TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
TUTANAK DERGİSİ
9’uncu Birleşim
22 Haziran 2023 Perşembe
(TBMM Tutanak Hizmetleri Başkanlığı tarafından hazırlanan bu Tutanak Dergisi’nde yer alan ve kâtip üyeler tarafından okunmuş bulunan her tür belge ile konuşmacılar tarafından ifade edilmiş ve tırnak içinde belirtilmiş alıntı sözler aslına uygun olarak yazılmıştır.)
İÇİNDEKİLER
I.- GEÇEN TUTANAK ÖZETİ
II.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları
1.- Şanlıurfa Milletvekili Cevahir Asuman Yazmacı’nın, Şanlıurfa’ya “şanlı” unvanının verilişinin yıl dönümüne ve Şanlıurfa’ya ilişkin gündem dışı konuşması
2.- Tokat Milletvekili Kadim Durmaz’ın, Atatürk’ün Tokat’a gelişinin 104’üncü yıl dönümüne ilişkin gündem dışı konuşması
3.- Ankara Milletvekili Kürşad Zorlu’nun, iktisadi ve idari bilimler fakültesi mezunlarının işsizlik ve istihdamda adaletsizlik sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
III.- AÇIKLAMALAR
1.- İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi’nin, Pençe-Kilit Operasyonu’nda yaralanan, kaldırıldığı hastanede şehit olan Uzman Çavuş Alpay Aras’a ve milletin seçimlerde nihai kararı verdiğine ilişkin açıklaması
2.- İstanbul Milletvekili Mehmet Önder Aksakal’ın, TBMM’nin 28’inci Dönem Birinci Yasama Yılı çalışmalarına başladığına; Başkanlık Divanına, milletvekillerine, Cumhurbaşkanı ve Kabine üyelerine harcayacakları emek ve mesai için şahsı ve partisi adına teşekkür ettiğine, emeğin hak mücadelesini yüceltmek ve tam bağımsız Türkiye hedefi yolunda yorulmadan çalışacaklarına ilişkin açıklaması
3.- Konya Milletvekili Mehmet Baykan’ın, Diyarbakır Annelerinin mücadelesine dikkat çekmek istediğine ilişkin açıklaması
4.- Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan’ın, Şanlıurfa’da yaz sıcakları 40 derece dolaylarındayken DEDAŞ’ın her yıl köylüyü elektrik kesintisiyle cezalandırdığına ilişkin açıklaması
5.- Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara’nın, Hatay’ın Erzin ve Dörtyol ilçelerini plastik ve kimyasallara teslim etmeyeceklerine ilişkin açıklaması
6.- Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar’ın, kira sorununa ilişkin açıklaması
7.- Van Milletvekili Zülküf Uçar’ın, Van’da kadroya geçişi sağlanmayan 306 işçiye ilişkin açıklaması
8.- Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez’in, Trabzon-Gümüşhane kara yolu Maçka Başar mevkisindeki heyelana ilişkin açıklaması
9.- Kars Milletvekili İnan Akgün Alp’ın, Kars Belediyesinin milleti bir yudum suya muhtaç hâle getirdiğine ilişkin açıklaması
10.- Samsun Milletvekili Murat Çan’ın, ülkede yerel basının bir yok ediliş süreci yaşadığına ilişkin açıklaması
11.- Kastamonu Milletvekili Halil Uluay’ın, Kurban Bayramı’na ve Kastamonu’nun turistik yerlerine ilişkin açıklaması
12.- Amasya Milletvekili Reşat Karagöz’ün, Amasya Tamimi’nin 104’üncü yılına ilişkin açıklaması
13.- Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız’ın, Çorum’da dünyaya gelen 2,5 yaşındaki Gökçe Vera bebeğe ve Çorum’daki uzman doktor yetersizliğine ilişkin açıklaması
14.- Konya Milletvekili Barış Bektaş’ın, kamu avukatlarının sorunlarına ilişkin açıklaması
15.- Ardahan Milletvekili Özgür Erdem İncesu’nun, Ardahan başta olmak üzere Doğu Anadolu illerinde SAT-2 serotipi şap hastalığının yaygın olarak görülmesine ve bu hastalıkla mücadeleye ilişkin açıklaması
16.- Yozgat Milletvekili Süleyman Şahan’ın, Yozgat’a ilişkin açıklaması
17.- Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan’ın, akademisyenlerin sorunlarına ilişkin açıklaması
18.- Uşak Milletvekili Ali Karaoba’nın Uşak halkı adına yeni bir devlet hastanesi istediklerine ilişkin açıklaması
19.- Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur’un, Atatürk olmanın ne demek olduğuna ilişkin açıklaması
20.- Muş Milletvekili Sümeyye Boz’un, 23 Aralıkta Paris’te Ahmet Kaya Kürt Kültür Derneğine yapılan silahlı saldırıda katledilen Muşlu Mir Perwer’e ilişkin açıklaması
21.- Samsun Milletvekili Erhan Usta’nın, Pençe-Kilit Harekâtı’nda şehit düşen Uzman Çavuş Alpay Aras’a, Amasya Genelgesi’nin 104’üncü yıl dönümüne, İskenderun Belediyesinin askıya çıkardığı imar planına göre deprem konutlarında 12 kata kadar müsaade verilmesine, Bodrum’da çıkan yangına ve yangın söndürme uçaklarına, Para Politikası Kurulunun açıkladığı politika faizine ve kur korumalı mevduatın getirdiği mali yüke ilişkin açıklaması
22.- Manisa Milletvekili Erkan Akçay’ın, Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde şehit olan Piyade Uzman Çavuş Alpay Aras’a, Hatay’ın Türkiye’ye katılma sürecine, Kurban Bayramı’na ve bayramların önemine ilişkin açıklaması
23.- Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş'ın, Anayasa Mahkemesinin, Yargıtay Başsavcılığının HDP’nin hazine yardımına bloke konulmasına ilişkin talebini reddetmesine ve reddetme gerekçesine, Hatay Milletvekili Şerafettin Can Atalay’ın hakkında hiçbir mahkeme kararı olmamasına rağmen hâlâ cezaevinde tutulmasına, Osman Kavala’nın serbest bırakılması gerektiğine, siparişle yaptırılan dizilere ve IŞİD’in kaçırdığı kadınların Ankara’da bulunması sürecinin devam ettiğine ilişkin açıklaması
24.- Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın, Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş’ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
25.- Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal’ın, Pençe-Kilit Operasyonu’nda şehit olan Alpay Aras’a, Amasya Genelgesi’nin yayınlanmasının 104’üncü yıl dönümüne, Merkez Bankasının açıkladığı politika faizine, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Suriyelilerin tedavileriyle ilgili yaptığı açıklamaya, KYK bursu alan öğrencilerin perişan durumda olduğuna, Kurban Bayramı’nda ne hayvan üreticileri ne de tüketicilerin hâllerinden memnun olduğuna ve Türkiye Büyük Millet Meclisini ziyaret eden Emeklilikte Adalet Derneğine ve herkesin Kurban Bayramı’nı kutladığına ilişkin açıklaması
26.- İstanbul Milletvekili Özlem Zengin’in, şehit olan Uzman Çavuş Alpay Aras’a, Amasya Tamimi’ne, bağımsız üyeleri seçilen 4 komisyonda görev alacak Başkan ve Divan üyelerini şimdiden tebrik ettiğine, atanan bakan yardımcılarına başarılar dilediğine ve bayramın manasına ilişkin açıklaması
IV.- OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI
1.- Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Bekir Bozdağ’ın, Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde yaralanan, sevk edildiği hastanede hayatını kaybeden şehit Uzman Çavuş Alpay Aras’a ilişkin konuşması
2.- Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Bekir Bozdağ’ın, Kurban Bayramı’na ilişkin konuşması
V.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Tezkereler
1.- Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) ve Türk Devletleri Parlamenter Asamblesinde (TÜRKPA) Türkiye Büyük Millet Meclisini temsil edecek grupları oluşturmak üzere siyasi parti grup başkanlıklarınca aday gösterilen üyelerin isimlerine ilişkin tezkeresi (3/19)
2.- Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının, Akdeniz Parlamenter Asamblesi (AKDENİZ-PA), Akdeniz İçin Birlik Parlamenter Asamblesi (AİBPA), Asya Parlamenter Asamblesi (APA), Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı Parlamenter Asamblesi (AGİTPA), Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM), Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamenter Asamblesi (EİTPA), Güneydoğu Avrupa İş Birliği Süreci Parlamenter Asamblesi (GDAÜPA), İslam İş Birliği Teşkilatı Üyesi Ülkeler Parlamenter Birliği (İSİPAB), NATO Parlamenter Asemblesi (NATOPA), Parlamentolararası Birlik (PAB), Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK), Latin Amerikan ve Karayipler Parlamentosu (PARLATINO) ve AND Parlamentosunda (PARLANDINO) Türkiye Büyük Millet Meclisini temsil edecek grupları oluşturmak üzere siyasi parti grup başkanlıklarınca aday gösterilen üyelerin isimlerine ilişkin tezkeresi (3/20)
3.- Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu Geçici Başkanlığının, Komisyonun başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/21)
4.- İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Geçici Başkanlığının, Komisyonun başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/22)
5.- Avrupa Birliği Uyum Komisyonu Geçici Başkanlığının, Komisyonun başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/23)
6.- Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Geçici Başkanlığının, Komisyonun başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/24)
22 Haziran 2023 Perşembe
BİRİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 14.01
BAŞKAN: Başkan Vekili Bekir BOZDAĞ
KÂTİP ÜYELER: Kurtcan ÇELEBİ (Ankara), Elvan IŞIK GEZMİŞ (Giresun)
-------0-------
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 9’uncu Birleşimini açıyorum.
Toplantı yeter sayısı vardır, görüşmelere başlıyoruz.
Gündeme geçmeden önce 3 sayın milletvekiline gündem dışı söz vereceğim.
Gündem dışı ilk söz, Şanlıurfa’ya “şanlı” unvanının verilişinin yıl dönümü ve Şanlıurfa hakkında söz isteyen Şanlıurfa Milletvekili Sayın Cevahir Asuman Yazmacı’ya aittir.
Buyurun Sayın Yazmacı. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
II.- GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR
A) Milletvekillerinin Gündem Dışı Konuşmaları
1.- Şanlıurfa Milletvekili Cevahir Asuman Yazmacı’nın, Şanlıurfa’ya “şanlı” unvanının verilişinin yıl dönümüne ve Şanlıurfa’ya ilişkin gündem dışı konuşması
CEVAHİR ASUMAN YAZMACI (Şanlıurfa) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Şanlıurfa ilimiz hakkında gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisimizi ve ekranları başında başta Şanlıurfalı hemşehrilerimiz olmak üzere yüce Türk milletini saygıyla sevgiyle selamlıyorum.
Sayın Başkanım, size de yeni yasama döneminde başarılar diliyorum.
Tarihi kahramanlıklarla dolu peygamberler şehri Urfa, yurduna ve bağımsızlığına yönelen tüm saldırılara her zaman kararlılıkla karşı koymuş, büyük zaferler kazanarak bağımsız yaşama kararlılığını sürdürmüştür. Kurtuluş Savaşı sırasında kenti işgal etmek isteyen düşmana karşı Şanlıurfa halkı topyekûn direniş göstererek 11 Nisan 1920’de kurtuluşunu ilan etmiştir.
Urfa Milletvekili Osman Doğan ve 17 arkadaşı “Urfa” adının “Şanlıurfa” olarak değiştirilmesine ilişkin kanun teklifini Türkiye Büyük Millet Meclisine sunmuş, teklif 12 Haziran 1984’te kabul edilerek “Urfa” ilinin adı “Şanlıurfa” olarak değiştirilmiştir; 2016 yılında da Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından İstiklal Madalyası’yla onurlandırılmıştır. Urfa'mıza “şanlı” unvanının verilmesinin 39’uncu yıl dönümü vesilesiyle tüm Şanlıurfalı hemşehrilerimi en derin duygularımla tebrik ediyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu şanlı destanın kahramanları olan 12’leri, kurtuluş mücadelesinde en yüksek mertebeye erişen aziz şehitlerimizi ve ebediyete göçmüş gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.
Bu vesileyle Şanlıurfa'mızın tarım, turizm, sanayi gibi konularda barındırdığı potansiyeli de sizlere aktarmak istiyorum. Nuh Tufan’ından sonra Babil'de hüküm süren Nemrut'un kurduğu 3 şehirden 1’i olan Şanlıurfa, on bir bin beş yüz yıllık tarihiyle dünyanın en eski şehri konumundadır.
Şanlıurfa coğrafi ve stratejik konumu, verimli toprakları, AK PARTİ’mizin hükûmetleri döneminde verilen devlet teşvikleri ve sunduğu tüm fırsatlarla, yatırımlarla önemli bir cazibe merkezi hâline gelmiştir. Türkiye’nin en büyük entegre projesi olan GAP’ın merkezinde yer alan ilimiz, dünyanın en verimli topraklarına, geniş sulama imkânlarına ve tarımsal üretim için gerekli olan elverişli iklim koşullarına sahiptir. Tarımsal alandaki potansiyellerinin yanı sıra sahip olduğu zengin turizm, kültür varlıkları ve yenilenebilir enerji kaynaklarıyla da ön plana çıkmaktadır. İlimiz Türkiye’de üretilen pamuk, buğday, mercimek, arpa, mısır ve fıstık gibi ürünlerin üretiminde de ilk sıralarda yer almaktadır. Türkiye’de üretilen pamuğun yaklaşık yüzde 40’ını Şanlıurfa tek başına üretmektedir. Bu kapsamda bölgede pamuğa dayalı tekstil sektörü gelişme sürecine girmiştir. Hâlihazırda pamuk üretiminden iplik üretimine kadar gelmiş olan üretim altyapısı, son yıllarda 6’ncı bölge teşviklerinin iş gücü maliyetlerine olan pozitif etkisiyle hazır giyim ve konfeksiyon yatırımlarının bölgeye gelmesine katkı sunmuştur.
