TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
91inci Birleşim
17 Mayıs 2022 Salı
(TBMM Tutanak Hizmetleri Başkanlığı tarafından
hazırlanan bu Tutanak Dergisinde yer alan ve kâtip üyeler tarafından
okunmuş bulunan her tür belge ile konuşmacılar tarafından
ifade edilmiş ve tırnak içinde belirtilmiş alıntı
sözler aslına uygun olarak yazılmıştır.)
İÇİNDEKİLER
I.- GEÇEN
TUTANAK ÖZETİ
II.- GELEN
KÂĞITLAR
III.-
YOKLAMALAR
IV.- GÜNDEM DIŞI
KONUŞMALAR
A)
Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları
1.-
Iğdır Milletvekili Habip Eksikin, Iğdır ve Erzurumun
sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
2.- Batman
Milletvekili Ziver Özdemirin, Batmanın il oluşunun 32nci
yılına ilişkin gündem dışı konuşması
3.-
Kırklareli Milletvekili Türabi Kayanın, Kırklarelinin
sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
V.-
AÇIKLAMALAR
1.- İzmir
Milletvekili Mehmet Ali Çelebinin, itfaiyecilerin problemlerine ilişkin
açıklaması
2.- Bursa
Milletvekili Erkan Aydının, Bursanın Osmangazi ve Büyükorhan
ilçelerindeki sulama sorununa ilişkin açıklaması
3.-
Balıkesir Milletvekili Ahmet Akının,
fırsatçıların Balıkesir kuzusunu istismar ettiğine
ilişkin açıklaması
4.- Mersin
Milletvekili Hacı Özkanın, 15-21 Mayıs Aile Haftasına
ilişkin açıklaması
5.- Mersin
Milletvekili Zeynep Gül Yılmazın, Mersine kazandırılan
gençlik yatırımlarına ilişkin açıklaması
6.- Mersin
Milletvekili Ali Cumhur Taşkının, Rize-Artvin
Havalimanının açılışına ve Çukurova Bölgesel
Havalimanının bu yıl içerisinde açılacağına
ilişkin açıklaması
7.- Adana
Milletvekili Ayhan Barutun, çiftçilerin sorunlarına ilişkin
açıklaması
8.-
Kırşehir Milletvekili Metin İlhanın, Kırşehire
yapılan kamu yatırımlarının yetersizliğine
ilişkin açıklaması
9.- Kayseri
Milletvekili Çetin Arıkın, Akin Mahallesinin yol sorununa
ilişkin açıklaması
10.- Tokat
Milletvekili Yücel Bulutun, Tokat Havalimanına ilişkin
açıklaması
11.- Kocaeli
Milletvekili Sami Çakırın, NATOya yeni üyelik taleplerine ve
tartışmalarına ilişkin açıklaması
12.-
Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutderenin, Adıyaman Çelikhanda
yer alan Askerhan köy halkının yaşadığı
mağduriyete ilişkin açıklaması
13.-
İstanbul Milletvekili Hayati Arkazın, Silivri-Çatalca-Arnavutköy
hattındaki silo ihtiyacına ve geçtiğimiz hafta şehit olan
polis ve askerlere Allahtan rahmet dilediğine ilişkin
açıklaması
14.- Kocaeli
Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlunun, İnsan Hakları
Derneği Hakkâri Şube Eş Başkanı Avukat Yusuf
Çobanoğluna telefonla ölüm tehditleri
yağdırıldığına ilişkin açıklaması
15.-
İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlunun, Filistinli Gazeteci
Şirin Ebu Akile ile barış grubu üyesi ve Dersim Alevilik
Akademisi kurucusu Aysel Doğanın cenazesine düzenlenen
saldırılara ilişkin açıklaması
16.- Çanakkale
Milletvekili Özgür Ceylanın, trafik sigortası tavan primine gelen
zamma ilişkin açıklaması
17.- Kocaeli
Milletvekili İlyas Şekerin, köy okullarına ilişkin
açıklaması
18.- Van
Milletvekili Muazzez Orhan Işıkın, Van Büyükşehir
Belediyesindeki taşeron işçilerin mağduriyetine ilişkin
açıklaması
19.-
Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürerin, Niğde ilinde sulama suyu ve
hayvan sulama göletlerinin yapımını bekleyen köy ve kasabalara
ilişkin açıklaması
20.- Bursa
Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlunun, ülkemizde
söylenebilen ve söylenemeyen şarkılara ilişkin
açıklaması
21.-
İzmir Milletvekili Dursun Müsavat Dervişoğlunun, Trabzonsporun
şampiyonluğunu tebrik ettiğine, Süper Lige yükselen Ankaragücü
ve Ümraniyesporu kutladığına, Meclis Koruma Daire
Başkanlığında görevli Polis Memuru Erol
Yıldızın vefatına, Zonguldaktaki Türkiye Taşkömürü
Kurumuna bağlı maden ocağında meydana gelen kazanın
12nci yıl dönümüne, Atatürk Havalimanının millet bahçesine
dönüştürülmesine, yargı bağımsızlığındaki
tahribata ve fahiş zamlara ilişkin açıklaması
22.- Manisa
Milletvekili Erkan Akçayın, 14 Mayıs 2022de İsveç
Dışişleri Bakanının NATOya üyelik süreciyle ilgili
yaptığı açıklamalara, Rize-Artvin Havalimanına, Soma
ve TTK Karadon Müessesesi Müdürlüğü maden ocaklarında meydana gelen
kazaların yıl dönümlerine, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Gününe, 14
Mayıs Dünya Eczacılık Gününe ve millî
sporcularımızın başarılarına ilişkin
açıklaması
23.-
İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun, Âşık Mahzuni
Şerifin ölümünün 20nci yıl dönümüne, 15 Mayıs Kürt Dil
Bayramında karşı karşıya kaldıkları
yasaklara, Aysel Doğanın cenazesine yapılan saldırıya
ve IŞİD davalarına yönelik soruya CİMER tarafından
verilen cevaba ilişkin açıklaması
24.-
İstanbul Milletvekili Engin Altayın, İstanbul Milletvekili
Hakkı Saruhan Oluçun yaptığı açıklamasındaki
bazı ifadelerine, 14 Mayıs Dünya Eczacılık Günü ile Dünya
Çiftçiler Gününü kutladığına, Âşık Mahzuni
Şerifin ölümünün 20nci yıl dönümüne, Mithat Sancarın annesinin
vefatına, Yargıtayın 12 Mayıs Perşembe günü CHP
İstanbul İl Başkanıyla ilgili verdiği karara, Bursa
Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlunun
yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ve
Yeşilköy Atatürk Havalimanına ilişkin açıklaması
25.- Kayseri
Milletvekili Mustafa Elitaşın, Genel Kurul gündemine, 19 Mayıs
Gençlik ve Spor Bayramına ve İzmir Milletvekili Dursun Müsavat
Dervişoğlu, İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluç ile
İstanbul Milletvekili Engin Altayın yaptıkları
açıklamalarındaki bazı ifadelerine ilişkin
açıklaması
26.-
İstanbul Milletvekili Engin Altayın, Kayseri Milletvekili Mustafa
Elitaşın yaptığı açıklamasındaki bazı
ifadelerine ilişkin açıklaması
27.-
İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun, Kayseri Milletvekili
Mustafa Elitaşın yaptığı açıklamasındaki
bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
28.- Kayseri
Milletvekili Mustafa Elitaşın, İstanbul Milletvekili Engin
Altay ile İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun
yaptıkları açıklamalarındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması
29.-
İstanbul Milletvekili Engin Altayın, Kayseri Milletvekili Mustafa
Elitaşın yaptığı açıklamasındaki bazı
ifadelerine ilişkin açıklaması
30.-
İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun, Kayseri Milletvekili
Mustafa Elitaşın yaptığı açıklamasındaki
bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
31.- Gaziantep
Milletvekili İmam Hüseyin Filizin, torpilli atamalara ilişkin
açıklaması
32.- Gaziantep
Milletvekili İrfan Kaplanın, yap-işlet-devret sistemiyle
yapılan otoyol, köprü, havalimanı gibi işletmelerin ülkemizi
borç batağına soktuğuna ilişkin açıklaması
33.-
Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürkün, Fikret Karabudak Stadyumuna
ilişkin açıklaması
34.-
İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlunun, Kırım Tatar
Türklerinin Stalin tarafından sürgün edilişinin 78inci yıl
dönümüne ilişkin açıklaması
35.- Aksaray
Milletvekili Ramazan Kaşlının, Aksarayda meydana gelen
şiddetli yağmur ve dolu yağışı sebebiyle
çiftçilerin yaşadığı mağduriyete ilişkin
açıklaması
36.-
Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygunun, akaryakıt
istasyonlarına getirilen yeni yükümlülüklere ilişkin
açıklaması
37.-
Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukcuoğlunun, köy okullarına
ilişkin açıklaması
38.-
İstanbul Milletvekili Zeynel Özenin, ünlü halk ozanı Âşık
Mahzuni Şerifin 20nci ölüm yıl dönümüne ve Aysel Doğanın
cenazesinde yaşanan olaylar ile konser yasaklarına ilişkin
açıklaması
39.- Mersin
Milletvekili Olcay Kılavuzun, Mersin Valiliğindeki görev
değişimine ve Mersinli futbol takımlarına ilişkin
açıklaması
40.-
İstanbul Milletvekili Engin Altayın, Samsun Milletvekili Yusuf Ziya
Yılmazın CHP grup önerisi üzerinde yaptığı
konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin
açıklaması
VI.- OTURUM
BAŞKANLARININ KONUŞMALARI
1.- Oturum
Başkanı TBMM Başkan Vekili Haydar Akarın, Kayseri
Milletvekili Mustafa Elitaşın CHP Genel Başkanını
yanlış anladığına ve CHP Genel
Başkanının yakıp yıkıp beton yapmaya
karşı olduğunu Türkiyenin bildiğine ilişkin
konuşması
VII.-
ÖNERİLER
A) Siyasi
Parti Grubu Önerileri
1.-
İYİ Parti Grubunun, Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş ve
arkadaşları tarafından, kiracıların kira ödeme
zorluğu karşısındaki mağduriyetlerinin giderilmesi,
kiracıların barınma sorunu yaşamaması ve kirada
oturdukları evlerin depreme karşı denetime alınması ve
kiracıların korunması amacıyla 12/5/2022 tarihinde Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis
araştırması önergesinin ön görüşmelerinin, Genel Kurulun 17
Mayıs 2022 Salı günkü birleşiminde yapılmasına
ilişkin önerisi
2.- HDP
Grubunun, Adana Milletvekili Kemal Peköz ve arkadaşları
tarafından, BOTAŞ başta olmak üzere kaynakların kamu
yararına çalışması amacıyla 11/5/2022 tarihinde
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş
olan Meclis araştırması önergesinin ön görüşmelerinin,
Genel Kurulun 17 Mayıs 2022 Salı günkü birleşiminde
yapılmasına ilişkin önerisi
3.- CHP
Grubunun, Grup Başkan Vekilleri İstanbul Milletvekili Engin Altay,
Manisa Milletvekili Özgür Özel ve Sakarya Milletvekili Engin Özkoç
tarafından, yargı bağımsızlığı ve
tarafsızlığını olumsuz etkileyen unsurların
tespiti ve yargıya güvenin artırılması için gerekli
önlemlerin belirlenmesi amacıyla 17/5/2022 tarihinde Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması
önergesinin ön görüşmelerinin Genel Kurulun 17 Mayıs 2022 Salı
günkü birleşiminde yapılmasına ilişkin önerisi
VIII.- YAZILI
SORULAR VE CEVAPLARI
1.-
Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygunun, TBMMye temin edilen
kolonyalara ilişkin sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan
Vekili Süreyya Sadi Bilgiçin cevabı (7/62911)
2.- Manisa
Milletvekili Özgür Özelin, TBMMye temin edilen kolonyalara ilişkin
sorusu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Süreyya Sadi
Bilgiçin cevabı (7/62912)
3.- Ankara
Milletvekili Yıldırım Kayanın, Zonguldakın Kozlu
İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü bünyesinde çalışan bir
bürokrata yönelik iddialara ilişkin sorusu ve Millî Eğitim
Bakanı Mahmut Özerin cevabı (7/63147)
4.-
Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalanın,
Şanlıurfanın Eyyübiye ilçesi Kırkmağara Mahallesinde
bulunan bir okulda sahnelenen gösteriye,
- Niğde
Milletvekili Ömer Fethi Gürerin, mevsimlik tarım işçisi olarak
çalışan çocuk ve kadınların eğitimlerine devam
edebilmesine yönelik çalışmalara,
-
Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalanın, Mersinin Akdeniz
ilçesindeki bir ortaokulda görevli öğretmenin görev yerinin
değiştirilmesine yönelik iddialara,
İlişkin
soruları ve Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özerin cevabı
(7/63275), (7/63278), (7/63281)
17
Mayıs 2022 Salı
BİRİNCİ
OTURUM
Açılma
Saati: 15.01
BAŞKAN:
Başkan Vekili Haydar AKAR
KÂTİP
ÜYELER: Şeyhmus DİNÇEL (Mardin), Bayram ÖZÇELİK (Burdur)
-----0-----
BAŞKAN Türkiye Büyük Millet Meclisinin
91inci Birleşimini açıyorum.
Toplantı yeter sayısı vardır,
görüşmelere başlıyoruz.
Gündeme geçmeden önce 3 sayın milletvekiline
gündem dışı söz vereceğim.
Gündem dışı ilk söz, Iğdır
ve Erzurumun sorunları hakkında söz isteyen Iğdır
Milletvekili Sayın Habip Eksike aittir.
Buyurun Sayın Eksik. (HDP
sıralarından alkışlar)
IV.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları
1.- Iğdır Milletvekili Habip Eksikin, Iğdır ve
Erzurumun sorunlarına ilişkin gündem dışı
konuşması
HABİP EKSİK (Iğdır)
Teşekkürler Sayın Başkan.
Genel Kurulu ve halklarımızı
saygıyla selamlıyorum.
Erzurumun ve Iğdırın birçok sorunu
var, burada, beş dakikada tüm sorunlarını anlatabilmem
imkânsız tabii; belli başlı birkaç sorununu dile
getireceğim. Umarım, diğer sorunlarıyla ilgili iktidar daha
doğru, daha uygun projeler, politikalar yürütür ve sorunlarının
çözülmesiyle ilgili çaba sarf eder.
Şimdi, Erzurum önemli bir kent, gerçekten çok
güzel bir kent; çok ciddi anlamda da büyük sorunları var. En büyük
sorunları: Çok uzun bir süredir, Erzurumla ilgili, iktidarın söz
verip de vaat verip de yerine getirmediği projeler var; Söylemez
Barajının yapılmaması, temel atma töreninin dahi
yapıldığı ama sonradan böyle bir şeyin
olmadığı Tekman Tünelinin tamamlanmaması sorunu var.
Kayyum atanmasıyla halkın iradesinin
gasbedilmesi sorunu var; Karaçoban, Karayazı ve Tekman Belediyelerine
kayyum atandı, halkın iradesi gasbedildi. Bu kayyumlar orada
halkın kaynaklarını gasbedip maalesef halka hizmet
götürmüyorlar.
Soğuk bir kent. Kışın uzun
sürmesiyle ilgili ciddi bir sorun var; doğal olarak, doğal gaz ve
elektrik faturaları çok şişkin geliyor, kömürün çok ciddi
anlamda daha çok harcanması, yakılması ihtiyacı var. O
açıdan da Erzurum halkı bu konuda, doğal gaz, elektrik ve kömür
gibi alanlarda destek bekliyor.
Hınıs Ovası, Pasinler Ovası ve
Sakalıkesik Ovasıyla ilgili, tarımla ilgili sulama
sorunları var, tarım zaten girdilerden dolayı bitme
noktasına gelmiş.
Hayvancılık büyükbaşa uygun
olmasına rağmen bu konu maalesef desteklenmediği için, destekler
belli çevrelere aktarıldığı için, yandaşa
aktarıldığı için çok ciddi anlamda sorunlar var ve bitme
noktasına gelmiş.
AVMlerin yapılmasına bağlı
olarak Erzurum esnafının ciddi anlamda
sıkıntıları var, zaten ekonomik kriz kepenk kapatma
noktasına getirmiş.
Ayrımcılık durumu söz konusu;
Mahallebaşı, Yunusemre Mahalleleri ile Hınıs, Çat,
Karaçoban, Karayazı, Tekman gibi ilçelere ayrımcılık durumu
söz konusu, Erzurumda yöneticilerin özellikle Alevi ve Kürt yurttaşlara
yönelik ayrımcılığı söz konusu.
Hızlı trenin yapılmasıyla ilgili
bir talep var, bu talebin yerine getirilmemesi sorunu var.
Özellikle AKP iktidarı döneminde Erzurumun
uzun süredir cemaatlere teslim edilmesi durumu söz konusu. Daha önce FETÖye
teslim edildi, şimdi de belli başlı başka cemaatlere teslim
ediliyor ve idareciler maalesef liyakatsiz bir şekilde bu cemaatler
tarafından belirleniyor.
İstihdam alanında hiçbir adım
atılmıyor. Şehrin en önemli istihdam alanlarından bir
tanesi olan şeker fabrikası Albayrak AŞye peşkeş
çekildi ve oradan ciddi anlamda yok pahasına satıldı.
Yapılan yatırım olarak da cezaevi dışında hiçbir
şey yapılmadı, 9 tane cezaevi yapılmış Erzuruma.
Ve aynı zamanda üniversitede 70 bin öğrenci var, barınma,
beslenme ve ulaşımla ilgili çok ciddi sorunları var, bu
sorunların giderilmemesiyle ilgili çok ciddi anlamda
sıkıntıyla karşı karşıya bu öğrenciler.
Ve Erzurumda gerçekten çok ciddi anlamda
ayrımcılığın tetiklenmesi, özellikle Kürt ve Alevi
kesime karşı yöneticilerin ayrımcılık sözü, söylemleri
mevcut, bu açıdan da çok ciddi sorun var.
Iğdır ilimizle ilgili de çok ciddi sorunlar
var. Iğdır, gerçekten jeopolitik ve coğrafik olarak çok önemli
bir konumda, 3 ülkeyle sınırı var, Ermenistan sınır
kapısı kapalı, İranla olan sınır
kapısı kapalı, Nahçıvanla olan sınır
kapısı tek açık, o da üç beş azınlığın
elinde, maalesef ticaret bu şekilde resmen engelleniyor.
Hava kirliliği konusunda Iğdır
Avrupanın 1inci en kötü kirli havasına sahip ili olarak tarihe
geçti. İktidarın yanlış politikaları, iktidarın
özellikle altyapı çalışmalarıyla ilgili -yürütüldüğü
zaman- yanlış politikaları çok ciddi anlamda hava
kirliliğine sebep oldu. Özellikle HDP belediyeciliği döneminde
alınan hibeler bugün AKP yandaşlarına, AKP yandaşı
olan firmalara peşkeş çekiliyor ve onlar da Iğdırı,
Iğdır halkını toza, toprağa, çamura resmen gömmüş
durumdalar.
Kayyumla halkın iradesi gasbedildi ve
halkın kaynakları âdeta talanvari bir şekilde orada AKP
yandaşlarına peşkeş çekiliyor.
Sağlık alanında çok ciddi sorunu var
Iğdırın. Hastane ve doktor sayısı çok ciddi anlamda
sıkıntılı. Branş doktorlarına ulaşmak neredeyse
imkânsız. Mesela, KBB doktoru Iğdırda yok.
İşsizlik, yoksulluk, istihdam konusunda
hem Erzurum hem Iğdır çok ciddi anlamda sıkıntı
yaşamakta.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
HABİP EKSİK (Devamla) Teşekkürler
Sayın Başkan.
İşsizlik ve yoksulluk nedeniyle
Iğdırdaki gençler ya metropollere ya da Avrupaya göç etmek zorunda
kalıyorlar.
Torpil, yolsuzluk, usulsüzlük resmen
Iğdırda alenileşmiş, normalleşmiş, AKPnin
idarecileri tarafından maalesef normal bir hâle gelmiş;
alenileştiği hâlde bu konuyla ilgili, yolsuzluklarla ilgili,
usulsüzlüklerle ilgili bir soruşturma dahi açılmıyor.
Hayvancılık bitme noktasına
gelmiştir çünkü yayla yasakları insanları resmen canından
bezdirmiştir.
Ağrı Dağı gibi önemli bir
değer var olmasına rağmen, ki Erzurumda da Palandöken
Dağı kayak için çok uygun olmasına rağmen, turistik
açıdan değerlendirilmediğini görmekteyiz.
Iğdır tarım alanı olmasına
rağmen maalesef desteklemeler belli kesimlere aktarılıyor, ciddi
anlamda da yandaşa aktarılıyor, tarım bitme noktasına
gelmiştir. Zaten Aras Nehrinin üzerindeki, Karakurt bölgesindeki HES
Iğdırda tarımı resmen bitirme noktasına
getirmiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür ediyoruz Sayın Eksik.
HABİP EKSİK (Devamla) Uçak, otobüs gibi
ulaşım araçlarının bilet fiyatları da had safhaya
ulaşmış.
Iğdıra çevre yolu ve demir yoluyla ilgili
verilen sözler de maalesef tutulmadı.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Teşekkürler. (HDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Gündem dışı ikinci söz,
Batmanın il oluşunun 32nci yılı münasebetiyle söz isteyen
Batman Milletvekili Sayın Ziver Özdemire aittir.
Buyurun Sayın Özdemir. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
2.- Batman Milletvekili Ziver Özdemirin, Batmanın il
oluşunun 32nci yılına ilişkin gündem dışı
konuşması
ZİVER ÖZDEMİR (Batman) Teşekkür
ediyorum Değerli Başkanım.
Değerli milletvekilleri,
Batman'ımızın il oluşunun 32nci yıl dönümü
münasebetiyle gündem dışı söz almış bulunuyorum.
Konuşmamın başında, Genel Kurulu ve ekranları
başında bizi takip eden vatandaşlarımızı sevgiyle
saygıyla selamlıyorum.
Ayrıca, bu sezon 3. Ligde şampiyon olan
Batman Petrolspor'umuzu da tebrik ediyor, 2. Ligde başarılar
diliyorum.
1940 yılında Raman Dağında
petrol bulunmasıyla beraber çehresi değişmeye başlayan
Batman İluh adlı bir köy iken 1937 yılında bucak, 1957
yılında ilçe, 16 Mayıs 1990 tarihinde ise Türkiye'nin 72nci ili
olarak kayıtlara geçmiştir.
Bu yıl, il oluşumuzun 32nci yıl
dönümünü kutladığımız Batman, çok kısa zamanda büyük
bir gelişim göstererek yaklaşık 600 bin nüfusuyla nüfus
bakımından Türkiye'nin 34üncü ili durumundadır. Batman ve
ilçeleri, on iki bin yıllık tarihî geçmişinde birçok medeniyete
ev sahipliği yapmış, hoşgörülü ve misafirperver
insanların yaşadığı, gelenek ve modernitenin bir arada
sentezlendiği kozmopolit bir şehir durumunda. Dicle Nehri'nin hayat
verdiği topraklarda, her biri farklı doğal güzelliklere sahip olan
Beşiri, Gercüş, Hasankeyf, Kozluk ve Sason ilçelerimizle beraber,
Gresira, Kaniyexenê, Aviskê, Habizbini/Aynkaf ve Yücebağ (Cacas)
beldelerimizle Batman, her geçen gün büyükşehir olma yolunda emin
adımlarla yoluna devam etmektedir.
AK PARTİ hükûmetleri döneminde, sosyal,
kültürel, ekonomik ve eğitim alanlarında yapılan
yatırımlarla beraber Batman büyük bir değişim ve
dönüşüm süreci yaşamıştır. Son on yılda Batmana
yeni hastaneler, okullar, kütüphaneler, stadyumlar, kapalı spor salonları,
olimpik yüzme havuzları, atletizm pistleri, havalimanı, köprüler, köprülü
kavşaklar, bölünmüş yollar ve birçok yatırım yapılarak
ilimizin çehresi değişmiş, Batmanlı hemşehrilerimin
hayat kalitesi de artırılmıştır.
AK PARTİyle beraber Batmanda ulaşım
ağının gelişmesiyle organize sanayi bölgelerinin tesis
edilmesi, tarım sektörünün yanında sanayi ve hizmet sektörünün de
gelişmesini sağlamış ve yeni istihdam alanları da
oluşturulmuştur. Hâlihazırda Batmanda sadece tekstil sektöründe
yaklaşık 40 bin insanımız çalışmaktadır ve
bunların çoğu da daha öncesinde göç ederek büyükşehirlerde
yaşayan Batmanlı hemşehrilerimizdir; onlar geri dönerek
Batmanda tekstil sektöründe hizmet vermeye devam etmektedirler. Bunun
yanında, ikinci organize sanayi bölgesiyle tarıma dayalı ihtisas
-hayvancılık- OSBnin altyapı süreçlerine devam ediyoruz ve bu
OSBlerde de şu anda yoğun talep bulunmaktadır.
