŞKAN Hem soruyorsunuz hem dinlemiyorsunuz.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
ve Allaha şükürler olsun, birçok olay engellendi. Sadece, bir tek,
adrese girme vakasına yönelik bir şey vardı, onda da bir darp
olmadı; onun dışında, elektronik kelepçede, bine yakın
elektronik kelepçe takıldı ve adım adım yirmi dört saat
izliyoruz ve kadına karşı şiddet konusunda en önemli
adımlardan biri olarak da bunu değerlendiriyoruz.
EBRÜ GÜNAY (Mardin) Cezaevinden tahliye
ettiğiniz kadınlar ölüyor.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, lütfen
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Ben sonucu söyleyeyim: Daha birçok adım var; özellikle Adalet
Bakanlığıyla burada, Aile Bakanlığıyla burada iç
içe çalışan ve çok önemli adımları birlikte atan
hâkimlerimizin, savcılarımızın çok büyük bir hassasiyet
gösterdiği bir dönemi birlikte yaşıyoruz ve yine burada
Bir şeyi daha unuttum, o da önemli. Türkiyede
çok uzun zamandan beri ilk kez, bir kadın şiddet gördüğü zaman
karakollarda doldurulan formu
Dünyada 52 ülkeyi inceledik, bütün taraflarla
konuştuk ve hâkimlerin önüne, ŞÖNİMin önüne bütün
açıklamalarıyla gidecek bir form oluşturduk.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir)
Kadınları erkekler öldürüyor.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sonucu söyleyeceğim, bakınız
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Son
beş yılda 94 kadın öldürüldü, bir ona cevap verin. Koruma
altında olan
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
8-30 Haziran 2020 ile 20 Mart 2020 yani İstanbul Sözleşmesinden tam
bu sekiz ay önceki zaman ve sekiz ay sonraki zamanda toplam
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) Koruma
altındaki kadınları korumadınız.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
ama mücadelemizde nereye geldiğimizi ifade etmek için söylüyorum; 221
sekiz ay önce, 199 sekiz ay sonra. Yani bu hep birlikte yapılabilecek bir
iştir ve hep birlikte bu işi başaracağız ve Türkiye'de
bir tek kadının cinayetine, öldürülmesine hiçbirimiz müsaade
etmeyeceğiz, izin vermeyeceğiz.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Koruma
altında olan 94 kadın nasıl öldürüldü? Sayın Bakan, koruma
altındaki 94 kadın
BAŞKAN Sayın Beştaş, lütfen
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU -
Yine İstanbul Büyükşehirle ve Ankara Büyükşehirle ilgili bir
yazı geldi. Birincisini dün Sayın Kılıçdaroğlu
sormuştu İstanbul'daki 24-25 dosya ne oldu? diye. Ben burada
düzelteyim, İstanbul'da 34 dosya vardı ve İstanbul Büyükşehir
Belediyesi kendinden önceki
Sayın Başkan, bundan sonra yine
İstanbul Büyükşehir ve Ankara Büyükşehirle ilgili bir bilgi daha
vermem lazım, belki bir dakikaya ihtiyacım olur; hiç süreyi uzatmak
için değil.
BAŞKAN Şu an iki dakikanız var.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Burada şunu ifade etmem gerekir: Burada 34 dört dosyanın yapılan
3 ihale dosyasında, 16 gayrimenkul alım dosyasında, 1 sivil
toplum kuruluşlarına yardım dosyasında, 1 kentsel
dönüşüm projesi olmak üzere toplam 21 dosyada hukuka bir
aykırılık rastlanmadığı için araştırma
raporu düzenlenmiştir. Şirketlerin denetimi Ticaret
Bakanlığına ait olduğundan dolayı, şirket
denetimlerine ait 7 dosya Ticaret Bakanlığımıza
gönderilmiştir. Müfettişlerce 6 dosya hakkında da ön inceleme
talebinde bulunulmuştur ve ben de ön inceleme taleplerini onayladım.