Arkeoloji tarihini değiştirmiş olan Göbeklitepe’yle dünyanın ilk tapınağına ev sahipliği yapmaktadır. Tarsus’tan başlayarak Hatay, Gaziantep ve Mardin illerini kapsayan inanç turizmi koridoru içerisinde yer alan Şanlıurfa, yöresel lezzetleriyle Güneydoğu gastronomi turizminin önemli merkezlerinden bir tanesidir. Bu da özellikle turizm sektöründe önemli yatırım fırsatlarını beraberinde getirmektedir.
Şanlıurfa, güneş enerjisi potansiyeli açısından da Türk enerji sektörünün yükselen değeri olmaya adaydır. Şanlıurfa Valiliğimiz koordinesinde güneşe dayalı enerji yatırımları için Şanlıurfa yenilenebilir enerji endüstri bölgesi kurulmasına yönelik çalışmalar başlatılmıştır.
Suriye’ye açılan Akçakale -ticari- Sınır Kapısı’na sadece kırk beş dakikalık mesafedir. Türkiye’nin en uzun pistine sahip Şanlıurfa GAP Havalimanı gerektiğinde kargo için kullanılabilecek bir altyapıya sahiptir.
Organize sanayi bölgelerimizle yatırımcılara altyapı imkânları çok uygun fiyatlarla sunulmaktadır. Şanlıurfa Organize Sanayi Bölgemiz büyüklük olarak Türkiye’deki ilk 10 sanayi bölgesi arasında yer almaktadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Evet, sürenize bir dakika ilave ediyorum.
Buyurun.
CEVAHİR ASUMAN YAZMACI (Devamla) – Gıda ihtisas organize sanayi bölgesi ve besi organize sanayi bölgesiyle Şanlıurfa’nın tarımsal potansiyelleri kümelenme yaklaşımıyla katma değere ve istihdama dönüşecektir. Viranşehir, Siverek ve Birecik ilçelerimizde OSB’lerimiz faaliyete geçmiş olup yatırımcılarını beklemektedir. Şanlıurfa’da yapacağınız yatırımlarınızın size geri dönüşü çok daha hızlı olacaktır. Tüm bu fırsatlardan yararlanmak ve yatırım süreçlerinizin tümünde işlerinizi kolaylaştırmak için değerli yatırımcılarımızı Şanlıurfa’mıza bekliyoruz.
Teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Evet, teşekkür ediyorum.
Şimdi, gündem dışı ikinci söz, Atatürk’ün Tokat’a gelişinin 104’üncü yıl dönümü münasebetiyle söz isteyen Tokat Milletvekili Sayın Kadim Durmaz’a aittir.
Buyurun Sayın Durmaz. (CHP sıralarından alkışlar)
2.- Tokat Milletvekili Kadim Durmaz’ın, Atatürk’ün Tokat’a gelişinin 104’üncü yıl dönümüne ilişkin gündem dışı konuşması
KADİM DURMAZ (Tokat) – Sayın Başkanım, değerli milletvekillerim; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Yeni yasama yılının hepimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum, kıymetli Divanımıza da başarılar diliyorum.
Atatürk, Anadolu'nun her köşesinde bağımsızlık meşalesini taşıyarak Anadolu halkına umut olmuştur. “Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararlılığı kurtaracaktır.” diyen Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Tokat'a gelişinin ve bu güzel şehrimizi şereflendirmesinin 104’üncü yıl dönümündeyiz.
Mustafa Kemal Paşa bağımsızlık meşalesini vatanın her karış toprağında dolaştırmış, tüm Anadolu halkına umut olmuştur. Bu bağımsızlık meşalesi 19 Mayıs 1919’da Samsun'da Havza'ya, Amasya'ya ve Ata’mızın eliyle Tokat'a kadar gelmişti. Tarih 26 Haziran 1919, saat akşam 18.00; Tokat'ın girişinde bir avuç kahraman asker dizilmiş, onu karşılıyordu. O, millet adına dünyaya meydan okuyan Heyet-i Temsiliye Reisi Mustafa Kemal'di. Yanında, Bandırma vapurunda birlikte yoldaşlık ettiği Tokatlı Yüzbaşı Mustafa Süsoy da vardı. Tokat halkı da belediye önünde coşkuyla Gazi’yi karşılamış, bağrına basmıştı ve sonra belediyeyi ziyaret etti. Tokat'ta, belediye önünde kurtuluş ateşiyle yanan, yürekli, dimdik duruşuyla -Hey Onbeşlilerin diyarı- Çanakkale'de evlatlarının başına kına yakarak “Vatana kurban olsun.” diyen -Kınalı Alilerin diyarı- Tokat halkı vardı. Atatürk, belediye toplantı salonunda hemşehrilerimize şu sözlerle devam etti: “Hiçbir müdafaa vasıtasına malik olmasak bile dişimiz tırnağımızla, zayıf ve dermansız kolumuzla mücadele ederek şeref ve haysiyetimizi, namusumuzu müdafaa etmeyi zaruri görüyorum. Tarih, bize vatan uğrunda canını, malını esirgemeyen milletlerin asla ölmediklerini, hâlâ yaşadıklarını göstermektedir. Ben hayatımı hiçbir zaman milletimden üstün görmedim ve görmeyeceğim. Her an memleket için şerefimle ölmeye hazırım.” dediği sözler Tokat’ta söylenmiştir. Ve devam ederek, Tokat halkına hitaben “ Millî mücadele kaçınılmazdır. Türk milletinde gizli bulunan birçok yeteneğin, cevherin işi başarmaya yeterli olduğunu anladım.” demiştir. Yine, Tokatlı Plevne kahramanı için “Ben Gazi Osman Paşa'yı kendime rehber olarak seçtim, ömrüm boyunca onun yolunu takip edeceğim. Türk ruhu Plevne’de yeniden kendini bulmuştur. Millet yolundaki mücadelemizde daima sembolümüz Plevne’de doğan millî ruh olacaktır. Felaket günlerinde Plevne Savaşı’nı ve Osman Paşa'yı düşüneceğiz. Sizin de kahramanlık sembolünüz ‘Gazi Osman Paşa’ olsun.” demiştir. O gün “Ne mutlu milletimize, kendi bağrından bir Mustafa Kemal çıkardı.” diyen Tokat halkı coşkuyla Gazi’sine sahip çıkmış, kurtuluş mücadelesinde de ona destek olmaya karar almıştır. Tokat’ın evladı Mustafa Vasfi Süsoy’a, Gazi Paşa, o gün, Kuvayımilliye ordusunun Anadolu’da ilk kuruluş talimatını vermiştir, bu konuda Tokatlı üzerine düşeni yapmıştır.
Bu duygu ve düşüncelerle Ata’mızın Tokat’a gelişinin 104’üncü yıl dönümünü kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Paşa olmak üzere hemşehrimiz Mustafa Vasfi Süsoy’u, Kurtuluş Savaşı kahramanlarını ve tüm aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, hayatta olan gazilerimize sağlıklar diliyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ediyorum.
Şimdi, gündem dışı üçüncü söz, iktisadi ve idari bilimler fakültesi mezunlarının işsizlik ve istihdamda adaletsizlik sorunları hakkında söz isteyen Ankara Milletvekili Sayın Kürşad Zorlu’ya aittir.
Buyurun Sayın Zorlu. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
3.- Ankara Milletvekili Kürşad Zorlu’nun, iktisadi ve idari bilimler fakültesi mezunlarının işsizlik ve istihdamda adaletsizlik sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
KÜRŞAD ZORLU (Ankara) – Teşekkürler Sayın Başkanım.
Çok değerli milletvekilleri, Gazi Meclisimizin 28’inci Döneminde yapmış olduğum bu ilk konuşmam sebebiyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Tabii, ülkemizde derin bir işsizlik sorunu var. Bunun da en sembolik yanlarından bir tanesi, malumunuz pek çoğumuzun okuduğu, bugün bu sıralarda olmamızı sağlayan iktisadi ve idari bilimler fakültesinden mezun gençlerimizin her geçen gün derinleşen işsizlik sorunu. Tabii, bu, ülkemizin genel bir sorunu. Bununla ilgili birkaç notumu sizlerle ve aziz milletimizle paylaşmadan önce bir başka hususa değinmek istiyorum.
Az evvel Dışişleri Komisyonumuzda, bir önceki dönemden intikal eden ve kadük hâle gelen anlaşma metinlerinin bir kısmını tekrar görüşme fırsatı bulduk. Biz İYİ Parti Komisyon üyeleri olarak bu anlaşma metinleri içerisinde Türkiye ile Filistin arasında imzalanması planlanan, onayınıza gelmesi muhtemel olan anlaşma metinlerine şerh koyduk. Bunun elbette bir sebebi var. Bildiğiniz gibi, 13 Haziran günü Filistin Devlet Başkanı Çin’e bir ziyaret gerçekleştirdi. Burada Uygur Türklüğünü ve Doğu Türkistan'ı hedef alan talihsiz açıklamalar yapmıştır. Bunu daha önce de yaptığını biliyoruz. Şu gerçeği milletimizin huzurunda bir kez daha paylaşmak istiyoruz: Kabul edip etmemeleri çok önemli değil ama tarihin gerçekliğini ortadan kaldırmak mümkün değildir, “Doğu Türkistan” diye bir yer vardır ve bu yıl 90’ıncı yıl dönümünü hep birlikte kutlayacağız. Ve şu notu da iletmek istiyorum: 1933 yılında, bu Cumhuriyet kurulduğunda Büyük Atatürk “Soydaşlarımızın bağımsızlık mücadelesine asla sessiz kalamayız.” diye bir açıklama yapmış ve dönemin Dışişleri Bakanı da Doğu Türkistan civarında meydana gelen bu hareketleri olumlu ve takdirle karşıladıklarını ifade etmiştir. Dolayısıyla biz bu konulardaki hassasiyetimizi her fırsatta ortaya koymaya çalışacağız. Sağ olsunlar, bizim bu şerhimiz vesilesiyle de söz konusu anlaşma metinleri Komisyondan geri çekilmiştir, daha sonra tekrar değerlendireceğiz.
Bir başka husus: Bugün bir şehidimiz var. Alpay Aras, Pençe-Kilit Harekâtı, Operasyonu bölgesinde şehit oldu; Allah'tan rahmet diliyorum.
Efendim, ülkemizde, baktığımızda, genç işsizlik oranı diğer genel işsizlik oranının çok üzerinde seyretmektedir. TÜİK’e göre Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde dar tanımlı işsizlik oranı 2023 Nisan ayında 3 milyon 585 bin kişiye ulaşmış ama takdir edersiniz ki tıpkı enflasyon rakamlarında olduğu gibi, TÜİK soslu birçok rakamın bugün ülkemizin geldiği gerçekliği, sorunları yansıtmaktan uzak olduğunu büyük bir üzüntüyle ifade etmek istiyorum.
Bakınız, oysaki “geniş tanımlı” dediğimiz işsizlik oranı Türkiye’de yüzde 23,8’dir. Genç işsizlik oranı da DİSK-AR’ın yaptığı son araştırmaya göre, şu an, mayıs ayı itibarıyla yüzde 42, kadın işsizliği ise yüzde 51 düzeyindedir; bu çok ürkütücü bir rakam. Bugün ülkemizin çalışma çağındaki 65 milyon nüfusumuzun yaklaşık ancak 22 milyonu tam zamanlı ve kayıtlı bir işte çalışabilmektedir. İşte, bunların önemli göstergelerinden biri, iktisadi ve idari bilimler fakültesi mezunlarının işsizliği rakamı 600 bin rakamına ulaşmıştır arkadaşlar, 600 bin. Bu gençlerimizin geleceğinin heba olmaması için buradan İYİ Parti adına, şahsım adına şu teklifte bulunmak istiyorum, elbette, bu, arkadaşlarımızın çok uzun zamandır bizlere ilettiği istekler: 4001 kodunu hep birlikte kaldıralım. Çünkü genel idare hizmetleri sınıfına tabi olan kadroları eğer iktisadi ve idari bilimler fakültesinin bu birikmiş işsizliğiyle gidermeye çalışmazsak bunlar hem katlanacak hem de üniversitelerdeki artan dengesiz kontenjan ilkesiyle birlikte bütünleştirdiğimizde, biz maalesef daha büyük bir problemle karşı karşıya kalacağız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sözlerinizi tamamlamanız için bir dakika ilave ediyorum.
KÜRŞAD ZORLU (Devamla) – Sayın Başkanım, teşekkür ederim.
Şimdi, biz bununa ilgili bir araştırma önergesi de verdik, grubumuz belki getirecek. Bu arada ben, bu araştırma önergelerine bir baktım; geçtiğimiz dönemde İYİ Partinin 354 araştırma önergesi Parlamentoda görüşülmüş, hepsi reddedilmiş. Bizim denge denetime ne kadar ihtiyaç duyduğumuzu, bu sistem hakkındaki eleştirilerimizin ne kadar haklı olduğunu gösteren en önemli yanlardan, örneklerden bir tanesi.
İktisadi ve idari bilimleri fakültesi mezunlarına P3 koduyla bu yıl 50 bin kadro verilmesini buradan huzurlarınızda Gazi Meclisimize teklif ediyorum.
Bir başka husus da uzun süreli işsizlik, kamuya yerleşememek. İnsanların yaşları geçiyor arkadaşlar ve 35 yaş sınırını bu Parlamentoda istisnai kalemler ve kadrolar için bence yeniden konuşmak zorundayız. Bu insanlara, hayatlarında yaşadıkları bu sorunlar üzerinden bu dayatmayı yapmak zorunda değiliz.
Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum; sağ olun, var olun. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Teşekkür ediyorum.
Sayın milletvekilleri, şimdi, sisteme giren ilk 20 milletvekiline yerlerinden birer dakikayla söz vereceğim.