TPAO, TÜPRAŞ ve BOTAŞ gibi Türkiyenin
güzide kuruluşlarına bağrını açan ve kuruluşlarla
bütünleşen Batman, genç, dinamik ve çalışkan nüfusuyla her geçen
gün Türkiye ekonomisine daha fazla katkı sunmaktadır. Genç bir
şehir olan Batmanımız, yer altında petrolüyle, yer üstünde
ise genç ve girişimci insan gücüyle Türkiyenin enerjisi olmaya aday bir
şehir olarak devam ediyor.
Türkiyede yaşayan herkesi Batmana özellikle
davet etmek istiyorum. Sasondaki Mereto ve Helkıs
Dağlarını ve yaylalarını görmeye, coğrafi
işaret olarak da Sason çileğini ve Gercüşe özgü mezrone üzümünü
tatmaya, Kozlukta Hezo Kalesi ile biri üç yüz, biri de beş yüz yıllık
olan İbrahim Bey ve Hıdır Bey Camilerini ve tarihî eserlerini
görmeye, Beşiride Mor Kiryakus Manastırını ziyaret ederek
tarihe tanıklık etmeye ve kültür varlıklarıyla,
müze-arkeopark alanıyla âdeta açık hava müzesine dönüşen
Hasankeyfi gezmeye davet ediyorum.
Bu vesileyle, Batmanımızın il
oluşunun 32nci yılını tebrik ediyor, Batmanlı
hemşehrilerime mutlu, huzurlu ve refah içerisinde geçirecekleri
yarınlar diliyorum.
Değerli Başkanımı ve
Değerli Genel Kurulu da saygıyla selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Gündem dışı üçüncü söz,
Kırklarelinin sorunları hakkında söz isteyen Kırklareli
Milletvekili Sayın Türabi Kayana aittir.
Buyurun Sayın Kayan. (CHP
sıralarından alkışlar)
3.- Kırklareli Milletvekili Türabi Kayanın,
Kırklarelinin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) Teşekkür
ederim.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; Kırklarelinin sorunları, Trakyanın
sorunları hakkında söz almış bulunuyorum. Hepinize
saygılar sunuyorum.
Değerli arkadaşlar, Trakya bir çiftçi
bölgesi. Bu çiftçi bölgesinin verimli toprakları var. Bu verimli
toprakları bir taraftan sanayi kuruluşlarıyla biz yok ederken
bir taraftan bu sanayi kuruluşlarına sürekli olarak hizmet edecek
olan yolları da yok ederken, şehirleri büyütürken şehirlerin
aldığı alanları da yok ederken maalesef ve maalesef
Türkiyede iktidar bu arada çiftçiyi de yok etmeye karar vermiş
değerli arkadaşlar. Öyle karar vermiş ki çiftçi bugün
ektiğinin karşılığını alamıyor, o
nedenle de çiftçi tarımı bıraktı.
Değerli arkadaşlar, bugün, 35 milyon dekar
yani 3,5 milyon hektar arazi terk edilmiş vaziyette, hiçbir işlem
yapılmıyor. Bir taraftan da Cumhurbaşkanı diyor ki:
Değerli arkadaşlar, şimdi, size
kısaca bir maliyet sunacağım. Şimdi, bakın, elimdeki
çizelgenin bütün hepsini yeni fiyatlarla hazırladım.
Buğdayın dekar başına maliyeti:
Değerli arkadaşlar, tekstil ülkesiyiz,
dünyanın en büyük tekstil üreticilerinden biri ülkemiz. Biz pamuğu
dışarıdan alıyoruz. Ülkemizin topraklarının 35
milyon dönümü boş kalıyor. Bu nasıl hesaptır? Bu
hesabı bilen varsa bana bir anlatsın, biz de öğrenelim
değerli arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)
Sütçülüğe gelince... Değerli
arkadaşlar, 1 ineğin normalde bir günlük verimi
Şimdi, şu anda et problemi gözükmüyor
Türkiyenin. Neden biliyor musunuz? Çünkü doğuracak hayvanlarını
satıyorlar. Doğuracak hayvanlar bittiği zaman dana da
kalmayacak. Bu sefer tekrar dışarıya mahkûm
olacaksınız, Türkiye dışarıya mahkûm olacak.
Dışarıda kaç para olacak etin kilosu? Onları artık siz
düşünün değerli arkadaşlar. Türkiyenin çiftçisi, Türkiyenin
üreticisi bu hâlde.
Şimdi, değerli arkadaşlar, biz
yıllardan bu yana ne diyoruz? Değerli arkadaşlar, çiftçilik
stratejik bir uğraştır, stratejik bir konudur. Siz makine almazsanız,
makineniz çalışmazsa bir şekilde yaşamınızı
idare edebilirsiniz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
TÜRABİ KAYAN (Devamla) Sayın
Başkan, rica ediyorum
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
TÜRABİ KAYAN (Devamla) Makineniz yoksa idare edebilirsiniz,
eski elbiselerinizle geçinebilirsiniz ama üretmezseniz gıdanızı,
yarın aç kalırsınız. Onun için stratejik bir önemdir
çiftçilik, tarım; onun için yıllardan beri Yanlış bir
politika yürütülüyor tarımda! diye biz buradan bas bas
bağırıyoruz değerli arkadaşlar.
Şimdi, 5li çeteye gelince para var, Londra
bankerlerine gelince para var.
AHMET AKIN (Balıkesir) Çiftçiye yok!
TÜRABİ KAYAN (Devamla) Yirmi yılda 1,65
trilyon dolar para harcadınız, çiftçiyi batırdınız ama
bu bahsettiğim bankerler, bu bahsettiğim müteahhitler ceplerine para
dolduruyorlar. Türkiye, siz ele aldığınız zaman ülkeyi,
16ncı sıradaydı dünyanın gelişmiş
ekonomilerinde, şimdi 23üncü sıraya düşürdünüz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
TÜRABİ KAYAN (Devamla) Bu bahsettiğim
yandaşlarınız ceplerini doldurdular, zenginliklerine zenginlik
kattılar ama Türkiye fakirleştikçe fakirleşti,
fakirleştikçe fakirleşti; sizlere armağan olsun bu, utanın!
(CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ederiz Sayın Kayan.
Sayın milletvekilleri, şimdi, sisteme
giren ilk 20 milletvekiline yerlerinden birer dakika söz vereceğim.
İlk söz Sayın Çelebinin.
Buyurun.
V.- AÇIKLAMALAR
1.- İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebinin, itfaiyecilerin
problemlerine ilişkin açıklaması
MEHMET ALİ ÇELEBİ (İzmir)
Teşekkürler Sayın Başkan.
İtfaiyecilerimiz bize kırgın;
çözülmesi gereken problemleri şunlardır:
1) 657 sayılı Kanunun 36ncı
maddesinde değişiklik yapılarak itfaiye hizmetleri
sınıfı oluşturulmalıdır.
2) İtfaiye hizmetlerinin yürütülmesine
ilişkin bir kanun çıkarılmalıdır.
3) Görevi başında hayatını
kaybeden itfaiyeciler şehit sayılmalı, kalıcı
şekilde yaralananlar için gazilik hakkı verilmelidir.
4) İtfaiyeciler için özel sağlık ve
güvenlik mevzuatı çıkarılmalıdır.
5) İtfaiye vardiya sistemi değişmeli,
üçten dört vardiyaya çıkılmalıdır.
6) Fiilî hizmet süresi zammı altmış
gündür ve sadece yangınlarda geçirdiği mesai süresi dikkate
alınmaktadır, bu haksızlık giderilmelidir.
7) Meslek eğitimi için ulusal itfaiye akademisi
kurulmalıdır.
8) İtfaiye kurumu içinde branşlaşma
sağlanmalıdır diyorum, yüce Meclisi saygıyla
selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın Aydın
2.- Bursa Milletvekili Erkan Aydının, Bursanın
Osmangazi ve Büyükorhan ilçelerindeki sulama sorununa ilişkin
açıklaması
ERKAN AYDIN (Bursa) Teşekkür ederim
Sayın Başkan.
Hafta içi, Osmangazi ilçesinde Sulama Kooperatifi
Başkanı ve ova köylerimizin muhtarlarıyla birlikteydik. Orada
büyük bir sorun var; köylünün, üreticinin sulama motorları, sulama
boruları, telleri ve oradaki ürünleri birer birer çalınıyor.
Defalarca yerel yöneticilere, belediye başkanlarına gitmelerine
rağmen hiçbir çözüm üretilememiş. Bursanın en değerli
arazileri, en verimli toprakları ancak hiçbir çözüm üretilemiyor ve
hızla üretimden kopuluyor. Yine, aynı şekilde Büyükorhan
ilçemizde de aynı sorun var; orada da Cuma Barajının sulama
motorlarının telleri çalındığı ve bu sorun da
giderilmediği için köylünün mahsulü şu anda tarlada kurumakla yüz
yüze.
Burada tarımı konuşuyoruz,
ithalatı konuşuyoruz ancak kendi üreticimizin sorunlarına bir
türlü çözüm bulamıyoruz. Buradan, yetkililere sesleniyorum: Bir an önce bu
çalınma sorununu çözün ve köylü üretmeye devam etsin.
BAŞKAN Sayın Akın
3.- Balıkesir Milletvekili Ahmet Akının,
fırsatçıların Balıkesir kuzusunu istismar ettiğine
ilişkin açıklaması
AHMET AKIN (Balıkesir) Sayın
Başkanım, teşekkürler.
Balıkesir, tarım ve
hayvancılığın başkentidir ve bununla birlikte
Türkiye'nin dört bir yanında da Balıkesir kuzusu bir markadır ve
tescillidir. Balıkesirli besicilerimiz, büyük bir emekle, yüksek maliyetlerle,
ekmeğini kazanmak için, bu ekonomik buhranda, yaşanan gıda
krizinde büyük bir mücadele verirken, fırsatçılar
coğrafyamızın markasını istismar ediyorlar. AK
PARTİ iktidarının yarattığı hayat
pahalılığını fırsat bilip yükselen et
fiyatları karşısında başka bölgelerden hayvan getirip
sonra buradan başka bölgelere Balıkesir kuzusu
olmadığı hâlde Balıkesir kuzusu diye gönderenler
haksız kazanç elde ediyorlar.
Balıkesirli hemşehrilerim adına,
Tarım ve Hayvancılık Bakanını,
Fırsatçılık yapanlardan hesap soracağız. diye
açıklamalar yapan AK PARTİ iktidarını acilen göreve davet
ediyorum.
Bitirdiniz kuzuları ya!
BAŞKAN Sayın Özkan
4.- Mersin Milletvekili Hacı Özkanın, 15-21 Mayıs Aile
Haftasına ilişkin açıklaması
HACI ÖZKAN (Mersin) Teşekkürler Sayın
Başkan.
Muhabbetin, sevginin, hoşgörünün ilk
öğrenildiği yer olan aile, sağlıklı bireylerin, mutlu
ve güçlü toplum idealinin en büyük dayanağıdır. Biz, aileyi
toplumun nüvesi, kilit taşı, mayası olarak gören bir medeniyetin
mensuplarıyız; zamana ve ihtiyaçlara göre değişim gösterse
de aile kurumunu güçlendirmek ve korumak önceliğimizdir.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan
liderliğinde güçlü aile, toplum anlayışıyla evlat sahibi
olan çiftlerimizi ve aile kurma yolundaki gençlerimizi her zaman destekledik,
engelli bireyleri olan ailelerimizin yanında olduk, şehit ve gazi
ailelerimizle hep gönül gönüle durduk.
Bu vesileyle 15-21 Mayıs Aile
Haftamızı tebrik ediyor, tüm ailelerimize sağlıklı ve
huzurlu bir ömür diliyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın Yılmaz
5.- Mersin Milletvekili Zeynep Gül Yılmazın, Mersine
kazandırılan gençlik yatırımlarına ilişkin
açıklaması
ZEYNEP GÜL YILMAZ (Mersin) AK PARTi hükûmetleri
olarak Gençlik, geleceğin tohumudur. şiarıyla gençlerine sahip
çıkan, değer veren ve onlar için yatırım yapan bir politika
izliyoruz. Bu kapsamda, Mersinimize kazandırdığımız
gençlik yatırımlarımız da hızla devam ediyor. Mut
Gençlik Merkezimizden sonra, proje aşamasında bulunan
Yenişehir, Akdeniz, Toroslar ve Tarsus Gençlik Merkezlerimiz ile
yatırım programına alınan ve ödenekleri gelen Anamur,
Gülnar, Erdemli, Silifke Gençlik Merkezlerimiz ve Silifke Spor Salonumuzun
yapımına başlanıyor. Bu yatırımlar en kısa
sürede tamamlanarak gençlerimizin hizmetine sunulacaktır. Bozyazı ve
Aydıncık ilçelerimize yapılacak gençlik merkezlerimiz için de
çalışmalarımız sürüyor. Böylelikle, Mersinimizde gençlik
merkezi olmayan ilçemiz kalmayacak.
Bu değerli yatırımlar için
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile
Gençlik ve Spor Bakanımıza teşekkürlerimi sunuyor, Genel Kurulu
saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın Taşkın
6.- Mersin Milletvekili Ali Cumhur Taşkının,
Rize-Artvin Havalimanının açılışına ve Çukurova
Bölgesel Havalimanının bu yıl içerisinde
açılacağına ilişkin açıklaması
ALİ CUMHUR TAŞKIN (Mersin) Teşekkür
ederim Sayın Başkan.
Dünyada sadece 5 tane olan ve bunların 2si de
Türkiye'de bulunan ve denize dolgu yapılarak inşa edilen
havalimanlarından Rize-Artvin Havalimanının
açılışına hafta sonu şahitlik ettik. Açılışının
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın Aliyevin
gerçekleştirdiği Türkiye'nin 57nci havalimanı Rize-Artvin
Havalimanının ülkemize ve milletimize hayırlı
olmasını diliyorum.
AK PARTİ olarak,
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğanın
güçlü liderliğinde yürüttüğümüz eser ve hizmet siyasetimizin bir
neticesi olarak büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa etmeye devam ediyoruz.
Seçim bölgem Mersin Tarsusta yapımı
hızla devam eden, bittiğinde Mersin ve Adana başta olmak üzere,
çevre illere büyük katkı sağlayacak Çukurova Bölgesel
Havalimanının açılışını inşallah bu
yıl içeresinde Türkiye'nin 58inci havalimanı olarak hep birlikte
gerçekleştireceğiz diyor, Genel Kurulu saygıyla
selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın Barut
7.- Adana Milletvekili Ayhan Barutun, çiftçilerin sorunlarına
ilişkin açıklaması
AYHAN BARUT (Adana) Sayın Başkan, AKP
iktidarı, asla ürettirmiyor, üreteni de cezalandırmayı görev
biliyor; anlaşılan üretime karşı bir alerjileri var. Nedir
bunların çiftçiye, ülke tarımına garazı? Son bir yılda
gübre 3 kat arttı, mazot fiyatları fırladı, ülke
tarımı için, çiftçilerimiz açısından, cumhuriyet tarihinin
rekorlarını kırdılar ama tersinden oldu; 2002
yılında tarımda çalışan kişi sayısı 7,5
milyondu şimdi 4,5 milyona düştü. Çünkü üreten kazanamıyor,
hemen tarımdan uzaklaşıyor, borç batağına batan çiftçi
çare arıyor ama sesini duyan yok. Bu sene gübre atamayan çiftçi,
buğdayını hasat edecek ama ortada ürün yok. Zaten gübresiz
ekmişti, üstüne don vurdu, çiftçi ilk kez buğdayını silaj
olarak biçmek zorunda kaldı. Hasat başlıyor, taban fiyat 7,5
liradan aşağı olmamalıdır ama henüz fiyat
açıklanmadı.
Yönetemiyorlar, hesaplarını sandıkta
verecekler.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN - Sayın İlhan...
8.- Kırşehir Milletvekili Metin İlhanın,
Kırşehire yapılan kamu yatırımlarının
yetersizliğine ilişkin açıklaması
METİN İLHAN (Kırşehir) -
Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Yirmi yıllık AKP iktidarı boyunca
Kırşehirin çevre illere göre kamu yatırımlarından
yararlanma düzeyi ne yazık ki oldukça düşük olmuştur. İl
Özel İdaresinin, Sağlık Bakanlığının,
diğer kamu kurum ve kuruluşlarının web sitelerine
bakarsanız, Kırşehir için mevcut planlanan veya devam eden kamu
yatırımlarının hiç de bitecek gibi görünmediğine
tanık olacaksınız.
Buradan tüm milletvekillerine ve tüm Türkiye'ye
açıklamak istiyorum: Kırşehir'in çevre yolu yok, çok ihtiyaç
olmasına rağmen ikinci bir hastanesi yok, yeni bir şehir
stadı veya kapalı spor salonu yok, tren yolu yok, otoyolu yok, kamu
hizmetlerinin bir arada olduğu bir hükûmet binası bile yok yani bir
şehirde olması gereken temel devlet yatırımları
maalesef yok. Kırşehir, Türkiye'nin kalbinde kaderine terk
edilmiş bir Anadolu şehri olarak durmaktadır ama
Kırşehirliler müsterih olsunlar, iktidarımızda bu
sorunları kesinlikle çözeceğiz diyorum, Genel kurulu saygıyla
selamlıyorum.
BAŞKAN - Sayın Arık
9.- Kayseri Milletvekili Çetin Arıkın, Akin Mahallesinin
yol sorununa ilişkin açıklaması
ÇETİN ARIK (Kayseri) Teşekkür ediyorum
Sayın Başkan.
Şehir merkezine sadece
Sayın Muhtarım, kıymetli Akinli
hemşehrilerim; üç değil otuz yıl da geçse bunlar
sorunlarınızı çözemez; sabredin, en fazla bir yıl sonra
sorunlarınızı biz çözeceğiz.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Sayın Bulut
10.- Tokat Milletvekili Yücel Bulutun, Tokat Havalimanına
ilişkin açıklaması
YÜCEL BULUT (Tokat) Teşekkür ederim
Sayın Başkan.
Tokat ilinde gerçekleşen, cumhuriyet tarihinin
en büyük yatırımlarından biri olan Tokat
Havalimanının faaliyete geçmiş olması büyük bir
memnuniyetle karşılanmıştır.
Açıldığı andan itibaren İstanbul-Tokat
uçuşlarının gerçekleştirildiği ve uçak seferlerinin
tam doluluk kapasitesiyle gerçekleştiği Tokat Havalimanında
talep yoğunluğuna rağmen sefer sayılarının
sınırlı tutulması ve ek seferlerin devreye sokulmaması
nedeniyle hemşehrilerimizin önemli bir kısmı hâlen komşu
illerin havalimanlarını kullanmak durumunda kalmaktadır. Bu
durum, ciddi bir zaman kaybına ve yorgunluğa neden olmaktadır.
Bu nedenle, özellikle İstanbul-Tokat sefer sayılarının
artırılması ve saatlerinin daha işlevsel bir şeklide
düzenlenmesi ve ayrıca, İzmir ile Antalya seferlerinin de
aktarmasız bir şekilde haftada birkaç defa da olsa devreye girmesi
bütün hemşehrilerimizin beklentisidir.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Sayın Çakır
11.- Kocaeli Milletvekili Sami Çakırın, NATOya yeni üyelik
taleplerine ve tartışmalarına ilişkin açıklaması
SAMİ ÇAKIR (Kocaeli) Sayın Başkan,
Rusyanın Ukraynaya karşı başlattığı
savaş dünya dengelerini altüst etmiş, Amerika-Rusya çekişmesinin
zirve yaptığı, içinde bulunduğumuz NATO
ittifakını da direkt ilgilendiren yeni bir sürecin ortaya
çıkmasına neden olmuştur. Bu çerçevede, Finlandiya, İsveç
ekseninde NATOya yeni üyelik talepleri ve tartışmaları son
birkaç günün ana gündemi olmuştur.
Sayın Cumhurbaşkanımızın
Yunanistanın NATOnun askerî kanadına dönüşünde yapılan
hatayı tekrarlamamaya dair yaklaşımı ve sözde özgürlükler
diyarı bu ülkelerde terör yuvalanmalarına karşı aleni
tepki koyması, ülke menfaatlerini gözetmenin, savunmanın yanında
bir o kadar da ittifak üyelerine gerçeği hatırlatması son derece
doğru olandı. Yarın ne olur bilemeyiz ama bu ülkenin
başına bela olanların cirit attığı ülkelerin
kendi konforları için, bir savaş tehlikesini yaşamamak
adına çıkış arayışlarını makul görsek
bile, beslediklerinin ve desteklediklerinin ülkemize
yaşattıklarını görmemizi engellememeli diyor, Genel Kurulu
saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın Tutdere...
12.- Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutderenin, Adıyaman
Çelikhanda yer alan Askerhan köy halkının
yaşadığı mağduriyete ilişkin açıklaması
ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) Sayın
Başkan, kıymetli milletvekilleri; sizlere Çelikhan ilçemizin Askerhan
köyünde yaşayan çocukların, kadınların, annelerin, 80
yaşındaki Abdullah amca başta olmak üzere
yaşlıların, kısacası köy halkının
yaşadığı bir mağduriyeti aktarmak istiyorum: Askerhan
köyümüzde içme suyu yok. Köy, karlı dağlarla, derelerle,
pınarlarla çevrili ancak içmeye suyu yok; hizmet yok çünkü ortada iktidar
yok. 2022 Türkiyesinde, AKP iktidarının 20nci yılında, bu
köyümüzde çocuklar içmeye su bulamıyor, temel insan hakkı olan temiz
içme suyuna erişim hakkından halk yararlanamıyor, bu hak iktidar
tarafından açıkça ihlal ediliyor. Köy halkı bu sorunun acilen
çözülmesini, verilen sözlerin tutulmasını istiyor. İçme suyunun
bulunmaması Adıyaman için ayıptır, halk için zulümdür.
Cumhurbaşkanını, AKP iktidarını, Adıyaman
Valiliğini ve Çelikhan Kaymakamlığını buradan göreve
davet ediyorum.
BAŞKAN Sayın Arkaz...
13.- İstanbul Milletvekili Hayati Arkazın,
Silivri-Çatalca-Arnavutköy hattındaki silo ihtiyacına ve
geçtiğimiz hafta şehit olan polis ve askerlere Allahtan rahmet
dilediğine ilişkin açıklaması
HAYATİ ARKAZ (İstanbul) - Teşekkür
ediyorum Sayın Başkan.
Seçim bölgem İstanbulun tarım arazilerini
oluşturan ve İstanbulun tarımsal üretim merkezi olan
Silivri-Çatalca-Arnavutköy hattında vatandaşlarımız,
ürünlerinin toplanması için daha fazla silo ihtiyacı olduğunu
belirtiyorlar. Konuyla alakalı yetkililerin gereken tedbiri
almalarını, çiftçilerimizin desteklenmelerini bekliyorum; emeği
geçenlere şimdiden teşekkür ediyorum.
Ayrıca, geçtiğimiz hafta, kaza sonucu
şehit olan Polis Memuru Hüseyin Duman'a, Gaziantepte sınır
karakoluna yapılan saldırıda şehit olan Piyade Er Oktay
Salar'a ve Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde şehit olan Sözleşmeli
Er Selman Gülere Allahtan rahmet, ailelerine ve kahraman silah arkadaşlarına
başsağlığı diliyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın Gergerlioğlu
14.- Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlunun, İnsan
Hakları Derneği Hakkâri Şube Eş Başkanı Avukat
Yusuf Çobanoğluna telefonla ölüm tehditleri
yağdırıldığına ilişkin açıklaması
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
İnsan hakları savunucularına yönelik
ölüm tehditleri kabul edilemez. İnsan Hakları Derneği Hakkâri
Şube Eş Başkanı Avukat Yusuf Çobanoğluna gizli bir
numaradan teşkilat adına
aranarak ölüm tehditleri yağdırılmıştır. Kolluk
güçlerinin en çok yaşam hakkı ihlaline neden olduğu bir ildir
Hakkâri; böylesi bir ilde hak savunuculuğundan dolayı ölüm tehdidi
almak son derece önemlidir. Binlerce faili meçhule, kayba, kaçırılmaya
imza atanlar için utançtan başka bir şey kalmamıştır.
Hakkâri Valiliği ve İçişleri
Bakanlığına soruyorum: Telefon edip ölüm tehditleri
yağdıranlar kimlerdir? İnsan hakları savunucuları
yalnız değildir diyorum, İçişleri Bakanlığını
göreve davet ediyorum, bu ölüm tehditlerine karşı gereken tedbirlerin
alınması gerektiğini söylüyorum.