Burada bir süreç daha var, o da Ankara
Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesiyle
ilgili sayın milletvekilimizin sorduğu soru. Şunu söyleyeyim:
Dün veya ondan önceki gün Nurettin Bey bir açıklamada bulundu,
yaptığı açıklamada
Özellikle şunu söyleyeyim: 11.415
ihalenin yüzde 14ünün açık ihale usulüyle, geri kalan yüzde 86lık
kesimin, 9.791 ihalenin ise doğrudan teminle ya da pazarlık usulüyle
yapıldığı
Burada, bize de gelen itiraz çerçevesinde,
yaklaşık 2 milyar tutan bir işin 730 milyonluk bölümünün,
üzerinde, bunun fazla ödendiği ve bu ihalelerin yanlış
yapıldığı hususunda; bir, mülkiye müfettişlerince;
iki, MASAK; üç, vergi dairesi, Vergi Denetim Kurulunca bir şey
başlatıldı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Bitiriyorum.
BAŞKAN - Sayın Bakan, şöyle: Bu,
soru-cevap olduğu için bunu uzatamıyorum.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sayın Başkan, bir dakika, bir şey söyleyeyim.
MURAT ÇEPNİ (İzmir) Pes ya!
BAŞKAN Neyse, bir dakikasını sorularda
almıştık, sadece bir dakika
(CHP ve HDP sıralarından
gürültüler)
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Yeter artık ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Yine, Ankara Büyükşehir Belediyesinde asfalt ihalesiyle ilgili çok önemli
bir ihbar üzerine de yine aynı ekiplerle birlikte soruşturma
başladı.
Sayın Başkan, burada yine bir
konuşmada bir ithamla karşı karşıya kaldım;
kaldığım itham şuydu: Siz seçimden önce, birtakım
belediyelerde terör örgütüyle iltisaklı kişilerin terör örgütlerine
girebileceğini söylemiştiniz. Evet, doğru, söyledim ve şu
anda onların önemli bir bölümü içeride, büyük bir bölümü de mahkemelerde
yargılanıyor ama önemli bir şey daha var. (CHP
sıralarından gürültüler)
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) Pes ya!
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU -
İstanbul'a yaklaşık 33 bin kişi alındı ve bu 33
bin kişiden ancak 14 bin kişinin bilgisi bize intikal ettirildi ve
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Bakan, daha fazla uzatma
şansım yok.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sayın Başkan, son cümlem
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR
(Ankara) - Tamam, yeter artık!
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Zaten
gerçeği de yansıtmıyor söyledikleri.
BAŞKAN Uzatamıyorum ama siz söyleyin
kayıtlara girsin.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Hayır, ama son, başka bir şey söylemeyeceğim. (HDP
sıralarından gürültüler)
BAŞKAN Tamam, kayıtlara girsin, söyleyin
Sayın Bakan.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Sayın Başkan, herkese ilave verdiniz, bir cümle söyleyeceğim,
başka bir şey söylemeyeceğim.
BAŞKAN Sayın Bakan, bu soru-cevap
işlemi olduğu için yirmi dakikayla
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Herkese ilave verdiniz Sayın Başkan.
BAŞKAN Son cümlenizi söyleyin, son cümlenizi
alayım, söyleyin Sayın Bakan, söyleyin son cümlenizi. (HDP
sıralarından sıra kapaklarına vurmalar)
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
33 bin kişiden 12 bin kişiye ancak bakıldı, 455inin PKK ve
KCK kaydı var, 80inin DHKP-C kaydı var, 20sinin de MLKP kaydı
var, 2sinin MKP kaydı var ve diğerlerinin
de kayıtlarını her birinize gönderebilirim.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Dedeoğulları ailesi sizden yardım istedi mi, size mesaj
attılar mı?
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Teşekkür ediyorum.
(HDP sıralarından gürültüler)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan...