Mehmet Ali Çelebi, buyurun.
III.- AÇIKLAMALAR
1.- İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi’nin, Pençe-Kilit Operasyonu’nda yaralanan, kaldırıldığı hastanede şehit olan Uzman Çavuş Alpay Aras’a ve milletin seçimlerde nihai kararı verdiğine ilişkin açıklaması
MEHMET ALİ ÇELEBİ (İzmir) – Teşekkürler Sayın Başkan.
Pençe-Kilit Operasyonu kapsamında hain PKK-PYD’yle girdiği çatışmada yaralanan ve tedavi altına alındığı hastanede şehit düşen Uzman Çavuşumuz Alpay Aras’a Allah’tan rahmet, ailesine ve milletimize başsağlığı diliyor, terörü ve destekçilerini lanetliyorum. 2015’ten bu yana 37 bin teröristi imha eden kahraman Türk ordusuna başarılar diliyorum.
Milletimiz nihai kararını seçimlerde vermiş; ordumuza kimyasal silah iftirası atanlar, bebek katiline selam çakanlar, PKK ile başlarının destek açıklamalarına sessiz kalanlar, SİHA’lara dokunacaklar, KHK’lilerin tamamını devlete dolduracaklar, tezkerelere “hayır” terör devletine “evet” diyenler, rakibi ısırıyor diye akrep besleyenler sandığa gömülmüştür; Kandil’e bahar gelmemiş, Pensilvanya fareleri ülkemize geri dönememiştir diyorum, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Sayın Mehmet Önder Aksakal…
2.- İstanbul Milletvekili Mehmet Önder Aksakal’ın, TBMM’nin 28’inci Dönem Birinci Yasama Yılı çalışmalarına başladığına; Başkanlık Divanına, milletvekillerine, Cumhurbaşkanı ve Kabine üyelerine harcayacakları emek ve mesai için şahsı ve partisi adına teşekkür ettiğine, emeğin hak mücadelesini yüceltmek ve tam bağımsız Türkiye hedefi yolunda yorulmadan çalışacaklarına ilişkin açıklaması
MEHMET ÖNDER AKSAKAL (İstanbul) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Büyük Millet Meclisimizin 28’inci Yasama Dönemi Birinci Yasama Yılı çalışmalarımıza komisyonlar da tamamlanarak önceki gün itibarıyla başladık; milletimize hayırlı olmasını diliyorum.
Öncelikle, Meclis Başkanlık Divanımıza, tüm vekillerimize, Sayın Cumhurbaşkanına ve Kabine üyelerine halkımızın çıkarları, devletimizin ali menfaatleri doğrultusunda verecekleri emek ve mesai için şahsım ve Demokratik Sol Parti adına teşekkürlerimi sunuyorum.
Emeğin hak mücadelesini yüceltmek, ne ezilen ne ezen, insanca, hakça bir düzen kurma hedefimize ve küresel emperyalist sistemin ülkemiz üzerindeki stratejilerine karşı, milliyetçi, vatansever duruşumuzla, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği “Tam Bağımsız Türkiye” hedefi yolunda yorulmadan çalışacağımızı ifade ediyor, Meclis çalışanlarımız başta olmak üzere, tüm emekçi arkadaşlarımızın ve bizi izleyen…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Mehmet Baykan…
3.- Konya Milletvekili Mehmet Baykan’ın, Diyarbakır Annelerinin mücadelesine dikkat çekmek istediğine ilişkin açıklaması
MEHMET BAYKAN (Konya) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Bir Türkiye mozaiği olan Hazreti Mevlâna’nın barış, kardeşlik şehri Konya’da Türk’üyle Kürt’üyle omuz omuza yaşayan Konyalılar adına Diyarbakır Annelerinin mücadelesine dikkat çekmek istiyorum. 3 Eylül 2019 tarihinde, bin üç yüz seksen sekiz gün önce 360 ailenin bir araya gelerek başlattığı mücadelede 42 aile evladına kavuşmuş olmasına rağmen yine geçtiğimiz pazar bir Babalar Günü’nü daha anneler-babalar evlatlarından uzakta geçirmişlerdir. Evlatlarını dağa kaptıran ailelerin mücadelesini her türlü platformda destekliyoruz; terör örgütünü ve destekçilerini kınıyoruz; Konya halkı adına, Türkiye adına Diyarbakır Annelerinin mücadelesini alkışlıyoruz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Sayın Dilan Kunt Ayan…
4.- Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan’ın, Şanlıurfa’da yaz sıcakları 40 derece dolaylarındayken DEDAŞ’ın her yıl köylüyü elektrik kesintisiyle cezalandırdığına ilişkin açıklaması
DİLAN KUNT AYAN (Şanlıurfa) – Teşekkür ederim Başkan.
Urfa’da yaz sıcakları 40 derece dolaylarındayken DEDAŞ her yıl köylüyü elektrik kesintisiyle cezalandırmaya devam ediyor. Keyfî olarak elektriği kesiyor, bir köydeki tek hanenin borcu yüzünden bütün köy âdeta cezalandırılmaya çalışılıyor. Çoğu köyde suyun elektriğe bağlı olması yüzünden, elektriğin kesilmesi demek suyun da kesilmesi anlamına geliyor. Bu durumda ciddi sağlık sorunları da ortaya çıkıyor. Son örnek, Urfa Viranşehir’de Büyükmutlu köyü ve köyün yakınlarındaki 4 köy iki gündür susuz; köylüler ekin zamanı olduğunu, mahsullerini sulayamadıklarını, ekonomik, sağlık olarak ciddi sorunlar yaşadıklarını belirtiyor. Yıllardır devam eden bu sorunlara karşı seçim zamanı Urfa’da elektrik, su üzerinden propaganda yapan, köylerin koşullarını iyileştireceklerini söyleyen iktidar, maalesef, bu meseleye ilişkin hiçbir çözümü ortaya koymuş durumda değil. Bir an önce sorunların çözülmesi için tüm sorumlulukları almaya davet ediyoruz.
BAŞKAN – Sayın Nermin Yıldırım Kara…
5.- Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara’nın, Hatay’ın Erzin ve Dörtyol ilçelerini plastik ve kimyasallara teslim etmeyeceklerine ilişkin açıklaması
NERMİN YILDIRIM KARA (Hatay) – Sayın Başkan, teşekkür ederim.
Seçim bölgem Hatay’da Erzin ve Dörtyol çok önemli tarım alanları ve narenciye bahçeleriyle çevrelenmiştir. Dörtyol’da Doğu Akdeniz Petrokimya ve Rafineri Tesisi, Erzin Burnaz’da polipropilen üretim tesisi yapılmak suretiyle bölge petrokimya tesisleriyle kuşatılmak istenmektedir. İskenderun Körfezi hâlihazırda bu fazlaca kirlilik yükünü kaldıracak durumda değildir. Bölgemizin bir Aliağa veya Dilovası hâline dönmesini istemiyoruz. Taraf olduğumuz Ramsar Sözleşmesi gereğince Burnaz bölgesi sulak alanı koruma altında olmalıdır. Erzin Burnaz'da yapılacak tesisin ÇED raporuna çevre dernekleri tarafından açılan iptal davasında bilirkişi, biyoçeşitlilik ve yer seçimi açısından ÇED raporunu yetersiz bulmuştur. Dolayısıyla “Az öte gitsinler.” söylemlerine karşı duruyoruz, hiçbir yere gitmiyoruz, Erzin ve Dörtyol'u plastik ve kimyasallara teslim etmeyeceğiz.
BAŞKAN – Sayın Cem Avşar…
6.- Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar’ın, kira sorununa ilişkin açıklaması
CEM AVŞAR (Tekirdağ) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Ülkemizin toplumsal huzurunu tehdit etme noktasına varan, komşuyu komşuya hasım yapan, mahkeme salonlarına düşüren, kontrolsüz bir hâl alan kira meselesini Meclisimizin gündemine taşımak üzere söz almış bulunmaktayım. Kira geliriyle geçimini sağlayan ev sahipleri de sabit kazançla veya yoksulluk sınırı altında yaşayan kiracılar da mağdur durumdadır. Mevcut durumda ev sahibinin haklı olduğu kadar kiracı da haklıdır. Sadece yüzde 25 kira artışı sınırı uygulaması devam eden sorunları çözmeyecek, aksine derinleştirecektir. Konuyla alakalı TBMM’ye getirilmesi planlanan düzenlemenin iki tarafın da mağduriyetlerini giderici bir çözüm olması gerekmektedir. Sağlıklı bir denetim mekanizmasının kurulması, bölgesel kira haritalarının oluşturulması gibi çözüm önerileri uygulanmalıdır.
Saygıyla arz ediyorum.
BAŞKAN – Sayın Zülküf Uçar…
7.- Van Milletvekili Zülküf Uçar’ın, Van’da kadroya geçişi sağlanmayan 306 işçiye ilişkin açıklaması
ZÜLKÜF UÇAR (Van) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
2018 yılında 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle kamuda çalışan taşeron işçilerin kadroya geçişini sağlayan yasaya rağmen Van genelinde 4 kez mülakatlara katılan 306 işçi hiçbir gerekçe gösterilmeden başarısız olarak ilan edildi. Bu süreç yaklaşık olarak beş yıldır devam etmekte olup 306 işçi büyük bir haksızlığa ve hukuksuzluğa maruz kalarak aileleriyle birlikte sefalete mahkûm edildi, hâlen ediliyor. Yasa tasarısının görüşüldüğü dönemde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından “Mülakatlar formalite olacak, mülakata girmeye hak kazanan tüm işçiler aynı zamanda kadroya geçirilecektir.” denilmesine rağmen 306 işçinin kadroya geçişi sağlanmamıştır. Bu hukuksuzlukla hafızalara kazınan diğer husus da dönemin Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreterinin belediyelerden yüzlerce insan çıkarıp…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Sibel Suiçmez…
8.- Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez’in, Trabzon-Gümüşhane kara yolu Maçka Başar mevkisindeki heyelana ilişkin açıklaması
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Trabzon-Gümüşhane kara yolu Maçka Başar mevkisindeki heyelan nedeniyle günlerdir kapalı olup ulaşım eski yoldan sağlanmaktadır. Karadeniz’in deresi, denizi ve insanı hırçındır. Bu bilinmesine rağmen, iktidarın çok övündüğü dere ıslah projesi bu kısımda uygulanmamıştır. Tünel yapılmış ancak heyelan durumunda hafriyatın hızını kesecek setler yapılmamıştır, dere yatakları duvarlarla daraltılmış ama menfezler geniş yapılmamıştır; gelen hafriyatlar duvarları yıkıp tünelin ağzını kapatmıştır.
Maçka Çatak’ta 1987 yılında heyelan nedeniyle 33 vatandaşımızı yitirmiştik. Buradan Trabzonlu Ulaştırma ve Altyapı Bakanına sesleniyorum: Yeni bir facia olmadan gerekli denetim ve önlemleri almalısınız.
Ayrıca, şehidimize rahmet, ailesine ve milletimize de başsağlığı diliyorum.
BAŞKAN – Sayın İnan Akgün Alp…
9.- Kars Milletvekili İnan Akgün Alp’ın, Kars Belediyesinin milleti bir yudum suya muhtaç hâle getirdiğine ilişkin açıklaması
İNAN AKGÜN ALP (Kars) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Kars merkez Bayrampaşa ve Atatürk Mahallelerine arıza nedeniyle düzenli su verilemiyor, ihmaller nedeniyle arıza aylardır giderilemiyor. Kars Belediyesi milleti bir yudum suya muhtaç hâle getirmiştir. Önümüz bayramdır; şehir toz toprak, çamur içindedir, yaz günü millet perişan durumdadır. Bayram günü de mahallelere su verilmezse zaten pahalılıktan kurban kesemeyen milletimiz, abdestini alıp namazını bile kılamayacak duruma gelecektir.
Siz belediyelere kayyum atadınız, halkın iradesine el koydunuz; şimdi kayyumlarınız milletin taleplerine cevap vermiyor, millet belediyelere ulaşamadığından derdini Meclisimize duyurmaya çalışıyor. Kayyum rejiminin geldiği noktayı yüce Meclisimizin ve halkımızın takdirine sunuyorum.
BAŞKAN – Sayın Murat Çan…
10.- Samsun Milletvekili Murat Çan’ın, ülkede yerel basının bir yok ediliş süreci yaşadığına ilişkin açıklaması
MURAT ÇAN (Samsun) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Yerel basın, kendilerine sahip çıkılmasını beklerken, bunu yapması gereken irade tarafından yani iktidar tarafından âdeta idam sehpasına çıkarılmıştır. Yazılısından dijitaline bugün ülkemizde yerel basın bir yok ediliş sürecini yaşamaktadır. Bunun faili, geçen yasama döneminde yürürlüğe giren sansür yasasıdır. Oluşturulan yeni kriterler yerel basına âdeta “Gazetecilik yapma.” demektedir. Seçim bölgem Samsun gibi metropol kentlerde dahi bu kriterleri sağlayacak haber sitesi yok. Anadolu kentlerindeki yazılı basının durumu daha da içler acısı. Ağır yaptırımlar ve artan maliyetler yüzünden basılı gazeteler kepenk indiriyor. Kapanan yerel gazetelere her gün bir yenisi ekleniyor, işsizler ordusuna her gün onlarca yeni işsiz katılıyor.
Ben de şehidimize Allah’tan rahmet, ulusumuza başsağlığı diliyorum.
Saygılar.
BAŞKAN – Sayın Halil Uluay…
11.- Kastamonu Milletvekili Halil Uluay’ın, Kurban Bayramı’na ve Kastamonu’nun turistik yerlerine ilişkin açıklaması
HALİL ULUAY (Kastamonu) – Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.