BAŞKAN Sayın Kenanoğlu
15.- İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlunun, Filistinli
Gazeteci Şirin Ebu Akile ile barış grubu üyesi ve Dersim
Alevilik Akademisi kurucusu Aysel Doğanın cenazesine düzenlenen
saldırılara ilişkin açıklaması
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Sayın
Başkan, geçen hafta, dünyada kamuoyu vicdanını yaralayan 2
cenaze ve bu cenazelere yönelik saldırı söz konusu oldu. Birincisi,
Filistinli gazeteci Şirin Ebu Akilenin cenaze törenine İsrail
güçleri tarafından saldırı, diğeri de kendi ülkemizde Aysel
Doğanın yani barış grubu üyesi ve Dersim Alevilik
Akademisi kurucusu Aysel Doğanın cenazesine saldırı
düzenlenmesi. İnancına ve vasiyetine göre evinin önünden uğurlanmak
istiyordu, bu engellendi. Tabii, havuz medyasının gazetelerinden Yeni
Şafak, İsraildeki saldırıyla ilgili olarak şöyle
haber veriyor, diyor ki: İsrailde -cenazeye saldırıya yönelik-
saldırıyı gerçekleştiren polislere soruşturma
açılmıştır. İsrail Hükûmeti Bu olaydan da ders
çıkaracağız. demiştir. Peki, Türkiye Cumhuriyeti
Hükûmetinin Bakanları ve kolluk kuvvetleri bu konuda bir özür dileyecek
midir?
BAŞKAN Sayın Ceylan
16.- Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylanın, trafik sigortası
tavan primine gelen zamma ilişkin açıklaması
ÖZGÜR CEYLAN (Çanakkale) Sayın Başkan,
gün geçmiyor ki vatandaşı canından bezdiren zam üstüne zam
açıklamalarına bir yenisi eklenmesin. Akaryakıt zamları
zaten otomatiğe bağlandı; elektrik, doğal gaz ve köprü
geçişi ücretlerine arka arkaya gelen zamlar içme suyunu dahi
ulaşılır olmaktan çıkardı. Daha 1 Şubat 2022
tarihi itibarıyla trafik sigortası tavan priminde yüzde 20
artış yapan iktidar, bununla yetinmeyerek bugün yayımlanan Resmî
Gazeteyle bir zam daha duyurdu; 1 Hazirandan itibaren geçerli olmak üzere
uygulanacak azami primler, 2022 yılı Mayıs ayında uygulanan
azami primlere yüzde 25 daha eklenerek yani zamlı olarak tahsil edilecek.
Taksiciler, servisçiler, otobüsçüler can çekişirken, araç sahipleri
arabasının, çiftçi traktörünün deposunu dolduramazken, vatandaş
kontak çeviremez hâle gelmişken yapılan bu zam, zulüm değil de
nedir?
BAŞKAN Sayın Şeker
17.- Kocaeli Milletvekili İlyas Şekerin, köy okullarına
ilişkin açıklaması
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) Teşekkür
ediyorum Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, 1989 yılında
köylerdeki ilkokulların kapatılmasıyla köyler, tarım
yapılamayan, meyveleri dalında çürüyen, gençlerin
kalmadığı, yaşlıların yaşadığı,
sahipsiz görünümlü yerleşim yerlerine dönüştü. Bunun en önemli sebebi
ise 1989 yılında Kırıkkale ve Kocaelide pilot olarak
başlanan, 1991 yılında da tüm ülkede uygulamaya konulan
taşımalı eğitimdi. Bu yanlıştan dönmek için,
köyleri eski canlılığına ve üretkenliğine
kavuşturmak için gençlerin köyde yaşamasını teşvik edici
adımlar atılıyor. İşte bu adımların en
önemlisini Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Millî
Eğitim Bakanlığı attı, köy okullarını
yeniden açıyor. Önce ana sınıfları, şimdi de
öğrenci sayısına bakılmaksınız ilkokullar
açılmaya başlanıyor. Başta Cumhurbaşkanımız
Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Millî Eğitim
Bakanına ve ekibine teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.
BAŞKAN Sayın Işık
18.- Van Milletvekili Muazzez Orhan Işıkın, Van
Büyükşehir Belediyesindeki taşeron işçilerin mağduriyetine
ilişkin açıklaması
MUAZZEZ ORHAN IŞIK (Van) Teşekkürler Sayın
Başkan.
Türkiyede son yıllarda, mahkemelerce
alınan kararların idare tarafından ya
uygulanmadığı ya da geciktirildiği yönünde, çok ciddi hak
kayıplarına yol açan vakalar yaşanmaktadır. Van
Büyükşehir Belediyesinde hizmet alımı, taşeron statüsünde
çalışırken 696 sayılı KHKyle kadroya geçme hakkı
tanınan ve başvuru kriterlerini yerine getiren 306 işçi hak
ettikleri hâlde kayyum tarafından ısrarla işe
alınmamaktadır. İşçiler bu hukuksuzluk
karşısında 4 defa mahkemeye gitmiş, mahkemeyi
kazanmış ama Van kayyumu hukuksuzlukta ısrar etmekte, mahkeme
kararlarını uygulamamaktadır. İstinaf sürecinde de
işçiler mahkeme tarafından haklı bulunmuştur. 2018 yılında,
tüm ülke genelindeki işçiler gibi işlerine başlamaları
gereken 306 işçi hâlâ keyfî bir uygulamayla hak ettikleri işe
alınmamaktadır. 696 sayılı KHK ve mahkeme kararı
gereği hakları verilmeli, işçiler, belediyedeki işlerine
derhâl alınmalıdır.
BAŞKAN Sayın Gürer
19.- Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürerin, Niğde ilinde
sulama suyu ve hayvan sulama göletlerinin yapımını bekleyen köy
ve kasabalara ilişkin açıklaması
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) Teşekkürler Başkan.
Niğde ilinde sulama suyu ve hayvan sulama
göletleri yapımı bekleyen köy ve kasabalar vardır. Niğde merkez
Bağlama kasabası, 12 bin küçükbaş hayvanın
yararlanacağı Kirlendi mevkisi akarsuyunun olduğu yere gölet
yapılması istenmektedir. Bir an önce gölet
yapılmalıdır. Ulukışla İmrahor köyü ve Bor Halaç
köyü gölet inşaatları yarım
bırakılmıştır. Göletlerin yapılmasını
köylüler beklemektedir. Bor Karanlıkdere köyü, Niğde Himmetli köyüne
gölet sözü verilmesine rağmen göletleri yapılmamıştır.
Gökbez, Tekneçukur, Beyağıl, Güney, Maden köyleri gölet beklemektedir.
Darboğaz, Porsuk, Emirler, Handeresi göletleri; ne yazık ki, gölet
var ama göletler yeterli değildir. Bu bağlamda, Niğdede sulama
suyuyla ilgili sorunların bir an önce çözülmesi gerekir; kuru tarım
yapılmakta, çiftçiler bu anlamda kayba uğramaktadır. Göletlerin,
inşaatları başlayanların bitirilmesi, yeni gölet
inşaatlarının
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Sayın Kayışoğlu
20.- Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlunun,
ülkemizde söylenebilen ve söylenemeyen şarkılara ilişkin
açıklaması
NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) Bu
ülkede
(x) söyleyebiliyoruz,
(x) söyleyemiyoruz; bu kadar. (CHP, AK
PARTİ ve HDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Şarkılar da bizim, türküler
de bizim.
Sayın milletvekilleri, sisteme giren Grup
Başkan Vekillerimizin söz taleplerini karşılayacağım.
İlk söz, İYİ Parti Grup Başkan
Vekili Sayın Müsavat Dervişoğluna aittir.
Buyurun Sayın Dervişoğlu.
21.- İzmir Milletvekili Dursun Müsavat Dervişoğlunun,
Trabzonsporun şampiyonluğunu tebrik ettiğine, Süper Lige
yükselen Ankaragücü ve Ümraniyesporu kutladığına, Meclis Koruma
Daire Başkanlığında görevli Polis Memuru Erol
Yıldızın vefatına, Zonguldaktaki Türkiye Taşkömürü
Kurumuna bağlı maden ocağında meydana gelen kazanın
12nci yıl dönümüne, Atatürk Havalimanının millet bahçesine
dönüştürülmesine, yargı
bağımsızlığındaki tahribata ve fahiş zamlara
ilişkin açıklaması
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Çok teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Genel Kurulu saygılarımla
selamlıyorum.
2021-2022 yılı Spor Toto Süper Lig Ahmet
Çalık Sezonunu şampiyon olarak tamamlayan Trabzonsporu ve
Trabzonspor camiasını taraftarlarıyla birlikte tebrik ediyor,
önümüzdeki sene ülkemizi temsil edeceği Avrupa kupalarında üstün
başarılar diliyorum. Ayrıca, 1. Ligden Süper Lige yükselen
Ankaragücü ve Ümraniyesporu kutluyor, başarılarının
devamını diliyorum.
Meclis Koruma Daire
Başkanlığında görevli Polis Memuru Erol Yıldız
kardeşimiz, geçirmiş olduğu elim bir trafik kazasında
hayatını kaybetmiştir. Merhum kardeşimize Allahtan rahmet
diliyor, sevenlerine ve ailesine başsağlığı
temennilerimi iletiyorum.
Bundan on iki yıl önce bugün, Zonguldaktaki
Türkiye Taşkömürü Kurumuna bağlı maden ocağında
meydana gelen patlamada göçük altında kalarak hayatlarını
kaybeden 30 işçimize bir kez daha Cenab-ı Hakktan rahmet diliyorum.
Maden ocaklarında meydana gelen kazaların tekrarlanmaması için
İş Güvenliği Yasası tavizsiz uygulanmalı; iktidar,
iş ve işçi güvenliğine dair alınacak tedbirleri ciddiyetle
denetlemelidir.
Saygıdeğer milletvekilleri, Türk
havacılık tarihinde önemli bir yere sahip olan Atatürk
Havalimanı, 2 milyar 127 milyon liralık -eski parayla 2 katrilyon 127
trilyonluk- bir ihaleyle millet bahçesine dönüştürülecekmiş. Bu
kapsamda iş makineleri yıkım için Atatürk Havalimanına
girmiş. Herkesin bilmesini istiyorum, bu havalimanı cumhuriyetin bize
miras bıraktığı bir millî servettir. AK PARTİ
iktidarı, fabrikalar, limanlar ve işleyen devlet kurumlarından
sonra şimdi de bu havalimanını gözden çıkararak cumhuriyet tarihinin
tüm kazanımlarını yerle bir etme projesini devam ettirmektedir.
Yıkım işleminin 19 Mayıs Haftasına denk getirilmesi
ise ziyadesiyle manidardır. Bunlar, Hükûmetin giderayak
yaşadığı son çırpınışlardır.
Bilinmesini isterim ki İYİ Partinin, millî değerlere kastı
olan bu iktidarın yaptıklarını yanına bırakmak
gibi bir niyeti yoktur.
Sayın milletvekilleri, demokrasilerin
alametifarikası yargı
bağımsızlığıdır. Yirmi yıldır
ülkemizde yargı sistematik olarak siyasi iktidarın ajandası
çerçevesinde tahrip edilmeye devam ediliyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) - Pınarhisar'dan Beştepe'ye giden yolda dün mağdur
olanlar, bugün maalesef ve maatteessüf, mağrur ve zalim rolü
oynamaktadırlar. Yargı, millet adına karar vermek ve adaletin
tecellisini temin etmek yerine, iktidar partisinin plan ve programlarına
göre siyaset kurumunu sindirme mekanizmasına dönüştürülmüştür.
Dosyaların yıllarca buzdolabında saklandığı, yeri
ve zamanı geldiğinde siyasetin bir aparatı hâline
getirildiği bu yeni vesayetçi düzen İYİ Parti iktidarında
son bulacaktır. Çünkü Türkiye'yi ileriye taşıyacak olan,
üstünlerin hukukunu değil hukukun üstünlüğünü gözeten ve savunan bir
siyasi iktidardır ve onun iradesidir.
Sayın vekiller, döviz kurunun yükselmesi ve
enflasyonun her geçen ay yüksek oranlarda artması zamları da
beraberinde getirmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) - Alım gücü düşen toplumun tüm kesimleri fahiş
zamların altında ezilmeye devam ediyor; emekli perişan, çiftçi
tepkili, esnaf şikâyetçi, memur ve işçi dertlidir. Gübre
çeşitlerinde fiyatlar bir buçuk yıldan az bir sürede yüzde 425e
varan oranlarda zamlanmıştır. Otomobil yakıtları bir
yılda yüzde 240a varan oranlarda artmıştır. Bir yıl
içerisinde benzine yüzde 216, mazota yüzde 236, LPGye ise yüzde 186
oranında zam gelmiştir. Ayçiçeği yağı son beş
ayda yüzde 160 oranında yani 2,5 katından fazla
zamlanmıştır. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı
Türkiyeyi ayçiçeği yağının otuz altı ay taksitle
satıldığı bir ülke hâline getirmiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Bitiriyorum efendim.
BAŞKAN Toparlayalım lütfen.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Süt, peynir ve yumurta fiyatlarının son bir yıl
içerisinde en fazla arttığı Avrupa ülkesi Türkiyedir.
Avrupayla mukayeseler yapıyorsunuz ya, onun için Avrupayı örnek
veriyorum. Geçtiğimiz senenin mayıs ayındaki et fiyatları
ile günümüz fiyatları karşılaştırıldığında
yüzde 150ye varan zamlar görülmektedir.
Uçacak. denilen Türk ekonomisi 2018den günümüze
her geçen gün uçuruma doğru sürüklenmektedir. Milletimiz bu çağda ve
bunca potansiyeline rağmen kuyruklarda perişan edilmeyi hak
etmemektedir. Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener'in
ifade ettiği gibi, Türkiyenin çözülemeyecek problemi yoktur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) Son cümlem
BAŞKAN Tamamlayalım.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU
(İzmir) İYİ Parti iktidarında kur ve faiz problemi
doğru bir para ve maliye politikasıyla en hızlı
şekilde çözülecek, ekonomik istikrar sağlanacak, ülkemizin
aydınlık ufuklarla buluşması temin edilecektir diyor, Genel
Kurulu saygıyla selamlıyor, zatıalinize de müsamahası için
teşekkür ediyorum efendim.
BAŞKAN Milliyetçi Hareket Partisi Grup
Başkan Vekili Sayın Erkan Akçay.
Buyurun Sayın Akçay.
22.- Manisa Milletvekili Erkan Akçayın, 14 Mayıs 2022de
İsveç Dışişleri Bakanının NATOya üyelik
süreciyle ilgili yaptığı açıklamalara, Rize-Artvin
Havalimanına, Soma ve TTK Karadon Müessesesi Müdürlüğü maden
ocaklarında meydana gelen kazaların yıl dönümlerine, 14
Mayıs Dünya Çiftçiler Gününe, 14 Mayıs Dünya Eczacılık
Gününe ve millî sporcularımızın başarılarına
ilişkin açıklaması
ERKAN AKÇAY (Manisa) Teşekkür ederim
Sayın Başkan.
14 Mayıs 2022de, İsveç
Dışişleri Bakanı NATOya üyelik süreciyle ilgili
yaptığı açıklamalarla küresel gündemin hassas sinir
uçlarına dokunmuş ve Türkiyeyi tehdit etmeye kalkışmıştır.
Rusya-Ukrayna savaşıyla ivme kazanan küresel ve bölgesel gerilimin,
gerginliği tırmandıran spekülasyonlarla körüklenmesi kabul
edilemez. Türkiye, kalıcı bir barışın
sağlanması ve küresel güvenliği tehdit eden terör örgütleriyle
mücadele konusunda en çok çaba sarf eden ülkedir.
NATO üyeliği konusunu güvenlik nedeniyle gündeme
getiren İsveç, Türkiye'nin güvenlik kaygıları konusunda ikiyüzlü
bir tutum sergilemektedir. PKK-YPG terör örgütü 1980lerden bu yana
İsveç'te sivil toplum kisvesi altında faaliyet yürütmekte ve finansal
desteklerle semirtilmektedir. İsveç bugüne kadar terör örgütüne 210 milyon
dolarlık kaynak aktarmıştır, bu finansal desteğini
2023 yılında 376 milyon dolara çıkaracağı tahmin
edilmektedir. Kırk yılı aşkın süredir canımıza,
malımıza, vatanımıza kasteden ve enerjimizi içimize
hapsettirmeye çalışan alçak terör örgütlerine ve destekçilerine
tahammülümüz yoktur.
Türkiyenin PKK-PYD/YPG terör örgütü ve tüm terör
örgütleriyle ilgili temel tezleri gayet açıktır. Uluslararası
hukuktan kaynaklanan hak ve yükümlülüklerimiz doğrultusunda yürütülen
terörle mücadele operasyonları terör örgütlerinin kökü kazınana kadar
devam edecektir. Terör örgütlerini finanse eden, silah, para, kaynak
sağlayan, başta ABD olmak üzere bazı Batılı ülkeler,
terör örgütleriyle olan tüm ilişkilerini kesip atmalı, Türkiye'nin
kararlı ve başarılı terörle mücadelesini desteklemelidir.
Sayın Başkan, 14 Mayısta, Rizenin
Pazar ilçesine Türkiye'nin 2nci, dünyanın 5inci deniz üzerine inşa
edilen havalimanı olan Rize-Artvin Havalimanı
açılmıştır. Bu projenin hayata geçirilmesi, Türkiye'nin yatırım
ve kalkınma hamleleriyle cumhuriyetin 100üncü yılına emin
adımlarla ilerlediğinin göstergesidir. Dünya çapında eserlerin
milletimize kazandırılması âdeta bir gelenek hâline
gelmiştir. Hatırlanacağı üzere, cumhuriyetin 98inci
yılında, 29 Ekim 2021de, İstanbulda Atatürk Kültür Merkezinin
açılışı yapılmıştı. Diğer yandan,
dünyanın en büyük orta açıklıklı asma köprüsü olan
1915Çanakkale Köprüsü 18 Martta açılmıştı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
ERKAN AKÇAY (Manisa) Bu vesileyle, ülkemizin
sosyal, ekonomik ve turizm potansiyeline önemli katkılar sağlayacak
olan Rize-Artvin Havalimanının vatandaşlarımıza,
ülkemize hayırlar getirmesini diliyor, emeği geçenleri tebrik ediyoruz.
Sayın Başkan, 13 Mayıs 2022, Soma
maden kazasının 8inci yıl dönümü. 13 Mayıs 2014te Soma
Kömür İşletmelerine bağlı Eynez Maden Ocağında
yaşanan faciada 301 madencimiz hayatını kaybetmiş, 486
madencimiz yaralanmıştı. 17 Mayıs 2010da da
Zonguldakın Kilimli ilçesindeki Türkiye Taşkömürü Karadon Müessesesi
Müdürlüğü maden ocağında meydana gelen grizu patlamasında
da 30 madencimiz hayatını kaybetmişti. Somada, Zonguldakta ve
diğer madenlerde meydana gelen elim kazalarda anne ve babalar
evlatlarını, kadınlar eşlerini, çocuklar
babalarını yitirdi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
ERKAN AKÇAY (Manisa) Bu vesileyle, yerin yüzlerce
metre altında bir avuç kömür için bir ömür veren madencilerimizi bir kez
daha rahmet ve dualarla anıyor, ailelerine
başsağlığı ve sabırlar diliyoruz.
Sayın Başkan, 14 Mayıs, Dünya
Çiftçiler Günüydü; tarımsal üretimin her kademesinde büyük bir özveriyle
çalışan, ülkemizin kalkınması için üreten, alın
teriyle toprağa hayat verip emeğiyle yoğuran ve soframıza
bereket katan tüm çiftçilerimizin Çiftçiler Gününü kutluyor, bereketli bir
yıl diliyorum. Çiftçilerimizin sorunlarını, beklentilerini
biliyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu sorunların çözülmesinde ve
beklentilerin karşılanmasında gereken çalışmaları
yapmaya ve gayreti göstermeye devam edeceğiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Toparlayalım lütfen.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Sayın Başkan, 14
Mayıs aynı zamanda Dünya Eczacılık Günüydü.
Hastalıklarla mücadelenin en önemli aktörlerinden, sağlık
sistemimizin temel yapı taşlarından olan
eczacılarımızın bu özel gününü kutluyorum.
Sayın Başkan, son olarak, millî
sporcularımız farklı branşlarda, çeşitli
uluslararası organizasyonlarda önemli başarılara imza atmaya
devam etmektedir. Bulgaristanda düzenlenen Avrupa Wushu
Şampiyonasında millî sporcularımız 103 altın, 62
gümüş, 27 bronz olmak üzere toplam 192 madalya kazanmıştır.
1 Mayıs 2022de Brezilyada başlayan 24üncü İşitme
Engelliler Yaz Olimpiyatlarında Türkiye kadın ve erkek voleybol
takımlarımız şampiyon olmuştur. Aynı
olimpiyatlarda Serbest Güreş Millî Takımımız da
şampiyonluğu elde etmiştir. Millî sporcularımız, 13-15
Mayıs arasında Antalyada düzenlenen 24üncü Uluslararası U20 Şampiyonlar
Turnuvasında 13 altın, 14 gümüş, 22 bronz olmak üzere toplam 49
madalyayla takım olarak şampiyonluğa
ulaşmıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım.
ERKAN AKÇAY (Manisa) Ayrıca, 7 Mayısta
Türkiyenin ev sahipliğinde başlayan Dünya Kadınlar Boks
Şampiyonasında millî boksörlerimiz başarılı
mücadeleler vermektedir. Farklı branşlarda elde ettikleri
başarılarla ülkemizi gururlandıran tüm
sporcularımızı, teknik ve yönetim ekibini tebrik ediyor,
başarılarının devamını diliyorum.
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
BAŞKAN Söz sırası Halkların
Demokratik Partisi Grup Başkan vekili Sayın Hakkı Saruhan
Oluçta.
Buyurun Sayın Oluç.
23.- İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun,
Âşık Mahzuni Şerifin ölümünün 20nci yıl dönümüne, 15
Mayıs Kürt Dil Bayramında karşı karşıya
kaldıkları yasaklara, Aysel Doğanın cenazesine
yapılan saldırıya ve IŞİD davalarına yönelik
soruya CİMER tarafından verilen cevaba ilişkin
açıklaması
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Teşekkür
ederim Sayın Başkan.
Sayın vekiller, bu toprakların yetiştirdiği
değerli halk ozanı Âşık Mahzuni Şerifi ölümünün
20nci yılında saygı ve rahmetle anıyoruz. Hem muhalif
kişiliğiyle hem de dillere destan üretkenliğiyle bugün
milyonların gönlünde taht kurmuş değerli
ozanımızın bugünü de anlatan şu dizelerini tekrar
hatırlatma gereği de duyuyoruz:
Efendiler, bunun neresi yalan?
Sizde havyar, bizde bulgur aşı var.
Bunca emeğimiz talandır talan.
Yıllar yılı gözümüzün yaşı
var.
Bu koltuğa biraz daha yaslanın.
Yiyin, için, doyun, epey yaslanın.
Yeryüzünü size veren aslanın
Ne bir mezarı var ne de taşı var.
Sayın milletvekilleri, geçtiğimiz hafta
sonu 15 Mayıs Kürt Dil Bayramıydı. Kürt Dil Bayramında
Kürtçeye ilişkin yasaklarla karşı karşıya kaldık.
Bir tanesi, Kocaeli Derince Belediyesi eliyle dünyaca ünlü Kürt sanatçı
Aynur Doğanın konseri yasaklandı. Yine, Kocaeli Çayırova
Belediyesi de Amed Şehir Tiyatrosunun Don Kişot oyununu
yasakladı. Bildiğiniz Don Kişot oyunu, hani hep
duyarsınız, izlemişsinizdir, filmlerini de görmüşsünüzdür,
hatta kitabını okumuşsunuzdur. Don Kişot oyununu
yasakladı Çayırova Belediyesi. Şimdi, bu iki yasağın
nedeni aynı aslında, arkasındaki zihniyet aynı
aslında. Nedir? Kürt halkına, kültürüne ve diline
düşmanlık, başka bir şey değil ve tekçi bir
anlayışla bu düşmanlığı bugünkü yasaklar boyutuna
taşımış olmak var.
Şimdi, bu yasakçı zihniyete bir daha bir
şeyi hatırlatmak istiyoruz yani Kürt halkı, dün bu
zihniyettekilere karşı diline, şarkısına,
stranına, dengbejine nasıl sahip çıktıysa bugün de
diline ve kültürüne daha fazla sahip çıkmaktadır ve bu yasaklar
karşısında dilinden, kültüründen vazgeçmeyecektir ve onu
geliştirmekten de vazgeçmeyecektir; bunu bir kez daha vurgulamış
olalım. Kürtçe yaşayacak, Kürt kültürü yaşayacak, Kürtçe ezgiler
daha gür çıkacak ama bunu yasaklayanlar tarihte unutulacak ve silinecek.
Bir kez daha, Kürtçeye ve Kürte düşmanlıktan vazgeçilmesini
öneriyoruz.