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, söz
vereceğim bir müsaade edin, bir işlem yapıyorum, vereceğim.
VII.- DİSİPLİN CEZASI İŞLEMLERİ
(Devam)
2.- Siirt Milletvekili Meral Danış
Beştaşın yaptığı açıklamasındaki
bazı ifadelerini Meclis dışında tekrarlamaması
hususunda
BAŞKAN Anayasamızın 83üncü
maddesi Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Meclis
çalışmalarındaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri
düşüncelerden, o oturumdaki Başkanlık Divanının teklifi
üzerine Meclisce başka bir karar alınmadıkça bunları Meclis
dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan sorumlu
tutulamazlar. diyor. Bu hükme göre, önceki oturumda, Siirt Milletvekili Meral
Danış Beştaş kürdistana özgürlük demek sadece idari
aykırılık olarak aslında algılanamaz yani yapıya
aykırı olarak algılanamaz. sözlerini
kullanmıştır. Bu sözler doğru olmadığı için
Meclis dışında tekrarlanmaması hususunu
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) Oy
çoğunluğuyla faşizmi kurumsallaştırıyorsunuz. Oy
çoğunluğuyla her şeyi yapıyorsunuz. Helal olsun (!)
BAŞKAN Sayın Özel, buyurun.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
21.- Manisa Milletvekili Özgür Özelin, İçişleri
Bakanı Süleyman Soylunun 281 sıra sayılı 2022
Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 282 sıra
sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu
Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde soru-cevap kısmında
yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin
açıklaması
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Sayın Başkan,
gecenin sonunda çok uzatmadan şunu söyleyeyim: İçişleri
Bakanı nasıl Boğaziçinde 524 öğrenci... dedi, iddianameye
bile yansımadı o söylediği terör örgütleri, büyük ihtimalle bu
da aynı şekilde çıkacak. Hani yalan bitmeden doğruya
gelemiyoruz ama velev ki doğru olsun, o zaman, o 500 kişiyle ilgili
bugüne kadar niye işlem yapmıyorsunuz? Eğer
yaptıysanız Yaptık. diye niye söylemiyorsunuz?
Teşekkür ederim.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU
Anlatırım ben sana.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) Yalan bitmeden doğru
konuşmazsın sen.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Sayın Başkan...
BAŞKAN Evet, buyurun, yerinizden
açıyorum.
Bir dakika sadece.
Buyurun.
22.- Siirt Milletvekili Meral Danış
Beştaşın, İçişleri Bakanı Süleyman Soylunun 281
sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi ve 282 sıra sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifinin ikinci tur görüşmelerinde soru-cevap
kısmında yaptığı konuşmasındaki bazı
ifadelerine ilişkin açıklaması
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Sayın Başkan, kadınlarla ilgili, kadına yönelik şiddetle
ilgili Bakan Bey açıklamalar yaptı, ben de birkaç veri vermek
istiyorum üzülerek tabii: İçişleri Bakanı olarak
Koruma
kararı aldıran ve koruma altında olan son beş yılda 94
kadın öldürüldü. Devlet koruması ne işe yarıyor, bunu merak
ediyoruz.
BAŞKAN Kayıtlara geçmiştir.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt)
Diğeri, İstanbul Sözleşmesi feshedildiğinden beri 200
kadın öldürüldü ve bizim kadına yönelik şiddet ve cinayetlerle
ilgili verdiğimiz önergelere, maalesef, cevap verilmiyor ve KADESte hâlâ
Kürtçe dili yok, Kürt dili; Kürt kadınları şiddet
gördüğünde kendisini nasıl ifade edecek, nereye başvuracak?
Polislerin Türkçe bilmeyen kadınları koruma görevi yok mu, bu ülkenin
yurttaşı değiller mi? Bunu size yazılı olarak da
sordum, hakikaten milyonlarca kadının sorusunu ben size soruyorum.
BAŞKAN Teşekkür ederim.