Önümüzdeki Kurban Bayramı’nın hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Bayram programı yapmamış olan halkımız açısından Kastamonu’nun turizmiyle ilgili bir iki kelime etmek istiyorum. Birincisi, Azdavay ilçemizde bulunan Çatak Kanyonu ve üzerinde 450 metre yüksekliğinde bir cam terasımız vardır; gerçekten bir doğa harikasıdır. İkincisi, yine, Pınarbaşı Horma Kanyonu bir ucundan diğer ucuna 3 kilometre uzunluğunda olup içerisinden ahşap platformla geçilebilmektedir; bir akvaryumu andırmaktadır. Yine, Valla Kanyonu yaklaşık 10 kilometre uzunluğunda bulunmaktadır, 800 ile 1.200 metre arasında doğal bir viyadüğe benzer kayalıklara sahiptir. Yine Gideros Koyu…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Reşat Karagöz…
12.- Amasya Milletvekili Reşat Karagöz’ün, Amasya Tamimi’nin 104’üncü yılına ilişkin açıklaması
REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Sayın Başkan, yüce Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, yüz dört sene önce tarih boyunca hür yaşamış milletimizin esarete zorlandığı bir dönemde, 12 Haziran 1919’da Amasya'ya gelerek cumhuriyetimizin temellerinin atılış sürecini başlatmıştır. 21 Haziranı 22 Hazirana bağlayan gece Saraydüzü Kışlası'nda imzalanan kuruluş ve kurtuluş belgesi niteliğindeki bu tamim sonrasında tarihin seyri ve bir milletin kaderi değişmiştir. “Vatanın tamamı, milletin istiklali tehlikededir; milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.” Amasya Tamimi’nin özeti işte budur. Türkiye Cumhuriyeti'mizin doğduğu bu kentte görev yapmanın onuruyla Amasya Tamimi’nin 104’üncü yılını kutluyor, Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize minnet ve şükranlarımı sunuyorum.
Saygılarımla.
BAŞKAN - Sayın Mehmet Tahtasız…
13.- Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız’ın, Çorum’da dünyaya gelen 2,5 yaşındaki Gökçe Vera bebeğe ve Çorum’daki uzman doktor yetersizliğine ilişkin açıklaması
MEHMET TAHTASIZ (Çorum) – Sayın Başkan “Her şeyin başı sağlık.” deriz. Sağlık, siyasetin ve her şeyin üzerindedir. Henüz 2,5 yaşında, doğuştan sağ kulağı olmadan Çorum'da dünyaya geldi Gökçe Vera. Ailesi çalmadık kapı bırakmadı ve California’da ameliyatla sağlığına kavuşabileceğini öğrendiler fakat ameliyat için 105 bin dolar gerekiyordu. Aile bu parayı bulmak için valilik izniyle kampanya başlattı, yüzde 55’i şu anda toplandı. Sayın Bakan, Gökçe Vera’ya ve hastalıkla uğraşan, çare arayan -SMA gibi- ve devlet tarafından ilaçları, tedavisi karşılanmayan halkımıza lütfen sahip çıkalım. Çocuklarımız, insanımız ölmesin. “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.”
Çorum ilimizde ve 13 ilçemizdeki hastanelerimizde uzman doktor eksik, bazı ilçelerimizde hiç yok. Vatandaşlarımız randevu almakta, ameliyat sırası bulmakta, MR ve ultrason çektirmekte zorlanıyor, randevu almak için siyasilere ve bürokratlara muhtaç oluyorlar; halkımıza kula kulluk ettirmeyin. Buradan Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca’ya sesleniyorum: Halkımıza kula kulluk ettirmeyin.
BAŞKAN – Sayın Barış Bektaş…
14.- Konya Milletvekili Barış Bektaş’ın, kamu avukatlarının sorunlarına ilişkin açıklaması
BARIŞ BEKTAŞ (Konya) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2019 Yılı Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde yer almasına rağmen kamu avukatlarının sorunları hâlen çözülememiştir. Kamu avukatları, yirmi yıl önce aynı fakülteden mezun oldukları hâkim, savcılarla aynı maaşı alırken denge hızla bozulmuş ve gelinen noktada hâkimlerin maaşının neredeyse üçte 1’ini alır hâle gelmişlerdir. “Eşit işe eşit ücret” anlayışına tamamen aykırı bu durumun düzeltilmesini ve kamu avukatlarının kariyer meslek olarak kabul edilerek meslek kanunlarının çıkarılmasını talep ediyoruz. Mesleki riskleri çok yüksek olmasına rağmen çalıştıkları kurumlarca mesleki sorumluluk sigortaları yapılmadığı için bütün ömürlerince çalışsalar ödeyemeyecekleri doğabilecek tazminatların baskısı altında çalışmaktadırlar. Kazandıkları davalardaki vekâlet ücretlerinden ise çok düşük seviyede yararlanmaktadırlar. Kısaca, kamu avukatlarının hakkaniyete aykırı durumlarının tespit edilmiş olmasına rağmen sorunları çözülmemiştir.
Saygıyla dikkatinize sunuyorum.
BAŞKAN – Sayın Özgür Erdem İncesu…
15.- Ardahan Milletvekili Özgür Erdem İncesu’nun, Ardahan başta olmak üzere Doğu Anadolu illerinde SAT-2 serotipi şap hastalığının yaygın olarak görülmesine ve bu hastalıkla mücadeleye ilişkin açıklaması
ÖZGÜR ERDEM İNCESU (Ardahan) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün, size, ülkemizin kırmızı et ihtiyacının büyük bir kısmının karşılandığı Ardahan başta olmak üzere Doğu Anadolu illerimizde şap hastalığının diğer bir versiyonu olan SAT-2 serotipi şap hastalığıyla hayvancılığın yerle bir olma aşamasına geldiğini üzülerek aktarmak istiyorum. Hastalığı önleme tedbirleri yeterince uygulanmadığı için Şubat 2023’te ülkeye giren hastalık artık bölge hayvancılığını yok olmanın eşiğine getirmiştir. Besiciler zaten maliyetlerin 4-5 katına çıkmasıyla zor durumda kalmıştı, üstüne bir de bu gelince artık yok olma aşamasına gelmişlerdir.
Şimdi, buradan uyarıyorum, çok geç olmadan mobil teşhis istasyonları kurularak bölgeye acilen sevk edilmelidir. Gelinen noktada hayvan telefinin ve hastalığın yayılımını önlemek için bu kaçınılmazdır. Bölge acilen afet bölgesi kapsamına alınmalı ve hemen köylüye ve besiciye bu kayıplar neticesinde oluşan zararını karşılayacak bir destek ve hayvancılığın geleceği için tedbir paketi açıklanmalı ve varsa kredi borçları ertelenmelidir.
Saygılarımla.
BAŞKAN – Sayın Süleyman Şahan...
16.- Yozgat Milletvekili Süleyman Şahan’ın, Yozgat’a ilişkin açıklaması
SÜLEYMAN ŞAHAN (Yozgat) – Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Bir memleket düşünün; vatan, millet, bayrak sevdalısı, vakur, dik duruşuyla topraklarına girmeye cesaret edilmemiş, sınırlarında vatan hainlerini, terörü barındırmamış ve nefes dahi aldırmamış olmasına rağmen, Kınalı Hasanların yetiştiği, en fazla şehit veren illerden olan Yozgat.
Bugün, şükürler olsun, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bu terör belasının yok olma aşamasına geldiğini, memleketim ve ülkem adına mutluluk ve memnuniyetle belirtmek istiyorum.
Yozgat yaşadığımız deprem felaketinde vefakârlığı, cefakârlığı, yardımseverliği, gönül kardeşliğini, bir olma, beraber olma duygusunu gönüllere nakşetmenin en güzel örneğini sergilemiştir. Bir maaşını bağışlayan ve oy vermediği için yaptıkları yardımı haram edenlere inat Yozgat’ın en fazla yardım gönderen, en fazla destek olan illerden oluşu bizleri ziyadesiyle memnun etmiştir. Bu vesileyle, dünyada toplam nüfusu 3 milyonu aşan...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Necmettin Çalışkan...
17.- Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan’ın, akademisyenlerin sorunlarına ilişkin açıklaması
NECMETTİN ÇALIŞKAN (Hatay) – Sayın Başkan, akademisyenlere 657’ye tabi diğer tüm memurlar gibi tayin hakkı tanınmalıdır. Ayrıca akademisyenlerin mağdur olduğu aile bütünlüğü sağlanmalı, deprem bölgesindeki akademisyenlere özel geliştirme ödeneği verilmeli. Akademisyenlerin herhangi bir çalışan olmadığı, akademisyenliğe yirmi yıllık bir çalışma sonucunda ulaşıldığı göz önüne alınmalıdır. Ayrıca akademisyenlerin herhangi bir unvan aldığı takdirde bulunduğu üniversitede herhangi bir kadro beklemeksizin derhâl atanması sağlanmalıdır. Akademisyenlerin maddi imkânları artırılmalı, bu noktadaki mağduriyetleri giderilmelidir.
BAŞKAN – Sayın Ali Karaoba…
18.- Uşak Milletvekili Ali Karaoba’nın Uşak halkı adına yeni bir devlet hastanesi istediklerine ilişkin açıklaması
ALİ KARAOBA (Uşak) – Teşekkürler Sayın Başkan.
Uşak halkı adına yeni bir devlet hastanesi istiyoruz; tüm Türkiye'de hizmet hastanesi olmayan tek il olarak anılmak istemiyoruz. 2016 yılında Sağlık Bakanlığı ile Uşak Üniversitesi arasında imzalanan protokolle Uşak Devlet Hastanesi, Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi ismiyle hizmete başlamıştır. Bir başka deyişle, Uşak’ta afiliasyon yapılarak hizmet hastanesi lağvedilmiştir. Uşak Üniversitesi Tıp Fakültesi yeterli gelmemektedir. Uşak’ta devlet hastanesinin bulunmaması çeşitli aksaklıklara ve sıkıntılara sebep olmaktadır. Ultrason ve MR için üç ile altı ay arasına randevu verilmektedir. Döner sermayelerinin düşmesi nedeniyle, gelen uzmanlar Uşak’ta kalmak istememektedir. Uşak halkı üvey evlat olmadığını ispatlamanızı istiyor. Uşak halkı adına hizmet hastanesi istiyoruz.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN – Sayın Mehmet Güzelmansur…
19.- Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur’un, Atatürk olmanın ne demek olduğuna ilişkin açıklaması
MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Atatürk demek, kalkınma demektir; Atatürk’ün kurduğu fabrikaları satıp üstüne de ülkeyi borç batağına sürükleyenlerden, Merkez Bankasının kasasını boşaltanlardan, milleti kuru soğana muhtaç edenlerden ikinci Atatürk çıkmaz. Atatürk demek, millet egemenliği demektir; egemenliği milletten alıp saraya bağlayanlar Atatürk’ün gölgesinden dahi uzaktır. Atatürk demek, Türk milletinin, Türk devletinin dünyada saygınlığa erişmesi demektir; Türk lirasını, Türk pasaportunu itibarsızlaştıranlar Atatürk’le kıyaslanamaz. Atatürk demek, kadın-erkek eşitliği demektir; kadın-erkek eşitliğine inanmayanlarda, kadın haklarını örseleyenlerde Atatürk’ün zerresi dahi yoktur. Atatürk demek, milletin birliği, dayanışması demektir; milletin yarısını ötekileştirenler, değil ikinci, iki bininci Atatürk dahi olamazlar. Bunlar böyle biline.
Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)
HÜSEYİN YAYMAN (Hatay) – Evet, Güzelmansur heyecanlanmasın, Atatürk’ün arkasına da saklanıp konuşmasın.
BAŞKAN – Sayın Sümeyye Boz…
20.- Muş Milletvekili Sümeyye Boz’un, 23 Aralıkta Paris’te Ahmet Kaya Kürt Kültür Derneğine yapılan silahlı saldırıda katledilen Muşlu Mir Perwer’e ilişkin açıklaması
SÜMEYYE BOZ (Muş) – Birkaç hafta önce Muş’ta 12 arkadaşımız 23 Aralıkta Paris’te katledilen Mir Perwer’in cenazesine katılmak gerekçesiyle tutuklandı. Tutuklanan arkadaşlarımız için düzenlenen basın açıklamasında ise 4 arkadaşımız gözaltına alındı. 23 Aralıkta Paris’te Ahmet Kaya Kürt Kültür Derneğine yapılan silahlı saldırıda bu ülkenin 3 yurttaşı katledildi. Bunlardan biri de Muşlu Mir Perwer’di. Buradan iktidara soruyoruz: Bu iktidarın yapması gereken Mir Perwer’in cenazesine katılanları gözaltına alıp tutuklamak mı, yoksa bu katliamın aydınlatılması için gereken çalışmaları yapmak mıdır? Yarın katliamın üzerinden tam altı ay geçmiş olacak, bu katliamın aydınlatılması için ne yaptınız?
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, şimdi Sayın Grup Başkan Vekillerinin söz taleplerini karşılayacağım.
İlk söz talebi, İYİ Parti Grubu adına Samsun Milletvekili Sayın Erhan Usta’ya aittir.
Buyurun Sayın Usta.