Sayın milletvekilleri, Aysel Doğanı
kaybettik geçtiğimiz hafta, onun derin üzüntüsü içindeyiz. Bütün
sevenlerine, ailesine, dostlarına ve tanıdıklarına
başsağlığı ve sabır diliyoruz. Aysel Doğan
uzun yıllar boyunca barışın inşası için mücadele
etmiş bir siyasetçiydi, 12 Eylül darbesinde cezaevinde
kalmıştı, toplamda on yedi yıl cezaevinde kaldı ama
hep demokratik siyaseti ve barışı savundu, 1999 Genel Seçimlerinde
Dersimde bağımsız aday olmuştu.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Ne yazık
ki cezaevindeyken kanser oldu, cezaevinden çıktıktan sonra yurt
dışına gitti ve kanser tedavisini Avrupa'da gerçekleştirdi,
orada hayatını kaybetti. Vasiyeti üzerine cenazesi Dersim'e getirildi
ve cenazenin defnedilmesi konusunda ne yazık ki kolluk kuvveti dinî
vecibelerin yerine getirilmesini engellemek için elinden geleni yaptı;
ailenin cenazeyi evine götürmesini engelledi, cenazeyi kaçırmaya
çalıştı, cenaze merasimine katılanlara -vekillerimiz de
arasında- saldırdı. Bu saldırıyı, ölülere
yapılan bu saygısızlığı ve eziyeti
kınıyoruz ve lanetliyoruz. Bunu da bir kez daha söylemiş
olalım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Şimdi,
sayın vekiller, ilginç bir durum var. Şöyle bir soru sorulmuş,
Türkiye'de IŞİD davalarında kaç kişi ceza aldı, kaç
kişi yakalandı? sorusu Millî Savunma Bakanlığına yöneltilmiş.
Millî Savunma Bakanlığı İçişleri
Bakanlığına göndermiş. Oradan da Emniyet Genel
Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığına
yönlendirilmiş. Son olarak da CİMERe gitmiş ve CİMER'den
de tek cümlelik şöyle bir olumsuz yanıt verilmiş, demişler
ki: Yapılan inceleme neticesinde 4982 sayılı Bilgi Edinme
Hakkı Kanununun Dördüncü Bölümü kapsamında olumsuz yanıt
veriyoruz bu soruya.
Şimdi, Dördüncü Bölüm kapsamında neler var
diye baktık, Yargı denetimi dışında kalan
işlemler Devlet sırrına ilişkin bilgi veya belgeler
Ülkenin ekonomik çıkarlarına ilişkin bilgi veya belgeler
İstihbarata ilişkin bilgi veya belgeler filan diye gidiyor, Ticarî
sır Fikir ve sanat eserleri filan diye devam ediyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Teşekkür
ederim.
Şimdi Türkiye'de şu ana kadar
IŞİD tarafından kaç saldırı gerçekleştirildi?
Saldırılarda kaç kişi yaşamını yitirdi? Türkiye
genelinde IŞİD'liler hakkında açılan dava sayısı
kaçtır? Kaç IŞİD'li örgüt üyeliğinden
yargılanıyor ve kaçı ceza aldı? IŞİD'in
Türkiye'de gerçekleştirdiği saldırılara ilişkin kaç
kişi ceza aldı? Hâlen aranan IŞİD'li sayısı
kaçtır? IŞİD örgütüne ilişkin ana dava açıldı
mı? IŞİD saldırılarına ilişkin
yargılanan kamu görevlisi sayısı kaçtır ve bunlardan
kaçı ceza aldı? gibi soruların devlet sırrıyla ne
alakası olabilir? Devlet sırrı olmakla ya da ticari sır
olmakla bir alakası varsa burada başka bir durum vardır demek
ki. O zaman, devlet hem ticari anlamda hem istihbari anlamda hem de fiilen bu
IŞİD'le ilgili birtakım ilişkilere girmiş demektir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Toparlayalım lütfen.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul)
Dolayısıyla, bu sorulara cevap verilmemesi ve buna devlet
sırrı denilmesi gerçekten anlaşılır bir durum
değildir; bunu bir kez daha vurgulamış olalım.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN Cumhuriyet Halk Partisi adına
Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkan Vekili Sayın Engin Altay.
Buyurun Sayın Altay.
24.- İstanbul Milletvekili Engin Altayın, İstanbul
Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun yaptığı
açıklamasındaki bazı ifadelerine, 14 Mayıs Dünya
Eczacılık Günü ile Dünya Çiftçiler Gününü kutladığına,
Âşık Mahzuni Şerifin ölümünün 20nci yıl dönümüne, Mithat
Sancarın annesinin vefatına, Yargıtayın 12 Mayıs
Perşembe günü CHP İstanbul İl Başkanıyla ilgili
verdiği karara, Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca
Kayışoğlunun yaptığı açıklamasındaki
bazı ifadelerine ve Yeşilköy Atatürk Havalimanına ilişkin
açıklaması
ENGİN ALTAY (İstanbul) Teşekkür
ederim Sayın Başkan.
Sizi ve yüce Genel Kurulu saygıyla
selamlıyorum.
Saruhan Oluç'a hemen bir şey söylemek
istiyorum: IŞİD'le ilişkiler devlet sırrı olur, ticari
sır olur tabii, petrol ticareti yapıyorlar beraber; nasıl
olmasın?
Sayın Başkan, 14 Mayıs
Eczacılık Günü'nü ve Çiftçiler Gününü kutluyorum. Büyük halk
ozanı Mahzuni Şerifin aramızdan
ayrılışının 20nci yılında kendisini
rahmetle anıyorum ve geçtiğimiz cuma günü anneciğini kaybeden
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar'a ve ailesine
başsağlığı diliyorum, merhumeye Allah'tan rahmet
diliyorum.
Sayın Başkan, bir yerde demokrasinin
olduğunu iddia edebilmek için muhalefetin hareket kabiliyetinin olabiliyor
olması lazım yani muhalefeti biber gazıyla, tazyikli suyla,
panzerle, copla, dipçikle susturamayan, durduramayan iktidarın yeni
taktiği olan muhalefeti sarayda alınan kararları mahkeme
salonlarında okutarak durdurabileceğini zannetmesi ham bir hayaldir.
Yargıtayın 12 Mayıs Perşembe günü İstanbul İl
Başkanımızla ilgili verdiği karar da tam olarak böyledir.
On yıl önce attığı birkaç tweetten dolayı
İstanbul İl Başkanımıza siyaset yasağı
getirmek akla ziyandır.
Ve Yargıtay koridorlarına sesleniyorum: Ey
Yargıtay, on-on iki yıl önce AK PARTİ üst düzey yöneticilerinin
üçte 2si FETÖ'yle ilgili, üçte 1i de PKKyla ilgili suç
işlemişlerdir; gelin, bunlarla ilgili de bir işlem yapın.
On iki yıl önce hem FETÖ'ye hem PKK'ya yani
terör örgütlerine methiyeler düzen siyasetçiler siyaset yapmaya devam ediyor;
on iki yıl önce bir tweet atan, Cumhurbaşkanını
eleştiren siyasetçiye siyaset yasağı geliyor. Bu, şudur:
İktidarın muhalefeti mahkemeler üzerinden sindirmesi yolun sonunun
işaretidir. Biraz önce Bursa Milletvekilimiz Nurhayat Hanım da bir
dakikalık konuşmasında söyledi; iktidar türküleri ve
tiyatroları yasaklıyorsa da yolun sonuna gelmiştir, iktidar için
artık yapabilecek çok bir şey kalmamıştır. Hani doktor
Ne yerse yesin. der ya, iktidarın durumu tam olarak budur.
Sayın Başkan, dünyanın ilk 10
havalimanı içindeydi, 1912de kurulmuştu ve İstanbul
Havalimanına buldozerler, ekskavatörler girdi. Neye göre
yapıldı bu iş, İstanbula soruldu mu?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri)
Yanlış söylüyorsun, Atatürk diyeceksin, düzelt.
ENGİN ALTAY (İstanbul) Yeşilköy
Atatürk Havalimanının, evet.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
ENGİN ALTAY (İstanbul) Siyasete, yerel
yönetime ve 16 milyon İstanbulluya sorulmadan bu kararın
alınmasının -düşündüm taşındım- üç sebebi
olabilir:
Birincisi: İktidar buradan bir tahrik süreci
medet umuyor olabilir ekonomik darboğazı gölgelemek adına. Bunu
boşuna ummasın.
İkincisi: İstanbulun ortasına, Arap
dostlarına bir vaha mı yapmak istiyor Tayyip Bey? Çok merak ediyorum.
Araplara özel, İstanbulun göbeğinde, yeşili bol, çok özel bir
yerleşke mi kurmak istiyor? Bunu merak ediyorum.
Üçüncüsü: İstanbul Havalimanının
satışıyla ilgili görüşmelerin
yapıldığına dair bilgiler, duyumlar var. İstanbul
Havalimanına talip olan Arap sermayesi Siz Atatürk Havalimanını
ortadan kaldırmazsanız, siz iktidardan gidince gelenler orayı
işletir, biz zarar ederiz. diye bir endişeyi mi Hükûmete ilettiler?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
ENGİN ALTAY (İstanbul) Bunu da merak
ediyorum. Almanyada örneği var. Yeşilköy Atatürk
Havalimanının pistlerini muhafaza ederek orayı bir kültür
kompleksine ve bir yeşil alana dönüştürmek mümkündür ve biz bunu
yapacağız.
Ancak, ben bu vesileyle iktidara şunu
hatırlatmak istiyorum: 26 Ocak 2022de aşırı bir kar
yağmıştı, devletin İçişleri ve
Ulaştırma Bakanları İstanbul Havalimanı'na inemedikleri
için Atatürk Havalimanı'na sığınmışlardı.
Niye indiniz oraya o zaman? Atatürk'ü o kar yağışında
sığınacak bir liman gören AK PARTİ zihniyeti Atatürk'e bir
kere daha sığınmıştı, nerede
sığınmıştı? 15 Temmuz darbe girişiminin hemen
ertesi sabahında AK PARTİ Genel Merkezine bugüne kadar
görmediğimiz büyüklükte bir Atatürk posteri asarak
sığınmıştı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Toparlayalım lütfen.
ENGİN ALTAY (İstanbul) Ben, AK
PARTİ'yi ve AK PARTİ'den ziyade Erdoğan'ı buradan uyarmak
istiyorum: Atatürk'le cebelleşme, Atatürk'le didişme; sana oy veren
seçmenlerin de büyük çoğunluğu, kahir ekseriyeti Atatürk'ü
benimsemiş, içselleştirmiş ve özümsemiştir. Atatürk
Havalimanına bugün yaptığınızın tam adı
gerçekten ekonomik kazanımları, kültürel birikimi yerle yeksan
etmektir, bu husumetten vazgeçin; bu işin, yaptığınız
işin tam adı vatana ihanettir.
Sizi ve Genel Kurulu saygıyla
selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - AK PARTİ Grup Başkan Vekili
Sayın Mustafa Elitaş
Buyurun Sayın Elitaş.
25.- Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaşın, Genel Kurul
gündemine, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramına ve İzmir
Milletvekili Dursun Müsavat Dervişoğlu, İstanbul Milletvekili
Hakkı Saruhan Oluç ile İstanbul Milletvekili Engin Altayın
yaptıkları açıklamalarındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Teşekkür
ediyorum Sayın Başkan.
Genel Kurulu ve bizi izleyen değerli
izleyicilerimizi saygıyla selamlıyorum.
Bu hafta, 21 maddelik bir kanun teklifimiz var, onu
görüşeceğiz; perşembe günü de 19 Mayıs Gençlik ve Spor
Bayramı'nı idrak edeceğiz. Atatürk'ün Samsun'a ayak
bastığı günün anlamına binaen yapılmış
bayramın gençlerimize, milletimize hayırlı uğurlu
olmasını temenni ediyorum.
Siyasi parti Grup Başkan Vekili
arkadaşlarımız bugün hayal dünyasında gezerek bazı
şeyler ifade etmeye çalıştılar, kendilerini tebrik
ediyorum. Hayali olmayanın hedefi olmaz ama ham hayallerle, hamasetle de
hedefe ulaşılmaz; bunun da altını çizmek istiyorum.
Bir kere, Sayın
Cumhurbaşkanımızın Belediye Başkanlığı
döneminde okuduğu bir şiirden dolayı haksız ve hukuksuz bir
şekilde Pınarhisar Cezaevinde yatması ve o günden bugüne gelerek
siyasette yoğurulmuş, gençliğinden itibaren
başlamış birinin Cumhurbaşkanı olması altı
çizilmesi gereken en önemli unsurlardan biridir. Ama Daha dünün
mağdurları bugün mağrur ve zalim oldular. İfadesi,
açıkçası yirmi yıldır bu ülkeyi idare eden AK PARTİ
iktidarına, Sayın Cumhurbaşkanına ve
Cumhurbaşkanına her dönemde 20 milyondan fazla oy vermiş
seçmenlere karşı yapılmış en büyük zalimliktir diye
ifade etmek istiyorum.
İkinci konu: HDP Grup Başkan Vekili
arkadaşımız ifade etti Bir konser iptal edildi. Nasıl
olur? Bunları engelliyorsunuz. diye. Elimde bir belge var, Derince
Belediye Başkanlığının yazısı; muhatabı
Gergedan Yapım Organizasyon Şirketi. Az önce söylenen kişiler
müracaat etmişler 31 Mart 2022 tarihinde, demişler ki: Biz
şurada şu şeyleri yapmak istiyoruz. Gösteri Merkezi
Kullanım Taahhütnamesinin 2nci maddesinde de diyor ki: İmza
tarihinde, belirtilen organizasyon tarihinde yürürlükte olan mevzuat
uyarınca organizasyon konusu herhangi bir makamın iznine tabi
olduğu takdirde izin alınması veya sair yükümlülükler
organizasyon sahibine aittir. Belediyeyle hiç alakası olan bir iş
değil. Yükümlülükler varsa, bu ilgili kurum ve kuruluşlardan izin
almanız gerekiyorsa izin alın. diyor. Bu Gergedan Yapımla
yapılan sözleşmede Derince Belediye Başkan
Yardımcısının imzası var; İlgi tarihli
dilekçenizde
20 Mayıs 2022 Cuma günü Aynur Doğan konseri için tahsis
edilmesi istenmektedir.
bu tahsis uygun görülmüştür. Ayrıca, kalan
4.800 TLnin programdan bir hafta önce yatırılması ve kira
sözleşmesi taahhütnamesinin imzalanması gerekmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Taahhütname
imzalanmamış, 4.800 lira para yatırılmamış ve son
gün olan 13 Mayıs Cuma günü de 4.800 lira belediye hesabına
yatırılmadığından dolayı program gereğince
sistem kendiliğinden sözleşmeyi iptal etmiş. Yani 13 Mayıs
tarihinde iptal edilen bir sözleşmenin, 20 Mayıs tarihinde
yapılacak bir konser meselesinin niye 20 Mayıs veya o günlerde dile
getirildiğini, açıkça bunun bir iyi niyet
barındırmadığını ve bunu, sanki Kürtçe söyleyen
birisinin, Kürtçe konuşmanın ve Kürt düşmanlığının
bir unsuru olarak ifade etmeyi haksızlık olarak ifade etmek
istiyorum; doğru bir yaklaşım tarzı değildir.
Ben, Aynur Doğan kimdir bilmem ama sorduk,
soruşturduk, baktık; PKKya sırtını dayamış,
PKK propagandasını yapan birisi. (HDP sıralarından
gürültüler)
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Yazıklar olsun ya, yazıklar olsun ya! Böyle bir şey var mı
ya!
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Hedef
gösteriyorsunuz be, hedef gösteriyorsunuz!
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Ya böyle hedef gösterilir mi ya Mecliste?
ALİ KENANOĞLU (İstanbul)
Dünyanın her tarafında konser veren, Türkiyede birçok yerde konser
veren bir sanatçı; hedef gösteriyorsun Sayın Başkan.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri)
Açıkçası ben belediye başkanı olsam, PKKya
sırtını dayamış, Kürtlere zulmeden,
insanlarımızı katleden bir terör örgütü üyesinin orada konser
vermesine içim rahat etmez
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Yarın başına bir şey gelirse sorumlusu sizsiniz Sayın
Elitaş!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri)
şehitlerimizin kanı yerde kalır, onların kemikleri
sızlar; rahatsız olur, huzursuz olurum. (AK PARTİ ve MHP
sıralarından alkışlar)
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Hedef
gösteriyorsun Sayın Başkan, hedef gösteriyorsun!
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
İnsanları hedef gösteriyorsun!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Ama Belediye Başkanı
bunu engellememiş, kendileri parayı yatırmadıkları
için engellenmiş.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) Kendini
savcı yerine koydun, soruşturma yok, bir şey yok yani zaten
savcı da dinlemiyorsunuz, yargı da dinlemiyorsunuz; kararı siz
veriyorsunuz.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Bu nasıl bir dildir ya!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Atatürk
Havalimanı meselesine gelince
Ya arkadaşlar, siyasetçinin
hafızası güçlü olmalıdır, siyasetçi söylediği bir
şeyin arkasında açık ve net durmalıdır. Bakın,
Atatürk Havalimanıyla ilgili artık öyle bir nokta oldu ki
Sosyal
medyada hiçbir şey kaybolmuyor, sosyal medyada her şey var. Girin,
Haziran 2018 seçimlerinden önce Sayın Kılıçdaroğlunun
CNNdeki yaptığı konuşmaya bakın, diyor ki Benim
telefonlarımı dinliyorlar. Ne diyor Sayın
Kılıçdaroğlu? İktidar benim telefonlarımı
dinliyor muhakkak. diyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Toparlayalım lütfen.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Dinliyorlar ki
benim projemi çalmışlar, o Atatürk Havalimanıyla ilgili benim
projem böyle böyledir. Hatta o milletvekili arkadaşımız o kadar
şey hazırlamış ki o projeyi de eğer görebilselerdi onu
da uygulayabilirler. Benim projem budur. diye ifade ediyor. Yani Atatürk
Havalimanının millet bahçesi olması konusunda Sayın Kılıçdaroğlu
da hemfikir. Ama şu anda bakıyoruz, ya aradan dört yıl
geçmiş, dört yıl geçen bir konuda televizyonlar önünde söylediği
bir meseleyi şimdi yok sayıp inkâr etmek yani bilemiyorum ne söylemek
lazım gelir Sayın Kılıçdaroğluna. Sayın
Kılıçdaroğlu gitsin danışmanlarına, Genel
Başkan Yardımcılarına Ben geçmişte ne konuştum,
ne söyledim; konuşurken beni uyarın, ben bundan sonra böyle
şeyleri söylemeyeyim. desin, hiç değilse böyle bir hataya
düşmesin. Bir Genel Başkanın böyle bir hataya düşürülmesine
fırsat verenler -ki genel başkanlar belki bunlara
ulaşamayabilirler- hataya düşürülmesine izin verenler
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Toparlayalım lütfen.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Aslında
bunu sorgulaması gereken Sayın Kılıçdaroğludur; hesap
sorulması, kendilerine öz eleştiri yapması gerekenler Genel
Başkanın danışmanları ve
yardımcılarıdır. Onlar bu hesabı kendilerinden
sorsunlar Niye böyle yaptık? diye.
İstanbul İl Başkanına gelince
İstanbul İl Başkanı bir kadın; kadın olan bir
kişinin -hiç, insana yakışmaz bu, kadına değil- bir
partinin liderine, bu ülkede uzun süre Başbakanlık yapmış,
sekiz yıl Cumhurbaşkanlığı yapmış birisine
Twitterdan, sosyal medyadan ağza alınmayacak şekilde bir
hakarette bulunması, ölmüş anasını farklı bir
şekilde itham etmesi bir kere kamu vicdanında, maşerî vicdanda
mahkûm olması gereken bir şeydir. Yani böyle bir şey yapan
birini kalkıp da Eleştirdi. diye, Böyle böyle yaptı. diye
ifade etmek ve Saray da böyle bir karar aldı. diye söylemek büyük bir
haksızlıktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım Sayın
Elitaş.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Herkes
söylediği sözün nereye gideceğini bilmeli. Hiç kimsenin de kimseye
hakaret etme, analarına hakaret etme hakkının
olmadığını ifade etmek istiyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Hedef gösterme hakkı var mı Sayın Elitaş? Siz burada az
önce bir sanatçıyı hedef gösterdiniz.
BAŞKAN Sayın Altay
ENGİN ALTAY (İstanbul) Sayın
Elitaş, biraz önce, bizim söylediklerimizle ilgili ham hayal ve hamaset
yaptığımızı iddia etti. Şimdi, siyaset hamaset
işi değil de asıl, Sayın Genel Başkanımızın
2018de söylediklerinin arkasında durmadığını söylemek
suretiyle sataşmıştır. Ben yerimden ya da oradan,
nasıl takdir ederseniz
Buradan olursa daha memnun olurum.
BAŞKAN Peki, yerinizden verelim, sataşma
süresini kullanın.
26.- İstanbul Milletvekili Engin Altayın, Kayseri
Milletvekili Mustafa Elitaşın yaptığı açıklamasındaki
bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
ENGİN ALTAY (İstanbul) Teşekkür
ederim Sayın Başkan.
Şimdi, on yıl önce İstanbul İl
Başkanımız Sayın Cumhurbaşkanıyla ilgili tweet
atmış. Hakareti biz de doğru bulmayız; kaldı ki biz de
birbirimize zaman zaman burada kastı aşan ifadeler
kullandığımızda karşılıklı olarak
tazminat cezasıyla cezalandırılıyoruz. Ayrıca, İl
Başkanımız, sizin biraz önce zikrettiğiniz, benim
ağzıma bile almak istemediğim hususla ilgili de O tweet bana
ait değildir. demiştir, diğer tweetlerini de
sahiplenmiştir. İnsanlar
Cumhurbaşkanına kızabilir, sert de yapabilir; bunun yolu o
insanı siyasetten men etmek değildir. Tayyip Erdoğan siyasetten
men edildiğinde Tayyip Erdoğanın siyaset yolunu Cumhuriyet Halk
Partisi açmıştır bu Mecliste, şimdi geldiğiniz noktaya
bakın; orayı bir söyleyelim.
Şimdi, Atatürk
Havalimanı meselesinde, Sayın Genel Başkanımızın
2018de söylediğinin arkasındayız, altına imza
atıyoruz. Sayın Genel Başkanımız 2018de Ben o
pistleri yıkacağım, sökeceğim. demedi, Sayın Genel
Başkanımız 2018de Atatürk Havalimanının
binalarını, müştemilatını yerle yeksan edeceğim.
demedi; orayı, pistleri tutmak kaydıyla, bir kültür kompleksi olarak
-Almanyada örneği olan bir havalimanında olduğu gibi-
değerlendireceğini söyledi ve sözümüzün arkasındayız. O
pistler her zaman lazım; en son 2 AK PARTİ Bakanı oraya inmese
uçak denize çakılacaktı ya! Bu pistleri niye yıkıyorsunuz
kardeşim, niye yıkıyorsunuz?
(Mikrofon otomatik
cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayın
lütfen.
ENGİN ALTAY
(İstanbul) İstanbul Havalimanıyla ilgili hâlâ bir
tartışmayı teknik insanlar, teknik adamlar sürdürürken bizim
derdimiz şu, tekrar soruyorum: Oraya Araplara bir vaha mı
yapacaksınız? Kanal İstanbulda
oluşturamadığınız görsel vahayı Yeşilköyde
Atatürk Havalimanının olduğu yere mi yapacaksınız?
Kanal İstanbulda yerleri sattınız, işi
yapamıyorsunuz, Araplar sizi sıkıştırdı, siz
Atatürk Havalimanında Araplara sayfiye yeri yapacaksınız; bunu
kabul etmek mümkün değil, bunun kamu vicdanında da ciddi bir refleksi
olacak. (AK PARTİ sıralarından gürültüler) Siz şunları
istiyorsanız Efendim, biz burayı biraz kaşıyalım,
buradan bir tahrik süreci yaratalım. diyorsanız bunu bilmem; millet ürettiğiniz
enflasyonun altında inim inim inliyor Bunu unutturalım da millet,
Atatürk Havalimanını ve Atatürkü tartışsın. diyorsanız onu
bilmem ama yaptığınız iş yanlıştır.
Bugün, Sayın Genel Başkan söyledi; o
işi yapan müteahhit aklını başına alsın.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür ederim.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - O zararı, o
pistlerin parasını o müteahhitten ve o emri verenlerden tahsil
etmezsek namerdiz, şerefsiziz. (CHP sıralarından
alkışlar)
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) Böyle iktidar
olunmaz ki ya! Bu bir proje.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Ne projesi ya,
olanı yıkıyorsunuz.
BAŞKAN Sayın Oluç
27.- İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun, Kayseri
Milletvekili Mustafa Elitaşın yaptığı
açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin
açıklaması
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) - Teşekkür
ederim Sayın Başkan.
Şimdi, Sayın Elitaş, siz hiç Aynur
Doğan'ı dinlediniz mi bilmiyorum, gördünüz mü onu da bilmiyorum.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Görmedim,
adını da ilk defa duydum.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) - Tavsiye ederim,
bir dinleyin; YouTube'da çeşitli şarkıları var, bir
dinleyin.
Şimdi, hakikaten, ne açıdan
bakarsanız bakın, haksızca bir suçlamada bulundunuz Aynur
Doğan'a ilişkin. Bir kere bunu bir kenara koyalım.