III.- KANUN TEKLİFLERİ İLE
KOMİSYONLARDAN GELEN DİĞER İŞLER (Devam)
A) Kanun Teklifleri (Devam)
1.- 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Teklifi (1/283) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 281)
(Devam)
2.- 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap
Kanunu Teklifi (1/282), Plan ve Bütçe Komisyonunca Kabul Edilen Metne Ekli
Cetveller (Gider ve Gelir Cetvelleri), 2020 Yılı Merkezi Yönetim
Kesin Hesap Kanunu Teklifine İlişkin Genel Uygunluk Bildirimi ile
2020 Yılı Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, 194
Adet Kamu İdaresine Ait Sayıştay Denetim Raporu, 2020
Yılı Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu ve 2020 Yılı
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporunun Sunulduğuna Dair
Sayıştay Başkanlığı Tezkeresi (3/1690) ile Plan
ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 282) (Devam)
A) SANAYİ
VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI (Devam)
1) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
B) GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
C) DOĞU ANADOLU PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ç) KONYA OVASI PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Konya Ovası Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
D) DOĞU KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
E) KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİ
GELİŞTİRME VE DESTEKLEME İDARESİ BAŞKANLIĞI
(Devam)
1) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve
Destekleme İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme
İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim
Kesin Hesabı
F) TÜRK
STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ (Devam)
1) Türk
Standardları Enstitüsü 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk
Standardları Enstitüsü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
G) TÜRK PATENT
VE MARKA KURUMU (Devam)
1) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türk Patent ve
Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
Ğ) TÜRKİYE
BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (Devam)
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
H) TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ (Devam)
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
I) TÜRKİYE
UZAY AJANSI (Devam)
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
İ)
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI (Devam)
1) İçişleri Bakanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) İçişleri Bakanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
J) EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Devam)
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin
Hesabı
K) JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
L) SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI (Devam)
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022 Yılı Merkezî
Yönetim Bütçesi
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
M) GÖÇ İDARESİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Göç İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Merkezî
Yönetim Kesin Hesabı
N) AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI (Devam)
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
BAŞKAN Şimdi, sırasıyla ikinci
turda yer alan kamu idarelerinin bütçeleri ile kesin hesaplarına geçilmesi
hususunu ve bütçeleri ile kesin hesaplarını ayrı ayrı
okutup oylarınıza sunacağım.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
SANAYİ VE
TEKNOLOJİ BAKANLIĞI
1) Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 14.821.344.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının 2020
yılı merkezî yönetim kesin hesabının bölümlerine
geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler...
Kabul edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 10.206.687.903,50
Bütçe
Gideri 9.890.366.374,11
İptal
Edilen Ödenek 316.321.529,39
Ertesi
Yıla Devredilen Ödenek 229.531.173,70
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının 2020
yılı merkezî yönetim kesin hesabının bölümleri kabul
edilmiştir.
GAP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2022 yılı merkezî yönetim bütçesine
geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
GAP BÖLGE KALKINMA
İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) GAP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 130.684.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Gelir cetvelinin toplamını okutuyorum:
GELİR
CETVELİ
|
|
|
TOPLAM 129.434.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
GAP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2022 yılı merkezî yönetim
bütçesi kabul edilmiştir.
GAP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2020 yılı merkezî yönetim
kesin hesabının bölümlerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) GAP Bölge
Kalkınma İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 87.999.000,00
Bütçe
Gideri 81.186.944,77
İptal
Edilen Ödenek 6.812.055,23
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
(B) cetvelinin genel toplamlarını okutuyorum:
(B) CETVELİ
|
|
Bütçe
Geliri Tahmini 86.749.000,00
Tahsilat 86.143.653,77
BAŞKAN Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
GAP Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2020 yılı merkezî yönetim
kesin hesabının bölümleri kabul edilmiştir.
Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2022 yılı merkezî yönetim
bütçesine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
DOĞU ANADOLU PROJESİ
BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
TOPLAM 116.802.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Gelir cetvelinin toplamını okutuyorum:
GELİR
CETVELİ
|
|
|
TOPLAM 116.402.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2022 yılı merkezî yönetim
bütçesi kabul edilmiştir.
Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2020 yılı merkezî yönetim
kesin hesabının bölümlerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim
Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 99.703.500,00
Bütçe
Gideri 92.385.166,02
İptal
Edilen Ödenek 7.318.333,98
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
(B) cetvelinin genel toplamlarını okutuyorum:
(B) CETVELİ
|
|
Bütçe
Geliri Tahmini 90.720.000,00
Tahsilat 100.027.224,29
BAŞKAN Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2020 yılı merkezî yönetim
kesin hesabının bölümleri kabul edilmiştir.
Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2022 yılı merkezî yönetim
bütçesine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
KONYA OVASI
PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 148.011.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Gelir cetvelinin toplamını okutuyorum:
GELİR
CETVELİ
|
|
|
TOPLAM 146.511.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2022 yılı merkezî yönetim
bütçesi kabul edilmiştir.
Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2020 yılı merkezî yönetim
kesin hesabının bölümlerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim
Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 141.684.300,00
Bütçe
Gideri 131.803.812,37
İptal
Edilen Ödenek 9.880.487,63
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
(B) cetvelinin genel toplamlarını okutuyorum:
(B) CETVELİ
|
|
Bütçe
Geliri Tahmini 118.000.000,00
Tahsilat 136.295.732,18
BAŞKAN Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2020 yılı merkezî yönetim
kesin hesabının bölümleri kabul edilmiştir.
Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2022 yılı merkezî yönetim
bütçesine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
DOĞU
KARADENİZ PROJESİ BÖLGE KALKINMA İDARESİ
BAŞKANLIĞI
1) Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim
Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 109.343.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Gelir cetvelinin toplamını okutuyorum:
GELİR
CETVELİ
|
|
|
TOPLAM 109.243.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2022 yılı merkezî yönetim
bütçesi kabul edilmiştir.
Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2020 yılı merkezî yönetim
kesin hesabının bölümlerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma
İdaresi Başkanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim
Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 73.963.700,00
Bütçe
Gideri 73.401.082,23
İptal
Edilen Ödenek 562.617,77
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
(B) cetvelinin genel toplamlarını okutuyorum:
(B) CETVELİ
|
|
Bütçe
Geliri Tahmini 86.306.000,00
Tahsilat 70.487.325,43
BAŞKAN Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığının 2020 yılı merkezî yönetim
kesin hesabının bölümleri kabul edilmiştir.
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme
ve Destekleme İdaresi Başkanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
KÜÇÜK VE ORTA
ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME
İDARESİ BAŞKANLIĞI
1) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme
ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 2.379.890.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Gelir cetvelinin toplamını okutuyorum:
GELİR
CETVELİ
|
|
|
TOPLAM 2.379.890.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme
ve Destekleme İdaresi Başkanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme
ve Destekleme İdaresi Başkanlığının 2020
yılı merkezî yönetim kesin hesabının bölümlerine
geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 1.922.832.300,00
Bütçe
Gideri 1.904.073.475,62
İptal
Edilen Ödenek 18.758.824,38
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
(B) cetvelinin genel toplamlarını okutuyorum:
(B) CETVELİ
|
|
Bütçe
Geliri Tahmini 1.804.317.000,00
Tahsilat 2.100.135.383,80
Ret
ve İadeler 328.564,34
Net
Tahsilat 2.099.806.819,46
BAŞKAN Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme
ve Destekleme İdaresi Başkanlığının 2020
yılı merkezî yönetim kesin hesabının bölümleri kabul
edilmiştir.