21.- Samsun Milletvekili Erhan Usta’nın, Pençe-Kilit Harekâtı’nda şehit düşen Uzman Çavuş Alpay Aras’a, Amasya Genelgesi’nin 104’üncü yıl dönümüne, İskenderun Belediyesinin askıya çıkardığı imar planına göre deprem konutlarında 12 kata kadar müsaade verilmesine, Bodrum’da çıkan yangına ve yangın söndürme uçaklarına, Para Politikası Kurulunun açıkladığı politika faizine ve kur korumalı mevduatın getirdiği mali yüke ilişkin açıklaması
ERHAN USTA (Samsun) – Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; üzücü bir haberimiz var: Pençe-Kilit Harekâtı kapsamında kahraman Uzman Çavuşumuz Alpay Aras şehit düşmüştür. Şehidimize Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum, kederli ailesine ve milletimize de başsağlığı diliyorum.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Millî Mücadele’yi başlatmak üzere Samsun’a çıkmasının ardından memleketin içinde bulunduğu durumu tahlil etmek ve millî bütünlüğü sağlamak amacıyla yayımladığı Amasya Genelgesi’nin 104’üncü yıl dönümündeyiz. Hürriyet ve istiklalimize kasteden düşmanlar tarafından memleketimiz işgal edilmeye başlanmış, vatan bütünlüğümüz ve millet istiklalimiz tehlike altına girmiştir. Böylesi namüsait bir durumda Mustafa Kemal Paşa, Samsun’daki iç asayişi değerlendirip tespit ve tavsiyelerini bir telgrafla erkânıharbiye riyasetine gönderdikten sonra Havza ve Amasya yörelerinden gelen asayişsizliklerle ilgili şikâyetleri bizzat yerinde incelemek amacıyla bölgeye intikal etmiştir. Mustafa Kemal Paşa'nın Amasya Genelgesi’nde yer alan “Milletin içinde bulunduğu durum ve şartların gereğini yerine getirmek ve haklarını gür sesle cihana duyurmak için millî bir heyetin varlığı zaruridir.” İfadesi, bugün aynı millî ruhla İYİ Parti bünyesi içerisinde yaşamaktadır. Biz İYİ Parti olarak “Parola vatan, işareti namus!” millî inancından bir adım geri atmadan burada, milletimizin yanında dimdik ayaktayız. Bu duygularla, tekrar Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve silah arkadaşlarını rahmetle yâd ediyorum. Topraklarımızı vatan yapan, bayrağımızı ebediyen dalgalandıran ve ezanımızı dindirmeden okutan tüm şehit ve gazilerimizi minnetle ve şükranla yâd ediyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biliyorsunuz 6 Şubatta büyük bir deprem felaketi yaşadık ve bu depreme maruz kalan illerden bir tanesi de Hatay'dı fakat şimdi Hatay'ın İskenderun Belediyesinin bir kararı hakikaten bizi çok üzdü. Deprem sonrasında TOKİ'nin yaptığı açıklamalarda bölgede en fazla 4 katlı binaların yapılacağı şeklinde bir ifade kullanılmıştı ve daha yüksek katlara müsaade edilmeyeceği söylenmişti ancak 25 Mayıs 2023 tarihinde İskenderun Belediyesinin imar planı askıya çıkmış ve bu imar planına göre 12 kata kadar müsaade verilmiştir. Bu rant odaklı imar anlayışının hiç değişmediğini yani AK PARTİ’li belediyelerde bu anlayışın maalesef devam ettiğini görüyoruz. Daha depremin üzerinden dört ay geçmeden böyle bir şeyin yapılması son derece üzüntü vericidir. Konuyu takip ediyoruz ve vicdani bir sorumluluk olarak da buradan hem Sayın Cumhurbaşkanını hem de Sayın Mehmet Özhaseki'yi, Sayın Bakanı konunun üzerine titizlikle eğilmeye davet ediyoruz.
Şimdi, Bodrum ilçesinde yangın çıktı ve 20 dönümlük makilik bir yeşil alan yok oldu. Öncelikle, tabii, bölge halkına geçmiş olsun diyorum. Yaz aylarının gelmesiyle birlikte tabii, orman yangınları tekrar başlamış oldu. Geçtiğimiz sene yaşanan aksaklıkların ve eksikliklerin değerlendirilerek tedbirlerin zamanında alınmasının büyük bir önem arz ettiğini ifade etmek isterim.
Uçak filomuzun yetersiz olduğunu geçen yıl yaşayarak büyük bir üzüntüyle gördük. Dolayısıyla, Türk Hava Kurumuna ait yangın söndürme uçakları, bakımları kontrol edilerek hazır hâle getirilmelidir. Aynı zamanda, tabii, millî savunma sanayimizdeki gelişmeler yerli yangın söndürme uçaklarına da sirayet etmelidir. Milyon dolarlar harcayıp Rusya’dan uçak kiralamak veya uçak almak yerine millî savunma sanayimize daha fazla destek vererek kendi yangın söndürme uçaklarımızın yapılması teşvik edilmelidir. Zira bize göre vatan, mavisiyle yeşiliyle bir bütündür. Bir karış toprağımız verilemeyeceği gibi bir dönüm ormanımızın da feda edilemeyecek kadar kıymetli olduğunu herhâlde söylemeye gerek yoktur.
Şimdi, bugün, Para Politikası Kurulu politika faizini açıkladı Sayın Başkan. Biliyorsunuz, politika faizi 650 baz puan artırılarak yüzde 15’e yükseltildi; 8,5’tu. Şimdi, beklentilerin altında bir faiz artışıydı bu. Merkez Bankasının açıklamasına baktığımızda, bu parasal sıkılaştırmanın yani faiz artırma sürecinin önümüzdeki aylarda devam edeceğini çok net bir şekilde görüyoruz. Şimdi, tabii, insan biraz geriye gitme ihtiyacı hissediyor. Hatırlayalım, Mart 2021’de dönemin Merkez Bankası Başkanı ve Para Politikası Kurulu, politika faizini yüzde 19’a çıkarmıştı ve Sayın Cumhurbaşkanı buna şiddetli bir eleştiri getirip hemen iki gün sonra da Merkez Bankası Başkanını ve sonrasında Para Politikası Kurulu üyelerinin bir kısmını görevden aldı faizleri yükseltiyor diye. Sonrasında ne oldu? Eylül 2021’den itibaren, ekonomik temelleri hazırlanmadan faiz indirim süreci başlatıldı. En son geldiğimiz noktada, faizler yüzde 8,5’a kadar çekildi. Fakat tabii, bunun yapılması, ekonomik temellerinin hazırlanmadan bu işin yapılıyor olması, Türkiye’nin ekonomisini içinden çıkılmaz bir duruma getirdi; dolar kuru patladı, dolara bağlı olarak -bütün dövizler patladı tabii- yüksek bir enflasyonu, yüzde 85’e çıkan bir enflasyonu Türkiye yaşadı. Bununla birlikte, politika faizi düşürüldü ama piyasadaki bütün faiz oranları arttı yani faiz düşüşünün herhangi bir olumlu etkisi olmadı. Kime etkisi oldu? Bankalara etkisi oldu çünkü onlar yüzde 8,5’tan fonlandı. Ve yandaşlara etkisi oldu; onlar, düşük faizden kamu bankalarından veya Merkez Bankasından kredi alabilenler kredileri aldılar ama bunun dışında ekonomiye hiçbir faydasının olmadığı çok net bir şekilde ortada.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sözlerinizi tamamlamanız için bir dakika ilave ediyorum.
Buyurun Başkanım.
ERHAN USTA (Samsun) – Teşekkür ederim.
Bu faiz düşüşü, ekonomik temelleri hazırlanmadan yapılan faiz düşüşü bize yüksek bütçe açığı olarak yansıdı. Türkiye büyük bir barınma krizine girdi, konut fiyatları patladı ve ciddi bir yoksullaşma oluştu.
Kur korumalı mevduatta ne kadar bir mali yüke katlandığımızı hiçbirimiz bilmiyoruz ancak bildiğimiz bir şey var ki Hazine sayfasını arkadaşlarımız takip ederse -yani çok ilginç bir veridir- Eylül 2021 itibarıyla bütçenin önümüzdeki dönemde ödeyeceği faiz yükü, Sayın Başkan, 723 milyar liraydı; bu faiz düşüşünün başlatılması süreciyle, ekonomide meydana gelen bu sıkıntılardan sonra 723 milyar lira olan faiz yükü 2 trilyon 894 milyar liraya çıktı. Değerli arkadaşlar, 4 kat arttı, milletimiz fakirleşti. Şimdi geldiğimiz noktada “Biz bu işi niye yaptık?” diyoruz yani yeniden faiz artırılacak hatta 15’lerin çok daha üzerine bu faizler gidecek. O zaman bu inadı niye yaptı? Bu cehalet niye Türkiye'ye hâkim oldu?” diye insan sormadan da edemiyor. Bu konuyu daha sonra değerlendirmeye devam edeceğiz.
Ben Genel Kurulu saygıyla selamlarım.
IV.- OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI
1.- Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Bekir Bozdağ’ın, Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde yaralanan, sevk edildiği hastanede hayatını kaybeden şehit Uzman Çavuş Alpay Aras’a ilişkin konuşması
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Pençe Operasyonu bölgesinde 15 Haziran 2023 tarihinde teröristlerce yapılan taciz atışı sonucunda yaralanarak hastaneye sevk edilen ancak tüm müdahalelere rağmen tedavi gördüğü hastanede 22 Haziran 2023 tarihinde şehit olan kahraman Mehmetçiğimiz Piyade Uzman Çavuş Alpay Aras'a şahsım, Meclisimiz ve aziz milletimiz adına başsağlığı diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun, Silahlı Kuvvetlerimizin başı sağ olsun.
III.- AÇIKLAMALAR (Devam)
22.- Manisa Milletvekili Erkan Akçay’ın, Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde şehit olan Piyade Uzman Çavuş Alpay Aras’a, Hatay’ın Türkiye’ye katılma sürecine, Kurban Bayramı’na ve bayramların önemine ilişkin açıklaması
BAŞKAN – Şimdi, söz sırası, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına Manisa Milletvekili Sayın Erkan Akçay'a aittir.
Buyurun Sayın Akçay.
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde şehit olan askerimiz Piyade Uzman Çavuş Alpay Aras'a Allah'tan rahmet, ailesine ve aziz milletimize başsağlığı diliyorum.
Sayın Başkan, Misakımillî sınırlarımız içinde yer alan Hatay, 30 Ekim 1918 tarihinde Mondros Mütarekesi'yle Fransızlar tarafından işgal edilmişti. Hatay davasını şahsi meselesi olarak niteleyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 15 Mart 1923’te Adana'da “Kırk asırlık Türk yurdu, ecnebi elinde kalamaz, günü gelecek siz de kurtulacaksınız.” sözleri, Hatay'ın ana vatana katılışı için verilecek olan uzun soluklu mücadelenin de habercisi olmuştur. Fransa ile Türkiye arasında 23 Haziran 1939’da Ankara'da imzalanan anlaşmayla Fransa, Hatay'ın Türkiye'ye katılmasını kabul etmiştir. Hatay Millet Meclisi, 29 Haziran 1939’da oy birliğiyle Türkiye'ye katılma kararı almıştır. Türkiye, 7 Temmuz 1939’da çıkardığı yasayla Hatay ilini kurarak katılma işlemini sonuçlandırmıştır. Bu vesileyle, Hatay'ın Türkiye'ye katılması için son nefesine kadar mücadele eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, Hatay'ın Türkiye'ye katılmasında büyük emekleri olan Hatay Devlet Başkanı Tayfur Sökmen'i ve tüm devlet adamlarını ve tüm kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyoruz.
Sayın Başkan, önümüzdeki hafta 28 Haziran Çarşamba günü mübarek Kurban Bayramı'nı idrak edeceğiz. Bayramlar; millî ve manevi dayanışmanın, barış, dostluk ve kardeşlik bağlarının güçlendiği, millet olma şuurunun kuvvetlendiği, huzurun, umudun, birlik ve dayanışma ruhunun pekiştiği, dargın ve küskünlerin barıştığı müstesna günlerdir. Dünyanın askerî ve siyasi çatışmalarla, ekonomik ve sosyal sorunlarla boğuştuğu bugünlerde bayramın verdiği insani, irfani, vicdani ve ahlaki mesajlara büyük ihtiyacımız vardır. Gönüllerdeki katılıkların yumuşaması, kırgınlıkların giderilmesi ve insanlar arasındaki mesafelerin bir an önce kapatılması en büyük beklentimizdir. Bu vesileyle, bütün milletvekillerimizin, Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışanlarının, tüm vatandaşlarımızın, şehit ailelerimizin, gazilerimizin ve Türk-İslam âleminin mübarek Kurban Bayramı'nı tebrik ediyorum.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN – Teşekkür ediyorum Sayın Akçay.
Şimdi Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Grubu adına Erzurum Milletvekili Sayın Meral Danış Beştaş.
Buyurun Sayın Danış Beştaş.
23.- Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş'ın, Anayasa Mahkemesinin, Yargıtay Başsavcılığının HDP’nin hazine yardımına bloke konulmasına ilişkin talebini reddetmesine ve reddetme gerekçesine, Hatay Milletvekili Şerafettin Can Atalay’ın hakkında hiçbir mahkeme kararı olmamasına rağmen hâlâ cezaevinde tutulmasına, Osman Kavala’nın serbest bırakılması gerektiğine, siparişle yaptırılan dizilere ve IŞİD’in kaçırdığı kadınların Ankara’da bulunması sürecinin devam ettiğine ilişkin açıklaması
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Teşekkürler Sayın Başkan.
Anayasa Mahkemesi, Yargıtay Başsavcılığının HDP'nin hazine yardımına bloke konulması kararına ilişkin talebini reddetti. Yüksek mahkeme, bu talebe ilişkin kısaca şu gerekçeyi söyledi -uzatmayacağım- talebin siyasi partilerin mali denetimi kapsamında kaldığı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının buna ilişkin talepte bulunma yetkisinin olmadığına hükmetti. Bu ne? Bu, Anayasa ilkesi. Kendi sınırları içinde “Ben bu konuda karar veremem.” dedi ve dayanağı da Anayasa. AYM, aslında önündeki belgelere göre karar verir, o belge, temel belge nedir? Anayasa’dır. Anayasa dışında hiç kimseye bağlı değildir.