Şimdi, bakın, bu Aynur Doğan 12
Martta, bu yılın 12 Martında -sizin Diyarbakır Belediyesine
atadığınız kayyum var ya, ha, işte o aynı zamanda
Diyarbakır'ın Valisi- Valinin, o Diyarbakır kayyumunun davetiyle
Diyarbakır Belediyesinde konser verdi Aynur Doğan ya; bu mart ayında,
bu mart ayında verdi.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Hedef göstermeden düşünmek lazım Sayın Elitaş.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) - Şimdi, o
zaman, siz, kayyumu onun için mi görevden aldınız, şimdi
Diyarbakır kayyumunu onun için mi görevden aldınız? Değil,
değil mi? Birincisi bu.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Buyurun.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) İkincisi:
Uluslararası alanda, müzik alanında isim yapmış bir
kişidir Aynur Doğan, çok açık; ödül almıştır,
çeşitli yarışmalara katılmıştır, herhangi
biri değildir. Bu, işin bir yanı. Fakat devam ediyorum.
Bakın, Habertürk yazarı röportaj yaptı. Kiminle? Bu Derince
Belediyesinin basın ve halkla ilişkilerle ilgili sorumlu
kişisiyle. Ve yazar diyor ki: Ya, Aynur Doğan konserine -ayın
20sinde diyor- daha dört gün var yani siz de yardımcı olursanız,
hızla izin mevzusu hallolur, burada bir sorun olmaz. Cevap ne?
Danışman Yok, izin alınsa dahi Başkan bu konserin
yapılmasını istemiyor. diyor. Bu diyor; bakın, Habertürkü
açıp okuyun. Niye? Çünkü Aynur Doğan Kürtçe şarkı, türkü
söyleyecek. Mesele bu Sayın Elitaş. Ben demin bir örnek verdim, öbür
belediye de Çayırova Belediyesi de Don Kişotu yasakladı Kürtçe
oynanacak diye.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Bitiriyorum efendim,
tamamlıyorum.
Ya, Don Kişot ne yani? Bildiğiniz Don
Kişotu yasaklıyor Kürtçe oynanacak diye. Daha çok örnek var da
şimdi vakit yetmez daha önceki örnekleri de sizinle konuşsak.
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) Gergedan kimin,
Gergedan?
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Yani, buradaki
mesele, bu sizin belediyelerinizin siyasi cesarete sahip olmamasıdır;
siyasi cesarete sahip olsalar, insanların kendi dillerindeki kültürel
faaliyetlerini engellemekten uzak dururlar, tekçi anlayışta olmazlar;
Kürtçenin geliştirilmesini, kültürel olarak da geliştirilmesini ve
kullanılmasını teşvik ederler.
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) Gergedan kimin,
Gergedan?
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Bunu
yapmıyorlar, ben bunu söylüyorum. Yoksa Aynur Doğana
haksızlık yapmayın, suçlama da yapmayın; sonra vebal
altında kalırsınız, onu da söyleyeyim.
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) İzin almadan
bilet satıyor, firmayı konuşun, milleti dolandırıyor
ya! İzin almadan bilet satıyor!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkanım, çok kısa
BAŞKAN Sayın Elitaş, buyurun.
28.- Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaşın, İstanbul
Milletvekili Engin Altay ile İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan
Oluçun yaptıkları açıklamalarındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Teşekkür
ediyorum Sayın Başkanım.
Öncelikle, Sayın Altaya şunu söyleyeyim:
Bakın, Sayın Kılıçdaroğlunun CNN Türkteki
konuşmasını iyi izlersen, dinlersen İktidar beni dinliyor,
telefonlarımı dinliyor; benim projemi çalmışlar. diyor.
Yani, o zaman Sayın Kılıçdaroğlu yanlış mı söylemiş?
TÜRABİ KAYAN (Kırklareli)
Kılıçdaroğlu doğru söylemiş de siz yanlış
anlamışsınız; değiştirerek gidiyorsunuz
işte.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Kılıçdaroğlu aynen şöyle diyor
TÜRABİ KAYAN (Kırklareli)
Değiştirerek millet bahçesine çevirmeye kalkıyorsunuz kültür
kompleksini.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Dinleteyim mi
buradan, dinleteyim mi? Sayın Kılıçdaroğlu aynen diyor ki:
Bakın, benim projemi çalmışlar, telefonlarımı da
dinlemişler.
(Hatibin cep telefonundan bir ses kaydı
dinletmesi)
BAŞKAN Böyle bir usul yok biliyorsunuz
Sayın Elitaş.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Ama türkü
söyleme usulü var mıydı burada?
BAŞKAN Bunun yolunu açmayın lütfen.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Türkü söyleme
usulü var mıydı burada?
BAŞKAN Yani o türküler ve şarkılar
bizim, hepimizin.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Genel
Başkanınızı konuşturuyorum.
BAŞKAN Bunu açarsak bunun sonu gelmez.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Tamam, Haydar
Bey dedi ki: Genel Başkanımı konuşturma.
Konuşturmuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Peki, konuşturma.
VI.- OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI
1.- Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Haydar
Akarın, Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaşın CHP Genel
Başkanını yanlış anladığına ve CHP
Genel Başkanının yakıp yıkıp beton yapmaya
karşı olduğunu Türkiyenin bildiğine ilişkin
konuşması
BAŞKAN Engin Bey Genel Başkanın
söylediklerini söyleyecektir ama başka bir şey söyleyeyim madem beni
dâhil ettiniz: Genel Başkanı gerçekten yanlış
anlamışsınız. (CHP sıralarından
alkışlar)
Teşekkür ederim.
REFİK ÖZEN (Bursa) Genel
Başkanınızı millet anlamıyor ki zaten, millet
anlamıyor sizin Genel Başkanınızı.
BAŞKAN Siz devam edin, buyurun.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkan
BAŞKAN Yani Genel Başkanı öyle
anlamışsınız ki Yıkın, yakın, beton yapın.
diye anlamışsınız. Genel Başkan buna
karşıdır, herkes bilir, Türkiye bilir bunu. Beni dâhil etmeyin
lütfen yani beni dâhil etmeyin münakaşaya.
REFİK ÖZEN (Bursa) Millet anlamıyor
sizin Genel Başkanınızı, millet; on iki senedir seçim
kazanamıyorsunuz.
BAŞKAN Buyurun Sayın Elitaş.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
28.- Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaşın, İstanbul
Milletvekili Engin Altay ile İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan
Oluçun yaptıkları açıklamalarındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması (Devam)
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Şimdi
Türkü söylemek usullere uygun. dediniz, ben de Genel
Başkanınızı burada
BAŞKAN Usullere uygun. demedim Sayın
Elitaş.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Dedi ki: Genel
Başkanımız yanlış söylemiş. Yok, siz
yanlış söylüyorsunuz. dedi. Sayın Kılıçdaroğlu
diyor ki: Beni dinliyorlar, iktidar beni dinliyor. O proje benim projem, benim
projemi çalmışlar. Yani şu andaki millet bahçesi projesi
eğer Sayın Kılıçdaroğlunun dediği doğruysa
Sayın Kılıçdaroğlunun projesi.
İkinci konum, Aynur Doğanla ilgili
YUNUS EMRE (İstanbul) Ama Sayın
Elitaş, havalimanını kaldırmak yok o projede,
havalimanını kaldırmak yok.
REFİK ÖZEN (Bursa) Öyle bir şey demiyor
ki Genel Başkanınız, öyle bir şey demiyor ki.
YUNUS EMRE (İstanbul) Hayır
kardeşim, yok, pisti kaldırmak yok.
REFİK ÖZEN (Bursa) Pistleri
sökmeyeceğiz. demiyor, Binaları yıkmayacağız.
demiyor.
BAŞKAN Arkadaşlar, Grup Başkan
Vekiliniz konuşuyor.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Hayır,
orayı sustur Sayın Başkan.
BAŞKAN Buradan başlıyor.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Buradakileri
sustur.
BAŞKAN Sayın Emre
YUNUS EMRE (İstanbul) Pisti kaldırmak
yok, yalan söylüyorsunuz, pisti kaldırmak yok!
REFİK ÖZEN (Bursa) Siz yalan söylüyorsunuz!
BAŞKAN Sayın Emre, müsaade edin lütfen.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Şimdi,
ikinci konuya gelince -metni okumadım- bakın okuyorum: Gergedan
Yapım Organizasyon Limited Şirketiyle yapılan sözleşme
diyor ki
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Son kez mikrofonu açıyorum
Sayın Elitaş, toparlayın lütfen, çok uzadı yani.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) 31 Mart 2022
tarihli dilekçede İlgi tarihli dilekçenizde amfi tiyatronun konser için
tahsis edilmesi istenmektedir. 2022 yılı Gelir Tarifesinde belirtilen
kiralama bedelinin rezervasyon öncesi yüzde 20 tutarı olan 1.200 TLnin
Vakıflar Bankası Derince Şubesi 19 no.lu hesaba veya belediye
veznesine yatırılması sonrası adınıza
yukarıda belirtilen tarihte yapılacak gösteri için yer tahsisi ve bir
gün önce teslimi uygun görülmüştür. deniliyor, Derince Belediye
Başkan Yardımcısının söylediği söz.
BAŞKAN Peki.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Ama
Ayrıca, kalan 4.800 TLnin ise programdan bir hafta önce
yatırılması ve kira sözleşme taahhütnamesinin
imzalanması gerekmektedir. deniliyor. Yani 19 Mayıs tarihinde bu
Gergedan Yapım Organizasyona eğer edimlerini yerine getirirlerse
teslim edecekler. Olay bundan ibarettir.
BAŞKAN Tamam, anlaşıldı mevzu.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Öbür taraftan,
Aynur Doğanla ilgili sosyal medyadaki paylaşımlar Ben olsam
diye başladığım bir iştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Sayın
Başkanım, bir cümle
BAŞKAN Bir cümle, peki, buyurun.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Belediye
Başkanı
O Kürtçe söylediğiyle ilgili değil, örnek veriyor;
kayyum Diyarbakır Valisi Belediye Başkanım, aynı zata,
aynı kişiye Kürtçe şarkı söylemesine müsaade ediyor.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
E, siz az önce hedef gösterdiniz Sırtını PKKye
dayamış. diye, az önce hedef gösterdiniz.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Demek ki AK
PARTİ iktidarı döneminde Kürtçe şarkı söylenmesiyle ilgili
bir engel yok. Allah aşkına, bu kadar çifte standart olmaz. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
Saygıyla selamlıyorum.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Sayın Elitaş, az önce hedef gösterdiniz ama Sırtını
PKKye yaslamış. dediniz. Nasıl oluyor?
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) Gergedana dikkat
edin, Gergedana.
REFİK ÖZEN (Bursa) Madem Kürtçe
düşmanıyız, Diyarbakıra niye çağırmış
o zaman?
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) Gergedan her
türlü yalanı söyler.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Karar verin, vermiş mi vermemiş mi?
BAŞKAN Sakin arkadaşlar, sakin.
REFİK ÖZEN (Bursa) Niye Diyarbakırda
konser verdirmişiz?
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, sizin
bağırmanız Grup Başkan Vekillerinin eksikliğini
gösterir. Onlar sanki bunu, meramlarını anlatamıyor da siz
anlatıyormuşsunuz gibi; konu anlaşılmıyor
REFİK ÖZEN (Bursa) Ne alakası var?
LÜTFİYE SELVA ÇAM (Ankara) Aynı
şeyi kendi grubunuza da söyleyin.
BAŞKAN Bakın, Grup Başkan Vekilleri
şimdi anlaşacaklar, herkes kendi dilinden anlatacak mevzuyu.
ENGİN ALTAY (İstanbul) Sayın
Başkan
BAŞKAN Buyurun Sayın Altay.
ENGİN ALTAY(İstanbul) Sayın Genel
Başkanımızın sesini kısmen, kimsenin de
anlamadığı şekilde dinleterek bir sürü yanlış
anlaşılmaya meydan verecek bir tablo yarattı, cevap vermem
gerekiyor.
BAŞKAN Buyurun, buyurun.
29.- İstanbul Milletvekili Engin Altayın, Kayseri
Milletvekili Mustafa Elitaşın yaptığı
açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
ENGİN ALTAY (İstanbul) Şimdi,
Sayın Başkan, bu sefer okuma yazma bilen birine anlatır gibi
anlatmak istiyorum.
BAŞKAN Peki.
ERKAN AYDIN (Bursa) Bilale anlatır gibi.
ENGİN ALTAY (İstanbul) Şöyle: Sene
2018, seçimler öncesi Atatürk Havalimanıyla ilgili -İstanbul
Havalimanı yapıldığı için- burayla ilgili Sayın
Genel Başkanımız tane tane diyor ki: Tiyatro, kültür merkezi,
yeşil alan ancak pistlerle ilgili bir tasarruf yok. Almanyada bunun bir
örneği var -ismi şimdi aklıma gelmedi- havalimanı
çalışmamakla birlikte pistler olduğu gibi duruyor. Burada,
Sayın Genel Başkanın projesini keşke hakikaten
alsaydınız, böyle bir şey yapsaydınız. Ama siz
pistleri yıkarak, yok ederek oraya kimsenin de tam olarak ne olduğunu
bilmediği özel bir alan yapıyorsunuz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım.
ENGİN ALTAY (İstanbul) Tekrar
altını çiziyorum: Keşke Sayın Genel Başkanın
2018de söylediğini gerçekten, tam olarak kopyalasaydınız. Siz
2002de Kemal Dervişi de kopyaladınız, 2007de çevirdiniz
rotayı ve ülkenin ekonomisi bu hâle geldi. Tekrar şunu söylüyorum:
Atatürk Havalimanında, 2018de Sayın Genel Başkanın
anlattığı formatla, ortaya koyduğu proje ile bugün orada
yapılan arasında dağlar kadar fark var. Şimdi orada bir
kıyım var, bir ekonomik değer ortadan
kaldırılıyor. Bunun bir adı da müsrifliktir ve
israftır. O binaları yıkıp yerine ne
yapacağınızı ya mertçe burada söyleyin ya da
başınızı öne eğin kardeşim; bu kadar basit.
BAŞKAN Peki, teşekkür ediyorum
Sayın Altay.
Konu anlaşılmıştır.
Sayın Oluç, lütfen yeni bir sataşmaya
mahal vermeden toparlayın.
Sayın Elitaş, maddi yönden yerine
getirilmediğini söylüyor, siz artık
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) 8
milyon metrekareden düştü 5 milyon metrekareye; düştü 2 milyon
metrekareye. Ne yaptınız? 2 Bakan bile anlaşamıyor. Ya,
yediniz adamın 7 milyon metrekaresini.
BAŞKAN Arkadaşlar, lütfen
Başka
nedenlerle izin verilmediğini söylüyorsunuz.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Evet.
BAŞKAN Aynı şeyleri döndürüyoruz
sürekli.
Toparlayalım lütfen; buyurun.
30.- İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluçun, Kayseri
Milletvekili Mustafa Elitaşın yaptığı
açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin
açıklaması
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Yok, yok, ben
aynı şeyleri tekrar etmeyeceğim, sataşma da
yapmayacağım zaten; açıklıyorum zaten, durumu
açıklamak için konuşuyorum.
Yani verdiğiniz örnek güzel gerçekten.
Diyarbakır, Van, Batmana gidince Aynur Doğan dinliyorsunuz, Genel
Başkanınız Batmana gittiğinde Dar Hejirokeyle, Aynur
Doğanla özdeşleşmiş bir şarkıyla
karşılanıyor, el çırpıp dinliyor ama Kocaeliye
geldiğiniz zaman oradaki belediye başkanlarınız tekçi bir
anlayışla böyle davranıyor. Bunu anlatmaya
çalışıyorum ben zaten, siz de aynı şeyi söylemiş
oldunuz dolayısıyla. Aynur Doğan hakkında
söylediğinizi de herhâlde bu vesileyle geri almış oldunuz diye
düşünüyorum.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Almıyorum.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul)
Almıyorsanız Aynur Doğanı hedef göstermeyin Sayın
Elitaş.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Kendini hedef
yapmasın sırtını dayayarak. Ben ne hedef göstereceğim!
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Siz mahkeme misiniz ya?
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Bakın, siz
Ben Aynur Doğanı tanımam ve dinlemedim. dediniz ya;
tanımıyorsunuz, dinlememişsiniz ama böyle bir yargıda
bulunabiliyorsunuz. Bu, uygun bir tarz değil, bunu söylemeye
çalışıyorum. Dolayısıyla, burada bir eksiklik,
yanlış var; bunları konuşuyoruz esas itibarıyla.
BAŞKAN Evet, teşekkür ediyorum.
HAKKI SARUHAN OLUÇ (İstanbul) Yani herhangi
birini, özellikle müzikte çok ünlü olmuş bir kişiyi de Kürtçe
şarkılarıyla bu şekilde hedef göstermek doğru
değildir, bir kez daha vurgulayayım.
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
Sayın Filiz
31.- Gaziantep Milletvekili İmam Hüseyin Filizin, torpilli
atamalara ilişkin açıklaması
İMAM HÜSEYİN FİLİZ (Gaziantep)
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Torpilli atamalar bütün hızıyla devam
ediyor. KPSSden yüksek puan alanların mülakat sınavlarında
elenmeleri adayları isyan ettirdi. En son Aile ve Sosyal Hizmetler
Bakanlığının personel alımı için
yaptığı mülakatlarda 80in üzerinde KPSS puanına sahip
birçok adayın, mülakatta düşük puan verilip elenmesine rağmen
70-75 alanların atanması kafalarda yine soru işareti
oluşturdu. Öğretim elemanlarında da aynı sorun devam
ediyor. Bir meslek yüksekokulunda ön elemede ALESi 92, mezuniyet notu 89la
1inci sırada olan yedekte kalıyor; ALESi 74, mezuniyet notu 66yla
5inci sırada olan aday atanıyor. Atamalarda adaletin
sağlanabilmesi için tekraren söylüyorum: Mülakatı
kaldırmıyorsanız sesli ve görüntülü kaydederek adaya verilmesini
kural hâline getirin ki yasal haklarını arayabilsinler.
BAŞKAN Sayın Kaplan
32.- Gaziantep Milletvekili İrfan Kaplanın,
yap-işlet-devret sistemiyle yapılan otoyol, köprü, havalimanı
gibi işletmelerin ülkemizi borç batağına soktuğuna
ilişkin açıklaması
İRFAN KAPLAN (Gaziantep) Teşekkürler
Sayın Başkan.
Yap-işlet-devret sistemiyle yapılan
otoyol, köprü, havalimanı gibi işletmeler ülkemizi uzun vadede
borçlandırıp batağa sokmanın en güncel yöntemidir. Yüksek
geçiş maliyetleri sebebiyle vatandaşın kullanmadığı
köprü ve otoyollar önümüzdeki onlarca yılı ipotek altına almaktadır.
Ülkemizin öz varlıklarıyla yapılması için hiçbir engeli
olmayan bu işletmelerin yapım işi belli başlı birkaç
şirkete ihale edilmekte ve aynı şirketlere devlet
bankalarından kredi verilerek işleyiş sağlanmaktadır.
Hem uzun vadeli borç hem de kullanım ücreti ödemek hangi akla ve
mantığa sığmaktadır? Vatandaş Madem
borçlanıyoruz; bizim yol, köprü, baraj yapımı için devlete
verdiğimiz vergiler nereye gidiyor? diye sormaktadır.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Sayın Öztürk
33.- Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürkün, Fikret Karabudak
Stadyumuna ilişkin açıklaması
HALİL ÖZTÜRK (Kırıkkale) Sayın
Başkan, 1977-78 sezonunda bugünkü adıyla Süper Lig olan Türkiye 1.
Lige çıkan ilk ilçe takımı olan Kırıkkalespor o
yıllarda maçlarını Fikret Karabudak Stadyumunda
oynamıştır. 1930larda inşa edilen stadyum, zamanla rakip
takımların kâbusu hâline gelmiştir, Kırıkkalespor
taraftarları için de manevi bir anlam kazanmıştır. Toprak
olan zemini 2013 yılında sentetik çimle kaplanan stadyumun bu zemini
sağlıklı görünmediği için, Kırıkkalesporun
maçları -Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından-
atletizm amaçlı olarak inşa edilen Başpınar Stadyumuna
alınmıştır. Ancak Fikret Karabudak Stadyumunun şehir
merkezinde olması, tarihî ve manevi gücüne inanılması sebebiyle,
ivedilikle bu stadyumun yenilenerek hemşehrilerimizin hizmetine
sunulmasını Gençlik ve Spor Bakanımızdan talep ediyor,
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, gündeme
geçiyoruz.
Başkanlığın Genel Kurula
sunuşları vardır.
İYİ Parti Grubunun İç Tüzükün
19uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi vardır, okutup
işleme alacağım ve oylarınıza sunacağım.
VII.- ÖNERİLER
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri
1.- İYİ Parti Grubunun, Konya Milletvekili Fahrettin
Yokuş ve arkadaşları tarafından, kiracıların kira
ödeme zorluğu karşısındaki mağduriyetlerinin
giderilmesi, kiracıların barınma sorunu yaşamaması ve
kirada oturdukları evlerin depreme karşı denetime
alınması ve kiracıların korunması amacıyla
12/5/2022 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin ön
görüşmelerinin, Genel Kurulun 17 Mayıs 2022 Salı günkü
birleşiminde yapılmasına ilişkin önerisi
17/5/2022
Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
![]()
Danışma Kurulu 17/5/2022 Salı günü
(bugün) toplanamadığından, grubumuzun aşağıdaki
önerisinin İç Tüzükün 19uncu maddesi gereğince Genel Kurulun
onayına sunulmasını saygılarımla arz ederim.
Dursun
Müsavat Dervişoğlu
İzmir
Grup
Başkan Vekili
Öneri:
Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş ve 19 milletvekili
tarafından, kiracıların kira ödeme zorluğu
karşısındaki mağduriyetlerinin giderilmesi,
kiracıların barınma sorunu yaşamaması ve kirada
oturdukları evlerin depreme karşı denetime alınması ve
kiracıların korunması amacıyla 12/5/2022 tarihinde Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis
araştırması önergesinin diğer önergelerin önüne
alınarak görüşmelerinin 17/5/2022 Salı günkü birleşimde
yapılması önerilmiştir.
BAŞKAN İYİ Parti grup önerisinin
gerekçesini açıklamak üzere söz talep eden Konya Milletvekili Sayın
Fahrettin Yokuş.
Buyurun Sayın Yokuş. (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
İYİ PARTİ GRUBU ADINA FAHRETTİN
YOKUŞ (Konya) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
İYİ Parti Grubumuzun kira fiyatlarındaki artışlarla
ilgili olarak vermiş olduğu önerge hakkında söz almış
bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Anayasamıza göre barınma hakkı
kamusal bir haktır. Anayasamız, herkes temel insani
ihtiyaçlarını karşılayabilecek, insan haysiyetine
yakışır biçimde konut ve barınma hakkına sahiptir
diyor.
Bilindiği gibi, Türkiyede her geçen yıl
ev sahibi olma oranı düşüyor. Örneğin 2014 yılında ev
sahibi olma oranı yüzde 61 iken 2020 yılında yüzde 58e
gerilemiştir. TÜİK İnşaat Maliyet Endeksi verilerine göre
2020-2021 Mart ayları arasında inşaat giderlerinde yüzde 32
artış olurken 2021-2022 Mart ayları arasında yani son bir
yılda artış 3 kat artmış ve yüzde 102ye
ulaşmıştır. İnşaat malzemelerindeki bu fahiş
artışlar kira fiyatlarını tetiklemektedir. Başta
İstanbul ve Ankara gibi metropol şehirlerimiz olmak üzere, bir
yılda kira artışları yüzde 100ün üzerine
çıkmıştır; bu oran İstanbulda yüzde 112yi, Ankarada
ise yüzde 107yi geçmiştir. TÜİK verilerine göre ülkemizde kirada
oturan vatandaşlarımızın oranı yüzde 42dir.
Değerli milletvekilleri, Türkiye tarihinde bir
ilk yaşanıyor. İstanbul gibi büyükşehirlerde evler
açık artırmayla kiraya verilmeye başlanmıştır.
Bununla birlikte, ev arayan kiracıları bir araya toplayarak
kiracı seçme usulüyle evleri kiralamaya çalışan emlakçı ve
ev sahipleri de türemiştir. Yine, bazı ev sahipleri tahliye için
kiracılara boş kâğıtlar imzalatırken Ya kirayı
artır ya da çık. baskısı yapanların sayısı
her geçen gün artmıştır. Kira fiyat artışları
artık kontrolden çıkmıştır. Yüksek kira talepleri
kiracıları evsiz bırakma noktasına getirmiştir. Ev
sahibi ve kiracı kavgaları başlamıştır. Tüm bu
yaşanan olumsuzlukların sebebi, Hükûmetin konut kiralama ve
satışını tamamen serbest piyasanın insafına
bırakmış olmasıdır. Birçok ilde orta hâlli bir dairenin
kirası bile asgari ücretin üstüne çıkmıştır.
Kiracıların daha fazla mağdur
olmaması için acil önlemler alınması gerekiyor. Bir an evvel
hukuksal düzenlemeler yapılmalıdır, konut kiralarına üst
sınır uygulaması getirilerek kiracıların
korunması gerekmektedir. Aksi hâlde, evsiz kalma riskiyle karşı
karşıya kalacak milyonlarca vatandaşımız
olacaktır.