Türk Standardları Enstitüsünün 2022 yılı
merkezî yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul
edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
TÜRK STANDARDLARI
ENSTİTÜSÜ
1) Türk Standardları Enstitüsü 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 767.321.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Gelir cetvelinin toplamını okutuyorum:
GELİR
CETVELİ
|
|
|
TOPLAM 692.321.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Türk Standardları Enstitüsünün 2022 yılı
merkezî yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
Türk Standardları Enstitüsünün 2020 yılı
merkezî yönetim kesin hesabının bölümlerine geçilmesini
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Türk Standardları Enstitüsü 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 667.329.700,00
Bütçe
Gideri 579.619.586,98
İptal
Edilen Ödenek 87.710.113,02
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
(B) cetvelinin genel toplamlarını okutuyorum:
(B) CETVELİ
|
|
Bütçe
Geliri Tahmini 482.000.000,00
Tahsilat 635.236.127,80
Ret
ve İadeler 2.545.353,28
Net
Tahsilat 632.690.774,52
BAŞKAN Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Türk Standardları Enstitüsünün 2020 yılı
merkezî yönetim kesin hesabının bölümleri kabul edilmiştir.
Türk Patent ve Marka Kurumunun 2022 yılı merkezî
yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
TÜRK PATENT VE MARKA
KURUMU
1) Türk Patent ve Marka Kurumu 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 186.206.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Gelir cetvelinin toplamını okutuyorum:
GELİR
CETVELİ
|
|
|
TOPLAM 236.450.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Türk Patent ve Marka Kurumunun 2022 yılı merkezî
yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
Türk Patent ve Marka Kurumunun 2020 yılı merkezî
yönetim kesin hesabının bölümlerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Türk Patent ve Marka Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 136.230.000,00
Bütçe
Gideri 126.768.136,13
İptal
Edilen Ödenek 9.461.863,87
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
(B) cetvelinin genel toplamlarını okutuyorum:
(B) CETVELİ
|
|
Bütçe
Geliri Tahmini 173.117.000,00
Tahsilat 197.767.914,23
Ret
ve İadeler 295.013,35
Net
Tahsilat 197.472.900,88
BAŞKAN Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Türk Patent ve Marka Kurumunun 2020 yılı merkezî
yönetim kesin hesabının bölümleri kabul edilmiştir.
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunun
2022 yılı merkezî yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
TÜRKİYE BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK
ARAŞTIRMA KURUMU
1) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma
Kurumu 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 6.389.677.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Gelir cetvelinin toplamını okutuyorum:
GELİR
CETVELİ
|
|
|
TOPLAM 6.388.177.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunun
2022 yılı merkezî yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunun
2020 yılı merkezî yönetim kesin hesabının bölümlerine
geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma
Kurumu 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 6.297.798.544,23
Bütçe
Gideri 5.176.165.271,16
İptal
Edilen Ödenek 1.120.682.323,07
Ertesi
Yıla Devredilen Ödenek 58.461.342,17
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
(B) cetvelinin genel toplamlarını okutuyorum:
(B) CETVELİ
|
|
Bütçe
Geliri Tahmini 3.509.662.000,00
Tahsilat 5.188.850.131,97
Ret
ve İadeler 2.430.041,67
Net
Tahsilat 5.186.420.090,30
BAŞKAN Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunun
2020 yılı merkezî yönetim kesin hesabının bölümleri kabul
edilmiştir.
Türkiye Bilimler Akademisinin 2022 yılı merkezî
yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
TÜRKİYE
BİLİMLER AKADEMİSİ
1) Türkiye Bilimler Akademisi 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 30.010.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Gelir cetvelinin toplamını okutuyorum:
GELİR
CETVELİ
|
|
|
TOPLAM 29.610.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Türkiye Bilimler Akademisinin 2022 yılı merkezî
yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
Türkiye Bilimler Akademisinin 2020 yılı merkezî
yönetim kesin hesabının bölümlerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Türkiye Bilimler Akademisi 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 19.204.000,00
Bütçe
Gideri 15.617.283,85
İptal
Edilen Ödenek 3.586.716,15
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
(B) cetvelinin genel toplamlarını okutuyorum:
(B) CETVELİ
|
|
Bütçe
Geliri Tahmini 18.351.000,00
Tahsilat 18.402.372,49
Ret
ve İadeler 210,00
Net
Tahsilat 18.402.162,49
BAŞKAN Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Türkiye Bilimler Akademisinin 2020 yılı merkezî
yönetim kesin hesabının bölümleri kabul edilmiştir.