Bunu reddetmesinden sonra ne oldu? Hemen iktidar sözcüsü Ömer Çelik çıkıp bunu şöyle dedi, bunu “zaaf” olarak nitelendirdi. Ne zaafı ya, hukuka uygun bir karar vermiş. Dün de MHP lideri Bahçeli, grup toplantısında Anayasa Mahkemesi için “Söylediklerimizi hiç kale almıyor.” dedi. Daha uzun bir konuşma yaptı ama yeni anayasa, işte vesaire “Vatanını seven bir mahkeme olmalı.” dedi. Hem vatanını seven hem Anayasa’ya bağlı bir mahkeme olamaz mı yani? Öyle mi diyor yani, böyle bir çelişki olabilir mi? İllegal bir mahkemeden söz etmiyoruz ve şunu da söyledi çok ilginç, kendi içinde çok çelişkili bir açıklama, şunu da söylemiş, bakıyorum “Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Anayasa Mahkemesi kadar Türkiye’nin önemli bir kurumudur. Cumhuriyet Başsavcısının uyarılarını, altını çizerek söylüyorum, dikkate almayan bir Anayasa Mahkemesi -haddi zatında yargı müessesesini dikkate almıyorum demektir- Kandil kuyruğundadır.” diyor, şiddetle kınıyor. Biz de Devlet Bahçeli’yi şiddetle kınıyoruz, yasa dışı bir yolda ilerliyor, illegal bir yolda ilerliyor, Anayasa Mahkemesinin Anayasa doğrultusunda verdiği bir karara diyor ki: “İllegale gel, sen Anayasa’ya uyma, benim dediklerime uy.” Başsavcılık Anayasa müessesesi de Anayasa Mahkemesi anayasal müessese değil mi? Böyle bir yaklaşım olabilir mi? Burada, zaten talimatla açılan, baskıyla, tehditle açtırılan bir kapatma davası var ve diyor ki: “Başsavcının uyarısını dikkate al.” Başsavcı uyarıda bulunmaz, talepte bulunur, o da bir kurumdur, hukuka uygun bir talepte bulunur ve şunu özetle söylemek istiyorum: Yasa dışılık savunuluyor, illegalite savunuluyor. Anayasa’da şöyle bir hüküm yoktur: Devlet Bahçeli ya da Erdoğan ya da başka bir siyasi isim talep ettiğinde kabul edeceksiniz bunu -ya da iktidar olsun olmasın- diye bir Anayasa hükmü mü var? Bu ülke, hukuk devleti olmaktan adım adım çıkarılıyor, bu da bunun göstergesidir, bunu buradan ifade etmek istiyorum.
Can Atalay meselesini çok söyledik. Bu Parlamentonun bir milletvekilinin şu anda Silivri’de tutulmasının hiçbir hukuk kuralıyla izah edilebilir bir yanı yok ve maalesef, Meclis Başkanı “Ben gidip onu cezaevinden çıkarayım mı?” dedi. Geçmişte Engin Alan kesinleşmiş mahkeme kararına rağmen o dönem Meclis Başkanı Cemil Çiçek’ti, yasa önerisi getirdi ve cezaevinden çıkarıldı. Buna ilişkin birçok örnek var ve kesinleşmiş mahkeme kararına rağmen milletvekilleri çıkarılırken şu anda hakkında hiçbir mahkeme kararı olmadığı hâlde cezaevinde tutuluyor. Can Atalay bu halkın iradesidir, bir an önce bu Parlamento sıralarındaki yerini almalıdır diye ifade etmek istiyorum.
Diğer bir mesele: Osman Kavala’ya ilişkin Anayasa Mahkemesinin açıkça serbest bırakma ve beraat etmesi gerektiği yönünde mahkeme kararı vardır. Her gün seçim propagandasını Demirtaş ve bunun üzerine kuran Cumhurbaşkanı, şimdi bu propaganda yetmemiş olacak ki siparişle dizi yaptırmışlar. Korkunç bir dizi, izlemeyi hiç kimseye önermem ve vergilerle finanse edilen bir kanalda yayınlanıyor. Bir an önce Osman Kavala’nın serbest bırakılması gerekiyor. Siyaseten baskı yaptığınız yetmedi, şimdi de TRT dizileriyle, başka dizilerle halkı kin ve düşmanlığa tahrik ediyorsunuz. Ve bu dizi derhâl yayından kaldırılmalıdır. Umarız, AİHM kararı da dizilerde yayımlanır da halk gerçekleri öğrenir.
Sayın Başkan, IŞİD’in kaçırdığı kadınların Ankara'da bulunması süreci devam ediyor. Dün bir kadın daha yine Ankara'da bulundu. Neden? Bu soruyu kocaman soruyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Evet, sözlerinizi tamamlamanız için bir dakika ilave ediyorum.
Buyurun.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Gölbaşı ilçesinde Iraklı Ebu Hamza kod adlı IŞİD’linin ikamet ettiği evde 12 yaşından beri esir tutulan 21 yaşındaki genç kadın, yakınları ve Avrupa merkezli uluslararası kuruluşların girişimleriyle kurtarıldı. Yine Ankara'da, yine IŞİD kaçırmış ve daha önce de benzer birçok vakaya tanıklık etmiştik. Başkent, bürokrasinin yoğun olduğu bir kent, denetimin, güvenliğin de yoğun olması gerekiyor. Acaba kaç tane IŞİD evi var? Bunu soruyorum gerçekten. Neden bu evler tespit edilmiyor ya? Yani dokuz yıldır, on yıldır kadın esir, IŞİD’li, IŞİD’linin kendisi zaten büyük bir suçlu, hem bu hem kadını esir tutuyor hem de girişimler sonucu kadınlar kurtarılıyorlar. Bunun izahını istiyoruz biz. Ya da doğrudan soralım: IŞİD’liler korunuyor mu gerçekten? Bu iş birliği nedir? Yani kaçırılan bütün kadınlar Ankara'da bulunuyor, bunu da kesinlikle soruyoruz ve takipçisi olacağız. (HDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Evet, Sayın Akçay, bir talebiniz oldu.
Buyurun.
24.- Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın, Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş’ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ben de Sayın Meral Danış Beştaş'ı bu, bizimle ilgili yaptığı konuşma nedeniyle şiddetle kınıyorum. Yani Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli, Anayasa Mahkemesi'nin kararına ilişkin bir eleştiride bulunmuştur. Bu, Türkiye'de demokratik hukuk devleti ve çok partili siyasi hayat içerisinde görüşümüzü ifade ettiğimiz bir açıklamadır.
Siz bundan rahatsızlık duyabilirsiniz ama illegalite, yasa dışılık nedir? Sayın Başkan ve değerli milletvekilleri; bilirsiniz ki mesela illegalite ve yasa dışılık, terör örgütleriyle bağlantılı olmak mesela bir yasa dışılıktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sözünüzü tamamlamak için bir dakika ilave ediyorum.
Buyurun Sayın Akçay.
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Teşekkür ederim.
Yani hem seçimlere girmeyeceksiniz hem de seçim için yapılan hazine yardımının üzerine oturacaksınız! Bu, hukuki ve doğru kabul edilebilir mi? Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi'nin bu kararını yanlış buluyoruz. Efendim, o belli yetkisizlik gerekçesiyle veya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının böyle bir talepte bulunup bulunamayacağına ilişkin yorum yapılmıştır ama Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da Türkiye Cumhuriyetinin çok önemli bir kurumudur ve yetkisi dâhilinde de başvurmuştur, Anayasa Mahkemesi de reddetmiştir. Daha önce de Anayasa Mahkemesi, biliyorsunuz bu hazine yardımını da bloke etmişti. Daha sonra o blokeyi kaldırdı. Seçimler için siyasi partilere yapılan yardım bir partiye yapılıyor ama o parti seçimlere katılmıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Bu, ne derece doğru ve hukukidir? Konu budur.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN – Peki, teşekkür ediyorum.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) – Sayın Başkan, sataşma var ama ben yerimden cevap vermek istiyorum.
BAŞKAN – Ya, Sayın Danış Beştaş, bir sataşma yok, ben görmedim.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Yok mu? İnsaf yani.
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Efendim, yani hep böyle sataşıp duracağız mı biz?
BAŞKAN – Bir eleştiri var, isterseniz tutanakları getirip bakalım.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Yani doğrudan baştan sona bir şey var Sayın Başkan, olur mu yani?
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) – Ya, bir şey yok Sayın Beştaş, bir şey yok yani, hakikaten sataşma yok.
BAŞKAN – Ben de takip ediyorum burada, gerçekten sataşma olsa mutlaka ben size söz veririm.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Bir kere beni kınadı ya, beni kınadı ben hukuka davet ettiğim için.
BAŞKAN – Ama sizin yaptığınız da vardı.
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Yani kınama hakkı sende olacak, cevap verme hakkı bende olmayacak; öyle mi Sayın Beştaş?
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Verin diyorum, ben vermeyin demiyorum ki. Cevabınızı verin.
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Verdik işte.
BAŞKAN – Sayın Beştaş, ben…
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Sayın Başkan, yerimden bir dakika izin verin Grup Başkan Vekili olarak.
BAŞKAN – Nasıl sataştı, hangi cümleyle sataştı?
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Sayın Beştaş kınama yapacak, biz kendisini kınayamayacak mıyız? Bu nasıl bir anlayış ya!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Beni ilk cümleyle kınadı.
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) – E, siz de onları kınıyorsunuz.
BAŞKAN – E, siz kınadınız; cevap verdi.
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Evet, kınıyorum.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Ben kınadım, sataşmadım demiyorum ki zaten.
BAŞKAN – E, tamam, bitti ya.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Ben sataştım, o da sataştı.
AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) – O da cevap verdi sadece.
BAŞKAN – Şimdi karşılıklı olduğu için birbirini götürdü, bitti efendim.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Ya, bir kere sataşana sataşma…
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Sayın Başkan, böyle bir üslup olabilir mi? “Ben sataştım, ben kınadım, ondan sonra bana sataştı.” diyor. Bu Genel Kurul görüşmelerini bu üslupla mı götüreceğiz! Bu nasıl bir anlayıştır!
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) – Böyle mi gidecek hakikaten ya?
BAŞKAN – Ya, şimdi, Sayın Başkanlar, değerli milletvekilleri; sataşma İç Tüzük’te çok açık.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Şimdi süre bitmişti, ben konuşmuştum…
BAŞKAN – Eğer görüşlerin karşıtlığı veya karşı değerlendirmelerini hep sataşma olarak görürsek biz burada çalışamayız. Burada ben bir sataşma görmüyorum.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Sayın Başkan, iki dakika geçti.
BAŞKAN – Siz söylediniz, o da cevabını verdi ve tartışma bitti.
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Sayın Başkan…
BAŞKAN – Yani yeni bir tartışmaya mahal vermeyelim.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Ben tutanaklara geçsin diye…
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Sayın Başkan size görüşünü söyledi, ben de cevabımı verdim; daha ne yani!
BAŞKAN – Geçti zaten tutanaklara.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Hayır, Başkan, ben sözümü söylemedim. Ben diyorum ki bir partinin, bir muhalefet partisinin lideri, iktidarın ortağı; Anayasa Mahkemesi üzerinde baskı kuruyor, anayasal bir suç işliyor, açıkça anayasal bir suç işliyor.
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Kesinlikle baskı değildir. Anayasal suçu işleyen sizsiniz.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Ve diyor ki: “Beni kale almıyor.” Anayasa Mahkemesi bizi niye kale alsın ya! Onun kale alacağı, dikkate alacağı tek belge Anayasa’dır.
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) – Sayın Başkan, kaç defa işiteceğiz ya? Zaten söylendi bunlar!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Bu ilk değil, yıllardır bunu yapıyor, bunu yapmaya devam ediyor; bunun farkındayız.
BAŞKAN – Sayın Danış Beştaş, siz zaten söylediniz bunları, tutanaklara da geçti.
Teşekkür ediyorum.
Şimdi, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına Afyonkarahisar Milletvekili Sayın Burcu Köksal’a söz veriyorum.
Buyurun Sayın Köksal.
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) – Zaten söylendi! Lütfen, rica ediyorum ya!
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Sayın Zengin, siz niye müdahil oluyorsunuz, ben anlamadım! Siz niye müdahil oluyorsunuz?
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) – Aynı şeyi niye tekrar ediyorsunuz?
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Benim sözlerimde bir tane hukuk dışı bir şey söyleyin ya!
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) – Aynı şeyi tekrar ediyorsunuz, bak gruba yazık değil mi?
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Tekrar ederim. Gruba niye yazık olsun ya? Milletvekili dinler tabii ki ya! Görevi bu, dinleyecek tabii ya!
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) – Ne demek ya! Ya, ne münasebet! Söylediniz aynı şeyi, rica ediyorum ya, Allah rızası için…
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Genel Kurulu terörize etmeye çalışıyorsunuz siz ya!
BAŞKAN – Lütfen söz verdiğim Sayın Köksal’ın konuşmasına izin verelim.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Türkiye’nin en önemli meselesini konuşuyoruz ya! En yüksek mahkeme tehdit edilecek, iktidar grubu diyecek ki “Konuşmayın.” Böyle bir şey yok ya!
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) – Aynı laf 10 defa söylenmez ki! 10 defa söylüyorsunuz! Hayır, olmaz böyle bir şey ya!
BAŞKAN – Karşılıklı konuşmayalım lütfen.
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Sen istediğini söyleyeceksin, cevap verilmeyecek mi sana?
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Eleştiri değil o. O eleştiri değil. Eleştiri şöyle olur: “Bu kararı doğru bulmuyoruz.” der.
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Yani ne diyeceğimizi sen yaz, ver bari! Böyle şey olur mu ya? Üslubunuzu düzeltin önce.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Ben üslubumun farkındayım.
ERKAN AKÇAY (Manisa) – Üslubun bozuk.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) – Sizinki daha bozuk.
BAŞKAN – Sayın Köksal, buyurun.