Türkiyenin de aralarında bulunduğu pek
çok ülkede kira zam oranları Tüketici Fiyat Endeksi yani TÜFEye göre
belirlenmektedir. Fransada ise bu oran yani kira bedeli İnşaat
Maliyet Endeksine göre tespit edilmektedir. Ülkelerin kiracılar için
geliştirdiği bir diğer yöntem ise tavan fiyat
sınırlandırmasıdır. Bu yöntemle devletler maksimum
kira ücreti belirleyerek kiracıları korumaya yönelmişlerdir. Bu
uygulamalarla evin değeri üzerinden yüzdelik bir oranla kira tavan
fiyatı belirlenmektedir. Diğer bir yöntem ise kiranın
dondurulmasıdır. Bu yöntemde de genellikle artan fiyatların yani
yüksek enflasyonun olduğu ülkelerde de bu yapılmaktadır ama
ülkemizde bunlar yapılmıyor.
Değerli milletvekilleri, ülkemizde memur,
emekli ve işçi ücretlerine resmî enflasyon kadar artış
yapılırken -ki bu artışlar da altı ay sonra
verilmektedir- kira ücretlerinin hiçbir denetime tabi olmaksızın ve
ev sahiplerinin insafına terk edilmesi kabul edilebilir bir durum
değildir.
Bugün itibarıyla başta asgari ücretli,
işçi, memur, emekli, dar ve sabit gelirlilerin kahir ekseriyeti kirada
oturmaktadır. Milyonlarca çalışan ve emeklilerimize
yıllık resmî enflasyon artışı yüzde 60 oranında
verilecek ama konutlardaki artış bunun 2 katı olacak. Bu
artışlar karşısında dar ve sabit gelirli
milyonların imdadına yetişmek gerekir, bunlara çare bulmak
gerekir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) Teşekkür
ediyorum.
Dar ve sabit gelirliler sadece enflasyonun
altında ezilmekle kalmamakta, aynı zamanda kira artış
oranlarının yüksekliği nedeniyle yoksullaşmaktadırlar.
Evi olmayan emekli, memur ve işçilere acilen asgari ücretin 1/4ü kadar aylık
kira yardımı verilmelidir.
Siyasi iktidar, evi olmayana, 2 milyon liraya kadar
yüzde 0,99 faizle on yıllık ödemeli kredi vereceğini müjdeliyor.
Yine 1 milyon liraya yüzde 0,99 faizle on yıllığına ev
sahibi olmalarını salık veriyor. Soruyorum size: Hangi memur,
hangi emekli, hangi işçi, hangi dar ve sabit gelirli -aylık 14 bin
lira, 28 bin lira- kira öder gibi konutunun parasını ödeyecek?
(İYİ Parti sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Teşekkür ediyoruz Sayın
Yokuş.
Halkların Demokratik Partisi Grubu adına söz
talep eden İstanbul Milletvekili Sayın Ali Kenanoğlu.
Buyurun Sayın Kenanoğlu. (HDP
sıralarından alkışlar)
HDP GRUBU ADINA ALİ KENANOĞLU
(İstanbul) Sayın Başkan, Genel Kurulu saygıyla
selamlıyorum.
Tabii, ciddi bir mesele var şu anda. Özellikle
enflasyonun bu kadar yüksek artmasından kaynaklı olarak ev sahibi ve
kiracıların yaşadığı sorunlar da toplumsal bir
mesele hâline dönüşmek üzere. Çünkü şöyle bir şey var: Kira
artışı o kadar yüksek oldu ki önceki kiracılar yani daha
önceden kiracı olanlar, TÜFE oranında ya da belirlenen oranlarda
artış yapıyorlar ancak bunlar piyasanın genel
artışının gerisinde kalıyor ve dolayısıyla
da ev sahipleri kira gelirlerini artırmak istiyorlar, güncellemek
istiyorlar ve buradan kaynaklı olarak da birçok bahaneyle kiracıyı
çıkarmak istiyorlar. Tabii, kötü niyetli ev sahipleri var. Bir taraftan da
bir iki tane ya da birikimleriyle oluşturulmuş bir ev üzerinden
geçinen ve buradan geçimini sağlayan ev sahipleri de var; tüm ev sahipleri
bu niyette değil tabii yani. Ama şunu da biliyoruz; ben Deprem
Araştırma Komisyonundaydım, Deprem Araştırma
Komisyonunda çok ciddi çalışmalar yaptık, iyi bir rapor ortaya
çıkardık. Orada bize sunulan verilerden bir tanesi de şuydu:
Depremlerde en çok kiracılar yaşamını yitiriyor. Niye?
Çünkü ev sahipleri baktı ki ev tehlikeli bir noktada yani ilk depremle
yıkılacak, oraya hafif bir tadilat, tamirat, boya, badana; kendisi
kaçıyor, kiracıya veriyor ve oradan kira almaya devam ediyor. Tabii
kiracı bu evin durumunu bilmiyor ve -burası da âdeta bir tabut ev
niteliğinde- orada yaşamaya başlıyor ve ondan sonra
yaşanan ilk hafif sarsıntıda da daha çok yani büyük oranda o
kiracıların yaşamlarını yitirdiklerini hem İzmir
örneğinde hem de Elâzığ örneğinde görmüştük.
Şimdi, dolayısıyla, iktidarın, bu devletin bütün bu
sorunlara sosyal devlet anlayışı çerçevesinde bir el atması
gerekmektedir.
Sorunun kaynağı ev sahipleri de
değildir, sorunun kaynağı kiracılar da değildir;
sorunun kaynağı, ülkedeki ekonomi, enflasyon, maliyet
artışları ve buradan kaynaklı olarak da gelinen sonucun ta
kendisidir. Bunları aşmak gerekiyor ama bu konuda yapılan
açıklamalar, örneğin en son Cumhurbaşkanının
yaptığı açıklama -dar gelirlilere 0,99 faizle kredi
mevzusu- hiçbir dar gelirlinin işine yaramadığı gibi, tam
tersine, müteahhitlerin elini ovuşturmasına sebep oldu ve konut
fiyatlarının artmasına da sebebiyet verdi yani konut
fiyatlarında yüzde 50ye yakın bir artış meydana geldi.
Tabii, bu artışların tamamı kiracıları da
kapsıyor ama bunlara çözüm üretmek gerekiyor. Tabii, çözüm noktasında
öneriler var yani uzmanların önerileri var, bunları dikkate almak
gerekiyor. Bir defa, hakikaten, bu kadar yüksek enflasyonun ve bu kadar yüksek
kira artışının olduğu bir yerde mutlaka üst
sınır, limit belirlenmeli. Bu limit, çeşitli kriterlere göre
belirlenir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım Sayın
Kenanoğlu.
ALİ KENANOĞLU (Devamla) Teşekkürler
Sayın Başkan.
Tabii, dünyanın çeşitli ülkelerinde,
yüksek enflasyon uygulanan ülkelerde bunun örnekleri var; bunlar
araştırılabilir ve mutlaka bir üst sınır
belirlenebilir çünkü bunlar ev sahiplerinin insafına bırakılacak
durumda değil.
Hakikaten, baktığınız zaman, milletvekili
olduğum İstanbul ilinde kiralar şu anda 10 bin lira, 15 bin lira
civarlarında yani neredeyse ortalama 10 bin liraya yakın
kiraların olduğunu söylemek mümkün; araştırmalar, veriler
de bunu gösteriyor. 5 bin liranın, 6 bin liranın altında
kiralık yer bulmak mümkün değil; hakikaten korkunç rakamlar.
Kiracıların büyük çoğunluğu da ezici çoğunluğu da
dar gelirli insanlar, memurlar, öğrenciler ve bunların da bu
imkânlarla ayakta durabilmeleri, barınma ihtiyaçlarını
karşılayabilmeleri mümkün değildir. Bunun çözüm yolları
vardır, önerileri vardır, dünya üzerinde bunu uygulayan ülkeler
vardır; bunların araştırılıp
sonuçlandırılması gerekmektedir.
Teşekkür ederim. (HDP sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Cumhuriyet Halk Partisi Grubu
adına Muğla Milletvekili Sayın Burak Erbay.
Buyurun Sayın Erbay. (CHP
sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA BURAK ERBAY (Muğla)
Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Başkanım, değerli
milletvekili arkadaşlar; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
AKPnin her konudaki yanlış ve beceriksiz
politikaları sonucu ülkede herkes feryat figan bağırıyor.
Kim bağırıyor? EYTliler bağırıyor, çiftçiler
bağırıyor, esnaflar bağırıyor, turizmciler
bağırıyor. Daha dün Marmaristeydik; Marmaris İlçe
Başkanımız, Bodrum İlçe Başkanımız, Fethiye
İlçe Başkanımız ve yüzlerce turizmciyle, devam eden bu
müzik yasaklarıyla ilgili bir çağrı yaptık. Pandemiden
dolayı turizmci esnafımız, maalesef, zaten büyük bir yara
almış durumda. Şimdi, iyi geçme ihtimali olan bu turizm
sezonunda bu müzik yasaklarıyla büyük bir darbe daha alıyorlar.
Bizler 1 turist daha fazla- Muğlaya gelsin, Yunan adalarına
gitmesin, İspanyaya gitmesin, Londraya gitmesin diye
uğraşırken bu müzik yasakları yüzünden, maalesef, turizmci
umduğunu bulamayacak. Hiçbir turizm sektöründe saat 01.00de Otele
gidin. denmez ama bu yasaklar yüzünden bu söylenmek zorunda kalıyor. Bu
yasakların bir an önce kaldırılması gerekiyor.
Turizmci bağırıyor, esnaf
bağırıyor, şimdi de yaptığınız
yanlış politikalar sonucu kiracılar feryat figan
bağırıyorlar. Maalesef, ülkenin her kesiminde kiracılar zor
durumda. Ülkenin ekonomik durumu malum; açlık
sınırının altında yaşayan yaklaşık 26
milyon insan var, yoksulluk sınırının altında yaşayan
51 milyon insanımız var ve istatistiklere göre de yüzde 30
civarı insanımız kirada oturmakta. Açıklanan rakamlara göre
de -ne hikmetse- mayıs ayı kira artış oranı yüzde
34,46 ama sektör temsilcilerinin açıklamalarına
baktığımızda, bu oran yüzde 50leri ve yüzde 100leri
bulmakta. Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar
Merkezinin yaptığı araştırmaya göre de
yıllık kira artış oranı İstanbulda yüzde 112,
Ankarada ise yüzde 106.
Şimdi, bunların sonucunda ne oluyor? Tabii
ki insanlar kiralarını ödeyemiyorlar, ciddi hukuki sorunlarla
karşılaşıyorlar. Avukatlık yaptığım
dönemlerde de -evet, ceza davaları, boşanma davaları gördük ama-
bu kadar kira sorunlarıyla karşılaşmazdık. Şimdi
oranlara baktığımızda müthiş bir şekilde artan
kira tespit davalarını, icra dosyalarını görüyoruz. Yine,
Gayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Ali Güvenç Kirazın
açıkladığı rakamlarda, sulh hukuk mahkemelerindeki dava
yükünün yüzde 30-40 arttığı -bu tahliye davalarının
olduğu- gözükmekte. İşte, gene bu yanlış politikalarınızın
sonucu bu.
Peki, siz bunu çözmek yerine ne yapıyorsunuz
biliyor musunuz? Cumhurbaşkanlığının Ahlattaki
kışlık sarayının yanına bakanlar için 151 milyon
liraya 9 tane lüks konut yapıyorsunuz. İşte,
anlayışınız maalesef bu, bunun
sıkıntısını da vatandaş çekmek zorunda
kalıyor. (CHP sıralarından alkışlar) Ne
yapıyorsunuz başka?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
BURAK ERBAY (Devamla) Bir gece,
Cumhurbaşkanının kararıyla, yurt dışında
ülkenin topraklarını, gayrimenkullerini pazarlayan şirketleri
destekleme kararı alıyorsunuz. Kendi vatandaşımız ev
bulamazken siz, gidiyorsunuz, yurt dışında bizim ülkemizi
pazarlayacak şirketleri destekliyorsunuz.
Bakın, arkadaşlar, bunun sonucunda ne
oluyor biliyor musunuz? Daha nisan ayında çıkan bir haber;
vatandaş Antalyada kirasını ödeyemediği için çoluğunu
çocuğunu ve hanımını memleketine göndermiş, kendisi
işten de ayrılamadığı için arabada
yatıyormuş arkadaşlar. Artık böyle haberlerle
karşılaşıyoruz. İşte o yüzden -az önce,
bakın, kurumlar bazı araştırmalar yapmış- gidip
odalarda şu anda ne yapıyor AKPli vekiller, merak ediyorum; iş
takibi yapacağına, gelsinler, İYİ Partinin önerisini kabul
edelim, gidelim de bu zor durumda olan, kiralarını ödeyemeyen
vatandaşlarımızı dinleyelim, onlara ne çözümler
bulabiliriz, bunu araştıralım diyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP
ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu
adına Kütahya Milletvekili Ahmet Tan.
Buyurun Sayın Tan. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA AHMET TAN (Kütahya)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İYİ Parti
Grubunun kiracıların korunması amacıyla Meclis
araştırması açılması için vermiş olduğu
öneri hakkında grubum adına söz almış bulunmaktayım.
Bu vesileyle, yüce heyetinizi ve aziz milletimizi saygıyla
selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, kira zammı,
kiracılar ile ev sahipleri arasındaki önemli konulardan biridir.
Kiradaki yıllık artış ev sahibi ile kiracı
arasında imzalanan sözleşmenin şartlarına bağlı
olmakla beraber, aynı zamanda yasa gereği Tüketici Fiyat Endeksine
ve enflasyon rakamlarına bağlıdır. Mülkün aylık
kiralama bedeline TÜFE oranından daha yüksek bir zam
uygulanamamaktadır.
Pandemi sonrası dünya genelinde yaşanan
ekonomik daralma her sektörde fiyat ve enflasyon
artışlarını beraberinde getirmiş, enflasyon oranındaki
artışlar ise kira fiyatlarının yükselmesi sonucunu
doğurmuştur.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; konuttaki arz ve talep dengelendiği zaman kiralar
isteğimiz seviyelere gelecektir. Bu amaçla, beş yıl
satılmaması şartıyla TOKİ eliyle önümüzdeki süreçte 81
ilimizde başlatılacak olan sosyal konut projeleri arz ve talebi
dengelemede önemli bir rol oynayacaktır. Biliyorsunuz,
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan
tarafından geçtiğimiz hafta açıklanan düşük faizli konut
kredisi kampanyasıyla -konut satışlarındaki
hareketlenmeyle- ev sahibi olmayan vatandaşlarımızın
düşük faizli finansman sayesinde ev sahibi olması
amaçlanmıştır. Bu kampanyayla üç önemli adım
atılmış olacaktır: İlk evini alacak
vatandaşlarımıza 2 milyon Türk lirasına kadar 0,99 faiz
oranlı konut kredisi imkânı sağlanacak ve birçok
vatandaşımız inşallah konut sahibi olacaktır.
Diğeri, inşaat sektöründe mayıs ayı itibarıyla yüzde
40ı tamamlanmış ve asgari yüzde 50si satılmamış
inşaat projelerinin tamamlanması için 20 milyar Türk lirası
kaynak aktarılarak bu sayede konut sektöründeki arz ve talep dengesine
önemli bir katkı sağlanmış olacaktır. Bir diğeri
ise, konut değerinin en az yarısının 1 Nisan 2022
tarihinden önce açılmış döviz hesapları veya fiziki
altınların Merkez Bankasına satılarak
karşılanması hâlinde 2 milyon Türk lirasına kadar 0,89
faizli konut kredisi imkânı sağlanacaktır.
Değerli arkadaşlar,
vatandaşlarımızın maruz kaldığı
sıkıntıları biliyoruz. Sayın
Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi, ekonomi
programımızın ilk ayağı dünyanın ilk 10 ekonomisi
arasına girmekten vazgeçmemektir. İkinci aşama istihdamdır,
üçüncü olarak da bir yandan fiyat artışlarını kontrol
altına alarak diğer yandan geliri yükseltmektir.
Bu arada istatistiki bir bilgi vereyim: 2012
yılında ev sahipliği oranı yüzde 36 iken şu anda, bu
yıl yüzde 69 seviyesine çıkmıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
AHMET TAN (Devamla) Sağ olun
Başkanım.
İktidar olarak her alanda
vatandaşımızın yaşadığı
sıkıntıların farkında olduğumuzu belirterek
devletimizin bütün kurumlarıyla fahiş fiyat artışları
yapanların ensesinde olduğumuzu bir kez daha belirtmek istiyorum.
Yine ifade etmek istiyorum ki hiç kimsenin
endişesi olmasın, 2002 öncesi ekonomik yapıyı
düzelttiğimiz gibi, bu mevcut durumu düzeltecek olan yine AK
PARTİdir, yine Cumhur İttifakıdır, yine
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğandır.
(AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Konuşmama son vermeden önce, 2. Lig yolunda
play-off maçına çıkan Belediye Kütahyasporumuza ve şu an
oynanmakta olan maçında başarılar diliyor; bu vesileyle,
İYİ Partinin Meclis araştırması açılması
teklifine aleyhte oy kullanacağımızı belirtiyor, yüce
heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN İYİ Parti grup önerisini
oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul
edilmemiştir.
Birleşime on dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 16.51
İKİNCİ
OTURUM
Açılma Saati: 17.04
BAŞKAN: Başkan Vekili Haydar AKAR
KÂTİP ÜYELER: Şeyhmus DİNÇEL (Mardin),
Bayram ÖZÇELİK (Burdur)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 91inci Birleşiminin İkinci Oturumunu
açıyorum.
3 sayın milletvekiline yerlerinden birer dakika
söz vereceğim.
Sayın Nuhoğlu
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
34.- İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlunun,
Kırım Tatar Türklerinin Stalin tarafından sürgün edilişinin
78inci yıl dönümüne ilişkin açıklaması
HAYRETTİN NUHOĞLU (İstanbul)
Teşekkür ederim.
18 Mayıs, Kırım Tatar Türklerinin
Stalin tarafından sürgün edilişinin 78inci yıl dönümüdür.
Yurtlarından koparılarak mallarına el konulan Kırım
Türkleri, Sibiryaya sürgün edilmiştir. 1944te yapılan bu zulüm,
insanlık tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. Hayvan
vagonlarında aç ve susuz yüz binlerce soydaşımız
hayatını kaybetmiş, insanlık tarihinin en acı
olaylarından biri yaşanmıştır.
Soykırımın 78inci yıl
dönümünde, şehit edilen soydaşlarımızı rahmetle
anıyoruz. Kırım Tatar Türklerinin uğradığı
insanlık dışı sürgünü ve soykırımı asla
unutmayacağız. 1970li yıllarda Türk gençliği olarak
mücadelelerine destek verdiğimiz Kırım Tatar Türkleri Lideri
Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve bütün Kırımlı
önderleri saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın Kaşlı
35.- Aksaray Milletvekili Ramazan Kaşlının, Aksarayda
meydana gelen şiddetli yağmur ve dolu yağışı
sebebiyle çiftçilerin yaşadığı mağduriyete
ilişkin açıklaması
RAMAZAN KAŞLI (Aksaray) Teşekkür ederim
Sayın Başkan.
Aksarayımızın Sultanhanı ilçesi
Yenikent beldesi başta olmak üzere Bayıraltı ve
Hasandağı yöremizin bazı köylerinde meydana gelen şiddetli
yağmur ve dolu yağışı sebebiyle, ekili olan
arazilerdeki çiftçilerimizin ürünleri zarar görmüştür; İl Tarım
Müdürlüğümüzün yaptığı ilk tespitlere göre arpa,
buğday, pancar, yonca tarlaları büyük oranda olumsuz
etkilenmiştir. Değerli çiftçilerimize geçmiş olsun dileklerimi
iletiyor, meydana gelen zararın tespitinin yetkililerimizce süratle
yapılarak devletimiz tarafından çiftçi kardeşlerimizin
zararlarının karşılanmasını talep ediyor ve
takipçisi olacağımı belirtiyorum. Yüce Rabbim ülkemizi ve
milletimizi her türlü afetten korusun. duası ve temennisiyle Genel Kurulu
saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN Sayın Aygun
36.- Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygunun,
akaryakıt istasyonlarına getirilen yeni yükümlülüklere ilişkin
açıklaması
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ)
Teşekkür ederim Başkanım.
İktidar daha önce kuyumculardan
Ülkemizde yaklaşık 14 bin civarında
akaryakıt istasyonu var; cirosunun yüzde 1i kadar teminat istenmekte, bu
da yaklaşık olarak 25 bin liradan başlayıp 500 bin
lirayı bulmaktadır. Sözde, kaçakçılığı önlemek
için çıkarılan Sıvılaştırılmış
Petrol Gazları Piyasası Kanunu çerçevesinde lisanslı
istasyonlara yeni yükümlülükler getiriliyor. Kısacası, pandemi ve
zamlarla artan fiyatlarla zaten akaryakıt istasyonları zor
durumdalar. Esnafımızın, işletmecinin ocağına
incir ağacı dikmektesiniz; siz bu ülkenin üreticisinden ne
istiyorsunuz?
Yeter artık! Esnafımızın,
işçimizin, emeklimizin, iş adamlarımızın, çiftçimizin
yakasından düşün; sizin göz bebeğiniz olan 5li çetenin
yakasına yapışın diyor, saygılar sunuyorum.
VII.- ÖNERİLER (Devam)
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri (Devam)
2.- HDP Grubunun, Adana Milletvekili Kemal Peköz ve
arkadaşları tarafından, BOTAŞ başta olmak üzere
kaynakların kamu yararına çalışması amacıyla
11/5/2022 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına verilmiş olan Meclis
araştırması önergesinin ön görüşmelerinin, Genel Kurulun 17
Mayıs 2022 Salı günkü birleşiminde yapılmasına
ilişkin önerisi
BAŞKAN Sayın milletvekilleri,
Halkların Demokratik Partisi Grubunun İç Tüzükün 19uncu maddesine
göre verilmiş bir önerisi vardır, okutup işleme
alacağım ve oylarınıza sunacağım:
17/5/2022
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Danışma Kurulu 17/5/2022 Salı günü
(bugün) toplanamadığından, grubumuzun aşağıdaki
önerisinin İç Tüzükün 19uncu maddesi gereğince Genel Kurulun
onayına sunulmasını saygılarımla arz ederim.
Hakkı
Saruhan OIuç
İstanbul
Grup
Başkan Vekili
Öneri:
11 Mayıs 2022 tarihinde Adana Milletvekili Sayın
Kemal Peköz ve arkadaşları tarafından verilen, 18465 grup
numaralı, BOTAŞ başta olmak üzere kaynakların kamu
yararına çalışması amacıyla Türkiye Büyük Millet
Meclisine verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin
diğer önergelerin önüne alınarak görüşmelerinin 17/5/2022
Salı günkü birleşimde yapılması önerilmiştir.
BAŞKAN Halkların Demokratik Partisi grup
önerisinin gerekçesini açıklamak üzere söz talep eden Bitlis Milletvekili
Sayın Mahmut Celadet Gaydalı.
Buyurun Sayın Gaydalı. (HDP
sıralarından alkışlar)
HDP GRUBU ADINA MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis)
Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; HDP Grubu olarak BOTAŞ hakkında verdiğimiz
araştırma önergesi üzerine söz almış bulunmaktayım.
Sizleri ve kamuoyunu saygıyla selamlarım.
Değerli milletvekilleri, Boru Hatları ile
Petrol Taşıma Anonim Şirketi (BOTAŞ) 1974 yılında
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına bağlı
ortaklık olarak kurulmuştur. 1995 yılında Bakanlar Kurulu
kararıyla TPAOya bağlı ortaklık statüsünden
çıkarılarak kamu iktisadi teşebbüsü (KİT) olarak
yapılandırılmıştır. BOTAŞ hisselerinin
tamamı 24/1/2017 tarihinde Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim
Şirketine devrolmuştur. 2017de 3,3 milyar lira kâr eden BOTAŞ,
Türkiye Varlık Fonuna devredildiğinden bu yana zarar ediyor. Nasıl
olur da bu kadar köklü bir şirket bugün ciddi mali krizler içerisinde
bulunmaktadır?
BOTAŞ, Amerika Birleşik Devletleri ve
Avrupa ülkelerinden sıvılaştırılmış
doğal gaz alımı için Deutsche Banktan 1 milyar avro kredi almak
için yürüttüğü görüşmelerde son aşamaya gelindiğini
kamuoyuna yansıtmıştır. BOTAŞ gibi köklü bir
yapı, tarihinde ilk kez kredi almak zorunda bırakılıyor.
Merkez Bankası, BOTAŞa geçtiğimiz yıl boyunca 6,1 milyar
dolarlık satış yapmış, 2022 yılının ilk
dört ayında da 16 milyar dolarlık satış
yapmıştır.
BOTAŞın içinde bulunduğu mali kriz
giderek daha da derinleşmektedir. Atılan adımlar, yapılan
yasal düzenlemeler dahi bu derin mali krizin önüne geçemiyor.