Türkiye Uzay Ajansının 2022 yılı merkezî
yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler...
Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
TÜRKİYE UZAY
AJANSI
1) Türkiye Uzay Ajansı 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 61.293.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Gelir cetvelinin toplamını okutuyorum:
GELİR
CETVELİ
|
|
|
TOPLAM 61.293.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Türkiye Uzay Ajansının 2022 yılı merkezî
yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
Türkiye Uzay Ajansının 2020 yılı merkezî
yönetim kesin hesabının bölümlerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Türkiye Uzay Ajansı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 105.047.337,00
Bütçe
Gideri 82.301.644,59
Ödenek
Üstü Gider
6.245,08
İptal
Edilen Ödenek 22.751.937,49
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
(B) cetvelinin genel toplamını okutuyorum:
(B) CETVELİ
|
|
Bütçe
Geliri Tahmini 24.529.000,00
Tahsilat 251.354.062,76
BAŞKAN Kabul edenler
Etmeyenler
Kabul
edilmiştir.
Türkiye Uzay Ajansının 2020 yılı merkezî
yönetim kesin hesabının bölümleri kabul edilmiştir.
İçişleri Bakanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
İÇİŞLERİ
BAKANLIĞI
1) İçişleri Bakanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 14.734.260.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
İçişleri Bakanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
İçişleri Bakanlığının 2020
yılı merkezî yönetim kesin hesabının bölümlerine geçilmesini
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) İçişleri Bakanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 12.332.749.508,66
Bütçe
Gideri 12.066.391.009,93
İptal
Edilen Ödenek 266.358.498,73
Ertesi
Yıla Devredilen Ödenek 94.970.123,73
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
İçişleri Bakanlığının 2020
yılı merkezî yönetim kesin hesabının bölümleri kabul
edilmiştir.
Emniyet Genel Müdürlüğünün 2022 yılı merkezî
yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler...
Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
EMNİYET GENEL
MÜDÜRLÜĞÜ
1) Emniyet Genel Müdürlüğü 2022 Yılı
Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 56.996.086.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Emniyet Genel Müdürlüğünün 2022 yılı merkezî
yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
Emniyet Genel Müdürlüğünün 2020 yılı merkezî
yönetim kesin hesabının bölümlerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Emniyet Genel Müdürlüğü 2020 Yılı
Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 27.712.410.224,95
Bütçe
Gideri 40.769.084.569,48
Ödenek
Üstü Gider 15.480.299.127,64
İptal
Edilen Ödenek 2.413.268.181,22
Ertesi
Yıla Devredilen Ödenek 2.408.771.711,93
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Emniyet Genel Müdürlüğünün 2020 yılı merkezî
yönetim kesin hesabının bölümleri kabul edilmiştir.
Jandarma Genel Komutanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
JANDARMA GENEL
KOMUTANLIĞI
1) Jandarma Genel Komutanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 35.996.445.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Jandarma Genel Komutanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
Jandarma Genel Komutanlığının 2020 yılı
merkezî yönetim kesin hesabının bölümlerine geçilmesini
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Jandarma Genel Komutanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 22.432.314.812,55
Bütçe
Gideri 25.269.601.281,51
Ödenek
Üstü Gider 3.123.647.270,37
İptal
Edilen Ödenek 284.093.980,40
Ertesi
Yıla Devredilen Ödenek 286.359.651,98
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Jandarma Genel Komutanlığının 2020
yılı merkezî yönetim kesin hesabının bölümleri kabul
edilmiştir.