25.- Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal’ın, Pençe-Kilit Operasyonu’nda şehit olan Alpay Aras’a, Amasya Genelgesi’nin yayınlanmasının 104’üncü yıl dönümüne, Merkez Bankasının açıkladığı politika faizine, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Suriyelilerin tedavileriyle ilgili yaptığı açıklamaya, KYK bursu alan öğrencilerin perişan durumda olduğuna, Kurban Bayramı’nda ne hayvan üreticileri ne de tüketicilerin hâllerinden memnun olduğuna ve Türkiye Büyük Millet Meclisini ziyaret eden Emeklilikte Adalet Derneğine ve herkesin Kurban Bayramı’nı kutladığına ilişkin açıklaması
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) – Sayın Başkan, Pençe-Kilit Operasyonu’nda şehit olan Alpay Aras’a Allah’tan rahmet, ailesine, yakınlarına, sevenlerine sabırlar diliyorum.
Bugün Amasya Genelgesi’nin yayınlanmasının 104’üncü yıl dönümü. Amasya Genelgesi’yle birlikte Millî Mücadele’nin kurtuluş aşaması resmen başlamış oldu bu genelgede ortaya konan hususlarla İstanbul Hükûmeti yok sayılarak yeni otorite, Anadolu’da başlayan direniş hareketi oluştu. İlk kez ortaya atılan “millî egemenlik” “millî bağımsızlık” gibi kavramlarla yeni bir yönetim anlayışından bahsedildi. Direniş hareketinin esaslarını belirleyen bir belge olması nedeniyle Amasya Genelgesi, İstiklal Savaşı’mızın amaç, gerekçe ve yöntemlerini belirlemiş olması nedeniyle tarihimiz açısından son derece önemlidir. Amasya Genelgesi’yle bazı kesimlerde var olan manda ve himayecilik fikrinin önüne set çekildi. Bu tavır Erzurum Kongresi’nde de aynı şekilde devam etmiş, manda ve himayecilik fikri kesin bir dille reddedilmiştir. Bu vesileyle, cumhuriyetimizin kurucusu, kurucusu, ebedî liderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını saygıyla anıyorum.
Sayın Başkan, Merkez Bankası para politikası faiz kararını açıkladı. Merkez Bankası 2021 Marttan sonra ilk kez politika faizini artırdı, yüzde 8,5 seviyesindeki faiz yüzde 15’e yükseltildi. Bu ne demek? “Ben ekonomistim.” diyen Erdoğan’ın politikaları yeni Maliye Bakanı ve Merkez Bankası Başkanına sökmemiş olacak ki faizler arttı demek. Oysa ekonominin reçetesi belli, hep söylüyoruz, yine söylemeye devam edeceğiz; adalet gelmeden bu ülkede ekonomi düzelmez.
Öte yandan, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca “3 milyon Suriyeliye yataklı tedavi; 2,6 milyon Suriyeliye ameliyat, 97 milyon poliklinik hizmeti sunduk, 754 bin Suriyeli bebek doğdu.” diyor. Bu ne demek? İlaç krizi geliyorum derken, yüzlerce kalem ilaçta vatandaş için yokluk kapıdayken siz her gelen Suriyeliyi ameliyat mı ettirdiniz? Bunu soruyoruz.
KYK bursu alan öğrenciler yine perişan durumda. 2020 yılında KYK bursu asgari ücretin yaklaşık yüzde 11’ine karşılık geliyordu. Bu üç yıllık süreçte asgari ücret neredeyse 5 katına çıktı ancak KYK bursu sadece yaklaşık 2 katına çıkarıldı. KYK burslarının son yıllarda asgari ücret artışlarına paralel gitmediğini ve KYK burslarının artan hayat pahalılığı ve enflasyona ayak uyduramadığını görüyoruz. Şu andaki rakamlar, özellikle ailesinden destek alamayan, ailesinin maddi durumu yeterli olmayan, sadece ve sadece KYK bursuyla geçinmek zorunda kalan öğrencilerin iyice sefalete mahkûm edilmesi anlamına geliyor. Ekonomik veriler göz önüne alındığında KYK burslarının artırılması ve asgari ücret artışlarına paralel gitmesi gerekmekte.
Sayın Başkan, önümüzdeki hafta Kurban Bayramı’nı kutlayacağız ama bu bayram -geçen sene olduğu gibi- ne hayvan üreticileri ne de tüketiciler hâlinden memnun değil. Bu yıl et fiyatlarında sürekli bir artış yaşandı. Piyasada büyükbaş kurbanlıklar 50 ile 110 bin lira fiyat aralığında değişiyor, hisse fiyatları 8 ile 20 bin arasında, hisseye düşen miktar 25 ile 38 kilogram arasında değişiyor. Kesilmiş, hazır eve teslim kurbanın kilo fiyatı 320 lira civarında, küçükbaş hayvanlarda ise 4 bin liradan başlayıp 7 bin liraya kadar fiyat aralığı değişiyor. Şimdi, besiciler diyor ki: “Maliyetler çok yüksek, yem fiyatları pahalı; elimizden bir şey gelmiyor, hayvancılık bitiyor. Bu bayram kurban bize bakıyor, biz kurbana bakıyoruz.” Tüketiciye gelince, ne işçinin ne memurun ne emeklinin bırak kurban kesecek, kurbana yaklaşacak hâli kalmadı. İşte, AKP Türkiyesinin son durumu, ağız tadıyla çoluk çocuk bir bayram yapamaz hâle geldik.
Sayın Başkan, dün Türkiye Büyük Millet Meclisini Emeklilikte Adalet Derneği Yönetim Kurulu üyeleri ve Başkanı ziyaret etti. Bunlar kimler? 8 Eylül 1999 tarihinden sonra sigortalı olarak işe başlayanlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Evet, sözlerinizi tamamlamanız için bir dakika ilave ediyorum.
Buyurun.
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) – Yani 8 Eylül 1999’dan önce ya vatani görevinde olanlar ya tahsil hayatında olanlar ya staj veya çıraklık yapanlar, dolayısıyla sigorta girişi 8 Eylül 1999 sonrasında olan kesim. Bunlar EYT’den yararlanamadılar; bazıları üç beş günle, üç beş ayla EYT yasasını kaçırdılar. Şimdi, bizden talepleri şu: Kademeli emeklilik haklarını istiyorlar; yaşadıkları çok büyük bir mağduriyet, seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Biz bununla ilgili bir kanun teklifi hazırlıyoruz, en kısa sürede Meclise sunacağız. Buradan bütün siyasi parti gruplarına çağrıda bulunmak istiyorum: Gelin, bu insanların yaşadığı mağduriyeti giderelim, kademeli emeklilik taleplerine kulak verelim.
Önümüzde Kurban Bayramı var. Ben bu bayramda herkesin bayramını kutluyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Bayramları bayram gibi yaşayacağımız, ekonomik sıkıntıların, yoksulluğun, yolsuzluğun sona erdiği bir Türkiye diliyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Şimdi, Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu adına İstanbul Milletvekili Sayın Özlem Zengin’e söz veriyorum.
Buyurun Sayın Zengin.
26.- İstanbul Milletvekili Özlem Zengin’in, şehit olan Uzman Çavuş Alpay Aras’a, Amasya Tamimi’ne, bağımsız üyeleri seçilen 4 komisyonda görev alacak Başkan ve Divan üyelerini şimdiden tebrik ettiğine, atanan bakan yardımcılarına başarılar dilediğine ve bayramın manasına ilişkin açıklaması
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) – Sayın Başkanım, çok değerli milletvekilleri; ben de Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Siz Divanda ifade ettiniz fakat ben de bir kez daha diğer arkadaşlarım gibi söyleme ihtiyacını duyuyorum. Şehidimizin adını zikretmek istiyorum, Uzman Çavuş Alpay Aras kardeşimiz hayatını kaybetti; 15 Haziranda yaralanmıştı, bugün Hakk’ın rahmetine kavuştu; ben de rahmetle anıyorum, ailesine, ülkemize, Türk Silahlı Kuvvetlerine başsağlığı diliyorum. Bunların tamamen tükendiği bir gün ancak Türkiye için bayram olabilir diye düşünüyorum. Türkiye’de terörün tükendiği an ancak bayram olabilir gerçek manada.
Tabii, Amasya Tamimi, Amasya Genelgesi Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında çok önemli bir adımdır Türkiye için. Aslında, özet olarak söyleyecek olursak, Amasya Tamimi Kurtuluş Savaşı’nın amacını ve yöntemini belirleyen belgedir, onun özüdür; içerisinde geçen ifadeyle “Milletin bağımsızlığını yine milletin azmi ve kararı kurtaracaktır.”
Tabii, çok özet olarak ifade ediyorum, bu cümlelerden anlayacağımız en önemli şeyin, Türkiye Cumhuriyeti’nin nüvesi, Türkiye Büyük Millet Meclisinin nüvesi, temeli nerede atılmıştır, temsilî demokrasinin ilk adımı hangisidir diye baktığımızda, aslında bir belge olarak Amasya Tamimi olduğunu söyleyebiliriz. Ayın 22’sinde başlayan bu süreç ayın 26’sında da Tokat’a kadar gelerek aslında o bölgede yapılmak istenenler de anlatılmıştır. Bu manada, Mustafa Kemal Atatürk’ün o zaman için, savaş ortamında, 1919’da, Birinci Dünya Savaşı’nın o denli yıkıcı ortamında böylesine ideal zeminde bir iş yapmayı düşünebilmiş olmasını muhteşem olarak addediyorum ve kendilerini de rahmetle yâd ediyorum.
Dün artık komisyonlara bağımsız üyelerimizi seçtik, 4 komisyonumuzla alakalı arkadaşlarımız seçim yaptılar, biraz sonra arkadaşlarımızın isimleri okunacak. Ben, bu komisyonlarda hem Başkanlık hem de Divan için seçilen arkadaşlarımızı da şimdiden tebrik ediyorum.
Ayrıca, dün gece itibarıyla 17 Bakanlığımızın Bakan Yardımcıları da belirlenmiş, atanmış oldu. İçinde eski milletvekili arkadaşlarımız var, burada daha evvel milletvekili olarak görev yapan arkadaşlarımız var, kamuoyunun tanıdığı ya da bu süre içerisinde tanıyacağı çok değerli isimler var. Ben, görev alan bütün Bakan Yardımcısı arkadaşlarımıza da başarılar diliyorum.
Son cümlem de bayramla ilgilidir. Biraz evvel ifade ettim “bayram” dediğimiz şey aslında huzur içerisinde olabilmek ve insanın bireysel huzurundan ziyade memlekete, dünyaya dair huzurun gerçek manada bayram hissini yaşattığına inanıyorum. Bu sebeple, ülkemizde ve dünyada huzurun galip geleceği gerçek bayramların karşılandığı günler olması için dua ediyorum.
Teşekkür ederim.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN – Evet, teşekkür ediyorum.
Sayın milletvekilleri, şimdi birleşime otuz dakika ara veriyorum.
Kapanma Saati: 15.11
İKİNCİ OTURUM
Açılma Saati: 15.43
BAŞKAN: Başkan Vekili Bekir BOZDAĞ
KÂTİP ÜYELER: Kurtcan ÇELEBİ (Ankara), Elvan IŞIK GEZMİŞ (Giresun)
-------0-------
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 9’uncu Birleşiminin İkinci Oturumunu açıyorum.
Gündeme geçiyoruz.
Başkanlığın Genel Kurula sunuşları vardır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının 2 tezkeresi vardır, ayrı ayrı okutup bilgilerinize sunacağım.
Şimdi ilk tezkereyi okutuyorum:
V.- BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI
A) Tezkereler
1.- Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) ve Türk Devletleri Parlamenter Asamblesinde (TÜRKPA) Türkiye Büyük Millet Meclisini temsil edecek grupları oluşturmak üzere siyasi parti grup başkanlıklarınca aday gösterilen üyelerin isimlerine ilişkin tezkeresi (3/19)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna
Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında 3620 sayılı Kanun’un 2’nci maddesine göre Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) ve Türk Devletleri Parlamenter Asamblesinde (TÜRKPA) Türkiye Büyük Millet Meclisini temsil edecek grupları oluşturacak üyelerin isimleri ekte yer almaktadır.
Genel Kurulun bilgisine sunulur.
Numan Kurtulmuş
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanı
Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Fatih Dönmez Eskişehir
Vezir Coşkun Parlak Hakkâri
Engin Altay İstanbul
Mustafa Hamarat Ordu
Seyit Torun Ordu
Erhan Usta Samsun
İlyas Topsakal Samsun
Nazım Maviş Sinop
Yılmaz Büyükaydın Trabzon
Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Ahmet Zenbilci Adana
Haluk İpek Amasya
Osman Mesten Bursa
Harun Özgür Yıldızlı Kocaeli
Ömer Faruk Gergerlioğlu Kocaeli
Tahir Akyürek Konya
Filiz Kılıç Nevşehir
Kadim Durmaz Tokat
BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.
Diğer tezkereyi okutuyorum:
2.- Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının, Akdeniz Parlamenter Asamblesi (AKDENİZ-PA), Akdeniz İçin Birlik Parlamenter Asamblesi (AİBPA), Asya Parlamenter Asamblesi (APA), Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı Parlamenter Asamblesi (AGİTPA), Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM), Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamenter Asamblesi (EİTPA), Güneydoğu Avrupa İş Birliği Süreci Parlamenter Asamblesi (GDAÜPA), İslam İş Birliği Teşkilatı Üyesi Ülkeler Parlamenter Birliği (İSİPAB), NATO Parlamenter Asemblesi (NATOPA), Parlamentolararası Birlik (PAB), Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK), Latin Amerikan ve Karayipler Parlamentosu (PARLATINO) ve AND Parlamentosunda (PARLANDINO) Türkiye Büyük Millet Meclisini temsil edecek grupları oluşturmak üzere siyasi parti grup başkanlıklarınca aday gösterilen üyelerin isimlerine ilişkin tezkeresi (3/20)
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna
Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında 3620 sayılı Kanun’un 2'nci maddesine göre, Akdeniz Parlamenter Asamblesi, Akdeniz İçin Birlik Parlamenter Asamblesi, Asya Parlamenter Asamblesi, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı Parlamenter Asamblesi, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamenter Asamblesi, Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci Parlamenter Asamblesi, İslam İşbirliği Teşkilatı Üyesi Ülkeler Parlamenter Birliği, NATO Parlamenter Asamblesi, Parlamentolararası Birlik ve Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu ile gözlemci statüsüyle üye olunan Latin Amerikan ve Karayipler Parlamentosu (PARLATINO) ile AND Parlamentosunda (PARLANDINO) Türkiye Büyük Millet Meclisini temsil edecek grupları oluşturmak üzere, aynı kanunun 12'nci maddesi uyarınca Başkanlık Divanında yapılan incelemeyi müteakiben uygun bulunan üyelerin isimleri Genel Kurulun bilgilerine sunulur.
Numan Kurtulmuş
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanı
Akdeniz Parlamenter Asamblesi (AKDENİZ-PA) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Atay Uslu Antalya
Müşerref Pervin Tuba Durgut İstanbul
Ednan Arslan İzmir
Gülüstan Kılıç Koçyiğit Kars
Levent Uysal Mersin
Akdeniz İçin Birlik Parlamenter Asamblesi (AİBPA) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Faruk Aytek Adana
Bülent Tezcan Aydın
Meral Danış Beştaş Erzurum
Mustafa Hulki Cevizoğlu İstanbul
Şamil Ayrım İstanbul
Sevda Erdan Kılıç İzmir
Levent Uysal Mersin
Asya Parlamenter Asamblesi (APA) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Ömer Özmen Aydın
Osman Cengiz Çandar Diyarbakır
Vecdi Gündoğdu Kırklareli
İlyas Topsakal Samsun
Abdulkadir Emin Önen Şanlıurfa
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı Parlamenter Asamblesi (AGİTPA) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Asıl Üye:
Tekin Bingöl Ankara
Kemal Çelik Antalya
Semra Çağlar Gökalp Bitlis
Kamil Aydın Erzurum
Selami Altınok Erzurum
Halis Dalkılıç İstanbul
Ali Öztunç Kahramanmaraş
Murat Baybatur Manisa
Yedek Üye:
İshak Şan Adıyaman
Nurhayat Altaca Kayışoğlu Bursa
Ali Şahin Gaziantep
Özgül Saki İstanbul
Mustafa Sezgin Tanrıkulu Diyarbakır
Osman Sağlam Karaman
İsmail Özdemir Kayseri
Abdulkadir Emin Önen Şanlıurfa
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Türkiye Delegasyon Üyeleri
Asıl Üye:
Yıldırım Tuğrul Türkeş Ankara
Zeynep Yıldız Ankara
Mustafa Canbey Balıkesir
Aysu Bankoğlu Bartın
Semra Çağlar Gökalp Bitlis
Pelin Yılık Çankırı
Berdan Öztürk Diyarbakır
Mehmet Akalın Edirne
Namık Tan İstanbul
Seda Gören Bölük İstanbul
Sena Nur Çelik İstanbul
Sevan Sıvacıoğlu İstanbul
Yunus Emre İstanbul
Gökçe Gökçen İzmir
Murat Cahid Cıngı Kayseri
Konur Alp Koçak Konya
Meryem Göka Konya
Abdurrahman Babacan Malatya
Yedek Üye:
Ayyüce Türkeş Taş Adana
Sevilay Çelenk Özen Diyarbakır
Jale Nur Süllü Eskişehir
Ayşen Gürcan Eskişehir
Utku Çakırözer Eskişehir
Fatma Öncü Erzurum
Kamil Aydın Erzurum
Derya Ayaydın İstanbul
Fethi Açıkel İstanbul
Tuğba Işık Ercan İstanbul
Mehmet Ali Çelebi İzmir
İsmail Özdemir Kayseri
Ziya Altunyaldız Konya
Emre Çalışkan Nevşehir
Cevahir Uzkurt Niğde
İbrahim Ufuk Kaynak Ordu
Ayşegül Doğan Dağlı Şırnak
Faik Öztrak Tekirdağ
Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamenter Asamblesi (EİTPA) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
İbrahim Ethem Taş Antalya
Ceylan Akça Cupolo Diyarbakır
Ceyda Bölünmez Çankırı İzmir
Rahmi Aşkın Türeli İzmir
Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci Parlamenter Asamblesi (GDAÜPA) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Asıl Üye:
Hasan Öztürk Bursa
Refik Özen Bursa
Ceylan Akça Cupolo Diyarbakır
Derya Bakbak Gaziantep
Zuhal Karakoç Dora Kahramanmaraş
Yedek Üye:
Zeynep Yıldız Ankara
Sevilay Çelenk Özen Diyarbakır
Yıldız Konal Süslü İstanbul
Nurten Yontar Tekirdağ
İslam İş Birliği Teşkilatı Üyesi Ülkeler Parlamenter Birliği (İSİPAB) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Ahmet Zenbilci Adana
Osman Cengiz Çandar Diyarbakır
Mehmet Güzelmansur Hatay
Konur Alp Koçak Konya
Abdürrahim Dusak Şanlıurfa
Nato Parlamenter Asemblesi (NATOPA) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Asıl Üye:
Mevlüt Karakaya Ankara
Mevlüt Çavuşoğlu Antalya
Turhan Çömez Balıkesir
Berdan Öztürk Diyarbakır
Sevilay Çelenk Özen Diyarbakır
Fatma Aksal Edirne
Mahmut Rıdvan Nazırlı Elâzığ
Kamil Aydın Erzurum
Utku Çakırözer Eskişehir
Ali Şahin Gaziantep
Fethi Açıkel İstanbul
İlhan Kesici İstanbul
Oğuz Üçüncü İstanbul
Tuğba Işık Ercan İstanbul
Mehmet Ali Çelebi İzmir
Mehmet Muharrem Kasapoğlu İzmir
Ziya Altunyaldız Konya
Faik Öztrak Tekirdağ
Yedek Üye:
İsmail Ok Balıkesir
Aysu Bankoğlu Bartın
Ceylan Akça Cupolo Diyarbakır
Selami Altınok Erzurum
Ayşe Sibel Yanıkömeroğlu İstanbul
Nilhan Ayan İstanbul
Sena Nur Çelik İstanbul
Yunus Emre İstanbul
Ceyda Bölünmez Çankırı İzmir
Gökçe Gökçen İzmir
Mehmet Şahin Kahramanmaraş
Zuhal Karakoç Dora Kahramanmaraş
Durmuş Ali Keskinkılıç Karabük
Osman Sağlam Karaman
Konur Alp Koçak Konya
Süreyya Öneş Derici Muğla
Abdulkadir Emin Önen Şanlıurfa
Ayşegül Doğan Dağlı Şırnak
Parlamentolararası Birlik (PAB) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Asuman Erdoğan Ankara
Mevlüt Karakaya Ankara
Murat Emir Ankara
Ali Özkaya Afyonkarahisar
Semra Çağlar Gökalp Bitlis
Fatma Öncü Erzurum
Ayşen Gürcan Eskişehir
Burak Akburak İstanbul
Gamze Akkuş İlgezdi İstanbul
Türkiye-Avrupa Birliği Karma Parlamento Komisyonu (TR-AB KPK) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
İshak Şan Adıyaman
Lütfiye Selva Çam Ankara
Özgür Erdem İncesu Ardahan
Jale Nur Süllü Eskişehir
Mesut Bozatlı Gaziantep
Kadri Enis Berberberoğlu İstanbul
Ahmet Ersagun Yücel İstanbul
İsmail Emrah Karayel İstanbul
Nimet Özdemir İstanbul
Oğuz Üçüncü İstanbul
Yüksel Taşkın İzmir
Zuhal Karakoç Dora Kahramanmaraş
Murat Cahid Cıngı Kayseri
Fahri Özkan Kırklareli
Selman Özboyacı Konya
Konur Alp Koçak Konya
Meryem Göka Konya
Ali Fazıl Kasap Kütahya
Abdurrahman Babacan Malatya
Ahmet Mücahit Arınç Manisa
Abdulkadir Emin Önen Şanlıurfa
Burhan Kayatürk Van
Latin Amerikan Ve Karayipler Parlamentosu (PARLATINO) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Uğur Bayraktutan Artvin
Şahin Tin Denizli
Ali Şahin Gaziantep
And Parlamentosu (PARLANDINO) Türkiye Delegasyonu Üyeleri
Tuba Vural Çokal Antalya
Nilgün Ök Denizli
Mahir Polat İzmir
BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.
Sayın milletvekilleri, komisyonların başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip seçimine ilişkin tezkereleri vardır, okutup bilgilerinize sunacağım.
3.- Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu Geçici Başkanlığının, Komisyonun başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/21)
21/6/2023
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Türkiye Büyük Millet Meclisi Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu 28’inci Yasama Dönemi Birinci Devre başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip seçimi için 21/6/2023 Çarşamba günü saat 17.30’da toplanmış ve kullanılan 29 (yirmi dokuz) adet oy pusulasının tasnifi sonucu aşağıda adları ve soyadları yazılı üyeler karşılarında gösterilen oyu alarak TBMM İçtüzüğü’nün 24’üncü maddesi uyarınca başkan, başkanvekili, sözcü ve kâtip seçilmişlerdir.
Bilgilerinize arz ederim.
Saygılarımla.
Süleyman Karaman
Erzincan
Komisyon Geçici Başkanı
Başkan : Mustafa Savaş (Aydın) (19) oy
Başkan Vekili : Yüksel Coşkunyürek (Bolu) (19) oy
Sözcü : Mevlüt Karakaya (Ankara) (19) oy
Kâtip : Durmuş Ali Keskinkılıç (Karabük) (19) oy
4.- İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Geçici Başkanlığının, Komisyonun başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/22)
21/6/2023
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu 28’inci Yasama Dönemi Birinci Devre başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip seçimi için 21/6/2023 Çarşamba günü saat 17.30’da toplanmış ve kullanılan 23 adet oy pusulasının tasnifi sonucu aşağıda adları ve soyadları yazılı üyeler karşılarında gösterilen oyu alarak TBMM İçtüzüğü’nün 24’üncü maddesi uyarınca başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip seçilmişlerdir.
Bilgilerinizi arz ederim.
Saygılarımla.
Rıfat Turuntay Nalbantoğlu
İzmir
Komisyon Geçici Başkanı
Başkan : Derya Yanık (Osmaniye) (19) oy
Başkan Vekili : İbrahim Yurdunuseven (Afyonkarahisar) (19) oy
Başkan Vekili : Mustafa Sezgin Tanrıkulu (Diyarbakır) (19) oy
Sözcü : Naci Şanlıtürk (Ordu) (19) oy
Kâtip : Nevroz Uysal Aslan (Şırnak) (21) oy
21/6/2023
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Türkiye Büyük Millet Meclisi Avrupa Birliği Uyum Komisyonu 28’inci Yasama Dönemi Birinci Devre başkan, 2 başkan vekili, sözcü ve kâtip seçimi için 21/6/2023 Çarşamba günü saat 17.30'da toplanmış ve kullanılan 24 (yirmi dört) adet oy pusulasının tasnifi sonucu aşağıda adları ve soyadları yazılı üyeler karşılarında gösterilen oyu alarak TBMM İçtüzüğü’nün 24'üncü maddesi uyarınca Başkan, Başkan Vekili, Sözcü ve Kâtip seçilmişlerdir.
Bilgilerinize arz ederim.
Saygılarımla.
Kadri Enis Berberoğlu
İstanbul
Komisyon Geçici Başkanı
Başkan : Burhan Kayatürk (Van) (23) oy
Başkan Vekili : Meryem Göka (Konya) (23) oy
Başkan Vekili : Ali Fazıl Kasap (Kütahya) (22) oy
Sözcü : Zuhal Karakoç Dora (Kahramanmaraş) (23) oy
Kâtip : Ceylan Akça Cupolo (Diyarbakır) (21) oy
6.- Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Geçici Başkanlığının, Komisyonun başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip üye seçimini yaptığına ilişkin tezkeresi (3/24)
21/6/2023
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Türkiye Büyük Millet Meclisi Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu, 28’inci Yasama Dönemi Birinci Devre başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip seçimi için 21/6/2023 Çarşamba günü saat 17.30’da toplanmış ve kullanılan 25 (yirmi beş) adet oy pusulasının tasnifi sonucu aşağıda adları ve soyadları yazılı üyeler karşılarında gösterilen oyu alarak TBMM İçtüzüğü’nün 24’üncü maddesi uyarınca başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip seçilmişlerdir.
Bilgilerinize arz ederim.
Saygılarımla.
Ayça Taşkent
Sakarya
Komisyon Geçici Başkanı
Başkan : Çiğdem Erdoğan Atabek (Sakarya) (20)oy
Başkan Vekili : Tuba Vural Çokal (Antalya) (20)oy
Başkan Vekili : Gamze Taşcıer (Ankara) (22)oy
Sözcü : Pelin Yılık (Çankırı) (21)oy
Kâtip : Adalet Kaya (Diyarbakır) (22)oy
BAŞKAN – Bilgilerinize sunulmuştur.
IV.- OTURUM BAŞKANLARININ KONUŞMALARI (Devam)
2.- Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Bekir Bozdağ’ın, Kurban Bayramı’na ilişkin konuşması
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, bildiğiniz gibi, önümüzdeki hafta çarşamba günü millet olarak Kurban Bayramı’nı idrak edeceğiz. Bu vesileyle, milletvekillerimizin, aziz milletimizin ve İslam âleminin Kurban Bayramı’nı tebrik ediyorum. Bayramın huzur ve sağlık içinde geçmesini temenni ediyorum.
Gündemimizdeki işler tamamlanmıştır.
Gündemdeki işleri görüşmek için 4 Temmuz 2023 Salı günü saat 15.00’te toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum.
Kapanma Saati: 16.01