Bakıldığı zaman, 22/12/2021 tarihinde yapılan
düzenlemeyle 4646 sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanununa
eklenen geçici 6ncı maddeyle Boru Hatları ile Petrol
Taşıma AŞnin konut tüketicileri için düşük fiyattan
sattığı gazdan kaynaklanan görev zararı hazineden
karşılanmıştır. Yapılan düzenlemeyle beraber,
BOTAŞın 50 milyar liralık görev zararı hazineye
aktarılmış, karşılığında 32,3 milyar
liralık vergi borcu silinmiştir.
Hazine ve Maliye Bakanlığının
mart ayıyla ilgili 15 Nisan 2022 tarihinde açıkladığı
merkezî yönetim bütçe verilerine göre ise görevlendirme giderleri olarak
adlandırılan görev zararı, mart ayında 14,7 milyar lira,
son üç ayda ise 41,8 milyar liradır. Fakat tüm bu zararlara rağmen,
enerji tüketiminde artan maliyetler; yurttaşlar, üreticiler ve
işletmeler tarafından karşılanamayacak kadar
artmıştır. Yani hem yurttaş ve üretici işletme
düzeyinde hem de ilgili kamu kurumları düzeyinde bir çöküşün
eşiğine gelinmiştir. Âdeta içine ne kadar atılırsa
yutan bir kara deliğe dönüşmüştür. Bu mali çöküş, iktidar
tarafından gizlenmek isteniyor; buna çözüm olarak da: Avrupanın en
ucuz gazını biz veriyoruz. propagandasını yapmak. Ortada
ucuz gaz falan yok. Bakıyorsunuz, Avrupada 1 standart metreküp doğal
gazın birim fiyatı TL cinsine çevriliyor: Biz 3 TLye veriyoruz,
onlar 10 TLye BOTAŞın 2020 Faaliyet Raporunda da olduğu gibi;
Amsterdam, Berlin, Londra, Roma ve Sofyanın, kısaca euro ve sterlin
geliri olan ülkelerin para birimi TLye çevrilerek Onlarda 1 standart metreküp
doğal gazın birim fiyatı 10 TL, bizde 2,13 TL diye rapor
hazırlanmış. Siz asgari ücretliye 1.000-1.500 avro
karşılığını verin, değil 10, biz de 20 lira
ödemeye hazırız. Sadece kelime oyunlarıyla illüzyon denemeleri
yapıyorsunuz.
Enerjide dışa
bağımlılık hususu, su götürmez bir gerçektir.
Üretmediğiniz bir enerjiyi Biz en ucuza veriyoruz. diyorsanız, ya
çalmışsınızdır ya da bedava bir kaynak
bulmuşsunuzdur. Biz sizin sadece seçimler yaklaştıkça gaz
bulduğunuzu biliyoruz. Gaz ithalatını
yaptığımız ülkeler vanayı yarım tur çevirse ülke
olarak kriz yaşıyoruz ve hâlâ bu halka masallar
anlatılıyor: Doğal gaz bulduk, ucuzlayacak! Siz o gazı
çıkartmak, iletmek ve dağıtmak için yine milyon dolarlar
harcayacak, bunu da halka fatura edeceksiniz. Bu halkı gaz
bulduğunuza, bulacağınıza pişman edeceksiniz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) Tamamlıyorum
Başkanım.
BAŞKAN Tamamlayın lütfen.
MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) Boru Hatları
İle Petrol Taşıma Anonim Şirketinin -BOTAŞın-
içinde bulunduğu durum da dikkate alınarak enerji alanında
yaşanan sorunların açığa çıkarılması; enerji
alanında yurttaşların, üreticilerin ve işletmelerin
maliyetlerinin düşürülmesiyle ilgili çalışmalar
yapılması ve BOTAŞ başta olmak üzere kaynakların kamu
yararına çalışması için yapılabileceklerin
belirlenmesi amacıyla bir Meclis araştırma komisyonu
kurulmasını öneriyor ve desteklerinizi bekliyoruz. (HDP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN İYİ Parti Grubu adına
söz talep eden Ankara Milletvekili Sayın Ayhan Altıntaş.
Buyurun Sayın Altıntaş.
(İYİ Parti sıralarından alkışlar)
İYİ PARTİ GRUBU ADINA AYHAN
ALTINTAŞ (Ankara) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
enerji alanında yaşanan sorunların
araştırılması hakkında HDP Grubu önerisi üzerine
İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel
Kurulu saygıyla selamlıyorum.
1 Nisan 2022 tarihli bir gazete haberine göre son
bir yılda konutlara verilen doğal gazın birim fiyatında
yüzde 93lük artış yaşandı. Sanayiye verilen doğal
gazda yıllık zam oranı yüzde 552yi, elektrik üretiminde kullanılanda
ise yüzde 637yi buldu. Peki, son bir yılda vatandaşın geliri ne
kadar arttı? Örneğin, asgari ücret bu süreçte yüzde 50 arttı;
dolayısıyla vatandaşın 100 liralık geliri 150 liraya
çıktı ama 100 liralık doğal gaz gideri 193 lira oldu yani
100 birim yerine 77 birim doğal gaz alabilecek duruma geldi.
Ayrıca, doğal gaz zammını
konutlarda düşük tutabilmek için sanayi ve elektrik üretimindeki
doğal gaza aşırı zam yapıldı. Bu da hem elektrik
fiyatlarını hem de sanayi ürün fiyatlarını etkiledi.
Hükûmetin bu konudaki savunması ne? Birincisi Doğal gaz fiyatı
dünyada da arttı. diyorlar ama zaten sanayi ve elektrik üretimindeki
zamlar dünyaya paralel gidiyor. Konutlardaki artış düşük
tutuluyor ama vatandaş, elektriğe
yansıtıldığı için bu zammın bir kısmını
elektrikten görüyor.
İkinci savunma ise 2023te kendi doğal gazımızı
çıkaracağız. iddiası. Kesinlikle benzetme amacında
değilim ama bu sözleri duyunca -hepimizin bildiği- Nasrettin
Hocanın Yaz gelince sana arpa vereceğim. sözlerindeki avutma
ifadesi aklımıza geliyor.
Temel sorun, hem dışa
bağımlı olmak hem de ani fiyat oynamalarına karşı
tedbir almamak. Uzun vadeli kontratlar yapılabilirdi, enerji
özelleştirmelerinden elde edilen paralar bir fona konulup acil durumda
kullanılabilirdi. Hâlbuki Hükûmet ne yapıyor? Uzun vadeli planları
burada değil, kamu-özel iş birliği projeleriyle
vatandaşın geleceğine ipotek koyarken yapıyor. Doğal
gaz depo kapasitesini derhâl artırın. diye iki yıldır
söylüyoruz, çok yavaş ilerliyor, hâlen olması gereken kapasitenin
dörtte 1indeyiz. Hiçbir tedbir almazsanız, rüzgârdaki yaprak gibi oradan
oraya savrulursunuz; nitekim, maalesef, o durumdayız.
Kısacası, dünyadaki şoklara
açık, dışa bağımlı enerji politikaları
duvara tosladı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
AYHAN ALTINTAŞ (Devamla) - Enerji
ithalatına 2021 yılının tamamında 50 milyar dolar
harcamışken 2022 yılının sadece ilk üç ayında 32
milyar dolar harcamışız. Bu rakam, tek başına, ne
kadar dışa bağımlı olduğumuzun göstergesidir.
BOTAŞ, geçen yıl 55 milyar lira görev
zararı açıkladı. BOTAŞın borcunu 84 milyon ödüyor
yani doğal gazı kullanmayan da ödüyor. Bugün çaya, şekere, süte
gelen zamların arkasında yanlış enerji
politikalarının etkisi var. Dolayısıyla, enerji
politikalarının irdelenerek, Meclis yoluyla
araştırılarak uygun çözüm önerilerinin bulunmasını
destekliyoruz.
Genel Kurulu saygılarımla
selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından
alkışlar)
BAŞKAN Cumhuriyet Halk Partisi Grubu
adına söz talep eden İzmir Milletvekili Sayın Ednan Arslan.
Buyurun Sayın Arslan. (CHP
sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA EDNAN ARSLAN (İzmir)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ülkemizin içinde
bulunduğu derin ekonomik kriz, kendisini her alanda yoğun bir
şekilde göstermektedir. Vatandaşlarımızın en temel
ihtiyaçlarından olan elektrik, doğal gaz ve akaryakıt gibi
giderlerde maalesef fahiş artışlar yaşanmaktadır.
Sanayide önemli bir girdi kalemi olan enerjiye gelen zamlar,
vatandaşımıza hayat pahalılığı olarak
yansımaktadır çünkü enerjiye zam demek, iğneden ipliğe her
şeye zam demektir. Üstüne üstlük, bir de enerjide dışa
bağımlıysanız ve yanlış ekonomik tercihler
nedeniyle dolar kurunuz 15-16 lira seviyesine yükselmişse topluma
içireceğiniz reçete daha da acı olur.
4 kişilik bir ailenin Mart 2021 tarihindeki
enerji faturaları ile Mart 2022 tarihli faturalarını
karşılaştırdığımızda özetle şu
durum ortaya çıkmaktadır: 2021 Mart ayında elektrik, doğal
gaz ve bir depo dizel akaryakıt alan 4 kişilik bir ailenin toplam
gideri 1.060 TL iken 2022 Martında maalesef bu, 2.075 TLye
yükselmiştir. Bunu asgari ücret üzerinden anlatacak olursak, Mart 2021
yılında bu üç kalem harcama için, bütçenin, asgari ücretin yüzde
37,5unu harcarken maalesef Mart 2022de asgari ücretin yüzde 49,5unu
harcıyoruz.
2021 yılında elektrik faturasını
ödeyemeyen yaklaşık 3,5 milyon abonenin elektriği, 1,1 milyon
abonenin ise doğal gazı kesilmiştir.
Enerjinin pahalı olmasının üç temel
sebebi vardır: Birincisi, enerjide yüksek oranda dışa
bağımlı olmak. İkincisi, dolar kurunun yanlış
ekonomik politikalar nedeniyle çok yüksek olması. Üçüncüsü ise kamunun
üretimdeki payının azalmış olmasıdır.
Bu elimdeki grafik, kamunun enerji üretimindeki,
elektrik üretimindeki payının azalması sonucunda dolar kurunun
artmasıyla birlikte tarifelerin artışını
göstermektedir. 2008 yılında yüzde 50 oranında kamuda elektrik
üretimi varken 12,65 kuruştu 1 kilovat enerji, doların artması
belli bir süreye kadar -kamu bu işi sübvanse ederken- pek bu durumu
etkilemiyordu ama son gelişmelerle birlikte kamunun payı yüzde 13,5lara
düşmüş, maalesef doların artmasıyla birlikte de tarifeler
korkunç bir şekilde artmaya başlamıştır. Bu durumdan
kurtulmanın yolu kamudaki payımızı arttırmaktan ve
dışa bağımlılıktan bir an önce kurtulmaktan
geçer.
Sayın milletvekilleri, BOTAŞ özelinde de
bir şeyler söylemek gerekirse iktidar -bildiğiniz gibi-
yapmış olduğu düzenlemeyle 100 milyar TL civarında bir
borcunu geçen yıl silmişti ama Türkiye Varlık Fonu bünyesindeki
BOTAŞ, maalesef yine borç batağındadır
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
EDNAN ARSLAN (Devamla) - Sadece Ocak ve Mart 2022
döneminde 52,5 milyar TL BOTAŞ'a aktarılmıştır.
Hepimizin bildiği gibi, 2021 yılının Aralık
ayında BOTAŞın yaptığı uzun süreli boru
gazı anlaşmaları bitecekti, bunu bilmesine rağmen AKP
iktidarı gerekli anlaşmaları yapmamış ve 2022
yılında, maalesef doğal gaza, sanayide yüzde 50, konutlarda
yüzde 35; 2021 yılında ise -son bir yılda yani- santrallerde
yüzde 638, sanayide yüzde 549, konutta ise yüzde 93 oranında bir
artış yapmıştır. Türkiye'nin doğal gaz alanındaki
güvenliği, spot dış alım payının
artırılmasıyla daha kırılgan bir yapıya
dönüştürülmüştür. Spot piyasalardaki artan fiyatlar
karşısında Türkiye'nin gaz temini sıkıntısı
giderek artmaktadır. Tekrar kış gelmeden, doğal gaz
kesintilerini yaşamamak için iktidarı tedbirleri almaya davet ediyor,
yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP ve İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu
adına söz talep eden Zonguldak Milletvekili Sayın Ahmet
Çolakoğlu.
Buyurun Sayın Çolakoğlu. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
AK PARTİ GRUBU ADINA AHMET ÇOLAKOĞLU
(Zonguldak) Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; HDP grup
önerisi üzerine söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu ve aziz
milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Sözlerime başlamadan önce, Zonguldak Karadon
Müessese Müdürlüğü maden ocağında 17 Mayıs 2010da meydana
gelen grizu patlamasında yaşamını yitiren 30 madenci
şehidimizi on iki yıl aradan sonra tekrar saygıyla ve rahmetle anıyorum.
Enerji piyasaları özellikle son iki yılda
elli yıldır yaşanmadığı kadar ciddi sorunlarla
karşı karşıyadır. Geçen yılın ocak
ayında 120 dolar seviyesinde olan doğal gaz fiyatları, 2022
yılına girerken 1.400 dolar seviyesini gördü. Küresel piyasalarda
Değerli milletvekilleri, önergede bahsedilen
Avrupa başkentlerine baktığımızda, asgari ücretler ile
doğal gaz fiyatları
karşılaştırıldığında yapılan
desteklerle ülkemizde doğal
gazın daha ucuz olduğu görülecektir. Örnek olarak, Ankarada net
asgari ücretle 1.156 standart metreküp doğal gaz satın
alınabilirken Berlinde 760 standart metreküp doğal gaz, Amsterdamda
474 standart metreküp doğal gaz alınabilmektedir.
Karşılaştırma yapılan Avrupa başkentlerinde
doğal gaz fiyatlarında ise son bir yılda yüzde 400 oranında
zam yapılmıştır. Bu hizmeti sağlayan kamu iktisadi
teşebbüsü olan BOTAŞın bilançosundan bahsedildiğinde bu
rakamların ortaya çıkması da kaçınılmaz olmuştur.
AK PARTİ, iktidarı süresinde 81 il ve 648
yerleşim merkezine doğal gazı ulaştırdı.
Nüfusumuzun yüzde 80ine tekabül eden yaklaşık 19 milyon konuta
doğal gaz ulaştırdık, 2023e kadar 900ün üzerinde
yerleşim merkezine doğal gazı da ulaştırmayı
hedefliyoruz.
Doğal gazın yüzde 99unu ithal eden
ülkemizi bu dışa bağımlılıktan
kurtaracağız. Karadeniz gazının 2023te sisteme dâhil
edilmesi için çalışmalarımız Zonguldak Filyos bölgesinde
tüm hızıyla devam etmektedir. Keşfedilen toplam 540 milyar
metreküp doğal gazın halkımıza ulaşmasını
sağlayacak boru hattının ilk etabı kasım ayında
tamamlanarak Filyos Limanı'ndan karaya çıkarılacak, ulusal gaz
iletim şebekesine bağlantısı inşallah
gerçekleştirecektir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
AHMET ÇOLAKOĞLU (Devamla) Değerli
milletvekilleri, milletimizin teveccühüyle, yirmi yıldır olduğu
gibi, AK PARTİ iktidarı olarak Sayın
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğanın
başkanlığında, Cumhur İttifakıyla,
inşallah, 2023 seçimlerinde kaldığımız yerden devam
edeceğiz.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK
PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Halkların Demokratik Partisi grup
önerisini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Kabul edilmemiştir.
Sayın Kabukcuoğlu
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
37.- Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukcuoğlunun, köy
okullarına ilişkin açıklaması
ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir)
Teşekkür ederim Başkanım.
Millî Eğitim Bakanlığı,
yönetmelik değişikliğiyle, köy yerlerinde en az 5 çocuk
bulunması hâlinde ana sınıfı, öğrenci
sayısına bakılmaksızın ise ilkokul
açılacağını belirtmiştir; okul öncesi eğitim
kurumlarının açılabilmesi için birtakım zorlayıcı
şartlar getirmiştir. Türkiyede 2006 eğitim yılında
köylerde 8.392 olan okul sayısı, AK PARTİ yönetiminde, günümüzde
701e gerilemiştir. Köy okulları kapatılarak yapılan
yanlış geç de olsa fark edilmiştir. Köylerimizde 1
çocuğumuz yaşasa dahi onu eğitimden mahrum
bırakamayız. Ülkemizi geleceğe hazırlamalıyız.
İnsanları köylerde tutmamızın, çiftçileri
kalkındırmamızın son derece önemli olduğu bugünlerde
Millî Eğitim Bakanlığı eğitimi öncelemeli, AK
PARTİ Hükûmeti yaptığı hataları tamir etmelidir.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN Sayın Özen
38.- İstanbul Milletvekili Zeynel Özenin, ünlü halk ozanı
Âşık Mahzuni Şerifin 20nci ölüm yıl dönümüne ve Aysel
Doğanın cenazesinde yaşanan olaylar ile konser yasaklarına
ilişkin açıklaması
ZEYNEL ÖZEN (İstanbul) Teşekkür ederim
Başkanım.
Bugün, ünlü halk ozanımız Mahzuni
Şerifin 20nci ölüm yıl dönümü; saygıyla anıyorum, devri
daim olsun. Ayrıca, yarın, ser verip sır vermeyen devrimci önder
İbrahim Kaypakkayanın şehit edilmesinin yıl dönümü;
mücadelesi önünde saygıyla eğiliyorum.
İktidar, Kürt düşmanlığında
sınır tanımıyor. Aysel Doğanın cenazesi
kaçırıldı, halka gaz ve su sıkıldı. Sadece Kürtçe
parça söyledikleri için Aynur Doğan ve Metin-Kemal Kahraman kardeşlerin
konserleri yasaklandı. Şunu buradan belirteyim: Aynur Doğan
siyasi parçalar söylemiyor, uluslararası bir sanatçıdır. Bu Kürt
düşmanlığını kınıyorum, buna bir an önce son
verin.
BAŞKAN Sayın Kılavuz
39.- Mersin Milletvekili Olcay Kılavuzun, Mersin
Valiliğindeki görev değişimine ve Mersinli futbol
takımlarına ilişkin açıklaması
OLCAY KILAVUZ (Mersin) Teşekkür ediyorum
Sayın Başkan.
Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle
güzel Mersinimize Vali olarak atanan Şırnak Valimiz Sayın Ali
Hamza Pehlivana hayırlı olsun dileklerimi iletip görevinde
başarılar diliyorum. Cenab-ı Allah Mersinimize
hayırlı hizmetler yapmasını nasip eylesin.
Mersinimizde görevi tamamlanarak Diyarbakır
Valiliğine atanan Sayın Valimiz Ali İhsan Suya Mersinimize
yapmış olduğu hizmetlerden dolayı teşekkürlerimi
sunuyorum.
2. Lige çıkma yolunda bugün Mersin Arena
Stadyumunda karşılaşması olan, şehrimizin güzide
kulübü İçel İdmanyurdumuza başarılar diliyor, 1. Lige
çıkma mücadelesinde rakibini eleyen şehrimizin asırlık
kulübü Tarsus İdman Yurdumuzu yürekten kutluyorum. Mersinli
hemşehrilerimizi başarılarıyla göğsümüzü kabartan
takımlarımıza destek olmaya davet ediyor, teşekkür
ediyorum.
VII.- ÖNERİLER (Devam)
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri (Devam)
3.- CHP Grubunun, Grup Başkan Vekilleri İstanbul Milletvekili
Engin Altay, Manisa Milletvekili Özgür Özel ve Sakarya Milletvekili Engin Özkoç
tarafından, yargı bağımsızlığı ve
tarafsızlığını olumsuz etkileyen unsurların
tespiti ve yargıya güvenin artırılması için gerekli önlemlerin
belirlenmesi amacıyla 17/5/2022 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına verilmiş olan Meclis
araştırması önergesinin ön görüşmelerinin Genel Kurulun 17
Mayıs 2022 Salı günkü birleşiminde yapılmasına
ilişkin önerisi
BAŞKAN Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun
İç Tüzükün 19uncu maddesine göre verilmiş bir önerisi vardır,
okutup işleme alacağım ve oylarınıza
sunacağım.
17/5/2022
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanlığına
Danışma
Kurulu 17/5/2022 Salı günü (bugün) toplanamadığından,
grubumuzun aşağıdaki önerisinin İç Tüzükün 19uncu maddesi
gereğince Genel Kurulun onayına sunulmasını
saygılarımla arz ederim.
Engin
Altay
İstanbul
Grup
Başkan Vekili
Öneri:
İstanbul Milletvekili Grup Başkan Vekili
Engin Altay, Manisa Milletvekili Grup Başkan Vekili Özgür Özel ve Sakarya
Milletvekili Grup Başkan Vekili Engin Özkoç tarafından, yargı
bağımsızlığı ve
tarafsızlığını olumsuz etkileyen unsurların
tespiti ve yargıya güvenin artırılması için gerekli
önlemlerin belirlenmesi amacıyla 17/5/2022 tarihinde Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis
araştırması önergesinin (3445 sıra no.lu) diğer
önergelerin önüne alınarak görüşmelerinin 17/5/2022 Salı günkü
birleşimde yapılması önerilmiştir.
BAŞKAN Cumhuriyet Halk Partisi grup
önerisinin gerekçesini açıklamak üzere söz talep eden İstanbul
Milletvekili Sayın Zeynel Emre.
Buyurun Sayın Emre. (CHP sıralarından
alkışlar)
CHP GRUBU ADINA ZEYNEL EMRE (İstanbul)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla
selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, Türkiyede
bağımlı yargının bizlere, ülkemize verdiği
zararları her platformda dile getiriyoruz. Bizim, Cumhuriyet Halk Partisi
olarak en son karşılaştığımız çok büyük bir
adaletsizlik, çok büyük bir hukuksuzluk olan, vicdanları kanatan İl
Başkanımız Canan Kaftancıoğlu hakkındaki kararla
ilgili, gerçekten hukuka inanan, pozitif bilime inanan, gerçekten vicdan sahibi
olan, duymak isteyen kulaklar duysun, görmek isteyen gözler görsün diye,
buradan tane tane yaşanan hukuksuzluğu dikkatinize
sunacağım değerli arkadaşlar.
Sayın İl Başkanımız il
başkan adaylığını açıkladıktan sonra -ki o
zaman parti meclis üyesi, daha öncesinden il başkan
yardımcısı olarak görev yapıyor- kendisi hakkında bir
araştırma tutanağı düzenleniyor 15/12/2017 tarihli. Niye?
Geçmiş tarihli atmış olduğu tweetler gerekçe
gösterilerek. Bunun hukukta bir karşılığı yok
esasında ama böyle bir araştırma tutanağı var dosyada.
Devam ediyoruz; daha sonra bekleniyor, İstanbul İl Başkanı
seçildikten sonra Cumhurbaşkanının avukatları
tarafından kendisi hakkında şikâyet dilekçeleri veriliyor,
2018in ilk ayından itibaren tartışmalı tweetlerin hepsi
dosya içerisine konuluyor ve bir dosya hazırlığı
yapılıyor. Bu süreden sonra, acaba hangi karar AKP
iktidarının işine yarar, hangi karar Erdoğanın
işine yarar, hangisi yaramaz diye bekliyorlar değerli
arkadaşlar. Dosya 2018in 5inci ayında hazır, zaten iddianame
tarihi de onu gösteriyor ama davayı açmıyorlar, davayı
bekletiyorlar, aylarca dosya bekliyor, üç ay, beş ay, yedi ay, sekiz ay,
on ay. İstanbul seçimlerine gidiliyor, İstanbul seçimlerinde büyük
bir seçim başarısı elde ediliyor ve İstanbul örgütü Canan
Kaftancıoğlu öncülüğünde tek bir oyun çalınmasına dahi
müsaade etmiyor ve tekrar edilen seçime giderken iddianame ağır ceza
mahkemesine sunuluyor. 5inci ay
Mart ayında, 31 Martta seçim var,
haziranda tekrarı, arada dosya sunuluyor. Tekrar edilen seçim 24 Haziran
2019 tarihli, beş gün sonrasında duruşma günü, ağır
cezada sanık Canan Kaftancıoğluna -bilmem- yirmi yıla
kadar ceza isteniyor ve dosyada terörün tsiyle alakası olmamasına
rağmen -ki Yargıtay bu hâliyle bile onu bozmak zorunda kaldı-
terör örgütü propagandasını gerekçe göstererek ağır ceza
mahkemesinde kendisi sanık yapılsın ve bütün şaibeli
kararların altında imzası bulunan Akın Gürlekin önüne
gitsin diye, o gezen Heyet Başkanının önüne gitsin diye ağır
ceza mahkemesinde dava açılıyor. Topu topu 3 celse, dokuz yıl
sekiz aylık karar.
Şimdi, değerli arkadaşlar, 2nci
celsenin çıkışında, Canan Kaftancıoğlu adliyenin
çıkısında basın mensuplarına bir şiir okuyor. Bu
şiirin şikâyetçisi yok, başvuranı yok, bir sonraki
duruşmaya gittiğimizde mahkeme diyor ki: Sanığın
adliye dışına gittikten sonra şiir okuduğu
görülmüştür. Diyoruz ki: Kardeşim, size bir başvuru var
mı? Yok. Peki, Ceza Muhakemesi Kanununun 22nci maddesinin son
fıkrası açık değil mi? Bir kimse hem tanık hem
yargıç nasıl olur? Bu davadan çekilme sebebi. Yok, bizde böyle, biz
böyle yapıyoruz. Kaftancıoğlu duruşmada diyor ki: İl
Başkanlığı yapıyorum, kritik bir seçime gidiyoruz,
savunma için süre istiyorum, ilk defa süre istiyorum, yasal hakkım.
Sanığın savunma için süre isteme talebinin reddine. E,
mecbursun. O zaman reddihâkim talebinde buluyoruz. Reddihâkim talebini, bunu
karara bağlamadan katılma taleplerini karara bağlıyor;
mutlak hukuksuzluk, yapamazsın. Peki, reddihâkim talebinde bulunuyoruz,
üstünden bir zaman geçiyor, sanığa savunma için süre verilmesi.
Bakın, hepsi mahkemede gerçekleşen işler. 62nci maddenin
uygulanmaması, hiçbir gerekçesi yok, örnek bütün Yargıtay
kararları sunuldu, takdiri indirim sebebi olarak izah edilemez. Bizim
hukukumuzda -bakın, sadece usul sayıyorum şu anda- bir
sanığa hükmün açıklanmasının geri
bırakılmasını uygularsın veya uygulamazsın.
Sormakla yükümlüsün, mahkeme sormamış ve buna ilişkin yüzlerce
Yargıtay kararı var, hepsini sunduk.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
ZEYNEL EMRE (Devamla) Sayın Başkan,
müsaade ederseniz tamamlayacağım.
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
ZEYNEL EMRE (Devamla) Bizde böyle, biz bunu
yapmıyoruz.
Peki, kardeşim, soruşturmayı sanal
devriyeyle yapmışsın. Sanal devriyeyi -Polis Vazife ve Salâhiyet
Kanunu 6ncı maddesine ilave edilmiş- Anayasa Mahkemesi iptal etti.
E, bizde böyle.
Peki, Anayasa'nın 2nci maddesine göre Türkiye
bir hukuk devletidir, eşitlik ilkesi vardır, kanuna aykırı
delil kullanılamaz. Sayın Kaftancıoğlu diyor ki: Benim
Ermeni soykırımı, 1915, Taksim gibi tweetlerim yok, benzeri
tweetlerim yok, diğer bütün tweetleri kabul ediyorum. Bunun için
bilirkişi incelemesi ve araştırma talep ediyorum. Talebin
reddine, biz böyle karar verdik.
Değerli arkadaşlar, eşitlik yoksa
hukuk yoktur. Diğer iddiaların hepsi düştüğü için ona,
onlara bir şey söylemeyeceğim sürem itibarıyla ancak bir hususu
özellikle hepinizin vicdanına sunuyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
ZEYNEL EMRE (Devamla) - Sayın
Başkanım, burası önemli. Sözümü tamamlamam için mikrofonu bir
açarsanız
BAŞKAN - Devam edin siz.
ZEYNEL EMRE (Devamla) Bakın, bugün Tayyip
Erdoğan hakkında hakaret diye 35 bin kişi mahkûm oldu, 165 bin
kişi soruşturma geçirdi.
Peki, aynı Erdoğanın, aynı
AKP'lilerin söylediği sözlerden bazıları ve hiçbir şey
olmuyor: Ulan ahlaksızlar, adiler, cibilliyetsizler, tezek, çamur,
mankafa, alçak, affedersin Ermeni, şerefsiz, edepsiz, yalaka, geri
zekâlı, soysuz, rezil. vesaire vesaire. İçişleri Bakanı:
Edepsiz, çirkef, sahtekâr, düzenbaz, yalancı, şerefsiz, alçak.
Genel Başkanımıza Uzaylı yaratığa benziyor.
Diğer partililerimize yine içinizdeki AKP milletvekillerinin ettiği küfürler,
bir milletvekilinizin polise yönelik Terbiyesiz, şerefsiz! ifadesi,
benzeri ifadelerin hepsinde hiçbir şey olmuyor. Çıkıp da bize
burada şunu demeyin: Efendim, biz o sözleri de doğru bulmuyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Teşekkür ediyorum.
ZEYNEL EMRE (Devamla) Burada mutlak bir kumpas
var, hukuksuzluk var; biz Sayın Kaftancıoğlunun
yanındayız, bütün bu adaletsizlerin de Meclis eliyle
araştırılmasını talep ediyoruz. (CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN İYİ Parti Grubu adına
söz talep eden Antalya Milletvekili Sayın Feridun Bahşi.
Buyurun Sayın Bahşi. (İYİ Parti
sıralarından alkışlar)
İYİ PARTİ GRUBU ADINA FERİDUN
BAHŞİ (Antalya) - Sayın Başkan, değerli
milletvekilleri; CHP grup önerisi üzerine İYİ Parti adına
grubumuzun görüşlerini açıklamak üzere söz aldım. Hepinizi saygıyla
selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, demokrasi, yasama,
yürütme ve yargı erklerinin birbirinden ayrıldığı,
aralarında net bir denge ve denetim mekanizmasının
kurulduğu sistemin adıdır ve bu sistemde bu erklerin
denetlenmesi yargı organı eliyle yapılır ancak günümüze
baktığımızda, ortada ne bağımsız bir
yargı kalmış ne hukuk ne de uygulanabilir bir yasa. AK
PARTİ iktidara geldiği ilk andan itibaren yargıyı ele
geçirmek amacıyla kadrolaşma yapmaya başlamıştır.
2008 yıllarında ise FETÖ yandaşlığıyla belli bir
güce erişince, önce Türk Silahlı Kuvvetlerini etkisizleştirip
gücünü kırmak için hukuk dışı delillerle Ergenekon kumpas
davalarını devreye sokmuştur. O günden bu yana yaşanan
hukuk rezaletleri hepimizin malumu. Bu sistemle ülkede ikili hukuk sistemi
uygulamasına geçilmiştir; yandaşlara ayrı bir hukuk,
muhaliflere ya da kendileri gibi düşünmeyenlere ayrı bir hukuk.
Ergenekon kumpas davalarıyla ortadan kaldırılan hukuk, 12 Eylül
2010 tarihli referandumla, tüm kurumlar gibi FETÖ'ye teslim edilmiştir.
17-25 Aralıkta, iktidar mücadelesine giren FETÖ, AK PARTİnin tüm
hırsızlık ve yolsuzluklarını ortaya dökünce iç
mücadele başlamış, büyüttükleri hain FETÖ, ihanetle, 15 Temmuz darbe girişimine dahi
kalkabilmiştir.
Değerli arkadaşlar, 15 Temmuzda millet devleti
sokaktan toplamışsa da sonrasında AK PARTİ yine
akıllanmamış, bu defa da başka cemaatlerle iş
birliği yapmış, bu paylaşımdan yargı da
payını almıştır. Gelinen noktada ikili hukuk sistemi
uygulanmasına devam edilmektedir. Ha, bu arada, iktidarlarına
bağladıkları yargının soruşturmasından
kurtulmak için hukukta asla yeri olmayan milatlar uydurup 17-25 Aralık öncesi işledikleri
silahlı terör örgütü yöneticiliği ve üyeliği suçlarından
şimdilik kendilerini kurtarmışlar ancak kendilerinden
görmedikleri kişilerle ilgili yargılamalara müdahale edip
ağır cezalar almalarına sebep olmuşlardır.
Değerli arkadaşlar, en son 2 karardan biri
Kavala, diğeri Kaftancıoğlu kararı. Her 2 karar da hukuk
adına kabul edilebilir değildir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) Üstelik
17-
Bu vesileyle Gazi Meclisi ve büyük Türk milletini
saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve CHP
sıralarından alkışlar)
BAŞKAN Halkların Demokratik Partisi
Grubu adına söz talep eden Muş Milletvekili Sayın Gülüstan
Kılıç Koçyiğit.
Buyurun Sayın Koçyiğit. (HDP
sıralarından alkışlar)
HDP GRUBU ADINA GÜLÜSTAN KILIÇ
KOÇYİĞİT (Muş) Teşekkür ederim Sayın
Başkan.
Sayın Başkan, sayın vekiller ve
ekranları başında bizi izleyen değerli
halklarımız; hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.
Şimdi, tabii, ikili yargı sistemi ve
Türkiye'deki her geçen gün araçsallaşan, her geçen gün
bağımlılaşan ve AKP iktidarının aslında
muhaliflerini tasfiye etme, demokratik siyaseti dizayn etme, aslında
neredeyse iktidarda kalmasının aracı hâline dönüşen
yargı meselesini konuşacaksak, tabii, üzerine saatlerce
konuşmamız gerekir; ne buradaki üç dakika ne de bir önerge
aslında bu meselenin çözümü için yeterli değildir.
Şimdi, değerli arkadaşlar, Türkiye
Cumhuriyeti devleti, her zaman özel bir yargıyla, yargısal rejimle
yönetildi. Bu yargısal rejim, istiklal mahkemelerinden başladı,
DGMlerle devam etti, özel yetkili mahkemeler eklendi buna ve şimdi de
sulh ceza mahkemeleri sürekli olarak bu ülkedeki Kürtlerin, Alevilerin,
muhaliflerin başında Demokles'in
kılıcı gibi sallandı. Bu ülkede nice solcu, nice devrimci,
nice demokrat insan işkence tezgâhlarından geçirildi ve adına
yargı denilen o apoletli yargının kendisi o insanları
idam cezasına mahkûm etti ve o idam cezaları bu ülkede
uygulandı. Bugün yaşadığımız yargı krizinin
de temelinde aslında bu tek tipçi Ne olursa olsun, söz konusu
devletse gerisi teferruattır. diyen; insanı, yaşamı,
doğayı, kadını, hakkı hukuku, demokrasiyi hiçe sayan
bir bakış açısının etkin olduğunu görüyoruz.
Şimdi, AKP Hükûmeti ne yapıyor? Zaten
şöyle: Alo, hâkim bey; alo hâkime hanım, şu karar
çıksın. Mesele buraya kadar gelmiş durumda; hem en son
Sayın Canan Kaftancıoğlu şahsında ama oraya gelmeden
önce, verilen bütün kararlara da baktığımızda hukukla
açıklanacak bir durum olmadığını görüyoruz. Sayın
Demirtaş'ın, Sayın Osman Kavala'nın AİHM'den
kararları bozulmasına rağmen, adil
yargılanmadıkları, siyasi saiklerle cezalandırıldıkları
tespit edilmesine rağmen Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne
taraf olan Türkiye hâlâ bu kararı yerine getirmiyor. Neden? Çünkü
iktidarda AKP var, çünkü yargı AKP'nin emrinde, çünkü yargının
içine, FETÖ'cüleri tasfiye ettikten sonra, kendi il, ilçe örgütlerinde
çalışan avukatları, aday adayı olanları getirdiniz,
doldurdunuz; şimdi, o kişiler hâkim olarak, savcı olarak
koltukta oturuyorlar ve biz muhalifleri sözde yargılamaya
çalışıyorlar. Bakın, şurada, yanı
başımızda, Sincan'da kurduğunuz Kobani kumpas davası
çöktü. İkinci hamleyi yapmaya çalıştınız, o da
elinizde patladı. Derdiniz ne? Derdiniz, muhalifleri tasfiye etmek.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım, lütfen.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla)
Teşekkür ederim.
Derdiniz, sizi 7 Haziranda iktidardan düşüren
HDP'yi siyasetten tasfiye etmek. Derdiniz Seni başkan
yaptırmayacağız. diyen Sayın Demirtaş'ı
cezaevinde rehin tutmak ve derdiniz, ne olursa olsun bu antidemokratik,
rantçı, talancı düzeninizi ayakta tutmak.
Az önce, burada, hiçbir şekilde kabul
edilemeyecek bir olay oldu ve bir Grup Başkan Vekili bir
sanatçıyı hedef gösterdi. Sayın Aynur Doğanın
başına gelecek her şeyden Sayın Elitaşın sorumlu
olduğunu bu kürsüden ifade etmek istiyorum. Hem götürüp kayyum salonunda
konser verdireceksiniz hem de gelip burada Sırtını PKKye
yasladı. diye hedef göstereceksiniz. Her hukuksuzluğunuzun üstünü
PKKyle kapatamazsınız, her yandaş fikrinizi PKKyle
kapatamazsınız. Ya hakka uyacaksınız, hukuka
uyacaksınız ya da oturacaksınız.
Saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından
alkışlar)
SALİH CORA (Trabzon) Yazıklar olsun sana
böyle bir mesaj verdiğin için, yazıklar olsun! Hiç utanmıyorsun!
BAŞKAN Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu
adına Samsun Milletvekili Yusuf Ziya Yılmaz.
Buyurun Sayın Yılmaz. (AK PARTİ
sıralarından alkışlar)
ENGİN ALTAY (İstanbul) Ya, bir kadına
böyle konuşulur mu Salih ya! Ne demek Yazıklar olsun! ya!
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Niye utanayım? Nasıl konuşuyorsunuz ya, nasıl
konuşuyorsunuz!
SALİH CORA (Trabzon) Hiç utanmıyorsun,
çok ayıp ya!
BAŞKAN Sayın Koçyiğit,
oturalım lütfen.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Sayın Başkan, orada hakaret ediyor.
BAŞKAN Sayın Cora
SALİH CORA (Trabzon) Ne hakareti? Sen hakaret
ediyorsun ya! PKKyı övüyorsun burada ya, ayıptır ya!
BAŞKAN Sayın Cora
Sayın Cora,
konuşmacı kürsüde. Sayın Cora
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Her edepsizliğinizi onunla örtemezsiniz diyorum.
SALİH CORA (Trabzon) Ayıp ya! Haddinizi
bilin ya!
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Lanet olsun
PKKya ve yandaşlarına!
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Duydun mu, duydun mu söylediğimi?
BAŞKAN Evet, arkadaşlar, müsaade
ederseniz
SALİH CORA (Trabzon) PKKyı övüyorsun
burada. Buna hakaret diyorsun ya! İşine bak ya!
BAŞKAN Sayın Cora
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Götürüp konser verdirip burada hedef gösteremezsin diyorum.
RAMAZAN CAN (Kırıkkale) Hatip
konuşuyor!
SALİH CORA (Trabzon) PKKyı övüyorsun
burada ya!
BAŞKAN Sayın Cora
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş)
Hedef göstereceksin, dün de konser verdireceksin, yok öyle bir dünya!
RAMAZAN CAN (Kırıkkale)
Başkanım, süreyi yeniden başlatın.
BAŞKAN E, oradan laf yetiştiriyor, onu
gösteriyorsun bana.
SALİH CORA (Trabzon) Yazıklar olsun ya,
yazıklar olsun!
BAŞKAN Sayın Cora, lütfen, rica
ediyorum, sizin konuşmacınız kürsüde.
SALİH CORA (Trabzon) Başkanım, özür
diliyorum sizden, kusura bakmayın. Sizden özür dileriz ama buna müsaade
etmeyiz.
BAŞKAN Buyurun Sayın Yılmaz.
AK PARTİ GRUBU ADINA YUSUF ZİYA YILMAZ
(Samsun) Sayın Başkan, çok saygıdeğer milletvekillerimiz;
bizi ekranları başlarında izleyen aziz milletimizi en kalbî, en
içten duygularımla, sevgiyle saygıyla selamlayarak sözlerime
başlamak istiyorum.
CHP grup önerisi üzerinde söz almış
bulunmaktayım. CHP grup önerisine yönelik değerlendirmemiz ret
doğrultusundadır, sebebi de şudur: Çok partili hayatın
başladığı 1950li yıllardan bu yana demokrasimiz,
kuvvetler ayrımı sistemi yani yasamanın, yürütmenin ve
yargının ayrılığıyla ilgili ve bu güçlerin
birbirinin görev alanları içerisine müdahale etmemesiyle ilgili hassasiyet
ta 1950den bu yana -1950 öncesi için bir şey diyemiyorum- çok partili
hayatımız boyunca demokrasimizin mücadelesini verdiği bir
unsurdur. Ne kadar mesafe katettiğimiz tartışılır ama
bunun en güç, en sıkıntılı dönemleri AK PARTİnin
iktidara geldiği 2000li yılların başında yani 2002yi
takip eden zamandadır. AK PARTİnin kuvvetler ayrımı
meselesiyle ilgili hassasiyetinin dorukta olmasının sebebi de AK
PARTİ'nin uğradığı mağduriyetlerdir.
Bunların başında, hepinizin çok iyi bildiği gibi bürokratik
oligarşi de vardır, askerî müdahaleler de vardır, 367 garabeti
vardır, kapatma davaları vardır, vardır da vardır.
Bunların hepsiyle mücadele ede ede gelen bir siyasi hareket, bir siyasi
parti, bir siyasi duruş hiçbir zaman için yargıya müdahale etme,
yargı kararlarını alıp da karşısında
yönlendirme yönünde bir davranışa asla girmemiş, asla girmeye
teşebbüs de etmemiştir.
Değerli arkadaşlarım, bu
değerlendirmeyi yaptıktan sonra, ben, bir Samsun Milletvekili olarak
size, Samsun'da uzun süre belediye başkanlığı
yapmışlığın da verdiği bir şeyle, yarın
değil öbür gün kutlayacağımız 19 Mayıs Atatürkü Anma,
Gençlik ve Spor Bayramımızla ilgili birtakım şeyler
söylemek istiyorum. Değerli arkadaşlarım, 19 Mayıs
Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı, Samsun'da Türkiye'nin 81 ilinden
çok daha fazla heyecan duyularak kutlanan bir bayramdır. Sebebi de
Atatürk'ün Samsun'a 19 Mayıs 1919 sabahı çıkışı
ve onu takip eden zaman içinde Nutuk'ta da Samsun'la ilgili söylediği,
özellikle Samsun halkını ve Samsunlu hemşehrilerimi övgüye
yönelik sözleridir. Bu sözleri bir tekrarlamak istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
BAŞKAN Tamamlayalım lütfen.
YUSUF ZİYA YILMAZ (Devamla) Atatürk Ben
Samsun'u ve Samsun halkını gördüğüm zaman, memlekete ve millete
ait bütün düşünce ve kararlarımın yerine getirilebileceğine
dair bir kanaat tarafımdan oluştu ve her zaman kurtuluş
mücadelesiyle ilgili mücadelede başarı şansımızı,
başaracağımıza dönük heyecanı Samsun
halkının gözlerinde gördüm. mealinde sözler söylemiştir. Bunu
takip eden zaman içerisinde de Atatürk, Samsun'da iki gün kadar bir süre
kalmış, oradan Havza'ya geçmiş, bildiğiniz gibi, on yedi
gün Havzada kaldıktan sonra, daha doğrusu ordu
müfettişliğinden de Havzada istifa ederek onu takip eden Amasya, onu
takip eden Erzurum ve Sivas Kongrelerini yapmak üzere kurtuluş
mücadelesini başlatmıştır.
Değerli milletvekilleri, bizler, Samsun'da
hakikaten bu aziz hatıraya layık olacak şekilde Atatürk'ün 19
Mayıs hatırasının Samsundaki izdüşümlerini,
Samsun'daki mekânsal düzenlemeleri hep önemsemişizdir. Bandırma Müze
Gemi, Atatürk'ün Samsun'a çıkışıyla ilgili iskele ve
kurtuluş yolu mücadelesinin sahnelendiği Kurtuluş Yolu
düzenlemeleri vesaire gibi olayları yapmakla kalmayıp bir de
Atatürkün Samsundan
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından
kapatıldı)
YUSUF ZİYA YILMAZ (Devamla) Bitirmek
üzereyim.
BAŞKAN Tamamlayın lütfen.
YUSUF ZİYA YILMAZ (Devamla) Bir de
değerli milletvekili kardeşlerim, arkadaşlarım: hepinizin
bildiği gibi Atatürk'ün Samsun'dan Havza'ya, Havza'dan Amasya'ya kadar
katettiği yol bugün devlet yolu olarak kullanılan bir yol
değildir, eski Mamur Dağı güzergâhıdır, orayı da
bir tarihî izlek, tarihî rota olarak düzenledik. Güzergâh üzerinde, Atatürk'ün
geçerken kullandığı mekânlar, hanlar, çeşitli kır
kahveleri vesairenin hepsini yaşamak ve görmek mümkündür. Eğer 19
Mayıs ve o günü takip eden günlerde Samsun'a gelirseniz, Samsun'dan Ankara'ya
devlet yolundan değil de Atatürk'ün kullandığı
Kurtuluş Yolu güzergâhını gezerseniz bir tarihi izlersiniz,
bütün güzelliklerini, hatıralarını orada yaşayabilirsiniz
diye düşünüyorum.
Değerli Meclisi saygıyla
selamlıyorum.
19 Mayıs Bayramımız kutlu olsun. (AK
PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)
ENGİN ALTAY (İstanbul) Sayın
Başkan
BAŞKAN Buyurun.
ENGİN ALTAY (İstanbul) Efendim, grup
önerimizin oylanmasından önce yoklama talebi yapacağız ama pek
kısa bir yorum yapmak istiyorum sayın hatibin konuşmasıyla
ilgili.
BAŞKAN Peki, buyurun.
V.- AÇIKLAMALAR (Devam)
40.- İstanbul Milletvekili Engin Altayın, Samsun
Milletvekili Yusuf Ziya Yılmazın CHP grup önerisi üzerinde
yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine
ilişkin açıklaması
ENGİN ALTAY (İstanbul) Yusuf Ziya Beyin
Atatürke bağlılığını biliriz, eksik olmasın
fakat Atatürk'e çok bağlı olduğu için Samsun Büyükşehirde
aday yapılmadı diye de düşünmüyor değiliz yani. (Gülüşmeler)
VII.- ÖNERİLER (Devam)
A) Siyasi Parti Grubu Önerileri (Devam)
3.- CHP Grubunun, Grup Başkan Vekilleri İstanbul Milletvekili
Engin Altay, Manisa Milletvekili Özgür Özel ve Sakarya Milletvekili Engin Özkoç
tarafından, yargı bağımsızlığı ve
tarafsızlığını olumsuz etkileyen unsurların
tespiti ve yargıya güvenin artırılması için gerekli
önlemlerin belirlenmesi amacıyla 17/5/2022 tarihinde Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis
araştırması önergesinin ön görüşmelerinin Genel Kurulun 17
Mayıs 2022 Salı günkü birleşiminde yapılmasına
ilişkin önerisi (Devam)
BAŞKAN Cumhuriyet Halk Partisi grup önerisini
oylarınıza sunmadan önce bir yoklama talebi var. Yoklama talebini
karşılayacağım.
III.-
YOKLAMA
(CHP sıralarından bir grup milletvekili
ayağa kalktı)
ENGİN ALTAY (İstanbul) Yoklama
istiyoruz.
BAŞKAN Sayın Altay, Sayın Emre,
Sayın Karabat, Sayın Aydın, Sayın Zeybek, Sayın Aygun,
Sayın Kaya, Sayın Köksal, Sayın Özer, Sayın Tuncer,
Sayın Taşcıer, Sayın Kayışoğlu, Sayın
Ünver, Sayın Kayan, Sayın Tokdemir, Sayın Kesici, Sayın
Ünsal, Sayın Sarıbal, Sayın Gündoğdu, Sayın
Şaroğlu.
Üç dakika süre veriyorum ve yoklamayı
başlatıyorum.
(Elektronik cihazla yoklama yapıldı)
BAŞKAN Toplantı yeter sayısı
yoktur, birleşime beş dakika ara veriyorum.
Kapanma
saati: 17.57
ÜÇÜNCÜ
OTURUM
Açılma Saati: 18.03
BAŞKAN: Başkan Vekili Haydar AKAR
KÂTİP
ÜYELER: Şeyhmus DİNÇEL (Mardin), Bayram ÖZÇELİK (Burdur)
-----0-----
BAŞKAN Sayın milletvekilleri, Türkiye
Büyük Millet Meclisinin 91inci Birleşiminin Üçüncü Oturumunu
açıyorum.
III.-
YOKLAMA
BAŞKAN - Cumhuriyet Halk Partisi grup
önerisinin oylamasından önce, istem üzerine yapılan yoklamada
toplantı yeter sayısı bulunamamıştı.
Şimdi yoklama işlemini
tekrarlayacağım.
Yoklama için üç dakika süre veriyorum.
Yoklama işlemini başlatıyorum.
(Elektronik cihazla yoklamaya başlandı)
BAŞKAN - Pusula veren arkadaşlar Genel
Kuruldan ayrılmasınlar, bunu da hatırlatmak istiyorum.
(Elektronik cihazla yoklamaya devam edildi)
BAŞKAN Yapılan ikinci yoklamada da
toplantı yeter sayısı bulunamadığından
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) Muhalefet Genel
Kurulu çalıştırmak istemiyor.
BAŞKAN -
alınan karar gereğince,
kanun teklifleri ile komisyonlardan gelen diğer işleri
sırasıyla görüşmek için 18 Mayıs 2022 Çarşamba günü
saat 14.00'te toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum.
Kapanma Saati: 18.07