Sahil Güvenlik Komutanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
SAHİL
GÜVENLİK KOMUTANLIĞI
1) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2022
Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 1.917.657.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Sahil Güvenlik Komutanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
Sahil Güvenlik Komutanlığının 2020
yılı merkezî yönetim kesin hesabının bölümlerine
geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler...
Kabul edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Sahil Güvenlik Komutanlığı 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 1.341.665.414,87
Bütçe
Gideri 1.220.494.262,78
İptal
Edilen Ödenek 121.171.152,09
Ertesi
Yıla Devredilen Ödenek 116.415.116,28
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Sahil Güvenlik Komutanlığının 2020
yılı merkezî yönetim kesin hesabının bölümleri kabul
edilmiştir.
Göç İdaresi Başkanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
GÖÇ İDARESİ
BAŞKANLIĞI
1) Göç İdaresi Başkanlığı
2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 4.493.997.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Göç İdaresi Başkanlığının 2022
yılı merkezî yönetim bütçesi kabul edilmiştir.
Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün 2020 yılı
merkezî yönetim kesin hesabının bölümlerine geçilmesini
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Göç İdaresi Genel Müdürlüğü 2020
Yılı Merkezî Yönetim Kesin Hesabı
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 3.566.465.728,37
Bütçe
Gideri 3.535.678.927,32
İptal
Edilen Ödenek 30.786.801,05
Ertesi
Yıla Devredilen Ödenek 3.736.489,16
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün 2020 yılı
merkezî yönetim kesin hesabının bölümleri kabul edilmiştir.
Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığının 2022 yılı merkezî yönetim
bütçesine geçilmesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler...
Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Genel toplamı okutuyorum:
AFET VE ACİL
DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI
1) Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığı 2022 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
ÖDENEK CETVELİ
|
|
|
GENEL TOPLAM 2.421.082.000
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığının 2022 yılı merkezî yönetim
bütçesi kabul edilmiştir.
Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığının 2020 yılı merkezî yönetim
kesin hesabının bölümlerine geçilmesini oylarınıza
sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
Genel toplamları okutuyorum:
2) Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığı 2020 Yılı Merkezî Yönetim Bütçesi
(A) CETVELİ
|
|
Toplam
Ödenek 5.723.803.286,12
Bütçe
Gideri 5.707.092.721,67
İptal
Edilen Ödenek 16.710.564,45
Ertesi
Yıla Devredilen Ödenek 1.489.862,12
BAŞKAN Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul
edilmiştir.
Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığının 2020 yılı merkezî yönetim
kesin hesabının bölümleri kabul edilmiştir.
BAŞKAN
Böylece, ikinci turda yer alan kamu idarelerinin bütçeleri ve kesin
hesapları kabul edilmiştir. Hayırlı olmalarını
tememni ederim.
Sayın
milletvekilleri, ikinci tur görüşmeleri tamamlanmıştır.
Programa
göre kamu idarelerinin bütçe ve kesin hesaplarını sırasıyla
görüşmek için, 9 Aralık 2021 Perşembe günü saat 11.00de
toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum.
Kapanma Saati: 01.21
(x) 7/4/2020 tarihli 78inci Birleşimden itibaren, coronavirüs salgını sebebiyle Genel Kurul Salonundaki Başkanlık Divanı üyeleri, milletvekilleri ve görevli personel maske takarak çalışmalara katılmaktadır.
(x) 281, 282 S. Sayılı Basmayazılar ve Ödenek Cetvelleri 6/12/2021 tarihli 28inci Birleşim Tutanağına eklidir.
(x) Bu bölümlerde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi.
(x) Bu bölümlerde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi.
(x) Bu bölümde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi.
(x) Bu bölümde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi.
(x) Bu bölümde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi.
(x) Bu bölümlerde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi.
(X) Bu bölümde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi.
(X) Bu bölümde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi.